kemalpaşa (izmir) kiraz tarımı üzerinde bir

KEMALPAŞA (İZMİR) KİRAZ TARIMI ÜZERİNDE BİR
DEĞERLENDİRME
Serdar TEZCAN
Nedim ÇETİNKAYA
Hasan DEMİRKAN
Nilay GÜLPERÇİN
Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi
Bornova-İzmir/TURKEY
GİRİŞ
Anavatanõ Türkiye olan kiraz, ilkbaharõn erkenci meyvelerinden olup,
Türkiye’de tüm bölgelerde yetiştirilmektedir. 2000 yõlõ verilerine göre Türkiye’de
7.450.000 adet meyve veren ağaçtan 230.000 ton kiraz üretilmiştir (Anonymous, 2002).
Ege Bölgesi’nde başta İzmir, Manisa ve Afyon olmak üzere bütün illerde kiraz
yetiştirilmektedir. Türkiye genelinde İzmir, 1.075.380 adet meyve veren ağaçtan
sağlanan 31.953 ton üretim ve % 13.42 pazarlama payõ ile birinci sõrayõ almaktadõr. Ege
İhracatçõ Birlikleri tarafõndan 2000 yõlõnda ihraç edilen miktar ise 2.764 tondur
(Anonymous, 2001).
İzmir’in üretiminin tamamõna yakõnõnõ gerçekleştiren Kemalpaşa İlçesi gerek
iklimi ve meyvelerinin erkenciliği ve gerekse ülkenin önemli tüketim merkezlerine olan
ulaşõm kolaylõğõ nedeniyle geçmişten bu yana önemli bir kiraz üretim merkezi niteliğini
sürdürmüştür.
Kemalpaşa İlçesinde 86.200 adedi meyve vermeyen, 881.300 adedi meyve veren
olmak üzere toplam 967.500 adet kiraz ağacõ bulunmaktadõr ve yõllõk üretim miktarõ ise
26.439 tondur (Anonymous, 2000). Bu üretimin yaklaşõk % 10’u yurtdõşõna
satõlmaktadõr.
Bu önemli kiraz üretim merkezinde bulunan üreticilerin gerek Tarõm ve
Köyişleri Bakanlõğõ kuruluşlarõ aracõlõğõyla, gerekse doğrudan yaptõklarõ başvurularõnda
ilettikleri sorunlarõna çözüm bulunmaya çalõşõlmaktadõr. Ancak son yõllarda
başvurulardaki artõşlar üzerine konu bir anket çalõşmasõ ile ele alõnarak 21. yüzyõlõn
başlangõcõnda bir durum saptamasõna gidilmiştir.
87
MATERYAL VE YÖNTEM
Çalõşma Ekim 2000–Ocak 2001 döneminde Kemalpaşa’nõn tüm köylerinde
gerçekleştirilmiştir. Kemalpaşa Tarõm İlçe Müdürlüğü ve Kemalpaşa Ziraat Odasõ
kayõtlarõ esas alõnarak köylerin kiraz üretim potansiyelleri belirlenmiş; bahçesinde ya da
kahve, bakkal vb. yerlerde tesadüfen seçilen kiraz üreticileriyle görüşülerek hazõrlanan
anket sorularõnõ yanõtlamalarõ sağlanmõştõr. Bu çerçevede Ören’de 33, Bağyurdu’nda 27,
Merkez’de 22, Armutlu’da 21, Yiğitler’de 17, Örenköy’de 13, Kurudere’de 10,
Yukarõkõzõlca’da sekiz, Bayramlõ, Sütçüler, Ulucak ve Vişneli’de yedişer ve diğer
köylerde 76 olmak üzere toplam 255 üretici ile bire bir görüşülerek bilgiler toplanmõştõr.
Sorular üreticinin genel durumunun yanõ sõra yetiştiricilik, toprak ve bitki
besleme, sulama, bitki koruma, ekonomik durum ve pazarlama ile tarõmsal yayõm
konularõndaki durumu ortaya koyacak şekilde hazõrlanmõştõr. Ayrõca üretici gözüyle en
önemli sorunlar belirlenmiş ve yörede önem kazanan organik kiraz üretimine üreticinin
bakõş da ele alõnmõştõr. Sorulara verilen yanõtlar değerlendirilerek elde edilen sonuçlar
oranlar (%) halinde verilmiş ve konuyla ilgili gerekli önerilerde bulunulmuştur.
SONUÇLAR
•
•
•
•
•
•
A. Genel Durum
Görüşülen üreticilerin % 76,86’sõ ilkokul, % 7,84’ü ortaokul, % 7,45’i lise ve %
1,57’si yüksekokul mezunudur. Okur yazar olmayanlarõn oranõ % 6,28’dir.
İncelenen işletmelerin arazi genişlikleri şu şekildedir: 1-5 da (% 33,73), 6-10 da (%
31,38), 11-15 da (% 14,90), 16-20 da (% 7,45), 21-25 da (% 2,35), 26-30 da (%
3.14) ve 31 dekarõn üzerinde olanlarõn oranõ ise % 7,05’dir.
İşletmesinde yalnõz kiraz üretenlerin oranõ % 9.41’dir. Üreticilerin % 38,43’ü
işletmesinde iki, % 43,14’ü üç, % 7,06’sõ dört, % 1,96’sõ beş ürün yetiştirmektedir.
Üreticilerin % 47,85’i sadece meyvecilikle uğraşmaktadõr. Meyveciliğe ek olarak
bağcõlõk yapanlarõn oranõ ise % 43.5’dur. Kiraza ek olarak yetiştirilen meyve
türlerinin başlõcalarõ şeftali, erik, zeytin, badem, kayõsõ, armut, incir, nar ve elmadõr.
Ayrõca kivi ve Japon elmasõ da yetiştirilmektedir.
Meyvecilik yanõnda hayvancõlõkla uğraşanlar % 4,31 oranõnda olup, bunlar arasõnda
koyunculuk, sõğõrcõlõk, tavukçuluk ve arõcõlõk yapan üreticilere rastlanmõştõr.
B. Yetiştiricilik
Kiraz bahçelerinin ortalama yaş oranlarõ şu şekildedir: 0-5 yaş (% 1,96); 6-10 yaş
(% 33,73); 11-15 yaş (% 21,96); 16-20 yaş (% 24,32); 21-25 yaş (% 7,84); 26-30
yaş (% 7,45); 31 yaş üzeri (% 2,74).
