Tüm Yardımların Bir Arada Olma Planı Zorda

T: 020 7923 08 38 │ M: 0742 948 14 90 │ E: [email protected]
facebook.com/telgrafnewscom │ @telgrafnewscom
Haftalık Haber Gazetesi
Çarşamba, 29 Ekim 2014
440
Tüm Yardımların Bir
Arada Olma Planı Zorda
Çalışma ve Emeklilik Bakanı, İan Duncan Smith,
sosyal yardımların bir arada ödenmesi için
başlattığı Evrensel Kredi uygulaması tekrardan
gecikme yaşıyor ve uygulandığı bölgelerde
kaosa yol açtığı ortaya çıktı.
Uluslararası Acil
Eylem Çağrısı
1 Kasım Cumartesi
Trafalgar Meydanında
Saat 14:00
Birleşik Krallık için yedi milyar sterlin kazanım elde
edeceği söylenilen ve altı farklı yardımı birleştiren
uygulama hedeflenen aşamanın çok gerisinde.
Channel 4 kanalında çıkan Dispatches programı
uygulamanın başlatıldığı bazı bölgelerde bireylerin
yardımlarının, yeni uygulamanın başlatılması için
durdurulduğu, fakat işlemlerde gecikme olduğu için
parasız kaldıklarını ortaya çıkardı.
Daiş’e Karşı Kobane ve İnsanlık
için Küresel Eylem
MİTİNG’E SEN DE KATIL
kaldıramadığını ve çok fazla zaman aldığını belirtti.
Duncan Smith, zaman hedeflerine uymak zorunda
olmadıklarını belirtti.
Çalışma ve Emeklilik bakanlığı uygulamanın başlatıldığı
merkezlerde sorun yaşanmadığını ve çalışanlarının
sistemden oldukça memnun olduklarını açıkladı.
Uygulamayla ilgili sorunları anlatan Jobcentre çalışanı,
bilgisayar sisteminin basit yardım başvurularını
işleyebildiğini, fakat zor olan başvuruları sistem
Londra’nın Hammersmith Belediyesinde sadece
başlatılan uygulama 2017’e kadar diğer belediyelerde
başlatılması planlanıyor.
2
Çarşamba, 29 Ekim 2014
Demokrasiyi
İşgal Et
İngiliz parlamentosu önünde tam 1 hafta boyunca eylemlerine
devam eden ‘Occupy London’ Londra’yı İşgal et grubu polisin sert
müdahaleleriyle karşılaştı.
Gerçekleştirilen eylemlerde kapitalizm
karşıtı, demokrasi ve eşitlik arayanlar ile eylem yapma özgürlüğünü savunan her yaştan
activist destek verdi.
Londra’nın en çok turist çeken ve
merkez yönetimin bulunduğu Parlamento meydanında kamp kuran grup,
dağıttıkları broşürlerle, İngiliz hükümetinin
ulusal sağlık sisteminin ve polisin
özelleştirmesi, üniversite harçlarının artması
ve devlet yardımlarında kesintiye gitmesini
eleştiriyor.
Yapılan gösterilerde Parlamento meydanı
‘bakım ve onarım’ gerekçesi ile tellenerek
kullanıma kapatıldı.
Meydanın tellenmesine büyük tepki gösteren eylemcilere polis sert müdahalede bulunarak, bir göstericiyi göz altına aldı. İngiliz
polisinin olay yerindeki müdahalesi sırasında
bölgede yüzlerce polisin bulunması gereksiz
ve aşırı harcama olarak nitelendirildi.
Occupy London protestocuları bir hafta
içinde polisin üç gözaltı gerçekleştirdiğini,
kendilerinin sadece demokratik yollarla
protesto etme haklarını kullanmak ve barış
içinde eylem yapmak istediklerini ancak
polisin buna bile izin vermediğini söyleyerek polisi ve İngiliz hükümetini protesto
ettiler.
Aralarında sanatçıların ve akademisyenlerin de bulunduğu eylemciler, “Bu toplumda her şey yanlış gidiyor, sokakta sanat
yaptığımız için, burada gitar çaldığımız için
gözaltına alındık. Az önce bir göz altına
şahit olduk”, diyerek polis ve hükümetin
politikalarına tepki gösterdi.
Haftalık Haber Gazetesi
Rojnameya Nûçeyan a Heftane
Eylemlerine çeşitli kurum, kuruluş ve
sivil toplum örgütlerinden de destek alan aktivistler, geçtiğimiz Pazar akşam saatlerinde
yaptıkları toplantı ile eyleme son verdi.
Haber-Fotoğraf: Erem Kansoy
Editör: Alaettin Sinayiç - [email protected]
Muhabirler: Esra Türk & Meltem Ay
Grafiker: Yüksel Adıgüzel
Yayın Sahibi: Tel News Ltd.
Adres: 33 Dalston Lane, London E8 3DF
Telefonlar: 020 7923 0838 - 07429 481490
Web adresi: www.telgraf.co.uk
Haber için: [email protected]
Reklam için: [email protected]
Diğer tüm sorularınız için: [email protected]
Çarşamba, 29 Ekim 2014
3
4
Çarşamba, 29 Ekim 2014
Avrupa Birliğinden Britanya’ya
1.7 milyar sterlin fatura
Geçtiğimiz hafta Başbakan David
Cameron Avrupa Birliğinin Britanya’ya
1.7 milyar sterlin fatura çıkaracağına
büyük tepki göstererek bu miktarı
ödemeyeceğini söylemişti.
Sızan bir belgede yer alan Britanya’nın
AB’ye katkı faturasının miktarı için,
Avrupa’nın mali bakanlarının görüşme
yapacakları ortaya çıktı.
Cameron, AB’nin talebinin ‘kabul
edilmez’ olduğunu ifade etti ve tekrar
hesaplanması için, toplantı talebi kabul
edildi. İtalya, Britanya ve Hollanda’dan
ek mali talep istenilirken Fransa ve
Almanya’ya ödeme yapılacak.
Cameron, geçen hafta AB ile üyelik koşullarının gözden geçirilmesi
gerektiğini açıklamıştı.
AB üyeliği için referandum isteyen Cameron, 2017’de yapılması için
İngiltere Parlamentosuna sunduğu yasa
tasarısı kabul edilmedi. Bu yenilgi Muhafazakar Parti’yi, sağcı oylarını alan
UKİP’i daha güçlendirecek.
Savunma Bakanı İngiltere’nin
bazı kentlerinin göçmenlerle
battığını söyledi
Savunma bakanı Michael Fallon, İngiltere’nin bazı kentlerinin göçmenlerle battığını
ve orada yaşayan yerlilerin “kuşatma altında” olduklarını söyledi.
Pazar günü Sky News kanalına
konuşan Fallon’ın ‘bataklık’ kelimesine
büyük tepki gelmesiyle, kullandığı kelime için özür dilemek zorunda kaldı.
Televizyon ve radyo programlarına
çıkıp yorumunun hatalı olduğunu
söylemek zorunda kalan Fallon, AB
ile ilgili görüşlerinin yine de arkasında
olduğunu ve serbest dolaşımın ülkenin
kaynaklarını zorladığını savundu.
Başbakan David Cameron’ın, Avrupa Birliğinin Britanya’ya çıkardığı 1.7
milyar sterlin faturaya tepki gösterip
ödemeyeceğini söylemesine ve AB içerisinde serbest dolaşımı kısıtlayacağını
söylemesi üzerine Almanya Başbakanı
Angela Merkel tepki gösterdi.
Fallon’ın
yorumu
Margaret
Thatcher’ın 70’li yıllardaki politikasına
benzetildi.
Muhafazakar Parti, son günlerde
sağcı parti, UKİP’in popülaritesi
artmasıyla AB ve yabancı karşıtı politika izlediği görülüyor.
5
Çarşamba, 29 Ekim 2014
Enfield’de Polis’ten
Velilere Uyarı
Enfield’de ikinci çocuk
kaçırma teşebbüsünün
yaşanmasının ardında
polis, veliler ve çocukları
dikkatli olmaları için
uyardı.
Geçen hafta, Enfield’in
Baker Street bölgesinde 11
yaşındaki iki kız çocuğu
yürürken beyaz bir vanda
oturan kadın ve erkeğin
kendilerini izlediklerini fark
ettiler. Kadın ve erkeğin
daha
sonra
arabadan
çıkıp kızları takip etmeye
başladıkları bildirildi.
Edmonton bölgesindeki polis belediyenin okullarıyla irtibata geçtikleri
ve çocukları yabancı insanların kendilerine zararlı olabileceğini konusunda
uyardıkları kaydedildi.
Baker Street’te görülen adamın 30
ve ya 40’lı yaşlarda, melez ya da Akdenizli olabileceği, kadının da 30’lu
yaşlarda beyaz olduğu bildirildi.
İki hafta önce Southbury Road
bölgesinde aynı şekilde iki kızın, beyaz
transit van’da olan, bir kadın ve erkek
tarafından takip edildikleri bildirildi.
Polis bu şekilde takip edilmiş, ya
da konuyla ilgili her hangi bir bilgi
ellerinde olan kişilerin kendilerini
aramalarını istedi.
Enfield
polisine
101’den
ulaşabilirsiniz; Crimestoppers: 0800
555 111.
6
Çarşamba, 29 Ekim 2014
Daiş’e Karşı- Kobane ve
İnsanlık için Küresel Eylem
Uluslararası Acil Eylem Çağrısı
1 Kasım Cumartesi
Trafalgar Meydanında
Saat 14:00
MİTİNG’E SEN DE KATIL
Dünyanın her yerinden yüzlerce şahsiyet ve binlerce üyeli kurum temsilcileri tüm dünya kamuoyunu hala DAİŞ/İŞİD işgali altında ve olası
bir soykırımla yüz yüze olan Kobane ile dayanışma göstermek için acil eyleme çağırıyor. Çağrının ilk imzacıları arasında Profesör Noam Chomsky ve Kürtlerin kendi kaderini tayin hakkı mücadelesini uzun yıllardır destekleyen
Başpiskopos Desmond Tutu’nun yanı sıra Nobel Barış Ödülü sahibi Adolfo Erez Esquivel, ve Doğu Timor eski Başkanı Jose Ramos-Horta,
Arjantin’de Plaza de Mayo Anneleri kurumunun kurucularından Nora Cortinas, Filistinli şarkıcı Reem Kelani gibi tanınmış şahsiyetler de yer
alıyor.
Ayrıca akademisyenler, yazarlar , avukatlar , siyasetçiler ve Hindistan, Ekvador , Hırvatistan , Norveç ve Bask ülkesi gibi birçok değişik
ülkeden siyasi aktivistler, sosyal - adalet savunucuları, çevreci örgüt temsilcileri de Suriye’de Kürt direnişiyle uluslararası düzeyde benzeri
görülmemiş bir dayanışma göstererek bu çağrıyı imzaladılar.
İŞİD›in Irak’a saldırısının ardından kurulan sözde koalisyon güçleri Kürt direnişine yardım etmeye niyetli görünmezken Kobane kantonu
yaklaşık iki aydır DAİŞ/İŞİD›in yoğun saldırısı ile karşı karşıya kalmıştır.
Kobane, Rojava (Batı Kürdistan, Suriye) Demokratik Özerk Yönetiminin üç kantonundan biridir. Eylem çağrısı açıkça şunu ifade etmektedir ki; BM yönetimindeki koalisyon ‘asıl uluslararası yasal sorumluluklarını yerine getirmemektedir.
Koalisyondaki bazı ülkeler, özellikle Türkiye, Irak ve Suriye’de DAİŞ teröristlerinin askeri ve finansal destekçileri arasındadırlar.’ Çağrı ayrıca, Dünyayı Rojava’daki Demokratik Otonomiyi tanımaya çağırmaktadır. “Rojava Modeli”, ‘Dünya Ortadoğu’da demokrasi istiyorsa Kobane’deki Kürt direnişini desteklemelidir›, söylemiyle Suriye›deki tüm halklar için özgür bir gelecek vaat etmektedir. Kürt Halk Meclisi ve Kürt Toplum Merkezlerinin organize ettiği Büyük Miting merkez Londra’da Trafalgar Meydanında saat 2-5 arası
gerçekleşirken Manchester, Edinburgh ve diğer şehirlerde de eylemler olacaktır.
Bu etkinlik aktivist ve politikacıların konuşmaları ve müzik ve folklorun da yer alacağı Kürt savaşçıları ve gönüllülerinin tarihi direnişlerini
kutlamak için bir fırsattır.
Daha fazla bilgi için:
Peace in Kurdistan Campaign for a political solution of the Kurdish Question
Email: [email protected] www.peaceinkurdistancampaign.com
Contacts Estella Schmid 020 7586 5892 Melanie Sirinathsingh - Tel: 020 7272 7890
Britanya Kürt Halk Meclisi
email: [email protected]
Arzu Pesmen 07833 897898
Bülent Ekinci 07782 383637 Facebook: Save Rojava
7
Çarşamba, 29 Ekim 2014
1 Kasım Kobane İçin Eylem Günü
Eğitim
Köşesi
OKTAY ŞAHBAZ
Urswick Ortaokulu Bilgisayar Bölüm Başkanı
[email protected]
Doğru kurs seçimi
mümkün mu?
Bir çok genç su an ya kolej
yada üniversite için kurs arayışı
içinde. Yine bir çok genç eğitim
hayatlarında büyük önem taşıyacak
bu karar için doğru seçimi yapmak ve doğru meslekleri edinmek
için kimi zaman telaş kimi zaman
korku içinde. Bugün bu yazımızda
bu seçimde yapılan klasik hatalara
bakıp daha doğru seçimi yapmak
için dikkat etmemiz gereken noktalara bakacağız.
Hangi kursları yapabilirim?
1 Kasım’da dünyanın dört bir yanından insanlar İŞİD’in saldırılarını lanetlemek ve Kobane’ye
destek olmak için sokaklara dökülecek.
Londra’lılar saat 2-5 arası
Trafalgar Meydanında
toplanacaklar.
DAİŞ çetelerinin Kobane ve diğer bölgelerdeki
soykırım amaçlı saldırılarına
karşı dünyanın birçok ülkesinden siyasetçi, bilim
insanı, aydın, filozof ile
sivil toplum kuruluşundan
eylem çağrısında bulundu.
130 tanınmış şahsiyet ve
kuruluşun yaptığı çağrıda,
1 Kasım’da saat 14’de tüm
dünya ülkelerinde Kobane’ye
destek yürüyüşleri düzenleniyor.
Bu eylem çağrısına cevaben; Avrupa genelinde
ve dünyada, Brüksel’den
Kaliforniya’ya, Arjantin’e ve
Hindistan’a kadar mitingler,
yürüyüşler gösteriler düzenleniyor.
‘DAİŞ’e karşı, Kobane ve
insanlık için dünya çapında
eylem” başlığıyla yayınlanan
çağrı metninde, DAİŞ’in
15 Eylül’de Kobane kentine karşı bir çok cepheden
bir saldırı hareketi başlattığı
ve bunun Mart 2014’ten bu
yana düzenlenen üçüncü
büyük saldırı olduğu kaydedildi.
YPG ve YPJ savaşçılarının
Kobane halkının tek umudu
olduğuna vurgu yapılan
çağrı metninde şöyle denildi:
“Geçtiğimiz Ocak ayında
Rojava Kürtleri, üç kanton
halinde örgütlenen otonom
idari sistemlerini hayata
geçirdiler. Bu kantonlarda
Kobane kuzeyden Türkiye
ile sınır iken, diğer yönlerden
DAİŞ kontrolündeki bölgelerle çevrilidir.
‘‘DAİŞ, Amerikan üretimi ağır silahları kullanarak
Kobane’ye girdi. Yüzbinlerce sivil insan bir soykırım
tehdidiyle karşı karşıya.
Kobane’de halk ellerindeki
hafif silahlarla bu çetelerin
barbarca saldırılarına karşı
direnirken, kendilerini kurtarmak için sadece YPG ve YPJ
birliklerine güveniyorlar.”
KOALİSYON ÜYESİ
TÜRKİYE’NİN DAİŞ’E
YARDIMLARINA
DİKKAT ÇEKİLDİ
“İşte bu nedenle Kobane’ye
destek ve DAİŞ’e karşı durmak için dünya çapında eyleme geçmek önemlidir” denilen çağrı metninde, DAİŞ
karşıtı koalisyonun sürmekte olan bir soykırıma tanık
olmasına rağmen, Kürtlerin
direnişine gerekli desteği
vermediğinin altı çizildi.
Çağrı metninde şöyle
devam edildi: “Koalisyon,
uluslararası hukukun gereği
olan yükümlülüklerini yerine getirmedi. Türkiye başta
olmak üzere bu ittifaka üye
birçok ülke DAİŞ’e askeri ve
mali destek verenler arasında
yer alıyor; ihtiyacı olanlara
değil.”
1 KASIM’DA TÜM
DÜNYA’DA KOBANE
İÇİN MEYDANLARDA
OLMA ÇAĞRISI
Uluslararası
topluma
Kobane’deki Kürt direnişine
destek verilmesinin istendiği
çağrı
metninde,
bunun
Ortadoğu’da
demokrasinin kök salması için önemli
olduğu vurgulandı. Metinde,
“Rojava’daki
demokratik
özerk otonom idare modeli,
Suriye’deki tüm halklar için
örnek teşkil etmektedir. Bu
model çoğulcu ve laik iken,
farklılıklar içinde birliği
gerçekleştirmeye
imkan
sağlıyor”, denildi.
Kobane şahsında Kürt
ve diğer halklara karşı
gerçekleştirilmek
istenen
soykırımın engellenmesi için
gecikmeden harekete geçilmesi istenen çağrı metninde,
1 Kasım günü saat 14:00’de
tüm dünyada destek eylemleri
yapılması istendi.
Çağrı metni şu sözlerle
sonlandırıldı:
“Artık
tüm uluslararası aktörlere,
‘başka bir siyaset mümkündür’ mesajının verilmesi zamanı gelmiştir. Tüm
dünya halklarını Kobane ile
dayanışmalarını göstermelerini istiyoruz. Sizleri, ‘İmdat
Kobane’ demek için düzenlenen eylem gününe katılmaya
davet ediyoruz. DAİŞ’e
karşı direnişi destekleyiniz! Kobane’yi ve insanlığı
destekleyin! Şimdi harekete
geçme zamanı!’’
