KIR ÇİÇEKLERİ-1 (şiir) MEHMET GENÇKAYA ELAZIĞ 1 KIR ÇİÇEKLERİ-1 (ŞİİR) Mehmet GENÇKAYA 05.05.2005 ELAZIĞ 2 Yayın evi : Yayın Numarası : ISBN :000-0000……. Kapak:KİNEDERİÇ TEN BİR FOTOĞRAF Dağıtım: Adres :Rüstempaşa Mah. Billur Sok. ŞAHIM Ap. No:16-2 ELAZIĞ e-posta :[email protected] Cep :0505-4735671 Not: İsim belirtilerek alıntı yapmak uygundur. Mehmet GENÇKAYA 05.05.2005-ELAZIĞ 3 “BİSMİLLAH..” “RAHMAN VE RAHİM OLAN ALLAH’IN ADIYLA” KIR ÇİÇEKLERİ-1 (şiir) Mehmet GENÇKAYA 05.05.2005 GÖZEBAŞI-ELAZIĞ 4 Saygılarımla Teşekkür ve sevgilerimi sunarım. ( M.GENÇKAYA) 5 BAŞLARKEN Nasıl başlamak gerekir bu zorlu ve yosunlu yollarda çok ama çok zor ama şiir bir tutku bir evrensel değeri olan ilahi aşkın aşkın zühür edişi ve dışa yansıması olarak görmekteyim ve duygular çevresinde yaşamak istiyorum. Ben çocukluğum den belirli bir şeyler yazmaya çalıştım ama hiçbir zaman başkalarını örnek alarak bir yerlere gelmeye çalışmadım. Kendi özümden gelen duygularımı kalbimin bir anlık akışını sevdasını muhabbetimi yazıya dökmek istedim. Yazdıklarımla bire bir yaşadığım Muhabbet ve Aşk sevdasının örneklerindendir baharda kır çiçeklerin kıpırdanışı gibi kar çiçeklerin karı delip baharda çevresine veren hazzın ve olayların ürünüdür. Şiir zorlama ile yazılmaz gönül akışı içindeki olayların sevdasıdır Aşk bir sevdadır sevgidir bazı değerlerin izahi dahi yapılamaz yapmaya da gücü yetmez KIR ÇİCEKLERİ-1- adını verdiğim aşkım ve sevdamın ilandır. Muhabbetim, Selam ve sevgilerimle… Mehmet GENÇKAYA Gözebaşı- ELAZIĞ 6 Kır Çiçekleri Sevmek başka duygu Gönül sevdasız olmaz Aşk sevdasız şakasız olmaz Ekilen tohum tarlada kalmaz Gönülden sevenler aldatılmaz Ekinini zevkle biçeyim Geceyi beraber geçireyim Sabaha kadar dertleşelim Yalnız bırakmam seni Aşkım sevdam Kır çiçekleri Aşk gömleğini giymişim El açıp ALLAH ’a dua etmişim Bir ALLAH birde seni sevmişim Ekinini biçip eşin olmaya geldim Ekin tarlasında ki Kır çiçekleri, Geceleri karanlık olur ay doğmaz Sevdaya tutulan kör sağır olur duymaz Verilen umutlar uzayınca acılar başlar Gönül bu aşka doymayınca Sevenler acı çekip pişman olmayınca Sevmesen de kin gütme sevdalım Belki bir gün seversin diye Yaralarım tap taze kır çiçeğim Beni kalpten zedelesen de severim Ben sevdim sen sevmesen de kır çiçeğim 7 Yüksek dağların kır çiçekleri Ayrı ayrı olur renkleri çiçekleri Tek tek vardır sevenleri sevdaları Sevdim diye zedeledin beni Adı olsun kır çiçekleri Kinederiç –ELAZIĞ Mehmet GENÇKAYA 8 Kara toprak Topraktan geldik toprağa gideceğiz Her canlı dirildiği gibi ölecek bir gün Mahşerde de ilk an gibi dirilecek Her canlının üstüne kara toprak örtülecek Kara toprak her pisliği temizler Anlı pak emeli pak gidenlere selam Sorgu da yok sual da yeridir Dünyada mahşerde kara toprak Bir dünya istiyorum huzurlu olsun Bu kara toprakta yaşayanlar için İlahi nizama uymayanlar için ALLAH kullarına hidayet versin Mehmet GENÇKAYA 9 Aç kapılarını Gidecek yerim yok geldim kapına Güzel yaratmışsın beni dünyada Teksin mekan dan münezzeh sensin Ben geldim Aç kapılarını Mevla Ellerimi açtım durdum duaya Aşık kulun geldi sema ya Af senden yarap tövbe benden Aç kapılarını ben kulun geldim Mehmet GENÇKAYA İmam-Hatip ELAZIĞ 10 Amine Ana Analar anası Amine hatun Ana İki cihanın nuru Muhammet Mustafa’yı Öksüz ve yetim doğuran ana Sende üstün şerefli ana yoktur dünyada Tüm analar şerefli dir amma Sen başımızın tacısın Amine ana Senden güzeli bulunmaz bu dünyada Dünya ve ahrette resul ansı bilmeyenlere Tüm analara ve Amine anaya rahmet eyle Rahmeti bol ola Allah’ım Mehmet GENÇKAYA İmam-Hatip - ELAZIĞ 11 Sarayım olsun Bir saray sipariş verdim yapılsın İki metre uzunluğu bir metre eni Boyu hiç düşünmedim bir yirmi olsun Bu mezar sarayım olsun Ölüm gelip bulunca beni Sarayıma defnedin bedenimi Kefenimdeki cepsiz elbiseyi Yıpranmasın gömerken beni Yormayın cenazemde beni Ezanım doğarken verildi Verin selamı kılın namazımı Bir fatihe ile üç ihlas yeter bana Hoca sağlam kıldırsın namazımı Musalla taşın da isteyin helallığımı Ahirete yollamayın beni borçlu Huzurla Sarayımda rahat yatayım Karşı durmaya yoktur mecalim Ellerinin içinde alsın ecelimi Ezra ile selam beni incitmesin Bu mezar sarayım olsun Mehmet GENÇKAYA Gözebaşı- ELAZIĞ 12 Köylü Kızı Yazması başında saçları omuzların da Henüz girmiş akil buluğ yaşına Laf söylenmez akılsız başına Nazın çekilmez köylü kızı Bahar geldi çiçekler açtı Ekin değdi yaz geldi Mahsun gözlerine tutuldum Nazın çekilmez köylü kızı Sevgime karşı ümit yoksa Sır saklama köylü kızı Bu sevdaya düşmeseydim Seni görmeseydim Köylü kızı Adını bilmeden yaktın beni Ay doğar hilal olur yüzünde Sevilenler nazlı olur dizinde Sevgiden yoksun köylü kızı Hilal dolun aya dönünce Ay kayıp olur güneş doğar Gözler görmez diller konuşmaz Havalardasın yine köylü kızı Mendil bağladım pencerene Elin değdi elime sevdalandım Aşk ve Sevdan ateşi sardı beni Nazı bırak da konuş köylü kızı 13 Yazma altında tebessüm etme Nazını çekecek halım kalmadı Naza çekme beni de üzme Aç yazmayı sevindir beni köylü kızı Bıktım suskun duruşundan Açıl har olma çiçekler gibi Mahkum ettin kafes de ki bülbül gibi Son isteğim sevindir beni Mehmet GENÇKAYA 1971 – ELAZIĞ 14 Sevdim gittim Görmeseydim sevmeseydim Görmeden ne derdim nede kaderim Bağda bahçede aradım seni Bir mendil bırakıp sevdim gittim Beni kimse anlayamaz oldu Dünya yandı tarumar oldu Kalp bir KABE’ dir yıkılmaz Seni kalpten sevdim gittim Kinederiç-M.GENÇKAYA 15 Ekin ektim tarlasına Nettim sana neyle dim kadın Kızını sevdim vermedin Kardeşlerini düşman eyledin Kızına mübtalayım bir daha Ekin ektim tarlasına Bir laf attım anasına kızına Anası da vermem dedi Kızını da kaçırdım bir lafa Ekinin tarlada kalmaz kaynana Kızın yanımda oldu avradım Kardeşleri düşman olsa da O Kadınım oldu geri yollanmaz Bunu böyle bilesin kaynanan Kızın kadar beni de sevesin Yaptıkların dan vaz gecesin Beni de böyle sevesin Kaynana ekinin tarla da kalmaz Kızında yanımdan ayrılmaz Torunların boy boy olsun Ver elini öpüp barışalım kaynana Elazığ-1974 Mehmet GENÇKAYA 16 Güle Güle Güle güle sağ selim gidesin Gülün kıymetini bilesin Gülün kıymetini bilmeyene Mecnun diye bilesin Ben seni nedeyim Senide ALLAH yarattı Beni de ALLLAH kulluğuna Böyle kabul eyleyesin Mehmet GENÇKAYA 17 Muhammed Mustafa Ekim 2010 çıktım hac yoluna Medine’de verdik dokuz gün mola Cebrail kapısından girdik ehli sufa Salavat getirdik Muhammed Mustafa Sahabelerini almış yanına Ebabekir ile Ömer yan yana Ravzasın da durduk namaza Selam sana Muhammed Mustafa Selam kapısında girdik yanına Saygıyla selam verdik baş ucunda Başladık salavat ile duaya Şefaat senden Muhammed Mustafa Mescidi Nebeviden ayrılmak zor oldu Gözler doldu aktı yağmur oldu Ömre için ihram giydik çıktık yola Vedalaşmaya geldik Muhammed Mustafa Medine Mekke arası yol uzun Muhammed Mustafa razı olsun Bir daha geleceğim hasret son bulsun Selam Ullah Muhammed Mustafa’ya olsun Vardık Hareme şaşkınlık ve hayretle Tavafa başladık yedi şaft bir tavaf diye Sefa ile Merve say ile Namaz kıldık nasuh tövbesi ile 18 Çok çileler çektin Mekke’de Ebucahilin evi olmuş abdes hane Allaha dua size salavat ile Şefaatine muhtacız bin kere Cebeli nura çıktık hareme baktık Resulullaha hasret doya doya baktık Bir daha gelmek nasıp olursa Aşkınla salavat Muhammed Mustafa Udeybiye de yaptığın İlk anlaşma Görmeden dönemezdim Elazığ’a vatana Dönelim ömre için tavafa Lebbeyk Lebbeyk Telbiye getirelim doya doya Salavat ile Selam Muhammed Mustafa’ya Mekke 2010 Mehmet GENÇKAYA 19 Gönül dostum Nettim neyle din çekip gittin Beni benden aldın gittin Sana gönülden bağlıydım Beni yalnız bırakıp gittin Sen yoksun bu hayat niye Gönül dostum sevdalıyım Hayat acı sevgin hoş kalp acı Gönül dostum gönül dostum Mehmet GENÇKAYA 20 Mahşere Başkana yazdın bir name Cevap vermedi kalsın ahrete Hacılar çile çekmiş umurunda mı Bu devran sana da kalmaz başkan Müslüman müslümana çile yapar mı Nuh oteli dediler Suudi granta yat dediler Diyanet başkanına arzı endam eyledik Başınızın çaresine bak dediler Ey görevli ! Nasıl güveneyim size Bu yaptıklarınız karşısın da eğilmem Bu yaptıklarınız zülüm ile çile Burunuz dan gelecektir aheste ahaste Hakkım Mahşere kalsın helal etmem Helal etmiyorum sizlere hakkımı ben Sizlerin de hakkı varsa başım üstüne O’da kalsın mahşere Mehmet GEÇKAYA 2010 MEKKE 21 Üşüyorum Paşam Hava çok sıcak ben üşüyorum İliklerim ilme ilme olmuş Damarlarımdaki kan donuyor Hava sıcak bense üşüyorum paşam Bahar gelince çiçekler açar Her polen bir acı açar Yaram sağalmadı söyleme Hava sıcak ben üşüyorum paşam Kınalı eller solmadan Sevenler aşka doymadan Gözleri nemli baka kaldı Hava sıcak ben üşüyorum paşam Şehit düşersem haber yollayın anama Haberini almadan koymayın mezara Nişanlıma kanlı mendilim hatıra Hava sıcak ben üşüyorum paşam Mehmet GENÇKAYA Kinederiç -ELAZIĞ 1974-Kıbrıs Barış Hareket anısına 22 Yaşamak BUYSA Nevruz çıktı çiçek açtı yaz geldi Hayat depreşti dertler çoğaldı Hayatın cilvesi dir gelip geçti Yaşamak buysa Yaşamak buysa Aşkın Çilesi dolu hayata Her şeye kadirdir yaratan Mevla Hayat denilen bir anlık rüya Yaşamak buysa Mehmet GENÇKAYA Kinederiç - ELAZIĞ 23 Yasımı Tutan Yok Ben yaşarken öldüm yasımı tutan yok Kefenimi getirdiler ölmeden başım üstüne Siteme başladılar mezarımı kazan yok diye Teneşire koydular yıkamak için bedenimi Yaşıyorum amma bir ölüden farksızım Ne sala verenim nede yıkayanım geldi Bir hiç uğruna var mı gelip gideni Musalla taşına bıraktılar cenazemi Mehmet GENÇKAYA 24 Beytullah ( kabe ) Lebbeyk labbeyk diyerek başladım tavafa Telbiye getirdim ağlayarak yana yana Vardım hazreti İbrahim makamına Nurun tecelli etmiş son arşa yoktur ötesi Tövbeye geldik al açtık Hz. Muhammed aşkına Adına Beytullah dediler (Kabe) dediler Aşkınla başladık yedi şavtın eşit bir tavafa Sefa ile Merve de say yapa yapa El açtık durduk duaya dua ya Seyreyledik Kabe’yi doya doya Mekke 2010 Mehmet GENÇKAYA 25 Gel Yanıma Buluşmak için haber gönderirsin Neden naza çektin gelmedin Bir sıkıntın varsa söylemelisin Yaşamak istiyorsan bana dönmelisin Sevgi diye diye çıktık yollara Herkes sıla da ben bur da Baban razı değil bilirim Seviyorsan kaç gel yanıma Sevmek kolay sonu olmayınca Naz kolay çile çok zor Adap dışı sevgi istemem Kurtuluşun buysa kaçta gel yanıma M.GEÇKAYA 26 Geliyorum ANA Bedenim burada hayallerim orada Anam bekler beni şimdi sofrada Bulgur pilavı pişmiştir ya İçli köfteyi saklar anam bana Kinederiç üzümünü hayal ederim Pestilini örciğini çok özledim