DÖKÜMHANELERDE GÜRÜLTÜ KONTROLÜ Akın ODABAŞI*, Ahmet TURAN**,***, Necip ÜNLÜ***, Mehmet Niyazi ERUSLU***,**** * Fırat Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Metalurji ve Malzeme Mühendisliği, 23119 Elazığ, Türkiye **Yalova Üniversitesi, Yalova Meslek Yüksek Okulu, 77100, Yalova, Türkiye ***İstanbul Teknik Üniversitesi, Kimya-Metalurji Fakültesi, Metalurji ve Malzeme Mühendisliği Bölümü, 34469, Maslak, İstanbul, Türkiye ****Yalova Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Kimya ve Süreç Mühendisliği Bölümü, 77100, Yalova, Türkiye ÖZET Dökümhaneler diğer birçok ağır sanayi kolu gibi yüksek gürültünün üretildiği alanlardır. Sarsaklar, kumlama sistemleri ve metal-metal çarpması gibi etkenler başlıca gürültü kaynaklarıdır. Örneğin sarsaklarda gürültü düzeyinin 85-114 dB(A) arasında ölçüldüğü rapor edilmişken bu değer kumlamada 86-101 dB(A) aralığındadır. Yüksek gürültü değerlerine uzun süre maruz kalmak, insanlarda kalıcı duyma kaybına kadar varan sağlık problemlerine sebep olabilmektedir. Bu çalışmada, gürültünün tanımı, ölçülmesi ve insan sağlığına olan etkileri, dökümhanelerde gürültü kaynakları ve dünyadaki örnekler ışığında önleyici yöntemler açıklanacaktır. Anahtar kelimeler; dökümhane, gürültü, duyma kaybı ABSTRACT Foundries are high level noise producing areas as the other heavy-industry sectors. Shakeouts, sandblasting, and metal-metal impact factors are main noise sources. For instance, noise level at sandblasting operation has been in the range of 86-101 dB(A), while it has been measured in the range of 85-114 dB(A) for the shakeouts. Exposure to high levels of noise for a long time can cause permanent hearing loss. In this study, definition of noise, its measurement, effects on human health, noise sources in foundries, and noise pollution prevention and control tips with the guidance of some examples are evaluated. 1. GİRİŞ Metal döküm işlemlerinde mesleki sağlık konularından en yaygın olanlarından birisi gürültü’dür [1]. Gürültünün çok çeşitli tanımları yapılmakla beraber, kısaca “istenmeyen ses” anlamına geldiği ifade edilebilir [2, 3]. Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) mesleki sağlık ve güvenlik bilgilendirme platformunda gürültü için endüstriyel işlerin ortaya çıkardığı “zorunlu kötülük” tanımlaması kullanılmaktadır [4]. Avrupa Komisyonunun hazırlamış olduğu Entegre Kirlilik, Önleme ve Kontrol, Döküm Endüstrisindeki En İyi Uygulama Tekniklerine Yönelik Referans Dökümanda, döküm işlemlerindeki kütle akışında atık olarak gösterilenler arasında “gürültü” de bulunmaktadır [5]. Amerika Birleşik Devletleri’nde 9 milyondan daha fazla çalışan günlük ortalama 85 dB(A) maruz kalmaktadır. 85 dB(A) gürültü değerine maruz kalan toplam 9 milyon çalışanın Birleşik Devletler’deki çeşitli sanayi kollarındaki dağılımına bakılacak olursa, en büyük çalışan sayısının yaklaşık 5 milyon çalışan ile İmalat sanayi ve takiben 2 milyon çalışan ile Ulaşım, 1 milyon çalışan ile Askeri, 750 bin çalışan ile İnşaat, 500 bin çalışan ile Tarım ve son olarak 250 bin çalışan ile Madencilik sanayi gelmektedir [4]. Bu değerdeki gürültüye maruz kalanlar için duyma kaybı ve kulak çınlaması, sinirli olma durumu, iletişim kesintisi yaşama, iş performansında düşme gibi hem fiziksel hem de ruhsal ve sosyolojik etkilerin görülmesi olasıdır [4, 6]. Mesleki hastalıklara yol açan gürültünün ve insan sağlığına olan etkilerinin minimize edilebilmesi için gürültüye maruziyetten kaynaklanan risklerin meydana geldiği kaynakta yok edilmesi veya azaltılmasına yönelik çeşitli tedbirler alınabilir [7]. Bu bildiride, dökümhanelerdeki gürültü hakkındaki yayınlar gözden geçirilerek; gürültünün tanımı, ölçülmesi ve insan sağlığına olan etkileri, dökümhanelerde gürültü kaynakları ve dünyadaki örnekler ışığında önleyici yöntemler açıklanacaktır. 