HEDEFLER İÇİNDEKİLER ÇOCUKLARDA BESLENME ALIŞKANLIKLARI-I • Bebeklerde Beslenme Alışkanlıkları • Emzirmeye Başlama • Emzirme Süresi ve Sıklığı • Ek Gıda Çeşitleri • Bu üniteyi çalıştıktan sonra; • Bebeklerin beslenme alışkanlıklarını bilecek, • Emzirmeye başlama zamanı, süresi ve sıklığını öğrenebilecek, • Ek gıda çeşitlerini bilecek, • Bebeklerin beslenme alışkanlıklarını etkileyen faktörleri kavrayabileceksiniz. ÇOCUK BESLENMESİ Doç. Dr. Fatma GÜDÜCÜ TÜFEKCİ ÜNİTE 3 Çocuklarda Beslenme Alışkanlıkları-I GİRİŞ Beslenme yaşamın her döneminde önemlidir. Büyümenin en hızlı olduğu evrelerden bebeklik döneminde beslenme ayrı bir önem taşımaktadır. Doğumdan iki yaşın sonuna kadar devam eden dönem, çocuklarda büyüme-gelişmenin en hızlı olduğu yaşama sağlıklı başlangıç için en kritik dönemdir. Bu nedenle, süt çocuğu ve küçük çocukların beslenmesiyle ilgili alışkanlıkların bu dönemde kazandırılması ve annelerin bu konuda bilinçlendirilmesi gerekmektedir. Sağlıksız beslenen çocuklarda, büyüme geriliği ve çeşitli hastalıklar görülür. Ayrıca, sağlıklı beslenemeyen çocuk huzursuz, mutsuz ve mızmız olur. Sağlıklı beslenen bebekler; canlı, hareketli ve neşelidir. Boy ve kiloları normal, görünüşleri sağlıklıdır. İyi beslenme, zihinsel gelişim açısından da önemlidir. İlk yıllarda beyin hücreleri hızlı gelişir. Sağlıklı beslenemeyen çocuklarda öğrenme güçlüğü ve zihinsel yetersizlikler görülebilir. Bebeklik (süt çocukluğu) (0-1 yaş) dönemi, yaşamın ilk yılını kapsar. Bu yıl, diğer yıllara oranla hızlı büyüme ve gelişme yılıdır. Bebeğin beslenme alışkanlığı iyi bir dengeye oturtulursa duygusal gelişimi de olumlu yönde etkilenir. Özellikle emme sırasında anne ve çocuk arasında kurulan duygusal bağ temel güven duygusunu geliştirir. Resim 1. Süt çocuğu BEBEKLERDE BESLENME ALIŞKANLIKLARI Bebeğin beslenmesinde en doğal yol, anne sütünün verilmesidir. Süt çocuğunun gelişim özelliklerinin bilinmesi, beslenme ihtiyaçlarının karşılanması için önemlidir. Bebeğin iyi beslendiğinin göstergesi, standartlara uygun büyüme ve gelişmesidir. O hâlde çocuğun sağlık ve beslenme durumunu anlamanın en iyi yolu onun büyümesini ölçmektir. İlk aylardan itibaren bebeğin Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2 Çocuklarda Beslenme Alışkanlıkları-I ağırlığının ve boyunun ölçülmesi gerekir. Büyüme ve gelişimi izlemede doğru ölçüm önemlidir. Düzenli aralıklarla bebek tartılmalı ve boy uzunluğu ölçülmelidir. Yeni doğan bebek yaşamını sürdürmek için ihtiyaçlarının karşılanmasında anneye bağımlıdır. Bebek kendi ihtiyacını karşılayamaz. Bebeğin sağlıklı bir şekilde büyüyüp gelişebilmesi, ancak anne ile bebek arasında karşılıklı ilgiye dayanan başarılı bir beslenme ile sağlanır. Bebek beslenmesi, hem çocuk sağlığını hem de anne sağlığını etkiler. Bebek beslenmesi, çocukların beslenme durumlarını etkileyen bir gösterge olup erken yaştaki çocukların hastalık ve ölüm riskini etkilemektedir. Bebeklerde beslenme: Doğal, yapay (suni) ve karışık beslenme olmak üzere üç şekilde gerçekleşir. Doğal beslenme, anne sütü ile beslenmedir. Bebeğin beslenmesinde en doğal yol, anne sütünün verilmesidir. Bu dönemde bebek için, yaşına uygun alması gereken enerji ve besin ögelerini sağlayacak en ideal besin anne sütüdür. Bebeğin yaşına uygun ağırlık kazanması, yeterli büyüme ve gelişmesinin sağlaması için ilk altı ay tek başına, altıncı aydan sonra da uygun ek besinlerle beraber iki yaşına kadar emzirmeye devam edilmesi gereklidir. Emzirme, annenin doğum sonrası infertilite