iş sağlığı ve güvenliğinde elektrik

YENİ YÜZYIL ÜNİVERSİTESİ
SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİNDE
ELEKTRİK
Bitirme Projesi
Selim KUZ
131101158
Bölüm: İş Sağlığı ve Güvenliği
Danışman
Doç. Dr. Oğuz ÖZYARAL
Bitirme Tarihi (Şubat, 2014)
Özgünlük Bildirisi
1. Bu çalışmada, başka kaynaklardan yapılan tüm alıntıların, ilgili kaynaklar referans
gösterilerek açıkça belirtildiğini,
2. Alıntılar dışındaki bölümlerin, özellikle projenin ana konusunu oluşturan teorik
çalışmaların ve yazılım/donanımın benim tarafımdan yapıldığını
3. Araştırma ve/veya anket çalışmaları için “etik kurul onay” yazısı alındığını bildiririm.
İstanbul, Şubat, 2014
Selim Kuz
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİNDE ELEKTRİK
ÖZET
Elektrik enerjisinin günümüzdeki önemi çok büyük olmakla birlikte evlerimizde, sanayimizde ve hatta artık ulaşım
araçlarımızda bile bu enerji kaynağını kullanmaktayız. Bu projemde ilk başta elektrik kavramı üzerinde durup, tanımını,
özelliklerini, nasıl iletildiğini, insan sağılığı ve güvenliği açısından tehlike çeşitlerini anlatmaya çalışacağım.
Her türlü ekonomik faaliyetin arkasında olan elektrik enerjisinin kullanım alanının artması, en küçük yerleşim birimine
kadar uzanan iletim ve dağıtım şebekesinin, tüketiciye sağladığı kullanım kolaylığı, yadsınamaz ölçüdedir. Bu önemli enerji
çeşidinin artıları olduğu gibi, doğru kullanılmadığı veya yanlış yaklaşımlar sonucu çok riskli iş kazaları da meydana
gelmektedir. Projede bu iş kazalarından örnekler verilip, bu kazalardan sakınmanın yolları anlatılacaktır.
.
İÇİNDEKİLER
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİNDE ELEKTRİK…......……. .................................................................................... i
Özgünlük Bildirisi ........................................................................................................................................ ii
ÖZET ...........................................................................................................................................................iii
GİRİŞ ............................................................................................................................................................4
ELEKTRİKTEN KORUNMA………………….………..…………………..................................................5
1.ELEKTRİK VE TANIMLAR…………………... ..............................................................................5
2.ELEKTRİK ARIZALARI VE KORUNMA YÖNTEMLERİ…….....................................................6
3.ELEKTRİK AKIMI VE İNSAN VÜCÜDUNA ETKİLERİ………….……………………………..9
4.TESİSLERDE ELEKTRİK ÜZERİNE RİSK DEĞERLENDİRMESİ…..………………………...10
5.İLK YARDIM……………………………………………………………………………………….16
6.SONUÇ VE ÖNERİLER....................................................................................................................21
KAYNAKLAR ............................................................................................................................................22
4
GİRİŞ
Elektrik kazalarının hem maddi hem de manevi kayıpları büyüktür, elektrik enerjisinin devre dışı kalması sonucunda
çevredeki faaliyet alanlarına bu enerji gitmeyecek ve ekonomik açıdan da negatif bir durum oluşacaktır. Elektrik enerjisini
depolama imkânı olmadığından, üretilen enerjinin anında kullanılması gereklidir. Bu da üretim iletim ve dağıtım
şirketlerinin önemini ortaya çıkarmaktadır.
Elektrik enerjisi üretildikten sonra iletim yoluyla trafo merkezlerine, oradan da voltaj ayarı yapıldıktan kullanıma
sunulur.
2003-2011 yıllarına ait kaza verileri incelendiğinde, bu dönemde EÜAŞ (Türkiye Elektrik Üretim A.Ş.)’a ait Termik ve
Hidrolik Santrallerde 869, TEİAŞ(Türkiye Elektrik İletim A.Ş.)’da 171, TEDAŞ (Türkiye Elektrik Dağıtım A.Ş.)’da 1438 iş
kazasının meydana geldiği görülmüştür. Bu kazaların önemli bir kısmının sonuçları itibariyle büyük kazalardır. EÜAŞ’da
oluşan 869 kazanın %69,9’u, TEİAŞ’da oluşan 171 kazanın %52,1’i ve TEDAŞ’da oluşan 1438 iş kazasının %32,1’i ya ölümle
ya da ağır yaralanmalarla sonuçlanmıştır.[1,2,3] Bu değer Türkiye geneli için % 4 civarındadır. Ayrıca elektrik sektöründeki
ölümlü kaza sıklığı Türkiye ortalamasının çok üzerinde olmakla birlikte elektrik sektöründe İş Güvenliği çalışmalarının ne
denli önemli olduğunu ortaya koymaktadır. Gerek kaza sayısına düşen ölüm oranının yüksek olması, gerekse bu kazaların
dolaylı maliyetlerinin çok yüksek olması, elektrik kazalarının özellikle incelenmesi gereğini ortaya koymaktadır.
5
ELEKTRİKTEN KORUNMA
1.ELEKTRİK VE TANIMLAR
Elektrik; sözcüğü Latince kehribar anlamına gelen elektron kelimesinden türetilmiştir. Elektrik enerjisini
oluşturan akımı sağlayanlar elektronlardır. Elektrik, elle tutulmayan, gözle görülmeyen ancak yapılan iş
ile ortaya çıkan enerjidir. Dünyada en yaygın kullanılan enerji türüdür. serbest ortamda bulunan "özgür
elektronların" (herhangi bir atoma esir olmamış elektronların) çekim alanı yaratılarak bir noktaya doğru
toplanması sonucunda oluşan enerji biçimidir.
Akım; 'Akım' terimi, elektriğin akış oranını belirtmek için kullanılmaktadır. Kararlı akış
durumunda akım, verili bir noktadan bir saniyede geçen elektrik miktarı olarak
tanımlanmaktadır. Elektrik olmadan akım ortaya çıkamaz ve akım devre tamamlanmadan
meydana gelemez. Birimi Amper olup, A harfi ile gösterilir. Ampermetre ile ölçülür.
Gerilim; serbest elektronların harekete geçmesini sağlayan enerjidir. Birimi Volt olup, V veya U
harfi ile gösterilir ve voltmetre ile ölçülür.
Direnç; elektrik akımına karşı gösterilen zorluk şeklinde tanımlanır. Maddelerin iletkenlikleri
(geçirgenlikleri),fiziksel kimyasal özelliklerine göre az veya çok olacak şeklinde değişir. Değeri
yapıldığı madde, kalınlığı ve uzunluğu ile belirlenir. Birimi Ohm olup Ω ile gösterilir. Ohmmetre
ile ölçülür.
George S. Ohm temel üç elektriksel büyüklük arasında önemli ilişkiler bulmuş, elektrik akımının,
uygulanan gerilim ile doğru orantılı, direncin büyüklüğü ile ters orantılı olduğunu ispatlamıştır.
İletken madde, atomların dış yörüngelerindeki elektron sayısı dörtten az olan elementlere denir.
Bu elementler elektrik akımını iyi iletirler en iyi iletkenler altın, gümüş, bakırdır. İyonlara sahip
sıvılar da iyi iletken olup en iyi örneği insan vücududur. Bunlara elektrolit adı da verilir.
Yalıtkan madde; atomların dış yörüngesindeki elektron sayısı 8 olan tüm elementlerdir.
Yalıtkan maddeler elektriği iletmezler, atomların son yörüngedeki elektron sayısı 5, 6, 7, olan
maddeler ise bir noktaya kadar yalıtkandırlar. Bunlara örnek olarak cam, bakalit, kauçuk, pamuk
gösterilebilir.
Yarı yalıtkan madde; Atomların dış yörüngelerindeki elektron sayısı 4 olan elementlerle imal
edilen malzemelere denir. Silisyum, Germanyum gibi maddeler örnek olarak gösterilebilir. Yarı
iletken maddeler yalıtkan olup, belli şartlarda iletken gibi davranırlar.
Kısa Devre; Bir elektrik devresinde, farklı gerilimli iki ya da daha fazla noktanın, kaza veya
kasıt ile birbirine değmesine denir. Kısa devrede akım maksimum (idealde sonsuz) düzeye ulaşır.