2. GÜRÜLTÜ VE İNSAN SAĞLIĞINA ETKİLERİ Gürültü, işyeri çalışma şartlarının doğurduğu dolayısıyla üretim işlemlerinin ortaya çıkardığı ve makineleşmenin artması ile çalışanların sağlığını olumsuz bir şekilde etkileyen bir olgudur. Gürültü, çalışanın fizyolojik ve psikolojik sağlığını olumsuz bir şekilde etkilemekte ve özellikle belirli seviyenin üstündeki gürültüye maruz kalan çalışanlarda dikkat, algılama, çalışma isteği gibi faktörlere olan olumsuz etkileri nedeniyle iş gücü verimliliğinde de düşüşlere yol açmaktadır [4, 6, 8]. Gürültünün; kararlı hal, dalgalı, hareketli, ses ötesi, ses üstü olmak üzere beş farklı tipi vardır. Kararlı hal gürültüde, zamana bağlı bir değişim söz konusu değildir. Dalgalı hal gürültü ise, açılıp kapanan kararlı hal gürültüsüdür. Oldukça kısa sürede etkili olan gürültü, hareketli veya darbeli olarak isimlendirilmektedir ve zımbalama işlemindeki gürültü bu türdendir. 100 Hz altındaki sesler; ses ötesi, 15000 Hz üzerindeki sesler ise; ses üstü seviyelerindeki gürültü şeklinde ifade edilmektedir [9]. İnsan kulağı, 20-20000 Hz arasındaki frekansa sahip sesleri işitebilir. Bir enerji kaynağından yayılan titreşimlerin etkisi ile sıvı, katı veya gaz ortamlarındaki moleküllerin sıkışıp gevşemesiyle ortaya çıkan enerji değişimi sesi oluşturur. Moleküllerin sıkışıp gevşeme hareketindeki mesafe sesin dalga boyunu belirtir. Bir saniyedeki titreşim sayısı o sesin frekansını ifade etmektedir. Frekans, birim olarak saniyedeki titreşim sayısı (cps) veya Hertz (Hz) şeklinde gösterilmektedir. Sesin şiddet birimi A. Graham Bell’in ismine ithafen geliştirilen desibel (dB)’dir. İnsan kulağını uyarabilen ve referans seviye olarak kabul edilen en düşük ses basınç değeri 10-16 watt/cm2 veya 0,000204 dyn/cm2’dir. Gürültü ölçümü yapılan ortamdaki ses basınç değerinin referans değere bölünmesiyle elde edilecek olan değerin logaritması desibel değerini vermektedir. Günlük hayatımızdaki ses spektrumuna ve desibel değerlerine bakacak olursak; fısıltı ile konuşma 20 dB, konuşma 60 dB, yüksek sesle bağırma 85 dB, trafik gürültüsü 100 dB ve jet motoru gürültüsü 150 dB’dir. İnsan kulağının en rahat dinlediği ses şiddeti 50-70 dB’dir. 120 dB ve üstü şiddete sahip sesler insan kulağına zarar verir [6]. Gürültünün en iyi bilinen ve muhtemelen en ciddi olumsuz etkisi işitme kaybıdır fakat olumsuz etkiler bununla sınırlı değildir. Diğer zararlı etkileri arasında kulak çınlaması, konuşma-iletişim bozukluğu, iş performansındaki azalma, sinirli ve kızgın olma hali, dikkat bozuklukları sayılabilir. İşitme kaybı bir handikap haline gelmedikçe kolaylıkla farkedilmez çünkü ani artışlar gözlenmez. İnsanların her zaman alışık olduğunuz anlaşılır şekilde konuşmadıklarını farketmek, işitme kaybının ilk sinyalidir. İşitme kaybı daha kötü hal aldıkça sosyal faaliyetlerden uzaklaşılır. Televizyonun ses seviyesi aile bireyleri arasında anlaşmazlıklar doğurur, işitme kaybı yaşayanlar daha yüksek ayarda olmasını isterken diğer aile bireyleri odayı terk etmek zorunda kalabilirler. İşitme kaybı aslında yaşlanmanın getirdiği bir durumdur fakat gürültüye maruz kalınarak yaşlanmadan işitme kaybı yaşanmaktadır. Kayıp çok ciddi safhalara ve değerlere ulaştığında sosyal ilişkilerde kopukluk, aile bireyleri ve arkadaşları ile iletişim kuramama ve sonunda sosyal hayattan izolasyon ile sonuçlanmaktadır. Duyma tedavisi ve protezlerinin bazı durumlarda işe yaradığı gözlenmektedir fakat doğal duyma yeteneği asla geri getirilememektedir. Gürültüden dolayı oluşan işitme