N Nizam in mi Gen nsan to cevi b oplumu akış a u

Nizam
N mi Gencevi bakış aaçısınd
da güzeel
in
nsan to
oplumu
u
Dr. Kem
male Gahraamanova (Baakü Devlet Universitessi)
E
Eski kültürre ve tarih
he sahip oolan Türkleerin manev
viyat hazinnesinin zen
nginleşmesinnde
bilgeelerin büyükk rolü olmu
uştur. Bunlaardan biri ensklopedik
e
k bilgiye sahhip olan Niizami Genccevi
hümaanizm, topllum, kimlik
k ve düşüncce özgürlüğ
ğüne ait değ
ğer ve düşüünceleri ile seçilir. Kendi
döneemini, halkaa zulmü yan
nsıtarak yaraattığı eserlerle insan kim
mliğin özgüürlüğünü vee onurunu, akıl
a
ve iraadesini ön plana
p
çekip adil toplum
m kurmaya çağırmışdı.
ç
11441 yılında Azerbaycan
A
n'ın kadim G
Gence şehriinde doğmu
uş, ömrü booyunca oraada yaşayıp ve
12099 yılında Geence'de veffat etmiştir. Asıl adı İly
yas idi, Nizzami isminii almışdı, anlamı
a
"sözlleri
ayarllayan" dem
mektir. O eğitimini Gennce medreseelerinde alm
mış, sonra öözel mütalaaa yoluyla orta
o
yüzyyılın ilimlerrini mükem
mmel öğrennmiş, özelliikle de Orrtadoğu hallklarının sö
özlü ve yaazılı
edebiyatına yakkından vâkıf olmuştur.. Türk dilin
nden başka Arapça ve Farsça'yı da
d mükemm
mel
bilenn şairin Yunnanca ile de tanıştı, esski Yunan tarih
t
ve fellsefesini, asstronomi, tıp ve geomeetri
bilim
mlerini beniimsemişti. Ömrü boyuunca Gencee'de yaşam
mış, saray şşairi olmagıı reddetmişştir.
Tahm
minen 11700-ci yılında Derbent hhükümdarınıın cariye gibi gönderddiği kıpçak kızı Afak ile
evlennmiştir.
Nizami G
Gencevinin türbesi
Nizami Gencevi beş eseri ("Sırlar hazinesi", "Hosrov ve Şirin", "Leyla ile Mecnun", "Yedi
güzel", "İskendername") edebiyata,düşünceye yeni bir ses getirmiştir, sonraları "Hamse"
("beşlik") adı altında birleştirilmiştir.
Nizami Gencevi müslüman olarak İslam dinini büyük bir sevgiyle insanlara öğretmiştir.
"Hamse" de her bir mesnevisi Allah'ın ve Peygamber'in tarifi ile başlar:
Hikmeti gizli, hükmü aşikar,
Onun tarifine dil aciz kalar .....
Varlıklar hepsi onun muhtaçı,
Onunsa kimseye yok ihtiyacı ......
Ona kavuşmaya yol yoktur fakat,
Akla, düşünceye sığmaz bu hikmet.
Desek ki, göktedir o perverdigar
Ona tazim eden yere yalnız kalır.
Yok, eğer yerdedir, söylersek, Allah,
Şanına olmaz mı günah?
Mabudun zatından konuşan zaman
Arama ne gökte, ne yerde mekan
Özgürlük ve sosyal eşitlik motiflerinden konuşan Nizami Gencevi adaletin sağlanması
yollarını, bahtiyar,güzel insan toplumu ve onun çözümü hakkında düşünmüş, insanlara gerçek
mutluluk vermeye kadir olan ütopik toplumu terennüm etmiştir. Burada da İslam ahlakını esas
almıştı. Nizami’nin "İskendername” eserinde İskender'i güzel tabiatlı korumasız bağları, sürüleri,
dükanları ile hakim eşitlik ve dostluk olan yere getiriyor, şehrin nüfusu da misafirperver.
İskender'in şaşkınlığına onlar şöyle cevap verirler:
Biz zayıfız, ama dindarıq, doğruyuk, kötülükle işimiz yoktur.
Nizami din ve inançın özünü oradaki insanların düşünceleri ile veriyor.
Bizde beraberdir her kesin varı,
Beraber bölerik bütün malları.
Bizde artık deyil hiç kesden hiç kes,
Bizde ağlayana bir kimse gülmez...
Birini qezebli, acıklı görsek,
Ona maslahat ile eylerik kömek
Altına, gümüşe aldanmaz hiç kes,
Onlar bizim yerde bir şeye değmez.
Güzel insan toplum arzusunda olan Nizami böyle toplumun kurulması için üç hususu
vurguluyordu:
• İnsan aklının ve bununla ilgili bilimin önemi;
• insanın yüksek ahlakının önemi;
• kadının toplumun eşit, onurlu bir üyesi olması
Bunu gerçekleştirmek için şahsiyetin terbiyesinin önemli olduğunu söylemiş, talep ve yollarını
göstermişdi.
