2005_mg_kır_cıceklerı_1

KIR ÇİÇEKLERİ-1
(şiir)
MEHMET GENÇKAYA
ELAZIĞ
1
KIR ÇİÇEKLERİ-1
(ŞİİR)
Mehmet GENÇKAYA
05.05.2005
ELAZIĞ
2
Yayın evi
:
Yayın Numarası :
ISBN :000-0000…….
Kapak:KİNEDERİÇ TEN BİR FOTOĞRAF
Dağıtım:
Adres :Rüstempaşa Mah. Billur Sok. ŞAHIM Ap.
No:16-2 ELAZIĞ
e-posta :[email protected]
Cep
:0505-4735671
Not:
İsim belirtilerek alıntı yapmak uygundur.
Mehmet GENÇKAYA
05.05.2005-ELAZIĞ
3
“BİSMİLLAH..”
“RAHMAN
VE
RAHİM OLAN
ALLAH’IN
ADIYLA”
KIR ÇİÇEKLERİ-1
(şiir)
Mehmet GENÇKAYA
05.05.2005
GÖZEBAŞI-ELAZIĞ
4
Saygılarımla
Teşekkür
ve
sevgilerimi sunarım.
( M.GENÇKAYA)
5
BAŞLARKEN
Nasıl başlamak gerekir bu zorlu ve yosunlu yollarda çok
ama çok zor ama şiir bir tutku bir evrensel değeri olan ilahi
aşkın aşkın zühür edişi ve dışa yansıması olarak görmekteyim
ve duygular çevresinde yaşamak istiyorum.
Ben çocukluğum den belirli bir şeyler yazmaya çalıştım
ama hiçbir zaman başkalarını örnek alarak bir yerlere gelmeye
çalışmadım. Kendi özümden gelen duygularımı kalbimin bir
anlık akışını sevdasını muhabbetimi yazıya dökmek istedim.
Yazdıklarımla bire bir yaşadığım Muhabbet ve Aşk
sevdasının örneklerindendir baharda kır çiçeklerin kıpırdanışı
gibi kar çiçeklerin karı delip baharda çevresine veren hazzın ve
olayların ürünüdür.
Şiir zorlama ile yazılmaz gönül akışı içindeki olayların
sevdasıdır Aşk bir sevdadır sevgidir bazı değerlerin izahi dahi
yapılamaz yapmaya da gücü yetmez
KIR ÇİCEKLERİ-1- adını verdiğim aşkım ve sevdamın
ilandır.
Muhabbetim, Selam ve sevgilerimle…
Mehmet GENÇKAYA
Gözebaşı- ELAZIĞ
6
Kır Çiçekleri
Sevmek başka duygu
Gönül sevdasız olmaz
Aşk sevdasız şakasız olmaz
Ekilen tohum tarlada kalmaz
Gönülden sevenler aldatılmaz
Ekinini zevkle biçeyim
Geceyi beraber geçireyim
Sabaha kadar dertleşelim
Yalnız bırakmam seni
Aşkım sevdam Kır çiçekleri
Aşk gömleğini giymişim
El açıp ALLAH ’a dua etmişim
Bir ALLAH birde seni sevmişim
Ekinini biçip eşin olmaya geldim
Ekin tarlasında ki Kır çiçekleri,
Geceleri karanlık olur ay doğmaz
Sevdaya tutulan kör sağır olur duymaz
Verilen umutlar uzayınca acılar başlar
Gönül bu aşka doymayınca
Sevenler acı çekip pişman olmayınca
Sevmesen de kin gütme sevdalım
Belki bir gün seversin diye
Yaralarım tap taze kır çiçeğim
Beni kalpten zedelesen de severim
Ben sevdim sen sevmesen de kır çiçeğim
7
Yüksek dağların kır çiçekleri
Ayrı ayrı olur renkleri çiçekleri
Tek tek vardır sevenleri sevdaları
Sevdim diye zedeledin beni
Adı olsun kır çiçekleri
Kinederiç –ELAZIĞ
Mehmet GENÇKAYA
8
Kara toprak
Topraktan geldik toprağa gideceğiz
Her canlı dirildiği gibi ölecek bir gün
Mahşerde de ilk an gibi dirilecek
Her canlının üstüne kara toprak örtülecek
Kara toprak her pisliği temizler
Anlı pak emeli pak gidenlere selam
Sorgu da yok sual da yeridir
Dünyada mahşerde kara toprak
Bir dünya istiyorum huzurlu olsun
Bu kara toprakta yaşayanlar için
İlahi nizama uymayanlar için
ALLAH kullarına hidayet versin
Mehmet GENÇKAYA
9
Aç kapılarını
Gidecek yerim yok geldim kapına
Güzel yaratmışsın beni dünyada
Teksin mekan dan münezzeh sensin
Ben geldim Aç kapılarını Mevla
Ellerimi açtım durdum duaya
Aşık kulun geldi sema ya
Af senden yarap tövbe benden
Aç kapılarını ben kulun geldim
Mehmet GENÇKAYA
İmam-Hatip ELAZIĞ
10
Amine Ana
Analar anası Amine hatun Ana
İki cihanın nuru Muhammet Mustafa’yı
Öksüz ve yetim doğuran ana
Sende üstün şerefli ana yoktur dünyada
Tüm analar şerefli dir amma
Sen başımızın tacısın Amine ana
Senden güzeli bulunmaz bu dünyada
Dünya ve ahrette resul ansı bilmeyenlere
Tüm analara ve Amine anaya rahmet eyle
Rahmeti bol ola Allah’ım
Mehmet GENÇKAYA
İmam-Hatip - ELAZIĞ
11
Sarayım olsun
Bir saray sipariş verdim yapılsın
İki metre uzunluğu bir metre eni
Boyu hiç düşünmedim bir yirmi olsun
Bu mezar sarayım olsun
Ölüm gelip bulunca beni
Sarayıma defnedin bedenimi
Kefenimdeki cepsiz elbiseyi
Yıpranmasın gömerken beni
Yormayın cenazemde beni
Ezanım doğarken verildi
Verin selamı kılın namazımı
Bir fatihe ile üç ihlas yeter bana
Hoca sağlam kıldırsın namazımı
Musalla taşın da isteyin helallığımı
Ahirete yollamayın beni borçlu
Huzurla Sarayımda rahat yatayım
Karşı durmaya yoktur mecalim
Ellerinin içinde alsın ecelimi
Ezra ile selam beni incitmesin
Bu mezar sarayım olsun
Mehmet GENÇKAYA
Gözebaşı- ELAZIĞ
12
Köylü Kızı
Yazması başında saçları omuzların da
Henüz girmiş akil buluğ yaşına
Laf söylenmez akılsız başına
Nazın çekilmez köylü kızı
Bahar geldi çiçekler açtı
Ekin değdi yaz geldi
Mahsun gözlerine tutuldum
Nazın çekilmez köylü kızı
Sevgime karşı ümit yoksa
Sır saklama köylü kızı
Bu sevdaya düşmeseydim
Seni görmeseydim Köylü kızı
Adını bilmeden yaktın beni
Ay doğar hilal olur yüzünde
Sevilenler nazlı olur dizinde
Sevgiden yoksun köylü kızı
Hilal dolun aya dönünce
Ay kayıp olur güneş doğar
Gözler görmez diller konuşmaz
Havalardasın yine köylü kızı
Mendil bağladım pencerene
Elin değdi elime sevdalandım
Aşk ve Sevdan ateşi sardı beni
Nazı bırak da konuş köylü kızı
13
Yazma altında tebessüm etme
Nazını çekecek halım kalmadı
Naza çekme beni de üzme
Aç yazmayı sevindir beni köylü kızı
Bıktım suskun duruşundan
Açıl har olma çiçekler gibi
Mahkum ettin kafes de ki bülbül gibi
Son isteğim sevindir beni
Mehmet GENÇKAYA
1971 – ELAZIĞ
14
Sevdim gittim
Görmeseydim sevmeseydim
Görmeden ne derdim nede kaderim
Bağda bahçede aradım seni
Bir mendil bırakıp sevdim gittim
Beni kimse anlayamaz oldu
Dünya yandı tarumar oldu
Kalp bir KABE’ dir yıkılmaz
Seni kalpten sevdim gittim
Kinederiç-M.GENÇKAYA
15
Ekin ektim tarlasına
Nettim sana neyle dim kadın
Kızını sevdim vermedin
Kardeşlerini düşman eyledin
Kızına mübtalayım bir daha
Ekin ektim tarlasına
Bir laf attım anasına kızına
Anası da vermem dedi
Kızını da kaçırdım bir lafa
Ekinin tarlada kalmaz kaynana
Kızın yanımda oldu avradım
Kardeşleri düşman olsa da
O Kadınım oldu geri yollanmaz
Bunu böyle bilesin kaynanan
Kızın kadar beni de sevesin
Yaptıkların dan vaz gecesin
Beni de böyle sevesin
Kaynana ekinin tarla da kalmaz
Kızında yanımdan ayrılmaz
Torunların boy boy olsun
Ver elini öpüp barışalım kaynana
Elazığ-1974
Mehmet GENÇKAYA
16
Güle Güle
Güle güle sağ selim gidesin
Gülün kıymetini bilesin
Gülün kıymetini bilmeyene
Mecnun diye bilesin
Ben seni nedeyim
Senide ALLAH yarattı
Beni de ALLLAH kulluğuna
Böyle kabul eyleyesin
Mehmet GENÇKAYA
17
Muhammed Mustafa
Ekim 2010 çıktım hac yoluna
Medine’de verdik dokuz gün mola
Cebrail kapısından girdik ehli sufa
Salavat getirdik Muhammed Mustafa
Sahabelerini almış yanına
Ebabekir ile Ömer yan yana
Ravzasın da durduk namaza
Selam sana Muhammed Mustafa
Selam kapısında girdik yanına
Saygıyla selam verdik baş ucunda
Başladık salavat ile duaya
Şefaat senden Muhammed Mustafa
Mescidi Nebeviden ayrılmak zor oldu
Gözler doldu aktı yağmur oldu
Ömre için ihram giydik çıktık yola
Vedalaşmaya geldik Muhammed Mustafa
Medine Mekke arası yol uzun
Muhammed Mustafa razı olsun
Bir daha geleceğim hasret son bulsun
Selam Ullah Muhammed Mustafa’ya olsun
Vardık Hareme şaşkınlık ve hayretle
Tavafa başladık yedi şaft bir tavaf diye
Sefa ile Merve say ile
Namaz kıldık nasuh tövbesi ile
18
Çok çileler çektin Mekke’de
Ebucahilin evi olmuş abdes hane
Allaha dua size salavat ile
Şefaatine muhtacız bin kere
Cebeli nura çıktık hareme baktık
Resulullaha hasret doya doya baktık
Bir daha gelmek nasıp olursa
Aşkınla salavat Muhammed Mustafa
Udeybiye de yaptığın İlk anlaşma
Görmeden dönemezdim Elazığ’a vatana
Dönelim ömre için tavafa Lebbeyk Lebbeyk
Telbiye getirelim doya doya
Salavat ile Selam Muhammed Mustafa’ya
Mekke 2010
Mehmet GENÇKAYA
19
Gönül dostum
Nettim neyle din çekip gittin
Beni benden aldın gittin
Sana gönülden bağlıydım
Beni yalnız bırakıp gittin
Sen yoksun bu hayat niye
Gönül dostum sevdalıyım
Hayat acı sevgin hoş kalp acı
Gönül dostum gönül dostum
Mehmet GENÇKAYA
20
Mahşere
Başkana yazdın bir name
Cevap vermedi kalsın ahrete
Hacılar çile çekmiş umurunda mı
Bu devran sana da kalmaz başkan
Müslüman müslümana çile yapar mı
Nuh oteli dediler Suudi granta yat dediler
Diyanet başkanına arzı endam eyledik
Başınızın çaresine bak dediler
Ey görevli ! Nasıl güveneyim size
Bu yaptıklarınız karşısın da eğilmem
Bu yaptıklarınız zülüm ile çile
Burunuz dan gelecektir aheste ahaste
Hakkım Mahşere kalsın helal etmem
Helal etmiyorum sizlere hakkımı ben
Sizlerin de hakkı varsa başım üstüne
O’da kalsın mahşere
Mehmet GEÇKAYA
2010 MEKKE
21
Üşüyorum Paşam
Hava çok sıcak ben üşüyorum
İliklerim ilme ilme olmuş
Damarlarımdaki kan donuyor
Hava sıcak bense üşüyorum paşam
Bahar gelince çiçekler açar
Her polen bir acı açar
Yaram sağalmadı söyleme
Hava sıcak ben üşüyorum paşam
Kınalı eller solmadan
Sevenler aşka doymadan
Gözleri nemli baka kaldı
Hava sıcak ben üşüyorum paşam
Şehit düşersem haber yollayın anama
Haberini almadan koymayın mezara
Nişanlıma kanlı mendilim hatıra
Hava sıcak ben üşüyorum paşam
Mehmet GENÇKAYA
Kinederiç -ELAZIĞ
1974-Kıbrıs Barış Hareket anısına
22
Yaşamak BUYSA
Nevruz çıktı çiçek açtı yaz geldi
Hayat depreşti dertler çoğaldı
Hayatın cilvesi dir gelip geçti
Yaşamak buysa Yaşamak buysa
Aşkın Çilesi dolu hayata
Her şeye kadirdir yaratan Mevla
Hayat denilen bir anlık rüya
Yaşamak buysa
Mehmet GENÇKAYA
Kinederiç - ELAZIĞ
23
Yasımı Tutan Yok
Ben yaşarken öldüm yasımı tutan yok
Kefenimi getirdiler ölmeden başım üstüne
Siteme başladılar mezarımı kazan yok diye
Teneşire koydular yıkamak için bedenimi
Yaşıyorum amma bir ölüden farksızım
Ne sala verenim nede yıkayanım geldi
Bir hiç uğruna var mı gelip gideni
Musalla taşına bıraktılar cenazemi
Mehmet GENÇKAYA
24
Beytullah ( kabe )
Lebbeyk labbeyk diyerek başladım tavafa
Telbiye getirdim ağlayarak yana yana
Vardım hazreti İbrahim makamına
Nurun tecelli etmiş son arşa yoktur ötesi
Tövbeye geldik al açtık Hz. Muhammed aşkına
Adına Beytullah dediler (Kabe) dediler
Aşkınla başladık yedi şavtın eşit bir tavafa
Sefa ile Merve de say yapa yapa
El açtık durduk duaya dua ya
Seyreyledik Kabe’yi doya doya
Mekke 2010
Mehmet GENÇKAYA
25
Gel Yanıma
Buluşmak için haber gönderirsin
Neden naza çektin gelmedin
Bir sıkıntın varsa söylemelisin
Yaşamak istiyorsan bana dönmelisin
Sevgi diye diye çıktık yollara
Herkes sıla da ben bur da
Baban razı değil bilirim
Seviyorsan kaç gel yanıma
Sevmek kolay sonu olmayınca
Naz kolay çile çok zor
Adap dışı sevgi istemem
Kurtuluşun buysa kaçta gel yanıma
M.GEÇKAYA
26
Geliyorum ANA
Bedenim burada hayallerim orada
Anam bekler beni şimdi sofrada
Bulgur pilavı pişmiştir ya
İçli köfteyi saklar anam bana
Kinederiç üzümünü hayal ederim
Pestilini örciğini çok özledim
Bakarsın bir gün gelirim
Sıla dan ayrı kalan günlerim
Tandır ekmeğini gözüm de tüter
Burada yok gönül hasret çeker
Yukarı çeşmenin bir bardak suyu
Bura da bir ömre yeter
Bir gün tehris olur döneriz yuvaya
Hasret kaldıklarımla yaşarım doya doya
Anama sılaya az kaldı kavuşmaya
Kalanlara selam hasret bitti vesselam
Mehmet’im terhis olmuş izi kalmış orada
Ana oğul hasret giderecek yuvada
Kıbrıs’a elveda Elazığ’a selam
Yoldayım geliyorum anam
Yollar ne kadar uzadı bilinmez
Hasretlik ne kadar zor ki yol bitmez
Anacığın bir sıcak çorba yap
Karşında içeyim doya doya
27
Askerlik bitmez dediler bitti
Aldım teskeremi düştüm yollara
Geliyorum ağlama ANA
Yoldayım geliyorum ANA
Haziran 1977 KIBRIS
Mehmet GEÇKAYA
28
Babam
Uykudan uyandığımda arar gözlerim babamı
Hayal dünyasına dalarım babam diye
Ne gariptir babamın nasırlı elleri
Yüzümü okşadıkça büyük zevk duyardım
Ekmek kavgası için erken gider işine
Aç kalmasın yavrularım diye
Sevip okşayamazdı uyanmasınlar diye
Baba şefkati duygu dolu göz yaşları ile
Kelimeler ifade etmez babamı anlatmaya
Ekmek için evden çıkış saati yoktur
Yorgunluk onun için şeref ve bir onur
Canım babam canımdan öte babam
Bir elinde melası bir elin de şakul
Canı pahsına duvar da duvara koşar
Kaç ev yapmıştır sayısını bilmez
Evin de oturanların duası babama yeter
Mehmet GENÇKAYA
1977-GÖZEBAŞI
29
Dilenci
Tak tak tak açan yoktur kapıları
Bir ses geldi Kimdir O?