İngiltere eğitim sisteminde gençlerin ilk kurs seçimi yaptığı dönem
ortaokul sonrası yapılan kolej kursu
seçimi ile başlıyor. Ortaokulu bitiren
bir genç eğitim hayatına iki farklı kulvarda devam edebiliyor, daha sonra
bu kulvarlardan birini seçip kendi
kariyer hedeflerine hazırlanmak
için yol alıyor. Ortaokulu bitiren
bir genç ya akademik bir seçim yaparak, AS/A Level kursları yapıyor,
yada BTEC gibi meslek (vocational)
kurslarından birini seçerek, kendine
bir kulvar belirliyor. Her ne kadar
iki seçim de sizi üniversite ve erken
meslek kapılarını açsa da doğru hedefler için doğru seçimi yapmak
önemli. Akademik özellikleri yoğun
olan, pratik yanından daha çok teorik yani ağır olan, bölümler için
AS yada A Level olarak adlandırılan
kursları seçmek sizi üniversiteye
daha iyi hazırlayacaktır. Diğer yandan meslek özellikleri daha çok olan
ve pratik bir çok öğrenim gerektiren
kurslar için BTEC yada diğer mesleki kurs seçimi üniversiteye hazırlık
için önemli olacaktır.
Şu dönem seçim yapan bir
diğer öğrenci grubu ise kolejin
son sınıfında olan ve üniversiteye
hazırlanan son sınıf öğrencileri. Bu
öğrenciler ise lisans (degree) kursu
seçimi yaparak çok daha önem
taşıyan bir seçim ile baş başalar.
Deyim yerindeyse bu artık hayatınız
boyu yapacağınız bir meslek ve
hayat biçimi seçeneğidir. Bu anlamda lisan düzeyinde seçeneğin çok
olması bazen kafa karışıklığı yaratsa
da çoğu zaman doğru seçim için anahtar bir özelliktir.
Peki doğru kursu nasıl seçerim?
Bu seçimi yaparken yapmanız
gerekenlerin başında kendinizi iyi
değerlendirmeniz, yani nasıl bir
öğrenci ve öğrenen olduğunuzu görmeniz çok önemli olacaktır. Örneğin,
sözel mi yoksa kinestetik (pratik)
bir öğrenci mi olup olmadığınızı
anlamanız mutlu ve mutsuz olmanızı
belirleyecektir. Daha sonra bununla
beraber ders notlarınız, eğitimde iyi
ve kötü olduğunuz derslere bakmanız
size yol gösterecektir. Eğer hareketli
bir kişiliğe sahip ve akademik anlamda temel derslerde iyi değilseniz
gidip felsefe okumaya çalışmak
kendinize yapacağınız bir kötülükten
başka bir şey olmayacaktır. Bunun
yanında sözel olarak kuvvetli olan
ve görmekten daha çok okumak ve
dinlemekten öğrenen bir bireyseniz
gidip pratik öğretisi çok olan bir kursu yapmak sizin için zor bir dönemin
kapılarını açacaktır.
Gerek kolej gerekse de üniversite öğrencileri için hangi kurs
olursa olsun düşündüğünüz kurs
hakkında iyi bir araştırma yapmanız
şart. İyi bir araştırma için ise bir
kaç değişik kaynağı kullanıp ziyaret etmek önemli, mesela gitmeyi düşündüğünüz üniversite veya
kolejin açılış günlerine gidip hem
öğretmen hem de o kursu yapan
öğrenciler ile sohbet etme, yada
kurs hakkında internet üzerinden
bir şeyler okuma, bu da yetmezse
düşündüğünüz kursu yapmış bitirmiş
birilerini bulmaya çalışma ve bu
kişiler ile sohbet edip doğru soruları
sormak. Kısacası sırf kulağa hoş geliyor diye, yada arkadaşınız yapıyor
diye, hatta ve hatta anneniz babanız
istedi diye bir kurs seçimi yapmaktan kaçının. Kendi kişiliğinize ve
kendi istekleriniz doğrultusunda
iyi düşünülmüş iyi araştırılmış bir
kurs seçimi yapmanız doğru seçimi
yapmış olduğunu anlamına geliyor. Bunu yaptıktan sonrada sakın
ama sakın “O kurs çok zor”, “Sen
yapamazsın” gibi negatif yorumlara
da kulak asmayın. Seçtiğiniz kurs
zorsa veya istediğiniz gibi olmasa
bile bunu kendiniz görün ve karar
verin, unutmayın ki siz bir bireysiniz ve bu düzeye gelen bir bireyin
kişiliğini güçlendirecek bu zorluklara karşı vereceği tutarlılık ve tepkidir, doğru tepki doğru olgunluğu
kazanmanıza yol açacaktır.
Aileler kurs seçiminde
nasıl yardımcı olabilir?
Her aile bu dönemin çocukları
için zor bir dönem olduğunu
anlamalı ve olabildikleri kadar
destek göstermeli. Aynı zamanda bu
dönemde kurs seçimlerinde kendi
isteklerini dayatan bir durumda
olmamalı, “Aman kızım doktor ol”,
“Aman oğlum mühendis ol” dan
daha çok çocuğunuzun ne yapmak
isteğine kulak verin. Kendilerine
nasıl yardımcı olabileceğinizi sorun,
varsa etrafınızda bu konuda tecrübesi olan aile bireyleri ile buluşmalarını
sağlayın. Yapabilirseniz sizde aynı
konuda araştırma yapıp bulgularınızı
çocuğunuz ile paylaşın. Hem kolej
hem de üniversite seçimi için
zorlukları beraber konuşup , Londra
içi yada dışında yapılacak seçimleri
doğru düşünülmüş ise destekleyin.
Son olarak çocuğunuza güvenin
ve hayatlarında attıkları bu büyük
adımda desteğinizi hissettirin.
8
Çarşamba, 29 Ekim 2014
Bozcader FC’den Kobane’ye Destek
Bozcader futbol takımı Londra’daki
Kobane dayanışmasına destek vermek
için maç öncesi ‘Save Kobane’ yazan
penyelerle sahaya çıktı.
Sivasın Gürün ilçesine bağlı
Bozhüyük ve Camiliyurt köyleri
derneği Bozcader futbol takımının gençleri Kobane’de yaşanan trajediye dikkat çekmek için böyle bir eylemi yapma
gereği duyduklarını belirttiler.
Takımın menajeri Serkan Boyraz
şöyle konuştu: ‘‘Takım olarak o bölgede
yaşayan insanların karşı karşıya
kaldıkları sorunların farkındayız ve
bunun hem daha fazla duyurulması
gerektiğini, hem de Kobane halkına
daha fazla destek sunulması gerektiğini
düşünüyoruz.
‘‘Kobane halkı için yapılacak başka
eylem ve kampanyalara takım olarak
destek vermeye devam etmek istiyoruz.’’
Boyraz şöyle devam etti: ‘‘Kürt ve
Alevi toplumunun bir futbol takımı
olarak, kendi insanlarımıza yardımcı
olma sorumluluğun bizimle başladığına
inanıyoruz.
‘‘Kendi toplumumuza, Kobane’de
olanları duyurmak ve duyarlı olmaları
için bizim olanları duyurmak ve
desteğimizi sunmamız gerekiyor.’’
The Edmonton & District Sunday
Football League’de oynayan Bozcader
FC, Pazar günü Outsidaz FC ile oyadığı
kupa maçını 2-1 kazandı.
Heyva
Sor’un
Kobane
için
yardım kampanyasına destek olmak için hazırlanan penyeler £10’a
satılıyorlar.
Most Art’da şarkılar
Kobanê için söylenildi
Heyva Sor’ın Kobane için yardım
kampanyası kapsamında “sanatçılar
Kobanê için söylüyor” adlı bir müzik
dinletisi gerçekleştirildi.
sanatçısı Çiğdem Aslan katıldı.
Pazar akşamı, Stoke Newington’da
bulunan Most Art’ta gerçekleştirilen
etkinliğe gitarist Sedat Sarıcı, kanun
sanatçısı Peyman Heydarian ve ses
Giriş ücreti, bar satışı ve ‘Save Kobane’ penyeleri satışlarında elde edilen
gelir Heyva Sor’un Kobane yardım
kampanyasına katkı sunacak.
Salonu dolduran konuklar kaliteli
müzik dinletisinden oldukça memnun
kaldılar.
9
Çarşamba, 29 Ekim 2014
Alxas Kom’dan Yeni
Yardım Kampanyası:
KOBANE’YE 1 EKMEK
Maraş’ın Elbistan ilçesinden göç
edenlerin kurduğu Alxas Kom dernek
üyeleri duyarlı kadınlar, Kobanê halkıyla
dayanışmak amacıyla ekmek yapma
kampanyası başlattılar. Yapılan ekmeklerin, satışından elde edilen gelirin Suruç’a yerleşen Kobanêli insanların
sorunlarını gidermek için kullanılacağı
belirtildi.
Kampanya Çerçevesinde şu ana kadar
5,000 sterlinin üzerinde para toplanıldığı
belirtildi.
Suruç’a yerleşen Kobanêlilerin barınma
sorununu çözmek için başlatılan “Bir battaniye de sen al” kampanyası çerçevesinde
250 çadır Suruç’a gönderildi.
Alxas-Kistik Kom eşbaşkanı Cevdet
Karakoç, Kobane’ye destek olmak için,
İngiltere’de başlatılan ‘Şengal ve Rojavalı
çocuklarımız üşümesin, 1 BATTANİYEDE
SEN VER’, kampanyası çerçevesinde toplanan yardımların 50,000 İngiliz sterlininden daha fazla olduğunu söyledi.
Karakoç, “Suruç’a gittiğimizde, bize
battaniye almamamızı söylediler. Çünkü,
insanların değişen hava koşullarından
dolayı soğukla mücadele etmek zorunda
kaldıklarını ve çok büyük bir barınma sorununun yaşandığı, Çocukların yalın ayak
dolaşmak zorunda kaldıklarını, yiyecek ve
içecek sorunlarının, insanları hastalıklarla
karşı karşıya bıraktığını görmek, İçınde
birazcık insanlık duygusu bulunduran
kişilerin yüreğini sızlatmaya yetiyor. Bizde
bundan dolayı, barınma sorununu çözmek
için 10’ar kişinin barınacağı 250 çadır
aldık.”
IŞİD’in Kobanê’ye saldırısına karşı YPJ/
YPG savaşçılarının direnişi devam ederken,
Suruç’a yerleşen Kobanêliler için kurulan çadır kentlerde İngiltere, İsveç, Zambiya, Güney Kore, Yeni Zelanda, Afrika
ve Amerika›dan gelen gönüllü aktivistler
çalışıyor. Aktivistler Kobanê’de direnen
Kürt gençlerine dikkat çekerek, insanlığa
yardım çağrısında bulunuyor.
ALXAS KOM’un KOBANE’YE 1 EKMEK kampanyasına destek vermek için hesap bilgileri:
Account Name: Alxas Der Barclays
bank Sort code: 20-76-90 Account no:
80795186 Use reference: BREAD
İrtibat ve yardımlarınız için: Cevdet
Karakoç — 07842892692 (Alxas-Kistik
Kom eşbaşkanı); Bayram Kartal — 079 314
28939; İlhan Genç — 074 123 63667
Şükrü Bolat / Sizehaber
Russell Brand devrim kitabını
Kobane’de direnenler için imzaladı
İngiltere›nin ünlü komedyenlerinden
Russell Brand yeni kitabı ‹Revolution
(Devrim)› adlı kitabının tanıtım etkinliginde okurlarıyla buluştu. Etkinliğe
mevcut sisteme alternatif toplumsal
inisiyatif temsilcilerinin de aralarında
bulunduğu yaklaşık 700 kişi katıldı.
Etkinlikte hiphop grubu, Rubber Bandits
ve Fallen Angels dans grubu da sahne
aldı.
Russell
Brand
yeni
kitabından
bölümler okuyarak seyircilerden gelen
soruları
yanıtladı. Bize ezberletilen kalıplardan farklı düşünmeye ve
değişebileceğimize inanmaya ihtiyacımız
var diyen Brand, seçim sistemlerinin yani
sözde demokrasi sisteminin anlamsız
olduğunu seçimlerde hep kötünün iyisini
seçmeye zorlandığınızı ve bu anlamsızlığa
son verilmesi gerektiğini dile getirdi.
Brand devrim kitabında gündelik hayatın
her alanından yaşadığımız sistemin her
birimine kadar devrimin mümkün olduğunu
söylüyor. Bunun sadece değişebileceğinize
inanmak ve ezberletileni reddetmek ile
mümkün olabileceğini dile getiriyor.
Birçok yardım kuruluşunun da yer
aldığı etkinliğe Britanya Kürt Halk
Meclisi eşbaşkanı Arzu Peşmen, İşçi Partisi İslington belediyesi encümeni Ayşegül
Erdoğan, Kürt Kızılayı Heyva sor a Kurdistane gönüllülerinden Zennure Duru da
katıldı.
Kürt Halk Meclisi eşbaşkanı Arzu
Peşmen, “Devrim” kitabının yazarı Brand’a
Rojava devrimi ve Kobane direnişini anlattı.
Rojava devriminin şu anda büyük bir riskle
karşı karşıya olduğunu belirten Peşmen
kendisine Rojava anayasasını hediye ederek
Kobane için destek istedi.
Encümen Ayşegül Erdoğan Brand’ı 1
Kasim’da dünya çapında gerçekleştirilecek
olan “Daiş e karşı- Kobane ve insanlık için
global eylem” çağrısını desteklenmeye ve
ayni gün Londra’da gerçekleştirilecek eyleme katılmaya davet etti. Heyva Sor gönüllüsü Zennure Duru ise Brand’a ayrıca savaş
dolayısıyla yerlerini terk etmek zorunda
bırakılan ve çok zor koşullarda yaşam mücadelesi veren Ezidi Kürtler ve Kobaneliler
için insani yardım talebinde bulundu. Etkinlik sonunda kitaplarını imzalayan ünlü komedyen bir kitabini da Kobane’de direnenler
için imzaladı.
Russell Brand geçtiğimiz hafta sonu
asgari ücret ve kesintilere karşı Londra’d
a Sendikaların gerçekleştirmiş oldukları
yürüyüşte de Kobane için Heyva Sor a
Kurdistane adına bağış toplamıştı.
DUYURU
Kobane ile dayanışma
kahvaltısı
Tüm Yurtsever ve Demokratik Halkımızı Rojava ile
dayanışma amaçlı yapılacak kahvaltıya davet ediyoruz.
Yer: KCC, Kürt Toplum Merkezi, 11 Portland Gardens,
London N4 1HU
Gun: 2 Kasim 2014
Saat: 11.00
10
Çarşamba, 29 Ekim 2014
11
Çarşamba, 29 Ekim 2014
Anarşistlerden
Kobanê için eylem
Paramaz Kızılbaş
Gik-der’de Anıldı
Kobane’de, 5 Ekim’de, YPG
saflarında savaşırken yaşamını
yitiren MLKP savaşçısı Suphi
Nejat Ağırnaslı (Paramaz
Kızılbaş) Gik-der’de düzenlenen
bir etkinlikle anıldı.
Pazar günü gerçekleştirilen
anma, başta Paramaz Kızılbaş
şahsında Kobane’de ölümsüzleşen
savaşçılar olmak üzere parti ve
devrim şehitleri için yapılan
bir dakikalık saygı duruşuyla
başladı.
Saygı duruşunun ardından Paramaz Kızılbaş›ın hayatını anlatan
konuşma okunurken, hazırlanan
sinevizyon gösterimi ile anma
devam etti. Paramaz’ın yazdığı
veda mektubunun okunmasının
ardından, MLKP’nin «Şan olsun
Paramaz Kızılbaşlara» başlıklı
bildirisi okundu.
Anma etkinliğine katılan Britanya Kürt Halk Meclisi ve Maoist
Komünist Parti temsilcileri birer
konuşma gerçekleştirildiler. Roj
Kadın Meclisi ve Londra Partizan
adına da mesajlar okundu.
Mesajların ardından, MLKP
adına şu konuşma yapıldı: “O,
halklarımızın kardeşliğinin abidesi. Kürt kardeşinin çağrısına silah kuşanarak koşan komünist
irade. O’nda Demircioğlunun
‘ilk ben olmalıyım’ı, Hasan’ın
gülüşü, Süleyman’ın parti inancı,
Tuncay›ın adanmışlığı, Işık’ın
direngenliği var. O, birlik devriminin evladı. O, Ermeni olmayan
Ermeni, Kürt olmayan Kürt, Alevi
olmayan Alevi. O, 20. yılını ateş
altında savaş meydanlarında kutlayan Partinin evladı.
“On binlerce askerin ‘koruduğu’
Musul’u ve binlerce peşmergenin
‘savunduğu’ Şengal›i bir kaç saatte
ele geçiren IŞİD çeteleri, aynı
tempoda Rojava’da da ilerleyebileceklerini sanıyorlardı. Üç yandan onlar kuşatacaktı Kobane’yi.
Dördüncü cepheyi ordusu, polisi,
MİT’i, medyası ve işbirlikçileriyle
AKP Türkiyesi tutacaktı. Korkunun soğuk rüzgarları esmeye
başlayınca, Kobane halkı kaçacak, Türkiye insani yardım bahanesiyle tampon bölge ilan edecek, DAİŞ çeteleri de Rojava’nın
diğer kantonlarını düşürmek için
Kobane’yi temel bir üs haline getirecekti. Hesapları buydu, tutmadı!
Tutmazda! Çünkü Rojava’da Arin
Mirxanlar, Baran Mardinler, Berfin Efrinler ve Suphi Nejatlardan
örülü bir adanmışlık barikatı
vardı karşılarında. Aşamadılar,
aşamayacaklar!
“Bu bizim inancımız, bu bizim
umudumuz. Bu, bizim aklımıza
yol gösteren kılavuz. Bu, bizim irademizi yöneten ve biçimlendiren
istek. Bu bizim gerçeğimiz.
“O en güzel yaşamı seçti.
Suphi Nejat Ağırnaslı, “hawar”
diyen Kobane siperlerine tered-
dütsüz koşarken, bunu aynı zamanda insanlığın kurtuluşu mücadelesini omuzlamak bilinciyle
yapıyordu...Yürünecek yol bellidir. Kobane’nin davası insanlık
davasıdır. Kobane’nin kavgası
ezilenlerin kavgasıdır. Kobane’nin
çağrısı
özgürlük
çağrısıdır...
Sınırları aşıp Kobane’yi savunmaya, Kobane için savaşmaya giden
herkese selam olsun. Devrim için
yürüyenlerin yolu açık olsun. Biz
Kazanacağız, Biz Kazanacağız,
Biz Kazanacağız.”
