İLİ TARİH : KIRIKKALE : 28/03/2014 tavsiye etmiş, kendisi de günün muhtelif vakitlerinde bu namazları kılarak ümmetine örnek olmuştur. بِس ِْم هللاِ الرَّحْ م ِن ال َّر ِحيم ودا َ ك َرب َ َك َع َسى أَن َي ْب َعث َ ََّو ِم َن اللَّْي ِل فَتَهَ َّج ْد بِ ِه َن ِافلَةً ل ً اما َّم ْح ُم ً َُّك َمق صلّى هللاُ َعلَ ْي ِه و َسلَّم َ قال رسول هللا ْ َّ ُ َ َ َّ ض ُل ال صالة اللي ِْل َ يض ِة َ صالَ ِة بَ ْع َد الف ِر َ َوأَ ْف.. ALLAH’A YAKLAŞTIRAN SECDELER; NAFİLE NAMAZ Değerli Kardeşlerim! Sahabe-i Kiram’ın ileri gelenlerin Ata b. Ebu Rebah ile Ubeyd b. Umeyr, bir gün Resul-i Ekrem’i en yakından tanıyan sevgili eşi Hz. Aişe’ye gelirler, Ubeyd b. Umeyr, “Anneciğim! Resul-i Ekrem’de gördüğün en dikkat çekici davranışı bize anlatır mısın? Diye sorar. Hz. Aişe bir müddet sessiz kaldıktan sonra şöyle anlatır. Bir gece bana “Ey Aişe! İzin verirsen, kalkıp bu gece Rabbime ibadet edeyim ” dedi. Ben de, “vallahi sana yakın olmayı severim ve senin hoşuna giden şeyleri de severim.” Diyerek ona müsaade ettim. Kalkıp abdest aldı. Sonra namaza başladı. Namazda o denli ağladı ki gözyaşları göğsünü, sakalını ve secde ettiği yeri ıslattı. Daha sonra Bilal-i Habeşi sabah namazı için ezan okumaya geldi. Allah Resulünün ağladığını görünce, “Ya Resulallah! Yüce Allah geçmiş ve gelecek bütün günahlarını affettiği halde niçin ağlıyorsun? Dedi. Allah Resulü ona şu cevabı verdi; Allah’a çok şükreden bir kul olmayayım mı? 1 Muhterem Kardeşlerim! Hz. Peygamberin mübarek ayakları şişinceye kadar, 2 sabaha kadar namaz kılması, günahlarını affettirmek için değil, Rabbine yakınlaşmak, O’na karşı şükrünü en güzel şekilde yerine getirmek içindi. “Rabbinin nimetini an” 3 emrine muhatap olan Hz. Peygamber (sav), farzların dışında da namaz kılmak sureti ile Rabbinin bu emrini yerine getiriyor ve şükrünü ifade ediyordu. Peygamber Efendimiz, nafile namazı yalnızca Rabbine karşı bir şükür olarak değil, aynı zamanda ümmeti için Allah’ın sevgisini kazanmanın, ona yakınlaşmanın bir yolu olarak da görüyordu. Nitekim Peygamber Efendimiz kudsi bir hadisinde şöyle buyurmaktaydı. “Allah şöyle buyurdu; …kulum, kendisine farz kıldığım şeylerden daha sevimli bir şeyle bana yaklaşamaz. Kulum nafile ibadetlerle de bana yaklaşmaya devam eder, ta ki ben onu severim. Sevince de artık onun işiten kulağı, görev gözü, tutan eli, yürüyen ayağı olurum. Benden isterse muhakkak ona istediğini veririm. Bana sığınırsa muhakkak onu korur ve kollarım…”4 Kardeşlerim! Bundan dolayıdır ki Hz. Peygamber (sav) yalnızca kendisi nafile namaz kılmakla kalmıyor, ashabına da bol bol namaz kılmayı tavsiye ediyordu. “Kıyamet günü kulun ilk hesaba çekileceği şey namazdır. Eğer bunu tam olarak yapmışsa ne ala! Ama farz namazları tamam değilse Yüce Allah, “kulumun nafilelerine bakın! buyurur. Eğer nafile namazı bulunursa, onunla farzları tamamlayın buyurur.” 