AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ee Mayıs 2014 Strateji Planlama ve Kurumsal Performans Yönetimi Özet Değerlendirme 1 İçindekiler Sayfa 1 Özet Değerlendirme 1 2 Dünya Ekonomisi 2 3 Piyasa Gelişmeleri 2 Küresel Gelişmeler 4 Türkiye Ekonomisi 8 Piyasa Gelişmeleri 8 Makroekonomik Gelişmeler 9 Büyüme 9 Enflasyon 10 Sanayi Üretimi, Kapasite Kullanımı, İmalat PMI 11 Güven Endeksleri 12 İşgücü İstatistikleri 13 Dış Ticaret 14 Ödemeler Dengesi 15 Merkezi Yönetim Bütçesi 17 TCMB 18 Bankacılık Sektörü 19 4 Özet Makroekonomik Veriler 21 5 Veri Gündemi 23 Özet Değerlendirme ABD’de açıklanan ilk çeyrek büyüme verisi yılbaşından bu yana etkisini sert bir şekilde hissettiren soğuk hava koşullarının ekonomik aktivite üzerindeki olumsuz etkisini teyit etti. ABD ilk çeyrek büyümesi %1 olan piyasa beklentilerinin oldukça altında %0.1 oranında gerçekleşti. Ancak açıklanan son veriler sert geçen kış koşullarının aktivite üzerindeki etkisinin giderek azaldığına işaret ediyor. Öte yandan, ABD tarafında diğer bir kritik gelişme olan FED/FOMC’nin Nisan ayı toplantısından da varlık alımlarında 10 milyar daha azaltıma gidilmesi kararı çıktı. Böylece alımlar 55 milyar USD’den 45 milyar USD’ye düşürüldü. FED toplantıya ilişkin yaptığı açıklamada, faiz artırımlarına ilişkin, enflasyonun hedef %2'lik seviyeye ulaşmasına yönelik sözlü yönlendirmesini de korudu. Faiz oranlarının varlık alımlarının tamamlanmasının ardından makul bir süre daha sıfıra yakın düzeyini koruması gerektiği belirtildi. İşgücü piyasasına ilişkin olarak görece iyimser mesajlar verilen açıklamada, ABD istihdam piyasasında da toparlanmanın başladığına, tüketici harcamalarının eskisine nazaran daha hızlı bir artış gösterdiğine dikkat çekilirken, işsizlik oranının halen yüksek olduğunun altı çizildi. Son dönemde Ukrayna ve Rusya kaynaklı gelişmeler de küresel ekonominin seyrinde önemli ölçüde etkili oldu. Nitekim Ukrayna’da Rusya yanlılarına yönelik başlatılan bir dizi operasyonlarla beraber bölgede tansiyon giderek yükseldi. Öte yandan Rusya’ya yönelik yaptırımlar genişlerken Moody’s’in ardından uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard&Poor's (S&P) da Rusya’nın kredi notunu bir basamak düşürerek BBB-'ye indirdi ve görünümü ‘negatif’ olarak belirledi. IMF de Ukrayna'yla yapılan iki yıllık stand by anlaşmasını onayladı. Stand by anlaşması gereği Ukrayna'ya 17 milyar USD kaynak sağlanacak. FED’in varlık alımlarını azaltmaya devam etmesi ve son dönemde Ukrayna-Rusya kaynaklı jeopolitik gerilimin yarattığı risk algısıyla şekillenen global konjonktür Türkiye ekonomisini olumsuz yönde etkilemeye devam etse de yılbaşından itibaren yurtiçi piyasalar üzerinde etkili olan politik gündemin seçimlerin geride kalmasıyla birlikte sakinleşmesi bu olumsuz etkiyi bir miktar sınırlıyor. Nisan ayı içerisinde sermaye girişlerinin tekrar hareketlenmesiyle birlikte USD/TL 2.09’lu seviyeleri test ederken gösterge tahvilin bileşik faizi %10’un altına geriledi. Mevcut veriler ve yatırımcı iştahındaki düzelme ile birlikte TL’nin yeniden değer kazanması MB’yi uyguladığı politikaların etkinliği konusunda rahatlatmış bulunuyor. Öyle ki TCMB Başkanı Erdem Başçı, TL’de ve sermaye girişlerinde istikrarın sürmesi, enflasyon görünümünde iyileşmenin sağlanmasıyla beraber önümüzdeki dönemde faiz indirimi gerçekleştirilebileceği sinyalini verdi. Merkez’den gelen normalleşme sinyallerine rağmen sıkı para politikasının sürdürülmesi, yurt içi kredi hacmi artışının ivme kaybı ve yılbaşında BDDK’nın bireysel tüketicileri hedef alan bir takım düzenlemeleri birlikte düşünüldüğünde iç talebin önümüzdeki aylarda da zayıf seyredeceği tahmin ediliyor. Ancak AB ülkelerinde devam eden toparlanma ve buna ek olarak AMB’nin uygulamaya koyabileceği bir varlık alım programının bölge ekonomilerine vereceği destek Türkiye ekonomisini ihracat kanalıyla olumlu yönde etkileyecektir. Bu çerçevede, 2014 yılında Türkiye ekonomisinin 2013 yılına kıyasla daha ılımlı büyüyeceği ve cari açığın GSYH’ye oranının belirgin bir şekilde gerileyeceği öngörülmektedir. Not: Rapordaki tüm veriler raporun çıktığı tarih itibariyle güncellenmiştir. Strateji Planlama ve Kurumsal Performans Yönetimi 1 Dünya Ekonomisi: Piyasa Gelişmeleri 2 Seçilmiş Ülkeler Hisse Senedi Piyasaları Nisan Sonu Değeri Aylık % Yılbaşından % BİST - 100 73,872 5.9 9.0 DOW JONES 16,581 0.7 0.0 S&P 500 1,884 0.6 1.9 NASDAQ 4,115 -2.0 -1.5 Hisse Senedi Piyasası 14,304 -3.5 -12.2 DAX 9,603 0.5 0.5 SHANGAI 2,037 0.2 -3.8 BOVESPA 51,399 2.0 0.8 NIKKEI Euro Alanı’nda enflasyonun düşük seyri nedeniyle ECB’nin faiz indirimine gideceği beklentisinin artmasının ardından ECB’nin para politikasında bir değişikliğe gitmemesi Euro’nun Nisan ayının ilk yarısında değer kazanmasına neden olsa da izleyen günlerde yeni bir varlık alım programının uygulamaya konulabileceğinin açıklanması Euro’nun yeniden bir miktar değer kaybetmesinde etkili oldu. Kaynak: Yahoo Finance, Investing Mart ayında gelişmekte olan ülkelere yönelik sermaye girişlerinin ivme kazanmasıyla birlikte pozitif bir seyir yakalayan GOÜ hisse senedi piyasaları, bu trendi Nisan ayında da sürdürdü. Yurtdışındaki bu algının yanı sıra yurtiçinde de seçim sonrası politik belirsizliğin azalması ve TCMB Başkanı Erdem Başçı’nın ölçülü faiz indirimi sinyali vermesinin etkisi ile BİST-100 Nisan ayını %5.9 primle tamamladı. ABD ve