İYTE Gıda Bülten-2 - gıda mühendisliği

İYTE-Gıda Bülten
ORGANİK TARIM KAVRAMI
“Organik tarım nasıl başladı?”
ORGANİK GIDALAR
“Organik gıdaların sağlık üzerine etkileri”
“Organik gıdaların tanımlama ve tespit yöntemleri”
“Organik ürün üretimi, ürün yelpazesi ve tüketici tercihi”
ORGANİK GIDA ALIRKEN
“Organik gıdaları nerelerde bulabiliriz?”
BÖLÜMÜMÜZDEN
“Akademik ve sosyal faaliyetlerimiz”
Yıl: 1
Sayı: 2
2014
Editör:
Ar. Gör. Merve ŞAMLI
Yardımcı Editörler:
Ar. Gör. Canan CANAL
Ar. Gör. Gökçen KAHRAMAN
Yayın Kurulu Üyeleri:
Prof. Dr. Ahmet YEMENİCİOĞLU
Yrd. Doç. Dr. Çağatay CEYLAN
Ar. Gör. Esra KAÇAR
Ar. Gör. Keriman ARSERİM UÇAR
Ar. Gör. Gözde Seval KARSLI
Bu sayımızın bilimsel
teması son yıllarda
artan
kanser
vakaları,
gittikçe
yaygınlaşan alerjik hastalıklar, artan
çevre
kirliği
ve
dolayısıyla
nesli
tükenmekte olan bitki ve hayvan
türleri sebebiyle tüketimi gündeme
gelen
organik
gıdalar
üzerine
yoğunlaşmaktadır.
Organik
gıdalar
hakkında tüketicilerin aklında birçok
soru işareti mevcuttur. Organik gıdalar
gerçekten
organik
midir?
Organik
gıdaların
sağlık
üzerine
etkileri
nelerdir? Organik gıdaları tüketmeyi
neden tercih ediyoruz?
Organik
gıdaları
nerede
bulabiliriz?
Bu
sayımızda aynı zamanda bu sorulara da
cevap bulmaya çalışacağız. İYTE Gıda
Bülten’in 2. sayısının tüm akademik
platformlar ve tüketiciler için faydalı
ve aydınlatıcı olmasını dilerim.
Saygılarımla,
Ar. Gör. Merve ŞAMLI
İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü, Gıda Mühendisliği Bölümü, Gülbahçe Köyü 35430 Urla İZMİR
Tel : (+90) 232 750 6290 Fax : (+90) 232 750 6196 http://food.iyte.edu.tr/
Yayın türü: 4 ayda bir, online olarak yayınlanır. Yayın tarihi: 11 09 2014
Organik tarım nedir?
Ekolojik tarım/biyolojik tarım ; Sentetik içerikli
gübre, tarım ilaçları, büyüme düzenleyiciler ve
hayvan yem katkıları kullanımını yasaklayan veya
büyük ölçüde kaçınan bir üretim sistemi [1]
Uluslararası Organik Tarım Hareketi Federasyonu
(IFOAM)’na göre toprak, ekosistem ve insan
sağlığını sürdüren bir üretim sistemi olup sistem
olumsuz etkisi olan girdilerin kullanımı yerine;
ekolojik süreçler, biyolojik çeşitlilik ve yerel
koşullara uyum sağlamış döngülere dayanır [2]
Organik tarımın özellikleri
USDA tanımına göre, “USDA Organic” etiketine
sahip olan ürünlerin içeriklerinin en az %95’i
organik olmalı
İlaç, toksik ve dirençli pestisitler, sentetik
gübreler, genetiği değiştirilmiş organizmalar,
sentetik hormonlar, büyüme düzenleyiciler,
antibiyotikler, yapay renklendirici, tatlandırıcı ve
koruyucular, ışınlama ve kanalizasyon suyu gibi
unsurlar kullanılmadan yetiştirilmiş ve üretilmiş
olmalıdır
Tüketici sağlığını koruma, onların tercihlerini
dikkate alma, toprak verimliliğini koruma, toprak,
bitki, hayvan ve çiftlik sistemleri arasındaki bitki
besin zincirini düzenlemeyi amaçlar
Üretim ve pazarlamasının kendine özgü uluslararası
kuralları olan bağımsız sertifikasyon kuruluşları ve
müfettişleri tarafından kontrol edilmesi ve
sertifikalandırılmasını içerir [3]
Nerelerde üretilir?
