PE–007 Bisfenol A’nın Zebra Balıklarında (Danio rerio)Teratojenik Etkileri Cansu Akbuluta, Çağhan Kızılb, Nazan Deniz Koça, Tarık Dinça Sakarya Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü, Serdivan, Sakarya, [email protected] b DFG-Center for Regenerative Therapies Dresden, Cluster of Excellence (CRTD), and Biotechnology Center, Technische Universität Dresden, Dresden, Germany a Amaç: Düşük dozlarda bisfenol a (BPA) uygulanan zebra balığı embriyo ve larvalarında BPA’nın yarattığı morfolojik değişiklikler ve üreme hücrelerinin (sperm ve yumurta) oluşumunda kilit rol oynayan primordiyal germ hücreleri üzerindeki etkilerinin gözlemlenmesi amaçlanmıştır. Gereçler ve Yöntemler: Zebra balıkları (Danio rerio) 14 saat aydınlık:10 saat karanlık fotoperiyotda 25°C sıcaklıkta 25L kapasiteli akvaryumlarda beslenmiş ve yumurtlamaları sağlanmıştır. Döllenme gerçekleştikten hemen sonra embriyolar 2 kontrol ve 2 doz grubu olmak üzere 4 gruba ayrılmıştır. Doz gruplarına 4 mg/L ve 8 mg/L BPA uygulaması yapılmıştır. Kontrol grubuna hiçbir uygulama yapılmazken çözücü kontrol grubuna BPA’nın çözücüsü olan dimetilsülfoksit (DMSO) %1 oranında verilmiştir. Çalışmamızda 24 saatlik zebra balığı embriyolarında primordiyal germ hücrelerinin konumları ve sayıları whole mount in situ hibridizasyon yöntemi ile tespit edilmiştir. Primordiyal germ hücrelerine özgü bir gen olan vasa geninin probu kullanılarak uygulanan bu teknik sonucunda 24 saatlik zebra balığı embriyolarında primordiyal germ hücrelerinin konumları fotoğraflanmış ve hücreler stereo mikroskop altında sayılarak BPA uygulamalarının primordiyal germ hücre sayısında oluşturduğu değişiklikler T testi uygulanarak yorumlanmıştır. Bu tekniklere ek olarak BPA’nın zebra balığı larvalarında oluşturduğu morfolojik değişiklikler ve teratolojik etkileri stereo mikroskop ile tespit edilerek fotoğraflanmıştır. Bulgular: Morfolojik incelemelerde kontrol grubu ile çözücü kontrol grubu arasında bir fark görülmemiştir. 4mg/L ve 8 mg/L BPA uygulaması yapılmış olan zebra balığı embriyo ve larvalarında, baş ve kuyruk oluşumunda anormallikler, koryondan çıkış süresinde gecikme, pigmentasyon oluşumunda gecikme, omurga ve kuyrukta eğrilikler, sinir sistemi bozukları, kalp çevresinde ve vitellus kesesinde ağır ödem oluşumları görülmüştür. Bu bulgular 4mg/L BPA uygulanmış grupla kıyaslandığında, pigmentasyonda gecikme, kalp çevresinde ödem oluşumları ve koryondan çıkış süresinde gecikme 8mg/L BPA uygulanmış grupta daha fazladır. Whole mount in situ hibridizasyon tekniği sonucunda çözücü kontrol ve BPA uygulaması yapılmış olan gruplarda kontrol grubuna kıyasla primordiyal germ hücre sayısında artış tespit edilmiştir. Özellikle 4 mg/L ve 8 mg/L BPA uygulaması yapılmış olan zebra balığı embriyolarında primordiyal germ hücreleri ektopik (gonad taslağı dışındaki) bölgelerde tespit edilmiştir. Genellikle ektopik bölgelerdeki primordiyal hücrelerinin baş-beyin bölgesine yöneldiği dikkat çekmiştir. BPA uygulamalarının hem gonad taslağındaki hem de ektopik bölgelerdeki primordiyal germ hücre sayısında artışa sebep olduğu istatistiksel verilerle doğrulanmıştır. Sonuç: Sucul sisteme hızla karışmakta olan BPA’nın düşük dozlarının bile teratolojik olduğu ve zebra balıklarının üremeleri üzerine olumsuz etkilere sahip olduğu kanıtlanmıştır. BPA uygulamasının primordiyal germ hücre göç mekanizmasını bozduğu düşünülmüştür. Primordiyal germ hücreleri ektopik bölgelerde kümeleşerek germ hücre tümörlerini oluşturabilmektedir. 