77 MİLYON ADINA Cumhurbaşkanı Erdoğan, Trabzon'da konuştu: İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın açıklamalarına göre, 31 kişinin hayatını kaybettiği, 2 polisin şehit olduğu, 221 vatandaşla 139 polisin yaralandığı şiddet olayları herkesin gündeminde. Toplumun hemen tümünü kapsayan çatı kuruluşlarından oluşan STK’lar da duruma yaşananlara kalmadı. AB-Türkiye Karma İstişare Komitesi Türkiye Kanadı Üyesi Sivil Toplum Kuruluşları, Hak-İş, Kamu-Sen, Memur-Sen, TZOB , TİSK, TESK, Türk-İş ve TOBB ortak basın toplantısı düzenledi. Ortak açıklamayı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu yaptı. HABERİ 12. SAYFADA ‘Birliğimizi kimse bozamayacaktır’ Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, çeşitli ziyaretlerde bulunmak üzere geldiği Trabzon'da "Bu milletin, birliğini, beraberliğini, kardeşliğini, kimse bozamayacaktır. Bundan hiç endişeniz olmasın" dedi. HABERİ 12. SAYFADA Amerikalıların biri gidiyor biri geliyor Fiyatı 25 Kr www.yedigungazetesi.com 11 Ekim 2014 Cumartesi Tezkere gündemden düşmüyor… Sokakta çatışma siyasette atışma! Türkiye, yalan-yanlış bilgiler, tehlikeli açıklamalar ve tahrikler, provokasyonlarla gerilince, bazı mihrakların arzuladığı olumsuzlukların yaşanması gecikmedi ne yazık ki. 40’a yakın insanın hayatını kaybettiği olayların yatışması için çaba harcanırken, siyasi çekişmeler de bitmek bilmiyor. Özellikle de tezkere konusunda. KILIÇDAROĞLU’NUN ÖNERİSİ ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jen Psaki, Başkan Obama'nın IŞİD'le Küresel Mücadele Özel Temsilcisi John Allen ve yardımcısı Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Brett McGurk'ün Ankara'daki temaslarıyla ilgili açıklamasonda, “Askeri kanallar arasındaki görüşmeleri sürdürmek için bir ortak askeri planlama birimi gelecek haftanın başlarında Ankara'yı ziyaret edecek” dedi. Bingöl’deki hain pusu ve Gaziantep’teki çatışma ile… ‘NİYET’ NETLEŞTİ sokaktan çekilin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Gelin askerimizin kara harekatını Kobani'nin kurtarılması ve IŞİD'in buradan püskürtülmesi hedefiyle kısıtlayalım. Böyle bir tezkereyi Meclis'ten hemen, yeniden çıkaralım. Böylece halkımızın akrabalarını IŞİD gibi bir terör örgütünün öldürmesine izin vermeyelim” dedi. Bir an önce bitmeli DAVUTOĞLU’NUN ‘SUS’ TEPKİSİ Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Kılıçdaroğlu bilsin ki onun aklına ihtiyacımız yok. Sadece sussun, kendi ülkesini uluslararası topluma şikayet etmesin, provokatörlerin eline argüman vermesin, sadece sussun. Onun fikrine de aklına da ihtiyacımız yok” diye konuştu. ‘ESAD’I KORUMA SÖYLEMİDİR’ AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu ise, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, IŞİD’in vurulması için yeni bir tezkere çıkarılması önerisini eleştirerek, “Aslında bu, IŞİD’i vurma değil, Esad’ı koruma söylemidir” dedi. Fehmi Koru IŞİD bitsin, yeni IŞİD’ler de olmasın... 3. Sayfada İsa Kayacan Sırası Geldikçe 8. Sayfada M.Nuri Parmaksız Bencileyin Sözler GERGİNLİK! Kanlı olayların yaşandığı ve 4 kişinin hayatını kaybettiği Gaziantep'te durum gergin. Kentin farklı noktalarında bir araya gelen gruplar, çöp konteynerlerini devirip, ateş yakarak izinsiz gösteri düzenledi. Gruplar, polisin tazyikli su ve biber gazlı müdahalesi sonrasında ara sokaklara kaçtı. Bu arada grup Barak Mahallesi'nde toplandı… Türkçe Bakış 9. Sayfada Türk bayraklarıyla "Şehitler ölmez, vatan bölünmez", "bu vatan sana canım feda" sloganları atarak 25 Aralık Polis Merkezi'ne doğru yürüyüşe geçen grup, kısa bir süre daha yürüdükten sonra karakol önünde oturma eylemi yaptı. Yürüyüş sırasında sık sık havaya ateş açan gruptakiler, polisin uyarılarının ardından dağıldı. Ürker’e ziyaret, Kılıçdaroğlu’na eleştiri Şiddetsevere koz yok MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Milliyetçi-Ülkücü Hareket'in her mensubunun uyanık ve dikkatli olacağını, muhtemel kavga ve çatışmalardan "kesinlikle" uzak kalacağını bildirdi ve “Yurdumuzu baştan ayağa cehenneme çevirmek için iştahlı olan şiddetseverlere koz verilmeyecektir” dedi. 8. Sayfada Prof.Dr. Nurullah Çetin www. Birkaç gün içinde 40’a yakın insanın hayatını kaybetmesi, bazı kentlerde sokağa çıkma yasağı ilan edilmesi ne yazık ki kötü niyetlilerin sonuç almaya başladığını gösteriyor. Aman dikkat! HABERİ 12. SAYFADA HSYK seçimi yarın yapılıyor AYDIN: ‘ÖNERİ SAMİMİ DEĞİL AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, kara harekatının, Kobani'nin kurtarılması ve IŞİD'in püskürtülmesiyle kısıtlanması önerisini, “Bir yandan ‘IŞİD’e karşı Kobani’yi savunun’ diyeceksin, diğer yandan tezkereye olumsuz oy kullanacaksın. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu. Bana samimi gelmedi” diye değerlendirdi. Kobani, mobani bahane; amaç; Türkiye’yi yeniden anarşi ve terör kaosunun içine çekmek. Hem içeride hem de dışarıda… gazetesi.com.tr gazetemizi bu adresten takip edebilirsiniz Başbakan Ahmet Davutoğlu, silahlı saldırıda yaralanan ve Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedavisi süren Bingöl Emniyet Müdürü Atalay Ürker'i ziyaret etti. Davutoğlu açıklamlaarda bulunurken, “Kılıçdaroğlu'nun tek bir çabası var, Esed'i korumak. Yani, öyle bir tezkere çıksın ki Esed'e dokunmasın. Nedir bu Esed'in kutsallığı Kılıçdaroğlu'nun zihninde, anlamak mümkün değil" dedi. ’ü ’dan takip edebilirsiniz Gazetemizi https://www. .com/YediGün-Gazetesi Uzun zamandan beri Türkiye’nin gündeminde olan Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) seçimi yarın yapılacak. Adli ve idari yargıda görev yapan 13 bin 994 hakim ve savcı sandık başına gidecek. Seçimde, 48'i adli, 16'sı idari yargıdan toplam 64 aday yarışacak. Seçimde 12 bin 520'si adli yargı, bin 474'ü idari yargıdan olmak üzere toplam 13 bin 994 hakim ve savcı oy kullanacak. Yapılacak seçimde adli yargıdan 7 asıl, 4 yedek üye, idari yargıdan 3 asıl 2 yedek üye belirlenecek. Üyeler 4 yıl görev yapacak. 22 asıl 12 yedek üyesi bulunan HSYK'nın 4 üyesi cumhurbaşkanı tarafından belirlenirken, Yargıtay’dan 3 asıl, 3 yedek, Danıştay’dan 2 asıl, 2 yedek, Adalet Akademisinden 1 asıl, 1 yedek üye seçiliyor. Adalet bakanı ve müsteşarının doğal üye olduğu Kurul'a birinci sınıf adli ve idari yargı hakim ve savcılar arasından seçim yoluyla 10 asıl, 6 yedek üye girecek. İNTİHAR! Gazetemizi https://www. /yedigun.gazetesi Kamuoyuna mal olan Münevver Karabulut’un öldürülmesi olayında 24 yıl hapis cezasına mahkum edilen Cem Garipoğlu cezaevinde intihar etti. Cezası kesinleştikten sonra Silivri 5 No’lu Cezaevi’ne sevk edilen Garipoğlu tek kişilik odasında, kendini asmış halde bulundu. Haberin ilk olarak sosyal medyada duyulması ilginç bulundu. 