HAK-İŞ Konfederasyonu Genişletilmiş Başkanlar Kurulu Sonuç

HAK-İŞ KONFEDERASYONU
GENİŞLETİLMİŞ BAŞKANLAR KURULU
SONUÇ BİLDİRİSİ
21 Ekim 2014 /Ankara
HAK-İŞ Konfederasyonu Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, HAK-İŞ’in 39. Kuruluş
Yıldönümü, Kıbrıs Konusu, HAK-İŞ III. Kısa Film Yarışması Ödül Töreni,
Ortadoğu’da Yaşanan Gelişmeler, Kobani’de yaşananlar bahanesiyle ortaya çıkan
sokak olayları, Çözüm Süreci, İş Sağlığı ve Güvenliği, İlerleme Raporu, Orta Vadeli
Program, Torba Yasa ve Yardım Kampanyaları gündem maddeleri ile 20 Ekim 2014
tarihinde toplanarak aşağıdaki kararları almıştır;
1. HAK-İŞ 39 Yaşında: HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, HAK-İŞ’in 39. Kuruluş
Yıldönümünü büyük bir gururla kutlamaktadır.
HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, HAK-İŞ’in 39 yıllık tarihinde Türk çalışma
hayatının, toplumun ve uluslararası sendikal hareketin önemli ve etkin bir aktörü haline
gelmesinden büyük bir onur duymaktadır.
HAK-İŞ Konfederasyonu Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, HAK-İŞ’in 39. Yılında 20’si
Türkiye içinde biri ise Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde olmak üzere 21 sendikası ve
çeyrek milyona yakın üyesi ile işlevini büyük bir etkinlik içerisinde sürdürmesinden ve güçlü
bir şekilde yoluna devam etmesinden büyük bir övünç ve gurur duymaktadır.
HAK-İŞ, son dönemde başlattığı örgütlenme atağıyla ve son olarak Öz İletişim-İş
Sendikamızın da üyeliğiyle, örgütlü olduğu işkolu sayısını 19’a, toplam üye sendika sayısı ise
21’e yükselmiştir.
HAK-İŞ Konfederasyonu Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, Konfederasyonumuza üye
sendikalarımızın örgütlenme çalışmalarını hızlı ve etkin olarak sürdürmesinden büyük
memnuniyet duyduğunun ve bu çalışmaların devam edeceğinin altını çizmiştir.
Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, İnşaat işkolunda da hızla sendika kurarak HAK-İŞ’in tüm
işkollarında örgütlülüğünü sağlama yönündeki kararlılığının devam etmesinin önemine vurgu
yapmıştır.
2. Kıbrıs Konusu: Kıbrıs konusunda, yıllardan beridir süre gelen görüşmeler çerçevesinde,
üzülerek görüyoruz ki olumlu bir noktaya varılamamaktadır. Çünkü Güney Kıbrıs kayda
değer ilerleme elde etmeye olanak tanımamakla beraber, son olarak Türk Deniz Kuvvetlerine
ait gemilerin sondaj çalışmalarını izlemesini bahane ederek masadan çekildiğini ve
görüşmelerin devam etmeyeceğini açıklamıştır.
Ortak akıl, Rumlardan ve Türklerden oluşacak ortak bir komitenin Kıbrıs bölgesindeki doğal
gaz ve petrol sondaj çalışmalarını birlikte yürüterek, doğal gazın çözümü hızlandıran bir unsur
olmasını gerektirmektedir.
1
HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, her fırsatta güven artırıcı önlemler kapsamında,
Maraş’ın iadesini isteyenlerin, güven artırıcı önlem olarak; her iki topluma da ait olan
Kıbrıs’taki yer altı ve yer üstü kaynaklarının ortak kullanımı için, ortak bir komite oluşturup
doğal gaz ve petrol konusunun çözüme katkı olarak kullanılmasını da kabul etmelerini önerir.
HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, görüşmelerin askıya alınması açıklamasının, 3 Ekim
2014 tarihinde Sn. Anastasiades ile Yunanistan Başkanı’nın görüşmesi sonrasında
yapılmasının manidar olduğunu vurgular.
HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, Kıbrıslı Türklerin umutları, beklentileri, yani
kaderinin Rum tarafının eline bırakılamayacağını vurgular.
HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, iki Liderin mutabakata vararak 11 Şubat 2014
tarihinde imzalamış oldukları 7 maddelik ortak mutabakat metni ile barış umutlarının yeniden
yeşerdiğine dikkat çeker. Açıklamada, AB içinde birleşik Kıbrıs olup ortak gelecek
sağlanabilineceği, iki liderin kararlılıklarına değinilmiş ve son madde de “Görüşmelerin
başarılı olması için taraflar olumlu bir ortam yaratmak için çaba harcayacaktır. Liderler
müzakereler süresince, diğer tarafı suçlayıcı oyunlar, olumsuz kamuoyu açıklamaları
yapmaktan sakınacaktır. Liderler Birleşik Kıbrıs’ın geleceğine katkı sağlayacak güven artırıcı
önlemeler için çaba göstereceklerini vaat ederler” ifadeleri yer almıştır. Şu an ki gelinen
noktada ise; Rum Kesiminin tüm bu açıklamaları hiçe sayarak bu sürece balta vurması
kaygıyla izlenmektedir.
HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, Güney Kıbrıs’ın tüm bu olumsuz tavrına rağmen,
Kuzey Kıbrıs’ta gerek siyasi partiler, gerek sivil toplum örgütleri ve gerekse halkımız yine de
umutlarını tüketmemek adına, geriye dönüşü olmayan sözler sarf edilmeyip tekrardan, masaya
oturulmasını karşılıklı iyi niyet göstererek görüşmelerin devam etmesini istemektedirler.
Artık, AB ve BM’nin bu durumda gerekli müdahaleleri yapıp, sürekli sorun çıkaran taraf olan
Rum Kesimini, daha ciddiyetle uyarması ve kapsamlı bir çözüm için baskılarını daha da
artırıp nihai çözüm yoluna girilmesini sağlamalıdırlar.
Sonuç olarak, sendikamız KAMU-SEN, Kıbrıs’ta siyasi eşitliğe dayalı iki bölgeli ve her iki
liderin de ortak Mutabakatı ile açıklanan uzlaşı metni çerçevesinde federal bir çözüme ulaşma
çabalarını, HAK-İŞ Konfederasyonu’nun da katkıları ile bugüne kadar olduğu gibi, bundan
sonra da aktif olarak desteklemeye devam edecektir.
3. HAK-İŞ III. Kısa Film Yarışması: HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, çeyrek
milyona yaklaşan üyesiyle Türkiye’nin büyük işçi konfederasyonu olan HAK-İŞ’in, klasik
sendikacılık anlayışı yerine hayata ve insana dair her alanda faaliyet göstermekte ve
Türkiye’nin gelişme yönündeki toplumsal dönüşüm sürecine katkısını sürdürmekte olduğunu
vurgular.
İşçi hareketinin “güçlü, farklı ve özgün” bir sesi olmayı amaçlayan HAK-İŞ, sendikal alanda
yenilikçi bir anlayışın öncüsü olma iddiasındadır.
Bu sendikacılık anlayışına uygun olarak Emek temasıyla ve “Kısa Film Uzun İş” sloganıyla
2012 yılında başladığımız Kısa Film Yarışmasının bu yıl üçüncüsünü gerçekleştiriyoruz.
2
HAK-İŞ olarak, film yarışması ile emeği bilgi, sanat ve kültürle buluşturmayı, insan emeğinin
sanatsal alandaki çalışmalarına bir farkındalık kazandırmayı amaçlıyoruz.
HAK-İŞ olarak, “Kısa Film Uzun İş” sloganıyla ve “Emek” temasıyla gerçekleştirdiğimiz
kısa film yarışmasını geleneksel hale getirmeyi amaçlıyoruz. HAK-İŞ olarak, ekonomik,
sosyal ve kültürel gelişmelerin birbirini tetiklediğine inanıyor ve bu anlayışa uygun olarak,
insanın ve emeğin olduğu her alanda faaliyet göstermeyi amaçlıyoruz. HAK-İŞ olarak, kısa
film yarışması deneyimimizden hareketle kültürel alandaki çalışmalarımızı artırmayı
amaçlıyoruz.
HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, HAK-İŞ Kısa Film Yarışmasının Kültür Bakanlığı
ile ortaklaştırılmasının yarışmanın gelenekselleştirilmesi açısından önemine işaret eder.
HAK-İŞ Konfederasyonu Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, emeğin sanata yansıması açısından
amatör de olsa üye sendikalarımızın, üyelerini, teşkilat mensuplarının yarışmaya katılmaları
konusunda teşvik etmelerinin önemine dikkat çeker.
4. Ortadoğu’da Diktatör-Terör-Zorunlu Göç Sarmalı Birlikte Değerlendirilmeli: HAKİŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, hangi ülkede nerede olursa olsun teröre ve terör
örgütlerine karşı olduğuna vurgu yapar.
HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, Suriye ve Irak başta olmak üzere bölgedeki IŞİD
gibi yeni oluşumların bölgenin geleceği açısından kaygı verici olduğuna, Suriye sorunu
çözülmediği müddetçe, yeni adlarla bir dizi farklı oluşumların artarak devam edeceği
endişesine dikkat çekmektedir.
HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, Suriye ve Irak başta olmak üzere Ortadoğu’da
yaşananların bütün boyutlarıyla, ulusal ve uluslararası platformlarda tartışılması, diktatörterör ve zorunlu göç sarmalının birlikte ele alınması ve çözülmesi gerektiğine vurgu yapar.
Çünkü sorunun kaynağına inmeden yapılacak müdahaleler bölgede daha büyük sorunlar
yaratacaktır.
HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, Suriye’de sorunun kaynağının Esad yönetimi
olduğu konusunda bütün dünya hemfikir olmasına rağmen, sorunun kaynağı yerine sorunun
ürettiği IŞİD’in ön plana çıktığına dikkat çeker. Irak’ta IŞİD ile mücadele çerçevesinde önce
ulusal düzeyde sorunun kaynağının çözülmeye çalışıldığına ve Irak üst düzey yönetiminin
değiştirildiğine ve ardından terör örgütü ile savaşıldığına dikkat çeken HAK-İŞ Genişletilmiş
Başkanlar Kurulu, Suriye’de de doğruluğu test edilmiş bu yöntemin uygulanması gerektiğini
vurgular.
5. Ortadoğu ve Dünyada Savaş Son Bulmalı, Zorunlu Göç’e Çözüm Bulunmalı: Suriye
ve Irak başta olmak üzere Ortadoğu’da terörün ve savaşların son bulması en büyük
temennimizdir. Bölgemizin ve dünyanın barışa her zamankinden daha çok ihtiyacı vardır.
Ortadoğu’da; Filistin ve Gazze’de, Mısır ve Suriye’de, Irak’ta, Ukrayna’da, Doğu
Türkistan’da bombalar patlamakta, sivil halk ve çocuklar can vermekte, doğdukları toprakları
terk etmeye zorlanmakta, insanlar kaçırılmakta, masum insanlar sorumlu olmadıkları
çatışmaların bedelini ağır bir şekilde ödemektedirler.
3
HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, Türkiye’nin Suriye’deki iç savaştan ve terör
ortamından kaçarak Türkiye’ye sığınanlara kucak açmasını insani ve tarihi bir sorumluluğun
gereği olarak değerlendirmektedir.
Ancak sayıları 1.5 milyonu aşan bu göç dalgasının, Türkiye açısından sürdürülemez olduğu
görülmelidir. Pek çok Avrupa ülkesinin bile 50-100 kişiyi sınırdan geri çevirdiği bir ortamda,
Türkiye’nin Suriyeli mültecileri misafir etmesi ve her türlü ihtiyaçlarını karşılamaya çalışması
memnuniyet vericidir. Ancak, ihtiyaçların layıkıyla giderilmesi için büyük ve zorlu projelere
ihtiyaç duyulduğu, uluslararası toplumun katkısının gerektiği ve hepimize sorumluluk düştüğü
de bir gerçektir.
HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, başta Birleşmiş Milletler olmak üzere, uluslararası
kuruluşları Suriyelilerin yaşadığı insanlık dramı karşısında harekete geçmeye çağırmaktadır.
