TANER CiNDORUK: - Gazete Kadıköy

KADIKO?Y-9:Layout 2
4/30/14
1:40 PM
Page 1
YAAM
2 - 8 MAYIS 2014
9
TANER
CiNDORUK:
‘TEK KiŞiLiK AŞK GiBi
iSTANBUL’
Kadir ncesu, Gazete Kadıköy için,
2011 Yaar Nabi Nayır Gençlik iir
Ödülü sahibi Kadıköylü air ve tiyatro
oyuncusu Taner Cindoruk ile söyleti.
● Kadir NCESU
aner Cindoruk genç bir air, tiyatro
oyuncusu… 2011 Yaar Nabi Nayr
Gençlik iir Ödülü sahibi… Son dönemlerde dizi ve filmlerde de rol alyor. 9 yldr ailesiyle birlikte Kadköy’de yayor.
Babas da ödüllü bir öykü yazar, Zafer Doruk... Abisi Caner Cindoruk da oynad dizilerle hatr saylr bir hayran kitlesine sahip.
Küçük kardei Münir ise tiyatro sanatçs…
Taner Cindoruk çalmad günlerde babasyla birlikte Bahariye’de açtklar “Dühane” adl sahafta vakit geçiriyor. Taner
Cindoruk ile “Dühane”de söyletik.
G 1981’de Adana’da dünyaya gelen Taner Cindoruk nasl bir çocukluk yaad?
Güzeldi. Sokakla iç içe büyüdük. Biz üç
kardeiz, ben ortanca. Dolu dolu yaadk çocukluun mevsimlerini. Bazen uzaklara giderdik, annem peimize düerdi… Bazen de
evimizin önündeki inaatta-o dönemki tabirimizle-filmcilik oynar, sevdiimiz artistleri
canlandrrdk. Hareketliydik. Uzakta bir toprak saha vard. Oraya maç yapmaya giderdik
bazen. Bazen de,-azar iitsek de evden-sulama
kanalna yüzmeye giderdik. çimizde tutamazdk o cokuyu, atverirdik sokaa… Yaamn zor bir yan var. Pek göremiyorduk onu.
Geçim sknts. Bunu kavradmz günlerde
bile yaamaktan ümidi kesmedik. O yüzden
bir iirimde; “annem güllerin de söküünü dikerdi” derim. Annem sadece kendi dertleriyle
uramazd. Komularnn dertlerini de dinlerdi. nsanlar insanlar dinlemeyi severdi. imdi
insanlar hikâye anlatmak istiyor… Anlatmak
herkesin en bariz tutkusudur. nsan öreniyor,
“Saatlere baknca yalanmay örenmek gibi”
G Babanzla birlikte 1990’l yllarn banda iportaclk da yapmsnz… portaclk günleri babanz için bir dönüm noktas
olarak deerlendirilebilir… Size ne gibi katk ve faydalar oldu?
“Ucunda gurbet bile olsa, yakr babamn
elleri omzuma” bir iirimde böyle demiim.
Babam Zafer Doruk’un, bizlere katks, içinde
bulunduumuz zorluklarla nasl ba edilebiliri öretmesi oldu. Bu bir çabann ürünüdür
gayretin kanatlarnda. yi bir öykücüdür babam. Öyküler üzerine düünmeyi ondan örendim. Yazd öyküleri ilk bize okurdu. Bir
uçumluk kanat, adl öyküsünde, iirin içini
gördüm; iir gibi ezberlemitim o öyküyü.
Gerçekten de iir olabilecek scaklkta bir öyküydü. Öykülerindeki macera bana esin kayna olmutur hep.
G Siz de yazmak istediniz mi, babanz yazarken gördüünüzde?
Yazyordum ama smsk bal deildim
yazdklarma. Tutkuyla demlediim bir i deildi yazmak… Benim iire olan tutkum-yazma anlamnda-stanbul’a geldiimde daha da
fokurdad. Ama çocukluumdan beri iirler
T
okur, iirler ezberlerdim. iirin içindeydim…
Baz yazdklarm çevremdeki insanlar tarafndan dikkat çekerdi. Örnein, klar içinde
uyusun, Adnan Yücel bir iirimi çok sevmiti.