2 TV / MAGAZIN SINEMA 11 Ekim 2014 Cumartesi Türk sinemasının İspanya çıkarması İspanya'daki film festivalleri arasında San Sebastian'dan sonra uluslararası boyutta en çok tanınan, Valladolid kentindeki "Seminci" uluslararası film festivali, bu yıl Türk sinemasını konuk ediyor. MADRİD - 18-25 Ekim'de 59'uncusu gerçekleşecek festivalde, "Türk Sinemasının Altın 10 Yılı (20042014)" adı altında 20'ye yakın Türk filmi İspanyol sinemaseverler ile buluşacak. "Kader", "Yazı Tura", "Beynelmilel", "Takva", "Sonbahar", "Tatil Kitabı", "İki Dil Bir Bavul", 11'e 10 kala", "Köprüdekiler", Uzak İhtimal", "Çoğunluk", "Tepenin Ardı", "Aşk Tesadüfleri Sever", "Sen Aydınlatırsın Geceyi", "Meryem", "Kelebeğin Rüyası", "Ben O Değilim", "Siyah Beyaz" ve "Jin" adlı Türk filmlerinin gösterileceği festivale, yönetmen Zeki Demirkubuz, sinema oyuncularından Güven Kıraç, Kenan İmirzalıoğlu, Taner Birsel, Ercan Kesal, Görkem Yeltan, Belçim Bilgin gibi isimlerin gelmesi öngörülüyor. Festival kapsamında 23 Ekim "Türk Günü" olarak belirlenirken, bu vesile ile Türk sineması, diğer sanat dalları, kültür ve turizmin daha yakından tanıtılması hedefleniyor. Festivalin ana yarışma bölümünde Kutluğ Ataman'ın "Kuzu" ve Umut Dağ'ın "Betondaki Çatlaklar" adlı filmleriyle, "Punto de Encuentro" bölümünde Hakkı Kurtuluş ve Melik Saraçoğlu'nun "Gözümün Nuru" ve Nazlı Eda Noyan ve Dağhan Celayir'in "Bir Fincan Türk Kahvesi" adlı kısa filmi de gösterilecek. Yönetmen Cem Kaya'nın "Remake, Remix, RipOff" adlı belgeseli de festivalin "Tarih Zamanı" adlı belgeseller bölümünde izleyici ile bulaşacak. Gezici Festival Genel Sekreteri ve Ankara Sinema Derneği Başkanı Ahmet Boyacıoğlu'nun moderatörlüğünde 23 Ekim'de gerçekleştirilecek panelde de Türk sineması tartışılacak. İnternet dizisi "26BİN", Streamy Awards'a aday gösterildi Eskişehir'de bir grup üniversite öğrencisi tarafından çekimlerine başlanan internet dizisi "26BİN", ABD'de gelecek yıl yapılacak "Streamy Awards" adlı Uluslararası İnternet Ödüllerinde yarışacak. ESKİŞEHİR - Filmin yönetmeni Gökhan Altuntaş, kentte bir restoranda düzenlediği basın toplantısında, Eskişehir'in plaka kodundan esinlenerek adını "26BİN" verdikleri dizinin ilk bölümünün 11 Ekim'de yayınlanacağını bildirdi. Çekimlere yaklaşık bir yıldır hazırlandıklarını belirten Altuntaş, "11 Ekim'de saat 20.00'de başlayacak 26BİN, internetin gerilim, drama ve interaktif modda ilk dizisi olacak. Farklı bir konsepti var. Her hafta yeni sırların, yeni olayların açıklanacağı, izleyicilerin de bizimle çözmeye çalışacağı bir dizi hazırladık" dedi. Altuntaş, 8 üniversite öğrencisinin, Vizyona yeni girecek filmler ADALET McCall gizemli geçmişini geride bırakıp, sakin ve sessiz bir yaşama doğru yelken açar. Fakat acımasız Rus mafyasının kontrolü altındaki Teri isimli genç kızla tanıştığında onun içinde bulunduğu duruma kayıtsız kalamaz. Kendi kendisini emekli etmiş olan McCall, içindeki adalet duygusunun peşinden giderek Teri'ye yardım edecektir. 05:53 İstiklal Marşı ve Günün 05:55 Sarayın İncisi 07:00 Sabah Haber 08:15 Herkes İçin Hukuk 08:25 Böyle Bitmesin 10:25 Beni Böyle Sev 13:00 Haber 13:15 Spor 13:20 Hava Durumu 13:30 1 Çorba 13:35 Küçük Hanımefendi 15:15 Hayat Yokuşu 16:20 Zengin Kız Fakir Oğlan 18:20 Yoldaki Haber 19:00 Ana Haber Bülteni 19:45 Spor 19:50 Hava Durumu 19:55 Yabancı Sinema "Limit Yok" 21:50 Kızılelma 23:55 Yabancı Sinema "İçgüdü" 02:10 Zengin Kız Fakir Oğlan 03:55 Yoldaki Haber 04:25 Böyle Bitmesin 07:00 Selena 08:40 SelenaKaradayı 13:10 Adanalı 15:10 Çocuklar Duymasın 17:10 Alemin Kıralı 18:55 Atv Ana Haber 20:00 Diğer Yarım 23:40 Şoray Uzun’la 7’DE 7 00:55 Kaptan Drake - Yabancı 02:20 Coldıtz - Yabancı Sinema 04:10 Aşk Bir Hayal 05:25 Benim Annem Bir Melek 20:15 SÜRPRİZ BABA Yönetmen : Josh Gordon, Will Speck Oyuncular : Jennifer Aniston, Jason Bateman, Patrick Wilson Yapım : 2010 Komedi 40 yaşına basmış Kassie Larson, suni döllenme yoluyla hamile kalmaya karar vermiştir. En iyi arkadaşı Wally, ona destek vermek için yanındadır. Ancak Wally gizlice, Larson'u hamile bırakacak kişinin spermleri ile kendisininkini değiştirir. Kassie hamile kalmıştır ve çocuğunun gerçek babası nevrotik ve güvensiz Wally'dir. aile ilişkileri, sosyal yaşamları, aşk, entrika ve maceralarının anlatıldığı dizinin, bazı sosyal paylaşım siteleriyle bir web sayfasında İngilizce ve Almanca alt yazılı olarak da yayınlanacağını aktardı. Kendisi ve oyuncuların büyük bölümünün üniversite öğrencisi olduğu bilgisini veren Altuntaş, "Öğrenci şehri Eskişehir'i tanıtmamız lazım" düşüncesiyle yola çıktıklarını anlattı. Daha önce de internet dizisi yaptıklarını hatırlatan Altuntaş, "26BİN'in 3 tanıtım bölümüyle müracaatımız kabul edildi. Filmimiz, gelecek yıl haziran ayında ABD'de yapılacak Streamy Aways adlı yarışma için aday gösterildi" ifadesini kullandı. (AA) AŞKA DAİR Sam genç bir yazardır, her zaman gittiği bir kafede çalışan Birdie’ye aşık olur. Oldukça utangaç olan Sam arkadaşının tavsiyesiyle kızı etkileyebilmek için internette sahte bir profil hesabı oluşturur. Onun ilgi alanlarına yönelerek Birdie'nin hayalindeki erkeğe dönüşmeye çabalar. Bu hem kolay değildir hem de yapması gereken çok şey vardır. İş, görüşme safhasına geldiğinde karışıklık başlar. 07:00 HER SABAH 08:45 GAGGUK 09:15 DÜNYAYI GEZİYORUM 10:20 BURADA NE YENİR? 11:20 YETER Kİ SEN KAZAN 12:30 ERKAN AKKUŞ İLE ÖĞLE 12:50 DERYA'NIN DÜNYASI 14:30 FATMAGÜL'ÜN SUÇU NE 16:30 DOLU DOLU ANADOLU 17:55 SICAK GÜNDEM 18:15 EKİN OLCAYTO İLE ANA HABER 18:50 THE UNIT (EKİP) 20:00 KAÇIRILMA 21:50 YABANCI SİNEMA 23:30 THE WALKING DEAD 00:30 YABANCI SİNEMA 02:00 YABANCI SİNEMA 03:15 THE WALKING DEAD 04:00 THE UNIT (EKİP) 05:20 Geniş Aile 06:45 Baba Ocağı 08:30 Kadın İsterse 10:00 Dürüye'nin Güğümleri 12:00 Aramızda Kalsın 14:00 medcezir 16:45 En Güzel Bölüm 17:15 Benim Kuaförüm 19:00 Star Haber 20:30 Sil Baştan 22:15 Mehmet Ali Erbil ile Eyvah Düşüyorum 00:15 Vay Arkadaş 02:00 Benim Kuaförüm 20:00 KAÇIRILMA Orjinal İsmi:Hijacked Yönetmen:Brandon Nutt Oyuncular:Vinnie Jones, Rob Steinberg, Craig Fairbrass Yapım Yılı:2012 Tür:Aksiyon/Macera Özel Ajan Paul Ross (Randy Couture) eski nişanlısı ile barışıp yeniden birlikte olmayı planlamaktadır. Ancak genç kadının bindiği jet kaçırılır, üstelik onu kaçıranlar, Ross’un peşinde olduğu suç baronu için çalışmaktadır. Ross’un kaybedecek zamanı yoktur ve sevdiği kadını kurtarmak için uçağa ulaşmanın bir yolunu bulmalıdır. Trabzonlu yönetmenin “HES filmi” Tokyo yolunda TRABZON - Trabzon'da çekimleri yapılan ve HES'lere karşı köylülerin verdiği mücadeleyi konu alan "Kırlangıçlar Susamışsa" filmi, 27. Tokyo Film Festivali'nde, "Asya'nın En İyi Filmi" ve "Asya Ruhu" ödüllerini almak için yarışacak. Filmin senaryo yazarı ve yönetmeni Muhammet Çakıral, AA muhabirine yaptığı açıklamada, filmin senaryosunu yaklaşık 18 ay önce yazdığını anlattı. Çakıral, filmin çekimlerinin tamamının memleketi Trabzon'un Çaykara ilçesinde yapıldığını vurgulayarak, yaklaşık bir yıl önce 3 aylık bir çalışma sonucu çekimlerini yaptıkları "Kırlangıçlar Susamışsa" adlı belgesel filmi tamamladıklarını kaydetti. Filmin, Doğu Karadeniz'de yaşam alanlarını korumaya dönük bir öyküden yola çıkarak tasarlanıp çekildiğini belirten Çarıkal, "Son yıllarda gerek ülkemizde gerekse dünyanın çeşitli yerlerinde doğaya dönük büyük saldırılar yaşanmaktadır. Bu saldırılar bütün canlıları ve yaşlı küreyi tehdit boyuta ulaşmış, kimi sonuçları günümüzde bile yaşanır duruma gelindi. Amacımız bu filmle insanlara yaşadığımız çevreye dönük bir duygu oluşturup asıl mekanımız, evimiz olan yaşlı küreye sahip çıkmak ve ona ait olan her şeyi koruyabilmektir" diye konuştu. Çakıral, bölgedeki HES çalışmalarına dikkat çekmek istediklerini dile getirerek, filmin, herkese yaşadığı çevreye, doğaya, insana sahip çıkmaya çağırdığını vurguladı. AŞK TARİFİ Bombay'da yaşayan Hassan Haji, dedesinin işlettiği restoran sayesinde mutfakla çocuk yaşta tanışmış, bu ilgisini yeteneğiyle pekiştirmiştir. Şimdilerde genç bir adam olan Hassan, dedesinden kalan müesseseyi başarıyla işletirken beklenmedik bir trajedi nedeniyle Bombay'dan taşınmak durumunda kalır. Ailesiyle birlikte Fransa'nın bir kasabasına yerleşir ve işini burada devam ettirmek için hazırlıklara başlar, restoranını açar. 01:15 Oynat Bakalım 02:15 Söyle Söyleyebilirsen 03:15 Aramızda Kalsın 04:15 Özge ile Güzel Bir Gün 05:30 Sine8 06:30 Teksus 07:00 Batman 07:30 Casper 08:00 Duck Dodgers 08:30 Oynat Bakalım 10:00 Aramızda Kalsın 12:15 Özge ile Güzel Bir Gün 14:15 Batman 14:40 Casper 15:10 Duck Dodgers 15:30 Niko: Yıldızlara Yolculuk 20.15 Sürpriz Baba 08:00 Galip Derviş 10:00 Küçük Ağa 12:00 Çok Güzel Hareketler Bunlar 14:00 Akasya Durağı 16:30 Arka Sokaklar 19:00 Ana Haber Bülteni 20:00 Çarkıfelek 21:45 Arkadaşım Hoşgeldin Kolaj 23:30 112 Acil 01:00 Ulan İstanbul 04:00 Melekler Evi 20:30 SİL BAŞTAN 3. BÖLÜM Okula gelen yetişkin sekiz kişi için bir seviye tespit sınavı yapılmasına karar verilir. Kadri ve Oktay'ın sınavdan geçebilmek için başka planları vardır. Mete'nin Maya ile olan sohbetini yanlış anlayan Evrim, Mete'yi kıskandırmak için Tunç'la sevgili olduklarını söyler. Fakat Tunç'un durumdan haberi yoktur. Yelda annesi ile telefonda görüşmüş ve hastalığının çok ilerlediğini öğrenir. Annesini son kez görebilmek için okuldan kaçma planı yapar. Bu planda Yiğit, Sergen ve Gizem de Yelda'ya yardım edeceklerdir. 