İlk kez ABD ve Avrupa’da Organik Tarım
Araştırma Enstitüsü (FİBL)’nün en son Küresel
Organik Tarım İstatistikleri’ne göre dünyadaki
organik tarım alanlarının büyük kısmı Avustralya,
Arjantin, ABD, Çin, Brezilya, İspanya ve
Hindistan’da bulunur
Bu alanların yaklaşık 2/3’si organik otlak ve
meradır [2]
ORGANİK TARIM KAVRAMI
Nasıl başladı?
20. yüzyılın başlarında çevreyi koruma,
toprak ve su gibi doğal kaynakları tahrip
etmeden gelecek kuşaklara kullanılabilir
durumda intikal ettirme felsefesi oluşmaya
başlamıştır. Organik tarım, yeni bir üretim
sistemi olarak algılanmakta ise de, aslında bu
sistem yeni bir sistem değildir, aslında dünya
üzerindeki en eski tarım modelidir. [6]
1910 yılında Albert Howard’ın “Tarımsal
Vasiyetnamesi”, 1924 yılında Dr. Rudolf
Steiner’in “Biyodinamik Tarım Yöntemi”
çalışmaları kapsamında birçok Avrupa
ülkesinde bu konuda duyarlı üretici ve
tüketiciler biraraya gelerek ekolojik tarım
çalışmalarına başlamıştır. [7]
Yasa ve sertifikasyon
Ülkemizde uygulanan organik tarım modeli,
şirketler ile organik üreticiler arasında
sözleşmeli tarım şeklinde yapılır
Ürünün ve üretim sürecin kontrol ve
sertifikasyon işlemleri Tarım Bakanlığı ve
Avrupa Birliği tarafından yetkilendirilen ve
akredite olan kontrol ve sertifikasyon
kuruluşları tarafından yapılır [4] Bunlar;
İzmir (IMO, ECOCERT, ETKO, SCAL, BSC,
ICEA ve CERES), Ankara (ORSER) ve
Mersin’de (EKOTAR) yer almaktadır. [8]
Organik tarım alanında son yasal düzenleme
03 Aralık 2004 Tarihli ve 25659 sayılı
Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe
giren “Organik Tarım Kanunu”dur [5]
Türkiye’deki Başlangıç
Ülkemizde organik tarıma 1980’li
yılların ortalarından itibaren Avrupalı
organik tarım firmalarının öncülüğünde
sözleşmeli tarım sistemi ile ihracata
yönelik olarak kuru üzüm,kuru incir,kuru
kayısı ve fındık üretimiyle başlanmıştır.
Ekolojik Tarım hareketini sağlıklı bir
şekilde gerçekleştirmek amacıyla 1992
yılında Ekolojik Tarım Organizasyonu
Derneği (ETO) kurulmuştur.
Ekolojik tarım alanında İzmir, bu
hareketin merkezi durumuna gelmiştir.
2011 TÜİK verilerine göre; 225 çeşit
organik ürünümüz, 42,460 adet
organik çiftçimiz; 614,618 ha organik
tarım alanımız ve 1,659,543 ton
organik üretimimiz vardır ve dışsatım
yoluyla ekonomiye katkısı yıllık 150
milyon $ civarındadır. [7,9]
Referanslar
[1] ABD Tarım Bakanlığı, USDA ,1980 [2] Demiryürek, K., 2011.
