Untitled - tursab.org.tr

DENİZLİ
TEŞEKKÜR EDERİZ
Denizli kitabının fotoğraf çekimleri ve metin
araştırmaları sırasında destek veren, çözüm
üreten; başta Sayın Başaran Ulusoy ve Arzu
Çengil olmak üzere TÜRSAB, Türkiye Seyahat
Acentaları Birliği’nin tüm çalışanlarına, Ayşim
Alpman ile Avniye Tansuğ’a ve aşağıda isimlerini
aktardığımız yeni dostlara teşekkür ederiz.
Asım Altıntaş (Küp Fermantasyon Gıda), Levent
Ekmekçi (Meteor), Melda-Mehmet Mustak
Buldanevi, Evliyazadeler Konağı), Seher Gökçe
(Dedeman Park Denizli), Zafer Kılınç (Pam
Thermal Otel, Karahayıt), Ahmet Baş (İl Tarım
Müdürlüğü), Bilal Köse (Muhtar Kebap), Osman
Can (Cansan Bıçakçılık, Yatağan), Örnek Kardeşler
(Sarar Bıçak Atölyeleri, Yatağan), Ali Gümüş (Kur
Mermer Granit), Adile Gözüaçık (Zümrüt Cam
Ürünleri), Mehmet Avcı (Avcı Pastanesi), Sadık
Kaya (Akhan Kervansaray), Cafer Elmallı (Elmallı
Pide Plaza) ve Germiyanoğulları Hamamı.
Hümeyra-Rasim Konyar
ACKNOWLEDGEMENT
We would like to extend our gratitude to
TÜRSAB, particularly to Mr. Başaran Ulusoy
and Arzu Çengil as well as to all the employees
of the Association of Turkish Travel Agencies, to
Ayşim Alpman and Avniye Tansuğ, to our new
friends referred to in the following lines, who
supported us and provided solutions during the
text researches and photograph shootings of this
Denizli book:
Asım Altıntaş (Küp Fermantasyon Gıda/Küp
Fermantation Food), Levent Ekmekçi (Meteor),
Melda-Mehmet Mustak Buldanevi Evliyazadeler
Konağı (Buldanevi Evliyazadeler Mansion), Seher
Gökçe (Dedeman Park Denizli), Zafer Kılınç (Pam
Thermal Otel, Karahayıt/Pam Thermal Hotel,
Karahayıt), Ahmet Baş (İl Tarım Müdürlüğü/
Provincial Agriculture Directorate), Bilal Köse
(Muhtar Kebap/Muhtar Kebab), Osman Can
(Cansan Bıçakçılık, Yatağan/Cansan Cutlery,
Yatağan), Örnek Kardeşler Bıçak Atölyeleri,
Yatağan (Örnek Cutlery Ateliers, Yatağan), Ali
Gümüş (Kur Mermer Granit/Kur Marble Granite),
Adile Gözüaçık (Zümrüt Cam Ürünleri/Zümrüt
Glass Products), Mehmet Avcı (Avcı Pastanesi/Avcı
Patisserie), Sadık Kaya (Akhan Kervansaray/Akhan
Caravanserai), Cafer Elmallı (Elmallı Pide Plaza/
Elmallı Pita Plaza) and Germiyanoğulları Hamamı/
Germiyanoğulları Bath.
Hümeyra-Rasim Konyar
DENİZLİ 2
3 DENİZLİ
TÜRSAB KÜLTÜR YAYINLARI
TÜRSAB Cultural Publications
Metin Text Hümeyra Özalp Konyar
Fotoğraflar Photos Rasim Konyar
Tasarım Art Director Hümeyra Özalp Konyar
Grafik Uygulama Graphics Design Özgür Aç›kbaş
Çeviri Translation Turgut Arıkan
Türkçe Redaksiyon Turkish Reduction Arzu Çengil
Baskı Printing MÜKA MATBAA
TÜRKİYE SEYAHAT ACENTALARI BİRLİĞİ
ASSOCIATION OF TURKISH TRAVEL AGENCIES
Esentepe
Mah.
Villa
Cad.
No: 7, Şişli/İstanbul, Türkiye.
