Yoncatepe Toplumunda Calcaneus ve Talus Kemiklerinden Cinsiyet ve Boy Tahmini Ayúe ACAR1 Özet Arkeolojik kazÕ alanlarÕnda bulunan insan iskeletleri o toplumun geliúim ve de÷iúim süreçlerini anlamamÕza yardÕmcÕ olmaktadÕr. ÇalÕúmanÕn amacÕ, Yoncatepe toplumuna ait calcaneus ve talus kemikleri kullanÕlarak bireylerin cinsiyet ve boylarÕnÕn tahmin edilmesi, ayrÕca bireylerin vücut yapÕsÕ ve sa÷lÕk durumu hakkÕnda bilgi sahibi olmaktÕr. Van-Yoncatepe’de 1998-1999 kazÕ döneminde yapÕlan çalÕúmalar sonucunda Erken Demir Ça÷Õna ait 6 adet oda mezar ortaya çÕkarÕlmÕútÕr. Yetiúkinlere ait 56 adet calcaneus ve 64 adet talus kemi÷i dijital kumpas kullanÕlarak ölçülmüútür (mak. calcaneus uz.,mak. talus yük.). Cinsiyeti bilinmeyen Yoncatepe toplumunun ortalama boy uzunlu÷u calcaneus kemi÷inden 161.16 ve talus kemi÷inden 161.34 olarak hesaplanmÕútÕr. Cinsiyet, kemiklerin ölçümlerinden çÕkan ortalama de÷ere göre tahmin edilmiútir. Buna göre, calcaneustan 30 adet erkek, 26 adet kadÕn, talustan 30 adet erkek 34 adet kadÕn birey oldu÷u tahmin edilmiútir. Sonuç olarak, Yoncatepe populasyonunun boy ve cinsiyeti, aynÕ veya yakÕn dönem di÷er toplumlarla uyum göstermiútir. Anahtar sözcükler: Yoncatepe, boy tahmini, cinsiyet tahmini. 1 Mardin Artuklu Üniversitesi, Antropoloji Bölümü. E-posta: [email protected] AYùE ACAR 110 The Estimation of Sex and Height by The Calcaneus and Talus in Yoncatepe Population Abstract Human skeletons found in archaeological sites can help us understand the process of development and change in the population. The purpose of this study is to estimate the sex and height of Yoncatepe Population by examining their calcaneus and talus, in addition, to find out information about the body and health condition of the individuals of this population. Human remians, which belong to Early Iron Age, were found in 6 tombs during the excavations between 1998 and 1999. Measurements were taken from 56 calcanei and 64 tali of adults by using digital caliper (max. Calcaneus L., max. Talus H.). The average height of Yoncatepe population, whose sex was unknown, was calculated as 161,16 cm by calcanei and as 161,34 cm by tali. Sex was estimated by the average measurement of bones. Accordingly, 30 male and 26 female were estimated by calcanei, 30 male and 34 female were estimated by tali. As a result, the sex and height of Yoncatepe Population are similar to those of different populations of the same and near periods. Key words: Yoncatepe, body height, sex estimation Giriú Birey ve toplum hakkÕnda bilgi sahibi olmanÕn en güvenilir yollarÕndan biri geçmiúte yaúamÕú toplumlara ait iskelet kalÕntÕlarÕnÕ incelemek ve genetik iliúkisi, morfolojisi, sa÷lÕk yapÕsÕ, nüfus da÷ÕlÕmÕ gibi