GOÜ, Ziraat Fakültesi Dergisi, 28(1), 27-36 [3]
http://www.organicitsworthit.org/get/lesson-labels [4] Ataseven,
Y., Güneş, E. 2008. U.Ü.Ziraat Fakültesi Dergisi, 22 (2), 2533 [5]http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2010/08
/20100818-4.htm [6] http://www.nissert.com/?p=269
[7] http://www.ecas.com.tr/organik-tarimin-tarihi
[8] http://www.orguder.org.tr/tuketicirehberi.php
[9] http://www.hasadorganik.com/haberler.asp?nws=15
Tüketici
Ürünler
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Hangi ürünler organik?
İlk organik tarım faaliyetleri Ege
Bölgesi’nde, sınırlı sayıdaki üzüm
üreticisi ile başlamıştır [1]
Organik bal ülkemizde ilk
üretilen organik hayvansal gıdadır
Kurutulmuş meyveler (%61)
Sert kabuklu meyveler
Taze ve işlenmiş meyve ve
sebzeler
Bakliyat
Hububat
Yağlı tohumlar
Endüstri bitkileri
Baharat ve şifalı bitkiler
Diğer ham veya işlenmiş ürünler
Organik balık yetiştiriciliği ile
ilgili projelerin olmasına rağmen,
ticari olarak yapılmamaktadır
[2]
Ürün üretimi
• Üretici ile organik ürün
alıcısı/satıcısı arasında
imzalanan «sözleşmeli üretim»
modeline dayanır
• Organik tarım için geçiş süreci
verilmektedir
• Ülkemizde üretilen organik
ürünlerin büyük çoğunluğu ihraç
edildiğinden, organik üretim
yurt dışından gelen talebe göre
şekillenmektedir [2]
• İthal edilen organik ürünler
(2008) hububat, mısır,
ayçiçeği, kuru fasulye ve susam
[1]
Tercih sebepleri
nelerdir?
• Sağlık
• pestisit kullanımının
bilinmeyen etkiler yaratacağı
düşüncesi
• Beslenme
• bazıları için daha besleyici
oldukları düşüncesi
• Üstün tat
• Yüksek fiyat
• ürünün daha kaliteli ve
lezzetli olacağı yönünde algı
yaratması
• Çevre ve hayvan dostu
• Kimyasal ve pestisitlerin
çevre için zararlı olduğu
düşüncesi
• Yerel ekonomiyi destekleme
• Küçük ölçekli çiftçilere
yardım
• Enerjiyi koruma
• Suni gübre üretimi için
daha fazla enerjiye ihtiyaç
duyulması [4]
• Gıda güvenliği
• Nostalji, moda olması, merak
Referanslar
Şekil 1. ABD’de 2011 yılındaki organik gıdaların satışının
ürün bazında dağılımı ve 2014 için düşünülen tahmini
Organik meyve ve sebzeler, % 42.2’lik pay ile en çok tercih
edilen kategori [3]
[1] Demiryürek, K., 2011. Türkiye’de organik tarımın gelişimi ve organik ürün çeşitliliği,
Organik Tarım Kavramı ve Organik Tarımın Dünya ve Türkiye’deki Durumu. GOÜ, Ziraat
Fakültesi Dergisi, 28(1), 27-36
[2] Ersun, N., Arslan K., 2011. Türkiye'de organik tarım ve iyi tarım uygulamaları Üretim ve
pazarlama esasları. İstanbul Ticaret Odası,
[3] http://www.statista.com/statistics/308419/top-reasons-for-buying-organic-in-greatbritain-uk/
[4] Scott, A. C. (2004). Organik gıda üretiminin 8 önemli nedeni. The New Organics. Yankee,
68(1), 44.
[5] Çelik S. 2013. Kimler, Neden Organik Gıda Satın Alıyor? Bir Alan Araştırması. Selçuk
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı: 30, ss. 93-108.
Caydırıcı sebepler
nelerdir?
