Sınırları Zorlayan Mühendislik

sınırlan zorlayan mühendislik
COLESSEUM
Serhat Özvan
DEÜ inşaat Mühendisliği Bölümü
4.Sınıf
Colesseum, Roma'nın sembolü haline gelmiş bir
anfitiyatrodur. Asıl adı Flavium Amfitlyatrosu'dur.
Colesseum adı eskiden bu eserin yakınında bulunan
Nero'nun
çok büyük
bir heykelinden
dolayı
verilmiştir. Colesse "çok büyük" anlamına gelir.
70 yılında imparator Vespanianus tarafından
başlatılan inşaa işlemi, 82 yılında Titus tarafından
bitirilmiştir.
Amfitiyatro, çevresi 527 metre, büyük çapı 187
ve küçük çapı 155 m olan bir elips şeklindedir. 4 katlı
olan yapının yüksekliği 50 metredir. En alt katı
yerden 4 metre yüksektir. Yapının, imparator için
ayrılan ve diğerlerinin daha geniş olan ana giriş
haricinde 80 adet girişi vardır. 100.000 seyirci
kapasiteli yapı bu girişler sayesinde 50-55 bin kişiye
ulaşan kalabalığı 5 dakikada boşaltabilecek şekilde
dizayn edilmiştir
Yapının dışında traverten, iç kesimindeyse tüf
ve tuğla kullanılmıştır.
içerisi üç ana kısma
ayrılmıştır. Bunlar; arena, podyum ve mahzerı
kısımlarıdır.
·14.y.y. daki depremde epey yıkılıp zarar
görmüs, ve de mermer kaplamaları
sökülüp
Vatikan'daki
San Peter Katedralinin yapımında
kullanılm ıştır.
tuo İzmir
Şubesi Şubat-2004 Yıl: 19 Sayı: 115
Colesseum'da
yapılan gladyatör savaşlarını
birçoğumuz duymuştur. Bu dövüslerde yenilen
Gladyatör Imparatorun bir el işaretini bekliyormuş.
Eğer imparator baş parmağını aşağıya doğru
döndürürse,
kazanan
gladyatör
diğerini
öldürüyormuş (Bu kararda daha cak seyircinin de
etkisi oluyormuş). Eğer baş parmak yukarı dönerse,
yenilenin
hayati
bağışlanıyormuş.
Bu arada
hatırlatayım, gladyatörler o zaman rağbet gören
hatırı i kişiler oluyormuş, ama ortalama ömürleri de
30 yıl olmaktaymış. Colesseum'daki gösterilerin bir
diğer çeşidi de, mahkumların savunmasız bir şekilde
ayılarm veya aslanların karşısına çıkartılmaları ve
parçalanmalarını seyretmekmiş. Bu tür gösteriler
M.S.500'lü yıllara kadar devam etmiş, sonra bitmiş,
daha sonra da burası düşmana karşı kale görevini
görmüş
Roma imparatorlUğU devrinde sirk oyunları,
araba yarışıarı ve gladyatör gösterileri yapılan
Colesseum, 19. yüzyıla kadar dünyanın en büyük
anfitiyatrosu
idi.
Günümüzde
bile
modern
stadyumların
mimarilerinde
örnek
olarak
alınmaktadır.
Duyuru
ilginç bulduğunuz ve
meslektaşlarımızia paylaşmayı
düşündüğünüzkonuları
Yayın
Kurulumuza ileterek,' Bültenimizde yer
almasını sağlayınız.
42
sınırları zorlayan mühendislik
KANSAl AIRPORT
Ali KANDEMiR
inşaat Mühendisi
ikinci etabın inşaatına 1999 yılında başlanmış
2007 yılında bitirilmesi planlanmaktadır.
Japonya'nın en yoğun hava trafiğinin yaşandığı 3
büyük ilinin (Kobe, Osaka, Kyoto) bulunduğu Kansai
bölgesinde ihtiyaçlara cevap verebilecek büyük bir
havaalanı
gereksinim
göstermiştir.
Japonya'nın
coğrafi koşullarında bu büyüklükte bir havaalanının
yapılabilceği bir alan bulmak, denizi doldurup yeni
bir ada oluşturmaktan çok daha zordu. Yapay bir
ada üzerine inşaa edilecek havaalanına
ulaşım,
karaya bağlantıyı sağlayacak bir köprü üzerinderı ve
denizden
taşıtlarla
gerçekleştirilmesi
planlanmaktadır.
iki
etap
halinde
yapılması
planlanan
inşaatın,
ilk etabına
1987 yılında
başlanmış ve 1994 yılında tamamlanarak havaalanı
hizmete girmiştir. Günde 100.000 yolcu kapasitesiyle
dünyanın en büyük havaalanı konumunda olan bu
yapıdan yılda 19,5 milyon kişi faydalanmaktadır.
