Programın tamamını okumak için tıklayınız

Barışan ve Değişen
Türkiye Programı
2014
“… Şuna inanmak lazımdır ki dünya üzerinde gördüğümüz
her şey kadının eseridir…”
M. K. Atatürk 1923 İzmir
1
GİRİŞ
Kadın Partisi, Türkiye’nin kemikleşmiş politik rant düzeninin değişmesi, kadınların ve
gençlerin ekonomik, toplumsal ve siyasal hayatın saygın birer üyesi olmaları için çalışır.
Bunları yaparken de yenilikçi, değişimci bir çizgiyi benimser, radikal ve cesurdur.
Partimiz, elit bir grubu değil, halkın tüm kesim ve katmanlarını temsil eder.
Kadın Partisi, toplumsal cinsiyet eşitliğine dayalı, ayrımcılık karşıtı, emekten yana,
çevreci, barış ve kardeşliği savunan, çoğulcu, katılımcı, tabandan demokrasi
ilkelerini savunan, şiddet ve savaş karşıtı, adalet ve insan hakları üzerine siyaset
yapmak üzere yola çıkmıştır.Hizmette, tüm vatandaşlara karşı sorumluluk bilinci
ile hareket ederek hümanist, demokratik, gerçekçi ve kararlı Kadın Partisi, 21.
yüzyılın dünyasında kalıcı barışı, yaşamın ekolojik temellerinin korunmasını
misyon edinmiştir. Özgür, adil ve dayanışmacı bir toplum için, etnik kökenleri,
dinsel inanışları, cinsiyetleri ve cinsel yönelimleri ne olursa olsun tüm insanların
eşit olmaları ve yaşam standartlarının yükseltilmesi, yoksulluk, sömürü ve
korkudan uzak kendi geleceklerini belirleyebilmeleri için üstüne düşen görevleri
yerine getirmeye hazırdır.
Barışçı ve adil bir dünya düzeni için, güçlünün gücünün üstesinden gelebilmenin tek
yolunun bağımsız ve tarafsız bir çağdaş hukuk düzeni olduğuna inanıyoruz.
Yoksullukla mücadele eden, insanlara kendi geleceklerini belirleyebilmeleri için eşit
fırsatlar sunan, yaşamın büyük risklerine karşı sağlık, konut, işe bağlı eğitim vb.
toplumsal hakları sağlam bir biçimde güvence altına alan, adil bir katılım sağlayan
koruyucu sosyal devleti yeniden geliştirmek istiyoruz.
Kuşakların birlikteliğini ve kadınlarla erkeklerin toplumsal eşitliğini temel alıyoruz. Aileleri
destekliyor, özellikle toplumumuzun en zayıf üyelerine karşı sorumluluk duyuyoruz.
Herkes için sağlıklı bir yaşam ve iyi bir eğitim istiyoruz. Eğitimde fırsat eşitliği temel
ilkelerimizden biridir. Hiç bir çocuğu geride bırakmak istemiyoruz.
2
Dayanışmacı yurttaşlar toplumunun gücüne güveniyoruz. Demokratik siyasetin etkisiyle
ülkemizde insanların beraberliğini güçlendirmek, birbirlerinin onuruna, kültürüne ve
başarısına saygı göstererek birlikte yaşamalarını, karşımızdakini tanımaya dayalı bir
kültürün oluşmasını destekliyoruz. Güvenliği, özgürlükten ödün vermeden sağlayan
sosyal ve demokratik ve laik hukuk devleti için çalışıyoruz.
Son olarak şuna inanıyoruz ki;
Artık erkek egemen rejimin eski ve yeni bekçilerini evlerine gönderme zamanıdır.
KADIN PARTİSİ
3
1. Hedeflerimiz ve Siyasetimiz
1.1. Barışçı ve Adil Bir Dünya
1.2. Sosyal ve Demokratik Bir Türkiye
1.3. Kadın-Erkek Eşitliği
1.4. Eşit Temsil, Eşit Yurttaş
1.5. Ekonomi ve Kadın
1.6. Eğitim ve Kadın
1.7. Sağlık ve Kadın
1.8. Sosyal Hayatta Kadın
1.8.1. Kadına Karşı Şiddet
1.8.2. Çocuk Gelinler
1.8.3. Berdel
1.9. Sürdürülebilir İlerleme Ve Niteliksel Büyüme
1.10. Gençlere İyi Bir Gelecek, Eğitimde Fırsat Eşitliği
1.11. Herkese İyi Bir İş
1.12. Koruyan ve Denetleyen Sosyal Devlet
1.13. Çocuk Dostu Bir Toplum, Güçlü Aileler
1.14. Kültür Ve Sanatta İlerleme
1.15. Çevre Dostu, Doğal Değerlerin Korunması
2.Demokrasi, İnsan Hakları ve Özgürlükler
2.1. Bireysel Hak ve Özgürlükler
2.2. LGBT’li Bireylerin Hak ve Özgürlükleri
2.3. Basın Özgürlüğü
3. Yolumuz
4
1. Hedeflerimiz ve Siyasetimiz
1.1.Barışçı ve Adil Bir Dünya
Yurtta Barış
Devletler, ancak kendi kültürleriyle birlikte ve birbirleriyle ortak güvenlik ve dayanışma
içinde olduklarında insanlığın barışçıl bir ortamda yaşamasını sağlayabilirler. Ülkemizde,
yüzyıllardır birlikte yaşamaya alışık olduğumuz insanlarla aynı ulusun birer yurttaşı
olarak sonsuza kadar bir arada barış içerisinde yaşamaya devam etmeyi istiyoruz.
Barışa bakış açımız; büyük lider Atatürk’ün “Yurtta barış dünyada barış” anlayışıdır.
Kurtuluş Savaşı sonucunda çizilmiş olan şimdiki sınırlarımız içinde, ülkemizde
yaşayan tüm yurttaşların eşit koşullarda yaşamalarını, barış ve refahtan eşit olarak
faydalanmalarını istiyoruz
Dünyada Barış
Partimiz, yurt içinde benimsediği barışçı, çağdaş ve uyumlu yaklaşımı, komşuları ve
diğer ülkeler için de gösterir ve taşıdığı sorumluluğun bilincindedir.
Kadın Partisi olarak, ülkemizin jeostratejik öneminin farkındayız. Türkiye’nin içinde
bulunduğu coğrafyayı çok iyi analiz etmesi ve bu coğrafyada nerede, nasıl
konumlanması ile ilgili stratejilerini belirlemesindeki en önemli kriterin bölge ve dünya
barışı olduğu düşüncesindeyiz.
İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, partimizin düsturudur.
Partimiz, barışı destekleyen dış politik tavır içinde olacaktır. Yeni dış politika ilkelerini
benimsemek ve risk almak yerine; zamanında denenmiş ve başarı sağlamış dış politik
ilkelere sahip çıkacak, imzaladığımız tüm uluslararası protokol,
sözleşme ve
anlaşmaların gereklerini yerine getirecektir.
Ülkemizde ve dünyada sivil yönetimler istiyoruz. Silahsızlandırılmış bir dünya düşlüyoruz
ve bunun için gerekli çalışmaları yapacağız. Silahlanmaya harcanan milyar dolarları,
ülkemizin refah seviyesini yükseltmek için kullanacağız.
