SİRKÜLER 2014/65

ALİ YERLİ YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK VE BAĞIMSIZ DENETİM A.Ş.
Adres
Telefon
Faks
Vergi Dairesi
Vergi Numarası
E-Mail
Şirket Sermayesi
: İşçi Blokları Mah. Mevlana Bulvarı No.182 Ege Plaza B Blok Kat.20
D.88 Balgat-Çankaya / ANKARA
: 0 312 472 02 37-38
Mersis No
: 9111851373737400
: 0 312 472 02 34
Ticaret Sicil No
: Ankara-360627
: Başkent
Bağlı Bulunduğu Oda : Ankara Y.M.M.O. (207)
: 052 059 3143
KGK Sicil No
: BD/2013/04876
: [email protected]
Sicil No
: 1114
: 50.000,00 TL
Mühür No
: 1433
Sayı: 2014/S-65
Konu: Döviz Cinsinden Verilen Avanslarda Değerleme
Ankara,11.09.2014
SİRKÜLER 2014/65
Döviz Cinsinden Verilen Avanslarda Değerleme
Maliye Bakanlığından;
Yapılan yatırımların büyük ölçüde ithal girdi gerektirdiği, bu sebeple de gerek doğrudan yapılacak ithalatlar
için yurt dışındaki satıcılara, gerekse yurt içi tedarikler için yurt içindeki satıcılara döviz cinsinden avans
verildiği durumlarda;
1-Söz konusu dövizli avansların değerleme günü itibariyle değerlenip değerlenmeyeceği,
2-Değerlenecekse oluşan olumlu veya olumsuz kur farkının doğrudan gelir-gider mi yazılacağı yoksa 163 ve
334 sayılı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğleri çerçevesinde yatırımın maliyetiyle mi ilişkilendirileceği,
hususlarında görüş talep edilmiş olup, konuyla ilgili 24.07.2014 tarihli özelge yayınlanmıştır.
Sirkülerimiz ekinde de sunulan özelgede özet olarak;
163 ve 334 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğlerinde yapılan açıklamalar yatırımların
finansmanında kullanılan kredilere ilişkin faiz ve kur farkı giderlerine ilişkin olduğu, döviz cinsinden verilen
avansların değerlemesi sonucu oluşan kur farklarının bu kapsamda değerlendirilmemesi gerektiği,
Diğer taraftan, mükelleflerin safi kazancının tespit edilmesinde indirilecek giderler, 193 sayılı Gelir Vergisi
Kanununun 40 ıncı maddesinde sayılmış olup, maddenin birinci fıkrasının; (1) numaralı bendinde ticari
kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin safi kazancın tespitinde gider
olarak indirilebileceği hüküm altına alınmış olduğu,
Buna göre, yapılacak yatırımlar için döviz cinsinden verilen avanslar, döviz cinsinden alacak hükmünde
olduğu, dönem sonlarında değerlemeye tabi tutulması gerektiği ve değerleme sonucu oluşan kur
farklarının kurum kazancının tespitinde, gelir ya da gider olarak dikkate alınması gerektiği, görüşü
verilmiştir.
Saygı ve Sevgilerimizle.
Ali YERLİ
Yeminli Mali Müşavir
EK NO (1) : Özelge
Başlık
Tarih
Sayı
Kapsam
Satıcılara döviz cinsinden verilen avansların değerleme günü itibariyle değerlenip değerlenmeyeceği,
değerlenecekse oluşan olumlu veya olumsuz kur farkının doğrudan gelir-gider mi yazılacağı yoksa yatırımın
maliyetiyle mi ilişkilendirileceği hk.
24/07/2014
64597866-105[280-2014]-122
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
BÜYÜK MÜKELLEFLER VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü
İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ile şirketinizin ...'da, ... tesisi yatırımı yaptığı, yapılan yatırımların büyük ölçüde
ithal girdi gerektirdiği, bu sebeple gerek doğrudan yapılacak ithalatlar için yurt dışındaki satıcılara, gerekse yurt içi
tedarikler için yurt içindeki satıcılara döviz cinsinden avans verildiği belirtilerek, söz konusu dövizli avansların değerleme
günü itibariyle değerlenip değerlenmeyeceği, değerlenecekse oluşan olumlu veya olumsuz kur farkının doğrudan gelirgider mi yazılacağı yoksa 163 ve 334 sayılı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğleri çerçevesinde yatırımın maliyetiyle mi
ilişkilendirileceği konularında Başkanlığımızdan görüş talep edilmektedir.
Vergi Usul Kanununun 280 inci maddesinde "Yabancı paralar borsa rayici ile değerlenir. Borsa rayicinin takarrüründe
muvazaa olduğu anlaşılırsa bu rayiç yerine alış bedeli esas alınır. Yabancı paranın borsada rayici yoksa, değerlemeye
uygulanacak kur Maliye Bakanlığınca tespit olunur. Bu madde hükmü yabancı para ile olan senetli veya senetsiz alacaklar
ve borçlar hakkında da caridir. Bunlardan vadesi gelmemiş senede bağlı alacak ve borçlar, bu Kanunun 281 ve 285'inci
maddeleri uyarınca değerleme günü kıymetine icra edilebilir. Ancak senette faiz oranının yazılı olmadığı durumlarda
değerleme gününde geçerli olan Londra Bankalar Arası Faiz Oranı (LİBOR) esas alınır." denilmektedir.
163 ve 334 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğlerinde yapılan açıklamalar yatırımların finansmanında
kullanılan kredilere ilişkin faiz ve kur farkı giderlerine ilişkin olup, döviz cinsinden verilen avansların değerlemesi sonucu
oluşan kur farkları bu kapsamda değerlendirilmemektedir.
Diğer taraftan, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinde, kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir
hesap dönemi içinde elde ettikleri safî kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve safî kurum kazancının tespitinde de,
Gelir Vergisi Kanununun ticarî kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinde safi kazancın tespit edilmesinde indirilecek giderler sayılmış
olup, maddenin birinci fıkrasının; (1) numaralı bendinde ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan
genel giderlerin safi kazancın tespitinde gider olarak indirilebileceği hüküm altına alınmıştır.
Buna göre, şirketinizce yapılacak yatırımlar için döviz cinsinden verilen avanslar, döviz cinsinden alacak hükmünde
olduğundan, dönem sonlarında Vergi Usul Kanununun yukarıdaki hükümlerinin de dikkate alınarak değerlemeye tabi
tutulması, değerleme sonucu oluşan kur farklarının kurum kazancının tespitinde dikkate alınması gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.