Aç kapıyı ben geldim
-Sen kimsin ?
Ben bir dilenci kulum
Ne para nede bir pul
Ezel aleminde yaratılışın budur
Fıtratım İslam adım Müslüman ya
Gittiğin yol doğru değil dediler bana
Aç kapıyı ben bir dilenci kulum
Adımı koydular dilenci
Güzel yaratmış Mevlam beni
Kim ne söylerse söylesin
Gidilecek tek mekan
Aç kapıyı yaradan ben geldim
Dua için açtım ellerimi havaya
Dilenci kulun geldi sema ya
Günahlarımı af etki yeneyim dünyaya
Aç kapılarını ben geldim Mevla
Mehmet GENÇKAYA
İmam-Hatip ELAZIĞ
30
Naz EDİŞİNİ SEVDİM
Ağlayan gözyaşlarımı silen olmadı
Bir vefasız sevdim O’da yar olmadı
Olan varsa pembe mutluluklar dilerim
Kaderim derim hayata devam ederim.
Ağlama gözlerin şişecek
Kederim deyip hayata küsecek
Vefasızlık böyle görülmedi
Kimi kime şikayet edecek
Sen kaderimsin yolarımız ayrılsa da
Muhabbet duygumuz karşılıksız olsa da
Sevdim diye sevgin olmasa da
Hayata küsecek bir şey yapmadım
Seni sen diye gönülden sevdim
Anam yok diye ağlama dedin
Anan da baban da ben diye söz verdim
Hapsi hayal dünyasında kalan anılarım
Anıların sevdim, ahlakını sevdim
Güzellik ALLAH vergisi
Ben seni olduğun gibi sevdim
Ben naz edişini sevdim
1972-İmam Hatip-ELAZIĞ
31
ANAM
Bilirim anam yokluğuma üzülürsün
Karnında ne zahmetler çekerek büyütmüşsün
Gece gündüz demeden emek çekmişsin
Senin hakkını nasıl ödeyeyim anam
Gurbet dedikleri yer özlem hasret dolu
Anaların gözleri yaş dolu dolu
Ağlama Anam sayılı günler gelip geçer
Senide üzer beni de üzer ama geçer
Askerlik denilen Peygamber ocağı
Baba ocağında ne var ki ? Anam
Kurdu kuzuya yem yaparlar anam
Üzülme anam buda gelir buda geçer
1977 Yeşilyurt-KIBRIS
Mehmet GENÇKAYA
32
Boş PENCERE
Her gün gördüğüm tatlı pencere
Bu gün üzgünmüsün don bir kere
Haylim tarumar olmuş
Yoksa sihrin mi bozuldu boş pencere
Saçlarını okşar
Pencereyi açardın
Kaşlarını çatar
Boş pencereye koşardın
1971 Kinederiç- EAZIĞ
Mehmet GENÇKAYA
33
Para Para
Para para deyip durdun
Beni can evimden vurdun
Ne aradın ne buldun
Para para pul oldun
Anayı evlattan ayıran
Sevgiden yoksun kalan
Parayı pul yapan
Sen ne idin ne oldun para
Altın değerindeydin pul oldun
Bir dünya sevmiştin kül oldun
Allaha değil kula kul oldun
Para diye diye pul oldun
Para diye can verdin
Bir dünyaya rezil olu verdin
Dünyalık için namert oldun
Para para diye kepaze oldun
Mehmet GENÇKAYA
1975 - KİNEDERİÇ
34
Dumanlı DAĞLARDA
Avluya kilim serdim yumuşak,
Sabah gelmedin akşam gel de bulu şak
Muhabbet sevgim kurudu
Senin hala aklın dumanlı dağlarda
Dumanlı dağların bulutu çok olur
Sevenlerin düşmanı çok olur
Hayal dünyasında koşanlar hüsran olur
Senin aklın hala dumanlı dağlarda
Kinederiç- ELAZIĞ
Mehmet GENÇKAYA
35
Hırçın MELEĞİM
Gönlüm dalga dalga mahsun
Ne yapalım ?
Kader rızam dır kader
Ne acılar çektim bir bile bilsen
Çok acılar sen çekerken
Kalan dakikalar geçmek bilmez
Ağlamak elde değil
Az kaldı şimdi çıkar dediler
Yollar uzun ömür kısa
Hırçın Meleğim
Yaş ellidir amma….
Kaşına da toz kondurmaz
Gelmiyor bir türlü içimden gülmek
Gönlüm , gözlerim mahsun
Ömür az Yollar uzun
Hırcın Meleğim Hırçın Meleğim
Bu senin beşinci neşterin…
Benimde beşinci ızdırabım
Sen sabahlara kadar acı çekerken
Ömür az yollar uzun
Hırçın meleğim
Ben mahsun çocuklar mahsun
Ömür az yollar uzun
Haykırmak geliyor.. canı gönülden
Haykıramıyorum..haykıramıyorum
Hırçın Meleğim hırcın Meleğim
36
Yıllar tanıklık yapar sevdamıza
Ağlamaya dahi takedim kalmadı
Ömür az yollar uzun
Hırcım Meleğim sesiz meleğim
09 ŞUBAT 2007
Hayat Hastanesi- ELAZIĞ
Mehmet GENÇKAYA
37
Şahım
beni mürit kabul ettiğin için
sen gönlümün şahısın
seni görmediğim günler üzgünüm
himmette geldim şahım
gündüz hayalimdesin ŞAHIM
geceleri rüyalarımda
hesaba çekileceğim mahşeri kübrada
himmete geleceksin şahım
ihvanların gönlünde taht kurdun
gece gündüz teveccühte bulundun
evliyaların izindesin
sana muhtacım şahım
her tesbihatta seni anarım
dualarınla ben yaşarım
azımızı çokça kabul eyle
duamızdır tek hediye
beni de böyle kabul eyle ŞAHIM
15.04.2003
mehmet gençkaya
38
Sen
Hayat eksenimde koşan
Çile yumağına yakalanan
El açıp Mevla diye yavralan
Sen varsın ya sen sen
Adımı ne koydun bilemem
Cümle cihana feryat yapan
Sen meğer ne eşetmissin
Sen varsın ya sen sen
Mehmet GENÇKAYA
1978- GÖZEBAŞI
39
Ey siyasetçiler
İktidar olmak Ülkeyi yönetmek isteğiniz var
Fikrin başka zikrin başka harekelerin başka
Nanik kadronla nasıl yöneteceksin ülkeyi
Siz rezil edersiniz içte ev dışta Ülkeyi
Ezandan rahatsız olan kadınlarınız
Adil olmayan Başörtüsüne yasak fikriniz
İyi kötü demeden hap muhalefet ettiğiniz
Açık açık fikrinizi beyan edemediniz
Sinsi bir planınız varmışçasına hareketiniz
Sizler bu fikir ve düşünceyle ancak rüyada
Sabah uyanınca hayal dünyasındaki rüya
Eyleme direniş insan hakkıdır diyen
Sizler bu kafayla yola devam ederseniz
Sonunuz bu seçimde de yine hüsran
Hayalleriniz suya düşecek
Şapka düşecek kel yine görünecek
Yenilen güreşe hiç doymaz imiş
Meydanlara düşecek hemen seçim diyecek
Yalanlara pirim vermez, bu şerefli halk
Ey siyasetçiler adam gibi adam olun
Fikirleriniz, zikirleriniz, konuşulsun kürsülerde
Biri birinizle dalaşmak pirim vermez sizlere
Baş olmak istiyorsanız şerefli TÜRKİYE’ me
Adap, haya, sonrada fikir üreteceksin
40
Adap yok fikir yok çıkmışsınız masaya
Bangır bangır bağırıyorsunuz sağa sola
Mecliste kavga, düşmanlık yapın meydanlarda
Bu şerefli seçmen getirmez sizleri iktidara
Ey siyasetçiler bir amacınız var O’da koltuk
Mehmet GEÇKAYA
1992- ELAZIĞ
41
Çanakkale
Sevdim muhabbet aşkı ile ŞEHİD ’imi
Göz yaşlarım dinmedi ŞEHİD’ im senin için
Çanakkale geçilmez dedin sözünü yemedin
Dünyada eşin bulunmaz Şerefli Mehmet’im
Çanakkale savaşı başladı sen cepheye gittin
Çanakkale için şöyle demiş bir manyak
“Çanakkale’yi beş dakikada geçeriz
İstanbul’da beş çayını içeriz”
Mehmetçiğimi yeneceğini sanma “ sarı pişo”
O çay kursağında kalır hazmin zorlaşır
O manyak bir laf daha demiş üzülerek
Ah ah .. biz Türk Mehmetçiğini bilemedik
Fatihin torunları olduklarını hesap edemedik
Bizler yedi düvel olarak savaşı kaybettik
Çanakkale geçemezler seni, bizler varken
Ezine’li Harput’lu omuz omuza koymuş bedenini
Tarih böyle yazılır kanlar oluk oluk akınca
Ecnebi anlamıştır Şehidimin akan kanlarını
Büyük babamın dokuz yıl cephe de kalışını
Bunların sayesinde kazanıldı ÇANAKKALE
Şimdiki zipidiler çıkmış bunlar dan bize ne
Yapıp imar edecek yerde, yıkıp virane eyler
Meşrebin bilinmese ecnebi derler
Bütün kalpler huzur ve mutluluk ister
Çanakkale için bedenler mevzi yapıldı
Bu Ülke için binlerce can ŞEHİT verildi
Yetimini evde hasret bırakarak cepheye gitti
42
Eli kınalı gençler vatan için koştu mevzi ye
Binlerce Şehtimizin kanıyla kazanıldı bu TÜRKİYE
Not: Büyük Baba min Kardeşi Rahmeti Kamil Efendi Çanakkale
Savaşını ağlayarak anlatırdı ondan etkilenerek yazdığım bu
mısraları Şehitlerimiz ve Kamil Efendiden ALLAH razı olsun.
