TDV DIA - İslam Ansiklopedisi

MUSANNiFEK
niye Ktp., Fatih, nr. 1324) 7. Şerl;.u'l-Hi­
daye (Süleymaniye Ktp., Esad Efendi, nr.
637). Merginanl'ye ait eserin şerhidir. Kitapta Şemsüleimme es-Serahsl, Debus'i,
Pezdevl ve Hafızuddin en-Nesefı gibi alimlerin çalışmalarıyla kendisinin et-Tal;.rir
isimli eserine sıkça müracaat edilmiştir.
8. Şerl;.u'ş-Şemsiyye. Ali b. ömer ei-Katibl'ye ait eserin şerhidir (Süleymaniye
Ktp., Şehid Ali Paşa, nr. 1792; Esad Efendi, nr. 1956). 9. Şerl;.u'l-Meşabil;.. Ferra
ei-Begavl'nin Meşabil;.u's-sünne adlı kitabının şerhidir (Süleymaniye Ktp., Fatih,
nr. 966). 10. Şerl;.u'l-Emali. Ali b. Osman
ei- Üşl'nin Matürldiyye akaidine dair manzum risatesinin şerhidir (Süleymaniye Ktp.,
Yazma Bağışlar, nr. 336). 11. Şerl;.u'l- 'Alalfa. Mahmud ei-Antal<i'ye ait eserin şerhi­
dir (İstanbul 1274) 12. Şerl;.u'l-J>.aşide­
ti'l-'ayniyye. İbn Sina'nın el-J>.aşidetü'l­
'ayniyyetü'r-n1J:ıiyye fi'n-nefs adlı risalesinin şerhidir (Süleymaniye Ktp., Kasidecizade Süleyman Sırrı Efendi, nr. 697) .
13. ŞerJ:ıu '1-Vi]faye. Tacüşşerla'nın Vi]fayetü'r-rivaye adlı kitabının şerhid i r
(Süleymaniye Ktp., Reşid Efendi, nr. 228,
229) 14. Şerl;.u'l-Lübdb fi'n-nal;.v. Muhammed b. Muhammed ei-İsferaylnl'nin
el-Lübab fi'n-nal;.v isimli eserinin şerhi­
dir (Köprülü Ktp., Fazı! Ahmed Paşa, nr.
1494). 15. Şerl;.u'l-MişbdJ:ı. Mutarrizl'nin
el-MişbdJ:ı fi'n-nal;.v adlı kitabının şer­
hidir (Süleymaniye Ktp., Fatih, nr. 5032).
16. el-Kevakibü'd-dürriyye şerl;.u Kaşideti'l- bürde (Süleymaniye Ktp., Kılıç
Ali Paşa , nr. 712). 17. er-Reşad ii şerJ:ıi
İrşadi'l-hadi. Teftazanl'ye ait eserin
şerhidir (Süleymaniye Ktp., Amcazade Hüseyin Paşa, nr. 417; Pertev Paşa, nr. 542).
Bu eserle ilgili olarak Halil Özcan tarafın­
dan doktora çalışması yapılmıştır (2003,
Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü) . 18. lfaşiyetü't-TelviJ:ı (Süleymaniye Ktp ., Yazma Bağışlar, nr. 1951). Tamamlanmamıştır. 19. lfaşiye 'ale'lMutavvel (Süleymaniye Ktp., Pertev Paşa, nr. 528; Şehid Ali Paşa, nr. 2187). 20.
lfaşiye ' ala şerJ:ıi'l-MiftaJ:ı li's-Seyyid
(Süleymaniye Ktp , Damad İbrahim Paşa,
nr. 1012; Hekimoğlu Ali Paşa, nr. 867) .