11 Ekim 2014 Cumartesi Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu (TŞOF) Başkanı Fevzi Apaydın, Kurban Bayramı tatil sürecindeki kazaların yüzde 90'ın üzerindeki bölümünde sürücülerde kusur bulunduğunu bildirdi. Bayramdaki kazaların yüzde 90’ı sürücü kaynaklı KIRKLARELİ - UFUK ERTOP Apaydın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kurban Bayramı'nda meydana gelen trafik kazalarından yüzde 90'ının sürücü hatalarından kaynaklandığını söyledi. Sürücülerin daha dikkatli olmaları konusunda uyarılmalarına rağmen trafik kurallarına uymadıklarını belirten Apaydın, kural ihlallerinin beraberinde kazaları getirdiğini dile getirdi. Bayram tatilinde ülke genelindeki trafik kazalarında yaklaşık 60 kişinin hayatını kaybettiğini, 290 kişinin de yaralandığına dikkat çeken Apaydın, şöyle konuştu: "Sürücüler, araçlarına bindiklerinde yapacakları yolculuk tatil havasında olmalıy- dı. Bir yere zamanından önce ulaşmak gayretinden ziyade araca binildiği an tatil başlamalı, trafik ve hız kurallarına uyarak seyahat edilmeliydi. Böyle yapmak yerine 'Varacağımız yere daha önce nasıl gideriz, nasıl araç sollarız, trafik kurallarına, hız kurallarına ve trafik ışıklarına riayet etmeden nasıl gideriz' diye hesap yapıyoruz. Dolayısıyla da kazalar kaçınılmaz oluyor." Apaydın, bayramlarda şehirlerarası yollarda yaklaşık on kat trafik artışı yaşandığını vurgulayarak, şöyle devam etti: "Tatil başlangıç ve bitişlerinde yollarda uzun kuyruklar oluşuyor. Bunu önlemek mümkün değil. Böyle durumlarda şoförler daha dikkatli olmalıdır. Sürücü hataları ve trafik kuralları ihlalleri ile bayram havasını matem havasına döndürüyoruz. Kurban Bayramı dolayısıyla 5 günlük tatil döneminde büyük can ve mal kayıpları verildi. Kazalarda araç ve yol kusuru fazla yok. Yüzde 90'ın üzerinde sürücülerde kusur var. " Sürücülerin yolculuk esnasında sabırlı olarak trafik kurallarına uymaları halinde trafik kazalarının azalacağına dikkati çeken Apaydın, "Önemli olan kaza yapmamanın yanı sıra kazaya neden olmamaktır. Bazı insanlar kaza yapmıyor ama kazalara neden oluyor. Yorgunluk, dalgınlık ve sabır sürücülerin en büyük eksikliğidir. Bunları telafi edersek trafik kazalarında azalma olacağına inanıyorum" diye konuştu. (AA) Çadır kentler kışa hazır İnsanları kobay olarak kullanan kişiye ceza ANKARA - DURMUŞ KOÇAK - Mahkeme, ürettiği kremi iki kişi üzerinde izinsiz denediği iddia edilen kişiyi, "insan üzerinde deney" suçundan toplam 20 ay hapis cezasına çarptırdı. Ankara 18. Asliye Ceza Mahkemesinin gerekçeli kararında, sanık Zeki Gündüz hakkında, "organik kimya ile uğraştığı, buluşu olan ve patent almaya çalıştığı bir maddeyi yasal prosedürlere uymaksızın 3 yıl süre ile müştekiler Döndü H. ile Önder H. üzerinde deneyerek onları kobay olarak kullandığı" iddiasıyla avukat Serkan Bolat tarafından dava açıldığı belirtildi. Kararda, müşteki ve sanık ifadelerine de yer verildi. Müşteki Döndü H, ifadesinde, bir televizyon kanalında yayımlanan haberde gördüğü sanığa ulaşarak çocuğu ve kendisinin tedavisi için başvurduğunu belirtti. Döndü H, "Yüzümün sol tarafında ufak bir çil izi vardı. Bazı kremler sürdü 'geçecek' demesine rağmen yüzümdeki yara büyüdü. Halen de geçmiş değil, ağız hareketlerim de kısıtlandı. Üç yıl süreyle beni oyalayıp tedavimi gerçekleştirmedi" ifadesini kullandı. Sanık Zeki Gündüz de ifadesinde, yüzünde yanık meydana geldiğini, kimyager olduğu için bazı karışımları kendinde denediğini, olumlu sonuç aldığını öne sürdü. Olayın çevresinde duyulmasının üzerine basına yansıdığını, bazı kişilerin de tedavi amacıyla geldiğini kaydeden Gündüz, kullandığı karışımı onlara verdiğini, suç kastıyla hareket etmediğini iddia etti. Kararda, Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu, Kozmetik Ürünler Koordinasyon Daire Başkanlığı ve Türkiye Halk Sağlığı Kurumunca düzenlenen raporlarda, kremin ilaç ve kozmetik ürün olarak değerlendirilmeyeceğinin tespit edildiği bildirildi. Mahkeme, sanığı, Döndü H. ile Önder H'ye karşı "insan üzerinde deney yapmak" suçundan toplam 20 ay hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme, cezayı daha sonra 12 bin lira para cezasına çevirdi. (AA) KAHRAMANMARAŞ Kahramanmaraş'ta yaklaşık 17 bin Suriyeli mültecinin kaldığı çadır kentte havaların soğumasıyla başlatılan kış hazırlıklarının tamamlandığı bildirildi. Kahramanmaraş Konaklama Tesislerindeki çalışmaları yerinde inceleyen çadır kentten sorumlu Dulkadiroğlu Kaymakamı Mehmet Türköz, gazetecilere yaptığı açıklamada, kış hazırlıkları kapsamında çadır kentte tüm önlemlerin alındığını söyledi. Özellikle ısınmayla ilgili alınan tedbirler çerçevesinde daha önceden dağıtılan yağlı radyatör tipi ısıtıcıların bakım ve onarımlarının yapıldığını, tamiri mümkün olmayanların ise yenileriyle değiştirildiğini ifade eden Türköz, "Geçen yıla oranla sığınmacı sayısında 3 bin 300 civarında artış oldu. Bu nedenle 857 çadır daha kurduk ve buralara yağlı radyatörden tutun da buzdolabına kadar her türlü desteği sağladık" dedi. Türköz, şehrin çeşitli yerlerinde yaklaşık 35 bin Suriyelinin bulunduğunu belirterek, bunlardan ihtiyaç sahibi olanları belirleyerek kışın sıkıntı yaşamamaları için çadır kente yerleştirilmeleri yönünde çalışıldığını vurguladı. Bu yıl yeni doğan bin 300 bebeğin tüm ihtiyaçlarının çadır kent yönetimince karşılandığını dile getiren Türköz, talep eden herkese battaniye desteğinde de bulunduklarını kaydetti. Sığınmacılardan Emine Bekkur da Türkiye'nin her türlü ihtiyaçlarını karşıladığı için başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere Türk halkına teşekkür etti. (AA) Fehmi KORU [email protected] IŞİD bitsin, yeni IŞİD’ler de olmasın... TÜRKİYE, daha doğrusu AK Parti hükümeti, bölgesel huzur ve sükûn için, Suriye’de Beşar Esad’ın başında bulunduğu Baas rejiminin değişmesi gerektiğini düşünüyor... Şimdiye kadar bir sonuç alınamasa bile politikasının başarısı için bayağı çaba da sarf ediyor... Doğru bir tahlil mi bu? Tahlilin merkezinde yer alan kabul, henüz olaylarla desteklenmediği -yani Esad hâlâ ülkesinin başında kalmaya devam ettiği- için, bu teze, “doğru” veya “yanlış” hükmünü kolay veremeyiz. Keşke bu tahlil, dünya şartları, güvenilir dağlara kar yağabileceği -sözgelimi, ABD ve öteki Batılı müttefiklerin başta tezden yana görünürken sonradan cayabileceği-, Baas’ın 40 yıllık iktidarında ülkede yaygın ittifaklar oluşturduğu gerçeği göz önünde bulundurularak yapılsa ve her ihtimale karşı “B, C, D” planları da hazırlansaydı... Yine de bir hükümetin, elindeki istihbaratı ve devletin konuya ilişkin bilgi birikimini değerlendirerek tahliller yapmaya ve politikalar belirlemeye hakkı olduğunu kabullenmemiz gerekiyor. Ayrıca “Her tahlil ve ona dayalı politika, beklenen sonucu doğuracaktır” diye katı bir kural da bulunmuyor... Hükümetin, IŞİD belasını def etmek için oluşmuş global kamuoyunu, haklı olduğuna inandığı halde bir türlü hayata geçiremediği “Önce Esad gitmeli” tezi istikametinde yönlendirmesine ne diyeceğiz? Etraftan