Avrupa borsaları yatay seyrederken, Asya borsaları Çin’den gelen olumsuz verilerin etkisinde kaldı. Türkiye’de geçtiğimiz ay yurtdışında Ukrayna ve Rusya kaynaklı jeopolitik gerilim, yurtiçinde de seçim öncesi iç siyasi gelişmelerin etkisiyle yükselen 10 yıllıklar seçim sonrası olumlu bir havanın hakim olmasıyla ve ülkeye yönelik risk algısının bir miktar düzelmesiyle Nisan ayında düşüşe geçti. Gelişmiş ülkelerin 10 yıllıkları Mart ayı içerisinde yatay bir seyir izledi. Strateji Planlama ve Kurumsal Performans Yönetimi 2 2 Dünya Ekonomisi: Piyasa Gelişmeleri Ukrayna ile Rusya arasındaki gerginliğin devam etmesinin etkisiyle Nisan ayının ilk haftasında yükseliş trendine giren altın fiyatları, tarafların 17 Nisan’da Cenevre’de anlaşmaya varmasıyla düşüşe geçti. (30 Nisan itibariyle USD/ons: 1.291). Brent ve WTI türü petrolün varil fiyatları da Ukrayna ve Rusya kaynaklı endişelerle Nisan ayının ilk haftasında yükselişe geçerken, tarafların anlaşmaya varmasıyla birlikte düşüş yaşandı (Brent türü ham petrolün varil fiyatı 30 Nisan itibariyle 109 USD/varil düzeyinde gerçekleşti). Gelişmekte olan ülke para birimlerinde, Nisan ayında global piyasalarda artan risk iştahıyla birlikte değerlenme gözlendi. Rusya Ruble’si, Hindistan Rupi’si ve Endonezya Rupiah’ı son ayların en düşük seviyelerinden işlem görürken USD/TL ayı %2 gibi bir kayıpla tamamladı. VIX endeksi Nisan ayında dip seviyeleri görerek piyasanın hisse senedi piyasalarındaki volatilite konusunda endişelenmediğini gösterse de hisse senedi piyasalarındaki süregelen yükselişin çok yavaş bir şekilde bir süre devam edeceğine işaret ediyor. lllllVIX, hisse senedi işlemcileri tarafından piyasadaki stresi ölçmek için takip edilir. Basit tabiriyle, piyasanın S&P 100 indeks opsiyonlarının bir yıl içerisinde ne VIX llllllllllllkadar dalgalanacağının matematiksel ifadesidir. VIX yüzde olarak ifade edilmese de yüzde olarak algılanmalıdır. Örneğin, 22 seviyesinde bir VIX değeri llllllllllllllllönümüzdeki bir yılda endeksin mevcut seviyesinin %22 altında veya üstünde gerçekleşeceğini ifade eder. Endeksi Strateji Planlama ve Kurumsal Performans Yönetimi 3 2 Dünya Ekonomisi: Küresel Gelişmeler ABD ekonomisinden toparlanma sinyalleri geliyor ABD ekonomisinde son açıklanan veriler soğuk hava koşullarının ekonomik aktivite üzerindeki etkisinin ortadan kalkmaya başladığını teyit etti. Nisan ayı içerisinde açıklanan Sanayi üretimi, Kapasite kullanım oranı, Philadelphia FED imalat sanayi aktivite endeksi, Haftalık işsizlik maaşı başvuruları toplu halde pozitif bir resim çizerek ekonomik aktivitenin ivme kazanmaya başladığına işaret etti. Aralık 2013’te yavaşladıktan sonra Ocak ayında bir önceki aya göre gerileyen Sanayi üretimi Şubat ayında tekrar yükselişe geçmişti. Mart ayında ise sanayi üretimi bir önceki aya göre %0.5 olan beklentilerin üzerinde %0.7 olarak açıklandı. Bunun yanı sıra, Üretim sektöründeki iş aktivitesinin göstergesi olan Philadelphia FED imalat sanayi aktivite endeksi 10 olan beklentilerin üzerinde 16.6 seviyesinde gerçekleşti. Konut piyasası tarafında yeni konut başlangıçları 907 bin adetten 946 bin adete yükselirken haftalık işsizlik maaşı başvuruları da 300 bin adete yakın gerçekleşerek işsizlik oranında da gerileme görülebileceğinin sinyallerini verdi. ABD’de tarım dışı istihdam beklentilerin üzerinde arttı ABD İşgücü İstatistikleri Bürosu (BLS) tarafından açıklanan işgücü durumu verilerine göre, toplam tarım dışı istihdam Nisan ayında 215 bin civarında olan beklentilerin oldukça üstünde 288 bin kişi arttı. Bu arada Şubat ayına ait tarım dışı istihdam artışı verisi 197 binden 222 bine, Mart ayı verisi ise 192 binden 203 bine revize edildi. Böylece Nisan'da, işsiz sayısı 733 bin kişi azalarak, 9.8 milyona gerilerken, işsizlik oranı da %6.7'lik seviyesinden %6.3'e geriledi. Nisan'da sivil işgücüne katılım oranı ise %63.2 seviyesinden %62.8 seviyesine geriledi. FED, Nisan ayı FOMC toplantısında tahvil alımlarını 10 milyar USD daha azalttı FED 29-30 Nisan tarihli FOMC toplantısında beklentilerin oldukça altında gelen ilk çeyrek büyüme rakamlarına rağmen varlık alımlarını 10 milyar dolar daha azaltarak aylık 45 milyar dolara indirdi. Toplantıya ilişkin yapılan açıklamada FED, kış şartlarının ardından ABD ekonomisinin yeniden ivme kazandığını belirtti. Öte yandan faiz artırımlarına ilişkin enflasyonun %2'lik seviyeye ulaşmasına yönelik sözlü yönlendirmesini de korudu. Faiz oranlarının varlık alımlarının tamamlanmasının ardından makul bir süre daha sıfıra yakın düzeyini koruması gerektiği belirtildi. İşgücü piyasasına ilişkin olarak görece iyimser mesajlar veren FED, açıklamasında ABD istihdam piyasasında da toparlanmanın başladığına, tüketici harcamalarının eskisine nazaran daha hızlı bir artış gösterdiğine dikkat çekerken, işsizlik oranının halen yüksek olduğunun da altını çizdi. Ayrıca konut piyasasında toparlanmanın da yavaş ilerlediği vurgulandı. Strateji Planlama ve Kurumsal Performans Yönetimi 4 2 Dünya Ekonomisi: Küresel Gelişmeler ABD 1. Çeyrek büyüme tahmini ABD ekonomisi yılın ilk çeyreğinde, bir önceki çeyreğe göre (yıllıklandırılmış) %1,2 olan beklentilerin belirgin oranda altında %0,1 oranında büyüdü (1. tahmin). ABD ekonomisi 2013 yılının son çeyreğinde %2,6 oranında büyümüştü. Büyümede kişisel tüketim harcamalarının pozitif katkısı sürükleyici olurken, ihracat, devlet