14 ağustos 2014 - Ekonomi Gazetesi

SIFIRCI HOCAYA
iNAT YATIRIM
luslararası yatırımcılar sıfırcı
hoca Fitch'in olumsuz açıklamalarına aldırmadı.
Ekonomi Bakanlığı, bu yıl Haziran
ayında 376 firmaya yatırım teşvik
belgesi verdi. Yatırım tutarı 3.76 milyar TL olurken, istihdam sağlanacak
kişi sayısı 11 bin 612 olarak belirlendi. En yüksek yatırımda ilk iki
sırayı yabancı sermaye aldı.
U
ÜÇ BüYüKLERDE
MALi DEPREM
yüknda "Üç Bü
ürk futbolu itelendirilen
ler" olarak n, Beşiktaş ve
Fenerbahçe İstanbul'da
'ın Borsa
Galatasaray tlerinde mali tablo de- r
e
rk
şi
n spo
işlem gören ıyor. Üç büyük kulübü rarları
n
za
şa
a yıllık
premi ya
mayıs ayınd
şirketlerininmilyon lirayı aşarken, geçen
toplam 400 enerbahçe'nin zararını ikkati
d
şampiyon F klaşık 12 kat artırması ınlatma
d
a
y
y
A
u
re
y
ö
g
u
a
m
ıl
a
y
irinin K
b
a
h
gilere
u
il
m
b
i
A
iğ
çekti.A
) derled
P
A
(K
n
a
u yılın
d
b
Platfomu'n taş Futbol Yatırımları bin 222
2
k
0
şi
9
e
n
B
milyo
göre,
a yıllık 143
nda en
mayıs ayınd erek üç büyükler arası . Beşikd
u
e
ld
r
o
ra
rketi
lira za
den kulüp şi
da 68
fazla zarar egeçen yılın mayıs ayın ı yüzde
n
rı
ce
ra
le
za
taş böy
282 lira olan
in
b
9
29
n
o
y
mil
oldu.
111 artırmış
dönemde
AŞ ise aynı lamasına
l
o
tb
u
F
çe
h
r açık
Fenerba
daha az zara
göre
Beşiktaş'tan yılın aynı dönemine kat
12
n
k
çe
karşın ge ında zararını yaklaşı
ılın
y
ığ
d
n
n
çe
a
e
.G
kıyasl
dikkati çekti 5 bin 576 lira
la
y
sı
a
m
ır
78
rt
a
aynı
a 10 milyon
mayıs ayındyan Fenerbahçe, bu yıl zarar
ra
la
zarar açık 8 milyon 75 bin 552 li eçen
g
dönemde 12 üç büyükler arasında n fazla
e
k
ı
n
ra
rı
a
y
ra
la
k
za
açı
e göre
in
m
e
n
ö
d
ı
n
yılın ay
p oldu.
artıran kulü
T
onom
KDV dahil 25 Krş
BMM'de görüşmeleri devam eden
"Torba Yasa"da iş kolu barajının %
1 olarak sabitlenmesini içeren
düzenleme, 2016 yılında % 2'lik baraja
takılma ihtimali olan 16 sendikayı rahatlattı.TBMM'de görüşmeleri devam eden
"Torba Yasa"da iş kolu barajının % 1 olarak
sabitlenmesini içeren düzenleme, 2016
yılında % 2'lik baraja takılma ihtimali olan
16 sendikayı rahatlattı. 6356 sayılı
Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kailim, Sanayi ve
nunu'na göre, Ekonomik ve Sosyal KonTeknoloji Bakansey'e üye konfederasyonlara bağlı işçi
lığınca, Türk Patent
sendikaları için 2016'ya kadar % 1,
Enstitüsüne (TPE) başvuru2016'dan 2018'e kadar % 2, 2018'den sonra
ların ve yeni tescillerin
ise % 3 olarak belirlenen iş kolu barajı, TBsayısının arttığı belirtilerek,
MM'de görüşmeleri devam eden "Torba
geçen yılın ilk yarısında 19 bin
Yasa"yla yeniden düzenlendi. Mevcut üye
631 yerli tasarım tescil
sayılarıyla % 1 ile % 2 arasında kalan bu
edilirken, söz konusu
sendikalar, yeni düzenlemeyle baraj stresi
rakamın bu yılın aynı döneyaşamadan toplu sözleşme kapsamında
minde 23 bin 562'ye yükkalmaya devam edebilecekler.
seldiği bildirildi.
T
İCATÇILAR ARTTI
HERKES iÇiN EKONOMi POLiTiKA
14 AGUSTOS 2014 Perşembe
SENDiKALAR
'NEFES' ALDI
B
www.ekonomigazetesi.net
Türkiye‘ye Rusya‘dan
MERKEZ BANKASI'DAN 'öRTüLü' BÜYÜK MÜJDE!
FAiZ ARTISI!
TCMB son dönemde artan jeopolitik ve politik risklerin TL'de yarattığı değer kaybını telefi etmek adına daha önce de sıklıkla kullandığı ve piyasada "örtülü faiz
artışı" olarak da nitelendirilen likidite sıkılaştırma adımlarına yeniden başladı .
CMB Ocak ayında gerçekleştirmek zorunda
kaldığı sert faiz artışı öncesinde sıklıkla kullandığı likidite adımları ile piyasaya
sağladığı borçlanma maliyetini bugün % 8.25 olan politika faizinin üzerine % 8.29'a yükseltti. Piyasa Yapıcı
bankalara tanınan zorunlu karşılık yükümlülüklerinin
bir kısmını bir sonraki döneme erteleme hakları nedeniyle ortalama fonlama maliyetindeki ilk etki sınırlı
kalsa da bugün bankalararası piyasada gecelik faiz
uzun
T
bir aradan sonra % 10.30'a yükseldi.TCMB sert faiz
artışına gitmek zorunda kaldığı Ocak
ayından geçtiğimiz hafta Perşembe
gününe kadar politika faizi ile
piyasaya uyguladığı ortalama fonlama
maliyetini yaklaşık olarak aynı seviyede tutuyor ve likiditede bir sıkılaştırma gerçekleştirmiyordu. Analistler siyasi baskılar
nedeniyle faiz artışı gibi bir seçeneği olduğu
düşünülmeyen TCMB'nin gerçekleştirdiği faiz
indirimlerine karşın bugünkü gibi durumlar için
faiz koridorunun üst bandını % 12'de tuttuğunu ve önümüzdeki dönemde
gerekmesi halinde TCMB'nin
bu adımları kullanmakta
çekinmeyeceğini
daha önce açıkladığını hatırlattılar.
&P YENi Tü
S
Standard & Poor's
R
Ki
YE
(S&P), seçim sonucunun
Türkiye'nin BB+ olan kredi notuna
doğrudan etkisi olmayacağını açıkladı.
U
KAN KAYBI ARTIYOR İLAÇTA KUR
Gündemde
Neler Var?
Yazısı S.4’de
BORSA
i
Ayrıca, Türkiye'nin kredi notunun
BB+ ve görünümünün negatif
olarak sabit kaldığı kaydedilirken,
mayıs ayında yayımlanan raporda
yer alan eleştirilerin tekrar gözden
geçirilebileceği dile getirildi. S&P
mayıs ayında, Türkiye'nin en
önemli sorununun dış kırılganlık
olduğu yorumunda bulunmuştu.
Süleyman GÖKSU
MÜ'MİNİN NİYETİ
AMELİNDEN
HAYIRLIDIR
Yazısı S.10’da
Yalçın İÇYER
AVRUPA SOKAKLARINDA-I
AVRUPA SOKAKLARINDA
NEBİNLE OLMAK NE
BÜYÜK ŞEREF ALLAH'IM!
BAHŞ ETTİĞİN İÇİN SANA
ŞÜKÜRLER OLSUN
Yazısı S.10’da
7 Aralık operasyonundan bu yana
bünyesindeki mevduat çıkışını engelleyemeyen Bank Asya'da kan kaybı
giderek artıyor. Bankanın bu yılın ilk yarısındaki
net karı 2013'ün aynı dönemine göre % 50
düşerek 51,4 milyon liraya geriledi. Bank Asya,
bu yılın ilk yarısında geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre net karını % 50 düşürdü. 2013 yılının
Ocak-Mart döneminde 23 milyar lira aktif büyüklükle 45 milyon lira net kar elde eden Bank Asya,
2014 yılının aynı döneminde net karı yarı yarıya
eriyerek 28 milyon liraya indi. Banka, 2013'ten bu
yana toplam 7,6 milyar liralık aktifini kaybetti.
1
END
NOT SABİT KALDI
Faruk BAKAÇ
Güne Bakış
PAZARLIĞI
V
GÜ
S&P tarafından cumhurbaşkanlığı seçimlerine dair
önceki gün akşam yayımlanan notta seçimin ardından
makroekonomi politikaların ortaya konulması ve
uygulanması safhasında değişiklik beklenmediği ifade
edilerek, 'Bu nedenle sonuçlar
Türkiye'deki kurumsal çerçevenin
ve yönetim (yapısının) etkinliği
üzerinde önemli bir değişiklik
yaratmamıştır' denildi.
'İSTİKRARA DEVAM' VURGUSU
S&P'den yapılan yazılı açıklamada,
yeni başbakanın Ak Parti'nin ekonomik
politikalarını devam ettirecek bir isim
olacağı beklentisi taşıdıklarına dikkat
çekilerek, 'Başbakan Recep Tayyip Erdoğan
cumhurbaşkanlığı seçimini ilk turda kazandı,
onun yerine geçecek isim yine AK Parti'den
olacak. Bu nedenle Türkiye'nin makroekonomi
politikasının genel gidişatında bir değişiklik
olmasını beklemiyoruz' ifadelerine yer verildi.
A
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM)
Başkanı Mehmet Büyükekşi, AB ve
ABD’den gıda ithalatına sınırlama
kararı alan Rusya’dan Türk firmalara ithalat talepleri geldiğini
söyledi. Değerli Taş Kesim
Merkezi’nin açılışından sonra
soruları yanıtlayan Büyükekşi,
yıllık 45 milyon ton meyvesebze üretim kapasitesi bulunan
Türkiye’nin, Rusya tarafında
oluşabilecek ani talebi
karşılayacak kapasite ve
birikiminin bulunduğunu
belirtti.Bu doğrultuda
Rus firmalardan bir takım talepler gelmeye başladı, artarak
devam etmesini diliyoruz.”
E
'Y
luslararası kredi derecelendirme
kuruluşu Standard & Poor's (S&P),
cumhurbaşkanlığı seçimi sonuçlarının
Türkiye'nin kurumsal ve yönetimsel yapısının etkin
işleyişi önünde bir engel oluşturmadığını ve kredi
notu üzerinde şu anda bir etkisi olmadığını belirtti.
B ve ABD’nin yaptırımlarına
karşı gıda itlahatı silahını çeken
Rusya’dan Türkiye’ye siparişler
gelmeye başladı. TİM Başkanı
Mehmet Büyükekşi, Rusya’dan Türk
firmalara ithalat taleplerinin
geldiğini belirtti.
Gündem
8
İŞTE ERDOĞAN'IN
ARADIĞI 4 ÖNEMLI ŞART
amunun ilaç alımında
geçerli Euro kurunu
1.95 TL’de sabit tutmasının sektörde yarattığı
sıkıntı ancak eylül ayında
yeni hükümetle
çözülebilecek. Kurun ilk
etapta 2.2 lira olması
talep ediliyor.İLAÇ sektörünün uzun süredir
gündeminde olan kur
sorunu yeni hükümeti
bekliyor. Döviz kurunda
yaşanan artışların
kendilerine yansıtılmaması nedeniyle sorun
yaşayan ve bir çok firmanın kapanma
tehlikesiyle karşı
karşıya olduğunu belirten sektör temsilcileri, ekonomi
yönetimiyle uzun
süre önce masaya
oturdu.Bu, artış yokmuş gibi davranılamaz” dedi.
K
2
14 AĞUSTOS 2014
Ekonomi
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
'FİTCH'İN DEĞERLENDİRMELERİ OBJEKTİF KABUL EDİLEMEZ'
konomi Bakanı
Zeybekci, Fitch'in
E
cumhurbaşkanlığı
seçiminin ertesi sabahında
yaptığı siyasi risk uyarısı
için, "Tarihimizin en
demokratik seçiminin
sabahında siyasi risk
uyarısı yapan kurumu
objektif değerlendirme
olarak almamız mümkün
değil" dedi.
Ekonomi Bakanı Nihat
Zeybekci Twitter
üzerinden yaptığı
60 bin ton cam
atığı toplandı
açıklamalarda
cumhurbaşkanlığı
seçiminin ertesi sabahında
siyasi risk uyarısı yapan
kredi derecelendirme
kurumu Fitch'in
değerlendirmelerinin
objektif kabul
edilemeyeceğini söyledi.
Fitch dün yaptığı
açıklamada, Tayyip
Erdoğan'ın Türkiye'nin 12.
Cumhurbaşkanı
seçilmesinin ardından
siyasi riskin hâlâ yüksek
olduğunu ve bunun kredi
notu için kırılganlık
olmayı sürdüreceğini
söyleyerek, bu
kırılganlığın hükümetin
etkinliğini ve politikaların
öngörülebilirliğini
azaltırsa kredi notunda
negatif bir adım
atılmasına yol
açabileceğine dikkat
çekmişti.
Zeybekci Twitter'da,
"Tarihimizin en önemli,
demokratik, net seçiminin
Engelsiz 'Değerli Taş Kesim Merkezi' açıldı
sabahında siyasi risk
uyarısı yapan kurumu
objektif değerlendirme
olarak almamız mümkün
değil" dedi.
Zeybekci, Fitch ve
benzerleri kurumların
2008'deki kriz başta olmak
üzere hiçbir ekonomik
gelişmeyi öngöremediğini
belirterek, temerrüde
düşen Yunanistan'ın
notunu hemen bu gelişme
arifesinde artırdığına
dikkat çekti. CİHAN
Türkiye'de kırmızı
et üretimi 218 bin
ton oldu
Mücevher İhracatçıları Birliği'nin "Taşların Tılsımını Duymak" projesi
kapsamında kurulan "Değerli Taş Kesim Merkezi" açıldı
ücevher İhracatçıları
Birliği'nin (MİB), İstanbul
M
Kuyumcular Odası, İstanbul
evre ve Şehircilik Bakanlığının
kayıtlarına göre, bu yıl 60 bin 745
ton atık camın geri kazanımı
sağlandı. Bakanlıktan yapılan yazılı
açıklamada, Türkiye genelinde
yaklaşık 15 cam ambalaj atığı geri
dönüşüm tesisi bulunduğu bildirildi.
Ç
Çevre ve Şehircilik Bakanlığından
lisans alan geri dönüşüm tesislerinde
toplanan atık camların, renk ve
türlerine göre kırma işleminden
geçirildiği belirtilen açıklamada, bu
işlem sonrasında fırına hazır hale
getirilen atıkların, cam üreticisi
firmalara satıldığı kaydedildi.
Kayıtlara göre, geçen yıl 641 bin 800
ton camın piyasaya sürüldüğü ifade
edilen açıklamada, bunun 182 bin
878 tonunun geri kazanıldığı
belirtildi.
Bu yıl temmuza kadar piyasaya
sürülen 380 bin ton camın 60 bin 745
tonunun geri kazanıldığı ifade edilen
açıklamada, ayrıca 1 ton cam atığın
geri dönüşümüyle 100 litre petrol
tasarrufunun sağlandığı bildirildi.
Açıklamada, bu atıkların öğütülerek
yeniden cam ambalaj ve hediyelik
eşya yapımında kullanıldığı
kaydedildi. CİHAN
Temmuzda elektrik
tüketimi yüzde 2.4 arttı
Ticaret Üniversitesi ve İşitme
Engelliler Federasyonu ile
ortaklaşa hayata geçirdiği ve
İstanbul Kalkınma Ajansı'nın
desteklediği "Taşların Tılsımını
Duymak" projesi kapsamında
kurulan "Değerli Taş Kesim
Merkezi" hizmete açıldı.
Açılışta konuşan TİM Başkanı
Mehmet Büyükekşi, Türkiye'nin
GSYH'nın 10 bin dolar, 2023 yılı
hedefinin 25 bin dolar
olduğunu anımsatarak,
"Bundan sonra mutlaka katma
değerli ürün ihraç etmemiz
gerekiyor. Bunu yapabilmek
için Ar-Ge, tasarım, inovasyon
ve markaya ihtiyaç var" diye
konuştu.
Değerli taşları işleyebilmek ve
sosyal sorumluluk adına
bakıldığında önemli bir proje
olduğunu belirten Büyükekşi,
"Hindistan'da 28 milyar dolarlık
taş ihraç ediliyor ama bizim 2
milyar dolar ihracatımız var.
Burada alınabilecek 10
katından fazla hedef var. Bunu
göz önünde bulundurmamız
gerekiyor. Meslek liselerine de
önem vermemiz gerekiyor"
ifadelerini kullandı.
Aile ve Sosyal Politikalar
Bakanlığı Müsteşarı Nesrin
2.4 artarak 23.2 milyar kWh oldu.
Temmuz sonu itibariyle kümülatif
olarak tüketime sunulan elektrik
miktarı ise yüzde 3.4 artışla 147.1 milyar
kWh oldu.
Temmuz ayında elektrik üretimi ise
yüzde 2 artışla 22.7 milyar kWh'ye
ulaştı. Kümülatif olarak ise Temmuz ayı
sonu itibariyle elektrik üretimi yüzde 4
artarak 144.1 milyar kWh oldu.
Barajlı santrallerdeki su miktarı da 1.7
milyar metreküpe geriledi. Uzun yıllar
ortalamasına göre Temmuz ayında
barajlarda 2.6 milyar kWh su
bulunuyordu.CİHAN
"Sosyal sorumluluk bir kavram
olarak oturdu, herkese
yüklediği sorumluluk
bakımından memnuniyet verici.
Fakat engelli diye tabir ettiğimiz
ve engeller koyarak
tanımladığımız insanların
önündeki engelleri kaldırma
yolunda olan önemli bir proje
olarak görüyorum. Mevzu
tabirlere takılmak değil ama
büyük resme bakmayı
başardığımızda bütün içinde bir
boşluğu doldurduğunu
görüyoruz. Mücevher
kesiminde işitme engellinin
istihdamı sanki bu iş için
yaratılmış olduğunu
gösteriyor."
kesildiğini, daha sonra
Belçika'dan Hindistan'a doğru
kaydığını anlatarak, "Bizim
üzerimizden uçakla taşlar
gidiyor, tekrar üzerimizden
kıymetlenerek geçiyordu. Ama
artık öyle olmayacak, çünkü biz
bu taşları burada kesmeye
başlayacağız. İTO olarak hem
sektörün hem de bu alanda
yapılacak faaliyetlerin yanında
olacağız" dedi.
MİB Başkanı Güner: "Değerli
taş kesim köyleri kurulabilir"
MİB Başkanı Ayhan Güner de
Değerli Taş Merkezi'nin
teşvik belgesine bağlandı.
100 milyon liranın
üzerinde 5 yatırım teşvik
belgesinin düzenlendiği
haziranda en yüksek
hacimli başvuru Mersin
Uluslararası Liman
İşletmeleri AŞ’den geldi.
Şirket Mersin’de 332
milyon liralık tevsi yatırımı
yapacak.
Ekonomi Bakanlığı
Haziran 2014’e ilişkin
yatırım teşvik belgeleri
istatistiklerini yayınladı.
Buna göre, haziran ayında
3 milyar 762 milyon 585 bin
liralık yatırım öngören 376
teşvik belgesi düzenlendi.
Yatırımlar çerçevesinde
617 milyon dolarlık ithal
makine teçhizat
kullanılacak ve 11 bin 612
kişi istihdam edilecek.
Türkiye'de bir ilk olduğunu ve
bunun devamının geleceğini
aktararak, tüm çalışanların
engelli olduğunu söyledi.
Güner, değerli taşları kilo ile
yurt dışına satıp işlenmiş
olarak Türkiye'ye getirildiğini
belirterek, şunları dile
getirdi:
ürkiye'nin toplam kırmızı et
T
üretimi, bu yılın ikinci
çeyreğinde bir önceki döneme
"Mesela kalsedon Eskişehir'de
çıkıyor. Bunun kilosunu yurt
dışına 10 dolara satıyoruz,
işlendikten sonra kilosunu 30
bin dolara alıyoruz. Dünyada
200 çeşit taş çıkıyor bunun
100'ü Türkiye'de bulunuyor”AA
Türkiye İstatistik Kurumu
(TÜİK), 2014'ün 2. çeyreğine
ilişkin kırmızı et üretimi
istatistiklerini açıkladı.
Mercedes yılda 2 bin
otobüs üretecek
Haziranda Mersin
Uluslararası Liman
İşletmeciliği AŞ, yıllık 2
milyon 200 bin TEU
kapasiteli liman
işletme hizmetleri (tevsi
yatırımı) için 332 milyon
202 bin liralık teşvik
belgesi aldı.
Bir süredir üretim ve satış
sıkıntısı çeken otomotiv
sektöründen de dikkat
çekici bir yatırım haberi
geldi.
Mercedes Benz Türk AŞ,
modernizasyon yatırımı
çerçevesinde, şehiriçi,
şehirlerarası ve okul
otobüsleri olmak
üzere çeşitli kategorilerde
yıllık 2 bin otobüs
üretecek.
Aynı dönemde İdil İki
Enerji AŞ Ordu’da HES
göre yüzde 18,1 artarak 218 bin
432 ton oldu.
Buna göre, toplam kırmızı et
üretimi, ikinci çeyrekte 218 bin
432 ton oldu. Kırmızı et
üretimi, bir önceki döneme
göre yüzde 18,1, bir önceki
yılın aynı dönemine göre
yüzde 2,6 arttı.
Söz konusu dönemde, kırmızı
et üretiminin 189 bin 848
tonunu sığır eti, 23 bin 451
tonunu koyun eti, 4 bin 859
tonunu keçi eti, 274 tonunu
manda eti oluşturdu.
İTO Başkanı İbrahim Çağlar
da güzel bir atölye
kurulduğunu belirterek,
"Türkiye'de ilk defa açılan
bu atölyede kuyumculuk
sektörümüz, İTO meslek
komitemiz ve MİB ile birlikte
eğer ki bu işi arzu ettiğimiz
şekilde hayata geçirebilirsek
dünyadaki kıymetli taş
trafiğinde etkin bir rol
oynayacağız" şeklinde
konuştu. Çağlar, eskiden
taşların en çok Hollanda'da
Sığır eti üretimi bir önceki
döneme göre yüzde 15,8, bir
önceki yılın aynı dönemine
göre yüzde 1,2 artış kaydetti.
Koyun eti üretimi de bir önceki
döneme göre yüzde 35, bir
önceki yılın aynı dönemine
göre yüzde 6,8 arttı.CİHAN
MERSİN LİMAN İŞLETMELERİ
332 MİLYON LİRA YATIRIM
aziran ayında 3 milyar
762 milyon liralık
H
yatırım öngören 376 proje
emmuz ayında TEİAŞ'ın geçici
T
verilerine göre, Türkiye'de tüketime
sunulan toplam elektrik miktarı yüzde
Avşar Çelik de bu projenin
ekonomiye katkısı açısından
sevindirici olduğunu anlatarak,
şunlara dikkati çekti:
Haziran
ayında 3 milyar
762 milyon liralık
yatırım öngören 376
projeye teşvik belgesi
verildi. En yüksek
hacimli yatırım
başvurusu Mersin
Uluslararası Liman
İşletmeleri
AŞ’den geldi
projesi için 180 milyon
liralık, Saygın Tekstil
Gaziantep’te pamuklu iplik
yatırımı için 108.4
milyon liralık, Agrolino
Tarım AŞ de Amasya’da
yağ üretimi için 102 milyon
liralık teşvik belgesi
aldı.CİHAN
Haziranda toplanan
inek sütü miktarı
yüzde 0,7 arttı
bin 95
da 767
ürkiye genelinde haziran
iye
ürk
dı.T
lan
top
ü
ton inek süt
, haziran ayına
İK)
(TÜ
u
um
Kur
ik
tist
İsta
ri Üretimi"
ilişkin "Süt ve Süt Ürünle
göre, ticari süt
a
verilerini açıkladı. Bun
767 bin 95 ton
da
iran
haz
nce
işletmeleri
m ve takvim
vsi
Me
inek sütü toplandı.
iye göre,
ser
ış
ılm
dır
arın
den
etkisin
haziranda
ı,
tar
mik
ü
toplanan inek süt
KOBİDER'den acil
anayasa çağrısı
T
0,7 arttı.Mevsim
bir önceki aya göre yüzde
ılmış seriye
dır
ve takvim etkisinden arın
afından
tar
leri
tme
işle
göre, ticari süt
ı, haziranda bir
üretilen içme sütü miktar
, inek peyniri
önceki aya göre yüzde 6,8
un, keçi,
koy
ış,
üretimi yüzde 7,6 art
elde edilen
en
lerd
süt
ışık
kar
ve
manda
gösterdi.
lış
aza
8,4
peynir çeşitleri ise
üretimi
urt
yoğ
e
gör
a
yıs
ma
nda
Hazira
0,1 arttı.
de
yüz
i
tim
üre
yüzde 2,4, ayran
ılmış seriye göre
Takvim etkisinden arındır
tarı, haziranda
mik
ise toplanan inek sütü
yüzde 10,8
e
gör
na
ayı
ı
ayn
geçen yılın
afından
tar
leri
arttı. Ticari süt işletme
iranda
haz
ı,
tar
mik
ü
süt
e
içm
üretilen
de 17,9,
yüz
e
gör
na
geçen yılın aynı ayı
koyun,
7,3,
de
yüz
i
tim
üre
i
nir
inek pey
elde
en
lerd
süt
ışık
kar
keçi, manda ve
yüzde 6,1 artış
ise
ri
itle
çeş
nir
pey
len
edi
kaydetti.
iranda geçen
Söz konusu seriye göre, haz
üretimi
urt
yoğ
yılın aynı ayına göre,
timi ise
üre
an
ayr
en,
ark
art
yüzde 2,4
yüzde 3,9 azaldı.
leri tarafından
Haziranda ticari süt işletme
ortalama
nı
toplanan inek sütü yağ ora
alama
ort
ise
nı
ora
tein
yüzde 3,4, pro
ldi. CİHAN
edi
pit
tes
rak
ola
3,2
de
yüz
üçük ve Orta Büyüklükteki
İşletmeler Derneği
K
(KOBİDER) Başkanı Nurettin
Özgenç, Cumhurbaşkanı seçilen
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan
ve TBMM'ye acil yeni anayasa
çağrısında bulundu.Özgenç
açıklamasında, Türkiye'nin 12.
Cumhurbaşkanını seçmek için
sandığa koşarak gittiğine işaret
ederek, seçimi kazanan
Erdoğan'ın, Ankara'da AK Parti
Genel Merkezi'nde yaptığı
balkon konuşmasında yeni
anayasa konusuna vurgu
yaptığını anımsattı. Son on yılda
önemli adımlar atan Türkiye'nin
yeni anayasayı bir türlü
yapamadığını belirten Özgenç,
"Böylesine elzem bir konuda
hükümet üzerine düşen görev
için adım atsa da süreci gerektiği
kadar hızlandırmadığı
anlaşılıyor" dedi.
Diğer siyasi parti temsilcilerinin
de yeni anayasadan yana
olduklarını belirttiklerini, ancak
iş yapmaya gelince "şu madde
olmaz bu maddeye dokunulmaz"
diyerek işi yokuşa sürdüklerini
öne süren Özgenç, "Yeni
Anayasa konusunda herkesi
samimi olmaya davet ediyoruz.
Halkı oyalamanın, süreci
tıkamanın ve yapılıyor gözüküp
de bir şey yapmamanın kimseye
faydası olmaz"
değerlendirmesinde bulundu.
Halkın referandumda yeni
anayasa için "evet" oyu verdiğini
vurgulayarak, "Şimdi yapamadık
kısmetse başka bahara demek
olmaz" diyen Özgenç, yeni
anayasa yapamayacak bir
meclisin kendini feshetmesi
gerektiği görüşünü savundu. AA
3
14 AĞUSTOS 2014
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Avrupa, Türk ayakkabılarını parlatıyor
Turizme 6 ayda 3,1 milyar liralık teşvik
Dünyada her yıl 117 milyar dolar değerinde 21 milyar çift ayakkabı
üretiliyor. Bunun da yüzde 90’ı Asya Kıtası'nda imal ediliyor.
unun da yüzde 90’ı Asya
Kıtası'nda imal ediliyor. Türkiye
B
ise yıllık 500 milyon çift ayakkabı
üretimi ile dünyada 8’inci,
Avrupa’da ise ilk sırada yer alıyor.