Bakarsın bir gün gelirim Sıla dan ayrı kalan günlerim Tandır ekmeğini gözüm de tüter Burada yok gönül hasret çeker Yukarı çeşmenin bir bardak suyu Bura da bir ömre yeter Bir gün tehris olur döneriz yuvaya Hasret kaldıklarımla yaşarım doya doya Anama sılaya az kaldı kavuşmaya Kalanlara selam hasret bitti vesselam Mehmet’im terhis olmuş izi kalmış orada Ana oğul hasret giderecek yuvada Kıbrıs’a elveda Elazığ’a selam Yoldayım geliyorum anam Yollar ne kadar uzadı bilinmez Hasretlik ne kadar zor ki yol bitmez Anacığın bir sıcak çorba yap Karşında içeyim doya doya 27 Askerlik bitmez dediler bitti Aldım teskeremi düştüm yollara Geliyorum ağlama ANA Yoldayım geliyorum ANA Haziran 1977 KIBRIS Mehmet GEÇKAYA 28 Babam Uykudan uyandığımda arar gözlerim babamı Hayal dünyasına dalarım babam diye Ne gariptir babamın nasırlı elleri Yüzümü okşadıkça büyük zevk duyardım Ekmek kavgası için erken gider işine Aç kalmasın yavrularım diye Sevip okşayamazdı uyanmasınlar diye Baba şefkati duygu dolu göz yaşları ile Kelimeler ifade etmez babamı anlatmaya Ekmek için evden çıkış saati yoktur Yorgunluk onun için şeref ve bir onur Canım babam canımdan öte babam Bir elinde melası bir elin de şakul Canı pahsına duvar da duvara koşar Kaç ev yapmıştır sayısını bilmez Evin de oturanların duası babama yeter Mehmet GENÇKAYA 1977-GÖZEBAŞI 29 Dilenci Tak tak tak açan yoktur kapıları Bir ses geldi Kimdir O? Aç kapıyı ben geldim -Sen kimsin ? Ben bir dilenci kulum Ne para nede bir pul Ezel aleminde yaratılışın budur Fıtratım İslam adım Müslüman ya Gittiğin yol doğru değil dediler bana Aç kapıyı ben bir dilenci kulum Adımı koydular dilenci Güzel yaratmış Mevlam beni Kim ne söylerse söylesin Gidilecek tek mekan Aç kapıyı yaradan ben geldim Dua için açtım ellerimi havaya Dilenci kulun geldi sema ya Günahlarımı af etki yeneyim dünyaya Aç kapılarını ben geldim Mevla Mehmet GENÇKAYA İmam-Hatip ELAZIĞ 30 Naz EDİŞİNİ SEVDİM Ağlayan gözyaşlarımı silen olmadı Bir vefasız sevdim O’da yar olmadı Olan varsa pembe mutluluklar dilerim Kaderim derim hayata devam ederim. Ağlama gözlerin şişecek Kederim deyip hayata küsecek Vefasızlık böyle görülmedi Kimi kime şikayet edecek Sen kaderimsin yolarımız ayrılsa da Muhabbet duygumuz karşılıksız olsa da Sevdim diye sevgin olmasa da Hayata küsecek bir şey yapmadım Seni sen diye gönülden sevdim Anam yok diye ağlama dedin Anan da baban da ben diye söz verdim Hapsi hayal dünyasında kalan anılarım Anıların sevdim, ahlakını sevdim Güzellik ALLAH vergisi Ben seni olduğun gibi sevdim Ben naz edişini sevdim 1972-İmam Hatip-ELAZIĞ 31 ANAM Bilirim anam yokluğuma üzülürsün Karnında ne zahmetler çekerek büyütmüşsün Gece gündüz demeden emek çekmişsin Senin hakkını nasıl ödeyeyim anam Gurbet dedikleri yer özlem hasret dolu Anaların gözleri yaş dolu dolu Ağlama Anam sayılı günler gelip geçer Senide üzer beni de üzer ama geçer Askerlik denilen Peygamber ocağı Baba ocağında ne var ki ? Anam Kurdu kuzuya yem yaparlar anam Üzülme anam buda gelir buda geçer 1977 Yeşilyurt-KIBRIS Mehmet GENÇKAYA 32 Boş PENCERE Her gün gördüğüm tatlı pencere Bu gün üzgünmüsün don bir kere Haylim tarumar olmuş Yoksa sihrin mi bozuldu boş pencere Saçlarını okşar Pencereyi açardın Kaşlarını çatar Boş pencereye koşardın 1971 Kinederiç- EAZIĞ Mehmet GENÇKAYA 33 Para Para Para para deyip durdun Beni can evimden vurdun Ne aradın ne buldun Para para pul oldun Anayı evlattan ayıran Sevgiden yoksun kalan Parayı pul yapan Sen ne idin ne oldun para Altın değerindeydin pul oldun Bir dünya sevmiştin kül oldun Allaha değil kula kul oldun Para diye diye pul oldun Para diye can verdin Bir dünyaya rezil olu verdin Dünyalık için namert oldun Para para diye kepaze oldun Mehmet GENÇKAYA 1975 - KİNEDERİÇ 34 Dumanlı DAĞLARDA Avluya kilim serdim yumuşak, Sabah gelmedin akşam gel de bulu şak Muhabbet sevgim kurudu Senin hala aklın dumanlı dağlarda Dumanlı dağların bulutu çok olur Sevenlerin düşmanı çok olur Hayal dünyasında koşanlar hüsran olur Senin aklın hala dumanlı dağlarda Kinederiç- ELAZIĞ Mehmet GENÇKAYA 35 Hırçın MELEĞİM Gönlüm dalga dalga mahsun Ne yapalım ? Kader rızam dır kader Ne acılar çektim bir bile bilsen Çok acılar sen çekerken Kalan dakikalar geçmek bilmez Ağlamak elde değil Az kaldı şimdi çıkar dediler Yollar uzun ömür kısa Hırçın Meleğim Yaş ellidir amma…. Kaşına da toz kondurmaz Gelmiyor bir türlü içimden gülmek Gönlüm , gözlerim mahsun Ömür az Yollar uzun Hırcın Meleğim Hırçın Meleğim Bu senin beşinci neşterin… Benimde beşinci ızdırabım Sen sabahlara kadar acı çekerken Ömür az yollar uzun Hırçın meleğim Ben mahsun çocuklar mahsun Ömür az yollar uzun Haykırmak geliyor.. canı gönülden Haykıramıyorum..haykıramıyorum Hırçın Meleğim hırcın Meleğim 36 Yıllar tanıklık yapar sevdamıza Ağlamaya dahi takedim kalmadı Ömür az yollar uzun Hırcım Meleğim sesiz meleğim 09 ŞUBAT 2007 Hayat Hastanesi- ELAZIĞ Mehmet GENÇKAYA 37 Şahım beni mürit kabul ettiğin için sen gönlümün şahısın seni görmediğim günler üzgünüm himmette geldim şahım gündüz hayalimdesin ŞAHIM geceleri rüyalarımda hesaba çekileceğim mahşeri kübrada himmete geleceksin şahım ihvanların gönlünde taht kurdun gece gündüz teveccühte bulundun evliyaların izindesin sana muhtacım şahım her tesbihatta seni anarım dualarınla ben yaşarım azımızı çokça kabul eyle duamızdır tek hediye beni de böyle kabul eyle ŞAHIM 15.04.2003 mehmet gençkaya 38 Sen Hayat eksenimde koşan Çile yumağına yakalanan El açıp Mevla diye yavralan Sen varsın ya sen sen Adımı ne koydun bilemem Cümle cihana feryat yapan Sen meğer ne eşetmissin Sen varsın ya sen sen Mehmet GENÇKAYA 1978- GÖZEBAŞI 39 Ey siyasetçiler İktidar olmak Ülkeyi yönetmek isteğiniz var Fikrin başka zikrin başka harekelerin başka Nanik kadronla nasıl yöneteceksin ülkeyi Siz rezil edersiniz içte ev dışta Ülkeyi Ezandan rahatsız olan kadınlarınız Adil olmayan Başörtüsüne yasak fikriniz İyi kötü demeden hap muhalefet ettiğiniz Açık açık fikrinizi beyan edemediniz Sinsi bir planınız varmışçasına hareketiniz Sizler bu fikir ve düşünceyle ancak rüyada Sabah uyanınca hayal dünyasındaki rüya Eyleme direniş insan hakkıdır diyen Sizler bu kafayla yola devam ederseniz Sonunuz bu seçimde de yine hüsran Hayalleriniz suya düşecek Şapka düşecek kel yine görünecek Yenilen güreşe hiç doymaz imiş Meydanlara düşecek hemen seçim diyecek Yalanlara pirim vermez, bu şerefli halk Ey siyasetçiler adam gibi adam olun Fikirleriniz, zikirleriniz, konuşulsun kürsülerde Biri birinizle dalaşmak pirim vermez sizlere Baş olmak istiyorsanız şerefli TÜRKİYE’ me Adap, haya, sonrada fikir üreteceksin 40 Adap yok fikir yok çıkmışsınız masaya Bangır bangır bağırıyorsunuz sağa sola Mecliste kavga, düşmanlık yapın meydanlarda Bu şerefli seçmen getirmez sizleri iktidara Ey siyasetçiler bir amacınız var O’da koltuk Mehmet GEÇKAYA 1992- ELAZIĞ 41 Çanakkale Sevdim muhabbet aşkı ile ŞEHİD ’imi Göz yaşlarım dinmedi ŞEHİD’ im senin için Çanakkale geçilmez dedin sözünü yemedin Dünyada eşin bulunmaz Şerefli Mehmet’im Çanakkale savaşı başladı sen cepheye gittin Çanakkale için şöyle demiş bir manyak “Çanakkale’yi beş dakikada geçeriz İstanbul’da beş çayını içeriz” Mehmetçiğimi yeneceğini sanma “ sarı pişo” O çay kursağında kalır hazmin zorlaşır O manyak bir laf daha demiş üzülerek Ah ah .. biz Türk Mehmetçiğini bilemedik Fatihin torunları olduklarını hesap edemedik Bizler yedi düvel olarak savaşı kaybettik Çanakkale geçemezler seni, bizler varken Ezine’li Harput’lu omuz omuza koymuş bedenini Tarih böyle yazılır kanlar oluk oluk akınca Ecnebi anlamıştır Şehidimin akan kanlarını Büyük babamın dokuz yıl cephe de kalışını Bunların sayesinde kazanıldı ÇANAKKALE Şimdiki zipidiler çıkmış bunlar dan bize ne Yapıp imar edecek yerde, yıkıp virane eyler Meşrebin bilinmese ecnebi derler Bütün kalpler huzur ve mutluluk ister Çanakkale için bedenler mevzi yapıldı Bu Ülke için binlerce can ŞEHİT verildi Yetimini evde hasret bırakarak cepheye gitti 42 Eli kınalı gençler vatan için koştu mevzi ye Binlerce Şehtimizin kanıyla kazanıldı bu TÜRKİYE Not: Büyük Baba min Kardeşi Rahmeti Kamil Efendi Çanakkale Savaşını ağlayarak anlatırdı ondan etkilenerek yazdığım bu mısraları Şehitlerimiz ve Kamil Efendiden ALLAH razı olsun. Çanakkale Şehidleri hatırasına Mehmet GENÇKAYA Kinederiç - ELAZIĞ 1990 43 Mevla’ya Zülüm Gördüm Ah çektim İdealimden hiç taviz vermedim Benim sevgim beşeri insana değil Yoktan var eden Mevla ya Yaratan hoş ve güzel yaratmış Benzeri yok kusursuz nakış eylemiş Sanatının üstünlük inceliğini bildirmiş Buna yaratan Mevla derler Mehmet GENÇKAYA 44 Kandım sözlerine Ayvan başında oturak Gel karşı karşıya konuşsak Muhabbetimiz hayırlı ve bol olsun Yandım gözlerine kandın sözlerine Naz ve kiraz nerden çıktın sen biraz Ne rengi var nede al beyaz Biraz konu şak birde şaka la şak Yandım gözlerine kandım sözlerine El tutup mendil sallasak Gelecek için hayaller kursak Beni benden alıp gittin uzaklara Kandım sözlerine beni esir eyledin Mehmet GENÇKAYA 45 Bir dünya Bahçenizdeki kiraz neden sarı Sarı kiraz deyince rengi attı Ah dünya garip bir dünya Fistanı sarı geliyor Karşı sokakta Bahçenizin gülleri al beyaz Yazması başında kar beyaz Ah dünya garip bir dünya Fistanı sarı geliyor Karşı sokakta Mehmet GENÇKAYA 46 Şeytan yüzlü Kandım o bakışlarına Gözlerin yaktı beni Seni adam sanmıştım Melek duruşlu şeytan yüzlü Bu gidişle alemi aldatırsın Güzelliğinle cilve edersin Bu kaçıncı aldatışın Melek duruşlu şeytan yüzlü Mehmet GEÇKAYA 47 Bayrağıma Analar kuzularını yolladı askere Günleri bitmiş vermezler teskere Eli kınalı sevdalılar düğün için yol gözler Şerefsizler Askerimi sattılar alamaz teskere Bu Dünyada nişanlandık Ahire te düğünümüz olsun Kırmızı beyaz tabutum hayalim Şehadet düğünümüze gelsin dostlar Damarlarımda ki kanı yudumlama Vatan için çıktık bu sevdalı yola Ölürsem şehit kalırsam gazi derler Her adım da vatanımı özlerim Elimde ki silahı sever yerinde tetik çekerim Çocuklarım için canımı siper ederim Vatan için can verenleri çok severim ALLAH’ tan bir dileğim vardır benim Şehitlik rütbesi isterim Ne şehit ne de gazi pusu attılar yola Anılsın adım destanlarda bu yolda Yazan yazsın Vatan sevdalısıyım Ağlamasın eli kınalı anam ile nişanlım Bu gün olmasa yarın olacak Takarlar şahadet rütbesini anlıma Al beyaz yazmalı bayrağıma Kanımdan bir rütbedir vatana 48 Bayrağımdaki kanım dalgalansın Dünya durdukça kalacak anıların Elazığ Bingöl yolunda pusuya yakalandım Sizi satanlarda elim yakanızda