süresinde etkili olup, doğum aralıklarının uzamasına ve doğurganlık düzeyinin azalmasına sebep olur. Anne sütünün bu etkisi emzirme süresi ve sıklığı ile çocuğa ek gıdaların ve sıvıların verilmeye başlandığı yaşa göre değişmektedir. Yapay beslenme, anne sütü olmadan diğer sütler ya da mamalarla yapılan beslenme şeklidir. Bebek beslenirken biberon ve bebeğe uygun kaşık kullanılır. Yapay beslenen çocuklarda, daha fazla ishal ve solunum yolu hastalığı, beslenme bozukluğu, A vitamini eksikliği görüldüğü, diyabet gibi bazı kronik hastalıklarında görülme sıklığının, şişmanlık ve ölüm riskinin arttığı, diş çürümesinin daha fazla görüldüğü, anne bebek bağlanmasının istendik düzeyde gerçekleşmediği, daha fazla alerji ve süt intoleransı geliştiği ve zekâ gelişiminin geri olduğu belirlenmiştir. Karışık beslenme, anne sütünün yetmemesi durumunda veya belli bir aydan sonra anne sütü ile birlikte diğer sütlerin ve ek besinlerin verilmesi şeklindeki beslenmeye karışık beslenme denir. İdeal olan, bebeklerin 6 ay süreyle yalnızca anne sütü ile beslenmeleridir. Anne Sütü ile Beslenme: İdeal olan, bebeklerin 6 ay süreyle yalnızca anne sütüyle beslenmeleridir. Anne sütü bebeğin yaşamındaki ilk 4-6 ayda gereksinimi olan tüm besinleri içerir. Ayrıca, anne sütü temizdir, her zaman aynı ısıdadır ve anne ile çocuk arasında yakın bir bağ oluşmasını sağlamaktadır. Bunlara ek olarak, anne sütü annenin antikorları aracılığı ile bebeklerin yaşamlarının ilk 6 ayında hastalıklara karşı bağışık olmasını sağlamakta ve beslenme bozukluklarının görülme oranını azaltmakta ve gıda kaynaklı enfeksiyonları önlemektedir. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3 Çocuklarda Beslenme Alışkanlıkları-I Türkiye’de, emzirme yaygın olmasına rağmen, sadece anne sütü ile besleme alışkanlığı arzu edilen seviyede değildir. İlk altı ayda yaklaşık her beş çocuktan ikisi sadece anne sütü ile beslenmektedir. Bebek maması ve diğer sıvılara erken başlama yaygındır ve biberon ile besleme tercih edilmektedir. Yakın dönemde emzirmenin yaygınlaştırılması konusunda uygulanan politikalar kapsamında sağlanan destek başarılı olmuştur. Ancak, bu desteğin gelecekte de devam ettirilmesi gerekmektedir. Türkiye’de hemen her çocuk bebeklik döneminde bir süre emzirilmiştir. Bu durum çocuğun yaşamı boyunca, sağlıklı olma ve iyi bir duygusal ve bilişsel gelişim gösterme şansını artırmaktadır. Ülkemizde, 2008 yılı için emzirilme oranını %98,5 olarak belirlemiştir. Son beş yıl içinde altı aylıktan küçük olup yalnızca anne sütü alan bebeklerin oranı iki kat artarak %40’a çıkmıştır. Bu durumun yansıttığı duyarlılık artışı en azından kısmen Bebek Dostu Hastane girişimine ve UNICEF’in de desteklediği Sağlık Bakanlığı’nın diğer girişimlerine bağlanabilir. Türkiye belirli bir dönem yalnızca anne sütüyle besleme açısından bugün dünya ortalamasına yaklaşmıştır. Ancak, 2 aylıktan küçük çocukların beşte biri hazır mamalarla beslenmekte, 4-5 aylarda da yalnızca anne sütüyle beslenen bebeklerin oranı 1/4 ‘ün altında kalmaktadır. Bebek dostu hastanelerin tam izlemesiyle ve ulaşılması güç durumlara ulaşma çabalarını sürdürerek bu alanda daha fazla ilerleme kaydedilmesi mümkündür. Çocukları anne sütü ile beslenen toplumlarda, şeker hastalığı, şişmanlık, kanser sıklığı ile birlikte işgücü kaybı ve sağlık harcamaları azalır, bebeklerde yeterli ve dengeli beslenmesinin sağlanması ile daha sağlıklı bir nesil yetişir. Emzirmeye Başlama Bebeklerin emzirilmesi büyümeye katkıda bulunan en