Otojen Deformasyonu Önlemede Hafif Agrega Kullanımının Yüksek

Otojen Deformasyonu Önlemede Hafif Agrega Kullanımının
Yüksek Performanslı Harçların İçyapısına Etkisi
Burcu Akçay
Mehmet Ali Taşdemir
İstanbul Teknik Üniversitesi, İnşaat
Fakültesi, 34469, Istanbul
Kocaeli Üniversitesi, İnşaat Mühendisliği
Bölümü, 41040, Kocaeli
Tel: (212) 285 38 55
E-Posta: [email protected]
İstanbul Teknik Üniversitesi, İnşaat
Fakültesi, 34469, Istanbul
E-Posta: [email protected]
Öz
Yüksek performanslı çimentolu malzemelerde
erken yaşlarda oluşan otojen
deformasyonu önlemek için önceden suya doyurulmuş hafif agregalar su rezervuarı
olarak kullanıldı. Sabit bir düşük su/çimento oranına sahip silis dumanı katkılı harcın
otojen deformasyonunu önlemek için, agrega toplam hacminin %10, 20, ve 30’luk
bölümü hafif agrega ile yer değiştirildi. Kullanılan hafif agrega hacminin harçların
otojen deformasyonuna, hidratasyon özeliklerine ve boşluk boyut dağılımına etkileri
incelendi. Sonuçlar, hafif agregaların içsel kürleme suyunu sürükleyerek otojen
deformasyonu azalttığını göstermektedir. Hafif agrega miktarı arttıkça hidratasyon ısısı
artmaktadır. Çimento tanecikleri içsel kürleme ile hidrate olacak suyu daha kolay
bulmakta, böylece hidrate olmuş çimento miktarı artmaktadır. Buharlaşamayan su
miktarının sabit değere ulaşma zamanı hafif agrega kullanımı ile artmaktadır. Bunun
nedeni, yüksek hidratasyon derecelerinde oluşan ürünlerin boyutlarının büyük olması ve
kalsiyum silika hidrat (CSH) yapısına suyun taşınmasının zaman almasıdır. Kullanılan
hafif agreganın hacmi arttıkça jel boşluklarının miktarı artarken, kendiliğinden
kurumanın önlenmesi nedeniyle ince kapiler boşlukların miktarı azalmıştır.
Anahtar sözcükler: Boşluk yapısı, Hafif agrega, Hidratasyon, Içsel kürleme, Otojen
deformasyon.
99
Giriş
Son yıllarda yeni kuşak süper akışkanlaştırıcılar ve silis dumanı gibi puzolanların
yaygın kullanımı ile su/çimento oranı büyük ölçüde düşürülmüş ve yüksek
dayanımlı/yüksek performanslı betonlar (YDB/YPB) üretilmeye başlanmıştır.
YDB/YPB’lar yüksek miktarda çimento kullanılarak üretilmektedir. Bundan dolayı
böyle malzemeler normal betona göre daha yoğun ve homojen olmaktadırlar. Bu
betonlarda hidratasyon sürecini tamamlayacak miktarda su bulunmadığı gibi betonun
geçirimsiz karakteri nedeniyle dışarıdan su girişi de önlenmektedir (Weber ve
Reinhardt, 1997). Hidratasyon ürünlerinin oluşmasıyla birlikte çimento hamurunda
zamana bağlı hacim değişimleri çok erken yaşta başlar (Sadouki ve Wittmann, 2001).
Suyla dolu olmayan boşlukların kimyasal rötre ile oluşması menisklerdeki çapın
düşmesinin ana sebebidir. Bu azalma, boşluk suyundaki kapiler gerilmenin artmasına
sebep olarak kendiliğinden kurumaya neden olur. Suyla dolu olmayan boşlukların
oluşması ve kendiliğinden kuruma boyunca devam etmesi hidratasyon kinetiğini etkiler.
Bu etki, hidratasyonun en son derecesini ve dolayısıyla son dayanımı kısıtlar.
