PDF Türkçe - Hazar Strateji Enstitüsü

ABD'
deki
KAYA GAZI DEVRİMİ
VE LNG İHRACATININ
GELECEĞİNE İLİŞKİN TAHMİNLER
DOÇ. DR. FATİH MACİT
HOLLY REHM
hazar
strateji
enstitüsü
H A S E N
w
w
w
.
h
a
z
a
r
.
o
r
g
Hazar Strateji Enstitüsü Enerji ve Ekonomi Araştırmaları Merkezi
tarafından hazırlanmıştır.
hazar strateji enstitüsü
E
ve ekonom
NERJİ
ARAŞTIRMALARI
MERKEZİ
Fatih Macit 2000-2004 yılları arasında Boğaziçi Üniversitesi İktisat Bölümünü bitirdi.
2004-2009 yılları arasında ABD'de Georgetown Üniversitesi'nde tam burslu olarak ekonomi alanında doktora eğitimini tamamladı.
Doktora eğitiminin ardından Beykent Üniversitesi'nde iki yıl süre ile iktisat bölümünde öğretim üyesi olarak görev yaptı. Fatih
Macit’in uzmanlık alanları arasında işgücü
piyasası, para politikası, uluslararası finans,
enerji ekonomisi ve Türk bankacılık sektörü
bulunmaktadır. Bu alanlarda uluslararası dergilerde yayınlanmış çok sayıda makalesi ve
rapor çalışması bulunmaktadır.
Yayıncı:
Hazar Strateji Enstitüsü
Hazırlayanlar:
Doç. Dr. Fatih Macit
Holly Rehm
Hazar Strateji Enstitüsü Enerji ve Ekonomi
Araştırmaları Merkezi Uzmanı olan Doç. Dr.
Fatih Macit aynı zamanda Süleyman Şah
Üniversitesi İktisat bölümünde Bölüm Başkanı ve Ekonomik Etütler Merkezi direktörü
olarak görevine devam etmektedir.
Grafik Tasarım:
Burcu Özcan
Yazışma Adresi:
Veko Giz Plaza, Maslak
Meydan Sok., No:3 Kat:4
Daire:11-12
Maslak, 34298 Şişli-İstanbulTÜRKİYE
Telefon:
+90 212 999 66 00
Fax:
+90 212 290 40 30
Web:
www.hazar.org
w
w
w
.
h
a
hazar
strateji
enstitüsü
H A S E N
z
a
r
.
o
r
g
hazar strateji enstitüsü
G
rş
fit doğal gazın fiyatı, Asya-Pasifik piyasalarındaki fiyatın üçte biri kadardır.
Bu rakamlar, doğal gaz devriminin boyutlarını ortaya koymaktadır.
ABD’de kaya gazı konusundaki gelişmeler, son yirmi yıldır küresel
enerji piyasalarında görülen en
önemli devrimlerden biri olarak nitelendirilmektedir. ABD Enerji Enformasyon İdaresi’nin 2009 yılında
yayınladığı rapor, ABD’nin doğal
gaz ihracatına bağımlılığının önümüzdeki yıllarda artacağını ve fiyatların yükseleceğini ortaya koyuyordu. Raporun yayınlandığı yıldan
sonra pek çok köklü değişim yaşandı ve şu anda ABD’nin Avrupa ve Asya-Pasifik piyasalarına LNG ihraç
etme potansiyelinden bahsediliyor.
2008 ve 2013 yılları arasında ABD,
doğal gaz üretimini yaklaşık 117 milyar metreküp arttırdı, ancak doğal
gaz tüketimi yalnızca 78 milyar metreküp arttı. Doğal gaz üretimindeki
bu ani yükseliş, fiyatları etkiledi ve
2012 yılının ikinci çeyreğinde bin
kübik fit doğal gazın fiyatı 2 doların
altına indi. Bu tarihte Asya’da LNG
spot fiyatı 16,5 dolar civarındayken
Almanya’daki ortalama fiyat 11 dolardı. ABD’de bugün bile bin kübik
w
w
w
.
h
Bu raporun amacı; ABD’deki kaya gazı
devriminin arkasındaki dinamikleri
analiz etmek ve önümüzdeki dönemde
ABD’nin Avrupa ve Asya-Pasifik piyasalarına LNG ihracatı konusunda bazı
perspektifler sunmaktır. Öncelikle raporda, ABD kaya gazı devriminin nasıl
başladığına kısaca değinecek ve kaya
gazı devrimindeki gelişmenin önünü
açan şartları ele alacağız. Ayrıca kaya
gazı devriminin ABD ekonomisine ve
2008 küresel mali krizinin ardından
ekonomik düzelmeye nasıl katkı sağladığını kısaca analiz edeceğiz. Son olarak, Avrupa ve Asya-Pasifik’e yapılacak ihracatın bu piyasalarda oyun değiştirici bir rol oynayacak kadar yüksek olup olmayacağı konusunda bir
perspektif sunacağız.
a
hazar
strateji
enstitüsü
H A S E N
z
a
r
.
o
r
g
ABD
KAYA GAZI
DEVRİMİ
Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) son yayınladığı gaz piyasası raporuna göre ABD,
konvansiyonel olmayan gaz geliştirmede tek
lider konumunu koruyacaktır.1 ABD’de konvansiyonel olmayan gaz ve kaya gazının yükselişi birçok kişi tarafından hayretle karşılanmış, ülkedeki petrol ve gaz endüstrisi için bir
rahatlama olarak nitelendirilmiştir. Kaya gazı
devrimi adı verilen gelişme, yurt içi ve küresel
enerji ortamına köklü değişiklikler getirme potansiyeline sahiptir.
Kaya gazı devrimi nasıl başladı ve ABD’deki
şeyl yönünden zengin diğer kaynaklar yerine
neden kaya gazı bu kadar önem kazandı? İlk
bölümde bu sorulara cevap aranacak, kaya gazına genel bir bakış sunulacak ve kaya gazının
Amerikan ekonomisine etkileri ele alınacaktır.
ABD Kaya Gazı Sahaları Haritası
KAYA GAZININ ARKA
PLANI VE ABD’DEKİ
TARİHİ
Kaya gazı, şeyl kayacı yataklarında bulunan
konvansiyonel olmayan doğal gaz türüdür.
Konvansiyonel olmayan diğer gaz türleri
kömür gazı (metan), derin gaz, sıkı gaz ve
2
metan hidrattır. Kaya gazı genellikle kuru bir
yapıya sahiptir ve büyük ölçüde metandan
oluşmaktadır, ancak bazı şeyl yataklarından
yaş gaz da elde edilebilir. Şeyl kayacının geçirgenlik düzeyinin düşük olması sebebiyle,
bu yataklarda biriken gazın diğer kayalara geçmesi milyonlarca yıl sürer. Kaya gazı bu özelliği sebebiyle konvansiyonel gazdan farklıdır.
