TÜRKİYE-İRAN İŞ FORUMU DEİK/Türk-İran İş Konseyi tarafından

Hazırlayan: Nesli ÖZTÜRK
İzmir Ticaret Odası
TÜRKİYE-İRAN İŞ FORUMU
DEİK/Türk-İran İş Konseyi tarafından 11 Aralık 2013 tarihinde İstanbul Ceylan Intercontinental
Otel’de “Türkiye-İran İş Forumu” düzenlenmiştir. Foruma Odamızı temsilen ülke sorumlusu
Nesli Öztürk katılmıştır.
Sözkonusu Foruma, Türk-İran İş Konseyi Başkanı Sayın Ali Osman Ulusoy, İran-Türk İş Konseyi
Başkanı Reza Kami, İran İslam Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Sayın Ali Reza Bigdeli, T.C.
Ekonomi Bakanlığı Müsteşarı Sayın Mohammed Dust Husseini, Halk Bankası Dış İşlemler Dair
Başkanı Sayın Hakan Aydoğan, Uluslar arası Nakliyeciler Derneği Başkanı Çetin Nuhoğlu, İran
Yatırım Ajansı Genel Sekreteri Sayın Reza Husseini, İran Sanayi, Maden ve Ticaret Bakanlığı
Uzmanı Sayın Mohamad Jafer Ozmaei katılmıştır.
Söz konusu, Forum’da “Ticaretin Finansmanı, Sınır Ticareti ve Yaptırımların Durumu” konulu
oturumun yanısıra, “Tarım/Gıda” “Tıbbi Malzeme ve İlaç” ile “Tekstil” sektörlerinde işbirliği
konulu oturumlar ve “Ulaştırma ve Lojistik” sektörlerini ele alan bir çalıştay düzenlenmiştir. Daha
sonra ise Türk ve İranlı firmalar arasında ikili iş görüşmeleri yapılmıştır.
Açılış konuşmasını yapan DEİK Türk-İran İş Konseyi Türk tarafı Başkanı Ali Osman Ulusoy, 60 yılı
aşkın bir süredir İran ile iş yaptığını, iki ülkenin birbirine yakın değerlere sahip olduğunu
söylemiştir. 2001 yılında İran Ticaret, Endüstri ve Madenler Odası (ICCIM) ile imzalanan anlaşma
ile DEİK çatısı altında kurulan Türk – İran İş Konseyi’nin amacı ikili ekonomik ilişkilere bir ivme
kazandırmaktır. Bu çerçevede İş Konseyi, iki ülke arasındaki ilişkilerin önündeki engellerin
kaldırılması; bankacılık, taşımacılık, taahhüt ve karşılıklı yatırım alanlarında işbirliğinin arttırılması
başta olmak üzere ticari ve ekonomik ilişkilerin temelini oluşturan konularda girişimlerde
bulunulması; somut işbirliği alanlarının tespit edilmesi gibi konularda çalışmalar yapmayı
hedeflemektedir.
Son dönemde, İş Konseyi olarak İran’ın Tahran, Şiraz ve Tebriz şehirlerine iş heyetleri
düzenlenerek, işbirliği fırsatlarının yerinde değerlendirilmesi fırsatı doğmuştur. İran’da mevcut
Türk yatırımlarının yanısıra, önümüzdeki dönemde İran’daki Türk yatırımlarının sayısında artış
beklenmektedir.
Diğer yandan, geçtiğimiz hafta sonu Cenevre’de devam eden nükleer müzakerelerin olumlu
sonuçlanması ve İran’ın anlaşmayı imzalaması sonucu İran’a uygulanan yaptırımların
hafifletilmesine yönelik adımlar ile önümüzdeki dönemde İran’a yönelik ihracatta önemli bir artış
beklenmektedir.
Türk – İran İş Konseyi, İran ile ikili ekonomik ilişkilerin gelişmesini sağlamak adına iki ülke
işadamlarının var olan ya da potansiyel fırsatlar konusunda bilgilendirilmesini hedefleyerek yeni bir
döneme hazırlanmaktadır.
