Hamza AKENGİN İskender DÖLEK Editörler: Doç. Dr. Hamza Akengin Yrd. Doç. Dr. İskender Dölek TÜRKİYE FİZİKİ COĞRAFYASI ISBN 978-605-318-064-7 Kitap içeriğinin tüm sorumluluğu yazarlarına aittir. © Pegem Akademi Bu kitabın basım, yayın ve satış hakları Pegem Akademi Yay. Eğt. Dan. Hizm. Tic. Ltd. Şti.ne aittir. Anılan kuruluşun izni alınmadan kitabın tümü ya da bölümleri, kapak tasarımı; mekanik, elektronik, fotokopi, manyetik, kayıt ya da başka yöntemlerle çoğaltılamaz, basılamaz, dağıtılamaz. Bu kitap T.C. Kültür Bakanlığı bandrolü ile satılmaktadır. Okuyucularımızın bandrolü olmayan kitaplar hakkında yayınevimize bilgi vermesini ve bandrolsüz yayınları satın almamasını diliyoruz. 1. Baskı: Mart 2015, Ankara Yayın-Proje Yönetmeni: Ayşegül Eroğlu Dizgi-Grafik Tasarım: Selda Tunç Kapak Tasarımı: Yılmaz Yücel Baskı: Yorum Basım Yayın ve Matbaacılık Ltd. Şti İvedik Organize Sanayi Bölgesi Matbaacılar Sitesi 35.Cadde No: 36 - 38 06370 (0312 395 21 12) Yayıncı Sertifika No: 14749 Matbaa Sertifika No: 13651 İletişim Karanfil 2 Sokak No: 45 Kızılay / ANKARA Yayınevi 0312 430 67 50 - 430 67 51 Yayınevi Belgeç: 0312 435 44 60 Dağıtım: 0312 434 54 24 - 434 54 08 Dağıtım Belgeç: 0312 431 37 38 Hazırlık Kursları: 0312 419 05 60 İnternet: www.pegem.net E-ileti: [email protected] ÖN SÖZ Ülkemizin sahip olduğu imkânlar ve sorunların anlaşılabilmesi ancak sahip olduğu fiziki coğrafya şartları ve bu şartların şekillendirdiği beşeri yapıyı anlamakla mümkündür. Coğrafya İlkokuldan başlayarak üniversiteye kadar devam eden öğretim sürecindeki genel kültür derslerinden biridir. Özellikle ortaokullarda uygulanan program gereği coğrafya konuları sosyal bilgiler dersi içerisinde disiplinler arası bir yaklaşımla öğretilmeye çalışılmaktadır. Bunun beraberinde getirdiği bazı sorunlar olduğu bilinmektedir. Hangi bilgilerin ne oranda nasıl verileceği önemli sorunlardan biridir. Bu sorunun çözümleyicilerinin programı şekillendirenler olduğu bilinmektedir. Belki burada biz akademisyenlerin yapabileceği en önemli katkı sosyal bilgiler öğretmenliği programlarında yer alan coğrafya derslerinin içeriğinin sosyal bilgiler öğretmenliği programı amaçları doğrultusunda oluşturmaktır. Sosyal bilgiler öğretmenliği programında yer alan coğrafya derslerini doğrudan destekleyecek ders materyali ve kaynak sıkıntısı olduğu bilinmektedir. Dolayısı ile bu eser öncelikle sosyal bilgiler öğretmenliği programının ihtiyaçları dikkate alınarak şekillendirilmeye çalışılmıştır. Sosyal Bilgiler öğretmenliği programında yer alan Türkiye Fiziki Coğrafyası dersi içeriğine uygun olarak hazırlanan bu kitabın birinci bölümünü Türkiye’nin jeolojik ve jeomorfolojik özellikleri oluşturmuştur. İkinci bölümde genel hatları ile Türkiye’nin iklimi üzerinde durulmuştur. Üçüncü bölümün konusu “Türkiye’nin dağlarıdır.” Dördüncü bölümü özet olarak “Türkiye’nin akarsuları ve göllerini” ele almıştır. Beşinci bölümde “Türkiye’de akarsu aşındırma ve biriktirme süreçlerine bağlı olarak oluşan yer şekillerinden (Türkiye flüvyal topoğrafyası)” bahsedilmiştir. Altıncı bölümde “Türkiye’nin genel karstik özellikleri” açıklanmıştır. Yedinci bölümde Türkiye’de buzullar ve buzul (glasiyal) şekilleri tanıtılmıştır. Sekizinci bölümde Türkiye’nin toprak coğrafyası: Türkiye’nin toprakları, toprak sorunları ve erozyon konuları üzerinde durulmuştur. Dokuzuncu bölümün konusu Türkiye vejetasyon coğrafyasıdır. Türkiye’nin denizleri ve kıyı şekilleri onuncu bölümün konusudur. Onbirinci bölümde genel hatları ile Türkiye’de doğal afetler açıklanmıştır. Yukarıda çizilen çerçeve doğrultusunda sosyal bilgiler öğretmenliği programında yer alan “Türkiye Fiziki Coğrafyası” dersi içeriği dikkate alınarak hazırlanana bu eserin öğretmenlik sınavında coğrafya ile ilgili alan soruları için de kaynak oluşturabileceği düşünülmektedir. Bu eserin ortaya çıkmasında en önemli paya sahip olanlar şüphesiz bölüm yazarlarıdır. Titiz çalışmaları ile oluşturdukları metinler için kendilerine ayrı ayrı teşekkür ederiz. Türkiye Fizikî Coğrafyası kitabına, yazarları dışında emeği geçen başta Pegem Akademi çalışanlarına teşekkürü bir borç biliriz. Ayrıca yayınevi sahibi Servet Sarıkaya’nın destek ve teşviklerini de hatırlamak ve hakkını vermek gerekir. Çok sayıda politikacı ve siyaset bilimci Türkiye’nin dünya üzerindeki yerinin önemine işaret etmektedir. Dünya üzerindeki konumu değişmese de, yaşanan siyasi ve politik gelişmeler her geçen gün Türkiye’nin bu öneminin artacağına işaret etmektedir. Dolayısı ile Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı sorunlar ile sahip olduğu zenginliklerin kaynağı olan doğal şartları anlama konusunda bu eserin faydalı olacağını düşünüyor, Türkiye’nin fiziki coğrafya şartları ile ilgilenenler için bir başvuru eseri olmasını temenni ediyoruz. Hamza AKENGİN İskender DÖLEK BÖLÜMLER VE YAZARLARI 1. TÜRKİYE’NİN JEOLOJİK VE JEOMORFOLOJİK ÖZELLİKLERİ Doç. Dr. M. Emin SÖNMEZ & Yrd. Doç. Dr. İskender DÖLEK 2. TÜRKİYE’NİN İKLİMİ Doç. Dr. Asım ÇOBAN 3. TÜRKİYE’NİN DAĞLARI Yrd. Doç. Dr. Faruk AYLAR 4. TÜRKİYE’NİN AKARSULARI VE GÖLLERİ Yrd. Doç. Dr. İlhan Oğuz AKDEMİR & Yrd. Doç. Dr.Esen DURMUŞ 5. TÜRKİYE’DE AKARSU AŞINDIRMA VE BİRİKTİRME SÜREÇLERİNE BAĞLI OLARAK OLUŞAN YER ŞEKİLLERİ (TÜRKİYE FLÜVYAL TOPOĞRAFYASI) Yrd. Doç. Dr. Hulusi KARAGEL 6. TÜRKİYE’NİN GENEL KARSTİK ÖZELLİKLERİ Yrd. Doç. Dr. Öznur YAZICI 7. TÜRKİYE’DE BUZULLAR VE BUZUL (GLASİYAL) ŞEKİLLERİ Doç. Dr. Yıldırım ATAYETER 8. TÜRKİYE’NİN TOPRAK COĞRAFYASI: Türkiye’nin Toprakları Toprak Sorunları ve Erozyon Yrd. Doç. Dr. Halil GÜNEK 9. TÜRKİYE VEJETASYON COĞRAFYASI Yrd. Doç. Dr. Sevda ÇETİNKAYA 10. TÜRKİYE’NİN DENİZLERİ VE KIYILARI Doç. Dr. Hamza AKENGİN & Yrd. Doç. Dr. Sefa SEKİN & Yrd. Doç. Dr. İskender DÖLEK 11. TÜRKİYE’DE DOĞAL AFETLER Yrd. Doç. Dr. İskender DÖLEK İÇİNDEKİLER Ön Söz ..................................................................................................................................iii Bölümler ve Yazarları .......................................................................................................... v