Yayını Görüntüle - bursa büyükşehir belediyesi yayınları

Türkiy
e
Temmuz 2011
irliği
rB
ğlıklı Kentle
Sa
2005
dergisi
•ABANA •AKÇAY •ALTINOVA •AMASRA •ANTALYA •AVANOS •AYDIN •BANDIRMA •BUHARKENT •BURSA •ÇANKAYA •DENİZLİ •DERİNCE •DİDİM •GEBZE
•GÖLCÜK •ISPARTA •İSTANBUL •İZMİR •İZMİT •KADIKÖY •KADİRLİ •KAHRAMANMARAŞ •KARŞIYAKA •KIRIKKALE •KIRŞEHİR •KOCAELİ •MARDİN
•MUDANYA •MUĞLA •NİLÜFER •ODUNPAZARI •ORDU •SULTANHİSAR •OSMANCIK •OSMANGAZİ •TEPEBAŞI •TRABZON •ÜRGÜP •YALOVA •YENİPAZAR
Avrupa'nın 2020 sağlık politikasını
Kentler şekillendiriyor
Sağlıklı kentler Bursa’da buluştu
DSÖ Sağlıklı Şehirler Ağı Belçika’da toplandı
Sağlıklı Kentler Birliği, “Kentleşme ve Kentlerde
Yaşam” temasıyla Bursa’da toplandı.
DSÖ Avrupa Sağlıklı Şehirler Ağı 5’inci Faz’daki
üçüncü toplantısı Belçika’nın Liege Şehri'nde yapıldı.
Başkan Altepe güven tazeledi
"Değişime ayak uydurmalıyız"
Recep Altepe, SKB'nin 14. Olağan Toplantısı'nda
yeniden birlik başkalığına seçildi.
DSÖ Danışmanı Ron Gould ile değişim ve
şehirleri 2020’de bekleyen tehlikeleri konuştuk.
SAĞLIKLI BİR ŞEHİR,
www.skb.org.tr
ğlıklı Kentle
Sa
irliği
rB
Şehirlere sağlıklı dokunuş
Türkiy
e
TRAFİK SORUNUNU AZALTIR.
2005
Başkan’dan
Şehirler arası
işbirliğini geliştiriyoruz
Değerli birlik üyesi arkadaşlarım,
Recep Altepe
Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği Başkanı
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı
Kültürel, sosyal, ekonomik ve ruhsal açıdan dengeli, eşit bir yaşam sürmek her
bireyin doğuştan elde ettiği haklardır. Bir kentin tam anlamıyla “kent” olması
içindeki bireylerin sürdürülebilir refah ortamında mutlu ve sağlıklı yaşamalarından
geçmektedir. Çünkü bireyler kentlerin vazgeçilmezleridir.
Sağlıklı Şehirler Projesi bir şehrin ne olduğu ve sağlıklı şehrin ne olması
gerektiğinden yola çıkar. Sağlık, yaşam tarzı değişikliklerinden, farkındalığın
sağlanmasına, bireysel ve toplumsal davranışların iyi yönde değiştirilmesine
ve kentlerde destekleyici yönetim anlayışına kadar birçok anlamı da içinde
barındırmaktadır.
Bizler de bugüne kadar, bireyselliği değil işbirliğini esas alarak yapılan her
çalışmada insanı ve insana verilen değer ile yaşam alanlarının iyileştirilmesi için
çalıştık. Çünkü; sağlıklı bir şehir adına değişiklik yapacak yapılanmaya giderek
sağlıklı şehirler geliştirmek, daha fazla şehre yaymak ve şehirler arasında
işbirliğini ve sürdürülebilirliliğini sağlamak yerel yönetimler olarak bizlerin en
temel görevlerindendir.
Bu amaçla kurulmuş olan Birliğimiz’de, ulaşmak istediğimiz hedefler için iletişimin
ve paylaşımın vizyonlarımızı geliştirmede ki önemini asla yadsıyamayız.
Birbirinden verimli toplantılarımızdan birini daha geçtiğimiz ay geride bırakmış
bulunmaktayız. “Kentleşme ve Kentlerde Yaşam” temasıyla Bursa’da toplanan
Birliğimiz insana yatırım yapan hedeflerin öngördüğü ölçüde en yüksek
verimlilikle fikirler ve öneriler paylaşmış ve kentlerin gelişimi için sürekli büyüyen
bir katılımla toplantımızı gerçekleştirmiştir. Bursa ev sahipliğinde bu değerli
buluşmayı gerçekleştirmenin haklı gururunu da yaşadığımı özellikle belirtmekten
mutluluk duymaktayım.
Değerli dostlar, yaşadığımız kentleri geleceğe miras bırakabilecek, sağlıklı, daha
da yaşanabilir bir hale getirmek için elbirliği ile çok çalışmalıyız…
Birlikteliğin ve bütünlüğün daim olmasını dilerim…
www.skb.org.tr
kentli dergisi 3
ğlıklı Kentle
Sa
irliği
rB
Türkiy
e
Künye
2005
dergisi
İmtiyaz Sahibi
Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği adına,
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı ve SKB Başkanı
Recep ALTEPE
Yayın Direktörü (Sorumlu)
A. Nalan FİDAN
Genel Yayın Yönetmeni
Gonca YERLİYURT
Yayına Hazırlayanlar
Melike SUCU, Ercüment YILMAZ, Mehtap TAŞKIRAN
Katkıda Bulunanlar
Antalya Büyükşehir Belediyesi, Bursa Büyükşehir Belediyesi,
İzmir Büyükşehir Belediyesi, Aydın Belediyesi,
Kahramanmaraş Belediyesi, Ordu Belediyesi, Trabzon Belediyesi,
Akçay Belediyesi, Avanos Belediyesi, Bandırma Belediyesi,
Derince Belediyesi, Nilüfer Belediyesi, Odunpazarı Belediyesi,
Osmangazi Belediyesi, Tepebaşı Belediyesi
Editör
Grafik Tasarım
Erhan BEDİR
Talha BIYIK
Danışma Kurulu
Prof. Dr. Handan TÜRKOĞLU
Doç. Dr. Emel İRGİL
Erdem SAKER
Yapım
Bursa Kiraz Halkla İlişkiler Ltd. Şti.
Kükürtlü Mah. Cevizli Sok. No: 1/6 Osmangazi / Bursa
Tel: 0224 232 20 40 • www.kiraziletisim.com
Baskı
Furkan Ofset
Yeni Yalova Yolu Panayır Mevkii No: 490
Osmangazi / Bursa
Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği
Bursa Büyükşehir Belediyesi
Acemler Tesisleri B Blok 2. Kat / BURSA
0224 234 00 87 • 0224 235 23 99
www.skb.org.tr • [email protected]
Yıl 1 • Sayı 4 • Temmuz 2011
Yerel, süreli yayın.
ISSN 2146-0566
Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği resmi yayın organı olan
Kentli Dergisi basın meslek ilkelerine uymayı taahhüt eder.
Dergimizde yer alan yazı ve makaleler kaynak gösterilerek
yayınlanabilir. Makalelerin sorumluluğu yazarına aittir.
YENİDEN KULLANALIM, GERİ DÖNÜŞTÜRELİM
Çevreye yapabileceğiniz en kolay katkı, okunmuş dergi ve
gazetelerin geri dönüştürülmesidir. Sağlıklı Kentler Birliği,
Kentli Dergisi okurlarını ağaç kesimlerini azaltmak için kendi
yakın çevrelerinde de geri dönüşümü teşvik etmeye çağırıyor.
4 kentli dergisi
İçindekiler
Bu sayıda
Sağlıklı kentler
Bursa’da buluştu
Kentleri daha sağlıklı bir geleceğe taşımak amacıyla
çalışmalarını sürdüren Sağlıklı Kentler Birliği, “Kentleşme
ve Kentlerde Yaşam” temasıyla Bursa’da toplandı.
08
Avrupa’nın 2020 sağlık politikasını
kentler şekillendiriyor
DSÖ tarafından Belçika’nın Liege kentinde sağlıklı şehirler
ve ulusal ağlara yönelik olarak düzenlenen konferansta
“Avrupa 2020 Sağlık Politikaları” masaya yatırıldı.
14
Değişime ayak uydurmalıyız
Dergimizin bu sayısında DSÖ Danışmanı ve Liverpool
Belediyesi eski Başkanı Ron Gould ile değişim ve şehirleri
2020’de bekleyen tehlikeler hakkında sohbet ettik.
18
Türkiye’de depremsellik
ve sağlıklı kent ilişkisi
U.Ü. Eğitim Fakültesi öğretim üyesi Dr. Yadigar Doğan, 1.
derecede deprem kuşağında olan Türkiye’nin depremsellik
ve sağlıklı kent ilişkisine farklı bir bakış açısı getirdi.
24
Kentlerde ulaşım planlamasının
evrensel boyutu
Sağlıklı şehirlerde önceliğin yaşam ortamı olduğu söyleyen SKB Danışma Kurulu Üyesi Erdem Saker, kentlerde
ulaşım planlamasının ve dünyada örneklerini kaleme aldı.
50
Şehir planlama ve afet
risklerinin azaltılması
İTÜ Mimarlık Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Handan
Türkoğlu, beton yığınına dönüşen kentlerin planlama ve
afet risklerinin nasıl azaltılacağı konusunda bilgiler verdi.
www.skb.org.tr
Stratejik iletişim planımız
bizi daha da güçlendirecek
06
Başkan Altepe, güven tazeledi
13
Sağlıklı Kentler Birliği’nden
“Sağlıklı Şehirler En İyi
Uygulama Ödülü 2011”
17
Prof. Dr. Mustafa Akaydın:
“Antalya’yı yeniden yaratıyoruz” 20
Kahramanmaraş’a anlamlı ödül
23
Aziz Kocaoğlu: “İzmir’in
vizyonunu değiştiriyoruz”
26
Ordu teleferiğe kavuştu
29
Çarşı Deresi
Gemlik’in vitrini oluyor
30
Bursa deniz kenti kimliğine
kavuşuyor
32
Benimle oynar mısın?
33
Akçay’da naylon poşet
kullanımı yasaklandı
34
Bandırma semaları
uçurtmalarla renklendi
35
Dr. Aziz Alemdar:
“Derince’nin umudu gençler”
36
Nilüfer’den “Bizim Ev”
38
Odunpazarı’nda değişim başladı 39
Dr. Mustafa Körükçü:
“Avanos cazibe merkezi olacak” 40
İhtiyaç sahiplerine 100 bin ilaç
42
Tepebaşı 7. Yıl Konferansı’na hazır 43
52
Özlem Çerçioğlu:
“Aydınlılar güneş ışığımız oldu”
44
Prussa’dan Bursa’ya
46
kentli dergisi 5
Hakkımızda
Stratejik iletişim
planımız bizi daha da
güçlendirecek
A. Nalan Fidan
Yüksek Şehir Plancısı
Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği Müdürü
7
-8-9 Nisan 2011 tarihlerinde
Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin
ev sahipliğinde gerçekleştir-
diğimiz “Sağlıklı Kentler Birliği Bursa
Buluşması”nın ardından Birliğimizin
gelişimine katkı koyacak yeni fikirlerle
çalışmalarımızı hızlandırdık.
Sağlıklı Kentler Birliği’nin ulusal ve
uluslararası
düzeyde
tanınırlığının
artırılmasını sağlamak, kent sağlığı
alanında üstlendiği bu güzel misyonu yaygınlaştırmak amacıyla 2 yıllık
Stratejik İletişim Planı hazırlıklarına
başladık. Birliğimizin Türkiye Sağlık
Politikaları üzerinde daha etkin rol üstelenmesi ve Türkiye’de sağlığın gelişimine daha fazla katkı sağlaması için
Stratejik Planımız ile vizyonumuzu
çok daha geliştireceğimize inanmaktayım.
Yaşanabilir ve sağlıklı kentler için sağlık ve sağlığı ilgilendiren tüm kentsel
ve çevresel konularda eşitsizlikleri
azaltmak ve kent yoksulluğu ile mücadele etmek amacıyla var gücüyle
çalıştığına inandığım Türkiye Sağlıklı
Kentler Birliği üyeleri arasındaki işbirliği ve paylaşım gün geçtikçe sağlamlaşmaktadır.
Başarının yolu gideceğimiz yolda
hedeflerimizi doğru belirlemekten
geçmektedir. İşte tam da bu noktada
“22-23-24 Eylül” tarihlerinde Tepebaşı Belediyesi ev sahipliğinde “2020
Sağlık Politikası ve Yerel Yönetimler”
konulu Sağlıklı Kentler Birliği 7. Yıl
6 kentli dergisi
Konferansı gerçekleşecektir.
Sosyal, kültürel, çevresel, toplumsal
ve ekonomik bütün kavramların şekillendirdiği kentlerimizde sürdürülebilir başarıyı yakalayabilmek için en
önemli görev yerel yönetimlere düşmektedir. Bizler de bu vesileyle bilgi,
görüş ve tecrübelerimizi paylaşarak
“Sağlıklı Kentler Birliği” hareketinin
Türkiye’de güçlenmesine ve kentlerimiz için önemli gelişimleri hayata
geçirmesine katkı sağlayacağız.
Şehrimizin “sağlık” beklentilerine; gözümüzü, kulağımızı ve de yüreğimizi
açarak cevap vermeye çalıştığımız
projelerimizin yer aldığı “Kentli” dergimizin 4.sayısını sizlere sunmaktan
dolayı büyük mutluluk duymaktayım.
Öte yandan Dünya Sağlık Örgütü
(DSÖ) Avrupa Sağlıklı Şehirler Ağı
üyeliği kabul edilen Yalova ve Trabzon Belediyeleri ile İstanbul Büyükşehir Belediyesini tebrik ediyorum.
Birlikteki üye sayımızın 15’e çıkması
ile ülkemizin DSÖ Avrupa Sağlıklı Şehirler Ağı’nda daha da güçlendiğini
ve bu sayede birlik içindeki etkinliğimizin artacağını düşünüyorum. Ayrıca DSÖ Avrupa Sağlıklı Şehirler Ağı
üyeliği bekleyen aday şehirlerimiz
Avanos ve Eskişehir Odunpazarı Belediyelerimizin de birliğe üyeliklerini
sabırsızlıkla bekliyorum.
Katkıları ve destekleri için bütün belediyelerimize ve uzmanlarımıza teşekkür ediyorum.
Sağlıklı
şehir,
sağlıklı
insan
gibidir.
Mutludur
Huzurludur
Planları vardır
Güvendedir
Sever
Sevildiğini hisseder
Sorumluluklarını bilir
Haklarını bilir
Çalışır
Üretir
Paylaşır
Katılımcıdır
Yüreklidir
Geçmişine sahip çıkar
Geleceğini kurgular
Hedefi vardır
Hevesi vardır
Gücü vardır
Bilinci vardır
Heyecanları vardır
Bakımlıdır
Temizdir
Güler yüzlüdür
Saygılıdır
Koşar
Yürür
Fark yaratır
Ruhunu ve bedenini besler
Değer bilir
Değeri bilinsin ister
Sağlıklı şehir sağlıklı insan gibidir
Sevgiyle beslenir
Saygıyla büyür
Sağlıklı kentler
Bursa’da buluştu
Kentleri daha sağlıklı bir geleceğe taşımak amacıyla
çalışmalarını sürdüren Sağlıklı Kentler Birliği, ‘Kentleşme ve
Kentlerde Yaşam’ konusuyla Bursa’da toplandı.
S
8 kentli dergisi
ağlıklı Kentler Birliği (SKB) “Kentleşme ve
Kentlerde Yaşam” temasıyla 7-9 Nisan tarihlerinde Bursa’da toplandı. Bursa Büyükşehir
Korkmaz, Yalova Belediye Başkanı Yakup Bilgin
Belediyesi’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen
Dr. Metin Oral, Nevşehir Avanos Belediye Başkanı
toplantıya; Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı
Dr. Mustafa Körükçü, İstanbul Bayrampaşa
Recep Altepe, Denizli Belediye Başkan Yardımcısı
Belediye Başkanı Atilla Aydıner, Aydın Buharkent
Mustafa Gökoğlan, Kırıkkale Belediye Başkanı Veli
Belediye Başkanı Kadri Ölçenoğlu, Kocaeli
Koçal, Kastamonu Abana Belediye Başkanı
Rıdvan Oyar, Yalova Altınova Belediye Başkanı
Birlik Buluşmaları
Bursa Valisi Şahabettin Harput
Derince Belediye Başkanı Dr. Aziz
Alemdar, Kocaeli Gebze Belediye
Başkanı Adnan Köşker, Kocaeli
Gölcük Belediye Başkanı Mehmet
Ellibeş, İzmir Karşıyaka Belediye
Başkanı Cevat Durak, Bursa Mudanya
Belediye Başkanı Hasan Aktürk, Bursa
Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa
Dündar, Çorum Osmancık Belediye
Başkanı Bekir Yazıcı, Kocaeli İzmit
Belediyesi Başkan Yardımcısı İbrahim
Bulut, Aydın Yenipazar Belediye
Başkanı Yüsran Erden katıldılar.
Atatürk Kongre Kültür Merkezi Hüdavendigar Salonu’nda yapılan toplantının açılış konuşmasını yapan
Büyükşehir Belediye Başkanı ve aynı
zamanda Sağlıklı Kentler Birliği Başkanı Recep Altepe, “Bursa hızla büyüyor ama bizler bu yoğun tempo-
www.skb.org.tr
da büyümenin farkına varamıyoruz.
Türkiye’de çok hızlı bir değişim var.
Yerelde kentler hızlıca kalkınıyor,
birbirimizden alacağımız çok güzel
örnek çalışmalar var. Bu süreçte karşılıklı bilgi ve deneyim paylaşımı çok
önemli. Her çalışma gelişmiş ülkelerdeki örnekler incelenerek hayata geçiriliyor” diye konuştu.
“Küresel ısınma en büyük tehdit”
Küresel ısınma nedeniyle dünya genelinde
yaşanan
olumsuzluklara
dikkat çeken Başkan Recep Altepe,
“İnsanlar başta barınma ve beslenme
olmak üzere yaşamsal ana unsurlardan mahrum kalıyorlar. Bu da bugüne kadar yaşanan tahribattan kaynaklanıyor. Geleceğe bırakacağımız
Harput, “Tarihi
ülkelerin kimliğini
şehirler, şehirlerin
kimliğini de
yerel yönetimler
belirliyor. Sahip
olduğumuz
sorumluluk bizi
hem geçmişe
hem geleceğe
karşı ciddi olarak
düşündürmeli”
dünyayı sağlıklı bir şekilde oluştura-
kentli dergisi 9
Altepe, “Kendimize
olduğu kadar çevremize
de önem verelim
ki sürdürülebilirliği
sağlayalım. Bizler
geleceğimiz için
çevremize sahip çıkalım.”
lım istiyoruz. Kendimize olduğu gibi çevremize
de önem verelim ki sürdürülebilirliği sağlayalım.
Dünya ve insan geleceğinin en büyük tehdidi
küresel ısınma. Bizler geleceğimizi düşünüyorsak çevremize sahip çıkmalıyız” dedi.
Şehirler arasında koordinasyon ve bilgi alışverişinin olması gerektiğine vurgu yapan Başkan
Altepe, “Birikimlerimizi daha da geliştirmek için
çalışmalarını sürdüren sağlıklı kentler hareketi, kentlerimizi daha da sağlıklı hale getirmiştir.
Bu birlik, uluslararası arenada da önem kazanmış olan, kent ve insan sağlığı adına kurulan en
önemli birliklerden biridir. Tüm kentlere ayrıcalık
yaşatmak için çalışıyoruz. Dünya Sağlık Örgütü
örnek alınarak yapılan çalışmalarımız diğer belediyelere de örnek oluyor. Yaşadığımız kentleri
geleceğe miras bırakabilecek, sağlıklı, daha yaşanabilir bir hale getirmek için gerekeni yapacağız” şeklinde konuştu.
Konuşmasına Bursa’nın daha sağlıklı bir kent haline gelmesi için yapılan çalışmalardan örnekler
vererek devam eden Başkan Altepe, “Bursa’da,
10 kentli dergisi
dünyada uygulaması olmayan projelerimizi görebilirsiniz. Bursa son 50 yılda 20 kat büyüyerek
metropol bir şehir oldu. Bizler Bursa’nın sağlıklı bir kent olması için çalışıyoruz. Bursa, sağlıklı
kent alanında yoğun uygulamaların olduğu örnek bir şehir. Bursa’da yoğun yapılaşmanın olduğu bölgelerde binaları yıkarak yeni yollar açıyor, meydanlar yapıyoruz. Bu sayede şehri daha
sağlıklı ve yaşanabilir hale getirmeye çalışıyoruz”
diye konuştu.
“Başkanların sorumlulukları büyük”
Bursa Valisi Şahabettin Harput da, bir kentin sağlıklaştırılması adına belediye başkanlarının çok
önemli görevler üstlendiklerini ifade ederek, “Tarihi ülkelerin kimliğini şehirler, şehirlerin kimliğini de yerel yönetimler belirliyor. Nüfusun yüzde
85’lere yakınının kentlerde yaşadığı bugünlerde
sağlıklı yaşam çok önem taşıyor. Bu sadece beden değil, ruh sağlığı ve güvenliğini de kapsıyor.
Sahip olduğumuz sorumluluk bizi hem geçmişe
hem geleceğe karşı ciddi olarak düşündürmeli”
diye konuştu.
Birlik Buluşmaları
içinde şoförlerin hıza teşvik edildiğini
de vurgu yapan Bülay, “2008 yılında
Türkiye’de meydana gelen yayaya
çarpma kazalarının yüzde 90’ı şehir
içinde meydana gelmiştir. Çözüm,
toplu taşımaya, bisiklete ve yaya alt
yapısına yatırım yapmaktır. Dünyanın en güvenli ve çevreci ulaşım aracı olan bisikleti özendirmek gerekir.