Tel: (0.212) 259 8404 Faks: (0.212) 259 0656
www.tursab.org.tr e-mail: [email protected]
ISBN NO 978-975-7450-12-2 DENİZLİ 2013
Her türlü yayın hakları saklıdır. Bu kitapta yer alan metinler ve
fotoğraflar, TÜRSAB’ın, yazarın ve fotoğrafçının izni olmadan
kullanılamaz. Kitabın tamamı ya da bir bölümü ilgili kişilerden izin
alınmadan, fotokopi dahil, optik elektronik ya da mekanik herhangi
bir yolla kopyalanamaz, çoğaltılamaz, basılamaz, yayımlanamaz.
All rights reserved. This book or any portion thereof may
not be reproduced in any way by any optical, electronic or
mechanical methods, including photo-copying, without prior
permission from the author, the photographer and TÜRSAB.
içindekiler • contents
En Güzel İllerimizden Biri: Denizli
6
Denizli: One of Our Most Beautiful Cities
Onbirinci kitabımız
8
Our Eleventh Book
Hierapolis
19
Hierapolis
Pamukkale Hierapolis Arkeoloji Müzesi
93
Pamukkale Hierapolis Archaeology Museum
Pamukkale
105
Pamukkale
Karahayıt
134
Karahayit
Laodikeia
139
Laodikeia
Atatürk ve Etnografya Müzesi
182
Atatürk and Ethnography Museum
Germiyanoğulları Hamamı
192
Germiyanids Bath
Buldan
198
Buldan
Tripolis Antik Kenti
204
Tripolis Antique City
Güney Şelalesi
210
Güney Waterfall
Kayı Pazarı Camii Minaresi
214
Minaret of The Kayi Bazaar Mosque
Boğaziçi Camii
218
Boğaziçi Mosque
Kaklık Mağarası
225
Kaklik Cave
Çardakhan
230
Çardakhan Caravanserai
Acı Göl
234
Aci (Hot) Lake
Yazır Camii
240
Yazir Mosque
Keloğlan Mağarası
246
Keloğlan (Dodurgalar) Cave
Tabae Antik Kenti
249
Tabae Antique City
Cevher Paşa Camii
253
Cevher Paşa Mosque (General Cevher Mosque)
Denizli Horozu
262
Roosters of Denizli
Denizli ve Traverten
267
Denizli and Travertine
Denizli, Üzüm ve Bağcılık
268
Denizli, Grapes and Grapery
Dokumacılık ve Buldan Bezi
274
Textile and Buldan Fabric
Denizli Çarşısı ve Cam İşleri
278
Market of Denizli and Glassworks
Denizli Bıçakları ve Yatağan
281
Denizli Knives and Yatağan
Denizli Mutfağı
285
The Kitchen of Denizli
Denizli’de Konaklama
288
Accommodation in Denizli
Harita ve Kaynaklar
297
Maps and Bibliography
EN GÜZEL İLLERİMİZDEN BİRİ: DENİZLİ
TÜRSAB Kültür Yayınları’nın yeni tanıtım kitabıyla
bu kez Denizli’de konaklıyoruz. Ege Bölgesi’nin
yalnızca turistik değil ticaret, sanayi ve önemli bir
ihracat merkezi olan Denizli’deyiz.
Denizli, 6000 yıllık tarihi, antik kentleri ve tartışmasız
bir doğa harikası olan Pamukkale yöresi ile
ülkemizin en önemli turizm destinasyonlarından
birini oluşturuyor.
Akdeniz ile İç Anadolu bölgelerini birbirine bağlayan
Denizli, binlerce yıldır Ege’nin değişmez kavşak
noktasıydı. Konumuyla kazandığı bu avantaja
muhteşem doğası eklenmiş; akarsular, göller, kaynak
suları, dağlar ve ovalar bereketli topraklar yaratmıştı.
Böylesine güzel bir yöre elbette antik çağlardan bu
yana sayısız uygarlığın ilgisini çekmiş, bu nedenle
de pek çok kez el değiştirmişti. Denizli’de biriken
bu tarih ve kültür bugün hepimiz için bir büyük bir
miras, büyük bir şanstır.