önemli unsurlardan biridir. Türkiye’de emzirme oldukça yaygındır. Temel özelliklere göre çok küçük farklılıklar gösterse de tüm çocukların %97’si bir süre emzirilmiştir. Emzirmeye, doğum şekli normal veya sezaryen olsun, mümkün olduğunca doğumdan hemen sonra başlanmalıdır. Emzirmeye, doğum şekli normal veya sezaryen olsun, mümkün olduğunca doğumdan hemen sonra başlanmalıdır. Çünkü saatler süren doğum eylemi sonrası dünyaya gelen bebek yorgundur ve acıkmıştır. Anne sütü ister prematüre, ister hasta doğmuş olsun, tüm yeni doğanlarda tercih edilmesi gereken beslenme şeklidir. Doğumdan hemen sonra bebek çıplak olarak annenin çıplak göğsüne konarak tensel temas sağlanmalıdır. Bebek emmeye hazır olduğunu belli eder etmez emzirilmelidir. Doğumun hemen sonrasında anne ile bebeğin yakın teması ve sık sık emzirme, süt salgılanmasını hızlandırmanın en iyi yollarıdır. Emzirmeye erken başlanması hem anne, hem de bebek için yararlıdır. Emzirmek anne rahminin doğumdan sonra kasılmasını sağlayan oksitosin hormonun yapımını uyararak rahmin kısa sürede normal ölçüsüne ve fonksiyonuna Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4 Çocuklarda Beslenme Alışkanlıkları-I ulaşmasını sağlar. Kolostrum denilen ilk anne sütü çok yoğun şekilde antikor içerdiği için yenidoğanı enfeksiyonlardan korur. TNSA-2008 verilerine göre ülkemizde tüm çocukların emzirilmeye başlama zamanının oldukça geç olduğunu göstermektedir. Emzirilen çocukların sadece %39’u doğumdan sonraki ilk bir saat içinde emzirilmeye başlanmıştır; %27’si ise doğumdan sonraki ilk 24 saatte hiç emzirilmemiştir. Bu yüzdelerin TNSA-2003’deki sonuçlara göre daha düşük olması, Türkiye’de erken emzirmeye başlama pratiğinden uzaklaşmanın sürdüğünü göstermektedir. Emzirmeye erken başlama yüzdelerinde 2003-2008 döneminde gözlenen azalma, özellikle Batı, Orta ve Kuzey bölgelerinde olmak üzere tüm bölgelerde gerçekleşmiştir. Bu değişikliklere rağmen, alt gruplara göre bakıldığında emzirmeye başlama zamanındaki önemli farklılıklar hâlâ devam etmektedir. Doğumdan sonraki ilk bir saatte emzirilen çocukların yüzdesi evde doğan veya ara ebesi yardımı ile doğan çocuklarla karşılaştırıldığında hastanede doğan veya sağlık personeli yardımı ile doğan çocuklarda daha yüksektir. Doğumdan sonraki ilk bir saatte emzirilme kırsala (%34) göre kentte yaşayan çocuklarda (%41) daha fazla görülmektedir. Doğumdan sonraki bir saat içinde emzirilen çocukların oranı Batı Anadolu’da (%48) en yüksek iken, Orta ve Doğu Anadolu’da (%32) en düşüktür. Doğumdan sonraki ilk bir saatte emzirilmeye başlanan çocukların oranı hiç eğitimi olmayan annelerin doğurdukları çocuklarda %32 iken, en az lise eğitimi gören annelerin çocuklar için %44’tür. Emzirmeye erken başlama hane halkı refah düzeyi en yüksek olan çocuklar arasında (%48) daha sık görülürken refah düzeyi en düşük olan çocuklarda (%33) en az görülmektedir. Doğumdan sonraki ilk bir gün içinde emzirilmeye başlanan çocukların oranı bölge ve eğitime göre değişmektedir. Örneğin, annelerin genellikle daha düşük eğitimli olduğu ve doğumların çoğunlukla sağlık personelinden yardım almaksızın gerçekleştiği Doğu Anadolu Bölgesi en düşük orana sahiptir, bu bölgedeki çocukların %61’i doğumdan sonraki ilk bir gün içerisinde emzirilmiştir. Eğitime göre bakıldığında, hiç eğitimi olmayan annelerin çocuklarının %63’ü doğumdan sonraki ilk bir gün içinde emzirilmişken en yüksek seviyede eğitim gören annelerin çocuklarının %79’u ilk gün içinde emzirilmiştir. Emzirme Süresi ve