Tufan Miñnullin - e

Tufan Mifinullin
(Kama Tomağa, 1935)
Tiyatro yazarı ve nesir yazarı Tufan Minnullin,
1935 yılının Ağustosunda Tataristan'ın Kama Tamağı
ilçesinin Merethuja köyünde kolhozcu bir ailede doğar.
1952 yılında orta okulu tamamladıktan sonra
muhasebeci olarak çalışır. 1956-1961 yılları arasında
Moskova'da M. S. Şçepkin ismindeki tiyatro lisesinde
okur. Daha sonra tiyatroda aktör olarak çalışır. 19641967 yılları arasında Kazan televizyon stüdyosunda
muharrir (olarak çalışır). "Cayan" dergisinde bir ara
çalıştıktan sonra, 1968 yılının güzünden itibaren bütünüyle edebî mahsûl işine girer. 1975-1977 yıllarında
Moskova'da ileri edebî kurslarda okur. 1984-1989 yıllarında Tataristan Yazarlar Birliği'ne başkanlık yapar.
Tufan Minnullin tanınmış bir jemegat işliklisi*'
dir. O, Tataristan ASSR Yüksek Sovyeti milletvekili,
SSR Yüksek Sovyeti milletvekili, Tataristan Cumhuriyeti Devlet Sovyeti milletvekili olarak büyük bir
toplum işi yaptı.
Tufan Minnullin, edebiyata 6O'lı yılların başmda
mizahî hikayeler ve küçük hacimli sahne eserleriyle
girer. Daha sonra o, esas ürün verme yönü olarak tiyatro
eseri yazmayı seçer ve hayatın ciddi, ahlakî meselelerini
ele alan çok sayıda komedileri, dramları seyircilerin
sevgisini kazanır; kabiliyetli bir dramcı olarak tanınır.
Yetmişli yıllardan itibaren onun eserleri, Tatar
tiyatrosunun temel repertuvar arşivini oluşturur. Onun
eserleri pek çok dile tercüme edildi ve pek çok millî
tiyatro eserlerinde oynandı.
Eserleri: Dushk Hakına (Dostluk İçin) (Hikayeler),
Kazan, 1965; Kırlarım - Tugaylarım (KırlarımÇayırlıklanm) (Piyesler), Kazan, 1982.
Kaynakça: Ehmadullin, A., Sehne Edebiyatı hem
Tormış (Sahne Edebiyatı ve Hayat), Kazan, 1980, s.
235-245;290-293.
Sahne E's e r i
ELDIRMIŞTEN ELMENDER
(2 Perdeli, 4 kürinişli, prolog, intermediya hem
ipiloglı komediya)
PROLOG
Birinci perde açıla. Ut ikinci perdeni yaktıra. Anda
Cir sarının iki tügerekke bülingen kartası ilinip tura.
Karta karşına kulma kürsetkeç tayak tutıp Gazrail
başkan. Ul avız içinnen gine nindidir anlayışsız bir
küyni küylep kartadan Eldirmiş avılm izliy. Taba
almagaç, kinet bunla da kisesinnen telefon trubkasm
tartıp çıgara.
Gazrail (Telefon trubkasma). Sizmi? Minim yanga
kirigiz.
Ferişte kire.
Ferişte. Tınlıym sizni, Gazrail efendi.
Gazrail (kartaga küsterip). Nerse bu?
Ferişte. Cir üstinin kartası.
Gazrail. Cir üstinin kartası bulgaç, kayda munda
Eldirmiş?
Ferişte (kartadan Eldirmiş avılm izliy). Eldirmiş...
Eldirmiş... Eldirmiş... Şehermi ul, avılmı?
Gazrail. İlli yurtlı avıl bulırga tiyiş.
Ferişte. Eldirmiş... Eldirmiş... Ul avıl Evropanın
künçıgışmda yaki Aziyanifi künbatışmda bulırga
tiyiştir. Eldirmiş... Eldirmiş... Mine ul! Mine ul
Eldirmiş!
ELDERMEŞTEN ELMENDER
(2 perdeli, 4 sahneli; girişli, perde arası eğlenceli ve
sonuçlu komedi)
GÎRtŞ
Birinci perde açılır. Işık ikinci perdeyi aydınlatır.
Orada yeryüzünün iki yarımküreye bölünmüş haritası
asılı. Haritanın karşısında eline göstermeye yarayan
değnek tutarak Gazrail durmuş. O ağız içinden
anlaşılmayan bir ezgiyi mırıldanarak haritada Eldirmiş
köyünü arıyor. Bulamayınca, birden döner ve cebinden
telefon ahizesini çekip çıkarır.
Gazrail - (Telefon ahizesine) Siz misiniz? Benim
yanıma giriniz.
Ferişte girer.
Ferişte - Dinliyorum sizi Gazrail Bey.
Gazrail - (Haritayı göstererek) Ne bu ?
Ferişte - Yeryüzü haritası.
Gazrail - Yeryüzünün haritasıysa, nerde bunda
Eldirmiş?
Ferişte - (Haritada Eldirmiş köyünü arar.)
Eldirmiş... Eldirmiş... Eldirmiş... Şehir mi o, köy mü?
Gazrail - Elli haneli köy olması gerek.
Ferişte - Eldirmiş... Eldirmiş... O köyün Avrupa'
nın doğusunda veya Asya'nın batısında olması gerek.
Eldirmiş... Eldirmiş... İşte ol İşte o Eldirmiş!
Gazrail (kartadagı Eldirmişke tayagı bilen türtip).
Kara sin anı, ekeyenni, kayda kaçıp yatkan.
Ferişte. Ekeyenni tügil, Gazrail efendi, okayannıy.
Gazrail. Küp bilmeğiz! Barıgız, bir miri biş yüz
illinçi nomerlı Ecelge eytigiz, minim yanga kirsin.
Ferişte çıgıp kite. Birazdan Ecel kire.
Ecel. Mümkinmi?
Gazrail. Kir eyde. Hellerin niçik Ecel?
Ecel. Yarıysı.
' Gazrail. İşsizlikten intikmiysifimi? :
Ecel. Tın alırga da vakit yuk, üzigiz bilesiz.
Gazrail. Sina tagın komandirovkaga kiterge tun
kileçek.
Ecel. Kay yakka?
Gazrail (tayagı bilen kartadagı Eldirmişke türtip).
Mine munda, Eldirmişke!
Ecel. Anda kim bar?
Gazrail. Elmender kart.
Ecel. Heli naçarmıni?
Gazrail. Kirisinçe, cir cimirtip yüriy.
Ecel. Alaysa nige?..
Gazrail. Tınla. Mini bügin çir üstindegi adem
balalarının, isimliğin karap utırdım. Kulıma Eldirmiş
avılında yeşegennernin hem yeşevçilernin isimliği
ilekti. Şunda kürem ki: Eldirmiş avılında ilik-ilikten
tuksannan uzıp yeşegen birev de bulmagan. Çünki
büyik alla ul avılnın kişilerin tuksan yeşten uzıp
yeşemesinner dip yaratkan. E mine Elmender kartka
tuksan bir. İşitesinmi tuksan bir! Büyik allanın
kudretine buysmmıyça bir yıl artık yeşegen. Bu ni?!
Büyik alla bu helni bilip alsa, mina ni eytir? Ni karap
hırdın diyermi? Kıskası, hezir ük Eldirmişke yul tut.
Yartı segat vakit birem, Elmenderni minim yanga alıp
kil.
Ecel. Baş üsti. Emir ütelirge tiyiş. îsimi niçik
didigiz eli?
Gazrail. Elmender. Eldirmişten Elmender.
Ecel. Biografiyesi niçik?
Gazrail. Kartoteka minim sekretarim Feriştede.
Anardan al.
Ecel. Şuşıgız. Min Eldirmişke tüşip kittim.
Ut süne.
Gazrail - (Haritadaki Eldirmiş 'e değneğiyle
dürtüp) Bak sen şuna, ekeyanni, nereye kaçıp gitmiş.
Ferişte - Ekeyanni değil, Gazrail Bey, okayannıy.*
Gazrail - Çok bilmiştik yapmayınız! Gidiniz, 1550
numaralı Ejel 'e söyleyiniz, benim yanıma gelsin.
Ferişte çıkıp gider. Birazdan Ejel girer.
Ejel - Mümkün mü?
Gazrail - Gir haydi. Nasılsın Ejel?
Ejel - İdare eder.
Gazrail - İşsizlikten sıkılıyor musun?
Ejel - Nefes almaya bile vakit yok, kendiniz de
biliyorsunuz.
Gazrail - Senin daha görevlendirmeyle gitmen de
gerekecek.
Ejel - Ne tarafa ?
Gazrail - (Değneğiyle haritadaki Eldirmiş 'e
dürtüp) İşte buraya, Eldirmiş 'e!
Ejel-Orada kim var?
Gazrail - Elmender ihtiyar.
Ejel-Hâlikötü mü?
Gazrail - Tersine, çok iyi. '
Ejel - Öyleyse niye?..
Gazrail - Dinle. Ben bugün yer üstündeki Adem
oğullarının isimliğine baktım. Elime Eldirmiş köyünde
yaşamış olanlarının ve şu an yaşayanlarının isimliği
geçti. Bunda gördüm ki, Eldirmiş köyünde eskiden beri .
doksanı geçip yaşayan bir kişi de olmamış. Çünkü büyük
Allah, o köyün kişilerini doksan yaşından fazla
yaşamasınlar diye yaratmış. Yaşlı Elmender'in yaşı ise
deksanbir. İşitiyor musun, doksanbir! Büyük Allah'ın
kudretine boyun eğmeyerek bir yıl fazla yaşamış. Bu
ne?! Büyük Allah bu hali öğrenirse bana ne der? Ne
bakıp durdun mu der? Kısacası, derhal Eldirmiş'e doğru
yola çık. Yarım saat vakit veriyorum, Elmender'i benim
yanıma alıp gel.
Ejel - Baş üstüne. Emir yerine getirilmeli. İsmi
nasıl dediniz?