Sınırları içinde başta Hierapolis ve Laodikeia olmak
üzere pek çok antik kent barındıran Denizli bugün
yalnızca Türkiye’nin değil, dünyanın en dikkat çeken
gezi güzergahlarından biri. Hierapolis ve Pamukkale
ile UNESCO Dünya Miras Listesi’nde de yer alan,
değeri tartışılmaz bir ilimiz.
Tarih ve kültür turlarının ötesinde Pamukkale
ve Karahayıt’ın varlığıyla termal turizminin en ön
sıralarında yer alan kent, yakın gelecekte dünyanın
en büyük sağlık merkezlerinden biri olmaya aday.
Özellikle Pamukkale ile Karahayıt’ı kapsayacak
bu dev projelenin tamamlanmasıyla Denizli’nin
çehresinin bir kez daha değişeceğine eminiz.
Türkiye’nin en büyük tiyatrolarından birine sahip
Hierapolis Antik Kenti ile Pamukkale Hierapolis
Arkeoloji Müzesi bugün acentalarımız tarafından
düzenlenen turların baş köşesine oturuyor. Son
yıllarda büyük bir hızla restorasyon çalışmaları
devam eden Laodikeia ise ayağa kalkan her sütun
ile biraz daha güzelleşiyor, biraz daha büyüyor.
Antik kentin içinde yer alan Laodikeia Kilisesi
restorasyonu tamamlanıp ziyarete açıldığında;
kültür turizminde çok önemli bir adım daha atılmış
olacağına ve Denizli’nin Efes ile, Meryem Ana Evi ile
yarışacağına inanıyoruz.
Atatürk ve Etnografya Müzesi, Kaklık ve Keloğlan
mağaraları, Güney Şelalesi, Akhan, Boğaziçi ve
Yazır camileri ile birbirinden güzel, birbirinden
farklı gezi alanları yaratan; yamaç paraşütü, dağcılık
gibi doğa sporlarını bünyesinde barındıran ve tabii
horozu ve Buldan Bezi ile rakipsiz iki alana imza
atan Denizli; görülmesi, gezilmesi gereken en güzel
illerimizden biri.
DENİZLİ: ONE OF OUR MOST BEAUTIFUL CITIES
With this new introduction book of TÜRSAB Cultural Publications we
are stopping over in Denizli, the city not only an important centre for
tourism but also for trade, industry and export of the Aegean Region.
With a history of 6000 years, its antique cities and the Pamukkale site,
undoubtedly a natural wonder, Denizli is one of the most important
tourism destinations in our country.
Denizli, that links Mediterranean Region to Central Anatolia, has been
the constant junction of the Aegean for centuries. Its magnificent
nature together with the advantage of its location; rivers, lakes, spring
waters, mountains and plains created this fertile land.
Such a beautiful site, by all means, drew the attention of many
civilizations since the antique ages and thus hosted many different
cultures. This history and culture that has been accumulated in Denizli
is today an immense heritage and great chance for all of us.
Denizli, that houses many antique cities, primarily Hierapolis and
Laodikeia within its boundaries is today one of the most attractive
destinations of the entire world, not only of Turkey. It is unquestionably
valuable with Hierapolis and Pamukkale, the two sites that take part in
UNESCO’s World Heritage List.
Apart from historical and cultural tours, in near future it is going to
be one of the nominees for the biggest health centres of the world for
thermal tourism with Pamukkale and Karahayıt. We are sure that the
appearance of Denizli will change once again with the completion of
these gigantic projects that are going to include especially Pamukkale
and Karahayıt.
With Hierapolis Antique City that hosts one of the biggest theatres
of Turkey and Pamukkale Hierapolis Archaeological Museum, the
site plays the leading part in the tour programmes organised by our
agencies. And Laodikeia, has been undergoing restoration works
at full speed in recent years, is becoming more and more attractive
and growing with each and every column erected. We believe that
when the restoration of Laodikeia Church within the antique city is
completed and opened to visits a very important step shall be put
forward in Culture Tourism and Denizli shall start competing with
Ephesus and the House of Virgin Mary. Atatürk and Ethnographic
Museum, Kaklik and Keloglan Caves, Güney Waterfall, Akhan, Bogazici
and Yazir Mosques that constitute different travel sites each more
attractive than the other; availability of nature sports like paragliding
and mountaineering and of course by all means its famous rooster and
Buldan Fabric are the unique features of Denizli that must be seen.
