TDV DIA - İslam Ansiklopedisi

HUROFILiK
Mektab,Millet Ktp., Ali Emlrl, FY, nr. 825; Mevlana, Mesnevi, V, 366; ibn Teymiyye, Mecmü'u
{e tava, XII, 209; ibn Haldun. Mukaddime, III, ı ;
Taşköprizade, Mevzüatü'l-ulüm, 1, ı30-ı36 ,
389-399; a .mlf .. eş-Şektl'ik, s. ı20; Küçük Nişancı Mehmed Paşa. Tarih, istanbul ı279, s .
234-238; Latifl. Tezkire, s. 110; Mecdi, Şekaik
Tercümesi, s . 8ı-83; Meşnevi-i Penahi (nşr. ismail Hikm'et Ertaylan, Hurü{i Edebiyatı Örnekleri içinde). istanbul ı946; Refıi, Gencnamei-Refi'i (nşr. İsmail Hikmet Ertaylan, a.e. içinde). istanbul ı946; Keşfü '?-?Unün, 1, 650-65ı; Hoca ishak Efendi. Kaşifü 'i-esrar ve dafiu '1-eşrar, istanbul ı29ı; Cl. Huart- Rıza Tevfik. Textes /:ıouru{is
avec Traduction, Leiden ı909; E. G. Browne,
The Dervishes or Oriental Spritualisme, London ı868, s. 228 ; a.mlf .. Ez Sa'di ta Cami (tre.
Ali Asgar Hikmet), Tahran ı339, s. 657; a.mlf ..
Taril]-i Edebiyy/lt-ı fran (tre. Reşid-i Yasemi).
Tahran 1357, lll, 508; a.mlf .. "Nüvisteha-yı ı:ı:u­
rGfiyyan" (tre. Ata u Ilah Hüseynl), Ferheng-i franzemin, XXVI, Tahran ı365, s. 206-245; Sesim
Atalay. Bektaşilik ve Edebiyatı, istanbul 134ı,
s. 35-36, 43; M. Ali Terbiyet, Danişmendan-ı
A?erbaycan, Tahran ı3ı4 hş., s. 388; Rıfkı MelGI Meriç. Hurü{ilik (lisans tezi, 1936, iü Ed.Fak.).
s. 3; J. K. Birge, The Bektashi Order Dervishes,
London ı937, s. 60-6ı; Sadık Keya, Vajename-i
Gürgani, Tahran ı330 hş . , s. 9-32; a.mlf ., l'loktaviyan ya Pasihaniyan, Tahran ı330; a.mlf .•
"Agahiha-yi Taze ez-ı:ı:urüfıyyan", Mecelle-i
Danişkede-i Edebiyy/lt ve 'U/üm-i insani, 11/2,
Tahran ı960, s. 39-42; Uzunçarşılı. Osmanlı Tarihi,!, 277; Şeybi, eş-Şı la, tür.yer.; Ali Alparslan.
Cavidanname'nin f'/esimf'ye Tesiri (doçentlik
tezi, 1967, iü Ed.Fak.); Abdülbaki Gölpınarlı . Hurüfilik Metinleri Kata/oğu, Ankara ı973; a.mlf.,
"Bektaşllik-Hurüfılik", ŞM, V ( 1964). s. ı5-29;
Hımarlu Taki. imadüddin f'lesimi ve f'lehzetha-yi
fjurü{iyye, Tebriz ı357; Hüsamettin Aksu. Amir
Gıyaş al-Din MuJ:ıammed al-Astarabadi ve istiva-f'lama 's i (doktora tezi, ı 98ı, iü Ed . Fak.);
a.mlf .. "Ali el-A'la", DiA,II, 38ı; a.mlf .. "Cavi-
danname". a.e., VII , ı78; a.mlf .. "Emir Gıya­
seddin", a.e., Xl, ı30-ı3ı; a.mlf .. "Fazlullah-ı
HurGfi". a.e., XII, 277 -279; a.mlf .. "Firişteoğlu,
Abdülmecid", a.e., XIII, 134-ı35; Yakub Ajend.
fjurü{iyye der Tari/], Tahran ı369; H. T. Norris,
"The ı:ı:unıfi Legacy ofFadlullah of Astarabad",
The Legacy of Mediaeval Persian Su {is m (ed.
L. Lewisohn). London 1992, s. 87-97; H. Ritter.
"Die Anfaenge der Hurufısekte Studien Zur
Geschichte der Islamisehen Frömmigkeit, Il.:
Die Anfaenge der Hunıfısekte". Oriens, VIII/!