88
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Kiraz üreticisinin diktiği fidanlarõn % 81.18‘i yerel pazarlardan, % 9,41’i komşu
çiftçilerden, % 2,35’i tarõm kuruluşlarõndan sağlanmakta ve % 7.06’õ çiftçi
tarafõndan üretilmektedir.
Üreticilerin % 86.67’si fidan seçiminde kökün sağlõklõ görünümüne, % 10,59’u
toprak üstü kõsmõn görünümüne, % 0,78’i fidanõn geldiği yöreye dikkat etmekte ve
% 1,96’õ rastgele seçim yapmaktadõr.
Satõn alma sõrasõnda fidanlarõn kontrolden geçip geçmediğinin göstergesi olan
mühür, belge vb. arayan üretici oranõ ise % 9,02 olup, % 8,23’ü bu konuya dikkat
etmemektedir. Yanõt vermeyenlerin oranõ ise % 2,75’dir.
Sõra arasõ ve sõra üzeri uzaklõğa göre ağaç başõna düşen alanlar: 0-5 m2 (% 1,57), 610 m2 (% 7,06), 11-15 m2 (% 4,71), 16-20 m2 (% 41,18), 21-25 m2 (% 35,29), 26-30
m2 (% 2,74), 31-35 m2 (% 1,18), 36-40 m2 (% 4,31), 41-45 m2 (% 0,78), 46-50 m2
(% 1,18)’dir.
Üreticilerle yapõlan görüşmelerde farklõ dikim derinliklerinin tercih edilme oranlarõ
(%) şu şekildedir: 21-30 cm. (% 13,33), 31-40 cm. (% 34,51), 41-50 cm. (% 36,86),
51-60 cm. (% 10,20), 61-70 cm. (% 3,14), 71-80 cm. (% 1,18), 81-90 cm. (% 0,78).
Yörede Cerasus mahaleb (Mahlep) ve C.avium (Kuşkirazõ) anaçlarõ dikilmekte ve
daha sonra istenilen çeşitler aşõlanmaktadõr.
Yörede tercih edilen çeşitlerin başõnda Salihli (0900 Ziraat) çeşidinin geldiği ve bu
çeşidin tüm bahçelerde bulunduğu (% 100.00) görülmüştür. Bu çeşidi Kemalpaşa
Napolyon (% 92,16), Early Burlat (% 70,98), Sapõkõsa (% 58,43), Kõrdar(% 33,33),
Bing (% 25,49), Macesse (% 20,78), Jubile (% 20,39), Lambert (% 13,33),
Karabodur (% 9,80), Van (% 5,88), Stella (% 3,92), Karakiraz (% 2,75), Noble (%
2,35), Topaloğlu (% 1,96), Erice (% 0,78), Cem Sultan, Edirne, Akkiraz, Diana ve
Dalbastõ (% 0,39) izlemiştir. Yörede bu çeşitlere ek olarak ayrõca Clay, Şampiyon,
Topaloğlu, Verdese, Brugge, Stungley ve Hürrem Sultan gibi adlarla anõlan ve
sinonim olabileceği düşünülen çeşitler de bulunmaktadõr ve bu çeşitlerin bulunuş
oranõ ise % 1’den azdõr.
Bol ve kaliteli meyve alõnabilmesi için bitkinin döllenmesine gerekli özeni
gösterdiğini belirten üreticilerin oranõ % 69.8’dir.
Kiraz yabancõ döllenen bir bitki olduğundan çeşitlerin özenle seçilip yerleştirilmesi
gerekir. Çeşitleri rastgele yerleştirenler % 65,49, her çeşidi bir sõraya yerleştirenler
% 29.80, dölleyici çeşitleri bilinçli olarak (1/9 oranõnda) yerleştirenler % 3,14, tüm
bahçeye tek çeşit yerleştirenler ise % 1,57 oranõndadõr.
Döllenmeye yardõmcõ olmak üzere bahçesine ya da bahçesinin yakõnõna arõ kovanõ
getiren üreticilerin oranõ % 18.82’dir.
89
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Kiraz üretiminde önem verilmesi gereken konular arasõnda yer alan anaç–kalem
uyuşmazlõğõnõn bilinme ve sorun olma durumu şu şekildedir: Üretici konu ile ilgili
bilgi sahibi, sorunu var (% 5,49), bilgi sahibi, sorunu yok (% 23,92), bilgi sahibi
değil, sorununu belirtmedi (% 53,73), bilgi sahibi değil, sorunu var (% 16,86).
Üreticilerin % 95.69’u budama yaptõrmakta veya yapmaktadõr.
Budama aletleriyle hastalõk etmenlerinin taşõmasõnõ önlemek için alet
dezenfeksiyonu yapanlarõn oranõ % 9.02’dir.
Kesilen bitki dokularõnda oluşan yara yerlerinden hastalõk etmenleri ve zararlõlarõn
girişini önlemek için yara kapama işlemi yapanlarõn oranõ % 7,06’dir.
Üreticinin % 1,96’sõ budama artõklarõnõ bahçede bõrakõp, komşu bahçelerle sõnõrõ
belirlemede çit olarak kullanõr. % 98,04’ü ise genellikle kalõn dallarõ ayõrarak evine
götürür ve yakacak olarak kullanõr. İnce dallar bahçe içinde toplanarak
yakõlmaktadõr. Yakma işlemini derhal uygulayanlarõn oranõnõn % 47.6’dir.
Üreticilerin % 3.2’sinin ertesi yõla dek budama artõklarõnõ yakmamaktadõr.
Üreticilerin % 87,03’ü güneş yanõklõğõ problemi ile karşõ karşõyadõr. Özellikle
Salihli, Early Burlat ve Jubile çeşitlerinde bu oranõn yüksek olduğu belirtilmiştir.
Güneş yanõklõğõ sorununa karşõ alõnan önlemler içinde bilinçli budama uygulayan ve
güneşin olumsuz etkilerini en aza indirecek şekilde ağacõ taçlandõrdõğõnõ
belirtenlerin oranõ % 46.94’dür. Hiçbir şey yapmayanlar % 34,69; gövdeyi
kireçleyenler % 12,25; gövdeyi çizen, daha sõk su veren ve çatlayan kabuklarõ
gövdeden uzaklaştõranlar % 2,04 oranõnda bulunmuştur.
C. Toprak ve Bitki Besleme
Üreticilerin % 11.37’si fidan dikimi öncesinde ya da daha sonra en az bir kez toprak
analizi yaptõrmaktadõr.
Üreticilerin % 42.75’i topraklarõnõn profili hakkõnda bilgi sahibidir.
