T: 020 7923 08 38 │ M: 0742 948 14 90 │ E: [email protected] facebook.com/telgrafnewscom │ @telgrafnewscom Haftalık Haber Gazetesi Çarşamba, 29 Ekim 2014 440 Tüm Yardımların Bir Arada Olma Planı Zorda Çalışma ve Emeklilik Bakanı, İan Duncan Smith, sosyal yardımların bir arada ödenmesi için başlattığı Evrensel Kredi uygulaması tekrardan gecikme yaşıyor ve uygulandığı bölgelerde kaosa yol açtığı ortaya çıktı. Uluslararası Acil Eylem Çağrısı 1 Kasım Cumartesi Trafalgar Meydanında Saat 14:00 Birleşik Krallık için yedi milyar sterlin kazanım elde edeceği söylenilen ve altı farklı yardımı birleştiren uygulama hedeflenen aşamanın çok gerisinde. Channel 4 kanalında çıkan Dispatches programı uygulamanın başlatıldığı bazı bölgelerde bireylerin yardımlarının, yeni uygulamanın başlatılması için durdurulduğu, fakat işlemlerde gecikme olduğu için parasız kaldıklarını ortaya çıkardı. Daiş’e Karşı Kobane ve İnsanlık için Küresel Eylem MİTİNG’E SEN DE KATIL kaldıramadığını ve çok fazla zaman aldığını belirtti. Duncan Smith, zaman hedeflerine uymak zorunda olmadıklarını belirtti. Çalışma ve Emeklilik bakanlığı uygulamanın başlatıldığı merkezlerde sorun yaşanmadığını ve çalışanlarının sistemden oldukça memnun olduklarını açıkladı. Uygulamayla ilgili sorunları anlatan Jobcentre çalışanı, bilgisayar sisteminin basit yardım başvurularını işleyebildiğini, fakat zor olan başvuruları sistem Londra’nın Hammersmith Belediyesinde sadece başlatılan uygulama 2017’e kadar diğer belediyelerde başlatılması planlanıyor. 2 Çarşamba, 29 Ekim 2014 Demokrasiyi İşgal Et İngiliz parlamentosu önünde tam 1 hafta boyunca eylemlerine devam eden ‘Occupy London’ Londra’yı İşgal et grubu polisin sert müdahaleleriyle karşılaştı. Gerçekleştirilen eylemlerde kapitalizm karşıtı, demokrasi ve eşitlik arayanlar ile eylem yapma özgürlüğünü savunan her yaştan activist destek verdi. Londra’nın en çok turist çeken ve merkez yönetimin bulunduğu Parlamento meydanında kamp kuran grup, dağıttıkları broşürlerle, İngiliz hükümetinin ulusal sağlık sisteminin ve polisin özelleştirmesi, üniversite harçlarının artması ve devlet yardımlarında kesintiye gitmesini eleştiriyor. Yapılan gösterilerde Parlamento meydanı ‘bakım ve onarım’ gerekçesi ile tellenerek kullanıma kapatıldı. Meydanın tellenmesine büyük tepki gösteren eylemcilere polis sert müdahalede bulunarak, bir göstericiyi göz altına aldı. İngiliz polisinin olay yerindeki müdahalesi sırasında bölgede yüzlerce polisin bulunması gereksiz ve aşırı harcama olarak nitelendirildi. Occupy London protestocuları bir hafta içinde polisin üç gözaltı gerçekleştirdiğini, kendilerinin sadece demokratik yollarla protesto etme haklarını kullanmak ve barış içinde eylem yapmak istediklerini ancak polisin buna bile izin vermediğini söyleyerek polisi ve İngiliz hükümetini protesto ettiler. Aralarında sanatçıların ve akademisyenlerin de bulunduğu eylemciler, “Bu toplumda her şey yanlış gidiyor, sokakta sanat yaptığımız için, burada gitar çaldığımız için gözaltına alındık. Az önce bir göz altına şahit olduk”, diyerek polis ve hükümetin politikalarına tepki gösterdi. Haftalık Haber Gazetesi Rojnameya Nûçeyan a Heftane Eylemlerine çeşitli kurum, kuruluş ve sivil toplum örgütlerinden de destek alan aktivistler, geçtiğimiz Pazar akşam saatlerinde yaptıkları toplantı ile eyleme son verdi. Haber-Fotoğraf: Erem Kansoy Editör: Alaettin Sinayiç - [email protected] Muhabirler: Esra Türk & Meltem Ay Grafiker: Yüksel Adıgüzel Yayın Sahibi: Tel News Ltd. Adres: 33 Dalston Lane, London E8 3DF Telefonlar: 020 7923 0838 - 07429 481490 Web adresi: www.telgraf.co.uk Haber için: [email protected] Reklam için: [email protected] Diğer tüm sorularınız için: [email protected] Çarşamba, 29 Ekim 2014 3 4 Çarşamba, 29 Ekim 2014 Avrupa Birliğinden Britanya’ya 1.7 milyar sterlin fatura Geçtiğimiz hafta Başbakan David Cameron Avrupa Birliğinin Britanya’ya 1.7 milyar sterlin fatura çıkaracağına büyük tepki göstererek bu miktarı ödemeyeceğini söylemişti. Sızan bir belgede yer alan Britanya’nın AB’ye katkı faturasının miktarı için, Avrupa’nın mali bakanlarının görüşme yapacakları ortaya çıktı. Cameron, AB’nin talebinin ‘kabul edilmez’ olduğunu ifade etti ve tekrar hesaplanması için, toplantı talebi kabul edildi. İtalya, Britanya ve Hollanda’dan ek mali talep istenilirken Fransa ve Almanya’ya ödeme yapılacak. Cameron, geçen hafta AB ile üyelik koşullarının gözden geçirilmesi gerektiğini açıklamıştı. AB üyeliği için referandum isteyen Cameron, 2017’de yapılması için İngiltere Parlamentosuna sunduğu yasa tasarısı kabul edilmedi. Bu yenilgi Muhafazakar Parti’yi, sağcı oylarını alan UKİP’i daha güçlendirecek. Savunma Bakanı İngiltere’nin bazı kentlerinin göçmenlerle battığını söyledi Savunma bakanı Michael Fallon, İngiltere’nin bazı kentlerinin göçmenlerle battığını ve orada yaşayan yerlilerin “kuşatma altında” olduklarını söyledi. Pazar günü Sky News kanalına konuşan Fallon’ın ‘bataklık’ kelimesine büyük tepki gelmesiyle, kullandığı kelime için özür dilemek zorunda kaldı. Televizyon ve radyo programlarına çıkıp yorumunun hatalı olduğunu söylemek zorunda kalan Fallon, AB ile ilgili görüşlerinin yine de arkasında olduğunu ve serbest dolaşımın ülkenin kaynaklarını zorladığını savundu. Başbakan David Cameron’ın, Avrupa Birliğinin Britanya’ya çıkardığı 1.7 milyar sterlin faturaya tepki gösterip ödemeyeceğini söylemesine ve AB içerisinde serbest dolaşımı kısıtlayacağını söylemesi üzerine Almanya Başbakanı Angela Merkel tepki gösterdi. Fallon’ın yorumu Margaret Thatcher’ın 70’li yıllardaki politikasına benzetildi. Muhafazakar Parti, son günlerde sağcı parti, UKİP’in popülaritesi artmasıyla AB ve yabancı karşıtı politika izlediği görülüyor. 5 Çarşamba, 29 Ekim 2014 Enfield’de Polis’ten Velilere Uyarı Enfield’de ikinci çocuk kaçırma teşebbüsünün yaşanmasının ardında polis, veliler ve çocukları dikkatli olmaları için uyardı. Geçen hafta, Enfield’in Baker Street bölgesinde 11 yaşındaki iki kız çocuğu yürürken beyaz bir vanda oturan kadın ve erkeğin kendilerini izlediklerini fark ettiler. Kadın ve erkeğin daha sonra arabadan çıkıp kızları takip etmeye başladıkları bildirildi. Edmonton bölgesindeki polis belediyenin okullarıyla irtibata geçtikleri ve çocukları yabancı insanların kendilerine zararlı olabileceğini konusunda uyardıkları kaydedildi. Baker Street’te görülen adamın 30 ve ya 40’lı yaşlarda, melez ya da Akdenizli olabileceği, kadının da 30’lu yaşlarda beyaz olduğu bildirildi. İki hafta önce Southbury Road bölgesinde aynı şekilde iki kızın, beyaz transit van’da olan, bir kadın ve erkek tarafından takip edildikleri bildirildi. Polis bu şekilde takip edilmiş, ya da konuyla ilgili her hangi bir bilgi ellerinde olan kişilerin kendilerini aramalarını istedi. Enfield polisine 101’den ulaşabilirsiniz; Crimestoppers: 0800 555 111. 6 Çarşamba, 29 Ekim 2014 Daiş’e Karşı- Kobane ve İnsanlık için Küresel Eylem Uluslararası Acil Eylem Çağrısı 1 Kasım Cumartesi Trafalgar Meydanında Saat 14:00 MİTİNG’E SEN DE KATIL Dünyanın her yerinden yüzlerce şahsiyet ve binlerce üyeli kurum temsilcileri tüm dünya kamuoyunu hala DAİŞ/İŞİD işgali altında ve olası bir soykırımla yüz yüze olan Kobane ile dayanışma göstermek için acil eyleme çağırıyor. Çağrının ilk imzacıları arasında Profesör Noam Chomsky ve Kürtlerin kendi kaderini tayin hakkı mücadelesini uzun yıllardır destekleyen Başpiskopos Desmond Tutu’nun yanı sıra Nobel Barış Ödülü sahibi Adolfo Erez Esquivel, ve Doğu Timor eski Başkanı Jose Ramos-Horta, Arjantin’de Plaza de Mayo Anneleri kurumunun kurucularından Nora Cortinas, Filistinli şarkıcı Reem Kelani gibi tanınmış şahsiyetler de yer alıyor. Ayrıca akademisyenler, yazarlar , avukatlar , siyasetçiler ve Hindistan, Ekvador , Hırvatistan , Norveç ve Bask ülkesi gibi birçok değişik ülkeden siyasi aktivistler, sosyal - adalet savunucuları, çevreci örgüt temsilcileri de Suriye’de Kürt direnişiyle uluslararası düzeyde benzeri görülmemiş bir dayanışma göstererek bu çağrıyı imzaladılar. İŞİD›in Irak’a saldırısının ardından kurulan sözde koalisyon güçleri Kürt direnişine yardım etmeye niyetli görünmezken Kobane kantonu yaklaşık iki aydır DAİŞ/İŞİD›in yoğun saldırısı ile karşı karşıya kalmıştır. Kobane, Rojava (Batı Kürdistan, Suriye) Demokratik Özerk Yönetiminin üç kantonundan biridir. Eylem çağrısı açıkça şunu ifade etmektedir ki; BM yönetimindeki koalisyon ‘asıl uluslararası yasal sorumluluklarını yerine getirmemektedir. Koalisyondaki bazı ülkeler, özellikle Türkiye, Irak ve Suriye’de DAİŞ teröristlerinin askeri ve finansal destekçileri arasındadırlar.’ Çağrı ayrıca, Dünyayı Rojava’daki Demokratik Otonomiyi tanımaya çağırmaktadır. “Rojava Modeli”, ‘Dünya Ortadoğu’da demokrasi istiyorsa Kobane’deki Kürt direnişini desteklemelidir›, söylemiyle Suriye›deki tüm halklar için özgür bir gelecek vaat etmektedir. Kürt Halk Meclisi ve Kürt Toplum Merkezlerinin organize ettiği Büyük Miting merkez Londra’da Trafalgar Meydanında saat 2-5 arası gerçekleşirken Manchester, Edinburgh ve diğer şehirlerde de eylemler olacaktır. Bu etkinlik aktivist ve politikacıların konuşmaları ve müzik ve folklorun da yer alacağı Kürt savaşçıları ve gönüllülerinin tarihi direnişlerini kutlamak için bir fırsattır. Daha fazla bilgi için: Peace in Kurdistan Campaign for a political solution of the Kurdish Question Email: [email protected] www.peaceinkurdistancampaign.com Contacts Estella Schmid 020 7586 5892 Melanie Sirinathsingh - Tel: 020 7272 7890 Britanya Kürt Halk Meclisi email: [email protected] Arzu Pesmen 07833 897898 Bülent Ekinci 07782 383637 Facebook: Save Rojava 7 Çarşamba, 29 Ekim 2014 1 Kasım Kobane İçin Eylem Günü Eğitim Köşesi OKTAY ŞAHBAZ Urswick Ortaokulu Bilgisayar Bölüm Başkanı [email protected] Doğru kurs seçimi mümkün mu? Bir çok genç su an ya kolej yada üniversite için kurs arayışı içinde. Yine bir çok genç eğitim hayatlarında büyük önem taşıyacak bu karar için doğru seçimi yapmak ve doğru meslekleri edinmek için kimi zaman telaş kimi zaman korku içinde. Bugün bu yazımızda bu seçimde yapılan klasik hatalara bakıp daha doğru seçimi yapmak için dikkat etmemiz gereken noktalara bakacağız. Hangi kursları yapabilirim? 1 Kasım’da dünyanın dört bir yanından insanlar İŞİD’in saldırılarını lanetlemek ve Kobane’ye destek olmak için sokaklara dökülecek. Londra’lılar saat 2-5 arası Trafalgar Meydanında toplanacaklar. DAİŞ çetelerinin Kobane ve diğer bölgelerdeki soykırım amaçlı saldırılarına karşı dünyanın birçok ülkesinden siyasetçi, bilim insanı, aydın, filozof ile sivil toplum kuruluşundan eylem çağrısında bulundu. 130 tanınmış şahsiyet ve kuruluşun yaptığı çağrıda, 1 Kasım’da saat 14’de tüm dünya ülkelerinde Kobane’ye destek yürüyüşleri düzenleniyor. Bu eylem çağrısına cevaben; Avrupa genelinde ve dünyada, Brüksel’den Kaliforniya’ya, Arjantin’e ve Hindistan’a kadar mitingler, yürüyüşler gösteriler düzenleniyor. ‘DAİŞ’e karşı, Kobane ve insanlık için dünya çapında eylem” başlığıyla yayınlanan çağrı metninde, DAİŞ’in 15 Eylül’de Kobane kentine karşı bir çok cepheden bir saldırı hareketi başlattığı ve bunun Mart 2014’ten bu yana düzenlenen üçüncü büyük saldırı olduğu kaydedildi. YPG ve YPJ savaşçılarının Kobane halkının tek umudu olduğuna vurgu yapılan çağrı metninde şöyle denildi: “Geçtiğimiz Ocak ayında Rojava Kürtleri, üç kanton halinde örgütlenen otonom idari sistemlerini hayata geçirdiler. Bu kantonlarda Kobane kuzeyden Türkiye ile sınır iken, diğer yönlerden DAİŞ kontrolündeki bölgelerle çevrilidir. ‘‘DAİŞ, Amerikan üretimi ağır silahları kullanarak Kobane’ye girdi. Yüzbinlerce sivil insan bir soykırım tehdidiyle karşı karşıya. Kobane’de halk ellerindeki hafif silahlarla bu çetelerin barbarca saldırılarına karşı direnirken, kendilerini kurtarmak için sadece YPG ve YPJ birliklerine güveniyorlar.” KOALİSYON ÜYESİ TÜRKİYE’NİN DAİŞ’E YARDIMLARINA DİKKAT ÇEKİLDİ “İşte bu nedenle Kobane’ye destek ve DAİŞ’e karşı durmak için dünya çapında eyleme geçmek önemlidir” denilen çağrı metninde, DAİŞ karşıtı koalisyonun sürmekte olan bir soykırıma tanık olmasına rağmen, Kürtlerin direnişine gerekli desteği vermediğinin altı çizildi. Çağrı metninde şöyle devam edildi: “Koalisyon, uluslararası hukukun gereği olan yükümlülüklerini yerine getirmedi. Türkiye başta olmak üzere bu ittifaka üye birçok ülke DAİŞ’e askeri ve mali destek verenler arasında yer alıyor; ihtiyacı olanlara değil.” 1 KASIM’DA TÜM DÜNYA’DA KOBANE İÇİN MEYDANLARDA OLMA ÇAĞRISI Uluslararası topluma Kobane’deki Kürt direnişine destek verilmesinin istendiği çağrı metninde, bunun Ortadoğu’da demokrasinin kök salması için önemli olduğu vurgulandı. Metinde, “Rojava’daki demokratik özerk otonom idare modeli, Suriye’deki tüm halklar için örnek teşkil etmektedir. Bu model çoğulcu ve laik iken, farklılıklar içinde birliği gerçekleştirmeye imkan sağlıyor”, denildi. Kobane şahsında Kürt ve diğer halklara karşı gerçekleştirilmek istenen soykırımın engellenmesi için gecikmeden harekete geçilmesi istenen çağrı metninde, 1 Kasım günü saat 14:00’de tüm dünyada destek eylemleri yapılması istendi. Çağrı metni şu sözlerle sonlandırıldı: “Artık tüm uluslararası aktörlere, ‘başka bir siyaset mümkündür’ mesajının verilmesi zamanı gelmiştir. Tüm dünya halklarını Kobane ile dayanışmalarını göstermelerini istiyoruz. Sizleri, ‘İmdat Kobane’ demek için düzenlenen eylem gününe katılmaya davet ediyoruz. DAİŞ’e karşı direnişi destekleyiniz! Kobane’yi ve insanlığı destekleyin! Şimdi harekete geçme zamanı!’’ İngiltere eğitim sisteminde gençlerin ilk kurs seçimi yaptığı dönem ortaokul sonrası yapılan kolej kursu seçimi ile başlıyor. Ortaokulu bitiren bir genç eğitim hayatına iki farklı kulvarda devam edebiliyor, daha sonra bu kulvarlardan birini seçip kendi kariyer hedeflerine hazırlanmak için yol alıyor. Ortaokulu bitiren bir genç ya akademik bir seçim yaparak, AS/A Level kursları yapıyor, yada BTEC gibi meslek (vocational) kurslarından birini seçerek, kendine bir kulvar belirliyor. Her ne kadar iki seçim de sizi üniversite ve erken meslek kapılarını açsa da doğru hedefler için doğru seçimi yapmak önemli. Akademik özellikleri yoğun olan, pratik yanından daha çok teorik yani ağır olan, bölümler için AS yada A Level olarak adlandırılan kursları seçmek sizi üniversiteye daha iyi hazırlayacaktır. Diğer yandan meslek özellikleri daha çok olan ve pratik bir çok öğrenim gerektiren kurslar için BTEC yada diğer mesleki kurs seçimi üniversiteye hazırlık için önemli olacaktır. Şu dönem seçim yapan bir diğer öğrenci grubu ise kolejin son sınıfında olan ve üniversiteye hazırlanan son sınıf öğrencileri. Bu öğrenciler ise lisans (degree) kursu seçimi yaparak çok daha önem taşıyan bir seçim ile baş başalar. Deyim yerindeyse bu artık hayatınız boyu yapacağınız bir meslek ve hayat biçimi seçeneğidir. Bu anlamda lisan düzeyinde seçeneğin çok olması bazen kafa karışıklığı yaratsa da çoğu zaman doğru seçim için anahtar bir özelliktir. Peki doğru kursu nasıl seçerim? Bu seçimi yaparken yapmanız gerekenlerin başında kendinizi iyi değerlendirmeniz, yani nasıl bir öğrenci ve öğrenen olduğunuzu görmeniz çok önemli olacaktır. Örneğin, sözel mi yoksa kinestetik (pratik) bir öğrenci mi olup olmadığınızı anlamanız mutlu ve mutsuz olmanızı belirleyecektir. Daha sonra bununla beraber ders notlarınız, eğitimde iyi ve kötü olduğunuz derslere bakmanız size yol gösterecektir. Eğer hareketli bir kişiliğe sahip ve akademik anlamda temel derslerde iyi değilseniz gidip felsefe okumaya çalışmak kendinize yapacağınız bir kötülükten başka bir şey olmayacaktır. Bunun yanında sözel olarak kuvvetli olan ve görmekten daha çok okumak ve dinlemekten öğrenen bir bireyseniz gidip pratik öğretisi çok olan bir kursu yapmak sizin için zor bir dönemin kapılarını açacaktır. Gerek kolej gerekse de üniversite öğrencileri için hangi kurs olursa olsun düşündüğünüz kurs hakkında iyi bir araştırma yapmanız şart. İyi bir araştırma için ise bir kaç değişik kaynağı kullanıp ziyaret etmek önemli, mesela gitmeyi düşündüğünüz üniversite veya kolejin açılış günlerine gidip hem öğretmen hem de o kursu yapan öğrenciler ile sohbet etme, yada kurs hakkında internet üzerinden bir şeyler okuma, bu da yetmezse düşündüğünüz kursu yapmış bitirmiş birilerini bulmaya çalışma ve bu kişiler ile sohbet edip doğru soruları sormak. Kısacası sırf kulağa hoş geliyor diye, yada arkadaşınız yapıyor diye, hatta ve hatta anneniz babanız istedi diye bir kurs seçimi yapmaktan kaçının. Kendi kişiliğinize ve kendi istekleriniz doğrultusunda iyi düşünülmüş iyi araştırılmış bir kurs seçimi yapmanız doğru seçimi yapmış olduğunu anlamına geliyor. Bunu yaptıktan sonrada sakın ama sakın “O kurs çok zor”, “Sen yapamazsın” gibi negatif yorumlara da kulak asmayın. Seçtiğiniz kurs zorsa veya istediğiniz gibi olmasa bile bunu kendiniz görün ve karar verin, unutmayın ki siz bir bireysiniz ve bu düzeye gelen bir bireyin kişiliğini güçlendirecek bu zorluklara karşı vereceği tutarlılık ve tepkidir, doğru tepki doğru olgunluğu kazanmanıza yol açacaktır. Aileler kurs seçiminde nasıl yardımcı olabilir? Her aile bu dönemin çocukları için zor bir dönem olduğunu anlamalı ve olabildikleri kadar destek göstermeli. Aynı zamanda bu dönemde kurs seçimlerinde kendi isteklerini dayatan bir durumda olmamalı, “Aman kızım doktor ol”, “Aman oğlum mühendis ol” dan daha çok çocuğunuzun ne yapmak isteğine kulak verin. Kendilerine nasıl yardımcı olabileceğinizi sorun, varsa etrafınızda bu konuda tecrübesi olan aile bireyleri ile buluşmalarını sağlayın. Yapabilirseniz sizde aynı konuda araştırma yapıp bulgularınızı çocuğunuz ile paylaşın. Hem kolej hem de üniversite seçimi için zorlukları beraber konuşup , Londra içi yada dışında yapılacak seçimleri doğru düşünülmüş ise destekleyin. Son olarak çocuğunuza güvenin ve hayatlarında attıkları bu büyük adımda desteğinizi hissettirin. 8 Çarşamba, 29 Ekim 2014 Bozcader FC’den Kobane’ye Destek Bozcader futbol takımı Londra’daki Kobane dayanışmasına destek vermek için maç öncesi ‘Save Kobane’ yazan penyelerle sahaya çıktı. Sivasın Gürün ilçesine bağlı Bozhüyük ve Camiliyurt köyleri derneği Bozcader futbol takımının gençleri Kobane’de yaşanan trajediye dikkat çekmek için böyle bir eylemi yapma gereği duyduklarını belirttiler. Takımın menajeri Serkan Boyraz şöyle konuştu: ‘‘Takım olarak o bölgede yaşayan insanların karşı karşıya kaldıkları sorunların farkındayız ve bunun hem daha fazla duyurulması gerektiğini, hem de Kobane halkına daha fazla destek sunulması gerektiğini düşünüyoruz. ‘‘Kobane halkı için yapılacak başka eylem ve kampanyalara takım olarak destek vermeye devam etmek istiyoruz.’’ Boyraz şöyle devam etti: ‘‘Kürt ve Alevi toplumunun bir futbol takımı olarak, kendi insanlarımıza yardımcı olma sorumluluğun bizimle başladığına inanıyoruz. ‘‘Kendi toplumumuza, Kobane’de olanları duyurmak ve duyarlı olmaları için bizim olanları duyurmak ve desteğimizi sunmamız gerekiyor.’’ The Edmonton & District Sunday Football League’de oynayan Bozcader FC, Pazar günü Outsidaz FC ile oyadığı kupa maçını 2-1 kazandı. Heyva Sor’un Kobane için yardım kampanyasına destek olmak için hazırlanan penyeler £10’a satılıyorlar. Most Art’da şarkılar Kobanê için söylenildi Heyva Sor’ın Kobane için yardım kampanyası kapsamında “sanatçılar Kobanê için söylüyor” adlı bir müzik dinletisi gerçekleştirildi. sanatçısı Çiğdem Aslan katıldı. Pazar akşamı, Stoke Newington’da bulunan Most Art’ta gerçekleştirilen etkinliğe gitarist Sedat Sarıcı, kanun sanatçısı Peyman Heydarian ve ses Giriş ücreti, bar satışı ve ‘Save Kobane’ penyeleri satışlarında elde edilen gelir Heyva Sor’un Kobane yardım kampanyasına katkı sunacak. Salonu dolduran konuklar kaliteli müzik dinletisinden oldukça memnun kaldılar. 9 Çarşamba, 29 Ekim 2014 Alxas Kom’dan Yeni Yardım Kampanyası: KOBANE’YE 1 EKMEK Maraş’ın Elbistan ilçesinden göç edenlerin kurduğu Alxas Kom dernek üyeleri duyarlı kadınlar, Kobanê halkıyla dayanışmak amacıyla ekmek yapma kampanyası başlattılar. Yapılan ekmeklerin, satışından elde edilen gelirin Suruç’a yerleşen Kobanêli insanların sorunlarını gidermek için kullanılacağı belirtildi. Kampanya Çerçevesinde şu ana kadar 5,000 sterlinin üzerinde para toplanıldığı belirtildi. Suruç’a yerleşen Kobanêlilerin barınma sorununu çözmek için başlatılan “Bir battaniye de sen al” kampanyası çerçevesinde 250 çadır Suruç’a gönderildi. Alxas-Kistik Kom eşbaşkanı Cevdet Karakoç, Kobane’ye destek olmak için, İngiltere’de başlatılan ‘Şengal ve Rojavalı çocuklarımız üşümesin, 1 BATTANİYEDE SEN VER’, kampanyası çerçevesinde toplanan yardımların 50,000 İngiliz sterlininden daha fazla olduğunu söyledi. Karakoç, “Suruç’a gittiğimizde, bize battaniye almamamızı söylediler. Çünkü, insanların değişen hava koşullarından dolayı soğukla mücadele etmek zorunda kaldıklarını ve çok büyük bir barınma sorununun yaşandığı, Çocukların yalın ayak dolaşmak zorunda kaldıklarını, yiyecek ve içecek sorunlarının, insanları hastalıklarla karşı karşıya bıraktığını görmek, İçınde birazcık insanlık duygusu bulunduran kişilerin yüreğini sızlatmaya yetiyor. Bizde bundan dolayı, barınma sorununu çözmek için 10’ar kişinin barınacağı 250 çadır aldık.” IŞİD’in Kobanê’ye saldırısına karşı YPJ/ YPG savaşçılarının direnişi devam ederken, Suruç’a yerleşen Kobanêliler için kurulan çadır kentlerde İngiltere, İsveç, Zambiya, Güney Kore, Yeni Zelanda, Afrika ve Amerika›dan gelen gönüllü aktivistler çalışıyor. Aktivistler Kobanê’de direnen Kürt gençlerine dikkat çekerek, insanlığa yardım çağrısında bulunuyor. ALXAS KOM’un KOBANE’YE 1 EKMEK kampanyasına destek vermek için hesap bilgileri: Account Name: Alxas Der Barclays bank Sort code: 20-76-90 Account no: 80795186 Use reference: BREAD İrtibat ve yardımlarınız için: Cevdet Karakoç — 07842892692 (Alxas-Kistik Kom eşbaşkanı); Bayram Kartal — 079 314 28939; İlhan Genç — 074 123 63667 Şükrü Bolat / Sizehaber Russell Brand devrim kitabını Kobane’de direnenler için imzaladı İngiltere›nin ünlü komedyenlerinden Russell Brand yeni kitabı ‹Revolution (Devrim)› adlı kitabının tanıtım etkinliginde okurlarıyla buluştu. Etkinliğe mevcut sisteme alternatif toplumsal inisiyatif temsilcilerinin de aralarında bulunduğu yaklaşık 700 kişi katıldı. Etkinlikte hiphop grubu, Rubber Bandits ve Fallen Angels dans grubu da sahne aldı. Russell Brand yeni kitabından bölümler okuyarak seyircilerden gelen soruları yanıtladı. Bize ezberletilen kalıplardan farklı düşünmeye ve değişebileceğimize inanmaya ihtiyacımız var diyen Brand, seçim sistemlerinin yani sözde demokrasi sisteminin anlamsız olduğunu seçimlerde hep kötünün iyisini seçmeye zorlandığınızı ve bu anlamsızlığa son verilmesi gerektiğini dile getirdi. Brand devrim kitabında gündelik hayatın her alanından yaşadığımız sistemin her birimine kadar devrimin mümkün olduğunu söylüyor. Bunun sadece değişebileceğinize inanmak ve ezberletileni reddetmek ile mümkün olabileceğini dile getiriyor. Birçok yardım kuruluşunun da yer aldığı etkinliğe Britanya Kürt Halk Meclisi eşbaşkanı Arzu Peşmen, İşçi Partisi İslington belediyesi encümeni Ayşegül Erdoğan, Kürt Kızılayı Heyva sor a Kurdistane gönüllülerinden Zennure Duru da katıldı. Kürt Halk Meclisi eşbaşkanı Arzu Peşmen, “Devrim” kitabının yazarı Brand’a Rojava devrimi ve Kobane direnişini anlattı. Rojava devriminin şu anda büyük bir riskle karşı karşıya olduğunu belirten Peşmen kendisine Rojava anayasasını hediye ederek Kobane için destek istedi. Encümen Ayşegül Erdoğan Brand’ı 1 Kasim’da dünya çapında gerçekleştirilecek olan “Daiş e karşı- Kobane ve insanlık için global eylem” çağrısını desteklenmeye ve ayni gün Londra’da gerçekleştirilecek eyleme katılmaya davet etti. Heyva Sor gönüllüsü Zennure Duru ise Brand’a ayrıca savaş dolayısıyla yerlerini terk etmek zorunda bırakılan ve çok zor koşullarda yaşam mücadelesi veren Ezidi Kürtler ve Kobaneliler için insani yardım talebinde bulundu. Etkinlik sonunda kitaplarını imzalayan ünlü komedyen bir kitabini da Kobane’de direnenler için imzaladı. Russell Brand geçtiğimiz hafta sonu asgari ücret ve kesintilere karşı Londra’d a Sendikaların gerçekleştirmiş oldukları yürüyüşte de Kobane için Heyva Sor a Kurdistane adına bağış toplamıştı. DUYURU Kobane ile dayanışma kahvaltısı Tüm Yurtsever ve Demokratik Halkımızı Rojava ile dayanışma amaçlı yapılacak kahvaltıya davet ediyoruz. Yer: KCC, Kürt Toplum Merkezi, 11 Portland Gardens, London N4 1HU Gun: 2 Kasim 2014 Saat: 11.00 10 Çarşamba, 29 Ekim 2014 11 Çarşamba, 29 Ekim 2014 Anarşistlerden Kobanê için eylem Paramaz Kızılbaş Gik-der’de Anıldı Kobane’de, 5 Ekim’de, YPG saflarında savaşırken yaşamını yitiren MLKP savaşçısı Suphi Nejat Ağırnaslı (Paramaz Kızılbaş) Gik-der’de düzenlenen bir etkinlikle anıldı. Pazar günü gerçekleştirilen anma, başta Paramaz Kızılbaş şahsında Kobane’de ölümsüzleşen savaşçılar olmak üzere parti ve devrim şehitleri için yapılan bir dakikalık saygı duruşuyla başladı. Saygı duruşunun ardından Paramaz Kızılbaş›ın hayatını anlatan konuşma okunurken, hazırlanan sinevizyon gösterimi ile anma devam etti. Paramaz’ın yazdığı veda mektubunun okunmasının ardından, MLKP’nin «Şan olsun Paramaz Kızılbaşlara» başlıklı bildirisi okundu. Anma etkinliğine katılan Britanya Kürt Halk Meclisi ve Maoist Komünist Parti temsilcileri birer konuşma gerçekleştirildiler. Roj Kadın Meclisi ve Londra Partizan adına da mesajlar okundu. Mesajların ardından, MLKP adına şu konuşma yapıldı: “O, halklarımızın kardeşliğinin abidesi. Kürt kardeşinin çağrısına silah kuşanarak koşan komünist irade. O’nda Demircioğlunun ‘ilk ben olmalıyım’ı, Hasan’ın gülüşü, Süleyman’ın parti inancı, Tuncay›ın adanmışlığı, Işık’ın direngenliği var. O, birlik devriminin evladı. O, Ermeni olmayan Ermeni, Kürt olmayan Kürt, Alevi olmayan Alevi. O, 20. yılını ateş altında savaş meydanlarında kutlayan Partinin evladı. “On binlerce askerin ‘koruduğu’ Musul’u ve binlerce peşmergenin ‘savunduğu’ Şengal›i bir kaç saatte ele geçiren IŞİD çeteleri, aynı tempoda Rojava’da da ilerleyebileceklerini sanıyorlardı. Üç yandan onlar kuşatacaktı Kobane’yi. Dördüncü cepheyi ordusu, polisi, MİT’i, medyası ve işbirlikçileriyle AKP Türkiyesi tutacaktı. Korkunun soğuk rüzgarları esmeye başlayınca, Kobane halkı kaçacak, Türkiye insani yardım bahanesiyle tampon bölge ilan edecek, DAİŞ çeteleri de Rojava’nın diğer kantonlarını düşürmek için Kobane’yi temel bir üs haline getirecekti. Hesapları buydu, tutmadı! Tutmazda! Çünkü Rojava’da Arin Mirxanlar, Baran Mardinler, Berfin Efrinler ve Suphi Nejatlardan örülü bir adanmışlık barikatı vardı karşılarında. Aşamadılar, aşamayacaklar! “Bu bizim inancımız, bu bizim umudumuz. Bu, bizim aklımıza yol gösteren kılavuz. Bu, bizim irademizi yöneten ve biçimlendiren istek. Bu bizim gerçeğimiz. “O en güzel yaşamı seçti. Suphi Nejat Ağırnaslı, “hawar” diyen Kobane siperlerine tered- dütsüz koşarken, bunu aynı zamanda insanlığın kurtuluşu mücadelesini omuzlamak bilinciyle yapıyordu...Yürünecek yol bellidir. Kobane’nin davası insanlık davasıdır. Kobane’nin kavgası ezilenlerin kavgasıdır. Kobane’nin çağrısı özgürlük çağrısıdır... Sınırları aşıp Kobane’yi savunmaya, Kobane için savaşmaya giden herkese selam olsun. Devrim için yürüyenlerin yolu açık olsun. Biz Kazanacağız, Biz Kazanacağız, Biz Kazanacağız.” Konuşmanın ardından genç devrimcilerin hazırladığı, Suphi Nejat’ın mektubu ile Suphi Nejat’ın mücadele ismi olarak aldığı Paramaz takma isimli Ermeni Sosyalisti Madteos Sarkisyan’ın mektuplarından yola çıkılarak hazırlanmış skeç sergilendi. Anma programına Erdoğan ve Baran ikilisi devrim şehitleri için seçilen türküleri içeren bir müzik dinletisiyle katıldılar. Katılımcılar sık sık, Paramaz Kızılbaş Ölümsüzdür, Yaşasın Partimiz MLKP, Biji Berxwedana Kobane, Kobane’de Düşene Dövüşene Bin Selam, Şehit Namırın, Yaşasın Halkların Kardeşliği, Yaşasın Devrimci Dayanışma, sloganlarını haykırdılar. 1 Kasım Dünya Kobanê Günü’nde Kobanê için Ayağa Kalk! Aralarında Profesör Noam Chomsky, Arjantinli Nobel Barış Ödülü sahibi Adolfo Perez Esquivel, Güney Afrikalı Nobel Barış Ödülü sahibi Başpiskopos Desmond Tutu’nun da bulunduğu binlerce aydın, yüreklerini Kobanê halkının yürekleriyle birleştirdi... Aydınlar, 1 Kasım’ı Dünya Kobanê günü ilan etti ve Dünya halklarını 1 Kasım’da Kobanê için seferber olmaya, ayağa kalkmaya, Rojava devrimini sahiplenmeye çağırdı. Avrupa’dan İskandinavya ülkelerine, Latin Amerika’dan Avustralya’ya, Pakistan’dan Hindistan’a dünyanın dört bir yanında düzenlenecek gösteriler için hazırlıklar tüm hızıyla sürüyor... Kobanê direnişi insanlığın vicdanını ayağa kaldırıyor! 40 günü aşkın süredir emperyalist güçlerin, bölgesel gerici ülkelerin, sömürgeci faşist Türk devletinin besleyip büyüttüğü faşist IŞİD çetelerinin kapsamlı kuşatma ve katliam saldırısına karşı PYD önderliğindeki Kobanê halkı destansı direnişini sürdürüyor... Kobanê halkı, YPG, YPJ ve MLKP savaşçıları, her günü, her dakikası destanlaşan bir direnişle karanlığın zebanilerine meydan okuyor... Anarşistler tarafından Türkiye- İngiltere ticaret toplantısının yapıldığı, Londra Merkez’deki Savoy ötelin önünde Kobane için protesto gerçekleştirildi. “Türkiye IŞİD’i desteklemeye son ver” büyük boy pankartının açıldığı ve bir saatten fazla süren eylem boyunca, “biz Kobanê’yiz, Kobanê biziz”, “Türkiye IŞİD’i desteklemeye son ver”, “kim katliamcı? IŞİD, kim tecavüzcü? Arîn Mîrkan’lar, Paramaz Kızılbaş’lar insanlığın ortak geleceğidir... Ermeni değildi ama “Paramaz”dı... Alevi değildi ama “Kızılbaş”tı... Kürt değildi ama Kobanê’de şehit düştü... Suphi Nejat Ağırnaslı’ydı adı... MLKP savaşçısıydı... Abdullah Öcalan’dan Salih Müslim’e değin yapılan açıklamalarda da belirtildiği gibi Suphi Nejat Ağırnaslı’larla Kobanê direnişi insanlığın ortak geleceğini perçinliyor... Kobanê direnişi evrensel bir boyut kazandı... Kobanê direnişi Stalingradlaştı... Ve artık Kobanê direnişi, insanlığın vicdanını ayağa kaldırıyor... Karanlığın zebanileri IŞİD, kim terörist? IŞİD, kim IŞİD’i destekliyor? Türkiye”, sloganları atıldı. Bir saatten fazla süren protesto gösterisi polisin müdahalesinden sonra bitirildi. kaybedecek! Başında Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu’nun bulunduğu faşist Türk devleti, Kobanê direnişinin yenilgiye uğraması için her türlü kirli yönteme başvurmaya devam ediyor. Ama nafile... Kobanê direnişi ve Rojava devrimi kazanacak! Karanlığın zebanileri kaybedecek! Kobanê direnişi bugün dünden daha fazla Dünya halklarının zihinlerinin derinliklerine kazındı... Faşist Türk devleti ise gittikçe yalnızlaşıyor, teşhir ve tecrit oluyor... AvEG-Kon olarak, 1 Kasım Dünya Kobanê gününde Avrupa halklarını yüzbinler, milyonlar olup meydanlara çıkmaya, yüreklerini Kobanê halkının yüreğiyle birleştirmeye çağırıyoruz... AvEG-Kon Avrupa Ezilen Göçmenler Konfederasyonu 12 Çarşamba, 29 Ekim 2014 13 Çarşamba, 29 Ekim 2014 Cemevi Üye Toplantısı Gerçekleştirdi İngiltere Alevi Kültür Merkezi (İAKMCemevi) Genel Üye Toplantısını gerçekleştirdi. Geçtiğimiz Pazar günü Cemevi’nin Dalston’da bulunan merkez binasında yapılan toplantıda İAKM-Cemevi Başkanı Yaşar Demiralay, Başkan Yardımcısı Hüseyin Üzüm, Baskan Yardımcısı Tugay Hurman, Sayman Mustafa Sivas ve diğer yöneticiler hazır bulundu. Toplantıda ilk sözü alan Başkan Yaşar Demiralay, Wood Green’de yapımı süren Cemevi binasının bir an önce hizmete açılması gerektiğini söyledi. Demiralay konuşmasında, söz konusu inşaatın en kısa zamanda eksikliklerinin giderilip tamamlanması için başlattıkları kampanyaya tüm üyelerin katkı sunması gerektiğini dile getirdi. ‘İnşaat ne oldu, bitti mi?’, gibi sorularla sık sık karşılaştıklarını ifade eden Cemevi Başkanı şunları söyledi: “Bizler yöneticiler olarak zamanımız kısıtlı ve bu kısıtlı zaman dilimi içinde belirli esnaf arkadaşları ziyaret ediyoruz. Üyelerimizin gelip bizimle birlikte çalışması lazım. Komiteler kurmalıyız. Bi- zim gidemediğimiz yerlere komite üyeleri ulaşmalı. Böyle bir çalışma ile kısa sürede sonuç alacağımızı ümit ediyorum.” Yaklaşık 5 yıldır Cemevi’nin çeşitli kademelerinde yönetici olarak görev yaptığını ancak bundan sonraki genel kurulda aday olmayacağını belirten Demiralay, “Artık başka insanlarımıza da fırsat tanımalıyız”, dedi. Üyelerin çeşitli sorularıyla karşılaşan Demiralay, “Birlik ve beraberlik içinde hareket ettiğimiz sürece başaramayacağımız iş yoktur. Birbirimizle uğraşmak yerine var olan sorunlarımızla mücadele edelim” çağrısında bulundu. Ayrıca toplantıya katılan Baf Başkanı İsrafil Erbil de, Wood Green’deki Cemevi binası ile ilgili geçmişe dayalı bilgi vererek soruları cevapladı. Toplantının sonunda Cemevi öğretmenlerinden Özcan Hoca’ya söz hakkı verildi. Cemevi’nde yaklaşık 7 yıldır hizmet verdiğini anlatan Özcan öğretmen, “Biz çocuklarınızın daha güzel tartışabilmesi, birbirlerine hoşgörüyle bakabilmeleri ve güzel hedeflere varabilmeleri için çaba gösteriyoruz ve göstermeye devam edeceğiz”, dedi. Şuan itibarıyla 322 öğrencinin Cemevi’nin çeşitli kurslarına katılarak eğitim aldığını ifade eden Özcan Bey, “Bu çok iyi bir rakam. Cemevi çatısı altında öğrencilerimize semahı da öğretiyoruz, bilimi de”, diye konuştu. Britanya’daki Alevi Gençleri Örgütlenmeye Devam Ediyorlar 19 Ekim 2014 Pazar günü Doncaster’da Birlik ve Dayanışma toplantısı ve etkinlikleri düzenlendi. İsrafil Erbil: ‘Kerbela bugün Lazkiye’dir, Kobane’dir, Şengal’dir. Nerede bir yezit varsa orada bir Hüseyin de mutlaka vardır’ Alevi toplumu için kutsal olan Muharrem Matemi tüm Britanya Cemevlerinde Alevileri bir araya getirdi. Britanya Alevi Federasyonu tarafından Almanya’dan ve Türkiye’den getirilen Hasan Ali İçlek Dede ve Mehmet Yüksel Dede Muharrem’in ilk günü Alevilerle buluştu. Dedelerin gülbankları ile oruçlar açıldı, Kerbela’dan bugüne tüm kötülükler kınandı. Konuyla ilgili bir açıklama yapan BAF Başkanı İsrafil Erbil ’25 Ekim ve 6 Kasım tarihleri arasında Britanya’daki tüm Cemevlerimizde muhabbetler yapılacak ve Cem erkanları yürütülecektir, Kerbela bugün Lazkiye’dir, Kobane’dir, Şengal’dir. Bu bilinçle yas tutan Aleviler, nerede bir yezit varsa orada bir Hüseyin vardır mesajını vermeye devam edecektir’ diye konuştu. yapılacak olan genel kurulunun da konuşulduğu toplantıda güncel olaylar ve eğitim de konuları ele alındı. Alevi Gençlerinden Birlik Toplantısı Britanya Alevi Gençlik Federasyonu, Asimilasyona karşı mücadele ve öz değerlerle birlikte, gelecek inşa etme temalı bir buluşma gerçekleştirdi. Muharrem Ayı Boyunca Cemevinde Muhabbetler Yapılacak Britanya Alevi Gençlik Federasyonu, Britanya’da bulunan Alevi gençlik örgütleri ve Cemevleri temsilcilerini Doncaster’da bir araya getirerek; asimilasyona karşı mücadele ve öz değerlerden kopmadan nasıl bir gelecek inşa edebiliriz’ üzerine çalışmalar yaptı. BAGF’nun 2015 başında Etkinlikte birer konuşma yapan: Doncaster Genclik kollari baskani, Erdal Pehlivan; Glasgow Gençlik kolları Başkanı, Pınar Aksu; Nottingham Gençlik Kolları Başkanı, Ozan Kahraman; Sheffield Gençlik Kolları Başkanı, Ergün Aslan; City Üniversitesi Alevi Öğrenci Birliği Başkanı, Nalan Kale; Oxford Brooke’s Üniversitesi Alevi Öğrenci Birliği Başkanı, Ergin Erbil; ve BAGF Eğitim Sorumlusu gençler Üniversitelerde yaptıkları çalışmaları ve faaliyetleri anlattılar. Etkinliğe ayrıca Bournemouth, Nottingham, Hull, Coventry, Londra, Croydon ve Harrow bölgelerinden gençler katılarak destek verdiler. Britanya Alevi Gençlik Federa- syonu adına konuşma yapan Cebrail Özer, Kobane ve Şengal’de yaşanan vahşeti değerlendirirken, mevcut iktidara eleştirilerde bulundu. Toplantıda söz alan AKM ve Cemevleri temsilcileri de birer konuşma yaparak güncel konulara ve gençlik örgütlenmesine dair açıklamalarda bulundular. Doncaster AKM başkanı, İsmail Çandır; Sheffield AKM başkanı, İsmail Aslan; Glasgow AKM başkanı, Aynur Doğan; ve Edinburgh AKM başkanı Zekeriya Armut yaptıkları konuşmalarda birlik ve beraberlik mesajları verdiler. YOL Tv’nin çekim yaptığı etkinlik türküler, deyişler ve şiirler ile devam etti. 14 Çarşamba, 29 Ekim 2014 Karaman’da Madende Patlama Yaşandı Karaman’da Has Şekerler Madencilik Şirketi’ne ait linyit kömürü ocağında yaşanan patlama ve su baskının ardından içeride mahsur kalan 18 işçi için umutlar giderek azalıyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, bölgede 5 maden ocağının bulunduğu ve 2’sinin denetimden sonra kapatıldığını şu an 3’ünün faaliyetini sürdürdüğünü kaydetti. 18 işçinin yeraltında olduğunu belirten Bakan Yıldız, su seviyesinin de 2 saate 1 metre yükseldiğini ve şu an su seviyesinin işçilerin bulunduğu bölümden yukarı olduğunu kaydetti. Madenin Haziran ayında yapılan denetimlerde eksikliklerinden dolayı kapatılıp süre verildiğini ve 3 ay sonra bu eksikliklerin giderilip ocağın tekrar işletmeye açıldığını söyleyen Bakan Yıldız, facianın nasıl göz göre göre geldiğini aktardı. Suyun şu an bir pompayla tahliye edildiğini ikinci pompanın montajlandığını, dalgıçlarında ocakta çalışma yapacağını ifade eden Bakan Yıldız, “Zaman aleyhimize işliyor” dedi. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, ise şunları söyledi: “34 işçi vardiyaya giriyor. Öğlen yemek yerken bu hadise meydana geliyor. Aniden su patlaması şekilde ifade ettiler. Bunun detayı anlaşılacak. 16 kardeşimiz kurtuluyor. Diğer kardeşlerimiz yeraltındalar. Öncelikle hedefimiz yeraltındaki suyu boşalmak, Kızılay, AFAD, burada ve 3 adet mobil istasyon kuruyoruz.” Soma’da çalışma koşullarının düzeltilmesi amacıyla Ankara’ya yürüyüş gerçekleştiren bini aşkın işçi, Ankara eylemlerini iptal ederek, Karaman’da bugün meydana gelen Has Şekerler Madencilik Şirketi’ne ait linyit kömürü ocağına gitme kararı aldı. ANF Kanada’da Parlamentoya Silahlı Saldırı Kanada’nın başkenti Ottawa’da, Parlamento binasının yakınındaki savaş anıtında nöbet tutan bir askere silahlı saldırı düzenlendi. Ardından Parlamento binasına giren saldırgan ve polis arasında silahlı çatışma yaşandı. Polis, çatışmada silahlı saldırganın vurularak öldürüldüğünü açıkladı. Saldırganı öldüren polis için Parlamentoda tören düzenlendi. Anıtta vurulan, 24 yaşındaki asker, Nathan Cirillo’in cenazesi Salı günü kaldırıldı. Yetkililer, saldırıyı gerçekleştiren Michael Zehaf-Bibeau’nın tek başına hareket ettiği ve örgüt bağlantısı olmadığı ortaya çıktı. Olayda öldürülen zanlının daha önce çeşitli suçlardan defalarca tutuklandığı ortaya çıktı. Ülkede Pazartesi günü, kısa süre önce Müslüman olan Kanada vatandaşı Martin Couture Rouleau, aracıyla bir askeri ezerek öldürmüştü. Bunun üzerine ülkede terör alarmı bir üst seviyeye çekilmişti. 15 Çarşamba, 29 Ekim 2014 Hipotiroidizm En son yazımda sizlere hipertiroidizm hakkında yazmıştım. Bu hafta size bu konunun diğer yüzü hakkında yazmak istiyorum. Hipotiroidizm, boğazın ön kısmında oturan tiroid bezlerinin gerektiğinden çok daha az tiroid hormonu (T3 ve T4) yapmasından dolayı ortaya çıkan bir hastalıkltır. Daha öncede anlattığım gibi tiroid hormonu kanda dolaştığı için vücudun her tarafına gider ve birçok bölgede dengeyi tutmayı sağlar. Eksik tiroid hormonu genel olarak vücudun çok daha yavaş çalışmasına yol açar. Hipotiroidizmin semptomları nedir? Hipotiroidizmde her hastalık gibi herkeste değişik seviyede ortaya çıkar. Aşağıdaki semptomlar bazı insanlarda birkaç tane ve bazı insanlarda hepsinden oluşabilir, yani kişiden kişiye fark ediyor. Dikkatle takip eden okurlarımız görürler ki, bu semptomların bazıları hipertiroidizmde de belli oluyor. • Kalbin yavaş atması ve tansiyonun düşmesi (bradikardi) • Aşırı yorgunluk hissi • Kilo alma • Sürekli üşüme hissi (en sıcak havada bile) • Kabız • Genel ağrılar, özellikle ka- • • • • • • • • slarda ve eklemlerde Kuru cilt İncelmiş, cansız saçlar Vücutta sıvı tutumu Bayanlarda adet düzensizliği/ ağırlaşması Cinsel isteksizlik Kısırlık Zihinsel yavaşlama Depresyon En ilerlemiş halinde: • Kalp hastalığı • Guatr (boyun bölgesinin aşırı şişmesi) Teşhis nasıl yapılır? Her zaman söylediğim gibi ilk etapta doktorunuzla danışın, çünkü birçok hastalık yukardaki semptomlara sebep olabilir. Mahalle doktorunuz hipotiroidizm teşhisi için sizden aldığı kanı laboratuvara yollayıp T3 ve T4 tiroid hormonlarının seviyesine bakılmasını isteyecektir ve bu hormonlar gerektiğinden az oluyorsa teşhis sonuçlanır. zlerine ne kadar tiroid yapılması gerektiğini söyleyen sinyaller az veya hiç çalışmaz. Birçok insanda ise antikorların tiroid bezine yapışıp fonksiyonunu etkiler, daha basit bir şekilde bunu anlatmak istersek yani bünyenin yanlışlıkla kendine saldırmasından oluşur. Bunun yanı sıra birçok coğrafik bölgede iyot eksikliğinden ortaya çıkan bir hastalık (iyot vücudun tiroid hormonu yapmasında katkısı vardır ve birçok ülkede iyot tuza eklenir