GİRİŞ.....................................................................................................................................1 1. BÖLÜM TÜRKİYE’NİN JEOLOJİK VE JEOMORFOLOJİK ÖZELLİKLERİ Giriş .......................................................................................................................................7 Türkiye’nin Jeolojik ve Jeomorfolojik Gelişimi ...............................................................8 Türkiye’nin Jeomorfolojik Evrimi ve Ana Yerşekilleri ..................................................14 Türkiye’nin Tektonik Özellikleri................................................................................14 Kaynaklar............................................................................................................................21 2. BÖLÜM TÜRKİYE’NİN İKLİMİ Türkiye İklimini Etkileyen Faktörler ..............................................................................23 Küresel Faktörler .........................................................................................................24 Bölgesel ve Yerel Faktörler .........................................................................................27 Türkiye’de İklim Elemanları .............................................................................................31 Türkiye’de Başlıca İklim Tipleri .......................................................................................45 Karadenız İklimi..........................................................................................................46 Akdeniz İklimi .............................................................................................................48 Karasal İklimler ...........................................................................................................51 Kaynaklar............................................................................................................................53 viii Türkiye Fiziki Coğrafyası 3. BÖLÜM TÜRKİYE’NİN DAĞLARI Giriş .....................................................................................................................................55 Orojenez ile Oluşan Dağlar ..............................................................................................56 Kıvrım Dağları ............................................................................................................56 Kırık Dağlar .................................................................................................................63 Volkanizma ile Oluşan Dağlar .........................................................................................64 Kaynaklar............................................................................................................................73 4. BÖLÜM TÜRKİYE’NİN AKARSULARI VE GÖLLERİ Giriş .....................................................................................................................................75 Akarsu Sahaları ..................................................................................................................78 Türkiye Akarsularının Kuruluş Dönemleri....................................................................79 Akarsu Beslenmesi Üzerinde Etkili Olan Faktörler ...............................................81 Türkiye Akarsularının Genel Özellikleri ........................................................................82 Türkiye Akarsularının Rejimleri .....................................................................................85 Akdeniz Akarsu Rejimi ..............................................................................................87 Karadeniz Akarsu Rejimi ...........................................................................................88 İç Bölgeler Akarsu Rejimi ..........................................................................................89 Türkiye’nin Akarsu Havzaları ..........................................................................................90 Türkiye’deki Açık Havzalar.........................................................................................91 Türkiye’deki Kapalı Havzalar .....................................................................................92 Karadeniz Havzası .......................................................................................................94 Marmara Havzası ........................................................................................................96 Ege Havzası ..................................................................................................................96 Akdeniz Havzası ..........................................................................................................98 Basra Körfezi Havzası ...............................................................................................100 Kapalı Havzalar .........................................................................................................101 Orta Anadolu Kapalı Havzaları ...............................................................................102 Türkiye’nin Gölleri ..........................................................................................................104 Türkiye’de Göllerin Sınıflandırılması ............................................................................108 Doğal Göller...............................................................................................................109 Yapay Göller ...............................................................................................................123 İçindekiler ix Türkiye’nin Yeraltı Ve Kaynak Suları ............................................................................127 Kaynak Suları .............................................................................................................131 Su Kaynaklarının Korunması ..................................................................................136 