Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Giriş Mide gazı, birçok insan için sıkıntı yaratan fakat üzerinde konuşulması zor olan bir sorundur. Kültürümüzde mide gazına ilişkin olarak gelişen tavır adeta bir orta oyunudur – bazı insanların midesini bulandıran, diğerlerini ise eğlendiren tuhaf ses. Bu da insanların mide gazını bir sorun olarak ele almasını zorlaştırmaktadır fakat birçok insan için durum hiç de komik değildir. Mide gazından evvel hissedilen rahatsızlık, insan içinde çıkan gaza eşlik eden utanç duygusu ve bunla bağlantılı süregelen sorunlar hiç de gülünecek şeyler değildir. Bu utanma unsuru da sorunun önemli bir kısmıdır. Vücudun bir işlevinin neden olduğu gülünçlük üzerinden meydana gelen – çoğunlukla çocukça - kültürden ötürü, insanlar sahip oldukları sorunun tıbbi bir durum olduğunu kendilerine itiraf etmekte zorluk çekerler. Mide gazı insanları eşit ölçüde eğlendirdiği ve utandırdığı için, insanların doktora gitme konusunda tereddüt ettiği bir durumdur. Bunun birçok nedeni var. Genellikle doktora gitmeden önce bir sorun hakkında arkadaşlarımızla konuşuruz. Fakat çoğumuz mide gazı gibi bir meseleden bahsetme konusunda tereddüde düşeriz, çünkü örneğin kaslarda veya eklemde yaşanan sürekli ağrı gibi bir sorunda arkadaşımızın bize göstereceği anlayışı ve sunacağı faydalı tavsiyeleri bulamayacağımızdan korkarız. “Osurmak” – bu şekilde adlandırmaya koşullanmışızdır - ve tuvalet mizahı arasındaki bağlantı, sorunu tıbbi bir durumun hak ettiği ciddiyetle ele almamızı zorlaştırır. Doktora görünsek bile – bir arkadaşın desteğiyle ya da destek olmadan – ciddiye alınmayacağımızdan korkarız. “Yalnızca mide gazı işte – doktor bana gülüp bu kadar aptal olmamamı söyleyecek” diye düşünme yönünde bir eğilim vardır. Bu tıp mesleği hakkında bildiğimiz her şeye ters olsa da, bizim açımızdan kaçınması zor bir durumdur. Sosyal koşullanma bizi mide gazını otomatik olarak komediyle ilişkilendirmeye yönlendirir. Ayrıca kaynağından dolayı böyle bir sorunla doktora gitmekte zorlanırız. Mide gazı sorunu vücutta başka bir yerde başlayabilse de, sistemimizden rektum (ya da bazı durumlarda vajina) yoluyla çıktığı gerçeğinden kaçış yoktur. Göz, diz ya da vücudun çoğu bölgesinde yaşadığımız sorunlara ilişkin olarak tıbbi yardım gözetme konusunda pek sorun yaşamasak da, daha “özel” bir yerdeki sorunla ilgili olarak doktora gitmekte tereddüt ederiz. Bu da mide gazı meselesini çok daha can sıkıcı hale getirmektedir. Fakat buradaki kilit nokta, vücudun başka yerlerinde yaşanan sorunlarda olduğu gibi mide gazının da ele alınmasının gerektiğidir. Tıbbi yardım gözetme konusundaki tereddüdümüz utangaçlıkla, mahcubiyetle, gösterişle ilgili olabilir fakat inkâr edilemeyecek olan nokta, bu durumun küçük bir sorunu ciddi bir mesele haline getirebileceğidir. Mide gazına neden olan şey daha derin bir sorunla bağlantılı olabilir ve ciddileşmeden önce sorunun kaynağına inmek son derece önemlidir. Başka bir şekilde ortaya koyacak olursak, mahcup ve utangaç olmayı göze alabileceğimiz durumlar olabilir, fakat mide gazı bunlardan biri değildir. Bu e-kitap – Doğal Gaz Sancısı Tedavisi – mide gazı sorunu, bu soruna neden olan koşullar ve sorunla mücadele yöntemleri hakkında size birtakım değerli bilgiler vermek üzere tasarlanmıştır. Mide gazının çok sayıda nedeni ve çözümü vardır. Tüm çözümler tıbbi olmayacaktır – fakat buradan, doktora görünmeden yakayı sıyırabileceğiniz varsayımına ulaşmak yanlış olacaktır. Sorun kronikse ve/veya yeterince ciddiyse, sorunu çözmenin tek yolu tıbbi olabilir. Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 2 Mide gazının nedenleri, türleri ve çözümleri hakkında daha iyi bir şekilde bilgilendirildiğinizde, sıradaki adımınızın ne olması gerektiği değerlendirmesini daha iyi yapabileceksiniz ve sorunun doğasını, hem kendi yaşamınız hem de sizin için önemli olan kişilerin yaşamı içerisinde iyi anlayabilecek donanıma sahip olacaksınız. Mide gazının birçok insan için eğlence kaynağı olmasının nedenlerinden biri, bu sorunla dalga geçebilmeleridir. Doğru yaklaşım ve tedaviyle, sorunun sizin için büyük bir endişe kaynağı olmaması sağlanabilir. Bu e-kitapta ilk olarak mide gazının doğasını ve nedenlerini ele alacağız. Ardından sorunu asgariye indirebilen ve zaman içerisinde de tamamen ortadan kaldırabilen farklı türde – tıbbi ve bütünsel tedavilere değineceğiz. Bu kitabın amacı, göz ardı edilemeyecek denli büyüyene kadar insanların çoğu zaman herhangi birisine – doktor, arkadaş ya da aile - sormaya utandıkları bir sorun hakkında tam bir genel bakış sunmaktır. Hala bir doktora görünmeniz gerekebilir, fakat bu kitaptan edineceğiniz bilgilerle doktora özgüven ve rahatlık içerisinde gidebileceksiniz. Amaç kent efsaneleri, espriler ve korkutucu hikâyelerle çok uzun bir zamandır bulandırılmış olan bir meseleyi olgun ve bilgilendirici bir şekilde ele almaktır. Aydınlatıcı bir yanıta giden yolun çekinme ve utanma duyguları ya da faydasız şakalarla tıkandığı noktada, bu e-kitabın, okuyucuyu kafa karıştırıcı olmayan bir şekilde bilgilendirerek saf gerçekleri ele alması amaçlanmıştır. Tüm bilgilerin ve çözümlerin basit ve anlaşılır olması ve tüm okuyucular açısından erişilebilir olması amaçlanmıştır. Bahsedilmiş olduğu gibi, mide gazının birçok insan açısından büyük bir soruna dönüşmesinin nedeni, bilgi eksikliği ve bu konu hakkında soru sormaya tereddüt edilmesidir. Bu e-kitap bu sorunların ikisini de ele alacaktır. MİDE GAZININ DOĞASI Mide gazı sorununu en azından yarı olgun bir şekilde ele almak için – komik durumlar içerisinde edindiği vaziyeti göz önünde bulundurursak, zorlu bir çabadır - ilk olarak “mide gazı” terimini tanımlamak önemlidir. Çoğu insan açısından mide gazı, yiyecek ve içeceklerin sindirilmesi ile ortaya çıkan gazın rektum vasıtasıyla çıkarılmasıdır. Ayrıca vajinadan çıkan bir mide gazı türü de olsa da, bunun nedeni genellikle cinsel birleşmeden ya da gerinme gerektiren egzersizlerden kaynaklanan hava birikimidir. Bu kitap içerisinde vajinal mide gazı hakkında da bazı bilgiler verilecektir, fakat esas olarak daha yaygın olan rektal mide gazına odaklanacağız. Bildiğimiz gibi mide gazı da dışkıyla aynı süreç sonucu oluşur ve aynı kaynaktan (ve çoğu zaman eşzamanlı bir şekilde) doğar. Sindirim işlemi gerçekleşirken yiyecekler parçalanıp dışkı – rektum vasıtasıyla çıkarılan yarı-katı atın ürün - dediğimiz biçime dönüştürülür. Yiyecekleri parçalama işleminin – insan midesinde yer alan doğal bir biçimde oluşturulmuş asidi gerektiren bir işlem - bir parçası da gazın üretilmesidir. Mide gazı ya da daha amiyane bir tabirle “osurmak” olarak bildiğimiz şey, bu gazın geçişidir. Tabii ki belirli miktardaki mide gazı için endişelenecek bir şey yoktur. Çoğumuzun deneyimlediği arada sırada meydana gelen “yellenme,” sindirim işleminin yarattığı normal miktardaki gaz olarak ortaya konabilir ve bundan az ya da çok kaçınılabilir. Mide gazı meselesini çevreleyen mizahın bir parçası, bunu az ya da çok herkesin yapmak zorunda olduğu gerçeğinden gelir. Birçok insanın mide gazına atfettiği edepsizliğin nedeni, başkalarının yanında “yellenmenin” kabalık olarak görülmesidir; diğer yandan yanında olunan insanların yakınlığı da çoğunlukla utanma duygusunu azaltır. Bu kitabın odağı daha çok mide gazı sorunudur – fiziksel bir durumun mide gazının daha sık, sesli hale gelmesine neden olması ya da başka türden sorunlarla birleşmesi. Bu fiziksel durumların doğası farklılık gösterebilir. Bazı insanlar için belirli bir yiyecek türüne karşı duyarlılık olabilirken – basit ve genellikle Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 3 sorun çıkarmayan bir perhizle çözülebilir – diğerleri için sorun daha derin olabilir ve daha acil ve karmaşık bir tıbbi çözümü gerektiren bir sorunla bağlantılı olabilir. Sıradan mide gazı ile mide gazı sorunu arasındaki fark, bu tanımı kimin yaptığına bağlıdır. Çoğu insan, yalnızken ya da tanınan yakın kişilerleyken arada sıra yaşanan gaz kaçırma durumunun bir sorun olmadığını kabul edecektir (gerçekten de bazı insanlar için bu eğlendirici bir şeydir). Mide gazı sorunu ise, durumun ihtiyat gerektirdiği anlarda bile “gaz kaçırmayı” engelleyememek olarak tanımlanabilir. Özellikle kibar olunması gereken bir yerde olunduğunda ve buna rağmen sesli ya da başka türlü fark edilebilir bir şekilde gaz kaçırmanın önüne geçilemediğinde, bu durum bir sorun olarak tanımlanabilir. Bu şekilde bile farklı mide gazı türleri vardır. Eğer kişi sosyal bir buluşmadaysa ve utanmasına rağmen durumun önüne geçemediğini fark ediyorsa, bu geçici bir utanç duygusu yaratabilir. Yalnızca bir iki kez gerçekleşirse, utanç verici olabilse de zaman içerisinde unutulacaktır. Fakat ara sıra dahi olsa yinelenen bir şekilde yaşanıyorsa, utanma korkusuyla insanı sosyal ortamlara girmekten uzaklaştıran bir sorun haline gelebilir. Mide gazı sorunu hakkında endişelenmenin tek nedeni utanma unsuru değildir. Mide gazını kontrol edemediğinizi görüyorsanız – temel kural şudur, sıradan bir mide gazı vakası genellikle kişinin en azından izin isteyip tuvalete gidene kadar gazını “tutabilme” becerisiyle nitelendirilir - endişelenecek şeyler var demektir. İlk olarak mide gazı (daha önce söylemiş olduğumuz gibi) dışkının boşaltımıyla ayrılmaz bir şekilde bağlantılıdır. Kişinin mide gazının önüne geçmesi imkânsızsa, ilk anda endişelenilmesi gereken konu, buna boşaltımın da eşlik etmesidir. Bunun ötesinde genellikle, anlık bir rahatsızlık verse de mide gazının kontrol edilebilir bir şey olduğunu biliriz. Kontrol edemiyorsak, şu soru aklımıza gelmelidir? Neden kontrol edemiyorum? Vücudun doğal bir işlevi üzerinde bu kadarcık bir kontrolümüz dahi yoksa, yaşam kalitemizi düşürebilecek fiziksel bir sorunumuz var demektir. Bu yalnızca insanların bizi partilerine davet etmeyecekleri endişesi değildir. Daha da önemli bir şekilde, tıbbi yardım gözetmemizin gerekip gerekmediği sorusu kendini gösterir. Mide gazı sorununun ciddiyetini değerlendirirken, bu sorunun neden ortaya çıkmış olabileceğini göz önünde bulundurmak önemlidir. Mide gazı işlemi genellikle yiyeceklerin sindirilmesi sonucunda gerçekleştiğinden, mide gazı sorununa hangi yiyeceklerin neden olabileceğini düşünmek akıllıca olacaktır. Bu duruma dikkat eden herkes, mide gazının bazı zamanlarda daha yaygın olduğunu söyleyecektir. Bunun nedeni çoğunlukla farklı şeyler yiyor olmamızdır. Bazı yemeklerde mide gazının oluşumuna yardımcı olacak bir yiyecek yerken diğerinde yemeyebiliriz. Bunun sonucu da bir gün “yellenme” nöbetleri yaşayıp diğer gün yaşamamamızdır. Tabii ki yenilen şeylerin yanında mide gazının başka nedenleri de vardır. Bununla birlikte, mide gazı gazın sindirim sisteminden çıkarılması olduğundan, hava “yutan” insanlarda mide gazının daha fazla görülmesi normaldir. Bu paradoksal görünse de – yutma işlemini genellikle yiyecek ve içeceklerle yapmış olduğumuz bir şey olarak düşünme eğilimindeyizdir – gerçekten hava yutabilmemizin çeşitli nedenleri vardır. Sigara içen insanlar kaçınılmaz bir şekilde sigarayı içlerine çekerken hava yutacaklardır. Ağzına bol gelen takma dişleri olan kişiler ve gergin olan olan kişiler de çeşitli nedenlerden dolayı hava yutacaklardır. Sıradaki ünite içerisinde, spesifik olarak mide gazının nedenlerini ele alacağız. Mide gazı sorununu ele almak ve bunun bir sorun haline dönüşmesini engellemek – ya da zaten soruna dönüşmüşse, etkisiz hale getirmeye başlamak - yalnızca meselenin nedenini teşhis etmekle mümkündür. Sorunun kaynağını köküne kadar izleyebilirsek, doktora gitmeye gerek kalmadan tedavi edebiliriz. Fakat buradan, mide Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 4 gazının her zaman kendi başımıza tedavi edebileceğimiz bir şey oldu sonucuna varmamalıyız. Bazen mide gazının nedeni daha karmaşık olur ve tıbbi yardım gözetmenin gerekli olduğu durumlar olabilir. Dolayısıyla mide gazının nedenlerini öğrenerek, sorunu kendi başımıza tedavi etmenin mümkün olduğu zamanlarla doktora görünmenin gerekli olduğu zamanlar arasında ayrım yapabiliriz. Sorunun erken “teşhisi” ve ciddiyetinin farkında olunması önemlidir. Bu nedenle kitapta daha sonra, kendi başına tedaviden ziyade bir profesyonelin gerektiği anlamına gelen “uyarı işaretlerini” ele almak için de zaman ayıracağız. Unutmayın, mide gazı hakkında doktorla konuşmak utanç verici olabilse de, kısa vadeli bir utanç duygusu, yaşam kalitenizin uzun vadede azalmasına kıyasla tercih edilebilir bir durumdur. MİDE GAZININ NEDENLERİ Söylemiş olduğumuz gibi muhtemelen mide gazının en yaygın nedeni yediğimiz yiyeceklerdir. Çoğumuz mide gazına neden olabilen yiyeceklerden bazılarının zaten farkındayızdır. Mide