Yõlda yapõlan toprak işleme sayõlarõ şu şekildedir: 1-2 kez (% 24,64), 3-5 kez (%
48.55), 6-7 kez (% 11,59), 8-10 kez (% 7,25), 11-15 kez (% 5,43), 16-20 kez (%
2,54).
Toprak işlemede makine ve hayvan gücünden yararlanõlmaktadõr. Makine gücünden
yararlananlar % 84,31; hayvan gücünden yararlananlar ise % 15.69’dur. Ayrõca
sulama tavalarõnõn yapõlma aşamasõnda insan işgücünden de yararlanõlmaktadõr.
Toprak işlemede kullanõlan alet ve makinalar: kulaklõ pulluk (% 46,98), kültivatör
(% 23,71), toprak frezesi (% 23,28), diskaro (% 3,88), dişli tõrmõk (% 2,15)’dõr.
90
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Toprak işleme derinlikleri: 0-10 cm. (% 26,27), 11-20 cm. (% 62,75), 21-30 cm. (%
9,02), 31-40 cm. (% 1,96)’dir.
Toprak işlemede kök boğazõna yaklaşõlma yakõnlõklarõ ve oranlarõ şu şekildedir: 010 cm. (% 24,71), 11-20 cm. (% 9,41), 21-30 cm. (% 13,72), 31-40 cm. (% 11,37),
41-50 cm. (% 10,59), 51-60 cm. (% 1,57), 61-70 cm. (% 2,35), 71-80 cm. (% 1,96),
81-90 cm. (% 1,18), 91-100 cm. (% 16,08), 101-150 cm. (% 7,06).
Toprak işleme sõrasõnda toprakta bulunan zararlõ, yabancõ ot ve hastalõk etmenlerinin
bu uygulamadan değişik şekillerde etkilenmeleri konusunda üreticinin düşüncesini
belirlemek üzere sorulan soruya, çiftçilerin % 60.08’i bu konuda bilgisinin
olmadõğõnõ, % 21,46’sõ etkilemeyeceğini, % 11.16’sõ azaltacağõnõ, % 7,30’u
arttõracağõnõ belirtmiştir.
Üreticilerin % 99,22’si gübreleme yapmaktadõr.
Kullanõlan gübre gruplarõ: sadece hayvan gübresi % 10.67, sadece yapay gübre %
46.25, hayvan gübresi + yapay gübre % 42.69, hayvan gübresi + yeşil gübre % 0.39.
Kullanõlan yapay gübreler: azotlu (% 16,44), kompoze (% 57,33), kompoze + azotlu
(% 24,45), kompoze + fosforlu (% 0,89), demirli (% 0,89) gübrelerdir.
Kompoze gübreler içinde 15-15-15, 20-20-0, diamonyum fosfat (DAP) ve potasyum
nitrat belirtilmiştir.
Azotlu gübrelerden amonyum nitrat, üre ve amonyum sülfat; fosforlu gübrelerden
triple süperfosfat ile demirli gübrelerden demirsülfat kullanõlmaktadõr.
Yapay gübreler yalnõz veya birkaçõ karõştõrõlarak birlikte kullanõlmaktadõr. Buna
göre bir gübre kullananlarõn oranõ % 63,56; iki gübre kullananlarõn oranõ % 31,11 ve
üç gübre kullananlarõn oranõ ise % 5,33’dür.
Verilmesi gereken gübre miktarõnõn göz kararõyla dağõtõmõnõ yapanlar % 93.4,
ölçekli kap kullananlar % 3,77, çuval, kova veya sepet kullananlar % 2,83
oranõndadõr.
Verilecek gübrenin seçiminde yönlendirici ve belirleyici olarak çiftçinin kendisi %
79.44; komşu-arkadaş % 9,09; tarõm kuruluşlarõ % 7,91 ve gübre satõcõsõ % 3,56
oranõnda etkilidir.
Üreticinin yapay gübre-çoraklõk ilişkisi konusunda yaklaşõmõ şu şekildedir:
çoraklõğa yol açmaz (% 56,47), çoraklõğa yol açabilir (% 31,37), bilgi sahibi değil
(% 12,16).
Toprağa kireç uygulayanlarõn oranõ % 36.47’dir. Bunlarõn % 1.08’i analize dayalõ
olarak uygulama yapmaktadõr.
91
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Kireci her yõl uygulayanlarõn oranõ % 20,43 olup, son beş yõlda bir kez kullananlar
% 44,09, diğerleri ise % 35,48 oranõndadõr.
Toprağa kireç uygulamasõ yapma nedenleri: topraktaki böceklerin etkisini azaltmak
(% 36,74), topraktaki mikroplarõn öldürülmesi (% 30,62), meyvenin sert olmasõ ve
fazla sulamanõn yõkadõğõ kireci karşõlamak (% 8,16), toprağõ beslemek (% 6,12),
demir eksikliğini gidermek (% 4,08), ağaca canlõlõk vermek, komşusu uyguladõğõ ve
denemek için (% 2,04).
Toprak kirliliği konusunda üreticilerin % 3.53’ü bilgi sahibidir.
Kirlilikde etkili faktörler: tarõm ilaçlarõ (% 33,33), fabrika atõklarõ (% 33,33), aşõrõ
sulama (% 22,22), aşõrõ gübreleme (% 11,11)’dir.
D. Sulama
Sulama yapan üreticilerin oranõ % 71,37’dir.
Sulama yapanlarõn % 60,44’ü yeraltõ kaynaklarõndan, % 32,97’si Köy Hizmetler/
DSI/ kooperatif hattõndan, % 6,59’u akarsudan yararlanmaktadõr.
Üreticilerin % 92.85’i kullandõğõ suyun analizini yaptõrmamõştõr. % 89,02’si su
kirliliğinden habersizdir. Drenaj kanalõ olan üretici oranõ ise % 5.88’ dir.
Sõklõkta belirleyici olan: takvim yöntemi (% 52.20), bitki ve toprak gözlemi (%
44.50), su dağõtõm sõrasõnõn gelişi (% 3.03)’dir.
Sezondaki sulama sayõlarõ: 1-3 kez (% 4,39), 4-6 kez (% 10,44), 7-9 kez (% 22,53),
10-12 kez (% 30,77), 13-15 kez (% 19,78), 16-18 kez (% 6,59), 19-21 kez (% 3,30),
22’den çok (% 2,20).
İlk sulamalarõn yapõlma zamanõ: nisan ortasõ (% 6,59), nisan sonu - mayõs başõ (%
28,02), mayõs ortasõ (% 30,22), mayõs sonu - haziran başõ (% 33,52), haziran ortasõ
(% 1,65)’dõr.