Geleneksel kür yöntemleri ortamdaki bu bağıl nem kaybını azaltmada etkili olmaz. Yeni
kuşak yüksek dayanımlı ve yüksek performanslı betonların en önemli sakıncaları erken
yaşlarda oluşan otojen deformasyon ve kendiliğinden kuruma olarak görülmektedir.
Betonun şekil değiştirme kapasitesi erken yaşlarda iç ve dış kısıtlamalarla oluşan
gerilmeleri karşılamak için yeterli olmadığından, otojen deformasyon çatlak oluşturma
eğilimindedir. Erken yaşlarda oluşan bu çatlaklar dürabilite problemlerine yol açar. Bu
deformasyonu önlemek için önceden suya doyurulmuş hafif agregaların su rezervuarı
olarak kullanılması ilk olarak Philleo (1991) tarafından önerilmiştir. Bu teknik ile ilgili
gelişmeler birçok araştırmacı tarafından tartışılmıştır (Bentz ve Snyder, 1999; Kohno
ve diğ., 1999; Takada ve diğ., 1999; Bentur ve diğ., 2001; Lura ve diğ. 2004; Akçay ve
Taşdemir, 2005; Akçay ve diğ., 2005; Akçay ve Taşdemir, 2006a; 2006b). Öte yandan
hafif agrega ve matris ara yüzeyinin normal agregadan daha iyi olduğu bilinmektedir.
Bu iyileştirilmiş ara yüzey bağıl nem ve sıcaklık etkileri altındaki boy ve hacim
değişimlerini önler (Kayali ve diğ., 1999).
Materyal ve Yöntem
Su/bağlayıcı malzeme oranı 0.28 olan, çimento ağırlığının %10’u kadar silis dumanı
içeren çimento hamuru ve harç numuneleri ile 2-4 mm arasındaki normal agregaların
hafif agrega ile yer değiştirilmiş harçların karışım oranları ve bazı taze hal özelikleri
Tablo 1’de verildi.
Hafif agregaların suya doyurulma derecesi 30 dakikalık su emme değerlerine göre
yapıldı. Hazırlanan bu karışımlar üzerinde otojen deformasyon ölçümleri ve cıvalı
porozimetre ile boşluk dağılım deneyleri yapıldı. Ayrıca, çimento hamuru fazının
hidratasyon ısısı ve hidratasyon derecesi (buharlaşmayan su miktarına göre) ASTM
C186 (1998) standardı kullanılarak belirlendi. Hidratasyon ısısı belirlenmesi sırasında
silis dumanının asit çözeltisinin sıcaklığına etkisini belirleyebilmek için silis dumanı
içermeyen ve ağırlıkça %10 silis dumanı içeren çimento hamurları üzerinde yapılan
deneyler bu miktardaki silis dumanının çözelti sıcaklığını değiştirmediği görüldü.
100
Tablo 1 Hamur ve harç numunelerinin 1m3 için karışım oranları
PREF
1464
146
451
0
9
0
0
0
0
0.5
2070
Çimento, kg
Silis dumanı, kg
Su, kg
İçsel kürleme suyu, kg
Süper akışkanlaştırıcı, kg
Silis unu , kg
Doğal kum (0-2 mm), kg
Kırma kum (2-4 mm), kg
Hafif agrega (2-4 mm), kg
Hava, %
Birim ağırlık, kg/m3
MREF
610
61
188
0
12
207
630
638
0
2.5
2345
MV10L24
605
61
186
19
12
206
626
422
58
3
2196
MV20L24
610
61
188
39
12
207
631
213
118
2.5
2080
MV30L24
609
61
188
58
12
207
630
0
176
2.6
1941
Otojen deformasyon hacimsel ve lineer olmak üzere iki farklı yöntemle ölçülebilir.
Hacimsel otojen deformasyon deneyinde taze halde elastik bir membran içine
yerleştirilen numune su dolu bir kapta Arşimet prensibine göre tartılarak hacim
değişiklileri elde edildi. Her 15 dakikada bir alınan ölçümler 48. saatte sonlandırıldı.
