OTEKON’14 7. Otomotiv Teknolojileri Kongresi 26 – 27 Mayıs 2014, BURSA YOLCU KOLTUKLARI İÇİN KOMPOZİT OTURAK BAĞLANTI PARÇASININ GELİŞTİRİLMESİ Celalettin Yüce*, Fatih Karpat *, Nurettin Yavuz*, Samed Erbil** Emre Dolaylar** * Uludağ Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Makine Mühendisliği Bölümü, Bursa ** Grammer A.Ş, Bursa ÖZET Küresel enerji ihtiyacının arttığı ve sürdürülebilir çevre kavramının önem kazandığı günümüzde, yakıt tasarrufu sağlayan, enerji verimliliği yüksek araçların üretilmesi otomotiv sektöründe öncelikli hedef haline gelmiştir. Enerji tüketimindeki bilinçlenmeyle birlikte yakıt tüketimini azaltmak için araç ağırlığında hafifletmenin gerekli olduğu bilinmekte ve bu yönde çalışmalar yapılmaktadır. Son yıllarda taşıtların hafifletilmesi için parçaların inovatif tasarımlar eşliğinde geleneksel malzemelerin yerine oldukça avantajlı olan kompozit malzemeler ile üretilmesi önem kazanmıştır. Bu çalışmada ticari araç yolcu koltukları için cam elyaf takviyeli kompozit malzemeden oturak bağlantı parçasının üretimi gerçekleştirilmiştir. Ortaya çıkan yeni ürün yolcu koltuğu güvenlik testlerinden başarı ile geçmiştir. Anahtar kelimeler: Yolcu koltuğu, hafifletme, cam elyaf takviyeli kompozit malzeme THE DEVELOPMENT OF THE COMPOSITE SEAT PLATE FOR THE PASSENGER SEATS ABSTRACT Today, global energy demand and the importance of sustainable environment are growing rapidly. Thus producing fuel-saving, energy-efficient vehicles in the automotive industry has become a priority target. While becoming conscious of consume energy, reducing the weight of the vehicle for energy consumption have been studied and shown to be necessary. The use of composite materials with innovative design instead of the conventional materials on the part of the vehicles for weight reduction has gained importance. In this study, for commercial vehicle passenger seats glass fiber reinforced composite seat plate was produced. The resulting new product is provided the passenger seat safety regulations. Keywords: Passenger seat, lightweighting, glass fiber reinforced composite material Bunların içerisinde yakıt tüketimine getirilen yasal zorunluluklar otomotiv sektörünü yeni arayışlara itmiştir. Sektördeki firmalar çeşitli teknolojilere yatırım yaparak projeler geliştirmekte ve değişen pazardan pay sahibi olmak için çalışmaktadırlar. Bu doğrultuda enerji verimliliği yüksek, çevreye daha duyarlı araçların üretilmesi hedeflenmektedir. 1. GİRİŞ Günümüzde ülkelerin nüfuslarının, refah düzeylerinin ve ekonomik faaliyetlerinin artması sonucunda çok hızlı bir büyüme sürecine giren ulaştırma sektöründen kaynaklı bazı sorunlar sürdürülebilir çevre kavramına zarar vermektedir. Bu sektörde kullanılan taşıtların enerji ihtiyacının fosil yakıtlardan karşılanıyor olması ve bu yakıtların kullanımı sonucunda ortaya çıkan sera gazı emisyonları önlem alınmadığı takdirde gelecek nesiller için olumsuz sonuçlar doğuracaktır. Literatürde yapılan çalışmalarda, taşıtlarda enerji verimliliğini arttırmak, yakıt tasarrufu sağlamak ve buna bağlı olarak CO2 emisyonunu azaltmak için uygulanabilecek birçok çözüm ortaya çıkarılmıştır. Bunlardan bazıları; güç aktarma organlarında verimliliği arttırmak, alternatif yakıt sistemleri geliştirmek, taşıt Artan enerji tüketimini ve sera gazı emisyonlarını azaltmak için birçok tedbir alınmaya başlanmıştır. 