harcamaları ve yerleşik olmayanların sabit yatırımlarının negatif katkısı büyümeyi aşağı çekti. Açıklanan veri, birinci çeyrek için açıklanacak olan üç tahminden ilki olurken, bir sonraki tahmin daha fazla veri elde edilmesi ile 29 Mayıs'ta açıklanacak. Büyüme Euro Bölgesi’nde yeniden güçleniyor Euro Bölgesi’nde açıklanan imalat sanayi PMI endeksinin Nisan ayı öncü verisi 53 olan piyasa beklentisinin üzerinde 53.4 olarak açıklandı. GSYH büyümesinin öncü göstergesi olarak kabul edilen bileşik çıktı PMI endeksi ise Nisan ayında 53.1’den 54’e yükselerek beklentilerin oldukça üzerinde gerçekleşti. Genişlemenin 10. ayında da devam ettiğini gösteren endeks 35 ayın zirvesine yükseldi. Mevcut PMI verileri Euro Bölgesi’nin 2. Çeyrekte bir önceki çeyreğe göre %0.5 oranında bir büyüme kaydedebileceğine işaret ediyor. Euro Bölgesi Nisan ayı enflasyon oranı EUROSTAT’ın açıkladığı öncü verilere göre, Euro Bölgesi’nde Mart ayında %0.5 olan yıllık enflasyon oranı Nisan ayında %0.8 olan beklentilerin hafif altında %0.7’ye yükseldi. Nisan ayı verisinin de açıklanması ile enflasyon oranı yedi aydır arka arkaya yüzde 1,0'ın altında seyretmiş oldu. Enflasyonun yüzde 1,1'den sert şekilde yüzde 0,7'ye gerilediği Ekim 2013'te AMB duruma gösterge faizde indirime giderek karşılık vermişti. Mart ayındaki %0.5 değerinin üzerinde ancak beklentilerin altında gerçekleşen Nisan ayı verisi AMB’nin faizlerde daha fazla indirime gitmesi ya da son günlerde gündemde olan parasal genişleme programını uygulaması yönündeki baskıları artmaya devam ediyor. Strateji Planlama ve Kurumsal Performans Yönetimi 5 2 Dünya Ekonomisi: Küresel Gelişmeler AMB gerektiğinde çeşitli adımların atılabileceği söylemlerini yineledi AMB’nin son para politikası toplantısında diğer ülke Merkez Bankalarının gerçekleştirdiği şekilde bir parasal genişleme programı seçeneğinin kullanılabilir araçlar içerisinde yer aldığı belirtilmişti. AMB Başkanı Draghi’nin toplantı sonrası basın toplantısında aktardığı bu bilgi sonrasında piyasalar böyle bir programın etkilerinin ne yönde olacağını tartışırken AMB yetkililerinden gelen sinyaller yakın zamanda herhangi bir adım atmayı düşünmediklerine işaret ediyor. Draghi çeşitli platformlarda yaptığı konuşmalarda AMB’nin parasal genişleme için hazır olduğu, gerekli olması durumunda çeşitli adımların atılabileceği görüşlerini yineledi. Ancak mevcut göstergelerin enflasyon oranının uzun bir süre daha düşük seyredeceğini; ardından kademeli bir şekilde yükselişe geçeceğini gösterdiğini belirtti. Draghi’nin beklentilerde herhangi bir bozulma olmadığı, bu sebeple deflasyon riski görmediklerine yönelik sinyaller vermesi AMB’nin harekete geçmek için acele etmeyeceği görüşünü destekliyor. Çin ilk çeyrekte beklentilerin üzerinde büyüdü Çin’de yavaşlama endişelerinin yoğunlaştığı bir dönemde ilk çeyrek büyüme oranı geçen yıl son çeyrekteki %7.7’lik büyüme oranının altında ancak %7.27.3’lük beklentilerin hafif üzerinde %7.4 seviyesinde gerçekleşti. 2012’nin 3. çeyreğinden itibaren bu yana görülen en düşük (bir önceki yıla göre) çeyreklik büyüme hızı Çin’in iç tüketime dayalı büyüme modeline geçişinin bir yansıması olarak yorumlanıyor. Ekonomik büyüklüğü ve küresel ekonomi ile arasındaki ticari ilişkiler sebebiyle sert yavaşlamasının olası etkilerinden endişe edilen Çin ekonomisinde yavaşlamanın devam etmesi son dönemde Çin Başbakanı Li Keqiang üzerindeki ek teşvik uygulama ya da finansal riskler ve emlak fiyatlarındaki kazançlarını kontrol altına alma hamlelerini gevşetme baskısını artırsa da Li Keqiang para ve maliye politikasında bir değişiklik gerçekleştirilmeyeceğini, güçlü bir teşvik planı uygulamayı ve bütçe açığını artırmayı düşünmediklerini belirtti. Japonya’da satış vergisi yükseltildi Japonya’da satış vergisinin %5’ten %8’e yükseltilmesi, ekonomik aktivite üzerindeki olası olumsuz etkileri sebebiyle tartışılmaya başlandı. Japon hükümeti uygulamanın olumsuz etkilerine karşı ön yüklemeli bir bütçe harcaması planladıklarını söylerken, Nisan ayı toplantısında para politikasında herhangi bir değişikliğe gitmeyen Japonya Merkez Bankası (BoJ) da ihtiyaç duyulması halinde genişlemeci para politikasının etkisinin artırabileceğini vurguladı. Strateji Planlama ve Kurumsal Performans Yönetimi 6 2 Dünya Ekonomisi: Küresel Gelişmeler IMF global büyüme tahminini aşağı revize etti Uluslararası para fonu IMF, Dünya Ekonomik Görünümü raporunda küresel büyüme tahmininde 0.1 puanlık aşağı yönlü bir revizyon gerçekleştirerek %3.6 olarak açıkladı. 2013 yılında %3’lük bir büyüme kaydeden küresel ekonominin bu yıl geçen yıla göre daha hızlı büyümesi beklenirken IMF’in yaptığı aşağı yönlü revizyonda GOÜ’lerin büyüme tahminlerini aşağı çekmesi etkili oldu. Gelişmiş ülkelerin büyüme tahminleri ise hem bu yıl hem de 2015 yılı için sabit bırakıldı. GOÜ için büyüme tahminini %5.1’den 4.9’a indiren IMF en yüksek revizyonu Rusya (-0.6) ve Brezilya (-0.5) için gerçekleştirdi. Raporda aşağı yönlü risklerin küresel büyüme görünümü üzerinde etkisini korumaya devam ettiği belirtilirken Euro Bölgesi’ndeki büyümenin güçlendiği, ABD ekonomisindeki güçlü toparlanmanın da GOÜ’lere destek vereceği vurgulandı. Ukrayna Merkez Bankası faiz artırdı Son dönemde siyasi tansiyonun tekrar arttığı ve yerel para birimi Grivna’nın hızlı değer kaybettiği Ukrayna’da Merkez Bankası politika faizini 300 baz puanlık artışla %9,5’e yükseltti. Ağustos 2013’ten bu yana ilk kez faiz artıran Ukrayna Merkez Bankası, karara gerekçe olarak para piyasasındaki gerilimi ve fiyat istikrarının risk altında olmasını gösterdi. Yılbaşından bu yana Grivna Dolar karşısında %50 civarında değer kaybetti. S&P Rusya’nın notunu bir basamak indirdi Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard&Poor's (S&P) Rusya’nın kredi notunu bir basamak düşürerek BBB-'ye indirdi ve görünümü ‘negatif’ olarak belirledi. Rusya Merkez Bankası ise, para birimi Ruble’deki değer kaybını ve enflasyona ilişkin riskleri gerekçe göstererek politika faizi olan bir haftalık repo faizini %7'den %7,5'e yükseltti. Brezilya Merkez Bankası SELIC’i 25 baz puan artırdı Brezilya Merkez Bankası son toplantısında, politika faizi olan SELIC’i 25 baz puan arttırarak %11’e çıkardı. Banka böylece bir yıldan kısa bir süre içinde borçlanma maliyetlerini 375 baz puan arttırmış oldu. Yapılan açıklamada önceki toplantıda olduğu gibi önümüzdeki dönemde parasal sıkılaştırmanın sonlandırılabileceğinin sinyali verildi. Strateji Planlama ve Kurumsal Performans Yönetimi 7 3 Türkiye Ekonomisi: Piyasa Gelişmeleri Yerel seçimlerin ardından siyasi belirsizliklerin kısmen ortadan kalkması ile birlikte Türkiye’ye yönelik sermaye akımları Nisan ayında yeniden güçlendi ve BİST-100 endeksi %5.9 oranında artış kaydetti. (Nisan sonu endeks değeri: 73,872). 27 Ocak tarihinde 2.39 ile tarihi rekor seviyelere ulaşan USD/TL, sermaye girişlerinin olumlu bir seyir izlemesi ve yerel seçimler sonrasında politik belirsizliğin azalmasının etkisiyle Nisan ayında 2.08 seviyesini test etti (30 Nisan itibariyle USD/TL: 2.1113) Hazine’nin Nisan ayının ilk yarısında düzenlemiş olduğu başarılı ihalelerin ardından düşüşe geçen gösterge tahvilin bileşik faizi ayın geri kalan kısmında da aşağı yönlü seyrini sürdürdü ve 30 Nisan itibariyle %9.12 seviyesinde gerçekleşti. MSCI gelişmekte olan ülkeler borsa endeksi 30 Nisan itibariyle Mart sonuna göre yatay seyrederken Türkiye’ye yönelik sermaye akımlarının Nisan ayında yeniden hareketlenmesiyle Türkiye endeksi pozitif ayrışma göstererek ayı %6.4 primle tamamladı. MSCI Endeksleri, global çapta borsaların performansını ölçen temel endekslerdir. Gelişmiş ve gelişmekte olan piyasalar için MSCIllllllllllllhesaplanmakta olan bu endeksler, yatırımcılara ilgilendikleri pazarlardaki borsaların performansını karşılaştırmalı olarak takip etme Endeksleri llllllllllllll llşansı vermektedir. Strateji Planlama ve Kurumsal Performans Yönetimi 8 3 Makroekonomik Gelişmeler: Büyüme Türkiye ekonomisi 2013’ün son çeyreğinde %4 olan beklentilerin üzerinde yıllık %4.4 büyüme kaydederken, 2013 yılında yıllık büyüme %4 ile %2.1 olan 2012 büyümesinin üzerinde gerçekleşti. 2013 yılı sonunda Türkiye ekonomisi 820 milyar USD’lik büyüklüğe ulaşırken, kişi başı GSYH 2012 yılındaki 10,459 USD seviyesinden 10,782 USD’ye yükseldi. Talep kaynaklarına göre bakıldığında, 3. çeyrekte büyümeye %3.1 puan katkı sağlayan özel tüketimin sınırlı bir yükselişle (%3.5) büyümenin temel belirleyicilerinden olduğu görüldü. Öne çıkan bir diğer unsur ise 2013 yılı 3. çeyreğine kadar büyümeyi aşağı çeken özel sektör yatırımlarının %0.9 puanla büyümeye pozitif katkı sağlaması oldu. Net ihracatın olumsuz katkısı 3. çeyrekteki %2.2 değerinden %3.0’e gelse de bu gelişmede altın ticaretinin olumsuz etkisi oldu. Son olarak stok değişmelerinden gelen katkı azalmaya devam etse de büyümeye %1.4 puanlık bir destek sağladı. Açıklanan veriler büyümedeki olumlu seyrin devam ettiğini gösterse de BDDK’nın aldığı son önlemlerle tüketimde ve MB’nin sıkı para politikasının yansımasıyla tüketim ve yatırımda olası yavaşlamanın toplam büyümeyi önümüzdeki dönemde aşağı çekebileceği tahmin edilmektedir. Strateji Planlama ve Kurumsal Performans Yönetimi 9 3 Makroekonomik Gelişmeler: Enflasyon Ana Harcama Gruplarına göre TÜFE-ÜFE ve Değişim Oranları Nisan 2014 - (2003=100) Aylık Bazda Değişim (%) Yıllık Bazda Değişim (%) Endeks TÜFE 1.34 9.38 240.4 Gıda ve Alkolsüz içecekler 1.42 13.15 263.7 Alkollü içecekler ve tütün 0.02 3.13 412.7 Giyim ve Ayakkabı 13.10 7.63 164.1 Konut 0.24 4.92 273.4 Ev eşyası 1.57 8.84 190.0 Sağlık 0.93 7.66 142.9 Ulaştırma -0.54 13.84 238.2 Haberleşme 0.13 0.86 122.4 Eğlence ve kültür 0.09 7.31 169.3 Eğitim 0.97 10.37 236.1 Lokanta ve oteller 0.76 12.48 325.2 Çeşitli mal ve hizmetler -0.10 6.11 270.4 Yurtiçi ÜFE 0.09 12.98 234.2 Ara Malı -0.34 13.54 233.6 Dayanıklı Tüketim -0.76 9.57 163.8 Dayanıksız Tüketim 1.95 13.82 208.2 Enerji -1.15 7.20 355.4 Sermaye Malı -0.85 13.43 195.9 Harcama Grupları Nisan ayında TÜFE, giyim grubundaki belirgin yükseliş ve gıda fiyatlarındaki oynak seyrin etkisiyle %0.88 olan beklentilerin üzerinde aylık%1.34’lük bir artış kaydederek yıllık bazda %9.38’e yükseldi. Öte yandan, Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (YI-ÜFE) ise aylık %0.09 ile yatay seyrederken, yıllık enflasyon baz etkisiyle %12.98’e geldi. Yİ-ÜFE’ye en büyük katkıyı %0.15 puanla imalat grubu yaptı. Çekirdek enflasyonda sırasıyla aylık %1.92 ve %2.12 artan H ve I endeksleri son on yıllık tarihsel ortalamalarının (%1.35, %1.58) belirgin oranda üzerinde seyretmeyi sürdürdü ve yıllık enflasyonu sırasıyla %10.05 ve %9.74’e çıkardı. Böylece Haziran 2013’ten bu yana yukarı yönlü hareket eden bu gruplarda TL’deki değer kaybının devam eden gecikmeli