kalsın Bayrağıma sardılar naşımı Analar okşar şehit başını Babalar şokta yolar kaşı ile başını Otuz Üç ŞEHİT verdik bir hiç uğruna Bingöl şehitlerine ve Tüm ŞEHİT’lerin anısına Elazığ Öğretmenevi -1993 Mehmet GENÇKAYA 49 Ramazan Müslümanları Şah geldi geçti on bir ayın bereketi Bitti ramazan teravih namazı tamam Öksüz kaldı camiler şimdi vesselam Çakma Müslümanların işi şimdilik tamam Kırk derecede oruç tutanlara selam Ağız barları miski amber ola Ehli müminler toplumda ki yerini ala Oruç tutanlar bayram yapacak Bayram gelmiş sana ne ! Oruç nefislerin terbiyesi İnsanlığın sağlık şifa abidesi Bayram da büyüklerin elleri öpülesi Muhabbet sevgi oruç hikmeti Ramazan Müslümanları yolda gözleri Bayram gelmiş yok anaya babaya hürmet Tatile çıkmış pikini ile dolaşır caddeyi Ramazan Müslüman’ı dır bilemez sevgiyi Allah’ım sen den sual olunmaz Elbet vardır bir hikmeti sebebi Ramazanın madalyası oruç tutanlara Nişanesi şükür için kılınan teravih namazı Merkebi de bağladım ahırın orta direği Yalan olmasın merkep oruç tutu diye Fark olsun söyle edep ve haya ile 50 Camiiler doldu binlerce saflar dolusu Öksüz kaldı camilerin içi ile avlusu Kibirlenir teravih kılmış Müslüman yavrusu Baba ana nedir bilmez ana kuzusu Ramazan Müslüman’ın hali ve ahvali….! Mehmet GENÇKAYA Gözebaşı -ELAZIĞ 51 ŞEHİD Kına yaktım eline yolladım askere Bayrak ile geldi teskere Şivan düştü şehidimin evine Bir hiç uğruna şehidim yan yana Analar bacılar hanımlar ağlar Nişanlılar şehidimin naşına bakar Şehidimim naşında güller açar Bir hiç uğruna çok can yakar Anlından akar kanlı şerbetin Vatanın için canını siber ettin Namusun ve şerefin için Sen ŞEHİD oğlu ŞEHİD’sin Bunun üstüne söz söyleyemem Şehidime nasıl göz yaşı dökmem Ahiret te şahadet ederim Sen ŞEHİD’sin ŞEHİD……şehit Mehmet GENKAYA Tüm Şehid düşenlerin anısına 52 Harput Ağlamış Harput ile Urfa arası çok çile çekmiş Gönül köprümüz bol olsun Rehavi ile Beyzadem şad olsun Gönül ufkumuz şad ve şaduman olsun Ayva ile Nar bir çiçek açmış Gönül sevdasından yakınlaşmış Akşam ağlamış sabah ağlamış Harput ağlamış Urfa Yastamış Ne gelenim nede halimi bilenin Çile dünyasına ağlarken gülenin Gülerken ağlanacak halimize Harput ile Urfa’da halimize ağlamış Harput ağlamış aşkla doya doya Urfa’da Muhammet Rehavi yok diye Ecel aldı kaderde var diye Urfa öksüz Beyzadem yasta 2001- URFA Mehmet GENÇKAYA 53 Kula Kul YAPMAK Fermanımı boynuma astın Yargılamadan ferman asmak Olur mu böyle yaşamak Bu isteğin kula kulluk yapmak Sevdam diyorsun Görmeye gelmiyorsun Peşin olarak ferman okuyorsun Bu isteğin kula kul yapmak 05.05.1978 Mehmet GENÇKAYA 54 Gözler AĞLAR Harput Urfa’ya bakar bakar Baktıkça yana yana ağlar Şahımı özledim diye hasretlik çeke Ben varamadım varanlara selam olsun Gönül den seven Gözler ağlar Beyzadem bir tanem Dünyada yoktur eşi benzeri Mevla deryalar kadar bilgi vermiş Allah sevmişte bolca İhlas vermiş Gönülden seven gözler ağlar Dizlerin de daldım alemi Kübra’ya Bu dünya yalan dünya Çok ihvan yetiştirdim amma Beyzadem sen başkasın yanım da Gönülden seven gözler ağlar Mehmet GENÇKAYA 2002- URFA 55 KİNEDERİÇ ÜZÜMÜ Kinederiç üzümü meşhurdur Başka alemin üzümüne benzemez Salkım salkım yersin incitmez Buna Kinederiç üzümü derler Bilen bilir bunun adını Anlamaz yemeyen üzümün tadını Es geçer çile çeker fark etmez Bunun adı Kinederiç üzümü Hey maşallah renkleri çeşit çeşit Yenler zevkten dört köşe Maşallah deyin nazar değmesin Bun adı Kinederiç üzümü Pestili orciği pekmezi hoş olur Yenler mutlaka şifa bulur Yenler yemeyenlere sipariş olur Bunun adı Kinederiç üzümü 1983- KİNEDERİÇ-ELAZIĞ M.GENÇKAYA 56 Yastayım yasta Bahar gelir yağmur yağar Ağaçlar yeşerir çiçek açar Kuşlar ötüşür gökkuşağı çıkar Sevdalandım sevdalan dım Haber yolladılar Şah baban hasta Sevdalımın yasına gittim Bu gün ben gelemem usta Ben yastayım yasta yasta Ben ne acılar çektim kavuşmak için Ecel şerbetini çok erken iştim Böyle olsun hiç mi hiç istemedim Gelemem ben usta yastayım yasta Güz geldi ağaçlar gazele döndü Sevdam bir kadına değil şahıma Bu dünyada her şeyim sevdiğim Sevemem usta yastayım yasta Mezar başındaki taşların Bana hep güldü okşadı Kadere rıza böyleymiş Bizlerde bir gün ölüp gideceğiz Allah’ dan geldik Allaha döneceğiz Ehli iman için geldik O’na varacağız Ustama selam söyleyin artık gelemem Buradan öteye de gidemem 57 Beni de böyle kabul eyleyin Rızam yoktur başkasını seveyim Bir sevdim pir sevdim sevemem Şahımın üstüne gül istemem Usta yastayım yasta gül istemem Bir gülüm vardı O’nu da Mevla aldı Sineye çekmek kolay mı usta Hem hasta hem de yastayım usta Kinederiç ELAZIĞ Mehmet GENÇKAYA 58 GEL Size gül gerekse Elazığ’a gel Bülbül gerekli ise Harput’a gel Derdime ortak olmak istiyorsan Halim nice diye gel Halim haline ema de Muhabbet istiyorsan Aşkım Canımdan öte dir Bizi istiyorsan koş da gel Verende alanda O’dur Başka lafa gerek yok Bunun adı ölümdür Kurtuluşu da yoktur neylerim Adına adımı verdim Bülbül figanına es geçtim Gönül bahçemde koşan Sevgiden yoksun öylece gel 15.06.1993- ELAZIĞ Mehmet GENÇKKAYA 59 Karşılıksız sevdim Ben seni karşılıksız sevdim Bir dünya görüşüm var benim Sen beğensen de beğenmesen de Ben seni karşılıksız sevdim Ben seni sen olduğun için sevdim Ne kaşın nede endamına Mahdunum senin ahlaklı duruşuna Ben seni karşılıksız sevdim Hayal dünyamın varisi sensin Sensiz yaşamak ölüm demek Beni benden yaşarken ölmek demek Ben seni karşılıksız sevdim İmam-Hatip 1971 - ELAZIĞ 60 Öğretmenim Elif beyi öğreten sensin Sevginle ben büyüdüm yeşerdim Bir çocuk gibi bana ninni söyledin Saygıya layık eli öpülesi öğretmenim Öğretmenim için çok metü sena eyledim Bir anam sevdi birde öğretmenim Kadir kıymetini çocuktum bilemedim Saygıya layık eli öpülesi öğretmenim İlim öğrenmem için çokça emek harcadın Emeğin karşılığını çocuktum veremedim Kızmadan sabırla ders verdin Saygıya layık eli öpülesi öğretmenim Mehmet GENÇKAYA İmam Hatip - ELAZIĞ 61 Bilelim Haydı yallah eğlenceye gidelim Sevelim sevilelim Sevmek nedir bilelim Sevenlerin kadri kıymetini bilelim Sevelim sevilelim Kader kıymet bilelim Meyve dalında hoş olur Bilenler mer hoş bilmeyenler ne hoş Aşkın kıymeti bilmeyen nanoş M.GENÇKAYA 62 Gel gidelim bu köyden Sevdiğim iki yüzlü çıktı Zil takıp karşımda oynadı Beni nasıl aldattı Zil takıp kafayı oynattı Sevgin bir limona benzer Yemeden adamın ağzı sulanır Yemeye başlayınca yüzü ekşir Ne sevmeyi nede kader kıymet bilir Tövbene kabul ayrılma benden Gel gidelim bu köyden M.GENÇKAYA 63 Şahım Nakşi Hazretleri Bu kapı varlık değil yokluk kapısı Ruhunda ki kirleri temizlemek işin Dergah kapısı dert ile çile kapısı Şahımdır şahı nakşi hazretleri Ders alır çekmez bırakır bir kenara İnsanları aldatır bırakmaz yalanı Yemin eder bırakmaz edepsizliği Aldanmaz Şahım Nakşi efendi Vuslat aldım diye çıkar sahneye Kullanır adını şahım Nakşi dir diye Kafasın da ki sarık ile giyindiği cübbe Nefsine hakim değil giydiği elbise Şak şak yapar makara ile tesbihatı Kendisini adam zanneder amma Bilmez ki alemin maskarası Aldanmadı Şahım Nakşi Hazretleri Mehmet GEÇKAYA 64 Allaha hamd olsun Sevdiğine bel bağlama Güzelim diye gururlanma Senden daha güzeli var Seni yaratan Allah var Alla hamt olsun Allaha şükür olsun Yaratmışta güzel yaratmış Çalım atarsın havandan geçilmez Sana nefretim den Allaha hamdü sena olsun Mehmet GENÇKAYA 65 Kabetullah Kabe için çıktım yollara Allah için durdum duaya Eşi benzeri yok Kabe’nin Çok etkilendim Haremi şerifte Saf saf dizilmişler namaza Biri sayda biri tavafta Müminler açmış elleri havaya Durmuşlar huşu le duaya İbrahim peygamber yaptı seni Taşlarda vardır ayak izleri Kabe dir mabedimiz ilahi nizamda İsmail’i bağışladı bir koçla Kaç yılda yaptığın bilinmez Sana bakmakla hasretlik bitmez Zemzem suyu hiç tükenmez Bir mücize-i şeriftir Kabetullah Mehmet GENÇKAYA Mekke-2010 66 Müslüman Kadınım Zevkine paye biçilmez bu iş için Aşkın için yatağa girip sevişmelisin Ar edep kalmamış hayan nerede Edepsizlik almış başını gitmiş arşa Özün başka bedenin başka başka Göğüsler fora ne edep nede haya Müslümanım diye övünür doya doya Rezilliklerinin bini bir para ya pula Ön ve arka düzene si kaymış hepsi başka yana Müslümanlığı almış sakız gibi ağzına Baş örtüsü diye taktığın paçavra Kollar sıfır kalçalar bir yana Müslüman’ım deyiyorsun icratin başka Bende yandım bu tür zibidi bayanlara Feministim dersin sağda solda Ne şah ne ar damarın kalmış şıkmışsın yola Sen aslını inkara doğru yol almışsın Söz bittiği yer budur garip bir dünya Ben özgürüm diye diye çıktın yola Alçalmışsın haberin yok dünyada Göğsünü kalçanı açtın meta ile pazara Benim zavallı aldatılmış Müslüman kadınım Allaha kul Resule ümmet durur iken Şeytanın ipine sarıldın oldun hüsran Tövbeye gel Sen de de var akıl ile iman Tövbeye gel şeytana kul olma vesselam 67 Müslüman kadını onurlu olur. Taparak uymuşsun şeytana bir kere Sokaklar da insanlıktan çıkmış görünümle Ben size üzülürüm Müslüman kadınlarım Bunlar Müslüman kadınımın anısına Yazmak istiyorum yazamıyorum Söylemek istiyorum anlatamıyorum Cennet ayağınızın altındadır bacılarım Benim zavallı Müslüman kadınlarım Mehmet GENÇKAYA 68 Söyleyemem Askerim nöbete yolladılar Sevdiğin gelmiş haber yolladılar Vatan borcu namus borcu Görüş için İzin çıkmadı selam Askerim gelemem Sevdim söyleyemem Pusu attılar sineme Sevdiğime söyleyemem 1976-Kıbrıs Mehmet GENÇKAYA 69 Şerefindir Abdest aldım durdum namaza Secdeye vardım el açtım Mevla’ya Tan yeri ağarınca karanlıklar dağılınca Dua ile selam tüm Müslümanlara Yatsı ile sabah namaz arası Duaların kabulü dur teveccüh namazı Secdeye vardılar anlındaki iz Namaz senin rütbe ve şerefindir Mehmet GENÇKAYA 70 Özlem çekenlere selam olsun Varınca eğlenin Harput’umun güzel eline Aşk hasreti çekenlerden çok selam olsun Giy şalvarını tak kuşağını ince beline Kuşağa şalvara özlem çekenlere selam olsun Söyle de bilsinler nasıl özlemiş em seni Gül bülbül misali ,vatan aşk demiş em Harput orciğini, Köyümün tutunu özledim Bizleri hatırlayan dostlara selam olsun Bedenim burada kalbim Harput’ta Hasretle özlem çekerim dağlar arada Keklik uçar sesi kalır havada Vatan özlemi çekenlere selam olsun Tandır ekmek pişmiş kokusu gelir buraya Memleketimin ekmeğini kıymetini anladım Havası, suyu da toprağını da özledim Elazığ’ım havası, suyu, toprağına da selam olsun Yaban memleketinin tabii güzelliği olsa da Kahrı çekilmiyor geliri kazancı bol olsa da Harput ’luyum , unutmadım köyümü? Selam Harput’luya hakiki kakkoşa selam olsun Kinederiç’i düşümde