Konvansiyonel gaz, geçirgenlik düzeyi yüksek olan kum veya karbonat rezervlerinde bulunur ve rezerv içinde doğal bir akışa sahiptir;
bu yüzden sondaj esnasında da kuyuya kendiliğinden akar. Ancak konvansiyonel olmayan
gaz; sıkı kum, kömür ve şeyl kayacı gibi
düşük geçirgenlik düzeyine sahip kaynaklardan elde edilir. Bu yüzden geçirgenlik düzeyini arttırmak ve gazın kuyuya akışını kolaylaştırmak için rezervlerin yapay olarak indüklenmesi gerekir. Kaya gazı kuyuları; üretim
oranı, derinlik ve sondaj özellikleri bakımından konvansiyonel gaz ile benzerlik göstere3
bilir.
Kıta ABD’sinin büyük bir kısmında şeyl oluşumlarına rastlanabilir. Kaya gazı, şeyl sahalarında veya benzer jeolojik ve coğrafi özelliklere sahip, yüksek miktarda doğal gaz içeren şeyl oluşumlarında bulunmaktadır.4
ABD’deki en aktif ve önemli kaya gazı sahaları Barnett ve Marcellus'tur.
Kaynak: EIA
1 IEA (2014) “Medium-Term Gas Market Report 2014”, Paris, Fransa, 78.
2 EIA, “What is shale gas and why is it important?” http://www.eia.gov/energy_in_brief/article/about_shale_gas.cfm.
Accessed June 6, 2014.
3 U.S. Department of Energy (2009) “Modern Shale
4 EIA, “What is shale gas and why is it important?”
hazar
strateji
enstitüsü
H A S E N
Gas Development in the United States: A Primer,” Oklahoma, 14-15.
2
A B D DEVRİMİ
KAYA GAZI
ABD kaya gazı ve petrol sahalarında günlük üre m miktarı
r
o
.
r
a
z
a
h
.
w
w
Kuzeydoğu ABD’de bulunan, Tennessee’den
New York’a kadar altı eyaleti kapsayan Marcellus sahası en geniş sahadır.6 Bu sahanın geliştirilmesinin ardından üretim düzeyi önemli
ölçüde artmıştır. ABD Enerji Enformasyon
İdaresi’ne (EIA) göre 2013 yılı başında ayda
8,6 milyar metreküp olan üretim, Nisan
2014’te ayda 12,5 milyar metreküp civarına
ulaşmıştır. Son dönemlerde Bakken, Eagle
Ford ve Permian sahalarında da üretim artarken Haynesville’de azalmıştır.7
Kaya gazının çıkarılması için yatay sondaj ve
hidrolik kırma yöntemleri kullanılmıştır. Hidrolik kırma; su, kum ve çeşitli kimyasallardan
oluşan yüksek basınçlı bir karışımın kaya gazı
oluşumlarında sıkışan gazı açığa çıkarmak
için pompalanması işlemidir. Bu işlem kayaçta çatlaklar açar ve doğal gazın bu çatlaklardan kuyuya akmasını tetikler. Yatay sondajla
birlikte hidrolik kırma yönteminin kullanılması, kaya gazı oluşumlarından doğal gazın
daha verimli ve ekonomik bir şekilde çıkarılmasını sağlar. EIA tarafından belirtildiği
üzere, bu teknolojiler kullanılmasaydı gazın
kuyulara serbest bir şekilde akması mümkün
olmayabilir, şeylden ticari anlamda yeterli
miktarlarda gaz elde edilemeyebilirdi.8 Bu teknolojiler geliştirilmeden önce pek çok kaya
gazı rezervi ‘ekonomik açıdan uygun değil’
şeklinde değerlendiriliyordu.
w
Kullanımda olan diğer oluşumlar Haynesville, Permian, Antrim, Fayetteville, New Albany, Eagle Ford ve Bakken sahalarıdır. Her
saha, oluşumun derinliği ve büyük şehirler
veya kentlere yakınlığı gibi farklı sondaj zorluklarına sahiptir. Teksas’taki Barnett sahası,
kaya gazı devriminde öncü bir konuma sahiptir çünkü pek çok teknoloji ve yöntem bu sahanın gelişimi esnasında keşfedilmiş ve teste
tabi tutulmuştur.5
g
Kaynak : EIA/IEAOrta Vadeli Gaz Piyasası Raporu 2014
5
U.S. Department of Energy, “Modern Shale Gas Development” 16-18.
21.
7 IEA, “Medium-Term Gas” 74.
8 EIA, “What is shale gas and why is it important?”
6 A.g.e.,
3
hazar
strateji
enstitüsü
H A S E N
A B D DEVRİMİ
KAYA GAZI
İlk verimli kaya gazı kuyuları 1821 yılında
New York’ta açıldı. Bu sığ ve basit kuyulardan genellikle aydınlatma amaçlı kullanılan
az miktarda doğal gaz elde edildi. İlk
kaynaklar Doğu ABD’de evleri ve sokakları
aydınlatmada kilit bir rol oynadı. Kaya gazı
oluşumlarında ilk saha geliştirme çalışması
bundan yaklaşık yüz yıl sonra Ohio ve Kentucky’de yapıldı. Hidrolik kırma ilk olarak
ABD’de 1950’li yıllarda geliştirildi. Ancak
geniş çaplı kırma ve kaya gazı geliştirme çalışmaları 1980’li yıllarda Teksas’taki Barnett
sahasında başlatılabildi. Yatay sondaj ve
kırma yöntemleri ise 1990’lı yılların başında
birlikte kullanıldı ve bu çalışma ABD’deki
petrol ve gaz sektörünün ilgisini çekti. Barnett ve Bakken sahalarındaki çalışmalar esas
alınarak yapılan teknolojik buluşlar, kaya
gazı sondajının fizibilitesini ve verimliliğini
büyük ölçüde artırdı. 9
9
10
Kırma yöntemi ABD’de uzun yıllardır kullanılmaktadır, ancak kaya gazı devrimi ile birlikte bu yöntemin geniş çapta kullanımı için
yapılan planlar tartışma yaratmıştır. Bazı
gruplar; su kaynaklarının kirlenmesi, hatalı
kullanılan ve olası tehlikelere sahip hidrolik
kırma sıvısının sebep olacağı kirlilik, metan
sızıntıları ve küçük depremler oluşturan kırılmaların yaratacağı sismik etki gibi çevresel
konularla ilgili endişelerini dile getirmiştir.
Kırma yöntemini destekleyenler, katı düzenlemeler ve izleme ile bu yöntemin güvenli bir
şekilde kullanılabileceğini ve daha az zarara
sahip kaya gazının, fosil yakıtların yerine geçebileceğini savunmaktadır. Bir enerji kaynağı olan doğal gaz; kömür ve petrolün yakılmasına kıyasla çok daha az karbon dioksit ve
sülfür dioksit salınımına sebep olmaktadır.10
Birçok kişi, fosil yakıtlardan yenilenebilir
enerji kaynaklarına geçen ülkeler için doğal
gazın daha temiz bir “geçiş yakıtı” olduğunu
öne sürmektedir.
U.S. Department of Energy, “Modern Shale Gas Development” 13.