Türk – İran İş Konseyi’nin Devlet ve özel sektör temsilcilerini biraraya getirdiği önemli etkinliklere
örnek olarak, T.C. Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül’ün İran İslam Cumhuriyeti’ne 13 – 16
Şubat 2011 tarihlerinde düzenlediği ziyaret vesilesiyle, Cumhurbaşkanının katılımlarıyla,14 Şubat
2011 tarihinde Tahran’da düzenlenen Türk – İran İşadamları Forumu’nu gösterebilir.
Hazırlayan: Nesli ÖZTÜRK
İzmir Ticaret Odası
İran batıya açılmak için Türkiye’de doğuya açılmak için birbirini tamamlamak durumundadır. Sayın
Ulusoy, sorunlara takılı kalmadan yeni projeler üretmek zorunda olduğumuzu söylemiştir. İran
Odalar Birliği ile yürütülen çalışmalar olumlu katkılar sağlamıştır.
Doğu Azerbaycan Valisi Esmail Jabarzadeh, İran’ın sahip olduğu imkanlar nedeniyle, yatırım
açısından cazip bir ülke olduğunu söylemiştir. Yabancı yatırımın onaylanmasından sonra yabancı
yatırım için ortam yaratılmıştır. Serbest bölgelerin, özel bölgelerin kurulması, yabancı yatırımcıların
giriş-çıkışlarının kolaylaştırılması, sorunların açılması için valiliklere yetki verilmesi sağlanmıştır.
Geniş enerji kaynakları ile, Doğu Azerbaycan’daki faaliyetler, turizm ve ticaret açısından önde
gelen faaliyetlerdir. Ülkenin kuzey batısında yer almaktadır. Parlak bir tarihe ve güçlü bir kültüre
sahiptir. Turizm ve kültürel faaliyetleri nedeniyle, Tebriz şehri unutulmaz bir tarihe sahiptir. Tebriz
çarşısı, UNESCO tarafından koruma altına alınmıştır. THY ile doğrudan uçuşlar bulunmaktadır. Bu
eyaletten Türkiye’ye 802 bin ton 866 milyon $ ihracat yapılmıştır. 211 bin ton 633 milyon ithalat
yapılmıştır. Ülkenin % 10’luk ihracatı Doğu Azerbaycan eyaletindedir.
Sayın Vali, Doğu Azerbaycan Eyaletinin avantajlarını aşağıdaki gibi sıralamıştır:

















Azerbaycan ve Ermenistan Cumhuriyetleri ile komşu olması ile beraber Irak ve Türkiye
ülkelerine kolayca ulaşabilmesi; İran’ın en büyük ticareti ve sanayi serbest bölgesine sahip
olması. ( Aras Ticari ve Sanayi Serbest Bölgesi)
İran’ a sanayi teknolojilerin getirilmesi konusunda kale kapısı rolü üstlenmektedir.
4 özel ekonomi bölgesine sahip olması, (Sahlan , Maraghe, Sarab, Bostanabad)
Ülkenin güney batısındaki önemli ticaret merkezlerinden biri olması, ipek yolu ve doğubatı ve Orta Doğu ekseninde ticaretin dört yolu üzerinde konumlanması,
Makine, teçhizat, ilaç, gıda, tekstil, deri ayakkabı gibi ürünleri üreten ağır sanayi bir arada
bulunması açısından ülkenin sanayi merkezlerinden biri haline gelmiştir.