6. Ülkenin Huzurunu Bozma ve Kaos Yaratma Girişimleri Boşa Çıkartılmalı: HAK-İŞ
Konfederasyonu Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, her türlü terör örgütünü ve IŞİD’in bütün
saldırılarını ve Kobani’ye yönelik saldırılarını şiddetle kınamaktadır. Ancak IŞİD’in
Kobani’ye saldırısını protesto etmek bahanesiyle Türkiye’de başlayan sokak olayları
nedeniyle büyük bir üzüntü ve kaygı içerisindeyiz.
Kobani’ye yönelik saldırıyı protesto etmek bahanesiyle Türkiye sokaklarını savaş alanına
çevirmeye kimsenin hakkı yoktur. Çözüm süreci devam ederken ve bazı ilerlemeler
kaydedilmişken, Kobani bahanesiyle bu süreci provoke etmek isteyenlerin oyununa
gelinmemeli, ülkenin huzurunu bozma ve kaos yaratma girişimleri boşa çıkartılmalıdır.
HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu olarak, barışçıl eylemler ve gösterilerden yanayız.
Ancak eylem adı altında silahların çekilmesine, yakmaya ve yıkmaya dayalı, toplumda korku
ve kaos yaratmaya yönelik anarşist olayları eylem diye nitelemek doğru bir tanımlama
olmayacaktır.
Özellikle Doğu ve Güneydoğuda terör örgütlerinin şehirleri ve halkı adeta tutsak alması,
güvenlik güçlerine ve halka saldırması, sindirme, baskı ve tehditleri kabul edilemez. Devlet,
halkın güvenliğinin sağlanması için önlem almalı, saldırı ve tehditleri bertaraf etmelidir.
Provokasyonları içeren böyle bir ortam hiçbir kesime fayda ve kazanım getirmeyecektir.
Hayata geçirilmeye çalışılan bu eylem tarzı savaş çığırtkanlığıdır. Oysa süreçle ilgili
uluslararası kuruluşlar ve toplumla ortak akılla hareket edilmelidir.
HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu olarak; sokakları savaş alanına çevirenleri kınıyor,
Devleti; eylemleri barışçıl olmaktan çıkaran bu saldırılara karşı önlem almaya, başta halkı
sokağa dökmeye çalışan siyasiler olmak üzere tüm kesimleri sağduyu ve aklıselime,
vatandaşlarımızı da itidal içinde hareket etmeye davet ediyoruz.
7. Çözüm Süreci Kararlılıkla Devam Etmeli: HAK-İŞ Konfederasyonu Genişletilmiş
Başkanlar Kurulu olarak, terörün son bulması silahların susması ve barış sürecinin egemen
olması için çözüm sürecini destekliyoruz ve başarıyla sonuçlanmasını arzu ediyoruz.
HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, bütün zorluklara, zehirlemelere ve provokasyonlara
rağmen çözüm sürecinin devam ettirilmesinin önemine vurgu yapar.
4
Cumhuriyet tarihinin en önemli projelerinden biri olarak gördüğümüz Çözüm Süreci kesintiye
uğratılmamalı bu süreçten geriye gidiş olmamalıdır. Türkiye’nin bölgesinde ve dünyada
saygın ve güçlü bir ülke olması için sürecin başarıyla tamamlanması gerekmektedir.
8. İş Sağlığı İş Güvenliği Mekanizma ve Önlemleri Güçlendirilmeli: HAK-İŞ
Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, iş sağlığı ve güvenliği alanında son yıllarda önemli
düzenlemelere imza atmasına rağmen Türkiye’nin hala iş sağlığı ve güvenliği konusunda tam
manasıyla güven verecek bir noktaya gelemediğine dikkat çeker.
İş sağlığı ve güvenliği konusundaki ihmallerin, eksikliklerin ve hataların faturası doğrudan
ölüm olarak karşımıza çıkıyor. Bu bir gün madende, bir gün tersanede, bir gün inşaata, bir gün
kimya fabrikalarında, bir gün tekstil fabrikalarında görülmektedir.
Son altı aylık dönemde Soma ve İstanbul’da yaşadığımız büyük iş kazaları bunu bir kez daha
ortaya koymuştur.
