05.11.2014 GENEL KİMYA Bölüm 1: Kimyaya Giriş Yrd. Doç. Dr. Yasin Ramazan Eker 1 Neden Kimya? Maddelerin özelliklerini ve aralarındaki tepkimelerinin araştırılması • İçsel (intrinsic) ve nicel (quantitative) özellikler: malzemeye esas olan ve değişmeyen değerler (matematiksel değerler ile ifade edilebilen) → Erime noktası, Kaynama noktası, Kütle, çözünürlük, yoğunluk, iletkenlik, Dövülgenlik, Süneklik, Sertlik, Mukavemet, Esneklik… • Dışsal (extrinsic) ve nitel (qualitative) özellikler: malzemenin yapısına ve içerdiği kusurlara bağlı tanımlayıcı değerler (matematiksel değerler ile ifade edilemez) → hal (ka4, sıvı, gaz, plazma), koku, tat, renk… 2 1 05.11.2014 Amaç İhtiyaçları karşılamak Mühendisliğin temelinde: → malzeme seçimi ile maliyeti düşürmek, → performansı artırmak, → üre7mi artırmak, → çevreyi korumak, → sağlığı korumak… yaşam standartlarını iyileştirmek Örnek: Gübreler → tarım hasılatının artırılması, İlaçlar → sağlığın korunması (1920’lerden bu yana ortalama insan ömrü 15 yıl uzadı) Polimerlerin, Seramiklerin, Camların, Metallerin geliştirilmesi… 103 temel birim ile yaşam biçimleniyor! 3 Kimya Bilimi Kimya deneysel bilim → bilimsel yöntem 1) Sorun veya Amaç 2) Nicel ve Nitel bilgiler 3) Faraziye / Hipotez / Varsayım 4) Deney 5) Varsayımlara uygun değil 5) Varsayımlara uygun 6) Varsayımların gözden geçirilmesi 6) Yasa →Eş şartlar altında olayların gelişmesinde devamlılık sağlanması 7) Nazariye / Teori → Yeni deneyler ışığında revize edilebilir ÖRNEK 4 2 05.11.2014 Uluslararası Birim Sistemi “Ölçü ve Ağırlık Konferansında”, 14/10/1971 Paris’te kabul edildi “(SI) Unités du Système International” → Her alana uygulanabilen Temel Birimler: Metrik (Ondalık) Sistem Birçok ülkede kanuni standart. Fiziksel Büyüklük Uzunluk Kütle Zaman Elektrik Akım Şiddeti Sıcaklık Madde Miktarı Işık Şiddeti Birim Metre Kilogram Saniye Amper Kelvin Mol Candela Simge m kg s A K mol cd NOT 5 Desimal büyüklük ve küçüklük ön ekleri Y Z E P T G M k h D (da) d c m µ n p f a z y yotta zeta eksa peta tera giga mega kilo hekto deka birim desi senti mili mikro nano piko femto atto zepto yokto = = = = = = = = = = = = = = = = = = = = = 1024 1021 1018 1015 1012 109 106 103 102 101 100 10-1 10-2 10-3 10-6 10-9 10-12 10-15 10-18 10-21 10-24 1 000 000 000 000 000 000 000 000 1 000 000 000 000 000 000 000 1 000 000 000 000 000 000 1 000 000 000 000 000 1 000 000 000 000 1 000 000 000 1 000 000 1 000 100 10 1 0,1 0,01 0,001 0,000 001 0,000 000 001 0,000 000 000 001 0,000 000 000 000 001 0,000 000 000 000 000 001 0,000 000 000 000 000 000 001 0,000 000 000 000 000 000 000 001 ÖRNEK 6 3 05.11.2014 Kesinlik / Doğruluk / Hassasiyet Bir çay kasığında kaç adet pirinç tanesi olabilir? Diyelim 140 140 kesin sayı olduğu için doğruluk aranmaz. Ağırlık tespitinde doğru netice, kullanılacak terazinin hassasiyetine bağlı. Hassasiyet : - Rakam veren cihazlarda son dijit (terazi, voltmetre…) - Ölçeklendirmelerde en küçük değer diliminin yarısı (büret, cetvel…) - Bazı aletlerde yüzde olarak veya değer olarak verilir (pipet, erlen…) ÖRNEK Dikkat Mutlak değer: aynı birim İzafi değer: yüzde/oran ÖRNEK Neticenin doğruluğu başka nedenlere bağlı olabilir: - Ölçüm protokolü (bütün taneciklerin koyulması, kap ağırlığının çıkarılması…) - Okuma hatası - Terazinin kalibrasyonu… 7 Hassas verilerde anlamlı basamak Kurallar: ∞“0” dan farklı rakamlar ve bu rakamlar arasındaki “0” lar anlamlıdır (örnek: 2005) ∞ Desimal noktasının sağındaki ve verinin sonunda bulunan “0” lar anlamlıdır (örnek: 0,020) ∞ Desimal noktasını belirlemek için kullanılan “0” lar anlamsızdır (ilk anlamlı rakamın solundaki “0” lar) anlamlıdır (örnek: 0,020) ∞ Desimal noktası olmayan rakamlarda, verinin sonunda bulunan “0” lar duruma göre anlamlı olabilir veya olmayabilirler (örnek: Yürüyüşe 350 000 katılımcı/Tiyatroda 250 seyirci) → Bilimsel yazılışta kalan “0” lar anlamlıdır (örnek: 0,001050 → 1,050.10-3) 350 000 → 3,50.105 şeklinde yazılırsa 8 4 05.11.2014 Matematik hesaplarda anlamlı basamak ∞toplama ve çıkartmaların sonucu, hesapta en az desimal içeren sayının formatında yazılmalı ÖRNEK ∞çarpma ve bölme sonucu, hesapta en az anlamlı rakam içeren sayının formatında yazılmalı ÖRNEK Yuvarlama kuralları: Rakamlar sadece neticeyi verirken yuvarlanmalı Elenecek rakam <5 ise: bir önceki rakam değişmez Elenecek rakam ≥5 ise: bir önceki rakama 1 eklenir Boyutsal analiz: Farklı birimler ile yapılan hesaplarda verilen sonucunun birim doğruluğunu kontrol etmek için kullanılır. ÖRNEK Hacimsel ağırlık (g/cm3) = ağırlık (g) / hacim (cm3) → g = (g/cm3) x cm3 9 GENEL KİMYA Bölüm 2: Atom ve Yapısı Yrd. Doç. Dr. Yasin Ramazan Eker 10 5 05.11.2014 Tarihçe Madde hakkında iki düşünce vardı 1) Temel unsurlar 1.a) Thales (MÖ 6-7. yüzyıl) → Su Miletli Anaksimenes (MÖ 5-6. yüzyıl) → Hava Heraklitos (MÖ 4-5. yüzyıl) → Ateş 1.b) Empedokles (MÖ 4-5. yüzyıl) → Ateş, Su, Toprak ve Hava maddeyi oluşmaktadır 2) Atomik yaklaşım (madde sonsuza kadar bölünemez) 2.a) Demokrit (MÖ 4-5. yüzyıl) → bölünemeyen (= Atopos Yun) en küçük parçacıklardan oluşmaktadır 2.b) Epikür (MÖ 3. yüzyıl) → Evren bölünemeyen parçacıkların yoğunlaş4rılmış hali ile başlamış4r 2.c) Lukretius (MÖ 3. yüzyıl) → Atomların yapıları kimyasal bileşenlerin çeşitliliklerini oluşturmaktadır → Doğa birbirinden ayırt edilemeyen Madde ve Boşluktan oluşmaktadır Atomik yaklaşıma deneysel kanıt bulunamadı → 17. yüzyıla kadar 4 unsur kabul görmüştür. 11 17. ve 18. yüzyılların katkıları 3.a) Gassendi (17. yüzyıl) → nesnecik kuramı: madde zaman zaman molekül oluşturarak, birbirine bağlanan atomlardan oluşuyor 3.b) Newton (1745) → atomsal çekim ve itişim 3.c) Lavoisier (1777) → Kimyasal tepkimelerde kütle korunum kanunu (element kavramı) 3.d) Proust (1801) → Kimyasal tepkimelerde belirli oranlar kanunu 3.d) Dalton (1804) → Kimyasal tepkimelerde kat oranlar yasası 3.e) Gay-Lussac (1808) → İdeal gazlarda toplam hacim yasası: P/T = k sabiti 3.f) Dalton (1808) → Atom teorisi: ∞ atom: kombinasyon yapabilecek en küçük partikül ∞ atomların birleşmeleri bağımsız olan molekülleri oluşturmaktadır ∞ moleküllere eş çekirdekli olunca element, farklı çekirdekli olunca bileşik denir 12 6 05.11.2014 19. ve 20. yüzyıllar… → Elektrik deşarj deneyleri ile modern atom teorisi: çekirdek etrafında hareket eden elektronlar 1) elektronun keşfi (1879-1897) 1.a) Crooks deneyi (1879) P1 atm: elektrik deşarj oluşmuyor P0,1→0,01 atm: tüpün ışıldaması P<0,01 atm: anot arkasındaki tüpün ışıldaması Video\02 Atom ve Yapisi - Crook's Deneyi.avi 1.b) Perrin (1895) → negatif yüklü parçacık akımı 13 İlk sayısal veriler… Pleksiglas Anot Filament P1 1.c) Thompson (1897) → e/me = -1,7587.1011 6,3V V0 C/kg m P2 HT + Filament isitma kaynagi U0 Helmohltz bobinleri “Thompson Plum Pudding” (erik pudingi) → + yüklü derya içinde, - yüklü parçacıklar 14 7 05.11.2014 Elektronun özellikleri 1.d) Stoney → Temel elektrik parçacığı: Elektron 1.e) Milikan (1911) → Yağ Damlası Deneyi Elektrik alan kuvveti: F = q.E Yer çekimi kuvveti: G = m.g → Dengede: F+G = 0 → q = k.e (k = tamsayı) e = -1,60219.10-19 C Deneylerin sonucu: me = 9,1095.10-31 kg 15 Çekirdeğin keşfi (1909-1911) Atom nötr fakat negatif yüklü parçacık var → pozitif parçacık 2.a) Becquerel 1896 → Radyoak7vite Uranyum atomları spontane radyasyonlar ile bozulmaktadır: Radyoaktif atom. 2.b) Ruthenford (Geiger ve Royds) (1907-1908) α bozunması → Helyum atom çekirdeğinin yayılması Not: α bozunması → elektron içermeyen He çekirdeği β- bozunması → elektron + antinötrino β+ bozunması → poziton + nötrino γ bozunması → güçlü elektromanye7k dalga 16 8 05.11.2014 Çekirdek/elektron ilişkisi 2.c) Rutherford (Geiger ve Marsden) 1909 Ağır olan He çekirdeğinin büyük kısmı altın folyosundan sapmadan geçiyor → Atom çoğunlukla boşluktan oluşuyor → Atomun ağırlığını çekirdek taşıyor, ebadını elektronlar belirliyor Çekirdek yarıçapı = 10-15m Atom yarıçapı = 10-10m 17 Protonun keşfi 3.a) Proton ∞ 1911 Rutherford çekirdeğin keşfi ∞ 1913 Moseley çekirdeğin yükü ile atom özelliklerinin bağımlılığını deneysel olarak göstermiştir ∞ 1919 Rutherford Hidrojenin çekirdeğinin diğer çekirdeklerde mevcut olduğunu göstermiş7r ZnS ekran α partikül Mesafe m α parçacık kaynağı / ZnS detektör mesafe: m ≤7cm → ışıldama α parçacığından α parçacık kaynağı / ZnS detektör mesafe: m >7cm → ışıldama α parçacığından değil → α parçacığı azot gazı (N2) ile çarpışması: N atomlarının ayrışması → N atomlarının α parçacıkları ile çarpışması: O ve H atomlarının oluşması (transmütasyon) 14N + 4He → 17O + 1H 7 2 8 1 m>7 cm ‘de ZnS ışıldaması H’den kaynaklanıyor ve yükü: -e = 1,60219.10-19 C Hızlandırılmış parçacık yönüne dik manyetik alanı deviyasyon oluşturuyor: Merkezcil kuvvet = Manye7k alanın kuvve7 → (m.v²)/r = B.q.v m = parçacık kütlesi, v = parçacık hızı, r = deviyasyon yarıçapı, B = manyetik alan kuvveti, q = parçacık yükü protonun kütlesi: mp = 1,67265.10-27 kg 18 9 05.11.2014 Nötronun keşfi 3.b) Nötron ∞ Bothe ve Becker (1930): α parçacıklarının hafif elementler ile çarpışması → uzun yayılımlı ışın (radyoaktiviteden türeyen γ ışınlarından daha güçlü γ ışınları) ∞ Irène ve Frédéric Joliot-Curie (1931): atom çekirdeklerini, özellikleri protonları hareketlendirebilecek ışın (γ ışın ve H’nin çarpışması sonucu γ ışının dalga boyunun değişmesi (Compton olayı) ∞ Chadwick (1932): Berilyum ve α parçacıklarını çarpıştırması sonucu saçılan yüksek enerjili çekirdekler kütlesi 1 ve yükü 0 parçacıktır → nötronlar 4He (α) 2 + 9Be4 → 12C6 + 1n0 → atomların kütleleri bilindiğinden nötronların kütleleri tespit edilmiş7r: mN = 1,67495.10-27 kg (mp = 1,67265.10-27 kg) 19 Temel parçacıklar Antiparçacıkları ile birlikte toplam 24 adet temel parçacık vardır. Fermiyonlar Bozonlar → → buçuklu spin (1/2, 3/2, 5/2) tam spin (0, 1, 2) 20 10 05.11.2014 Fermiyonlar 4.a) Fermiyonlar → Madde parçacıkları 2 gruba ayrılırlar: i) 6 kuarks ve anti-kuarksları (u up, d down, c charme, s strange, t top, b bottom) → kuvvetli interaksiyonlarda Hadronlar Baryon: 3 kuarks’dan oluşur → proton (uud), nötron (udd)… Mezon: kuarks/antikuarks çiglerinden oluşur → Pion (ud), Kaon(us, ds),… ii) 6 lepton ve anti-leptonları (νe neutrino, e elektron, νµ neutrino, µ muon, ντ neutrino, τ tau) → zayıf interaksiyonlarda 21 Bozonlar 4.b) Bozonlar → ışın parçacıkları Farklı interaksiyonların vektörleridir: i) 8 gluon → kuvvetli interaksiyonlarda ii) W+ ve W- → zayıf interaksiyonlarda iii) Z0 → elektrozayıf interaksiyonlardan oluşan zayıf interaksiyonlarda iv) Foton → elektromanye7k interaksiyonlarda Fermiyon bağları → bozon değişimleri Kuarks bağları → gluon bağlantıları Nükleon bağları → pion bağlantıları 4.c) Higgs bozonu Evrenin boşluk parçacığı (→ kar tanesi analojisi) Diğer parçacıkların kütlelerinin var olmasında rol sahibi olan. Büyük patlama sonrası maddenin oluşmasını anlamak için. 2012’de deneysel olarak gözlemlenmiştir fakat başka parçacıklar ile birlikte ! → yeni fizik modeli arayışı başlamıştır… 22 11 05.11.2014 Atom tarihi 2300 yıl sonra! Demokrit M.