rafta denetim - Sondakika Gazetesi

SAYFA 1
Muhteşem şölen!
“İŞÇİ GÜVENLİĞİ BİZİM İÇİN
1. SIRADADIR”
ÖZEL
ÖZEL
HABER
HABER
YENİ YILA girmeyin
İzmirlinin hediye seçiminde 25 yıldır değişmeyen
adresi SOUVENIR Hediyelik Eşya Günleri
başlıyor. Sevdiklerini bir hediye ile sevindirmek
isteyenlerin çeyrek asırlık geleneği SOUVENIR,
18 Aralık 2014’de İzmir Uluslararası Fuar
Alanı’nda açılacak. İlk gününden bu güne
İzmir’in nüfusu kadar ziyaretçiyi organizasyon
kapsamında fuar alanında ağırladıklarına dikkat
çeken Gençiz Fuarcılık Genel Müdürü Osman
Gençer, 25. yılına yakışır bir etkinliği gerçekleştireceklerini vurguladı. 14’te
Vücut Geliştirme Sporu Vakfı'nın organize ettiği Şampiyonlar
Geçidi'nde Türkiye'nin en başarılı vücut geliştirme sporcuları
podyuma çıktı. Etkinlik kapsamında gazetemize vücut
geliştirmeci heykeli ve Teşekkür plaketi sunuldu
NEFESLER KESİLDİ
İzmir’in en görkemli
Towers’ı, Folkart’ı
diken İnşaat
Mühendislerinden
Ayetullah Mutlu’dan,
ders alınacak
açıklamalar… Aynı
zamanda Genel
Müdür Yardımcılığı
pozisyonunda da
çalışan Mutlu, “İşçi
güvenliği her
şeyden önemli”, dedi.
16
16 Aralık 2014 Salı
Denizli Büyükşehir Belediyesi, tasavvuf felsefesinin büyük alimi Mevlana Celaleddin Rumi'nin
Hakk’a vuslatının 741’inci yıldönümü programı
düzenleyecek. Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, tasavvuf müziği konseri ve sema gösterisinin de yapılacağı anma gecesine tüm Denizlilileri davet etti. 10’da
M.Halit İLHANCAN
Uzakdoğu'dan ithal edilen sağlıksız
ayakkabıların denetimi konusunda
esnafı uyaran İzmir Ayakkabıcılar
Odası Başkanı Ata, "Denetimler
sıklaştı, canınız yanmasın" dedi
Konseyi’nin, EngelGüzelbahçe Belediyesi Kent gerçekleştirdiği
yla
li Meclisi oluşturmak amacı
şkan Mustafa İnce,
toplantı büyük ilgi gördü. Ba engelli vatan“Engelsiz bir Güzelbahçe içinız, el ele vereceğiz”
daşlarımızla birlikte çalışacağ an Parlar, “OluşOz
dedi. Kent Konseyi Başkanı esinde engelli
say
i
clis
turacağımız Engelli Me
daha kolay
hemşerilerimizin sorunlarını
çözümleyeceğiz” dedi. 14’te
Mevlana'yı anma gecesi
ÖZEL
ÖZEL
HABER
HABER
rafta denetim
Engelliye İNCE ayar
Büyükşehir'den
Vücut Geliştirme Sporu Vakfı işbirliğiyle
ve Karşıyaka Belediyesi Ana spansorluğun da düzenlenen "Şampiyon Sporcular Geçidi Show ve Gösteri Spor Festivali" izleyenlerden büyük alkış aldı.
Dünya çapındaki Türk vücut geliştirme sporcularını Karşıyaka'da podyuma çıkaran
şov, özel ses ve ışık gösterileriyle tam bir
şölene dönüştü. Vücut geliştirme, fitness
ve body fitness kategorilerinde, ulusal ve
Dünya Şampiyonalarında dereceye giren
başarılı isimlerin boy gösterdiği Şampiyonlar Geçidi'nde sahne alan ünlüler nefes
kesti. Şampiyonlar Geçidi'nin anısına
arkadaşımız Mehmet Halit İLHANCAN'a
vücut geliştirmeci heykeli ve teşekkür
plaketi verildi. 16’da
LAFTA değil
www.sondakikagazetesi.com
Bu fuara uğramadan
SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI
NUMUNE ALINIYOR
Eleştiri kabul etmiyorum
Denetim sırasında ayakkabı örneği alındığını
söyleyen Başkan Ata, sağlıksız ayakkabılara
yönelik denetimlerin artırılacağına, özellikle
içeriğinde kanserojen olduğu belirtilen "fitalat" maddesi bulunan ayakkabıların merceğe
alındığına dikkati çekti. İzmir'de de İl Ticaret
Müdürlüğü'ne bağlı denetim ekiplerinin
ayakkabı mağazalarını dolaştığı bilgisini veren Ata, şüphelendikleri ayakkabılardan numune aldıklarını, denetimler sonucu içeriğinde "fitalat" maddesi tespit edilen bazı
ayakkabıların imha edildiğini, firmalara
cezalar kesildiğini söyledi.
UCUZSA ALMAYIN!
Sağlıksız ayakkabıyı vatandaşın anlayamayacağını söyleyen Ata, "Bir çok müşterimiz bize sağlıksız ayakkabıyı nasıl saptayabileceklerini soruyor. Herhangi bir
ayakkabının zararlı olduğunu söylemek çok
zordur, sadece laboratuvar testiyle anlaşılır.
Ancak tüketiciler çok ucuz ayakkabılardan
şüphelenmelidir. Ayakkabı üretiminde artık
çok fazla çeşitte malzemeler kullanılabiliyor. Deri ve pamuklu gibi doğal maddelerin
yanında kimyasal işlemden geçen ürünler
de yoğun kullanılıyor. Bu yüzden denetim
çok önemli" diye konuştu. 16’da
Torbalı köylerini ziyaret eden Başkan Aziz Kocaoğlu,
İZBAN’daki ortakları Devlet Demiryolları’na sahip
çıktı. Vatandaşların eleştirilerine cevap veren Kocaoğlu, "TCDD ile kader birliği yaptık" dedi
SEN-BEN KAVGASI OLMAZ
Başkan Kocaoğlu, “Memlekete hizmet etmek için kader birliği
yapmışız. Bunda 'sen yapıyorsun' 'ben yapıyorum' olmaz. Torbalı hattında Büyükşehir’in taahhüt ettiği bütün işler bitmiştir.
TCDD de bitirmek üzere yoğun çaba gösteriyor. İkimiz de iyi
niyetliyiz ve yaklaşık 10 senedir ortak iş yapıyoruz.
Türkiye’nin en büyük ulaşım projesini hayata geçirdik. Bu bir
eser, bir hizmet. Siyasi bir söyleme gerek yok. Zaten dedikodu
yapmak, çamur atmak, aleyhinde konuşmak siyaset de
değildir” dedi. 14’te
Bir destek de eğitim için
Bir buçuk yıl önce
dört çocukları ile
birlikte yerleştikleri
Ahmetbeyli’deki mandalina bahçesinde
yaşam mücadelesi
veren Özgün çiftinin
konteynerini
yenileten Başkan
Soylu'dan sonra eşi
de aileye yardım
elini uzattı
Çocuklar için ne gerekiyorsa yapılacak
Ailenin yaşadığı durumu öğrendikten sonra kendilerini ziyaret etmek istediğini kaydeden Esra Soylu, “Belediyemiz
aile için gerekli desteği sağlamış durumda. Ben de bir anne olarak özellikle çocukların durumunu görmek ve ne yapabileceğimi öğrenmek için aileyle görüşmeye gittim. Ailenin zor
yaşam koşullarında hayatlarını sürdürmesi beni de derinden
etkiledi. Özellikle çocukların bu koşullarda büyümesi gerçekten kolay değil. Dört çocuğumuzun iyi birer geleceği olması
için okuması gerekiyor. Zor şartlarda okula gitmeye çalışan
minik yavrularımız için ben de ne gerekiyorsa yapacağım.
Onların okuması için ne gerekiyorsa sağlanacak “ dedi. 9’da
Kemerleri sıkmayan
gemisini yürütemez!
İzmir Ekonomi Üniversitesi Ekonomi Bölümü
Öğretim Üyesi Halit
Soydan, ‘kur savaşlarından’ söz edilen bir
dönemde, Türk Lirasının aşırı değerlenmesinin kimseyi sevindirmemesi gerektiğini
söyledi. 14’te
Timuçin GÜNDEM yazdı
KİME
İNANMALI? 9’da
>>
Sabit İNCE yazdı
FUAT AVNİ
GÜLEN Mi? 8’de
>>
SAYFA 2
SIYAH MAVI
KIRMIZI SARI
16 Aralık 2014 Salı
Ahıska Türkleri’nin
dramına ışık tutuldu
Gediz Üniversitesi’nde Ahıska Türkleri Sempozyumu düzenlendi, Türkiye’nin dört bir yanından
çoğu akademisyen konuşmacılar katıldı
Osmanlı Türkçesinin kalbi
SAFRANBOLU'DA atıyor!
Tarihi eserlerin gelecek
kuşaklara aktarılabilmesi için 3 yıldır Osmanlı Türkçesi kursu
verildiğini açıklayan
Belediye Başkanı Aksoy,
"Atalarımızdan aldığımız mirasımızı gelecek
kuşaklara aktarmak en
önemli görevimiz"
diye konuştu
K
arabük'ün Safranbolu ilçesindeki
mezar taşları, han, hamam, cami,
çeşme, köprü ve konaklarda yer alan Osmanlı
Türkçesi'yle yazılmış kitabeler, ilgi çekiyor. Osmanlı Devleti zamanında özellikle 17.
yüzyılda İstanbul-Sinop kervan yolu üzerinde konaklama
merkezi konumuna gelerek
kültürel ve ekonomik açıdan
en yüksek düzeye ulaşan ilçeye, aynı devirde Osmanlı
sarayı ve devlet adamları pek
çok değerli eser kazandırdı.
Türk kent kültürünün varlığını sürdürmeye devam
eden en önemli yapı taşlarının yer aldığı Safranbolu'da,
Osmanlı Türkçesi'yle yazılmış yüzlerce kitabe ve mezar taşı bulunuyor. Her köşe
başında Osmanlı eserine
rastlanan ilçede, bu değerlerin gelecek kuşaklara aktarılabilmesi ve kitabelerin
okunabilmesi için belediye
tarafından 3 yıldır Osmanlı
Türkçesi kursu veriliyor.
UNESCO tarafından dünyanın en iyi korunan ilk 20
kenti arasında gösterilen
tarihi evleriyle ünlenen ilçede bulunan mezar taşlarında Osmanlı Türkçesi'yle yazılı metinleri tercüme eden belediye, geçmişte bölgede yaşayanların sosyal statüleri, meslekleri ve geçirdikleri hastalıklar
hakkında çeşitli bilgilere ulaştı. Belediye
Başkanı Necdet Aksoy, AA muhabirine
yaptığı açıklamada, Osmanlı'nın mirasını gururla yaşattıklarını söyledi. İlçede
adeta zaman durdurulmuş gibi Osmanlı
döneminin yaşandığını anlatan Aksoy,
masını, yazılanları okumasını sağlamamız lazım" şeklinde konuştu.
"Atalarımızdan aldığımız mirasımızı
gelecek kuşaklara aktarmak en önemli
görevimiz" diyen Aksoy, şöyle devam
etti: "Yoğun talep üzerine 3 yıldır Osmanlı Türkçesi kursu veriyoruz ve Osmanlı Türkçesi'yle yazılmış kitabelerin
çevirilerini 9 ciltlik kitapta yayımladık.
Osmanlıca kelimelerin öğrenilmesine
yönelik oldukça büyük talep var. Bugüne kadar 350-400 vatandaşımıza Osmanlıca okuma kursu verdik.
Bu insanların hepsi Osmanlıca okuyabiliyor. Osmanlı'nın arka bahçesi Safranbolu'da Osmanlı lisanını bilmek, bu
husustaki kitabeleri okuyabilmek çok
önemli."
"Dolayısıyla Osmanlı Türkçesi de hakim
durumda ilçemizde. Çocuklarımız, dünya tarafından tescillenmiş dedelerinden
kalan mirası bilmek, anlamak, korumak
ve aktarmak zorunda. Bunun için de yapacaklarımız var. Çocuklarımızın anla-
- "Tapu senedi mezar taşlarımız"
İlçede her yıl Altın Safran Belgesel
Film Festivali düzenlediklerini, tarihin
öğrenilmesi, yaşatılması ve aktarılması
adına çalışmalar yapıldığını aktaran Aksoy, "Geçen yıl festivalimizde 'tapu senedi mezar taşlarımız' temasını çalıştık.
İlçedeki tarihi mezarlıkta çalıştık.
Buradaki yüzlerce Osmanlı Türkçesi'yle yazılmış mezar taşının çevirisini
yaptık. Bu sayede çok önemli bilgilere
ulaştık. Gerçekten o dönemdeki yazılar
tapu senedi görevi taşıyor" ifadesini kullandı.
Aksoy, belediye bünyesinde kurdukları Araştırmalar Merkezi'nde bu alanda
bilimsel çalışmalar yapmaya devam ettiklerini, birçok üniversiteyle iş birliği
yaptıklarını, örf, adet, gelenek, görenek,
yemek kültürü ve folklor gibi değerleri
yaşatmak için kursları sürdüreceklerini
sözlerine ekledi. (AA)
70 yıl önce nasıl sürgün edildiklerinden bugünkü yaşamlarına Ahıska Türkleri’ne ilişkin her
şey ele alındı.Gediz Üniversitesi, “Sürgünün
70’nci Yılında Toplumsal, Ekonomik ve Tarihi
Yönleriyle Ahıska Türkleri Sempozyumu”na
ev sahipliği yaptı. Gediz Üniversitesi Göç Araştırmaları Grubu ile Ahıska Kültürünü Tanıtma
ve Yaşatma Derneği (AKYAD) işbirliğiyle gerçekleştirildi. 13 konuşmacının katıldığı etkinlikte, 1944 yılında Sovyet lideri Stalin tarafından yaşadıkları topraklardan sürgün edilişlerinden bugünkü yaşam koşullarına Ahıska Türkleri tüm yönleriyle ele alındı. İlk oturumda Uludağ Üniversitesi Tarih Bölümü’nden Dr. Uzm.
Seyfeddin Buntürk “Ahıska Türkleri’nin tarihi
ve sürgün”, Giresun Üniversitesi İslami İlimler
Fakültesi’nden Yrd. Doç. Dr. Rasim Bayraktar
“Ahıska Türkleri’nin göç eğilimleri”, Necmettin Erbakan Üniversitesi Din Sosyolojisi yüksek lisans öğrencisi Yunus Şirinoğlu “Ahıska
Türkleri’nin aile yapısı ve değişim sürecindeki
sorunları”, Gediz Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nden Betül Durmaz “ABD’de yaşayan
Ahıska Türkleri’nin dini ve kültürel yapısı”,
Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Türk Dili ve
Edebiyatı Bölümü’nden Dr. Rıdvan Çitil “Ahıskalı ilk kadın yazar Şefika Şeyhzade Efendizade Hanım” konularına dair görüşlerini paylaştı.
Tüm yönleriyle değerlendirildi
Bir sonraki oturumda Gediz Üniversitesi
Hukuk Fakültesi’nden Prof. Dr. Oğuz Atalay
“Ahıska’ya dönüş mücadelesi sürecinin tarihsel, sosyoekonomik ve hukuksal boyutu”, Azerbaycan Ahıska Türkleri Vatan Cemiyeti Başkan
Vekili İlhamcam Ahmadov, “Vatana dönüş mücadelesi ve Azerbaycan’da güncel durum”, Atatürk Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden Yrd. Doç. Dr. Eyüp Ayyıldız “Ahıska’ya dönmek isteyen Ahıska Türkleri’ni Ahıska ve Ardahan bölgesinde bekleyen fırsatlar”,
AKYAD Başkanı avukat Muhammet Işık “Gürcistan hükümetinin Ahıska Türkleri’ni kabulüyle ilgili yasal adımlar” üzerine konuştu.
Üçüncü ve son oturumda da Giresun Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi’nden Yrd. Doç. Dr.
Rasim Bayraktar “Türkiye’deki Ahıska Türkleri’nin sosyo-ekonomik durumu ve STK çalışmaları”, Süleyman Şah Üniversitesi İşletme
Bölümü’nden Yrd. Doç. Dr. Nergis Aziz “Sosyal sermaye geliştirilmesinde sivil toplum kuruluşlarının rolü”, Süleyman Şah Üniversitesi İktisat Bölümü’nden Yrd. Doç. Dr. Susanna Ayvaz “Göçmenler ve işgücü piyasası ve bu piyasada Ahıska Türkleri”, Sakarya Üniversitesi
Uluslararası İlişkiler Bölümü doktora öğrencisi
İslam Halidov “Ahıska Türkleri’nin mücadelesinde eğitim, STK ve lobiciliğin önemi”, Ahıska Dernekleri Federasyonu Başkanı Habibullah
Mürsel, “Ahıska Türkleri’nin Türkiye’de karşı
karşıya oldukları güncel sorunlar” konularını
masaya yatırdı.
Yaşanan acılar unutulmasın
Gediz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Seyfullah Çevik, bugün Gürcistan sınırlarında kalan Ahıska’daki Türk izlerini silmek, Anadolu’yla Orta Asya arasındaki bağlarımızı koparmak amaçlı sürgünü unutturmamayı amaçladıklarını söyledi. Prof. Dr. Çevik, “Evlerinden,
yurtlarından bir daha dönmemek üzere koparılan Ahıska Türkleri’nin haklı mücadelesine
destek vermek ve onların bugün çeşitli ülkelerde yaşadıkları sıkıntılara ortak olmak istedik”
dedi.
AKYAD Başkanı avukat Muhammet Işık
da sürgünün 70’nci yıldönümü hüzün içinde
andıklarını dile getirdi. Işık, Ahıska bölgesinin
Türk yurdu olduğunu vurguladı, şöyle konuştu:
“Ahıska Türkleri’nin 15 Kasım 1944 tarihinde
anavatanlarından sürgününün haklı ve geçerli
hiçbir sebebi yoktu.
Trenlere bindirilen ve günlerce yolculuk
eden Ahıskalı Türkler, Sovyet topraklarında
dört bir tarafa dağıtıldı, sonra başka ülkelere
göç etti. Sürgünle kaybedilen anavatan Ahıska’ya dönüş yolunda mücadelemiz devam ediyor. Ahıska Türkleri’nin çektiği sıkıntılara bu
sempozyumla akademik platformda çözüm aramayı, yaşanan zorlukları bir nebze de olsa hafifletmeyi hedefledik.”
(HABER MERKEZİ)
"Efe torunu", dedesinin
silahları için müze kurdu
Tavşanlı ilçesinde yaşayan Halil Tutam (72), Kurtuluş Savaşı'nda Yunan askerlerine karşı Kabakçı Efe ile savaşan dedesi
Halil Çavuş Efe'den kalan silahları, evinin bahçesine kurduğu
ahşap müzede sergiliyor. Tutam, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dedesinin, Yunan işgali sırasında Kabakçı Efe ve Derbentli Eyüp Efe ile savaştığını söyledi. Halil Çavuş Efe'den
kendisine miras kalan aynalı martin ve diğer silahlarla onun
anısını yaşatmaya çalıştığını belirten Tutam, şöyle devam etti:
"Vatan, bayrak, Atatürk sevgisi, sadece okullarda okutulan
derslerde kalmamalı. Çocuklarımız, gençlerimiz, bu değerlerimizin gerçek anlamını ailelerinden, bizim bildiğimiz anılardan
da öğrenmeli. Ben de elimdeki, atalarımdan kalan malzemelerle bahçemde yaptığım küçük ahşap odada bir düzenleme yaptım. Kurtuluş Savaşı'nın lideri, Cumhuriyetimizin kurucusu
Atatürk'ün büstünü yaptırdım ve arkasına bayrağımızı astım.
Torunlarıma ve gençlere, dedelerimizin Kütahya'da, Emet'te ve
Tavşanlı'da yaşadıklarını anlatıyorum." (AA)
Suriyeli ressamların Türkiye sevgisi
Ülkelerindeki çatışmalardan kaçan Suriyeli ressamlar, sığındıkları Türkiye'ye
olan sevgilerini tablo ve çadırlara çizdiği resimlerle anlatmaya çalışıyor
Ülkelerindeki iç savaştan kaçarak
Türkiye'ye sığınan bazı Suriyeliler,
kendilerine kucak açan Türkiye'ye
olan sevgilerini resimlerle dile getiriyor. Yaklaşık 4 yıldır ülkelerinde devam eden iç savaş nedeniyle doğdukları toprakları terk etmek zorunda
kalan Suriyeliler, Türkiye'deki çadır
ve konteyner kentlerde kendilerine
sunulan imkanlarla yaşamlarını sürdürmeye çalışıyor. Dost ülkeye olan
minnettarlıklarını her fırsatta dile getiren Suriyeliler, Türkiye'nin bazı liderleri ve manevi değerlerini resmederek hem acılarını unutuyor, hem de
bu vesileyle sevgilerini ifade etmeye
çalışıyor. Akçakale ilçesindeki çadır
kentte yaşayan 19 yaşındaki Yusuf
Kaşif, AA muhabirine yaptığı açıklamada, işitme engelli olduğunu ancak
Allah'ın kendisine lütuf olarak verdiğine inandığı resim çizmeye 12 yaşında başladığını söyledi. Kendisine
resim çalışmaları için imkan sunan
Türk halkına ve Türkiye'ye olan
minnettarlığını çeşitli resimler çizerek göstermeye çalıştığını aktaran
Kaşif, "Spor alanındaki bir çadırın
dışına Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk,
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun resimlerini yaptım. Böylelikle
hem Türkiye'ye olan minnettarlığı-
mızı göstermeye, hem de acılarımızı
unutmaya çalışıyorum" dedi.
Luay Hüsni ise Deyr'i Zor kentinde
yıllarca ressamlık yaptığını ve iç savaşın ardından ailesiyle ülkesini terk
etmek zorunda kaldığını dile getirdi.
Hiçbir ülkenin kendilerine göstermediği ev sahipliğini Türkiye'nin sağladığını aktaran Hüsni, kendilerine kucak açan Türk halkına teşekkür etti.
Türkiye'ye olan sevgisini anlatabilmek için çeşitli resimler yaptığı ifade
eden Hüsni, "Cumhurbaşkanı Recep
Tayyip Erdoğan, Süleyman Şah Türbesi, Osmanlı Tuğrası ve Türk bayrağı gibi Türkiye'nin manevi değerlerini tabloya yansıttık” dedi. (AA)
Yıl: 4. Sayı: 1132. 16 Aralık 2014 Salı
Sahibi
Saykar Basın Yayın Gaz. Mat. Kır. San. ve Tic. A.Ş. adına
Eflatun SAYGILI
Yazı İşleri MüdürüYayın Sahibi Temsilcisi
Azime MOLLA
Haber Müdürü
Gülseren KUMRU
Sayfa Editörü
Nur Gülmez BEL
Turgut KOÇ
Denizli Temsilciliği
05326601776
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü
Fikret DAĞTEKİN
İdari Merkez
Şehit Fethi Bey Cad. Kızılkanat
İş Merkezi 45/803
Gümrük - Konak / İZMİR
Tel: 0232 425 26 10 (Pbx)
0232 425 26 10
Mail:
[email protected]
Dağıtım: Hakkı SARIÖZ
Yayın türü:
Yerel
Basıldığı Yer
Star Medya Yayıncılık A.Ş Gaziemir Tren İstasyonu Karşısı
Eski Beton Taş Tesisleri İçi No: 29 Gaziemir / İZMİR
Tel: 0232 251 76 32
SON DAKİKA Basın Meslek İlkelerine Uymaya Söz Vermiştir
SAYFA 3
SONDAKiKA GAZETESİ >>
3 ASAYiŞ
Engelli çocuğunu
EL ARABASIYLA
İzmir'e getirecekti
Muğla-Ortaca'da yaşayan 74 yaşındaki İncesu'nun 3 tekerlekli el arabasıyla yola düştüğünü öğrenen Kaymakam
Hüseyin Yılmaz, ambulans tahsis edilmesini sağladı
Muğla'nın Ortaca ilçesinde
yaşayan 74 yaşındaki Zeynel
İncesu, yetkililerin kendisine
ambulans sağlamadığı iddiasıyla spastik engelli oğlunu
3 tekerlekli el arabasıyla
İzmir'e götürmek üzere yola
çıktı. Durumu haber alan
Kaymakam Hüseyin Yılmaz,
ilgili birimleri arayarak İncesu'ya ambulans tahsis
edilmesini sağladı. Ortaca'da yaşayan 74 yaşındaki
Zeynel İncesu, spastik engelli oğlu Metin İncesu'yu 3
tekerlekli el arabasıyla
İzmir'e götürmek istedi.
Zeynel İncesu, AA
muhabirine yaptığı açıklamada, 25 yaşındaki oğlu Metin'in doğuştan beyin damarlarındaki tıkanma nedeniyle
spastik engelli olduğunu
söyledi. Oğlunun oturamadığını, konuşamadığını ve
ellerini kullanamadığını anlatan İncesu, son kontrolde
doktorun, oğlunun belinin
2,5 santimetre sağa kaydığını söylediğini belirtti.
Ege ya da 9 Eylül üniversitelerinde ameliyat edilmesi
gerektiğinin söylendiğini dile
getiren İncesu, "Oğlumu
İzmir'e götürebilmek için ilgili kurumlara gittim fakat
hiçbir yerden ambulans
alamıyorum. İl dışına gidiş
dönüş 3 bin lira para istiyorlar. Ben 20 lira yevmiye ile
çalışıyorum" dedi. Kurumlardan gıda ya da herhangi bir
yardım istemediğini, sadece
ambulans istediğini ifade eden İncesu, "Oğlumun
ameliyat olabilmesi için
İzmir'e gitmesi gerekiyor.
Ambulansın dışında da
hiçbir araçla gidemiyor. 9
gündür bekliyorum bir cevap
gelmedi. Bunun üzerine 3
tekerlekli el arabası ile
İzmir'e doğru yola çıkıyorum" diye konuştu. Açıklamanın ardından İncesu,
oğlunu 3 tekerlekli el
arabasına koyarak İzmir'e
gitmek için yola çıktı.
Kaymakam Yılmaz sahip çıktı
Durumunu haber alan Ortaca
Kaymakamı Hüseyin Yılmaz,
ilgili birimleri arayarak İncesu'ya ambulans tahsis
edilmesini sağladı. Kaymakam Yılmaz, İncesu'nun tedavi için İzmir'e gitmesi gerektiği bilgisinin kendisine yeni ulaştığını söyledi. Bu gibi insani bir durumda yardım etmemelerinin söz konusu olamayacağını vurgulayan Yılmaz, "Aile ile görüştük. Ne
gerekiyorsa yerine getirilecek.
Ailenin durumunu biliyoruz.
Daha önce de maddi manevi
desteklerimiz oldu. Tedavi için
sağlıklı bir şekilde İzmir'e
gönderilmesini sağlayacağız"
dedi. Kocabel mevkisinde ambulansa alınan Metin İncesu,
İzmir'e sevk edilmek üzere Ortaca Devlet Hastanesine
götürüldü. (AA)
Yılbaşı için ağaç
kesmeyin, yeni
seneyi cezaevinde
geçirmeyin
Ev veya iş yerlerinde ''Yılbaşı süsü''
olarak kullanmak üzere kaçak ağaç kesenlere, Orman Kanunu uyarınca 6
aydan 10 yıla kadar hapis cezası verilecek
Kırklareli Orman İşletme
Müdürü Nüfer Yavuz, AA
muhabirine yaptığı açıklamada, yılbaşı için ağaç kesenlere yönelik
tüm tedbirleri aldıklarını söyledi.
Kırklareli'nin yüzde 40'ının orman
olduğunu, yılbaşı öncesi 8 ekibin 24
saat ormanları koruyacağını ifade eden Yavuz, şöyle konuştu: "Kentte
yaklaşık 27 bin 375 dönüm çam ormanı var. Yılbaşı için ağaç kesmek
yerine orman işletme şefliklerince
dağıtılan fidanları toprakla buluşturmak daha iyi olur. Gelecek kuşaklara yeşil bir dünya bırakmak için
ağaçlara zarar verilmemesi lazım.
Yeni yıl öncesi süslemek amacıyla
ağaç kesen vatandaşlarımız yılbaşını cezaevinde geçirebilir. Kırklareli'nde uzun yıllardır böyle bir
şey söz konusu değil. Yeni yıl için
çam ağacı kesmek isteyenleri 6 aydan 10 yıla karda hapis cezası bekliyor. Fidanın yaşına göre de tazminat cezası verilecek."
Ücretsiz fidan dağıtılacak
Yavuz, her yıl olduğu gibi bu
yılda yılbaşı öncesi vatandaşlara
ücretsiz çam fidanı dağıtılacağını
belirtti. Vatandaşların dağıtılacak fidanları, yılbaşı gecesi süsledikten
sonra toprakla buluşturabileceğini
dile getiren Yavuz, şunları kaydetti:
"Yılbaşı öncesi Vilayet Meydanı'nda yaklaşık 5 bin ücretsiz
çam fidanı dağıtacağız. Vatandaşlarımız da dağıtılan bu fidanları
toprakla buluşturacak. Kırklarelili
vatandaşlarımız ormanlarına sahip
çıkma konusunda son derece duyarlı. Vatandaşlarımız şüphelendikleri durumlarda 177 ücretsiz ihbar
hattını arayarak bilgi verebilirler."
(AA)
‘‘Guantanamo'da yaşananlar
akıl almayacak şeylerdi’’
Guantanamo'da 5 yıl tutulduktan
sonra 2006 yılında serbest bırakılan
Murat Kurnaz, "Guantanamo'da
yaşananlar akıl almayacak şeylerdi.
İşkence gören birçok kişi hayatını
kaybetti. Bunu gözlerimle gördüm"
dedi. Berlin'de katıldığı bir etkinlikte AA muhabirine açıklama yapan Kurnaz, 11 Eylül saldırılarından sonra dini bilgisini geliştirmek
üzere Pakistan'a gittiğini ve 2011
yılının kasım ayında Pakistan
güvenlik güçleri tarafından gözaltına alındığını söyledi. Daha sonrasında ABD'nin Afganitan'daki
Kandahar üssüne getirildiğini belirten Kurnaz, burada 3-4 ay
kaldıktan sonra Kandahar'dan
Guantanamo'ya görtürüldüğünü
vurguladı. İşkencelerin Kandahar'daki Amerikan askeri kampında
başladığını dile getiren Kurnaz,
"Birçok insan işkence altında hayatını kaybetti. Kendi gözlerimle
gördüm. Hayatta kalabilenleri
Guantanamo'ya götürdüler. Guantanamo'da işkence devam etti, tabii
ki bitmedi" diye konuştu.
Amerikan askerlerinin ellerinde
herhangi bir delil olmadığını,
bunun için de kendisinden "ElKaide ile Amerikan askerlerine
karşı savaştığına" dair bazı belgeleri imzalamasının istendiğini belirten Kurnaz, "Ben imzalamadım
ve çeşitli işkencelerle maruz
kaldım. Sandılar ki böylelikle
imzalarım ama yapamadılar,
başaramadılar. Ben elimden geldiği
kadar sabrettim. Allah'a şükür de
sağ salim çıktım" ifadelerini kullandı.
"Gençlere işkence varsa
yaşlılara da vardı"
Guantanamo'da çok zor günler
geçirdiğini anlatan Kurnaz, "Guantanamo'da yaşananlar akıl almayacak şeyler. İşkence altında birçok kişi hayatını kaybetti. Bunu gözlerimle gördüm" dedi. Guantanamo'da
yaşadıklarını hala çok iyi hatırladığını söyleyen Kurnaz, şöyle devam etti: "Aramızdaki en ufakların
yaşı 9-12 arasındaydı. Birçok tutuklunun yaşı daha 14'tü. En
büyüklerin yaşı 86-87 civarındaydı.
Büyükler arasında gözleri
görmeyen, kulakları duymayan
yaşlı dedeler de vardı. Ne çocuklara ne de büyüklere değişik
muamele yapıyorlardı. Gençlere
işkence varsa yaşlılara da vardı.
Bize yemek yoksa onlara da yoktu.
Aynı muameleyi onlara da yapıyorlardı." "Guantanamo'da Allah'a dua ediyordum, Allah'tan sabır diliyordum. Allahıma şükürler olsun bana o sabrı verdi" diyen Kurnaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Tabii ki sağlık da çok önemli
bir durum. Onun haricinde tabii
komşumuz varsa konuşabilirsek
konuşmaya çalıştık. Ama Türkçe
konuşan maalesef çok az kişi vardı.
Onlar da komşu olarak denk gelemeyebiliyordu. Koskoca kampın
içerisinde genelde yanımızdaki ya
Arap ya da Afgan oluyordu. Ben de
böylelikle Guantanamo'da tutukluyken yaklaşık 5 dil öğrendim.
Böylelikle diğerleri ile konuşmaya
başladım."
(AA)
SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI
16 Şubat
Aralık 2013
2014 Perşembe
Salı
17
Polisten cep telefonu operasyonu
Kayseri polisi yaptığı
operasyonda kaçak olduğu
belirtilen 76 adet cep telefonu ve bu telefonlara ait
aksesuar ele geçirdi.
Emniyet Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada,
Kaçakçılık ve Organize
Suçlarla Mücadele Şube
Müdürlüğü görevlilerince
yapılan çalışmada KayseriMalatya karayolu üzerinde
durdurulan yolcu otobüsünde arama yapıldı.
Aramada R.P. ve G.D.
isimli şahıslara ait poşet ve
çantalarda toplam 76 adet
yeni nesil akıllı cep telefonu, 30 adet şarj aleti ve
30 adet telefon kulaklığı ele
geçirildi. R.P. ve G.D. isimli şahıslar hakkında “5607
SKM” (Kaçak Cep Telefonu) suçundan işlem
yapıldı. Soruşturma Kayseri Cumhuriyet
Başsavcılığınca devam ettiği bildirildi. (CİHAN)
MUHTELİF TURŞU
MSB İZMİR TEDARİK BÖLGE BAŞKANLIĞI
MUHTELİF TURŞU alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır:
İhale Kayıt Numarası
: 2014/171989
1-İdarenin
a) Adresi
: GAZILER CD./ 1420 SOKAK 1/3 35128 YENİŞEHİR KONAK/İZMİR
b) Telefon ve faks numarası
: 2324330076 - 2324332709
c) Elektronik Posta Adresi
: [email protected]
ç) İhale dokümanının görülebileceği : https://ekap.kik.gov.tr/EKAP/
internet adresi (varsa)
2-İhale konusu malın
a) Niteliği, türü ve miktarı
: KARIŞIK TURŞU 6.500 KG., HIYAR TURŞUSU 7.500 KG.
Ayrıntılı bilgiye EKAP’ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir.
b) Teslim yeri
: İdari Şartnamenin Eki olan Tedarik Çizelgesinde belirtilmiştir.
c) Teslim tarihi
: Taahhüt konusu mallar, sözleşmenin yürürlüğe girmesini müteakip 11-20
gün içinde İdari Şartnamenin Eki olan Tedarik Çizelgesinde belirtilen Teslim
Yeri birlik/kurumların Tüketim Mal Saymanlıklarına hizalarında gösterilen
miktarlar kadar, teslim sürelerine uygun olarak defaten teslim edilecektir.
3-İhalenin
a) Yapılacağı yer
: MSB İzmir Ted.Blg.Bşk.lığı Yenişehir/İZMİR
b) Tarihi ve saati
: 26.12.2014- 10:00
4.İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler:
4.1.İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler:
4.1.1.Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odası belgesi;
4.1.1.1.Gerçek kişi olması halinde, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, ilgisine göre Ticaret ve/veya Sanayi Odasına ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odasına kayıtlı olduğunu gösterir belge,
4.1.1.2.Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından, ilk
ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge,
4.1.2.Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren imza beyannamesi veya imza sirküleri;
4.1.2.1.Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi,
4.1.2.2.Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil
Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu
hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri,
4.1.3.Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu.
4.1.4.Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat.
4.1.5İhale konusu alımın tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz.
4.2.Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler:
İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir.
4.3.Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler:
4.3.1.Yetkili satıcılığı veya imalatçılığı gösteren belgeler:
a) İmalatçı ise imalatçı olduğunu gösteren belge veya belgeler,
b) Yetkili satıcı veya yetkili temsilci ise yetkili satıcı ya da yetkili temsilci olduğunu gösteren belge veya belgeler,
c) Türkiye’de serbest bölgelerde faaliyet gösteriyor ise yukarıdaki belgelerden biriyle birlikte sunduğu serbest
bölge faaliyet belgesi.
İsteklilerin yukarıda sayılan belgelerden, kendi durumuna uygun belge veya belgeleri sunması yeterli kabul edilir. İsteklinin imalatçı olduğu aşağıdaki belgeler ile tevsik edilir.
a) İstekli adına düzenlenen Sanayi Sicil Belgesi,
b) İsteklinin üyesi olduğu meslek odası tarafından istekli adına düzenlenen Kapasite Raporu,
c) İsteklinin kayıtlı olduğu meslek odası tarafından istekli adına düzenlenen İmalat Yeterlik Belgesi,
ç) İsteklinin kayıtlı olduğu meslek odası tarafından istekli adına veya ünvanına düzenlenmiş teklif ettiği mala ilişkin Yerli Malı Belgesi (düzenlenen yerli malı belgesindeki malzeme adı ile teklif edilen malzeme adının birbiriyle
aynı olması ihale aşamasında aranacaktır),
d) İstekli, alım konusu ürünü üreten üreticiye ait “İşletme Onay Belgesi” veya “Gıda İşletmelerinin Kayıt ve Onay
İşlemlerine Dair Yönetmelik’’in geçici hükümleri kısmında Geçici Madde 1 kapsamındaki işletmelere ait yönetmelik kapsamındaki belgelerden herhangi birisini ihale aşamasında ihale komisyonuna verecektir.
İş ortaklığı olması halinde en az bir ortağın bu belgeyi vermesi yeterlidir.
e) İsteklinin alım konusu malı ürettiğine ilişkin olarak ilgili mevzuat uyarınca yetkili kurum veya kuruluşlarca düzenlenen ve isteklinin üretici veya imalatçı olduğunu gösteren belgeler.
İstekliler yukarıdaki belgelerden birini sunarak imalatçı olduğunu tevsik edecektir.
İstekli, yetkili satıcı veya yetkili temsilci ise yetki aldığı firmanın imalatçı olduğunu gösteren belgelerden birini
vermesi gerekmektedir.
Yetki belgesini veren firmanın imza sirküleri ihale aşamasında ihale komisyonuna verilecektir.
4.3.2.
4.3.2.1.Standarda ilişkin belgeler:
Karışık Turşu ve Hıyar Turşusu için istekli üretici/imalatçı firmalar kendilerine ait ürüne, istekli yetkili satıcılar ise
temsil ettikleri üretici/imalatçı firmaya ait ürüne ilişkin;
(I)Türk Standartlarına (TS) Uygunluk Belgesi veya
(II)Ürüne ait TSEK Belgesi (Kritere Uygunluk Belgesi) veya
(III)Yurt dışında üretilen ürünler için, ürünün Avrupa Standartlarına (EN veya ENELEC) veya uluslar arası standartlara (ISO veya IEC) uygunluğunu gösteren Deney Raporu veya belgesi (Yurtdışından gelen ürünlerde, deney raporunun yeminli mütercim tarafından yapılmış olan tercümesiyle düzenleyen laboratuvarın akredite edilmiş olduğunu gösteren ilgili ülkedeki T.C. Elçilik / Konsolosluğu tarafından onaylı veya Apostille kaşeli belge.
Yurt içinden alım yapılan ürünlerde deney raporunu düzenleyen laboratuvarın akredite edilmiş olduğunu gösteren belgenin aslı veya noter tasdikli sureti olacaktır) ihale komisyonuna verilecektir.
İş ortaklıklarında, ortaklık oranına bakılmaksızın bu belgeleri en az bir ortağın sağlaması gerekir.
5.Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir.
6.İhaleye sadece yerli istekliler katılabilecektir.
7.İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması:
7.1.İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 20 TRY (Türk Lirası) karşılığı PI.Koor.Ş.Md.lüğü Şartname Dağıtım ve İlan Uzmanlığı adresinden satın alınabilir.
7.2.İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e- imza kullanarak indirmeleri zorunludur.
8.Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar MSB İzmir Ted.Blg.Bşk.lığı PI.Koor.Ş.Md.lüğü Şartname Dağıtım ve İlan
Uzmanlığı Yenişehir/İZMİR (Dahili:2404) adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü
posta vasıtasıyla da gönderilebilir.
9.İstekliler tekliflerini, mal kalem-kalemleri için teklif birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu, üzerine
ihale yapılan istekliyle her bir mal kalemi miktarı ile bu mal kalemleri için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır.
Bu ihalede, kısmı teklif verilebilir.
10.İstekliler teklif ettikleri bedelin %3’ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir.
11.Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 120 (Yüzyirmi) takvim günüdür.
12.Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez.