Kent içinde hız artırıcı çalışmalara son
verilmeli. Ulaşım politikaları geliştirirken vatandaşın sesine kulak verilmeli”
Avrupa’daki modern ve sağlıklı şehirleşmeden örnekler veren Vali Harput,
“Geleceğe karşı sorumluluğumuzun
farkında olarak, sahip olduğumuz değerleri bilerek, şehirleri kimlikli şehirler haline getirmek için çalışmalıyız.
İnsanlar artık yeşili, doğayı, güzel bir
çevreyi istiyor. Şehirleri bu anlayışa
göre imar etmek şehrin sahip olduğu değerlerin ne olduğunu bilip ona
göre davranmalıyız” dedi.
“Kentleşme ve Kentlerde Yaşam”
Toplantının öğleden sonraki oturumunda ise, ‘Kentleşme ve Kentlerde
Yaşam’ konusu masaya yatırıldı. Yoğun katılımın yaşandığı oturumlarda
EMBARQ Türkiye Sürdürülebilir Ulaşım Merkezi Direktörü Sibel Bülay
“Sürdürülebilir Ulaşım”, İstanbul Ticaret Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Psikololji Bölümü Öğretim üyesi
Prof. Dr. Timuçin Oral “Kentte Ruh
Sağlığı”, Kocaeli Üniversitesi Mimarlık
ve Tasarım Fakültesi Mimarlık Bölümü Öğretim Üyesi Mimar Murat Uluğ
“Estetik” ve İstanbul Şehir Üniversitesi
İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi
Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd.
Doç. Eda Ünlü Yücesoy da “Birlikte Yaşamak” konulu sunumlar yaptı.
alanların yok olması insanın yaşam
kalitesini ve sağlığını bozuyor” dedi.
Trafikten kaynaklanan gürültü, hava
kirliliği ve insan için alanların yok olmasının kentlerde yaşam kalitesini ve
kamu sağlığını bozduğunu anlatan
Bülay, “Dünya Sağlık Örgütü, her yıl 2
milyon kişinin hava kirliliğinin tetiklediği sağlık sorunlarından öldüğünü
açıkladı. Buna göre kentler insan ömrünü kısaltıyor. Ulaşım emisyonlarının
bunda büyük payı var. Buna rağmen
tüm kentlerde öncelik araç hareketlerine veriliyor. Acaba üst geçitler yaya
güvenliği için mi, yoksa arabalar rahat
geçsin diye mi yapılıyor?” dedi.
Kentlerde vatandaşın yüzde 40’ından fazlasının yürüdüğünü, halkın
büyük çoğunluğunun metro, otobüs
ve minibüs gibi toplu taşıma araçları kullandığını söyleyen Bülay, buna
rağmen ulaşım yatırımlarının araçlara göre yapıldığına dikkat çekti. Kent
şeklinde konuştu.
“Kentleşme ruh
sağlımızı bozuyor”
İstanbul Ticaret Üniversitesi Psikoloji
Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Timuçin Oral da, “Kent yaşamında ruh sağlığımız” konulu bir sunum yaptı. Türkiye nüfusunun yüzde 70’nin kentlerde
yaşadığına ve hızlı kentleşmenin yarattığı ruhsal çöküntünün insanları
yalnızlığa ittiğine dikkat çeken Oral,
“21. Yüzyıl modern dünyası en büyük
tehdidi ile mücadelesini yine birlikte
el ele vererek kazanabilir” dedi.
Hızlı kentleşmenin insan sağlığını
olumsuz etkilediğine dikkat çeken
Oral, bu yapı sonucu oluşan aşırı kalabalık, işsizlik, suç, çevre kirliliği, yabancılaşma, ailelerin parçalanması,
çocukların çalışmak zorunda kalması,
gelecek belirsizliği ve trafiğin ruh sağlığını bozduğunu söyledi.
EMBARQ Türkiye Sürdürülebilir Ulaşım Merkezi Direktörü Yük. Makine
Mühendisi Sibel Bülay, yaptığı konuşmada “Kentlerde trafikten kaynaklanan gürültü, hava kirliliği ve insan için
www.skb.org.tr
kentli dergisi 11
Birlik Buluşmaları
Bursa’nın tarihi ve turistlik
yerlerini gezen birlik
üyeleri, Bursa Büyükşehir
Belediyesi’nin hayata
geçirdiği örnek projeleri
de yakından incelediler.
Kentli insanlarda oluşan depresyon algısına da
değinen Oral, “Kentte birey olmadan yalnız kaldık ve mutsuzluğumuzu depresyon sanıyoruz.
Gerçek depresyon elbette bir hastalıktır. Elbette
tedavi edilmesi gerekir. Ancak her şeye hastalık
olarak bakılıp sadece tanı ve tedavi sağlanması
çözüm için yeterli değildir. Ruh sağlığı çalışanlarının yanında, çevrecilerin, sosyal bilimcilerin,
mimarların ve halk sağlığı çalışanlarının katkısına, birlikte ve çok boyutlu değerlendirmeye gereksinim var. 21. Yüzyıl modern dünyası en büyük tehdidi ile mücadelesini yine birlikte el ele
vererek kazanabilir” diye konuştu.
Birlik üyeleri Bursa’yı gezdi
Öte yandan, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin
ev sahipliğinde gerçekleşen Sağlıklı Kentler
Birliği’nin “Kentleşme ve Kentlerde Yaşam” konulu toplantısının ardından ertesi gün Birlik
üyesi başkan ve temsilcileri yoğun geçen çalışma programının yorgunluğunu Bursa Büyükşe-
12 kentli dergisi
hir Belediyesi’nin organize ettiği gezi ile attılar.
Bursa’nın tarihi ve turistlik yerlerini gezen birlik
üyeleri, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin hayata
geçirdiği örnek projeleri de yakından incelediler.
Bursa Botanik Parka hayran kalan birlik üyeleri,
parkta yer alan bazı evcil hayvanları elleriyle beslediler.
Daha sonra Sukayağı Tesisleri’ne geçen Birlik
üyeleri burada hiç beklemedikleri bir sürprizle karşılaştılar. Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin
Mehteran Takımı’nın marşları eşliğinde karşılanan Birlik üyeleri, bu sürpriz karşısında oldukça
şaşırdı. Mehteran Takımı’nı bol bol fotoğraflayan
Birlik üyeleri, daha sonra da restore ettirilen Ördekli Hamamı ile Osmanlı İmparatorluğu’nun
kurucusu Osmangazi ve oğlu Orhangazi’nin
Tophane semtindeki türbelerini ziyaret ettiler.
Bir güne sığdırdıkları Bursa gezisinden oldukça
mutlu ayrılan Birlik üyeleri, örnek bir ev sahipliğine imza atan Büyükşehir Belediye Başkanı Recep
Altepe’ye teşekkür ettiler.
Birlik Buluşmaları
Başkan Altepe güven tazeledi
Bursa Büyükşehir Belediye
Başkanı Recep Altepe,
SKB’nin 14. Olağan Meclis
Toplantısı’nda güven
tazeleyerek, yeniden birlik
başkanlığına seçildi.
B
ursa Atatürk Kongre Kültür Merkezi
Hüdavendigar Salonu’nda yapılan toplantıda Birlik Başkanvekilliği’ne Gölcük
Belediye Başkanı Mehmet Ellibeş ve Yalova
Belediye Başkanı Yakup Bilgin Koçal seçildi.
Birliğin asil katip üyeliklerine Derince Belediye
Başkanı Aziz Alemdar ve Çankaya Belediyesi
Meclis Üyesi Haydar Han, yedek katip üyeliklerine de Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak
ve Gebze Belediye Meclis Üyesi Nazmiye Höbek
ların artık kentlerde yaşadığını belirten Başkan
Altepe, “Bursa nüfusunun yüzde 88’i kentlerde,
getirildi.
yüzde 12’si köylerde yaşıyor. Bu rakamlar yerel
SKB görev dağılımı
büyük olduğunu da gösteriyor. Kalabalık kent-
Sağlıklı Kentler Birliği encümen üyeliklerine de
Gölcük Belediye Başkanı Mehmet Ellibeş, Bursa Büyükşehir Belediyesi Meclis üyesi Recep
Demirhan, Odunpazarı Belediyesi Meclis üyesi
Ahmet Süzer, Denizli Belediyesi Meclis üyesi
Turgay Besim, Tepebaşı Belediyesi Meclis üyesi
yöneticiler olan bizlerin görevlerinin ne kadar
lerde sıkıntılar da buna paralel olabiliyor. Yerel
yönetimler olarak elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Şehirlerimizin gelişmesi için adımlar
atıyoruz. İmkanlar arttıkça belediyeler gelişiyor.
Bizler de tarihi değerlerimizi fark ediyor, insan
odaklı çalışmalara yoğunlaşıyoruz” dedi.
Füsun Şenis ve Çankaya Belediyesi Meclis üyesi
Toplantının sonunda Sağlıklı Kentler Birliği’nin
Haydar Han seçildi. Açık oylama yoluyla birliğin
Eylül buluşmasının, Eskişehir’de, Tepebaşı ve
Plan ve Bütçe Komisyonu’nu da Muğla Beledi-
Odunpazarı ilçe belediyelerinin ortak organi-
yesi Meclis üyesi Arif Yılmaz, Gölcük Belediyesi
zasyonuyla
Meclis üyesi Nazım Usta ve Bursa Büyükşehir
karar verildi.
gerçekleştirilmesine
oybirliğiyle
Belediyesi Meclis üyesi Celal Demir oluşturdu.
Güven tazeleyerek yeniden birlik başkanlığına
seçilen Başkan Recep Altepe, birlik üyelerine
teşekkür etti. Amaçlarının şehirleri daha sağlıklı
ve yaşabilir bir hale getirmek olduğuna değinen Başkan Altepe, Bursa ve Sağlıklı Kentler Birliği olarak şehirleri daha sağlıklı ve yaşabilir bir
hale getirmek için yapılacak her türlü çalışmaya
gereken desteği vermeye hazır olduklarını ifade etti. Çağın kentlerin çağı olduğunu, insan-
www.skb.org.tr
kentli dergisi 13
DSÖ Liege Konferansı
Avrupa’nın 2020 sağlık politikasını
kentler şekillendiriyor
DSÖ tarafından 15-18 Haziran 2011 tarihleri arasında Belçika’nın Liege
kentinde Sağlıklı Şehirler ve Ulusal Ağlara yönelik olarak düzenlenen
konferansta “Avrupa 2020 Sağlık Politikaları” masaya yatırıldı.
Üç gün sürmesi planlanan konferans DSÖ’nün
Avrupa Bölgesi’ndeki üye devletlerinin sağlık bakanlarına yönelik Bakü’de gerçekleştirilecek bölge
komitesi toplantısında sunulacak olan Avrupa’nın
yeni sağlık politikası “Sağlık 2020” görüşmeleri sebebiyle dördüncü güne uzadı. Görüşmeler
kapsamında DSÖ üyesi tüm belediyelerin “Sağlık
2020 Politikası” oluşturması yönünde karar alındı.
Konferansın açılış konuşmasını yapan Liege Üniversitesi Rektörü Bernard Rentier, Liege şehrinde
üniversite, Valilik ve Liege Belediyesi arasında kurulan işbirliğinin önemine vurgu yaptı.
21. yüzyılda yeni yönetim anlayışı
Cenevre (İsviçre) Uluslararası Araştırmalar Küresel Enstitüsünden Prof. Ilona Kikcbush tarafından
gerçekleştirilen sunumda üyelere 21. yüzyılda
D
ünya Sağlık Örgütü’nün her yıl “Sağlıklı
Şehirler ve Ulusal Ağlara” yönelik olarak
gerçekleştirdiği yıllık çalışma toplantısı ve
teknik konferans Belçika’nın Liege şehrinde yapıldı. 15-18 Haziran 2011 tarihlerinde gerçekleştirilen toplantıda “Avrupa 2020 Sağlık Politikası”
masaya yatırıldı. 26 ulusal ağ ve 75 şehir delegasyonunun katıldığı toplantıda Türkiye’den 12
üye şehrin başkan ve başkan yardımcılarının
yanı sıra 300’ün üzerinde katılımcı hazır bulundu. Toplantıda deneyim ve görüşlerini paylaşan
belediyelerin yanı sıra DSÖ’nün 38 uzmanı da
yer aldı. Üç gün süren toplantılarda Türkçe’nin
de yer aldığı dört farklı dilde simultane tercüme
hizmeti verilmesi dikkat çekti.
14 kentli dergisi
sağlıkta yönetişim kavramı anlatıldı. 21. yüzyılda
tüm dünyanın büyük bir değişim yaşadığını söyleyen Kickbush, tüm sektörleri kapsayan ve tüm
aktörleri bir araya getiren yönetişim kavramının
öneminin her geçen gün daha fazla arttığına
vurgu yaptı. Kickbush, Ottowa Şartı’nın sağlığı
geliştirme eylemindeki araçlarının; sağlıklı halk
politikası oluşturma, destekleyici çevreler oluşturma, topluluk eylemlerinin güçlendirilmesi, kişisel
yeteneklerin geliştirilmesi ve sağlık hizmetlerinin
yeniden yönlendirilmesi olduğunu belirterek “Bu
yüzden yeni tür liderlikler, yeni müdahale şekilleri
ve yeni bir demokrasi şekli ortaya çıkıyor. Bu farklı
yönetim kısa sürede tüm dünyada hakim olacaktır” dedi.
DSÖ Liege Konferansı
Ülkeler arasında
eşitsizlik kalkmalı
Üyelerimiz çalışmalarını paylaştı
Avrupa Komisyonu Sağlık ve Tüketici-
tirilen oturumlarda Sağlıklı Kentler
ler Genel Müdürlüğü’nü temsil eden
Birliği Üyesi belediyeler kentlerinde
komisyon üyesi Charles Price ise, Avrupa 2020 stratejileri kapsamında sağlık
alanındaki eşitsizlikler ve kronik hastalıklar kapsamında yapılan çalışmalardan örnekler verdi. Ortalama yaşam
ömrünün Avrupa’da artmakta olduğu-
Konferans kapsamında gerçekleş-
yürüttükleri çalışmaları aktarma fırsatı buldular. “Sağlık ve Esenlik için
Bütüncül Toplum Yaklaşımı” başlığı
altında düzenlenen oturumda Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık
nu belirten Price; Almanya, Fransa ve
konuşmacı olarak yer alırken, Yalova
Birleşik Krallıkta 2005 sonrasında do-
Belediyesi Proje Koordinatörü Metin
ğan vatandaşların yüzde 50’sinin 100
Beyazıt “Organik Ulaşım”, İzmir Büyük-
yaşından fazla yaşayabileceğini buna
şehir Belediyesi’nden Gözde Erbay
karşın ülkeler arasında ciddi eşitsizlik-
“Kardeş Aile Projesi” ve Pınar Özmen
ler bulunduğunu söyledi. Bu farkların,
“Kadifekale Kentsel Dönüşüm Proje-
yaşam beklentisinin en yüksek oldu-
si”, Eskişehir Tepebaşı Belediyesi’nden
ğu ülkelerle, en düşük olduğu ülkeler
arasında 18 yıla kadar çıktığına vurgu
yapan Price, “Yaşam beklentisinde en
büyük belirleyici eğitim ve eğitimle
belirlenen gelir seviyesidir. Fakirliğin
kötü sağlığın sebebi olmaması gere-
Miray Korkmaz ise “Cinsiyet Eşitliği
için İlk Sivil Protokol”, Denizli Belediyesi Proje Koordinatörü Sündüz Naza
“Bilgi Evleri ve Kurs Merkezleri” ve “Aktif Yaşa, Egzersiz Yap, Sağlıkla Ödüllen”,
kir. Bu yüzden yerel yönetimlerin sağ-
Aydın Belediyesi Proje Koordinatörü
lık alanındaki eşitsizlikleri azaltmada
Didem Evci “Yürümek-Koşmak- Şehir
önemli bir rolü bulunuyor” diye ko-
Merkezi’nde Fitness” konularında DSÖ
nuştu.
üyelerine çalışmalarını paylaştılar.
www.skb.org.tr
Konferansın açılış
konuşmasını yapan
Liege Üniversitesi
Rektörü Bernard
Rentier, Liege
şehrinde
üniversite, Valilik
ve Liege Belediyesi
arasında kurulan
işbirliğinin önemine
vurgu yaptı.
kentli dergisi 15
DSÖ Liege Konferansı
Liege Konferansı; pek çok Avrupa ülkesinden yüzlerce şehrin işbirliğiyle, “Herkes için
Sağlık” prensibiyle, sürdürülebilir topluluklar
yaratılmasını ve herkesin eşit yaşam koşullarına sahip olmasını hedefleyen “Sağlık 2020
politikası” için önemli bir başlangıç oldu.
Sağlığın sosyal belirleyicileri:
Şehirler neler yapabilir?
Toplantının ikinci günü “Avrupa’nın
Yeni Sağlık Politikası: Sağlık 2020 için
yerel yönetimlerle yapılacak ilk müzakereler” başlıklı oturumla başladı. Agis
Tsouros’un başkanlık ettiği oturumda;
yaptığı çalışmalar ve özellikle sağlığı
etkileyen sosyal belirleyiciler hakkındaki araştırmalarıyla dünyanın her
yerinden birçok kente önemli katkılar
sağlayan Sör Prof. Dr. Michael Marmot,
“Sağlık 2020 ve Sağlığın Sosyal Belirleyicileri” konusunda bilgiler aktardı.
Sör Marmot; giderek artan eşitsizliklerin azaltılması, adil bir toplum ve sağlıklı yaşam için 6 politik hedefin bulunması gerektiğini belirterek bunları
şöyle sıraladı:
Her çocuğa hayata en iyi başlangıç
imkanı sağlanması;
Tüm çocukların, gençlerin ve erişkinlerin yeteneklerinin en üst seviyeye
çıkarmaları için fırsatlar sunulması ve
yaşamlarının kontrollerini ellerinde
tutmalarına imkan verilmesi;
Herkes için adil bir istihdam ve iyi çalışma koşullarının ve yüksek standartlarda bir yaşam imkanının sağlanması;
Sağlıklı ve sürdürülebilir mekan ve
topluluklar oluşturulması ve geliştirilmesi;
Önleyici sağlık hizmetlerinin rolünün
ve etkisinin arttırılması.
16 kentli dergisi
Michael Marmot konuşmasında, bütünlükçü bir yaklaşımla tüm kurumlarla işbirliği içerisinde çalışılması gerektiğinin de altını çizdi.
Yerel Yönetimler daha
yetkin olmalı
Oturumun ardından konferans katılımcıları gruplara ayrıldı ve Sağlık 2020
Politikası hakkında önceden dağıtılmış olan dört soru üzerinde tartışmak
üzere paralel oturumlarda buluştu.
Paralel oturumlarda şehirlerin Sağlık
2020 Politikası’nın oluşturulmasında
izlenecek yol ve yerel yönetimlerin
katkıları konusunda bilgi alışverişinde
bulunuldu. Oturumda konuşan Sağlıklı Kentler Birliği Müdürü Nalan Fidan,
Türkiye Ulusal Ağı olan Sağlıklı Kentler Birliği’nin 41 üyesi bulunduğunu
ve bunun ülke nüfusunun yaklaşım
yüzde 32’sini temsil ettiğini belirterek,
“Dünya Sağlık Örgütü ulusal ağların
etkinleştirilmesine önem vermelidir.
Tüm yerel yönetimlerin sağlık alanında alabilecekleri önemli roller var. Bu
anlamda yerel yönetimlerin DSÖ’nün
sağlık bakanlıkları nezdinde savunucusu olması ve yerel yönetimlerin bu
politika kapsamında etkinliğinin sağlanması gerekir” dedi.
Sağlık için iş birliği
Konferans boyunca ele alınan tüm
konular oturumlarda görevlendirilen
raportörler tarafından raporlanarak
taslak önerilerin oluşturulması için bir
araya getirildi. Konferansın politikacılar
oturumunda da değerlendirilen “Sağlık
2020” politikası ile ilgili bir bildiri hazırlanarak Sağlık Bakanlıkları’na sunma kararı da alındı. Belçika’nın Liege şehrinde
gerçekleştirilen DSÖ Avrupa Sağlıklı Şehirler Ağı ve Ulusal Ağları Yıllık Çalışma
ve Teknik Konferansı dört gün boyunca
yapılan müzakere ve konferansın değerlendirilmesini içeren raportörlerin
bilgilendirmesiyle son buldu.
Duyuru
ğlıklı Kentle
a
S
irliği
rB
Türkiy
e
Sağlıklı Kentler Birliği’nden
“Sağlıklı Şehirler En İyi
Uygulama Ödülü 2011”
da hazırlanması, sosyal, ekonomik,
çevresel alanlardaki gündemi birleştirebilmesi ve yeni ortaklıkları devreye sokması, geniş bir çevre ile ilişkili
olması, yaratıcı olması, yüksek etki
potansiyeline sahip olması, toplum
katılımını desteklemesi, sürdürülebilir
2005
Ş
ehirde yaşayan ve çalışan insanların fiziki, psikolojik ve
çevresel refahlarını geliştirmeyi amaçlayan Sağlıklı Kentler
Birliği, en iyi sağlıklı şehir projelerini
ödüllendirecek. “Sosyal Sorumluluk
Projesi”, “Sağlıklı Yaşam” ve “Sağlıklı
Şehir Planlaması ve Çevre” gibi üç ayrı
kategorilerinde değerlendirilecek yarışmada projelerin özgün olmasının
yanı sıra, uygulamaya başlamış olması veya 2010 yılında tamamlanmış olması şartı aranıyor. Yarışma sonuçları,
22-24 Eylül 2011 tarihlerinde Eskişehir
Tepebaşı’nda düzenlenecek Sağlıklı
Kentler Birliği 7. Yıl Konferansı’nda
açıklanacak.