Hidrografik Birimlerden (Sulardan) Faydalanma.......................................................140 Sonuç .................................................................................................................................144 Kaynaklar..........................................................................................................................148 5. BÖLÜM TÜRKİYE’DE AKARSU AŞINDIRMA VE BİRİKTİRME SÜREÇLERİNE BAĞLI OLARAK OLUŞAN YER ŞEKİLLERİ (TÜRKİYE FLÜVYAL TOPOĞRAFYASI) Giriş ...................................................................................................................................149 Türkiye’de Akarsu Aşındırma Süreçlerine Bağlı Olarak Oluşan Yer Şekilleri .........152 Vadi .............................................................................................................................152 Seki/Taraça .................................................................................................................159 Çavlan, Çağlayan / Şelale ve Dev Kazanı ...............................................................160 Plato ............................................................................................................................162 Kırgıbayır ...................................................................................................................167 Peribacası....................................................................................................................168 Yontukdüz ..................................................................................................................171 Türkiye’de Akarsu Biriktirme Süreçlerine Bağlı Olarak Oluşan Yer Şekilleri ..........172 Dağ İçı Ovası..............................................................................................................172 Birikinti Konisi, Birikinti Yelpazesi ve Dağ Eteği Ovası.......................................173 Göl Yeri Ovası ............................................................................................................174 Taban Seviyesi Ovası.................................................................................................175 Delta Ovası .................................................................................................................176 Alüvyal Birikinti / Dolgu Sekisi / Taraça................................................................177 Irmak Adası / Kum Adacıkları ................................................................................178 Kaynaklar..........................................................................................................................180 x Türkiye Fiziki Coğrafyası 6. BÖLÜM TÜRKİYE’NİN GENEL KARSTİK ÖZELLİKLERİ Giriş ...................................................................................................................................181 Karstlaşma Şartları ..........................................................................................................182 Litoloji (Kayaç Cinsi ve Özellikleri)........................................................................182 Suyun, Karbondioksitin ve Asitlerin Varlığı ..........................................................184 Tektonik Etkenler ......................................................................................................185 Zaman .........................................................................................................................185 Karstik Yerşekilleri ..........................................................................................................185 Aşınım Şekilleri .........................................................................................................185 Birikim Şekilleri ........................................................................................................194 Karstik Kaynaklar ............................................................................................................198 Karstik Alanlardan Yararlanma ve Karstik Alanların Korunması ............................198 Özel İlgi: Mağaralardaki Ekolojik Düzen...............................................................199 Kaynaklar..........................................................................................................................201 7. BÖLÜM TÜRKİYE’DE BUZULLAR VE BUZUL (GLASİYAL) ŞEKİLLERİ Türkiye’nin Güneyinde Yer Alan Toros Dağları Üzerindeki Buzullar ve Buzul Şekilleri Sahası .................................................................................................206 Türkiye’nin Kuzeyinde Yer Alan Karadeniz Kıyısı Boyunca Uzanan Dağlar Üzerindeki Buzullar ve Buzul Şekilleri Sahası..................................211 Marmara Bölgesi Güneyi ve Doğu Anadolu Platosuna Dağılmış Haldeki Yüksek Dağları ile İç ve Doğu Anadolu’daki Volkan Konileri Üzerindeki Buzullar ve Buzul Şekilleri Sahası .................................................................................215 Kaynaklar..........................................................................................................................217 İçindekiler xi 8. BÖLÜM TÜRKİYE’NİN TOPRAK COĞRAFYASI: Türkiye’nin Toprakları Toprak Sorunları ve Erozyon Giriş ...................................................................................................................................219 Türkiye’de Toprak Oluşumunu Etkileyen Faktörler ....................................................220 İklimin Toprak Oluşumu Üzerindeki Etkisi ..........................................................220 Bitki Örtüsünün Toprak Oluşumuna Etkisi ..........................................................223 Topografya Faktörünün Toprak Oluşumu Üzerindeki Etkisi ............................225 Ana Materyalin Toprak Oluşumundaki Etkisi ......................................................228 Zaman Faktörü ..........................................................................................................228 Türkiye’deki