Öfkelenince bile iir yazardm… Garip duygu. Yine de yazmann tutku olduunu bilmezdim… Yaayarak öreniyorsun onu da. Bir
ara, yazmann dertli bir i olduunu düündüm. Öyle deil aslnda. Keyifli yanyla da düünülebilir soru iaretleri. Sanat, soru
iaretlerinin bir tür toplamas bölmesi, çkarmasdr… Neticede sorar. Ben de kendime–
bugün olduu gibi-o yllarda da çok sorular
sordum. Ama o zamanlar yarattm iir dünyas,-her eyi bir anda söyleme arzusuyla-doluydu.
G Adnan Yücel yakn aile dostunuzdu.
lk kez bir airle bu kadar yakn olmak sizi
nasl etkiledi? lk iirinizi yazmanzda bu yaknln da rolü oldu mu?
Sene 1993. 13 yandaydm. Televizyon,
Madmak otelini gösteriyordu. Duyduk ki
ozanlar yakm yobazlar… Nasl da derinlemitim o yata. Unutmuyorum o günü. Köydeydim. Temmuz sca. Canm ne top
oynamak istemiti, ne de bisiklete binmek…
Bir iir yazmtm. Hatrlamyorum pek… Bir
gün o iiri Adnan Yücel’ e okuduumda, alamt. Raksndan bir yudum çekip, “bela” demiti bana gülerek; “bela msn olum sen”…
Asl bela oydu asl; “yeryüzü akn yüzü oluncaya dek” iiri dilden dile dolayordu. yi airdi… Çok ey örendim Adnan Yücel
iirinden… Biraz doa sevgisi, biraz da kavgay… Hepsinden önemlisi, akarsuyun akt
yeri…
G Tiyatroyla tanmanz nasl oldu?
O günleri özlemle anyorum. O günlerin
dili güzeldi. Ben hemen her ergen gibi hep bir
aray halindeydim. Yalnzlk duyardm teneffüs saatlerinde. Çiçekler de sszd teneffüse
çktmda. Çekimserdim… Çekimser olduum kadar inatç yanlarm da vard. Bunlardan
biri de yalnzlk. Kalabalkta bunalyordum.
Kaçmak istiyordum hep ve kaçyordum. ehirde tek bana bir çocuktum. Ta ki bir gün
okuldan kaçp bir tiyatro binasnn önünde amcamn oynad oyunun afiini görene kadar…
Salona girdim. nsanlar perdenin açlmasn
bekliyorlard. Salondaki o saygl sessizlii
sevdim. Oturdum ve heyecanla bekledim oyunun balamasn… Amcam sahnede merak
ediyordum.-Erdal Cindoruk-Acaba ne yapacakt… Ve perde açld.
Bir komedi oyunu oynanyordu. Çok gülmütüm o gün. yi hatrlyorum. Çkarken de
gülerek çkmtm. Sonra tiyatroya gidip gelmelerim artnca tiyatro yapma istei uyand
bende. Lisede snfta kalnca bir süre çelik tencere fabrikasnda çaltm. Bir süre sonra ehir
tiyatrosuna amcam ziyarete gittim. Amcam
beni Seyhan Belediyesi ehir Tiyatrosu’na
alnca çok mutlu olmutum. Seyhan ehir Tiyatrosu Adana’nn en köklü ehir tiyatrosudur.
Birçok oyunda görev aldm. Daha sonra abim
Caner Cindoruk’un oyun bilgisi ve oyunculuk
becerisi bende önemli izler brakt. Abimden
de örendiim eyler oldu. Babam yazd öykülerde, Muzaffer zgü’nün deyimiyle, nasl
ki kahramanlarnn cierini okuyorsa, abim de
tiyatroda, oyna karakterlerin cierini okur.
Burada ki cier okumak deyimi, karakter hallerini doru süzebilmekle orantldr…
G iir, tam anlamyla yaamnza ne zaman girdi?
Çocuktum hayatma girdiinde, büyüyünce de evlendim…
G iirinizi ne zaman sorgulamaya baladnz?