Sondakika: 16/12
Basın: 13775
Resmi İlanlar: www.ilan.gov.tr’de
16 Aralık 2014 Salı
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi
Bayraktar, Türkiye’nin tarımda her açıdan kendine yeter
ülke haline gelmesi, üretim açığı olan alanlarda yerli üretimin artırılması, yerli malı kullanılması gerektiğini bildirdi
>]RX]TV]XK^:QVQS^,]VWXWS^D\^:PXT^+]YY]XW^C]?V]OW
Z\U\Z[RY\^R]AVWGW^]FWTY]S]U]K^:PXT[R\"Z[ZK^UPZR]@
U]K^O\ML\K^S\RD\^M]JV]^NYS]T^PL\X\^FNT^O]RWU]
V]XWS^PXPZPZU\^[YT^OWX]Y]XU]^R\X^]YUWGWZWK^PXPZ
F\J[VY[Y[G[RY\^U\^M]J]^HPX\JV[G[Z[^M\Y[XVV[E^$\SO[
>]RX]TV]XK^?WZUWTK^T[X]LK^[ZI[XK^T]RWOWK^]RD]^PX\V[@
S[ZU\^UPZR]^M[X[ZI[O[^NY]Z^:PXT[R\"Z[ZK^D[JZ\K
T\OV]Z\K^T]DQZK^T]XAQLK^CWR]X^PX\V[S[ZU\^[T[ZI[K^ZN@
CQVK^4ZV\A^?WOVWGWK^M[M\X^D\^\YS]^PX\V[S[ZU\^PFPZIPK
I\D[LK^L\RV[ZK^UNS]V\OK^V]L\^?]OQYR\K^WOA]Z]TK^S\X@
I[S\TK^C]JC]J^VNCQSQ^PX\V[S[ZU\^UBXUPZIPK^TQXQ
F]RK^A]VYWI]Z^PX\V[S[ZU\^M\J[ZI[^NYUQGQZQ^DQXHQY]UWE
>]RX]TV]XK^]XA]K^J\T\XA]ZI]XWK^TQXQ^ONG]ZK^HX\R?QXVK
]XSQV^PX\V[S[ZU\^]YVWZIWK^]OA[XK^Y[SNZ^PX\V[S[ZU\
R\U[ZI[K^TPVYP^A]SQTK^F]DU]XK^]RF[F\G[^PX\V[S[ZU\
O\T[L[ZI[K^MQGU]R^PX\V[S[ZU\^NZQZIQK^A]V]V\O^PX\V[@
S[ZU\^NZPFPZIP^OWX]U]^MQYQZUQGQZQ^M[YU[XU[E:3*>
-\Z\Y^>]JT]ZW^$\SO[^>]RX]TV]XK^FNT^F\J[VY[^S[TXN
TY[S]Y]XW^M]XWZUWXS]OW^Z\U\Z[RY\^:PXT[R\"Z[Z^C\S\Z
C\X^PXPZP^PX\V\M[Y\Z^M[X^PYT\^NYUQGQZQK^MQZ]
X]GS\ZK^V]XWSWZ^R]AWO]Y^ONXQZY]XWZWZ^FBLPY\S\S\O[K
V\TZ[T^D\^\TNZNS[T^NY]X]T^OQY]Z]M[Y\I\T^7K/^S[YRNZ
C\TV]X^V]XWS^]Y]ZWZWZ^C]Y]^OQY]S]R]^]FWYS]S]OW
RPLPZU\Z^M]JV]^R]GYW^VNCQSY]X^NYS]T^PL\X\^M]LW
PXPZY\XU\^PX\V[S^]FWGW^D\X[YU[G[Z[^M\Y[XVV[E^>]RX]TV]XK
JQZY]XW^T]RU\VV[#^ :PXT[R\K^HWU]^D\^V]XWSU]^Z\V
[CX]I]VFW^PYT\Y\XU\Z^M[X[E^5'^S[YR]X^UNY]X]^R]TWZ
HWU]^D\^V]XWS^[CX]I]VW^R]AWRNXE^-WU]^D\^V]XWSU]^2K'
S[YR]X^UNY]X^UWJ^V[I]X\V^?]LY]OW^D\X[RNXE^>QZQZY]^TXN@
Z[T^M[X^J\T[YU\^UWJ^V[I]X\V^]FWGW^D\X\Z^PYT\S[L[Z^2K'
S[YR]X^UNY]XYWT^UWJ^V[I]X\V^]FWGWZW^T]A]VWRNXE^,[Z\
V]XWSO]Y^]ZY]SU]^M[X^I\ZZ\V^NY]Z^PYT\S[L[Z^55K7
S[YR]X^UNY]XYWT^HWU]^D\^V]XWS^[VC]Y]VW^R]AS]S]OW
H\X\T[XE^>QZQZ^BZ\SY[^M[X^MBYPSPZP^]RF[F\G[K^ONR]
?]OQYR\^H[M[^R]GYW^VNCQSY]X^NYQJVQXQRNXE^]SQT
[VC]Y]VWSWL^U]^BZ\SY[^MNRQVY]XU]E^:PXT[R\^V]XWSU]
C\X^]FWU]Z^T\ZU[Z\^R\V\X^PYT\^C]Y[Z\^H\YS\Y[K^PX\V[S
]FWGWSWL^NY]Z^]Y]ZY]XU]^R\XY[^PX\V[S^]XVWXWYS]YWK^R\XY[
S]YW^TQYY]ZWYS]YWUWXE^L\YY[TY\^S\RD\Y\XU\K^M]LW
HWU]^O]Z]R[^PXPZY\X[ZU\^[VC]Y^PXPZY\X^U\
TQYY]ZWYUWGWZW^HBXPRNXQLE^]V]ZU]JY]XWSWL^[VC]Y^PXPZ
TQYY]ZS]S]R]^BL\Z^HBOV\XS\Y[K^FNT^F\J[VY[K^Y\LL\VY[
V]XWS^PXPZY\X[S[L[^VPT\VS\Y[U[XE^![?VF[S[LK^H\I\O[Z[
HPZUPLPZ\^T]V]X]T^C\X^VPXYP^PXPZP^R\V[JV[XS\TV\U[XE
<M\D\RZY\X^U\^FNIQTY]X]^R\XY[^S]YW^TQYY]ZS]RW
V\JD[T^\VS\Y[U[XE^,]M]ZIW^PXPZY\X[^V\XI[C^\VV[G[S[LU\
T\ZU[^F[?VF[S[L^R\X[Z\^[VC]Y]V^R]AVWGWSWL^PYT\Z[Z
F[?VF[O[Z\^T]L]ZUWXWRNXQLE^>Q^TNZQU]^VNAYQSO]Y^M[Y@
[ZI[S[L[^]XVWXS]SWL^H\X\T[RNXE:]XWSU]^PX\V[S^]FWGW
MQYQZ]Z^PXPZY\XU\^R\V\XY[Y[G[Z^O]GY]ZS]OW^[F[Z
U\OV\TY\X[Z^C]R]V[^BZ\SU\^NYUQGQZQ^DQXHQY]R]Z
>]RX]TV]XK^ -[XU[Y\X^S]TQY^O\D[R\U\^VQVQYS]YWK
U\OV\TY\X^]XV]X]T^OPXUPXPYS\Y[U[XE^U\U[E^,\XY[^S]YW
C]?V]OWZU]^V]XWSO]Y^PX\V[S[Z^BZ\S[Z[^M[X^T\L^U]C]
DQXHQY]S]ZWZ^J]XV^NYUQGQZQ^M[YU[X\Z^>]RX]TV]XK
JQZY]XW^T]RU\VV[#^ :]XWS^VPS^PYT\Y\X^[F[Z^V]X[C[Z^C\X
UBZ\S[ZU\^D]LH\F[YS\L^D\^OVX]V\[T^M[X^O\TVBX
NYSQJVQXE^-\Y\I\TV\^U\^MQ^U\G[JS\R\I\TV[XE^(VX]V\@
[T^M[X^O\TVBX^NY]Z^V]XWS]^R]VWXWS^R]A]ZY]X^QLQZ
UBZ\SU\^T]L]ZFYW^FWT]XY]XE^,]YZWLK^V]XWS]^R]VWXWS
R]A]Z^J[XT\VY\X^M[X]L^[JY\X^V\XO^H[VO\K^OWTWZVWR]^H[XO\
C\S\Z^O\TVBXU\Z^FWTWRNXY]XE^LQZ^D]U\Y[
UPJPZSPRNXY]XE^:]XWS]^R]VWXWS^T\O[ZY[TY\^QLQZ
D]U\Y[^AY]ZY]S]Y]XY]^R]AWYS]YWUWXE^>QX]U]^][Y\
F[?VF[Y[G[^BZ\SY[E^>Q^RWY^>[XY\JS[J^+[YY\VY\X
V]X]?WZU]Z^][Y\^F[?VF[Y[G[^RWYW^[Y]Z^\U[YU[E^!PZTPK^][Y\
[JY\VS\Y\X[^V]XWSWZ^NSQXH]OWE^>Q^O\Z\
T]L]Z]S]UWSK^O\Z\R\^U\^T]L]Z]S]S"^U[R\^C\S\Z
O\TVBXU\Z^FWTSWRNXE^(NZQZ]^T]U]X^O\TVBXU\^T]YWRNXE
!PZTP^M]JT]^S\OY\G[^RNTE^4[Y\^[JY\VS\Y\X[^U\OV\T@
Y\ZS\Y[K^H\Y[JV[X[YS\Y[^T[^V]XWSU]^PX\V[S
OPXUPXPY\M[Y[X^NYOQZE1PZR]^ZP?QOQZQZ^7626^RWYWZ]
T]U]X^\Z^]L^7@7K2^S[YR]X^]XV]X]T^%K2^S[YR]X]
QY]J]I]GW^V]CS[Z^\U[YU[G[Z[^M\Y[XV\Z^$\SO[^>]RX]T@
V]XK^JQ^M[YH[Y\X[^D\XU[# P?QO^]XVWJW^CWLYW^D\^MQ
[ZO]ZY]XWZ^UNRQXQYS]OW^H\X\T[RNXE^(]U\I\^ZP?QO
]XVWJW^U\G[YK^VPT\V[S^]YWJT]ZYWTY]XW^U]^U\G[J[RNXK
HWU]R]^V]Y\A^ZP?QOV]Z^CWLYW^]XVWRNXE^,]AWY]Z^V]CS[Z@
Y\XK^7626^RWYWZ]^T]U]X^UPZR]U]^HWU]R]^V]Y\M[Z^RPLU\
/6^]XV]I]GW^RBZPZU\E^>QZ]^T]XJWZ^JQ^]ZU]^M[Y\^&62
S[YRNZ^[ZO]Z^]FE^&62^S[YRNZQZ^]F^R]J]UWGW
UPZR]SWLU]^[OX]?^HPZ]CVWXE^X\V[SU\K^TQYY]ZWSU]
T]RWAY]XW^\Z^]L]^[ZU[XS\Y[R[LE^>QHPZ^O\ML\K
S\RD\Z[Z^M]LW^C\O]AY]X]^HBX\^UBXVV\^M[X[^FBA\^H[U[R@
NXE^<TS\TV\^[OX]?WZ^MNRQVY]XW^NXV]U]UWXE^+[YRNZY]XI]
VNZ^HWU]^FBA\^]VWYWRNXE^>]RX]TV]XK^R\XY[^S]YW
V]XWSO]Y^PXPZ^VPT\V[YS\O[Z[^[OV\U[E^
#%%&$#"$"!#$$"!&%"%&!#%!#&%"
#
Ekonomi Bakanı Zeybekci:"4. çeyrekte yüzde 3'lerin üzerinde bir büyüme görmemiz mümkün, o da inşallah olacak.Yıl sonu
itibarıyla yüzde 3,3'ün üzerinde bir büyümeyi inşallah gerçekleştireceğiz.Bazı uygulamalarda maalesef bazı ihracatçılarımızın
fazla cahil cesaretiyle yaptıkları ihmalleri var. O ihmalleri de ortadan kaldırmamız gerekiyordu"şeklinde konuştu
<TNZNS[^>]T]ZW^[C]V^3\RM\TI[K^8E^F\RX\T
MPRPS\^X]T]SWZWZ^HBXPY\M[Y\I\T^\Z^UPJPT^O\D[R\
NYUQGQZQK^0E^F\RX\TV\^RPLU\^8=Y\X[Z^PL\X[ZU\^M[X
MPRPS\^HBXPYS\O[Z[Z^SPSTPZ^NY]I]GWZW^M\Y[XV\X\TK
;*ZQZY]^M\X]M\X^RWY^ONZQ^[V[M]XWRY]^RPLU\^8K8=PZ^PL@
\X[ZU\^M[X^MPRPS\R[^[ZJ]YY]C^H\XF\TY\JV[X\I\G[L;
U\U[E3\RM\TI[^0^HPZYPT^.[MQV[^D\^<V[RNAR]^L[R]X\V@
Y\X[Z[Z^]XUWZU]Z^QF]TV]^H]L\V\I[Y\X[Z^HPZU\S\^[Y[JT[Z
ONXQY]XWZW^R]ZWVY]UWE3[R]X\VY\X[Z[Z^D\X[SY[^H\FV[G[Z[^M\@
Y[XV\Z^3\RM\TI[K^.QSCQXM]JT]ZW^)\I\A^:]RR[A
<XUNG]Z=WZ^NI]T^D\R]^JQM]V^]RWZU]^<V[RNAR]=RW^L[R]X\V
\U\I\G[Z[^]TV]XUWE1NGQ^4?X[T]=ZWZ^H[X[J^T]AWOW^.[MQV[=U\
O]U\I\^:PXT^J[XT\VY\X[Z[Z^?]]Y[R\V^HBOV\X\I\G[^L\Y
<TNZNS[T^>BYH\^]ZY]JS]OW^[SL]Y]ZUWGWZW^C]VWXY]V]Z
3\RM\TI[K^?[L[M[Y[V\^F]YWJS]Y]XWZWZ^V]S]SY]ZUWGWZWK
[ZJ]]V^?]]Y[R\VY\X[Z[Z^H\Y\I\T^]RY]XU]^M]JY]R]I]GWZW
Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları
Birliği (OİB) Başkan Yardımcısı Ömer
Burhanoğlu, dünyanın en büyük otomotiv
üreticisi konumuna gelen Çin’in gelecek 10
yılda iç pazarının 30 milyon adede
yükseleceği tahmin edildilğini söyledi.
Burhanoğlu, "Halen bu ülkenin 74 milyar
dolarlık otomotiv ithalatının 24 milyarlık
bölümünün yedek parça olduğu
hesaplanıyor. Böylesi devasa bir pazarda
biz de Çinlilere ve global markalara ‘Turkey
Discover the Potential’ diyoruz." dedi.
Asya’nın en büyük otomotiv yan sanayi
fuarı ‘Automechanika Shanghai’da ‘Turkey
Discover the Potential’ rüzgarı esti. Uludağ
Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği’nin
(OİB) organizasyonuyla milli katılım statüsünde 16 firma ile fuarda yer alan
Türkiye, başta Çinli otomotiv üreticileri ile
global markaların ilgi odağı oldu. Global
anlamda otomotiv yan sanayinin kalbi
Şangay’da attı. Geçtiğimiz yıla göre yüzde
6 seviyesinde büyüme gösteren fuara
başta Çinliler olmak üzere 4 bin 906 firma
katıldı. Türkiye’nin yanı sıra Almanya,
Fransa, İtalya, Hindistan, Japonya,
Malezya, Polonya, ABD gibi 17 ülkenin milli
katılım olmak üzere toplamda 39 ülkeden
581yabancı firma fuarda stant açtı. (CİHAN)
OBRY\U[E^^>BYH\R\^M[X^Y[S]Z^TQXS]RW^U]^AY]ZY]UWTY]XWZW
U[Y\^H\V[X\Z^3\RM\TI[K^:PXT^S]YY]XWZWZ^<V[RNAR]^PL@
\X[ZU\Z^MPVPZ^1NGQ^4?X[T]=R]^OQZQY]I]GWZW
T]RU\VV[E>]T]Z^3\RM\TI[K^.[MQV[=Z[Z^4>1=Z[Z^\Z
MPRPT^POY\X[ZU\Z^M[X[^NYUQGQZ]^[J]X\V^\U\X\TK
;9V]YR]ZY]XWZK^]ANZY]XWZK^X]ZOWLY]XWZ^]OT\X[^POY\X[Z[Z
NYUQGQ^M[X^PYT\E^>[L^:PXT[R\^NY]X]T^1NGQ^4?X[T]=U]
.[MQV[=R\^]OT\X[^PO^TQXS]T^[F[Z^H[VS[RNXQLE^>[L
\TNZNS[T^D\^V[I]X[^M[X^PO^TQXS]T^[F[Z^MQX]R]^H[U[R@
NXQLE^9ZJ]YY]C^M[L[S^POOPSPL^75E^,PLRWY=U]T[^\VT[Z
:PXT[R\=Z[Z^QF^T]Y\Y\X[ZU\Z^M[X[^NY]I]T;^U[R\
TNZQJVQE]Y[C]LWXU]^.[MQV[^Y[S]ZY]XWZ]^S]Y^HBZU\X@
S\Z[Z^/^HPZU\^H\XF\TY\JV[G[Z[K^MQZ]^T]XJWZ^TNSJQ^PYT\
<V[RNAR]=R]^76^HPZU\^HBZU\X[YU[G[^M[YH[O[Z[^D\X\Z^3\R@
M\TI[K^]VWY]Z^]UWSY]XY]^MQZQZ^UPL\Y\I\G[Z[^]ZY]VVWE^3\R@
M\TI[K^[CX]I]V^?[Z]ZOS]ZWZU]^BZ\SY[^\ZOVXPS]ZY]XU]Z
T]MQY^\U[Y\Z^1]C[YU\^9JY\S\^)\[S[=Z\^19)^[Y[JT[Z^M[X
ONXQ^PL\X[Z\K^1]C[YU\^9JY\S\^9L[Z^>\YH\O[^199>^T]A@
]VS]^[JY\SY\X[Z[Z^<TNZNS[^>]T]ZYWGW^V]JX]^V\JT[Y]VWZU]
R\X^]Y]Z^MBYH\^SPUPXYPTY\X[Z\^D\X[YU[G[Z[^C]VWXY]VVWE
9CX]I]VFW^M[XY[TY\X[Z[Z^A\XONZ\Y[ZU\Z^R]X]XY]ZS]R]^U\@
D]S^\U\I\TY\X[Z[^]TV]X]Z^3\RM\TI[K^JBRY\^U\D]S^\VV[#
;>Q^R\VT[R[^MBYH\^SPUPXY\X[S[L[Z^QCU\O[Z\^]YUWTE^>[@
X]L^U[TT]V^\VS\S[L^H\X\T\Z^TNZQY]X^D]XE^!PZTP^M[L[S
M[X^RWYU]Z^M\X[^R]ASWJ^NYUQGQSQL^M]LW^V\OA[VY\X^D]XE
-\FS[J\^U]R]YW^M]LW^V\OA[VY\X[S[L^D]XE^+]]Y\O\?^OQRQ
MQY]ZUWX]Z^M]LW^J\RY\X^D]XE^>QZY]XWZ^U]^BZPZ\
H\FS\S[L^H\X\T[RNXE>]LW^QRHQY]S]Y]XU]^S]]Y\O\?
M]LW^[CX]I]VFWY]XWSWLWZ^?]LY]^I]C[Y^I\O]X\V[RY\^R]AVWTY]XW
[CS]YY\X[^D]XK^POV^UPL\RU\^[CS]YY\X[^D]XE^*^[CS]YY\X[^U\
NXV]U]Z^T]YUWXS]SWL^H\X\T[RNXUQE^$Q^ZNTV]U]^M[L
[CX]I]VFW^M[XY[TY\X[S[LY\^C]Y]^M\X]M\X^F]YWJWRNXQLK^]S]
NZ]RY]R]Z^S]T]S^>]T]ZYWGWSWLWZ^MBYH\^SPUPXYPTY\X[
NY]I]TE;9X]Z^[Y\^R]J]Z]Z^HPSXPT^ONXQZY]XWZWZ^MQ^PYT\
[Y\^V[I]X\V[^\VT[Y\S\R\I\G[Z[^DQXHQY]R]Z^3\RM\TI[K^[T[
PYT\^]X]OWZU]^JQ^]ZU]^50^S[YR]X^UNY]X^NY]Z^UWJ^V[I]X\V
C]IS[Z[Z^7@8^RWY^[F[ZU\^82^S[YR]X^UNY]X]^QY]J]I]GWZW
OBRY\U[E[C]V^3\RM\TI[K^)N@)N^V]JWS]IWYWGWZWZ^\VT[Z
TQYY]ZWSW^[F[Z^:PXTS\Z[OV]Z^D\^4L\XM]RI]Z^[Y\
RPXPVPY\Z^F]YWJS]Y]XWZ^U\D]S^\VV[G[Z[^U[Y\
H\V[XU[E:PXT[R\^\TNZNS[O[ZU\^MPRPS\Z[Z^RWYWZ^8E
F\RX\G[ZU\^RPLU\^5K'^[Y\^M\TY\ZV[Y\X[Z^]YVWZU]^T]YUWGWZW
M\Y[XV\Z^3\RM\TI[K^MQ^O\D[R\Z[Z^HBXPY\M[Y\I\T^\Z
UPJPT^O\D[R\^NYUQGQZQ^[?]U\^\VV[E^3\RM\TI[K^;0E
F\RX\TV\^RPLU\^8=Y\X[Z^PL\X[ZU\^M[X^MPRPS\^[ZJ]YY]C
HBXS\S[L^SPSTPZK^N^U]^[ZJ]YY]C^NY]I]TE^*ZQZY]^M\@
X]M\X^RWY^ONZQ^[V[M]XWRY]^RPLU\^8K8=PZ^PL\X[ZU\^M[X
MPRPS\R[^[ZJ]YY]C^H\XF\TY\JV[X\I\G[L;^U\U[E
&&$"%&%%&$$&!#$"$
Sahibinden.com CEO'su Burak Ertaş,"2014 verilerine göre bireysel kullanıcılar tarafından 13
milyonun üzerinde ilan yayınlandı. Bu ilanlar arasında en yüksek hacmi vasıta ilanları
oluşturdu.2014 yılı eylül ayında 30 milyon tekil ziyaretçi tarafından 98,6 milyon kez ziyaret
edildik ve toplamda 3,6 milyar sayfa görüntüleme ile yeni bir rekora imza attık"dedi
<@V[I]X\V^AY]V?NXSQ^O]C[M[ZU\ZEINS^OV^,BZ\V[I[O[
.<*^>QX]T^<XV]JK^O]C[M[ZU\ZEINS=U]^7650^D\X[Y\X[Z\
HBX\^M[X\RO\Y^TQYY]ZWIWY]X^V]X]?WZU]Z^58^S[YRNZQZ^PL@
\X[ZU\^[Y]Z^R]RWZY]ZUWGWZWK^MQ^[Y]ZY]X^]X]OWZU]^\Z^RPT@
O\T^C]IS[^D]OWV]^[Y]ZY]XWZWZ^NYQJVQXUQGQZQ^OBRY\U[E44
SQC]M[X[Z[Z^ONXQY]XWZW^R]ZWVY]R]Z^<XV]JK
O]C[M[ZU\ZEINS=U]^7650^D\X[Y\X[Z\^HBX\^M[X\RO\Y
TQYY]ZWIWY]X^V]X]?WZU]Z^58^S[YRNZQZ^PL\X[ZU\^[Y]Z
R]RWZY]ZUWGWZW^M[YU[XU[E^>Q^[Y]ZY]X^]X]OWZU]^\Z^RPTO\T
C]IS[^D]OWV]^[Y]ZY]XWZWZ^NYQJVQXUQGQZQ^M\Y[XV\Z^<XV]JK
D]OWV]^[Y]ZY]XWZW^U]^OWX]OW^[Y\^]YWJD\X[JK^\SY]TK^R\U\T
A]XF]^D\^U[G\X^T]V\HNX[^[Y]ZY]XWZWZ^V]T[A^\VV[G[Z[^U[Y\^H\@
V[XU[E$[XT\V^NY]X]T^\SY]TK^D]OWV]K^]YWJD\X[JK^[J^S]T[Z\Y\X[
D\^O]Z]R[K^R\U\T^A]XF]@]TO\OQ]X@UNZ]ZWS^D\^VQZ[ZHK
C[LS\VY\XK^[J^[Y]ZY]XW^D\^C]RD]ZY]X^]Y\S[^NYS]T^PL\X\
VNAY]S^&^T]V\HNX[U\^C[LS\V^D\XU[TY\X[Z[^]ZY]V]Z^<XV]JK
JQZY]XW^T]RU\VV[#;<SY]T^D\^D]OWV]^T]V\HNX[Y\X[ZU\^]FWT
]X]^Y[U\XY[G[S[L[^OPXUPXPRNXQLE^7650^RWYW^[F[ZU\
]YUWGWSWL^BUPYY\X^U\^MQZQZ^HBOV\XH\O[E^+]XT\V[ZH
:PXT[R\^D\^1*)[ZO[HCV=WZ^RPXPVVPGP^=<@V[I]X\V^([V\Y\X[
QYY]ZWS^4X]JVWXS]OW=ZU]^\SY]T^D\^NVNSNM[Y^T]V\HNX[@
Y\X[ZU\^[YT^OWX]U]^R\X^]YUWTE^1[H[V]Y^4H\^1\XH[O[=Z[Z^9A@
ONO^+-^[Y\^H\XF\TY\JV[XU[G[^1[H[V]Y^ND\MX]ZU
]X]JVWXS]OWZU]^U]^UBXUPZIP^T\L^POV^POV\^:PXT[R\=Z[Z^\Z
O\D[Y\Z^\SY]TK^D]OWV]^D\^[T[ZI[^\Y^]YWJD\X[J^T]V\HNX[@
Y\X[ZU\^M[X[ZI[^O\F[YS\Z[Z^HQXQXQZQ^R]J]UWT;<XV]JK^0
S[YRNZQZ^POVPZU\^]TV[?^[Y]Z^[Y\^:PXT[R\=Z[Z^\Z^MPRPT
D\^\Z^FNT^L[R]X\V^\U[Y\Z^\@V[I]X\V^AY]V?NXSY]XWZU]Z
M[X[O[^NYS]^BL\YY[G[Z[^V]JWUWTY]XWZW^OBRY\U[E<RYPY^]RWZU]
D]OWV]^T]V\HNX[Y\X[Z[^5'^S[YRNZ^L[R]X\VF[Z[ZK^28^S[YRNZ
T\L^L[R]X\V^\U\X\T^VNAY]SU]^7^S[YR]X^O]R?]
HBXPZVPY\U[G[^M[YH[O[Z[^D\X\Z^<XV]JK^;<SY]T^T]V\HNX[S@
[L[^[O\^%^S[YRNZ^L[R]X\VF[S[LK^78^S[YRNZ^T\L^L[R]X\V^\U@
\X\T^VNAY]SU]^280^S[YRNZ^O]R?]^HBXPZVPY\U[;^[?]U\Y\X[@
Z[^TQYY]ZUWE9OV]ZMQYK^4ZT]X]^D\^9LS[X^UWJWZU]T[^[YY\XU\
O]C[M[ZU\ZEINS=U]^R]AWY]Z^[JY\SY\XU\^BZ\^FWT]Z^PXPZ@
Y\X^]X]OWZU]^NVNSNM[YK^\SY]TK^V]MY\V^M[YH[O]R]XK^I\A
V\Y\?NZQ^]TO\OQ]X^D\^TWYW?Y]XWK^NVN^R\U\T^A]XF]K^NVN^]T@
O\OQ]XK^OQ^]XWVS]^I[C]LY]XWK^U[LPOVP^M[YH[O]R]X^D\^NRQZ
TNZONYY]XWZWZ^O]RWY]M[Y\I\G[Z\^[J]X\V^\U\Z^<XV]JK^7E^\Y
PXPZY\XU\^U\^4Z]UNYQ=R]^\Z^FNT^O]VWY]Z^PXPZY\XU\^R[Z\
U[LPOVP^M[YH[O]R]X^D\^NRQZ^TNZONYY]XWZWZ^BZ^AY]Z]
FWTVWGWZW^T]RU\VV[E<XV]JK^7650^RWYW^\RYPY^]RWZU]^86^S[YR@
NZ^V\T[Y^L[R]X\VF[^V]X]?WZU]Z^%&K/^S[YRNZ^T\L^L[R]X\V
\U[YU[TY\X[Z[^D\^VNAY]SU]^8K/^S[YR]X^O]R?]^HBXPZVPY\S\
[Y\^R\Z[^M[X^X\TNX]^[SL]^]VVWTY]XWZW^[?]U\^\VV[E
(]C[M[ZU\ZEINS=U]T[^M]LW^[Y]ZY]XWZ^O]VWJ]^FWT]XWY]Z
PXPZPZ^BL\YY[TY\X[K^[Y]Z^M]JYWTY]XW^D\R]^]FWTY]S]Y]XWRY]
BZ\^FWTVWGWZWK^TQYY]ZWIWY]X^]X]OWZU]^?\ZNS\Z^C]Y[Z\^H\@
Y\ZK^BL\YY[TY\^ONOR]Y^S\UR]U]^M]JYW^M]JWZ]^TNZQJS]
TNZQOQ^NY]Z^MQ^[Y]ZY]X^[F[Z^;\?O]Z\^[Y]Z;^D\^;[YH[ZF^[@
Y]Z;^TBJ\Y\X[Z[Z^MQYQZUQGQZQ^M[YU[XU[E;<?O]Z\
9Y]ZY]X;WZ^TQYY]ZWIWY]XWZ^D\XU[G[^\GY\ZI\Y[^D\^OWX]^UWJW^[@
Y]ZY]X^]X]OWZU]Z^\Z^FNT^L[R]X\VF[^V]X]?WZU]Z^[ZI\Y\Z\ZK
T\ZU[Z\^C]O^D\^FNGQ^L]S]Z^HPYPSO\V\Z^BL\YY[TY\X
V]JWR]Z^[Y]ZY]XU]Z^NYQJ]Z^M[X^TBJ\^NYUQGQZQ^]ZY]V]Z
<XV]JK^;XZ\T^D\XS\T^H\X\T[XO\K^M[X^TQYY]ZWIWSWL^5%&7
SNU\Y^4[XMQO^4866^CQXU]^QF]GWZW^O]VWJ]^FWT]XUWE^9Y]Z@
U]K^SNVNXY]XW^PL\X[ZU\^MQYQZS]R]Z^QF]GW^]Y]I]T
T[J[Z[Z^X\OVNX]Z^NY]X]T^U\G\XY\ZU[X[Y\M[Y\I\G[^U\
R]LWRNXE^>[X^M]JT]^TQYY]ZWIWSWL^[O\^-=Y[^QF]GWZW
O]VWJ]^OQZUQE^5%//^SNU\Y^.\OOZ]^526^V[A[^QF]GWZ
O]C[M[K^-=Y[^QF]T^[Y]ZWZWZ^]FWTY]S]OWZU]^V]T]O^T]MQY
\VS\R\I\G[Z[^M\Y[XV\X\TK^O]VWZ^]Y]I]T^T[J[Y\X[Z^MQ^QF]TY]
UPZR]RW^H\L\M[Y\I\G[Z[^OBRYPRNX;^J\TY[ZU\^TNZQJVQE;9Y@
H[ZF^9Y]ZY]X;^O]R?]Y]XWZU]^[O\^R[Z\^TQYY]ZWIWY]XWZ^FNT^[Y@
H[O[Z[^F\T\Z^?]XTYW^BL\YY[TY\X\^O]C[A^PXPZY\X[Z
[Y]ZY]XWZWZ^R\X^]YUWGWZW^DQXHQY]R]Z^<XV]JK^MQ^TBJ\R\
BXZ\T^NY]X]T^V\T^T[J[Y[T^U\Z[L]YVW^[Y]ZWZW^D\XU[E9Y]ZU]T[
]FWTY]S]R]^HBX\K^/^S\VX\^T]U]X^U\X[ZY[G\^[Z\M[Y\Z^V\T
T[J[Y[T^U\Z[L]YVWZWZ^TQYY]ZWIWOWZ]^R]TY]JWT^02^U]T[T]
MNRQZI]^O\R]C]V^[ST]ZW^O]GY]UWGWZW^]ZY]V]Z^<XV]JK^4Z@
V]YR]=U]^O]VWYWG]^FWT]XWY]Z^V]S^V\J\TTPYYP^V\Y\D[LRNZ
T]Z]YWZWZ^U]^R[Z\^MQ^RWYWZ^\Z^FNT^[YH[^HBX\Z^[Y]ZY]XW
]X]OWZU]^R\X^]YUWGWZW^U[Y\^H\V[XU[E^
!
Aralık 2013
2014 Perşembe
Salı
161Şubat
! !! ! TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji,
Tabii Kaynaklar, Bilgi ve
Teknoloji Komisyonu Başkanı
Halil Mazıcıoğlu, pazar günü
AVM'lerin kapanmayacağını,
üretilen peynir ya da yumurtanın
üzerinde üreticinin adı ve
markasının olacağını, bir
firmanın sürekli olarak indirim
yapamayacağını, belli sürelerde
indirim yapabileceğini kaydetti
Mazıcıoğlu, komisyonda 18 saatlik mesainin ardından kabul edilen Perakende
Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun
Tasarısı'nın getirdiği yeni düzenlemeleri
anlattı. Tasarının hazırlanmasında emeği
geçen eski Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı'ya, Gümrük ve Ticaret Bakanı
Nurettin Canikli'ye, muhalefet milletvekillerine, TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken ile sivil toplum örgütlerinin temsilcilerine teşekkür ederek sözlerine başlayan
Mazıcıoğlu, tasarının 10 yıldır görüşülmek
üzere komisyonda beklediğini belirtti.Halil
Mazıcıoğlu, tasarının kamuoyunda "AVM
yasası" olarak bilinmesine rağmen, Perak-
ende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun Tasarısı olduğunu söyledi. Bu
tasarının, küçük esnafı koruyan tasarı
olduğunu belirten Mazıcıoğlu, tasarıyı bütçe
görüşmeleri tamamlandıktan sonra 2015
yılının ocak ayında yasalaştırmayı
düşündüklerini söyledi. Mazıcıoğlu,
tasarıyla perakende sektöründe verimlilik
ve kalitenin arttırılmasının, kayıt dışılığın
önlenmesinin, adil rekabetin sağlanmasının
ve işyeri açılış işlemlerinin
kolaylaştırılmasının hedeflendiğini kaydetti.
"AVM'ler ve büyük süpermarketler
olmasın" demediklerini dile getiren
Mazıcıoğlu, "Ama üreticimizi ezen bir sistem olmamalı. Üreticilerimizin
markalaşması çok önemli" dedi. Komisyon
Başkanı Mazıcıoğlu, tasarının ilk gündeme
geldiğinde "kara pazar" gibi manşetlerin
atıldığını, AVM çalışanlarından "lütfen bizi
işimizden etmeyin" şeklinde mesajlar
aldıklarını ifade ederek, "Bu manşetlerin hiç
biri doğru değil, böyle bir şey yok. Valiler,
AVM'lerin kapanıp kapanmayacağına, o
ildeki esnaf, sanayi ve ticaret odalarının
temsilcileri görüşerek karar verecek.
Vatandaşımız bu konuda rahat olsun. '120
bin kişi işsiz kalacak' dendi, öyle bir durumda yok. Biz işsizlikle mücadele ederken,
insanların işinden olmasını istemeyiz" diye
konuştu. Tasarının getirdiği yenilikler
hakkında bilgi veren Mazıcıoğlu, şunları
kaydetti:"Parakende sektöründe sıklıkla
kullanılan alışveriş merkezi, büyük mağaza,
zincir mağaza, özel markalı ürün, franchise
gibi kavramların ilk kez bu tasarıda
tanımlanıyor. Böylece uygulamada kavram
karmaşasına son veriliyor. İşyeri açma ve
kapanış işlemleri, Parakende Bilgi Sistemi
üzerinden gerçekleştirilecek. Çok sayıda
kamu kurum ve kuruluşlarının yer aldığı
işyeri açılış, faaliyet ve kapanış süreçleri tek
kapı üzerinden sonuçlandırılacak. Bir belge
ikinci kez istenmeyecek ve böylece
sözkonusu işlemlerdeki uzun ve bürokratik
süreç kısaltılacak. Perakende işletmelerin
üretici ve tedarikçilerden talep edebileceği
prim ve bedeller kurala bağlanacak.
Böylece, perakende işletmeler, satışa konu
ürünün talebini doğrudan etkileyen
hizmetlerden dolayı üretici veya tedarikçiden, sözleşmede türü ve oranı belirtilmedikçe prim veya bedel talebinde bulunmayacak. Bununla ilgili bize çok şikayet
geldi. Bir üretici malı satmış, faturaya
kesmiş, parasını almış. Üreticiye 3-6 ay
sonra, bir sene sonra o ürünü sattığı firmadan fatura gelebiliyordu. Küçük ölçekli
üretici tarafından üretilen ve hızlı tüketim
malı niteliği taşıyan ürünlerin üzerinde per-
akendecinin ad, unvan veya markasının
yanısıra, üreticinin ad, unvan ve markasına
da yer verilecek. Diyelim, halil market,
coşkun üreticiden yoğurt veya peynir
alıyor, o mal halil ismiyle tüketiciye
ulaşıyordu. Şimdi, o ürün üzerinde halil
marketin yanısıra, üreticinin de ad ve
unvanı olacak. Böylece üreticinin
markalaşmasını sağlıyoruz. Üretilen peynir
ya da yumurtanın üzerinde üreticinin adı,
markası olacak. Kampanyalı satışlardaki
süre; işyeri açılışı, devri, kapanışı, adres
veya faaliyet konusu değişikliklerinde 3 aya
geçemeyecek. Sürekli indirimli satışlar, belirli kurallar dahilinde yapılacak. Yılın her
ayı indirim yapan mağazalar var, bu doğru
değil. Böyle olunca yan komşudaki
mağazanın onunla rekabet şansı kalmıyor.
Bu indirimler, bakanlıkça çıkarılacak yönetmeliklerle bir düzene girecek. Bir firma
sürekli indirim yapamayacak, belli sürelerde indirim yapabilecek.”Komisyon
Başkanı Mazıcıoğlu, alışveriş merkezlerinde
acil tıbbı müdahale ünitesi, ibadet yeri, bebek bakım odası, çocuk oyun alanı gibi
alanlar oluşturulmasının zorunlu olacağını
kaydetti. Tacir ya da esnaftan, odaya kayıt
sırasında ustalık belgesi istenmeyecek.
Tatil günlerinde faaliyet için, ruhsat alımı ve
ruhsat harcı artık alınmayacak. (AA)
Babacan,"İçerideki bütün teşebbüslere rağmen, dışarıdaki bütün zorluklara rağmen hamdolsun ülkemiz yoluna devam ediyor, demokrasimiz yoluna devam ediyor.Çiftçimize ve esnafımıza hizmet veren Ziraat Bankası ve
Halk Bankası, çiftçimiz ve esnafımızla alakalı yaptığı işleri bundan sonra
kuracakları katılım bankaları eliyle faizsiz sistemle de yapabilecek"dedi
"5'#5+53450,2)2 245RUX:WHW=WTDX4&CVSUPVOUXHIKIT
KVEVHHIJRVSVXSWAMVTDXPQEWSQPWOUXHIKITXFGSRLORWSWXSWAMVT
@WMPGRJLTXIROVMUFXNGRLTWXPVBWMXVPUNGSDXPVMGOSWJUMUF
NGRLTWXPVBWMXVPUNGS4XPVPU?:WHW=WTDXWJL@PVPVX-W7
@WRRVJU9TPVOUXHUSXPIAITXJWRGTLTPWX>VSCVORVEKUSURVTDX51
(WSKUX1QSEV@USX-VSOVFX&RCVX:WEOWTRQAQX)?X/RWAWTX1GT>SV7
JU9TPVXNW<KQAQXOGTLEMWPWDX,0XNQRQXWEOQTXJISVPUS
6ISOUNV9TUTXJUNWJVKXCV@SVJUTUXPVAUEKUSVTDXPVMGOSWJUJUTUXBV
VOGTGMUJUTUXHWMHWEOWXHUSXTGOKWNWX>VKUSVTX51X(WSKU9TUT
IROVX>VTVRUTPVXURCVXOGT>SVRVSUTUXKWMWMRWMWOXIFVSV
GRPLALTLXHVRUSKKU?%WOQTXFWMWTPWXURXOGT>SVRVSUTUT
HWERWNW=WAQTQDXWSOWJQTPWTXPWX23,)XJVCUMRVSUXUCUT
CWRQEW=WORWSQTQXU;WPVXVPVTX:WHW=WTDX4+VCUMRVSVXXWNX>UHU
HUSXJISVMUFXBWS?X1GT>SVRVSXBVJURVJUNRVXCGOXEIOISXHUS
@WSVOVKDX>IFVRXHUSX@VNV=WTX6ISOUNVX>VTVRUTPVXHWERWPQ?X:L
@VNV=WTQXVOJURKMVPVTXJVCUMX>ITITVXOWPWSXUTEWRRW@XOW<Q
OW<QDXVBXVBDXPIOOWTXPIOOWTXPGRWEW=WAQFXBVXCWRQEW=WAQF4
PUNVXOGTLEKL?:WHW=WTDX23, XNQRQTQTX6ISOUNVXUCUTXOGRWNXHUS
NQRXGRMWPQAQTQXBLS>LRWNWSWODXE8NRVXPVBWMXVKKU#4,X5SWRQO
BVX2)X5SWRQOXG<VSWJNGTRWSQNRWXNQRWXHWERWPQO?X%VTUXHUS
PWSHVXKISIDXNVTUXHUSXPWSHVXKVEVHHIJIXWMWXEUMPUNVXOWPWS
GRPLALX>UHUXCGOXEIOISX@VSXKISRIX>USUEUMDX@VSXKISRIXCWHW
51X(WSKU9NUXHWEWSQJQFXOQRWMWPQ?X6WMXKVSJUTVX@VSXHUSXFGS7
RLOKWTXHLX@WSVOVKXPW@WXJWARWMDXPW@WX>ICRIXCQOKQXBVXNGR7
LTWXPVBWMXVKKU?XVCVTXJVTVXVFUXGRWNRWSQXBWSPQ?
5SOWJQTPWTXPITNWXVOGTGMUJUTUTXKISHIRWTJRQXHUSXP8TVM7
UTVX>USPUOXBVXKIMXPITNWPWXVOGTGMUOXOSUFUTX@WRWXVKOU7
RVSUTUTXPVBWMXVKKUAUXHUSXP8TVMUXNWEQNGSLF?X%WTQ
HWEQMQFPWX+LSUNV9PVXHUSXUCXJWBWEXBWSDX$SWO9KWX@WRWXUJKUOSWS
JWARWTWHURMUEXPVAUR?X.VMVTXOLFVNUMUFPVXLJNWXURV
OSWNTWXWSWJQTPWXCGOX=UPPUX<SGHRVMRVSXBWS?X&CVSUPVOU
HIKITXKVEVHHIJRVSVXSWAMVTDXPQEWSQPWOUXHIKITXFGSRLORWSW
SWAMVTX@WMPGRJLTXIROVMUFXNGRLTWXPVBWMXVPUNGSD
PVMGOSWJUMUFXNGRLTWXPVBWMXVPUNGS?44:LT=W
KISHIRWTJQTXGSKWJQTPWDXUCUTPVXNWEWPQAQMQFX=GASW;NWPWOU
UJKUOSWSJQFRQAWXSWAMVTDXOVTPUXUCUMUFPVOUX;UKTVX;VJWK
GPWORWSQTWXSWAMVTXHIKITXP8TIEIMX<ISIFJIFDX<SGH7
RVMJUFXEVOURPVX>VSCVORVEKU4XU;WPVRVSUTUXOLRRWTWTX:WHW7
=WTDXELTRWSQXOWNPVKKU#4GOXJVTWSNGRWSXNWFPQRWSDX;UKTV
;VJWKXCQOWSMWNWXCWRQEKQRWS?X51X(WSKU9TUTXOVTPUXUCUTPV
<SGHRVMXCQOWSMWNWXCWRQEKQRWSXWMWXHLTRWSQTX@UCHUSUJU
@WMPGRJLTXHWEWSQRQXGRWMWPQ?X51X(WSKUXNGRLTWXPVBWM
VPUNGSDX6ISOUNVXNGRLTWXPVBWMXVPUNGS?X&TEWRRW@XHL
8TIMIFPVOUXJVCUMRVSPVXPVX@V<XHVSWHVSXCGOXBV
PISIJKCVXCWRQEKQOKWTXJGTSWXNUTVXHWEWSQDXFW;VSXHUFUMXGRW=WO?
51X(WSKUXUOKUPWSQTQTX>8SVBPVXHLRLTPLALX,2XNQRX6ISOUNV
UCUTX<VOXCGOXHWEWSQTQTXNWOWRWTPQAQXHUSXP8TVMXGRPL?X2332
NQRQTPWX203XMURNWSXPGRWSXGRWTXVOGTGMUJUTUTXHINIORIAI
!23XMURNWSXPGRWSWXCQOKQ?X2332XNQRQTPWXU@SW=WKQMQFX0XMUR7
NWSXPGRWSPQDXHLXNQRQXUTEWRRW@X,3XMURNWSXPGRWSRQOXU@SW=WKRW
OW<WKQNGSLF?X6ISOUNVDX2332XNQRQTPWXUOKUPWSQXPVBSWRPQAQMQF
P8TVMPVXHINIOXHUSXHGSCXJQOQTKQJQNRWXOWSEQ
OWSEQNWNPQ?4:WHW=WTDX6ISOUNV9TUTXGXP8TVMPVXJWPV=VX$-7
"9NVX20D)XMURNWSXPGRWSXHGS=LXHLRLTPLALTWXPUOOWKUXCVO7
VSVODXJ8FRVSUTUXE8NRVXJISPISPI#4:GS=LMLFLTXMURRUX>VRUSV
GSWTQXNIFPVX29NPU?X:LXNQRXUTEWRRW@XNIFPVX009VXPIEINGS?
%WTUXVOGTGMUMUFUTXHINIORIAITVX>8SVDXNWSQPWTXPW@W
WEWAQNWXPIEMIEXHUSXOWMLXHGS=LXBWSXCGOXEIOIS?XVCVTXNQR
MWNQJXWNQTPWX$-"9NVXGRWTXHGS=LMLFLXPWXJQ;QSRWPQO?X"WOWK
9PITNWPWX<SGHRVMXCGODX$-"9PVTX<WSWXUJKVNV=VOXIROVXCGOD
$-"9TUTXPVX<WSWNWXU@KUNW=QXBWSDXHUFVXHGSCXBVSUSXMUJUTUF9
PVPURVS?X+WNQTX*LM@LSHWEOWTQMQFDXGXFWMWT
:WEHWOWTQMQFWDX9H8NRVXHUSXKWRV<XBWSDXTVXNW<WRQM9XPVPUM?
9VXOWPWSXBVSVHURUSUF9XPVPUDXWNWOIJKIX270XPWOUOWXOGTLEKLO
BVXGTPWTXJGTSWX9)XMURNWSXPGRWSXJ8FXBVS9XPVPU?XUMPUXHUF
$-"9NVX)XMURNWSXPGRWSRQOXOSVPUXRUMUKUXWCKQO?XVXFWMWT
U@KUNW=QXGRLSJWX>VRU<XOLRRWTW=WO?4-VSOVFX:WTOWJQ9TQTX2!