Hata Akımı; Bir yalıtkanlık hatası sonucunda gecen akımdır. Hata akımı ya bir kısa devre akımıdır ya
da toprak teması akımıdır.
Aşırı gerilim; Genellikle kısa sureli olarak iletkenler arasında ya da iletkenlerle toprak arasında
meydana gelen, işletme geriliminin izin verilen en büyük sürekli değerini aşan, fakat işletme frekansında
olmayan bir gerilimdir.
Elektriğin kısaca özelliklerine bakacak olursak da, tüm enerji çeşitlerinden elde edilebilir ve
başka enerji türlerine dönüştürülerek kullanılır. Taşınması kolay ve ucuzdur.
6
2. ELEKTRİK ARIZALARI VE KORUNMA YÖNTEMLERİ
Hizmet sırasında hiçbir zaman arıza yapmayacak bir elektrikli ekipmanın dizayn edilmesi
ve üretilmesi ekonomik açıdan uygun değildir. Ekipmanlar arıza yaparlar ve yapacaklardır ve
ekipmanın daha çok zarar görmesini önlemenin ve insan hayatının tehlikeye girmesini önlemenin
tek yolu hızlı, güvenilir bir elektrik koruma sisteminin sağlanmasıdır. Arızaların yerini belirler ve
arızalı ekipmanı uygun şekilde devreden çıkartırken devre kesici olarak koruyucu roleler
kullanılır. Bu roleler sistemin arızalı parçalarının bağlantısının kesilmesini sağlamak ve
böylelikle sistemin diğer bölümlerinin daha çok zarar görmesini önlemek amacıyla
kullanılmaktadır. Bu ekipmanların genel özelliklerini 5 temel prensipte birleşir. Bunlar;

 Personel güvenliğini garanti etmek
 Bütün sistemi emniyet altına almak
 Besleme sürekliliğini garanti etmek
 Hasarı en aza indirmek
 Sonuç olarak ortaya çıkan onarım maliyetlerini azaltmak
Bütün bu ihtiyaçlar, elektrik arızaların önceden belirlenmesi, konumlandırılması ve hızla
yalıtılmasının ve arızalı ekipmanın güvenle hizmetten alınmasının garanti altına alınmasını
zorunlu duruma getirmektedir.
Yukarıdaki ihtiyaçların karşılanabilmesi için koruma işlevinin aşağıdaki özelliklere sahip olması
gereklidir:





GÜVENİLİRLİK: Elektrik arızası belirlendiğinde önceden belirlenmiş şekilde çalışmak.
SEÇİCİLİK/AYIRDETME: Yalnızca arızalı parçaların/parçanın belirlenmesi ve
güvenli şekilde uzaklaştırılması.
KARARLILIK/GÜVENLİK: Çalışan devrelerin tümünü müdahale etmeden ve zor
duruma sokmadan bırakmak ve beslemenin sürekliliğini garanti etmek.
DUYARLILIK: Arızalı akımındaki veya sistem anormalliklerindeki en küçük değer
sapmalarını belirlemek ve önceden belirlenmiş ayar değerlerinde doğru şekilde çalışmak.
HIZ: Gerekli durumlarda hızla çalışmak ve böylelikle hasarı önlemek, personel
güvenliğini garanti etmek.
Elektrik arızaları genellikle, yüklü iletkenler veya yüklü iletken veya toprak arasındaki
yalıtım ortamındaki bozuklukların sonucu olarak ortaya çıkar. Bu arıza, aşağıda verilen birkaç
faktörün birinin veya birkaç tanesinin bir sonucu olarak ortaya çıkar; örneğin, mekanik arıza,
aşırı ısınma, (ışımanın veya anahtarlamanın yol açtığı) gerilim şokları, iletim ortamının birbirine
karışması, havanın iyonizasyonu, kötü ortam veya eskime nedeniyle yalıtım ortamının bozulması
veya ekipmanın kötü kullanılması.
Kaçak akımlar çok büyük miktarda termal enerji salınmasına neden olur ve hızla
durdurulmaması durumunda yangın hasarlarına, ekipmanda yoğun hasarlara ve insan yaşamına
yönelik risklere neden olabilir.
Geçici arızalar, yalıtıma sürekli olacak şekilde zarar vermeyen ve bu durumuyla devreye kısa bir
zaman sonrasında yeniden güvenle enerji verilebilecek arızalardır. Bu tür arızaların tipik bir
örneği, yıldırım düşmesinden sonra yalıtkanın yeniden çakıp atlamasıdır. Daha sonra otomatik
olarak yeniden kapanacak olan devre kesicinin açılması sonucunda etkileri başarıyla ortadan
kaldırılabilir. Geçici arızalar, esas olarak, havanın ana yalıtım ortamını oluşturduğu harici
ekipmanlarda ortaya çıkar.
7
Diğer bir arıza çeşidi sürekli arızalar, iletim ortamının veya bu ortama bağlı ilgili
ekipmanın yalıtımında ortaya çıkan sürekli arızaların sonucudur. Muhtemelen, en eski, en kolay,
en ucuz ve en sık kullanılan koruma cihazı sigortalardır. Sigortanın çalışma ilkesi son derece
basittir: Aşırı akım sonucu ortaya çıkan aşırı akım sigorta elemanının erimesine neden olur ve
bunun sonucunda akımın yolu kesilir. Teknolojik gelişmeler, sigortaların tepkilerinin daha
kestirilebilir, hızla ve güvenli (patlamamanın sağlanması) olmasına yardımcı olmuştur.
Sigortalar hakkındaki ortak bir yanlış anlayış, sigorta anma değerine (yani, etiket üzerinde basılı
değere) erişir erişmez sigortanın atacağı şeklindedir. Bu anlayış, gerçek durumdan oldukça
uzaktır. Bir sigortanın, tipik bir tersine zaman-akım karakteristiği vardır. Toplama değeri (pickup value) yaklaşık olarak anma değerinin iki katında başlar ve akım değeri yüksek oldukça
sigorta daha çabuk atacaktır.
Doğal olarak, sigortalar yalnızca aşırı akımlarla ilgili hataları belirleyebilir. Buna göre,
bir sigorta yalnızca arıza durumundaki akım bir kez aşırı akım değerinin üzerine eriştikten sonra
topraklama koşullarında atacaktır. Bu nedenle, sigortalar topraklama hatalarına karşı yeterli
koruma sağlamaz. Bir sigortanın yalnızca bir zaman-akım özelliği vardır ve sigorta değerlerinde
ayarlama yapılması mümkün değildir. Ek olarak, her bir operasyondan sonra sigortaların
değiştirilmesi gereklidir. Son olarak, sigortalar devreden çıkış için harici bir komut olarak
düşünülemez.
Sigortalar son derece ucuzdur. Buna göre, sigortalar kritik olma düzeyi az olan devrelerde
kullanılmak için uygundur ve güvenlik koruması doğal olarak güvenilir akım sınırlayıcı
özellikleri sunan ana koruma hatası olmalıdır.
Günümüzdeki en kullanışlı ve bilinmiş koruma tipi, kuşkusuz röle-devre kesici
bileşimidir. Röle, ağla ilgili bilgileri asıl olarak ölçü transformatörlerinden (gerilim ve akım
transformatörleri) alır, bu bilgiyi önceden belirlenmiş değerlerle karşılaştırarak anormal koşulları
belirler ve bu türden bir anormal koşul belirlendiğinde devre kesiciye devreden çıkma komutu
verir. Röle, diğer enstrümanlardan, SCADA (Supervisory Control and Data Acquisition)
kumandasından veya insan müdahalesinden gelen harici bir devreden çıkma sinyaliyle de
çalıştırılabilir.
Röleye dışarıdan yardımcı güç sağlamanın en güvenilir yolu, Bataryalı Devreden
Çıkarma (BTU) sistemidir. Birim, esas olarak röleye ve kesici sisteme DC güç sağlayan pil
kümesinden oluşmaktadır. Piller, gücü, bağlantı donanımı panelinin (rölenin yardımcı gücü,
gösterge lambaları, vb.) durgun yükünü karşılamak için yeterli kapasiteyi içerecek şekilde
belirlenmiş bir pil şarj cihazıyla şarj edilmiş durumda tutulmaktadır. Geçici yüksek akım ihtiyacı
duyulduğunda, genellikle devre kırıcı beslemeyi beslemek amacıyla piller bu birimi besleyecek
ve olaydan sonra yeniden şarj edilecektir. Daha sonra bu piller aynı zamanda toptan güç kesintisi
sırasında tam bir destekleme sistemi olarak işlev görecektir.