ki bu eksiklik olmasın). Çok nadir durumlarda hipertiroidizm tedavisiyle tiroid bezleri alınan insanlar tabi ki tedavisiz (ilacsiz) kalırsa hipotiroidizm olurlar. Bazı bebekler doğuştan hipotiroidizm hastası ve bazı ilaçların yan etkisi hipotiroidizmdir, mesela lityum içeren ilaçlar (bazı depresyon ilaçlarında bulunur) ve bazı kalp ilaçları. Lütfen kendi başınıza ilaçlarınızı durdurmayın, doktorunuzla danışıp araştırdıktan sonra beraber karar alınız, her hangi ilacın durdurulmasını. Hipotiroidizm kimi etkiler? Hipotiroidizm her yaştaki insanı etkileyebilir, fakat genellikle 2050 yaş arasındaki bayanlarda daha çok bulunur ve yaş ilerledikçe riski yükselir. Hipotiroidizm neden olur? Tedavisi nedir? Hipotiroidizm aynı hipertiroidizm gibi birkaç sebepten dolayı ortaya çıkabilir. Nadir de olsa bazen sorun beyinden tiroid be- Tedavisi kişiye göre değişebilir. Tekrar en basiti tiroid hormonunu kontrol eden haplar ve genellikle bu çoğu insanın tedavisine yeter. Tedavi normalinde ömür boyu sürer ve tiroid hormon (T3 ve T4) seviyesine bakan kan testleriyle doktor kontrolu altında kalınır, fakat hipotiroidizm tedavisi olan hastalara bedava reçete verilir. Sağlık Köşesi ÖZLEM BOZTEPE 16 Çarşamba, 29 Ekim 2014 İngiltere, Afganistan’daki askeri misyonunu sonlandırdı Afganistan topraklarında, 13 yılda 453 kayıp veren İngiliz ordusu, bu ülkedeki son askeri üssünün komutasını da Afgan güvenlik güçlerine devretmesiyle bu ülkedeki askeri misyonunu sonlandırdı. Camp Bastion üssündeki İngiliz, ABD ve NATO bayrakları indirilirken, burada görev yapan askerlerin de yıl sonuna kadar ülkelerine döneceği belirtildi. İngiltere Savunma Bakanı Michael Fallon, İngiliz basınında yer alan açıklamasında, Afganistan’da bazı hataların yapıldığını ancak 2001 yılından bu yana birçok konuda da başarılı olunduğunu belirterek “artık ülkenin güvenliği tamamen Afgan güçlerine aittir”, dedi. Afganistan’daki kurumların oluşturulması yönündeki desteğinin süreceğini ifade eden Fallon, Afganistan’ın kalkınması için de yardımların devam edeceğini bildirdi. İngiltere Başbakanı David Cameron ise Afganistan’da hayatını kaybeden İngiliz askerleri için “Bizim adımıza orada görev yapanları her zaman saygıyla anacağız” dedi. ABD ise geçen ay seçilen Devlet Başkanı Eşref Gani’nin yenilediği güvenlik anlaşması gereğince 10 binden fazla askerini Afganistan’da bulundurmaya devam edecek. İNGİLİZLERİN AFGANİSTAN’DAKİ 13 YILI 2001 yılından bu yana Afganistan’da 453 İngiliz askeri hayatını kaybetti. 13 yılda, 140 bin İngiliz askerinin görev yaptığı Afganistan’daki operasyon için Birleşik Krallık 19 milyar sterlin harcadı. İngiltere’de bir ilk: 12 yaşındaki kız çocuğuna ötenazi yapıldı İngiltere’de bir anne, kör olan engelli kızının çektiği acılara dayanamayarak açtığı ötenazi davasını kazandı. İngiltere bir annenin vermek zorunda kaldığı en zor kararı konuşuyor. Charlotte Fitzmaurice’nin, 12 yıl önce dünyaya gelen kızı Nancy doğar doğmaz menenjit geçirdi. Kör olan Nancy, yürüyemiyor, konuşamıyor, yemek yiyemiyor ve günün büyük bölümünü acı içinde çığlık çığlığa geçiriyordu. Kızının bu acılarına dayanamayan anne, Yüksek Mahkeme’ye kızının hayatına son verilmesi için izin davası açtı. “Kızım huzura kavuştu ama ben kendimi hiçbir zaman affetmeyeceğim” Nancy’nin 24 saat hastanede yaşadığını belirten 36 yaşındaki anne, “doktorlar, doğar doğmaz menenjit geçiren Nancy için “4 yaşına kadar yaşar” dediler. 12 sene hastanelerde kalarak Nancy’i bugüne kadar yaşattık. Morfin ve diğer güçlü ağrı kesicilerle bağışıklık kazandığı için acıları dinmiyordu. Beyninde sürekli sıvı birikiyordu. Mahkemenin ‘kabul’ karından 14 gün sonra kızımın hayatına son verildi. Artık huzura kavuştu fakat ben kendimi hiçbir zaman affetmeyeceğim”, dedi. İngilere’de bir ilk olan dava kararı ile, makinaya bağlı olmadan nefes alan ve ölümcül bir hastalığı olmayan bir çocuk için ilk kez “ölüm hakkı” tanınmış oldu. Hakkim, henüz 12 yaşında olan Nancy’nin hastalığının geri dönülmez, acılarının dayanılmaz noktaya gelmesinin yanında annenin, yaşam kalitesini de gerekçe göstererek ötenazi yapılmasına izin verdi. Ötenazi nedir? Ötenazi İyileşmesi mümkün olmayan ya da ölümcül bir hastalığın verdiği acılardan kurtulması için kişinin veya yakınlarının isteği üzerine yaşamına son vermeye yönelik yapılan işlemlerin tamamına ötenazi deniyor. 17 Çarşamba, 29 Ekim 2014 Career and Employment Advice and Support Worker Roj Women Association (www.rojwomen.org) is based in the London Borough of Hackney. We work to provide ways for Kurdish women to recognize their needs and rights and to empower them to fulfil them. Our ‘Enhanced employability, boosted chances’ project supports unemployed Kurdish women. Support, tailored around the individual, is offered via a variety of interventions including job search, employer engagement and work placements, mentoring and personal development planning. Job title: Career and employment advice and support worker Job scope A part-time position (2 days per week) to offer training, support and guidance to beneficiaries, identifying key strengths and development needs relating to specific jobs skills. The post-holder will deliver training and coaching on group and one to one basis and assess clients to enable them to access and sustain employment. Accountability The post holder is line managed by the Projects Coordinator Salary £24,000 per annum pro-rata Key responsibilities 1. To hold sessions with beneficiaries on an individual or group basis providing job advice and support including assistance with CVs, application forms and interview preparation. 2. To maintain a good understanding of local vacancies in order to effectively match customers to suitable job vacancies/work placements and market beneficiaries to employers. 3. To assist beneficiaries to develop appropriate skills by identifying training and placement/volunteering opportunities. 4. To deliver outreach workshops in community centers to inform professional and the general public about our services. 5. To monitor the performance of beneficiaries and to keep appropriate records. 6. To undertake necessary administrative duties relating to the role. 7. To work flexible hours in various locations (within Hackney Borough) in order to meet the needs of beneficiaries Person Description Essential -Fluency in Turkish and English -Experience (at least one year) of delivering training in group situations and providing one to one coaching -Experience of building relationships with third parties -An understanding of the factors to be considered in supporting people in employment -Knowledge of the job market in Hackney and neigh bouring boroughs -Good self-organization and self-motivation skills Desirable -A qualification, or accredited training, in systematic instruction, training, or social care. -Fluency in Kurdish Please submit CV, cover letter and equal opportunities form by 6 pm on 31st October to [email protected] Please note the start date for this post is 14th November 2014 About Roj Women Association 8-11 yaş arası çocuklar için futbol kursu Gençlere dönük çalışmalarını yürüten Ciwanen Azad Futbol Kulübü 8-11 yaş arası çocuklar için futbol kursu açıyor. 12 Ekim Pazar günü Clissold parkta başlayacak olan kursun kayıtları devam ediyor. Ciwanen Azad Futbol Kulübü tarafından yapılan açıklamada amaçlarının, spor aracılığıyla çocukların daha sağlıklı, saygılı ve disiplinli bir birey olmalarına katkı sunmak olduğunu belirttiler. Yetkin donanımlı eğitim kadrosu ve ful ekipmanları ile 8-11 yaş grubu çocuklar için Pazar günleri Clissold Parkta Futbol kursları saat 12:30 - 14:30 arası yapılacak. Futbol kursunda Vücut ısınma - Vücut esneme, Pas Kontrol / Alış-Veriş, top sürme teknikleri, şut atma teknikleri, kalecilik ve futbol oyun konseptleri öğretilecek. Daha fazla bilgi ve kayıt için 07446964993 | 07956436763 nolu telefonları arayabilirsiniz. 18 Çarşamba, 29 Ekim 2014 Mülteci kamplarında yaşam Acı günlerin devam ettiği Kürdistan’da gazetecilik görevini yerine getirmek üzere giden Erem Kansoy mülteci kampları ile ilgili izlenimlerini ve fotoğraflarını Telgraf gazetesi okuyucuları ile paylaştı. Yerlerinden edilmiş binlerce sığınmacı, Kürdistan Bölgesel Yönetimi-(KRGIRAK) sınırları içerisinde bulunan mülteci kamplarını yuvaya dönüştürdü. Kürdistan Bölgesel Yönetimi –Irak’ta bulunan, Kürdistan-Irak bölgesinde Erbil yakınlarındaki Darashakran, Quashtapa, Kawergosk ve Baharka kamplarında, Ain-Kawa kentindeki kiliseler ve Duhok şehrinde Ezidi’li halkın yerleştiği çeşitli okullara gerçekleştirmiş olduğum ziyaretlerde savaşın gerçek yüzüne yerinde tanıklık etmiş oldum. Duhok kentinde bulunan okullar savaş mağduru vatandaşların sığındığı kamp yerlerine dönüştürülerek onlarca aileye yuva oluyor. Her geçen gün, Kürdistan Bölgesel Yönetimi-(KRG-IRAK) sınırları içerisinde bulunan mülteci kamplarında yardım ihtiyaçları giderek artarken, Ezidi aileler okullara sığındığı gerekçesiyle hiç yardım Kawergosk kampının yukardan görünümü. Çadırların sıklığı ve yoğun nüfu s dikkat çekiyor. Ayrıca coğrafi zorluklar ve zeminin engebeliği görülebilir. alamıyor. Sinjar bölgesinde yaşanan çirkin saldırılar nedeniyle bir süre önce evlerini terk ederek yerlerini değiştirmek zorunda kalan Ezidi ailelerine henüz, Birleşmiş Milletler Mülteci Yüksek Konseyi (UNHCR) tarafından çadır verilmedi ve kamplara alınmadılar. Erbil bölgesinde bulunan Türkiye’li firmalar ve markalar ilgi çekiciydi. UNHCR tarafından kurulan çadır kamplar şehrin yaklaşık 2-3 saat dışında bulunuyor. Mül- teci kamplarına giriş ve çıkışlar oldukça sıkı denetleniyor. Kampların çoğunda çadır, yiyecek yetersizliği, temiz su, ve özellikle çocuklar için giyecek sıkıntısı yaşanıyor. Sağlık hizmetlerinde de ciddi problemler yaşanıyor, ilaç yetersizliği ve tıbbi müdahale ekipmanları başta olmak üzere olanaklar çok kısıtlı. Ain-Kawa şehrinde birçok yarım kalmış inşaat ve kiliseler mülteci ile doldu, ayrıca farklı bölgelerdeki birçok okulunda mültecilere yuva olması nedeniyle bölgede halen okullar eğitime başlayamıyor. Ain-Kawa’da bulunan Mar Yusif kilisesi savaş mağduru vatandaşların sığındığı bir kamp yerine dönüştürülerek onlarca aileye yuva oldu. Kurulan kampın menajerlerinden Reyan Celalyelda’dan edinilen bilgiye göre, kampta yaklaşık 225 aile ve 0-12 yaş arasında 216 çocuk bulunuyor. 19 Çarşamba, 29 Ekim 2014 Kawergosk kampında bayram sabahı çocukların mutluluğu yüzlerinden okunuyordu. gelenekleri gereği bayram sabahı çocuklar çadırları tek tek gezip şeker topladı. Celalyelda, kurulan kamp ile ilgili şunları kaydetti: “Kampta bulunan mülteciler Asur’lu Kaldaya Hristiyanları ve buraya Qaraqosh ile Musul bölgelerinde geldiler. Yaklaşık yedi Bin Asur’lu aile kilise dışında yaşamlarını sürdürüyor, bu nedenle çocuklarını okula kaydedemiyor, yiyecek ve giyecek yardımı alamıyor. Kampımıza çeşitli yardımlar yapılıyor fakat yeterli değil. Daha fazla yardıma ihtiyacımız var.” Kampların düz araziye kurulmuş olması ve yeraltı sistemi bulunmaması kanalizasyonun dışardan geçmesi ile ciddi salgın hastalıkların yaşanacağından korkuluyor. Kış yağmurlarına dayanıklı olmayan çadırlar ve toprak zeminin çamurlaşması büyük sorunlara sebep olacak görünüyor. yaklaşık 5 saat önce doğumu gerçekleşen bebeğe Rescue4Children saha çalışanları acil yardım götürerek yeni doğum paketini teslim etti ve kullanımı ile ilgili bilgi verdi. Kamplarda edindiğim bilgilere göre, Assur’lu, Suriyeli ve çeşitli bölgelerden mülteciler, şehirdeki inşaatlarda ve fabrikalarda çalışıp gıda ihtiyaçlarına katkıda bulunuyorlar. Savaştan etkilenen çocuklara yardım dağıtarak destek olan Rescue4Children vakfının gönüllü medya görevlisi olarak takip ettiğim tüm çalışma ve programlar başarıyla neticelenmiştir. Londra’da toplanan yardımlar ihtiyaçlılara dağıtılarak büyük bir destekte bulunulmuştur. Rescue4Children vakfının çalışmaları, kamplar ile ilgili detaylar ve İzlenimlerim ile fotoğraflarımı Telgraf okuyucuları ile 2. Bölümde de paylaşmaya devam edeceğim. Sevgiler Fotoğraf: Erem Kansoy Kamplarda çadırların arasından akan kirli sular büyük sağlık sorunlarına ve çevre kirliliğine neden oluyor. Çocuklar için de büyük tehlike olan atık sular kış aylarında yağan yağmurla tüm bölgeye yayılacak. Yine bayram günü Kawergos kampına getirilen etlerin dağıtıldığı esnada, güvenliği sağlayan Asayiş görevlisi ve kamp sakini çocukların tedirgin bakışları. Kawergosk kampında bayram sabahı çocukların mutluluğu yüzlerinden okunuyordu. gelenekleri gereği bayram sabahı çocuklar çadırları tek tek gezip şeker topladı. 20 Çarşamba, 29 Ekim 2014 21 Çarşamba, 29 Ekim 2014 500. Haftasında Cumartesi Anneleri’ne Londra’dan destek Cumartesi Annelerinin 500. Haftası nedeniyle ICAD Britanya Seksiyonu ve Londra Cumartesi Anneleri ile Dayanışma Komitesi’nin birlikte örgütlediği eylem, Trafalgar meydanında gerçekleşti. Meydanın yanında bulunan, kilisenin basamaklarında yapılan eylem bölgedekiler tarafından büyük dikkat çekti. Eylem boyunca, atılan sloganlar ve dağıtılan yazılı bildiride, Cumartesi Anneleri ve mücadeleleri hakkında bilgi verildi. Değişik ülkelerdeki gözaltına kayıplara ve mücadeleye dikkat çekildi. Türkiye ve Kuzey Kürdistan’da olmak üzere, Kolombiya’da, Meksika’da, Filipinler’de, Sri Lanka’da, Pakistan’da “Gözaltında kayıplara son” sloganı atıldı. Destek eyleminin organizatörlerinde ICAD Britanya, resmi Facebook sosyal paylaşım sitelerinden eylem ile ilgili, “Cumartesi Anneleri 500. Hafta Londra Trafalgar Square’da. Cumartesi Annelerinin destanlı direnişine 500. Haftasında Londra’dan da bir ses verebilmek için Trafalgar Meydanında İCAD aracılığıyla düzenlenen eylemdeydik. Konuşmalar ve bildirilerle, kamuoyu oluşturma faaliyetleriyle süren eylemlilik akşam saatlerine kadar sürdü”, şeklinde açıklamada bulundu. Başta Cumartesi Anneleri olmak üzere dünyanın her yerinde kayıp yakınlarının ve onların mücadelesinin desteklenmesi çhağrısı yapıldı. Yaklaşık 70 destekçinin katıldığı eylem 1 saat sürdü. Eylemin ardından katılımcılar sessizce dağıldı. Fotograflar ICAD Britanya resmi Facebook sayfası 22 Çarşamba, 29 Ekim 2014 Çarşamba, 29 Ekim 2014 Matematik bölümü mezunu, tecrübeli ve referanslı öğretmenden özel Matematik dersi • 11+ Entrance Exams • KS3 & KS4 • GSCE & A LEVEL Sınavalarına hazırlık. Birebir veya grup halinde dersler verilir. Özlem Kuş 0744 316 7873 23 24 Çarşamba, 29 Ekim 2014 25 Çarşamba, 29 Ekim 2014 Kış kapıda, Şengalliler ve Kobaneliler dışarıda! Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal, Kürt sorununu çözmek için niyetini belirtince, hayatıyla ödedi. Özal’ın radikal çıkışları vardı. Kurumları habersiz kontrol eder, şortla teftişler gibi. Karşı çıkanlara: ”Alışırsınız, alışırsınız ve de bunları unutursunuz “ derdi. Gerçekten doğru söylemiş Sayın Özal. Unutkan bir halkız. Dersim’i, Şeyh Sait İsyanı’nı, Maraş’ı, Sivas’ı, Gazi’yi, Cizre’yi, ve Roboski’yi unuttuk. Hatırlamak isteyince devlet yetkilileri bize unutun dercesine, tomalarla, coplarla karşı çıktılar ve bizleri taradılar, copladılar. Oysa ki, geçmişini unutan halklar, tarih sahnesinden yok olmaya mahkûmler. Bir ay önce, Emperyal devletler ve Türkiye’nin besleyip, desteklediği IŞİD, durup dururken Şengala girdi. Bir katliam gerçekleştirdi. İnsanların başlarını kesti, onlarla top oynadı. Kadınların ırzına geçti. 15 bin Ezidi yerlerinden oldu. Geçenlerde BM. Genel Kurulu’nda IŞİD’ın 3 bin Ezidi’yi öldürdüğünü ve 5 bin kadın ve çocuğu kaçırdığını. Kaçırılan kadınların pazarlarda sattığını... Bu yapılanların Soykırım olduğunu belgeleyen kanıtların olduğunu deklare ediyordu. PKK katliamın daha fazla büyümemesi için büyük bir gayret gösterdi. Bir koridor açarak binlerce Şengal’liyi Kuzey Kürdistan’daki Kürtlerin yanına gitmesine olanak sağladı. Yerlerini terk etmeyen on bini aşkın Ezidi ise Şengal Dağı’na sığınmış durumda. Şimdi, IŞİD dağ yolunu da kesmiş. Sadece havadan yardım alıyor bu halk. Kış aylarına girmiş bulunuyoruz. Dağdaki halk sadece derme çatma kulübelerde ve naylon çadırlarda barınmaya çalışıyor. Ve halen IŞİD katliamıyla karşı karşıya. Ve ya soğuk, açlık sonlarını getirecek. Bir ayı aşkın bir süredir IŞİD Kobane’ye saldırıyor. Kürtler direniyor. Dünya halkları ayağa kalktı. Kobane’lilerin gösterdiği yenilmez iradeleri ve dünya kamu oyunun baskısıyla, ABD’nin başını çektiği koalisyon havada IŞID’i vuruyor. IŞİD geriledi. Tehlike henüz geçmedi. Ama, Şengaldeki gibi bir katliam da gerçekleşmedi. Kobane’liler tarihte benzerine az rastlanan bir destan yazdılar ve yazıyorlar. Bu IŞİD kim? Havadan mı geldi Kürdistan coğrafyasına? Şengal olayı, 2000 yıllarında, ABD tarafından geliştirilen bir plandı. Ezidileri o bölgede çıkarmak istemişler. Oraya Sünni İslam inancı olan Arapları yerleştirmekti amaç. Keza, Maxmur, 20 yıldan beri Türkiye devletinin boşaltmak istediği kamptı. Yapılacak bir katliamla Sünni Araplar yerleştirmek istenmişti. Olmadı. Olmaz da. Rojava, Şengal, Maxmur ve özellikle de Kobani’de yapılmak istenilen, demokratik yapının değiştirilmesi geliyordu. Başta Rojava devrimini boğmak istiyorlardı. Ne acıdır ki, Güneyli Kürtler, sonradan oluşacak neticeyi tahmin etmediği için, Şengal’i korumakla görevli iken orayı IŞİD’e bıraktılar. Şimdi hatalarından döndükleri için sevindirici bir durum. Türkiye’ye sığınan halk da Şengal dağındaki halk gibi, çadır, baraka, boş dükkan gibi yerlerde barınmaya çalışıyorlar. Birkaç gün önce TV’lerde gördük, yağmur yağmıştı. Çadırlar, çamur deryasına dönmüştü. Kazaran veya başka türlü bir yangın çıksa, tüm çadırlar küle döner içerdekilerle birlikte. Bir hastalık çıksa, kısa zamanda salgın halini alır. Devlet yetkilileri, dış ülkelerde ve içerde verdikleri beyanatlarda: “Bizler 200 bin Kürd’e bağrımızı açtık. Daha ne yapalım?”, diyorlar. Verilen sayı belki ondan da fazla. Ama, devlet ne yapıyor? Suriyeliye yaptığı yardımın yüzde sıfır da birini yaptı mı, dışarda gelen Kürt’e? Yapılan yardımları yöre halkı ve BDP’li belediyeler yapıyor. Başımızdaki devlette, ‘Duran İnsan’dan korkan ve sıradan demokratik bir öğrenci hareketinden ürken bir iktidar var. Fizik dersi ile din dersini eşit tutan, Alevileri asimile etmek için zorunlu din dersini savunan bir AKP iktidarı. Devletin tüm organlarında, ‘keyfi’ uygulamaların zemini haline geldi. ‘Adamcılık’ literatürümüze iyiden iyiye yerleşti. Linç kültürü olağanlaştı. Kadrolaşma ha keza... Kadına şiddet tırmandı ve göz yumulur hale geldi. Hükümetin ne yaptığını da söyleyelim. Burada sözü, Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikasına (SES) bırakalım. SES, yayınladığı rapora göre: Erdoğan’ın her fırsatta 200 bin Kobane’liye kapısını açtığını söylüyordu. Riha’nın (Urfa) Pirsus (Suruç) ilçesine gelen 50 bin Kürt’e hiç bir yardım yapmadığı gibi Kobane’liden ilaç katkı payını istiyormuş. İşte devletin yaptığı yardım budur sadece. Geçen hafta gazeteciler, kameralarını Kobane’ye çevirmişlerdi. Gördüğümüz: “Askerin bastığı yerde ot bitmez” atasözünü yine haklı çıkarmış. İşgalle birlikte geriye talan ekonomisinden başka bir şey kalmamıştı. Şengal’de de, durum bundan iyi değildir sanırım. Yukarıda sıraladığım kara günleri unuttuğumuz gibi, Şengal’i ve Kobane’yi de unutacak mıyız? Unutursak, insan olduğumuzu da unuturuz. Onurlarımız erozyona uğrar. Torunlarımızın yüzlerine nasıl bakarız? Sonra, Vartolar, Karslar,... ve en sonunda Amedler çıkar... Seni ancak sen korursun, beni ancak ben ve bizi ancak biz korur selamete çıkarırız. İnsanı hayvanlardan farklı kılan özelliği: vicdan sahibi olmasıdır. Vicdan sorumluluktur, adalettir. Zülme her koşul altında karşı durmak, ezilenin yanında olmak; acılarını hafifletmek için, olanakları oranında maddi ve manevi yardımda bulunmak onurlu bir insanlık görevidir. Şimdi, Şengalliler ve Kobaneliler yardımlarınızı bekliyorlar, siz Kürtlerden, sosyalistim, devrimciyim, barıştan yanayım ve insanım diyen herkesten. Bizden hatırlatma.... Ali ERDOĞAN [email protected] 26 Çarşamba, 29 Ekim 2014 UZUN YÜRÜYÜŞ Milletler tarihinde, önemli yaşamsal evreler vardır. Bunlar o milleti millet yapan, tarihi birlik ve millet ruhunu sağlamlaştıran ve bir arada tutan evrelerdir. Kürt Milletinin tarihinde bunun derinliği fazla olmamakla birlikte, olan örnekler oldukça etkileyici ve derindir. Efsanelerde, Demirci Kawa kültü, Kürt varlığının ve tarihteki yerinin ilk örneğidir. Selahaddin Eyübi Kurdi ve Kürtlüğü milletimizde, tartışmasız bir tarihi karakterdir. Mahabad ve Kadı Muhammed, birliğin ve milli duruşun ortak sembolüdür. Uzak tarih ve kültürel kaynağımız, Zerdüşlük ve sürdürücüleri; Ezidilik, bambaşka bir derinliği olan Kürtlüğün temsili sayılabilecek bu tarih ayrıca incelenmeyi bekliyor. Kürt tarihindeki ortaklığı ve genel kabulü bugün, Milletimizin çok boyutlu tartışmalarına rağmen, sürüyor. Tarihsel olarak, başarısızlığın ana kaynağı , birlik olamama ve fırsatları değerlendirememe diye belirleniyor, bunun temel eksiklik olduğu her dönemde vurgulanıyordu. Özeleştiri ve birliğin gerekliliği üzerinde ortak kabule rağmen, tarihsel fırsatlar oluştuğunda aynı eksikliklere düşüldüğü görülüyor. Hem kurumsal ve hem de bireysel olarak bu durum tekrarlanmasına rağmen, eleştirileri de sürüyor. Yine aynı tarih zamandayız. Birkaç kere kullanılmayan bu an, birinci Körfez Savaşından sonra sürekli önümüze gelip duruyor. Hem Uluslararası hem de yerel durum buna uygun olduğu gibi, böylesi genel bir istek de var. Neredeyse düşmanlarımız bile birlik ve Bağımsız bir Kürdistan ister iken, durumu çeşitli nedenlerle heba etmek, tarihi bir yanlışı tekrarlamak olur. Mella Mustafa Barzani’nin Birinci Uzun Yürüyüşü, Kürt Hafıza ve ruhunda, büyük bir birlik ve millet ruhu oluşturmuştu. Bu oluşum modern zamanların birlik ve kurtuluş miladı sayılabilir. Birbirlerinden farklılıklar arz etse de, ikinci ve büyük yürüyüş: Dohuk Toplantı ve Antlaşmasından sonra, bir grup Kürt Silahlı Gücünün, Kuzeyden Rojava ya geçmesidir. Kürt topraklarının nasıl birleştiğinin somut bir örneğidir. İşgalcilere rağmen ikinci kere Kürt Güçlerinin askeri olarak, iç ve dış olanaklarla , bu yürüyüşü yapması, yeni bir milad ve yeni bir yürüyüştür. Şengal ve Kobani üzerinde oluşan bu tarihi süreç ancak böylesi bir hareketle, Kürt birliği ve devleti oluşturur. Bununla birlikte bütün işgalci güç ve düşünceler boşa çıkarılır. Aynı zamanda milletimizin düşüncesinde netlik ve birlik kararlılığı oluşturur. Bölgesel ve fikri ayrılıklar ya en aza indirilir, yada birlik düşüncesinin önünde engel olmayacak tarzda yürür, yürütülür. Kürt Milletinin güncel ve tarihi çıkarlarına da bu davranış uygun düşer. Aslında, Hewler toplantısı bunu ön habercisi idi. Alınan kararlar ve iyi niyetlere rağmen, Kürt Milletinin isteğine rağmen, çeşitli nedenlerle uygulanamadı. Dohuk toplantısı ise , sürecinde, Şengal ve Kobani tarzda zorlaması ile yeniden yapıldı. Mesud Barzani nin isteği ile yapılan ve Kobani direnişini ve Milli Birliği güçlendirici yanı olan bu toplantı için; Salih Müslim: ’Bu, Kürdler arasında birlikteliğin sağlanmasıdır’ dedi. Başkan Barzani ise toplantı için şu tarihi değerlendirmeyi yaptı: ’Bu anlaşma, Kürdler’in birliğini istemeyen ve devamlı Kürdler arasında karmaşa çıkarmak isteyen düşmanlara bir cevaptır.’ Salih Müslim, Suriye Kürdistan Demokrat Partisi -ENKS- ve Demokratik Birlik Partisi –PYD- arasındaki bu görüşme ve antlaşma için: ’Kürdler arası birleşme sağlanmıştır. ’Diye yorumli önemi ifade etmiştir. Kürt Milleti ve tarihi topraklarına bugün ki saldırıların , birlik oluşumun ana ekseni ve nedeni olduğu, artık bunu üzerinde yürünmesi gerektiği ortaya çıkmış bulunuyor. Şingal, Musul, Kerkük, Kobane ve Mexmur tecavüzlerine karşı oluşturulan, ortak milli direnişler, Birleşme sürecininde ana temellerini oluşturmuştur. Mella Mustafa Barzani, Mehabad yenilgisinden sonra Irak’a geçtiğinde büyük bir katliam ile karşı karşıya kalınır. Bunun üzerine, 15 Nisan 1947 de geçici olarak, silahlı güçlerin Sovyetlere gitmesi ve milletin karşılaşacağı katliamı engellemek için bunun gerekliği tartışması yapılmıştır. Durumların iyice zorlaşması üzerine , 5 Mayıs 1947’de karar alınmış ve 560 seçkin önder ve deneyimli, silahlı güç ile birlikte, 22 Mayıs 1947’de yürüyüşe başlanmıştır. Sovyet sınırındaki Aras Nehri 18 Haziran 1947’de geçilmiştir. Bu yürüyüş sırasında yapay sınırlar tepelenmiş Irak, İran ve Türk işgalcilerle yer yer ağır çatışmalar yaşanmıştır. Bu anlamda tarihsel öneme sahiptir. Sovyetlere varılması ve sonucu ise bir tarihtir. Şanlı bir Kürt Tarihi. Aynı tarih yeni direniş dönemindeki, Dohuk Antlaşması ve Kürt Silahlı Güçlerin bütün Kürdistanı geçmesidir. Psikolojik etkisi bile alan savaşlarından daha üstün ve kalıcıdır. Daha anlamlı, tarihsel ve kalıcı kılmak bütün Kürt Milleti ve temsilcilerine düşmektedir. Tarihi fırsatlar herzaman geri gelmezler, geldiklerinde ise aynı fırsatı sunmazlar. NOT: Mesud Barzani’nin yazdığı ve Arapça dan, Vahdettin İnce çevirisi ile Türkçe Doz yayınlarından, 2003 de yayınlanan, iki ciltlik; ’Barzani ve Kürt Ulusal Özgürlük Hareketi’, eserinin, 2004 de yayınlanan ikinci baskısı referans olarak kullanılmıştır. Kitap ve içeriği hakkında daha geniş bir tanıtım yazısı yapılacaktır. Kürt tarih yazımında oldukça önemli olan bu eserin sonunda, Uzun yürüyüşe katılan şahsiyetler hakkında tek tek bilgide bulunmaktadır. Berfin Yüce 27 Çarşamba, 29 Ekim 2014 Yardımlar kamplara ulaştı Rescue4Children yardım vakfı Londra’da, Kürdistan’daki mülteciler için topladığı yardımları bölgeye ulaştırdı. Özellikle 0-7 yaş gurubu, savaştan etkilenen çocuklar için yardım kampanyaları düzenleyen Rescue4Children çalışmalarına Londra’da aralıksız devam ediyor. Kürdistan Bölgesel Yönetimi(KRG-IRAK) sınırları içerisinde bulunan mülteci kampları, yerlerinden edilmiş sayısız sığınmacıya yuva oluyor. Savaş bölgelerinden kaçan ve büyük zorluklar içinde hayatlarına devam eden mülteci çocuklarına dağıtılmak üzere, Londra’da toplanan yardım malzemelerini bölgeye götüren Rescue4Children vakıfı saha çalışanları Londra’ya döndü. Rescue4Chlidren vakfının gerçekleştirdiği ve 28 Eylülde son bulan Eylül ayı yardım kampanyasında, yeni doğum paketleri, bebek ve çocuklar ile yetişkinler için de ilaç ve vitaminler bölgeye götürüldü. Vakıf yetkilileri, en doğru kullanımı sağlamak amacıyla özellikle ilaç ve bebek mamaları üzerine Kürtçe ve Arapça tercümeleri ile kullanım bilgilerini etiketleyerek, yardımların kullanıma hazır şekilde paketlenmesi büyük özen gösterdi. 