MURNWSXPGRWSRQOXP8BUFXSVFVSBUTUTX,03XMURNWSXPGRWSQ
>VCKUAUTUXBLS>LRWNWTX:WHW=WTDX46ISOUNV9PVXHLXP8TVMPV
VT;RWJNGTXWSKQOXKVOX@WTVRUXSWOWMRWSWXUTPU?X.WFUTV9PVTXJG7
SLMRLXHWOWTXGRWSWOX>8SVBVXHWERWPQAQMX>ITX6ISOUNV
*[email protected];WUFRVXHGSCRWTQNGSPLXBVX
WNPWTX;WFRWXPWXOUMJVXHGSCX<WSWXBVSMUNGSPL?XIEITITXPV7
BRVKKVTXHW@JVPUNGSLFDXPVBRVKUTXUKUHWSQTPWTXHW@JVPUNGSLF?
:L>ITXCGOXEIOISX.WFUTV9TUTXHGSCRWTMWX;WUFRVSUXNIFPVX!
=UBWSQTPW?X.WKKWX8NRVXHUSXTGOKWNWX>VRPUOXOUXNIFPVX9RVSV
PIEI<XWSPQTPWTXNIFPVX!XGRPLALXFWMWTX9HUSX<LWTXWSKKQ9XPUNV
IFIRINGSLF?X:LTRWSQXOGTLELSX@WRVX>VRPUOXCGOXEIOIS4XPV7
PU?:WHW=WTDX>VCMUEXP8TVMPVDXUSWWKX:WTOWJQXBVX.WRO
:WTOWJQ9TQTXCU;KCUNVDXVJTW;WXOSVPUXOLRRWTPQSQSOVTXNIFPVX
URVX)XWSWJQTPWX;WUFXLN>LRWPQAQTQXHVRUSKVSVODXELTRWSQXJ8NRV7
PU#4:L>ITXUSWWKX:WTOWMQFDXNIFPVX3XURVXNIFPVX!D
=UBWSQTPWXHUSX;WUFRVXCU;KCUMUFVXOSVPUXOLRRWTPQSQNGS?X.WRO
:WTOWJQDXVJTW;QMQFWXOSVPUXOLRRWTPQSQSOVTX;WUFXNIFPVX D)
=UBWSQTPW?XUOOWKXVPVSJVTUFX.WROX:WTOWJQ9TQTXOSVPUX;WUFU
HL>ITOIXVT;RWJNGTLTXWRKQTPW?X%WTUXSVVRX;WUFXJQ;QSXPVAURDXVO7
JUNVXPIEMIEXPLSLMPW?XUSWWKX:WTOWJQDX.WROX:WTOWJQTQXURO
PVBSWRPQAQMQFX>ITRVSPVXWRW=WORWSQTQTXNIFPVX039LDX 39Q
HWKWOXWRW=WOKQ?X:L>ITX@WMPGRJLTXKW@JURXVPURVMVNVTXWRW7
=WOXGSWTQDX6ISOUNVX>VTVRUTPVXNIFPVX0X=UBWSQTPW?
U;KCUMUFUTDXVJTW;QMQFQTXNIFPVX!9UDX9LXHGS=LTLXKWMXBV
>ITITPVX8PVNVHURUNGS?.VMX.WROX:WTOWJQX@VMXUSWWK
:WTOWJQXHUSVSXOWKQRQMXHWTOWJQXOLSLNGS?X%WTUXVAVS
CU;KCUMUFDXVJTW;QMQFX9HVTUMX;WUFRVXUEUMXGRMWJQTDX;WUFJUF
HWTOW=QRQOKWTXUJKU;WPVXVKMVOXUJKUNGSLM9XPVSJVXGXOW<QNQXPW
UTEWRRW@XWCQNGSLF?XU;KCUMUFVXBVXVJTW;QMQFWX@UFMVKXBVSVT
USWWKX:WTOWJQXBVX.WROX:WTOWJQDXCU;KCUMUFXBVXVJTW;QMQFRW
WRWOWRQXNW<KQAQXUERVSUXHLTPWTXJGTSWXOLSW=WORWSQXOWKQRQM
HWTOWRWSQXVRUNRVX;WUFJUFXJUJKVMRVXPVXNW<WHURV=VORVS?4:USXFW7
MWTRWSX@GSX>8SIRVTDXOW<WKQRMWXKV@RUOVJUNRVXOWSEQXOWSEQNW
OWRWTDXVJOUXWPQNRWX8FVRX;UTWTJXOLSLMRWSQXNVTUXWPQNRW
OWKQRQMXHWTOWRWSQTQTX51X(WSKUXP8TVMUTPVXHINIPIAITV
UEWSVKXVPVTX:WHW=WTDX46ISOUNVX>VTVRUTPVXHWTOW=QRQOXJUJ7
KVMUTPVTXWRPQORWSQX<WNQXWSKQSPQRWS?XLXWTPWXHL
OLSLRLERWSQMQFQTX@V<JUXHWEWSQRQXBVX8FVRXJVOK8SXOLSLRLELXW7
MWXHUFXUJKVPUOXOUXPVBRVKXPVXHLXJVOK8SPVXNVSUTUXWRJQTXBV
OWKQRQMXHWTOW=QRQAQX;WUFJUFXHWTOW=QRQOXJUJKVMUXWSKQOXPV7
BRVKUTXPVXUCUTPVXGRPLALXHUSXJVOK8SX@WRUTVX>VRJUT?X:LTLXPW
UTEWRRW@X23,)XNQRQXUCUTPVX>VSCVORVEKUSV=VAUFDXHL
HWTOWRWSQMQFXUTEWRRW@X;WWRUNVKVXHWERWNW=WO4XPUNV
OGTLEKL?:WHW=WTDX6ISOUNV9TUTXVOGTGMUPVXVRPVXVKKUAU
HWEWSQRWSQTXNWTQTPWXPVMGOSWJUPVXOWKVKKUAUXMVJW;VRVSUTXPV
JGTXPVSV=VX8TVMRUXGRPLALTLXJ8NRVPU?6ISOUNV9TUTXWSKQO
JUBURDXWJOVSXURUEOURVSUTUTXGRMWJQX>VSVOKUAUXNVSVX>VRVTXHUS
IROVXGRPLALTLXHVRUSKVTX:WHW=WTDX45SKQOX8NRVX,3XNQRPWXHUS
PWSHVRVSRVXNWXPWXPWSHVXKV@PUKRVSUNRVXHWEXHWEWXOWRWTXHUS
IROVXNGO?X5SKQOXGSPLMLFDXWJOVSUMUFXWJRUXBWFU;VJUXGRWT
IROVTUTX>IBVTRUOXMVJVRVRVSUTVXGPWORWTMQEXPLSLMPW?X:LD
>VSCVOKVTX6ISOUNVXWCQJQTPWTXCGOX8TVMRUXHUSXOWFWTQM?X:L
MVMRVOVKDX@VSXPWSHVXP8TVMUTPVXHINIOX<SGHRVMRVS
NWEWMQEDX@VSXPWSHVXVOGTGMUMUFUXVTXWFX0DX)XJVTVX>VSUNV
WKMQEDXGTPWTXJGTSWXKVOSWSXGX>VSUNVXPIEKIAIXTGOKWPWT
KG<WSRWTMWNWXCWRQEMQEQF4XPVPU?:WHW=WTDX4:USXNWS>Q
PWSHVJUNRVXOWSEQXOWSEQNWXOWRPQO4XU;WPVRVSUTUXOLRRWTWSWOD
J8FRVSUTUXE8NRVXJISPISPI#4W@WXJGTSWX,XBVX2)X5SWRQO9KW
PITNWPWX<VOX8STVAUXPVX>8SIRMVMUEDXVMTUNVK
KVEOURWKQMQFQTDXNWS>QXJUJKVMUTUTXUCUTVXNVSRVEMUEXHUS
NW<QTQTXHUSX>ICXUEKW@QNRWX@IOIMVKUMUFVDX<WSKUMUFVXOWSEQ
HUSXPWSHVXKVEVHHIJIXGRPLXWMWX@WROQMQFQTXPVJKVAU
WSOWMQFPWXGRPLOKWTXJGTSW???X-URRVKUMUFUT
JWAPLNLJLXJW<WJWARWMXNVSUTPVDXHUFXHLTLXHURUNGSLF
UEKVXGXJWAPLNLXBVXJWARWMXUSWPVNRVXCGOXEIOIS
HLTRWSQTX@V<JUTUXWEKQO?X:LTPWTXJGTSWXPWX6ISOUNV
HLTRWSQTX@V<JUTUXWEWS?X5SKQOX6ISOUNVXPVMGOSWJUJUXBV
VOGTGMUJUNRVX>ICRIXHUSXIROV?X6ISOUNVDXWSKQOX8NRV
UCVSUPVTDXPQEWSQPWTXVJV=VOXSIF>WSRWSRWXJWSJQRW=WOXHUS
IROVXPVAURX@WMPGRJLT?X:LX>I=IMIFIXHUSRUAUMUFPVTD
HVSWHVSRUAUMUFPVTXWRQNGSLF?X1VTPUXUCUMUFPVOU
OWSPVERUAUMUFPVTXHLX>I=IXWRQNGSLF?X6ISOUNV9NU
UCVSUPVTXNQOMWOXUJKVNVTRVSDXUCVSUPVTXC8OVSKMVO
UJKVNVTRVSDX6ISOUNV9PVOUXHWFQXVKTUOXOGTLRWSQTQD
MVF@V<XOGTLRWSQTQXOWEQNGS?X:LXMURRVKDXHLXBWKWTDXHL
KG<SWORWSDXNIFRVS=VXNQRX@WT>UXVKTUOXO8OVTPVTXGRLSJW
GRJLTDXMVTJL<XGRPLALXNWXPWXWUPUNVKX@UJJVKKUAU
MVF@V<XTVXGRLSJWXGRJLTX@V<XOWSPVERUOXSL@LNRWXHL
>ITRVSVX>VRPU?4:WEHWOWTX%WSPQM=QJQX5RUX:WHW=WTD
4:L>ITOIXGSKWOX<WNPWMQFX6ISOUNVX*LM@LSUNVKU
BWKWTPWERQAQPQS4XPUNVSVODXELTRWSQXOWNPVKKU#46ISOUNV
*LM@LSUNVKUXBWKWTPWEQXGRPLOKWTXJGTSWXWSKQOXPVBRV7
KUMUFX@VSXHUSXBWKWTPWEQMQFPWTXNWTWPQS?XKTUOXO8OVTUD
PUTUDXMVF@VHUXTVXGRLSJWXGRJLTXPVBRVKUMUFX@VSXHUS
BWKWTPWEQMQFQXWNTQXJWMUMUNVKRVXOL=WORQNGS?X:LXMURRU
HUSRUOXBVXOWSPVERUOXHUFUXH8R>VPVOUX<VOXCGOXIROVPVTXWNQSK
VPVTXVTX8TVMRUX@LJLJ?X:WOQNGSJLTLFXNIFRVS=VXNQRXHUSXWSW7
PWDXWNTQXEV@USPVXNWEWMQEXUTJWTRWSDX@VMVTXNWTQ
HWEQMQFPWOUX$SWO9KWDX+LSUNV9PVXHUSHUSRVSUNRVXOWTRQXHQCWORQ
GRWHURUNGSRWS?X:L>ITX-LJLR9WDX.WRV<9VDXWM9WDXSHUR9VD
1ISOIO9VXHWOQT?X:IKITXHLXEV@USRVSXNIFRVS=VXNQRXUTJWTRWSQT
HUSXWSWPWXNWEWPQAQDXGSKWOX<WNPWRWSPWXHLRLEKLALXEV@USRVS
WMWXUCVSUPVTDXPQEWSQPWTX;UKTVX;VJWKXCQOWSWTRWSXHWEWSQRQ
GRPLALXFWMWTDXGXIROVRVSUTXTVXPLSLMWXPIEKIAITIX@V<XHV7
SWHVSX>8SINGSLF?X/TLTXUCUTXHUFXHUFXGRWRQMDXHUSRUOXBV
HVSWHVSRUAUMUFVXJW@U<XCQOWRQM?X:UFXOVTPUXUCUMUFPVXTV
OWPWSXGMLFXGMLFWXPLSLSJWODXJW;RWSQMQFQXTVXOWPWSXJQOQXKL7
KWSJWOXUCVSUPVTXBVXPQEWSQPWTXOUMXTVXNW<WSJWXNW<JQTDX@WT>U
;UKTVX;VJWKX<VEUTPVXGRLSJWXGRJLTXVBVRWRRW@XHWEWSQRQXGRW7
MWF?451X(WSKU9NUXPVXUCUTPVTXOWSQEKQSMWOXUJKVNVTRVS
GRPLALTLXHVRUSKVTX:WHW=WTDX4&CUMUFPVOUXHUSRUAUD
HVSWHVSRUAUXHGFMWOXUJKVNVTRVSXBWS?XGOXLNWTQOXGRMWO
FGSLTPWNQF?X1VTPUXUCUMUFPVX@VSXEVNUXWCQOCWXOGTLEW=WAQFD
UJKUEWSVXVPV=VAUFXWMWXUJKUEWSVRVSPVTXJGTSWXHVRRUXHUSXOWSWS
GRLEKLSPLOKWTXJGTSWXPWX@V<XHVSWHVSXGXOWSWSQTXWSOWJQTPW
PLSW=WAQF?X51X(WSKU9TUTXOIRKISIXHL?X:LXOIRKISDXHLXPUJU<RUT
HUFUXHL>ITVXOWPWSXCGOXHWEWSQXOQRPQ?((
!
(43-&.)4/0/1/4"5'+532
"-./)!/0#5'+5312$2
505*2
3,54+/115321534%0%31-0.3
.*5&15024+5)/*/3,54&50&2'21,2$2
.#.4*%+ -+4,-$.1,.04/11532153
%0%31-04-45123534!.)-&1-04.*5 5
05*.1-0.3-4/*/3,/0,-,.
/)!/0#5'+5312$24505*2323 UTEWWKD
MVOWTUODXVRVOKSUOX>SL<RWSQTPWOUXNWORWEQO
033XOWRVMXISITXBVXUMWRWKQTX;WKLSWRWSQXBV
SWNUCX;UNWKRWSQTQTX5TOWSWX6U=WSVKX/PWJQX57
6/XKWSW;QTPWTXGTWNRWTPQAQXHURPUSURPU?56/97
PWTXNW<QRWTXNWFQRQXWCQORWMWNWX>8SVDX/=WO
23,07-WNQJX23, XWSWJQTPW
*LM@LSHWEOWTRQAQX+WSWNQ'TQTXNW<QM
UERVSUTPVXOLRRWTQRWTXNWORWEQOX033XOWRVM
ISITXBVNWXUMWRWKQTX;UNWKQXBVX;WKLSWJQTQTX57
6/X&CX6U=WSVKX-IPISRIAITITXGTWNQTW
JLTLRPLALXHVRUSKURPU?56/X&CX6U=WSVK
-IPISRIAITITDX%W<QMX&ERVSUXVTVR
WSKTWMVJUXLNWSQT=WDXOWMLXOLSLMXBV
OLSLRLERWSQTQTXMWRXBVX@UFMVKXWRQMXUERVSUTPV
@VMX;WKLSWRWSQTX@VMXPVXSWNUCX;UNWKRWSQT
<UNWJWXSWNUCRVSUTVXLN>LTRLALXHWOQMQTPWT
GTWNRWTMWJQXUERVMRVSUTUX>VSCVORVEKUSPUAUXU7
;WPVXVPURPU?X*LM@LSHWEOWTRQAQX+WSWNQ9TPW
GTWNWXJLTLRWTX033XOWRVMXISITXBVNWXUMWRWK
WSWJQTPWXPSVTWXRVB@WJQDXNWT>QTXPWM<VSUD
WRIMUTNLMXOW<QXOWJWJQDX8FVRXMGKU;RUXRWOV
HGNWRQXW@EW<XOW<QXOWTWPQDXCWKQXJIF>V=UDXNIO7
JVOX>IBVTRUORUXOW<QDX=XWNTWJQDXKWEXOW<RWMWD
WNPQTRWKMWXMWRFVMVRVSUDXOVRVHVOXBWTWDXKWM
GKGMWKUOXOWNWSXOW<QDX;UHVSXHVKGTX=V<@V
OW<RWMWXUERVSUDXWJWTJ8SDX=V<@VXKWERWSQD
NWT>QTWXPWNWTQORQX=WMXOW<QDXWBUFVDXOWFWT
PWUSVJUXUMWRWKQDXJGALKMWXOLRVJUDX<IJOISKMV
<GRUISVKWTXJLXNWRQKQMXJUJKVMUXBV
LN>LRWMWJQDXWJMWXKWBWTXBVXS8RVTUTXNVS
WRPQAQXOWNPVPURPU?5CQORWMWPWX>8SIERVSUTV
NVSXBVSURVTX56/X%8TVKUMX1LSLRLX:WEOWTQ
+WRU@X:VF=UDX56/'TLTXOWTLTLTXBVSPUAU
NVKOUNVXPWNWTWOX;WKLSWXGTWNQXNW<KQAQTQXBV
SWNUCXHVPVRXHVRUSRVPUAUTUXHVRUSKVSVODXKIMXOW7
MLXMWRXBVX@UFMVKXWRQMRWSQTPWX56/'TLT
;WKLSWXBVXSWNUCXHVPVRX@UFMVKUXBVSPUAUTU
@WKQSRWKKQ?X:VF=UDX*LM@LSHWEOWTRQAQX+WSWNQ
PWXHUSXOWMLXHUTWJQXGRPLALXUCUTXNW<QRWT
UERVMRVSUTX;WKLSWRWSQXPUAVSXKIMXOWMLXOLSLM
BVXOLSLRLERWSQTQTXMWRXBVX@UFMVKXWRQMRWSQTPW
GRPLALX>UHUXGPWMQFQTXGTWNQTWXJLTLRPLXU7
;WPVJUTUXOLRRWTPQ?*LM@LSHWEOWTRQAQ
+WSWNQ'TQTXNW<QMXUERVSUTPVXOLRRWTQRWTXISIT7
RVSUTXBVX@UFMVKRVSUTX;UNWKRWSQTQTXUPPUW
VPURPUAUX>UHUXNIOJVOXGRMWPQAQTQXHURPUSVT
:VF=UDX56/'NWX>VRVTX;WKLSWRWSQTDXWNTQXWRWT7
PWXUEKU>WRXVPVTX;USMWRWSPWTXJWARWTWTX;UNWK
HUR>URVSUXPGASLRKLJLTPWDXWRWTQTPWXLFMWT
OUEURVSXGRWTXOGMUKVXKVMJUR=URVSUXKWSW;QTPWT
PVAVSRVTPUSURVSVOXGTWNRWTPQAQTQXU;WPV
VKKU?:VF=UDXELTRWSQXOWNPVKKU#56/'NW
HWEBLSWTXHUSXMIKVW@@UPUTX;WKLSWRWSQXTWJQR
GTWNXUERVMUX>8SINGSXUJVX*LM@LSHWEOWTRQAQ
+WSWNQXUCUTXPVXWNTQXOSUKVSRVSXPGASLRKLJLTPW
UERVMRVSX>VSCVORVEKUSURPU?X/PWMQFQT
GTWNQTWXJLTLRWTX;WKLSWRWSDXUR>URUXOGMUKV
KVMJUR=URVSUXKWSW;QTPWTXHINIOXHUSX@WJ7
JWJUNVKRVXUT=VRVTMUEDXNW<QRWTX<UNWJW
WSWEKQSMWRWSQXBVXKG<RWTWTX;UNWKRWS
PGASLRKLJLTPWXGTWNRWTMQEKQS?
*LM@LSHWEOWTRQAQX+WSWNQ'TPWXOLRRWTQRWT
ISITRVSUTX;UNWKRWSQXOWMLGNLTPWXKWSKQEQRPQAQ
>UHUXNIOJVOXPVAURPUS?X1LRRWTQRWTXISITRVSXBV
WRQTWTX@UFMVKRVSX<UNWJWXSWNUCRVSUTVXLN>LT7
PLS?VBRVKKVXPVBWMRQRQOXVJWJKQS?X1WML
HUTWRWSQXHLXPVBWMRQRQOXVJWJXWRQTWSWOXLFLT
BWPVRUX<RWTRWMWNRWXNW<QRMWRQPQS?X&TEW
VPURVTXJWSWNXOUEURVSUTXPVAURDX6ISOUNV
*LM@LSUNVKUXVBRVKU'TUTXHINIORIAITIT
BVXOLPSVKUTUTXHUSXTUEWTVJUPUS?XWTOWNW
18EOIX5KWKISO'ITXURVSUX>8SIERIRIAITITXVJ7
VSUNPUDXLFLTXNQRRWSXOLRRWTQRPQXBV
OLRRWTQRMWNWXPVBWMXVPURV=VO?X((
"#
# #! "!#
!"# "!#
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Yalova Milletvekili Muharrem İnce, "Türkiye
Cumhuriyeti'ne gelmiş geçmiş en cahil
yönetici Recep Tayyip Erdoğan'dır." dedi
1000 tane oda yapmanın itibar olmadığını anlatan İnce, "Recep amca ayakkabı alamazken sen
bin odalı saray yaparsan bu itibar değildir. Çin'in
de ekonomisi düzgün ama Çin'in itibarı yok
dünyada. Demokrasi sabıkalı olunca ülkenin
itibarı olmuyor." diye konuştu. İnce, Adana'da
partisince düzenlenen toplantıya katılarak
konuştu. İnce, kimlik siyasetinden kurtulup
Türkiye'nin sorunlarının anlatılması gerektiğini,
bunun da yoksulluk, yolsuzluk ve yasaklar
sorunu olduğunu bildirdi. İnce, AKP-Cemaat
arasındaki ilişkilere de değinerek, "Geçmişte
ortaklık yaptığı Cemaat'e terör örgütü diyorsa
bugün hukuksuz bir şekilde seni tutuklarım,
hapse atarım, eski milletvekilini de atarım, AKP'li
de olsa atarım... Oh olsun derseniz bir gün
aynısını size de yaparlar. Bana dokunmayan diktatör bin yaşasın derseniz, bir gün diktatör size de
dokunur. Ona şu soruyu soracağız. Sen geçmişte
şöyle dedin: 'Ne istediler de vermedik' dedin.
Bugün terör örgütü diyorsun. O zaman sen
geçmişte terör örgütüne ne verdin. O zaman sen
terör örgütüne bir şey verdiysen sen teröre
yardım ve yataklık etmekten tutuklanmalısın."
diye konuştu. Türkiye'de işçilerin asansörlerde
öldüğünü, madencilerin yeraltında can verdiğini
anlatan İnce, şöyle devam etti: "Sivil kıyafetli
askerlerimizin ensesine kurşun sıkılıyor.
Çocuklarımız sokaklarda sopalarla dövülerek
öldürülüyor. Böyle bir ortamda yoksulluğu
konuşmuyoruz, yolsuzluğu konuşmuyoruz,
yasakları konuşmuyoruz. Neyi konuşuyoruz?
Ameriya'yı kim keşfetti. Müslümanlar mı keşfetti,
Hristiyanlar mı keşfetti. Küba'ya cami yapılacak
mı? Kız erkek karma eğitime son verecek miyiz?
Osmanlıca'yı ya öğreneceksiniz ya
öğreneceksiniz." İnce, Türkiye Cumhuriyeti'ne
gelmiş geçmiş en cahil yöneticinin Recep Tayyip
Erdoğan olduğunu ileri sürerek, şöyle konuştu:
"Böyle bir cahil inanın ki. Tartışmaya bakın.
Zorunlu din dersini tartışıyorsun diyor. Zorunlu
matematiği zorunlu fiziği tartışıyor musun diyor.
Laf bitiyor burada. Burası sözün bittiği yer.
Arşimed kanununa inanan inanmayan var mı?
Suyun kaldırma kuvvetine herkes inanır. İnançlar
kişiden kişiye değişebilir ama bilimin gerçekleri
kişiden kişiye değişmez. Böyle bir kafa olabilir mi.
İşte bu kafa Türkiye'yi yönetiyor. Bunun engin tarih bilgisine birkaç örnek vereyim. Malazgirt Zaferi'ni anlatıyor, 1071'i. Romen Diyojen 1071'de gülle
gülle saldırıyordu. Alparslan da Allah Allah
nidalarıyla karşılık veriyordu. 1071'de top yoktu ki
nasıl gülle gülle saldırıyordu. Türkçesi zayıf, 'Cehepe' demiyor 'Cehape' diyor. En iyi olduğu ders
İngilizce, 'one minut' demesini biliyor. "
'SEN ZABITA ÇAVUŞU MUSUN?'
16 Haziran 2012 tarihli bir genelgeye dikkat
çeken İnce, taşınmazların, madenlerin, devri,
kiralanması, satışı, takası, tahsisinin
Başbakanlık'tan izinle yapıldığını anlatarak, "Yani
uçan kuştan haberleri var bunların. Kapalı alanlarda sigara içenleri görüp, 'koskoca cumhurbaşkanı
geçiyor terbiyesiz herif niye içiyorsun' demesini
biliyorsun, madenleri niye görmüyorsun? Sen
zabıta çavuşu musun da sigara içenleri görüyorsun da madenleri görmüyorsun." diye konuştu.
İnce, Erdoğan'ın meydanlarda milli içkinin ayran
olduğunu söyleyerek şöyle devam etti: "Adam
meydanlara çıkıyor aynen şöyle diyor: 'Milli
içkimiz ayranı içeceksiniz' diyor. İnek ithal angus,
saman da dışardan geliyor ithal, ayran nasıl milli
oluyor? Önümüzdeki milletvekilliği seçimlerinde
AKP başarılı olursa, 330'u bulursa bilin ki
başkanlık sistemi gelecek. İşte o zaman yandık
demektir.” (CİHAN)
Aralık2013
2014Perşembe
Salı
16
1Şubat
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "İsrail'in otoritesini
meşru gördükten sonra Türkiye'de milli iradeyle işbaşına gelmiş bir iktidarın
Başbakanı'na 'Dönemin Başbakanı' diye dosyalar hazırlayanlar varsa, işte
onlar bugün de yarın da millet ve tarih önünde hesap vereceklerdir" dedi
+%$)%,7SNJQFQPQPT1MLGSISPTPQ=RN5
FQJRFQT&7ENT&SOEPHPMSKQT<T$OS@SPT#O
.EP>NRFQ8PMR?TRAQT*SNKLT=RT'%50
1NSOLKTEOSGOSNLPSTQBSNRJTRMRNRK?TCHPMS
1.T*SNJQTRPROT3SBKSPLTR6R7T,SGGQ7T)NME@SP8LP
6HI:HNCSBKSPOL@LPLPTRP>ROORPIRGRT;SOLBLOML@LPL
F9GORMQ<T4+QOORJQPTQ;QPMRPT>RORP?TIQOORJQPTFRFQPQ
MQPORGRPT:Q;TKQIFRGQTRP>ROORGRIRAORN4TMQGRP
-S=HJE@OH?T(*T>RAQTEOSGOSNLPLTMSTJS:NQK;QORNQ
SNSFLPMSTGRNTSOML@LPLTQ2SMRTRJJQ<T-S=HJE@OH?T4RNRMR
=RFSGRJT=SNFSTENSMST(*T=SN?TPRNRMRTMSNCRT=SNFSTE5
PHPTGSPLPMST(*T=SN4TMQGRTKEPHBJH<TT/T+SNJ
FR;QIORNQPMRTIQOOQTQNSMRPQPT>RN;RKORBJQ@QPQTKSGMR5
MRPT-S=HJE@OH?T1.T*SNJQ8GQTJRKTJRKTRP>ROORGRIRGR5
6RKORNQPQTMDBDPRNRKTJE7OSPL7TCQNTSNSGST>ROMQKORNQPQ
:SJLNOSJSNSK?T4IQOORJQPTJE7OH6ST>RORPRTMR@QOTKRPMQ
Q;QPMRPT;LKSPSTEGT=RNMQ@QPQ4TF9GORMQ<T3SBCSKSP
-S=HJE@OH?TCRKORPJQORNQPTSKFQPR?T1.T*SNJQ8PQPT=R2S
SPOSGLBLGOST2QNRT=RNIRMRPT0/'T(SAQNSP8LTQ;QPTGEOS
;LKJL@LPLTCQOMQNRNRK?TBHPOSNLTKSGMRJJQT43H>DPTE
7SNSOROT;RJRGORTQO>QOQTGDNDJDORPTCQNTFENHBJHNIS
;RN;R=RFQPMRTCQNJSKLITSMLIOSNTSJLOLP6STEPOSNMSP
9P6RT.LOL;MSNE@OHTKEPHBHGENT;DPKDTEPOSNLP
KDOJDNDPMRT=RFSGRJT=SN<T8(Q;CQNTBRGMRPTKENKIHG5
ENHA?T:RNTBRGTS;LKOSPFLP8TMQGRPORNTPQ;QPTCH>DPTJROSB
Q;QPMRORNTRMRPTCQNJSKLITGSG>SNSOSNOS?TBD7:RORNOR
GDNDJDORPTCQNTFENHBJHNISGLTRP>ROORIRGR
;SOLBLGENOSN?TCRKORFQPORN<T1ISTBHPHTMSTCQOFQPORNTKQ
MR=ORJQPTKHNHIOSNLPSTFLAL7TCSBCSKSPLPL?
6HI:HNCSBKSPLPL?TMR=ORJQPTRPTIS:NRI
JE7OSPJLOSNLPLTMQPORGRPORN?T+#,T+DFJRBSNOL@LPS
M9PDKTE7RNSFGEPSTKSOKLBSPOSN?T&HNQGR8MRTISAOHI5
OSNSTGSNMLIST>QMRPTJLNOSNLTMHNMHNH7TDOKRIQAQ
MDPGSGSTBQKSGRJTRMRPORNTCHPOSNLPTKSNBLOLKFLA
KSOS6S@LPLTMDBDPIRFQPORN<T3QATCHTRISPRJQTIQOORJJRP
SOMLK?T6SPTRISPRJQIQAQT1OOS:8JSP?TQKJQMSNTRISPRJQ
IQOORJJRPTSOMLK<T(RNTQKQFQPQTMRTSP6SKT1OOS:8LPT=R
IQOORJQPTJSKMQNQTQORT=RNQNQA<4T#KJQMSNST>ROIRORNQGOR
DOKRPQPTMRIEKNSJQKORBJQ@QPQ?TKQIFRGRTGDNDJJD@D
2SSOQGRJTMEOSGLFLGOST9P
GSN>LGOS
CSKISMLKOSNLPLT=HN5
>HOSGSP
-S=HJE@OH?
4,SKQ
:QAIRJ
>9NDPJDFD
SOJLPMS
CQNQORNQTR@RN
CDNEKNSFQGQ
KEPJNEOTRJ5
IRK?TDA5
RNQPMRP
DOKRPQPTFR;QOIQBTQKJQMSNLPSTFS=SBTQOSPTRJIQBFRTQBJRTE
SPMSTMHNHITMR@QBJQ<T$TSPMSPTQJQCSNRPTCQARTJR=MQ
RMQORPTIQOOQTQNSMRTRISPRJQPQ?TFEPHPSTKSMSNTFS=HP5
ISKTCEGPHIHAHPTCEN6HMHN4TMR@RNORPMQNIRFQPMR
CHOHPMH<TT-S=HJE@OH?T+S=QT+SNISNS8MSTBR:QJTEOSP
S:NQT"LOMLA8LTSPSNSK?TBHPOSNLTKSGMRJJQT4$JENQJRGR
KSNBLT;LKISKTME@NHTMR@QO8TMQGRPORNTCQNTCSKJLKTIQOOQTQ5
NSMRGORTQBCSBLPST>ROIQBT1.T*SNJQT:DKDIRJORNQPR
KHI7SFTKHNHGENOSN<T#FNSQO8QPTEJENQJRFQPQTIRBNH
>9NMDKJRPTFEPNST,DNKQGR8MRTIQOOQTQNSMRGORTQBCSBLPS
>ROIQBTCQNTQKJQMSNLPT3SBCSKSPL8PST8-9PRIQP
3SBCSKSPL8TMQGRTMEFGSOSNT:SALNOSGSPOSNT=SNFS?TQBJR
EPOSNTCH>DPTMRTGSNLPTMSTIQOORJT=RTJSNQ:T9PDPMRT:5
RFS7T=RNR6RKORNMQN<4T+SNISNSTBR:QJORNQPQTMRTNS:IR5
JORTSPMLKOSNLPLTF9GORGRPT-S=HJE@OH?TT4&HNQGR8MRPTE
ASOQIT)FSM8LPTAHOIDPMRPTKS;SPTKSNMRBORNQPQARTKH5
6SKTS;JLPLA?T1OOS:TFQAMRPTNSALTEOFHP<T#BJRT)CHTRN8QP
:RIBR:NQORNQPMRPTMRTCRKORPRPTCHMHN<T)@RNTCQNTASO5
QIMRPTKS;SPTCQNTISAOHIT=SNFS?TKS7LILAST>ROQGENFS
ETISAOHISTKS7LILAL?T>9PODIDAD?TIH:SCCRJ
MQGSNLILALTS;ISKTCQAQITQ;QITHO=QTCQNT>9NR=MQN<
3DJDPT1MLGSISP8STJRBRKKDNTRMQGENHITCHTHO=QT>9NR5
=QTGRNQPRT>RJQNMQKORNQTQ;QP4TMQGRTKEPHBJH<
-S=HJE@OH?T1MLGSISP8MST!5%T)KQIT.ECSPQ
EOSGOSNLPLTCS:SPRTRMRNRKTFRN>QORPRPTBQMMRJRTKSNBL
MQIMQKTMHNHOMH@HPSTMSTQBSNRJTRMRNRK?T43HTMQGSNOSN
KSNMRBOQKTMQGSNOSNLTMRMQPQA<T1MLGSISP8STFROSITEO5
FHP<T,DNK?T.DNJ?TSAS?T1OR=Q?T&DPPQTCDJDP
=SJSPMSBOSNLILATKSNMRBJQN4TQ2SMRFQPQTKHOOSPML<
1MLGSISP8LPTQGQOQ@QP?TQISPLP?TFS:SCRORNQPTBR:NQ
EOMH@HPHT:SJLNOSJSPT-S=HJE@OH?TFSOEPST>R;
KSOISFLPMSPTMEOSGLT7SNJQOQORNMRPT9ADNTMQORGQ7?T:ROSO5
OQKTQFJRMQ<T(S=SOQISPLPMSPTFSOEPST>ROQP6RGRTKSMSN
>9FJRNQORPTQO>QMRPTMEOSGLT>R;TKSOML@LPLTSKJSNSP
-S=HJE@OH?T>9FJRNQORPTFR=>QTQ;QPTJRBRKKDNTRJJQ<T
HI:HNCSBKSPLTFR;QIQPMRTKRPJQPT7SNJQFQPR
>9FJRNMQ@QTQO>QMRPTMEOSGLTMSTBDKNSPOSNLPLTQORJRP
-S=HJE@OH?TFSOEPMSKQORNQPT4-QKTMHNTR@QOIR?T>RP;OQK
FRPQPOR4TFOE>SPOSNLTDARNQPR?T4-QKTMHNISGSTMR=SI
RMR6R@QA4TKSNBLOL@LPLT=RNMQ<T3SBCSKSPOLKT>9NR=QPQ
SOMLKJSPTFEPNSTMR@QBQKTQOORNMRTGS7LOSPTKEP>NRORNR
KSJLOML@LPLTSPOSJSPT-S=HJE@OH?T:RNTBR:QNMRT;EK
GE@HPTQO>QPQPT>9FJRNQOMQ@QPQT=RTMS=SGSTFS:Q7
;LKLOML@LPLTMQORT>RJQNMQ<T43H>DPORN?T:RNKRFQPTKRPMQPQ
QIJQ:SPMSPT>R;QNIRFQT>RNRKRPT>DPORN4TMQGRP
-S=HJE@OH?TJDIT1.T*SNJQOQORNQPTJSJQOTGS7ISMSP
;SOLBISGLTFDNMDNMD@DPDT=HN>HOSML<T#MRSOORNR
HOSBSPSTKSMSNTMHNISMSPT;SOLBISGLTFDNMDNR6RKORNQPQ
Q2SMRTRMRPT-S=HJE@OH?T43QATCHTIQOORJQPTJSTKRPMQFQG5
QA<T3QATCHTIQOORJQPT:DNIRJT>9FJRNMQ@QPRT:DNIRJT>9F5
JRNQNQA<T3HTIQOORJQPTQAARJQPRTFS:Q7T;LKSNLA<T3HTIQO5
ORJORTGDNDN?TCHTIQOORJORTKEBSNLA?TCHTIQOORJORTSBKOS
:SNRKRJTRMRNQA4TMQGRTKEPHBJH<T43HT:S2JST)CHTRN?TE
IDCSNRKTFS:SCRPQPTSMLTQKQTKRAT>DPMRIRT>ROMQTCQN
+R6OQF8JR<T)CHTRN8RTSJL2JSTCHOHPMHT.LOL;MSNE@OH<
(SP>QT;S@MSTGSBSML@LPLTCQOQ7TCQOIRMQ@QPQTCQOIQGE5
NHI4TQ2SMRORNQPQTKHOOSPSPT-S=HJE@OH?TB9GORTMR=SI
RJJQTT4+RIPHPTEOMHI?T)CHTRN8RTSJL2TGS7SP
:RNKRFJRPTIRIPHPTEOHNHATSIST)CHTRN8QPTR5
ISPRJ;QORNQ?T)CHTRN8QPTISKSILPSTFS:Q7TEOSPTSAQA
1MLGSISPOLOSN?TBQIMQTFENIST=SKJQTMR@QOTIQT)G
.LOL;MSNE@OH?TISMRIT)CHTRNTMQGENFHP?TETIDCSNRK
FS:SCRPQPTSMLPLTS@ALPSTSOLGENFHP?TEPMSPTCQNKS;T>DP
9P6R?T$FISPOL6ST>DPMRIRT>ROMQ@QPMRTM9PD7TPRMRP
4$NJS;S@TKSNSPOL@L4TMRMQP<T)FKQT(*TAQ:PQGRJQPQ
FDNMDNMD@DPDT>9FJRNR6RKTBRKQOMRTRCQORN
RCQFQ8PQP?TSORIORNRTNS:IRJTEOSNSKT>ROMQ@Q
$NJS;S@8STKSNSPOLKTMQGRPT:SJJSTEPST8$NJS;S@8TMQGRP
)CHTRN8QTSPOSGSCQOQNTIQT#BJRT.LOL;MSNE@OH8PHPTCQN
9ADNTMQORIRT=SKJQMQN<T3QNTMS:STM9PD7TCHTIQOORJRTRG
.LOL;MSNE@OH?T8$NJS;S@TKSNSPOL@L8TMRIRGR6RKFQP?
CQAQITQ;QPTETSFLNOSNT)CHTRN8QPTMRTBRNR2ORTQ;QPMR
CHOHPMH@HT1FN5LT&SSMRJTSFLNOSNLMLN<T3HTIQOORJQP
IHKSMMRFSJLPSTFSG>LT>9FJRNIRGQT9@NRPR6RKORN<4
1.T*SNJQ8PQPT1FN5LT&SSMRJ8QP?T&RO;HKOH8PHP
$FISPOL8PLP?T#FJQKOSOT(SNCQ8PQPT=RT SPSKKSOR
BR:QJORNQPQPTRISPRJ;QORNQTEOMH@HPHT=HN>HOSGSP
-S=HJE@OH?T4$TRISPRJQTJSBLGENHA<THNHNOS?TSBKOS
JSBLGENHA?TJSBLISGSTMR=SITRMR6R@QA4TMRMQ<
3SBCSKSPT-S=HJE@OH?TB9GORTMR=SITRJJQT4#BJRTE5
PHPTQ;QPTMSNCRORNRT=RT=RFSGRJ;QORNRTKSNBL
;LKSILGENOSN<T.S;T>DPMDNTMS=RJTRMQGENHI
.LOL;MSNE@OH8PH<T3QNTKHJOHTQPFSPL?T1MPSPT+RPMRNRF8Q
MSNTS@S6LPST>9JDNRPT0%T+SGLFTMSNCRFQPRT8K9JD8TMR
MQGENHI?T8KLPS8TMQGENHI?TKLPSGSCQOQGENTIH
.LPSGSISA<T DPKD?TETM9PRIMRT(*TEPSTFS:Q7
;LKJL<T0%T+SGLF8LPTF9A6DOD@DPDT(*TGS7JL<TRP;ORNQ
QMSITFR:7SFLPST>9PMRNRPT'0T+SNJ8STKSNBLT;LKTMQG5
ENHA<T"S7SILGEN<T0THCSJ8S?TCHTISAOHI
KLAOSNLILALTDPQ=RNFQJRTKS7LOSNLPMSTJS:KQNTRMRPTET0
HCSJTAQOORJQPRTKSNBLT;LKTMQGENHA<T LKSCQOQGENTIH
LKSISA<T8-LBSNL8TMQGRTCSB9NJDODTCQNTIQOORJ=RKQOQPR
JRI7ETJHJSPTETAQ:PQGRJTRCRMQGRPTJSNQ:R
>9IDOIDBJDNT=RTCQNTMS:STCHTIQOORJQPTQPSP6LPS?T9N5
2DPR?T2RNJORNQPQPTFS:Q7TEOMH@HTKDOJDNRTKQIFRT:SKSNRJ
RMRIRGR6RK<T0%TQFSPTR5IH:JLNSFLPSTKSNBL
;LKSISMLOSN<T3QAQIORTMQIMQKT,3++8PQPTEPHNHPH
FS=HPSISMLOSN?TCQATFS=HPMHK<T81.T*SNJQ8MRP
6HI:HNCSBKSPLTFR;QORIRA8TMRMQORN<T0//%TR5
IH:JLNSFLPMST0%TQFSP8MS?TPRTGS7JLKT>DICDNT>DI5
CDNTFR;JQK?T>DICDNT>DICDNT1.T*SNJQOQTCQN
6HI:HNCSBKSPLT>ROMQ<4T1.T*SNJQTRPROT3SBKSPLT=R
3SBCSKSPT1:IRJT-S=HJE@OH?T4 9ADITFDNR6QTIHJOS5
KSTKSNMRBOQKTCQOQP6QGORTCSBSNLGSTHOSBJLNLOS6SK<T3QN
MS:ST!5%T)KQITEOSGOSNLPMSTEOMH@HT>QCQT=SPMSOOSNLP?
RBKLGSOSNLPTBQMMRJTMQOQTKHOOSPSPOSNLP?TCQNTJSKLITJRK
JQ7T7EOQJQKST>ROQBJQNIRGRT;SOLBSPOSNLPTBQMMRJQPRTMR?
JRN9NDPRTMRTQAQPT=RNIRGR6R@QA4TMRMQ<T-S=HJE@OH?
7SNJQFQPQPT1MLGSISPTPQ=RNFQJRFQT&7ENT&SOEPH8PMS5
KQT<T$OS@SPT#OT.EP>NRFQ8PMR?T1MLGSISP8MSKQ
>RP;[email protected]
PRTMRT'%50T1NSOLKTKHI7SFOSNLPST7NQIT=RNIRMQ@QPQ
CROQNJRNRK?T1MLGSISPOLT>RP;ORNQPTSGSKJSTMQIMQKTMH5
NSNSKT4IQOOQTQNSMRT=RTKSNMRBOQK4TMRMQ@QPQTMQORT>RJQNMQ<
4 9ADITFDNR6QTIHJOSKSTKSNMRBOQKTCQOQP6QGOR
CSBSNLGSTHOSBJLNLOS6SK<T3QNTMS:ST!5%T)KQI
EOSGOSNLPMSTEOMH@HT>QCQT=SPMSOOSNLP?TRBKLGSOSNLP
BQMMRJTMQOQTKHOOSPSPOSNLP?TCQNTJSKLITJRKTJQ7T7EOQJQKS
>ROQBJQNIRGRT;SOLBSPOSNLPTBQMMRJQPRTMR?TJRN9NDPRTMR
QAQPT=RNIRGR6R@QA4TMQGRPT-S=HJE@OH?TGRPQ
,DNKQGR8PQPTIH:SCCRJ?TKSOKLPIST=RTQAARJTM9PRIQ5
PQPTCSBOSML@LPLTF9GORMQ<T1MLGSISP8LPTJSORCQPQTGRNQPR
>RJQNIRKTQ;QPT>R6RGQT>DPMDARTKSJS6SKOSNLPLTQ2SMRTR5
MRPT-S=HJE@OH?T0//08MRT1MLGSISP8LPTJE7OSI
Q:NS6SJLPLPTTIQOGEPTMEOSNKRPTCHTNSKSILPT0/'8JR
!TIQOGEPTMEOSNSTGDKFROMQ@QPRTMQKKSJQT;RKJQ<
-S=HJE@OH?T'0TGLOMST1MLGSISP8ST%TIQOGSNTOQNS
GSJLNLITGS7JLKOSNLPLTCQOMQNRNRK?T,DNKQGR8PQPTRP
CDGDKTSFISTK97NDFDTEOS6SKTQFFQCQT.97NDFDTQOR
.S:JSTQORT&Q=RNRK8QPTCQNCQNQPRTCS@OSPS6S@LPLTCROQNJJQ<
#! #"## " !#""#!#
!"# ! #"!# "!#""!
