12 kasım 1999 düzce-kaynaşlı depremi birleşik odak mekanizması

ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
12 KASIM 1999 DÜZCE-KAYNAŞLI
DEPREMİ BİRLEŞİK ODAK MEKANİZMASI ÇÖZÜMÜ
VE BÖLGENİN SİSMOTEKTONİĞİ
Murat BEYHAN
Ankara Üniversitesi
Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeofizik Mühendisliği Ana Bilim Dalı
Danışman: Yrd. Doç.Dr. Altan NECİOĞLU
12 Kasım 1999 Düzce-Kaynaşlı depremi Türkiye saatiyle 18:57’de
meydana gelmiştir. Aletsel büyüklüğü 7.2 (Mw) olan deprem, Kuzey
Anadolu Fay Zonu’nun batı kesiminde, Düzce ili ve Kaynaşlı ilçesi
arasında, etkili olmuştur. Deprem esnasında 35 km’lik bir yüzeykırığı
meydana gelmiştir. Deprem, Ankara-İstanbul otoyolunun Bakacak
mevkiinde büyük boyutta bir heyelana neden olmuştur. 800’ü aşkın
vatandaşımız hayatını kaybetmiş, yaklaşık 3000 kişi yaralanmıştır.
Bu çalışmada, Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun batısında bulunan Bolu ve
Düzce illeri civarında meydana gelmiş 61 artçı kullanılarak birleşik odak
mekanizması çözümü yapılmıştır. Bu artçılar, 14 ve 15 Kasım 1999
tarihlerinde meydana gelmiş depremlerden seçilmiştir ve magnitüdleri 2.6
ile 3.7 arasında değişmektedir.
Ayrı ayrı artçı depremlerin fay düzlemi çözümü yapılırken, istasyon
sayısının ve dolayısıyla P-dalgası polarite okumalarının sınırlı olması
nedeniyle, odak küresi üzerinde düğüm düzlemleri birçok şekilde
geçirilebilir. Bu yüzden, artçılara ait veriler bir olaya aitmiş gibi kabul
edilerek tek projeksiyon ağı üzerine yerleştirilmiş ve çözüm yapılmıştır. Bu
yöntem aynı bölgede olan artçıların aynı basınç ve çekme kuvvetleri etkisi
altında kalması temeline dayanır. Birleşik odak mekanizması çözümünde,
veriler birleştirildiğinden düzlemler ağ üzerinde tek bir şekilde kolayca
geçirilebilmiş, böylece daha doğru bir sonuç elde edilmiştir.
i
Artçılara ait P dalgası ilk hareket yönleri herbir olay için tek tek okunmuş
ve aynı zamanda P ve S dalgaları varış zamanları herbir kayıt için elde
edilmiştir.
Elde edilen çözümde uyumsuz verilere de rastlanmıştır. Bunun nedeni P
dalgası ilk hareket yönlerinin, magnitüdü küçük depremlerde belirgin olarak
okunamamasına dayanmaktadır.
Sonuç olarak, birleşik odak mekanizması çözüm yöntemi ile elde edilen fay
düzlemi çözümü, farklı kuruluşlarca yapılan mekanizma çözümleri ile uyum
sağlamıştır. Bölgede etkili olan fay sisteminin doğrultusu 870, eğimi 790KB
olarak bulunmuştur.
2001, 73 sayfa
ANAHTAR KELİMELER: Birleşik odak makanizması çözümü, artçı, fay
düzlemi
ii
ABSTRACT
M.Sc. Thesis
COMPOSITE FOCAL MECHANISM SOLUTION FOR
12 NOVEMBER 1999 DÜZCE – KAYNAŞLI EARTHQUAKE
AND
SEISMOTECTONICS OF THE REGION
Murat BEYHAN
Ankara University
Graduate School Of Natural and Applied Sciences
Department Of Geophysics
Supervisor: Asst.Prof.Dr. Altan NECİOĞLU
The destructive Düzce- Kaynaşlı earthquake has occurred at 18:57 local
time in Turkey on 12 November 1999. The magnitude of the earthquake
was Mw= 7.2 and the earthquake has affected the areas between Düzce and
Kaynaşlı which are located on western part of the North Anatolian Fault
Zone (NAFZ). The surface was ruptured between Düzce and Kaynaşlı
throughout NAFZ and has a length of about 35 km. The large scale
landslide has occurred at Bakacak area of Ankara-İstanbul highway caused
by the earthquake. More than 800 persons were killed and more than 3000
people were injured by the effects of this event.
In this study, the fault plane solution were determined by using the 61
aftershocks data and by the composite focal mechanism solution method.
Data were taken from a portion of the NAFZ around Bolu and Düzce. These
aftershocks occured on No. 14 and 15 and their magnitude ranged between
2.6 and 3.7.
When determining fault plane solutions of individual aftershocks we may
have difficulty passing the correct plane on the diagram. This is because of
the limited number of P wave data due to their smaller magnitudes.
Therefore all the aftershock data were put on a diagram as though they
come from a single event. This is based on the assumption that all the
events have similar compressional and tensional forces. The nodal plane
can easily be placed since the number of P wave data are increased
considerably.
iii
The P and S wave arrival times and P wave polarities were read for each
aftershock.
P wave motion polarities as well as P and S wave arrival time were read
from original seismograms. The focal mechanism solution contains mostly
consistent data. However these were a few incosistent data due to the
unclear P wave arrivals.
The fault plane solution that was obtained by this technique confirms with
the work of Harvard and NEIC of USGS. We found the azimuth to be 870
0
and the plunge 79 NW.
2001, 73 pages
Key Words: Composite focal mechanism solution, aftershock, fault plane
iv
ÖNSÖZ VE TEŞEKKÜR
Odak Mekanizması çözümü, meydana gelmiş depremin istasyonlarda elde
edilen P-dalgası ilk hareket yönleri kullanılarak yapılır. Eğer deprem
büyükse ve P-dalgası yeterli sayıda istasyonda belirgin bir polarite verecek
şekilde kaydedilmişse bir depreme ait odak mekanizması çözümü kolaylıkla
yapılabilir.
Lokal bir depremin odak mekanizması çözümü, az sayıda istasyonda
kaydedilmiş P dalgalarının polariteleri kullanılarak, doğru bir şekilde
yapılamayabilir. Bu nedenle zaman ve mekan sınırlaması yapılarak, birleşik
odak mekanizması çözümü yoluna gidilir. Bölgede depreme neden olan
faydan kaynaklanan artçılar bir araya getirilerek sanki bir olaya aitmiş gibi
çözümü yapılır. Bu yöntem aynı bölgede meydana gelen depremlerin aynı
basınç ve gerilme kuvvetleri etkisinde kalması temeline dayanır. Bu tür
çalışmalar mikrodepremler ve lokal depremler için yaygın olarak kullanılır.
Bir artçı deprem kullanılarak fay düzlemi çözümü yapılırken, istasyon
sayısının ve dolayısıyla P dalgası polarite okumalarının sınırlı olması
nedeniyle, odak küresi üzerinde düğüm düzlemleri birçok şekilde
geçirilebilir. Birleşik odak mekanizması çözümünde ise veriler
birleştirildiğinden düzlemler tek bir şekilde kolayca geçilebilir. Böylece
daha doğru bir çözüm yapılmış olur.
Bu tez çalışmasının meydana gelmesinde, hertürlü yardımını aldığım, engin
bilgi ve deneyimlerini esirgemeyen değerli danışmanım Sayın Yrd.Doç.Dr.
Altan NECİOĞLU’ na sonsuz teşekkürlerimi sunarım.
Sismoloji alanında çalışmamın daha doğru olduğu konusunda beni bu dala
yönlendiren Sayın Prof.Dr. Ahmet T. BAŞOKUR’ a teşekkür ederim.
Çalışmanın sonuçlandırılması esnasında deneyim ve bilgileri ile bana
yardımcı olan Sayın Prof.Dr. Ergun GÖKTEN’e teşekkürlerimi sunarım.
Bu çalışmanın meydana gelmesi için temel olacak verilerin elde
edilmesinde göstermiş oldukları kolaylık ve verilerin bilgisayar ortamında
okunabilmesi için gerekli bilgisayar programını sağlayan Afet İşleri Genel
Müdürlüğü, Deprem Araştırma Dairesi, Sismoloji Bölümü eski Şube
Müdürü
Şeref SAYGILI’ya, çalışmalarım esnasında verilerin
değerlendirilmesi aşamasında her türlü bilgi ve deneyiminden istifade
ettiğim ve manevi desteğini aldığım Laboratuvar eski Şb.Md v. Jeofizik
v
Yük. Müh. Ömer AKBAŞ’a, çalışmamın temelini oluşturan odak
mekanizması çözümü için gerekli bilgisayar programlarını sağlayan Jeofizik
Yük. Müh. Adem SÖMER’ e, bilgisayar programlama ve işletme esnasında
karşılaştığım zorluklarda yardımlarını esirgemeyen Jeofizik Müh. Bekir
TÜZEL’e, deprem verilerinin polarite ve zaman okunması aşamasında
yardımlarını aldığım Jeofizik Yük. Müh. Dr. Günruh BAĞCI’ya, Jeoloji
Yük. Müh. Belgin BARAN’a, Fizik Müh. Aysel YATMAN’a, Jeofizik
Müh. Tuğbay KILIÇ’a, Jeofizik Müh. Kenan YANIK’a, Jeofizik Müh.
Mehmet BAYKAL’a ve Jeoloji Yük. Müh. Cenk ERKMEN’e, Jeoloji Müh.
Faruk ÜNLÜ’ye, çalışmalarım esnasında jeolojik ve tektonik konularda
engin bilgi ve deneyiminden yararlandığım Jeoloji Yük. Müh. Dr. Ramazan
Demirtaş’a, bölgeye ait veri tabanının üzerinde hertürlü haritalama ve
çizimin gerçekleşmesinde yardımını aldığım Jeoloji Yük. Mühendisi
Bülent ÖZMEN’e, artçıların episantırlar noktalarının elde edilmesinde
göstermiş oldukları kolaylık nedeniyle Jeofizik Yük. Müh. Sami
ZÜNBÜL’e ve Jeofizik Yük. Müh. Salih KARAKISA’ya teşekkürlerimi
sunarım.
Tez çalışmam süresince her türlü imkanını sağlayan Afet İşleri Eski Genel
Müdürü Sayın Rüçhan YILMAZ’a, Deprem Araştırma Dairesi Başkanı
Sayın Mustafa GÜNAY’a ve Laboratuvarlar Şb.Md.v. Sayın Dr. Murat
NURLU’ya teşekkür ederim.
Ayrıca Deprem Araştırma Dairesi Başkanlığı’nda çalışan tüm mesai
arkadaşlarıma teşekkür ederim.
Çalışmam esnasında manevi desteğini hiç eksik etmeyen Matematik
Öğretmeni Sayın Burçak Sel ÖZTÜRK’ e teşekkürlerimi sunarım.
Murat BEYHAN
Ankara, Mayıs 2001
vi
İÇİNDEKİLER
ÖZET...................................................................…………….. ....................i
ABSTRACT.............................................................................………........iii
ÖNSÖZ ve TEŞEKKÜR............................................. ……… ……….......v
İÇNDEKİLER..............................................................................................vii
ŞEKİLLER DİZİNİ.......................................................................................ix
ÇİZELGELER DİZİNİ.........................................................................…....xi
SİMGELER DİZİNİ ..............................................................................…..xii
KISALTMALAR.........................................................................................xii
1. GİRİŞ......................................................................………….. .....1
1.1. İnceleme Alanının Tanıtımı...................................................… ….1
1.2. Çalışmanın Amacı...............................................................….. ….1
1.2. Materyal ve Yöntem.................................................................. ….2
2. TÜRKİYE’NİN GENEL TEKTONİK DURUMU............… ….5
3. KUZEY ANADOLU FAY ZONU VE DEPREMSELLİĞİ …9
3.1. Kuzey Anadolu Fayı............................................................…. ….9
3.2. Kuzey Anadolu Fayı’nın deprem etkinliği............................... ….9
3.3. Kuzey Anadolu Fayı’ndaki sismik boşluklar......................…. ...16
3.4. 17 Ağustos 1999 Kocaeli – Gölcük depremi........................... ...17
4. DÜZCE OVASI VE CİVARININ JEOLOJİSİ.......................20
4.1. Bölge ve yakın vivarındaki diri faylar ve deprem kırıkları..........22
4.2. 12 Kasım 1999 Düzce-Kaynaşlı depremi yüzey faylanması........22
4.2. Bölgedeki başlıca aktif faylar…………..……………………….26
4.3.1. Düzce fayı………..………………………………………….....26
4.3.2. Hendek fayı………………………………………………….…27
4.3.3. Çilimli fayı……………………………………………………..27
4.4. Tektonik……………...…..………………………………………27
4.5. Sismotektonik....………....................................................…........29
5. ODAK MEKANİZMASI ÇÖZÜM YÖNTEMLERİ.........….....31
5.1. Tarihçe............ .............................................................................31
5.2. Odak parametreleri ......................................................................32
5.3. Asal gerilmeler ve ana faylanma türleri.......................................36
5.4. Kuvvet sistemleri ve asal gerilme eksenleri……...……………..36
5.5 Azimut açıları ve dışmerkez uzaklıklarının belirlenmesi………..38
5.5. Odağı terkediş açılarının hesaplanması………………………....39
6.BİRLEŞİK ODAK MEKANİZMASI ÇÖZÜM YÖNTEMİ ......41
6.1. Birleşik odak mekanizması çözüm yönteminin uygulaması.....42
7. TARTIŞMA VE SONUÇLAR………………………………..…49
KAYNAKLAR………………………………………………. …...…….55
EKLER……………………………………………………………….…..61
vii
EK1…………………………………………………………………...62
EK2…………………………………………………………...………65
ÖZGEÇMİŞ……………………………………………………………....73
dddddddd
viii
ŞEKİLLER DİZİNİ
Şekil 1.1. Türkiye deprem bölgeleri haritası......................................….......2
Şekil 1.2. Bir deprem kaydı üzerinde p ve s dalgaları varış zamanları
ve p dalgası polaritesi……………………….……………...…….4
Şekil 2.1. Türkiye sismotektonik haritası..……………………………........7
Şekil 2.2. Afrika, Arap ve Avrupa plakalarının durumu ve Türkiye.............8
Şekil 3.1. Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun Türkiye’deki diğer faylar ile
birlikte genel görünümü ……………….. ..................................10
Şekil 3.2 Türkiye’de, 1977-1999 yılları arasında, kırık zonları boyunca
meydana gelen depremlerin dışmerkezleri ………………….....11
Şekil 3.3. KAF üzerinde tarihsel ve aletsel dönem içerisinde meydana
gelen depremlerin oluşturdukları kırık zonlarının gelişimi……..14
Şekil 3.4. KAFZ batı kesiminde meydana gelen yıkıcı depremlerin
yerleri ve odak mekanizması çözümleri ………………………..15
Şekil 3.5. 17 Ağustos 1999 depremi ana şok yerleri ve en büyük yatay
atım dağılımları.............................................................................18
Şekil 3.6. 17-31 Ağustos 1999 tarihleri arasında olan artçı depremlerin
dışmerkez dağılımları ...………………......................................18
Şekil 3.7. 1-14 Eylül 1999 tarihleri arasında olan artçı depremlerin
dışmerkez dağılımları ..………...................................………….18
Şekil 3.8. Kocaeli-Gölcük depremi kırık sistemi….................….....……...19
Şekil 3.9. Kocaeli-Gölcük depremi odak mekanizması çözümü……...…..19
Şekil 4.1. Düzce ve Bolu illerinin ve civarının genel jeoloji haritası……..20
Şekil 4.2. Düzce Ovası’nın jeoloji haritası ……………………………….20
Şekil 4.3. Düzce Ovası’nın batısını temsil eden jeoloji kesiti…………….20
Şekil 4.4. 12 Kasım 1999 Düzce-Kaynaşlı deprem kırığı ve Almacık
bloğu çevresinin morfotektonik haritası ....................................23
Şekil 4.5. 12 Kasım 1999 depremi yüzey faylanması (Hacıyakup–
Gölormanı arası). Kırmızı çizgiler, yüzey kırıklarını; rakamlar
en büyük yatay atım miktarlarını göstermektedir……...............25
Şekil 4.6. Düzce-Kaynaşlı depremi esnasında meydana gelen kırık ve
diri faylar……………………………………………………….28
Şekil 4.7. Akyazı-Bolu ili arasındaki alana ait sismotektonik harita……..29
Şekil 4.8. KAFZ batı kesimine ait uydu fotoğrafı …........................….. ..30
Şekil 5.1. Fay düzlemi parametreleri şematik gösterimi………….……….33
Şekil 5.2. Ters fay ve odak mekanizması çözümü.......................................35
Şekil 5.3. Doğrultu atımlı fay ve odak mekanizması çözümü.........…........35
Şekil 5.4. Normal fay ve odak mekanizması çözümü..................................35
Şekil 5.5. Doğrultu atımlı faylanma.............................................................36
Şekil 5.6. Faylanmalara ait yerdeğiştirme şekilleri.............................….....37
ix
Şekil 5.7. Tek kuvvet çifti (a) ve ikili kuvvet çifti (b)………………….....38
Şekil 5.8. Dışmerkez uzaklığı, azimut ve odağı terkediş açıları…………..40
Şekil 6.1. Çözümde kullanılan verilerin kayıt istasyonları ve coğrafik
koordinatları (Türknet projesi istasyoları)…………...………...43
Şekil 6.2. Düzce ve Kocaeli depremlerine ait artçıların dışmerkezleri …...44
Şekil 6.3. Çözümde kullanılan depremlerin dışmerkezleri ve diri faylar…45
Şekil 6.4. A) Tek depreme ait odak mekanizması çözümü
b) İki depremin birleşik odak mekanizması çözümü
c) Üç depremin birleşik odak mekanizması çözümü
d) Dört depremin birleşik odak mekanizması çözümü
e) Beş depremin birleşik odak mekanizması çözümü………....46
Şekil 7.1. 12 Kasım 1999 Düzce-Kaynaşlı depreminin birleşik
odak mekanizması çözümü..........................................................51
Şekil 7.2. 12 Kasım 1999 Düzce-Kaynaşlı depreminin odak mekanizması
çözümü ..………………………………………………...……..52
Şekil 7.3. 12 Kasım 1999 Düzce-Kaynaşlı depreminin odak mekanizması
çözümü …………………………………………………………52
x
ÇİZELGELER DİZİNİ
Çizelge 1. KAFZ’nin batı kesiminde meydana gelmiş tarihsel depremler..12
Çizelge 2. KAF boyunca 1900- 1998 yılları arasında olmuş hasar yapıcı
depremler.....................................................................................13
Çizelge 3. 12 Kasım 1999 Düzce- Kaynaşlı depremi odak mekanizması
çözümleri…...………………….…………………………….....49
Çizelge 4. KAFZ’nin batı kesiminde olan yıkıcı depremlerin listesi…...…51
Çizelge 5. KAFZ’nin batı kesiminde olan yıkıcı depremlerin odak
mekanizmaları çözüm sonuçları……...………………………..51
xi
SİMGELER DİZİNİ
θ
ϕ
θ’
ϕ’
φ
λ
δ
Z
Ih
H
Vh
r0
∆
Mw
Dışmerkez Enlemi
Dışmerkez Boylamı
İstasyon Enlemi
İstasyon Boylamı
Doğrultu
Kayma Açısı
Eğim Açısı
Azimut Açısı
Işının odağı terkediş açısı
Odak derinliği (km)
Odaktaki P-dalga hızı (km/sn)
Yerin yarıçapı (km)
Dışmerkezi Yerin Merkezinden Gören Açı
Moment Magnitüd
KISALTMALAR
KAFZ
KAF
NAFZ
DAD
MTA
USGS
NEIC
HENT
ULDT
SEYT
SGKT
BALT
ELDT
JICA
SH
SV
Kuzey Anadolu Fay Zonu
Kuzey Anadolu Fayı
North Anatolian Fault Zone
Deprem Araştırma Dairesi
Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü
United Satates Geological Survey
National Earthquake Information Center
Türknet Hendek İstasyonu
Türknet Bursa-Uludağ İstasyonu
Türknet Seyitgazi İstasyonu
Türknet Sivrigöynük İstasyonu
Türknet Daday İstasyonu
Türknet Eldivan İstasyonu
Japan International Cooperation Agency
Horizintal S Wave
Vertical S Wave
xii
1. GİRİŞ
Türkiye bir deprem ülkesidir. 1999 yılında yaşanan ve ağır hasara ve can
kayıplarına neden olan iki büyük deprem, Kocaeli ve Düzce depremleride
bunu birkez daha gözler önüne sermiştir. Sosyal toplum ve ekonomi bu iki
büyük depremin ağır bir darbesini yemiştir. Depremin kaçınılmaz bir doğa
olayı olduğu artık kabul edilmiştir. Görsel ve işitsel yayın organlarının da
depremin üzerine gitmeleri deprem konusunda eskisine oranla daha bilinçli
bir toplumun oluşmasına yardımcı olmuştur. Deprem bir felaket değil bir
doğa olayıdır ve onu felakete çeviren insan elidir.
Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun üzerinde tarihte bir çok yıkıcı deprem
meydana gelmiştir. Bu depremler Anadolu’nun kuzeyini doğudan batıya
geçen 1000 km’den uzun bir kırık zonu meydana getirmiştir. Bu kırık
zonunun gelişimi esnasında, genellikle doğrultu atımlı faylar etkili olmuştur.
Bu fay zonu üzerinde geçtiğimiz yüzyılda magnitüdü 7’den büyük 9 deprem
meydana gelmiştir.
Bu çalışmada, yer içinde yayılarak deprem kayıtçılarına ilk olarak ulaşan
P-dalgalarının polariteleri kullanılmıştır. Düzce ve Bolu civarında etkili
olan fay mekanizmasını ortaya koyabilmek için 12 Kasım 1999 Düzce Kaynaşlı depreminin artçıları ile birleşik odak mekanizması çözümü
yapılmıştır. Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun batı kesiminde meydana gelen
büyük depremlerin de odak mekanizmaları çözümlerine yer verilmiştir.
Ayrıca Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun sismik aktivitesi ve batı kesiminin
sismotektoniğinden sözedilmiştir.
1.1.İnceleme Alanının Tanıtımı
İnceleme alanı doğuda Bolu ilinden başlayıp batıda Düzce ilinde son
bulmaktadır. Burada Kuzey Anadolu Fay Zonu iki segmente ayrılır. Gerede
segmentinin batısından başlayıp Mudurnu Vadisi segmentini de içine alarak
Gölyaka ilçesinde son bulmaktadır.
1.2.Çalışmanın Amacı
Türkiye, topraklarının %90’ı deprem bölgesi olan bir ülkedir (Şekil 1.1).
Deprem esnasında meydana gelen enerjinin büyüklüğü, şehirleşmeye bağlı
olarak büyük yıkımlara neden olmaktadır. Düzce ve Bolu ili ile Kaynaşlı
ilçesinde yıkımlara neden olan deprem Anadolu’nun kuzeyini baştan başa
geçen Kuzey Anadolu Fay Zonu üzerinde meydana gelmiştir. Bu çalışmanın
1xiii
amacı depreme neden olan fay sisteminin mekanizmasını çözmek ve bölge
hakkında ayrıntılı sismolojik ve sismotektonik bilgi vermektir. Bölgede
meydana gelen artçı depremler ve bunlara ait odak mekanizma çözümlerine
de ayrıca yer verilmiştir. Sonuçta, yerel istasyonlar tarafından kaydedilmiş,
artçı depremlerin birleştirilmesi ile elde edilmiş birleşik odak mekanizması
çözüm yönteminin, ayrı ayrı yapılan odak mekanizması çözümlerine göre
daha doğru sonuç alınacağını gösterilmiştir.
ANK A RA
Şekil 1.1. Türkiye deprem bölgeleri haritası (siyah noktalar büyük
depremlerin dışmerkezlerini gösterir). (Özmen vd. 1996)
1. 3.Materyal ve Yöntem
Çalışmada kullanılan veriler Afet İşleri Genel Müdürlüğü Deprem
Araştırma Dairesi Sismoloji Şube Müdürlüğü tarafından kaydedilen Düzce Kaynaşlı depremi artçılarına aittir. Artçılar TÜRKNET Projesine ait HENT,
BALT, ULDT, SGKT, SEYT ve ELDT sismograf istasyonlarında 14 ve 15
Kasım 1999 tarihlerinde kaydedilmişlerdir. Birleşik odak mekanizması
çözüm yöntemi ile 61 artçı deprem biraraya getirilerek fay düzlemi
belirlenmiştir.
Depremin meydana geldiği bölgede ana şok sonrası kaydedilen artçılara ait
dalga formları, SEISGRAM adlı bilgisayar programı kullanılarak, tek tek
incelenmiştir. Fay düzlemini belirlemekte kullanılmak amacıyla, her bir
artçının dışmerkez noktaları Deprem Araştırma Dairesi, Sabonet Projesince
yapılan çalışmalarda belirlenmiş koordinatlardır. Daha sonra P-dalgalarının
istasyona ilk varış anlarındaki polariteleri belirlenmiştir. Elde edilen bilgiler
fay mekanizması çözümünü gerşekleştirmek için biraraya getirilmiştir.
2
Bir depreme ait sismogram Şekil 1.2’de gösterilmiştir. Şekil üzerinde Pdalgasına ait kutuplaşma ve ayrıca P ve S dalgalarının istasyona varış
zamanları işaretlenmiştir.
Sismogramlarda görülen P- dalgasının ilk hareket yönü yukarı doğru ise bu
odaktaki sıkışmaya (kompresyon), aşağı doğru ise odaktaki genişlemeye
(dilatasyon) karşılık gelir. Bir başka ifade ile, odaktan istasyona doğru olan
hareket + (artı, yukarı), istasyondan odağa doğru olan hareket – (eksi, aşağı)
olarak kabul edilir.
Tek bir depreme ait veriler kullanılarak odak mekanizması çözümü
yapılacağı gibi, aynı bölgenin bilgilerini taşıyan birçok artçının kullanılması
ile yapılan odak mekanizması çözümü, fay düzlemi çalışmalarında
kullanılabilmektedir. Odak mekanizması çözümü çalışmalarında, artçılara
ait P-dalgası polarite okumalarının birleştirilerek aynı odak küresi içerisinde
değerlendirilmesi, birleşik odak mekanizması çözüm yöntemi adını alır.
3
DİLATASYON
Şekil 1.2. Bir deprem kaydı üzerinde p ve s dalgaları varış zamanları ve p dalgası polaritesi
(E.Çoruh’a ait programın çıktısı)
4
2. TÜRKİYE’NİN GENEL TEKTONİK DURUMU
Anadolu, dünyanın en önemli deprem kuşaklarından biri olan Alp-Himalaya
dağ oluşum kuşağı üzerinde bulunmaktadır. Bu deprem kuşağı, Azor takım
adalarından başlayıp, Uzakdoğu’da Endonezya’ya kadar uzanır ve genel
anlamda Avrasya, Afrika ve Hint-Avusturalya levhalarının göreceli
hareketlerinden oluşan depremleri içeren aktif bir kuşaktır. Yapılan
çalışmalar, Afrika levhasının Avrasya levhasına göre göreceli olarak kuzeye
doğru hareket ettiğini ve Avrasya levhasının altına daldığını ortaya
koymuştur (McKenzie 1972) (Şekil. 2.2).
Ülkemiz ve çevresi bu önemli deprem kuşağının Akdeniz bölgesindeki en
hareketli kısmını teşkil eder. Anadolu, bu kuşağın genel nitelikleri yanısıra
kendine has birtakım jeolojik özelliklerini de içermektedir. Kuzeyde
Avrasya, güneyde Afrika-Arabistan levhaları arasında kalan ülkemizin
jeolojisi, bu iki levhanın sürekli hareketlerine ve bu levhalar arasında yer
almış olan eski ve yeni Tetis okyanusunun jeotektonik evrimine bağlı olarak
gelişmiştir. Permo-Trias’ta başlıyan Pontit (Kuzey ve Kuzeybatı Anadolu
Sıradağları), Anatolid (İç Anadolu Sıradağları), Torid (Toroslar Güney ve
Doğu Anadolu Sıradağları) ve Güneydoğu Anadolu dizilerinin (Güneydoğu
Anadolu Sıradağları) oluşumunu kapsayan eski tektonik dönem
(Paleotektonik) orta-üst Miyosen’de sona ermiş, Avrasya-Arap levhalarının
yakınlaşması ve yaklaşık 15 milyon yıl önce Bitlis Bindirme Kuşağı
boyunca çarpışması ile yeni tektonik dönem (neotektonik) başlamıştır.
Kısaca, Arap levhası Bitlis Bindirme Kuşağı boyunca Avrasya’ya
çarpmıştır. Arap levhasının kuzeye doğru hareketi ve Avrasya’ya çarpması
sonucu, Doğu Anadolu kuzey-güney yönünde sıkışmış ve tüm Anadolu
levhası üzerinde neotektonik devre başlamıştır (Şengör, 1979).
Bugün Anadolu’da gözlediğimiz tüm genç ve etkin tektonik hareketler, kırık
kuşakları ve deprem etkinliği 15 milyon yıl önce başlayan ve günümüzde de
devam eden çarpışma mekanizmasının ürünüdür. Bu mekanizmanın
doğurduğu gerilme, Kuzey Anadolu ve Doğu Anadolu Fay kuşaklarının
oluşmasına yol açmıştır. Böylece Anadolu levhası bu fay kuşakları boyunca
batıya doğru yanal kayma hareketlerine başlamıştır. Afrika levhasının bir
parçası durumunda olan Arap levhası, Avrasya levhasına doğru kuzeye
hareket etmekte ve Doğu Anadolu’yu sıkıştırmaktadır. Böylece Anadolu
levhası bu sıkıştırmanın etkisi ile Kuzey Anadolu Fay Zonu ve Doğu
Anadolu Fay Zonu üzerindeki kaymanın getirdiği kolaylıkla batıya doğru
hareket etmektedir (Şengör, 1979). Batıya doğru olan bu kaçış, Ege’de
Yunan makaslama kuşağının engellemesi ile
D-B doğrultulu basınç ve
5
bunun karşılanmasına yönelik K-G yönlü genişleme (extension) rejimini
doğurmuştur. Anadolu Miyosen’den bu yana (12 milyon yıl) gelişen üç ana
neotektonik bölgeye ayrılmıştır (Şengör, 1979).
a) Doğu Anadolu Sıkışma Bölgesi
b) Batı Anadolu Açılma Bölgesi (Ege Grabenler Bölgesi)
c) Orta Anadolu Ovalar Bölgesi
Bu yeni tektonik sürecin sonucu olarak, Anadolu’nun depremselliği artmış,
etkin faylar ve deprem kuşakları oluşmuştur. Yukarıda sözü edilen bu
bölgeler, günümüzde depremselliğin kaynağı diri fayları, bindirmeleri ve
çöküntü havzalarını içermektedir (Kalafat, 1998).
Anadolu levhasının içinde bulunduğu kuşakta, tektonik olaylar sonucunda
gelişen kırık zonları ve bu zonlar üzerinde 1900-2000 yılları arasında
meydana gelen magnitüdü Ms ≥ 4.0 depremlerin dışmerkezleri Türkiye’nin
Sismotektonik haritasında gösterilmektedir. Haritada, Afet İşleri Genel
Müdürlüğü, Deprem Araştırma Dairesi, Sismoloji Şube Müdürlüğü
tarafından kaydedilen depremler kullanılmıştır.
6
43.00
42.00
K
SİNOP
KIRKLARELİ
EDİRNE
BARTIN
ZONGULDAK
41.00
YALOVA
BURSA
ÇANAKKALE
40.00
KASTAMONU
SAMSUN
KARABÜK
İSTANBUL
TEKİRDAĞ
ADAPAZARI
İZMİT
ORDU
GİRESUN
BOLU
ÇANKIRI
ÇORUM
AMASYA
ESKİŞEHİR
ANKARA
KIRIKKALE
YOZGAT
KARS
GÜMÜŞHANE
BAYBURT
TOKAT
BİLECİK
BALIKESİR
ARTVİN ARDAHAN
TRABZON RİZE
ERZURUM
ERZİNCAN
SİVAS
IĞDIR
AĞRI
KÜTAHYA
KIRŞEHİR
39.00
UŞAK
MANİSA
İZMİR
38.00
AYDIN
DENİZLİ
AFYON
ISPARTA
BURDUR
MUĞLA
37.00
TUNCELİ
BİNGÖL
NEVŞEHİRKAYSERİ
AKSARAY
BİTLİS
ADANA OSMANİYE GAZİANTEP
MERSİN
VAN
DİYARBAKIR
BATMAN SİİRT
ADIYAMAN
KAHRAMANMARAŞ
KARAMAN
MUŞ
MALATYA
NİĞDE
KONYA
ANTALYA
ELAZIĞ
ŞIRNAK
HAKKARİ
MARDİN
ŞANLIURFA
KİLİS
ANTAKYA
36.00
4 .0
5 .0
6 .0
7 .0
35.00
34.00
25.00 26.00
27.00 28.00 29.00 30.00
31.00 32.00 33.00
34.00 35.00 36.00 37.00
<=
<=
<=
<=
M
M
M
M
<
<
<
<
38.00 39.00 40.00
5 .0
6 .0
7 .0
8 .0
T.C.