0-7 yaş grubuna yönelik yardımlarına aralıksız devam eden Rescue4Children, mülteci kamplarındaki yeni doğmuş bebekler ve yardıma ihtiyaçlı hazırlıksız annelerini araştırma yaparak tesbit etmiş ve oldukça gerekli bulunan yeni doğum paketini ulaştırmıştır. Rescue4Children, aktif bulunduğu bölgelerde çocuklara yönelik sanat ve eğitim programlarınıda etkili bir şekilde gerçekleştirdi. Resim, el işi, çeşitli fiziksel aktiviteler ve oyunlar ile Rescue4Children vakıfı savaştan etklenen çocukların kişisel gelişimine de katkıda bulunuyor. Vakıf, Kürdistan Bölgesel Yönetimi-(KRG-IRAK) sınırlarına yardımları 1 Ekim tarihinde gönderdi. Rescu4children Kürdistan-Irak bölgesinde Erbil yakınlarındaki Darashakran, Quashtapa, Kawergosk ve Baharka kamplarında, Ain-Kawa kentindeki Der Spiegel Kobanê direnişini kapağına taşıdı Almanya’nın önde gelen haber dergilerinden Der Spiegel “Teröre karşı tek başına” başlığıyla DAİŞ çetelerine karşı Kürtlerin verdiği mücadeleyi kapağına taşıdı. Bir kadın gerilla, peşmerge ve DAİŞ çetelerinin vahşetinden kaçan Kürt çocuklarının fotoğraflarına yer veren derginin kapak spotu ise şöyle; “IŞİD’in ilerleyişi ve Kürtlerin IŞİD’e karşı tek başına verdiği mücadele.” İki hafta önce Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan›ın DAİŞ politikasını, Kobanê direnişini ve DAİŞ çetelerinin vahşetini “Allah’ın Allahsız orduları” ile kapağına taşıyan Almanya’nın yüksek tirajlı haber dergisi Der Spiegel yayın geleneğinde pek yapmadığı bir şeyi yaparak benzer bir temayı yeniden kapağına taşıdı. Dergi, “Teröre karşı tek başına” başlığıyla DAİŞ çeteler- ine karşı Kürtlerin Batı ve Güney Kürdistan’da verdiği mücadeleyi kapağına taşıdı. Bir kadın gerilla, peşmerge ve DAİŞ çetelerinin vahşetinden kaçan Kürt çocuklarının fotoğraflarına yer veren dergi konuya ilişkin ayrıntılı ve bol izlenimli dosyaları okuyucularına sundu. ‘TERK EDİLMİŞ HALK’ Kapak spotuna “IŞİD’in ilerleyişi ve Kürtlerin IŞİD’e karşı kiliseler ve Duhok şehrinde Ezidi’li halkın yerleştiği çeşitli okullarda çalışmalar yürütüyor. Ekim ayı alan çalışmalarında Duhok bölgesindeki okullarda bulunan Ezidi mültecilere yardıma giden saha çalışanları, öncelik çocuklarda olmak üzere süt ve kek ile yetişkinler için ise ilaç, çeşitli gıdalar ve yeni doğum paketlerini ulaştırdı. Bölgede bulunan Newroz Okulunda bebek ve hamile kadınlara da yardımda bulunan vakıf burada acil ihtiyaçların da belirlenmesi ile ilgili çalışma yürüttü. Darashakran kampında ise çocuklara yönelik sanat terapi programları uygulayan vakıfın saha çalışanları bölgeden edindikleri bilgi ile Baharka kampında 5 saat önce doğan bir bebek tesbit ederek oraya acil yardım götürdü. Doğum pakatini doğum yapan anneye teslim ederek bebeğin ilk saatlerini tek başına verdiği mücadele” yazan dergi iç sayfalarında ise “Terk edilmiş halk-Kürtler” başlığını kullandı. PKK’nin DAİŞ’e karşı mücadelede batının son umudu olduğunu yazan dergi “ PKK’nin yalnız mücadelesi bölgede ne tür değişikliklere yol açacak?” sorusunu yöneltti. Kerkük’te DAİŞ’e karşı savaşan HPG ve YJA STAR gerillalarının fotoğraflarını kapaklarına taşıyan dergi muhabirlerinin Kandil dağı, kuzey ve Batı Kürdistan’daki izlenimlerine yer verdi. Derginin aynı temalı bir başka dosya-haberi ise “Vatan cephesi Suriye’de” başlığıyla yayınlandı. Bu haberde ise DAİŞ’e karşı mücadele için Almanya’dan en az 50 Kürt gencinin Rojava’ya gittiği iddia edildi. Her hafta 5 milyondan fazla okuru olan Der Spiegel sadece Almanya’nın değil Avrupa’nın da en köklü ve dinamik yayın organlarından birisi. 70 yıla yakın tarihinde birçok skandalı, gizli belgeyi ortaya çıkaran, liderlerin istifasını tetikleyen dergi etkili kapaklarıyla okuyucusunun karşısına çıkıyor. ANF görme fırsatı yakaladılar. Ayrıca Mar Yusif Kilisesi kampında iki hafta içinde doğum yapması beklenen sığınmacı kadına, yeni doğum paketi teslim edildi. Rescue4Children vakfı Londra’da topladığı yardımları Barzani vakıfı aracılığı ile en doğru şekilde ihtiyaç sahibi mültecilere ulaştırmaktadır. Kasım ayı yardım kampanyası Londrada’da devam ederken vakıf çeşitli yardım etkinliklerinde sunumlar gerçekleştirip halkı bilgilendirerek duyarlılığı artırmayı hedefliyor. Siz de vakfın çalışmalarını desteklemek için İngiltere’de cep telefonunuzdan 1 Pound bağışta bulunmak için Umut441 yazıp 70070’e veya 5 Pound bağışta bulunmak için, Umut445 yazıp 70070’e SMS gönderebilirsiniz. Rescue4Children vakfına www. rescue4children.org internet sitesinden de ulaşabilirsiniz. Haber- Foto: Erem Kansoy 28 Çarşamba, 29 Ekim 2014 29 Çarşamba, 29 Ekim 2014 21 Mart 20 Nisan Bu hafta gündeme gelen yeni koşullar daha fazla kararlılık ve mücadele teması getirmekte. Özellikle ortaklı parasal konular, miras ya da borç alacak durumları gündeme gelebilir. Psikolojik açıdan da dönüştürücü koşullar var. Korku ve endişelerinizi aşmaya bakmalısınız. Duygusal bir yenilenme içerisindesiniz. Bu dönemde mesleki alanda yeni gelişmeler ve sizi daha mücadeleci kılan durumlarla karşılaşabilirsiniz. Daha soğukkanlı ve planlı olmanızı gerektiren olaylar olabilir. Yakın beraberliklerinizde de sizi yoğunlaştıran koşullar var. 21 Nisan 21 Mayıs Bu hafta karşıt burcunuzda ilerleyen Güneş yılın bu döneminde yeniden değerlendirmeniz gereken koşullara işaret etmekte. Bir bakıma son altı aydır süregelen koşulların değiştiğini ve sizin de önemli dersler çıkardığınızı söyleyebiliriz. Bu dönemde dışsal koşullar daha ağır basarken, ilişkilerinize, evlilik hayatına ve ortaklı konularla daha fazla ilgilenmeniz gerekebilir. Sağlığınıza, bedeninize özen göstermelisiniz. Mars’ın konumu işle ilgili konularda kendinizi daha iyi tanıtabileceğinizi, yabancılarla daha çok ilgilenebileceğinizi anlatabilir. 22 Mayıs 21 Haziran Bu hafta Akrep burcundaki gezegenler hayatınıza daha fazla çalışma, çaba ve uğraş getirmekte. Düşüncelerinizi yaratıcı şekilde ortaya koyabilirsiniz. Ancak bunun yanı sıra bir ölçüde organize olmak ve düşüncelerinizi işe odaklamanız gerekiyor. Özellikle iş ortamında yoğunlaşan koşullarla karşılaşabilirsiniz. Böyle zamanlarda kendinize, sağlığınıza daha çok önem vermeli, stresten uzak kalabilmelisiniz. Yine bu dönemde parasal koşullar ve eşinizin ya da ortağınızın maddi konuları karşısında daha kararlı davranmanız gerekebilir. 22 Haziran 22 Temmuz Güneş’in Akrep burcuna ilerlemesi ile birlikte kararlılık kazanıyor ve isteklerinize daha çok odaklanıyorsunuz. Bu dönemde yaratıcı alanda kendinizi ortaya koymakta zorlanmayacak ve yaptığınız işlere tutku ile yaklaşabileceksiniz. Benzer şekilde aşkta da yoğunluk ve derinlik var. Bu yeni dönemde duygularınızı daha iyi anlatabilir, aşkta daha maceracı olabilirsiniz. Yine de bu dönemde ortaklaşa konularda, özellikle iş hayatında bazı karşıtlıklara ve muhalefetlere hazır olmalısınız. Kimi zaman açık düşmanlıklarla bile karşılaşabilirsiniz. 23 Temmuz 23 Ağustos Bu hafta Akrep burcundaki gezegenler kritik bir döneme doğru ilerlediğinizi ve amaçlarınızı yeniden gözden geçirebileceğinizi anlatıyor. Bunu yapabilmeniz için kendi iç sesinize kulak verebilmeli ve sabırlı olmalısınız. Özellikle mesleki alanda ve iş hayatında bu durum daha belirgin olabilir. İş alanında önemli adımlardan çok hazırlık aşamasında olmak gerekiyor. Bazı bitişler, tamamlanmalar da söz konusu. Bu arada iş ortamında sizi fiziksel açıdan daha çok yorabilecek durumlar da olabilir. Bu dönem küçük kazalara karşı daha uyanık olmalısınız. 24 Ağustos 22 Eylül Bu haftadan başlayarak daha etkin ve özellikle zihinsel açıdan daha başarılı olabileceğiniz koşullar doğmakta. Düşüncelerinizle, yazılarınızla daha etkin olabilirsiniz. Konsantre olmanızı gereken işler içindesiniz. Ancak zihninizi endişelerden uzak tutmaya bakın. Yakın çevrenizle, örneğin kardeşlerle daha yakından ilgilenmeniz gerekebilir. Bu dönemde yaratıcı çalışmalar özellikle sevdiğiniz alanlarda odaklanabileceğiniz yeni uğraşlarınız olabilir. Aşk hayatında da sizi meşgul edebilecek yeni heyecanlar mümkün. Pek çok alanda daha gayretlisiniz. 23 Eylül 23 Ekim Bu hafta Akrep burcunda ilerleyen gezegenler özellikle işe ait ve parasal konulara dikkat çekiyor. Bu dönemde birikimlerinizi yönetmek ve gelirlerinizi arttırma yönünde daha kararlı davranabilirsiniz. Parasal alanda daha mücadeleci ve kararlı bir tutum içerisinde olmanız gerekebilir. Bu nedenle ortaklı koşullara dikkat etmenizde de fayda var. Yine bu dönemde iş hayatında değişiklikler gündeme gelebilir, evde ya da evle de daha fazla ilgilenmek gereği duyabilirsiniz. Bu dönemde gelecek beklentileriniz yönünde özellikle daha umutlu olabilirsiniz. 24 Ekim 22 Kasım Bu dönemde burcunuzda artan yoğunlaşma ve tutulmanın ardından kendinize daha çok odaklanabilir ve kişisel alanda yeni adımlar atmak isteyebilirsiniz. Güneş’in burcunuzda olması size kararlılık ve başarılı olma isteği getirmekte. Bu kararlığınızı kişisel hedeflerinizde ve mesleki konularda çok daha iyi kullanabilirsiniz. Daha kararlı ve mücadelecisiniz. Yine bu dönemde görüşmeler, anlaşmalar, iş yönünde ortaya koyabileceğiniz daha rekabetçi düşünce ve girişimleriniz olabilirsiniz. Sahip olduğunuz enerjiyi ortaya koyabileceksiniz. 23 Kasım 21 Aralık Bu dönemde Akrep burcundaki gezegenler sizi daha çok bir hazırlık aşamasında tutuyorlar. Olayları tam olarak kontrol edemediğiniz koşullar içinde olabilirsiniz. Aynı zamanda gizli kalan ya da geçmişten kaynaklanan ortaklı ve duygusal nedenler yüzünden kendinizi huzursuz bulabilirsiniz. Bir süre akışta kalmanız doğru olabilir. Adeta bir nekahat dönemindesiniz. Aşırı riskli durumlardan uzak kalmaya bakın. Yine bu dönemde parasal konular söz konusu olduğunda harcamalarınızı kontrol etmeye bakın, israftan kaçının. 22 Aralık 20 Ocak Bu hafta Mars’ın burcunuza geçmesi ile birlikte ayaklanıyorsunuz. Enerji ve mücadele gezegeni Mars size cesaret, sabırsızlık ve kararlılık getiriyor. Mars’ın yüksek enerjisini fazlasıyla hissedeceksiniz. Ancak bunu doğru ve dikkatli biçimde kullanmaya bakmalı ve gereksiz çatışmalardan uzak durmaya bakmalısınız. İş hayatında, hedefleriniz yönünde daha girişken olabilirsiniz. Bu dönemde gelecek beklentilerinizi de harekete geçirebileceğiniz olanaklar, bir grup içinde daha etkin olabileceğiniz koşullar var. Çok daha kararlısınız. 21 Ocak 18 Şubat HAFTALIK BURCUNUZ Yılın bu dönemde özellikle mesleki hedefleriniz ve sorumluluklar alanında daha yüklü ve mücadeleci olmanız beklenebilir. Kendinizi baskı altında hissedebilirsiniz. Ancak bu sayede başarılı olmanız da mümkün. İşte ve ailevi konularda tamamlaması gereken işler ve yeni planlar içerisinde olabilirsiniz. Ancak bu dönemde Mars’ın konumu bazı sınırlayıcı nedenlere ve elde olmayan ya da gizli kalan düşmanlıklara da işaret etmekte. Özellikle ilişkilerinizde, arkadaşlıklarınızda daha dengede, sakin ve soğukkanlı kalmaya özen göstermelisiniz. 19 Şubat 20 Mart KARİKATÜRLER Bu hafta Akrep burcunda ilerleyen gezegenler size daha istikrarlı ve kararlı olabileceğiniz koşullar getirmekte. Özellikle mesleki alanda kendinizden daha çok söz ettirebilir ve yeni insanlarla karşılaşabilirsiniz. Çevrenizi geliştirebileceğiniz bir kararlılık içinde olabilirsiniz. Ayrıca uzaklarla ilgili konular, yolcukluklar ve akademik konular yararlı işbirlikleri de getirebilir. Bu dönemde aşkta ve yaratıcı alanda güveniniz daha yüksek seyretmekte. Bunun yanı sıra yaratıcı konularda, çocuklarınızla ilgili uğraşlarda da aktif olabilirsiniz. 30 Çarşamba, 29 Ekim 2014 £10 SERi iLANLAR 0742 948 1490 Bu sayfada 1 kutu ilan İlanlarınızı [email protected] adresine gönderebilirsiniz İlanlarınızı Pazartesi günü saat 16.00’ya kadar gönderebilirsiniz. YETER CLEANİNG GOOD LUCK ŞOFÖR OKULU İşyerleri ve Evler itina ile temizlenir. Kısa sürede fazla para harcamadan ehliyet almak, güvenli sürücü olmak için vitesli & otamatik direksiyon dersleri verilir. 07803506942 07909539577 Erken test günü alınır Ali 07723921216 Sağlıklı ve zinde bir vücuda sahip olmak için henüz gec değil, özel ve grup dersleri ile kendinizi yeniden kesfetme zamanı. Deniz Dogrusoz Personal Trainer 07455947693 www.deniz-personal-tranining.com Satılık Off License Walthamstow pazarı yakınlarında. Buisness Rate: £2,140 Rent: £12,500 Fiyat telefonda verilecektir. *Boş veya stock ile beraber 07429994404 07402722322 SE MOBILE HAIRDRESSER Hair Cutting Colouring Bridal Packages Colour Correction 07760801783 Hurdar Hand Crafts MEM Painting and Decoration El sanatları kursu verilir Takı, Mosaic, geleneksel el sanatları. Her türlü boya ve dekorasyon işi itina ile yapılır. Hurdar Sinop Tel:07448 654 828 07984 513 968 Mahmut Söylemez TOPCU MOBILE CAR MECHANIC Her türlü araba tamiri işleriniz yapılır REPAIRS SERVICING DIAGNOSTICS PRE-MOT/FAILURES AHMET TOPCU 07415106521 07405756462 Özel Türkçe Dersi Türkçe diksiyon ve gramer dersleri verilir. Diren Yalçın 07504 662756 BALINZA LAUNDRY & CLEANING SERVICES Her türlü çamaşır yıkama işi yapılır. Evden alıp eve teslim servisimiz mevcuttur. 