Seyyid Şerif ei-Cürcanl'nin el-MişbdJ:ı adlı
Miftal;.u'l-' uW.m şerhinin haşiyesidir. 21.
lfaşiye 'ala şerJ:ıi 'A]fa'idi'n-Nesefiyye
(Süleymaniye Ktp., Fatih, nr. 3076). 22.
lfaşiye 'ala şerl;.i Metali'i'l-envar (Süleymaniye Ktp., Fatih, nr. 2611). Sirikeddin ei-Urmevl'nin Metali'u'l-envar'ına
Mahmud b. Abdurrahman ei-İsfahanl tarafından yazılmış şerhin haşiyesidir. 23.
lfaşiye 'ale'l-Keşşaf (Süleymaniye Ktp.,
240
Laleli, nr. 326). 24. Mul]taşarü'l-Munta­
?:am ve mülte]fatü'l-mültezem. İbnü'I­
Cevzl'nin el-Munta?:am isimli kitabının ihtisarıdır (Süleymaniye Ktp., Fatih, nr. 447).
Musannifek'in bunların dışında Necmeddin en-Nesefı'nin hilaf ilmine dair el-Man?:Umetü'n-Nesefiyye adlı eserini şerhet­
tiği belirtilmektedir (Keşfü'?-?unün, II,
1868) . Bazı kütüphane kayıtlarında Musannifek'e nisbet edilen Iştılal;.at-ı fu]fahd' isimli kitabın (mesela bk. Süleymaniye
Ktp., Hasan Hüsnü Paşa, nr. 313/3) ona ait
olmadığı tesbit edilmiştir (Cici, s. 173)
BİBLİYOGRAFYA :
Taşköprizade, eş-Şek;a'ik;,
s. 162-167; a.mlf.,
187-189; Mecdl, Şekaik Tercümesi, s. 184-187; Keşfü'?-?Unün, 1, 67-68, 113;
ll , 1145, 1332, 1341, 1480, 1618, 1816, 1868;
İbnü'l-İmad, Şe;;;erat, VII , 319-321; Şevkanl, elBedrü't-tali', ı, 497; Leknevl. el-Feva'idü'l-behiyye, s. 192-194; Brockelmann. GAL, ll, 234; Suppl.,
ll, 329; Hediyyetü'l-'ari{ln, 1, 735; Ömer Nasuhi
Bilmen, Büyük Tefsir Tarihi, Ankara 1960, ll,
420-422; Ziya Demir. Osmanlı Mü{essirleri ve Te{Mi{ta/:ıu's-sa'ade, ı,
sir Çalışmaları -Kuruluştan X/XVI. Asrın Sonuna Kadar- (doktora tezi , 1994), MÜ Sosyal Bilim-
ler Enstitüsü, s. 117-123; Hüseyin Yazıcı," Alaeddin Ali b. Mahmud e1-Bistaml", Yeni Türk islam
Ansiklopedisi, İstanbul 1995, örnek fasikül , s.
49-50; Recep Cici. Osmanlı Dönemi islam Hukuku Çalışmaları, Bursa 2001 , s. 171-184; "Bistami", iA, ll, 650; J. T. P. de Bruijn, "Muşannifak",
EF (İng.), VII, 663. ı:i:J
IJ!IIIIJ M. KAMiL YAŞAROGLU
ı
ı
MUSARRA'
(bk. TASRİ').
L
ı
_j
ı
MUSARRAT
(öl~l)
Alıcıyı
aldatmak
amacıyla
satışa çıkanlmadan
L bir müddet sütü
önce
hayvan. _j
sağılmamış
Sözlükte "biriktirmek, toplamak, tutmak" anlamındaki sary (bazı dilcilere göre "bağlamak" anlamındaki sarr) kökünden türetiten musarrat, sütü bol gözüksün diye satımdan önce birkaç gün sağıl­
mamış süt hayvanını ifade eder. Bu şekil­
de sütün hayvanın memesinde biriktirilmesine tasriye denir. Aynı manada olmak
üzere muhaffele ve tahfll kelimeleri de
kullanılır. Musarrat hadisi diye bilinen bir
hadiste tasriye yasaklanmış ve böyle bir
hayvanı satın alan kimsenin sütü sağıp aldatıldığının farkına vardığında isterse hayvanı tutabileceği, isterse bir ölçek (sa' =
2175 gr.) hurma ile birlikte satıcıya iade
edebileceği belirtilmiştir (BuhM, "Büyü'",
64; Müslim, "Büyü"', ll). Fıkıh kitapların-
usul-i fı­
ise haber-i vahidin kıyasa
yahut usule aykırılığı gerekçesiyle terkedilmesi konuları tartışılırken bu hadise sık
sık atıfta bulunulur.