gazına en çok neden olan yiyeceğin fasulye olduğunu bilmek için diyetisyen olmak gerekmez. Bunu çoğumuz ilk okul zamanlarımızda öğreniriz – genellikle de sınıf dışında. Bunu öğrenme biçimimizden dolayı muhtemelen aramızda mide gazına neden olan fasulye hikâyesinin “gerçek olmayan gerçeklerden” biri olduğunu, bir kent efsanesi olduğunu düşünen birçok kişi vardır – fakat göreceğimiz gibi aslında doğrudur. Mide Gazının Rejimle Bağlantılı Nedenleri İnsanların selüloz açısından zengin yiyecekleri tam olarak sindirmede zorlandığı bilimsel bir gerçektir. Selüloz, yüksek miktarda nişasta içeren yiyeceklerde göze çarpar. Yalnızca kısmen sindirilen yiyeceklerin mide gazına neden olduğu da bir başka bilimsel gerçektir. Dolayısıyla nişasta açısından zengin yiyeceklerin, mide gazına yatkın insanlarda mide gazına yol açacağını söyleyebiliriz. Nişasta içeren yiyecekler arasında fasulye, mercimek, süt ürünleri ve uzun bir sebze listesi – soğan, pırasa, sarımsak ve çoğu kök sebze - vardır. Ayrıca brokoli, Brüksel Lahanası ve lahana gibi yeşil sebzeler de insanlarda mide gazına neden olur ve diğer yiyeceklerin çoğuna kıyasla daha sert bir mide gazına neden oldukları da hem namen hem de bilimsel bilgi yoluyla bilinmektedir. Daha nahoş bir kokuya sahip olan bir mide gazı sorununuz varsa, bu yiyeceklerden ya da karnabahar gibi benzer yiyeceklerden kaynaklanması muhtemeldir – bu yiyeceklerin ortak özelliği, “turpgil sebzeler” olarak bilinen gruba ait olmalarıdır. Yukarıdaki listeye bakacak olursak, olağan bir akşam yemeği tabağında görülecek yiyeceklerin çoğunun mide gazı sorununa etki edebildiği açıktır. Belirli bir günde mide gazıyla ilgili sorun yaşadığınızı fark etmişseniz, o gün ya da bir önceki gece ne yemiş olduğunuzu düşünmeniz önemlidir. Bu yiyecekleri sindirmenin zor olduğu bilindiğinden, vücut onları parçalamak için daha fazla çalışacaktır. Durum bu şekilde olduğunda, sarf edilen yüksek çaba da daha fazla gazın çıkmasına neden olacaktır ve bunun sonucu da daha kötü bir mide gazı olacaktır. Artış gözlemlediğiniz mide gazı durumları yaşıyorsanız, fakat ciddi bir sorun sayacağınız bir durum değilse, belirli bir günde ne yediğinizi ve mide gazının sıklığını yazmak için günlük tutmanız faydalı olacaktır. Böylece sonra mide gazının katlanılabilir bir düzeyde olup olmadığına ya da rejiminizde değişiklik yapmanız gerekip gerekmediğine karar verebilirsiniz. Vücudun belirli bileşenlerle başa çıkma biçimi açısından her insan bir miktar eşsizdir. İki insanın tam olarak aynı rejime sahip olup yalnızca birinin mide gazı sorunu yaşayabilmesinin nedeni budur. Laktoz duyarlılığı olan kişilerde aşırı gaz üretimi olması da yaygındır. Bu vakalarda, sorundan mustarip olan kişi süt ya da süt esaslı içecekler içtiğinde ya da laktoz içeren herhangi bir yiyecek – çoğunlukla Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 5 tereyağı, peynir ve yoğurt gibi süt ürünleri - yediğinde, bağırsak yolundaki bakteriler laktozdan beslenerek ortaya aşırı miktarda gaz çıkaracaktır. Laktoz duyarlılığı olan kişiler çoğu zaman rejim değişikliğinin gerekli olduğunu ve keçi sütüyle yapılan ürünlere geçişin istenilen etkiye sahip olacağını göreceklerdir. Sinirsel Mide Gazı Çoğumuz, gergin bir insanın sindirim sisteminin aşırı üretim yaptığına – oldukça kaba olan ve burada tekrarlanması pek de gerekli olmayan- atıf yapan ifadeleri duymuştur. Yine bu atıfların yalnızca gerçeklerden uzak, kaba ve çocuksu olduğunu varsaymak kolay olabilir. Fakat işin aslı, bu atıflarda birtakım gerçekler olduğudur. Çoğumuz gergin olduğumuzda midemizde çalkalanmaya benzer bir şey hissedebiliriz. Buna genellikle “kelebekler” denir. Fakat vücudumuz beynimiz kadar yaratıcı değildir ve bu hisler yalnızca şiirsel şeyler değildir. Midemizde bu şeyleri hissetmemizin gayet geçerli nedenleri vardır ve bunlar tıbbi açıdan kanıtlanmıştır. Tıbbi olarak bu olgudan en yaygın şekliyle “mide gerginliği” olarak bahsedilir ve strese bir tepki olarak gerçekleşir. İnsanların stresli, korkutucu durumlara karşı gösterdiği “savaş ya da kaç” tepkisinin bir örneğidir ve hayatta kalmak için ya güçlü kalıp zorlukla yüzleşmemizin ya da en azından tehditten uzaklaşmamızın gerektiği bir duruma vücudun gösterdiği tepki olarak özetlenebilir. “Savaş ya da kaç” tepkilerimizden bazıları zihinsel olsa da, beynimiz ve vücudumuz birbirlerine yakından bağlantılıdır ve beynimiz vücudumuza nihai kararı destekleyici tüm mevcut önlemleri alması yönünde bir mesaj gönderir. Tehditten uzaklaştığımız “kaç” tepkisi, mümkün olabildiğince hızlı koşabilmemiz için kas dokularına oksijen tedarik edilmesini gerektirir. Bu kaslara oksijen tedariki mideden yönlendirilen kan akışı ile sağlanır. “Kelebek” hissi de bunun sonucudur. Savaşmayı seçersek de vücudumuz sindirilmekte olan yiyecekten faydalı besinleri alacaktır – bu da sindirim sürecini etkileyecek ve yine midede rahatsız edici bir hisse neden olacaktır. Yiyeceği yalnızca kısmen sindirdiğimizde veya süreç yarıda kesildiğinde, mide gazı neredeyse kaçınılmazdır. Gergin olduğumuz zaman mide gazı sıkıntısı çekmemizin tek nedeni bunlar değildir. Bir “savaş ya da kaç” durumunda vücudun oksijen ihtiyacını desteklemek için nabzımızın hızlanıp nefes alış verişimizin çabuklaşması da yaygındır. Normalden daha hızlı nefes alırsak, hava yutmamız olası olur – vücudun kolaylıkla işleyebileceğinden daha yüksek hacimdeki havanın alınmasının kaçınılmaz bir sonucu - ve bu havayı yuttuğumuzda da, midenin bu havayı doğrudan mide gazı olarak çıktığı (alınabilecek hiçbir besin olmadığından) sindirim sistemine göndermesi normaldir. Gergin durumlarda kişinin tuvaleti daha fazla kullanma ihtiyacı hissetmesi normal olsa da, ortaya her zaman yalnızca dışkı çıkmaz. Çoğu zaman – ve bilhassa birey yakın zamanda yemek yememişse ya da yedikleri çıkarmışsa- bunun en belirgin sinirsel sonucu mide gazı olur. Bu bölümün ilk satırlarında işaret edilen ifadenin gerçekçi bir temeli olsa da, bir kişinin tehdit edici ya da kitle önünde konuşmak gibi yalnızca göz korkutucu bir sorunla karşı karşıya kaldığında mide gerginliği yaşaması olağanüstü bir durum değildir. Mide gerginliğinden mustarip olan insanlar basit bir şekilde reçetesiz mide ilaçları alabilirler ya da nabız ve nefes alıp verme hızlarını düzenlemek amacıyla nefes alma egzersizleri yapmaya çalışabilirler. Fakat bunun yüzde yüz etkili olma garantisi yoktur ve bilhassa ciddi bir vakayla karşı karşıya olan ya da düzenli olarak kendilerini göz korkutucu durumlar içinde bulan insanların alternatif ve daha güçlü çözümlere bakmaları gerekebilir. Belki de burada en iyi karar tıbbi tavsiye talebinde bulunmaktır. Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 6 Öncelikli Sağlık Koşulları Bazen sorun olan mide gazının kendisi değildir. Mide gazı altta yatan bir durumun semptomu olabilirken gaz çıkarma da mide gazının semptomu olabilir. İşte böyle vakalarda evde yapılan tedavilere ihtiyatla yaklaşılmalıdır ve sorun için kesin bir çare olarak görülmemelidirler. Tüm “doğru” gıdalar tüketildiğinde ve görece stressiz bir günlük yaşam içerisinde bile mide gazı sorunu ortaya çıkıyorsa, durumun kendi koşulları içerisinde ele alınması gereken bir sağlık sorununun parçası olma ihtimali yüksektir. Genel olarak bu sorunlar özellikle sindirim sistemiyle ilgilidir. Mide gazına neden olabilen durumların bir örneği kabızlıktır. Kabızlığın ana semptomlarından birinin rektumdan dışkı çıkmaması olduğu düşünüldüğünde bu birçok insana şaşırtıcı gelebilir. Fakat kabızlığın anlamı nadiren bireyin dışkı atmaması ya da dışkı atma ihtiyacı hissetmemesidir. Çoğu durumda mağdur haftada üç kez ya da daha az sayıda dışkı yapabilir. Durum böyle olduğunda, dışkının dışkılama sonrası bile rektumda kalması olağandışı değildir ki bu da mide gazının temel nedenlerinden biridir. Rejim ve sinirler kabızlığa etki eden unsurlar olabilse de, tek unsur olmaktan çok uzaktırlar. Bazı kabızlık vakalarında bariz hiçbir nedensel dış faktör yoktur ve bunlar, iç faktörler içerisinde kök bulan özel bir sorunun sonucudurlar. Bu tür vakalarda ev tedavileri sorunun şiddetini azaltabilir, fakat sorunu bütünüyle düzelttikleri düşünülmemelidir. Kabızlığın nedenleri sigarayı bırakmaktan (nikotinin fark edilebilir bir müshil etkisi vardır) nörolojik bozukluklara ve hatta kolon kanserine kadar farklılık gösterebilir. Dolayısıyla görünürde açıklanamayan bir kabızlık vakasını ciddiye almak ve doktora görünmek önemlidir. Bu vakada mide gazı faydalı bir erken uyarı işareti sayılabilir. Rahatsız Bağırsak Sendromu (RBS) ya da spastik kolon, mide gazına neden olabilen bir başka durumdur. Bu sağlık durumunun nedenleri doktorlar açısından bile açık değildir, fakat şiddetli bir gastrointestinal enfeksiyondan yeni kurtulmuş insanlarda bilhassa öne çıktığı kabul edilmektedir. Dahası, mağdur küçük bir yaştaysa, ateşi varsa ya da anksiyete ya da depresyon sıkıntısı yaşıyorsa, RBS’nin yukardaki unsurlardan hiçbirine sahip olmayan insanlara göre altı kat daha olası olduğu kabul edilmektedir. Kesin bir neden bulma umuduyla doktor çalışmaları devam etmektedir ve psikolojik unsurların da büyük rol oynadığına ilişkin bazı öneriler vardır. RBS’nin nedeninin kesin bir şekilde teşhis edilmemiş olduğu doktorlar tarafından kabul edilse de, “eş zamanlı hastalık” olarak ifade edilen durumun olduğu bazı sağlık sorunları vardır. Eş zamanlı hastalık, belirli bir hastalığı olan hastalarda daha yüksek bir sıklıkla ortaya çıkan bir durumdur. Daha önceden bahsedilen depresyonla birlikte RBS’nin de fibromiyaljiyle eş zamanlı olarak yaşandığı belirtilmiştir. Kronik Yorgunluk Hastalığı, migren, endometriyoz ve diğerleri. Nedeni saptama zorluğundan ve RBS semptomlarının başka hastalıklara sahip hastalarda da mevcut bulunmasından dolayı RBS’yi tanılamak zordur ve hastalığı tedavi etmek de problemli olabilir. Bilinen bir çaresi yoktur fakat iyi bir tedavi semptomları hafifletebilir. Mide gazına ishal ve/veya kabızlığın, şişkinliğin, kronik karın ağrısı ve rahatsızlığının eşlik ettiğini fark ederseniz, RBS rahatsızlığınızın olması muhtemeldir. Yukarda belirlenen eş zamanlı hastalıklar göz önünde bulundurulduğunda, bu konuda bir doktorla görüşmek önemlidir. Erken teşhis birçok sorunun önüne geçebilir ve aceleyle teşhis edildiğinde duruma sıklıkla yanlış tanı konduğu da akılda bulundurulmalıdır. Bu ihtimalin önüne geçmek için doktorunuzla yakından iletişim halinde bulunmanız ve diğer olası tanıları göz ardı etmek için iyi sebepleri olduğundan emin olmanız son derece önemlidir. Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 7 Çölyak hastalığı (glüten enteropatisi) ve laktoz duyarlılığı, belirli yiyeceklere ve besin maddelerine karşı olan duyarlılığın neden olduğu ve şiddetlendirdiği temel sağlık sorununun örneklerinden ikisidir. Çölyak hastalığına glütene olan ağır duyarlılık neden olur. Glüten birçok ekmekte, makarnada ve buğday, arpa ve çavdar içeren her türlü yiyecekte öne çıkar. Neden olduğu rahatsızlığın ötesinde çölyak hastalığıyla ilgili sorunlardan biri, yukardaki bileşenlerden oluşan yan ürünlerin kullanımından ötürü birçok yiyeceğin glüten içermesidir. Glüten içeren ürünlerin kapsamlı bir listesini burada yinelemek uzun sürecektir. Hatta glütensiz beslenen kişiler açısından güvenli sayılabilecek yiyecekleri listelemek daha kolaydır. Mısır, patates, pirinç ve çoğu fasulye türünü yemek bir sorun yaratmaz. Çoğu et de sorun yaratmayacaktır, fakat arıtım ürünü olarak glüten kullanımına dikkat etmek önemlidir – bilhassa hazır yemeklerde. Üreticiler genellikle, fındık kullanımında olduğu gibi (fındık alerjisi olan kişilerin güvenliğini güvence altına almak için) ürünün glüten içerip içermediğini ambalajlama sırasında belirginleştirirler. Daha önceden söylendiği gibi laktoz duyarlılığı da mide gazıyla ilgili sorunlara neden olabilir. Genellikle bu tarz yiyecek duyarlılıkları oldukça fark edilebilir olacaktır, çünkü semptomlar arasında ishal ve karın rahatsızlığı vardır. Bu sorunların düzenli ya da yarı-düzenli bir şekilde baş gösterdiğini fark ederseniz, geriye dönüp yemiş olduğunuz şeyleri gözden geçirmeniz faydalı olacaktır. İshal ya da rahatsızlık nöbetlerinden evvel yemiş olduğunuz şeyler içindeki ortak faktörü bulursanız, soruna neden olan ana faktörü de bulmuş olursunuz. Genellikle belirli bir yiyeceğe olan duyarlılığın çaresi olmaz, fakat rejimde yapılacak değişikliklerle etkisi azaltılabilir. Farklı yiyeceklerle sorunlar yaşadığınızdan şüphelenmeniz durumunda doktorunuzla görüşmeniz kesinlikle faydalı olacaktır. Bu nedenle mide gazı sorunu yaşadığınız dönemlerde neler yediğinizi not etmeniz son derece akıllıca olacaktır. BU