peygamber efendimizin yeniliklere karşı tutumu

TOKYO CAMİİ CUMA HUTBESİ
28 Kasım 2014
PEYGAMBER EFENDİMİZİN YENİLİKLERE KARŞI TUTUMU
Muhterem Müminler!
Yenilik, ilerleme, gelişme ve dinamizm,
insanlığa mutluluk getiren adımlardır. Peygamber
Efendimiz’in mesajı, her şeyden evvel gediği
çağda dini, sosyal, ekonomik, ahlaki ve kültürel
düzenlemeler açısından muazzam bir yenilikti.
Dolayısıyla onun Peygamberlik döneminin
tamamı yeniliklerle doludur. Ancak o bu
yenilikleri gerçekleştirirken vahye aykırı olmayan,
akla ve insan yaratılışına uygun olan iyi
uygulamaları,
yani
“ma’ruf”’u
yıkmamıştır.
Çünkü Hz. Peygamber’in
gayesi
toplumun
değerlerini ne olursa olsun
altüst etmek değil, her
alandaki bozuklukları ıslah
etmekti.
Değerli
Kardeşlerim!
Peygamberimizin
hayatında yeniliklere açık
olduğunu gösteren çok sayıda örnek mevcuttur.
Bu hususa birkaç örnek verelim. Mescid-i Nebevi
önceleri yatsı ve sabah namazı vakitlerinde
hurma
dalları
ve
yaprakları
yakılarak
aydınlatılıyordu. Bir Cuma gecesi, Temim ed-Dari
(r.a.), Mescidi kandiller yaktırarak aydınlatır.
Peygamberimiz Mescid’e gelince bunları kimin
yaktığını sorar. Temim ed-Dari’nin yaptığını
öğrenince ona şunları söyler: “Sen İslam’ı
nurlandırdın. İslam’ın mescidini süsledin. Allah da
seni dünyada ve ahirette nurlandırsın’’. Bu olay
mancınık kullanmaya karar vermiş ve ona
mancınık yaptırmıştır. Bütün bu örnekler, Hz.
Peygamber’in insan aklının ürettiği yenilikleri
benimsediğini ve daha da geliştirilmesini teşvik
ettiğini göstermektedir.
Aziz Müminler!
Peygamberimizin kişiliği kendi döneminde
olduğu gibi, kendisinden sonraki dönemlerde de
Müslüman toplumların yaşayışı için örnektir. Bu
hususla ilgili ayet-i Kerimenin meali şöyledir:
“Andolsun ki Resülullah, sizin için, Allah’a
ve ahiret gününe kavuşmayı umanlar ve
Allah’ı çok zikredenler için güzel bir
örnektir”1.
Ayet-i Kerime’nin, peygamberimizin yaşadığı
dönemin ve coğrafyanın şartlarına göre, yediği
yemekleri, kullandığı eşyaları, giydiği elbiseleri,
kısaca onun hayatının şekli yönünü örnek
almayı emretmediği açıktır. Zaten o takdirde Hz.
Peygamber’in örnek alınmasının güçlüğü ve
hatta imkânsızlığı ortadadır. Şayet öyle
düşünülürse bugün binmek için deve, yemek
için hurma, giymek için de Yemen elbisesi
aramak gerekecektir. Nitekim Efendimiz (s.a.v.)
Peygamberlikten
önce
ne
yiyorsa
Peygamberlikten sonra da aynı şeyleri yemeye,
Peygamberlikten önce ne giyiyorsa Peygamber
olduktan sonra da onu giymeye devam etmiştir.
Peygamber olduktan sonra giyim tarzını
değiştirdiğine dair kaynaklarda hiçbir kayıt
mevcut değildir. Dolayısıyla Müslümanlar için
Hz. Peygamber’i o derece etkiler ki, Temim edDari’nin kandilleri asan hizmetçisinin adını Sirac
(Kandil) olarak değiştirir.
Hz. Peygamber’in yeniliklere açık olduğunun
bir başka göstergesi de savaş alanında yabancı
bir milletin tekniğini kabul etmesidir. Hendek
savaşında şehri savunmak için İranlılar’ın
savunma tekniğini kabul ettiği ve Selman-ı
Farisi’nin teklifi üzerine şehrin çevresine hendek
kazıldığı kaynaklarda kaydedilmektedir. Yine Taif
kuşatmasında İran’da mancınık kullanıldığını
1
bildiren Selman-ı Farisi’nin teklifi üzerine,
Ahzab, 33/21.
www.tokyocamii.org
TOKYO CAMİİ CUMA HUTBESİ
28 Kasım 2014
PEYGAMBER EFENDİMİZİN YENİLİKLERE KARŞI TUTUMU
örnek alınması ve hayata geçirilmesi gereken
şeyler Hz. Muhammed (s.a.v.)’in doğruluğu,
adaleti,
hoşgörüsü,
güvenilirliği,
yumuşak
huyluluğu, çalışkanlığı, kanaati, şefkat ve
merhameti, cömertliliği ve insana, sevgi ve
saygıya, barışa verdiği önem gibi faziletlerdir.
www.tokyocamii.org