Başlangıçta, devre kesiciler yalıtım ortamı olarak havayı kullanmış, daha sonra yalıtım yağı (aynı
zamanda soğutma ortamı olarak da kullanılan yağ) ve günümüzde de SF6 (kükürt hegzaflorür)
gazı kullanılmaya başlanmıştır.
Elektrik arızalarında ortaya çıkan sonuçları engellemek için yukarıda belirttiğimiz
enstrümanları kullanmak zorundayız ve bunların bakımlarını düzenli bir şekilde yaparak, gözlem
altında tutmalıyız. Bu bakımlarda en önemli dikkat edilecek unsurlardan bir tanesi toz olmakla
birlikte, çok iyi bir iletkenlik görevi de görmektedir. Bu yüzden elektrik atlamaları, büyük
kazalara sebebiyet verebilir. Tabii tozun yanında elektriğin izlediği yolda oluşan arklar sonucu
yalıtımın bozulması veya iletken maddenin zarar görmesi sonucunda, ark noktasında ısı artışları
söz konusu olacaktır. Bazen gözle görülebildiği gibi, fark etmediğimiz ısı artışları da olabilir. Bu
gibi konularda mutlaka termal kamera ile kontroller yapılmalı ve bu kontroller sonucu arızalı
parça değiştirilmelidir.
8
Kaçak akım rölesi devamlı olarak fazdaki akımı nötrdeki akımla kıyaslar. İkisi arasındaki
fark (kaçak akım) toprağa akar, sağlıklı bir devrede izolasyondan ve kayıplardan dolayı her
zaman azda olsa bir miktar kaçak akım mevcuttur. Kaçak akım rölesi faz ve nötr arasındaki
farkın daha önceden belirlenen seviyeye geldiğinde devreyi kesmeye yararayarak can ve mal
kaybını önler.
Yerel mevzuatımıza baktığımızda elektrikle ilgili birçok dolaylı veya doğrudan madde
bulunmaktadır. Kaçak akım rölesi ilgili maddelerin genellikle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın mevzuatında yer almaktadır. Elektrik İç
Tesisleri Yönetmeliği’nin 18. Maddesi’nde elektrik ana dağıtım noktalarına yangından korumaya
yönelik kaçak akım rölesinin (300 mA anma kaçak akım değerine sahip kaçak akım rölesi)
kullanılması, tali dağıtım noktalarına ise hayat korumaya yönelik kaçak akım rölesinin (30 mA
anma kaçak akım değerine sahip kaçak akım rölesi) düzeneği ile birlikte termik manyetik şalter
veya otomatik sigorta (ayrı ayrı veya birlikte) konulması ve tüm koruma düzenleri arasında
seçicilik sağlanması yer almaktadır. Rölenin kullanımında dikkat edilecek hususlar ve nasıl
kullanılacağı Elektrik Tesislerinde Topraklamalar Yönetmeliği’nde söz edilmektedir. İşçi Sağlığı
ve İş Güvenliği Tüzüğü’nün 315. Maddesi’nde kaçakların belli seviyenin üstüne çıkmasını
engelleyen kaçak akım rölesi aynı şekilde topraklı cihazlarda topraklamada bir sıkıntı
yaşandığında devreyi kesen elemanın bulunması uygun bulunmuştur. Çeşitli mevzuatlarda
elektrikten kaynaklanan iş kazası ve yangınların engellenmesi için birçok hüküm mevcuttur.
Kaçak akım röleleri elektrikten kaynaklanan iş kazaları ve yangınların engellenmesinde önemli
rol oynaması sebebiyle bu hükümlerle dolaylı yoldan ilişkilendirilebilir.
Kaçak akım rölelerinde sık yapılan hatalardan biride piyasada bulunan bazı rölelerin
anma kaçak akım değeri üzerinde bulunan tuşlarla 30 mA’den 300 mA’e kadar
deriştirilebilmektedir. Bu tür röleler işverene maddi olarak daha uygun gelmektedir ama iş
güvenliği açısından bir risk oluşturmaktır. İşveren, işçilerin keyfi olarak bu tür rölelerin anma
kaçak akım değerinin değiştirilmesini engelleyecek tedbirler almalıdır. Yargıtay kararı çok
açıktır “tedbir kişinin kendi dikkatine ve inisiyatifine bırakılamaz”[5]
Genellikle iş güvenliğine yapılan yatırımlar işveren tarafından bir külfet ve mevzuattan
kaynaklanan bir zorunluluk olarak görülmektedir. Bundan dolayı alınan tedbirler bazen
göstermelik olarak yapılmaktadır. İş güvenliğinin ilk adımı olarak işverene ve iş güvenliğinde
sorumlu bütün çevrelere iş güvenliğine yapılacak yatırımın aslında bir külfetten ziyade iş
kazasından korunmayla can ve mal güvenliği sayesinde elde edilecek yarar gösterilmelidir.
Ülkemizde iş kazalarında elektrikle temas önemli bir risk oluşturmaktadır. İşverenler ve iş
güvenliğinden sorumlu personelin kaçak akım rölesi seçimi yaparken öncelikle kaçak akım
rölesinin yapılan işe ve işletmeye uygun özelliklerde olması sağlanmalıdır. Güvenilir
markalardan gerekli standartları taşıyan kaçak akım röleleri temin edilmelidir. Kaçak akım rölesi
seçiminde öncelik fiyattan ziyade kalite ve güvenebilirlik olmalıdır.
9
3. ELEKTRİK AKIMI VE İNSAN VİCUDUNA ETKİLERİ
İş kazasının dünyada yapılan tanımlarında ortak noktasının çalışanların ruh ve beden
sağlığını özre uğratan veya ölüme sebebiyet veren bir olay olduğu görülmektedir. İş kazalarının
büyük kısmı ise elektrik kazalarından meydana gelmektedir. 2011 yılı SGK verilerine göre 465
“elektrik akımından ileri gelen” iş kazası olmuştur ve bu kazaların hepsi can ve uzuv kayıplı
kazalardır. Hafif yaralanma ve mal kaybına sebebiyet veren kazaları da bu istatistiğin içine
alırsak, bu oran çok yükseklere çıkmaktadır.
Elektrik şuan hayatın vazgeçilmezi olurken bazı tehlikeleri de yanında getirmiştir. Özellikle
elektrik akımı ile temas ağır yaralanmalara hatta ölümlere dahi sebep olmaktadır. Elektrik
akımının vücuttan geçmesi öncelikle sinir sistemine hasar vermektedir. Bunun yanı sıra kalp
ritminin bozulmasına hatta durmasına bile sebep olmaktadır. Elektrik akımının vücuda temas
ettiği yerlerde, girdiği ve çıktığı noktalarda, ciltte ve derin dokularda yanıklar oluşturur. Ciltteki
yanık yarasının küçük olmasına karşın derin dokularda şiddetli hasar olabilir. Elektrik akımı
vücuda girdiği ve çıktığı noktalarda her zaman birer yaraya sebep olur. Giriş yarası oldukça
küçük olabilir ama çıkış yarası geniş ve derindir.
Elektrik akımının oluşturacağı hasar;





Maruz kalınan gerilimin büyük veya küçük voltaj olmasına
Vücut direncine
Ortam şartlarına
Elektrik akımının kaynağı ile geçen temas süresine
Akımın vücutta izlediği yola bağlıdır.
Elektrik akımının insan vücudu üzerinde etkisi incelendiğinde bir kısmının doğrudan, bir
kısmının ise dolaylı bir şekilde olduğu görülmektedir. Elektrik akımı ile meydana gelen kazalar,
etki bakımından üç ana gruba ayrılabilir:



Elektrik akımının doğrudan doğruya sinirler, adaleler ve kalbin çalışması üzerine etkisi.
Elektrik akımının sebep olduğu ısınmanın yaptığı zararlar, mesela arkın sebep olduğu
yanmalar.
İnsan için zararlı olmayan çok küçük akımlarda, korku sebebi ile (düşme, çarpma vb...)
mekanik zararlar.