1 ağırlığında hafifletmeler yapmak, taşıtların boyutlarını küçültmek, sürüş esnasında tekerleklerden ve aerodinamik tasarımdan dolayı oluşan sürtünmeleri azaltmak, elektrikli hibrit araçların kullanımını yaygınlaştırmak ve yüksek performanslı küçük hacimli motorların kullanılmasını teşvik etmektir [1,2]. Eşit mukavemete sahip çelik parçalardan yaklaşık olarak %30-40 daha hafif olmaları, tasarımda esneklik, parça entegrasyon kabiliyeti, yüksek darbe ve korozyon dayanımı gibi özellikleri ile kompozit malzemelerin otomotiv sektöründe kullanımı hızla artmaktadır. 2011 yılında dünya üzerinde tüketilen kompozit malzeme miktarı 7,8 milyon ton olup, 2014 yılında 9,5 milyon ton olacağı öngörülmektedir. Sektörlere göre kompozit malzeme kullanımı bakımından ise en büyük ikinci sektör %26 ile ulaştırma sektörüdür [7,8]. Performans, güvenlik ve konfordan ödün vermeden yapısal ağırlığı azaltmak, motorlu taşıtlarda yakıt tüketimini azaltmanın ve enerji verimliliğini arttırmanın en önemli yollarından biridir. Ayrıca taşıtlardaki enerji tüketiminin yaklaşık %75’i ağırlık ile ilgili faktörlerden kaynaklandığı için taşıt ağırlığında hafifletme en verimli ve en hızlı geri dönüş sağlayan teknolojilerden biri olarak öne çıkmaktadır [3]. Taşıt ağırlığının azaltılması, hibrit ve elektrikli araçlar gibi yeni ve yüksek verimli enerji teknolojilerinin başarısında da kritik öneme sahiptir. Belirli bir amaç için istenen özellikleri sağlayacak iki veya daha fazla malzemeyi belirli şart ve oranlarda fiziksel olarak bir araya getirerek elde edilen malzemeye kompozit malzeme denir. Kompozit malzemelerde çekirdek olarak kullanılan bir fiber malzeme ve bu malzemenin çevresinde hacimsel olarak çoğunluğu oluşturan bir matris malzeme bulunmaktadır. Kompozit malzemedeki fiber yani lif kısmı malzemenin mukavemet ve yük taşıma özelliğini, matris kısmı ise plastik deformasyona geçişte oluşabilecek çatlak ilerlemelerini önleyici rol oynamakta ve malzemenin kopmasını geciktirmektedir. Matris olarak kullanılan malzemenin bir amacı da fiber malzemeleri yük altında bir arada tutabilmek ve yükü lifler arasında homojen olarak dağıtmaktır. Böylece fiber malzemelerde plastik deformasyon gerçekleştiğinde çatlak ilerlemesi de matris malzeme sayesinde engellenmektedir. Taşıtlarda hafifletme, temel olarak kullanılacak malzemelerden yüksek performans elde etmek için inovatif tasarım ve araçta kullanılan mevcut parçaların yerine yüksek mukavemetli çelikten, alüminyumdan, plastik ve kompozitten üretilmiş daha hafif parçaların yerleştirilmesi ile sağlanır. Bu malzemelerin kullanılması ile farklı oranlarda hafifletmeler mümkün olabilmektedir. Fakat bu değişimde maliyetlerinde göz önünde bulundurulması gerekmektedir. Aşağıdaki tabloda çeşitli malzemelerin alternatifleri ve göreceli maliyet oranları verilmiştir [4]. Otomotiv sektöründe yaygın kullanılmaya başlanan kompozit malzeme üretiminde elle yatırma, püskürtme, elyaf sarma, pultruzyon, hazır kalıplama, reçine transfer yöntemi gibi birçok yöntem kullanılmaktadır. Bu yöntemler içerisinde en çok tercih edilen yöntemler ise elle yatırma, hazır kalıplama ve reçine transfer metotlarıdır. Tablo 1. Farklı malzemelerin hafifletme oranları ve maliyet karşılaştırmaları[4] Hafif Malzeme Yerine Geçeceği Malzeme Ağırlıktaki Azalma (%) Parça Başına Göreceli Maliyet Yüksek Alaşımlı Çelik Çelik 10 1 40-60 1,3-2 60-75 1,5-2,5 25-35 1-1,5 Çelik 25-35 1-1,5 Alaşımlı Çelik 40-55 1,5-10+ Karbonlu Çelik 20-45 1,2-1,7 Alüminyum Magnezyum Magnezyum Cam Fiber Takviyeli Kompozit Titanyum Paslanmaz Çelik Çelik, Dökme Demir Çelik veya Dökme Demir Alüminyum Hazır kalıplama yöntemlerinden olan