5
Dünyada, insanlık için elzem olan mevcut doğal kaynakların azaldığı ve giderek daha
değer kazandığı çağımızda, bu kaynakların tüm insanlık adına adil paylaşımı için
partimiz azimle çalışacaktır.
1.2. Sosyal ve Demokratik Bir Türkiye
Toplumun tüm bireylerini temsil eden ve katılımını sağlayan demokratik siyaset
yaklaşımını yaygınlaştırarak güçlü bir sosyal yapıyı oluşturacağız.
Partimiz, insan onurunu zedeleyen yoksulluğun ortadan kaldırılması ve ülkemizin her
yerinde iyileştireceğimiz yaşam koşullarıyla insanların, sosyal ve kültürel hizmetlerden
eşit olarak faydalanması için çalışacaktır.
Demokrasinin egemen olduğu siyasetin etkin kılınması ile ülkemizde yaşayan bireylerin
aynı toplumsal ruhu paylaşmaları ve güven içinde yaşamalarını istiyoruz. Ülkemizde
yaşayan
insanların
birbirlerinin
onuruna,
kültürüne
saygı
göstererek
birlikte
yaşamalarını, karşımızdakini anlamaya dayalı bir kültürün oluşmasını destekliyoruz.
Ülkemizde, yüzyıllardır birlikte yaşamaya alışık olduğumuz insanlarla aynı ulusun birer
yurttaşı olarak sonsuza kadar bir arada barış içerisinde yaşamaya devam etmeyi
istiyoruz.
1.3. Kadın-Erkek Eşitliği
Kadın Partisi, kadınlar ve erkekler elele, eşit bir biçimde bütün insanları temsil
eder anlayışını savunur.
Kadınlara karşı her türlü ayrımcılığı, şiddet, cinsel taciz ve onur kırıcı davranışları
besleyen toplumsal zihniyet değişikliğini yaratacak farkındalıklar üzerine politikalar üretir
ve kadın hareketini, politik kökenlerinden birisi olarak görür. Bu nedenle haksızlığın
giderilmesi için uygulanacak her türlü pozitif ayrımcılıktan yanadır.
Partimiz kadının sorun değil, çözüm olduğuna inanır ve kadını soyut kavramdan yurttaş
kavramına getirmeyi hedefler.
6
Töre cinayetleri, berdel gibi feodal geleneklerin kurbanlarının yalnızca kadınlar değil
erkekler de olduğunu görüyor, çözümün çağdaşlaşma ve sosyo-ekonomik koşulların
düzeltilmesi olduğuna inanıyoruz.
Partimiz, toplumsal değişimin kadınlarla sağlanacağına inanır. Gelir ve özel mülkiyetin
ortalama %25’ine sahip kadınların bu adaletsiz dağılımına karşı çıkar ve kadının
önündeki engelleri ortadan kaldırıp, destekleyici projeler üreterek, kadının sosyal
yaşama ve iş hayatına katılımını arttırmayı amaçlar.
Kadın Partisi olarak kadına eşit hak ve olanaklar sağlayan projeler üretmek, kadını
görünür kılmak, kadınlarla ilgili olumsuz önyargılardan kurtulmak gerektiğine inanıyoruz,
kadınların da erkekler kadar rahat yaşayabilmelerini sağlamayı ve onları her alanda
özgürleştirmeyi hedefliyoruz.
Kadın Partisi’nin temel amaçlarından biri; başta siyaset olmak üzere, tüm karar alma
organlarında, kadınlarla erkeklerin eşit temsilini sağlamak ve ülkemizi çağdaş dünyanın
en saygın üyelerinden biri haline getirmektir. Partimiz bu amaca ancak demokratik bir
mücadele ile ulaşıldığının da bilincindedir.
1.4. Eşit Temsil - Eşit Yurttaş
İnsan haklarına çözüm getirilmeden ve temsil süreçlerinde kadının eşit katılımı
sağlanmadan çağdaş uygarlık düzeyine ulaşılamaz.
Bu nedenle Kadın Partisi, şimdiye kadar olanlardan farklı bir siyaseti savunur.
Demokrasiye ve demokratik değerlere gönülden inanır. Partimiz, ayrımcılık değil
birleştirme misyonu olan, eşitlik konusunda yasaların değiştirilmesini savunan,
barış ortamının yaratılması için çaba sarf eden çağdaş, sosyal adaletten yana
tavrıyla toplumdaki bütün katmanları kaynaştırmayı hedefler.
Demokrasinin içselleştirilmesine katkıda bulunmanın ancak vatandaş iradesinin
mecliste temsil edildiği bir sistemle ve seçim barajının %3’e indirilmesiyle
gerçekleşebileceğini savunur ve bunun için çalışır.
7
Kadınların ve erkeklerin karar alma süreçlerine eşit katılımı partimizin önceliklerindendir.
Kadın Partisi, parti tüzüklerinde yazılı olarak yer alan ancak pratikte kullanılmayan
“KOTA” sistemini kabul etmez.
Kadın erkek eşitliği, siyasi parti tüzüklerine bırakılamayacak kadar önemlidir.
Kota yerine, parite sistemi partimizin en önemli hedeflerindendir ve bu sistemin hayata
geçirilmesi için gerekli tüm çalışmaları yapacaktır.
Parite, kadınların ve erkeklerin yani tüm bireylerin eşit bir biçimde temsil etme anlayışı
olup eşit statü talebidir, azınlıkta kalan grubun temsili değildir. İki cinsin varlığının yasal
teyididir.
Kısaca parite; eşit temsil, eşit yurttaşlık talebidir.
Kadın Partisi, partilerin genel ve yerel seçimlere fermuar sistemi ile girmesini zorunlu
hale getirecektir. Siyasi Partiler ve Seçim Yasası’nda gerekli değişikliklerin yapılması,
konunun anayasal güvence altına alınması ve bu konuda kamuoyunu aydınlatmak için
gerekli çalışmaları yapacaktır.
Kadınlar bu sistemle, siyasete daha çok katılım sağlayacaklar, toplumsal olarak
geliştirdiğimiz, kadının ikincilliği sorununa çözüm getirecek, soyut bireyden somut bireye
dönüşecek, sonuç olarak eşit temsil, eşit yurttaşlık gerçekleşmiş olacaktır.
1.5. Ekonomi ve Kadın
Ülkemiz, OECD (Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı) ülkeleri arasında en düşük
kadın işgücü katılım oranına sahip ülkedir ve iktisadi, siyasi ve mesleki katılım yapısının
cinsiyetçi niteliğini ölçmek üzere Birleşmiş Milletler tarafından geliştirilmiş olan “cinsiyete
dayalı katılım ölçüsü” bazında, son sıralarda yer almaktadır. Bunun anlamı, Türkiye’de
işgücünün giderek “erkekleşmesi” dir.
Bugün ülkemizde ciddi sayıda kadının aile gelirinin kazanılmasında, dağılımında
ve
denetiminde söz sahibi olamaması, ekonomiye yeteri kadar katkı sağlayamaması ve
çalışma hayatında yeterli oranda olmayışı, kadına yönelik ayrımcılıktır. Yaşadığımız
süreçte bu şartlar kadın aleyhine gün geçtikçe ağırlaşmaktadır.