da
alışverişte ayıp muhayyerliği,
kıh kitaplarında
Sahih kabul ettikleri halde musarrat hadisiyle amel etmemeleri sebebiyle Hanefi
fakihlerine yöneltilen eleştiriler ve bunlara
verilen cevaplar fıkıh literatüründe geniş
bir yer tutmuştur. Gerek külll fıkıh kaldeleri gerekse usQl-i fıkıh bakımından önemli açıklamalar içeren bu tartışmalarda Hanefı alimlerinin temel gerekçeleri, haber-i
vahid tarzında rivayet edilen, yani zan düzeyinde bilgi sağlayan musarrat hadisinin
içeriğinin bir şeyin gelirinin tazmin soruml uluğuna bağlı olması ilkesine ve tazminin varsa misli, yoksa kıymeti (nakd! değeri) ödenerekyapılması kuralına , dolayı­
sıyla Kitap ve Sünnet'ten çıkarılan ilkelere (usul, kıyas, kıyasü'l-usül) aykırı bulunması şeklinde özetlenebilir (bu ve başka
gerekçeler, eleştirileri ve cevapları için
bk. Nevevl, XII, 20-28; İbn Kayyim el-Cevziyye, Il, 19-2 1, 311).
Serahsl musarrat hadisinin Kitap, Sünnet ve usule birçok açıdan muhalif olduğunu kaydettikten sonra Hz. Peygamber'in bir ölçek hurma verilmesini emretmesinin belli bir olayla ilgili olabileceğini
ileri sürer. Buna göre muhtemelen yapı­
lan fasid bir alım satımda, malın semereleriyle birlikte iadesi gerekirken müşteri­
nin sütü kullanmış olması sebebiyle ResQI-i Ekrem taraflar arasında sulh yoluyla
bir değer belirlemiş, ravi ise bunu genel ve
bağlayıcı bir hüküm gibi algılamıştır (elMebsüt, XIIl, 40). Hanefiler'in bu hadisi red
gerekçeleri arasında gösterilen, bir rivayetın kıyasa tercih edilebilmesi için ravisinin (Ebu Hüreyre) fakih olması şartını taşımadığı şeklinde fsa b. Eban'a nisbet edilen görüş ise kendileri arasında da tartış­
malıdır (Cessas, Ill , 130; Kureş!, N, 538539; krş. Serahsl, XIIl, 40). Öte yandan Hanefıler hadisi tamamen terketmiş olmayıp alım satımdaki şart muhayyerliğinin
meşruiyetini
buna
dayandırmışlardır
(a.g .e., XIIl, 38; Kasan!, VII, 308) . Kureşi
musarrat konusunda müstakil bir eser kaleme aldığını söylemektedir (el-Cevahirü'lmuQ.ıyye,
N, 541).
BİBLİYOGRAFYA :
Buhar!, "Büyü"', 44, 64, 65, "Şurfıt" , ll ; Müslim, "Büyü"', ll, 12, 23, 26, 28, 43-46; Ebu
Davüd, "Büyü"', 46, 71 ; Şafii, er-Risale (nşr. Ahmed M. Şakir), Kahire 1399/1979, s . 556-558;
a.mlf., i}Jtilafü '1-f:ıadfş (Müzenl'nin el-Mu}Jtaşar'ının sonunda el-Üm ile birlikte), Beyrut, ts.