Başlıca Toprak Tipleri ..............................................................................229 Zonal Topraklar ........................................................................................................230 İntrazonal Topraklar .................................................................................................234 Azonal Topraklar .......................................................................................................237 Toprak Sorunları ve Erozyon .........................................................................................238 Erozyon.......................................................................................................................239 Türkiye`de Drenaj Sorunu .......................................................................................243 Tuzluluk .....................................................................................................................243 Taşlılık-Kayalılık ........................................................................................................244 Kaynaklar..........................................................................................................................245 9. BÖLÜM TÜRKİYE VEJETASYON COĞRAFYASI Giriş ...................................................................................................................................247 Türkiye’de Bitki Örtüsünün Yetişme Koşulları ............................................................248 İklim Koşulları ...........................................................................................................248 Yüzey Şekilleri............................................................................................................249 Drenaj Durumu .........................................................................................................250 Toprak ve Ana Materyalin Etkisi.............................................................................251 İklim Değişmeleri......................................................................................................252 Doğal Bitki Örtüsünün Dağılışı ....................................................................................253 Akdeniz Bitki Coğrafyası Bölgesi............................................................................253 Karadeniz Bitki Coğrafyası Bölgesi ........................................................................258 İç, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bitki Coğrafyası Bölgesi.................................261 Kaynaklar..........................................................................................................................265 xii Türkiye Fiziki Coğrafyası 10. BÖLÜM TÜRKİYE’NİN DENİZLERİ VE KIYILARI Giriş ..................................................................................................................................267 Türkiye’nin Deniz ve Boğazları ......................................................................................268 Karadeniz ...................................................................................................................268 Marmara Denizi ........................................................................................................271 Ege Denizi ..................................................................................................................273 Akdeniz.......................................................................................................................275 Türkiye’nin Kıyı Şekilleri ................................................................................................277 Kıyı Tipleri .......................................................................................................................279 Türkiye’de Dalga Aşındırma ve Biriktirme Şekilleri ..................................................284 Aşındırma Şekilleri ..................................................................................................285 Biriktirme Şekilleri ...................................................................................................286 Tombololar .................................................................................................................287 Kaynaklar..........................................................................................................................289 11. BÖLÜM TÜRKİYE’DE DOĞAL AFETLER Giriş ...................................................................................................................................291 Doğal Afetler ve Coğrafya .............................................................................................294 Afetlere Hazırlığın Önemi .......................................................................................297 Afetlerle İlgili Bazı Kavramlar .......................................................................................298 Kaynaklar .........................................................................................................................343 GİRİŞ Hamza AKENGİN Türkiye’nin bulunduğu konum ve bunun Türkiye’ye sağladığı imkân ve ayrıcalıklardan dolayı karşı karşıya kaldığı sorunlar büyük ölçüde sahip olduğu doğal şartlarla ilgilidir. Yeryüzünün milyonlarca yıl süren oluşum sürecinde Türkiye’nin üzerinde yer aldığı Anadolu yarım adası; Asya, Afrika ve Avrupa kıtalarının temas alanında olması tamamen jeolojik geçmişi ile ilgilidir. Yeryüzünün şekillenmesi sürecinde Anadolu yarımadasının kuzeyinde batısında ve güneyinde denizlerin yer alması Türkiye’ye sayısız kolaylıklar ve imkânlar sağlamıştır. Özellikle son dağ oluşumu hareketleri Anadolu yarım adasının kuzeyinde ve güneyinde denize paralel uzanan sıradağların yükselmesine zemin hazırlamıştır. Anadolu’nun kuzeyinde ve güneyinde denize paralel sıradağların uzanması beraberinde bazı avantajları ve dezavantajlarıda oluşturmuştur. Son dağ oluşumu sırasında sıkışma, kırılma