etkisinin koruduğu görüldü. Kaynak: TÜİK lllllllTÜİK’in yeni hesaplamaya başladığı ve AB normlarına uyumlu Yurt İçi Üretici Fiyat lllllllllllllEndeksi (Yİ-ÜFE), sanayi sektöründeki üreticilerin yurt içine sattıkları ürünlerin Yurt İçi ÜFElllllllllllllllllllfiyat değişimini kapsamaktadır. Strateji Planlama ve Kurumsal Performans Yönetimi 10 3 Makroekonomik Gelişmeler: Sanayi Üretimi & Kapasite Kullanımı Mart ayında takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi yıllık bazda %4.2’lik yükseliş gösterdi (Beklenti: %3.4). Sırasıyla yıllık %4.7 ve %4.4 hızlanan dayanıksız tüketim malı ve enerji üretimi, sanayi üretimindeki artışın sürükleyicisi oldu. Bunun yanı sıra ara malı üretimindeki %4.2'lik artış da dikkat çekti. İmalat Sanayi Kapasite Kullanım Oranı ise, Mart ayındaki 0,1 puanlık (önceki aya göre) düşüşün ardından Nisan’da 0,7 puan arttı ve %75’e yükseldi. Mal gruplarına göre kapasite kullanım oranlarına bakıldığında, bir önceki yılın aynı ayına göre dayanıklı tüketim malları, dayanıksız tüketim malları, gıda ve içecekler ile ara mallarında artış görülürken, yatırım mallarında azalış görüldü. Mevsimlik etkilerden arındırılmış HSBC Türkiye İmalat Satın Alma Yöneticileri Endeksi Nisan ayında, bir önceki ayın 51.7'lik düzeyinden 51.1'e geriledi. Veri Ağustos 2013'ten bu yana en düşük seviyede gerçekleşerek imalat sanayinde ivme kaybının devam ettiğine işaret etti. Alınan toplam siparişlerin büyüme hızı iki aydır yavaşlama kaydederken, Mart ayında olduğu gibi Nisan ayında da ihracat için alınan siparişler endeksi toplam siparişlere göre daha hızlı artarak dış talep koşullarının güçlü seyrettiğine işaret etti. İmalat Sanayi KKO, TCMB’nin imalat sanayi sektöründeki işyerlerine her ay lllllllluyguladığı İktisadi Yönelim Anketi kapsamında hazırlanıp yayımlanır. İmalat Kapasite lllllllllllsanayi geneli ve alt sektörleri itibarıyla hesaplanan kapasite kullanım oranları, Kullanım llllllllllllllankete katılan işyerlerinin bildirdikleri, fiziki kapasitelerine göre fiilen Oranıllllllllllllllllllgerçekleşen kapasite kullanımlarının ağırlıklı ortalaması alınarak bulunur. PMI (Purchasing Managers’ Index - Satın Alma Endeksi) Markit Group tarafından aylık bazda llllllüretilen ve şirketlerin satın alma yöneticilerinin mal ve hizmet satın alma eğilimlerini İmalatllllllllllgösteren bir göstergedir. Endeks, öncü bir gösterge niteliğindedir ve değişimin yönünü PMI llllllllllllllgösteren basit bir ölçüdür. Endeksin 50 değerinin üzerinde olması bu değişkende artış llllllllllllllllllolduğunu, 50 değerinin altında olması düşüş olduğunu göstermektedir. Strateji Planlama ve Kurumsal Performans Yönetimi 11 3 Makroekonomik Gelişmeler: Tüketici & Reel Kesim Güveni Ocak ve Şubat aylarındaki keskin düşüşlerden sonra, Mart ayında i görece güçlü bir toparlanma gösteren tüketici güveni bu eğilimini Nisan ayında da sürdürdü. Tüketici Güven Endeksi Nisan ayında bir önceki aya göre %7.9 oranında yükselerek 78.5 düzeyine ulaştı. Endeksin alt bileşenleri incelendiğinde, özellikle genel ekonomik durum beklentisi ile gelecek 12 aylık dönemde tasarruf etme ihtimaline yönelik değerlendirmelerdeki iyileşmenin dikkat çekici olduğu gözlendi. CNBC-e Tüketici Güven Endeksi ise Nisan ayında bir önceki aya göre %19.1 artarak %83.44 değerini aldı. Şubat ayının ikinci yarısından sonra başlayan yükselişini sürdüren endeks böylece Aralık'ta gördüğü 88.15 seviyesinden sonra en yüksek düzeye ulaşmış oldu. Endeksi oluşturan soruların detayına bakıldığında, tüketici güvenindeki artışın temel olarak tüketicinin mevcut durum algısı ve geleceğe ilişkin beklentilerindeki iyileşmeden kaynaklandığı görüldü. Diğer yandan Mart ayı Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE) mevsimsellikten arındırılmış bazda 1.3 puanlık bir artış gösterdi ve 106.8 oldu. İçinde bulunduğu sanayi dalındaki genel gidişat konusunda bir ay öncesine kıyasla daha iyimser olduğunu belirtenlerin oranı %15.9'a, aynı kaldığını belirtenlerin oranı %75.2'ye yükselirken, daha kötümser olduğunu belirtenlerin oranı ise %8.9'a geriledi. Strateji Planlama ve Kurumsal Performans Yönetimi 12 3 Makroekonomik Gelişmeler: İşgücü İstatistikleri Temel İşgücü İstatistikleri Ocak 2014 Ocak Değişim 2013 2014 Kurumsal olmayan nüfus (000) 74,033 74,947 914 15 +yaştaki nüfus (000) 55,169 56,084 915 İşgücü (000) 27,323 28,036 713 İstihdam (000) 24,433 25,194 761 İşsiz (000) 2,890 2,841 -49 27,846 28,048 202 İşgücüne katılma oranı (%) 49.5 50.0 0.5 İstihdam oranı (%) 44.3 44.9 0.6 İşsizlik oranı (%) 10.6 10.1 -0.5 Tarım dışı işsizlik oranı (%) 12.9 12.3 -0.6 Genç nüfusta işsizlik oranı (%) 20.7 19.0 -1.7 İşgücüne dahil olmayanlar (000) Ocak ayında işsizlik oranı, önceki yılın aynı ayına göre 0.5 puanlık azalış ile %10.1’e geriledi. İşgücüne katılım oranı ise önceki yılın aynı ayına göre 0.5 puanlık artış göstererek %50 olarak gerçekleşti. 