Ö.4-5 Empedokles 1925 Schrödinger (elektron bulutu) 18. yy Dalton (bilardo topu) Modern atom (elektron olasılık bulutu = orbital) 1897 Thompson (plum cake) 1913 Bohr (daire seklinde kabuklar) 1911 Rutherford (güneş etrafında gezegenler gibi) 23 Pauli dışlama ilkesi Bir atomda iki elektronun aynı anda, aynı enerji seviyesinde bulunamamaktadır. Elektronun konumu → dört kuantum sayıları: 1- Baş kuantum sayısı (n) → ana enerji düzeyi: elektron-çekirdek mesafesi (n ne kadar küçükse, elektron çekirdeğe o kadar yakındır → n = 1, 2, 3, 4… 2- Orbital kuantum sayısı (l) → ana enerji düzeylerinde bulunan alt enerji düzeyleri (orbital) → orbital kuantum sayısı, baş kuantum sayısına bağlıdır: l = n-1 → l = 0,1,2,3 l = 0 → elektron s orbitalinde l = 1 → elektron p orbitalinde l = 2 → elektron d orbitalinde l = 3 → elektron f orbitalinde 3- Manyetik kuantum sayısı (ml) → manye7k alan etkisiyle kalan orbitallerin 3 boyutlu yönelim biçimleri ve alt enerji düzeylerinde orbital sayısı → ml = 2l + 1 l = 0 için ml = 1 → s orbitalleri 1 7p7r (0) l = 1 için ml = 3 → p orbitalleri 3 7p7r (-1, 0, 1) l = 2 için ml = 5 → d orbitalleri 5 7p7r (-2, -1, 0, 1, 2) l = 3 için ml = 7 → f orbitalleri 7 7p7r (-3, -2, -1, 0, 1, 2, 3) 4- Spin kuantum sayısı (ms) Elektronun spin değerini gösterir: ms = 1/2 veya -1/2 → her orbitalde en fazla 2 elektron 24 bulunabilir 12 05.11.2014 Elektronların yerleşme önceliği Klechkowski kuralı → elektronların orbitaller üzerine yerleşmesi Hund kuralı → Eş enerjide boş orbital varken elektronlu orbitale 2.’si giremez Örnek: 25 Atom yazılışı Atom numarası (Z), Kütle numarası (A), Elementin simgesi (M) 1) Atom numarası: Z Çekirdekteki proton sayısını göstermektedir → atom nötr olduğu için elektron sayısını da. A=Z+N (N = nötron sayısı) 2) Kütle numarası: A Çekirdekteki proton ve nötron sayısını göstermektedir → atom kütlesinin en yakın tam sayısıdır. 26 13 05.11.2014 Elementlerin isimleri Uluslararası çalışmaları kolaylaştırmak için atomlar değişik faktörlere göre simgelenmiştir: ∞ Keşfeden bilim adamına göre: Aynştaynyum (Es) → Albert Einstein Mendelevyum (Md) → Gregor Mendeliev Rutherfordiyum (Rf) → Rutherford Küriyum (Cm) → Andre Marie Curie ∞ Kıta, şehir ve ülke isimlerine göre: Europyum (Eu) → Avrupa Amerikyum (Am) → Amerika Kaliforniyum (Cf) → Kaliforniya Fransiyum (Fr) → Fransa ∞ Renklere göre: Sezyum (Cs) → Gök mavisi (lat.) Iridyum (Ir) → Gök kuşağı (lat.) Zirkonyum (Zr) → Al4n rengi (Arap.) ∞ Gezegen isimlerine göre: Neptünyum (Np) → Neptün Plütunyum (Pu) → Plüton Uranyum (U) → Uranüs ∞ Özelliklerine göre: Hidrojen (H) → Hydro genes (su üreten lat.) Oksijen (O) → Oxygenium (asit yapan lat.) Fosfor (P) → Phosphorus (ışık veren lat.) 27 Nüklidler Nüklid: enerji içeriği, kütle sayısı veya atom numarasına göre tanımlanan atom türü. → Evrende 325 nüklid doğal olarak mevcuttur (51 radyoaktif – 274 kararlı) Nükleer tepkimelerden dolayı ~1200 radyoaktif nüklid üretilmiştir. 1) İzotoplar Atom numarası (Z) aynı olup, kütle numarası (A) farklı olan nüklidler → Aynı element 2) İzobarlar Atom numarası (Z) farklı olup, kütle numarası (A) aynı olan nüklidler → Farklı element Not: iki atom arasında (Z1) = (N2) ve (N1) = (Z2) ise → “Ayna çekirdek” (“mirror nuclei”) denir. 3) İzotonlar Nötron sayısı (N) aynı olup, atom (Z) ve kütle numarası (A) farklı olan nüklidler → Farklı element 4) İzodiaferler Atomlar arasinda nötron sayısı (N), atom (Z) ve kütle numarası (A) farklı olan ve her atomda nötron (N) ile atom numarası (Z) arasındaki fark aynı olan nüklidler → Farklı element 5) İzomerler Nötron sayısı (N), atom (Z) ve kütle numarası (A) aynı olan ve nükleon bağlarının enerjisi farklı olan → Aynı element ÖRNEK 28 14 05.11.2014 Atom kütlesi 1) Fiziksel kütle Nüklidin gerçek kütlesidir (kg). → çok küçük değerler olduğu için yeni bir birim: birleşik atomik kütle birimi (unified atomic mass unit) 2) Atomik kütle birimi: u Referans değer: 1 atom 12C6 kütlesi = 12 u Deney ile tespit edilmiştir. 3) İzafi atomik kütle Periyodik cetvelde bütün elementlerin izafi atomik kütlesi verilmektedir → doğada mevcut hali ile. İzafi atomik kütle asla tam rakam olamaz: i/ bütün izotopların tabi oranları ile hesaplanır ii/ 12C6 haricinde izotoplarda bulunan nükleonların izafi kütleleri tam rakam değildir iii/ kütle açığı: mçekirdek < mproton + mnötron → Einstein’ın kütle-enerji formülü: ΔE = Δm.c² → nükleonların birleşmesi enerji kaybına sebep olmaktadır, yani kütle kaybına 4) İzafi atomik molar kütle 1 mol = 12 g (12C6) elemen7ndeki atom sayısı kadar tanecik içeren sistemdir → 6,022.1023 atom 1 mol (atom, molekül, parçacık…) = 6,022.1023 (atom, molekül, parçacık…) İzafi atomik molar kütle = 1 mol nüklid kütlesinin “g” ve “u” birimlerinde aynı rakamlarla ifade edilmesi. ÖRNEK 29 Molekül kütleleri Atom kütlelerine benzer şekilde moleküler kütleler ifade edilebilir: 1) Fiziksel kütle → kg 2) İzafi atomik kütle → u (örnek: mH2O = 2 mH + mO) 3) İzafi atomik molar kütle → g M = Na x m 30 15 05.11.2014 GENEL KİMYA Bölüm 3: Peryodik Cetvel Yrd. Doç. Dr. Yasin Ramazan Eker 31 Kimyasalların Özelliklerinden Atomların kütlelerini karşılaştırarak 108 element keşfedilmiştir Aralarındaki tepkimeler ile benzerlikler tespit edilmiştir → Sınıflandırma Örnek 1 Metal Sodyum (Na0) → O2 ve H2O ile şiddetli ve spontane tepkime → Kerozen içinde saklanır 2Na0 + Cl2(g) → 2 NaCl(k) (şiddetli tepkime) Klor (Cl2(g)) → Sarı-yeşilimsi zehirli gaz → Metallerin çoğu ile tepkime Sodyum Klorür (NaCl(k)) → mutfak tuzu !! NOT 32 16 05.11.2014 Kimyasalların Özelliklerinden Örnek 2 Hidrojen (H2(g)): renksiz, kokusuz, patlayıcı gaz H2(g) + ½ O2(g) → H2O(s) (kıvılcım ile patlayabilecek karışım) Oksijen (O2(g)): renksiz, kokusuz, patlayıcı gaz Su (H2O(s)) insanda su oranı (yaşa göre) → %65 ile %80 arası Ürünlerin özellikleri, tepkimeye girenlerin özelliklerinden farklı olabilir NOT 33 Kimyasal Denklemler Kimyasal denklemlerde tepkinlerin ve ürünlerin türleri, miktarları ve fizik halleri yazılmaktadır. → değişmeyen bazı özellikler: Atom sayısı ve cinsi, Toplam kütle, Toplam proton sayısı, Toplam nötron sayısı, Toplam elektron sayısı, Kütle numaraları, Çekirdek kararlılıkları → değişebilen bazı özellikler: Mol sayısı, Molekül sayısı, Basınç, Hacim, Sıcaklık Denklemlerin denkleştirilmesi: kütle korunum kanunu → kaybolan yoktur, türeyen yoktur, sadece dönüşen vardır. Kural 1: kimyasalların formüllerini, ok “→” işare7nin sağına ve soluna “+” işaretleri ile yazmak. Kural 2: tek bir üründe ve tepkimeye girende bulunan elementleri tespit edip miktarlarını dengelemek Kural 3: diğer elementleri tek tek kontrol edip oranlar ile miktarlarını dengelemek Kural 4: tek elementli atom/moleküllerin dengelemeleri en son aşamada yapılır NOT 34 17 05.11.2014 Periyotlar Mendeleyev 1869’da bilinen elementleri kütlelerine göre sıralıyor → Kimyasal özelliklerin seri halinde düzenli şekilde geliştiğini fark ediyor → Benzer gelişme serilerine rastlıyor → Ayni özellikleri taşıyan elementleri sütünler halinde birleştiriyor → Periyotların bütünlüğünü korumak için boşluklar tespit ediyor → Eksik olan elementlerin varlığını ve özellikleri tahmin etmiştir 1910’da bilinen elementler ile sıralama atom numarasına göre yapılmıştır NOT NOT 35 Periyotlarda Gelişen Özellikler Aynı periyotta genellikle iyonlaşma enerjisi artmakta ve atom yarıçapları azalmaktadır. Atom yarıçapları kütleler ile orantılı değil ! 36 18 05.11.2014 Gruplar 8 A grubu ve 8 B grubu var ve latin rakamlar ile yazılmaktadır: IA, IIA, IIIA, IVA, VA, VIA, VIIA, VIIIA IB, IIB, IIIB, IVB, VB, VIB, VIIB, VIIIB Aynı grupta olan elementler genelde benzer kimyasal özelliklere sahiptir (ilk element hariç). → her gruptaki elementlerin dış kabuklarında elektron sayısı aynıdır Gruplar blok (s, p, d, f) oluşturmaktadır 37 “s” Bloku: IA Grup Elementleri Li, Na, K, Rb, Cs, Fr Alkali metaller: “alkali” arap kökenli “el-kali” ye dayanıyor → K ve Na bitki küllerinden keşfedildiği için kullanılmaktadır ∞ Düşük öz kütle (d) : dLi, dNa, dK < 1 ∞ Düşük kaynama noktası < 200°C ∞ Yumuşak olduklarından küçük çakı bıçağı ile kesilebilir. ∞ Klor ve Su ile şiddetli tepkime verirler: 2 Li0 + Cl2(g) → 2 LiCl(k) 2 Li0 + 2H2O(s) → 2 LiOH(k) + H2(g) → Klorür beyaz kristaldir, iyoniktir, kararlıdır, suda kolayca eriyip, ergime noktası yüksektir. → Hidroksitleri yarısaydam beyaz katıdır, suda erir ve koroziftir. → Oksitleri ve Hidroksitleri kuvvetli bazdır. Kullanım alanları: Li: Batarya, Antidepresan, (Al, Zn, Mg) alaşımları… Na: Sabun, Deterjan, Kâğıt, Isı taşıyan akışkan, Deşarjlı ampul… K: Sabun, Isı taşıyan akışkan, Cam, Boya, Patlayıcı, Gübre… Rb: Cam, Manyetometre, … Cs: Fotosel, Katalizör, Füze yakıtı, Radyoterapi… Fr: yok zaten yeryüzünde toplam 30 g kadar var olduğu tahmin ediliyor 38 Alkali + H2O NOT 19 05.11.2014 “s” Bloku: IA Grup Elementleri Be, Mg, Ca, Sr, Ba, Ra Toprak Alkali metaller: Bileşenleri sıkça alkali metaller içeren topraklarda bulunduğu için bu isim verilmiştir. ∞ Be haricinde kimyasal özellikleri birbirlerine benzer ∞ Oksijenli ortamda ateşlendiğinde parıldayarak yanarlar 2 Mg0 + O2(g) → 2 MgO(k) ∞ Su ile yavaş tepkime verirler (Mg sıcak ortamda) 2 Mg0 + 2 H2O(s) → 2 Mg(OH)2(k) + H2(g) Kullanım alanları: Be: Jiroskop, Al alaşımı, X ışını geçirgen camlar, Nötron kaynağı, Antikorozif… Mg: Havai fişekler, Boya, Diş macunu, Araba, İlaç, Uçak, Kâğıt, Seramik… Ca: Metal, Vitamin, Kurutucu, Gübre, Seramik, Çimento… Sr: Hafif metaller, Kurutucu, Katot lambaları, Seramik, Havai fişekler, Sabun… Ba: Metal, Katot lambaları, Petrol arama, Röntgen, Seramik, Havai fişekler… Ra: Kanser tedavisinde, Nötron kaynağı… 39 Toprak Alkali + O2 “p” Bloku Elementleri Halojenler 6 gruptan oluşmaktadır: Bor grubu (IIIA), Karbon grubu (IVA), Azot grubu (VA), Kalkojenler (VIA), Halojenler (VIIA) ve Soygazlar (VIIIA) → Cetveldeki ametalleri ve yarı metalleri içerir, Anyonları oluşturmaktadırlar Halojenler (tuz oluşturan yun.): ∞ iki atomlu moleküller olarak var olurlar: F2, Cl2, Br2, I2 (At radyoaktif olduğundan grup dışı sayılır) ∞ çoğu metal ve ametaller ile kolayca tepkimeye girmektedir (dış kabuklarını doldurmak için tek elektron gerekmektedir) ∞ F tepkimeye en kolay giren elemenqr → HF camı çözen tek asit ∞ alkali metaller ile iyonik bileşikler oluşturmaktadır → halojenür 2 Na(k) + F2(g) → 2 NaF(k) (sodyum flüorür) ∞ toprak alkali