Çanakkale Şehidleri hatırasına
Mehmet GENÇKAYA
Kinederiç - ELAZIĞ
1990
43
Mevla’ya
Zülüm Gördüm Ah çektim
İdealimden hiç taviz vermedim
Benim sevgim beşeri insana değil
Yoktan var eden Mevla ya
Yaratan hoş ve güzel yaratmış
Benzeri yok kusursuz nakış eylemiş
Sanatının üstünlük inceliğini bildirmiş
Buna yaratan Mevla derler
Mehmet GENÇKAYA
44
Kandım sözlerine
Ayvan başında oturak
Gel karşı karşıya konuşsak
Muhabbetimiz hayırlı ve bol olsun
Yandım gözlerine kandın sözlerine
Naz ve kiraz nerden çıktın sen biraz
Ne rengi var nede al beyaz
Biraz konu şak birde şaka la şak
Yandım gözlerine kandım sözlerine
El tutup mendil sallasak
Gelecek için hayaller kursak
Beni benden alıp gittin uzaklara
Kandım sözlerine beni esir eyledin
Mehmet GENÇKAYA
45
Bir dünya
Bahçenizdeki kiraz neden sarı
Sarı kiraz deyince rengi attı
Ah dünya garip bir dünya
Fistanı sarı geliyor
Karşı sokakta
Bahçenizin gülleri al beyaz
Yazması başında kar beyaz
Ah dünya garip bir dünya
Fistanı sarı geliyor
Karşı sokakta
Mehmet GENÇKAYA
46
Şeytan yüzlü
Kandım o bakışlarına
Gözlerin yaktı beni
Seni adam sanmıştım
Melek duruşlu şeytan yüzlü
Bu gidişle alemi aldatırsın
Güzelliğinle cilve edersin
Bu kaçıncı aldatışın
Melek duruşlu şeytan yüzlü
Mehmet GEÇKAYA
47
Bayrağıma
Analar kuzularını yolladı askere
Günleri bitmiş vermezler teskere
Eli kınalı sevdalılar düğün için yol gözler
Şerefsizler Askerimi sattılar alamaz teskere
Bu Dünyada nişanlandık
Ahire te düğünümüz olsun
Kırmızı beyaz tabutum hayalim
Şehadet düğünümüze gelsin dostlar
Damarlarımda ki kanı yudumlama
Vatan için çıktık bu sevdalı yola
Ölürsem şehit kalırsam gazi derler
Her adım da vatanımı özlerim
Elimde ki silahı sever yerinde tetik çekerim
Çocuklarım için canımı siper ederim
Vatan için can verenleri çok severim
ALLAH’ tan bir dileğim vardır benim
Şehitlik rütbesi isterim
Ne şehit ne de gazi pusu attılar yola
Anılsın adım destanlarda bu yolda
Yazan yazsın Vatan sevdalısıyım
Ağlamasın eli kınalı anam ile nişanlım
Bu gün olmasa yarın olacak
Takarlar şahadet rütbesini anlıma
Al beyaz yazmalı bayrağıma
Kanımdan bir rütbedir vatana
48
Bayrağımdaki kanım dalgalansın
Dünya durdukça kalacak anıların
Elazığ Bingöl yolunda pusuya yakalandım
Sizi satanlarda elim yakanızda kalsın
Bayrağıma sardılar naşımı
Analar okşar şehit başını
Babalar şokta yolar kaşı ile başını
Otuz Üç ŞEHİT verdik bir hiç uğruna
Bingöl şehitlerine ve
Tüm ŞEHİT’lerin anısına
Elazığ Öğretmenevi -1993
Mehmet GENÇKAYA
49
Ramazan Müslümanları
Şah geldi geçti on bir ayın bereketi
Bitti ramazan teravih namazı tamam
Öksüz kaldı camiler şimdi vesselam
Çakma Müslümanların işi şimdilik tamam
Kırk derecede oruç tutanlara selam
Ağız barları miski amber ola
Ehli müminler toplumda ki yerini ala
Oruç tutanlar bayram yapacak
Bayram gelmiş sana ne !
Oruç nefislerin terbiyesi
İnsanlığın sağlık şifa abidesi
Bayram da büyüklerin elleri öpülesi
Muhabbet sevgi oruç hikmeti
Ramazan Müslümanları yolda gözleri
Bayram gelmiş yok anaya babaya hürmet
Tatile çıkmış pikini ile dolaşır caddeyi
Ramazan Müslüman’ı dır bilemez sevgiyi
Allah’ım sen den sual olunmaz
Elbet vardır bir hikmeti sebebi
Ramazanın madalyası oruç tutanlara
Nişanesi şükür için kılınan teravih namazı
Merkebi de bağladım ahırın orta direği
Yalan olmasın merkep oruç tutu diye
Fark olsun söyle edep ve haya ile
50
Camiiler doldu binlerce saflar dolusu
Öksüz kaldı camilerin içi ile avlusu
Kibirlenir teravih kılmış Müslüman yavrusu
Baba ana nedir bilmez ana kuzusu
Ramazan Müslüman’ın hali ve ahvali….!
Mehmet GENÇKAYA
Gözebaşı -ELAZIĞ
51
ŞEHİD
Kına yaktım eline yolladım askere
Bayrak ile geldi teskere
Şivan düştü şehidimin evine
Bir hiç uğruna şehidim yan yana
Analar bacılar hanımlar ağlar
Nişanlılar şehidimin naşına bakar
Şehidimim naşında güller açar
Bir hiç uğruna çok can yakar
Anlından akar kanlı şerbetin
Vatanın için canını siber ettin
Namusun ve şerefin için
Sen ŞEHİD oğlu ŞEHİD’sin
Bunun üstüne söz söyleyemem
Şehidime nasıl göz yaşı dökmem
Ahiret te şahadet ederim
Sen ŞEHİD’sin ŞEHİD……şehit
Mehmet GENKAYA
Tüm Şehid düşenlerin anısına
52
Harput Ağlamış
Harput ile Urfa arası çok çile çekmiş
Gönül köprümüz bol olsun
Rehavi ile Beyzadem şad olsun
Gönül ufkumuz şad ve şaduman olsun
Ayva ile Nar bir çiçek açmış
Gönül sevdasından yakınlaşmış
Akşam ağlamış sabah ağlamış
Harput ağlamış Urfa Yastamış
Ne gelenim nede halimi bilenin
Çile dünyasına ağlarken gülenin
Gülerken ağlanacak halimize
Harput ile Urfa’da halimize ağlamış
Harput ağlamış aşkla doya doya
Urfa’da Muhammet Rehavi yok diye
Ecel aldı kaderde var diye
Urfa öksüz Beyzadem yasta
2001- URFA
Mehmet GENÇKAYA
53
Kula Kul YAPMAK
Fermanımı boynuma astın
Yargılamadan ferman asmak
Olur mu böyle yaşamak
Bu isteğin kula kulluk yapmak
Sevdam diyorsun
Görmeye gelmiyorsun
Peşin olarak ferman okuyorsun
Bu isteğin kula kul yapmak
05.05.1978
Mehmet GENÇKAYA
54
Gözler AĞLAR
Harput Urfa’ya bakar bakar
Baktıkça yana yana ağlar
Şahımı özledim diye hasretlik çeke
Ben varamadım varanlara selam olsun
Gönül den seven Gözler ağlar
Beyzadem bir tanem
Dünyada yoktur eşi benzeri
Mevla deryalar kadar bilgi vermiş
Allah sevmişte bolca İhlas vermiş
Gönülden seven gözler ağlar
Dizlerin de daldım alemi Kübra’ya
Bu dünya yalan dünya
Çok ihvan yetiştirdim amma
Beyzadem sen başkasın yanım da
Gönülden seven gözler ağlar
Mehmet GENÇKAYA
2002- URFA
55
KİNEDERİÇ ÜZÜMÜ
Kinederiç üzümü meşhurdur
Başka alemin üzümüne benzemez
Salkım salkım yersin incitmez
Buna Kinederiç üzümü derler
Bilen bilir bunun adını
Anlamaz yemeyen üzümün tadını
Es geçer çile çeker fark etmez
Bunun adı Kinederiç üzümü
Hey maşallah renkleri çeşit çeşit
Yenler zevkten dört köşe
Maşallah deyin nazar değmesin
Bun adı Kinederiç üzümü
Pestili orciği pekmezi hoş olur
Yenler mutlaka şifa bulur
Yenler yemeyenlere sipariş olur
Bunun adı Kinederiç üzümü
1983- KİNEDERİÇ-ELAZIĞ
M.GENÇKAYA
56
Yastayım yasta
Bahar gelir yağmur yağar
Ağaçlar yeşerir çiçek açar
Kuşlar ötüşür gökkuşağı çıkar
Sevdalandım sevdalan dım
Haber yolladılar Şah baban hasta
Sevdalımın yasına gittim
Bu gün ben gelemem usta
Ben yastayım yasta yasta
Ben ne acılar çektim kavuşmak için
Ecel şerbetini çok erken iştim
Böyle olsun hiç mi hiç istemedim
Gelemem ben usta yastayım yasta
Güz geldi ağaçlar gazele döndü
Sevdam bir kadına değil şahıma
Bu dünyada her şeyim sevdiğim
Sevemem usta yastayım yasta
Mezar başındaki taşların
Bana hep güldü okşadı
Kadere rıza böyleymiş
Bizlerde bir gün ölüp gideceğiz
Allah’ dan geldik Allaha döneceğiz
Ehli iman için geldik O’na varacağız
Ustama selam söyleyin artık gelemem
Buradan öteye de gidemem
57
Beni de böyle kabul eyleyin
Rızam yoktur başkasını seveyim
Bir sevdim pir sevdim sevemem
Şahımın üstüne gül istemem
Usta yastayım yasta gül istemem
Bir gülüm vardı O’nu da Mevla aldı
Sineye çekmek kolay mı usta
Hem hasta hem de yastayım usta
Kinederiç ELAZIĞ
Mehmet GENÇKAYA
58
GEL
Size gül gerekse Elazığ’a gel
Bülbül gerekli ise Harput’a gel
Derdime ortak olmak istiyorsan
Halim nice diye gel
Halim haline ema de
Muhabbet istiyorsan
Aşkım Canımdan öte dir
Bizi istiyorsan koş da gel
Verende alanda O’dur
Başka lafa gerek yok
Bunun adı ölümdür
Kurtuluşu da yoktur neylerim
Adına adımı verdim
Bülbül figanına es geçtim
Gönül bahçemde koşan
Sevgiden yoksun öylece gel
15.06.1993- ELAZIĞ
Mehmet GENÇKKAYA
59
Karşılıksız sevdim
Ben seni karşılıksız sevdim
Bir dünya görüşüm var benim
Sen beğensen de beğenmesen de
Ben seni karşılıksız sevdim
Ben seni sen olduğun için sevdim
Ne kaşın nede endamına
Mahdunum senin ahlaklı duruşuna
Ben seni karşılıksız sevdim
Hayal dünyamın varisi sensin
Sensiz yaşamak ölüm demek
Beni benden yaşarken ölmek demek
Ben seni karşılıksız sevdim
İmam-Hatip
1971 - ELAZIĞ
60
Öğretmenim
Elif beyi öğreten sensin
Sevginle ben büyüdüm yeşerdim
Bir çocuk gibi bana ninni söyledin
Saygıya layık eli öpülesi öğretmenim
Öğretmenim için çok metü sena eyledim
Bir anam sevdi birde öğretmenim
Kadir kıymetini çocuktum bilemedim
Saygıya layık eli öpülesi öğretmenim
İlim öğrenmem için çokça emek harcadın
Emeğin karşılığını çocuktum veremedim
Kızmadan sabırla ders verdin
Saygıya layık eli öpülesi öğretmenim
Mehmet GENÇKAYA
İmam Hatip - ELAZIĞ
61
Bilelim
Haydı yallah eğlenceye gidelim
Sevelim sevilelim
Sevmek nedir bilelim
Sevenlerin kadri kıymetini bilelim
Sevelim sevilelim
Kader kıymet bilelim
Meyve dalında hoş olur
Bilenler mer hoş bilmeyenler ne hoş
Aşkın kıymeti bilmeyen nanoş
M.GENÇKAYA
62
Gel gidelim bu köyden
Sevdiğim iki yüzlü çıktı
Zil takıp karşımda oynadı
Beni nasıl aldattı
Zil takıp kafayı oynattı
Sevgin bir limona benzer
Yemeden adamın ağzı sulanır
Yemeye başlayınca yüzü ekşir
Ne sevmeyi nede kader kıymet bilir
Tövbene kabul ayrılma benden
Gel gidelim bu köyden
M.GENÇKAYA
63
Şahım Nakşi Hazretleri
Bu kapı varlık değil yokluk kapısı
Ruhunda ki kirleri temizlemek işin
Dergah kapısı dert ile çile kapısı
Şahımdır şahı nakşi hazretleri
Ders alır çekmez bırakır bir kenara
İnsanları aldatır bırakmaz yalanı
Yemin eder bırakmaz edepsizliği
Aldanmaz Şahım Nakşi efendi
Vuslat aldım diye çıkar sahneye
Kullanır adını şahım Nakşi dir diye
Kafasın da ki sarık ile giyindiği cübbe
Nefsine hakim değil giydiği elbise
Şak şak yapar makara ile tesbihatı
Kendisini adam zanneder amma
Bilmez ki alemin maskarası
Aldanmadı Şahım Nakşi Hazretleri
Mehmet GEÇKAYA
64
Allaha hamd olsun
Sevdiğine bel bağlama
Güzelim diye gururlanma
Senden daha güzeli var
Seni yaratan Allah var
Alla hamt olsun
Allaha şükür olsun
Yaratmışta güzel yaratmış
Çalım atarsın havandan geçilmez
Sana nefretim den
Allaha hamdü sena olsun
Mehmet GENÇKAYA
65
Kabetullah
Kabe için çıktım yollara
Allah için durdum duaya
Eşi benzeri yok Kabe’nin
Çok etkilendim Haremi şerifte
Saf saf dizilmişler namaza
Biri sayda biri tavafta
Müminler açmış elleri havaya
Durmuşlar huşu le duaya
İbrahim peygamber yaptı seni
Taşlarda vardır ayak izleri
Kabe dir mabedimiz ilahi nizamda
İsmail’i bağışladı bir koçla
Kaç yılda yaptığın bilinmez
Sana bakmakla hasretlik bitmez
Zemzem suyu hiç tükenmez
Bir mücize-i şeriftir Kabetullah
Mehmet GENÇKAYA
Mekke-2010
66
Müslüman Kadınım
Zevkine paye biçilmez bu iş için
Aşkın için yatağa girip sevişmelisin
Ar edep kalmamış hayan nerede
Edepsizlik almış başını gitmiş arşa
Özün başka bedenin başka başka
Göğüsler fora ne edep nede haya
Müslümanım diye övünür doya doya
Rezilliklerinin bini bir para ya pula
Ön ve arka düzene si kaymış hepsi başka yana
Müslümanlığı almış sakız gibi ağzına
Baş örtüsü diye taktığın paçavra
Kollar sıfır kalçalar bir yana
Müslüman’ım deyiyorsun icratin başka
Bende yandım bu tür zibidi bayanlara
Feministim dersin sağda solda
Ne şah ne ar damarın kalmış şıkmışsın yola
Sen aslını inkara doğru yol almışsın
Söz bittiği yer budur garip bir dünya
Ben özgürüm diye diye çıktın yola
Alçalmışsın haberin yok dünyada
Göğsünü kalçanı açtın meta ile pazara
Benim zavallı aldatılmış Müslüman kadınım
Allaha kul Resule ümmet durur iken
Şeytanın ipine sarıldın oldun hüsran
Tövbeye gel Sen de de var akıl ile iman
Tövbeye gel şeytana kul olma vesselam
67
Müslüman kadını onurlu olur.