(ı954). s. 1-54; M. Cevad ŞekGr, "Fitne-i ı:ı:uru­
fiyye der Tebriz", Herresiha-yi Tari/] i, Xlll/4,
Tahran 1357 hş., s. 133-ı46; Azizullah Beyat.
"I:IurGfıyyan", a .e., XIII/5 (ı 357 hş.). s. 229-242;
Cemal Muhtar. "HurGfi Türk Şairleri ", MÜiFD,
IV ( 1986). s. 219 -229;Sak1 Ali Muhammed. "I:IurGfıyye der Loristil.n", Zemin-ifran Şinasi, Tahran 1368, s. 33 -48; Ali Rıza Zekilveti Karagözlü.
"Cümbüş-i ı:ı:urufıyye der <Aşr-ı Timur!", Aşi­
na, Vl/31 , Tahran 1375/1996, s. ı I-15, 67-74;
Cl. Huart, " I:Iurüfılik", DMi, VII, 362; "Firişte­
oğlu", iA,IV, 652; "I:IurGfilik", a.e., V/1, s. 598600; Al pay GGnay, "Refii", a.e., IX, 668; H. Algar, "Astarabadi, Fazlallah", Elr. , ll, 84ı-844 ;
Dihhuda. Lugatname,X!, 476 vd. ; AhmetYaşar
Ocak. " Bektaşilik", DiA, V, 375.
!il
412
HüSAMEITİN AKSU
ı
derlik ediyor du. 1968'de İttihadü kurrai'lalem başkanlığına seçildi. Ayrıca Mec-
HURÜFÜ'l-HECA
(bk_ ELİFBA)-
L
_j
ı
HUSARI
(bk. SAT!' ei-HUSARl)_
L
_j
ı
HUSARI, Mahmud Halil
( -s~f .}.!> ~~)
(1917-1980)
Mısırlı
ve
L
kıraat
kari
alimi.
_j
17 Eylül 1917'de Garbiye vilayetinin
merkezi Tanta'ya bağlı Şübrannemle köyünde doğdu. Sekiz yaşında Kur'an hıfzı­
nı tamamladı. Daha sonra Ezher'de öğre­
nim gördü. Sesinin güzelliği ve Kur'an
tilaveti konusundaki üstün kabiliyeti onu
Kur'an ilimleri alanında çalışmaya yöneltti.
İ lk resmi görevine Vezaretü'l-evkaf'a
bağlı Meşihatü'l-mekarii'l-Mısriyye'de
kari olarak başlad ı ve el-Mescidü'l-Ahmedi'de görevlendirildi. Bu vazifesi on yıl
sürdü. 1944 yılında Kahire Radyosu'nda
Kur'an okuyacak hafızların seçiminde birinci oldu _19SS'ten itibaren karilik görevine el-Mescidü'l-Hüseyni'de devam etti.
Bu arada mekariü'l-Mısriyye müfettişliği
görevine tayin edildi; burada önce başkan
yardımcısı , ardından başkan oldu ( 1961 ).
el-Cem'iyyetü'l-amme li'l-muhafazat ale'lKur'ani'l-Kerim'in başkanı Lebib es-Said
tarafından ön hazırlıkları tamamlanan,
Kur'an-ı Kerim'in meşhur on kıraatinin
ikişer ravisinin okuyuşu ile sesli kaydının
yapılması çalışmalarına, Husari'nin hemen bütün İslam dünyasında yaygın olan
Asım b. Behdele kıraatinin Hafs rivayetini seslendirmesi ve kaydının yapılmasıyla
başlandı. Bu kayıt 18 Eylül 1961'den iti~
baren Kahire Radyosu'ndan yayımiandı
(Leb!b es-Sa!d, s. 90-91 ). Daha sonra kurulan bir Kur'an radyo istasyonu Husari'nin bu kaydını yaklaşık on yıl yayımlamış­
tıc 1964'te Nafi' kıraatinin Verş, 1968'de
aynı imarnın Kalun ve Ebu Amr b. Ala kı­
r aatinin DQri rivayetleri de Husari tarafından okundu ve kayıtl arı yapıldı (H usarı . AJ:ıkamü l):ıra'ati'L Kur'ani'L-Kerfm,
S.
mau'l - buhQsi'l- İ slamiyye li-şuuni'l-Kur­
'an'a uzman üye olarak tayin edildi. Aynı
yıl Mısır Devlet Başkanı Cemal Abdünnas ı r'dan el-UIQm ve'l-fünun ödülünü aldı.