Sıklığı Emzirme sıklığı ve süresi gün içinde veya bebekten bebeğe değişir. Bebeklerin sık emzirilmesi süt üretimini artırdığı için önemlidir. Doğumdan itibaren bebek her istediğinde emzirilmelidir. İlk aylarda bebek uyandığında genellikle açtır ve emmek ister. İlk haftalarda emzirme aralıkları bir saat, iki saat gibi çok kısa olabilir. Her emzirme sonrası memede yapılan süt miktarı biraz daha artacağından, zamanla beslenme aralıkları uzayacaktır. Gün içinde ya da bebekten bebeğe emzirme sıklığı ve süreleri değişebilmekle birlikte ortalama 2-4 saattir. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5 Çocuklarda Beslenme Alışkanlıkları-I Ancak beslenme aralıkları için belirli saat aralıkları koymamak gerekir. Bebek her istediğinde emzirilmeli ve memelerin düzenli olarak boşaltılması sağlanmalıdır. Memelerin düzenli boşaltılması, süt yapımı için en iyi uyarandır. Bebeğin kol ve bacaklarını oynatması, başını döndürmesi, elini ağzına götürmesi, el ve parmak emmesi, memeyi araması, dudak şapırdatması, emme hareketi yapması, hızlı nefes alarak ses çıkarması acıktığını ve emmeye hazır olduğunu gösterir. Bu durumda bebek hemen emzirilmelidir. Ağlama daha geç acıkma belirtisi olduğu için bebeğin ağlaması beklenmemelidir. Emzirme süresini sınırlandırma, anne ya da bebeği ilgilendiren tıbbi neden yoksa önerilmez. Emzirmenin süresi sınırlandırılırsa emzirme problemlerine yol açabilir. Anneden bebeğe emme ile süt aktarımı her annede farklı olduğu için emzirme süresi de her anne ve bebek için değişiklik gösterir. Doğumdan sonra ilk günlerde bebeğin çene kasları güçlü olmadığı için daha uzun sürede memeyi boşaltır. Daha sonraki günlerde bebek memeyi daha hızlı boşaltacağından bu süre kısalabilir. Emzirme süresi ortalama 30 dakika veya her bir meme için yaklaşık 10-15 dk olmalıdır. Her anneye bir besleme süresi belirlemek uygun değildir. Annelere emzirmeye ne zaman son vereceğini öğretmek daha iyidir. Bebeğin emme-yutması yavaşlamışsa, memeler yumuşamışsa, bebek rahat görünüyorsa, uykuya daldıysa ve meme başını kendiliğinden bıraktıysa, bebek memeyle oynamaya başlamışsa emzirmeye son verilebilir. Türkiye’de, TNSA-2008 verilerine göre tüm çocuklar için ortalama emzirme süresi TNSA-2003’te bulunan süreden bir buçuk ay daha uzun olup 16 aydır. Erkek çocuklar (16.9 ay) kız çocuklara (14.9 ay) göre 2 ay daha uzun emzirilmektedir. Doğu Anadolu’da yaşayan kadınlar çocuklarını Türkiye ortalamasından 2-3 ay daha fazla yani ortalama olarak 18 ay emzirmektedirler. Sadece anne sütü alan bebeklerde emzirilme süresi çok kısadır. Erkek çocuklar, kırsal yerleşimlerde yaşayan çocuklar, Orta Anadolu bölgesinde yaşayan çocuklar, ilköğretim birinci kademe eğitimi olan annelerin çocukları ve hane halkı refah düzeyi düşük veya orta olan çocuklar daha uzun emzirilme (anne sütünün yanı sıra su ve diğer sulu sıvılar ve meyve suları) sürelerine sahiptirler. Altı aylıktan küçük çocukların %95’i araştırmadan önceki 24 saat içinde 6 kez veya daha fazla emzirilmiştir. Altı kez veya daha fazla emzirilen çocukların oranının diğer bölgelere göre düşük olduğu bölge Orta Anadolu Bölgesi (%92) ve en yüksek oran erkek çocuklara (%97) aittir. Ortalama olarak, çocuklar gündüz 7 kez, akşam ve gece 5 kez emzirilmişlerdir. Doğumdan sonra ilk saat içinde emzirme ve 6 ay sadece anne sütü verilmesi önemlidir. Başarılı emzirme: Başarılı bir emzirme dönemi için tüm sağlık görevlilerine düzenli olarak iletilen yazılı bir emzirme politikası oluşturmak, bu politikayı