kaybı başlangıçta geçici bir durum gösterir. Gürültülü bir çalışma günü sonrasında çalışanın kulağı yorulmuştur ve geçici eşik kayması olarak isimlendirilen duyma azalması yaşar. Mesai bitimi ve yeni mesai başlangıcı arasındaki zaman içinde geçici eşik kayması toparlanması yaşanır fakat sıklıkla görülmektedir ki kaybın bir kısmı kalır. Günler, haftalar, aylar ve yıllar sonra gürültüye maruz kalma sonucunda geçici eşik kaymaları kalıcı etkiler ve kalıcı kayıplara sebep olur. Geçici duyma kayıplarını kalıcı hale gelmeden tanımlayabilmek ve koruyucu ölçümler yapabilmek için çok iyi düzenlenmiş odyometrik test programlarının uygulanması gerekmektedir [4]. 3. DÖKÜMHANELERDE ÖNLEMLER GÜRÜLTÜ KAYNAKLARI, TESPİTLER VE Çeyrek milyona yakın Amerikalı, demir-çelik dökümhanelerinde çalışmaktadır. Her gün yaklaşık 270 çalışan iş kazalarına maruz kalmaktadır. Bu sayı yılda yaklaşık 70 bin çalışanı bulmakta veya başka bir ifade ile çalışanlardan 3 kişiden birinin iş kazasına maruz kaldığı anlamını taşımaktadır. Yaralanmalar sonucunda yılda yaklaşık 70 çalışan ölmektedir. Dökümhane çalışanlarının ölüm oranları, diğer endüstri kolları ile kıyaslandığında iki kat fazla olduğu görülmüştür. Üçüncü derece yanıklar, kol ve bacak kırılmaları, uzuv kayıpları yaygındır. Tüm bunlarla beraber mesleki hastalıklar için ne kadar bir bedel ödeneceği bilinmemektedir. İşitme kayıpları, kanser, akciğer hastalıkları, kimyasal ve ağır metal zehirlenmeleri, kalp rahatsızlıkları dökümhane çalışanlarının karşı karşıya kalmış oldukları meslek hastalıklarıdır. Aşırı gürültü, ısı, toz ve duman döküm işlerinin zorunlu vazgeçilmezleridir. Dökümhane makinalarının meydana getirdiği yüksek düzeydeki gürültüye devamlı maruz kalan çalışanların kalıcı duyma kayıpları yaşadıkları Amerikan Dökümcüler Birliği tarafından bildirilmektedir [10]. Yukarıda verilen bilgiler 1976 yılında yayınlanan bir makaleden alınmasına rağmen benzer durumlar günümüzde de geçerliliğini korumakta ve dökümhane çalışma şartları çalışanlar için oldukça fazla risk içermektedir. Dökümhaneler içerdikleri toz, yüksek ısı, metal buharı, gürültü, gazlar gibi riskler nedeniyle en riskli çalışma kollarından biridir [11]. Döküm iş kolundaki gürültü kaynakları genel olarak, havalandırma, kalıp yapma ve bozma sistemleri, bitirme temizleme işlemleri ve titreşimli taşıyıcılar olarak karşımıza çıkmaktadırlar [9]. Teknik olmayan bir kural çerçevesinde, eğer kolunuz kadar uzakta olan bir insan ile konuşmakta zorluk çekiyorsanız, etrafınızda 85- 90 dB(A) seviyesinde gürültüye maruz kalıyor olabilirsiniz ve zararlarının tesbiti için daha fazla araştırılma yapılması gerekir. Dökümhanelerdeki gürültü kaynakları Çizelge 1’de verilmektedir [1]. Çizelge 1’deki gürültü değerleri, dökümhanelerin çalışma alanlarının çoğunda gürültüyü önlemeye yönelik çalışmaların yapılması gerektiğini ve kişisel kulak koruyucu ekipmanların kullanılmasının zorunlu olduğunu göstermektedir. Çizelge 1. Metal döküm işlemleri ve sebep oldukları gürültü seviyeleri [1]. Gürültü Kaynağı Kalıp bozma Yüksek basınçlı hava Kumlama Taşlama Besleme hazne titreşimleri Kalıplama makinaları Fanlar El veya hava ile çekiçleme dB(A) 105-115 95-117 100-110 92-115 95-115 90-115 90-95 92-97 Araştırmacıların, dökümhanelerde çalışanların maruz kaldıkları gürültü seviyelerini ve gürültüye bağlı işitme kayıplarını tesbit etmeye yönelik yapmış oldukları çalışmalar ve elde ettikleri sonuçlar takip eden paragraflarda özet şeklinde verilmektedir. Gönüllü ve arkadaşlarının gerçekleştirdikleri çalışmada, İstanbul’daki tekstil, dökümhane, ilaç, metal, otomotiv yan sanayi, asfalt sanayilerine ait proseslerin gürültü kaynakları ve gürültü