Ayakkabı sektöründe Çin, yüzde
50’nin üzerindeki payıyla en büyük
üretici, tüketici ve ihracatçı
konumunda bulunuyor. Üretimde
Çin’i Hindistan, Brezilya,
Endonezya, İtalya, izliyor. Çin’de
her yıl 6.5 milyar çift ayakkabı
üretilirken, Hindistan’da bu rakam
800 milyon çifti, Brezilya’da 600
milyonu aşıyor.
Yan sanayiyi geliştirmemiz lazım
gibi ülkelerde üretim canlandı. Bu
süreçte Türkiye ucuz işgücü ile ön
plana çıkıyor. Bundan sonraki
süreçte daha da ileri gitmek için yan
sanayiyi geliştirmemiz lazım.
Türkiye’nin dezavantajı da bu.”
İnouvo markası ile üretim yapan
Doğaner, dünyanın en büyük
markalarına da üretim yapıyor.
AB’de 800 adet noktaya satış yapan
şirket, 750 noktaya kendi markası
ile satış yaparken, 50 civarında
markaya da fason üretim
gerçekleştiriyor. Bu markalar
arasında Steve Madden, Kenneth
Cole gibi markalar da yer alıyor.
pazarı olan Irak’a yapılan ihracat
ise bu dönemde yüzde 5.9 artarak
67.2 milyon dolara çıkarken, Irak’ın
deri ürünleri ihracatındaki payı
yüzde 14.5’e yükseldi. Ancak bu
sürede en büyük atılım AB
pazarlarında görüldü. Bu dönemin
diğer yükselen pazarları yüzde 56
artışla 28 milyon dolar ihracat
seviyesine yükselen Almanya ile
yüzde 60 artışla 20.7 milyon dolar
ihracat yapılan İngiltere oldu. Yine
bu sürede ayakkabı denince akla
gelen ilk ülke olan İtalya’ya da
ihracat yüzde 34.2 artarak 12.2
milyon dolara yükseldi.
İthalat oranları da düşecek
İnuovo Ayakkabı Yönetim Kurulu
Başkanı İsmet Doğaner, Çin’de
fiyatların yükselmeye başladığını,
bu nedenle üretimin yeniden
Avrupa’ya yönelmeye başladığını
söyledi. Doğaner şöyle devam etti:
“En büyük üretici olan Çin’de
fiyatlar yükseliyor. Üretim de
Avrupa’ya kayıyor. Portekiz, İspanya
Türkiye fiyat avantajı ile öne çıkıyor
Üretim süreçlerinde ve
maliyetlerdeki değişim ile birlikte
Portekiz, İspanya ve Türkiye’nin ön
plana çıktığını dile getiren Doğaner,
Türkiye’nin de nispeten düşük
işçilik sayesinde ön plana çıktığını
dile getirdi.
Ocak-temmuz
döneminde en büyük
pazar Rusya’ya
ayakkabı ihracatı
yüzde 11 düşüşle 71.6
milyon dolara
gerilemişti.
Rusya’nın
Türkiye’nin ayakkabı
ihracatındaki payı
yüzde 15.4
seviyesinde
bulunuyor. Ayakkabı
ihracatının yükselen
Ayakkabı Sanayicileri Derneği
Başkanı Hüseyin Çetin, sektörün
ithalatının da azaldığını belirtti.
Hüseyin çetin ayakkabı da ithalatın
5.7, ihracatının ise yüzde 9.3
arttığına dikkat çekti. 10 Ağustos
itibari ile getirilen koruma önlemi
ile bu açığın daha da azalacağına
dikkat çeken Çetin, “10 Ağustos ile
vergi devreye girdi. İç piyasada
üretici normal kapasite kulanım
oranları artacak. Bu kapasite
kullanım oranları artınca birim
başına düşen maliyetler de
azalacak. Bu şekilde hem nihai
tüketici uygun fiyata ayakkabı
alabileceği için tüketim artacak
hem de dünya ayakkabı üretiminde
daha uygun fiyatlar ile daha da ön
plana çıkacağız”
değerlendirmesinde
bulundu.CİHAN
KTOB verilerine göre
A
turizm sektörüne yılın ilk
yarısında 205 proje için 3,1
milyar liralık yatırım teşviği
verildi.
Turizm sektörü, bu yılın ocakhaziran döneminde 47 bin 607
yeni yatağı öngören 205 proje
için 3,1 milyar liralık yatırım
teşviki aldı.
Akdeniz Turistik Otelciler ve
İşletmeciler Birliği (AKTOB)
tarafından derlenen verilere
İNEGÖL KÖFTESİNİ İZİNSİZ
YAPANA DAVA AÇILACAK
göre, projelerden 169'u
komple yeni yatırımları
kapsıyor. 2,7 milyar liralık
komple yeni yatırımlarla
toplamda, 11 bin yeni istihdam
ve 47 bin 607 yeni yatak
kapasitesi üretilecek.
Yeni konaklama tesisi
yatırımlarında ilk sıraları
yüzde 36 ile 3 yıldızlı, yüzde 33
ile 4 yıldızlı oteller alırken,
bunları yüzde 15 ile 5 yıldızlı
oteller ve yüzde 7,7 ile butik
oteller izledi.
Komple yeni yatırımların illere
göre dağılımda ilk sıraları
Antalya ve İstanbul aldı.
Bu illeri Muğla, Mersin,
Yalova, Aydın, Bursa, Konya,
Balıkesir, Adana ve İzmir takip
etti.
Yaratılacak toplam yatak
kapasitesinin yüzde 36'sı
Antalya, yüzde 15'i İstanbul ve
yüzde 6'sı da Muğla'da yer
alıyor. Bu illeri Mersin, aydın
ve Yalova izliyor.AA
Petkim karını 10 kat birden arttırdı
İnegöl Ticaret ve Sanayi Odası'nın (İTSO) marka tescili
için başvurusu neticesinde, Avrupa Birliği’ne üye 28
ülkede de İnegöl Köftesi Coğrafi İşaretiyle korunacak
eçtiğimiz yıl markası
G
tescil edilen İnegöl
köftesini kendi bünyesinde
korumaya alan İnegöl
Ticaret ve Sanayi Odası
(İTSO), taklitlere karşı
mücadelede ‘dava’
dönemini başlattı.
Türkiye’nin dört bir yanını
tarayan oda, bazı büyük
firmalara açtığı tazimnat
davalarını da kazandı.
İTSO, diğer yandan
yalnızca Türkiye
sınırlarında geçerli olan
marka tescilini,
uluslararası alana taşımak
için de müracaat etti.
Bundan böyle, Avrupa
Birliği’ne üye 28 ülkede de
İnegöl Köftesi Coğrafi
İşaretiyle korunacak,
izinsiz üretim
yapılamayacak.
İTSO Başkanı Metin Anıl,
İnegöl ile bütünleşen
köftenin, 2012 yılında
marka tesciline müracaat
edildiğini, geçtiğimiz yıl da
ilçenin tescilli markası
olduğunu söyledi.
2002 yılında ise İnegöl
köftesinin coğrafi işaretini
aldıklarını anımsatan Anıl,
2005’te de Türk Patent
Enstitüsü tarafından
coğrafi işaret tecilinin
yapıldığını hatırlattı.
İnegöl köftesinin özel
bir tarif ve sunumunun
olduğuna dikkat çeken
Anıl, “Bu özel lezzet aynı
zamanda İnegöl
insanımızın markasıdır.
Hedefimiz marka
değerimizi artırmak. Bu
kapsamda, henüz Türkiye
sınırları içinde olan
tescilimizi yurtdışına da
yaymaya hazırlanıyoruz.
Yılın ilk aylarında Avrupa
Birliği’ne üye 28 ülkede
İnegöl Köftesi Coğrafi
İşareti’ni korumak
amacıyla tescil
müracaatında bulunduk.
Çünkü yalnızca
yurtiçindeki büyük
markalar değil, yurtdışında
da çeşitli köfte türlerinin
İnegöl köftesi adı
ile satıldığını
biliyoruz” dedi.
karşı dava açıldığını
belirtti. Dava açılanlar
arasında büyük firmalar da
var
Dava açılan şirketler
arasında, ismi bilindik,
büyük firmaların da
bulunduğunu kaydeden
Anıl, şöyle devam etti:
“Davaları sonuçlandı.
Ancak temyiz aşamasında
olduklarından firma
isimlerini veremiyoruz. Oda
olarak tazminattan daha
çok İnegöl köftesinin
korunması ve aslına uygun
üretilmesi tarafındayız.
İnegöl köftesini aslına yani
Resmi Gazete’de
yayınlanan tarifine uygun
üretmeyen firmaları önce
uyarıp, hatada ısrar
ettikleri taktirde dava
ediyoruz.”
Uygun tarif Resmi
Gazete'de yayınlandı
İnegöl köftesini ilk olarak
Bulgaristan’ın Filibe
eyaletinin Pazarcık
ilçesinden İnegöl’e göç
eden Köfteciler ailesine
mensup Mustafa oğlu
İbrahim Besler, Uludağ
eteklerinde yetişen
hayvanların etlerinden
yapmaya başladı. İnegöl
köftesinde yüzde 20 kuzu
eti, yüzde 80 büyükbaş
hayvanların kaburga eti
kullanılıyor. Et 18 saat
dinlendirildikten sonra
pişiriliyor. Köftelerin en çok
2 cm kalınlığında, aynı
şekil ve büyüklükte
olmasına dikkat ediliyor.
Yanında piyaz ile servis
edilen İnegöl köftesi, Resmi
Gazete’de yayınlanan
tarifine uygun olarak
üretilmek zorunda.CİHAN
Petkim'den yapılan açıklamaya göre, ilk
6 aylık dönemde 2.44 milyar lira ciro
yapan şirketin kapasite kullanım oranı
da 9 puan artarak yüzde 90'a ulaştı.
Şirket, geçen yılın ilk yarısında 5 milyon
lira, yılsonunda ise 49 milyon lira net kar
açıklamıştı.
Bu taklitçiliğin
önüne geçmek için
İTSO olarak bir
komisyon
kurduklarını
anlatan Anıl,
komisyonun ülke
genelinde geniş
çaplı bir tarama
yaptığını ve tespit
ettiği firmalara
Açıklamada görüşlerine yer verilen
Petkim Genel Müdürü Sadettin Korkut,
yılın ilk yarısında pazar odaklı dinamik
planlama politikasının sonucu olarak
ciro, brüt kar, faaliyet karı ve net kar
700 liraya damızlık horoz
'Özel ırk' olarak
nitelendirilen
Denizli Horozu,
damızlık olarak 700
lirayı bulan
fiyatlara
satılıyor.Heybetli
duruşu, uzun ve
ahenkli ötüş
özellikleriyle ünü
yurt dışına kadar
yayılan Denizli
horozu, Türkiye'nin
dört bir yanına
damızlık olarak 700
liraya kadar çıkan
fiyatla satılıyor.
arihi, 3 bin yıl öncesine
kadar bilinen ötüş süreleri,
T
ahenkleri ve heybetli duruşu ile
liraya kadar alıcı bulduğu
kaydediliyor.
'özel ırk' olarak nitelendirilen
Denizli Horozu, Gıda, Tarım ve
Hayvancılık İl Müdürlüğü ve
bazı özel işletmelerde özen
içerisinde yetiştiriliyor.
Denizli Horozu Yetiştiricileri
Derneği Başkanı Hasan
Sağlam, derneğe kayıtlı 20
üreticinin, bin 500 civciv ile bin
500 horoz yetiştirerek gelen
talepler doğrultusunda farklı
illere satışını yaptığı bilgisini
verdi.
'Denizli horozları bellidir' adlı
belgeselle ünü yurt dışına da
taşan Denizli Horozu,
Türkiye'nin yanı sıra dünyanın
birçok ülkesinde de 'damızlık'
olarak talep görüyor. En yoğun
talebi Rize, Trabzon, Samsun,
Ordu, Karabük, Amasya ileri ile
Trakya bölgesinden aldığı
bildirilen horozun fiyatının,
görünüş ve ötüşüne göre 700
etkim Petrokimya Holding AŞ, 2014
yılının ilk yarısında 55 milyon lira net
P
kar açıkladı.
Denizli horozunun özel bir ırk
olduğunu, yumurta, civciv ve
yetişmiş olmak üzere 3 ayrı
grupta satışının yapıldığını
kaydeden Sağlm, yumurtaların
5-20 lira, civcivlerin 15-100,
yetişkinlerin ise özelliklerine
göre 150-700 lira arasında
satıldığını dile getirdi. Sağlam,
"Görüntü bakımından daha
gösterişli, vücudu ve renkleri
daha hoş, ötüşü çok daha
güzel. Davudi ötenler var,
cırtlak ötenler var, uzun ötenler
var. Renk bakımından dört beş
çeşidimiz var" ifadesini
kullandı.
Irkın korunması
için dikkat ediliyor
Horozun has ırkını korunması
için çok dikkatli ve titiz
davrandıklarını söyleyen
Sağlam, horozuna ilginin her
geçen gün artmasının
kendilerini mutlu ettiğini
belirtti. CİHAN
rakamlarında artışların devam ettiğini
belirtti.
Açıklamada, Petkim'de yılın ilk yarısında
üretimin yüzde 6 artışla 1 milyon 471 bin
tona yükseldiği, kapasite kullanım
oranının ise geçen yılın 9 puan üzerine
çıkarak yüzde 90 düzeyine ulaştığını
bildiren Sadettin Korkut, "Petkim, sadece
2. çeyrekte yüzde 35 artışla 1 milyar 253
milyon liralık ciroya imza attı. Yılın ilk
yarısında pazar odaklı dinamik planlama
politikasının sonucu olarak ciro, brüt
kar, faaliyet karı ve net kar rakamlarında
artışlarımız devam etti. Geçen yılın ilk
altı ayına göre bu yıl net karda 10 kat
artış yaşandı" ifadelerini kullandı.AA
4
14 AĞUSTOS 2014
Borsa Finans
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Kazakistan: Rusya ile görüşmüyoruz
Faruk BAKAÇ
Şirket Haberleri
Tümosan Altay Tankı
Güç Geliştirme Projesi"
için Savunma Sanayi
Bakanlığı ile sözleşme
görüşmelerine
başlanması kararı
verildiğini açıkladı.
Şirket belirlenen sürede
Altay Tankı için güç
grubunun tasarlanması,
geliştirilmesi,
prototiplerinin
üretilmesi ve Altay
Tankına entegre
edilerek kalifiye
edilmesi aşamalarını
gerçekleştireceğini
açıkladı.
Brisa yeni bir işbirliği
anlaşması yaptı. Şirket
müşteri odaklılık
vizyonu doğrultusunda,
Autority Group'un 200'ü
aşkın Speedy ve Lastik
Vs noktalarında,
Brisa'nın Lassa,
Bridgestone, Dayton ve
Energizer markalarının ,
tüketicilerle
buluşmasını sağlamak
üzere Autority Group ile
işbirliğine gitme kararı
aldığını açıkladı.
Datagate Bilgisayar ek
distribütörlük
anlaşması imzaladı.
Şirket Avea İletişim
Hizmetleri A.Ş. ile
yapmış olduğu
distribütörlük
anlaşması kapsamında
Apple Teknoloji ve Satış
Limited Şirketi ile
iPhone ve iPad ürünleri
konusunda yetkili
distribütörlük ek
sözleşmesi imzaladığını
açıkladı.
Türk Hava Yolları uçak
müsaitliğine ve izinlere
bağlı olarak
Hindistan'ın
Haydarabad şehrine ve
Vietnam'ın başkenti
Hanoi'ye tarifeli kargo
seferleri başlatılmasına
karar verildiğini
açıkladı.Dagi Yatırım
Holding Koç Çelik
Sanayi Anonim
Şirketi’ne katılarak
devrolma yoluyla
birleşmeye karar verdi.
İlaçta kur pazarlığı. İlaç
sektörünün uzun
süredir gündeminde
olan kur sorunu yeni
hükümeti bekliyor.
Döviz kurunda yaşanan
artışların kendilerine
yansıtılmaması
nedeniyle sorun
yaşayan ve bir çok
firmanın kapanma
tehlikesiyle karşı
karşıya olduğunu
belirten sektör
temsilcileri, ekonomi
yönetimiyle uzun süre
önce masaya oturdu.
Ancak yapılan
görüşmelere karşın bir
sonuç alınamadı. 2015
bütçesini hazırlamakla
işe başlayacak olan yeni
hükümetin ilaçta kur
sorununu da eylül
ayıyla birlikte
gündemine alması
bekleniyor. Geçtiğimiz
yıldan bu yana
gündemde olan ilaçta
kur farkı sorununun
aşılması için sektör
temsilcileriyle ekonomi
bürokrasisi birkaç kez
masaya oturuldu. 1.95
lira düzeyinde olan
kamunun ilaç
alımındaki geçerli olan
Euro kurunun çok
geride kaldığını belirten
sektör ilk aşamada
kurun 2.2, daha
sonrasında ise 2.7 liraya
çıkarılmasını talep etti.
Ancak Hazine bu
yönteme, yılda 5 milyar
TL yük getirdiği için
karşı çıktı. Ekonomi
bürokrasisi ilaç
sektörüne her yıl
enflasyon artışlarının
yansıtıldığını belirterek,
enflasyon farkı dikkate
alındıktan sonra kurda
yeni düzeyin
belirlenebileceğini
söyledi. İlaçta sabit kur
politikasının başladığı
yıl, toplam ilaç
bütçesinin 13 milyar lira
olduğuna dikkat çeken
ekonomi yönetimi, “Şu
anda ise rakam 17
milyar liraya çıktı. Her
yıl enflasyon farkı
verdik. Bu, artış yokmuş
gibi davranılamaz”
dedi.
Temmuzda elektrik
tüketimi yüzde 2.4 arttı.
Temmuz ayında
TEİAŞ'ın geçici
verilerine göre,
Türkiye'de tüketime
sunulan toplam elektrik
miktarı yüzde 2.4
artarak 23.2 milyar kWh
oldu.Temmuz sonu
itibariyle kümülatif
olarak tüketime
sunulan elektrik miktarı
ise yüzde 3.4 artışla
147.1 milyar kWh
oldu.Temmuz ayında
elektrik üretimi ise
yüzde 2 artışla 22.7
milyar kWh'ye ulaştı.
Ruslar gıda ithalatını artırmak içinTürkiye'ye geldi
sınırlamaya giderek
alternatif ülkelere
yönelmesi üzerine
bu pazara girmek
için harekete geçti.
Bu bağlamda iki
ülke arasında gıda
alışverişi yapılabilmesinde gerekli
olan "sağlık sertifikalarının"
hazırlanması için
görüşmeler
başladı.
A
Rusya Federal Bitki Koruma ve
Karantina Servisinin üst düzey yöneticileri, Gıda, Tarım ve Hayvancılık, Ekonomi ve Dışişleri
bakanlıklarının bürokratlarıyla bir
araya geldi.
Toplantıda, Türkiye'nin bu ülkeye
yönelik balık, süt, hayvansal gıdalar, sebze ve meyve ihracatını
artırması için yapılması gerekenler
ele alınacak.Türkiye'den gıda itha-
latının artırılması için görüşmelerde bulunmak üzere dün
Ankara'ya gelen Rus yetkililer,
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığındaki toplantıya katıldı.
Gün boyu sürmesi öngörülen
toplantıda, Gıda, Tarım ve Hayvancılık, Ekonomi ve Dışişleri
bakanlıklarının bürokratları bulunuyor.
Rusya'ya yönelik özellikle yumurta, süt ve hayvansal gıda ihracatı çok az olan Türkiye, Rusya'nın
ABD ve AB'den gıda ithalatında
Görüşmeler sonucunda Türkiye'nin
Rusya'ya ihracat yapabilmesinin önündeki bürokratik
engellerin kaldırılması
öngörülüyor.
Toplantıda, bundan sonraki
süreçte Rusya'ya gıda ihracatı
yapma iznine sahip firma sayısının
artırılması için atılması gereken
adımların da ele alınması planlanıyor.
Rus yetkililerin ziyaret kapsamında
ayrıca Türkiye'deki hayvansal gıda,
süt ürünleri ve balık üretim tesislerinde de incelemelerde bulunması bekleniyor.CİHAN
Kürtlere bir kötü haber daha
İkinci yüklemenin
hangi gemiye
yapıldığı ve bu
geminin
akıbetine yönelik
bilgilere ise
ulaşılamıyor.
eksas merkezli
petrol şirketi
T
Axeon Kuzey Irak
petrolünü almaktan
vazgeçtiğini
duyurdu. Böylelikle
Irak petrolü 4. kez
geri çevrilmiş oldu.
Irak Kürt Bölgesel
Yönetimi gemilerle
yolladığı petrole bir
türlü alıcı bulamıyor. IKBY'nin
dünya piyasalarına
ulaştırmaya
çalıştığı petrolü
taşıyan son gemi de
Erbil ve Bağdat
arasındaki anlaşmazlık nedeniyle
ABD'li alıcının
vazgeçmesi nedeniyle yükünü teslim edemedi.
ATLANTİK'E
DEMİR ATTI
Sincar bölgesindeki
Şeyhan'dan
çıkarılarak kamyonlarla Hatay'ın
Dörtyol limanından
23 Temmuz'da yola
çıkan 300 bin varil
petrol yüklü geminin 11 Ağustos'ta
Paulsboro limanına
gelmesi bekleniyordu ancak Atlantik'te demir attı.
New Jersey'deki
rafineride işlenmek
üzere petrolü alan
Teksas merkezli
petrol ürünleri şirketi Axeon, Paulsboro limanına
gelmesi planlanan
petrolü, web
sitesinde yaptığı
açıklamayla "tartışmalı olması"
gerekçesiyle
almaktan
vazgeçtiğini
duyurdu.
4. KEZ GERİ
ÇEVRİLDİ
IKBY tarafından
yaptırılan boru
hattı ile Ceyhan'a
ulaştırılan petrolün
ilk yüklemesi
mayısta 'United
Leadership' adlı
tankerle gerçekleştirilmiş,
merkezi Irak
hükümetinin karşı
çıkması üzerine
yükünü boşaltamayan gemi, halen
Fas açıklarındaki
uluslararası sularda bekliyor.
Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı, 11
Ağustos'ta giriş-çıkış
yapan 90 bin 336 yolcuyla rekor kırdı.
unvanına sahip Sabiha
Gökçen Uluslararası
Havalimanı'nın, günlük
yolcu sayısında yeni bir
rekora daha imza attığı
bildirildi.
Havalimanından 3 Ağustos'ta 84 bin 809, 9
Ağustos'ta ise 84 bin 972
yolcunun giriş-çıkış yaptığı hatırlatılan açıklamada, günlük 90 bin
yolcu sınırının
aşıldığı havalimanında
ağustosta üçüncü kez
rekor kırıldığı
kaydedildi.
Açıklamada, 11 Ağustos'ta toplam 90 bin 336
yolcunun havalimanına
Havalimanından yapılan giriş-çıkış yaptığı,
açıklamada, "dünyanın böylece bugüne kadarki
ve Avrupa'nın en hızlı
en yüksek yolcu sayısına Bu yılın 7 ayında havalibüyüyen havalimanı"
ulaşıldığı belirtildi.
manından 13 milyon yol-
Mehmet CAVLI
Ruslar büyük anlaşma için Türkiye'de
B ve ABD yaptırımları sonrası
Ruslar gıda ithalatını artırmak
için Türkiye'ye geldi.
abiha Gökçen HavaliS
manı'nda yolcu
rekoru kırıldı.
Üçüncü yükleme
ise haziranda 1 milyon varil ile
'United Emblem'
adlı gemiye yapıldı
ve geminin taşıdığı
petrolün son olarak
İsrail'in Aşkalon limanına boşalttığı
iddia edildi.
Haziranda 1 milyon
varillik yükleme
yapılan "United
Kalavrvta' adlı gemi
ise Bağdat'ın, Teksas mahkemesine
yaptığı başvurunun
"geminin ABD karasularına girmesi
halinde
alıkonulacağına" ilişkin kararla
sonuçlanmasından
sonra, Galveston limanına ulaşamadı,
halen Teksas'ın 60
mil açığında bekliyor.CİHAN
Eğitimde Açlık ve
Açıklık
Her insanın enerjisi eğitimdir. Bir ülkenin enerjisi
elektrik, petrol ve su. Enerji kaynaklarını bir ülkede yok
edin o ülke yok olur. Enerji ile eğitim aynı anlamlarla
yüklüdür. Eğitim ruhun enerjisi. Bedenin kontrolüdür.
Uzaktan eğitim diye bir kavram var. Eğitimli görünmenin
başka bir yolu. Uzaktan eğitim topluma ait bir ihtiyaç
haline getiriliyor. Uzaktan eğitim yararlı bir eğitim mi?
Eğitimli görünmek için, özgeçmişi doldurmak için
kullanılan bir istismar aracı mı? Yoksa kazanç ve ticaret
kapısı mı? Uzaktan eğitim ile hangi imkanlar verilir? İyi
niyetle sorulursa soru çok. Değerlendirmede birkaç
açıdan fikirler müzakere edilebilir. Ama uzaktan eğitime
harcanan zaman ve para masaya yatırılmalı galiba. Niçin
uzaktan eğitim?
İki kuşak önceki nesil çamaşırını derelerde kum ile
yıkıyordu. Köy şöminesinde odun ve tezek yakarak bakır
tencerede yemek pişiriyor, tahta kaşık ile o yemek
yeniliyordu. Yer sofrasında oturuluyor, ekmek evde
pişiriliyordu. Çiftçi kendi tarlasını hayvanlarla sürüyor,
kendi ekinini, sebzesini, meyvesini mutlu ve huzurlu ruh
hali ile topluyordu. İşini yaparak ustalaşıyordu. Alın teri
onların eğitimiydi.Şimdi elektronik malzemeler çıktı.
Elektrik ve petrol ile çalışan bu malzemeleri kullanmak
görünürde bir kolaylık. Çamaşır makinesi, bulaşık
makinesi, ocak, fırın, otomobil, traktör, kamyon, vinç,
mikser, uçak, saç kurutma makinesi, tv ve daha neler yok
ki…
Bunları üreten ülkelerin başarısını ve takdirini bir kenara
bırakalım. Bunları satın almaya sürekli kazanç ve gelir
lazım. Kullanmak için diğer taraftan ya elektrik yada
petrol lazım. Sürekli harcama gerektiren bu kullanım
malzemeleri kişinin kazancı bittiğinde alınamayacak
malzemeler. Eğitimli insanların bulduğu yenilikler bu
malzemeler. Kısacası köyden kasabadan göçün sebebi
belli. Köylülükle başa çıkılacak durum değil. Eğitimle çağ
atlatılmış.Köylüye kasabalıya, eskiden ne güzeldi petrol
gerekmiyordu. Ot ve saman lazımdı, onu da köylü kendi
eliyle üretiyordu. Eğitim akil insanlarla, kanaat
önderleriyle karşılanıyordu. Çok çalışarak öğreniliyordu.
Tecrübe değerliydi. Zaman ne kadar değişmiş değil mi?
İşte farklı zamanın farklı insan profillerinin eğitimleri de
farklı. Mükemmel insan modeli olan bir toplum vardı.
Saygılı, sevgi dolu, fedakar, cömert, samimi duygulu,
diğer gam, sadık, güzel huylu bir insanlıktı. Şimdi ise
okuması ve eğitilmesi gereken bir toplum oluşuyor.
Köylerde toprağın kıymeti kalmadı. Bugün üretim
kaynaklarının artması gerekiyor.
Ama her noktada üretim yetersiz. Kazançlar her sahada
sağlanması gerekiyor ki, ihtiyaçlar karşılanabilsin. İnsan
sevilen eşya kullanılan bir unsur iken, insan kullanılan
eşya sevilen bir unsur haline dönüştü.Doktorun doktorluk
yapmaması, mühendisin iş sahasında çalışmaması,
birçok meslek sahiplerinin kendi işlerini yürütmemesi
düşündürücü olamaz mı? Meslek sahipleri kendi
mesleklerinden kaçıyorsa bir yerde tuhaflık var yada
kişilerde bir anormallik mi oluşuyor?