metaller ile MF2(k) (M = toprak alkali metal) tuz oluşmaktadır Kullanım alanları: F: Nükleer teknoloji, Isı dayanıklı malzeme, Soğutma kimyasalları, Cam sanatı… Cl: Su arıtımı, Beyazlatma kimyasalı, Asit üretimi, Patlayıcı, Füze yakıtı… Br: Havuz temizliği, İlaç, Gübre, Boya, Yangına dayanıklı kıyafet… I: İlaç, Katalizör, Kauçuk üretimi, Fotoğrafçılık… 40 20 05.11.2014 “p” Bloku Elementleri Soygazlar Soygazlar (inert ve nadir gazlar diye bilinirler): ∞ Kokusuz, Renksiz ve Tek atomlu gazlar (He, Ne, Ar, Kr, Xe, Rn) ∞ Atmosferde oranları %1 (Ar %0,9), fakat evrenin ¼ yakını He’den oluşmaktadır ∞ Dış elektron kabukları dolu → tepkimeye eğilimleri düşük ∞ Her bir soy gazın erime ve kaynama noktaları birbirine çok yakındır He Ne Ar Kr Xe Rn Kaynama (°C) -272,2 -248,6 -189,3 -157,2 -111,9 -71 Erime (°C) -268,9 -245,9 -185,8 -153,3 -108,1 -61,8 Kullanım alanları: He: Aydınlatma, Balon, Dalgıçlık, Soğutma kimyasalı, Lazer… Ne: Aydınlatma, Lazer… Ar: Aydınlatma, Kaynak… Kr: Aydınlatma… Xe: Aydınlatma… Rn: Tümör tedavileri… 41 Diğer “p” Bloku Elementleri IIIA, IVA, VA ve VIA gruplar ∞ Organik kimyada en çok rastlanan atomları içerirler ∞ Elektron kabukları arttıkça ametalden, yarı metale ve metale geçiş oluşuyor ∞ Yarı iletken malzemelerin üretiminde kullanılmaktadır Kullanım alanları: Al: İnşaat, Uçak, Denizcilik, Patlayıcı, Gıda, Ambalaj, Kâğıt… C: Kalem, Mücevherat, Çevre koruması, Kauçuk, Havacılık, İlaç, Polimer… Si: Elektronik, Güneş hücreleri, İnşaat, Cam, Seramik, Taşlama… N: Elektronik, Gaz bombaları, Gübre, Patlayıcı, Boya… O: Kaynak, Tıp, Yakıt, Dezenfeksiyon, Beyazlatıcı… S: Boya, İlaç, Barut, Kibrit, Fungisit, Solvent, Selüloz, Gübre, Batarya… 42 21 05.11.2014 “d” Bloku Elementleri 38 Geçis Metalleri ∞ Sanayide sıkça rastlanan elementler (Fe (çelik), Cu (kablo), Zn (oluk)…) ∞ 10 elektron kapasiteli dış “d” kabukları → farklı yükseltgenme durumlu kararlı iyonlar ∞ Mukavemetleri, Erime noktaları, İletkenlikleri yüksek. ∞ Aralarında metalik alaşım oluşturmaktadırlar ∞ Kolayca kompleks oluşturmaktadırlar ∞ Çözülmüş iyonlar renkli solüsyon oluşturabilmektedir Kullanım alanları: Fe: Çelik ve dökme demir üretimi, Mıknatıs, Zımpara, İlaç, Renklendirici… Ni: Paslanmaz çelik, Kaplama, Batarya, Mıknatıs, Katalizör, Seramik… Ag: Mücevherat, Sofra takımları, Diş protezleri, Batarya, Antibakteriyel… Zn: Oluk, Kova, Paslanmaz alaşımlar, Fosforlu pigment, Kereste, Ti: Gaz/su türbinleri, Uzay/havacılık, Boya, Fotosel, Kesici alet, Katalizör… 43 Cu: Kablo, Fungisit, Pigment, Petrokimya, “f” Bloku Elementleri 30 İç Geçis Metalleri ∞ Az bulunan, tepkimeye elverişli ve parlaktırlar ∞ Lantanitlere nadir toprak elementleri denilir ∞ Aktinitler radyoaktiftirler ve çoğunun uygulama alanı yoktur Kullanım alanları:Lantanitler: Petrokimya, Katodik TV, Alaşımlar, Özel camlar, Nükleer reaktörler… Aktinitler: Nükleer reaktörler (Th,U, Pu), Silah sanayi… Hidrojen 1A ve 7A gruplarından özellikler taşıyor: ∞ Metal değil fakat alkali metallere benzer tepkimelere giriyor (HCl/NaCl, H2S/Na2S…) ∞ Halojenler gibi molekül iki atomdan oluşuyor (H2/Cl2…) ∞ Halojenlere benzer bileşikler oluşturuyor (NaH/NaCl, NH3/NCl3…) → bileşiklerin özellikleri farklı olabilir: NaH + H2O → şiddetli tepkime / NaCl + H2O → çözel7 44 22 05.11.2014 Metaller / Ametaller Özellik Görünüş Metal Katı (Hg hariç) Parlak İletkenlik İyi Dövülgenlik Süneklik İyi İyi Erime noktası Genellikle yüksek Kaynama noktası Genellikle yüksek Fiziksel hal 20°C Ametal Katı, Sıvı veya Gaz (Br sıvı) Mat (I hariç) Zayıf (Grafit hariç) Zayıf Zayıf Genellikle düşük (Grafit hariç) Genellikle düşük 45 Günümüz Cetveli NOT 46 23 05.11.2014 GENEL KİMYA Bölüm 4: Bileşiklerin Kimyasal Adlandırılması (Nomenklatür) Yrd. Doç. Dr. Yasin Ramazan Eker 47 Metal / Ametal Bileşenler Kimyasal bileşiklerin adlandırması IUPAC adlandırma sistemine göre yapılmaktadır. NOT metal / ametal bileşenlerde ilk önce metalin ismi daha sonra “ür” ile biten ametalin ismi yazılır Element Arsenik Brom Karbon Klor Flüor Hidrojen İyot Azot Fosfor Selenyum Kükürt Tellür Oksijen “ür” yazılışı Arsenür Bromür Karbür Klorür Flüorür Hidrür İyodür Nitrür Fosfür Selenür Sülfür Tellürür Oksit Genellikle: Metaller → elektron kaybı: katyon Ametaller → elektron kazancı: anyon Amaç: Dış kabukların elektron dolum sayısına ulaşması Bileşikler nötr → kaybedilen ve kazanılan elektronların sayıları dengeli olmalı NOT 48 24 05.11.2014 Değişik yüklü metaller İyonik bileşiklerde: metalik element değişik yükler taşıyabiliyor ise → her iki elementin yükleri tespit edilip isimlendirme yapılır. NOT Farklı yükler taşıyabilen yaygın metaller: Metal İyonik yük Kimyasal simge İsimlendirme Krom +2 & +3 Cr2+ & Cr3+ Krom (II) & Krom (III) Kobalt +2 & +3 Co2+ & Co3+ Kobalt (II) & Kobalt (III) Bakır +1 & +2 Cu+ & Cu2+ Bakır (I) & Bakır (II) Altın +1 & +3 Au+ & Au3+ Altın (I) & Altın (III) Demir +2 & +3 Fe2+ & Fe3+ Demir (II) & Demir (III) Cıva +1 & +2 Hg22+ & Hg2+ Cıva (I) & Cıva (II) Kalay +2 & +4 Sn2+ & Sn4+ Kalay (II) & Kalay (IV) Talyum +1 & +3 Tl+ & Tl3+ Talyum (I) & Talyum (III) NOT 49 Ametal / Ametal Bileşenler İlk önce elektronegatifliği en düşük ametalin ismi, daha sonra “ür” ile biten diğer ametalin ismi yazılır. Ayrıca bileşiklerin sayısı birden fazla olabileceğinden yunan etimolojisi kökenli önekler kullanılır. Atom sayısı Önek 1 Mono-, Mon2 Di3 Tri4 Tetra-, Tetr5 Penta-, Pent6 HekzaNOT 50 25 05.11.2014 Karmaşık İyonlar: Katyonlar Birden fazla atomun birleşmesiyle oluşan iyonlara denilir. Karmaşık iyonlar içeren tuzların isimlendirmesi→ önce katyon, sonra anyon Amonyum Hidronyum/Oksonyum Metilyum (karbokacatyon) Nitrozyum (oksikatyon) NH4+ H3O+ CH3+ NO+ Gümüş (diamino) Metanyum (karbokacatyon) Nitronyum (oksikatyon) Üranil (oksikatyon) Ag(NH3)2+ CH5+ NO2+ UO22+ 51 Karmaşık İyonlar: Anyonlar Arseniat Kromat Hidrojenosülfit Perklorat Difosfat Hidrojenosülfür AsO43− CrO42HSO3− ClO4− P2O74HS− Arsenit Dikromat Hipobromit Permanganat Manganat Amidür AsO33− Cr2O72− BrO− MnO4− MnO42NH2− Borat Dihidrojenofosfat Hipoklorit Fosfat Peroksodisülfat Peroksit BO33− H2PO4− ClO− PO43− S2O82− O22− Bromat Hidrojeno-oksalat İodat Fosfit Asetat Siyanat BrO3− HC2O4− IO3− PO33− CH3COO− OCN− Hidrojenokarbonat Karbonat Nitrat Sülfat Formiat Süperoksit / Bikarbonat CO32− NO3− SO42− HCO2− O2− − HCO3 Klorat Hidrojenofosfat Nitrit Sülfit Siyanür Tiosiyanat ClO3− HPO42− NO2− SO32− CN− SCN− Hidrojenosülfat Klorit Oksalat Tiosülfat Alüminat Hidroksit / Bisülfat 2− 2− − ClO2− C O S O Al(OH) OH− 2 4 2 3 3 HSO4− Oksi anyonlar: Oksijen ve başka bir element (H hariç) ile oluşan anyonlar (AxOyz-) → oksi asit oluşturmaktadırlar Organik asitlerden elde edilen anyonlar Diğer anyonlar 52 26 05.11.2014 Oksi Asitler Cl, N, P, S… birkaç değişik oksi asit vermektedir → isimlendirme ön ve son ek ile yazılmaktadır “Kilit asit” → “-at” son eki ile yazılmaktadır NOT Anyonlar: 1) hipo (ön ek) 2) 3) 4) per (ön ek) …it (son ek): “en küçük pozitif” değerlik …it (son ek): “en küçük pozitif değerin bir üstü” değerlik …at (son ek): “en büyük pozitif değerin bir altı” değerlik …at (son ek): “en büyük pozitif” değerlik Asitler: 1) …it (son ek) → …öz (son ek) asit 2) …at (son ek) → …ik (son ek) asit NOT 53 Atom Numarası > 100 IUPAC → Yeni keşfedilen elementlere uygun isim takdim edilinceye kadar aşağıdaki kökler kullanarak isimlendirme yapılacak 0 = nil 1 = un 2 = bi 3 = tri 4 = quad 5 = pent 6 = hex 7 = sept 8 = oct 9 = enn → İsimler “-ium” ile bitecek 119 Ununennium Uue 101 Mendelevium (Unnilunium) Md* 120 Unbinilium Ubn 102 Nobelium (Unnilbium) No* 121 Unbiunium Ubu 103 Lawrencium (Unniltrium) Lr* 130 Untrinilium Utn 104 Unnilquadium Unq 140 Unquadnilium Uqn 105 Unnilpentium Unp 150 Unpentnilium Upn 106 Unnilhexium Unh 160 Unhexnilium Uhn 107 Unnilseptium Uns 170 Unseptnilium Usn 108 Unniloctium Uno 180 Unoctnilium Uon 109 Unnilennium Une 190 Unennilium Uen 110 Ununnilium Uun 200 Binilnilium Bnn 111 Unununium Uuu 201 Binilunium Bnu 112 Ununbium Uub 202 Binilbium Bnb 113 Ununtrium Uut 300 Trinilnilium Tnn 114 Ununquadium Uuq 400 Quadnilnilium Qnn 115 Ununpentium Uup 500 Pentnilnilium Pnn 116 Ununhexium Uuh 900 Ennilnilium Enn54 117 Ununseptium Uus 118 Ununoctium Uuo 27 05.11.2014 GENEL KİMYA Bölüm 5: Kimyasal Bağlar Yrd. Doç. Dr. Yasin Ramazan Eker 55 Genel Bilgi 1) Kısa tarihçe 1893: Werner merkez oluşturan bir atoma → 4 veya 6 atom/molekül bağlanabiliyor, bu sayı 8’e kadar artabilir 1904: Abegg valans kuralını: bir elementin en yüksek pozitif valansı ile en düşük negatif valansı arası 8 1911: Kossel iyonik bağlar sayesinde iyonların kararlılığını açıklıyor 1916: Lewis → p bloku atomlar için oktet kuralını : p blokunun atomları dış kabuklarında 8 elektron olan soygazların düzenlemesini aldıklarında kararlı olmaktadırlar ÖRNEK → Lewis: Atomik bağ iki valans elektronun birleşmesiyle oluşmaktadır 2) Elektronegatifliğin etkisi ΔΧp > 1,7 → en yüksek elektronega7f atom diğer atomdan bağa katkıda bulunan elektronu kendine çekiyor: iyonik veya elektron değerlikli bağ. ΔΧp < 0,5 → ortak elektron paylaşımından atomlar arası bağ oluşmaktadır: saf kovalent veya ortaklaşım bağ. 0,5 < Δχp < 1,7 → ortak elektron paylaşımı mevcut fakat elektronlar en elektronega7f atom tarafından çekilir: polar veya kovalent bağ (atomlar arası yük farklılığı oluşur → δ+ / δ-). Atomlar arasındaki bağların sayesinde kararlı olan molekül veya kristaller oluşur. Atomların toplam enerjisi oluşan molekülün enerjisinden üstündür 56 → enerji farkı 40 kJ/mol değerini aşarsa bağ oluşur. 