EIA, “What is shale gas and why is it important?”
hazar
strateji
enstitüsü
H A S E N
4
A B D DEVRİMİ
KAYA GAZI
KAYA GAZI GELİŞİMİNİN ÖNÜNÜ AÇAN YEREL KOŞULLAR
g
r
o
.
r
a
z
a
h
.
w
Önemli faktörlerden bir diğeri de petrol ve
gaz sektörünün yapısıdır. ABD’de petrol
üretiminin 1970’li yıllarda tırmanışa geçmesinden bu yana Amerika’daki büyük petrol şirketleri denizaşırı ve açık deniz petrol
ve gaz kaynaklarına yöneldi. Diğer küçük
ve bağımsız enerji şirketleri ise hayatta kalabilmek için yeni atılımlar yapmak zorunda kaldı. Bu amaçla ülke içindeki doğal kaynakları sermayeye çevirmek için çalışmalar
başlattı. 1990’lı yıllarda şirketlerin şeyl sahalarında sırayla yatay sondaj yöntemi ve
hidrolik kırma yöntemini denemeye başlamasıyla birlikte sektör de ön plana çıktı ve
kaynak çıkarma tekniklerinin geliştirilmesine yönelik yatırımlar arttı. ABD’de kaya
gazı devriminin ilk kıvılcımını ise ihtiyaç
ve rekabetin getirdiği bu yenilik ve girişimcilik ateşledi. Bağımsız şirketlerin hayatta
kalma çabaları olmaksızın veya tek büyük
bir enerji şirketinin piyasaya hakimiyetiyle
kaya gazı yükselişe geçemez ve bu kadar başarıya ulaşamazdı.14
w
Amerika’daki özgün mülkiyet hakları rejimi de kaya gazı devriminin ilerleyişine
büyük katkı sağladı. Diğer ülkelerin aksine
ABD’de bir ev sahibi, söz konusu evin ve
arazisinin, arazinin altındaki toprağın ve burada bulunan yeraltı kaynaklarının da sahibidir. Diğer ülkelerde ise bu arazi, devlet
kontrolünde veya devletin sıkı denetimi altında olabilir. Devlet müdahalesinin olma-
dığı durumlarda şirketler, ev sahipleriyle anlaşma yaparak o arazide sondaj çalışmaları
başlatabilir. Bu da ev sahiplerinin arazilerinde sondaja izin vermeleri için mali bir teşvik niteliğindedir.12Ayrıca analistler,
ABD’de petrol ve gaz sondaj çalışmalarının
onlarca yıldır yürütüldüğünü, vatandaşların
sondaj kulelerine ve tankerlere aşina hale
geldiğini belirtmektedir. Avrupa gibi diğer
yerlerde, büyük enerji şirketlerinin üretimin
büyük bir kısmını bölge dışında gerçekleştirmesi sebebiyle bölge nüfusu, bu tür faali13
yetlere pek aşina değildir. Kaya gazı devriminde bu da belirleyici bir unsur olmuştur.
w
Dünya genelinde birçok büyük kaya gazı
oluşumu var olmasına rağmen, ABD bu kaynakların gelişimini geniş çapta başlatan ilk
ve tek ülkedir. Kaya gazı devriminin neden
ABD’de başladığı ve tırmanışa geçtiğini
açıklamak için pek çok görüş öne sürülmüştür. Robert Blackwill ve Meghan O'Sullivan
kaya gazı devrimi konusundaki bir makalede bu görüşleri özetlemektedir. Blackwill
ve O’Sullivan’a göre, “Hidrolik kırma devrimi için uygun bir jeolojiden daha fazlasına
ihtiyaç vardı; finansörler risk tolerans düzeylerini arttırdı, mülk sahiplerinin yer altı
kaynakları üzerine hak iddia edebilmelerini
sağlayan mülkiyet hakları rejimi getirildi,
hizmet sağlayıcılar ve dağıtım altyapısı için
bir ağ oluşturuldu ve tek bir ulusal petrol şirketi yerine binlerce girişimciden meydana
11
gelen bir endüstri yapısı ortaya çıktı.”
Bunun yanı sıra, şeyl teknolojilerine yönelik araştırma-geliştirme faaliyetlerinde kamu-özel sektör ortaklıkları, elverişli politikalar ve düzenlemeler, kurulu tedarik zincirleri ve Amerikalıların petrol ve gaz sondajına aşinalıkları, ABD’de kaya gazı devriminin önünü açtı, bununla birlikte ülkenin
kaya gazı kaynaklarını verimli bir şekilde
geliştirmesini sağladı.
11
Robert D. Blackwill and Meghan L. O'Sullivan, “America's Energy Edge: The Geopolitical Consequences of the Shale
Revolution.” http://www.foreignaffairs.com/articles/140750/robert-d-blackwill-and-meghan-l-osullivan/americas-energyedge. Erişim tarihi: 13 Haziran 2014.
12 Paul Stevens (2012) “The 'Shale Gas Revolution': Developments and Changes,” Londra, İngiltere, 9.
13 Paul Stevens (2012) “The 'Shale Gas Revolution': Hype and Reality,” Londra, İngiltere, 13.”
14 Robert A. Hefner III “The United States Gas: Why the Shale Revolution Could Have Happened Only in America,”
http://www.foreignaffairs.com/articles/141203/robert-a-hefner-iii/the-united-states-of-gas. Erişim Tarihi: 13 Haziran 2014.
5
hazar
strateji
enstitüsü
H A S E N
A B D DEVRİMİ
KAYA GAZI
Tüm bunların yanı sıra ABD'deki elverişli
politikalar ve düzenlemeler de kaya gazının
tırmanışında etkili oldu. 1980'lerde çıkarılan,
bir milyon BTU (İngiliz ısı birimi) gaz başına
50 sent civarında vergi indirimleri getiren
Enerji Yasası, hidrolik kırma yöntemini
Çevre Koruma Örgütü'nün Temiz Su Yasası
kapsamı dışında bırakan 2005 Enerji Yasası
ve kuyu açma maliyetlerinin %70'ten
fazlasını karşılayan Gayrimaddi Sondaj
Maliyetlerini Karşılama Kuralı bu
düzenlemelerden birkaçıdır. Diğer birçok
ülkede daha katı kurallar uygulanmakta veya
bu ülkelerde yurt içi enerji şirketleri için mali
teşvik girişimi bulunmamaktadır.15
Kaya gazı çıkarma teknolojileri için
araştırma-geliştirme faaliyetlerine devletin
de dahil olması büyük önem taşımaktaydı.
Devlete ait Gaz Teknoloji Enstitüsü (GTI)
1980'li yılların başında kaya gazı
teknolojileri için araştırma-geliştirme
çalışmalarına başladı. GTI, teknoloji
geliştirmek, sonrasında bu teknolojiyi test
e t m e k i ç i n ü n i v e r s i t e l e r, u l u s a l
laboratuvarlar, hizmet sağlayıcılar, federal
kurumlar, petrol ve gaz sektöründeki
şirketlerle bir kamu-özel sektör ortaklığı
oluşturdu. Bu ortaklık, ağır sanayideki
varlığı yönüyle diğerlerinden farklıydı;
ortaklığın bu özelliği ise projenin başarısı
için hayati önem taşımaktaydı. GTI, elde
ettiği bulguları sanayi geneline ulaştırdı ve
bu sayede sahada faaliyet gösteren yerel
şirketlere doğrudan teknolojik know-how
sağladı. 16
Enerji Ekonomisi: ABD'nin Kaya Gazı Yatırımları ve Ekonomik Kalkınmaya Katkısı
Kaya gazı devrimine büyük yatırımlar
yapılmış, keşfedilen büyük kaynaklar ise
2008 mali krizinin ardından Amerikan
ekonomisinin toparlanmasına katkıda
bulunmuştur. 2008 ve 2012 yılları arasında
ABD'de kaya gazı devrimine yapılan yatırım
toplam 133,7 milyar doları bulmuştur.