Bu nedenle, HAK-İŞ Başkanlar Kurulu olarak, başta madencilik işkolundaki işyerleri olmak
üzere tüm sanayi bölgelerinin iş sağlığı ve güvenliği bakış açısıyla yeniden gözden
geçirilmesi gerektiğine inanıyoruz.
HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu olarak, ILO’nun 167 sayılı inşaat işlerinde güvenlik
ve sağlık sözleşmesi ile 176 sayılı maden işyerlerindeki güvenliğin sağlanması ile ilgili
sözleşmelerinin biran önce onaylanması, mevzuata yansıtılması ve takibinin yapılması
gerektiğine inanıyoruz.
Bu sözleşmelerin onaylanacağına 1 Eylül 2014 tarihinde açıklanan Hükümet Programında yer
verilmesini önemli buluyoruz.
Son torba yasa ile madencilerimizin çalışma haklarına ilişkin düzenlemeler yapılmıştır. Ancak
konusun bütünsel olarak ele alınması gerektiğine inanıyoruz.
HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, İş Sağlığı ve İş Güvenliği mekanizmalarının
yeniden kurulması gerektiğine dikkat çeker.
9. Torba Yasa ile Getirilen Düzenlemeler Önemli Ancak Yetersiz: HAK-İŞ Genişletilmiş
Başkanlar Kurulu; Torba Yasa olarak tanımlanan İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun
Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile 6356 sayılı Sendikalar ve
Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nda kademeli olarak %3’e çıkacak olan işkolu barajının %1’de
sabitlenmesinden büyük memnuniyet duymuştur.
HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, yetki sorunlarının çözümü için uygulamaların, ESK
üyesi Konfederasyonlara üye tüm sendikaları kapsamasının adil ve gerçekçi olacağını
vurgular
Torba Yasa ile taşeron işçilere toplu sözleşme yolunu açan önemli bir düzenlemenin
getirilmiş olması memnuniyet vericidir. Taleplerimizin hepsini karşılamamakla birlikte bu
düzenlemeyi son derece önemsiyoruz.
HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, taşeron çalışmanın yaygınlaşmasının önüne geçecek
yeni düzenlemelerin daha da geliştirilmesinin önemine dikkat çeker.
5
Torba yasa ile madencilik sektöründe çalışanlara yönelik çeşitli düzenlemeler yapılması da
memnuniyet vericidir. HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar kurulu, kimi işverenlerin getirilen bu
düzenlemeleri bahane ederek, “Ya bu koşullarda çalışırsınız ya da işsiz kalırsınız” yönündeki
tehdit içeren anlayışı kabul edilemez bulmaktadır.
10.
İlerleme Raporunda Geçici Çalışma ve Benzeri Alt Sözleşme Şekillerinin
Önerilmesi Doğru Değil: HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu olarak, Avrupa
Birliği'nin, Türkiye'de son bir yılda yaşanan siyasi ve iktisadi gelişmeleri değerlendirdiği
İlerleme Raporu ve Genişleme Strateji Belgesinin “Sosyal Politika ve İstihdam” başlıklı 19.
Faslının geçmiş yıllara göre daha makul değerlendirmeler içerdiğine dikkat çekmektedir.
İlerleme Raporunda, cinsiyet, sektör farklılıkları olsa da kayıtdışı istihdam oranlarındaki
düşüşe vurgu yapılmıştır.
Genişletilmiş Başkanlar Kurulu olarak, 19. faslın ilk paragrafında taşeron işçilerin yaşadığı
sendikal üyelik, kötü çalışma koşulları, işten çıkarılma riskleri gibi sorunlara değinilmesi
önemli olmakla birlikte ülkemizde üzerinde uzlaşma olmayan geçici çalışma ve benzeri alt
sözleşme şekillerinin önerilmesini doğru bir yaklaşım bulmuyoruz.
İlgili fasılda iş sağlığı ve güvenliği konusuna geniş yer ayrılmıştır. İlgili yasanın eksiksiz
uygulanmasına sağlamak ve yasal boşlukları ele almak için sosyal ortaklar ve meslek örgütleri
ile işbirliği yapılmasının gerekliliğine vurgu yapılması önemlidir.
HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu olarak, sendikal üyeliklerde e-devlet portalının
kullanımında veri gizliliği, verilerin kötüye kullanımı gibi ülkemizde tartışma ve kaygı
konusu olmayan hususların belirtilmesini yersiz buluyoruz.
Raporda dikkat çekilen toplu sözleşme kapsamının düşüklüğü, sendikal örgütlenmeyi
kısıtlayıcı barajlar, sendikal üyelik nedeniyle işten çıkarılma, örgütlenme ve toplu pazarlık
hakkının kullanımındaki sorunlar gibi hususların ülkemiz tarafından kayda alınması
gerekmektedir.
Ülkemizde ilk ulusal istihdam stratejisinin kabul edilerek uzun vadeli iddialı hedeflerin
belirlenmiş olması ile birlikte işgücü piyasası performansını artırmaya yönelik kararlı
tutumunun raporda yer almasını önemsiyoruz. Bunun yanı sıra AB seviyesinin altında olduğu
belirtilen kadınların işgücüne katılımı ve istihdamı konusundaki vurguların, kadın-erkek fırsat
eşitliği, sosyal içerme ve sosyal koruma politikalarına yönelik önerilerin dikkate alınması
gerektiğine inanıyoruz.
11. Orta Vadeli Programın Sosyal Boyutu Eksik: HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar
Kurulu, olarak, 8 Ekim 2014 tarihinde açıklanan 2015-2017 dönemini kapsayan Orta Vadeli
Program’ın, Türkiye ekonomisinin daha rekabetçi ve yenilikçi bir zeminde, 2023 hedeflerine
ulaşmak için gerekli atılımı gerçekleştirmek üzere tasarlanmasını önemli buluyoruz.
HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, geçmiş Orta Vadeli Programlarla karşılaştırıldığında
2015-2017 yıllarını kapsayan programın sosyal boyutunun eksik olduğunun ve istihdam
politikalarına ilişkin perspektifin sınırlı kaldığının altını çiziyoruz.
6
Küresel piyasalarda yaşanan gelişmeler nedeniyle önümüzdeki dönemde kuşkusuz ekonomi
politikaları büyük önem arz etmektedir.
Bu çerçeveden bakıldığında önümüzdeki üç yıllık dönemi kapsayan Orta Vadeli Programın
küresel konjonktürdeki belirsizliklerin ülkemiz ekonomisine yansımalarına karşı ekonomi
politikalarının büyük bir titizlikle oluşturulduğunu görüyoruz.
Ekonomi politikalarının öncelenerek hazırlandığını tespit ettiğimiz programın Hükümet
Programında çizilen, HAK-İŞ olarak memnuniyet duyduğumuz, sosyal vizyonun ve
kapsayıcılığın oldukça gerisinde olduğunu görüyoruz.
HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu olarak, sosyal boyut ve güçlü istihdam politikalarıyla
desteklenmeden oluşturulacak ekonomi politikalarının eksik olacağını, ekonomi politikaları
ile sosyal politikaların eş güdüm içeresinde uygulanması ile istikrarlı ve sürdürülebilir
başarıların elde edileceğinin altını çiziyoruz.
Orta Vadeli Programda İşgücüne ve istihdama katılımın artırılmasına yönelik politikalar
sayesinde ilave 2.158 bin kişinin (tarım dışında) istihdam edilmesi beklentisini, 2014 yılı
sonunda %50,1 olması öngörülen işgücüne katılım oranının program dönemi sonunda %50,5'e
ulaşması hedefini, 2014 yılında %45,3 olması beklenen istihdam oranının dönem sonunda
%45,9'a yükselmesi beklentisini memnuniyetle karşılıyoruz.
HAK-İŞ Başkanlar Kurulu olarak, Programda, haksız rekabetin önlenmesi, ekonomide
rekabet gücünün ve kamu gelirlerinin artırılması amacıyla kayıt dışılıkla etkin şekilde
mücadele edileceğine ilişkin güçlü ifadelere yer verilmiş olmasını yerinde bir tespit olarak
değerlendiriyoruz.
Programda geçmiş dönemdeki ifadelerle, özelleştirme politikalarına geniş şekilde yer verilmiş
olmasından kaygı duyuyoruz.