28 05.11.2014 İyonik Bağ 1- Soygaz düzeni→ atomlar arası bir veya birden fazla elektron transferi 2- Oluşan iki iyon arasında elektrostatik çekim → elektronegatif ve elektropozitif atomlar arası oluşan bağlar (genelde Grup I/II ve Grup VI/VII elementler arasında oluşmaktadır) Örnek: NOT NOT İyonların oluşumu: ∞ Fiziksel etken (bombardıman, kıvılcım…) → kararsız denge: etken durdurulduğunda, iyonlaşma durur ∞ Kimyasal etken (yükseltgeme/indirgeme…) → kararlı denge: elektron ilgi (elektrofil), iyonlaşma potansiyeli veya elektronegatiflik etkisi → elektron kazanıldığında: anyon / elektron kaybedildiğinde: katyon 57 Katyon Oluşum Kuralları 1/ 8 elektron soygaz benzeri düzenlenme biçimi → Na+, Mg2+, Al3+… Örnek: Na [Z=11]: 1s22s22p63s1 2/ 18 elektron içeren dış kabuk (nd10 + soygaz) → Ag+, Cu2+, Zn2+, Ga3+, Tl3+… 2 2 6 2 6 2 10 6 1 10 Örnek: Ag [Z=47]: 1s 2s 2p 3s 3p 4s 3d 4p 5s 4d 3/ Etkisiz elektron çift bitimli (soygaz + (n+1)s²) → Tl+, Pb2+, Bi3+… Örnek: Tl [Z=81]: 1s22s22p63s23p64s23d104p65s24d105p66s24f145d106p1 4/ Tamamlanmamış kabuk: Geçiş metalleri (n-1)dm → Fe3+, Co2+, W3+… 2 2 6 2 6 2 6 Örnek: Fe [Z=26]: 1s 2s 2p 3s 3p 4s 3d Lantanitler (n-2)fm → Nd4+, La3+… 2 2 6 2 6 2 10 6 2 10 6 Örnek: Nd [Z=60]: 1s 2s 2p 3s 3p 4s 3d 4p 5s 4d 5p 6s24f4 ÖRNEK ÖRNEK ÖRNEK ÖRNEK ÖRNEK İyonların çapları Anyonlar → Elementten daha büyük çaplı Katyonlar → Elementten daha küçük çaplı Çapları etkileyen faktörler: 1/ iyonun yükü → elektron eksildikçe çekirdeğin pozitif çekim gücü artıyor ÖRNEK 2/ iyonun düzenleşimi → yakın karşıt yüklü iyon sayısı arHkça çekim gücü paylaşılıp azalıyor ÖRNEK 58 29 05.11.2014 İyonik Bağ Enerjisi İtişim Enerjisi = Çekim Enerjisi = Toplam Enerji (= Potansiyel Enerji) İyonik bileşiğin enerjisi (r = r0) B: iyonun özüne bağlı terim, r: Anyon/Katyon mesafesi, ε0: boşluğun dielektrik sabiti n: Born eksponenti (iyonların ebadına bağlı terim): n = (nanyon+nkatyon)/2 → 5 < n < 12 59 Katı İyonik Bileşikler İyonik bileşiklerin katı hali → kristal yapı: gaz halindeki iyonların yapışması ●Kristalde atom dağılımları → 3 boyu•a tekrarlanan birim hücre: Kübik Rhombohedral Tetragonal Hegzagonal Ortorombik Monoklinik Triklinik Kristal Birim Hücre Kübik Rhombohedral Tetragonal Hegzagonal Ortorombik Monoklinik Triklinik ● 7 birim hücre → her bir hücrede 4 farklı dağılım şekli olabilir: temel Bravais hücresi: Basit / Primitif hücre (P) Hacim Merkezli hücre (I) Yüzey Merkezli hücre (F) Taban Merkezli hücre (C) ● Birim hücre ve temel Bravais hücrelerinin kombinasyonu → 14 Bravais kafesi ● Kristal birim hücrenin tanımlanması için: a, b, c kenarları arasındaki ilişki nedir? α, β, γ açıları ne kadardır? Kenar ve açıların ilişkileri a=b=c; α=β=γ=90o a=b=c; 90o≠α=β=γ<120° a=b≠c; α=β=γ=90o a=b≠c; α=β=90o γ=120° a≠b≠c; α=β=γ=90o a≠b≠c; α=γ=90o β≠90o a≠b≠c; α≠β≠γ≠90o Bravais Hücreleri F,I,P P I,P P C,F,I,P C,P P 60 30 05.11.2014 Bravais Hücreleri 61 Born-Haber Döngüsü Kristal oluşum enerjisi (Tepkime entalpisi ΔHformation) = Tepkimeye girenlerin iyonik gaz haline dönüşüm enerjisini (hal değişim entalpisi ΔH, iyonlaşma enerjisi IE, elektron ilgisi EA) + İyonları bir kristal kafeste toplama ve düzenleme enerjisi (Örgü / Latis / Kristalizasyon enerjisi: Uk) NOT ÖRNEK 62 31 05.11.2014 İyonik Bileşikler a/ Katılar Malzeme Özellikleri: Sertlik, yüksek kaynama ve ergime noktası, sıvı halde iletkenlik ÖRNEK b/ Elektrolitler Polar solventlerde (H2O, NH3, CH3CN… ) çözünürler → serbest iyon → elektriksel iletkenlik Örnek: Batarya, Metalik kaplama (galvaniz), Alüminyum üretimi, Kan elektrolitleri (vücuttaki Na, K, Ca dengeleri)… ∞ Kuvvetli elektrolit → iletkenliği yüksek elektrolit → iyon ayrışımı kolay olan bileşikler Kuvvetli asitler Grup I ve II hidroksitleri Tuzlar ÖRNEK ∞ Zayıf elektrolit → iletkenliği düşük elektrolit → iyon ayrışımı zor olan bileşikler Zayıf asitler Hidroksit olmayan bazlar Ağır metal halojenür veya siyanürleri ÖRNEK Organik bileşikler 63 Kovalent Bağ Özellikleri 1- İki atomun dış kabuklarındaki elektron(ları) ortaklaşa kullanması 2- Elektronlar kendi kabuklarından çıkıp moleküler yörünge oluşturmaktadırlar 3- Saf kovalent bağ → Eş çekirdekli (H-H): çözünür ve iletken olmayan bireysel molekül 4- Polar kovalent bağ → Farklı çekirdekli (C-H): her iki atom yük farklılıkları gösterir 5- Datif kovalent bağ → Her iki elektronun aynı atom tara€ndan (yalın çig) sağlandığı bağ 6- tekli, çift veya üçlü bağ oluşabilir Eş çekirdekli molekül Farklı çekirdekli molekül NOT 64 32 05.11.2014 Lewis Yapısı Molekül veya iyonların basit ibrazı: ∞ Moleküler bağları, ∞ Molekülün 3 boyutlu konumunu, ∞ Molekülde bulunan atomların sayı ve türlerini a/ Valans elektronlarının tespiti ÖRNEK Elektron diziliminde dış kabukta bulunan elektronlar → elektron düzenlenmesi ● Serbest elektron (saf / polar bağ yapar) ● ● Yalın çift (datif bağ yapabilir) b/ Atomların dizilimi Genelde elektronegatifliği en düşük atom (H hariç) ortaya koyulur diğer atomlar etrafına dizilir c/ Molekül valans elektronları ÖRNEK Her molekülde mevcut olan valans elektronlarının hesaplanması: d/ Bağlar ve kalan yalın çiftler e/ formel yük (q) formel yük = atomun valans elektron sayısı – serbest elektron sayısı – bağ sayısı Rezonans NOT 65 Rezonans Aynı kimyasal yapıda, üstünlüğü olmayan farklı elektron dağılımının oluşmasıdır → bir atoma veya bağa a•edilmemiş, yöresizleşmiş elektronlar (π bağlarından veya yalın çiftlerden) Uç şekilli moleküller (mezomer) arasında eşlenirlik söz konusudur Benzen CO32→ hibrid molekül gerçeğe en yakındır. NOT 66 33 05.11.2014 Atom Etrafındaki Elektron Orbitalleri 67 σ Bağları çekirdekler ekseni etrafındaki simetrik yörüngeler → tek bağ ÖRNEK NOT 68 34 05.11.2014 π Bağları çekirdekler ekseni etrafında düğümlü yörüngeler (nodal düzlem) → çift bağ ÖRNEK Bağlar aynı yüklü orbitaller arasında yapılanır → bağ yapıcı ve yok edici orbitaller NOT 69 Orbital Hibridleşme enerjisi birbirine yakın olan iki yörüngenin birleşmesi → bağ sayısının artması → 5 hibridleşme bilinmektedir: sp, sp2, sp3, sp3d, sp3d2 70 35 05.11.2014 Karbonda Hibridleşme ∞ sp3 hibridleşme (4 σ bağ ) esas hal ∞ sp2 uyarılmış hali hibridleşme (3 σ bağ + 1 π bağ) hibridleşme hali ∞ sp hibridleşme (2 σ bağ + 2 π bağ) Bağ sayısı moleküllerin geometrisini biçimlendiriyor NOT 71 VSEPR metodu (Valence Shell Electron Pair Repulsion) a/ Bileşiklerin tanımlanması AXnEm → b/ Geometrik şekiller A: Merkez atom X: A’ya bağlı atomlar E: A etrafında bulunan yalın çiftler NOT n+m = 2 AX2E0 → doğrusal / lineer (bağ arası açı 180°): ÖRNEK n+m = 3 AX3E0 → düzlem üçgen (bağ arası açı 120°): AX2E1 → V şekilli (bağ arası açı <120°): ÖRNEK ÖRNEK 72 36 05.11.2014 VSEPR n+m = 4 AX4E0 → tetrahedral / dört yüzlü (bağ arası açı 109,3°): ÖRNEK AX3E1 → piramitsi (bağ arası açı <109°): ÖRNEK AX2E2 → V şekilli (bağ arası açı <<109°): ÖRNEK 73 VSEPR n+m = 5 AX5E0 → üçgen çiftpiramit (bağ arası açı 90° ve 120°): ÖRNEK AX4E1 → kelebek (bağ arası açı <90° ve <120°): ÖRNEK AX3E2 → T şekilli (bağ arası açı <90°): ÖRNEK AX2E3 → düzlemsel (bağ arası açı 180°): ÖRNEK 74 37 05.11.2014 VSEPR n+m = 6 AX6E0 → oktahedral / sekizyüzlü (bağ arası açı 90°): AX5E1 → kare piramit (bağ arası açı 90° ve <90°): ÖRNEK ÖRNEK AX2E4 → kare?? (bağ arası açı 180°): ÖRNEK AX3E3 → T şekilli?? (bağ arası açı <90°): ÖRNEK 75 VSEPR n+m = 7 AX7E0 → beşgen çiftpiramit (bağ arası açı 72° ve 90°): ÖRNEK n+m = ½ ( merkez atom valans elektron sayısı + bağ sayısı – çift bağ sayısı – 2 x üçlü bağ sayısı ) + ½ (negatif yük – pozitif yük) 76 38 05.11.2014 Kovalent Bağlarda Kutuplaşma Benzer atomlar arasındaki kovalent bağ hariç, iki atom arasında ne saf kovalent, ne de saf iyonik bağ gerçekte oluşur Elektronegatifli farklılıklarından dolayı atomlar arasında kutuplaşma oluşabilmektedir → iyono-kovalent veya polar kovalent bağ → yük merkezleri Pozitif ve negatif yük merkezleri aynı → Apolar Molekül Pozitif ve negatif yük merkezleri farklı → Polar Molekül NOT 77 Kovalent Bağlarda Orbital Enerjileri İki atomlu moleküllerde her bir atomun valans elektron düzlemini bileştirerek → moleküler orbitalin elektronik yoğunluğu tespit edilir NOT C≡O O-O E Molekül orbitalin elektron dolumu → → 1) bağ yapıcı orbitaller (σ1s, σ2s, π2p…) 2) bağ bozucu orbitaller (σ*1s, σ*2s, π*2p…) 78 39 05.11.2014 Kovalent Bağ Endeksi bağ endeksi ≤ 0 bağ endeksi = tam sayı bağ endeksi = desimal → → → molekül yok bağ sayısı bağın gücü hakkında bilgi ÖRNEK NOT 79 Manyetik Alan Etkisi Molekül manyetik özellikleri → molekül orbitalindeki elektron çiftleşme durumu Tüm elektronlar çiftleşmiş Tüm elektronlar çiftleşmemiş Manyetik alan mevcut değil → Malzeme dengede = diamanyetik molekül = paramanyetik molekül Manyetik alan mevcut → Diamanyetik molekül alan dışına itilir Manyetik alan mevcut → Paramanyetik molekül alan içine çekilir ÖRNEK 80 40 05.11.2014 Kovalent Bağ Uzunluğu ∞ atom yarıçapları ile Saf kovalent bağlar ve polar kovalent bağlar arasında fark gözetilmektedir: Saf bağ: bağ uzunluğu ≈ A atom yarıçapı + B atom yarıçapı Polar bağ: bağ uzunluğu ≈ A atom yarıçapı + B atom yarıçapı – 0,09 IχA - χBI (χ: elektronegatiflik) ∞ bağ sayısına göre İki atom arası bağ sayısı ne kadar fazla olursa mesafe küçülür ve bağ enerjisi yüksek olur. ÖRNEK NOT 81 Kovalent Bağ Enerjisi Gaz halinde iki atom arasında bağ oluşma esnasında açığa çıkan enerji. İki atom arası bağ sayısı ne kadar fazla olursa bağ enerjisi yüksek olur → Aynı atom arasındaki π bağları genelde σ bağlarından zayıf olur Enerji hesaplaması iki metot ile gerçekleşebilir: ∞ Kimyasalın çözünme entalpisinden Bağ enerjisi (entalpisi) = eleman gaz halindeyken 1 bağın kırılması için gereken ısı ÖRNEK ∞ Pauling elektronegatiflik hesaplarından (1960) Pauling elektronegatifliği aşağıdaki formüller ile tanımladı: Kovalent bileşiklerde aritmetik olarak: | χX - χY | = 0.208 √(ΔHX–Y - 1/2(ΔHX–X + ΔHY–Y)) geometrik olarak: | χX - χY | = 0.208 √(ΔHX–Y - √(ΔHX–XΔHY–Y)) Bu formüllerden kovalent bağ enerji aşağıdaki gibi hesaplanır: Aritmetik olarak: ΔHX–Y = 1/2(ΔHX–X + ΔHY–Y) + 23| χX - χY |² Geometrik olarak: ΔHX–Y = √(ΔHX–X ΔHY–Y) + 23| χX - χY |² Saf kovalent: χX - χY ≈ 0 Geometrik hesapların daha doğru olduğu Pauling tarafından savunulmaktadır, fakat literatür değerleri ile farklılıklar görünmektedir. 82 ÖRNEK NOT 41 05.11.2014 Kovalent Bağ Özellikleri… 83 Kovalent Bileşiklerin Özelliklerinden Sade molekül: atomlar arası bağ kuvvetli, moleküller arası zayıf çekim Örnek: HCl, SO2, CO2, CH4… Moleküler yapı: zayıf çekim gücü olduğundan düşük kaynama ve ergime noktası Örnek: CH3CH2OH, I2, CO2(k)… Makromoleküler yapı (1 boyutlu (zincir), 2 boyutlu (katmanlı) veya 3 boyutlu yapılar): yüksek ergime ve kaynama noktası, kırılgan ve genelde iletken değil, 3-4 bağ oluşturabilecek yüksek elektronegatifli elementler içerir. Örnek: grafit (xy düzleminde iletkendir), elmas, kuvars… 84 42 05.11.2014 Metalik veya Metalsel bağ Metaller yani “s” ve “d” blokları elementlerinden oluşmaktadır → Elektron serbest bırakarak kolayca soygaz düzenlemesine geçilmektedir → Pozi7f iyonlar ağ/örgü oluşturmaktadır Valans elektronlarının hem miktarları az, hem çekirdeğe bağımlılıkları zayıf → elektronlar rahatça gezinmektedir ve yükleri katyonların kohezyonunu sağlamaktadır Not Valans elektronları → elektrik ve ısı iletkenliği, parlaklık Düşük yönlü bağ → dövülgen: her yöne çekilebilir Not 85 Enerji Bantları: Moleküler Orbital Kuramı Metalik bağ: Yakın enerji seviyelerinde çok sayıda valans elektronun bulunması → enerji bandı Atom Sayısı Enerji Seviyeleri Yörünge Metallerde Valans bandı ile İletkenlik bandı seviyeleri kesişiyor Not 86 43 05.11.2014 Metal yapılar Hacim merkezli kübik (HMK) (Body centered cubic) Yüzey merkezli kübik (YMK) (Face centered cubic) Koordinasyon = 8 Atomsal Dolgu Faktörü = 0.68 Birim Hücrede Atom = 2 Cetvelin solundaki elementler Koordinasyon = 12 Atomsal Dolgu Faktörü = 0.74 Birim Hücrede Atom = 4 d bloku sağındaki elementler Sıkı düzen Hegzagonal (SDH) (Hexagonal closed packed) Koordinasyon = 12 Atomsal Dolgu Faktörü = 0.74 Birim Hücrede Atom = 2 d bloku ortasındaki elementlerde Not 87 Metalik bileşikler “s” bloku metaller (gerçek metaller) yumuşak metaller ergime ve kaynama noktaları düşüktür. “p” bloku metaller (B/Si/As/Te ve Ge/Sb/Po hattının solunda) ergime noktaları düşük kaynama noktaları yüksektir. “d” bloku metaller (geçiş metalleri) ergime ve kaynama noktaları yüksektir, (özellikle blok ortasındaki elementler için) 88 44 05.11.2014 Kuvvetli Bağlar Metalik Bağ İyonik Bağ Kovalent Bağ 110-350 kJ/mol 2,6-3,0 Å 335-1050 kJ/mol 1,5-2,4 Å 63-920 kJ/mol 1,5-2,4 Å 89 Van Arkel-Ketelaar üçgeni İyonik Karakter hesabı: 1 2 ∞ Bağ dipol momenti (polaritesi) Elektronegatiflik farklılığın mutlak değeri : De = |χX - χY| ∞ Teorik değerleri kullanarak: Bağ dipol momenti: µ=q.m İyonik Karakter: İ.K. = 100 x (1 – e(-1/4 x De ²)) µ = vektörsel değer (10-29 C.m) q = pozitif yük (coulomb) m = atomlar arası mesafe (metre) 1 Debye = 3,33. 