Aynı anda numunelerin sıcaklık değişimleri 0.1°C hassasiyetle yarı-adiyabatik ortamda
kaydedildi. Lineer yöntemde ise döküm anından itibaren ortamdan izole edilen
numuneler üzerinde ölçü boyu 200 mm ve hassasiyeti 0.001 mm olan şekil değiştirme
ölçerlerle bir yıl boyunca yapıldı ve sunulan sonuçlar dört numunenin ortalaması
alınarak bulundu.
Sonuçlar ve Değerlendirme
Lineer Otojen Deformasyon
Hafif agrega miktarının lineer otojen deformasyon üzerindeki etkisi Şekil 1’de
görülmektedir. Sonuçlar normal agreganın %10’luk kısmının hafif agrega ile yer
değiştirilmesi durumunda bile referans harca göre otojen deformasyonun önemli ölçüde
önlendiğini göstermektedir. Diğer yandan, hacimsel değişim oranı %20’ye vardığında
erken yaşlarda otojen şişme olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumun olası nedeni, çimento
hamurundaki boşlukların yarıçapının erken yaşlarda, ileri yaşlara göre daha büyük
olması nedeniyle içsel kürleme suyunun hamur içerisinde kolayca ilerlemesedir. Devam
eden hidratasyon ile olası ilerleme mesafesi azalacak ve aynı zamanda yeni oluşan
küçük boşlukların içsel nem kaybını karşılayacak yeterli suyu kolayca bulamayacaktır.
Böylece otojen büzülme davranışı hafif agrega içeren harçlarda tekrar görülmektedir.
Daha yüksek hafif agrega kullanımında ise harçların (MV30L24) otojen şişme
davranışının her zaman sergilediği görülmektedir. Otojen şişme, çimentolu
malzemelerde otojen büzülme gibi sakıncalar oluşturabilir. Bu durum, otojen
deformasyonu önlemek için kullanılacak hafif agrega miktarının optimize edilerek
bulunması gerektiğini ortaya koyar (Akçay ve Taşdemir, 2006a).
101
MV30L24
MV20L24
MV10L24
MREF
400
MV30L24
200
200
Zaman, gün
0
0
4
8
12
16 20 24 28
MV20L24
-200
MV10L24
-400
-600
Lineer Otojeb Deformasyon,μD
Lineer Otojen Deformasyon,μD
400
0
0
60
120
180
-200
240
300
360
Zaman, gün
-400
-600
MREF
-800
Şekil 1 Hafif agregaların harçların lineer otojen deformasyona etkisi
Hacimsel Otojen Deformasyon
0
8
16
24
Zaman, saat
32 40 48
60
0
-0.2
-0.4
-0.6
-0.8
PREF
MREF
MV10L24
MV20L24
MV30L24
50
MV30L24
MV20L24
MV10L24
MREF
PREF
Sıcaklık, ºC
Hacimsel Otojen Deformasyon, %
Agregaların elastik membrana zarar verebilmesi sebebiyle harçların hacimsel otojen
deformasyon ölçümleri çok dikkat edilerek yapılmıştır. Şekil 2’den görüldüğü gibi
hacimsel otojen deformasyon eğrilerinde herhangi bir anormallik görülmemesi,
membranların su geçişini önleyebildiğini, dolayısıyla elde edilen sonuçların güvenilir
olduğunu göstermektedir. Verilen her bir sonuç, iki numunenin ortalamasıdır.
Beklenildiği gibi harçların hacimsel otojen deformasyonu hamurun otojen
deformasyonundan içerisindeki çimento hamuru miktarının az olması nedeniyle daha
düşüktür. Hafif agrega miktarı arttıkça hacimsel otojen deformasyon değeri
azalmaktadır. Normal agreganın hacimce %10, 20 ve 30 kısımlarının hafif agrega ile yer
değiştirmesi hacimsel otojen deformasyonun 24 saatlik değerinde referans harca
(MREF) göre sırasıyla % 46, 72 ve 84 oranında azalma sağlamıştır.