07428336181 OREL BOOKKEEPING & ADMIN 07768282295 [email protected] One 2 One English for children and adults Yıldız Adıgüzel Qualified English Language Teacher SATS, GCSE, A LEVEL, ESOL, IELTS & BUSINESS ENGLISH For more information and Free consultation: t 0753 4491 623 e [email protected] 31 Çarşamba, 29 Ekim 2014 £30 SERi iLANLAR 0742 948 1490 Bu sayfada 1 kutu ilan İlanlarınızı [email protected] adresine gönderebilirsiniz İlanlarınızı Pazartesi günü saat 16.00’ya kadar gönderebilirsiniz. SATILIK OFF-LICENCE Premier food hall Supermarket off-licence 774 Holloway road, Archway, London N19 3JQ Taking: 17000 - Kira: 17500 Rates: 7500 Hasan 07951671062 Acil Kebab & Breakfast şefi aranıyor 38 Greenwich, Church Street SE10 9BL Ali bey: 020 8293 0168 ENTERPRISE INTERPRETING CENTRE (EIC) Tecrübeli Tercümandan(BSc &MSc) • • • • • Her turlu tercümanlık hizmetleri Her turlu devlet yardımları için başvurularınız yapılır. Bütün çalışma izinleri, (Insurance) Form doldurma - Banka Hesabi Çocuk yardım parası -Tax credit- Ev kira Yardımı Çalışma saatleri: Pazartesi- Cuma, 09:00-17:00 Address: (Tottenham’da Can Perde Sarayı’nın Karşısı/Lordship Lane’nin sağındaki ilk bina) 639 ENTERPRISE CENTRE (Room 41-42) 639 HIGH ROAD, TOTTENHAM, N178AA TEL: 07474515118 Email:[email protected] KUZEY LONDRA’DA YENİ DÖNEM SİNEMA KURSLARI BAŞLIYOR Artık “Anlatsam film olur” demek yerine, senaryolarınızı kendiniz yazıp, filme çekme şansınız var. Kısa film, senaryo yazımı, belgesel atölyelerimiz 1 Kasım’da başlıyor. Ödüllü yönetmen Mizgin Müjde Arslan öncülüğünde sinema alanında uzman eğitmenlerle hayallerinizi gerçekleştirin. Daha fazla bilgi için: [email protected] - 07424189112 NEW SESSION OF CINEMA COURSES STARTS IN NORTH LONDON Would you like to write your own script and make a film from your own experiences and stories? The award-winning filmmaker Mizgin Müjde Arslan and professionals in the film industry will guide you to learn how to make a film from beginning to the end. Starting date of the course: 1st November 2014 Please contact us for further information: [email protected] - 07424189112 9 Çarşem, 29 Kewçer 2014 Çete (DAIŞ) û Rojhılata Navîn Mijara me ya esasî Rojhilata Navîn e. Her çi qas netewedewlet li ser vê erdnîgariyê ava bûbin jî hest û hişmendiya civaka Rojhilata Navîn heta îro jî li ser hest û hişmendiya feodalî, eşîrtî û mezhebî domiyane. Ango dewlet û feodalîte di nava hev de jiyane Heta ku li ser esasên heqîqetê erdnîgarî û sosyolojiya Rojhilata Navîn neyê dahurandin, rewşa heyî û pêşeroj dê baş neyên şîrovekirin û pênasekirin. Alozî gengeşî jî dê berdewam bikin. Wargehên ku cara ewil civakîbûn li ser aj daye û li seranserê cîhanê belav bûye, îro êrîş li ser rehik û rîçikên civakîbûnê bi dijwarî didomin. Mirovahî bêdeng e, ker e û lal e. Sedemên vê rewşê çi ne divê ewil em wan destnîşan bikin. Di dîrokê de sedem û rista avabûna dewletê, têkbirina civakê ye. Cihê ku dewlet lê serwer be, li wir civak têkçûyî ye. Li ser vî esasî di Rojhilata Navîn de jiyana civakê û dewletê çi qas li hev e, divê were zelalkirin û dewlet li ser kîjan esasan li Rojhilata Navîn hatiye avakirin û rûniştandin, divê baş were zanîn. Di 400 salên dawî de ango piştî Îsa (P.Î.) di salên 1600’î de hîmên dewleta modern û şoreşa sanayiyê hatiye rûniştandin. Ji wê heyamê pê ve divê têkiliya dewletê û civakê were nirxandin. Mirov dema ku li rewşa civakê binêre tê dîtin ku dewletê ben kiriye qirika civakê û her li pey xwe kaşal dike. Benê ku ketiye qirika civakê hilboq e, her ku dewlet wî benê ku di qirika civakê de ye kaş dike, yan jî her ku civak hewl dide xwe ji dewletê dûr bixîne, ew ben bêtir di qirika civakê de tê şidandin. Sedema vê jî rêbaza ku civak hewl dide xwe ji dewletê rizgar bike, şaş e. Bi rêbazên dewletê dewlet qels nabe û dewlet têk jî naçe. Dewlet rêbazên dewletbûnê yên dîtir derdixîne pêş civakê. Heta ku civak a hatiye sêrî fahm dike, jixwe êdî hatiye dorpêçkirin. Dewletên li rojava (Ewropa û erdnîgariya rojava) li ser esasên modernîteya kapîtalîst ava bûne. Her çi qas bajardewlet ewil li Rojhilata Navîn û bakurê Afrîkayê ava bûbin jî jiyîna dewletê û domdariya wê li rojava havên girtiye û ji erdnîgarên din re jî bûye mînak. Desthilatdariyên berbiçav ên ewil li Grek, Îngilistan û Holandayê pêk hatine. Civaka rojava li hemberî mebesta dewletê her çi qas serî hildabe û bedêlên giranbuha dabe jî, bi hin mafên demokratîk (!) hebûn û jênegerbûna dewletê hatiye erêkirin û dewlet li Ewropayê bûne hîmên rêveberiyên civakê yên esasî. Her çi qas hest û hizra dewletê li vê erdnîgariyê rûniştibe jî em dibînin ku li hin welatên Ewropayê jî xisletên civakî aj didin. Hin kesan ji xwe re jiyana di nav xwezayê de hilbijartine. Pêdiviyên jiyanî bi xwe ji axê û xwezayê bi dest dixin û bextewar dijîn. Qet teknîk û teknolojiyê jî bi kar naynin. Her ku diçe jiyana bi vî rengî li rûyê cîhanê gur û geş dibe. Armanca jiyana bi vî rengî, ji tundî û pêkûtiyan dûrketin e, xwesermnayîn e. Mijara me ya esasî Rojhilata Navîn e. Her çi qas netewedewlet li ser vê erdnîgariyê ava bûbin jî hest û hişmendiya civaka Rojhilata Navîn heta îro jî li ser hest û hişmendiya feodalî, eşîrtî, malbatî û mezhebî domiyane. Ango dewlet û feodalîte di nava hev de jiyane. Taybetmendiyên civaka Rojhilata Navîn û dewletê ji sedî sed li hev nayên û îro jî hê li hev nakin. Civaka Rojhilata Navîn her bi destên zorê û bi şiklî dewlet be jî lê belê hiş û bîra rêveberiya wan bi bîr û kelepora eşîrtî ye, mezhebî yan jî li ser esasên baweriyê hatine meşandin. Lê diyar dibe ku hin maşikên dercivak, xwefiroş û berjewendperest tenê ji bo berjewendiyên malbatî yan jî yên eşîrtiyê, hest û hizrên dewletê yên jehrî (desthilatdarî) di wan taybetmendiyên civakê dane. Civak ji hal de xistine, pê lîstine û kirine astek nebaş û bêhêz. Dewlet jî bi demdirêjî li ser piyan nemane. Bêyî dewleta Îranê dewletên li Rojhilata Navîn hemû di demên kurt de têk çûne û serweran bi demborî be jî li gorî bîr û boçûnên xwe rêveber peywirdar kirine û awayê birêvebirina dewletê dane ber wan kesên ku ji taybetmendiyên mirovî dûr ketine. Wisa diyar dibe ku di vê rewşê de li Rojhilata Navîn dewleta ku tam nebûye dewlet û her wiha jiyana civakî ya xweser jî bi şêweyekî xweser êdî nikare bijî. Di vê valahiyê de ez wisa difikirim ku hêzên kapîtalîst tola ku ‘çima netewedewlet li vê erdnîgariyê rûnenişt’ hiltînin. Sedema rûneniştina netewedewletê ya li Rojhilata Navîn, taybetmendiyên civakî yên Rojhilata Navîn in. Lewma jî hêzên dewletparêz û bavikên wan rasterast nebe jî îro alîkarî û destekê dide hin hêz û hizbên ku hesabê wan bi hin hêz û mezheban re hene. Ev kesên ku tên bikaranîn ango ew çete, rasteqîniya Rojhilata Navîn û geşedanên li Rojhlata Navîn in. Ev çete nikarin di nava civakê de bijîn. Cîhana van çeteyan nîne yan jî cihê ku qal dikin tevahî xeyal in. Her wiha bi van şel û tevgeran di ola îslamê de jî cihê wan nîne. Cihê van çeteyan, bîr û baweriya wan qet di nav esasên mirovahiyê de û di taybetmendiyên civakî de jî nîne. Ji ber ku ev çete hêza xwe ji civakê nagi- rin. Hêza xwe ji xwekerkirina dewletên kapîtalîst (welatên ku dixwazin dirûv bidin Rojhilata Navîn) û ji hin alîgirên wan ên li Rojhilata Navîn digirin. Îcarê Tevgera Azadiya hin hêz û dewletên ku li Rojhilata Navîn hesabê wan hebû/heye, serobino kir. Dîtin ku li hemberî vê terorîzma DAIŞ’ê berxwedaneke bêhempa tê meşandin û DAIŞ jî nikare bi pêş bikeve, îcar dev guherandin. Dîsa dîtin ku dê sibêrojê çete bibin bela serê wan jî hêdî hêdî deng bi wan ket. Heta ku hevkariya bi civaka kurd re jî bi lêv kirin. Çima heta niha deng ji wan dernediket? Çima heta hin bajar bi dest xistin jî hin derdor bêdeng man? Ji ber ku civak û Rêbertiya civaka gelê kurd, sekn û şêlên çeteyan li Rojhilata Navîn deşîfre kirin, ne tenê li Rojhilata Navîn, li seranserê dinyayê teşhîr kir. Dinyayê bi çavên serê xwe qetlîamên li Şengelê û li bajarên din dîtin. Êrîşî nirx û destkeftiyên civaka kurd kirin. Bi vî awayî şêl û gefên çeteyan xof kir dilê rojavayiyan (dewletên kapîtalîst) û hemtayên wan ên li vê erdnîgariyê. Civaka kurd û tevgera kurd ji ber ku xwedî bîr û baweriya bi jiyana demokratîk û demokrasiyê heye û êdî dibêje “‘Êdî ez rê nadim pêkûtî û zilm li ser gelê min were meşandin” Kurdan ev yek di berxwedana Kobanê de şanî tevahiya cîhanê da. Dîsa civaka kurd û Rêbertiya wê li ser esasên Neteweya Demokratîk jiyanê saz dikin. Ew jiyana ku tê de rizgariya civakê esas tê girtin, li Rojhilata Navîn gur û geş dibe, ji civak û gelên din re jî dibe mînak. Jixwe sedema êrîşên li ser welat û civaka kurd bi pêş ketin, ev helwest û sekna pêşengiya civaka kurd e. Jiyana azad û demokratîk ji bo rojava (netewedewletan) û hemtayên wê talûke ye. Ji ber ku berjewendiyên wan dê ji dest biçin. Dewlemendî û nirxên heyî dê bi destên civakê werin birêvebirin. Zêdebarî dê nebe. Edalet dê bênavber ji bo her kesî be. Di paradîgmaya Neteweya Demokratîk de parvekirin û hilberîn esasên jiyanê ne. Loma em dibêjin heta dawiyê tiliya kapîtalîzmê di nav van êrîşan de ye. Her çi qas ji bo Kobanê banga piştgiriyê kiribe jî. Di destpêka êrîşan de yên ku li ser vê erdnîgariyê xwedî dewlet û hêzên Daringî (madî) bûn, çek û cebirxaneyên xwe hiştin û xwe avêtin bextê navend û bavikên xwe. Piştî van êrîşan hinekan ne bi hemdê wan be jî xwestin bi kurdan re şirîktiyê bikin. Bêguman ên ku li ser esasên heqîqetê bibin şirîk, civaka kurd ji vê yekê re nabêje na. Heta ev rewş bi kêfxweşî tê pêşwazîkirin. Heta roja îroyîn (heta ku neketibûn tenganiyê) xwe ji Tevgera Azadiyê dûr dixistin. Dîsa jî ku hizb an jî hêz li şaşî û nezanîna xwe poşman bibin, ev rewş ji bo wan hizb û hêzan jî serkeftin e. Dewletên ku li Rojhilata Navîn in, ji ber taybetmendiyên şaristaniya rojhilat, qels man. Kapîtalîzm kengê bixwaze dikare dest tê werde, kengê bixwaze dikare şêweyê rêveberiyê û kesan jî biguherîne. Rewşa Rojhilata navîn û bakurê Afrîkayê di van demên dawî de diyar e. Ne dewlet li ser hev man û ne jî avakerên wan li ser van erdnîgariyan bêray man. Tam di vê navberê de kapîtalîzmê dît ku bêray maye serî li dek û dalaban da û çete derxistin pêşberî civakê. Niha ne tenê DAIŞ heye, yên mîna DAIŞ’ê gelek çeteyên din li Rojhilata Navîn lotikan li xwe dixin. Hizb û hêzên ku heta îro bi zilmê civak bi rê ve dibirin, ew hêz û hizb îro li hemberî DAIŞ’ê nikarin têbikoşin. Bes ên ku li hemberî DAIŞ’ê têbikoşin, hêz û hizbên demokrasîparêz û azadîxwaz in. Bes divê bi hevkariya kom û gelên ku mafên mirovan diparêzin re çete ji vê erdnîgariyê werin qewitandin. An na bi helwest û seknên bi hesab, serkeftin ne gengaz e. Civaka kurd bi azadiyê bawer kiriye, bi demokrasiyê bawer kiriye û bi adaletê bawer dike. Li ser van esasan li her derê li ber xwe dide. Hêza xwe ji Rêbertiya xwe û civaka xwe digire. Ew yek di berxwedana Kobanê de diyar bûye. Gel û civaka kurd dê qet şehîd û berxwedêrên Kobanê ji bîr nekin. Ew ê bi giyaneke dilsoz tim wan bi bîr bînin. ABDURRAHMAN BAKIR / A. Welat 8 Çarşem, 29 Kewçer 2014 DIBISTANA DAWIYA HEFTEYÊ YA CEYLAN ONKOL CEYLAN ÖNKOL HAFTA SONU OKULU Qeydiyên heyama nu ya kursa Kurdî, Îngîlîzî û Matematîk dest pê kiriye. Dibistan jibo xwendevanên temenê wan di navbera 6 û 13´an de ye. Kürtçe, İngilizce ve Matematik kursları için yeni dönem kayıtları başlamıştır. Kurs, 6-13 yaş arası öğrenciler içindir. HALKEVI / MALAGEL 33 Dalston Lane, London, E8 3DF 020 7249 6980 7 Çarşem, 29 Kewçer 2014 Dibe ku Russel Brand xwe bike namzet bo şaredariya Londonê. Hat zanîn ku Ruseel Brand, komedyen û çalakvanê Brîtanî, li ser xwenamzetkirina dengdanên şaredariya London. Li gor gelek dezgehên medyayê, wî ji nasên xwe yên nêzîk re gotiye ku dê tevlî pêşbirkê bibe. Wexta ji berdevkê wî hat pirskirin ka ev rast e, wî got ku “ti gotinên me ji vê çendê re nînin.” Brand vê mehê kitêba xwe ya nû derxist. Navê kitêbê ‘Serhildan’ e, û tê de daxwaz ji xelkê dike ku rabin ser xwe û meydana siyasetê biguherin. Di gelek mijaran de çalakvan e. Di çend hefteyên borî de, tevlî çalakiyeke kobanî bû. Herwiha di warê meaşên pêjiyankirinê û korupsiyonê de jî çalak e. Tê zanîn ku dê bi platforma ‘dijî-siyasetê’ kampanyaya xwe bidomîne. Nûçeyên dawî ji Rojava Çeteyên DAIŞ’ê yên li hemberî YPG/YPJ û hêzên Bûrkan El Firat derbên giran dixwin, bi fuzeyên Grat û hawanên ji rejîma Sûrî desteser kirine û ji Iraqê anîne, bajêr topbaran dikin. Navenda Çapemeniyê ya YPG’ê diyar kir ku di şerê 24 saetên dawî de li Kaniya Kurdan 18, li qada azadiyê 9 û li eniya başûr jî 7 çeteyên DAIŞ’ê hatine kuştin. Di 24 saetên Sêşemê bi dawî hatin de, çar şervanên YPG jî hatin kuştin Navenda Çapemeniyê ya YPG’ê bi Kobanê di roja 43. de dewam dike û got, daxuyaniyeke nivîskî ragihand ku êrîşên “Komên çete ku li hemberî berxwedana çeteyên DAIŞ’ê yên ji bo dagirkirina şervanên me yên YPG/YPJ û hêzên Bûr- kan El Firat ên ser bi artêşa azad nikarin bi pêş ve biçin, bi fuzeyên Grat û hawanên ku ji rejîma Sûrî desteser kirine û ji Iraqê anîne, bajêr topbaran dikin.” Navenda Çapemeniyê ragihand ku li eniya rojhilat şer li herêma Kaniya Kurdan, kolana şaredariyê û qada azadiyê giran bûye û destnîşan kir ku şervanên YPG/YPJ’ê li vê eniyê derbên giran li çeteyan dane. Hat ragihandin ku di 24 saetên dawî de, bi qasî ku hatiye tespîtkirin li herêma Kaniya Kurdan 18, li derdora qada azadiyê jî 9 çete hatine kuştin. Di dewama daxuyaniyê de ev agahî hatin dayîn: “Îro danê sibê komên çete hewl dan bi wesayîteke bombebarkirî li derdora kolana şaredariyê êrîş pêk bînin, lê êrîş hatiye bêbandor kirin û wesayît di nava çeteyan de hatiye teqandin û rûxandin. Hêzên me li vê herêmê 1 BKC, kalaşnîkovek û alavên leşkerî yên çeteyan desteser kirine. Şerê li vê herêmê dewam dike. Li eniya başûr jî şerê ku duh nîvro destpê kir niha jî bê navber dewam dike. Li vê herêmê wesayîtek ku doçka li ser bû hatiye rûxandin, bi qasî ku hatiye tespîtkirin 7 çete hatine kuştin. Sibeha Çarşemê, Pêşmerge ji başûrê Kurdistanê digehin Kobanê, û dê piştgiriya YPG bikin di şerê li hember Daiş. 6 Çarşem, 29 Kewçer 2014 Çarşem, 29 Kewçer 2014 5 4 Çarşem, 29 Kewçer 2014 Gulleberdana li Girê Occupy Democracy Meydana Perlementoyê Perlementoya Kanada: Yek leşker mirî dagîr kir 22ê vê mehê veguherrê îslamê Michael Zehaf-Bibeau otomobîlek bir nav merasimeke leşkerî li perlementoya Kanada, li bajarê Ottowa, û leşkerek kuşt. Berê xwe da avahiyên perlementoyê, ku tê de siyasetmedar diruniştin. Ev bûyer du roja piştî êrişeke terorê li Saint-Jean-sur-Richelieu, bajarekî din li Kanada, ku tê de leşkerekî din hat kuştin. Piştî gulle berdayîn ser Nathan Cirillo, ew leşkerê hatî kuştin, berê xwe da perlementoyê. bi otomobîlê ket hundirê avahiyê. Li wir, piştî şerekî kurt, Zehaf-Bibeau hat kuştin ji aliyê parastina perlementoyê. Siyasetmedarên ku di hundirê avahiyê de bûn derî li xwe girtin, kursî û tablo danîn ber û xwe jî derî dûr kir. Çend saetan man hindirê vê odeyê. Serokwezîr, serokê oposisyonê û serokê Liberalan, partiya sêyem, hemû di avahiyê de bûn gava şer derketî. 