gördüm dün gece Harput’u Elazığ’ı kendi sılamı Buz tutmuş Ali Dayının kahvesinin camı Sıcak çayı, kahve sohbetini çok özledim Kış günlerinde çiğ köfte bir hoş olur 71 Bol köpüklü ayranı yanında yeşil soğanı Çekme ekmeği ile üstüne çedene kahvesi Yenlere afiyet, özlem çekenlere selam olsun Bugün anam belki pilav yapmıştır Pilavın içine acı isot yanına da turşu koymuştur Anama belli olmaz, belki lahanada sarmıştır Afiyetle yiyen dostlara çok selam olsun Özledim ben çok özledim KÖY’ ümü Allah’a dua ettim yuvama dönmek Kaderime boyun eğdim el açtım dua ile Sılasın dan ayrı yaşayanlara çok selam olsun Yoktur KİNEDERİÇ ile Şuşnaz Üzümü Ne Kuyulu Çileği ne Millaköy kavunu Ne Kürkün elması ne Sugözu’nun ayvası Bu meyveleri yen dostlara selam olsun Belli olmaz belki bir gün olur döneriz Bu hayallerdir yaşatan bizi yaban ellerde Toprak olsun dostlar, yaban elin çiçekleri Kır kokulu çiçeklerimi koklayanlara selam olsun Harput’um ah be, vatanların şahısın Sılada yaşayanların özlem vatanısın GENÇKAYA ’m böyle yazar böyle düşünür Kim nasıl yazarsa yazsın hepinize saygım var. Beni de böyle kabul eyleyin vatan evladınızı Beğenip beğenmeyenlere özlemle selam olsun Samsun-1975 M.GEÇKAYA 72 Selam Muhammed Mustafa’ya Cebrail kapısından girdik ehli sufa Salavat getirdik Muhammed Mustafa Ravzasın da kıldık namaz Selam sana Muhammed Mustafa Selam verdik salavat ile duaya Gözler deki yaşları yağmur oldu Muhammed ul Emin razı olsun Selam sana Muhammed Mustafa Başladık tavafa Lebbeyk diye Sefa ile Merve hoştur havası Uzaklardan gelir İsmail’in anası Selam sana aşkınla salavatına Mekke 2010 Mehmet GENÇKAYA 73 Şahıma Selam Gönlüm de ki şahların şahısın Beni bir çocuk gibi yetiştirdin Sana minnettarım günlerim üzgün Gece demeden gündüz demeden Dizlerinin dibinde teveccühte bulundun Geceleri rüyamda gündüz hayalim de Hesap gelip cevap veremeyince Mahşer de himmete geleceksin Şahların şahı Şahıma selam Seni andıkça dualarınla ben yaşarım Sevgimiz sınırsız çok ça kabul eyle Duamdır sana ŞAHIM tek hediye Şahıma selam beni böyle kabul eyle Kinederiç- 2003 mehmet gençkaya 74 Köyümü çok özledim Beni Anam bekler şimdi sofrada Hayallerim başka bedenim burada Elazığ’ı hayal ederim Köyümü çok özledim Kinederiç’ ten ayrı kalan günlerim Köyümün ekmeği gözümde tüter Gönül hasretlik çeker Ben köyümü çok özledim Bir tas su içsem yeter bana Hasretlik biter burada Sılama Elazığ’a köyüme hasret Ben köyümü çok özledim Gönül hasret çeker Yukarı paharın bir bardak suyu Gözümde bir ömre yeter Ben köyümü çok özledim Yollar uzun gelemiyorsun Sende için için seviyorsun Haziran 1977 KIBRIS Mehmet GEÇKAYA 75 Şehidime Selam Haber yollamışlar anama Şehit düştü yatıyor oğlun kara toprak ta Kanlı elbisemle bırakın mezara Şehitlerin hakkı kalsın mahşeri Kübra’ya Vatan için Şehidime selam olsun Mehmet GENÇKAYA Kinederiç -ELAZIĞ 1974Kıbrıs Barış Hareket anısına 76 Son diye Ben yaşarken canlı canlı öldüm Yasımı tutacak bir sevdiğim yok Ölmeden Kefenimi biçtiler başım üstüne Mezarımı kazdırdılar ecelin son diye Canlı koydular teneşire bedenimi Yaşıyorum sanma ölüden farksızım Selam verenlerde selamı kesti Musallada bıraktı cenazemi son diye Mehmet GENÇKAYA 77 Öğrenci Öğrenciyim derslerde alaka bilmem Her şeyi gırgır ile şamata ederim Matematik süper Kur’an’ı ezberlerim Arapçayı çözdüm başarım siyeri nebide Tefsiri bilemedim fıkıhta önde İmam olacağım her şey den önce Müzikte pata küte fende ileride Türkçem mükemmel İngilizcem idare ede Ben kendimi adadım hatipliğe Mevta yıkadım teneşir de değil derste Din dersim süper Kimyam çok geride Başarı öğrencide değil kaliteli eğitimde Ben öğrenciyim seçtiler başkan diye Sınıfta gerginlik kimse dinlemez başkanı Başkan sabırsız çakar arkadaşına şamarı Başkan şaşkın eğitimci çıkartır dışarı Ne Baba ne ana gelip hesap sormaz? Öğrenciyim başıma buyruk bağlanmaz Çalışkanım ya biraz haylaz biraz yaramaz Benim ideallerim ve başarım burada kalmaz İmam-Hatip 1972Elazığ Mehmet GENÇKAYA 78 Senin Aşkına Telbiye getirdim Lebbeyk labbeyk ağlayarak yana yana Hz. İbrahim makamında gözümdeki yaşlar döndü yağmura El açtık Tövbeye geldik Hz. Muhammed aşkına El açanlarını geri çevirme MEVLAM senin aşkına El açtık Mevlam sana durduk kapında duaya Yedi şavtın bir tevaf Sefa ile Merveyi yapana El açtık Tövbeye geldik Hz. Muhammed aşkına El açanlarını geri çevirme MEVLAM senin aşkına Seyreyledik aşkınla KABE’ yi için için doya doya Hasretlik bitmez ne zaman geliriz buraya El açtık Tövbeye geldik Hz. Muhammed aşkına El açanlarını geri çevirme MEVLAM senin aşkına Mekke 2010 Mehmet GENÇKAYA 79 Kadınım Kadınım diye övünüp durursun Bu zevkin işi ve sefa yoktur Kalça bir yana dudaklar boya Edepsizlik çıkmış arşı alaya Moda uğruna Göğüsleri havaya Çocuğunu emzirmez bozulmasın ya Ana Şafkati diye yoktur sevdası Kadımım diye de lak lakı var ya Kadınım özğürüm almış sakız gibi ağzına Örtü diye taktığın başındaki paçavra Göğüsler sıfır kalçalar bir torna Kadınım deyiyorsun icreatin başka Damarların çatlamış şıkmışsın yola Kadın onurlu ve şerefli olur İnsanlıktan çıkmış bir görünümle Kadınım deyiyorsun yolun ve aşkın başka Kadınlığı da aldınız alaya bir başka Çocuk yerine köpek beslediniz yuvada Aslını inkar ediyorsun yolun başka Özgürüm diye düştün bu yollara Resule ümmet Allaha kul gerek Seni yaratan ALLAH’ a inkar ne demek? Müslüman kadını onurlu olur Ana şefkatiyle yanan şerefli olur 80 Tüm Müslüman kadınları anısına. Yazıp çizmek bir yana dan bir yana Has bel kader adın Müslüman kadını ya Ölüm kadar hissederim acılarını kadınım Mehmet GENÇKAYA 81 Sabah Ezanı Ne yaren nede yareni seven var Ellerim hilali kucaklamak ister Ay ışığında sabahın olmasını beklerken Hafız okur yanık sesi ile sabah ezanı Abdest aldım durdum namaza Resulu gördüm Kabe-i muzzama da Sabah ezanını yanık yanık okur hafız Mesci-di Nebevidir sanki Elaziz Sabah ezanını böyle okuyanı görmedim Her sabah böyle camiye gitmek istedim. Mehmet GENÇKAYA 82 Duruşun başka Ar damarların çatlamış Bir hiç uğruna şıkmışsın yola Kadınım diye didinip durursun Zevk ve sefa uğruna İdealin ana şefkati olsun Takma köpekleri peşine Moda diye dudağındaki leke Anne şefkatiyle sarıl bebeğine Helal haram bilmedin Çocuğunu dahi emzirme din Aşkın başka düşüncen başka Salla kalçanı çal oyna Şerefli olur kadınlarımız O’nu da aldınız alaya Çocuklar yuva da çeksin özlem Mini minacik köpekler yanınızda Müslümanım deme bari Adın İslam duruşun başka İslam’ı alayla şaka şuka Ne insan ne de İslam Sizin duruşunuz başka Harput –Elazığ-2005 Mehmet GENÇKAYA 83 Özledim Ben Harput’un kıvrım kıvrım yolunu Yaya olarak çıkmayı özledim Çınarın altında çay içmeyi Aşağı bakıp özlem gidermeyi özledim Beyzade Efendiye yasın okumayı Alışamlı Bekir Efendiye Fatiha’yı Hoca Efendinin yanında durup Feti Ahmet Babaya bakmayı özledim Süt HARPUT kalesine çıkıp etrafı seyretmeyi Arap baba ile Mansur babayı özledim Tesbihli babayı ziyaret edip Şirin hoca efendiyi özledim Ben köyümü anam ile babamı Ben gazi caddesinde gezmeyi Kapalı çarşıda alış veriş etmeyi Ben sevdiklerimi görmeyi özledim Kinederiç köyüm akar mevkisinde gezeyim Deregöl de mangal da ki yellemeyi Direğin kahvesin de ki çay içmeyi Ben dost ve arkadaşlarımı çok özledim Kuylu’lu Ali dayının kahvesini Berber Kazim’ in sohbetini İzzetpaşa Camii müezzini bülbül Ali’ nın ezan sesini Hafız Hasanın Aşiri şerifini dinlemeyi özledim 84 Elazığ’ımın havasını insanlarını Kinederiç’te yukarı paharın suyunu içmeyi Gakkomu yavuklumu görmeyi Ben memleketimi özledim. 1975- Samsun 56 piyade alayı Mehmet GENÇKAYA 85 Hazar gölü Güneyden Sürek köyüne baktım Hayallerim alabora oldu Hazar gölüne baktıkça Ne hayalim nede ümidim kaldı Ey Hazar Gölü ? Ey göl! Sevdiğimi sen mi yuttun Eşsiz güzelline değer mi Seni sevmiştim hazar gölü Sana dargınım Aşkımı aldın elimden Benzerin yoktur çevrende Hazar gölü Her gelişimde doya doya bakardım sana Ben seni sevmiştim hazar gölü Sivrice ile Gezin karşı karşıya Sana baktıkça hüzünlenirim Sen aşkımı alsan da kızamam Gözlerimi seninle açtım hazar gölü Adını aldığın dağ mastara bakar Senin sesiz duruşun çok can yakar Ben seninle yandım sen yanma bari Sevdalılara kucak aç HAZAR GÖLÜ Sivrice Batman Pilajı 1987 Mehmet GENÇKAYA 86 Birazda sen oyalan Aşk ile sevdada yalan Dünya çok tatlı Elinde bir ekmek Hacı birazda sen oyalan Babam ile anamda hoş sevda Dünya acı ile tatlı dolu Sevda hayal oldu Dünya tatlı sende oyalan Avrat ile evlat sevgisi Dünya tatlı birazda sen oyalan Malında mülkünde yalan Birazda sen oyalan Ölüm gerçek hepsi yalan Sevdan dır bizleri avutan Dünya tatlı Mehmet efendi Birazda sen oyalan Gözebaşı-Elazığ Mehmet GENÇKAYA 87 Kalbimdeki Acılar Kandiller yanar sıra sıra özlerim seni ara sıra Caddelerde arar seni bulamam Kalbimdeki acılar Caddeleri uzun olur şehrin parkları azdır konu şak Özlem çekersin buluşamassın Kalbimdeki acılar Açılıp saçılmak moda medeni ve ilerilikçi ise Elazığ kasaplar çarşısında ki hayvanlar daha medeni Kadın iffetini ayaklar altına almış endam ederse Kalbimdeki sancılı acılar bir kat daha acılar artar Mehmet GENÇKAYA 88 Ölümü tercih ederim İşkembeyi tıka basa doyurup Şerefli yerine şerefsiz yaşamaktansa Anlı açık karnı aç şerefli ile yaşamayı Gerekirse Şerefli ölmeyi tercih ederim İslam’a ve insanlığa ihanet etmektense Onuru ile aç kalıp yaşamayı İnsanları insan için severim Bu dünyada şerefli ölümü terci ederim Resule ve Kur’an’a dil uzatmaktansa Ölüm benim için onurlu bir madalya Manevi değerlerime dil uzatanları Gururlu yaşadım şerefli ölümü tercih ederim Mehmet GENÇKAYA 89 Aşıkım Aşıkım beni yaratan Allaha Aşıkım Hazteri Muhammed Mustafa Aşıkım beni yetiştiren hocaya Aşıkım beni doğuran anaya Aşıkım beni büyüten babaya Aşıkım avrata çocuklara Aşıkım rızkımı kusursuz verene Aşıkım dünya ve ahiret nizamına Aşıkım aşıkım Mevlaya Mevlaya Mehmet GENÇKAYA GÖZEBAŞI-ELAZIĞ 90 Yollarımız Ayrılsa da… Ağlama dediler ağladım doya doya Gül dediler gülemedim gülemem de Sana mutluluklar dilerim sevdiğim Yollarımız ayrılsa da bahtsız meleğim Kaderim budur ya ! Hayatın cilvesi Ağlayarak şişti gözlerim ensesi Böyle vefasızlık görülmedi kaderim Yollarımız ayrılsa da bahtsız meleğim Sevgin olmasa da hayalin le yaşarım Kaderimsin ayrılsak da hayalimdesin Duygumuz karşılık bulmasa da Sevdim Yollarımız ayrılsa da çileli meleğim Hayal dünyasında kalan sevgim inat Ben, ahlakını sevdim endamını değil ALLAH vergisi dir güzellik gelir geçer Sevdim Yollarımız ayrılsa da çileli meleğim 1972-İmam Hatip-ELAZIĞ Mehmet GENÇKAYA 91 Çıkıp ta gideyim Bilseydim sonunda aşk var Köyümden çıkıp ta gelmezdim Gözlerin dolmuş ağlıyorsun aşkın için Sevip te kavuşmayanların aşkı için Aşkın sonunda çile var gelmezdim Çocuk yaştasın bilmeden sevdim Mevla için beni benden az ad eyledin Yaşın küçük senin aşkına ALLAH’ ı sevdim Kanımda aşk damarlarımdaki aşkım Görünümde sen varsın amma Benim gönül dünyamda Mevla Sevdamı anlayacak yaşta değilsin Aşkla Sevdim hikmeti nedir bilmedin Gönül dünyamda hep sen var idin Bir kalpte iki sevgi taşınmaz Vaz geç benden çıkıp ta gideyim İmam-Hatip 1972 Mehmet GENÇKAYA 92 Azat eyledim sevgimi İlim ilim bir ilmek İlim ise o ilmeği çözmek Ben aşk ilminden anlamam Yüksek dağları karı çok olur Seven aşıklar derli olur Badem dalında çağala Yersin ekşi gelir ağzına Sevdim diye haykırırsın Sevmediğini bilseydim Azat eylerdim sevgimi Ağlayınca cici bebekler Kalpım harap olur dayanamam Kendimi avutmak için O’da sevdi dedim Azat eyledim sevgimi Kİnederiç-ELAZIĞ Mehmet GENÇKAYA 93 Bu sevdaya düşenler ağlasın Karanlık ve ısız bir gece Ne ayın ışığı nede aşkın sesi Benlik sevdasından azat eyledim Belki bir gün doğar dolun ay Ay batar güneş doğar Güneş doğsun sabah olmasın Sevda yüklü kalpler ağır Aşkın yükünü çekenler ağlasın Bana verdiler bir tesbihat Arkasından nasihat üstüne nasihat Bu aşk bana ağır geldi Aşkın yükünü çekenler ağlasın Yolum Nakşi aşkla yaşadım Bu sevdadan vaz geçmem Isız ve sesiz bir geceden Aşkın yükünü çekenler ağlasın Diz çöktüm durdum rabıta Kaderin cilvesi götürdü uzaklara Hayal dünyası değil yakında Bu sevdaya düşenler ağlasın Sahte göz yaşları ile aşk olmaz İzinsiz rehbersiz yola bağlanmaz Bir aşk birde yanan olmayınca Bu sevdaya ağlasın 94 Ağaçlar çiçek açınca sevinirsin Baharın habercisi olduğu için İçin için ağlarsın kalp için Bu sevdaya düşenler ağlasın Sevinç ve göz yaşı hapsi bir olmaz Sevdin seveceksin mubtela ile Gece gündüz demeden bu yolda Bu sevdaya düşenler ağlasın Ellerime yaktım kına Özlem duydum Urfa’ya Harput’a Hasretin çilesi bu yoldur ya Nakşi sevdasına düşenler ağlasın 01.05.2003 Harput-ELAZIĞ Mehmet GENÇKAYA 95 Aşkıma gideyim Aşkı bilseydim sonunda var Çıkıp ta gelmezdim yaban ellerden Dolmuş Gözlerin ağlıyorsun aşkın için Aşka kavuşmayanların aşkı için Çile var Aşkın sonunda gelmezdim Bilmeden sevdim Çocuk yaştasın Beni benden az ad eyledin Mevla için Aşkına ALLAH’ ı sevdim seni küçük bilmedim Aşk Kanımda damarlarımdaki aşkım Aşkıma gideyim uzakta sen varsın Gönül dünyamda Mevla aşkı var ya Benim Sevdamı anlayacak yaşta değilsin Aşkla Sevdim aşk nedir bilmedin Beşeri dünyamda hep sen var idin Bir aşkta iki sevgi taşınmaz Aşkım için vaz geç çıkıp ta gideyim Torağa tohum atarsın biter aşkla Gül ile dikende beraberinde verir Mevla Gülü seven insan katlanır dikene Bülbül gülü perişan eder Aşkıma gideyim Mehmet GENÇKAYA ELAZIĞ-KİNEDERİÇ 96 Ey Oğul Ey insan oğlu minnet edip el açma Dolanır gelir bir gün kapına El açtığın insanlar bakmaz yüzüne El emeğini muhtaç etme muhannete Musalla taşına koyunca cenazemi Yalaklar sarar etraftaki çevreyi El açmış bir Fatiha okuyan bir kişi Aşk ve ihlasla Müslüman ım diyeni Dünya beni ben dünyayı sevdim Gözyaşlarımdaki akan damla damla yaşlar Gönül sevgi aşk muhabbet ister Ey oğul Minnet edip kimseye el açma Düzenin atına bindim giderim Ne büyük nede küçük dinlerim Başıma gelecek aşk musibetini Hedef yok sağa sola mı bilemem Ey oğul Hedef Allah rızası olunca İnsanlar ne bataklığa nede çamura düşer Bir işte Allah rızası değil kul rızası olursa O zaman kiyamet kopar insanın başına Kebe’tullaha baktım bak tım doyamadım Ey oğul Aşkından gözyaşlarım dinmedi Hz. Muhammed’e hasretlik hiç bitmedi Selam ve Salavatullah Peygambere olsun Mehmet GENÇKAYA 97 Varsın da deli desinler Varsında sevdim diye deli desinler Sevdama sadığım dinlemem boş lafları Ben gönülden seven aşkımın gözyaşlarını Aka aka sel oldu gözlerimin yaşları Varsında söylesinler aşkından deli desinler Görünüş bedenine değil yaratılışına aşığım Mevla yaratmış kusur arama bahane Bilerek sevenler deli divane olur Varsında söylesinler seven deli olur Yaratılış nizamına aşkımdan deli desinler Bana deli deyiyorlar deli değilim Mevla yı sevmek delilik mi dir sorsam sizlere İnsanları anlamak zor deveye hendek kolay Seversen deli aşk olursun zir deli derler Görünüşte bir beden ama ne saklı sırlar var Mevla yı unutan kurumuş bir ağaca benzer Varsında aşkla sevdim diye deli desinler Yedi mevsimi yaratanı nasıl sevmesinler Renk renk çiçekler çeşit çeşit meyveler İnkar edemem varsında bana deli desinler Seni sen olduğun için gönül aşkımla sevdim Ben deli değil nede bir hokkabaz Zamanla anlayacaksın aşk sevdamı Olamam kula kul ihanet edemem sevgimi Varsında deli desinler Mehmet GENÇKAYA 98 Bunlara alıştım Baharda yağan yağmurlara Güzün yağan doluya edepli olmaya Kışın ayazı etkilemez oldu yaşamı Ben bunlara alıştım artık yeni bir dünya Sevenin yüzü soğuk olur Söyleyen çok dertli yoktur fikri Her söz etkilemez oldu beni Bunlara alıştım Baharda yeşerir tabiat Kalbim bitkin biraz nasihat Nasihat etkilemez oldu Ben bunlara alıştım Dua için el açtım Mevla ya Edemedim dua döndüm sağa sola Akşamları düşünceli olur insan Ben bunlara da alıştım Bir çocuk fidana benzer yeşerince fikirler Fidanlar dal budak üretir akıl ise fikir İnsanlar aklı ile fikir ve zikir üretir Bahtsız ve fikirsiz insanlara alıştım artık Elimdeki kalemim silahım olsun Kuruşun atacağına fikirleri yazsın Elimdeki kalem yazar ferman Fikirler acıdır sonu tatlıdır bilmez insan Haya edep yok almış meşrebi eline 99 Kalemi kırmış silahı belinde birde dilinde Şeytan susmuş çirkef fikirleriyle insanın Fikirsiz insan kurumuş bir ağaca benzer Ben bu insanlara alıştım artık Su akar iz bırakır bu bir fikir dünyası İnsan bakar ibret almaz aldanır Ne sözü ne sohbeti belli insanların Fikirsiz insanların yalanına alıştım Mehmet GENÇKAYA 2005- ELAZIĞ 100 Suyu Islattım Şahlan göklere doğru Ay Yıldızım Dünya bilsin orası Türk yurdu Aziz şehrin aziz insanları Harput’um Ağlayarak gözyaşlarımla suyu ıslattım Özlem çekerim yalan değil gurbette Sevdan ve sıcaklığın özlemin var kalbimde Gözü yaşlı bir yar sevdim Ağlayarak gözyaşlarımla suyu ıslattım Eli kınalı kalbi yaralı Harputlum İnsanların şereflisi iki cihanın nuru Yağmur yağdı göz yaşlarım ıslandı Ağlayarak gözyaşlarımla suyu ıslattım Akan gözümdeki yaşlar üzüntü yaşları Bir efsaneydi geldi gitti yeni dünyaya Abdurrahman .KARAKOÇ ’un anısına Ağlayarak gözyaşlarımla suyu ıslattım Mehmet GENÇKAYA 2012- ELAZIĞ Abdurrahman KARAKOÇ anısına 101 Meçhule gidelim Gemiye, trene el ettim durmadı Uçağa sinyal verdin aldırmadı Taksiye kaş göz ettim anlamadı Şoför bas gaza meçhule gidelim El salla gelip alayım seni Çarşı Pazar gönül gezdireyim Pencerede durma cilve naz yapma Şoför bas gaza meçhule gidelim Anası inatçı kızımı vermem dedi Gönül bu yemin ettim alacam diye Allaha el açtım dua ile Şoför bas gaza meçhule gidelim Canıma tak dedi yokluğun Sevdim fikirlerimiz farkı olsa da Yollarımız gönüllerimiz birleşsin Haydi şoför bir meçhule gidelim Dünya çarkına takılmış meçhule gidersin Ne sabahın var nede bir selamın Gözebaşı - ELAZIĞ Mehmet GENÇKAYA 102 Amaç başka gaye başka Taksimde uçan kuşlar yolculuk nereye Ağaç bahane eylem yapan uşaklar Şehitler den yadigar bu topraklar Gelin el ele yaşayalım insanlar Düşme zalimin eline kurtulamasın Binerler ensene inmezler yere Ağaç, çevre, insan bahane Çadırda metroda sevişme şahane Vatan evladı yakıp yıkma Eylemcinin esiri piyonu olma Gün gelir dayak atarlar sana Yol yakınken dön yuvana Bindiler mi sırtına inmezler aşağıya Sanatçıyım diyen maskaraya Sabıklar çıkmadan yoluna Aldırma var git yuvana çocuklarına Acırken acınacak hale düşersin Ekmeğini alırlar tutmazlar elinden Ne gelirse insanın başına elinde dilinden Gezi Parkı başka gaye başka Devşirmeler çıkmışlar meydanlara Küstahça saldırıyorlar sağa sola Hedefin olsa yıkıp yakmaz sın ya Amacın başka gayen başka başka 103 Ağaç dediler tahrip ettiler Çevre dediler çiş ettiler Eylemdi direniş dediler Taksimi harabeye çevirdiler Ekonomiyi çökerteceksin Recebi göndereceksin Buna özgürlük diyeceksin Sizin amacınız başka gayeniz başka Bindiğin gemiye delik açma Su fışkırır üstüne başına ıslanan başınla Bir gün bu yaptıkların gelir başına Yaptım nasihatı mı ister ala ister sakla Amacın başka gayen başka Haziran 2013 ELAZIĞ Mehmet GENÇKAYA 104 Bir Haber Evimizin önünden yol gider Belki sevenim den bir name gelir Ne gelenim nede ne de arayanım? Tükendi hayallerim de ki ümitlerim Herkes gelir buradan şehre gider Kolu kanadı kırık dır hayal eder Sevdim diye ümit besler Sevgiden yoksun bir haber Mehmet GENÇKAYA 105 Alıştım Yağan yağmurlara inat Gözünden akan yaşlar Ne sebep dir nede sevilen oldum Beni benden kopardın dünya Yüzü soğuktur sevenlerin Aşıklar söyleyen olur Dinleyecek söz kalmadı Bu çilelere alıştım Baharı görmeden kış geldi Nasihat dinlemez kalp Dua için el açtım Mevla’ ya Ben bunlara alıştım Edemedim dua edemedim Fidanlar filiz, akıl ise fikir üretir Kalemim kuruşun aşkım barut olsun Ben Bunlara alıştım Aşksız insan kurumuş ağaca benzer Ben insanların yalanına alıştım Su akar gözler bakar İnsan beşer almaz ibretini Bilemez sözü sohbeti aşksız insanlar Aşksız sevenlerin yalanına alıştım 106 Sevmek bilmeyeni sende sevme Sevmek erdemliktir büyüklük sende Kalçalar göbekte ayaklar nerede Göbek yerinde ise ayak nerede Aşksız insan kurumuş ağaca benzer Ben insanların yalanına alıştım Mehmet GENÇKAYA 107 Nasihat ım Ey Oğul Sana El açma muhannete dolanır gelir sana Tedbiri elden bırakma muhtaç olursun O zaman yüz çevirir insan bakmaz yüzüne Nasihat ım odur el emeğini boşa harcama Düşme, al tedbir düşünce tekmeyi yersin Acıma hissi yoktur, nefsin terbiyesi Göz yaşlarının acısı çoktur sileni yok Nasihat ım Ey oğul göz yaşların akmasın Cenazem sade olsun Musalla da Çoktur yalaklar sağında solunda İhlasla yendirin beni mezara Nasihat ım Ey oğul kimseye inanma Ben dünyayı sevmedim O beni sevdi Varken kadrini bil varlığın kiymetini Göz yaşları boğarlar yoklukta seni Ah vah edersin zaman gelmez geri Ey çocuklarım belki hoşunuza gitmez Sözlerim Baba nasihatı boş değildir Hedef belli çizgiden çıkmayın dışarı Nasihatim sizlere ey evlatlarım Yolunuz Allah bahtınız açık olsun Ey evlatlarım Allah rızasından başka Gaye ve hedefiniz olmasın O’ndan başka O razı olmayınca duman çöker insanın başına Ey evlatlarım sevginizden gözyaşlarım dinmedi 108 Hz. Muhammed(s.a.v)e hasretlik hiç bitmedi