Gazrail - Elender. Eldirmiş'ten Elmender.
Ejel - Biyografisi nasıl?
Gazrail - Dosyası benim sekreterim Ferişte'de.
Ondan al.
Ejel - Hoşçakalın. Ben Eldirmiş 'e inip gittim.
Işık söner.
BİRİNÇİPERDE
I. Küriniş
Ut yana. Eldirmiş avılında Elmender kartnın
işigaldı. Verstak. Verstak yanında ışkılangan,
ışkılanırga ezirlengen taktalar üyimi. İşigaldına üynin
yan terezeleri karagan. Kuyma buyında samolet trabına
uhşatıp işlengen baskıç. Baskıç üstindegi meydançıkka
tehitke uhşatıp eylengiç krislo kuyılgan. Ul krisloga
minip utırsafi, avıl
BİRİNÇİPERDE
i
1. Sahne
Işık yanar. Eldirmiş köyünde yaşlı Elmender'in
kapısının önü. Marangoz tezgâhlı. Tezgâhın yanında
yontulmuş, yontulmaya hazırlanmış tahtalar yığını.
Kapı önüne evin yan pencereleri bakıyor. Tahta çit
boyunda uçak merdivenine benzeterek yapılmış
merdiven. Merdiven üstündeki küçük meydana, tahta
benzetilerek döner koltuk konulmuş. O
kürine. Elmender üyi yanınnan yul uza. Ul yuldan avıl
halkı ütip yüriy. Kuyma, kapka, tereze naliçnikları,
baskıç türli tüslerge buyalgan. Barısı da Elmender
kartnın kulı bilen işlengen. Ut yanganda Elmender kart
verstak yanında küyli-küyli takta ışkılıy.
Elmender.
Ala karga digen, ey, asıl kuş,
Tevbe ittin melle uçmaska?
Tevbe itsen de sin, min itmedim
Çiber-çiber kızlar kuçmaska. .
koltuğa oturursan köy görünür. Elmender'in evinin
yanmdan yol geçiyor. O yoldan köy halkı geçip
gidiyor. Tahta çit, kapı, pencere kapakları, merdiven
türlü renklere boyanmış. Hepsi de yaşlı Elmender'in
eliyle yapılmış. Işık yandığında yaşlı Elmender tezgâhı
yanında şarkı mırıldana mırıldana tahta yontuyor.
ElmenderAla karga denen, ey, asil kuş
Tövbe mi ettin yoksa uçmaya?
Tövbe etsen de sen, ben etmedim
Güzel güzel kızları kucaklamaya.
(Işkılap bitirgen taktasın verstakka süyep kuya da
üynin işigaldı yağma çığa turgan terezesi yanına kilip
kıçkıra.)
Ey, kim bar üyde, çey çıgarıgız! (Baskıçtan minip
krisloga utıra, cırın devam ite.)
Ala karga digen, ey, asıl kuş,
Kay imenge kunıp sayradın?
Yontup bitirdiği tahtasını tezgâha koyar ve evin kapı
önü tarafına çıkan penceresi yanma gelip bağırır.
-Hey, kim var evde, çay getirin!
Merdivenden çıkıp koltuğa oturur, şarkısına devam
eder.
Ala karga denen, ey, asil kuş
Hangi meşeye konuş öttün?
(Kuyma yanınnan uzuçılar Elmenderge selam
birip uzalar; Elmender alamın selamin rehetlenip kabul
ite. Kaybirevleri bilen süyleşe.)
Çit yanından geçenler Elmender'e selam verip
geçiyorlar; Elmender onların selamını memnuniyetle kabul
ediyor. Bazılarıyla konuşuyor.
İsen bit eli, Seyfulla... Rehmet... Uhrırga digende
utırabız da anı... İşke aşıgasmmı?.. Karali, Seyfulla,
brigadir Gaptirini kürsen eyt, Elmender abıy sina
ahmak dip eytti, digen. Min üz gumirimde kişige andıy
süz eytmedim, mine bügin eytem. Ni üçin, diysifimi?
Üzi mini mıskıl itti. İş birmiy, sin kart indi, rehetlenip
yal it, diy. Sav bul, Seyfulla, işlerin uft bulsın.
Ala karga digen, ey, asıl kuş... Eybet, bik eybet,
kızım. Hey, Elmender baban eli sinin tuyma barıpçuma cuma biyiyeçek. Kiyevge çıgarga cıymmıym,
diysifimi? Alay dime kızım... Çişmege suga barasmmı?
Sav bul. Yulın un bulsın. Gumirin çişme suvı kibik aru
bulsm.
Ala karga digen, ey, asıl kuş... (Kinet kimnindir
kilgenin kürip, uramga artı bilen eylenip utıra.) E min
sinin selaminni almıym. Sin mini mıskıl ittin. Kazanda
ukıp kaytkan da brigadir bulgan, imiş. Kazanda ukıp
kaytkan bulsam, min elle kim bulır idim. (Kinet uram
yakka eylenip.)Ni didin?.. İrtegemi?.. Sarıklar
abzarın remontlargamı?.. Rehmet, Gabdrahman
inim. Yukka gına Kazanda ukıp kaytmagansın iken.
Hemişe şulay megneli bul. (Şatlanıbrak cırlıy başlıy.)
- İyiyiz şimdilik, Seyfulla... Sağol... Oturalım dersen
otururuz da... İşin acele mi?.. Bak hele, Seyfulla, kolbaşı
Gapterin'i görürsen söyle, Elmender Abi sana ahmak dedi,
de. Ben ömrümde kimseye böyle bir söz demedim, işte bugün
diyorum. Ne için mi diyorsun? Kendi beni kepaze etti. îş
vermiyor, sen yaşlısın artık, rahat rahat dinlen, diyor. Güle
güle, Seyfulla, işlerin kolay olsun.
Ala karga denen, ey, asil kuş... Güzel, çok güzel, kızım.
Hey, Elmender deden senin düğününe gelip bata çıka
oynayacak. Güveye çıkmaya hazırlanmıyorum mu diyorsun?
Öyle deme kızım... Pınara suya mı gidiyorsun? Güle güle.
Yolun açık olsun. Ömrün pınar suyu gibi an olsun.
Ala karga denen, ey, asil kuş... (Birden birisinin
geldiğini görüp, sokağa arkasını dönerek oturur.) Ben senin
selamını almıyorum. Sen beni kepaze ettin. Kazan'da okuyup
dönmüş de kolbaşı olmuş. Kazan'da okuyup dönmüş olsam,
ben kimbilir ne olurdum? (Birden sokak tarafına dönüp) Ne
dedin?.. Yarın mı?.. Koyun ahırlarını tamir etmeye mi?..
Sağol, Gabdrahman kardeşim. Boşuna Kazan'da okuyup
dönmemişsin. Her zaman böyle mantıklı ol. (Sevinerek şarkı
söylemeye başlar.)
Ala karga digen, ey, asıl kuş,
Kay imenge kunıp sayradın?
Sin sayramasan da, min sayradım Ciber-ciber kızlar sayladım.
Alakarga denen, ey, asil kuş,
Hangi meşeye konup öttün ?
Sen ötmesen de ben öttüm,
Güzel güzel kızlar seçtim.
(Uramda Hemdibanunı kürip.) Hemdibanu... (Tiz
gine baskıçtan tüşip, kapkanı aça.)
Anda Hemdibanu karçık kürine.
Hemdibanu. İsenlikmi-savlıkmı, Elmender abzıy.
Elmender. Şep bit eli, Hemdibanu. Kay yakka taba
tirkildiysin?
Hemdibanu. Şul, tirkilderlik kine kaldı indi. Mine
çıkkan idim.
Elmender. İşigaldına uz, Hemdibanu, süyleşip
utırıyk. (Hemdibanu işigaldına kirgeç, kapkara yaba da
biklep ük kuya.) Eyde, türden uz, utır.
Hemdibanu (Taktalarnı kürip). Üzin bir de gine tik
turmıysın, Elmender abzıy. Tagın ni yasar-ga aymasın?
Elmender (Tübeteyin artka çigirip). Daça.
Hemdibanu. Ni didin?
Elmender. Daça, Hemdibanu, daça! Kazanga
bargaç İskendernin kızının kızı Kazan çigindegi
bakçalarına alıp bardı. Şunda taktadan üy salgannar, şul
daça dip atala, bildirimi?
Hemdibanu. Alay iken. Sin de şunı işliym
diysinmi?
Elmender. Yasıym. Bakça urtasına daça yasap
kuyam.
Hemdibanu. indir tabağı çaklı bu üyigiz kısanga
kittimini?
Elmender. Kitti. Kilin yavızlandı. Kartaya başladı.
Kartaygan saym yavızlana. Bulmadı, malaynın behiti
bulmadı, uzın gumirli hatınga tun kildi.
Hemdibanu. Alay dime, Elmender abzıy, üzin de
allaga şükir.
Elmender. Üzin de... Nerse üzim de?.. Min - ir
kişi. İr kişi üz gumirinde iki hatm da cirlerlik
yeşemegeç, ir kişi bulamı.
Hemdibanu. Estegfirulla...
Elmender. Sin kurıkma, Hemdibanu. Min iki gine
didim, üç dimedim. Sin huday kuşsa, uzak yeşersin.
Nişletiym, Yüzimbike bilen Fehricamalnın gumirleri
kıska buldı, birsi altmışta, ikincisi citmiş dürtte dünya
kuydılar. Üzin bilesin gayıbim yuk, üz ecelleri bilen
üldiler... İndi mine bulay. Hemdibanu, sina eytirge
küpten yüriym, yalgız başın yeşevi sina cinil tügildir...
Elle, min eytem... Çık sin mina kiyevge...
Hemdibanu. Estegfirulla...
Elmender. Ürmegen cirge de utırmam, cey künneri
bakça urtasındagı daçada yeşerbiz.
Hemdibanu. Kilişmegenni... ulı başın bilen elle
niler süylep utırasın, Elmender abzıy. Citmiş yeşlik
karçıktan külmesifL.
(Sokakta Hemdibanu'yu görüp) - Hemdibanu...