BAYINDIRLIK ve İSKAN BAKANLIĞI
AFET İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
DEPREM ARAŞTIRMA DAİRESİ BAŞKANLIĞI
SİSMOLOJİ ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ
41.00 42.00 43.00 44.00
Şekil 2.1 Türkiye sismotektonik haritası
(Veriler; 'Deprem Araştırma Dairesi' Ankara, 2000. Diri faylar; Şaroğlu vd. 1992)
7
45.00
Şekil 2.2. Afrika, Arap ve Avrupa plakalarının durumu ve Türkiye ((NEIC),Westaway 1994)
8
3. KUZEY ANADOLU FAY ZONU ve DEPREMSELLİĞİ
3.1. Kuzey Anadolu Fayı
Kuzey Anadolu Fay Zonu, Anadolu ve Kara Deniz levhaları arasındaki
göreceli hareketi sağlayan ve Karlıova-Saros Körfezi arasında yaklaşık 1200
km uzunluğu olan sismik olarak son derece diri sağ yanal doğrultu atımlı bir
faydır (Şekil 3.1). KAFZ ilk kez Ketin (1948) tarafından 1939 Erzincan
depremi sonrası adlandırılmış ve bu depremden sonra jeolojik
ve
neotektonik amaçlı çalışmalara konu olmuştur ve
diri fay olarak
tanımlanmıştır.
3.2. Kuzey Anadolu Fayı’nın Deprem Etkinliği
Kuzey Anadolu Fay Zonu asırlardır meydana gelen büyük depremler sonucu
bugün ki halini almıştır (Çizelge 1) ve üzerinde depremler olmaya devam
edecektir. 1999 Körfez Depremi ve Düzce-Kaynaşlı depremi öncesinde,
1900-1998 yılları arasında Kuzey Anadolu Fay Zonu’nda aletsel büyüklüğü
Ms≥5.5 olan 34 hasar yapıcı deprem meydana gelmiştir (Çizelge 2). Bu
depremlerden 9’u (Ms ≥ 6.5) yüzey faylanması oluşturmuş ve fayın 800
km’lik bölümünü kırmıştır. Kırıklar üzerinde 1.5 m-4.5 m ve 40 cm-100 cm
arasında değişen yatay ve düşey ötelenmeler olmuştur. 1939 yılından
itibaren fayın iki bloğu arasında, yaklaşık ortalama 90 cm sağ yanal atım
gelişmiştir (Ketin 1969, Ambraseys 1970).
Anadolu’da meydana gelen depremlerin dışmerkez noktalarına bakıldığında
bu depremlerin fay zonları boyunca meydana geldikleri görülmektedir
(Şekil 3.2). Aletsel ve tarihsel dönem içerisinde meydana gelen depremlerin
kırık zonları Şekil 3.3’de verilmiştir. Şekildeki ok yönleri depremlerin göç
yönlerini ifade etmektedir. Bölge oldukça aktif bir deprem kuşağında
yeralmaktadır. Bölgede son yüzyılda
meydana gelen hasar yapıcı
depremlerin odak mekanizması çözümleri, eğim bileşeni olan doğrultu
atımlı bir fay sisteminin bölgede aktif olduğunu göstermektedir (Şekil 3.4).
9
Şekil 3.1. Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun Türkiye’deki diğer faylar ile birlikte genel görünümü (Nurlu 1999)
10
Şekil 3.2. Türkiye’de, 1977-1999 yılları arasında, kırık zonları boyunca meydana gelen
depremlerin dışmerkezleri (NEIC)
11
Çizelge 1. KAFZ'nin batı kesiminde meydana gelmiş tarihsel
depremler (Yılmaz vd. 1991)
192 İzmit – Mudurnu arasında
536 Bursa’nın batısında
2 Eylül 967 Bolu- Çerkeş arasında
1035 Mayıs’ında Gerede’nin 40 km Doğu – Kuzeydoğusunda Bayındır’da
18 Temmuz 1668’de Kastamonu, Gerede ve Bolu
24 Kasım 1863’de Bayramören- Abant Gölü arasında
19 Nisan 1878 İzmit –Adapazarı arasında
10 Temmuz 1894’de Adapazarı- Sapanca – İzmit Deprem Bölgesinde
1897 Yenişehir, Osmaneli ve Bilecik’te
12
Çizelge 2. KAF boyunca 1900- 1998 yılları arasında olmuş hasar yapıcı
depremler (Deprem Araştırma Dairesi, ANKARA)
Dışmerkez
Sıra
Tarih
Mag. Derinlik
Açıklama
No
Enlem
Boylam
1 09.03.1902
5.5
Çankırı
2 09.02.1909
6.3
Enderes
3 25.06.1910
6.1
Osmancık
4 09.08.1912
40.60
27.20
7.4
16
Şarköy-Mürefte
5 24.01.1916
7.0
Tokat-Samsun ?
6 09.06.1919
5.9
Çerkeş
7 18.05.1929
40.20
37.90
6.2
10
Suşehri
8 04.01.1935
40.40
27.49
6.4
30
Marmara
9 26.12.1939
39.80
39.51
7.9
20
Erzincan
10 12.11.1941
39.74
39.43
5.9
70
Erzincan
11 11.12.1942
40.76
34.83
5.9
40
Osmancık
12 20.12.1942
40.87
36.47
7.1
10
Erbaa-Niksar
13 20.06.1943
40.85
30.51
6.4
10
Hendek
14 26.11.1943
41.05
33.72
7.3
10
Tosya-Ladik
15 01.02.1944
41.41
32.69
7.3
10
Gerede-Bolu
16 06.10.1944
39.48
26.56
6.8
40
Ayvacık
17 17.08.1949
39.60
40.60
6.9
40
Elmalıdere
18 13.08.1951
40.88
32.87
6.9
10
Çerkeş-Gerede
19 18.03.1953
39.99
27.36
7.2
10
Yenice-Gönen
20 07.09.1953
41.09
33.01
6.1
40
Çerkeş
21 26.05.1957
40.67
31.00
7.0
10
Abant
22 07.07.1957
39.37
40.46
5.1
60
Büyüksu
23 02.04.1959
4.7
Gölcük
24 18.09.1963
40.77
29.12
6.4
40
Yalova
25 06.10.1964
40.30
28.23
6.9
24
Manyas
26 23.08.1965
5.9
Saros
27 31.08.1965
39.30
40.79
5.5
33
Liçik
28 19.08.1966
39.17
41.56
6.8
26
Varto
29 22.07.1967
40.67
30.69
7.1
33
Mudurnu Vadisi
30 24.09.1968
39.20
40.20
4.9
8
Kığı
31 03.03.1969
40.08
27.50
5.7
6
Gönen
32 27.03.1975
6.6
Saros
33 13.03.1992
39.68
39.56
6.8
27
Erzincan
34 15.03.1992
6.1
Plümür
13
Şekil 3.3. KAF üzerinde tarihsel ve aletsel dönem içerisinde meydana gelen depremlerin oluşturdukları
kırık zonlarının gelişimi (Stein vd. 1992, USGS Internet sayfasından alınmıştır)
14
Şekil 3.4 KAFZ batı kesiminde meydana gelen yıkıcı depremlerin yerleri ve odak
mekanizması çözümleri (Demirtaş 2000); (Canıtez ve Üçer 1967, Ambraseys ve
Zatopek 1969, McKenzie 1972, Jackson ve McKenzie 1984, Kıyak 1986,
Eyidoğan vd. 1991, Taymaz vd. 1991, USGS, DAD)
15
3.3. Kuzey Anadolu Fayı’ndaki Sismik Boşluklar
1939 Erzincan depremi (Ms=7.9) Erzincan-Erbaa-Amasya arasında, 360 km
yüzey faylanması ve 4.5 metrenin üzerinde sağ yönlü yatay atım meydana
getirmiştir (Ketin 1976). Deprem, 1939-1967 deprem serisinde tetikleyici
rol oynamış ve 5 depremin (1942, 1943, 1944, 1957, 1967) batıya doğru göç
etmesine neden olmuştur (Allen 1969, Ambraseys 1970, Toksöz et al.
1979). 1939 depremi ile başlayan 38 yıllık süre içinde, ortalama odak göçü
hızı, batıya 50-100 km/yıl, doğuya ise 10 km/yıl olarak gerçekleşmiştir
(Mogi 1968, Ambraseys and Zatopek 1969, Dewey 1976, Toksöz et al.
1979, Allen 1980).
1939-1967 deprem serisi sonunda, Mudurnu Vadisi batısı, Erzincan Havzası
doğusu ve İzmit Körfezi batısında olmak üzere üç fay bölümü kırılmadan
kalmıştır (Toksöz et al. 1979, Barka and Kadinsky-Cade 1988, Demirtaş ve
Yılmaz 1996) (Şekil 3.2). İlk sismik boşluk; Geyve, Iznik, Gemlik ve
Gençali fay segmentlerini, ikincisi; Yedisu segmentini ve üçüncüsü;
Marmara fay segmentini kapsamaktadır (Şekil 3.2). 1970-1995 yılları
arasında, bu boşluklar ve yakın çevresinde sırasıyla 47, 20 ve 65 deprem
(4.0 ≤ Ms ≤ 6.8) olmuştur.
Geyve sismik boşluğunda, son olarak MS 29 yılında IX şiddetinde büyük bir
deprem olmuştur (Ergin vd. 1967). Ancak bu depremden sonra 120, 350,
368, 985 ve 1895 yıllarında şiddetleri V ile VIII arasında değişen orta
büyüklükte birkaç deprem meydana gelmiştir.
Yedisu sismik boşluğu, en son 23 Temmuz 1784 depremi tarafından
kırılmıştır. Deprem, yüzeyde 90 km uzunluğunda kırık meydana getirmiştir.
IX (MSK) şiddetindeki deprem, 5000 kişinin ölmesine neden olmuştur
(Ambraseys 1975). 13 Mart 1992 Erzincan depremi, Yedisu sismik
boşluğunda, yakın gelecekte olma olasılığı yüksek büyük bir depremin
habercisi olarak yorumlanabilir (Demirtaş ve Yılmaz 1993, Demirtaş 1994).
Marmara sismik boşluğu, en son 10 Eylül 1509 İstanbul depremi tarafından
kırılmıştır. Deprem, İstanbul ve çevresinde, yaklaşık 1000 evin yıkılmasına
ve 4000-5000 kişinin ölmesine neden olmuştur. Deprem, ''Küçük Kıyamet''
olarak tarihe geçmiştir (Ambraseys and Finkel 1986). 10.07.1894 İzmitAdapazarı depremi bu boşluğun doğusundaki fay segmentinde meydana
gelmiştir. IX (MSK) şiddetindeki deprem, Adapazarı ile İstanbul arasında
geniş bir bölgede oldukça büyük hasar yapmıştır (Öcal 1968). Deprem,
16
Armutlu yarımadasının kuzeyinden geçen KAF'ın yaklaşık 100 km’lik
bölümünü kırdığı düşünülmektedir. Bu bölüm en son 17 Ağustos 1999
depremi (Mb=7.4) ile yeniden kırılmıştır. Deprem yüzey kırığı, doğrultu
atımlı faylanma şeklinde gelişmiştir (Barka et al. 1999, Gökten et al. 1999,
Koçyiğit et al. 1999, Demirtaş 2000).
3.4. 17 Ağustos 1999 Kocaeli – Gölcük Depremi
Türkiye saati ile 03:01’de meydana gelen ağır can ve mal kaybına sebep
olan deprem Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun batısında 32 yıllık bir aradan
sonra meydana gelmiştir. Kocaeli, Yalova, Adapazarı, İstanbul, Zonguldak,
Eskişehir, Bursa illerimizde ve Gölcük, Değirmendere, Gölyaka, Akyazı,
Derince ilçelerimizde ağır hasarlara ve can kayıplarına neden olmuştur.
Merkez üssü Gölcük olan deprem sonrası 3000’e yakın artçı deprem
meydana gelmiştir. Deprem Türkiye’nin birçok ilinde hissedilmiştir. Aletsel
büyüklüğü (magnitüdü) M=7.4 olan depremde 20.000’e yakın vatandaşımız
hayatını kaybetmiştir. Depremin artçıları Şekil 3.6 ve Şekil 3.7’de
gösterilmiştir.
Depremde, Kuzey Anadolu Fayı’nın Gölyaka - Karamürsel arasında uzanan
yaklaşık 120 km’lik bölümü hareket etmiştir. Kırık doğrultusu, genel olarak
K80-85D ölçülmüştür. Depremde iki ana şok meydana gelmiştir. Bunlardan
dışmerkezi Gölcük olan ilk ana şok, Gölcük - Sapanca Gölü arasında uzanan
40 km’'lik bölümü ve Gölcük - Karamürsel arasında deniz içinde uzanan 2030 km’lik bölümü; dışmerkezi Sapanca Gölü - Akyazı arasında kalan ikinci
ana şok ise Sapanca Gölü - Gölyaka arasında uzanan bölümün hareketine
neden olmuştur. Hareketler sonucu oluşan her iki yırtılmanın, dışmerkez
ortada olacak şekilde iki yönde yayıldığı düşünülmektedir. Çünkü ilk şok 3
m’lik sağ yönlü yatay atıma, ikinci şok 1,5 m’lik yatay atıma neden olmuş
ve iki kırığın çakışma bölgesinde 4,5 m’lik yatay atım ölçülmüştür (Yılmaz
ve Demirtaş 1999) (Şekil 3.5, Şekil 3.8). Şekil 3.9’da depreme ait odak
mekanizması çözümü verilmiştir. Çözüm (NEIC) National Earthquake
Information Center’dan alınmıştır.
17
Şekil 3.5 17 Ağustos 1999 depremi ana şok yerleri ve en büyük yatay
atım dağılımları (Demirtaş vd. 1999)
Şekil 3.6. 17-31 Ağustos 1999 tarihleri arasında olan artçı depremlerin
dışmerkez dağılımları (Nurlu 1999)
Şekil 3.7. 1-14 Eylül 1999 tarihleri arasında olan artçı depremlerin
dışmerkez dağılımları (Nurlu 1999)
18
Şekil 3.8. Kocaeli – gölcük depremi kırık sistemi (USGS)
Episantır: 40.639N, 29.830E
Büyüklük: Mb:6.3,Ms: 7.8
Zaman: 00:01:38.56
P: 316,9 ; N:187,76 ;
T:47,11
1.Düğüm Düzlemi: 91,76
2.Düğüm Düzlemi:182,89
(NEIC)
Şekil 3.9. Kocaeli- Gölcük depremi odak mekanizması çözümü (NEIC)
19
4. DÜZCE OVASI VE CİVARININ JEOLOJİSİ
Bolu ve Civarının Genel Jeoloji haritası (Şekil 4.1) ve Düzce ve yakın
civarını içine alan ve jeoloji haritasında (Şekil 4.2) verilen bölgenin önemli
bir bölümünü Düzce ovası ve bu ovayı kaplayan nehir alüvyonları ile ova
göl çökelleri oluşturmaktadır (Varol vd. 1999). Ova, KAFZ’nin
denetiminde gelişmiştir. Düzce bölgesinin orta kesiminde genç çökeller yer
alırken, kenarlarındaki yükseltiler de daha yaşlı kayaç birimler mostra
vermektedir. Kayaç birimler yaşlıdan gence doğru; güneyde Paleozoyik
yaşlı Dingini Granotoidleri ile kuzeybatı da şeyl, kumtaşı ve silttaşıyla
temsil edilen Ereğli Formasyonu ovanın temelini oluşturmaktadır (Şimşek
ve Dalgıç 1997). Bu birimlerin üzerine bir uyumsuzlukla ve içerdiği
birimler Şekil 4.2’de verilen Akveren Formasyonu (Kretase) gelir.