Çin'den Sinopec, Fransa'dan Total ve
Norveç'ten Statoil gibi yabancı şirketlerle
yapılan ortak girişimler, bu yatırımların
%20'sini oluşturmuştur. 17 Kaya gazı
devriminin başlangıcından bu yana yaklaşık
1 trilyon dolarlık maliyetle 150.000 yatay
18
kuyu açılmıştır.
Her kaya gazı kuyusunun açılması için 3 ila
12 milyon dolar arasında finansmana ihtiyaç
vardır.19 Önde gelen denizaşırı şirketler, örneğin Japon Mitsubishi Corp ve Mitsui & Co,
son iki yılda düşük gaz fiyatları ve azalan rezervler sonucunda 600 milyon dolardan fazla
zarar etmesine rağmen, ABD'de kaya gazı ve
petrol sektörüne yatırım yapmaya devam etmiştir.20 Bununla birlikte, yabancı şirketlerin
şeyl enerjisine yatırım yapmaları için siyasi
ve hukuki risk düzeyinin düşük olduğu istikrarlı bir ülkede faaliyet göstermek ve yerli
kaya gazı rezervlerinin geliştirilmesine yararlı olabilecek hidrolik kırma ve yatay sondaj hakkında bilgi kazanmak gibi olumlu teş21
vikler var olmaya devam etmektedir.
Stevens, “The 'Shale Gas Revolution': Developments and Changes,” 9.
Pipeline and Gas Journal (2013) “Unlocking the Potential of Unconventional Gas,” Houston, Texas, 26-28.
17 EIA, “Foreign investors play large role in U.S. shale industry,” http://www.eia.gov/todayinenergy/detail.cfm?id=10711.
Erişim Tarihi: 17 Haziran 2014.
18 Hefner, “The United States Gas.”
19 IHS Global Insight (2012) “America's New Energy Future: The Unconventional Oil and Gas Revolution and the US
Economy,” 19.
20 James Topham, “Japan trading houses keep faith in U.S. shale despite writedowns,”
http://www.reuters.com/article/2014/05/08/japan-trading-house-shale-idUSL3N0NO0J820140508. Erişim Tarihi: 17
Haziran 2014.
21 EIA, “Foreign investors play large role.”
15
16
hazar
strateji
enstitüsü
H A S E N
1
6
A B D DEVRİMİ
KAYA GAZI
Düşük maliyetli gaz ve doğal gaz sıvısı üretimi, imalat endüstrisinde, özellikle de
IHS Global Insight, “America's New Energy Future,” 2.
BP, “BP Statistical Review of World Energy June 2014,” http://www.bp.com/content/dam/bp/pdf/Energyeconomics/statistical-review-2014/BP-statistical-review-of-world-energy-2014-full-report.pdf. Accessed June 20, 2014.
24 Hefner, “The United States Gas.”
25 IHS Global Insight, “America's New Energy Future,” 6.
26 Hefner, “The United States Gas.”
27Stephen P.A. Brown and Mine K. Yücel (2013), “The Shale Gas and Tight Oil Boom: U.S. States' Economic Gains and
Vulnerabilities,” New York, New York, 2-3.
22
23
7
hazar
strateji
enstitüsü
H A S E N
g
r
o
.
r
a
z
a
h
.
w
Petrol ve gaz sektörleri, mali kriz ve durgunluk döneminde büyük önem kazanan istihdam problemini ciddi ölçüde azaltmaktadır. Bu sektörler sayesinde 2010 ve 2012 yılları arasında ülke genelinde 169.000 yeni istihdam sağlanmıştır, bu da ABD’deki genel
istihdam artışının yaklaşık on katı düzeyinde büyüme oranına karşılık gelmektedir. Louisiana, Kuzey Dakota, Oklahoma, Texas,
Batı Virginia ve Wyoming gibi büyük şeyl
yataklarına sahip eyaletler, 2000 yılından
sonraki ilk on yıl içinde yüksek büyüme
oranlarına ulaşmıştır. Özellikle Texas ve
Kuzey Dakota’da şeyl kaynaklarının üretimindeki artışla birlikte istihdam oranı da
yükselmiştir. 2006 ve 2012 yılları arasında
Kuzey Dakota’daki istihdam oranı yılda
%3,4, Texas’ta %1,5 artarken, ülke genelinde
bu oran %0,05 gerilemiştir. Bu iki eyaletteki
istihdam artışı, söz konusu dönemde ülke
içindeki en hızlı artış olarak kaydedilmiştir. 27
w
Yurt içinde daha fazla doğal gaz arzının sağlanması ABD fiyatları üzerinde aşağı yönlü
bir baskı oluşturmuş ve ABD’nin enerji harcamalarında milyarlarca dolar tasarruf etmesini sağlamıştır. ABD’deki gaz fiyatı
2012 yılında bir milyon BTU başına yaklaşık 2 dolara kadar düşmüş, ancak çok soğuk
geçen kış sebebiyle tekrar yükselerek bir
milyon BTU başına 4-5 dolara kadar ulaşmıştır. Bu fiyat, Avrupa’dakinden neredeyse 3 kat, Asya’daki fiyattan ise yaklaşık ola23
rak 5 kat daha düşüktür. Düşük gaz fiyatları, Avrupa ve Asya’daki tüketicilere kıyasla
ABD’deki tüketicilere yılda yaklaşık 300
24
milyar dolar tasarruf ettirmiştir.
kimya ve petrokimya endüstrisinde önemli
bir yükselişi beraberinde getirmiştir. Konvansiyonel olmayan petrol ve gaz sondajındaki artış da, etan, propan, bütan ve hafif
nafta gibi doğal gaz sıvılarının (NGL) üretimini arttırmıştır. Yaş gaz içeren şeyl sahalarında önemli miktarlarda NGL bulunmaktadır. NGL, petrokimya endüstrisinde hammadde olarak kullanılmaktadır, aynı zamanda birçok ürünün başlıca malzemesi olarak değerlendirilmektedir. 2008 ile 2012 yılları arasında ABD’de NGL üretimi %29 artmıştır; bunun başlıca sebebi konvansiyonel
olmayan petrol ve gaz faaliyetlerindeki artıştır.25Analistler, kaya gazı devriminin
ABD’deki toplam GSYİH’yi %1 arttırdığını belirtmektedir.26
w
IHS Global Insight’ın yayınladığı rapor,
2012 ve 2035 yılları arasında 5,1 trilyon
dolar sermaye harcamasının ABD’nin konvansiyonel olmayan petrol ve gaz sektörüne
tahsis edileceğini ve bu miktarın 3 trilyon
dolarının konvansiyonel olmayan doğal gaz
faaliyetleri için harcanacağını ortaya koymaktadır. Ayrıca rapora göre, konvansiyonel olmayan petrol ve gaz sektörü 2012 yılında 1,7 milyon istihdam sağlamıştır ve bu
sayının 2035 yılında iki katına çıkarak 3,5
milyonu bulması beklenmektedir.tir. mez
ve bu kadar başarıya ulaşamazdı. 2012 yılında konvansiyonel olmayan gaz ve petrol
endüstrisinin federal, eyalet ve yerel vergi
tutarı toplam 62 milyar dolar civarındaydı.