konular hakkÕnda teorik neticelere ulaúmaktÕr (Krogman & øúcan, 1986:3). ønsan iskelet kalÕntÕlarÕ ölen kiúiler hakkÕnda belirleyici unsurlar taúÕmaktadÕr. ÇalÕúma alanlarÕnÕn baúÕnda, cinsiyet, yaú, boy ve biyolojik yakÕnlÕ÷Õn tespiti yer alÕr. YONCATEPE TOPLUMUNDA CALCANEUS VE TALUS… 111 Ölüm, toplumun sosyo-kültürel yapÕsÕnÕ anlamamÕza yardÕmcÕdÕr. Gerçekleútirilen ritüeller (ölü hediyesi, ölü yeme÷i vb.) arkeolojik kazÕlar esnasÕnda elde edilebilir. Yoncatepe toplumunda cinsiyet ayrÕmÕ yapÕlmadan oda mezarlar içerisinde gömüler ortaya çÕkarÕlmÕútÕr (Yi÷itpaúa, 2010). Bu oda mezarlarda yeni ölen birey, eski bireyin odanÕn ilerisine do÷ru itilmesiyle kendisine yer bulmaktadÕr. ønhumasyon gömünün yanÕ sÕra kremasyon yapÕldÕ÷Õ kemik bulgulardan anlaúÕlmaktadÕr. Oda mezarlar içerisinde hayvan kalÕntÕlarÕ da bulunmuútur. øskelet kalÕntÕlarÕnÕn incelenmesi esnasÕnda cinsiyetin belirlenmesi kimliklendirmenin temelini oluúturur (Krogman & øúcan, 1986:189). Yetiúkinlerde cinsiyet farklarÕ iyi bir úekilde belirlenebilirken bebek ve çocuklarda çok fazla mümkün de÷ildir. Yetiúkin iskeletinin bütün veya bütüne yakÕn olmasÕ durumunda % 100’e varan do÷ruluk oranÕyla cinsiyet tayini yapÕlabilmektedir. Arkeolojik kazÕlarda çÕkarÕlan bütünlü÷ünü koruyamamÕú eksik ve parçalÕ kemiklerde pelvis, kafatasÕ ve uzun kemikler sÕk kullanÕlan kÕsÕmlardÕr. Cinsiyet tayini morfolojik ve metrik olmak üzere iki yöntemle yapÕlmaktadÕr. Morfolojik yöntemde, erkek kemiklerinin genellikle kadÕn kemiklerinden daha büyük ve kütlevi oldu÷u kabul edilir. Metrik yöntemde ise cinsiyetler arasÕndaki farkÕn ortaya konmasÕ amacÕyla kemiklerde belirli noktalar arasÕ kullanÕlÕr. Cinsiyet dimorfizmi de÷iúik toplumlarda analiz edildi÷inde en baúarÕlÕ sonuç pelvisten alÕnmÕútÕr (Washburn, 1948). Bu kemi÷in bulunmadÕ÷Õ durumda baúta alt ve üst ekstremiteler olmak üzere vücudun di÷er kemikleri devreye girmektedir. Vücudun hemen hemen bütün kemikleri üzerinde cinsiyet tahmini yapÕlmÕú, bu uygulamalar arasÕnda kafatasÕ (Steyn & øúcan 1998), diúler (Demirjian et.al., 1973), sternum (Hunnargi et.al., 2008), kaburga (øúcan, 1985), vertebra (Marino, 1997), üst ve alt ekstremite (Asala, 2001; Steyn & øúcan 1999) bulunmaktadÕr. Metrik ve morfolojik incelemenin yanÕnda DNA 112 AYùE ACAR analizlerine de baúvurulabilir (Altunçul ve øúcan, 2003). Arkeolojik kemikler için kullanÕlan DNA analizi sadece birey hakkÕnda yorum yapmayÕ de÷il eski toplumlar ile ilgili hipotezlerin geliúmesine de olanak sa÷lar. øskelet kalÕntÕlarÕndan boy uzunlu÷unun tahmin edilmesi iskelet biyolojisi ve adli antropoloji çalÕúmalarÕnda önemli bir yer tutmaktadÕr (Krogman & øúcan, 1986:302). Bireyin kemi÷inin uzunlu÷u ile boy uzunlu÷u arasÕnda lineer bir