yükselen yorumlara göre hükümet tam da bunu yapıyor ve yorumcular da bu tavra karşı çıkıyor... Neden karşı çıkılıyor? İtirazları biraz irdeleyince, ABD ve Batılı ülkelerin Suriye için başta belirledikleri ve Türkiye’nin de benimsediği “Baas ve Esad gitmeli’’ politikasından vazgeçmelerinin altında yatan gerekçenin bizdeki yorumcular tarafından da paylaşıldığı anlaşılıyor. Batılı ülkeler, alternatifinin Esad’dan daha iyi olmayacağı inancıyla politika değişikliğine gitti; Mısır’da bir darbeyle alaşağı edilmesine izin verdikleri “Müslüman Kardeşler”in Suriye kolunun Şam’da iktidarı ele geçirebileceği endişesiyle... “Müslüman Kardeşler” olmasın da kim olursa olsun diye... Türkiye’nin -AK Parti’nin- Suriye politikasını “yanlış” bulsak bile, Batılı ülkelerin değişen tavrının çok vahim sonuçlar doğurduğu gün gibi âşikâr... Yakın zamana kadar adları anılmayan IŞİD ve ona ideolojik açıdan ebelik eden anlayışların Ortadoğu’da yaygınlık kazanması ve ulaştıkları her yerde kendilerine yardım ve yataklık edecek destekler bulması nasıl gerçekleşti dersiniz? Aklı başında ve bilgili Batılı analistlerin IŞİD’in bölgemizdeki yükselişinden hiç tereddütsüz ABD’yi suçlamalarının sebebi, onun, silah yoluyla rejim değişikliğini gündeme sokmasıdır. Silahı tek belirleyici yöntem haline getirince, çözümü sandıkta gören anlayışlar devre dışı kalır ve IŞİD benzeri silahlı örgütler meydan bulur. Bugün olan da budur. Eğer IŞİD tarzı örgütlerin başarısız olması isteniyorsa, silahlı mücadeleye hiçbir zaman “Eyvallah” dememiş anlayışların önü açılmalıdır. Dünyayı kana bulamadan onların yanlışlarını düzeltmenin yolu nasıl olsa bulunabilir. Haklısınız, izlediği politikayı bu denli açık biçimde gerekçelendirmiyor hükümet, ona destek veren kalemler de kuşkuları artıracak bir üslupla politikaya sahip çıkıyor; bu sebeple de, muhaliflerin itirazları dinleyecek kulak bulabiliyor. Diyelim, hükümetin Suriye ile ilgili tahlili yanlış olsun; zorladığı politikanın kabulüyle ortaya çıkacak durum bugünkü kanlı ortamdan daha tercih edilir değil mi? 11 Ekim 2014/ HABER TÜRK Palamut, Karadeniz’de 4 liraya kadar düştü Bu camide çan kulesi de var minared de ANTALYA - BEKİR BEKTAŞ Antalya'nın tarihi Kaleiçi semtindeki Sultan Alaaddin Camisi, tavan süslemeleri arasında yer alan melek figürleri ve avlusundaki çan kulesiyle dikkati çekiyor. Kılıçaslan Mahallesi'nde yer alan ve 1834 yılında üç nefli bir bazilika tipinde Panhagia Kilisesi olarak inşa edilen yapı, 1922-1934 yıllarında Arkeoloji Müzesi olarak kullanıldı. Ardından apsis kısmına mihrap eklenerek camiye çevrilen ve Sultan Alaaddin Camisi adı verilen yapı, barındırdığı mimarı öğelerin korunmasıyla alışılmışın dışında bir cami görüntüsü veriyor. Tavan süslemelerinde Allah lafzı ve ayetlerin yer aldığı İslami sembollerin yanı sıra Hristiyan inancına ait melek figürleri de bulunan cami, yerli ve yabancı ziyaretçilerden büyük ilgi 3 [email protected] yurt haberlerİ görüyor. Camiye çevrilmiş kiliselerdeki yaygın uygulamanın aksine, 1958 yılında bir hayırsever tarafından minare yaptırılan caminin avlusundaki çan kulesi de yıkılmadı. Böylece yapının orijinal hali korunmuş oldu. Cami hakkında AA muhabirine bilgi veren Antalya Müftüsü Osman Artan, Sultan Alaaddin Camisi'nin, Antalya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğünce yapılan çalışmalarla koruma altına alınan tarihi camilerden olduğunu belirtti. (AA) ORDU - Denizlerde av yasağının sona ermesiyle birlikte tanesi 10 liradan satışa sunulan palamudun fiyatı Karadeniz Bölgesinede 4 liraya kadar düştü. Gece yarısı denize açılan Karadenizli balıkçılar limanlara bol miktarda palamutla döndü. Palamudun bollaşmasıyla birlikte tezgahtaki fiyatı da düştü. Av yasağının sona erdiği 1 Eylül'de tanesi 10 liradan satışa sunulan palamut tezgahlarda 4 liraya kadar alıcı buluyor. Gülyalı Balıkçı Kooperatifi Başkanı İnan Sağlam, AA muhabirine yaptığı açıklamada havaların soğumasıyla palamudun balıkçıların yüzünü güldürdüğünü anlattı. Son iki gecedir balıkçıların avladıkları bol miktarda palamutla kıyıya döndüklerini belirten Sağlam, "Temennimiz palamut avının bir süre daha bu şekilde devam etmesi" diye konuştu. Av yasağının kalktığı 1 Eylül'den bu yana ilk defa bol palamut avcılığının gerçekleştiğini dile getiren Sağlam, şöyle konuştu: "Palamut yüzünü gösterdik. Bir kaç gecedir denize açılan balıkçılarımız tuttukları bol miktarda palamutla dönmeye başladı. Özellikle deniz suyunun soğuma başlaması avın artmasına neden oldu. Bu da ister istemez fiyatlara yansıdı. İlk günlerde en irisini 10 liradan satılan palamudun bu günlerde tanesi 4 liradan satılıyor." Sağlam, fiyatların düşmesine tüketicilerin de sevindiğini vurgulayarak, "Sezon başından bu yana ilk defa yüzümüz güldü. İnşallah palamut bereketi bir süre daha böyle devam eder" dedi. Ordu'da 10 yıldır balıkçılık yapan Nihat Kuzu da fiyatların ilk defa 4 liraya kadar düştüğünü söyledi. (AA) 4 ANKARA 11 Ekim 2014 Cumartesi İddia yok Abdullah Cengiz [email protected] BAKALIM GÜÇ KİMDE? TÜRMOB’dan “Torba Yasa”ya eleştiri ANKARA-Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği (TÜRMOB) Genel Başkanı Nail Sanlı, 6552 sayılı Torba Yasa hakkında değerlendirmelerde bulunarak “Af ve af niteliğindeki yasaların hepsi TÜRMOB açısından kabul görmeyen eleştirel olarak baktığımız düzenlemelerdir. 54 yıl içinde toplam 35 tane af ve af niteliğinde yeniden yapılanmaya yönelik düzenlemeler çıkmış durumda. Bu da 1,5 yılda bir af niteliğinde af çıkmış durumdadır. Son yıllarda küresel krizlerin getirdiği piyasaların ihtiyacı olmasına karşılık bu kadar iyi niyetli olmayan insanlar tarafından alışkanlık haline getirildiğini görüyoruz.” dedi. Sanlı, Ekonomi Muhabirleri Derneği’nin (EMD) binasında kahvaltılı basın toplantısı düzenledi. Sanlı, Vergi mükellefiyetlerini yerine getirmemek için bir teşvik olarak lehine getirildiğini gördüklerini ifade eden Sanlı, “Af ve af niteliğindeki yasalara temkinli yaklaşıyoruz. Af niteliğindeki yasalar aslında mali tabloları bozan kanunlardır.” açıklamasında bulundu. Düzgün çalışmayan ve zamanında kayıt tutmayan kesimi teşvik ettiğini ve bunun piyasada alışkanlık ve beklenti haline geldiğini kaydeden Sanlı, “6552’li yasa yaklaşık 65 yasada değişiklik yapıyor ama vergisel açıdan düzenlemeler getirdiği düzenlemeler vardır. 1 Aralık’a kadar başvurulması lazım. 31 Aralık’a kadar da ilk taksiti yatırmanız gerekiyor. Bunun değişik oranlarda taksit talebinde bulunabiliyorsunuz. Aftan yararlanmak istiyorsanız. 18 taksite kadar vergi borçlarınızı ödeme imkanına sahip olacaksınız.” diye konuştu. Sanlı, şöyle devam etti: “Müracat eden ile finale ulaşan arasında makas giderek açılıyor. İlk müracat eden kişi sayısı çok önemli ama 18 taksiti ödeyen ve borcunu ödeyen kişi sayısı az. 6552 çıkma nedenlerinden birisi de aslında budur. Bu taksitler ödenebilecek mi bence başvuran kişi sayısından daha çok önemli olan budur.” Dürüst hakkında açıklamalarda bulunan Nail Sanlı, cezalandırmanın alışagelmiş bir yöntem olduğunu kaydederek “Suç işlendiği ve tespit edildiği zaman bunun cezası veriliyor. İhtiyacınız olan biraz daha etik olmak için ihtiyacınız olan bir ödüllendirme sistemi ülke olarak. Düzgünce çalışan bir etik sistemimiz yok.” diye konuştu. Amaç etik kuralların oluşması için ödüllendirme sistemini devreye alacaksınız diyerek hatırlatmada bulunan Sanlı, “Etik çalışan mensubu koruyan bir sistem yok. Bunun oluşması lazım. Buradan yola çıkarak ödüllendirme sistemine teşvik açısından büyük bir ihtiyaç var.” ifadesinde bulundu. (CHA) Altındağ’da modern kurban satışı ve kesimi gerçekleştirildi Altındağ Belediyesi Kurban Satış ve Kesim Merkezi, eksiksiz ve kesintisiz