Konuşmanın ardından genç
devrimcilerin hazırladığı, Suphi
Nejat’ın mektubu ile Suphi Nejat’ın
mücadele ismi olarak aldığı Paramaz takma isimli Ermeni Sosyalisti Madteos Sarkisyan’ın
mektuplarından yola çıkılarak
hazırlanmış skeç sergilendi.
Anma programına Erdoğan ve
Baran ikilisi devrim şehitleri için
seçilen türküleri içeren bir müzik
dinletisiyle katıldılar.
Katılımcılar sık sık, Paramaz
Kızılbaş Ölümsüzdür, Yaşasın Partimiz MLKP, Biji Berxwedana Kobane, Kobane’de Düşene Dövüşene
Bin Selam, Şehit Namırın, Yaşasın
Halkların Kardeşliği, Yaşasın
Devrimci Dayanışma, sloganlarını
haykırdılar.
1 Kasım Dünya Kobanê Günü’nde
Kobanê için Ayağa Kalk!
Aralarında Profesör Noam Chomsky,
Arjantinli Nobel Barış Ödülü sahibi Adolfo
Perez Esquivel, Güney Afrikalı Nobel
Barış Ödülü sahibi Başpiskopos Desmond
Tutu’nun da bulunduğu binlerce aydın,
yüreklerini Kobanê halkının yürekleriyle
birleştirdi...
Aydınlar, 1 Kasım’ı Dünya Kobanê
günü ilan etti ve Dünya halklarını 1
Kasım’da Kobanê için seferber olmaya,
ayağa kalkmaya, Rojava devrimini
sahiplenmeye çağırdı.
Avrupa’dan İskandinavya ülkelerine,
Latin
Amerika’dan
Avustralya’ya,
Pakistan’dan Hindistan’a dünyanın dört
bir yanında düzenlenecek gösteriler için
hazırlıklar tüm hızıyla sürüyor...
Kobanê direnişi insanlığın
vicdanını ayağa kaldırıyor!
40 günü aşkın süredir emperyalist
güçlerin, bölgesel gerici ülkelerin,
sömürgeci faşist Türk devletinin besleyip
büyüttüğü faşist IŞİD çetelerinin kapsamlı
kuşatma ve katliam saldırısına karşı PYD
önderliğindeki Kobanê halkı destansı
direnişini sürdürüyor...
Kobanê halkı, YPG, YPJ ve MLKP
savaşçıları, her günü, her dakikası
destanlaşan bir direnişle karanlığın
zebanilerine meydan okuyor...
Anarşistler tarafından Türkiye- İngiltere ticaret
toplantısının yapıldığı, Londra Merkez’deki Savoy ötelin
önünde Kobane için protesto gerçekleştirildi.
“Türkiye IŞİD’i desteklemeye
son ver” büyük boy pankartının
açıldığı ve bir saatten fazla süren
eylem boyunca, “biz Kobanê’yiz,
Kobanê biziz”, “Türkiye IŞİD’i
desteklemeye son ver”, “kim
katliamcı? IŞİD, kim tecavüzcü?
Arîn Mîrkan’lar, Paramaz
Kızılbaş’lar insanlığın ortak
geleceğidir...
Ermeni değildi ama “Paramaz”dı...
Alevi değildi ama “Kızılbaş”tı... Kürt
değildi ama Kobanê’de şehit düştü...
Suphi Nejat Ağırnaslı’ydı adı... MLKP
savaşçısıydı...
Abdullah Öcalan’dan Salih Müslim’e
değin yapılan açıklamalarda da belirtildiği
gibi Suphi Nejat Ağırnaslı’larla Kobanê
direnişi insanlığın ortak geleceğini
perçinliyor...
Kobanê
direnişi
evrensel
bir
boyut
kazandı...
Kobanê
direnişi
Stalingradlaştı...
Ve artık Kobanê direnişi, insanlığın
vicdanını ayağa kaldırıyor...
Karanlığın zebanileri
IŞİD, kim terörist? IŞİD, kim
IŞİD’i destekliyor? Türkiye”,
sloganları atıldı.
Bir saatten fazla süren protesto
gösterisi polisin müdahalesinden
sonra bitirildi.
kaybedecek!
Başında Cumhurbaşkanı Erdoğan ve
Başbakan Davutoğlu’nun bulunduğu faşist
Türk devleti, Kobanê direnişinin yenilgiye
uğraması için her türlü kirli yönteme
başvurmaya devam ediyor.
Ama nafile... Kobanê direnişi ve Rojava
devrimi kazanacak! Karanlığın zebanileri
kaybedecek!
Kobanê direnişi bugün dünden daha
fazla Dünya halklarının zihinlerinin
derinliklerine kazındı...
Faşist Türk devleti ise gittikçe
yalnızlaşıyor, teşhir ve tecrit oluyor...
AvEG-Kon olarak, 1 Kasım Dünya
Kobanê gününde Avrupa halklarını
yüzbinler, milyonlar olup meydanlara
çıkmaya, yüreklerini Kobanê halkının
yüreğiyle birleştirmeye çağırıyoruz...
AvEG-Kon
Avrupa Ezilen Göçmenler Konfederasyonu
12
Çarşamba, 29 Ekim 2014
13
Çarşamba, 29 Ekim 2014
Cemevi Üye Toplantısı Gerçekleştirdi
İngiltere Alevi Kültür Merkezi (İAKMCemevi) Genel Üye Toplantısını
gerçekleştirdi.
Geçtiğimiz
Pazar
günü
Cemevi’nin
Dalston’da bulunan merkez binasında yapılan
toplantıda İAKM-Cemevi Başkanı Yaşar Demiralay, Başkan Yardımcısı Hüseyin Üzüm, Baskan
Yardımcısı Tugay Hurman, Sayman Mustafa Sivas ve diğer yöneticiler hazır bulundu.
Toplantıda ilk sözü alan Başkan Yaşar
Demiralay, Wood Green’de yapımı süren Cemevi binasının bir an önce hizmete açılması
gerektiğini söyledi.
Demiralay konuşmasında, söz konusu
inşaatın en kısa zamanda eksikliklerinin giderilip tamamlanması için başlattıkları kampanyaya
tüm üyelerin katkı sunması gerektiğini dile getirdi.
‘İnşaat ne oldu, bitti mi?’, gibi sorularla
sık sık karşılaştıklarını ifade eden Cemevi
Başkanı şunları söyledi: “Bizler yöneticiler
olarak zamanımız kısıtlı ve bu kısıtlı zaman
dilimi içinde belirli esnaf arkadaşları ziyaret
ediyoruz. Üyelerimizin gelip bizimle birlikte
çalışması lazım. Komiteler kurmalıyız. Bi-
zim gidemediğimiz yerlere komite üyeleri
ulaşmalı. Böyle bir çalışma ile kısa sürede sonuç
alacağımızı ümit ediyorum.”
Yaklaşık 5 yıldır Cemevi’nin çeşitli kademelerinde yönetici olarak görev yaptığını ancak
bundan sonraki genel kurulda aday olmayacağını
belirten Demiralay, “Artık başka insanlarımıza
da fırsat tanımalıyız”, dedi.
Üyelerin çeşitli sorularıyla karşılaşan Demiralay, “Birlik ve beraberlik içinde hareket ettiğimiz
sürece başaramayacağımız iş yoktur. Birbirimizle uğraşmak yerine var olan sorunlarımızla mücadele edelim” çağrısında bulundu.
Ayrıca toplantıya katılan Baf Başkanı İsrafil
Erbil de, Wood Green’deki Cemevi binası
ile ilgili geçmişe dayalı bilgi vererek soruları
cevapladı.
Toplantının
sonunda
Cemevi
öğretmenlerinden Özcan Hoca’ya söz hakkı
verildi. Cemevi’nde yaklaşık 7 yıldır hizmet
verdiğini anlatan Özcan öğretmen, “Biz
çocuklarınızın daha güzel tartışabilmesi, birbirlerine hoşgörüyle bakabilmeleri ve güzel hedeflere varabilmeleri için çaba gösteriyoruz ve
göstermeye devam edeceğiz”, dedi.
Şuan itibarıyla 322 öğrencinin Cemevi’nin
çeşitli kurslarına katılarak eğitim aldığını ifade
eden Özcan Bey, “Bu çok iyi bir rakam. Cemevi çatısı altında öğrencilerimize semahı da
öğretiyoruz, bilimi de”, diye konuştu.
Britanya’daki
Alevi Gençleri
Örgütlenmeye
Devam Ediyorlar
19 Ekim 2014 Pazar günü
Doncaster’da Birlik ve Dayanışma
toplantısı ve etkinlikleri düzenlendi.
İsrafil Erbil: ‘Kerbela bugün Lazkiye’dir,
Kobane’dir, Şengal’dir. Nerede bir yezit
varsa orada bir Hüseyin de mutlaka
vardır’
Alevi toplumu için kutsal olan Muharrem Matemi tüm Britanya Cemevlerinde
Alevileri bir araya getirdi. Britanya Alevi
Federasyonu tarafından Almanya’dan ve
Türkiye’den getirilen Hasan Ali İçlek Dede
ve Mehmet Yüksel Dede Muharrem’in
ilk günü Alevilerle buluştu. Dedelerin
gülbankları ile oruçlar açıldı, Kerbela’dan
bugüne tüm kötülükler kınandı.
Konuyla ilgili bir açıklama yapan BAF
Başkanı İsrafil Erbil ’25 Ekim ve 6 Kasım
tarihleri arasında Britanya’daki tüm Cemevlerimizde muhabbetler yapılacak ve Cem
erkanları yürütülecektir, Kerbela bugün
Lazkiye’dir, Kobane’dir, Şengal’dir. Bu
bilinçle yas tutan Aleviler, nerede bir yezit
varsa orada bir Hüseyin vardır mesajını vermeye devam edecektir’ diye konuştu.
yapılacak olan genel kurulunun da
konuşulduğu toplantıda güncel olaylar
ve eğitim de konuları ele alındı.
Alevi Gençlerinden Birlik
Toplantısı
Britanya Alevi Gençlik Federasyonu, Asimilasyona karşı mücadele ve
öz değerlerle birlikte, gelecek inşa etme
temalı bir buluşma gerçekleştirdi.
Muharrem Ayı Boyunca Cemevinde
Muhabbetler Yapılacak
Britanya Alevi Gençlik Federasyonu, Britanya’da bulunan Alevi gençlik örgütleri ve Cemevleri temsilcilerini Doncaster’da bir araya getirerek;
asimilasyona karşı mücadele ve öz
değerlerden kopmadan nasıl bir gelecek inşa edebiliriz’ üzerine çalışmalar
yaptı. BAGF’nun 2015 başında
Etkinlikte birer konuşma yapan:
Doncaster Genclik kollari baskani,
Erdal Pehlivan; Glasgow Gençlik
kolları Başkanı, Pınar Aksu; Nottingham Gençlik Kolları Başkanı, Ozan
Kahraman; Sheffield Gençlik Kolları
Başkanı, Ergün Aslan; City Üniversitesi Alevi Öğrenci Birliği Başkanı,
Nalan Kale; Oxford Brooke’s Üniversitesi Alevi Öğrenci Birliği Başkanı,
Ergin Erbil; ve BAGF Eğitim Sorumlusu gençler Üniversitelerde yaptıkları
çalışmaları ve faaliyetleri anlattılar.
Etkinliğe ayrıca Bournemouth, Nottingham, Hull, Coventry, Londra,
Croydon ve Harrow bölgelerinden gençler katılarak destek verdiler.
Britanya Alevi Gençlik Federa-
syonu adına konuşma yapan Cebrail
Özer, Kobane ve Şengal’de yaşanan
vahşeti değerlendirirken, mevcut iktidara eleştirilerde bulundu.
Toplantıda söz alan AKM ve Cemevleri temsilcileri de birer konuşma
yaparak güncel konulara ve gençlik
örgütlenmesine dair açıklamalarda
bulundular. Doncaster AKM başkanı,
İsmail Çandır; Sheffield AKM başkanı,
İsmail Aslan; Glasgow AKM başkanı,
Aynur Doğan; ve Edinburgh AKM
başkanı Zekeriya Armut yaptıkları
konuşmalarda birlik ve beraberlik
mesajları verdiler.
YOL Tv’nin çekim yaptığı etkinlik
türküler, deyişler ve şiirler ile devam
etti.
14
Çarşamba, 29 Ekim 2014
Karaman’da Madende Patlama Yaşandı
Karaman’da Has Şekerler Madencilik
Şirketi’ne ait linyit kömürü ocağında
yaşanan patlama ve su baskının
ardından içeride mahsur kalan 18
işçi için umutlar giderek azalıyor.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı
Taner Yıldız, bölgede 5 maden ocağının
bulunduğu ve 2’sinin denetimden sonra
kapatıldığını şu an 3’ünün faaliyetini sürdürdüğünü kaydetti. 18 işçinin
yeraltında olduğunu belirten Bakan
Yıldız, su seviyesinin de 2 saate 1 metre yükseldiğini ve şu an su seviyesinin
işçilerin bulunduğu bölümden yukarı
olduğunu kaydetti.
Madenin Haziran ayında yapılan
denetimlerde eksikliklerinden dolayı
kapatılıp süre verildiğini ve 3 ay sonra
bu eksikliklerin giderilip ocağın tekrar
işletmeye açıldığını söyleyen Bakan
Yıldız, facianın nasıl göz göre göre
geldiğini aktardı.
Suyun şu an bir pompayla tahliye edildiğini ikinci pompanın
montajlandığını, dalgıçlarında ocakta çalışma yapacağını ifade eden
Bakan Yıldız, “Zaman aleyhimize
işliyor” dedi. Ulaştırma, Denizcilik ve
Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, ise
şunları söyledi: “34 işçi vardiyaya giriyor. Öğlen yemek yerken bu hadise
meydana geliyor. Aniden su patlaması
şekilde ifade ettiler. Bunun detayı
anlaşılacak. 16 kardeşimiz kurtuluyor. Diğer kardeşlerimiz yeraltındalar.
Öncelikle hedefimiz yeraltındaki suyu
boşalmak, Kızılay, AFAD, burada ve 3
adet mobil istasyon kuruyoruz.”
Soma’da çalışma koşullarının düzeltilmesi amacıyla Ankara’ya yürüyüş
gerçekleştiren bini aşkın işçi, Ankara
eylemlerini iptal ederek, Karaman’da
bugün meydana gelen Has Şekerler
Madencilik Şirketi’ne ait linyit kömürü
ocağına gitme kararı aldı.
ANF
Kanada’da
Parlamentoya
Silahlı Saldırı
Kanada’nın başkenti Ottawa’da, Parlamento binasının yakınındaki savaş
anıtında nöbet tutan bir askere silahlı
saldırı düzenlendi. Ardından Parlamento binasına giren saldırgan ve polis
arasında silahlı çatışma yaşandı.
Polis, çatışmada silahlı saldırganın
vurularak öldürüldüğünü açıkladı.
Saldırganı öldüren polis için Parlamentoda tören düzenlendi.
Anıtta vurulan, 24 yaşındaki asker,
Nathan Cirillo’in cenazesi Salı günü
kaldırıldı.
Yetkililer, saldırıyı gerçekleştiren
Michael Zehaf-Bibeau’nın tek başına
hareket ettiği ve örgüt bağlantısı
olmadığı ortaya çıktı. Olayda öldürülen
zanlının daha önce çeşitli suçlardan defalarca tutuklandığı ortaya çıktı.
Ülkede Pazartesi günü, kısa süre önce
Müslüman olan Kanada vatandaşı Martin Couture Rouleau, aracıyla bir askeri
ezerek öldürmüştü.
Bunun üzerine ülkede terör alarmı bir
üst seviyeye çekilmişti.
15
Çarşamba, 29 Ekim 2014
Hipotiroidizm
En son yazımda sizlere hipertiroidizm hakkında yazmıştım. Bu
hafta size bu konunun diğer yüzü hakkında yazmak istiyorum.
Hipotiroidizm, boğazın ön
kısmında oturan tiroid bezlerinin
gerektiğinden çok daha az tiroid
hormonu (T3 ve T4) yapmasından
dolayı ortaya çıkan bir hastalıkltır.
Daha öncede anlattığım gibi tiroid hormonu kanda dolaştığı
için vücudun her tarafına gider ve
birçok bölgede dengeyi tutmayı
sağlar. Eksik tiroid hormonu genel
olarak vücudun çok daha yavaş
çalışmasına yol açar.
Hipotiroidizmin
semptomları nedir?
Hipotiroidizmde her hastalık
gibi herkeste değişik seviyede ortaya çıkar. Aşağıdaki semptomlar
bazı insanlarda birkaç tane ve bazı
insanlarda hepsinden oluşabilir,
yani kişiden kişiye fark ediyor.
Dikkatle takip eden okurlarımız
görürler ki, bu semptomların
bazıları hipertiroidizmde de belli
oluyor.
• Kalbin yavaş atması ve tansiyonun düşmesi (bradikardi)
• Aşırı yorgunluk hissi
• Kilo alma
• Sürekli üşüme hissi (en
sıcak havada bile)
• Kabız
• Genel ağrılar, özellikle ka-
•
•
•
•
•
•
•
•
slarda ve eklemlerde
Kuru cilt
İncelmiş, cansız saçlar
Vücutta sıvı tutumu
Bayanlarda adet düzensizliği/
ağırlaşması
Cinsel isteksizlik
Kısırlık
Zihinsel yavaşlama
Depresyon
En ilerlemiş halinde:
• Kalp hastalığı
• Guatr (boyun bölgesinin aşırı şişmesi)
Teşhis nasıl yapılır?
Her zaman söylediğim gibi
ilk etapta doktorunuzla danışın,
çünkü birçok hastalık yukardaki
semptomlara sebep olabilir. Mahalle doktorunuz hipotiroidizm
teşhisi için sizden aldığı kanı
laboratuvara yollayıp T3 ve T4
tiroid hormonlarının seviyesine
bakılmasını isteyecektir ve bu hormonlar gerektiğinden az oluyorsa
teşhis sonuçlanır.
zlerine ne kadar tiroid yapılması
gerektiğini söyleyen sinyaller az
veya hiç çalışmaz. Birçok insanda ise antikorların tiroid bezine
yapışıp fonksiyonunu etkiler, daha
basit bir şekilde bunu anlatmak
istersek yani bünyenin yanlışlıkla
kendine saldırmasından oluşur.