40
30
20
Zaman, saat
-1
10
-1.2
0
8
16
24
32
40
48
Şekil 2 Hamur ve harç fazların hacimsel otojen deformasyon ve sıcaklık değişimleri
Yarı adiyabatik ortamda hamur ve harç fazlarının sıcaklık değişimleri Şekil 2’de
görülmektedir. Tablo 2’de de verildiği gibi artan hafif agrega miktarı ile en yüksek
sıcaklık değerleri azalırken, bu değere ulaşma zamanı artmaktadır. Buradan hafif
102
agregaların aynı zamanda çimentolu malzemelerin ısıl deformasyonunu da önlemede
etkili olduğu söylenebilir.
Tablo 2 Hamur ve harçların yarı adiyabatik ortamda ölçülen en yüksek sıcaklıkları ve
bu değere ulaşma zamanları
En yüksek sıcaklık, ºC
En yüksek sıcaklığa ulaşma zamanı, saat
PREF MREF MV10L24 MV20L24 MV30L24
57.6
31.9
30.8
30.7
29.1
14.25
15.5
17.5
18.5
19.25
Hidratasyon Isısı
Harç numunelerinin hidratasyon ısılarını belirleyebilmek için agregalardan ayrılan
hamur fazları kullanılmıştır ve numuneler silis unu ve doğal kum da içerdiğinden bu
bileşenler için hesaplamalarda küçük düzeltmeler yapılmıştır. Silis unu ve doğal kumun
kalorimetre kabındaki hidratasyon ısıları sırasıyla 5.9 ve 41.6 J/g iken, kuru
çimentonun hidratasyon ısısı 2264.9 J/g olarak bulunmuştur. Şekil 3’den de görüldüğü
gibi çimento hamuru (PREF) ve harç (MREF) numunelerinin aynı bileşimde hamur
fazına sahip olmalarına rağmen hidratasyon derecelerinin farklı olduğu görülmektedir.
Bu yüzden hafif agregaların hidratasyon ısısı üzerine etkisi referans harca (MREF) göre
değerlendirilmektedir. Şekil 3’de görüldüğü gibi hafif agrega miktarı arttıkça
hidratasyon ısısı artmaktadır. Çimento tanecikleri içsel kürleme ile hidrate olacak suyu
daha kolay bulmakta ve böylece hidrate olmuş çimento miktarı artmaktadır.
Hidratasyon Isısı, J/g
500
PREF
M V30L24
400
M V20L24
M V10L24
300
M REF
200
0.1
1
10
100
Zaman, gün
1000
Şekil 3 Hafif agreganın harçların hidratasyon ısısına etkisi
Buharlaşamayan su miktarı ve hidratasyon derecesi
Hamur ve harç numunelerinin buharlaşamayan su miktarları (gsu / gçimento+silis dumanı)
Tablo 3’de verilmiştir. Hidratasyon ısısına benzer olarak referans harç ve hamur
numunelerinin değerleri birbirinden farklı bulunmuştur.
Tablo 3 Buharlaşamayan su miktarının (gsu / gçimento+silis dumanı) zamanla değişimi
PREF
MREF
MV10L24
MV20L24
MV30L24
10 saat
0,031
0,024
0,034
0,059
0,061
Buharlaşamayan su miktarı (gsu / gçimento+silis dumanı)
1 gün
7 gün
28 gün
0,068
0,104
0,097
0,081
0,087
0,098
0,082
0,089
0,104
0,067
0,115
0,097
0,101
0,130
103
100 gün
0,126
0,125
0,152
0,153
0,155
Buharlaşamayan su miktarının sabit değere ulaşma zamanı hafif agrega kullanımı ile
artmaktadır. Bunun nedeni, yüksek hidratasyon derecelerinde oluşan ürünlerin
boyutlarının büyük olması ve CSH yapısına suyun taşınmasının zaman almasıdır. Hafif
agrega miktarının, buharlaşamayan su miktarından elde edilen hidratasyon derecesine
etkisi Şekil 4’de görülmektedir. Beklenildiği gibi hidrate olan çimento taneciği miktarı
içsel kürleme ile artmakradır.