Yarışma projelerinde değerlendirme
kriterlerden bazıları ise şöyle; "Tüm
Politikalarda Sağlık ve Sağlık Alanında
Eşitlik” konusuna özel bir önem verilmesi, şehrin mevcut ihtiyaç ve beklentilerine cevap vermesi, sağlığın geliştirilmesine katkıda bulunması, sağlıklı
Şehir ilke ve prensipleri doğrultusun-
www.skb.org.tr
olması, katma değer yaratması…
Yarışmanın jüri üyeliğini Bursa Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı ve aynı
zamanda SKB Danışma Kurulu Üyesi
Erdem Saker, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Ruşen Keleş, SKB Danışma Kurulu Üyesi ve İTÜ Şehir ve Bölge Planlama Bölüm Başkanı Prof. Dr. Handan
Türkoğlu, SKB Danışma Kurulu Üyesi
ve Uludağ Üniversitesi Halk Sağlığı
Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Emel
İrgil, Uludağ Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç.
Sağlıklı Kentler
Birliği, birlik üyesi
belediyeleri sağlıklı
şehir için politika,
plan ve stratejiler
üretmede
ve bunları
uygulamaya
koymada
motive etmek,
özendirmek
amacıyla “Sağlıklı
Şehirler En İyi
Uygulama Ödülü
2011” veriyor.
Dr. Feza Karaer, TMMOB Mimarlar Odası Bursa Şube Başkanı Nizamettin Kaya
ve SKB Müdürü ve Bursa Büyükşehir
Belediyesi Etüd ve Projeler Dairesi Başkanı Nalan Fidan yer alıyor.
Yarışmaya katılmak isteyen birlik üyeleri eserlerini 1 Ağustos 2011 tarihine
kadar Sağlıklı Kentler Birliği Başkanlığı
Bursa Büyükşehir Belediyesi Acemler
BUSKİ Tesisleri B Blok 2. Kat adresine
elden ya da posta yolu ile teslim edilebilir.
kentli dergisi 17
Söyleşi
Dünya Sağlık Örgütü Danışmanı ve
Liverpool Belediyesi eski Başkanı Ron Gould:
“Değişime ayak uydurmalıyız”
Dünya Sağlık Örgütü
Danışmanı Ron
Gould, şehirleri
2020’de bekleyen
en büyük tehlikenin
obezite, diyabet,
ruh sağlığı, stres
gibi sorunlar
olacağını söyledi.
„„
Sağlıklı şehirler hareketi
hakkında geniş deneyime sahip
bir politikacı olarak, hareketin
bugüne kadar ki başarıları
hakkında ne düşünüyorsunuz?
Buna verilecek cevap farklı insanları
bir araya getirerek diyalog kurmalarını sağlamayı başarmış olmaktır. Bu
sayede diğerlerinin sorunlarının neler
olduğunu anlayabiliyoruz ve benzeri
problemleri zaten çözmüş olanlar da
diğerlerine sorunlarını çözmede yardımcı olabiliyor.
„„
Yönetişim sizin
için ne ifade ediyor?
Bence “governance” (yönetişim) teriminin anlaşılması ana dili İngilizce olmayanlar için son derece zor. Yönetişim direk olarak merkezi otoritelerden
gelen ve yerel yönetimlere inen bir
süreci anlatıyor ve bizler İngiltere’de
bu şekilde çalışmaya son derece alışkınız. Bence bu kelime ana dili İngilizce olmayanlar için sorunlar yaratabilir.
18
18 kentli
kentlidergisi
dergisi
Söyleşi
Dünya Sağlık Örgütü ise governance
(yönetişim) kelimesini daha iyi karşılayacak bir terim üzerinde çalışıyor.
„„ Yerel yönetimlerin sağlık
eşitsizliklerini çözmek için
tek başına bir gücü olduğunu
düşünüyor musunuz?
Kesinlikle hayır. Çünkü tüm Avrupa
büyük bir değişim yaşıyor. İnsanlar
doğudan batıya hareket ediyor. İnsanlar Afrika’dan Avrupa’ya göç ediyor.
Yeni hastalıklar, yeni sorunlarla tanışıyoruz. Yani yerel yönetimler kesinlikle
bu tür sorunlarla tek başına mücadele
edemez. Her seviyede sektörler arası
çalışmaya ihtiyaç var.
değişmekte olduğunu kabul etmemiz gerekiyor. Sadece sağlık mı? Hayır tüm dünya her konuda hızlı bir
değişim süreci içerisinde. Bu konuda
vermek istediğim mesaj değişime uygun eylemlere girişmemiz gerektiği.
Obezite, diyabet, ruh sağlığı, stres gibi
sorunların 2020’de karşı karşıya kalacağımız sorunlar olduğunu ve bu tür
sorunların hem daha büyük, hem de
daha karmaşık olacağını bilmemiz gerekiyor. Tıp alanında daha etkin müdahale yöntemlerimiz var; belki daha
da etkin yöntemlerin geliştirilmiş olması gerektiğini düşünebilirsiniz, fakat bu olmadı. Bunun sebebi sisteme
dahil olan ve her geçen gün artan şe-
„„ Şehirlerde farklı sektörlerdeki
işbirliğini arttırmak için
neler önerirsiniz?
hirlerde yaşayan insan sayısı. Şehirler
İşin özü konuşmak, bilgiyi yaymak ve
şimdi sizinle yaptığımız gibi iletişim
içinde olmaktır. İster Twitter, Myspace, Facebook, e-posta, ister telefon
görüşmeleri olsun elimizdeki tüm
iletişim araçları kullanmak lazım. Fakat en önemlisi, tabii politikacının
gücüne bağlı olarak ki ben de güçlü
bir politikacıydım, yüz yüze görüşmeler yapmak. İnsanlarla bizzat kendiniz
yüz yüze görüşemezseniz hiçbir şeyi
başaramazsınız.
Bu yüzden bu soruya vereceğim ce-
„„ Liege konferansı boyunca
sağlık ile ilgili sorunların çok
karmaşık olduğu vurgulandı.
Böyle karmaşık bir ortamda
politikacılar aldıkları
kararların doğru hedefte
olduğundan ve beklenen
sonuçları vereceğinden
nasıl emin olabilirler?
Evet, bu çok zor bir soru ve benim de
DSÖ’nün uzmanlarından birisi olmamın altında yatan sebeplerden birisi
de bu. Öncelikle Avrupa’da sağlığın
www.skb.org.tr
“Dünya hızla
değişiyor, bu
değişime kentler
de ayak uydurmak
zorundadır”
ise bununla mücadele edebilmek için
ellerindeki tüm kaynakları aktarıyor.
vap değişime hazır olmak zorunda olduğumuz. Siz gençsiniz, ben ise yaşlıyım. 2020 yılına geldiğimizde sizler
benim pozisyonumda olacaksınız bu
yüzden size bunu şimdi öğretmemiz
gerekiyor.
„„ 2020 sağlık politikasına
yerel yönetimlerin en önemli
katkısının ne olacağını
düşünüyorsunuz?
Yerelde karşı karşıya kaldığınız sorunları ölçebilmek ve bunları bölgesel
seviyedeki meslektaşlarınızla paylaşabilmek ve ardından bunları ulusal
hükümetlere
ulaştırabilmek.
Bunu
daha önce de söylemiştim, birbirimizle konuşmak zorundayız. Bunu bir
asansöre de benzetebilirsiniz. Bilgiler
bir yandan asansör gibi yukarıdan
aşağıya akmalı ve diğer yandan da alttan yukarıya akmalı. Bilgiyi bu şekilde
paylaşmadan 2020 yılında yerimizde
sayıyor olacağız.
„„ Türkiye Sağlıklı Kentler
Birliği’ne üye şehirlerimiz
için önerileriniz nelerdir?
Dünya Sağlık Örgütü’nde bunca senedir elde ettiğim tecrübelerden sonra
şunu söylemek zorunda hissediyorum
kendimi. Türk şehirlerinin bu güne
kadar kat ettiği yol beni de gerçekten çok etkiledi. Türkiye İngilizler için
çok özel bir yere sahip. Türkiye, İngilizlerin sürekli gittikleri tatil mekanlarından birisi haline geldi. Bizler Türk
insanlarını da çok seviyoruz. Ben ve
ailem de özellikle Türk insanlarını çok
seviyoruz. Yani söyleyeceğim şey şu;
bu güne kadar ne yapıldıysa aynısını
yapmaya devam etmek ve DSÖ’nün
size sunabileceği deneyimden yararlanmak. Sanırım bu konu eksik kısımlardan birisi, umarım bunu söylediğim
için beni bağışlarsınız. Beni Avrupa’nın
her yerinden konuşma yapmam için
çağırıyorlar ve daha yeni Japonya’dan
döndüm. Daha yeni Japonya, Finlandiya, İsveç, Norveç ve İtalya’da bulundum. Türk şehirleri DSÖ tarafından sunulabilecek deneyimden yeterli kadar
yararlanmıyor. Siz de bunu kullanmak
zorundasınız. Size büyük bir maliyeti
de olmaz. Uzmanlıktan yararlanmak
için sadece insanları davet etmeniz
yeterli. Bunu göz ardı etmeyin. DSÖ
ile iyi ilişkiler kurmak ve işin içerisinde
yer alabilmek. Ve son olarak izin verirseniz Bursa’yı çok sevdiğimi eklemek
istiyorum.
kentli dergisi 19
Söyleşi
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Mustafa Akaydın:
“Antalya’yı yeniden
yaratıyoruz”
bulabildikleri bir yaşam alanı ise ‘sağlıklı kent’,
yerel yönetimlerin en önemli hedefi ve görevi
olmalıdır. Sağlıklı kent, insana ve yaşadığı şehre
dair her şeydir.
Kuşkusuz biz de bu hedefle yola çıktık; Antalya’yı
yaşanabilir bir kent yapmak adına Büyükşehir
Belediyesi yönetimine talip olduk ve halkımızın
desteğiyle göreve geldik. Hepinizin bildiği gibi
Antalya sadece Türkiye’nin değil, dünyanın en
gözde turizm bölgeleri arasında yer alıyor. Doğası, iklimi, tarihi zenginlikleriyle bir yeryüzü
cenneti. Ancak, Antalya’nın tüm bu güzelliklerini
korumak ve geliştirmek adına bugüne kadar yapılanları pek sağlıklı bir yere koyamıyoruz. 1980’li
yıllardan itibaren ortaya çıkan rant yağmasından
nasibini fazlasıyla almış bir kent Antalya... Bugün
hala bu yağmanın derin izlerini taşıyor.
Y
aşanabilir bir kent oluşturma hedefiyle yola çıktıklarını söyleyen Antalya
Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr.
Mustafa Akaydın, “İnsan odaklı projelerimizi,
çevreci ve bilimsel değerlere göre harmanlayarak, Antalya’yı yeniden yaratıyoruz. Sonraki seçime değil, bu kentin geleceğine yönelik çalışıyoruz” diyor.
„„ Sağlıklı kenti nasıl tanımlarsınız?
Bu tanıma çok şeyi sığdırmak mümkün. Yaşanabilir bir kent adına; ulaşımdan kültür sanata,
sosyal hizmetlerden çevreci uygulamalara kadar
birçok başlık bu tanımın dahilindedir. Burada
kastedilen, insanların refah içinde mutlu bir şekilde yaşadıkları, kamu hizmetlerinden eksiksiz
biçimde faydalandıkları, temel gereksinimler
dışında kültürel ve sosyal projelerde kendilerini
20 kentli dergisi
Antalya’nın son 30 yılda sağlıklı bir kent olamadığını söylemek durumundayız. Antalyalıların ‘fiziki, psikolojik ve çevresel refahlarını geliştirmek’
adına herhangi bir mesafe kat edilemeyen bu
dönemde, uzun vadeli akılcı ve bilimsel projelerin yerini ranta dayalı projeler ve popülist politikalar almış, kentin ve kentlinin geleceği ipotek
altına alınmıştır. Antalya’nın yeniden sağlığına
kavuşması gerekiyor. Sağlıklı bir kentten söz
edebilmek adına 30 yıl boyunca yetersiz beslenmiş, yatağa düşmüş, teşhisi ve tedavisi yanlış
yapılmış bir hastayı, akılcı ve bilimsel projelerle
yeniden hayata döndürmeye çalışıyoruz.
„„ Antalya, sağlıklı kent olma
yolunda nasıl ilerliyor?
Antalya’da son iki yılda çok önemli gelişmeler
yaşandı. Yaşanabilir bir kent oluşturma hedefiyle
yola çıktığımız günden bu yana, insan odaklı yönetim anlayışıyla halkçı projeler ürettik ve üret-
Söyleşi
meye devam ediyoruz. Geriye dönüp
baktığımızda iki yıllık sürede hayata
geçirdiğimiz projelerin bu kenti daha
yaşanabilir bir yer yapma yolunda
umut vaat ettiğini söylememiz gerekiyor. Yatırımlarımızın büyük bölümü-
“Yaptığınız her işte, attığınız her adımda
şehrin ve sakinlerinin geleceğini düşünmek
durumundasınız.”
nü altyapıya ayırarak bu konuda ciddiyetimizi ispatladık. Altyapıya 2 yılda
275 milyon lira harcayarak Antalya’nın
geleceğini garanti altına almaya çalışıyoruz. Bu yönde yeni yatırımlara hazırlanıyoruz.
Antalya, Akdeniz’in incisi... En başta
bu zenginliğin korunması gerekiyor.
Bizden önceki yönetimler tarafından
hayata geçirilen arıtma sistemini geliştiriyoruz. Hurma İleri Atık Su Arıtma
Sistemi’nin kapasitesini 500 bin nüfustan 1 milyon 400 bine yükselttik.
Yine bu tesiste yaptığımız önemli bir
yatırımla, arıtmadan elde edilen atık
su çamurunu biyogaza dönüştürerek
elektrik üretiyoruz. Tesisin enerji ihtiyacını fazlasıyla karşılayacak bu yöntemle yılda yaklaşık 3 milyon lira tasarruf sağlıyoruz. Enerji üretiminden
kalan atıklar ise kurutularak gübre
haline getiriliyor.
Lara Bölgesindeki arıtma tesisinde ise
Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek atık
su pompa istasyonlarını yerin altına
inşa ettik. Koku problemini ortadan
kaldıran bu uygulama sayesinde kazandığımız binlerce metrekarelik alanı yeşillendirerek kente kazandırdık.
Kentin ürettiği katı atıklar konusunda
da örnek bir projemiz var. Kızıllı’da
bulunan çöp depolama tesislerinde
uygulamaya geçireceğimiz yeni sistemde çöpler mekanik olarak ayrıştırılacak. Cam, metal, kağıt ve plastik
gibi maddeler geri dönüşüme gidecek. Ayrıca yeni depolama ünitesiyle
sterilize edilen tıbbi atıklar tuğlaya
dönüştürülecek.
www.skb.org.tr
Mehmet Akif Caddesi’nde yenileme
çalışmaları sürerken, Atatürk ve Güllük Caddeleri için projelerimiz hazır.
Hedefimiz, büyük beğeni toplayan
güzelleştirme çalışmalarını kentin tamamına yaymak. Ayrıca Yivli Minare'yi
çevresini düzenleyen meydanla bütünleştirdik. Düden Çayı’nın denize
döküldüğü yerde 105 bin metrekarelik alanı düzenliyoruz. Düden Park’ı
yaza yetiştireceğiz.
Türkiye’nin en doğal hayvanat bahçesini örnek bir projeyle yeniliyoruz.
Çocuklar için yeni hayvanat bahçesinin yapımı devam ediyor. Sarısu’da
34 hektarlık alanı halkın kullanımına
yönelik doğal bir tatil cenneti haline
getiriyoruz. Yeniden düzenlediği-
miz Minicity ziyaretçilerin ilgi odağı
olurken, hemen yanında Türkiye’nin
en büyük akvaryumunu yapmak için
çalışmalara başladık. 10 bin metrekarelik kapalı alanda, içinde 1.100 çeşit
deniz canlısının bulunacağı dev akvaryum, Antalya’nın en prestijli projesi olacak. Kaleiçi Yat Limanı’nı, tarihi
Haşim İşcan, Balbey ve Yüksekalan
Mahalleleri'ni, Doğu Garajı’nı kente
kazandıracak çok önemli projeleri hayata geçirmek için gün sayıyoruz.
Antalya Büyükşehir Belediyesi olarak
engelli vatandaşlarımızı çok önemsiyoruz. Türkiye’nin en büyük Engelli
Rehabilitasyon Merkezi’ni hizmete
açtık. Burada engellilerimiz için eğitim, barınma, sağlık, kültürel akti-
kentli dergisi 21
Söyleşi
viteler gibi birçok başlıkta hizmet
veriliyor. Belediye olarak tüm projelerimizde engellileri düşünerek hareket
ediyoruz.
Sosyal belediyeciliğin en ileri modelini uyguluyoruz. 2 yılda 62 binin üzerinde ayni yardım yaptık. Aşevimizle,
huzurevimizle, sağlık görevlilerimizle,
evde bakım ekiplerimizle ihtiyacı olanın yanında olmaya devam edeceğiz.
Büyükşehir
Belediyesi
İstihdam
Ofisi’ne başvuran 10 binin üzerinde vatandaşımızın 3 bin 500’ünü işe
yerleştirdik. Antalya Sanat ve Meslek
Edindirme Kursları’nın sayısını her geçen gün artırıyoruz.
Hiç kuşkusuz kültür sanat da sağlıklı
kentin olmazsa olmazlarından biri. Bu
alanda yaptığımız sayısız etkinlikle,
Antalya’yı bir kültür sanat kenti yapma yolunda önemli mesafeler kat ettik. Altın Portakal Film Festivali’ni bölgeye yaydık, halkın geniş katılımını
sağladık. Piyano Festivali, Antalya Televizyon Ödülleri, Octoberfest, gençlik ve çocuk festivalleri, Liselerarası
Tiyatro Şenliği gibi önemli etkinliklere imza attık. Gezici Etkinlik Aracı’yla
tiyatroyu halkın ayağına götürüyoruz.
Antalya’yı bir müzeler kenti haline getireceğiz. Türkiye’nin ikinci Oyuncak
Müzesi’ni Antalya’da açtık. Çok yakında Bilim Müzesi, El Yazmaları Müzesi, Müjdat Gezen Kültür Merkezi ve
Tiyatro Müzesi, Doğan Hızlan Kütüphanesi, Atatürk Fotoğraf Galerisi ve
Çanakkale Savaşı Fotoğraf Galerisi’ni
Antalyalıların beğenisine sunacağız.
Ayrıca Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek Akdeniz Sanayi Sitesi’nde 100
yatak kapasiteli Kültür ve Gençlik
Merkezi’ni hizmete açıyoruz.
„„ SKB’nin faaliyetleri hakkında
ne düşünüyorsunuz?
Sağlıklı Kentlerin yaygınlaşması gerektiğini düşünüyoruz. Belediyeler
22 kentli dergisi
arasında fikir alışverişlerinin buna
katkısı olacağına inanıyoruz. Bu yönde üretilen projeleri önemsiyoruz.
Sağlıklı Kentler Birliği’nin faaliyetlerini
yakından takip ediyoruz.
„„ Sağlıklı kent olmanın
öncelikli koşulları neler?
Sağlıklı kent olmanın öncelikli koşulu
elbette insan odaklı yönetim anlayışıdır. Yaptığınız her işte, attığınız her
adımda şehrin ve sakinlerinin geleceğini düşünmek durumundasınız.
Akılcı ve bilimsel projeler üretirken
mutlaka halkın görüşlerini almalı, sivil
toplum örgütlerinin katkısıyla geliştirmelisiniz. Ben yaptım oldu mantığıyla yapılan her iş, kentin ve kentlinin
sağlığını tehlikeye atacaktır. Kısacası
kenti yönetirken, halkçı, çevreci ve
bilimsel davranmak durumundasınız.
„„ Belediyelerin görev
alanları içerisinde yer alan
faaliyetlerle, sağlıklı kent
olmak için yapılanların
arasında bir ayrım var mı?
Yukarda da söylediğimiz gibi, altyapı
hizmetlerinden ulaşıma, sosyal belediyecilikten kültür-sanata kadar birçok başlıkta yapılanlar, sağlıklı kent
olmaya hizmet eder. Her biri ayrı
alanlarda kentte yaşayanların huzur
ve refahını yükseltir. Kenti daha yaşanabilir bir yer kılar. Ama tabii ki bunların amacına hizmet edebilmesi için
yerel yönetimlerin yola çıkarken önüne koyduğu hedef çok önemlidir. Siz
eğer sağlıklı bir kent için yola çıktıysanız, tüm yaptıklarınız bu doğrultuda
ilerler.
„„ Önümüzdeki yıllarda
kentleri bekleyen en önemli
sorunlar neler olacak?
Kentleri bekleyen sorunlar bölgelere
göre farklılık arz edecektir. Antalya
için konuşmak gerekirse, bu kenti
bekleyen önemli sorunlar arasında,
hükümetlerin yerel yönetimlere yönelik tutumu, göç ve turizmle birlikte
artan nüfusa oranla belediye gelirlerinin yetersiz kalması, araç sayısındaki
artış, çevre kirliliği gibi başlıkları sıralamak mümkün.
„„ Şehirlerin sağlığını etkileyen
faktörleri önem derecesine
göre sıralamanız gerekse ilk
beşe hangilerini koyardınız?
Kentlilik bilincinin yaygınlaşamaması,
çevresel faktörler, trafik, yeşil alan ve
sosyal donatı alanlarının azlığı, işsizlik.
„„ SKB’ye hangi amaçlarla
üye oldunuz?
Sağlıklı Kentler Birliği’ne üye olduk,
çünkü Antalya’yı sağlıklı bir kent yapma yolunda her türlü bilgi ve deneyimden faydalanmak istiyoruz. Hayata geçirdiğimiz projeleri Türkiye’nin,
hatta dünyanın diğer kentleriyle
paylaşmak arzusundayız. SKB’nin bu
konuda önemli bir görevi yerine getirdiğine inanıyoruz.