yürütmek için gerekli becerileri tüm sağlık görevlilerine kazandırmak üzere eğitmek, tüm hamile kadınları emzirmenin yararları ve uygulaması hakkında bilgilendirmek, annelere doğumdan sonraki ilk yarım saat içinde emzirmeye başlamaları için yardım etmek, annelere nasıl emzireceklerini göstermek, bebeklerinden ayrı kalsalar da emzirmeyi nasıl sürdüreceklerini öğretmek, tıbbi bir Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6 Çocuklarda Beslenme Alışkanlıkları-I gereksinme olmadıkça yeni doğana anne sütü dışında herhangi bir yiyecek ya da içecek vermemek, anne ve bebeğin 24 saat aynı odada kalmasını sağlamak, İsteğe bağlı emzirmeyi özendirmek, anne sütü ile beslenen bebeklere biberon veya yalancı emzik vermemek, anneleri taburcu olduktan sonra da emzirmeye devam edebilmeleri, karşılaşabilecekleri sorunları çözebilmeleri ve bebekleri ile kendilerinin kontrollerini yaptırabilmeleri için başvurabilecekleri sağlık kuruluşları hakkında bilgilendirmek gerekmektedir. Annelerin emzirme sürelerine etki eden faktörler: Doğumdan sonra ilk saat içinde emzirme ve 6 ay sadece anne sütü verilmesi, doğumdan sonra bebek ve annenin aynı odada olması, bebeğin istedikçe emzirilmesi ve emzik kullanılmaması, annenin sigara içmemesi ve yakın çevresi tarafından emzirme konusunda desteklenmesi, doğum öncesi hazırlık programlarına katılmak ve doğum sonrası işe geç başlaması emzirme süresini etkiler. Ek Gıda Çeşitleri Türkiye’de, TNSA-2008 verilerine göre altı aydan küçük ve emzirilen çocukların %25’i hazır mama almıştır. Hazır mama alan çocukların payı 6-7 aylık bebeklerde %46 ile en yükseğe çıkmakta 8-9 aylık çocukların diğer sıvı gıdaları almaya başlaması ile %22’ye düşmektedir. İlk bir yılda hiç emzirilmeyen çocukların oranı az olmasına rağmen, bu grup için elde edilen sonuçlar hazır mamanın, bebek büyüdükçe verilen diğer süt çeşitleriyle birlikte, yaşamın ilk aylarında çok yoğun bir biçimde kullanıldığını göstermektedir. Doğumdan hemen sonra ve anne sütü düzenli olarak gelmeden önce bebeğe diğer sıvı gıdalar verilebilmektedir. Türkiye’de veriler, bu tür beslenme şeklinin günümüzde geçmiş dönemlere göre daha az uygulandığını göstermektedir. Genel olarak, çocukların %23’ü anne sütünden önce başka bir gıda almışlardır. Bu oran Doğu Marmara bölgesinde yaşayan çocuklar arasında (%29) ve en yüksek hane halkı refah düzeyine sahip çocuklar arasında (%31) en yüksektir. İlk altı ayda anne sütü alamayan bebeklerin beslenmesinde ilk seçenek formül süt (çocuk maması) olarak bilinen endüstriyel sütlerin verilmesidir. Formül sütler: İlk altı ayda anne sütü alamayan bebeklerin beslenmesinde ilk seçenek formül süt (çocuk maması) olarak bilinen endüstriyel sütlerin verilmesidir. Formül sütlerle beslenme en az altı ay, mümkünse bir yaşına kadar sürdürülmelidir. Formül sütler Whey ağırlıklı (WAM) ve kazein ağırlıklı mama (KAM) olmak üzere iki ana grupta toplanmaktadır. Whey ağırlıklı mamaların içerikleri anne sütüne en yakındır ve ilk altı ayda bu formül mamalar tercih edilmelidir. Soya proteininden hazırlanan mamalar, inek sütü içermez. Bu mamalar, inek sütünün diyetten çıkarılması gereken özel durumlarda kullanılabilir. Bu mamanın rasgele kullanılması, altta yatan hastalıkların tanınmasını engellediğinden dikkatli olunmalıdır. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7 Çocuklarda Beslenme Alışkanlıkları-I Anne sütü almayan bebeklerde hastalık riski daha yüksek olduğu için besinlerin hazırlanması özel bir titizlik ister. Hiç anne sütü almayan bebeklerde biberon kullanılabilir. Ancak biberonun temizliğine çok dikkat edilmelidir. Biberon deliğinin uygun büyüklükte olduğu kontrol edilmelidir. Mamalar kutularında belirtilen ölçülere göre hazırlanmalıdır, bu konuda yapılan hatalar kilo alma sorunlarına ve hipernatremiye neden olabilir. Altı aydan önce karışık beslenen bebeklerde (formül süt ya da başka sütlerin anne sütüne ek olarak verildiği durumlarda) biberon kullanımından olabildiğince kaçınılmalıdır. Biberona alışan bebekler, anne memesini emmekte güçlük çekebilirler. İnek Sütü: İnek sütü protein ve minerallerin fazlalığı nedeniyle böbrek solüt yükünün fazla oluşu, alerjen özelliği, demir içeriğinin düşük oluşu, gastrointestinal mikro/makro düzeyde kanamalar oluşturması nedeniyle önerilmemektedir. Anne sütünde bulunmayan bir betalaktoglobulin olan Whey proteini inek sütündeki en çok alerjen özellikteki proteinler arasındadır. Anne sütü alamayan, formül süt kullanma olanağı olmayan bebeklere, solüt yükü azaltmak için ek besinler başlanana dek yenidoğan döneminde inek sütü bire bir, daha sonra altıncı aya kadar ikiye bir oranında su ile sulandırılarak verilmelidir. Resim 2. Ek gıdalar biberonla da verilebilir. Sağlık Bakanlığı zaman zaman UNICEF’in desteğinde yürütülen mikronütriyenlerin eksikliklerinin giderilmesine yönelik programlar uygulamaktadır. Mikronütriyenler: Sağlık Bakanlığı, anne sütüyle beslemeye yönelik desteğe ek olarak başka politikalar da izlemekte ve zaman zaman UNICEF’in desteğinde yürütülen bu çalışmalar iyot, demir ve D vitamini (mikronütriyenler) eksikliklerinin giderilmesine yönelik olmaktadır. İyot yetersizliği, Türkiye’de çocuklar arasında yaygın görülen zihinsel ve psikomotor geriliğin başlıca nedenidir. 2003 yılında hanelerin yüzde 70’i iyotlu tuz Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8 Çocuklarda Beslenme Alışkanlıkları-I kullanırken bugün bu oran %85’in üzerindedir. Buna karşılık kırsal hanelerin %29’u bugün de iyotsuz tuz kullanmaktadır. Çocuklar arasında demir yetersizliği 2000’li yılların başında %30 oranında yaygınken, Sağlık Bakanlığı verilerine göre 2006-2007’de bu oran %8’e inmiştir. Bu gelişme, tüm bebeklerin demir yetersizliği açısından kontrol edilmesini, 4-12 aylık bebeklerde demir takviyesi yapılmasını ve demir yetersizliği olanların tedavi edilmesini öngören bir programla birlikte sağlanmıştır. Unun demirle zenginleştirilmesi uygulaması yaygınlaşmıştır ve zenginleştirilmiş unun en yoksul ve en ücra kesimdekilere ulaşmasını sağlamak amacıyla iyotlu tuzda olduğu gibi bunun da zorunlu hâle getirilmesi gündemdedir. Bununla birlikte aneminin görülme sıklığı konusunda daha fazla veriye ihtiyaç vardır. D vitamini yetersizliğini gidermek için de benzer bir program uygulanmaktadır. Resim 3. Altıncı aydan sonra meyve verilebilir. Süt çocuğunun beslenmesinde temel ilkeler: Doğal, yapay ve karışık hangi şekilde beslenirse beslensin çocukların gösterdikleri yetersiz beslenme belirtileri ortaktır. Süt çocuklarının beslenmesinde aşağıdaki temel ilkeler göz önünde bulundurulmalıdır: Süt çocuğunun beslenmesi sağlıklı ve düzenli olmalıdır. • Beslenme, sağlıklı ve düzenli olmalıdır. • Her çocuk doğumdan itibaren besin ögelerinden yeterli ve dengeli olarak almalıdır. • Bebeğin beslenmesi, durumuna ve yaşına uygun olmalıdır. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9 Çocuklarda Beslenme Alışkanlıkları-I • Doğumdan sonraki ilk günlerde salgılanan anne sütü (kolostrum; koyu kıvamlı, limon sarısı renginde ve halk arasında ağız olarak bilinir) bebeğe mutlaka verilmelidir. • Bebek iyi emiyor, büyüme gelişmesi düzgün gidiyorsa altıncı aya kadar sadece anne sütü yeterlidir. Bebeğin beslenmesinde anne sütü tercih edilmelidir. • İlk 1- 1.5 ay bebek, her ağladığında emzirilmelidir. Daha sonra 3- 4 saat ara ile 5- 6 öğün beslenmelidir. • Emziklilikte meme bakımına ve temizliğe önem verilmelidir. • Bebek, anne sütü aldığı sürece ek besinler kaşıkla verilmelidir. Çünkü çocuk biberona alışırsa anne memesini emmeyi bırakabilir. Emzirmeye devam etmek anne sütünün devamı için de önemlidir. Ancak, yapay beslenmede yiyecekler sadece kaşıkla değil ara sıra biberonla da verilmelidir, biberon kullanılmazsa daha sonra parmak emme olayı ortaya çıkabilir. • Bebeğin yediği besinlerin miktarı, aynı aydaki başka bebeklerle kıyaslanmamalıdır. • Bebeğin büyüme ve gelişmesi izlenmelidir. Bebeğin beslenmesinde yapılacak değişiklikler için bu izlemi yapmak gereklidir. • Çocuğu beslerken anne sevgi ve şefkat göstermelidir. • 6- 12 aylık çocukların beslenmesinde meyve suyu ve püresi, sebze çorbası ve yoğurtlu çorbalar ilk başlanacak ek besinlerdir (Anne-Çocuk Sağlığı Merkezlerinden aylara göre ek besin tablosu alınıp incelenebilir) Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10 Özet Çocuklarda Beslenme Alışkanlıkları-I •Bebeklik dönemi diğer yıllara oranla hızlı büyüme ve gelişme yılıdır. •Yeni doğan bebek yaşamını sürdürmek için ihtiyaçlarının karşılanmasında anneye bağımlıdır. Bebeğin sağlıklı bir şekilde büyüyüp gelişebilmesi, anne ile bebek arasında karşılıklı ilgiye dayanan başarılı bir beslenme ile sağlanır. •Bebeklerde beslenme, doğal, yapay ve karışık beslenme olmak üzere üç şekilde gerçekleşir. •Bu dönemde bebek yaşına uygun alması gereken enerji ve besin ögelerini sağlayacak en ideal besin olan anne sütünü 6 ay boyunca etkin bir şekilde almalıdır. •Anne sütü ister prematüre, ister hasta doğmuş olsun, tüm yeni doğanlarda tercih edilmesi gereken beslenme şeklidir. •Emzirmeye, doğum şekli normal veya sezaryen olsun, mümkün olduğunca doğumdan hemen sonra başlanmalıdır. Emzirmeye erken başlanması hem anne, hem de bebek için yararlıdır. •Bebek her istediğinde emzirilmeli ve memelerin düzenli olarak boşaltılması sağlanmalıdır. •Anneden bebeğe emme ile süt aktarımı her annede farklı olduğu için emzirme süresi de her anne ve bebek için değişiklik gösterir. •Anne sütü almayan bebeklerde hastalık riski daha yüksek olduğu için besinlerin hazırlanması özel bir titizlik ister. •Anne sütü alamayan, formül süt kullanma olanağı olmayan bebeklere, solüt yükü azaltmak için ek besinler başlanana dek yenidoğan döneminde inek sütü bire bir, daha sonra altıncı aya kadar ikiye bir oranında su ile sulandırılarak verilmelidir. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11 Çocuklarda Beslenme Alışkanlıkları-I DEĞERLENDİRME SORULARI Değerlendirme sorularını sistemde ilgili ünite başlığı altında yer alan “bölüm sonu testi” bölümünde etkileşimli olarak cevaplayabilirsiniz. 1. Aşağıdakilerden hangisi yapay beslenmenin sonuçlarından değildir? a) İshal ve solunum yolu hastalığı b) Şişmanlık ve ölüm riskinin artması c) Anne bebek bağlanmasının iyi gerçekleşmesi d) Alerji ve süt intoleransında artış olması e) Zekâ gelişiminin geri olması 2. Aşağıdakilerden hangisi bebeğin ek gıdaya başlamadan sadece anne sütü alma süresidir? a) 3 ay b) 4 ay c) 5 ay d) 6 ay e) 7 ay 3. Aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır? a) Emzirmeye erken başlanması hem anne hem de bebek için yararlıdır. b) Bebeklerin emzirilmesi sağlıklı büyümelerinde en önemli unsurlardandır. c) Emzirme mümkün olduğunca doğumdan hemen sonra başlanmalıdır. d) Kolostrum antikor içerdiği için yenidoğanı enfeksiyonlardan korur . e) Bebeği arada bir emzirme süt salgılanmasını hızlandırmanın en iyi yoludur. 