10-30 C.m Örnek µD = 48.(q/e).m (debye) e = elektron yükünün mutlak değeri: 1,602. 10-19 C.m m = atomlar arası mesafe (nanometre) 90 q/e = bağdaki yük oranı İ.K. = 100 x (µdeney/µteorik) 45 05.11.2014 Elektronegatiflik farkı vs İyonik Karakter 91 Zayıf Bağlar i) Van der Waals kuvvetleri Asteroitler toz ve aralarında boşluk olan bağımsız bloklardan (tas, kaya…) oluşuyor. Kütle çekimi (gravite) zayıf olmasına rağmen bir bütün halinde hareket etmektedir. Elektrik kuvvetlerin devreye girmesi mümkün değil boşlukta yeterince yük taşıyıcı yok. Van der Waals bağları bu kadar cisimleri tek bir blok halinde tutabilir… Un gibi küçük tanecikli tozların akışkanlığını önleyen kuvvetler. Moleküller arasında oluşan dipol (çift kutup) etkileşimler sonucu 3 kuvvetten oluşmaktadırlar: EVdW ≈ EKeesom + EDebye + ELondon ii) Hidrojen bağ 92 46 05.11.2014 Daimi Dipol – Daimi Dipol Etkileşimi (Keesom Kuvveti) Elektronegatifliğin sonucu iki polar molekül arasında görünmektedir. Kovalent bağ Keesom kuvveti İyonik bağlardaki gibi yönlü bir kuvvettir, moleküllerin ortamda düzenlenmesini dolaysıyla fiziki özelliklerini etkilemektedirler: Örnek ∞ Polar moleküller, polar solventlerde çözünürler ∞ Kütle ağırlığı eşit olan fakat biri polar diğeri apolar olan iki molekülün ergime ve kaynama noktaları farklı olur Örnek Matematik formülünü ilk olarak Keesom 1912’de sağlamıştır: → Enerji: 0,5-3 kJ/mol Not 93 Daimi Dipol-İndüklenmiş Dipol Etkileşimi (Debye Kuvveti) Bir polar molekül ve bir apolar cisim arasında görünmektedir, polar molekülün çekim kuvveti apolar cismin yük dağılımını etkiler → dipol indükler Polar molekül / Apolar atom Polar molekül / Apolar molekül 1920’de Debye’ın yapmış olduğu çalışmalar sonucu aşağıdaki formül gelişmiştir → Enerji: 0,02-0,5 kJ/mol Not Örnek 94 47 05.11.2014 İndüklenmiş Dipol - İndüklenmiş Dipol Etkileşimi (London Dağılım Kuvveti) London: → Soygazlarda : Van der Waals kuvvetleri > 100 x (Debye ve Keesom kuvvetleri) → Daimi dipola ihtiyaç vardır → Atomlardan kaynaklanan bir dipol momenti Atomlarda London dağılım kuvveti Moleküllerde London dağılım kuvveti 1930’da London’un yapmış olduğu çalışmalar sonucu aşağıdaki formül gelişmiştir Not Örnek → Enerji: 0,5-30 kJ/mol 95 Van der Waals Bağ Enerjisi 96 48 05.11.2014 Hidrojen Bağları Doğada yaygın olan ve merkezi rol oynamaktadır: “yaşam bağları” olarak adlandırılabilir A molekülün polar grup (OH, NH, FH…) hidrojeni B molekülün elektronegatif atomun yalın çiftleri (O, N, F…) daimi dipol - daimi dipol etkileşimidir. Elektronegatifliği yüksek atomlar ile görülür: N (χ=3), O (χ=3,5), F (χ=4)… X–H----Y → X-H çift kutuplu merkez oluşturup, kutuplanabilirliği kolay olan Y atomunun yalın çiftini çekmektedir → Bağ kuvveti yalın çift ve hidrojen atomu arasındaki elektrostatik çekişim kuvvetine bağlıdır Not 97 Hidrojen Bağ Özellikleri Atomlar arası açı 180°’dir ( ± 30° değişkenlik görülebilir) → molekülerin yapılarını etkilemektedir (buz, biyolojik molekül, protein, DNA...) Hidrojen bağ, kovalent bağından daha uzun fakat Van der Waals bağlarından daha kısadır Örnek Bağ enerjisi 27°C ısısındaki enerji değişimlerinin seviyesindedir → esnekliği ve o sıcaklıkta kopup tekrar oluşabildiği için biyolojik süreçlerde etkilidir. → Enerji: 5-40 kJ/mol Hidrojen bağlar sayesinde, birleşen moleküller H+ iyonlarının transferini ve tepkimeye girmelerini sağlamaktadır. 98 49 05.11.2014 Hidrojen Bağ Etkileri Periyodik cetvelde aynı sütunda benzer bilesenler arasında hal değişim noktaları, kütle arttıkça artar. → N, O ve F içeren sütunlarda bu kural geçerli değildir → H bağlar moleküllerin birbirinde ayrılmasını zorlaştırmaktadır 99 Suda Hidrojen Bağlarının Etkisi • Biyolojik moleküllerin devamlı tepkimeye girmeleri → aktif kalmaları → hayatın var olması ve devam etmesi Not • Bağların kolayca oluşması → suda çözülen tuzların, asitlerin veya bazların iyonlarının etraflarında set oluşması → anyon ve katyonların ayrı kalması Suda Hidrojen Bağları Not 100 50 05.11.2014 DNA Düplikasyon ve Yapısı Biyolojik moleküllerin birbirlerini tespit edip, aralarında tepkimenin oluşmasını sağlamaktadır: DNA düplikasyonu → A-T ve G-C eşleşmeleri Uyumlu çift sarmal yapı 101 Nişasta / Selüloz Sindirimi Nişastanın sindirimi: Amilaz enzimi Selüloz sindirilemiyor: H bağlarının oluşturdukları ağdan dolayı Not 102 51 05.11.2014 Kevlar’ın Mukavemeti Zırh, sağlam halat yapımı, yanmayan koruyucu giysi yapımında kullanılan kumaş 103 Keratin’in Yapısı ve Mukavemeti Keratin 18 amino asitten (sistein oranı yüksek) oluşan en sağlam doğal fiberlerden biridir. O ve N : kutuplaşma (polarizasyon) ve hidrojen bağlarının oluşması → helis/sarmal yapısı vardır Neme hassasiyet → %11’e kadar nemlenme → %20’e kadar mukavemet kaybı α-keratin (saç, kıl, yün, deri, toynak…) bazik veya nötr β-keratin (balık pulu, tüy, tırnak, pençe…) asidik Not kükürt bağ (S-S) oranına göre sertliği değişmektedir Sistein Keratin 104 52 05.11.2014 Bir Doğa Mucizesinden… Geko = Her türlü yüzeyde yürüyebilen geniş parmaklı kertenkele Her ayak yüzlerce lamelden (lamellae) ve her lamellae on binlerce kalın kıldan (setae) oluşuyor Her ayakta 2 milyon setae Setaeler (< 100 µm) yüzlerce dallanmadan sonra β-keratinden oluşan eğik ince kıllara (spatulae) bölünüyor Van der Waals kuvvetleri (polarizasyon) → spatulae seviyesinde devreye girmektedir: → her bir kıl 2 nN / ortalama her ayak 40 N ~ 4 kg taşıyabilir Van der Waals kuvvetlerinin etkisini yok etmek için Geko setaelerin açılarını 30° değiştiriyor 105 …Bir Mühendislik Uygulamasına Gekkomat 106 53 05.11.2014 GENEL KİMYA Bölüm 6: Gazlar, Sıvılar, Katılar Yrd. Doç. Dr. Yasin Ramazan Eker 107 Gazlar Maddenin en sade sekli Karışıklığın en üst seviyesi → Yapı yok Gazlar kuramı → ideal gazlar ve gerçek gazlar Hesaplamalarda → ideal gazlar: ● Makroskopik seviyede → madde miktarı, hacim, basınç, ısı... ● Mikroskobik seviyede → molekül hareketliliğinin mekaniği, çarpışması... İdeal gazlar: •İdeal gaz → molekül arasında etkileşim yok → ideal gaz yok ! •Gerçek gazların davranışları ideal gazlara yakın → ideal gazlar kanunu gerçeğe yakın veriler •İdeal gazlar kanununun hesapları basit → gazları anlamak için yararlı 108 54 05.11.2014 Gazların Özellikleri → molekül miktarı gözetmeksizin mevcut hacmi spontane şekilde işgal eder → düzensiz hareketlilik ısı ↑ → hareketlilik ↑ → müdahale ederek sıkıştırılabilir ve basınç ↑ NOT NOT Gaz hali → birbirine bağlı olan sıcaklık, basınç, miktar veya hacim verilebilir Sıcaklık ve basınç sabit tutulup, hacim ve miktar değeri verilir NOT Normal şartlar = 273,15K ve 1,013.105 Pa ÖRNEK109 Basınç / Hacim ilişkisi (Boyle-Mariotte kanunu – 17. yy) T ve n sabit : → veya → P x V = sabit V=k/P P1 x V 1 = P2 x V 2 ↔ P1 / P2 = V 2 / V 1 izoterm NOT ÖRNEK 110 55 05.11.2014 Hacim / Sıcaklık ilişkisi (Charles kanunu -– 18. yy) P ve n sabit → veya → V / T = sabit NOT V=kxT V1 / T1 = V2 / T2 ↔ V1 / V2 = T1 / T2 ÖRNEK Gaz genleşme katsayısı (α) V0 / T0 = Vx / Tx izobar Vx = V0 x Tx / T0 → Vx = V0 x Tx / T0 (Tx(K) = x(°C) + T0) Vx = V0 ((x + T0)/T0) Vx = V0 (1 + x/T0) Vx = V0 (1 + αx) α = 1/T0 111 Basınç / Sıcaklık ilişkisi (Gay-Lussac kanunu -– 19. yy) V ve n sabit : → veya → P / T = sabit P=kxT P1 / T 1 = P2 / T 2 ↔ P1 / P2 = T 1 / T 2 izokor NOT ÖRNEK 112 56 05.11.2014 İdeal Gaz Yasası Gazın bütün değişkenleri birbirine bağlı ve ayırt edilemez PV = nRT P (Paskal) → basınç, V (m3) → hacim, n → mol sayısı,T (Kelvin) → sıcaklık R gaz sabiti (8.3145 J.mol-1K-1) NOT R gaz sabiti (19. yy sonu) R = NA x kB NA: Avogadro sayısı kB: Boltzmann sabiti (1,38.10-23 J.K-1) → bir sistemin sıcaklığı ve enerjisi arasındaki oran katsayısı Molar hacim ve Avogadro kanunu (19. yy) Gaz hacmi: V = nRT / P → gazın bileşeni, gazın hacmini etkilemiyor Gaz atom sayısı: n = PV / RT → aynı şartlarda olan iki gazın atom sayısı eşittir (Avogadro yasası) Normal şartlar altında gaz hacmi: Vn = 0,022414 m3 = 22,414 L ÖRNEK NOT 113 Kısmi gaz basıncı Gaz karışımlarında: ideal gazlar yasası → her gaz için geçerli her gaz ve toplam basınç için: ↔ → (etkileşimler göz ardı edilir) Pi = (RT/V) ni Pi/ni = sabit = Pt/nt Pi = (ni/nt) x Pt Pi = αi x Pt αi = ni/nt → i gazın karışımdaki molar kesiri Kısmi basınçların toplamı: P1 + P2 +...+ Pi = (n1/nt) x Pt + (n2/nt) x Pt +...+ (ni/nt) x Pt = ((n1 + n2 +...+ ni/nt) x Pt = (nT/nT) x Pt = Pt (Toplam basınç) ÖRNEK 114 57 05.11.2014 Gerçek gazlar Davranışları ideal gazlardan farklılık göstermektedir. → Patm: teori / deney arasında %1 kadar fark ● Molar hacim farklılıkları: H2 = 22,424 L N2 = 22,401 L O2 = 22,393 L CO2 = 22,263 L NH3 = 22,083 L ClCH3 = 21,878 L ● Hal değişkenleri arasındaki ilişkiler: P0 = 1 atm → Pf = 2 atm veya P0 = 100 atm → Pf = 200 atm Vf ≠ V0 / 2 115 Gerçek gazlarda izoterm, izokor ve izobarlar NOT NOT 116 58 05.11.2014 Gerçek / İdeal Gaz Mukayese Farklılıkların nedeni: ● Bileşenlerin kütle farkı → her molekülün öz hacmi var: işgal ettikleri hacim görünen hacimden az ● Moleküller birbirinden bağımsız değil → aralarında Van der Waals veya Hidrojen bağları olabilir Sonuçta: → moleküller birbirlerine yaklaşıyorlar: molar hacim < 22,414 L → gerçek gaz duvar basıncı < duvar basıncı ideal gaz Gerçek gazlar denklemi → İdeal gaz yasasını doğrulayarak: - Daha yüksek bir basınç veya - Daha düşük bir hacim ÖRNEK (P + n²a/V²) (V – nb) = nRT a ve b her gaz için spesifiktir Gerçek gaz ~ ideal gaz ne zaman görünür: Nitel özellikler → Düşük molar kütle, Apolar, Kutuplanabilirliği zayıf 117 Nicel özellikler → Düşük basınç, Düşük hacim,Kaynama noktasından yüksek sıcaklık Gazların kinetik kuramı İdeal gaz ve gerçek gaz kuramı → deneyler sonucu gözlemlerin rakamlar ile ifade edilmesi Kinetik kuram (19. yy) molekül davranışlarını değerlendirerek: → kinetik enerjinin istatiski dağılımı ile bir fiziki modelin geliştirilmesi → sıcaklıkların mutlak ölçek kavramının açıklanması Kinetik kuramda gaz ortamı: - ebatlarına göre moleküllerin birbirlerinden uzak olması - doğrusal ve yüksek hızla hareket etmeleri (→ mevcut hacmin işgali) - aralarında veya kap duvarı ile durmaksızın çarpışmaları ÖRNEK 118 59 05.11.2014 Kinetik enerji → gaz ortalama hızı Ek = ½ m.h² (m = kütle, h = hız) → çarpışmalar sonucu moleküllerin hızları devamlı değişiyor fakat bir ortalama hız mevcut: horta (Ek)orta = ½ m.