KAMUOYUNA DUYURU Türkiyeʼde mimarların ilk bağımsız meslek örgütü olan Mimarlar Derneği 1927 (ilk adıyla Türk Mimarlar Cemiyeti), Mayıs ayından bu yana yaşananlar karşısındaki tutumunu kamuoyuna sunma gereğini duymaktadır. Dünya Mimarlar Birliğiʼnin (UIA, 1948) kurulmasına katkıda bulunmuş ve Mimarlar Odası ile TMMOBʼnin 1954ʼde kuruluşuna kadar olan süreçte etkin rol aldıktan sonra mesleki sorumluluğunu kültürel çalışmalarla sınırlamış olan Derneğimiz, “mimarlık kültürü ve mesleğinin korunması, yüceltilmesi ve ilerletilmesi” hedefini gözetmeyi kararlılıkla sürdürürken, mimarın birlikte çalıştığı tasarım, planlama ve mühendislik disiplinleriyle dayanışma içinde olmayı görev bilir. Demokrasi ve insan hakları mücadelesinin, zorunlu olarak doğa ve kent hakları mücadelesiyle birlikte ilerleme gereği, mesleklerimizin bu hareketler içinde yer almasına meşru zemin oluşturmaktadır. Derneğimiz, kamu yararına adanmış tüm meslek kuruluşları tarafından ve Taksim Dayanışması kanalıyla dile getirilmiş eleştiri ve taleplerin arkasında durmaktadır. Orantısız güç ve şiddete karşı direnişe geçen zekâ ile cesaretin boyutlarını görüyor ve geleceğe umutla bakıyoruz. Bu genç akıl ve duygunun, başlangıçta kentin yönetimi ve tasarımına ilişkin taleplerle başlayıp, giderek ülkemiz ve dünyamıza yönelik ufuklarda genişleyişi, düşünen ve hisseden meslek insanlarının sorumluluğu kapsamındadır. Mimarlık, planlama ve mühendislik alanlarındaki meslek insanlarına ve örgütlenmelerine yönelik hak ve yetki gaspı girişimleri karşısında, mesleki yükümlülüklerimizin “teknisyenlik” ile sınırlı olmadığını, ayrıca hatırlatma sorumluluğunu taşımaktayız. Mesleklerimizin günümüzde rant ve kâr teknikerliğine, ilkesiz hizmetkârlığa ve tarihi kostüm stilistliğine indirgenişi, evrensel bilgi ve varlık temelimizle çelişmektedir. SANAT, BİLİM ve AHLAK alanlarını bütünüyle kavrayan mesleki bilgi ve varlık temelimiz nedeniyledir ki, düşünce ve uygulama dünyalarımız, hayata şekil veren değerlerin siyasetiyle içiçedir. Sanatın ve bilimin olduğu kadar, ahlak ve siyasetin de evrensel değerlerine bağlı bir özerkliği yaşama geçirmekle yükümlüyüz. Bu özerklik, bilgi ve yeteneklerimizi toplumun hizmetine sunarken, bireyin sağlıklı ve onurlu yaşam hakkının korunmasından, gezegenimizin doğa ve kültür varlıklarının ve geleceğe yönelik umutların yaşatılmasına uzanan en temel ilkelerin savunulmasını zorunlu kılar. Meslek odalarına bir geceyarısı operasyonuyla yapılan müdahale, bu ilkesel tutumun bütünlüğünü ve gücünü azımsamaktadır. 1980ʼli yılların baskı ve hukuksuzluk ortamında, kuruluşundaki merkeziyetçi yapıyı değiştirerek yerel birimlerle yeniden yapılanmayı başaran Odalarımızın, 2010ʼlu yılların benzer koşullarını iyi değerlendirip, geleneğindeki özeleştiri yeteneğini de en geniş tabanda çalıştırarak, kendini yeniden inşa edebilecek özerk akıl ve iradeye sahip olduğu inancımızı, kamuoyunun dikkatine sunuyoruz. Mimarlar Derneği 1927 70. Dönem Yönetim Kurulu
© Copyright 2024 Paperzz