Taparak uymuşsun şeytana bir kere
Sokaklar da insanlıktan çıkmış görünümle
Ben size üzülürüm Müslüman kadınlarım
Bunlar Müslüman kadınımın anısına
Yazmak istiyorum yazamıyorum
Söylemek istiyorum anlatamıyorum
Cennet ayağınızın altındadır bacılarım
Benim zavallı Müslüman kadınlarım
Mehmet GENÇKAYA
68
Söyleyemem
Askerim nöbete yolladılar
Sevdiğin gelmiş haber yolladılar
Vatan borcu namus borcu
Görüş için İzin çıkmadı selam
Askerim gelemem
Sevdim söyleyemem
Pusu attılar sineme
Sevdiğime söyleyemem
1976-Kıbrıs
Mehmet GENÇKAYA
69
Şerefindir
Abdest aldım durdum namaza
Secdeye vardım el açtım Mevla’ya
Tan yeri ağarınca karanlıklar dağılınca
Dua ile selam tüm Müslümanlara
Yatsı ile sabah namaz arası
Duaların kabulü dur teveccüh namazı
Secdeye vardılar anlındaki iz
Namaz senin rütbe ve şerefindir
Mehmet GENÇKAYA
70
Özlem çekenlere selam olsun
Varınca eğlenin Harput’umun güzel eline
Aşk hasreti çekenlerden çok selam olsun
Giy şalvarını tak kuşağını ince beline
Kuşağa şalvara özlem çekenlere selam olsun
Söyle de bilsinler nasıl özlemiş em seni
Gül bülbül misali ,vatan aşk demiş em
Harput orciğini, Köyümün tutunu özledim
Bizleri hatırlayan dostlara selam olsun
Bedenim burada kalbim Harput’ta
Hasretle özlem çekerim dağlar arada
Keklik uçar sesi kalır havada
Vatan özlemi çekenlere selam olsun
Tandır ekmek pişmiş kokusu gelir buraya
Memleketimin ekmeğini kıymetini anladım
Havası, suyu da toprağını da özledim
Elazığ’ım havası, suyu, toprağına da selam olsun
Yaban memleketinin tabii güzelliği olsa da
Kahrı çekilmiyor geliri kazancı bol olsa da
Harput ’luyum , unutmadım köyümü?
Selam Harput’luya hakiki kakkoşa selam olsun
Kinederiç’i düşümde gördüm dün gece
Harput’u Elazığ’ı kendi sılamı
Buz tutmuş Ali Dayının kahvesinin camı
Sıcak çayı, kahve sohbetini çok özledim
Kış günlerinde çiğ köfte bir hoş olur
71
Bol köpüklü ayranı yanında yeşil soğanı
Çekme ekmeği ile üstüne çedene kahvesi
Yenlere afiyet, özlem çekenlere selam olsun
Bugün anam belki pilav yapmıştır
Pilavın içine acı isot yanına da turşu koymuştur
Anama belli olmaz, belki lahanada sarmıştır
Afiyetle yiyen dostlara çok selam olsun
Özledim ben çok özledim KÖY’ ümü
Allah’a dua ettim yuvama dönmek
Kaderime boyun eğdim el açtım dua ile
Sılasın dan ayrı yaşayanlara çok selam olsun
Yoktur KİNEDERİÇ ile Şuşnaz Üzümü
Ne Kuyulu Çileği ne Millaköy kavunu
Ne Kürkün elması ne Sugözu’nun ayvası
Bu meyveleri yen dostlara selam olsun
Belli olmaz belki bir gün olur döneriz
Bu hayallerdir yaşatan bizi yaban ellerde
Toprak olsun dostlar, yaban elin çiçekleri
Kır kokulu çiçeklerimi koklayanlara selam olsun
Harput’um ah be, vatanların şahısın
Sılada yaşayanların özlem vatanısın
GENÇKAYA ’m böyle yazar böyle düşünür
Kim nasıl yazarsa yazsın hepinize saygım var.
Beni de böyle kabul eyleyin vatan evladınızı
Beğenip beğenmeyenlere özlemle selam olsun
Samsun-1975 M.GEÇKAYA
72
Selam Muhammed Mustafa’ya
Cebrail kapısından girdik ehli sufa
Salavat getirdik Muhammed Mustafa
Ravzasın da kıldık namaz
Selam sana Muhammed Mustafa
Selam verdik salavat ile duaya
Gözler deki yaşları yağmur oldu
Muhammed ul Emin razı olsun
Selam sana Muhammed Mustafa
Başladık tavafa Lebbeyk diye
Sefa ile Merve hoştur havası
Uzaklardan gelir İsmail’in anası
Selam sana aşkınla salavatına
Mekke 2010
Mehmet GENÇKAYA
73
Şahıma Selam
Gönlüm de ki şahların şahısın
Beni bir çocuk gibi yetiştirdin
Sana minnettarım günlerim üzgün
Gece demeden gündüz demeden
Dizlerinin dibinde teveccühte bulundun
Geceleri rüyamda gündüz hayalim de
Hesap gelip cevap veremeyince
Mahşer de himmete geleceksin
Şahların şahı Şahıma selam
Seni andıkça dualarınla ben yaşarım
Sevgimiz sınırsız çok ça kabul eyle
Duamdır sana ŞAHIM tek hediye
Şahıma selam beni böyle kabul eyle
Kinederiç- 2003
mehmet gençkaya
74
Köyümü çok özledim
Beni Anam bekler şimdi sofrada
Hayallerim başka bedenim burada
Elazığ’ı hayal ederim
Köyümü çok özledim
Kinederiç’ ten ayrı kalan günlerim
Köyümün ekmeği gözümde tüter
Gönül hasretlik çeker
Ben köyümü çok özledim
Bir tas su içsem yeter bana
Hasretlik biter burada
Sılama Elazığ’a köyüme hasret
Ben köyümü çok özledim
Gönül hasret çeker
Yukarı paharın bir bardak suyu
Gözümde bir ömre yeter
Ben köyümü çok özledim
Yollar uzun gelemiyorsun
Sende için için seviyorsun
Haziran 1977 KIBRIS
Mehmet GEÇKAYA
75
Şehidime Selam
Haber yollamışlar anama
Şehit düştü yatıyor oğlun kara toprak ta
Kanlı elbisemle bırakın mezara
Şehitlerin hakkı kalsın mahşeri Kübra’ya
Vatan için Şehidime selam olsun
Mehmet GENÇKAYA
Kinederiç -ELAZIĞ
1974Kıbrıs Barış Hareket anısına
76
Son diye
Ben yaşarken canlı canlı öldüm
Yasımı tutacak bir sevdiğim yok
Ölmeden Kefenimi biçtiler başım üstüne
Mezarımı kazdırdılar ecelin son diye
Canlı koydular teneşire bedenimi
Yaşıyorum sanma ölüden farksızım
Selam verenlerde selamı kesti
Musallada bıraktı cenazemi son diye
Mehmet GENÇKAYA
77
Öğrenci
Öğrenciyim derslerde alaka bilmem
Her şeyi gırgır ile şamata ederim
Matematik süper Kur’an’ı ezberlerim
Arapçayı çözdüm başarım siyeri nebide
Tefsiri bilemedim fıkıhta önde
İmam olacağım her şey den önce
Müzikte pata küte fende ileride
Türkçem mükemmel İngilizcem idare ede
Ben kendimi adadım hatipliğe
Mevta yıkadım teneşir de değil derste
Din dersim süper Kimyam çok geride
Başarı öğrencide değil kaliteli eğitimde
Ben öğrenciyim seçtiler başkan diye
Sınıfta gerginlik kimse dinlemez başkanı
Başkan sabırsız çakar arkadaşına şamarı
Başkan şaşkın eğitimci çıkartır dışarı
Ne Baba ne ana gelip hesap sormaz?
Öğrenciyim başıma buyruk bağlanmaz
Çalışkanım ya biraz haylaz biraz yaramaz
Benim ideallerim ve başarım burada kalmaz
İmam-Hatip 1972Elazığ
Mehmet GENÇKAYA
78
Senin Aşkına
Telbiye getirdim Lebbeyk labbeyk ağlayarak yana yana
Hz. İbrahim makamında gözümdeki yaşlar döndü yağmura
El açtık Tövbeye geldik Hz. Muhammed aşkına
El açanlarını geri çevirme MEVLAM senin aşkına
El açtık Mevlam sana durduk kapında duaya
Yedi şavtın bir tevaf Sefa ile Merveyi yapana
El açtık Tövbeye geldik Hz. Muhammed aşkına
El açanlarını geri çevirme MEVLAM senin aşkına
Seyreyledik aşkınla KABE’ yi için için doya doya
Hasretlik bitmez ne zaman geliriz buraya
El açtık Tövbeye geldik Hz. Muhammed aşkına
El açanlarını geri çevirme MEVLAM senin aşkına
Mekke 2010
Mehmet GENÇKAYA
79
Kadınım
Kadınım diye övünüp durursun
Bu zevkin işi ve sefa yoktur
Kalça bir yana dudaklar boya
Edepsizlik çıkmış arşı alaya
Moda uğruna Göğüsleri havaya
Çocuğunu emzirmez bozulmasın ya
Ana Şafkati diye yoktur sevdası
Kadımım diye de lak lakı var ya
Kadınım özğürüm almış sakız gibi ağzına
Örtü diye taktığın başındaki paçavra
Göğüsler sıfır kalçalar bir torna
Kadınım deyiyorsun icreatin başka
Damarların çatlamış şıkmışsın yola
Kadın onurlu ve şerefli olur
İnsanlıktan çıkmış bir görünümle
Kadınım deyiyorsun yolun ve aşkın başka
Kadınlığı da aldınız alaya bir başka
Çocuk yerine köpek beslediniz yuvada
Aslını inkar ediyorsun yolun başka
Özgürüm diye düştün bu yollara
Resule ümmet Allaha kul gerek
Seni yaratan ALLAH’ a inkar ne demek?
Müslüman kadını onurlu olur
Ana şefkatiyle yanan şerefli olur
80
Tüm Müslüman kadınları anısına.
Yazıp çizmek bir yana dan bir yana
Has bel kader adın Müslüman kadını ya
Ölüm kadar hissederim acılarını kadınım
Mehmet GENÇKAYA
81
Sabah Ezanı
Ne yaren nede yareni seven var
Ellerim hilali kucaklamak ister
Ay ışığında sabahın olmasını beklerken
Hafız okur yanık sesi ile sabah ezanı
Abdest aldım durdum namaza
Resulu gördüm Kabe-i muzzama da
Sabah ezanını yanık yanık okur hafız
Mesci-di Nebevidir sanki Elaziz
Sabah ezanını böyle okuyanı görmedim
Her sabah böyle camiye gitmek istedim.