+)&'(#+,+&+(',* *$,')#+,!
&"*("(,+)+,
*)"!, +')'#'( +,!%(
)+!',)+(,"!,)&*,) %%(%,"+ *,*$$"
+)&'(#+,+&+(',R=MRJT"LOISA?T,DNKQGR8PQP
>ROQNTMS@LOLILPMSTFENHPOSNLTEOSPTCQNTDOKRTEOMH@HPHTCR5
OQNJRNRK?T4,DNKQGRTCDGDIRGQT=RT>ROQNTMS@LOLILPMSKQ
QGQORBIRGQTRBTASISPOLTEOSNSKTCSBSNSPTRPMRNTDOKRORNMRP
CQNQ<T+HJOSKTGEKFHOOHKT>9FJRN>RORNQIQAMRTMRT6QMMQTCQN
QGQORBIRTF9ATKEPHFH4TMRMQ<TT"LOISA?T,3++TRPRO
.HNHOH8PMSTCSKSPOL@LPLPTCDJ;RFQTDARNQPMRTGS7JL@L
KEPHBISMS?TKSOQJROQTCDGDIRGQT:RMR2ORMQKORNQPQTCR5
OQNJRNRK?T9AROTFRKJ9N?TGSJLNLITT=RTMLBTJSOR7TS@LNOLKOLTMRP5
>ROQTCQNTBRKQOMRT>ROQBIRFQ?TNR2S:LPT=RTCDGDIRPQP
PQIRJORNQPQPT7SGOSBLOISFL?T;R=NRGORTMHGSNOL?TKSOKLPIS
FDNR6QPQPTMR=SITRJJQNQOIRFQT=RTQPFSPTEMSKOLTCQN
KSOKLPISPLPTFS@OSPISFLPLPT7EOQJQKSOSNLPLPTRFSFLPL
EOHBJHNMH@HPHTKSGMRJJQ<T,DNKQGR8PQPT9PRIOQTCQNTGRNR
>ROMQ@QPQ?TDFJTENJST>ROQNT>NHCHPSTHOSBILBTMHNHIMS
EOMH@HPHTSPOSJSPT"LOISA?T'/TCQPT//TMEOSNT6Q=SNLPMS
KQBQTCSBLPST>ROQNQPT'TCQPTMEOSNST;LKISFLT:SOQPMRTGDK5
FRKT>ROQNT>NHCHPS?TSOJTOQIQJORNQPMRPTMRTEOFSTSMLITSJILB
EOS6S@LPL?TCHPHTMSTENJST=SMROQTCQNT7RNF7RKJQ2TQ;QPMR
>9NMDKORNQPQTCROQNJJQ<4PDIDAMRKQTM9PRIMRT9AROOQKOR
KSJISTMR@RNQTMS:STGDKFRK?TJRKPEOEQ?TCQO>QTJSCSPOLTCQN
RKEPEIQKTGS7LGLTQPBSTRMRNRK?TGDKFRKT>ROQNT>NHCH
DOKRORNTSNSFLPSTMSTDOKRIQATMS:QOTEOS6SKJLN4TMQGRP
"LOISA?T(*8OQTCSALTIQOORJ=RKQOORNQPQPTFEPTM9PRIORNMR
CDGDIRT:LALPLPTMDBDKTEOMH@HTRORBJQNQORNQPRTKSNBLOLK?
4 QPTMS:QOT>ROQBIRKJRTEOSPTDOKRORNQPTCDGDIRFQT0/'
GLOLPMST?TMDARGQPMR<T QPT=RT(QPMQFJSP8LT:SNQ;
JHJJH@HPHAMS?TMR@QBQKT:RFS7OSISOSNST>9NRT0?TQORT
6Q=SNLPMS<T-EOSGLFLGOSTCHTNSKSIOSNOSTCSKJL@LPLATASISP?
FEPTM9PRIORNMRKQTCDGDIRT:LALILALPTMS:QT>ROQBIRKJR
EOSPTDOKRORNQPTCDGDIRT:LALGOSTHGHIOHTCQNTBRKQOMR
FRGNRJJQ@QPQTF9GORGRCQOQNQA<T,DNKQGR?T0/T;RGNRKJQN
CDGDIRGRTMR=SITRMQGEN<T3DGDIRT:LALTM9PRIFROTE5
OSNSKTMR@QBIRKORTCQNOQKJR?TQFJQKNSNOLTCQNTBRKQOMRTCDGDIR
:LALPLTMR=SITRJJQNQGEN<T3HPHT9PDIDAMRKQTM9PRIRTMR
JSBLISILAT9PRIOQ<T0//50//%TM9PRIQPMRTCSKJL@LPLA
ASISPT>ROQBIRKJRTEOSPTDOKRORNQPTCDGDIRFQT!?!TENJSOS5
IS?T,DNKQGR8PQPT!?<TT3HT QPT=RT(QPMQFJSPTMS:QO
CDGDIR<T&EPTM9PRIORNMRT QPT=RT(QPMQFJSPTMS:QO
ENJSOSISPLPTCQNTIQKJSNTSOJLPMSGLA<T1P6SKT,DNKQGR8PQP
KSJR>ENQFQPQTMRTCHNSMSTQGQTMR@RNORPMQNIRIQAT>RNRKQGEN<
,DNKQGRT9PDIDAMRKQTM9PRIMRTMRTCDGDIRGR?
>ROQBIRGRTMR=SITRMR6RK4TMQGRTKEPHBJH<T
"LOISA?T'/<T3RBT"LOOLKT*OSP8LPTGRPQT7RNF7RKJQ2TENJSGS
KEGMH@HPHTCROQNJRNRK?T4,DNKQGRTCROOQTCQNTFR=QGRGR
>ROIQBT=SAQGRJJR?TCQNTKNQJQKTRBQ@RTHOSBILBTMHNHIMST=R
CQATMRTCHT;RN;R=RTQ;QPMRT7OSPLILALT:SALNOSMLK<T-S:S
9P6RKQTKSOKLPIST7OSPOSNLPMSTEOISGSPTCQNTGRPQOQK;Q
HG>HOSISTBRKOQPMRT0TKNQJQKTNR2ENITSOSPLTCROQNORMQKT=R
CHTNR2ENITSOSPOSNLPLTM9PDBDIT7NE>NSIOSNLTBRKOQPMRTQ5
2SMRTRJJQK<TR;JQ@QIQATGLOT=RTCHTGLOTQ;QPMRTCHTM9PDBDI
7NE>NSIOSNLPLTRGORIT7OSPOSNLPSTSGNLPJLOLTBRKQOMR
M9PDBJDNMDK<T3SBCSKSPLILATTJSPRFQPQT7SGOSBJL?T>RNQ
KSOSPT'!TRGORIT7OSPLILATMSTGSKLPTCQNTM9PRIMR
7SGOSBLOS6SK<T0TJSPRTKNQJQKTSOSPMSTJRKPEOEQPQP
JQ6SNQORBIRFQPMRPTOEQFJQ@R?TFS@OLKTJHNQAIQPMRPTRPRNQ
=RNQIOQOQ@QPR?TFHGHPTJSFSNNH2OHTKHOOSPLILPST=SNLP6SGS
KSMSNT,DNKQGR8PQPTQAORGR6R@QTGEOT:SNQJSFLT;EKTMRJSGOL
BRKQOMRTENJSGSTKEPIHBTEOS6SK<T3HT9PRIOQTCQNTCSBSNLMLN4
MRMQ<TENTCQNTM9PRIMRPT>R;QOMQ@QPQ?TCQNTJSNS2JSPTKDNRFRO
KNQA?TMQ@RNTGSPMSPTQFRT1=NH7STJRIROT7SASNOSNLPMSKQT6QM5
MQTMHN>HPOH@HPT:RPDATSBLOSISML@LPLTSPOSJSPT"LOISA?
4.HARGQIQAMRT=RT>DPRGQIQAMRTC9O>RFRO
QFJQKNSNFLAOLKOSNT=SNTKNSGPS8MSPT&HNQGRTIRFRORFQPR
KSMSN<T3DJDPTCHTBSNJOSNTQ;QPMRTRKEPEIQIQAQPTCDGDI5
RGRTMR=SITRJIRFQ?T:Q;CQNTBRKQOMRTMHNSKFSISMSPTQFJQ:5
MSITDNRJIRGRTMR=SITRJIRFQTFEPTMRNR6RT9PRIOQ<T3H
GRPQTNR2ENIT7NE>NSILILATMST,DNKQGRTCDGDIRFQPQ
>ROR6R@RTQFJQKNSNOLT=RTPQJROQKOQTCQNTBRKQOMRTJSBLGS6SKJLN4
>9NDBDPDTKSGMRJJQ<
,#*,$*&,+'(+,*$#*,
"LOISA?TCDGDIRPQPTJRKTCSBLPSTGRJIRGR6R@QPQTCR5
OQNJRNRK?TB9GORTKEPHBJHT43DGDIRGQTJE7OHISTPSFLO
GSGLGENFHPHA?TFEFGSOTSMSORJQTFS@OLGENTIHFHPHATCHTMS
FEPTMRNR6RT9PRIOQTCQNTHPFHN<TQPQTKSJFSGLFLTMRMQ@QIQA?
>ROQNTRBQJFQAOQ@QPQT9O;RPTCQNTKSJFSGLILAT=SN<T,#.TCHPH
9O;DGEN?T0//!TFEPNSFLPMST;EKTMS:ST:SFFSFTCQNTBRKQOMR
9O;IRGRTCSBOSMLTSIST0//08MRPTQJQCSNRPTCSKJL@LILAMS
/?8JRPT0/'8JRT/?8ORNRTMDBJD@DPDT>9NDGENHA<T3HPHP
MDBIRFQT>ROQNQPTMS:STSMQOTMS@LJLOML@LTSPOSILPST>ROQGEN<
"RJRNOQTIQTCHTNSKSIT)OCRJJRTMR@QO<T,DNKQGRT:SORPT>ROQN
MS@LOLILPMSTFENHPOSNLTEOSPTCQNTDOKRTSISTFEPT'0TGLOS
CSKJL@LPLAMS?TCQNTJSNS2JSPT:LAOLTCQNTBRKQOMRTCDGDGR5
6RKFQPQA?TMQ@RNTJSNS2JSPT>ROQNQPQAQTMS:STSMQOTMS@LJISGS
CSBOSGS6SKFLPLA<T3QNT;EKTDOKRTISSORFR2TCHPMSP
HASKOSBJL<T3QNT;EKTDOKRMRTFEPT'/TGLOMST>ROQNTMS@LOLIL
CEAHOMH<T,DNKQGRTCDGDIRGQT=RT>ROQNTMS@LOLILPMSKQ
QGQORBIRGQTRBTASISPOLTEOSNSKTCSBSNSPTRPMRNTDOKRORNMRP
CQNQ<T+HJOSKTGEKFHOOHKT>9FJRN>RORNQIQAMRTMRT6QMMQTCQN
QGQORBIRTF9ATKEPHFH<T3QNTMEOSNLPTSOJLPMST:SN6SISFL
EOSPT=SJSPMSBLILATKSOISML<T0TMEOSNT'TFRPJQPTSOJLPMS
:SN6SISFLTEOSPT=SJSPMSBOSNLILALPTJE7OSITPD2HFHIHAS
ENSPLTMSTFL2LNT6Q=SNLPST>ROIQBTMHNHIMS<TTMEOSNT/
FRPJQPTSOJLPMST:SN6SISFLTEOSPT=SJSPMSBOSNLILATQFRTRP
FEPT9O;DIORNQIQAMRTGDAMRT08GRTKSMSNT>RNQORIQBTMH5
NHIMS<T0//0TGLOLPMSTCHTNSKSITGDAMRT/8HPTDARNQPMRG5
MQ<T$TM9PRIMRT!!TIQOGEPTPD2HFHIHAT=SNML?T0/TIQ5
OGEPMSPT2SAOSTQPFSPLILATISSORFR2T>DPMRTTMEOSNT/
FRPJQPTSOJLPMSTCQNTGSBSITFJSPMSNMLPSTIS:KHIMH<T&EP
NSKSIOSNLILAMST%%TIQOGEPTPD2HFTQ;QPMRTCHTGDAMRT08GR
>ROIQBTMHNHIMS<T3HTFR=QPMQNQ6QTSISTSIS6LILA?TENJS
=SMRMRTCQNTJSNS2JSPTGDKFRKT>ROQNOQTDOKRORNTOQ>QPRT>QNIRK?
MQ@RNTJSNS2JSPTIHJOSKTGEKFHOOHKTFENHPHPHT;9AIDBTCQN
DOKRT:SOQPRT>ROIRK<T"SPQTCQATCHPHTMSTFL2LNOSISGLT:RMR5
2OQGENHA<T3HPMSPTFEPNSFLTSNJLKT>9NROQTGEKFHOOHKTIRFROR5
FQMQN<T,DNKQGRTCHPMSPTFEPNST>9NROQTGEKFHOOHKOST=RT;EK
CEGHJOHTGEKFHOOHKTIRFRORFQGORTH@NSBISK
MHNHIHPMSMLN<T3HTKS7FSIMSTMST,#.8QPT>DAROTCQN
;SOLBISFLT=SN?T9PDIDAMRKQTM9PRIMRTCQJQP6RTKS5
IHEGHGOST7SGOSBS6S@LA<T EKTCEGHJOHTCQNTBRKQOMR
GEKFHOOH@HT9O;RPT=RTCHPST>9NRTJRMCQNORNT>ROQBJQNRPTCQN
7RNF7RKJQ2TQ;QPMRT;SOLBISOSNLILALTMR=SITRJJQNR6R@QA<4
><<>A?(6=;?A?9?=8A.2;@0A8<;?7&A% 73;
23:@,>=@A6<?);?9A>/>=A9?;6A437@=>=4@=A!@:?+
"?0A@4><;@5@,@9&A9?;6A437@=>A96:'?=A@4><;@+
5@,@9A1<?58285<?A'>7A4@A@;A/ 73;A23:@,>=>
4@(?;A@00>:@,@*>7A@;A4@A9?;6A437@=>=>A2?*+
<?5?,?*87A.)0@A9?;6A437@=>=>A2?*<?5?'><;@9
>/>=A'6A./A3(@=<>9A@!1:;6A/89851:%A4@4>
8<;?7& 4_KaSEUabR_\b]TYa^UaZabS_K_]bUTD]VX
YV\V]VO]a\[^[^bU`XS_]F_]`\_W]`baYOaXbW`X`J_^Z`bR_\ba\aWa
L`]Z_NbB_\bS_K_]bUTD]VXbYV\V]VOVbU`XS_]F_S_^_^bST\VSVbPQC
`\_^`b`]`YU\_YU`bYaW[DbYaIaY]ab_]L_]_b5P^`WZTJVb@^aZT]V
BH]L`S_E^Z`bS[Y[^U[bT]ZVJV^VbZ_]`bL`U_\`^b:[]XaQMb<'^F`C
Y_bGa=Ua]a\Zab4_K`\`YEU`WZ_XNb3O_^b^`bYaZa\bS[Y[^U[][
T]ZVJV^VbR_]_WT\VXNb@ZaXbZ_WT\bY_bL`F`b>EZ`b`]`YU\_Y]`\
YaDa^[WT\Nb0`\Y`S_^bYaDa^[WT\Nb'Z`W`^_^bHZ`X`W`^_^
Z_W`bR_\baW\[XbWTYNb5P^ZPQb>>baI[WT\Nb@ZaXbZ_WT\bY_
ER`^b]TYa^UaF[W[XMbRVQZT]aR[XZab`U_XbKa\NEb0aZ_bHZ`C
X`W`^_ba^]aZ[XbZabHZ`W`^_bZ`bF`Qa]a^Z[\[WT\SV^VQN
E?aW[DCYaIaYbT\a^[bWPQZ`b$9E`bI[YX[Ob^`bWaDaFaJ[QEbZ_WC
T\NbB`^bRV^VbBaYa^]a\b?V\V]VE^Zab_QaGb`UU_XNbBHW]`bR_\
L`^`]bWaY]aO[X[^bZTJ\VbT]XaZ[J[^[bSHW]`Z_XNbQ`\_^Z`
Ia][O[]a^bYT^V]a\Za^bR_\_bRV<bZ_W`bYT^VOUVNbBaYa^
:[]XaQMb@?b-a\U_E^_^bLP^Z`X_^_^bYT^L\`]`\bT]ZVJV^VM
Xa\UbaW[^abYaZa\bYT^L\`]`\_bUaXaX]aXaYb_SU`Z_Y]`\_^_
SHW]`Z_Nb?T^L\`]`\Z`^bST^\abS`I_XbT]aFaJ[^[baYUa\a^
:[]XaQMb<4`I_X_bH^`ba]XaYbL_R_bR_\bZPOP^F`X_QbKa\bX[M
WTYNbaU`^b6a\UbaW[^ZabYT^L\`]`\bR_U`F`YNb?T^L\`]`\
R_UX`Z`^bS`I_X_bH^`ba]aR_]X`YbXPXYP^bZ`J_]<b_=aZ`]`\_C
^_bYV]]a^Z[Nb4`I_X`bYaZa\bIa][OXabLP^PbT]a\aYb6`F]_SEU`
Y[SabSP\`bYa]Z[J[^[ba^FaYbI[Ya\U[]XaYb_SU`^`^bWaSa]a\[^
ITYbT]ZVJV^VbR`]_\U`^b:[]XaQMbOV^]a\[bYaWZ`UU_%b<B`Z`]]_
WaSaS[^[bI[Ya\UU[YbRVba\aZaNbBPUI`bRaO]aXaZa^bR_\bLP^
H^F`bI[Ya\Z[Yba^FaYbRV^Za^bST^\ab3Ib5PK`^]_Yb:aSaS[
Ka\Mb3Ib5PK`^]_Yb`=T\XVW]abR_\]_YU`Nb3Ib5PK`^]_Yb`=T\C
XVMbOVbRaY[XZa^bH^`X]_Nb0PYVX`U_^bLP^Z`X_^Z`
IHQPXbSP\`F_bKa\Nb4_K`\`YE`MbJZ[\EabL_UU_XNb*C)b8Y_X
T]aW]a\[^[^bWaOa^Z[J[bW`\]`\Z`bG`\Y`SbZ_WT\bY_MbE!HQPX
SP\`F_^Z`^bX`X^V^VQMbXVU]aYabZ`KaXb`UX`S_b]aQ[XN
8YS_Y]_Y]`\_^`b\aJX`^bZ`KaXb`UX`S_b]aQ[XbaXabR_\bO`W_^
Z`bXVU]aYabT]XaS[b]aQ[XMbYaXVbZPQ`^_^_^Nb?aXV
ZPQ`^_^_^bSaJ]a^XaS[b]aQ[XNEb?aXVbZPQ`^_^_^
SaJ]a^XaS[b]aQ[XbaXabR_QbHW]`bR_\bYa^V^bWaDU[YbY_bR`]Y_
TbZabR_Q_XbHQb`]`OU_\_X_QZ_\Nb@K\VDaEZabRPUP^ba\aXa
Ya\a\]a\[MbXP]Y_b_Za\_baX_\]`\_^bYa\a\]a\[W]abZab_SU_S^a_bZVC
\VX]a\ZabWaD[]aR_]X`S_^`b\aJX`^bR_QbG`\bZV\VXZa
SaKF[WabW`UY_W_bK`\X_O_QNb4aKF[bZabK`\X_WT\Nb7\aRQT^EZa
R_\bU[\ZabK`WabUaYS_Z`bVWVOUV\VFVbT]ZVJVbSHW]`^_WT\Nb7\aC
RQT^EZaY_bSaKF[WabL_Z_WT\MbK`\X_WT\NbE:`U`\]_bZ`]_]bWTYE
Z_WT\Nb5_Z_WT\Mb4P\X`^`EZ`Y_bXaGY`X`Z`^ba][WT\M
RaY[WT\bK`bL`\I`YU`^bZ`bWaYa]a^[WT\NbBVbZTJ\VbZ`J_]N
0`\bO`W_bSaKF[Za^ba]a^b^`\`S_b3SK`IMb3SK`IbR_Q`bH\^`YbT]V\
XV"b3SK`IbR_Q`bT]XaQNbB_QbZaGabG`^PQbD\TR]`X]`\_X_Q_
IHQX`X_O_QN<
+A./A3(@=<>9A@!1:;6
BaYa^b:[]XaQMbLPK`^]_J_^bR`Z`]_bT]XaWaFaJ[^[bZ_]`
L`U_\`\`YMbOV^]a\[bSHW]`Z_%b<aUa^ZaO[^b_SU`Z_J_bO`WbOV
LPK`^]_J_MbYaXVbZPQ`^_^_bSaJ]aW[^Nb?aXVbZPQ`^_^_
SaJ]aXaYbYaWZ[W]abIHQPXbSP\`F_^_^bZ`KaXb`UX`S_^_b_SC
U_WT\VQNb/]XaQSabT]XaQbV^SV\bRVNbB_\_bZ_J`\_^_^ba]U`\^aUC
_=_bZ`J_]Z_\Nb:a^_bIHQPXbSP\`F_^`bV]aOXaYb_I_^bYaXV
ZPQ`^_^Z`^b=`\aLaUb`Z_]X`W`F`YMbYaXVbZPQ`^_bYV\Ra^
`Z_]X`W`F`YNb1T]aW[S[W]abR_QbZ`bG`XbIHQPXbSP\`F_^_bZ`C
KaXb`UU_\`F`J_QbG`XbZ`bYaXVbZPQ`^_^_bSaJ]aWaFaJ[QNb3OU`
YaXVbZPQ`^_^_bSaJ]aWaR_]X`Yb_I_^bRVb3Ib5PK`^]_Yb`=T\C
XVbI[Y[WT\Nb-T]_SMbG`\Ga^L_bR_\bY_XS`W_bLHSU`\_Z`bYT]V^C
Za^bUVUVDbZabSaKF[WabLHUP\`X_WT\Nb?`^Z_S_bLHQa]U[^a
a]aX[WT\MbSaKF[WabR_\bYaD[Za^bL_\_DbZ_J`\bYaD[Za^bI[Y[WT\N
BPUP^bYa\Z`O]`\_XbZ`bLH\XPOUP\Nb4`I_XbZH^`X_^Z`
]aOEabL_UU_J_XZ`Nb@ZaXMb`K_^Z`bG[\S[Q[bWaYa]aX[ON
5HUP\XPObSaKF[WabK`\_WT\MbG`X`^bL`\_bR[\aY[WT\NbE:ab_^C
Sa=EbZ_WT\b`K_XZ`bWaYa]aZ[XMbSVIPSUPbWaDU[XNb8K_XZ`
WaYa]aXaSaXMbL_\S`b`K_XZ`^bR_\bO`W_bIa]SabT^Za^bST^\a
Z[Oa\[ZabL`QS`bR`^bRV^Vba^]a\[XbaXab`K_XZ`
WaYa]aX[O[XMbLHUP\PDbU`S]_Xb`UX_O_XbS`^bRV^VbZ[Oa\[
R[\aY[\Sa^bZTJ\VbT]XaQNbBaY[^MbBaORaYa^b:a\Z[XF[S[
B`Y_\bBTQZaJEab0aF[R`YUaOEUabR_\_S_bWVX\VYbaUU[N
?[][IZa\TJ]VE^abZab6`F]_SEU`bWVX\VYbaUU[]a\bR_]_WT\SV^VQN
BV^]a\bS`XRT]MbU`XS_]b`UU_J_bL\VD]a\bKa\NbB_\_S_bBaORaYa^
:a\Z[XF[S[bS[=aU[W]abGPYVX`U_bU`XS_]b`Z_WT\MbZ_J`\_bZ`
&0-E^_^b5`^`]bBaOYa^[NbBV^]a\abWVX\VYbaUa^[^
UVUVY]a^XaS[bL`\`YX`QbX_WZ_"b5`\`Y_\Z_Nb@^FaYbHW]`bR_\
WaSabI[Ya\X[O[QbY_bEF`QaS[b;bW[][^ba]U[^ZabT]a^]a\bUVUVYSVQ
Wa\L[]a^[\]a\EbZ_W`Nb1aGabH^F`bZ`bKa\Z[NbE7TD]VXVb_^=_a]`
S`KYb`Z`^b_SU_S^a_bZV\VX]a\ZabUVUVY]aXa]a\bWaD[]aR_]_\E
Z_W`Nb0VYVYbZabWaOaWa^bR_\bT]LVN<b0VYVYV^bZabOa\U]a\a
LH\`bZ`J_OU_J_^_bZ_]`bL`U_\`^b:[]XaQMb<*b/FaYEUa^bST^\a
R_\bWaSaX[QbL`]`F`YNb`Z_\bT"b3Ib5PK`^]_Yb`=T\XVNb3I
5PK`^]_Yb`=T\XV^VbXVU]aYabI[Ya\aFaJ[QbIP^YPbYaXV
ZPQ`^_^_bSaJ]aWaR_]X`Yb_I_^bL`\`YbK`bW`U`\bOa\U<bZ_W`
YT^VOUVNbBaYa^b:[]XaQMbYaXVbZPQ`^_^_MbKaUa^ZaO]a\[^
HQLP\]PY]`\_^_bY[S[U]aXaYb_I_^bZ`J_]MbHQLP\]PY]`\_^
UaXaX[W]aMbGaYY[W]abYV]]a^[]aR_]X`S_b_I_^b_SU`Z_Y]`\_^_
KV\LV]aZ[NbB`Z`]]_baSY`\]_J`bZ`J_^`^bK`bPF\`U_^_^b>.bR_^
]_\abT]ZVJV^Vba^[XSaUa^b:[]XaQMb<>.bR_^_b^`\`Z`^bRV]C
ZV^VQ"b!a][Oa^]a\[^bPIbaOaJ[bR`ObWVYa\[ba]Z[J[bDa\aMbaW][Y
R_^b9AAb]_\abZ_W`bLH\ZPYNb1T]aW[S[W]abR_\ba\YaZaO[X[Q
_O_^Z`^baW\[]XaZa^MbX`S]`Y_bW`U`^`J_^_Mb`]ba][OYa^][J[^[
YaWR`UX`Z`^b_O_^`bZ`KaXb`US_^ba^FaYbT\aZa^ba]Z[J[
Da\a^[^baW][Yb;bR_^b]_\aba][WT\SabR_^b9AAEP^PbZ`K]`U`
K`\S_^Nb>;bIa\D[bR_^b9AAEZ`^b>.bR_^b7EW_bZ`bHW]`bRV]ZVY<
Z`Z_Nb6_]]_b6aW[^b:aSaS[E^[^bZabI[YaFaJ[^[baYUa\a^
:[]XaQMbOHW]`bZ`KaXb`UU_%b<6_]_b6aW[^b:aSaS[E^Za
UTD]VXV^bLP^Z`X_^`bL`]`^bH^`X]_bR_\bXaZZ`bZaGabKa\N
/bZabOVNb+_XZ_W`bYaZa\MbaSY`\_W`Z`bR_]_WT\SV^VQb_^U_Ga\
T]aW]a\[bT]VWT\Nb3^U_Ga\bT]aW]a\[Mb`^bST^b+a^][V\=aEZabT]ZVN
B_\baSY`\_X_QbUVUUVbZ_J`\b_Y_ba\YaZaO[^[bH]ZP\ZPbY`^Z_S_
Z`b_^U_Ga\b`UU_ba^FaYb_^U_Ga\b`Z`^_^ba_]`S_bW_^`bT\aZabR`^
5`^`]YV\XaWbBaOYa^][J[^Za^ba]Z[J[XbaI[Y]aXaW[
6`F]_SEU`bTYVZVJVXZabWTYbRHW]`bT]XaQMb_^U_Ga\bZ`J_]Z_\
=a\Y][bL_R_NNNb:a^_bITYb^`UbT]a^bR_\bT]aWZabZaG_bY_O_]`\_^bYC
aRV]]`^X`S_bQT\bT]VWT\Nb/bQaXa^bR_\bWaSabYTWZVYMbWa^_
O_XZ_Y_bUaSa\[WabYTWZVYNb1_WT\VQbY_baSY`\_W`Z`Y_bOPDG`]_
H]PX]`\Z`bSaZ`F`b`\]`\b_I_^bZ`J_]MbaSUSVRaW]a\b_I_^bZ`
RHW]`bR_\bY\_U_YbT]ZVJV^ZabH]PXba^[bL`\I`Y]`OU_YU`^
_U_Ra\`^ba_]`^_^bR_\baKVYaU[bKa\SabG`X`^baKVYaU[bL`]`F`Y
_]YbTUTDS_W`bL_\`F`YMb_]YbST\VOUV\XaWabL_\`F`YN
1T]aW[S[W]aba_]`bGaYY[^ZabR_\bYVOYVbT]XaS[^NbEB`^Z`^
SaY]aZ[]a\MbLH\X`Z_]`\MbH]PXbS`R`R_b^`WZ_Mb^aS[]bT]ZVb^_W`
R_]X`Z_XEbZ`X`S_^ b$--#
16 Aralık
2014Perşembe
Salı
ubat 2013
Bakan Elvan, "En ufak bir şekilde usulsüzlük yapan, yasalara, kanunlara aykırı herhangi bir işlem olursa bunun gereğini yaparız" dedi
<?)08:;?Mb1`^_QF_]_YbK`b0aR`\]`OX`
BaYa^[b8]Ka^Mb5_\`SV^b8J\_R`]b7P^`]_
WaD[Xb_Ga]`S_^_^bST^VI]a^Z[J[^[bK`
SHQ]`OX`^_^b_XQa]a^Z[J[^[bR`]_\U`\`YMbW`\
U`S]_X_bWaD[]a\aYbG`X`^bIa][OXa]a\abRaO]a^aFaJ[^[
SHW]`Z_Nb@^Ya\aC@YSa\aWC@Za^aC5aQ_a^U`DbZ`X_\WC
T]VbGaUU[^ab_]_OY_^bR_\bST\VWab8]Ka^MbOVbWa^[U[bK`\Z_%
<@^Ya\aEZa^b:`\YHWE`bYaZa\bOVba^ZabWPYS`YbG[Q][
U\`^bGaUU[X[QbKa\Nb:`\YHWEZ`^b?[\O`G_\Mb@YSa\aWM
]VY[O]aEWabYaZa\bT]a^bRH]PXP^bG[Q][bU\`^bD\T2`S_
:a]^[QbWPYS`YbG[Q][bZ`J_]bG[Q][bU\`^Nb;AAbY_]TX`U\`
G[QbWaDaR_]`F`YNb0[Q][bU\`^bT]a\aYbU`\F_Gb`UX`X_Q_^
^`Z`^_bWPYbUaO[XaF[][J[b_I_^bZ`bYV]]a^aR_]X`YN
1T]aW[S[W]abHQ`]]_Y]`b?[\O`G_\Mb@YSa\aWbL_R_b_]]`\_XC
_Q_^Mb/\Uab@^aZT]VEZaY_b_]]`\_X_Q_^bSa^aW_S_^_^bZaGa
ZabL`]_O`R_]X`S_baI[S[^Za^bWPYbUaO[XaF[][J[bRPWPY
H^`Xba\Qb`Z_WT\Nb+Vba^ZabR_Q_XbDT\U=HWPXPQZ`bRVC
]V^a^bR_\bWaU[\[XNbBVbWaU[\[X[bZabSP\`Ib_I`\_S_^Z`
L`\I`Y]`OU_\`F`J_QNb?T^WabPQ`\_^Z`^b@Za^aM
6`\S_^E`bVQa^a^bR_\bGaUbKa\Nb:_^`b@Za^aC5aQ_a^U`D
GaUU[^[^b_Ga]`S_^`bI[Y[WT\VQb;A>9bW[][^ZaNb0aRV\Ea
YaZa\bT]a^bY`S_X_^bH^`X]_bR_\bY[SX[^[^b_Ga]`S_^`
;A>9bW[][^ZabI[YX[ObT]aFaJ[QN<8]Ka^Mb?T^WabI`K\`
WT]V^V^b;A>9b:[][b:aU[\[Xb-\TL\aX[E^ZabT]aFaJ[^[
SHW]`Z_Nb:aDC_O]`UCZ`K\`UbXTZ`]_bI`\I`K`S_^Z`bSaZ`F`
6a\Xa\abBH]L`S_E^Z`bWP\PUP]`^bD\T2`]`\_^bUVUa\[^[^
>AbX_]Wa\bZT]a\bT]ZVJV^VbYaWZ`Z`^b8]Ka^Mb3SUa^RV]C
3QX_\E_^b*M,bX_]Wa\bZT]a\Mb?VQ`Wb6a\Xa\ab/UTWT]V
-\T2`S[E^_^b;M9bX_]Wa\bZT]a\Mb@K\aSWab7P^`]_E^_^b>M;
X_]Wa\bZT]a\bT]ZVJV^VbYaWZ`UU_Nb1`K]`U_^bG`\bR_\
YV\VOV^V^bH^`X]_bT]ZVJV^Vb_=aZ`b`Z`^b8]Ka^Mb<8^
V=aYbR_\bO`Y_]Z`bVSV]SPQ]PYbWaDa^MbWaSa]a\aMbYa^V^C
]a\abaWY[\[bG`\Ga^L_bR_\b_O]`XbT]V\SabRV^V^bL`\`J_^_
WaDa\[Q<bZ_W`bYT^VOUVNb]aOU[\XaMb1`^_QF_]_YbK`
0aR`\]`OX`bBaYa^[bPU=_b8]Ka^Mb,NbGaKa]_Xa^[b_I_^
H^LH\P]`^bWaU[\[XbUVUa\[^[^b>AbX_]Wa\b@K\TbF_Ka\[^Za
T]ZVJV^VbR`]_\U`\`YMbYT^ST\S_WVXV^b>AbX_]Wa\
@K\TE^V^ba]U[^ZabR_\bWaU[\[XbL`\I`Y]`OU_\X`S_bGa]_^Z`
a\aZaY_b=a\Y[^bZ`K]`U`bHZ`^`F`J_^_MbRV^V^
SHQ]`OX`W]`b\`SX_bR_\bUVUa^aYbGa]_^`bL`U_\_]Z_J_^_
SHW]`Z_N8]Ka^Mb7B66b5`^`b?V\V]VE^ZaM
BaYa^][J[^[^b;A>9bW[][bRPUI`S_bPQ`\_^Z`bWaDU[J[
YT^VOXaZaMbR_\bLaQ`U`Z`bY`^Z_S_W]`b_]L_]_bGaR`\Z`M
4aW[OUaWbBaOYa^[E^[bQ_Wa\`Ub`Z`\`YMb<?a^V^abaWY[\[
ZaK\a^aR_]_\_QMb_Za\`b`Z_^<bZ`Z_J_^_^bH^`
SP\P]ZPJP^PbGaU[\]aUa\aYMb<4aW[OUaWbBaOYa^[E^[bQ_C
Wa\`Ub`UX`Z_XNb4aW[OUaWbBaOYa^][J[bR`^_b5`^`]b?VC
\V]abZaK`Ub`UU_MbV]aOU[\XabK`b_]`U_O_Xba]a^[^Za
7P\Y_W`E^_^bSU\aU`2_]`\_^`bWH^`]_YbR_\bSV^VObWaDU[XN
?T^=`\a^Sb^`U_F`S_^Z`bZ`bG`X`^b4aW[OUaW
BaOYa^][J[E^Za^baW\[]Z[XNbBVb_=aZ`]`\b^T\Xa]bR_\
_^Sa^[^bR_]`bSHW]`X`X`S_bL`\`Y`^b_=aZ`]`\Z_\N
?[^[WT\VXMbY`S_^]_Y]`b_=U_\abK`bWa]a^Z[\MbRV^V^]ab_]C
L_]_bWaSa]bSP\`F_bZ`bRaO]aUU[X<bZ`Z_Nb>;bW[]Za^bR`\_
V]aO[XbK`b_]`U_O_Xba]UWaD[S[^[bL`]_OU_\X`W`bWH^`]_Y
ITYbF_ZZ_bWaU[\[X]a\bWaDU[Y]a\[^[ba^]aUa^b8]Ka^M
RVLP^`bYaZa\b>.)bX_]Wa\][YbWaU[\[X
L`\I`Y]`OU_\Z_Y]`\_^_MbRV^V^b>>)bX_]Wa\[^[^bYa\abWT]V
a]UWaD[S[Mb,*bX_]Wa\[^[^bZ`X_\WT]]a\[Mb;>bX_]Wa\[^[^
GaR`\]`OX`bS`YUH\PMb>AbX_]Wa\[^[^bGaKaWT]VMb,
X_]Wa\[^[^b_S`bZ`^_QF_]_YbS`YUH\P^`bGa\Fa^Z[J[^[
a^]aUU[Nbb<BVLP^b_U_Ra\[W]abaOaJ[bWVYa\[b;AAbX_]Wa\
]_\a][YbR_\bD\T2`bSUTYVXVQbKa\Nb>AAbX_]Wa\b]_\a][YbR_\
Y[SX[^[bGa\FaZ[YMb>AAbX_]Wa\b]_\a][YbR_\bY[SX[bZabW_^`
WaU[\[XbD\TL\aX[X[QZaNb-T\U=HWPXPQZ`b_S`b#bR_^`
WaY[^bD\T2`bRV]V^XaYUaZ[\Nb7TD]aXbD\T2`bSaW[X[Qb,
R_^b)$,Nb0a^L_b_]_X_Q`bL_Z`\S`^_QbL_Z_^MbTb_]Z`bXVUC
]aYab]aOU[\XabBaYa^][J[E^[^b`^baQb,C9bUa^`
Oa^U_W`S_^_bLH\X`^_QbXPXYP^<bZ_W`^b8]Ka^M
ZTJ\VZa^bSaJ]aX[ObT]ZVY]a\[b_SU_GZaX[^b_S`b;,9bR_^
T]ZVJV^VbYaWZ`UU_Nb?a\aWT]]a\[^Zab;A>#bW[][^Za
L`\I`Y]`OU_\Z_Y]`\_bWaU[\[XbUVUa\[^[^b>,bX_]Wa\b]_\aWa
WaY]aOU[J[^[bYaWZ`Z`^b8]Ka^Mb.>b_]Z`Mb;bR_^b>AA
Oa^U_W`Z`Mb>AAbR_^Z`^b=aQ]ab_OI_bK`bXPG`^Z_S_^
L`F`]_bLP^ZPQ]PbIa][Oa\aYbWaU[\[X]a\[
L`\I`Y]`OU_\Z_J_^_b_=aZ`b`UU_Nb;A>#bW[][^Zab)AAbY_]TC
-923="@:A-<"8A1+
@:?251=6&A51<267<69+
0?=A" 7<@:>A'?)9?