ve yükselmeler hemen hemen Türkiye’nin tamamında etkili olan tektonik hatları oluşturmuştur. Denizlerle karaların dağılımının bir sonucu olarak şekillenen özel konumunun bir sonucu olarak Türkiye’nin iklimi üzerindeki etkisi Türkiye’nin fiziki coğrafyasının sağladığı avantajlardan biridir. Türkiye’nin matematik konumu ile özel konumunun ortaya çıkarttığı iklim, iklim ve ana kayaya bağlı olarak şekillenen toprak şartları ve bitki örtüsü coğrafi görünümün farklılaşmasında önemli bir etkiye sahiptir. Türkiye’nin oluşum bakımından genç bir ülke olması dış kuvvetlerin etkisi ile aşınma, taşınma ve biriktirme faaliyetlerinin hızla gelişmesine zemin hazırlamıştır. Jeolojik bakımdan genç bir oluşuma sahip olan Anadolu yarımadasında faaliyetini sürdüren akarsular yer yer doğu batı istikametinde uzanan dağlara paralel vadiler boyunca akarken, yer yer de bu dağ sıralarını dikine yararak dar ve derin vadiler içinde akmaktadır. Genç bir oluşuma ve ortalama yükselti bakımından Dünyanın en yüksek bölgelerinden biri olan Anadolu yarımadası üzerinde yoğun bir aşındırma taşıma biriktirme faaliyetleri sürdüren söz 2 Türkiye Fiziki Coğrafyası konusu akarsular coğrafi görünümün çok kısa mesafelerde değişmesine dolayısı ile hem fiziki coğrafya ve hem de beşeri coğrafya bakımından farklı görünümler ortaya çıkmasına yol açmaktadır. Anadolu yarımadasını üç taraftan çeviren denizler ile kuzey ve güneyde denizel etkilerin iç kısımlara sarkmasına adeta set çeken yaklaşık doğu batı doğrultulu sıra dağlarda kısa mesafelerde coğrafi görünümün farklılaşmasında önemli bir etken olarak ortaya çıkmaktadır. Anadolu yarımadası; Asya, Afrika ve Avrupa kıtalarının temas alanında bulunması tarihin her döneminde insan topluluklarının ilgisini çekmiş, tarihi süreç içerinde dünyanın önemli nüfus toplanma merkezlerinden olan Mezopotamya ve doğu Akdeniz kıyılarında nüfusun artmaya başlaması ile yeni yerleşim alanları elde etmek için batıya doğru hareket eden nüfus kitlelerinin takip ettikleri en önemli güzergahlardan biri Anadolu olmuştur. Aynı şekilde Mezopotamya havzasında güçlenen devletlerin etki alanını genişletmek isterken batıya ve kuzeye doğru düzenledikleri seferler Anadolu üzerinden olmuştur. Batıda, Avrupa’da zaman içinde kurulan imparatorluklar Anadolu üzerinden doğu ve güneydoğuya seferler düzenlemişlerdir. Bütün bunların sonucu olarak Anadolu’nun tamamı zaman içerisinde birbirinden farklı medeniyetlerin kurulduğu, geliştiği, ve yerini başka milletlere ve medeniyetlere bıraktığı bir alan haline gelmiştir. Bunu hazırlayan sebeplerin başında Anadolu yarımadasının eski dünya olarak adlandırılan Asya, Avrupa ve Afrika kıtalarının temas alanında bulunmasıdır. Türkiye’nin çoğu yerinde Jeolojik zamanlar içerisinde meydana gelen olayların izlerini günümüze taşıyan birbirinden çok farklı olay faaliyetleri görmek mümkündür. Basit ve yaygınlığı bakımından örnek verilebilecek faaliyetlerden biri; Türkiye’nin muhtelif bölgelerinde işletilen kum ve çakıl ocaklarıdır. Söz konus kum ve çakıl ocakları bu bölgelerin bir zamanlar göl yatağı ve birikme alanı olduğunu göstermektedir. Kısaca bu faaliyetler bize Anadolu’da jeolojik zamanlar içerisinde görülen hem iklim değişmeleri, hem de jeolojik olaylar hakkında bilgi vermektedir. Aynı şekilde Anadolu’nun dört bir tarafında işletilmekte olan kaplıca ve ılıcalar tektonik olaylara, fay hatlarına işaret etmektedir. Yerleşme tarihi bakımından önemli kalıntılara sahip olan bazı mağaraların (Antalya il sınırları içindeki Karain ve Öküzini mağaraları gibi) kalkerli yapıya sahip alanlarda gelişmiş olması gene jeolojik geçmişle ve iklimle ilişkilidir. Yetişme alanı Karadeniz kıyıları olan fındığın Toros dağlarının yüksek kesimlerinde de yayılma alanı bulabilmesi yakın bir jeolojik dönemde yaşanan buzul dönemi sırasında fındığın doğal yetişme alanı olan Karadeniz kıyılarında iklimin değişerek, buzul dönemine girilmesi ile fındığın yaşam alanının daha güneye, Akdeniz kıyılarına kadar yayıldığı bilinmektedir. Nihayetinde bu durum buzul döneminin sona ermesiyle, iklimin sıcak karakterli bir nitelik alarak ısınması ile asli yetişme alanına doğru çekilmeye başlayan fındı- Giriş 3 ğın, Toros dağları üzerinde varlığını sürdürecek doğal şartları bulması ile ilgilidir. Türkiye’de çay ile turunçgillerin üretimi de hem doğal ortam hem de bu doğal ortamın sunduğu potansiyelin insan tarafından değerlendirilmesi ile ilgilidir. Türkiye’nin bulunduğu konumla, yer altı kaynaklarına sahiplik ve bu kaynakların değerlendirilmesi konusunda kısa bir değerlendirme yapıldığında doğal yapının ne kadar belirleyici ve önemli olduğu daha iyi anlaşılacaktır. Tarihi süreçte sanayileşen ülkelerin sanayileşmelerini hızlandıran en önemli kaynaklardan birini sahip oldukları maden kömürü yatakları oluşturuyordu. Örneğin ABD’nin en önemli maden kömürü çıkarım alanını Appalaşlar oluşturmaktadır. Bu bölgede maden kömürü yatakları açık işletme ile işletilmektedir. Tespit edilen bir maden kömürü damarının üzerindeki örtü malzemesi kaldırılır ve maden kömürü çıkartılarak kullanılırdı. Bu bölge Dünyanın en ucuz ve en kolay maden kömürü çıkarılan işletmelerinden biriydi. Türkiye’de ise maden kömürü çıkarım alanı Zonguldak ve çevresidir. Bazen kömür çıkarılan tabakalar deniz seviyesinin altındadır. Maden kömürü damarı belirlenince kömürü çıkarmak için kuyular, galeriler açılarak kömür çıkarılmaya başlanılmaktadır. Kömürün bulunduğu damar bir müddet işlenir bir de görülür ki, kömürün çıkartıldığı tabaka ya aşağıda veya yukarıda kalmış. Maden kömürünün varlığı tamamen jeolojik zamanlar içerisinde meydana gelen olaylarla ilgilidir. Kömür tabakalarının farklı seviyelerde bulunması da son dağ oluşumu sırasında meydana gelen sıkışma ve kırılmaların sonucunda tabakların yer değiştirmesi ile ilgilidir. Türkiye enerji kaynağı olarak stratejik önemi olan petrol ve doğal gaz yataklarına sahip değildir. Ancak bu kaynaklar bakımından zengin potansiyele sahip ülkeler ile sınırdaşlığı birçok sorunla da karşı karşıya kalmasına zemin hazırlamaktadır. Türkiye’nin kuzeyinde yer alan