Yakın geçmişte “Kütüphaneler Haftası” sebebiyle
hazırlanan rapora göre bir Japon yılda ortalama 25, bir
İsviçreli yılda ortalama 10, bir Fransız yılda ortalama 7, bir
Türk ise 10 yılda sadece 1 kitap okuyormuş.Yine farklı
araştırmalarda gösteriyor ki, düzenli kitap okuyanların
oranı Japonya’da yüzde 14, Amerika’da yüzde 12, İngiltere
ve Fransa’da yüzde 21. Türkiye’de ise yalnızca binde 1 kişi
düzenli kitap okuyormuş.
Kütüphane sayıları da aynı oranda çok farklılıklar
gösteriyor. Yazılan makaleler, icatlar, araştırmalar ve her
şey aynı oranlarda.Neticede uzaktan eğitim böyle bir
karşılaştırmada ne kadar önemsenir sormak lazım.
Diplomalı kişi sayılarının hızla yükselmesi, diğer taraftan
kitap okuyanların sayılarının çok düşük olması bir
yerlerde eksiklik olduğunu göstermez mi? Diplomaların
ne kadar işe yaradığını masaya yatırmak lazım. Diploma
bir gömlek gibi giyiliyor.
cunun giriş-çıkış yaptığı
belirtilen açıklamada,
"Ocak-Temmuz döneminde toplam yolcu
sayısı geçen yılın aynı
dönemine oranla yüzde
31 oranında arttı.
Söz konusu dönemde iç
hat yolcu sayısı yüzde 30
artarak 8,3 milyon, dış
hat yolcu sayısı da yüzde
33 oranında artarak, 4,7
milyona ulaştı" denildi.
14 AĞUSTOS 2014
Muhasebe
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
5
İnternetten alışveriş yapanlara kritik 4 uyarı
İnternet kulanımının yaygınlaşmasıyla birlikte bilişim suçlarında
da belirgin artış gözleniyor.
sanal alemde
Özellikle
yapılan alışverişlerde
birçok vatandaş
mağduriyet yaşıyor.
Konuyla ilgili
vatandaşları uyaran
Emniyet Genel
Müdürlüğü Siber Suçlarla
Mücadele Daire
Başkanlığı, vatandaşların
bankalardan gelen
SMS'lerin içeriğini
üçüncü kişilerle
paylaşmamalarını,
mesajları yine bankalara
teyit edilmesi gerektiğini
öğütledi.
KREDİ ÇEKENLER DİKKAT! PARANIZI ALMAYI UNUTMAYIN
Bir vatandaşın, "Sanal
ortamda alışveriş
yaparken, siber suçlara
zemin hazırlayan en sık
yapılan hatalar neler?"
sorusunu cevaplandıran
Siber Suçlarla Mücadele
Daire Başkanlığı, cep
telefonu ile arayarak
kendilerini polis, savcı,
bankacı ya da diğer kamu
görevlisi olarak tanıtan
şahıslara itibar
edilmemesi gerekiğinin
altını çizdi. Yapılan
açıklamada şu ifadelere
yer verildi:"Sizlerden
talep edilen kimlik ve
kredi kartı bilgilerini ne
suretle olursa olsun
paylaşmamalısınız.
Bankalar tarafından
gönderilen SMS’ leri
üçüncü şahıslar ile
paylaşmamalı, gelen SMS
içeriğini teyit etmek için
bankalar ile
görüşmelisiniz.
Sizler, güvenlik güçleri
tarafından sadece davet
amacı ile aranmaktasınız,
kredi kartı ve kimlik
bilgilerinizin talep
edilmediğini
unutmayınız.
Google ve benzeri arama
motorlarında ilk sıralarda
çıkan sitelerin güvenli
olduğu kanaati yanlıştır.
Dolandırıcıların ilk
yaptığı iş arama
motorlarına kendi
sitelerini tanıttırmak ve
belirledikleri kelimeler
arandığında ilk sırada
çıkmalarını sağlamaktır.
Bunun için güvenli
olduğunu bildiğiniz
sitenin tam adresini adres
çubuğuna yazarak
bağlanmalısınız."CİHAN
Afetzede işveren prim borcunu öteleyebilecek
Esnik, paranın geri
ödenmesi noktasında
iki hususun
olduğunu belirterek,
alanların sayısında
adeta patlama
yaşanıyor. Sebebi ise
ücretsiz gönüllü
avukatlar...
‘’BDDK veya
avukatlık
bürosundan
arıyoruz’’ diyerek
vatandaşı ‘’ Kredi
dosya masrafınızı
sizin adınıza
bankanızdan geri
alıyoruz’’ şeklindeki
vaatlerle kandıran
dolandırıcılara karşı
geçtiğimiz günlerde
BDDK ve ilgili
kurumlardan uyarılar
yapılmış, vatandaşın
bu noktada daha
dikkatli olması
istenmişti.
Bu uyarılar
kulağınızın bir
yerinde küpe olsun
ama, kredi dosya
masrafı noktasında
şimdiye kadar sıkı
durun öyle ya da
böyle tam 3 milyon
kredinin dosya
masrafı bankalardan
temin edilerek hak
sahiplerine geri
ödendi.Ülke
genelinde son 10 yıl
içinde verilen
kredilerden ötürü
ödemesi yapılması
gereken dosya sayısı
ise 40 milyondan
fazla.
Yani daha on
milyonlarca kişiye
başvuru olması
halinde ödeme
yapılacak.
Tüketici Kanunu’nda
yapılan değişiklikler
ve Yargıtay
tarafından verilen
emsal kararlar
sonrası son 1,5 yıldır
avukatlar yoğun bir
mesai içerisine girdi.
TALEP PATLAMASI
YAŞANIYOR
Uzun yıllar tartışma
konusu olan ve kredi
kullanan vatandaştan
haksız yere alındığı
savunulan dosya
masrafları Yargıtay
tarafından verilen
emsal kararlar göz
önünde
bulundurularak
bankalardan bir bir
geri alınırken, son
zamanlarda
vatandaşın
bilinçlenmesi ile
birlikte bu yöndeki
taleplerde adeta
patlama yaşanmaya
başlandı.
VATANDAŞDAN
MASRAF
ALMIYORLAR
Ortalama 250 lira
olan dosya masrafını
geri almak için
açacağı davanın
masrafından çekinen
vatandaşın imdadına
avukatlar yetişti.
Göz korkutan dava
masraflarını
vatandaştan almadan
dosyaları devralan
avukatlar dosyaları
mahkemelere
taşıyarak birkaç gün
içerisinde sonuç
alıyor ve vatandaşa
parasını iade ediyor.
"VATANDAŞ
UĞRAŞMAK
İSTEMİYOR"
Konuyla ilgili
görüşüne
başvurduğumuz
tüketici haklarında
uzman Av. Ezgi Esnik,
süreci şu sözlerle
özetliyor;
"Son on yılda
çekilmiş olan
kredilere ilişkin
dosya masraflarının
iadesi
alınabilmektedir. Bu
konu ile ilgili süratli
ve etkin bir çalışma
yürütmekteyiz. Ne
yazı ki çoğu vatandaş
uğraşamam diyerek
dosya masraflarının
iadesi için başvuru
yapmamaktadır.
Oysaki avukata
vekâlet veren
vatandaşın bu
konuda uğraşacak bir
durumu
kalmamaktadır.
Üstelik tüketiciyi
ilgilendiren bu tarz
başvurularda
tarafımızca
vatandaştan dosya
masrafı alınmamakta
olup dosya masrafları
karşı taraftan tahsil
edilmektedir.
PARA 10 GÜN İÇİNDE
HESAPTA!
Türkiye genelinde 1,5
-2 yıl içinde 3 milyon
başvurunun yüzde
99’una geri dönüş
yapıldığını belirten
SON 10 YILLIK
KREDİLERİ
KAPSIYOR
Yargıtay tarafından
verilen emsal karar
2004 yılından bu
yana yani 10 yıllık
zaman
aşımını doldurmamış
kredileri kapsıyor.
İstatistiklere göre ise
son 10 yılda 40
milyondan fazla
kişinin kredi
kullandığı görülüyor.
Normal kredilerde
ortalama 250 TL olan
dosya masrafı konut
kredilerinde 3 bin TL
gibi çok ciddi
rakamlara kadar da
çıkabiliyor.CİHAN
osyal Güvenlik Kurumu (SGK) eski
S
Başmüfettişi Ahmet Metin Aysoy,
işyerleri ve üretim alanları geçtiğimiz
hafta yaşanan sel baskını sonucu zarar
görenlerin prim borçlarını bir yıl
erteleyebileceklerini söyledi.
Geçen hafta, başta İstanbul olmak üzere
önemli sanayi ve tarımsal alanların
bulunduğu illerde yaşanan yoğun
yağışlar nedeniyle maddi zararlar
meydana geldi. İşyerleri ve üretim
alanları sel baskını sonucu zarar görenler
ödeme güçlüğü içine düştü.
DÜNYA yazarı ve SGK eski Başmüfettişi
Aysoy, işverenlerin konuyla ilgili hakları
ve zamanı gelen prim borçlarının
durumuyla ilgili açıklama yaptı. Aysoy,
sel baskınları nedeniyle zarara
uğrayanlar işyeri sahipleri ve üreticilerin
SGK haklarını şöyle sıraladı:
Öğrencilerin yeni gözdesi Su Altı Teknolojisi Programı
ğrencilerin yeni gözdesi Su Altı
Teknolojisi Programı... Mezun
olanlar 3.500 TL maaşla iş başı
yapıyor.Çukurova Üniversitesi (ÇÜ)
Yumurtalık Meslek Yüksekokulu Su
Ö
Altı Teknolojisi Programı, Türkiye’de
eğitim veren 4 programdan en iyisi
konumunda.Kendi branşında yüksek
teknolojik imkânlara ve akademik
kadroya sahip olan bu bölüm,
öğrenciler tarafından da büyük ilgi
görüyor.
Nedeni de, iki yıl sonra mezun
olduklarında iş bulamama kaygısı
yaşamıyor olmaları. Çünkü bu
bölümde eğitime başladıkları ilk
gün, mezun olduklarında
çalışacakları yerler belli oluyor.
Çukurova Üniversitesi Yumurtalık
Meslek Yüksek Okulu Müdür
Yardımcısı Öğretim Görevlisi Mustafa
Çekiç ise programın kuruluşunu ve
alt yapısını anlatarak, iş imkânı
yüksek olan bu programla ilgili
şunları söyledi:
"Çukurova Üniversitesi Yumurtalık
Meslek Yüksek Okulu Su Altı
Teknolojisi Programı 2011 yılında
kuruldu. Kurulduğu yıldan bu yana,
üniversiteler içerisinde en iyi alt
yapıya sahip olan bölümlerden bir
tanesiyiz. İlk mezunumuzu gecen yıl
verdik. Bu süreç içerisinde 12
öğrencimiz mezun oldu.
• Birinci fıkradaki durumlarda, afetin
meydana geldiği ayda verilmesi gereken
prim ve hizmet belgeleri, afetin meydana
geldiği ayı takip eden üç ayda kuruma
verildiği takdirde, süresinde verilmiş
sayılır.
• Prim borcunun ertelendiği sürede
zaman aşımı işlemez ve ertelenen
kısmına gecikme cezası ve gecikme
zammı uygulanmaz.
• 5510 sayılı Yasa’nın 91'inci maddesine
göre, işyerleri afete uğrayan, tabii afet
nedeniyle tarımsal faaliyetinden dolayı
zarar gören işverenler ile 4'üncü
maddenin birinci fıkrasının (b) bendi
Diplomayı alan 3 bin 500 TL maaşla işe başlıyor
kapsamındaki sigortalılar, belgelemeleri
kaydıyla olayın meydana geldiği tarihten
itibaren üç ayda talepte bulunmaları ve
prim ödeme aczine düştüklerinin,
inceleme sonucu anlaşılması halinde,
afet tarihinden önce ödeme süresi
dolmuş mevcut prim borçları ile afetin
meydana geldiği tarihten itibaren üç
aylık prim borçları, olayın meydana
geldiği tarihten itibaren bir yıla kadar
kurumca ertelenebilir.
• İtfaiye ve zabıtaya tespit yaptırılıp, afet
belgelenebilir. Defter ve kayıtların zarar
gördüğü, mahkemenin zayi belgesiyle
kanıtlanabilir.DÜNYA
ISSN 1308 7606
redi çekerken
K
ödediği dosya
masrafını geri
‘’Birincisi Tüketici
Hakem Heyetine
gitmeden icra takibi
başlatılır ve bankaya
bu icra evrakı bir gün
sonra tebliğ edilir.
Banka tebliğ
tarihinden itibaren 7
gün içinde bu karara
itiraz edebilir. Şayet
banka bu tebliğe
itiraz etmez ise 10
Gün içinde vatandaş
parasını alıyor. Şayet
eder ise bu sefer de
İtiraz ile birlikte
tüketici hakem
heyetine
başvuruluyor. Burada
iş yoğunluğu olduğu
için en az 3 ayda
sonuç alınıyor. Ancak
Hükümet 550
raportör ataması
yapacak. Bu
atamalardan sonra
bu sürede 1 aya kadar
inecek.’’ diye
konuştu.
Yıl:70 Sayı:24889 Tarih:14 Ağustos 2014 Perşembe
Yayın Sahibi İmaj İç ve Dış Tic. A.Ş.
Genel Yayın Yönetmeni
Reyhan AYTEKİN
Sorumlu Müdür
Bilal ÇETİN
Yazıişleri Müdürü
Şüheda YILDIRIM
Sayfa Editörü
Sayfa Editörü
Gülşan KURT
İstihbarat Şefi
Caner ERDOĞAN
Yasemin ERENER
Haber Müdürü
İnternet Site Editörü
Kenan KURTOĞLU
İdari Merkez
Tevfik Bey Mah. Tahsin Tekoğlu
Cad. No:2 Sefaköy/
Küçükçekmece/İST
Tel :0212 540 40 45 Fax 0212 540 39 99
www.ekonomigazetesi.net .
[email protected]
Ankara Temsilciliği
Macun Mah.3. Cadde No:2
Yenimahalle /ANK.
Tel :0312 397 91 40 41
Fax 0312 397 41 5254
İstanbul Dağıtım
ALKIM BASIM YAYIN DAĞITIM
Kübra ERENER
Reklam Pazarlama ve Dağıtım
Tevfik Bey Mah. Tahsin
Tekoğlu Cad. No:2
Sefaköy/ Küçükçekmece/İST
Tel :0212 540 40 45
Fax 0212 540 39 99
www.ekonomigazetesi.net .
[email protected]
ANKARA İRTİBAT
Tel :0312 397 91 40 41
Fax 0312 397 41 5254
Ankara Dağıtım
AKDAĞ DAĞITIM ABDULGANİ AKDAĞ
Yayın Türü: Yerel Ticari Süreli
Bu 12 öğrencimizin 2 tanesi dikey
geçiş sınavında başarılı olup
fakülteye geçiş yaparken, diğer kalan
10 öğrencimizin 9'u şu an sektörde 3
bin – 3 bin 500 TL gibi bir maaşla
çalışıyor."CİHAN
Basıldığı Yer İstanbul
Alkım Basım Yayın Dağıtım Tic.A.Ş.
Tevfik Bey Mah. Tahsin Tekoğlu Cad. No:2 Sefaköy/ İSTANBUL
Tel : 0212 540 40 45 Resmi ilanlarınızı internet sitemizden de
görebilirsiniz (www.ekonomigazetesi.net)
EKONOMİ Basın Meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
6
14 AĞUSTOS 2014
Dış Haberler
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
ROMANYA
Romanya'da 51 yaşındaki
bir Romen ve ailesi Ebola
şüphesiyle karantinaya
alındı. Pazar günü Sağlık
Bakanı Nicolae Banicioiu
tarafından yapılan açıklamada, bir ailenin Ebola
şüphesiyle karantinaya
alındığı belirtildi.
Başkente 70 km uzaklıktaki Ploieşti şehrinde bulunan aileye virüsü,
Temmuz ayında Nijerya'da iş seyahatinde
bulunan babanın taşıdığı
tahmin ediliyor.
Eğer 51 yaşındaki
babadan alınan örnekler
pozitif çıkarsa Ebola
virüsü Doğu Avrupa'daki
ilk vaka olacak. Nijerya
Ebola virüsü ile mücadelede yetersiz kaldığı
için ulusal yardım talep
eden Afrka'daki üçüncü
ülke olmuştu.
CİHAN
RUSYA
Çin, Filipinler, Güney
Kore ve Japonya’yı
vuran Halong tayfunu
bu kez etkisini
Rusya’nın güneydoğusunda gösterecek.
Vatandaşlar dikkatli olmaları konusunda
uyarıldı. Meteoroloji
merkezi, Halong tayfununun Rusya’nın
güneydoğusundaki Primorye, Sahalin,
Habarovsk ve Yevreysk
bölgelerinde etkili olacağını açıkladı. Adı
geçen bölgelerde şiddetli yağmur, fırtına ve
su baskınları bekleniyor. Arama kurtarma ve devletin diğer
kurumları hazır hale getirilirken, vatandaşlara
dikkatli olmaları ve
ihtiyaçları haricinde
yaşam alanlarını terk etmemeli konusunda
uyarı yapıldı. Ayrıca,
bölgeler arası vapur seferleri durdurulurken
diğer deniz araçlarına
da uyarılar yapıldı.
CİHAN
Maliki'den Irak
Cumhurbaşkanı
Fuat Masum'a
anayasa tepkisi
rak Başbakanı Nuri el Maliki, Irak
Cumhurbaşkanı Fuat Masum'u
anayasayı ihlal etmekle suçladı.
Maliki, Fuat Masum'un ülkenin kritik süreçten geçmesine rağmen
hükümeti kurma görevini geciktirdiğini iddia etti.
I
Maliki Irak Anayasa Mahkemesi'ni
görevini yapmaya çağırdı. Maliki:"
Irak çok tehlikeli bir durumdan
geçiyor. Cumhurbaşkanı ise, hala
hükümeti kurma görevini vermedi.
Irak Anayasasını çiğnemiştir. Bu
denle anayasa mahkemesi ve Irak
Meclis Başkanı Selim Ceburi'yi
görevlerini yerine getirmeye
çağırdım." dedi.
Irakiye televizyonuna konuşan Maliki, pazartesi sabahı Fuat Masum
aleyhine anayasa mahkemesine
dava açacağını kayd etti.
Fuat Masum'un Irak Anayasası'nı
çiğnemekle ülkeyi karanlık bir
döneme götüreceğini söyleyen Maliki, Irak bütünlüğünün tehlikede
olduğunu hatırlattı.
CİHAN
Rusya ile Mısır arasında işbirliği
Mısır
Cumhurbaşkanı
Sisi ile görüşen
Rusya Devlet
Başkanı Vladimir
Putin, Mısır ile
Gümrük Birliği
arasında serbest
bölge
oluşturulması
ihtimalini
değerlendirdiklerin
i söyledi.
oçi'deki Başkanlık Rezidansı'nda Mısır'da darbeden sonra
yapılan seçimle cumhurbaşkanı olan Abdulfettah es-Sisi ile
görüşen Putin, Mısır ile Rusya
arasında tarihi iyi ilişkiler olduğunu
belirterek, bunun geliştirilmesi için
çaba gösterdiklerini ifade etti.
S
Putin, Mısır ile Gümrük Birliği
arasında serbest bölge oluşturulması ihtimalini değerlendirdiklerinin altını çizerek, bu konuda
bazı adımlar atıldığı bilgisini paylaştı. Mısır'ın önümüzdeki dönemde
Rusya'ya yaptığı tarım ürünü ihracatını yüzde 30 artırmaya hazır
olduğunu kaydeden Putin, "Mısır
tarım ürünü satışını yüzde 30
artırdı, önümüzdeki dönemde
yüzde 30 daha artıtmayı planlıyor.
Bizim Mısır'dan ithalatımız yüzde
90'sınını portakal, patates ve soğan
oluşturuyor, Mısır'ın tahıl ihtiyacının yüzde 40'ını da Rusya
karşılıyor" dedi. Putin, Mısır ürünlerinin Rus pazarına daha kolay
girmesi için bazı gümrük kolaylıklarının da sağlanacağını dile getirdi.
Görüşmede Gazze ve Suriye başta
olmak üzere uluslararası güddem
maddelerinin ele alındığını belirten
Putin, Mısır ve Rusya arasında
askeri ve savunma sanayi alanlarındaki işbirliğinin artırılma kararı
alındığını kaydetti.
Mısır halkı Rusya ile ilişkilerden çok
şey bekliyor
Sisi ise Mısır Cumhurbaşkanı olarak
Arap ülkeleri dışında ilk resmi ziyaretini Rusya'ya düzenlemesinin
Moskova ve Kahire'nin ikili ilişkilere ne kadar değer verdiğinin bir
göstergesi olarak değerlendirilebileceğini kaydederken, Putin'e daveti
için teşekkür etti. Görüşmede Suriye
ve Gazze başta olmak üzere güncel
krizlerin ele alındığını belirten Sisi,
"Suriye'de akan akın durdurulması
için Moskova ile tüm uluslararası
aktörlerle işbirliğiyle her şeyi yapmayı hazırız" değerlendirmesinde
bulundu.
Sisi, Mısır'ın her zaman dünyada
sevilen bir ülke olduğunu savunarak, "Dış politikada bize saygıyla
yaklaşan ülkelere karşı dostça tutumuzu devam ettireceğiz" diye
konuştu.Öte yandan görüşmenin
ardından Putin ve Sisi, Soçi'deki
roket kruvazörünü ziyaret ederek,
askeri araçları inceledi. İkili
görüşmeden önce de, 2014 Kış
Olimpiyat Oyunları'na ev sahipliği
yapan Soçi'deki Krasnaya Polyana
dağnıdaki spor tesislerini gezmişti.
CİHAN
YENİ BULUŞLAR-TEKNOLOJİ
One M8 HTC'yi uçurdu
KIBRIS
Rum Yönetimi Başkanı
Nikos Anastasiadis,
yeni süreç ile birlikte
Türkiye'den Kıbrıs
konusunda yeni bir yaklaşım ve rota değişikliği
beklediklerini söyledi.
enüz bir tedavi
yöntemi bulunamayan Ebola salgınına karşı Nijerya'nın
geleneksel Igala Kralı Attah'ın “Virüsten korunmak için tuzlu su ile
banyo yapın” çağrısı
ülkede paniğe neden
oldu. Kralın çağrısı üzerine bildiri yayınlayan Nijerya hükümeti, Attah’ın
“büyülü aşı” dediği tuzlu
su banyosunun Ebola için
tedavi olmadığı
konusunda halkı uyardı.
H
Güney Kıbrıs'ta düzenlenen bir etkinlikte
konuşan Anastasiadis,
cumhurbaşkanı seçiminin ardından
Türkiye'den Kıbrıs
konusunda yeni bir yol
haritası beklediklerini
ifade etti.
Türkiye’deki seçimlerden sonra yeni bir politika beklediğini
kaydeden Rum lider,
Maraş konusunda sonuna kadar ısrarcı olacağını aktardı.
Hükümetin açıklamasına
rağmen yerel radyolar ve
televizyon kanalları Kral
Attah'ın çağrısına haberlerde yer verince halk
tuzlu su ile banyo yapmaya başladı. Tuzlu su
banyosu önerisi sosyal
medyada da hızla yayıldı.
Anastasiadis, Maraş'ın
kendilerine verilmesi
gerektiğini yineleyerek
bunun Kıbrıslı Türkler
tarafından da kabul
gördüğünü iddia etti.
CİHAN
BD, Avrupa, Çin ve Hindistan
pazarlarında sağlam bir yer edinen HTC, 2014'ün mali yarı yılı
sonuçlarına göre kârını yüzde 22,2
oranında artırdı. HTC'nin CEO'su Peter
Chou "Bu kârlı çeyreğin, HTC One (M8)
ile dünyaya mümkün olan en iyi akıllı
telefonu sunduklarının bir kanıtı
olduğunu" söyledi.
A
HİNDİSTAN
Hintli bir tekstil şirketi
sahibi, doğum günü
hediyesi olarak kendisine değeri 213 bin
dolar (457 Bin TL) olan
bir gömlek yaptırdı.
Hintli tekstil patronu
Pankaj Parakh, 45’inci
doğum günü için kendisine altın bir gömlek
tasarladı. Gömleğin 1822 karat altından
yapıldığı ve yaklaşık
dört kilo ağırlığında
olduğu belirtildi.
Altın gömlek üreten
Parakh, bu alanda yalnız değil. Geçen yıl da
23 bin 500 dolar
değerinde altından bir
tişört yapılmıştı.
CİHAN
Tedavisiz
Ebola için
kraldan
"büyülü
aşı" önerisi
HTC, 30 Haziran 2014 tarihinde sona
eren 2014 ikinci çeyrek konsolide mali
sonuçlarını açıkladı. Açıklanan
sonuçlara göre şirketin üç aylık geliri
65.1 milyar $ olarak gerçekleşti. Şirketin üç aylık kârı 2.3 milyar $ olurken,
hisse başına 2.74 $ olarak gerçekleşti.
Brüt kâr marjı ise yüzde 22,2 olurken,
faaliyet kâr marjı yüzde 3,7 olarak
gerçekleşti.
HTC'nin kâra geçmesinde, HTC One
(M8), HTC One Mini 2 ve Desire 816
ürünlerinin dünya çapında yakaladığı
satış ivmesi etkili oldu. Amerika Birleşik Devletlerinde, dört büyük operatör tarafından da kullanıcılarına
sunulan HTC One (M8) bu pazarda etkileyici satış rakamlarına ulaşırken,
Avrupa'da HTC One Mini 2, sınıfının en
iyisi olan HTC One (M8) deneyimini
daha kompakt boyutuyla geniş
kitlelere ulaştırdı. HTC Desire serisi de,
Desire 816'nın yakaladığı başarı ile birlikte, bu sonuçlarda pay sahibi oldu.
'HTC One (M8) mümkün olan en iyi
telefon'
HTC'nin CEO'su Peter Chou "Bu çeyrek
sonuçlarının da gösterdiği üzere, bir
yandan ticari faaliyetlerimizi her
yönüyle geliştirirken diğer yandan,
mevcut ürün yelpazemizin yarattığı
inanılmaz heyecanı daha yükseklere
taşıdık" dedi. Chou şunları söyledi:
"Bu kârlı çeyrek, HTC One (M8) ile
dünyaya mümkün olan en iyi akıllı
telefonu sunarken, HTC One Mini 2 ve
Desire serisi ile de sunduğumuz
seçenekleri genişletmeye odaklanmamızın sonucu olan olumlu bir
adımdır." HTC One (M8) ve Desire 816
Tayvan'da piyasa liderliğini korurken
HTC ilk kez hem birim hisse, hem de
hisse değeri bazında ülkede 1. sıraya
yükseldi. Büyük bir hızla büyüyen Çin
ve Hindistan pazarlarında da genel
satış ivmesi, HTC'nin her ihtiyaca
cevap veren ürün portföyü sayesinde
oldukça iyi seviyelerde gerçekleşti.
HTC'nin üstün tasarım ve mühendislik
özellikleri, HTC One (M8) ve HTC Dot
View kılıfı ile Haziran ayında Tayvan
Dış Ticareti Geliştirme Konseyi
(TAITRA) ve İF (Uluslararası Forum
Tasarımı) tarafından düzenlenen,
Computex d&i ödüllerinde bir kez
daha Tasarım ve İnovasyon Altın
Madalyası'nı HTC'ye kazandırdı.
3. Çeyrek 2014 Görünümü
HTC'nin, 2014'ün 3. çeyreğinde ise
gelirinin 42 milyar NT$ ile 47 milyar
NT$ aralığında olması, brüt kâr marjının yüzde 22,5 ila yüzde 23.00 aralığında gerçekleşeceği tahmin
ediliyor. Hisse başına kârın ise 0.05
NT$ ile 0.69 NT$ düzeyinde gerçekleşmesi öngörülüyor.
Ölümcül Ebola'ya karşı
çaresiz kalan Nijeryalılar,
Kralın önerisi üzerine
sabun kullanmadan 15
litre su ile duş aldı. Yerel
medyaya konuşan Attanasius Ameh, "Aşı yok,
ilaç yok. Tuzlu su ile
banyo yapınca bir şey
kaybetmeyiz.
