Konuşma Metni Ragıp Duran (pdf, 106 KB) - Konrad

KONUŞMA
METNI
Konrad-Adenauer-Stiftung e.V.
NA
R
I YGAIZ
P I DDUARLAYNA N C I
I SÜTRAKNI Y
T
BE
U LMB
UIHLA
GBI I Ü
RN
I IVERSITESIIBÖ
L
EĞ
RA
RT
E ITO
IM
N -G
PA
ÖR
RIESV L I S I
26. Türk-Alman Gazetecilik Semineri
28.
09.-12.05.2012
14.-17.05.2014
YENĐ TOPLUMSAL MUHALEFET VE
ATILABĐLĐR ĐNSAN
Antalya-TÜRKĐYE
www.kas.de/tuerkei
Neo-liberal küreselleşme değer, temsiliyet, kimlik ve kamusalda
yarattığı krizlerle savaş, işsizlik, dışlama, sömürü ve doğa
tahribatına yol açtı. Cevap olarak kendiliğinden gelişen yeni
toplumsal muhalefet de, Brezilya’dan Suriye’ye, Wall Street’ten
Gezi’ye barışçı, koalisyoncu, çevreci en önemlisi insanî bir tepki
geliştiriyor. Tarihçe, gerekçe, özellikler ve medyada durum…
mevcut medyaya ne yaptı? Nasıl değiştirdi?
Merhaba,
Medyanın yanıtı ne oldu?
Bizim oturumun başlığı „Dünyada Sivil
Konu çok geniş ve çok derin olduğu için, 15
Uyanış ve Türkiye’ye etkisi“.
dakika
Buradaki ‘SĐVĐL’ sözcüğü, biraz muğlak bir
içinde,
ancak
sentetik
bir
özet
yapabileceğim. Ana başlıklar halinde…
kelime. Sivil inisyatif, sivil toplum, sivil
Anayasa,
sivil
hükümet…gibi
bir
çok
Medyayı
tek
başına
ele
alıp
incelemek
bağlamda kullanılıyor. Muğlak bir anlamı
mümkün değil. Çünkü medya çok siyasi, çok
var.
olduğu
ideolojik, çok toplumsal, çok kültürel bir
hukuki bir tanım yok. Daha çok siyasi-
mekanizma. Yani çok boyutlu, çok unsurlu
ideolojik bağlamda kullanılıyor bir.
bir bütün. Bu nedenle, önce YTM’nin çeşitli
Üzerinde
herkesin
Türkiye’de TOBB da,
hemfikir
Mesela
Fenerbahçe Spor
özelliklerine bakalım:
Klübü de kendisini Sivil Toplum Örgütü
olarak tanıtıyor. Sivil Toplum galiba Karl
Somut olarak yakın dönemde YTM dediğimiz
Popper tarafından popüler hale getirildi.
hareketler nerelerde, ne isim altında ortaya
Sivil (Civil) Latince kökenli, uygar, medeni
çıktı?
demek.
da
Civilisation
uygarlık.
Ama
Fransızcada mesela Tribunal Civil, Hukuk
Mahkemesi anlamında kullanılır. Türkçe’de
ise sivil, daha çok askerî olmayan, hatta
•
•
•
asker karşıtı anlamına geliyor. Bu nedenle
ben sivil inisyatif yerine, yeni itiraz, yeni
muhalefet, yeni başkaldırı, yeni ayaklanma
gibi
deyimleri
hareketlerin
katacak
genel
olursak
MUHALEFET
tercih
ediyorum.
bir
da,
(YTM)
özelliğini
YENĐ
bana
Bu
•
•
hesaba
TOPLUMSAL
uygun
•
ABD’de Occupy Wall Street
Đspanya’da Öfkeliler (Đndignados)
Tunus, Mısır, Libya ve Suriye’de…genel
olarak Arap Baharı ya da Arap
Devrimleri
olarak
adlandırılan
hareketler
Brezilya’da otobüs biletine zamma karşı
patlayan hareket
Türk medyasında pek yer almasa da,
Bulgaristan, Makedonya ve BosnaHersek’deki hareketler
Ve tabi ki GEZĐ DĐRENĐŞĐ
bir
isimlendirme olacak.