8
Kadın Partisi’nin, kadın sorunlarını ve kadınların siyasette temsilini gündeme getirme ya
da gündemde tutma çabasında eşitlik ve adalet kaygıları yanında ekonomi üzerindeki
katma değerinin de doğru olarak tanımlanması vardır.
Kadının ev içi kapsamına giren ekonomik aktivitesinin parasal karşılığı olmadığından
ekonomik büyüklüklerde görünmemekte ve dolayısıyla gerçek bir ekonomik değer olarak
dikkate alınmamaktadır.
İşgücüne katılım ve işgücü verimliliği gibi konuları kadın faktörünü dışlayarak ele almak
olanaksızdır.Biyolojik, toplumsal, kültürel ve kurumsal olarak toplumların devamını
sağlayan en önemli faktör olan kadının, bu durumunu parasal olarak düşündüğümüzde
toplam hasılanın çok önemli bir kısmını oluşturduğu görülür.
Bu nedenle;
Kadın Partisi, başta devletin ve özel sektörün kadınlara istihdam yaratılması hususunda
acil önlemlerin alınması için projeler üretecek ve gerekli finans için bütçeden kaynak
ayrılması için çalışacaktır.
Ayrıca iş kanununda, çalışma hayatında kadın-erkek eşitliği dengeli ve sistemli bir hale
getirilinceye kadar kadınlara pozitif ayrımcılık hükümlerinin uygulanması için
değişiklikler yapılacak ve bu değişiklikler anayasal güvence altına alınacaktır.
Genellikle kadınlar, erkeklere oranla daha fazla sayıda sosyal güvence sunmayan
işlerde çalıştırılmaktadırlar. Sigortalı işçi olmadıkları için sağlık imkanları, hukuk
güvencesi, emeklilik ve maaş gibi haklardan mahrum bırakılan kadınların sayısı
erkeklere göre çok daha fazladır. Diğer bir anlamda, insan hakkı ihlali sayılabilen bu
tavır ve uygulama, Kadın Partisi tarafından kabul edilemez bir durumdur. İster tarım
işçisi, ister ücretsiz ev işçisi olsun, emek harcayan her bir kadın mutlaka sosyal
güvenceye kavuşturulacaktır.
Gelenek ve göreneklerimizden kaynaklanan bazı hassas kaygılar, kadınların eğitimlerine
devam etmelerine engel olmaktadır. Partimiz, ailenin erkek bireylerinin bu geleneklere
sığınarak kadınları ekonomik ve toplumsal hayattan soyutlama eğilimlerinin ortadan
kaldırılması için Sivil Toplum Kuruluşları ile birlikte çeşitli projeler üretecektir.
9
1.6. Eğitim ve Kadın
Eğitim, sadece yeni toplum modeli yaratma hedefine ulaşmada değil aynı zamanda
toplumsal zihniyet dönüşümü yapılandırma hedefine ulaşmada da gereklidir.
Ancak ülkemizde, geleneksel toplum yapısı ve mevcut siyasi partilerin geleneksel kadın
algılaması nedeniyle eğitim; kadınlara ilişkin geleneksel değerlerin yeniden üretilmesine
hizmet etmekte ve kadının hem toplumdaki, hem de ailedeki rolünü sorgulamasını
güçleştirmektedir. Bir yanda kendi rol algılaması, öte yanda toplumsal baskılar, yeterli
zamanı olmaması ve mevcut kadın istihdamı politikaları nedeni ile pek çok eğitimli ve
nitelikli kadın da iş hayatında ikinci plana itilmektedir.
TÜİK’in Nisan 2013 eğitim göstergelerine göre 6 yaş ve üzerinde okuma-yazma
bilmeyen erkek oranı yüzde 1,74 iken kadın oranı yüzde 8.40’dır. Okuma-yazma
bilmeyen her on kişiden sekizi kadındır. Yetişkin nüfus içinde (+15) kadın okumazyazmazlık oranı ise yüzde 9.8’dir.
Özellikle feodal yapının hakim olması nedeniyle kız öğrencilerin okula gönderilmemesi,
ailelerde nüfus fazlalığından dolayı çocuklara gerekli ilginin, değerin verilmemesi ve
bunların geleceği ile ilgili kaygı duyulmaması, nikahsız yaşayan ailelerin fazla olması
nedeniyle doğan çocukların nüfusa kaydettirilememesi, taşıma merkezli ilköğretim
okullarına servisle gönderilmek istenmemesi gibi nedenler kız çocuklarının eğitim
seviyesinin düşük olmasına yol açmaktadır. Ayrıca, 4+4+4 sistemi de kız çocuklarının
okullaşmasına olumsuz katkı sağlamıştır. Kız çocukların okumasına sıcak bakmayan ve
ikinci 4’e gönderme gücü olmayan aileler ilk 4 yıllık eğitimin ardından özellikle kız
çocuklarını okuldan almakta ve evlere hapsetmektedirler.
Ayrıca lisede okuyan kız ve erkek çocuklarının evlenmelerine izin veren ve okuldan
alınıp açık öğretime yönlendiren yasa da özellikle kız çocuklarının önünü kapatacak,
eğitimlerine mani olacaktır. O yaşta evlenen ve bir de çocuğu olan kadınların
öğrenimlerine devam olasılığı sıfırdır. Sonuç olarak çocuk gelinlerin çoğalmasına olanak
sağlayan bir yasadır.
Partimiz, bu yasaya kesinlikle karşıdır ve kaldırılması için gereken çabayı gösterecektir.
10
Kadın Partisi olarak görevimiz, anayasal bir hak olan eğitimde fırsat eşitliği kavramını,
adaletli bir biçimde toplumsal alanda yaygınlaştırmak ve yıllardır hiç değişmeden hüküm
süren kadın ve eğitim ilişki biçimini dönüştürmektir. Bu dönüşümü kanun ve yasalarla
değil nitelikli bir eğitim sisteminin yaratacağı toplumsal zihniyet dönüşümü ile
gerçekleştireceğiz ve bunun için gerekli tüm çabaları göstereceğiz.
1.7. Sağlık ve Kadın
Toplumsal yapılanma içinde, hukuk düzeninde, geleneklerde, siyasette, eğitimde, iş
alanında sürekli ezilen, sorunları bulunan kadın biyolojik, sosyal ve psikolojik nedenli
çeşitli sağlık sorunları yaşamaktadır.
Kadın ölümleri içinde anne ölümleri önemli oranda yer tutmaktadır. Türkiye’de her 100
kadından 27,5’u sağlık kurumu dışında doğum yapmaktadır. Yıllara göre bakıldığında
sağlık kurumu dışında doğum yapan kadınların oranı azalmış; kır-kent farkı hemen
hemen aynı kalmış, ancak doğu-batı farkı artış göstermiştir.
Doğum öncesi bakım, doğumun risklerini azaltmak açısından en önemi hizmetlerin
başında gelmektedir.
Doğum öncesi bakım almayanların oranı yıllar içinde azalmış, ancak kır-kent farkı arası
açılmıştır. Aynı şekilde doğu-batı eşitsizliği de derinleşmiştir. Anne ölümlerinin önemli bir
nedeni de adölesan gebeliklerdir. Kentsel yörelerde yaşayan ergenliğe henüz girmiş
kızlar arasında anne olanların oranı kırsal yörede yaşayan, kadınlardan daha yüksektir.