Rusya, doğusunda İran, güney doğusunda Irak’ın Dünyanın en önemli petrol ve doğal gaz rezervlerine sahip olması Türkiye’ye bir takım avantajlar sağlamak yanında, aşılması çok zor alan sorunlarla da karşı karşıya kalmasına zemin hazırlamıştır. Özellikle bulunduğu konuma bağlı olarak Türkiye’nin tarihi dönemde çok farklı milletlerin göç güzergâhı üzerinde yer almış olması bu bölge üzerinden olan göç ve askeri seferler, Türkiye’nin, Ortadoğu ve Kafkasların etnik yapı ve inanç çeşitliliği bakımından Dünyanın en karmaşık bölgelerinden biri haline gelmesine zemin hazırlamıştır. Bunun sonucu olarak bölgedeki kaynaklara bağımlı ve bu kaynakları kullanmak isteyen Dünyanın güçlü ülkeleri, bu farklılıkları bir anlaşmazlık ve çatışma konusu haline getirmeyi başarmış ve etnik inanç bakımından ortak noktaları olan Ortadoğu ülkeleri arasında çözümü hemen hemen imkansız ihtilaf noktaları oluşturmuşlardır. 4 Türkiye Fiziki Coğrafyası Türkiye’nin doğu ve güneydoğu bölgelerinde yaygın olarak görülen sıkı akrabalık bağları ve bunun bir ileriki aşaması sayılabilecek aşiret yapısının tarihi faktörler kadar yüzey şekilleri ile de ilgili olduğu ifade edilebilinir. Binlerce yıllık süreç içerisinde Anadolu’ya yerleşen nüfus kitlelerinin varlıklarını sürdürmek için birbirlerine destek olmaları, aynı zamanda doğu ve güneydoğu Anadolu’nun fiziki coğrafya şartları nüfus kitlelerinin uzun zaman dilimlerinde kendi içinde kapalı bir yapı geliştirerek aşiret yapısının güçlenmesine sebep olmuştur. Dolayısı ile Türkiye’de çok yaygın olan hem şehirlik ve aşiret ilişkileri ile fiziki coğrafya şartları arasında bir ilişkinin olduğu anlaşılmaktadır. Türkiye genel iklim özellikleri bakımından tropikal, muson ve çöl iklim şartları dışında hemen hemen her makro ve mikro iklim şartlarının görüldüğü bir ülkedir. Bu kadar farklı iklim tipine sahip olması matematik konumu, önemli basınç merkezlerine göre durumu, ortalama yükseltisi, deniz ve dağların dağılışları ile dağların uzanış biçimleri ile ilgilidir. Özellikle sıra dağların uzanışına bağlı olarak dağların kuzey veya güneyinde kalan yamaçlar ile vadilerde birbirinden çok farklı iklim özellikleri görülebilmektedir. İklimdeki bu çeşitlilik başta doğal bitki örtüsü olmak üzere kültür bitkilerinde de kendini göstermektedir. Başta muz olmak üzere çay ve turunçgillerin aslında doğal yetişme alanı tropikal iklim şartlarıdır. Yukarıda iklim ve bir takım tarım ürünleri ile ilgili çizilen çerçeve doğrudan fiziki coğrafya şartları ile ilgilidir. Fiziki coğrafya şartlarının oluşturduğu bu potansiyelin insan müdahalesi ile kullanılması muz, çay ve turunçgillerin asıl yetişme alanı dışında olan ülkemizde de üretilmesine imkân tanımıştır. Türkiye’nin sahip olduğu turizm imkânları ve potansiyeli ile Dünyanın dört bir tarafından turist çektiği görülmektedir. Türkiye’nin turizm potansiyelinin bulunduğu konumun bir sonucu olarak hem tabii güzellikleri hem de tarihi geçmişi ile ilgili olduğu anlaşılmaktadır. Anadolu yarımadasının üç tarafının denizlerle çevrili olması, matematik konumu, dağların ve denizlerin birbirine konumu ve bunun sonucu olarak kıyı şekillerinin çeşitliliği, güneşlenme süresi, özellikle Akdeniz kıyılarında kış mevsiminde ortalama sıcaklıkların 10º C’ın altına düşmemesi fiziki coğrafya şartları ile ilgilidir İç Anadolu’da Kapadokya diye adlandırılan bölgede günümüzde gelişen turizm etkinlikleri volkanik faaliyetler sonucu oluşan birikim ve bu biriken malzemenin dış kuvvetlerin etkisi ile şekillenip, beşeri müdahale ile oluşturulan tarihi yerleşmelerle ilgilidir. Aynı bölgede yer alan insanlık tarihi bakımından çok önemli kalıntı sayılan yer altı şehirleri; kolay işlenebilen volkanik malzeme ve zaman zaman görülen taş taş üstünde bırakmayan düşman istilasından korunmak isteyen bölgede yaşayan insanların savunma ihtiyaçları ile ilgilidir. Giriş 5 Türkiye’nin bulunduğu konum, denizler, dağlar, dağların uzanış biçimleri, çok kısa mesafeler içerisinde değişen iklim şartları, bitki örtüsü, kıyı şekilleri, toprak şartları, volkanik sahalar, karstik şekiller aslında Türkiye’ye belki de Dünyanın bir başka bölgesinde görülmeyen genel hatları ile yukarıda sıralanan imkânları sunmaktadır. Söz konusu fiziki coğrafya konularının ülkemize sunduğu imkânlar yanında, ilk düşündüğümüzde aklımıza gelmeyen çok sayıda ve çok farklı sorunları da beraberinde getirdiği ifade edilebilinir. Bunlar arasında bulunduğu bölgedeki oluşum şartlarının bir sonucu olarak deprem riski, ülkenin büyük bir kısmında arazinin eğimli olmasının bir sonucu olarak heyelan ve çığ, akarsuların aşağı çığırlarına kurulmuş olan yerleşmelerin sel ve su baskınlarına maruz kalması, özellikle iç ve güneydoğu Anadolu’da kuraklığın bir sonucu olarak erozyon, Akdeniz ikliminin görüldüğü bölgelerde yaz aylarında yangın riski ilk akla gelenlerdir. Türkiye’de fiziki coğrafya şartları bakımından görülen farklılıkların ülkemizdeki maddi kültür unsurları bakımından önemli bir çeşitliliğe zemin hazırladığı anlaşılmaktadır. Akdeniz kıyılarındaki şehirlerimizin genel görünümünde beyaz rengin hakim olması güneşlenme ile ilgili iken, ülkemizin kuzey doğusunda köy evlerinin yer yer yarıya kadar toprağa gömülü, duvarlarının kalın, pencerelerinin küçük olması söz konusu bölgede kışın ortalama sıcaklıkların uzun süre 0ºC’ın altında geçmesi ile ilgilidir. Karadeniz bölgesinde kırsal kesimde yapı malzemesi olarak ağaç kullanımı, güneydoğu Anadolu’da Mardin’de yapı malzemesi olarak taşın kullanımı coğrafi şartların bir sonucudur. Karasal iklim şartlarının etkisinde olan bölgelerde beslenme rejiminin tahıl ve hayvansal ürünlere, Akdeniz bölgesinde sebzeye dayalı olması gene fiziki coğrafya şartları ile ilgilidir. Gene ülkemizin folklorik çeşitliliği ile sahip olunan coğrafi şartlar arasında ilişki olduğu ifade edile bilinir. Tarımsal faaliyetlerde teknoloji kullanımın en az olduğu yöremizin Trabzon ve Rize çevresi olması ile söz konusu yörenin yüzey şekilleri arasında ilişki bulunmaktadır. İşte ülkemizin sahip olduğu bu imkânlar ile sorunların anlaşılabilmesi ancak sahip olduğu fiziki coğrafya şartları ve bu şartların şekillendirdiği beşeri yapıyı anlamakla mümkündür. 