2013 Ocak ayında 2 milyon 890 bin olan işsiz sayısı bu yılın aynı ayında 49 bin kişi azalarak 2 milyon 841 bine geriledi. Bunda istihdam artışının (761 bin kişi) işgücündeki genişlemeden (713 bin kişi) fazla olması etkili oldu. Diğer yandan, mevsimsellikten arındırılmış işsizlik oranı da son aylarda gözlemlenen olumlu seyri devam ettirerek Ocak ayında %9.1’e geriledi. Ocak ayında istihdam önceki yılın aynı ayına göre tarımda 91 bin kişi azalırken, sanayide ise 98 bin kişilik artış kaydetti. İstihdamın 605 bin arttığı hizmet sektörü önceki aylarda olduğu gibi Ocak’ta da istihdam artışının sürükleyicisi olurken, inşaat sektöründe istihdam ise aynı dönemde 150 bin kişi ile Nisan ayından bu yana en güçlü artışını kaydetti. Not: Rakamlar yuvarlamadan dolayı toplamı vermeyebilir. Kaynak: TÜİK Strateji Planlama ve Kurumsal Performans Yönetimi 13 3 Makroekonomik Gelişmeler: Dış Ticaret Mart ayında dış ticaret açığı 5.7 milyar USD olan piyasa beklentilerinin altında, 5.2 milyar USD olarak gerçekleşti. Bu şekilde 12 aylık toplam açık da Şubat’taki 97.5 milyar USD’lik seviyesinden 95.3 milyar USD’ye geriledi. Bu gerilemede enerji-dışı bileşenler etkili oldu. Mart ayında toplam ihracat yıllık bazda %12.4 artış gösterirken, ithalat ise yıllık bazda %3 gerileme gösterdi. Bu şekilde toplam ihracat 14.7 milyar USD, ithalat ise 19.9 milyar USD olarak gerçekleşti. İhracatın ithalatı karşılama oranı ise yaklaşık %74’e yükselmiş oldu. Dış Ticaret Dengesi (milyar USD) Mart Son yıllarda dalgalı bir seyir izleyerek dış ticaret görünümü üzerinde etkili olan altın ticareti, Şubat ayından itibaren dış ticaret açığının daralmasında etkili oldu. 12-aylık altın ticaret açığı Mart ayında 10.7 milyar USD’den 8.8 milyar USD’ye geriledi. Değişim (%) 2013 2014 İhracat 13,1 14,7 İthalat 20,6 Dış Ticaret Dengesi Karşılama Oranı (%) Ocak - Mart Değişim (%) 2013 2014 12.4 37,0 40,3 8.9 19,9 -3.0 58,8 57,5 -2.2 -7,4 -5,2 -30.1 -21,8 -17,2 -20.9 63.8 73.9 - 63.0 70.1 Kaynak: TÜİK Strateji Planlama ve Kurumsal Performans Yönetimi 14 3 Makroekonomik Gelişmeler: Ödemeler Dengesi Ödemeler Dengesi Şubat 2014 Şubat 2014 milyon USD Ocak - Şubat 2013 2014 (%) Değişim 12 Aylık Birikimli Cari İşlemler Dengesi -3,191 -10,900 -8,121 -25.5 -62,246 Dış Ticaret Dengesi -3,359 -11,358 -8,822 -22.3 -77,395 Hizmetler Dengesi 903 1,323 1,770 33,8 23,502 Turizm (Net) 822 1,667 1,788 7.3 23,301 -622 -1,066 -1,169 9.7 -9,452 67 201 100 -50.2 1,099 Sermaye ve Finans Hesapları 993 12,883 3,648 -71.7 52,644 Doğrudan Yatırımlar (Net) 877 1,348 1,794 33.1 10,197 -1,497 4,235 -1,425 - 18,049 -62 -179 256 - 3,054 Yükümlülükler -1,435 4,414 -1,681 - 14,995 Diğer Yatırımlar (Net) 3,231 11,892 -887 - 25,643 -3,310 3,523 1,794 -49.1 107 Yükümlülükler -79 8,369 -2,681 - 25,536 Rezerv Varlıklar (Net) -1,616 -4,577 4,184 - -1,150 2,198 -1,983 4,473 - 9,602 Gelir Dengesi Cari Transferler Portföy Yatırımları (Net) Varlıklar Varlıklar Şubat ayında cari denge, piyasa beklentileri ile (3 milyar USD) paralel 3.2 milyar USD olarak gerçekleşti. Böylece 12-aylık toplam açık Ocak’taki 64.1 milyar USD’lik seviyesinden 62.2 milyar USD’ye geriledi. Cari açıktaki daralmada Şubat ayında da enerji-dışı açık etkili oldu. Şubat ayında 0.9 milyar USD fazla veren enerji-dışı cari açık 12 aylık toplam olarak ise önceki aydaki 14.6 milyar USD’lik seviyesinden 12.6 milyar USD’ye geriledi. Altın ve enerji hariç açık ise aynı dönemde 0.9 milyar USD azalarak 2 milyar USD’nin altına düştü. Net Hata ve Noksan Strateji Planlama ve Kurumsal Performans Yönetimi 15 3 Makroekonomik Gelişmeler: Ödemeler Dengesi Net Sermaye Girişlerinin Dağılımı (12 aylık kümülatif) Yüzde Dağılım Aralık 2013 Şubat 2014 74,936 Doğrudan Yatırımlar Aralık 2013 Şubat 2014 63,396 100.0 100.0 9,571 10,197 13.0 16.1 Portföy Yatırımları 23,709 18,049 31.6 28.5 Diğer Yatırımlar 38,422 25,643 51.3 40.4 Net Hata ve Noksan 3,146 9,602 4,2 15,1 -92 -95 -0.1 -0.1 milyon USD Toplam Net Yabancı Sermaye Girişi Diğer Ocak’ta hızlanarak 5 milyar USD’ye gelen kısa vadeli sermaye çıkışı, MB’nin 300 baz puana yakın faiz artışının ardından Şubat’ta 1.2 milyar USD’lik çıkışla önceki aya kıyasla daha sınırlı oldu. Bu gelişmede tahvil piyasasında gözlenen 1.1 milyar USD’lik net satışlar, yurtdışı bankaların yurtiçi mevduatlarını 0.9 milyar USD küçültmeleri, kısa vadeli ticari kredilerdeki 1.2 milyar USD’lik düşüş etkili olurken, bankaların yurtdışında tuttukları mevduatları 0.8 milyar USD azaltması, bankacılık ve şirketler kesiminin sırasıyla 0.6 ve 0.7 milyar USD’lik kısa vadeli borçlanmaları toplam çıkışı sınırladı. Öte yandan, uzun vadeli finansmanda 1.8 milyar USD’lik net giriş kısa vadedeki çıkışı telafi etti. Ancak, Eylül 2010’dan bu yana ilk defa Ocak’ta negatife dönen sermaye hesabında Şubat’ta 0.6 milyarlık toplam giriş kaydedilse de bu rakam cari açığın finansmanı için yeterli olmadı. Uzun vadeli tarafta 0.9 milyar USD’lik doğrudan yatırımlar, şirketlerin yurtdışında tuttukları mevduatları 0.7 milyar USD azaltması, bankaların ve şirketlerin her birinin 0.4 milyar USD’lik uzun vadeli borçlanmaları belirleyici oldu. Öte yandan 1.5 milyar USD değerinde Eurobond ihracı yapan kamunun 1.4 milyar USD’lik ödemesi nedeniyle bu cephenin net katkısı 0.1 milyarda kaldı. Net hata noksan kaleminde ise görünüm son dört aydır giriş yönünde oldu (Şubat 2.2 milyar USD). Böylece, Aralık ve Ocak ayında toplamda 9.5 milyar USD azalan resmi rezervler Şubat’ta 1.6 milyar USD arttı. Şirketler ve bankacılık sektörleri için 12 aylık uzun vadeli borç çevrim oranları ise sırasıyla %99 ve %258 oldu. Strateji Planlama ve Kurumsal Performans Yönetimi 16 3 Makroekonomik Gelişmeler: Merkezi Yönetim Bütçesi Merkezi Yönetim Bütçesi (milyar TL) Mart Ocak - Mart Değişim (%) 2014 Bütçe Hedefi Gerç./ Hedef (%) 104,3 10.8 403,2 25.9 77,4 85,1 10.0 348,4 24.4 164.2 16,8 19,2 14,4 54,8 35.0 37,1 22.9 95,0 105,8 11.3 436,4 24.2 4,9 5,6 14.2 15,1 14,0 -7.8 52,0 26.9 25,2 31,4 24.6 79,9 91,8 15.0 384,4 23.9 Bütçe Dengesi -5,4 -5,1 -5.5 -0,9 -1,5 69,1 -33,3 4.6 Faiz Dışı Denge -0,5 0,5 - 14,3 12,5 -12,6 18,7 66.5 2013 2014 Değişim (%) 24,8 32,0 Vergi Gelirleri 21,3 Vergi Dışı Gelirler Merkezi Yönetim Giderleri 2013 2014 29.1 94,1 22,9 7.2 3,4 9,1 30,2 Faiz Giderleri Faiz Dışı Giderler Merkezi Yönetim Gelirleri Mart ayında bütçe harcamaları bir önceki yılın aynı ayına kıyasla %22.9, bütçe gelirleri ise %29.1 artış kaydetti. Bu çerçevede, 2013 yılının Mart ayında 5.4 milyar TL olan merkezi yönetim bütçe açığı 2014 yılının aynı ayında 5.1 milyar TL düzeyinde gerçekleşti. 