Kadın Partisi olarak hedefimizden bir diğeri, sağlık hizmetleri açısından da kır-kent,
doğu-batı eşitsizliğini tümüyle ortadan kaldırmaktır .
Kadınların cinsel ve doğurganlık sağlıkları ve hakları sadece kadınlara aittir, siyasete
konu ve malzeme edilemez. Kadınların kendi bedenleri üzerindeki haklar yine kadınlara
aittir.
Bu hakların içinde kürtaj hakkı da vardır. Kürtajın yasaklanması kabul edilemez bir
durumdur. Kadınların özgür tercihiyle yapılan güvenli kürtaj, yaşam hakkıdır;
kısıtlanamaz, yasaklanamaz.
11
Sağlık Bakanlığı’nın resmi ve özel sağlık kuruluşlarından, hastaların kişisel sağlık
bilgilerini istemesi de hasta mahremiyetinin ve gizlilik haklarının ihlalidir.
Kadın Partisi bu uygulamayı kaldıracaktır.
1.8. Sosyal Hayatta Kadın
Kadınlar ve erkekler arasında var olan ve kendi içerisinde eşitsizlik ilişkisi içermeyen
biyolojik farklılık, toplum ve kültür içinde eşitsiz, hiyerarşik bir farklılığa dönüşmüştür.
Ataerkil toplumun kadını ve erkeği konumlandırdığı yerler farklılaşmış, birbirlerine karşıt
oluşturmuş bir biçime dönüştürülmüştür. Bu durumda, erkeğin tartışmasız daha üstün
olduğu kabul görmüş, kadın sadece doğurganlığa ve aileye indirgenmiştir.
Bu tanımlama, kadını erkeğe göre daha ikincil hale getirmiş ve eksiksiz insan olma
hakkını da elinden almıştır.
Kadın Partisi olarak görevimiz ve hedefimiz, kadını eşit sosyal vatandaş ve bir varlık
olarak topluma katmak ve yıllardır hüküm süren ataerkil yapıyı, çağdaş sosyal yapıya
dönüştürmektir.
Partimiz, bunun toplumsal zihniyet dönüşümüyle gerçekleşeceğinin
bilincinde olarak çalışmalarını bu yönde yapacaktır.
1.8.1. Kadına Karşı Şiddet
Kadınların yaşam ve bedensel bütünlüklerine saldırılar, birden fazla iktidar ilişkisini de
içermektedir.
Toplumun çok katmanlı yapısı içerisinde “kadına yönelik şiddet” ya kabul edilebilir bir
olgudur ya da göz ardı edilmektedir.
Kadına karşı şiddet, sadece fiziksel şekilde değil, duygusal, cinsel, tehdit edilme,
emeğine karşı saygısızlık, kadına karşı çocuğunun kendisine karşı kullanılması,
çevresinden yalıtılması, erken yaşlarda veya istemediği kişilerle evlendirmek şeklinde de
kendini göstermektedir.
Kadın cinayetlerinin her geçen gün artarak devam etmesi,sadece cezaların arttırılması
ile önlenemediğinin bir göstergesidir.
12
Şiddetin gelenekler ve göreneklerden gelen boyutu da maalesef aynı hızla devam
etmektedir.
Partimiz bu konunun yasalarla birlikte, eğitimde yapılacak nitelikli değişikliklerle aza
indirgenebileceğini ve sivil toplum kuruluşları ile birlikte üretilecek projelerle de toplumun
konuya duyarlılığının arttırılmasının faydalarına inanmakta olup bunun için tüm gücüyle
çalışacaktır.
1.8.2. Çocuk Gelinler
Ülkemizdeki en önemli toplumsal sorunlardan bir tanesi de küçük yaşta yapılan
evliliklerdir. “Çocuk Gelinler” olarak da ifade edilen bu durum, toplumumuz için kanayan
bir yaradır.
Kadına karşı ayrımcılığın, açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşayan ailelerde, çocuk
evlilikleri ile doğrudan ilişkisi olduğunu söylemek mümkündür. Yoksulluğu azaltmak için
yaşıtlarıyla oyun oynayacak yaşlardaki kız çocukları, babaları hatta dedeleri yaşındaki
erkeklerle evlendirilmekte, küçücük omuzlarına dünyanın yükü bindirilmektedir. Üstelik;
bu yaşta evlenen kızlar, doğum yaptıklarında, hukuki olarak kendi bebeğinin
sorumluluğunu alamadıkları için bebeklerini kendi üzerlerine kayıt ettiremedikleri, bunun
yerine kayınvalideler üzerine kayıt ettirdikleri gerçeği de vardır.
Ancak;

Eğitim seviyesi arttıkça erken evliliklerin sayısı düşmektedir. Bu nedenle okumayazma bilmeyen kadınlar için okuma-yazma seferberliği başlatılacak, yerel
yönetimler ve Sivil Toplum Kuruluşları ile birlikte; aileleri, erken yaşta evliliklerin
tıbbi, psikolojik ve sosyolojik sakıncaları konusunda ikna çalışmaları yapılacaktır.
Bu konuda hem annenin hem de babanın eğitimi çok önemlidir ve bu eğitim
sağlanacaktır.

Erken yaşta yapılan evliliklerin sağlık açısından zararları ile erken evliliğin sebep
olduğu erken gebeliklerin meydana getireceği tehlikeler, yazılı ve görsel basından
faydalanılarak broşürler ve kamu spotları hazırlanarak toplumun farkındalığının
arttırılmasına çalışılacaktır.
13

Türk Medeni Kanunu’na göre 17 yaşını doldurmamış kızlar, Çocuk Koruma
Kanunu’na göre 18 yaşını doldurmamış kızlar, Türk Ceza Kanunu’na göre ise 15
yaşını doldurmamış kızlar çocuk gelin sayılmaktadırlar. Kanunlar arasındaki bu
uyumsuzluğun giderilmesi ve 18 yaşını doldurmamış kızların evlenmesinin
yasaklanması ve yasağa uymayanlar hakkında ağır cezalar hükmolunması
yönünde ilgili kanunlarda değişikliğe gidilmesi için çalışılacaktır.
1.8.3. Berdel
Ülkemizin başka bir gerçeğidir. Berdel; iki aileden birer kadının evlenmek üzere aileler
arasında yapılan değiş-tokuştur. Bu gelenek nedeniyle, erkek ve özellikle kadınlar çoğu
zaman yaşlı ya da sevmediği biri ile birlikte olmaktadırlar.
Kadınların çoğu evliliği kendi arzusu ile yapmamakta, arzusu dışında evlendirilen
kadınların evlenmelerine çoğunlukla babaları, bir kısmınınkine ise diğer erkek akrabaları
(dede, amca, erkek kardeş/ağabey) karar vermektedirler. Bu kadınların büyük bir kısmı
başlık parası karşılığında evlendirilmektedirler. Başlık parası; kadını ekonomik bir
metaya indirgeyen, kadının evlilik konusundaki özerkliğini kısıtlayan, haklarını kocaya
satan bir gelenektir.
Kadınlar boşanma sonrasında ekonomik açıdan yaşamlarını sürdüremeyecekleri,
ailelerin ve yaşadıkları çevrenin baskı ve şiddetine maruz kalacakları, çocuklarını bir
daha göremeyecekleri gibi endişeler ile evliliğin sürmesinin imkansızlaştığı veya şiddete
maruz kaldıkları durumlarda bile boşanmaktan korkmaktadır.