1. BÖLÜM TÜRKİYE’NİN JEOLOJİK VE JEOMORFOLOJİK ÖZELLİKLERİ M. Emin SÖNMEZ İskender DÖLEK GİRİŞ Türkiye karasını oluşturan yerkabuğu parçaları, Paleozoik öncesinde başlayan bir süreç içerisinde oluşmuşlardır. Masifler, plutonik kütleler şeklindeki bu temel parçalar, Orta Jura-Orta Trias süresinde en geniş durumunu kazanmış olan Neotetis okyanusunun temelini oluşturmuş, yada adalar halinde bu deniz üzerinde yükselmiştir. Üst Kretase sonları, Neotetis okyanusunda başlayan kapanma süreci, Kretesa sonlarında genel olarak Kuzey Anadolu’da (Pontidlerde) bir yükselme karalaşma halinde kendini göstermiştir (Ketin, 1966,1983 Erol, 1989). Kretase sonlarındaki bu büyük değişikliklerden sonra, Anadolu’nun dört ana tektonik kuşağı, Pontidler, Anatolidler, Toridler ile Güneydoğu Anadolu ilk özellikleri ile belirmiş ve eski Tersiyer’de Türkiye alanından geri çekilmese bile Neotetis, yeni beliren dağ sıraları arasındaki oluk ve havzaları dolduran bir özellik kazanmıştır. Tersiyer daha önceki dönemlerde dağlık iskeleti oluşmuş gelişmiş Anadolu’da özellikle Pontid ve Anatolid kuşaklarında daha sonra genel olarak ovalara dönüşecek olan havzaların ilk biçimlerininde ortaya çıktığı dönemdir. Alpin sıradağlar kuşağı içinde bulunan Türkiye, bu kuşağın genel özellikleri yanında kendine özgü birçok jeolojik özellikleri de içermektedir. Kuzeyde Avrasya, güneyde ise Arabistan ve Afrika levhaları arasında bulunan Türkiye (Şekil 1) bu eski levhaların (kalkanlar) sürekli hareketlerine ve bu levhalar arasında yer almış olan eski ve yeni Tetis denizinin (zaman zaman okyanusunun) jeotektonik evrimine bağlı olarak gelişmiştir (Ketin, 2007). 8 Türkiye Fiziki Coğrafyası Şekil 1. Türkiye’nin hareket halindeki levhalar arasındaki konumu (web.deu.edu.tr adresinden alınmıştır). TÜRKİYE’NİN JEOLOJİK VE JEOMORFOLOJİK GELİŞİMİ Türkiye Paleozoikten günümüze kadar meydana gelmiş olan orojenik olaylardan etkilenmiştir. Bu levhaların hareketleri esnasında jeosenklinallerde birikmiş olan tortullar kıvrılarak yükselmiş, çeşitli volkanizma ve metamorfizma olayları meydana gelmiştir. Alp orojenezi sonrasındaki devrede yan basınçların etkisiyle sıkışmanın devam etmesiyle beraber Anadolu yarımadasında bloklar halinde topyekûn yükselme ve alçalmalar meydana gelmiş, bu kompresyonlara (sıkışmaya) bağlı olarak Anadolu’yu boydan boya kat eden yırtılma fayları meydana gelmiştir (Şekil 1). Bunun yanında tektonik olarak hareketli bir sahada yer alan Türkiye sık sık meydana gelen transgresyon (deniz ilerlemesi) ve regresyon (deniz çekilmesi) olaylarının da etkisinde kalmıştır (Atalay, 1987). Bu nedenle Türkiye’de aşağı yukarı bütün jeolojik devirlere ait jeolojik formasyonlara ve jeomorfolojik olaylara rastlamak mümkündür. Nitekim Türkiye’nin jeoloji haritası incelendiğinde metamorfik masiflerden, güncel alüvyon depolarına kadar bütün birimleri görmek mümkündür. Türkiye’deki en eski arazileri oluşturan metamorfik masifler Prekambrienden (I. zaman olan Paleozoyik öncesinden) Tersiyer başlarına kadar çeşitli derecede metamorfizmaya uğramışlardır. Bunlar batıdan doğuya doğru Istıranca, Kazdağ, Uludağ, Menderes, Sultandağ, Anamur, Ilgaz, Tokat, Akdağmadeni, Kırşehir, Niğde, Akdağ, Malatya ve Bitlis masifleridir (Şekil 2). Bu masiflerin büyük kısmı Paleozoik yaşlı metamorfik kayaçlardan meydana gelmektedir. Türkiye’nin Jeolojik ve Jeomorfolojik Özellikleri 9 Şekil 2. Türkiye karasının jeolojik birimleri Türkiye’nin bir bakıma temel arazilerini oluşturan bu masiflerin temelinde ise metamorfizmaya uğramış olan gnays, şistler, milonit, kuvarsit ve mermer gibi kayaçlar bulunmaktadır (Erinç, 2000). Fakat bu masiflerin yüzeyleri ise yer yer Tersiyer ve özellikle Neojen depoları ve Alp Orojenezi esnasında meydana gelen volkanik olaylar sonucunda da volkanik kayaçlarla örtülmüştür (Atalay, 1987). Türkiye’de masifler dışında Paleozoyik kökenli arazilerin Çatalca-Kocaeli bölümü ve bu bölüm ile Zonguldak arasında, Toros dağlarının yer aldığı kuşak üzerinde yayıldıkları görülmektedir. Biraz daha açacak olursak Mardin Derik, Sultandağlarının kuzey kesimi, Karadeniz Ereğlisi, Hakkari’nin güneyi, Tufanbeyli-Sarız, Amanos dağlarının orta ve kuzey kesimleri (Kambriyen), İstanbul Boğazı civarında Kurtköy ve Çamlıca, ile Hazro antiklinali (Ordivisyen-Silüriyen), EğirdirGazipaşa arasında, Bolkar ve Aladağlar arasında, Ağrı Dağı güneyi, Ahırdağı’nda (Maraş), Çatalca-Kocaeli yarımadasında (Devoniyen), Ankara civarında, Gebze, Ereğli-Zonguldak-Amasra arasında (Karbonifer), Hacertum dağında (Diyarbakır), Bolkar, Aladağlar ve Bitlis masifi üzerinde (Permiyen) Paleozoyik yaşlı kayaçlara rastlanmaktadır (Şekil 2). Türkiye’nin güneyinde daha yaygın olan Palezozoyik formasyonları, yer yer önemli ölçüde Mesozoyik ve Tersiyer formasyonları tarafından örtülmüştür. Bu bakımdan, Paleozoik formasyonları, Paleozoyikten beri su dışında kalan alanlarda ve bunları örten arazilerin aşındıkları-sıyrıldıkları alanlarda gözlenebilmektedir. Yukarıda bahsettiğimiz Paleozoik yaşlı araziler kumtaşı, şeyller, kuvarsit ve dolomitik kireçtaşı (Kambriyen), arkoz, kumtaşı ve kuvarsitler (Ordivisyen-Silüriyen), dolomitik kireçtaşı, yumrulu kireçtaşı, killi şistler, silttaşı, şeyl ve grovak, 10 Türkiye Fiziki Coğrafyası kuvarsit, kumtaşı (Devoniyen), bol bitki fosilli ince taneli gölsel tortullar, kömür1, alacalı şist ve kumtaşı (Karbonifer), şeyl, grovak, dolomit ve kristalize kireçtaşları (Permiyen) gibi kayaçlardan meydana gelmektedir (Atalay, 1987). Türkiye’de Mesozoyik (II. zaman) bir transgresyon (deniz ilerlemesi) ile başlar. Bu dönemde Anadolu önemli ölçüde Tetis denizi tarafından işgal edilmiş ve Tetis adı verilen deniz geniş alanlara yayılmıştır (Erentöz, 1965). Böylece Tetis jeosenklinali karbonatlı ve flişimsi malzemelerle dolmuştur. Bunun yanında deniz tabanı yayılması sonucunda ultrabazik volkanikler Tetis jeosenklinaline yayılmışlardır (Atalay, 1987). Nitekim bugün Türkiye’nin çeşitli yerlerinde karşılaştığımız