AHLAK FELSEFESİ AHLAK; İnsanların bir toplum içinde uyumlu yaşamaları için kendilerine göre belirledikleri ilkelerin tümüdür. AHLAK FELSEFESİ ; Ahlakın ne olduğunu, ahlaki davranışın nasıl oluştuğunu, insan davranışlarının temellerini, iyi ve kötü eylemlerin nedenlerini, ahlaki eylemlerin amacını, ahlaki davranışların olmasını sağlayan temel ilkelerin yapısını ve özünü inceleyen felsefenin bir alt disiplinidir. AHLAK FELSEFESİNİN TEMEL KAVRAMLARI İYİ; Toplumca yapılması istenilen, arzu edilen şeydir. KÖTÜ; Toplumca yapılması istenilmeyen, arzu edilmeyen şeydir. ÖZGÜRLÜK; İnsanın, aklını ve iradesini kullanarak doğru olduğunu düşündüğü eylem ve davranışları bilinçli olarak seçebilmesidir. SORUMLULUK; İnsanın özgürce yaptığı eylemlerin sonuçlarını üstlenmesidir. ERDEM; İyiyi yapmaya yönelmedir. Ahlaki bakımdan sürekli iyi olma eğilimidir. VİCDAN; Eylem ve davranışlarımızı ahlaki yönden değerlendiren yeti, içimizdeki bir çeşit mahkemedir. AHLAK YASASI; Kişinin eylemlerini yönlendiren, düzenleyen, sınırlayan genel kurallardır. AHLAKİ KARAR; Kişinin ahlaki değerleri uygun olarak hür iradesiyle verdiği karardır. AHLAKİ EYLEM ; Ahlak yasasına uygun, özgürce, herhangi bir çıkar gözetmeden eylemde bulunmaktır. ÖDEV; İnsanların gerçekleştirmekten sorumlu olduklarını hissettikleri veya hissetmeleri gereken davranıştır. Gelin bu kavramları daha da somutlaştıralım ’’Yoksul bir kişiye yardım etme’’ davranışında, •Yardım etme •Yardım etmeme •İkisinden birini seçme •Bu gücü kullanma yada kullanmamanın doğuracağı sonucu üstlenme •Yardım etmeye yöneliş İyi Kötü Özgürlük Sorumluluk Erdem ’’Yoksul bir kişiye yardım etme’’ davranışında, •Yardım etmemenin kötü olduğunu gösteren güç •Yardım etmelisin şeklindeki buyruk • Buna uyarak yardım etmeyi isteme •Yardım etmeyi gerçekleştirme Vicdan Ahlak yasası Ahlaki karar Ahlaki eylem Ahlak felsefesinin temel problemleri İnsan eylemlerinin kendisine yöneldiği bir amacı var mıdır? İnsan ahlaki eylemlerde bulunurken gerçekten özgür müdür? Ahlak yargıların niteliği nedir? Kişi vicdanı karşısında evrensel ahlak yasası var mıdır? AHLAKİ EYLEMİN AMACI NEDİR? A) AHLAKİ EYLEMİN AMACI MUTLULUKTUR B) SOKRATES: İnsan Mutlu olmak için yaşar. B) Mutluluğa götüren iki koşul vardır. C) Bilgi ve erdem. Bilgi erdemi, erdem de de mutluluğu getirir. Kötülük ise bilgi eksikliğinden kaynaklanır. Çünkü kimse bilerek kötülük yapmaz A) PLATON; Mutluluk bilgiyle gelir. Ancak insanı mutluluğa götüren bilgi, sıradan dünyevi bilgi değildir; o idealar dünyasının en yüksek ideası olan iyi ideasının bilgisidir. Bilgelik iyi idesine ulaşmakla elde edilir. ARİSTOTELES ; İnsan mutlu olmak için aklını kullanarak, aşırılıktan kaçmalı, ölçülü olmalıdır. Erdem