HUKUK EĞİTİM VE ÖĞRETİMİNDE BİR OLANAK OLARAK LİSANS ARAŞTIRMA PROJELERİ Öğr. Gör. A. Aslı Şimşek Atılım Üniversitesi Hukuk Fakültesi Son dönemde hukuk eğitimi ve öğretimi üzerine başta akademi olmak üzere çeşitli mecralarda yoğun tartışmalar yürütülmekte, konu üzerine sempozyum, panel, konferans, çalıştay gibi akademik çalışmalar yapılmaktadır. Hukuk eğitimi ve öğretimi meseleleri her ne kadar birkaç yıldır popüler hale gelmiş gibi görünse de hukuk eğitimine ilişkin geçmişten beri süregelen sorunlar mevcuttur. Fakat son zamanlarda dikkatlerin bu noktaya çekilmesinin ana nedeni hukuk fakültelerinin kalabalık sınıfları dolayısıyla öğrencilerin akademisyenlerle birebir iletişime geçmekte zorluk çekmesi, derslerin genellikle konferans şeklinde işlenmesi dolayısıyla öğrencilerde hukuk öğreniminin birtakım mevzuatı ezberlemekten ibaret olduğu algısına yol açmasıdır. Bunları kısaca altyapısal sorunlar olarak ifade edebiliriz.1 Bundan başka teori ve uygulama “iki ayrı dünyanın insanıymışçasına” resmedilmekte, dolayısıyla mezun olan hukukçu uygulama denilen ne olduğu belirsiz bir alana girdiğini düşünmekte, teorideki bilgilerini pratiğe aktaramamakta, örneğin adliyede karşılaştığı bir hukuka aykırılığı teorik bilgisiyle çelişse dahi uygulamaya has bir yöntem olarak kabullenmekte ve tüm bunlar birleşerek hukuk fakültelerini hakikatten koparmaktadır. O halde hukukçuyu mevcut kuralların ağzı olan mekanik bir forma dönüşmekten ne alıkoyacaktır? Bunun için eskiden beri dile getirilen hukukçunun fakülte hayatında kazanması gereken bir nosyon vardır. Fakat bu “hukuk nosyonu” nasıl kazanılacaktır? Hukuk; hem bir akademik araştırma alanı olarak hem de bir lisans programı olarak sosyoloji, siyaset, ekonomi, tarih, felsefe, edebiyat gibi sosyal bilimlere ve hümaniter disiplinlere karşı muhazafazakar bir tutum içinde olmuş ve mesafeli yaklaşmıştır. Ancak hukuk; gündelik yaşama, sokağa inip, hakikate dokunup insanileşmedikçe hukuk nosyonunun kazanılması mümkün görünmemektedir. 1 Belirtlen sorunlar ve hukuk eğitim ve öğretiminin nasıl olması gerektiğine ilişkin tartışmalar geçmişten günümüze çeşitli mecralarda farklı hukukçular tarafından da gündeme getirilmiştir. Bkz. Tuğrul Ansay, “Hukuk Eğitiminde Reform”, AÜHFD, Yıl 1969, Cilt 26, Sayı 1-2, s. 261-321. Mehmet Yüksel, “Bilim Felsefesi ve Sosyal Teori Bağlamında Hukuk Öğretimine Bakmak”, Hacettepe Hukuk Fakültesi Dergisi, 3(2), 2013, s. 11-13. Ertuğrul Uzun, “Hukuk Eğitiminde Sorunu Doğru Teşhis Etmek”, E.T. 13.05.2014. http://yenihukuk.blogspot.com.tr/2014/05/hukuk-egitiminde-sorunu-dogru-teshis.html?spref=fb Sümeyra Özçimen, “Hukuk Eğitim ve Öğretimine Dair”, E.T. 13.05.2014. http://yenihukuk.blogspot.com.tr/2014/05/hukuk-egitim-ve-ogretimine-dair-sumeyra.html?spref=fb Bu nedenle hukuk eğitim ve öğretiminde hem altyapısal sorunlar giderilmeli hem de var olan içe kapalı muhafazakar eğilim kırılmalıdır. Hukukun “çekingenliğini” üzerinden atarak farklı disiplinlerle karşılaşması sağlanmalı, öğrenciler hukuk eğitim ve öğretimindeki yeni yöntemleri kullanmaya teşvik edilmelidir. Bu kapsamda Atılım Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden öğrencilerimizle hukukun adalet, eşitlik, özgürlük gibi temel kavramlarını soyut düzlemden indirerek insanileştirmek, teorik bilginin ezberlenmesinden ziyade deneyimlenerek öğrenilmesini sağlamak, farklı sosyal bilim ve disiplinlerinden yararlanarak hukuk nosyonu hayaletini ete kemiğe büründürmek için Lisans Araştırma Projeleri (LAP) yürütmekteyiz. Şimdiye kadar biri tamamlanmış, diğer ikisi devam eden üç projede hem araştırmacı hem gönüllü öğrenci olarak toplam 42 öğrenci yer almıştır. Proje ekipleri en fazla 20 öğrenciden oluştuğundan, bu öğrencilerle birebir ilgilenme şansı doğmuştur. Bundan başka farklı sınıflardan hukuk öğrencilerinin bir araya gelerek bilgi ve birikimlerini paylaşmaları sağlanmıştır. Projeler, farklı