Zengin ve çeşitli maden kaynakları; bakır, nifilinsinit, silis, kaolin ve permit rezervler
açısından dünyanın büyük kaynaklarına sahip olması,
Tebriz petrokimya kompleksi, Tebriz rafinerisi ve birçok çelik temel üretim sanayi
tesislerin bulunması,
11,200 hektarlık bir alan üzerinde bulunan 47 organize sanayi sitesi ve bölgesinin
bulunması,
196 dönümlük bir alanda kurulan İran’ın yegane yabancı sanayi sitesinin bulunması,
10,500 hektarlık bir alanda ve Tebriz’ e yakın bir bölgede bulunan endüstriyel şehrin etüt
çalışma aşamasında olması,
Karayolu, demiryolu ağlarından ve Tebriz uluslar arası havaalanından faydalanması,
Yüzden fazla üniversite eğitim merkezi meslek okulları ve sanayi araştırma merkezine
sahip olması,
Eyalette 200 binden fazla üniversite öğrencisinin eğitim alması,
Ülke genelinde ilk olarak yabancı yatırım hizmetleri merkezi ve yatırım kurmaylığı
sekretaryasının bulunması,
Yatırım izni verilmesi ile ilgili işlemlerin hızlandırılması için tek bir pencere sistemine sahip
olması,
6 adet gümrük merkezinin bulunması,
Eyaletin su havzaları içinde Aras ve Kızıl nehirlerinin bulunması
Hazırlayan: Nesli ÖZTÜRK
İzmir Ticaret Odası






1,22 milyon hektarlık tarım arazisi ile doğal kaynaklar, elverişli iklim şartları ve bereketli
topraklara sahip olması,
Eyaletin, ceviz, patates, soğan, üzüm, elma, kayısı, kırmızı et, yumurta ve bal üretiminde
ülke sıralamasında önde olması,
Çeşitli ekonomi alanlarında ucuz ve uzman iş gücünün bulunması,
Su, elektrik, doğalgaz vb. gibi enerji kaynaklarının ucuz olması,
Tebriz uluslararası fuar merkezi’nin bulunması (İran’ın Tahran uluslar arası fuar merkezi
‘nden sonra en büyük fuar merkezidir.)
Tebriz Ticaret, Sanayi, Maden ve Ziraat Odası, Sanayici Müdürler derneği gibi ekonomi
ve ticaret alanlarında hizmet sunan çeşitli kamu ve özel kurumların bulunması.
Eyalette, proje sayısı genel olarak; 68 tane proje bulunmakta olup bunlardan 45 proje faydalanma
ve 23 proje ise etüt çalışma aşamasındadır; yapılmış olan yabancı yatırım hacmi: 1 milyar dolardan
fazladır. Doğu Azerbaycan Eyaleti’nde yatırım yapan ülkelerden başlıcaları: Türkiye 43 proje,
Almanya 6 proje, Azerbaycan 7 proje için 3 proje, Afganistan 2 proje , Ermenistan, Tataristan
(Rusya), İspanya, Amerika, Gürcüstan , Birlesmiş Arap Emirlikleri ve Singapur gibi ülkelerden birer
proje bulunmaktadır.
İran İslam Cumhuriyeti Mohammad Dust Husseini yaptığı konuşmada, İran’da yatırımcılar için
ortamı kolaylaştırmak durumunda olunduğunu söylemiştir. Sorunları aşılmasında gerekli adımlar
atılacağını bildirmiştir. Tercihli Ticaret Antlaşması’nın imzalanması konusunda son adımlar atıldığını
da belirtmiştir. İran’ın yeni hükümeti, ticaret arasındaki sorunların kaldırılması, refahın artırılmasını
sağlayacaktır. İki ülke arasındaki 30 Milyar Doları aşan ticaret hacmi için bankalar arasındaki
işbirliğinin artırılması, banka sayılarının artırılması, iki ülke arasındaki gümrük metodlarının
geliştirilmesi, tariflerin gözden geçirilmesi gerektiğini ifade etmiştir. İki ülkenin özel sektörleri ortak
projelerde yatırım yapmak, uluslar arası ihalelere katılmak, madenler açısından zengin iki ülke
arasındaki tecrübeden yararlanmak gerekmektedir. Türkiye İran arasındaki dış ticaret
rakamlarından söz etmiştir.