Kendimi sorguladm dönemlerde iiri,
iiri sorguladm dönemlerde kendimi üzdüm. Bazen uyumad odak noktalarmz, buluamadk. Ama stanbul sürecinde, çok
düünme frsatm oldu iir üstüne. Hrçn taraflarm suladm. lk aklma gelen eylerin ar-
tk-her zaman-iir olmadna inandm. Besledim. Demledim. Biraz da sabr ektim. nadm
ayn inat yine de… Aslnda bugün daha içsel
ve daha çok sorular soruyorum kendime. Devaml deien alglar ynnn ortasnda iiri
sorgulamak güç… “her iir bir öncekine ihtilal” der Veysel Çolak… iir hep aratr insana,
hep… Çünkü tüm zamanlara seslenen bir tek
iir yoktur… Ben yaadm çan, evin, sokan, rhtmn, parkn, kavgann, akn ve hasretin iiriyim… nsann iç sesi iire de soluk
aldran bir görüntü çizer. O yüzden kendin olmay, bunun bilincinde olmay da önemsiyorum.
G Yaklak 9 yldr Kadköy’de yayorsunuz. Kadköy’deki ilk günleriniz kolay olmasa gerek…
lk günler, üzerimde bir yükün arl vard. Neydi yük olan. Korku. Yer yer hâlâ yayorum o korkuyu. Gurbete çkmm, be
parasz. Aslnda insann kendinden baka gurbeti yok. stanbul, otogara ilk indiimde ürküttü beni. Sonra köprüler, minareler, ve gereksiz
bir yn yoku… Aylarca düündüm; nereye
gider bu insanlar ve niçin bu kadar kalabalk.
Ve bunca kalabalk neden birbirine küs. Kirli
ve sebepsiz bir küslük vard sanki… Üç be
dost görünce umutlanyor insan. Sonra bir bakyorsun o da gitmi. Adana’da dostluklar kalcdr… Burada, ayn ehirde yaamamza
ramen, kopuyor… Kendi kendine sürgünleiyor insan. Tek kiilik ak gibi stanbul. Bu
ehirde bütün sözcüklerin hasdr gitmek... Bu
ehirde sokaklara çkmak diye bir isyan var.
Son zamanlarda bu isyan sevdim. Eskiden
gizliydi insanlarn isyan. imdi daha bir cierden… Ben de stanbul’un bir yerini sevdim. Kadköy… Bilmezdim hiç. Aklma da
gelmezdi… Köy çocuu olduumdan mdr
nedir, payma Kadköy dütü benim… Buras
en sala haliyle bile samimi, içten ve çok. lk
buraya ayak bastm. Yamuru bile baka burann. nsann bütün sevdiklerini anmas gibi bir
ey… Sonra iskeleler, rhtm… Ara sokaklardaki çay evleri, aklar. Gönlüm delice eser Kadköy’de… lk kitaptaki iirlerimin çounu bu
semtte yazdm. Bu semtte ayrldm sevgililerimden, bu semtte unutamadm hiç. nsan,
kimseyi özlemese bile, tutup kendini özlüyor
bu semtte. Öyle bir yer Kadköy… Kadköy
tutkunu bir insan oldum… Kadife Palas sokan sordum birine; “babay takip et” dedi…
Durdum, ne demek istedi imdi bu, dedim ken-
di kendime. Anlamamtm… Sonra örenince güldüm. Meer babalar, yol kenarlarna çakl kazklara verilen isimmi. lk zamanlar
dublaj yaparak geçimimizi salyorduk. Zor
günlerden geçtik. Ama her zorlukta yeni bir
ey örendim. Mutluluk. Bazen en duygulu ya
da en kederli anlarmda yazdm iir, günün
birinde büyük bir mutluluk oldu benim için.
Yazmann arl bir yan da var. Onu yaamadan mutluluk anlalmaz ki.
G Adana’nn arka mahallelerin Kadköy’e uzanan bir yaam… Taner Cindoruk
istedii yerde mi?
Evet, mutluyum… Bir de sahaf dükkânmz var imdi… Yayoruz kendi halimizce…
Yazarak ve yaayarak… Mutluyum… nsanlarn arasnda gezmeyi seviyorum. Parkta, pasajda, rhtmda, vapurda, dolmuta, evde,
sokakta; sürekli bir mekân istei var bende…
Sözcüklerimi o mekânlardan ayklyorum. En
çok da, kendi iç mekânma tutunarak… Orada
daha bir yayorum iiri… Bu yüzden içimi serin tutmak için ardna dek açyorum sözcüklerimi… Sözcükleri diziyor, bozuyor, yine dizip
yine bozuyorum. Ta ki hayata yakan, doru
bir dize kuruncaya kadar.