Son sulamalarõn yapõlma zamanõ: ağustos ortasõ (% 2,20), ağustos sonu - eylül başõ
(% 2,74), eylül ortasõ (% 7,69), eylül sonu - ekim başõ (% 81,32), ekim ortasõ (%
3,85), ekim sonu - kasõm başõ (% 2,20)’dõr.
Sulama yapan üreticilerin tamamõna yakõnõnõn karõk, göllendirme veya salma gibi
yüzey sulama yöntemlerini uyguladõklarõ belirlenmiştir. Bir üretici ise basõnçlõ
sulama tekniklerinden damlama sulama yöntemine başvurmaktadõr.
Üreticilerin tamamõ ne kadar sulama suyu uygulandõğõnõ bilmemektedir.
E. Bitki Koruma
İşletmenin tarõmsal savaş işleri: kendisi ilgilenerek (% 98,04), yakõnõ ilgilenerek (%
0,78), mühendis veya teknisyen ilgilenerek (% 1,18) gerçekleşir.
92
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Üretici özel danõşmana: başvurmaz (% 86,27), başvururur (% 3,53), başvurabilir (%
8,24), bilgi vermedi (% 1,96).
Özel danõşmana ayda ödenebilecek (1$=680.000 TL) para miktarlarõ: 1-5 milyon
(% 50), 6-10 milyon (% 30), 11-50 milyon (% 10), 51-100 milyon (% 6,67), 101150 milyon (% 3,33).
Önemli görülen zararlõlar: Yaprakbüken (Archips spp.) (% 76,08), Tekeböcekleri
(Cerambycidae) (% 51,76), Kõrmõzõörümcekler (Tetranychidae) (% 40,00),
Kirazsineği (Rhagoletis cerasi) (% 34,12), Dipkurtlarõ (Capnodis spp.) (% 14,51),
Yazõcõböcek (Scolytus rugulosus) (% 6,27), Manas (Scarabaeidae) (% 3,92), Kiraz
sülüğü (Caliroa limacina) (% 0,78)’dõr.
Önemli görülen hastalõklar: Bakteriyel kanser (Pseudomonas syringae pv.
syringae) (% 8,24), Dal yanõklõğõ (P. syringae pv. morsprunorum) (% 2,35), Kök
kanseri (Agrobacterium tumefaciens) (% 0,78), Monilya (Sclerotinia laxa) (%
0,78)’dõr.
Önemli yabancõ otlar: Kanyaş (Sorghum halepense) (% 73,72), Köpekdişi ayrõğõ
(Cynodon dactylon) (% 43,53), Sirken (Chenopodium album) (% 12,16), Darõcan
(Echinocloa crus-galli) (% 9,41), Topalak (Cyperus rotundus) (% 1,96), Semizotu
(Portulaca oleracea) (% 1,57), Domuz põtrağõ (Xanthium strumarium) (%
1,57)’dõr.
Üreticilerin % 80.39’u tarõmsal savaş hizmeti veren kuruluşlarõ bilmektedir. Tarõm
İlçe Müdürlüğü % 93.17 oranla ilk sõrayõ almakta, bunu % 11.22 ile Köy Grup
Teknisyenliği, % 6,83 ile Ziraat Fakültesi, % 5,37 oranla Zirai Mücadele Araştõrma
Enstitüsü ve % 2,93 ile de Tarõm İl Müdürlüğü Bitki Koruma Şube Müdürlüğü
izlemektedir.
Tarõmsal savaşta kimyasal savaş dõşõndaki yöntemlere başvuranlarõn oranõ % 52.94’
dür. Bunlar: budama ve uzaklaştõrma (% 77,78); sulama ve gübreleme (% 14,81),
toprak işleme (% 5,93) ve tuzaklardan yararlanma (% 1,48)’dõr.
Üreticilerin % 53,33’ü tarõmsal savaş konusunda teknik bilgiye sahip elemanlarõn
yaptõklarõ önerilere uymamaktadõrlar. Uymama nedenleri: yetersiz öneri (% 45.45);
yeterince ilgilenilmeme ve anlatõlanlarõn anlaşõlmamasõ (% 14.55), neden
belirtmeme ve önerilere inanõlmamasõ (% 9,09), önerilerin pratik olmadõğõ, çiftçinin
hor görülmesi, önerilerin alõşkanlõklara ters düşmesi, üreticinin kendi ihmali (%
1,82’şer)’dir.
Üreticilerin % 51.37’si ilaç kullanõmõnõn çevre kirlenmesine neden olabileceğini; %
41.54’ü kirlilik yaratmayacağõnõ ve % 7,06’sõ düşüncesinin olmadõğõnõ belirtmiştir.
93
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Kimyasal savaşta kullanõlacak ilacõ öneren kaynaklar içinde en büyük oranõ ilaç
bayileri oluşturmuş (% 44.59), bunu deneyimli çiftçilerin uyguladõğõ ilaçlarõn satõn
alõnarak uygulanmasõ (% 24.33), üreticinin kişisel deneyimleri (% 16.89) resmi
kuruluşlardaki teknik eleman önerileri (% 12.16) ve Ziraat Odasõndan yapõlan
öneriler (% 2,03) izlemiştir.
Kullanõlan ilacõn dozunun ayarlanmasõ: ilaç etiketine göre (% 29,79), deneyimlere
göre (% 25,84), bayinin önerisine göre (% 24,92), komşunun uygulamasõna göre (%
12,46), teknik tarõm örgütü önerilerine göre (% 6,99) olmaktadõr.
Üreticilerinin ilaçlama zamanõnõ belirlemesinde etkili olan kaynaklar: kendisi (%
67,65), diğer çiftçilerin önerisi (% 16,01), ilaç bayisi önerisi (% 10,78), teknik
eleman önerisi (% 5,56)’dir.
Üreticilerin % 82.35’inin bahçelerindeki tüm hayvanlarõn zararlõ olmadõğõnõ, %
17,65’inin ise zararlõ olduğunu belirttiği görülmüştür.
Tanõnan önemli yararlõ canlõlar: arõlar % 48.57, Gelin böceği % 43,81; kuşlar %
13,81; yõlan % 13,33 ve solucan % 5,24’dõr.
Üreticilerin % 64.70’i koruyucu ilaçlamayõ tercih etmektedir.
İlaçlama aşamasõnda üreticilerin % 46.67’si farklõ ilaçlarõ ve bazen de ilaçlarla
gübreleri karõştõrdõklarõnõ belirtmiştir. Bu konuda esas alõnan kriterler şunlardõr:
bayinin önerisi (% 47,06), ilaç etiketi (% 26,05), tarõm kuruluşlarõnõn önerisi (%
10,93), kendi deneyimleri (% 10,08), komşusunun deneyimleri (% 5,88).