Mehmet GENÇKAYA
82
Duruşun başka
Ar damarların çatlamış
Bir hiç uğruna şıkmışsın yola
Kadınım diye didinip durursun
Zevk ve sefa uğruna
İdealin ana şefkati olsun
Takma köpekleri peşine
Moda diye dudağındaki leke
Anne şefkatiyle sarıl bebeğine
Helal haram bilmedin
Çocuğunu dahi emzirme din
Aşkın başka düşüncen başka
Salla kalçanı çal oyna
Şerefli olur kadınlarımız
O’nu da aldınız alaya
Çocuklar yuva da çeksin özlem
Mini minacik köpekler yanınızda
Müslümanım deme bari
Adın İslam duruşun başka
İslam’ı alayla şaka şuka
Ne insan ne de İslam
Sizin duruşunuz başka
Harput –Elazığ-2005
Mehmet GENÇKAYA
83
Özledim
Ben Harput’un kıvrım kıvrım yolunu
Yaya olarak çıkmayı özledim
Çınarın altında çay içmeyi
Aşağı bakıp özlem gidermeyi özledim
Beyzade Efendiye yasın okumayı
Alışamlı Bekir Efendiye Fatiha’yı
Hoca Efendinin yanında durup
Feti Ahmet Babaya bakmayı özledim
Süt HARPUT kalesine çıkıp etrafı seyretmeyi
Arap baba ile Mansur babayı özledim
Tesbihli babayı ziyaret edip
Şirin hoca efendiyi özledim
Ben köyümü anam ile babamı
Ben gazi caddesinde gezmeyi
Kapalı çarşıda alış veriş etmeyi
Ben sevdiklerimi görmeyi özledim
Kinederiç köyüm akar mevkisinde gezeyim
Deregöl de mangal da ki yellemeyi
Direğin kahvesin de ki çay içmeyi
Ben dost ve arkadaşlarımı çok özledim
Kuylu’lu Ali dayının kahvesini
Berber Kazim’ in sohbetini
İzzetpaşa Camii müezzini bülbül Ali’ nın ezan sesini
Hafız Hasanın Aşiri şerifini dinlemeyi özledim
84
Elazığ’ımın havasını insanlarını
Kinederiç’te yukarı paharın suyunu içmeyi
Gakkomu yavuklumu görmeyi
Ben memleketimi özledim.
1975- Samsun
56 piyade alayı
Mehmet GENÇKAYA
85
Hazar gölü
Güneyden Sürek köyüne baktım
Hayallerim alabora oldu
Hazar gölüne baktıkça
Ne hayalim nede ümidim kaldı
Ey Hazar Gölü ? Ey göl!
Sevdiğimi sen mi yuttun
Eşsiz güzelline değer mi
Seni sevmiştim hazar gölü
Sana dargınım Aşkımı aldın elimden
Benzerin yoktur çevrende Hazar gölü
Her gelişimde doya doya bakardım sana
Ben seni sevmiştim hazar gölü
Sivrice ile Gezin karşı karşıya
Sana baktıkça hüzünlenirim
Sen aşkımı alsan da kızamam
Gözlerimi seninle açtım hazar gölü
Adını aldığın dağ mastara bakar
Senin sesiz duruşun çok can yakar
Ben seninle yandım sen yanma bari
Sevdalılara kucak aç HAZAR GÖLÜ
Sivrice Batman Pilajı 1987
Mehmet GENÇKAYA
86
Birazda sen oyalan
Aşk ile sevdada yalan
Dünya çok tatlı
Elinde bir ekmek
Hacı birazda sen oyalan
Babam ile anamda hoş sevda
Dünya acı ile tatlı dolu
Sevda hayal oldu
Dünya tatlı sende oyalan
Avrat ile evlat sevgisi
Dünya tatlı birazda sen oyalan
Malında mülkünde yalan
Birazda sen oyalan
Ölüm gerçek hepsi yalan
Sevdan dır bizleri avutan
Dünya tatlı Mehmet efendi
Birazda sen oyalan
Gözebaşı-Elazığ
Mehmet GENÇKAYA
87
Kalbimdeki Acılar
Kandiller yanar sıra sıra özlerim seni ara sıra
Caddelerde arar seni bulamam Kalbimdeki acılar
Caddeleri uzun olur şehrin parkları azdır konu şak
Özlem çekersin buluşamassın Kalbimdeki acılar
Açılıp saçılmak moda medeni ve ilerilikçi ise
Elazığ kasaplar çarşısında ki hayvanlar daha medeni
Kadın iffetini ayaklar altına almış endam ederse
Kalbimdeki sancılı acılar bir kat daha acılar artar
Mehmet GENÇKAYA
88
Ölümü tercih ederim
İşkembeyi tıka basa doyurup
Şerefli yerine şerefsiz yaşamaktansa
Anlı açık karnı aç şerefli ile yaşamayı
Gerekirse Şerefli ölmeyi tercih ederim
İslam’a ve insanlığa ihanet etmektense
Onuru ile aç kalıp yaşamayı
İnsanları insan için severim
Bu dünyada şerefli ölümü terci ederim
Resule ve Kur’an’a dil uzatmaktansa
Ölüm benim için onurlu bir madalya
Manevi değerlerime dil uzatanları
Gururlu yaşadım şerefli ölümü tercih ederim
Mehmet GENÇKAYA
89
Aşıkım
Aşıkım beni yaratan Allaha
Aşıkım Hazteri Muhammed Mustafa
Aşıkım beni yetiştiren hocaya
Aşıkım beni doğuran anaya
Aşıkım beni büyüten babaya
Aşıkım avrata çocuklara
Aşıkım rızkımı kusursuz verene
Aşıkım dünya ve ahiret nizamına
Aşıkım aşıkım Mevlaya Mevlaya
Mehmet GENÇKAYA
GÖZEBAŞI-ELAZIĞ
90
Yollarımız Ayrılsa da…
Ağlama dediler ağladım doya doya
Gül dediler gülemedim gülemem de
Sana mutluluklar dilerim sevdiğim
Yollarımız ayrılsa da bahtsız meleğim
Kaderim budur ya ! Hayatın cilvesi
Ağlayarak şişti gözlerim ensesi
Böyle vefasızlık görülmedi kaderim
Yollarımız ayrılsa da bahtsız meleğim
Sevgin olmasa da hayalin le yaşarım
Kaderimsin ayrılsak da hayalimdesin
Duygumuz karşılık bulmasa da
Sevdim Yollarımız ayrılsa da çileli meleğim
Hayal dünyasında kalan sevgim inat
Ben, ahlakını sevdim endamını değil
ALLAH vergisi dir güzellik gelir geçer
Sevdim Yollarımız ayrılsa da çileli meleğim
1972-İmam Hatip-ELAZIĞ
Mehmet GENÇKAYA
91
Çıkıp ta gideyim
Bilseydim sonunda aşk var
Köyümden çıkıp ta gelmezdim
Gözlerin dolmuş ağlıyorsun aşkın için
Sevip te kavuşmayanların aşkı için
Aşkın sonunda çile var gelmezdim
Çocuk yaştasın bilmeden sevdim
Mevla için beni benden az ad eyledin
Yaşın küçük senin aşkına ALLAH’ ı sevdim
Kanımda aşk damarlarımdaki aşkım
Görünümde sen varsın amma
Benim gönül dünyamda Mevla
Sevdamı anlayacak yaşta değilsin
Aşkla Sevdim hikmeti nedir bilmedin
Gönül dünyamda hep sen var idin
Bir kalpte iki sevgi taşınmaz
Vaz geç benden çıkıp ta gideyim
İmam-Hatip 1972
Mehmet GENÇKAYA
92
Azat eyledim sevgimi
İlim ilim bir ilmek
İlim ise o ilmeği çözmek
Ben aşk ilminden anlamam
Yüksek dağları karı çok olur
Seven aşıklar derli olur
Badem dalında çağala
Yersin ekşi gelir ağzına
Sevdim diye haykırırsın
Sevmediğini bilseydim
Azat eylerdim sevgimi
Ağlayınca cici bebekler
Kalpım harap olur dayanamam
Kendimi avutmak için
O’da sevdi dedim
Azat eyledim sevgimi
Kİnederiç-ELAZIĞ
Mehmet GENÇKAYA
93
Bu sevdaya düşenler ağlasın
Karanlık ve ısız bir gece
Ne ayın ışığı nede aşkın sesi
Benlik sevdasından azat eyledim
Belki bir gün doğar dolun ay
Ay batar güneş doğar
Güneş doğsun sabah olmasın
Sevda yüklü kalpler ağır
Aşkın yükünü çekenler ağlasın
Bana verdiler bir tesbihat
Arkasından nasihat üstüne nasihat
Bu aşk bana ağır geldi
Aşkın yükünü çekenler ağlasın
Yolum Nakşi aşkla yaşadım
Bu sevdadan vaz geçmem
Isız ve sesiz bir geceden
Aşkın yükünü çekenler ağlasın
Diz çöktüm durdum rabıta
Kaderin cilvesi götürdü uzaklara
Hayal dünyası değil yakında
Bu sevdaya düşenler ağlasın
Sahte göz yaşları ile aşk olmaz
İzinsiz rehbersiz yola bağlanmaz
Bir aşk birde yanan olmayınca
Bu sevdaya ağlasın
94
Ağaçlar çiçek açınca sevinirsin
Baharın habercisi olduğu için
İçin için ağlarsın kalp için
Bu sevdaya düşenler ağlasın
Sevinç ve göz yaşı hapsi bir olmaz
Sevdin seveceksin mubtela ile
Gece gündüz demeden bu yolda
Bu sevdaya düşenler ağlasın
Ellerime yaktım kına
Özlem duydum Urfa’ya Harput’a
Hasretin çilesi bu yoldur ya
Nakşi sevdasına düşenler ağlasın
01.05.2003
Harput-ELAZIĞ
Mehmet GENÇKAYA
95
Aşkıma gideyim
Aşkı bilseydim sonunda var
Çıkıp ta gelmezdim yaban ellerden
Dolmuş Gözlerin ağlıyorsun aşkın için
Aşka kavuşmayanların aşkı için
Çile var Aşkın sonunda gelmezdim
Bilmeden sevdim Çocuk yaştasın
Beni benden az ad eyledin Mevla için
Aşkına ALLAH’ ı sevdim seni küçük bilmedim
Aşk Kanımda damarlarımdaki aşkım
Aşkıma gideyim uzakta sen varsın
Gönül dünyamda Mevla aşkı var ya
Benim Sevdamı anlayacak yaşta değilsin
Aşkla Sevdim aşk nedir bilmedin
Beşeri dünyamda hep sen var idin
Bir aşkta iki sevgi taşınmaz
Aşkım için vaz geç çıkıp ta gideyim
Torağa tohum atarsın biter aşkla
Gül ile dikende beraberinde verir Mevla
Gülü seven insan katlanır dikene
Bülbül gülü perişan eder Aşkıma gideyim
Mehmet GENÇKAYA
ELAZIĞ-KİNEDERİÇ
96
Ey Oğul
Ey insan oğlu minnet edip el açma
Dolanır gelir bir gün kapına
El açtığın insanlar bakmaz yüzüne
El emeğini muhtaç etme muhannete
Musalla taşına koyunca cenazemi
Yalaklar sarar etraftaki çevreyi
El açmış bir Fatiha okuyan bir kişi
Aşk ve ihlasla Müslüman ım diyeni
Dünya beni ben dünyayı sevdim
Gözyaşlarımdaki akan damla damla yaşlar
Gönül sevgi aşk muhabbet ister
Ey oğul Minnet edip kimseye el açma
Düzenin atına bindim giderim
Ne büyük nede küçük dinlerim
Başıma gelecek aşk musibetini
Hedef yok sağa sola mı bilemem
Ey oğul Hedef Allah rızası olunca
İnsanlar ne bataklığa nede çamura düşer
Bir işte Allah rızası değil kul rızası olursa
O zaman kiyamet kopar insanın başına
Kebe’tullaha baktım bak tım doyamadım
Ey oğul Aşkından gözyaşlarım dinmedi
Hz. Muhammed’e hasretlik hiç bitmedi
Selam ve Salavatullah Peygambere olsun
Mehmet GENÇKAYA
97
Varsın da deli desinler
Varsında sevdim diye deli desinler
Sevdama sadığım dinlemem boş lafları
Ben gönülden seven aşkımın gözyaşlarını
Aka aka sel oldu gözlerimin yaşları
Varsında söylesinler aşkından deli desinler
Görünüş bedenine değil yaratılışına aşığım
Mevla yaratmış kusur arama bahane
Bilerek sevenler deli divane olur
Varsında söylesinler seven deli olur
Yaratılış nizamına aşkımdan deli desinler
Bana deli deyiyorlar deli değilim
Mevla yı sevmek delilik mi dir sorsam sizlere
İnsanları anlamak zor deveye hendek kolay
Seversen deli aşk olursun zir deli derler
Görünüşte bir beden ama ne saklı sırlar var
Mevla yı unutan kurumuş bir ağaca benzer
Varsında aşkla sevdim diye deli desinler
Yedi mevsimi yaratanı nasıl sevmesinler
Renk renk çiçekler çeşit çeşit meyveler
İnkar edemem varsında bana deli desinler
Seni sen olduğun için gönül aşkımla sevdim
Ben deli değil nede bir hokkabaz
Zamanla anlayacaksın aşk sevdamı
Olamam kula kul ihanet edemem sevgimi
Varsında deli desinler
Mehmet GENÇKAYA
98
Bunlara alıştım
Baharda yağan yağmurlara
Güzün yağan doluya edepli olmaya
Kışın ayazı etkilemez oldu yaşamı
Ben bunlara alıştım artık yeni bir dünya
Sevenin yüzü soğuk olur
Söyleyen çok dertli yoktur fikri
Her söz etkilemez oldu beni
Bunlara alıştım
Baharda yeşerir tabiat
Kalbim bitkin biraz nasihat
Nasihat etkilemez oldu
Ben bunlara alıştım
Dua için el açtım Mevla ya
Edemedim dua döndüm sağa sola
Akşamları düşünceli olur insan
Ben bunlara da alıştım
Bir çocuk fidana benzer yeşerince fikirler
Fidanlar dal budak üretir akıl ise fikir
İnsanlar aklı ile fikir ve zikir üretir
Bahtsız ve fikirsiz insanlara alıştım artık
Elimdeki kalemim silahım olsun
Kuruşun atacağına fikirleri yazsın
Elimdeki kalem yazar ferman
Fikirler acıdır sonu tatlıdır bilmez insan
Haya edep yok almış meşrebi eline
99
Kalemi kırmış silahı belinde birde dilinde