Başaran Ulusoy
Yönetim Kurulu Başkanı
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği
Başaran Ulusoy
President of the Executive Board of
The Association of Turkish Travel Agencies
DENİZLİ 6
7 DENİZLİ
ONBİRİNCİ KİTABIMIZ: DENİZLİ
TÜRSAB Kültür Yayınları Dizisi olarak, 2002 yılında
Antalya’da başladığımız yolculuğumuz İzmir, Kuzey
Ege, Şanlıurfa, İstanbul, Muğla ve üç ciltlik Karadeniz
kitapları ile devam etmiş, son kez Kapadokya
bölgesinde noktalanmıştı. Bu kez Ege Bölgesi’ne
uzanıyor ve yalnızca tarihi değil, coğrafyası ve
doğal harikaları ile de şaşırtıcı güzellikler sergileyen
Denizli’ye varıyoruz.
Pamukkale, Hierapolis, Laodikeia... Binlerce yıldır
yeraltından fışkıran şifalı suların çevresinde gelişen
yaşam, hala aynı yörede büyük bir hareketlilik
yaratıyor.
Antik Çağ’ın şifalı sular yöresi, “merkez olmayı”
günümüzde de sürdürüyor ve Denizli’nin en
hareketli, en kalabalık turistik yöresini oluşturuyor.
Hierapolis... Defalarca depremler yüzünden yerle
bir olan, yeniden ayağa kaldırılan, istila edilen,
yağmalanan ve terkedilen bu kent, yüzyıllar sonra
gene gözde. Hala saygı duyuluyor, hayranlık
uyandırıyor, hala şifa dağıtıyor.
Hemen yanıbaşındaki Laodikeia ise Lycos Vadisi’nin
ortasında, o görkemli duruşuyla bekliyor.
Lycos Vadisi, Antik Dönem’de Phrygia Bölgesi’nin
batıdaki son sınırıydı. Pamukkale’nin bembeyaz
travertenlerinden yansıyan bu ışıklı yöre, Lycos’un
binlerce yıldır değişmeyen aynası sanki.
21. yüzyıl gezginlerinin meraklı, keyifli, telaşlı adımları
eski taş yollarda geziniyor, kahkahaları travertenlerde
çınlıyor. Antik havuz ise hayalin ötesinde, fantastik
bir su dünyası yaratıyor.
Heykel sanatçısı Rasim Konyar’ın fotoğraflarıyla
paylaştığımız Denizli, kendine özgü tarihi, coğrafyası
ve doğasıyla; havası, insanı ve tadıyla heyecan dolu
bir rotaydı. Bir sonraki durağımız Aydın olacak,
tam bir “Egeli” olan Aydın’ın aydınlık rüzgarında
buluşmak ümidiyle...
Hümeyra Özalp Konyar
İstanbul, 2013
DENİZLİ 8
DENİZLİ: OUR ELEVENTH BOOK
Our voyage as TÜRSAB Cultural Publications that started at Antalya in
2002 continued with the books that covered İzmir, Northern Aegean,
Şanlıurfa, Istanbul, Muğla and three volumes of Black Sea, ended
finally in the Cappadocia region. Now we are heading Aegean Region
to reach Denizli that offers not only history and geography but also the
spectacular beauties of natural wonders.
Pamukkale, Hierapolis, Laodikeia... Life that gradually located around
healing waters spouting for thousands of years from underground still
creates remarkable dynamism in the region.
The healing waters region of the antique ages still preserves the
feature of being a “centre” and constitutes the most vivacious and
crowded touristic vicinity of Denizli. Hierapolis... That was demolished
many times because of earthquakes was erected again and again,
invaded, plundered and deserted but yet in favour after centuries. Still
respectable, still admirable and still delivering cure.
And just nearby stands Laodikeia, in the middle of Lycos Canyon, with
all its splendour.
In the Antique Ages Lycos Canyon was at borderline at the west of
Phrygia Region. This enlightened area as reflected from the snowwhite travertine of Pamukkale is like the mirror of Lycos; unchanged
for thousands of years.