5@:@A/@(>:;@9A>/>=
A.7;>:A6_]]`UK`Y_]_b8\Za]b@YSP^L`\MbX`ZWa
YV\V]VO]a\[^abWH^`]_YbDT]_SbRaSY[^]a\[^[^bR_\ba]L[bTDC
`\aSWT^VbT]ZVJV^VbR`]_\U`\`YMbB_\YaIbaWZ[\bWT]SVC
Q]VY]a\]ab_]L_]_bF_ZZ_bR_]L_bK`bR`]L`]`\bT\UaZa
ZT]aO[WT\ZVNb/D`\aSWT^]a\]abRV^Vb`^L`]]`X`YbK`
RPUP^bLHQ]`\_bRaOYabR_\bW`\`bI`K_\X`W`bIa][O[WT\]a\N
Z`Z_Nb&0-(]_b@YLSP^L`\MbWaDU[J[baI[Y]aXaZaMbaXa^
K`b47bWaW[^bL\VD]a\[^abWH^`]_YbL`\I`Y]`OU_\_]`^
TD`\aSWT^]a\[bZ`J`\]`^Z_\Z_NbB_\YaIbaWZ[\bWT]SVQ]VYC
]a\]ab_]L_]_bF_ZZ_bR_]L_bK`bR`]L`]`\_^bT\UaZabZT]aOU[J[^[
YaWZ`Z`^b@YSP^L`\MbRaS[^bHQLP\]PJP^`bK`bX`ZWaWa
Ya\O[bWaD[]a^bGVYVYSVQbG`\bUP\]PbTD`\aSWT^V^
Ya\O[S[^ZabT]ZVY]a\[^[^ba]U[^[bI_QZ_Nb@YSP^L`\M
BVLP^`bYaZa\bRV^Za^bH^F`bWaD[]a^]a\ab^aS[]
Ya\O[WSaYbRV^Za^bH^F`Y_bUPXbGVYVYSVQ]VY]a\[^
RVLP^bZ`bWaDU[Y]a\[bTD`\aSWT^]a\[^bR_\ba]L[bTD`\aSWC
T^VbT]ZVJV^VbZPOP^PWT\VQNb4P\`IMbRVbUP\b_O]`\_^bW[]
ZH^PXP^`bL`]Z_Nb1POP^P^bY_bT\UaZabX_]Wa\]a\Fa
ZT]a\]a\]ab_]L_]_b_ZZ_a]a\bKa\Nb@XabRVbX`X]`Y`U_
WH^`U`^bBaORaYa^bI[Y[DMb4`^_^bITFVJV^bS_LT\Ua
X`S`]`S_^Z`bOHW]`bOHW]`bWaDX[O(bZ_W`bSaIXabSaDa^
X`U\`bF_Ka\[^ZabRH]P^XPObWT]Mb$9AbY_]TX`U\`bU`YbWC
T]MbR_^b9AAbY_]TX`U\`bYa]_U`]_baS=a]UbWaD[X[
L`\I`Y]`OU_\Z_Y]`\_^_bR`]_\U`^b8]Ka^Mb$bUP^`]_bUaXaXC
]aWa\aYbG_QX`U`bSV^ZVY]a\[^[MbRVLP^b_U_Ra\[W]ab;;
R_^b9AAbY_]TX`U\`]_YbUP^`]bUaXaX]a^X[ObZV\VXZa
T]ZVY]a\[^[bSHW]`Z_Nb:[]Zab>AAbY_]TX`U\`bUP^`]bZ`]X`
_O]`X_bL`\I`Y]`OU_\Z_Y]`\_^_bZ_]`bL`U_\`^b8]Ka^Mb;A>#
W[][^Zab>>*bYHD\PMb#9bYHD\PbT^a\[X[Mb>.bUa\_G_
YHD\P^bT^a\Z[Y]a\[^[bYaWZ`UU_Nb8]Ka^Mb<;A>9bW[][^Za
_S`b;AbF_Ka\[^ZabUP^`]_X_Q_bG_QX`U`baIaFaJ[QN
6a]aUWaEZab?a\aGa^bK`b8\Y`^`YM
0aYYa\_EZ`b!VYV\FaMb+[\^aYEUa
&VZ_bK`bB_U]_Sb+`G_\b5`I_O_M
B_U]_Sb1`\`S_bUP^`]]`\_M
T^LV]ZaYEUab4aDIabK`
QP]X`QbUP^`]]`\_M
Ba\U[^EZab@XaS\a
K`b!aY\aQbUP^`]C
]`\_bL_R_bITY
SaW[ZabUP^`]_
H^PXPQZ`Y_
LP^]`\Z`bG_QX`C
U_^_Q`
SV^aFaJ[QNbBV
W[]bOVba^
_U_Ra\[W]ab*AE[^
PQ`\_^Z`bD\T2`XC
_QbUaXaX]a^Z[M
aI[][O[^[bR`Y]`X`YC
U`<bZ`Z_NbBH]P^XPO
WT]bIa][OXa]a\[^abZ`C
KaXb`Z`F`Y]`\_^_b_=aZ`b`C
Z`^b8]Ka^MbSHQ]`\_^_bOHW]`
SP\ZP\ZP%b
<B_Q_Xb_I_^bH^`X]_bT]a^Mb`^bH^`X]_
GVSVS]a\Za^bR_\bUa^`S_bYVQ`WCLP^`WbL`I_O]`\_bWa^_
?a\aZ`^_QE_b@YZ`^_QE`MbW_^`b?a\aZ`^_QE_b1TJV
@^aZT]VbK`b5P^`WZTJVb@^aZT]VEWabRaJ]aWa^baYS]a\N
>.baYS[X[QZabOVba^ZabIa][OXa]a\[X[QbZ`KaXb`Z_WT\N
BVLP^b_U_Ra\[W]abWPQZ`b.AE]_YbR_\bL`\I`Y]`OX`
SaJ]a^X[ObZV\VXZaNb:a^_MbRVb?a\aZ`^_QEZ`^b@YZC
`^_QE`Mb1TJVb@^aZT]VbK`b5P^`WZTJVb@^aZT]VbBH]C
L`S_E^`b_^`^b>.baYS[^bIa][OXa]a\[^bWPQZ`b.AE_^_
UaXaX]aZ[YNb:_^`MbZTJVCRaU[baYS[^Zab9bH^`X]_bU`X`]
RPWPYbaYS[X[QbRV]V^XaYUaNbBV^]a\[^b_S`MbRVbZTJVC
RaU[baYS]a\[^[^b_S`bWPQZ`b.*ES[^[bUaXaX]aX[O
ZV\VXZaW[QNb%b'^PXPQZ`Y_bR_\b_Y_bW[]b_I`\_S_^Z`
YVQ`WCLP^`WbaYS]a\[b_]`bZTJVCRaU[baYS]a\[^[bR_\bRPUP^
T]a\aYbUaXaX]aX[ObT]aFaJ[QNb'^`XbK`\Z_J_X_Q
GVSVS]a\Za^bR_\_Mbb^P=VSbWTJV^]VJV^V^bITYb=aQ]a
T]ZVJVb6a\Xa\abBH]L`S_Nb6a\Xa\abBH]L`S_E^Z`bR_\
a^]aXZabTUTWT]]abR_\b\_^LbT]VOUV\VWT\VQNb4aYa\WaEC
Za^b?TFa`]_E^`Mb?TFa`]_EZ`^b?V\UYHWE`Mb?V\UYHWEZ`^
:aKVQb4V]Ua^b4`]_Xb?HD\PSPMbT\aZa^b7`Y_\ZaJ
?[^a][EWaMb7`Y_\ZaJb?[^a][EZa^b7`Y_\ZaJMb!a^aYYa]`
K`bBa][Y`S_\E`bYaZa\b_^`^bLPQ`\LaGUabR_\b\_^L
T]VOUV\VWT\VQNb3SUa^RV]C3QX_\bTUTWT]bIa][OXa]a\[X[Q
Z`KaXb`Z_WT\bK`bWPQZ`b*AC*9bT\a^[^ZabTUTWT]
Ia][OXa]a\[X[QbUaXaX]a^Z[Nb3SUa^RV]CBV\SabTUTWT]V
;A>9bST^Vb_U_Ra\[W]ab_^Oa]]aGbaI[]aFaYNbBVbLPQ`\LaGUa
?H\=`Qb5`I_Ob?HD\PXPQbKa\bY_bY`^Z_ba]a^[^Za
ZP^Wa^[^b#EP^FPbRPWPYbYHD\PSPMbRVbYHD\PWPbZ`
a\U[YbYV]]a^Xab_XYa^[^abYaKVOaFaJ[QNb'Q`]]_Y]`
:a]TKaEWabL_Z`^bKaUa^ZaO]a\[X[QbR_\bRVIVYMbR_\bSaaU
Y[\YbZaY_YabX`Sa=`ba]a^bLPQ`\LaG[b>AC>9bZaY_YabL_R_
ITYbY[SabSP\`Z`bL`IX`b_XYa^[^abYaKVOaFaYNb:`^_b_C
Ga]`W`bI[YX[ObT]ZVJVXVQbR_\bRaOYabTUTWT]bD\T2`X_Q
@YWaQ[EZa^b?V\UYHWE`bYaZa\bVQa^a^bLPQ`\LaGbK`
RV^V^bZ`KaX[^Zab?VQ`Wb6a\Xa\ab/UTWT]b-\T2`S_
Ka\Nb$9bY_]TX`U\`]_YNb?VQ`Wb6a\Xa\ab/UTWT]b-\T2`C
S_E^Z`^bG`X`^bST^\ab7`Y_\ZaJb?[^a][EWabYaZa\
VQa^a^bbLPQ`\LaG[^bTUTWT]b_Ga]`S_^`bZ`bI[YX[ObRVC
]V^VWT\VQNb'^PXPQZ`Y_bW[]bZabYa]a^bY`S_X]`\_^b_C
Ga]`S_^`bI[YaFaJ[QbK`b6a\Xa\abBH]L`S_E^_bR_\bTUTWT]
\_^L_W]`bYaD]aX[ObT]aFaJ[QNb'^PXPQZ`Y_bZH^`XZ`
TUTWT]]a\abITYbZaGab=aQ]abaJ[\][YbK`\`F`J_QN
R_\bYT^VWVba^]aU[WT\NbB_\bT\aZaY_bYT^VWabRaY[^bR_\bZ`
RV\aZabZH^`^b\aYaX]a\abRaY[^N bZ_W`bYT^VOUVNb
5aQ`U`F_]`\_^MbXaYV]bOPDG`(bYaDSaX[^Za
LHQa]U[^aba][^XaS[bGaYY[^ZabZabZ`J`\]`^Z_\X`Z`bRVC
]V^a^b@YSP^L`\Mb+PDG`]_bRaOYabR_\bYT^VMbXaYV]
RaOYabR_\bYT^VbT]ZVba\U[YbR`^F`NbBV\aZaY_bU`X`]
YT^V]a\Za^bR_\_Mb`YT^TX_YbT]a\aYbRaQ[]a\[^[^bXa]
Ka\][Y]a\[^ab`]bYTWXaYb_I_^bL`]Z_]`\NbBVbP]Y`Z`M
XVGa]_=bT]a^]a\abYa\O[bR_\bTD`\aSWT^V^bU`X`]_b_Z_M
RV^]a\[^bG`DS_b@^aWaSa(WabZabaWY[\[Nb@^aWaSa
6aGY`X`S_(^Z`^bZH^`F`J_bYT^VSV^Zab=_Y\_X_QNb@Xa
RVba\aZaMb^`bYaZa\bTD`\aSWT^bWaDa\SabWa^[X[Qa
Y\Z[\(bZ_WT\]a\N b_=aZ`]`\_^_bYV]]a^Z[Nb:T]SVQ]VY]a\]a
_]L_]_b_ZZ_a]a\[^bUaXaX[^[^bER`]L`]_EbT]ZVJV^VbKV\LVC
]aWa^b@YSLP^L`\MbRV^]a\abR_\bF`KaDbK`\_]X`S_^_b_SU`C
Z_Nb`Z_\bRVbWaDU[Y]a\[^[Q" bST\VSV^VbWH^`U`^b@YC
SP^L`\MbOV^]a\[bYaWZ`UU_%bbB`^MbRV^ab\HKa^O_SUbR_\
WaY]aO[XbZabZ_W`X_WT\VXNb!P^YPMbL`IX_Ob_]`b_]L_]_
Y`^Z_bXaJZV\_W`U]`\_^_bWa\aUU[]a\MbGaWa]bP\P^PbRV^]a\N
BVLP^bL`]_^`^b^TYUaZabXaJZV\bT]a^b_^Sa^]a\bR`]]_
QaU`^NbBHW]`bR_\bXaJZV\_W`UbWTYNbBV^]a\bGaWa^bP\P^P
O`W]`\Nb/bWPQZ`^bW_^`bRVLP^bL`^`bWP\PUP]`^ba]L[bTDC
`\aSWT^VNb>)C;9b@\a][YbH^F`S_^Z`bX`ZWaWabXVGa]_=
T]a^bRVLP^`bYaZa\bGa^L_bS`SbKa\SaMbGa^L_bXVaX`]`
WaD[]X[Ob_S`bT^]a\[bWaDU[]a\Nb6VGa]_=bT]a^bS`S]`\`
RVLP^`bYaZa\b^`bWaD[]X[OSabRV^]a\[bWaD[WT\]a\N
BaYU[]a\bWaW[^bWaSaY]a\[bUaYa^bZabWTYb`Z`^bZ`bWTYN
BV^V^b]`La]bR_\bQ`X_^_bZ`bWTYNb?_X]`\bWaD[][WT\SaM
T^]a\[^bPQ`\_^`bL_UX`bS`KZaS[^ZaNbBHW]`bF_^^`U
L`I_\X_ObR_\bO`Y_]Z`bTD`\aSWT^bWaD[WT\]a\Nb/]aWMbR_\
F_^^`UbTD`\aSWT^VZV\bR`^F`N $.-#
'^PXPQZ`Y_bLP^]`\Z`b@^Ya\aC_JZ`bTUTWT]bD\T2`S_
_Ga]`S_^`bI[Y[WT\VQNbB_\bRaOYabD\T2`X_Qb@^Ya\aC
?[\[YYa]`C1`]_F`bTUTWT]bD\T2`S_NbB_\bRaOYabD\T2`X_Q
3QX_\C@]_aJabTUTWT]bD\T2`S_NbBVbD\T2`]`\_X_Q_^b_Ga]`C
S_^`b;A>9bW[][^ZabI[YaFaJ[QbK`bTUTWT]]a\[X[QabZaGa
=aQ]abaJ[\][YbK`\X`W`bRaO]aWaFaJ[QN<
A+%@;>:51<<?:8&A?<08=A/?*8=8A5?)851:%A
1`X_\WT]]a\[^[^b&VXGV\_W`UE_^b_]YbW[]]a\[W]abR_\C
]_YU`bRVLP^ba]U[^bIaJ[^[bWaOaZ[J[^[b_=aZ`b`Z`^b8]Ka^M
_YU_Za\[bZ`K\a]Z[Y]a\[^Zab>>bR_^bY_]TX`U\`
Z`X_\WT]VbaJ[^[^b$bR_^b;AAbY_]TX`C
U\`S_^_bRaOUa^baOaJ[bW`^_]`Z_Y]`\_^_
SHW]`Z_Nb<>9AbW[]Za^bR`\_
/SXa^][bQaXa^[^ZabWaD[]a^
Z`X_\WT]]a\[^[^b&VXGV\_W`U
ZH^`X_^Z`bW`^_]`^X`S_
R_]`bSHQbYT^VSV
T]XaX[OU[NbBVbZ`X_\
WT]]a\[^[^bUaXaX[^[bW`C
^_]`Z_YNb@OaJ[bWVYa\[b;
R_^bY_]TX`U\`]_YbR_\
Y[S[XbYa]Z[MbRV^abWH^`C
]_YbZ`bIa][OXa]a\[X[Q
Z`KaXb`Z_WT\<bZ_W`^b8]C
Ka^MbOVbR_]L_W_bK`\Z_N
<B_Q_XbZH^`X_X_QZ`bR_^
)9$bY_]TX`U\`]_YbWPYS`Y
G[Q][bK`bG[Q][bU\`^bGaU]a\[^[
_^Oab`UU_YNb+Vba^Zab;bR_^b)>;
Y_]TX`U\`]_YbWPYS`YbG[Q][bK`bG[Q][
U\`^bD\T2`S_bIa][OXa]a\[X[QbZ`KaX
`Z_WT\NbBV^]a\[bZab_^Oa]]aGbH^PXPQZ`Y_
,C#bW[]b_I`\_S_^Z`bUaXaX]aWaFaJ[QbK`
7P\Y_W`EW_bR_\ba^]aXZaMbR_\bVFV^Za^bR_\bVFV^abZ`X_\
aJ]a\]abH\XPObT]aFaJ[QNb0`Z`=_X_Qb?aD[YV]`EZ`^M
8Z_\^`EZ`^bUab?a\SEabYaZa\bG[Q][bK`bWPYS`YbG[Q][bU\`^
aJ[W]ab7P\Y_W`EW_bR_\bRPUP^bT]a\aYbL`IX`YNb1_J`\
Ua\a=Ua^b?a\aZ`^_QEZ`b4aXSV^EZa^b@YZ`^_QE`bYaZa\
W_^`bG[Q][bU\`^bGaUU[W]ab?a\aZ`^_QE_b@YZ`^_Qb_]`
RV]VOUV\XaYNbB_\bRaOYabH^`X]_bD\T2`X_QbY_bR_QbRV^V
ITYbH^`XS_WT\VQMbTbZabG[Q][bU\`^b_]`bW_^`b@Za^aC
6`\S_^bLPQ`\LaG[^Za^b5aQ_a^U`DC+a^][V\=aC6a\Z_^C
0aRV\EabYaZa\bG[Q][bU\`^]`bV]aOXaYNb@^Ya\aC4_KaSM
BV\SaCB_]`F_YMb@^Ya\aC3QX_\bGaU]a\[^ZaY_
Ia][OXa]a\[X[QbWTJV^bR_\bO`Y_]Z`bZ`KaXb`Z_WT\NbB_\
RaOYabH^`X]_bD\T2`X_Qb_S`b?a\SC7_=]_SCBaYPbD\T2`XC
_QNb;A>9bST^Vb_U_Ra\[W]ab_^Oa]]aGbBaYPC7_=]_SC?a\S
Z`X_\bWT]VbD\T2`S_^_bUaXaX]aX[ObT]aFaJ[QbK`
RHW]`F`bT^Z\aEZa^b-`Y_^E`bYaZa\bY`S_^U_S_QbR_\
O`Y_]Z`b3D`Yb1`X_\b:T]VbRaJ]a^U[S[^[bSaJ]aX[O
T]aFaJ[QN<b8]Ka^MbZ`X_\WT]Vba\aIbK`bL`\`I]`\_^_^M
U\`^bS`U]`\_^_^b7P\Y_W`EZ`bP\`U_]X`S_^`bWH^`]_YbITY
WTJV^bR_\bIa][OXab_I`\_S_^Z`bT]ZVY]a\[^ab_Oa\`Ub`ZC
`\`YMb<1`X_\WT]VbS`YUH\P^`bWH^`]_Yb7P\Y_W`EZ`
R_^_^bPQ`\_^Z`b=_\XabKa\bK`bRVb=_\Xa]a\[X[Qb\aW[^Za^
`^b_^F`bZ`UaW[^aMba\aIbL`\`F_^`bYaZa\bOVba^Za
7P\Y_W`EZ`bP\`U_]_WT\NbaYaUMbR_QbRV^V^]abZabW`U_^C
X`Z_YMbEB_QMbY`^Z_bWPYS`YbG[Q][bX_]]_bU\`^_X_Q_b_Xa]
`Z`]_XEbZ`Z_YNb7aXaX[W]aMbUPXbGaY]a\[W]abR_Q`ba_UbT]C
SV^b_SU`Z_YbK`bRVbI`\I`K`Z`bIa][OXa]a\[X[Qa
RaO]aZ[YNb+Vba^bUaSa\[XbIa][OXa]a\[bR_UU_Mb`^ZPSU\_W`]
K`bXPG`^Z_S]_YbIa][OXa]a\[^[^b_Ga]`S_^`b;;b/FaYEUa
I[Y[WT\VQNb7aXaX[W]abW`\]_MbUaXaX[W]ab7P\YbP\P^P
T]a^bWPYS`YbG[Q][bX_]]_bU\`^_X_Q_b_^Oa]]aGb;A>.
W[][^Zab\aW]a\ab_^Z_\`F`J_Q<bZ`Z_NbB_\baWb_I`\_S_^Z`b.A
aZ`UbWPYS`YbG[Q][bU\`^bS`U_ba]aFaY]a\[^[Mba][X
Oa\U]a\[^Zab<6_^_XVXbWPQZ`b9,bW`\]_bP\`U_XbT]aFaYN
6VU]aYabR_\bW`\]_bT\UaYba]XaYbQT\V^ZaS[^NbBVbP\`U_C
X_b7P\Y_W`EZ`bWaDXaYbQT\V^ZaS[^<bZ_W`F`Y]`\_^_bR`C
]_\U`^b8]Ka^Mb;A>9bW[][^Zab5aQ_a^U`DC+a^][V\=aM
4_KaSC8\Q_^Fa^Mb:`\YHWC?aWS`\_Mb@Za^aC5aQ_a^U`DM
6P\O_UD[^a\C+a^][V\=abZ`X_\WT]VbWaD[Xb_Ga]`]`\_^`
aW\[Fab@^Ua]WaC?T^WaC@YSa\aWC`KO`G_\C?aWS`\_
Z`X_\WT]VbD\T2`]`\_X_Q_^bZ`bVWLV]aXabD\T2`S_^`
I[YaFaY]a\[^[bR_]Z_\Z_Nb$--#
:1*<6A@9:?:
4@20?=A5?7?,?*87
:;?=A(@A6A.)<@:>A?9?=8A`WS`]b8\TJ]VM
;A>9bS`I_X]`\_^Z`bZ`SUa^bWaQaFaY]a\[^[b_]`\_
SP\ZPNb3^`LH]bB`]`Z_W`S_b4DT\b4a]T^V(^ZabZPQ`^C
]`^`^b@?b-a\U_b3^`LH]b9Nb/]aJa^b3]I`b?T^L\`C
S_(^`bYaU[]a^bBaYa^b8\TJ]VMbGPYPX`U_^
_F\aaU]a\[^[ba^]aUU[Nbb5`]`F`YbW[]bGaQ_\a^baW[^Za
L`\I`Y]`O`F`YbL`^`]bS`I_X]`\_^b7P\Y_W`b_I_^bX_C
]aUbT]aFaJ[^[bZ_]`bL`U_\`^b`WS`]b8\TJ]VMb<6_]C
]`U_X_Q_^bH^P^PbY`SX`Yb_SU`W`^]`\bG`\bS`I_XZ`
7P\Y_W`E^_^b@?b-a\U_E^_^bH^P^PbY`SX`Yb_I_^
RPWPYbU`QLaG]a\bD]a^][WT\]a\Nb1aGabH^F`bR_]_WT\C
SV^VQbRVbU`QLaG]a\[bXaGa]]_b_Za\`bS`I_X]`\_^Z`M
&VXGV\RaOYa^][J[bS`I_X]`\_^Z`MbG`DS_bITY
LaW\`Ub_I_^Z`bRV]V^ZV]a\MbX`^=_bLaW\`UNb@Xa
T^]a\[^bRPUP^bWaDU[Y]a\[bRTOabI[YU[Nb/^]a\[^M
7P\Y_W`E^_^bH^P^PbY`SX`Yb_SU`W`^]`\_^bR_\
G`SaR[bKa\Sab&`^aRC[b@]]aGE[^bZabR_\bG`SaR[bKa\N
3^Oa]]aGb;A>9bS`I_X]`\_^Z`bZ`bT^]a\[^bG`K`S]`\_^_
YV\SaY]a\[^ZabR[\aYaFaYbR_\bO`Y_]Z`bLaW\`Ub_I_^Z`
T]aFaJ[QNb7`Y\a\bZ`SUa^bWaQaFaJ[QN<bZ_W`bYT^VOUVN
7PWPbR_UX`X_ObW`U_X_^bGaYY[^[b`^b_W_bYT\VWa^
GPYPX`UbT]ZVY]a\[^[SaKV^a^b8\TJ]Vb<BT\IbHZPWC
T\SV^Mb6`\Y`QbBa^YaS[E^[bZHK_Q]`bZT]ZV\VWT\SV^
aW\[FabXVaQQaXbWaU[\[X]a\ab_XQabaU[WT\SV^Nb:T]C
SVQ]VYbT]SabRHW]`bR_\bO`WbT]V\bXV"<bZ`Z_N
$.-#
SAYFA 8
SONDAKiKA GAZETESİ >>
8 GÜNCEL
16
17Aralık
Şubat2014
2013Salı
Perşembe
Sabit
İNCE
[email protected]
FUAT AVNİ
GÜLEN Mİ?
14 Aralık da özellikle zaman ve Samanyolu
ağırlıklı bir operasyon başlatıldı. Aslında bu operasyonun başlayacağı günlerce önce kamuoyuna duyurulmuştu. Peki bu nasıl
operasyondu da günlerce önceden duyuruluyor
ve Zaman-Samanyolu önünde taraftarlar toplanarak yeni bir algı operasyonu da başlatılmış
oluyordu.
Yoksa Başbakanın dediği gibi hükümete karşı
bir savaş başlatılmış mıydı?
Şimdi aşağıdaki fuat Avni açıklamalarını
okuyunca kararı siz vereceksiniz ve operasyonun nasıl önceden kamuoyuna duyurulup da,
gözaltına alınacakların listesi yayınlanıyor, bu
listedekiler hazırlıklarını yapıyorlar ve gazete
içinde operasyonu bekliyorlar?
Ha bu arada Fuat Avni'nin aslında Fetullah
Gülen olduğunu eski Gülen’ci Latif Erdoğan da
açıkladı biliyorsunuz.
O zaman biraz daha farklı düşünerek aşağıdaki
açıklamaları dikkatli okuyun bakalım aklınıza
ne gelecek ve ne hüküm vereceksiniz?
"Gülen Cemaati'ne yakın medyaya operasyon
düzenleneceğini ve 150 gazetecinin gözaltına
alınacağını iddia eden Fuat Avni, 14 Aralık tarihinde başlayacağı ve 25 Aralık'a kadar sürecek
olan operasyonda gözaltına alınacak gazeteci
sayısının azaltıldığını söyledi.
Fuat Avni, twitter hesabında şu iddialara yer
verdi:
1. Ertelemek zorunda kaldıkları operasyonu
gözaltına alınacakların listesini yenileyerek
Beşir Atalay'a emanet ettiler.
2.14-15 Aralık'ta başlayıp 25 Aralık'a kadar
sürecek seri operasyonlar başlıyor. Operasyonu
Başsavcı Vekili Orhan Kapıcı yönetiyor.
3.Orhan Kapıcı'nın yancısı İstanbul İstihbarat
Şube Mdr. Edip Vural. Vural gayri meşru ilişkisi
ve çocuğundan dolayı Tiran'ın kıskacında.
4.Atalay, Kapıcı'yı Cuma'dan itibaren kıskaca
aldı. Operasyon, Elkaide bağlantılı Tahşiyecilere operasyon yapan polis ekibine olacak.
5.Tahşiyeciler Grubundan ele geçirilen bombaları polislerin yerleştirdiği algısı oluşturulacak.
6.Deşifre ettiğim operasyona tepki gelince
gözaltına alınacak gazeteci sayısını azalttılar.
Merkez Medya ve liberaller şimdilik çıkarıldı.
7. Şu an İstanbul İstihbarat Şube'de çok gizli
toplantı devam ediyor. Gözaltı listesinin son hali
henüz elime geçmedi.
8. Operasyon listesinde Fetullah Gülen'in adı
yoktu. Tiran'ın 'Bir yolunu bulun' diye baskı
yapmasıyla zoraki dosyaya ilave edildi.
9. 'Operasyon talimatı Gülen'den geldi' ibaresi
aslında şu an Tiran'ın fiilen yaptığı suç. Siz
yapın ben kanunları düzenlerim dedi.
10. Yargı Paketi'nin acilen devreye sokulması
'Kontrol ben de' algısı oluşturdu ve ekibe güven
gelmiş durumda."
Ebso Başkanı Yorgancılar, "Barkodu 869 ile başlayan yani Türkiye'de üretilen mallara öncelik vermeliyiz. 869 barkodunun bilinilirliğini artırıcı kamu spotları mutlaka yapılmalıdır” diye konuştu
E
ge Bölgesi sanayi Odası Yönetim
Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, Türkiye ekonomisindeki
yapısal sorunlar nedeniyle yerli
malı haftasının yeniden önem kazandığını,
yerli malına öncelik verilmesi için herkese
görev düştüğünü söyledi. Yerli Malı Haftası ile ilgili açıklamasında küreselleşmenin
bir yansıması olarak halkın tüketim talebi
deseninin, gelişmiş ülkelere paralel hale
gele geldiğini, borçlanma yoluyla; gelişmiş
ülkelerde kullanılan akıllı telefon, bilgisayar, ev sinema sistemleri ve ithal otomobillerin satın alınabildiğini belirten
Yorgancılar, “Ancak makro ekonomik iklimin reel sektör açısından uygun olmaması, ülke içinde bilimsel bilgi üretiminin
yavaş kalması, üniversite-sanayi işbirliğinin gerektiğince güçlendirilememesi,
nitelikli eleman yetersizliği gibi birçok faktöre bağlı olarak üretim deseni, tüketim deseninin uzağında kalmıştır. Bunun doğal
sonucu dış ticaret açığı ve dış borçların artmasıdır. Dolayısıyla bir taraftan ekonomideki yapısal sorunlar, diğer taraftan
halkın yüksek tüketim beklentisi ve ithal
ürünlere öncelik veren tercihleri dışa
bağımlılığı pekiştirmektedir. Bu sürecin
halka faturası ise daha çok işsizlik olarak
kesilmektedir. Bu nedenlerle ürün tercihlerimizde barkodu 869 ile başlayan yani
Türkiye'de üretilen mallara öncelik vermeliyiz. 869 barkodunun bilinilirliğini
artırıcı kamu spotları mutlaka yapılmalıdır”
diye konuştu.
Yapısal dönüşüm kaçınılmaz hale geldi
Bu sorunların çözümünün Türkiye
ekonomisindeki yapısal dönüşümü zorunluğu kıldığını kaydeden Yorgancılar, tasarrufların artırılması, teknolojik yenilik ve
yenilikçi ürün üretimi, tüketim deseni ve
bundaki değişimlere paralel bir üretim deseni oluşturulması gerektiğini vurguladı.
Sanayicilerin yerli girdi, vatandaşların yerli
ürün, merkezi, yerel ve kamu kurumlarının
yerli ürün ile yerli girdiye öncelik vermelerinin ülkenin geleceği için kritik
öneme sahip olduğunu vurgulayan Yorgancılar, “Benzer niteliklere sahip yerli
düzeltilmelidir. Yenilenebilir Enerji Kaynakları (YEK) alanındaki yatırımların
özendirilmesi amacıyla, muhtelif YEK
teçhizatının yerli imalatının, Hükumetimizce teşvik edilmesi yolunda gerekli
yasal düzenlemeler gecikmeksizin yapılmalıdır. Üçüncü çeyrek büyüme oranları da
göstermiştir ki; güçlü ekonomi ve güçlü
Türkiye için güçlü sanayi ve güçlü sanayi
için de mutlaka ve mutlaka yerli malı üretimini ve tüketimini arttırmak zorundayız.”
(HABER MERKEZİ)
İki önemli talebimiz var
Yorgancılar, her platformda altını çizerek gündeme getirdikleri iki talebi yerli
malı haftası dolayısıyla bir kez daha kamuoyunun dikkatine sunduklarını ifade ederek şunları söyledi, “Kamu İhale
Kanunu’nun 63. maddesinde, değişiklik
yapılarak; “yerli malı olarak belirlenen
malları teklif eden istekliler lehine, yüzde
15 olan oranın yüzde 25’e çıkartılarak,
konulabilir ifadesi konulacaktır şeklinde
İzmir’in merkez ilçesi Konak’ta
geçtiğimiz ay başlayan ‘Bizim
Çocuklar Projesi’ kısa sürede yüzleri güldürdü. İzmir’de ilk kez annelerin çocuklarıyla birlikte aynı
çatı altında eğitim görmesine
olanak tanıyan uygulama
sayesinde psikolojik destek
imkanı bulan anneler sosyal hayata daha çabuk uyum sağlarken,
çocukları da aynı mekanda düzenlenen oyun, dans, müzik, drama
ve sinema atölyeleriyle hem
öğreniyor, hem de eğleniyor.
Konak Belediyesi’nin psikolojik
destek ve eğitim olanağı olmayan
anne ve çocuklarına yönelik
geçtiğimiz ay başlattığı ‘Bizim
Çocuklar Projesi’ daha ilk ayında
başarılı sonuçlar vermeye başladı.
Ballıkuyu, Gültepe, Agora ve İsmetpaşa Semt Merkezleri’nde haftanın dört günü, iki grup halinde
verilen eğitimlerden ilk etapta 250
anne ve çocuğu faydalanıyor. 4-8
yaş arası çocuğu olan annelerin
katıldığı projede, uzman
psikologlar annelere psikolojik
destek ve seminerler verirken,
çocuklar için de hem bedensel,
hem de psiko-sosyal gelişimlerini
artıran aktiviteler sunuluyor.
ANNELER BİLİNÇLENİYOR
İzmir’de ilk kez uygulanan projede görev alan eğitmenlerden
Göker Akgüngör, anneleriyle birlikte merkeze gelen çocukların
verilen eğitimler sayesinde daha
kısa sürede sosyalleştiğini belirterek, “Eğitimlerde öncelikle
çocuklara dinleme, anlama ve
öğrenmeyi anlatıyoruz. Farklı yaş
gruplarının bir arada eğitim almalarını sağlıyoruz. Bu sayede
uyum ve farklılıklara saygı duyma
gibi konuları öğreniyorlar.
Psikoloğumuz da anneler için bilinçlenme seminerleri düzenliyor.
Anneler de projeden çok mutlu”
dedi.
ÇOCUKAR YENİ ŞEYLER
KEŞFEDİYOR
Bizim Çocuklar Projesi’nin
yürütüldüğü dört merkezden biri
olan Gültepe Semt Merkezi’ne altı
yaşındaki oğluyla birlikte gelen
Emine Yıldız, verilen eğitimlerden
duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Oğlunun okuldan gelir gelmez
semt merkezine gitmek istediğini
anlatan anne Yıldız, “Burada hem
eğleniyorlar hem de yeni şeyler
öğreniyorlar. Öğretmeninin ‘resme
onkarahisar'ın nüfusu, son nüfus
sayımında 707 bin civarında çıktı. Şu
anda 750 bin olan büyükşehir belediyesi
kurulması için gereken nüfus sınırı
azaltılırsa bu bakımdan en yakın aday,
Afyonkarahisar olarak görülüyor.
- "En çok belde
sakinleri sevinecek"
Belediye Başkanı Burhanettin Çoban,
AA muhabirine yaptığı açıklamada,
büyükşehir olan illerdeki çalışmaları
yakından takip ettiklerini belirterek,
kendilerinin de bu statüye alınması
halinde başarılı bir yönetim sergilemek
istediklerini söyledi.
Büyükşehir olmaya aday iller arasında en
fazla nüfusun Afyonkarahisar'da bulunduğunu dile getiren Çoban, 14 bin kilometrekare yüzölçüme, merkez dahil 18
ilçeye, yaklaşık 50 belde ve 450'ye yakın
köye sahip olduklarını anlattı.
Afyonkarahisar'ın büyükşehir olmasına en
fazla belde sakinlerinin sevineceğini vurgulayan Çoban, şöyle konuştu:
"Belde belediyelerimizin, beldelerine yapabileceği pek bir şey yok. Personelinin
maaşlarını bile ödemekte zorlanan
belediyeler var. Halka bir hizmet veremiyorlar. Belde insanları,
Büyükşehir Belediyesi Kanunundan
büyük bir memnuniyet duydu. Özel
İdarelerimiz elbette çok büyük hizmet
yaptılar ancak belediyeler daha hızlı karar
alabiliyor, bütçelerini daha hızlı değiştirip
gelir ve giderlerini daha çabuk ayarlayabiliyor. Dolayısıyla şehre çok büyük bir
güç katacağına inanıyorum.
Ayrıca büyükşehir olunca gelirlerimiz
de artacak. Bu artan gelir, şehre hizmet
olarak yansıyacak. Birçok ilçemizde,
beldemizde maalesef kanalizasyon sistemleri uygun değil, arıtma sistemleri
çalışmıyor, sağlıklı bir su sistemi yok.
Birçok belediyemiz kireçli su, arsenikli su
veriyor. Bunların hepsi ortadan kalkacak."
Çoban, büyükşehir belediyesi için gereken
nüfusa ulaşmak amacıyla Ordu'da olduğu
gibi bir çalışma yapmadıklarını bildirdi.
Şimdilik sadece gelişmeleri izlediklerini belirten Çoban, "Çevremizde, Eskişehir gibi Denizli ve Aydın da
büyükşehir oldu. Bunları gözlemleyeceğiz.
Köyler, beldeler mahalle oldu. Bu sistem nasıl olacak, göreceğiz. En azından
bunları görerek kendimizi hazırlarsak
kazanan biz olacağız" ifadesini kullandı.
(AA)
Anne ve çocuklarını aynı çatı altında buluşturan Bizim Çocuklar
Projesi kapsamında; farklılıklara
saygı, sorumluluk alma, iletişim,
çocuk hakları, canlılarla uyum
içinde yaşama, paylaşma, cinsiyet
eşitliği ve tüketim gibi konularda
eğitimler veriliyor. Bilgilendirmelerin yanı sıra proje
kapsamında dans, müzik, drama
ve kısa film olmak üzere dört
farklı alanda atölye çalışması da
yapılıyor. Anne-çocuk iletişimini
arttıracak bu yolla toplumsal
dönüşüme katkı sağlamak
amaçlanıyor.
(HABER MERKEZİ)
Modacılar 2015 yılından umutlu
mada, Türkiye'nin hazır giyim
sektörünün dinamik yapısı ve
moda altyapısıyla büyük bir
avantaja sahip ve 2015 yılından
beklentilerinin yüksek
olduğunu belirttiği aktarılarak
"Dünya hazır giyim sektörü,
Türkiye'nin avantajlarını fark
etti.
Zincir mağazaların yeni
yılda Türkiye'den alımlarını
artırmalarını bekliyoruz. Kapasitelerin yeterli gelmeyeceği bir
sene yaşayacağız. Organizasyon ve eleman sıkıntıları da
yaşayabiliriz. Yeni tesislerin
devreye alınması gerekebilir"
ifadelerine yer verildi.
EGSD Yönetim Kurulu
Başkanı Mukadder Özden'in
ise 2014 yılında zorda olsa
ihracat artışı yaşadıkları,
2015'den umutlu oldukları
görüşünün aktarıldığı açıklamada, şu sözlerine yer verildi:
"Küresel kriz sebebiyle firmalarımız kendilerini yeniledi.
Firmalar bu süreçte ticari ilişkilerini yeniledi, servis şeklini
değiştirdi, moda altyapısını
daha üst seviyeye çıkardı.
Bütün bu gelişmeler küresel
firmaların Türkiye’ye ilgisini
artırdı. Bu ilginin yeni yılda
daha da artacağını, bunun da
ihracata yansıyacağını
öngörüyoruz. Burada da ihracat
kültürüne sahip firmaların şansı
yüksek olacak"
(AA)
"Matematikten anlamayan"
öğrenci, olimpiyata hazırlıyor
İlkokul öğretmeninin 9 yaşındayken
"matematikten anlamıyor" diyerek ailesine
şikayet ettiği Refet Polat, Türkiye'yi
matematik olimpiyatlarına hazırlıyor. Yaşar
Üniversitesi Matematik Bölümü'nde öğretim üyeliği yapan Polat, 7 yaşındayken Almanya'da öğretmenlerinin onu
matematikte "üstün yetenekli" bulduğunu
söyledi. Polat, 9 yaşında Türkiye’ye geri
döndüğünde ilkokul öğretmeninin kendisini
ailesine "matematikten anlamıyor" diye
Temiz enerji diye doğa
katliamı yapamayız
Geçtiğimiz günlerde Urla’nın
Ovacık Köyü’nde rüzgar enerjisi
santrali (RES) kurulması için bin
ağacın kesilmek üzere işaretlenmesi
ve Danıştay’dan gelecek cevabın
beklenmeden ağaçların kesilmeye
başlanması Urla’da ve tüm yurtta
tepki ile karşılanmış, Urla Belediye
Başkanı Sibel Uyar, durumu yerinde
tespit etmek ve mücadele eden köy
halkına destek olmak adına olay yerine giderek basın açıklamasında bulunmuştu. Açılan dava sonucu İzmir
2. İdare Mahkemesi’nin vermiş
olduğu “yürütmeyi durdurma
kararı” ile ağaçların kesimi şimdilik
durdu.
Ovacık’ta yaşanan olaya tepkilerini
belirtmek ve Ovacıklılara destek
vermek için CHP İzmir Milletvekili
Mustafa Balbay Urla’ya geldi. CHP
İlçe Başkanlığı Kayyum Heyeti
Başkanı Seyfettin Şen, partinin
yönetim kurulu üyeleri, Urla
Belediyesi Meclis üyeleri, Balbay’a
Özgürlük Girişimi üyeleri, sivil
toplum örgütleri ile birlikte
Ovacık’ta ağaçların katledildiği ormana gelen Balbay burada bir basın
açıklamasında bulundu. Ağaçların
son durumunu inceleyen, Ovacık
Köyü Muhtarı Veysel Erköse’den
bilgi alan Balbay kesilmiş ağaçların
önünde “Bu bir cenaze töreni. Bu
güzelim ağaçlar doğa şehidi. Ormanlar sadece ağaçların değil
kuşundan sincabına, arısından yabani hayvanlarına kadar bir yaşam
merkezi. Uygar dünyada insan
odaklı çevrecilik değil, yaşam odaklı
çevrecilik var. Bu yaşama karşı bir
kıyım. Bu kıyım ne yazık ki Ege’nin
birçok yerinde yapılıyor” dedi.
(HABER MERKEZİ)
cek. Hayırlı olsun” dedi.
Bayraklı Belediyesi, doğumdan
ölümüne kadar vatandaşların
yanında oluyor. İlçede yaşayanların sağlığı ile de yakından ilgilenen Bayraklı Belediyesi’nin
Adalet Mahallesi’nde iki, 75. Yıl
Mahallesi’nde de iki olmak
üzere toplam 4 ağız ve diş polikliniği merkezi bulunuyor. Onur
Mahallesi’ndeki Amfi Tiyatroya
açılacak yeni merkezle birlikte
ağız ve diş polikliniği sayısı da
beşe çıkmış olacak. Burada da
diğerlerinde olduğu gibi diş
çekimi, temizleme, dolgu ve
ağız-diş sağlığı tedavisi ücretsiz
bir şekilde gerçekleştirilecek.
Randevu sistemiyle hastalar
sadece nüfus cüzdanlarını ibraz
ederek muayene olabilecek.
SAĞLIK ALANINDA YATIRIMLARIMIZ DEVAM EDECEK
Vatandaşların talepleri
doğrultusunda, ücretsiz sağlık
hizmeti sağlamak amacıyla ilçeye yatırımlarını sürdüreceklerini belirten Bayraklı Belediye
Başkanı Hasan Karabağ,
“Sadece ağız ve diş sağlığı
merkezlerimize bu yıl başvuranların sayısı 10 bin 548. Bu çok
önemli bir rakam. Sağlık
alanında yatırımlarımız hızla
devam edecek. Onur açık hava
tiyatrosunda bir diş ünitesi
açarak burada vatandaşlarımıza
ücretsiz muayene hizmeti vermeye başlayacağız. Daha sonra
ihtiyaca göre başka mahallerimize de sağlık evi açmayı planlıyoruz.
Belediye olarak diş hekimliği
konusunda ücretsiz muayene
hizmeti veren, hasta nakil ambulansı olan, evde sağlık hizmet ile
vatandaşın sağlık alanında
ihtiyaçlarını karşılayacak noktadayız. Hemşerilerimizin bu
hizmetlerden memnun olması bizleri mutlu ediyor” dedi.
(HABER MERKEZİ)
AİLE DRAMINA
yeteneğin
varmış’ demesi, oğlumu resme
karşı daha da teşvik etti. Ben de
çocuğumla yeni şeyler konuşmaya
ve daha fazla ilgilenmeye
başladım. Proje için herkese
teşekkür ederim” diye konuştu.
Bir diğer anne Azize Öztürk ise,
eve kapanan çocuklarının proje
sayesinde sosyalleştiğini belirterek, “Önceden çocuğumu dinlemiyordum ama şimdi onu
anlamaya başladım. Eğitimcilerimiz de her türlü sorun karşısında
bize yardımcı oluyorlar. Onların
uyarılarıyla çocuklarımla daha iyi
iletişim kurmaya başladım. Çok
memnunum” ifadelerini kullandı.
Moda Hazır Giyim Federasyonu (MHGF), 2015 yılından
beklentilerinin yüksek
olduğunu bildirdi. Ege Giyim
Sanayicileri Derneği'nden
(EGSD) yapılan açıklamada,
bünyesinde 23 sektörel ve
bölgesel derneği barındıran
Moda Hazır Giyim Federasyonu Yönetim Kurulu Toplantısı'nın İzmir'de yapıldığı
belirtildi.
Toplantıda, sektörün 2014
yılı değerlendirilmesinin
gerçekleştirildiği, 2015 yılı
beklentilerinin ele alındığı
kaydedildi. MHGF Yönetim
Kurulu Başkanı Hüseyin
Öztürk'ün toplantıda yaptığı
konuşmaya yer verilen açıkla-
B
ayraklı Belediyesi, ağış ve
diş sağlığı polikliniği
sayısını beşe çıkarmaya
hazırlanıyor. Onur Mahallesi’deki amfi tiyatroda açılacak
yeni poliklinikte vatandaşlara
ücretsiz hizmet verilecek.
Bayraklı Belediye Başkanı
Hasan Karabağ, sadece bu yıl
içinde 10 bin 548 kişinin ağız ve
diş sağlığı hizmetinden yararlandığını belirterek, “Belediye
olarak hemşerilerimizin sağlığını
da düşünüyoruz. Polikliniklerimizde diş çekimi, temizleme,
dolgu gibi işlemleri ücretsiz
gerçekleştiriyoruz. Yeni yerimiz
kısa süre içerisinde hizmete gire-
şikayet ettiğini anımsatarak, matematiğe
olan yeteneğini ve sevgisini Ege Üniversitesi Matematik Bölümü’nü birincilikle
kazanarak ispatladığını anlattı.
İzmir'de akademisyenlik yapan Refet Polat,
artık kendisi gibi üstün yeteneğe sahip
öğrenciler için çalışıyor. Polat, TÜBİTAK
Milli Olimpiyat Komitesi'nce ulusal ve uluslararası matematik olimpiyatlarına katılacak öğrencileri yetiştirecek öğretmenlere
eğitim verme görevini üstlendi. (AA)
SON VEREN DESTEK
Bir buçuk yıl önce dört çocukları ile birlikte yerleştikleri Ahmetbeyli’deki mandalina bahçesinde
yaşam mücadelesi veren Durkadın-Mustafa Özgün çiftine Menderes Belediyesi’nden destek geldi
A
hmetbeyli’de mandalina
bahçesindeki konteynırda zorluklarla yaşayan Özgün ailesine Menderes Belediye
Başkanı Bülent Soylu’nun eşi
Esra Soylu’dan destek geldi. Bir buçuk yıl
önce dört çocukları ile birlikte yerleştikleri
Ahmetbeyli’deki mandalina bahçesinde
yaşam mücadelesi veren Durkadın-Mustafa
Özgün çiftine Menderes Belediyesi’nden
destek geldi. Belediyenin desteğinin ardından çifte ikinci mutluluğu Menderes
Belediye Başkanı Bülent Soylu’nun eşi
Esra Soylu yaşattı. Esra Soylu, Özgün
ailesinin çocuklarının eğitimine destek olacağının sözünü verdi. Bir iş adamının mandalina bahçesine bakan ve bahçede bulunan
konteynırda yaşamlarını zorluklar
içerisinde geçiren aileye Menderes
Belediyesi konteynırı yenileyerek destek
oldu. Belediye iki odası bulunan 40 metrekarelik konteynırı baştan aşağı düzenleyerek, beyaz eşya ve mobilyalar ile yeniledi.
Kış aylarının gelmesiyle birlikte bahçede
yakılan ateşle ısınmaya çalışan aileye
sobada tahsis edilerek konteynırın sıcak bir
yuvaya dönüşmesi sağlanıdı.
Başkan Eşinden Ziyaret
Ailenin yaşadığı zorluğu öğrenen
Menderes Belediye Başkanı Bülent
Soylu’nun eşi Esra Soylu’da konteynıra
sürpriz ziyarette bulundu. Başkan eşini
karşılarında gören aile ise şaşkınlıklarını gizleyemedi. Durkadın-Mustafa Özgün çifti
ile uzun süre sohbet eden Esra Soylu, daha
sonra çocuklarla keyifli vakit geçirdi. Yılbaşı öncesi gerçekleşen sürpriz ziyarette
çocuklara kıyafetler hediye eden Esra Soylu’ya çocuklarda büyük ilgi gösterdi.