Bazı bölgelerimizde, baskın aşiret ve ataerkil yapının hakimiyeti de bireylerin sürekli
başkasına bağımlı olarak hayatını sürdürmesine ve bu durumun intihar oranlarının,
özellikle kadınlar arasında, yüksek olmasına yol açtığı görülmektedir. Bununla birlikte,
genç kız ve kadınlar arasındaki intihar vakalarının önemli bir kısmının töre cinayetleri
olduğu, aileleri tarafından psikolojik baskı altındaki kızların bilerek intihara sürüklendikleri
veya işlenen cinayetlere intihar süsü verildiği yaygın bir kanaattir. Tecavüze uğrayan pek
çok kadın ölümle tehdit edilmekte hatta hamile kaldığı öğrenilince canına kast
edilmektedir.
14
Ülkemizde bazı aile bireylerinin, kendi yakınları olan kız veya erkek çocuk gözetmeden
uyguladıkları başka bir şiddet türü de “ensest”tir. Dünyada olduğu gibi ülkemizde de bu
konu adeta bir “sosyal tabudur”. Gözler önünde yaşanan bu durumun, çoğu zaman “aile
temeli” sarsılmasın diye üstü örtülmektedir.
Partimiz, her zaman varlığını sürdüren ve çok önemli olan ancak hep inkaredilen
“ensest” vakalarının artık yüksek sesle konuşulmaya başlanmasının zamanının çoktan
geldiğine inanmaktadır. Ülkemizde ensest vakalarının çoğunlukla saklanması nedeniyle
resmi sayılara ulaşmak zor olsa da bazı üniversiteler tarafından yapılan araştırmalarda
ensest ilişkilerin hiç de az olmadığı görülmektedir.
Ceza yasamızda “ensest”, cinsel suçlar içinde sayıldığından özel bir düzenleme yoktur.
Kadın Partisi, niteliği nedeniyle birçok ülkede olduğu gibi, ceza yasamızda ensest
suçlarına ayrı bir düzenleme getirilmesi için ayrıca bu tür tehdit altında olan veya bu tür
muameleye maruz kalan çocukların sığınıp, iyileştirilmeleri için çalışan gerekli merkezleri
açacaktır.
Türkiye coğrafyasının tümünde; mevcut siyasi partiler tarafından bu “Kadın-Aile” sorunlu
ilişkisi oy uğruna desteklenmekte ve kadın ancak erkek ile birlikte ve onun istediği yönde
hareket etmekte, eğitimden alıkonulmakta, erken yaşta istemediği bir adamla
evlendirilmekte, çocuk yaşta iken anne olmakta, ev dışında hayatın hiç bir sahasında
varlık gösterememektedir. Kadın Partisi olarak görevimiz, bu haksızlıkların giderilmesi
için gerekli hukuksal ve zihinsel değişimleri gerçekleştirmektir.
1.9. Sürdürülebilir İlerleme Ve Niteliksel Büyüme
Ekonomik, sosyal ve ekolojik dengeleri bir arada birbiri ile tutarlı ve dengeli olarak
sürdürülebilir kılmayı hedefliyoruz.
Ülkemizde yaşayan her bir yurttaşımızın, ülke zenginliğinden adil bir pay alması
gerektiğini düşünüyoruz.
Doğal, kültürel, endüstriyel ve teknolojik zenginliklerimiz, gelecek kuşaklar için milli
güvence altına alınacaktır.
15
Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler’in (KOBİ'lerin), esnafın ve serbest meslek sahiplerinin
koşullarında iyileştirmeler sağlanmalıdır. Ancak böylesi güçlü bir orta sınıfın, ülkemize
katma değer katacağına inanıyoruz.
Ülkemiz artık, dışarıdan ithal edilen yeniliklere değil, kendi üretken güçlerine, hayal
gücü, güzel fikirler ve bundan çıkan buluşlara önem vermek zorundadır.
Yeni teknolojilere ulaşabilmek ve kullanıma sunmak yaratıcılığı desteklemekle
mümkündür. Bunu sağlayabilmek için amaca yönelik çalışmaların (AR-GE merkezleri,
enstitüler gibi) yapılmasını hedefliyoruz.
Ülkemizin sahip olduğu yeraltı ve yer üstü ulusal değerlerimizin korunması gerektiğine,
petrol ve doğalgaz, altın, bor ve su gibi ulusal güvenlik açısından statejik değer taşıyan
madenlerin ve minerallerin çıkarılıp işletilmesinin de bu ülkede yaşayan yurttaşlar
tarafından yapılmasından yanayız. Uluslararası pazarlara sunulma aşamasında ise
ulusun çıkarlarını öne çıkaran, akılcı politikalar izlenmesi taraftarıyız.
Bir Akdeniz ülkesi olan Türkiye’de, hayvancılık ve tarım durma noktasına gelmiştir.
Ormanlar, bir takım yeni yasalarla haksız mülkiyet alanlarına dönüştürülmüştür.
Kadın Partisi olarak ülkemizin güçlü bir tarım politikasına ihtiyacı olduğunu düşünüyoruz.
Tarım, yeniden canlandırılarak kendi kendine yeten yeni bir politikaya kavuşturulmalı,
ileri ve çağdaş tarım politikaları ile sanayileşmiş köyler yaratılarak kırsal alanın
sürdürülebilir gelişmesi sağlanmalıdır.
Partimiz, tarım ve hayvancılıkta dünyadaki en iyi örneklerin incelenerek ülkemiz için en
uygun olanının seçilip uygulanması için gerekli çalışmaları yapacaktır.
Hayvancılık ve tarımı yeniden geliştirmek, yeni bir alanda yeni bir ulusal güç yaratılması
ile eşdeğer olacaktır. Kadın Partisi olarak bu konudaki hedefimiz, girişimci ve
yatırımcılara devlet teşvikinin yaygınlaştırılmasını sağlamak olacaktır.
Kadın Partisi, özellikle orman alanlarının hiçbir şekilde kullanıma açılmasına izin
vermeyecektir.
16
1.10. Gençlere İyi Bir Gelecek, Eğitimde Fırsat Eşitliği
Kadın Partisi, eğitimin bir insan hakkı olduğunu, hiç kimsenin bu haktan mahrum
edilemeyeceğini ve her şeyin temelinin eğitim olduğunu savunur.
Genç nüfusa sahip ülkemizde en önemli ve en yaygın hizmet alanı eğitim alanıdır.
Partimiz, herkesin bireysel gelişmişliğe ve toplumsal yaşama katılabilmesi için
gereksinim duyduğu temel eğitimin ücretsiz ve kesintisiz 12 yıl olarak sağlanmasını ve
düşük olan okullaşma oranının, özellikle kız çocukları için arttırılmasını çeşitli
programlarla ve Sivil Toplum Kuruluşları ile birlikte çalışarak projelendirecektir.
Kadın Partisi, çocuk yuvasından, yaşam boyu süreç olarak öğrenime kadar bütün
kurumsal, maddî ve kültürel çevre şartlarının, herkesin kendi beceri ve yeteneklerini
geliştirebilecek ve kullanabilecek bir biçimde şekillendirilmesi için çalışacak,
mevcut
eğitim sistemi terk edilerek yerine çocuklarımızın ideallerine ve yeteneklerine uygun
okul sisteminin yerleştirilmesi için uğraş verecektir.