Kendim yıkandım çocuklarımı da yıkadım." dedi.
Akrabalarda birbirini
tuzlu su ile yıkanma
konusunda bilgilendirmek için ararken,
hızla yayılan SMS'lerde
banyonun gece 04.00'den
önce yapılması çağrısı insanları zor durumda
bıraktı.
Borno eyaletinin başkenti
Maiduguri'de evinde tuz
olmayanların gece yarısı
komşudan tuz istemek
zorunda kaldıkları haberleri yerel medyaya yansıdı. Kralın yanında bazı
dini liderlerin de tuzlu su
ile yıkanma çağrısı yaptığı iddia edildi. CİHAN
14 AĞUSTOS 2014
Politika
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Destici:
Yeni seçilen
cumhurbaşkanı
uzlaşının
öncülüğünü
yapmalı
umdeleri esas alarak demokratik bir
sürecin sonucunda, demokratik bir
tercihi ortaya koyduklarını vurgulayan
Destici, şöyle devam etti: “Sonuçtan
çok ilkelerimizi ve umdelerimizi
önemsedik. Seçim süreci boyunca da
Sayın Ekmeleddin İhsanoğlu’nun ortaya koyduğu uzlaşmacı ve kucaklayıcı
tavır, üslubu, çelebi ruhlu davranışları
ve sözleri haklılığımızı ortaya çıkartmıştır. Kendisine de ayrıca da bu
sürece katkısından dolayı teşekkür
ediyorum.”
Destici, “Büyük Birlik Partisi olarak bu
kararımızla partimizi ve taleplerini
dikkate almayanlara da bir uyarı yapmış olduk. Özellikle (rahmetli Muhsin
başkanımızın ve arkadaşlarımızın şehadet sürecinin aydınlatılamamış olması, çözüm sürecindeki yanlışlıklar,
Türkiye’nin hâlâ yeni, demokratik sivil
bir anayasa’ya kavuşturulmamış olması, Ortadoğu’daki sıcak gelişmeler
ve yerel seçimlerde yaşadığımız problemler öncelikli uyarı sebeplerimizdi.”
şeklinde konuştu.
CHP’li
Büyükerşen:
Erdoğan, halkın
değil katılanların
çoğunluğunu aldı
B
Destici, “Sandıktan çıkan sonuca, milletimizin tercihine saygılı olduğumuzu
öncelikle ifade etmek istiyorum. Resmi
olmayan sonuçlara göre ilk defa halkın
oyları ile Cumhurbaşkanı seçilen Sayın
Recep Tayyip Erdoğan’ı tebrik ediyorum. Kendisine ailesine hayırlı olmasını temenni ediyorum ve başarılar
diliyorum.” dedi.
‘SONUÇTAN ÇOK İLKELERİMİZİ VE
UMDELERİMİZİ ÖNEMSEDİK’
Büyük Birlik Partisi olarak ilkeleri ve
M
Destici açıklamasının devamında şunları dile getirdi: “2010 referandumu
sonucu ile bu akşam ki sonucu katılım
oranlarını da dikkate alarak değerlendirdiğimizde, gerçekte Büyük Birlik
Partisi’nin kararının ve tavrının Türk
siyasetindeki özgül ağırlığının ne
kadar önemli ve sonuca etkili
olduğunu gördük. Bu akşam ki
sonuçlar şunu da göstermiştir ki; bu
seçimin galiplerinden birisi de Büyük
Birlik Partisi olmuştur. Bu süreçte partimizin istişare ile almış olduğu karara
imkânları ölçüsünde tüm güçleri ile
destek veren partililerimize, gönüldaşlarıma, dava arkadaşlarıma ve
alperenlere şükranlarımı sunuyorum.”
Destici, son olarak; “Bugünkü
sonuçlar itibari ile 12. Cumhurbaşkanı
seçilen Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı
bir kere daha tebrik ediyorum. Kendisinden temennimiz bundan sonra
toplumun her kesimini kucaklaması,
uzlaşmacı bir tavır sergilemesi ve
herkesin cumhurbaşkanı olduğunu
açıkça ifade etmesidir. Ülkemizin en
çok ihtiyaç duyduğu şey birlik beraberlik ve uzlaşıdır. Bununda öncülüğünü
yeni seçilen cumhurbaşkanımız yapmalıdır.” dedi.
CİHAN
başkanı Erdoğan’ın ‘başbakan’ sıfatı ile göreve devam etmesi
halinde yetki karmaşası olacağını
vurgulayan Kamalak, “Bu arada
hali ile bir takım kararnameler
imzalayacaktır. Bir takım atama
işlemleri gerçekleştirecektir.
Anayasa bakımından bu işlem
yetki itibarı ile sakat olur. Bir takım
problemler ortaya çıkar.” şeklinde
konuştu. “Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün AK Parti’deki pozisyonu ile ilgili bir tartışma var.
Çünkü bir kimsenin
başbakan olabilmesi için
milletvekili olması lazım.
Olsa, genel başkanlığa aday olabilirdi. Buradan öte konuşmamız
doğru olmaz.” dedi. Kamalak,
cumhurbaşkanı seçimini değerlendirmek için parti genel
merkezinde basın toplantısı
düzenledi. Kamalak konuşmasına
12. cumhurbaşkanı seçilen Recep
Tayyip Erdoğan’ı tebrik ederek
başladı. Halkın kendi cumhur-
Abdullah Gül’ün başbakan
olma olasılığının önünün
kesildiği söyleniyor. Bunu
nasıl değerlendiriyorsunuz?”
sorusuna Kamalak, “Bizim diğer
partilerin iç işlerine karışmamız
doğru olmaz. 27 Ağustos’ta AK Parti’nin olağanüstü kongre yapmış
olması sayın cumhurbaşkanının
başbakanlığını önleyici bir etkilisi
olmaz. Çünkü bir kimsenin
başbakan olabilmesi için milletvekili olması lazım. Olsa, genel
S
Kamalak
Erdoğan’ın başbakanlığı,
cumhurbaşkanı seçildiği an düştü
başkanını aday gösterememesinin
kabul edilemez bir durum
olduğunu vurgulayan Kamalak
halkın, milletvekillerinin dayatmış
olduğu bir adaya oy verdiklerini
dile getirdi.
Cumhurbaşkanı seçiminde
uygulamalarda bazı hatalarının olduğunun altını
çizen Kamalak, bir partinin üyesi
cumhurbaşkanı adayı olduğunda
istifa ettiğini ama aynı partinin
genel başkanının cumhurbaşkanı
adayı olunca istifa etmediğini
hatırlattı. Kamalak, “Bir partinin
üyesinin istifa etmesi mi daha
önemli yoksa, genel başkanın istifa etmesi mi daha önemli?” diye
sordu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın
Başbakanlık görevi tartışmalarına
da değinen Kamalak, “Yeni
cumhurbaşkanımızın başbakanlık
görevi seçildiğinin açıklandığı an
sona ermiştir. Mazbata bir derece
önemli ama o bildirici bir
işlemdir.” dedi. Kamalak ayrıca,
“Bu tartışılmalıdır denilse bile ayın
15’inde kesin sonuçların açıklanması ile sayın cumhurbaşkanın,
başbakanlık görevinin sona ermesinde tereddüt yoktur.”
ifadelerini kullandı. Yeni cumhur-
Yani asıl kadroları ellerinden
alınmış, iktidarın uygun
gördükleri de görevlendirme
olarak makamında oturacaktır.
Bu kabul edilemez bir durumdur. Zira yeni görevlendirilecek
yöneticiler, yönetmelik gereği
100 üzerinden bir puanlamaya
tabi tutulacak, 75 ve üzeri alanlar görevlendirilebilecektir.
‘Bunda ne var’ diyebilirsiniz?
İşin ilginçliği işte buradadır;
100 üzerinden verilecek puanın
60 puanlık kısmı ilçe milli
eğitim müdür ve şube müdürlerince verilecektir.
‘UZLAŞMACI VE KUCAKLAYICI TAVIR
SERGİLEMELİ’
aadet Parti Genel Başkanı
Mustafa Kamalak, cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip
Erdoğan’ın cumhurbaşkanı
seçildiği an başbakanlık görevinin
düştüğünü söyledi. Kamalak,
cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün
‘partime geri döneceğim’ sözleri ile
ilgili olarak ise “27 Ağustos’ta AK
Parti’nin olağanüstü kongre yapmış olması sayın cumhurbaşkanının başbakanlığını
önleyici bir etkisi olmaz.
başkanlığa aday olabilirdi. Buradan öte konuşmamız doğru
olmaz.” şeklinde cevap verdi.
“Seçimlere son yılların en düşük
katılımı oldu bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna ise
Kamalak şu cevabı verdi:
“Seçimlerin düşük olmasının sebeplerinden biri
halkın kendisinin aday belirlememiş olması rol oynamıştır,
diye düşünüyorum. Siyasi partilerin aday belirleyememiş olması
seçimlerin düşük oyla sonuçlanmış olmasına en önemli etki yapmıştır diye düşünüyorum.”
“Cumhurbaşkanı seçiminde hiçbir
adayı desteklemeyeceğinizi
söylemiştiniz.
Parti tabanınız buna sadık kalmış
mıdır?” sorusuna ise Kamalak şu
şekilde cevap verdi: “Biz genel
merkez olarak teşkilatlarımız genel
eğilimi almak sureti ile kamuoyu
ile paylaştık sizler basın mensubu
olarak tabanın sandığa gidip
gitmediğini, kitmişse kime oy
verip vermediğini bize nispetle
daha fazla araştırma imkânına
sahipsiniz. Dolayısıyla sorunun
cevabını soran sorulandan daha
iyi biliyor.”
CİHAN
MHP'li Demeli:
Kamuyu
siyasallaştırmayın
HP Trabzon İl Başkanı
Muammer Demeli, Milli
Eğitim’de yılların emeği
ve birikimlerinin bir kenara
bırakıldığı ve siyasi ikbal
peşinde koşanlara eğitimin teslim edildiğini savundu. İl
Başkanı Demeli, yaptığı yazılı
açıklamada, özellikle kamu
çalışanlarının maruz bırakıldığı
baskılara dikkat çekmek istediğini belirtti. Milli Eğitim
Bakanlığı'nda 4 yılını doldurmuş binlerce yöneticinin bir
düzenlemeyle yöneticiliklerinin
düşürüldüğüne dikkat çeken
Demeli, “Yeni bir yöntemle
görevlendirileceklerdir.
‘GALİPLERİNDEN BİRİSİ DE BÜYÜK
BİRLİK PARTİSİ OLMUŞTUR’
üyük Birlik Partisi (BBP) Genel
Başkanı Mustafa Destici, yeni
seçilen cumhurbaşkanının birlik
beraberlik ve uzlaşının öncülüğünü
yapması gerektiğini söyledi. 12.
cumhurbaşkanlığı seçimleriile ilgili
yazılı açıklama yapan BBP Lideri
Mustafa Destici, öncelikle seçim
sonuçlarının ülkeye, millete, devletimize ve Türk - İslam âlemine hayırlar
getirmesini yüce Allah'tan niyaz ettiklerini ifade etti.
7
eçimlerinden önce çatı aday olarak
cumhurbaşkanlığı adaylığına ismi geçen
Eskişehir’in CHP’li Büyükşehir Belediye
Başkanı Yılmaz Büyükerşen, “Bütün gücüyle
yüklenmiş olmasına rağmen, Türk halkının
çoğunluğunu alan değil, katılanların çoğunluğunu aldı. İkinci tura kalsaydı Tayyip Bey'in
işi ciddi tehlikedeydi. İmkan ve fırsat eşitliği
her üç adaya da uygulansaydı o zaman İhsanoğlu yüzde yüz birinci turda kazanacaktı.
Kazanamasa bile ikinci tura kalırdı. İkinci
turda Tayyip Bey kaybederdi. Hesaplar gayet
açık.” dedi. Eskişehir Büyükşehir Belediye
Meclisi’ne takibe gelen gazetecilere, cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin açıklama yapan
Büyükerşen, Eskişehir açısından seçimlerin iyi
geçtiğini söyledi.
S
Büyükerşen, tanınmadığı halde, seçimin tatil
aylarına rastlaması, gayri adil şartlarda
yapılan çalışmalara rağmen İhsanoğlu’nun
aldığı oyun bir başarı olduğunu vurguladı.
Büyükerşen, şöyle dedi: “Biraz daha zaman
uzasaydı, propaganda imkânlarına sahip olsaydı. Tarafsız zannettiğiniz medya gerçekten
tarafsız olsaydı. İhsanoğlu’na TRT dâhil diğer
medya da kendisini biraz daha tanıtabileceği
zaman verilseydi. İmkân ve fırsat eşitliği her üç
adaya da uygulansaydı, o zaman İhsanoğlu
yüzde yüz birinci turda kazanacaktı. Kazanamasa bile ikinci tura kalırdı. İkinci turda
Tayyip Bey kaybederdi. Hesaplar gayet açık.”
“ORTADOĞU VE DÜNYA SİYASETİNDEKİ
POZİSYONA BAKARSAK İHSANOĞLU DOĞRU
BİR ADAYDI”
İhsanoğlu’nun, aslında doğru bir aday olduğunun altını çizen Büyükerşen, “Türkiye’nin Ortadoğu’daki durumuna, dünya siyasetindeki
pozisyonuna bakarsak yine de İhsanoğlu
doğru bir adaydı. Ama şanssız bir adaydı. Propagandada bir tarafta büyük bir devlet gücü,
büyük bir para, büyük bir örgütlenme. Diğer
yanda ise zavallı vatandaşın vereceği 5’er, 10’ar
lira ile propaganda yapmaya çalışan bir İhsanoğlu. Bu kadar kısa zamanda bu kadar
tanınması son derece önemli.” şeklinde
konuştu.
“TÜRK HALKININ ÇOĞUNLUĞUNU DEĞİL,
SEÇİME KATILANLARIN ÇOĞUNLUĞUNU
ALDI”
Türkiye’de seçim tarihlerinin özellikle
seçildiğini, bir tarafta din ticareti yapıldığını
savunan Büyükerşen, Başbakan Erdoğan’ın,
yaptığı balkon konuşmalarındaki vaatlerini
yerine getirmediğini ileri sürdü. Büyükerşen,
şöyle devam etti: “Göreceğiz bakalım. Her
balkon konuşmasında vaat ettiklerini unutan
bir cumhurbaşkanımız var. Ne diyor ‘eşit
davranacağım, herkesi kucaklayacağım’. Yaptı
mı? Sizler basın mensubu olarak nasıl görüyorsunuz? Var mı içinizde inanan, söylediklerini hemen yapan? Tayyip bey, Tayyip beydir.
Asıl bundan sonrası önemli. Türk milletinin
büyük bir çoğunluğunu kapsayan bir oyla
gelmedi. Bu benim yorumum. Kucaklayan,
kavrayan, kapsayan Türk halkının gerçekten
çoğunluğu alan değil. Ancak seçime katılanların çoğunluğunu aldı. Bütün gücüyle yüklenmiş olmasına rağmen. İkinci tura kalsaydı
Tayyip bey ciddi olarak tehlikedeydi.”" CİHAN
Bugün ilimizin tüm
ilçelerindeki ilçe milli eğitim
müdür ve şube müdürleri
değişmiş, yeni görevlendirilenlerin kahir ekseriyeti iktidara
yakınlığı ile bilinen bir
sendikanın mensupları olmuştur. Bu durumda, bu insanların
tanımadıkları yöneticileri objektif olarak değerlendireceklerinden endişeliyiz.” dedi.
Yöneticilerin başarılarına göre
değil, sendika, siyasi görüş,
hemşehricilik gibi pek çok bilimsel gerçeğin dışındaki hususlarla değerlendirildiğini
gördüklerini vurgulayan
Demeli, eğitimin hata kabul etmeyeceğinin altını çizdi. Yılların emeği ve birikimlerinin
bir kenara bırakılıp, siyasi ikbal
peşinde koşanlara eğitimin teslim edildiğini savunan Demeli,
sözlerine şöyle devam etti:
“Bu duruma; siyasi parti il
başkanı olmaktan öte, bir
öğrenci velisi, bir öğretmen
babası ve eski bir öğretmen
olarak tepki koymayı boynumun borcu olarak görüyorum.
Eğitim, herkesin at oynatacağı
bir alan değildir. Buradan sayın
valimize ve iktidar partisi yöneticilerine seslenmek istiyorum; sizin adınıza eğitimi
yozlaştırma, siyasileştirme ve
benim adamlarımın alanı
yapma gayreti içinde olanlara
dur demeliyiz. Aksi takdirde
Trabzon eğitimi kaybedecek,
hakkı yenen insanlar adaletin
dışında da hak aramaya yönelecektir.
Böyle bir durum ilimizi kargaşa
ortamına sürükleyecektir.”
Benzer durumların Orman
Genel Müdürlüğü ile Diyanet İşleri Başkanlığı kadrolarında da
yaşandığını dile getiren
Demeli, rotasyon adı altında
sürgünler yapıldığını anlattı.
Kamuda siyasallaşmanın olumsuz sonuçlar doğuracağına
dikkat çeken Demeli, “Kamu
çalışanı, hükümetlerin değil
devletin memurudur.
Onları anlamsız gerekçelerle,
yerlerinden ve işlerinden etmeyiniz, huzurlarını kaçırmayınız. Ne eğitim, ne de
Diyanet siyasetin yapılacağı yer
değildir. İktidar gücünü elinde
tutanların herkese eşit
mesafede olması gerekir.
Siyaset kamu çalışanı üzerindeki baskısını kaldırmalı,
sayın valimiz de bunun
takipçisi olmalıdır. İlerleyen
günlerde gelişmeleri yakından
takip ederek, atılması gereken
adımları her alanda atacağımızın bilinmesini isteriz.”
diye ifade etti.
CİHAN
8
14 AĞUSTOS 2014 14 AĞUSTOS 2014
Gündem
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
BBP’de "çatı" pişmanlığı var mı ?
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
pişman değiliz. Doğru bir yerde
durduk ve siyasi parti olarak
demokratik tercih ortaya
koyduk. Sandıkta da
Ekmeleddin İhsanoğlu’nun
destekledik" dedi.
HAYIRLI OLSUN
BBP Genel Başkanı Destici, 2014
Cumhurbaşkanlığı seçimi
sonuçlarını partisinin genel
merkezinde düzenlediği basın
toplantısında değerlendirdi.
Seçimlerin Türkiye için
hayırlara vesile olmasını
dileyen Destici, "Yeni seçilen
Cumhurbaşkanımız Sayın
Recep Tayyip Erdoğan’ı tebrik
ediyorum. Kendisi için de ailesi
için de camiası için de hayırlara
vesile olmasını temenni
ediyorum" dedi.
"BBP OLARAK KARARIMIZDAN
PİŞMAN DEĞİLİZ"
Destici, 2014 Cumhurbaşkanlığı
seçimlerinde Ekmeleddin
İhsanoğlu’nu destekleme
kararından asla pişman
olmadıklarını belirtti. Destici,
"Doğru bir yerde durduk ve
siyasi parti olarak demokratik
tercih ortaya koyduk, sandıkta
da Ekmeleddin İhsanoğlu’nun
destekledik. Netice millet bir
tercih yapmıştır. Katılım öyle ya
da böyle olmuştur. Bütün bu
eksikliklere rağmen sandıktan
çıkan milli iradeye saygılıyız,
milletin kararının başımızın
üstünde yeri vardır, milletin
seçtiklerine de saygılıyız.
Devletimiz, milletimiz ve Sayın
Recep Tayyip Erdoğan için
ailesi için hepimiz için hayırlısı
olsun. O bundan sonra hem
Türkiye Cumhuriyeti’nin hem de
hepimizin cumhurbaşkanıdır.
Herkesin de bu tavır içerisinde
olmasının doğru olduğunu
düşünüyorum" şeklinde
konuştu.
Cumhurbaşkanı adaylarından
Ekmeleddin İhsanoğlu’nu
destekleme kararını BBP
partisinin tüm organlarının bir
araya gelerek aldığına dikkat
çeken Destici, "İnançlı
olduğunu söyleyen adam elinde
bilgi, belge olmadan bütün
televizyon önünde çıkıp ’Yok
bunlar paralel yapının
etkisinde kaldılar, bunlar CHP
ile birlikte hareket ediyorlar’
şeklinde siyaset için
Erdoğan ile Cumhurbaşkanı Abdullah Gül
arasında kavga çıkarılmak istendiğini belirten Arınç, "Sayın
Cumhurbaşkanımız ile
Sayın Başbakanımızın
çevresindeki bazı kişilerin zaman zaman
gazetelere servis
ettikleri bir takım
duyumlar, iki isim
arasına girme çabalarından başka bir
şey değildir" dedi.
vicdansızlaşabilir mi? Esas
sorgulanması gerekenler
bunlar" dedi.
"CUMHURBAŞKANI GÜL’ÜN
VERECEĞİ RESEPSİYONA
KATILMAYACAĞIM"
Destici ayrıca, bugün
Cumhurbaşkanı Abdullah
Gül’ün, 28 Ağustos’ta görevi
bırakmadan vereceği veda
resepsiyonuna katılmayacağını
açıkladı.
Destici, Öncelikle Sayın
Cumhurbaşkanımıza nazik
davetleri için eşime ve tarafıma
gönderdiği davet için teşekkür
ediyorum. Ama şunu belirtmek
isterim ki bir önceki
resepsiyona da Ahmet Kaya’ya
ödül verdikleri için
katılmamıştık, protesto
etmiştik. Çünkü o kararın doğru
olmadığını düşünüyorum.
Bu akşamki resepsiyona da
Sayın Cumhurbaşkanımızın son
dönemlerde rahmetli Muhsin
Başkanımızın şahadet sürecine
olan ilgisizliğinden dolayı
konuyla ilgili görüşme
talebimize olumlu bir talep
vermediği için katılmayacağız"
diyerek sözlerini tamamladı.AA
İşte Erdoğan'ın aradığı 4 önemli şart
Erdoğan'ın cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra AK Parti'yi yönetecek
ve başbakanlık görevini üstlenecek isimde aranan özellikler netleşti.
aşbakan Tayyip Erdoğan'ın yakın
çevresindeki danışman
kadro ile arasının iyi ol-
B
madığı bilinen Başbakan
Yardımcısı Bülent Arınç,
danışmanlara fena patladı.
Başbakan Yardımcısı
Bülent Arınç, katıldığı
canlı yayında,
Cumhurbaşkanı Abdullah
Gül'ün yeniden AK Parti'ye dönmesi, Tayyip Er-
doğan ile Gül arasında
kavga beklentileri ile ilgili
çarpıcı açıklamalar yaptı.
Gül ve Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan’ın
çevresindeki bazı kişilerin
iki ismin arasını bozmaya
çalıştığını ifade eden
Arınç’ın “Yeni yetmelerin
kendilerine bir şeyler
evham ederek,
mevhum bazı
değerler üzerinden
‘aslında öyle olması
gerek, aslında böyle olması gerekir’ diye
hesaplar vermesi bizim
aramızda yıllardan beri
bozulmayan kardeşliği
zedeleyebilir” sözleri
dikkati çekti.CİHAN
T
Partisinin MKYK
toplantısına başkanlık
eden Erdoğan,
kendisinden sonra gelecek
isim için 3 dönem kuralı
üzerinden mesaj verdi.
Toplantıda MKYK
üyelerinden kimi
başbakan olarak
istediklerini yazılı olarak
zarf içinde isteyen
Erdoğan'ın, 'Biz değişimci
partiyiz, Türkiye'yi de
dönüştürüyoruz.
Dolayısıyla üç dönem
kuralından dönüş yok'
ifadelerini kullanması
dikkati çekti.
ERDOĞAN'IN İSTEDİĞİ
ÖZELLİKLER
'Genel Başkan ve
Başbakan aynı olmalı'
görüşünün ağırlık
kazandığı MKYK
toplantıda, kimin genel
başkan ve başbakan
olacağıyla ilgili kriterler
Erdoğan tarafından dile
getirildi.
AK Parti kulislerinden
edinilen bilgiye göre,
Erdoğan, partisinin başına
geçecek ve Başbakan
olacak adayla ilgili
kriterleri toplantıda kurul
üyelerine açıkladı.
Erdoğan, şu kriterleri
sıraladı:
- Partide ve kabinede
uyumlu bir çalışma
yürütecek
- Partiyi sevk ve idare
edebilecek
- 2015 genel seçimlerine
giderken AK Parti'yi
meydanlara taşıyacak
- Kucaklayıcı ve
bütünleştirici olacak.
CİHAN
CHP'yi sarsacak iddia, İkili bir araya geliyor
HP’nin bu iki eski “kurt”u,
C
CHP’nin son
Cumhurbaşkanlığı seçiminden
Odatv’nin haberine göre;
uzunca süredir “küs” durumda
olan CHP Eski Genel Başkanı
Deniz Baykal ile Eski Genel
Sekreter Önder Sav, son durumu
değerlendirmek üzere kısa süre
içinde bir araya gelecekler.
Parti yönetiminde yer
almamalarına rağmen, il
bazında delegeler üzerinde etkili
olan ikilinin, partiye müdahale
etme kararı aldıkları
söyleniyor.AA
CHP'de
ulusalcı
kanada en
sert tepki
"Gidin İşçi
Partisi’ne
ya da kendi
partinizi
kurun" sözleriyle İzmir
Milletvekili
Moroğlu’n dan geldi.
Aralarından Emine Ülker
Tarhan, Nur Serter,
Süheyl Batum ve Birgül
Ayman Güler’in de
olduğu milletvekilleri,
CHP Genel Başkanı Kemal
Kılıçadroğlu’nun istifasını
istedi.
Çatı adayın yüzde 58 ile
en yüksek oyu aldığı
İzmir’de milletvekillerini
istifa çağrılarına sert
çıktı. En sert tepki "Gidin
İşçi Partisi’ne ya da kendi
partinizi kurun" sözleriyle
İzmir Milletvekili Mustafa
Moroğlu’ndan geldi. Moroğlu ve diğer vekiller
görüşlerini şöyle aktardı:
Mustafa Moroğlu: Bugüne
kadar arkadaşların parti
yardımların artırılması, Gazze'de
kalıcı ateşkesin sağlanmasına
yönelik çabaların yoğunlaştırılması, İsrail'in saldırılarının önlenmesi ve Gazze'nin yeniden
inşaasını da içine alan 7 maddelik
eylem planı sunduklarını açıkladı.
AK Parti'nin son MKYK'sında
seçim analizi yapıldı. Devlet
Bahçeli'nin son mitingleri AK
Parti'ye oy verecek MHP'lileri
engelledi
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu,
İslam İşbirliği Teşkilatı
Genişletilmiş İcra Komitesi Toplantısı'na katılmak için geldiği Cidde'de gazetecilerin sorularını
cevapladı.
enel merkezde yapılan
toplantıda, öncelikle seçim
G
analizi yapıldı. Başbakan Recep
İsrail'in Gazze'deki saldırıları
yoğunlaştığı günlerde Türkiye'nin
çok geniş kapsamlı bir inisiyatif
başlatığını dile getiren Davutoğlu,
Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik
Konseyi, BM İnsan Hakları Konseyi'nin acil toplantıya çağrılması
yanında İİT Genişletilmiş İcra
Komitesi toplantısı için acil çağrıda
bulunduklarını hatırlattı.
Erdoğan’a verilen oyun beklenenden
düşük olması, sandığa gitmeyen AK
Parti seçmeni ile son dakikada
Erdoğan’a oy vermekten vazgeçen
MHP seçmenine bağlandı.
ahlakına, kültürüne disipliline yola çıktığı insanların yoldaşlık, arkadaşlık
vefa duygusu içinde
hareket etmedikleri
davranış biçimi yeni
değil.
Bu arkadaşlar partinin
yetkili organlarındaysalar
genel başkanla iyiler ama
başka arkadaşlara görev
verilirse muhalifler. Bu
ikiyüzlülüğün dik
alasıdır.
Kılıçdaroğlu partinin
gövdesini koruyarak sağdan soldan isimler aldı.
Bunlar parti sözcüsü,
grup başkanvekili oldular.
Bu ihanettir. Türkiye’nin
çıkarı için büyük bir
uzlaşı sağlayarak aday
çıkarıldı ama onun
başarısız olması için el-
MHP Genel Başkanı Devlet
Bahçeli’nin son hafta meydanlara
inerek yürüttüğü kampanyanın da
MHP seçmeninden gelecek oyun
azalmasına neden olduğu ifade
edildi.