 Güzel ahlakın esası sevgi ve adalet hissidir. Adalet insanda diğer ahlaki özellikleri
oluşturur. Adalet olan yerde cehalet, zulüm, kendi başınalık, öfke, intikam ve kin olmayacak.
Fatih olmaz zülmkarlıq, rezalet,
Yeryüzünün fatihi adalettir, adalet.
"Hosrov ve Şirin" eserinde Nizami şahın kanunları ihlal eden evladını cezalandırmasını
göstermekle kanun önünde herkesin eşit olması gibi dönem için öncü bir fikir ileri sürüyor ve
döneminin adaletsizliklerinden yazır:
Hani o adalet, o insaf hani?
Vere oğluna böyle cezanı.
Şimdi yüz yoksulun tökülsә kanı,
Kalkıp taraf çıkan bir kişi hani (nerede?)
Nizami biliyordu ki insanın yaşadığı ortamda dostluk, sevgi, saygı, barış,hak ve adaletin olması
önemlidir. O doğruluk, mertlik, merhametli olmak, cesaret, şükretmek, edepli olmakla terbiye
edir, iyilik yapmaya çağırıyor.
Kötü fikre düşerse iyi bir insan,
Kendine kötülük eder her zaman. (İ)
 Bununla beraber köle olmadığını söyleyerek mücadele etmeyi de önemli saymıştır.
Neçin alçaklara boyun eğirsen?
Oyuncak olursun namerdlere sen?
Ne için boynuna bin yük alırsan?
Zalimin zulmünden razı olursan? (L)
Kendine ve diğer insanlara da saygılı olmağı öyredir. Nizami Gencevi için en yüksek kriteri
insanlık idi.
Eğer insansın sa insanlığı sev. (L)
Irk, milli ve dini ayrımı reddeden kahramanlar içerisinde çeşitli halkların temsilcilerine
rastlıyoruz. Nizami halkların adını anarak saygılı davranıyor. O siyah zencinii açık kalbe ve
sağlam özelliğe sahip olduğu için değer verir:
Zenci demir gibi siyah, parlakdir
Yüzü siyahı da kalbi beyazdır.

Onur ve haysiyeti emekle kazanmak olduğunu belirtiyor.Emekle uğraşmayı bağımsız
olmak için esas araç olarak görüyor. Kerpiç kesen adam destanında yaşlı insan onu alay eden
delikanlıya cevabında gururla yaşamanın yolunu emekle ilgili olduğunu belirtiyor.
Yaşlılar kerpiç keser, helallik ile yaşar,
Köleler, esir kullar ağır yükler taşıyar.
Karşında boyun büküp el açmayım diye ben,
Başlangıçta el atmışam böyle mesleğe ben.
 Nizami Gencevi bilimin insan toplumunda bilimin gücünü defalarca vurguluyordu:
Qüvvәt elmdәdir – başqa cür heç kәs
heç kәsә üstünlük elәyә bilmәz. (Kuvvet ilimde - başka tür kimse kimseye üstünlük edemez).
O zaman okul ve medreseler camilerin yanında, ruhanîlerin yönetimi altında olmasına
rağmen, Nizami kendi eserlerinde 2 okulu (Leyla ve Mecnun'un okuduğu ve İskendernamede
Aristoteles'in okulunu) dini kurumlarla ilgisi olmayan okullar olarak tarif ediyordu.
Kahramanları dini bilgilerle beraber dünyevi bilginin de öğretilmesinin gerektiğini göstermiştir.
XII yüzyılda kadın eğitimine karşı toplumda olumsuz tutuma ragmen erkek ve kızların ortak
eğitim geçen okulu tarif etmekle kendi arzusunu gösteriyordu.Kadınları da toplumun tam onurlu
bir üyesi olarak görmeyi arzuluyordu, onları hiçbir alanda erkeklerden eksik olmadığını
belirtirdi.
Yiğitsen, erkeklik adına utan barı,
Kocasız hüner gösteren kadından utan barı.
Ceyran zor zamanda aslan oluyor bazen. (X)
"Hosrov ve Şirin" eserinde bir kadın olarak Şirin'in iktidara geldiğinde erkeklerden daha adil ve
akıllı olduğunu tasvir ediyor:
Şirin'in eline varınca şahlık
Ülkeden her yana yayıldı ışık.
Adaletle etti insanları şad,
Tutuklular oldu hapisten azad.
"Sırlar hazinesi" eserinde kendi feraseti ile Şahı yenen Fitne adlı kadın azim ve irade ile
seçilir. "her kes alışkanlık ile her işi yapabilir." , diyerek Şah'ın güç ve maharetine göre iltifat
etmiyor.
Nizami Gencevi güçlü kadın kahramanları yaratarak eşit vatandaş olarak yaklaşırdı. O insanin
manevi gelişmesini toplumun manevi gelişmesinin getireceğini idrak ederek arzuladığı insan
portrelerini yaratmıştı. Bunlar kişiliğin manevi-ahlaki özellikleri, kendisine ve başkalarına
ilişkisinin karakteri konusunda Nizami düşüncelerinin mantığı sonucu idi.