(Çarçabuk merdivenden inip, avlu kapısını açar.)
Orada yaşlı Hamdebanu görünür.
Hemdibanu - Nasılsın, iyi misin Elmender Abi?
Elmender - İyi şimdilik, Hemdibanu. Ne yana
doğru gidiyorsun acele acele?
Hemdibanu - Öyle, acele acele gitmek kaldı artık.
Öylesine çıkmıştım.
Elmender - Avluya geç, Hemdibanu, konuşup
oturalım. (Hemdibanu avluya girince, kapıyı kapatır ve
kilitler.) Haydi, içeri geç, otur.
Hemdibanu - (Tahtaları görüp) Sen de hiç rahat
durmuyorsun Elmender Abi. Daha ne yapmaya
hazırlanıyorsun?
Elmender - (Tübeteyini* arkaya sıyırıp) Sayfiye.
Hemdibanu - Ne dedin?
Elmender - Sayfiye, Hemdibanu, Sayfiye! Kazan'a
gittiğimde İskender'in kızının kızı Kazan dışındaki
bahçelerine götürdü. Oraya tahtadan bir ev yapmışlar,
bu sayfiye olarak adlandırılıyor, bildin mi?
Hemdibanu - Öyle mi? Sen de "Ondan yapıyorum
", diyorsun ?
Elmender - Yapıyorum. Bahçenin ortasına sayfiye
yapıp koyacağım.
Hemdibanu - Harman yeri kadar olan bu ev dar
mı geldi?
Elmender - Dar geldi. Gelin kötüleşti. Yaşlanmaya
başladı. Yaşlandıkça kötüleşiyor. Olmadı, oğlumun şansı
olmadı, uzun ömürlü bir kadına rastladı.
Hemdibanu - Öyle deme Elmender Abi, sen de
(yaşlısın) Allah'a şükür.
Elmender - Sen de... Ne ben de?.. Ben, erkeğim.
Erkek ömründe iki kadın görünceye kadar yaşamazsa
erkek olur mu?
Hemdibanu - Estağfirullah...
Elmender - Sen korkma Hemdibanu. Ben sadece
iki dedim, üç demedim. Sen, Allah izin verirse uzun
yaşarsın. Ne yapayım, Yözembike'yle Fehrijemal'in
ömürleri kısa oldu, biri altmışında, ikincisi
yetmişdördünde dünyayı terkettiler. Sen de biliyorsun,
günahım yok, kendi ecelleriyle öldüler... İşte böyle,
Hemdibanu, sana çoktan beri söylemek istiyorum,
yalnız başına yaşamak sana kolay değildir... Ben
diyorum ki... Sen bana güveye çık...
Hemdibanu-Estağfirullah...
Elmender - Esmeyen yere de oturtmam, yaz
günlerinde bahçenin arkasındaki sayfiyede yaşarız.
Hemdibanu - Uygun olmayan şeyi. Koca başınla
neler söylüyorsun, Elmender Abi. Yetmiş yaşındaki
ihtiyarla dalga geçme...
Elmender. Külmiym min, çmlap eytem,
Hemdibanu. İr başım bilen kilin kulma karap yata
almıym iç indi min. Cir cimirtip yürgen çağımda...
Hemdibanu. Kit, kit, Elmender abzıy. Kartaya
almadın. Min bile bilgennen avılnın Sürelisi buldın.
Elmender. Süreli bulıp ni yavızlık kıldım?
Hemdibanu. Yavızlık kıldın dimiym, kişi
küldirdin.
Elmender. Külse ni bulgan?..
Hemdibanu. Bulmasa da...
Elmender. Sin, Hemdibanu, tigiley-bulay digen
bulıp minnen gayıp izleme. Minnen de eybetrekni taba
almaşsın. Burgalanma, Hemdibanu.
Çeçifi büdre, çeçin küdre,
Küdiresin cil üre;
Burgalanıp yürgen bulıp,
Kızlar üzin süydire.
Hemdibanu. Estegfirulla... Tfu, kişiden uyat!
(Kinet burılıp kapkaga taba atlıy.) Çakırıp kirtip, risvay
itip çıgarmasafi... (Kapkanı tartkalap.) Kaya, nerse sun
bu?
Elmender. Biklengen ul, Hemdibanu.
Hemdibanu. Nişlegen tagın?..
Elmender. Biklengen diym.
Hemdibanu. Aç, aç tizrek.
Elmender. Nerse kıçkırasın. Eytmek bar, küçlemek
yuk. Hezir ilikki zaman tügil, bar da üz irkinde.
Tilemiysifi iken, dürt yağın kıybla. Üzine yahşilik
işlemekçi idim. (Kapkara açıp, Hemdi-banum çıgarıp
cibere. Süylenip kala.) Muladis karçık, nık tura.
Mansur tavışı. İşenmişiz, Elmender babay.
Elmender. İsen eli, malay. Eyde kir.
Mansur kire.
Mansur. Kirip turırga vakıtım yuk. Elmender
babay. Gülfire kaytmadımı eli? ' Elmender. Kim sun
ul Gülfire?
Mansur. Külme indi, Elmender babay.
Elmender. Kulem eli, malay. Gülfirenin kim
ikenin eytmesen, min de eytmiym.
Mansur. Sinin unıgm.
Elmender. Düris eytmedin, unıgımnın kızı. Minim
unıgımnın kızı sina nige kirek?
Mansur. Nige kirek dip, bulay gına.
Elmender. Bar çıgıp kit. Minim unıgımnın kızı bı ı
lay gına kirek bulgaç, süyleşip te turmıym.
Mansur. Kaytmadımmi?
Elmender. Bilmiym.
Mansur. Eyt indi, Elmender babay.
Elmender. Eyt, nige kirek?.. Yaratanı, şuna kirek
digin, cibigen avız... Kaytmadı eli. Kaytkaç, üzim barıp
eytirmin. !
Elmender - Dalga geçmiyorum ben, gerçek diyorum,
Hemdibanu. Erkek başımla gelin eline bakıp duramıyorum
artıkben. Çok sağlıklı olduğum bir çağda...
Hemdibanu - Git, git, Elmender Abi. Yaşlanmadın. Ben
bildim bileli köyün Süreli'si* oldun.
Elmender - Süreli olarak ne kötülük yaptım?
Hemdibanu - Kötülük yaptın demiyorum, insanları
güldürdün.
Elmender-Gülerse ne olmuş?..
Hemdibanu - (Bir şey) Olmasa da...
Elmender - Sen, Hemdibanu, öyle böyle deyip bende
ayıp arama. Benden daha iyisini de bulamazsın. Dönüp
durma, Hemdibanu.
Saçın kıvırcık, saçın kıvırcık,
Kıvırcıklarını yel üflüyor,
Döne döne yürüyerek
Kızlar kendini sevdiriyor.
Hemdibanu - Estağfirullah... Puh, insandan utan!
(Birden dönüp kapıya doğru atılır.) İçeriye çağırıp,
rüsvay edip gönder meşen... (Kapıyı çekiştirip) Haydi, ne
peki bu?
Elmender - Kilitlenmiş o, Hemdibanu.
Hemdibanu-Ne yapay im daha?..
Elmender - Kilitlenmiş, diyorum.
Hemdibanu - Aç, aç çabuk.
Elmender - Ne bağırıyorsun. Söylemek var, zorlamak
yok. Şimdi eski zaman değil, hepsi kendi elinde. İstemiyorsan,
dört tarafın kıble. Sana iyilik yapmak istiyordum. (Kapıyı açıp
Hemdibanu 'yu çıkarıp gönderir. Söylenir.) Çok güzel ihtiyar,
inat et.
Mansur'un sesi - Nasılsın, Elmender dede?
Elmender - İyi şimdilik oğlum. Haydi gir.
Mansur girer.
Mansur - Girmeye vaktim yok, Elmender dede, Gölfire
dönmedi mi daha ?
Elmender - Kim o Golf ire?
Mansur - Gülme şimdi, Elmender dede.
Elmender - Güleyim oğlum. Gölfire'nin kim olduğunu
söylemezsen, ben de söylemiyorum.
Mansur - Senin torunun.
Elmender - Doğru söylemedin, torunumun kızı. Benim
torunumun kızı sanamiyegerek?
Mansur - Niye mi gerek, öylesine.
Elmender - Var, çıkıp git. Benim torunumun kızı
öylesine gerekse, konuşmuyorum.
Mansur - Dönmedi mi?
Elmender - Bilmiyorum.
Mansur - Söyle artık, Elmender dede.
Elmender - Söyle, neye gerek?.. Seviyorum, onun
için gerek de, jibigen avız**... Dönmedi daha. Dönünce,
gidip söylerim.
Mansur. Sav bulıp tur, Elmender babay.
Elmender. İsen bul, malay. (Mansur çıgıp kitkeç,
kapkanı yaba da tereze yanına kile.) Ey!.. Ey diym.
Nerse anda, elle yuklap yatasızmı. Çey çıgarıgız!
Cavap birüçi bulmagaç, terezeni sakırga tutma.
Tereze açıla, anda Ümmiye.
Ümmiye. Nibuldı indi tagm?
Elmender. Elle kulagıgızga sumala sılap
kuydıgızmı? Yartı segat kıçkıram.
Ümmiye. Ye ye, etkey, uzınma. Nerse kirek?
Elmender. Nerse kirek... Çey kirek!
Ümmiye. Samavır kaynagan, üyge kirip iç.
Elmender. Üyge kirip içerge - bitken diy minim
işim. Minbit siznin kibik tik yaratmıym.
Ümmiye. Kim kuşkan sifta... Kirekli iş işlep
yürmiysifî, takta erem itip kine yüriysift.
Elmender. Tiline salınma. Kilin bulsan, tilinni
tx
y-
Ümmiye. Citer, bulay da kırık yıl til yeşirdim.
Cüler bulganmın.
Elmender. Kırık yıl süylemegeninni un yılda
çıgarıp bitirdin indi. Matri, kilin!.. Min kızsam...
Ümmiye. Kızsam, digen bula... Kızıp nişlersin...
(Terezeni yabıp kuya.)
Elmender. Ufimadı, ufimadı malay. Erem ütti
gumiri malaynın. Şulay... Çurtu -matır, dübir-şatır, ütti
kitti yeş gumir, digen. (Verstak yanma kile.)
Çınayak küterip üyden Ümmiye çığa.
Ümmiye. Kaya kuyıym? Bal bilen içesinmi, etkey,
verinya bilenmi?
Elmender. Kitir munda.
Ümmiye çmayaknı verstak üstine kuygaç.
Bal tirlete, kilin, şiker çıgar.
Ümmiye kirip kitkeç.
Akılına kilgen. Perilerin kaçırıp turmasan, hezir
bazmalar.
Ümmiye şiker çıgarıp verstak üstine kuya da kirip
kite.
Elle kaya yugalma, kıçkırırlık bulmasın! (Verstak
üstine utırıp çey içe.) Yuk indi, üzinnifi helel hatmin
bulmasa, yuk indi. Çurtu matır, Yüzimbike yasagan
çeyni içip cibergeç, üçer kün aynıy almıy yüriy idim.
Şul çak kuyma üstinde İlsurnın çuvalgan çeçli başı
kürine.
İlsur. Babay, nihel!
Elmender. A a a... İlsur kilgen. Tüş eyde minim
yanga, agay ini ak mıyık.
İlsur. Tüşmiym.
Elmender. Nik tüşmiysin?
İlsur. Atu kanfit biresifl.
Elmender. Birseniy...
İlsur. Min anı aşıym da tişim avırta.
Mansur - Sağ ol, Elmender dede.
Elmender - Güle güle oğlum. (Mansur çıkıp
gidince, kapıyı kapatır ve pencerenin yanına gelir.)
Hey!.. Hey diyorum. Ne yapıyorsunuz orada, yoksa
uyuyor musunuz? Çay getirin!
Cevap veren olmayınca, pencereye vurmaya
başlar. Pencere açılır, orada Ömmiye.
Ömmiye-Ne oldu şimdi yine? :
Elmender - Yoksa kulağınıza reçine mi sıvadınız?
Yarım saattir bağınyorum.
Ömmiye - Peki peki, baba, haddini aşma, ne
gerek?
Elmender - Ne gerek... Çay gerek!
Ömmiye - Semaver kaynamış, eve girip iç.
Elmender - Eve girip içeyim, benim işim bitti de.
Ben sizin gibi yatıp durmuyorum.
Ömmiye - Kim yap dedi sana... Gerekli bir iş
yapmıyorsun, tahtaları boşa götürüp duruyorsun.
Elmender - Dilin uzamasın. Gelinsen, diline sahip
ol.
Ömmiye - Yeter, kırk yıldır böyle dilimi tuttum.
Deli olmuşum.
Elmender - Kırk yıl boyu söylemediğini on yılda
söyleyip tükettin. Matri, gelin!.. Ben kızarsam...
Ömmiye - Kızarsam, diyor... Kızarsan ne yaparsın...
(Pencereyi kapatır.)
Elmender - Onmadı, onmadı oğlum. Boşa geçti ömrü
oğlumun. Böyle... Çurtu-matır, şangır şungur geçti gitti genç
ömür. (Tezgâhın yanına gelir.)
Fincan taşıyarak evden Ömmiye çıkar.
Ömmiye Nereye koyayım? Balla mı içersin, baba, reçelle mi?
Elmender - Getir buraya.
Ömmiye fincanı tezgâhın üstüne koyunca.
- Bal terletir gelin, şeker çıkar.
Ömmiye gidince.
- Aklı başına gelmiş. Perilerini kaçırıp durmazsan,
hemen cesaretleniyorlar.
Ömmiye şeker çıkarıp tezgâhın üstüne koyar ve gider.
- Bir yerlere kaybolma, bağırttırma beni! (Tezgâhın
üstüne oturup çay içer.)
-Yok, kendinin helâl hanımın olmazsa olmuyor artık. İyi
kötü, Yözembike'nin yaptığı çayı içince, üç gün ayılmadan
geziyordum.
O anda çit üstünde İlsur'un karışmış saçlı başı görünür.
İlsur-Dede, nasılsın!
Elmender - A-a-a... İlsur gelmiş. İn haydi benim
yanıma, bizim oğlan.
İlsur - İnmem.
Elmender - Niye inmiyorsun?
İlsur - Hep şekerleme veriyorsun.
Elmender - Verirsem ne oluyor?
İlsur - Ben onu yiyorum ve dişim ağrıyor.
Elmender. Kir, kanfitbirmem.
İlsur kapkadan kire de tup-turı verstak yanına
barıp, verstak üstine minip kunaklıy.
Ye, İlsur, agay-ini, kürişip ciberiyk. Şapıldatıp
küriş. (Kulın suza, İlsur anın kulına çepildetip suga.)
Mine şulay. İndi kil burmınnı sürtip kuyıyk. (Külmek
itegin eylendirip İlsurnın burının sürte.) Mine şulay.
Yuksa, mankalı burın bilen yürü yigitlerge kilişmiy,
kızlar süymes üzinni.
İlsur. Min anı sürtem, ul tagın çığa.
Elmender. Ye, nindi yana cırlar üyrendin?
İlsur (Kıçkırıp cırlap cibere).
Subuyında tal-tirek,
Tal tirekke su kirek;
Kıska buylı yigitlerge,
Uzm buylı kız kirek.
Elmender. Şep!
İlsur (Tagın da kıçkırıbrak).
Aklı külmekler kilişmiy,
Kiye bilmegennerge; Süy
eğirini erem itme, Süye
bilmegennerge.
Elmender - Gir, şekerleme vermem. İlsur kapıdan girer
ve dosdoğru tezgâhın yanına varıp, tezgahın üstüne
çıkıp oturur.
- Hadi, îlsur, abi-kardeş öpüşelim. Şapırdatarak
öp. (Elini uzatır, İlsur onun eline şap diye vurur.) İşte
böyle. Şimdi gel burnunu silelim. (Gömleğinin eteğini
çevirip îlsur'un burnunu siler.) İşte böyle. Yoksa,
sümüklü burunla gezinmek erkeklere yakışmaz, kızlar
sevmez seni.
İlsur - Ben onu siliyorum, o tekrar çıkıyor.
Elmender - Hı, hangi yeni şarkıları öğrendin ?
İlsur - (Bağırarak şarkı söyler.)
Su boyunda tal*-tirek**
Tal-tirekke su gerek
Kısa boylu yiğitlere
Uzun boylu kız gerek.
Elmender-Güzel!
İlsur - (Daha da fazla bağırarak)
Aklı gömlekler yakışmıyor
Giymeyi bilmeyenlere;
Sevgini boşa götürme
Sevmeyi bilmeyenlere.
Elmender. Eybet! Tagın, tagın.
İlsur. Tagın eli üyrengenim yuk.
Elmender. Kilesi yuh kübrek üyrenip kil, yarıyım.
İlsur. Yarıy.
Elmender (Tereze yanına barıp). Kilin! Ey, kilin,
sina eytem.
Ümmiye (Terezeni açıp). Nerse indi tagın?
Elmender. Kaşık bilen bal alıp bir.
Ümmiye. Ülem, tirlete didin bit eli gine.
Elmender. Üzime tügil.
Ümmiye (İlsurnı kürip). Bitmes munda alar. Bütin
avıl malayı biznifi işik aldında.
Elmender. Eytkenni tınla.
Ümmiye. Kanfit yaramagan, bigrek tagın - bal.
Elmender. Kanfit aşasa, tisi avırta anın.
Ümmiye. Bal aşasa, içi avırtır.
Elmender. Kanımnı kızdırasın, kilin!
Ümmiye. Sun bit, etkey...
Elmender. Eytkenni işle!
İlsur - Tamam.
Elmender - (Pencerenin yanma varıp) Gelin! Hey,
gelin, sana diyorum.
Ömmiye - (Pencereyi açıp) Ne var gene?
Elmender - Kaşıkla bal ver.
Ömmiye - Öleceğini, terletiyor dedin biraz önce.
Elmender - Kendime değil.
Ömmiye - (îlsur'u görüp) Bitmez hurda onlar.
Bütün köyün oğlanları bizim avluda.
Elmender - Dediğimi dinle.
Ömmiye - Şekerleme yaramıyormuş, üstüne bir de
bal.
Elmender - Şekerleme yerse, dişi ağrıyor onun.
Ömmiye - Bal yerse, içi ağrır.
Elmender-Kanımı kızdırıyorsun, gelin!
Ömmiye-Ama, baba...
Elmender - Dediğimi yap!
Ümmiye yugala da kaşık bilen bal alıp kilip
Elmenderge suza. Elmender İlsur yanına kilip.
Ömmiye kaybolur ve kaşıkla bal alıp gelip
Elmender'e uzatır. Elmender İlsur'un yanma gelip.
Yeli, agay-ini, kabıp ciber eli.
İlsur. Kirekmiy.
Elmender - İyi! Başka, başka.
İlsur - Başka öğrenmedim henüz.
Elmender - Gelecek sefer çokça öğren gel, tamam mı?
Haydi, dostum, al ağzına,
îlsur - Gerekmez.
Elmender. Nerse - kirekmiy... Sin alay tiz
üpkelevçen bulma... Yiğit bul, kabıp ciber. Aç eli
avızınnı. (İlsur avızm aça, Elmender bal kaptıra.)
Temlimi?
.
İlsur. İhi.
Elmender. İhi bulmaska bal iç ul. İndi bulay işlik,
kaşıkka sılanganın mine munda sılap kuyıyk. Kabıp yutkaç
tiz bite, bulay uzak itip yalap yüriysin. (Kaşıkka yagılgan
balnı İlsurnın irin kırıylarına sılıy.) İndi bar, ipteşlerifi yanına
yügir.
İlsur. Rehmet, babay. - (İrin kırıyların yalıy-yalıy
çıgıpyügire.)