iliúki vardÕr. Boy tahmini iskelet kalÕntÕlarÕnda, uzun kemiklerden çeúitli regresyon analiz formülleri ( matematiksel, anatomik, antropometrik, parçalanmÕú, uzun kemiklerden yararlanÕlan yöntem vb.) kullanÕlarak hesaplanabilir. Bireyin boyu bütün uzun kemik ölçümlerinden (Krogman & øúcan, 1986:303), omurgadan (Krogman & øúcan, 1986:324), kafatasÕ (Ryan & Bidmos, 2007), el ve ayak (Musgrave & Harneja, 1978) ölçümlerinden hesaplanmaktadÕr. En güvenilir sonuçlar uzun kemiklerden (femur, tibia ve fibula) yapÕlan ölçümlerden elde edilmiútir. Kol kemiklerinden (humerus, radius ve ulna) alÕnan ölçümler alt ekstremite kemiklerinden sonra gelmektedir. Bu çalÕúmanÕn amacÕ, demografisi bilinmeyen ve karÕúÕk halde bulunan Erken Demir ça÷Õna ait Yoncatepe popülasyonunun calcaneus ve talus kemikleri kullanÕlarak, toplumun cinsiyet ve boy tespitini yapmaktÕr. Do÷u Anadolu Bölgesinde arkeolojik bir yerleúke olan Yoncatepe, Erken Demir ça÷Õ kalesi olarak kazÕlmaya baúlanmÕú daha sonra içerisinde çÕkan çanak, çömlek ve mimari özelli÷i ile Urartu yerleúkesi oldu÷u saptanmÕútÕr (Belli ve KavaklÕ, 2000). Yoncatepe toplumunun boy ve cinsiyetlerinin tahmin edilmesi o dönemde yaúamÕú bireylerin morfolojisi, sa÷lÕk yapÕsÕ ve nüfus da÷ÕlÕmÕ gibi konularÕ anlamamÕza ve bilgi sahibi olmamÕza yardÕmcÕ olacaktÕr. Kalenin iç kÕsmÕnda kuzey yamacÕ boyunca nekropol alanÕ belirlemek için yapÕlan kazÕ çalÕúmalarÕ sonucunda yedi oda mezar, bir taú sandÕk ve 10 basit toprak mezar ortaya çÕkarÕlmÕútÕr. YONCATEPE TOPLUMUNDA CALCANEUS VE TALUS… 113 Materyal ve Metot Erken Demir Ça÷Õna ait Van-Yoncatepe 1998-1999 kazÕ dönemlerinde yapÕlan çalÕúmalar sonucunda 6 adet (M1, M2, M3, M4, M5, M6) oda mezar ortaya çÕkarÕlmÕútÕr. Mezarlardan çÕkan kemik kalÕntÕlar paketlenerek østanbul Üniversitesi Adli TÕp Enstitüsü Antropoloji laboratuarÕnda mekanik olarak temizlenmiú ve onarÕmÕ yapÕlmÕútÕr. KalÕntÕlar arasÕnda metrik incelemeler için yetiúkinlere ait N=56 adet calcaneus ve N=64 adet talus kullanÕlmÕútÕr. Calcaneus ve talus kemiklerinden alÕnan ölçümler dijital kumpas kullanÕlarak milimetrik olarak alÕnmÕútÕr. BuluntularÕn karÕúÕk bir úekilde gömülmesi nedeniyle sa÷ ve sol tarafa ait kemikler birlikte kullanÕlmÕútÕr. Hesaplama için maksimum calcaneus uzunlu÷u ve maksimum talus yüksekli÷i seçilmiútir. Calcaneus ve talusa ait ölçüler aúa÷Õda tanÕmlanmÕútÕr: · Maksimum calcaneus uzunlu÷u (Max Calcaneus Uz.): Calcaneus kemi÷inden anatomik pozisyona göre uzun eksene paralel olarak alÕnan ölçüdür. Dijital kumpas ile ölçüm yapÕlÕr (Resim 1). · Maksimum talus yükseklik (Max.Talus Yük.): Naviküler eklem yüzeyinde en ön noktasÕna talusun arka kÕsmÕndaki fleksör kasÕn olu÷u ile ön görülen hat olarak tanÕmlanÕr. Dijital