Kahramanmaraş Belediyesi
Kahramanmaraş’a
anlamlı ödül
K
ahramanmaraş Belediyesi sosyal ve kültürel belediyecilik alanında gerçekleştirdiği
hizmetlerden dolayı Avrupa Gazeteciler
Derneği tarafından “Medya Oscarları” ödülüne
layık görüldü. Avrupa Gazeteciler Derneği’nin
10. Geleneksel Jülide Gülizar “Medya Oscar’ları”
ödülleri geçtiğimiz günlerde İstanbul Esma
Sultan Yalısı’nda düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Gecede 2002 yılından bu yana Sosyal
ve kültürel belediyecilik alanında gerçekleştirdiği büyük projelerle Kahramanmaraş Belediye
Başkanı Mustafa Poyraz, Sosyal ve Kültürel
Belediyecilik ödülüne layık görüldü.
Kahramanmaraş Belediye Başkanı Mustafa Poyraz törende yaptığı konuşmada, “2002 yılında ilk
göreve geldiğimizde önce insan dedik ve insanları esas alarak birçok güzel proje üretip hayata
geçirdik. Bu güzellikler dolayısıyla bizi ödüle layık
gören herkese çok teşekkür ederiz” dedi. Başkan
Mustafa Poyraz, Kahramanmaraş’ta bir inanılmazı gerçekleştirdiklerini belirterek, “Kentteki yeşil
alan miktarını her yıl arttırdık. Bu sayede beton
yapılar arasında sıkışıp kalan Kahramanmaraş
halkının rahat bir nefes almasını sağladık. Kılavuzlu Mesire Alanından, Çamlık Parkına, Muhsin Yazıcıoğlu Rekreasyon alanından, Engelliler
Sevgi Parkına kadar büyüklü küçüklü parklarla
Kahramanmaraş, tüm Türkiye’ye örnek bir kent
haline geldi” şeklinde konuştu.
www.skb.org.tr
kentli dergisi 23
Analiz
Türkiye’de
depremsellik ve
sağlıklı kent ilişkisi
Dr. Yadigar Doğan
Uludağ Üniversitesi
Eğitim Fakültesi Öğretim Görevlisi
S
üresi saniyelerle ifade edilen
yer veya yerkabuğu hareketi
olarak tanımlanan deprem; yer-
kabuğunun kırılması veya magmada
biriken enerjinin yerin zayıf alanlarından yüzeye çıkmasıyla oluşmaktadır.
Çoğunlukla kabuk tabakasında, az
sayıda üst mantoda oluşan depremler, büyük fayların olduğu alanlarla
sıkı şekilde ilişkilidir. Depremler belli merkezlerde olmakta ve buradan
yüzeyde suya atılan taşların oluşturduğu dalgalar gibi çevreye yayılmaktadır. Dünyanın yüzeyini saran katı
kabuk, magmanın üzerinde adeta
bir sal gibi yüzer. Magmada oluşan
hareketlere bağlı olarak da kabuk
tabakası yatay ve dikey doğrultuda
çeşitli yönlere doğru hareket eder. Bu
olay sonucu kabuk tabakası şekillenir.
Yerkabuğundaki hareketlerin nedeni yerin çekirdek kısmıdır. Levhalar
arasında boşluk olmaması yüzünden
türüne ve hareket yönüne göre etkileşim farklı biçimlerde gerçekleşir.
Türkiye yeryüzünde sürekli ve yıkıcı
depremlerin olduğu Alp-Himalaya kuşağına
girmekte, dolayısıyla birinci derecede
deprem bölgesinde bulunmaktadır.
24 kentli dergisi
Bu kuram sayesinde volkanizma ve
depremle ilgili konulara açıklık getirilmiştir.
Türkiye yeryüzünde sürekli ve yıkıcı
depremlerin olduğu Alp-Himalaya
kuşağına girmekte, dolayısıyla birinci derecede deprem bölgesinde
bulunmaktadır. Ege Denizi ve çevresi, Doğu Akdeniz Bölgesi’nde sismik
etkinliğin yoğun olarak gözlendiği
Alp-Himalaya dağ kuşağının oluşturduğu bir bölgede yer almaktadır.
Marmara Bölgesi'nin ne kadar büyük
bir deprem riski ile iç içe yaşadığını
görmek mümkündür. Marmara denizi
çökelme havzasını sınırlayan bu kırık
bölgelerinde oluşan ve gelecekte
oluşabilecek depremlerde 5-25 km
uzaklıktaki yerleşim birimlerinde ağır
hasarlar görmek olasıdır.
Ülkemizde çok yüksek ve yıkıcı bir
sismik aktivite de vardır. Yerkabuğunda 10-15 kilometreye kadar inebilen
kırıklar olan faylar sürekli basınç altındadır. Depremler arasında geçen
zaman dilimlerinde, derinliklerdeki
yavaş hareketler sonucu faylar bir
yay gibi gerilirler. Türkiye’de birçok
yerde, fay hatları ve ezik bölgeler boyunca sıcak su kaynaklan mevcuttur.
Kuzey Anadolu Fayı da en büyük fay
kuşaklarındandır. Doğuda Varto'dan
batıya kadar 1500 km uzunluğunda
sağ yanal atılımlı bir faydır. Batıda üç
kola ayrılmaktadır. Güney kol; Yenişe-
Analiz
hir, Bursa, Mustafakemalpaşa, Gönen
ve Edremit arasında uzanırken, orta
kol; Geyve, İznik, Gemlik, Bandırma,
Bayramiç arasında uzanmaktadır. Buradan da anlaşılacağı gibi Bursa ve
yöresi tektonik açıdan birinci derecede deprem bölgesindedir. Bursa İline
ilişkin raporlara bakıldığında başta
Gemlik Körfezi olmak üzere doğu-batı yönlü aktif nitelikli faylar gözlenir ve
bundan dolayı da tektonik bir yapılaşma görülür. Sismik dalgaların farklı zeminlerden geçerken değişikliğe uğramaları nedeni İle zemin özellikleri
depremsellik açısından önem kazanır.
Bursa ve yöresinin zemin bakımından
büyük bölümü, depremsellik açısından tehlikelidir. Özellikle göl ve dere
çökellerinin olduğu kesimlerde zemin sağlam değildir. Ahşap binalarda
bile yıkılma, hasar görme oranı sert
zeminden yumuşak zeminlere doğru
gidildikçe artar. Olası bir depremde
risk taşıyan zeminlerin belirlenmiş olması yapılaşma, yerleşme ve şehirleşmede önemli olan bir konudur. Yerel
deprem kayıt ağı sismolojik izleme
mekanizmasının
yaygınlaştırılması
ile can ve mal kaybının azaltılması
hedeflenmektedir. Tarih boyunca Kuzey Anadolu Fayı (KAF), Doğu Anadolu Fayı ve Batı Anadolu Grabenler
Bölgesi boyunca yıkıcı depremler
olmuştur. Türkiye'nin büyük bir bölümünün aktif deprem kuşağı içinde
yer alması mühendislik çalışmalarında zemin yapısının bilinmesini gerekli kılmaktadır. Sarsıntı bölgelendirme
çalışması tüm Marmara kıyı kuşağı
ve Trakya illerini kapsayacak biçimde
Bursa'da da yürütülmüştür. Bursa iline
ilişkin raporlara bakıldığında Gemlik
Körfezi'nde doğu-batı yönlü aktif nitelikli faylar gözlenmektedir. Bunlar
KAF'ın uzantısı durumundadır. Bursa
www.skb.org.tr
Sağlıklı şehir, sorumlulukların paylaşıldığı ve
sorunların fark edildiği şehirdir. Güven içinde
olma duygusu insanlar için olduğu kadar
şehirler için de önemlidir.
ovası alüvyonlarla kaplı tektonik bir
çukurluktur. 1939 Erzincan depremiyle batıya göçe başlayan Kuzey Anadolu Kuşağı depremleri Marmara'ya
kadar gelmiştir. Bütün bunlardan da
anlaşılacağı gibi Bursa ve yöresi tektonik açıdan birinci derecede deprem bölgesindedir. Bütün bunlara
rağmen ülkemizde KAF boyunca çok
hızlı sosyo¬ekonomik değişimler ve
gelişmeler yaşanmıştır. Ankara, İstanbul, Adapazarı, Bursa, İzmit gibi metropoller civarında nüfus ve zenginlik
birikimi oluşmuştur. Bu alanda karayolu, demiryolu, sulama sistemleri,
barajlar ve enerji nakil hatları gibi alt
yapı elemanları inşa edilmiştir. Ülke
nüfusumuzun % 90’ından fazlası en
tehlikeli, sağlıksız bölgelerde yerleşmiştir. Diğer taraftan sağlıklı şehir
anlayışında sağlıklı yerleşim kavramı
da önem kazanmaktadır. Depreme
hazırlıklı olmak bu güven ortamını
oluşturacaktır. Deprem doğal bir afettir. Zamanını, süresini bilmek engellemek mümkün değildir. Ancak olumsuzlukları azaltmak için eğitim, bilgi,
bilinçli olma, tedbir ve doğru yaşam
tarzlarını
benimsemek
gerekmek-
tedir. Sağlıklı şehir, sorumlulukların
paylaşıldığı ve sorunların fark edildiği
şehirdir. Güven içinde olma duygusu
insanlar için olduğu kadar şehirler
için de önemlidir.
kentli dergisi 25
Söyleşi
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu:
“İzmir’in vizyonunu
değiştiriyoruz”
İzmir’i değişen ve gelişen bir şehre dönüştürdüklerini
söyleyen Kocaoğlu, “Yerel yöneticilerin görevi sadece
kentin değişimine ayak uydurmak değil, kentin değişimine
yön vererek geleceği bugünden gören kent vizyonunu
geliştirmektir” diyor.
„„ Sağlıklı kent dendiğinde
ne anlıyorsunuz?
„„ SKB’ye hangi amaçlarla üye oldunuz?
İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak insanların
ilişkin tüm verilerin tek bir merkezde toplanması
esenlik içinde, yaşamaktan zevk duyacağı ve
sonucu doğru kararlar alınmasını, doğru yatırım-
hayat kalitesinin yüksek olduğu sağlıklı bir İzmir
lar yapılmasını, dolayısıyla sınırlı olan kaynakların
kentinin sürdürülebilirliğini yaratmak en büyük
doğru kullanılmasını ve en önemlisi İzmir halkına
hedefimizdir. Herkes için sağlık prensibiyle hare-
verilen hizmetlerin eşitlik ilkesi çerçevesinde ve
ket ederek tüm projelerimizi insanların esenliğini
yaşam kalitesini yükseltme doğrultusunda ger-
yükseltmek amacıyla ve sağlığa adamış olarak
çekleşmesini sağlamak esas amacımız. SKB’ye
planlıyor ve gerçekleştiriyoruz. Şehir içerisinde
sağlığın arttırılması için stratejiler, müdahale
programları ve hedefler ortaya konmalı. Tüm
sektörlerin sağlık ve yaşam kalitesi konusunda
odaklanmalarını teşvik ederek, ortak bir platform
gelişmesi sağlanmalıdır. Bu amaçla da kurumlar
arası uyum, eşgüdüm, destek ve yardımlaşmanın
mümkün olabilmesi için Türkiye’deki benzerleri
arasında bazı konularda ilk uygulamaları gerçekleştirerek İzmir Büyükşehir Belediyesi; İzmir
Valiliği, Ege Üniversitesi, Dokuz Eylül Üniversitesi,
İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü, İzmir Ekonomi
Üniversitesi ve Yaşar Üniversitesi ile proje ortaklı-
26 kentli dergisi
İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak; kent sağlığına
üye olmaktaki bir diğer önemli amacımız da
kentteki karar vericilerin sağlık konusunu gündemin ilk sıralarına yerleştirebilmesini sağlamak. Bu
hedeflerle 2006’da SKB’ye üye olduk.
„„ Sağlıklı Kentler üyesi olarak
belediyenizin özellikle bu kapsamdaki
projelerinden bahsedebilir misiniz?
İzmir halkının verdiği gücü, eşitlik ve güvenle
mayalayıp belediyecilik hizmeti olarak tüm kente
taşımak olan hizmet felsefesiyle ve uygarlıkların
mirasını geleceğe taşıyan, Akdeniz’in zenginliklerini kentlisine ve dünyaya sunan İzmir Büyükşehir Belediyesi, hızla çalışmalarına devam etmek-
ğı oluşturup 2007 yılında Çerçeve Anlaşması im-
tedir. Bu konuyla ilgili birçok projemiz mevcuttur.
zaladık. Hedefimiz eşitlik temelinden yola çıkarak
Birkaç örnek sunacak olursak; Türkiye’nin tek
din, dil, ırk, kültür, sınıf ve düşünce farkı gözet-
belediye hastanesi olma özelliğine sahip İzmir
meksizin İzmir halkına eşit ve kaliteli bir yaşam
Büyükşehir Belediyesi Eşrefpaşa Hastanemiz,
ortamı sağlamak ve sağlığı daha iyiye götürmek
1908 yılından bu yana İzmir kenti için hizmet
için çabalamaktır.
vermektedir. Toplumun her kesimine koruyucu
“Vatandaşlarımızın
sağlıklı bir
ortamda,
yüksek yaşam
standartlarına
kavuşmuş olarak
yaşamalarının
en büyük insan
hakkı olduğuna
inanıyorum. ”
hekimlik ve tedavi hizmetlerini verebilen, yüksek teknoloji ile donatılmış,
hizmet açısından genişlemeye açık
bir sağlık kuruluşu olarak hizmetini
devam ettirmektedir. Hastanemizde,
sosyal güvencesi olmayanlara tüm
sağlık hizmetleri kesintisiz olarak sunulmaktadır. Çeşitli projeler geliştirerek dezavantajlı olan kişilerin yaşama
ve çalışma koşullarının geliştirilmesini
sağlama, fiziksel ve sosyal çevrelerinin
daha şanslı olan grupların düzeyine
yükseltmek amacıyla eşitlik politikaları uygulanmış ve vatandaşların sağlık
potansiyellerini tam olarak kullanmaları hakları ve olanakları sağlanmıştır.
çalışmalarına başlamıştır. Bu sayede
vatandaşlarımıza sunduğumuz des-
dezavantajlı grupların yönetimde söz
teklerimiz de hız kesmeden devam
sahibi olarak beklentilerinin yöne-
etmektedir.
Engellilere yönelik çalışmalarıyla
Türkiye’ye örnek olan ve 2010 yılını
“Engelliler Yılı” olarak ilan ederek “İzmir Engelleri Kaldırıyor” projesini de
hayata geçiren İzmir Büyükşehir Belediyemizdir. 5378 sayılı yasanın öngördüğü, engellilerin kamu hizmetlerine
ve kamusal alanlara erişiminin sağlanması yolunda çalışmalarımızı tüm
hızıyla sürdürüyoruz.
yaşamla bütünleştirmeye yönelik rek-
Katılımcı yönetim anlayışına sahip
olan belediyemiz çocuk, gençlik, kadın ve engelli meclislerini oluşturmuş,
www.skb.org.tr
timle paylaşımının kolaylaşması ve
uygulanabilirliğinin arttırılması hedeflenmiştir.
İzmir Büyükşehir bütününde sosyalekonomik farklılıkları olan ve kent
yaşamına katılım düzeyleri arasında
İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak
eşitsizlikler bulunan aileler arasında
sağlıklı kent planlaması, kentsel dönü-
“Kardeş Aile” bağı oluşturarak sosyal
şüm, kentsel kirliliğin azaltılması, ula-
dayanışma sağlanmıştır. Uygulamak-
şım, yeşil dokunun geliştirilmesi, kör-
ta olduğumuz bu proje ile kentimize
fez temizliği, atık yönetimi, hayvan ve
göçle gelen aileler ile kent merkezin-
bitkilere ilişkin koruyucu çalışmalarla
de oturan aileleri bir araya getirerek,
birlikte çevreye duyarlı tüm unsurları
sahip oldukları potansiyellerin birbi-
kapsayan hedeflerimiz, gelecek adına
rine akmasına yardımcı olunması he-
İzmir’in çevresel yaşam kalitesini arttı-
deflenmiştir.
racaktır. Kentin yoğun yaşamını doğal
reasyonel düzenlemelerimiz devam
etmektedir. Avrupa Hayvanat Bahçeleri ve Akvaryumlar Birliği (EAZA)
tarafından örnek gösterilen İzmir Doğal Yaşam Parkı, Homeros Vadisi gibi
birçok farklı ortamda yer alan bitki ve
hayvanları barındıran doğal alanların
sayısı ve çeşitliliği arttırılacaktır. Engelli vatandaşlarımızın kent içerisinde ve
sosyal hayatlarında engelsizce yaşa-
Çeşitli Kentsel Dönüşüm Projeleri gerçekleştirilmektedir. Tarihi Kadifekale
çevresindeki heyelan bölgelerinde
yer alan gecekondu ve kaçak yapılar
temizlenerek tasfiye edilmiş ve bölge,
rekreasyon alanı olarak düzenlenmektedir. Ayrıca, göç nedeniyle sağlıksız
yapılaşmış olan mahallelerde sağlıklaştırma ve yenileme çalışmaları devam etmekte ve bu kapsamda Kentsel
Dönüşüm Projeleri hazırlanmaktadır.
yabilmeleri için yapmakta olduğumuz
Belediyemizce hazırlanan İzmir Ula-
altyapısal düzenlemeler ve engelli
şım Ana Planı’na bağlı olarak uzun
kentli dergisi 27
Söyleşi
“Tüm insanlık için kaynakların adil paylaşıldığı,
savaşların, çatışmaların yaşanmadığı daha
huzurlu bir dünya diliyorum.”
aldık; bu dönem yenilerini yapıyoruz.
Körfezimizin temizlenmesine büyük
önem veriyor bu konuda üniversitelerimiz ile işbirliği halinde çalışıyoruz. İnsanlarımıza sağlıklı ve temiz su
sunmak önemli; bu nedenle yer altı
ve yerüstü su kaynaklarımızın korunmasına büyük önem veriyor ve özen
gösteriyoruz.
vadede ulaşım çözümleri için, deniz
ulaşımını etkinleştirmek amacıyla
mevcut iskelelerin geliştirilmesinin
yanı sıra yeni iskele ve marinalar yapılacak ve alınacak deniz araçlarıyla da
deniz ulaşımı cazip hale getirilecektir.
İzmir Ulaşım Ana Planı çerçevesinde
alternatif ulaşım türleri arasında entegrasyonu sağlayan raylı toplu taşıma sistemleri oluşturularak kentsel
erişimin kolaylaştırılması amaçlanmıştır. Kent içi ulaşımda karayolu trafik
yükünü azaltmak için raylı sistem yatırımları yapılmakta, bu kapsamda metro ve banliyö yatırımları sürdürülmektedir. Yürütmekte olduğumuz metro
ve banliyö yatırımlarına ilave olarak
Ulaşım Ana Planında ön gördüğümüz
dört bölgedeki tramvay sisteminin
proje çalışmaları devam etmektedir.
İzmir Büyükşehir Belediyesi 2011 Mart
ayında T.C.Devlet Demiryolları işbirliğiyle Aliağa-Menderes arasındaki 80
kilometrelik demiryolu hattını metro
standardına yükselterek Türkiye’nin
en büyük kent içi raylı toplu ulaşım
sistemini de İzmirlilere sunmuştur.
Geçtiğimiz dönem 9 adet ileri biyolojik atıksu arıtma tesisi kurup işletime
28 kentli dergisi
„„ Sağlıklı kent olmanın sizce
öncelikli koşulları nelerdir?
Günümüzde kentleşmenin artması
ve yoğun göçler nedeniyle, kent ve
kentli sağlığı, dünya gündeminin öncelikli konularından biri haline gelmiştir. Kentlerdeki nüfus yoğunluğunun
beraberinde getirdiği yetersizlikler,
insanların sağlıklı koşullarda hayatlarını sürdürebilmesi için alınması gereken önlemlerin önemini daha da
artırmaktadır. Yoksulluk, şiddet, kirlilik
ve sağlıksız yerleşim planlaması olarak sıralayabileceğimiz olumsuzluklar, kentimiz için olduğu gibi dünyamız için de giderek artan bir tehdit
oluşturmaktadır.Tüm bu sorunların
üstesinden gelebilmek için sürdürülebilir kalkınma ilkeleri doğrultusunda, “kentteki tüm bireylere yüksek
standartlı bir yaşam sağlamak ve her
alanda sağlıklı kentler yaratabilmek”
için yoğun biçimde çalışan Dünya
Sağlık Örgütü, Sağlıklı Kentler projesi
ile kentte yaşayanların “kentin olanaklarından eşit biçimde yararlanması”nı
hedeflemektedir. Özellikle yerel yönetimlerin bu konuda yapmaları gereken önemli çalışmalar vardır. Kentte
yaşayan vatandaşların, ulaşım, barınma, beslenme, eğitim ve sağlık gibi
temel gereksinimlerinin yanı sıra; kültür, sanat, spor gibi sosyal alanlarda
da ihtiyaçlarının giderilmesi için altyapıların sağlanması gerekmektedir. Bu
ihtiyaçların giderilmesinin süreklilik
arz etmesi ve yaşam kalitesinin artması için çıta her zaman daha da yukarıda tutulmalıdır.
„„ Sizce önümüzdeki yıllarda
kentleri bekleyen en önemli
sorunlar neler olacak?
Özellikle metropollere yönelik yoğun
göç, istihdam sorunu ve giderek derinleşen gelir adaletsizliğini ülkemiz
ve kentleri açısından önemli sorunlar
olarak görüyorum.
„„ Şehirlerin sağlığını etkileyen
faktörleri önem derecesine
göre sıralamanız gerekse ilk
beşe hangilerini koyardınız?
Hızlı nüfus artışı, geçmiş yıllarda yaşanmış sağlıksız yapılaşma, çevre sorunları, işsizlik, eşitsizlikler.
„„ Son olarak ne eklemek
istersiniz?
Tüm ülkemizdeki vatandaşlarımızın
ve dünya insanlığının sağlıklı bir ortamda, yüksek yaşam standartlarına
kavuşmuş olarak yaşamalarının en büyük insan hakkı olduğuna inanıyorum.