hizmetiyle vatandaşların yüzünü güldürdü. HABER MERKEZİ Sabahın ilk saatlerinde kurban alanına ilk olarak kasaplar ve görevli personeller geldi. Daha sonra kurbanlıklar alınan sıra numarasına göre arka arkaya dizildi. Sırası gelen kurbanlık profesyonel görevliler eşliğinde içeri alındı ve yine profesyonel kasaplar tarafından kesildi. Kurbanını modern kesimhanede kestirmek için Altındağ Belediyesi Kurban Satış ve Kesim Merkezi’ne gelen vatandaşlar, kurbanlıklarını teslim ettikten 15 dakika sonra kurbanlarını teslim aldı. Vatandaşlar kurbanlarının tüm kesilme aşamasını dışarıdan takip etti. Bazı kurban sahipleri ise bekleme salonunda çay içerek beklemeyi tercih etti. 15 dakikada tamamlanan kesim işlemi sonrasında vatandaşlar, yine Altındağ Belediyesi tarafından verilen poşetler ve el arabalarıyla kurbanlarını araçlarına kadar taşıdılar. Gün boyu süren kesim işlemleri süresince Altındağ Belediyesi ekipleri, Kurban Satış ve Kesim Merkezi’nden bir an olsun ayrılmadı. Altındağ Belediyesi Zabıta Hiçbir aksaklığın yaşanmadığı Kurban Satış ve Kesim Merkezi, yine vatandaşların büyük beğenisini topladı. Kurbanlarını Kurban Satış ve Müdürlüğü ekipleri ve veteriner hekimler merkezdeki işleyişin aksamaması ve herhangi bir sorun yaşanmaması için büyük bir özveriyle çalıştı. Kesim Merkezi’nde kestirmeyi tercih eden vatandaşlar, Altındağ Belediyesi’ne ve Başkan Tiryaki’ye teşekkür etti. ATO Başkanı Bezci’den şiddet olaylarına tepki HABER MERKEZİTürkiye’nin çeşitli şehirlerinde, Suriye’nin Kobani adıyla da bilinen Ayn El Arap kasabasına yönelik saldırılar bahane edilerek gerçekleştirilen eylemlere tepki gösteren Ankara Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Salih Bezci, “Hangi nedenle olursa olsun şiddet eylemleri kabul edilemez. Esefle kınıyoruz” dedi. Bezci, yazılı bir açıklama yaparak, son günlerde Kobani konusu gündeme getirilerek çeşitli şehirlerde yaşanan şiddet eylemlerine tepki gösterdi. Atatürk büst ve heykelleri ile Türk bayrağına çirkin saldırıların yapıldığı bu eylemlerde 22 kişinin yaşamını yitirmesinin son derece üzücü olduğunu kaydeden Bezci, “Kobani için endişe duyan herkes demokratik haklarını kullanarak yasal düzen içerisinde tepkisini rahatlıkla gösterebilir. Ancak bunu yapmak yerine yakıp yıkmayı tercih etmek en hafif tabiriyle üzüm yemek yerine bağcıyı dövmektir. Çözüm sürecine doğru giden yolda, bahanelerle şiddet eylemlerinin yaşanması ve 22 insanımızın ölümü kabul edilemez.” diye konuştu. (AA) HABER MERKEZİÇansera Kent Bahçesi’ndeki seralarda Çankaya Belediyesi’nce üretilen kışlık bitkilerin dikimine başlandı. Belediyeye bağlı ekipler tarafından üretimi yapılan bitkiler artık parklarda yerini almaya başladı. Kendi seralarında ve kendi çalışanları ile yazlık ve kışlık bitkilerinin üretimini gerçekleştiren Çankaya Belediyesi, ilçedeki parkların kışlık bitkilerinin hazırlıklarını tamamladı. Yapılan hazırlıkların ardından bitkilerin dikimi başladı. Lahana menekşelerle bezenecek olan Çankaya parkları, kışa rengarenk girecek. Mor, beyaz, sarı, turuncu ve mavi renklerdeki kış bitkileri Çankayalılara görsel güzellik sunacak. Üretimi yapılan 70 bin düz ve kıvırcık lahananın dikimlerinin yanı sıra parklarda bulunan tüm bitkilerin bakımlarıda gerçekleştirilerek daha uzun süre dayanmaları sağlanıyor. “İnsan ihsanın kuludur” hikmetli sözünce, Adalet Bakanı’nın “HSYK seçimlerinden sonra hâkim ve savcıların maaşlarına getirilecek 1155 TL zamma” bakmak lazım. Ortaya çıkacak sonucu hep beraber, ben de sizlerle merak ediyorum. Peki, bu rüşvetin sebebi ne olabilir? Kanaatim odur ki, birkaç aydan beri devam etmekte olan hukuksuzlukları, adaletsizlikleri, insanlık dışı uygulamaları görecek ve hesabını soracak bir üst kurulun yok edilmesidir. Asıl paralel bir yapıyla hukukun içine edilmek istenmesidir. Başka ne olacak? Her türlü zulmün, zorbalığın, haksızlık ve kanunsuzluğun olduğu yerde, insanın hakkını alması noktasında tek sığınağı olan Rabbin yardım ve merhameti, sonrasında da “hukukun tarafsızlığı” ilkesi olduğuna göre, bu işin sonu nasıl gerçekleşecek? Hep beraber göreceğiz. Tarihi bilgimiz bizi yanıltmıyorsa İmam-ı Azam Ebu Hanife’yi yıllarca hapishane ve işkencelere götüren asıl sebebin adalet ve hukuk noktasında vermediği taviz ile eğmediği boyundur. İşin enteresan tarafın da, ona bu zulmü reva görenin Ebu Cafer elMansur isimli “İslam Halifesi” sıfatını taşıyan bir kimse olmasıdır. Bir rivayete göre, Büyük İmam gördüğü işkence ve zehirlenmeler sonucu ölmüştür. İmam Rabbani’yi de benzer şekilde hapse attıran el de Müslüman görünümlü bir zalimdir: Ekber Şah oğlu Cihangir babasının ölümünden sonra Müslümanlara yönelik haksızlıklar yapmaya başlar. Etrafını dolduran Şiî uleması, yönlendirmeleriyle Cihangir’e çok hatalı icraatlar yaptırırlar. İmam-ı Rabbani’nin en büyük müritlerinden Muhammed Emin Bedahşî, “Menâkıbu’l-Hazarât” isimli eserinde hapsin gerçek sebebi ile ilgili önemli bilgiler verir. Ona göre bu hapis olayının temelinde İmam-ı Rabbani’nin Cihangir’e saygı secdesi yapmaması vardır. Ayrıca İmam-ı Rabbani’nin toplumun her kesiminde çokça müridi ve taraftarı bulunmasıdır. Ülkenin hemen her köşesine yayılan bir yapıyla irşat faaliyetlerini sürdüren İmam-ı Rabbani Cihangir’in gözünde önemli bir tehdit ve iktidar alternatifi(paralel yapı) haline getirmiştir. Cihangir’in etrafını saran Şiî grup, onu sürekli İmam-ı Rabbani’ye karşı doldurur ve istediği zaman kendisini devirebilecek güçte olduğu fitnesini yayarlar. Bu fitnenin tesirinde kalan Cihangir, on yıl önce yazılmış bir mektubu bahane ederek “ikinci bin yılın müceddidini” hapsettirir. Hikâye uzun bu kadarla yetinelim… Arif olan bu iki olayda ne denmek istendiğini anlar. Ayrıca günümüzde ortaya attıkları “PARALEL” safsatasının sahiplerini anlamayanlara bu tarihi gerçekler ithaf olunur. Kıymetli okurlarım, şimdi bu iki tarihi olayı alın ve günümüze getirin: Bir tarafta Ebu Cafer el-Mansur gibi zulüm ve zorbalığını hukuk kılıfıyla örtmek üzere, ülkenin en muhterem ilim adamını Bağdat’a kadı olarak atamak isteyen biri, diğer tarafta kötü niyete teslimi silah etmeyen bir babayiğit ve hapse atılıp işkenceyle ölüme gönderilmesi… Beri tarafta da iktidarı karşısında güçlenen bir gönül erine duyduğu hazımsızlık ve hased sonucu hapse attırdığı bir diğer mazlum… İnsanlık tarihi benzer diktatörler ve zalimlerle doludur. O Zalimler unutulup giderlerken haksız yere zulme uğrayan babayiğitler ve onların ektiği iyilik tohumları da unutulmadan devam edip durmaktadır. Gelelim vicdanları, insani duyguları ile adalet anlayışları parayla satın alınmak istenen HSYK üyelerine. Tarih bize de size de şunu gösterecek: HSYK üyeleri ihsan edilen ulufenin esiri mi olacaklar yoksa İmam-ı Azam ve Rabbani gibi izzeti mi tercih edecekler? Biz gücün Hak’ta, hakikatte, doğruluk, dürüstlük ve adalette olduğuna inanıyoruz… Ekim seçimlerinden sonra bakalım güç kimde olacak? Dilerim, dünyanın her yerinde, ümitlerin tükendiği bir zamanda tüm toplum fertlerinin sığınağı olan adalet ve hakkaniyet tecelli eder. Rüşvet bir kez daha ellerin tersiyle yerle bir olur. Büyükşehir Meclisi’nden mültecilere yardım kararı HABER MERKEZİAnkara’daki Suriyeli ve Iraklı mültecilere barınma ve beslenme konularında Büyükşehir Belediyesi tarafından yardım yapılacak. Büyükşehir Belediye Meclisi’nde mültecilerin yaşam koşullarının iyileştirilmesi için Büyükşehir Belediyesi’ne yetki verildi. Belediye Meclisi’nde ayrıca, Dünya Şampiyonu olan ASKİ Spor’lu güreşçi Taha Akgül ile ikinci olan Rıza Kayaalp ve teknik heyetin ödüllendirilmelerine ilişkin önergeler de oybirliği ile kabul edildi. Nail Çimen başkanlığında toplanan Büyükşehir Belediye Meclisi’nde, gündemle ilgili maddelerle