2014 yılının ilk çeyreği itibarıyla ise, bir önceki yılın aynı döneminde 897 milyon TL olan bütçe açığı 1.5 milyar TL’ye yükseldi. Aynı dönemde, faiz dışı fazla da %12.6 gerileyerek 12.5 milyar TL düzeyinde gerçekleşti. Yılın ilk çeyreğine ilişkin merkezi yönetim bütçe sonuçlarının yıl sonu hedefleri ile büyük ölçüde uyumlu olduğu görülse de iç talep koşullarındaki yavaşlamanın özellikle dolaylı vergiler vasıtasıyla toplam vergi gelirlerindeki artışın ivme kaybetmesine yol açmaya başladığı görülüyor. Kaynak: Maliye Bakanlığı, Hazine Müsteşarlığı Strateji Planlama ve Kurumsal Performans Yönetimi 17 3 TCMB Aralık ortasından itibaren döviz satışları yoluyla kur oynaklığının önüne geçmeye çalışan MB’nin döviz rezervlerinde gözlenen azalma Nisan ayında azalarak da olsa devam etti. Ancak Nisan ayında sermaye girişlerinin hareketlenmesiyle birlikte TCMB daha önce 50 milyon USD olarak gerçekleştirdiği günlük asgari döviz satım ihale tutarını 40 milyon USD’ye düşürdüğünü açıkladı. 24 Nisan’da gerçekleştirdiği PPK toplantısında 1 hafta vadeli repo faizi, gecelik borçlanma ve borç verme faizlerinde değişikliğe gitmeyen TCMB, Geç Likidite Penceresi uygulaması çerçevesinde bankalar arası para piyasasında gecelik vadede uygulanan Merkez Bankası borç verme faiz oranını %15’ten %13.5’e indirdi. Ocak ayında yapılan parasal sıkılaştırmanın yukarı yönlü risklerin orta vadeli enflasyon beklentileri üzerindeki etkilerini sınırladığı değerlendirmesinde bulunan TCMB, enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar para politikasındaki sıkı duruşun sürdürüleceğini ifade etti. Yerel seçimler sonrası siyasi risk algısında görülen toparlanma ve Nisan ayında sermaye girişlerinde yaşanan hareketlenme üzerine REK endeksi Nisan ayında bir önceki aya göre 5.69 puan artışla 107.94 değerini aldı. REK endeksi geçen yılın aynı ayına göre ise 13.49 puan azalış gösterdi. Strateji Planlama ve Kurumsal Performans Yönetimi 18 3 Bankacılık Sektörü 18 Nisan itibariyle mevduat hacmi 2013 yılsonuna göre %0.3 oranında sınırlı oranda artarak 1,017 milyar TL düzeyine yükselirken aynı dönemde kredi hacmi %2.7 artarak 1,094 milyar TL’ye ulaştı. BDDK’nın aldığı tedbirlerin etkisiyle kredi hacmindeki yıllık artış hızı ivme kaybetmeyi sürdürdü ve bu dönemde %28.4 ile Ağustos 2013’ten bu yana en düşük seviyesinde gerçekleşti. 2013 yılının ikinci yarısından itibaren genel bir yükseliş eğiliminde olan kredi faizleri TCMB’nin ara PPK toplantısında para politikasını belirgin bir şekilde sıkılaştırmasıyla birlikte artış eğilimini güçlendirse de Nisan ayında faiz oranlarında düşüş yaşandı. Tüketici kredilerinde oranlar düşerken ayın ortasından itibaren ticari kredi faizleri tekrar yükselme eğilimi gösterdi. 18 Nisan itibariyle bankaların net döviz pozisyonu 2,068 milyon USD düzeyinde gerçekleşti. Yurtdışı ve yurtiçi risk algısının yüksek olduğu dönemlerde döviz açık pozisyonunda ihtiyatlı davranan bankacılık sektörünün net yabancı para pozisyonu Nisan ayında Mayıs 2013’ten bu yana görülen en yüksek seviyeye ulaştı (11 Nisan 2014: 2,614 milyon USD). Nisan ayında kredi faizlerinde başlayan düşüş eğilimi paralelinde mevduat faizleri de yönünü aşağı çevirdi. 6 ay ve üzeri vadeli mevduatta oranlar hala %10 seviyesinin üzerinde seyrederken kısa vadeli mevduat faizleri de sınırlı bir gerilemeyle %9.6’ya geldi. (*) İhtiyaç, taşıt ve konut kredileri (**) TL üzerinden açılan Kaynak: BDDK Haftalık Bülten, TCMB Strateji Planlama ve Kurumsal Performans Yönetimi 19 Bankacılık Sektörü Genel Görünümü 3 (milyar TL) 2009 2010 2011 2012 2013 Mart - 14 (%) Değişim* AKTİF TOPLAMI 834.0 1,006.7 1,217.7 1,370.7 1,732.4 1,797.3 3.7 Krediler 392.6 525.9 682.9 794.8 1,047.4 1,082.9 3.4 TP Krediler 288.2 383.8 484.8 588.4 752.7 780.4 3.7 Pay (%) 73.4 73.0 71.0 74.0 72.0 72.1 - YP Krediler 104.4 142.1 198.1 206.4 294.7 302.5 2.6 Pay (%) 26.6 27.0 29.0 26.0 28.0 27.9 - 21.9 20.0 19.0 23.4 29.6 31.3 5.7 5.3 3.7 2.7 2.9 2.8 2.8 - Menkul Değerler 262.9 287.9 285.0 270.0 286.7 296.6 3.5 PASİF TOPLAMI 834.0 1,006.7 1,217.7 1,370.7 1,732.4 1,797.3 3.7 Mevduat 514.6 617.0 695.5 777.2 945.8 959.5 1.4 TP Mevduat 341.4 433.5 460.0 520.4 594.1 577.7 -2.8 Pay (%) 66.3 70.3 66.1 67.4 62.8 60.2 - YP Mevduat 173.2 183.5 235.5 251.8 351.7 381.8 8.6 Pay (%) 33.7 29.7 33.9 32.6 37.2 39.8 - Takipteki Alacaklar Takipteki Alacaklar Oranı (%) İhraç Edilen Menkul Kıymetler 0.1 3.1 18.4 37.9 60.6 61.6 1.7 Bankalara Borçlar 86.1 122.4 167.4 173.4 254.2 257.9 1.5 Repodan Sağlanan Fonlar 60.7 57.5 97.0 79.9 119.1 139.6 17.2 110.9 134.5 144.6 181.9 193.7 202.2 4.4 20.2 22.1 19.8 23.5 24.7 6.1 -13.5 Krediler/Aktifler 47.1 52.2 56.1 58.0 60.5 60.3 - Menkul Kıymet/Aktifler 31.5 28.6 23.4 