(h²)orta ((h²)orta = kare hızların ortalaması) ≠ (horta² = ortalama hız karesi) (h²)orta = √(Ʃnivi²/n) (Ek)orta sıcaklık (T) ile orantılı (Ek)orta = 3/2 kB.T NOT √(h²)orta = √(2.(Ek)orta / m) = √(3.kB.T / m) İstatiski hesaplara göre: NOT horta = √(8.kB.T / π.m) gaz horta (m/s) H2 He O2 Ar NOT 1690 1200 425 380 119 Ortalama Kinetik Enerji Dağılımı (Maxwell-Boltzman dağılımı) vp = √ (2.k.T/m) → olasılığı en yüksek olan hız vm = √ (8.k.T/π.m) → istatiski hız v = √ (3.k.T/m) → ortalama hız NOT Atomlar arası çarpışmalar: Ortalama serbest mesafe (OSM) uzunluğu = ortalama her molekülün bir yönde kat ettiği mesafe → çok çarpışma = kısa OSM OSM’yi etkileyen parametreler: - hacim başına molekül sayısı Gazların yayınımı ÖRNEK - sıcaklık - molekül çapları 120 60 05.11.2014 Kinetik kuram / İdeal gaz kuram •Avogadro yasası: bütün gaz molekülleri aynı sıcaklık ve aynı ortalama kinetik enerjiye sahip ise → Aynı hacimdeki farklı gazlarda: aynı sıcaklık ve aynı basınç = aynı molekül sayısı •Hacme göre basınç değişikliği → Vf = V0/2 → hacim başına molekül sayısı (x2), duvar çarpma sayısı (x2) → Basınç (x2) •Isıya göre basınç değişikliği → sıcaklığın kareköküne oranla, molekül hızı ↑ ve duvar çarpma hızı ↑ → Basınç orantılı olarak artıyor: hız ve çarpışma x 2 → basınç x √2) •Basınç formülü duvarlara çarpan moleküllerin hareket sayısı ve çarpma frekansı ile: P = (2/3.n.NA/V).(1/2.m.(h²)orta) n = mol sayısı NA = Avogadro sayısı V = hacim (h²)orta = molekül kare hızların ortalaması Basınç = (Ek)orta x hacim birimi başına molekül sayısı (n.NA/V) → 1 molekül için: (Ek)orta = 3/2.kB.T P = (n.NA/V).kB.T → P.V = = n.NA.kB.T n.R.T → R = NA.kB 121 Sıvıların Yapıları Sıvılarda moleküller yoğunlaşmış haldeler Sıvı halinde eşit miktar atom, gaz halinden daha az hacim kaplıyor Sıvıların sıkıştırılabilirliği çok düşük → Basınç iletici Sıvıların öz yapısı yok → bulundukları hacmin şeklini alırlar → akışkandırlar ÖRNEK ÖRNEK Sıvı moleküller hareketlidir (gaz kadar değil): uzun mesafeler kat etmeden birbirlerinin yerine alırlar → difüzyon (yayınım / dağılım) Sıvıların yayınımı Sıvılar uzun mesafede düzensizdir → gazlardaki gibi kinetik enerji hesapları yapılabilir ÖRNEK → moleküller arası etkileşim kısa mesafede veya dış bir etken (elektrik alan…) ile kohezyon gösterebilir ÖRNEK 122 61 05.11.2014 Sıvı-Gaz Dengeleri kaynama-yoğunlaşma ÖRNEK Hal değişim noktalarında sıcaklık sabittir 123 Kaynama - Yoğunlaşma Sıvının buharlaşması → enerji ih7yacı = buharlaşma molar entalpisi: ∆Hvap (vap = vaporization) ∆Hvap = 1 mol sıvının belirli bir sıcaklıkta buharlaşması için gereken sıcaklık ÖRNEK Buharın yoğunlaşması → aynı sıcaklıkta fakat enerji kaybı = molar yoğunlaşma entalpisi: ∆Hcond (cond = condensation) ∆Hcond = kohezyon güçlerin 1 mol gazı yaklaştırmak için harcadıkları enerji ÖRNEK ∆Hvap = - ∆Hcond Eşit miktar maddenin: gaz hal enerjisi Egaz > sıvı hal enerjisi Esıvı ÖRNEK 124 62 05.11.2014 Buhar Basıncı Tuz göllerinin, teldeki çamaşırın, yağmur sonrası yaprakların kuruması (< 100°C): → Suyun atmosferde buharlaşarak kaybolması Kışın camlarda buğu oluşması, buzdolabından çıkarılan su şişesi üzerinde damlacıkların oluşumu → Havada nem mevcut Kaynama noktası sıcaklığının altında suyu hem sıvı, hem gaz halinde bulabiliriz! Bütün sıvılar için geçerlidir Kapalı kap içinde sıvı yüzeyinde piston Boşluk → sıvı yüzeyinde bazı moleküllerin kine7k enerjisi sıvıdan ayrılmaları için yeterli oluyor → bir kısmı tekrar sıvıya dönüyor fakat sıvıdan ayrılan ilk başta daha fazla (P↑) → belirli bir süre sonra sıvıya dönen ve ayrılan sayısı sabitleniyor (P sabit) (sat = saturation) sabit P = doymuş buhar basıncı (Psat) Doymuş buhar basıncı statik durum değil: durağan/kararlı denge (hareketlilik devamlı mevcut) → basınç, hacim, sıcaklık veya sıvı miktarı değişirse, denge değişir ÖRNEK 125 Le Châtelier prensibi / ilkesi Buhar Basıncı ve Sıcaklık Clausius-Clapeyron bağlantısı ● Denge basıncı sıcaklık ile değişmektedir: ln (P1/P2) = (∆Hvap / R) (1/T2 - 1/T1) Pi = Ti (K) sıcaklığındaki buhar basıncı ∆Hvap = buharlaşma entalpisi (J) R = ideal gaz sabiti (J.mol-1.K-1) ÖRNEK ● Eğer T2 = Tkay normal şartlarda kaynama noktası (P2 = 1 atm): ln (P1) = (∆Hvap / R) (1/Tkay - 1/T1) 126 63 05.11.2014 Örnekler 1) y-eksen = gaz fazın basıncı x-eksen = mevcut olan hacme göre sıvı/gaz oranını gösterir: sağa kayma → az sıvı / çok gaz sola kayma → çok sıvı / az gaz plato uçlarında → saf sıvı (solda) veya saf gaz (sağda) 2) sabit hacimde: sıcaklık ↑ → P ↑ az sıvı miktarı (sağa daha yakın) → sıvı buharlaşır → gaz izotermini takip eder az gaz miktarı (sola daha yakın) → sıvı yoğunlaşır → ısıtma devam ederse: T>Tc → buharlaşma oluşur (kırmızı eğri üstünde) sıvı/gaz oranı tam Tc al4nda → sistem kritik halde → Tc = hacimsel kütle gaz ve sıvı için eşit, iki hal dengede (ayrıştırılamıyor) → madde sis benzeri “yarı-yoğun” halde Fire balloon NOT 127 Serbest Hacimde Buharlaşma Sonsuz hacimde: sıvı yüzeyinde oluşan buhar yüzeyden uzaklaşıyor → sıvı üstünde basınç = ortam basıncı (atmosferik 1 atm) + sıvı buhar basıncı → sıvı yüzeyindeki basınç, asla doymuş sıvı buhar basıncına ulaşmaz → sıvı yüzeyinden uzaklaş4kça → sıvı buhar basıncı ↓ sıvıdan ayrılan molekül sayısı > sıvıya dönen molekül sayısı ● Sıvı uçuculuğuna göre buharlaşır ● Sıvı buharlaşması → ↓ sıvı sıcaklığı: enerjisi en yüksek moleküller ilk önce gider → buharlaşmayan moleküller ortamdaki ısıdan faydalanıp sıvının ısı dengesini sağlıyor Buharlaşma hızını etkileyen faktörler: • ortamın hareketliliği: yüzeyde gaz fazının duraklamasını engelliyor, geri dönen molekül olmaz (rüzgârda kuruyan çamaşır) • sıvı yüzey alanı: yüzey ↑ → ayrılan molekül sayısı ↑ (tuz gölleri derin olmayıp geniş alan kaplar) • ısı kaynağı: sıvıyı ısıtmazsa bile, soğumasını engeller ve ayrılan moleküllerin kinetik enerjisini yüksek tutar (tuz göllerinde güneş etkisi) NOT 128 64 05.11.2014 Kaynama Isı ↑ → buharlaşma hızlanıyor Kaynamada: Buhar basıncı = ortam basıncı (atmosferik basınç) → buharlaşma sıvının içinde oluşuyor → baloncuklar yüzeye çıkıyor ve ayrılan molekül sayısı artıyor → buhar ortama yayılıyor, buhar basıncı ortam basıncından düşük ve sabit kalıyor → Kaynama süresince: P sabit, V sabit = T sabit Kaynama noktası: bir sıvının belirli bir basınç altında ulaşabileceği en yüksek sıcaklık ÖRNEK NOT 129 Yaşantımızdan kareler 130 65 05.11.2014 Yüzey Gerilimi Sıvı yüzey katmanı → Esnek tabakaya benzer özellikler göstermesinden kaynaklanan etki → Yüzeydeki moleküller → Yakın moleküller (yüzey ve hacimde) etkisi altında: ∑ (kuvvet) ≠ 0 → hacme yönelik Yüzey Gerilimleri Küre: yüzey gerilimlerini en aza indiren şekil 131 Yüzey gerilim etkilerinden • Kapiler güçler / kılcal çekme → sıvı yüzeyinde menisk oluşması → adezyon kuvvetlerinden dolayı sıvının ince tüp içinde hareket etmesi Sabit Tüp Çapı: yüzey gerilimi ↑ → tüp içi seviye ↑ Sabit Yüzey Gerilim: tüp çapı ↑→ tüp içi seviye ↓ NOT Sıvı/duvar adezyon kuvvetleri > yüzey gerilim → sıvının yükselmesi Sıvı/duvar adezyon kuvvetleri < yüzey gerilim → sıvının alçalması ÖRNEK • Tanecikler arası kohezyon → kum tanecikleri ve su UZMAN OLUNCA 132 66 05.11.2014 Viskozite Sıvıların akışkanlığını göstermektedir: • Moleküller aralarında kaymaktan zorluk çekerse → akışkanlık ↓ → viskozite ↑ • Moleküller aralarında kolayca kaymakta ise → akışkanlık ↑ → viskozite ↓ Viskozitenin sebepleri: • moleküller arası etkileşimler → hidrojen bağ, Van der Waals bağlar… • moleküllerin ebadı ve kütleleri → kompleks şekillerin oluşumu ÖRNEK ÖRNEK ÖRNEK ÖRNEK Ölçümü: çapı bilinen bir tüpte sıvı akış hızını ölçerek Kursun bilye/viskozite 133 Dielektrik / Yalıtkanlık Sabiti εr Sıvının/Solventin yükleri depolayabilme yeteneğini göstermektedir → yük ayırabilme! Yüksek εr (>40) → yüksek çözünürlük gücü Düşük εr (<20) → düşük çözünürlük gücü Sıcaklığın etkisi: ÖRNEK 134 67 05.11.2014 Katıların Özellikleri Gazlar ve sıvılara göre yapıları ve özellikleri çok sayıdadır: ağır/hafif, sert/yumuşak, iletken/yalıtkan, erime noktaları yüksek/düşük, sünek/kırılgan… Tek bir katı hal yoktur: İçeriklerine göre: iyonik, moleküler, metalik Yapılarına göre: amorf, kristal Katılar sıkıştırılamaz fakat üzerlerine kuvvet uygulayarak şekil değiştirebilir: → sertlik: aşınmaya ve penetrasyona dayanıklılık → çekme mukavemeti: çekme kuvvetleri altında kopmaya karşı direniş gösterilmesi → dövülgenlik: levha yapılabilir → süneklik: tel haline getirilebilir NOT 135 Katıların Oluşumu Sıvıların soğutulması ile katılar oluşur → Erime/ergime noktası veya donma noktası: sıvı / katı denge noktası NOT ÖRNEK Ergime noktasında oluşan donma → kristal yapı: sıvının düzensizliğinden katı düzenine geçiş Donma: enerji kaybı = molar donma entalpisi: ∆Hsol (sol = solidification) Ergime: enerji ihtiyacı = molar ergime entalpisi: ∆Hfus (fus = fusion) ∆Hfus = - ∆Hsol Sıvıdan ka4ya geçiş → hacim kaybı: öz kütle katı halde daha yüksek NOT 136 68 05.11.2014 Aşırı Ergime Yüksek hızlı soğutma veya yüksek viskoziteli sıvı donması → aşırı ergime (ergime noktası altı) → farklı kristal veya amorf yapı ile sonuçlanabilir. 