Ümmiye (Ul Elmendernin kılanışların terezeden karap
turgan). Sabıy da sabıy, sin de sabıy.
Elmender. Sinin kibik tumas burın kartaymam indi. Cidi
bala üstirip balalar yaratmıysıfi. Alar bulmasa, bu dünya ni
çurtıma... Çeyift bitti, çey çıgar.
Ümmiye. Ülem, kay arada çümirip bitirdin? Min sina
afisenki tügil.
Elmender. Tilifi tagm uzınaydımı?..
Ümmiye. Uzmayşa da, kıskarsa da - üz tilim.
Elmender. Üz tilin tügil - şaytan tili.
Ümmiye. Bulsm. Üzinde de sandugaç tili tügil.
Elmender. Eripleşme diym minim bilen. Min sina
kaynata. Kara anı, kilin, matri, min kızsam...
Ümmiye. Kızsam digen bula... Kızıp nişletirsin?..
(Terezeni yabıp kuya.)
Elmender. Yet bit, e! Çetildep tura bit. Unmadı malay,
unmadı. Üzimde bulsa... Yuk indi, üzimnin de bulmadı,
yuvaş buldım. Ni birinci hatınga, ni ikincisine kizegenim
bulmadı.
Üyden kulına çınayak tutıp İskender çığa.
İskender. Ey-yey, tınıçlap yatıp turırga da birmiysin,
etiy. Nerse indi sin. Kirip içsenbulmıymı?
Elmender. Bulmıy. Üstel artında dünya uratıp çey içip
utırırga minim vakıtım yuk. Sin iç çeyni yatkan kiliş.
İskender. Bilesin lebasa, min avırıym.
Elmender. Çirleşke! Yep-yeş başınnan... Citmiş y
eşinde çirlep yata.
İskender (Çınayaknı Elmenderge birip). Min
kürgennerni kürsen... (Utın püleni üstine utıra.)
Elmender. Nerse kürdin?
İskender. Dürt yıl sugışta yürdim.
Elmender. Harap iken. Min munda dürt yıl buyı sinin
biş ıştansızınnı aşattım. Herbirsi yeicüc mecüc kibik, balçıkka
çıkkançı aşıylar idi. Üç yıl buyı prisidetel bulıp sinin hatırının
işi zubaniler bilen talaştım. Alamın her birisi un nimeske tura.
Sugışta yürgen,imiş...
İskender. Tenim tuh yara izleri.
Elmender - Ne gerekmiyor... Sen öyle çabuk öfkelenme...
Yiğit ol, al ağzına. Aç bakalım ağzını. (îlsur ağzını açar,
Elmender balı ağzına verir.) Tatlı mı?
İlsur - Hı, hı.
Elmender - Hı, hı olmaz mı, bal bu. Şimdi şöyle
yapıyoruz, kaşığa sıvananı buraya sıvayıp koyalım. Ağzına
alıp yutunca çabuk bitiyor, böyle uzun uzun yalarsın. (Kaşığa
bulaşan balı İlsur'un dudaklarının kenarlarına sıvıyor.) Şimdi
git, arkadaşlarının yanma koş.
İlsur - Sağol, dede. (Dudağının kenarlarını yalaya
yalaya çıkıp koşar.)
Ömmiye - (O Elmender'in davranışlarına pencereden
bakıp durmuş.) Çocuk da çocuk, sen de çocuk.
Elmender - Senin gibi doğmadan önce yaşlanmam. Yedi
çocuk büyüttüğün halde, çocukları sevmiyorsun. Onlar
olmazsa bu dünya neme gerek... Çay bitti, çay çıkar.
Ömmiye - Öleceğim, ne zaman bitirdin? Ben senin
hizmetçin değilim.
Elmender - Dilin biraz daha mı uzadı?..
Ömmiye - Uzasa da kısalsa da kendi dilim.
Elmender - Kendi dilin değil, şeytan dili.
Ömmiye - Olsun. Seninki de bülbül dili değil.
Elmender - Ağız kavgası yapma diyorum benimle. Ben
senin kaynatanım. Bak, gelin, matri, ben kızarsam...
Ömmiye
Kızarsam
diyor...
Kızarsan
ne
yaparsın?.. (Pencereyi kapatır.)
Elmender - Buyur işte! Çenesi hiç durmuyor. Onmadı,
oğlum, onmadı. Bende olsa... Yok, bende de olmadı, uslu
oldum. Ne birinci hanıma, ne ikincisine vurmaya
niyetlendiğim olmadı.
Evden elinde fincan tutarak İskender çıkar.
İskender - Öf, öf, sakince yatmaya da izin vermiyorsun,
baba. Ne yapıyorsun şimdi sen? Girip içsen olmuyor mu?
Elmender - Olmuyor. Masa başında dünyayı unutup çay
içip oturmaya benim vaktim yok. Sen iç çayını yatarak.
İskender - Biliyorsun her hâlde, ben hastayım.
Elmender - Hastalıklı! Gepgenç başınla... Yetmiş
yaşında hastalanıp yatıyor.
İskender - (Fincanı Elmender'e verip) Benim
gördüklerimi görsen... (Biçilmiş bir odunun üstüne oturur.)
Elemender-Ne gördün?
İskender - Dört yıl boyunca savaşta bulundum.
Elmender - Ne yazık. Ben burda dört yıl boyunca
senin beş donsuzunu doyurdum. Her biri Yecüc-Mecüc
gibi, çamurlaşıncaya kadar yiyorlardı. Üç yıl boyunca
prisidetel olarak senin hanımının eşi zebanilerle
dalaştım. Onların her biri on Alman'a bedel. Savaşta
bulunmuşmuş...
İskender - Tenim bütün yara izi.
Elmender. Cüler. Pişmegen, şuna küre yara.
Kulunda puşkı bula turıp, yaralanıp yat, imiş. Yapon
sugışında kulımda mıltık kına idi, curt ta bulmadı. Sinin
çaktagı sıman puşkı artında pusıp yatmıy idik, ştık tutıp
Yaponrun üstine bara idik.
İskender. Yarıy indi, sinin bilen behisleşip
bulamı.
Elmender. Behisleşme de. Nik diysen, üzin
gayıpli. Avırıym dip üyde ya tasın. Çir ul yatkan kişini
izlep yüriy. İşlegen kişiden kurka. Nik digende, ul ana
yabışıp turalmıy, tir bilen yuvılıp tüşe. Bar, utırma küz
küyigi bulıp, kirip yat. Çınayakları ala kir. Hatınına eyt,
kiçke üzi kisken tukmaç bilen itli aş pişirsin.
İskender çınayaklarnı alıp ekrin gine üyge kirip
kite. Elmender anın artırman karap kala.
Şulay... Çurtı-matır, Gitler terisi, erem itti
ezmevirdey malaylarnı. Cirlep yata turgan kişimi.
Citmiş yeşinnen ecel kütip yat indi.
Ekrin gine kapka açıla, arınan Ecel kilip kire.
Ecel. Esselami galeyküm.
Elmender. Eliğe megaleyküm. Eyde, türden üz.
Ecel. Uzarga tun kilir. (Elmender yanma kilip.)
Elmender atlı kart sin bulasınmı?
Elmender. Elmenderi min bulam, kartı kaydadır,
bilmiym. Kim dip biliym üzinni, kürgen-süyleşken
kişim tügil, ahrısı.
Ecel. İn evvel kul birişip kürişiyk, Elmender.
Elmender. Tanımagan kişime kul birirge
aşıkmıym min.
Ecel. Şulaymı... Yarıy, alaysa. İşigaldında kişikara yukmı?
Elmender. Nerse sin, ışpiun kibik karanasın?
Kişiden yeşirin işim yuk.
Ecel. Sin aşıkma, Elmender. (Buyırgan tavış
bilen.) Suravıma cavap bir!
Elmender. Kürip turasın labasa, üzim gine.
Ecel. Bik yahşi. Kil eli yakınrak, utır minim
yanga. (Bükenge utıra.)
Elmender (yakm kilmiyçe). Kim sin?
Ecel. Aşıkma didim. Utır. (Elmender urınınnan
kuzgalmagaç, üzi Elmender yanma bara.) İşni munnan
başlıyk, Elmender. (Kisesinnen bloknot çıgarıp karıy.)
Eyi, isimin sinin Elmender, atannın isimi Cihangir,
baban Murathuca atlı. Tiliysin iken, cidi babana hetli
sanap kürsete alam. Munnan üç kün ilik sina tuksan bir
yeş tulgan. İki tapkır üylengensifi. Kıskası, mine bu
defterge sinin bütin gumirin tefsillep yazıp kuyılgan.
Elmender. Ekemet... Kim sun sin?
Ecel. Kul birirge tilemedin, Elmender, indi
aşıkmıyça tınla. Baban kırıkta, atan kırık bişte dünya
kuygannar. Sin nişlep tuksan birge çittin?
Elmender - Ahmak. Beceriksizsin, onun için yara.
Elinde top olduğu hâlde yaralanıp yat. Japon savaşında
elimde sadece tüfek vardı, hiçbir şey de olmadı. Senin
zamanındaki gibi top ardında pusup yatmıyorduk, süngü
takıp faponun üstüne gidiyorduk.
İskender - Tamam, seninle tartışılmaz.
Elmender - Tartışma sen de. Ne dersen, kendin
kabahatlisin. Hastayım deyip evde yatıyorsun. Hastalık
yatan kişiyi arayıp duruyor. Çalışan kişiden korkar. Niye
dersen, o ona yapışıp duramıyor, terle yunup düşer. Git,
oturup da meşgul etme, girip yat. Fincanları da alıp gir.
Hanımına söyle, akşama kendisinin kestiği erişte ile etli
yemek pişirsin.
İskender fincanları alıp yavaşça eve girer. Elmender
onun arkasından bakar.
Böyle... Çurtu-matır, Hitlerhaçı boşa götürdü koca
gövdeli oğlanları. Hastalanıp yatacak kişi mi? Yetmiş yaşında
ecel bekleyerek yat şimdi.
Yavaşça kapı açılır, oradan Ejel girer.