Hafif agreganın çimento hamurunun hidratsyona etkisini gösteren Mönnig (2003)’in
simülasyon sonuçları, bulunan sonuçları desteklemektedir. Mönnig (2003) hafif
agreganın hidratasyon derecesinde küçük bir etkisi olduğunu, çünkü su taşınmasının
yerel basınç değişimine dayanan Darcy yasasına bağlı olduğunu belirtir. Bu durumda
adiyabatik sistemde su ve buhar taşınımı olamayacaktır.
Hidratasyon derecesi, %
100
80
60
40
MV30L24
MV20L24
MV10L24
MREF
20
0
0
20
40
60
80
Zaman, gün
100
120
Şekil 4 Hafif agreganın harçların hidratasyon derecesine etkisi
Cıvalı Porozimetre Deneyi
Referans çimento hamuruna ait yığışımlı olarak yayınan cıva hacmi ve kritik boşluk
çapı eğrileri Şekil 5’de görülmektedir. Sonuçlar ilerleyen hidratasyonla nüfuz eden cıva
miktarının ve kritik boşluk çapının azaldığını göstermektedir. Şekil 5’den de görüleceği
gibi 7, 28 ve 100. günlerde yığışımlı cıva hacmi kullanılan deney aletinin kapasitesi
aşıldığından asimptotik değere ulaşamamıştır.
Kümalatif nüfuz eden civa, cc/g
0.1
0.08
PREF 1 day
0.06
PREF 2days
0.04
0.02
PREF 7 days
PREF 28 days
PREF 100 days
0
100000
10000
1000
100
Boşluk çapı, nm
104
10
1
0.2
PREF 1 day
dV/dlogD
0.15
PREF 2days
PREF 7 days
0.1
PREF 28 days
0.05
PREF 100 days
0
10000
1000
100
Boşluk çapı, nm
10
1
Şekil 5 Referans çimento hamurunun yığışımlı olarak nüfuz eden cıva hacmi ve kritik
boşluk çapının 1, 2, 7, 28 ve 100. günlerde değişimi
Tablo 4’de görüldüğü gibi bu değerlere karşılık gelen kritik boşluk çapları
belirlenememiştir. Tablo 4’de aynı zamanda hafif agrega ilavesiyle yığışımlı cıva
hacminin arttığı görülmektedir. Bunun olası nedeni silindire yakın şekilde ayrılan
çimento hamuru parçalarında ponza ve hamurun aderansının yüksek olması nedeniyle
bir kısım ponzanın hamur fazında kalmış olmasıdır. Ponzaların gözenekli yapısı
sebebiyle yayınan eden cıva hacmi de artmıştır. Bu nedenle hafif agrega içeren harçlara
ait sonuçları kendi aralarında değerlendirmek daha anlamlı olacaktır. Hafif agrega
kullanımı ile kritik boşluk çapının özellikle 100. günde düştüğü görülmektedir. Diğer
yandan MV20L24 numunesinin 28 günlük sonuçlarında da diğer verilere uymayan
değerler görülmektedir.
Kritik
boşluk
çapı, nm
Toplam
nüfuz eden
cıva hacmi,
cc/g
Tablo 4 Toplam nüfuz eden cıva hacmi ve kritik boşluk çapının zamanla değişimi
Deney
yaşı, gün
1
2
7
28
100
1
2
7
28
100
PREF
MREF
MV10L24
MV20L24
MV30L24
0,0864
0,0412
0,0315
0,0261
0,0173
42,29
16,81
10,26
< 7,06
< 7,56
0,0288
0,018
0,0128
27,14
22,57
23,3
0,0463
0,0425
0,0474
34,07
27,8
19,51
0,0729
0,0476
54,38
34,74
0,0717
0,0461
26,93
13,98
Boşluk Boyut Dağılımı
Boşlukların dağılımını belirleyebilmek için kümülatif nüfuz eden cıva hacmi
eğrilerinden normalize edilmiş boşluk dağılımı elde edilmiştir. Dağılım sonuçları >200,
100–200, 10–100 ve <10 nm olmak üzere dört farklı boşluk boyutunda
değerlendirmiştir. 10 nm’den küçük olan boşluklar çok küçük jel boşluklarını temsil
etmektedir. 10-100 nm boyutu kapiler boşluğu 100-200 nm büyük kapiler boşluğu
tanımlamak için seçilmiştir. Kapiler boşluklar eğer boşluklar birbirleriyle bağlantılı ise
taşınım sürecinde etkili olurlar. 200nm’den büyük olan boşluklar ise çimentolu
malzemelerin dayanım ve geçirimlilik özelikleriyle ilgilidir. Hafif agrega içeren
harçların boşluk dağılımlarının verildiği Şekil 6’dan görüldüğü büyük kapiler boşluk
miktarı 28. günde hafif agrega hacmi ilavesiyle azalırken, çok küçük jel boşluklarının
miktarında artma görülmüştür. Bu durum, hidrate olmuş çimento miktarının ve
105
dolayısıyla jel boşluklarının arttığını gösterir. Bu olumlu etki 100. günde de
görülmüştür.