5 Kişinin yerine getirmekle yükümlü olduğu “farz namazların” dışında kalan namazlar nafile ibadetlerdir. Efendimizin hadislerinden anlaşıldığına göre nafile namazlar, farz namazların eksikliklerini tamamlar, kulu Rabbine yaklaştırarak O’nun sevgisinin kazanılmasına, hatta günahların bağışlanmasına vesile olur. Bundan dolayıdır ki Efendimiz her fırsatta ashabına nafile namazı Muhterem Kardeşlerim! Peygamberimizin nafile olarak kılmaya devam ettiği namazların arasında farz namazların öncesi ve sonrasında kılınan namazlar büyük önem taşımaktadır. Her ezan ile ikamet arasında kılmak isteyen kimse için bir nafile namaz olduğunu 6 ifade eden Peygamberimiz, Allah Teala’nın günlük (farz namaz öncesinde ve sonrasında) on iki rekat namaz kılan kimse için cennette bir ev bina edeceğini müjdelemiştir.” 7 Peygamber Efendimizin nafile namazları sadece farz namazlarla birlikte kıldığı namazlar değildir. Efendimiz, sabah namazını kıldıktan sonra mescitten ayrılmaz, dostları ile sohbet eder, güneş yükseldiğinde ise “duha”, diğer ismi ile kuşluk namazı kılardı. Duha namazını dört rekat olarak kılardı. Bazen uzatırdı 8 iki rekatta bir selam verirdi. Ashabını da Duha namazı kılmaya teşvik eder, kılanlara şu müjdeyi verirdi. “Duha namazının iki rekatını düzenli olarak kılan kimsenin günahları denizin köpüğü kadar olsa dahi bağışlanır” 9 buyururdu. Peygamberimiz Duha namazını çoğu kere kılmış, bazen terk etmiştir. Diğer taraftan Peygamber Efendimiz, gece istirahata geçtikten sonsa gecenin bir yarısında Rabbinin emri gereği teheccüt namazı için kalkar ve teheccüd namazı kılardı. 10 Ümmeti için “farz namazlardan sonra en faziletli namazın gece namazı, yani teheccüd namazı olduğunu bildirerek”11 ashabını bu namazı kılmaya teşvik ederdi. Şöyle buyurmuştur. “ Ey insanlar, aranızda selamı yayın, yemek yedirin, herkes uykuda iken gece namazı kılın, böylece selametle cennete girin”12 Muhterem Kardeşlerim! Peygamber Efendimiz; düzenli olarak kılmaya gayret sarf ettiği bu nafile namazların yanında bazı özel gün ve zamanlarda kıldığı namazlarda bulunmakta idi. Ramazan aylarında yatsı namazının farzından sonra teravih namazı kılardı. Efendimiz bir mescide girdiği zaman (kerahet vakti değilse) mescidi selamlama anlamında iki rekat “tahıyyatül Mescid” namazı kılardı. Yine sevinçli bir haber aldığında veya bir nimet elde ettiğinde şükür için iki rekat namaz kılardı. 13 Yahut şükür secdesi yapardı. Kuraklık zamanlarında yağmur dua yaptıktan sonra iki rekat kılardı. Kısaca Efendimiz, rabbinin rızası ve kendine verdiği nimet karşısında şükreden bir kul olmak için her fırsatta nafile namaz kılardı. Bizlerde nafile namaz kılmada aynı hassasiyeti göstermeliyiz. 1 İbn Hibban, Sahih, II, 386 2 Buhari, Teheccüd, 6 3 Duha 93/11 4 Buhari, Rikak, 38 5 İbn Mace, ikamet, 202 6 Buhari, Ezan, 14 7 Müslim, Müsafirin, 103 8 Müslim, Müsafirin, 78 9 İbn Mace, İkamet, 187 10 İsra, 79 11 Müslim, Sıyam, 202 12 İbn Mace, İkamet, 174 13 İbn Mace İkmaetüs-salavat, 192 Hazırlayan: Bekir GEREK, Kırıkkale İl Müftüsü Redaksiyon: İl İrşat Kurulu
© Copyright 2024 Paperzz