O’na aşık ım varsında mecnun desinler bana O’dan başka aşk yaşamayın Nasihat ım sana Elbet oğul seven deli de olur velide Sizler çıkmayın Kuran ve sünnetin yolundan Anlayarak bilerek sevenler gerçek aşıklar Sahte olanlara kanmayın ey evlatlar Mehmet GENÇKAYA 109 Ey Nur Ey Nur, toprak değil bekleyen olaydım İstilaya uğramış ruhuma şifa olsun diye Hasretlik bitsin, Nur filizleri yeşersin Hasretlik bitsin insanlığa şifa gelsin Ey Nur sen insanlık için indirildin Yağmur toprağı kirlerden temizledi Vadilerden yağan yağmur değil Rahmettir. Yıllarca kirlenen suları kana kana içtim Ömrüm boş zamanlarda tükendi Düşlerken Mehtabı O Nebiyi gördüm Henüz O gelmemişti, Dünya yalnız ve kurak Bir Nisan sabahıydı etraf yeşil ve berrak Yıkıldı taçlar Saraylar başladı feryat İnsanlığın ufku açıldı yeşil bir bayrak O zaman, yanında olaydım Ey Nebi Nebi nurunu özlem çeken ümmet olaydım Ey Nur, Yağmur düşünce yeşile döner yeryüzü Düşmanın çoktur dostundan ziyade Ey Nur, sen düşman değil bize dostsun Yıldızlarda sevinçli sen kurtarıcı geldin bize Damarlarında dolaşan kan ben olsaydım Sana sevdamın, Aşk tablosunu yapardım 110 Dokunmuştur aşkım gecenin karanlığına Dudakların da sükutu sevda olaydım Ey Nur Ey Nur ufkumuza Ay ile Güneş oldun Göklerde Melekler yer yüzünde insanlar güler Ey Nur geceleri secdeye uzanır bedenin Anlını koyduğun namazgah ben olaydım Ey Nur başında ki sarığın kadar yakın olsaydım Yeşil yapraklar gibi sararıp solsaydım Adın Muhammet Mustafa da ben olsaydım Kolum düştü yanıma, sararan yaprak ben olaydım Ezelden geldin Aşka gidersin Saray kulesinin alemi ben olaydım Esrarlı yollarda sonsuzluk alemine giderken Ayaklarındaki tozlu bağ ben olaydım Ey Nur seni anarken kendimden geçerim Kuru bir yaprak gibi yanında koşan olsaydım Uğrunda bir şehit düşen ümmet olsaydım Belki size olan Ümmetliğim kabul olur Ey Nur Koksunu alıp ta izini sürseydim Ey Nur sana olan hasretlik çilem biter Ne ahdim kalırdı, ne de intizarım Ey Nebi ben sana O kadar sevdalıyım 111 Haktan haberi olmayanlar Hakkı almış eline Masumlar yargılanıyor, kadılar sessiz ve suskun Feryadım arşa, suskunluğum yeryüzünde kaldı Ey Nur sevdamdan geldin merhamet kapına Güller içinde gül kokusu bir tanesin Ey Nur Gözlerinden sızan bir damla yaş da ben olaydım Gizemli dünyanın esrarını aydınlatan Ey Nebi Başını okşadığın bir ümmet de ben olaydım Ey Nur sensiz güvendiğim dağlara kar yağdı Şimşekler çaktı, yağmur başladı, kar erimez Gündüzdü gece başladı, ümitlerim yeşerdi Kabus düştü düşlerime, Ufkumu açan sen olaydın Yanlışları doğru, karayı aka döndüren sensin Ey Nur sevdam dan eridi bedenim sensiz Dünya gözü ile görenlerden bir de ben olaydım Ey Nur Ay ve Güneş gibisin bizi aydınlatırsın Ahım’ ın isyanıdır, sensiz olmuyor dünya Yağmur yağar ıslanmaz bedenim Ey Nur Rahman düşürdün sevdamın aşkına Dünya gözü ile göremedim Ey Nebi Ravza da el açmış bekleyen ümmetinim Ey Nur Kanatların altında bir ümmetinde ben olaydım 2010 - MEDİNE Mehmet GENÇKAYA 112 Sen benin küçük meleğimsin Sen beni bende seni seveydim Size en samimi şefkati verirdim Sevmesen de nefret etmezdim Sen benin küçük meleğimsin Deli dolu gezer seni arardım O gün senin yüzünü görmesem Bıktığından korkar için için ağlardım Sen benin küçük meleğimsin Aklına gelmeyecek mutluluğu Yaşamın boyunca huzuru Çocuklarıma ana oluşunu Hep hayal ederim küçük meleğim Sabah olunca bana bakışını Huzur dolu gözlerini Şefkatle bana el uzatışını Ümit dünyamın küçük meleği Bir yerim bir yurdum olaydı Dünyanın çilesi vız gelirdi Ben fakir sense bir melek Sen benin küçük meleğimsin Mehmet GENÇKAYA 113 Takıldık Fitnenin Peşine Değişmedi sen gideli hayat Çakallar sardı etrafı uluyor Köpekler havlıyor Köyde duyan olmuyor Yer yerinden oynadı çığlıklar duyulmuyor Çakallar Aslana galip geldi havlıyor Geleceğimi haylerimi yıktı keçi aydınlar Milleti yalan talanla kandırıyor yine Maçta koyuna karşı kurt düştü İslam dini bir tanedir dedik; Halk isyan etti dert düştü içime Düşünmekten vaz geçtik dönemedik özümüze Halkın yüzünde yine ters köşe İnsanın Fıtratında yoktur korkaklık Yosmaların eline geçti mertlik Lüks yaşam sevdası görmez ölümü Erkeklik erde değil şimdi namertte Saçları ağardı anaların düşünürken Şerefsizler mızıka çalıp şarkı söyler, Fötor şapka giyer adına bey derler Ümitle bitmez beklenen her beklenti Şehirli iskarpin, Köylü çarığı giyer Yalan söylenti dönüştü Ümitlere Gerçek oldu avcı kalleşin söylentileri Varken senden çıkarı dosttur yüzüne Yoksa çıkarı, bakmaz hiç yüzüne Şimdi ekranlarda bay bayan satmalar, 114 Köyde inek sağıp yoğurt yapan analar Eli öpülesi gerçek Ayşeler Fatmalar Yetimine bakmak için gerçek avratlar Sanma ki zamana böyle gelip geçecek Varken çıkarı, sırtına biner inmez aşağı Menfaatine dokundun mu basar şamarı Yazımız yoktur ömür boyu sürer kışımız Hala bulamadık huzuru Ah çekip, dururuz İslam’dan ayrıldık içimiz yanarken Göz yaşlarımız akar içimiz yanar Hala kusur ararız insanlarda içi boş dünya İslam dan ayrıldık huzurumuz bozuldu Başka sebepler ararız hala kusurlu dünyada Çakal ruhlu insanlar varken aramızda Gözümüzdeki yaşlar sel olup akar gider Saymakla bitmez dünya çirkef hallerini İmanı bıraktık, takıldık fitnenin peşine 7 Haziran 2013 Mehmet GENÇKAYA 115 Döver Sırrını verme herkese, Bir gün gelir kapını döver. Sevdiğinde olsa sır saklayanın yoktur, Dünyanın düzen böyle, Dolanır kapını döver KİNEDERİÇ-2012 116 Ey saçları sarı ukala kız Sen diskoda eğlenirken akşamları, Gece gündüz demeden aş için çalışırız Bana bakma öyle hayasız ve arsız Ey saçları sarı ukala kız Ey dudağı kiraz gibi kırmızı kız, Öyle bana bakıp ta alay etme hayasız Biliyorum benimle alay ediyorsun Ey kendini beğenmiş saçları sarı ukala kız Baldırını açmışsın biliyorum cömertçe Haya denilen kalmamış hep edepsizce İşe yaramaz dediğin alın teriyle yaşarım. Sen dünya zevki için kucaklarda yaşarsın Gece gündüz, yabancı kucaklarda yaşarken Her gün biraz daha kahroluyordu anan baban Ey saçları sarı boyalı yolcu yosması Yolcunun hanı uğradı odada zevkini aldı, Düğün bayram değil diskoda cilveli Alın terimizden ödün vermedik vermeyiz Aç, susuz yoksul yaşadık taviz vermedik Sen baharı yaşarken biz yazın üşüdük, Alay etme bakıp bakıp pek ahlaksızca, Dışın güzel, amma için kapkara cici kız Gel cevap ver, desem hesap veremessin Bu yük altında ezilip gideceksin Ey saçları sarı ukala kız 117 Kızım, okulda baba bilmez ki diskoda Baba eziktir ana mahcup ve üzgün.. Ey isyankar kız , İt gibi oynaştınız.. anlat Zevkinizin esiri, olarak kucaktan kucağa… Unutma ey edepsiz, vatan için öksüz kaldım Yedim darbeyi kırıldı kolum tükendi ümitlerim Sen süslü püslü yataktan yatağa koşarken Onun için sakat kaldım, tütmez ocakta ki çıram Sizler yosmalık yaparken aktı şehit kanımız Şehitlerimizin yok mu akan kanların hatırı Şarap diye kanımızı meze diye toprağımızı Ey saçları sarı ukala kız Senin bir yosma olduğunu herkes öğrendi Nefretimin azabıyla dirhem dirhem öleceksin Her ah çekişinde nefretin, dava diye gitti eteğin Ey saçları sarı ukala kız dava diye kullandılar Ağa babalarınız acımadı zalim dir acımazlar 2014 ELAZIĞ 118 Ateşin olayım Çıraya gaz koydum Kız sana göz koydum Çırayı yak aydınlık olsun Çıranda ateş olayım Çırada gaz kalmadı Benim gözümde fer Kız seni görmeseydim Bu hale düşmeseydim Senin çırana gaz alayım Sana doyarak bakayım Yakın uzak demeden Seninle yanıp ateş olayım Gecem, gündüzüm sen Gündüzüm karanlık Gece ışığım sensin Beni yakan ateşin olayım 2002- ELAZIĞ 119 Aklımı yitirmeden gel bu gece Tatlı söyler sevdim diye tatlı dili Halen küçüktür hal hatır bilmez Seher yeli estirir siyah saçlarını Cilve yapar geceleri uğramaz yanıma Aklımı yitirmeden gel bu gece Ya aklıma girmeseydin Ya da hayalim den çıkma Gel izinsiz gir kalbime Uzak yakın demeden bu gece Aklımı yitirmeden gel bu gece Gözyaşlarımı gizli dök içime Ya hayalimden uzaklaşırsın Yada bedenime yaklaşırsın Aklımı oynatmadan barışırsın Aklımı yitirmeden gel bu gece Ya sev ya aklımdan çık Çıldırtma beni bu gece Bahtım seni sevmekse Aklımı yitirmeden gel bu gece Gece çıktım yola Ay ıssız ve karanlık Işık vermez yoluma Buna sevda derler Ne dermen ne ümit verdiler Hayal dünyamın ışığısın Ne yanar ne de ışık verirsin 120 Özümde bir sözümde bir Özü sözü bir olmayandan Ne yar olur nede sevda Yine ay karanlık bu gece Geleceksen naz etme gel bize Hasretlik bitsin oturalım diz dize Aklımı yitirmeden gel bu gece 1974-Kinederiç Mehmet GENÇKAYA 121 Can bedenim Sen beni can bedenimden aldın Sensiz yaşanmıyor, ölümü dirimiyim Gündüz değilse bu gece çıkta gel Aklımı yetirmeden gel gel gel Arpa buğday, gibi sarardım soldum Bulamadım sevdama karşılık yoruldum Hap hayal aleminle yaşadım durdum Ama sen beni can bedenimden vurdun Gündüzleri gecenin karanlığına benzer Evden cenaze çıkmış gibi can bedenim Ne kadar katı yürekli ve zalim kalplisin Can bedenimden çıkmadan gel göreyim Gündüzüm yok gecemi sabaha çevir Sabah akşamı, unuttum haber beklerim, Ne bir haber nede bir haber yollayanım Çıkta gel can bedenimi canlandır bu gece Can bedenimi yordular uslanmadılar Beni canlı canlı mezara koydular Ölmeden kefen biçip tabut yaptılar Can bedenim çıkmadan namazımı kılıp Yasımı tutmadan kına yakıp oynadılar ALLAH yarattı bu can bedeni ancak O alır, 1974-Kinederiç Mehmet GENÇKAYA 122 Aşkım Seni gördüm vuruldum Çalım attın yoruldum Bir iki dedim gelmedin Beni can evimden yedin Yemekle kalmadın Dünyamı karartın Hayatın cilvesini yaptın Hayal kırıklığı yaşadım Aşk Dünya çilesi Hayatın bir eğlencesi Genç kızların cilvesi Aşkım aşkım söylemesi Gündüz gece demeden Hilal yüzünü görmeden Kollarıma sarıp sevmeden Aşkım aşkım diyemem Mutluluk sana yakışır Sevmekse bana Kız sende naz yapma Aşkım dedimse şımarma Aşkım dedim kara kış demedim Kolların ısıtmıyor beni sıcak havada Adım aşkım olsun üzme beni Mal mülk istemen sev yeter beni 123 Sen benim ilk aşkımsın Kapılarını kapat kalbini kapatma Acı tatlı günlerim hep senin Tutunacak dalım kalmadı AŞKIM 1974-Kinederiç- ELAZIĞ Mehmet GENÇKAYA 124 Nasıl hakkımı hela edeyim Emeğim ekmeğim aşım malım, Beni satmayıp yiyene, içene helal Arkamdan konuşan alçaklara Hakım helal değil, kahpelere Söyleyin nasıl hakkımı hela edeyim İnsanlıktan ötesi yoktur insanlığın Şapkam düştü, kelin göründü Koltuğumda dost gibi görünüp, Diğer tarafta kuyumu eşenlere Yüzüme dostça gülüp.. Arkamdan kıybeti mi edenlere Söyleyin nasıl hakkımı hela edeyim İnsanlıktan ötesi yoktur insanlığın Şapkam düştü, kelin göründü Özünle sözün bir olsun