25 Ocak 2014 Cumartesi HABER 25 Editör: AHENK BAYAZIT Sayfa Düzeni: HAKAN TABAN Balıkçıları taciz eden Yunan botuna jet yanıt DÜŞÜNENLERİN DÜŞÜNCESİ Türkiye’de internet mevzuatını hepten kontrol altına almak ifade hürriyetsizliği yönünden İran ve Çin gibi ülkelerin usulleriyle kucaklaşmamıza neden olacaktır. Türkiye Çin ve İran olur mu? G ezi Parkı eylemleri sürmekteyken, 15 Haziran 2013 tarihinde, yine Milliyet’in Düşünenlerin Düşüncesi köşesinden, internetin toplumların “baş belası olduğu” görüşüne yönelen kamu politikasının sinyallerinin artmakta olduğunun altını çizerek, bu yönelimin temel özgürlükleri tehdit edebileceğini belirtmiştim ve uyarılarımı sıralamıştım. O yazımdaki önerilerin tam aksini yol haritası edinen bir süreç sonucunda, 5651 Sayılı Kanun’da fevkalade dramatik değişiklikler teklif edilmiştir. Bu değişiklikler, Türkiye’de zaten çağının gerisinde olan internet mevzuatını ve İnternet hukukunu hepten kontrole ve yasaklamaya odaklı hale getirerek internet hukuksuzluğu ve ifade hürriyetsizliği yönünden Çin ve İran gibi ülkelerin usulleriyle kucaklaşmamızı sağlayacaktır. 5651 Sayılı Kanun’da teklif edilen düzenleme ile devletin internete daha kolay, hızlı ve sonuç doğurucu şekilde el atabilmesi, bunun yargısal süreçlerinin ise geri plana alınması hedeflenmektedir. Herkesin ulaşımına açık olan şeffaflık raporlarının açıkça ortaya koyduğu üzere, Türkiye, 2013 yılı Ocak ve Haziran ayları arasında, İnternet’teki içeriklerle alakalı hırçınlıkta en yakın rakibi olan ülkenin (Hindistan) dört katı içerik kaldırma talebinde bulunmuştur. Bu içerik kaldırma talebi yoğunluğu, tüm dünyada hassasiyet gösterilerek içerik kaldırılması talep edilen toplamın yaklaşık yarısı kadardır. Dünyanın internet polisliğini ve içeriklerle mücadele şampiyonluğunu üstlendiğimiz yetmezmiş gibi, şimdi bir de bunu daha sert ve denetimsiz yapabilmek için torba kanunlarla yaka paça ve yangından mal kaçırır gibi mevzuatlar hazırlanmaktadır. Teklif edilen değişiklikler, internet ortamını daha da hissedilir bir demir yumruk ile yönetme adına yasalaşma sürecindedir. ŞALTER DEVLET ELİNDE Ciddi hacimle akmaya devam eden kısıtlayıcı irade, özgürlüklere de yer açmayı öğrenmeye çalışacak ve neden tüm dünyada kendisinin en tahammülsüz ve hoşgörüsüz madalyalarıyla dolaştığını araştıracak yerde, kontrole dair yeni oyuncaklar yaratma derdindedir. Zaten ne kadar hacimli aktığı belli olan kısıtlayıcı iradeye kişilerin İnternet üzerinden içeriklere ve bilgiye erişim hakkını temelinden ve doğrudan kesme imkânı tanınmaktadır. Artık bir şalter vardır ve o şalter yargısal süreçler öncesinde devlet elinde bulunacaktır. Bu şalteri eline alan idare de tüm dünyanın yarısı kadar içerik hassasiyetine ve 1.3 milyar kişilik nüfuslu olup demokrasi yahut refah abidesi olmayan Hindistan’ın dört katı kadar içerik kaldırtma hevesine sahip bir idaredir. Şeffaflıktan uzak ve itiraz imkanı bulunmayan sansür mekanizmalarına geçit veren bu mevzuatın erdeminin ne olduğu, hangi üstün kamusal faydaya nasıl hizmet edeceği, çökerteceği toplumsal refah kanatlarının getirisini daha da aşacak hangi Av. Gönenç Gürkaynak Av. Gönenç Gürkaynak Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden 1997 yılında mezun olduktan sonra Harvard Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ndeki yüksek lisans eğitimini 2001 yılında tamamlamıştır. İstanbul Barosu, New York Barosu, Belçika Barosu, Amerika Birleşik Devletleri Barosu ve İngiltere ve Galler barolarında da kabul edilmiş ve avukatlık mesleğini bu yargı çevrelerinde de icra etmiş olan Gürkaynak, İstanbul’da internet hukuku ve internette ifade hürriyeti alanlarında da avukatlık mesleğini icra ederken aynı zamanda Ankara’da Bilkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde ve İstanbul’da Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde de öğretim