Eğitim sistemimiz son yıllarda tamamen sınavlara bağımlı hale getirilmiş ve kamu eğitimi
işlevsiz bırakılarak eğitim; dershane, özel ders ve özel okullara kaydırılmıştır.
Kadın Partisi, eğitimde birliği sağlayan, dezavantajlı grupları güçlendiren, herkesin
geçerli meslek sahibi olabilme imkanı veren ve gelecek için gençlerin kaygı duymadığı
bir eğitim sistemini hayata geçirecektir.
Meslek liselerine ilginin artması için gerekli çalışmalar yapılarak, yöntem geliştirilerek
gençlerimizin üniversite kapılarında yığılmaları önlenecektir.
Eğitimde fırsat eşitliği esasına dayandırılan ve kamu eğitimini öne çıkaran sistemler
geliştirilecek ve yaygınlaştırılacaktır.
Partimiz,
özel eğitim gereken engellilerimizin eğitimlerini çok önemsemektedir. Aynı
zamanda onların hayatını daha kolaylaştırmak için de toplumsal yaşam alanlarının
mutlaka yeniden düzenlenmesi gerektiğine inanmaktadır.
17
Partimiz, eğitim çağındaki çocuklarımızın mevsimlik işçi biçiminde çalıştırılarak
eğitimlerinin aksatılmasına ya da sona erdirilmesine mutlaka engel olarak gerekli
önlemleri alacaktır.
Ayrıca;
Kadın Partisi, küçük çocuk eğitimine, ücretsiz ve tam gün çocuk yuvalarının öğrenim
standartlarına daha fazla yatırım yapacak ve devletin özellikle kız çocuklarının, okula
başlamadan, törelerden bağımsız eşit çağdaş
öğrenim koşullarını elde etmelerini
güvence altına alacaktır.
1.11. Herkese İyi Bir İş
Avrupa Birliği’nin Türkiye’yi tam üye olarak kabulündeki çekincelerinden biri de
kadınların işgücüne katılımındaki düşük rakamlardır. Özellikle kadın istihdamı ile ilgili
rakamlar bu konuda gelinen adaletsiz durumu açıkça ortaya koymaktadır. Bu dengenin
sağlanması için çalışma yaşamında eşitliği sağlayacak politikalar oluşturulacak,
mağduriyet önlenecektir. Halen mevcut ekonomik veriler, ülkenin sahip olduğu imkanlar
değerlendirilip kurulacak olan “herkese iyi bir iş” çalışma grupları yerel mekanizmalara
Yeni istihdam alanları yaratılarak, sadece kadınların değil, özellikle gençlere ve
engellilere kadar indirgenerek, katılımcı bir çözüm aranacaktır. Özellikle bölgelerin farklı
coğrafi yapıları, kültürleri, olanakları vb. gözetilerek yapılacak çalışmalar, bu büyük
sorunu çözmek üzere ilk adımlar olacaktır.
Partimiz, devlet organlarının yeniden yapılandırılamadığı takdirde bu sorunlara kalıcı
çözüm getirilmeyeceği inancındadır.
Ülkemizin Avrupa Birliği’ne girişiyle ilgili kalkınma politikaları ve bunun alt birimleri
birbirinden ayrı ve tekrarlı işler yapar hale gelmişlerdir. Partimiz,
bölgesel birimlerin
verimli çalışmalarına yönelik yapılar oluşturmak, hedefe hizmet edecek, sorunu çözmeye
destek olacak proje bazlı çalışmalar yapacaktır.
18
1.12. Koruyucu Sosyal Devlet
Yoksullukla mücadele eden, insanlara kendi geleceklerini belirleyebilmeleri için eşit
fırsatlar sunan, yaşamın büyük risklerini sağlam bir biçimde güvence altına alan ve adil
bir katılım sağlayan koruyucu sosyal devleti yeniden geliştirmek istiyoruz.
Kadın Partisi olarak, herkesin çok geniş bir biçimde kullanabileceği bir sosyal güvenlik
sistemi olması gerektiğine inanıyoruz.
Bu çerçevede sosyal devlet hizmetleri de bireysel hukuksal hakların bilincinde olarak
yeniden inşa edilecektir.
Kadın Partisi, eğitim ve sağlık gibi en insani temel gereksinimlerin, her vatandaş için
devlet tarafından karşılanarak, en iyi şekilde organize edilip, hayata geçirilmesi
gerektiğine inanmaktadır.
Biz; devletin, çocukların ve gençlerin boş zamanlarını değerlendirmelerini sağlamak
amaçlı tıpkı eğitim ve sağlıkta olduğu gibi gerekli altyapının oluşturulmasından, hayata
geçirilmesinden
ve
en
önemlisi
bunlara
ulaşılmasından
sorumlu
olduğunu
düşünmekteyiz.
Ülkemizde yaşayan her yurttaşın, kendisini sosyal devlet tarafından sarıp sarmalanmış,
kendinin ve ailesinin yaşamının ve demokratik haklarının güvence altına alınmış
olduğunu hissetmesi sağlanmalıdır.
Partimiz, yurttaşları insanlık onurlarına yakışır bir şekilde yoksulluk sınırının üzerinde
olan, insani yaşam standardını güvence altına alan bir emeklilik aylığına kavuşturmak
için çalışacaktır.
Yaşlılıkta yoksulluğu engellemek, sosyal devletin temel görevlerinden olmalıdır.
Partimiz, erkeklerin ücretli emeklerinin ve kadınların aile içi emeğinin birbiri ile eşit
olmasını sağlayacaktır.
Kadın Partisi, bütün çocuklar için kreşlerde ve anaokullarında gereksinimi olanlar için
tam gün ve ücretsiz bakım hakkını gerekli görmektedir. Engelli bireylerimizin de gündelik
19
hayatını kolaylaştırmak devletin özellikle yerel yönetimlerin
olduğu düşüncesinden yola çıkarak, bu yolda
en önemli görevlerinden
gerekli tüm önlemlerin alınması için
çalışacaktır.
Yüksek kaldırımlar, dik rampalar, asansörsüz binalar yerine çevre düzenlemelerinin
engelli bireylere uygun şekilde yapılması, günlük yaşamımızda kullandığımız kamusal
mekânların engelli bireylere uygun olarak tasarlanması, trafik ışıklarına kurulan sesli
düzeneklerin yaygınlaştırılması, toplu taşıma araçlarının rahatlıkla kullanabilecekleri
şekilde
düzenlenmesi
ve
benzeri
tedbirler
engelli
bireylerimizin
hayatlarını
kolaylaştıracak ve sosyalleşmeleri sağlayacaktır.
1.13. Çocuk Dostu Bir Toplum, Güçlü Aileler
Hedefimiz, çocuk dostu bir toplumdur. Çocukların mutlu ve güvenli ortamlarda
yetişmelerinin olanakları sağlanmalıdır. Bunun için gerekli altyapıların yaratılması
gerekir.
İyi eğitimli donanımlı kişilerden oluşan aileler, hayattan ne istediğini bilen, nerede ve
nasıl duracağına karar veren güçlü yapılardır. Böyle aile ortamında yetişen yüksek
karakterli
kişilerden
oluşan
toplumlar,
başka
toplumlar
tarafından
kolay
yönlendirilemezler ve dağılmazlar.