Elektrik akımının insan vücudu üzerinde ektisi incelendiğinde kadın ve erkeklerde görülen
tepkiler farklı akımlarda ortaya çıkmaktadır. Elektrik çarpmasında hissedilen gıdıklanma kadınlarda
0,25mA-0,5mA iken erkeklerde 0,5mA-1mA’dir. Bu bölgeye hissetme sınırı da diyebiliriz. Uyuşma
sınırında temas eden yerde rahatsızlık duygusu oluşur. Buda kadın ve erkeklerde 1mA-2mA’dir. Elektrik
akımı arttıkça insan vücuduna verdiği hasarda artmaya başlar. Elektriğe tutulan bir insanın en son
bırakabilme derecesi kadınlarda 9mA, erkeklerde 15 mA ‘dir. Kalpte bozukluk ve bilinç kaybı da 500mA
altında 0,2 saniye veya 75mA altında 0,5 saniyedir. Daha yüksek derece olarak bilinç kaybı, kasların
kontrolü kaybetmesi, kas kasılmaları akım kesilene kadar devam eder ve akciğer şişer bu olayın olması
içinde 3A-8A olması yeterlidir.
Elektrik akımının etkisi ortamın nemlilik derecesine, kazalının elektrik akımına
yakalandığı vücut pozisyonuna hatta yukarıda görüldüğü gibi cinsiyete göre bile değişmektedir.
Akımın insan vücudundaki etki süresinin önemi büyüktür. “Kalp üzerinden 0,3 saniyeden daha
uzun süre 80 mili amper (mA) mertebesinde bir akım geçerse kalp kaslarının kasılması ve
tehlikeli fibrilasyon başlar ve olay çoğu zaman ölümle sonuçlanır. Kalbin normal çalışma
periyodu 750 mikro saniye (ms)dir. Eğer akımın kalp üzerindeki etki süresi 200 ms mertebesinde
ise bunun zararı yoktur. Özellikle 750 ms’den daha uzun süre etki eden akımlar tehlikelidir
10
4. TESİSLERDE ELEKTİRİK ÜZERİNE RİSK
DEĞERLENDİRMESİ
Günümüzde yaklaşık her üç dakikada bir iş kazası, her 90 dakikada bir kişinin sakat
kalması ve her 4 saatte bir kişinin hayatını kaybetmesi iş sağlığı ve güvenliği konusunda henüz
yeterli bilince erişilmediğinin sayısal ifadesidir. Hiçbir kaza durup dururken veya nedensiz
meydana gelmez. Kazaların oluşumunun iki temel nedeni vardır; emniyetsiz ortam ve emniyetsiz
hareket. Kaza risklerinin araştırılıp değerlendirilmesi ile bu riskler büyük oranda ortadan
kaldırılabilir.
TS (OHSAS) 18001’de olay, kaza, tehlike, iş sağlığı ve güvenliği, İSG yönetim sistemi,
risk,risk değerlendirmesi, katlanılabilir risk çok net açıklanmıştır. Bunlar aşağıda belirtilmiştir.
Olay: Kazaya sebep olan veya kazaya sebep olacak potansiyele sahip oluşum.
Kaza: Ölüme, hastalığa, yaralanmaya, hasara veya diğer kayıplara sebebiyet veren istenmeyen
olay.
Tehlike: İnsanların yaralanması, hastalanması, malın veya malzemenin zarar görmesi, işyeri
ortamının zarar görmesi veya bunların birlikte gerçekleşmesine sebep olan kaynak veya durumu
İş sağlığı ve güvenliği: Çalışanların, geçici işçilerin, yüklenici personelinin, ziyaretçilerin
ve çalışma alanındaki diğer insanların sağlık ve güvenliğini etkileyen faktörler ve şartlar.
İSG Yönetim Sistemi: Kuruluşun faaliyetleri ile ilgili İSG risklerinin yönetimini kolaylaştıran
tüm yönetim sisteminin bir parçası. Bu kuruluş yapısını, planlama faaliyetlerini,
sorumluluklarını ve uygulamalarını, prosesleri, prosedürleri ve kuruluşun İSG politikasının
geliştirilmesi, uygulanması, iyileştirilmesi, başarılması, gözden geçirilmesi ve sürdürülmesi
için gerekli kaynakları kapsar.
Risk: Tehlikeli bir olayın meydana gelme olasılığı ile sonuçlarının bileşimi.
Risk Değerlendirmesi: Tüm proseslerde, riskin büyüklüğünü tahmin etmek ve riske tahammül
edilip edilemeyeceğine karar vermek
Katlanılabilir risk: Kuruluşun yasal zorunluluklarla ve kendi İSG politikasına göre, tahammül
edebileceği düzeye indirilmiş risk
Çalışma hayatında iş kanunu madde 78 gereği risk değerlendirmesi yapmalıdır. Risk
değerlendirmelerinde; işyerlerinde var olan ya da dışarıdan gelebilecek tehlikelerin, işçilere,
işyerine ve çevresine verebileceği zararların ve bunlara karşı alınacak önlemlerin belirlenmesi
amacıyla gerekli çalışmaların yapılması mecburidir.
Risk değerlendirmesi beş ana adım olarak tanımlanıp tamamlanabilir.
 Bilgi toplamak,
 Tehlikeleri belirlemek,
 Tehlikelerden doğan riskler (risklerin ortaya çıkma olasılıklarını ve sonuçların
ciddiyetini tahmin etmek ve riskin kabul edilebilir olup olmadığına karar vermek),
 Risklerin ortadan kaldırılmasına ya da azaltılmasına yönelik eylemleri planlamak ve
değerlendirmeyi gözden geçirmek,
 Yapılan risk değerlendirmesini belgelendirmek.
İşyeri bina ve eklentilerinde alınacak sağlık ve güvenlik önlemlerine ilişkin yönetmelik
(RG–25369) gereğince;
Elektrik tesisatı yangın ve patlama tehlikesi yaratmayacak şekilde projelendirilip tesis edilecek
ve çalışanlar doğrudan veya dolaylı temas sonucu kaza riskine karşı korunacaktır. Elektrik
tesisatı ve koruyucu cihazlar kullanılan voltaja, ortam şartlarına ve yürürlükteki mevzuata uygun
olacak, yetkili kişiler tarafından işletilecektir.
11
ÖRNEK RİSK DEĞERLENDİRME RAPORU
Kocaeli ili İzmit ilçe sınırları içinde yer alan mekanik üretim ağırlıklı işlev gösteren (sac,
demir işleme-büküm) bir sanayi tesisinde elektriksel riskler başlıklı olarak hazırlanan projede
elektriksel noktalara ağırlık verilmiştir.
Çalışmanın uygulandığı tesis mekanik üretim yapan 3200 m² kapalı alana sahip 1. sınıf
ağır sanayi kapsamındadır. Tesis kurulu güç olarak; 34,5/0,4 kV, 400 kVA harici tip trafo tesisi
ile beslenmektedir. Tesise ait müşavirlik sözleşmesinde trafo eş zamanlılık katsayısı 0,6 olarak
seçilmiş olup tesiste çekilen güç 220 kVA olarak izlenmektedir.
Kompanzasyon panosu gelecek yatırımlar göz önüne alınarak 400 kVA gücünde
hesaplanarak imal edilmiştir. Tesis içinde önemli güç çeken 3 adet makine mevcuttur. Sırasıyla
güç değerleri; 60 kW, 43 kW, 38,5 kW olarak tespit edilmiştir. Ana dağıtım panosundan bu üç
makine için harici hatlar çekilmiş olup aynı besleme tavasından farklı hiçbir güç için aktarım
yapılmamıştır.
Tesis içi makine enerji dağıtım sistemi olarak havai kablo taşıma sistemleri (tava)
kullanılmıştır. Ağır sanayi kablo taşıma sistemleri olarak tırnaklı tava uygulaması yapılmıştır.
Tesiste üretim sahasına yönelik aydınlatma sistemlerinde Metal Halide ampuller
kullanılmış olup armatürler koruma sınıfına uygun olarak tasarlanmıştır. Makine beslemeleri ise
makine yerleşim planı doğrultusunda çevrede enerji besleme kabloları bulunmayacak şekilde sık
aralıklarla kombinasyon kutuları montajı yapılmıştır.