Türkiye ve İran Arasında Dış Ticaret (Milyon Dolar)
İhracat
İthalat
Toplam
Denge
2009
2.024
3.405
5.429
-1.381
2010
3.044
7.645
10.689
-4.601
2011
3.589
12.461
16.050
-8.872
2012
9.922
11.964
21.886
-2.042
OcakEylül
2012
9.001
9.782
18.783
-781
Hazırlayan: Nesli ÖZTÜRK
İzmir Ticaret Odası
OcakEylül
2013
3.407
8.049
11.456
-4.642
Değişim
-62%
-18%
-39%
494%
2013 yılında dış ticaretimiz bir önceki yıla göre düşüş göstermiştir. İthalat ve ihracatımızda % 500
düşüş gerçekleşmiştir. İki ülke arasında 2013 yılında ihracatta % 60, ithalatta % 15 düşüş olmuştur.
İran İslam Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Ali Rıza Bigdeli yaptığı konuşmada, dünyadaki
ekonomik güçlerin Türkiye ve İran olmadığı takdirde, bir güç gösteremeyeceklerini anladıklarını
söylemiştir. İran ve Türkiye’nin yıllık 30 milyar Dolarlık ticaret hacmi için 2015 yılına kadar
anlaştıklarını söylemiştir. Yeni hükümetin gümrük ve bankacılık konularında adımlar atacağını
iletmiştir.
Cenevre’de yapılan yeni antlaşmayla birlikte karşılıklı güven ortamı oluştuğunu söylemiştir. İki
ülkenin birbirini daha iyi tanıdığını, İranlı yatırımcılar ve şirketlerin Türkiye’de büro açtıklarını da
söylemiştir. Dış baskılar ile 22 milyar Dolar ticaret hacmi oluştuğunu söylemiştir. Türkiye’nin
yaptırımlar ve nükleer konusunda İran’ın hep yanında olduğunu dile getirmiştir. Son zamanlarda
Suriye konusunda ortak çözüm konusunda ilerlemekte olduklarını söylemiştir. Türkiye Hükümeti,
iki ülke arasındaki ticaret hacminin 35 Milyar Dolara ulaşmasına hedeflemiştir. Bu hedefe ulaşmak
için öncelikle petrol, gaz alışverişini geliştirmek gerektiğini bildirmiştir. Ayrıca,







Tercihli ticaret antlaşmasının imzalanması,
Karşılıklı turizm akışının sağlanması,
Özel sektörlerin desteklenmesi,
Bankacılık konusu,
Karşılıklı yatırımların artırılması,
Bilimsel araştırma, teknik konularda işbirliği,
Ortak serbest bölgeler kurulması,
ile bu rakama ulaşılabileceğini söylemiştir. İran aracılığıyla ucuz enerji, ucuz işçilik, doğal madenleri
ile diğer ülkelere ulaşabileceğini söylemiştir. İran’a karşı uygulanan yaptırımları savunan ülkelerin
giderek azaldığını bildirmiştir. Para transferi konularının aşılması gerektiğini de söylemiştir. İki
ülkede özel sektörleri geliştirmek için lobiler geliştirmek gerektiğini bildirmiştir. Halkbankası’nın
karşılıklı rekabeti koruduğunu söylemiştir. İki ülkede özel sektörleri geliştirmek için lobiler
oluşturmak gerektiğini de bildirmiştir. Cenevre toplantısından sonra yaptırımların kalkacağını,
üretim, gelişim, kalkınma açısından adımlar atılacağını bildirmiştir. Yıllardır iki ülkenin birbirine zarar
verecek tutumlar sergilemediğini, İran’ın bir geçiş döneminde olduğunu belirtmiştir. Ocak 2014
tarihinde Türkiye Başbakanı Sayın Tayyip Erdoğan başkanlığındaki heyetin İran’a gideceğini
söylemiştir.