IHS tahminlerine göre petrol ve gaz faaliyetleri, 2012 ve 2035 yılları arasında kümülatif olarak vergi gelirlerini 2,5 trilyon dola22
rın üzerine çıkaracaktır.
A B D DEVRİMİ
KAYA GAZI
U.S. natural gas produc on by source 1990-2040 (tcf)
Kaynak: EIA Yıllık Enerji Görünümü 2014
Kaya gazı ve petrolündeki yükselişin yarattığı
ekonomik etkiler, Kuzey Dakota’da daha yoğun
bir şekilde hissedilmiştir. 2002 yılında Kuzey
Dakota, yılda yalnızca 24,7 milyar dolarlık ekonomisiyle ülkedeki en küçük ekonomiye sahip
eyaletti. Bu tarihten sonraki on yıl içinde Kuzey
Dakota, ekonomisini ikiye katlayarak yılda 49,4
milyar dolara ulaşmıştır. Bu ciddi artış, büyük ölçüde Bakken şeyl sahasında dev petrol ve gaz
28
kaynakları bulunmasından kaynaklanmıştır.
Kuzey Dakota’nın 2013 yılında kaydettiği
%9,7’lik GSYİH artışı, bu dönemde ülkedeki en
hızlı artış iken, %2,9’luk işsizlik oranı da ülkedeki en düşük oran olmuştur. Kuzey Dakota’da
%3,1 oranıyla yıllık nüfus artışı da ülkedeki en
yüksek nüfus artışı oranıdır çünkü insanlar,
özellikle petrol ve gaz sektörünün yarattığı işlere girebilmek için eyalete akın etmektedir. Aralarında Wyoming, Oklahoma ve Batı Virginia’nın da bulunduğu, 2013 yılında en hızlı büyüyen beş eyaletin ekonomik performansı
büyük ölçüde petrol, gaz ve kömür üretimine
dayanmaktadır. 29
Her ne kadar 2013 yılında yavaşlamış olsa da,
birçok uzman ABD’nin kaya gazı üretiminin
gelecekte artarak devam edeceğini belirtmektedir. IEA, ABD’de doğal gaz üretim miktarının 2011 yılında tahmini 650 milyar metreküpten 2035 yılında 840 milyar metreküpe çıkacağını öngörmektedir. Bu projeksiyon,
ABD’yi en büyük gaz üreticisi olarak
Rusya’nın ve en büyük hidrokarbon üreticisi
olarak Suudi Arabistan’ın önüne taşımaktadır.30
Bu artış neredeyse tamamen kaya gazı kaynaklarına dayanmaktadır. EIA’nın tahminlerine göre, 2011 yılında 7,8 trilyon kübik fit olan
kaya gazı üretimi, 2040 yılında 16,7 trilyon
kübik fite yükselecektir. EIA bunun yanı sıra
ABD’nin toplam gaz üretiminde kaya gazının
2012 yılında %40 olan payının 2040 yılında
%53’e yükseleceğini öngörmektedir.31Mukayese edilecek olursa, 2000 yılında kaya gazı,
ABD’nin doğal gaz arzının yalnızca %1’ini
karşılamıştır.32
Blake Ellis, “How North Dakota's economy doubled in 11 years,”
http://money.cnn.com/2014/06/11/news/economy/north-dakota-economy/. Accessed June 17, 2014.
29 Alexander E.M. Hess and Thomas C. Frohlich, “10 states with the fastest growing economies,”
http://www.usatoday.com/story/money/business/2014/06/14/states-fastest-growing-economies-new/10377735/.
Accessed June 17, 2014.
30 IEA (2013), “World Energy Outlook 2013,” Paris, France, 108-109.
31 EIA (2014), “Annual Energy Outlook 2014,” Washington, DC, MT-23.
32 Stevens, “The 'Shale Gas Revolution': Hype and Reality,” 14.
28
hazar
strateji
enstitüsü
H A S E N
8
A B D DEVRİMİ
g
KAYA GAZI
Dreyer, Iana and Gerald Stang. 2013. “The shale gas 'revolution': Challenges and implications for the EU.” EUISS
Brief 11. Paris: European Union Institute for Security Studies.
34 U.S. Department of Energy. 2014. Applications Received by DOE/FE to Export.
http://energy.gov/sites/prod/files/2014/07/f18/Summary%20of%20LNG%20Export%20Applications.pdf (Erişim Tarihi:
5 Ağustos 2014).
35 U.S. Energy Information Agency. 2014. Natural Gas Monthly. (06/30). http://www.eia.gov/naturalgas/monthly/ (Erişim
Tarihi: 15 Temmuz 2014).
33
9
r
a
z
a
h
.
w
w
Kaya gazı devriminden önce ABD, doğal gaz
ithal etmek için tesisler inşa ediyordu. Şimdi
ise şirketler bu tesisleri ihracat terminallerine
dönüştürmeye çalışmaktadır. İhracat lisanslarının onaylanmasından ve her tesis için çevresel etki değerlendirmesinin gerçekleştirilmesinden sorumlu ABD Enerji Bakanlığı
(DOE) ve ABD Federal Enerji Düzenleme
Komisyonu’na (FERC) şirketlerin öneri olarak sunduğu yaklaşık bir düzine LNG terminali vardır. Devlet önerilen tüm tesisleri
kabul ederse LNG ihracat kapasitesi (39,31
milyar kübik fit/gün veya 400 milyar metreküp/yıl) ABD gaz üretiminin (Nisan 2014 itibariyle 69,3 milyar kübik fit/gün) yarısından
fazla olacaktır.34/35Ancak bu projelerin birçoğunun hayata geçirilmesi mümkün olmayabilir.
w
Kaya gazının yükselişi, ABD’yi en büyük
doğal gaz üreticisi haline getirerek Rusya’nın
önüne geçirirken, kaya gazının sıvılaştırılmış
doğal gaz (LNG) şeklinde ihracatının da yüksek hacimlerde gerçekleşmesi beklenmektedir. LNG elde etmek için doğal gazın soğutulması daha yüksek maliyet gerektiren bir süreçtir ancak bu sayede doğal gaz, boru hatları
yerine gemiyle taşınabilmektedir. LNG ticareti son on yıl içinde hızla artmıştır ve bugün
toplam gaz üretiminin onda birini oluşturmaktadır.33
.