Şeytan susmuş çirkef fikirleriyle insanın
Fikirsiz insan kurumuş bir ağaca benzer
Ben bu insanlara alıştım artık
Su akar iz bırakır bu bir fikir dünyası
İnsan bakar ibret almaz aldanır
Ne sözü ne sohbeti belli insanların
Fikirsiz insanların yalanına alıştım
Mehmet GENÇKAYA
2005- ELAZIĞ
100
Suyu Islattım
Şahlan göklere doğru Ay Yıldızım
Dünya bilsin orası Türk yurdu
Aziz şehrin aziz insanları Harput’um
Ağlayarak gözyaşlarımla suyu ıslattım
Özlem çekerim yalan değil gurbette
Sevdan ve sıcaklığın özlemin var kalbimde
Gözü yaşlı bir yar sevdim
Ağlayarak gözyaşlarımla suyu ıslattım
Eli kınalı kalbi yaralı Harputlum
İnsanların şereflisi iki cihanın nuru
Yağmur yağdı göz yaşlarım ıslandı
Ağlayarak gözyaşlarımla suyu ıslattım
Akan gözümdeki yaşlar üzüntü yaşları
Bir efsaneydi geldi gitti yeni dünyaya
Abdurrahman .KARAKOÇ ’un anısına
Ağlayarak gözyaşlarımla suyu ıslattım
Mehmet GENÇKAYA
2012- ELAZIĞ
Abdurrahman KARAKOÇ anısına
101
Meçhule gidelim
Gemiye, trene el ettim durmadı
Uçağa sinyal verdin aldırmadı
Taksiye kaş göz ettim anlamadı
Şoför bas gaza meçhule gidelim
El salla gelip alayım seni
Çarşı Pazar gönül gezdireyim
Pencerede durma cilve naz yapma
Şoför bas gaza meçhule gidelim
Anası inatçı kızımı vermem dedi
Gönül bu yemin ettim alacam diye
Allaha el açtım dua ile
Şoför bas gaza meçhule gidelim
Canıma tak dedi yokluğun
Sevdim fikirlerimiz farkı olsa da
Yollarımız gönüllerimiz birleşsin
Haydi şoför bir meçhule gidelim
Dünya çarkına takılmış meçhule gidersin
Ne sabahın var nede bir selamın
Gözebaşı - ELAZIĞ
Mehmet GENÇKAYA
102
Amaç başka gaye başka
Taksimde uçan kuşlar yolculuk nereye
Ağaç bahane eylem yapan uşaklar
Şehitler den yadigar bu topraklar
Gelin el ele yaşayalım insanlar
Düşme zalimin eline kurtulamasın
Binerler ensene inmezler yere
Ağaç, çevre, insan bahane
Çadırda metroda sevişme şahane
Vatan evladı yakıp yıkma
Eylemcinin esiri piyonu olma
Gün gelir dayak atarlar sana
Yol yakınken dön yuvana
Bindiler mi sırtına inmezler aşağıya
Sanatçıyım diyen maskaraya
Sabıklar çıkmadan yoluna
Aldırma var git yuvana çocuklarına
Acırken acınacak hale düşersin
Ekmeğini alırlar tutmazlar elinden
Ne gelirse insanın başına elinde dilinden
Gezi Parkı başka gaye başka
Devşirmeler çıkmışlar meydanlara
Küstahça saldırıyorlar sağa sola
Hedefin olsa yıkıp yakmaz sın ya
Amacın başka gayen başka başka
103
Ağaç dediler tahrip ettiler
Çevre dediler çiş ettiler
Eylemdi direniş dediler
Taksimi harabeye çevirdiler
Ekonomiyi çökerteceksin
Recebi göndereceksin
Buna özgürlük diyeceksin
Sizin amacınız başka gayeniz başka
Bindiğin gemiye delik açma
Su fışkırır üstüne başına ıslanan başınla
Bir gün bu yaptıkların gelir başına
Yaptım nasihatı mı ister ala ister sakla
Amacın başka gayen başka
Haziran 2013 ELAZIĞ
Mehmet GENÇKAYA
104
Bir Haber
Evimizin önünden yol gider
Belki sevenim den bir name gelir
Ne gelenim nede ne de arayanım?
Tükendi hayallerim de ki ümitlerim
Herkes gelir buradan şehre gider
Kolu kanadı kırık dır hayal eder
Sevdim diye ümit besler
Sevgiden yoksun bir haber
Mehmet GENÇKAYA
105
Alıştım
Yağan yağmurlara inat
Gözünden akan yaşlar
Ne sebep dir nede sevilen oldum
Beni benden kopardın dünya
Yüzü soğuktur sevenlerin
Aşıklar söyleyen olur
Dinleyecek söz kalmadı
Bu çilelere alıştım
Baharı görmeden kış geldi
Nasihat dinlemez kalp
Dua için el açtım Mevla’ ya
Ben bunlara alıştım
Edemedim dua edemedim
Fidanlar filiz, akıl ise fikir üretir
Kalemim kuruşun aşkım barut olsun
Ben Bunlara alıştım
Aşksız insan kurumuş ağaca benzer
Ben insanların yalanına alıştım
Su akar gözler bakar
İnsan beşer almaz ibretini
Bilemez sözü sohbeti aşksız insanlar
Aşksız sevenlerin yalanına alıştım
106
Sevmek bilmeyeni sende sevme
Sevmek erdemliktir büyüklük sende
Kalçalar göbekte ayaklar nerede
Göbek yerinde ise ayak nerede
Aşksız insan kurumuş ağaca benzer
Ben insanların yalanına alıştım
Mehmet GENÇKAYA
107
Nasihat ım Ey Oğul Sana
El açma muhannete dolanır gelir sana
Tedbiri elden bırakma muhtaç olursun
O zaman yüz çevirir insan bakmaz yüzüne
Nasihat ım odur el emeğini boşa harcama
Düşme, al tedbir düşünce tekmeyi yersin
Acıma hissi yoktur, nefsin terbiyesi
Göz yaşlarının acısı çoktur sileni yok
Nasihat ım Ey oğul göz yaşların akmasın
Cenazem sade olsun Musalla da
Çoktur yalaklar sağında solunda
İhlasla yendirin beni mezara
Nasihat ım Ey oğul kimseye inanma
Ben dünyayı sevmedim O beni sevdi
Varken kadrini bil varlığın kiymetini
Göz yaşları boğarlar yoklukta seni
Ah vah edersin zaman gelmez geri
Ey çocuklarım belki hoşunuza gitmez
Sözlerim Baba nasihatı boş değildir
Hedef belli çizgiden çıkmayın dışarı
Nasihatim sizlere ey evlatlarım
Yolunuz Allah bahtınız açık olsun
Ey evlatlarım Allah rızasından başka
Gaye ve hedefiniz olmasın O’ndan başka
O razı olmayınca duman çöker insanın başına
Ey evlatlarım sevginizden gözyaşlarım dinmedi
108
Hz. Muhammed(s.a.v)e hasretlik hiç bitmedi
O’na aşık ım varsında mecnun desinler bana
O’dan başka aşk yaşamayın Nasihat ım sana
Elbet oğul seven deli de olur velide
Sizler çıkmayın Kuran ve sünnetin yolundan
Anlayarak bilerek sevenler gerçek aşıklar
Sahte olanlara kanmayın ey evlatlar
Mehmet GENÇKAYA
109
Ey Nur
Ey Nur, toprak değil bekleyen olaydım
İstilaya uğramış ruhuma şifa olsun diye
Hasretlik bitsin, Nur filizleri yeşersin
Hasretlik bitsin insanlığa şifa gelsin
Ey Nur sen insanlık için indirildin
Yağmur toprağı kirlerden temizledi
Vadilerden yağan yağmur değil Rahmettir.
Yıllarca kirlenen suları kana kana içtim
Ömrüm boş zamanlarda tükendi
Düşlerken Mehtabı O Nebiyi gördüm
Henüz O gelmemişti, Dünya yalnız ve kurak
Bir Nisan sabahıydı etraf yeşil ve berrak
Yıkıldı taçlar Saraylar başladı feryat
İnsanlığın ufku açıldı yeşil bir bayrak
O zaman, yanında olaydım Ey Nebi
Nebi nurunu özlem çeken ümmet olaydım
Ey Nur, Yağmur düşünce yeşile döner yeryüzü
Düşmanın çoktur dostundan ziyade
Ey Nur, sen düşman değil bize dostsun
Yıldızlarda sevinçli sen kurtarıcı geldin bize
Damarlarında dolaşan kan ben olsaydım
Sana sevdamın, Aşk tablosunu yapardım
110
Dokunmuştur aşkım gecenin karanlığına
Dudakların da sükutu sevda olaydım Ey Nur
Ey Nur ufkumuza Ay ile Güneş oldun
Göklerde Melekler yer yüzünde insanlar güler
Ey Nur geceleri secdeye uzanır bedenin
Anlını koyduğun namazgah ben olaydım
Ey Nur başında ki sarığın kadar yakın olsaydım
Yeşil yapraklar gibi sararıp solsaydım
Adın Muhammet Mustafa da ben olsaydım
Kolum düştü yanıma, sararan yaprak ben olaydım
Ezelden geldin Aşka gidersin
Saray kulesinin alemi ben olaydım
Esrarlı yollarda sonsuzluk alemine giderken
Ayaklarındaki tozlu bağ ben olaydım
Ey Nur seni anarken kendimden geçerim
Kuru bir yaprak gibi yanında koşan olsaydım
Uğrunda bir şehit düşen ümmet olsaydım
Belki size olan Ümmetliğim kabul olur Ey Nur
Koksunu alıp ta izini sürseydim
Ey Nur sana olan hasretlik çilem biter
Ne ahdim kalırdı, ne de intizarım
Ey Nebi ben sana O kadar sevdalıyım
111
Haktan haberi olmayanlar Hakkı almış eline
Masumlar yargılanıyor, kadılar sessiz ve suskun
Feryadım arşa, suskunluğum yeryüzünde kaldı
Ey Nur sevdamdan geldin merhamet kapına
Güller içinde gül kokusu bir tanesin Ey Nur
Gözlerinden sızan bir damla yaş da ben olaydım
Gizemli dünyanın esrarını aydınlatan Ey Nebi
Başını okşadığın bir ümmet de ben olaydım
Ey Nur sensiz güvendiğim dağlara kar yağdı
Şimşekler çaktı, yağmur başladı, kar erimez
Gündüzdü gece başladı, ümitlerim yeşerdi
Kabus düştü düşlerime, Ufkumu açan sen olaydın
Yanlışları doğru, karayı aka döndüren sensin
Ey Nur sevdam dan eridi bedenim sensiz
Dünya gözü ile görenlerden bir de ben olaydım
Ey Nur Ay ve Güneş gibisin bizi aydınlatırsın
Ahım’ ın isyanıdır, sensiz olmuyor dünya
Yağmur yağar ıslanmaz bedenim
Ey Nur Rahman düşürdün sevdamın aşkına
Dünya gözü ile göremedim Ey Nebi
Ravza da el açmış bekleyen ümmetinim Ey Nur
Kanatların altında bir ümmetinde ben olaydım
2010 - MEDİNE
Mehmet GENÇKAYA
112
Sen benin küçük meleğimsin
Sen beni bende seni seveydim
Size en samimi şefkati verirdim
Sevmesen de nefret etmezdim
Sen benin küçük meleğimsin
Deli dolu gezer seni arardım
O gün senin yüzünü görmesem
Bıktığından korkar için için ağlardım
Sen benin küçük meleğimsin
Aklına gelmeyecek mutluluğu
Yaşamın boyunca huzuru
Çocuklarıma ana oluşunu
Hep hayal ederim küçük meleğim
Sabah olunca bana bakışını
Huzur dolu gözlerini
Şefkatle bana el uzatışını
Ümit dünyamın küçük meleği
Bir yerim bir yurdum olaydı
Dünyanın çilesi vız gelirdi
Ben fakir sense bir melek
Sen benin küçük meleğimsin
Mehmet GENÇKAYA
113
Takıldık Fitnenin Peşine
Değişmedi sen gideli hayat
Çakallar sardı etrafı uluyor
Köpekler havlıyor Köyde duyan olmuyor
Yer yerinden oynadı çığlıklar duyulmuyor
Çakallar Aslana galip geldi havlıyor
Geleceğimi haylerimi yıktı keçi aydınlar
Milleti yalan talanla kandırıyor yine
Maçta koyuna karşı kurt düştü
İslam dini bir tanedir dedik;
Halk isyan etti dert düştü içime
Düşünmekten vaz geçtik dönemedik özümüze
Halkın yüzünde yine ters köşe
İnsanın Fıtratında yoktur korkaklık
Yosmaların eline geçti mertlik
Lüks yaşam sevdası görmez ölümü
Erkeklik erde değil şimdi namertte
Saçları ağardı anaların düşünürken
Şerefsizler mızıka çalıp şarkı söyler,
Fötor şapka giyer adına bey derler
Ümitle bitmez beklenen her beklenti
Şehirli iskarpin, Köylü çarığı giyer
Yalan söylenti dönüştü Ümitlere
Gerçek oldu avcı kalleşin söylentileri
Varken senden çıkarı dosttur yüzüne
Yoksa çıkarı, bakmaz hiç yüzüne
Şimdi ekranlarda bay bayan satmalar,
114
Köyde inek sağıp yoğurt yapan analar
Eli öpülesi gerçek Ayşeler Fatmalar
Yetimine bakmak için gerçek avratlar
Sanma ki zamana böyle gelip geçecek
Varken çıkarı, sırtına biner inmez aşağı
Menfaatine dokundun mu basar şamarı
Yazımız yoktur ömür boyu sürer kışımız
Hala bulamadık huzuru Ah çekip, dururuz
İslam’dan ayrıldık içimiz yanarken
Göz yaşlarımız akar içimiz yanar
Hala kusur ararız insanlarda içi boş dünya
İslam dan ayrıldık huzurumuz bozuldu
Başka sebepler ararız hala kusurlu dünyada
Çakal ruhlu insanlar varken aramızda
Gözümüzdeki yaşlar sel olup akar gider
Saymakla bitmez dünya çirkef hallerini
İmanı bıraktık, takıldık fitnenin peşine
7 Haziran 2013
Mehmet GENÇKAYA
115
Döver
Sırrını verme herkese,
Bir gün gelir kapını döver.
