Rutherford atom modeli


DALTON ATOM MODELİ

THOMSON ATOM MODELİ

RUTHERFORD ATOM MODELİ

BOHR ATOM MODELİ

MODERN ATOM MODELİ

Leucippus ve öğrencisi Democritus tarafından
ortaya atılan “Atomos” maddenin
bölünemeyen en küçük parçası fikrinin
deneye dayalı bilimsel sonuçlarını veren en
önemli eserdir.
Leucippus ve Democritus’un MÖ 440’ta felsefi
olarak ortaya attıkları atomos fikri, Dalton’a
kadar çok az değişikliğe uğramıştır. ”Dünyanın
yeni durumu” adlı yazısında Democritus atom
için “maddenin temel taşı” demekte ve
maddenin cinsi ve özelliklerine göre değişik
atom olacağını ileri sürmektedir. Daha da ileri
giderek canlıların küçük yuvarlak atomlardan,
ruhun ise hava ve ısı atomlarından olduğunu
ileri sürmektedir. Bütün bu çalışmalar felsefi
olup bir deneye dayanmamaktadır. Fakat
maddenin yapısı hakkında yıllarca kalan ve
“atom” kelimesini bugünlere taşıyan önemli
bir çalışmadır.

Dalton Atom Modeli, John
Dalton'un 1805 yılında
bugünkü atom modelinin ilk
temellerini attığı modelidir
Dalton'un atom teorisi
kimyasal reaksiyonların
açıklanmasına, maddenin
anlaşılmasına ve atomun
temel özelliklerinin ortaya
atılmasına oldukça büyük
yararlar sağlamıştır. Bu
sebeple ilk bilimsel atom
teorisi olarak kabul edilir. John
Dalton , maddeleri çok küçük
yapı taşlarının topluluğu
halinde bulunduğu fikrini ileri
sürdü

Dalton un atom teorisi olarak ortaya
konulan temel özellikler şunlardır.
- Tüm maddeler atomlardan yapılmıştır.
( maddelerin özelliklerini gösteren birim
parçacıklar atom veya atom gruplarıdır )
( Maddelerin en küçük yapı taşları
atomlardır.)
- Farklı cins atomlar farklı kütlelerdedir.
- Atom katı , sert , içi dolu küre şeklindedir.
- Bir elementin bütün atomları birbirinin
aynıdır.
(Aynı cins elementlerin atomları birbiriyle
tamamen aynıdır )
- Atomlar parçalanamaz

1830 lu yıllardaki
çalışmalarında atom
modelini üzümlü keke
benzetmiştir.
Thomson a göre atom , dışı
tamamen pozitif yüklü bir
küredir . Negatif yüklü olan
elektronlar ise kek
içerisindeki gömülü üzümler
gibi bu küre içerisine
gömülmüş haldedir.

Thomson’ un atom teorisi olarak ortaya konulan temel
özellikler şunlardır.
- Atomlar yapısında - yüklü elektronlarla + yüklü
protonlar vardır.
- Bir atomda elektron sayısı proton sayısına eşittir. Yani
yüksüzdürler.
( Nötr bir atomda proton sayısı elektron sayısına eşit
olduğundan yükler toplamı sıfırdır )
- Atomun kütlesini protonlar oluşturur.
(elektronların kütlesi ihmal edilebilecek kadar
küçüktür. Bu nedenle atomun ağırlığını büyük ölçüde
protonlar teşkil eder )
- Atomlar içerisinde elektron ve protonlar bulunan
sağlam bir küre şeklindedir.



Rutherford atom modeli, Ernest Rutherford tarafından
1911 yılında ortaya konan fiziksel model.
Arkasına film yerleştirilmiş bir altın tabakaya +2 yüklü
alfa tanecikleri gönderilerek ışınların levhaya
çarptıktan sonra izledikleri yollar çizilmiştir
Rutherford atom modeli Güneş Sistemi'ne
benzetilmektedir. Güneş, içi Gönderilen ışınların büyük
bir bölümü (20 bin alfa taneciğinden bir tanesi
sapmıştır.) levhadan doğrudan geçmiştir.Proton dolu
bir çekirdeğe ve etrafında dönen gezegenler de
elektronlara benzetilmiştir.





Öyleyse, atomda büyük boşluklar vardır.
Işınların küçük bir kısmının kırıldığı ve çok küçük bir
kısmının yansıdığı görülmüştür: Öyleyse, atomda +
(pozitif) yükler çekirdek adı verilen küçük bir hacimde
toplanmıştır.
Atomda pozitif yük, kütle merkezinde çekirdek diye
adlandırılan çok küçük bir hacimde toplanmıştır.
Atomda pozitif yüklü tanecikler kadar elektron,
çekirdeğin etrafında bulunur ve atom hacminin
büyük bir bölümünü elektronlar kaplar.
Rutherford atom modeli ile Modern Atom Teorisi ve
Bohr atom modelinin temelleri atılmıştır.
Futbol sahası, atomun
tamamı olsa atomun
çekirdeği santradaki
pinpon topu kadar
hacim kaplar.
 Rutherford Atom
Modeli ile proton ve
elektronun homojen
dağıldığı ilkesi
çürütülmüştür.