(Darü'l-ma'rife), s. 554-556; Sahnün, el-Müdevvene, IV, 286-289; Müzen1, el-Mu}Jtaşar (Şafil,
el-Üm ile birlikte), Beyrut, ts. (Darü'l-ma'rife), s.
MÜ SEVI
82; Tahavi, Şerl:ıu Me'ani'l-tışar, IV, 17-22; Cessas, el-Fuşul fi'l-uşul (nşr. Uceyl Casim en-Neşemi). İstanbul 1414/ 1994, I, 203-204; lll, 130;
Muhammed b. Ahmed ei-Harizmi, Me{ati/:ıu'l­
'ulUm (nşr. ihrahim el-Ebyar1). Beyrut 1409/ 1989,
s. 32; Kudür1. et-Tecrid (nşr. Muhammed Ahmed
Serrac - Ali Cum'a Muhammed). Kahire 1424/
2004, V, 2436-2447; İbn Hazm. el-Mu/:ıalla, IX,
66-72; İbn Abdülber en-Nemeri, el-Kafi fi M :hi
ehli'l-Medineti'l-Maliki (nşr. M. M. Uhayd ei-Mor1tan1). Riyad 1400/1980, II, 707-708; Serahs1,
el-Mebsut. XIII, 38-40; Mazeri. lza/:ıu 'l-ma/:ışul
(n ş r. Ammar et-Talib1). Beyrut 2001, s. 402-405;
Zemahşeri. Esasu 'l-belaga, Kahire 1985, II, 15;
Kasan1, el-Beda'i' (nşr. Ali M. Muawaz- Adil Ahmed AbdülmevcGd). Beyrut 1418/1997, VII, 308309; İbn Kudame. el-Mugni (Herras). IV, 149158; Nevevi, el-Mecma', XII, 2-1 09; Abdülaziz eiBuhari. Keş{ü 'l-esrar (n ş r. Muhammed ei-Mu'tas ım-B i llah ei-Bağdad1). Beyrut 1417/1997, II,
704-708; İbn Kayyim ei-Cevziyye, İ'lamü 'l-mu­
val):l):ı'in (nşr. M . Muhyiddin Abdülhamid), Beyrut 1977, ll, 19-21 , 311 ; lll, 24-25; Kureşi, el-Cevahirü 'l-muc;iıyye, IV, 538-541; Bedreddin el-Ayni,
'Umdetü'l-l):ari, Kahire 1348, Xl, 269-277; Şev­
kani, Neylü'l-evtar, V, 241-247; " Taşriye", Mv.F,
XII, 74-77.
ı:A1
M ŞüKRÜ ÖZEN
MUSAWA'
L
(bk. MASAWA').
_j
MUSAwiR
( ;;.a...ıı )
Allah'ın
L
isimlerinden
(esma-i hüsna) biri.
_j
Sözlükte "bir şeyi bir tarafa doğru eğ­
mek, onu kesmek; bir şeye yönelmek" anlamlarındaki savr kökünün tef'il kahbından
türemiş bir sıfat olan musawir " şekil ve
özellik veren" demektir (Kamus Tercümesi,
"şvr" md.). İbn Side buradaki şekil ve özelliğin (sOret) cisme yönelik olduğunu söylemiş (Lisanü'I-'Arab, "şvr" md .) . Ragıb
ei-İsfahani ise "hacimli varlıkların (a'yan)
şekillendiği ve başkalarından ayrılıp özellik kazandığı şey" diye tanımladığı sOretin duyularla ve akılla algılanan olmak üzere ikiye ayrıldığını belirtmiştir. Birincisi at
ve insan gibi maddi nesnelerden ibaret
olup herkes tarafından müşahede edilir_
İkincisi akıl, basiret vb. manevi özellikler
olup özel bilgi ve birikime sahip kimselerce idrak edilir. Kur'an-ı Kerim'de Allah'a
nisbet edilen tasvir fiilieri her iki özelliği de
kapsamaktadır (ei-Müfredat, "şvr" md .).