ölçülü olmak ile mümkündür. Ölçülü olmak, akıl yoluyla iki aşırı ucun ortasında yer alanı seçmek demektir. FARABİ ; Ahlakın amacı mutluluktur. En yüksek iyi erdemdir. Erdemli olmak mutlu olmaktır. Erdemli olmak için bilgili olmak gerekir. Akıl sahibi olan insan bilgiyle ve aklıyla iyi ve kötünün ayrımını yapabilir. İyi ve mutluluk aynı şeydir. Tanrının bilgisiyle insan hem iyiye hem mutluluğa ulaşır. Zorunlu varlık sırf iyiliktir. Ondan daima iyilik gelir. O iyiliğin kaynağıdır. B) AHLAKİ EYLEMİN AMACI HAZDIR. ARİSTİPPOS ; Tüm eylemlerin amacı, en yüksek değer ve iyi olan hazdır. Bedensel hazza erişen kişi mutlu olur. Bütün insanlar hazzı elde edip acıdan kaçınmalıdırlar. EPİKUROS ; En yüksek iyi hazdır. Ahlaki eylemin amacı hazdır, ancak bu haz bedensel değil ruhsal hazdır. Bedensel hazlar hiçbir zaman tam olarak doyurulamadıklarından insana acı verirler. Oysaki bilgelik ruhu dengede tutarak mutlu eder. C) AHLAKİ EYLEMİN AMACI ÖDEVDİR KANT ; Ahlaki eylemin amacı mutluluk değil ödevdir. Ödev ise bütün insanlar için geçerli olan ahlak yasalarına uygun eylemde bulunmaktır. İyiyi istemek ödevdir . Bir eylem, çıkar ve beklentilerin dışında ödev duygusuyla yapılıyorsa ahlakidir. Ahlak yasası olan ödevdir ve kaynağı ise vicdandır. D) AHLAKİ EYLEMİN AMACI HAZ VE FAYDADIR. BENTHAM ; İnsan doğası gereği acıdan kaçar, hazza yönelir, mutluluğa erişmek ister. Ne ki haz verir o yararlıdır, ne ki yararlıdır o iyidir. Bireysel hazlar önemli değildir, toplumsal hazlar değerlidir. En yüce haz olabildiğince çok sayıda insana en yüksek düzeyde fayda sağlayan hazdır. MİLL ; Ahlaki eylemin amacı haz ve faydadır. Mutluluk sağlayan yalnızca faydadır. Mümkün olduğu kadar çok sayıda insanın yararı gözetilmelidir. D) AHLAKİ EYLEMİN AMACI KAYITSIZLIKTIR. ANTİSTHENES ve DİOGENES ; Hazzı kötü olarak gören bu düşünürler dünyada hiçbir şeye aldırış etmemeyi kendilerine ilke edinmişlerdir. Dünya nimetleri, lüks, şöhret ve haz peşinde koşmak erdemsizliktir. Dünya nimetlerine kayıtsızlık erdem ve mutluluğu getirir. Diogenes “ Güneşime engel olma başka ihsan istemem” demiştir. E) AHLAKİ EYLEMİN AMACI ÖZGÜRLÜKTÜR Ahlaki eylemin biricik amacı özgürlüktür. İnsan, dünya içinde kaybolmuş ve atılmış olarak saçma bir yaşam sürmektedir. Tanrı’nın varlığını kabul etmediği için insanın belirlenmiş bir özü, yani kaderi de yoktur. İnsan kendini bu dünyada öz’süz olarak bulur. Fakat kendi özünü gerçekleştirebilecek özgürlüğe ve olanağa sahiptir. Özgürlük ancak sorumluluk yüklendiğinde olanaklı olur. Tüm eylemlerinin sorumluluğunu üzerine alabilen birey özgür olabilir. JEAN PAUL SARTRE ; AHLAKİ EYLEMDE ÖZGÜRLÜK FATALİZM (KADERCİLİK) İnsan ahlaki eylemlerde bulunurken özgür