GEREKÇELER VE KISA GEÇMĐŞ
Başlıkla ilgili ikinci nokta: YTM’nin Türkiye’ye
etkisi. Çok geniş, çok derin bir konu. Ben
YTM’nin tarihçesine baktığımızda 1989’da
siyasal bilimci ya da sosyolog olmadığım
Berlin Duvarının yıkılmasına gidebiliriz. Yani
için, alanı biraz daraltıp, YTM’nin medya
çift kutuplu dünyadan tek kutuplu dünyaya
alanındaki etkileri üzerinde duracağım. YTM,
geçerken,
işte
verilen
neo-liberal
Yeni
Dünya
Düzeni
adı
küreselleşmenin
2
Konrad-Adenauer-Stiftung e.V.
e. V.
Konrad-Adenauer-Stiftung
başlangıç
yılları…
ABD’de
Reagan,
Đngiltere’de Thatcher hükümranlığı… Bizde
AGNID
RLA
P DURAN
partileri yani siyasi gruplar burada aktifti.
Toplumsal temsil zayıf kaldı.
de Turgut Özal. Fransızların ‘Pensée Unique’
TAÜURTKOIRY E M U H A B I R I
dediği (Tek Düşünce), işte ‘Tarih Bitti’,
LIBERATION-PARIS
‘Đdeolojilerin
Monat 2007
yaygınlaştığı başlangıç dönemi. Baba Bush
Demin
28. Türk-Alman Gazetecilik Semineri
ve Bush Jr’un Beyaz Saray günlerinde de
dönemlerde,
Platz für Verlinkung
14.-17.05.2014
neo-con’ların egemen olduğu günler geliyor
nedenlerle ve bağlamlarda gündeme geldiği
www.kas.de
Antalya-TÜRKĐYE
sonra.
için her birinin kendine has özellikleri var
www.kas.de/tuerkei
Aslında Marx okurları için, beklenmedik bir
Sonu
Geldi’
YTM’nin ÖZELLĐKLERĐ
sloganlarının
saydığım
YTM
farklı
örnekleri,
ülkelerde,
farklı
farklı
tabi ama yine de bir çok ortak noktaya da
sahip:
dönem değil bu yıllar. Marx, 19. yüzyılın
ortalarından itibaren kapitalizmin dönemsel
•
krizlerini inceleyip, öngörülerde bulunurken,
bugün yaşadıklarımızı tasvir etmişti.
Ekonomik ve toplumsal açıdan baktığımızda
bu dönemin en belirgin özellikleri olarak,
tekelleşme, özelleştirme, savaşlar ve
işsizlik
önplana
çıkıyor.
Büyüme
•
ve
kalkınma odaklı, kâr ve rekabet merkezli
ekonomik sistem, yoğun sömürüye
açtı.
Délocalisation
denilen
yol
üretim
•
merkezlerini ucuz iş gücü, az vergi, çok
teşvik
olan
ülkelere
kaydırmak,
sendikasızlaştırma, başta göçmenlerin ve
her
türlü
azınlıkların
ve
tüm
ötekilerin
dışlanması, kentsel dönüşüm adı altında
•
kent rantının insan ve doğayı müthiş bir
şekilde tahrip ederek yaygınlaşması sonucu
fevkalade olumsuzluklar birikti. Bu süreçte
siyaset ile ekonomi arasındaki denge ve
ilişkiler de alt üst oldu. Siyasetin gücü
azaldı, ekonomi üste çıktı. Yani hak hukuk,
paranın
altında
ezildi.
O
kadar
ki,
•
Parlamentoların yasama yetkisi de budandı.
Yerine özerk kurullar denilen
makamlar,
yasa koyucu oluverdi. Bizde de RTÜK, BDDK
gibi
kurullar,
yasa
yerine
günlük
düzenlemelerle, kendi sektörlerini sistemin
•
istediği şekle soktular.