The curious, joyful, hasty steps of the 21st century travellers wander
about the old cobblestone roads while their laughter echo from the
travertine. And the antique pool is beyond imagination, creates a
fantastic world of water.
Denizli that we have shared with the photographs of Sculptor Rasim
Konyar was an exciting route with its unique history, geography and
nature; atmosphere, humanity and taste. Our next stop will be Aydın;
hope to meet at the enlightened wind of Aydın, the Aegean in full...
Hümeyra Özalp Konyar
İstanbul, 2013
9 DENİZLİ
DAĞLAR, PLATOLAR ve OVALAR...
Ege Bölgesi sınırları içinde yer alan Denizli,
Akdeniz ve İç Anadolu bölgelerine giden
yolların kavşak noktasında durur. Batısında
Aydın, Manisa; kuzeyinde Uşak, doğuda
Burdur ve Afyonkarahisar, güneyinde ise
Muğla illeri ile çevrili.
Yüzölçümünün neredeyse yarısını kaplayan
dağları ilin her köşesine ayrı bir heyecan
katıyor. 2.571 metre ile en yüksek dağı olan
Honaz’ı Karcı, Akdağ, Bozdağ, Eşeler, Bulkaz,
Elmadağ, Büyük Çökelez ve Beşparmak
dağları izliyor.
Dağların eteklerindeki plato ve yaylalar geniş
ovalarla birleşiyor ve başta Büyük Menderes
olmak üzere büyüklü küçüklü akarsularla içiçe
geçiyor.
MOUNTAINS, PLATEAUS AND PLAINS...
Denizli that rests in the Aegean Region is
situated at the junction point of the roads that
lead to the Mediterranean and Central Anatolia regions. The city is surrounded by Aydın
and Manisa to the west, Uşak to the north,
Burdur and Afyonkarahisar to the east and
Muğla to the south.
The mountains that almost cover half of
its surface add excitement to every corner
of the city. The highest mountain is Honaz
with 2,571 meters followed by Karcı, Akdağ,
Bozdağ, Eşeler, Bulkaz, Elmadağ, Büyük
(Grand) Çökelez and Beşparmak mountains.
Plateaus and uplands at the skirts of the
mountains meet with vast plains and intertwine with rivers of all sizes lead by Büyük
(Grand) Menderes.
DENİZLİ 10
11 DENİZLİ
6000 YILLIK GEÇMİŞ...
Denizli topraklarında tarihinin izleri İÖ 4000’li yıllarda, Kalkolitik
Dönem’de başlıyor. Yani günümüzden 6 bin yıl önce... İlk yerleşim
izleri Çivril ilçesi güneyinde yer alan Beycesultan Höyüğü’nde
rastlandı. Bir anlamda Beycesultan, Denizli tarihinin de başladığı
yer.
Tarihçiler bu topraklarda yaşamış ilk uygarlığın Arzawalılar
olduğunu kaydediyor. Arzawalılardan sonraki asırlar karanlıkta
kalsa da Collosai Antik Kenti buluntuları ile birlikte geçmişin
izleri yeniden bulunuyor ve sahneye Frigler çıkıyor. Ardından
Lidyalılar, Romalılar ve Bizanslılar... 1070 yılından sonra bölge Türk
Beylikleri’nin egemenliği altına girmeye başlıyor. 1429 yılında ise
tamamen Osmanlı topraklarına katılıyor, ta ki 1923’e kadar. Türkiye
Cumhuriyeti’nin kuruluşuyla Aydın’a bağlı bir mutasarrıflık olan
topraklar, Denizli ili olarak siyasi haritadaki yerini alıyor.
Yazılı kayıtlarda Denizli’nin ilk ismi “Ladik” ya da “Lazik” olarak
geçiyor. Laodikeia Antik Kenti’nden geldiği düşünülen bu isim
bugün Denizli’nin bir ilçesinin adı.