KOKU NE BÖYLE? Mide gazıyla ilgili herkesin bildiği şey, koktuğudur. Evet, bazen gerçekten çok kötü koktuğunu, bazense neredeyse hiç kokmadığını muhtemelen biliyorsunuzdur. Bu durumun bilimsel nedenleri vardır. bu en başta yellenmeye neden olan şeyle bağlantılıdır. Zaten görmüş olduğumuz gibi, mide gazı sorunu yaşamanızın farklı sebepleri olabilmekte – yediğiniz şeyler, nasıl hissettiğiniz ya da altta yatan bir başka tıbbi sorun. Bu vakaların her birinde, “yellenmenin” oluşma biçimi farklıdır ve bu da bazı şeyleri etkileyebilir – özellikle de yediklerinizin içeriği. İşte bu nedenle örneğin fasulye yerine brokoli yediğinizde mide gazı daha kötü kokacaktır. Daha kötü bir koku ortaya çıkardığında mide gazı daha büyük bir sorun olarak görülecektir. Ne de olsa yanınızda biri varsa ihtiyatlı bir şekilde yellenmek mümkündür ve kokunun çok kötü olmayacağından eminseniz, yersiz bir şekilde endişelenmeye gerek yoktur. Fakat koku bilhassa çok keskinse, bu durumdan kaçış yoktur. Her zaman köpeği suçlayamazsınız ve o meşhur lafın aksine, her zaman için kokuyu ilk alan kişi gazı kaçırmamıştır. İnsanlar karşılıklı ciddiyeti bozmamak adına gazın varlığını göz ardı etmeye hazır olsalar da, gazı kaçıranın siz olduğunu bileceksiniz. Ayrıca başka insanların da durumun farkında olduğundan da oldukça emin olacaksınız ve bu da kendi içinde utanç verici olmak için yeterlidir. Mide gazı kokusunu etkileyecek birçok faktör olduğunu göz önünde bulundurursak, kokunun farklı yönlerinin – farklı şiddette, farklı doğada ve farklı nedenden - olması da mantıklıdır. Mide gazından doğan koku, bu mide gazının nedenine ilişkin bir ipucu olabilir ve bunun nasıl azaltılacağına veya önüne Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 8 nasıl geçeceğine işaret edebilir. Dolayısıyla mide gazını etkileyen faktörler hakkında az da olsa bir şeyler öğrenmek faydalıdır. Keskin kokan mide gazının asıl nedeni genellikle hidrojen sülfittir. Gaz çıkardığınızda rektumdan çıkan gaz aslında farklı gazların birleşimidir – esas olarak amonyak, hidrojen sülfit ve metan. Birçok insan kokunun metandan geldiğini varsayarak, fakat bu aslında yanlıştır. Metan büyük oranda kokusuzdur – hatta metanın yakıt olarak kullanıldığı yerlerde, sızdırma durumunda kokusu duyulabilsin diye üreticilerin metana bir koku eklemesi gerekir. Mide gazına neden olan yiyecekler, koşullar ve durumlar aynı zamanda mide gazının keskin ya da hafif olmasına neden olan şeylerdir. Dolayısıyla ne kadar nahoş olursa olsun, mide gazının kokusu tanılama açısından faydalı olabilmektedir. Nedenleri tanıladıktan sonra tedavi üzerinde karar kılmak da kolaylaşır – o halde kötü kokan mide gazının nedenleri hakkında öğrenebileceğiniz kadar şey öğrenmeniz ilk anda düşünülenden daha fazla nedenden dolayı faydalı olacaktır. Şimdi de kötü kokan mide gazının nedenleri ve bu nedenlerin nasıl ele alınabileceği konusuna gireceğiz. Bir sağlık durumu yüzünden hastalanmadan önce soruna neyin neden olabileceğinin farkında olmak önemlidir. Çoğunlukla çözüm, tıbbi bir müdahale gerektirmeyen oldukça kolay ve açık bir yaklaşım olacaktır. Fakat olası nedenleri ve çözümleri bilerek, doğal olan bir sorunla daha acil bir dikkat gerektiren sorun arasındaki farkı söyleyebileceksiniz. MİDE GAZI NEDEN KOKAR Bildiğimiz gibi mide gazı, sindirim sisteminin gazlı yan ürününün salınmasıdır. Saldığımız gaz çeşitli faktörlere bağlı olarak farklılık gösterecektir – çoğu zaman önemli derecede. Gazın yapısını çoğunlukla sindirdiğimiz şeyler belirleyecektir. Örneğin belirli bir yiyeceğin sindirilmesinin neden olduğu hidrojen sülfit normalden daha fazla miktarda mevcutsa, mide gazımız daha kötü kokacaktır. Farklı yiyecekler farklı insanlar üzerinde bu etkiye sahip görünmektedir. Bu çok da şaşırtıcı değildir, çünkü kötü kokan gaza bütünüyle yiyecek değil, bu yiyeceğin sindirilmesinin neden olduğu kimyasal reaksiyon neden olur. Farklı insanların farklı iç dengeleri vardır, dolayısıyla her insan her yiyeceğe aynı tepkiye göstermeyecektir. Fakat çoğu insan için belirli yiyeceklerin istenmeyen etkiye diğerlerinden daha fazla sahip olduğu da belirtilmiştir. Fasulyenin “gaz yaptıran sebze” gibi bir ünü olsa da – ve gaza neden olma eğiliminde olduğu doğrudur - özellikle kötü kokan mide gazına neden olduğu söylenemez. Bilimsel açıdan, Brassica türü sebzelerin (brokoli, lahana, karnabahar) çoğu zaman kötü kokan gazın sorumlusu olduklarına inanılmaktadır. Bu familya, yenmeden önce genellikle haşlanan ya da buharda pişirilen yeşil sebzelerin çoğunu kapsamaktadır. Bu grupta brokoli, lahana, brüksellahanası ve bunların yakından akrabası olan karnabahar bulunur. Karnabaharın yenilebilir kısmı yeşil değil beyaz olsa da, aynı familyadandır ve aynı etkiye sahiptir. Fakat yiyecek duyarlılığınız varsa – bilhassa da laktoz duyarlılığı – tüketilen herhangi bir sütlü maddeden beslenen bakterilerin etkisi mide gazını oldukça keskin hale getirecektir. Laktoz duyarlılığı olmayan insanların bile peynir yedikten sonra kötü kokan mide gazına sahip olmaları olağandışı bir durum değildir ve yumurta için de benzer bir etkinin olduğu iddia edilmiştir. İkinci durum için ortada herhangi bir biyolojik nedenin mi olduğu yoksa bazı mide gazı durumlarındaki “yumurta kokusunun” mu bu izlenime yol açtığı belirsizdir. Fakat mide gazı, yenmiş olan yiyeceklerin dışında kalan bazı nedenlerden dolayı da normalden kötü kokabilir. Rejiminizde değişiklik olmamasına rağmen mide gazınızın kokusu değişiklik gösteriyorsa, değişimin başka hangi nedenden meydana gelmiş olabileceğini düşünmeniz gerekebilir. Mide gazı Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 9 kokusundaki değişikliğin erken bir uyarı olabildiği, semptomun teşhisi sağlayabileceği belirli hastalıklar vardır. Bu hastalıklar bağırsaklarla ve sindirim sistemiyle ilgilidir. Şu ya da bu nedenle, tuvalete gittikten sonra dışkının bağırsakların arkasında kalmasına neden olan bir hastalıktan mustarip olunabilir. Kişi bu durumda mide gazı sorunu yaşadığında, dışkı tarafından kirletilecektir ve içeriğinde daha fazla hidrojen sülfit olacaktır. Sonuç olarak daha kötü kokacaktır. Besinlerin kötü bir şekilde emilmesine neden olan sindirim hastalıkları da – Rahatsız Bağırsak Sendromu ya da Crohn Hastalığı gibi - bu duruma yol açacaktır. Kötü bir koku teşhis ederseniz bu hastalıklardan birine sahip olduğunuzu varsayma hatasına düşmeyin, fakat durumu göz ardı etmemeniz de eşit derecede önemlidir – bu duruma rejim değişikliğinin neden olup olmadığını düşünün ve ardından kararınızı buna göre verin. İnsanlar olarak her gün belirli bir miktar gaza sahip olacağımızı unutmayın. İnsanlar ortalama olarak günde on dört kez gaz çıkarırlar. Herhangi bir zamanda özellikle kokulu bir şekilde gaz çıkarabiliriz. Bunun nedeni insan olmamızdır. Hava geçirmez bir şekilde mühürlenmiş ya da vakumlanıp paketlenmiş değiliz ve dolayısıyla doğumumuzdan itibaren bizi farkında bile olmadığımız şeyleri yapmayan götüren süreçlerden geçeriz – hava yutmak ve sindirim sistemlerimizde bakteri biriktirmek gibi. dolayısıyla vücutlarımız, orada olmaması gereken şeylerden kurtulmaya çalışacaktır. Bunlardan birini “saldığımızda” ne kadar utanırsak utanalım, bu salma işini yapmamız önemlidir. İnsan vücudu bir makine gibidir - hatta birçok yönden araba gibidir. Umduğumuz şekilde faaliyet göstermesi için içine, daha sonradan vücut tarafından yakılan ve enerji sağlanacak şekilde işlemden geçirilen yakıt koymamız gerekir. Buna karşılık olarak da bu işlemi “atık” süreci takip eder. Arabada bu, aracın arkasından salınan egzoz dumanı şeklinde görülür. İnsanlar olarak da, katı yiyecekler yediğimiz için dışkılarız ve tabii ki de gaz yaparız. Farkında olunması gereken önemli şey, arada sırada herkeste, bebeklerde bile kötü kokan büyük abdest ve mide gazı olabileceğidir ve bu da farklı faktörlere bağlı olarak daha düzenli yaşanabilir. Arada sırada kötü kokacak şekilde yellenirseniz ya da dışkılarsanız bunda kesinlikle yanlış olan bir şey yoktur. Bunların tek anlamı, atık maddeleri sisteminizden attığınızdır. Yalnızca kötü koku devam ederse ya da kötüleşirse endişelenmeniz ve doktora görünmeniz gerekebilir. Bu durumda bile belirli bir keskinlik düzeyi vardır – bu kabul edilebilir bir şeydir, zira insanlar olarak ne yaparsak yapalım sindirim sistemimizde bakteriler gelişecektir. Daha bir günlük bile değilken içimizde gelişmeye başlayan bakteriler biz yaşlandıkça gelişimini sürdürür. Bakteriye “beslenecek” daha az şey vererek mide gazı kokusunu azaltabiliriz. Mide gazı hadisesini azaltabiliriz, fakat iç dengemizi değiştiremeyiz, çünkü göz rengimiz kadar bu da bizim bir parçamızdır. Mide gazı konusunda hedefiniz bunun toptan önüne geçmek değil, düzenlemek olmalıdır. TUHAF AMA GERÇEK Hepimiz “dost bakteri” terimini duymuşuzdur. Dost bakteriler yalnızca vücudunuza yiyecek ve içecekler vasıtasıyla aldığınız şeyler değildir. Sizin içinizde vardırlar. Vücudunuzun içerisinde yüzlerce, hatta binlerce farklı bakteri doğal bir şekilde oluşur ve sindirim işleminde rol oynar. Vücudunuzdaki bakterilerden kurtulursanız çok büyük ihtimalle çok hasta olur ve ölürsünüz. Bu yüzden belirli miktarda bakteri ve bundan kaynaklanan negatif etkilere (kötü kokan mide gazı) belirli miktarda ifşaat size hiç de zarar vermeyecektir. NEDEN SES ÇIKARIR Birçok insanın mide gazında bulduğu gülünçlük potansiyeli, her şeyden çok sesiyle ilgilidir. Bu mide gazı hakkında herkesin bildiği bir şeydir. Çocukken ilk eğlence kaynaklarımızdan biri, diğer insanların bu sesi Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 10 (pırt yapmak) çıkarmasıdır ve sesten eğlence çıkarma alışkanlığımızı gittikçe geride bıraktığımızı söylemek kulağa güzel gelse de durum her zaman bu şekilde değildir. Birinin halısız bir zeminin üzerinde sandalyeyi oynatması, trompetçinin yanlış notaya basması, debriyajında sıkıntı olan bir araba… bunların hepsi yetişkinler açısından çocukça eğlence kaynakları olabilir. Birçok kişi açısından mide gazının gizemlerinden biri de neden bazen neredeyse hiç ses çıkarmadığı, bazense beklenenden fazla gürültülü olduğudur. Uzun süredir var olan mitlerden biri, “sessiz ama ölümcül” teorisidir – sessiz bir yellenmenin sesli yellenmeden daha kötü koktuğu teorisi. Bu teoride kesin bir gerçeklik yoktur. Mide gazının sesi ve kokusu arasında doğrudan bir bağlantı yoktur. Sessiz yellenme ille de daha kötü kokacak diye bir şey yoktur ve tam tersi durum da doğru değildir. Neden bazen mide gazı diğer durumlara kıyasla daha kötü kokar? Mide gazıyla alakalı diğer birçok soruda olduğu gibi bu sorunun da tek bir spesifik bir cevabı yoktur. Yellenmenin “desibel düzeyine” etki edebilen çeşitli faktörler vardır. Bunların her biri güçlü bir gaz patlaması ya da neredeyse sessiz bir gaz çıkarma durumuna etki eder. Mide gazının gürültüsü (ya da sessizliği) konusunda fark yaratan ilk şey, çıkarılan gazın hacmidir. Bu akla yatkın bir durumdur. Özellikle cüretkâr bir vokal yapmayı hedefleyen soprano ya da tenoru izleyin ve dinleyin, bu ses düzeyine ulaşmak için çok büyük miktarda hava yuttuğunu göreceksiniz. Gaz patlaması sırasında daha fazla gaz gelmesini bekliyorsanız daha fazla ses çıkarırsınız, zira diğer her şey bir yana, sesi artırabilecek bu şeylerle daha fazla teması olacaktır. İkinci olarak, çıkması gereken alanın miktarına bağlı olarak mide gazı daha fazla ses çıkarabilir – ya da farklı sesler. Yellendiğimiz zaman, sesin miktarı ve türü, gazın çıktığı anüs büzgen kasının sıkılığına büyük oranda bağlı olacaktır. Hava büzgen kas çeperlerine çarpıp titremeyeceğinden, daha geniş bir büzgen kas daha fazla gazın çıkmasına izin verecektir. Bu da sonuç olarak daha az ses çıkaracaktır. Daha sıkı bir büzgen kassa daha fazla ses çıkaracaktır. Ayrıca mide gazının çıkardığı ses, gazın çıkarılma gücünün miktarıyla da büyük oranda ilgilidir. Gaz çıkarmış olan herkes, insanın işlem üzerinde belirli miktarda kontrolü olduğunu bilir. Saha teşhirci yapıya sahip olan insanlardan bazıları, “doğru” ses düzeyini yakalamak için tam olarak ne kadar miktarda güç uygulaması gerektiğini bilir. İnsanlar mide kaslarına bastırıp büzgen kası rahatlatarak bilerek gaz çıkarabilirler. Bunu yapma kuvvetiniz, aldığınız ses üzerinde de etkili olacaktır. Vücutta tutulan su ve yağ miktarı ve kişi tarafından yenen şeylerin ürettiği gaz miktarı gibi diğer şeyler de gazın neden olduğu sesin miktarını artırabilir ya da azaltabilir. Sesli gaz hiçbir şekilde hastalık emaresi değildir. Yalnızca insanların farklılık gösterme biçimlerinden biridir. Fakat sesli gazın sonucunda ağrı hissettiğinizi düşünüyorsanız, doktora danışmanız uygun olacaktır. MİDE