yeşil renkli, alacalı, yüzeyi parlak ve cilalı yüzeyler gösteren Serpantinler, Mesozoik’te meydana gelen deniz altı volkanizması esnasında ultrabazik kayaçların hidratasyona uğrayarak kaya içinde genişleme ve yer değiştirmeleri, bünyelerine su almaları ve kaymalar ile meydana gelmişlerdir (Erinç, 2000). Türkiye’de Mesozoyik yaşlı arazilere Kocaeli-Şile-Gebze, Milas, Bodrum’un doğusu, Kerme körfezi kuzeyinde, Adana’dan Aladağlara kadar olan sahada, Güneydoğu Anadolu’da Hazro’da, Hakkari ile Irak sınırı arasında, Cudi dağında (Trias), Marmara güney sahil bölgesi, Manyas gölü çevresi, Bilecik’te, Amasya’da, Gümüşhane’de, Bayburt’un doğusundan Çoruh güneyine kadar olan alanda, Çeşme’de, güneyde Beyşehir, Seydişehir ve Akseki’de, Munzur dağlarında, Hakkari güneyinde (Jura), Mudanya’nın batısında, Beypazarı-Nallıhan’ın kuzeyinde, Bolu’nun güneyinde, Abant gölü ve Göynük’ün kuzeyinde, Zonguldak’ta, daha doğuda Ilgaz-Kurşunlu kuzeyinde, Şebinkarahisar’ın güneydoğusunda, Bayburt’ta ve daha doğuda Tortum’un kuzeyinde, Karaburun’da (İzmir), Alanya-Gazipaşa’nın kuzeyinde, Toroslar’ın yüksek kesimlerinde, Göksu vadisinde, Istırancalar’ın kuzeydoğusunda, İstanbul’un kuzeyinde, Samsun’un doğusunda, Amanoslarda, Adıyaman ve Malatya çevresinde (Kretase) rastlanmaktadır (Şekil 2). Türkiye karasına ait jeolojik birimleri gösteren harita (Şekil 2) incelendiğinde Türkiye’nin hemen her kesiminde Mesozoyik oluşuklara rastlamakla beraber özellikle Anadolu’nun iki önemli sıradağ kuşağını oluşturan Kuzey Anadolu Dağları (Pontidler) ile Torosların (Toridler) büyük bir kısmının Mesozoyik oluşuklardan meydana geldiği görülmektedir. Özellikle Kuzey Anadolu sıradağlarının büyük bir kısmı Kretase yaşlı olduğundan bu dağ sırasına jeologlar arasında “Kretase” dağları da denilmektedir (Ketin, 2007). 1 Türkiyede Karbonifer arazileri karasal ve denizel olmak üzere iki ayrı fasiyese ayrılmaktadır. Alt Karbonifer denizel, üst Karbonifer ise karasal olup kömürlü seviyeler içerir. Genel olarak karasal fasiyeste bulunan Üst Karbonifer Ereğli-Zonguldak-Amasra havzalarında yaygındır. Bilindiği gibi bu sahalar Türkiye’nin en zengin taşkömürü yataklarını kapsamaktadır. Türkiye’nin Jeolojik ve Jeomorfolojik Özellikleri 11 Türkiye’de Mesozoyik sonlarında orojenik hareketlere bağlı olarak meydana gelen yükselmeler sonucunda deniz bu dağlık kütlelerin kenarlarına çekilmeye başlamış ve böylece Tersiyer’de (III. zamanda) jeosenklinal alanları daralarak oluklar halinde dağ kuşaklarının kenarlarında yer almışlardır (Atalay, 1987). Böylece Orta Anadolu’da sığ deniz ve kara ortamı, Anadolu’nun irili ufaklı tektonik havzalarında ise göl ortamı şartları ortaya çıkmıştır. Bu durum Anadolu’da sedimantasyon döneminin başlamasına ve bu çökelme havzalarında binlerce metre kalınlıkta tortullarla volkanik malzemenin birikmesine neden olmuştur. Bu malzemelerin büyük kısmını sığ deniz tortularını oluştururken az bir kısmını lagünel ve karasal tortullar ile volkanik tüf ve lavlar oluşturmaktadır. Ayrıca Türkiye’nin önemli Linyit yatakları (Dodurga, Çeltek, Soma, Tunçbilek ve diğ.), Borat mineralleri (Kırka, Emet, Bigadiç ve diğ.), Orta Anadolu’nun Jips ve Tuz yatakları, Trakya ve Adana havzalarındaki Petrol ve Doğalgaz birikimleri Tersiyer sedimentleri içinde yer almışlardır (Ketin, 2007). Türkiye’de Tersiyer2 arazilerinin bu kadar geniş yer kaplaması trangresyon, regresyon olaylarının sık yaşanması yanında özellikle Oligosende Anadolu’da karasal koşulların hüküm sürmesi ile bu dönemde meydana gelen tektonik hareketlerle yakından ilişkilidir. Gerçekten de Tersiyer başlarında Eosende üç trangresyon yaşanmış, Oligosende Tetis Denizinin Anadolu ile bağlantısı kesilmiş fakat Miyosende denizel ve gölsel ortam şartları yeniden hâkim olmuştur. Böylece Türkiye’de geniş alanlarda Tersiyer dönemine ait araziler meydana gelmiştir. Tersiyer’in Pliyosen adı verilen döneminde levhalar ve arasındaki çarpışma durmamış, Anadolu ve çevresini günümüz coğrafyasına hemen hemen benzer bir şekle getirmiştir. Levha hareketleri, Anadolu ve Ege’de aşırı tektonik olayların meydana gelmesine neden olmuştur. Kuzey Anadolu ile Doğu Anadolu’da önemli kırık hatları oluşmuştur. Bu kırık hatları Anadolu’yu günümüzde boydan boya bir deprem bölgesi haline gtirmiştir (Sakınç, 2011). 2 Genellikle Anadolu’nun kuzey ve güneyinde yerleşmiş olan jeosenklinallerdeki kıvrılmalar ve yükselmeler Kretase’den itibaren başlamış ve bu suretle Mesozoyik boyunca geniş sahaları işgal eden jeosenklinaller, Tersiyer başlarından itibaren daralmaya ve yer yer da kaybolmaya başlamıştır. Genel bir ifade ile Kuzey Anadolu dağlarının bulunduğu bölgedeki jeosenklinal, Üst Kretase’den itibaren orojenezin başlaması ile önemli ölçüde kaybolmuş ve bu orojenik kuşağın kuzey ve güneyine çekilmiştir. Anadolu’nun güneyinde uzanan Tetis jeosenklinalinin konumu da değişmiş ve bazı istisnalar hariç tutulursa, denizel havzalar, Toros sisteminin kuzey ve güney kesimine yerleşmiştir. 12 Türkiye Fiziki Coğrafyası Şekil 3. Üst Eosen –Erken Miyosen de Anadolu ve yakın çevresinin paleotektonik haritası (Şengör ve Yılmaz, 1981) Türkiye’deki Tersiyer arazilerinin büyük kısmı çöküntü havzalarında karşımıza çıkmaktadır. Batıda Trakya’da Ergene havzası, Orta Anadolu’da HaymanaPolatlı, Tuz Gölü, Kırşehir havzaları, Yerköy (Yozgat), Çankırı-Çorum havzasında Sungurlu yöresi, Ulukışla bölgesi, Doğu Anadolu’da Sivas-Hafik-Zara havzası, Darende-Balaban havzası, Tekman-Karayazı havzası, Muş-Hınıs-Malazgirt havzaları, Güneydoğu Anadolu’da Gaziantep-Şanlıurfa plato sahaları, Raman-Garzan petrol sahları, Siirt-Midyat-Germav-Gercüş yöreleri daha çok Paleosen-Eosen ve Oligosene ait Tersiyer birimlerinden oluşmaktadır. Bunun yanında Batı Anadolu’da Sarıkaya-Kırka, Emet, Bigadiç, Soma, Tunçbilek-Domaniç, Gediz, Uşak, Denizli, Yatağan, Akdeniz bölgesinde Antalya, Mut, Silifke, Adana, Güneydoğu Anadolu’da Germik, Silvan Lice, Adıyaman, Siirt’in kuzey kesimlerinde ise Neojen (Miyosen-Pliyosen) yaşlı Tersiyer birliklerine rastlamak mümkündür. (Şekil 2).
© Copyright 2024 Paperzz