Dünyamızın bize sunmuş olduğu nimetlerden de tüm insanlığın adil bir
şekilde yararlanması, paylaşımın eşitlikçi bir anlayış ile sağlanması, insanlığın mutluluğu için önemli. Tüm insanlık için kaynakların adil paylaşıldığı,
savaşların, çatışmaların yaşanmadığı
daha huzurlu bir dünya diliyorum.
Ordu Belediyesi
Ordu
teleferiğe
kavuştu
K
ültürel yapısı ve doğal güzellikleriyle dünyanın ender şehirlerinden biri olan Ordu, teleferik
projesiyle yerli ve yabancı turistleri
bu güzel şehre çekmeye hazırlanıyor.
Ordu Belediyesi tarafından Boztepe’ye
çıkmayı kolaylaştırmak amacıyla yapılan teleferik hattı hizmete girdi.
Sahil kıyısı olan Atatürk Parkı’ndan
Boztepe’ye uzanan yaklaşık 2 kilo-
metrelik teleferik hattı, deniz ve şehir manzarasıyla da kent turizmine
önemli katkılar sağlıyor.
Karadeniz Bölgesi’nin turizm açısından diğer bölgelere oranla geri kaldığını söyleyen Ordu Belediye Başkanı
Seyit Torun, “Amacımız Ordu’nun turizmde hak ettiği ilgiyi görmesidir. Bu
amaçla teleferik hattını şehrimizin do-
Seyit Torun;
“Teleferikler
kentlerin marka
değerleri olmada
önemli yere
sahiptir”
ğal güzelliklerinin ve eşsiz deniz manzarasının en iyi şekilde görülebileceği
bu bölgeye yaptık. Teleferik projesinin
gerçekleşmesi ile Ordu’nun turizm
renkliliği artacak ve turizm yatırımlarına uygun altyapı oluşacaktır.” dedi.
Ordu’nun tarihi, kültürel ve doğal güzelliklerinin teleferik projesiyle daha
güzel izlenebileceğini belirten Başkan Torun, “Teleferik aynı zamanda
eski Ordu Mahalleleri’ninüzerinden
geçtiği için bir anlamda kentin tarihi
gelişimi de panoramik olarak izlenebilmektedir. Bu anlamda birçok dünya
kentinde olan ve ziyaretçiler tarafında
ilgiyle kullanılan “teleferikler” kentlere
marka değeri yaratmada önemli bir
yere sahiptir” diye konuştu.
www.skb.org.tr
kentli dergisi 29
Bursa Büyükşehir Belediyesi
Çarşı Deresi
Gemlik’in vitrini oluyor
Büyükşehir’in varlığının Gemlik’in de her köşesinde
hissedileceğini kaydeden Başkan Altepe, Çarşı Deresi
Rekreasyonu Projesi’nin Gemlik için bir vizyon proje
olduğunu söyledi.
B
ursa Büyükşehir Belediyesi,
Gemlik’i daha sağlıklı ve yaşanabilir hale getirmek amacıyla
lanan bir projeyi daha başlattı. Çevre-
ilçenin merkezindeki Çarşı Deresi’ne
Deresi’ni ayrıcalıklı bir rekreasyon ala-
yeniden hayat verecek rekreasyon
nı haline getirecek olan projenin te-
projesinin startını verdi.
meli törenle atıldı.
Kent merkezinin yanı sıra merkeze
Gemlik’in gelişmesi için çok sayıda
bağlı ilçelerin de daha sağlıklı ve ya-
projenin startını verdiklerini ve çalış-
şanabilir hale getirilmesi amacıyla
malarının süreceğini söyleyen Büyük-
yoğun bir çalışma başlatan Bursa Bü-
şehir Belediye Başkanı Recep Altepe,
yükşehir Belediyesi, Gemlik için hazır-
“Gemlik’i adına yakışır bir sahil kenti
ye yaydığı kötü kokular nedeniyle ilçe
sakinlerinin tepkilerine yol açan Çarşı
haline getirmek için altyapı başta olmak üzere her alanda yatırımlarımız
devam ediyor. İçme suyu, kanalizasyon hattı, yağmur suyu hattı ve dere
ıslah çalışmaları gibi altyapı yatırımlarına 2 yılda 13 milyon TL yatırım
yaptık. Son 6 yılda Gemlik’e yapılan
yatırım 33 milyon TL. Sadece 2 arıtma tesisi işi 50 milyon TL’yi buluyor.
Bunlar da tamamlandığında Gemlik
Büyükşehir’den toplam 120 milyon
TL’lik yatırım almış olacak” dedi.
Büyükşehir’in varlığının Gemlik’in de
her köşesinde hissedileceğini kaydeden Başkan Altepe, Paşa Konağı,
Yalı Konak, Kurşunlu Manastırı gibi
30 kentli dergisi
“Gemlik’i adına yakışır bir sahil kenti haline
getirmek için altyapı başta olmak üzere
her alanda yatırımlarımız devam ediyor. ”
değerlerin Büyükşehir eliyle ilçeye
kazandırılacağını hatırlattı. Kale içi
sur projesine başladıklarını dile getiren Başkan Altepe, heyelanlı bölgede
evlerini tahliye eden vatandaşlar için
başlattıkları kira yardımlarının, yeni
evler teslim edilene kadar süreceğini
belirtti. Sahil bandındaki tüm iskelelerin bir bir yenilendiğinin altını çizen Başkan Altepe, Kurşunlu’daki 500
bin metrekare alan üzerine yapılacak
olan Bölge Parkı ile ilgili çalışmaların
startını verdiklerini söyledi.
üzerinde 4’ü kapalı, 4’ü açık 8 köprü yapılacağını, 9 bin 500 metrekare
alanda da yeşil alan düzenlemesi gerçekleştirileceğini dile getiren Başkan
Altepe, 1 yıl içinde tamamlanması
planlanan projenin 3 milyon TL’ye
mal olacağını da sözlerine ekledi.
Çarşı Deresi Rekreasyonu Projesi’nin
de Gemlik için bir vizyon proje olduğunu hatırlatan Başkan Altepe,
pis kokular nedeniyle vatandaşların
en önemli şikayet konusu olan Çarşı
Deresi’nin ayrıcalıklı bir rekreasyon
alanı haline geleceğini belirtti. Dere
tabanının temizleneceğini ve dere
www.skb.org.tr
kentli dergisi 31
Bursa Büyükşehir Belediyesi
Bursa deniz kenti
kimliğine kavuşuyor
B
ursa Büyükşehir Belediyesi’nin
Bursa’yı deniz kenti kimliğine kavuşturacak sahil projesi
Karacaali’den başlayıp, Kumla, Gemlik
Gemsaz, Kumsaz ve Kurşunlu’dan
Mudanya’ya uzanan 525 bin metrekarelik bölgeyi kapsıyor.
Yaz aylarında “Körfez Turu” düzenleyip, Bursalıları denizle buluşturan Büyükşehir Belediyesi, şimdi de
Gemlik’ten Mudanya’ya uzanan sahil
projesini hayata geçiriyor. Bursa’nın
sahillerdeki değerini ortaya çıkarmayı
amaçladıklarını belirten Büyükşehir
Belediye Başkanı Recep Altepe, “Var
olup da kullanamadığımız sahillerimizi, herkesin yararlanabileceği hatta
rahatlıkla denize girebileceği plajlarla
donatacağız. Amacımız, Bursa’nın denizden ibaret olduğunu göstermektir” dedi.
Bursa’nın bu yönünün ortaya çıkarılması durumunda projenin kente
önemli bir vizyon katacağını söy-
32 kentli dergisi
leyen Başkan Recep Altepe, “Proje
2013 yılında tamamlanacak. Gemlik
Karacaali’den başlayıp Mudanya sahiline kadar uzanan proje, aynı zamanda deniz sahilindeki tarihi, yeşil alan
ve orman gibi değerlerin korunması
açısından da büyük önem taşıyor. Bu
kapsamda Mudanya ve Gemlik sahil
bandındaki tüm yerleşim birimleri
ayrı ayrı ele alınıyor. Bakımsızlık nedeniyle çürüyen, yer yer kırılan iskeleler
yeniden onarılarak halkın kullanımına
açılacak” şeklinde konuştu.
Mudanya’ya özel ilgi
Sahil projesini kapsayan ilçeler arasında Mudanya dikkati çekiyor. Projede
yer alan Güzelyalı Feribot İskelesi-Mudanya balıkçı barınakları arası “Sahil
Bandı Kentsel Tasarım Projesi” bölgenin çehresini tamamen değiştirecek.
Ayrıca Güzelyalı’dan başlayarak Mudanya Armutköy Balıkçı Barınağı'na
kadar olan 8 kilometrelik sahil şeridindeki bölgeye farklı özelliklere sahip
11 ayrı meydan oluşturulacak. Bunlar,
kentin ana odak noktası ve kent meydanı olan Mudanya Meydanı, Mütareke Meydanı, kentin denize açılım
noktalarındaki günlük ihtiyaçların
karşılanacağı toplanma alanlarından
oluşan meydanlar. Bu arada bürokratik engellerin ortadan kaldırılmasıyla
proje kapsamına dahil edilen İmralı
Adası ile ulaşımın sağlandığı askeri
iskele de halkın kullanımına açılacak.
Kurşunlu’ya park
Gençali ve Kurşunlu yerleşimleri arasında kalan yaklaşık 525 bin metrekare alan üzerinde projelendirilen bölgede karavan kamp ve çadırlı kamp,
piknik, spor, konser ve balık tutma
alanları, açık hava sineması, çim anfi,
kafeler, fotoğraf çekme cebi gibi
mekanlar yer alacak. Çalışmalar kapsamında bazı bölümleri yıkık ve kullanılamaz olan sahil güzergahındaki
Karacaali, Narlı ve Kurşunlu’da ki tüm
iskeleler yenilenecek.
Trabzon Belediyesi
Benimle
oynar mısın?
larına okul öncesi eğitim verilmesine
katkı sağlıyoruz. Bu proje kapsamında ayrıca oluşturacağımız ‘Gezici Mobil Oyun Evi’ ile belirlediğimiz 9 pilot
mahallede hem çocuklarımızın oyun
oynamalarını sağlıyor, hem de onları sağlık taramalarından geçiriyoruz”
şeklinde konuştu.S
50 Kadın meslek sahibi oldu
Trabzon Belediyesi sosyal belediyecilik anlayışı gereği AB hibe fonlarından yararlanarak hazırladığı bir diğer
projesi olan “İşsiz Kadınların Çocuk
Bakımı Eğitimiyle İstihdam Edilebilirliğinin Artırılması” projesi kapsamında 50 işsiz kadın eğitim gördü. Proje
kapsamında bilinçli çocuk bakımının
yanında kadınların iş edinmelerini
amaçlayan toplam 137 bin Euro’luk
proje kapsamında 20-40 yaş arası 50
kadına 12 ay boyunca teorik ve uygu-
T
rabzon Belediyesi çocukların
okul öncesi eğitimlerine katkı
sağlamak amacıyla hazırladığı
“Okul Öncesi Eğitimin Güçlendirilmesi
Hibe Programı” ile 3 ve 4 yaş arası çocukları geleceğe hazırlıyor.
AB hibe fonlarından yararlanılarak
hayata geçirilen programla birlikte
belediyeden yardım alan ailelerin çocuklarına okul öncesi eğitim veriliyor.
Belediye Çocuk ve Gençlik Eğitimi
Merkezi’nde verilen ve 6 ay sürecek
eğitim programına 48 çocuk katıldı.
Program kapsamında ayrıca “Benimle
Oynar mısın?” projesiyle oluşturulan
www.skb.org.tr
lamalı eğitim aldı.
“Gezici Mobil Oyun Evi” ile Vakıflar
Bölge Müdürlüğü’nden ve Sosyal
Hizmetler İl Müdürlüğü’nden yardım
alan ailelerin çocuklarına belirlenen
9 mahallede belli aralıklarla oyun oynama imkanı veriliyor. “Mobil Oyun
Evi’nde” aynı zamanda çocuklara yönelik sağlık taramaları da yapılırken,
program kapsamında aileleri ilgilendiren çeşitli eğitim programları da
sunuluyor.
Sertifika töreninde konuşan Başkan
Projeyle ilgili bilgili veren Trabzon Belediye Başkanı Dr. Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, “Belediyemizden yardım
alan ailelerin 3 ve 4 yaşındaki çocuk-
edilebilirliklerine katkıda bulunmayı
Dr. Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, “İşsiz
Kadınların Çocuk Bakımı Eğitimiyle
İstihdam Edilebilirliğinin Artırılması”
yönünde hazırladıkları projeyle 50 kadını meslek sahibi yaptıklarını belirterek, “Sosyal belediyecilik anlayışıyla
özellikle kadınlara ve çocuklara yönelik sosyal projeler geliştirme gayreti
içerisindeyiz. Bizler işsiz kadınlarımızı
meslek sahibi yapmak ve istihdam
amaçladık” diye konuştu. Konuşmaların ardından kursta eğitim gören 50
kadın sertifikalarını törenle aldı.
kentli dergisi 33
Akçay Belediyesi Balıkesir
Akçay’da
naylon poşet
kullanımı
yasaklandı
Akçay Beldesi, naylon poşetlerin
çevreye verdiği kirlilik, doğada
uzun yıllar erimemesi ve
sağlık açısından tehlikeli
olması nedeniyle naylon poşet
kullanımını yasakladı.
A
kçay’da naylon poşet kullanımının yasaklanması dolayısı
ile Kent Konseyi tarafından
yürütülen “Naylon Poşete Hayır” kampanyası da tüm hızıyla devam ediyor.
“Naylon Poşete Hayır” kampanyası
çerçevesinde vatandaşlara Akçay
Kent Konseyi tarafından file, zabıta
ekipleri tarafından da bez çanta dağıtılıyor.
Akçay Kent Konseyi Çevre Çalışma
Grubu ile Turizm ve Tanıtma Çalışma
Grubu üyeleri kampanya kapsamında Akçay Halk Pazarı’nda stant açarak
vatandaşları naylon poşet kullanımın
önlenmesi konusunda bilgilendirmek
için bin adet file dağıttılar. Akçay Belediyesi zabıta ekipleri de pazaryerine
alışverişe gelen vatandaşlara 2 bin
adet bez çanta dağıtarak alışverişlerinde naylon poşetler yerine, bez
çanta, file, kese kâğıdı gibi ürünler
34 kentli dergisi
kullanmaları konusunda uyarıda bulundular.
Akçay Belediye Başkanı Cahit İnceoğlu, gelecek kuşaklara sağlıklı bir
çevre bırakmak için, yurttaşlara naylon ürünlerin kullanımından hızla
uzaklaşmaları çağrısında bulundu.
Başkan İnceoğlu, naylon poşetlerin
doğada yüzlerce yıl kalarak gelecek
için önemli bir çevre kirliliği olduğunu vurgulayarak, “Gelecek kuşaklara
temiz bir çevre bırakmak hepimizin
yurttaşlık görevlerinden birisi. Hem
kendi sağlımız için hem de gelecek
kuşaklara sağlıklı bir çevre bırakabilmek için her türlü alış verişimizde
naylon poşetler yerine, file, bez çanta,
kese kâğıdı, kâğıt torba gibi ürünler
kullanalım” dedi.
Bandırma Belediyesi Balıkesir
Bandırma semaları
uçurtmalarla renklendi
B
andırma Belediyesi ve Kent
Konseyi işbirliği ile düzenlenen Geleneksel 2. Kent
Konseyi Uçurtma Şenliği yeni sahil
bandında yapıldı. Uçurtma seven
Bandırmalılar’ın katılımıyla başlayan
şenlikte, birbirinden güzel uçurtmalar gökyüzünü renklendirdi. 7’den
70’e tüm çocuk ve çocukluğunu yaşamak isteyen Bandırmalılar’ın katıldığı 2. Uçurtma Şenliği’nde; en güzel uçurtma, en yaratıcı uçurtma ve
en yükseğe çıkan uçurtma yarışması
yapılarak dereceye girenlere çeşitli
ödüller verildi.
Başkan Pekel'den
öğrencilere destek
Bandırma Belediyesi olarak ihtiyaç
Bandırma Belediyesi ekonomik sıkıntı
yaşayan ailelere yönelik sosyal projelerine hız kesmeden devam ediyor.
Bu kapsamda Çalışkanlar İlköğretim
Okulu’nu ziyaret eden Belediye Başkanı Sedat Pekel, ihtiyaç sahibi öğrencilerin yüzünü güldürdü. Belediye
Başkanı Pekel, Çalışkanlar İlköğretim
Okulu öğretmeni ve muhtarı tarafından belirlenen ihtiyaç sahibi öğrencilere, kıyafet, ayakkabı ve kırtasiye
yardımında bulundu.
ğince destek olmaya çalıştıklarını be-
www.skb.org.tr
sahibi vatandaşlara ellerinden geldilirten Belediye Başkanı Sedat Pekel,
“Göreve geldiğimizden günden bu
yana sosyal projelerde önceliğimiz,
ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza bir
nebze olsun kol kanat germekti. Bugün de minik öğrencilerimizin yüzlerini güldürmek için buradayız. Öğrencilerimize ve ailelerine destek olmak
için kırtasiye ve kıyafet yardımında
bulunuyoruz” diye konuştu.
Mualla Can’dan resim sergisi
Bandırma Belediyesi kültür ve sanat
etkinlikleri kapsamında düzenlenen
Mualla Can'nın yağlı boya resim sergisi Bandırma Belediyesi Kültür ve
Sanat Merkezi’nde açıldı. Serginin
açılışını gerçekleştiren Belediye Başkanı Sedat Pekel; Bandırma’nın bu tür
sergilerle kültür ve sanat yaşamında
önemli değer kazandığını söyledi.
Pekel; “Belediye olarak bu tür sanat
etkinliklerini destekliyor ve bu serginin açılışında emeği geçen herkese
teşekkür ediyorum” dedi.
kentli dergisi 35
Söyleşi
Derince Belediye Başkanı Dr. Aziz Alemdar:
“Derince’nin
umudu gençler”
Derince nüfusunun yüzde 40’nı 15 yaş altı gençlerin oluşturduğunu
söyleyen Derince Belediye Başkanı Dr. Aziz Alemdar, “Gençler bizim
geleceğimiz. Belediye çatısı altında kurduğumuz spor kulübü ile
gençlerimizin bedensel ve ruhsal gelişimine katkı sunuyoruz” diyor.
„„ Bir hekim olarak sağlıklı kent
dendiğinde aklınıza ne geliyor?
Herkesin aklına gelen insan sağlığı gelmiyor. Hekim olmam dolayısıyla bütün insanların sağlıklı
olması için uğraşıyoruz zaten. Belediye başkanı
olarak sağlıklı kenti birebir insan organizmasına
benzeterek şehri bütün yönleriyle, patolojilerin
ortadan kalktığı, insan vücut dinamizminin, huzurun ve mutluluğun olduğu bir şehir yaratmak
diye düşünüyorum. Biz bu kavram için biraz geç
kaldık. Türkiye için de kendi bölgem için de aynı
şeyi, çok geride olduğumuzu söyleyebilirim.
Bizler şehri planlayamadığımız için planlamasını bugün yapamadığımız için çarpık yapılaşma
sonucunda daha sağlıklı hale getirmek için uğraşıyoruz. Sağlıklı hale getirmek demek; şehrin
yollarının, caddelerinin, bulvarlarının, ticaret
alanlarının, yeşil alanlarının, spor alanlarının,
kültür faaliyetlerinin yapılacağı merkezlerin
planlanmış olması demek. Canlı organizmada
kaslar, kemikler, damar yolları nasıl bir fonksiyon
içinde yaratılmışsa, şehrin bu tür yapılarının da
aynı şekilde çok iyi planlanmış olması gerekir.
Dolayısıyla birçok şehirde olduğu gibi bizim
şehrimizde de bunlar eksik. Bir yandan bunları tamamlarken bir yandan da gerçek manada
özürlümüzün, gencimizin, yaşlımızın, kadınlarımızın imkânlarımızdan daha çok faydalanmasını
sağlayacak çalışmalar yapıyoruz.
„„ Derince olarak sağlıklı kent olma
yolunda ne tür adımlar atıyorsunuz?
Bizim şehrimizin hem genç hem de yaşlı bir nüfusu var. 15 yaşın altında 50 bin nüfus var. Bu
da nüfusun yaklaşık yüzde 40’ı. Bir o kadar da
50 yaş üzerinde nüfus var. Ara yaş nüfus daha
az. Dolayısıyla biz belediye olarak, gençlerimize
eğitim fırsatları yaratmak açısından çok önemli
çalışmalar yapıyoruz. Bunun yanında çocuklarımızın bedensel ve ruhsal gelişimleri için hem
Belediyespor’un hem diğer kulüplerimizin hem
de okullarımızın spor imkânlarının geliştirilmesine katkı sağlıyoruz. Eğitime de ayrı bir katkı
36 kentli dergisi
sunuyoruz. Fiziki mekânların güzelleştirilmesinin ötesinde çocuklarımızın yaşıtlarıyla rekabet edebilecek
çalışmalar yapması için çalışıyoruz.
Ayrıca Özürlü Destek Merkezi adı altında özürlülerimiz ve onların aileleri
için de bir çalışma başlattık. Bir kaç
aydır faaliyette. Derincemiz’deki tüm
özürlülerin gerek doğumsal, gerek
genetiksel, gerekse sonradan oluşan
engellerine destek oluşturacak bir
merkez olmak istiyoruz. Yaşlılara yönelik de bu tür çalışmalarımız devam
ediyor.
„„ Sağlıklı kent olma yolunda
önünüze çıkan en önemli
sorunlar neler?
Başta da söylediğim gibi bizim en
büyük eksikliğimiz planlama. Yeni kurulan şehirlerimizi dünya şehirleriyle
kıyasladığımız zaman hiçbir eksiği
yok, fazlası var. Ama eski şehirlerimizi
organize ederken maliyet sıkıntımız,
bütçe sıkıntımız var. Kamulaştırma
yapma ihtiyacı duyuyoruz. Diğer yönüyle eğitim, sosyal etkinlikler kültürel faaliyetler konusunda çok iyi
değiliz. İnsanlarımızın bilinçlendiril-
www.skb.org.tr
mesi önemli bir sorun. Mesela çevreye yaptığımız güzelliklerin yanında,
bunu korumak için de ayrı bir maliyet
hesaplamamız lazım. Bu da eğitimle,
kültürel yaklaşımla çok alakalı. Aile içi
eğitim, okulda yapılan eğitimler ve
insanımızın bilinçlenmesi noktasında
çok eksiğimiz olduğunu görüyorum.