Tasvir kavramı beş ayettezat-ı ilahiyyeye nisbet edilmiştir ; bunların üçü mazi,
biri muzari kalıbıyla , biri de musavvir şek­
lindedir (M. F Abdülbaki , ei-Mu'cem, "şvr"
md) Bir ayette de Allah'ın insanı dilediği
surette terkip edip şekillendirdiği belirtilir (el-infitar 82/8). Bu ayetler genelde Allah'ın varlığını ve özellikle birliğini ifade
etmekte, Tin sOresinde de beyan edildiği
üzere (95/ 4) insana güzel bir sOret kazandırıldığını dile getirmektedir.
Musawir hem İbn Mace ("Du'a'", 10)
hem Tirmizi'nin ("Da'avat" , 82) esrna-i
hüsna listesinde yer almış. tasvir kavramı
da çeşitli hadis rivayetlerinde Allah'a izafe edilmiştir (Wensinck. ei-Mu'cem, "şvr"
md .). Hz. Ali'nin naklettiğine göre namazın çeşitli merhalelerinde farklı dualar okuyan ResOl-i Ekrem secde halinde şu niyazda bulunurdu: "AIIahım! Senin rızan için
secdeye kapandım, sana iman edip bütün
varlığımla teslim oldum. Benim yüzüm
kendisini iptidaen yaratan, sonra insana
has şekle büründüren, işitme ve görme
organlarıyla donatan yüce varlığa secde
etmektedir. Yaratıp düzenleyenierin en güzeli olan Allah'ın kudret ve sanatı pekyücedir!" (Müslim, "Müsafırln", 201-202 ; Ebu
DavOd. " Şalat " , 119: Tirmizi. "Da'avat", 32) .
"Sizden biriniz hemcinsini dövmeye mecbur kalırsa yüzüne vurmasın, zira Allah
Adem'i onun sOretinde yaratmıştır" mealindeki hadis (BuhM. "İsti'zan", 1: Müslim . "Cennet", 28, "Birr'', 115) dil alimleri,
hadisçiler ve kelamcılar tarafından çeşit­
li şekillerde yorumlanmıştır. Bu yorumlar
arasında "onun sureti" ifadesindeki zamirin Allah 'la değil Adem veya dövülen insanla ilgili olduğu, zamirin Allah'a dönmesi halinde ise "O'nun en güzel biçimde
yarattığı sOret" manasma geldiği belirtilmiştir
(Usanü'I-'Arab, " şvr" md .;
Fa h reddin er-Razi. Esasü 't-talj:dfs, s. ll 0120: ibn Hacer, V, 492; Xll , 262-263).
Son üç ayetinde Allah'ın on yedi ismini
ihtiva eden Haşr sOresinin son ayetindeki
hfılik, bari', musavvir isimleri (59/22-24) aynı konuda ve iç içe manalar dizisini meydana getirir. Yaratma kavramı çerçevesine giren bu manaların ilki Mlik kelimesine ait olup sözü edilen eylemin konusunu
oluşturan şeyin (mahiOk) var olma zamanını ve alabileceği sayısız şekillerden birini
planlayıp belirleme (takdir) biçiminde tecelli eder. Bari' "yarattığı şeye maddi açı­
dan şekil verip hacim kazandıran" manasma gelir. Yaratmanın nihai kademesini
teşkil eden musawir ise mahiOkun fiziki
ve ruhi portresini belirleyip "halk eylemini
sona erdiren" anlamını ifade eder. Bu sonuncu tanım eşref-i mahlukat olan insanın yaratılışına hastır (Abdülkahir e i-Bağ­
dadl. vr. 195b; Gazzalt. s. 79-82: ayrıca bk.
