İmar planında küçük sanayi sitesi alanı olarak belirlenen

T.C.
DANIŞTAY
ALTINCI DAİRE
EsasNo : 2011/8665
Karar No : 2013/9005
Temyiz Eden (Davacı) : X
Vekili
:X
Karşı Taraf (Davalı)
Vekili
:X
:X
İstemin Özeti: Şanlıurfa İdare Mahkemesince verilen 06/05/2011 tarihli, E:2010/1844,
K:2011/696 sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti
: Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi :X
Düşüncesi
: Dava konusu kamulaştırma işlemi hakkında
dayanağı plan ve projeye göre incelenerek karar verilmesi gerektiğinden, temyiz isteminin kabulü
ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve
dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, Adıyaman İli, Musalla Mahallesi, 515 ada, 10 parsel sayılı taşınmazın
kamulaştırılmasına ilişkin 8.6.2010 tarihli, 491 sayılı işleminiptali istemiyle açılmış; İdare
Mahkemesince, uyuşmazlığa konu taşınmazı da kapsayan alanın 05.09.2008 tarihli belediye meclisi
kararı ile " Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Alanı" ilan edildiği anılan bu meclis kararı ve davalı idare
ile TOKİ Başkanlığı arasında imzalanan Adıyaman Merkez Kentsel Yenileme Gecekondu Dönüşüm
Projesine ilişkin protokol uyarınca kamu yararı gözetilerek taşınmazın komulaştırılmasının hukuka
uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş bu karar davacı tarafından temyiz
edilmiştir.
5393 sayılı Belediye Kanununun işlem tarihinde yürürlükte bulunan 73. maddesinde:
"Belediye, kentin gelişimine uygun olarak eskiyen kent kısımlarını yeniden inşa ve restore etmek;
konut alanları, sanayi ve ticaret alanları, teknoloji parkları ve sosyal donatılar oluşturmak, deprem
riskine karşı tedbirler almak veya kentin tarihî ve kültürel dokusunu korumak amacıyla kentsel
dönüşüm ve gelişim projeleri uygulayabilir. Kentsel dönüşüm ve gelişim projelerine konu olacak
alanlar, meclis üye tam sayısının salt çoğunluğunun kararı ile ilân edilir. Kentsel dönüşüm ve
gelişim proje alanlarında yıkılarak yeniden yapılacak münferit yapılarda ilgili resim ve harçların
dörtte biri alınır. Bir yerin kentsel dönüşüm ve gelişim proje alanı olarak ilân edilebilmesi için; o
yerin belediye veya mücavir alan sınırları içerisinde bulunması ve en az ellibin metrekare olması
şarttır.Kentsel dönüşüm ve gelişim proje alanlarında bulunan yapıların boşaltılması, yıkımı ve
kamulaştırılmasında anlaşma yolu esastır. Kentsel dönüşüm ve gelişim projesi kapsamında
bulunan mülk sahipleri tarafından açılacak davalar, mahkemelerde öncelikle görüşülür ve karara
bağlanır." kuralına yer verilmiştir.
Anayasa'nın 13. ve 35. madde hükümleri uyarınca mülkiyet hakkının kamu yararı
amacıyla Anayasaya uygun olarak yasayla sınırlandırılması mümkündür. Bu hükümlerden hareketle
bir taşınmaz üzerindeki mülkiyet hakkının kamulaştırma yolu ile kaldırılması (mülkiyetin el
değiştirmesi)ancak kamu yararının karşılanması zorunluluğunun özel mülkiyet hakkının
1
T.C.
DANIŞTAY
ALTINCI DAİRE
EsasNo : 2011/8665
Karar No : 2013/9005
korunmasından üstün tutulması şartına bağlıdır.
Anayasa'nın Milletlerarası andlaşmaları uygun bulma başlıklı 90. maddenin 1. fıkrasında:
"Türkiye Cumhuriyeti adına yabancı devletlerle ve milletlerarası kuruluşlarla yapılacak
andlaşmaların onaylanması, Türkiye Büyük Millet Meclisinin onaylamayı bir kanunla uygun
bulmasına bağlıdır." son fıkrasında ise: "Usulüne göre yürürlüğe konulmuş milletlerarası
andlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa
Mahkemesine başvurulamaz. (Ek cümle: 07.05.2004 günlü, 5170 sayılı Yasanın 7. maddesi)
Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarla
kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda
milletlerarası andlaşma hükümleri esas alınır." kuralıyla usulüne göre yürürlüğe konulmuş
uluslararası andlaşmaların iç hukuk sistemine yansıtılma yöntemi belirlenerek, bu andlaşmalardan
temel hak ve özgürlüklere ilişkin olanlarla yasaların aynı konuda farklı hükümler içermesi
durumunda uluslararası andlaşma kurallarının esas alınması anayasal gerekliliktir.