31% Brîtanî amade ne dengê xwe bidin Ukip Ji bo hefteyekê meydana parlementoyê li London hatibû dagîrkirin ji aliyê çalakvanan. Dixwestin ku cihê derdora perlemantoyê bibe cihê nîqaşê, bi taybetî bo wan mijarên ku ji aliyê perlementoyê tên piştguh kirin. Hemû biryar bi hev re hatin dayîn, bi pejirandina her kesê ku li wir adade bûyî. Polîsan xwe kir rêgir bo çalakvanan. Wexta Russell Brand pizza ji çalakvanan re anî şevekê, polîsan kartonên pizzayan ji wan kesan standin, ji ber ‘ihtimala ku li ser wan kartonan rakevin.’ 2011ê qanûneke nû derket ku nabe xelk li ser cadeyan rakevin û komelan çêbikin. Lê çalakvanan anî ziman ku “ji bo kirîna iPhone, polîs vê qanûnê bi cih naînin. Lê bo çalakiyên siyasî, di cih de protestoyan disekinînin.” Piştî çend rojên civînan, çalakvan li ser çend daxwazan hevbend bûn. Hinek ji van ev in: Nefirotina NHS, avakirina programên çêkirina xaniyên kesk, nehêlana fiyata xwendinê, meaşê pêjiyankirinê bo herkesî, qedexekirina fracking, qanûnên pakijkirina jîngehê û ku êdî endam-perlemento nekaribin karekî din bikin ji xeynî karên perlementoyê. Rolê polîsan di nehiştina çalakiyan de hat şermezar kirin. Polîsan nehiştin xelk li erdê rûnin, nehiştin xelk xwarinê bidin hevdu, gelek çalakvan binçav kirin û gava zanî ku yek ji wan çalakvanan endama encûmena Londonê û perlementoyê ye, ew kes berda. Jenny Jones, endama partiya Kesk got: “Ev yekem car bû ez werim girtin ji aliyê polîsan. Ez difikrim ez hevwelatiyeke baş im: ez gilêşê xwe naavêjim erdê, ez kêfxweş im li gel xelkê din, li erebeya xwe li trafîka sor naborînim û ez bertîlan ji şîrketên mezin nastînim da ku qanûnekê di berjewendiyên wan de bipejirinînim.” Di serjimêriyên Observer yên vê yekşemê de diyar bû ku bêtir ji 30% xelkê Brîtanya amade ne dengê xwe bidin Ukip (Partiya Serxwebûna Brîtanyayê), eger xwiya be ku mecal heye serbikevin. 33% ji dengderên Konservatîv got ku ihtimal heye deng bidin Ukip, li gel 25% ji dengderên Liberalan û 18% ji dengderên Karkeran. Nivîskar Robert Ford ji Observer re got ku gefa Ukip dê dengdanên piştî ya 2015 dê zêde bibe: “Eger Ukip hinek kursî bi dest xistin, û li gelek deverên din ya duyem derkeve, ew dikare xwe wek partiya oposisyon bide nas kirin di warê siyaseta herêmî de. Ev dibe platformek ku 2020ê wan kursiyan jî bistîne.” Niha ji kesên ku dibêjin wê dengê xwe bidin, Karker û Konservatîv rûbi-rû ne li ser 33%, Ukip li ser 18% ji dengan e û Liberal carek din ketin xwarê û li ser 6% ne. Partiya Kesk jî 6% heye. 25em cihadiyê Brîtanî di şerê Sûriyê de mir Ciwanek 17 salî ji bajarê Brighton sêşemê bû 25em çekdarê cîhadî yê brîtanî ku li Sûriyê û Iraqê miriye. Jaffar Deghayes 16 sal bû wextê li gel du birayên xwe, Abdullah û Amer, û hevalê wan Ibrahim Kamera, çûyî Sûrî di rêya Tirkiye de. Birayê wî Abdullah di şerekî li Likakya hat kuştin. Kamera di êrişeke hewayî ya DYE de hat kuştin di Îlona îsal de. Her çaran bo Jebhet el-Nusre şer dikir. Çekdarên naskirî ku hatîn kuştin di vê cengê de bûn 25. Hefteya Borî, du çekdar ji Portsmouth jî hatibûn kuştin di şerê Kobanê de. 3 Çarşem, 29 Kewçer 2014 Wezîrê bergiriyê: Mişextan bajarrokên Brîtanya ‘cimcimeyî’ kirine Vê yekşemê wezîrê bergiriyê partiya xwe şok kiribû, dema di gotina xwe bo Sky News de got ‘bajarokkên başûrê Brîtanyayê tên cimcimeyî kirin bi mişextan.’ Di gotina xwe de behsê gelek tiştên di rojevê de kiribû, lê gotina wî li ser mişextan hemû rûpelên serekî yên nûçeyan standin. Partiya Konservatîv li ser gotinên wezîrê xwe ketin ber hevdû. Rasta partiyê dixwaze partî siyaseta xwe nêzî rêbazên UKIP bike, lê yên nêzî naverastê, û serokwezîr Cameron, li dijî vê ne. Hejmar 10 teleb kir ku Wezîr Michael Fallon gotinên xwe vekşîne, û roja paş de, sibeha duşemê, Fallon di hevpeyvînekê de got ku peyvên wî bi kar anîn ‘sersar’ bûn. Gotinên wî di çarçoveya nîqaşa endamîtiya Brîtanyayê di Yeketiya Ewrûpa de bûn. Conservative dixwazin endamîtiya xwe di YE de biguherin, û mercên li ser Brîtanya di warê azadiya hatin-û-çûnê de kêm bikin. Seroka Elmanya Angela Merkel red kir ku Brîtanya karibe berbirsieta xwe di YE de kêm bike. Gotina wî bi temamî jî ev bû: “Hê Merkel pîlanên me nedîtine, hê me bi xwe nedîtine. Em li ser dixebitin û lazim e em nehêlin bajarrok û civakên me bên cemcemî kirin ji tijebûna mişextan. “Li hinek deverên Brîtanya, xelk dibînin ku tên dorpêç kirin ji aliyê mişextan. Hejmarên mezin yên xelkê biyanî kar bi dest xistine û benefitan werdigirin, lazim e em li vê binêrin.” Fallon got “Li hinek deverên Brîtanya, bi taybetî başûrê-rojhilata Inglîzistanê, ji aliyê mişextan tên cimcimeyî kirin Delîlên Hejmar 10 çend seetan piştî bûyeran ev gotin red kirin. Gotin ku lazim bû Fallon gotiba bajarrok “bin zextê” de ne, şûna “cimcimeyîbûn.” Hevkarê Fallon di kabîneyê de gotinên wî şermezar kirin. “Dema em behsa van mijaran bikin lazim e ew zimanekî berpirsiyarî bi kar bînin. Wezîrê bergir yê dijber Douglas Alexander got ku ev gotin rûyê Konservatîvan nîşan dide. Kesk û sor û ser Bo cara yekem di 10 salan de, partiya kesk dengên xwe ji yên Liberal Democrat zêdetir lê kirin hefteya borî. Li gor serjimêriyan, Kesk niha 8% ji dengan distînin. Siyaseta Keskan çepgir e. Ji zêdekirina meaşê herî kêm bo £10, heya dijberiya pîskirina jîngehê, kesk li dijî ‘partiyên kevn’ disekine. Sejimêrî jî diyardikin ku partiya Kesk hem dengên Karker û Liberalan distîne. Niha wan yek endam-perleman heye, Caroline Lucas, li Brighton. Lucas seroka partiyê bû ji 2008 heya 2012ê, lê dev ji serokatiyê berda da bêtir hêza xwe bide ser endamtiya xwe di perlemanê Brîtanya de. Lucas yekem endam-perlemantoya Keskan e di dîroka Brîtanya de, lê ji bo dengdanên 2015 dixwaze zêde bike. Tê gotin ku Kesk li Inglîzistanê dikarin heta 12 kursiyan werbigirin. Çawa Ukip zirarê digihîne Konservatîvan, Kesk jî herwiha digehîne Liberalan. Di neh mehên borî de, Endamtiya Keskan bi qasî 10,000n zêde bûye, û nîv ji wan endamên berê yên Liberal bûn. Piştgirên Liberalan dev ji wê partiyê berdidin û diçin aliyê kesk. Ji 12 kursiyên gehînbar, piranî yên Liberal in. Zêdebûna herî mezin di piştgiriya Keskan de genc in. Ciwan, bi taybetî xwendekar, li pey Keskan dikevin. Yek ji sebebên vê, ji xeynî zêdekirina meaşan, nehiştina bihayê xwendinê: Kesk dixwazin xwendina jorîn bibe belaş. Keskan her wiha êriş li Karkeran jî dike. Ew partiya Karkeran wek yek ji partiyên kevn dibîne, partiyên ku nikarin guhertinên mezin bikin. Di berê de siyaset û çalakiyên taybet li ser jîngehê û parastina wê bû. Xwe bêtir wek komeke çalakvanan derdixe şûna partiyeke siyasî. Tevlî meş û protestoyan dibin li dijî fracking, derxistina gazê ji bin erdê, û nepakijiya hewayê Brîtanya. Lê van salan çav li siyasetên aborî jî kiriye, û nêrînên wan yên aborî wek sosyalist tên hesibandin. Hinek dibêjin ku Partiya Kesk wek Zebeşan e: rûyê kesk, lê di hundir de sor. Kamp Bastion hat teslîm kirin, Merkel li dijî danûstandinên Brîtanya xwe ji Afxanistanê derbarê endamtiya Brîtanya vekişand di YE de ye Yekşemê gaveke mezin hat avêtin bo xilaskirina şerê 13 salî yê Afxanistanê, wextê Kampa Bastion, ku demekê mala 40,000 leşkerî Brîtanî bû, hat berdan û leşkerê Brîtanya kilît teslîmî hikûmeta Afxanistanê kirîn. Heya dawiya salê Brîtanya qet namîne li Afxanistanê, û şûna wir diçin rojavaya Afrîkayê li dijî belavbûna Ebola. Brîtanya cara yekem 2006ê ket nav şerê Afxanistanê, hikûmeta wê demê got ku bi tenê demekî kurt û bi hejmarên kurt li wir dimînin bo parastina avakirina bajaran, û di 13 salên pêş de 453 Brîtanî mirine. Kamp Bastion navenda operasyonên Brîtanya bû di wî welatî de. Dawiyê tixûbê wê bû 22 kîlomitrî. Rêya teyareyan li kampê dê di paşerojê de bibe balefirgeheke sivîl. Emrîke jî xwe li gel Brîtanya vedikişîne. Emniyeta vê deverê hemû dibe mesuliyeta leşkerê Afxanistanê. Merkel li dijî pîlanên David Cameron, ku mercên endamtiya Brîtanya di Yeketiya Ewrûpa de biguhere, derketiye. Serokwezîrê Brîtanya, li hember hilketina Ukip û siyaseta wê ya dij-Ewrûpa, dixwaze azadiya mana li Brîtanya kêm bike. Niha her hevwelatiyê di nav YE de dikare li her welatekî endam jiyan bike, lê Cameron dixwaze Brîtanyayê ji vê rêketinê derbixe. Angela Merkel dibêje ku danûstanin li ser “vê rêbaza bingehîn” nabe. Ev pirsgirekek ji komek pirsgirêkên rojên dawî ye. Vê hefteyê hat zanîn ku 31% ji dengderan amade ne dengê xwe bidin Ukip, û piraniya van kesan berê dengê xwe didan Konservatîvan. Herwiha, YE teleb ji Cameron kiriye ku £1.7 milyarên din bixe buceya YE, li ser ew nirxê ku heya niha dayî. Cameron bi tundî êriş li vê çendê kir, û got ku Brîtanya beriya taxîra dawî ya 01/12/2014 van pereyan nade. Lê Komisyona Ewrûpa êrişên Cameron red kirin, û got ku nirxên ku endam didin buceyê bi pîvanên standard hatine hesab kirin, û her dewleteke endam ev pejirandiye. Cameron gef dike ku ev bûyer dê bibin sebeb ku Brîtanya ji YE derkeve. Dewletên wek Holanda, Italya û Yewnanistan jî nirxekî zêdetir didin, lê Elmanya û Frensa ji sala borî kêmtir dixin buceyê. Partiya Karker ya Brîtanya ev bûyer bo propaganda bi kar anî, Miliband got ku berpirsên Brîtanî hefteyekê beriya serokwezîr Cameron ji vê zêdebûnê agahdar bûn. 2 Çarşem, 29 Kewçer 2014 Xaçepirs: 008 www.wergerine.com/xacepirs Bersiva Hefteya Borî Ev xaçepirs xizmeteke malpera www.wergerine.com'ê ye û ji aliyê [email protected] ve hatiye amadekirin. Ji bo bikaranîna van xaçepirsan tu sînor tune lê tenê bi şerta ku hûn çavkanî nîşan bidin. Ji bo xeletiyên ku hûn lê rast hatine hûn dikarin me agahdar bikin, her wiha hûn jî dikarin ji me re pirsan “Berxê mirî ji gur natirse.” bişînin ku di xaçepirsan de werin bikaranîn: [email protected]. Gotinên Pêşiyan “Gihayê hewşê tahl e.” “Bike lê nebêje.” “Bila mirov bêtext be, lê ne bêbext be.” “Bi benê dînan danekeve bîran.” “Bi ciwanî bike, bi pîrî bixwe.” ROJ BAŞ KOBANÎ Kêl ji goristanê re Çiya ji şervanê re Dengbêj ji stiranê re Helbestvan ji jiyanê re Roj baş Kobanî Agir ji dûmanê re Kulîlk ji gulistanê re Çivîk ji daristanê re Û aşiq ji Kurdistanê re Roj baş Kobanî Lêvên min ji çêja macê re Sînga min ji germa yarê re Çavê min ji toza riyê re Destê min ji mixên xaçê re Roj baş Kobanî Pore te yê dirêj ji bagerê re Reşekirasê te ji hunerê re Genimê te ji bayê bertavê re Sirûdên te ji rojbûna xunavê re Roj baş Kobanî Ehmeh Huseynî MUHASEBECİNİZDEN MEMNUN MUSUNUZ? MUHASEBE │ SİGORTA │ MORTGAGE │ EMEKLİLİK │ DÖVİZ ÖDEMELERİ 185 Angel Place, Edmonton, London N18 2UD - Tel: 020 3397 2575 - Fax: 084 5280 1901 [email protected] - www.ulus-group.co.uk T: 020 7923 08 38 │ M: 0742 948 14 90 │ E: [email protected] facebook.com/tegrafnewscom │ @telgrafnewscom Rojnameya Nûçeyan a Hefteyî Çarşem, 29 Kewçer 2014 440 Çalakiya cîhanî bo piştgiriya Kobanê Li dijî êrîşên çeteyên Daişê yên li hemberî Kobanê û herêmên derdora wê, gelek siyasetmedar, zanyar, rewşenbîr, fîlozof û rêxistinên civakî yên sivîl ên ji gelek welatên cîhanê, banga çalakiyê kirin. Di banga ji aliyê 130 kesayet û saziyên tên naskirin de, tê xwestin ku di 1ê Mijdarê saet di 14an de li hemû welatên cîhanê ji bo Kobanê meş werin lidarxistin. Li Londonê jî saet 14an li Trafalgar Sqaure li navenda bajar protesto tê li dar xistin û gelek siyasetmedar û çalakvan tevlî dibin. Herwiha, govenda kurdî jî tê lîstin. liv û tevgerê hat kirin û hat xwestin ku di 1’ê Mijdarê saet di 14:00 de li tevahiya cîhanê çalakiyên piştgirîdayînê bên lidarxistin. Di bangawaziyê de ji civaka navneteweyî hat xwestin ku destekê bide berxwedana Kurdan a li Kobanê û hat destnîşankirin ku ji bo demokrasî li Rojhilata Navîn reh ber de nav erdê, ev girîng e. Di bangawaziyê de hat gotin, “Modela rêveberiya otonom û xweseriya demokratîk a li Rojava, ji bo hemû gelên li Sûriyeyê mînakek e. Ev model hemû derdoran di nava xwe de vedihewîne, laîk e û derfetê dide ku cihêrengî di nava xwe de yekîtiya xwe çê bikin.” Di nava kesayetên banga beşdariya li çalakiyên destekkirina Kobanê yên 1ê Mijdarê kirin e de; Xwediyê Xelata Aştiyê ya Nobelê Adolfo Perez Esquivel, Zanyarê Ziman û Fîlozofê navdar ê Amerîkî Prof. Noam Chomsky, parlamentera berê ya Parlamenta Ewropayê Luisa Morgantini û endamên Kamera Lordan û Avam a Brîtanyayê hene. Her wiha gelek zaynar, siyasetmedar, rewşenbîr, rojanemayn, hiqûqnas, sazî û komeleyên mafên mirovan ên ji Ewropa, Amerîka Latîn, Hîndîstan, Pakîstan û ji gelek deverên din ên cîhanê mora xwe avêtine binê vê bangê. Ji bo di kesayetiya Kobanê de qirkirina tê xwestin li hemberî hemû gelên din bê kirin were astengkirin banga “Dem hatiye ku êdî ji hemû aktorên navneteweyî re peyama ‘siyaseteke din pêkan e’ bê dayîn. Em dixwazin tevahiya gelên cîhanê piştevaniya Kobanê bikin. Ji bo bêjin ‘Kobanê Hawar e’ em bang li we dikin ku beşdarî roja çalakiyê bibin. Destekê bidin berxwedana li dijî Daişê! Destekê bidin Kobanê û mirovahiyê! Niha dem dema tevgerê ye!” Tevlî bibe: Meşa ji bo Kobanî li London û hemû cîhanê 01/11/2014 Saet 14:00 Trafalgar Square Avukat Handan Özbek yönetiminde tecrübeli ekibimizle aşağıdaki alanlarda hizmetinideyiz: İltica / Ankara Antlaşması / Göçmenlik (Vize başvuruları - evlilik, ziyaretci, aile, oğrenci, vs. yüksek mahkeme temyiz ve itiraz başvuruları) İş yeri, lease ve ev alım satımı Kaza Davaları / Trafik kazaları Noter işlemleri / Noter tastik hizmetleri Yasal beyanameler İsim değiştirme belgesi Vasiyetname TEL: 02088092253 - FAX: 02088802252 - EMAIL: [email protected] - ACİL: 07772990112 - 72A Grand Parade, Green lanes, London N4 1DU
© Copyright 2024 Paperzz