kumpas ile ölçüm yapÕlÕr. (Resim 2) AYùE ACAR 114 Resim 1: Maksimum calcaneus uzunlu÷u / Resim 2: Maksimum talus yüksekli÷i Oda mezar içerisinde tam ve parça kemikler birlikte bulundu÷u için aynÕ bireye ait kemikleri belirleyebilmek mümkün olamamÕútÕr. Bu yüzden her kemik bir birey olarak de÷erlendirilerek sa÷ ve sol tarafa ait kalÕntÕlar birlikte kullanÕlmÕútÕr. Boy tahmininde, Holland’Õn cinsiyeti bilinmeyen beyazlar için kullandÕ÷Õ formülden yararlanÕlmÕútÕr (Holland, 1995). KullanÕlan formül: 1.150 X (max. calcaneus uz.) +77.37 ±6.25 1.411 X (max. talus yük.) +85.95 ±6.18 Cinsiyet, maksimum calcaneus uzunlu÷u (max. calcaneus uz.) ve maksimum talus yüksekli÷inden (mak. talus yük.), aritmetik ortalama metodu kullanÕlarak tahmin edilmiútir. Aritmrtik ortalamanÕn üzerindeki bireyler erkek, altÕndaki bireyler kadÕn olarak de÷erlendirilmiútir. YONCATEPE TOPLUMUNDA CALCANEUS VE TALUS… 115 Bulgular Yoncatepe toplumu kültürel yapÕsÕ nedeniyle ölümden sonra da bir hayatÕn oldu÷una inanmÕúlardÕr (Yi÷itpaúa, 2010). Bu dünyadaki yaúamÕn di÷er dünyada da devam edece÷ini düúünerek mezarlarÕnÕ ev ve oda úeklinde düzenleyerek kiúiye ait özel eúyalarÕ ile birlikte gömmüúlerdir. Oda mezarlarÕnÕn hepsinin yönü do÷u-batÕ, giriúleri alanÕn topografyasÕna ba÷lÕ olarak batÕya bakmaktadÕr. Yoncatepe populasyonuna ait oda mezarlarda hem topra÷a gömü hem de kremasyon birlikte görülür. Cinsiyet ve yaú gözetmeksizin toplu bir úekilde gömülere rastlanmaktadÕr. AynÕ zamanda gömülerin yanÕnda büyükbaú ve küçükbaú hayvanlara ait kemikler görülmektedir. Tablo 1’de bütün mezarlardan çÕkan calcaneus ve talus kemiklerinin mezarlara göre da÷ÕlÕmÕnÕ göstermektedir. Buluntu sayÕsÕ mezarlara göre de÷iúiklik sergilemektedir. Tablo 1: Calcaneus ve talus kemiklerinin mezarlara göre da÷ÕlÕmÕ N M1 M2 M3 M4 M5 M6 Calcaneus Kemik AdÕ 56 2 17 0 3 5 29 Talus 64 3 21 0 6 7 27 ÇalÕúmada Tablo 2’de bütün mezarlardan çÕkarÕlan calcaneus ve talus kemiklerinden alÕnan ölçülerin tanÕmlayÕcÕ istatisti÷ini göstermektedir. Burada ortalama, standart sapma, minumum ve maksimum de÷erleri incelenmiútir. Tablo 2: Calcaneus ve talus kemiklerinin tanÕmlayÕcÕ istatisti÷i (mm) Ölçüler N Min. Mak. Ort. Std.S. Mak. calcaneus uz. 56 60.94 84.74 72.85 5,21 Mak. talus yük. 64 44.82 62.55 53.44 4,06 AYùE ACAR 116 Cinsiyeti bilinmeyen beyazlara Holland tarafÕndan uygulanan formül tüm mezarlardan çÕkan calceneus kalÕntÕlarÕna uygulandÕ÷Õnda ortalama boy uzunlu÷u 161,16 ±6,25 olarak bulunmuútur. AynÕ araútÕrmacÕnÕn talus için kullandÕ÷Õ formül yerine yerleútirildi÷inde ortalama boy uzunlu÷u 161,34 ±6,18 olarak hesaplanmÕútÕr. Toplu bir úekilde gömü görülen mezarlarda yapÕlmasÕ gereken çalÕúmalardan biri de cinsiyeti tespit etmektir. ÇalÕúmamÕzda