Tesis kurulumu yapılırken temel topraklaması uygulamaları projeye uygun olarak inşa
edilmiştir. Tesisteki tüm çelik konstrüksiyon aksam temel topraklaması ile irtibatlandırılmıştır.
Tesis temel topraklaması her 10 metre ara ile topraklama elektrotları kullanılarak sabitlenmiştir.
Her makineye acil durum esnasında tamamen devre dışı bırakılarak emniyetin tam
anlamıyla sağlanabilmesi için acil stop butonları yerleştirilmiştir. Bant sistemlerinde ise bant
boyunca gerek operatör gerekse de müdahaleye yakın kısımlarda ilave olarak acil stop takviyesi
yapılmıştır.
Yanıcı ve parlayıcı uygulamaların tesis içinde önem teşkil etmemesine rağmen yangın
ihbar ve acil siren uygulamaları mevcuttur. Yine aynı bağlamda tesiste, yaşam mahalleri
öncelikli olmak üzere yaya güzergâhlarında sık aralıklarla yangın söndürme tüpleri yerleşimi
yapılmıştır. Üretim sahasında ise yaklaşık 30 m² alana en az bir adet (12 kg) yangın söndürme
tüpü yerleşimi yapılmıştır.
12
Kısaltmalar; TRP: Trafo postası, ADP: Ana Dağıtım Panosu, KTS: Kablo taşıma sistemleri,
AYD aydınlatma sistemleri
Tablo 1’de tesisteki komple elektrifikasyon sistemleri dahilinde oluşabilecek tehlikeler yer
almaktadır.
1. Trafo Postası:
Tesise ait 400 kVA direk tipi trafo postası tesis ön sahasında inşa edilmiş olup çevresi
müdahaleye kapalı, uyarı levhaları ve tel örgü ile donatılmıştır. Olası acil durumlarda yetkisiz
manevraların önüne geçmek için yetkili isim ve fotoğraflarının bulunduğu uyarı levhaları yer
almaktadır.
Trafo tesisine ait seksiyoner müdahalesi için tesisteki mevcut vardiya durumları göz
önünde bulundurularak her vardiyaya en az iki yetkili olmak üzere acil durum görev tanımları
yapılıp gerekli eğitimler verilmiştir. Yetkili dışında müdahalenin önüne geçebilmek için ayrıca
uyarı levhaları ile ceza tanımları ve yasaklayıcı kuralların tanımları yapılmıştır.
Tesis dahilinde oluşabilecek ve en fazla riske sahip elektriksel aksam olan trafo arıza ve
bakım durumları için detaylı renk tanımı gösterilmiştir.
2. Ana Dağıtım Panosu:
Tesis içine yerleşimi sağlanmış ana dağıtım panosu; ölçü/koruma/kompanzasyon olarak
tasarlanmıştır. Pano çevresinde, trafo postası çevresinde olduğu gibi tel örgü ile muhafaza
sağlanmıştır. Yetkisiz müdahalenin önlenmesi amacıyla muhafaza kısımlarının üzerine yetkili
isim ve yetki tanımları açıklanan levhalar yerleştirilmiştir.
Üretim sahasında ve özellikle ana dağıtım panosuna yakın alanlarda görevli olan, ilgili
bilgilendirme eğitimleri müşavir firma tarafından sağlanmış personel sadece ADP panosuna
müdahale etme yetkisi verilmiştir. Böylelikle tesis içinde olası acil durumlarda elektrifikasyon
sistemlerinin tesise ve canlılara zarar vermesinin önüne kısmen geçilebilmektedir.
İzole halı pano önleri, makine önleri ve trafolarda iş sağlığı ve güvenliği açısından yasal
olarak zorunluluk teşkil etmekte olup, tesiste bu yasal zorunluluğun yükümlülükleri yerine
getirilmiştir.
Ana dağıtım panosu önündeki çalışma alanlarında elektrik izolasyonunu sağlayan kauçuk
esaslı izole halı kullanılmaktadır. Yapılan incelemede izole halının ilgili standartlara uygun
olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca izole halı paspas yalıtkan olup, ısı ve neme dayanıklıdır.
13
Teknik özellikleri incelenen izole halının, 5 mm kalınlığında ve 40 kV’a dayanıklı olduğu
test sonuçlarının bulunduğu dosyada incelenmiştir.
İlgili dosyada izole halıya ait di elektrik dayanım testi ; (TS 5119 Madde 1.5) sonucunda
5 mm kalınlıktaki halının 40 kV deney gerilimine 1 dakika süreyle atlama ve delinme olmaksızın
dayandığı sonucuna varılmıştır.
Ana dağıtım panosunu yetkisiz müdahale ve diğer etkenlerden koruyan topraklaması
yapılmış tel örgü çevresinde suyun söndürme etkisinin kullanılamayacağı düşünülerek kuru tozlu
sabit söndürme sistemleri mevcuttur.
Tesisin iş güvenliği uzmanı tarafından belirlenen yangın söndürme donanımları,
periyodik kontrol ve bakım talimatlarının yer aldığı çizelge ile gerek sabit, gerekse de taşınabilir
olmak üzere tahkiki yapılmıştır.
Söndürme tüplerinde dikkat çeken bir diğer madde ise, tüplere ulaşma mesafelerinin
azami 25 metre olmasıdır. Bu mesafe keyfi olmamakla birlikte Binaların Yangından Korunması
Hakkında Yönetmelik (2007/12937) gereğince tespit edilmiştir. Aynı yönetmelik kapsamında,
yangın söndürücülerin periyodik kontrolü ve bakımı TS 11748 standardına göre yapılmaktadır.
Pano içindeki şalt malzemelerin yalıtım sınıflarının, pano iç tasarımının ve özellikle pano
havalandırma tasarımının da risk önleyici ve özellikle yangından korunma amaçlı seçilip
düzenlendiği görülmektedir.
Pano dış kapaklarında, Elektrik Kuvvetli Akım Tesisleri Yönetmeliği (İkinci Bölüm)
gereğince de belirtildiği üzere; herhangi bir kimsenin dikkatsizlikle de olsa yaklaşabileceği
uzaklıktaki gerilim altındaki bölümlerine (aktif bölümler) dokunulması olanaksız kılınmış ve
emniyet mesafeleri ile koruma önlemleri alınmıştır.
Kilitli açma anahtarları bu kapsamdaki önemli koruma faktörlerini teşkil etmektedir. Son
müdahale pano üstündeki çizelgelerde kayıt altında tutulmaktadır.
3. Kablo Taşıma Sistemleri:
Ana dağıtım panosundan makine ve diğer güç çekerlerin besleme hatları, ilgili tesiste
havai tava uygulamaları ile sağlanmıştır. Ağır sanayi tip uygulamada seçimi yapılan tavalarda sık
aralıklarla montaj ekipmanları kullanılarak tavların sabitlenmesi sağlanmıştır.
Kablo taşıma sistemlerinde, kabloların nizami aktarımını sağlamak için dışı dişli kablo
bağları kullanılmıştır. Kablo bağları -55ºC ve +260ºC ye dayanabilmektedir.
Kablo taşıma sistemlerindeki mesafelerin uzun olması gerekçesiyle her kablo için plastik
kablo etiketleri kullanılmıştır. Üzerlerine yazılan bilgisayar tabanlı baskı sayesinde kabloları
veya tel desteklerini tanımlama işlemi kolaylık bulmaktadır.
DIN 4102 Bölüm 12’ye uygun olarak yangından korunma sınıfları E30 ve E90 için
standart taşıma konstrüksiyonu ve kabloya özel taşıma konstrüksiyonu olarak kullanımları
gerekli şartlara bağlanmış malzemeler için tavsiye edilen şartlara uygunlukları sağlanmıştır.
Yangından korunması istenen bölgede kullanılacak sistemde dikkat edilecek hususlar aşağıdaki
şekilde tavsiye edilmektedir;
 Kullanılacak kablo kanalları veya merdivenlerinde taşıyıcı profil yüksekliği (kenar
yüksekliği) h: 60 mm.yi geçmemelidir.
 Merdiven tipi kablo taşıyıcılarda kullanılan merdiven basamak aralığı 150 mm.den daha
büyük olmamalıdır.
 Kullanılacak kablo kanalları genişliği asgari 300 mm, merdivenlerinde ise asgari 400
mm olmalıdır.