Sevdiğinde olsa sır saklayanın yoktur,
Dünyanın düzen böyle,
Dolanır kapını döver
KİNEDERİÇ-2012
116
Ey saçları sarı ukala kız
Sen diskoda eğlenirken akşamları,
Gece gündüz demeden aş için çalışırız
Bana bakma öyle hayasız ve arsız
Ey saçları sarı ukala kız
Ey dudağı kiraz gibi kırmızı kız,
Öyle bana bakıp ta alay etme hayasız
Biliyorum benimle alay ediyorsun
Ey kendini beğenmiş saçları sarı ukala kız
Baldırını açmışsın biliyorum cömertçe
Haya denilen kalmamış hep edepsizce
İşe yaramaz dediğin alın teriyle yaşarım.
Sen dünya zevki için kucaklarda yaşarsın
Gece gündüz, yabancı kucaklarda yaşarken
Her gün biraz daha kahroluyordu anan baban
Ey saçları sarı boyalı yolcu yosması
Yolcunun hanı uğradı odada zevkini aldı,
Düğün bayram değil diskoda cilveli
Alın terimizden ödün vermedik vermeyiz
Aç, susuz yoksul yaşadık taviz vermedik
Sen baharı yaşarken biz yazın üşüdük,
Alay etme bakıp bakıp pek ahlaksızca,
Dışın güzel, amma için kapkara cici kız
Gel cevap ver, desem hesap veremessin
Bu yük altında ezilip gideceksin
Ey saçları sarı ukala kız
117
Kızım, okulda baba bilmez ki diskoda
Baba eziktir ana mahcup ve üzgün..
Ey isyankar kız , İt gibi oynaştınız.. anlat
Zevkinizin esiri, olarak kucaktan kucağa…
Unutma ey edepsiz, vatan için öksüz kaldım
Yedim darbeyi kırıldı kolum tükendi ümitlerim
Sen süslü püslü yataktan yatağa koşarken
Onun için sakat kaldım, tütmez ocakta ki çıram
Sizler yosmalık yaparken aktı şehit kanımız
Şehitlerimizin yok mu akan kanların hatırı
Şarap diye kanımızı meze diye toprağımızı
Ey saçları sarı ukala kız
Senin bir yosma olduğunu herkes öğrendi
Nefretimin azabıyla dirhem dirhem öleceksin
Her ah çekişinde nefretin, dava diye gitti eteğin
Ey saçları sarı ukala kız dava diye kullandılar
Ağa babalarınız acımadı zalim dir acımazlar
2014 ELAZIĞ
118
Ateşin olayım
Çıraya gaz koydum
Kız sana göz koydum
Çırayı yak aydınlık olsun
Çıranda ateş olayım
Çırada gaz kalmadı
Benim gözümde fer
Kız seni görmeseydim
Bu hale düşmeseydim
Senin çırana gaz alayım
Sana doyarak bakayım
Yakın uzak demeden
Seninle yanıp ateş olayım
Gecem, gündüzüm sen
Gündüzüm karanlık
Gece ışığım sensin
Beni yakan ateşin olayım
2002- ELAZIĞ
119
Aklımı yitirmeden gel bu gece
Tatlı söyler sevdim diye tatlı dili
Halen küçüktür hal hatır bilmez
Seher yeli estirir siyah saçlarını
Cilve yapar geceleri uğramaz yanıma
Aklımı yitirmeden gel bu gece
Ya aklıma girmeseydin
Ya da hayalim den çıkma
Gel izinsiz gir kalbime
Uzak yakın demeden bu gece
Aklımı yitirmeden gel bu gece
Gözyaşlarımı gizli dök içime
Ya hayalimden uzaklaşırsın
Yada bedenime yaklaşırsın
Aklımı oynatmadan barışırsın
Aklımı yitirmeden gel bu gece
Ya sev ya aklımdan çık
Çıldırtma beni bu gece
Bahtım seni sevmekse
Aklımı yitirmeden gel bu gece
Gece çıktım yola
Ay ıssız ve karanlık
Işık vermez yoluma
Buna sevda derler
Ne dermen ne ümit verdiler
Hayal dünyamın ışığısın
Ne yanar ne de ışık verirsin
120
Özümde bir sözümde bir
Özü sözü bir olmayandan
Ne yar olur nede sevda
Yine ay karanlık bu gece
Geleceksen naz etme gel bize
Hasretlik bitsin oturalım diz dize
Aklımı yitirmeden gel bu gece
1974-Kinederiç
Mehmet GENÇKAYA
121
Can bedenim
Sen beni can bedenimden aldın
Sensiz yaşanmıyor, ölümü dirimiyim
Gündüz değilse bu gece çıkta gel
Aklımı yetirmeden gel gel gel
Arpa buğday, gibi sarardım soldum
Bulamadım sevdama karşılık yoruldum
Hap hayal aleminle yaşadım durdum
Ama sen beni can bedenimden vurdun
Gündüzleri gecenin karanlığına benzer
Evden cenaze çıkmış gibi can bedenim
Ne kadar katı yürekli ve zalim kalplisin
Can bedenimden çıkmadan gel göreyim
Gündüzüm yok gecemi sabaha çevir
Sabah akşamı, unuttum haber beklerim,
Ne bir haber nede bir haber yollayanım
Çıkta gel can bedenimi canlandır bu gece
Can bedenimi yordular uslanmadılar
Beni canlı canlı mezara koydular
Ölmeden kefen biçip tabut yaptılar
Can bedenim çıkmadan namazımı kılıp
Yasımı tutmadan kına yakıp oynadılar
ALLAH yarattı bu can bedeni ancak O alır,
1974-Kinederiç
Mehmet GENÇKAYA
122
Aşkım
Seni gördüm vuruldum
Çalım attın yoruldum
Bir iki dedim gelmedin
Beni can evimden yedin
Yemekle kalmadın
Dünyamı karartın
Hayatın cilvesini yaptın
Hayal kırıklığı yaşadım
Aşk Dünya çilesi
Hayatın bir eğlencesi
Genç kızların cilvesi
Aşkım aşkım söylemesi
Gündüz gece demeden
Hilal yüzünü görmeden
Kollarıma sarıp sevmeden
Aşkım aşkım diyemem
Mutluluk sana yakışır
Sevmekse bana
Kız sende naz yapma
Aşkım dedimse şımarma
Aşkım dedim kara kış demedim
Kolların ısıtmıyor beni sıcak havada
Adım aşkım olsun üzme beni
Mal mülk istemen sev yeter beni
123
Sen benim ilk aşkımsın
Kapılarını kapat kalbini kapatma
Acı tatlı günlerim hep senin
Tutunacak dalım kalmadı AŞKIM
1974-Kinederiç- ELAZIĞ
Mehmet GENÇKAYA
124
Nasıl hakkımı hela edeyim
Emeğim ekmeğim aşım malım,
Beni satmayıp yiyene, içene helal
Arkamdan konuşan alçaklara
Hakım helal değil, kahpelere
Söyleyin nasıl hakkımı hela edeyim
İnsanlıktan ötesi yoktur insanlığın
Şapkam düştü, kelin göründü
Koltuğumda dost gibi görünüp,
Diğer tarafta kuyumu eşenlere
Yüzüme dostça gülüp..
Arkamdan kıybeti mi edenlere
Söyleyin nasıl hakkımı hela edeyim
İnsanlıktan ötesi yoktur insanlığın
Şapkam düştü, kelin göründü
Özünle sözün bir olsun arkadaş
Riyakarlık yapma hoşlanmam
Şükretmesini bil isyankar olma
Kimseye de çaka atıp tutma
Bir damla sidikten yaratıldığını unutma
İnsanlıktan ötesi yoktur insanlığın
Şapkam düştü, kelin göründü
Yaratan Allah kimseyi hor görme
Çıkarın için satma satılırsın
Hava atma fiyakanı da bozarlar
Bir lokma ekmek şükretmesini bil
Kanaat etmesen onu da elinden alır.
İnsanlıktan ötesi yoktur insanlığın
Şapkam düştü, kelin göründü
125
Bakan körlere bir diyeceğim yok,
Eli haramda olanlara da diyeceğim çok
Başkasına yapınca hoşuna gider
Sana yapılınca kalbin daralır yüzün ekşir
Söyleyin bu insanlara nasıl hakkımı helal edeyim
İnsanlıktan ötesi yoktur insanlığın
Şapkam düştü, kelin göründü
1985- ELAZIĞ
Mehmet GENÇKAYA
126
İnsan haddini bilmeli
Doğum kapısından geldik dünyaya
Altmış yaşına geldik , geçti bir dakika
Didindik tırmandık, mal mülk edinirken
Ancak alabildik beş metre kefen bezi
Mezar kapısından girdik yeniden içeri
Doğduk büyüdük bir kefenle Ya.. baki
Atmış yıl yaşadık nasıl gelip geçti
Fizik ötesi var insan bunu bilmeli
Allah kuluna vermiştir yetkili görevi
Bu dünya da İnsan haddini bilmeli
Mezar taşıma ‘ŞÖYLE YAZIN’ daha güzeli
“dünya rezilliğinden iyidir mezar alemi”
Anlayana sivri sinek vızıltısı hoş seda gelir
Anlamayana davul tomağı, sazın sesi vız gelir
Fizik ötesi yeni bir hayat var insan bilmeli
Mehmet GENÇKAYA
1977- KİNEDERİÇ
127
Er kişi
Bu taşa gelen iltimas yok
Zengin ile Fakir fark etmez
Bu taşa Musalla taşı denir
Herkesin niyeti birdir… er kişi
1977-Kinederiç
128
Ankara’nın tıfıl kızları
Ankara’ lı haydi bir gülücük atsana,
Kız beni de yanında dolaştırsana
Anan baban habersiz bekler kapıda
Bugün olmasa da yarın sarıl kollarıma
Ankara Haymananın tıfıl kızları
Mavi fistanla dolaşır çarşı pazarı
Kızlar ter atmak için gider hamama
Cahil gençler bekler kapıda
Kızlar Saz çalıp eğlenir doya doya
Şaka ile karışık alay ederim seninle
Bana göre evlisi sır saklar cilvesi
Haydi bas git bu iş olmaz yoluna
Seninle alay ettim gelmem yanına
Ankara Haymananın tıfıl kızları
Mavi fistanla dolaşır çarşı pazarı
Kızlar ter atmak için gider hamama
Cahil gençler bekler kapıda
Kızlar Saz çalıp eğlenir doya doya
Mavi fistan giymiş kız alayı
Laf üstüne laf atar oğlanları
Ankara’nın meşhurdur huvar da kızları
Çileden çıkartırlar genç oğlanları
Ankara Haymananın tıfıl kızları
Mavi fistanla dolaşır çarşı pazarı
Kızlar ter atmak için gider hamama
Cahil gençler bekler kapıda
Kızlar Saz çalıp eğlenir doya doya
129
Haydi kızlar aldırma yürüyün hamama
Bugün dost günü muz temiz olunca
Hamamdan çıkınca bekler huvar da
Misketin havası kızlar kandırır oğlanları
Ankara Haymananın tıfıl kızları
Mavi fistanla dolaşır çarşı pazarı
Kızlar ter atmak için gider hamama
Cahil gençler bekler kapıda
Kızlar Saz çalıp eğlenir doya doya
1987- Gençlik parkı ANKARA
Mehmet GENÇKAYA
130
Yolun Sonu
Yolda giderken yol yarıldı köprü yıkıldı
Yolum şaştı düştüm Fırat’ın azgın sularına
Sözümü tutamadın gelemedim kapına
Telli duvaklı çıkartamadım seni yolculuğa
Anan baban davet edecektim düğün alayına
Ben gelemedim, artık sen gel yanıma
Yolun sonu kafandaki şüpheleri at bir kenara
Telli duvaklı gel mezarımın başına
Ruhum şad olsun mezar taşımın başında
Bir Fatiha mutlu eder beni ahir dünyada
Anan olsun baban ölsün durma gel
Elleri kınalı başı bağlı sevdalı gelin
Ancak öksüz kalınca bana kavuşursun
Gençliğim heba oldu artık yolun sonu
Geldik gidiyoruz hayal sevdamın yolun sonu
Mehmet GENÇKAYA
131
İlk bakışın göz kırpışın
Tam otuz beş yıldır unutmadım
Unutur gibi yaptım unutamadım
Elbet bir gün sen de unutursun
Unutmasan unutur gibi yaparsın
İlk bakışın göz kırpışın
İlk bakışın hala saklı sinemde
İlk öpüşün sıcaklığı hala sakı kalbimde
Unutmasan unutur gibi yaparsın
İlk bakışın göz kırpışın
Her ahında sinemi yakarsın kader,
Sen ne yaparsın? Yaş geldi elli ile atmışa
Buluşamadık bu fani dünyada
Sevdamızı yasınlar mezar taşına
Yılarca ardım bir iz, ak düştü saçlarıma
Ümidimi yitirdim yeniden çıktın karşıma
Bu yaştan sonra ilk bakışım ilk sevdam
Seni unuttum, beni götürün Mevla’ya
Ben yandım, senin sinen yanmasın
Son çırpınışım da çıktın karşıma
Artık benden sana olmaz sevda
Unutmasan unutur gibi yaparsın
İlk bakışın göz kırpışın
Mehmet GENÇKAYA
1997- ELAZIĞ
132
DUA Destanım
Rahman ve Rahim Olan Allah'ım,
senden, kalbimi daima hidayette kılacak,
perişanlığımı toplayacak,
dini hayatımı ıslah edecek,
kaybettiğimi tekrar kazandıracak,
şu anımda amelimi tertemiz kılacak,
yüzümü ağartacak,
beni
tüm İslam alemini
her türlü kötülükten bela ve musibetler den kurtaracak
rahmetini istiyorum.