4. Aşağıdakilerden hangisi annelerin emzirme süresini olumsuz yönde etkiler? a) Bebek ve annenin aynı odada olması b) Bebek istedikçe emzirilmesi c) Annenin sigara içmemesi d) Doğum öncesi programlara katılma e) Doğum sonrası işe erken başlama 5. Aşağıdakilerden hangisi bebeğin beslenme ilkelerinden değildir? Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12 Çocuklarda Beslenme Alışkanlıkları-I a) Beslenme, sağlıklı ve düzenli olmalı b) Bebeğin beslenmesi, durumuna ve yaşına uygun olmalı c) İlk 1 yıl bebek her ağladığında emzirilmeli d) Meme bakımına ve temizliğe önem verilmeli e) Anne sevgi ve şefkat göstermeli 6. Aşağıdakilerden hangisi inek sütünün özelliklerinden değildir? a) Protein fazladır. b) Mineraller fazladır. c) Alerjen özelliktedir. d) Demir içeriği fazladır. e) Sulandırılarak verilir. 7. Aşağıdakilerden hangisi bebeğin emme belirtileri arasında yer almaz? a) Kollarını oynatması b) Hızlı nefes alması c) Başını döndürmesi d) Derin uyuması e) Dudak şapırdatması 8. Aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur? a) Bebeğin büyüme gelişmesinde sorun olsa da emzirme sürdürülür. b) Bebek anne sütü aldığı sürece ek besinler kaşıkla verilme c) Bebeğin yediği besinler aynı aydaki başka bebeklerle kıyaslanmaz. d) Bebeğin beslenmesinde yemek suları ilk ek besin olmalı e) Kolostrumun bebeğe mutlaka verilmesine gerek yoktu 9. Aşağıdakilerden hangisi bebeklerin ideal anne sütü alma süresidir? a) 6 ay b) 8 ay c) 12 ay d) 18 ay e) 24 ay Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13 Çocuklarda Beslenme Alışkanlıkları-I 10. Aşağıdakilerden hangisi 0-1 yaş çocuğunun özelliklerinden değildir? a) Hızlı büyüme ve gelişme dönemindedir. b) Bebek ihtiyaçlarının karşılanmasında anneye bağımlıdır. c) Bebeğin ek besin alması ilk 6 ay için önemlidir. d) Bebeğin iyi beslenmesi duygusal gelişiminde etkilidir. e) Anne ve bebek bağı güven duygusu için önemlidir. Cevap Anahtarı 1.C, 2.D, 3.E, 4.E, 5.C, 6.D, 7.D, 8.C, 9.E, 10.C Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14 Çocuklarda Beslenme Alışkanlıkları-I YARARLANILAN VE BAŞVURULABİLECEK DİĞER KAYNAKLAR Ilgaz, Ş. (2002). Sağlıklı Beslen, Sağlıklı Besle. Sted, 11(3): 115-116. Köksal, G., Gökmen Özel, H. (2008). Bebek Beslenmesi. Birinci Basım, Sağlık Bakanlığı Yayın No: 726, Reklam Kurdu Ajansı Org. Tan. Tas. Rek. San. Tic. Ltd. Şti. Ankara. Köksal, G., Gökmen Özel, H. (2012). Bebek Beslenmesi. İkinci Basım, Sağlık Bakanlığı Yayın No: 726, Reklam Kurdu Ajansı Org. Tan. Tas. Rek. San. Tic. Ltd. Şti. Ankara. Millî Eğitim Bakanlığı. (2011). Süt, Oyun, Okul ve Ergenlik Döneminde Beslenme, Ankara. Sahin, G. (2008). Emziren Annelerin Emzirme ile İlgili Bilgi, Uygulama ve Davranışlarının Değerlendirilmesİ, İstanbul. TNSA. (2008). Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması, Çocukların ve Annelerin Beslenme Durumu. Ankara. Uluslararası Bebek Mamaları Eylem Ağı (IBFAN), (2006). Ülkelere Göre Kuralların Durumu. http://www.ibfan.org/site2005/abm/paginas/articles/arch_art/29811.pdf. UNICEF, (2011). Türkiye’de Çocukların Durumu Raporu. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15
© Copyright 2024 Paperzz