değerleri tesbit edilmiştir. Döküm işkolunda faaliyet gösteren 29 dökümhanede yapılan ölçümler sonucunda 84,9 dB(A) genel ortalama ile dökümhaneler en çok gürültü oluşturan sektörler arasında değerlendirilmiştir. İş Güvenliği ve İşçi Sağlığı yönetmeliğine göre benzeri ağır çalışma şartlarında çalışma süresinin maksimum 8 saat ve bu zaman diliminde maruz kalacağı gürültü düzeyinin en fazla 80 dB(A) olabileceği belirtilmektedir. Yine aynı yönetmeliğe göre gürültü düzeyi değeri 90 dB(A) değerini aşamaz. Bahsedilen durumlarda çalışanlar, kişisel kulak koruyucu gibi tedbirler alınmadan çalıştırılamazlar [12]. Gönüllü ve çalışma arkadaşlarının sunduğu yönetmelik değerlerinde güncelleme yapmak gerekirse, Resmi Gazete’nin 28 Temmuz 2013, Sayı: 28721 ile yayınlanan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Çalışanların Gürültü ile İlgili Risklerden Korunmalarına Dair Yönetmeliğe göre 8 saatlik bir çalışma diliminde maruz kalınan en düşük ve yüksek gürültü maruziyet eylem değerleri 80 dB(A) ve 85 dB(A) olarak belirlenmiştir. Yine aynı yönetmelikle maruziyet sınır değeri 87 dB(A) olarak belirtilmiş, yeterli ölçümle tesbit edilen haftalık gürültü maruziyet değerinin 87 dB(A) maruziyet sınır değerini aşamayacağı ve maruziyet eylem değerlerinde kişisel kulak koruyucuların etkisinin dikkate alınmayacağı, maruziyet sınır değerleri uygulanırken kulak koruyucu donanımların etkisinin dikkate alınacağı vurgulanmaktadır [6]. Ayrıca, Resmi Gazete’nin 16 Temmuz 2013, Sayı: 28709’de yayınlanan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Sağlık Kuralları Bakımından Günde Azami Yedi Buçuk Saat veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkında Yönetmelik’te dökümhane işlerinin çoğu günde en fazla 7,5 saat çalışılabilecek işler kapsamına alınmıştır. Günlük 7,5 saatten daha az süre çalıştırılabilecek işler arasında ise civa izabe fırınında görülen işler 6 saat, kurşun işleri 4 saat, karbon sülfürden etkilenme tehlikesi bulunan işler 6 saat olarak tesbit edilmiştir [13]. Zakaria ve çalışma arkadaşlarının Mısır’daki kapasiteleri farklı dört dökümhanede mesleki tehlikeleri saptamaya yönelik yapmış oldukları çalışmada dökümhanelerin gürültü seviyeleri de tesbit edilmiştir. Kalıp bozma ve temizleme işlemlerinde çalışan işçilerin yakınlarında yapılan ölçümlerde dökümhanelerden birinde en yüksek ortalama gürültü seviyesi 114 dB(A) iken, bir diğerinde en düşük ortalama gürültü seviyesi 92 dB(A) olarak kaydedilmiştir. Araştırmacılar, en yüksek değerlerin kaydedildiği dökümhanedeki bu durumu, dökümhanenin yüksek çalışma kapasitesi ve testlerin yapılışı sırasında büyük tonajlı dökümlerin gerçekleştirilmesi ile ilişkilendirmişlerdir. Dökümhanelerdeki en gürültülü yerlerden olan kalıp bozma ve temizleme bölümlerinde gürültü seviyesinin 90-110 dB(A) olması normaldir fakat incelemeye konu olan dört dökümhane Mısır kanunlarındaki limit olan 90 dB(A)’in üzerindedir ve düşürmeye yönelik gerekli önlemler alınmalıdır [14]. Öztürk ve çalışma arkadaşlarının İzmir’deki, çalışan sayısı 10-99 arasında değişen 7 dökümhanede gerçekleştirilen araştırmalarında; işyerinde gürültü, gürültüye bağlı işitme kayıpları ve bunları etkileyen etmenler incelenmiş ve işyeri alanlarının % 62,5’inde 85 dB(A) ve üzerinde gürültü saptanmıştır. En düşük ve en yüksek gürültü değerleri 68,8 ve 105,5 dB(A) olarak tesbit edilmiştir. Gürültüye bağlı işitme kaybı sıklığının ise % 23,5 olduğu bildirilmiştir. Çalışanların % 93,1’inin kişisel kulak koruyucu kullanmadığı tesbit edilmiştir. Kulak koruyucu kullanmama nedenleri sorulduğunda, çalışanların % 67,9’u işveren tarafından gerekli teçhizatın verilmediği cevabını vermişlerdir. Pek