Bu muazzam değişim sürecinin başlarında,
küresel
kapitalizmin
görünümündeki
Ekonomik
Kab’esi
Davos’daki
Forumuna
karşı,
Dünya
•
•
muhalifler,
Dünya Sosyal Forumunu (DSF) oluşturdu ve
mevcut duruma yanıtlar aradı. Ne var ki
aranan yanıtlar bulunamadı. DSF bütün iyi
•
niyetine rağmen eski zihniyet kalıpları, eski
örgütlenme modelleri içinde bazı formül ve
reçeteler yaratmaya çalıştı ama olmadı.
Çünkü zaten adı DSF olmasına rağmen esas
olarak
klasik/geleneksel
sol
muhalefet
•
BARIŞÇI. 50’lerin sonundan itibaren
sömürgeciliğe karşı ulusal kurtuluş
hareketleri olsun, 70’lerde ortaya çıkan
radikal Marksist gerilla hareketleri olsun
hep
silahlı
idi.
YTM’nin
önemli
özelliklerinden biri ise, olağanüstü bir
şekilde şiddetle karşılaşmasına rağmen,
barışçı kimliğinden taviz vermedi.
GENÇ ve ĐYĐ EĞĐTĐM ALMIŞ. YTM’nin
kompozisyonuna
baktığımızda,
çoğunluğu, iyi eğitim almış gençlerin,
kentli,
meslek
sahibi
insanları
görüyoruz.
ESKĐ
ANLAMIYLA
ÖRGÜTSÜZ
VE
LĐDERSĐZ.
YTM, eski sol muhalifler
gibi, demokratik merkeziyetçilik, gizli
hücreler
filan
gibi
yapılarda
örgütlenmiyor. Mao, Lenin gibi bir
liderleri de yok. Kendiliğinden ve doğal
bir şekilde bir araya geliyor.
GENEL DEĞĐL SOMUT. Eski muhalefet
kuşaklarıyla
kıyaslandığında
YTM,
‘Kahrolsun
kapitalizm!’,
‘Kahrolsun
Emperyalizm!’, ‘Yaşasın halkımız!’ gibi
genel slogan ve hedeflerin yerine, çok
somut, çerçevesi belli talepler uğruna
mücadele ediyor. Đşte Gezi’de bir kamu
alanının
savunulması,
Brezilya’da
zammın geri alınması… vs…
YTM, ĐKTĐDAR TALEP ETMĐYOR. YTM,
evet belki eski iktidarların istifasını
talep ediyor ama bizatihi kendisinin
iktidara gelme diye bir talebi yok. YTM,
kendi taleplerinin mevcut ya da olası
iktidar tarafından hayata geçirilmesini
istiyor.
BĐRLEŞTĐRCĐ, KAPSAYICI. YTM, doğası
gereği seferber ettiği tüm güçleri, en
geniş kitleyi birleştirebiliyor, kapsıyor.
Hatta
neredeyse
doğal
olarak
koalisyoncu bir özelliği var.
YTM, sosyal medyayı çok iyi kullanıyor.
Bu konuyu birazdan açacağım.
YTM içinde eski solcu muhalifler de var
ama
ana
kadro
yeni
ve
genç
aktivistlerden oluşuyor. Çoğu belki de
ilk kez toplumsal, siyasal bir eyleme
katılıyor.
YARATICI ve ZEKĐ. YTM, yaşı, aldığı
kültür ve konumu itibarıyla eski kuşak
muhaliflere
kıyasla
muziplik
derecesinde mizahçı.
YTM, klasik sağ/sol, burjuva/proleter
ayrımlarını da aşmış. Sınıfsal kökenlere
değil kültürel/ideolojik tercihlere göre
kitlesini oluşturuyor.
3
Konrad-Adenauer-Stiftung
Konrad-Adenauer-Stiftung e.V.
e. V.