Bunun yanı sıra birçok coğrafik
bölgede iyot eksikliğinden ortaya
çıkan bir hastalık (iyot vücudun
tiroid hormonu yapmasında katkısı
vardır ve birçok ülkede iyot tuza
eklenir ki bu eksiklik olmasın).
Çok nadir durumlarda hipertiroidizm tedavisiyle tiroid bezleri
alınan insanlar tabi ki tedavisiz
(ilacsiz) kalırsa hipotiroidizm olurlar. Bazı bebekler doğuştan hipotiroidizm hastası ve bazı ilaçların
yan etkisi hipotiroidizmdir, mesela
lityum içeren ilaçlar (bazı depresyon ilaçlarında bulunur) ve bazı
kalp ilaçları. Lütfen kendi başınıza
ilaçlarınızı durdurmayın, doktorunuzla danışıp araştırdıktan sonra
beraber karar alınız, her hangi
ilacın durdurulmasını.
Hipotiroidizm kimi etkiler?
Hipotiroidizm her yaştaki insanı
etkileyebilir, fakat genellikle 2050 yaş arasındaki bayanlarda daha
çok bulunur ve yaş ilerledikçe riski
yükselir.
Hipotiroidizm neden olur?
Tedavisi nedir?
Hipotiroidizm aynı hipertiroidizm gibi birkaç sebepten dolayı
ortaya çıkabilir. Nadir de olsa
bazen sorun beyinden tiroid be-
Tedavisi kişiye göre değişebilir.
Tekrar en basiti tiroid hormonunu
kontrol eden haplar ve genellikle
bu çoğu insanın tedavisine yeter.
Tedavi normalinde ömür boyu
sürer ve tiroid hormon (T3 ve T4)
seviyesine bakan kan testleriyle
doktor kontrolu altında kalınır,
fakat hipotiroidizm tedavisi
olan hastalara bedava reçete
verilir.
Sağlık Köşesi
ÖZLEM BOZTEPE
16
Çarşamba, 29 Ekim 2014
İngiltere, Afganistan’daki askeri
misyonunu sonlandırdı
Afganistan topraklarında, 13 yılda 453
kayıp veren İngiliz ordusu, bu ülkedeki
son askeri üssünün komutasını da Afgan
güvenlik güçlerine devretmesiyle bu ülkedeki askeri misyonunu sonlandırdı.
Camp Bastion üssündeki İngiliz, ABD ve NATO
bayrakları indirilirken, burada görev yapan askerlerin de yıl sonuna kadar ülkelerine döneceği belirtildi.
İngiltere Savunma Bakanı Michael Fallon, İngiliz
basınında yer alan açıklamasında, Afganistan’da
bazı hataların yapıldığını ancak 2001 yılından bu
yana birçok konuda da başarılı olunduğunu belirterek “artık ülkenin güvenliği tamamen Afgan
güçlerine aittir”, dedi.
Afganistan’daki
kurumların
oluşturulması
yönündeki desteğinin süreceğini ifade eden Fallon,
Afganistan’ın kalkınması için de yardımların devam edeceğini bildirdi.
İngiltere Başbakanı David Cameron ise
Afganistan’da hayatını kaybeden İngiliz askerleri
için “Bizim adımıza orada görev yapanları her zaman saygıyla anacağız” dedi.
ABD ise geçen ay seçilen Devlet Başkanı Eşref
Gani’nin yenilediği güvenlik anlaşması gereğince
10 binden fazla askerini Afganistan’da bulundurmaya devam edecek.
İNGİLİZLERİN AFGANİSTAN’DAKİ 13 YILI
2001 yılından bu yana Afganistan’da 453 İngiliz
askeri hayatını kaybetti. 13 yılda, 140 bin İngiliz
askerinin görev yaptığı Afganistan’daki operasyon
için Birleşik Krallık 19 milyar sterlin harcadı.
İngiltere’de bir ilk: 12 yaşındaki
kız çocuğuna ötenazi yapıldı
İngiltere’de bir anne, kör olan engelli kızının
çektiği acılara dayanamayarak açtığı ötenazi
davasını kazandı.
İngiltere bir annenin vermek zorunda kaldığı en
zor kararı konuşuyor. Charlotte Fitzmaurice’nin, 12
yıl önce dünyaya gelen kızı Nancy doğar doğmaz
menenjit geçirdi. Kör olan Nancy, yürüyemiyor,
konuşamıyor, yemek yiyemiyor ve günün büyük
bölümünü acı içinde çığlık çığlığa geçiriyordu.
Kızının bu acılarına dayanamayan anne, Yüksek
Mahkeme’ye kızının hayatına son verilmesi için
izin davası açtı.
“Kızım huzura kavuştu ama ben kendimi hiçbir zaman
affetmeyeceğim”
Nancy’nin 24 saat hastanede yaşadığını belirten
36 yaşındaki anne, “doktorlar, doğar doğmaz menenjit geçiren Nancy için “4 yaşına kadar yaşar” dediler. 12 sene hastanelerde kalarak Nancy’i bugüne
kadar yaşattık. Morfin ve diğer güçlü ağrı kesicilerle
bağışıklık kazandığı için acıları dinmiyordu. Beyninde sürekli sıvı birikiyordu. Mahkemenin ‘kabul’
karından 14 gün sonra kızımın hayatına son verildi.
Artık huzura kavuştu fakat ben kendimi hiçbir zaman affetmeyeceğim”, dedi.
İngilere’de bir ilk olan dava kararı ile, makinaya
bağlı olmadan nefes alan ve ölümcül bir hastalığı olmayan bir çocuk için ilk kez “ölüm hakkı” tanınmış
oldu.
Hakkim, henüz 12 yaşında olan Nancy’nin
hastalığının geri dönülmez, acılarının dayanılmaz
noktaya gelmesinin yanında annenin, yaşam kalitesini de gerekçe göstererek ötenazi yapılmasına
izin verdi.
Ötenazi nedir?
Ötenazi İyileşmesi mümkün olmayan ya da ölümcül bir hastalığın verdiği acılardan kurtulması için
kişinin veya yakınlarının isteği üzerine yaşamına
son vermeye yönelik yapılan işlemlerin tamamına
ötenazi deniyor.
17
Çarşamba, 29 Ekim 2014
Career and Employment Advice
and Support Worker
Roj Women Association (www.rojwomen.org) is
based in the London Borough of Hackney. We
work to provide ways for Kurdish women to recognize their needs and rights and to empower
them to fulfil them.
Our ‘Enhanced employability, boosted chances’
project supports unemployed Kurdish women.
Support, tailored around the individual, is offered
via a variety of interventions including job search,
employer engagement and work placements,
mentoring and personal development planning.
Job title: Career and employment advice and
support worker
Job scope A part-time position (2 days per week)
to offer training, support and guidance to beneficiaries, identifying key strengths and development needs relating to specific jobs skills. The
post-holder will deliver training and coaching on
group and one to one basis and assess clients to
enable them to access and sustain employment.
Accountability The post holder is line managed
by the Projects Coordinator
Salary £24,000 per annum pro-rata
Key responsibilities
1. To hold sessions with beneficiaries on an individual or group basis providing job advice and
support including assistance with CVs, application forms and interview preparation.
2. To maintain a good understanding of local vacancies in order to effectively match customers
to suitable job vacancies/work placements and
market beneficiaries to employers.
3. To assist beneficiaries to develop appropriate
skills by identifying training and placement/volunteering opportunities.
4. To deliver outreach workshops in community
centers to inform professional and the general
public about our services.
5. To monitor the performance of beneficiaries
and to keep appropriate records.
6. To undertake necessary administrative duties
relating to the role.
7. To work flexible hours in various locations
(within Hackney Borough) in order to meet the
needs of beneficiaries
Person Description
Essential
-Fluency in Turkish and English
-Experience (at least one year) of delivering
training in group situations and providing one to
one coaching
-Experience of building relationships with third
parties
-An understanding of the factors to be considered in supporting people in employment
-Knowledge of the job market in Hackney and
neigh bouring boroughs
-Good self-organization and self-motivation skills
Desirable
-A qualification, or accredited training, in systematic instruction, training, or social care.
-Fluency in Kurdish
Please submit CV, cover letter and equal opportunities form by 6 pm on 31st October to
[email protected]
Please note the start date for this post is 14th
November 2014
About Roj Women Association
8-11 yaş arası çocuklar
için futbol kursu
Gençlere dönük çalışmalarını
yürüten Ciwanen Azad Futbol
Kulübü 8-11 yaş arası çocuklar için
futbol kursu açıyor. 12 Ekim Pazar
günü Clissold parkta başlayacak
olan kursun kayıtları devam ediyor.
Ciwanen Azad Futbol Kulübü
tarafından yapılan açıklamada
amaçlarının, spor aracılığıyla
çocukların daha sağlıklı, saygılı ve
disiplinli bir birey olmalarına katkı
sunmak olduğunu belirttiler.
Yetkin donanımlı eğitim kadrosu ve ful ekipmanları ile 8-11 yaş
grubu çocuklar için Pazar günleri
Clissold Parkta Futbol kursları saat
12:30 - 14:30 arası yapılacak. Futbol kursunda Vücut ısınma - Vücut
esneme, Pas Kontrol / Alış-Veriş,
top sürme teknikleri, şut atma
teknikleri, kalecilik ve futbol oyun
konseptleri öğretilecek.
Daha fazla bilgi ve kayıt için
07446964993 | 07956436763 nolu
telefonları arayabilirsiniz.
18
Çarşamba, 29 Ekim 2014
Mülteci kamplarında yaşam
Acı günlerin devam ettiği
Kürdistan’da gazetecilik
görevini yerine getirmek üzere
giden Erem Kansoy mülteci
kampları ile ilgili izlenimlerini
ve fotoğraflarını Telgraf gazetesi okuyucuları ile paylaştı.
Yerlerinden edilmiş binlerce sığınmacı,
Kürdistan
Bölgesel
Yönetimi-(KRGIRAK) sınırları içerisinde bulunan mülteci
kamplarını yuvaya dönüştürdü.
Kürdistan Bölgesel Yönetimi –Irak’ta
bulunan, Kürdistan-Irak bölgesinde Erbil yakınlarındaki Darashakran, Quashtapa, Kawergosk ve Baharka kamplarında,
Ain-Kawa kentindeki kiliseler ve Duhok
şehrinde Ezidi’li halkın yerleştiği çeşitli okullara gerçekleştirmiş olduğum ziyaretlerde
savaşın gerçek yüzüne yerinde tanıklık etmiş
oldum.
Duhok kentinde bulunan okullar savaş
mağduru vatandaşların sığındığı kamp yerlerine dönüştürülerek onlarca aileye yuva
oluyor.
Her geçen gün, Kürdistan Bölgesel
Yönetimi-(KRG-IRAK)
sınırları
içerisinde bulunan mülteci kamplarında yardım
ihtiyaçları giderek artarken, Ezidi aileler
okullara sığındığı gerekçesiyle hiç yardım
Kawergosk kampının yukardan görünümü. Çadırların sıklığı
ve yoğun nüfu s dikkat çekiyor. Ayrıca coğrafi zorluklar ve
zeminin engebeliği görülebilir.
alamıyor.
Sinjar bölgesinde yaşanan çirkin saldırılar
nedeniyle bir süre önce evlerini terk ederek
yerlerini değiştirmek zorunda kalan Ezidi
ailelerine henüz, Birleşmiş Milletler Mülteci
Yüksek Konseyi (UNHCR) tarafından çadır
verilmedi ve kamplara alınmadılar.
Erbil bölgesinde bulunan Türkiye’li firmalar ve markalar ilgi çekiciydi. UNHCR
tarafından kurulan çadır kamplar şehrin
yaklaşık 2-3 saat dışında bulunuyor. Mül-
teci kamplarına giriş ve çıkışlar oldukça sıkı
denetleniyor.
Kampların çoğunda çadır, yiyecek
yetersizliği, temiz su, ve özellikle çocuklar için giyecek sıkıntısı yaşanıyor.
Sağlık hizmetlerinde de ciddi problemler
yaşanıyor, ilaç yetersizliği ve tıbbi müdahale
ekipmanları başta olmak üzere olanaklar çok
kısıtlı.
Ain-Kawa şehrinde birçok yarım kalmış
inşaat ve kiliseler mülteci ile doldu, ayrıca
farklı bölgelerdeki birçok okulunda mültecilere yuva olması nedeniyle bölgede halen
okullar eğitime başlayamıyor.
Ain-Kawa’da bulunan Mar Yusif kilisesi
savaş mağduru vatandaşların sığındığı bir
kamp yerine dönüştürülerek onlarca aileye
yuva oldu.
Kurulan kampın menajerlerinden Reyan
Celalyelda’dan edinilen bilgiye göre, kampta
yaklaşık 225 aile ve 0-12 yaş arasında 216
çocuk bulunuyor.
19
Çarşamba, 29 Ekim 2014
Kawergosk kampında bayram sabahı çocukların mutluluğu
yüzlerinden okunuyordu. gelenekleri gereği bayram sabahı
çocuklar çadırları tek tek gezip şeker topladı.
Celalyelda, kurulan kamp ile ilgili
şunları kaydetti: “Kampta bulunan mülteciler Asur’lu Kaldaya Hristiyanları ve
buraya Qaraqosh ile Musul bölgelerinde
geldiler. Yaklaşık yedi Bin Asur’lu aile kilise
dışında yaşamlarını sürdürüyor, bu nedenle
çocuklarını okula kaydedemiyor, yiyecek ve
giyecek yardımı alamıyor. Kampımıza çeşitli
yardımlar yapılıyor fakat yeterli değil. Daha
fazla yardıma ihtiyacımız var.”
Kampların düz araziye kurulmuş olması
ve yeraltı sistemi bulunmaması kanalizasyonun dışardan geçmesi ile ciddi salgın
hastalıkların yaşanacağından korkuluyor.
Kış yağmurlarına dayanıklı olmayan çadırlar
ve toprak zeminin çamurlaşması büyük sorunlara sebep olacak görünüyor.
yaklaşık 5 saat önce doğumu gerçekleşen bebeğe Rescue4Children saha çalışanları acil yardım götürerek yeni doğum paketini
teslim etti ve kullanımı ile ilgili bilgi verdi.
Kamplarda edindiğim bilgilere göre, Assur’lu,
Suriyeli ve çeşitli bölgelerden mülteciler,
şehirdeki inşaatlarda ve fabrikalarda çalışıp gıda
ihtiyaçlarına katkıda bulunuyorlar.
Savaştan etkilenen çocuklara yardım
dağıtarak destek olan Rescue4Children
vakfının gönüllü medya görevlisi olarak
takip ettiğim tüm çalışma ve programlar
başarıyla neticelenmiştir. Londra’da toplanan yardımlar ihtiyaçlılara dağıtılarak büyük
bir destekte bulunulmuştur.
Rescue4Children vakfının çalışmaları,
kamplar ile ilgili detaylar ve İzlenimlerim
ile fotoğraflarımı Telgraf okuyucuları ile 2.
Bölümde de paylaşmaya devam edeceğim.
Sevgiler
Fotoğraf: Erem Kansoy
Kamplarda çadırların arasından akan kirli
sular büyük sağlık sorunlarına ve çevre
kirliliğine neden oluyor. Çocuklar için de
büyük tehlike olan atık sular kış aylarında
yağan yağmurla tüm bölgeye yayılacak.
Yine bayram günü Kawergos kampına
getirilen etlerin dağıtıldığı esnada, güvenliği
sağlayan Asayiş görevlisi ve kamp sakini
çocukların tedirgin bakışları.
Kawergosk kampında bayram sabahı çocukların mutluluğu
yüzlerinden okunuyordu. gelenekleri gereği bayram sabahı
çocuklar çadırları tek tek gezip şeker topladı.
20
Çarşamba, 29 Ekim 2014
21
Çarşamba, 29 Ekim 2014
500. Haftasında Cumartesi
Anneleri’ne Londra’dan destek
Cumartesi Annelerinin 500. Haftası nedeniyle ICAD Britanya Seksiyonu ve Londra Cumartesi Anneleri ile Dayanışma Komitesi’nin birlikte
örgütlediği eylem, Trafalgar meydanında gerçekleşti. Meydanın yanında
bulunan, kilisenin basamaklarında yapılan eylem bölgedekiler tarafından
büyük dikkat çekti.
Eylem boyunca, atılan sloganlar ve
dağıtılan yazılı bildiride, Cumartesi Anneleri ve mücadeleleri hakkında bilgi verildi. Değişik ülkelerdeki gözaltına kayıplara
ve mücadeleye dikkat çekildi.
Türkiye ve Kuzey Kürdistan’da olmak üzere, Kolombiya’da, Meksika’da,
Filipinler’de, Sri Lanka’da, Pakistan’da
“Gözaltında kayıplara son” sloganı
atıldı.
Destek eyleminin organizatörlerinde ICAD Britanya, resmi Facebook
sosyal paylaşım sitelerinden eylem ile
ilgili, “Cumartesi Anneleri 500. Hafta
Londra Trafalgar Square’da. Cumartesi Annelerinin destanlı direnişine
500. Haftasında Londra’dan da bir ses
verebilmek için Trafalgar Meydanında
İCAD aracılığıyla düzenlenen eylemdeydik. Konuşmalar ve bildirilerle,
kamuoyu oluşturma faaliyetleriyle
süren eylemlilik akşam saatlerine kadar
sürdü”, şeklinde açıklamada bulundu.
Başta Cumartesi Anneleri olmak üzere
dünyanın her yerinde kayıp yakınlarının
ve onların mücadelesinin desteklenmesi
çhağrısı yapıldı.
Yaklaşık 70 destekçinin katıldığı
eylem 1 saat sürdü. Eylemin ardından
katılımcılar sessizce dağıldı.
Fotograflar ICAD Britanya resmi Facebook sayfası
22
Çarşamba, 29 Ekim 2014
Çarşamba, 29 Ekim 2014
Matematik bölümü
mezunu, tecrübeli
ve referanslı
öğretmenden özel
Matematik dersi
• 11+ Entrance Exams
• KS3 & KS4
• GSCE & A LEVEL
Sınavalarına hazırlık.
Birebir veya grup halinde dersler verilir.
Özlem Kuş 0744 316 7873
23
24
Çarşamba, 29 Ekim 2014
25
Çarşamba, 29 Ekim 2014
Kış kapıda, Şengalliler
ve Kobaneliler dışarıda!
Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal, Kürt sorununu çözmek için niyetini belirtince, hayatıyla ödedi. Özal’ın radikal çıkışları vardı. Kurumları
habersiz kontrol eder, şortla teftişler gibi. Karşı çıkanlara: ”Alışırsınız,
alışırsınız ve de bunları unutursunuz “ derdi.
Gerçekten doğru söylemiş Sayın Özal.
Unutkan bir halkız. Dersim’i, Şeyh Sait
İsyanı’nı, Maraş’ı, Sivas’ı, Gazi’yi, Cizre’yi,
ve Roboski’yi unuttuk. Hatırlamak isteyince devlet yetkilileri bize unutun dercesine,
tomalarla, coplarla karşı çıktılar ve bizleri
taradılar, copladılar. Oysa ki, geçmişini unutan halklar, tarih sahnesinden yok olmaya
mahkûmler.
Bir ay önce, Emperyal devletler ve
Türkiye’nin besleyip, desteklediği IŞİD,
durup dururken Şengala girdi. Bir katliam
gerçekleştirdi. İnsanların başlarını kesti, onlarla top oynadı. Kadınların ırzına geçti. 15
bin Ezidi yerlerinden oldu.
Geçenlerde BM. Genel Kurulu’nda
IŞİD’ın 3 bin Ezidi’yi öldürdüğünü ve 5
bin kadın ve çocuğu kaçırdığını. Kaçırılan
kadınların pazarlarda sattığını... Bu
yapılanların Soykırım olduğunu belgeleyen
kanıtların olduğunu deklare ediyordu.
PKK katliamın daha fazla büyümemesi için büyük bir gayret gösterdi. Bir koridor açarak binlerce Şengal’liyi Kuzey
Kürdistan’daki Kürtlerin yanına gitmesine
olanak sağladı. Yerlerini terk etmeyen on
bini aşkın Ezidi ise Şengal Dağı’na sığınmış
durumda. Şimdi, IŞİD dağ yolunu da kesmiş.
Sadece havadan yardım alıyor bu halk. Kış
aylarına girmiş bulunuyoruz. Dağdaki halk
sadece derme çatma kulübelerde ve naylon
çadırlarda barınmaya çalışıyor. Ve halen
IŞİD katliamıyla karşı karşıya. Ve ya soğuk,
açlık sonlarını getirecek.
Bir ayı aşkın bir süredir IŞİD Kobane’ye
saldırıyor. Kürtler direniyor. Dünya halkları
ayağa kalktı. Kobane’lilerin gösterdiği
yenilmez iradeleri ve dünya kamu oyunun
baskısıyla, ABD’nin başını çektiği koalisyon
havada IŞID’i vuruyor. IŞİD geriledi. Tehlike henüz geçmedi. Ama, Şengaldeki gibi
bir katliam da gerçekleşmedi. Kobane’liler
tarihte benzerine az rastlanan bir destan
yazdılar ve yazıyorlar.
Bu IŞİD kim? Havadan mı geldi Kürdistan coğrafyasına? Şengal olayı, 2000
yıllarında, ABD tarafından geliştirilen
bir plandı. Ezidileri o bölgede çıkarmak
istemişler. Oraya Sünni İslam inancı olan
Arapları yerleştirmekti amaç.
Keza, Maxmur, 20 yıldan beri Türkiye devletinin boşaltmak istediği kamptı. Yapılacak
bir katliamla Sünni Araplar yerleştirmek
istenmişti. Olmadı. Olmaz da.
Rojava, Şengal, Maxmur ve özellikle de
Kobani’de yapılmak istenilen, demokratik yapının değiştirilmesi geliyordu. Başta
Rojava devrimini boğmak istiyorlardı. Ne
acıdır ki, Güneyli Kürtler, sonradan oluşacak
neticeyi tahmin etmediği için, Şengal’i korumakla görevli iken orayı IŞİD’e bıraktılar.
Şimdi hatalarından döndükleri için sevindirici bir durum.
Türkiye’ye sığınan halk da Şengal
dağındaki halk gibi, çadır, baraka, boş dükkan
gibi yerlerde barınmaya çalışıyorlar. Birkaç
gün önce TV’lerde gördük, yağmur yağmıştı.
Çadırlar, çamur deryasına dönmüştü. Kazaran veya başka türlü bir yangın çıksa, tüm
çadırlar küle döner içerdekilerle birlikte. Bir
hastalık çıksa, kısa zamanda salgın halini
alır.
Devlet yetkilileri, dış ülkelerde ve içerde
verdikleri beyanatlarda: “Bizler 200 bin
Kürd’e bağrımızı açtık. Daha ne yapalım?”,
diyorlar. Verilen sayı belki ondan da fazla.
Ama, devlet ne yapıyor? Suriyeliye yaptığı
yardımın yüzde sıfır da birini yaptı mı,
dışarda gelen Kürt’e? Yapılan yardımları
yöre halkı ve BDP’li belediyeler yapıyor.
Başımızdaki devlette, ‘Duran İnsan’dan
korkan ve sıradan demokratik bir öğrenci
hareketinden ürken bir iktidar var. Fizik dersi ile din dersini eşit tutan, Alevileri asimile
etmek için zorunlu din dersini savunan bir
AKP iktidarı. Devletin tüm organlarında,
‘keyfi’ uygulamaların zemini haline geldi.
‘Adamcılık’ literatürümüze iyiden iyiye
yerleşti. Linç kültürü olağanlaştı. Kadrolaşma
ha keza... Kadına şiddet tırmandı ve göz yumulur hale geldi.
Hükümetin ne yaptığını da söyleyelim. Burada sözü, Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikasına (SES) bırakalım. SES,
yayınladığı rapora göre: Erdoğan’ın her
fırsatta 200 bin Kobane’liye kapısını açtığını
söylüyordu. Riha’nın (Urfa) Pirsus (Suruç) ilçesine gelen 50 bin Kürt’e hiç bir
yardım yapmadığı gibi Kobane’liden ilaç
katkı payını istiyormuş. İşte devletin yaptığı
yardım budur sadece.
Geçen hafta gazeteciler, kameralarını
Kobane’ye çevirmişlerdi. Gördüğümüz:
“Askerin bastığı yerde ot bitmez” atasözünü
yine haklı çıkarmış. İşgalle birlikte geriye talan ekonomisinden başka bir şey kalmamıştı.
Şengal’de de, durum bundan iyi değildir
sanırım.
Yukarıda sıraladığım kara günleri
unuttuğumuz gibi, Şengal’i ve Kobane’yi
de unutacak mıyız? Unutursak, insan
olduğumuzu da unuturuz. Onurlarımız
erozyona uğrar. Torunlarımızın yüzlerine
nasıl bakarız? Sonra, Vartolar, Karslar,... ve
en sonunda Amedler çıkar... Seni ancak sen
korursun, beni ancak ben ve bizi ancak biz
korur selamete çıkarırız.
İnsanı hayvanlardan farklı kılan özelliği:
vicdan sahibi olmasıdır. Vicdan sorumluluktur, adalettir. Zülme her koşul altında karşı
durmak, ezilenin yanında olmak; acılarını
hafifletmek için, olanakları oranında maddi ve manevi yardımda bulunmak onurlu
bir insanlık görevidir. Şimdi, Şengalliler
ve Kobaneliler yardımlarınızı bekliyorlar, siz Kürtlerden, sosyalistim, devrimciyim, barıştan yanayım ve insanım diyen
herkesten.
Bizden hatırlatma....
Ali ERDOĞAN
[email protected]
26
Çarşamba, 29 Ekim 2014
UZUN YÜRÜYÜŞ
Milletler tarihinde, önemli yaşamsal evreler vardır. Bunlar o milleti millet yapan,
tarihi birlik ve millet ruhunu sağlamlaştıran ve bir arada tutan evrelerdir. Kürt
Milletinin tarihinde bunun derinliği fazla olmamakla birlikte, olan örnekler oldukça
etkileyici ve derindir. Efsanelerde, Demirci Kawa kültü, Kürt varlığının ve tarihteki
yerinin ilk örneğidir. Selahaddin Eyübi Kurdi ve Kürtlüğü milletimizde, tartışmasız
bir tarihi karakterdir. Mahabad ve Kadı Muhammed, birliğin ve milli duruşun ortak
sembolüdür.
Uzak tarih ve kültürel kaynağımız,
Zerdüşlük ve sürdürücüleri;
Ezidilik,
bambaşka bir derinliği olan Kürtlüğün temsili sayılabilecek bu tarih ayrıca incelenmeyi
bekliyor. Kürt tarihindeki ortaklığı ve genel
kabulü bugün, Milletimizin çok boyutlu
tartışmalarına rağmen, sürüyor.
Tarihsel olarak, başarısızlığın ana kaynağı
, birlik olamama ve fırsatları değerlendirememe
diye belirleniyor, bunun temel eksiklik olduğu
her dönemde vurgulanıyordu. Özeleştiri ve
birliğin gerekliliği üzerinde ortak kabule rağmen,
tarihsel fırsatlar oluştuğunda aynı eksikliklere
düşüldüğü görülüyor. Hem kurumsal ve hem
de bireysel olarak bu durum tekrarlanmasına
rağmen, eleştirileri de sürüyor.
Yine aynı tarih zamandayız. Birkaç
kere kullanılmayan bu an, birinci Körfez
Savaşından sonra sürekli önümüze gelip duruyor. Hem Uluslararası hem de yerel durum
buna uygun olduğu gibi, böylesi genel bir
istek de var. Neredeyse düşmanlarımız bile
birlik ve Bağımsız bir Kürdistan ister iken,
durumu çeşitli nedenlerle heba etmek, tarihi
bir yanlışı tekrarlamak olur.
Mella Mustafa Barzani’nin Birinci Uzun
Yürüyüşü, Kürt Hafıza ve ruhunda, büyük bir
birlik ve millet ruhu oluşturmuştu. Bu oluşum
modern zamanların birlik ve kurtuluş miladı
sayılabilir. Birbirlerinden farklılıklar arz etse
de, ikinci ve büyük yürüyüş: Dohuk Toplantı
ve Antlaşmasından sonra, bir grup Kürt Silahlı
Gücünün, Kuzeyden Rojava ya geçmesidir.
Kürt topraklarının nasıl birleştiğinin somut bir
örneğidir. İşgalcilere rağmen ikinci kere Kürt
Güçlerinin askeri olarak, iç ve dış olanaklarla
, bu yürüyüşü yapması, yeni bir milad ve yeni
bir yürüyüştür.
Şengal ve Kobani üzerinde oluşan bu
tarihi süreç ancak böylesi bir hareketle, Kürt
birliği ve devleti oluşturur. Bununla birlikte
bütün işgalci güç ve düşünceler boşa çıkarılır.
Aynı zamanda milletimizin düşüncesinde netlik ve birlik kararlılığı oluşturur. Bölgesel ve
fikri ayrılıklar ya en aza indirilir, yada birlik
düşüncesinin önünde engel olmayacak tarzda
yürür, yürütülür. Kürt Milletinin güncel ve tarihi çıkarlarına da bu davranış uygun düşer.
Aslında, Hewler toplantısı bunu ön habercisi idi. Alınan kararlar ve iyi niyetlere rağmen,
Kürt Milletinin isteğine rağmen, çeşitli nedenlerle uygulanamadı. Dohuk toplantısı ise ,
sürecinde, Şengal ve Kobani tarzda zorlaması
ile yeniden yapıldı. Mesud Barzani nin isteği
ile yapılan ve Kobani direnişini ve Milli Birliği
güçlendirici yanı olan bu toplantı için; Salih
Müslim: ’Bu, Kürdler arasında birlikteliğin
sağlanmasıdır’ dedi.
Başkan Barzani ise toplantı için şu tarihi değerlendirmeyi yaptı: ’Bu anlaşma,
Kürdler’in birliğini istemeyen ve devamlı
Kürdler arasında karmaşa çıkarmak isteyen
düşmanlara bir cevaptır.’
Salih Müslim, Suriye Kürdistan Demokrat
Partisi -ENKS- ve Demokratik Birlik Partisi
–PYD- arasındaki bu görüşme ve antlaşma
için: ’Kürdler arası birleşme sağlanmıştır.
’Diye yorumli önemi ifade etmiştir. Kürt Milleti ve tarihi topraklarına bugün ki saldırıların
, birlik oluşumun ana ekseni ve nedeni olduğu,
artık bunu üzerinde yürünmesi gerektiği ortaya çıkmış bulunuyor.
Şingal, Musul, Kerkük, Kobane ve
Mexmur tecavüzlerine karşı oluşturulan, ortak milli direnişler, Birleşme sürecininde ana
temellerini oluşturmuştur.
Mella Mustafa Barzani, Mehabad
yenilgisinden sonra Irak’a geçtiğinde büyük
bir katliam ile karşı karşıya kalınır. Bunun
üzerine, 15 Nisan 1947 de geçici olarak,
silahlı güçlerin Sovyetlere gitmesi ve milletin
karşılaşacağı katliamı engellemek için bunun
gerekliği tartışması yapılmıştır. Durumların
iyice zorlaşması üzerine , 5 Mayıs 1947’de
karar alınmış ve 560 seçkin önder ve deneyimli, silahlı güç ile birlikte, 22 Mayıs 1947’de
yürüyüşe başlanmıştır. Sovyet sınırındaki
Aras Nehri 18 Haziran 1947’de geçilmiştir. Bu
yürüyüş sırasında yapay sınırlar tepelenmiş
Irak, İran ve Türk işgalcilerle yer yer ağır
çatışmalar yaşanmıştır. Bu anlamda tarihsel
öneme sahiptir.
Sovyetlere varılması ve sonucu ise bir tarihtir. Şanlı bir Kürt Tarihi.
Aynı tarih yeni direniş dönemindeki, Dohuk Antlaşması ve Kürt Silahlı Güçlerin
bütün Kürdistanı geçmesidir. Psikolojik etkisi
bile alan savaşlarından daha üstün ve kalıcıdır.
Daha anlamlı, tarihsel ve kalıcı kılmak bütün
Kürt Milleti ve temsilcilerine düşmektedir.
Tarihi fırsatlar herzaman geri gelmezler,
geldiklerinde ise aynı fırsatı sunmazlar.
NOT: Mesud Barzani’nin yazdığı ve Arapça dan, Vahdettin İnce çevirisi ile Türkçe
Doz yayınlarından, 2003 de yayınlanan, iki
ciltlik; ’Barzani ve Kürt Ulusal Özgürlük
Hareketi’, eserinin, 2004 de yayınlanan ikinci baskısı referans olarak kullanılmıştır. Kitap ve içeriği hakkında daha geniş bir tanıtım
yazısı yapılacaktır. Kürt tarih yazımında oldukça önemli olan bu eserin sonunda, Uzun
yürüyüşe katılan şahsiyetler hakkında tek tek
bilgide bulunmaktadır.
Berfin Yüce
27
Çarşamba, 29 Ekim 2014
Yardımlar kamplara ulaştı
Rescue4Children yardım vakfı
Londra’da, Kürdistan’daki mülteciler için topladığı yardımları
bölgeye ulaştırdı.
Özellikle 0-7 yaş gurubu,
savaştan etkilenen çocuklar için
yardım kampanyaları düzenleyen
Rescue4Children
çalışmalarına
Londra’da aralıksız devam ediyor.
Kürdistan Bölgesel Yönetimi(KRG-IRAK) sınırları içerisinde
bulunan mülteci kampları, yerlerinden edilmiş sayısız sığınmacıya
yuva oluyor.
Savaş bölgelerinden kaçan ve
büyük zorluklar içinde hayatlarına
devam eden mülteci çocuklarına
dağıtılmak üzere, Londra’da toplanan yardım malzemelerini bölgeye götüren Rescue4Children
vakıfı saha çalışanları Londra’ya
döndü.
Rescue4Chlidren
vakfının
gerçekleştirdiği ve 28 Eylülde son bulan Eylül ayı yardım
kampanyasında, yeni doğum paketleri, bebek ve çocuklar ile
yetişkinler için de ilaç ve vitaminler bölgeye götürüldü. Vakıf yetkilileri, en doğru kullanımı sağlamak
amacıyla özellikle ilaç ve bebek
mamaları üzerine Kürtçe ve Arapça tercümeleri ile kullanım bilgilerini etiketleyerek, yardımların
kullanıma hazır şekilde paketlenmesi büyük özen gösterdi.
0-7 yaş grubuna yönelik
yardımlarına aralıksız devam
eden
Rescue4Children,
mülteci kamplarındaki yeni doğmuş
bebekler ve yardıma ihtiyaçlı
hazırlıksız annelerini araştırma yaparak tesbit etmiş ve oldukça gerekli bulunan yeni doğum paketini
ulaştırmıştır.
Rescue4Children,
aktif
bulunduğu bölgelerde çocuklara yönelik sanat ve eğitim
programlarınıda etkili bir şekilde
gerçekleştirdi. Resim, el işi, çeşitli
fiziksel aktiviteler ve oyunlar ile
Rescue4Children vakıfı savaştan
etklenen
çocukların
kişisel
gelişimine de katkıda bulunuyor.
Vakıf,
Kürdistan
Bölgesel
Yönetimi-(KRG-IRAK)
sınırlarına yardımları 1 Ekim tarihinde gönderdi. Rescu4children
Kürdistan-Irak bölgesinde Erbil yakınlarındaki Darashakran,
Quashtapa, Kawergosk ve Baharka
kamplarında, Ain-Kawa kentindeki
Der Spiegel Kobanê
direnişini kapağına
taşıdı
Almanya’nın önde gelen haber dergilerinden Der Spiegel
“Teröre karşı tek başına” başlığıyla DAİŞ çetelerine karşı
Kürtlerin verdiği mücadeleyi kapağına taşıdı. Bir kadın gerilla, peşmerge ve DAİŞ çetelerinin vahşetinden kaçan Kürt
çocuklarının fotoğraflarına yer veren derginin kapak spotu ise
şöyle; “IŞİD’in ilerleyişi ve Kürtlerin IŞİD’e karşı tek başına
verdiği mücadele.”
İki
hafta
önce
Türk
Cumhurbaşkanı Erdoğan›ın DAİŞ
politikasını, Kobanê direnişini
ve DAİŞ çetelerinin vahşetini
“Allah’ın Allahsız orduları” ile
kapağına taşıyan Almanya’nın yüksek tirajlı haber dergisi Der Spiegel
yayın geleneğinde pek yapmadığı
bir şeyi yaparak benzer bir temayı
yeniden kapağına taşıdı.