Çocuklar için ne gerekiyorsa yapılacak
Ailenin yaşadığı durumu öğrendikten sonra
kendilerini ziyaret etmek istediğini kaydeden Esra Soylu, “ Belediyemiz aile için
gerekli desteği sağlamış durumda. Ben de
bir anne olarak özellikle çocukların durumunu görmek ve ne yapabileceğimi öğrenmek için aileyle görüşmeye gittim. Ailenin
zor yaşam koşullarında hayatlarını
sürdürmesi beni de derinden etkiledi. Özellikle çocukların bu koşullarda büyümesi
gerçekten kolay değil. Dört çocuğumuzun
iyi birer geleceği olması için okuması
gerekiyor. Zor şartlarda okula gitmeye
çalışan minik yavrularımız için ben de ne
gerekiyorsa yapacağım. Onların okuması
için ne gerekiyorsa sağlanacak “ dedi.
Aileden teşekkür
Menderes Belediye Başkanı Bülent
Soylu’nun eşi Esra Soylu’nun sürpriz ziyareti ile mutlu olan Özgün ailesi de, Esra
Soylu’ya teşekkür etti. Baba Mustafa
Özgün, “ Menderes Belediyemiz zor du-
SiYAH MAVi KIRMIZI SARI
16
17 Aralık
Şubat2014
2013Salı
Perşembe
Başkan Soylu’nun eşinden
Anne ve çocukları mutlu
Konak Belediyesi huzurlu
"büyükşehir" heyecanı
B
ürünler varken ithal olanları alanların işsizlikten şikayetçi olmaya hakkının olmadığı,
ithal ürün kullanmanın başka ülkelerde iş
imkanı yaratmak anlamına geldiği
konusunda kamuoyu bilinçlendirmelidir.
Türkiye'nin yeni ve yenilikçi bir üretim iklimi ve kültürüne, vizyoner bir sanayileşme
stratejisine, mütevazi bir tüketim, yüksek
bir tasarruf bilincine sahip olması sağlanmalıdır. Yerli malı haftası da sadece kutlanan değil, konuşulan, tartışılan ve çözüm
üretilen bir haftaya dönüştürülmelidir”
dedi.
9 GÜNCEL
Başkan Karabağ’dan
vatandaşlara müjde
yerli malı tüketmeliyiz!
Kaymak, sucuk ve termal diyarında
aşbakan Yardımcısı Bülent
Arınç'ın, büyükşehir belediyesi
sayısını artırmak istediklerini açıklaması, nüfusu bakımından bu statüye en
yakın aday olan Afyonkarahisar'a heyecanlı bir beklenti getirdi. Ege Bölgesi'nin
İç Ege Bölümü'nde yer alan ve "yolların
kavşak noktası" olarak bilinen Afyonkarahisar, pek çok güzelliğe ev sahipliği
yapıyor. Afyonkarahisar denilince damak
tatlarının başında kaymak ve sucuk
gelirken kent aynı zamanda "termal turizmin başkenti" sayılıyor. Zengin ve
kaliteli maden yatakları bulunan Afyonkarahisar'ın ekonomisinin büyük
bölümüne ise mermercilik sektörü yön
veriyor.
Tarihi ve kültürel zenginleriyle ön
plana çıkan, en önemli simgelerinden biri
Karahisar Kalesi olan kentin geçmişi binlerce yıl öncesine dayanıyor.
Merkez dahil 18 ilçesi bulunan Afy-
SONDAKiKA GAZETESİ >>
Güçlü bir Türkiye için
İNCE ZIMBALAR
Belediye Başkanı Çoban,
"Şehre çok büyük bir güç katacağına inanıyorum. Ayrıca
büyükşehir olunca gelirlerimiz
de artacak. Bu artan gelir, şehre
hizmet olarak yansıyacak" dedi
SAYFA 9
MAVi KIRMIZI SARI
rumda imdadımıza yetişti. Onlar sayesinde
sıcak bir yuvaya kavuştuk. Allah belediye
başkanımız Bülent Soylu’dan razı olsun.
Eşi Esra hanımda bize sürpriz yaparak ziyaretimize geldi. Kendisine sonsuz
teşekkür ediyorum. Kış aylarının zorlu şartlarında ne yapacağımızı düşündüğümüz
anda sıcak bir yuvanın sahibi olduk. Durumumuz nedeniyle çocuklarımızın okul
yaşantılarında sıkıntı oluyordu. Esra hanım
bizzat kendisinin çocukların eğitimiyle
alakadar olacağının sözünü verdi. Kendisinin bu duyarlı davranışı beni, eşimi ve
çocuklarımı çok mutlu etti" diye konuştu.
(HABER MERKEZİ)
GÜNDEME DAİR
Timuçin
GÜNDEM
[email protected]
KİME İNANMALI?
Günümüzün en büyük sorunu güven problemidir. Birine, birilerine inanmak ve güvenmek ister insanoğlu. Amiyane tabirle, kazık
yememek ister. Aldatılmak istemez. Kanmayı,
şaşırtılmayı ise aklından bile geçirmez. “Bizi
aldatan bizden değildir.” Hadisi şerifi akıllara
gelir ister istemez. Şeksiz, şüphesiz dayanmak
ister, inanmak ister güvendiğine. Kayıtsız-şartsız, karşılık ummadan diler bunu. Vicdanın,
kalbin ve aklın bir ihtiyacıdır inanmak. En
doğal haklardan biride zaten budur. Güvenmek,
itimat etmek. Mamafih insanoğlu ekseriyetle
kime inanacağını bir türlü kestiremez. Bir türlü
buna karar veremez. Git-geller yaşar. “Kime
inansam da sahili selamete varsam” düşüncesi
beyinleri kemirir durur. Hele ki, yaşadığımız
zaman diliminde bu iş darb-ı mesel bir hal
almıştır. Güven bir kez sadece bir kez zedelendi
mi gerisi kendiliğinden gelir. Güvensizlik
inanılmayacak kadar kısada sürede toplumun
kılcallarına sirayet eder. Çalmadık kapı bırakmaz. Uğramadığı hane kalmaz. Toplum olarak
dolaylı dolaysız zarar görmeyen tek bir kişi bile
kalmaz. Kurumlar, kuruluşlar ve sistem an be
an çürümeye başlar. Ortalığı pis kokular sarar.
Herkes birbirini aldatma, kandırma sırasına
girer. Aldatır, kandırır, üter. Çarklar artık âlemi
nizamın hilafına dönmeye başlamış demektir.
İnsanoğlu selam ve sabahı keser. Yan gözle
bakmalar başlar. Katmanlar git gide birbirine
yabancılaşır. Korkar olurlar. Herkes, herkes
hakkında olur olmaz kanaat beyan eder.
Eyyamcıları, tellalları, şakşukacıları da hesaba
katarsanız ortalık adeta yangın yerine döner.
Büyük sancılara, çalkantılara, dev dalgalar peşi
sıra gelir. Tüm eziyete rağmen doğum bir türlü
gerçekleşemez. Gerçekleşse bile yeni doğan
hilkat garibesi olarak hayat bulur. Ömrü kısa
olur. Kısa ömrünü de inançsızlıktan, güvensizlikten kaynaklanan iç meseleler ile yer bitirir.
Tarih tekerrürden ibarettir. Dava ne denli
önemli olsa bile temeli güvensizlik üzerine
atıldığı için gerçekleşmez. Artık bisikletin zinciri atmıştır. Herkes farkındadır. Sadece pedal
basan bunu göremez hale gelir. Kan ter
içerisinde pedal basmayı sürdürür. Lakin velespit yerinden kımıldamaz. Hamurdaki tüm kutsilere rağmen genel ahval bu ise durum vahim
ötesidir demektir. Gidişata samimane “dur!”
denmediği sürece de anaforlara hiç kimse engel
olamaz. Ok bir kere yaydan çıkmış olur. Hedefine varmadan durdurmaksa ancak Cüneyt
Arkın’ın Malkoçoğluna nasip olmuştur.
Öyleyse fert bazında kime inanmalı, kime
güvenmeli? Güven bunalımının had safhada
yaşandığı son yıllarda cevap bulması gereken
fevkalade önemli bir soru bu. Malum, güvenmenin bir adım öncesi inanmaktır. Fert bazında
güvenden önce inanmak ön plandadır. İnsan
öncelikle bu ilk adımı başarı ile geçmelidir. Bu
noktada akıllarda şüphe kalmamalı. İnsan önce
kendi doğruluğuna inanmalı. Sonrasında inanmak istediği kişinin doğruluğuna. Bunun içinde
bu kişi ya da kişiler çok iyi tahlil edilmeli. Sözlerinin tutarlılığı ölçülmeli. Sözüyle eyleminin
birliği irdelenmeli. Ağızdan çıkanla elden çıkan
ne ölçüde örtüşür buna bakılmalı. Ama çok iyi
bakılmalı. Elbette günde on kez yalan
söylediğine cümle âlemin şahit olduğu kimselere inanmaz, güvenemez insan. Bir dediği
bir dediğini tutmayanlara, mumu yatsıyı bulmayanlara bel bağlayamaz. Bugün olmazsa
yarın, yarın olmazsa diğer gün bu türden olanların inşa ettiği, etmeye ye çalıştığı dünya
kendiliğinden yerle yeksan olacaktır. Hz. Ali
(r.a.) ne güzel söylemiş “ Bir gerçeği
savunurken, önce kendimiz inanmalıyız, sonra
da başkalarını inandırmaya çalışmalıyız.”
İnsan, yalanına şahit olmadığı kişilere inanmalı. Aldatmayı alışkanlık edinmemiş, doğru
sözlü insanlara inanmalı. Hayrı, hasenatı telkin
edenlere güven beslemeli. Velhasıl, Hoca Nasrettin’in hatırıma gelen bir fıkrası ile yazıma
son noktayı koyuyorum.
Bir gün bir çiftçi, hocaya “öğleden sonra
eşeğini bana ödünç verebilir misin?” diye sormuş. “Sevgili dostum, bilirsin ihtiyacın
olduğunda sana yardım etmeye her zaman
hazırım. Gönlüm senin gibi inançlı bir adama
eşeğimi verme arzusuyla dolu. Eşeğimle
toprağının mahsûllerini evine taşımanı seyretmek gözümü okşar. Ama ne diyebilirim sevgili
dostum? Şu an eşeğim bir başkasında” demiş
hoca. Hocanın içtenliğinden etkilenen çiftçi,
ona hararetle teşekkür edip, şöyle demiş,
“Sağlık olsun, sen bir şey yapamasan da nazik
sözlerinin bana yardımı oldu. Allah seni korusun, soylu, kibar ve bilge hoca.” Ama tam
çiftçi yerlere kadar eğilmiş hocayı selamlarken,
ahırdan canhıraş bir anırma duyulur. Yerinden
sıçrayan çiftçi, hocaya şüphe içinde sorar, “Bu
işittiğim de nedir? Demek eşeğin burada.
Anırtısını duydum.”
Hoca öfkeden mosmor olmuş bir halde bağırır,
“Seni nankör adam. Sana eşeğin burada olmadığını söyledim ya, kime daha fazla inanıyorsun, mollaya mı, eşeğin aptal anırtısına mı?”
Hoca nereden bilsin eşeğin büyüğünü damda
unuttuğunu.
Sağlıcakla kalınız.
SAYFA 10
SONDAKiKA GAZETESİ >>
10 DENİZLİ HABERLERİ
SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI
16 Aralık 2014
971Şubat
2013 Salı
Perşembe
Büyükşehir'den
Mevlana'yı anma gecesi
Denizli Büyükşehir Belediyesi, tasavvuf felsefesinin büyük alimi Mevlana Celaleddin Rumi'nin Hakk’a vuslatının 741’inci yıldönümü programı düzenleyecek. Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, tasavvuf müziği konseri ve sema gösterisinin
de yapılacağı anma gecesine tüm Denizlilileri davet etti
Mevlana Celaleddin Rumi'nin 741. ölüm
yıldönümü dolayısıyla Türkiye'nin farklı illerinde çeşitli etkinlikler düzenlerken Denizli Büyükşehir Belediyesi de tasavvuf felsefesinin büyük alimini unutmadı. Bu kapsamda, Denizli Büyükşehir Belediyesi 17
Aralık Çarşamba günü saat :19.30'da Pamukkale Üniversitesi Kapalı Spor Salonu'nda Mevlana Celaleddin Rumi'nin
Hakk’a vuslatının 741’inci yıldönümünde
"Düğün Gecesi" adı verilen anma programı
düzenleyecek. Şeb-i Arus etkinliğinde Denizli Büyükşehir Belediye Konservatuarı,
Türk Tasavvuf Müziği konseri ile en güzel
ilahileri ve kasideleri seslendirecek. Ücretsiz yapılan etkinlikte ayrıca semah gösterisi de gerçekleştirilecek. Denizli Büyükşehir
Belediye Başkanı Osman Zolan, Mevlana
Celaleddin Rumi'nin sevgi, saygıya dair
güzel olan her şeyi içinde barındıran bu
toprakların yüce şahsiyetlerinden olduğunun belirterek, "Mevlana Celaleddin Rumi,
felsefesiyle tüm dünyaya adını duyurmuştur. Günümüze ve geleceğimize ışık tutar.
Mevlana insana insanı, insana Hakk'ı öğretendir. Bizlerin görevi de gelecek nesillerimize Mevlana'nın öğretilerini aşılamaktır"
dedi. Başkan Zolan, Mevlana Celaleddin
Rumi'nin ölümünün 741. yıldönümünde
düzenlenecek anma gecesine tüm Denizlilileri davet etti.
Mevlana Celaleddin Rumi
Mevlana Celaleddin Rumi, 30 Eylül
1207'de Horasan'ın Belh yöresinde doğmuştur. Mevlana, dönemin İslam kültür
merkezlerinden Belh kentinde hocalık yapan ve 'alimlerin sultanı' lakabıyla anılan
Bahaeddin Veled'in oğludur. Mevlana, babası Bahaeddin Veled'in ölümünden bir yıl
sonra, 1232 yılında Konya'ya gelen Seyyid
Burhaneddin'in manevi terbiyesi altına girmiş ve 9 yıl ona hizmet etmiştir. 17 Aralık
1273'te vefat etmiştir. (HABER MERKEZİ)
PAMUKKALE VE KARAHAYIT’TA
YATIRIMCIYA YÜZDE 50 HİBE
P
amukkale ve Karahayıt gibi kırsal yerleşim birimlerinde turizm alanında faaliyet gösteren ve yada girişim yapacak
yatırımcılara yüzde 50 dolayında hibe yoluyla
teşvik verildiği bildirildi. Başvuru için ise 10
Şubat 2015 son tarih olarak ifade edildi.
Pamukkale Kaymakamlığı, Pamukkale
Belediyesi ile İl Kültür ve Turizm Müdürlüğümüz koordinesinde, Tarımsal ve Kırsal
Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) ve
Güney Ege Kalkınma Ajansı yetkililerince
kırsal turizm teşvikleri konulu toplantı düzenlendi.
Karahayıt Doğa Otel’deki toplantıya, Pamukkale Kaymakamı Veysel Beyru, Pamukkale
Belediye Başkanı Hüseyin Gürlesin, Tarım ve
Kırsal Kalkınma Destekleme Kurumu Denizli Koordinatörü Sadık Yetim, turizm alanında
faaliyet gösteren işletme sahipleri, esnaflar ile
çok sayıda vatandaş katıldı. Toplantıda, nüfusu 20000’i aşmayan Pamukkale ve Karahayıt
gibi mahallelerdeki turizm yatırımı teşvikleri
ele alındı.
Başkan Gürlesin açılışta bir konuşma yaparak, söz konusu mahallelerde yatırımcıların
önünü aşmak adına çeşitli kolaylıklar ağlandı-
ğı kaydederek, ‘Denizli’nin bana göre çok daha iyi yere gelmesi turizmde ve termal sağlıktadır. Şuana kadar destekler konusunda neler
yapabiliriz bunu istişare edeceğiz. Üretim
Sizden Destek Bizden sloganıyla yola çıkıldı.
Bu desteğin iyi anlatılması gerekiyor. Sadece
buradaki katılımcılarla sınırlı tutmamalıyız.
Eşimiz, dostumuz ve çevremizdeki herkese
bu teşviki anlatmalıyız. Üretim varsa yatırım
varsa istihdam demektir, gelir demektir. Gelir
de hem ilimizin hem de ülkemizin kalkınması
demektir. Üretim varsa bir yerde zaten bunun
yansılamaları dalga dalga her alanda olacaktır. İlk programda Denizli yoktu. Denizli’nin
de teşvik kapsamına alınarak bu noktaya ge-
linmesinde emeği geçenlere teşekkür ediyorum. Biz Pamukkale Belediyesi olarak teşvik
için imar konusunda ve diğer konularda önünü açmak adına ne yapmamız gerekiyorsa yapacağız’ dedi.
Kayamakam Veysel Beyru da, turizm alanındaki yatırımcının önünün açılacağını belirterek, pansiyon işlemeciliği yapanlardan buradaki bir işletmeciye kadar çeştili yatırımcılar
bu teşvikten yararlanabiliyor. Kırsal turizm
alanında hizmet sektöründe çalışan tüm işletmelere 750 bin liraya kadar bir hibe programından yararlanma şansı var. Pamukkale ve
Karahayıt Mahallesi başta olmak üzere nüfusu 20000’i aşmayan kırsal turizm bölgeleri
olması gerekiyor. Gönlümüz yatırımcımızın,
işletme sahiplerimizin ve burada yatırım yapmak isteyenlerin bu teşvikten sonuna kadar
faydalanmalarıdır. Biz kamu kurumları olarak
gerek belediyemiz, gerek bizler, gerek GEKA
ve gerekse il koordinasyonumuz her türlü
desteği vermeye hazırız’ dedi.
TKDK Denizli İl Koordinasyon Başkanı
Sadık Yetim de, şuana kadar 241 projenin
desteklendiğini söyledi. Destek için projelerin
de incelendiğini ifade eden Yetim, ‘Kırsal turizm teşvikleri kapsamında, küçük oteller, lokantalar, fitnes, park, aguapark gibi aklınıza
ne gelirse destekliyoruz. Kırsal turizm alanında aklınıza ne gelirse bizimle iletişime geçin
biz onları destekliyoruz. 10 Şubat 2015 son
başvuru tarihidir. Belediye Başkanımız ruhsatlar ve istimlak konusunda son derece kolaylık sağlıyor. Arsa, izinler gibi birçok engeli
bizler aşıyoruz. Nerede bir sorun olursa gerek
kaymakamımız ve belediye başkanımızla
anında görüşüp sorunu çözebiliyoruz. Gelin
fikrinizi bizimle paylaşın ve projelerinizi teşvik uygulamasından yararlanabilir hale getirip destekleyelim’ dedi.
Daha sonra TKDK Denizli İl Koordinasyonu
yetkililer teşvik programını ve içeriğini anlattı. Buna göre kırsal alanda yatırımcıya yüzde
50 dolayında hibe verilebileceği vurgulandı.
(HABER MERKEZİ)
BÜYÜKŞEHİR'DE maaş
promosyon ihalesi sonuçlandı
D
enizli Büyükşehir Belediyesi ve DESKİ'de
çalışan personelin
önümüzdeki 3 yıl boyunca maaşlarının
ödeneceği bankayı belirlemek
üzere promosyon ihalesi gerçekleştirildi. İhaleyi kazanan
banka, Büyükşehir Belediyesi
çalışanlarına bin 300 lira promosyon verecek.
Denizli Büyükşehir Belediyesi ve DESKİ'de çalışan işçi ve
memur için maaş promosyon
ihalesi yapıldı. Denizli Büyükşehir Belediyesi Encümen Salonu'nda gerçekleştirilen ihale sürecine ilişkin bilgi veren Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri
Mustafa Ünal, protokolün 3 yıllık olduğunu söyledi. Denizli
Büyükşehir Belediyesi ve DESKİ'nin her personeli başına bin
300 lira Vakıfbank’ın promosyon vereceğini belirten Ünal,
"Denizli Belediyesi döneminde
(2012), tüm personelimizi kapsayan 2013-2014 yıllarını içeren bir promosyon anlaşması
yapılmıştı. O zaman tüm personelimizin maaşları Vakıfbank’a
aktarılmıştı. Bunun süresi 31
Aralık 2014'de doluyor. Bu nedenle Aralık ayı içerisinde bunun tüm planlamalarını yapıp
DESKİ Genel Müdürlüğümüz ile
birlikte 8 Aralık 2014 Pazartesi
günü 8 bankanın katılımı ile
promosyon ihalesi yaptık" dedi
Genel Sekreter Ünal, "Promosyon ihalesinde tabi ki tüm bankalarımızı serbest bıraktık ve
ihalenin sonucunu tüm bankaların temsilcileri ile neticelendirdik.
3 yıllık maaşların yatırılmasına yönelik teklifimize yapılan
açık artırma sonucunda en yüksek teklifi Vakıflar Bankası verdi. 3 yıllık süre içinde personel
başına bin 300 TL verdi. Bu
ödemelerde kendilerine 1 Ocak
– 31 Ocak 2015 tarihleri arasında banka tarafından ödeme yapılacak. Bunun yanı sıra banka
işlemleri ile tanınan çeşitli kolaylıklar olacak. Bu işlemleri de
sözleşmenin imzalanmasının
ardından personellerimize duyuracağız. Tüm personelimize
hayırlı olsun" diye konuştu.
(HABER MERKEZİ)
16
17 Aralık
Şubat 2014
2013 Salı
Perşembe
&^LW[W[_P^MZWFW[W_^[Z^U^VW[WL_UW_EODTXZ^Y
0QU^[ZWD^_V]YQ\[]_G\Y]YQ][\L_^[Z^YQW[WLI_?^XW[_Q\L]
UTJ^Z]A]S_Q^AZ^YW[V^[_P\YX^E_CY[]X_H]Y]R\UK_V^J^_\R\
^[Z^RW[I_=V^UK_^YSWX_]QX\_J^H^QW_OZU^Q^_V^_C[V]_G]Z][
UTJ^Z\A_R^L^YZ^YV^[_P\Y\_Q^RWZWYK_V]U\M_X\._
>1TUJTYP^MX^[ZWFW_V^[WMU^[W_?\[^Z\_&WZVWYWUK_R][\
RWZW[_P^MW[V^_4^RR\B_+YVOF^[:W[_P^X^[Z^Y_XTYTZT[^
P^MX^[ZWX_]V]D]F\[\_^EWXZ^VWI_?^FZW_X^Z^D^FW[^_R]U\[
]SS\F\_^[^R^Q^V^_R]Y\_ROXSTY_PT_UOV]Z\[I>__%\UV\
=[^R^Q^:RW_^EWB_P^X^ZWUI_1TUJTYP^MX^[W[W[_GCY]H_H]
R]SX\Z]Y\[\_Q^RWB_VCX][_$"!I_U^VV][\[_>P>_MWXXW[W[_I
B^Y^GY^AW_V\ROY_X\.__>*]Y]XZ\_GCYVNFN_J^ZZ]YV]_?^X^[@
Z^Y_9TYTZT:[^_P^MX^[ZWX_]SU]X_H]R^_?^X^[Z^Y_9TYT@
ZT:[T_P^MX^[ZWFW_^ZSW[V^_SOBZ^[SWR^_E^FWYU^XIII>_+X@
U]Z]VV\[_;JQ^[OFZT_X^L^[Q^RVW_V^_PT[T_R^BQ^RVWK_PT
XTRYTFT[T_SY^UH^R_E\F[]U\M_^YQZ^[_UTJ^Z\A_[]
R^L^D^XSW_U]Y^X_]V]Y\U)
R^BWZU^QWRZ^_\[Q^[_J^XZ^YW_^Y^QW[V^X\_\Z\MX\R\
^[Z^R^U^VWXI_?T_OZQ^_OZQ^_^RY^[K_ROFTYS_H]_STYMT
J^XZ^YW[^_X^YMWVWY)_>4TYMTZ^YWUWL_]L\Z\ROY>_V\R]_P\Y
G]Y]XE]_C[]_QNY]YQ][\LK_=;58_P^LW_UTJ^Z]A]S_QCLDN@
Z]Y\[]_P^XWB_P^XWB_>]H]S_J^XZWQW[WLK_Q^Z^S^ZWXZ^Y^_R^LWX
OZUTM>_M]XZ\[V]_Q\L\_U]U[T[_]V]D]X_P\Y_X^Y^Y^_H^Y^@
P\Z\YI_?^XW[_P^MX^_P\Y_CY[]X._?^ZWX]Q\Y:V]_P\Y_S^P]Z^
H^YUWMI_5^[\_D^VV][\[_\X\_X^ZVWYWUW[W_RTX^YWV^[
P\YZ]MS\Y][_X]U]YIII_+QX\V][_O[^_>S^X>_V][\YV\K_CY[]F\[
S^X@W_L^A]YK_L^A]Y_S^XWIII
?TK_S^MY^_XTY[^LWI_,^J^_^XWZZW_G]E\[][Z]Y\_V]_H^YI
=0_^Y^L\Q\[]_1TUJTYP^MX^[ZWFW_-^Y^RW_R^BWZU^QW
XO[TQT[V^_=[^R^Q^_8^JX]U]Q\:[]_P^MHTYUTMZ^YK
U^JX]U]_Y]VV]SU\MI_%\UV\_V]_=HYTB^_;[Q^[_5^XZ^YW
8^JX]U]Q\:[]_G\V]D]XZ]YU\MIII_0YU^[_E\ASZ\F\[]_Q^Y^R
+QX\V][_V]V\F\UK_=PVNZJ^U\V_V]HY\[V]_V]F\ZK_P\L@
\U_EODTXZTFTUTLV^I_?T_G]Z][]X_;SS\J^SEWZ^Y:V^[
X^ZUWMK_DTUJTY\R]S_VC[]U\[V]_V]_9]U^Z\QSZ]Y
S^Y^AW[V^[_L]HXZ]_TRGTZ^[UWMSWI_5^[\_MT_'OU^
;UB^Y^SOYZTFT_CL][S\Q\_X]U]YZ]YK_Z^X\[_S^MS^[_V]F\Z_S^J@
S^_H]_UTX^HH^V^[III
=L\L_/]Q\[:\[_PT_XO[TV^_P\Y_CRXNQN_P\Z]_H^YVWYK_J^[\
S^XW[_NL]Y\[V]_>VTYU^R^ZWU_VNM]Y\L>_R^LWROYUTM_V^K
R^FUTYZ^_>VN>_J]D]Q\[\[_R^YWQW_Q\Z\[U\MK_>VTYU^R^ZWU
\M]Y\L>_OZUTMIII_8TJ^Z\A_P^QW[K_0QU^[ZWD^_P\Z]U]R]D]X
X^V^Y_V]HY\UD\_OZVTFT_\E\[K_S^X:^_>S^P]Z^>_V\ROY)
;MS]_PT_>S^P]Z^[W[>_NQSN[V]_>[]_UTSZT_4NYX:NU
V\R][]>_R^L^YUWMI_?]Z]V\R]_PT[T_X^ZVWYUWMK_R]Y\[]
^RRWZVWLZW_4NYX_P^RY^FW_XORUTMI_5^_=Z\_]Z\K_J^_]Z\
=Z\III_?^ZWX]Q\YZ\_853_RC[]S\D\Z]Y\_PT_\M]_EOX
POLTZUTMZ^Y)_N[XN_]QX\_S^P]Z^RW_XORVTY^[_853:Z\
P^MX^[K_R][\_S^P]Z^RW_XORVTY^[_=93:Z\_P^MX^[)
%\UV\_853_?^ZWX]Q\Y_CYGNSNK_OY^R^_^RRWZVWLZW_4NYX
P^RY^FW[W[_XO[TZU^QW[W_>H^S^[^_\J^[]S>_OZ^Y^X
[\S]Z\ROYUTM)_*NZU]R\[K_H^ZZ^J\_PT_G]YE]XI
=P]QZ]_\MS\G^Z_CY[]XZ]Y\[]_\ZZ]_V]_GNZU]X
\QS\ROYQ^[WLK_P][_Q\L]_]SJTZZ^J_*NZ][_5OD^]A][V\
5^LY]SZ]Y\:[\[_][_R][\_P]VVT^_H^^LW[W_P\ZV\Y]R\U._5O@
D^K_B^Y^Z]Z_CYGNSZ]_UND^V]Z]_]V][Z]Y_\E\[_>GCP]XZ]Y\
E^SZ^QW[>_V]U\MI__
>?]R\[_X^[^U^QW[V^[_G\SQ\[Z]Y>_V\R]_V]_]XZ\ROYI
9^SWZWU_P^[X^Z^YW[W[_Z^\X_OZU^R^[_NZX]Z]YV]X\_^VW
6;QZ^U_?^[X^QW7_H]R^_6^\LQ\L_?^[X^7VWYI_41I_JWLZW
Z^\X_P\Y_NZX]_OZVTFT_\E\[_$!_RWZW[V^_U]YJTU
L^Z<W[_G^RY]SZ]Y\RZ]_XTYTZ^[_PT_P^[X^Z^Y^K
RTX^YWV^X\_\Q\UZ]Y_H]Y\Z]U]V\K_PT[Z^Y_Z^\XZ\F]_^RXWYW
Q^RWZVWK_PT_RNLV][_6L]Z_\[^[Q_9TYTUT7_V][V\_H]
$"<Z^YV^_?^[X^Z^Y_9^[T[T:[T[_\E\[V]__CL]Z_R]Y\[\
^ZWYX][_V]_69^SWZWU_?^[X^QW7_^VW_H]Y\ZV\I
9^SWZWU_?^[X^Z^YW[W[_^QWZ_\M_X^Z]UZ]Y\_VCYSSNY.
8NM^Y]X]K_UTV^Y^P]K_UTY^P^J^_H]_Z]^Q\[G
#UNZX\R]SZ]_QO[TEZ^[^[_X\Y^Z^U^(I_?T_VCYS_X^Z]U
VWMW[V^_U]MYT_OZ^[_V\F]Y_P^[X^DWZWX_J\LU]SZ]Y\[\_V]_\@
A^_]V]YZ]YI
;M_^JZ^XW[V^X\_L^^AZ^Y_\Z]_P^[X^R^_Q]YU^R]
R^SWY^[Z^YW[_X^L^[U^_^U^EZ^YW__PT_VCYS__\MZ]U_\E\[V][
6UTY^P^J^7[W[_^FWY_P^QU^QW[^_Q]P]B_OZUTMSTYI_%]Y<\
J]R]SZ]Y_V]H^UZW_OZ^Y^X_V\F]Y_X^Z]UZ]Y\[
^YSSWYWZU^QW[W_S^HQ\R]_]V\ROYZ^YK_\ZG\Z\Z]Y_V]_VNYNQS_H]
]J\Z_OYS^XZ^Y_PTZVTXE^_PT[T_TRGTZ^U^R^_RC[]Z\ROY@
Z^YI_?T_VCYS_X^Z]UV][_P\Y\_OZ^[_UTY^P^J^_6P]R<T<Z@
WR[]7_V]F\ZV\YI
8TY^P^J^_G][]ZZ\XZ]_ATX^J^[W[_D^\L_GCYVNFN_H]
]QX\V][_P]Y\_R^BWZ^[K_GN[NUNLV]_\Q]_J]U][_J]YX]Q\[
^L_EOX_XTZZ^[VWFW_P\Y_\MZ]U_OZTB_6H^V]Z\_U^Z_Q^SU^X
H]_^ZU^X7SWYI
?]R<T<Z@WR[]_\Q]_P\Y_A^\L_J\Z]Q\V\YI_3^Y^R^_\JS\R^DW
OZ^[_X\UQ]K_U][A^^SQ\L_CVN[E_H]YU]R][_M^JQ^_G]Z\YK
U]Q]Z^_P\Y_Q^^S\[\_O_X\M\R]_VOXQ^[_Z\Y^R^_B]M\[_Q^S^YK
B^Y^QW[W_^ZWYK__QO[Y^_RNL_Z\Y^R^_H^V]Z\_OZ^Y^X_G]Y\_Q^SW[
^ZWYI_?CRZ]D]_VOXQ^[_Z\Y^_B^Y^_^ZVWFW_^V^U^_P]ZZ\_P\Y
H^V]_\E\[V]_RNL_Z\Y^_CV]YI_&^[\__QCLV]_P\Y_^ZWU_Q^SWU
R^B^Y^X_RNLV]_O[V^[_A^LZ^_A^\LZ]_\JS\R^DW_OZ^[_B^Y^RW
S]U\[_]SU\M_OZTYI
R[]_J\Z]Q\_RTX^YWV^X\_CY[]F\[_S]YQ\[]_V]_R^BWZWY.
3^Y^ZW_M^JWQ_U]Q]Z^_Q^^S\[\K_B^Y^R^_\JS\R^DW_OZ^[^
H^V]Z\_OZ^Y^X_U]Q]Z^_RNL_Z\Y^R^_Q^S^YK_QO[Y^_B]M\[_O@
Z^Y^X_VOXQ^[_Z\Y^R^_G]Y\_Q^SW[_^ZWYK_VOXQ^[_Z\Y^RW_^Z^[
M^JWQ_PT[TK_TRVTYTX_P\Y_UT^U]Z]_\Z]_RNL_Z\Y^
X^YMWZWFW[V^_^ZUWM_OZTYI
4NYX\R]<V]X\__X^SWZWU_P^[X^Z^YW[V^_PT_J\Z]Z\_A^\L
\MZ]U\[]_J\EP\Y_L^U^[_D]H^L__A]SH^QW_H]Y\ZU]U\MS\YI
8TY^P^J^_\MZ]U\[\[_\ZG\Z\_X^[T[V^X\_^VW_6P\Y]RQ]Z
A\[^[Q_V]QS]F\7V\YK_U]HLT^SS^_Q^XW[D^ZW_P\Y_\A^V]_\Z]_R@
]Y_^ZUWMSWY_H]_V]F\MS\Y\Z]D]XS\YK_NL]Y\[V]_E^ZWMU^Z^Y
R^BWZU^XS^VWYI
,^[WMU^_XTYTZZ^YWK_U]HLT^SS^_V]F\M\XZ\X
R^BWZW[D^R^_X^V^Y_\MZ]U\[_A\\Z][_U]MYT_OZ^P\ZU]Q\_\E\[
6H]X^Z]S_ROZTRZ^_^ZU^_H]_Q^SU^7_AOYUNZN[N
G]S\YU\MS\YI_?T[^_GCY]_P^[X^K_V^J^_QO[Y^_U^ZW_Q^SW[
^ZU^X_\QS]R][_UNMS]Y\R]_H]X^Z]S_H]Y\YK_H]X\Z@UNMS]Y\
U^ZW_RTYS_\E\[V][_H]R^_RTYS_VWMW[V^[_P^[X^_\E\[_Q^SW[
^ZWYK_QO[Y^_P^[X^_\Z]_S]U^Q_XTY^YK_\D^P_H]_X^PTZ_\Z]
P^[X^V^[_H^V]Z\_OZ^Y^X_X][V\[]_Q^SW[_^ZWY_R^[\_X][V\
U^ZW[W_Q^SWB_G]Y\_^ZU^LI
*]ES\F\U\L_GN[Z]YV]_NZX]U\L_4NYX\R]<V]_EOX_\ZG\[E_\@
X\_OZ^R_R^M^[VWI__;X\_OZ^RW[_\ZX_P^XWMS^_P\YP\YZ]Y\RZ]_][
XNENX_P\Y_\Z\MX\Q\_ROX_G\P\_VTYTROYI_?T_OZ^RZ^YV^[_P\Y\[@
D\Q\_G]ES\F\U\L_J^AS^_R^M^[^[_P\Y_[^YXOS\X_OZ^RWI
;X\[D\_OZ^R_\Q]_VN[_#$!_=Y^ZWX_"$!K_3^L^Y(_R^M^[^[
GCL^ZSW[^_^ZU^_U]Q]Z]Q\I_?T_\X\_OZ^RW[_[]_\Z\MX\Q\_H^Y_V]Y@
Q][\LK_V]HZ]S_^RGWSW_NL]Y\[V][K_X^[^^S\U]_GCY]K_\X\
U]Q]Z]V]_V]_PNRNX_P\Y_P][L]YZ\X_H^YI_,]HZ]S_V]U]X
JTXTX_V]U]XS\YK_X^UT_J\LU]S\_NY]S][_R^BW_V]U]XS\Y_H]
P^MX^_M]R_V]_V]U]X_V]F\ZV\YI
,]HZ]S_^RGWSW[W[_\MZ]R\M\_NL]Y\[V]_S]Y]VVNSZ]Y
OZTMU^R^_P^MZ^Y_\Q]K_PT_S]Y]VVNSZ]Y\[_[]Y]Z]Y]_X^V^Y
TL^[^D^FW_P]ZZ\_OZU^R^P\Z\YI_5^SS^K_PT_S]Y]VVNSZ]Y\[_\ZX
E^YB^D^FW_R]Y_UTJS]U]Z][_V]_TLT[_H^V]V]_]XO[OU\X
PNRNU]_OZ^D^X_X\K_][_PNRNX_S]JZ\X]_V]_PTI
?^MP^X^[_-^RW[_,^HTSOFZT_G]ES\F\U\L_J^AS^_6[^YXO@
S\U7_\QU\RZ]K_TRTMSTYTDT_\Z]_UND^V]Z]V]_A^^Z\R]S_GCQS]Y]@
D]X_CL]Z_P\Y_BOZ\Q_P\Y\U\[\[_V]HY]R]_G\YV\F\[\_^EWXZ^VW_H]
PT_[]V][V][_P\Y_SOBZ^[SW_VNL][Z]V\K_P\Y_XO[TMU^_R^BSWK
64NYX\R]<[\[_PNRNX_\JS\R^E_VTRVTFT_TLU^[Z^MUWMK
QOX^XS^X\_Q^SWDWZ^YZ^_UND^V]Z]_]V]D]X_P\Y_P\Y\U\K_/^YXO@
S\U\7_S^[WSSWI
?TY^R^_X^V^Y_J]Y_M]R_UNX]UU]ZI__
=[D^XK_6/^YXOS\U\[7_GCYX]UZ\_P\Y_SOBZ^[SWRZ^
S^[WSWUW[W[_R^BWZU^QW[V^[_J]U][_QO[Y^K_G^Z\P^_P\Y_GN[
\E\[V]K_/^YXOS\U\[_;9_03+'=-&0/_0='=9I_;Q@
S^[PTZ<V^_B\R^Q^_V]F]Y\_"_U\ZRO[_4_OZVTFT_QCRZ][][
22 _X\ZO_Q^A_]YO\[_]Z]_G]E\Y;V\I_-CL_XO[TQT_]YO\[
PNRNXZNFN[N[_[]_^[Z^U^_G]Z]P\Z]D]F\[\_GCYU]X_\E\[_P\Y@
\X\_Q][]_C[D]_;QB^[R^<V^_NE_X\ZO_]H]S_NE_X\ZO_#Y^X^UZ^_
X\ZO(_Q^A_]YO\[_R^X^Z^[VWFW_L^U^[_;QB^[R^<[W[_][_C[]UZ\
G^L]S]Z]Y\[\[_P^MW[V^_G]Z][_+Z_3^Q<\[_PT_VTYTUT
U^[M]SS][_VTRTYVTFT[T_J^SWYZ^S^RWUI
22 _X\ZO_Q^A_]YO\[_EOX_^U^_EOX_PNRNX_P\Y_U\XS^YK_PT
]YO\[_[]Y]V]_NY]S\ZU\MK_;QS^[PTZ<^_[^QWZ_G]ZU\MK_PT_]YO\[\[
Q^J\P\_X\UK_PT_XO[TZ^YV^_J\E_P\ZG\Z][]U\ROYTLK_PT_SNY
PNRNX_]YO\[_H^X^Z^YW[V^_A\XY@\_S^X\B_R^BWZUWROYI
=[D^XK_PT_XO[TZ^Y_P^MX^_P\Y_VNL]R_EN[XN_QCL_XO[TQT
S^[WSWU_SOBZ^[SWQW[V^[_J]U][_QO[Y^_[^YXOS\U\[_;QS^[@
PTZ<V^_22 _X\ZO_Q^A_]YO\[_R^X^Z^UWM_OZU^QWK_P][V]K_\S\Y^A
]V\ROYTUK_S]Y]VVNSZ]Y_OZTMSTYVTK_P\Y_U\L^[Q][_J^H^QWK
XOXTQT_J\QQ]SS\UK_X\UQ]R\_QTEZ^UWROYTUK_P][\UX\
Q^V]D]_P\Y_J\QQ\R^S_^U^_QOX^X_TRTMSTYTDT_Q^SWDWZ^YWRZ^
UND^V]Z]_\E\[_XTYTZUTM_EOX_C[]UZ\_P\Y_P\Y\U_]YS]Q\_GN[
22 _X\ZO_Q^A_]YO\[_R^X^Z^UWM_\Q]_PT_VTYTU_S]Y]VVNSZ]Y]
^EWXSWYI___=[D^XK_PT_SNY_S]Q^VNAZ]Y\[_V]HZ]S_J^XXW[V^_EOX
C[]UZ\_S]Y]VVNSZ]Y_R^Y^SU^R^D^FW[W_QCRZ]U]X_V]_XOZ^R
V]F\ZI_-O[Y^_V^_\X\[D\_OZ^R_GN[V]U]_G]ZV\I
4?88<V][_R^YGW_B^X]S\_G]ES\K_-^RW[_1TUJTYP^MX^[W
PT_X^[T[T_\UL^Z^R^Y^X_']QU\_*^L]S]R]_GC[V]YV\K_']Q@
U\_*^L]S]_UNX]YY]Y_Q^RW_R^RW[Z^VWK_R^Q^_RNYNYZNF]_G\YV\I
&^Q^[W[_RNYNYZNFN_G\YU]Q\_\Z]_P\YZ\XS]_V]_VN[_#3^L^Y(
R^M^[^[_GCL^ZSWZ^Y_GN[V]U]_G]ZV\I_9O[T[T[_JTXTX\
PORTSTRZ^_\ZG\Z\_R]SX\[_P\Y_P\ZG\U_ROXK_PT_XO[TV^_ROYTU
R^BU^R^D^FWUK_^U^_PT_XO[TV^_V^_\[Q^[W[_^XZW[^_P\Y
S]Y]VVNS_S^XWZWROY_VOFYTQTI
%^R]S_GCL^ZSW_\MZ]UZ]Y\_R][\_R^Q^RZ^K_U]Q]Z^_U^XTZ
MNBJ]_X^HY^UW_\Z]K_UNUXN[_OZVT_\Q]K_PT_X]RA\R]S\[
^[Z^UWK_1TU^_GN[N[]_X^V^YK_G]YE]XZ]M][_GCL^ZSWZ^YW
JTXTX][_UNUXN[_XWZ^P\Z]D]X_P\Y_JTXTX_U]HLT^SW[W[
OZU^VWFW_^[Z^UW[^_G]Z\YI
1TU^_GN[N[]_X^V^Y_R^[\_R][\_R^YGW_B^X]S\[\[
X^[T[Z^MU^QW[^_X^V^Y_UNUXN[_OZU^R^[_GCL^ZSWZ^Y_R][\
R^Q^[W[_R^RW[Z^[U^QWRZ^_UNUXN[_OZ^P\ZU\M_\Q]_PT_QNY]E
V]_]HY][Q]Z_JTXTX_^[Z^UW[V^_J]YX]Q\[_X^A^QW[V^_S]Y]V@
VNSZ]Y_OZTMSTY^P\Z\YI
/^YXOS\X_U]Q]Z]Q\[V]K_G^L]S]D\Z]Y\[_GCL^ZSW[^
^ZW[U^QW[V^_JTXTXQ^Z_S]Y]VVNSZ]Y_OZTMTYQ^K_PT_S]Y]VVNS@
Z]Y\[_\ZX_L^Y^YW_Q\R^Q^Z_B^YS\Z]Y]K_D]U^^S]_A^Z^[_V]F\Z
VOFYTV^[_V]HZ]S_X^HY^UW[^_OZTYI
[TSU^R^ZWU_V]HZ]S_V]U]X_JTXTX_V]U]XS\YK_JTXTX
\E\[V]_X^UT_J\LU]S\_NY]SU]X_V]U]XS\Y_H]_P^MX^_M]R_V]@
U]X_V]_V]F\ZV\YI_,]HZ]S_S]Y]VVNS_X^ZVWYU^LI
9^SWZWU_P^[X^Z^YW[W[_V\[_V^[WMU^_J]R]SZ]Y\_RTYS
\E\[V][_H]_VWMW[V^[_XO[TRT_\R\_P\Z][_\Z\U
^V^UZ^YW[V^[_#][_^L_NE_X\M\Z\X_P\Y_J]R]S_OZ^Y^X(
OZTMU^XS^VWYI_?T_J]R]SZ]Y\[_A]SH^Z^YWK_AWXJW[
XWRWZ^YW[V^_VOZ^MU^LK_XWYUWLW_E\LG\Z]Y]_R^XW[_Q]RY]S@
U]LK_P\Y_R^[V^[_C[]UZ\_P\Y_\JS\R^DW[_C[N[N
SWX^U^U^K_V\F]Y_R^[V^[_U]MYT\R]S\_XOYTU^
][V\M]Z]Y\_\E\[V]_J^Y]X]S_]V]YZ]YI_
?T_J]R]SZ]Y_WQU^YZ^U^_A]SH^_H]YU]LZ]Y_S^U_^X@
Q\[]K_P^[X^Z^YV^[_G]Z][_QOYTZ^YW[_B]X_EOFT[^_6D^\L
V]F\ZV\YK_R^B^U^LQW[WL7_V\R]_D]H^B_H]Y\YZ]Y_H]
P^[X^Z^Y_V^_PT[^_TR^YZ^YI
9^SWZWU_P^[X^Z^YW[W[_\MZ]UZ]Y\[\_\LZ]U]X_H]_G]Y]X@
Z\_V\[_^EWXZ^U^Z^YW_R^BU^X_\E\[_X][V\Z\XZ]Y\[V][_P\Y
^Y^R^_G]Z]D]X_H]_E^ZWMU^Z^Y_R^B^D^X_OZ^[_J\UU]S
]JZ\_^Z\UZ]Y\[_]Z\[\_XOZT[T_P^FZ^R^[_ROXSTY_X]MX]
R^BQ^Z^YI_
=U^_CS]V][_P]Y\_UNASNZ]Y_H]_^Z\UZ]Y_^Y^QW[V^_A]S@
H^_H]_\DS\J^V_A^YXZ^YW_PTZT[UTMSTYI_?\Y_J]R]S_H]_X\M\
R^Z[WLD^_X][V\_^EWXZ^U^QW[W[_VOFYTK_TQTZ
E]YE]H]Q\[V]_H]_]JZ\R]SZ]_R^BWZUWM_V\F]Y
^EWXZ^U^Z^YW[_P^SWZ_OZVTFT[T_\Z]Y\_QNY]YQ]_U]MYT
TQTZN[_VWMW[^_EWXUWM_OZTYI_8NU\[Z]YK_\S\U^V_]SS\XZ]Y\
J]YJ^[G\_P\Y_^Z\U\[_H]R^_^Z\UZ]Y_J]R]S\[\[_A]SH^QW[^
GCY]_^U]Z_]V]YZ]YQ]_R^[ZWM_R^BUWM_OZU^LZ^YI
SAYFA 12
SONDAKiKA GAZETESİ >>
ACİL TELEFONLAR
Dünya
Bankas ’ndan
Kocao lu’na
te ekkür
İtfaye
AKS110
Acil Yardım
Polis İmdat
Elektrik Arıza
Jandarma İmdat
İZSU Su Arıza
Doğalgaz Acil Müdahale
Cenaze Hizmetleri
Sahil Güvenlik
Orman Yangınları
110
110
112
155
186
156
185
187
188
158
177
Dünya Bankas Çok Tarafl
Yat
r mTELEFONLARI
Garanti Ajans
YANGIN
MIGA’n n cra Kurulu Ba kan
İzmir
110
(CEO)
Keiko Honda, zmir
Karşıyaka
372 58 74
Büyük
ehir Belediye Ba225kan
Kadifekale
49 99
Kocao
Honda,
Bornovalu’nu ziyaret etti.388
10 03
“Sizinle
birlikte çal
t 386
k ve
Bostanlı
17 86
Buca
61
gelecekte
de çal
aca 487z.13Bize
13 07
i Karabağlar
birli i f rsat verdi237iniz
için
Çamdibi
433
65
59
te ekkür ederiz.” dedi. Ziyarette
Çiğli Risk Yönetimi Üst 376
73 23
MIGA
Düzey
Balçova
278 76 02
Yetkilisi Franciscus Linden, K demli
Evka 4
351 09 04
Sigorta
Uzman Christopher
Evka 1
452 24 77
Millword,
Gaziemir Dünya Bankas 251 00 44
Uluslararas
Finans Kurulu
(IFC)
Hatay
250 86u 40
Avrupa,
Ortado u ve Kuzey
Narlıdere
238 Afrika
35 97
Güzelbahçe
234
25 Çevik
34
Yat
r mlar Sorumlusu
Elif
ile Büyük ehir Belediyesi
HASTANE TELEFONLARI
bürokratlar
da haz r bulundu.