Bana göre en önemli iki konu bu.
„„ Sağlıklı Kentler Birliği’nin
faaliyetlerini genel anlamda
nasıl buluyorsunuz?
Çok fazla rutini aşamadık açıkçası. Ben
başkan olmadan önce de bu birliğin
çalışmalarından haberdardım. Zaten
ilk meclis kararlarımızdan biri de birliğe üye olmaktı. Ama şunu görüyorum, biz yurtdışında yapılan toplantılara da katılıyoruz, ülkemizin çeşitli
yörelerine de bu vesileyle gittik. Ülkede belli bir standart oluşmaya başladı,
belli bir yarışma var, şehirlerimiz dünya şehirleriyle yarışıyor. Dünyada olan
bazı çalışmaları biz de uygulamaya
başladık. Önde olduğumuz alanları
da görüyoruz. Bizim sosyo kültürel
yapımız açıkçası onlardan daha iyi ve
bu anlamda; belediye olarak faaliyet-
leri sivil toplum örgütleri ve diğer kesimler de içine katacak şekilde yapma
şansına sahibiz. Ben inanıyorum ki
bir kaç yıl içerisinde Türkiye dünyaya
model oluşturacak projeleri hayata
geçirecektir. Biraz bölgesel bir birlik
olarak kaldı şu anda. Türkiye’nin birçok değişik bölgesinden üyelerimizin
olması için birlik yönetimimiz gerekli
çalışmayı yapacaktır sanırım.
„„ Kentlerin sağlığını etkileyen
faktörleri düşündüğümüzde
bir sıralama yaparsak en
önemli 5 faktör nedir sizce?
Birincisi, ulaşım bizi en çok yoran
konu budur. İkincisi, işsizlik ve buna
bağlı olarak gelişen ve bizim de müsaade etmek durumunda kaldığımız
çarpık kentleşme. Bunun yanında
sosyal mekân eksikliği ve bizim yapamadığımız, başaramadığımız kültürel faaliyetler. Bu faaliyetler yapılıyor
ama çok göstermelik. Bizim belediyemizde de böyle, birçok belediye
de böyle. Ve gençliğin genç nüfusun
taleplerine yetişememek. Ona yetişemiyoruz. Genç nüfus çok fazla. Çağı
yakalamakta zorlanıyoruz.
kentli dergisi 37
Nilüfer Belediyesi Bursa
Nilüfer’den “Bizim Ev”
B
ursa’da engellilere yönelik pek çok projeyi
hayata geçiren Nilüfer Belediyesi, şimdi
de Engelliler Sosyal Yaşam Destek Merkezi
olarak kullanılacak “Bizim Ev” projesini uygulamaya sundu.
Bünyesindeki Engelliler Danışma Masası ile bugüne kadar Nilüfer’deki her tür engelli yurttaşa
danışma hizmeti veren, görme engelliler için
bilgisayar eğitimi, kentsel düzenlemelerde engellilerin de gözetilmesini hedef alan ‘Engelsiz
Nilüfer’ projesini hayata geçiren ve Bursa’nın tek
görme engelliler kütüphanesini Akkılıç Kütüpha-
38 kentli dergisi
nesi bünyesinde hizmete açarak engellilerin bilgiye ulaşımını kolaylaştıran Nilüfer Belediyesi, engelli yurttaşlara yönelik çalışma alanını genişletti.
Nilüfer Belediyesi, ‘Bizim Ev’ adını verdiği Engelliler Sosyal Yaşam Destek Merkezi’ni törenle hizmete sundu. Açılışa Mithat Enç İlköğretim Okulu
ve İpek Eğitim Uygulama Okulu öğrencileri şarkılarıyla renk katarken, Nilüfer İş Okulu öğrencileri de ritm şov yaptılar.
Merkezin 9 yaş üzeri fiziksel, zihinsel, görme ve
işitme engellilere randevulu sistemle gündüz
bakım hizmeti vereceğini kaydeden Başkan Bozbey, “Merkez, engelli çocuklarını bırakacak kimse
bulamadıkları için alışverişe bile çıkamayan engelli ailelerine önemli destek sağlayacak. İsteyen
görme engellilere bilgisayar kullanımı, baston
kullanımı, dış mekânlarda bağımsız hareket edebilme ve kişisel idare eğitimlerinin verileceği
Bizim Ev’de, zihinsel ve bedensel engellilere de
bakım hizmeti verilecek. Spor odası, serbest etkinlik odası, uyku odası, TV odası gibi bölümlerin
bulunduğu merkezde sadece Nilüfer’de oturan
engelliler ile ailelerine ve ücretsiz hizmet verilecek” dedi.
Odunpazarı Belediyesi Eskişehir
Odunpazarı’nda
değişim başladı
T
ürkiye'nin en büyük kentsel dönüşüm projesi olma
özelliğini taşıyan Eskişehir
Odunpazarı’ndaki Karapınar Vadisi
Dönüşüm Projesi’ne start verildi.
bölgede 7 bin 500 kişi yaşıyor olacak.
Salaş görüntü sona erdiği gibi şehir
hak ettiği güzellikte bir yerleşim alanına kavuşacak” dedi.
Karapınar Vadisi projesinin 300 mil-
Eskişehir'in en eski mahalleleri olan
yon TL değerinde olduğunu ifade
Karapınar,
ve
eden Sakallı, “Projenin ilk etabını 2012,
Alanönü'nde gecekondu dönüşüm
Erenköy,
Huzur
ikinci etabını ise 2013'te tamamlama-
projesine, bin gecekondunun yıkımı
yı planlanıyoruz. Türkiye'de örneği az
gerçekleştirilerek başlandı.
görülecek bir durum yaşandı. İnsan-
Odunpazarı Belediye Başkanı Burhan
Sakallı, TOKİ işbirliği ile gerçekleştirilen proje kapsamında, yıkılan bin
gecekondunun yerine bin 536 konut,
5 yıldızlı bir otel, kongre merkezi, ilkokul, AVM, sağlık ocağı ve camiden
oluşan modern bir yaşam alanı kuracaklarını belirtti. Şehre adeta yeni bir
lar gecekondularını yıkmak istemez,
çatılara çıkar. Bizde ise herkes evini
kendi yıktı. Hatta biz tören için birkaç
tane kalsın diye hak sahiplerinden evleri korumak durumunda bile kaldık.
Hak sahiplerinin evleri teslim olana
kadar onlara 250 TL kira yardımında
da bulunuyoruz” şeklinde konuştu.
ilçe kazandıracaklarını söyleyen Baş-
Eskişehir'in konum olarak en güzel
kan Burhan Sakallı, “Proje bittiğinde
yerlerinden biri olan bu bölgenin
www.skb.org.tr
kent ile yeninden bütünleşerek, aktif
yeşil alanları ile huzur veren, zengin
bir sosyal hayat sunan, nitelikli ve değerli bir yaşam alanına dönüşeceğine
dikkat çeken Sakallı, “Bölgede 220
bin metrekarelik rekreasyon ve yeşil
alanıyla modern, çağdaş, beş yıldızlı
bir yaşam alanı oluşturulacak. Gösteri alanları, seyir terasları, dinlenme
alanları, çocuk bahçeleri, çocuk oyun
alanları, spor alanları, aktif ve pasif su
öğeleri, yürüyüş ve bisiklet parkurları
ve açık-kapalı botanik bahçeleri yer
alacak” diye konuştu.
kentli dergisi 39
Söyleşi
Avanos Belediye Başkanı Dr. Mustafa Körükçü:
“Avanos cazibe
merkezi olacak”
Körükçü, Avanos’u ikiye bölen ve yıllardır atıl halde çevreye
zarar veren Kızılırmak Nehri’ni cazibe merkezi haline
dönüştürmek için gece gündüz çalıştıklarını söyledi.
Avanos Belediye Başkanı Dr. Mustafa Körükçü
Kentli dergimizin sorularını cevapladı.
„„ Sağlıklı şehir kavramı sizce
ne ifade ediyor?
Dünya Sağlık Örgütü’nün sağlığa ilişkin bir tanımı var. “Sağlık; kişinin ruhen bedenen tam bir iyilik halidir” diye tanımlar. Sağlıklı Kentler Birliği de
kişi için yapılmış bu sağlık tanımını yaşadığımız
beldelerde tatbik etmek üzere kurulmuş bir birlik. Ve fiziki mekan olarak sosyal etkinlikler olarak
kentlerde yaşayan bireylerin, bedenen ruhen
ve sosyal olarak iyilik halini temin etmek amacı
üzerine kurulu. Artık sadece soluduğumuz hava40 kentli dergisi
nın temiz olması, kullandığımız suların içilebilir
olması bugünün insanı için yeterli değil. Sağlıklı
kentler yeşil alanlarıyla, toplu taşımacılığıyla, çocuk oyun alanlarıyla, yaşlı bakım merkezleriyle,
çıtası daha yükseğe konulmuş sosyal ve kültürel
belediyeciliğin unsurlarından biri olarak kabul
edilmeye başlandı. Dolayısıyla sağlıklı şehir kavramı; içerisinde fiziki sosyal tüm unsurları ihtiva
eden şehirlerin oluşturulması anlamına geliyor.
„„ Sağlıklı Kentler Birliği’nin faaliyetlerini
nasıl değerlendiriyorsunuz?
Böyle bir Birlik’in kurulmuş olması, Dünya Sağlık
Örgütü içinde ve ağa bağlı olması bile tek başı-
Söyleşi
na önemli bir gelişme. En azından az
önce söylediğimiz kavramların bilinmesi ve yerleşmesinin göstergesi. Bu
toplantılarda, seminerlerde bahsettiğimiz konulara tekrar değinmeyi ve
farkındalık yaratmayı sağlıyor. Birlik,
daha sağlıklı kentlerin olabilmesi için
deneyimlerimizi aktardığımız, paylaştığımız ve kendimizi bir kez daha
gözden geçirdiğimiz ve geçirme fırsatı bulduğumuz bir ortam sağlıyor.
Bu açıdan da Sağlıklı Kentler Birliği’ni
çok önemsiyorum.
„„ Sağlıklı Kentler Birliği’nin
bakış açısı çerçevesinde
belediye olarak neler
yapıyorsunuz?
Yapmakta olduğumuz ve önümüzdeki dönemde yapacağımız projelerden
hemen bir kaç örnek vereyim. Şehrimizin ortasından geçen Kızılırmak
nehri yıllardır atıl vaziyette kalmış bir
doğa harikasıydı. Burada aşağı yukarı
200 dönüme yakın bir yeşil alan uygulaması oluşturmaya çalışıyoruz. Burayı insanların mesai saati bitiminde,
hafta sonu gelip gezebilecekleri bir
mesire yeri, gezi alanı haline getirmiş olacağız. Kızılırmak Nehri cazibe
merkezine dönüşecek. Az önce ifade
ettiğim gibi, yeşil ve yaşanabilir bir
ortamda insanların vakitlerini geçirmesini sağlayacağız.
Çok önemli bir başka proje de; ilçemizde hava kirliliğinin önlenmesi.
İlçemiz 2 bin nüfuslu küçük bir yer
olmasına rağmen doğalgaz uygulamasına geçildi. Önümüzdeki yıl kamu
kuruluşları, konutlar ve sanayi kuruluşları doğalgaz kullanmaya başlayacak.
bilir su standartlarına ulaştık.
Yaşlılarımızın bakım ve rehabilitasyonu için huzurevi projemiz var. İnsanlarımıza hem fiziki yönden hem de
sosyal yönden daha rahat yaşayabilecekleri bir ortam yaratmaya çalışıyoruz.
„„ Gelecekte sağlıklı kentleri
bekleyen en önemli
sorunlar sizce neler?
En önemli sorun, özellikle şehirlerde
odaklanan bir nüfus yığılması, içme
ve kullanma sularında giderek azalma
“Artık sadece
soluduğumuz
havanın
temiz olması,
kullandığımız
suların içilebilir
olması bugünün
insanı için
yeterli değil.”
ve kirlenme. Keza soluduğumuz hava
da kirleniyor. Sanayi tesisleri sebebiyle, global ısınma (küresel ısınma)
gelecekte bizi tehdit edecek unsurlar
diye düşünüyorum.
„„ Sağlıklı kentler için sorun
yaratan en önemli 5 faktörü
sıralarsak siz neleri bu
sıralamaya koyarsınız?
Birincisi kırsaldan kente olan göç. Bu
beraberinde pek çok sorunu da birlikte getiriyor. İşsizlik, belli bölgelerdeki
yığılmalardan kaynaklanan sosyal hadiselere sebep oluyor. İçme ve kullanma sularındaki yetersizlik, hava kirliği ve küresel ısınma sayabileceğim
sorunlar. Ve önümüzdeki yıllarda da
kentleri tehdit edecek unsurlar bunlardır.
Bir diğer önemli konu da içme suyu.
İçme sularımızda, özellikle bölgemizde arsenik tespit edilmişti. Önceki yıl yapmaya başladığımız arıtma
tesisimiz sayesinde; Dünya Sağlık
Örgütü’nün ve Avrupa Birliği’nin içile-
www.skb.org.tr
kentli dergisi 41
Osmangazi Belediyesi Bursa
İhtiyaç sahiplerine
100 bin ilaç
O
smangazi Belediyesi Kent
Konseyi, ilaç toplama kampanyası rekora koşuyor. 100 bin
ilaç hedefi ile başlayan örnek projede,
toplanan ilaçlar ihtiyaç sahibi vatandaşlara umut oluyor.
İlçe genelinde düzenlenen ilaç toplama kampanyasıyla büyük bir başarı
sağlayan Osmangazi Kent Konseyi,
bir ay içinde 10 bin ilaç topladı. Yılsonuna kadar devam edecek proje kapsamında hedef 100 bin ilacı ihtiyaç
sahibine ulaştırmak. İlaçlar, Osmangazi Kent Konseyi Başkanı Zeki Eker
ve kampanya sorumlusu Genel Sekreter Mehmet Vural tarafından Bursa
İl Sağlık Müdürü Doktor Özcan Akan’a
teslim edildi. Toplanan ilaçlar, İlaç ve
Eczacılık Şube Müdürlüğü ekiplerince
incelenirken ilaçların özellikle tansiyon, öksürük, antibiyotik, kalp, şeker,
kemik erimesi, mide ve romatizmal
hastalıklarla ilgili olduğu tespit edildi.
İlaçları teslim alan Bursa İl Sağlık Müdürü Doktor Özcan Akan, kampanyanın sosyal sorumluluk anlamında
büyük bir adım olduğunu belirterek,
“Amacımız evlerde kullanılmayan
Yılsonuna kadar
devam edecek
proje kapsamında
hedef 100 bin ilacı
ihtiyaç sahibine
ulaştırmak.
42 kentli dergisi
ilaçları toplayarak ihtiyaç sahiplerine
ulaştırmak. Bu duyarlı hizmete katkı
koyan Osmangazi Kent Konseyi çalışanlarına ve vatandaşlarımıza gönülden teşekkür ediyorum” dedi.
“ihtiyaç sahiplerine ulaşıyor”
Osmangazi Kent Konseyi tarafından
Osmangazi ilçesindeki muhtarlıklardan
toplanan ilaçların denetimden geçtikten sonra Aile Sağlığı ve Toplum Sağlığı
Merkezleri’ne dağıtılacağını açıklayan
Akan “Toplanan ilaçlar özellikle ilaç alma
durumu olamayan, ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza ulaştırılacak” diye konuştu.
Bu başarının duyarlı Osmangazililer
tarafından sağlandığını dile getiren
Osmangazi Kent Konseyi Başkanı Zeki
Eker ise, “Kampanyayı bizler başlattık
ancak bunu muhtarlarımızın, sivil
toplum kuruluşlarının ve halkımızın
büyük desteği sayesinde başarıyla
sürdürüyoruz.” dedi.
Osmangazi Kent Konseyi Genel Sekreteri Mehmet Vural ise kampanyada
hedefin 100 bin ilaca ulaşmak olduğunu ve bu örnek girişime herkesin destek vermesini beklediklerini söyledi.
Tepebaşı Belediyesi Eskişehir
Tepebaşı 7. Yıl Konferansı’na hazır
Sağlıklı Kentler Birliği’nin 7. Yıl Konferansı’na ev sahipliği yapacak olan
Eskişehir Tepebaşı Belediyesi, hazırlıklarını tamamladı
S
ağlıklı Kentler Birliği 7. Yıl
Konferansı 22-23-24 Eylül 2011
tarihleri arasında Eskişehir
Tepebaşı Belediyesi’nin ev sahipliğinde Anemon Otel’de yapılacak.
“2020 Sağlık Politikası ve Yerel Yönetimler” konularının masaya yatırılacağı
toplantılar için hazırlıklarını tamamlayan Tepebaşı Belediyesi, ‘Sağlıklı bir
kent’ için yürüttüğü çalışmaları da üye
belediyeler ile paylaşacak.
Sağlıklı Kent Programı kapsamında ilk
olarak mahallelerde; güçlü, dayanışma içinde, kendi yaşamını etkileyen
kararları alabilen bir toplum için “Belde Evleri” kurduklarını söyleyen Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç,
“Bugün 10 adet Belde Evimiz var. Ayrıca Çocuk Sanat ve Kültür Merkezi,
www.skb.org.tr
Kültür ve Sanat Merkezi, Engelliler
Sosyal Yaşam Merkezi, Aş Evi, Doğal
Yaşam Merkezimiz de mevcut. Yakında açılacak olan Gençlik Merkezimizle
beraber tüm bu tesislerde; halkımızla
dayanışma içinde, sanat ve kültürle iç
içe bir toplum için faaliyetler düzenlemektedir” dedi. Tepebaşı Belediyesi
olarak sağlık bir toplum için özellikle
de kadının, güçlü temsili için çalışmalar yürüttüklerini ifade eden Başkan
Ahmet Ataç, daha sosyal ve sanatla
iç içe bir yaşam için her yıl Ulusal Sanat Çalıştayları ve Uluslararası Pişmiş
Toprak Sempozyumu düzenleyerek
vatandaşları sanatçı ve bilim insanlarıyla bir araya getirdiklerini sözlerine
ekledi.
Ambalajların geri dönüşümü, bitkisel
atık yağlar, küresel iklim değişikliği,
pillerin toplanması, zararlı atıkların
takibi gibi çevre sorunları ve ekosistem eğitimleriyle çevre bilincini
geliştirmeyi amaçladıklarını belirten
Başkan Ataç, “Daha sağlıklı bir toplum
ve gelecek için çocuklarla beraber
hareket ediyoruz. Çocuklarla Çevre
Uyum Programı ve Eko-Okullar uygulamamız da ilköğretim öğrencileriyle
birlikte yürüttüğümüz çevre, sosyal
sorumluluk ve kentlilik bilincinin kazandırılmasını hedefleyen çalışmalarımızın başında geliyor” diye konuştu.
Toplum sağlığını ve çevreyi koruyucu
yeni uygulamalar geliştirmeye devam
ettiklerini ifade eden Ataç, sağlıklı ve
yaşanabilir bir kent oluşturabilmek
için temiz güvenli ve kaliteli gıdalara herkesin ulaşabilmesi için Ekolojik
Pazar’ı kurduklarını da kaydetti.
kentli dergisi 43
Söyleşi
Aydın Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu:
“Aydınlılar güneş ışığımız oldu”
A
ydın Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu
“Hizmet Ağı projesiyle halkımıza ulaşmayı
başardık. Vatandaşlarımızın bizi karşılama
pırıltısı, bizde güneş ışığı etkisi yarattı” diyor.
„„ Aydın Belediyesi’nin Sağlıklı
Kentler Birliği içindeki yerini nasıl
görüyorsunuz? Aydın sağlıklı kent
olma yolunda nasıl ilerliyor?
Aydın “sağlıklı şehirler” arasında yer alan en
önemli şehirlerden biri. Bir kentin sağlıklı kent
haline getirilmesi sadece sağlık sektörünün geliştirilmesiyle ilgili değil, topyekûn kalkınmasıyla
ilişkilidir. Aydın’ın sağlıklı şehir stratejilerini tespit
ederken öncelikle şehrin “sağlık profilini” belirleyerek, şehir halkının sağlığı ile ilgili doğru, güncel, tarafsız ve bağımsız bilgileri tek bir yerde
topladık. Daha sonra da bu alanda çalışmış tecrübeli çalışma arkadaşlarımızla birlikte Aydın’ın
daha sağlıklı bir şehir olması yolunda çözümler
ürettik.
„„ Sağlıklı şehir sizce nedir?
Sağlıklı şehir; belirli bir sağlık düzeyine ulaşmış
şehir değil, sağlık bilincine sahip ve onu geliştirmek için çaba harcayan şehirdir. Çevresini geliştirebilen ve kaynaklarını genişletebilen şehirdir.
Sağlıklı şehir bir sonuç değil, aynı zamanda bir
yöntemdir. Sağlıklı şehir projesini, yerel yönetimlerdeki halk sağlığı için uzun vadeli bir kalkınma
projesi olarak görüyorum. Şehirde yaşayan insanların fiziki, psikolojik ve çevresel refahlarını
geliştirmeyi amaçlıyor. Sağlıklı şehir, sağlıklı düşünen insanları gerektirir. Sağlıklı şehir, şehir sağlığı bilincinin yerleşmesi ile mümkündür.