İslam ülkelerinde yapılan çeşitli konferansiara davet edildi ve Kur'an okudu .
Amerika ve Rusya'ya gitti; buralarda devlet başkanlarından ödüller ve nişanlar
aldı. Son ödülü vefatının ardından Mısır
Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek tarafın­
dan verildi. Birleşmiş Milletler' de, Amerikan kongresinde ve İngiltere Parlamentosu'nda Kur'an okuyan ilk kari olan Husari'nin gönüllere heyecan veren nağme­
leri birçok kişinin müslüman olmasına vesil e oldu (a.g.e., s. 9). Husari ülkesinde
birçok hayır işine de öncülük etti. Bunlar arasında Kahire'de ve diğer yerlerde
Kur'an kurslarının açılması. karilerin meselelerini halletmek için Nekabe li-kurrai'l - Kur'an'ı tesis etme çalışmaları gösterilebilir. Hayatının sonlarına doğru doğ­
duğu köyde, bünyesinde Kur'an kursu
olan bir cami yaptırma ve yanıbaşında
bir dini ilimler enstitüsü kurma arzusunu tahakkuk ettirmeye çalışıyordu. Malı­
nın üçte birini bu kuruma ve diğer hayır
hizmetlerine harcanması için vasiyet etti. Husa ri 24 Kas ı m 1980 tarihinde vefat
etti.
Bütün ömrünü Kur'an-ı Kerim hizmetine hasreden Husari'nin kendine has bir
okuyuş tarzı vardı. Kıraatinin teganni ve
tekellüften uzak ve sade oluşu. sesini iyi
kullanması. meharic-i hurfıfa itina göstermesi, medlerde, gunnelerde, kalın ve
ince harflerin telaffuzunda ölçü ve disiplini gözetmesi onun okuyuşunun be lli
başlı özellikleridir_
Eserleri_ L AJ:ıkamü Jsıra,ati'l-Kur,a­
ni'l-Kerim (Kah i re 1389/1 970). Tecvid ilminin kaideleriyle okuyuş hataları ve so-
9) .
Şöhreti Mı sır hudutları dışına çıkan
Husari, ölçülü ve örnek tilavetiyle bilhassa
Arap İslam dünyasına ve Uzakdoğu'ya ön-
Mahmüd
Halil
el-H usa ri
HUSAYN b. NÜMEYR
nuçları. çeşitli yönleriyle harfler. vakf ve
ibtida gibi konularda ayrıntılı bilgi veren
bir eser olup ayrıca Muhammed Talha Bila! Menyar'ın tahkikiyle de neşredilmiştir
(Beyrut 1416/ 1995). 2. el - Kıra'fıtü'l - 'aşr
mine 'ş - Şfıtıbiyye ve'd-Dürre (Kahire
ı 970). Giriş kısmında kıraat ilminin mahiyeti. okuma actabı, kır aat. rivayet ve tari k terimleri hakkında bilgi verilen eserde kıraat imamlarının Kur'an'ı okuyuş
özellikleri ele alınmıştır. 3.Ma'a'l-Kur'ani'l-Kerim (Kah ire ı 396/1976). Kur'an'ın
nüzG!ü, faziletleri ve okuma adabıyla ilgili rivayetleri ihtiva etmektedir. 4. Al;senü'l-eşer ii taril].i'l-]furra'i'l-erba'ate 'aşer (Kahire. ts.). Eserde mütevatir
ve meşhur kıraat imamları veravilerinin
kısa biyografıleri yer almaktadır. s. Ral;alfıti fi'l-İslfım (Kahire. ts.). Müellifin Hindistan, Fas. Fransa, Pakistan. Çin. Yemen.
Irak. Küveyt, Ürdün, Endonezya, Malezya, Filipinler. Singapur, Lübnan. Filistin.
Suriye, Sudan, Suudi Arabistan. Tanzanya. Kenya, Cezayir ve Mısır seyahatleriyle ilgili olan eser Liva'ü'l-İslam dergisinde yayımianmış makalelerinden oluşmak­
tadır.