T.C. Ekonomi Bakanlığı Müsteşarı İbrahim Şenel yaptığı konuşmada, . İran’da 200 Türk
yatırımcının bulunduğunu bildirmiştir. İki ülke ilişkileri çok boyutludur. Yerel yöneticileri bir araya
Hazırlayan: Nesli ÖZTÜRK
İzmir Ticaret Odası
getiren Karma Ekonomik Komisyon Toplantıları 2014 yılında yapılacağını da söylemiştir.
Ekonomiden Sorumlu Bakanlar ile Ocak 2014 tarihinde Tahran’da Ekonomik İş Forumu
düzenleneceğini söylemiştir. 2014 yılında Türkiye-İran sınır illeri Toplantısı da planlanmaktadır.
İran’da rekabet değil işbirliği zamanının olduğunu söyleyerek,
-
Tarihi transit rotası İpekyolu ’nun oluşturulması,
İstanbul – Tahran – İslamabad transit koridorunun hayata geçirilmesi,
Stratejik Kuzey- Güney EKO bölgesinde doğu-batı transit ulaşım koridorlarının
oluşturulması, hız ve maliyet avantajının oluşturulması,
Ulaşım koridorunda EKO sınır gümrük kontrol prosedürleri,
Ulaştırma dernekler ve gümrükler arasında bağlantılar kurulması,
TIR konvansiyonunu aktif olarak katılım ve konvansiyonların uyumlaştırılması,
Afganistan ve Pakistan’ ın TIR sistemine girmesi,
Orta Asya’ya ulaşımda karşılaşılan zorlukların çözümünde işbirliğinin gerçekleştirilmesi
gerektiğini bildirmiştir.
İran ekonomisinin özellikleri ve avantajlarından bahsetmiştir.
 Dünyanın 18. büyük ekonomisi;
 Mali krize rağmen pozitif ekonomik büyüme katetmesi;
 Eğitimli genç nüfusa sahip olması;
 Doğal kaynaklar açısından zengin olması (petrol, doğalgaz, maden);
 Güçlü ve geniş ekonomik alt yapısı bulunması (kara-yol, demir-yol, elektrik santralı, geniş
kapsamlı doğalgaz, su ve elektrik ağları).
olduğunu sıralamıştır.
İran’ın Doğal Kaynakları ve Maden Açısından Avantajlarının
 Hidrokarbon ve petrol kaynakları açısından çeşitli ekonomi alanlarının bulunması;
 Dünyanın 4.büyük petrol üreticisi olması;
 Dünyanın 2.büyük doğalgaz rezervine sahip olması;
 Turizm sektöründe onuncu ve ekoturiziminde ise beşinci sırada yer alması;
 Orta Doğu ve Güney Afrika (MENA) havzalarında en büyük ve çok sayıda sanayiye sahip
olan bir ülke;
 Çinko ve kobalt üretiminde dünyanın dördüncü ve onuncusu sıralarında yer alması;
 Alüminyum, manganez ve bakır rezervleri açısından dünyanın en üst sırasında bulunuyor
olması;
Hazırlayan: Nesli ÖZTÜRK
İzmir Ticaret Odası
 Tarım ürünlerinin üretiminde çeşitlilik bakımından dünyada dördüncü sırada yer alması
şeklinde sıralamıştır.
Son yıllarda Ekonomi Alanında Gerçekleştirilen Önemli Reformlar
 Özel ve yabancı yatırımcıların petrol ve doğalgaz sektöründe 20 milyar dolardan fazla
yatırım yapması;
 Devletin ekonomideki faaliyetlerini kısıtlayan, özel sektörün faaliyet alanını genişleten ve
sağlıklı rekabet ortamını oluşturan yasanın onaylanması (Anayasanın 44.maddesinin genel
politikalar uygulama kanunu);
 Sübvansiye dağıtım düzeni, bankacılık, vergi, gümrük, mal ve hizmet dağıtım sistemleri ve
ulusal para birimi değerlendirme düzeni dahil olmak üzere ekonomik değişim planınında
reformların gerçekleştirilmesı;
 Vergi sisteminin düzenlenmesinden sonra, şirketlere uygulanan verginin %75’ten, %25’e
düşmesi. Ve halı hazırda söz konusu yasanın tekrar gözden geçirilmesi
değerlendirilmektedir.