Güneybatıda Dikmen Volkanitlerinin gözlendiği sahada Tersiyer, Kusuri
Formasyonu ile temsil edilmektedir. Bu birimleri, ovanın kenarlarında
gevşek çimentolu, yarı yuvarlak çakıl-kum ve siltten oluşan Örencik
Formasyonu üzerlemektedir. Kuvaterner çökelleri ise, Büyükmelen,
Küçükmelen ve Uğursuyu gibi ovanın önemli akarsularının yatakları
boyunca gözlenen alüvyonlar ve geniş yayılıma sahip ova göl çökelleriyle
temsil edilmektedir. Alüvyonlar ince çakıl, kum, silt ve ince kil ardalanmalı
malzemeden oluşurken, ova göl çökelleri (Şekil 4.2) ise, iki gruba
ayrılmaktadır. Düzce’nin de üzerinde kurulu olduğu birinci grup ova-göl
çökelleri, killi-siltli kum ve çakıl düzeylerinden oluşmaktadır. Bu çökellerde
yanal geçişler nedeniyle kalınlığı 5 m’ye ulaşan killi seviyelerde
bulunmaktadır.
Diğer
gruptaki
ova
göl
çökelleri
ise,
ovanın merkezi kısmında yeralmakta ve yumuşak-orta kıvamlı kil, siltli kil
Şekil 4.1. Düzce ve Bolu illerinin ve civarının genel jeoloji haritası (MTA)
20
ve killi silt düzeylerini içermektedir (Şimşek ve Dalgıç 1997). Ovanın
batısında alınmış GB-KD yönlü jeoloji kesitinden (Şekil 4.3), bu
çökellerdeki kil düzeylerinin kalınlığının yer yer 40 m’ye ulaştığı ve havza
kenarlarında çakıllı çökellerle geçişli oldukları anlaşılmaktadır (Şimşek ve
Dalgıç 1997).
Şekil 4.2. Düzce Ovası’nın jeoloji haritası (Şimşek ve Dalgıç 1997)
Şekil 4.3. Düzce Ovası’nın batısını temsil eden jeoloji kesiti
(Şimşek ve Dalgıç 1997)
21
4.1.Bölge ve Yakın Civarındaki Diri Faylar ve Deprem Kırıkları
Kuzey Anadolu Fay Zonu (KAFZ), Bolu’nun yaklaşık 5 km güneyinden
geçerek Bolu Havzasını güneyden sınırlar. Ana fay, havzanın
güneybatısında Gölköy yakın güneyini izleyerek Çepniköy travertenlerini
oluşturur ve Abant Gölü’nün kuzeybatısını keser (Demirtaş 2000) (Şekil
4.4- 4.5). Ana fay, daha sonra Abant Gölü batısında Seymen deresi vadisini
izler, Mudurnu Vadisi boyunca uzanır, Dokurcun Vadisi boyunca devam
eder ve Beldibi yakınında iki ana kola ayrılır. Kuzey kol, Kuzuluk-Akyazı
arasından geçerek Karapürçek güneyinden Sapanca Gölüne doğru devam
eder (Ketin 1968, Ketin 1969, Barka ve Kadinsky-Cade 1988) (Şekil 4.4.Şekil 4.5).
Abant Gölü – Mudurnu Vadisi – Dokurcun Vadisi – Akyazı – Sapanca Gölü
arasında uzanan ana fay boyunca, 1900-2000 yılları arası dönemde,1999
yaşanan depremlerden önce 26 Mayıs 1957 Abant (Ms=7.1) ve 22 Temmuz
1967 Mudurnu Vadisi (Ms=7.0) depremleri olmuştur. İlk deprem, Abant
Gölü ile Dokurcun arasında 40 km; ikinci deprem ise İğneciler (Abant
Gölü’nün 10 km batısı) ile Sapanca gölü arasında 80 km uzunluğunda
yüzey faylanması meydana getirmiştir (Ambraseys vd., 1968; Ambraseys ve
Zatopek 1969, Ketin 1969, Ambraseys 1970, Demirtaş 1995, Demirtaş
1996, Demirtaş 2000) (Şekil 4.4 - 4.5). Bir başka deyişle ana fay, Almacık
Bloğu’nu güneyden sınırlar. Diğer yandan Bolu kuzeybatısında, ana faya
paralel ikincil bir kol, Elmalık Fayı boyunca Asarderesi vadisini izleyerek
Kaynaşlı içerisinden geçer. Fay, daha sonra Düzce güneyinden geçerek
Efteni Gölü’nü güneyden sınırlar (Şekil 4.4, Şekil 4.5). Fay, Efteni Gölü
güneybatısında Aksu vadisini izleyerek Akyazı yakın kuzeyinden geçerek,
ana faya bağlanır. 12 Kasım deprem kırığı ve 17 Ağustos 1999 deprem
kırığının doğu ucunun bir kısmını oluşturan bu kuzeyden geçen kol ise
Almacık Bloğu’nu güneyden sınırlar (Şekil 4.4 - Şekil 4.5) (Demirtaş vd.
2000). Almacık Bloğu’nu kuzeyden sınırlayan ikincil kolda, en son, bu
çalışmanın konusu olan 12 Kasım 1999 depremi (Mw=7.2) olmuştur (Şekil
4.4 - Şekil 4.5).
4.2. 12 Kasım 1999 Düzce-Kaynaşlı Depremi Yüzey Faylanması
12 Kasım 1999 depremi, batıda Efteni Gölü ile doğuda Bolu viyadükleri
arasında uzanan KAFZ’nun yaklaşık 35 km’lik bir kısmında
yüzey faylanması meydana getirmiştir. Deprem dışmerkezi, Dağdibi
köyü ile Fındıklı köyü arasında yer almaktadır ( Barka vd. 1999,
Gökten vd. 1999 Koçyiğit 1999, Demirtaş vd. 2000).Deprem
22
Şekil 4.4. 12 Kasım 1999 Düzce-Kaynaşlı deprem kırığı ve Almacık bloğu çevresinin morfotektonik
haritası. Mavi ok, Almacık bloğunu göstermektedir (Demirtaş vd. 2000).
23
merkezinin Düzce-Kaynaşlı arasında olması, yırtılmanın iki yönlü
ilerlediğini göstermektedir (Demirtaş vd. 2000)...............................
Batıda Efteni gölü ile doğuda Asardere suyu vadisi arasında yüzeyde
gözlenen faylanma uzunluğu her ne kadar 35 km olarak görünmekle
birlikte, Ankara-İstanbul otoyolu üzerinde Kaynaşlı’nın kuzeyinde bulunan
viyadüklerden sonra yüzeyde kaybolmaktadır. Artçı depremler gözönünde
bulundurulursa kırığın derinlerde Bolu’nun Kuzeybatısına kadar uzandığı
söylenebilir. 12 Kasım 1999 kırığı, derinde batıda 17 Ağustos deprem
kırığının doğu ucu olan Karadere segmenti ile doğuda Elmalık Fayı
boyunca Bolu Havzası güneyinden geçen ana fay arasında uzanma olasılığı
yüksek görünmektedir.
Yüzey faylanması boyunca en büyük sağ-yanal atım 4.0 m ve en büyük
düşey atım 1.0 m – 1.5 m civarında ölçülmüştür.
24
40 47
K
GÖLYAKA
Orman Ziyaretçi Evi
1.95 m
17.8.1999
Hacıyakup
Hamamyanı
Cevizlik
Kalyoncuoğlu
Gölormanı
Efteni Gölü
0
1 km
Orman Deposu
1.50 m
40 45
31 00
31 06
Şekil 4.5. 12 Kasım 1999 depremi yüzey faylanması (Hacıyakup–Gölormanı Arası). Kırmızı çizgiler, yüzey
kırıklarını; rakamlar, en büyük yatay atım miktarlarını göstermektedir ( Demirtaş vd. 2000).
25
4.3. Bölgedeki Başlıca Aktif Faylar
4.3.1.Düzce Fayı
Düzce havzası ülkemizin en önemli aktif faylarından (deprem yapabilirlik
özelliği olan fay) olan KAF üzerinde yer almaktadır. Bu havzaya en yakın
olan ve deprem potansiyeli taşıyan aktif faylar ise bu havzanın oluşumuna
yol açmış olan Düzce, Hendek ve Çilimli faylarıdır (Şekil 4.6). Düzce
havzasını morfolojik olarak güneyden sınırlandıran Düzce fayı AkyazıKaynaşlı arasında 70 km uzunluğundadır. Birbirini bütünleyen üç alt
parçadan oluşan fay sağ yönlü doğrultu atımlı bir faydır (Şaroğlu ve diğ.
1992). Akyazı bölümünde Kuvaterner yaşlı alüvyonlarla temel kayalar
arasında yer alan fay buradan doğuya doğru Kuvaterner öncesi temel
kayalar içerisinde izlenmektedir. 17 Ağustos 1999 Kocaeli- Gölcük
depreminde gelişmiş olan 130 km uzunluğunda ki yüzey kırığının 30 km’lik
doğu bölümü Düzce fayı üzerinde yer almaktadır (Emre vd. 1999, Gökten
vd. 1999)
12 Kasım 1999’da meydana gelen depremde başlıca etkili olan faylar
arasında ilk olarak Düzce fayı yeralmaktadır. Bu fay Aksu fayı ile
komşudur. Fakat bu iki fayın doğrultuları birbirinden farklıdır (Şekil 4.6).
Düzce Ovası ile Adapazarı ovası arasındaki eşik, KD-GB doğrultulu bir
vadi ile kesilmiştir. Bu vadinin tabanı boyunca Aksu Fayı yer alır. Düzce
Ovası’nı güneyden sınırlanmış olan yamacın önünden geçmektedir. Bu fay
doğu- batı doğrultusunda uzanan Tilki, Meşelik ve Mezarlık tepeleri ile
güneydeki yamaç arasındaki dar bölgeden geçmektedir. Daha doğuda, yine
bir vadiye sıkışmış durumdadır. Kocaeli depreminde, Aksu fayı boyunca
yüzey kırığı çok net olmuş, fakat Düzce Ovası’nın batısındaki ucuna
girdiğinde, kuzey ve güney yamaç arasında sağ yanal atım düzenine uygun
çatlaklar gelişmiş ve en doğuda Gölyaka merkezinden geçip Melen Çayı’na
varmıştır. Ayrıca, Efteni kaplıcasına kadar, 1999 Düzce depreminde
kırılacak hat ile çakışacak şekilde, ovanın güney kenarını izleyen bir çatlak
belirmiştir. 12 Kasım 1999’da gelişen yüzey kırığı, bu çatlakları ilk oluşana
göre önemli derecede büyütmüş ve ek olarak sağ yanal atım ortaya
çıkmıştır. Dolayısıyla, fayın geometrisi ile de uyumlu olarak bu kırık,
Düzce Fayı, Düzce Ovası ile Bolu Ovası arasındaki yüksek eşiğin batısında
kaybolmuştur. 1999 Düzce depremi yüzey kırığı, bu eşiğin batısındaki
Düzce Ovası’na açılan yaklaşık D-B uzanımlı üç vadinin en az ikisinde
gelişmiştir. Bunlardan otoyolun da geçtiği Asar Vadisi yüzey kırıkları,
doğuya doğru oldukça uzun bir mesafede izlenebilmiştir. Bu ve kuzeydeki
vadi içinde, sağ yanal atım düzenine uygun sekmeli kırıklar gelişmiştir. Bu
26
iki vadinin başlangıç kısmında görülen sekmeli kırıkların birbirinin devamı
olduğu anlaşılmıştır (Komut 2000). Doğuda, Asar Vadisi’nin ucunda (Bolu
tünelinin başladığı yerde), dağlık kesimde incelenmiş yol yarmalarında, sağ
yanal hareket sistemine uygun - ender de olsa - kırıklar görülmüştür
(Arpat 1999).ççççççççç
4.3.2.Hendek Fayı
Düzce havzası batısında Sapanca gölü Hendek- Cumayeri arasında uzanan
KD-GB uzanımlı fay Hendek Fayı olarak bilinmektedir (Emre vd. 1998).
Sağ yönlü dorultu atımlı olan bu fay yaklaşık 50 km uzunluğundadır
(Şekil4.6). Morfolojide sağ yönde ötelenmeler ve büyük basınç sırtlarının
gelişmiş olduğu zonda Pliyo-Kuvaterner yaşlı Karapürçek Formasyonu fay
tarafından kesilmekte, fay bu formasyonla temel kayalar arasında dokanak
oluşturmakta, doğu bölümünde ise temel kayalar içerisinde yer almaktadır
(Varol vd. 1999).
4.3.3.Çilimli Fayı
Düzce havzasının Kuzeyinde Cumayeri- Konuralp arasında uzanır. Yaklaşık
13 km uzunluğunda olan bu fay GB’daki Hendek Fayı’nın devamında yer
alır (Şekil4.6). KB-GD genel doğrultulu olan fay, Kuzeydeki odunluk dağı
ile Düzce Havzası tabanı arasındaki morfolojik diskordansa karşılık
gelmektedir (Varol vd. 1999).
4.4.Tektonik
Düzce havzası ve dolgusu, Türkiye neotektonik döneminde gelişmiş
olmasına karşın, havzanın temel kayaları, paleotektonik dönemin farklı
kökenli birliklerinden oluşmuştur.
Düzce Havzası temelindeki en yaşlı metamorfikler (Bolu Masifi)
muhtemelen Sakarya Zonu’na ait oluşuklardır. Sakarya Zonu, metamorfik
bir temel ve üzerindeki sedimanter örtü kayaçlarından oluşmaktadır. Örtü
büyük ölçüde Jura-Kretase kırıntılı ve karbonatlıdır. Düzce Havzası’nın
kuzeyindeki Ordovisyen- Tersiyer yaşlı tortul birimlerin tümü İstanbul
Zonuna aittir (Varol vd. 1999).
çççççççççççççççççççççççççççççççççççççççççççççç
27
Şekil 4.6. Düzce-Kaynaşlı depremi esnasında meydana gelen kırık ve diri faylar
28
4.5.Sismotektonik
Bölgede kabuk kalınlığı yaklaşık 30-40 km’dir (Canıtez ve Toksöz 1982;
Gürbüz vd.1992, Klingele ve Medici 1997). Çeşitli yöntemlerle, çok kısıtlı
veriyle yaklaşık olarak hesaplanan deprem üretebilen kabuğun üst
kesiminde yer alan kuşağın 12- 15 km (Ketin ve Abdüsselamoğlu 1969,
Ambraseys ve Tchalenko 1972, Ambraseys 1985, Eyidoğan ve Jackson
1985, Crampin ve Üçer 1975, Eyidoğan 1988, Jackson ve McKenzie 1988,
Ekström ve England 1989, Taymaz vd. 1991, Arpat vd. 1999) dolaylarında
eni (derinliği) olduğu kabul edilirse, Düzce fay parçasının boyunun 35-40
km olduğu, gerek deprem öncesi çalışmalardan gerekse depremde oluşan
yüzey kırığından bilinmekte olduğuna göre; 1999 Düzce depremi olurken
yaklaşık bir hesapla en az (Arpat vd. 1999) 40 km x 14 km= 560 km2’lik bir
yüzeyde sürtünme direnci yenilmiştir (Komut 2000). Bölgede aletsel dönem
içerisinde meydana gelmiş depremler dışmerkez noktalarıyla ve mevcut
faylar ile birlikte Şekil 4.7’de verilmiştir. Uydu fotografı ise bölgede
bulunan fayları belirgin bir şekilde ortaya koymaktadır (Şekil 4.8).
Şekil 4.7. Akyazı-Bolu ili arasındaki bölgeye ait sismotektonik harita
(Nurlu 1999)
29
Şekil 4.8. KAFZ batı kesimine ait uydu fotoğrafı (MTA Internet sayfasından alınmıştır)
30
5. ODAK MEKANİZMASI ÇÖZÜM YÖNTEMLERİ
5.1.Tarihçe
Deprem mekanizması ile sismik dalgaların dinamik özellikleri (dalga şekli
ve amplitüdü) arasındaki ilginin aranması hemen hemen aletsel sismolojinin
ilk yıllarında başlar. 1909 yılında Japon sismologlar boyuna dalgaların
başlangıç yönlerinin
çeşitli istasyonlardaki dağılımını inceleyerek
kompresyon sahalarını dilatasyon sahalarından ayıran düğüm düzlemlerini
ayırtetmeye çalışmışlardır (Nakano 1923). Bu ilk çalışmalarda, odağı derin
olmayan depremler ve yeryüzünün düzlem olarak kabul edilebileceği yakın
mesafeler için doğru olan bir metod uygulanmakta idi . Buna göre bir
dışmerkez civarında dağılan kompresyon ve dilatasyon bölgeleri birbirine
dik iki doğru ile ayrılabilirler. Bu doğrulardan biri fay düzleminin yeryüzü
ile arakesitidir. Bu yönü ile de problem çift çözümlü olmaktadır. Fakat buna
rağmen jeolojik gözlemler ve tektonik bilgileri ile bu çelişkiyi ortadan
kaldırmak mümkün olmaktadır.