Husarl'nin diğer eserleri de şunlardır:
es-Sebilü'l-müyesser ii ]fıra'ati'l-İmfım
Ebi Ca'ter (Kahire 1387/1967); Fet]Ju'lkebir ii a]Jkami'l-İsti'a~e ve't-tekbir
(Kah i re I 389/ 1969) ; NıJ.rü'l-]fulCıb ii ]f.ı­
ra'ati'l-İmam Ya']füb (Kahire 1970); Rivayetü KalıJ.n 'an Nafi' (Kahire I 394/
1974); Rivayetü'd - DıJ.ri 'an Ebi 'Amr
b. el-'Alfı el-Başri (Kahire 1974); Rivfı ­
yetü Verş 'ani'l-İmfım Nfıfi' el-Me deni (Ka h i re ı 975); Me'alimü '1-ihtida
ilfı ma'rifeti'l-va]ff ve'l-ibtidfı' (Kah ire,
ts.)
I;füsnü'l-meserre fi'l-cem' beyne'ş ­
Şatıbiyye ve'd-Dürre ve en-Nehcü'l cedid ii 'ilmi't-tecvid adlı iki eseri daha
bulunan Husarl (Husarl, Raf:ıa latr {i'l-islam, s. 2 ı ı ). M. Muhammed Hilall el-Ebyarl'nin Min]Jatü mıJ.li 'l-bir iimfı zadehO. Kitabü 'n-Neşr li'l-]furra'i'l- 'aşrati
'ale'ş-Şfıtıbiyye ve'd-Dürre (Kahire. ts ..
Matbaat ü dari't-te'llf) adlı 146 beyitlik
eserini de tahkik etmiştir.
BiBLiYOGRAFYA :
Mahmud Halil ei-Husari. Af:ıkamü kıra'ati'l·
Kur'a ni'l·Kerim (nşr. M. Talha Bi lal Menyar).
Beyrut 1416/1995, s. 8-12; a.mlf.• Raf:ıalati {i'lİslam, Kah i re , ts . , s. 211; Lebib es -Said , elCem'u 'ş-şavt iyyü '1-evvel li 'l-Kur'an, Kahire
1978, s. 86-93.
Iii
MUHAMMED MAHMUD H ALIL EL-HUSARI
HUSAYN b. NÜMEYR
(_r-0-i 0-! ~1 )
Ebu Abdirrahman el-Husayn
b. Nümeyr es-Sekilni el-Kindi
(ö. 67/686)
L
Emeviler'in ünlü
kumandanlarından.
~
Hadramut'tan Suriye'ye gelip Humus'a
Kindeliler'e mensuptur. Emevller'i destekleyen Husayn. Sıffin Savaşı 'n­
da Muaviye b. Ebu Süfyan 'ın yanında yer
aldı. 58 (678) yılında Muaviye zamanında
Yezld b . Muaviye adına . 62 'de (682) Yezld'in halifeliği döneminde Hum us ordugahı kumandanı olarak Bizans'a karşı düzenlenen seferlerde görev aldı. Muaviye'nin ölümünden (60/680) sonraYezld'e
biat eden Husayn , şair İbn Müferriğ'in
Ubeydullah b. Ziyad tarafından hapsedilmesi olayında Yezld'e başvurarak onun
serbest bırakllmasını sağladı. Bu durum
onun YeZıd'in yanındaki itibarını göstermektedir.
yerleşen
Husayn b. Nümeyr. Kerbela Vak'ası ' n­
dan sonra Mekke'de Emevller'e karşı baş­
latılan hareketin lideri olan Abdullah b. Zübeyr üzerine gönderilen Müslim b. Ukbe
el-Mürrl idaresindeki orduya kumanda kademesinde katıldı. Bu ordu önce. Ümeyyeoğulları'nı Medine'den çıkaran ve İb­
nü'z-Zübeyr'e bağlılıklarını ilan eden Medineliler üzerine yürüdü. Medineliler 27
Zilhicce 63'te (27 Ağustos 683) yapılan Harre Savaşı ' nda yenildiler; bu sırada şehir
yağmalandı.