buluntular karÕúÕk bir úekilde oldu÷u için her kemik bir birey olarak de÷erlendirilmiútir. Ortalama metodunun kullanÕldÕ÷Õ matematiksel yöntemde ölçümü yapÕlan kemiklerin istatistiksel ortalamadan büyükse erkek, küçükse kadÕn olarak de÷erlendirilmiútir. Tablo 3’de görüldü÷ü gibi, maksimum calcaneus uzunlu÷un ortalamasÕ 72.85 mm’den büyük 30 birey erkek, küçük olan 26 birey kadÕn olarak tahmin edilmiútir. AynÕ uygulama talus için de hesaplanmÕútÕr. Maksimum talus yüksekli÷in ortalamasÕ 53.44 mm’den büyük 30 birey erkek, küçük olan 34 birey kadÕn olarak tahmin edilmiútir. Tablo 3: Calcaneus ve talus kemiklerinden cinsiyet tahmini Ölçüler N Mean Erkek KadÕn Max. Calcaneus uz. 56 72,85 30 26 Max. Talus Yük. 64 53,44 30 34 Cinsiyet tahmini yapÕldÕktan sonra erkek ve kadÕn bireylerin boy ortalamalarÕ úu úekildedir; calcaneus kemi÷i için, erkek (N=30) 165,86 cm., kadÕn (N= 26) 155,73 cm. olarak hesaplanmÕútÕr. Talus kemi÷i için, erkek (N=30), 166,46 cm. ve kadÕn (N=34), 156,82 cm.’dir. TartÕúma ve Sonuç Arkeolojik toplumlarda yapÕlan çalÕúmalarda genellikle birey sayÕsÕ az ve iskeletler tam olmayabilir (øúcan ve Konyar, 2005). KazÕlar az veya çok YONCATEPE TOPLUMUNDA CALCANEUS VE TALUS… 117 kemikler üzerinde tahribat yapabilmektedir. Bu unsurlarÕn varlÕ÷Õ örneklem sayÕsÕnÕ sÕnÕrlamaktadÕr. Yoncatepe’de bireyler birarada, cinsiyet, yaú gözetilmeksizin toplu bir úekilde gömülmüúlerdir (Çevik,2000). ønançlarÕ gere÷i kremasyon ve in situ gömü úekli birlikte görülmektedir. Kremasyon sonucunda kemiklerin boyutlarÕnda oluúan küçülme ve büzülmeler cinsiyet ve boy uzunlu÷u çalÕúmalarÕnda önemli bir sorun oluúturmaktadÕr. Yumuúak dokularÕ çürümemiú bireylerde cinsiyet tayini kolaylÕkla yapÕlabilmektedir (Krogman & øúcan, 1986:5). øskelet haline gelmiú veya çok azÕ sa÷lam kalabilmiú kalÕntÕlarda bu tayin güçleúmektedir. Bireye ait iskelet kalÕntÕlarÕn tam olmasÕ durumunda yüksek oranda do÷ruluk oranÕna ulaúÕlabilirken, tek tek kemikler söz konusu oldu÷unda bu oran azalmaktadÕr. Cinsiyeti tayin için hem metrik hem de morfolojik metotlar kullanÕlmaktadÕr (Patriquin et.al., 2002;Washburn, 1948). Morfolojik yöntemde en iyi sonucun alÕndÕ÷Õ iskelet kÕsÕmlarÕ pelvis, kafatasÕ ve uzun kemiklerdir (øúcan, 2005; Patriquin et.al., 2002; Steyn & øúcan, 1999). ÇalÕúmada kullanÕlan aritmetik ortalama metodu cinsiyet belirlemede bazÕ sorunlar içermektedir. Erkek ve kadÕn iskelet varyasyonu cinsiyetler arasÕnda bir devamlÕlÕk gösterdi÷i için erkek ve kadÕn arasÕnda keskin geçiúler bulunmamaktadÕr. Bu nedenle iki cinsiyetin çakÕútÕ÷Õ alan oluúur. Bu alan, kiúilerin sayÕsÕ, toplum ve kemi÷e göre de÷iúiklik göstermektedir. ÇakÕúan alanlardaki cinsiyeti tahmin etmek oldukça zordur. Cinsiyet farklarÕ bilinmeden yapÕlan bu hesaplamada ortalamanÕn üzerindeki de÷erler erkek, altÕndaki de÷erler kadÕn olarak tanÕmlanmÕútÕr. Bu metotla o topluma has kemiklerin varyasyonu belirlenebilir. Cinsiyeti bilinen koleksiyonlarda yapÕlan çalÕúmalarda cinsi farklÕlÕklar ortaya konmuútur (Steyn & øúcan, 2008). Toplumlar arasÕnda varyasyon farklÕlÕ÷Õ olabildi÷i gibi benzerlikler de AYùE ACAR 118 bulunabilmektedir (øúcan, 1988). Di÷er bir problem ise erkek ve kadÕn sayÕsÕnÕn eúit olmamasÕ, hangi cinsiyet fazlaysa ortalama de÷er o tarafa do÷ru kayabilir. Boy hesaplamasÕ yapÕlÕrken güvenilirli÷in yüksek olmasÕ için popülasyonlar arasÕndaki farklar göz önünde bulundurulmalÕdÕr. Yani kemiklerden elde edilen ölçüler materyalin ait oldu÷u baúka bir popülasyonla karúÕlaútÕrÕldÕ÷Õnda hata payÕ olaca÷Õ dikkate alÕnmalÕdÕr (Krogman & øúcan, 1986:344). Toplumlar arasÕnda farklar sosyo ekonomik durum, beslenme, yaúam koúullarÕ gibi faktörlerden dolayÕ çeúitlilik gösterebilir. Bireyin boyunun tahmin edilmesi incelenen toplumun morfolojik ve sa÷lÕk yapÕsÕnÕ anlamamÕza yardÕmcÕ olarak bireyin vücut büyüklü÷ünü ve yapÕsÕnÕ tahmin etme imkanÕ verir. Boy tahmini çalÕúmalarÕnda en çok kullanÕlan ve güvenilirli÷i yüksek olan kemikler uzun kemiklerdir. Uzun kemiklerle boy uzunlu÷u tahmin çalÕúmalarÕnda standart hata payÕ di÷er kemiklere göre daha düúük bulunmuútur. Bunun sebebi uzun kemikler ile boy uzunlu÷unun arasÕndaki korelasyonun güçlü olmasÕdÕr. Erken Demir ça÷Õna tarihlenen, iskelet materyaller 6 adet oda mezardan elde edilmiútir. Yoncatepe toplumunun oda mezarlardan da anlaúÕlaca÷Õ üzere kendine özgü ölü gömme gelene÷ine sahiptir (Çevik, 2000). Yüksek bir alanda bulunan Yoncatepe’de ölüler, taúlarla örülü dikdörtgen planlÕ ve çok sayÕda bireyi, cinsiyet, yaú gözetilmeksizin toplu bir úekilde gömülmüútür. ønançlarÕ gere÷i kremasyon ve in situ bir arada görülmektedir. Bu uygulamadan farklÕ kültürlerin birlikte yaúadÕ÷Õ ya da aynÕ dönemde de÷iúik uygulamalarÕn bir arada kullanÕldÕ÷Õ anlaúÕlmaktadÕr. Mezar odalarÕnda ölülerin úahsi eúyalarÕna ve ölü hediyelerine rastlanmasÕ yakÕn bölgede bulunan Karagündüz ve Dilkaya popülasyonlarÕnda görülmektedir (Çilingiro÷lu, 1988, Sevim ve di÷er., 2001). da YONCATEPE TOPLUMUNDA CALCANEUS VE TALUS… 119 Yoncatepeliler üzerinde uzun kemiklerden Trotter ve Gleser’in regresyon formüllerine yerleútirilerek elde edilen boy uzunlu÷u erkek bireyler için 163,99 cm, kadÕn bireyler için 151,91 cm. olarak hesaplanmÕútÕr (Mergen, 2006). Cinsiyeti bilinmeyen beyazlara calcaneus ve talus kemikleri kullanÕlarak geliútirilen Holland’Õn formülü Yoncatepe popülasyonuna uygulandÕ÷Õnda ortalama boy uzunlu÷u uzun kemiklerden elde edilen ortalama ile karúÕlaútÕrÕldÕ÷Õnda birbirine