Depremlerin odak bölgelerine ait bilgilerin artması ile, bir kısım araştırıcılar
boyuna dalgaların amplitüd ve ilk hareket yönlerinin ifade edilen değerleri
ile teorik değerleri karşılaştırmışlardır.
Odağı derin olan depremlerde düğüm düzlemlerinin sığ odaklılar gibi basit
olmayıp, bunların yeryüzü ile arakesitlerinin elips veya hiperboller şeklinde
oluşu Byerly (1938) tarafından, sismik ışınların yer içindeki yörüngelerinin
birer doğru değil eğri yayları şeklinde oluşu ile izah edilmiştir. Bu açıklama
deprem odak mekanizması çözümlerinin olumlu bir döneme girmesini
sağlamıştır. Bu görüş derin odaklı depremler kadar, sığ odaklıların da
mekanizmasını açıklayabilmektedir. Byerly bu çalışması ile sismik cisim
dalgalarının yer içindeki hızlarının derinlikle artmasından ileri gelen bu
yörünge eğriliğini dikkate alıp, uygun bir izdüşüm sistemi kullanılarak
düğüm düzlemlerinin birer daire ile temsil edilebileceğini göstermiştir. Bu,
günümüze kadar uygulanan ve Byerly Metodu adı verilen fay düzlemi
belirleme metodunun esasını teşkil etmektedir.
Bir kısım araştırmacılar düğüm düzlemlerinin çizilmesinde merkezi
projeksiyon, diğer bir kısmı ise Wulff veya Schmidt projeksiyonunu
kullanmışlardır.
Önceleri sadece P dalgalarının ilk hareket yönlerinden yararlanarak yapılan
odak mekanizması çözümlerinde daha sonraları S dalgaları da kullanılmaya
31
başlanmıştır. Enine titreşimlerden ibaret olan bu dalgalar yer içinde yatay
veya düşey düzlem içinde polarize olurlar (SH ve SV). Stauder (1960) enine
dalgaların polarizasyon açılarının dağılımı ile deprem odak mekanizması
arasındaki ilgiyi aramıştır. Uygulama yönünden bir takım güçlükler
göstermekle beraber , S dalgaları yardımı ile odakta harekete sebep olan
kuvvetlerin durumu hakkında da bilgi edinmek mümkün olmaktadır. Bazı
hallerde bu yöntemle, P dalgaları ile elde edilen çözümlerdeki çelişkiyi
kaldırmak, yani düğüm düzlemlerinden hangisinin fay düzlemine karşı
geldiğini ayırt etmek mümkün olmaktadır. P dalgası ile elde edilen odak
mekanizması problemleri çift çözümlüdür. Yani bu yöntemle elde edilen
düğüm düzlemlerinden herhangi biri fay düzlemini temsil eder. İncelenen
bölgenin tektonik karakterini inceleyebilmek için bu çift çözümlülükten ileri
gelen çelişkinin giderilmesi gerekmektedir. Bu da iki yolla yapılabilir.
Bunlardan birincisi, S dalgalarından yararlanarak düğüm düzlemlerinden
hangisinin fay düzlemini temsil ettiği belirlemektedir. Bu da ancak odakta
depreme sebep olan bir kuvvet çifti etkisi ile meydana gelmesi hallerinde
mümkün olmaktadır. Yapılan incelemeler çoğu hallerde depremlerin tek
kuvvet çiftinin veya momentsiz ikili kuvvet çiftinin süperpozisyonu ile
meydana geldiğini göstermiştir ki problem de çift çözümlü olmaktadır. Bu
gibi hallerde yüzey dalgalarından faydalanmak mümkün olabilir.
Çift çözümlülükten ileri gelen karışıklığı ortadan kaldırmak için en uygun
gelen ikinci yol ise odak bölgesinin dinamik parametrelerinden
yararlanmaktır. Bunlar düğüm düzlemleri ile 450’lik açılar yapan
maksimum basınç ve maksimum tansiyon yönleridir. Ayrıca, adı geçen iki
düzlemin arakesiti olan sıfır vektörü (null vector)’de bu konuda faydalı
olmaktadır.
5.2.Odak Parametreleri
P dalgalarının ilk hareket yönlerinin odak küresi ya da uygun bir izdüşüm
sistemi kullanılarak bir düzlem üzerine işaretlenmesi ile elde edilen
dağılımda kompresyon ve dilatasyon bölgelerini ayıran düğüm düzlemleri
çizilerek bir “odak mekanizması diyagramı” elde edilebilir. Bu diyagram
odaktaki mekanizmayı açıklayan çeşitli parametrelerin elde edilmesinde
kullanılır.
Verilen bir projeksiyonda düğüm düzlemlerinin çizilmesi ile doğrultu ve
eğimleri belirli iki düzlem tarif edilmiş olur. Bu düzlemlerden biri yardımcı
düzlem birisi fay düzlemidir. Bu düzlemler doğrultuları (strike), eğimi (dip)
32
ve kayma açısı (rake) ile tanımlanabilirler (Şekil 5.1). Düzlemlerin
doğrultuları kuzeyden itibaren saat yönünde ölçülen azimutları ile verilirler.
Düzlemin eğimi, yatay düzlemle yaptığı açıdır, kayma açısı, doğrultu ile fay
düzlemi arasındaki açıdır. Böylece Şekil 5.1’de fay veya yardımcı düzlem
olabilecek düğüm düzlemlerinin parametreleri;
-
doğrultusu ( 00 < φ < 3600 )
eğim açısı ( 00 < δ < 900 )
kayma açısı ( -1800 < λ < 1800 )
olarak sıralayabiliriz.
Şekil 5.1. Fay düzlemi parametreleri şematik gösterimi
Düğüm düzlemlerinin odak küresi içindeki pozisyonlarının bilinmesi
mekanizmayı tanımlamaya yeterli değildir. Fay hareketinin tipinin de
belirlenmesi gerekir. Fay düzlemi üzerindeki hareketine göre fayları;
-eğim atımlı
-doğrultu atımlı
olarak ikiye ayrılır. Eğim atımlı faylarda hareket vektörünün yatayla yaptığı
açı 450 den büyük, doğrultu atımlı fay da ise küçüktür.
Doğrultu atımlı fayda yatay hareketin yönününde bilinmesi gerekir ve bu tür
faylar, sağ yönlü ve sol yönlü olarak ikiye ayrılırlar (Şekil 5.4).
33
Eğim atımlı faylar;
-normal fay
-ters fay
olmak üzere ikiye ayrılırlar (Şekil 5.2., Şekil 5.3). Bunlardan birincisinde
fay düzleminin üstünde kalan blok aşağıya doğru hareket etmiştir.
Düğüm düzlemlerinden hangisinin fay düzlemine karşı geldiğinin
bilinmemesi hallerinde mevcut karışıklığı ortadan kaldırmak amacıyla
odağın dinamik parametrelerinin incelenmesi gerekir. Bunlar;
-
sıfır vektörü (null vector)
maksimum basınç ekseni (P)
maksimum tansiyon ekseni (T)
olarak sıralanabilir.
Sıfır vektörü düğüm düzlemlerinin arakesiti olup, B-ekseni olarak
adlandırılmıştır. Doğrultu atımlı faylarda B-ekseni düşey, eğim atımlı
faylarda yataydır. Tabiatta tamamen eğim atımlı ya da doğrultu atımlı
faylara nadiren rastlanır. Çoğu durumda hareket obliktir ve B-ekseni
00 - 900 arasında çeşitli değerler alır.
Maksimum basınç ve maksimum gerilme eksenlerine sırasıyla P ve T
eksenleri adı verilir. Bunlar B - ekseni ile ortogonal bir sistem teşkil eder. P,
T, B birbirleri ile 900 açı yaparlar ve düğüm düzlemleri ile 450’lik açı
yaparlar. Bunlardan P - ekseni odak küresinde dilatasyon kadranında,
T – ekseni de kompresyon kadranında yer alır.
P ve T eksenlerinin dalımları faylanmada yer hareketinin yönünü belirtirler.
Normal faylarda P-ekseni düşey , T-ekseni yatay, ters faylarda ise durum
bunun tersidir. Doğrultu atımlı faylarda her iki eksen de yatay veya yataya
yakındır.
34
Şekil 5.2. Ters fay ve odak mekanizması çözümü
Şekil 5.3 . Doğrultu atımlı fay ve odak mekanizması çözümü
Şekil 5.4. Normal fay ve odak mekanizması çözümü
35
5.3. Asal Gerilmeler ve Ana Faylanma Türleri
Yer kabuğu milyonlarca yıldır sürekli hareket halindedir. Okyanusal
kabuğun ve kıtasal kabuğun bu hareketi nedeniyle depremler meydana
gelmektedir. Bu depremlerin oluşturdukları enerji 1025 erg mertebesindedir
(Gutenberg et al. 1954). Yer kabuğunun belirli bölgelerinde oluşan bu
potansiyel enerji kabuğun deformasyonuna neden olur. Laboratuvar
ortamında kayaçlar üzerinde yapılan deneyler belirli gerilme değerleri
altında kayaçlar elastik bir cisim gibi davranmaktadır. Gerilmelerin cisim
mukavemet değerini aşması durumunda kopma meydana gelmektedir.
Deprem odağındaki etkili gerilmelerin durumuna göre, çeşitli türden fay
hareketleri meydana gelir. Asal gerilme eksenlerinin çeşitli konumları
altındaki meydana gelecek fayların tipleri ilk olarak Anderson (1951)
tarafından verilmiştir.
5.4. Kuvvet Sistemleri Ve Asal Gerilme Eksenleri
Depremlerin odak mekanizmaları üzerinde yapılan araştırmalar etkin kuvvet
sistemlerinin Şekil 5.5 ve Şekil 5.6’daki sistemlerden birine uyduğunu
göstermektedir. Depremlerin odak bölgesinde etkili gerilme sistemlerinin
durumlarına göre, hareket tipleri bakımından
birbirinden farklı
yerdeğiştirmeler meydana gelir. Gerilme eksenleri üç bileşende incelenir.
P
T
T
P
Şekil 5.5. Doğrultu atımlı faylanma
36
P
T
-a-
T
P
Şekil 5.6. Faylanmalara ait yerdeğiştirme şekilleri
A) Normal faylanma
B) Ters faylanma
37
-b-
Odaktaki etken kuvvet sisteminin türüne göre P ve S dalgalarının genlikleri
odak çevresinde farklı bir dağılım gösterirler. Sismograf istasyonlarında
ölçülen genlikler birçok değişkene bağlı olduğundan genliklerden
yararlanarak odak mekanizmasını belirlemek zordur.
Deprem meydana geldiğinde oluşan P ve S dalgaları yer içinde yayılırlarken
geçtikleri formasyonun içindeki tanecikleri boyuna ve enine titreştirirler. Bu
titreşim hareketi kayıt istasyonuna varana kadar değişmeksizin sürer. P
dalgası ilk hareket yönünden yararlanılarak odak mekanizmasının Elastik
Rebound Teorisinde tarif edildiği gibi bir faylanma olduğu ve bu
faylanmanın iki kuvvet çifti ile gösterilebileceği kabul edilir (Şekil 5.7).
_A_
P Yayınımı
S Yayınımı
_B_
P Yayınımı
S Yayınımı
Şekil 5.7. Tek kuvvet çifti (A) ve ikili kuvvet çifti (B)
5.5. Azimut Açıları ve Dışmerkez Uzaklıklarının Belirlenmesi
Azimut açıları ve dışmerkez uzaklıklarını bulmak için çeşitli formüller
geliştirilmiştir. Dışmerkezin enlem ve boylamı θ, ϕ ; istasyonun enlem ve
boylamı θ', ϕ 'olsun. Deprem kayıt istasyonunun episantıra uzaklığı;
Cos ∆ =AA` +BB` +CC`
2 (1-Cos ∆ ) = (Α−Α`)2+(B−B`) 2+(C−C`) 2
2 (1+Cos ∆ ) = (Α+Α`)2+(B+B`) 2+(C+C`) 2
bağıntılarından hesaplanabilir. Burada ∆ dışmerkez ile istasyonu yerin
merkezinden gören açıdır. Bu formülde;
38
A=Sin θ .Cos ϕ
B= Sin θ .Sin ϕ
C= Cos θ
A`=Sin θ` .Cos ϕ`
B`= Sin θ` .Sin ϕ`
C`= Cos θ`
ile verilen doğrultman kosinüsleridir. Yukarıdaki formüllerde 200- 1600
arasındaki uzaklıklar 0.1km den daha küçük bir hata ile hesaplanır. Daha
küçük uzaklıklar için,
∆2 =( θ- θ`)2-( ϕ- ϕ`)2 -Sin2 1/2( θ + θ`)2
formülü kullanılabilir.
Azimut (Z), yani istasyon ve dışmerkezden geçen büyük dairenin kuzeyle
yaptığı açıyı (Şekil 5.8);
-Sin ∆ Sin Z = DA`+ EB`
-Sin ∆ Cos Z = GA`+ HB`+KC`
bağıntılarından yararlanarak,
tan Z = (DA`+ EB`) / (GA`+ HB`+KC`)
formülünden hesaplayabiliriz. Burada;
D= Sin ϕ
Ε=−Cos ϕ
G= Cos ϕ Cos θ
Η= Cos θ Sin ϕ ’dir.
Κ=Sin θ
5.6. Odağı Terkediş Açılarının Hesaplanması
Işığın odağı terkediş açısı Şekil 5. 8’de gösterilmektedir ve bağıntısı;
Ih= Arcsin [(Vh) r0 / (r0-h)(dt/d∆)]
ile hesaplanmaktadır, burada ;
Ih= Işının odağı terkediş açısı
h = Odak derinliği (km)
Vh = Odaktaki P-dalga hızı (km/sn)
r0 = Yerin yarıçapı (km)
dt/d∆ =P- dalgası için zaman- uzaklık eğrisinin eğimi (sn/km)
39
S: İstasyon
ϕ: Azimut
Şekil 5.8. Dışmerkez uzaklığı, azimut ve odağı terkediş açıları
(Akbaş, 1999)
40
6. BİRLEŞİK ODAK MEKANİZMASI ÇÖZÜM YÖNTEMİ
Odak mekanizması çözümlerinde yeni metodlar 1980’lerde kullanılmaya
başlanmıştır. Bu yöntemler iki yaklaşım ile ele alınacak olursa bunlardan
birincisi, hacim dalgalarına ait dalga şekilleri kullanılarak mekanizmayı
belirlemektir, örneğin Kisslinger (1980) ve Kisslinger vd. (1981) P ve S
dalgalarının amplitüdlerini kullanarak mekanizma çözümlerini zor da olsa
elde edebilmişlerdir.
İkincisi ise birkaç depremin bir arada kullanılmasıdır (Composite Solution).
Buna örnek olarak Mendiguren (1980) ve Brillinger vd. (1980) çalışmalarını
verebiliriz, her ikisi de yeni bir metod ortaya çıkarmışlardır. Mendiguren
(1980), bir bölgedeki kaynak mekanizmasının uzaysal yöneliminin oldukça
sabit olduğunu söylemiştir. Mendiguren (1980) yaptığı çalışma ile, birçok
olay için P dalgası ilk hareket verilerinin aynı odak küresi içerisinde çizilen
kompresyon ve dilatasyonlarının kolayca birbirlerinden ayrılabileceğini ve
elde edilen düğüm düzlemlerinin birkaç uyumsuz veri dışında inandırıcı
olduğunu göstermiştir. Fakat bir bölgede kaynak mekanizmaları bölge
içinde yer yer değişim gösterirse birleşik çözüm birçok uyumsuz veri
içerecektir ve elde edilen sonuç doğruluktan uzak olacaktır (Mendiguren,
1980). Brillinger vd. (1980), küçük bir kaynak bölgede meydana gelen
depremlerin her bir istasyona ulaşırlarken aldıkları ışın yollarının aynı
olduğunu varsaymışlardır.