Rutherford , atomun kütlesini yaklaşık
olarak çekirdeğin kütlesine eşit
olduğunu ve elektronlarında çekirdek
etrafındaki yörüngelerde döndüğünü
ileri sürmüştür. Buna göre Rutherford
atomu güneş sistemine benzetmiş
oluyordu.
Rutherford , atom modelini ortaya
koyduğunda nötronların varlığı daha
bilinmiyordu.
Rutherford’ un atom teorisi olarak
ortaya konulan temel özellikler şunlardır.
- Atomların kütlesini meydana getiren
tanecikler merkezinde çok küçük bir
hacme toplanmıştır.
- Merkezin çevresinde daha büyük bir
hacimde elektronlar bulunur.

NİELS BOHR :
Danimarkalı bilim adamı
Niels Hendrik Bohr 1913
yılında kendinden önceki
Rutherford Atom Modeli
atom modellerinden
yararlanarak yeni bir atom
modeli fikrini öne sürdü.

Bohr atom modeli öncesi diğer atom
modellerinde, atomun çekirdeğinde, (+)
yüklü proton ve yüksüz nötronların
bulunduğu, çekirdeğin etrafında dairesel
yörüngelerde elektronların dolaştığı ifade
edildi. Bu elektronların çekirdek etrafında
nasıl bir yörüngede dolaştığı ve hızları ile
ilgili bir netice ortaya konmadı. Bohr ise
atom teorisinde elektronların hareketini
bu noktadan inceledi.





1.Bir atomdaki elektronlar çekirdekten
belli uzaklıktaki yörüngelerde hareket
eder
2. Her hangi bir kararlı enerji
seviyesinde elektron dairesel bir
yörüngede hareket eder. Bu
yörüngelere enerji düzeyleri veya
kabukları denir.
3. Elektron kararlı hâllerden birinde
bulunurken atom ışık (radyasyon)
yayınlamaz. Ancak, yüksek enerji
düzeyinden daha düşük enerji
düzeyine geçtiğinde ışık yayınlar.
4. Elektron hareketinin mümkün olduğu
kararlı seviyeler, K, L, M, N, O gibi
harflerle veya en düşük enerji düzeyi 1
olmak üzere, her enerji düzeyi + bir tam
sayı ile belirlenir ve genel olarak "n" İle
gösterilir, (n: 1,2,3 ...¥)
- Güneş sistemine benzer bir
yapıdadırlar.

Bu günkü bilgilerimize göre Bohr kuramının
elektronların dairesel yörüngelerde hareket
ettikleri ifadesi yanlıştır.
Bohr atom modeli , hidrojen atomunun
davranışını çok iyi açıkladığından ve basit
olduğundan önce büyük ilgi gördü ancak
bu model çok elektronlu atomların
davranışlarını açıklayamadığından yaklaşık
12 yıl kadar geçerli kaldı, daha sonra yerini
modern atom teorisine bıraktı.
ELEKTRON BULUTU MODELİ
 Gerçeğe en yakın atom modelidir.

- Merkezde atom çekirdeği vardır.
- Tek tek elektronlar ışık veren bir
lambanın çevresinde dönen sinekler gibi
bir bulut oluştururlar.
- Elektron bulutu bir küre oluşturur.
Modern atom modeli, atom yapısı ve
davranışlarını diğer atom modellerine göre,
daha iyi açıklamaktadır.
 Bu model, atom çekirdeği etrafındaki
elektronların bulunma olasılığını kuvantum
sayılan ve orbitaller ile açıklar, kuvantum
sayıları, bir atomdaki elektronların enerji
düzeylerini belirten tam sayılardır.
 Orbitaller ise elektronun çekirdek etrafında
bulunabilecekleri bölgelerdir.


Modern atom modeli, dalga mekaniğindeki
gelişmelerin elektronun hareketine
uygulanmasına dayanmaktadır. Bu modelin
öncüleri Lois de Broglie , Heisenberg ve
Schrödinger gibi bilim adamlarıdır.
1924 yılında Louis de Broglie, ışık ve maddenin
yapısını dikkate alarak, küçük tanecikler bazen
dalgaya benzer özellikler gösterebilirler,
şeklindeki hipotezini ortaya attı. 1927 yılında de
Broglie'nin hipotezi elektron demetlerinin bir
kristal tarafından, X-ışınlarına benzer biçimde
saptırılması ve dağıtılması deneyi İle ispatlandı.
1920'li yıllarda Werner Heisenberg,
atomlardan küçük taneciklerin
davranışlarını belirlemek için ışığın etkisini
inceledi. Bunun sonucunda Heisenberg
belirsizlik ilkesi olarak anılan şu neticeyi
çıkardı.
 "Bir taneciğin nerede olduğu kesin olarak
biliniyorsa, aynı anda taneciğin nereden
geldiği veya nereye gittiğini kesin olarak
bilemeyiz. Benzer şekilde, taneciğin nasıl
hareket ettiğini biliyorsak onun yerini kesin
olarak bilemeyiz."


Buna göre, elektronun herhangi bir andaki yeri ve hızı
aynı zamanda kesin olarak bilinemez. Bir taneciğin
yerini ve hızını ölçebilmek için, o taneciği görmek
gerekir. Taneciğin görünmesi de taneciğe ışık dalgası
göndermek ile olur. Elektron gibi küçük tanecikleri
tespit etmek için düşürülen uygun dalga boyundaki
ışık, elektronun yerini ve hızını değiştirir. Bu yüzden,
aynı anda elektronun yeri ve hızı ölçülemez. Bu
nedenle de elektronların çekirdek etrafında belirli
dairesel yörüngeler izledikleri söylenemez. Yörünge
yerine elektronun (ya da elektronların) çekirdek
etrafında bulunma olasılığından söz etmek gerekir.