 Askı sisteminde duvar tipi için I demirler üzerine asılacak konsollar kullanılmalıdır.
Konsolların bittiği noktadan salınacak şekilde M12 tij ile tavandan her katta rijit bağlantı
yapılacak şekilde sabitlenmelidir.
 Kullanılan tüm aksesuar yangına dayanıklı metal üretimlerden seçilmelidir. Askı aralığı
1200 mm.yi geçmemelidir.
 Katlı askı sistemlerinde katlar arasındaki aralıklar 250 mm olarak seçilmelidir.

14
Kablo kanallarının taşıyacağı yük asgari 10 kg/mt, kablo merdivenlerinde asgari 20
kg/mt.yi geçmemelidir.
Değerlendirmenin yapıldığı tesiste, kablo taşıma sistemlerine ait uygulamalarda tespiti
yapılan hatalı koşullar müşavir tarafından belirlenerek iyileştirmeye gidilmiştir. İlgili maddeler
tam uyumluluk içinde uygulanmıştır.
4. Aydınlatma Sistemleri:
Enerji verimliliği esas alınarak iyi bir aydınlatma hesabı yapılmış tesiste gün ışığından
yeter derecede yararlanılmaktadır. Üretim sahasında gün içinde suni ışıkla yeterli aydınlatma
sağlanmaktadır.
Tesis kurulum aşamasındayken müşavir tarafınca belirlenen etkin aydınlatma koşulları
tesis inşaatında belirgin özellikler gösterirken hem enerji tasarrufu hem de yeter derece
aydınlatma sağlayacak şekilde etkin aydınlatma için çatı tasarlanmıştır.
Tesis içindeki üretim birimleri başta olmak üzere tüm tesiste aydınlık ölçümleri yapılarak
raporlama yapılmıştır. Müşavir tarafından, tesisteki aydınlık seviye tespitleri teorik olarak
hesaplanıp yetersiz aydınlatmanın uygulandığı birimlerde iyileştirmeler yapılmıştır.
Aydınlatmanın önem arz etmediği bölgelerde Elektrik İç Tesisleri Yönetmeliği gereğince,
aydınlatma gücü m² başına en az 12-15 W alınarak belirlenmiştir.
Tesiste 250 V’dan yüksek şebeke gerilimi kullanılmamıştır. Ortamdaki tozuma ve ilgili
yönetmelikler göz önüne alınarak armatür seçimleri; suya ya da toza karşı koruma düzeni
bulunması ve ortam sıcaklığına dayanıklılığı göz önünde bulundurularak yapılmıştır.
Aydınlatma aygıtlarının yerleşimleri, çıkardıkları ısının kendi içlerindeki ve yakınlarındaki
cisimlere zarar vermeyecek biçimde tesis edilmesine önem verilmiştir.
Özel Uygulamalar:
Tesisteki tüm panolarda kilitli sisteme geçilmiştir. Enerji odasında toplanan
kompanzasyon ve ana dağıtım panolarına ulaşmak için açılacak kapılar dışa açılmaktadır.
Kapı kilidi görevli olmayan personelin girişine engel olacak fakat tesiste bulunan
personelin giriş-çıkışına engel olmayacak biçimde dizayn edilmiştir.
Yangın tehlikesi olan yerlerde tüm sistem exproof malzeme kullanılmıştır. Yangın
algılama sistemleri tesise proje uygulamaları dahilinde belirlenen yerlere uygulanmıştır. Yangın
ihbar sistemleri ve yangın müdahale ekipmanları sürekli test edilerek eğitilmiş ekip tarafınca
kontrol edilmektedir.
Tesise ait en büyük elektriksel iyileştirme kaynak atölyelerinde yapılmıştır. Kaynak
atölyesinde dokunmaya karşı koruma yapılmıştır. Bunun yanında tesisin uygun yerlerinde
uyarma levhaları bulunmaktadır.
Bakım ve Onarım Ġşleri Sırasında Alınması Gereken Önlemler:
 Tesise gelen besleme kaynakları ayrılmalıdır.
 Gerekli uyarı levhaları asılmalıdır.
 Gerilim yokluğu kontrol edilmelidir.
 Topraklama ve kısa devre yapılmalıdır.
 Çalışma yeri sınırlandırılmalıdır.
 Koruyucu işaret ve levhalar asılmalıdır.
 Çalışma müsaadesi düzenlenmelidir.
 Tesisten sorumlu olan görevlilerle görüşme yapılmalı ve anlaşma sağlanmalıdır.
 Yetkililer tarafından hazırlanmış yazılı veya sözlü talimatlar göz önünde
bulundurulmalıdır.
 Alınmış olan önlemleri izlemek ve gözetlemek amacıyla sorumlu bir şahıs
görevlendirilmelidir.
 Bütün bu işlemler sırasında gereğinden fazla dikkatli olunmalıdır.
15
Elektrik İşlerinde Alınması Gereken Güvenlik Önlemleri
 Mutlaka koruyucu malzemeler kullanılmalıdır.
 El aletlerinin yalıtımlı olmasına ve bozuk olup olmadığına dikkat edilmeli.
 Çalışılan makine üzerine “arızalı” levhası asılmalı mutlaka topraklama yapılmalıdır.
 Pano veya tablodaki besleme sigortası sökülmeli üzerine “dikkat tamirat var” levhası
asılmalı.
 Yüksek yerlerdeki çalışmalarda emniyet kemeri kullanılmalı
 Kullanılan ölçüm aletlerinin doğruluğundan emin olunmalı
 Mümkün olduğunca arızalara 2 veya daha çok kişi çıkmalıdır.
Maddeler halinde açıklanan bakım talimatları gözle görülür şekilde bakım çalışmalarının
yapılacağı bölgelere asılmıştır.[6]
16
5. İLK YARDIM
İlkyardım herhangi bir kaza yada hastalık durumunda tıp profesyonelleri olay mahalline
ulaşıncaya dek, olay yerinde bulunanların hasta yada kazazedeye yaptığı uygulamalardır.
İşyerlerinde kazalar açısından artmış olasılıktan söz etmek mümkündür. Elektrik çarpması, organ
kopmaları, yüksekten düşme, kanamalar ve yanıklar işyerlerinde sık karşılaşabileceğimiz kazalar
arasında sıralanabilir. Ayrıca işyerlerinde olay mahalline ulaşım açısından zorluklar da söz
konusudur. Sonuç olarak işyerlerine ilkyardım organizasyonu vazgeçilmez bir gereksinimdir.
İşyerinde ilkyardımla ilgili düzenlemeleri yapmak işverenin yasal sorumluluğudur.
İşveren işyerinde çalışanların yaralanması veya hastalanması halinde ilk yardım hizmetinin
uygun koşullarda ve yeterli düzeyde verilmesini sağlayacak ekipman ve personele sahip
olduğunu garantilemelidir.
İşyerinde ilkyardımla ilgili çalışmaları planlarken her bir çalışma alanının koşullarına
uygun ilkyardım gereksinimleri önceden belirlenmelidir ve bu gereksinimler belirlenirken
aşağıdakiler göz önünde bulundurulur:
a. İşyeri Riskleri: İşyerinde ilk yardım organizasyonunda işin yapısına göre planlama
yapılır. Büro, satış mağazası, kütüphane gibi düşük risk kategorisinde yer alan işyerleriyle, ağır
sanayi, inşaat, kimyasal maddeler imalatı gibi yüksek riskli işyerlerinde farklı gereksinimler söz
konusudur. Ağır ve tehlikeli işlerin yapıldığı işyerlerinde belli sayıda ilkyardımcı personele ve ek
ilkyardım ekipman ve malzemesi gibi kapsamlı hazırlıklara ihtiyaç varken, düşük risk grubunda
yer alan işyerlerin için ilkyardım dolabı ve tedarikçisinden oluşan hazırlık yeterli olabilir.
b. İşyerinin Büyüklüğü: İşyeri tek bir binada yerleşimli veya geniş bir sahada farklı bina
komplekslerinde bulunabilir, binalar arası uzaklık söz konusu olabilir ya da büyük bir iş
merkezinin farklı katlarında yer alabilir. Bu durumda her bir bina ya da kat için ayrı ilkyardımcı
personel yetiştirilmeli, ekipman ve malzeme ayrı hazırlanmalıdır.