• Yüksek fiyat
• düşük ürün miktarı
• üretim giderleri
• sertifikasyon kuruluşuna
ödenen para
• verim düşüklüğü
• sınırlı ürün çeşidi
• Bilgi eksikliği
• Organik ürünlerin yararı
• Nasıl üretildikleri
• Diğer gıdalardan farklılıkları
• Nasıl tanınacakları
• Nereden temin edileceği
• Ulaşılabilirliğin yetersiz olması
• Sertifika ve etiketlendirmeden
kuşku duyulması
• Yetersiz pazarlama
• Mevcut gıda kaynaklarından
memnun olmak
• Duyusal aksaklıklar [1]
Organik gıda tüketicileri
• Öncüler
• merak edenler
• Nostalji yapanlar
• ürünleri geçmişle
ilişkilendirenler
• Sağlık bilinci olanlar
• sağlık kaygıları
• Pragmatistler (bilgili fakat
fiyat konusunda hassas
olanlar) [5]
Organik gıdaların tanımlama ve tespit yöntemleri
Artı değer!
“Eğer tüketiciler organik
ürün kalitesi için bir artı
değere para ödeyeceklerse,
öncelikli olarak bu artı değer
tanımlanmalı ve ikinci olarak
” (Kahl
da kanıtlanmalıdır
et al, 2010).
Belirteçler nelerdir?
• Kalıntı analizler (Organik
tarımda kullanılmasına
izin verilmeyen
kimyasalların kalıntıları)
• Organik ve konvensiyonel
sistemlerde primer ve
sekonder metabolitler
• Besin öğelerindeki
farklılıklar (yağ asitleri,
vitaminler, vb.)
• IFOAM’a göre organik
üretimin başlıca amacı yüksek
kalitede gıda, lif, kereste vb.
ürünleri yeterli miktarda
üretmektir. Yüksek kalite
hedef olarak tanımlanmakla
birlikte, spesifik bir kalite
tanımı yapılmamıştır.
Hala, gıdanın basit ve kolay bir yolla
orijinin veya üretim çeşidinin tespit
edilmesini sağlayan analitik bir
yöntem bulunmamakla birlikte
günümüzde, fiziko-kimyasal (magnetik
nükleer rezonans, yakın kızılötesi
spektroskopisi, kararlı izotop oran
analizi) ve biyolojik (DNA, RNA,
protein ve biyolojik molekül analizi)
gibi çeşitli modern analitik teknikler
gıdanın orijinin kesin olarak
belirlenmesinde kullanılmaktadır (Bigot
ve ark., 2014).
Organik Gıdaların Tanımlanması ile İlgili Çalışmalar
Gıda
Teknik
Çalışma
Buğday
Bakır klorit kristalizasyonu metodu
[3]
Kahve
Fourier dönüşümlü kızılötesi fotoakustik
spektrometresi
[4]
Domates,
marul ve
havuç
Azot izotop analizi
[5]
Süt ve et
Organoklorin pestisitler, poliklorlu
bifeniller (PKB), kurşun, kadmiyum ve
mikotoksin kontaminasyonları tayini;
Gas chromatography
[6,7]
Yumurta
Karotenoid profilleme ve kemometrik
yöntem (Carotenoid HPLC-diode array
detection profili k-nearest neighbour
classification kemometri ile üretim
yöntemi)
[8]
Organik ve konvansiyonel tarımla üretilmiş gıda karşılaştırılması...
343 hakemli makalenin incelendiği ve analiz edildiği bir çalışmanın bulgularına göre [9];
•
•
•
•
Organik gıdalardaki polifenol (bileşen bazında; fenolik asitler 19%, flavanonlar 69%,
stilbenler 28%, flavonlar 26%, flavonollar 50%, antosiyaninler 51%) ve karetonoid (1517%) içeriklerinin yüksek olduğu belirtilmiştir. Organik gıdalardaki pestisit kalıntısı 4 kat
daha düşük bulunurken, bir ağır metal olan Cd konsantrasyonu da düşük bulunmuştur.