SMC (Sheet Molding Compounds) yöntemi takviye malzemesi olarak kırpılmış lif ile dolgu malzemesi içeren bir reçinenin önceden birleştirilmesi ile oluşan pestil biçimindeki malzemenin kalıplanmasıdır. BMC (Bulk Molding Compounds) yönteminde ise takviye malzemesi olarak kırpılmış lif ve dolgu malzemesi içeren bir reçinenin önceden birleştirilmesi ile oluşan hamur biçiminde malzeme kullanılır. Bu yöntemler seri üretime uygun olmakla birlikte yatırım maliyetleri açısından pahalıdır. Bir diğer yöntem ise Reçine Transfer Metodu (RTM) dur. Bu yöntemde takviye malzeme kalıp boşluğunu doldurulacak şekilde kalıba yerleştirilir ve kalıp kapatılır. Reçine basınç altında kalıba pompalanır. Bu yöntemde içerideki havanın dışarı çıkarılması ve reçinenin elyaf içine iyi işlemesi için vakum da kullanılabilir [9]. Yapılan araştırmalarda hafifletmenin yakıt tüketimini azaltmada önemli bir strateji olduğu, bu sayede aracın harekete geçmesi için daha az enerjiye ihtiyaç duyacağı ve bunun sonucu olarak CO2 salınımının azalacağı belirtilmiştir. Taşıt ağırlığındaki %10 oranındaki hafifletmenin araç tipine bağlı olarak yakıt tüketiminde yaklaşık %5-7 oranında iyileşme sağlayacağı açıklanmıştır [5,6]. Düşük üretim miktarlarında yaygın kullanımı olan elle yatırma yöntemi ise en düşük yatırım maliyeti olan kompozit üretim yöntemidir. Bu yöntemde kalıp içerisine 2 jelkot sürülür ve kuruduğu zaman takviye malzemesi üzerine yerleştirilir. Takviye malzemesinin üzerine reçine sertleşene kadar sürülür (Şekil 1). lifi yapısından oluşan bu kompozit yapı, ekstrüzyon kalıplama yöntemi ile üretilmiş ve bu yeni tasarım toplu taşıma araçlarındaki güvenlik ve dayanım testlerini geçmiştir [12]. Başka bir çalışmada otomotiv koltuğunda kullanılan geleneksel çelik iskeletin yerine fiber takviyeli kompozit malzemeden üretilmiş yapı kullanılarak yaklaşık %30 daha hafif bir koltuk elde edilmiştir. Bu yeni koltuk testlerden başarı ile geçmiştir. Koltuğun üretilmesinde malzeme, tasarım ve proseslerde iyileştirmeye gidilmiş ve metal-kompozit entegrasyonunu başarı ile sağlanmıştır. Ayrıca çalışmada klasik enjeksiyon kalıplamada elde edilemeyecek et kalınlıklarının kompozit malzeme ile elde edilebileceği gösterilmiştir [13]. Şekil 1. Elle Yatırma Prosesi Bu çalışmada yolcu koltuklarında kullanılan ve sac malzemeden üretilen oturak bağlantı parçasının cam elyaf takviyeli kompozit malzemeden üretilmesi anlatılmıştır. Ortaya çıkan yeni yapı yaklaşık olarak %30 daha hafif olup testlerden de başarı ile geçmiştir. Otomotiv sektöründe tasarım esnekliği, daha iyi enerji absorbe etme özelliği ve hafifliği sebebiyle önem kazanan kompozit malzemelerde en çok kullanılanları karbon ve cam takviyeli polimer matrisli kompozitlerdir. Literatürde kompozit malzeme kullanımı ile taşıt ağırlığında hafifletme için birçok örnek bulunmaktadır. 2. MATERYAL VE YÖNTEM Song ve ark. bir kamyonetin ağırlık olarak yaklaşık %18’i olan arka kasa gövdesinde kompozit yapı kullanarak hafifletmeye gitmişlerdir. Alüminyum, çelik ve kompozit malzemelerin denendiği bu çalışmada 1 kg’lık cam fiber malzemenin 1,8 kg çelik ve 0,9 kg alüminyum ile aynı rijitlikte olduğu belirtilmiş ve kompozit malzemeden üretilmiş gövdenin çelik gövdeye göre yaklaşık 400 kg daha hafif üretilebileceği açıklanmıştır [10]. 