o
r
POTANSİYEL LNG İHRACAT TERMİNALLERİ VE KAPASİTELERİ
hazar
strateji
enstitüsü
H A S E N
A B D DEVRİMİ
KAYA GAZI
Nisan 2014 tarihinden bu yana ABD Enerji
Bakanlığı, ABD ile serbest ticaret anlaşmasına sahip olmayan ülkeler için sekiz ihracat lisansı çıkarmıştır.36 Önerilen bu sekiz tesisin
serbest ticaret anlaşmaları kapsamı dışında
kalan ihracat kapasitesi 10,5 milyar kübik
fit/gün civarındadır.37 Bunlar arasından yalnızca üçü; Cheniere Energy şirketine ait Sabine Pass, Sempra Energy şirketine ait Cameron LNG ve Freeport LNG, işlemleri tamamlamak için gereken nihai onayları DOE ve
FERC’den almıştır. Sabine Pass’in LNG ihracat kapasitesi 2,2 milyar kübik fit/gün olacaktır, 2015 sonunda veya 2016 başında
LNG ihracatına başlayacaktır.38 İhracat kapasitesi 1,7 milyar kübik fit/gün olacak Cameron LNG inşaatının bu yıl içinde başlaması
ve tam kapasiteyle 2019 yılında işletime açılması planlanmaktadır. 39 En yakın tarihte
onaylanan Freeport LNG ise yaklaşık 1,8 mil-
yar kübik fit/gün ihracat kapasitesine sahip
olacaktır. İnşaatın 2014 yılı içinde başlaması
ve ticari faaliyete 2018 yılında geçmesi beklenmektedir. 40
ABD, ihracat sözleşmelerinin verilmesi hususundaki politikasını da değiştirmektedir;
şu anda yalnızca tüm çevre düzenlemelerine
uyan şirketlere lisans vermektedir. Yeni düzenlemeler LNG terminali inşa etmek isteyen
şirketleri, DOE’den ihracat lisansı onayı alabilmek için 100 milyon dolardan fazla maliyeti olan ve daha uzun bir süreç gerektiren
FERC onayını almaya zorlamaktadır. Endüstri uzmanları bu uygulamanın lisans sürecini yavaşlatmayacağını, aksine şirketlerin ticari açıdan daha uygun, daha iyi finanse edilmiş ve daha gelişmiş projeler sunmasını sağlayacağını düşünmektedir.41
Platts. 2014. US DOE conditionally authorizes Oregon LNG to export to non-FTA countries. (07/31)
http://www.platts.com/latest-news/shipping/washington/us-doe-conditionally-authorizes-oregon-lng-to-21001860 (Erişim
Tarihi: 5 Ağustos 2014).
37 U.S. Department of Energy, Applications Received by DOE/FE to Export.
38 Cheniere Energy. 2013. Sabine Liquefaction Project Schedule.
http://www.cheniere.com/sabine_liquefaction/project_schedule.shtml (Erişim Tarihi: 15 Temmuz 2014).
39 Sempra Energy. 2014. Cameron LNG: Expansion Update. http://cameronlng.com/expansion-update.html (Erişim Tarihi:
14 Temmuz 2014).
40 Freeport LNG. 2014. Project Status and Schedule. http://www.freeportlng.com/Project_Status.asp (Erişim Tarihi: 5
Ağustos 2014).
41 Crooks, Ed. 2014. “US shakes up LNG export rules,” Financial Times. (05/30). http://www.ft.com/intl/cms/s/0/bff2c2d8e799-11e3-88be-00144feabdc0.html#axzz37WGpCTlk (Erişim Tarihi: 14 Temmuz 2014).
36
hazar
strateji
enstitüsü
H A S E N
10
A B D DEVRİMİ
KAYA GAZI
r
o
.
r
a
z
a
h
.
w
w
Raporun bu bölümünde, ABD’nin Avrupa ve
Asya-Pasifik pazarlarına sıvılaştırılmış doğal
gaz (LNG) ihracatı potansiyeli ele alınacak ve
ihracatın söz konusu bölgelerdeki pazar dinamiklerini değiştirip değiştirmeyeceği analiz
edilecektir. Mevcut LNG terminali projeleri
ve bu projelerin kapasitesi, Avrupa veya
Asya’ya LNG ihracatının 2015 yılının sonlarına doğru başlayabileceğini, fakat bunun piyasa koşullarını değiştirmek için yeterli olmadığını gözler önüne sermektedir. LNG ihracatına başlayan ilk terminal olması beklenen Sabine Pass’in yıllık kapasitesi 22 milyar metreküp civarındadır. Kanaatimizce, başka terminaller de LNG ihraç etmeye başlayabilir
ancak ABD’nin LNG ihracatı çeşitli nedenlerden dolayı Avrupa ya da Asya-Pasifik pazarlarında önemli bir değişiklik yaratmayacaktır.
g
LNG İHRACATINA İLİŞKİN
TAHMİNLER
w
Temsilciler Meclisi yakın bir tarihte ABD
Enerji Bakanlığı’na LNG başvurularını onaylamak için zaman sınırlaması getiren bir yasa
tasarısı sunmuştur. Bu yasa, “Federal Enerji
Düzenleme Komisyonu’nun LNG ihracat projesinin çevre analizini tamamlamasından sonraki 30 gün içinde Enerji Bakanlığı’nın kararını bildirmesini” gerektirmektedir.42 Yasa tasarısı, Bakanlığın onay sürecinin çok uzun sürmesine tepki gösteren ve ABD’nin LNG ihracatına başlamasını isteyen meclis üyeleri tarafından hazırlanmıştır. Yasa, oylama için Senato’ya gönderilecektir. 43Ayrıca meclis üyeleri,
ABD’li şirketlerin doğal gaz üretimi yapması
ve Amerika’nın müttefiklerine gaz ihraç etmesi için bürokratik formaliteleri azaltmayı
amaçlayan Kuzey Atlantik Enerji Güvenliği
Yasası’nı Senato’ya sunmuştur. Wall Street Journal’da yayınlanan, yasa tasarısını destekleyen Senatör John Hoeven (R-ND) ve Senatör
John McCain’in (R-AZ) ortak kaleme aldığı
baş yazıda, yasanın amacı şu sözlerle özetlenmiştir: “Bugün ABD, müttefiklerimizi
Rusya’nın Avrupa doğal gaz piyasası üzerindeki hakimiyetinden kurtarma gücüne sahiptir… Gücümüzü bilgece kullanmalıyız; müttefiklerimizin Rus baskılarına direnmesine
yardım ederek ülke ekonomimizi canlandırmalı ve ulusal güvenliğimizi güçlendirmeliyiz.”44
Rascoe, Ayesha. 2014. “U.S. House passes bill speeding up decisions on LNG export requests.” Reuters. (06/26).
http://in.reuters.com/article/2014/06/25/usa-lng-exports-idINL2N0P623020140625 (Erişim Tarihi: 10 Temmuz 2014).
43 A.g.e.
44 Hoeven, John and John McCain. 2014. “Putting America's Energy Leverage to Use,” Wall Street Journal. (07/28)
http://online.wsj.com/articles/john-hoeven-and-john-mccain-putting-americas-energy-leverage-to-use-1406590261
(Erişim Tarihi: 5 Ağustos 2014).