137 Amorf katılar Oluşumlarını etkileyen faktörler: - yüksek soğutma hızında → kristal yapının te7klenmesi için yeterince zaman oluşmuyor - yüksek viskozite → kristal yapıyı oluşturmak için moleküller yeterince hızlı hareket edemiyor Termodinamik açıdan kararlı değiller → Zaman ile gelişebilirler Sıra dışı özellikler gösterebilirler ÖRNEK 138 69 05.11.2014 Diğer Katı Üretim Prosesleri Prensip Doymuş sıvı kristalleştirme (solvent buharlaştırma + çözünürlüğü değiştirme) Prensip Örnek Örnek Süblimleşme (gaz katılaşması) Kimyasal tepkime (gaz ortamında veya sıvıda çökelti) Prensip Örnek 139 Katılar ve Özellikleri Katı türü Bileşeni Çekim kuvvetleri Genel özellikler Örnek Metalik kristal Katyon ağı ve yöresizleşmiş elektronlar Yöresizleşmiş moleküler orbital İyi iletken Na, Ag, Cu İyonik kristal Katyon / Anyon Elektrostatik Sert, kırılgan, yüksek kaynama noktası, kötü iletken NaCl, KCl, CaO Moleküler kristal Molekül Van der Waals Yumuşak, düşük kaynama noktası, kötü iletken CO2, I2, C12H22O11 Kovalent yapılı kristal Atom Geniş dağılımlı kovalent bağlar Çok sert, Yüksek kaynama noktası C, SiC, SiO2 Amorf Molekül grupları Değişken Belirsiz kaynama noktası Cam, Plastik Detaylı bilgi “Malzemeye Giriş” dersinde… 140 70 05.11.2014 Faz Diyagramları Basınç ve sıcaklığa göre, genel olarak maddenin 3 haline göstermek için kullanılan eğri. •Üçlü noktada: üç hal denge halde mevcuttur → eğriler üzerinde uzaklaşılınca: iki hal denge halinde → alanlar içerisinde uzaklaşılınca: madde tek haldedir •Halin serbestlik derecesi = halin dengede kalmasını sağlayan serbestçe değiştirilebilen değişken sayısı → hal alanlarında: 2 (Basınç ve Sıcaklık) → iki alan arası denge eğrilerinde: 1 (Basınç veya Sıcaklık sabitlenir → diğeri bulunur) → üçlü noktada: 0 (Ne Basınç, Ne Sıcaklık → ikiside mecburi) 141 Suyun Faz Diyagramı NOT 142 71 05.11.2014 GENEL KİMYA Bölüm 7: Çözeltiler Yrd. Doç. Dr. Yasin Ramazan Eker 143 Çözeltilerin önemi Tepkime ürünleri nadiren saf bileşendir → Ayrıca saflık kavramı çok izafidir ve değerlendirmesi zordur, analiz yöntemlerine bağlıdır Gerçek malzeme → karışımlardan oluşmaktadır (ka7, sıvı ve/veya gaz) Gaz karışımları: Gazlar daima aralarında çözünür Sıvı karışımları: Gaz, sıvı veya katı madde çözünebilir Katı karışımları: Kafes yapıları yakın olan metaller arası alaşım Metal yüzey üstünde gaz adsorpsiyonu 144 72 05.11.2014 Sıvı ortam avantajları Kimyanın önemli bir bölümü sıvı içeren karışımlardan oluşuyor → çözeltiler Avantajlar: - Tepkimeye girenler arası kolay temas - Homojen ortam - Tepkimedeki miktarlar hakkında hassas değerler - Yoğunluk kontrolleri ile tepkime hızlarının ayarlanması Çözelti = çözünen (katı, sıvı veya gaz) + çözücü/solvent (sıvı) NOT 145 Çözeltiye geçiş Katı çözünmesinde: - solvent molekülleri katı yüzeyine çarpmaktadır - yüzeydeki moleküller/atomlar katıdan ayrılıp sıvının içine doğru yayılmaktadır - moleküller/atomlar arası mesafeler artmaktadır NOT Sıvı moleküllerin çarpması: - ka4dan ayrılanlar: ka4ya dönüp tekrar bağlanabilirler → çöküntü - başlangıçta katı özlü dönen molekül sayısı az - zaman geçtikçe dönen molekül sayısı artıyor - çözünebilirlik seviyesinde dönen ve ayrılan miktarı eşitleniyor → doygunluk NOT 146 73 05.11.2014 Enerji gelişimleri Sistem enerji verdiğinde → ar4 (+) enerji (sıcaklık verir…) → ekzotermik (giren → ürün + enerji) Sistem enerji aldığında → eksi (-) enerji (soğukluk verir…) → endotermik (giren + enerji → ürün) ∆H = ƩHürünler - ƩHgirenler Çözelti, enerji değişimi görünen 3 olaydan oluşmaktadır: - çözünen moleküllerin ayrışması (endotermik / ∆H > 0) - çözücü moleküllerin ayrışması (endotermik / ∆H > 0) - çözücü/çözünen moleküllerin birbiriyle etkileşimi (ekzotermik / ∆H < 0) NOT 147 Enerji Bilançosu Toplam enerji = çözünürlük ısısı ÖRNEK NOT 148 74 05.11.2014 İyonik bileşenlerin ayrışımı İyonik bileşenler: - atmosfer sıcaklığında katı - yüksek erime noktası, - ortam sıcaklığında suda çözünüyorlar ÖRNEK Çözünürlük ısısı → sisteme çok fazla enerji verme ih7yacı gerek7rmiyor: - Kristal kohezyon (iç yapışkanlık) kuvvetlerinin zayıflatılması F = (q1.q2/4πεd²) Dielektrik sabiti ε olan ortamda q1 ve q2 yüklü ve birbirinden d uzaklığında bulunan iki atomun kohezyon kuvveti. NOT - Kristalden ayrılan iyonların etrafında sıvı sarılımı oluşmaktadır (solvasyon): ● iki iyonun birbirine yaklaşmasını engelliyor ● sarılım oluşumu ekzotermik bir işlemdir → kararlı: sisteme katkıda bulunuyor ÖRNEK NOT İyonik bileşenler ve solventler ile oluşan çözeltiler iletkendir → elektrolit denir 149 Polar kovalent bileşenlerin iyonlaşmaları Polar kovalent bileşenler + polar solvent → iyonlaşma İyonlaşma: daha önce olmayan fakat ayrışımları sonucu oluşan iyonlar H+: ● küçük yarıçap → çevresinde yoğun elektrik alanı ● düşük enerjili boş orbital → koordinasyon bağı yapabilmektedir H+ + H2O → H3O+ (oksonyum iyonlarının en basiti: hidronyum) H3O+: ● kararlı bir iyon (∆Hf = 694 kJ/mol) ● solvasyon → hidrat: H3O+, nH2O ● asitlerde H3O+ olarak var olduğunu kabul ediyoruz ÖRNEK ÖRNEK ÖRNEK Bileşen suda tamamen çözününce → kuvvetli elektrolit Bileşen suda kısmen çözününce → zayıf elektrolit Çözülme katsayısı: ÖRNEK ÖRNEK ÖRNEK 150 75 05.11.2014 Çözünürlük Bazı çözeltiler, çözen/çözünen oranlarının bütünüyle hazırlanabilir ÖRNEK Genellikle çözünürlük sınırlıdır ve çözen/çözünen özellikleri ile değişmektedir ÖRNEK Çözünürlüğü etkileyen çok fazla parametre mevcut DİKKAT: Çözünürlük ve çözünme hızı farklı kavramlardır 151 Yapı etkileri Yapıları benzer olan çözen ve çözülen ile daha kolay çözelti oluşuyor Benzen ve Tetraklorometan: aralarında sadece London kuvvetleri bulunan 2 apolar molekül Su ve Metanol: aralarında hidrojen bağlar ile birleşebilen 2 polar molekül → Benzen ve Tetraklorometan / Su ve Metanol aralarında her oranda tamamen karışabilir → Tetraklorometan ve Su aralarında hiç denilmeyecek kadar az karışabilmektedir Aynı grupta, aynı iyon ile oluşturulan bileşikler ve polar solventlerden oluşan çözeltiler için geçerlidir → aralarındaki çözünürlük farklılıkları iyonların hacimleri ile açıklanabilmektedir: ÖRNEK Katyon Hacimleri ↑ → Çözünürlük ↓ 152 Anyon Hacimleri ↑ → Çözünürlük ↑ 76 05.11.2014 Sıcaklık etkileri Le Châtelier prensibi: Şartların değiştirilmesi ile sistem spontane gelişme göstermektedir Çözeltiye geçiş endotermik: T↑ → çözünürlük ↑ Çözeltiye geçiş ekzotermik: T↑ → çözünürlük ↓ Tuzlarda Gazlarda NOT 153 Basınç etkileri Çözünürlüğün akıbetinde hacim değişikliği olduğu zaman basınç etkisi görünmektedir: Gazların sıvılarda çözülmesinde → Henry kanunu C = kH x pg C = sıvı içinde en çok çözünebilecek gaz derişimi, pg = kısmi basınç ÖRNEK 154 77 05.11.2014 Çözeltide derişim birimleri Molarite → En çok rastlanan birim: NOT ÖRNEK Kütle Yüzdesi → Kimyasal formül veya çözeltinin içinde bulunan maddelerin detayı bilinmediğinde, kütle yüzdesi kullanılmaktadır → Çözel7 kütlesinin belirli bir yüzdesini çözünen, kalanını ise solvent ve içerdiği muhtemel kimyasallar oluşturuyor: Molalite/Molallik → Derişimi düşük çözeltilerde kütle yüzdesi yerine molalite kullanılır ÖRNEK ÖRNEK 155 NOT Denge sabiti K (Kdissociation) Bir tepkimenin dengeye ulaşmak için ne kadar ilerlediğini göstermektedir. Genel olarak AmBn şeklinde formüle edilen çözelti oluşturan bir tuz için doymuş sulu çözeltisi içindeki iyonları arasındaki çözünürlük dengesi: AmBn(k) → mA+n + nB-m Dengedeki derişimler (mol/litre) değişmediğinden denge sabiti: K = [A+n]m.[B-m]n / [AmBn(k)] → Denge sabiti = ürünler / tepkimeye girenler ÖRNEK Denge sabitinin birimi yoktur ve sıcaklık ile değişmektedir ÖRNEK Genelde verilen değerler 25°C sıcaklıkta verilmektedir 156 78 05.11.2014 Çözünürlük çarpım sabiti Kçç (Ksolubility) Eğer çözünürlük dengesi: AmBn(k) → mA+n + nB-m Denge sabiti: K = [A+n]m.[B-m]n / [AmBn(k)] Çözünürlük çarpım sabiti Kçç: Kçç = [A+n]m.[B-m]n = K.[AmBn(k)] Çok düşük bile olsa, her tuzun bir çözünürlük çarpım sabiti vardır. ÖRNEK NOT 157 Çözünürlük değerlendirilmesi Bir çözünen ile çözelti yapılabilirliğini değerlendirmek için aşağıdaki referanslar esas alınmaktadır: 0,01 mol/L > çözünürlük → çözünmez 0,01 mol/L < çözünürlük < 0,1 mol/L → az çözünür çözünürlük > 0,1 mol/L → çözünür Suda çözünürlük tahmin kuralları: Nicel olarak bir tuzun suda çözünebilirliğini değerlendirmek imkânsızdır, fakat tuzun suda çözünürlüğü basit kurallar ile tahmin edilebilir. 1. Na+, K+ ve NH4+ tuzları çözünebilir 2. NO3-, CH3COO- ve ClO4- tuzları çözünebilir 3. Ag+, Pb2+ ve Hg22+ tuzları çözünemez 4. Cl-, Br- ve I- tuzları çözünebilir 5. CO32-, S2-, O2- ve OH- tuzları çözünemez 6. SO42- tuzları çözünebilir CaSO4 ve BaSO4 hariç DİKKAT: Yukarıdaki kurallar sıralamaya göre uygulanmalı 158 ÖRNEK 79 05.11.2014 Çözeltilerin hal değişim diyagramları Saf bileşenler/elementler gibi, çözeltiler buharlaşır veya katılaşır Saf bileşenlere nazaran, çözeltilerde dengeler farklıdır ÖRNEK Çözelti çeşitleri çok fazla olduğundan, kurallar/kanunlar aşağıdaki kriterleri taşıyan çözeltiler için geçerli: - buharlaşmayan çözünen → saf bileşen Katının buhar basıncı (yok sayılır)<< solvent buhar basıncı - buharlaşmada sadece solvent hal değiştiriyor (saf solvent buharı) - donmada/katılaşmada sadece çözünen katı oluşturuyor (solvent kristalleri yok!) NOT 159 Kaynama / Buharlaşma İdeal çözelti = çözünen A ve çözen B molekülleri arasındaki ilişkilerin (A-B), çözünen molekülleri arasındaki (A-A) ve çözen molekülleri arasındaki (B-B) ilişkiler ile eşit olması. NOT ÖRNEK Varsayım: Yüzeydeki atom dağılımı = kütledeki atom dağılımı İdeal çözeltilerde belirli bir sıcaklıkta çözelti buhar basıncı < saf solvent buhar basıncı (Raoult kanunu): PA = χA . P°A / PB = χB . P°B PT = PA + PB NOT χi = ni / ni + nj +...+ nsolvent → (ni + nj +...+ nsolvent = ntoplam) Sonuç: çözeltinin kaynama noktası > solvent kaynama noktası. ∆Tkaynama = Kkaynama x m Kkaynama = R.Tkaynama²/1000.Lbuharlaşma Kkaynama = ebülioskopik sabit, sadece solvent bağımlı (K.Kg.mol-1), Lbuharlaşma = buharlaşma ısısı (kJ/kg), m = molalite (mol/kg) Neden: çözünen molekülleri yüzeyde buharlaşabilecek solvent molekül oranını azaltıyor ÖRNEK 160 80 05.11.2014 Katılaşma Sonuç: çözeltinin donma noktası < solvent donma noktası Neden: çözünen solvent içerisindeki düzensizliği ↑ → düzenli hal olan ka4ya geçişi geciktiriyor ∆Tdonma = Kdonma x m Kdonma = R.Tdonma²/1000.Lerime Kdonma = kriyoskopik sabit, sadece solvent bağımlı (K.Kg.mol-1) Lerime = erime ısısı (kJ/kg), m = molalite (mol/kg) ÖRNEK Molar kütle hesapları: Çözelti ve solvent arası buhar basınç, donma nokta veya kaynama nokta farklılığı sayesinde çözünenin molar kütlesi hesaplanabilir ∆Tdonma / kaynama = Kdonma / kaynama x mçözünen/Mçözünen mçözünen (g), Mçözünen (g/mol) NOT 161 Ayrıştırılmış çözünenlerin durumu 1) ∆Tdonma veya ∆Tkaynama çözünenin çözeltide oluşturduğu molekül sayısına göre verilen derişimi ile oranlı. → çözünenin ayrışması = molekül/iyon sayısının artması ∆Tkaynama / donma= Kkaynama / donma x m x n n = ayrışma sonucu oluşan iyon sayısı ÖRNEK 2) kısmi ayrışımlarda (zayıf asit/baz gibi): α = ayrışım oranı (0<α<1) → çözünen molekül z iyona ayrışırsa: kalan molekül sayısı = (n- nα) ayrışan iyon sayısı= (znα) Toplam molekül/iyon sayısı = (n- nα) + znα = n (1 – α + z α) = n (1 + α (z-1)) ∆Tkaynama / donma= Kkaynama / donma x m x n (1 + α (z-1)) ÖRNEK ∆Tdonma ve ∆Tkaynama değerlerini birbirleriyle kıyaslayarak çözünen oranı (α) hesaplanabilir 162 81 05.11.2014 Ozmotik basınç Sistem = Çözelti + çözeltide kullanılan saf solvent + aralarında yarı geçirgen membran membran solvent moleküllerini geçirir, çözüneni geçirmez Solvent (derişim 0) molekülleri çözel7ye doğru göç eder → derişim farkı ↓ → dengelenme Göç sonucu çözeltinin hacmi ↑ Gazlardaki gibi hacmin artması ozmotik basınç (π) uygulanarak engellenebilir π.V = n.R.T → π = M.R.T M molarite (mol/L) ÖRNEK 163 Koligatif özellik nedir? Çözeltilerin hal değişim diyagramları ve ozmotik basınç → koligatif özelliktir Koligatif = moleküllerin veya taneciklerin tabiatına değil de onların sayılarına bağlı özellik. Koligatif molarite: Mk = i x M Koligatif molalite: mk = i x m i = Van’t hoff faktörü (katsayısı) → ortamdaki kimyasal eleman sayısı (molekül, iyon, kompleks, …) Problem çözümlerinde dikkat edilmeli! 