44 kentli dergisi
Sağlıklı şehir olmak kolay değil, ama hayal de
değil. Sağlık politikalarını yerel baz da inceleyen
ve planlayanlar olarak, Dünya Sağlık Örgütü’nün
“Herkes İçin Sağlık stratejisini” iyi inceledik ve bu
projeyi şehrimiz için uygulanabilir safhasına getirdik. Aydın Belediyesi Hizmet Ağı projemizle;
çocuklarımıza, gençlerimize, kadınlarımıza, yaşlılarımıza, ailelere, dezavantajlı vatandaşlarımıza
ulaşmayı amaçladık ve bunu da başardık. Vatandaşlarımızın bizi karşılama pırıltısı, bizde güneş
ışığı etkisi yarattı. Gücümüze güç kattı. Çok çalışıyoruz, hiç yorulmuyoruz.
„„ Sağlıklı Kentler Birliği üyesi olarak
belediyenizin özellikle bu kapsamdaki
projelerinden bahsedebilir misiniz?
Proje ve çalışmalarımız, DSÖ Sağlıklı Şehirler Ağı
V. Faz Ana Konularına yani destekleyici çevreler;
sağlıklı yaşam, sağlıklı kentsel tasarım, planlama
ve çevreye uygun olarak yapılmaktadır. Yollar, alt
Söyleşi
Aydın Belediye
Başkanı Özlem
Çerçioğlu, “Sağlıklı
şehir, sağlıklı
düşünen insanları
gerektirir.”
ve üst geçitler, parkların yapımı, fiziksel aktivite çalışmaları devam ediyor.
Aydın Belediyesi Sosyal Hizmet Ağı
faaliyetlerimiz, El Emeği Üretim Merkezi, El Emeği Teşhir Mağazası gibi
projelerle de kadınlarımızın yanında
yer alıyoruz. Aydın Kent Meydanı, Belediye Sarayı, Yeni Oto Terminal Tesisi,
Kültür ve Sanat Sokağı önemli projelerimiz arasında yer alıyor.
„„ Sizce önümüzdeki yıllarda
kentleri bekleyen en önemli
sorunlar neler olacak?
„„ Sağlıklı kent olmanın sizce
öncelikli koşulları nelerdir?
geleceğine inanıyorum. Ayrıca köy ve
Sağlık göstergeleri, çevresel göstergeler, sosyo ekonomik göstergeler
sağlıklı kent olmanın öncelikli koşuludur. Rakamlar her şeyi ortaya koymaktadır. Yapılan her hizmet de bu
göstergelere yansımaktadır. Belediye
olarak hangi hizmeti yaparsak yapalım, sonucu bir şekilde sağlıkla sonuçlanır. İnsan sağlığı, kentin sağlığından
etkilenmektedir. Sağlığın fiziksel, zihinsel, ruhsal boyutu olmasından, her
hizmet bir şekilde hem insan sağlığına hem kent sağlığına olumlu katkı
sağlar.
www.skb.org.tr
Enerji sorunu kentlerin en büyük sorunu olacağını düşünüyorum. Çevrenin
hızla kirlenmesi, toprağın ve suyun bilinçsizce kullanımı ve hızlı sanayileşme
ile soluduğumuz havanın kirlenmesi bu
sorunlar önümüzdeki yıllarda kentleri
bekleyen en önemli sorunların başında
kasabalardan büyük kentlere olan göç
ise kentlerin mücadele etmesi gereken
bir başka sorun olarak görünüyor.
çevre kirliliği şehir sağlığını etkileyen
en önemli faktörlerin başında geliyor.
„„ Sağlıklı Kentler Birliği’ne
hangi amaçlarla üye oldunuz?
Yaşanabilir ve sağlıklı şehirler için tüm
kentsel ve çevresel konularda eşitsizlikleri azaltmak ve yoksulluk ile mücadele etmek amacıyla üye şehirler
ile işbirliği sağlamak, deneyimlerini
paylaşmak ve güç birliği oluşturmak
için üye olduk. Yaşam kalitesini yükseltmeyi görev edinerek güven ve
huzur ortamı içinde çevre, insan sağlığı ve kültürel varlıklara saygılı, nite-
„„ Şehirlerin sağlığını etkileyen
faktörleri önem derecesine
göre sıralamanız gerekse ilk
beşe hangilerini koyardınız?
likli kentsel altyapıya sahip, estetik ve
İstihdam düzeyi, eğitim, kültür, sosyal
paylaşmalarını, sorunları aktarmalarını,
durum, hava, su, toprak kalitesi, şehir
ortak projeler geliştirmelerini, ulusla-
yaşam mekanları, yeşil alanlar, yaya
rarası düzeyde temsil edilebilmelerini
yolları, bisiklet yolları, spor alanları,
ve ortak ihtiyaçlarının çözümlerini çok
sosyal tesisler ve ulaşım. Öte yandan
önemsiyoruz. Bu birliğin tüm Türkiye’ye
hızlı sanayileşme su ve toprağımızın
yayılması ve alınan kararları daha etkin
hovardaca kullanılması, giderek artan
kılmak için hep birlikte çalışacağımız.
konforlu bir kent yaratmaya katkıda
bulunmak.
Üye şehirlerin aktif olarak deneyimlerini
kentli dergisi 45
Prussa’dan Bursa’ya
B
ursa; sahip olduğu kültürel, tarihi ve doğal zenginlikleri, yarattığı katma değer
ve ekonomik gücüyle bugün Türkiye’nin
lokomotif
şehirlerinden
biridir.
tüccarların ve gezginlerin akınına uğramıştır.
Evliya Çelebi’nin ifadesiyle bir su şehridir Bursa,
Bithynia,
Osmanlı’nın temelini oluşturmuş, ilk altı Osmanlı
Roma, Bizans dönemlerine ait antik eserler ve
padişahı ile pek çok hak dostunu, devlet ve sa-
Osmanlı’ya başkentlik yapmış bir şehir olmanın
nat adamını bağrında yaşatmıştır.
kazandırdığı önemli değerlere sahiptir. Adını
Bithynia kralı 1. Prusias’dan alan Bursa’nın tarihi Neolitik (M.Ö. 8000-5000-Cilalı Taş Devri),
Kalkolitik (M.Ö. 5500-3000-Bakır-Taş Devri) dönemlere kadar inmektedir.
46 kentli dergisi
her köşesinden gelen bilginlerin, sanatçıların,
Eteklerinde şehrin kurulduğu Uludağ, tarihte ilk
keşişlerin inzivaya çekildikleri yerleşim yerlerinden biridir. Uludağ, Türkiye’nin en büyük kış ve
doğa sporları merkezlerinden biri olma özelliğini, dört mevsim boyunca sürdürmektedir. Tarih
Binlerce yıllık kültür mirasıyla kendine özgü bir
boyunca önemli ulaşım ağlarının üzerinde bu-
kimlik kazanan Bursa; korunması gereken anıt-
lunması ve temel ihtiyaç mallarının temini için
sal, dinsel, kültürel ve sivil yapıları, yeşil dokusu,
hammadde kaynaklarının varlığı, Bursa’nın her
Uludağ’dan beslenen pınarları, tarihe şahitlik
dönemde ticari bir merkez olmasını sağlamıştır.
eden muhteşem çınarları ve şifalı kaplıcaları ile
İpekböceği üretimiyle bir dönem dünyanın en
yıllar boyu “Yeşil Bursa” olarak anılmıştır. Bursa
çok aranılan atlas ve ipekli kumaşlarının üretildiği
günümüzde olduğu gibi geçmişte de dünyanın
Bursa, günümüzde otomotiv, makine, tekstil ve
Bursa
Binlerce yıllık kültür mirasıyla kendine
özgü bir kimlik kazanan Bursa, tarihi ve
doğal zenginlikleri, yarattığı katma değer
ve ekonomik gücüyle bugün Türkiye’nin
lokomotif şehirlerinden biridir.
gıda sanayinde ülke çapında söz sahibi olmuştur. Bursa ekonomik gücü ve
yarattığı katma değerle bugün Türkiye
ekonomisinin lokomotiflerinden biridir. 2 milyon 600 bini aşan nüfusa sahip Bursa, ihracatta İstanbul’dan sonra
Türkiye'de ikinci sırada gelmektedir.
cı turistlerin ilgisini çekmektedir. Bu
sa ve ilçelerinde onlarca kilise, sina-
özellikleri ile Uludağ dört mevsim
gog ve cami bulunurken, bunlardan
turizme hizmet veren bir doğaya sa-
bir kısmı hala işlevini sürdürmektedir.
Uludağ
Uludağ’ın
Bursa denince akla gelen ilk simgelerden biri olan ve 2 bin 543 metre
yüksekliğindeki Uludağ, ülkemizin en
gözde kış sporları merkezidir. Eşsiz
güzellikleri, flora ve faunasının zenginliği ile 1961 yılında Milli Park ilan
edilen Uludağ, kış turizminin yanı sıra
yaz aylarında da, kampçılık, trekking
ve günübirlik piknik etkinliklerine
olanak sağlamasıyla yerli ve yaban-
www.skb.org.tr
hiptir. Kış sporlarının gözde tatil merkezi Uludağ, ulusal ve uluslararası pek
çok organizasyona ev sahipliği yaparken, yılın 8 ayının karla kaplı kaldığı
ziyaretçilerine
sunduğu
olağanüstü güzelliklerden biri de teleferik ulaşımıdır.
İnanç merkezleri ve Ulucami
Osmanlı mimarisinin şaheserlerinden
olan ve İslam dünyasının en önemli
5 mabedinden biri olarak gösterilen
Ulu Cami, Bursa’nın en büyük ve en
görkemli yapısıdır. İslam’da en yüksek mertebeli ibadethane Mekke’deki Mescid-i Haram’dır (Kabe). Burayı
Mescid-i Nebevi (Medine), Mescid-i
Aksa (Kudüs) ve Mescid-i Emeviye
Bursa, geçmişten günümüze dinlerin
(Şam) izler. Bu dört caminin ardından
ve inançların birlikte yaşadığı bir barış
mertebe bakımından 5. sırada Bursa
ve hoşgörü kentidir. Kentin dört bir
Ulu Cami yer alır. Atatürk Caddesi’nde
yanında ibadethaneler ve dini me-
Hanlar Bölgesi’ne komşu olan Ulu
kanlar bazen iç içe, bazen yan yana
Cami, gerek mimarisi gerekse işçiliği
yüzyılları beraber geçirebilmiştir. Bur-
ile döneminin de en önemli eserle-
kentli dergisi 47
geometrik ve çiçek desenleri camiinin güzelliğine güzellik katan unsurlardan bir tanesidir.
İznik
İznik, Hristiyan dünyası için çok
önemli dini merkezlerden biridir.
Hristiyanlığın ana ilkelerinin belirlendiği Birinci Konsül, 228 piskoposun
katılımıyla 325 yılında İznik’te Senatus Sarayı’nda toplanmıştır. Hristiyan
dünyasınca bugün de inanılan “Hz.
İsa’nın Tanrı’nın oğlu olduğu” tezi
uzun tartışmalardan sonra İznik’de
kabul görmüştür. Hristiyanlıkla ilgili
yortu günleri ve İznik Kanunları adı
rinden biridir. Yüksek iki minaresi ve
Osmanlı’ya
başkentlik yapmış
bir şehir olan
Bursa, Bithynia,
Roma ve Bizans
dönemlerine ait
izleri de halen
üzerinde taşıyor.
48 kentli dergisi
benzer boyutlarda yirmi kubbesi olan
Ulu Cami, çok ayaklı cami şemasının
klasik ve abidevi bir örneğidir. Mimarisiyle abide bir yapı olan Ulu Cami,
olağanüstü güzellikteki minberi, duvarlarındaki el yazmaları, ortasındaki
abdest alınabilen havuzlu şadırvanı,
gizemli haç ile Yahudi yıldızı ve içerisindeki kendine özgü harika özellikleri ile de Türk ve İslam sanatı için son
derece önemli bir eserdir.
ile bilinen 20 maddelik metin bu Konsülden sonra kabul edilmiştir. Bundan
dolayı İznik 1962 yılında Vatikan’da
toplanan 19. konsülde Kudüs ve
Vatikan’dan sonra üçüncü kutsal kent
ilan edilmiştir. İznik’de 7. Konsül’in
toplandığı ve 1331’de camiye dönüştürülen Ayasofya Kilisesi, adını yeşil
çinili ve tuğlalı minaresinden alan Yeşil Cami gibi hem Hristiyanlar hem de
Müslümanlar için kutsal kabul edilen
pek çok yapı vardır.
Öte yandan çini süslemelerinin en
Kaplıcalar
güzel örneklerini sergileyen Yeşil
Doğanın son derece cömert davran-
Camii’de Bursa’nın görülmesi gere-
dığı bir şehir olan Bursa, şifalı sular ve
ken dinsel merkezlerin başında gelir.
kaplıcalar bakımından da çok zengin
Camii’nin süslemelerinde kullanılan
bir kenttir. Uzun yıllardır Türkiye’nin
Bursa
en önemli termal merkezlerinden
biri olan Bursa’da, ünlü Çekirge ve
Kükürtlü kaplıcalarından başka, Gemlik, İnegöl, Orhangazi ve Mustafakemalpaşa ilçelerindeki ılıca ve kaplıca
merkezleri günümüzde de yerli ve
yabancı gezginlerin ilgisini çekmektedir. Kaplıcaların suları banyo olarak
romatizmal sendromlara, hareket sistemlerinin ağrılı hastalıklarına, damar
tıkanıklıklarına, diyabet, gut ve metabolizma bozukluklarına, içme kürleri
olarak da mide, bağırsak, karaciğer ve
safra yolları hastalıklarına iyi gelmektedir. Kaplıcaların su sıcaklıkları bazı
bölgelerde 40, bazılarında ise 80 santigrat dereceye kadar yükselmektedir.
mirasına da sahip olan kent, göçlerle
büyüyüp zenginleşen lezzet kültürünün izlerini de taşır. Bugün Bursa’da
bulunan onlarca restoran ve lokantada, bu mutfağın eşsiz lezzetlerini
tatmak mümkündür.
Bursa mutfağı
Tarihi boyunca, başta İpek Yolu olmak
üzere, önemli ticaret yolları üzerinde
bulunan Bursa, alışveriş geleneğini modern hayata da taşımıştır. Osmanlı Devleti’nin ilk bedesteni olan
Kapalıçarşı’nın iç bölümlerinde nadide mücevherlerin bulunduğu kuyumcular; dış tarafında ise ayakkabıcılar
çarşısı bulunmaktadır. Kapalıçarşı’da
karşılıklı olarak sıralanmış dükkânlarda
Bursa’nın meşhur havluları ve çeyizlik
ürünler satılmaktadır. Geleneksel taş
mimarinin seçkin örnekleri olan Koza
Han, Pirinç Han gibi hanlarda yer alan
dükkânlarda benzersiz Bursa ipeğinden eşarp, şal, kravat ve gömlekleri
bulmak mümkündür.
Bursa, çok zengin bir mutfağa ve köklü bir yeme içme kültürüne sahiptir.
Bursa denince akla ilk gelen İskender
kebap, kestane şekeri, İnegöl köfte
ve Kemalpaşa tatlısı dışında; zeytinyağlılardan etli yemeklere, balık
türlerinden tatlı ve çorbalara kadar
birbirinden nefis yiyecekler, Bursa
mutfağında yer alır.
Farklı kültürlerin bir arada harmanlanmasıyla oluşan zengin mutfak kültürüyle Bursa, Türk mutfağına tadına
doyulmaz lezzetler hediye etmiştir.
Osmanlı Devleti’ne başkentlik etmiş
olması nedeniyle, saray yemekleri
www.skb.org.tr
Bursa, bereketli topraklarında yetişen
meyve ve sebzeleriyle de ünlü bir
kenttir. Meşhur şeftali, Bursa’nın simgelerinden birisidir ve kentte farklı
şeftali çeşitleri de yetiştirilmektedir.
İncir, Bursa’da yetişen vazgeçilmez
tatlardan biridir. Bunun yanında, Mudanya ve Gemlik gibi kıyı semtlerinde
zeytin yetiştiriciliği çok gelişmiştir.
Bursa’da alışveriş geleneği
Eski ile yeninin, geleneksel ile modernin harmanlandığı bir kent olan
Bursa’da, modern yapılardan oluşan
alışveriş merkezlerinde dünya markalarına ulaşmak da mümkündür.
Modanın yakından takip edildiği bir
alışveriş kenti olan Bursa’nın birçok
noktasında bulunan, çağdaş mimariye sahip alışveriş merkezlerinde alışveriş yapmanın yanında; yemek, eğlence ve sinema gibi her türlü ihtiyaç
da karşılanabilmektedir.
kentli dergisi 49
Analiz
Kentlerde Ulaşım
Planlamasının
Evrensel Boyutu
Erdem SAKER
Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği
Danışma Kurulu Üyesi
S
ağlıklı şehir oluşumunda, önce
insanın yaşam ortamının sağlıklı olması gereğine inananlar-
danım. Bu ortamın sağlıklı olmasını
etkileyen unsurların başında da, yaşamın vazgeçilmez gereksinimleri olan,
su-gıda-hava
üçlüsünün
temizliği
geldiğine sizler de katılırsınız herhalde. Özellikle solunan havanın temizliğinin önemi, geçen yüzyılın son çeyreğinden itibaren insanlığın farkına
varmaya başladığı ve bugün sadece
kendisinin değil, yerküre üzerindeki
tüm canlı yaşamın varlığını tehlikeye sokacak büyüklükteki tehlikenin,
iklim değişikliğinin, önde gelen tetikleyicisi olmasının anlaşılmasıyla, ölçülere sığmayacak boyutta artmıştır.
Konu, 1992 Birleşmiş Milletler Rio Zirvesinden itibaren dünya kentlerinin
gündeminde ön sıralara yerleşmiş
ve kent yönetimleri, kentlerinde yaşayanlarla kol kola girerek çözümler
üretme yolunda adımlar atmaya baş-
Halkımızla beraber,
kent içi ulaşım
sistemlerimizi
önümüze yayarak,
bizim için, kentimiz
için ve de insanlık
için en sağlıklı
ulaşım modelini
oluşturmalıyız
lamışlardır. Bu adımların ana hedefi,
iklim değişikliği yaratan ve özellikle
dünya nüfusunun büyük hızla aktığı
kentlerde (ki, şu anda 7 milyar insanın yarısı kentlerde yaşamaktadır,
2050’lerde bu oranın yüzde 80’lere çıkacağı tahmin edilmektedir,) üretilen
sera gazlarının azaltılmasıdır. Kentlerden salınan sera gazlarının büyük
bölümü ulaşım sistemleri tarafından
üretilmektedir, bu nedenle gerek kent
içinde yaşayan insanlar için sağlıklı
ortamları oluşturmak, gerekse iklim
değişikliğinin hızını kesmek amacıyla
50 kentli dergisi
kent yönetimleri, ulaşım sistemlerinde en az CO2 üretmeyi hedef alan
planlamalar ve uygulamalar yapma
yolunda etkin adımlar atmaktadırlar.
Bu etkin adımları atan kentlerden
biri de, özel arabaların yaşamlarının
kopmaz bir parçası olduğunu iddia
eden 13,5 milyon insanın yaşadığı,
dev dünya kenti New York’tur. Kent
yönetimi, uzmanlar ve halk bir araya
gelerek, hem kendi sağlıklarını korumak, hem de yer küre üzerindeki
yaşamın varlığını yok olma tehlikesinden arındırmak hedefi ile ve dünya kentlerine örnek olacak evrensel
boyutta bir çözümü planlamışlardır.
Önce ‘New York Metropoliten Ulaşım
Konseyi’ uzmanları, kentlerinde ulaşım nedeniyle üretilen CO2 miktarını
2023 yılına kadar yüzde 30 azaltmayı
hedefleyen çalışmanın iskeletini oluşturmuşlar ve bu iskeleti çalışmanın
çeşitli kademelerinde bölge toplantıları düzenleyerek halkla beraber
doldurmuşlar ve Ağustos/2009’da da,
Eyalet Meclisi’nden geçirerek uygulamaya sokmuşlardır.
Aslında New York’un uygulamaya soktuğu planın bu temel hedefi, ulaşımda
planlamanın evrensel bir boyutunu
dünya toplumlarının önüne sermektedir ve toplumlara, iklim değişikliğinin
etkin nedeni olan CO2 salınımlarını en
aza indirme çağrısı yapmaktadır.
Halen New York’ta her sabah 4,3milyon insan Manhattan Adası'na işleri için gelmekte ve akşam evlerine
dönmektedir. Bu geliş-dönüşlere ka-
Analiz
tılanların yüzde 50’si toplu taşım araçlarını, yüzde 33’ü özel araçlarını kullanmaktadır, özel arabaların 2/3’ünde
ise sadece sürücüler bulunmaktadır,
Metro dışındakiler CO2 üretmektedirler. Planın iskeleti, CO2 üretenlerin sayısını azaltma üzerine oturtulmuştur.
lar, ‘…biz burada yaşıyoruz, burada
Bu hedefin güçlü bir ayağı, adaya her
gün gelip dönen 4,3 milyon insanın
2 milyonunun, Manhattan’da sürekli
yaşamasını sağlayacak yeni yerleşim
alanlarının oluşturulması üzerine
oturtulmuştur, diğer bir deyimle, şehir planlaması ile ulaşım planlaması
kol kola verilmiştir.