Üreticinin % 82.35’i ilacõ uygulama öncesinde etiketini okur.
Üreticinin % 55.29’u ambalaj üzerindeki dozlarõn gerçekliği üzerinde şüphesi
olduğunu ve % 68.24’ü de okuduğu doza uymadõğõnõ belirtmiştir.
Okuduğu doza uymayanlar arasõnda düşük doz uygulamasõ görülmemiş, tamamõ
yüksek dozda ilaç kullandõğõnõ belirtmiştir.
Doz yükseltilme oranlarõ: % 1-10 arasõ (% 32,76); % 11-20 arasõ (% 6,90); % 21-30
arasõ (% 33,33); % 31-50 arasõ (% 21,26); % 51-75 arasõ (% 0,58); % 76-100 arasõ
(% 4,02); % 100’den fazla (% 1,15)’dir.
İlacõ dozunda ve kuralõna göre uygulayan ve etkisizlik durumuyla karşõlaşan
üreticilerin tepkileri şunlardõr: ilacõ satõn aldõğõ bayiye başvurur (% 28,63), ilacõ
değiştirir (% 27,84), hiçbir şey yapmaz (% 19,61), dozu arttõrõr (% 8,63), ne
yapacağõnõ bilmez (% 7,45), ilaçlamayõ tekrarlar (% 4,31), teknik kuruluşa başvurur
(% 3,53).
Üreticilerin % 80,78’i kullanõm süresi dolmamõş ilaçlarõ satõn almaya dikkat
etmektedir.
94
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Üreticinin % 73.73’ü etiket üzerinde belirtilen ilaç kullanõmõ ile hasat arasõnda
geçmesi gereken süreye dikkat ettiğini belirtmiştir.
Üreticilerin ilaçlama sõrasõnda kullandõklarõ sularõn kaynağõ şunlardõr: yer altõ (%
50,59), şebeke (% 36,08), akarsu (% 13,33).
Tarõm ilacõnõn uygulamaya hazõrlanmasõnda izlenen yollar şu şekildedir: su ile ilaç
kovada karõştõrõlõp ilaçlama aletine boşaltõlõr (% 37,25), pülverizatörü yarõsõna dek
suyla doldurup kovada karõştõrõlmõş ilaç üzerine boşaltõlõp depo tamamlanõr (%
36,08), pulverizatöre suyu tamamen doldurup ilaç üzerine boşaltõlõr (% 26,67).
İlacõn su ile homojen olarak karõşmasõnõ sağlayan ikinci yol üreticilerin üçte birlik
kõsmõ tarafõndan izlenmiştir.
Kullanõlan ilaç miktarõ, ölçek (% 87,06), çay bardağõ (% 4,71), kutu kapağõ (%
4,31) ve tahmini olarak (% 3,92) ölçülür.
İlaçlamalar: sabah erken (% 64,77), öğle (% 7,47), akşamüzeri (% 16,73),
ilaçlamayõ yapan geldiğinde (% 11,03) yapõlmaktadõr.
Üreticilerin % 96.47’si bahçelerinin tamamõnõ ilaçlar.
Kõş ilaçlamasõ üreticilerin % 47.06’sõ tarafõndan hiç yapõlmamaktayken, % 43.14’ü
tarafõndan her yõl, % 9,80’i tarafõndan iki yõlda bir uygulanmaktadõr.
Kõş ilaçlamasõnõn yapõlma aylarõ: kasõm (% 2,96), aralõk (% 4,44), ocak (% 21,48),
şubat (% 65,93), mart (% 5,19)’dõr.
Kõş ilaçlamasõnda: sadece bordo bulamacõ (% 88,89), sadece kõşlõk yağlar (% 7.41),
bordo bulamacõ + kõşlõk yağlar (% 3,70) kullanõlõr.
Kullanõlan bordo bulamacõnõn etkili madde oranlarõ: yüzde1’lik (% 8,33), yüzde
1,5’luk (% 4,16), yüzde 2’lik (% 35,83), yüzde 2,5’luk (% 13,33), yüzde 3’lük (%
22,51), yüzde 3,5’luk (% 6,67), yüzde 4’lük (% 6,67), yüzde 4,5’luk (% 2,49).
Teknik yönergede önerilen en yüksek değer olan % 3’lük dozu aşan uygulamalarõn
% 15,83 oranõnda bulunduğu yapõlan görüşmelerle ortaya konulmuştur.
Üreticilerin % 4.31’i kendi tüketeceği ürüne tarõm ilacõ kullanmaz.
Üreticilerin % 63,53’ü ilaçlamanõn ardõndan yağmur yağmasõ durumunda
ilaçlamayõ tekrarlar, % 24,31’i ilaçlamanõn etkililiğini gözledikten sonra
ilaçlamanõn tekrarõ konusunda karar verir.
İlaçlamada kullanõlan aletlerin % 66,67’si üreticiye aittir.
İlaçlamada kullanõlan aletler: tarla pulverizatörleri (% 61.57), sõrt pulverizatörleri
(% 32.94) ve atomizörler (% 5,49)’dir.
Üreticinin % 34.12’si aletlerin ayar ve bakõmlarõnõ kontrol etmez.
95
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
İlaçlama sonrasõnda % 24,31’i zehirlenme belirtisi yaşamõştõr.
Korunma önlemleri alan üreticilerin oranõ % 53.73’dir. Bu amaçla kullanõlan
koruyucu malzeme şunlardõr: poşu (% 52.55), maske (% 35,04), tülbent (% 12,41),
eldiven (% 11,68), gözlük (% 2,92).
Tarõm ilaçlarõnõn boş ambalajlarõ: rastgele atõlõr (% 40,07), toprağa gömülür (%
24,39), yakõlõr (% 20,21), ağaç dalõna asõlõr (% 7,32), çöpe atõlõr (% 3,83), yõkanõp
kullanõlõr (% 2,09), imha edilir (% 1,39), dereye atõlõr (% 0,70).
Kiraz bahçelerindeki yabancõ otlara karşõ kimyasal savaşõn yapõlmadõğõ, sadece
toprak işleme ile etmenlerin kontrol altõna alõndõğõ belirlenmiştir. Hastalõklar için
ise kõş ilaçlamasõ yapõlmõş olup, başka bir kimyasal kullanõlmamõştõr.