GAZINI DURDURMAK Yellenmek hepimizin yaptığı bir şeydir – hatta böyle olmasa hepimiz oldukça sorunlu bir durumla karşı karşıya kalırdık. O halde mide gazını durdurma konusunda, önleyici her türlü ilacın size sorun yaşatan mide gazı sorununu pek durdurmayacağını göz önünde bulundurmanız gerekmektedir. Bütünüyle gaz yapmayı bırakırsanız, kendiniz için başka sorunlar yaratmış olursunuz ve bu sorunlar, mide gazının kendisiyle ilgili olabilecek herhangi bir sorundan daha kötü ve uzun vadede daha fazla zarar verici sorunlar olacaktır. Mide gazı sorununun bağırsak sorunlarıyla ve atık veya dışkının geçişiyle – ayrılmaz bir şekilde olmasa da - yakından bağlantılı olması oldukça olasıdır. Sizin yaşadığınız mide gazı vakaları özellikle keskin oluyorsa, muhtemelen büyük abdestiniz de normalden daha kötü kokacaktır. Mide gazı sorununuz çok sık yaşanıyorsa, çoğu insan kadar ya da normalde yaptığınız kadar düzenli bir şekilde dışkılamıyor Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 11 olabilirsiniz. Ortalama olarak çoğu insanın günde en az bir kere dışkılaması gerekmektedir. Sorun sesli gazsa, normalden fazla gaz üretiyor olmanız olasıdır – ki bu da vücudunuzun yenen yiyecekleri sindirmek için yapması gereken işin miktarıyla bağlantılıdır. Dolayısıyla mide gazı sorununu tedavi etmek bütünsel olarak yaklaşılması gereken bir konudur – kabız olsun, sindirim sorunları olsun, başka bir sorunla birlikte gelebilir ve bunlardan birini tedavi etmek, büyük ihtimalle diğerini tedavi etmeyi de gerektirecektir. Önümüzdeki bölümlerde, sindirim sisteminizin gerektiği şekilde çalışmasını sağlayarak mide gazı sorunuyla nasıl başa çıkabileceğiniz konusunu ele alacağız. Burada amaç, sorunu doğal bir şekilde tedavi edebilmenizdir. Elden geliyorsa bir sorunu çözmenin en iyi yolu doğal çözümlerdir. Sindirim sorunlarınıza daha klinik bir çözüm uygulamakla, yan etki biçiminde ödemeniz gereken bir bedel olduğunu görürsünüz. Aşırı ya da kokulu mide gazı gibi bir sindirim sorununu çözmek için yazılan herhangi bir ilaç, bazı nedenlerle kendi sorunlarını yaratacaktır: 1. Çok güçlüdür ve uygunsuz anlarda gaz çıkarmanızı engellemenin yanı sıra, şiddetli kabız sorununa neden olur. 2. Çok zayıftır ve mide gazı sorununun belirli bir miktarda önlese de, aslında sorunu çözmek yerine değiştirmektedir. Bunun nedeni, spesifik olarak sizin için tasarlanan bir ilacın olmamasıdır. Yani mide gazı sorunundan mustarip olan sizin değil, birey olarak sizin için tasarlanan bir ilaç yoktur. Tıp bilimi oldukça gelişmiş olsa ve birçoğumuzun hayal edebileceğinden daha çok sorunla başa çıkabilse de, tüm insanlar için her sorunu çözecek kadar sofistike olamaz. Dolayısıyla ya yeterince etkili olamama ya da aşırı etkili olma yönünde hata yapması gerekmektedir. Bu durumu tam olarak düzeltmeye çalışmanın anlamı yoktur, çünkü iki insan tam olarak aynı değildir. Ciddi vakalarda tıbbi çözüm gereklidir – fakat tıbbi çözümleri tam da bu vakalar için akılda tutmak en iyisidir. Örneğin bileğinizi hafifçe burkmanız durumunda alçı ve koltuk değneği yürüdüğünüzde çok fazla ağrı yaşamanızın önüne geçer, fakat bu durumun yarattığı sıkıntı da bunu etkisiz bir tedavi haline getirir. Bu, fındık kırmak için balyoz kullanmak gibidir. Diğer yandan eğer bileğiniz kırıldıysa, alçı ve değnek hareketin desteklenmesi ve kolaylaştırılması için gerekli olacaktır. Burada klinik çözüm doğru çözüm olacaktır ve klinik çözümler de bunun için vardır. Tabii ki kesin surette gerekli olmadıkları zaman da bunları kullanabilirsiniz, fakat uygun olmamaları ve uç durumlarda kullanılmalarının daha iyi olduğu gerçeği, bunun kötü bir fikir olduğuna işaret edecektir. MİDE GAZI TEDAVİLERİ Mide gazı sorununun hallolmasını sağlamak, büyük miktarda kararlılık ve sabır gerektirmektedir. Çünkü çok fazla değişiklik ile çok az değişiklik arasındaki doğru dengeyi tutturmak zordur ve bu değişimi yaratmak da dikkat gerektirmektedir. Mide gazı sorununu ele almanın çeşitli yolları vardır, fakat burada önemli olan, doğru kararları vermektir ki buna da ilk sorunun kaynağını bilmenin oldukça faydası dokunur. Söylemiş olduğumuz gibi, mide gazı için daha doğal tedavilerin kullanılmasının avantajı, daha az yan etkiye yol açacak olmalarıdır. Rejimde yapılacak bir değişiklik, kaçınmayı isteyeceğiniz ikincil etkilere sahip olabilir, fakat klinik tedavide genellikle karşılaşılan sert yan etkilere kıyasla bu sorunlar genelde ödemeye değer birer bedel olurlar. Şu şekilde düşünün. Bir sorunu en büyük etkiyle hemen çözerseniz, semptomları ortadan kaldıracaktır fakat bu etkinin sonuçları ortadan kalktığı andan itibaren sorun yeniden orada olacaktır. Sorunu sürekli bir çözüm kullanarak kendi şartları içerisinde tedavi ederseniz, uzun vadede ele alma konusunda da daha iyi bir yerde olursunuz. Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 12 Mide gazı için kullanılan klinik tedaviler – bunlara kısa süre sonra odaklanacağız - çoğunlukla mide gazının kendisiyle değil, diğer sindirim sorunlarıyla başa çıkmak üzere tasarlanmış olacaklardır. Eğer mide gazını diğer sorunların bir sonucu olarak yaşıyorsanız, klinik çözümle sorunlarınız azalacaktır. Yine de yan etkiler göz ardı edilemez ve bunların farkında olmak önemlidir. Mide gazı için önerilen tedavilerin çoğu, kabız için tasarlanmıştır. Bunun arkasındaki mantık yeterince açıktır. Mide gazı sorunu yaşıyorsanız, bu büyük ihtimalle sindirim sisteminde yaşadığınız bir şeyden kaynaklanmaktadır. Bu sorunu ortadan kaldırmanın en doğrudan ve etkili yolu müshil ilacı kullanmaktır. Fakat bildiğiniz gibi müshil ilaçları yalnızca mide gazını etkilemez. Bu ilaçlar dışkılama ihtiyacını artırırlar ve bu hikâyenin yalnızca bir yanı. Her eylemin kendi reaksiyonu vardır ve bu reaksiyona ilişkin olarak farkına varılması gereken şey, buna değip değmeyeceğidir. Mide gazı sorunu yaşıyorsanız ve sorunu çözmek için hemen müshil ilaçlarına başvuruyorsanız, bu ilaçların sahip olduğu etki size faydadan çok zarar getirebilir. Sorunu farklı ve daha az şiddetli bir yöntemle çözerseniz, bu ç ok daha iyi olacaktır. O halde, klinik tedavilere bakarak mide gazı tedavilerinin değerlendirmesine başlayalım. KABIZLIK GİDERİCİ Mide gazı sorunuyla başa çıkması için bir doktorun müshil ilacı yazması pek de olağandışı değildir. Genellikle bunu, diyetinizi de içeren diğer faktörlerin düzene gireceği umuduyla kısa vadeli bir önlem olarak yaparlar. Çünkü rejim değişiminin veya diğer yaşam tarzı iyileştirmelerinin sonuçlarını görmeniz biraz zaman alabileceğinden, sisteminizin yiyecekleri hızlı bir şekilde işlemesini sağlamak amacıyla müshil ilaçları dâhil edilecektir. Daha önceki yaşam tarzınıza ait alışkanlıklar kabızlık sorunu yaşamanıza neden olduysa, müshil ilaçları durumun düzelmesinde faydalı olabilecektir. Müshil ilaçlarının kullanımı yalnızca kısa vadeli olmalıdır. Bunun birçok nedeni vardır. Müshil ilaçlarının uzun vadede kullanımı, tam da korumak üzere yazıldıkları şey üzerinde oldukça zarar verici bir etki yaratabilir. Müshil ilaçlarını ne kadar uzun süre kullanırsanız, kolonunuzdaki duyarlılık o kadar azalacaktır – ve konu sindirim sisteminizin sorunsuz bir şekilde çalışması olduğunda, kolonun hassasiyeti oldukça önemlidir. Duyarlılığını azaltmak, gelecekte komplikasyonların ortaya çıkması anlamına gelmektedir. Bu komplikasyonlardan biri, bu gerekli hassasiyetin olmaması durumunda bağırsağın, kendisinin sorunsuz bir şekilde işlemesini sağlayan olağan uyarıcılara yanıt vermemesidir. Bağırsağa bu türden bir zarar verdiğinizde, müshil ilaçlarının bile yardımcı olamayacağı sürekli bir kabız sorunu ortaya çıkabilir ve artık bol miktarda lif içeren iyi ve dengeli bir rejim bile güçlükle fark yaratacaktır. Bağırsağın duyarlılığını artırmak için ameliyat olmak mümkündür, fakat bu ameliyatın ne güvencesi vardır ne de sorunu çözmesi kesindir. Bağırsak bir dereceye kadar onatılamaz bir şekilde hasar görebilir – kısa vadeli bir soruna yönelik çözüm için oldukça büyük bir bedel. Bir çok farklı türde müshil ilacı vardır. Müshil ilacı tedavisinin mutlaka gerekli olduğu durumlardaki ideal karar, bağırsağı agresif bir şekilde harekete geçirmeden bağırsak hareketlerini canlandıracak daha hafif bir müshil kullanmak olabilir. Bu türde en yaygın şekilde kullanılan müshil ilacı, çıkması daha kolay olan daha yumuşak dışkıyı teşvik eden “yağlı müshil ilacıdır.” Yağlı Müshil İlaçları Yağlı müshil ilacı ya saf biçimde ya da merhem bileşimi içerisinde (genellikle suyla birlikte) mineral yağı barındırır. Bağırsağı kaplamak yoluyla işlev görür ve dışkı oluşturulduğunda, dışkı parçacıklarını kaplar. Bu da suyun vücuda çekilmek yerine dışkı içerisinde kalmasını ve dolayısıyla çıkarılması daha kolay olan Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 13 daha yumuşak bir dışkı gelmesini sağlar. Sonuç olarak vücut daha fazla dışkı çıkaracaktır ve bağırsak içerisinde daha az kalıntı dışkı kalacaktır. Bu yüzden yağlı müshil ilaçları kötü kokan mide gazı açısından kısa vadeli düzgün bir çözümdür – fakat burada kilit ifade “kısa vadelidir.” Suyu tutma ve dışkıyı yumuşatma yönünde pozitif bir etkiye sahip olmanın yanında yağ sindirim sisteminden önemli vitaminleri emip vücudu bu vitaminlerden mahrum bırakabilir. Uzun vadeli kullanım ayrıca, Warfarin gibi kan sulandırıcı, pıhtılaşma önleyici bazı önemli ilaçların ve doğum kontrol hapının vücuda alınımını etkileyebilir. Dolayısıyla bu tür ilaçların etkinliği, potansiyel olarak oldukça zararlı bir biçimde azalacaktır. Bu müshilleri hamilelik sırasında almak da iyi bir fikir değildir, zira fetüse vitamin sağlama işlemini etkiler. Hiperosmolar Müshiller Mide gazı sorununuz kısmen kabızdan kaynaklanıyorsa, size hiperosmolar müshil yazılabilir. Hiperosmolar müshillerin avantajı, zehirli olmamaları ve dolayısıyla da uzun vadeli kullanım açısından güvenli olmalarıdır. Dışkıyı yumuşatma ve dolayısıyla da dışkılamayı kolaylaştırmak biçiminde işlev görürler. Bu da mide gazını azaltır. Fakat hiperosmolar müshillerin büyük bir dezavantajı, kolon bakterileri tarafından sindirilmeye yatkın olmalarıdır. Kolondaki aşırı bakteri varlığı, kokulu mide gazının ana sebeplerinden biridir ve hiperosmolar müshillerin sindirilmesi bu durumu yalnızca körükleyecektir. Popüler hiperosmolar müshillerden biri olan polietilen glikol daha az miktarda sindirilebilir bileşene sahiptir ve dolayısıyla da kabızlıkla bağlantılı mide gazı yaşamanız durumunda daha tavsiye edilebilir bir reçetedir. Tuzlu Müshil Müshil İlaçları Tuzlu müshil ilaçları reçeteli ya da reçetesiz olarak en yaygın şekilde bulunan müshil ilaçları arasındadır. Suyu kolona çekip dışkı yumuşatıcı bir etki göstermek vasıtasıyla işlev görürler. Ayrıca kolon kasları üzerinde uyarıcı etkiye sahiptirler. Fakat hızlı tepki vermelerinden ve orta derecede agresif olmaları dolayısıyla oldukça en iyi şekilde kısa vadeli birer çözüm sağlarlar. Manyezi Sütü ya da Epsom tuzu gibi reçetesiz tuzlu müshil türleri kısa vadeli bir mide gazı sorunu için kısa vadeli iyi bir çözüm olabilir, fakat daha inatçı vakalarda sakıncalıdır. Bunun bir nedeni – çoğu tuzlu müshil ilacının önemli bir bileşeni - magnezyumun vücuda alınmasıdır. Bu genellikle böbrekler tarafından idrar vasıtasıyla atılır. Fakat geçmişte böbrek sorunları yaşamışsanız, bu durum magnezyumun atılmasını önleyecek ve magnezyum zehirlenmesine yol açacaktır. Hafif vakalarda Manyezi Sütü’nün Epsom tuzuna tercih edildiği görülür. Uyarıcı Müshil İlaçları İsminden de belli olduğu üzere uyarıcı müshil ilaçları, sindirim sistemini uyararak işlev görür. Ayrıca dışkıdaki su miktarını artırdıkları, dışkıyı daha yumuşak ve atılması daha kolay hale getirdikleri de bilinmektedir. Uyarıcı müshil ilaçları, ticari olarak ulaşılabilir olan en yaygın müshil ilaçları arasındadır ve Ex-Lax, Senokot ve sarısabır içeren tüm müshil ilaçlarını içermektedir. Uyarıcının ve eklenen suyun ikili etkisinden dolayı uyarıcı müshil ilaçları oldukça büyük etki sahibi olabilirler. Bu hem bir lütuf ya da lanet olarak görülebilir – ya da her ikisi birden. Uyarıcı müshil ilaçları çok hızlı bir şekilde güçlü bir etki yarattıkları için kullanılırlar. Sonuç olarak da bilhassa “doğru” bir etkiye sahip olmaları daha az olasıdır ve ishale neden oldukları bilinir – çoğu zaman oldukça şiddetli bir biçimde. Ayrıca insan kolonuna zarar vermesi en muhtemel olan müshil ilaçlarıdırlar ve kabız sorununu şiddetlendirip, önlemek üzere yazıldıkları mide gazı sorununu Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 14 artırmaları oldukça olasıdır. Sindirim sistemini uyarmak amacıyla kuru eriğin kullanılması, bu müshil türünü etkili yapan ilkeye dayanmaktadır. MÜSHİL