yakÕn de÷erler verdi÷i gözlenmiútir. Van ve çevresinde yapÕlan kazÕlardan olan Dilkaya ve Karagündüz toplumu ile Yoncatepe toplumunun boy uzunlu÷u karúÕlaútÕrÕlmÕútÕr. Dilkaya toplumunda erkek bireylerin boy uzunlu÷u 163 cm., kadÕnlarÕn 153 cm.’dir (Güleç, 1989). Erkek ve kadÕn bireylerin boy ortalamalarÕ alÕndÕ÷Õnda 158 cm. olarak hesaplanmÕútÕr. Karagündüz toplumunda erkeklerin boy uzunlu÷u 168 cm., kadÕnlarÕn 153 cm.’dir (Özer ve di÷er., 1999). Cinsiyetlerin ortalamasÕ hesaplandÕ÷Õnda 160,50 cm. bulunmuútur. Yoncatepe toplumundan elde edilen bulgularla karúÕlaútÕrÕldÕ÷Õnda boy uzunluklarÕnÕn birbirine yakÕn de÷erlerde oldu÷unu söyleyebiliriz. çalÕúmalarÕn olmamasÕ sebebiyle, kimliklendirme Türkiye’de böyle çalÕúmalarÕ baúka toplumlarÕn istatistik de÷erleri ile yapÕlmaktadÕr. Buradan elde edilen bilgilerle Yoncatepe toplum yapÕsÕ anlaúÕlabilir. Sonuç olarak, Yoncatepe toplumu üzerinde yapÕlan bu çalÕúma, uzun kemiklerden yapÕlan boy tahminin güvenilirli÷inin yanÕ sÕra arkeolojik kazÕ alanlarÕnda ve daha sonrasÕnda meydana gelen tahribatla kullanÕlamayacak durumda olmasÕ halinde boy tahminin ayak kemiklerinden (calcaneus ve talus) de yapÕlabilece÷i ve toplum yapÕsÕnÕn anlaúÕlabilece÷i ortaya koymuútur. AynÕ zamanda karÕúÕk bir úekilde gömülen cinsiyeti bilinmeyen toplumlarda cinsiyet da÷ÕlÕmÕnÕn belirlenmesi demografik yapÕnÕn anlaúÕlmasÕ için önemlidir. Cinsiyet tahmininin yüksek olarak yapÕldÕ÷Õ AYùE ACAR 120 kemiklerin olmamasÕ durumunda aritmetik ortalama metodu calcaneus ve talus kemiklerine uygulanarak da cinsiyet tahmini yapÕlabilece÷i ve toplumun nüfus da÷ÕlÕmÕ hakkÕnda bilgi edinilebilece÷i ortaya konmuútur. KAYNAKÇA Altunçul, H. ve øúcan, M.Y. (2003). “DNA'dan Kimlik Tayini: Sorun ve Çözümleri”, østanbul Baro Dergisi, 77(1):63-73. Asala, S.A. (2001) “Sex Determination From the Head the Femur of South African Whites and Blacks”, Forensic Science International, 117:15-22. Belli, O. ve KavaklÕ, E. (2000) “1999 YÕlÕ Van - Yoncatepe Kalesi ve Nekropolü KazÕsÕ”, KazÕ SonuçlarÕ ToplantÕsÕ, 22:369-384. Çevik, N. (2000) Urartu Kaya MezarlarÕ Ve Ölü Gömme Gelenekleri, Ankara: Türk Tarih Kurumu YayÕnlarÕ. Çilingiro÷lu, A. (1988) “Van- Dilkaya Höyü÷ü KazÕsÕ”, KazÕ SonuçlarÕ ToplantÕsÕ, 9(1):229-248. Demirjian, A. Goldstein, H. Ve Tanner, J.M. (1973) “A New System of Dental Age Assessment”, Human Biology, 45,211-227. Güleç, E. (1989) “Paleoantropolojik Verilere Göre Eski Anadolu Bireylerinin Boy AçÕsÕndan øncelenmesi”, Arkeometri SonuçlarÕ ToplantÕsÕ, 5:147-160. Holland, T. (1995) “Brief Communication: Estimation of Adult Stature from Calcaneus and Talus”, American Journal of Physical Anthropology, 96:315-320. Hunnargi, S.A. Menezes, R.G. Kanchan, T. Lobo, S.W. Binu, V.S., Uysal, S. Kumar, H.R.S. Baral, P. Herekar, N.G. ve