çok ülkede olduğu gibi ülkemizde de gürültünün etkisi ve koruyucu kullanımı ile ilgili çeşitli yönetmelikler ve programlar olmasına rağmen, Öztürk ve çalışma arkadaşları yaptıkları araştırma sırasında araştırmaya konu olan işyerlerinin hiçbirinde gürültü kontrolüne yönelik bir uygulama ve program olmadığını bildirmektedirler. Araştırmada yaşanan bir problem ise, çalışanların çalışma alanlarının saptanmasıdır. Tek bir geniş alanda farklı işlerin gerçekleştirildiği bölümler olması ve bu bölümlerin gürültü düzeylerinin farklı olması ile birlikte aslında tek mekan olduğu için çok kesin sınırlarla ayrılamamış ve gürültü sınıflandırmasında zorluk yaşanmıştır [11]. Erkunt Döküm Sanayi A.Ş.’de gürültüye yönelik yapılan çalışmalar Yüceer’in makalesinde sunulmaktadır. Erkunt döküm fabrikasının tüm atölyelerindeki gürültü seviyeleri ölçülerek gürültü haritaları çıkarılmıştır ve bu işlem senelik olarak tekrarlanmaktadır. Yapılan ölçümler sonucunda hangi alanlarda gürültüye yönelik önlemlerin alınması gerektiği ortaya çıkarılmış, ilgili alanlarda makine ve ekipman bakımları gerçekleştirilerek kişisel koruyucu ekipmanların devamlı olarak kullanılması sağlanmaktadır. Haritalama çalışmaları sonucunda dökümhanenin büyük bir bölümünde 88-90 dB(A) seviyesinde gürültü olduğu tesbit edilmiştir. Bu alanlar: trafo, kalıplama hattı, şarj holü, demirhane, maçahane, maça kurutma alanlarıdır. 90 dB(A) üstündeki alanlar ise sarsak, kompresör, temizleme bölümü, kum sistemi, kalıplama hattı, toz siklon ve filtre bölgeleridir. Gürültü haritasında ergitme ocaklarının bulunduğu alan 85 dB(A) değerinin altında gösterilmektedir ve dolayısıyla koruyucu kulaklık kullanılmasının gereksiz olduğu işaret edilmektedir. Erkunt Döküm Sanayi A.Ş.’de çalışanların duyma kayıplarını tesbit edebilmek için işe giriş tarihinden itibaren ortam gürültüsünün 80-90 dB(A) olduğu alanlarda iki yılda bir, 90 dB(A)’nın üzerinde olduğu çalışanlar için yılda bir defa odyometrik testleri yapılmaktadır. Test sonuçları sayesinde çalışanların işitme kayıpları düzenli olarak takip edilebilmekte ve gerekli önlemler alınabilmektedir [15]. Gürültünün ve diğer mesleki risklerin önlenmesi için çeşitli yaklaşımlar bulunmaktadır. Bu yaklaşımlardan birinde önleme çalışmalarının yönetimsel kontroller, mühendislik kontroller ve kişisel önleyici ekipmanlar olmak üzere 3 genel kategoride incelenmesi ve çalışılması tavsiye edilmektedir. Yönetimsel kontroller, güvenlik politikalarını, genel ve özel güvenlik kurallarını ve iş güvenlik analizleri, çalışanların eğitimi, kaza incelemeleri gibi planlı çalışmaları kapsamaktadır. Hassas durumlar için çalışanların aşırı toz, gürültü ve ısı gibi zarar verecek olan alanlardan maruz kalma durumlarını azaltmak için dönüşümlü çalışma uygulanabilir. Mühendislik kontrolleri, makina çalışma şartları güvenliği, uygun havalandırma, gürültünün azaltılması gibi çalışma şartlarını iyileştirmeye yönelik uygulamaları kapsamaktadır. Gürültüyü önlemek için bir dökümhanede uygulanabilecek bazı mühendislik uygulamaları Çizelge 2’de verilmektedir. Mühendislik kontrollerinin mümkün olamadığı veya verimli olamadığı durumlarda, olumsuz güvenlik ve sağlık maruziyetlerine karşı kullanılabilecek son savunma hattı kişisel koruyucu ekipmanlardır. Bu ekipmanlar arasında eldivenler, ayakkabılar, giyisiler, gözlükler, solunum yardımcıları, kulak tıkaçları ve kulaklıklar sayılabilir [3]. Çizelge 2. Dökümhanelerde gürültü kaynakları ve önleyici uygulamalar [3]. Gürültü Kaynağı Kalıplama Makinesi Egzosu Hava ile çalışan taşlama cihazları Düşen parçaların darbe gürültüleri Metal çalışma masalarında çalışmak Kumlama Temizleme işlemleri Kalıp bozma işlemleri