BARİ ' ; HALiK). Eş'ari, musawiri "maddi
bakımdan şekil veren" manasma alırken
Matüridi bunun psikolojik yönüne de işa­
ret etmektedir. Hattabi ise Cenab-ı Hakk'ın
birbirlerini tanıyıp ayırt etmeleri için insanları farklı fizyonamilere sahip kıldığını
vurgulamakta, fakat hepsinin de ayrı bir
güzellik taşıdığını söylemektedir. Abdülkerim ei-Kuşeyri, Kur'an'da Allah'a nisbet
edilen tasvir kavramlarının insana yönelik
olduğunu , Cenab-ı Hakk'ın sOret güzelliği­
ni sadece beşer türüne izafe ettiğini, Tin
sOresinde ise onu en güzel biçimde yarattığı gerçeğine yemin ettiğini (95/ 4). ayrı­
ca zat-ı ilahiyye ile mürninler arasında sevgi bağının bulunduğunu (ei-Maide 5/54 )
belirterek yaratıcının lutfettiği bu imtiyaz
karşısında insanın duyarlı davranmasının
gerektiğini
mistik ifadelerle dile getirmiş­
tir. Allah ' ın fiili sıfat ve isimleri içinde yer
alan musawir Mlik, bari', muhyi, mübdi'
ve muid isimleriyle anlam yakınlığı içinde
bulunur.
BİBLİYOGRAFYA :
Ragıb el-isfahani, el-Mü{redat, "şvr" md.; Lisanü 'l-'Arab, " şvr" md.; Kamus Tercümesi, "şvr "
md.; Wensinck, el-Mu'cem, " şvr" md.; M. F. Abdülbaki, el-Mu'cem, "şvr" md. ; Buhilri. "İsti'zan",
1; Müslim, "Müsafirln", 201 -203, "Cennet", 28,
"Birr'', 115; ibn Mace, "Du'a'", 10; EbG DavGd,
"Şalat", 119; Tirmizi. "Da'avat", 32, 82; Matürldi, Te'vilatü'l-lfur'an, Hacı Selim Ağa Ktp., nr.
40, vr. 776'; Hattabi. Şe'nü 'd-du'a' (nşr. Ahmed
Yusuf ed-Dekkak). Dımaşk 1404/1984, s. 51-52;
İbn Fürek, Mücerredü'l-Mal):alat, s. 52; Abdülkahir ei-Bağdadi, el-Esma' ve 'ş-şı{at, Kayseri Raşid
Efendi Ktp., nr. 497, vr. 195'; Kuşeyri, et- Ta/:ıbir
fi 't-te?kir (nşr. İ bra him BesyGni ). Kahire 1968, s.
35-37; Gazzali, el-Mal):şadü 'l-esna (Fazluh), s.
79-82; Ebü Bekir ibnü'I-Arabi. el-Emedü'l-ai!:şa,
Hacı Selim Ağa Ktp., nr. 499, vr. 108'-111' ; Fahreddin er-Razi, Esasü't-tal):dis (nşr. Ahmed Hicaz! es-Sekka). Kahire 1406/ 1986, s. 110-120;
a.mlf.. Levami'u 'l-beyyinat (n ş r. Ta ha AbctürraOf Sa' d). Beyrut 1404/ 1984, s. 214-219; ibn Hacer, Fet/:ıu 'l-bari ( n ş r. Abdü lazlz b. Abdullah b.
Baz). Beyrut 1414-16/1994-96, V, 492; XII, 262263.
ı:Al
ıımı
BEKiR TOPALOÖLU
MUSAWİRE
( ö);.-.ı ı )
Ortak duyunun,
duyudan alıp idrak ettiği
suretleri saklaması yanında
onun idrak sürecine katılarak
hissi suretleri canlandıran zihin gücü
beş
L
(bk. DUYU; HAYAL; TASAWUR).
_j
MÜS EVi
L
(bk. Y AHUDİLİK).
_j
241