Birleşik odak mekanizması çözüm yönteminde tek bir deprem yerine birçok
deprem bir araya getirilerek odak mekanizması çözümü yapılır. Kullanılan
depremlerin P-dalgalarına ait polarite okumaları tek bir depreme aitmiş gibi
tek bir projeksiyon ağı üzerinde bir araya getirilir. Depremlerin dışmerkez
noktalarına bakılarak, aynı bölgede olmuş, sınırlı zaman diliminde meydana
gelmiş tek bir fay sistemine ait olan depremler kullanılmaktadır. Elde edilen
çözüm tek bir kaynağın çözümü olarak alınır. Bu yöntem, aynı bölgede
meydana gelen depremlerin aynı basınç ve gerilme kuvvetlerinin etkisinde
kalmasına dayanır. Yöntem, lokal sismik ağlar ve mikrodepremler için
yaygın olarak kullanılmaktadır (Brillinger ve diğ. 1980, Evans ve diğ.
1985).
Birleşik odak mekanizması çözümlerinde, çözüme katılacak depremlerin
lokasyon olarak çok fazla saçılma göstermemesi ve gereğinden uzun bir
süreye yayılmaması gerekir. Çünkü veriler çok uzun bir zaman aralığında
toplanır ise, bu zaman aralığı içerisinde asal gerilme eksenlerinde dönme
olabileceğinden uygun bir fay düzlemi elde etmek olanaksız hale gelir.
41
Benzer durum depremlerin oluş yerleri içinde geçerlidir. Birbirinden çok
uzakta olan depremlerde asal gerilme eksenlerinin konumları da farklı
olabilir. Bu durum daha çok öncü depremlerde gözlenir.
6.1. Birleşik Odak Mekanizması Çözüm Yönteminin Uygulaması
Bu çalışmada Deprem Araştırma Dairesi, Sismoloji Şube Müdürlüğü,
TÜRKNET Projesi kapsamında kurulu bulunan istasyonlardan BALT,
HENT, SEYT, SGKT, ELDT ve ULDT istasyon kayıtları kullanılmıştır
(Şekil 6.1). Türknet projesi kapsamında bölgede meydana gelen 17 Ağustos
ve 12 Kasım depremleri sonrası kaydedilmiş verilere ait dışmerkez noktaları
Şekil 6.2 de verilmiştir. Yöntemin uygulaması yapılırken belirli bir zaman
aralığında ve bölgede meydana gelmiş 61 artçı deprem ele alınmıştır.
Depremlerin P- Dalgası polaritesi ve zamanı ve S dalgası varış zamanları
sismogramlar üzerinde tek tek okunmuştur. Dışmerkezler Deprem
Araştırma Dairesi tarafından yürütülen SABONET adlı projeye ait
istasyonlar tarafından kaydedilmiş verilerden yararlanılarak Hypo adlı
program ile belirlenmiştir. Depremlerin dışmerkezleri Bolu ile Kaynaşlı
arasında kalan bölgede, Bolu’nun kuzeydoğusunda yoğunlaşmaktadır (Şekil
6.3). Depremlerin polarite değerleri kullanılarak birleşik
odak
mekanizmaları çözülmüştür. Çözüm için, Uluslararası Sismoloji ve Deprem
Mühendisliği Enstitüsü (International Institute of Seismology and
Earthquake Enginering (IISEE), Japan International Cooperation Agency
(JICA) ) tarafından yapılmış AZMTAK ve PINV programları kullanılmıştır.
Program kodları Suetsugu (1996) tarafından yazılmıştır.
İstasyonların yerleri depreme neden olan fay sisteminin etrafında saçılmış
olarak bulunmaktadır. Fay mekanizması çözümünde düğüm düzlemlerinin
doğru bir şekilde geçirilebilmesi için yeterli sayıda P-dalgası polarite
değerleri gerekmektedir. Depremlerin birleştirilerek tek bir olay gibi
düşünülmesi mekanizma çözümünde eksenlerin daha kolay geçirilmesini
sağlamıştır. Bu işlem 5 deprem örnek alınarak yapılmış ve sonuçlar şekil
6.4.’de gösterilmiştir. Her çözümde deprem sayısı 1 artıtılarak en son
depreme kadar eklenerek gelinmiş ve sonuçta birleştirilmiş veriler
kullanılarak yapılan çözümün daha doğru bir sonuç vereceği gösterilmiştir.
Bu şekilde yöntemin çalışabilirliği doğrulanmıştır. Az sayıda istasyon
bulunduğu durumlarda yapılan çözümlerin doğruluğunu artırmak için bu
yöntem kullanılabilir. Çözüm için kullanılan depremler Ek 1'de verilmiştir.
Herbir depremin istasyonlardaki polarite değerleri ise Ek 2'de verilmiştir.
42
Şekil 6.1. Çözümde kullanılan verilerin kayıt istasyonları (TÜRKNET projesi istasyoları)
43
Şekil 6.2. Düzce ve Kocaeli depremlerine ait artçılarin dışmerkezleri (Deprem Araştırma Dairesi, Ankara)
44
Şekil 6.3. Çözümde kullanılan depremlerin dışmerkez noktalarının dağılımı
45
a
b
Şekil 6.4. a) Tek depreme ait odak mekanizması çözümü
b) İki depremin birleşik odak mekanizması çözümü
c) Üç depremin birleşik odak mekanizması çözümü
d) Dört depremin birleşik odak mekanizması çözümü
e) Beş depremin birleşik odak mekanizması çözümü
46
c
d
Şekil 6.4. Devam
47
e
Şekil 6.4. Devam
48
7. TARTIŞMA ve SONUÇLAR
12 Kasım 1999 Düzce-Kaynaşlı depremi ağır hasara ve kayıplara neden
olmuştur. Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun batı kesiminde meydana gelen 17
Ağustos 1999 Kocaeli -Gölcük depremi sonrasında 120 km’lik kırık zonu
meydana gelmiştir. Bu zon doğuda Bolu iline bağlı Gölyaka’dan başlar,
İzmit Körfezi’nde denize girer. Kırık zonunun, Gölcük ile Değirmendere’ye
paralel olarak uzanarak Çınarcık açıklarında son bulduğu düşünülmektedir.
Düzce-Kaynaşlı depremi sonucu oluşan kırık zonu ise, 17 Ağustos 1999
depreminin Düzce fayını tetiklemesi ile yüzeyde Gölyaka’nın doğusundan
başlayıp, Kaynaşlı’yı da geçer ve otoyol viyadüklerinde son bulur. Deprem
Gölyaka güneyi ile Bolu tüneli arasında yaklaşık 35 km’lik yüzey
faylanması oluşturmuştur. Bu çalışmada kullanılan depremlerin
dışmerkezleri Bolu il merkezinin kuzeybatısında yoğunlaşmaktadır. Deprem
sonrası, kaydedilen artçıların dışmerkez noktalarına bakılırsa, fay zonunun
Bolu ili merkezine kadar uzandığı söylenebilir.
Düzce-Kaynaşlı depreminden sonra meydana gelen artçılar kullanılarak
yapılan birleşik odak mekanizması çözümünde bölgede doğrultu atımlı bir
fay mekanizmasının etkili olduğu bulunmuştur (Şekil 7.3). Farklı
kuruluşlarca yapılan depremin anaşokuna ait odak mekanizması
çözümleride depremde doğrultu atımlı bir fay mekanizmasının etkili
olduğunu göstermektedir. Elde edilen birleşik çözüm sonucunda, fay
düzleminin doğrultusu, 870, eğimi 790KB olarak hesaplanmıştır. DüzceKaynaşlı depremine ait fay parametrelerini Harvard Üniversitesi; 860,
630KB, ve NEIC; 940, 580KD olarak yayınlamışlardır. Bu sonuçlar ile
karşılaştırma yapılacak olursa, her iki kuruluş tarafından yapılan çözümler
sonucu elde edilen değerler ile bu çalışmada elde edilen değerler arasında
bir benzerlik vardır (Şekil 7.2, Şekil 7.3) . Çözümler sonucu elde edilen
değerler Çizelge 3’ de verilmiştir. Sonuçları arasında görülen farklar ise
yapılan her çözümde kullanılan verilerin de farklı olmasından
kaynaklanmaktadır. Ayrıca bu çalışmada kullanılan artçıların Bolu’nun
kuzeybatısında yoğunlaşmaktadır.
Kuzey Anadolu Fay Zonu’nda oluşan depremler sığ odaklı olup fay zonu
boyunca görülen sağ yönlü yanal yer hareketleriyle ilişkilidir (Alptekin
1978). Aletsel dönem içerisinde bölgede meydana gelen yıkıcı depremlere
ait odak mekanizması çözümleri ile de karşılaştırılırsa, elde edilen çözümün
bu deprem çözümleri ile de uyum içerisinde olduğu görülmektedir (Çizelge
4, Çizelge 5). Çalışma sonucunda elde edilen birleşik odak mekanizması
49
çözümünün ana şok çözümü ile uyum içerisinde olması çözümün doğrulunu
kanıtlamaktadır.
Ana şoka ait çözümler ile uyum içerisinde olan birleşik odak mekanizması
çözümü birçok depremin bir araya getirilmesi ile yapıldığından daha
sağlıklı sonuç vermiştir. Çünkü aynı basınç ve gerilme kuvvetleri etkisi
altında kalmış bölgede meydana gelen 61 artçıya ait P-dalgası ilk hareket
yönleri kullanılmıştır. Depremleri biraraya getirerek veri saysını arttırmak
yapılan çözümünde güvenilirliğini arttırmıştır. Mevcut sismoloji ağını
oluşturan istasyonların sayısının ve buna bağlı olarak düğüm düzlemlerini
geçirirken kullanılan P-dalgası polaritelerinin de az olması nedeniyle herbir
depreme ait odak mekanizması çözümleri birleştirilerek birleşik odak
mekanizması çözümü yapılmıştır. Bu yöntemin yararlı yönü de budur. Bu
nedenle çalışmada da bu yöntem uygulanmıştır.
Bunun gibi fay düzlemi çözümü çalışmalarında, kayma açısının negatif (-)
olması normal faylanmayı gösterir. Çözüm sonucunda da kayma açısının
negatif olması bu bölgede normal faylanmanın
etkili olduğu
göstermektedir. Bu aynı zamanda alt bloğun göreceli olarak üst bloğa göre
aşağı doğru hareket ettiğini göstermektedir. Odak küresinde ki merkezinde
dilatasyon bölgesine düşmesi normal faylanmaya işarettir. KAFZ’nin batı
kesiminde meydana gelen depremlerin odak mekanizmaları bölgenin
doğrultu atımlı fayların etkisi altında olduğu göstermektedir. Çalışmanın bu
yanı ile de doğruluğu birkez daha kanıtlanmıştır. Bölgedeki sismotektonik
olaylar incelendiğinde ve KAFZ’nin güney bloğunun batıya, kuzey
bloğunun doğuya doğru hareketi düşünüldüğünde fay mekanizması
çözümünde de doğrultu atımlı sağ yönlü bir fay bulunması, çalışma
sonucunu doğrulamaktadır.
Bu çalışma sonunda, bir bölgenin sismotektonik yapısı ve fay mekanizması
hakkında bilgi almak amacıyla mevcut bir sismoloji ağı veya büyük
depremler sonrası depremin meydana geldiği bölgede kurulan taşınabilir
istasyonlar ile kaydedilmiş artçılar kullanarak, birleştirilmiş olaylar ile
doğru sonuçlar elde edilebileceği ortaya konmuştur. Ayrıca bölgedeki
mikrodeprem aktivitesi sonucunda elde edilen depremler kullanılarak da
birleşik odak mekanizması çözümü yapılabilir.
50
Çizelge 3. 12 Kasım 1999 Düzce- Kaynaşlı depremi odak
mekanizmasi çözümleri
BİRLEŞİK ÇÖZÜM
USGS
HARVARD U.
Doğrultu (0)
Eğim (0)
267
276
266
79
59
62
Kayma
Açısı (0)
-177
-167
-163
Çizelge 4. KAFZ’nin batı kesiminde olan yıkıcı depremlerin listesi
(Kalafat 1998); (Öcal, Üçer ve Taner 1960, McKenzie 1972,
Canıtez ve Büyükaşıkoğlu 1967)
No
Tarih
Oluş Zamanı MAG ENLE BOYLA
(G.M.T)
. M (0) M (0)
1 20.06.1943
15:32
6.4
40.85
30.51
2 01.02.1944
03:22
7.3
41.41
32.69
3 26.05.1957
06:33
7.1
40.67
31.00
4 22.07.1967
16:56
6.8
40.67
30.69
AÇIKLAMA
Adapazarı
(HENDEK)
Bolu
(GEREDE)
Bolu
(ABANT)
Adapazarı
(MUD. V.)
Çizelge 5. KAFZ’ nin batı kesiminde olan yıkıcı depremlerin odak
mekanizmaları çözüm sonuçları
No
1
1
1
1
2
2
3
3
1. Düzlem 2. Düzlem Referans
Doğ. Dal Doğ. Dal
3
86 90 176 76
5
266 75 174 82
5
88 83 358 90
5
262 79 172 88
62 77 322 60
5
62 80 327 64
5
161 65 61 68
2
87 78 78 178
3
51
Çizelge 5. Devam
3
3
3
3
3
4
4
4
4
4
Referans
1
2
3
4
5
6
7
8
79 75 75
157 77 77
196 31 31
164 72 72
65 16 16
3
90 93
94
0 4
76 24 72
275 88 3
90 273
13
66
90
71
67
90
0
72
88
1
5
5
5
6
3
4
6
7
8
Öcal (1960)
Öcal, Üçer ve Taner (1968)
McKenzie (1972)
Nowroozi (1972)
Canıtez ve Büyükaşıkoğlu (1967)
Kıyak (1986)
Taymaz, Jackson ve McKenzie (1991)
Stewart and Kanamori (1982)
52
Doğrultu1
Eğim1
Kayma Açısı1
Doğrultu2
Eğim2
Kayma Açısı1
: 268
: 78
: -177
: 177
: 87
: -12
P-Ekseni; Dalım : 11
Azimut : 132
lar
T-Ekseni; Dalım : 6
Azimut : 223
Uyumlu Veri : 219
Uyumsuz veri : 21
Şekil 7.1. 12 Kasım 1999 Düzce-Kaynaşlı depremi birleşik odak mekanizması çözümü
53
Şekil 7.2. 12 Kasım 1999 Düzce-Kaynaşlı depreminin odak
mekanizması çözümü (Harvard Üniversitesi)
Şekil 7.3. 12 Kasım 1999 Düzce-Kaynaşlı depreminin odak
mekanizması çözümü (NEIC,USGS)
54
KAYNAKLAR
Akbaş, Ö. 1999. 27 Haziran 1998 Adana Ceyhan Depremi Fay
Mekanizması. BİB., Afet İşleri Gn. Md.,
Deprem Araştırma Dairesi Yayını, 80, 5-108
Allen , C. R. 1980. Comparisons between the North Anatolian Fault Zone
of Turkey and San Andreas Fault of California.
Multidiciplinary approach to earthquake prediction (Proceedings of
the International Syposium on Earthquake Prediction in the North
Anatolian Fault Zone held in Istanbul). Friedr. Vieweg and
sohn, Eraunschweig/Wiesbaden, 1982, 67-85).
Ambraseys, N.N., Zatopek, A. 1969.,The Mudurnu Valley earthquake of
July 22nd 1967, Bull. Seism. Soc. Am., 59; 521-589.
Ambraseys, N.N. 1970. Some characterictic features of the Anatolian Fault
Zone, Tectonophysics, 9; 143- 165.
Ambraseys, N.N. 1975. Studies in historical seismicity and tectonics, in
Geodynamics of Today, Roy. Soc. Lon., 9-16.
Ambraseys, N.N. and Finkel, C.F. 1988. The Anatolian earthquake of 17
August 1668, in historical seismograms and earthquakes of the
world, (W.H.K. Lee, H. Meyers And K. Sh.m.zaki, Eds),
Academic Press, 173-180.
Barka, A.A. and Kadinsky- Cade, K. 1988. Strike- slip fault geometry in
Turkey and its influance on earthquake activity. Tectonics, 7;3,
663-684.