 Yabancı ve yurt dışında yerleşik İranlı vatandaşlarını gayrı ticari tüm riskleri kapsayan ve
İran’ın en modern kanunlarından biridir;
 Yabancı Yatırımı Teşvik ve Desteklemeye ilişkin kanun ve uygulama talimatının
onaylanması;
 Ülkenin sağlık sistemi düzeninin iyileştirilmesi;
 Uluslararası ilişkilerinin genişletilmesi;
 Ülkenin ekonomi hacminin iki katına çıkarılması olarak bildirmiştir.
Yabancı Yatırımı Teşvik ve Desteklemeye ilişkin kanununun bazı özellikler ve avantajlarından da
bahsetmiştir. Bunlar;
 Tüm yabancı yatırım metodların geniş kapsamda desteklemesi:
Doğrudan yabancı yatırım (FDI)
Medeni iştirakın çeşitli yöntemleri (BOT, BUY BAEK, ...)
 Devletin doğrudan taahhüt etmesiyle, yabancı yatırımcının beklediği güveni sağlanması ve
yabancı yatırımcının temel haklarının tanınması;
 Yabancı yatırımcı projelerin kabulü ve onaylama sürecinde daha fazla kolaylıkların
sağlanması;
 Tek bir pencere olarak İran’da yabancı yatırımcıların ilgili işlemlerini hızlandırmak ve
kolaylaştırmak amacıyla “Yabancı Yatırım Hizmetler Merkezi’nin kurulması”;
Hazırlayan: Nesli ÖZTÜRK
İzmir Ticaret Odası
 Yabancı yatırımcılara yerel yatırımcılar gibi eşit davranılması;
 Yatırım projelerinde,%100 olarak yabancı yatırım yapma imkanı sağlaması;
 Millileştirilme ve kamulaştırılma karşında yabancı yatırımı garanti altına alınması;
İranlı gerçek veya tüzel kişilerin Iranda yabancı menşeli sermaye ile yatırım yapma imkanın
sağlanması ve Yabancı Yatırımı Teşvik ve Destekleme kanununun avantajlarından yararlanma
imkanı tanınması.
olarak bildirmiştir.
Yabancı yatırımı destekleme ve teşvik yasanın bazı özellik ve avantajlarını aşağıdaki gibi bildirmiştir:
 Sanayi, tarım, hizmet sektörü, üretim, lojistik, ulaşım, iletişim, su, elektrik, doğalgaz ve
enerji gibi tüm alanlarda yabancı yatırımı kabulü;
 Şirket adına mülk edinilme imkanı bulunması (İran’da kayıtlı);
 Yabancı yatırımcı, müdürler, uzmanlar ve birinci dereceden akrabalarına 3 yıl süre ile
ikamet belgesi verilmesi ve süreyi uzatma imkanı verilmesi (kanunun 20. Maddesi, 35
Talimatı);
 Karşılıklı teşvik anlaşma belgeler düzeni uyarınca veya yerel mahkemelerde devlet ve
yabancı yatırımcılar arasındaki ihtilafların çözümlenme imkanı tanıması.