Ejel - Esselamü aleyküm.
Elmender - Şimdilik müaleyküm. Haydi, içeri geç.
Ejel - Geçsem iyi olur. (Elmender'in yanına gelip)
Elmender adlı ihtiyar sen misin?
Elmender - Elmender'i benim, ihtiyarı nerededir,
bilmiyorum. Kim olarak bileyim seni, görüp konuştuğum
bir kişi değilsin galiba.
Ejel - İlk önce el sıkışalım, Elmender.
Elmender - Tanımadığım kişiye elimi vermek için acele
etmem ben.
Ejel - Öyle mi?... Tamam, öyleyse. Avluda hiç kimse yok
mu?
Elmender - Niçin sen, ispiyoncu gibi bakmıyorsun?
Kimseden gizli işim yok.
Ejel - Acele etme, Elmender. (Buyurur bir sesle)
Soruma cevap ver!
Elmender - Görüyorsun her hâlde, sadece kendim.
Ejel - Çok güzel. Gelsene daha yakınıma, otur benim
yanıma. (Kütüğe oturur.)
Elmender - (Yakınlaşmadan) Kimsin sen?
Ejel - Acele etme, dedim. Otur. (Elmender yerinden
kıpırdamayınca, kendisi Elmender'in yanına gider.) İşe
sununla başlıyoruz, Elmender. (Cebinden bloknot çıkarıp
bakıyor.) Evet, ismin Elmender, babanın adı Jihangir, deden
Murathuja adlı. Dilersen, yedi ceddine kadar sayıp
gösterebilirim. Bundan üç gün önce sen doksanbir yaşına
girmişsin. İki kere evlenmişsin. Kısacası, işte bu deftere senin
bütün ömrün tafsilatlı bir şekilde yazılmış.
Elmender - Şaşırtıcı... Kimsin peki sen?
Ejel - El vermeyi istemedin, Elmender, şimdi acele
etmeden dinle. Deden kırkında, baban kırkbeşinde dünyayı
terketmişler. Sen niçin doskan birineyettin?
Elmender. Anda sinin ni işin bar!
Ecel. Bar, Elmender. barlığın sunrak bilirsin.
Suravıma cavap bir.
Elmender. Bütin gumirimni bilgeç anısın da üzifi
bil. Dünyalar üzgerip, dünyalar maturlanmasa, min de
kırıktan elle ni uzmıy idim.
Ecel. Dünyalar ni kader matur bulmasın, kişi
barıbir ülerge tiyiş. Kişi mefigilikke kilmegen.
Elmender. Tuktali, çurtu-matır, sin munda... Bar,
ütbelevey, işimni kaldırıp yürme. (Kulına ışkı ala.)
Ecel (Elmender kulındagı ışkıga tutınıp). Min
şayarırga kilmedim, Elmender. Min şayarga bilmiym.
Elmender aptırap Ecelge karap tura da kinet artka
çiginip kuya.
Elle tanıdınmı, Elmender?
Elmender. Kürgenim bar kibik.
Ecel. Yalgışmıysıfi, Elmender. Biz siniri bilen üç
tapkır uçrıştık, munisi dürtinçi hem sungısı.
Elmender. Kim sun sin?
Ecel. Min sini kürüge ük tanıdım. Biraz
üzgergensin üzgerüvin, şulay da tanıdım. Biz sinin
bilen birinci tapkır bir min. tugız yüz bişinçi yılda
uçraşkan idik. Yapon sugışı vakıtında. Sin yaralanıp
yata idin, min sini alıp kiterge kildim. Sin kiterge
tilemedin. Uzak küriştik. Yeş idin şul, küçli idin, mini
yıktın. Açuvım kildi kilüvin, lekin, nişlemek kirek, kiri
burılıp kiterge tun kildi. Hetirliysinmi?
Elmender. Hetirlemiym.
Ecel. Yahşi. İkinci uçraşu bir min tugız yüz
unbişinçi yılnı buldı. Sin urman içinde bil tinintin
sazlıkka batkan idin, plennan kaçıp çıguvıfv idi. Min
kildim. Şunda sin mina eyttifl, sazlıktan çıgıym, alıp
kitersifi, didin. Min küttim, sin çıktın. Hem çıkkaç
yügirdifi, mine aldadın.
Elmender. Sin...
Ecel. Üçünçi tapkırında, bir min tugız yüz utızınçı
yılda, kolhoz tüzip yürgenin üçin kimnerder senek bilen
kadagannar idi. Sin urman sukmagında yata idin. Min
tagın kildim. Lekin Evstigney sismli bir kişi kilip çıgıp,
sini minim kuldan tartıp aldı. Tanıdınmı indi?
Elmender. Sin Ecelmi?
Ecel. Heküzi. Elmender. Nik kildin? ;
Ecel. Ecel kişiler yanına ni üçin kile?
Elmender.Min sini çakırmadım.
Ecel. Tigi çaklarda da sin mini çakırmagan idin.
Elmender. Min bit yaralı tügil, isen-sav.
Ecel. Mine munisi ikinci mesele. Hudanın
kudretinnen uzıp artık yeşegensifi. İn küp digende sin
tuksanga gına citerge tiyiş idin. (Kisesinnen kegaz
çıgarıp.) Mine şuşı urınga kulınnı kuy.
Elmender - Bunun seninle ne ilgisi var?!
Ejel - Var, Elmender. Var olduğunu daha sonra
bilirsin. Soruma cevap ver.
Elmender - Bütün ömrünü bildikten sonra, onu da
kendin
bil.
Dünyalar
değişip,
dünyalar
güzelleşmeseydi, ben de kırkı geçmezdim.
Ejel - Dünyalar istediği kadar güzel olmasın,
insan nasıl olsa ölecek. İnsan sonsuzluk için
gelmemiştir.
Elmender - Dur bakalım, çurtu-matır, sen
buraya... Git, ütbelevey, işimden alıkoyma. (Eline
rendeyi alır.)
Ejel - (Elmender'in elindeki rendeyi tutup) Ben
şaka yapmaya gelmedim, Elmender. Ben şaka yapmayı
bilmem.
Elmender şaşırarak Ejel'e bakar ve birden geriye
çekilir.
- Yoksa tanıdın mı, Elmender?
Elmender - Görmüş gibiyim.
Ejel - Yanılmıyorsun. Elmender. Biz seninle üç
kere karşılaştık, bu dördüncüsü ve sonuncusu.
Elmender - Kimsin peki sen?
Ejel - Ben seni görür görmez tanıdım. Biraz
değişmişsin değişmesine, ama böyle de tanıdım. Biz
seninle
birinci
defa
bindokuzyüzbeş
yılında
karşılaşmıştık Japon savaşı vaktinde. Sen yaralanmış
yatıyordun, ben seni alıp gitmeye geldim. Sen gitmek
istemedin. Uzun uzun güreştik. Gençtin, güçlüydün,
beni yıktın. Kızdım kızmasına, lâkin, ne yapmak gerek,
geri dönüp gitmek icap etti. Hatırlıyor musun?
Elmender - Hatırlamıyorum.
Ejel - Güzel. İkinci karşılaşmamız, bin dokuz yüz
doksan beşte oldu. Sen orman içinde beline kadar
sazlığa batmıştın, esirlikten kaçmıştın. Ben geldim.
Orada sen bana, sazlıktan çıkayım, alıp gidersin, dedin.
Ben bekledim, sen çıktın. Ve çıkınca koştun, beni
aldattın.
Elmender-Sen...
Ejel - Üçüncü sefer, bindokuzyüzotuz yılında,
kolhoz oluşturmaya çalıştığın için, birileri yaba
saplanmıştı. Sen orman keçiyolunda yatıyordun. Ben
tekrar geldim. Lâkin Evstigney isimli bir kişi gelip, seni
benim elimden çekip aldı. Tanıdın mı şimdi?
Elmender - Sen Ejel misin ?
Ejel-Takendisi.
Elmender - Niye geldin ?
Ejel - Ejel insanların yanına niçin gelir?
Elmender - Ben seni çağırmadım.
Ejel - Diğer zamanlarda da sen beni
çağırmamıştın.
Elmender - Ben yaralı değilim ki, sağlıklıyım.
Ejel - Bu ikinci mesele. Hûda'nın kudretinden
geçip, daha fazla yaşamışsın. En fazla olsa olsa
doksana yetmeliydin. (Cebinden kâğıt çıkarıp) İşte
şuraya imzanı at.
Elmender. Nerse ul?
Ecel. Povestka. Şuna kulınnı kuyuvıfi bula, tupturı biznifi şef Gazrail yanına yünelesifi.
Elmender. Süyleme yukm.
Ecel. Min yalgan süylemiym. kuy kulınnı, vakıtım
tar. Plan ütisim bar. Bu yulı mini yıga almaşsın,
aldatmam da, kutkarıp kaluçı da bulmas. Kulınnı kuy.
Elmender. (pauzadan sun). Vakit çitti, diysinmini?
Ecel. Eyi, çitti.
Elmender. Bik tiz bula tügilmi sun?
Ecel. Nindi tiz. Tuksan birge cit te tiz, imiş.
Elmender. Yarıy, uylap kararmrn.
Ecel. Birnindi uylav yuk. Kulınnı kuy. Minim
bilen behisleşirge, tartkalaşırga uylama. Bir gine adem
balasının mini cingeni yuk. Galimner de. patşalar barısı cinilip kileler.
Elmender. İşliysi işlerim bar bit eli.
Ecel. Bir gine adem balasının dünyadagı işni işlep
bitirgeni yuk. Eğer bütin işni sin işlep bitirsen, sinne
sun kilgennerge iş kalmas idi. İşsizlikten gaciz bulgan
kişiler akıldan yazarlar idi.
Elmender. Mine hezir ük diysinmini?
Ecel. Bu nindi urınsız surav! Eytem bit, vakıtım
yuk. Bütin cirlerge de ülgiresim bar.
Elmender. Alay ike-en...
Ümmiye (terezeni açıp). Etkey, kir eli.
Elmender. Ni buldı tagın.