YTM’NĐN ÇIKIŞ NEDENLERĐ
RLA
P DURAN
AGNID
Özellikler bölümünü uzatmak, genişletmek
TAÜURTKOIRY E M U H A B I R I
mümkün.
nedeniyle daraldı, kısıtlandı, azaldı
hatta bazıları tamamen ortadan kalktı.
La Chose Publique ya da Public Good
denilen bu alanların korunması,
yeniden kazanılması için YTM bir
mücadele yürütüyor. GEZĐ DĐRENĐŞĐ bu
alanda somut bir örnek. Zaten YTM’nin
mücadele
alanlarına,
merkezlerine
bakın, hep bu tür kamusal meydanlar:
Washington Square, Taksim, Tahrir,
Rabia Al Adawiya ya da Puerta Del Sol…
LIBERATION-PARIS
Monat 2007
Şimdi YTM’nin neden ve nasıl ortaya çıktığı
28. Türk-Alman Gazetecilik Semineri
meselesine gelelim. Ben, bu zuhur edişte 4
14.-17.05.2014
Platz für Verlinkung
büyük kriz görüyorum.
Antalya-TÜRKĐYE
www.kas.de
DEĞER KRĐZĐ: Mevcut düzenin bir
•
www.kas.de/tuerkei
dizi alandaki temel değerleri ile YTM’nin
Đşte
talep ettiği temel değerler arasında
bölümünü
büyük uçurumlar ortaya çıktı. Mesela
değerlendirdiğimizde ortaya çıkan sonuç,
mevcut sistemde çok fazla ŞĐDDET
Fransız felsefeci Bertrand Ogilvie’nin üretip,
var,
oysa
ve
krizler
global
olarak
istiyor,
Etienne Balibar’ın geliştirdiği ATILABĐLĐR
istiyor, medenilik
istiyor.
ĐNSAN (Homme Jettable/Disposable Man)
temel
sahneye çıkıyor. Traş bıçakları var ya, üç
değeri PARA, YTM ise temel değer
kere traş olup atıyorsunuz sonra… E hiç
olarak ĐNSANLIK istiyor. Hümanizm
kimse, bir süre kullanıldıktan sonra atılmak
istiyor.
istemez.
Mevcut
YTM,
özellikler
BARIŞ
şiddetsizlik
ki
gerekçeler,
sistemin
Edward
neredeyse
Said’in
betimlediği
Soma’da
HÜMANĐZM. Mevcut düzen, egemenlere
iniyorsunuz,
BOYUN EĞĐLMEsini öneriyor. YTM ise
atıyorlar toprağa…
SORGULAMA
ve
ELEŞTĐRĐ
madene
sonra
canlı
çıkışta
olarak
cenazenizi
talep
ediyor. Doğu’da egemenler ve onların
YTM, insanların atılabilir insan olmaması için
düzeni BĐAT’ı zorluyor, YTM buralarda
mücadele ediyor.
ĐTĐRAZ’ı gündeme getiriyor. Değerler
krizinde
zıtlık
örneklerini
çoğaltmak
MEDYA?
mümkün.
Şimdi hızlıca ve kısaca YTM’nin medya ile
TEMSĐLĐYET KRĐZĐ: Mevcut siyasi-
•
toplumsal
düzen/sistem,
Parlamento,
partiler,
•
değineceğim.
GEZĐ
DĐRENĐŞĐ
ama aynı şekilde Occupy Wall Street ve
sendikalar,
diğer YTM’ler de mevcut egemen medyanın
dernek, vakıf ve diğer örgütler, YTM’nin
pabucunu dama attı. Egemen medya iflas
yeni
etti, rezil oldu, penguen oldu! Bunun altında
taleplerini
karşılayamaz
oldu.