Kirazõn ana zararlõlarõndan Yaprakbükene karşõ üreticinin % 11,37’si hiç ilaçlama
yapmazken, % 83,14’ü ilaçlama yapar. Çiftçilerin % 5,49’u bu soruya yanõt vermek
istememiştir.
İlaçlama yapanlarõn seçtikleri pestisitler içinde bu türe karşõ Tarõm ve Köyişleri
Bakanlõğõ tarafõndan ruhsat verilenlerin ve yönergelere girmiş olanlarõn oranõ %
41,98’dir. Üreticinin % 58,02’si ruhsatsõz pestisit kullanmaktadõr.
Yaprakbüken için yörede kullanõlan ruhsatlõ pestisitlerin etkili maddeleri ve
preparat adlarõ şu şekildedir: Phosalone (Zolone) (% 62,92), Parathion-methyl
(Fosforin) (% 12,36), Tau-fluvalinate (Mavrik) (% 8,99), Diazinon (Basudin) (%
5,62), Cypermethrin (Imperator) (% 3,37), Endosulfan (Thiodan) (% 2,25),
Cypermethrin (Polytrin) (% 2,25), Chlorpyrifos ethyl (Dursban 4) (% 1,12),
Fenitrothion (Komityon) (% 1,12)’dõr. Bu pestisitlerden phosalone, tau-fluvalinate,
diazinon ve fenitrothion entegre savaş teknik yönergesinde önerilen pestisitlerdir.
Üreticinin bu etmen için yaptõğõ ilaçlama sayõlarõ: 1 kez (% 69,81), 1-2 kez (%
11,79), 2 kez (% 15,09), 2-3 kez (% 0,94), 3 kez (% 1,42), 3-4 kez (% 0,47), 4 kez
(% 0,47)’dir.
Kõrmõzõörümcekler için kimyasal savaş yapma durumu: yapan (% 10,20),
yapmayan (% 85,49), yanõtlamak istemeyen (% 4,31)’dir.
Kõrmõzõörümceklere karşõ ilaçlamalarda yönerge dõşõ yani ruhsatsõz pestisit
kullanõm oranõ % 34,62’dir.
Bu amaçla kullanõlan ruhsatlõ pestisitler: Propargite (Comite) (% 47,06), Dicofol
(Kelthane) (% 23,53), Bromopropylate (Neoron) (% 17,65), Amitraz (Trazam) (%
11,76)’dõr. Bu pestisitlerden dicofol ve bromopropylate entegre savaş yönergesinde
önerilen pestisitlerdir. Üreticiler sezon içinde bir veya iki kez ilaçlama yapmaktadõr.
96
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Kirazsineği için kimyasal savaş yapanlar % 67,06; yapmayanlar % 27,84; yanõt
vermek istemeyenler ise % 5,10’dur.
Kirazsineği için ilaçlama zamanõnõn belirlenmesinde: kendisi (% 67,65), diğer
çiftçilerin önerisi (% 16,01), ilaç bayisi önerisi (% 10,78), teknik eleman önerisi (%
5,56) etkilidir.
Kirazsineği ile kimyasal savaşta bu etmene ruhsatlõ pestisit kullananlarõn oranõ %
76,02’dir. Üreticinin % 23,98’i ruhsatsõz pestisit kullanmaktadõr.
Kullanõlan ruhsatlõ pestisitler: Fenthion (Lebaycide) (% 88,46), Diazinon (Basudin)
(% 6,92), Malathion (Malathion) (% 4,62)’dur. Bu pestisitlerin üçü de entegre savaş
yönergesinde önerilen pestisitlerdir.
Bu tür için bir ilaçlama yapanlar % 81,87; 1-2 ilaçlama yapanlar % 8,19; iki
ilaçlama yapanlar % 9,94’dür.
Kiraz sineği için ruhsatlõ olarak kullanõlan pestisitlerde ilaçlama ile hasat arasõnda
geçmesi gereken süreye uymayanlarõn oranõ şu şekildedir: Fenthion (Lebaycide) %
96,52; Diazinon (Basudin) % 100,00; Malathion (Malathion) % 16,67.
Üretilen kirazõn satõşõ sõrasõnda tüccarõn meyvede larva kontrolü yaptõğõ üreticilerin
% 94.90’õ tarafõndan bildirilmiştir.
Üreticinin % 25.49’unun meyvesinde geçmişte larva bulunmuştur.
Bu durumda: ürünü satamayan (% 96,13), ürünü ucuza satan (% 3,32), ürünü
ağaçtan toplamayan (% 0,55)’dir.
Üreticilerin % 67.84’ü tüccarõn ilaç kullanõmõnõ teşvik ettiğini, arttõrõcõ yönde çok
büyük etkisi olduğunu ve bazõ üreticilerse ilaç kullanõmõ yönünde üzerlerinde baskõ
kurucu etki hissettiklerini belirtmiştir.
F. Ekonomik Durum ve Pazarlama
Hasadõ yapanlar: aile bireyleri (% 35,29), işçi (% 32,55), aile ve gerektiğinde işçi
(% 30,98), tüccarõn elemanõ (% 1,18)’dõr.
Hasatta aileden görev alan kişi sayõlarõ: 1 kişi (% 16,08), 2-4 kişi (% 66,67), 5-7
kişi (% 12,94), 8-10 kişi (% 4,31).
Ağaç başõna hasat edilen ortalama ürün miktarlarõ: 0-4 kg. (% 1,91), 5-10 kg. (%
26,75), 11-15 kg. (% 22,93), 16-20 kg. (% 22,29), 21-25 kg. (% 6,37), 26-30 kg. (%
5,10), 31-40 kg. (% 5,74), 41-50 kg. (% 3,18), 51 kg.’dan fazla (% 5,73).
Üreticinin % 92.03’ünün kasalama ve ambalajlama sorunu yoktur.
Ambalajlamanõn yapõlma şekli: dökme (% 79,44), karton kutu (% 12,15), tahta kasa
(% 7,48), plastik kasa (% 0,93)’dõr.
97
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Ürünün satõldõğõ yerler: tüccara doğrudan satan (% 89,02), kendisi perakende satan
(% 5,68), tüccara hal kanalõyla satan (% 4,16), hasat öncesi anlaşmayla tüccara
satan (% 1,14).
Ürünün parasõnõ peşin olarak alan üreticilerin oranõ % 86.27’dir.
Geçmişte parasõnõ almada sorun yaşayanlarõn oranõ % 40.78’dir.
Son on yõlda parasõnõ alamama durumu: 1 kez (% 58,65), 2 kez (% 25,01), 3 kez (%
8,65), 4 kez (% 3,85), 5 kez ve üzeri (% 3,84)’dir.