Bu gün New York’ta, kent içinde uy-
Diğer bir önemli ayakta metro ağını
genişletmek, toplu taşımda CO2 üreten araçları azaltmak, insanları özel
araçlarından kopartmaktır.
rimleri, ortaya konulan yeni fikirlere
Üçüncü ayak ise, o araba tutkunu New
Yorklularca çok benimsenerek istenen,
kent içinde güvenli yaya-bisiklet yolları ağının genişletilmesidir, kent merkezinde yaya bölgeleri oluşturulmasıdır.
bisiklet yolları yapımı için Federal büt-
Her üçayağın oluşumuna yönelik
uygulamalar sürecinde de halkla
beraber olmak, çözümleri kolaylaştırmakta, yeni oluşumlarla zenginleştirmektedir. New York Metropoliten
Ulaşım Konseyi bu anlamda bakın
neler yapıyor. 13,5 milyon insanın
yaşadığı kentin 10 bölgesinde halkın
katıldığı çalışma toplantıları düzenliyor. Bu toplantılarda, bölgesel ve yerel
ulaşımla ile ilgili yeni fikirlerin toplanması, ulaşım sistemlerinin birbirleriyle
bütünleştirilmesi, özel araç kullanımın
azaltılması, kent içinde bisiklet kullanımın ve yürümenin desteklenmesi
gibi konular karşılıklı tartışılıyor, uygulamada etkin olacak kolaylaştırıcı çözümler üretiliyor. Toplantılara katılım
ve oluşan enerjinin inanılmaz boyutta
olduğu işaret ediliyor.
bültenlerini
Bir toplantıya katılan o kadar etkileniyor ki, bir sonraki toplantıya mutlaka
başkalarını da getiriyor ve şöyle diyor-
ze yayarak, bizim için, kentimiz için
www.skb.org.tr
çalışıyoruz, burada konuşulan-tartışılan her konunun içindeyiz, örneğin,
yaya ulaşımını nasıl geliştiririz? İnsanları arabalarından nasıl koparabiliriz?
Onları toplu taşım sistemlerine nasıl
yönlendiririz?’
gulanmakta olan bazı ulaşım sistem-
Sağlıklı şehir
oluşumunda, önce
insanın yaşam
ortamının sağlıklı
olması gereğine
inananlardanım.
leri bu toplantıların ürünü, halkın
önerdiği çözüm yolları, örneğin, transit otobüs hatları-Brooklyn kent merkezinde trafiğin yavaşlatılması-Times
Meydanı’nın yayalaştırılması gibi…
Kentin uygulamalardan sorumlu bidayalı bu tür projeler için, gerek yerel,
gerekse federal finans kaynaklarını
harekete geçiriyorlar. Örneğin, yeni
çeden 2,5milyon dolar temin ediliyor.
Tüm bu etkinliklerin, hem New
Yorklular’a hem de dünyaya duyurulduğu, New York Ulaşım Konseyi
incelediğinizde,
kent
içinde bisiklet ve yaya ulaşımının
güçlendirilmesi alanında çok yoğun
çalışıldığı görülüyor. New Yorklular’ın
bu iki ulaşım modelinin kendilerini
arabalarından koparacağına, toplu
taşım sistemlerini kullanmalarında,
kolaylaştırıcı-bütünleştirici rol oynayacağına inandıkları anlaşılıyor. Halen
kent merkezinde bu iki sistemin kullanımının yüzde 21’e ulaştığı, ağırlıklı
bileşenin ise yürümek olduğu görülüyor. Amerika genelinde, kentlerdeki ulaşım modelleri üzerinde yapılan
tüm çalışmalarda, kent içi ulaşımın
belli bir bölümünün bisiklet-yaya yürüyüşe çevirmenin hedeflendiği gözlemlenmektedir.
Ne dersiniz, biz de halkımızla beraber,
kent içi ulaşım sistemlerimizi önümüve de insanlık için en sağlıklı ulaşım
modelini oluşturamaz mıyız?
kentli dergisi 51
Analiz
Şehir planlama ve
afet risklerinin
azaltılması
Prof. Dr. Handan Türkoğlu
İTÜ Mimarlık Fakültesi
Şehir ve Bölge Planlaması Bölümü
Öğretim Görevlisi
SKB Danışma Kurulu Üyesi
Doğal afetlerin
yarattığı risklerin
azaltılmasında
şehir planlama
araçlarının etkin
kullanımı olası
zararları azaltma
açısından önem
taşımaktadır.
52 kentli dergisi
H
ızla şehirleşen ve özellikle gelişmekte olan ülkelerin büyük
kentlerinde yaşayan dünya
nüfusu deprem, sel, fırtına gibi doğal
afetlerle karşı karşıya kalmakta çoğu
kez zarara uğramaktadır. Doğal afetlerin yarattığı risklerin azaltılmasında
şehir planlama araçlarının etkin kullanımı olası zararları azaltma açısından
önem taşımaktadır. Gelecekte nüfusun şehirlerde yığılacağını, özellikle
gelişmekte olan ülkelerin büyük kentlerinin nüfusun çekim odağı olma durumunun devam edeceğini söylemek
yanlış olmayacaktır. Öte yandan 1990
lı yıllardan beri kentsel arazi üretiminin kısıtlı olması nedeni ile ekolojik
yönden hassas alanlar hızla yapılaşmaya açılmaktadır. Bu durum doğal
afetlerin olası risklerini artırmaktadır.
arazi kullanım kararları ile uyumlu
Şehirlerin sağlıklı, dirençli ve sürdürülebilir olması için şehir planlama kapsamında göz önüne alınması gereken
başlıca konular aşağıda belirtilmektedir (Türkoğlu ve Tezer, 2009).
yerleşmeler doğal tehlikelere karşı
Bütünleşik planlama yaklaşımı:
Şehirsel alanlarda doğal tehlikelere
bağlı risklerin azaltılması ancak geniş
kapsamlı bütünleşik bir yaklaşımla
mümkün olabilir. Bu kapsamda sosyo-ekonomik gelişme ve çevre koruma konuları bütüncül bir yaklaşımın
en önemli parametreleri olarak kabul
edilmektedir.
Doğal çevrenin korunması: Su havzaları, sulak alanlar, kıyılar, ormanlar
gibi hassas doğal alanların korunması, yerleşmelerin bu alanlarla ilişkileri,
planlaması, koruma-kullanma dengesinin gözetilmesi gerekmektedir.
Uygun arazi kullanımı, nufus ve
yapılaşma kontrolü: Doğal açıdan
hassas alanların yapılaşmaması ve
mevcut alanların etkin olarak kullanılması, yerleşmenin gelişme alanlarının
tehlikeli olmayan bölgelere yönlendirilmesi ve şehirlerin yayılmalarının
önlenmesi amacıyla arazi kullanım
politikaları geliştirilmelidir.
Şehirsel ve yapısal risklerin azaltılması için önlemler: Hem yapısal
boyutta, hem de yerleşme ölçeğinde
arazi kullanım kontrolü, ulaşım-altyapı planlaması, şehirsel dönüşüm
ve yenileme uygulamaları ve yeterli
açık alan temini ile riskler azaltılarak
daha dayanıklı hale getirilebilecek
önlemlerin alınması gerekmektedir.
Acil durumda görev alacak olan servislerin güçlendirilmesi risk azaltma
kapsamında yerleşmenin direncinin
artırılması açısından önemlidir.
Kaynakların eşit paylaşımı: Olası
afet zararlarının giderilmesi konusunda mevcut kaynakların kamusal
yarar ilkesinden hareketle bölgede
yaşayanlarca eşit olarak paylaşımı ve
bu konuda devlet politikalarının yönlendirici bir şekilde oluşturulması gerekmektedir.
Toplumsal bilincinin güçlendirilmesi: Afetlere karşı direncin geliştirilmesinde yerel halk önem taşır. Halkın
Analiz
bilinçlendirilmesi, risk azaltma ve müdahale için organizasyon yeteneğinin
güçlendirilmesi direncin artırılması
için önem taşımaktadır.
Genel olarak yaşam kalitesinin artırılması: Sağlıklı bir kent ekonomisi
ve istihdam olanaklarının sağlanması
ve fiziksel yaşam kalitesinin artırılması yerleşmenin direncinin artırılması
açısından önem arzetmektedir.
Afet risklerini azaltmaya yönelik şehir
planlama kapsamında şehrin gelişimi
ile ilgili senaryolar dikkate alınarak,
Çevre Düzeni Planı’ndan il ve şehir
düzeyindeki stratejik mekansal planlara ve şehirsel ölçekte uygulanan
nazım ve uygulama imar planlarına
kadar makro ve mikro düzeylerde
bölgeyi etkileyen tehlike ve risklerle
tutarlı strateji ve politikalar geliştirilmeli ve birbirleriyle ilişkilendirilmelidir (Tezer ve Türkoğlu, 2008). Bu kapsamda yer seçim kararları ülkesel ve
bölgesel ölçekte doğal tehlikelere yönelik veriler ışığında yönlendirilmeli,
farklı ölçeklerdeki planlar birbiriyle
uyumlu olmalı, çevre ve toplum arasındaki dengeli etkileşimi sağlayacak
politikalar üretilmelidir (Türkoğlu ve
Tezer, 2009). Planlama sürecinde alınacak geleceğe ilişkin kararların afet
riskinin azaltabilmesi, planlama sürecinin her aşamasında risk analizine
bağlı olarak alınacak önlemlere göre
şekillenmelidir. Bu kapsamda, yerel
veri toplanması ve analiz edilmesi
önemlidir.
5393 sayılı Belediye Kanunu afete hazırlık/acil durum planının yaptırılması
konusunda İl Özel İdaresini, belediyeleri ve köyleri yetkili kılmaktadır.
Bu yasa kapsamında “Kentsel Dönüşüm” uygulamasına yer verilmektedir.
Kentsel dönüşüm olası afet zararlarının azaltılmasında önemli bir uygulama aracı potansiyeli taşımaktadır.
Kentsel dönüşüm, sosyal gelişim,
ekonomik kalkınma, çevre koruma
www.skb.org.tr
ve demokratik örgütlenme ile birlikte
bütüncül bir yaklaşımla düşünülmelidir (Ataöv ve Osmay, 2007). Dönüşüm
alanlarında, fiziksel değişim ile birlikte, alanın bağlamsal özelliklerine ve
ihtiyaçlarına göre farklılaşan, sosyal
ve ekonomik politikalar uygulanabilir. Bu süreç, genel anlamda istihdam
olanakları sağlamalı, toplumsal güçlenmeyi desteklemeli, fiziksel iyileştirme ve güvenli yapılaşmayı sağlamalıdır.
Yerel yönetim yasaları planlama kapsamında afet zararlarının azaltılması
ile ilgili ilkeler yanında, planlama sürecinde katılımla da ilgili ilkeler öngörmektedir. 5216 sayılı Büyükşehir
Belediyesi Kanunu, 5393 sayılı Belediye Kanunu ve 5301 sayılı İl Özel İdaresi Kanunu, yerel yönetimlerin yerel
aktörlerin katılımıyla mekansal ve
kurumsal stratejik planları üretmesini
şart koşmaktadır. Yeni yerel yönetim
kanunları her ne kadar karar verme
süreçlerine tam katılım ile ilgili belirsiz ifadeler içeriyor olsa da, yerel yönetim süreçlerine katılımı bir şekilde
somut yaptırımlarla öngörmektedir.
Yerel yönetim
yasaları planlama
kapsamında
afet zararlarının
azaltılması
ile ilgili ilkeler
yanında, planlama
sürecinde katılımla
da ilgili ilkeler
öngörmektedir.
Yerel yönetimlerin olası afet zararlarının azaltılmasına yönelik faaliyetlerinin başında imar planlarını hazırlanmak, yapı denetimi yapmak, can
ve mal güvenliğini koruyacak diğer
önlemleri almak ve uygulamak gelmektedir. Halkı, can ve mal güvenliğini tehlikeye sokan riskler konusunda
bilinçlendirmek ise diğer önemli bir
sorumluluk alanıdır. Bunun yanında,
risk azaltma faaliyetleri toplumun
desteğini ve katılımını gerektirir. Olası
afet zararlarını azaltmaya yönelik şehirsel çevre ile ilgili stratejiler risk analizi sonucunda ortaya çıkan bulgulara
göre geliştirilmelidir. Buna göre, risk
analizi ile belirlenen olası zararların
azaltılması için alınacak önlemler için
eylem planları oluşturulmalı ve önceliklendirilmelidir. Yerleşmenin özellik-
kentli dergisi 53
Analiz
KAYNAKLAR
1. Ataöv, A. ve Osmay, S. (2007). Türkiye’de
Kentsel Dönüşüme Yöntemsel bir Yaklaşım.
ODTÜ Mimarlık Fakültesi, 24 (2), 57-82.
2. Kadıoğlu, Mikdat, Türkoğlu Handan, Okay
Nilgün, Tezer Azime, Gezici Ferhan, Trabzon,
Levent, İskender, Hikmet, Akman, Nazan,
Okumuş, Gökçer, Irk, Arzu, Yaman, Fatih,
Atabek Uğur, (2010) Küçükçekmece İlçesinde
Afet Risk Yönetimi Kapasitesinin Geliştirilmesi,
Araştırma Projesi, Küçükçekmece Belediyesi ve
İTÜ Afet Yönetim Merkezi, İstanbul.
3. Tezer, A. ve Türkoğlu, H. (2008) Afet
Zararlarını Azaltmanın Temel İlkeleri, T.C.
İçişleri Bakanlığı ve JICA, Miktad Kadıoğlu ve
Emin Özdamar (Editörler), JICA Türkiye Ofisi
Yayın No: 2, Mart 2008, Ankara
4. Türkoğlu Handan, Tezer Azime, Kundak
Seda, İlki Alper (2009) Istanbul Sismik Riskin
Azaltılması ve Acil Durum Hazırlık Projesi
(ISMEP), Afet Zararlarının Azaltılması, Şehir
Planlama ve Yapılaşmanın Önemi Teknik
Elemanlar için Eğitim Rehberi, Istanbul Proje
Koordinasyon Birimi (IPKB) ve Beyaz Gemi
Eğitim Hizmetleri, Istanbul, 2009
54 kentli dergisi
lerine gore afet riskini azaltmaya yönelik olarak geliştirilecek stratejilerin
arazi kullanım, ulaşım ve altyapı ile
ilgili bazı temel konulara odaklanması
gerekir. Arazi kullanımına ilişkin stratejiler genel olarak yer seçimi ve yapı
yoğunluğu, ulaşım ve altyapı stratejileri ise ulaşım ve altyapının güçlendirilmesi ve erişimi artırmaya yönelik
stratejileri içerir.
ulaşım ve altyapı stratejileri (Türkoğlu
Şehir planlama kapsamında afet risklerini azaltmak amacıyla geliştirilecek
arazi kullanım stratejileri (Türkoğlu ve
Tezer 2009):
• Tehlikelerin saptanması,
ve etkilenebilecek
alanların belirlenmesi,
• Yerleşmenin ve gelişme
alanlarının bilinen tehlikelere
göre gözden geçirilmesi,
• Riskli alanlarda yapılaşmanın
engellenmesi, mevcut riskli
alanlarının aşamalı olarak güvenli
alanlara taşınması, yeni gelişme
alanlarının tehlikeli alanlardan
uzak alanlara yönlendirilmesi
için stratejilerin oluşturulması,
• Konut binaları, ofis binaları,
okullar, hastaneler vb. yapıların
yapısal risklerin azaltılması için
stratejilerin geliştirilmesi;
• Yeni tehlikeli sanayi’lerden
kaçınılması; mevcut tehlikeli
sanayiler için, kabul edilebilir
risklere bağlı emniyet
seviyesinin tanımlanması;
• Yeterli açık alan rezervinin
sağlanması;
• Kıyı alanlarında ve sulak alanlar,
içme suyu havzaları, orman
alanları, nehir koruma kuşakları
gibi hassas doğal alanların
yapılaşmaya açılmaması ve
koruma için gerekli önlemlerin
alınması ve havza yönetim
çalışmaların yapılması,
tehlikelerin etkilerinin azaltılması,
Şehir planlama kapsamında afet risklerini azaltmak amacıyla geliştirilecek
ve Tezer 2009):
• Doğal önlemlerin yetersiz kaldığı
durumlarda dere islah çalışmaları,
güçlendirilmiş altyapı uygulamaları
ve benzer mühendislik
uygulamalarının tercih edilmesi,
• Yapısal uygulamaların yanısıra şev
stabilizasyonu, yarı-doğal şevler
gibi sistemleri kullanarak doğal
• Riskli alanlara gelişmeyi
teşvik etmemek için yol,
kanalizasyon, elektrik gibi
hizmetlerin sınırlandırılması,
• Yollar ve altyapının depreme karşı
güçlendirilmesi, altyapı sisteminin
bütünüyle çökmesini engellemek
için alternatiflerin yaratılması.
Ülkemizi tehdit eden doğal tehlikelerin başında depremler ve seller
gelmektedir. Türkiye’deki sel ve taşkınlarda sel yataklarındaki plansız
yapılaşmalar nedeni ile her yıl pek
çok can ve mal kaybı meydana gelmektedir. Artan yapılaşma, yollar ve
otomobiller için parklar inşa edilmesiyle doğal bitki örtüsü yok edilmekte
ve şehirsel alanlarda yağışın toprağa
sızmasının mümkün olmadığı bir durum oluşarak şehirsel alanlarda sellere neden olmaktadır. Doğru arazi
kullanım politikaları, hidro-meteorolojik gözlem ağları, meteoroloji radarı,
otomatik akım ve yağış istasyonları ve
hidro-meteorolojik modeller ile doğru ve erken nehir, göl, deniz su seviye
tahminleri ve uyarıları ile can ve mal
kayıpları en aza indirgenebilmektedir. Heyelan bölgeleri, sel yatakları
hidro-meteorolojik analiz ve modeller ile ayrıntılı bir şekilde belirlenip
sel risk haritaları hazırlanmalı ve bu
alanlarda yapılaşmaya kesinlikle izin
verilmemeli, yanlışlıkla imara açılmış
olan bölgeler yerleşim birimlerinden
arındırılmalıdır (Kadıoğlu ve diğerleri,
2010)
Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği Üyeleri
Abana Belediyesi / Kastamonu
Tel:
0366 564 11 65
Web: www.abana-bld.gov.tr
Akçay Belediyesi / Balıkesir
Tel:
0266 385 13 00
Web: www.akcay.bel.tr
Altınova Belediyesi / Yalova
Tel:
0226 461 29 40
Web: www.altinova.bel.tr
Amasra Belediyesi / Bartın
Tel:
0378 315 10 81
Web: www.amasra.net
Antalya Büyükşehir Belediyesi
Tel:
0242 249 50 00
Web: www.antalya.bel.tr
Avanos Belediyesi / Nevşehir
Tel:
0384 511 40 64
Web: www.avanos.bel.tr
Aydın Belediyesi
Tel:
0256 226 63 52
Web: www.aydin-bld.gov.tr
Bandırma Belediyesi / Balıkesir
Tel:
0266 714 27 27
Web: www.bandirma-bld.gov.tr
Buharkent Belediyesi / Aydın
Tel:
0256 391 30 05
Web: www.buharkent.bel.tr
Bursa Büyükşehir Belediyesi
Tel:
0224 234 00 87
Web: www.bursa.bel.tr
Çankaya Belediyesi / Ankara
Tel:
0312 488 88 00
Web: www.cankaya.bel.tr
Denizli Belediyesi
Tel:
0258 265 21 37
Web: www.denizli.bel.tr
Derince Belediyesi / Kocaeli
Tel:
0262 239 40 15
Web: www.derince.bel.tr
Didim Belediyesi / Aydın
Tel:
0256 811 26 60
Web: www.didim.bel.tr
Gebze Belediyesi / Kocaeli
Tel:
0262 642 04 30
Web: www.gebze.bel.tr
Gölcük Belediyesi / Kocaeli
Tel:
0262 412 10 12
Web: www.golcuk.bel.tr
Isparta Belediyesi
Tel:
0246 211 61 61
Web: www.isparta.bel.tr
İstanbul Büyükşehir Belediyesi
Tel:
0212 455 14 00 – 01
Web: www.ibb.gov.tr
İzmir Büyükşehir Belediyesi
Tel:
0232 482 11 70
Web: www.izmir.bel.tr
İzmit Belediyesi / Kocaeli
Tel:
0262 444 41 00
Web: www.izmit.bel.tr
Kadıköy Belediyesi / İstanbul
Tel:
0216 542 50 55
Web: www.kadikoy.bel.tr
Kadirli Belediyesi / Osmaniye
Tel:
0328 718 10 39
Web: www.kadirli.bel.tr
Kahramanmaraş Belediyesi
Tel:
0344 223 50 72
Web: www.kahramanmaras.bel.tr
Karşıyaka Belediyesi / İzmir
Tel:
0232 399 43 03
Web: www.karsiyaka.bel.tr
Kırıkkale Belediyesi
Tel:
0318 224 27 61
Web: www.kirikkale-bld.gov.tr
Kırşehir Belediyesi
Tel:
0386 213 44 85
Web: www.kirsehir.bel.tr
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi
Tel:
0262 318 10 10
Web: www.kocaeli.bel.tr
Mardin Belediyesi
Tel:
0482 212 13 48
Web: www.mardin.bel.tr
Mudanya Belediyesi / Bursa
Tel:
0224 544 16 50
Web: www.mudanyabelediyesi.bel.tr
Muğla Belediyesi
Tel:
0252 214 18 46
Web: www.mugla.bel.tr
Nilüfer Belediyesi / Bursa
Tel:
0224 441 16 03
Web: www.nilufer.bel.tr
Odunpazarı Belediyesi / Eskişehir
Tel:
0222 217 30 30
Web: www.odunpazari.bel.tr
Ordu Belediyesi
Tel:
0452 225 01 04
Web: www.ordu.bel.tr
Sultanhisar Belediyesi / Aydın
Tel:
0256 213 30 72
Web: www.sultanhisar.bel.tr
Osmancık Belediyesi / Çorum
Tel:
0364 611 43 23
Web: www.osmancik.bel.tr
Osmangazi Belediyesi / Bursa
Tel:
0224 270 70 70
Web: www.osmangazi.bel.tr
Tepebaşı Belediyesi / Eskişehir
Tel:
0222 320 54 54
Web: www.tepebasi.bel.tr
Trabzon Belediyesi
Tel:
0462 322 46 01
Web: www.trabzon.bel.tr
Ürgüp Belediyesi / Nevşehir
Tel:
0384 341 70 76
Web: www.urgup.bel.tr
Yalova Belediyesi
Tel:
0226 813 98 46
Web: www.yalova.bel.tr
Yenipazar Belediyesi / Aydın
Tel:
0256 361 30 04
Web: www.yenipazar.bel.tr
Türkiy
e
irliği
rB
ğlıklı Kentle
a
S
2005
Şehirlere sağlıklı dokunuş
www.skb.org.tr