> 200 nm
Kısmi boşluk, %
8
100-200 nm
10-100 nm
< 10 nm
6
4
2
Yaş, gün
0
28
100
28
MV10L24
100
28
MV20L24
100
MV30L24
Şekil 6 MV10L24, MV20L24 ve MV30L24 serilerinin 28. ve 100. günde kısmi boşluk
dağılımı
> 200 nm
100-200 nm
10-100 nm
< 10 nm
Boşluk dağılımı
1
0.8
0.6
0.4
0.2
Yaş, gün
0
28
100
MV10L24
28
100
MV20L24
28
100
MV30L24
Şekil 7 Hafif agregalı harçlarda çok küçük, küçük, büyük kapiler ile büyük boşlukların
toplam porozite içerisindeki dağılımı
Hafif agrega içeren numunelerdeki boşlukların kendi içlerindeki dağılımı ise Şekil 7’de
görülmektedir. Azalan hafif agrega miktarı ile 10-100 nm arası boşluklar kendiliğinden
kuruma nedeniyle artmıştır. Şekil 7’den de görüldüğü gibi 200 nm’den daha küçük olan
boşluk miktarının artan hafif agraga hacmi ile azaldığını yani içsel kürlemenin
hidratasyonun ilerlemesini sağladığı görülmektedir.
Sonuçlar
1. Lineer ve hacimsel ölçümler, çimentolu malzemelerde otojen deformasyonun
üretimden birkaç gün içinde çatlak riski oluşturacak önemli değerlere ulaştığını
göstermiştir. Otojen deformasyonu azaltmak için önceden suya doyurulmuş hafif
agrega kullanımı etkili olmuş ve hafif agregaların otojen deformasyon önleme
kapasitesi çimento hamurunun geçirimsizliğinin artması nedeniyle zamanla
106
2.
3.
4.
5.
azalmıştır. Bunun nedeni hafif agreganın su ilerlettiği boşlukların boyutlarının
hidratasyon ürünlerinin oluşmaya devam etmesiyle küçülmesidir.
Harçların yarı adiyabatik ortamdaki en yüksek sıcaklık değerleri hafif agrega
miktarı arttıkça düşerken, bu değere ulaşma zamanı uzamıştır.
Hafif agrega miktarı arttıkça hamur fazının hidratasyon ısısı bir miktar artmıştır.
Çimento tanecikleri, içsel kürleme ile reaksiyona girecek suyu daha kolay
bulabilmiş, böylece hidratasyon derecesi artmıştır.
Cıvalı porozimetre deneyinde hafif agrega miktarı arttıkça içsel kürleme
sayesinde, kritik boşluk çapı referans harca göre özellikle ilerki yaşlarda
azalmıştır. Bu durum içsel kürleme ile geçirimsizliği daha iyi hamur fazlarının
elde edilebileceğini gösterir.
Harç numunelerinde boşluk dağılımı incelemeleri hafif agrega hacmi azaldıkça
10-100 nm aralığındaki ince kapiler boşluk miktarı kendiliğinden kuruma ile
oluşan boşluklar nedeniyle artmıştır. Bunu yanı sıra, hafif agrega miktarının
artmasıyla 10 nm’ den küçük olan jel boşluklarının miktarının artmış olması
içsel kürleme sayesinde hidratasyon derecesinin arttırdığını göstermektedir.