Daire testere Kupol fırın üfleci 150 beygir motor Kontroller Egzos borusunun uzatılarak uzaklaştırılması Elektrikli cihazların kullanımı Tahta veya kauçuk gibi darbe sönümleyici astarlar kullanmak, düşme mesafesini azaltmak Masa yüzeyinin tahta veya kauçuk gibi malzemelerle kaplanması Ağır kauçuk astarlar muhafaza Torç kullanımı Kısmi kapalı muhafaza kauçuk tamponlar Kısmi kapalı muhafaza Duvar ve kapalı muhafaza altına alınarak izole etmek Uygulama Öncesi ve Sonrası Gürültü Seviyesi dB(A) 10785 10284 11092 9583 10080 11090 10294 9284 10283 Gürültüyü önlemeye yönelik çeşitli mühendislik uygulamalarından örnekler Avrupa Komisyonunun hazırlamış olduğu Entegre Kirlilik, Önleme ve Kontrol, Döküm Endüstrisindeki En İyi Uygulama Tekniklerine Yönelik Referans Dökümanda bahsedilmektedir. Rotary fırınlarda sıvı yakıt-hava karışımı yerine gaz-oksijen kullanılarak ergitme verimi artışı hedeflerinde % 53’lük enerji tasarrufu sağlanabilir. Buradaki değişim aynı zamanda gürültü emisyonlarında 15-18 dB(A)’lık bir düşüş sağlayarak yapılan ölçümlerde 48 dB(A) değerine ulaşılmıştır. Bu teknik yaklaşık 4000 Euro’luk bir maliyet getirmekle beraber, demir dökümde kullanılan rotary fırınlarda geniş uygulama bulmuştur [5]. Elektrik ark fırınlarında enerji tüketimini azaltan bir uygulama olan köpüksü curuf pratiğinde şarja ısı transferi iyileştirilir, daha az enerji harcanır, elektrod tüketimi azalır ve gürültü seviyesi düşürülür. Köpüksü curuf, CO kabarcıklarının hareketi ile üretilir. CO ise, metale oksijen enjeksiyonu işlemi sırasında metaldeki karbonun oksidasyonu sonucunda oluşur [5]. Elektrik ark ocağının kapalı bir alanda kalmasını sağlayan bir çalışmada, hareketli bir çatının veya yan panellerin kullanımı gerekmektedir. Bu tekniğin kapalı alan içinde ısının ve gürültünün kalması gibi dezavantajları olmakla birlikte, düşük enerji tüketimi ve kapalı alan dışında düşük gürültü seviyeleri gibi avantajları vardır. Davlumbaz sistemi ile kıyaslandığında, enerji ihtiyacı % 30-50 daha azdır. Uygulamanın gerçekleştirildiği Polonya’daki bir dökümhanede ergitme bölgesindeki 91 dB(A) gürültü seviyesi 85 dB(A)’ya düşürülmüştür. Krakow’daki Metalodlew Dökümhanesindeki her biri 8,5 tonluk iki adet elektrik ark ocağının kapatılması işlemi 1996’da 275000 Euro yatırım gerektirmiştir. Aynı dökümhanenin kalıp bozma ünitesinin etrafını kapatmak için yapılan şekil itibari ile köpek kulübesini andıran yapı, hidrolik olarak açılıp kapanan kapılar içermektedir (Şekil 1). Uygulama sayesinde kalıp bozma işlemlerindeki gürültü seviyesi 100 dB(A) değerinden 85 dB(A) değerine düşürülmüştür. Uygulamanın ekonomik maliyeti, 220000 Euro olmuştur [5]. Şekil 1. Kalıp bozma ünitesinde toz ve gürültü azaltmaya yönelik kapalı sistem [5]. Belçika’daki bir dökümhanede sürdürülen gürültü azaltma planı çerçevesinde 170 gürültü kaynağı incelenip gerekli tedbirler alındığında, genel gürültü seviyesi 50 dB(A)’dan 40 dB(A) değerine düşürülmüştür. Gürültünün içeride kalmasını sağlamak için dökümhaneye ilave hava üflemesi yapılarak, küçük bir basınç farkı oluşturulmuştur. İçerideki toplam hava hacmi saatte 36 kez yenilenmektedir. Bu teknik elbetteki bütün yeni ve eski dökümhanelere uygulanabilir [5]. Gürültünün etkisini azaltmaya yönelik yönetimsel ve mühendislik kontrollerinden sonra, kişisel önleyici ekipman kullanımı gelmektedir. Bu ekipmanlar kulak tıkaçları ve kulaklıklardır. Çalışanın gürültüye maruziyeti 80 dB(A) olan en düşük maruziyet eylem değerini aştığında, işveren çalışanların kullanımı için kulak koruyucu donanımları hazır halde bulundurur. En yüksek maruziyet eylem değerine ulaştığında veya bu değeri aştığında >85 dB(A) kulak