YTM’nin mensupları, ‘Siz beni temsil
yatan
etmiyorsunuz!’ diyor. Ve ekliyor: ‘Ben
eylemlerini
zaten temsil edilmek istemiyorum. Ne
aktar(a)mamasından kaynaklanmadı. Yani
yapacaksam kendim yapmak istiyorum’.
teknik bir habercilik meselesi değil. Mevcut
Bir tür doğrudan ya da yarı-direkt
egemen
bir katılım, bir demokrasi talebi…
sistemin zaten bir parçası/bir aparatı olduğu
YTM,
için sınıfta kaldı.
eski
özdeşleşemiyor
•
ilişkilerine
yani
düzenle/sistemle
ve
kendine
has
neden,
egemen
doğru
medya,
medyanın
dürüst
YTM’in
YTM
izleyip
mücadele
ettiği
bir
düzen arayışı içinde…
KĐMLĐK KRĐZĐ: Kimlikten kastım salt
milli ya da etnik kimlik değil. Cinsel
kimlik de değil. Ama hepsini içeriyor.
Mesela, genç hatta çocuk, ebeveyn
baskısı altındaki genç kimliğini red
ediyor. Yurttaş, devlet baskısı altındaki
ezilmiş köle yurttaş kimliğini istemiyor.
YTM’nin tahayyülündeki insan, sürünün,
grubun, partinin, kümenin mensubu
olmak
istemiyor.
Özerk
hatta
bağımsız birey olmak amacında.
KAMUSALLIK KRĐZĐ: Yurttaşın eskiden
özgürce ve çoğu zaman bedava olarak
hizmet aldığı kamusal etkinlikler ve
alanlar, neo-liberalizmin özelleştirmesi
YTM,
Đnternet’in
özellikle
medyanın
gücünü
hatta
kanıtladı.
Đnternet’in
de
sosyal
üstünlüğünü
Türkiye’de
günlük
hayatımıza girdiği ilk dönemleri hatırlayın: O
zamanlar Đnternet’te biz egemen medyanın
haberlerini alırdık, okurduk. Oysa ki bugün,
neredeyse bütün klasik/geleneksel medya
organları
sosyal
medyadan
besleniyor.
Radyo ve televizyonların reytingi ile basılı
medyanın
tirajlarını
topladığınızda
bile,
sosyal medyanın aldığı tıkları aşamıyor.
Sosyal medya artık belki egemen olmasa da
4
çoğunluğun tercih ettiği medya haline geldi.
gördük,
Üstelik, sosyal medya sayesinde, yurttaş
kullanıcıları değil,
R
P DURAN
LA
AG
NID
artık pasif olmaktan çıktı, kendi haberini
hemen
TAÜURTK
OIRY E M U H A B I R I
kendisi
kendi
devam etti. Đkinci eğilim de, ilkinin tersi gibi
LIBERATION-PARIS
yayınlıyor.
Mevcut
egemen
medyanın
gözükse de aslında farklı bir versiyonu.
Monat 2007
yalanlarını,
gizlediği
bilgileri
28. Türk-Alman Gazetecilik Semineri
medyadan kamuya iletebiliyor.
Konrad-Adenauer-Stiftung
Konrad-Adenauer-Stiftung e.V.
e. V.
yazıyor,
kendi
gazetesini
de
sosyal
www.kas.de/tuerkei
gerekli
sıkı
sosyal
medya
teyzeler, dedeler de
ayarları
yapıp,
iletişime
Onlar da aracı ya da biçimi neredeyse hiç
kaale almadan, ‘Esas olan mesajın içeriğidir,
ileten araç değil’ diyor. Bütün mesele doğru
14.-17.05.2014
Platz für Verlinkung
Antalya-TÜRKĐYE
www.kas.de
sadece
Đlginçtir, sosyal medya ile YTM arasında,
ve çoğulcu içeriği uygun araçla iletmek.
yapı
Aslında sorun, hakiki gerçekle yani sokakla,
bakımından
ortaklık
var.