EJj-
Kansai havaalanı inşaatının ilk etabını, deniz zeminin
iyileştirilmesi,
deniz
duvarlarının
inşaası. dolgu
malzemesinin yerleştirilerek denizin. doldurulması ve
bağlantı köprüsünün inşaatı oluşturmaktadır. Alüvyonlu
killi topraktan oluşan deniz zeminin iyileştirilmesi için
kum kazıklar çakılmış böylece zayıf killi zem!n içindeki
su dışarı çıkarak zemin güçlendirilmıştir. Iyileştirilen
zemin üzerine malzemenin doldurulabilmesi için taş
kazıklardan bir deniz duvarı oluşuırulmıış ve içine dolgu
malzemesi doldurulmuştur. 510 hektar alanında, 11,2
km uzunluğunda ve deniz
zemininden
18 m
yüksekliğindeki yapayadanın doldurulabilmesİ için bir
dağ parçalanarak yok edilmiş, inşaat molozları ve geri
dönüşümlü malzemeler kullanılmıştır. Elbette ki bu
kadar malzemenin taşınabilmesi için hem karada hem
de denizde çok büyük makine parkıarı gerekmektedir.
Bu nedenle bir seferde 3000 m3 malzeme taşıyabilen
tankerler kullanılmıştır.
ikinci etap inşaatında ilk yapayadanın
yanına ikinci
bir ada yapılacak ve bu ada üzerinde 4,5 km'lik bir
pist,
havaalanı
yönetim
merkezi
ve
apron
bulunacaktır.
İMü İzmir Şubesi Şubat-1004 Yıl: 19 Sayı; 115
olup
1,7 km uzunluğundaki terminal binası aynı zamanda
dünyanın en uzun kapalı alanlı yapısı ünvanına
sahiptir. Projesi, yapılan uluslarası
bir yarışma
sonucunda
Renzo Piano tarafından yapılmıştır.
Yapının riskli deprem bölgesinde olması sürekli
tekrarlanan
şiddetli
depremlere,
okyanus
rüzgarlarına ve akıntılarına, ayrıca adanın beklenen
oturma
değerlerine
karşı
dayanıklı
olabilmesi
amacıyla, yapıya dalgaşeklinde
aerodinamik bir
struktürer torm verilip çelik konstrusiyon bir sistem
kullanılmıştır. Terminal binası inşaatı 6000 işçinin
çalışması ile 38 ayda bitirilmiştir.
Adanın projede hesaplanan oturma değerlerinden
daha hızlı ve düzensiz
oturma yapması,
bu
büyüklükteki bir projenin fiyaskoyla sonuçlanması ve
tarihin en büyük mühendislik hatası ile karşılaşılması
riskini ortaya çıkarrrııştır. Hem yapıyı hemde Japon
mühendisliğinin sarsılan itibarını kurtarabilmek için
Japon
hükümeti
27 milyar Yen'lik
bir bütçe
ayırmıştır.
Sorumlu
mühendislik
firması oturma
değerlerinin hesaplanan değerlerde olduğunu ancak
farklı ve düzensiz oturmalar görüldüğünü
kabul
etmiştir. Terminal binasının ve yakıt tankerierinin
dolgu zeminin oturmasından zarar görmemesi için
temellerinin
altındaki zeminin çevresi su girişini
önleyen yer altı duvarlarıyla çevrilmiş ve zeminin
akması engellenmiştir. Ayrıca çok nadir görülüyor
olsada büyük gel-gitleri önlemek için pompalar
yerleştirmiştir. Farklı oturmaların terminal binasına
hasar vermemesi
için temel kolonlarına hidrolik
krokiler yerleştirilmiş, hassas bilgisayar programları
ve oturmaları algılayan sensörler ile kolonlar istenen
değerlerde kaldırılarak, 1,7 km'lik bu dev binaya
hiçbir zarar gelmemesi
sağlanmıştır.
Bütün bu
çalışmalar sırasında birleşim yerleri çok hassas olan
cam giydirme cephelerde bile en ufak bir çatlak
görülmemesi,
mühendislikteki
her sorunun yine
mühendislerce çözülebileceğini göstermiştir.
43