Allah'ım, bana ve inananlara sadık iman nasip et.
Küfürden korunmuş kıl.
Bize rahmet verip dünya ve ahret de aziz et.
Allah'ım, kaza anında kurtuluş ver.
Şehit’ler menziline erdir. Onlarla beraber eyle
Düşmanlarımıza karşı bize yardım et.
133
Peygamberlerini imdada,
Velilerini yardıma, gönder.
Allah'ım, hacetimi sana söylerim.
Görüşüm ne kadar kusurludur.
Rahmetine olan ihtiyacım sonsuzdur.
Ey bütün işleri çekip çeviren! ALLAH’ ım
Ey azgın denizlerin dalgalarında boğulmak üzere olan zayıf
kullarını selamete çıkaran rabbim!
Beni cehennem azabından koru.
Ehli mümin insanları da koru
Kabir azabından muhafaza eyle.
Allah'ım, hatalarımı görüşlerimin kusuruna,
takatimin azlığına,
kuruntumun bana ağır basmasına
niyetimin çürüklüğüne, bağışla.
Beni ve ehli İman sahiplerini af eyle
Aczimi itiraf ederek senin rahmetine sığınıyorum.
Allah'ım, bizi hidayete erdir.
134
İnsanların hidayete ermesine bizi vesile kıl.
Bizi azdırma ve saptırma.
İnsanların sapmalarına bizi vesile kılma.
Düşmanlarına karşı harp ederken bizi muzaffer eyle.
Dostlarınla dost eyle.
Sevdiklerini sevdir,
Düşmanlarına düşmanlık ettir
Allah'ım, kusurlarımızla beraber bu kadar dua edebildik.
Sen kabul eyle.
İki Cihanın Nuruna Ümmet eyle
Kulluğuna Kul eyle
İki Cihanın şefaatin den mahrum eyleme
Kuvvet ve kudretimiz ancak seninledir.
Kopmayan ipin sahibi sensin.
Ceza gününün dehşetinden sana sığmıyorum.
Senin cennetini ümit ediyorum.
Sözlerine sadık olan kullarınla bizleri rahmet etmeni diliyorum.
Merhamet eden, onları seven ancak sensin.
135
Sen ne yaparsan güzel yaparsın.
Allah'ım, kalbimi nurlandır.
Kulağımı nurlandır.
Gözümü nurlandır.
Saçımı nurlandır.
Yüzümü nurlandır.
Etimi,
kanımı,
kemiklerimi,
önümü, arkamı,
sağımı, solumu,
altımı, üstümü nurlandır.
Nurumu artır.
Beni ve sana inananları nur eyle.
Devletimi.
Milletimi, eziyet gören insanları sen muhafaza eyle
Allah'ım, Müslümanlara yardım et.
Hak sözün söylenip dinin kuvvetlenmesi için çalışan;
136
Senin huzurunda başını secdeye koyan mümin
kullarını İki cihanda aziz ve bahtiyar eyle.
Allah’ım sen büyüksün senden başka ilah yoktur.
Senden başkada tapılacak mabet yoktur.
Senin rızandan başka da bir şey istemiyoruz;
Sen ne yaparsan güzel yaparsın.
Senden geldik sana döneceğiz… AMİN
Dualarımızı kabul eyle Yarap…
Dualarımızı kabul eyle Yarap…
Dualarımızı kabul eyle Yarap…
Not: Emek verip okuyan ve emek harcayıp tüm inananlara
ulaştıran okuyan ve dinleyenlere haklarımı helal edip ALLAH
onlardan
razı
olsun.
..AMİN
137
BİTERKEN :
Fazla abartmaya gerek yok Şiir Yazmak bir tutku bir sevgi
bir aşk ne zaman yazacağını insan bilemez bakarsın bir anda
sayfalarca yaz bazen yazmak istersin bir kelime yazamasın bu
ALLAH’ ın vergisi ve lütfü olarak görüyorum.
Muhabbetimle…selam ve sevgimle
Bazı şiirlerim kayboldu bazıları da kayda almadan bilgi
sayar ın acizliği olur ya bize de attı bir kanca beni ve aşkımı
yuttu kalanları KIR ÇİÇEĞi-1 adı altında toplamaya çalıştım.
Belki sizlerin düşüncelerini başka olabilir ama benim böyle
olduğum ve beni de böyle anlayacağınızı ümit ederim. Burada
aşk ve sevgi muhabbet Allah içindir. Beşeri sistemdeki kadın
için değil, yaratan Mevla ya dır.
Aşk ile Selam ve sevgilerimle.
Kara toprakta kır çiçekleri açar
Yıllarca kokusu gitmez hafızalardan
Yosunlu sularda açan yosun gülleri
Kırk yıl yosun kokar çiçekleri
Mehmet GENÇKAYA
2012- ELAZIĞ
138
Öz Geçmişim
01.Mayıs.1955/53 yılında Elazığ’ın 18
kilometre Güneyine düşen Kinederiç
köyünde doğmuşum. İlk okulu kendi Köyüm
de okudum.
Köyümün adı Gözebaşı olarak değişti,
İmam-Hatip mezunu olup; Özel ve DSİMilli Eğitim ve
Kültür Bakanlığında
çalıştım. Elazığ İl Halk Kütüphanesinde Temmuz 2006’ da
emekliye ayrıldım.
Askerliğimi Samsun ve Kıbrıs’ta yaptım.
Eşimde aynı köyden (Gözebaşı)’lı olup 09 Ekim 1977 yılın
da evlendim. Dört çocuk babasıyım.
Feyzullah ....................................................... Jeoloji Mühendisi
Yasemin ...................................... Anadolu İmam-Hatip Mezunu
İbrahim ................................. Elk.Tekni. ve Su Ürün. Mühendisi
Furkan .................................................. Elk.ve Elekt. Mühendisi
Yazın köyüm Kinederiç ‘te kışları da Elazığ’da yaşamaktayım.
Okumaya çok düşkün oluşum nedeniyle
şiir yazma
kendiliğinden gelen bir duygu diğer araştırmalarım,
kendiliğinden ortaya çıkmış bir eser değil yılların birikimi ile aşk
sevdasından meydana gelmemiştir.
139
Hazır olanlar;
1- KIR ÇİÇEKLER -1- (şiir)
2- KÖYÜM KİNEDERİÇ
3- ŞAHIM NAKŞİ REHBERİ
4-ŞEYH HARTAVİZADE
5-HACI VEYSİ BABA
6-BÜYÜK ve KÜÇÜK S.ŞERİF
7-KİNEDERİÇLİ S.HOCA EFENDİ
8-HARPUTLU BEYZADE EFENDİ
9 -33 BÜYÜK ZAT 33 TESBİHAT
10-AŞK HAYAT VE EDEP
11-GEZİ PARKI B.S.ŞAHANE
12- HARPUT NAKŞİ EVLİYALARI
13- HARPUT KADRİ EVLİYALARI
Devam edenler ;
1- KIR ÇİÇRKLERİ -2- Şiir)
2-ELAZIĞLI-ZÜLKÜF
3-MEKTUPLAR
140
Her yazdığım şiir, yazı ve araştırmalarım kendi
duygularımdan bir anlık gelen olaylar değil . Tam eksine
birikimlerimin eseridir.
Bir bölüm şiirlerim kayboldu bir bölümde yazılarımı
beğenmeyerek imha ettim;
Kır Çiçekleri-1- ( şiir)
Kaleme aldığımdan dolayı büyük saygı ve hürmetlerimi,
selam sevgi ile şükranlarımı arz ederim. Beğendiklerinizi
dostlarınıza şikayet ve ikazlarınızı bana iletmenizi.. temenni
ederim aşk ve muhabbetimle.
Samimi duygularımla selam ve sevgiler.
GÖZEBAŞI- ELAZIĞ
Mehmet GENÇKAYA
141
İçindekiler Başlarken ................................................................................................ 6
Kır Çiçekleri ............................................................................................ 7
Kara toprak ............................................................................................. 9
Aç kapılarını .......................................................................................... 10
Amine Ana ............................................................................................ 11
Sarayım Olsun ...................................................................................... 12
Köylü kızı .............................................................................................. 13
Sevdim Gittim ....................................................................................... 15
Ekin Ektim Tarlasına ............................................................................. 16
Güle güle .............................................................................................. 17
Muhammed Mustafa ............................................................................. 18
Gönül Dostum ......................................................................................... 6
Mahşere ................................................................................................ 21
Üşüyorum Paşam ................................................................................. 22
Yaşamak Buysa .................................................................................... 23
Yasımı tutan yok ................................................................................... 24
Beytullah (kabe) .................................................................................... 25
Gel Yanıma ........................................................................................... 26
Geliyorum ANA ..................................................................................... 27
Babam .................................................................................................. 29
Dilenci ................................................................................................... 30
Ben Naz Edişini sevdim ........................................................................ 31
Anam .................................................................................................... 32
142
Boş Pencere ......................................................................................... 33
Para Para ............................................................................................. 34
Dumanlı Dağlarda ................................................................................. 35
Hırçın Meleğim ..................................................................................... 36
Şahım ................................................................................................... 38
Sen ....................................................................................................... 39
Ey Siyasetçiler ...................................................................................... 40
Çanakkale ............................................................................................. 42
Mevla’ya ............................................................................................... 44
Gözümün yaşını ................................................................................... 45
Kandım sözlerine .................................................................................. 46
Bir Dünya .............................................................................................. 47
Şeytan yüzlü ......................................................................................... 48
Bayrağıma… ......................................................................................... 49
Ramazan Müslümanları ........................................................................ 50
Şehid .................................................................................................... 52
Harput ağlamış ..................................................................................... 53
Kula Kul Yapmak .................................................................................. 54
Gözler Ağlar .......................................................................................... 55
Kinederiç Üzümü .................................................................................. 56
Yasatayım yasta ................................................................................... 57
Gel ........................................................................................................ 58
Karşılıksız sevdim ................................................................................. 59
Öğretmenim .......................................................................................... 60
143
Bilelim ................................................................................................... 62
Gel gidelim bu köyden .......................................................................... 63
Şahım Nakşi Hazretleri ......................................................................... 64
Allaha hamt olsun ................................................................................. 64
Kebetullah… ......................................................................................... 66
Müslüman kadınım ............................................................................... 67
Söyleyemem ......................................................................................... 69
Şerefindir .............................................................................................. 70
Özlem çekenlere selam olsun .............................................................. 71
Selam Muhammed Mustafa .................................................................. 73
Şahıma selam ....................................................................................... 74
Köyümü çok özledim ............................................................................ 75
Şehidime Selam ................................................................................... 76
Son diye ................................................................................................ 77
Öğrenci ................................................................................................. 78
Senin Aşkına ........................................................................................ 79
Kadınım ................................................................................................ 80
Sabah Ezanı ......................................................................................... 82
Duruşun Başka ..................................................................................... 83
Özledim ................................................................................................ 84
Hazar gölü ............................................................................................ 86
Birazda sen oyalan ............................................................................... 87
Kalbimdeki Acılar .................................................................................. 88
Ölümü tercih ederim ............................................................................. 89
144
Aşıkım ................................................................................................... 90
Yollarımız ayrılsa da ............................................................................. 91
Çıkıp ta gideyim .................................................................................... 92
Azat eyledim sevgimi ............................................................................ 93
Bu sevdaya düşenler ağlasın ............................................................... 94
Çıkıp ta gideyim ................................................................................... 96
Ey oğul .................................................................................................. 97
Varsın da deli desinler .......................................................................... 98
Bunlara Alıştım ..................................................................................... 99
Suyu Islattım ....................................................................................... 101
Meçhule gidelim .................................................................................. 102
Amaç başka gaye baka ...................................................................... 103
Bir haber ............................................................................................ 105
Alıştım ................................................................................................. 106
Nasihat ım ey oğul sana ..................................................................... 108
Ey Nur ................................................................................................. 110
Sen benim küçük meleğimsin ............................................................. 113
Takıldık fitnenin Peşine ...................................................................... 114
Döner .................................................................................................. 116
Ey saçları sarı ukala kız ..................................................................... 117
Ateşin olayım ...................................................................................... 119
Aklımı yitirmeden gel bu gece ............................................................ 120
Can bedenim ...................................................................................... 122
Aşkım .................................................................................................. 123
145
Nasıl Hakkımı helal edeyim ................................................................ 125
İnsan haddini bilmeli ........................................................................... 127
Er kişi .................................................................................................. 128
Ankara’nın tıfıl kızları .......................................................................... 129
Yolun sonu .......................................................................................... 131
İlk bakışı göz kırpışın .......................................................................... 132
Dua ..................................................................................................... 133
Biterken .............................................................................................. 138
Öz Geçmişim ...................................................................................... 139
146