İLAÇLARI NEDEN UZUN VADELİ ÇÖZÜM DEĞİLDİR Mide gazını tedavi etmek için kullanılan müshil ilaçlarının yukardaki örneklerinde ortak olan en az bir şey vardır. Bu ilaçların herhangi birinin kullanımında karşılaşılan yan etkiler, mide gazı sorunu yaşayan insanlar için müshil ilaçlarının uzun vadeli çözüm olamayacağı anlamına gelmektedir. Uzun süredir mide gazı sorunundan mustaripseniz, sorunun herhangi bir müshil ilacı tarafından ciddi şekilde tedavi edilebilecek herhangi bir şeyden daha derin olması muhtemeldir. Her türden tıbbi ödünleşim açısından, denklemin “uzun vadeli kazanç için kısa vadeli sorun” şeklinde olması gerekmektedir. Rejimde yapılacak bir değişiklikle çözülebilecek bir sorunu çözmek için müshil ilacı kullandığınızda, bu denklem “uzun vadeli sorunla kısa vadeli kazanca” doğru kayar. Sağlık durumunuzdan kaynaklanan mide gazı utanç verici olabilir fakat utanç duygusu, çok daha basit bir yöntemle çözülebilecek olan bir sorunu gidermek için aşırı miktarda müshil ilacı almanın yaratacağı etkiyle kıyaslandığında hiçbir şeydir. Bunun sizi hayatınızın ileri aşamalarında nasıl etkileyeceğini düşünürseniz, kısa vadeli bir mide gazı sorununu gidermek amacıyla müshil ilacı almanın aslında hiçbir faydası olmadığını görürsünüz. Müshil ilaçları mide gazının tek değil, en sık yazılan çözümüdür. Bu doktorları eleştirmek değildir, çünkü çoğunlukla reçete yazma kararını, hastanın kaygılarına dayanarak verirler. Bir hasta müshil ilacının yaşam kalitesini artıracağını düşünüyorsa, doktoru, hastaya bakma görevinin hastayla olan “müşteri” ilişkisinin arka planında kaldığını bir noktada düşünmesi gerekir. Doktorun her zaman için en faydalı şeyi yapacağını varsaymayın – çoğunlukla hasta oldukça ısrarlıdır ve doktor da hastanın kararını kabul etmek durumunda kalır. Bir hasta olarak, vermeniz gereken olgun, düşünülmüş bir karar olduğunu aklınızda bulundurmanız gerçekten önemlidir. Kısa vadeli çözümden fayda sağlayacağınızı düşünmüş olabilirsiniz, fakat her zaman için uzun vadeli çözümleri dikkate almanız gerekmektedir. Doktora her zaman istekten ziyade danışma amaçlı olarak gidin. Orada olmalarının nedeni ebeveyn ya da koruyucu olmak değildir. Mide gazına yönelik diğer tıbbi çözümlerden bazıları müshil ilacından daha uygun olabilir. Durumunuz rejimde yapacağınız basit bir değişiklikle düzelmiyorsa ve “bir şeylere önayak olmak gerekiyorsa,” elinizdeki tüm seçenekleri bilmeniz önemlidir. MİDE GAZI İÇİN ALTERNATİF KLİNİK ÇÖZÜMLER Tegaserod Tegaserod, kabız ve mide gazı için kullanılan en yeni tedavilerden biridir ve RBS tedavisi olarak kullanılmıştır. Oldukça farklı türden bir ilaçtır ve yukarda adı verilen müshil ilaçlarının hiçbiriyle aynı şekilde çalışmaz. Bu müshil ilaçlarının insan vücudundaki geçişini bir dereceye kadar kolaylaştırmak amacıyla dışkıyı yumuşatırken Tegaserod, Serotonin olarak bilinen bedeni kimyasalın kullanımını içeren yenilikçi bir şekilde çalışmaktadır. Serotonin ismi size zaten tanıdık gelebilir – beynin “mutluluk kimyasalıdır.” Piyasadaki yeni antidepresanların çoğu olarak SSGİ – Selektif Serotonin Gerialım İnhibitörleri - olarak bilinmektedir. Bunların çalışma biçimi, Serotonin’in vücuda alınmasını engelleyerek beyindeki alıcılara ulaştırılmasına izin vermek ve depresyon semptomlarını azaltmak şeklindedir. Serotonin’i tamamlayıcı biçimde almak da mümkündür. Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 15 Kimyasal, merkezi sinir sisteminde ve ağırlıklı olarak da insan vücudunun sindirim borusunda üretilir. Tegaserod şu şekilde çalışır: Serotonin, bağırsak kaslarının kasılmasını kontrol eder. Bunu nasıl yaptığı, hangi alıcıya bağlı olduğuna göre değişir. Serotonin 5-HT4 alıcısına bağlıysa kasılmaları önler. Tegaserod bir hasta tarafından kullanıldığında aynı alıcıya bağlanarak Serotonin’in buraya bağlanmasını önler ve dolayısıyla da kasılmaları artıracağı bir alıcıya geçirir. Böylece yiyeceğin sindirilmesi işlemini hızlandırır ve kabızlığı azaltır. Yan etki olarak da, bağırsak kaslarının duyarlılığını azaltır ve karın ağrısını hafifletir. Bunlar kulağa güzel gelmektedir ve Tegaserod kabız ve RBS mağdurlarından bazıları tarafından mucize ilaç olarak görülmektedir. Başarısız olduğu nokta, şu anda küçük ama mide bulandıran bir şey olarak görülen ek yan etkisidir. FDA’nın Tegaserod kullanımını incelemesine neden olan olumsuz bulgu, ilacın klinik kullanıcıları arasında kalp krizi ve felç durumlarının normalden yüksek olmasıdır. İlacın kalp krizi ve felç riskini artırıp artırmadığını ya da istatistiklerde anormallik olup olmadığını görmek için daha ileri testlere gerek duyulacaktır. Ayrıca Tegaserod kullanımının vücudun Serotonin alma biçimini etkilemesi de depresyondan mustarip kişiler için kaygı konusudur. Bu konuda kesin herhangi bir araştırma yapılmamış olsa da, ilacın görece yeniliği, özellikle depresyona yatkın olan ve bilhassa da depresyonu iyileştirmek için SSGİ antidepresan kullanan kişiler açısından mide gazını ve bağırsak hareketlerini kontrol etme yöntemi olarak Tegaserod kullanımının uygunluğu üzerine büyük bir şüphe düşürecektir. Bunların hiçbiri, Tegaserod’un faydalı bir ilaç olmayacağı anlamına gelmemektedir, fakat şu an için bu konu üzerinde dolaşan soru işaretleri de göz ardı edilemez – klinik denemeler devam ederken en azından bu konuları doktorunuza danışmanız tavsiye edilir. Sorun faktörleri – tabii bunlar gerçekten de bir sorunsa – yalnızca yukarda bahsedilen temel sağlık sorunlarına yatkın olabilen insanlarla ilgilidir. Sindirim sorunlarıyla başa çıkmada oldukça etkin olduğu kanıtlanmıştır – kanıtlanan tek yan etkisi oldukça hafif ishaldir. Lubiprostone Lubiprostone, mide gazı ve kabız için yazılan ve klorür iyonlarını bağırsakların içerisinde saklayan bir ilaçtır. Bu iyonlar saklandığında su, boşaltım öncesi dışkıyı yumuşattığı bağırsaklara çekilir. Etkili olduğu kanıtlanmıştır. Lubiprostone’la ilgili akıllara gelen tek soru, en bilinen yan etkisidir – klinik denemelerde hastaların %32’si hafif-orta arası mide bulantısı yaşamıştır ki bu da kontrol amaçlı olarak plasebo verilen hastalardaki durumun on katıdır. Bu yan etki, kabızlık ve mide gazı sorunlarını çözmek amacıyla yazılan ilaçlarda pek de olağandışı değildir ve görece yaygın olmasına rağmen yine de Lubiprostone ilacını deneyen gönüllülerin üçte birinden azını etkilemiştir. Lubiprostone, görece yeni bir ilaç olarak düzenli olarak kullanılıp kullanılmayacağı henüz bilinmese de artık doktorların yazması açısından müsait durumdadır. Lavman Rektumda kalan dışkının hem yoğun hem de kötü kokan mide gazının ana sebebi olması göz önünde bulundurulduğunda, rektumu katılaşmış dışkıdan temizlemek amacıyla lavmanın kullanımı, sorun açısından sıklıkla etkili olan bir tedavidir. Lavman oldukça basit bir şekilde işlev görür. Rektumun şişmesini sağlayarak, kolonun gerilmesine yol açar ve dışkılamayı teşvik eder. Kullanılabilecek çok sayıda farklı türden lavman vardır ve doğru olan, sorunun şiddetine ve kaynağına bağlıdır. Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 16 En basit lavman türü olan musluk suyu kullanımı kolonu temizleyecektir ve bu yöntem yaygın bir şekilde “kolon yıkama” olarak adlandırılmaktadır. Tuzlu su kullanan tuzlu lavman, suyun kolona çekilmesini ve artık dışkıya karşı bilhassa etkili olmasını sağlamaktadır. Fosfat lavmansa kolon kaslarını harekete geçirirken, mineral yağı ve yumuşatıcı lavman dışkıyı kayganlaştırıp yumuşatacaktır. Fakat lavman dikkatli bir şekilde yapılmalıdır. Sindirim sistemine şok verme biçiminde çalıştıklarından, sık kullanımda zarar verici olabilirler. Bunun sonucu da müshil ilaçlarının fazla kullanımıyla büyük oranda aynı olacaktır, çünkü bağırsağın hassasiyeti önemli ölçüde etkilenecektir. Ayrıca fazla kullanım, vücuttaki hassas sıvı ve elektrolit dengesinde bozukluklara neden olarak kullanıcıyı hasta edecektir. Lavmanı satın alıp kendiniz kullanmanız mümkündür, fakat yanından gelen talimatları okumanız ve takip etmeniz son derece önemlidir. Ayrıca, bazı insanlar tarafından rektumu tamamen temizlediğine yanlış bir şekilde inanılsa da “sabunlu su” lavmanı uygulaması asla gerçekleştirilmemesi gereken bir şeydir. Rektumu sulandırıp ciddi bir şekilde hasara uğratabilir ve tedavi etmesi amaçlanan sorundan çok daha büyük bir soruna yol açabilir. Diğer İlaçlar Lavman gibi fitil de insan vücudu üzerinde, ya rektumu ıslatmak ya da kolonu büyük abdest çıkarma yönünde stimüle etmek vasıtasıyla kabızlığı ve mide gazını tedavi etme etkisine sahiptir. Lavman gibi fitil de faydalı bir kısa vadeli etkiye sahip olabilir, fakat uzun vadeli kullanımın, sindirim sisteminin etkinliğine zarar verebilen olumsuz etkilere sahip olduğu düşünülmektedir. Sindirim sistemiyle bütünüyle bağlantısız olan farklı sağlık sorunlarını tedavi etmede kullanılan diğer ilaçların dışkıyı yumuşatmak şeklinde bir yan etkiye sahip olduğu görülmüştür. Buna yukarıda bahsedilen Tegaserod ve Kolşisin olarak bilinen gut tedavisi dâhildir. Aynı derecede – ilk olarak kiloyu azaltmada kullanılan bir ilaç olan - Orlistat gibi ilaçlar, sindirim sistemi üzerindeki etkileri dolayısıyla tasarlanmışlardır, fakat kaçınılmaz olarak daha yumuşak ve sık dışkı üretme etkisine sahiptirler. Mide gazı sorunlarına sahip hastaları tedavi etmeye çalışan doktorların değerlendirmesine tabidirler, fakat uzun vadeli kullanımlarını çevreleyen bir şüphe bulutu vardır. Ayrıca, mide gazı için kullanılan tedavilerin çoğunun başlangıçta başka sağlık sorunları için – genellikle kabız - düşünüldüğü de bir gerçektir. Sonuç olarak, bu ilaçları uzun vadede kullanma konusunda birtakım kaygılar olması kaçınılmazdır. Kabızla hemen hiç alakası olmayan mide gazı sorunundan mustarip olan birçok insan vardır ve bu durum, fındık kırmak için balyoz kullanma meselesi ile ilişkilidir. Haftalarca, aylarca ya da bir yıl süren bir mide gazı sorununuz olabilir – fakat sindirim sisteminizin yaşamınız boyunca sağlam kalması gerekir ve ona gereken özeni göstermemek pek akıllıca olmayacaktır. Dolayısıyla mide gazı sorununuzu doğal bir biçimde, sorunun yeni sorunlarla birlikte geri dönecek şekilde size zarar vermeyeceği bir biçimde halledecek tedavileri düşünmeniz çok daha mantıklıdır. Sorun yeniden ortaya çıkarsa, muhtemelen bu sefer düzelmeyecek, daha da kötüleşecek ve çözülmesi bir yana tedavi edilmesi dahi zorlaşacaktır. Bu türden bir tedavi doktor tarafından yazılmayabilir. Fakat gerçekten de doktorlar son çaredir – sorun başka şekilde çözülemediğinde aradığınız kişilerdir. Buradan itibaren, mide gazı tedavilerinin doğasını ele alacağız. Sorunu bulunduğu noktada – yaşadığı, büyüdüğü ve yaşamınızı cehenneme çevirdiği sindirim sisteminizde - hedeflemeleri dışında klinik çözümlerle çok az ortak noktası olan ev tedavileri ve homeopatik tedaviler. Bu tedavilerden bazıları batıl inanç gibi gelebilir ve bazıları herkeste işe yaramaz. Fakat sisteminizin geri kalanına müdahale etmedikleri için akılda tutmaya değerdirler. Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 17 Karşılaşabileceğiniz mide gazı sorununu tedavi ederken bu fikirleri aklınızda bulundurun. Bunları, hayatı berbat hale getiren bir soruna karşı ilk savunma hattı olarak düşünün – doğru zamanda ve doğru şekilde kullanılırsa başka herhangi bir tedaviye gerek kalmayacak bir savunma hattı. MİDE GAZI İÇİN DOĞAL TEDAVİLER Mide gazı için olan doğal tedaviler önemli ölçüde çeşitlilik göstermektedir. Doğal tedavideki ana fikir, sizin için işe yarayacak tedavi için doktora gitmenize gerek olmamasıdır. Bu da tabii ki farklı yaklaşımlara açık kapı bırakmaktadır. Bu yaklaşımlar arasında rejim değişikliği, bitkisel tedavi ya da sorunu, problemin kendisini durdurabilen fakat aynı zamanda da sisteminizin iç işleyişini bundan sonrası için zararlı olacak şekilde değiştirebilen “halı bombardımanına” gerek kalmadan ele alan başka bir şey olabilir. Daha önceden mutlaka bir doğal tedavi kullanmışsınızdır. Bu, hıçkırığı engellemek amacıyla bir bardak su içmek de olabilir. Uykusuzluğu çözmek için bir bardak ılık süt içmek ya da regl sancısıyla başa çıkabilmek için ılık bir banyo yapmak olabilir. Doğal tedavinin güzel yanı, gerçekleştirmek için mutfaktan öteye gitmek zorunda olmamanızdır. Doğal tedavilere ilişkin kabul edilen bilgiler farklılık gösterir. Bazı insanlar bunların tedavi değil, sorun doğal bir şekilde ortadan kalkarken bizi rahatlatan can simitleri olduğunu düşünür. Diğerleriyse bunların ileriye atılan bir adım olduğunu düşünür. Konu ev tedavileri olduğunda gerçekçi olmak önemlidir. Yerleri ve zamanları vardır ve kendi yerleri içerisinde son derece etkili olabilirler. Doğal tedaviden çok fazla şey beklenmemelidir – mide gazı sorunundan mustarip olmanıza neden olan daha derin iç sorunlar varsa, doğal tedavi semptomlarla başa çıkabilir, fakat sorunu uzun vadede ortadan kaldırmak için umduğunuz kadar etkili olmaz. Şu şekilde düşünün: bir bardak su hıçkırığınızı kesebilir ve sıcak banyo regl sancılarınızı rahatlatabilir. Fakat kalp krizi geçiriyorsanız doktora gitmeniz gerekir. Bu doğal tedaviler bu yönden etkilidir. Çok sayıda mide gazı türünü yatıştıracak ya da iyileştirecektir, fakat her zaman için nihai yanıt olmayacaktır. Mide gazı sorunuyla karşı karşıya kaldığınızda ilk düşünceniz bu olmalıdır, fakat sorun devam ederse mutlaka doktora görünmelisiniz. Bunun anlamı ciddi bir sorununuz olduğu değildir, fakat kesin olarak bilmek önemlidir. Ayrıca doktorunuz size sorununuzun doğasına ilişkin daha spesifik tavsiyelerde bulunabilir ve tedavileri geliştirmenize yardımcı olabilir. Sorunu, gelecekte geri dönüp size daha fazla sorun yaşatmayacak şekilde çözmeyi kendinize borçlusunuz. Şüphesiz ki doğal bir çözüm en iyisidir, fakat yalnızca doğal çözümün işe yarayabileceği vakalarda en iyisidir. Bu çoğu mide gazı sorununu kapsar ve genel olarak bu toplama hangi sorunların dâhil olmadığını bilirsiniz. MUTFAKTA KENDİ KENDİNİ TEDAVİ ETMEK Kendi kendini tedavi etme kavramını eleştirenler de vardır destekleyenler de. Büyük oranda bunun nedeni kavramın tanımının çok geniş olmasıdır. Bazı insanlar için “sinirleri yatıştırmak” amacıyla akşamları bir bardak viski içmek tıbbi sayılmaktadır. Aslında baş ağrısı için parasetamol almaktan daha iyi bir tamamlayıcı tıp örneği yoktur, fakat bu tesadüfidir. Kendi kendine tedaviye ilişkin olarak vereceğimiz ilk örnek, küçük sindirim sorunlarının çoğunu yatıştıran oldukça basit bir içecek tarifidir ve mide gazını rahatlatmak için istediğiniz sıklıkta alınabilir. Tarif, mide gazı sorunlarınızın kaynağına inip onlarla doğal bir şekilde başa çıkacak bitkisel bir tedavi olan Anason Sütü içindir. İçindeki malzemeler çoğu zaman süpermarketlerde ve bitkisel malzemeler satan yerlerde bulunabilir – yakınlarda bitkisel malzemeler satan bir yer yoksa, yerel süpermarketinizde bulunmayan malzemeler internetten de kolaylıkla sipariş edilebilir. Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 18 Anason Sütü için ihtiyaç duyacağınız şeyler şunlardır: - Bir adet kabuğu soyulmuş ve ezilmiş kakule kapsülü. - Son ürünün olmasını istediğiniz yerin tam altına kadar doldurulmuş bir bardak süt. - Dört büyük çay kaşığı bal. - 1 çay kaşığı ezilmiş anason tohumu. Hazırlık Yönergeleri 1. Sütü, kalın tabanlı bir cezvede ısıtın (ya da hızlı bir şekilde yapmak istiyorsanız mikrodalgada). 2. Çatal ya da küçük bir çırpma aleti kullanarak malzemeleri çırpın. 3. Karışımı, üstünde bir köpük katmanı kalana kadar hızlı bir şekilde çırpın. 4. Yavaşça çırparak, karışımı kaynamaya başlayana kadar bekletin. 5. Karışımı elek ya da çay süzgeci yoluyla bir kupaya boşaltın ve içilebilir olana kadar soğumasına izin verin. Karışımı içtiğiniz zaman, bir bardak sütlü kahve ya da çikolata kadar sıcak olmalıdır – içtiğiniz şeyin tadını alabilmelisiniz, fakat ılık olmamalı. Sütün sıcaklığı mide kaslarınızı yumuşatacaktır ve anason ve kakulenin bitkisel etkileri, sisteminize düzgün bir şekilde çalışmak için gerek duyduğu teşviki sağlayacaktır. Bu karışımı düzenli bir şekilde içerseniz, bağırsak ve kolonu agresif bir şekilde tetiklemeksizin sisteminizin kendisini boşaltmasına izin verdiğinden, birçok mide gazı sorununu çözecektir. Tadına bağlı olarak daha az ya da çok bal koyabilirsiniz, fakat dört tam çay kaşığı koymanın hem tat hem de oluşum açısından en iyisi olduğu düşünülmektedir. Sıradaki tariflerimiz, bitkisel ilaçların savunucuları tarafından yaygın bir şekilde kullanılan iki tane çay türü içindir. İlki, dört farklı türün bir birleşimidir ve en yayın biçimde, rahatsız edici mide gazına neden olabilen akut kramp ve mide spazmları için kullanılmaktadır. Her iki durumda da çay günde üç kere, ideal olarak yemeklerden sonra alınmalıdır. Böylece sisteminize, yediğiniz yiyecekleri doğru bir şekilde sindirmek için en iyi fırsatı tanımış ve bağırsak hareketlerinin düzenliliğini artırmış olursunuz. Spazm Çözücü Bitki Çayı Bu bileşenlerin en iyi karışımını sağlamak için, karışımı her birinden bir ons (28 gram) kullanarak oluşturmak en iyisidir. Çayın kuvvetini ayarlarken lezzete önem vermelisiniz (mantık sınırları içerisinde). Bileşenler: 1 ons ezilmiş rezene tohumu 1 ons ezilmiş kimyon tohumu 1 ons sarı papatya 1 ons nane yaprağı (Seçime bağlı) 1 ons toz haline getirilmiş melekotu kökü Çayın kuvveti açısından ideal olan, yukardaki karışımdan bir çay kaşığı dolusu alıp bir kupa kaynar suya koymaktır. Karışan bileşenlerin üzerine su ekleyin ve on dakika boyunca demlenmesine izin verin, ardından da elek ya da çay süzgeci kullanarak süzün. Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 19 Doğru bir şekilde kullanıldığında bu çay bağırsaklardaki havanın çıkarılmasına yardımcı olacak ve sesli mide gazını büyük oranda azaltacaktır. Ayrıca kabız ve sinir bozucu bağırsak hareketleri konusunda önemli ölçüde az sorun yaşamanızı sağlayacak ve sonuç olarak da mide gazının semptomlarıyla birlikte temel nedenini de ortadan kaldıracaktır. Önereceğimiz ikinci çay, indirim sisteminin şişkinliği konusunda yardımcı olacak daha basit ve hafif bir oluşumdur. Bileşenler daha basittir ve şunları gerektirir: Yarım ons sarı papatya çiçeği Yarım ons binyaprak otu Bu çayı yapmak için, bir önceki çaydaki miktarda su ve karışım kullanacaksınız, fakat karışımı yalnızca beş dakika demleyip öyle süzeceksiniz. Eğer yemeklerden sonra rahatsız edici bir doygunluk hissediyorsanız, bu durum bağırsaklarınızın yavaş çalışmasından kaynaklanıyor olabilir. Bu çay, sindirim sisteminize çok fazla yüklenmeden bu semptomları yatıştıracaktır. Her iki çay da bağırsak hareketlerini düzenleyecek ve sesli ya da kokulu mide gazını azaltacaktır. Bileşenleri bitkisel malzemeler satan bir dükkândan küçük miktarlarda almak ve her seferinde küçük bir karışım hazırlamak faydalı olacaktır. Sindirim sistemi semptomlarınız baş gösterdiğinde, bu semptomlar yatışana kadar çay içmek, sindirim sisteminizin dengesini yeniden sağlamanın iyi bir yoludur. Gerçekten de bu çayların tadını severseniz, bunları düzenli bir şekilde içmek hiç de kötü bir fikir olmayacaktır ve sağlayacağı etki, genel olarak sindiriminiz açısından faydalı olacaktır. Mide Hızını Yatıştırabilen Karışımlar Dünyada, olağan bir beslenme biçiminin bile yerel insanlarda gaza neden olduğu çeşitli kültürler vardır – sindirim sistemi yaygın şekilde kullanılan çeşitli bileşenlere ve aromalara daha az alışık olan ziyaretçiler için durum daha da kötüdür. Mide gazının bir sorun haline gelmemesi için insanlar doğal bileşenlerin kullanıldığı mide gazı tedavileri aramışlardır. Aşağıdaki ipuçları, zengin bir perhizin kendilerinde mide gazına neden olduğunu fark eden ve bunu tedavi etmek için doğal tedaviler kullanan insanlardan gelmiştir. Bir limondan elde edilen suyun, bir çay kaşığı karbonat ve bir kupa su içerisindeki bir çay kaşığı tuzdan elde edilen solüsyonla birleştirilmesi. Kulağa korkunç geliyor olabilir ve hızlı bir şekilde içmeniz önerilir – fakat kesinlikle işe yaramaktadır. Bir diş sarımsak özünün bir miktar rendelenmiş zencefille birleşimi. Ilık suyla birleştiğinde, mide gazı üzerinde anında etkili olmaktadır. Çiğ zerdeçal – birçok yiyecekte çeşni olarak kullanılan toz haline getirilmiş karışımın aksine - renk açısından yeşildir ve düzgün bir şekilde doğranıp limon suyu ve az miktarda tuz ve karabiberle karıştırıldığında, sindirim sisteminin işleyişini rahatlatacak ve mide gazı sorununa son verecektir. Macun oluşturacak şekilde balla karıştırılan betel yaprağı özü, şiddetli bir mide gazı sorununun kaynağına hızlıca inebilir. Günde bir kez alındığında, sorunun geri dönmesini de engelleyecektir. Ilık bir iklime sahip olan ülkelerde kullanılan popüler bir tedavi de şu şekildedir: bir bardak şekerkamışı suyu, bir çay kaşığı limon suyu ve küçük bir tutam kaya tuzu. Günde iki kez alındığında, mide gazı sorununu halletmektedir. Son olarak yukardakilerden biraz daha geleneksel olarak, havuç suyu düzenli olarak alındığında mide gazıyla başa çıkma açısından oldukça faydalı olabilir. Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 20 Yemeğin ardından ardıç meyvesi çiğnemek vücuda, yalnızca sindirime yardımcı olmakla kalmayıp ayrıca bazı mide gazı durumlarında çıkan kötü kokuya karşı da aktif bir şekilde çözüm sağlayan çiçek özü sağlayacaktır. Tabii ki bu ipuçlarından bazıları, bazı insanlarda kuşkuculuğa yol açacaktır. Fakat bu fikirlerin internet forumlarında ve tavsiye köşelerinde ortaya çıkmasındaki düzenliliğin, bunların birçok insanda açıkça işe yaradığına işaret ettiğini kimse inkâr edemez. Betel yapraklarını ya da şekerkamışı suyunu nerde bulacağınızı merak ediyor olabilirsiniz, fakat internet oldukça faydalı bir araçtır ve ezoterik bileşenlerden bazılarını en yakın stokçudan edinme noktasına gitmek istemiyorsanız, yukardaki ipuçları arasında bulması kolay bileşenlerden oluşan birçok formül vardır. Tabii ki bu bileşenleri yemeklerinizde kullanmak son derece kolaydır ve mide gazı sorununuzu çözme konusunda size en iyi şekilde bu biçimde hizmet ediyor olabilirler. Söylenmiş olduğu gibi, rejiminizde yapacağınız bir değişiklik çoğu kez mide gazı sorununu ele almanın en iyi ve kapsamlı yoludur. Önemli olan sadece ne yediğiniz değildir. Yemek yediğinizde, yemeği nasıl hazırladığınız ve ardından nasıl rahatladığınız da bir o kadar önemlidir ve aşağıdaki ipuçları dikkatinizi vermenize değecektir. MUTFAK ECZANENİZ Sindirim sisteminizle mide gazı arasındaki bağlantı göz önünde bulundurulduğunda, yeme alışkanlıklarınızın mide gazı sorunuyla oldukça alakalı olması akla yatkındır. Kötü haber, mide gazı sorunu yaşıyorsanız yemekten hoşlandığınız şeylerde değişiklik yapmanızın gerekebileceğidir. Fakat iyi haberse, mide gazı sorunu yaşıyorsanız rejiminizde yapacağınız küçük bir değişiklikle sorunu çoğu zaman hafifletebilecek, hatta tedavi edebilecek olmanızdır. Mide gazı sorunlarının hayatınızı ne derece engelleyebildiği göz önünde bulundurulduğunda, rejimde yapılacak küçük bir değişiklik pek de büyük bir zorluk sayılmayacaktır. Rejim geliştirme alanında yapabileceğiniz ve uygulandığında mide gazı sorunlarını yalnızca tatsız bir anı olarak geride bırakabileceğiniz şekilde hafifletebilen veya tedavi edebilen sayısız değişiklik vardır. Bunlar, yemek yedikten sonra güzelce dinlenmekten eski tariflere yeni bileşenler eklemeye – ya da yeni tarifler edinmeye - kadar farklılık gösterebilir. Şimdi işe, repertuarınıza yapacağınız birkaç eklemenin, mide gazı sorunu yaşadığınız bir hayatla mide gazından kurtulduğunuz bir hayat arasındaki tek fark olabildiği mutfaktan başlayalım. Mutfakta Yapılacak Değişiklikler Çeşni kullanmak, bir yemeği daha ilginç hale getirmenin ve yediğiniz şeyin lezzetini öne çıkarmanın önemli bir parçasıdır. Çoğumuz tabağımızda tuz ve karabiberin ve tatlılarda da şekerin ötesine geçmeyiz. Fakat kullanılabilecek çok sayıda aroma ve çeşni vardır. Bu yalnızca yemekleri daha lezzetli kılmakla kalmaz, sindirimimiz üzerinde faydalı bir etkiye de sahip olabilir – bu da daha az mide gazı ve daha düzenli bir sindirim demektir. Yukarda listelenen çay tariflerinde ve ev tedavilerinde görmüş olduğumuz üzere, rejiminizde zencefil, anason/anason tohumu, kimyon ya da biberiye kullanmak büyük bir fark yaratabilir (çaylarda ve yemeğin ardından yediğiniz ek yiyeceklerde). Kekik otu, rezene ve kişniş de oldukça faydalıdır. Köriyi mide gazına neden olan bir yiyecek olarak görme eğilimi olsa da, bu bileşenlerle birlikte garam masala ve boyotu kullanan daha hafif körilerden bazıları aslında sindirime yardımcı olabilmektedir. Sorunlu olduğu bilinen yiyeceklere – lahana, soğan, brokoli - sahip yemekler, bunların mide gazı sorunu yaratması olasılığına karşı denge sağlamak amacıyla yukardaki gibi bileşenlerle çeşnilenebilir. Kuru fasulye ve bezelyenin de sorunlu olduğu bilinmektedir. Bunları kullanmadan önce suda bekletmek Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 21 gerekmektedir – bunların mide gazı yaratma potansiyelini, içinde bekletildikleri sudan ziyade taze suyla kaynatarak indirmek mümkündür. Yemek Masasında Toplum olarak sindirim sorunlarından ve mide gazından bizden önceki tüm nesillerden daha fazla mustarip olduğumuz sıklıkla iddia edilmektedir. Aslında bunun birtakım temelleri vardır ve yemeklerde acele etme eğilimimizin de bunda büyük rol oynadığına şüphe yoktur. Hızlı yediğinizde daha fazla hava yutarsınız. Bu havanın