2.1.Yolcu Koltuğu ve Doğrulama Testleri Yolcu koltukları koltuk ayağı, şase ve arkalık grubu olmak üzere temel olarak 3 ana kısımdan meydana gelmektedir. Ayak kısmı koltuğun araç tabanı ile bağlantısını sağlarken koltuk ayağının üzerine kaynakla birleştirilen şase grubu ise yolcunun seyahat esnasında oturduğu sele kısmını oluşturmaktadır. Arkalık kısmı ise koltuk şasesine oturak bağlantı parçası ile bağlı olup yolcunun sırtını dayadığı kısmı meydana getirir. Ning ve ark. otobüslerin havalandırma kapağını alüminyumdan kompozite dönüştürerek %39 bir hafifletme ve titreşim sönümlemede artış tespit etmişlerdir. Yapıda dıştaki katmanın termoplastik polyolefin olması ile boyalı veya kalıplama esnasında boyanabilir daha estetik bir yüzey elde etmişlerdir. İç kısımdaki kırpılmış cam lifleri ile termoplastik reçine parçanın dayanıklılığını sağlamıştır [11]. Koltuklar bulundukları araç türüne ve müşteri isteklerine bağlı olarak farklılık göstermektedirler. Örneğin bazı koltukların arkalık iskeleti belli bir açıyla arkaya doğru yatarken bazıları sabit olarak üretilmektedirler. Bu gibi özelliklerin yanı sıra kol dayama, arkalık yatırma mekanizması, ayak dayama, servis tablası gibi çok çeşitli donanımlara da sahiptirler. Ayrıca yolcunun seyahat esnasında güvenliğini sağlamak amacıyla taşıtın bağlı bulunduğu sınıfa göre emniyet kemer sistemleri de koltuklara eklenmektedir. Toplu taşıma araçlarındaki hafifletme çalışmalarında taşıtların içerisinde bulunan koltuklar sayıları, seri üretime yatkınlıkları ve toplam yapıdaki ağırlık oranları sebebiyle ön plana çıkmaktadırlar. Örneğin 54+1 koltuğa sahip olan bir otobüste koltukların ağırlığı toplam araç ağırlığının yaklaşık %8’ine karşılık gelmektedir. Bu alanda da hafifletme amacıyla kompozit malzeme kullanımı hızla artmaktadır. Yolcu koltukları üretildikten sonra kullanılacağı aracın sınıfına göre şartları uluslararası normlarla belirlenmiş olan doğrulama testlerine tabi tutulur. Bu testlerden en önemlileri arkalık itme testi ve emniyet kemer çekme testidir. Bartus ve ark. pultruzyon metoduyla üretilmiş, 12-38 mm aralığında kırpılmış cam liflerini termoplastik matris içerisinde kullanarak geleneksel çelik çerçeveli koltuklara göre %43 oranında hafifleştirme elde etmişlerdir. Ayrıca proses ve işçilik maliyetleriyle, bağlantı parçalarındaki azalma sayesinde koltuk başına %18 maliyet düşüşünün sağlandığını belirtmişlerdir. Polipropilen matris ve E-cam Emniyet kemer çekme testinde (ECE R14) aracın çarpışma anında yolcu tarafından emniyet kemerine uygulanan yükler incelenir. Emniyet kemerlerine regülasyonlarda belirtilen kuvvetler oturma konumuna karşılık gelen konumda uygulanır ve koltuk bağlantı noktalarında oluşan deformasyonlar incelenir (Şekil 2). 3 Şekil 4. Oturak bağlantı parçasının şasedeki konumu Oturak bağlantı parçası aynı zamanda koltuğun koridor tarafındaki kısmında üzerinde yan kapağı ve kolçak mekanizmasını taşımaktadır (Şekil 5). Şekil 2. Emniyet kemer çekme test görüntüsü Arkalık itme testinde (statik çarpışma testi) ise aracın çarpışma veya ani frenleme anında koltuk ve yolcu üzerinde ortaya çıkacak olan kuvvetler simule edilir. Test esnasında koltuk arkalığına silindirler vasıtasıyla bir kuvvet uygulanır arkalık kısmının belirlenen deplasman değerini aşmaması istenir (Şekil 3). Şekil 5. Oturak bağlantı parçasının üzerindeki elemanlar Koltuğun doğrulanması aşamasındaki testlerde en kritik parçalardan biri oturak bağlantı parçasıdır. Arkalık iskeleti ile koltuk şasesinin arasındaki bağlantıyı sağlayan bu parça aynı zamanda emniyet kemer bağlantı braketini de üzerinde taşıdığı için ilave bir zorlanmaya maruz kalmaktadır. 