Öte yandan ünlü gezgin İbn-i Batuta’nın 1333 yılında ziyaret ettiği
Ladik’ten “Donguzlu” diye söz etmesi, ilin bugünkü ismine büyük
bir ipucu veriyor. “Donguzlu” kelimesinin yıllar içinde “Tonguzlu,
Donguzluğ, Tenguzluğ, Tonuzlu ya da Dinuzlu” gibi birbirine yakın
ama giderek değişen telaffuzu nihayet Denizli ismine varıyor.
Bölge, Laodikeia’dan hareketle “Ladik, Lazik, Lazikkiye” olarak da
anılıyorsa da 18. yüzyıldan itibaren kentin ismi Denizli oluyor.
6000 YEARS OF PAST...
Traces of history in Denizli soil initiates in the years 4000 BC, at the
Chalcolithic Period. In other words 6 thousand years before present time... The first settlement traces were met at the Beycesultan
Mound, south of Çivril district. From this point of view Beycesultan
can be regarded as the place where the history of Denizli started.
Historians record that the first civilisation inhabited on this land was
the Arzawains. Although the centuries that followed the Arzawains
stay in dark, traces of the past once again came to light with the
foundlings of Collosai antique city and the Phrygians take stage. Followed by Lydians, Romans and Byzantines... After 1070 the Turkic
Beylics started to reign the region. And as of 1429 the region completely governed by the Ottomans until 1923. With the establishment
of the Republic of Turkey, the region that was a lieutenant governorship of Aydın took its place in the political map as the City of Denizli.
In the written sources the first name of Denizli was “Ladik” or
“Lazik”. The name is believed to be driven from the antique city of
Laodikeia: that is today a district of Denizli.
On the other hand, we see that the famous wanderer Ibn-i Batuta
calls “Ladik” as “Donguzlu” during his visit in 1333 which gives
us a remarkable clue on the present name of the city. The word
“Donguzlu” throughout time etymologically turned into “Tonguzlu,
Donguzluğ, Tenguzluğ, Tonuzlu or Dinuzlu” words that sound close
to each other but gradually changing in pronunciation and finally
reaching Denizli. Although the region is known as “Ladik, Lazik,
Lazikkiye”, which is believed to be driven form Laodikeia; the name
of the city becomes Denizli as of 18th century.
DENİZLİ 12
13 DENİZLİ
DENİZLİ 14
ANTİK ÇAĞLARDAN BU YANA
DENİZLİ’NİN HOROZU
Tarihi, coğrafyası, bereketli toprakları bir yana Denizli deyince
akla horoz geliyor önce. Denizli
Horozu’nun günümüzdeki şöhreti bir yana, tarihi taşlarda bile
horoz simgeleri var...
Denizli Horozu’nun uzun ötüşleriyle kazandığı bu haklı şöhret
Antik Çağlar’da pek de dikkate
alınmamıştı ama horoz figürleri
pek çok yere kazınmıştı. Onlara
göre horoz “genç erkeklerin”
simgesiydi.
Bugün Pamukkale Hierapolis
Arkeoloji Müzesi’nde korunan
bir mezar taşı ile Laodikeia’daki
anıtsal taş kemerin üstündeki
horoz motifleri hemen her ziyaretçinin ilgi odağı.
THE ROOSTER OF DENİZLİ SINCE ANTIQUE AGES
Leave aside history, geography and fertile land – rooster springs to mind when Denizli
is in question. Apart from the fame of the Denizli Rooster today, the image of rooster is
carved in historical stones... This righteous fame that the roosters of Denizli won with
their long crows was not taken into consideration in the Antique Ages but yet rooster
figures were scratched in many places. For them rooster symbolised “young men”.
Today, rooster figures observed on the preserved tombstone at Pamukkale Hierapolis
Archaeology Museum and on the monumental stone archway at Laodikeia draw the attention of almost every visitor.
Laodikeia’daki horoz motifleri (yukarıda) ve müzedeki mezar taşı ve detayı (aşağıda).
Rooster figures at Laodikeia (above) and the tombstone at the museum and details (below).
TANRIYA SİTEM
Genç bir tıp öğrencisine ait olduğu bilinen mezar taşı İS 2. yüzyıla tarihleniyor. Taşın üzerinde şu sözler yer alıyor:
“Değerli Apollonnides, seni ailen ağıt yakarak gömdü. Sen ki genç
erkekler arasında en iyisi ve hekimler arasında en beceriklisisin. 18
yaşındaki yaşıtları tanrıya sitem ediyorlar. Bu anı altarını en
son görev olarak Menandros dikti. O, ona arkadaş
olarak bir kardeş kadar yakındı.”