Billington, S. 1982. A method to objectively sort p-wave first- motion data
for composite focal mechanism solutions. Bull. Seism. Soc. Am.,
72; 399-411.
Brillinger, D.R., Udias, A., Bruce, A.Bolt 1980. Inversion of microseismic
array cross spectra a probability model for regional focal
mechanism solution. Bull. Seism. Soc. Am., 70; 149-170.
Byerly, P. 1938. The earthquake of July 6, 1934 aplitudes and first motion,
55
Bull. Seism. Soc. Am., 28,1.
Barka, A., Akyüz, S. And Altunel E. 1999. The August 17, 1999 İzmit
Earthquake M=7.4 and November 12,1999 Düzce Earthquake
M=7.2 Eastern Marmara Sea Region Int. Conference on
Earthquake Hazard and Risk into Medirranean Region. 13-22. NE
Univ., Cyprus.
Canıtez, N. 1967. P Ve S dalgaları yardımı ile Ege, Anadolu ve
yakındoğu zelzelelerinin odak mekanizmalarının tayini.
Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu Mühendislik
Araştırma Grubu Proje No:Mag- 78
Canıtez, N. ve Toksöz, M.N. 1982. Crustal structure in Turkey
Unpublished Report.
Canıtez, N. and Üçer, B. 1967. Computer determinations for the fault plane
solution and in near Anatolia. Tectonophysics, 4; 235-244.
Crampin, S. ve Üçer, B. 1975. The Seismicity of the Marmara Sea
Region of Turkey., Geophys. J.R. Astron. Soc., 40; 269-288.
Demirtaş, R. 1993. Iğneciler (Bolu) - Dokurcun (Adapazarı) arasında
Kuzey Anadolu Fay Zonu'nun neotektonik özellikleri ve
Depremselliği. A.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü, Yüksek Lisans
Tezi, 82 s.
Demirtaş, R. 1994. Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun batı kesiminde Taşkesti –
Çayköy (Bolu - Adapazarı) arasında trenç çalışmaları. Türkiye
Jeoloji Kurultayı Bülteni 9; 62-76.
Demirtaş, R. 1995. Paleoseismology of the North Anatolian Fault; A case
study in the Mudurnu valley segment. Bull. Of International Inst.
of Seismology and Earthquake Engineering, Individual studies by
participants at the IISEE, BRI, Ministry of Construction,
Tsukuba, Japan 31; 119-130.
Demirtaş, R. ve Yılmaz, R. 1996., Türkiye’nin Sismotektoniği;
Sismisitedeki uzun süreli değişim ve güncel sismisiteyi esas
alarak deprem tahminine bir yaklaşım.BİB., Afet İşleri Gn. Md.,
56
Deprem Araştırma Dairesi Yayını, 91s., Ankara (Türkçe ve
İngilizce)
Demirtaş, R., Erkmen C., Yaman M. 2000 . 12 Kasım 1999 Düzce
depremi: yüzey kırık geometrisi, atım miktarı dağılımı ve gelecek
deprem potansiyeli. Deprem Araştırma Dairesi, 12 Kasım 1999
Düzce- Kaynaşlı depremi raporu. Basımda
Demirtaş, R. 2000. Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun Abant- Gerede
arasındaki kalan bölümünün paleosismisitesi. A.Ü. Fen Bilimleri
Enstitüsü, Doktora Tezi.
Dewey, J.W. 1976. Seismicity of Northern Anotalia Bull. Seism. Soc. Am.,
66; 843-868.
Emre, Ö., Duman, T.Y., Doğan, A. 1999. 17 Ağustos 1999 Doğu Marmara
depremi yüzey kırığı (deprem kırığı) haritası ve ön değerlendirme
raporu, No:22, Ankara. Yayınlanmamış.
Ekström, G. ve England, P. 1989. Seismic strain rates in regions of
distributed continental deformation, J. Geophys. Res.; 94,
b8,10,231-10,257.
Ergin, K., Güçlü, U. Ve Uz, Z. 1967. Türkiye ve civarının deprem katoloğu
(M.S.11-1964).İTÜ. Arz Fiziği Enst. Yay.; 24, 74s.
Eyidoğan, H. ve Jackson, J. 1985. A seismological study of normal
faulting in the Demirci, Alaşehir and Gediz earthquakes of
1969-1970 in the Western Turkey, Implications for the nature and
geometry of deformationin the continental crust.
Geophys.J.R.Astr.Soc., 8; 569-607
Eyidoğan, H. 1988. Rates of crustal deformation in western Turkey As
deduced from major earthquakes. Tectonophysics, 148.
Eyidoğan, E., Güçlü, H.,Utku, U. ve Değirmenci, E. 1991. Türkiye büyük
depremleri makrosismik rehberi (1900-1988). İTÜ Maden
Fak. Jeofizik Mühendisliği Bölümü Yayını, İstanbul.
Gökten, E., Varol, B., Kılıç, R., Ateş, A., Kayabalı, K., Özaksoy, V.,
Koçbay, A., Candansayar, E., Orhan, A. ve Erkmen, C. 1999. 17
57
Ağustos 1999 İzmit-Adapazarı depreminde hasarı meydana getiren
jeolojik faktörler. Aktif Tektonik Ar. Gr. 3. Top. Cumhuriyet Üniv.
Makaleler, 12-27
Gökten, E., Çemen, İ., Özaksoy, V. And Erkmen, C. 1999. The mechanism
of the 17 August 1999 Gölcük (Kocaeli)- Arifiye (Adapazarı)
earthquake, NW Turkey: Int. Conference on Earthquake Hazard
and Risk in the Mediterranean Region, Proc. 23-36, NE Univ.,
Cyprus.
Gutenberg, B. and Richter, C.F. 1954. Earthquake magnitude, intensity,
energy and acceleration. Bull. Seism. Soc. Am.; 32, 163-191
Gürbüz, C., Püskülcü, S. ve Üçer, S.B. 1992. A study of
crustal structure in Marmara Region using earthquake data,
multidisciplinary research of fault activity of the North Anatolian
Fault Zone, 4, 29-41.
Jackson, J.A. ve Mckenzie, D.P. 1984. Active tectonics of the
Alpine-Himalayan belt between Western Turkey and Pakistan.
Geoph.J.R. Astr. Soc.; 77, 185-264
Jackson, J.A. ve Mckenzie, D.P. 1988. The relationship
between plate motions and seismic moment tensors and the rates of
active deformation in the Mediterranean and Middle East.
Geophys. J.
Int.; 93, 45-73.
Kalafat, D. 1998. Anadolu’nun tektonik yapılarıının deprem mekanizması
açısından irdelenmesi. Deprem Araştırma Bülteni, 77, 1-217
Ketin, İ. 1948. Son on yılda Türkiye'de vukuu gelen büyük depremlerin
tektonik ve mihanik neticeleri hakkında, TJKB 2, Ankara.
Ketin, İ. 1969. Kuzey Anadolu Fayı hakkında. Bull. Min. Res.
Exp. Ins; 72, 1-27, Ankara.
Ketin, İ. ve Abdüsselamoğlu, Ş. 1969. 23 Mart 1969 Demirci 28 Mart 1969
Alaşehir – Sarıgöl depremleri hakkında makrosismik gözlemler.
Maden Mecmuası; 4, 5, 21-26.
58
Ketin, İ. 1976. San Andreas ve Kuzey Anadolu fayları
arasında bir Karşılaştırma Türkiye Jeoloji Kurumu
Bülteni, 19; 149-154.
Kıyak, U. 1986. Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun batı
uzantılarının incelenmesi. Doktora Tezi. İ.Ü.
Müh.Fak. Jeoloji Müh. İstanbul.
Kisslinger, C. 1980. Evaluation of S to P amplitude ratios for
determining focal mechanisms from regional
observations. Bull. Seism. Soc. Am.; 70, 999-1014.
network
Klingele, E. ve Madici, F. 1997. Gravimetric studies of the
Marmara Sea Region, active tectonics of
northwestern Anatolia – The Marmara Poly- Project,
C.Schindler Ve M.Pfister (Eds), 487-501.
Koçyiğit, A., Bozkurt, E., Cihan, M., Özacar, A. And Toksöz, B. 1999.
Neotectonic frame of Turkey: A special emphasis on the 17 August
1999 Gölcük- Arifiye earthquake (NE Marmara-Turkey). Int.
Conference on Earthquake Hazard and Risk in the Mediterranean
Region, Proc. 1-11, NE Univ., Cyprus.
Komut, T. 2000. 1999 Düzce depremi kırığının değerlendirilmesi. Batı
Anadolu’nun Depremselliği Sempozyumu Bildiriler. S:189-197
McKenzie, D.P. 1972. Active tectonics of the Mediterranean region.
Geophys.; 30, 2, 109-189.
Mckenzie, D.P. 1969. The tectonics of the Mediterranean. A Geophysical
Review , Geopys., 9, 189-214
Mendiguren, J.A. 1980. A procedure to resolve areas of different source
mechanism when using the method of composite nodal plane
solution. Bull. Seism. Soc. Am.; 70, 985-998.
Nakano, H. 1923. Notes on the nature of forces which give rise to the
earthquake motion. Seism. Bull. Entral Meteorol. Obs. Japan, 1,92.
Nowroizi, A.A. 1972. Focal Mechanism of Earthquakes in Persia, Turkey,
West Pakistan and afganistan and plate tectonics of the middle
59
east. Bull. Seismol. Soc. Am.; 62, 823-850
Öcal, N. 1957. Abant Zelzelesi hakkında. Kandilli Rasathanesi Sismoloji
yayınları.
Öcal, N. 1960. Determination of the mechanizm of some Anatolian
earthquakes, a sypmposium on earthquake mechanism: J.Hodgson
(Editor), Publ. Dom. Obs. Ottawa Vol. 24, No.10, 365-370
Öcal, N.,Üçer, S.B., Taner, D. 1968. 6 Ekim 1964 Manyas- Karacabey
depremi. (MEB, İstanbul Kandilli Rasathanesi, Sismoloji Yayınları
no:11
Stauder, W. 1960. Seismic studies of the Alaska earthquake of July 10,
1958. Bull. Seism. Soc.Am.; 50, 293.
Suetsugu, D. 1996. Source Mechanism Practice, Lecture Note
Şaroğlu, F., Emre, Ö., ve Kuşcu, İ. 1992. Türkiye diri fay haritası. MTA Gn.
Md. yayını, Ankara
Şengör, A.M.C. 1979. The North Anatolian Fault; its age, offset and
tectonic significance . Jour. Geol. London;136, 269-282.
Şimşek, O., Dalgıç, S. 1997. Consolidation properties of the clays at Duzce
plain and their relationship with geological evaluation. Türkiye
Jeoloji Bülteni, 40(2) s:29-38
Steward, G.S. And Kanamori, H. 1982. Complexity of rapture in large
strike - slip earthquakes in Turkey, Physics of the Earth and
planetary Interiors 28, 70-84.
Taymaz, T., Jackson, J. and McKenzie, D. 1991. Active tectonics of the
north and central Aegean Sea. Geophys. J. Int.; 106, 433-490.
Toksöz, M.N., Shakal, A.H. and Micheal, A.J. 1979. Space- Time
migration of earthquakes along the North Anatolian Fault Zone
and microseismic gaps, P.A. Geophysics, 117 (19), 1258-1270
Varol, B., Kıvanc, N., Gökten, E., Kılıç, R., Çemen, İ., Kayabalı, K.,
Alçiçek, M.C., Sözeri, K., İleri, Ö., Koçbay, A., Bilgehan, R.P.,
60
Kırman, E., Ulamış, K. ve MTA Gn. Md. 1999. 17 Ağustos 1999
depremi sonrası Düzce(Bolu) ilçesi alternatif yerleşim alanlarının
jeolojik incelemesi. TÜBİTAK Yer Deniz Atmosfer Bilimleri ve
Çevre Araştırma Grubu. 59s.
Yılmaz, R., Yatman, A., Demirtaş, R.,Özdemir, S., Bayulke, H., Demir,
M., Fenerci, C. 1991. Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun batı
kesiminde (Mudurnu Vadisi) mikrodeprem çalışmaları. Deprem
Araştırma Bülteni, 69; 5-112 .
Yılmaz, R. and Demirtaş, R. 1999. The august 17, 1999 İzmit Bay
earthquake, NW Turkey. Earthquake hazards and rsk in the
Eastern Mediterranean, Nicosia, Northern Cyprus, 1999 (in press)
61
EKLER
62
EK
No
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
1. Çözümde kullanılan depremler
Yıl Ay Gün Sa Dak
Orj.Zam Enlem
1999 11 14 10 43
34.11
40.78
1999 11 14 10 50
46.24
40.82
1999 11 14 11 02
-1.47
40.66
1999 11 14 11 39
13.71
40.80
1999 11 14 11 52
36.20
40.84
1999 11 14 12 07
2.15
40.76
1999 11 14 12 25
32.02
40.75
1999 11 14 12 43
34.07
40.78
1999 11 14 12 56
30.23
40.81
1999 11 14 13 08
49.12
40.80
1999 11 14 13 20
45.27
40.80
1999 11 14 13 22
9.54
40.69
1999 11 14 13 23
-0.84
40.73
1999 11 14 13 42
4.47
40.83
1999 11 14 13 48
24.95
40.71
1999 11 14 14 04
38.69
40.82
1999 11 14 14 36
21.32
40.79
1999 11 14 14 42
21.51
40.81
1999 11 14 16 00
49.31
40.79
1999 11 14 16 26
43.39
40.67
63
Boylam Der.
31.40
14
31.38
6
31.68
6
31.35
6
31.47
9
31.22
5
31.67
6
31.34
5
31.51
7
31.35
6
31.42
6
31.65
5
31.70
5
31.41
11
31.70
6
31.40
6
31.44
6
31.42
5
31.55
5
31.48
6
Magnit.
3.01
2.89
2.77
2.81
3.20
2.68
3.06
3.13
2.68
3.02
3.17
RMS İst Say
6.65
4
3.13
4
2.81
5
1.71
5
2.49
5
2.93
4
1.66
4
2.40
3
1.66
4
2.38
4
1.22
3
2.16
4
2.30
4
2.40
4
3.10
4
3.17
5
2.80
4
3.08
4
3.38
4
2.54
4
EK
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
1. Devam
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
15
15
15
15
15
15
15
15
16
16
16
17
17
18
18
19
19
19
19
20
00
00
02
03
03
03
04
04
29
42
54
01
05
03
22
13
21
31
52
02
20
21
20
15
17
44
04
35
47.97
14.30
8.76
11.66
40.41
27.84
26.40
18.72
52.19
15.25
39.31
-2.97
19.68
45.01
38.27
8.99
31.48
8.54
41.05
14.82
40.74
40.78
40.83
40.75
40.85
40.82
40.81
40.77
40.77
40.76
40.80
40.81
40.73
40.96
40.81
40.86
40.78
40.83
40.81
40.81
64
31.46
30.98
31.07
31.16
31.46
31.48
31.16
31.34
31.54
31.39
31.59
31.34
31.47
31.57
31.13
30.91
31.02
31.43
31.50
31.48
6
7
7
6
9
10
5
6
6
5
10
6
6
8
5
7
10
10
6
5
2.94
3.17
3.18
3.41
3.12
3.06
3.02
3.14
2.97
3.09
2.70
2.83
3.01
3.21
3.18
2.96
3.35
3.03
1.36
1.65
2.11
1.93
4.64
2.88
3.51
0.00
1.14
1.01
2.62
2.05
2.10
0.88
1.49
5.00
3.46
1.78
2.56
1.72
3
3
4
3
4
5
4
3
3
4
3
3
3
3
3
5
3
4
5
4
EK
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
1.Devam
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
1999 11
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
04
05
06
08
08
08
10
10
11
13
13
15
15
16
17
17
19
19
20
22
22
58
27
22
06
16
28
01
53
36
07
45
45
55
33
10
41
38
44
37
20
44
2.76
-7.04
28.86
29.84
46.61
2.40
10.60
-6.35
37.09
41.81
14.61
17.10
15.12
43.49
44.64
49.93
-4.76
18.92
30.83
3.72
43.72
40.78
40.87
40.81
40.90
40.82
40.80
40.81
40.79
40.79
40.80
40.79
40.79
40.65
40.80
40.81
40.81
40.81
40.82
40.82
40.79
40.82
65
31.43
31.58
31.42
31.64
31.34
31.51
31.16
31.50
31.41
31.46
31.44
31.42
30.86
31.18
31.17
31.06
31.37
31.38
31.52
30.99
31.48
6
6
7
10
10
7
12
6
6
7
8
8
6
10
5
7
6
7
5
6
6
3.13
3.12
3.47
2.98
3.24
3.45
2.55
3.23
3.27
3.31
2.74
2.88
2.94
3.06
2.58
2.79
3.26
3.25
2.55
2.85
3.11
2.20
2.23
1.67
2.14
1.20
2.26
3.19
1.16
2.32
4.85
4.53
3.49
3.71
5.05
12.66
5.10
3.15
4.43
3.51
17.56
4.39
5
3
4
5
3
4
3
5
5
6
3
5
4
4
3
4
5
5
3
3
4
EK 2. Depremlere ait P ve S zamanı okumaları ve Polariteler
İst
Yıl
sgkt
seyt
uldt
balt
sgkt
seyt
eldt
uldt
sgkt
seyt
uldt
eldt
balt
sgkt
seyt
uldt
eldt
balt
seyt
uldt
eldt
balt
sgkt
uldt
seyt
sgkt
eldt
sgkt
seyt
eldt
uldt
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
Ay Gün Sa Dak
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
10
10
10
10
10
10
10
10
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
12
12
12
12
12
12
12
12
43
43
43
43
50
50
50
50
02
02
02
02
02
39
39
39
39
39
52
52
52
52
52
07
07
07
07
25
25
25
25
Orj.