Organik gıdalardaki toplam karbonhidrat içeriği 25% ve indirgen şekerlerin 7% yüksek
olduğu; protein, aminoasit ve lif içeriklerinin (sırasıyla -15%, -11%, -8%) daha düşük
olduğu belirtilmiştir.
Bazı mineral ve vitamin içeriklerinin de organik gıdalarda daha yüksek olduğu öne
sürülmüştür (65% Mo, 82% Rb, 57% Ga, 4% Mg, 5% Zn).
Organik gıdalardaki yüksek antioksidan madde miktarı ve düşük Cd konsantrasyonunun,
organik tarımda kullanımı yasak olan nitrojen, fosfor gübrelerinin yokluğuyla ilişkili olduğu
kanıtlanmıştır.
Referanslar
(1) Kahl, ve ark. 2010.Food technology 03.10 : 38-46; (2) Szulc ve ark., 2010.
Computers and Electronics in Agriculture, 74: 218-222; (3) Gordillo-Delgado, ve
ark. 2012. Journal of the Science of Food and Agriculture, 92: 2316–2319; (4)
Bateman, ve ark. 2007. Journal of Agriculture and Food Chemistry, 55: 26642670; (5) Ghidini ve ark., 2005. Food additives and contaminants, 22(1), 9-14;
(6) Aulrich ve Molkentin, 2009. Agriculture and Forestry Research, 59, 301-308;
(7) Bigot ve ark., 2014. Food Control, In Press, 1:7; (8) Van Ruth ve ark., 2011.
Food Chemistry, 126(3), 1299-1305; (9) Baranski ve ark. 2014. British Journal of
Nutrition: 1–18.
•
•
•
•
Sağlık denilince sadece hastalıkların ve
rahatsızlıkların olmaması değil aynı
zamanda iyi olma, verimlilik ve zindelik
gibi kavramlar da düşünülmelidir.
Pestisit ile kontamine olmuş gıdanın
tüketimi ve dozuna bağlı olarak doğum
bozuklukları ve kanser gibi sağlık üzerine
çeşitli olumsuz etkileri olabilmektedir.
Bu etkileri azaltmak için Maksimum
Kalıntı Limiti (MRL) belirlenmiştir.
2007-2008 yılı raporlarına göre MRL
değerini aşan seviyelerde pestisit
kalıntısı içeren organik gıda ürünlerinin
yüzdesi konvansiyonel ürünlerden daha
az bulunmuştur. [1]
• Organik gıdaların daha fazla oranda fenolik bileşen, C vitamini, antioksidan ve antimutajenik
madde içerdiği ve organik meyve sebzelerin kanser hücrelerinin çoğalmasını önlemede daha etkili
olduğu,
• Organik süt ürünlerinin daha fazla oranda konjuge linoleik asit, -3 yağ asidi ve antioksidant
içerdiği; antibiyotik, hormon ve mikroorganizma yükünün daha düşük olduğu,
• Organik sebze ve meyvelerde; C vitamini, magnezyum, demir ve fosfor miktarlarının daha fazla
olduğu
• Tüm organik sebzelerde toplam lif içeriğinin yüksek miktarda olduğu belirlenmiştir.
• Organik biberlerin protein, kül içeriği ve mineral içeriğinin (Cr, K, Mg, Na, Zn) daha yüksek
olduğu
• Organik meyve ve sebzelerde kuru madde miktarı, organik tahıllarda ise esansiyel aminoasit
kalitesi daha yüksektir.
• Organik besinler, pestisit, nitrat, mikotoksin ve veteriner ilaç kalıntıları gibi kimyasal maddeleri
daha az içermektedir.