Her
çok
sayıda
ikisi
de
benzerlik,
örgütsüz
ve
sanal
gerçek
yani
Đnternet
arasındaki
lidersiz. Twitter’in Facebook’un evet patronu
geçişkenliği
var ama lideri yok. Sosyal medya da, YTM
kitabında ilginç bir mesaja rastladım. Mesaj,
de, çoğulcu, katılıma açık, çok boyutlu, çok
Mısır
renkli, çok sesli, yaratıcılığı, kamusallaşmayı
yayınlanmış. Diyor ki… ‘Biz Facebook’da
teşvik eden ortamlar…
değiliz, sokaklardayız!’.
Tarihte tüm önemli siyasal ve toplumsal
YTM, sosyal medyayı hem seferberlik, hem
olayların kendilerine has medya organları
duygu ile aklı bütünleştirmek, hem iç hem
vardır. Her siyasal/toplumsal olaya tekabül
de dış iletişimi sağlamak için genel olarak
eden bir medya türü var:
başarıyla kullandı.
•
•
•
•
•
•
•
Büyük Fransız Đhtilâlinin medyası,
‘Pamphlet’idi. Türkçeye ‘Risale’ diye
çevirebiliriz. O broşürler aracılığıyla
yayıldı devrimci fikirler.
Lenin, Bolşevik Devrim’de medya olarak
‘Pravda’yı iyi kullandı.
Hitler’in favori medyası radyo idi.
Brecht’in Nazilerin radyoyu kullanması
hakkında önemli bir makalesi vardır.
Çin’de Büyük Proleter Kültür Devriminin
medyası
‘Dazibao’
idi.
Duvar
gazeteleri…
Humeyni, Đran Đslam Devrimi öncesi ve
sırasında teyp kasetlerini kullandı
medya olarak
ABD, 1991’de Irak Đşgali sırasında ana
medya olarak CNN’den yararlandı.
YTM’lere baktığımızda hepsi sosyal
medyayı kullanıyor.
sağlayabilmek.
devrimi
Gerbaudo’nun
sırasında,
Facebook’da
10 YIL YA DA 30 YIL SONRA
Bitirdim. Sonuç: Bu YTM, bence tarihi süreç
açısından
belki
de
en
az
1871
Paris
Komünü, 68 Mayıs’ı ya da Duvar’ın yıkılması
kadar
önemli
ve
etkili
bir
sürecin
başlangıcını muştuluyor.
10 yıl sonra çocuklarımız, 30 yıl sonra
torunlarımız
bize
soracak:
‘Baba,
anne,
dede, nine… Siz Gezi Direnişi sırasında
neredeydiniz?’.
Ben
salondakilerin
hepsi,
eminim,
bu
çocuklarına,
torunlarına çok güzel şeyler anlatacak…
Teşekkürler.
Bu konuda önemli bir literatür var: Manuel
(SON/RD)
Castells (‘Enformasyon Çağı’ ile ‘Đletişim ve
Đktidar’) ile Paulo Gerbaudo (‘Twitler ve
* Bu metin, Konrad-Adenauer-Stiftung
Sokaklar’).
Derneği Türkiye Temsilciliği, Türkiye
Gazeteciler
Cemiyeti
ve
Alman-Türk
Đki eğilim tartışılıyor: Birincisi, teknolojiyi,
Vakfı tarafından
Đnternet’i,
tarihlerinde Antalya’da düzenlenen 28.
sosyal
medyayı
kutsayan, olmazsa olmaz
neredeyse
bir kimlik ve
Türk-Alman
Gazetecilik
varlık veren anlayış, ki haliyle yanılıyor.
yapılan
Çünkü
zenginleştirilerek
mesela
Mübarek,
Mısır’da
devrilmeden önce Đnternet’i bile kesmişti
ama yine de iktidarda kalamadı, devrildi
gitti. Gezi konusunda da bazıları, direnişin
özünü
akıllı
telefonlarda
aradı.
Halbuki
Gezi’yi akıllı telefonlar değil, akıllı çocuklar
yaptı. Twitter ya da Youtube yasaklanınca,
14-17 Mayıs 2014
konuşmanın
versiyonudur.
yazıya
Seminerinde
bilahare
dökülmüş