164 82 05.11.2014 GENEL KİMYA Bölüm 8: Kimyasal Reaksiyonlar Yrd. Doç. Dr. Yasin Ramazan Eker 165 Kimyasal Reaksiyonların sınıflandırılması Amaç: Temel kimyasal reaksiyonları tespit etmek Tepkimelerin ürünlerini tahmin etmek İki çeşit sınıflandırma: 1. tip: Elektron transferi Elektron transferi olan tepkimeler. Elektron transferi olmayan tepkimeler. 2. tip: 4 temel kimyasal tepkime 1/ Kombinasyon reaksiyonu 2/ Ayrışma / dekompozisyon reaksiyonu 3/ Yer alma reaksiyonu 4/ Çift yer alma reaksiyonu →2. tip bütün tepkimeleri tam içermemektedir. NOT 166 83 05.11.2014 Elektron transferi olan tepkimeler Yükseltgeme-indirgeme / Oksidasyon-Redüksiyon / Redoks reaksiyonları ÖRNEK “Oxidation”: metallerin havadaki oksijen ile tepkimelerinden oluşan oksitler için kullanılmıştır. “Reduction”: metallerin oksitleşince kütle kaybından dolayı kullanılmıştır. ÖRNEK Günümüzde “Oxidation-Reduction” reaksiyonları ≈ elementlerin yük değiştirme tepkimesi: M + A elektron transferi Mx+ + AyElektron kaybı (yük artması) = “oxidation” Elektron kazancı (yük düşmesi) = “reduction” → → yükseltgenme indirgenme ÖRNEK ÖRNEK Yükseltgenler: elektron kabul eden elementler veya koparan elementler İndirgenler: elektron bırakan veya devamlı sallınım yapan elementler Yükseltgen + İndirgen → İndirgenmiş + Yükseltgenmiş NOT ÖRNEK Yükseltgen + İndirgen → İndirgenmiş-Yükseltgenmiş Günlük hayatımızda redoks tepkimeler: Yanma Tepkimesi, Korozyon, Kaplamacılık, Piller, Fotokromik/ UV duyarlı camlar, Yakıt hücreleri, Oksijenin vücutta taşınması, Kaslarda enerjinin 167 dönüşümü Atomların oksidasyon seviyesi Atomların oksidasyon seviyesi değişimini görmek için, her atomun seviyesini bilmek gerekir İkili iyonik bileşenlerde: tek atom halinde olacak iyonların yüklerine eşittir ÖRNEK Atom oksidasyon seviyesinin tespit kuralları: 1. tek, çift… atomlu saf elementlerde 0 2. tek atomlu iyonlarda, iyon yükü 3. bileşenlerde halojen → -1: ●F → daima geçerli (F daima elektronları çekmektedir) ●Diğer halojenler → O olduğunda değişebilir 4. hidrojen: ●ametaller ile bileşende → +1 (H-Cl) ●metaller ile bileşende → -1 (Na-H) 5. oksijen: -2 ●peroksitlerde (H2O2), süperoksitlerde (KO2) ve O-O bağları hariç 6. nötr bileşenlerde veya çok atomlu iyonlarda: toplam yükseltgenme seviyesi = bileşen yükü 168 ÖRNEK 84 05.11.2014 Redoks denklemlerinin denkleştirilmesi Oksidasyon seviyesi metodu ile denkleştirme kuralı: 1. tepkimeye girenlerin ve ürünlerin yükseltgenme seviyelerine bakarak redoks tepkimesi olduğunu tespit etmek 2. oksidasyon seviyesinin değişimini her bir atom için yazmak 3. yükseltgenme seviyesini ve indirgenme seviyesini eşitlemek için en küçük ortak kat sayısını (EKOK) belirlemek 4. her tepkimeye giren için EKOK’u eşitleme katsayısı stokiyometrik orandır 5. denkleştirme için ürünlere uygun kat sayıları atfetmek ÖRNEK 169 Kombinasyon reaksiyonu Elektron transferi ve element transferi olan tepkimeler Tepkimeye giren: 2 element / 1 element + 1 bileşen / 2 bileşen → 1 tek ürün A + B → AB ÖRNEK a) İki element Genelde kombinasyon reaksiyonları iki ametal arasında gerçekleşmektedir: ●Yanma reaksiyonu → kombinasyon reaksiyonudur → redoks reaksiyonu: yanıcı (O2 → indirgen) + yakıt (S, C... → yükseltgen) ÖRNEK ●Metallerin oksitleşmesi → kombinasyon reaksiyonu ve redoks reaksiyonu ÖRNEK b) Bir element + bir bileşen Genelde yanma tepkimelerinde yanıcı O2’dir, fakat F2, N2O4... olabilir. Mesela buharın flüor gazı içinde yanması: H2O(g) + 2 F2(g) → OF2(g) + 2 HF(g) Yanma reaksiyonu redoks reaksiyonu olmayabilir. c) İki bileşen Genelde reaksiyon ürünü = karmaşık iyonların oluşturduğu iyonik bileşendir. ÖRNEK 170 NOT 85 05.11.2014 Suda çözülen oksitler Kombinasyon tepkime örneği Suda çözülen oksitler → su hem tepkimeye giren, hem de solvent rolünü üstlenmektedir. ●Metal oksitler → baz oluşturmaktadır (OH-) ●Ametal oksitler → asit oluşturmaktadır (H+) Suda çözülen oksitlere → anhidrit denir Anhidrit tespiti için asit veya baz formülünden H2O çıkartmak gerekir. Suda çözülen oksit oluşturan metaller: Grup Grup IA IIA Li Na K Rb Cs Ca Sr Ba NOT ÖRNEK ÖRNEK Suda çözülen oksit oluşturan ametaller: N, S, Cl 171 Ayrışma & Yer alma reaksiyonu Ayrışma reaksiyonu: 1 bileşen → 2 veya daha fazla element veya daha sade ürüne bölünüyor → kombinasyon reaksiyonunun tam tersi AB → A + B ABC → A + BC veya B + AC veya C + AB ÖRNEK NOT Yer alma reaksiyonları Tepkime sonucu: bir bileşenin bir elementinin başka bir element ile yer değiştirmesi → Redoks reaksiyonudur AB + C → AC + B ÖRNEK NOT 172 86 05.11.2014 Tepkinirlik veya Reaktiflik a) metaller Metal ve metal bileşenleri arasında redoks tepkime sonucunda → hangi metal tepkimeye daha elverişli ÖRNEK Kolay tepkimeye girebilme sıralaması: Zn Cu indirgenme kuvveti yükselenler Ag Metal/Metal değişimleri → saf metal oluşumu sağlamaktadır, NOT Endüstride: Metal/Karbon değişimleri → saf metal üretilmektedir ÖRNEK b) Halojenler Reaktifliklerine göre sıralanmaları: NOT F2 > Cl2 > Br2 > I2 Genelde: Ametallerde bir grupta yükseldikçe reaktiflik artar Metallerde bir grupta indikçe reaktiflik artar ÖRNEK NOT 173 Çift yer alma reaksiyonu Element transferi olan tepkimeler 1) İyonik bileşenler → çökel7 oluşumu Tepkimeye giren bileşenlerin elementleri çözünüp/ayrışıp yeni ürün oluşuturur: AB + CD → AD + CB ●Ürünler, tepkimeye girenler gibi ortamda çözünmeyip, çökelti (katı hal) oluşturabilirler: ●Ortamdaki iyonlar ile tepkimeyi yazmak okunurluk sağlamaktadır ●Çökeltinin oluşum hızı, tepkimenin ilerlemesini (itici güç, yürütücü kuvvet) göstermektedir ●Çözülmüş halde kalan iyonlar seyirci pozisyonundadır → denklemden kaldırılabilir ÖRNEK 2) Asit-Baz reaksiyonlar → nötr molekül oluşumu Bir asidin baz ile, veya bir bazın asit ile nötrleşmesi: asit + baz → tuz + su Yürütücü kuvvet: H2O molekülünün oluşumu ●Asidin temel özelliği: sıvı ortama H+ salınımı ●Bazın temel özelliği: sıvı ortama OH- salınımı 3) Asit ile tepkimeye giren ve baz olmayan bileşenler → gaz oluşumu Asit-Baz tepkimelerinin bir benzeridir fakat ürün tuz yerine gazdır: asit + baz → gaz + su ÖRNEK 174 ÖRNEK 87 05.11.2014 Reaksiyonların stokiyometrileri 1) Kimyasal denkleştirmeler Kütle korunum yasası: “hiç bir şey yoktan var edilmiyor, deneysel dönüşümlerde madde miktarı değişmez” → Tepkimeye giren atom sayısı ve kütlesi, iyonlarda toplam yükler ürünlerde aynen bulunmalı → Tepkimeye giren mol ve molekül sayısı, gazlarda ise hacim ürünlerde farklı olabilir ÖRNEK NOT 2) Stokiyometrik şartların sağlanmaması Tepkimeye girenlerin en az birinin gereken miktardan daha fazla veya daha az olması. ÖRNEK NOT 3) Tepkime süresince dönüşümler Tepkime esnasında her an tepkimeye girenlerin ve ürünlerin miktarı tespit edilebilir. → Ürün mol miktarı oluştukça, tepkimeye girenlerden eşit mol miktarı çıkartılır. ÖRNEK 4) İki yönlü tepkimeler ÖRNEK Tepkimeye girenler, dengelerin değiştirildiğinde ürün rolünde olabiliyorlar → Tepkimeye girenler tükenmeden reaksiyon durur NOT 175 Kimyasal denge nedir? Denge = zaman ile değişikliklerin olmaması, durumların korunması (basınç, sıcaklık, derişim…). Kararlı – Kararsız – Yarıkararlı Kimyasal denge: ●Tek yönlü tepkimeler için statik → girenler tükenince tepkime durmaktadır ÖRNEK ● İki yönlü tepkimeler için dinamik → tepkime girenler tükenmeden durmaktadır (girenler ve ürünler ortamda denge halindedirler): tepkime kısıtlı ÖRNEK NOT Dengede → tepkileşme var: 1. ve 2. yöne doğru tepkileşmeler birbirini telafi etmektedir 176 88 05.11.2014 Dengeyi değiştiren parametreler Tepkime şartları değiştirildiğinde: tepkime yönleri arasında dengesizlik oluşuyor → tepkileşme yönleri birbirini yeniden telafi edinceye kadar sistem aktifleşiyor NOT a) Derişim / yoğunluk ● Kimyasalların birinin miktarının ↑→ eklenen kimyasalın tüketiminin ↑ ● Kimyasalların birinin miktarının ↓→ yok edilen kimyasalın üretiminin ↑ ÖRNEK b) Basınç Bir bileşenin basıncını ↑ → sistemin basıncını ↓için dengenin değişmesi (basınç → gaz molekül sayısını ) ÖRNEK Dikkat: sistem hacmi değişirse, basınç tepkime dengesini etkilemektedir: - Gaz mol sayısı sabit ise, denge değişmez - Katı ve sıvı kimyasallar ile basınç etkisi olmaz ÖRNEK c) Sıcaklık Sistem sıcaklığın değişmesi ile, denge ısı değişikliğinin ters yönüne doğru gelişir: ● Sıcaklık ↑ → endotermik yöne ● Sıcaklık ↓ → ekzotermik yöne Dikkat: Nadirde olsa tepkime endotermik veya ekzotermik değilse, sıcaklık etkisizdir ÖRNEK 177 ÖRNEK Aktiflik Denge sabitinin genel formülü Dengelerin değişmesinde parametrelerin etkinlikleri, miktarlarında önemli! → aktiflik Bir “i” bileşenin aktifliği: ai = γi x Xi γi = aktiflik katsayısı, Xi = bileşenin fiziki haline göre molar kesir, kısmi basınç veya molarite. NOT Denge sabiti (K) kullanılarak yeni miktarlar hesaplanır: K = ürünlerin aktifliği / girenlerin aktifliği ÖRNEK Katılarda: ai = 1 178 89 05.11.2014 Tepkime ilerlemesi Tepkime hızı yüksek olsa bile asla ani değildir, zaman içerisinde gerçekleşir: Tepkimeye giren ↓ / ürün ↑ Tepkime ilerlemesi = her an ortamda mevcut (oluşmuş ürün / kaybolmuş tepkimeye giren) olan bileşenlerin miktarını oluşması gereken miktarlar göre tespiti Tepkime ilerleme değişkeni (ξ): ni = n0 + ξ ν → ξ = (ni – n0) / ν ni = i zamanında mevcut olan mol sayısı ν = bileşenin denklemdeki stokyiometrik oranı (giren: ν <0 / ürün: ν >0) ξ = tepkimeye katılan bileşen miktarı (bileşen bağımsızdır ve ξ >0) NOT ● Tepkime başlamadan ξ = 0 → giren: ni = n0 / ürün: ni = n0 = 0 ● Tepkime sonunda tükenmiş bileşen (giren) için (n0 = 0 ve ni = n0): ξ = n0 / ν tükenmemiş bileşen için: giren: ξ = (ni-n0) / ν / ürün: ξ = ni / ν Tek yönlü tepkime : ξf = 1 → bileşen için stokiyometrik oran: ν = ni – n0 = ∆n nA = n0A + νAξ νA A + νB B → νC C + νD D nB = n0B + νBξ nC = n0C + νCξ nD = n0D + νDξ => deney boyunca bir anda bilinen bir bileşen miktarı → ξ tespiti → diğer miktarlar bulunur ! 179 ÖRNEK Tepkime verimi / randımanı (η) Verim = tepkime sonucu oluşan ürün miktarının / teorik olarak beklenen ürün miktarının ●Tek yönlü tepkimede → η = 1 ●İki yönlü tepkime → η < 1 ÖRNEK 180 90
© Copyright 2024 Paperzz