Dergi, “Teröre karşı tek
başına” başlığıyla DAİŞ çeteler-
ine karşı Kürtlerin Batı ve Güney
Kürdistan’da verdiği mücadeleyi kapağına taşıdı. Bir kadın
gerilla, peşmerge ve DAİŞ
çetelerinin vahşetinden kaçan
Kürt çocuklarının fotoğraflarına
yer veren dergi konuya ilişkin
ayrıntılı ve bol izlenimli dosyaları
okuyucularına sundu.
‘TERK EDİLMİŞ HALK’
Kapak
spotuna
“IŞİD’in
ilerleyişi ve Kürtlerin IŞİD’e karşı
kiliseler ve Duhok şehrinde Ezidi’li
halkın yerleştiği çeşitli okullarda
çalışmalar yürütüyor.
Ekim ayı alan çalışmalarında
Duhok bölgesindeki okullarda bulunan Ezidi mültecilere yardıma
giden saha çalışanları, öncelik
çocuklarda olmak üzere süt ve kek
ile yetişkinler için ise ilaç, çeşitli
gıdalar ve yeni doğum paketlerini
ulaştırdı. Bölgede bulunan Newroz Okulunda bebek ve hamile
kadınlara da yardımda bulunan
vakıf burada acil ihtiyaçların da belirlenmesi ile ilgili çalışma yürüttü.
Darashakran kampında ise
çocuklara yönelik sanat terapi
programları uygulayan vakıfın saha
çalışanları bölgeden edindikleri
bilgi ile Baharka kampında 5 saat
önce doğan bir bebek tesbit ederek
oraya acil yardım götürdü. Doğum
pakatini doğum yapan anneye teslim ederek bebeğin ilk saatlerini
tek başına verdiği mücadele” yazan
dergi iç sayfalarında ise “Terk
edilmiş halk-Kürtler” başlığını
kullandı. PKK’nin DAİŞ’e karşı
mücadelede batının son umudu
olduğunu yazan dergi “ PKK’nin
yalnız mücadelesi bölgede ne tür
değişikliklere yol açacak?” sorusunu yöneltti.
Kerkük’te DAİŞ’e karşı savaşan
HPG ve YJA STAR gerillalarının
fotoğraflarını kapaklarına taşıyan
dergi muhabirlerinin Kandil dağı,
kuzey ve Batı Kürdistan’daki izlenimlerine yer verdi. Derginin aynı
temalı bir başka dosya-haberi ise
“Vatan cephesi Suriye’de” başlığıyla
yayınlandı. Bu haberde ise DAİŞ’e
karşı mücadele için Almanya’dan
en az 50 Kürt gencinin Rojava’ya
gittiği iddia edildi.
Her hafta 5 milyondan fazla okuru olan Der Spiegel sadece
Almanya’nın değil Avrupa’nın
da en köklü ve dinamik yayın
organlarından birisi. 70 yıla yakın
tarihinde birçok skandalı, gizli
belgeyi ortaya çıkaran, liderlerin istifasını tetikleyen dergi etkili kapaklarıyla okuyucusunun
karşısına çıkıyor.
ANF
görme fırsatı yakaladılar. Ayrıca
Mar Yusif Kilisesi kampında iki
hafta içinde doğum yapması beklenen sığınmacı kadına, yeni doğum
paketi teslim edildi.
Rescue4Children
vakfı
Londra’da topladığı yardımları
Barzani vakıfı aracılığı ile en doğru
şekilde ihtiyaç sahibi mültecilere
ulaştırmaktadır. Kasım ayı yardım
kampanyası Londrada’da devam
ederken vakıf çeşitli yardım etkinliklerinde sunumlar gerçekleştirip
halkı bilgilendirerek duyarlılığı
artırmayı hedefliyor.
Siz de vakfın çalışmalarını
desteklemek için İngiltere’de cep
telefonunuzdan 1 Pound bağışta
bulunmak için Umut441 yazıp
70070’e veya 5 Pound bağışta
bulunmak için, Umut445 yazıp
70070’e SMS gönderebilirsiniz.
Rescue4Children vakfına www.
rescue4children.org internet sitesinden de ulaşabilirsiniz.
Haber- Foto: Erem Kansoy
28
Çarşamba, 29 Ekim 2014
29
Çarşamba, 29 Ekim 2014
21 Mart 20 Nisan
Bu hafta gündeme gelen yeni koşullar daha fazla kararlılık ve mücadele teması
getirmekte. Özellikle ortaklı parasal konular, miras ya da borç alacak durumları
gündeme gelebilir. Psikolojik açıdan da dönüştürücü koşullar var. Korku ve
endişelerinizi aşmaya bakmalısınız. Duygusal bir yenilenme içerisindesiniz. Bu
dönemde mesleki alanda yeni gelişmeler ve sizi daha mücadeleci kılan durumlarla
karşılaşabilirsiniz. Daha soğukkanlı ve planlı olmanızı gerektiren olaylar olabilir.
Yakın beraberliklerinizde de sizi yoğunlaştıran koşullar var.
21 Nisan 21 Mayıs
Bu hafta karşıt burcunuzda ilerleyen Güneş yılın bu döneminde yeniden
değerlendirmeniz gereken koşullara işaret etmekte. Bir bakıma son altı aydır
süregelen koşulların değiştiğini ve sizin de önemli dersler çıkardığınızı söyleyebiliriz. Bu dönemde dışsal koşullar daha ağır basarken, ilişkilerinize, evlilik hayatına
ve ortaklı konularla daha fazla ilgilenmeniz gerekebilir. Sağlığınıza, bedeninize özen göstermelisiniz. Mars’ın konumu işle ilgili konularda kendinizi daha iyi
tanıtabileceğinizi, yabancılarla daha çok ilgilenebileceğinizi anlatabilir.
22 Mayıs 21 Haziran
Bu hafta Akrep burcundaki gezegenler hayatınıza daha fazla çalışma, çaba ve
uğraş getirmekte. Düşüncelerinizi yaratıcı şekilde ortaya koyabilirsiniz. Ancak
bunun yanı sıra bir ölçüde organize olmak ve düşüncelerinizi işe odaklamanız
gerekiyor. Özellikle iş ortamında yoğunlaşan koşullarla karşılaşabilirsiniz. Böyle
zamanlarda kendinize, sağlığınıza daha çok önem vermeli, stresten uzak kalabilmelisiniz. Yine bu dönemde parasal koşullar ve eşinizin ya da ortağınızın maddi
konuları karşısında daha kararlı davranmanız gerekebilir.
22 Haziran 22 Temmuz
Güneş’in Akrep burcuna ilerlemesi ile birlikte kararlılık kazanıyor ve isteklerinize
daha çok odaklanıyorsunuz. Bu dönemde yaratıcı alanda kendinizi ortaya koymakta
zorlanmayacak ve yaptığınız işlere tutku ile yaklaşabileceksiniz. Benzer şekilde
aşkta da yoğunluk ve derinlik var. Bu yeni dönemde duygularınızı daha iyi anlatabilir,
aşkta daha maceracı olabilirsiniz. Yine de bu dönemde ortaklaşa konularda, özellikle
iş hayatında bazı karşıtlıklara ve muhalefetlere hazır olmalısınız. Kimi zaman açık
düşmanlıklarla bile karşılaşabilirsiniz.
23 Temmuz 23 Ağustos
Bu hafta Akrep burcundaki gezegenler kritik bir döneme doğru ilerlediğinizi ve
amaçlarınızı yeniden gözden geçirebileceğinizi anlatıyor. Bunu yapabilmeniz için
kendi iç sesinize kulak verebilmeli ve sabırlı olmalısınız. Özellikle mesleki alanda
ve iş hayatında bu durum daha belirgin olabilir. İş alanında önemli adımlardan çok
hazırlık aşamasında olmak gerekiyor. Bazı bitişler, tamamlanmalar da söz konusu.
Bu arada iş ortamında sizi fiziksel açıdan daha çok yorabilecek durumlar da
olabilir. Bu dönem küçük kazalara karşı daha uyanık olmalısınız.
24 Ağustos 22 Eylül
Bu haftadan başlayarak daha etkin ve özellikle zihinsel açıdan daha başarılı
olabileceğiniz koşullar doğmakta. Düşüncelerinizle, yazılarınızla daha etkin olabilirsiniz. Konsantre olmanızı gereken işler içindesiniz. Ancak zihninizi endişelerden
uzak tutmaya bakın. Yakın çevrenizle, örneğin kardeşlerle daha yakından ilgilenmeniz gerekebilir. Bu dönemde yaratıcı çalışmalar özellikle sevdiğiniz alanlarda
odaklanabileceğiniz yeni uğraşlarınız olabilir. Aşk hayatında da sizi meşgul edebilecek yeni heyecanlar mümkün. Pek çok alanda daha gayretlisiniz.
23 Eylül 23 Ekim
Bu hafta Akrep burcunda ilerleyen gezegenler özellikle işe ait ve parasal konulara dikkat çekiyor. Bu dönemde birikimlerinizi yönetmek ve gelirlerinizi arttırma
yönünde daha kararlı davranabilirsiniz. Parasal alanda daha mücadeleci ve
kararlı bir tutum içerisinde olmanız gerekebilir. Bu nedenle ortaklı koşullara
dikkat etmenizde de fayda var. Yine bu dönemde iş hayatında değişiklikler gündeme gelebilir, evde ya da evle de daha fazla ilgilenmek gereği duyabilirsiniz.
Bu dönemde gelecek beklentileriniz yönünde özellikle daha umutlu olabilirsiniz.
24 Ekim 22 Kasım
Bu dönemde burcunuzda artan yoğunlaşma ve tutulmanın ardından kendinize daha
çok odaklanabilir ve kişisel alanda yeni adımlar atmak isteyebilirsiniz. Güneş’in
burcunuzda olması size kararlılık ve başarılı olma isteği getirmekte. Bu kararlığınızı
kişisel hedeflerinizde ve mesleki konularda çok daha iyi kullanabilirsiniz. Daha
kararlı ve mücadelecisiniz. Yine bu dönemde görüşmeler, anlaşmalar, iş yönünde
ortaya koyabileceğiniz daha rekabetçi düşünce ve girişimleriniz olabilirsiniz. Sahip
olduğunuz enerjiyi ortaya koyabileceksiniz.
23 Kasım 21 Aralık
Bu dönemde Akrep burcundaki gezegenler sizi daha çok bir hazırlık aşamasında
tutuyorlar. Olayları tam olarak kontrol edemediğiniz koşullar içinde olabilirsiniz.
Aynı zamanda gizli kalan ya da geçmişten kaynaklanan ortaklı ve duygusal nedenler yüzünden kendinizi huzursuz bulabilirsiniz. Bir süre akışta kalmanız doğru
olabilir. Adeta bir nekahat dönemindesiniz. Aşırı riskli durumlardan uzak kalmaya
bakın. Yine bu dönemde parasal konular söz konusu olduğunda harcamalarınızı
kontrol etmeye bakın, israftan kaçının.
22 Aralık 20 Ocak
Bu hafta Mars’ın burcunuza geçmesi ile birlikte ayaklanıyorsunuz. Enerji ve
mücadele gezegeni Mars size cesaret, sabırsızlık ve kararlılık getiriyor. Mars’ın
yüksek enerjisini fazlasıyla hissedeceksiniz. Ancak bunu doğru ve dikkatli biçimde
kullanmaya bakmalı ve gereksiz çatışmalardan uzak durmaya bakmalısınız. İş
hayatında, hedefleriniz yönünde daha girişken olabilirsiniz. Bu dönemde gelecek
beklentilerinizi de harekete geçirebileceğiniz olanaklar, bir grup içinde daha etkin
olabileceğiniz koşullar var. Çok daha kararlısınız.
21 Ocak 18 Şubat
HAFTALIK BURCUNUZ
Yılın bu dönemde özellikle mesleki hedefleriniz ve sorumluluklar alanında daha
yüklü ve mücadeleci olmanız beklenebilir. Kendinizi baskı altında hissedebilirsiniz. Ancak bu sayede başarılı olmanız da mümkün. İşte ve ailevi konularda
tamamlaması gereken işler ve yeni planlar içerisinde olabilirsiniz. Ancak bu
dönemde Mars’ın konumu bazı sınırlayıcı nedenlere ve elde olmayan ya da gizli
kalan düşmanlıklara da işaret etmekte. Özellikle ilişkilerinizde, arkadaşlıklarınızda
daha dengede, sakin ve soğukkanlı kalmaya özen göstermelisiniz.
19 Şubat 20 Mart
KARİKATÜRLER
Bu hafta Akrep burcunda ilerleyen gezegenler size daha istikrarlı ve kararlı
olabileceğiniz koşullar getirmekte. Özellikle mesleki alanda kendinizden daha çok
söz ettirebilir ve yeni insanlarla karşılaşabilirsiniz. Çevrenizi geliştirebileceğiniz bir
kararlılık içinde olabilirsiniz. Ayrıca uzaklarla ilgili konular, yolcukluklar ve akademik
konular yararlı işbirlikleri de getirebilir. Bu dönemde aşkta ve yaratıcı alanda güveniniz
daha yüksek seyretmekte. Bunun yanı sıra yaratıcı konularda, çocuklarınızla ilgili
uğraşlarda da aktif olabilirsiniz.
30
Çarşamba, 29 Ekim 2014
£10
SERi iLANLAR 0742 948 1490
Bu sayfada
1 kutu ilan
İlanlarınızı [email protected] adresine gönderebilirsiniz
İlanlarınızı Pazartesi günü saat 16.00’ya kadar gönderebilirsiniz.
YETER
CLEANİNG
GOOD LUCK
ŞOFÖR OKULU
İşyerleri ve Evler itina
ile temizlenir.
Kısa sürede fazla para harcamadan
ehliyet almak, güvenli sürücü
olmak için vitesli & otamatik
direksiyon dersleri verilir.
07803506942
07909539577
Erken test günü alınır
Ali 07723921216
Sağlıklı ve zinde bir vücuda sahip
olmak için henüz gec değil, özel ve grup
dersleri ile kendinizi yeniden
kesfetme zamanı.
Deniz Dogrusoz
Personal Trainer
07455947693
www.deniz-personal-tranining.com
Satılık Off License
Walthamstow pazarı
yakınlarında.
Buisness Rate: £2,140
Rent: £12,500
Fiyat telefonda verilecektir.
*Boş veya stock ile beraber
07429994404
07402722322
SE MOBILE
HAIRDRESSER
Hair Cutting
Colouring
Bridal Packages
Colour Correction
07760801783
Hurdar Hand
Crafts
MEM Painting
and Decoration
El sanatları kursu verilir
Takı, Mosaic, geleneksel
el sanatları.
Her türlü boya ve dekorasyon
işi itina ile yapılır.
Hurdar Sinop
Tel:07448 654 828
07984 513 968
Mahmut Söylemez
TOPCU MOBILE CAR MECHANIC
Her türlü araba tamiri işleriniz yapılır
REPAIRS
SERVICING
DIAGNOSTICS
PRE-MOT/FAILURES
AHMET TOPCU
07415106521
07405756462
Özel Türkçe
Dersi
Türkçe diksiyon ve gramer
dersleri verilir.
Diren Yalçın
07504 662756
BALINZA LAUNDRY &
CLEANING SERVICES
Her türlü çamaşır yıkama işi
yapılır. Evden alıp eve teslim
servisimiz mevcuttur.
07428336181
OREL
BOOKKEEPING
& ADMIN
07768282295
[email protected]
One 2 One
English
for children and adults
Yıldız Adıgüzel
Qualified English Language Teacher
SATS, GCSE, A LEVEL, ESOL,
IELTS & BUSINESS ENGLISH
For more information and Free consultation:
t 0753 4491 623
e [email protected]
31
Çarşamba, 29 Ekim 2014
£30
SERi iLANLAR 0742 948 1490
Bu sayfada
1 kutu ilan
İlanlarınızı [email protected] adresine gönderebilirsiniz
İlanlarınızı Pazartesi günü saat 16.00’ya kadar gönderebilirsiniz.
SATILIK
OFF-LICENCE
Premier food hall
Supermarket off-licence
774 Holloway road, Archway,
London N19 3JQ
Taking: 17000 - Kira: 17500
Rates: 7500
Hasan 07951671062
Acil Kebab &
Breakfast şefi
aranıyor
38 Greenwich,
Church Street SE10 9BL
Ali bey: 020 8293 0168
ENTERPRISE INTERPRETING
CENTRE (EIC)
Tecrübeli Tercümandan(BSc &MSc)
•
•
•
•
•
Her turlu tercümanlık hizmetleri
Her turlu devlet yardımları için başvurularınız yapılır.
Bütün çalışma izinleri, (Insurance)
Form doldurma - Banka Hesabi
Çocuk yardım parası -Tax credit- Ev kira Yardımı
Çalışma saatleri: Pazartesi- Cuma, 09:00-17:00
Address: (Tottenham’da Can Perde Sarayı’nın Karşısı/Lordship
Lane’nin sağındaki ilk bina)
639 ENTERPRISE CENTRE (Room 41-42)
639 HIGH ROAD, TOTTENHAM, N178AA
TEL: 07474515118
Email:[email protected]
KUZEY LONDRA’DA YENİ DÖNEM
SİNEMA KURSLARI BAŞLIYOR
Artık “Anlatsam film olur” demek yerine, senaryolarınızı kendiniz yazıp, filme
çekme şansınız var.
Kısa film, senaryo yazımı, belgesel atölyelerimiz 1 Kasım’da başlıyor.
Ödüllü yönetmen Mizgin Müjde Arslan öncülüğünde sinema alanında uzman
eğitmenlerle hayallerinizi gerçekleştirin.
Daha fazla bilgi için:
[email protected] - 07424189112
NEW SESSION OF CINEMA COURSES
STARTS IN NORTH LONDON
Would you like to write your own script and make a film from your own
experiences and stories?
The award-winning filmmaker Mizgin Müjde Arslan and professionals in the film
industry will guide you to learn how to make a film from beginning to the end.
Starting date of the course: 1st November 2014
Please contact us for further information:
[email protected] - 07424189112
9
Çarşem, 29 Kewçer 2014
Çete (DAIŞ) û
Rojhılata Navîn
Mijara me ya esasî Rojhilata Navîn e.