932 21. Ulusal Biyoloji Kongresi, 03–07 Eylül 2012, Ege Üniversitesi, İzmir, Türkiye http://www.ubk2012.ege.edu.tr Anahtar Kelimeler: Bisfenol A, primordiyal germ hücresi, zebra balığı Teşekkür: Sonuçların istatistiksel değerlendirmelerinde yardımlarını esirgemeyen sayın Yrd. Doç. Dr. Hüseyin AKSOY’a teşekkür ederiz. Bu çalışma Kocaeli Üniversitesi Hayvan Deneyleri Etik Kurulu’nun 5/3-2011 nolu kararı ile gerçekleştirilmiştir. PE–008 Streptozotosin ile Diyabet Yapılmış Sıçanların Deri Yaraları Üzerine Sinnamik Asit İçeren Merhemin Etkilerinin İncelenmesi Sinem Deniz Akcaa, Sinan Darcanb, M. Kasım Çaycıa, Yusuf Özayc, Zuhal Yıldırımd, Murat Tosune, Hayri Dayıoğlua, a Dumlupınar Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü, Kütahya, [email protected] b Dumlupınar Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Biyoloji Anabilim Dalı, Kütahya c Ahi Evran Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu Hemşirelik Bölümü, Kırşehir d Yenimahalle AOÇ Toplum Sağlığı Merkezi, Ankara e Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Histoloji-Embriyoloji Anabilim Dalı, Afyonkarahisar Amaç: Streptozotosin ile diyabet yapılmış sıçanların deri yaraları üzerine sinnamik asit ile hazırlanan merhemin iyileştirici etkilerinin araştırılması amaçlanmıştır. Gereçler ve Yöntemler: Çalışmada 56 adet 200-250 gr erkek Wistar albino sıçan kullanılmıştır. Sıçanlar rastgele her grupta 7 hayvan olacak şekilde gruplara ayrılmıştır. Diyabet, sıçanlara intraperitonal olarak tek doz streptozotosin (45 mg/kg) verilmesiyle oluşturulmuş, streptozotosinin verilmesinden 7 gün sonra açlık kan şekerleri 350 mg/dl ve üzeri ölçülen sıçanlar diyabetik kabul edilmiştir. Hayvanların diyabetlerinin takibi için belirli aralıklarla kan glukoz seviyeleri ölçülmüştür. Streptozotosin verilmesinden 7 gün sonra diyabet olan hayvanlarda 1,5 cm çapında eksizyon ve 4 cm boyunda insizyon yaraları oluşturulmuştur. Bütün yaralar hergün steril salinle temizlenmiş ve temizleme sonrası betadin, lanolin-vazelin, değişik dozlarda sinnamik asit merhemi topikal olarak uygulanmıştır. Tedavi süreci sona erdikten sonra alınan doku örneklerinde makroskobik, histopatolojik, biyomekanik ve biyokimyasal incelemeler yapılmıştır. Bulgular: Elde edilen kan şekeri verilerine göre hayvanların hepsinin diyabetik olduğu gözlenmiştir. Bazı gruplarda yaraların kötüleştiği gözlenmiştir. Makroskobik gözlemlerde hem eksizyon hem de insizyon yaralarında kontrol gruplarına göre bütün uygulama gruplarında dozaja bağlı iyi veya kötü yönde anlamlı farklılıklar olduğu gözlenmiştir. Mikroskobik ölçümlerde hem eksizyon hem de insizyon yaralarında uygulama dozajına bağlı olarak anlamlı farklılıklar gösteren dermal ve epidermal rejenerasyonlar, anjiyogenesis, bağ dokusu proliferasyonu, mast hücre göçü ve kollajen birikimleri izlenmiştir. Biyomekanik incelemelerde insizyon yaralarının durumu araştırılmış ve uygulama dozajına bağlı olarak deri gerim dirençlerinde anlamlı farklılıklar saptanmıştır. Yapılan biyokimyasal incelemede hem eksizyon hem de insizyon yaralarında uygulama dozajına bağlı olarak hidroksiprolin miktarlarının anlamlı olarak değişim gösterdiği görülmüştür. Sonuç: Sonuç olarak sinnamik asit merhemi diyabetik yara üzerine iyileştirici etkide bulunmaktadır. İyileştirme miktarı uygulama dozajına bağlı olarak değişmektedir. Anahtar Kelimeler: Diyabetik yara, sinnamik asit, sıçan Teşekkür: Bu çalışma Dumlupınar Üniversitesi Hayvan Etik Kurulunun 2009/10.1 karar nolu izni ile gerçekleştirilmiştir. 21. Ulusal Biyoloji Kongresi, 03–07 Eylül 2012, Ege Üniversitesi, İzmir, Türkiye http://www.ubk2012.ege.edu.tr 933
© Copyright 2024 Paperzz