koruyucu donanımların çalışanlar tarafından kullanımının sağlanması ve denetimi işveren tarafından yapılır. İşveren tarafından sağlanan kulak koruyucu donanımlar; işitme ile ilgili riski ortadan kaldıracak veya en aza indirecek şekilde seçilir, çalışanlar tarafından doğru kullanılır ve korunur, çalışana tam olarak uyar, hijyenik şartların gerektirdiği durumlarda çalışana özel olarak sağlanır [7]. Çalışanlar kulak koruyucularının seçiminde çalışılan ortama uygun, koruyucu tipi ve boyutunun ne olması gerektiği konularında eğitim almış bir personelden yardım almalıdır. Bu sayede daha konforlu bir kullanım ve işitme kaybını önlemede etkinlik sağlanır. Kulak koruyucuları, her bir çalışanın çalışma ortamındaki gürültü değerini uygun bir biçimde düşürmelidir. Çalışma ortamındaki değişim, işveren tarafından izlenmeli yeni duruma uygun kulak koruyucuları çalışanlara kullanması için verilmeli ve denetimi yapılmalıdır [3]. Kulak koruyucuları kullanılacakları ortalardaki gürültü değerleri esas alınarak 5 farklı sınıfta değerlendirilmektedirler (Çizelge 3) [16]. Kulak koruyucularının kullanım etkinliğini iyileştirebilmek için koruyucular üzerinde kullanım yerindeki gürültü seviyesini belirten veya gürültü azaltma oranını gösteren etiketler kullanılmalıdır (Şekil 1) [1]. Koruyucu kullanımında çalışanların eğitilmesi çok önemlidir. Çalışanlar gürültüye maruz kalmanın sebepleri, sonuçları ve önlemleri hakkında yeterli bilgiye sahip olurlarsa ve motive edilirlerse koruyucu kulaklık kullanımı ve odyometrik testlere katılım gibi duyma kaybını önlemeye yönelik çabaları çok yüksek seviyelerde olacaktır. Çizelge 3. Kulak koruyucu sınıfları [16]. Sınıf 1 2 3 4 5 Kullanılması gereken dB(A) 90 90-95 95-100 100-105 105-110 Şekil 2. Kulak koruyucunun özelliklerini belirten etiket [1]. Ülkemizde, çalışanların gürültü ile ilgili risklerden korunmalarına yönelik çeşitli yönetmelikler bulunmaktadır [7, 13, 17]. Bu yönetmeliklerin önemli kısımlarından yukarıda bahsedilmiştir. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın yayınladığı bu yönetmelikler yanında Çevre ve Orman Bakanlığı’nın 2009-2020 Çevresel Gürültü Eylem Planı uygulanmaktadır. Bu eylem planı Avrupa Birliği mevzuatına uyumlu olarak 4 Haziran 2010’da yürürlüğe giren Çevresel Gürültünün Değerlendirilmesi ve Yönetimi Yönetmeliğini esas almaktadır. Eylem Planı, gürültü haritalarının oluşturularak sorunun belirlenmesi, denetim ve izleme yapılarak çevresel gürültünün kontrol altına alınmasını amaçlamaktadır. Eylem planı çerçevesinde endüstriyel tesisler için çevresel gürültü sınır değerleri gündüz saatlerinde 60-70 dB(A), gece saatlerinde 50-60 dB(A) olması gerekmektedir. Endüstriyel tesisler, gürültü sınır değerlerini sağlamalı ve Gürültü Kontrol İzin Belgesi almakla yükümlüdürler. Gürültü kontrol izin belgesi alması gereken tesisler arasında Metal işleme ve üretimi tesisleri de vardır. Bu tesislerden demir-çelik ve aluminyum jant üretimi yapan firmalar, gürültü kontrol izin belgesi almak için başvuru yapmışlardır. 1 Nisan 2010 itibarı ile diğer tesislerle beraber toplamda 53 firma Çevre ve Orman Bakanlığı’na belge almak için başvuruda bulunmuş bunlardan 2 firmaya Gürültü Kontrol İzin Belgesi verilmiştir [18]. 