Her çi qas netewedewlet li ser vê erdnîgariyê ava bûbin jî hest û hişmendiya
civaka Rojhilata Navîn heta îro jî li ser
hest û hişmendiya feodalî, eşîrtî û mezhebî domiyane. Ango dewlet û feodalîte
di nava hev de jiyane
Heta ku li ser esasên heqîqetê erdnîgarî û sosyolojiya Rojhilata Navîn neyê
dahurandin, rewşa heyî û pêşeroj dê baş
neyên şîrovekirin û pênasekirin. Alozî
gengeşî jî dê berdewam bikin. Wargehên
ku cara ewil civakîbûn li ser aj daye û
li seranserê cîhanê belav bûye, îro êrîş li
ser rehik û rîçikên civakîbûnê bi dijwarî
didomin. Mirovahî bêdeng e, ker e û lal
e. Sedemên vê rewşê çi ne divê ewil em
wan destnîşan bikin. Di dîrokê de sedem
û rista avabûna dewletê, têkbirina civakê ye. Cihê ku dewlet lê serwer be, li
wir civak têkçûyî ye. Li ser vî esasî di
Rojhilata Navîn de jiyana civakê û dewletê çi qas li hev e, divê were zelalkirin
û dewlet li ser kîjan esasan li Rojhilata
Navîn hatiye avakirin û rûniştandin, divê
baş were zanîn.
Di 400 salên dawî de ango piştî Îsa
(P.Î.) di salên 1600’î de hîmên dewleta modern û şoreşa sanayiyê hatiye
rûniştandin. Ji wê heyamê pê ve divê
têkiliya dewletê û civakê were nirxandin.
Mirov dema ku li rewşa civakê binêre
tê dîtin ku dewletê ben kiriye qirika civakê û her li pey xwe kaşal dike. Benê
ku ketiye qirika civakê hilboq e, her ku
dewlet wî benê ku di qirika civakê de ye
kaş dike, yan jî her ku civak hewl dide
xwe ji dewletê dûr bixîne, ew ben bêtir
di qirika civakê de tê şidandin. Sedema
vê jî rêbaza ku civak hewl dide xwe ji
dewletê rizgar bike, şaş e. Bi rêbazên
dewletê dewlet qels nabe û dewlet têk
jî naçe. Dewlet rêbazên dewletbûnê yên
dîtir derdixîne pêş civakê. Heta ku civak
a hatiye sêrî fahm dike, jixwe êdî hatiye
dorpêçkirin.
Dewletên li rojava (Ewropa û erdnîgariya rojava) li ser esasên modernîteya
kapîtalîst ava bûne. Her çi qas bajardewlet
ewil li Rojhilata Navîn û bakurê Afrîkayê
ava bûbin jî jiyîna dewletê û domdariya
wê li rojava havên girtiye û ji erdnîgarên
din re jî bûye mînak. Desthilatdariyên
berbiçav ên ewil li Grek, Îngilistan û
Holandayê pêk hatine. Civaka rojava li
hemberî mebesta dewletê her çi qas serî
hildabe û bedêlên giranbuha dabe jî, bi
hin mafên demokratîk (!) hebûn û jênegerbûna dewletê hatiye erêkirin û dewlet
li Ewropayê bûne hîmên rêveberiyên civakê yên esasî. Her çi qas hest û hizra
dewletê li vê erdnîgariyê rûniştibe jî em
dibînin ku li hin welatên Ewropayê jî
xisletên civakî aj didin. Hin kesan ji xwe
re jiyana di nav xwezayê de hilbijartine.
Pêdiviyên jiyanî bi xwe ji axê û xwezayê
bi dest dixin û bextewar dijîn. Qet teknîk
û teknolojiyê jî bi kar naynin. Her ku diçe
jiyana bi vî rengî li rûyê cîhanê gur û geş
dibe. Armanca jiyana bi vî rengî, ji tundî û
pêkûtiyan dûrketin e, xwesermnayîn e.
Mijara me ya esasî Rojhilata Navîn
e. Her çi qas netewedewlet li ser vê erdnîgariyê ava bûbin jî hest û hişmendiya
civaka Rojhilata Navîn heta îro jî li ser
hest û hişmendiya feodalî, eşîrtî, malbatî û mezhebî domiyane. Ango dewlet
û feodalîte di nava hev de jiyane. Taybetmendiyên civaka Rojhilata Navîn û
dewletê ji sedî sed li hev nayên û îro jî hê
li hev nakin. Civaka Rojhilata Navîn her
bi destên zorê û bi şiklî dewlet be jî lê belê
hiş û bîra rêveberiya wan bi bîr û kelepora eşîrtî ye, mezhebî yan jî li ser esasên
baweriyê hatine meşandin. Lê diyar dibe
ku hin maşikên dercivak, xwefiroş û berjewendperest tenê ji bo berjewendiyên
malbatî yan jî yên eşîrtiyê, hest û hizrên
dewletê yên jehrî (desthilatdarî) di wan
taybetmendiyên civakê dane. Civak ji
hal de xistine, pê lîstine û kirine astek
nebaş û bêhêz. Dewlet jî bi demdirêjî li
ser piyan nemane.
Bêyî dewleta Îranê dewletên li Rojhilata Navîn hemû di demên kurt de têk
çûne û serweran bi demborî be jî li gorî
bîr û boçûnên xwe rêveber peywirdar
kirine û awayê birêvebirina dewletê dane
ber wan kesên ku ji taybetmendiyên mirovî dûr ketine. Wisa diyar dibe ku di
vê rewşê de li Rojhilata Navîn dewleta
ku tam nebûye dewlet û her wiha jiyana
civakî ya xweser jî bi şêweyekî xweser êdî nikare bijî. Di vê valahiyê de ez
wisa difikirim ku hêzên kapîtalîst tola
ku ‘çima netewedewlet li vê erdnîgariyê
rûnenişt’ hiltînin. Sedema rûneniştina
netewedewletê ya li Rojhilata Navîn,
taybetmendiyên civakî yên Rojhilata
Navîn in. Lewma jî hêzên dewletparêz û
bavikên wan rasterast nebe jî îro alîkarî û
destekê dide hin hêz û hizbên ku hesabê
wan bi hin hêz û mezheban re hene. Ev
kesên ku tên bikaranîn ango ew çete, rasteqîniya Rojhilata Navîn û geşedanên li
Rojhlata Navîn in.
Ev çete nikarin di nava civakê de bijîn. Cîhana van çeteyan nîne yan jî cihê
ku qal dikin tevahî xeyal in. Her wiha bi
van şel û tevgeran di ola îslamê de jî cihê
wan nîne. Cihê van çeteyan, bîr û baweriya wan qet di nav esasên mirovahiyê
de û di taybetmendiyên civakî de jî nîne.
Ji ber ku ev çete hêza xwe ji civakê nagi-
rin. Hêza xwe ji xwekerkirina dewletên
kapîtalîst (welatên ku dixwazin dirûv
bidin Rojhilata Navîn) û ji hin alîgirên
wan ên li Rojhilata Navîn digirin. Îcarê
Tevgera Azadiya hin hêz û dewletên ku li
Rojhilata Navîn hesabê wan hebû/heye,
serobino kir. Dîtin ku li hemberî vê terorîzma DAIŞ’ê berxwedaneke bêhempa
tê meşandin û DAIŞ jî nikare bi pêş bikeve, îcar dev guherandin.
Dîsa dîtin ku dê sibêrojê çete bibin
bela serê wan jî hêdî hêdî deng bi wan
ket. Heta ku hevkariya bi civaka kurd re
jî bi lêv kirin. Çima heta niha deng ji wan
dernediket? Çima heta hin bajar bi dest
xistin jî hin derdor bêdeng man? Ji ber
ku civak û Rêbertiya civaka gelê kurd,
sekn û şêlên çeteyan li Rojhilata Navîn
deşîfre kirin, ne tenê li Rojhilata Navîn,
li seranserê dinyayê teşhîr kir. Dinyayê
bi çavên serê xwe qetlîamên li Şengelê û
li bajarên din dîtin. Êrîşî nirx û destkeftiyên civaka kurd kirin. Bi vî awayî şêl û
gefên çeteyan xof kir dilê rojavayiyan
(dewletên kapîtalîst) û hemtayên wan ên
li vê erdnîgariyê. Civaka kurd û tevgera
kurd ji ber ku xwedî bîr û baweriya bi
jiyana demokratîk û demokrasiyê heye
û êdî dibêje “‘Êdî ez rê nadim pêkûtî
û zilm li ser gelê min were meşandin”
Kurdan ev yek di berxwedana Kobanê
de şanî tevahiya cîhanê da. Dîsa civaka
kurd û Rêbertiya wê li ser esasên Neteweya Demokratîk jiyanê saz dikin.
Ew jiyana ku tê de rizgariya civakê
esas tê girtin, li Rojhilata Navîn gur û geş
dibe, ji civak û gelên din re jî dibe mînak.
Jixwe sedema êrîşên li ser welat û civaka
kurd bi pêş ketin, ev helwest û sekna
pêşengiya civaka kurd e. Jiyana azad û
demokratîk ji bo rojava (netewedewletan) û hemtayên wê talûke ye. Ji ber
ku berjewendiyên wan dê ji dest biçin.
Dewlemendî û nirxên heyî dê bi destên
civakê werin birêvebirin. Zêdebarî dê
nebe. Edalet dê bênavber ji bo her kesî be.
Di paradîgmaya Neteweya Demokratîk
de parvekirin û hilberîn esasên jiyanê ne.
Loma em dibêjin heta dawiyê tiliya kapîtalîzmê di nav van êrîşan de ye. Her çi
qas ji bo Kobanê banga piştgiriyê kiribe
jî. Di destpêka êrîşan de yên ku li ser vê
erdnîgariyê xwedî dewlet û hêzên Daringî (madî) bûn, çek û cebirxaneyên xwe
hiştin û xwe avêtin bextê navend û bavikên xwe. Piştî van êrîşan hinekan ne
bi hemdê wan be jî xwestin bi kurdan re
şirîktiyê bikin.
Bêguman ên ku li ser esasên heqîqetê
bibin şirîk, civaka kurd ji vê yekê re
nabêje na. Heta ev rewş bi kêfxweşî tê
pêşwazîkirin. Heta roja îroyîn (heta ku
neketibûn tenganiyê) xwe ji Tevgera
Azadiyê dûr dixistin. Dîsa jî ku hizb an jî
hêz li şaşî û nezanîna xwe poşman bibin,
ev rewş ji bo wan hizb û hêzan jî serkeftin e. Dewletên ku li Rojhilata Navîn in, ji
ber taybetmendiyên şaristaniya rojhilat,
qels man. Kapîtalîzm kengê bixwaze dikare dest tê werde, kengê bixwaze dikare
şêweyê rêveberiyê û kesan jî biguherîne.
Rewşa Rojhilata navîn û bakurê Afrîkayê
di van demên dawî de diyar e. Ne dewlet
li ser hev man û ne jî avakerên wan li ser
van erdnîgariyan bêray man.
Tam di vê navberê de kapîtalîzmê dît
ku bêray maye serî li dek û dalaban da
û çete derxistin pêşberî civakê. Niha ne
tenê DAIŞ heye, yên mîna DAIŞ’ê gelek çeteyên din li Rojhilata Navîn lotikan
li xwe dixin. Hizb û hêzên ku heta îro
bi zilmê civak bi rê ve dibirin, ew hêz
û hizb îro li hemberî DAIŞ’ê nikarin
têbikoşin. Bes ên ku li hemberî DAIŞ’ê
têbikoşin, hêz û hizbên demokrasîparêz
û azadîxwaz in. Bes divê bi hevkariya
kom û gelên ku mafên mirovan diparêzin
re çete ji vê erdnîgariyê werin qewitandin. An na bi helwest û seknên bi hesab,
serkeftin ne gengaz e. Civaka kurd bi
azadiyê bawer kiriye, bi demokrasiyê
bawer kiriye û bi adaletê bawer dike.
Li ser van esasan li her derê li ber xwe
dide. Hêza xwe ji Rêbertiya xwe û civaka xwe digire. Ew yek di berxwedana
Kobanê de diyar bûye. Gel û civaka kurd
dê qet şehîd û berxwedêrên Kobanê ji bîr
nekin. Ew ê bi giyaneke dilsoz tim wan
bi bîr bînin.
ABDURRAHMAN BAKIR / A. Welat
8
Çarşem, 29 Kewçer 2014
DIBISTANA DAWIYA
HEFTEYÊ YA
CEYLAN ONKOL
CEYLAN ÖNKOL
HAFTA SONU
OKULU
Qeydiyên heyama nu ya kursa Kurdî, Îngîlîzî û
Matematîk dest pê kiriye. Dibistan jibo xwendevanên
temenê wan di navbera 6 û 13´an de ye.
Kürtçe, İngilizce ve Matematik kursları için yeni
dönem kayıtları başlamıştır. Kurs, 6-13 yaş arası
öğrenciler içindir.
HALKEVI / MALAGEL
33 Dalston Lane, London, E8 3DF
020 7249 6980
7
Çarşem, 29 Kewçer 2014
Dibe ku Russel Brand
xwe bike namzet bo
şaredariya Londonê.
Hat zanîn ku Ruseel Brand, komedyen û çalakvanê Brîtanî, li ser
xwenamzetkirina dengdanên şaredariya London. Li gor gelek dezgehên
medyayê, wî ji nasên xwe yên nêzîk re gotiye ku dê tevlî pêşbirkê bibe.
Wexta ji berdevkê wî hat pirskirin ka ev rast e, wî got ku “ti gotinên me ji
vê çendê re nînin.”
Brand vê mehê kitêba xwe ya nû derxist. Navê kitêbê ‘Serhildan’ e, û tê de
daxwaz ji xelkê dike ku rabin ser xwe
û meydana siyasetê biguherin. Di gelek
mijaran de çalakvan e. Di çend hefteyên
borî de, tevlî çalakiyeke kobanî bû. Herwiha di warê meaşên pêjiyankirinê û korupsiyonê de jî çalak e.
Tê zanîn ku dê bi platforma ‘dijî-siyasetê’ kampanyaya xwe bidomîne.
Nûçeyên dawî ji Rojava
Çeteyên DAIŞ’ê yên li hemberî YPG/YPJ û hêzên Bûrkan El
Firat derbên giran dixwin, bi fuzeyên Grat û hawanên ji rejîma
Sûrî desteser kirine û ji Iraqê anîne, bajêr topbaran dikin. Navenda Çapemeniyê ya YPG’ê diyar kir ku di şerê 24 saetên dawî
de li Kaniya Kurdan 18, li qada azadiyê 9 û li eniya başûr jî 7
çeteyên DAIŞ’ê hatine kuştin. Di 24 saetên Sêşemê bi dawî
hatin de, çar şervanên YPG jî hatin kuştin
Navenda Çapemeniyê ya YPG’ê bi
Kobanê di roja 43. de dewam dike û got,
daxuyaniyeke nivîskî ragihand ku êrîşên
“Komên çete ku li hemberî berxwedana
çeteyên DAIŞ’ê yên ji bo dagirkirina
şervanên me yên YPG/YPJ û hêzên Bûr-
kan El Firat ên ser bi artêşa azad nikarin
bi pêş ve biçin, bi fuzeyên Grat û hawanên ku ji rejîma Sûrî desteser kirine û
ji Iraqê anîne, bajêr topbaran dikin.”
Navenda Çapemeniyê ragihand ku
li eniya rojhilat şer li herêma Kaniya Kurdan, kolana şaredariyê û qada
azadiyê giran bûye û destnîşan kir ku
şervanên YPG/YPJ’ê li vê eniyê derbên
giran li çeteyan dane. Hat ragihandin ku
di 24 saetên dawî de, bi qasî ku hatiye
tespîtkirin li herêma Kaniya Kurdan 18,
li derdora qada azadiyê jî 9 çete hatine
kuştin.
Di dewama daxuyaniyê de ev agahî
hatin dayîn:
“Îro danê sibê komên çete hewl dan bi
wesayîteke bombebarkirî li derdora kolana şaredariyê êrîş pêk bînin, lê êrîş hatiye
bêbandor kirin û wesayît di nava çeteyan
de hatiye teqandin û rûxandin. Hêzên me
li vê herêmê 1 BKC, kalaşnîkovek û alavên leşkerî yên çeteyan desteser kirine.
Şerê li vê herêmê dewam dike.
Li eniya başûr jî şerê ku duh nîvro
destpê kir niha jî bê navber dewam dike.
Li vê herêmê wesayîtek ku doçka li ser
bû hatiye rûxandin, bi qasî ku hatiye
tespîtkirin 7 çete hatine kuştin.
Sibeha Çarşemê, Pêşmerge ji başûrê
Kurdistanê digehin Kobanê, û dê
piştgiriya YPG bikin di şerê li hember
Daiş.
6
Çarşem, 29 Kewçer 2014
Çarşem, 29 Kewçer 2014
5
4
Çarşem, 29 Kewçer 2014
Gulleberdana li Girê
Occupy Democracy
Meydana Perlementoyê Perlementoya Kanada:
Yek leşker mirî
dagîr kir
22ê vê mehê veguherrê îslamê Michael Zehaf-Bibeau otomobîlek bir nav
merasimeke leşkerî li perlementoya Kanada, li bajarê Ottowa, û leşkerek
kuşt. Berê xwe da avahiyên perlementoyê, ku tê de siyasetmedar diruniştin.
Ev bûyer du roja piştî êrişeke terorê li Saint-Jean-sur-Richelieu, bajarekî din li
Kanada, ku tê de leşkerekî din hat kuştin.
Piştî gulle berdayîn ser Nathan
Cirillo, ew leşkerê hatî kuştin, berê
xwe da perlementoyê. bi otomobîlê
ket hundirê avahiyê. Li wir, piştî
şerekî kurt, Zehaf-Bibeau hat kuştin
ji aliyê parastina perlementoyê.
Siyasetmedarên ku di hundirê avahiyê de bûn derî li xwe girtin, kursî û
tablo danîn ber û xwe jî derî dûr kir.
Çend saetan man hindirê vê odeyê.
Serokwezîr, serokê oposisyonê û serokê Liberalan, partiya sêyem, hemû
di avahiyê de bûn gava şer derketî.
31% Brîtanî amade ne dengê
xwe bidin Ukip
Ji bo hefteyekê meydana parlementoyê
li London hatibû dagîrkirin ji aliyê çalakvanan. Dixwestin ku cihê derdora perlemantoyê bibe cihê nîqaşê, bi taybetî bo
wan mijarên ku ji aliyê perlementoyê tên
piştguh kirin. Hemû biryar bi hev re hatin
dayîn, bi pejirandina her kesê ku li wir
adade bûyî.
Polîsan xwe kir rêgir bo çalakvanan.
Wexta Russell Brand pizza ji çalakvanan
re anî şevekê, polîsan kartonên pizzayan ji
wan kesan standin, ji ber ‘ihtimala ku li ser
wan kartonan rakevin.’