c. İşyerinin Kazalar Açısından Geçmişi: İşyerinde ilkyardım gereksinimlerini belirlerken
geçmişte görülmüş kazaların sayısının, sıklığının, nedenlerinin ve sonuçlarının incelenmesinde
yarar vardır. Bu inceleme çok yönlü ve büyük organizasyonlar için hangi ekipman ve
malzemenin gerektiğinin ve ayrıca ilkyardımcıların öncelikle hangi alanlardan sorumlu
olacağının belirlenmesinde yardımcı olur.
d. İş Gücünün Yapısı ve Dağılımı: Tedarik edilecek ilkyardımın düzeyi çalışanların
vardiya usulü veya tek başına çalışıp çalışmadığına göre değişir. Ayrıca özürlü çalışanlar, genç
işçiler, çırak veya stajyerler olup olmadığı gözden geçirilmeli, acil durumlarda binaların tahliye
edilmesi söz konusu olduğunda tahliye sırasında özel gözetilmesi gereken ya da refakat ihtiyacı
olan çalışanlar olabileceği dikkate alınmalıdır.
e. İşyerinin Lokalizasyonu: Acil tıp hizmetlerine uzak sahalarda bulunan işyerlerinde
hasta ya da kazazedelerin uygun transportunu olanaklı kılacak özel düzenlemeler yapılmalıdır.
f. İşyerinin Haberleşme Olanakları: İşyerinin dahili telefonlarının, acil çağrılar için
ayrılmış özel telefonlarının olup olmaması, telsiz sisteminin harici ya da dahili kullanımı gözden
geçirilmeli ve varsa acil durumlarda bunlardan nasıl yararlanılabileceği, yoksa bunların nasıl
geliştirilebileceği planlanmalıdır.
17
g. Uzakta ve Yalnız Çalışan İşlerin Varlığı: İşletmede yalnız çalışan veya tek başına
sahaya giden işçiler varsa, bu işçilerin herhangi bir kaza veya hastalanma durumunda kendi
kendine ilkyardım uygulayabilmeleri için bu konuda eğitim almış olmaları gerekir. Ayrıca
yanlarında ilkyardım malzemeleri bulundurmaları ve haberleşebilmek veya yardım çağırabilmek
için bireysel iletişim araçlarıyla donatılmış olmaları önemlidir.
h. Farklı İşverenlerce Paylaşılmış İşin Yapıldığı Yerler: İşyerinde farklı işverene bağlı
çalışan işçiler bulunabilir. İşverenler ilkyardım organizasyonuyla ilgili düzenlemeler konusunda
uzlaşma sağlamalı, paylaşılan alanlarda ilkyardım tedarikinin sağlanmasında uygun ve yeterli
olunduğundan emin olmalıdırlar.
ı. İlkyardımcı Personellerin Yıllık İzin veya Diğer Nedenlerle Bulunmayışları: İşveren
ilkyardımcı personelin planlanmış yıllık izin gibi işyerinde bulunamayış dönemlerini kapsayacak
şekilde düzenleme yapmalıdır. Hastalık gibi plansız mazeretler nedeniyle istisnai yokluk
durumlarında açığın nasıl kapatılacağı göz önünde bulundurmalıdır.
İşyerlerinde çalışanların bir kısmı ilkyardımcı personel olarak seçilir ve ilkyardım eğitimi
almaları sağlanır. Ülkemizde bu sayı her 20 çalışandan en az birinin ilkyardımcı olması, ağır ve
yüksek riskli işler için 10 çalışandan en az birinin ilkyardım uygulama becerisine sahip olması
şeklinde yasayla belirlenmiştir. Esas olarak her işletmede bütün çalışma mekânlarında ve bütün
çalışma saatlerinde ilkyardım bilgi ve becerisine sahip yeterli eleman bulunmalıdır.
İlkyardımcı personelin seçilmesinde psikolojik ve fiziksel uygunluğu, idare ve iletişim
becerilerine sahip olması, gerektiğinde işini bırakabilmesi ve işletmede kalıcı olması göz önünde
bulundurulmalıdır.
İlkyardım eğitimleri erişkin eğitimi ilkelerine uygun, interaktif, uygulamalı ve beceri
kazandırmaya yönelik olmalıdır. Eğitimin yeterliliği ilk ve son değerlendirme testleriyle
sınanmalı ve sonrasında yapılacak tatbikatlarla katılımcıların uygulama becerileri izlenmelidir.
Eğitimler periyodik olarak yenilenmelidir.
İlkyardım dolapları, işyerlerinde her çalışma biriminde kolay ulaşılabilir bir yerde en az
bir ilkyardım dolabı bulunmalı ve içerisinde sadece ilkyardım için gerekli malzemeler
bulunmalıdır. İlkyardım dolaplarında başlıca; sargı bezi, üçgen sargı, büyük ped, çengelli iğne,
plastik eldiven yer almalıdır.
Ek ilkyardım materyalleri ve ekipmanları arasında sedye, battaniye, göz irrigasyonu için
su, seyahat ilkyardım kitleri sayılabilir. Kimyasallarla çalışılan işyerlerinde kimyasalların göze
kaçması halinde, göz irrigasyonu için uygun yıkama solüsyonları olmalıdır. Ayrıca kimyasal
yanıklara karşı kolay ulaşılabilir mesafede tüm vücut için duşlar hazır bulunmalıdır. Bunların
periyodik bakımı yapılmalı ve sürekli, istenen tazyikle, bol ve uygun nitelikte su sağladığından
emin olunmalıdır. Çalışanlarla aralıklı tatbikatlar yapılarak kimyasallarla yanık söz konusu
olduğunda tüm giysilerini çıkarması ve vücut duşu uygulaması gerektiği kavratılmalıdır.
Gerek deprem, sel gibi doğal olaylara bağlı olsun, gerekse patlama, yangın, bombalama
gibi teknolojik nedenlerle veya insan eliyle oluşsun yaralanma, can ve mal kaybına yol açan,
birden çok kişiyi veya çevreyi etkileyen olaylara olağandışı durum denir. Her işletmenin
18
olağandışı durumlara yönelik kurumsal hazırlığı bulunması gerekir. Bu hazırlıklar hem kayıpları
azaltır ve hem de iyileşmeyi hızlandırır.
İşyerlerinde olağandışı durumlarda birimlerin birbiriyle, birimlerin sağlık ekibiyle ya da
birimlerin karar noktasındaki yöneticilerle iletişiminin nasıl gerçekleşeceği önceden
belirlenmelidir. Olası olağandışı durumlar için senaryolar belirlenmeli ve bunlara uygun hareket
planları hazırlanmalıdır. Acil durumlarda binaların boşaltılması gerekebilir, tahliye rotaları ve
toplanma noktaları önceden belirlenmeli ve bu noktalarda sayımları kimlerin yapacağı tespit
edilmelidir. Bunların öncedenbelirlenmesi, tatbikatlarla benimsetilmesi ve herkesçe
kavrandığının güvence altına alınması gerekir.
Olağandışı durumlar için her bir görev açık olarak tanımlanmalı, kimlerin sorumlu olduğu
belirlenmelidir.
Eylemlerin kimin tarafından hangi sonuçla yapılacağı prosedür haline getirilmelidir. Bu
prosedürlerde hangi araçların kullanılacağı ve yeterlilik-uygunluk kriterlerinin neler olduğu tarif
edilmelidir. Eylemlerin akım şemaları hazırlanmalıdır. Tüm olağandışı durumlara hazırlık
çalışmaları kayıt altına alınmalıdır.
Tüm çalışmalar belirli aralıklarla izlenmeli, tatbikatlarla sınanmalı, aksadığı yönleri tespit
edilirse, revize edilmelidir.
İşyerinde çalışanların yararlanabileceği kaynaklardan haberdar olması ve ulaşabileceği
yapılandırılmış sistemi tanıması için duyurular yapılmalıdır. İşletmede herkesin görebileceği
yerlere kolay anlaşılır akış şemaları ve işaretler konmalıdır.
ELEKTRİK ÇARPMALARINDA İLKYARDIM
19
Elektrik yanıkları görünürde küçük olabilir ama elektrik akımı deri altındaki dokuda daha
yaygın hasar oluşturur. Eğer vücuttan geçen elektrik akımın miktarı yüksekse, kalp ritmi ve
solunum kasları etkilenir, kalp durması ve/veya solunum durması olabilir. Elektrik akımı
kazazedenin bazen de savrulup düşmesine yol açar ve bunun sonucunda vücutta kesi ve kırıklara
neden olabilir.