Garg, R.K. (2008) “Sexual YONCATEPE TOPLUMUNDA CALCANEUS VE TALUS… 121 Dimorphism of the Human Sternum in a Maharashtrian Population of India: A Morphometric analysis”, Legal Medicine, 10(1). øúcan, M.Y. (1985) “Osteometric Analysis of Sexual Dimorphism in the Sternal End of the Rib”, Journal of Forensic Science, 30(4):1090-1099. øúcan, M.Y. (1985) “Osteometric Analysis of Sexual Dimorphism in the Sternal End of the rib”, Journal of Forensic Sciences, 30(4):1090-1099. øúcan, M.Y. (1988) “Rise of Forensic Anthropology”, Yearbook of Physical Anthropology, 31:203-30. øúcan, M.Y. ve Konyar, E. (2005) “Adli Arkeoloji: Olay Yerine Arkeolojik YaklaúÕm”, Arkeoloji ve Sanat, 120(27):89-100. Krogman, W M. ve øúcan, M Y. (1986) The Human Skeleton in Forensic Medicine. Springfield, IL: Charles C. Thomas. Marino, E.A. (1997) “A Pilot Study Using the First Cervical Vertebra as an Indicator of Race”, Journal of Forensic Science, 42 (6):1114-8. Mergen, A. (2006). Erken Demir Ça÷Õnda Cinsiyet ve Boy Geliúimi, Yüksek Lisans Tezi, østanbul Üniversitesi, Adli TÕp Enstitüsü, Sosyal Bilimler Anabilim DalÕ. Musgrave, J.H. ve Harneja, N.K. (1978) “The Estimation of Adult Stature from Metacarpal Bone Length”, American Journal of Physical Anthropology, 48:113-120. Özer, ø., Sevim, A., Pehlevan, C., Arman, O., Gözlük, P. ve Güleç, E. (1999) “Karagündüz KazÕsÕndan ÇÕkarÕlan øskeletlerin Paleoantropolojik Analizi”, Arkeometri SonuçlarÕ ToplantÕsÕ, 14:75-96. AYùE ACAR 122 Patriquin, M.L. Steyn, M. ve Loth, S.R. (2002) “Metric Assessment of Race From the Pelvis in South Africans”, Forensic Science International, 127(1-2):104-113. Ryan, I. ve Bidmos, M.A. (2007) “Skeletal Height Reconstruction From Measurements of the Skull in the Indigenous Sounth Africans”, Forensic Science International,167(1):16-21. Sevim, A. Pehlevan, C. AçÕkkol, A. YÕlmaz, H. ve Güleç, E. (2001) “Karagündüz Erken Demir Ça÷Õ øskeletleri”, Arkeometri SonuçlarÕ ToplantÕsÕ, 17:37-48. Steyn, M. øúcan, M.Y. (2008) “Metric Sex Determination From the Pelvis in Modern Greeks”, Forensic Science International, 179 (1):86. Steyn, M. ve øúcan, M Y. (1998) “Sexual Dimorphism in the Crania and Mandibles of South African Whites”, Forensic Science International,98,111-119. Steyn. M. ve øúcan, M.Y. (1999) “Osteometric Variation in the Humerus: Sexual Dimorphism in South Africans”, Forensic Science International, 106: 77-85. Washburn, S. (1948) “Sex Differences in the Pubic Bone”, American Journal of Physical Anthropology, 6(2),199-208. Yi÷itpaúa, D. (2010) “Urartu Ölü Gömme Gelenekleri ve Ölümle ølgili Ritüeller”, Güzel Sanatlar Enstitüsü Dergisi, 25:177-203.
© Copyright 2024 Paperzz