2011ê qanûneke nû
derket ku nabe xelk li
ser cadeyan rakevin û
komelan çêbikin. Lê
çalakvanan anî ziman ku
“ji bo kirîna iPhone, polîs
vê qanûnê bi cih naînin.
Lê bo çalakiyên siyasî,
di cih de protestoyan disekinînin.”
Piştî çend rojên civînan, çalakvan li ser çend
daxwazan hevbend bûn.
Hinek ji van ev in:
Nefirotina NHS, avakirina programên çêkirina
xaniyên kesk, nehêlana
fiyata xwendinê, meaşê
pêjiyankirinê bo herkesî,
qedexekirina
fracking,
qanûnên pakijkirina jîngehê û ku êdî endam-perlemento nekaribin karekî
din bikin ji xeynî karên
perlementoyê.
Rolê polîsan di nehiştina çalakiyan de
hat şermezar kirin. Polîsan nehiştin xelk
li erdê rûnin, nehiştin xelk xwarinê bidin
hevdu, gelek çalakvan binçav kirin û gava
zanî ku yek ji wan çalakvanan endama encûmena Londonê û perlementoyê ye, ew
kes berda. Jenny Jones, endama partiya
Kesk got:
“Ev yekem car bû ez werim girtin ji
aliyê polîsan. Ez difikrim ez hevwelatiyeke baş im: ez gilêşê xwe naavêjim erdê,
ez kêfxweş im li gel xelkê din, li erebeya
xwe li trafîka sor naborînim û ez bertîlan ji
şîrketên mezin nastînim da ku qanûnekê di
berjewendiyên wan de bipejirinînim.”
Di serjimêriyên Observer yên vê
yekşemê de diyar bû ku bêtir ji 30%
xelkê Brîtanya amade ne dengê
xwe bidin Ukip (Partiya Serxwebûna
Brîtanyayê), eger xwiya be ku mecal
heye serbikevin.
33% ji dengderên Konservatîv
got ku ihtimal heye deng bidin Ukip,
li gel 25% ji dengderên Liberalan û
18% ji dengderên Karkeran.
Nivîskar Robert Ford ji Observer
re got ku gefa Ukip dê dengdanên
piştî ya 2015 dê zêde bibe:
“Eger Ukip hinek kursî bi dest xistin, û li gelek deverên din ya duyem
derkeve, ew dikare xwe wek partiya
oposisyon bide nas kirin di warê siyaseta herêmî de. Ev dibe platformek
ku 2020ê wan kursiyan jî bistîne.”
Niha ji kesên ku dibêjin wê dengê
xwe bidin, Karker û Konservatîv rûbi-rû ne li ser 33%, Ukip li ser 18%
ji dengan e û Liberal carek din ketin
xwarê û li ser 6% ne. Partiya Kesk jî
6% heye.
25em cihadiyê Brîtanî di
şerê Sûriyê de mir
Ciwanek 17 salî ji bajarê Brighton
sêşemê bû 25em çekdarê cîhadî yê
brîtanî ku li Sûriyê û Iraqê miriye.
Jaffar Deghayes 16 sal bû wextê
li gel du birayên xwe, Abdullah û
Amer, û hevalê wan Ibrahim Kamera, çûyî Sûrî di rêya Tirkiye de.
Birayê wî Abdullah di şerekî
li Likakya hat kuştin. Kamera di
êrişeke hewayî ya DYE de hat
kuştin di Îlona îsal de. Her çaran bo
Jebhet el-Nusre şer dikir.
Çekdarên naskirî ku hatîn kuştin
di vê cengê de bûn 25. Hefteya Borî,
du çekdar ji Portsmouth jî hatibûn
kuştin di şerê Kobanê de.
3
Çarşem, 29 Kewçer 2014
Wezîrê bergiriyê:
Mişextan bajarrokên
Brîtanya ‘cimcimeyî’ kirine
Vê yekşemê wezîrê bergiriyê partiya
xwe şok kiribû, dema di gotina xwe bo
Sky News de got ‘bajarokkên başûrê
Brîtanyayê tên cimcimeyî kirin bi
mişextan.’
Di gotina xwe de behsê gelek tiştên di
rojevê de kiribû, lê gotina wî li ser mişextan
hemû rûpelên serekî yên nûçeyan standin.
Partiya Konservatîv li ser gotinên wezîrê
xwe ketin ber hevdû. Rasta partiyê dixwaze
partî siyaseta xwe nêzî rêbazên UKIP bike,
lê yên nêzî naverastê, û serokwezîr Cameron, li dijî vê ne. Hejmar 10 teleb kir ku Wezîr
Michael Fallon gotinên xwe vekşîne, û roja
paş de, sibeha duşemê, Fallon di hevpeyvînekê de got ku peyvên wî bi kar anîn ‘sersar’ bûn. Gotinên wî di çarçoveya nîqaşa
endamîtiya Brîtanyayê di Yeketiya Ewrûpa
de bûn. Conservative dixwazin endamîtiya
xwe di YE de biguherin, û mercên li ser
Brîtanya di warê azadiya hatin-û-çûnê de
kêm bikin. Seroka Elmanya Angela Merkel
red kir ku Brîtanya karibe berbirsieta xwe di
YE de kêm bike. Gotina wî bi temamî jî ev
bû: “Hê Merkel pîlanên me nedîtine, hê me
bi xwe nedîtine. Em li ser dixebitin û lazim e
em nehêlin bajarrok û civakên me bên cemcemî kirin ji tijebûna mişextan.
“Li hinek deverên Brîtanya, xelk dibînin
ku tên dorpêç kirin ji aliyê mişextan. Hejmarên mezin yên xelkê biyanî kar bi dest
xistine û benefitan werdigirin, lazim e em li
vê binêrin.”
Fallon got “Li hinek deverên Brîtanya, bi
taybetî başûrê-rojhilata Inglîzistanê, ji aliyê
mişextan tên cimcimeyî kirin
Delîlên Hejmar 10 çend seetan piştî bûyeran ev gotin red kirin. Gotin ku lazim bû
Fallon gotiba bajarrok “bin zextê” de ne,
şûna “cimcimeyîbûn.”
Hevkarê Fallon di kabîneyê de gotinên
wî şermezar kirin.
“Dema em behsa van mijaran bikin lazim
e ew zimanekî berpirsiyarî bi kar bînin.
Wezîrê bergir yê dijber Douglas Alexander got ku ev gotin rûyê Konservatîvan
nîşan dide.
Kesk û
sor û ser
Bo cara yekem di 10 salan de, partiya
kesk dengên xwe ji yên Liberal Democrat zêdetir lê kirin hefteya borî. Li gor
serjimêriyan, Kesk niha 8% ji dengan
distînin.
Siyaseta Keskan çepgir e. Ji zêdekirina
meaşê herî kêm bo £10, heya dijberiya
pîskirina jîngehê, kesk li dijî ‘partiyên kevn’
disekine. Sejimêrî jî diyardikin ku partiya
Kesk hem dengên Karker û Liberalan distîne. Niha wan yek endam-perleman heye,
Caroline Lucas, li Brighton. Lucas seroka
partiyê bû ji 2008 heya 2012ê, lê dev ji serokatiyê berda da bêtir hêza xwe bide ser
endamtiya xwe di perlemanê Brîtanya de.
Lucas yekem endam-perlemantoya Keskan
e di dîroka Brîtanya de, lê ji bo dengdanên
2015 dixwaze zêde bike.
Tê gotin ku Kesk li Inglîzistanê dikarin
heta 12 kursiyan werbigirin. Çawa Ukip
zirarê digihîne Konservatîvan, Kesk jî herwiha digehîne Liberalan. Di neh mehên borî
de, Endamtiya Keskan bi qasî 10,000n zêde
bûye, û nîv ji wan endamên berê yên Liberal
bûn. Piştgirên Liberalan dev ji wê partiyê
berdidin û diçin aliyê kesk. Ji 12 kursiyên
gehînbar, piranî yên Liberal in.
Zêdebûna herî mezin di piştgiriya Keskan de genc in. Ciwan, bi taybetî xwendekar,
li pey Keskan dikevin. Yek ji sebebên vê, ji
xeynî zêdekirina meaşan, nehiştina bihayê
xwendinê: Kesk dixwazin xwendina jorîn
bibe belaş.
Keskan her wiha êriş li Karkeran jî dike.
Ew partiya Karkeran wek yek ji partiyên
kevn dibîne, partiyên ku nikarin guhertinên
mezin bikin. Di berê de siyaset û çalakiyên taybet li ser jîngehê û parastina wê bû.
Xwe bêtir wek komeke çalakvanan derdixe
şûna partiyeke siyasî. Tevlî meş û protestoyan dibin li dijî fracking, derxistina gazê
ji bin erdê, û nepakijiya hewayê Brîtanya.
Lê van salan çav li siyasetên aborî jî kiriye,
û nêrînên wan yên aborî wek sosyalist tên
hesibandin. Hinek dibêjin ku Partiya Kesk
wek Zebeşan e: rûyê kesk, lê di hundir de
sor.
Kamp Bastion hat teslîm kirin, Merkel li dijî danûstandinên
Brîtanya xwe ji Afxanistanê
derbarê endamtiya Brîtanya
vekişand
di YE de ye
Yekşemê gaveke mezin hat avêtin bo xilaskirina şerê 13 salî yê Afxanistanê, wextê
Kampa Bastion, ku demekê mala 40,000 leşkerî Brîtanî bû, hat berdan û leşkerê
Brîtanya kilît teslîmî hikûmeta Afxanistanê kirîn.
Heya dawiya salê Brîtanya qet namîne li
Afxanistanê, û şûna wir diçin rojavaya Afrîkayê li dijî belavbûna Ebola.
Brîtanya cara yekem 2006ê ket nav şerê
Afxanistanê, hikûmeta wê demê got ku bi
tenê demekî kurt û bi hejmarên kurt li wir
dimînin bo parastina avakirina bajaran, û di
13 salên pêş de 453 Brîtanî mirine.
Kamp Bastion navenda operasyonên
Brîtanya bû di wî welatî de. Dawiyê tixûbê
wê bû 22 kîlomitrî. Rêya teyareyan li kampê
dê di paşerojê de bibe balefirgeheke sivîl.
Emrîke jî xwe li gel Brîtanya vedikişîne.
Emniyeta vê deverê hemû dibe mesuliyeta
leşkerê Afxanistanê.
Merkel li dijî pîlanên David Cameron, ku mercên endamtiya Brîtanya
di Yeketiya Ewrûpa de biguhere,
derketiye.
Serokwezîrê Brîtanya, li hember hilketina Ukip û siyaseta wê ya dij-Ewrûpa, dixwaze azadiya mana li Brîtanya kêm bike.
Niha her hevwelatiyê di nav YE de dikare
li her welatekî endam jiyan bike, lê Cameron dixwaze Brîtanyayê ji vê rêketinê derbixe.
Angela Merkel dibêje ku danûstanin li
ser “vê rêbaza bingehîn” nabe.
Ev pirsgirekek ji komek pirsgirêkên rojên dawî ye. Vê hefteyê hat zanîn ku 31%
ji dengderan amade ne dengê xwe bidin
Ukip, û piraniya van kesan berê dengê xwe
didan Konservatîvan. Herwiha, YE teleb ji
Cameron kiriye ku £1.7 milyarên din bixe
buceya YE, li ser ew nirxê ku heya niha
dayî.
Cameron bi tundî êriş li vê çendê kir,
û got ku Brîtanya beriya taxîra dawî ya
01/12/2014 van pereyan nade.
Lê Komisyona Ewrûpa êrişên Cameron
red kirin, û got ku nirxên ku endam didin
buceyê bi pîvanên standard hatine hesab
kirin, û her dewleteke endam ev pejirandiye.
Cameron gef dike ku ev bûyer dê bibin
sebeb ku Brîtanya ji YE derkeve. Dewletên
wek Holanda, Italya û Yewnanistan jî nirxekî zêdetir didin, lê Elmanya û Frensa ji sala
borî kêmtir dixin buceyê.
Partiya Karker ya Brîtanya ev bûyer bo
propaganda bi kar anî, Miliband got ku berpirsên Brîtanî hefteyekê beriya serokwezîr
Cameron ji vê zêdebûnê agahdar bûn.
2
Çarşem, 29 Kewçer 2014
Xaçepirs: 008
www.wergerine.com/xacepirs
Bersiva Hefteya Borî
Ev xaçepirs xizmeteke malpera www.wergerine.com'ê ye û ji aliyê [email protected] ve hatiye amadekirin. Ji bo bikaranîna van xaçepirsan tu sînor tune
lê tenê bi şerta ku hûn çavkanî nîşan bidin. Ji bo xeletiyên ku hûn lê rast hatine hûn dikarin me agahdar bikin, her wiha hûn jî dikarin ji me re pirsan
“Berxê mirî ji gur natirse.”
bişînin ku di xaçepirsan de werin bikaranîn: [email protected].
Gotinên Pêşiyan
“Gihayê hewşê tahl e.”
“Bike lê nebêje.”
“Bila mirov bêtext be, lê ne bêbext be.”
“Bi benê dînan danekeve bîran.”
“Bi ciwanî bike, bi pîrî bixwe.”
ROJ BAŞ
KOBANÎ
Kêl ji goristanê re
Çiya ji şervanê re
Dengbêj ji stiranê re
Helbestvan ji jiyanê re
Roj baş Kobanî
Agir ji dûmanê re
Kulîlk ji gulistanê re
Çivîk ji daristanê re
Û aşiq ji Kurdistanê re
Roj baş Kobanî
Lêvên min ji çêja macê re
Sînga min ji germa yarê re
Çavê min ji toza riyê re
Destê min ji mixên xaçê re
Roj baş Kobanî
Pore te yê dirêj ji bagerê re
Reşekirasê te ji hunerê re
Genimê te ji bayê bertavê re
Sirûdên te ji rojbûna xunavê re
Roj baş Kobanî
Ehmeh Huseynî
MUHASEBECİNİZDEN MEMNUN MUSUNUZ?
MUHASEBE │ SİGORTA │ MORTGAGE │ EMEKLİLİK │ DÖVİZ ÖDEMELERİ
185 Angel Place, Edmonton, London N18 2UD - Tel: 020 3397 2575 - Fax: 084 5280 1901
[email protected] - www.ulus-group.co.uk
T: 020 7923 08 38 │ M: 0742 948 14 90 │ E: [email protected]
facebook.com/tegrafnewscom │ @telgrafnewscom
Rojnameya Nûçeyan a Hefteyî
Çarşem, 29 Kewçer 2014
440
Çalakiya cîhanî bo
piştgiriya Kobanê
Li dijî êrîşên çeteyên Daişê yên li hemberî Kobanê
û herêmên derdora wê, gelek siyasetmedar, zanyar,
rewşenbîr, fîlozof û rêxistinên civakî yên sivîl ên ji gelek
welatên cîhanê, banga çalakiyê kirin. Di banga ji aliyê
130 kesayet û saziyên tên naskirin de, tê xwestin ku di
1ê Mijdarê saet di 14an de li hemû welatên cîhanê ji bo
Kobanê meş werin lidarxistin. Li Londonê jî saet 14an li
Trafalgar Sqaure li navenda bajar protesto tê li dar xistin
û gelek siyasetmedar û çalakvan tevlî dibin. Herwiha,
govenda kurdî jî tê lîstin.
liv û tevgerê hat kirin û hat xwestin ku di 1’ê Mijdarê saet
di 14:00 de li tevahiya cîhanê çalakiyên piştgirîdayînê
bên lidarxistin.
Di bangawaziyê de ji civaka navneteweyî hat xwestin
ku destekê bide berxwedana Kurdan a li Kobanê û
hat destnîşankirin ku ji bo demokrasî li Rojhilata Navîn
reh ber de nav erdê, ev girîng e. Di bangawaziyê de
hat gotin, “Modela rêveberiya otonom û xweseriya
demokratîk a li Rojava, ji bo hemû gelên li Sûriyeyê
mînakek e. Ev model hemû derdoran di nava xwe de
vedihewîne, laîk e û derfetê dide ku cihêrengî di nava
xwe de yekîtiya xwe çê bikin.”
Di nava kesayetên banga beşdariya li çalakiyên
destekkirina Kobanê yên 1ê Mijdarê kirin e de; Xwediyê
Xelata Aştiyê ya Nobelê Adolfo Perez Esquivel,
Zanyarê Ziman û Fîlozofê navdar ê Amerîkî Prof. Noam
Chomsky, parlamentera berê ya Parlamenta Ewropayê
Luisa Morgantini û endamên Kamera Lordan û Avam a
Brîtanyayê hene. Her wiha gelek zaynar, siyasetmedar,
rewşenbîr, rojanemayn, hiqûqnas, sazî û komeleyên
mafên mirovan ên ji Ewropa, Amerîka Latîn, Hîndîstan,
Pakîstan û ji gelek deverên din ên cîhanê mora xwe
avêtine binê vê bangê.
Ji bo di kesayetiya Kobanê de qirkirina tê xwestin li
hemberî hemû gelên din bê kirin were astengkirin banga
“Dem hatiye ku êdî ji hemû aktorên navneteweyî re
peyama ‘siyaseteke din pêkan e’ bê dayîn. Em dixwazin
tevahiya gelên cîhanê piştevaniya Kobanê bikin. Ji bo
bêjin ‘Kobanê Hawar e’ em bang li we dikin ku beşdarî
roja çalakiyê bibin. Destekê bidin berxwedana li dijî
Daişê! Destekê bidin Kobanê û mirovahiyê! Niha dem
dema tevgerê ye!”
Tevlî bibe:
Meşa ji bo
Kobanî li
London û
hemû cîhanê
01/11/2014
Saet 14:00
Trafalgar Square
Avukat Handan Özbek yönetiminde tecrübeli ekibimizle aşağıdaki alanlarda hizmetinideyiz:
İltica / Ankara Antlaşması / Göçmenlik
(Vize başvuruları - evlilik, ziyaretci, aile, oğrenci, vs.
yüksek mahkeme temyiz ve itiraz başvuruları)
İş yeri, lease ve ev alım satımı
Kaza Davaları / Trafik kazaları
Noter işlemleri / Noter tastik hizmetleri
Yasal beyanameler
İsim değiştirme belgesi
Vasiyetname
TEL: 02088092253 - FAX: 02088802252 - EMAIL: [email protected] - ACİL: 07772990112 - 72A Grand Parade, Green lanes, London N4 1DU