42
11
hazar
strateji
enstitüsü
H A S E N
A B D DEVRİMİ
KAYA GAZI
Öncellikle, ABD piyasaları ve ihracat piyasalarındaki tüm fiyat dinamikleri, LNG ticaretinin yüksek hacimlerde gerçekleştirilmesini
önleyecektir. Bin kübik fit doğal gazın Amerika’dan Avrupa pazarına gemi ile ulaştırılması ve sıvılaştırılmasının maliyeti yaklaşık
4 dolar iken, aynı gazın Asya pazarına satılması halinde bu rakamın 6 dolara kadar yükseldiği tahmin edilmektedir. Bu süreç kapsamındaki sabit maliyetlerin de hesaba katılması gerekmektedir. Günlük bir milyar kübik
fit ihracat kapasitesine sahip olan bir sıvılaştırma tesisi inşa etmek için yaklaşık 4 milyar
dolara ihtiyaç duyulmaktadır. Ayrıca LNG ihracatı için gerekli izinleri alma gibi önemli
batık maliyetler de bulunmaktadır. Bu nedenle, LNG ticaretinin ABD ve sözü edilen pazarlar arasında gerçekleştirilebilmesi için
makul bir fiyat farkı olması gerekmektedir.
Bununla birlikte Asya'da spot LNG fiyatı
2014 yılının ilk yarısında yaklaşık %40 oranında azalmasına rağmen, Amerika Birleşik
Devletleri ve Asya-Pasifik pazarındaki LNG
fiyatları arasında 7 dolar fark vardır.
Fiyat farkı 2013 yılında çok daha yüksekti.
2013’te Asya’daki ortalama LNG fiyatı 16,3
hazar
strateji
enstitüsü
H A S E N
dolar iken ABD'de 3,7 dolardı. Her ne kadar
Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa arasındaki fiyat farkı Asya pazarına kıyasla
düşük olsa da, bu iki piyasa arasındaki fark
2013 yılında 7 doları bulmuştur. Buna bağlı
olarak, Asya’ya LNG ihracatı yapmak kârlı
görünebilir. Ancak ihracat hacmi yüksek seviyelere ulaşırsa, arz ve talep baskısı bu kâr
fırsatını hızla ortadan kaldırabilir. Enerji Enformasyon İdaresi’nin 2012 yılı tahminlerine
göre, günde ihraç edilen her bir milyar kübik
fit doğal gaz, bin kübik fit doğal gaz fiyatının
10 ilâ 20 sent civarında artmasına yol açabilir. Bu, ABD’nin Avrupa ya da Asya piyasalarına LNG ihracatının yılda 100 milyar metreküpe ulaşması halinde, yurt içi fiyatın 6 doların üstüne çıkabileceğini göstermektedir. Bu
fiyat artışı iki sebepten dolayı gerçekleşebilir.
Birincisi, doğal gaz ihracatının iç piyasalara
arzı sınırlandırması ve bunun da otomatik olarak fiyat artışına sebep olmasıdır. İkincisi ise,
ihracat kapasitesinin bir kısmının yeni üretimden karşılanacak olmasıdır. Bununla birlikte önceden gaz fiyatlarının düşük olması sebebiyle kârlı görülmeyen alanların ve yeni
gaz üretim sahalarının geliştirilmesi için gaz
fiyatlarının yüksek tutulması gerekmektedir.
12
A B D DEVRİMİ
r
o
.
r
a
z
a
h
.
w
Diğer bir önemli konu ise, Avrupa'daki doğal
gaz ticaretinin yapısıdır. Kuzey Amerika’daki
doğal gaz ticareti modeli büyük ölçüde spot piyasaya dayanmaktadır. Öte yandan Avrupa piyasaları, doğal gaz fiyatının petrol fiyatlarına
endeksli olduğu uzun vadeli sözleşmelere dayanmaktadır. Spot piyasa modelinde, çeşitli
nedenlerden dolayı fiyatlarda büyük dalgalanmalar olabilir ve bu durum, özellikle imalat sanayisi için önemli bir belirsizlik yaratmaktadır. Bu nedenle Avrupalı üreticiler, ABD'den
LNG ihraç etmek yerine fiyat belirsizliğini
azaltan mevcut uzun vadeli sözleşmeleri sürdürmeyi tercih edebilir.
w
ABD’nin Avrupa ve Asya pazarlarına yüksek
hacimlerde LNG ihraç etmesini engelleyebilecek ikinci önemli konu ise doğal gaz ticaretinde artan boru hattı kullanımıdır. Biz bu konuyu Avrupa ve Asya olarak iki ayrı kapsamda
ele alacağız. Avrupa, dünyanın en büyük
doğal gaz tüketicisi ve ithalatçısı konumundadır ve doğal gaz ithalatının büyük bir kısmını
Rusya'dan boru hatları aracılığıyla yapmaktadır. Bölge, LNG ihtiyacının bir kısmını Katar,
Cezayir ve Nijerya'dan karşılamaktadır fakat
toplam LNG ithalatı, toplam tüketimin sadece
%10'una karşılık gelmektedir. Özellikle Fukuşima’da yaşanan nükleer tesis kazasından
sonra Asya piyasalarında gözlenen yüksek fiyatlar sebebiyle Avrupa'da yüksek miktarda
LNG kapasitesi atıl kalmıştır. Avrupa Birliği,
Rus gazına bağımlılığını azaltmaya yönelik
adımlar atmaya çalışmaktadır. Ukrayna’daki
gerilim de bu konunun önemini bir kez daha
gözler önüne sermiştir. LNG ihracatı hacminin arttırılması, özellikle Amerika Birleşik
Devletleri’nden gelecek kaynaklar bu soruna
bir çare olabilir. Ancak son gelişmeler, boru
hattı ticaretinin Avrupa pazarında önemli bir
rol oynamaya devam edeceğini ve ABD’nin
LNG kaynakları için rekabeti arttıracağını göstermektedir.
1990'larda ortaya atılan Güney Gaz Koridoru
fikri, Türkiye ve Azerbaycan arasında geliştirilen Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı
(TANAP) projesi ile hayata geçirilmektedir.
TANAP aracılığıyla Avrupa pazarına ilk gaz
akışı 2018 yılının sonunda gerçekleşecek ve
miktarı yılda 10 milyar metreküp olacaktır.
2020'lerin ortalarına doğru Avrupa'ya iletilecek gaz miktarı 20 milyar metreküpe kadar
ulaşacaktır. Avrupa’nın toplam doğal gaz tüketimi ile karşılaştırıldığında, bu güzergahtan
iletilecek olan miktarın çok düşük olduğu ve
ek kaynak olarak Avrupa doğal gaz piyasasında önemli bir rol oynamayacağı iddia edilebilir. Ancak 20 milyar metreküplük bu miktarın
Güney Gaz Koridoru için başlangıç niteliğinde olduğunu unutmamak gerekir. İlk aşamada
Azerbaycan gazını taşıyacak olan bu koridorun ileride ek kaynaklarla beslenme potansiyeli de bulunmaktadır. Türkmen gazı, Irak
gazı ve Doğu Akdeniz'deki kaynaklar bu koridora dahil edilebilir ve on yıl sonra 60 milyar
metreküpten fazla doğal gaz bu hat üzerinden
Avrupa pazarına ulaştırılabilir. Bu ek boru
hattı, gaz piyasasında rekabeti artırabilir ve
ABD’nin LNG kaynaklarına duyulan ihtiyacı
azaltabilir.