2.3. Tasarım, Üretim ve Doğrulama Aşamaları Şekil 3. Arkalık itme test görüntüsü Yapılan çalışmada öncelikle oturak bağlantı parçasının CATIA V5 programında 3 boyutlu modeli oluşturulmuştur. Ortaya çıkan tasarımın kullanılan malzemeye ve üretim yöntemine uygun olması gerektiği göz önünde bulundurulmuş ve kalıptan çıkarılamayacak keskin köşelerden kaçınılmıştır. Şekil 6’da ortaya çıkan tasarımın koltuk üzerindeki görüntüsü verilmektedir. 2.2. Oturak Bağlantı Parçası Oturak bağlantı parçası koltuklardaki en önemli bağlantı elemanlarından biridir. Arkalık iskeletinin şase ile bağlantısını sağlayan bu elemandan 2 kişilik bir yolcu koltuğunda 4 adet bulunmaktadır (Şekil 4). 4 kuruması için yaklaşık 3-4 saat malzeme kalıp içerisinde bekletilmiş ve daha sonra çıkartılmıştır. Üretimi tamamlanan parça için doğrulama aşamasına geçilmiştir. Bu aşamada parçanın geçmesi gereken en önemli test emniyet kemer çekme (ECE R14) testidir. Bu testte insan vücudunu temsil eden bloklar yardımıyla çekme kuvveti Şekil 7’deki gibi zincir yardımıyla oturma konumuna karşılık gelen doğrultuda, aracın boylamasına paralel bir düzlemde ortalama 10 ± 5 derecelik bir açı ile yatayın üstünde uygulanmalıdır. Bütün kuvvetin uygulanması mümkün olduğunca hızlı gerçekleştirilmelidir. Kuvvetin Yönü Şekil 6. Oturak bağlantı parçasının 3 boyutlu görüntüsü Yeni parçanın tasarımı yapılırken geleneksel oturak bağlantı parçalarında testler esnasında meydana gelen zorlanmalar ve ortaya çıkan deformasyonlar göz önünde bulundurulmuştur. Parçanın bağlantı noktaları için bırakılan boşlukların etrafına ince sac destekler düşünülmüştür. Tasarımı yapılan parçanın üretimi için maliyetler göz önünde bulundurularak elle yatırma (hand lay up) tekniği seçilmiştir. Yapıda kullanılan takviye malzeme ise cam elyaf olarak belirlenmiştir. Cam elyafın piyasada birçok türü arasından bu çalışmada E tipi cam elyaf malzeme seçilmiştir. Standart takviye malzemesidir. Düşük oranda alkali içerir (%1’den az). Gerilme dayanımı 3000-5000 MPa, gerilme modülü ise 72-82 GPa civarındadır. Özgül ağırlığı 2,48-2,60 civarında olup en temel özelliği yüksek mukavemetli olması, iyi kalıplanabilirliği ve düşük maliyetidir. Şekil 7. Kompozit parçanın test görüntüsü Geleneksel oturak saclarının emniyet kemer çekme testlerinde başarılı olabilmesi için yaklaşık 830 N’luk bir kuvvete dayanması gerekmektedir. Üretilen yeni parça koltuk şasesine bağlanarak regülasyonlara uygun olarak emniyet kemer çekme testine tabi tutulmuştur. Bu takviye elemanı için en uygun reçine tipi olan ortofitalik reçine belirlenmiştir. Orta reaktiviteli, düşük çekme ve kolay ıslatma özelliğine sahip olması ve uygun viskozitesi sayesinde cam elyafını çabuk ve kolay bir şekilde ıslatmış ve mekanik dayanımı yüksek bir yapı oluşturmuştur. 3. BULGULAR ve SONUÇ Elle yatırma yöntemi ile üretilmiş cam elyaf takviyeli kompozit oturak bağlantı parçası yapılan bench testlerinden başarı ile geçmiştir. Tasarım olarak eski bağlantı parçasına göre hafif ve küçük bir yapı ortaya çıkmıştır. Elyaflar kalıp içerisine üst üste hasır şeklinde örülerek yatırılmış ve üzerlerine reçine sürülmüştür. Bağlantı bölgelerinin olduğu kısımlara sac destekler eklendikten sonra tekrar elyaf yatırılmış ve reçine uygulanmıştır. Elyafların yaklaşık %75’lik bir kısmı random, geri kalan kısmı ise 0-90° olacak şekilde sürekli elyaf (dokuma) olarak yerleştirilmiştir. Parça 3 kat random elyafın üzerine bir kat dokuma olacak şekilde 4 katmanlı bir yapı olarak üretilmiştir. Bu şekilde üretilen parçanın kalınlığı yaklaşık 4 mm olmuştur. Test sonrasında parçanın bazı bölgelerin