AK PARTİ'DE ÖZELEŞTİRİ: İYİ
ORGANİZE OLAMADIK
Örgütün seçimlerde iyi organize
edilememesi de diğer faktör olarak
dile getirildi. CİHAN
Davutolu, bir önceki toplantının
haziranda yapıldığını hatırlatarak,
bugünkü toplantıda son
gelişmeleri gözden geçirdiklerini
dile getirdi.
"Burada her şeyden önce bir
dayanışma sergilendi. Sergilenmesi
zaruri olan bir dayanışma"
ifadesini kullanan Davutoğlu,
toplantıda yaptığı konuşmada
sadece sözlerle değil gerçekte ve fiiliyatta da herkesin Gazze'nin
yanında olması, Filistin'in haklarını desteklemek konusunda
hiçbir tereddüte mahal bırakmadan açık bir tutum sergilenmesi
gerektiği vurgusunda bulunduğunu aktardı.
Türkiye'nin toplantıda 7 maddelik
ortak eylem planı teklifinde bulunduğunu açıklayan Davutoğlu,
"Eylem planının birinci adımı
bütün ülkelerin elindeki bütün
imkanlarla Gazze'nin yanında insani yardımda bulunması" diye
konuştu.
İnsani ateşkes sürerken bütün
İslam ülkelerini süratle Gazze'ye
dönük insani yardım çalışmasını
yoğunlaştırmasını gerektiğine
dikkati çeken Davutoğlu,
Türkiye'nin konuyla ilgili faaliyetleri hakkında bilgi verdiğini ifade
etti.
Tedavi edilmek üzere dün 4 Filistinlinin Türkiye'ye getirildiğini,
bugün ise 40 yaralı Filistinlinin
daha getirilmesi için yoğun çaba
içinde olduklarını söyleyen Davutoğlu, yemek ihtiyacının yanı sıra
elektrik ve su konularında da da
yapılan çalışmaları anlattığını açıkladı.
Planının ikinci maddesinin
sürdürülebilir ateşkes olduğunu
ifade eden Davutoğlu, "sadece insani amaçla değil sürdürülebilir bir
ateşkes için ki bu ateşkesin mutlaka Gazze'deki ablukanın kaldırılmasını da içermesi gerektiğini"
söyledi.Davutoğlu, bu konuda İsrail'e yönelik uluslararası baskının
Kılıçdaroğlu'ndan
partililere veryansın
artırılması, uluslararası forumlarda
konunun dile getirilmesi gerektiğine de dikkati çektiklerini belirtti.
Dışişleri Bakanı Davutoğlu,
Gazze'nin altyapısının büyük bir
sarsıntı geçirdiğini ve Gazze'nin
yeniden inşaası ile ilgili bir uluslararası toplantı konusunda
öncülük etmesi ve bu konuda
bütün ülkelerin taahhütlerde bulunmasının planın
üçüncü maddesini oluşturduğunu dile getirdi.
Dördüncü madde ile ilgili olarak BM İnsan
Hakları Konseyi'nin
Gazze'ye düzenlenen
saldırıyla ilgili çok
önemli bir karar aldığını
hatırlatan Davutoğlu,
maddenin "Gazze'ye
dönük saldırılar
çerçevesinde işlenen
suçların incelenmesi
noktasında BM'nin
çalışmaların takip ve
lerinden ne gelirse yaptılar. Ahlaki mi bu? Ben
40 derece sıcakta mücadele edeceğim. Bu
hanımfendiler, beyefendiler oturacak, seçim
biter bitmez ’istediğimiz
oldu artık genel başkanla
hesaplaşmanın zamanıdır’ diyerek ölü seviciliğe soyunacaklar.
Kurultay isteyebilirler
ama bu basın toplantısıyla istenmez. Yeterli
imzayı bulursan kurultay
toplanır. Üç kişi istedi
diye olmaz.
Hangi ahlak bunu kabul
eder? Parti herkese göre
karar mı alacak? Ağaç
gölgesinde militanlık yapmak, meydan okumak
yok. İşçi Partisi’ne mi
gidecekler yeni bir parti
mi kuracaklar buyursunlar. Yolları açık olsun"AA
katkı hususunda İİT'nin öncü bir
rol oynaması" olduğunu
söyledi.Filistin Uzlaşı Hükümeti'ne
destek verilmesinin planın beşinci
maddesini oluşturduğunu dile getiren Davutoğlu, "Bu çok önemli"
diye konuştu. Filistin Başbakanı
Rami el-Hamdallah'la yaptıkları
görüşmede uzlaşı hükümetine
destek verilmesi konusunu detaylı
olarak ele aldıklarını söyledi.AA
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, istifa çağrısı yapan milletvekillerine rest
çekti: Bu toplantıyı yapanlar CHP’nin yakasından düşsünler.“Ortada büyük
hezimet var” diyen CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce’nin ardından
“ulusalcı kanat” olarak nitelendirilen grup adına konuşan Ankara Milletvekili Emine Ülker Tarhan, Kılıçdaroğlu’na seçmeni sorgulamaktan
vazgeçip genel başkanlıktan çekilme ve kurultaya gitme çağrısı yaptı.
Abdullah Gül bu sözlerle veda etti
eleştiriden ders çıkarmaya da çalıştım. Bu da
benim tabiatımda olan bir şey. Hem çalışmayıp hem partiyi suçlamak doğru değil. Eyvallah. Çalıştı, eleştirisini yapar; saygı
duyarım. Oturacaksın, hiçbir iş yapmayacaksın. Kabul edilemez.
Önümüzdeki süreçte hepsini göreceğiz. İmza
toplasınlar, kurultayı yapacağım. Zaten daha
önce söyledim; getirirsiniz kurultayı yaparız,
hiçbir tereddüdümüz yok. Ne kadar süre istiyorlarsa veririm. İllere bir telefon açsınlar
bakalım ne cevap alacaklar.”
İHSANOĞLU BEKLENTİNİN
ÇOK ÖTESİNDE PERFORMANS
SERGİLEDİ
“Çatı çöktü mü?” sorusuna yanıt veren Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: “Çatı niye çöksün?
Bir seçim vardı. Bunu çatı olarak adlandırmak
da yanlış, bu toplumsal uzlaşmaydı. Büyük
uzlaşmaydı. Demokrasi tarihine, uzlaşma
kültürüne yaptığımız en büyük katkıdır. Elimizden gelen desteği verdik. Kendisi de (Ekmeleddin İhsanoğlu) beklentinin çok ötesinde
performans gösterdi. Türk siyasetine yeni
üslup getirdi, hiçbir hakarete yanıt vermedi.”
bdullah Gül ile Recep
A
Tayyip Erdoğan seçimden
sonra ilk kez bir araya geldi.
Gül düzenlediği resepsiyonda
yaptığı veda konuşmasında
şu ifadeleri kullandı;
sonra, parti içindeki muhalefeti
yönlendirmek ve delege bazında
muhaliflere destek vermek
amacıyla “ateşkes” ilan etmiş
durumdalar.
"Biz demiştik" dedi.
ışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İslam İşbirliği TeşkiD
latı'na (İİT) Gazze'ye yönelik insani
Seçimlere katılım oranının düşük
olmasıyla ilgili yapılan saptamanın
ardından, sandığa gitmeyen
seçmenler arasında AK Partililerin
de olduğu belirtildi.
ürkiye'nin halk
oylaması ile seçilen ilk
Cumhurbaşkanı Tayyip
Erdoğan, kendisinden
sonra AK Parti ve
hükümeti yönetecek ismi
belirlemek için
çalışmalarını sürdürüyor.
HP’de çatı adaya sıcak
bakmayan ulusalcı
C
kanat, seçimin ardından
Davutoğlu'ndan İİT'ye 7 maddelik eylem planı
Bahçeli'den
AK Parti'ye
son dakika
golü
Bu rakamın yüzde 2-3 düzeyinde
olduğu ifade edilen toplantıda,
özellikle köylerine giden bağ ve
bahçede çalışan AK Partililerin
“Erdoğan ilk turda kazanacak zaten”
yaklaşımı nedeniyle oy kullanmaya
gitmediği yorumu yapıldı.
9
CHP'li vekil rest çekti! O partiye gidin
danışmanları ikili arasında kavga çıkarmaya çalıştığını söyledi
Arınç fena patladı:
Yeni yetmeler...
üyük Birlik Partisi (BBP)
B
Genel Başkanı Mustafa
Destici, "Kararımızdan asla
Gündem
Sayın seçilmiş
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve
diğer davetliler hepinize
geldiğiniz için çok teşekkür
ediyorum.
Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı
da canı gönülden tebrik
ediyorum.Her zaman
söylediğim gibi demokratik
hayat bir mükemmelleşme
sürecidir. Türkiye'de bugün
demokratik bir olgunluğa
erişmiş bulunmaktadır.
Ancak son günlerde başta
yakın çevremiz olmak üzere
insanlık düzeyine
yakışmayan çok ciddi siyasi
gerginliklerin ve silahlı
çatışmaların olduğunu
görüyoruz.
Önüzmüzdeki hafta sivil
toplum örgütleriyle bir araya
geleceğiz ve son olarak
hepinizi saygı ve sevgiyle
selamlayarak Allah'a emanet
ediyorum.
SALONDA GÖRÜŞTÜLER
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül
ve eşi Hayrünnisa Gül, uzun
zaman aldığı gerekçesi ile
resepsiyona katılanlar ile tek
tek el sıkışmak yerine
resepsiyonun yapılacağı
salonda görüştü.
KILIÇDAROĞLU VE
DEMİRTAŞ KATILMADI
Tüm devlet erkanının davet
edildiğinin öğrenildiği
resepsiyona, 12.
Cumhurbaşkanı seçilen
Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan, Genelkurmay
Başkanı Orgeneral Necdet
Özel, MHP Genel Başkanı
Devlet Bahçeli, MİT Müsteşarı
Hakan Fidan ve bakanlar
katıldı.
CHP Genel Başkanı Kemal
Kılıçdaroğlu ve Selahattin
Demirtaş'ın yoğun
programları nedeniyle
resepsiyona katılmadığı
öğrenildi.CİHAN
EN BÜYÜK YANLIŞTIR
ılıçdaroğlu, seçim sonuçlarının ardından
''Eve kapandı'' haberlerine ilişkin,
“Müsaade etsinler de seçimden sonra öğleye
kadar dinleneyim.
K
Genel merkeze gittim. AKP’nin içindeki
karışıklıklar dışarı yansımasın diye CHP’ye
yönelik böyle bir operasyon yapılıyor. Her zamanki çalışmalarımı sürdürüyorum. Gidebilirdim ama tatile bile gitmedim” ifadelerini
kullandı.
CHP'NİN YAKASINDAN DÜŞSÜNLER
“Ortada büyük hezimet var” diyen CHP Grup
Başkanvekili Muharrem İnce’nin ardından
“ulusalcı kanat” olarak nitelendirilen grup
adına konuşan Ankara Milletvekili Emine
Ülker Tarhan, Kılıçdaroğlu’na seçmeni sorgulamaktan vazgeçip genel başkanlıktan çekilme ve kurultaya gitme çağrısı yaptı.
Kılıçdaroğlu, bu yaklaşıma yönelik şu
ifadeleri kullandı;
''Partili olan önce genel başkanının ne
söylediğini bilir. Hiçbir yerde, ‘Bu bir
başarıdır’ diye bir tek cümlem dahi olmadı.
Bir televizyon programında bana sordular;
‘Bu işin başarı kıstası nedir?’ diye. Verdiğim
yanıt şu: ‘Ekmeleddin Bey seçilirse başarılı
oluruz, seçilmezse başarısız oluruz.’ Bu
toplantıyı yapanlar CHP’nin yakasından
düşsünler. Hem gidip seçimde çalışmayacaksın, yerinde oturacaksın; aday başarısız olsun
diye dua edeceksin. Sonra da kalkıp basın
toplantısı yapacaksın. Bunlar doğru değil. Bir
partili, önce partisinin aldığı karar
çerçevesinde gider çalışır, bunların hiçbiri
partili değil.”
BU KABUL EDİLEMEZ
Parti içinden gelen eleştiriye en fazla saygı
gösteren genel başkan olduğunu vurgulayan
CHP Lideri, “Eleştiri yerinde ve haklı olursa,
Kılıçdaroğlu, “Tekrar seçim olsa yine İhsanoğlu’nu aday gösterirdim dediniz. Bundan
sonra da benzer hamleleriniz olur mu? Sosyal
demokrat çizginiz değişir mi, bundan sonra
CHP’nin yönü ne olur?” sorusu üzerine şöyle
konuştu: “Yönümüz, programımız, ilkelerimiz
belli. Sorun algılama hatasında. Sosyal
demokrasiyi kişiye indirgemek. ‘O kişi olursa
olur, o olmazsa olmaz.’ Bu, en büyük yanlıştır. Partimiz, programımız belli. Hiçbir
zaman ‘Biz şu ilkelerden vazgeçtik’ demedik.
Kapımız bu ilkeleri benimseyen herkese açıktır. ‘Küçük olsun, benim olsun’ düşüncesinde
değiliz.”CİHAN
10
14 AĞUSTOS 2014
Basın-Kritik
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Yalçın İÇYER
Süleyman GÖKSU
Aavrupa sokaklarında-I Avrupa sokaklarında nebinle olmak
ne büyük şeref Allah’ın! Bahş ettiğin için sana şükürler olsun
Mü'minin niyeti amelinden hayırlıdır
“.....Seni kınayan ve sana ebter(ocağı
sönük) diyen kendisi ebterdir. (1)
02.03.06 sabah Ketviger str. C.& A
yokuşu. Hava dün yağan kardan dolayı
oldukça soğuk. Ben ve Enes adeta
donan ellerimizi ikide birde ağzımıza
götürüp üflüyoruz. Diyorum benim
elim alıştı artık pek üşümüyor. Sen
yenisin de ondan. Ben sabahtan beri
çalışıyorum. Sonra anladım ki ellerim
uyuşmuş. Standımızı kuruyoruz. Yaklaşık iki buçuk yıldan beri aynı gün
aynı yerde Rabbimi, Kitabını, Resulünü
ve dinini dostlarım ve talebelerimle
Avrupa caddelerinde anlatmak üzere…
Yirmi yıllık hayal ettiklerimin adım
adım gerçekleşmesi. İnsanlığın kurtuluş reçetesi ve insanlığın kurtarıcısı
Muhammed’in(s.a.v) mesajını insanlara
ulaştırmak. İnsanları önce kendi arzu
ve isteklerinin köleliğinden sonra insanlar tarafından köleleştiren insanları
yani sömürülen insanları hürriyetine
kavuşturmak. O’nu (s.a.v) anlatmak ne
büyük mutluluktur. O’nu karikatürize
iftiralarla karalayacaklarını sananlar ne
kadar yanıldıklarını bir bilseler. Akşam
Standı kaldırırken bir genç yaklaştı ve
sordu: “Bu işin resmi müsaadesini nasıl
yapıyorsunuz? Abi biz bu karikatür
meselesinden sonra Türkiye’de bir
kitabı Almancaya tercüme ettik. On bin
adet bastırdık. Ve bedava dağıtıyoruz.
Size verelim siz de burada hediye edin.
Resulullah’ı karikatürlerle küçük
düşüreceğini sananlar bu ve benzeri
olayları işitseydiler. Ne yaptık? Baltayla
ayağımızı vurduk, diyeceklerdi.” Rabbimiz öyle buyuruyor:” Onlar isterler ki
Allah’ın nurunu ağızları ile söndürsünler. Allah(c.c) onlar istemese de nurunu
tamamlayacaktır.” Sabah soğuğu, dün
kar yağmıştı. Bugün güneş var. Standın
demirlerini kuruyoruz. Her zaman
olduğu gibi polisler yoklamak için bir
geldiler bir de geçtiler. Biz devam ediyoruz ve kurduk. Bir bayan yaklaştı.
Sakin bir şekilde soru sordu. Başta bir
şeyler öğrenmek istediğini sanmıştım.
Sonra öğrendim ki bize acımış. Soğuk
havada yalnız olduğumu görmüş.
Oğlum Enes gittiği için yalnızdım. Beni
yalnız bırakmamak ve meşgul edip
soğuğu unutmamı istemiş ve bana yaklaşmış. Demek ki iyi niyetli bir insan.
Ona bazı kitapçıklar hediye ettim. Gitti
ikinci sefer tekrar geldi gelişinin sebebi
bana acımakmış. Ama hayretle sorular
sordu. Çok rahat ve samimi bir hanım.
Ona Standa mealini astığımız bir ayeti
okuttum. “İnsanlar tek bir ümmetti...”
ayetteki “GEMEİNSCHAFT(Tek ümmet)
kelimesi çok hoşuna gitti. Ve bana enteresan sorular sordu. Cevaplarımı
mümkün oldukça Kur’an’dan verdim,
çok ilgi gösterdi. Bir ara bir arkadaş
geldi selamlaştık. Tabii ona cevap veriyordum. Arkadaş beklemek durumunda
kaldı. Çok üzüldü bayan. Bana kızmasın. Kalbini bırakmasın. Kardeş
bekleyemedi. Gitti daha çok üzüldü.
Ben sebep oldum. Sen onunla konuşmadın. Kendi kendime, Sübhanellah!
Fıtrat ne güzeldir. Bayanın fıtratının
bazı yönlerden bozulmadığını görmek
mümkün oluyordu. Aldıklarını mutlaka
okuyacağını söyleyerek güler yüzlü
çekip giderken tekrar geleceğini
söyledi. Onunla standımız hoş başladı.
Yoğun ziyaret olmadı. Ama gelen insanların çoğu güzel insanlardı. Hele kaybettiğimiz gençler... Kızlar ve erkekler.
Çok büyük ilgi gösterdiler. O gençler...
Onlara ulaşmanın sevdası hep içimde
yaşayıp durmakatdır. Kimi soru
soruyor. Kimi bizi ve stanttaki kitapları
gördüğünde hayret ediyor. “Aaaa! Bu da
var mı? Kur’an İslam burada” der gibi
bize yaklaşıyorlar. Bir iki genç kız
hayretle Kur’an’na dokunuyor. Fiyatını
soruyor. Hayret ediyorum. Kendi
kendime soruyorum. Acaba bu gençler
hangi ülkeden? Tabii kendi ülkelerinin
anlaşılmaması için hayli caba gösteriyorlar.. Ama biraz sonra tanıyoruz onları. Mağripli, Tunuslu, Lübnanlı,
Mısırlı, İranlı, Türkiyeli..... Bir ahhhh!
çekiyorum. Bizim yapmamız gereken
daha çok işler var. Yukarda anlattığım
hanımla konuşurken bizi dinleyen bir
bayan dikkatimi çekti. Söylediklerimi
tasdik edercesine… O gittikten sonra
ona yöneldim. Konuşmamızın ilerleyen
bölümünde “Bir Müslüman’la
evlendiğini, daha sonra onu bırakıp
genç ve kendi akrabasından veya
tanıdıklarından birsi ile evlendiğini
onun da onu terk ettiğini” söyledi. Tabii
onun İslam’ı da yaşamadığını söyledi.
Onunla epey konuştuk. Alman bayana
İslam’ın anlamını sormuştu. Ben de kök
anlamı ile “selim” kelimesinin anlamını açıkladım. Barış, kurtuluş ve
emniyet anlamına geldiğini anlattım.
İlk kez işitiyormuş gibi hayret etti.
Aslında o da Müslüman’dı. Ama sadece
Müslüman olduğunu biliyordu. O
bayan gittikten sonra onunla konuşmaya devam ettik. Bir Türkiyeli ile
evlenmiş. Ama sonra adam yirmi
yaşında birisi ile evlenmiş ve oğlunu da
alıp gitmiş. Bir daha görüştürmemiş.
Kadıncağız ruh hastasına dönüşmüş.
Ona bir soru sordum:
- Kur’an’da en büyük günah nedir?
- Adam öldürmek, dedi.
- Hayır, dedim.
- En büyük günah adaletsizlik ve
zulümdür, dedim. Hayret etti. Dedim
zalim olan sınırları tanımaz. Hak ve
hukuk dinlemez. Ve diğer tüm haksızlıkları yapar. Biraz duraksadı ve başını
sallayıp “doğru” dedi.
Biraz daha konuştuk: Beyinin İslam’ı
yaşamadığını söyledi. Dedim yaşasaydı
sana onu yapmazdı. “Doğru” dedi ve
ayrıldı. Bugün yardıma fazla gelen olmadı. Hava oldukça soğuk. Bekliyoruz.
stantta hep dil sorunu oluyor. Ah şu Almancayı daha iyi bilseydim diyorum.
Haksızlık ve zulüm olmazsa son
dönemlerde dil öğrenmek için alınan
kararlara katılacağım. Son zamanlarda
Almanya’nın hemen hemen tüm
suçları, onların “yabancı” dedikleri insanlara yükleyerek adeta bir baskı aracı
haline getirdikten sonra da sürekli
yasalar çıkarmalarıdır. Bunun başında,
okul öncesinden tutun buraya gelen
damat ve gelinlere kadar her Almanya’ya gelenlerin Almanca dilini
öğrenme zorunluluğu getirmeleridir. Bir
davetçi olarak içinde bulunduğum
toplumun dilini yeterince bilmemek
çok acı bir olay. Nitekim bir genç Almanla karikatür konusunu konuştuk.
Ona dedim İslam’da Resulullah’ın
resminin yasak olmadığına dair bir şey
yok. Ama buna rağmen yapılması
yasaktır. Kendisi ressam olduğu için
olaya o açıdan bakıyor. Dedim biz de
Allah’tan yüce bir güç yoktur. Şayet
Peygamberin resmi yapılsaydı belki
Müslümanlar onun heykeline veya
resmine karşı ibadet edebilirlerdi.
Onun için yasaklanmıştır. O bizim en
sevdiğimiz ve uğruna her türlü fedakârlığı yapacağımız kişi olmasına rağmen
o insandır. Hayret etti. Ama ben ona
istediğim detayda izahat yapamadım.
Bunun için bir Müslüman gittiği yerde
dinine faydalı olmak istiyorsa önce
oranın dilini çok iyi öğrenmelidir.
(Devam edecek)
R
esûlullâh Efendimiz
(s.a.v.) bir gün
Ashâbına: "Mü'min kimdir
bilir misiniz?" buyurdular.
"Allâh ve Resûlü en iyisini
bilir." dediler. Resûlullâh
Efendimiz (s.a.v.) şöyle
buyurdu:
"Mü'min, Allâhü Teâlâ'nın
hoşuna giden şeylerle kulaklarını doldurmadıkça
ölmeyen kimsedir.
Eğer bir kul Allâh'dan korksa yetmiş demirden kapısı
olan yetmiş hücrenin içindeki bir hücrede bulunsa,
Allah ona amelinin elbisesini giydirir.
Hatta öyle ki insanlar onun
iyiliklerini konuşurlar ve
yaptığından fazlasını da
söylerler."
Ashâb-ı Kirâm "Nasıl fazlasını söylerler" dedi. Şöyle
buyurdu: "Çünkü Allâh'tan
korkan, gücü yetmiş olsaydı,
elbette daha fazla güzel
amel işleyecekti. Bundan
dolayı Allâh da onun
amelini artırır.
cevap verdi: "Zira mü'minin
niyetinde onu bozacak, sevabını giderecek riya bulunmaz."
Amel aşikârdır, niyet ise
gizli bir ameldir. Gizli
amellere mükâfât kat kat
verilir.
Kâfir de böyledir. İnsanlar
onun kötü amelini
konuşurlar ve yaptığından
fazlasını da söylerler.
Eğer onun gücü yetseydi elbette daha çok kötü amel
işlerdi."
Amel; âzâların Allâhü
Teâlâ'ya yönelmesi, gayret
etmesidir. Niyet ise kalbin
Allâhü Teâlâ'ya yönelmesi
ve zikretmesidir.
Resûlullâh Efendimiz
(s.a.v.): "Mü'minin niyeti
amelinden daha hayırlıdır."
buyurdular. (Beyhakî, Şuabü
'l-imân)
Kalbin Allâhü Teâlâ'ya
yönelmesi zikr-i hafî (gizli
zikir) iledir.
Bir adam: "Yâ Resûlallâh!
Amellerin en faziletlisi
hangisidir" diye sordu,
"Sâdık niyettir" buyurdular.
İbn-i Cüreyc rahimehullâh,
"Mü'minin niyeti amelinden
niçin hayırlıdır" diye Hz.
Atâ'ya sordu. O da şöyle
Ayet-i Celîle'de -meâlenşöyle buyuruldu "...Hoş bir
ağaç gibi ki kökü sâbit, dalı
semâda."
(İbrâhîm sûresi, âyet 24)
Ağacın kökü kalpteki
îmândır. Semâya uzanan
dalları kalbdeki niyet,
meyvesi de amellerdir.
Kiralık otomobille gelip hırsızlık yaptılar
stanbul'dan otomobil kiİşüpheli,
ralayıp Bursa'ya gelen 3
burada buluştukları
arkadaşlarıyla iddiaya göre
girdikleri evlerden cep telefonu
ve para çaldı.
Sorgularından sonra adliyeye
sevk edilen şüphelilerden 2'si
tutuklandı, 2'si tutuksuz
yargılanmak üzere serbest
bırakıldı. Merkez Nilüfer ilçesi
Demirci Mahallesi'nde K.M.'ye
ait bir evin penceresinden giren
hırsızlar bir cep telefonu çaldı.
Uyanması üzerine pencereden
atlayıp kaçan şüphelileri gören
ev sahibi K.M., plakasını aldığı
aracı polise bildirdi. Bölgede
devriye gezen ekipler, kovalamacanın ardından otomobili
Üçevler Mahallesi'nde ara
sokakta durdurdu. Aracın
içinde bulunan Erkan A. (25),
Fuat K. (25), İ.S. (26) ve M.Ş. (27)
gözaltına alındı.
Emniyet Müdürlüğü Asayiş
Şube Müdürlüğü Hırsızlık Büro
Amirliği'ne getirilen şüphelilerden E.A., F.K. ve İ.S.'nin İstanbul'dan kiraladıkları otomobille
Bursa'ya gelip burada bulunan
arkadaşları M.Ş. ile birlikte
gündüz tespit ettikleri yerlere
gece girmek için çalışma yaptıkları belirlendi. Şüphelilerin iki
ayrı evden iki cep telefonu ile
500 lira para çaldıkları belirlendi. Asayiş Şube Müdürlüğü'nde sorgulamaları
tamamlanan şüpheliler adliy-
eye götürülürken, Emniyet
Müdürlüğü önünden geçen
yaşlı bir kadın "Ah be evladım
niye hırsızlık yaptınız, yaktınız
kendinizi" dedi. Bunun üzerine
şüphelilerden E.A. "İş var da
biz mi çalışmıyoruz teyze" diye
cevap verdi. Mahkemeye
çıkarılan şüphelilerden E.A. ve
F.K. tutuklanırken, İ.S. ve M.Ş.
tutuksuz yargılanmak üzere
serbest bırakıldı.
AA
Minibüse binmek isterken
ayağı mazgala sıkıştı
Üçüz bebek babasının maaşı
mama ve bez ücretini karşılayamıyor
Ataşehir'de,
otoyol
kenarında
minibüse
binmek
isteyen
genç
kızın
ayağı,
kırık
mazgalın
arasına
sıkıştı.
On dört yıl sonra tüp bebek yöntemiyle üçüz çocuk sahibi olan çift, tek maaşla üçüzlere bakmakta zorlanıyor.
enç kızın ayağı, itfaiye
G
tarafından kurtarıldı. Kırık
mazgalın kaldırım taşıyla kapatılması dikkat çekti. Olay, E-5
karayolu Bostancı Köprüsü altında meydana geldi.
Ayşe Merve Sungur'un (24),
minibüse binmek için hamle
yaptığı sırada bacağı kırık mazgal demirlerinin arasına girdi.
Sungur, kendi çabası ile bacağını kurtaramayınca
yardımına vatandaşlar koştu.
Vatandaşlar da genç kızı
sıkıştığı yerden çıkartamayınca
olay yerine itfaiye ekipleri
çağrıldı.