Güçlü kişilerden oluşan güçlü ailelere sahip toplumlar, kendi hak ve özgürlüklerinin
gözetilmesi kadar diğer toplumların da hak ve özgürlüklerine saygılı olurlar.
Ülkemizin en önemli sorunlarından biri de sokakta yaşayan çocuklarımızdır. Sağlıksız
kentleşme, yetersiz sosyal güvenlik, göç ve eğitim hizmetlerinin yetersizliği korunmaya
muhtaç sokak çocukların sayısını her geçen gün daha da arttırmaktadır. Kadın Partisi,
devletimizin
bu konuya el atmasını sağlayarak “bakabileceğiniz kadar çocuk”
sloganını yaşama geçirecektir.
Partimiz, bu çocukların sağlıklı bir biçimde, toplumsallaşması ve gelecek için
hazırlanması gerektiğini düşünmektedir. Bu nedenle devlet, sivil toplum kuruluşları ve
yerel yönetimler ile etkili işbirliğini sağlayarak, çok yönlü politika araçlarıyla soruna
çözüm getirecektir.
20
Ayrıca partimiz, çocukların suç işleme ortamlarından uzaklaştırılmaları için çalışacak,
onları koruyup kollayacak ve suç işleyen çocukların yetişkin suçlularla bir arada
olmamalarını sağlayarak, rehabilitasyon ve eğitimlerine devam edebilmeleri için gerekli
önlemleri alacaktır.
Kadın Partisi, Birleşmiş Milletler’in "Çocuk Hakları Bildirgesi"ni eksiksiz olarak yaşama
geçirmek için çalışacaktır.
1.14. Kültür ve Sanatta İlerleme
Toplumsal yapıdaki değişimi ilk olarak sanatçılar fark eder ve dile getirerek ne olup
bittiğini anlamaya, anlatmaya çalışırlar. Daha sonra bilim insanları olan biteni açıklama
çabasına girer. En son devlet aygıtı harekete geçer. Toplumdaki ve çağdaki değişimi
anlamanın yolu, sanattan, sanatçıdan ve sanata duyarlı olmaktan geçer. Buradan
hareketle partimiz, sanatın ve sanatçının yanında, onun takipçisi olmayı ve ona bir
platform sunmayı kök salma yeri olmayı hedefler. Partimiz ülkemizde sanat ve sanatçı
sever bir toplum yaratmayı hedeflemektedir.
Bizler, kültür ve sanatın özgür ve sansürsüz bir ortamda gelişeceğine inanıyoruz.
Ülkemizin kalkınmasının kültürel kalkınmamızla paralel olduğunu düşünüyoruz.
Sanat ve kültür alanında siyasal amaçla ya da herhangi bir nedenle keyfi yasak, sansür
veya ön denetim yapılamaz.
Telif haklarının korunması ve desteklemesi için mevcut sistem mutlaka geliştirilerek
kapsayıcı ve koruyucu hale getirilecektir.
Sanat eğitimi devlet kurumları tarafından ön plana alınacak ve özel sektörün de bu
konuda desteği istenerek sanatın yaygınlaştırılması sağlanacaktır.
Sanatçıların yaşam standartları, sanatçıya yakışacak bir biçimde yeniden gözden
geçirilerek sanatsal yaratıcılığının desteklemesinin önü açılacaktır.
Sanatçıların emeklilikleri garanti altına alınacak ve hepsi sosyal güvenlik kapsamına
dahil edilecektir.
21
1.15. Çevre Dostu, Doğal Değerlerin Korunması
İnsan sağlığına etken olan yaşam koşulları ve çevrenin, insan onuruna yakışır şekilde
yapılanmasına çalışılacaktır.
Tarıma elverişli alanları, dereleri, denizleri, flora ve faunayı en büyük zenginlik ve
gelecek kuşakların, emaneti olarak görüyoruz ve korunması için mücadele verilmesini
benimsiyoruz.
Sanayileşme ve endüstrinin gelişimi, kentleşmeyi de birlikte getirmektedir. Geçerli ve
etkin çevre politikaları geliştirilerek uygulamaya geçirilmesi ve takibi ile doğal değerlerin
korunmasını önemsiyoruz.
Partimiz, Türkiye’nin doğal kaynaklarının korunması ve gelecek nesillere taşınması için
Sivil Toplum Kuruluşları ile birlikte mücadele edecektir.
Sağlıklı kentleşme sağlıklı insan hayatı için ne kadar önemli ise tüm canlıların yaşaması
için de o kadar hayatidir. Uluslararası evrensel boyutta çevre politikaları oluşturulması
için çalışmalar yapacağız.
Su kaynakları her geçen gün sanayileşme ve çarpık kentleşme ve yapılaşma gibi
etkenlerden dolayı azalmaktadır. Türkiye’nin de mutlaka bir “su politikası” olmalıdır.
Diğer taraftan doğal enerji kaynakları tükenmekte olup, ülkemizde dünyanın en pahalı
yakıtı kullanılmaktadır. Petrol ve türevleri gibi enerji kaynaklarından uzaklaşarak güneş
ve rüzgar gibi enerjilerin kullanımı ile ilgili politikalar geliştirilecektir.
Kadın Partisi olarak nükleer enerjinin teşvik edilmesine karşıyız, tehlikeli ve zararlı
olduğuna inanıyoruz.
Üç tarafımızı kaplayan denizlerimizin, sahil bölgelerimizin ve gittikçe azalan balık
türlerimizin koruma altına alınmasını çok önemsiyoruz.
Dünya adını verdiğimiz bu gezegende korunmaya muhtaç her bir canlı korunmaya
muhtaç olmayan, kendi başına varlığını sürdürebilen diğer canlılara emanettir. Sokak
hayvanlarının
hukuk
yoluyla
güvenceye
alınmasını,
barınakların
durumunun
iyileştirilmesini, sayısının arttırılmasını, belediye hizmetlerini nitelikli hale getirerek
22
destekleyeceğiz. Evlerde beslenen hayvanlar, belediyeler tarafından yasal kayıt altına
alınarak sokağa terkleri engellenecektir.
Kadın Partisi olarak, bu konunun çözümünün
sadece yasal düzenlemeler, cezai
yaptırımlar, zorlama ve dayatmalarla olamayacağını, sorunun halli için tek yolun yeni bir
eğitim modeliyle yaratılacak zihniyet dönüşümü olduğunu biliyoruz ve bunun için
çalışacağız.
2.DEMOKRASİ, İNSAN HAKLARI VE ÖZGÜRLÜKLER
2.1. Bireysel Hak ve Özgürlükler
Temel hak ve özgürlükler, Kadın Partisinin asla taviz vermeyeceği konulardır.
Bu haklar, anayasamızın ve ülkemizin taraf olduğu uluslararası antlaşmalara uygun
biçimde ancak ve yalnızca yasayla sınırlanabilir.
Bu sınırlama, hangi nedenle olursa olsun hakkın özüne dokunamayacağı gibi,
demokratik toplum gereklerinin haklı kıldığı ölçüyü aşamaz ve öngörülen amaç dışında
kullanılamaz. Yargı kararı olmadan kimse özgürlüğünden yoksun bırakılamaz.