P
S
Pol
Zam.
Zam. Zam.
31.91 - 48.5 55.8
31.91 + 61.1 71.4
31.91 + 67.5 78.7
31.91 + 68.7 75.4
46.24 - 54.3 64.7
46.24 + 69.8 89.2
46.24 - 73.3 97.8
46.24 + 73.6 102.6
-1.47 3.6 8.2
-1.47 + 19.9 39.4
-1.47 + 29.2 59.9
-1.47 - 22.2 44.3
-1.47 + 23.7 45.7
13.71 - 23.3 30.2
13.71 + 37.2 56.0
13.71 + 44.8 64.4
13.71 - 42.1 63.6
13.71 + 43.3 64.5
36.20 + 58.9 77.5
36.20 + 65.9 93.3
36.20 - 61.0 83.3
36.20 + 62.0 84.9
36.20 - 43.5 45.4
2.15 + 31.1 55.2
2.15 + 24.1 44.8
2.15 - 11.8 18.1
2.15 - 30.9 54.4
32.02 - 37.2 43.7
32.02 + 55.0 76.1
32.02 - 56.7 76.0
32.02 + 62.7 90.4
66
PW SW
0
0
0
1
0
0
0
2
0
0
1
1
0
0
0
0
1
2
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
4
0
1
0
0
0
0
0
1
0
0
0
0
0
0
0
1
1
2
0
0
1
0
1
1
1
1
0
0
0
0
0
EK 2. Devam
seyt
sgkt
uldt
sgkt
seyt
balt
uldt
sgkt
seyt
uldt
eldt
sgkt
seyt
balt
sgkt
seyt
uldt
balt
sgkt
seyt
uldt
balt
sgkt
seyt
uldt
eldt
sgkt
seyt
balt
eldt
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
12
12
12
12
12
12
12
13
13
13
13
13
13
13
13
13
13
13
13
13
13
13
13
13
13
13
13
13
13
13
43
43
43
56
56
56
56
08
08
08
08
20
20
20
22
22
22
22
23
23
23
23
42
42
42
42
48
48
48
48
34.07
34.07
34.07
30.23
30.23
30.23
30.23
31.68
31.68
31.68
31.68
45.27
45.27
45.27
9.54
9.54
9.54
9.54
-0.84
-0.84
-0.84
-0.84
4.47
4.47
4.47
4.47
24.95
24.95
24.95
24.95
67
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
-
55.7 73.6
42.1 50.2
63.7 90.6
35.5 42.1
52.8 74.1
55.4 76.6
61.5 88.6
57.1 63.8
70.6 89.2
78.2 104.4
75.9 98.4
52.3 54.7
68.0 85.3
71.9 93.7
16.8 19.1
32.6 53.5
40.1 67.4
36.7 58.4
5.8
8.1
22.9 44.8
31.0 57.1
25.3 47.1
12.2 14.8
28.8 50.6
37.6 63.3
30.7 42.5
30.2 33.0
47.1 66.6
49.5 71.9
48.7 70.6
0
0
0
0
0
4
4
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
1
0
0
0
0
0
1
0
0
0
0
0
0
0
0
1
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
EK 2. Devam
sgkt
seyt
uldt
eldt
balt
sgkt
seyt
balt
eldt
sgkt
seyt
uldt
eldt
sgkt
seyt
uldt
eldt
sgkt
seyt
uldt
eldt
sgkt
seyt
uldt
sgkt
seyt
eldt
sgkt
seyt
uldt
eldt
sgkt
seyt
uldt
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
16
16
16
16
16
16
16
16
16
16
16
16
16
16
16
16
16
16
17
17
17
04
04
04
04
04
36
36
36
36
42
42
42
42
00
00
00
00
26
26
26
26
29
29
29
42
42
42
54
54
54
54
01
01
01
38.69
38.69
38.69
38.69
38.69
21.32
21.32
21.32
21.32
21.51
21.51
21.51
21.51
49.31
49.31
49.31
49.31
41.39
41.39
11.39
41.39
47.97
47.97
47.97
31.54
31.54
31.54
8.76
8.76
8.76
8.76
11.66
11.66
11.66
68
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
46.0 50.6
60.9 81.4
66.8 95.9
65.0 88.5
65.4 88.9
28.1 32.5
43.1 64.2
51.8 78.1
47.2 69.2
28.1 32.5
44.1 62.2
51.4 78.5
46.3 70.6
54.4 57.5
70.8 90.7
79.8 108.9
73.1 96.1
48.3 55.3
63.0 81.7
70.8 97.5
67.5 90.3
57.1 64.5
70.9 88.9
78.5 103.6
21.0 28.0
37.1 55.8
40.1 60.1
22.1 33.1
33.0 51.4
35.5 57.3
41.2 64.6
25.9 33.9
36.9 50.8
40.0 59.7
0
1
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
2
0
0
0
0
0
0
0
0
1
0
0
0
0
0
0
1
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
EK 2. Devam
sgkt
seyt
uldt
eldt
sgkt
uldt
seyt
eldt
balt
sgkt
uldt
seyt
eldt
sgkt
seyt
uldt
sgkt
seyt
uldt
sgkt
seyt
uldt
eldt
sgkt
seyt
uldt
sgkt
seyt
uldt
eldt
seyt
uldt
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
14
15
15
15
17
17
17
17
18
18
18
18
18
18
18
18
18
19
19
19
19
19
19
19
19
19
19
19
19
19
20
20
20
00
00
00
05
05
05
05
03
03
03
03
03
22
22
22
22
13
13
13
21
21
21
31
31
31
31
52
52
52
02
02
02
20
20
20
40.41
40.41
40.41
40.41
27.84
27.84
27.84
27.84
27.84
26.40
26.40
26.40
26.40
18.72
18.72
18.72
52.19
52.19
52.19
15.25
15.25
15.25
15.25
39.31
39.31
39.31
-2.97
-2.97
-2.97
19.68
19.68
19.68
69
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
53.6 59.5
69.8 91.3
67.9 106.7
72.1 92.6
34.1 38.7
58.5 84.1
49.5 68.5
52.3 76.5
53.6 75.9
37.5 46.7
53.3 78.2
48.5 69.1
57.2 83.0
27.3 33.7
41.0 58.6
47.8 73.1
59.4 65.8
75.1 94.0
84.6 109.6
26.4 33.5
39.8 58.0
47.5 74.1
45.8 72.8
53.2 63.9
70.6 88.6
71.2 93.3
6.3 14.9
19.9 38.9
27.3 53.5
45.8 66.7
42.1 60.8
49.6 76.2
0
1
1
0
0
1
1
1
1
0
1
0
1
0
1
1
0
0
1
0
0
1
1
0
0
1
0
0
1
0
1
1
0
0
1
1
1
1
0
0
0
0
1
0
1
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
1
0
0
0
1
0
1
EK 2. Devam
sgkt
seyt
uldt
sgkt
seyt
uldt
sgkt
seyt
eldt
balt
Uldt
Sgkt
Seyt
Uldt
Sgkt
Seyt
uldt
eldt
sgkt
seyt
uldt
eldt
balt
sgkt
seyt
eldt
uldt
sgkt
seyt
eldt
balt
uldt
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
00
00
00
02
02
02
03
03
03
03
03
03
03
03
03
03
03
03
04
04
04
04
04
04
04
04
04
04
04
04
04
04
21
21
21
20
20
20
15
15
15
15
15
17
17
17
44
44
44
44
04
04
04
04
04
35
35
35
35
58
58
58
58
58
45.01
45.01
45.01
38.27
38.27
38.27
8.99
8.99
8.99
8.99
8.99
32.42
32.42
32.42
8.54
8.54
8.54
8.54
41.05
41.05
41.05
41.05
41.05
14.82
14.82
14.82
14.82
2.76
2.76
2.76
2.76
2.76
70
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
55.5 62.6
70.9 91.7
79.1 102.3
51.8 64.0
62.4 80.8
66.9 90.1
23.6 25.2
31.0 52.4
40.9 64.5
42.8 69.5
33.3 53.5
48.0 51.4
56.0 77.0
60.7 84.1
16.5 22.4
31.8 50.6
38.6 62.4
35.6 55.2
48.1 52.3
63.3 82.2
70.1 98.4
66.1 89.1
67.0 90.9
22.0 29.6
36.2 54.1
40.4 62.2
44.7 70.7
11.5 15.4
25.2 43.4
29.6 51.7
31.0 53.6
31.6 57.5
0
0
1
0
0
1
0
0
0
0
0
0
1
0
1
0
1
0
0
0
1
0
1
0
0
1
1
0
0
0
2
1
0
0
0
0
1
0
0
1
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
1
2
EK 2. Devam
sgkt
eldt
balt
sgkt
seyt
eldt
balt
sgkt
seyt
eldt
uldt
balt
sgkt
seyt
uldt
sgkt
seyt
eldt
uldt
sgkt
seyt
uldt
seyt
sgkt
uldt
eldt
balt
sgkt
eldt
uldt
seyt
balt
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
05
05
05
06
06
06
06
08
08
08
08
08
08
08
08
08
08
08
08
10
10
10
10
10
10
10
10
11
11
11
11
11
27
27
27
22
22
22
22
06
06
06
06
06
16
16
16
28
28
28
28
01
01
01
53
53
53
53
53
36
36
36
36
36
-7.04
-7.04
-7.04
28.86
28.86
28.86
28.86
29.84
29.84
29.84
29.84
29.84
46.61
46.61
46.61
2.40
2.40
2.40
2.40
10.60
10.60
10.60
-6.35
-6.35
-6.35
-6.35
-6.35
37.09
37.09
37.09
37.09
37.09
71
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
0.3
3.1
18.1 38.2
19.2 41.6
36.1 37.4
50.8 69.5
53.7 72.2
54.8 76.9
36.5 40.3
54.1 73.3
53.7 74.4
60.3 89.9
54.1 74.4
55.1 63.9
69.1 85.2
76.4 100.1
9.3 12.6
24.6 40.0
27.5 48.8
32.3 58.9
24.7 27.1
35.0 53.8
40.1 63.1
17.7 34.2
1.2
5.6
24.0 50.5
19.1 39.1
20.9 41.8
45.5 48.4
63.4 86.0
66.9 92.5
60.0 79.8
64.3 87.2
0
0
1
0
0
0
1
0
0
1
1
0
0
0
2
0
1
0
0
0
1
1
0
0
1
0
1
0
0
0
0
0
1
0
0
1
0
0
1
0
0
0
0
0
0
0
1
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
1
1
1
1
0
0
0
EK 2. Devam
sgkt
seyt
hent
eldt
uldt
balt
hent
seyt
sgkt
hent
seyt
sgkt
eldt
uldt
hent
seyt
sgkt
uldt
hent
seyt
sgkt
uldt
hent
seyt
sgkt
hent
sgkt
seyt
uldt
hent
sgkt
seyt
eldt
balt
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
13
13
13
13
13
13
13
13
13
15
15
15
15
15
15
15
15
15
16
16
16
16
17
17
17
17
17
17
17
19
19
19
19
19
07
07
07
07
07
07
45
45
45
45
45
45
45
45
55
55
55
55
33
33
33
33
10
10
10
41
41
41
41
37
37
37
37
37
41.81
41.81
41.81
41.81
41.81
41.81
14.61
14.61
14.61
17.10
17.10
17.10
17.10
17.10
15.12
15.12
15.12
15.12
43.49
43.49
43.49
43.49
44.64
44.64
44.64
49.93
49.93
49.93
49.93
-4.76
-4.76
-4.76
-4.76
-4.76
72
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
51.7 54.5
66.9 86.7
49.5 52.2
69.3 89.7
73.6 102.7
70.4 90.2
22.3 25.6
34.9 55.6
24.6 31.6
22.2 27.6
39.3 55.3
24.7 30.5
42.7 61.3
46.2 72.1
24.3 27.8
35.1 48.8
36.6 40.5
39.3 57.7
46.9 50.3
66.5 86.0
55.8 68.3
72.4 91.2
43.7 46.9
64.3 83.1
53.4 63.2
51.4 54.3
63.8 75.5
72.8 90.5
77.3 96.5
2.5
7.2
6.1 12.3
20.7 37.4
24.0 46.7
24.9 46.6
0
1
0
0
1
0
0
1
1
0
1
0
1
1
0
1
0
0
0
1
0
0
0
0
1
0
1
0
1
0
0
2
2
2
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
1
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
Ek 2. Devam
hent
sgkt
seyt
eldt
balt
sgkt
hent
seyt
hent
seyt
sgkt
hent
uldt
seyt
sgkt
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
1999
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
11
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
15
19
19
19
19
19
20
20
20
22
22
22
22
22
22
22
44
44
44
44
44
37
37
37
20
20
20
44
44
44
44
18.92
18.92
18.92
18.92
18.92
30.83
30.83
30.83
3.72
3.72
3.72
43.72
43.72
43.72
43.72
73
+
+
+
+
+
-
27.0
30.7
45.8
49.7
50.2
43.9
43.3
53.2
4.2
25.5
15.4
54.8
65.1
69.7
61.0
31.8
37.3
65.6
72.5
73.5
50.7
49.7
78.1
8.1
57.6
33.7
59.3
83.3
87.9
87.1
0
0
1
1
1
0
0
1
0
0
0
0
1
0
0
0
0
0
0
0
0
0
1
0
0
1
0
0
0
0
ÖZGEÇMİŞ
1975 yılında Giresun’un Şebinkarahisar ilçesinde doğdu. İlk öğrenimini
Ankara Dikmen Merkez İlkokulunda tamamladı. Orta ve Lise öğrenimini
Ankara Dikmen Lisesi’nde 1987-1992 yılları arasında tamamladı.
1997 yılında Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi, Jeofizik Mühendisliği
Bölümünden mezun oldu.
Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’nın 1997 yılında düzenlemiş olduğu teknik
eleman ve mühendis memur alımı, Jeofizik Mühendisliği, sınavında 2.
olarak, Bakanlık bünyesinde Afet İşleri Genel Müdürlüğü, Deprem
Araştırma Dairesi, Laboratuvarlar Şube Müdürlüğünde göreve başladı.
Halen bu görevini sürdürmektedir. Şimdiye kadar yapmış olduğu bilimsel
çalışmalar aşağıda sunulmaktadır.
Tebliğleri:
Earthquake Casualty on The 27 June 1998 Adana- Ceyhan EarthquakeBased on the Epidemiological Survey. Seminar on Recent earthquakes and
Disaster Prevention Management 10- 12 March 1999, Ankara- Turkey.
Birleşik Odak Mekanizması Yöntemi ile 12 Kasım 1999 Düzce-Kaynaşlı
Depreminin odak mekanizması Çözümü. Ulusal Jeofizik Toplantısı 2000,
23-25 Kasım 2000 MTA Genel Müdürlüğü Kültür Sitesi, Ankara, Türkiye.
Poster yayını:
Rotation of Almacik Block North-West Turkey From Correlation of Gravity
and Aeromagnetic Anomalies, Second Balkan Geophysical Congress and
Exhibition 4-9 July 1999, Istanbul, Turkey.
74