-Devlet HastaneleriBüyük ehir
Belediyesi’nin çe itli
Aliağa
616 87 87
projeleri için IFC’den kredi
N.S. İşgören Alsancak
463 64 65
ald
n hat rlatan Honda,
Alsancak Acil Servis
veririz,
“Size
nas l daha iyi hizmet
Ağız ve Diş Sağlığı
422 00 76
onun
için buraday
Alsancak
Diş Hast. z.” diye
464 konu
78 62 tu.
Dünya
Bankas
Atatürk
Devlet ’n n misyonu
244 44 44
hakk
nda
bilgi
veren
Honda,
Behçet Uz
489 56 56
58 58 imiz
“ Bornava
zmir’e Dev.
dahaHast.
önce kredi375
verdi
Bozyaka
Eği. Hast.
250 50 gibi
50
gemi,
tramvay
ve trafik sistemi
Buca S.D.
projeler
var.Hastanesi
Gelecekte de452 52 52
A. Çizgenakat
07 77i
çalÇeşmeaca
z. Bize i 712
birli
Foça
812
29
f rsat verdi iniz için te 14ekkür
Göğüs dedi.
Hastanesi
433 33üç
33
ederiz.”
Dünyada sadece
Konak Diş Hastanesi
441 81 81
belediyeyle çal
t klar n
Karşıyaka
366 88 88
belirten
CEO Honda, bunlar
n Sao
Çiğli Dev. Hastanesi
376 23 33
Paulo,
stanbul
Büyük 832
ehir58ve59
Menemen
Dev. Hast.
zmir
Büyük
ehir
oldu
unu
Nejat Hepkon
açSeferihisar
klad . Hastanesi 743 20 10
Selçuk Dev. Hast.
892 70 36
Dev.Kocao
Hastanesi
10 04
BaUrlakan
lu ise, 752
“Finans
Tepecik
Dev.
Hast.
469
69 69
yap s n belirli bir noktaya
getirmeden, kendi
-Belediye
Hastaneleriözkaynaklar
n zla
yat r m
Eşrefpaşa
Bel.
Hast.
293
80 00
yapmadan zaten dünya kredi
sahnesine
ç kma ans n z yok. Bizim de bir
-Özel Hastanelerhaz rl k evremiz oldu, bugünlere
Anadolu Tıp Merkezi
272 00 11
kolay gelmedik. Finans ve borç
Agora Tıp Merkezi
425 73 73
yap
m Kalp
za özen
gösterdik.483
Kararl
Atakalp
Hastanesi
14 14
veAtakent
istikrarlTıp Merkezi
çal
malar 336
m11 z95
sonras
k Hazine’ye
Atagöz nda
Göz art
Hastalıkları
435 vadesi
35 35
Atafizik,borcumuz
Fizik Ted. Mer.
25 15
geçmi
kalmad 231
. Bugün
Batıgöz
Hastanesi
489
03 03
çok farkl bir noktaday z.” diye
Bornova
Merkezi
388için
20 40
konu
tu. Tıp
Kocao
lu, tüketim
Bornova Özel Tıp Mer.
343 23 50
kredi almad klar n , sadece
Bornova Özel
finansal geri dönü ü olan büyük
Sağlık Tıp Merkezi
339 77 83
projeler
i
in
uzun
vadeli
kredi
Buca Tıp Merkezi
438 14 14
kulland
klar n ve daha438
dü 06ük
Buca Sağlık Merkezi
20
faiz
oranlar
nda
kredi
almaya
Central Hospital
341 67 67
çalCan Tıp
t Merkezi
klar n kaydetti.
232 13 48
Kocao
lu, Dünya
heyetine
Caner Göz
MerkeziBankas 278
81 11
Çağdaşehir
Tıp Merkezi
95 95
Büyük
Belediyesi’nin285
önemli
Çankayahakk
Tıp Merkezi
31 31
projeleri
nda bilgi de425
sundu.
12 GÜNCEL
SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI
16
17Aralık
Şubat2014
2013Salı
Perşembe
Türkiye ekonomisinde
10 yılda birçok
başarı elde edildi
Hükümeti öven Dünya Bankası Başkan Yardımcısı Mulyani, "Türkiye'de ihracatın desteklenmesi ve yabancı yatırımların ülkeye çekilmesi anlamında gelişme var" dedi
D
ünya Bankası Başkan Yardımcısı
Sri Mulyani, Türkiye ekonomisinde son 10 yıl içerisinde birçok
başarı elde edildiğini belirtti. Mulyani,
Türkiye'nin hızlı gelişen bir ekonomi olduğunu ifade etti. Türkiye'de ekonominin temelinin güçlendiğini aktaran Mulyani, aynı zamanda refah oranının arttığını ve fakirliğin azaldığını dile getirdi.
Mulyani, Türkiye ekonomisinde son 10
yıl içerisinde bir çok başarı elde edildiğini bildirdi. Ancak Türk ekonomisinde
hala bazı kırılganlıklar olduğuna dikkati
çeken Mulyani, cari açığın önemli bir sorun olduğunu işaret etti. Türkiye'de ihracatın desteklenmesi ve yabancı yatırımların ülkeye çekilmesi anlamında ilerleme olduğunu dile getiren Mulyani, bu
ilerlemenin cari açığın azaltılmasında
kolaylık sağlayabileceğini anlattı. Mulyani, Türkiye'de ekonomik anlamdaki sıkıntıların çözülmesinin reformlardaki
ilerlemeye bağlı olduğunu vurgulayarak,
iş piyasası, ve yatırımların desteklenmesi
gereken konular olduğunu kaydetti. Beşeri sermaye yatırımlarının da desteklenmesi gereken diğer bir alan olduğunu belirten Mulyani, Türkiye'nin yüksek gelirli bir ülke olma yolunda ilerlediğini ve
bu sebepten dolayı Türkiye'ye daha fazla
yatırımın gerektiğini ifade etti. Mulyani,
G20 Müsteşarları ve Merkez Bankası
Başkan Yardımcıları Toplantısı'nda da
yatırımın ön plana çıkardıkları konulardan biri olduğunu bildirdi.
- "Türkiye Fed'in normalleşme
sürecine daha hazır halde"
Sri Mulyani, ABD Merkez Bankası'nın
(Fed) para politikasını normalleştirmesi
konusunda gelişmekte olan ülkelerin
farklı pozisyonlarda olduğunu aktardı.
Mulyani, Türkiye'nin Fed'in normalleş-
me sürecinde kırılganlık yaşayan ülkelerden biri olduğunu dile getirdi. Türkiye'de
bu kırılganlıkların yaşanmasında cari
açık ve yüksek enflasyonun etkili olduğuna dikkati çeken Mulyani, ancak Türkiye'nin bu normalleşme sürecine şu anda daha hazır halde olduğunu anlattı.
Mulyani, diğer gelişmekte olan piyasaların da Fed'in normalleşme sürecine hazır
olduğuna işaret etti. Bazı ülkelerin cari
açıklarında önemli ölçüde daralma gözlendiğini vurgulayan Mulyani, 2015'ten
sonra gelişmekte olan ülkelerin Fed'in
politika değişikliğine ekonomik reformlarla daha uyumlu bir pozisyon alabileceğini kaydetti.
- "Petrol fiyatlarındaki düşüş Türkiye
gibi ülkelerin bütçelerine olumlu
yansıyacak"
Dünya Bankası Başkan Yardımcısı Mulyani, petrol fiyatlarında son 4-5 ay içerisinde çok sert düşüşler yaşandığını anımsatarak, petroldeki bu sert düşüşün Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerin daha
ucuz petrol almalarını sağlayacağını ve
bu durumun bütçelerine olumlu yansıyacağını söyledi. Petrol fiyatlarındaki sert
düşüşün petrol ihraç eden ülkeleri zor bir
durum içerisine sokabileceğini vurgulayan Mulyani, Rusya ve Ortadoğu ülkelerinin bütçeleri ve gelirlerinin bundan
olumsuz etkilenebileceğini sözlerine ekledi. (AA)
Gerçekleri gizlemek için basına
sansür yaygarası kopartıyorlar!
AK Parti Manisa Milletvekili Dr.Muzaffer Yurttaş, Zaman ve STV'ye yönelik operasyonun basına sansür şeklinde verimesine tepki gösterdi. Milletten başka kimsenin kendilerine akıl
veremeyeceğini söyleyen Yurttaş, "Bize Sadece Millet Rota Çizer: Bu partinin kurulduğu andan itibaren biz bir
şey söyledik, bize sadece ve sadece
millet istikamet çizer, bizim rotamızı
sadece millet belirler dedik. Biz bunu
sadece bir slogan olarak dile getirmiyoruz, bu sözümüzün arkasında durmak için 12 yıldır mücadele veriyoruz. Bir adım atarken biz sermaye ne
der diye bakmayız, medya ne der diye
bakmayız, bir reform yaparken “medya bu konuda ne yazacak, sermaye ne
diyecek diye çekinmeyiz. Bir değişimi gerçekleştirirken köşe yazarları,
içeride ve dışarıda lobiler nasıl tavır
alacak diye istikametimizi değiştirmeyiz. Çünkü bu milletin tarihi bunun
bedelini çok ağır ödedi, artık biz bedeli bu millete ödetmeyeceğiz diye
yola çıktık. Biz sadece ve sadece milletin ne dediğine bakar, milletin çizdiği istikamette yolumuzda ilerleriz.
Milletin seçtiklerini, bu milletin evlatlarını devre dışı bırakmaya kimsenin
gücü yetmeyecektir. Recep Tayyip Erdoğan ve Ahmet Davutoğlu ile AK
Parti kadroları bu ülkenin % 50 sinden oy alarak millete hizmet etmeye
başlamışlardır. Millete hizmet yolunda canlarını ortaya koyan demokrasi
kahramanlarının arkasında bu millet
her zaman destek olacaktır. Devlet
içinde paralel ve benzeri yapılanmalara müsade edilmeyecektir. Lider Ülke
Türkiye’nin önünü kimse kesemeyecektir. Hakim ve savcıların görevlerini
yapmaya kimse engel olmasın. Tutuklananların bir kısmının basın mensubu
olması nedeniyle “özgür basın susturuluyor” gibi bahaneler üretiliyor. Hiç
kimse mesleğinden dolayı tutuklanmış değildir. Seçilmiş hükümeti yıkmak, siyasilere kumpas kurmak gibi
nedenlerle ve bilgi ve belgeye dayanan göz altına alınmalar gerçekleşmiştir. Bunu farklı mecralara çekerek
“basına baskı” gibi göstermek gerçekleri gizlemektir. Türkiye bir hukuk
devletidir" dedi.
(HABER MERKEZİ)
POLİKLİNİK TELEFONLARI
Borcanevi
Bornova Yeni Yaşam
Bozyaka Halk
Bozyaka Dispanseri
Buca Çözüm
Cansu Karabağlar
Çamdibi Derman Polik.
Çizgi Polik.
Deniz Sağlık Polik.
Ege Sağlık
Egeform Fizik
Eşrefpaşa Ö.Sağ.
Eşrefpaşa Zinde Polik.
Gaziemir Dr. Polik.
Gazi Kent Polik.
Halk Polik.
Hatay Özel Sağlık
İhtisas Polik.
Karşıyaka Park Sağlık
Mevlana Polik.
Mersinli Özel Sağlık
Neron Psikiyatri
Nergiz Özel Sağlık
Onur Polik.
Özel 9 Eylüllüler Polik.
Özel Altındağ
Özel Brn Dr. Dispanseri
Özel Çiğli Polik.
Özel Eylül Polik.
Özel Gülhan Polik.
Özel İrem Sağlık Polik.
Özel İzmir Polik.
Özel Pınarbaşı Polik.
Özel Sarnıç Polik.
Özel Seferihisar Polik.
Özel Serin Polik.
Özel Yedigöller Polik.
Özel Yenişehir Polik.
Park Sağlık Polik.
Sevgi Özel Sağlık
Şöferler Odası
Sağlık Polik.
Teos Polik.
Vefa Polik.
Yeşiltepe Polik.
Yıkık Cami Halk.
255 04 44
388 03 31
261 39 13
256 09 86
438 76 26
237 73 83
435 00 77
226 34 34
369 90 91
487 57 64
464 24 24
227 35 26
262 64 71
252 36 92
274 13 74
285 46 34
250 51 52
254 13 13
367 22 22
343 32 43
461 19 99
256 76 76
364 08 10
458 77 45
453 81 11
458 05 89
347 38 92
386 05 95
373 85 74
347 99 91
251 84 24
343 23 50
479 80 25
281 64 03
743 58 48
261 29 99
442 29 92
433 09 24
367 22 22
438 37 38
227 99 35
743 57 77
341 84 24
351 38 72
271 27 27
-Askeri HastanelerHava Hastanesi
285 96 50
Kara Hastanesi
262 55 55
ÜNİVERSİTE TELEFONLARI
Başkent Üni. Zübeyde Hanım Uyg.
Merkezi
330 52 30
Dokuz Eylül Ünv.
412 22 22
Dokuz Eylül Üni.
Karşıyaka Polik.
369 30 40
Ege Üniversitesi
444 13 43
İlaç ve Zehir Dan.
277 73 33
Ege Üni.Uyg.ve
Araş.Merkezi
330 52 30
-Doğum EvleriEge Üni. Tıp Fak.
388 19 63
Konak Doğum Evi
489 09 09
Tepecik Doğum Hast.
449 49 49
-Kan MerkezleriKızılay
463 63 53
Çocuk Hastanesi
433 06 08
Ege Üni.
388 28 61
Tepecik Kan Merkezi
433 38 74
ULAŞIM TELEFONLARI
Denizyolları
THY Rezervasyon
Basm. Rezervasyon
Alsancak Gar
Santral Garaj
464 88 89
444 08 49
484 86 38
464 77 95
472 10 10
Çesav Tıp Merkezi
362 67 67
-Körfez Ulaşım İskelelerÇeşme
Sissus
Has.
723
05
55
Konak
484 98 56
Dünyaca ünlü uluslararas kredi
Çınarlı Hastanesi
462 27 27
Karşıyaka
368 00 42
derecelendirme kurulu u Moody’s,
Çiğli Özel Sağ.
386 26 16
Alsancak
464
78 31
temmuz ay sonunda
Diyabet Hastanesi
449 13 19
Bostanlı
330 89 22
yay
mlad
son raporunda
Diamed Dah. Dal Mer.
465 27 37
Bayraklı İskele
345 77 53
zmir Tıp
Büyük
Doğa
Mer. ehir Belediyesi’nin
244 16 16
Pasaport İskele
484 22 56
ulusal
ölçek
kredi
notunu
“Aa3”,
ölçekte kredi notunu “Baa3” olarak aç klam
t . zmir, Moody’s taraf ndan verilen söz konusu notlar Göztepe
iki y ldİskele
r korumay 224 20 22
Dr. Sıhhat Tıp Merkezi
367 67küresel
47
-Türk TelekomAvşar Palmiye
277 48 00
Sema Sineması
483 91 00
baEfes
arK.B.B.
yor. Merkezi
Raporda zmir
n n ba ar l yönetim stratejisiyle birlikte kendi kendini
finanseİskele
etme kapasitesi
446Büyük
15 16 ehir’in güçlü faaliyet marjlar , dengeli nakit ak
Üçkuyular
259 40 13
Arıza
121
Cinemaximum
278 87 87
Konak Sineması
483 21 91
Sağlık Hastanesi
463 77
00 be y l içinde toplam gelirlerinin yakla
saEgelad
ve bu durumun,
geçen
k
yüzde
4’üne
denk
gelen
finansman
fazlal
ndan
da
anla
ld
ifade
edilmi
ti. Moody’s,
Bilinmeyen Numara
11811
Cinemaximum
446 90 40
Desem Sineması
422 53 10
Ege
Tüp
Bebek
Merkezi
445
31
45
-Elektrik
Arıza-bir nakit
belediyenin bugüne kadar bütün borçlar nDanışma
n anapara ve faiz geri444
ödemelerini
fazlas yla kar
yeterli
rezervi bulundurdu
istikrarl
14 44
Cinemaximum
(Ykm) lamaya
425 01
25 miktarda
Karşıyakanakit
Sineması
381 50 98 unu, bunun da
Egeria
Çocuk
Sağlık
Genel
Kesinti
Seb.
435 11 84
yönetimi stratejisi izlemesinden kaynaklandUyandırma
n vurgulam
t 135
.
Cinecity Kipa Çiğli
386 58 88
İzmir Sİneması
421 42 61
Hastanesi Dal Merkezi
489 35 35
Buca
426 69 37
Posta Kodu
119
Çeşme Hollywood
712 07 13
Ekol K.B.B.
Dal Mer. )
386 55 05
(HABER
MERKEZ
Çiğli
376 90 91
Fono Tel
141
Çamlıca
343 83 15
-TiyatroEkol K.B.B. Şube
369 89 65
Karşıyaka
369 79 80
Borç Ögrenme
163
Deniz Karşıyaka
381 64 61
Konak Sahnesi
483 50 35
El ve Mikro Cerrahi
441 02 21
Bornova
388 83 78
Çağrı
133
Batı Sineması
347 58 25
Ragıp Haykır Sahn.
369 14 87
Gazi Kent Tıp Merkezi
252 45 00
Narlıdere
238 32 90
-SinemalarÇınar Sineması
489 88 85
İzmir Devlet Tiyat.
445 89 41
Gaziemir Tıp Merkezi
251 47 67
261
48 04
Eşrefpasa
Agora Balçova
277 25 25
Uğur Mumcu Sahnesi
343 04 33
Karaca Sineması
445 87 76
Hayat Hastanesi
441 41 96
Gaziemir
251 92 05
Afm Park Bornova
373 73 20
İzmir Tiyatro
Kipa Hollywood
252 56 66
İzmir Hastanesi
483 31 31
Güzelbahçe
234 05 34
Afm Forum Bornova
373 03 50
Bab-ı Sanat Merkezi
446 77 95
Menemen Kültür
832 14 11
İrenbe Tüp Bebek Mer.
464 58 88
Konak
425 60 60
İsmet İnönü
Afm Ege Park
324 42 64
Şan Konak
483 75 11
441 41 70
Karataş
Çeşme
712
63 46
Sanat Merkezi
441 09 02
Afm Passtel
489 22 00
Çınar Center
277 11 00
Karşıyaka Tıp Merkezi
369 00 91
SAYFA 13
SONDAKiKA GAZETESİ >>
13 SAĞLIK
SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI
16
17Aralık
Şubat2014
2013Salı
Perşembe
Alzheimer hastalığında
ERKEN TANI UMUDU
Dünyada milyonlarca kişinin hayatını
olumsuz etkileyen Alzheimer hastalığına
neden olan bazı genlerin araştırılarak
erken tanı ve tedavi olanağı sağlanmasına yönelik Dokuz Eylül Üniversitesi
(DEÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi Tıbbi
Genetik ve Nöroloji anabilim dalları
işbirliğiyle çalışma başlatıldı. DEÜ
Çocuk Hastalıkları ve Genetik Anabilim
Dalı Başkanı Prof. Dr. Derya Erçal, AA
muhabirine yaptığı açıklamada, 1980'li
yıllarda hemen her hastalığın immunolojik olaylarla açıklandığını hatırlattı. DNA şifresinin 2000'li yıllardan sonra
çözülmesiyle artık her şeyin "genetik"
ile açıklandığını kaydeden Prof. Erçal,
bazı hastalıklara yatkınlığın yine genetik
olarak incelenebildiğini ifade etti.
DEÜ Genetik Tanı Merkezi'ndeki
genetik ünitesinde Tıbbi Genetik Anabilim Dalı ve Çocuk Genetik Bilim Dalı
çalışmalarının gerçekleştirildiğini dile
getiren Erçal, "Polikliniklerimizde
genetik hastalıklar farklı farklı karşımıza
gelir. Çocukluktaki ve yetişkinlikteki
genetik hastalıklar değişiktir. Çocuklarda
doğumsal anomaliler, kalıtsal hastalıklar
ön planda iken yetişkinlerde hipertansiyon, damar tıkanıklığı, Alzheimer gibi daha geç başlangıçlı genetik hastalıklar ön
plana geçer" dedi.
Laboratuvarlarda gen ve kromozom
analizleri yaptıklarını anlatan Derya
Erçal, şöyle konuştu: "Hücrelerimiz
içinde bizim bilgi bankamız var. Bu biyolojik bilgi bankasına DNA adını veriyoruz. DNA üzerinde bugün için bilim insanlarınca tespit edilen 22 bin civarında
genin varlığı söz konusu. DNA'yı küçük
bir iplik olarak düşünürsek hücre
çekirdeğinin içindeki bu ipliğin uzunluğu, açıldığında 2 metreye ulaşır. 22
bin gen bu iplik üzerinde çeşitli
moleküllerin yan yana belirli kod ve
şifrelerle sıralanmasıyla görüntülenir.
Bu ipliğin kendi üzerinde defalarca katlanmasıyla insanlardaki 23 çift kromozomun oluştuğunu biliyoruz."
Hastalıklara kromozom sayısının fa-
zlalığının, eksikliğiinin veya yapılarındaki bozuklukların söz konusu olduğunu
anlatan Prof. Erçal, mikroskop ile kromozom analizleri yaptıklarını, haritaları
çıkardıklarını, yapı ve sayılardaki fazlalık, eksiklik ve anormalliği tespit ederek hastalıkların nedenini bulmaya
çalıştıklarını söyledi.
Son aylarda
Alzheimer hastalığı
üzerinde de çalışıyorlar
Yıllardan beri çeşitli hastalıklarda, DNA moleküler tanı testleri gerekleştirdiklerini anlatan Erçal, son aylarda
Nöroloji Anabilim Dalında klinik olarak
Alzheimer tanısı alan veya hastalıktan
şüphe edilen vakalar üzerine ekip olarak
yoğunlaştıklarını kaydetti. DEÜ Nöroloji
Kliniğinde çok donanımlı uzmanların
Alzheimer hastalarını takip ettiğini ifade
eden Derya Erçal, "Biz de onların takip
ettiği hastalar üzerinde çalışmaya
başladık. Ülkemizde erken başlangıçlı
Alzheimer hastalarında rutin olarak
genetik test yapılmasını ilk kez başlattığımızı düşünüyoruz" dedi.
Hastaların şikayetleri nedeniyle öncelikle nöroloji kliniklerine başvurduğunu
kaydeden Erçal, çalışmalarını şöyle özetledi: "Nöroloji Kliniğinde yapılan elemeler sonrasında vakada Alzheimer
hastalığı düşünülüyor veya şüpheleniliyor ise bizden gen analizi isteniyor. Biz
de presenilin 1 (PSEN1) ve presenilin 2
(PSEN2) ve APP genlerindeki mutasyonlara bakarız. Bu yöntemle erken teşhis
ve genetik danışmanlık konusunda bilgi
sağlıyoruz."
Hamilelikte
bitki çayına
DİKKAT !
Cumhuriyet Üniversitesi
(CÜ) Tıp Fakültesi Halk Sağlığı
Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Gülay Koçoğlu, özellikle
kış aylarında çok tüketilen bitki
çaylarının hamilelerde düşük ve
erken doğuma yol açabileceği uyarısında bulundu.
Koçoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bitki çaylarının son yıllarda çok
tüketildiğini söyledi. İnsanların bitki
çayını doğal olduğu için tercih ettiğini belirten Koçoğlu, bu çayların içinde sağlığa
yararlı olabilecek pek çok özel madde bulunduğunu dile getirdi. Bitki çaylarının
bağışıklık sistemini güçlendirici ve
hastalıklara karşı koruyucu antioksidanlar
açısından zengin olduğunu vurgulayan
Koçoğlu, "Zencefil, zerdaçal, ıhlamur gibi
çayların içerisine şeker yerine bal katılmasını öneriyoruz çünkü bal, çayın antioksidan kapasitesini çok artırıyor ve çay
daha yararlı hale geliyor" dedi. Koçoğlu,
nane, ıhlamur, ada çayı gibi bitki çaylarının etkilerinin çok kuvvetli olmadığını
dile getirerek, "Ancak kimi çayların çok
kuvvetli etkileri var ve bazı hastalıkları
olanlarda sorun yaratabilir. Mesela ada
çayı kışın çok tüketilen bir çay, solunum
sistemi hastalıklarına iyi gelir, bronşları
yumuşatır ama tansiyon hastaları için
riskli olabilir. Bir fincandan fazla içtikleri
zaman kan basıncını yükseltip, çarpıntı
yapabilir. Yeşil çay da son yıllarda çok
tüketilen bir çay. Bu da çok tüketildiği zaman nabzı arttırır ve çarpıntı yaptırıcı etkisi vardır. Tansiyon, karaciğer ve böbrek
hastalarının bu çayları çok tüketmemesini
ya da dikkatli tüketmesini öneriyoruz"
diye konuştu.
Hamilelere bitki çayı uyarısı
Hamilelere bitki çayı tüketirken
dikkatli olmalarını öneren Koçoğlu,
"Hamilelerin bitki çaylarını fazla
tüketmesi anne ve bebek sağlığı açısından
sakınca yaratabiliyor. Kadının
doğum ağrılarını başlatabiliyor, düşük ya
da erken doğum yapmasına yol açabiliyor. Bu nedenle bitki çayı kullanımı
konusunda hamileler özellikle dikkatli olmalı" dedi. Bitki çaylarının günde 3 fincanı geçmeyecek şekilde tüketilmesinin
daha sağlıklı olduğunu belirten Koçoğlu,
şunları söyledi: "Kalp rahatsızlığı bulunanlara ada çayının bir bardağı bile zararlı
olabilir. Bazı kişilerin kronik rahatsızlığı
bulunuyor ve sürekli ilaç içiyor. Bu
çayların bir kısmı da ilaçlarla
ters etkileşim yapıyor ve beklenilen yarar alınamıyor ayrıca birçok çayın içerisinde
de kafein dediğimiz madde
var. Bu madde, kişinin
idrara çok çıkmasına yol
açıyor ve bunun sonucunda da vücut, su
kaybediyor. Bu da
kalp hastaları için
tehlikeli olabilir.
Bunun için bu çayların tüketiminde
hekime danışıp
tüketmek önem
arz ediyor.
Komşudan
duyup, internetten
okuyup, televizyonda çıkan
sağlık programlarından
duyarak aktarlara gidip
çay alınmamalı ve
tüketilmemeli."
Prof. Dr.
Koçoğlu, bitki
çaylarının hazırlanışının da önemli olduğunu belirtti. (AA)
Yüksek
risk grupları
Genetik danışmanlığın ailede bilinen
hastalıklar üzerinden verilen bir "risk
danışmanlığı" olduğuna, gelişmiş ülkelerde tıbbi hizmetin altın standardı olarak
sıklıkla uygulandığına ve sağlık giderlerini düşürdüğüne dikkati çeken Prof.
Dr. Erçal, Alzheimer hastalığındaki yüksek risk faktörlerini de şöyle sıraladı:
"Alzheimer hastalığı 30-60 yaş
arasında başladıysa erken başlangıçlı
olduğunu düşünüyoruz, 60 yaşından
sonra ise geç başlangıçlı olarak adlandırılıyor. Bizim öngörebildiğimiz
risk faktörleri, öncelikle ailede
Alzheimer vakasının olup olmaması.
Kadınlarda Alzheimer daha sık görülüyor. Sigara içilmesi, aşırı alkol tüketilmesi, damar, kalp ve şeker hastalığının bulunması da risk faktörleri. Uyku bozukluğu bile Alzheimer'ın erken belirtisi olabilir."
"Her yaşta gen testi
yapılabilir, ancak ..."
Gen testinin her yaşta, hatta anne
karnındaki bebeğe yapılabildiğini de anlatan Prof. Erçal, "Ancak geç başlangıçlı
hastalıklar için 8 yaşındaki çocuğa
yapılan taşıyıcılık testi ile, çocukların
geç yaşta Alzheimer veya başka bir
nörolojik hastalık için risk taşıdığını
öğrenmek aile için dram olur. O yüzden
bu testleri çok erken yaşlarda önermiyoruz ama çok özel durumlar söz konusu
olduğunda bazı hastalıklar için erken
taşıyıcılık testleri yapılabilir ve hastalık
riski taşıdığının bilgisi kişiye psikiyatrik
Dünyada milyonlarca
kişinin hayatını
olumsuz etkileyen
Alzheimer hastalığına
neden olan bazı genlerin araştırılarak
erken tanı ve tedavi
olanağı sağlanmasına yönelik DEÜ Tıp
Fakültesi Hastanesi
Tıbbi Genetik ve
Nöroloji anabilim dallarının işbirliğiyle
çalışma başlatıldı
danışmanlık eşliğinde ve buluğ çağından sonra genetik danışmanlıkla birlikte
verilebilir" dedi.
Çağın hekimlik anlayışını "genetik
hekimlik" olarak değerlendiren Derya
Erçal, şu değerlendirmede bulundu:
"Ben bazen cerrah arkadaşlarıma
takılırım 'yakında sizlerin işi bitecek'
diye çünkü kendilerine sadece kaza cerrahisi kalacak, tabi biz genetik genetik
hastalıkların tedavilerinde başarılı olursak. Sadece hastalıklar değil, insan
yaşantısının kendisi de öyle. Genlerde
bazı hastalıklar, özel değişimler varsa
bu grupların beslenmesi de düzenlenebilir. İnsan genomu tümüyle taranıp
her türlü bozukluk ortaya çıkarılabilir.
Yalnız tehlikeli bir yönü de var, insan
genomuyla elde edilecek bilgiler gizlilik
tam olarak sağlanamazsa çok tehlikeli
sonuçlara yol açabilir, örneğin sigorta
şirketleri genetik hastalığı olan kişileri
sigortalamayabilir ya da şirketler gelecekte hastalanabilecek kişileri işe almayabilir."
(AA)
Bacaklarda güç kaybı varsa
hemen beyin cerrahına gidin
Beyin-Sinir ve Omurilik Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Cahide Topsakal, bacaklardaki
güç kaybının kısmi felcin belirtisi olabileceğini söyledi.
Topsakal, “Eğer yürürken diz
ya da kalçanız boşalıyorsa,
ayak bileğiniz sık sık dönüp
burkuluyorsa, ayakkabınız
ağır geliyorsa , ayağınız
yere takılıyorsa ve sık sık
düşüyorsanız bacağınızda güç kaybı var demektir. Bu durumda hemen
beyin omurilik ve sinir
cerrahına başvurulması gerekir.” dedi.
Doç. Dr. Cahide Topsakal, bacaklardaki
güç kaybının nedenleri ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi. Topsakal, “Hastalar
güç kaybını yani kısmi
felç deyimini genellikle
yorumlamakta güçlük çekerler , felç lafını sevmezler. Korkarlar, paniklerler. Güç kaybınız var dediğinizde memnuniyetle kabul ederler. Ancak o zaman da ameliyatın
gerekliliğini anlayamazlar.
Hafif felçler cidden fark
edilmeyebilir. Ancak
muayenede anlaşılır.” ifadelerini kullandı. Bacaktaki kısmi felç ya da güç kaybının sebeplerini de Topsakal şöyle açıkladı: “En çok
bel fıtıklarında, daha sonra
dar kanalda, bel kaymasında, omurilik tümörlerinde
,kaza sonucu omurga kırıklarında, ağır skolyoz ya da kifoz gibi omurga yapı bozukluklarında, ağır kireçlenmelerde, ameliyat sonrası bazı
oluşan yapışık dokularda,
sinir sıkışmalarında,
nöropati gibi sinirin kendi
yapısının hastalanmasında,
MS gibi bazı nörolojik
hastalıklarda, omurilik yada
sinir köklerini tutan enfeksiyonlarda, kalçaya hatalı enjeksiyon yaptıranlarda, nadiren
de total kalça protezlerinde
vetravmatik diz eklemi hasarlarında oluşabilir ve hepsi
ayrı ayrı kendi içinde tedavi
edilirler.”
Cahide Topsakal son olarak
felç tedavisinin sebebe ve
hastaya göre çok değiştiğini,
olayın cinsi, yer kaplayan bir
lezyon varsa büyüklüğü,
konumu, habaset derecesi,
hayati merkezlere basıp basmadığı, hastanın yaşı ve sistemik başka rahatsızlıklarının olup olmaması, felcin
derecesi ve buna eşlik eden
bulguların varlığına göre tedavi planlandığını söyledi.
(CİHAN)
"Kadınlar hemcinsleri, erkekler
karşı cins için estetik yaptırıyor"
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi
(ESOGÜ) Plastik,
Rekonstrüktif ve Estetik
Cerrahi Ana Bilim Dalı
Öğretim Üyesi Prof. Dr.
Yakup Karabağlı, estetik
yaptıranların öncelikle kendileri için bu yönteme
başvurduğunu, daha sonra kadınların hemcinslerine, erkeklerin ise karşı
cinse kendilerini
beğendirmek istediğini
söyledi.
Karabağlı, AA muhabirine
yaptığı açıklamada,
Türkiye'de estetik operasyon sayısında son 10-15 yıla
göre artış görüldüğünü anlattı.
İnsanların, sosyal statüleri
ve ekonomik durumları
yükseldikçe görünümlerine daha fazla dikkat ettiğini belirten Karabağlı,
"Kadınlar önce kendileri,
sonra hemcinslerine, en son
karşı cinse güzel görünmek
için estetik olurken erkekler
de önce kendilerine sonra
karşı cinse kendilerini
beğendirmek için bıçak altına yatıyor. Hatta birçok operasyona eşleri veya
arkadaşlarını getiriyorlar" dedi. Özellikle kış aylarında bu
operasyonlarda artış
kaydedildiğine değinen
Karabağlı, bunun en önemli
nedeninin, yazın ince
kıyafetler giyildiği için kişilerin vücutlarının daha fazla
ön plana çıkması ve tatilde
denize girmeyi tercih edenlerin plajlarda güzel görünmek istemesi olduğunu dile
getirdi. Burun ameliyatlarında mevsimsel bir dezavantaj
olmadığını, yılın her döneminde yapılabildiğini ifade eden Karabağlı, şöyle konuştu: "Yüz germe, göz kapağı
alınması gibi operasyonları
mutlaka kışın yapmak istiyoruz çünkü ameliyatlardan
sonra kişilerin 3 ay güneşe
maruz kalmasını istemiyoruz. Güneş, ciltte kalıcı
lekelere neden olabiliyor.
Yine karın germe ve yağ
aldırma ameliyatlarında da kişilerin 6-8 hafta korse
giymesi gerekiyor. Yazın sıcakta hiçbir hastaya bu
kadar uzun süre korse giydiremezsiniz. Bu yüzden estetik için uygun mevsim
başladı. Mayısa kadar da bu
süre devam eder. Kişilerin
birçoğu, operasyonlar için
yıllık izinlerini veya bayramlarda verilen uzun süreli tatilleri tercih ediyor. İnsanlar yıllık izinlerinde ya da bayram
tatilleri öncesinde estetik
yaptırıp işten geri kalmayarak, uzun bir aradan sonra
değişmiş bir şekilde
görevinin başına dönmek istiyor." (AA)
SAYFA 14
SONDAKiKA GAZETESİ >>
SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI
Aralık
2014
Salı
1ubat
2013
Perşembe
14 GÜNCEL716
TCDD ile kader
BİRLİĞİ YAPTIK
EKONOMİDE
KEMERLERİ
BAĞLAYIN!
İzmir Ekonomi Üniversitesi Ekonomi
Bölümü Öğretim Üyesi, Garanti ve Yapı
Kredi Bankalarının Eski Genel Müdürü
Halit Soydan, yılın son günlerinde ne
dünya ne de Türkiye finansını okumanın
kolay olmadığını, dünya genelinde ‘kur
savaşlarından’ söz edilen bir dönemde,
Türk Lirasının aşırı değerinin kimseyi
sevindirmemesi gerektiğini söyledi.
2014 yılının son günleri ve 2015 yılı
öncesinde Türk ve dünya ekonomisini
değerlendiren Soydan, “Parasal ekonominin her dalında sis ve pus kimi zaman
yoğunlaşıyor” dedi. Bu yıl boyunca
Türk Lirası karşısında doların yüzde 2,3
değerlendiğini, Euro’nun ise yüzde 7 oranında değer kaybettiğini aktaran Soydan, bu durum karşısında enflasyonun
yüzde 10’a yakın olduğunu söyledi.
Merkez Bankası’nın reel efektif döviz
kurunda Türk Lirası’nın yüzde 10 kadar
aşırı değerine işaret ettiğini belirten Soydan, “Bu durum döviz borcu olana iyi
haber, ama ihracatçı için aynı şeyi söylemek olanaklı değil. Öte yandan, Kasım
ayının yüzde 6,4 oranındaki ihracat gerilemesinin geçici olmasını umut ediyoruz. Aksi durumda, gündeme iç talebi
canlandırma çözümü gelebilir. Yüzde 10
enflasyon oranının yaşandığı bir sırada,
bu ikilem bizi yorabilir” dedi.
‘2015 yılı kolay geçmeyecek’
Türkiye’nin ekonomik büyümesinin
sürdürmesi gerektiğini aktaran ve New
York Bard Üniversitesi’nin araştırmasına atıfta bulunan Soydan, Türkiye’nin
orta gelir tuzağına düşmemesi için en az
yıllık yüzde 4,7 oranında büyümesi
gerektiğini ifade etti. Soydan, 2015 yılına ilişkin şu görüşlerde bulundu: “2015
yılı kesin, tek iyi beklenti "cari açık"
rakamının petrol fiyatlarındaki keskin
düşüş nedeniyle gerileyecek olmasıdır.
2015 yılı enflasyon beklentimiz, ilk hesaplamalarımıza göre yüzde 6,8
düzeyidir. Büyüme beklentimiz yüzde 4
gibidir. İç ve dış politik dalgalanma olasılıkları yüzünden, bu yıl kur tahminini, ne yazık ki henüz yapamıyoruz. Umudumuz çözüm sürecinin kesin sonuca
kavuşması ve Irak ile Suriye'de kaynayan cadı kazanının altına odun atan
dış güçlerin fazla mesai yapmamasıdır.
Ekonomide oyunun altın anahtarı
‘sürdürülebilirlik’ üstünedir. Enflasyon
oranları gerileyecek, ekonomi daha hızlı
büyüyecek.” (HABER MERKEZİ)
Vatandaşların İZBAN hattı ile ilgili eleştirilerine cevap veren Başkan
Kocaoğlu, "Benden de gecikse, Devlet Demiryolları’ndan da gecikse
başımın üstünde yeri var. Kimse kimseye kem gözle bakmayacak,
eleştirmeyecek. TCDD de geç kalsa, ben onları eleştirmeyeceğim" dedi
T
orbalı köylerini ziyaret eden
Başkan Aziz Kocaoğlu, İZBAN’daki ortakları Devlet Demiryolları’na sahip çıktı. Başkan Kocaoğlu, “Memlekete hizmet etmek için
kader birliği yapmışız. Bunda 'sen yapıyorsun' 'ben yapıyorum' olmaz. Torbalı hattında Büyükşehir’in taahhüt ettiği bütün işler
bitmiştir. TCDD de bitirmek üzere yoğun
çaba gösteriyor. İkimiz de iyi niyetliyiz ve
yaklaşık 10 senedir ortak iş yapıyoruz.
Türkiye’nin en büyük ulaşım projesini
hayata geçirdik. Bu bir eser, bir hizmet.
Siyasi bir söyleme gerek yok. Zaten
dedikodu yapmak, çamur atmak, aleyhinde
konuşmak siyaset de değildir” dedi. Proje
çalışmaları nedeniyle bir süre ara verdiği
köy ziyaretlerine yeniden başlayan İzmir
Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Buca’dan sonra Torbalı'nın mahalle olan köylerine giderek vatandaşlarla
buluştu. İzmir Büyükşehir Belediyesi
Genel Sekreter Yardımcısı Buğra Gökçe,
İZSU Genel Müdürü Güven Ağar, İZBETON Genel Müdürü Hüseyin Sezer, İzmir
Büyükşehir Belediyesi Meclis üyeleri Sıla
İlgi Akkaş ve Halil Kabasal ile
Cumhuriyet Halk Partisi Torbalı İlçe
Başkanı İsmail Uygur’un da eşlik ettiği
Başkan Aziz Kocaoğlu, Taşkesik, Aslanlar,
Yoğurtçular, Demirci ve Yeşilköy'de
muhtarlar ve vatandaşlarla sohbet toplantıları düzenledi.