dayanım açısından kritik olduğu görülmüştür. Emniyet kemerinin bağlantı noktası en fazla gerilmeye maruz kalan bölgelerden biri olmuştur. Bu kısımda kullanılan sac destek parçalar ile gerekli rijitlik sağlanmıştır. Kuvvetin uygulanma yönü ile ilgili olarak arkalık bağlantı noktasında ve oturak parçasının ön kısmındaki uc noktasında da gerilmeler diğer bölgelere göre daha fazla oluşmuştur. Takviye malzeme ve reçine kalıp içerisine konulduktan sonra kalıp belli bir kuvvet ile sıkıştırılmıştır. Reçinenin Emniyet kemer çekme testi esnasında parçaya uygulanan kuvvet 900 N değerine kadar çıkartılmış yine de parçada 5 herhangi bir deformasyon görülmemiştir. Parça emniyet kemer çekme testinden başarı ile geçmiştir. Şaseye bağlantı kısımları ile emniyet kemerinin bağlandığı bölgelerde herhangi bir hasar görülmemiştir. Sactan üretilen parçaya göre de yaklaşık %30 daha hafif olarak üretilmiştir. 6. 7. Parçanın sac malzemesine göre yapılan tasarımı ile kompozit malzemeden üretilmesi için yapılan tasarımı Şekil 8’da bir arada verilmiştir. Pembe renkli olan kısım kompozit malzemeyi temsil ederken gri renkli kısım ise sac malzemeden yapılmış kısmı temsil etmektedir (Şekil 8). 8. 9. 10. 11. 12. 13. Şekil 8. Oturak bağlantı parçasının eski tasarım ile karşılaştırılması Sonuç olarak ticari araçların yolcu koltuklarında kullanılan oturak bağlantı parçası cam elyaf takviyeli kompozit malzemeden elle yatırma yöntemi ile yaklaşık %30 daha hafif üretilmiştir. Ortaya çıkan ürün testlerde başarı sağlamış ve üretim onayı almıştır. KAYNAKLAR 1. Mayyas A., Qattawi A., Omar M., Shan D., 2012. “Design for sustainability in automotive industry: A comprehensive review”, Renewable and Sustainable Energy Reviews. May 2012, Vol. 16, No. 4: 1845-1862 2. Witik, A.R., Payet, J. Michaud, V. Ludwig, C. Manson, J.E. 2011. “Assessing the life cycle costs and environmental performance of lightweight materials in automobile applications”, Composites Part A-Applied Science and Manufacturing, vol. 42, p. 1694-1709 3. BCC Research, 2011. “Lightweight Materials in Transportation” (AVM056B) 4. U.S. Department of Energy Vehicle Technologies Program, 2010. “Multi-Year Program Plan 2011 – 2015” 5. Kobayashi, S., Plotkin, S., Ribeiro, S.K., 2009, 6 “Energy efficiency technologies for road vehicles,” Energy Efficiency (2009) 2:125–137 DOI 10.1007/s12053-008-9037-3 Bastani, P., Heywood, J.B., Hope, C., 2012, “U.S. CAFÉ Standards Potential for meeting light-duty vehicle fuel economy targets,” 2016-2025 MIT Energy Initiative Report İnkaya S. 2011. “Dünyada ve Türkiye’de Kompozit sektörü” Mühendis ve Makina, Cilt 52 Sayı 613 Yang, Y. Boom, R. Irion, B. Heerden, D. Kuiper, P. Wit, H. 2012. “Recycling of composite materials”, Chemical Engineering and Processing 51 (2012) 53– 68 Arıcasoy, 0. 2006. İstanbul Ticaret Odası – Kompozit Sektör Raporu. İstanbul Song, Y., Youn, R., Gutowski, T.G. 2009. “Life cycle energy analysis of fiberreinforced composites”. Composites: Part A 40 (2009) 1257–1265 Ning, H. Pillay, S. Vaidya, U.K. 2009. “Design and development of thermoplastic composite roof door for mass transit bus”, Materials and Design 30 (2009) 983–991 Bartus, S.D. Vaidya U.K., Ulven, C.A. 2006. “Design and Development of a Long Fiber Thermoplastic Bus Seat”, Journal of Thermoplastic Composite Materials 2006 19: 131 Schulze, M. 2011. “CAMISMA New composites for lighter cars” http://corporate.evonik.com/en/media/press_releases/ Pages/newsdetails.aspx?newsid=19362 7
© Copyright 2024 Paperzz