90 milyon tl ayırdık

röportaj
Avrupa MYO’nun Avrupa Üniversitesi’ne
dönüşümü için
90 MİLYON TL
AYIRDIK
Avrupa Meslek Yüksekokulu, YÖK’ten
onay çıkarsa Avrupa Üniversitesi’ne
dönüşecek. Bu dönüşüm için 90 milyon
liralık bütçe ayırdıklarını açıklayan
Avrupa Meslek Yüksekokulu Mütevelli
Heyet Başkanı Talip Emiroğlu, “Arzumuz,
öğrencilerimizin yaratıcılığını teşvik
eden tematik bir üniversiteye dönüşmek.
Hazırlıklarımızı büyük ölçüde
tamamladık. Yerleşkemiz de hazır. Artık
gerisi nasip” diye konuşuyor.
S
izin de hatırlayacağınız gibi, Avrupa
Meslek Yüksekokulu’nu 2008 yılında
açarken, üniversite hedefinizin olmadığını,
mesleki eğitime yeni vizyonlar kazandıracağınızı
söylemiştiniz. Şimdi meslek yüksekokulunu Avrupa
Üniversitesi’ne dönüştürme çalışmalarınız var,
ne değişti?
Mesleki yükseköğretime çok katkı sağlayacağımızı
düşündüğümüz için bizde Avrupa Meslek Yüksekokulu’nu
kurma fikri oluşmuştu. Mesleki eğitimdeki imaj
problemini aşmak amacıyla imkanları ve vizyonu geniş bir
yüksekokul kurduk. Planladığımızdan fazlasını vermeye
çalıştık. Şu anda 8 vakıf meslek yüksekokulu içerisinde,
gerek eğitim olarak, gerekse de ekonomik yapı olarak
belki de durumu en iyi okul bizimkidir. Geride bıraktığımız
5-6 yılda çok güzel şeyler yaptık. Mezunlarımızın işe
başlama oranı çok yüksek. Ne var ki gelecekten bazı
endişelerimiz var. Biz başında olduğumuz sürece
okulumuz ele güne muhtaç olmaz. Bugün olduğu gibi
yarın da destekleriz. Ancak her canlı gibi biz de faniyiz.
Bizden sonrayı da planlamamız lazım.
58 www.artiegitim.com.tr
Biraz daha açar mısınız? Üniversite sizden
sonrasının projesi mi?
Bakın, ne iş yaparsanız yapın yapılan iş kendi kendini
yaşatacak şekilde olmalı. Biz Meslek Yüksekokulu
deneyimimizde gördük ki, ülkemizin bugünkü
şartlarında ön lisans eğitimi veren hiçbir vakıf meslek
yüksekokulu kendini finanse edemez. Mutlaka her yıl
desteklenmesi gerekir. Çünkü buralara gelen öğrenciler
hem ekonomik hem de akademik açıdan maalesef
çok zayıflar. Avrupa Meslek Yüksekokulu’nda okuyan
öğrencilerin yüzde 80’i bir şekilde burslu. Diğer
meslek yüksekokullarında da benzer durum olduğunu
biliyorum. Bu durumda destek almadan yürütmek
imkansız. Bildiğiniz gibi, bizim kolejlerimiz de var. Bu
okullarımız yüksekokulu destekliyor. Ama bu bir yere
kadar. Lisans ve yüksek lisans öğrencileri de alınabilirse
hem ekonomik hem de akademik açıdan iyileşme olur
ve birbirini dengeler.
Yani siz vakıf meslek yüksekokullarının kendi
kendilerini götüremeyeceklerini mi söylüyorsunuz?
Durum böyle. Bazı meslek yüksekokullarının
sıkıntıda olduğu da ortada. Elbette YÖK’ün takdiri
ama yeni meslek yüksekokullarının açılmasına da izin
verilmemesi gerektiği kanaatindeyim.
röportaj
var. Onlara destek ve imkan
sağlandığı takdirde çok güzel işler
yapabilirler. Biz kendimizi bu değerli
akademisyenlerimizi destekleme
noktasında görüyoruz.
TEMATİK BİR ÜNİVERSİTE
ÖNGÖRÜYORUZ
Avrupa Üniversitesi’nin yerleşkesi için Kazlıçeşme’de Marmaray istasyonu
yanındaki 25 bin metrekare arsa içerisinde bulunan tarihi binanın
restorasyon çalışmalarına başlandı.
EĞİTİM ALTYAPIMIZ
ÇOK GÜÇLÜ
Peki, Avrupa Üniversitesi’nin
kuruluşu ne aşamada? Biraz bundan
söz edelim.
Biz Avrupa Eğitim Vakfı olarak
İstanbul’un üç ayrı yerindeki
kampüsünde K-12 okulları ve bir meslek
yüksekokulu olan bir kurumuz. 30 yıldır
Türk eğitiminin içerisindeyiz. Dolayısıyla
eğitim altyapımız çok güçlü. Ekonomik
olarak ise Avrupa Eğitim Vakfı olarak,
Meslek Yüksekokulumuzun Avrupa
Üniversitesi’ne dönüşmesi için 90
milyon liralık bütçe ayırdık. Bunun üçte
biri nakit, kalan kısmı gayrimenkuldür.
Bir takvim planınız var mı, ne zaman
açılabilir?
Biz YÖK’ün ve devletimizin istediği
bütün kriterleri yerine getirmekle
mükellefiz. Bunun için elimizden geleni
yaptık, yine yapmaya çalışacağız.
