Liberal İhanet

Mine G. Kırıkkanat
Liberal İhanet
Eylül darbesine taşıyan bütün büyük provokasyonların failleri ve
faşist katliamların sorumluları tarafından oluşturulan BBP ve
gençlik örgütünü
« demokrasi gücü » gibi sunmaya kalkıştı.
Derin bir cehaletle sadece askere karşı olmanın « demokrat »
olmak için yetebileceğini sandı.
Basit bir tarih-coğrafya bilgisinden bile yoksun olan, dönemin
bütün egemen güçlerine (iktidara, polise ABD’ne, yükselen yeni
sermaye çevrelerine vb.) yaslandığı halde, bunu « sivil » ve
dahası « antimilitarist » bir tavır olarak sunan ve tam da bu
gerekçelerle ödüle layık görülen Ahmet Altan, kirli bir isimdir.
Karanlık operasyonlarda görev almış dinci faşizan düzenin
kuruluşuna katkı sunmuş bir liberaldir.
Celladına Aşık Olma Zavallılığı!
Uluslararası Hrant Dink Ödülü, 15 Eylül 2011 tarihinde dönemin
Taraf gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve Başyazarı Ahmet
Altan’a verildi. Ödülü veren kurum Hrant Dink Vakfı’ydı. Ödül
Komitesi Başkanlığı’nı ise Türkiye’de aydın ihanetinin simge
isimlerinden, tipik « neo-con »lardan Ali Bayramoğlu yaptı.
Bu ödülün Ahmet Altan’a verilmesi tam anlamıyla siyasal ve
ahlaki bir rezaletti. Altan’ın ödülü, gerçekleri öğrenmeye
başlayan kamuoyunda ciddi bir tepki yarattı. Çünkü Ahmet
Altan’ın yönettiği Taraf gazetesi Dink cinayetini örtbas etmek için
başından beri özel ve sinsi bir çaba harcadı. Cinayetin
azmettiricisi oldukları ortaya çıkan Fethullahçı polis şeflerini
aklamak için elinden geleni yaptı. Müfettiş raporlarını, kanıtları,
ifadeleri, katilleri işaret eden apaçık olguları görmezden geldi.
Yeni rejimin sillahlı kuvveti olan polisi korumak için olağanüstü
çaba harcadı.
Ahmet Altan, gerçekte Hrant Dink’in katilleriyle aynı safta yer
alıyordu. Fethullah Gülen Cemaati’nin Taraf gazetesine sağladığı
ekonomik desteği gizledi. Hükümetin, Hazine Dış Ticaret
Müsteşarlığı aracılığıyla verdiği yaklaşık 4,5 milyon (4,5 trilyon)TL
tutarındaki teşvikle çıkarılan Taraf’ın mali kaynaklarını hiçbir
zaman açıklamadı. Altan, hükümetin desteğiyle çıkardığı
gazeteyi, sivil ve demokratik bir yayın diye topluma yutturmaya
kalkıştı. Bu büyük yalana ne yazık ki bazı avanak liberaller ve
akılları demokrasi vaadiyle alınan solcular ile özellikle Kürt
siyasal hareketinin önemli bir kısmı inandı.
Bununla da kalmadı Ahmet Altan, son dönemdeki bütün AKPCemaat güdümlü polis operasyonlarında kullanılan katillerin
devşirildiği, İslamcı-faşist BBP-Alperen Ocakları’nı sürekli olarak
korudu. Galiba onların cinayet işleyerek demokrasiye katkıda
bulunduğunu sanıyordu! Çünkü Altan’ın gazetesi, Türkiye’yi 12
http://www.mgkmedya.com
Ahmet Altan, tıpkı katillerin cinayet mahalline dönmeleri gibi,
utanmadan, sıkılmadan Hrant Dink ödülünü almaya gitti ve aldı.
Bu ülke tarihinde böyle utanç verici başka bir yüzsüzlüğe
rastlamak mümkün değildir.
Neo-Con Ali Bayramoğlu ve Postmodern Faşizm
Diğer taraftan bu ödülün Ahmet Altan’a verilmesinde de şaşırtıcı
bir yan yoktu. Ödülü veren kurulun başkanı, Türkiye’deki neocon/yeni muhafazakar akımın önde gelen isimlerinden Yeni
Şafak gazetesi yazarı, kendisini yer yer solcu bile sayan Ali
Bayramoğlu’ydu.
Bayramoğlu, kendi yaşamına ihanet eden ve bırakın solcu
olmayı, artık demokratlık zemininde bile değerlendirilmesi
mümkün olmayan, son yıllarda yaygınlaşan siyasal pozisyon
« liberal faşist » olarak nitelendirilebilecek bir isimdir.
Ödül komitesinin önemli üyelerinden biri ise, yine kendi
hayatına, değerlerine, tarihine ve yaşam tarzına ihanet eden
Hasan Cemal’di.
Ödülü takdim eden kişi ise, nerede durduğunun farkında bile
olmayan, düşünsel serüvenini liberalizmle noktalayan Adalet
Ağaoğlu’ydu. Adalet Hanım’ın, Elif Şafak’ın hakaret ve
aşağılamalarından bile gerekli dersi almadığı anlaşılıyordu.*
*MERDAN YANARDAĞ’ın Liberal İhanet (Kırmızı Kedi Yayınları,
2014) inceleme kitabından alıntıdır.
Her dostta, bir hainin yarısı vardır.
Rivarol
«G» NOKTASI
Bu kitabı kim yazacak, bu ülkenin dürüst aydınlarını hapislere
Pazar, Kasım 9, 2014 - Sayfa 1 / 2
Mine G. Kırıkkanat
Liberal İhanet
tıkıp tıkmadıklarının özgürlüğünü, çocuklarımızın geleceğini
çalan ve ufkumuzu karartanların işbirlikçilerini bir bir, kim bir
kitapta toplayacak, diye merak ediyordum.
Merdan Yanardağ yaptı.
Merdan, gerçek bir araştırmacı gazeteciye yaraşır tutarlılıkta,
kendi sözleri, kendi yazdıklarıyla kanıtlıyor, ad be ad sıralıyor,
yarınlarımızı çalan hırsızlara gözcülük ve yataklık edenleri.
Liberal İhanet, Türkiye’yi Ortaçağ karanlığına ve dipsiz bir
yolsuzluğa gömen düzenin propagandacıları, sözde aydın
liberallerden en babalarının suç dosyası.
Murat Belge’den Mehmet Altan’a, Baskın Oran’dan Cengiz
Çandar’a, Hasan Cemal’den Ufuk Uras’a, Ümit Kıvanç’dan Halil
Berktay ve daha nicelerine, uzayıp giden bir yardakçılık hatıratı.
Yurdu ve hayalleri çalınan ilkeli insanlar, bu kitabı başucundan
eksik etmemeli.
Çünkü Türkiye’yi belki de yıkacak bir dehşet sürecine destek
olup çanak tutanların, her inkarda karşılarına çıkacak, önlerine
konulacak olan sicilleri ve eşgalleri, bu kitapta.
http://www.mgkmedya.com
Pazar, Kasım 9, 2014 - Sayfa 2 / 2