Yarım saat süren çalışmanın
ardından Sungur'un bacağı kurtarıldı. Sungur, ambülansla hastaneye kaldırıldı. Bu arada, kırık
mazgalın üzerinin kaldırım taşı
ile kapatılması dikkat çekti.
CİHAN
ntalya'nın Manavgat ilçesi Sarılar
A
Mahallesi'nde yaşayan Salih(36)Sevda(30) Solak çifti, 14 yıl sonra
üçüz çocuk sahibi olmanın sevincini
yaşıyor.
Daha önce iki defa düşük yapan anne
Sevda Solak, 48 gün önce üçüz çocuk
sahibi olduğu için mutlu olduğunu,
tek sıkıntılarının bebek maması ve
bebek masraflarının yüksek olması
olduğunu söyledi. Manavgat Side'de
bir otelde aşçı olarak çalıştığını belirten baba Salih Solak, ikinci tüp
bebek denemesinde üçüz çocuk
sahibi olduklarını söyledi.
Tüp bebekle çocuk sahibi olmada
toplamda 40 bin liraya yakın masraf
ettiklerini belirten Solak, 48 gün önce
bin 900 gram halinde dünyaya gelen
ikisi kız, biri erkek çocuklarına
Mehmet Emir,
Fatma Yaren ve
Cemre ismini
verdiklerini söyledi. Eşinin tüp bebek
yöntemiyle dördüz hamile kaldığını
bir bebeğin anne karnında öldüğünü
belirten Solak, "Üçüzler 34 haftalık
olarak dünyaya geldi. Bir bebek de
anne karnında öldü. Bir bebeğimizde
ölmeseydi dördüz bebeğimiz olacaktı.
Üçüzler doğumdan sonra gelişmesi
için 24 gün küvezde kaldı. Allah'a çok
şükür üç çocuğumuzun üçü de
sağlıklı. Hiç birinin sıkıntısı ve hayati
tehlikesi yok. Bugün dünyaya geleli
48 gün oldular. " diye konuştu.
Manavgat'ta bir otelde aylık bin 600
liraya aşçı olarak çalıştığını belirten
Solak, kardeşinin ve akrabalarının
yardımıyla üçüzlerin ihtiyacını
karşılayabildiğini kaydetti. Solak,
"Aldığımı maaş bin 600 lira, üçüz-
,
gören çocuklar
rını bağırırken k polise haber
la
şu
m
ko
lkokilitleyere
ki dairesinin ba
balkon kapısını gelen polis, Orhan
ursa’da, 6. katta nun balkonuna
ne
ri
ye
y
su
ns istedi.
verdi. Ola
nundan komşu elik oldu. Şahsı,
ası için ambula e
ılm
ar
rt
ku
an
in
st
ha
C.’n
rinc
düşen bir kişi
lkonun2 sağlık ekiple
tan alt katın ba ardı.
Yaralı şahıs, 11 dirilerek hastaneye
yere çakılmak
rt
in
leri ku
güçlükle aşağı
rüldüğü
daki çamaşır ip angazi ilçesi
mbulansa götü ’ye bazı
A
sm
i.
O
ild
z
ed
ke
er
vk
m
se
Olay,
eyOrhan C.
esi üzerinde m
acıdan bağıran . Komşusunu
da
ra
sı
Gazcılar Cadd
i gösterdi
tlı binanın 6.
yen 15
komşuları tepk
dana geldi. 7 ka Orhan C.(36),
ve kapıyı kilitle ı
n
re
gö
n
ya
da
on
lk
ar
ba
nl
na
şa
katında yaşa
nehan A., ya
duğu sırada de
ardayay
yaşındaki Met
is
lg
bi
balkonda otur üşmeye
,
m
di
D
lattı: "Evdey
ti.
an
et
e
yb
yl
m
ka
şö
yı
ni
ka
si
ge
a başladı. Ba
bir alt katın
dım. Bağırmay lağımı dayadım.
başlayan şahıs, maşır iplerine
ku
ya
pı
ça
dedim, ka
ini aşağı
balkonundaki a düştü. Kurtulm dedim, kend rdeşimi
yı
ka
çı
on
a
lk
on
ba
lk
Ba
Ka
.
ım
takılarak,
kt
re
çı
kapıyı
n kolu demirle
attı, kilitledim mşuya geçtim. Üst kat
maya çalışırke Orhan C.’nin
ko
n
ya
n
ak
la
ar
rı
al
de
den bir sürü
i
sıkışarak kı
de bulunan ik
du ama gelip gi
ev
uz
e
m
in
şu
er
m
üz
CİHAN
ı
ko
ıs
bağırt
."
rku yaşadı.
insan oluyordu
çocuk büyük ko balkonda
ve
Balkona koşan
Altıncı kattan düşen şahıs, çamaşır ipleri
B
sayesinde yere çakılmaktan kurtuldu
lerin aylık masrafı bin 500 lira. Evim
kira ve aylık 400 lira kira parası veriyorum. Bebek mamaları çok pahalı.
Çocuk maması ve bebek bezi maddi
sıkıntı oluşturuyor. Kardeşimin
yardımıyla üçüzlerin yardımı gidermeye çalışıyorum.
Hayırseverlerden üçüzlerin maması
ve bebek bezleri hususunda yardım
bekliyorum. Üçüzlerin aylık masrafı
bin 500 lira. Biz üçüzlere elbise
hediyesi getirenlere mama ve bebek
bezi almalarını öneriyoruz." diye
konuştu.
Anne Sevda Solak, 14 yıl sonra anne
olmanın mutluluğunu yaşadığı için
Allah'a şükrettiğini söyledi. Tek
sıkıntılarının bebek maması ve bebek
masraflarının yüksek olması
olduğunu belirten Solak, hayırseverlerden üçüzlerin mama ve bebek bezi
masrafına destek olmalarının kendilerini sevindireceğini kaydetti. CİHAN
Bakanlık binasında yangın paniği
İddialara göre girişinde bakanlığa bağlı Deniz ve İçsular
Düzenleme Genel Müdürlüğü
yazan bir binada yağ kazanı
alev aldı. Yangının büyümesi
üzerine olay yerine Beyoğlu ve
Fatih gruplarından itfaiye ekipleri sevk edildi.
eyoğlu Fındıklı'da Ulaştırma
B
Denizcilik ve Haberleşme
Bakanlığı'na ait bir binada
yangın çıktı. Ölen ya da
yaralananın olmadığı yangın
çevrede paniğe yol açtı. Olay,
Fındıklı'da limanının bulunduğu yerde gerçekleşti.
Yangın merdivenleri yardımıyla
alevler kontrol altına alındı. Boş
olduğu belirtilen binadan yükselen dumanlar çevredekileri
korkuttu. Yangının kontrol altına alınmasıyla liman ve
çevresinde hayat normale
döndü.
CİHAN
14 AĞUSTOS 2014
Eğitim
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
11
Kılıçaslan'da liseyi ingilizce
TÖDER, MEB’den istedi: Eğitim
okuyan öğrencilerin hedefi büyük
desteği koleje devam edene de verilsin
Tüm Özel Öğretim Kurumları Derneği (TÖDER) Milli Eğitim Bakanlığı (MEB)’in 2014-2015 eğitimöğretim yılında
özel okullar için verilecek eğitim öğretim teşvikinin özel
okullara devam eden öğrencilere de yapılmasını istedi.
T
ÖDER Başkanı İbrahim Taşel,
“ Bu uygulama şu anda
sadece devlet okullarından özel
okula geçmek isteyen öğrenciler
için geçerlidir.
Ancak bize velilerden gelen talep
bu uygulamanın özel okullara şu
anda devam eden öğrenciler için
de yapılmasıdır. Bundan sonraki
adımda bunun da gerçekleşeceğine inanıyoruz.
ayseri Özel Kılıçaslan
K
Lisesi’nde eğitimlerini
İngilizce alan öğrenciler,
Çocuğunu özel okula gönderen
veli zaten devletin "bir
öğrencinin devlete maliyeti kadar
olan" yükünü üstlenmiştir.
Yapılacak olan bu payın veliye
iadesidir.” dedi.
Taşel, yaptığı yazılı açıklamada
şunları söyledi: “ Özel Okullara
Eğitim Desteği, Türkiye'de Özel
Okullaşma oranın artırılması
konusunda önemli bir adımdır.
Çocuğunu özel okullara göndermek isteyen önemli bir kesim
bunu maddi imkansızlıkları nedeniyle yapamıyor.
Bu anlamda verilecek maddi
destek, velilerin de yapacakları
fedakarlıklarla özel okullara
yönelimi arttıracak.
Daha iyi bir eğitim almak her
çocuğun hakkı. Dünya'daki
bütün gelişmiş ülkeler eğitimde
kaliteyi artırmak için bu tür
katkılar yapar.
Ülkemizde de bu uygulamanın
başlamış olması özel okul sektörünü geliştirecek ve ülke
genelinde kaliteyi arttır.
Katkı payından dönüşüm
sürecinde açılacak olan Temel
Lise öğrencileri de yararlanabilecek. Bu da kuruluş aşamasında
bu okullar için önemli bir katkı
oluşturur.”
Taşel, “ Uygulama ilk olduğu için
bazı aksaklıklar olabilir. Özellikle
okullara öğrenci gönderilirken
sınıflarının yarısını doldurmuş
olma şartı sorun oluşturabilir.
Bütün velilerin bu desteğe
başvuru hakkının olması velileri
kayıt yaptırma konusunda beklemeye yöneltir ve okulda istenen
şartı sağlayamayabilir.
Ancak Özel okullarımızın ve
Bakanlığımızın gayretleriyle bunların giderilebileceğini düşünüyoruz. Bu konudaki görüşlerimizi
de TÖDER olarak genel müdürlüğümüzle paylaştık.” dedi.
AA
üniversite öğrenimlerini
yurt dışında yapmak istiyor.
üniversiteyi Türkiye’de
burslu okuma imkânı bulurken, dünyada da yaklaşık
5 bin üniversiteye sınavsız
kabul edilebiliyor.
Yüksek öğrenim sonunda
Türkiye’de hizmet edeceklerini dile getiren öğrenciler,
gittikleri ülkede kültür elçiliği yapacaklarını ifade
ediyor.
Kılıçaslan’da öğrenim gören
öğrencilerin büyük çoğunluğunun hedefinde ise yurt
dışında burslu okuyarak,
Kayseri’nin ve Türkiye’nin
kültür elçisi olabilmek var.
Özel Kılıçaslan Liseleri
bünyesinde açılan ve halen
45 öğrencinin eğitim aldığı
uluslararası IB World
School’da, Türk Dili ve Edebiyatı dışındaki bütün dersler İngilizce veriliyor.
Harvard, Stanford, Cambridge ya da Chicago State
üniversitelerinden birinde
burslu okumak için
çalıştığını ifade eden öğrencilerden Ertuğrul Yıldırım,
“Amerika’nın ya da İngiltere’nin birikimlerinden
faydalanarak üniversiteyi
orada okuyup ülkeme
dönecek ve bilim insanı
olarak Türkiye’ye hizmet
edeceğim. Yurt dışındaki
eğitimim esnasında da Kayseri’yi ve Türk insanını en
Ekonomi ve işletme gibi
ilave dersler de uluslararası
yeterlik belgesine sahip
öğretmenler tarafından veriliyor. IB World School’dan
mezun olan öğrenciler,
diploma puanlarına göre
iyi şekilde temsil ederek
kültür elçisi olacağım.”
dedi.
Okulun Ruandalı öğrencisi
Douglas ise adeta bir Kayseri aşığı, Douglas’ın hayalinde de üniversite eğitimi
ardından Türkiye’de özellikle de Kayseri’de yaşamak
var.
Özel Kılıçaslan Liseleri IB
World School Koordinatörü
Yılmaz Gürsakal, Kayseri’de
liseyi İngilizce okuyabilmenin büyük bir fırsat
olduğunu söyledi.
Bu yıl dokuzuncu sınıfa yeni
kaydedecekleri öğrencilerle
eğitim gören öğrenci
sayısının 60’ı geçeceğini belirten Gürsakal, “Bu sayı,
okulumuzun toplam öğrenci
sayısının yüzde 8’ine
karşılık geliyor. Bu da iyi bir
oran.” dedi.
CİHAN
D
Ü
N
K
Ü
Okul müdürlerine puanlama geliyor
Ç
Ö
Z
Ü
M
21-25 yıl arası müdürlük yapanların sayısı ise bin 76
olarak kayıtlara geçti. Bakanlık yıllarca aynı okulda görev
yapan ve verimliliği azalmış
yöneticileri değiştirmek üzere
de harekete geçti. Bu kapsamda MEB, ilçe milli eğitim
müdüründen öğrenci meclisi
başkanına kadar 10 kişilik
değerlendirme komisyonu kurarak müdürlere puan sistemi
Ç
E
N
G
E
L
B
U
L
M
A
C
A
illi Eğitim Bakanlığı
M
(MEB), yönetici atama
yönetmeliğinin yayımlanmasından sonra okul müdürleri, müdür baş yardımcıları ve
müdür yardımcılarının profilini çıkardı. Buna göre 26 yıl ve
üzeri aynı okulda müdür
olarak görev yapan 899
eğitimci olduğu tespit edildi.
uygulama kararı alındı. Değerlendirmeden en az 75 puan
alan okul müdürü görevine
devam edebilecek. Bakanlığın
hazırladığı Türkiye geneli okul
yöneticilerinin görev süresi raporunda ise şu ayrıntılar yer
aldı: Okul müdürü: 899 müdür
26 yıl
ve üzeri, bin 76 müdür 21-25 yıl
arası, 2 bin 506 müdür 16-20
yıl arası, bin 749 müdür 11-15
yıl, 4 bin 620 müdür 6-10 yıl,
14 bin 874 müdür ise 0-5 yıl
arasında aynı okulda görev
yapıyor. Müdür baş yardımcısı: 27 müdür baş yardımcısı
26 yıl ve üzeri, 76 baş
yardımcı 21-25 yıl, 253 baş
yardımcı 16-20 yıl, 641 baş
yardımcı 11-15 yıl, bin 51 baş
yardımcı 6-10 yıl, 3 bin 851
baş yardımcı ise 0-5 yıldır aynı
okulda görevinin başında bulunuyor. Müdür yardımcısı:
278 müdür yardımcısı 26 yıl ve
üzeri, bin 18 yardımcı 21-25
yıldır, 2 bin 541 yardımcı 16-20
yıldır, 4 bin 765 yardımcı 11-15
yıldır, 5 bin 25 yardımcı 6-10
yıldır, 28 bin 223 yardımcı ise
0-5 yıldır aynı okulda görevde.
AA
12
14 AĞUSTOS 2014
Sağlık
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Astım hastalarına uzmanından
havuz yerine deniz tavsiyesi
Daha fazla tıp daha iyi tıp değildir
Ahmet Rasim KÜÇÜKUSTA
aha fazla tahlil, MR, enD
doskopi, anjiyo, tomografi yaptırmanın; daha fazla aşı ve ilaç
kullanmanın; kanser taramalarının; check-up’ ların insanlara fayda yerine zarar verdiğini
gösteren araştırmaların sayısı
giderek artıyor.
Tıp literatürüne son senelerde adı
kalp krizi, felç, kanser, astım,
alerji, romatizma kadar sık geçen
iki “hastalık” girdi:
Bunlar, “overdiagnosis” yani “aşırı
teşhis” ve “overtreatment” yani
“aşırı tedavi”. Aşırı teşhis, bir
kişide onda ömrü boyunca bir
problem yaratmayacak olan bir
hastalığın teşhis edilmesi, aşırı tedavi ise bu hastalığın tedavisi anlamına geliyor.
Aşırı teşhis ve aşırı tedavi yapılanlar, tetkiklerle ve tedavilerle ilgili
çeşitli risklere maruz kalabiliyor,
bu yüzden hayatlarını kaybedebiliyorlar.
Bu, gereksiz olması yanında insanlara zarar da veren uygulamalar
aynı zamanda “milyarlarca liranın
da heba olmasına” yol açıyor.
Aşırı teşhis kongreleri başladı
Araştırmalar, overdiagnosis ve
overtreatment’ in her geçen gün
daha çok insana zarar vermeye
başladığını ortaya koyuyor. Overdiagnosis ve overtreatment’ i ele
alan kitaplar yazılıyor, kongreler
düzenleniyor (1, 2).
Kısa adı “BMJ” olan muteber tıp
dergisi British Medical Journal, bu
mevzuya dikkat çekmek için “Too
much Medicine” (Çok Fazla Tıp)
adıyla bir kampanya başlattı (3).
Daha fazla yapmak daha iyi yapmak değildir
İtalya’da da bizim de tüm dünyanın
da dikkatle takip etmesi gereken
“Fare di più non significa fare
meglio” yani“Daha fazla yapmak
daha iyi yapmak değildir” adında
bir “hareket” hızla taraftar buluyor
(4).
Slow Medicine (www.slowmedicine.it) tarafından başlatılan bu
kampanya doktorlar, diğer sağlık
profesyonelleri, hastalar ve vatandaşlarca yürütülüyor. Kampanyanın amacı, “ölçülü, saygılı ve
âdil tıp hizmetini” teşvik etmek.
Bugüne kadar dokuz liste yayınlandı ve birçok başka doktor ve
hemşire dernekleri de hastaneler
de bu kampanyaya katılıyor.
Projenin temel hedefi, masrafları
azaltmak amacıyla sağlık hizmetlerini “vesika ile dağıtmak” değil,
“sağlık profesyonelleri ve hastaların ortaklığında hastaların menfaatlerini korumak”.
az sıcaklarının etkisini
Y
sürdürdüğü günlerde
uzmanlar özellikle astım
hastalarının daha dikkatli
olması gerektiği konusunda
uyarılarda bulundu. Aşırı sıcak
ve nemin astım hastaları
üzerinde olumsuz etkisi
bulunduğu ve astım nöbetlerine
neden olabileceği ifade edildi.
Prof.Dr. Necla Songür, astım
hastalarının fiziksel aktiviteden
uzak kalmaları gerektiğini ve
sudaki klorün nefes darlığını
tetikleyebileceği uyarısını
paylaşarak havuz yerine denize
girilmesini tavsiye etti.
Doktorların, malpraktis suçlamalarına maruz kalmamak için
gereksiz olduklarını bilmelerine
rağmen hastalardan birçok test ve
tahlil istedikleri, ilaç yazdıkları dile
getiriliyor.
Medyanın da “daha fazla tetkik ve
tedavinin daha iyi olduğu” algısının oluşmasındaki rolüne
dikkat çekiliyor.
Projenin yürümesi için hem bilgi ve
eğitim veren doktor ve sağlık profesyonellerine hem de başta
pratisyen hekimler ve uzmanlar
arasındaki olmak üzere çeşitli
sağlık uygulayıcıları arasındaki
iletişimin artmasına ihtiyaç duyuluyor.
Gelelim neticeye
Ülkemizde de aşırı tetkik, aşırı
teşhis ve aşırı tedavinin boyutları
her geçen gün katlanarak artıyor
ama ne tıp âlemi ne de halk,
tehlikenin farkında olmadığı gibi
adeta alan râzı satan râzı.
Ü
Yaz aylarını yaşayan Türkiye’de
astım hastalarının dikkat
etmesi gereken unsurları
sıralayan Songür, “Astım
hastaları için ortamdaki
havanın en uygun nem miktarı
%30 ile 50 arasındadır ve
sıcaklıkların yükseldiği ve nem
oranının %60’ı geçtiği
durumlarda evden
çıkmamalıdır. Bulunulan
ortamlarda nem oranını
azaltmak amacıyla klimalar
tercih edilmelidir. Fakat klima
Prof. Dr. Necla Songür, yaz
aylarında astım hastalarının
dikkat etmesi gerekenler
hakkında bilgi verdi. Ailesinde
astım öyküsü bulunanlar başta
olmak üzere özellikle hava
kirliliğinin yoğun görüldüğü
bölgelerde yaşayan kişilerde de
astım ataklarının daha sık
görüldüğünü belirten Songür,
hastalığın akciğerler içindeki
Bir okuyucumdan aldığım şu eposta her şeyi çok güzel özetliyor:
“Ben 19 yaşında bir kızım, kalp
ağrısı, kalpte sıkışma nedeni ile
hastaneye gittim. Tomografi çekildi, alınan sonuçlara göre akciğerimde nodül tespit edildi. Sizce ne
yapmalıyım, teşekkür ederim…”
19 yaşında kalbi ağrıyan, kalbi
sıkışan bir genç kızdan tomografi
istemek “çok fazla tıbbın tâ kendisidir”. Meslekdaşlarımızı, halkı ve
idarecilerimizi uyarıyorum: “Daha
fazla tıp daha iyi tıp demek
değildir”.
ütün dünyada olduğu gibi
ülkemizde de ciddi bir halk
B
sağlığı sorunu olan astım, akciğerler içindeki bronşların
çeşitli uyaranların etkisiyle
yaygın olarak daralması
sonucu ortaya çıkar ve nefes
darlığı atakları ile seyreder.
bileğinde kırıklara yol açabilmesi.
Kırığa bağlı ciddi ve inatçı ağrılar
gelişebilir ve bu sorun yaşam
kalitesini ciddi boyutlarda düşürebiliyor. Ayrıca omurgada gelişen
volüm kaybı ve çökme kırıklarına
bağlı olarak boyumuz kısalıyor. Bu
da kamburluk gibi çok önemli bir
sorunu daha beraberinde getiriyor.
Daha da kötüsü osteoporoz özellikle yaşlılarda önemli, hatta ölümcül sonuçlara neden olabiliyor.
Oysa osteoporoz önlemler alındığı
takdirde gelişmesi engellenebilir ve
AA
tedavi edilebilir bir hastalık.
Astımlı hastalarda nefes darlığına yol açan nedenlerin
başında viral enfeksiyonlar ve
alerjenlere maruziyet gelmektedir. Bununla birlikte diğer
önemli risk faktörleri ise özellikle yaz aylarında sıcak hava
ve yüksek nem oranıdır. Özellikle aşırı sıcak hava ve solunum yollarında gelişen ani ısı
kaybı astım bulgularının başla-
masına yol açabilmektedir.
Ayrıca artan küresel ısınma,
polenlerin uzun süre atmosferde kalmasına neden olarak
astım ataklarını tetiklemektedir.
Astım hastaları için ortamdaki
havanın en uygun nem miktarı
%30 ile 50 arasındadır ve sıcaklıkların yükseldiği ve nem
oranının %60’ı geçtiği durumlarda evden çıkmamalıdır. Bulunulan ortamlarda nem
oranını azaltmak amacıyla klimalar tercih edilmelidir. Fakat
klima kullanırken de özellikle
hava aşırı derecede soğutulmamalı ve dış ortama göre
kademeli olarak sıcaklık
geçmelidir. Yaz aylarında tatil
amacıyla çok sıcak olmayan,
yüksek nem içermeyen ve
polenlerin yoğun olmadığı
yerler tercih edilmeli, kalınacak
mekânın halı kaplı olmamasına
dikkat edilmelidir. Tatil
süresince gerektiğinde
antialerjik yatak kılıfı gibi özel
eşyaların kullanımına devam
edilmelidir.”
HAVUZA DEĞİL, DENİZE GİRİN
Tatilci astım hastaları için
havuz yerine denizi öneren
Songür, “Özellikle ev dışı ortam
aktivitelerinin azaltılması ve
egzersizden kaçınmak gerekir.
Fiziksel aktivitenin tek başına
astım belirtilerini
tetikleyebileceği bilinmelidir.
“Sıcak hava ve nem maruziyeti
astım hastalarında, hastalığın
kontrolünü zorlaştırmakta ve
kurtarıcı ilaç kullanma ihtiyacı
artmaktadır. Bu nedenle yaz
aylarında acil servislere
başvuru sıklığı artış
yaşanmaktadır.
Yaz mevsimi boyunca astım
hastaları tedavilerini
aksatmamaları ve kurtarıcı
ilaçlarını mutlaka yanlarında
bulundurmaları gerekmektedir.
Astım bulgularını kontrol altına
almakta zorlanan hastaların
ilaç dozlarını yetersiz
olabileceği akla getirerek en
kısa sürede doktor ile temasa
Sıcak ve nemli hava astım nöbetini tetikliyor
Çay ve kahve kemiklerin düşmanı
lkemizde oldukça sık görülen
ve halk arasında “kemik erimesi” olarak bilinen osteoporoz,
kemik dokusundaki yoğunluğun
veya kitlenin azalması anlamına
geliyor ki bunun sonucunda kemikler daha zayıf ve kırılgan oluyor.
Üstelik hastalık sinsi sinsi gelişiyor
ve kemiklerin giderek güçsüzleşmesi hissedilmiyor. Tüm
dünyada kadınlarda 50 ve erkeklerde 70 yaş üstündeki her 5 kişiden
birinde ortaya çıkan osteoporoz
önemli bir hastalık. En ciddi komplikasyonu ise kalça, omurga ve el
bronşların çeşitli uyaranların
etkisiyle yaygın olarak
daralması sonucu ortaya
çıktığını ve nefes darlığı
atakları ile seyrettiğini anlattı.
Astımlı hastalarda nefes
darlığına yol açan nedenlerin
başında viral enfeksiyonlar ve
alerjenlere maruziyet
konusunun öne çıktığını
belirten Songür, sıcak ve nemli
havaların da astım krizlerinin
baş aktörleri arasında yer
aldığını hatırlattı.
kullanırken de
özellikle hava aşırı
derecede
soğutulmamalı ve
dış ortama göre
kademeli olarak
sıcaklık
ayarlanmalıdır.
Klima temizliğine
özellikle dikkat edilmelidir.”
dedi. Sıcak hava ve neme bağlı
olarak ev ortamında küf
mantarları oluşabileceğini, ev
tozu ve akarlarının artmasının
da benzer etki yapabileceğini
hatırlatan Songür, şöyle devam
etti:
Zorunlu aktivasyona
başlamadan önce hastalık
belirtililerini önlemek amacıyla
semptom giderici ilaçlar
kullanılabilir. Ayrıca
serinlemek amacıyla girilen
havuzlardaki klor, astım
hastalarında nefes darlığını
tetikleyebilmektedir. Hastalar
için en doğru seçim deniz
tatilleridir. Yüzmek ve tuzlu su
buharı solumanın tüm hava
yolları için doğal bir ilaç olduğu
unutulmamalıdır.
CİHAN
Ailesinde astım
öyküsü buluna
nlar başta
olmak üzere öze
llikle hava kirli
liğinin yoğun
görüldüğü bölg
elerde yaşayan
kişilerde de ast
atakları daha sı
ım
k görülüyor. M
emorial Şişli H
tanesi Göğüs H
asastalıkları Bölü
mü’nden Prof.
Necla Songür,
Dr.
yaz aylarında a
stım hastaların
dikkat etmesi g
ın
erekenler hakk
ında bilgi verdi.
ayarlanmalıdır. Klima
temizliğine özellikle
dikkat edilmelidir. Sıcak
hava ile birlikte artan nem
oranı ev ortamında küf
mantarlarının ve ev tozu
akarlarının artmasına
sebep olmaktadır. Sıcak
hava ve nem maruziyeti
astım hastalarında,
hastalığın kontrolünü zorlaştırmakta ve kurtarıcı ilaç kullanma ihtiyacı artmaktadır.
Bu nedenle yaz aylarında acil
servislere başvuru sıklığı artış
yaşanmaktadır. Yaz mevsimi
boyunca astım hastaları tedavilerini aksatmamaları ve kurtarıcı ilaçlarını mutlaka
yanlarında bulundurmaları
gerekmektedir.
Astım bulgularını kontrol altına
almakta zorlanan hastaların
ilaç dozlarını yetersiz olabileceği akla getirerek en kısa
sürede doktor ile temasa
geçmelidir. Yaz aylarında tatil
amacıyla çok sıcak olmayan,
yüksek nem içermeyen ve
polenlerin yoğun olmadığı yerler tercih edilmeli, kalınacak
mekanın halı kaplı olmamasına
dikkat edilmelidir. Tatil
süresince gerektiğinde antialerjik yatak kılıfı gibi özel
eşyaların kullanımına devam
edilmelidir.
Özellikle ev dışı ortam aktivitelerini azaltmaları ve egzersizden kaçınmaları gerekir.
Fiziksel aktivitenin tek başına
astım belirtilerini tetikleyebileceği bilinmelidir. Zorunlu aktivasyona başlamadan önce
hastalık belirtililerini önlemek
amacıyla semptom giderici
ilaçlar kullanılabilir.