Siyasal, düşünsel, toplumsal, dinsel ve bireysel özgürlükler bir bütündür. Bu
özgürlüklerin en etkili biçimde korunması için anayasada gerekli değişikliklerin yapılması
hedef alınacaktır.
Bireylerin, din, mezhep, ırk, renk, cinsiyet, cinsel yönelim, etnik köken ve benzeri
özelliklerine bakılmaksızın, aralarında herhangi bir ayrım gözetmeden temel
hak ve
özgürlüklerden yararlanması sağlanacaktır.
Tüm yurttaşların temel hak ve özgürlüklerinin mümkün olan en ileri düzeye getirilmesi
için çalışılacak, işkence ve orantısız güç kullanımına asla müsaade edilmeyecektir.
Bu konuyla ilgili ülkemizin bir hayli yol alması gerekmektedir ve yapılacak tüm yasal
düzenlemelerde ve uygulamalarda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ve taraf
23
olduğumuz diğer uluslararası sözleşmelerin ilkelerine uyularak, hak ve özgürlüklerin
ihlaline izin verilmeyecektir.
Görme engelli vatandaşlarımızın genel ve yerel seçimlerde oy kullanma haklarını kendi
hür iradeleri ve vicdani kanaatlerine göre kimseye ihtiyaç duymadan kullanabilmeleri için
özel mekan tahsis edilerek Braille alfabesi- Görme engelli alfabesiyle hazırlanmış oy
pusulaları bastırılacaktır.
2.2.LGBTİ Bireylerin Hakları
LGBTİ bireyleri için, geleneksel ve ataerkil toplumlarda yaygın olan homofobik bakış
açısını değiştirerek toplumsal-kültürel ve sosyal her alanda tüm vatandaşlara sunulan
imkanlardan çekinmeden, güvenle faydalanmalarını sağlayacağız.
Kadın Partisi;

Ülkemizin taraf olduğu ve ulusal hukukun bir parçası haline getirdiği
Ekonomik
ve
Sosyal
Haklar
Sözleşmeleri
ile
Avrupa
İnsan
BM
Hakları
Sözleşmesi’nin gereklerinin yerine getirilmesi,

Anayasa’nın eşitlik maddesine “cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği”
ibaresinin
mutlaka eklenmesi,

Nefret suçlarının arasına LGBTİ ( lezbiyen,gay,biseksüel,trans) bireylere yönelik
suçların da eklenmesi,

LGBT bireylerinin maruz kaldığı nefret suçları, ayrımcılık, polis şiddetinin yanında
bu mağduriyetleri daha da ağırlaştıran kolluk kuvvetlerinin ve adli birimlerin ön
yargılı tutumlarına karşı gerekli tüm çabayı sarfedecektir.
Halkımızın LGBTİ bireyleri ile ilgili ön yargılarını gidermek için kamu spotları ve çeşitli
etkinlikler (sinema,tv, yazılı basın vb ile bilgilendirmeler) yapılacaktır.
Ayrıca; İş Kanunu, başta kamu ve özel sektör olmak üzere tüm işyerlerini kapsayacak
şekilde cinsel yönelim ayrımcılığını yok edecek şekilde düzenlenecektir.
24
2.3. Basın Özgürlüğü
Türkiye’nin imzaladığı ifade özgürlüğünü güvence altına alan AİHS’ 10. maddesi,
şimdiye değin ihlal edildi. Bu sözleşmeye bağlı kalarak ifade özgürlüğünün kapsamını
genişletecek, halkın doğru, akıcı, zamanında, yansız, bilgilendirilmesini sağlayacağız.
Basında tekelleşmelerin önünün kesilmesi, gerekli yasal önlemlerin alınması, var olan
kuralların denetiminin daha sıkı bir şekilde yapılmasını sağlayacağız.
Partimiz, siyasi erkten bağımsız, özgür, adil, ilkeli, demokratik ve çağdaş bir medya
ortamı yaratılması, halkın bilgi edinme hakkının
en geniş biçimde kullanılması için
çalışacaktır.
3.Yolumuz
Kadınlarla birlikte ülkemizin ve dünyanın geleceği güvendedir. Yolumuzda bir çok
engeller ve yapacak çok işimiz olduğunun bilincindeyiz. Bu engellerin iyi niyet, şeffaflık,
güven, inanç ve birlikte aşılabileceğinden hiç kuşkumuz yoktur. Çatışmalarla, çelişkilerle
dolu bir dünyayı yeryüzü cennetine dönüştürebileceğimizi vaat etmiyoruz. Gerçekleri
biliyoruz, fakat koşulları olduğu gibi kabul etmiyoruz. Yaşamaya değer bir geleceğin
yoluna çıktık. Ülkemizi geleceğe hazırlamak istiyoruz. Güçlü ve nitelikli bireylerle iyi bir
gelecek yaratmak istiyoruz.
Barışçı ve adil bir dünya istiyoruz.
Dayanışmacı yurttaşlardan oluşan bir toplum, saygı ve kabule dayanan bir kültür ve
etkin demokratik bir devlet istiyoruz.
Erkeklerle kadınların toplumsal eşitliğini sağlayarak sağlıklı bir toplum yaratmak
istiyoruz.
Niteliksel büyüme ile herkese refah ve kaliteli bir yaşam sağlamak ve yaşamımızın doğal
temellerini korumak istiyoruz.
Herkes için iyi bir iş ve insanca yaşama hakkı istiyoruz.
25
Güvenliği, katılımı ve eşit yaşam olanaklarını güvenceye alan koruyucu sosyal devlet
istiyoruz.
Çocuk ve aile dostu bir toplumda herkes için daha iyi bir eğitim istiyoruz.
Daha iyi bir gelecek kendiliğinden ortaya çıkmaz, kadın ve erkek birlikte geleceği
tasarlamalı ve mücadeleleriyle elde etmelidirler.
İnsanlar, daha iyi ve daha adil bir toplumda yaşamayı istedikleri için sendikalarda,
derneklerde, sosyal kuruluşlarda, sosyal hareketlerde sorumluluk almalıdırlar.
Bu dayanışmacı çoğunluğu siyasetimiz için kazanmak istiyoruz, desteğe ve birlikte
çalışmaya davet ediyoruz.
Kadın Partisi’nin hedefi;
Siyasette kadın erkek eşitliğini sağlamak ve kadını toplumsal iktidara ortak ederek, ülke
sorunlarını daha sağlıklı, kalıcı, barışçı, adil, doğru, çağcıl ve güvenilir bir biçimde
çözmektir.
Kadın Partisi olarak; her konuyu ve her sorunu medeni bir tartışma süreci içinde tüm
toplumla konuşmak, dinlemek, anlamak, anlatmak istiyoruz. Kadının, ekonomik,
toplumsal ve siyasal hayatın saygın bir üyesi haline gelmesini amaçlıyoruz.
Kısacası, ülkemizdeki siyaset ve yönetim anlayışını değiştirmek, bütün kurumlarıyla
ülkemizde yeni bir toplumsal ilerleme örgütlemek istiyoruz.
Bu ülkenin kadınları, hangi siyasi düşünceden olurlarsa olsunlar, hangi yaşam biçimi ve
sosyal katmandan gelirlerse gelsinler, demokrasiye inanan erkeklerle birlikte kendi öz
partileri için bu sese kulak vermeli ve kendilerine yardım etmelidirler.
26