görevlisi olarak çalışmaktadır. kolektif menfaate nasıl yöneleceği meçhuldür, zira tartışılamamıştır. Tasarı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından 2012 yılının sonunda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 10. maddesine aykırı bulunan 5651 Sayılı Kanun’un demokratik toplum gereklerine uyarlanacağı beklentisini hiçbir maddesi ile karşılamamakta, aksi yönde ciddi bir etki yaratmaktadır. ÖZGÜRLÜK ALGISI Artık içerik sağlayıcılar ve yer sağlayıcılar baypas edilerek idaredeki denetim mercilerince kendiliğinden sonuç doğurulacağı ve şu ana kadar tutulabilen istatistikler artık tutulamayacağı için, devletin ketum kayıtlarına inecek olan istatistikler sayesinde “Artık dünyaya rezil olmuyoruz” kutlaması yapmamız da herhalde bizden beklenecektir. Düzenleyici etki analizine ve doğal muhataplarınca katılıma konu olmamış mevzuat değişiklikleri, Türkiye’deki internet kullanımının genel özgürlük alanını da İnterneti kullanan bireyin kullanım anındaki özgürlük algısını da temelden etkileyecek çapta oldukları halde, şıpın işi önerilmekte ve yasalaştırılmaktadır. CİDDİ BİR ENGEL En şoke edici görüşler, görüntüler ve durumlar da dahil olmak üzere, baş tacı edilmesi gereken temel özgürlüklerle aydınlanıp genişleyen bir evrene açılmakta olan gençlerin kendilerine ait bu yürüyüşü ve tamamlanma macerasını bir üst kuşaklarının mevcudu korumacı yasaklama ezberlerine emanet etmelerini beklemek hem onları hafife almak hem de Türkiye insanının geleceğine egemen olacak düşünce ve duygu gelişimine ciddi bir engel çıkartmak olur. Bu alanda her mevzuat denemesi geniş katılımlı mutabakata ve demlenmiş duru düşünceye muhtaçtır. İrtibat telefonumuz: 0212 337 92 23 email: [email protected] ‘Çıplak arama yasaklansın’ CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, kamuoyunda tartışılan cezaevlerindeki çıplak arama uygulamasına son verilmesi amacıyla kanuna, “Hiçbir hal ve koşulda çıplak arama yapılmaz” hükmünün eklenmesini talep etti. Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hak- Yaşanan taciz anı balıkçılar tarafından kamerayla görüntülendi. kında Kanun’da değişiklik içeren teklifin gerekçesinde, “Bu arama biçiminin keyfi ve insanlık onuruna aykırı bir şekilde gerçekleştirildiği bilinmektedir. Bu güvenlik uygulamasından kaynaklı olarak birçok hak ihlal ortaya çıkmıştır” denildi. ■ ANKARA Milliyet Veli Ağbaba Çanakkale Sahil Güvenlik Grup Komutanlığı’nın 308 Nolu Botu, Ege Denizi’nde uluslararası sularda avlanan Türk balıkçılarını, Yunan Sahil Güvenliği’nin tacizinden kurtardı. Edirne’nin Enez ilçesi limanından avlanmaya çıkan balıkçılar, uluslararası sulardaki Zürafa Kayalıkları yakınlarında avlanırken, Yunan Sahil Güvenlik botlarının tacizine uğradı. Bunun üzerine Türk balıkçılar, ‘Sahil Güvenlik 158’ ihbar hattını arayıp yardım istedi. Bölgeye Sahil Güvenlik 308 Botu gönderildi. Yunan Sahil Güvenlik ekiplerinin tacizine, Türk botu hızla araya girerek müdahale etti. Türk botu, kendisinden daha küçük olan iki Yunan botunun etrafından hızla dönüp, yarattığı dalgalarla balıkçıların yanından uzaklaştırdı. ■ DHA Ethem yürüyüşünde DAYAK İDDİASI! Ethem Sarısülük’ü anma törenine katıldıkları gerekçesiyle gözaltına alınan sanıklar ifadelerinde polis tarafından darp edildiklerini anlattı ÜNAL ÇAM Ankara G ezi Parkı protestoları sırasında Ankara’da Ethem polis kurşunu ile haSarısülük yatını kaybeden Ethem Sarısülük için vurulduğu yerde 16 Haziran’da yapılmak istenen, ancak polisin basınçlı su ve biber gazlı müdahalesiyle gerçekleşemeyen anma törenine katıldıkları gerekçesiyle haklarında dava açılan 35 kişinin yargılanmasına Ankara 16. Asliye Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Duruşmada sanıklardan bazıları törene katılmadıklarını polis tarafından keyfi bir şekilde gözaltını alındıklarını ifade etti. ‘6 saat darp edildim’ Sanıklardan Tarık Demirci, savunmasında olay günü cenazeye katılmadığını, Kızılay’dan geçtiği sırada polisin bazı kişileri darp ederek gözaltına aldığını gördüğünü belirtti. Demirci, polisin bir kişiyi kafasını otobüse vururak gözaltına almaya çalıştığını gördüğünü, bu anı telefonu ile görüntülediği sırada kendisinin de darp edilerek gözaltına alındığını söyledi. Demirci, gözaltı alındıktan sonra 6 saat boyunca Başbakanlık’ta polisler tarafından darp edildiğini ifade etti. Metrobus kazası korkuttu Zeytinburnu’nda arka lastiği patlayan yolcu dolu metrobüs kontrolden çıktı. Çelik bariyerleri yıkan ve körük kısmı elektrik direğine çarparak duran metrobüste bazı yolcular hafif yaralandı. Avcılar-Zincirlikuyu seferini yapan Ramazan Gülsoy’un kullandığı metrobüsün dün saat 09.30’da Bayrampaşa-Maltepe durağına 100 metre kala lastiği patladı. Kotrolden çıkan metrobüs çelik bariyerlere sürtünerek yoluna devam etti. Çelik bariyerleri deviren metrobüsün kö- Cenazeden dönene gözaltı rük kısmı elektrik direğine hızlı bir şekilde çarptı. Çarpmanın etkisiyle de metrobüs durabildi. Metrobüsteki yolculardan bazıları çarpmanın etkisiyle hafif şekilde yaralandı. Yaralı bir kişi olay yerine gelen ambulansla hastaneye götürüldü. Kaza nedeniyle metrobüs seferleri tek yönlü çalışmaya başladı. Topkapı durağından kazanın meydana geldiği Bayrampaşa-Maltepe durağına kadar uzun metrobüs kuyrukları oluştu. ■ DHA İş istedi, mahkûm oldu! Bursa’nin merkez Yıldırım ilçesinde 36 yaşındaki Levent Köroğlu, iş bulması için geçen yıl Ak Parti Bursa eski İl Başkanı Sedat Yalçın’ı sık sık telefonla arayınca, ‘kişilerin huzur ve sükûnunu bozmaktan’ 2 ay 15 hapis cezasına çarptırıldı, Köroğlu’nun bu cezası ertelendi. Sadece karşı tarafın avukatlık ücreti olan 662 TL’nin ise ödenmesine karar verildi. Suçunun, üyesi Gezi mağduru için eyleme polis engeli Gezi Parkı eylemlerinde başından gaz kapsülüyle yaralanan ve yoğun bakımda tedavisi süren 15 yaşındaki B. E. için Başbakanlık önünde gösteri yapmak isteyenlere polis müdahale etti. Müdahale sonucunda 10 kişi gözaltına alındı. B. E. için bir araya gelen Dev-Lis üyesi bir grup da Milli Eğitim Bakanlığı önünde protesto gösterisi düzenledi. ■ ANKARA Milliyet olduğu partinin il başkanından iş istemek olduğunu belirten Köroğlu, “Ben bu partinin 11 yıllık üyesiyim. Eski İl Başkanımız Sedat Yalçın ile 4-5 kez iş için telefon ile görüştüm. Kendisinden aileme bakabilmem için iş istedim. Bu parayı ödemem mümkün değil” dedi. Sedat Yalçın ise telefonunun 10 dakikada 62 kez arandığını söyledi. ■ BURSA DHA Levent Köroğlu Sanık Elif Zavar, savunmasında Ethem Sarısülük’ü 7 yıldır tanıdığını, cenazeden döndüğü sırada Kolej’de gözaltına alındığını, gözaltı süresince darp edildiğini, emniyette zorla parmak izinin alındığını ve fotoğrafının çekildiğini belirtti. Cenaze törenine katılmadığını anlatan Seda Maral isimli sanık ise polis müdahalesinin ardından Kolej’de bulunan evine doğru gittiğini bu sırada polisler tarafından durdurularak çantasının arandığını söyledi. Çantasından çıkan süt kutusu nedeniyle gözaltına alındığını ifade eden Maral, “Çantamda süt kutusu bulunması gözaltına alınmam için yetti” dedi. Hâkim savunma yapmayan sanıkların gelecek celse hazır edilmesine karar vererek duruşmayı erteledi. Ege’de ölü sayısı 6 oldu Kuşadası Körfezi açıklarında kaçakları taşıyan botun batması sonucu hayatnı kaybedenlerin sayısının 6’ya yükseldiği bildirildi. Aydın Valiliği tarafından dün yapılan yazılı açıklamada, Sahil Güvenlik Komutanlığı tarafından Ege Denizi’ndeki arama çalışmalarının devam ettiği, saat 17.00 itibarıyla 6 kişinin ölü bulunduğu belirtildi. Açıklamada, sağ bulunan 13 kişinin tedavisinin Didim ve Kuşadası devlet hastanelerinde yapıldığı, kayıp olarak ihbar edilen bir kişiyi arama çalışmalarına devam edildiği kaydedildi. ■ AA
© Copyright 2024 Paperzz