EXPOSTULATION TO GOD
The tombstone that belongs to a young medical
student dates to 2nd century BC. The words on
the stone are:
“Dear Apollonnides, you were buried by your
family with laments. And you have been the best
among young men and the most skilful among
physicians. 18 year old coequals expostulate to
god. This memorial altar was erected by Menandros as his last assignment. As a friend he was so
close to him, like a brother.”
15 DENİZLİ
DENİZLİ’de TARİHİN YANSIMALARI
Denizli deyince kuşkusuz akla önce Pamukkale geliyor.
Pamukkale ve horoz kentin vazgeçilmez iki simgesi ama
Denizli’de yer alan iki büyük antik kent; Hierapolis ve
Laodikeia binlerce yıllık tarihin izlerini günümüze taşıyor
ve bölgenin şöhretini gün geçtikçe biraz daha büyütüyor.
Helenistik Dönem’in Kutsal Kenti Hierapolis, Denizli il
merkezinin 18 kilometre kuzeyinde yer alıyor. Kent, altın
yıllarını yaşadığı Antik Çağ’da da tıpkı bugün olduğu gibi
oldukça önemli bir bölgede dururdu. Hierapolis, ticaret
yollarının kesiştiği yerde, önemli bir inanç merkeziydi.
Bugün Denizli’yi çeviren dağlar Honaz (Kadmos), Çökelez
ve Babadağ (Salbakos) arasında yer alan ve Lycos adıyla
anılan bir vadiye kurulmuştu.
İÖ 3. yüzyılda bölgede dört önemli Seleukos kolonisi vardı
ve Hierapolis de bu dört kentten biriydi. Diğer üç koloni
Laodikeia, Psidya Antiocheia ve Apameia idi. Bu dört koloniden iki tanesi, Hierapolis ve Laodikeia bugün Denizli’nin
ayakta kalan iki kenti olarak iki bin yıllık tarih ile tanıştırıyor bizleri. Hierapolis’in kurulu olduğu Lycos Vadisi, tıpkı
bugün olduğu gibi verimli toprakların uzandığı, tarım
ve ticaretin geliştiği değerli bir bölgeydi. Antik Çağ’da
Lycos adıyla anılan ve Menderes nehrinin bir kolu olan
Çürüksu’nun suladığı ovalar binlerce yıl pek çok uygarlığı
konuk etti. Bu nedenle Denizli topraklarında bugün sayısız
antik kentin izi var.
REFLECTIONS OF HISTORY IN DENİZLİ
Beyond question Pamukkale is the first place recalled when
Denizli is uttered. Pamukkale and roosters are the two
indispensable symbols of the city, but the two antique cities of Denizli: Hierapolis and Laodikeia carry the traces of
history from thousands of years to our time and gradually
increase the fame of the region.
Hierapolis, the Sacred City of Hellenistic era, is situated 16
km north to Denizli city centre. The city was considered
to be situated at an important site in its golden years in
Antique Ages just as today. Hierapolis was an important
centre of religion situated at the junction where the roads
of trade met.
It was set up in the valley named Lycos, in the middle of
Honaz (Kadmos), Çökelez and Babadağ (Salbakos) mountains that surround Denizli today.
In 3rd century BC there were four important Seleukos
colonies in the region and Hierapolis was one of them. The
other three colonies were Laodikeia, Psidya Antiocheia
and Apameia. Two of these colonies, Hierapolis and Laodikeia are the two antique cities of Denizli that introduce
us history of two thousand years. The Lycos valley, just as
today was a valuable region of fertile land where Hierapolis
was set up and on which agriculture and trade developed.
These valleys, once in the antique ages called Lycos, watered by Çürüksu (Lycos), a branch of the river Menderes,
hosted many civilisations for thousands of years. Needless
to say, today there are traces of innumerable antique cities
in the lands of Denizli.
DENİZLİ 16
17 DENİZLİ