İşletmelerin % 20’si gider ve gelirlerinin kaydõnõ tutmaktadõr.
Kayõt tutanlarõn % 94.12’lik bölümü kayõtlarõ yõllõk olarak tutmakta ve önceki
yõllara ilişkin kayõtlarõ saklamamaktadõrlar.
Gelir-gider defteri olmayanlarõn hesaplarõnõ yapma şekli şöyledir: kafadan (%
60,78), tahmini (% 25,98), hesaplamõyor (% 13,24).
G. Tarõmsal Yayõm
Üreticilere yönelik toplantõlarõn yapõlma durumu: yapõlmõyor (% 65,49), yapõlõyor
(% 30,20), bilgi veremedi (% 4,31).
Toplantõlar: firmalar (% 51,95), tarõm kuruluşlarõ (% 33,77), Ziraat Fakültesi (%
9,09), Ziraat Odasõ (% 5,19) tarafõndan gerçekleştirilir.
Üreticinin % 41,96’sõ toplantõlardan haberdar olamamaktadõr.
Düzenlenen çiftçi toplantõlarõna katõlma durumu şu şekildedir: katõlmõyor (%
50,68), sürekli katõlõyor (% 27,70), katõlma olanağõ yok (% 12,84), anlatõlanlarõ
anlamõyor/ bilgileri yetersiz (% 4,73), bazen katõlõyor (% 2,70), katõlmaya gerek
duymuyor (% 1,35).
Konuyla ilgili herhangi bir yayõn okuyanlarõn oranõ % 16.08’dir.
Yayõnlara ulaşabilirse % 83.53 oranõnda okunacağõ belirtilmiştir.
Bu tip yayõnlarõn sağlanmak istendiği kurumlar: tarõm kuruluşlarõ (% 36,08), Ziraat
Odasõ (% 31,65), üniversite (% 21,52), güvenilir kaynak (% 10,75) şeklinde
sõralanmõştõr.
Kirazla ilgili bir yayõnõ para ödeyerek satõn alabileceğini belirten üretici oranõ %
76.47 olup, ödenebilecek değişik parasal değerler (1$ = 680.000 TL) ise şu
şekildedir: 1 milyon (% 8,72), 2 milyon (% 29,23), 3 milyon (% 28,21), 4-5 milyon
(% 30,76), 6-10 milyon (% 1,54), içerik yeterliyse para önemli değil (% 1,54).
98
•
•
•
•
•
•
H. Üreticinin Organik Kiraz Üretimine Bakõşõ
Üreticiler arasõnda organik tarõm sözcüğünü duymuş olanlarõn ve anlamõnõ
bilenlerin oranõ % 40.78’dir.
Bu bilginin kaynaklarõ: firmalar (% 57,47), tüccar (% 19,54), arkadaş (% 13,79),
tarõm kuruluşu / üniversite / kooperatif (% 8,05), TV (% 1,15)’dir.
Üreticilerin % 33.33’ünün organik kiraz üretebileceğine inandõğõ ve yaklaşõk aynõ
oranda üretici kitlesinin (% 34.51) de organik kiraz üretmek isteyebileceği
anlaşõlmõştõr.
I. Üretici Gözüyle En Önemli Sorunlar
Üreticinin sõkõntõya düşmesine yol açan en önemli sorunlar şunlardõr: ağaç
kurumalarõ (% 76,47), bitki koruma sorunlarõ (% 48,63), su sõkõntõsõ (% 32,94),
pazarlamada sorunlar (% 17,65), yetiştiricilikte sorunlar (% 12,55), girdi
fiyatlarõnõn yüksekliği ve işgücü sağlama sorunlarõ (% 5,88), sanayileşme baskõsõ
(% 2,75).
Yetiştiriciliğe ilişkin sorunlar arasõnda ise aşõlama ve dölleme ile ilgili konular ön
plana çõkmõş ve yeterli meyve tutmama ve ikiz meyve bağlama belirtilen sorunlar
arasõnda sayõlmõştõr. Üreticinin % 2,75’i sanayileşme baskõsõndan yakõnmõştõr.
Kurumaya yol açan faktörler konusunda üreticinin görüşü sorulduğunda, ağõrlõk
sõrasõna göre şu sonuçlar elde edilmiştir:
o bitki koruma (% 53,33) (zararlõlar, hastalõklar, yabancõ otlar, ilaçlama hatalarõ)
o sulama ve drenaj (% 42,35) (su yetersizliği, drenaj sorunlarõ)
o yetiştiricilik (% 21,96) (toprak işleme hatalarõ-derin sürüm, çeşit seçiminde
hatalar, zamansõz budama, sõk dikim, anaç–kalem uyuşmazlõğõ, aşõ yerinin
toprak içinde kalmasõ, derin dikim)
o iklimsel faktörler (% 7,84) (yüksek sõcaklõk, güneşin yakõcõ etkisi)
o toprak ve bitki besleme (% 7,45) (toprak kalitesinin düşüklüğü, toprağa kireç
uygulamasõ ve uygulanan gübreler)
o sanayileşmeden kaynaklanan kirlilik (% 5,09) (hava ve su kirliliği)
o diğer (% 2,35) (radar, TV yansõtõcõsõ, baz istasyonu vb.).
Görüldüğü gibi, üretici için en önemli sorun niteliğindeki ağaç kurumalarõna yol
açan faktörler yine üretici gözüyle tarõmõn farklõ disiplinleriyle ilişkilendirilmiştir.
Kurumalar ile diğer faktörler alt başlõğõnda belirtilen faktörler arasõnda bir ilişki
kurabilmek günümüzde geçerli olan bilgilere göre olasõ değildir.
99
GENEL DEĞERLENDİRME VE ÖNERİLER
Yukarõda ana hatlarõyla ortaya konulan kiraz tarõmõnda önemli ilerlemeler
sağlanmõş olsa da, hala temel nitelikteki birçok konuda bilgilerin üreticiye yansõmadõğõ
görülmektedir. Dölleyici çeşitler, anaç-kalem uyuşmazlõğõ, güneşe duyarlõlõk gibi kiraz
yetiştiriciliği açõsõndan önemli konularda hala ciddi yanlõşlarõn yapõlmasõ
düşündürücüdür. Gübrelemelerin analizlere dayalõ olarak yapõlmayõşõ, sulamada hala
suyun bilinçli kullanõlmayõşõ, toprak işleme ve sulama sayõlarõnõn fazlalõğõ düşündürücü
olan diğer yanlõş uygulamalardõr.