Medine'de yaptığı zulümler ve çok saadam öldürmesi yüzünden " müsrif"
ve "mücrim" lakabıyla anılan (Mes'Gdl. lll,
80) Müslim b . Ukbe'nin kumandasındaki
ordu daha sonra Yezld'in emriyle Mekke'ye doğru yola çıktı. Müslim b. Ukbe'nin
yolda ölümü üzerine yerine Husayn b. Nümeyr getirildi. Emevl ordusu 26 Muharrem 64'te (24 Eylül 683) Mekke önlerine
gelerek karargah kurdu ve Mekke'yi kuşattı. Yaklaşık iki ay süren kuşatma sıra­
sında Kabe mancınıklarla dövülmüş . örtüleri ve tavanındaki ahşap kısımlar yanmış. bu esnada on bir kişi yanarak ölmüş ­
tü (3 Reblülewel 64/30 Ekim 683) . Mekke
halkı iki ay boyunca çok sıkıntılı günler geçirdi.
yıda
Mekke'nin etrafındaki kuşatma ve çarYezld'in ölüm haberi Mekke'ye
ulaşıncayakadar (ı Reblülahir 64/27 Kasım 683) devam etti (Ezrakl. I. 203) . Abdullah b. Zübeyr. aralarında Abdullah b.
Halid b . Esld'in de bulunduğu Mekke eş­
rafını Husayn'a gönderip Kabe'nin yandıpışmalar
ğını haber verdi. Heyettekilerin kendisini
Suriye'ye dönmeye ikna etmeleri üzerine
Husayn b. Nümeyr askerlerini geri çekerek Abdullah b. Zübeyr' e bir elçi gönderdi ve onunla görüşmek istediğini bildirdi.
Bazı rivayetlere göre Husayn. Abdullah b.
Zübeyr' e kendisiyle birlikte Suriye'ye geldiği takdirde ona biat edeceğini söyledi;
ancak bu teklifi kabul edilmedi. Bu görüş­
melerden sonra Husayn b. Nümeyr Kabe'yi tavaf etti ve S Reblülahir'de (1 Ara l ık)
Mekke'den ayrılarak Suriye'ye döndü.
Muaviye b. Yezld'in ölümünden sonra
Husayn, Cabiye'deki hilafet tartışmaları
esnasında Mervan b. Hakem'i destekledi.
· Onun halifeliği döneminde Irak valisi olan
Ubeydullah b. Ziyad 'ın yanında görev yaptı. Ubeydullah, Süleyman b. Surad liderliğindeki Tewabln topluluğuna karşı takviye olarak Husayn b. Nümeyr'i 12.000 kişilik bir ordu ile gönderdi. Husayn, savaşa girmeden önce Tewabln'i Emevl halifesine itaate davet etti. Süleyman b. Surad ise Hz. Hüseyin'in katili olarak kabul
ettikleri Ubeydullah b. Ziyad'ın kendilerine verilmesini, halifenin hal'ini ve idarenin Ehl-i beyt'e teslim edilmesini istedi.
Bazı rivayetlerde bu s ırada Emevl tahtın­
da Abdülmelik b . Mervan'ın bulunduğu
kaydedilmekte (Belazürl. V, 204. 210; Taberi. V, 597). bazı kaynaklarda ise (mesela bk. Taberi. V, 598) bu savaş için Cemaziyelewel 65 (Aral ı k 684) tarihi verilerek
Abdülmelik'in hilafetinden (Ramazan 65/
Nisan 685) önce meydana geldiği belirtilmektedir. Anlaşma sağlanamayınca iki
ordu 22 Cemaziyelewel 6S'te (4 Ocak 685)
Aynülverde denilen yerde karşılaştı . Baş­
langıçta Emevl ordusu yenilgiye uğradıy­
sa da daha sonra Süleyman b. Surad ile
Tewabin topluluğu kılıçtan geçirildi.
Husayn b. Nümeyr, Ubeydullah b. ZiMuhtar es-Se kafi'ye karşı
da savaştı. İbrahim b. Eşter kumanda sındaki Muhtar es-Sekafi'nin ordusu ile
Ubeydullah b. Ziyad kumandasındaki
Emevl ordusu Musul yakınında Hazir ır­
mağı kenarında karşı karşıya geldi. 9 Muharrem 67 (5 Ağustos 686) tarihinde meydana gelen savaşta Ubeydullah b. Ziyact
ve Husayn b. Nümeyr öldürüldü.
yad ' ın yanında
Husayn'ın
hadis rivayetiyle ilgisi olma-
dığı halde bazı müellifler (İbn Asakir. XIV,
382) onu Bilal-i Habeşl'den hadis rivayet
eden, aynı adı ve nisbeyi taşıyan ravi ile
karıştırmışlardır (İbn Hacer. ı. 184). Ubeydullah b. Ziyad'ın, KGfeliler'in hac ve umre dışında Hicaz'a gitmesine ve halkın Hz.
Hüseyin ile irtibat kurmasına engel olmak için dört bin kişilik bir süvari birli-
413