Vergi Muafiyetleri
FAALİYET
FAALİYET SÜRESİ
MUAFİYET MİKTARI YÜZDESİ
TARIM
Sınırsız
100
SANAYİ VE MADEN (Eyalet
merkezlerin 30 kilometelik bir
alanın kapsayan ve 300,000 kişi
üzeri nüfusu bulunan kentlerde)
4 yıl
80
Sanayi ve Maden
(gelişmemiş bölgelerde)
10 yıl
100
Ticari ve Sanayi Serbest Bölgeler
20 yıl
100
Sınırsız
50
Sınırsız
100
Turistik Tesisler
Hizmet ve Mal İhracat
Gümrük Muafıyetleri:
Hazırlayan: Nesli ÖZTÜRK
İzmir Ticaret Odası
 Üretim hattında kullanılan makine ve ekipmanların gümrük vergilerinden muaf tutulması
(İran’da üretilmiş olmaması şartıyla birinci el makineler);
 İhracat ürünlerin üretiminde kullanılan hammaddelere girişinde ödenilen vergi ve harçların
iade edilmesi;
 Serbest ticaret bölgelerinde hammadde ve endüstriyel makinelerin ithalı tüm gümrük
vergilerinde muaf tutulması.
olarak bildirmiştir.
İran’da serbest bölgelerde yatırımın faydalarından bahsetmiştir. Bu faydalar:
 Her türlü ekonomi faaliyetlerin 20 yıl vergiden muaf olması;
 Yabancıların girişine vize uygulanmaması;
 Üretim tesislerinde kullanılan hammadde ve sanayi makinelerin ithalı gümrük
vergilerinden muaf tutulması;
 Şirketlerin, sanayi müesseselerin, kültürel ve manevi mülk edinmelerin kolay ve hızlı bir
şekilde tescil edilmesi;
 Malların yenide ihracatı ve transiti konusunda basit formalitelerin uygulanması;
 İzinli malların girişi için uygulanan kolaylıklı kurallar;
 Katma değer sistemi çerçevesinde üretilen ürünlerin ana vatanına ihraç edilme imkanının
bulunması;
 İranlılar için arsa kiralama ve satma imkanı bulunması ile beraber yabancılar için de uzun
vadeli arsa kiralanma imkanı tanınması;
 Enerji tüketimi için uygun fiyatlar sunulması;
 Tüm işlemlerde özelikle; ekonomik faaliyetler ve politika uygulama ruhsatlarında tek bir
birim tarafından yönetilmesi, olarak bildirmiştir.
Ticari Serbest Bölge ve Ekonomi Özel Bölgelerde Sanayi tesislerinin kurulmasının üretim
tesislerinde kullanılan hammadde ve sanayi makinelerin ithalı gümrük vergilerinden muaf
tutulması; katma değer kanun kapsamında olmaması, İran sınır kapı gümrüklerine bölgeden malın
giriş ve çıkışı sakıncasız olmasını bildirmiştir.
Bu serbest bölgelerde, üretim hattında kullanılan makine ve ekipmanların gümrük vergilerinden
muaf tutulması( İran’da üretilmiş olmaması şartıyla birinci el makineleri), ihracat ürünlerin
üretiminde kullanılan hammaddelere girişinde ödenilen vergi ve harçların iade edilmesi, serbest
ticaret bölgelerinde hammadde ve endüstriyel makinelerin ithali gibi tüm vergilerinde muaf
tutulmasının gümrük muafiyetleri olduğunu söylemiştir.
Sanayi Tesislerinin Organize Sanayi Sitelerinde Kurulmasının avantajlarını aşağıdaki gibi bildirmiştir:
Hazırlayan: Nesli ÖZTÜRK
İzmir Ticaret Odası
Çeşitli dairelerde çeşitli belgelerin alamamasına ihtiyaç duyulmaması,
Belediye yasaları kapsamından müstesna tutulması,
Tesislerden yararlanma masraflarının nakit veya taksit şeklinde ödenme imkanı bulunması,
İnşaatın başlaması ve bitişi hususundaki ruhsatların ücretsiz ve hızlı bir şekilde verilmesi,
İşletme tesislerinden faydalanma konusunda hazır salonlar kiralama imkanının bulunması,
Organize sanayi sitelerinde bulunan su, elektrik, telefon, doğalgaz, kanalizasyon ve arıtma
tesislerinden faydalanma neticesinde yatırım maliyetinin düşmesine neden olmaktadır.