fakültelerden öğrencilerin de katılımına açık tutulmuş, böylece işletmeden mühendisliğe diğer fakültelerden öğrencilerle ekip çalışması yürütülmesi olanağı doğmuştur. Dolayısıyla hukuk fakültesi öğrencileri için akademisyenlerin danışmanlığında araştırma, sorunu tespit etme, fikir üretme, çözüm bulma olanağı doğmuştur. Sadece bu açılardan bile, derslerin geleneksel olarak konferans şeklinde yürütüldüğü düşünülürse, oldukça yenilikçi bir yöntemin ortaya çıktığı söylenebilir. Projelerden daha somut örnekler verilecek olursa: 2012-2013 akademik yılında yürütülüp tamamlanan Engellilerin Adalete Erişim Hakkı: Adli Yardım ve Bilgi Edinmede Karşılaştıkları Sorunlar ve Çözüm Önerileri2 başlıklı projede öğrencilerin engelli bireylerin adalete erişim hakkı bağlamında hem dünyada hem ülkemizde insan hakları konusunda yeni bilgi ve kurumları öğrenmeleri sağlanmış, konuyla bağlantılı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları taranmış, Görme Özürlü Evrensel Hukukçular Derneği, Engelsiz Hayat Derneği ve Ankara Barosu Engelli Avukatlar Kurulu ile iletişime geçilmiş, konu hakkında fakültemizde bir bilgilendirme ve bilinçlendirme semineri organize edilmiştir. Projede yer alan öğrenciler; Anayasa’nın 10. maddesinde yer alan eşitlik ilkesinin ve Anayasa’nın 36. - 38. maddelerinde düzenlenen adil yargılanma hakkı arasındaki ilişkiyi kurarak adalete erişim hakkı konusunu irdelemişlerdir. 2 ATÜ-LAP-C-1213-07 kodlu LAP, Öğr. Gör. A. Aslı Şimşek ve Ar. Gör. Damla G. Songur danışmanlığından yürütülmüştür. Aynı zamanda bu proje, Atılım Üniversitesi sosyal bilimler alanında 2012-2013 dönemi sosyal bilimlerde yapılan LAP’lar arasından birincilik kazanmıştır. Üniversite Öğrencilerinin Hak Temelli Kentlilik Algısı: Atılım Üniversitesi Örneği3 başlıklı halen devam etmekte olan projede ulusal ve küresel düzeyde önemleri ve yetkileri artan yerel yönetimlerin Ankara’daki belediyeler düzeyinde kentlilik haklarını ne kadar koruduğu ve sağladığı araştırılmıştır. Bu kapsamda dünya nüfusunun yarıdan fazlasının yaşam alanı olan kentler ile insan hakları arasındaki ilişki kurulmuştur. Hukuk alanında yeni araştırma yöntemlerinin denenmesi için Ankara ve kentlilik hakları konusunda Atılım Üniversitesi’nde bir saha çalışması yapılmıştır. Devam eden bir başka proje ise Hukuk Kavramlarının İçselleştirilmesinde Sanatın Rolü: Ayrımcılık Yasağı Kavramı Üzerine Bir Bilinç Yaratma Çalışması4dır. Bu projede üç yılı aşkın süredir Hukuk Fakültesi’nde yürütülmekte olan hukuk ve sanat atölye çalışmaları5 birikiminden yararlanılmıştır. Yöntemsel olarak hukuk ve sanat çalışmaları kullanılarak edebiyat, fotoğraf, drama, sinema ve müzik atölyeleri oluşturulmuş; her bir atölyede ayrımcılık yasağı kapsamında korunan hukuki menfaatler incelenmiştir. Demokratik bir toplumun temel ilkelerinden olan eşitlik ilkesinin ayrılmaz parçası ayrımcılık yasağı konusunda; önyargı, tolerans, değer-değer yargısı meseleleri bağlamında yargılama sürecinde değerlendirme sorunu ele alınmıştır. Sonuç olarak Lisans Araştırma Projeleri aracılığıyla hukuk fakültesi öğrencileri ile takım çalışması yürütülerek; hukuk alanında son küresel gelişmelerin öğrenilmesi ve takip edilmesi, araştırma bilinci ve kültürünün geliştirilmesi, hukukun farklı bilim ve disiplinlerden yararlanması, toplumsal sorunlara hukuki çözümler üretilmesi sağlanmış, öğrencilere interaktif bir öğrenme ortamı sunulmuştur. 3 ATÜ-LAP-C-1314-06 kodlu LAP, Öğr. Gör. A. Aslı Şimşek ve Ar. Gör. Damla G. Songur danışmanlığından yürütülmüştür. 4 ATÜ-LAP-C-1314-04 kodlu LAP, Öğr. Gör. A. Aslı Şimşek ve Ar. Gör. Damla G. Songur danışmanlığından yürütülmüştür. 5 Atılım Üniversitesi Hukuk Fakültesi bünyesinde Öğr. Gör. A. Aslı Şimşek ve Ar. Gör. Damla G. Songur danışmanlığında Hukuk ve Sanat Topluluğu tarafından yürütülen çalışmalar hakkında ayrıntılı bilgi için bkz. www.hukukvesanat.atilim.edu.tr
© Copyright 2024 Paperzz