• Organik sebzelerin ağırlık, uzunluk ve genişlik değerleri ticari sebzelere göre daha düşük
değerdedir. [8-13]
Organik beslenme sonucunda oluşan fizyolojik değişimler
• 22 günlük organik beslenme diyeti uygulaması sonucu deneklerin kan
örneklerinde, akyuvar hücrelerinde artış gözlendiği
• Organik gıdalarla beslenen hamilelerin sütünde rumenik asit oranının arttığı
• Organik gıda ile beslenen çocuklarda alerji ve düşük vücut ağırlığı gözlenme
oranının azaldığı
• Yeni doğan bebeklerde organik süt ile beslenme sonucu egzama riskinin
azaldığı belirtilmektedir.
• Organik meyve ve sebzelerin kanser hücrelerinin çoğalmasını önlemede daha
etkili oldukları belirtiliyor [2].
• Çalışmaların %67’si, organik gıdaların besin öğeleri bakımından daha zengin
olduğunu ve sağlığa olan etkilerinin de daha fazla olacağını öne sürmüştür.
[3]
• Organik yöntemle üretilen besinler diğer besinlerle karşılaştırıldığında, besin
öğeleri konsantrasyonunun daha zengin olduğu tespit edilmiştir. [4]
• Hayvan deneylerinde organik gıda tüketiminin kilo, gelişim, doğurganlık ve
bağışıklık sistemi üzerine pozitif etki gösterdiği belirtilmiştir. İnsanlarla
yapılmış yeterli çalışma bulunmamaktadır. [5]
• Organik gıdaların besin değeri ve sağlık üzerine etkileri arasında basit bir
ilişki olmadığı, gıdaların sahip olduğu karmaşık yapıdan dolayı analitik
verilerden genel bir yorum yapmak için yeterli olmadığı vurgulanmaktadır
[2].
• Bu noktada yapılabilecek iddia “organik gıdaların, yaşayan organizmaların
sağlık durumunun gelişmesine yardımcı olması” şeklinde yazarlarca
özetlenmiştir. [6]
Referanslar
[1] Bourn ve Prescott. 2002. Critical Reviews in Food Science and Nutrition, 42(1):1–34; [2] Huber, ve
ark. 2011. NJAS - Wageningen Journal of Life Sciences 58, 103– 109;
[3] Dangour, ve ark. 2010. Am J Clin Nutr. 92:203–10; [4] Atasever ve Adıgüzel. 2006. A. Ü. Ziraat
Fak. Derg. 37 (1), 117-122; [5] Hoefkens ve ark. 2010. Food and Chemical Toxicology 48, 3058–3066;
[6] Baranski ve ark. 2014. British Journal of Nutrition: 1–18; [7] Lairon, D., 2010; Agron. Sustain. Dev.
30 : 33–41; [8]Van Ruth ve ark., 2011. Food Chemistry, 126(3),1299-1305. [9] Araujo ve ark. 2014.
Food Control 44, 242-248; [10] Silva, 2014. Food Research International 61, 272-278;
[11] Dangour ve Ark. 2010. Agron. Sustain. Dev. 30:33-41. [12]Ren, ve ark. 2001. J. Sci. Food Agric.
81:1426-1432; [13]Grinder-Petersen ve ark. 2003. J. Agric. Food Chem. 51:19, 5671-5676.
Resimler; http://transgenicsstudy.blogspot.com.tr/2013/03/biological-and-organic-foods.html
http://biggestloserdetox.wordpress.com/category/organic-foods/
http://www.slate.com/articles/health_and_science/green_room/2009/08/are_organic_veggies_better_for_you.
html
ORGANIK GIDA ALIRKEN...
Organik gıdayı ambalajından nasıl anlarız?
Avrupa Birliği Logosu
• Yandaki şekilde ve farklı renk
seçeneklerinde paketin üzerinde
yer alması opsiyoneldir.
“Euro-leaf” olarak da isimlendirilmektedir.
• Bunun yanında USDA ve JAS
logoları da etiketlerde yer
bulabilmektedir.
• Kod numaraları da logolar ile
birlikte yer alabilmektedir.