arkadaş Riyakarlık yapma hoşlanmam Şükretmesini bil isyankar olma Kimseye de çaka atıp tutma Bir damla sidikten yaratıldığını unutma İnsanlıktan ötesi yoktur insanlığın Şapkam düştü, kelin göründü Yaratan Allah kimseyi hor görme Çıkarın için satma satılırsın Hava atma fiyakanı da bozarlar Bir lokma ekmek şükretmesini bil Kanaat etmesen onu da elinden alır. İnsanlıktan ötesi yoktur insanlığın Şapkam düştü, kelin göründü 125 Bakan körlere bir diyeceğim yok, Eli haramda olanlara da diyeceğim çok Başkasına yapınca hoşuna gider Sana yapılınca kalbin daralır yüzün ekşir Söyleyin bu insanlara nasıl hakkımı helal edeyim İnsanlıktan ötesi yoktur insanlığın Şapkam düştü, kelin göründü 1985- ELAZIĞ Mehmet GENÇKAYA 126 İnsan haddini bilmeli Doğum kapısından geldik dünyaya Altmış yaşına geldik , geçti bir dakika Didindik tırmandık, mal mülk edinirken Ancak alabildik beş metre kefen bezi Mezar kapısından girdik yeniden içeri Doğduk büyüdük bir kefenle Ya.. baki Atmış yıl yaşadık nasıl gelip geçti Fizik ötesi var insan bunu bilmeli Allah kuluna vermiştir yetkili görevi Bu dünya da İnsan haddini bilmeli Mezar taşıma ‘ŞÖYLE YAZIN’ daha güzeli “dünya rezilliğinden iyidir mezar alemi” Anlayana sivri sinek vızıltısı hoş seda gelir Anlamayana davul tomağı, sazın sesi vız gelir Fizik ötesi yeni bir hayat var insan bilmeli Mehmet GENÇKAYA 1977- KİNEDERİÇ 127 Er kişi Bu taşa gelen iltimas yok Zengin ile Fakir fark etmez Bu taşa Musalla taşı denir Herkesin niyeti birdir… er kişi 1977-Kinederiç 128 Ankara’nın tıfıl kızları Ankara’ lı haydi bir gülücük atsana, Kız beni de yanında dolaştırsana Anan baban habersiz bekler kapıda Bugün olmasa da yarın sarıl kollarıma Ankara Haymananın tıfıl kızları Mavi fistanla dolaşır çarşı pazarı Kızlar ter atmak için gider hamama Cahil gençler bekler kapıda Kızlar Saz çalıp eğlenir doya doya Şaka ile karışık alay ederim seninle Bana göre evlisi sır saklar cilvesi Haydi bas git bu iş olmaz yoluna Seninle alay ettim gelmem yanına Ankara Haymananın tıfıl kızları Mavi fistanla dolaşır çarşı pazarı Kızlar ter atmak için gider hamama Cahil gençler bekler kapıda Kızlar Saz çalıp eğlenir doya doya Mavi fistan giymiş kız alayı Laf üstüne laf atar oğlanları Ankara’nın meşhurdur huvar da kızları Çileden çıkartırlar genç oğlanları Ankara Haymananın tıfıl kızları Mavi fistanla dolaşır çarşı pazarı Kızlar ter atmak için gider hamama Cahil gençler bekler kapıda Kızlar Saz çalıp eğlenir doya doya 129 Haydi kızlar aldırma yürüyün hamama Bugün dost günü muz temiz olunca Hamamdan çıkınca bekler huvar da Misketin havası kızlar kandırır oğlanları Ankara Haymananın tıfıl kızları Mavi fistanla dolaşır çarşı pazarı Kızlar ter atmak için gider hamama Cahil gençler bekler kapıda Kızlar Saz çalıp eğlenir doya doya 1987- Gençlik parkı ANKARA Mehmet GENÇKAYA 130 Yolun Sonu Yolda giderken yol yarıldı köprü yıkıldı Yolum şaştı düştüm Fırat’ın azgın sularına Sözümü tutamadın gelemedim kapına Telli duvaklı çıkartamadım seni yolculuğa Anan baban davet edecektim düğün alayına Ben gelemedim, artık sen gel yanıma Yolun sonu kafandaki şüpheleri at bir kenara Telli duvaklı gel mezarımın başına Ruhum şad olsun mezar taşımın başında Bir Fatiha mutlu eder beni ahir dünyada Anan olsun baban ölsün durma gel Elleri kınalı başı bağlı sevdalı gelin Ancak öksüz kalınca bana kavuşursun Gençliğim heba oldu artık yolun sonu Geldik gidiyoruz hayal sevdamın yolun sonu Mehmet GENÇKAYA 131 İlk bakışın göz kırpışın Tam otuz beş yıldır unutmadım Unutur gibi yaptım unutamadım Elbet bir gün sen de unutursun Unutmasan unutur gibi yaparsın İlk bakışın göz kırpışın İlk bakışın hala saklı sinemde İlk öpüşün sıcaklığı hala sakı kalbimde Unutmasan unutur gibi yaparsın İlk bakışın göz kırpışın Her ahında sinemi yakarsın kader, Sen ne yaparsın? Yaş geldi elli ile atmışa Buluşamadık bu fani dünyada Sevdamızı yasınlar mezar taşına Yılarca ardım bir iz, ak düştü saçlarıma Ümidimi yitirdim yeniden çıktın karşıma Bu yaştan sonra ilk bakışım ilk sevdam Seni unuttum, beni götürün Mevla’ya Ben yandım, senin sinen yanmasın Son çırpınışım da çıktın karşıma Artık benden sana olmaz sevda Unutmasan unutur gibi yaparsın İlk bakışın göz kırpışın Mehmet GENÇKAYA 1997- ELAZIĞ 132 DUA Destanım Rahman ve Rahim Olan Allah'ım, senden, kalbimi daima hidayette kılacak, perişanlığımı toplayacak, dini hayatımı ıslah edecek, kaybettiğimi tekrar kazandıracak, şu anımda amelimi tertemiz kılacak, yüzümü ağartacak, beni tüm İslam alemini her türlü kötülükten bela ve musibetler den kurtaracak rahmetini istiyorum. Allah'ım, bana ve inananlara sadık iman nasip et. Küfürden korunmuş kıl. Bize rahmet verip dünya ve ahret de aziz et. Allah'ım, kaza anında kurtuluş ver. Şehit’ler menziline erdir. Onlarla beraber eyle Düşmanlarımıza karşı bize yardım et. 133 Peygamberlerini imdada, Velilerini yardıma, gönder. Allah'ım, hacetimi sana söylerim. Görüşüm ne kadar kusurludur. Rahmetine olan ihtiyacım sonsuzdur. Ey bütün işleri çekip çeviren! ALLAH’ ım Ey azgın denizlerin dalgalarında boğulmak üzere olan zayıf kullarını selamete çıkaran rabbim! Beni cehennem azabından koru. Ehli mümin insanları da koru Kabir azabından muhafaza eyle. Allah'ım, hatalarımı görüşlerimin kusuruna, takatimin azlığına, kuruntumun bana ağır basmasına niyetimin çürüklüğüne, bağışla. Beni ve ehli İman sahiplerini af eyle Aczimi itiraf ederek senin rahmetine sığınıyorum. Allah'ım, bizi hidayete erdir. 134 İnsanların hidayete ermesine bizi vesile kıl. Bizi azdırma ve saptırma. İnsanların sapmalarına bizi vesile kılma. Düşmanlarına karşı harp ederken bizi muzaffer eyle. Dostlarınla dost eyle. Sevdiklerini sevdir, Düşmanlarına düşmanlık ettir Allah'ım, kusurlarımızla beraber bu kadar dua edebildik. Sen kabul eyle. İki Cihanın Nuruna Ümmet eyle Kulluğuna Kul eyle İki Cihanın şefaatin den mahrum eyleme Kuvvet ve kudretimiz ancak seninledir. Kopmayan ipin sahibi sensin. Ceza gününün dehşetinden sana sığmıyorum. Senin cennetini ümit ediyorum. Sözlerine sadık olan kullarınla bizleri rahmet etmeni diliyorum. Merhamet eden, onları seven ancak sensin. 135 Sen ne yaparsan güzel yaparsın. Allah'ım, kalbimi nurlandır. Kulağımı nurlandır. Gözümü nurlandır. Saçımı nurlandır. Yüzümü nurlandır. Etimi, kanımı, kemiklerimi, önümü, arkamı, sağımı, solumu, altımı, üstümü nurlandır. Nurumu artır. Beni ve sana inananları nur eyle. Devletimi. Milletimi, eziyet gören insanları sen muhafaza eyle Allah'ım, Müslümanlara yardım et. Hak sözün söylenip dinin kuvvetlenmesi için çalışan; 136 Senin huzurunda başını secdeye koyan mümin kullarını İki cihanda aziz ve bahtiyar eyle. Allah’ım sen büyüksün senden başka ilah yoktur. Senden başkada tapılacak mabet yoktur. Senin rızandan başka da bir şey istemiyoruz; Sen ne yaparsan güzel yaparsın. Senden geldik sana döneceğiz… AMİN Dualarımızı kabul eyle Yarap… Dualarımızı kabul eyle Yarap… Dualarımızı kabul eyle Yarap… Not: Emek verip okuyan ve emek harcayıp tüm inananlara ulaştıran okuyan ve dinleyenlere haklarımı helal edip ALLAH onlardan razı olsun. ..AMİN 137 BİTERKEN : Fazla abartmaya gerek yok Şiir Yazmak bir tutku bir sevgi bir aşk ne zaman yazacağını insan bilemez bakarsın bir anda sayfalarca yaz bazen yazmak istersin bir kelime yazamasın bu ALLAH’ ın vergisi ve lütfü olarak görüyorum. Muhabbetimle…selam ve sevgimle Bazı şiirlerim kayboldu bazıları da kayda almadan bilgi sayar ın acizliği olur ya bize de attı bir kanca beni ve aşkımı yuttu kalanları KIR ÇİÇEĞi-1 adı altında toplamaya çalıştım. Belki sizlerin düşüncelerini başka olabilir ama benim böyle olduğum ve beni de böyle anlayacağınızı ümit ederim. Burada aşk ve sevgi muhabbet Allah içindir. Beşeri sistemdeki kadın için değil, yaratan Mevla ya dır. Aşk ile Selam ve sevgilerimle. Kara toprakta kır çiçekleri açar Yıllarca kokusu gitmez hafızalardan Yosunlu sularda açan yosun gülleri Kırk yıl yosun kokar çiçekleri Mehmet GENÇKAYA 2012- ELAZIĞ 138 Öz Geçmişim 01.Mayıs.1955/53 yılında Elazığ’ın 18 kilometre Güneyine düşen Kinederiç köyünde doğmuşum. İlk okulu kendi Köyüm de okudum. Köyümün adı Gözebaşı olarak değişti, İmam-Hatip mezunu olup; Özel ve DSİMilli Eğitim ve Kültür Bakanlığında çalıştım. Elazığ İl Halk Kütüphanesinde Temmuz 2006’ da emekliye ayrıldım. Askerliğimi Samsun ve Kıbrıs’ta yaptım. Eşimde aynı köyden (Gözebaşı)’lı olup 09 Ekim 1977 yılın da evlendim. Dört çocuk babasıyım. Feyzullah ....................................................... Jeoloji Mühendisi Yasemin ...................................... Anadolu İmam-Hatip Mezunu İbrahim ................................. Elk.Tekni. ve Su Ürün. Mühendisi Furkan .................................................. Elk.ve Elekt. Mühendisi Yazın köyüm Kinederiç ‘te kışları da Elazığ’da yaşamaktayım. Okumaya çok düşkün oluşum nedeniyle şiir yazma kendiliğinden gelen bir duygu diğer araştırmalarım, kendiliğinden ortaya çıkmış bir eser değil yılların birikimi ile aşk sevdasından meydana gelmemiştir. 139 Hazır olanlar; 1- KIR ÇİÇEKLER -1- (şiir) 2- KÖYÜM KİNEDERİÇ 3- ŞAHIM NAKŞİ REHBERİ 4-ŞEYH HARTAVİZADE 5-HACI VEYSİ BABA 6-BÜYÜK ve KÜÇÜK S.ŞERİF 7-KİNEDERİÇLİ S.HOCA EFENDİ 8-HARPUTLU BEYZADE EFENDİ 9 -33 BÜYÜK ZAT 33 TESBİHAT 10-AŞK HAYAT VE EDEP 11-GEZİ PARKI B.S.ŞAHANE 12- HARPUT NAKŞİ EVLİYALARI 13- HARPUT KADRİ EVLİYALARI Devam edenler ; 1- KIR ÇİÇRKLERİ -2- Şiir) 2-ELAZIĞLI-ZÜLKÜF 3-MEKTUPLAR 140 Her yazdığım şiir, yazı ve araştırmalarım kendi duygularımdan bir anlık gelen olaylar değil . Tam eksine birikimlerimin eseridir. Bir bölüm şiirlerim kayboldu bir bölümde yazılarımı beğenmeyerek imha ettim; Kır Çiçekleri-1- ( şiir) Kaleme aldığımdan dolayı büyük saygı ve hürmetlerimi, selam sevgi ile şükranlarımı arz ederim. Beğendiklerinizi dostlarınıza şikayet ve ikazlarınızı bana iletmenizi.. temenni ederim aşk ve muhabbetimle. Samimi duygularımla selam ve sevgiler. GÖZEBAŞI- ELAZIĞ Mehmet GENÇKAYA 141 İçindekiler Başlarken ................................................................................................ 6 Kır Çiçekleri ............................................................................................ 7 Kara toprak ............................................................................................. 9 Aç kapılarını .......................................................................................... 10 Amine Ana ............................................................................................ 