w
Özetleyecek olursak, yüksek seviyede LNG
ihracatı yurt içi fiyatlarında artışa yol açacak
ve fiyat farkını azaltacaktır. Konunun ikinci
bir yönü ise, ihracat pazarındaki fiyat dinamikleri ile ilgilidir. Amerika Birleşik Devletleri tarafından Avrupa veya Asya pazarlarına
yapılan LNG ihracatı, bu piyasalarda gaz fiyatlarında aşağı yönlü bir baskıya sebep olabilir. Bununla birlikte piyasalar arasındaki fiyat
farkı azalacak ve LNG ihracatçıları için kâr fırsatlarını ortadan kaldıracaktır. Görüldüğü
gibi, piyasa dinamikleri, her iki tarafta da fiyat
farkı üzerinde aşağı yönlü bir baskıyı beraberinde getirecek ve LNG ihracatının yüksek hacimlere ulaşmasının önüne geçecektir.
g
KAYA GAZI
13
hazar
strateji
enstitüsü
H A S E N
A B D DEVRİMİ
KAYA GAZI
Artan boru hattı ticareti, Asya piyasasında da
ABD’nin LNG ihracatının rekabet gücünü
azaltabilir. Avrupa ülkelerinin aksine, AsyaPasifik bölgesindeki ülkeler doğal gaz ihtiyaçlarını karşılanmasında çoğunlukla
LNG’ye bağımlıdır. Bölgede Japonya ve
Güney Kore gibi büyük tüketicilerin doğal
gaz ihtiyaçlarını karşılayabildikleri tek kaynak LNG’dir. Bu ülkeler, önemli LNG tüketicileri olarak konumlarını koruyabilir fakat
diğer büyük tüketiciler, boru hatları yoluyla
gelen gaz tüketimini artırmak için adımlar atacaktır. Bu bağlamda Çin, Rusya’dan yılda 38
milyar metreküp doğal gazın Çin’e sevkiyatını öngören bir anlaşma imzalamıştır. Çin halihazırda boru hattı yoluyla Türkmenistan'dan önemli miktarda gaz almaktadır ve bu
miktarı artırmayı planlamaktadır. Hindistan
ve Pakistan gibi bölgedeki diğer önemli tüketiciler de Türkmenistan'dan gelen gaz arzını
artıracak boru hattı projeleri üzerinde çalışmaktadır. Tüm bu gelişmeler, LNG fiyatları
üzerinde aşağı yönlü bir baskıya sebep olabilecek ve ABD’nin geniş ölçekli LNG ihracatının rekabet gücünü azaltabilecek boru hattı
ticaretinin Asya piyasasında daha önemli bir
rol oynayacağını ortaya koymaktadır.
ABD’nin geniş ölçekli LNG ihracatını engelleyebilecek üçüncü faktör ise yenilenebilir
enerji ve enerji verimliliği ile ilgili gelişmelerdir. Bu, özellikle son on yılda Avrupa için
önemli bir konu haline gelmiştir. Avrupa Birliği'nin doğal gaz tüketimi son on yılda nere-
hazar
strateji
enstitüsü
H A S E N
deyse hiç değişim göstermemiştir. Toplam birincil enerji tüketiminde yenilenebilir enerjinin artan payı ve enerji verimliliğindeki son
gelişmeler, bu modelin oluşmasında önemli
bir rol oynamıştır. 2002 yılında, toplam birincil enerji tüketiminde yenilenebilir enerjinin
payı %1 civarında iken, on yıllık süre içinde
bu oran %6’ya ulaşmıştır. Avrupa Birliği’ndeki 27 üye ülkenin brüt yurt içi enerji tüketiminin GSYİH’ye bölünmesiyle hesaplanan enerji yoğunluğu, 2000 yılının başında
176,5 iken, 2012 yılının sonuna doğru
143,2’ye kadar gerilemiştir. Bu büyük değişim, bir birim GSYİH'nin yaklaşık %20 daha
az enerji kullanılarak üretilebildiğini göstermektedir. Enerji verimliliği ve yenilenebilir
enerji kullanımındaki bu gelişmeler, doğal
gaz talebi üzerinde aşağı yönlü bir baskı oluşturmaya devam edebilir ve ABD’nin Avrupa
pazarına LNG ihracatının çekiciliğini azaltabilir. Söz konusu gelişmeler, aynı zamanda
Asya pazarı için de bir sorun olabilir. Çin, yenilenebilir enerji tüketimine yatırım yapmaktadır; bu sayede 2012-2013 yıllarında toplam
birincil enerji tüketiminde yenilenebilir enerjinin payını %1,2’den %1,5’e yükseltmiştir.
Asya-Pasifik bölgesinde yenilenebilir enerjinin ortalama kullanımı %1,5 civarında olup,
bölgenin bu açıdan Avrupa düzeyine ulaşabilmesi için uzun bir yol kat etmesi gerekmektedir. Bu nedenle, söz konusu gelişmeler
doğal gaz talebindeki artışı yavaşlatabilir ve
bahsi geçen piyasalar ile Amerika Birleşik
Devletleri arasındaki fiyat farkını azaltabilir.
14
A B D DEVRİMİ
KAYA GAZI
15
hazar
strateji
enstitüsü
H A S E N
r
o
.
r
a
z
a
h
.
w
w
Büyük bir doğal gaz üreticisi olan
Amerika Birleşik Devletleri’nin Avrupa ve Asya Pasifik pazarlarına
büyük ölçekli LNG ihracatı gerçekleştirip gerçekleştirmeyeceği tartışıl-
maya başlanmıştır. Amerika Birleşik
Devletleri’nde devam eden LNG terminali projeleri, ABD’den Avrupa
veya Asya pazarlarına 2015 yılının
sonlarına doğru LNG ihracatı olabileceğini ve yıllık miktarın 20 milyar metreküpe kadar çıkabileceğini ortaya
koymaktadır. ABD’deki LNG ihracatının bu pazarlarda önemli bir değişikliğe yol açmayacağını öne süren güçlü
argümanlar vardır. Büyük ölçekli
LNG ticaretinin gerçekleşmesi halinde, arz ve talep baskısı söz konusu piyasalar arasındaki fiyat farkını azaltabilir ve Amerika Birleşik Devletleri’nden Avrupa'ya veya Asya'ya LNG
sevkiyatı kazançsız bir hale gelebilir.
ABD’nin LNG ihracatının rekabet gücünü sınırlandırabilecek diğer faktörler ise artan boru hattı ticareti, enerji
verimliliğine ilişkin gelişmeler ve yenilenebilir enerji kullanımındaki artıştır.
w
ABD kaya gazı devriminin, son yirmi
yıldır küresel enerji piyasasında görülen en önemli gelişmelerden biri olduğu yadsınamaz bir gerçektir. Dünyada
kaya gazı kaynakları yönünden zengin başka ülkeler de bulunmasına rağmen, ABD’deki mülkiyet hakları rejimi ve petrol-gaz sektörünün yapısı
gibi yerel koşullar bu devrimin Amerika Birleşik Devletleri’nde gerçekleşmesinin önünü açmıştır. Bu sektöre yapılan büyük yatırımlar, ABD’nin ekonomik durgunluk döneminden çıkmasına önemli ölçüde katkıda bulunmuştur ve bu devrim, enerji maliyetlerini
düşürme açısından imalat sanayisi
için büyük bir nimet olmuştur.
g
S O N U Ç
hazar
strateji
enstitüsü
H A S E N
w
w
w
.
h
a
z
a
r
.
o
r
g