Türk Organik Logosu
• Yönetmeliğe göre organik tarımsal
ürün/madde ambalajlarında yandaki
logo örneklerini kullanmak
zorundadırlar.
• Logosuz ürünler organik olarak iç
pazara sunulamaz, reklam ve tanıtım
yapılamaz veya kısaltmalarıyla patent
için başvuramazlar.
• Logolarda kullanılacak renkler; yeşil,
mavi, siyah ve beyazdır.
Ülkemizden Organik Ürün ve Etiket
Örnekleri
Organik Gıdaları Tüketirken!
• Zengin besin içeriği ve lezzetinden yararlanabilmek için taze
gıdalar almaya özen gösterin.
• Bulduğunuz her organik gıdayı satın almayın, normalde de
tüketmeyi sevdiğiniz gıdaları tercih edin.
• Etiketleri dikkatlice okuyun, logoları kontrol edin (organik gıda
logoları hakkında bilgi sahibi olmaya çalışın).
• Organik ürünlerle hazırladığınız yemeklerdeki tüm bileşenlerin
organik olmasına özen gösterin, bunu sağlayabilmek adına ilk
aşamada az bileşenli tarifleri kullanabilirsiniz.
• Yemekleri pişirirken mikrodalga fırın kullanmaktan, yemekleri
hazırlarken/depolarken plastik kapları kullanmaktan kaçının.
• Yörenizde yetişen gıdaları tercih etmeniz ekonomik açıdan
fayda sağlayabilir [1-4].
Ürün satışı
Zincir mağazalar; Migros, Metro, Carrefour, Tansaş
Semt pazarları; Balçova, Bostanlı ve Urla Eko Pazar
Organik ürün satış mağazaları
Internetten satış
www.organikgiller.com
www.ecolife.com
www.organiksarayi.com
www.ekoorganik.com
www.serenteorganik.com
www.cityfarm.com.tr
www.dogalpazar.net [1]
Referanslar
[1] http://www.orguder.org.tr/tuketicirehberi.php
[2] http://organic.lovetoknow.com/How_to_Cook_Organically
[3] http://organic.lovetoknow.com/Easy_Organic_Cooking
[4] Levin, GM, 2011. Shop for Organic Foods Without
Breaking Your Budget.
ORGANİK BULMACA :)
Soldan Sağa : 3. Rüzgâr, günes,
jeotermal, dalga, gibi fosil dısı enerji
kaynakları 4. dogal, tabii, katıksız 6.
Dogal ortamda CO2 ve su'ya kadar
tamamen bozunan, organik kökenli
malzemeler 8. kirlilik 9. bir islem veya
süreç sonucunda arta kalan sey;artık 13.
Bitki köklerinin mineral besinli bir
solüsyon içinde oldugu ya da besin
solüsyonu eklenmis perlit, çakıl ya da
mineral yün gibi etkisiz bir ortam içinde
büyütülmesi yöntemi 14. bir hastalığın,
hastalık belirtilerini sağlam bir insanda
ortaya çıkarabilecek maddelerin çok düşük
dozlarda hastaya verilmesiyle tedavi
etmek 16. böceklere karsı kullanılan bir
çesit pestisit 17. Kısmen organik tarım
yapılan ya da organik tarıma geçis
sürecinde bulunan bir çiftlik ya da üretim
biriminde, organik olarak üretilen ürünler
19. zararlı organizmaları engellemek,
kontrol altına almak ya da zararlarını
azaltmak için kullanılan madde ya da
maddelerden olusan karısımlar
Yukarıdan Aşağıya : 1. Organik tarım
faaliyetleri dısındaki tüm tarımsal
faaliyetler 2. ürünlerin çevreye ve insana
zarar vermeden daha ekonomik olarak
üretimini saglayan tarım sistemi 5.
metalik özellikler gösteren elementlerden
olusan, açık ve tam bir tanımlaması
yapılmamıs olan grupta bulunan
elementler 7. Hastalıklardan korunma ve
tedavi amacıyla bitkilerden yararlanma 10.