bir yere gitmesi gerekir ve çoğu zaman da arka kapıdan çıkar. Yemek yerken çok konuşursanız da böyle olur. Çözüm basittir – yemekte acele etmeyin, daha yavaş ve dikkatli yiyin ve muhabbet etmekten çekinmeyin. Bunu mide gazını ağırlaştırmadan yapmanın yolu, konuşmadan önce çatalı bıçağı bırakmanızdır. Açık ve yavaş bir şekilde konuşun ve sözünüz b ittiğinde yeniden yemeye başlayın ve yerken de karşınızdakini dinleyin. Yemek Sonrası Rutini Yemekten sonra kahve içmek yerine çayı – tercihen bitki çayını - tercih etmek sizin açınızdan işe yarayabilecek bir şeydir. Kahve, sindirim sistemini oldukça agresif bir şekilde harekete geçirecek şekilde kafein içermektedir. Sabah ilk iş olarak kahve içmeyi genellikle tuvalete gitmenin izlediğini fark etmişsinizdir. Aynı nedenle yemekten sonra sigara içmek de kötü bir fikirdir. Rahatlatıcı bir bitki çayı, sindirim sanısı uyandırmaktan ziyade sindirimi teşvik edecektir. Mide gazı sıkıntısı çekiyorsanız ılık ya da sıcak bir kompres uygulamak da iyi bir fikirdir. Karnın üzerine yerleştirilen sıcak bir su şişesi gibi basit bir şey, sindirim sistemindeki kasları rahatlatacak, böylece de hareket ettiklerinde, bunu “yönlendirildiği” şekilde değil, kendi temposunda yapacaktır. Bunun faydası, ani ve zararlı bağırsak hareketlerinin önüne geçecek olmasıdır. Bu noktada çiçek özleri sizin açınızdan olumlu bir yatırım olacaktır. Bir süspansiyon içerisinde zeytin yağıyla karıştırılan, ardından da karna masajla yedirilip üzeri ılık kompresle kaplanan bitkisel yağlar, sindirim sistemine gerek duyulan itmeyi sağlayabilir. Bundan sonra yellenirseniz şaşırmayın – unutmayın ki hepimiz her gün yelleniriz – çünkü bu sorun olacak tarzda bir mide gazı değildir. Yemekten Sonra Egzersiz İyi bir yemekten sonra yapmak isteyeceğiniz şey rahatlamaktır. Yukarıdaki ipuçları güzel bir rahatlama rutini yaratır, fakat yapabileceğinizi düşünüyorsanız, yemekten sonra hafif bir yürüyüşe çıkmak yemek sonrası rutininiz için iyi bir son olacaktır. Taze hava, hafif hareketler ve açık havada ferahlamak sindiriminize hiç de kötü gelmeyecektir. Birkaç hafif gerinme hareketi de bir yandan sindiriminizi yola sokarken, diğer yandan yediğiniz yemekten gelen kalorilerin bir kısmını vermenizin pozitif bir yolu olacaktır. Yalnızca bazı yemeklerden sonra mide gazı sıkıntısı çektiğinizi fark etmişseniz, bu durum gerçekleştiğinde hangi yiyecekleri yemiş olduğunuzu not almanız önemlidir. Sorununuza belirli yiyecekler neden oluyor olabilir. Bu yiyecekleri hepten kesmeniz gerekmeyebilir ve çeşnilerde yapacağınız küçük bir değişiklik aradığınız sonucu verebilir. Yukardaki ipuçlarını takip etmek, sindirim sisteminiz üzerinde olumlu bir etki yaratmaya yetecek ve normal ve arzu edilir yellenme ihtiyacının sorun haline gelmesini önleyecektir. Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 22 ENZİMLER Yenilen yiyecekleri sindirmede en önemli faktörlerden biri, toplum olarak hakkında çok az bilgi sahibi olduğumuz enzimlerdir. Vücudumuz enzimleri yiyecekleri parçalamak için kullanır ve bu işlem, yiyecekle olan ilişkimizin en başında başlar – ağızda. İşte size tek bir dilim ekmekle yapabileceğiniz hızlı bir deney: ekmekten bir ısırık alın ve çiğnemeye başlayın. Çiğnemeye başladığınız zaman kuru ekmeğin nasıl tatsız ve lezzetsiz olduğuna bakın. Çiğnemeye devam ettiğinizde, ağzınızdaki yiyecek tatlı gelmeye başlayacaktır. Bunun olmasının nedeni, kalyamızın enzimler içermesidir. Ekmeğin bileşenleri arasında nişasta maddeleri vardır. Nişasta enzimler tarafından parçalandığında şekere dönüşür ve dolayısıyla da ekmek, pirinç ve patates gibi çok az şeker içeren nişastalı yiyecekler çiğnendikten sonra tatlı gelmeye başlar. Bu, sindirimin başlangıcıdır ve biz hala yemek yerken gerçekleşir. Vücudumuzda yaklaşık 1300 farklı enzim vardır ve bunların her biri, vücudumuzun olması gerektiği gibi işlemesinin sağlanmasında önemli bir iş görür. Enzimlerin yerine getirdiği en önemli görevlerden biri, yiyeceklerin sindirilmesidir. Bizler kolaylığı seçen bir topluma dönüşmeden önce, vücudumuzdaki enzimler, yediğimiz yiyeceklerdeki potansiyel açıdan tehlikeli yiyecekleri parçalama konusunda oldukça önemli işler yapardı. Mağara adamları olarak, bugün bizi öldürecek olan şeyleri yerdik. Bunun nedeni nedir? Bunun nedeni, zaman içerisinde belirli yiyecekleri seçecek şekilde evrim geçirmiş olmamızdır ve bu da sindirim konusunda bizi daha zayıf hale getirmiştir. Sanki vücutlarımız kayıtsızlaşmıştır. Ayrıca her şeye rağmen, eritme peynir gibi enzimlerin etki etmediği yiyecekler geliştirdik. Bu yiyeceklerden bazıları beslenme açısından neredeyse faydasızdır. Görece hareketsiz yaşam tarzımızdan ve kolaylık dostu rejimimizden kaynaklanan sorunlardan kaçınmak amacıyla, enzimlerimizi birazcık teşvik etmek gerekli olabilir. Bunu yapmanın en iyi yollarından biri, rejimimize enzim tamamlayıcılar katmaktır. Yiyecekle birlikte alındığında bu tamamlayıcılar vücudumuzdaki enzim etkinliğini artırma ve yiyecekleri daha faydalı bir şekilde sindirmemizi sağlama etkisine sahiptirler. Enzim tamamlayıcıların bize sağladığı fayda küçümsenemez. Enzim etkinliğini kaybettiğimizde enerji kaybederiz. Yaralarımızın daha iyi iyileşmesinde, hastalıklardan kurtulmamızda ve genç görünmeye devam etmemizde bize yardımcı olan hücre yenilemesi gibi vücudumuzun en önemli işlevlerinden bazılarını kaybederiz. Ve belirtildiği gibi, sağlıklı bir sindirim sistemine sahip olmanın son derece önemli faydalı etkilerini de kaybederiz – bu da ortaya kabızlık ve mide gazı sorunları çıkarır. Artık, insan vücudu açısından son derece önemli olan sindirim işlemi için uygun ve ideal enzimleri içeren sindirim enzimi tamamlayıcılarını almak mümkündür. Bunlar çoğunlukla, midedeki asit derecesini artıran (dolayısıyla mide ülserinden mustaripseniz ya da mide asidi sorunu yaşıyorsanız, bunları kullanmanız pek de iyi bir fikir değildir) ve nişasta, yağ ve protein sindirimine yardımcı olan bileşenler içerecektir. Neden ve Ne? Neden daha fazla enzim aramanız gerektiğini anlamadıysanız, şu gerçeklere bakalım: Enzimler vücut tarafından, vücutta önemli bir bakım işlevi – cilt hücrelerini yenilemekten yiyecekleri sindirmeye ve hastalıklarla mücadele etmeye kadar - yürütmeleri için üretilirler. Besin değeri düşük yiyecekler yediğimizde, birçok enzimi boş yere harcarız ve bu da bizi enzim yetersizliğiyle karşı karşıya bırakır. Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 23 Enzimlerimiz düşük olduğunda vücudun daha fazla üretmesi gerekir. Bu da kendi içerisinde enerji harcamak demektir ve yediğimiz yiyeceklerden besin almıyorsak, bu iş daha da zorlaşır. Beslenme değeri olmayan yiyecekler yiyorsak, vücudun diğer bölgelerinden enzim üretimi ödünç almış oluruz. Bu yüzden hiçbir şey yemeden yiyecekleri işlerseniz, bağışıklık sisteminiz ve cildiniz zarar görecektir. Zayıf rejimlere sahip insanların hasta düşmelerinin, daha hızlı yaşlanmalarının ve görece basit yaralanmalardan daha uzun sürede iyileşmelerinin nedeni budur. Rejiminizi geliştirerek, vücudunuza enzim yetersizliği konusunda yardımcı olabilirsiniz. Taze meyve ve sebzeleri sindirmek daha az çaba gerektirir, sindirim sistemini canlandırır ve vücuda daha fazla besin katar, dolayısıyla da daha fazla enzimin daha hızlı bir şekilde üretilmesini sağlar. Bu bir kısır döngüdür (ya da seçtiğiniz rejime göre verimli bir döngü). İşlenmiş yiyecekleri yemeden önce bir kez daha düşünün – mutfakta zaman kazanıyor olabilirsiniz, fakat vücudunuzun ve merkezi sinir sisteminizin azalan etkinliği bakımından o zamanı geri vereceksiniz. Doğal enzim tamamlayıcılardan biri, çemenotu nebatında bulunur. Bu genellikle bazı yemeklerde çeşni olarak kullanılmaktadır fakat kapsül biçiminde de alınabilir. Enzim canlandırıcı olarak sağladığı faydaların yanı sıra, balgam ve tıkanmış akciğer sorunlarında ve mide sorunlarının ve ülserlerinin yatıştırılmasında yardımcı olur ve iltihap sökücü olarak yarar sağladığı da belirtilmiştir. Yemeklerden önce çemenotu almak, yemiş olduğunuz şeylerin sindirimine yardımcı olabilir ve sağlanan besinleri en iyi şekilde edinmenizi sağlar. Bir daha alışverişe çıktığınızda bunu aklınızda bulundurun. Yaşadığınız yerde bitkisel malzemeler satan bir dükkân varsa, içeri girip raflarında çemenotu olup olmadığına bakın. Yoksa internetten alışveriş yapın. Akıllıca yemek yemek, işlenmiş yiyeceklerden kaçınmak ve çemenotu almak size genel olarak daha sağlıklı bir yaşam hissi kazandıracaktır – ve mide gazı sorunlarının azaltılmasında da son derece önemli bir rol oynayacaktır. Güvenilir bir bitki uzmanına, vücudunuzdaki enzim üretimini canlandırmak için başka ne alabileceğinizi sorun – vücudunuzda ne kadar çok enzim olsa o kadar iyidir. Vücudunuz bir makine gibidir – aslında bir süre önce, bir arabaya benzediğinden bahsetmiştik. Arabaya ucuz gaz, yağ ve sıvı koyabilirsiniz, fakat gereğinden bir iki bin mil önce arabanızı servise götürmeniz gerekirse şaşırmazsınız. Doğru şeyleri koyarsanız, daha yüksek bir genel performansla ödüllendirilirsiniz, çünkü vücudunuz en iyi şekilde, tüm parçaları bir arada işlediğinde çalışır. Enerji üretiminden ve yeni hücrelerin oluşumundan kâr sağlamak için sindirim sisteminizi çalıştırırsanız, her açıdan fayda görürsünüz. PROBİYOTİKLER Probiyotiklerin kullanımı, bir süredir var olmalarına rağmen birçoğumuzun yeni yeni aşina olduğu bir şeydir. Piyasadaki bazı ayranların probiyotik içerik kullanmaya başlamasıyla birlikte, sindirim sistemi tedavisi olarak kullanımı bu günlerde oldukça rağbet görmüştür. Hatta çoğumuz süpermarketlerden bu içecekleri, bizim için sağlayacağı yararlar hakkında pek düşünmeden almışızdır. Bu tabii ki ilgi çekici bir meseledir – probiyotiklerin olayı nedir? Aramızdan bir sözcüğün nasıl oluştuğuna bakanlar, sözcükteki “pro-“ kısmını hemen fark edeceklerdir. Bildiğimiz gibi “pro-“ “anti-“nin tersidir. Yani bu mantığa göre, antibiyotikler güzel bir şey olduğuna göre probiyotikler kötü müdür? Rahatlayın, mesele öyle değil. Probiyotikler ve antibiyotikler aşağı yukarı ters etkiye sahip olsalar da, bunun nedeni işlerinin farklı olmasıdır. Antibiyotikleri, bakteri ve toksinler vücudunuzda zararlı bir duruma neden olduğunda enfeksiyonla mücadele etmek için alırsınız – göğüs enfeksiyonu, ağız enfeksiyonu, kulak enfeksiyonu vs. Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 24 Fakat bu günlerde gittikçe daha fazla duyduğumuz üzere, vücudunuzda belirli miktarda bakteriye ihtiyacınız vardır – reklamcıların gözbebeği olan yeni adıyla “dost” bakterilere. “Kötü” bakteri fazlalığı olduğunda, enfeksiyonla mücadele etmek için antibiyotik alırız. Fakat “dost” bakteriler sindirim sistemimize ve enzim üretimine yardımcı olarak bizi daha sağlıklı hale getirirler. Probiyotikler işte bu dost bakterilerdir ve çeşitli biçimlerde bulunurlar – yiyecek endüstrisinde (ve yakından akrabası olan reklam sektöründe) keşfedilmelerinin ardından daha daha da sık bir biçimde. Probiyotikler bu sıralar en çok yoğurt ya da ayran biçiminde bulunabilmektedir, fakat bunları kapsül ya da tablet biçiminde rejim tamamlayıcısı olarak satın almak da mümkündür. Vitamin ve enzimlerin oluşturulması, besinlerin sindirilmesi, zararlı maddelerin zehirlerinden arındırılması, vücuttaki bakteri içeriğinin dengelenmesi ve ateşin düşürülmesi gibi çeşitli görevleri vardır. Probiyotiklerin ve antibiyotiklerin birlikte alınıp alınamayacağı meselesine ilişkin doğal ve mantıklı bir soru akla gelmektedir. Biri bakterilerin büyümesini teşvik ederken diğeri engeller. Antibiyotik almak gerekiyorsa, yan etkiler olacaktır ve bunlar sindirim sistemiyle ilgili meseleleri de içerebilir. Antibiyotiklerin oldukça önemli bir iş yapmaları gerekmektedir ve bakteriler arasında ayrım yapamazlar. Probiyotiklerse sisteminize iyi bakterileri yeniden yerleştirecektir, bu yüzden hangi tamamlayıcıyı ne zaman aldığınız bir dengeleme meselesidir. Genellikle probiyotik tamamlayıcıyı antibiyotikten yaklaşık iki saat sonra almanız tavsiye edilir. En çok bu dönemde etkili olurlar ve bunları daha erken alırsanız, antibiyotiğin etkisinin probiyotiğin etkisini olumsuz yönde etkilediğini görürsünüz. Antibiyotiğin ve hatta herhangi bir bakteriyel dengesizliğin en yaygın yan etkilerinden biri, sindirim sorunlarıdır. Bağırsaklarınızdaki bakteriler, yiyeceklerin vücuda girebilmesi için sindirilmesi ve parçalanması açısından önemlidirler. Çok fazla sayıda yanlış türden bakteri, yiyeceği sindirme işleminin daha kötü bir hal alacağı ve ishal ya da kötü kokan mide gazı sorunlarına dönüşebileceği anlamına gelecektir. Dolayısıyla bakterilerin dengesini sağlamak oldukça önemlidir. En iyi probiyotik tamamlayıcılar, sindirim işleminden sağ kalıp sindirim sistemindeki etkilerini yeniden alabilen prebiyotiklerle birlikte, bir probiyotik bakteri türünden fazlasını içerenlerdir. Bu özelliklere tüm markalar sahip değildir – probiyotikler şu anki popülerliğine geldiğinden beri durum daha iyidir – ve doğru tamamlayıcıyı bulmadan önce biraz vitrin gezmeniz gerekecektir. Mide gazı sorununuz ortadan kalksa dahi, vücudunuzun “iyi bakteri” üretimini canlandırmak için probiyotik kullanmaya devam etmeniz kötü bir fikir olmayacaktır. Bazı nedenlerden dolayı – hastalık, stres, fazla çalışma ya da belirtilmiş olduğu gibi antibiyotik tedavisi - doğru türden bakteri kaynakları her an azalabilir. Dolayısıyla bu iyi bakterilere bolca sahip olmak asla kötü bir fikir değildir. Bir mide gazı olasılığının ortaya çıkma ya da yeniden ortaya çıkma olasılığını azaltacak, genel olarak da sağlıklı yaşam tarzına katkıda bulunacaktır. Ticari açıdan bulunabilen probiyotiklerden biri Acidophilus’tur. Toz biçiminde gelir ve suda çözüldüğünde sağlıksız bakterilerle savaşıp sağlıklı bakterilerin gelişimini sağlar. Vajinal iltihapların oluşmasını önleyerek kadınların sağlığı açısından da fayda sağlar ve dolayısıyla aktif bir egzersiz rejimine sahip olan kadınlar için bilhassa faydalıdır. HOMEOPATİK TEDAVİLER Aşağıda, mide gazından mustarip kişilere fayda sağlayan potansiyel homeopatik tedavilerin bir listesi vardır. Bu tedavilerin hepsi tüm vakalarda işe yaramayacaktır, fakat sizin durumunuz için en çok işe yarama ihtimali olanı bulmak faydalı olacaktır. Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 25 Arsenicum Album (Arsenik Oksit) Bazı yellenme vakalarına, çok fazla meyve yemek ya da son kullanım tarihini geçmiş yiyecekler yemek neden olur. Bu vakalarda, asit yığılmasına bağlı olarak mide bölgesinde yanma hissi oluşur. Buna, hasta açısından rahatsızlık verici olan kaygılı ve bitkin olma hissi eşlik edebilir. Arsenicus album bu tür vakalarda en iyi tedavidir. Bryonia Ağrı, mide bulantısı ve aşırı mide gazının eşlik ettiği ağızdaki acı ve ekşi tat hissine çoğu zaman sindirim sistemindeki bozulma neden olur. Bu durum kendisini ayrıca, yalnız bırakılma isteği ve çok fazla su içme arzusu içinde ortaya koyacaktır ve bu tür vakalarda Bryonia tavsiye edilen tedavidir. Carbo vegetabilis Bayılma hissinin ve taze hava alma ihtiyacının eşlik ettiği ve yemekten sonra gelen mide gazıyla nitelendirilen midedeki yakıcı ve kramp verici ağrı en iyi şekilde Carbo veg olarak da bilinen bu bitkisel tedaviyle ele alınacaktır. Colocynthis Mide gazı vakası sindirimden kaynaklanıyorsa ve buna, en iyi şekilde belinizi bükerek rahatlattığınız kesici, kramp verici bir his eşlik ediyorsa, Colocynthis en iyi homeopatik tedavi olarak tavsiye edilir – bilhassa mağdur olan kişi sinirli hissediyorsa ve bu durumu saklıyorsa. Kurtayağı tozu (Lycopodium) Bazı mide gazı vakalarına, azıcık yemek yedikten sonra bile tokluk hissine dönüşen şiddetli, yoğun bir açlık eşlik eder. Bunun neden olduğu gaz genellikle yukarı çıkıyormuş ve kişinin nefes almasını etkiliyormuş gibi gelecektir ve kişinin tatlı yiyecek aşerdiği fark edilecektir. Lycopodium bu vakalarda en iyi tedavi yöntemidir. Natrum carbonicum (sodyum klorür) Sıkı rejim vakalarında, bilhassa laktoz duyarlılığı olan kişilerde, kişiye ters gelen yiyecekler yemenin etkisi oldukça derin olabilir ve mide ekşimesi, ishal ve ülser gibi sonuçlar ortaya çıkabilir. İronik bir şekilde bu kişilerin canı süt isteyecektir fakat genellikle bundan kaçınmayı bileceklerdir – Natrum carbonicum bu kişiler için en iyi tedavidir. Natrum phosphoricum Bu tedavi, mide gazına ekşi kusma, asitli mide ve süt ürünlerine ve şekere karşı tiksintinin eşlik ettiği insanlar açısından en iyi tedavi olarak görülmektedir. İlginç bir şekilde kişinin canı sahanda yumurta isteyecektir. Kargabüken (Nux vomica) Midede hissedilen ve alkol, kahve ve enerji içeceği gibi “keyif için alınan” yiyecekleri ve içecekleri aşırı tüketmenin sonucunda ortaya çıkan ağır bir hisse, kusma ya da dışkılama isteği eşlik edecektir – genellikle dışkılama olmayacaktır. Kargabüken bu vakalarda size yardımcı olabilir. Fosfor Kişi, dondurma, donmuş yoğurt ya da başka herhangi bir soğuk gıda tüketirken midesinde bir yanma hissi duyabilir. Ayrıca canı soğuk içecek isteyebilir, fakat bu istek yerine getirildiğinde, midede ısınan sıvının mide bulantısı ve kusma kaynağı olabileceği fark edilebilir. Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 26 Fosfor genellikle istenen etkiyi yaratır. Rüzgâr Çiçeği (Pulsatilla) Kişi genellikle, midesinde katı bir şişkinlik varmışçasına ağır hissedecektir ve sıcak herhangi bir yerden çıkma dürtüsüne sahip olacaktır – hatta, dışarda yürürse kendini çok daha iyi hissedecektir. Muhtemelen aksi hissedecek ve ağlama noktasında olacaktır – durum böyleyse, Rüzgâr Çiçeği etkili bir tedavi olarak görülmektedir. MİDE GAZI İÇİN AKTİF ÇARELER Mide gazı hakkında bildiklerimizin çoğu, vücudumuza soktuğumuz şeylerle ilgilidir. Fakat sorundan kurtulmak için yapmanız gereken şeyin dışarıyla ilgili olması da mümkündür. Egzersiz ve farklı masaj türleri, mide gazına karşı yaptığınız rejimin son rötuşu olabilir. Bu egzersizler tabii ki mide gazından kaçınmada büyük fark yaratan rejim değişikliklerinin yerini almamalıdır, fakat bu değişikliklerin etkinliğini de artırabilirler. Her halükârda, rejimde değişiklik yapmadan egzersiz yapmaya çalışmak zarar verici ve sonuç olarak da daha az etkili olacaktır. Daha önceden bahsedildiği gibi, sindirim sisteminizi güçlendirip mide gazı sorunundan kurtulmanıza yardımcı olan egzersizler, kısa ve hafif bir yürüyüş kadar basit olabilir. Bu yürüyüşler gerçekten de sindirime yardımcı olur – koşmanın ve hatta hızlı yürümenin vücuda hem içerde hem de dışarda daha sert bir etkisi vardır, daha derinden nefes almanıza ve hava yutmanıza neden olacaktır ve bu da sindirim sisteminizde bozulmaya neden olabilir. Enzim üreten yiyeceklerin daha iyi şekilde alınmasının vücudunuza daha fazla enzimin üretildiği bir aşamaya ulaşmada yardımcı olacağı gibi, daha sık yürüyüşe çıkmak da yürüyüşünüzün daha etkili olmasını sağlayabilir. İyi bir sindirim için ve kabız ve mide gazıyla ilgili sorunların azalması için gerekli olan kasların daha iyi çalışmasını sağlar. Genel olarak, yemekten sonra yapılan yaklaşık bir saatlik bir yürüyüşün, hayal edebileceğinizden daha etkili olduğunu göreceksiniz. Bir Bir Kademe Vites Yükseltmek Fiziksel açıdan zaten fit olanlar için seçecek daha fazla egzersiz vardır. Ne kadar fit olursanız olun, aşağıdakilerden herhangi birini yapmadan önce bir saat beklemeniz önerilir, fakat hafif koşu, yüzme ve dans etme gibi egzersizlerin kesin avantajları vardır. Peki ya, sağlıklı yiyeceklerin sunulduğu ve ardından da Latin danslarının yapıldığı bir akşamın eşlik ettiği bir restoranda akşam yemeği yemeye ne dersiniz? Bu, sağlıklı bir sindirim sistemi geliştirmek için gereken tüm farkı yaratabilir. Aerobik egzersizleri size göre değilse, yanıtı yoga sınıfında bulabilirsiniz. Yogada yer alan gerinme ve egzersizler, mide gazı sorununu yenmede önemli bir unsur olan denge sağlamak için birebirdir. Küçük bir uyarı: ilk kez yoga yapan birçok kişi, gerinme hareketlerinin bazılarını denerken yellenir. Hatta bu yoga sınıfında beklenen bir şeydir ve kimse kafaya takmayacaktır – fakat öncesinde brokoli ya da lahana gibi turpgil sebzelerden tüketmeyin, çünkü kokulu mide gazına neden olabilirler. Masaj Masaj Mide gazı ve şişkinlik sorunlarına masaj yoluyla çözüm bulmak mümkündür – gaz çıkarabilmeniz için size masaj yapması gerektiğini birine açıklamak karşı tarafı pek istekli hale getiremeyeceğinden, masajı kendiniz yapmanız en iyisi olabilir. Mide gazı ve şişkinliği ortadan kaldırmak için en yaygın şekilde kullanılan birbirleriyle bağlantılı iki masaj türü Shiatsu ve parmakla akupunkturdur – ikisini de kendinize uygulamanız mümkündür. Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 27 Mide gazını ortadan kaldırmada etkili olduğu kanıtlanan dört Shiatsu baskı noktası vardır. İlki, midedeki durgunluğu rahatlatan ve sindirime yardımcı olan bir noktadır ve dizkapağının altında (yaklaşık dört parmak genişliğinde) iki bacak kemiğinin arasında bulunur. Bu noktaya baskı uygulamak, sindirime yardımcı olma konusunda büyük bir fark yaratabilmektedir. Mide gazını ortadan kaldırmada ikinci Shiatsu egzersizi, ayağın alt kısmına uygulanır. Oturarak bir ayak bileğinizi diğer dizinizin üzerine yerleştirin. Başparmağınızı kullanarak, ayağınızın iç kemeri üzerinde bulunan, ayak parmaklarınızın kökünden bir parmak genişliğinde bulunan noktayı bulun ve midenizi yatıştırmak için baskı uygulayın ve sindirim kaslarınıza giden kan akışını canlandırın. Mide gazını ortadan kaldırmak için kullanacağınız baskı noktası, ayağınızın üstünde bulunmaktadır. İki tarak kemiğinin başparmağınızla ve ikinci parmakla birleştiği yere bir dakika boyunca sıkıca baskı uygulayın ve ardından bırakın. Bu, vücudunuzu gazı ortadan kaldıracak şekilde harekete geçirir. Son olarak, önkolunuzdaki iki kemik arasında yer alan, bileğin iki parmak genişliği üzerindeki noktaya baskı uygulayarak, midenizdeki tıkanmayı ortadan kaldırabilir ve anksiyeteyi yatıştırabilirsiniz. İlginç bir şekilde, bir parmak genişliği daha aşağı indiğinizde, seyahat hastalığıyla başa çıkarken tavsiye edilen baskı noktasını bulacaksınız, bu yüzden bu egzersizin faydalı olmasının birden fazla nedeni vardır. Parmakla akupunkturun da benzer bir faydalı etkisi vardır ve buradaki egzersiz de oldukça basittir. Tek yapmanız gereken, göbeğinizin üç parmak genişliği altındaki noktayı bulmak ve bölgedeki gerilimin ortadan kalktığını hissedene kadar birkaç dakika boyunca hafifçe baskı uygulamaktır. Bu egzersiz, yakın zamanda ameliyat geçiren, fıtığı olan, karın kanserinden mustarip olan ya da hamile olan kişiler için tavsiye edilmez, çünkü bu vakalarda komplikasyonlara neden olabilir. Ayrıca bu egzersizi yaparken yalnız olmak ya da yanında rahat olan bir kişiyle olmak tavsiye edilir, çünkü yellenmeyi büyük oranda hızlandırabilir. SON OLARAK… Bu kitapta tavsiye edilen adımları izlerseniz, mide gazı sorununun artık o kadar da büyük bir sorun olmadığını görürsünüz. Tabii ki hala gaz yapacaksınız. Bu kitaptaki tavsiyelerden bazıları, tam da bu amaç için tasarlanmıştır, o yüzden bu sizi şaşırtmamalıdır. Fakat göreceğiniz şey, bir şirket toplantısında potansiyel bir iş ortağıyla yapacağınız konuşma sırasında kaçan gazın artık endişe verici bir şey olmamasıdır. Sosyal bir ortamda gelecek vaat eden bir ilişkiyi berbat eden keskin bir gaz patlaması, artık kafanızı takacağınız bir şey değildir. Burada verilen tavsiyeleri izlerseniz, kötü kokan mide gazı da tarihe gömülecektir. Bu gerçekten de doğru şeyleri yemek ve ne zaman ve ne şekilde rahatlayacağınızı bilmek meselesidir. Her şey işte bu kadar basittir. Hala yelleneceksiniz, fakat artık her seferinde pencereyi aralamanız gerekmeyecek. Artık gazı nasıl kaçırdığınızı siz kontrol edebileceksiniz ve bu yüzden yaşamınız daha güzel bir hal alacak. Geriye tek bir ciddi tavsiye kalıyor ve bundan zaten bahsetmiş olsak da, bu noktaya son bir kez girmeden kitabı bitirmemiz yanlış olacaktır. Mide gazı sorununuz devam ederse ya da kötüleşirse ve ortadan kalkmayan başka semptomlarınız da varsa, doktora gidin. Yalnızca tedbir amaçlı dahi olsa, mide gazı sorununuzun, acil klinik tedavi gerektiren daha derin bir sorunun semptomu olmadığından emin olmanız son derece önemlidir. Bir sağlık sorunu için çok fazla ilaç almak tehlikeli olabilir ve bundan kaçınmak makul ve akıllıcadır. Fakat sorunu küçümsemenin sonuçları daha kötü olabilir. Bu kitap, sindirim sisteminizi sağlığa kavuşturmada ve mide gazı sorununu alt etmede kılavuzunuz olsun. Hoşça kalın. Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 28 KIZLARA NOT… Vajinal mide gazı bazen ortaya çıkabilir – fakat vakaların yüzde 99’unda bu kafaya takacak bir durum değildir. Genellikle, vajinal kasların hareketlerine bağlı olarak havanın vajinaya girip çıkmak durumunda kaldığı cinsel etkinlik sırasında gerçekleşecektir. Ayrıca gerinme egzersizleri sırasında da oluşabilir ve yine bu durumlarda endişe etmeye gerek yoktur. Güçlü koku çıkaran vajinal gaz çıkarımı nadiren de olsa gerçekleşebilir – bu durumda doktorunuza danışmanız gerekir. Kolovajinal fistülden mustarip olabilirsiniz – vajina ve kolon arasındaki yırtılmayı içeren bir rahatsızlık. Bu nadiren ve genellikle ameliyat ya da doğum sırasında gerçekleşir – tedaviyle düzeltilebilir, fakat kendi başına geçmez. Doğal Gaz Sancısı Tedavisi Her Hakkı Saklıdır ® - Sayfa 29
© Copyright 2024 Paperzz