19.7 16.5 16.5 - Mevduat/Pasifler 61.7 61.3 57.1 56.3 54.6 53.4 - Krediler/Mevduat 76.3 85.2 98.2 102.3 110.7 112.9 - Sermaye Yeterliliği (%) 20.6 19.0 16.6 17.9 15.3 15.7 - ÖZKAYNAKLAR TOPLAMI Net Dönem Karı/Zararı RASYOLAR (%) * Net Dönem Karı haricinde yılsonuna göre yüzde değişimi ifade etmektedir. Net Dönem Karı değişimi bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde değişimi ifade etmektedir. Kaynak: BDDK Aylık İnteraktif Bülten Verileri Strateji Planlama ve Kurumsal Performans Yönetimi 20 Özet Makroekonomik Göstergeler 4 2009 2010 2011 2012 2014 2013 BÜYÜME 14 - Ç1 14 - Ç2 14 - Ç3 GSYH (milyar USD) 616.7 731.6 774 785.7 820.0 - - - Büyüme Oranı (%) -4.8 9.2 8.8 2.2 4.0 - - - Şub - 14 Mar - 14 Nis - 14 ENFLASYON (%) TÜFE (yıllık) 6.5 6.4 10.4 6.2 7.4 7.9 8.4 9.4 Yurtiçi ÜFE* (yıllık) 5.9 8.9 13.3 2.5 7.0 12.4 12.3 13.0 Kas - 13 Ara - 13 Oca - 14 İŞGÜCÜ PİYASALARI İşsizlik Oranı (%) 14 11.9 9.8 9.2 9.7 9.9 10.0 9.1 İstihdam (bin kişi) 21,277 22,594 24,110 24,821 25,524 25,443 25,262 26,087 Şub - 14 Mar - 14 Nis - 14 DÖVİZ KURLARI(1) Tüfe Bazlı Reel Efektif Döviz Kuru 116.8 125.8 109.6 118.2 106.9 102.1 102.2 107.9 USD/TL 1.4909 1.5413 1.8935 1.7819 2.132 2.215 2.158 2.117 EUR/TL 2.1479 2.0601 2.4497 2.3509 2.937 3.050 2.973 2.928 Döviz Sepeti (0.5*USD + (0.5*EUR) 1.8194 1.8007 2.1716 2.0664 2.535 2.633 2.565 2.523 Oca - 14 Şub - 14 Mar - 14 DIŞ TİCARET DENGESİ(2) (milyar USD) İhracat 102.1 113.9 134.9 152.5 151.8 152.8 153.5 155.1 İthalat 140.9 185.5 240.8 236.5 251.7 252.1 251.0 250.4 Dış Ticaret Dengesi -38.8 -71.7 -105.9 -84.1 -99.9 -99.4 -97.5 -95.3 Karşılama Oranı (%) 72.5 61.4 56.0 64.5 60.3 60.6 61.2 61.9 (1) Dönem sonu (2) 12 aylık kümülatif * Yurtiçi ÜFE Endeksi 2014 yılından itibaren yayınlanmaya başlamıştır. Strateji Planlama ve Kurumsal Performans Yönetimi 21 4 Özet Makroekonomik Göstergeler (Devamı) 2009 2010 2011 2012 ÖDEMELER DENGESİ(2) (milyar USD) Cari İşlemler Dengesi 2014 2013 Ara - 13 Oca - 14 Şub - 14 -12.2 -45.4 -75.1 -48.5 -64.9 -64.9 -64.0 -62.2 Sermaye ve Finans Hesapları 9.3 44.0 65.7 47.3 61.6 61.6 58.4 52.6 Doğrudan Yatırımlar (Net) 7.1 7.6 13.7 8.9 9.8 9.8 10.1 10.2 Portföy Yatırımları (Net) 0.2 16.1 22.0 40.8 23.7 23.7 22.4 18.0 Diğer Yatırımlar (Net) 2.1 33.2 28.2 18.4 38.1 38.1 26.5 25.6 Rezerv Varlıklar (Net) -0.1 -12.8 1.8 -20.8 -9.9 -9.9 -0.4 -1.2 2.9 1.4 9.4 1.2 3.4 3.4 5.6 9.6 -2.0 -6.2 -9.7 -6.2 -7.9 -7.9 - - Oca - 14 Şub - 14 Mar - 14 Net Hata ve Noksan Cari İşlemler Açığı/GSYH (%)* MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇESİ(3) (milyar TL) Merkezi Yönetim Gelirleri 215.5 254.3 296.8 331.7 389.4 37.9 72.3 104.3 172.4 210.6 253.8 278.8 326.1 32.7 62.2 85.1 268.2 294.4 314.6 360.5 407.9 36.0 68.8 105.8 Faiz Giderleri 53.2 48.3 42.2 48.4 50.0 5.0 8.3 14.0 Faiz Dışı Giderler 215.0 246.1 272.4 312.1 357.9 31.0 60.4 91.8 -52.8 -40.1 -17.8 -29.4 -18.4 1.9 3.6 -1.5 0.4 8.2 24.4 19.6 31.5 6.9 11.9 12.5 -5.5 -3.7 -1.4 -2.1 -1.2 - - - Oca - 14 Şub - 14 Mar - 14 Vergi Gelirleri Merkezi Yönetim Giderleri Bütçe Dengesi Faiz Dışı Denge Bütçe Dengesi/GSYH (%)** MERKEZİ YÖNETİM TOPLAM BORÇ STOKU (milyar TL) İç Borç Stoku 330.0 352.8 368.8 386.5 403.0 406.3 407.1 409.0 Dış Borç Stoku 111.5 120.7 149.6 145.5 182.8 196.2 192.9 189.2 Toplam Borç Stoku 441.5 473.6 518.3 532.0 585.8 602.5 600.0 598.2 * 2013 yılsonu tahmini ** 2013 yılsonu OVP tahmini (3) Yılbaşından itibaren kümülatif Strateji Planlama ve Kurumsal Performans Yönetimi 22 5 Veri Gündemi Veri Tarih Dönemi 2 Mayıs [Glo] ABD İşgücü İstatistikleri Nisan 2014 5 Mayıs Enflasyon Nisan 2014 6 Mayıs TCMB – Reel Efektif Döviz Kuru Nisan 2014 [Glo] BoE Toplantısı Mayıs 2014 [Glo] AMB Toplantısı Mayıs 2014 8 Mayıs 13 Mayıs Sanayi Üretimi Mart 2014 Ödemeler Dengesi Mart 2014 Hane Halkı İşgücü İstatistikleri Şubat 2014 Merkezi Yönetim Bütçe Gerçekleşmeleri Nisan 2014 21 Mayıs [Glo] BoJ Toplantısı Mayıs 2014 22 Mayıs TCMB PPK Toplantısı Mayıs 2014 23 Mayıs Kapasite Kullanım Oranı & Reel Kesim Güven Endeksi Mayıs 2014 27 Mayıs Tüketici Güven Endeksi Mayıs 2014 30 Mayıs Ticaret İstatistikleri Nisan 2014 15 Mayıs Strateji Planlama ve Kurumsal Performans Yönetimi 23 AÇIKLAMA: Bu rapor, Kuveyt Türk tarafından, güvenilir olduğuna inanılan kaynaklardan elde edilen bilgi ve veriler kullanılarak hazırlanmıştır. Raporda yer alan ifadeler, hiçbir şekilde veya suretle alış veya satış teklifi olarak değerlendirilmemelidir. Kuveyt Türk, bu bilgilerin doğru, eksiksiz ve değişmez olduğunu garanti etmemektedir. Bu sebeple, okuyucuların, bu raporlardan elde edilen bilgilere dayanarak hareket etmeden önce, bilgilerin doğruluğunu teyit ettirmeleri önerilir ve bu bilgilere dayanılarak aldıkları kararlarda sorumluluk kendilerine aittir. Bilgilerin eksikliği ve yanlışlığından Kuveyt Türk hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Ayrıca, Kuveyt Türk’ün tüm çalışanları ve danışmanlarının, herhangi bir şekilde bilgiler dolayısıyla ortaya çıkabilecek, doğrudan veya dolaylı zararlarla ilgili herhangi bir sorumluluğu yoktur. Bunlara ilaveten, Kuveyt Türk, raporların Internet üzerinden e‐mail yoluyla alınması durumunda virüs, hatalı gönderim veya diğer herhangi bir teknik sebepten dolayı alıcının donanımına veya yazılımına gelebilecek herhangi bir zarardan dolayı sorumlu tutulamaz. Strateji Planlama ve Kurumsal Performans Yönetimi
© Copyright 2024 Paperzz