Ümmiye. Nigedir İskender avıraydı. (Tereze
yabıla.)
Ecel. Nindi karçık ul?
Elmender. Mini bilgeç anı da bilirge tiyişsin.
Ecel. Gafu it, kızıksınganım yuk eliğe.
Elmender. Kilinim.
Ecel. İskender digeni malayınmı? Çirliymi?
Elmender. Sinin çilin kagılgandır.
Üyge taba bara. Ana Ecel iyere.
Elmender. Kiresi bulma üyge!
Ecel. Karap çıgıym, belki yerdimim kirektir.
Elmender. Busagadan atjıysı bulma. Kulağın
işitemi? Minim yanga kilgensin, min çıkkanı küt.
Ecel. Süzinni tınlıym, Elmender. Tik uzaklama,
çık.
Elmender kirip kitkeç, işigaldı buylap yürine.
Elmender taslap kuygan taktalarnı eylendiripeylendirip karıy, ekrin gine tereze yanına bara, terezege
ürilip üy için küzliy, işik açılgannı sizip, tiz gine tereze
yanınnan kite. Elmender üyden çığa.
Ecel.Ye,niçik?
Elmender. Nerse niçik?
Ecel. Malayın İskendernin heli niçik, diym?
Elmender - Ne o?
Ejel - Davetiye. Buraya imza atarsan, dosdoğru bizim
şef Gazrail 'in yanına gidersin.
Elmender - Uydurma.
Ejel - Ben yalan söylemiyorum. At imzanı, vaktim dar.
Plânı yerine getirmek istiyorum. Bu sefer beni yıkamazsın,
aldatmam da, kurtaran da olmaz. İmzanı at.
Elmender - (Sessizlikten sonra) Vakit yetti mi diyorsun?
Ejel - Evet, yetti.
Elmender - Çok çabuk olmadı mı peki?
Ejel - Nasıl çabuk. Doksan bire yet de, tezmiş.
Elmender - Tamam, düşünürüm.
Ejel - Hiçbir şey düşünmek yok. İmzanı at. Benimle
iddialaşmayı, tartışmayı düşünme. Bir tek Âdem oğlunun dahi
beni yenmişliği yok. Âlimler de, padişahlar da, hepsi de
(bugüne kadar) yenilip geldiler.
Elmender - Yapacak işlerim var daha.
Ejel - Bir tek Âdem oğlunun dahi dünyadaki işleri yapıp
bitirmişliği yoktur. Eğer bütün işi sen yapıp bitirirsen, senden
sonra gelenlere iş kalmazdı. İşsizlikten muzdarip kişiler
akıllarını yitirirlerdi.
Elmender - Hemen şimdi mi diyorsun?
Ejel - Bu nasıl yersiz bir soru! Söylüyorum ya, vaktim
yok. Başka yerlere de yetişmek istiyorum.
Elmender - Öyleyse.
Ömmiye - (Pencereyi açıp) Baba, girsene.
Elmender - Ne oldu gene?
Ömmiye - Niyeyse İskender ağırlaştı. (Pencere kapanır.
Ejel -Bu yaşlı kadın kim ?
Elmender - Beni bildiğine göre, onu da bilmelisin.
Ejel - Affet, şimdiye kadar ilgilenmemiştim.
Elmender - Gelinim.
Ejel - İskender dediği oğlun mu? Hasta mı?
Elmender - Senin yelin değmiştir.
Eve doğru gider. Onu Ejel izler.
Elmender - Girecek olma eve!
Ejel - Bakıp çıkayım, belki yardımım gerektir.
Elmender - Eşikten geçeyim deme. Kulağın işitiyor mu?
Benim yanıma gelmişsin, benim çıkmamı bekle.
Ejel - Sözünü dinliyorum, Elmender. Ancak, gecikme,
çık.
Elmender girince, avlu boyunca yürür, Elmender'in
düzgünce koyduğu tahtalara çevirip çevirip bakar, yavaşça
pencerenin yanma varır, pencereye uzanıp evin içini gözler,
kapının açıldığını sezip çabucak pencerenin yanından gider.
Elmender evden çıkar.
Ejel -Ee, nasıl?
Elmender - Ne, nasıl?
Ejel - Oğlun İskender'in hâli nasıl, diyorum.
.
Elmender. Birni bulmagan. Jibadur kibik taza
kişige ni bulsun. îrkelep üstirdim malaynı da hezir
irkelenip yata. Hatim da üzine tin, çibin tiymes çir iter.
Ecel. Aldaşasıft bit, dus kişi, küzlerinnen kürim
turam.
Elmender. Kürsen kürirsin indi, çurtu-matır.
Yüriysin iş puşırıp. (Verstak yanına barıp, ışkılıy
başlagan taktasın ışkılarga tutına.)
Ecel. Nişlevin, Elmender, süyleştik iç.
Elmender.
Nerse
süyleştik?
Çurtım
da
süyleşmedik. Sin süyledin. Min tınladım.
Ecel. Min çıkkannı küt, didin, kulınru kuy.
Elmender. Kuyarmın, aşıkma. Tutıp tur takatanın
tigi başınnan.
Ecel. Sin minim bilen alay süyleşme. Açuvımnı
çıgarma. Açuvım yaman minim, mini tınlamagannarga
rehimsiz min.
Elmender. Kuzin çıkmagan bulsa kür, cıyınam bit.
Ecel. Ülerge ayıngan kişi takta ışkılamıy.
Elmender. Ahmak! Minim kabirime çardugan
kirek bulaçakmı? Çardugan kirek üçin takta kirekmi?!
Ecel. Anısı ikinci iş, ey de tizirek ışkıla.
Elmender. Tuksan birge citkeç tiz ışkılan bulmıy
şul. Tut diym taktanın tigi başınnan.
Ecel. Min munda takta başı tutarga kilmedim.
Elmender. Alaysa küt. (Takta ışkılıy, üzi cır suza.)
Ala karga digen, ey, asıl kuş,
Tevbe ittin melle ülmeske?
Sin tevbe itsen, min de ittim
Ecel duska kulım birmeske.
Ecel. Süzinnin kinayasine tüşinmiym.
Elmender. Süz tügil bu - ar. Cırnın artığı yuk.
(İşinnen tuktap.) Sin cırlıy bilesifimi?
Ecel. Işkıla, tuktama. Eyde, eyttim bit, vakıtım tar,
bulay da uzak yuvandım.
Elmender. Aşıktırma, andım... Uzak yeşiy ala
karga... adem balasına ala karga gümiri de kızganıç
digen, e!
Ecel. Anısı minim karamakta tigül.
Elmender. Karamak, karamak. Muyının suzıp
minim yanga sin kilgensin iç eli.
Ecel. Mıskıl itmiy gine süyleşüvinni ütinem.
Elmender. Alla-a, bigrek edepli.
Ecel. Çardugan taktasın ışkılavınnı devam itüvinni
ütinem.
Elmender. Aşıksan, üzin ışkıla.
Elmender - Hiçbir şey olmamış. Cibadur gibi güçlü
kişiye ne olsun. Şımartarak büyüttüm oğlumu da şimdi
şımarıklık yapıyor. Hanımı da kendisi gibi, sinek değmeden
hastalanır.
Ejel - Aldatıyorsun, dostum, gözlerinden görüyorum.
Elmender - Görüyorsan gör, çurtu-matır. Canımı sıkıp
duruyorsun. (Tezgâhın yanma varıp, yontmaya başladığı
tahtasını yontmaya girişir.)
Ejel - Ne yapıyorsun, Elmender, Konuştuk ya.
Elmender - Ne konuştuk? Hiçbir şey de konuşmadık. Sen
söyledin, ben dinledim.
Ejel - Benim çıkmamı bekle, dedin; imzanı at.
Elmender - Atarım, acele etme. Tut tahtanın öte
başından.
Ejel - Sen benimle böyle konuşma. Beni kızdırma. Öfkem
kötüdür benim, beni dinlemeyenlere merhametsizim ben.
Elmender - Gözün çıkmamışsa gör, hazırlanıyorum
yahu.
Ejel - Ölmeye hazırlanan kişi tahta yontmaz.
Elmender - Ahmak! Benim kabrime çardugan* gerek
olacak mı? Çardugan kurmak için tahta gerek mi?I
Ejel - O ikinci iş, haydi daha çabuk yont.
Elmender - Doksanbir yaşına varınca çabuk yontmak
olmuyor. Tut diyorum, tahtanın öteki başından.
Ejel - Ben buraya tahta başı tutmaya gelmedim.
Elmender - Öyleyse bekle (Tahta yontar, şarkı söyler.)
Ala karga denen, ey, asil kuş
Tövbe mi ettin yoksa ölmemeye?
Sen tevbe ettiysen, ben de ettim
Ejel dosta elimi vermemeye.
Ejel - Sözünün kinayesini anlamıyorum.
Elmender - Söz değil bu, şarkı. Şarkının kötüsü olmaz.
(İşini bırakıp) Sen şarkı söyleyebilir misin?
Ejel -Yont, durma. Haydi, söyledim ya, vaktim dar,
böyle çok oyalandım.
Elmender - Acele ettirme, yoruldum... Uzun yaşar ala
karga... Âdem oğluna ala karga ömrü de acıklı de, hal
Ejel - O benim sorumluluğumda değil.
Elmender - Sorumluluk, sorumluluk. Boynunu uzatarak
benim yanıma gelen sensin.
Ejel - Alay etmeden konuşmanızı rica ediyorum.
Elmender - Alla-ah, çok edepli.
Ejel - Çardurgan tahtasını yontmaya devam etmeni rica
ediyorum.
Elmender - Acelen varsa, kendin yont.
Ecel. Andıy iş bilen şügillengenim yuk.
Elmender. Üyrenirsin.
Ecel. Bu nindi tupaslık? Unıtma, sin mini tügil,
min sini alırga kildim.
Elmender. Ukaft kuyılmas. Sin minim gümirimni
üzerge kilgensin eli, bir de tanavımnı cıyırmıym.
(Takta ışkılarga kirişe.)