Hastalıgın zıttı olan maddeyi bünyeye
vererek yapılan tedavi 11. genetiği
degistirilmis organizmanın kısaltması 12.
dünyadaki dogal kaynakları kullanma
seklimizin dogal yasam üzerinde yarattıgı
etki 15. Ekolojik tarım organizasyonu
derneginin kısaltılmıs adı 18. canlı
yapısında ya da hayatsal etkinliklerde
hasara yol açan maddeler, zehir
[1.KONVANSIYONEL TARıM; 2.ORGANIK TARıM; 3.YENILENEBILIR ENERJI; 4.NATUREL; 5.AĞıR
METAL; 6.BIYOBOZUNUR; 7.FITOTERAPI; 8.KONTAMINASYON; 9. KALıNTı; 10.ALLEOPATI;
11.GDO; 12.EKOLOJIK AYAK IZI; 13.TOPRAKSıZ TARıM; 14.HOMEOPATI; 15.ETO; 16.İNSEKTISIT;
17.GEÇIŞ SÜRECI ÜRÜNÜ; 18.TOKSIN]
BİZDEN KARELER....
Lisans bölümümüz 2014-2015 güz dönemi itibari ile açılmıştır.
Bölümümüz öğretim üyelerinden Doç. Dr. Figen Tokatlı,
Profesör ünvanı almaya hak kazanmıştır.
Dr. Şükrü Güleç 2013 yılında bölümümüz yardımcı doçent
kadrosuna atanarak İYTE Gıda ailesine katılmıştır.
Bölümümüzden doktorasını tamamlayarak mezun olan araştırma
görevlisi arkadaşımız Pınar Kadiroğlu, Adana Bilim ve Teknoloji
Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümünde yardımcı doçent olarak
göreve başlamıştır.
Komen, G. Baysal, A.H., Harsa, S., “Gliadin Degradation Ability of Artisanal Lactic Acid
Bacteria, The Potential Probiotics from Dairy Products”, J Nutr Ther, 2, 163-172,
(2013) - "Editor’s Choice" seçildi.
Aydemir,L.Y. Gökbulut,A.A. Baran,Y. Yemenicioğlu,A. «Bioactive, functional and edible film-forming
properties of isolated hazelnut (Corylus avellana L.) meal proteins» Food Hydrocolloids, 36, 130-142,
(2014)- Ekim-Aralık 2013 arasında Food Hydrocolloids dergisinin en çok ilgi gören 11.makalesi seçildi.
Prof. Dr. Şebnem Harsa’nın, «Low Environmental Impact Polysaccharide Based Packaging Solutions for Fresh
Cut Fruits and Vegetables» projesi « Yenilikçi Bir Gelecek İçin Bilgi Ortaklıkları» kitabında yer aldı, British
Council, 2014, s.13-15.
Mezunumuz Dr. Özgür Tarhan Purdue Universitesi Gıda Bilimleri Bölümünde doktora sonrası araştırmacı
bursu kazanmıştır.
Ezgi Evcan ANNE
oldu ve ARYA’sına
kavuştu. Sağlıklı,
uzun ve mutlu bir
ömür dileriz...
Gökçen ve Cihan hayatlarını
birleştirerek sonsuza dek
«EVET» dediler. İkisini de
tebrik eder sonsuz
mutluluklar dileriz...
• Gözde Seval Karslı...06/2014-09/2014,
Université Claude Bernard Lyon, araştırma
•Derya Boyacı...09/2014-01/2015,
University of Milano, Erasmus
• Keriman Arserim Uçar...09/201406/2015, Rutgers University, araştırma
• Semanur Yıldız...01-06/2014,
Tecnológico de Monterrey, araştırma
• Juan Manuel Crespo, Tatiana Arturi,
Maximiliano Cacicedo...03-09/2014,
Arjantinli araştırmacılarımız