Takdir Ankara’nın. Nasipse olur,
nasibimizde yoksa ağzımızla kuş tutsak
nafile. Benim şahsen bir hırsım yok.
50 yaşımı geçtim. Sadece yarınlara
problemsiz, kendi kendini finanse eden,
ülkemiz eğitimine ve gençlerimize
hizmet veren seçkin bir üniversite
bırakılmasına vesile olmak istiyorum.
Bundan daha büyük bir onur olabilir
mi?
Meslek Yüksekokulu binamıza ek
olarak, Kazlıçeşme’deki Marmaray
istasyonu yanındaki 25 bin metrekare
arsa içerisinde bulunan tarihi binanın
restorasyon çalışmalarına başladık.
Avrupa Üniversitesi inşallah YÖK
Genel Kurulu tarafından kabul görürse,
toplam 40 bin metrekare kapalı alanda
öğretime başlayacak.
Üniversiteyi siz
yönetmeyecekmişsiniz gibi
konuşuyorsunuz…
Ben Avrupa Eğitim Vakfı Başkanıyım.
Ömrüm ve sağlığım vefa ettiği
sürece vakfı yöneteceğim. Üniversite
yönetmek başka bir şey. Kolektif bir iş.
Bizim vizyonumuzu aşar. Ülkemizde bu
işi yapabilecek çok kıymetli hocalarımız
Avrupa Üniversitesi nasıl bir
üniversite olacak?
Her şeyden önce mesleki eğitimi
bütün gücüyle yine destekleyecek. İş
hayatıyla bütünleşecek. Tematik bir
üniversite öngörüyoruz. Lisans eğitimi
bin 500 öğrenci civarında olacak.
Yüksek lisans ve doktora programlarını
desteklemeyi düşünüyoruz. Özellikle
yükseköğretimin kalitesinin artırılması
için, önce doktoralı öğretim üyesi
sayısının artırılması gerekiyor. Bizde
48 öğrenciye bir doktoralı öğretim
üyesi düşüyor. OECD ortalaması
16 öğrenci. Ülkemizin bu seviyelere
çıkması için en az 20 bin daha
doktoralı öğretim üyesine ihtiyaç var.
Bu nedenle doktora yapmayı teşvik
edeceğiz.
Avrupa Üniversitesi olarak başka
bir hedefimiz de ülkemize yabancı
öğrenci kazandırmak olacak. Şu
anda çok güçlü dış bağlantılara
sahibiz. Bu altyapı yabancı öğrenci
getirmek için avantaj olabilir. Bunun
yanında uluslararası öğrenci sayısının
artmasına da katkı sağlamayı
hedefliyoruz.
Binanın restorasyonuna başladınız.
Diğer üniversitelerden farklı
donanımlar düşünüyor musunuz?
Bu konuda destek aldığımız
arkadaşlarımız var. Ayrıca dünyadaki
gelişmeleri inceleyen bir ekibimiz var.
The New Media Consortium Horizon
2014 raporunda da belirtilen yüksek
öğretimdeki teknolojilerle ilgileniyoruz.
Bu bağlamda ‘Flipped Classroom’
eğitim- öğretim sistemine uygun
donanımları tercih edeceğiz.
YÖK’ÜN EN VERİMLİ DÖNEMİNİ YAŞIYORUZ
YÖK’ün vizyonunu ve çalışmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
YÖK Başkanı Sayın Gökhan Çetinsaya ve ekibini çok başarılı buluyorum.
Genel Kurul’da da çok değerli hocalarımız var. Bunları üniversitemizin
YÖK’ün onayına ihtiyacı olduğundan dolayı söylemiyorum. Bilakis bu
durumda bile cesaretle söylüyorum. Hem Avrupa Üniversitesi olayı,
benden çok bu ülkenin meselesi. Ben vakfedenim. Üniversite inşallah
ülkemin ve milletimin olacak. Son yıllarda YÖK’ün en verimli dönemini
yaşıyoruz. Yakın zamanda yayınladıkları ‘Türkiye Yükseköğretimi
İçin Bir Yol Haritası’ başlıklı raporda ne denli vizyoner olduklarını
ortaya koydular. Bu yıl itibariyle okullaşmayı yüzde 80’lere çıkarmayı
hedefliyorlar. Bu çok önemli bir oran. Fransa’dan bile iyi. Yükseköğretimde
kalitenin artmasıyla ilgili çalışmaları var. Bir de uluslararasılaşmaya çok
önem veriyorlar. Bence Sayın Gökhan Çetinsaya döneminde yükseköğretimin
pek çok sorunu çözülecektir. YÖK’ten yayılan bu güzel hava ülkemizdeki
üniversiteleri de olumlu etkiliyor. Öyle rektörler tanıyorum ki, Amerikan vari
çalışıp çok güzel işler yapıyorlar. İnisiyatif alıyorlar. Mesela Bilecik’teki Şeyh
Edibali Üniversitesi’nden çok etkilenmiştim. Çok değerli bir rektörü var,
Prof Dr.Azmi Özcan hoca. Oranın kurucu rektörüdür. Gidin görün, deprem
barakalarında kurduğu üniversiteyi 6 yılda ne hale getirmiş. Şehirle nasıl
bütünleştirmiş. İnsan bu örnekleri gördükçe gurur duyuyor.
www.artiegitim.com.tr 59