değildir. Çünkü evrenin gidişatına ve insan yaşamına ilişkin herşey Tanrı tarafından belirlenmiştir. İnsanın yaşadığı hiçbir şey kendi seçiminin ürünü değildir. Hiçbir şey Tanrının çizdiği kaderin dışına çıkamaz. Bu kaderin değiştirilmesi mümkün olmadığı için özgürlük yoktur. LİBERTERYANİZM (ÖZGÜRLÜKÇÜLÜK) Ahlaki eylemden söz edebilmemiz için özgürlüğün gerekli koşul olması gerekir. İnsan ahlaki eylemde bulunurken özgürdür ve özgür olmalıdır. Otorite ve kural insanın özgürlüğünü kısıtlıyorsa ortadan kaldırılmalıdır. İnsanın eylem ve davranışlarında hiçbir toplumsal etkinin olmaması gerekir. Ahlaki eylemde bulunurken başkasının özgürlüğüne zarar verilmemelidir. DETERMİNİZM ; İnsan ahlaki eylemlerde bulunurken özgür değildir. Ahlaki eylemler psikolojik, toplumsal ve diğer etkenler tarafından belirlenir. Bu anlayışa göre insan adeta “rüzgarın önündeki yaprak” gibidir. İnsanın hiçbir iradesi yoktur. İnsan kararlarını alırken, içinde bulunduğu koşulların etkisindedir. Bu koşullar serbest karar vermeyi önler. İNDETERMİNİZM ; İnsan ahlaki eylemlerde bulunurken özgürdür. Ahlaki eylemler hiçbir koşula bağlı değildir. İnsan eylemlerde bulunurken veya ahlaki karar alırken yalnızca kendi iradesine dayanır. Özgürlük beraberinde sorumluluğu da getirir. OTODETERMİNİZM; (AHLAKİ ÖZERKLİK) Davranışı belirleyen sınırlandıran bazı etkenler olsa da insanın ahlaki eylemlerde bulunurken özgür olabileceğini savunur. İnsan bilgi ve deneyimleriyle, kendini gerçekleştirerek özgürleşebilir. Ahlaki özerklik, insanın eylemde bulunurken neyin iyi neyin kötü olduğu konusunda kendi ahlaksal değerlerini belirleyebilme özgürlüğünü ifade eder. EVRENSEL AHLAKYASASI VAR MIDIR? Yaşayan ve gelecekte yaşayacak tüm insanların vicdanında karşılık bulacak evrensel bir ahlak yasasının olanaklı olup olmadığı tartışmaları, etiğin gündemini hemen her yüzyılda meşgul etmiş bir sorundur. Bu soruya evrensel ahlak yasası VARDIR ve evrensel ahlak yasası YOKTUR diye iki ayrı cevap verilmiştir. A-) EVRENSEL AHLAK YASASININ VARLIĞINI REDDEDENLER; - Haz Ahlakı (Hedonizm): Aristippos, Epikuros - Bencillik (Egoizm), (T.Hobbes) - Anarşizm, (Proudhon, Bakunin, Kropotkin) - Nihilizm; Nietzsche - Egzistansiyalizm (Varoluşçuluk); j.P.Sartre - Pragmatizm (Bireysel Faydacılık) B-) EVRENSEL AHLAK YASASININ VARLIĞINI KABUL EDENLER; - Evrensel ahlak yasasını subjektif (öznel) temele bağlayanlar Bergson) (Bentham, Mill, - Evrensel ahlak yasasını objektif (nesnel) temele bağlayanlar (Sokrates, Platon, Aristoteles, Farabi, Spinoza, Kant, Mevlana) A-) EVRENSEL AHLAK YASASININ VARLIĞINI REDDEDENLER; 1-) HEDONİZM ( HAZ AHLAKI) - Ahlaki eylemin amacını hazda gören öğretilerin genel adıdır. İnsan eylemleri hazza yöneliktir. Haz veren her şey iyi, acı veren her şey kötüdür. Bu yaklaşım kişiden kişiye değişen (öznel) hazların olduğunu kabul ederek evrensel ahlak yasasını kabul etmez. Gerek bedensel gerek düşünsel hazlar görelidir. 