Ayrıca serinlemek amacıyla girilen havuzlardaki klor, astım
hastalarında nefes darlığını
tetikleyebilmektedir. Hastalar
için en doğru seçim deniz tatilleridir. Yüzmek ve tuzlu su
buharı solumanın tüm hava
yolları için doğal bir ilaç
olduğu unutulmamalıdır. AA
Sıcaklıklar bu hafta mevsim ortalamasını 5 ila 7 derece aşacak. Özellikle Perşembe, Cuma ve Cumartesi çok sıcak geçecek, ısı çarpmalarına karşı tedbirli olunmalı. Sıcaklık batıda Pazar'dan itibaren düşecek.
İstanbul az bulutlu, nem oranı yüksek, sıcaklık 33 derece, Perşembe 34 dereceye çıkacak. Cuma ve Cumartesi nem
oranı biraz düşüyor. Ankara az bulutlu 33, Cuma ise 36 derece. İzmir bu hafta gölgede bile 36-37 derece, zayıf rüzgar
da fazla serinlik vermiyor. Bursa ve Adana 35 derece.Marmara'da Pazar'a kadar sıcak çarpması tehlikesi var, sıcaklık
34-35 derece, Perşembe ve Cuma ise 36-37 dereceye çıkacak.
Karadeniz'e yakın ilçelerde nem de yüksek olduğundan, poyraz bile serinlik vermeyecek. İç Anadolu'da hava güneşli,
30-33 dereceye çıkan sıcaklık, Cuma'ya doğru 35-36'ları görecek. Egeliler dikkat! Bu yazın en sıcak günleri yaşanacak,
gölgede Muğla 38, Denizli 39, Aydın 40 dereceye çıkıyor. Perşembe ise termometreler Manisa'dan, Denizli'ye kadar
olan kesimde 40-41 dereceye yükselecek.
Akdeniz'de güneş bol, Antalya'da sıcaklık 39 derece ancak nem oranı bugünlerde düşük seyrediyor. Mersin, İskenderun, Hatay tarafında ise yüksek nem bunaltıyor. Güneydoğu güneşli, Gaziantep 38, Diyarbakır 40 derece. Doğu
Anadolu'da sadece Kars, Ağrı ve Erzurum'da kısa bir süre yağmur olabilir, ama sıcaklık yüksek, Erzurum 30, Malatya
36 derece. Karadeniz'de sadece Rize ve Artvin'de kısa süreli yağmur var, kıyılarda sıcaklık 29 ila 30 derece. Cuma ve
Cumartesi Bolu, Karabük, Kastamonu boyunca sıcaklık 35'leri geçecek.
ANKARA
İS TAN BUL
Bugün
14 Ağustos Perşembe
35
Rüzgar
14
23
Bugün
14 Ağustos Perşembe
Nem
%63
35
Rüzgar
13
17
AN TAL YA
İZ MİR
Bugün
14 Ağustos Perşembe
Nem
% 76
38
Rüzgar
22
23
Bugün
14 Ağustos Perşembe
Nem
% 96
37
Rüzgar
20
23
Nem
% 72
14 AĞUSTOS 2014
Turizm
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
13
BAE'den gelen Arap
turistler çiçeklerle karşılandı
ntalya'ya Birleşik Arap Emirlikleri'nden gelen Arap turistler
A
karanfillerle karşılandı. Proje kapsamında BAE'den ilk 168 Arap turist
Antalya Manavgat'a ulaştı. Arap turistleri, karşılama töreninde Manavgat Ticaret ve Sanayi Odası'da
(MATSO) yer aldı.
Manavgat Ticaret ve Sanayi Odası
(MATSO) ve Batı Akdeniz Kalkınma
Ajansı (BAKA) geçtiğimiz aylarda
yaptığı işbirliği kapsamında zengin
ve nitelikli Arap turistleri Antalya ve
her yıl 4 milyon turistin tatil yaptığı
200 bin yatak kapasiteli Manavgat
destinasyonuna çekmek için
çalışma yaptı. Çalışma kapsamında
BAE'den 29 Temmuz itibaren Arap
turistler Antalya'ya gelmeye başladı.
Antalya'ya gelen Arap turistleri turizmden sorumlu Antalya Vali
Yardımcısı Recep Yüksel, Antalya İl
Kültür ve Turizm Müdürü İbrahim
Acar, Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı
(BAKA) Antalya Koordinatörü
Alaaddin Özyürek, MATSO Yönetim
Kurulu Üyeleri Şükrü Arslan, Murat
Oğuz Öncel ile Antalya Genç Girişimciler Kurulu Üyesi Ahmet Kurt,
Air Arabia Türkiye Müdürü Nüket
Angın ve acente temsilcileri
karşıladı.
yönelik çalışmalar kapsamında Air
Arabia ve BAKA arasındaki işbirliği
çerçevesinde, Antalya ile Dubai'ye
25 kilometre uzaklıktaki Sharjah
Emirliği arasındaki ilk uçuş gerçekleştirildi. Dubai'ye gitmek isteyenlerin Ankara, İstanbul üzerinden
değil, Antalya üzerinden de gidebilmesi büyük kolaylık." diye
konuştu.
Heyet Antalya'ya gelen turistlere hoş
geldiniz diyerek EXPO ANTALYA
2016 sembolü olan şakayık çiçeği ile
karanfil takdim etti. Vali Yardımcısı
Recep Yüksel, Antalya'da turizmin
çeşitlendirilmesi ve 12 aya yayılması
için Arap turistlerin bölgeye
gelmesini önemsediklerini söyledi.
Bölgede turizm çeşitlenmesi adına
BAE'den gelen turistleri önemsediklerini belirten Yüksel, "BAKA'nın 4
yıl önce başlattığı Körfez pazarına
Birleşik Arap Emirlikleri'nden Antalya'ya direk uçuşlar olmaması nedeniyle bir günde aktarmalı olarak
geldiğini hatırlatan Yüksel, direkler
uçuşların başlaması ile Arap turistlerin 3 saat 15 dakikada Antalya'ya
gelebileceğini kaydetti. Bölgeden
Antalya'ya haftada 3 gün uçak seferleri düzenleneceğini kaydeden Yüksel, önümüzdeki süreçte uçak
seferlerini artırılması ile Arap turist
sayısının daha artacağını ifade etti.
BAKA Antalya Koordinatörü
Alaaddin Özyürek'te yaptığı açıklamada, Körfez ülkelerinden Antalya'ya zengin ve nitelikli turist
çekmenin önündeki en büyük engellerden biri olarak belirlenen aktarmalı uçuş sorunu sektörün
aktörleriyle işbirliği içinde çözdüklerini söyledi. Bölgeye Arap turistlerin gelmesi için yaklaşık 2 yıldır
çalışma yürüttüklerini kaydeden
Özyürek, Air Arabia'nın Körfez’deki
geniş uçuş ağı sayesinde bağlantılı
uçuşlarla çevre ülkelerden de yolcuları Antalya’ya getireceğini kaydetti.
Özyürek, bu çalışmalarda en büyük
desteği veren kurumun Manavgat'ta
MATSO olduğunu dile getirdi.
MATSO Yönetim Kurulu üyesi Şükrü
Arslan, yaptığı açıklamada, Antalya'ya gelen 12 milyon turistin 4
milyonunun Manavgat ağırladığını
bölge destinasyonunda turizmin 12
aya yayılması için Arap turistlerin
ağırlanmasına özel önem verdiklerini söyledi. BAKA ile birlikte
birçok çalışmaya imza atmanın
sevinci yaşadıklarını belirten Arslan, Körfez ülkelerinden direk
uçuşların başlaması ile çalışmaların
meyvelerini almaya başladıklarını
kaydetti.
Arslan," Arap turistlerin özellikle
villa ve villa konsepti bulunan
oteller ile alternatif turizm alanlarına ilgi gösteriyor." dedi. MATSO
Yönetim Kurulu üyesi Murat Oğuz
Öncel'de Manavgat’ın kültürel ve
tarihi alanların yanı sıra ırmak, şelale, baraj gölgeleri, alternatif turizm
alanları ile Körfez ülkeleri turistleri
içinde uygun bir destinasyon
olduğunu söyledi. Direk uçuşlarla
gelen Arap turistlerin yüzde 30'unun
Manavgat'ı tercih ettiğini belirten
Öncel, bunun önümüzdeki günlerde
daha da artacağına inandıklarını
kaydetti.
CİHAN
or
üy
ür
ld
gü
nü
zü
yü
rin
ile
gc
in
ft
ra
r
tle
ris
Yerli ve yabancı tu
Kapadokya’nın ziyaretçi sayısı arttı
ünyaca ünlü Beşkonak Köprü Konya'da 45 gündür yaşayan rafting durgunluğu RaD
mazan Bayramı ile birlikte açıldı. Raftingciler, Köprülü Kanyon'da geçen yıl aynı
döneme göre kano ve rafting su sporları taleplerine göre yüzde 100 oranında artış
ürkiye'nin peribacaları, eşsiz güzellikteki vadileri, sıcak hava balonculuğu, yeraltı şehirleri ile ünlü turizm merkezlerinden Kapadokya
bölgesini ilk yedi ayda 1 milyon 479 bin 590 yerli ve yabancı turist ziyaret etti. Geçen yılın aynı döneminde ziyaretçi sayısı 1 milyon 409 bin
651 idi. Kapadokya’yı bu yıl Temmuz ayında 218 bin 177 turist, geçen yıl
aynı ayda ise 249 bin 061 kişi ziyaret etti. Nevşehir Kültür ve Turizm
Müdürlüğü yetkililerinden alınan bilgilere göre, Göreme Açık Hava
Müzesi başta olmak üzere Zelve, Mustafapaşa ve Açıksaray örenyeri,
Çavuşin, El Nazar, Karanlık, Gülşehir St. Jean Kilisesi, Nevşehir, Ürgüp
ve Hacıbektaş Veli Müzesi, Hacıbektaş Atatürk Evi, Özkonak, Tatlarin,
Kaymaklı ve Derinkuyu yer altı kentlerini geçen Temmuz ayında 74 bin
536’sı ücretli, 31 bin 804’ü ücretsiz, 80 bin 407’si seyahat acenteleri
aracılığıyla ve 31 bin 430’u da müze kartlı olmak üzere 218 bin 177 yerli
ve yabancı turist ziyaret etti. Kapadokya bölgesindeki en yüksek ziyaretçi sayısı Göreme Açık Hava Müzesi'nde gerçekleşti. Sadece temmuz ayında ilk Hristiyanlar tarafından tüf kayaya oyulu kilise, şapel ve
manastırların yer aldığı Göreme Açık Hava Müzesi’ni 77 bin 384 yerli ve
yabancı turist gezdi.
CİHAN
T
olduğunu belirtiyor. Beşkonak Karabük Turizmi Geliştirme Kooperatifi Başkanı Refik Armağan, yaptığı açıklamada, 45 gündür süre durgunluğun, Ramazan Bayramı'nın ilk
gününden itibaren yerini hareketliliğe bıraktığını söyledi. 1 Ağustos'tan itibaren Türk rafting turizminin kalbi olan Köprülü Kanyon'da rafting su sporunun altın dönemi yaşadığını
belirten Armağan, bu canlılığın eylül ayını sonuna kadar sürmesi halinde toplamda geçen
yıla göre yüzde 20'lik bir artış olacağını tahmin ettiklerini kaydetti. Beşkonak Köprülü
Kanyon'da son 10 yıl içinde ortalama 850 bin ile 1 milyon arasında yerli ve yabancı turistin
rafting yaptığını belirten Armağan, bununda ülke ekonomisine yıllık 20 milyon Euro katkı
sağladığını söyledi. Bölgede 40 raftingcinin su sporu yaptırdığını belirten Armağan şunları söyledi:45 gündür bölgede yaşanan durgunluk yerini Ramazan Bayramı ile bir anda
yoğunluğuna bıraktı. Yerli ve yabancı turist yoğunluğu yüzde 50 oranlarında. Bu canlılığın eylül ayı sonuna kadar süreceğine inanıyoruz. Raftingciler tam dolulukla çalışıyor.
Bu canlılık sürmesi halinde bölgeye gelen turist sayısında geçen yıla göre yüzde 15'lik bir
artışla 1 milyon 150 bine ulaşacağına tahmin ediyoruz. gurbetçilerde bu sene raftinge
yoğun ilgi gösterdi. Yerli turizm ise çok iyi durumda. Son 10 gündür raftingde altın
çağımızı yaşıyoruz desek yalan olmaz. " dedi.
CİHAN
Bursa, UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girmese 53 yıl bekleyecekti Silifke'de sütunlu caddelere ait dükkanlar keşfedildi
Şubesi toplantı salonunda gerçekleşen
Bursa
toplantıya; akademik oda temsilcileri,
ve Cumalıkızık:
Bursa alan başkanlığı UNESCO
çalışma grubu üyeleri ile oda üyesi çok
Osmanlı İmparatorsayıda mimar katıldı. Sürece ilişkin
luğu’nun Doğuşu isimli
bir sunum yapan Prof. Dr. Neslihan
dosya ile Bursa’nın UNTürkün Dostoğlu, Bursa Büyükşehir
ESCO Dünya Miras Liste- Belediyesi bünyesinde kurulan Bursa
si’ne girmesini sağlayan Alan Başkanlığı ekibi tarafından
hazırlanan ve UNESCO Dünya Miras
ekibin Başkanı Prof. Dr.
Listesi’ne girme başarısı gösteren
Neslihan Türkün Dostoğlu, ‘Bursa ve Cumalıkızık: Osmanlı İmparatorluğu’nun Doğuşu’ dosyası ve
“Bursa’nın, UNESCO
çalışmalar hakkında bilgi verdi.
Dünya Mirası Listesi’ne
girmesi bizi çok
sevindirdi.
Ç
ünkü Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan yapılan bildiriye göre,
eğer bu yıl Bursa listeye giremeseydi
ancak 53 yıl sonra başvuru tekrar
yapılabilecekti.” dedi. Mimarlar Odası
Bursa Şubesi, UNESCO Dünya Miras
Listesi’ne girme başarısı gösteren
‘Bursa ve Cumalıkızık: Osmanlı İmparatorluğu’nun Doğuşu’ başlıklı
dosyasını masaya yatırdı. Bursa
Akademik Odalar Birliği (BAOB) yerleşkesindeki Mimarlar Odası Bursa
EĞER BU YIL LİSTEYE GİRMESE 53 YIL
BEKLEYECEKTİ
‘Bursa ve Cumalıkızık: Osmanlı İmparatorluğu’nun Doğuşu’ isimli dosya
ile Bursa’nın UNESCO Dünya Miras
Listesi’ne girmesini sağlayan ekip
başkanı Prof. Dr. Neslihan Türkün
Dostoğlu, dosyanın kabul sürecini anlatırken, “Bursa, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde Türkiye’nin 12.,
dünyanın da 998. sırasına yerleşti.
Çalışmalarımız, M.Ö. 185 yılında
Bitinyalılar tarafından kurulan, Roma
ve Bizans dönemlerinden sonra
1326’da Osmanlı topraklarına katılan
ve başkent ilan edilen Bursa’nın üstün
evrensel değerinin; İstanbul, Osmanlıların başkenti olana kadar geçen
süredeki kentleşme modeli üzerinden
okunması çerçevesinde yoğunlaştı.
Toplam 6 alanda başvurumuzu yaptık.
6 alanla ilgili arama toplantılarında
her alanın güçlü ve zayıf yanları, fırsat
ve tehditlerden oluşan GZFT analizleri
yapıldı. UNESCO aracılığıyla ICOMOS’un gönderdiği uzmanlara alanlar
anlatıldı.” şeklinde bilgi verdi.
Son aşamada ise 15-25 Haziran 2014
tarihleri arasında Katar’ın Doha
kentinde düzenlenen UNESCO Dünya
Miras Komitesi toplantısında Bursa’yı
anlattıklarını vurgulayan Prof. Dostoğlu, “Osmanlı dönemindeki kentsel
ve kırsal alanlar bütününün üstün
evrensel değerinin, bin 400 kişi
karşısında yalnızca 2 dakikada en iyi
şekilde anlatılması ve delegelerin ikna
edilmesi gerekiyordu. Bursa’nın UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girmesi
bizi çok sevindirdi, çünkü Kültür ve
Turizm Bakanlığı’ndan yapılan
bildiriye göre, eğer bu yıl Bursa listeye
giremeseydi ancak 53 yıl sonra
başvuru tekrar yapılabilecekti.” diye
konuştu.
CİHAN
K
ültür ve Turizm Bakanlığı’nın izniyle 2007 yılından beri Silifke'de sürdürülen
kazılarda sütunlu caddelere
ait dükkanlar keşfedildi. Bu
yıl 21 Temmuz'da İstanbul
Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Eskiçağ Tarihi Anabilim
Dalı öğretim üyesi Doç. Dr.
Hamdi Şahin başkanlığındaki
bir ekiple doğuda Tarsus’tan,
batıda Alanya ve kuzeyde
Karaman’a kadar olan bölgede
Dağlık Kilikia Yerleşim Tarihi
ve Epigrafya Araştırmaları
yapılıyor.
Konuyla ilgili bilgi veren İstanbul Üniversitesi Edebiyat
Fakültesi Eskiçağ Tarihi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi
Doç. Dr. Hamdi Şahin, "Bu
kapsamda ilk olarak Silifke
İlçesi ve çevresindeki antik
kırsal yerleşmeler üzerinde
yoğunlaşılmıştır.
Çalışma programı içerisinde
yer alan ve bölgenin en iyi korunmuş eserlerinden biri olan
Zeus Olbios Tapınağı’nın bulunduğu Uzuncaburç’ta
(Diokaisareia) yerleşim tarihi
odaklı epigrafik ve arkeolojik
araştırmalar yürütülmektedir.
Söz konusu çalışmalar kapsamında Uzuncaburç’ta 2007
yılından bu yana kesintisiz
olarak yürütülen çalışmalarda
antik kentin yerleşim tarihine
ilişkin önemli bulgular elde
edilmiştir. 2011 yılında ise
tapınak ve çevresinde yapılan
jeoradar çalışmaları sonucu,
sütunlu caddede dükkânlara
ait olabilecek izlere rastlanmıştır. Söz konusu tarihten
itibaren Uzuncaburç ve
çevresinde gerçekleştirilen
epigrafik araştırmalar sonucunda, antik kentin sosyal,
siyasal ve dini hayatına ışık
tutacak Roma Dönemi’ne ait
yazıtlar saptanmıştır." dedi.
Doç. Dr. Hamdi Şahin ve
başkanlığındaki ekibin Uzuncaburç ve çevresindeki çalışmalara önümüzdeki yıllarda
da devam etmeyi planladığı
öğrenildi. Silifke Belediye
Başkanlığının, İstanbul
Üniversitesi ekibine çalışmalarını daha verimli yürütebilmeleri için gerekli lojistik
desteği büyük bir ilgiyle
sağladığı açıklandı. Doç. Dr.
Hamdi Şahin, Silifke Belediye
Başkanı Dr. Mustafa Turgut’a
desteklerinden ötürü ayrıca
CİHAN
teşekkür etti.
Side Anıtsal Çeşme'de restorasyon çalışması başladı
ntalya Side Antik Kent'te M.S 2'nci yüzyıldan
A
kalma Anıtsal Çeşme'de (Dokuz Çeşmeler) 2014
yılı restorasyon çalışması başladı. Dünyaca ünlü
çeşmede 2004 yılından bu yana belirli aralıklarla
restorasyon ve onarım çalışması yapıldığı belirtiliyor. Anıtsal Çeşme restorasyon sorumlusu arkeolog Altan Algül, restorasyon çalışmasını Barut
Turizm Ticaret A.Ş. sponsorluğunda Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel
Müdürlüğü Röleve, Restitüsyon Projesi kapsamında yaptıklarını söyledi. Restorasyon çalışmasını Side Müze Müdürlüğü ve Antalya Röleve ve
Anıtlar Müdürlüğü kontrolünde yaptıklarını belirten Algül, 7 yıl içinde tarihi çeşmede 23 tarihi sütunu ayağa kaldırdıklarını bu sene içinde de 6
sütunu ayağa kaldırmayı planladıklarını ifade etti.
Algül, "Anıtsal Çeşme M.S Antoninuslar Dönemine
ait bir çeşme. Anadolu'nun en görkemli
çeşmelerinden biri. Anıtsal Çeşme ile Burdur'un
Ağlasun ilçesinde bulunan Sagalassos Antik Kent'teki dünyaca ünlü Antoninler Çeşmesi ile aynı
döneme ait." diye konuştu.
CİHAN
14
14 AĞUSTOS 2014
Magazin-Tv
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Açıkhava'da
Karadeniz rüzgârı
Şebnem
heyecanı
Serdar gece
gezmelerinde
urcell Yıldızlı Geceler kapsamında sahneye çıkan
T
Niyazi Koyuncu, Fuat Saka ve Karmate Açıkhava
sahnesinde sevenlerine unutulmaz bir konser verdi.
şi Chloe
E
Laughnan
ile Ayayorgi'de
Sahne öncesi gazetecilerin sorularının yanıtlayan
sanatçılardan Fuat Saka "Bugün buraya müzik yapmaya geldik, inşallah hep beraber eğleneceğiz" dedi.
Muhabirlerin "Bu grupla albüm çıkar mı?" sorusuna
ise Saka, "Albüm çıkarmanın bir anlamı yok, bu güzellik burada kalsın. Bize teklif ettiler, bizde uygun bulduk ve insanları eğlendirmeye geldik" dedi. HABER
bulunan Paparazzi'ye
giden Ortaç
gecenin geç
saatlerine
kadar eğlendi.
Çıkışta soruları
yanıtlayan
Ortaç, "Gayet
iyiyim. Konserlerime devam
ediyorum.
Çeşme bana iyi
geliyor" dedi.
Ortaç'ın
yürürken
destek almadığı ise gözlerden
kaçmadı. HABER
MERKEZİ
ock müziğin usta ismi Şebnem
R
Ferah, 30 Ağustos'ta
Açıkhava'da hayranlarıyla buluşacak.Kısa aralıklarla konser vermeyen
Ferah'ın hayranları Açıkhava buluşması için adeta saatleri sayıyor.
Sanatçıya konserde yıllardır aynı
sahneyi paylaştığı Ozan Tügen,
Metin Türkcan, Buket Doran, Aykan
İlkan ve Ceren Tügen eşlik
edecek.HABER MERKEZİ
MERKEZİ
iz
r
p
r
ü
s
k
ü
y
ü
b
e
'y
li
r
e
z
U
Meryem
lmanya Berlin’de yaşayan
A
Meryem Uzerli 32 yaşına
girdi.2 yıllık aşkın ardından Haziran 2014’te ayrıldığı, kızı
Lara’nın babası Can ateş, Meryem Uzerli’ye İstanbul’dan
32 gül gönderdi.HABER MERKEZİ
KANAL AKIŞLARI
08:35Böyle Bitmesin
10:40Beni Böyle Sev
13:00Haber
13:15Spor
13:18Hava Durumu
13:25 1 Çorba
13:30Küçük Hanımefendi
15:25Hayat Yokuşu
16:25Zengin Kız Fakir Oğlan
18:20Yoldaki Haber
19:00Ana Haber Bülteni
19:45Spor
19:50Hava Durumu
19:55Kızılelma
21:55Reis-i Cumhur
07:00Oynat Bakalım
08:30Batman
09:00Casper
09:30Duck Dodgers
10:00Aramızda Kalsın
12:15Özge İle Güzel Bir Gün
14:30Batman
14:55Casper
15:25Duck Dodgers
15:45Oynat Bakalım
16:45Söyle Söyleyebilirsen
18:00Batman
20:00O Ses Türkiye
06:00Geniş Aile
08:00Galip Derviş
10:00Küçük Ağa
12:00Çok Güzel
Hareketler Bunlar
14:00Akasya Durağı
16:30Arka Sokaklar
19:00Kanal D Ana Haber
20:00Çarkıfelek
21:45Arkadaşım Hoşgeldin
23:15 112 Acil
06:05Benim Annem
Bir Melek
07:00Doksanlar
08:40Selena
10:25Karadayı
13:10Adanalı
15:10Çocuklar Duymasın
17:10Alemin Kıralı
18:55ATV Ana Haber
20:00Truvalı Helen
23:00Şoray Uzun’la 7’de 7
07:00Her Sabah
08:45Gagguk
09:15Dünyayı Geziyorum
10:20Burada Ne Yenir?
11:20Yeter Ki Sen Kazan
12:30Öğle Haberleri
12:50Derya'nın Dünyası
14:30Fatmagül'ün Suçu Ne?
16:30Dolu Dolu Anadolu
17:55Sıcak Gündem
18:15Ana Haber
18:50Ekip
19:50Uçuş 93
01:00Gossip Girl
01:405 Yıldızlı Şefler
02:10Kanıt
03:30Acemi Pilotlar
05:00Gossip Girl
06:00Shappies
07:30Ejder Avcıları
08:305 Yıldızlı Şefler
09:10Elveda Derken
11:10Kavak Yelleri
13:10Çalıkuşu
15:10Kuzey Güney
17:30Ejder Avcıları
18:30Gossip Girl
19:30Yalan Dünya
21:30Anneler ve
Kızları
23:20The Killing
04:5020 Dakika
05:20Geniş Aile
06:45İki Aile
08:30Kadın İsterse
10:00Dürüye'nin Güğümleri
12:00Aramızda Kalsın
14:00Medcezir
16:45En Güzel Bölüm
17:15Benim Kuaförüm
19:00Star Haber
20:00Açlık Oyunları
22:45Kardeş Payı Görmedikleriniz
08:45Lifestyle
08:55 Hava Durumu
09:00Haber Merkezi
09:15Ekonomi Piyasalar
09:20Spor
09:30Ekonomi Notları
10:00Haber Merkezi
10:15Ekonomi Piyasalar
10:20Spor
10:30Seçim Aktüel
10:45Spor
10:55Hava Durumu
11:00Haber Merkezi
11:15Ekonomi Piyasalar
11:20Spor
11:30Haber Merkezi
11:35Ekonomi Piyasalar
11:40Spor
06:30Cennet Mahallesi
07:30Ayı Kardeşler
08:00Pepee
08:30Hayat Bilgisi
10:00Elveda Dostum
12:00Ender Saraç ile
Sağlıklı Günler
14:00Dila Hanım
16:30Fatih Harbiye
19:00Show Ana Haber
20:00Güldür Güldür Show
22:00Muhteşem Yüzyıl
02:00Gece Haberleri
02:15Tarafsız Bölge
04:00Gece Haberleri
04:155N1K
05:20Serra ile İtalyan İşi
06:00Güne Merhaba
07:40Spor
07:50Güne Merhaba
08:40Spor
08:49Güne Merhaba
09:00Parametre
10:00Haber
10:35Paranın Gündemi
11:00Haber
12:00Bugün
13:48Hava Durumu
14:00Günlük
14:50Hava Durumu
05:00Rizzoli and Isles
06:30Sullivan and Son
07:00Geri Sayım
09:45Cnbc-e.com'da Bugün
10:00Piyasa Ekranı
10:30Piyasaya Bakış
11:00Piyasa Ekranı
12:00Finans Cafe
14:00Piyasaya Bakış
14:30İş Dünyasından
15:00Piyasaya Bakış
15:30Piyasa Ekranı
16:00Kapanışa Doğru
17:00Son Baskı
17:30Piyasaya Bakış
18:00Planet Sheen
18:30Penguins of Madagascar
11:35Spor Bülteni
11:55Hava Durumu +
Yol Durumu
12:00Ajans Bugün
12:35İşin Sırrı
12:503 Dakika
12:55Hava Durumu +
Yol Durumu
13:00Ajans
13:50Hava Durumu
13:55Yol Durumu
14:00Ajans
14:30Spor Bülteni
14:50 3 Dakika
15:00Ajans Gün İçi
15:25Bize Sorun
16:00Ajans Gün İçi
16:30Spor Bülteni
01:15Ruhumun Aynası
03:00BKM Güldür Güldür
04:45Komedi Türk
05:30Çocuklar Duymasın
07:30İsmail Küçükkaya
ile Çalar Saat
10:00BKM Güldür Güldür
12:00O Hayat Benim
14:30Ruhumun Aynası
16:30Çocuklar Duymasın
19:00Fatih Portakal ile FOX
Ana Haber
19:45Kocamın Ailesi
21:00Kocamın Ailesi
23:30Kiraz Mevsimi
12:00Haber Masası
12:25Dünya Raporu
12:35Ekonomide Görünüm
12:45Spor Bülteni
13:00Gün Ortası
13:35Ekonomide Görünüm
13:45Spor Bülteni
14:00Gün Ortası
14:45Ekonomide Görünüm
15:00Güne Bakış
15:35Ekonomide Görünüm
15:45Spor Bülteni
16:00Güne Bakış
16:35Ekonomide Görünüm
16:45Spor Bülteni
17:00Akşam Haberleri
18:00Akşam Raporu
20:00Televizyon Gazetesi
14 AĞUSTOS 2014
Spor
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
İmza töreni öncesinde basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Başkan Aziz
Yıldırım, medyada çıkan haberlere sert tepki gösterdi. Bugün bir gazetede çıkan
‘Aziz Yıldırım, Arda Turan’ı azarladı’ şeklinde çıkan haberin gerçeği yansıtmadığını kaydeden Başkan Yıldırım, “Bugün Arda ile ilgili basında yer alan
haber, tamamen yalandır.