Ecel. E sin nige tizin işliysifi? Bütenner işler idi
çardugamnnı.
Elmender. Üz işimni kişige kaldırganım yuk.
Ecel. karap-karap turam da, bik ni kürinesin...
Elmender. Ni kürinem?
Ecel. Bik ni. Bik alay nitme, sinin kibiklerni
kürgen min.
Elmender. Min de sini kürgen.
Ecel. Aha! Uşıy başladın eli sin mina, kartlaç.
Kaybirevler mini kürgeç melcirep tüşeler. Kul
kuyganda kullan kaltıny. Alıp kitüvi de kızık tügil.
Kürem, sinin bilen şaktıy uk kızık bulacak. Bulay
bulgaç kütem, eybetlep ışkıla çarduganınnın taktasın.
Elmender. Karıldap turma yanımda, bar uramga
çıgıp utır.
Ecel. Yuk, min sinin yanmnan kitmiym.
Elmender. İşlegen kişi yanından turgançı, pis itken
kişi yanında tur.
Ecel (avızın zur açıp rehetlenip küle). Şep! Küpten
külgenim yuk idi. Kuyıp tur işinni, Elmender, utır
yanıma. Tagın küldir mini.
Kakpa açıla, Gülf ire kire.
Gülfire. Dev babay, min kayttım.
Elmender işirmegeç.
Dev babay diym! Min kayttım.
Elmender (burılıp karap). Ay, kızım kaytkan. Kil
eli munda, kil, kucakla dev babannı.
Gülfire (yügirip kilip Elmenderni kuçaklıy).
Kıçkıram - işitmiysin.
Elmender. Eceletdin baban bilen süyleşip tura idi.
Gülfire. Kim sun ul?
Elmender. Bir yünsiz nerse indi şunda.
Gülfire. Alay dime, dev babay. Sin üzifi eytesifi:
kişilerge yemsiz süz eytirge yaramıy, diysin. Min
kaytkanga süyindinmi, dev babay?
Elmender. Bilmiym indi, kızım kübirek
süyingendir.
Gülfire. Min de, sin de...
Elmender. Tigi de.
Gülfire. Babay bilen ebiy üydelermi?
Elmender. Üydeler, kızım, üydeler. Etiyinner
nihelde?
Gülfire. Eybet. Selam eyttiler. Sina bik matur
külmek ciberdiler.
Elmender. Rehmet, kızım. Bar indi üyge kir.
Ejel - Böyle bir işle uğraşmışlığım yok.
Elmender - Öğrenirsin.
Ejel - Bu nasıl kabalık! Unutma, sen beni değil,
bene seni almaya geldim.
Elmender - Zararı yok. Sen benim ömrümü
bitirmeye gelmişsin, hiç burnumu buruşturmam. (Tahta
yontmaya girişir.)
Ejel - Peki, sen niçin kendin yapıyorsun?
Başkaları yapardı çarduganını.
Elmender - Kendi işimi başkasına bırakacak
'hâlim yok.
Ejel - Bakıp duruyorum da, çok şey
görünüyorsun...
Elmender - Ne görünüyorum ?
Ejel - Çok şey. Öyle çok şey yapma, senin
gibilerini gördüm ben.
Elmender - Ben de seni gördüm.
Ejel - Aha! Hoşuma gitmeye başladın benim,
moruk. Bazıları beni görünce sarsılıp düşerler. İmza
atarken elleri titrer. Alıp gitmesi de ilginç değil.
Görüyorum ki, seninle epeyce ilginç olacak. Böyle
olunca bekliyorum, güzelce yont çarduganınm
tahtasını.
Elmender - Dırlayıp durma yanımda, git sokağa
çıkıp otur.
Ejel - Yok, ben senin yanından gitmem.
Elmender - Çalışan kişinin yanında duruncaya
kadar, piş piş eden kişinin yanında dur.
Ejel - (Ağzını kocaman açıp rahat bir şekilde
güler.) İyi! Çoktandır gülmemiştim. Bırak işini,
Elmender, otur yanıma. Tekrar güldür beni.
Kapı açılır. Gölfire girer. Gölfire Büyük dede, ben döndüm. Elmender
duymayınca.
- Büyük dede diyorum! Ben döndüm.
Elmender - (Dönüp bakarak) Ay, kızım dönmüş.
Gel bakalım buraya, gel, kucakla büyük dedeni.
Gölfire - (Koşarak gelip Elmender'i kucaklar.)
Bağınyorum, duymuyorsun.
Elmender - Ejeletdin dedenle konuşup duruyorduk.
Gölfire - Kim peki o?
Elmender - Bir yaramaz şey işte oradaki.
Gölfire - Öyle deme, büyük dede. Sen kendin
söylüyorsun, insanlara uygunsuz söz söylemek olmaz,
diye. Benim döndüğüme sevindin mi büyük dede?
Elmender - Bilmiyorum artık kızım, kim daha çok
sevinmiştir?
Gölfire - Ben de, sen de...
Elmender - Öteki de.
Gölfire - Dedemle ninem evdeler mi?
Elmender - Evdeler, kızım, evdeler. Babanlar
nasıl?
Gölfire - İyi. Selam söylediler. Sana çok güzel bir
gömlek gönderdiler.
Elmender - Sağol, kızım. Git şimdi eve gir.
.
Gülfire yügirip üyge kirip kite.
Ecel. Çiber kız üsip kile.
Elmender. Kuzin salma, yavız. Sina minim kibik
yemsizler de citip artkan.
Ecel. Elmender, bir akıl üyretiymmi üzine?
Elmender. Kirekmiy, üz aklım çitken. Arttan
kirgen akıl cil bilen kire çığa.
Ecel. Yarıy sun, üzine kara. Kızık, eyimi,
Elmender, birevler mini kütip turalar, min kilmiym. Sin
kütmedin - min kildim. Hikmet şunda, Elmender,
çakırılmagan cirge kişiler de sufvga kalmıyça kile.
Elmender. Takıldap utırma, çurtu-matır, kilgen
yulınnan kiri kit.
Ecel. Niçik indi - kit?... Niçik anlarga?
Elmender. Şulay. Kıyagızma kul kuymıym.
Gazrailin üzi kilsin.
Ecel. Alay bulmıy.
Elmender. Bula. Minim anda barırga vakıtım yuk.
Üylenesimbar.
Ecel. Nişliysin bar?
Elmender. Üylenesim.
Ecel (tagın rehetlenip küle.) Ekemet kişi sin.
Elmender. Nige avızınnı yırasıfi? Egerinki de
bilesin kilse, sugışta yugalgan dürt malayımnın ikisi
üylenmegen idi. Üzim üçin bir üylendim, bir malayım
üçin ikinci üylendim, ikinci malayım üçin tagın bir
üylenesim bar. E sin, tintek, carumnı surap kilgensin.
Ecel. Gafu it, min suramıym, Elmender, talep
item.
Elmender. Kurkıttı. Elmendernin mıyıgı da
silkinmedi.
Ecel. Alayga kitse... (Elmender üstine kile.)
Elmender. (takta küterep). Kilip kara.
Ecel (tuktap kalıp). Tigi çaklarda kızganmagan
bulsam...
Elmender. Kızganma idin.
Ecel. Elmender, kızmıyça gına, sabır gına uylap
kara eli...
Elmender. Uylarga vakıtım yuk. Kütir tigi
taktalarnı.
Ecel. Nişletebiz.
Elmender. Takta taşıybız.
Ecel. Kaya/? Nersege? . Elmender. Tüpçenme.
Taşıp bitirgeç, kürirsin.
Ecel. Bet eliktim. (Taktalar kütere.)
Üt süne.
Gölfire koşarak eve girer.
Ejel - Güzel kız oluyor.
Elmender - Bakma, kötü. Sana benim gibi tipsizler
yeter de artar.
Ejel - Elmender, bir akıl öğreteyim mi sana?
Elmender - Gerekmiyor, kendi aklım yeter.
Sonradan giren akıl yelle geri çıkar.
Ejel - Peki, kendine bak. İlginç, tamam mı,
Elmender birileri beni bekleyip duruyorlar, ben
gelmiyorum. Sen beklemedin, ben geldim. Hikmet
şundadır ki Elmender, çağrılmadığı yere insanlar
gecikmeden gelir.
Elmender - Çok konuşup durma, çurtu-matır,
geldiğin yoldan geri git.
Ejel - Nasıl şimdi, git?.. Nasıl anlamalı?
Elmender - Şöyle. Kâğıdına imza atmıyorum.
Gazraü'in kendisi gelsin.
Ejel - Öyle olmaz.
Elmender - Olur. Benim oraya varmaya vaktim
yok. Evlenmek istiyorum.
Ejel - Ne yapmak istiyorsun?
Elmender - Evlenmek.
Ejel - (Tekrar rahat bir şekilde güler.) Soytarısın
sen.
Elmender - Niye ağzını açıyorsun? Eğer bilmek
istiyorsan, savaşta yok olan dört oğlumun ikisi
evlenmemişti. Kendim için bir evlendim, bir oğlum için
ikinciyi evlendim, ikinci oğlum için, bir kere daha
evlenesim var. Peki sen, deli, canımı verip
vermeyeceğimi sormaya gelmişsin.
Ejel - Affet, ben sormuyorum, Elmender,
istiyorum.
Elmender - Korkuttu. Elmender'in bıyığı bile
titremedi.
Ejel - Öyleyse... (Elmender'in üstüne gelir.)
Elmender - (Bir tahta kaldırıp) Gel de bak.
Ejel - (Duraklayıp) Diğer zamanlarda acımamış
olsaydım...
Elmender - Acımasaydin.
Ejel - Elmender, kızmadan, sabırlı şekilde düşün...
Elmender - Düşünmeye vaktim yok. Kaldır diğer
tahtaları.
Ejel - Ne yapıyoruz?
Elmender - Tahta taşıyoruz.
Ejel - Nereye? Niçin?
Elmender - Meraklanma. Taşıyıp bitirince
görürsün.
Ejel - İşte takıldım peşine. (Tahtaları yüklenir.)
Işık söner.