4. SONUÇ VE ÖNERİLER Dökümhanelerde gerçekleştirilen işler, çalışanlar için oldukça geniş yelpazede sağlık ve güvenlik riski içermektedir. Bu risklerden bir tanesi de gürültüdür. Makinalar ve ekipmanlar gürültüye neden olabildikleri gibi malzeme taşınımı ve serbest düşme hareketleri de gürültü seviyesine katkıda bulunmaktadır. Dökümhanelerin çoğu yapısal, makina-teçhizat olarak akustik özellikleri araştırılmadan kurulmuşlardır ve dolayısıyla gürültü ve meydana getirdiği duyma kayıpları birçok dökümhanenin başa çıkması gereken bir sağlık problemidir. Gürültü problemi çözümünde “yönetimsel kontroller, mühendislik kontroller ve kişisel koruyucu ekipman kullanımı” yaklaşımından veya “gürültünün kaynağında azaltılması, gürültünün ilerleme yolunda azaltılması ve alıcıda azaltılması” yaklaşımından faydalanılabilir. Çalışanların gürültüye bağlı risklere karşı korunmalarına yönelik kuralları belirten yönetmelikler ve eylem planları, işverenler ve çalışanlara çeşitli eğitimler ve seminerler düzenlenerek anlatılmalı, kuralların daha etkin uygulanması sağlanmalıdır. 5. TEŞEKKÜR YİSGÜM Genel Müdürü Selçuk Özdemir’e literatür desteklerinden dolayı teşekkür ederiz. 6. KAYNAKÇA [1] Hearing Protection in Metalcasting Facilities, OSHA and American Foundry Society (AFS) Alliance, Fact Sheet, April 2010. [2] Occupational Exposure to Noise: Evaluation, Prevention and Control, SpecialReport S 64, Edited by Goelzer, B., Hansen, C.H., Sehrndt, G.A., World Health Organization, Occupational Health Publication. [3] Boyd, G. Jr., Klempner, M., The Foundry Manager’s Guide to Safety and Health (Second Edition), The Pennsylvania Foundry Association, 2002. [4] Suter, Alice H., The Nature and Effects of Noise, in 47. Noise, Suter, Alice H., Editor, Encyclopedia of Occupational Health and Safety, Jeanne Mager Stellman, Editor-in-Chief. International Labor Organization, Geneva, 2011. http://www.ilo.org/oshenc/part-vi/noise/item/751-the-nature-and-effects-of-noise [5] Integrated Pollution Prevention and Control, Reference Document on Best Available Techniques in the Smitheries and Foundries Industry, European Commission, May 2005. [6] Çalışma Yaşamında Gürültü ve İşitmenin Korunması, Editörler: Belgin, E., Çalışkan, M., Türk Tabipleri Birliği, Nisan 2004. [7] Çalışanların Gürültü ile İlgili Risklerden Korunmalarına Dair Yönetmelik, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Resmi Gazete, Sayı: 28721, 28 Temmuz 2013. [8] Şahin, E., Gürültünün Üretim Verimliliği Üzerindeki Etkilerinin Araştırılması, Teknoloji, Sayı: 3-4, Sayfa: 19-25, 2003. [9] Ünlü, N., Yıldırım, S., Eruslu, N., Dökümhanelerde Gürültü Problemi ve El-Kol Titreşim Sendromu, Metal Dünyası, Sayı: 63, Sayfa: 24-29, Ağustos 1998. [10] Health Hazards of Foundry Work, Labor Occupational Health Program, Monitor, Vol 3, No 5, 1-2, May 1976. [11] Öztürk, A., Ergör, G., Demiral, Y., Ergör, A., Tapçı, N., Döküm İşkolunda Gürültüye Bağlı İşitme Kayıpları Sıklığı ve Etkileyen Etmenlerin Değerlendirilmesi, Türk Tabipleri Birliği Mesleki Sağlık ve Güvenlik Dergisi, Sayı: 31, Sayfa: 40-46, Ocak-Şubat-Mart 2009. [12] Gönüllü, M.T., Avşar, Y., Arslankaya, E., Tosun, İ., Değişik Endüstri Birimlerinde Oluşan Gürültülerin Araştırılması ve İşitme Sağlığı Açısından Değerlendirilmesi, 4. GAP Mühendislik Kongresi, Şanlıurfa, 6-8 Haziran 2002. [13] Sağlık Kuralları Bakımından Günde Azami Yedi Buçuk Saat veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkında Yönetmelik, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Resmi Gazete, Sayı: 28709, 16 Temmuz 2013. [14] Zakaria, Adel M., Noweir, Kamal H., El-Maghrabi, G., Evaluation of Occupational Hazards in Foundries, The Journal of the Egyptian Public Health Association (JEPHAss.), Vol.80 No.3-4, 433-462, 2005. [15] http://www.metalurji.org.tr/dergi/dergi127/der127_22.pdf [16] Classified Hearing Protectors Updated: March 2013, Ministry of Business, Innovation and Employment, New Zealand. [17] Gürültü Kontrol Yönetmeliği, Resmi Gazete, Sayı: 19308, 11 Aralık 1986. [18] Çevresel Gürültü Eylem Planı 2009-2020, Çevre ve Orman Bakanlığı.
© Copyright 2024 Paperzz