20.03.1952 günü kabul edilen İnsan Haklarının ve Temel Özgürlüklerinin Korunması'na
İlişkin Sözleşmeye Ek 1 Nolu Protokol Türkiye tarafından 19.03.1954 günü onaylanmıştır. Anılan
Protokol'un Mülkiyetin Korunması başlıklı 1. maddesinde ise: "Her gerçek ve tüzel kişinin mal ve
mülk dokunulmazlığına saygı gösterilmesini isteme hakkı vardır. Herhangi bir kimse, ancak kamu
yararı sebebiyle ve yasada öngörülen koşullara ve uluslararası hukukun genel ilkelerine uygun
olarak mal ve mülkünden yoksun bırakılabilir. Yukarıdaki hükümler, devletlerin, mülkiyetin kamu
yararına uygun olarak kullanılmasını düzenlemek veya vergilerin ya da başka katkıların veya para
cezalarının ödenmesini sağlamak için gerekli gördükleri yasaları uygulama konusunda sahip
oldukları hakka halel getirmez." kuralı yer almıştır.
2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 3. maddesinde “İdareler, kanunlarla yapmak
yükümlülüğünde bulundukları kamu hizmetlerinin veya teşebbüslerinin yürütülmesi için gerekli olan
taşınmaz malları, kaynakları ve irtifak haklarını; bedellerini nakden ve peşin olarak veya aşağıda
belirtilen hallerde eşit taksitlerle ödemek suretiyle kamulaştırma yapabilirler” ve 6. maddesinin son
fırkasında “Onaylı imar planına veya ilgili bakanlıklarca onaylı özel plan ve projesine göre
yapılacak hizmetler için ayrıca kamu yararı kararı alınmasına ve onaylanmasına gerek yoktur.”
hükümlerine yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, uyuşmazlığa konu taşınmazı da kapsayan alanın 5393 sayılı
Kanun uyarınca kentsel dönüşüm ve gelişim alanı ilan edildiği, anılan belirleme uyarınca
taşınmazın kamulaştırılmasına karar verilmesi üzerine kamulaştırma işleminin iptali istemiyle
bakılmakta olan davanın açıldığı, davalı idare tarafından hangi amaçla kamulaştırma yapıldığının
ortaya konulmadığı, taşınmazın kentsel dönüşüm sınırları içerisinde kaldığından bahisle
kamulaştırılmasına karar verildiği, kamulaştırmaya dayanak olacak imar planında taşınmazın küçük
sanatlar sitesi olarak belirlenen alanda yer aldığı, kentsel dönüşüm alanı içerisinde herhangi bir
proje bulunup bulunmadığı konusunda bir bilgi ve belgenin dosyada yer almadığı, mahkemece
kamulaştırma işleminin dayanağı plan veya projeye uygun olup olmadığı hususlarının
incelenmediği anlaşılmaktadır.
5393 sayılı Kanun uyarınca kentsel dönüşüm ve gelişim alanı ilan edilen bir bölgeye
yönelik olarak kentsel dönüşüm ve gelişim alanı ilanı sonrasında proje hazırlanması ve anılan proje
doğrultusunda imar planı değişikliklerinin yapılması gerektiği, söz konusu projeler ve mevcut imar
planlarında öngörülen kullanım kararları dikkate alınarak öngörülen kullanım kararları
doğrultusunda uygulama işlemlerinin tesis edilmesi gerektiği, kentsel dönüşüm ve gelişim alanı ilan
edilmesinin tek başına kamulaştırma işlemi tesis edilmesine gerekçe olamayacağı, kabul edilen
plan ve projelerde uyuşmazlığa konu taşınmazın yer aldığı fonksiyonların incelenerek
2
T.C.
DANIŞTAY
ALTINCI DAİRE
EsasNo : 2011/8665
Karar No : 2013/9005
kamulaştırma işlemlerinin hukuki denetiminin yapılmasının gerektiği açıktır.
Kamulaştırma işlemlerinin ise, imar planına ya da kamu yararı kararına dayalı olarak
idarelerin görmekle yükümlü bulundukları görevleri yerine getirmek amacıyla ancak kamu yararı
amacıyla yapılabileceği, İnsan Haklarının ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına İlişkin Sözleşme ve
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin çeşitli kararlarında belirtildiği üzere herhangi bir kimsenin
ancak kamu yararı sebebiyle ve yasada öngörülen koşullara ve uluslararası hukukun genel
ilkelerine göre mal ve mülkünden yoksun bırakılabileceği, olayda mevcut imar planında küçük
sanayi sitesi alanı olarak belirlenen bir taşınmazdaki bu kullanım türünü davacının da uygulamaya
geçirebileceği gözönüne alındığında sadece kentsel dönüşüm ve gelişim alanında kaldığından
bahisle taşınmazın kamulaştırılamayacağı sonucuna ulaşılmaktadır.
Bu durumda, İdare Mahkemesince, uyuşmazlığa konu kentsel dönüşüm alanına yönelik
olarak proje hazırlanıp hazırlanmadığı, plan değişikliği yapılıp yapılmadığı araştırıldıktan sonra
davaya konu taşınmazın söz konusu proje veya imar planında hangi kullanımda olduğu da dikkate
alınarak yukarıda belirtilen ilkeler çerçevesinde kamulaştırma işleminin hukuki denetiminin
yapılması gerektiğinden, kentsel dönüşüm alanı sınırları içerisinde kaldığından bahisle dava
konusu işlemin uygun olduğu yolundaki kararda isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, Şanlıurfa İdare Mahkemesince verilen 06/05/2011 tarihli,
E:2010/1844, K:2011/696 sayılı kararın BOZULMASINA, dosyanın adı geçen Mahkemeye
gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 gün içerisinde kararın
düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 20/12/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Başkan
X
Üye
X
Üye
X
Üye
X
3
Üye
X