Meclisi Mebusan İ : 16 10 Kânunusani 1330 (1914) C : 1 Madde 3

Meclisi Mebusan
10 Kânunusani 1330 (1914)
İ : 16
Madde 3. — Masarife nisbetle varidatın fazlası 1331
senesine mahsus olmak şartıyla, Sıhhiye Nezaretince müessesat ihdasına karşılık olmak ve indel icab bütçe açığını
kapamak üzere ihtiyat akçesi olarak mezkûr Nezarette hıfz
edilecektir.
REİS — Üçüncü maddeyi kabul edenler ellerini kal­
dırsın. (Eller kalkar) Kabul olundu efendim.
Madde 4. — İşbu muvazene sene-i sabıka zarfında
mümkün olamayan masarif ve muhassasatı ve bazı karantinahanelerce fazla istifa olunması muhtemel olan rüsumu sıhhiye reddiyatını dahi ihtiva eder.
HAMİT BEY (Halep) — Efendim, bu maddenin tab'ında bir kelime noksan katmış. "İşbu muvazene, sene-i sa­
bıka zarfında mümkün olamayan" suretinde tab'edilmiş.
"Sene-i sabıka zarfında tahakkuku mümkün olamayan"
suretinde tashih olunacak.
Efendim, Sıhhiye bütçesine geçen seneye nisbetle iki
fasıl ilave ediliyor. Bu iki faslın birisi, bazı gemilerden ve
sair hususattan sehven fazla, yani kanunun tayin ettiği mik­
tardan fasla resim alınmış oluyor. Bilahire tetkikat netice­
sinde bunların reddi lazım geliyor. İşte bu gibi fazla olarak
istifa edilen rüsumun sahiplerine reddi için, ayrıca ihtiyat
olunmak üzere, bütçede bir faslı mahsus küşad ile oraya
bir meblağ konuyor. Reddiyat budur. Sonra, senenin niha­
yetinde tahakkuk etmiş olduğu halde sarf edilemeyen bir
takım mebaliğ vardır. Onun için de bir faslı mahsus küşad
edilmiş ve oraya da bir meblağ vaz'edilmiştir.
REİS — Efendim, dördüncü madde hakkında söz is­
teyen var mı? (Sükût) Dördüncü maddeyi (tahakkuku) ke­
limesinin ilavesiyle kabul edenler ellerini kaldırsın. (Eller
kalkar) Kabul olundu efendim-.
BEDİ EL MÜEYYET BEY (Şam) — Beşinci madde
tayyedilmiş, binaenaleyh beşinci madde makamına kaim
olan altıncı maddeyi okuyorum :
Madde 5. — İşbu kanunun icrasına Hariciye ve Sıhhi­
ye Nazırı memurdur.
ZÜLFÜ BEY (Diyarbakır) — Sıhhiye Nazırı namıyle
bir nazır mevcut mu? Kabineye dahil olmayan bir nazırı na­
sıl mes'ut ederiz? Kabineye dahil olmazsa mes'ul olmaz.
HAMİT BEY (Halep) — Efendim, Hariciye Nazırı
olan zat, aynı zamanda Sıhhiye Nazırıdır ve sıhhiyeye mü­
tedair olan evrakı imza ettiği zaman Sıhhiye Nazırı imzası­
nı atar.
TAHSİN RIZA BEY (Tokat) — Sıhhiye Nezareti namıyla bir nezaret olmadığı için yalnız Hariciye Nazırı
demeli.
REİS — Hariciye Nazırı madem ki vazifeyi ifa ediyor,
Sıhhiye Nezareti namıyle başka bir nezaret yok ki.
C : 1
KASIM İZZETTİN BEY (Sıhhiye Reis-i Sanisi) — Sıh­
hiye Nezareti ayrı bir nezarettir efendim. Hariciye Nezare­
tine tabi bir nezaret değildir. Sıhhiye Nezaretinin ötedenberi teşkilatı böyledir. Ve Hariciye Nazırı olan zat aynı za­
manda Sıhhiye Nazırıdır. Onun için hariciye ve Sıhhiye na­
zırı demek lazım gelir. Sıhhiye nazırı ayrıca Meclis-i Vüke­
laya dahil değildir efendim.
MEHMET NURÎ EFENDİ (Zor) — Resmen Sıhhiye
Nezareti yok, müdüriyet demeli.
KASIM İZZETTİN BEY (Sıhhiye Reisi Sanisi) — Sıh­
hiye Müdüriyeti denilebilir fakat şimdiye kadar Sıhhiye ne­
zareti denilmiştir.
HAMİT BEY (Halep) — Müsaade buyurur musuzun
efendim? Bugün Sıhhiye Nezareti, Meşrutiyetin ilanından
beri teşekkül etmiş bir nezaret olmakla beraber, ötedenberi mevcuttur. Şu kadar varki ayrıca bir nazırı yok. Harici­
ye Nazırı olan zat aynı zamanda sıhiye nazırıdır. Bugün ni­
tekim bazı nezaretlerimiz de vardır, faraza Adliye nazırı bu­
gün Şüra-yı Devlet Reisi vekilidir. ("O başka" sadaları) Son­
ra Şeyhülislam efendi hazretleri, evkaf nazırıdır. ("O başka"
sadaları)
RIZA PAŞA (Karahisar-ı Sahip) — Vekaletten sarf-ı
nazar etse oraya mutlaka başkası gelir.
HAMİT BEY (Devamla) — Bugün nazır olur fakat
Meclis-i Vükelaya dahil olmaz. Ve bugün böyle bir kanun
yoktur. Bugün Sıhhiye Nezareti için ayrıca bir nazır tayin
olunabilir. Sıhhiye nezareti denilebilir. Sonra Adliye ve Mezahip nezareti var, burada mezahip müdüriyeti var fakat
aynı zamanda adliye nazırı olan zat, mezhep nazırıdır. Çün­
kü Sıhiye nezareti ayrıca bir nazırla makamını işgal ede­
cek derecede olmadığı için hariciye nezaretine bir vazife-i
munzamma olmak üzere tevdi ediliyor ve bugün Hariciye
Nazırı, sıhhiyeye dair olan evrakı imza ettiği vakit Sıhhiye
nazırı diye imza ediliyor. Eğer bu böyle olmamak lazım gel­
se, hariciye bütçesi ile tevhid edilmek lazım gelir ve sinin-i
sabıkada tasdik ettiğiniz bütçelerde de yine sıhiye ve hari­
ciye nazırı diye kabul ettiğiniz.
İSMAİL MAHİR EFENDİ (Kastamonu) — Efendim
bizde iki sıhiye dairesi vardır. Birisi sıhhiye müdiriyet-i umumiyyesidirki, Avrupalıların yani ecnebilerin kontrolü yok­
tur. Bir de Sıhhiye Nezareti vardır ki onda ecnebiler de bu­
lunuyordu. Beynelmilel bir şey gibi işte bu odur. Şimdi ka­
pitülasyonlar kalktıktan sonra zannederimki Hariciye Ne­
zaretinin buna bir merbutiyeti kalmadı. Onun için bu büt­
çede Sıhhiye Müdüriyet-i Umûmiyesine intikal etmek la­
zım gelir. Bir sıhhiye müdüriyeti olmalı, iki tane olamaz,
bunu nazar-ı dikkatinize arz ederim.
— 230 —