Kiraz yetiştiriciliğinde özellikle tarõmsal savaş amacõyla yapõlan uygulamalarda
ilaç seçimi ve uygulamasõ sürecinde önemli hatalarõn yapõldõğõ belirlenmiştir. O etmen
için ruhsatlõ olmayan pestisitlerin azõmsanmayacak oranda kullanõmõ, doz aşõmõ ve son
kullanõm ile hasat arasõ geçmesi gereken süreye uyulmamasõ gibi konular, sorunun
büyüklüğünü, insan ve çevre sağlõğõ yönünden önemini ön plana çõkartmakta ve ilgili
kesimlerin gerekli önlemleri almasõnõ zorunlu kõlmaktadõr.
Görüşmelerden elde edilen sonuçlar genel olarak incelendiğinde üreticiler ile
ilişkide bulunan değişik kesimlerin diyaloglarõnõn istenen düzeyde olmadõğõ
anlaşõlmõştõr. Özellikle tarõmla ilgili kamu kesiminin yönlendirici ve destekleyici
rolünün azaldõğõ yönündeki yakõnmalar dikkate alõnmalõdõr.
Tarõmsal savaş ve gübreleme konusunda ilaç ve gübre bayilerinin öneminin
artmasõ, bu kesimlerin yapõlan yanlõş uygulamalarõ önleme yönünde yeterli
olmadõklarõnõ düşündürmektedir. Çiftçiyi etkileme gücü her geçen gün daha da artan bu
kesimin, tarõmsal uygulamalarõ bilimsel ilkeler doğrultusunda çiftçiye ulaştõrma
yönünde önemli işlevlerinin olduğu göz ardõ edilmemelidir.
Türkiye kiraz tarõmõnda en önemli merkez olan Kemalpaşa’da özellikle hasat
mevsiminde çok sayõda tüccarõn ürün satõn alarak, bu ürünlerin yurtiçi ve yurtdõşõna
satõşõnõ gerçekleştirdikleri gözlenmektedir. Bu tüccarlarõn bir kõsmõ bilimsel ilkeler
doğrultusunda etkinlik göstermekte, diğer bir kõsmõ ise olumsuz izlenimlere yol açmakta
ve pestisit kullanõmõnõ arttõrõcõ yönde etkili olmaktadõr. Özellikle son dönemde
dõşsatõmda yaşanan olumsuzluklar da dikkate alõnarak ticari etkinliklerin sürdürülmesi,
firmalarõn ticari etkinliklerinin başarõsõ yanõnda, toplum sağlõğõ ve gõda güvenliği
açõsõndan son derece önemli bir konu olarak gündemde bulunmaktadõr ve bu durum
önemini gelecekte daha da arttõracaktõr.
Kamu kuruluşlarõ, ilaç ve gübre bayileri ile tüccar etkileşimi içinde olan
üreticilerin kendi üretici birliklerinden istendiği ölçüde destek almadan ayakta
kalabilmesi her geçen gün daha da güçleşmektedir. Bu nedenle yasal önlemlerle gerekli
desteğin verilmesi üreticilerin omuzlarõndaki sorunlarõn etkisini azaltabilecektir.
100
Sorunlarõn azaltõlabilmesi için bu desteklere ek olarak öncelikle değişik
kesimlerin birbirleriyle bütünleşerek çiftçiye yönelik eğitimler planlamasõ ve
uygulamasõ gerekmektedir. Yörede uzun yõllardõr yürütülen araştõrmalarla pek çok
sorunun ele alõndõğõ ve çözüm yollarõnõn ortaya konulduğu görülmektedir. Ancak
bilimsel araştõrmalarla elde edilen bulgularõn yayõmõnõn yeterince yapõlabildiği, bu
bilgilerin üretim sürecinde yeterince kullanõlabildiği söylenemez. Kiraz gibi çok yõllõk
bitkilerle bahçe tesisi sõrasõnda yapõlan hatalar, yõllarca süren sorunlarõn ortaya
çõkmasõna yol açmakta ve bu hatalarõn giderilmesi çoğu zaman olanaksõz olmaktadõr. Bu
nedenle değişik kesimlerce verilen eğitimlerde bu konunun göz ardõ edilmemesi,
sağlõklõ ve bol üretim için eğitimin yaşama geçirilmesi gerekmektedir.
Ayrõca seçilecek araştõrma konularõnda üniversite ve araştõrma kurumlarõnca
yukarõda değinilen konulara öncelik verilmesinin yöre çiftçisinin sorunlarõnõ azaltma
yönünde önemli rol oynayacağõ göz ardõ edilmemelidir.
Yirmibirinci yüzyõl başõnda Kemalpaşa’da kiraz tarõmõnõn durumunu ortaya
koymayõ hedefleyen bu çalõşmayla belirlenen sorunlarõn ilgili kesimlerce zaman
yitirmeden ele alõnmasõ, yöredeki kiraz tarõmõnõn bilimsel ilkelere göre gelecekte
sürmesi için büyük önem taşõmaktadõr.
TEŞEKKÜR
Uzun ve yorucu bir ekip çalõşmasõyla gerçekleştirilen bu anketin sonuçlarõnõn
başta yöre çiftçisi olmak üzere tüm kesimlerin sorunlarõnõn çözümünde bir adõm
olmasõnõ diler, gösterdikleri sabõr, anlayõş ve yardõmseverlik için ankete katõlan kiraz
üreticilerine, destekleri için başta D.P.T. olmak üzere Kemalpaşa Tarõm İlçe
Müdürlüğü, Kemalpaşa Ziraat Odasõ ile Ege Üniversitesi Rektörlüğü Araştõrma Fonu
Saymanlõğõ ve Ziraat Fakültesi Dekanlõğõ’na; çalõşmanõn şekillenmesindeki değerli
katkõlarõ için de Dr. Füsun Tezcan, Prof. Dr. Ali Ünal, Prof. Dr. M. Ali Ul, Prof. Dr.
Akõn Olgun, Yrd. Doç. Dr. Bülent Yağmur, Dr. Ümmühan Kaya ve Dr. Bülent
Çakmak’a teşekkür ederiz.
LİTERATÜR LİSTESİ
Anonymous, 2000. Tarõmsal Yapõ ve Üretim İstatistikleri. İzmir Tarõm İl Müdürlüğü,
Proje İstatistik Şubesi, İzmir.
Anonymous, 2001.Ege İhracatçõ Birlikleri kiraz ihraç miktarlarõ ve parasal değerleri. 7
s.
Anonymous, 2002. Türkiye İstatistik Yõllõğõ 2001. D. İ. E. Yayõn No: 2690, 733 s.
101