Uluslar arası Nakliyeciler Derneği Başkanı Sayın Çetin Nuhoğlu, ABD’nin İran’a yönelik uygulanan
ambargoyu yumuşatması, bu ülkeye yapılan taşımalarda yeni bir dönemin de kapılarını açtığını
bildirmiştır. Türk taşımacılara yönelik katı tutumunu gevşeten İran, geçiş ücretini neredeyse iki
katına çıkaran ‘akaryakıt fiyat farkı’ uygulamasını kaldıracağını bildirmiştir.
İran’a yönelik taşımalarda en büyük sıkıntılardan biri ‘akaryakıt fiyat farkı’ adı altında alınan çok
yüksek geçiş ücretleri alınmasıydı. İran Türkiye’den mazot farkı parası diye İran’dan transit geçen
araçlardan çok yüksek miktarlarda geçiş ücreti alıyordu. Bu nedenle İran içine yapılan taşımalar
son yıllarda giderek azalmıştı.
Bu uygulamanın kaldırılmasından sonra İran’a yapılan taşımaların en az yüzde 40 artacağını
bildirmiştir.
TÜRKİYE’DEN İRAN’A İHRAÇ TAŞIMA SAYILARI
Yıllar
2011
2012
Ocak-Ekim
2012
Ocak-Ekim
2013
Değişim
Türk
Taşımacıları
38.080
29.750
25.929
17.922
-%45
İran
Taşımacıları
31.667
44.594
36.360
37.205
%5.1
Toplam
69.747
74.344
62.289
55.127
-%11
TRANSİT TAŞIMALAR
Hazırlayan: Nesli ÖZTÜRK
İzmir Ticaret Odası
2011
2012
Türk Taşımacıları
45.518
37.785
İran Taşımacıları
17.956
19.027
Toplam
65.485
58.824
İki ülke taşımacılarının transit olarak aktif şekilde ülkelerimiz üzerinden ulaşım sağladığını
bildirmiştir. Türk taşımacılarının çoğunluğu İran üzerinden Türkmenistan ve Özbekistan’a ulaştığını
söylemiştir. Türkiye İran taşımacılarına pozitif destek verdiğini, İran araçlarının ülkemize boş giriş
yaparak kendi ülkelerine dönüş yükü alabildiğini söylemiştir. İran araçlarının transit geçişlerde
herhangi bir yol geçiş ücreti ödemediğini söylemiştir. İran’ın filosunu güçlendirmesinde Türkiye’nin
ihracat yükü ve gücünün rol oynadığını bildirmiştir.
Türk taşımacılarının karşılaştığı maliyet farkı, Türk ihracat ve taşımacılık sektörü açısından haksız
rekabete neden olduğunu, sorunların aşılarak oluşacak işbirliği sonucunda, iki ülkenin bulunduğu
güzergâhın güçlendirilmesinin, tüm dünya ticareti için önem arz ettiğini bildirmiştir.
İran’da Türk taşımacılarında, Türk taşımacılarında akaryakıt fiyat farkı adı altında gideceği
kilometreye göre 1.000 Euro’lara varan yol geçiş ücretinin alınmakta olduğunu söylemiştir. İran’
da İranlı ithalatçıların Türk taşımacısı kullanması durumunda %10 navlun vergisi alındığını, İran’ da
alınan yüksek ücretler sebebi ile Türk taşımacısı BDT ülkelerindeki Pazar payını sürekli kayıp
ettiğini, İran ve Türkmenistan arasındaki sınır kapısındaki beklemelere ortak bir çözüm
bulunamadığını bildirmiştir.
İran araçlarının transit geçişlerde herhangi bir yol geçiş ücreti ödemediğini, İran filosunu
güçlendirmesinde Türkiye’nin ihracat yükü ve gücünün rol oynadığını söyleyerek soru ve
cevaplara geçilmiştir. İran’dan medikal, ambalaj, ulaşım, gıda alanlarında işbirliği yapmak isteyen
firmalar ile ikili görüşmeler gerçekleşmiştir.