11 Sarayım Olsun ...................................................................................... 12 Köylü kızı .............................................................................................. 13 Sevdim Gittim ....................................................................................... 15 Ekin Ektim Tarlasına ............................................................................. 16 Güle güle .............................................................................................. 17 Muhammed Mustafa ............................................................................. 18 Gönül Dostum ......................................................................................... 6 Mahşere ................................................................................................ 21 Üşüyorum Paşam ................................................................................. 22 Yaşamak Buysa .................................................................................... 23 Yasımı tutan yok ................................................................................... 24 Beytullah (kabe) .................................................................................... 25 Gel Yanıma ........................................................................................... 26 Geliyorum ANA ..................................................................................... 27 Babam .................................................................................................. 29 Dilenci ................................................................................................... 30 Ben Naz Edişini sevdim ........................................................................ 31 Anam .................................................................................................... 32 142 Boş Pencere ......................................................................................... 33 Para Para ............................................................................................. 34 Dumanlı Dağlarda ................................................................................. 35 Hırçın Meleğim ..................................................................................... 36 Şahım ................................................................................................... 38 Sen ....................................................................................................... 39 Ey Siyasetçiler ...................................................................................... 40 Çanakkale ............................................................................................. 42 Mevla’ya ............................................................................................... 44 Gözümün yaşını ................................................................................... 45 Kandım sözlerine .................................................................................. 46 Bir Dünya .............................................................................................. 47 Şeytan yüzlü ......................................................................................... 48 Bayrağıma… ......................................................................................... 49 Ramazan Müslümanları ........................................................................ 50 Şehid .................................................................................................... 52 Harput ağlamış ..................................................................................... 53 Kula Kul Yapmak .................................................................................. 54 Gözler Ağlar .......................................................................................... 55 Kinederiç Üzümü .................................................................................. 56 Yasatayım yasta ................................................................................... 57 Gel ........................................................................................................ 58 Karşılıksız sevdim ................................................................................. 59 Öğretmenim .......................................................................................... 60 143 Bilelim ................................................................................................... 62 Gel gidelim bu köyden .......................................................................... 63 Şahım Nakşi Hazretleri ......................................................................... 64 Allaha hamt olsun ................................................................................. 64 Kebetullah… ......................................................................................... 66 Müslüman kadınım ............................................................................... 67 Söyleyemem ......................................................................................... 69 Şerefindir .............................................................................................. 70 Özlem çekenlere selam olsun .............................................................. 71 Selam Muhammed Mustafa .................................................................. 73 Şahıma selam ....................................................................................... 74 Köyümü çok özledim ............................................................................ 75 Şehidime Selam ................................................................................... 76 Son diye ................................................................................................ 77 Öğrenci ................................................................................................. 78 Senin Aşkına ........................................................................................ 79 Kadınım ................................................................................................ 80 Sabah Ezanı ......................................................................................... 82 Duruşun Başka ..................................................................................... 83 Özledim ................................................................................................ 84 Hazar gölü ............................................................................................ 86 Birazda sen oyalan ............................................................................... 87 Kalbimdeki Acılar .................................................................................. 88 Ölümü tercih ederim ............................................................................. 89 144 Aşıkım ................................................................................................... 90 Yollarımız ayrılsa da ............................................................................. 91 Çıkıp ta gideyim .................................................................................... 92 Azat eyledim sevgimi ............................................................................ 93 Bu sevdaya düşenler ağlasın ............................................................... 94 Çıkıp ta gideyim ................................................................................... 96 Ey oğul .................................................................................................. 97 Varsın da deli desinler .......................................................................... 98 Bunlara Alıştım ..................................................................................... 99 Suyu Islattım ....................................................................................... 101 Meçhule gidelim .................................................................................. 102 Amaç başka gaye baka ...................................................................... 103 Bir haber ............................................................................................ 105 Alıştım ................................................................................................. 106 Nasihat ım ey oğul sana ..................................................................... 108 Ey Nur ................................................................................................. 110 Sen benim küçük meleğimsin ............................................................. 113 Takıldık fitnenin Peşine ...................................................................... 114 Döner .................................................................................................. 116 Ey saçları sarı ukala kız ..................................................................... 117 Ateşin olayım ...................................................................................... 119 Aklımı yitirmeden gel bu gece ............................................................ 120 Can bedenim ...................................................................................... 122 Aşkım .................................................................................................. 123 145 Nasıl Hakkımı helal edeyim ................................................................ 125 İnsan haddini bilmeli ........................................................................... 127 Er kişi .................................................................................................. 128 Ankara’nın tıfıl kızları .......................................................................... 129 Yolun sonu .......................................................................................... 131 İlk bakışı göz kırpışın .......................................................................... 132 Dua ..................................................................................................... 133 Biterken .............................................................................................. 138 Öz Geçmişim ...................................................................................... 139 146
© Copyright 2024 Paperzz