Yapılması gerekenler:
1. Öncelikle kazazedenin elektrik kaynağıyla temasının sürmediğinden emin olunmalıdır.
Mümkünse elektrik kaynağından kesilmeli, değilse iletken olmayan bir cisim (plastik) yardımıyla
kazazedenin kaynakla olan teması sonlandırılmalıdır.
2. Elektrik teması olmadığından emin olduktan sonra değerlendirmeye geçilir. Kazazede
omuzlarından hafifçe sarsılarak yüksek sesle ”iyi misin?” diye sorulur, yanıt yoksa ciddi bir
şey olabileceği düşünülerek hemen yardım çağrılır.
3. Daha sonra solunumun ve dolaşımın değerlendirilmesine geçilir. Solunumu ve dolaşımı
olmayan kazazedeye solunum desteği ve kalp masajı uygulanır. Bu uygulamaları daha önce bu
konuda yeterlik kazanmış ilkyardımcılar gerçekleştirebilir.
4. Kazazedenin solunumu ve dolaşımı varsa iyileşme pozisyonuna (yan yatış) getirilerek,
yanık yerleri steril gazlı bezlerle örtülür ve sağlık ekibinin gelmesi beklenir. Battaniye ya da
havlu lifleri zarar verebileceği için örtü olarak tercih edilmez.
5. Kazazedede şok bulguları gelişmeye başlarsa (baygınlık hali yüzde soluklaşma,
solgunluk, ellerde soğuk terleme gibi) ayaklar yükseğe kaldırılır. Bu pozisyon beyne kan
gitmesine yardımcı olur.[7]
20
YAPAY SOLUNUM VE KAPALI KALP MASAJI
Elektrik çarpmaları genellikle solunum ve kalp durmasına neden olur. Beyin dokuları
ancak 3-5 dakika oksijensiz kalmaya dayanabileceği için, kazalı süratle akımdan kurtarılır,
güvenli bir yere alınır. Sert bir zeminde sırt üstü yatırılır. Soluk yolunun açılması için çene ucu,
kemik kısmından tutularak yukarı kaldırılır ve diğer elle alın aşağı doğru bastırılır. Burun
kanatları baş ve işaret parmakları ile sıkıştırılır. İlk yardımı yapan kişi derin bir soluk alır, ağzını
kazalının ağzı üzerine sıkıca kapatıp nefesini kazalının akciğerine gönderir. Kazalının göğüs
kafesi şişer, ilk yardımcı doğrulur ve tekrar derin bir soluk olarak bu uygulamayı devam ettirir.
Her 2-3 saniyede bir soluk verilmelidir. Eğer ağızda dişlerde herhangi bir yara, kanama varsa,
çene ucu ağzı kapatacak şekilde yukarı kaldırılır, ilk yardımcı soluğunu kazalının burnundan
vererek ağızdan-buruna tekniği ile uygulamayı sürdürür. Her soluk vermede kazalının göğüs
kafesinin şişmesi ve inmesi takip edilmelidir.
Başlangıçta 8-10 soluk verilir. Sonra hemen kazalının boynunun yan tarafından şah damarına
parmakla basınç yapılarak kalp atışları kontrol edilir. Eğer kalp durmuş ise hemen kapalı kalp
masajı uygulamasına başlanır.
Kazalının göğüs kısmının yan tarafına diz çökülür. Sternim (göğüs) kemiğinin tam orta kısmına,
iki el üst üste konarak, göğüs kafesinin 2.5-3 cm. Esnetecek bir güç ile pres yapılır. Pres, yani
kalp masajı temposu “1001, 1002,1003,...” diye sayılarak 1015 kadar devam ettirilir.
Tek ilk yardımcı “2 nefes, 15 pres” şeklinde uygulama yapar. İki ilk yardımcı varsa, biri yapay
solunum yapar ve bir nefes verir, diğer kalp atışları yoksa 5 pres yapar “bir nefes 5 pres,” Şah
damarı, kalp presi yapmadan önce kontrol edilmeli, kalp atmıyorsa klap masajı (presi)
yapılmalıdır.
10 yaşına kadar çocuklarda uygulama “1 nefes, 5 pres” şeklinde yapılır. Klap presi tek el ile
uygulanır.
Bir yaşına kadar bebeklerde 1 nefes verilir ve kalp masajı tek elin iki parmağı ile yapılır. “1
nefes, 5 pres” bebeklerde kalp atışları kol atar damarından, üst kolun iç kısmından parmakla
baskı yapılarak kontrol edilir.
Günümüzde, yapay solunum ve kapalı kalp masajı uygulamaları ile bir çok kazalının yeniden
hayata döndürülmesi mümkün olmaktadır.
Bu tekniklerin öğrenilmesi, bir insanlık görevi olarak kabul edilmelidir.
21
6. SONUÇ VE ÖNERİLER
Elektrik kazalarının meydana gelmesi yalıtkanlık hatası, gövde teması, kısa devre, hat
teması, toprak teması, hata akımı veya kaçak akımdan oluşur. Bu gibi durumlarda iletken bölge
temasında, dokunulan yüzeyden elektrik devresi tamamlanır ve kaza meydana gelir. Kaza
sonucunda insanda itme-çarpma, bilinç kaybı, felç, ani kalp duruşu veya ölüm olur.
Elektrik kazalarının oluşmasına etki eden faktörler tehlikeli akımın cinsi, bunlar doğru
akım veya alternatif akımdır. Etkileyen akımın büyüklüğü şiddeti, akım alternatif ise frekansı,
akımın etki ettiği süre, devre topraktan tamamlanmış ise toprağın kuru veya ıslak durumu,
elektrik devresinde izole edilmemiş noktaların bulunması, akımı taşıyan bağlantılar, kaza
sırasında vücudun gösterdiği direnç, ellerin kuru, ıslak, terli veya nasırlı oluşu en büyük
etkenlerdir.
Yurdumuzda her yıl meydana gelen iş kazalarının büyük kısmı elektrik kazalarında
oluşmaktadır. Sanayide her makine ve tezgâhta kullanılan elektrik, gerek tesisatının yapılmaması
gerekse de kullanımı sırasında yasal ve teknik yönden gerekli olanların yapılmadığı, tesisat ehli
gerekli elemanlara yaptırılmadığı, ilgili kurumlarca gerekli denetimler yaptırılmadığı sürece daha
birçok can ve mal kayıpları ile ulusal kayıplarla karşı karşıya kalacağımız kesindir.
İş kazalarının çekilen acı ve sıkıntıların yanı sıra işçi, işveren ve işletme ve ülke
ekonomisine büyük külfetler getirmektedir. Ülkemizde iş kazaları önemli bir sorun olarak
gündemdeki yerini korumakta olup, her yıl yüzbinlerce iş kazası oluşmaktadır. Bunun sonucunda
binlerce ölüm ve yaralanma ile büyük maddi kayıplar meydana gelmektedir. Bu nedenle iş
kazalarının oluşmasını önleyecek güvenlik önlemlerinin alınmasına her zaman öncelik verilip
proaktif yaklaşımla sorunları çözmemiz gerekmektedir. Unutmamalıdır ki, önlemek ödemekten
daha ucuz ve insancıl bir davranıştır. Günümüzde bilimsel ve teknolojik gelişmelerin yarattığı
olanaklar kullanılarak iş yerindeki tehlike ve riskin giderilmesi sağlıklı ve güvenli işlerin
oluşturularak iş kazalarının önlenmesi mümkündür.
22
KAYNAKLAR
1) 2003-2011 Yılları EÜAŞ İş Kazası Raporları.
2) 2003-2011 Yılları TEİAŞ İş Kazası Raporları.
3) 2003-2010 Yılları TEDAŞ İş Kazası Raporları.
4) Electrical Construction & Mainteanance Magazine.
5) Yargıtay 10.HD 17.04.1984 tarih, 2029/2140 Sayılı Kararı
6) Elektrik Mühendisi Mehmet Ferit PEKEROĞLU-ELEKTRİK TESİSLERİNDE RİSK
DEĞERLENDİRME
7) Dr. Şule ILICAK (Emekli İş Güvenliği Müfettişi) - ELEKTRİK KAZALARINDA İLK
YARDIM
23