Taşkesik'te meydan üstünün örtülmesi
talebi üzerine köyde kısa bir gezinti yapan
Başkan Aziz Kocaoğlu, Yoğurtçular’da ise
okul kenarına yapılması istenen istinat duvarı için incelemelerde bulundu.
Her köyün ortak gündemi ise Köy Tüzel
Kişiliği mallarının geleceği ile ilgili
kaygılar oldu. Yasa ile köy statüsünden
çıkarılarak mahalleye dönüştürülmeleri nedeniyle sahip oldukları varlıkların ellerinden alınacağı endişesini yaşayan
vatandaşlar, Başkan Kocaoğlu'nun açıklamaları ile rahatladı. İzmir Büyükşehir
Belediye Başkanı, köy tüzel kişiliği mallarının eskiden olduğu gibi yine aynı şekilde kullanılması yönünde çalıştıklarını ve
bu konuda ellerinden geleni yaptıklarını
söyledi. Başkan Kocaoğlu, tüm köylere
kooperatifleşme çağrısı yaptı.
10 yıllık ortağımız
Aslanlar mahallesinde bir vatandaşın,
“İZBAN hattının Torbalı bölümünün ne
zaman hizmete gireceğini öğrenmek için
Torbalı Belediyesi'ne gittik ve orada ‘Bunu
bize değil Büyükşehir’e soracaksınız’ cevabını aldık” sözleri üzerine konuşan
Başkan Kocaoğlu, şunları söyledi:
Her şey engelsiz
bir Güzelbahçe için...
Güzelbahçe Belediyesi Kent Konseyi’nin, Engelli Meclisi oluşturmak
amacıyla gerçekleştirdiği toplantı
büyük ilgi gördü. Güzelbahçe
Belediyesi Düğün Salonu’nda
gerçekleştirilen toplantıya Güzelbahçe Belediye Başkanı Mustafa
İnce, belediye meclis üyeleri, Kent
Konseyi Yürütme Kurulu üyeleri ve
ilçedeki engelli vatandaşlar ile
yakınları katıldı. Başkan İnce, “Engelsiz bir Güzelbahçe için engelli
vatandaşlarımızla birlikte çalışacağız, el ele vereceğiz” dedi. Kent
Konseyi Başkanı Ozan Parlar,
“Oluşturacağımız Engelli Meclisi
sayesinde engelli hemşerilerimizin
sorunlarını daha kolay çözümleyeceğiz” dedi. (HABER MERKEZİ)
“Bu projeyi Devlet Demiryolları ile
Büyükşehir Belediyesi ortak yapıyor. Bir iş
bölümü yaptık. İZBAN hattının şu anda
hizmette olan 80 kilometrelik bölümünü
de ortak yaptık. Paranın çoğunu biz harcadık, onlar da hattı verdiler. Memlekete
hizmet etmek için ortak yola çıkmışız.
Kader birliği yapmışız. Bunda 'sen yapıyorsun' 'ben yapıyorum' olmaz. Yapılırsa da,
zaten amacına ulaşmaz. Benden de
gecikse, Devlet Demiryolları’ndan da
gecikse başımın üstünde yeri var. Kimse
kimseye kem gözle bakmayacak,
eleştirmeyecek. TCDD de geç kalsa, ben
onları eleştirmeyeceğim. Torbalı hattında
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin taahhüt
ettiği bütün işler bitmiştir. Devlet Demiryolları da bitirmek üzere yoğun çaba göstermektedir. İkimiz de iyi niyetliyiz ve yaklaşık 10 senedir ortak iş yapıyoruz.
Türkiye’nin en büyük ulaşım projesini
hayata geçirdik. Biz Selçuk'a gidecek iki
tane istasyonun ihalesine çıktık. Alt- üst
geçitlerin de ihalesine çıkıyoruz. İlçe
belediyesinin ne Büyükşehir Belediyesi'ne
ne de TCDD'ye laf söylemeye hakkı yok.
Bu iş ilçe belediyesinin 50 yıllık projelerini
aşar. Ben göreve geldiğimden bu yana bu
hat üzerinde 1 milyar liranın üzerinde para
harcandı. Hat ortaya çıktı. Bunun bir kısmını TCDD, bir kısmını biz harcadık. Bu
bir eser, bir hizmet. Siyasi bir söyleme
gerek yok. Zaten dedikodu yapmak, çamur
atmak, aleyhinde konuşmak siyaset de
değildir”. (HABER MERKEZİ)
HEDİYELİĞİN 25 YILDIR
DEĞİŞMEYEN ADRESİ
İzmirlinin hediye seçiminde 25 yıldır
değişmeyen adresi SOUVENIR Hediyelik
Eşya Günleri başlıyor. Sevdiklerini bir
hediye ile sevindirmek isteyenlerin çeyrek
asırlık geleneği SOUVENIR, 18 Aralık
2014’de İzmir Uluslararası Fuar Alanı’nda
açılacak. İlk gününden bu güne İzmir’in nüfusu kadar ziyaretçiyi organizasyon kapsamında fuar alanında ağırladıklarına dikkat
çeken Gençiz Fuarcılık Genel Müdürü Osman Gençer, 25. yılına yakışır bir etkinliği
gerçekleştireceklerini vurguladı.
Eskiyen yılı hoş hatıralarla uğurlamak, yeni
yıla yeni umutlarla kavuşmanın sevincini birlikte yaşamak isteyenler, alacakları ufak
hediyelerle sevdiklerini mutlu etmek istiyor.
Her yıl bu özel gün öncesi yaşanan hediyelik
alma koşuşturmaları İzmir’de neredeyse 25
yıldır yerini tatlı hatıralara bırakmış durumda. Çeyrek asırdır geniş ürün yelpazesi ve
fiyat avantajlarıyla yüz binlerce vatandaşı
ağırlayan SOUVENIR 2014 25. Hediyelik
Eşya Günleri 18 Aralık 2014 tarihinde
başlayacak. İzmir Uluslararası Fuar Alanı’ndaki organizasyona 200’ün üzerinde katılımcı iştirak edecek. Herkese ve her keseye hitap
edecek fuar alanında ahşap aksesuarlar, anti-
ka hediyelik eşyalar, bijuteri, çiçek, deri ve
tekstil aksesuarları, elektronik eşyalar, ev tekstili, gıda, gümüş aksesuarlar, kırtasiye ürünleri, kitap, kozmetik, kristal ürünler, ofis aksesuarları, oyuncak, saat, seramik ürünler,
tekstil ürünleri, yılbaşı süs eşyaları ve zücaciye gibi hediyelikler stant vitrinlerinde
görücüye çıkacak. Birçok ürünün tanıtımının
yapılacağı fuar alanında sıcak satışlarda
gerçekleştirilecek.
Hediyelik eşya sektörünün vatandaşların
taleplerini karşılayacak nitelikteki vizyonu
ile her yıl çıtasını yükselterek SOUVENIR
Hediyelik Eşya Günleri’ne katıldığına dikkat
çeken Gençiz Fuarcılık Genel Müdürü Osman Gençer, büyük ilgi gören organizasyonun İzmirliye mal olduğunu söyledi.
İzmir’de sosyal yaşam ve hediyeleşmeye
kültürünün yüksek olduğunu vurgulayan
Gençer, “Bu kentte yaşayanların mayasında
sevdiklerini sevindirmek ve mutlu etmek var.
Özel günlerde hatırlama var. Sevdiklerini bir
hediye ile tebessüm ettirme bir örf bir gelenek. Olmasaydı 25 yıldır SOUVENIR
Hediyelik Eşya Günleri bu denli başarılı ve
uzun süreli bir organizasyon olmazdı” dedi.
(HABER MERKEZİ)
bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca
Soldan sağa:
1. Bir tür baykuş. – Bir nota. 2. Operasyon. 3. Antalya ilindeki ünlü plaj. – Sonsuz, ölümsüz. 4. İstikbal, gelecek. –
Ağırlık ve uzunluk ölçüleri için kabul edilmiş kanuni ölçü
modeli. 5. Tanrıların tarihçesini, dünyanın yaradılışını, tanrıların hayatlarını ve tabiatüstü varlıkları anlatan eski dönemlere ait hikâyeler. – İneğin, sütten kesilmesinden bir yaşına
kadar olan erkek yavrusu. 6. İlaç vererek hastalığı iyi etmeye
çalışma, tedavi etme. – Bir organımız. 7. Düz kenarlı şapka.
8. Sik dokunmuş bir tür pamuklu kumaş. – Kasaplarda satılan kesilmiş hayvan. 9. Askerin su kabı. – Gösteriş, çalım,
caka. 10. Bir renk. – Put. 11. Halayık. 12. Bir meyve. – Deri
tabaklamada ve hekimlikte kullanılan tadı buruk bir madde.
13. Sergen. – Kaşındırıcı bir deri hastalığı. 14. Favori. – Değeri bin vat olan güç birimi. 15. Seciye, karakter. – İstenilen,
beğenilen nitelikleri üzerinde taşıyan. 16. Kötü bir işte yardımcılar. – İridyumun simgesi. 17. Eti, yağı çok olan, şişman. – Boğa, tosun. 18. Derebeylik Japonya’sında paryalar
kastı. – Ses yitimi. 19. Mürekkep hokkalarına konulan ham
ipek. – Japonya’da bir kent. 20. İlkel silah. – Lahana.
Yukarıdan aşağıya:
Dünkü bulmacanın cevapları
1. Çam ağacının reçineli kabuğu, soymuk. – Serüven. –
Kedigillerden, Orta Amerika’da yaşayan yabani bir hayvan.
2. Keman yapımı ile ünlü İtalyan aile. – Avşa adasında yetişen şaraplık siyah üzüm. – Töre bilim, ahlak bilim. 3. Karın
zarı iltihabı. – Fas’ın kuzeyinde sıradağlar. – Bir şeyin olmasına çok az kaldı anlamında kullanılan sözcük. 4. Karışık
renkli. – Kendi kendini yöneten alet. – Dayanıklı, güçlü, zorlu. – Yumurtanın bir bölümü. 5. Lityumun simgesi. – Mitoloji. – Bir sıfat eki. –Üzme, sıkıntı verme, üzgü. 6. Kuran surelerini oluşturan cümlelerden her biri. – Bir nota. – Renksiz,
sarımsak kokulu, güçlü ve beyaz ışık vererek yanan hidrokarbonlu bir gaz. – Tavuğun istenilen yere yumurtlaması için
o yere konulan yumurta ya da benzeri şey. 7. Babayiğit, koçak. – Tropikal bölgelerde yetişen bir ağaç. – Çeşitli renklerde kareli kumaş. 8. Kumaşla astar arasına konularak giysinin
dik durmasını sağlayan kolalı bez. – geleneksel. – Kuranda
bir sure. 9. Veri, muta. – Batı Anadolu köy yiğidi. – Enayice
davranış. 10. William Shakespeare’in ünlü bir eseri. – İzmir
ilinin bir ilçesi. – Binek hayvanı.
SAYFA 15
TIBBİ MALZEME SATIN ALINACAKTIR
UYGULAMA VE ARAŞTIRMA HASTANESİ YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI
EGE ÜNİVERSİTESİ
58 KALEM MUHTELİF TIBBİ MALZEME alımı 4734 sayılı Kamu ihale Kanununun 19 uncu maddesine göre
açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır:
İhale Kayıt Numarası
: 2014/166691
1-İdarenin
a) Adresi
: ANKARA CAD. 35100 BORNOVA/İZMİR
b) Telefon ve faks numarası : 02323435274 - 02323730083
c) Elektronik Posta Adresi : [email protected]
ç) İhale dokümanının
: https://ekap.kik.gov.tr/EKAP/
görülebileceği internet adresi (varsa)
2-İhale konusu malın
a) Niteliği, türü ve miktarı : 58 KALEM MUHTELİF TIBBİ MALZEME
Ayrıntılı bilgiye EKAP'ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari
şartnameden ulaşılabilir.
b) Teslim yeri
: Ege Üniversitesi Döner Sermaye İşletme Müdürlüğü Taşınır Kayıt Kontrol Birimi
Bornova-İZMİR
c) Teslim tarihi
: Sözleşmenin imzalanmasına müteakip verilecek işe başlama talimatının
tebliğinden itibaren işe başlanacak ve 15 gün içinde sipariş miktarı teslim
edilmek kaydıyla malzemenin tamamı 30.11.2015 tarihine kadar peyder pey
teslim edilecektir.
3- İhalenin
a) Yapılacağı yer
: Ege Üniversitesi Döner Sermaye İşletme Müdürlüğü (İhale Salonu) BornovaİZMİR
b) Tarihi ve saati
: 12.01.2015 - 11:30
4.İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler:
4.1.İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler:
4.1.1.Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odası belgesi;
4.1.1.1.Gerçek kişi olması halinde, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, ilgisine göre Ticaret ve/veya Sanayi Odasına ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odasına kayıtlı olduğunu gösterir belge,
4.1.1.2.Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından, ilk
ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge,
4.1.2.Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren imza beyannamesi veya imza sirküleri;
4.1.2.1.Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi,
4.1.2.2.Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil
Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu
hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri,
4.1.3.Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu.
4.1.4.Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat.
4.1.5İhale konusu alımın tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz.
4.1.6Tüzel kişi tarafından iş deneyimini göstermek üzere sunulan belgenin, tüzel kişiliğin yarısından fazla hissesine sahip ortağına ait olması halinde, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği veya yeminli mali müşavir ya da serbest
muhasebeci mali müşavir veya noter tarafından ilk ilan tarihinden sonra düzenlenen ve düzenlendiği tarihten geriye doğru son bir yıldır kesintisiz olarak bu şartın korunduğunu gösteren belge, standart forma uygun belge,
4.2.Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler:
İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir.
4.3.Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler:
4.3.1.İş deneyimini gösteren belgeler:
Son beş yıl içinde bedel içeren bir sözleşme kapsamında kesin kabul işlemleri tamamlanan ve teklif edilen bedelin % 30 oranından az olmamak üzere ihale konusu iş veya benzer işlere ilişkin iş deneyimini gösteren belgeler veya teknolojik ürün deneyim belgesi.
4.3.2.
4.3.2.1.Yetkili kurum ve kuruluşlara kayıtla ilgili belgeler:
1) Teklif edilen ürün, T.C. İlaç ve Tıbbi Cihaz Ulusal Bilgi Bankası'na (TITUBB) kayıtlı ve T.C.Sağlık Bakanlığı tarafından onaylı olmalıdır.
2) Malzemeyi teklif eden firma; üretici, ithalatçı veya bayi olarak TITUBB da kayıtlı olmalı ve kayıtlı olduğuna
dair belgeyi ibraz etmelidir.
4.3.3.Tedarik edilecek malların numuneleri, katalogları, fotoğrafları ile teknik şartnameye cevapları ve açıklamaları içeren doküman:
1) İstekliler, İhale Komisyonunca incelenmek üzere 1., 2., 3., 4., 5., 6.,7. kalemler için İhale kalemlerinden herhangi biri için en az 5 (beş) adet ürün numunesini ve tüm ölçülerin belirtildiği ürünü tanıtan broşür/katalog, vb.,
ihale saatine kadar komisyon adına teslim alacak olan Malzeme Planlama Birimi'ne (Teklif cetvelinin fiyatsız bir
örneği ile birlikte) teslim edeceklerdir. Numuneler için herhangi bir ücret talep edilmeyecek olup, numunelerini,
broşür/katalog, vb. teslim etmeyen istekliler ihale komisyonunca değerlendirme dışı bırakılacaktır.
1-1) İstekliler, İhale Komisyonunca incelenmek üzere 8., 9., 10., 11., 12., 13., 14., 15., 16., 17. kalemler için İhale
kalemlerinden herhangi biri için en az 5 (beş) adet ürün numunesini ve tüm ölçülerin belirtildiği ürünü tanıtan broşür/katalog, vb., ihale saatine kadar komisyon adına teslim alacak olan Malzeme Planlama Birimi'ne (Teklif cetvelinin fiyatsız bir örneği ile birlikte) teslim edeceklerdir. Numuneler için herhangi bir ücret talep edilmeyecek olup, numunelerini, broşür/katalog, vb. teslim etmeyen istekliler ihale komisyonunca değerlendirme dışı bırakılacaktır.
1-2) İstekliler, İhale Komisyonunca incelenmek üzere 18., 19. kalemler için İhale kalemlerinden herhangi biri için
en az 1 (bir) adet ürün numunesini ve tüm ölçülerin belirtildiği ürünü tanıtan broşür/katalog, vb., ihale saatine kadar
komisyon adına teslim alacak olan Malzeme Planlama Birimi'ne (Teklif cetvelinin fiyatsız bir örneği ile birlikte) teslim edeceklerdir. Numuneler için herhangi bir ücret talep edilmeyecek olup, numunelerini, broşür/katalog, vb. teslim etmeyen istekliler ihale komisyonunca değerlendirme dışı bırakılacaktır.
1-3) 20., 21., 22., 23., 24., 25., 26., 27., 28., 29., 30., 31., 49., 51., kalemler için İstekliler, İhale Komisyonunca incelenmek üzere teklif ettikleri ürünlere ilişkin numunelerini ve varsa numunenin kullanılması için gerekli araçları ihale
saatine kadar komisyon adına teslim alacak olan Malzeme Planlama Birimi'ne (Teklif cetvelinin fiyatsız bir örneği
ile birlikte) teslim edeceklerdir. Numuneler için herhangi bir ücret talep edilmeyecek olup, numunelerini ve varsa
numunenin kullanılması için gerekli araçları teslim etmeyen istekliler ihale komisyonunca değerlendirme dışı bırakılacaktır.
1-4) 32., 33., 34., 35., 36., 50., 52., 53., 54., 55., 56., 57., 58. kalemler için istekliler, İhale Komisyonunca incelenmek üzere teklif ettikleri ürünlere ilişkin numuneleri, ihale saatine kadar komisyon adına teslim alacak olan Malzeme Planlama Birimi'ne (Teklif cetvelinin fiyatsız bir örneği ile birlikte) teslim edeceklerdir. Numuneler için herhangi
bir ücret talep edilmeyecek olup, numunelerini teslim etmeyen istekliler ihale komisyonunca değerlendirme
dışı bırakılacaktır.
1-5) İstekliler, İhale Komisyonunca incelenmek üzere 37., 38., 39., 40., 41., 42., 43., 44., 45., 46. kalemler için İhale kalemlerinden herhangi biri için en az 5 (beş) adet ürün numunesini(varsa numunenin değerlendirilmesi için gerekli araçları ) ve tüm ölçülerin belirtildiği ürünü tanıtan broşür/katalog, vb., ihale saatine kadar komisyon adına teslim alacak olan Malzeme Planlama Birimi'ne (Teklif cetvelinin fiyatsız bir örneği ile birlikte) teslim edeceklerdir.
Numuneler için herhangi bir ücret talep edilmeyecek olup, numunelerini (varsa numunenin değerlendirilmesi için
gerekli araçları ) ve tüm ölçülerin belirtildiği ürünü tanıtan broşür/katalog, vb., teslim etmeyen istekliler ihale komisyonunca değerlendirme dışı bırakılacaktır.
1-6) İstekliler, İhale Komisyonunca incelenmek üzere 47., 48. kalemler için ihale kalemlerinden herhangi biri için
en az 3 (üç) adet ürün numunesini ve tüm ölçülerin belirtildiği ürünü tanıtan broşür/katalog, vb., ihale saatine kadar
komisyon adına teslim alacak olan Malzeme Planlama Birimi'ne (Teklif cetvelinin fiyatsız bir örneği ile birlikte) teslim edeceklerdir. Numuneler için herhangi bir ücret talep edilmeyecek olup, numunelerini, broşür/katalog, vb. teslim etmeyen istekliler ihale komisyonunca değerlendirme dışı bırakılacaktır. .
2) İstekliler tekliflerini elektronik ortamda www.titubb.org adresinden (İhale Bildirim Yazılımı (IBY)hazırlayarak
cd.disc,usb v.b.) idareye sunacaklardır. Ayrıca , elektronik ortamda sunacakları teklif cd'sinin bilgisayar çıktısını da
alarak teklifleriyle birlikte sunacaklardır.
4.4.Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler:
4.4.1.
Kamu veya Özel sağlık sektörlerine muhtelif tıbbi malzeme satışı işi benzer iş olarak kabul edilecektir.
5.Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir.
6.İhale yerli ve yabancı tüm isteklilere açıktır.
7.İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması
7.1.İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 50 TRY (Türk Lirası) karşılığı Ege Üniversitesi Döner Sermaye İşletme Müdürlüğü Bornova-İZMİR adresinden satın alınabilir.
7.2.İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur.
8.Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar Ege Üniversitesi Döner Sermaye İşletme Müdürlüğü Bornova-İZMİR adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir.
9.İstekliler tekliflerini, mal kalem-kalemleri için teklif birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu, üzerine
ihale yapılan istekliyle her bir mal kalemi miktarı ile bu mal kalemleri için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır.
Bu ihalede, kısmı teklif verilebilir.
10.İstekliler teklif ettikleri bedelin %3'ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir.
11.Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 120 (YÜZ YİRMİ) takvimgünüdür.
12.Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez.
Sondakika 16/12
Basın: 13669
Resmi İlanlar: www.ilan.gov.tr’de
SONDAKiKA GAZETESİ >>
15 SPOR
SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI
16
17 Aralık
Şubat 2014
2013 Salı
Perşembe
Adnan Polat'tan Kıraç ve Aysal'a
AĞIR ELEŞTİRİ
Galatasaray Kulübü'nün eski başkanlarından
Adnan Polat, camiada kendisine yönelik ağır
eleştiriler getiren Galatasaray Eğitim Vakfı
Başkanı İnan Kıraç ve görevi devrettiği
Başkan Ünal Aysal’a ağır eleştiriler getirdi
G
alatasaray camiasında kendisi
hakkında yapılan
eleştirilere düzenlediği basın
toplantısında cevap veren
Polat, Galatasaray camiası
içinde bazı kişilerin durup
dururken kendisi hakkında
beyanatlar verdiğini hatırlatarak, "Galatasaray'ın
içindeki bazı gruplar benden hoşlanmayabilir. 2006
yılında kulübün içinde bazılarından duyduğum ancak
inanmadığım şeyler vardı.
Galatasaray Kulübü'nü ele
geçirmek isteyen kesimin
senaryoları vardı. Galatasaray Kulübü'nü, Galatasaray
Eğitim Vakfı'na almak isteniyordu. Ancak biz o dönemde Sportif AŞ'yi krizden
çıkardık ve onların planlarını bozduk. Birçok konuda
bazı kesimlerin planlarını
da bozunca o kesimler bizden nefret etti." dedi.
"ÜNAL AYSAL, DENİZİN
BİTTİĞİNİ
GÖRÜNCE KAÇTI"
Galatasaray'da görevi
devrettiği eski başkan Ünal
Aysal'ın yapmış olduğu
açıklamalara da sert cevaplar veren eski başkan Polat,
"Ünal Aysal, 'kötü bir kulüp
aldım' diyor bunun gerçekle
ilgisi yok. Hazır bir miras aldı. Hazır pastayı yedi bitirdi.
Denizin bittiğini görünce de
bırakıp kaçtı. Kombineler
satılmış diyor doğru değil.
Loca ve VIP koltuklar satıldı
ancak daha 30 bine yakın
koltuk vardı. 2.5 senelik satış yapılmıştı. Tüzük zaten
'en fazla üç seneliğine taahhute girebilirsin' diyor ancak Ünal Başkan, 2030'a
kadar bağladı. Biz yönetimdeyken teminat olarak verilen rakamları aşağıya dü-
şürdük diyor ancak verilen
rakamlarla devamlı kamuoyu yanıltılıyor." diye konuştu.
Galatasaray'ın son 30 yılına baktığı zaman Ünal Aysal yönetiminin yaklaşık 1
milyar dolar harcadığına
dikkat çeken eski başkan,
"3. 5 sene içinde 1 milyar
dolar harcamış. Biz kulübü
3 senede 150-160 milyar
dolar ile döndürüyorduk.
Yine biz dönemimizde UEFA'daki tüm borçları kapattık. Tüm sıkıntılara rağmen
iki defa takımı şampiyon
yaptık. Ünal Aysal başkanı
dönemine bakıyorum 3 sene futbola 350 milyon dolar
harcadılar. Amatör branşlara da 170-180 milyon dolar
harcandı faiziyle birlikte
600 milyon dolar eder. Geriye kalan paralar nerede
bulamıyorum.Umarım Başkan Duygun Yarsuvat mali
genel kurulda dönemleri
ayrı ayrı oylatır. İnan Kıraç'ı
benden nefret etmesini
şimdi daha iyi anlıyorum.
Duygun Yarvusat başkanın
ek bütçe diye adlandırdığı
genel kurulda bütçe revizyonu oldu. Ben de Ünal Aysal dönemi aklanıyor dedim. Birinin planını yine fena şekilde bozdum. Umarım
mart ayındaki mali genel
kurulda dönemler ayrı ayrı
oylanıyor. Başka bir senaryo var mı hep beraber göreceğiz." dedi.
Eski başkan Ünal Aysal'ın iyi bir işadamı olarak
bilindiğini kaydeden Polat,
"Herkes Ünal Aysal'ın parayı iyi yönettiğini konuşuyor.
Böyle yetenekleri olan bir
insan Galatasaray'ın kaynaklarını bonkörce gaddarca harcayabilir mi ? Bu konuda da başka bir senaryo
olduğunu düşünüyorum.
Galatasaray batma noktasına geldi. Borçlar inanılmaz
şekilde artmış durumda.
Yakında sporcular bağlı bulundukları federasyonlara
müracat ederek ayrılmaya
başlayacaklar. Basketbolda
başladı, bu yarın futbolculara da sıçrayacak." diye konuştu.
"AVRUPA'YA
GİDEMEYEBİLİRİZ"
Galatasaray'ın borçları nedeniyle gelecek sezon Avrupa Kupaları'na gitme imkanı olsa dahi gitmesinin zor
olacağını ifade eden Polat,
"Mali fair play kuralları nedeniyle işimiz zor görünüyor. Zor günler bizi bekliyor. Biz 5 sene çalışarak
Galatasaray'ı o kuyudan zor
çıkardık. Şimdi inanın işler
çok zor. Çünkü rakamlar
büyüdü. Pembe tablo çizmek mümkün değil. Yönetime kim gelirse gelsin altından kalkması mümkün değil." dedi.
İNAN KIRAÇ'A
SERT ELEŞTİRİLER
Galatasaray Eğitim Vakfi
Başkanı İnan Kıraç'a yönelik eleştirilerinini sürdüren
eski başkan Polat, "Devamlı
gıyabımda İnan Kıraç konuşuyor. Kendisinin yüreği yetiyorsa istediği danışmanlarla beraber istediği televizyon kanalında karşıma
çıksın.
İsterse Ünal Aysal'ı da
yanına alsın. Ben tek başıma çıkacağım. Galatasaray'da bir demokrasi devrimi yapılmalı. Bu devrimi de
Galatasaray Liseliler yapacaktır. Ancak ben bakıyorum. Herkes kandırılıyor.
Herkesin uyanması lazım."
diye konuştu. (CİHAN)
Karateci genç milliler
Balkan şampiyonu oldu
Türk karatesinin genç yıldızları,
Bulgaristan’ın başkenti Sofya’da
yapılan 16. Balkan Ümit, Genç ve
21 Yaş Altı Şampiyonası’nda kazandığı 15 altın, 5 gümüş, 10
bronz madalyalık performans ile
takım halinde Balkan Şampiyonu
oldu.
Türk karatesinin geleceğini
teslim edeceği yıldız adayları,
Türkiye’yi gururlandıran bir performansın altına imza attı. Şubat
ayında İsviçre’nin Zürih kentinde
yapılacak 42. Avrupa Ümit, Genç
ve 21 Yaş Altı Şampiyonası öncesi en ciddi sınavını Bulgaristan’ın
Sofya kentinde düzenlenen 16.
Balkan Ümit, Genç ve 21 Yaş Altı
Şampiyonası’nda veren milli
sporcular, salonda milli marşı defalarca okutmanın gururunu yaşadılar.
Armeec Arena’nın ev sahipliği yaptığı şampiyonaya Balkan
Karate Federasyonları Birliği’ne
üye Türkiye, Bulgaristan, Hırvatistan, Arnavutluk, Sırbistan, Romanya, Makedonya, Bosna Hersek ve Slovenya’dan 784 sporcu
katılım gösterdi. Müsabakalarda
Türkiye’yi, 18 kadın, 20 erkek
sporcu temsil etti.
12-14 Aralık tarihleri arasında
ümit, genç ve 21 yaş altı kategorisinde yapılan müsabakalar sonunda 15 altın, 5 gümüş ve 10 bronz
madalya kazanarak takım halinde
Balkan Şampiyonu olan Milli
sporcularımız, Türk bayrağını
gönderden indirmediler.
Milli takımın açık ara zirvede
yer aldığı genel sıralamayı 7 altın,
14 gümüş ve 24 bronz madalya
ile ikinci tamamlayan Sırbistan,
şampiyonanın en çok madalya
kazanan ülkesi oldu. 7 altın, 4 gümüş, 15 bronz madalya kazanan
Bosna Hersek de üçüncü sırada
yer aldı.
"GELECEĞİMİZ
EMİN ELLERDE"
Bulgaristan’da rakiplerinin
açık ara önünde yer alan milli
sporcuların başarısına ortak olan
Türkiye Karate Federasyonu Başkanı Esat Delihasan, Türk karatesinin iyi bir altyapıya sahip olduğunu söyledi.
Başkan Delihasan, "Altyapıya
yaptığımız yatırımın karşılığını
başarı olarak geri almanın mutluluğunu yaşıyoruz.
Balkan Şampiyonası’nda takım halinde şampiyon olan milli
sporcularımızın performansları ile
gururlandık.
Göğsümüzü kabartan bir başarıya imza atan genç sporcularımızı ve bu başarıda emeği geçen
antrenörlerimizi tebrik ediyorum." dedi. (CİHAN)
SAYFA 16
SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI
“İŞÇİ GÜVENLİĞİ BİZİM
için 1. SIRADADIR”
Avrupa’nın 5. en
büyük Towers’ını diken
mühendis, Sondakika’ya açıklamalarda bulundu
En çok işçi kazaları, yüksek katlı binaların yapımında yaşanıyor. Folkart Towers ise; İzmir’in 1, Türkiye’nin 2, Avrupa’nun 3’üncü en yüksek Towers’ı… Sondakika Gazetesi olarak, Folkart’ın
yapımında nelere dikkat edildi gibi soruların cevabını İnşaat Mühendisi ve Genel
Müdür Yardımcısı Ayetullah Mutlu’da
aradık.
“DÜNYA STANDARTLARINDA ÖNLEM
ALDIK”
Folkar Towers’ı dikerken, 1 numaralı
gündem maddelerinin İşçi
Güvenliği olduğunu
söyleyen Folkart
Towers Genel
Müdür Yardımcısı
Ayetullah Mutlu;
“Bizim en çok
önemsediğimiz şey işçi
güvenliğiydi. Yüksek
maliyetten kaçmadık. İşçilerin
sağlıklı bir şekilde eve dönebilmesi için
Dünya Standartlarında önlem aldık. Ve sonunda da Folkart’ta görev yapan işçilere
bir zarar gelmeden Folkart’ı diktik” dedi.
“FOLKART’I DİKERKEN,
KABİN YAPTIK”
Folkart’ta uyguladıkları bir uygulamayı
daha önce Dünya’da görmediğini belirten
Mutlu; “Biz Folkart’ı dikerken kabin
uygulaması yaptık. Şöyle ki: İşçilerimiz en
üst katta çalışırken; onların iki alt katından
başlamak suretiyle tüm tepeyi kutuyla kapattık. Yani işçilerimiz, 25.katı yapsalar bile;
onlara 2.katta çalışıyormuş gibi imkanlar
sunduk. Biz de onlar da elimizden geleni
yaptık. Sonunda Avrupa’nın 5.en büyük
Towers’ını diktik” ifadelerini
kullandı.
“ASANSÖR
KAZALARI
OLABİLİYOR”
Asansör kazalarına da değinen
İnşaat Mühendisi Ayetullah
Mutlu; “Asansörler, aşağı
yukarı her inşaatta
sorun çıkartır. Belli
bakım süreleri vardır.
Bunu aksatmamak
gerekiyor. Bunu aksatırsanız
veya asansör kullanımı prosedüründen
vazgeçip kafanıza göre tamirler, uygulamalar yaparsanız, işte o zaman o asansör
tehlike olur” dedi.
“ŞİMDİKİ HEDEF 325 METRE”
Sıradaki hedeflerini de açıklayan Mutlu;
“Şimdi, daha yüksek bir binayı İzmir’e
kazandırmaya çalışacağız. Biliyorsunuz,
Folkart 200 Metre. Buna nazaran 325 Metre civarı bir yapı dikmeyi düşünüyoruz.
Bu da Avrupa’nın en yüksek yapısının
İzmir’de olması demek… İzmir’i Avrupa’nın zirvesine taşıyacağız” diyerek
İzmirlileri heyecanlandırdı.
İzmir’in en
görkemli Towers’ı,
Folkart’ı diken İnşaat Mühendislerinden Ayetullah
Mutlu’dan, ders alınacak açıklamalar… Aynı zamanda Genel
Müdür Yardımcılığı
pozisyonunda da
çalışan Mutlu, işçi
güvenliği her şeyden önemli, dedi
FOLKART TOWERS’I TANIYALIM
Folkart Towers, 200 metre anten yüksekliğiyle Avrupa'nın 29., Türkiye'nin en yüksek 2. ikiz kulesidir. Avrupa’nın en yüksek
beşinci ikiz kuleleri olan Folkart Towers,
27.000 m² arsa üzerine planlanmış
150.000 m²'lik kapalı inşaat alanıyla 200
metre yüksekliğinde, 45’er katlı 2 kuleden
oluşmaktadır. Bünyesinde alışveriş alanları, spor merkezi, rezidans ve ofis katlarından oluşacak ikiz kuleler faaliyete
geçtiğinde yaklaşık 4.000 kişinin çalışacağı ve yaşayacağı dev bir karma kullanımlı kompleks olacaktır. Celal Bayar
Üniversitesi İnşaat Mühendisliği,ODTÜ
Mimarlık Fakültesi,Balıkesir Üniversitesi
İnşaat Mühendisliği ve Ege Üniversitesi
İnşaat Mühendisliği öğretim görevlileri ve
öğrencileri tarafından ziyaret edilen proje
inşaatında kullanılan teknolojilerin (zemin
iyileştirme ve derin temel çalışmaları)
bir kısmı Türkiye emlak
sektöründe, bir kısmı
ÖZEL
da İzmir’de ilk kez
HABER
kullanılmıştır..
www.sondakikagazetesi.com
Muhteşem
ŞÖLEN
Mehmet Halit İLHANCAN
Vücut Geliştirme Sporu Vakfı'nın
organize ettiği Şampiyonlar Geçidi,
geçtiğimiz cumartesi gecesi Mavişehir
Arena'da yapılırken, Türkiye'nin en
başarılı vücut geliştirme sporcuları
podyuma çıktı. Vücut Geliştirme Sporu
Vakfı işbirliğiyle düzenlenen ve
Karşıyaka Belediyesi Ana spansorluğun da düzenlenen "Şampiyon Sporcular Geçidi Show ve Gösteri Spor
Festivali" izleyenlerden büyük alkış
aldı. Dünya çapındaki Türk vücut
geliştirme sporcularını Karşıyaka'da
podyuma çıkan şov, özel ses ve ışık
gösterileriyle tam bir şölene dönüştü.
Moderatörlüğünü Müjde Kurtaral'ın
yaptığı Şampiyonlar Geçidi'nde ilk olarak, şölenin ana sponsorlarından
Özel Güvenlik Hizmetleri Derneği, organizasyona büyük katkı sağlayan
Karşıyaka Belediyesi ve medyada
SONDAKİKA Gazetemizin de destek
verdiği şölende ses ve ışık gösterileri
eşliğinde podyuma çıkan sporcular,
herhangi bir kurala bağlı kalmadan ve
yarışma stresine girmeden tüm hünerlerini ortaya koydu. Vücut geliştirme,
fitness ve body fitness kategorilerinde,
ulusal ve Dünya Şampiyonalarında
dereceye giren başarılı isimlerin boy
gösterdiği Şampiyonlar Geçidi'ne seyirciler de büyük ilgi gösterdi. Bu arada
Şampiyonlar Geçidi'nin gecenin anısına SONDAKİKA gazetemize verilen
Teşekkür plaketini SONDAKİKA
gazetemiz adına arkadaşımız Mehmet
Halit İLHANCAN ‘ a Vücut
geliştirmeci heykeli ve Teşekkür plaketi
sunuldu.
Karşıyaka spor salonunda düzenlenen şölende yapılan şovlar yoğun ilgi
gördü.Yaklaşık 5 bin kişinin zevkle izlediği şölene Karşıyaka Belediyesinin
Folklor ekibi de Eğe bölgesinin oyunlarıyla renk kattı.
Şölene Dünya çapında ödül almış sporcular ; Cansun Özbaş, Ferhat
Mağan, Murat Balıkçı, Gürkan Alkılıç,
Zühal Aysever , Metin Çetin, Mutlu
Bakırtaş, Yetiş Çöltekin, Cüneyt Turna,
Cem Turgutoğlu , Barış
Kıvrakdal,Yaşar Nadi Gencer ve İbrahim Demirkıran , özel kostümlerle
yaptıkları showlar izleyicileri mest etti.
Sağlıksız ayakkabıya
RAFTA DENETİM
İzmir Ayakkabıcılar Odası Başkanı
İthalatın ekonomik zararının ardınYalçın Ata, Uzakdoğu ülkelerinden
dan, son olarak İstanbul'da sağlıksız
ithal edilen sağlıksız ayakkabıların
ayakkabıların piyasaya sürüldüğü
piyasaya sürüldüğü haberleri sonhaberleriyle konunun sağlık boyuturası sektöre yönelik denetimlerde
nun da gündeme geldiğine işaret eartış yaşandığını, İl Ticaret Müdürden Ata, sektörün ithalata yönelik tlüğü ekiplerinin mağazalarda
edbir ve denetimlerin artırılİzmir
yaptıkları kontroller sonmasından memnuniyet
rası içeriğinde sağlığa
duyduklarını dile geAyakkabıcılar
zararlı madde tespit
Odası Başkanı Ata, tirdi.
edilen bazı
Ata, sağlıksız
"Ucuz ayakkabıdan şüphe- ayakkabılara
ayakkabıların
imha edildiğini lenin, bunun dışında sağlıksız yönelik deneöğrendiklerini
timlerin
ayakkabıyı anlamak mümkün artırılacağına,
söyledi. İzmir
değil. Sağlıksız ayakkabıyı özellikle içerAyakkabı
iğinde
Fuarı'nda AA
önlemenin tek çaresi
kanserojen
muhabirine
geçici değil kalıcı ve özde olduğu beliraçıklamalarda
bulunan Ata,
denetim. Denetimde taviz tilen "fitalat"
maddesi bulunan
fuarın bu yıl, geçen
verilmemeli" diye
ayakkabıların meryıllara göre daha yükkonuştu
sek yerli ve yabancı ilceğe alındığına dikkati
gisiyle başladığını belirtti.
çekti. İzmir'de de İl Ticaret
İzmir'in özellikle kadın ayakkabıları
Müdürlüğü'ne bağlı denetim
olmak üzere ülkenin toplam
ayakkabı üretiminin yüzde 38'ini
karşıladığını, fuara gelen 18 ülkeden
alım heyetinin İzmirli firmaların 2015
yaz modellerini incelediğini ifade eden Ata, fuarın hareketliliğinde
ayakkabı sektörünün son dönemde
sağlıksız ithal ürünlerle ülke gündemine taşınmasının da etkili
olduğuna işaret etti.
Ağustos ayında ithal ayakkabıya
karşı anti-damping soruşturmasıyla
Uzakdoğu menşeli ürünlerin ithalatına ek vergi getirdiğini ifade eden Ata, bu tedbir sonrası üretimin hızla
arttığını, yıllık 200 milyon çifti bulan
ithalatın bu yıl 15-20 milyon çift azalacağını, tüm sektörün bu pastadan
pay almak için üretimlerini hızlandırdığını ifade etti.
ekiplerinin ayakkabı mağazalarını
dolaştığı bilgisini veren Ata, şüphelendikleri ayakkabılardan numune
aldıklarını, denetimler sonucu içeriğinde "fitalat" maddesi tespit edilen
bazı ayakkabıların imha edildiğini,
firmalara cezalar kesildiğini söyledi.
"Şekline değil
içeriğine de bakıyorlar"
Mağazaların içeriğinden emin olmadıkları ürünü rafa koymamaları
gerektiğini ifade eden Ata,
tüketicinin de sağlıksız ürünlere
karşı bilinçlendiğini söyledi.
İstanbul'daki olay sonrası Oda'yı
arayan çok sayıda tüketicinin sağlıksız olduğundan şüphelendikleri
ayakkabılara yönelik ihbarlarda bulunduğunu ifade eden Ata, kadınların da artık ayakkabıların sadece
şekli ve tasarımını değil içeriğini de
incelediğini, hangi maddeden
yapıldığı, nerede üretildiği gibi sorular yönelttiğini dile getirdi. (AA)
16 Aralık 2014 Salı
Otomotivde
"İKİNCİ EL
pazarı" büyüdü
İzmir Oto Galericileri Odası Başkanı Dursun, "Artan fiyatlar, vergiler nedeniyle insanlar
sıfır araçlara yaklaşamadı" dedi.
Türkiye'deki ikinci el otomotiv pazarı, yılın 9
ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde
7,7 büyüdü. AA muhabirinin Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) verilerinden
derlediği bilgiye göre 2013'ün ilk 9 ayında 3 milyon 737 bin aracın satıldığı Türkiye ikinci el otomotiv pazarında, bu yıl aynı dönemde 4 milyon 27 bin araç el değiştirdi. Pazardaki toplam
artış yüzde 7,7 oldu. Bu dönemde otomotiv
pazarının yüzde 92 ile neredeyse tamamını
oluşturan otomobil ve ticari araç kategorilerinde
pazarın büyüme ise yüzde 9,1 oldu. 2013'ün 9
ayında 3 milyon 387 bin otomobilin ve ticari
aracın satıldığı bu pazarda, bu yıl aynı dönemde
3 milyon 695 bin otomobil ve ticari araç
yeniden el değiştirdi. 2014'ün üçüncü
çeyreğinde Türkiye ikinci el otomotiv pazarında
satış hareketliliğinin yüzde 75'i otomobilde
oldu. Söz konusu dönemde 2 milyon 775 bin
"ikinci el" otomobil el değiştirdi. İkinci el otomobil pazarındaki artış, bir önceki yılın aynı
dönemine göre yüzde 11,2 oldu. Bu dönemde
ikinci el otobüs, kamyon ve traktör pazarında
ise daralma oldu. İkinci el otobüs pazarı bu yılın
9 ayında, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde
18 gerilerken, ikinci el traktör pazarı yüzde 13,
kamyon pazarı da 0,5 küçüldü.
Döviz kurundaki
yükseliş etkili
İzmir Oto Galericileri Odası Başkanı Zafer
Dursun, 2014'ün ilk yarısında döviz kurundaki
yükselişe bağlı olarak "sıfır" araç fiyatlarının
artmasının, ikinci el satışlarını arttırdığını belirtti. Sıfır araçlardaki fiyat artışının "ikinci el"e
yansıdığını ifade eden Dursun, "İkinci elde bir
canlılık kaydedildi. Bizim tespitlerimize göre otomobilde yaklaşık yüzde 10 bir artış olmuş. Artan fiyatlar, vergiler nedeniyle insanlar sıfır
araçlara yaklaşamadı. Taşıt kredilerinin
vadesinin azaltılması, maksimum 48 ayla sınırlandırılması sonucu vatandaşların ikinci ele rağbeti daha çok oldu" diye konuştu. Dursun,
2015'te ikinci el pazarında beklentilerinin düşük
olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti: "Sıfır
otomobilde yıl sonu kampanyalarının ikinci elde durgunluğa sebep olacağını düşünüyoruz. İkinci el 2015'te biraz sıkıntılı geçecek.’’ (AA)