Teşekkür Bu çalışma İTÜ İnşaat Fakültesinde DPT-2003K120630 projesi desteği ile
tamamlanmıştır.
Kaynaklar
Akçay, B. ve Taşdemir, M.A., (2005) Yüksek Performanslı Betonlarda Otojen Rötrenin
Önlenmesi. XIV. Ulusal Mekanik Kongresi, Bildiriler Kitabı, Hatay, s. 45-54.
Akçay, B., Pekmezci, B.Y. ve Tasdemir, M.A., (2005) Utilization of artificial
lightweight aggregates in hardened cement paste for internal water curing. fib Keep
Concrete Attractive, In: Balazs and Borosnyoi (Eds), Vol 1 Budapest, pp. 374-380.
Akçay, B. ve Taşdemir, M.A., (2006a). Effects of Lightweight Aggregates on
Autogenous Deformation in Concrete, 16th European Conference of Fracture (ECF16),
Measuring, Monitoring, and Modeling Concrete Properties: MMMCP in Honor of
Surendra P. Shah, plenary lecture. In: Konsta-Gdoutos (Ed), Greece, pp.163-170.
Akçay, B. ve Taşdemir, M.A., (2006b). Influence of lightweight aggregates on internal
curing and fracture of concrete, International RILEM Conference, Volume Changes of
Hardening Concrete: Testing and Mitigation, In: Jensen, Lura, and Kovler (Eds),
Lyngby, Denmark, PRO 52, pp. 31-40.
ASTM C186, (1998). Standard Test Method for Heat of Hydration of Hydraulic
Cement.
Bentur, A., Igarashib, S-I. and Kovler, K., (2001) Prevention of autogenous shrinkage in
high-strength concrete by internal curing using wet lightweight aggregates. Cement and
Concrete Research, Vol. 31, pp. 1587-1591.
Bentz, D.P. and Snyder, K.A., (1999) Protected paste volume in concrete extension to
internal curing using saturated lightweight fine aggregate. Cement and Concrete
Research, Vol. 29, pp. 1863-1867.
107
Kayali, O., Haque, M.N. and Zhu, B., (1999) Drying shrinkage of fibre-reinforced
lightweight aggregate concrete containing fly ash. Cement and Concrete Research, Vol.
29, pp. 1835-1840.
Kohno, K., Okamoto, T., Isikawa, Y., Sibata, T. and Mori, H., (1999) Effects of
artificial lightweight aggregate on autogenous shrinkage of concrete. Cement and
Concrete Research, Vol. 29, pp. 611-614.
Lura, P., Bentz, D.P., Lange, D.A., Kovler, K. and Bentur, A., (2004) Pumice
aggregates for internal water curing. International RILEM Conference on the Advances
in Concrete Through Science and Engineering, Evanston, IL, pp. 137-151.
Mönnig, S., (2003) Modelling of the hydration of high performance concrete with
normal- and lightweight aggregates. Otto-Graf-Journal, Vol. 14, pp. 79-90.
Philleo, R., (1991) Concrete science and reality. Materials Science of Concrete II,
American Ceramic Society, Westerville, 1-8.
Sadouki, H. and Wittmann, F.H., (2001) Numerical Investigations on damage in
cementitious composites under combined drying and shrinkage and mechanical load.
4th Int. Conference on Fracture Mechanics of Concrete and Concrete Structures
(Framcos), In: de Borst et al. (Eds), Cachan, France, pp. 95-98.
Takada, K., Van Bruegel, K., Koenders, E.A.B. and Kaptijn, N., (1999) Experimental
evaluation of autogenous shrinkage of lightweight aggregate concrete. International
Workshop Autoshrink’98. In: Tazawa, E-I. Ed., Hiroshima, Japan, pp. 229-239.
Weber S. and Reinhardt H.W., (1997) A new generation of high performance concrete:
Concrete with autogenous curing. Advanced Cement Based Materials, Vol. 6, pp. 5968.
108