Diğer taraftan HAK-İŞ Konfederasyonu olarak geçmişten bu yana dile getirdiğimiz istihdam
teşviklerinin etkinliğinin artırılmasına yönelik izleme mekanizması kurulması önerimizin Orta
Vadeli Programda yer almasından memnuniyet duyuyoruz.
Taşeron uygulamasının gözden geçirilmesine, işçi sağlığı ve güvenliği alanında çalışmaların
yaygınlaştırılmasına yönelik politikaların sınırlı şekilde de olsa programda yer almasını
önemli buluyoruz.
HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu olarak, Orta Vadeli Programda yer alan; bireylere
işgücü piyasasının talepleriyle uyumlu temel ve mesleki beceriler kazandırılmasına yönelik
politikaların genç istihdamını artırması, iş-aile yaşamı uyumlu hale getirilmesine yönelik
politika ve hedeflerin kadınların işgücü piyasasına girişlerini kolaylaştırması ve istihdamlarını
artırması açısından önem arz ettiğinin altını çiziyoruz.
Orta Vadeli programda yer alan “Özel istihdam büroları yaygınlaştırılacak ve faaliyet alanları
geçici iş ilişkisini de kapsayacak şekilde genişletilecektir” şeklinde sosyal paydaşların
görüşlerini yok sayan bir anlayışla ifade edilen politika önerisinden kaygı duyduğumuzun
altını çiziyoruz.
7
HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, bu konuyu çalışanların hak ve menfaatleri
çerçevesinde değerlendirmektedir. Taşeron çalışmayla ilgili yıllardır yaşanan suiistimallerin
sınırlı da olsa giderilmesine yönelik adımların atıldığı bir dönemde, yeni ve derin
mağduriyetlere neden olacağına inandığımız bir çalışma şeklinin tartışmaya açılmasını doğru
bulmuyoruz.
Ülkemizde sendikal üyeliklerin işkolu esasına göre olması nedeniyle, geçici istihdam
bürolarında çalışan işçiler sendika üyesi olamayacaktır. Ülkemiz işgücü piysasının yapısı ve
yaşanan tecrübeler nedeniyle suiistimal edileceğine inandığımız bu çalışma şekli çalışanların
kıdem tazminatı, yıllık ücretli izinleri ve ücretleri konusunda mağduriyetler yaşamasına neden
olacaktır.
HAK-İŞ Genişletilmiş Başkanlar Kurulu olarak, Orta Vadeli Programda yer almasından kaygı
duyduğumuz bir diğer husus “Sosyal taraflarla diyalog içerisinde tüm işçilerin faydalanacağı
ve bireysel hesaba dayanan bir kıdem tazminatı sistemi geliştirilecektir” ifadesidir.
HAK-İŞ Konfederasyonu Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, Kıdem Tazminatı konusunda yeni
işe gireceklerde dahil olmak üzere istisnasız her bir çalışan için güvence altına alınacak,
haksızlıkların, adaletsizliklerin yaşanmayacağa, kazanılmış haklardan geriye gidiş olmayacak
şekilde yeni bir sitemin geliştirilmesi gerektiğinin altını çizmektedir.
12.
HAK-İŞ’ten Dünya Mazlumları İçin Bağış Hesabı: HAK-İŞ Genişletilmiş
Başkanlar Kurulu olarak; dünyadaki tüm mağdur ve mazlumlara yardım eli uzatmaya devam
edeceğimizi, onlarla dayanışma içerisinde olacağımızı bir kez daha teyit ederiz. Bunu sadece
tarih ve medeniyet sorumluluğumuzun değil, insani olarak, emek örgütü olarak
sorumluluğumuzun da bir gereği olarak değerlendiriyoruz. Konfederasyonumuz HAK-İŞ
tarafından yardım faaliyetlerimizin daha organize ve güçlü şekilde yapılabilmesi için bir bağış
hesabının açılmış olması son derece önemlidir.
Ulusal ve uluslararası sorunların giderilmesine katkı sağlamayı amaçlayan HAK-İŞ
Konfederasyonunun Bağış Hesabının bilgileri: HAK-İŞ Konfederasyonu, Ziraat Bankası,
Akay Şubesi, Hesap No: 0760 5994340-5012 IBAN No: TR62 0001 0007 6005 9943 0405 12
8