2-) EGOİZM ( BENCİLLİK); İnsan kendini koruma ve sevme güdüsüne sahip bir varlıktır. Bu güdüler insanı kendi çıkarı için mücadele içinde olması sonucunu doğurur. Bu güdülerden dolayı bencil bir varlıktır. Yaşamda en yüksek iyi, kişinin kendisi için olanaklı tüm doyumları sağlamasından, arzularını, ihtiyaçlarını karşılamasından ve hedeflerini gerçekleştirmesinden meydana gelir. Bu yüzden evrensel bir ahlak yasası olmaz. 3-) ANARŞİZM; Ahlak, din, hukuk ve devletin insan özgürlüğünü kısıtlayan kurumlar olduğunu savunur. Baskı ve otorite olmadan sınırsızlık içinde davranış daha değerlidir. Ahlak yasaları insanın eylemlerini kısıtladığından ortadan kaldırılması gerekir. Bu nedenle evrensel bir ahlak yasası olamaz. Eğer ahlak yasası varsa özgürlüğü kısıtladığından ahlaki eylemden söz edilemez. Bu yüzden ahlak yasaları yıkılmalıdır. 4-) NİHİLİZM; (Nietzsche) Var olan görüşlere, değerlere, düzene karşı çıkan, hiçbir değer tanımayan yaklaşımdır. Nietzsche ‘ye göre bu evren güçlü olma isteğinin egemen olduğu bir evrendir. İnsan için mutluluk güçlü olmakta yatar. İnsandaki güçlü olma arzusu en yüksek ahlaki değerdir. Güçlü insan üstün insandır. Üstün insanın varlığı için sürü insanlar çaba harcamalıdır. Yaşamın temelinde güçlü olma isteği varsa, eşitlik, toplumsal barış ve çıkarlarda uyum söz konusu olamaz. 5-) EGZİSTANSİYALİZM; (VAROLUŞÇULUK) Kişi kendi eylemlerinin değerini ortaya koyan kişidir. Dolayısıyla ahlaki bakımdan insan kendi eylemlerinin sorumlusudur. İnsan için önceden belirlenmiş bir kader yoktur. Bu anlayışa göre insan Tanrı tarafından yaratılmadığından herkes için geçerli bir ahlak yasası yoktur. “İnsan kendini nasıl yaparsa öyle olur” İnsanın doğuştan sahip olduğu iyi ve kötü yoktur. İnsan tüm değerleri kendisi yaratabilecek bir varlıktır. Bu değerler evrensel değil görelidir. 6-) PRAGMATİZM; (BİREYSEL FAYDACILIK) Ahlaki değer davranışın sonucunda ortaya çıkan fayda ve zarara göre belirlenir. Hayatta en değerli olan eylem, verdiği iyilik veya yarardır. Kötülüğe ve zarara neden olan eylemler ahlaki değildir. Bireysel faydayı iyinin ölçüsü kabul eden bu yaklaşıma göre evrensel ahlak yasası yoktur. B-) EVRENSEL AHLAK YASASININ VARLIĞINI KABUL EDENLER; 1-) Evrensel Ahlak Yasasını Öznel (Subjektif) Temele Bağlayanlar; * Fayda Ahlakı (Pragmatizm) Toplumsal fayda * Sezgi Ahlakı 2-) Evrensel Ahlak Yasasını Nesnel (Objektif) Temele Bağlayanlar; Sokrates, Platon, Aristoteles, Farabi, Spinoza, Kant
© Copyright 2024 Paperzz