Fenerbahçe'de İsmail
Kartal, sözleşmeyi imzaladı
A
rda Turan'a kızma,
işimize karışma gibi
bir durum söz konusu
değil. Arda çok kıymetli bir
oyuncu. Arda Turan'dan
yeni transferimiz Diego
Ribas ile ilgili bilgi aldık.
Arda da bize ‘hocanın sistemine uymadığı için oynatmıyor.’ dedi.
Sonrasında Ersun Yanal da
Arda Turan ile konuştu.
Arda Turan bize sadece
bunu söyledi. Bizim ona
kızmaya hakkımız yoktur.
Herkes doğru olanı yazsın.
Herkesi azarlamak için mi
buradayım? Çok ağır
konuşurum, altından
kalkamazsınız. Konumuz
bu değil ama buna
üzüldüğüm için açıklamak
istedim. Eğer bu konuda
bilgi ve belgeniz varsa
götürün önüme koyun ben
de özür dileyeyim." dedi.
İsmail Kartal’ın Fenerbahçe teknik direktörlüğünü hak ettiğini
kaydeden Başkan Aziz
Yıldırım, “Hiçbir anlaşma
imzalamadık İsmail Kartal
ile paran şu olacak bu olacak diye. İsmail Kartal ile
ilgili gerekli açıklamayı
Futbol AŞ yapacaktır. Hep
şöyle söylenir; işte bu
camianın çocuğu denir.
Hayır İsmail Kartal, Fenerbahçe teknik direktörlüğüne hak ederek gelmiş
bir spor adamıdır. İki üç
gündür gerekli çalışmaları
yapıyoruz. Biz Fenerbahçe
Futbol Kulübü’nü İsmail
Kartal ile yürütmeye karar
verdik. Herşeyi açık ve net
bir şekilde kendisiyle
konuştuk.” diye konuştu.
Aziz Yıldırım, başarının İsmail Kartal’a ait olacağını,
başarısızlığın ise Aziz
Yıldırım ve yönetimin olacağını ifade etti. Fenerbahçe ile şampiyonluklar
yaşayan bazı eski teknik direktörlere de göndermelerde bulunan Başkan
Yıldırım, sözlerini şöyle
sürdürdü: “ Ne Aykut Kocaman ne Zico ne de Ersun
Yanal, Türkiye'de Fenerbahçe dışında başarılı olamamışlardır. Kimse
şampiyonlukları üstüne
alınıp 'Ben yaptım'
demesin. Bu isimler takımı
kendileri şampiyon yapmadı. Burada bir ekip
çalışması var. Başkanından
yöneticisine, futbolcusuna,
malzemecisine kadar. Bir
ekip aynı melodiyle çalışmazsa başarılı olamaz.
Kimse ben tek başıma
takımı şampiyon yaptım
falan demesin.” Fenerbahçe’nin yeni teknik direktörü İsmail Kartal da
Fenerbahçe teknik direktörlük görevine gelebilmek
için çok çalıştığını,
uğraştığını ve beklediğini
ifade etti. Genç hoca, “Profesyonel hayatta böyle
değişiklikler oluyor. 19
yıldır antrenörlük yapıyorum. 7 tane takım
çalıştırdım. Son 4 yılda üç
yıl Aykut Kocaman, son
yılda Ersun Yanal ile birlikte çalıştım. Bilgi ve
birikimlerim doğrultusunda hep beraber
kenetlenerek yolumuza
devam etmek için bu görevi
seve seve kabul ettim.
Bazılarının kafasında soru
işaretleri olabilir. 'İsmail
Kartal bu göreve hazır mı?'
diye. Çok açık ve net bir
şekilde söylüyorum. 4
yıldır bu takımın içinde
olan birisi olarak biz de
kendimizi yeniledik. Planlarımızı yaptık. Neler yapılması gerekiyor konusunda
her şeye hakim olduğumu
düşünüyorum.” şeklinde
konuştu. Öte yandan Aziz
Yıldırım’ın teknik direktörlerin işine karıştığı şeklindeki söylemelere de açıklık
getiren yeni teknik adam,
“Başkan, her hocanın işine
karışıyor. İsmail Kartal'a da
karışır algısı var. Ben futbolculuk hayatımda da
antrenörlük hayatımda da
Aziz Yıldırım ile işimize
karıştığı gibi bir durum
yaşamadım. Bugünden
itibaren tek amacım;
Fenerbahçe'yi şampiyon
yapmak olacaktır. Aziz
Yıldırım bu kulübün
babasıdır, başkanıdır. Eksiklerimiz olabilir, bunları
kendisiyle çözebileceğimize inanıyorum."
dedi. İsmail Kartal, sessiz
bir şekilde çalışarak hep
işini yapmak istediğini,
takıma faydalı olmak için
gece gündüz çalışacağını
kaydetti.
CİHAN
Sezer Sezgin: Basketbol
şubemiz hayırlı olsun
Bursaspor
Amatör
Şubelerden Sorumlu
Yönetim
Kurulu
Üyesi Sezer
ha da yukarıya
anlayışıyla da
n
sı
ba
de
i’n
acak. Bu
er
Sezgin,
zlüce Tesisl
taşımaya çalış
en
ey
nl
büyük
ze
k,
dü
ço
sı
toplantı
süreçte en
Ö
tirdi:
ge
le
ft
di
ra
ı
ta
ar
nl
or
yeşil-beya- Sezginar,dışur özlemini çektiğimiz Burstsaeğspine ihtiyaçarımızın
de
“Yıll
mizin kuruluş
Sezgin,
basketbol şube rum. Bugün duyacağız.”
zlı camisteği
yo
de
ri
ve
uk
sponsorl
müjdesini
l
“Sponsorluk
bo
et
e,
is
sk
a
ba
nd
or
su
nu
ko
Bursasp
bir firma
anın
Lig'de
görüştüğümüz
in
iç
takımımızın, 3.
in
ca
ilmesi iç
vardı fakat sonu
mücadele edeb
.
ri
ık
le
ad
m
m
le
yıllardır
ulaştıra
gerekli iş
Türkiye
tamamlayarak syonu
lışmalarımız
Yeni sponsor ça kat
özlemi çek- BneaszdkeintbdeolreFesmdeiyraete
Fa
devam ediyor.
sa da olur
ol
uz
k.
m
ru
du
so
ur
spon
tiği basket- kavuşt
Bursaspor
.
ur
masa da ol
ol
bir kulüptür
futbol
Kulübü büyük mımızı 3.
Gözbebeğimiz nda yeşil
kı
nı
bol
ve basketbol ta tirecek
takımımızın ya gururla
et
e
ın
el
ız
ad
am
üc
m
m
ar
z
ligde
beya
r
bi
ni
ye
güçtedir.
sergileneceği
şubesinin
hayata
branşımız daha
oynanacağı
r.
üsabakaların
yo
çi
"M
ge
kurulbilgi veren
lon ile ilgilide fer 100.Yıl
sa
ce
“Nilü
daha ön
Sezer Sezgin;
Başkanımızın
hafta
n
Atatürk Spor
çe
ve
ge
duğunu
nu
ve
i
lo
tiğ
Spor Sa
ifade et
u
uğ
larımızı
rd
aç
yu
Salonu’nda m
kamuoyuna du iz
maslarımız
te
m
in
be
söyledi.
oynamak iç
basketbol şu
de
lerini
yırlısıyla 3. Lig'
sürüyor.” ifade
ha
ek Bursaspor
mücadele eder y
la
-p
markasını fair
kullandı.
Antalyaspor, yüzde 50 değer kaybetti
kadro değeri de dibe vurdu. Geçtiğimiz sezon
Süper Lig'de mücadele veren Kırmızı-Beyazlılar, kadrosunda bir birinden önemli yıldızları
barındırırken, futbolcuların piyasa değeri de
dudak uçuklatıyordu. Sezon boyunca ortalama
32 milyon Euro değerindeki kadroyla mücadele
veren Antalyaspor, yeni sezon öncesi bu değeri
yarıya indirdi. Sezonun tamamlanmasıyla kiralık oyuncularla birlikte 12 yeni oyuncuyu
fiyatlarını belirledi. Manisa 19
Mayıs Stadı'nda kale arkası
kombine kartı 100, Tarzan
tribünü 150, kapalı alt tribün
400, VIP A ve B tribünleri 500
TL'den satılacak.
Basın Sözcüsü İbrahim Evren
Acar, kombine bedellerinin
Passolig kartlarına
yüklenmesine bugünden
itibaren başlanacağını söyledi.
Kardemir Karabükspor,
St. Etienne maçına Topuk
Yaylası'nda hazırlanıyor
larından Rosenborg'u eleyerek adından söz ettiren
Kardemir Karabükspor,
Avrupa Ligi play-off turunda Fransa’nın St. Etienne takımı ile oynayacağı
karşılaşmanın hazırlıklarına Topuk Yaylası’nda
sürdürüyor. Kamp çalışmalarına yeni transferler
Joseph Akpala, Aykut
Akgün, Turgay Bahadır ve
kiralık olarak alınan Arjantinli Valentin Nicolas Viola
de katıldı.
BAŞKAN YOLBULAN: İLK
MAÇIN SAHAMIZDA OLMASI AVANTAJ
Kardemir Karabükspor
Kulüp Başkanı Mustafa
Yolbulan, 21 Ağustos'ta sahasında Fransa'nın Saint-
kadrosuna dahil eden Akdeniz temsilcisi, 17
futbolcusuyla da yollarını ayırdı. Ayrılan futbolcular arasında Rizespor'a giden Giray Kaçar,
4 milyon Euro'luk değeriyle en dikkat çeken
oyuncu olurken, başarılı oyuncuyu 3.5 milyon
Euro ile Isaac, 2,8 milyon Euro da Tita takip etti.
Kırmızı-Beyazlıların transferleri arasında en
değerli oyuncu olarak da Boluspor'dan gelen
Adem Alkaşi dikkat çekti. 30 yaşındaki oyuncunun piyasa değeri sadece 500 bin Euro. Antalyaspor'un küme düşmesiyle birlikte takımda
kalmak istemeyen oyuncular gibi yoluna Kır-
mızı-Beyazlı takımda devam etmeyi tercih
edenler de olurken, bu oyuncuların değer kaybettiği de gözlerden kaçmadı. Transfer
piyasasının nabzını tutan Alman internet sitesi
Transfermarkt'ın verilerine göre Kırmızı-Beyazlılarda kalmak isteyen futbolcular arasında en
çok değer kaybeden isim Serkan Balcı oldu.
Geçen sezon 2.5 milyon Euro'luk değeriyle
dikkat çeken deneyimli oyuncunun bugünkü
piyasa değeriyse 1.5 milyon Euro'da kaldı. Değer
kaybeden futbolcular sıralamasında Serkan
Balcı'yı 2 milyon Euro'dan 1.3 milyon Euro
Akhisarspor'da kombine bilet fiyatları belli oldu
por Toto Süper Lig’de Ege
S
temsilcisi Akhisar
Belediyespor, kombine bilet
CİHAN
EFA Avrupa Ligi 3. ön
U
eleme turunda
Norveç'in güçlü takım-
r’un
o
p
s
a
y
l
Anta
Süper
k
ı
l
l
ı
y
6
ndan
ı
s
a
r
e
c
Lig ma ro değeri
ad
sonra k ü. Geçen
de çökt milyon
32
sezona k kadro
Euro'lu iyle
değer
veren
e
l
e
d
a
c
mü
Kırmızı TT 1.
ların P
ı
l
z
a
y
e
B
Lig için u
duğ
oluştur eriyse
un ed
kadron 5.5 milyon
1
sadece oduğu
Euro
i.
bildirild
por Toto Süper Lig’e yeni yönetim ve teknik
S
heyet değişikliğiyle başlayan Antalyaspor,
sezon sonunda küme düşmesinin ardından
15
Acar, “Taraftarlarımız, üç
büyüklerle oynanacak
müsabakalarda da geçerli
olacak kombine bedellerini,
Akhisar merkezdeki Akhisarspor
Store'da yükletebilirler.” dedi.
Diğer yandan Akhisar
Belediyespor'un 5 milyon euro
bonservis bedeliyle Lokomotif
Moskova'ya sattığı Oumar
Niasse, Akhisarlılara mesaj
gönderdi. Senegalli yıldız,
kulübe gönderdiği mesajda
kendisine gösterilen yakınlığı
asla unutmayacağını belirterek,
“Başkan Hüseyin Eryüksel ve
yöneticilere, teknik direktörüm
Hamza Hamzaoğlu ve ekibine,
kulüp personeline, beni
Türkiye'ye getiren ve
motivasyonumu sağlayan
İbrahima Sonko'ya, bana hep
evimde olduğum hissini veren
Akhisar Belediyespor'un eşsiz
taraftarları Akigolara ve Türk
halkına sonsuz teşekkürlerimi
sunarım. Akhisar'ı asla
unutmayacağım.” dedi.
CİHAN
düşen Fornezzi, 1.3 milyon Euro'dan 700 bin
avroya düşen Joseph Boum ve 2.2 milyon Euro'dan 2 milyon Euro'ya düşen Lamine Diarra
takip etti. Kırmızı-Beyazlılarda değer kazanan
tek isimse Emrah Başsan oldu. Trabzonspor'un
kapısından dönen başarılı oyuncu, geçen sezon
Süper Lig'de 2 milyon Euro değerle mücadele
ederken, gelecek sezon PTT 1. Lig'de 2,7 milyon
Euro'luk piyasa değeriyle sahaya çıkacak. 22
yaşındaki genç oyuncu, şu an 31 kişi olan Antalyaspor kadrosunun da en değerli ismi olarak
dikkat çekiyor.
CİHAN
Etienne takımıyla
oynayacağı UEFA Avrupa
Ligi play-off eleme turu ilk
maçının kendi sahalarında
oynayacakları bunun da
kendileri için avantaj
olduğunu söyledi.
Başkan Yolbulan, "Hedefimiz play-off turunu da
geçip gruplara kalmak.
Böylece kulübümüzün tarihinde ikinci kez bir ilki
yaşamak istiyoruz. İnşallah
Rosenborg maçından daha
çok taraftarımız tribünlerde yerini alırlar.
Karabük tarihinde bir ilki
yaşıyor ama şehrimiz de ne
bir heyecan ne de bir sevinç var. Bu bizleri tabii ki
üzüyor ama ben bu sefer
Karabük halkının bu
coşkuya ortak olacağına
inanıyorum. Tribünlerde
bizi yalnız bırakmayacaklardır. Yeni transferlerle
takımız güç kazandı. Kendi
sahamızda golsüz beraberlik veya bir golle maçı
kazanıp, Fransa'da tur atlayacağımıza inanıyorum.
Başta teknik heyetime, futbolcularıma ve Karabük
halkına güveniyorum."
dedi.
CİHAN
onom
HERKES iÇiN EKONOMi POLiTiKA
14 AĞUSTOS 2014 Perşembe
KDV dahil 25 Krş
www.ekonomigazetesi.net
erkez
M
BANKASI'DAN
'örtülü' faiz artışı!
Merkez Bankası (TCMB) son dönemde
artan jeopolitik ve politik risklerin TL'de
yarattığı değer kaybını telefi etmek
adına daha önce de sıklıkla kullandığı
ve piyasada "örtülü faiz artışı" olarak da
nitelendirilen likidite sıkılaştırma
adımlarına yeniden başladı.
TüRKiYE’DE EKONOMiMiZ iÇiN
RAHATLAMA DöNEMi OLACAK
Ekonomi Bakanı Zeybekci,
"Ben bu seçimlerden sonra
yakın geleceği ekonomimiz
için bir rahatlama dönemi ola
rak görüyorum. Artık önümüz
deki en az 5 yılı da çok rahat
bir şekilde görebiliyoruz" dedi.
konomi Bakanı Nihat Zeybekci,
milletin ilk defa oylarıyla seçtiği
cumhurbaşkanının ülkeye, millete ve dünyaya hayırlı olmasını
diledi.Bakan Zeybekci, TRT Haber'e
seçime ilişkin yaptığı değerlendirmede, Türkiye tarihi için çok
önemli bir gelişmeden sonraki ilk
gün olan bugünün, milletin oylarıyla
seçilen ilk Cumhurbaşkanı için çok
önemli mesajların da alındığı ilk gün
olduğunu ifade eden Zeybekci,
"Ölçülü ve çok demokratik bir seçim
süreci oldu. Oy oranlarına baktığımızda ise hakikaten hiçbir tartışmaya meydan vermeyecek ama
içinde çok güzel mesajlar
barındırdığına inandığım bir seçim
oldu. Zaten son seçimlerde sandığın
içine çok güzel mesajlar konuluyor,
doğru okuyabilmek çok önemli. Ben
bu seçimlerin ve sonuçların hayırlı
olmasını diliyorum" diye konuştu.
Cumhurbaşkanlığı seçim
sonuçlarının Türkiye ekonomisi üzerinde öngörülen doğrudan etkilerini
değerlendiren Zeybekci, Türkiye'nin
2023 hedeflerine ulaşmak için
T
Piyasa Yapıcı bankalara tanınan zorunlu
karşılık yükümlülüklerinin bir kısmını bir sonraki döneme erteleme hakları nedeniyle ortalama fonlama maliyetindeki ilk etki sınırlı
kalsa da bugün bankalararası piyasada gecelik
faiz uzun bir aradan sonra yüzde 10.30'a yükseldi.
TCMB sert faiz artışına gitmek zorunda kaldığı
Ocak ayından geçtiğimiz hafta Perşembe
gününe kadar politika faizi ile piyasaya uyguladığı ortalama fonlama maliyetini yaklaşık
olarak aynı seviyede tutuyor ve likiditede bir
sıkılaştırma gerçekleştirmiyordu.
Analistler siyasi baskılar nedeniyle faiz artışı
gibi bir seçeneği olduğu düşünülmeyen TCMB'nin gerçekleştirdiği faiz indirimlerine karşın
bugünkü gibi durumlar için faiz koridorunun
üst bandını yüzde 12'de tuttuğunu ve
önümüzdeki dönemde gerekmesi halinde
TCMB'nin bu adımları kullanmakta çekinmeyeceğini daha önce açıkladığını hatırlattılar.
E
Başbakan Erdoğan'ın balkon konuşmasında ön plana çıkardığı birlik-beraberlik, 2012'den beri yaşanan
ekonomik gelişmeler ve benzeri
konular üzerine yaptığı vurgulara ilişkin değerlendirmelerde de bulunan
Zeybekci, "Sayın Başkanımızın daha
doğrusu yeni Cumhurbaşkanımızın
konuşmasında çok açık mesajlar
vardı. Kaybeden yoktur, kazanan 77
milyondur demesi oy vermeyenler de
kazandı, ülke kazandı, demokrasimiz
kazandı, dünya standartlarında bir
hukuk sistemine doğru yürüyen yeni
Türkiye Cumhuriyeti kazandı, 2023'ü
hedefleyen yeni Türkiye Cumhuriyeti
kazandı, Gazi Mustafa Kemal'in
muasır medeniyeti ve daha ilerisini
hedef gösteren bütün Türkiye
kazandı demesi önemle altı çizilmesi
gereken noktalardır" dedi.
CMB Ocak ayında gerçekleştirmek
zorunda kaldığı sert faiz artışı öncesinde
sıklıkla kullandığı likidite adımları ile
piyasaya sağladığı borçlanma maliyetini
bugün yüzde 8.25 olan politika faizinin üzerine
yüzde 8.29'a yükseltti.
Merkez Bankası siyasilerden gelen tek seferde
sert faiz indirimi taleplerine karşın ölçülü faiz
indirimlerine devam eden ve üst üste üçüncü
ayda gerçekleştirdiği indirimler ile politika
faizini toplamda 175 baz puan indirken yüzde
12 olan faiz koridorunun üst bandında herhangi bir indirime gitmemişti.
SIKILAŞTIRMA İHTİYACI NE KADAR SÜRER?
TCMB'nin son bir kaç gündür likidite ile
sıkılaştırma adımları attığını belirten TEB
Stratejisti Erkin Işık, "TCMB yarın kamu maaş
ödemeleri nedeniyle artacak likidite öncesi ve
TL'deki değer kaybı nedeniyle likiditeyi bugün
de sıkılaştırmayı tercih etti.
önümüzdeki dönemle ilgili siyasi istikrarını garanti altına almasının şart
olduğunu ve dünkü seçimlerle bu
garantinin sağlandığını ifade etti.
Zeybekci, "Ben bu seçimlerden sonra
yakın geleceği ekonomimiz için bir
rahatlama dönemi olarak görüyorum.
Artık önümüzdeki en az 5 yılı da çok
rahat bir şekilde görebiliyoruz ve bu
sayede çok önemli gelişmeler sağlayacağız. Çok önemli kalkınmalar,
büyümeler, performanslar
sağladığımız için de 2023 hedeflerine
de elle tutabilecek kadar yakın olacağız. Bunu başardığımız zaman da
önümüzdeki on yılı rahat görebilir
hale geleceğiz. Bu görebilen, planlayabilen bir siyasi iradeden sonra ise
artık hedef 2053'ler 2071'ler diyoruz.
Ama bilhassa 2023'e kadar olan
bölüm şu an için çok nettir" dedi.
Türkiye'nin çok doğru bir dönemde
siyasi istikrar kararını verdiğini belirten Zeybekci, dünya haritasının
ekonomik ve siyasi anlamda yeniden
çizildiği dönemde, Türkiye'nin bu
sürece çok rahat bir şekilde, önünü
görerek ve politik istikrarını sağlamış
bir şekilde girdiğini bildirdi.
"Ekonomi kadrolarındaki değişikliği
o kadar da önemli bulmuyorum"
Ekonomi yönetiminde revizyon olup
olmayacağı sorusuna Bakan Zeybekci, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nde yapılan Sanayi ve Ticaret
Şurası'nda Başbakanın gelecekle ilgili, ekonomik performansın devamı
yönünde çok olumlu mesajlar
verdiğini anımsattı. Başbakanın
genel hatlarıyla ekonominin kontrolünü elinde tutacağını anlatan
Zeybekci, bunun için ekonomi kadrolarındaki olası bir değişikliği o kadar
da önemli bulmadığını söyledi.
Temmuz ayında beklentilerin üzerinde çıkan enflasyon rakamlarının
önümüzdeki dönem faiz indirimlerini
nasıl etkileyeceği ve yılsonu enflasyon hedefinin yukarı yönlü revize
edilmesiyle ilgili düşüncelerinin
sorulması üzerine Zeybekci, temmuz
ayı enflasyonunun çok daha olumlu
yönde olan beklentilerin üzerinde
çıktığını belirtti. Türkiye'de bugün enflasyonun 9.3 olduğundan dolayı faizler daha fazla düşürülemez
mantığının piyasaya pompalamaya
çalışıldığını bildiren Zeybekci, "Bun-
ların bilerek veya bilmeyerek
ıskaladığı veya kasıtlı olarak yaptığı
bir şey var. Enflasyon temmuz sonu
9.3 dendiğinde bu enflasyon Temmuz
2014 sonu ile Temmuz 2013 arasındaki 365 günlük geçmiş dönemi kapsamaktadır. Ama faiz dediğiniz
zaman bu Temmuz 2014 ile Temmuz
2015 arasını hedef alır. Geçmiş enflasyonla gelecek faizi eğer siz
kıyaslarsanız bu kendinizi kandırmak
olur. Hatta içinde iyi niyetin olmayacağını söyleyebileceğim bir noktaya
varmak olur. Kıyaslama yapılacaksa
faiz ile kıyaslanabilecek bir enflasyon
varsa, o da beklenti enflasyonudur. O
da 2015 yılı Temmuzundaki enflasyondur ve Türkiye'de yüzde 6'lar
seviyesindedir" diye konuştu.Bir yıl
sonrası için tüketicinin, üreticinin,
ticaret erbabının katlandığı faize
bakıldığında bunun yüzde 13-15 aralığında seyrettiğini ifade eden Zeybekci, beklenti enflasyonunun yüzde
6'lar seviyesinde olduğu bir
Türkiye'de reel katlanılan
faizin yüzde 13-15 seviyesindeyse ve aradaki
fark yüzde 100'e yakınsa
bunun katlanılabilir bir faiz
olmadığını anlattı.
Petrol son bir yılın en düşük seviyesinde
Küresel ekonomide
yavaşlama öngörülerine
bağlı olarak, petrol
talebinde gerileme ve arzda
yaşanan artışa bağlı olarak
fiyatlardaki gerileme hız
kazandı.
Dünyanın en büyük petrol üreticileri
arasında sayılan Irak ve Libya'da devam
eden çatışma ve gerilimlere bağlı olarak
artan arz kesintisi riskine rağmen, küresel
petrol arzındaki hızlı artış, fiyatları aşağıya
çekmeye devam ediyor.
T
Uluslararası Enerji Ajansı'nın (IEA) Petrol
Piyasası Raporu'nda dünyada arzın yüksek
olduğu belirtilirken, Petrol İhraç Eden
Ülkeler Örgütü'nün (OPEC) açıklamasında
da, Temmuz ayında Suudi Arabistan ve
Libya'nın petrol üretimindeki artışın Irak,
İran ve Nijerya'daki üretim gerilemesini fazlasıyla karşıladığı vurgulandı.
Irakta, İslam Devleti militanlarının Musul'u
alarak ilerlemeye başladığı Haziran ayında
115 dolara kadar çıkan Brent petrolünün
varil fiyatı 102.5 dolara kadar geriledi. ABD
hafif petrolünün varil fiyatı da 97.0 dolar
düzeyine indi.
IEA'nın Ağustos Raporu'nda, "IEA, Uluslararası Para Fonu'nun küresel ekonomik
büyüme tahminini düşürmesine ve ikinci
çeyrekteki beklenenden düşük satışlara
paralel olarak, 2014 yılında günlük petrol
talebi artış tahminini 1.0 milyon varil
düzeyine çekti" denildi.
Türkiye'nin de fiyatlamada temel aldığı
Brent petrolünün varili 103 doların da
altına inerek, 2013 Temmuz ayından bu
yana en düşük düzeylere geriledi.
TCMB zaten politika faizlerinde indirime
giderken koridorunun üst bandı olan yüzde
12'yi gerektiğinde sıkılaştırma için kullanmak
için sabit tutmuştu. Kur üzerindeki baskı
devam ettiği sürece likiditenin sıkılaşma adımları da devam edecektir.
Sıkılaştırmanın ne kadar süreceği ve
likiditenin ne kadar sıkı olacağında küresel
risk iştahı ve lokal gelişmeler belirleyici olacak" dedi ve ekledi: "Eğer sıkılaştırma ihtiyacı
uzun sürerse yüzde 8.25 anlamı kalmadığı vakitler de yine gelebilir ki bu durumda özellikle
kısa vadeli faizlerde belirgin yükseliş yaşanabilir. Kademeli olarak faizler ayarlanacaktır.
Gecelik faizinin bugün yüzde 10.3 olarak
gerçekleştiğini düşünürsek, TCMB'nin
likiditeyi daha fazla sıkılaştırması için oldukça
yeri var. Piyasa yapıcısı bankaların yaklaşık 6.5
milyar TL'ye kadar yüzde 11.5'ten gecelik fonlama kullanma imkanı bulunuyor ve bu da
Merkez Bankası'na gecelik faizlerde kademeli
yükseliş imkanı sunuyor."