önergeler görüşülerek karara bağlandı. Meclis’te ilk olarak ülkelerinde yaşanan iç savaş nedeniyle Türkiye’ye sığınan ve bir bölümü Ankara’da yaşayan mültecilere yardım edilmesi görüşüldü. Meclis üyeleri tarafından verilen önergede Irak ve Suriye’den yüz binlerce mültecinin Türkiye’ye sığındığı belirtilerek, “Türkiye’nin çeşitli illerinde olduğu gibi Ankara'mızda da son derece güç şartlarda yaşamaya çalışan bu mültecilere barınma, yiyecek, içecek ve çocuklara oyuncak gibi ihtiyaç duyulan yardımın, Belediyenin imkanları doğrultusunda gerçekleştirilebilmesi için Büyükşehir Belediyesi Genel Sekterliği’nin görevlendirilmesi…” talep edildi. Önerge Meclis üyelerinin tamamının “evet” oyu ile kabul edildi. ANKARA 11 Ekim 2014 Cumartesi Tüm Sağlık-Sen’den sağduyu çağrısı 5 Aşk-ı Efsun Tamer KARAHAN Tüm Sağlık-Sen Genel Başkanı Okay Erözgün, Kobani eylemleriyle ilgili yaptığı açıklamada, “Anarşiyle huzur sağlanamaz. Kimsenin kamu düzenini bozmaya, milletimizin huzurunu kaçırmaya hakkı yoktur” dedi. HABER MERKEZİ Tüm Sağlık-Sen Genel Başkanı Okay Erözgün, Kobani bahanesiyle son günlerde yaşanan provokatif eylem ve şiddet olaylarını endişeyle izlediklerini belirterek, “Ülkemizi iç karışıklığa, bir bataklığın içine sürüklemek isteyenlere gösterilecek en büyük tepki kardeşliğimize, milli birlik ve beraberliğimize sahip çıkmaktır.” dedi. Erözgün yaptığı açıklamada “Tek bayrak, tek millet, tek vatan, tek devlet” ilkesinden hiçbir şart altında taviz verilmeyeceği gerçeği bu şer odaklarına daha da etkili ve sert bir şekilde “terörle mücadelenin tüm yöntemlerini” hayata geçirerek hissettirilmesi gerekir. Bu ülke insanının birlik ve kardeşliğine, ülkemizin bölünmez bütünlüğüne halel getirecek hiçbir girişime müsamaha gösterilmeyeceği, EN GÜZEL KADINA kararlılığının sürdürülmesi gereklidir” diye konuştu. Milletimizin oyuna gelmeyeceğini, kardeşliğimizi bozmaya kimsenin gücünün yetmeyeceğini söyleyen Okay Erözgün açıklamasında şu görüşlere yer verdi: “Son iki günde 21 vatandaşımız hayatını kaybetmiş, birçok ilde sokağa çıkma yasağı ilan edilmiş, onlarca kurum ve kuruluş yakılmış, yıkılmış, yağmalanmıştır. Böyle hak arama yöntemi olmaz, anarşiyle huzur sağlanamaz. Kimsenin kamu düzenini bozmaya, milletimizin huzurunu kaçırmaya hakkı yoktur. Demokratik hak ve özgürlüklerin beyanlarının, ülkemizde geride bırakmış olduğumuza inandığımız ve hatırlamak istemediğimiz günlerdeki şekliyle, tekrar, ortak değerlerimize yapılan saldırı ve yakıp yıkma, öldürme eylemlerine dönüşmüş olmasını ve bütün bunların özgürlük ve demokrasi talebi adı altında gerçekleşiyor olmasını şiddetle kınıyor ve gelişmeleri kaygıyla takip ediyoruz. Hiçbir insani değerin ve hiçbir inancın kabul etmeyeceği bu olaylar sadece teröre, anarşi ve kaosa hizmet eder. Bu tür ortamlar demokrasi, insan hakları ve özgürlüğe hizmet eden ortamlar değil bilakis darbelerin, olağanüstü hallerin ve kaotik yapıların hayat bulduğu ortamlardır. Türk milleti olarak bu gibi istismara açık, geleceğimiz adına ciddi tehditler içeren ortamlarda daha dikkatli, daha sorumluluk sahibi ve huzura katkı sağlayıcı bir tavır sergilemeli, aklıselimi egemen kılmalıyız. Hepimizin ideal manasıyla özgürce fikirlerimizi ifade edebildiği demokratik bir atmosferin temini için barışa ve Türkiye'nin istikrarına herkesin sahip çıkması gerektiğini, Şehirleri yakıp, yıkmanın hiç kimseye faydası olamadığı gibi ülkemizi bir iç savaşa sürüklemek yolunda atılmış adımlar olduğunu belirterek tüm Türkiye halkını sağ duyuya davet ediyor, başkalarının değer ve inanışlarına ve kamu ortak alanına saldırı olarak sergilenen hiç bir tutum ve davranışın bu toplumun gözünde takdir görmeyeceği gerçeğini bir kez daha hatırlatmak istiyoruz. Buradan tüm siyasilere çağrımız ise yaşanan olayların bir siyasi rant meselesine dönüştürülmemesidir. İktidarıyla, muhalefetiyle hep birlikte çözüm süreci ve dış politikanın samimiyetle değerlendirilmesi, tarihsel birikimimize yakışır bir politikanın ortaya konmasıdır” Muhtarlardan Başkan Acehan’a ziyaret Çubuk Belediye Başkanı Acehan, Çubuk Muhtarlar Derneği Başkanı Şan’ı makamında konuk etti. HABER MERKEZİ Çubuk Muhtarlar Derneği Başkanı Burhan Şan ve yönetim kurulu üyeleri, Çubuk Belediye Başkanı Tuncay Acehan’ı makamında ziyaret etti. Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Başkan Acehan, Dernek Başkanı Burhan Şan ve yönetim kurulu üyelerine yeni görevlerinde başarılar dileyerek, ilçelerine birlik ve beraberlik içerisinde hizmet edeceklerini söyledi. ’’İlçemize hizmet eden herkes bizim çalışma arkadaşımızdır’’ diyen Başkan Acehan, ilçenin hizmet almasına destek veren herkesin ilçenin ve bu ilçede yaşayan vatandaşların hakiki dostu olduğunu ifade etti. İlçede ulaşımdan alt yapıya, yol çalışmasından köy konakları meselelerini değerlendiren Başkan Acehan, muhtarların talepler konusunda ilgili birimlerle gerekli yazışmaların yapıldığını belirterek, ’’Ama hepsi birden olmuyor. Bazı hizmetlerin alınmasında zamana ihtiyaç duyulmaktadır. Mahallelerde yapılması gereken- leri öncelik sırasına göre sıralama yaparak bir dosya oluşturalım ve ilgili birimlere sunalım’’ dedi. Çubuk Muhtarlar Dernek Başkanı Burhan Şan ise kendilerini ve yönetimini kabul ettiklerinden dolayı Başkan Acehan’a teşekkür etti. Şan, birlikte yapılacak çalışmalar ile Çubuk’un daha da güzel bir yere getirileceğine inandıklarını ve her zaman için muhtarlar olarak başkanın yanında olacaklarını dile getirerek, kendilerinden muhtarlar olarak büyük hizmetler beklediklerini belirtti. Özellikle yeni mahalle olan köylerin sorunları ile imar çalışmaları tamamlanmış alt yapı bekleyen mahallelerin sorunlarının olduğunu altını çizen Şan, ’’ Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri, ASKİ ve EGO Genel Müdürlüklerinden beklediğimiz hizmetler var. Biz bunları dosya haline getirdik. Çok fazla hizmet talebimiz var. Sorunlarımız birikmeden sizlerin de desteği ile bu taleplerimizi ilgili birimlere iletmek istiyoruz’’ diye konuştu. “Dünyayı Değiştiren Mamak’ta asfalt seferberliği 8 Saniye” sergisi ÇSM’de açıldı HABER MERKEZİÇankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi, Ankaralıları, Sanatçı Bedri Baykam’ın 1963 yılında gerçekleştirilen Kennedy Suikastı üzerine yaptığı araştırmalardan yola çıkarak hazırladığı “Dünyayı Değiştiren 8 Saniye” sergisi ile buluşturdu. Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde, tuval ve 4D çalışmalar, mekan düzenlemeleri, ses ve video yerleştirmeleri ile Baykam’ın konuyla ilgili 8 saatlik sunum videosunun da İngilizce ve Türkçe olarak gösterildiği serginin açılışı çok sayıda sanatseveri bir araya getirdi. Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen, aralarında Küba Büyükelçisi Alberto Gonzales Casals, Avustralya Büyükelçisi James Larsen, CHP MYK Üyesi Ercan Karakaş, CHP Çankaya İlçe Başkanı Mehmet Perçin’in de yer aldığı konuklara yaptığı konuşmada, “Dünyayı Değiştiren 8 Saniye” Sergisi’nin insanlığın temel bir meselesine dokunarak tarihle bir yüzleşme vesilesi olduğunu aktardı. HABER MERKEZİ- Asfalt çalışmalarını hız kesmeden sürdüren Mamak Belediyesi, 2014 yılının başından itibaren 130 bin 397 ton asfalt serimi gerçekleştirdi. İlçede havaların durumuna göre asfalt ve kaldırım çalışmalarını sürdüren belediye ekipleri, Fahrikorutürk, General Zeki Doğan, Peyami Sefa, Ekin, Altınevler ve Türközü mahallelerinde asfaltlama çalışmalarına devam ediyor. Bir bölgenin gelişme sürecinde altyapı çalışmalarının öneminin büyük olduğunu belirten Akgül, “İlçemizde hızlı yapılaşmayla paralel bir şekilde altyapı çalışmalarımız artarak devam ediyor. İlçemizin geleceğini planlayarak, yarınlarına hizmet ediyoruz. Hemşerilerime en güzel hizmeti sunmak için hız kesmeden çalışmalarımızı sürdüreceğiz” dedi. İlçenin her geçen gün büyürken hizmet beklentisinin de yüksek olduğunu kaydeden Akgül, belediyecilik hizmetlerini ilçenin her köşesine yayarak ihtiyaçların giderildiğini kay- detti. İlçemiz büyüyüp, geliştikçe artan nüfusumuzla birlikte hizmet alanımız da genişliyor. Yeni yaşam alanları oluştururken bir taraftan bozulan yollarımızı onarıyor, bir taraftan da asfalt serimini gerçekleştiriyoruz. Ekiplerimiz, gece gündüz çalışarak hizmette mesainin bitmediğini gösteriyor. Serilen tonlarca asfalt, yeni yapılan kilometrelerce yol Mamak’ın hem bu günü için önemli hem de yarını için önemli bir yatırım dedi. Yenimahalle’nin parkları yeni spor alanları oldu HABER MERKEZİYenimahalle Belediyesi’nin yaz kış dolup taşan parkları, koşu yolları, fitness, egzersiz ve dinlenme alanlarıyla spor merkezlerini aratmıyor. Kış aylarının kendini iyiden iyiye hissettirdiği bugünlerde hava koşullarını hiçe sayan Yenimahalleliler sağlık için parklara koşuyor. Her yaştan vatandaşın sabahın erken saatlerinde spor yaptığı parklar, dört mevsim hizmet veriyor. İlçeye kazandırılan tüm parklarda hem büyükler hem de çocuklar için keyifli vakit geçirebilmelerine olanak sağlayacak bütün unsurlar bulunuyor. Bu parklara gelerek hem sporlarını yapan hem de gezme, dinlenme imkânı bulan ilçe halkı, “Yenimahalle’yi doğa harikası haline getiren, bizler için sosyal yaşam alanlarını çoğaltan, sağlığımızı düşünen ve nefes alabileceğimiz parkları çoğaltan başkanımıza teşekkür ederiz” diyerek memnuniyetlerini dile getirdi. Yeryüzünün en güzel kadını ... Kutsal ismin karşısında delirdim,baş eğdim. Senin yüreğinde yanmak aşk ile, Tutkuna özlem duyarım,ateşinde yanarım ... Ağlatma beşeri... Gökyüzüne en yakın yerde bir cüce... Beni duy artık, yazılmış ve yazılacak bütün şiirlerin tek sahibi! Aşkın ateşinde yananların,kutsal kitaplarını yakacağım. Ve ben yazacağım baştan sona,bir kutsal kitap ... Çünkü kutsal kitap da, zikredilecek senin adın. Ölme kardelen,eğme başını ...!!! Aşk, belki can bulur ... Bir çöl bedevisi bugün dudaklarım,sadece serap görür.. Gözlerimde bir kadın kokusu,gidişinden kalan nemli bir iz... Binlerce göz var üzerimde ...!!! Seni kadınım, biriktirdiğim aşk ile yüreğimde saklıyorum. Değmesin nazar ...!!! Dokunduğum tenlerin hepsinde, aynı ihanetin itiraf öyküsü ... Gözleri mumyalanmış firavunlar, dolaşıyor aşka inanmayan ... İşlenmemiş aşk cinayetleri bir lahit gibi durur, Kirli bir tarihi yazan ,tozlu kitap sayfalarında... Hayatımı soyup altına al kadın ... Çıplaklığımda üşürüm ben ,bir sen giyip geliyorum ... Yan kadınım,küllerinden doğur beni tekrar ... Elif gibi dik duran bir aşkla seviyorum seni.. Sensizlikte kadınım, aşkıma musallat kötü ruhlar... Aşkın met cezirlerinde yüzlerce defa ,gönlüme yalancı güneşler doğdu.. Öğrendim ,aşk hep aynı görünürmüş gören gözlere ... Gözlerinde yok olmayı öğrendim. Susmayı da ..... Hayat denen kıyıya dalgalar bazen sert, bazen sakin vururmuş ... Sen, yüreğimden büyük kadın. Seni sakladığım huruf-u mukatta kadar gizli...!!! Acının kapıları, hasretin kapısı bana hep açık. Harman vakti saatlerde,savrulurum sevda açı yüreklere ... Fethi Yaşar’dan Yenimahalle turu HABER MERKEZİ Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, bütün mahallelerini adım adım gezerek hemşerileriyle bir araya geldi. Kurmayları ile Şentepe’ye çıkarma yapan Yaşar, vatandaşlar ile bölgedeki değişimi ve dönüşümü görüştü. Gecekonduların yerini süratle binaların aldığını ve Şentepe’nin Yenimahalle’nin yıldızı haline geleceğini kaydeden Yaşar, “ Şentepe vericilerin gölgesinde bir gecekondu mahallesi olmaktan kurtularak sadece Yenimahalle’nin değil Ankara’nın çekim merkezi olacak” dedi. Sabah saatlerinde başlayan turda halkı selamlayarak esnafa hayırlı işler ve iyi bayramlar dileyen Yaşar’a Başkan Vekili Mehmet Kartal, Başkan Yardımcıları Başar Bal ve Yaşar Neslihanoğlu ile meclis üyeleri de eşlik etti. Otobüsle Yenimahalle, Şentepe, Karşıyaka, Demetevler, Batıkent, Susuz, Gazi, Beştepe, Varlık ve Yahyalar Mahallesi’ni sokak sokak gezen Başkan Yaşar, vatandaşın ve esnafın bayramını kutlayarak, taksi duraklarına, kahvehanelere, polis karakollarına bayram çikolatası hediye etti. Şentepe’de bulunan taksi duraklarında esnafla çay içen Yaşar, kahvehanelerde de mola vererek vatandaşlar ile sohbet etti. Şentepe’nin büyük bir dönüşüm yaşadığına dikkat çeken Yaşar, “Şentepe makûs kaderini bizim dönemimizde yeniyor. Yıllarca çamur ve toz içinde gecekondularda yaşayan hemşerilerimiz modern ve sağlıklı yaşam alanlarına kavuşuyor. Gecekondudan kentleşmeye giden bu süreçte biz de Yenimahalle Belediyesi olarak büyük çaba harcıyoruz. Hızla, başta yeşil alanlar olmak üzere kamusal alanları yapıyoruz. Şentepe’ye değer katıyoruz. Şentepe’de yaşayan hemşerilerimiz gerçekten şen olacak” dedi. GENEL KURUL İLANI 06-62-030 Kod Numaralı “Aktepe Bağlarbaşı Mahallesi Yardımlaşma ve Kalkındırma Derneği”nin Olağan Genel Kurul Toplantısı 27.10.2014 günü saat 14.00’de Aktepe Mahallesi 949 Cadde No:8/B Keçiören adresinde çoğunluk olmadığı halde 03.11.2014 günü aynı yer ve saatte yapılacaktır duyurulur. GÜNDEM: 1- Açılış Yoklama 2- Divan Seçimi 3- Yön. Kur. Den. Kur. Faaliyet Rap. Okunması 4- İbrası 5- Seçimler 6- Dilek ve Temenniler 7- Kapanış Yedigün - 5 6 EKONOMİ 11 Ekim 2014 Cumartesi Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "2015'te de eğitim en büyük harcama kalemimiz olmaya devam edecek. Bunu sağlık, daha sonra da sosyal güvenlik takip edecek. Savunma, güvenlik harcamalarında özel bir artış öngörmüyoruz" dedi. 2015'te de eğitim en büyük harcama kalemi ANKARA - Şimşek'in yanı sıra Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, 2015-2017 dönemini kapsayan Orta Vadeli Program'ın (OVP) açıklandığı Başbakanlık Yeni Bina'daki basıntoplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Maliye Bakanı Şimşek, özellikle son günlerde yaşanan bölgesel problemlerin savunma harcamalarını artırıp bütçe açısından OVP hedeflerini etkileyip etkilemeyeceğine ilişkin soru üzerine, mali disiplinin sürdürüleceğini söyledi. Şimşek, bu yıl iki seçim yaşanmasına, 17 Aralık sürecine ve jeopolitik gerginliklere rağmen bütçe hedeflerini rahat bir şekilde tutturduklarını ifade etti. 2015 yılı için vergi gelirlerinde yüzde 10,7'lik bir artış öngördüklerini, faiz dışı harcamaların artışını ise yüzde 5,1 ile sınırlı tutacaklarını dile getiren Şimşek, çalışmalarını bu kapsamda sürdürdüklerini kaydetti. Kamu harcamalarının rasyonelleştirilmesinin en önemli reform alanlarından olduğuna dikkati çeken Şimşek, "2015'te de eğitim, en büyük harcama kalemimiz olmaya devam edecektir. Muhtemelen bunu sağlık, daha sonra da sosyal güvenlik takip edecektir" dedi. Şimşek, savunma ve güvenlik harcamalarında özel bir artış öngörmediklerini bildirdi. Bu yıl için kamuya 74 bin personelinin alınacağının hatırlatılarak, son rakamların sorulması üzerine Şimşek, "2014 bütçesini hazırlarken 74 bin toplam alım öngörmüştük. Ancak sadece ve sadece ilave öğretmen alımı nedeniyle yılı muhtemelen 104 bin civarında kapatacağız" diye konuştu. Maliye Bakanı Şimşek, gelecek yıl için de 74 bin kişinin istihdam edilmesini tahmin ettiklerini belirtti. Şimşek, özelleştirme gelirlerine ilişkin soruyu yanıtlarken, bu yıl için 6,8 milyar liralık, 2015 için 8,7 milyar lira, 2016 içinde 6,8 milyar lira civarında özelleştirme geliri öngördüklerini, gelecek birkaç yıl için ortalama 4-5 milyar dolarlık özelleştirme gelirini neredeyse garanti altına aldıklarına işaret etti. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik de Suriyeli sığınmacılara çalışma izni verilip verilmeyeceğine dair bir soru üzerine ilgili kişinin pasaportu veya oturma izni varsa bu kimselere çalışma izni verilmesi konusunda sorun yaşanmadığını söyledi. Suriye'den gelenlerin büyük çoğunluğunun Zamların enflasyona etkisi 0.4 puan olacak AB İlerleme Raporu'nda Türkiye'nin finans sektörüne övgü LONDRA- AB Komisyonu'nun yayımladığı Türkiye'nin 2014 İlerleme Raporu'nda, finans sektörünün iyi bir performans sergileyip, direnç göstermeye devam ettiği vurgulandı. Raporun "Ekonomik Kriter" başlığında, bankacılık sektörünün yeterli bir karlılık performansı sergilediği, 2013'te net karın yüzde 5,1 arttığına dikkat çekildi. 2014 yılının ilk 7 ayında ise bankacılık sektörünün karlılığının bir önceki yıla oranla yüzde 12,4 azaldığı, sektörün sermaye yeterlilik oranının bu yılın mayıs ayında yüzde 16,3'e yükseldiği belirtilerek, "Bu oran regülasyonun hedeflediği yüzde 12 seviyesinin üzerindedir" ifadeleri kullanıldı. Raporda, "Türkiye'nin 2001 yılından beri devam eden güçlü büyüme performansı ekonomik temellerin ilerlediğini ve şoklara karşı direncin arttığını gösteriyor. Buna rağmen geniş yapısal cari açık ve göreceli olarak yüksek enflasyon ekonomideki dikkate değer dengesizliklerin varlığına işaret ediyor" ifadesine yer verildi. Raporda, şunlar kaydedildi: "Sermaye yeterliliği konusunda BASEL II kriterleri hesaplamaları 2012 yılının haziran ayından beri uygulanmaya devam ediliyor ve BASEL III için gerekli, uygulaması için gerekli yasaların neredeyse tamamı 2013 yılında tamamlandı. Türkiye'de takipteki kredilerin toplam bankacılık kriterleri içerisindeki payı geniş çapta istikrarlı seyrederek yüzde 3'ün altında yer aldı. Toplamda finans sektörü iyi bir performans sergiledi ve direnç göstermeye devam etti. Türkiye'nin piyasa mekanizmasının işlevselliği uygun olmaya devam ediyor. Fakat Türkiye'nin makro ekonomik dengesizlikleri azaltarak, uzun vadeli büyüme potansiyelini gerçekleştirme doğrultusunda adımlar atması göç yoluyla sınıra dayanmalarının ardından yurt içine alındıklarını anımsatan Çelik, "Göç Yasası"nın da TBMM'den geçtiğini kaydetti. Yasa çerçevesindeki ikincil mevzuatın kısa sürede yayınlanmasını beklediklerini belirten Çelik, "Bu çerçevede tüm izin ve bu konudaki mevzuatlar Çalışma Bakanlığına devrediliyor. Bu yasa çerçevesinde Suriye'den gelen misafirlerimize kendilerini tanımlayacak kimlik verilecek. Türkiye'deki açık işler dikkate alınarak bunların istihdam imkanı bir ölçüde gerçekleşmiş olacak. Çalışma imkanını elde etmiş olacaklar" ifadesini kullandı. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık ise yerli otomobil üretimine ilişkin bir soruya yanıt verirken, Türkiye'nin 500 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşabilmesi için katma değeri yüksek ürünler üretmesi gerektiğini dile getirdi. Yerli otomobilin en önemli çalışma alanlarından olduğuna işaret eden Işık, "Bence Türkiye, içten yanmalı motor teknolojisine dayalı otomobil üretiminde treni kaçırdı. Ama geleceğin teknolojisi olarak baktığımız elektrikli otomobiller üzerinde yoğun bir çalışma yapıyoruz. Bazı olumlu gelişmeler de kaydetmeye başladık" dedi. (AA) gerekiyor." İlerleme Raporu'nda Türkiye'nin mevcut iyimser senaryoya karşın dış açığının göreceli olarak yüksek olmasının Türkiye'yi sermaye akışındaki dönüşlerden kaynaklanabilecek kırılganlıklara maruz bırakabileceği vurgusu yapılarak, "ekonomi politikasının yapılma sürecinin bazı içsel politik gerilimlerden etkilendiği, ekonomik şartların nispeten zayıfladığı" ifade edildi. Ekonomik büyümenin 2001'den bu yana ortalama büyümenin altında olduğu belirtilen raporda, geçen yıldan bu yana ekonomik büyümenin göreceli olarak ılımlı seyrederken, son dönemdeki ekonomik büyümenin artan net ihracata dayandığı vurgulandı. Türkiye'nin cari açık oranını bu yılın ilk yarısında azalttığına işaret edilen raporda, "Devam eden geniş cari açık Türk Lirası'nı 2013 yılının mayıs ayı ve bu yılın ocak ayı arasındaki dönemde görüldüğü gibi yatırımcı güveninin ani şekilde kaybolmasından kaynaklanabilecek durumlara karşı hassasiyete maruz bırakmaktadır" denildi. Türkiye'de istihdam oranının ise yeterli seviyede artış gösterdiğinin altı çizilen raporda, yine de iş gücünde kaydedilen artışın etkin bir şekilde absorbe edilemediğini öne sürüldü. Türkiye'deki enflasyon oranına da değinilen raporda, "Toplamda enflasyon dikkate değer şekilde artış kaydetti ve şu anda Merkez Bankası'nın hedefinden sapıyor. Merkez Bankası tarafından hedefin tutturulması için öncelikli olarak fiyat istikrarına ilişkin net bir odaklanma gerekmektedir" ifadeleri kullanıldı. Kamu borcunun korunabildiğini belirten AB Komisyonu, mali çerçevenin şeffaflığı konusunda ise ilerleme kaydedilmediğini kaydetti. (AA) İSTANBUL- Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Eylül Ayı Fiyat Gelişmeleri Raporu'nda, ekim ayından itibaren geçerli olmak üzere elektrik ve doğalgaz fiyatları için belirlenen yüzde 9'ar oranındaki artışın gelecek ay tüketici enflasyonuna doğrudan katkısının yaklaşık 0,4 puan olmasının beklendiği kaydedildi. TCMB Eylül Ayı Fiyat Gelişmeleri Raporu yayımlandı. Rapora göre, eylül ayında tüketici fiyatları yüzde 0,14 oranında arttı. Yıllık enflasyon yüzde 8,86'ya geriledi. Hizmet grubunda yıllık enflasyon yatay seyrederken diğer alt gruplarda düşüş kaydetti. Gıda fiyatlarındaki yüksek seyir sürdü. Ana eğilim itibarıyla, hizmet enflasyonu yüksek düzeyini korurken temel mal enflasyonundaki olumlu seyir devam etti. Bu dönemde Özel Kapsamlı Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) Göstergesi-H (ÖKTG) ve ÖKTG-I endekslerinin yıllık artış oranı önceki aya kıyasla sırasıyla 0,41 ve 0,42 puan gerileyerek yüzde 9,95 ve yüzde 9,25 olarak gerçekleşti. Alt grupların yıllık tüketici enflasyonuna katkıları incelendiğinde, hizmet grubunun katkısı yatay seyrederken diğer alt grupların katkısı geriledi. Temel mal grubunun katkısı bir önceki aya kıyasla 0,26 puan, enerji grubunun katkısı ise 0,22 puan azaldı. Gıda grubunun yıllık tüketici enflasyonuna katkısı 0,12 puan düşüş gösterse de alt gruplar arasında en yüksek katkı 3,36 puan ile bu gruba ait oldu. Enflasyonun üç aylık ortalamalara göre ana eğilimleri incelendiğinde, çekirdek enflasyon göstergelerindeki iyileşmenin ÖKTG-I endeksi dışında devam ettiği gözlendi. Mevsimsellikten arındırılmış verilerle temel mal enflasyonu ana eğilimindeki yavaşlama kısmen bu dönemde de sürerken hizmet grubunda ana eğilim yüksek seyrini koruyarak çekirdek göstergelerdeki iyileşmeyi sınırlamaya devam etti. - Yıllık kira enflasyonu ise artış eğilimini koruyarak yüzde 7,37 oldu Eylül ayında hizmet fiyatları aylık bazda yüzde 0,90 oranında arttı ve grup yıllık enflasyonu yüzde 8,96 seviyesinde sabit seyretti. Bu dönemde gıda fiyatlarındaki yüksek seyre paralel olarak lokanta ve oteller grubunun hizmet enflasyonuna yaptığı olumsuz katkı sürdü. Buna ek olarak, eylül ayında şehir içi yolcu taşımacılığı ücretlerinde gözlenen artışlar sonucunda ulaştırma hizmetleri yıllık enflasyonu yükseldi. Yıllık kira enflasyonu ise artış eğilimini koruyarak yüzde 7,37 oldu. Temel mal grubu yıllık enflasyonu eylül ayında yaklaşık 1 puanlık bir azalışla yüzde 9,42'ye geriledi. Dayanıklı tüketim malı fiyatları nisan ayı sonrasındaki ılımlı seyrini eylül ayında da sürdürerek bu görünümde temel belirleyici oldu. Bu grupta fiyatların aylık bazda yatay seyretmesi ile grup yıllık enflasyonundaki düşüş eğilimi belirginleşti. Bu dönemde giyim grubunda yıllık enflasyon sınırlı bir azalışla yüzde 8,40'a geriledi. Öte yandan, giyim ve dayanıklı dışı temel mal grubu yıllık enflasyonunun yukarı yönlü seyrini koruduğu, ancak bu grupta da yıllık enflasyonun yükselişinin oldukça yavaşladığı izlendi. Eylül ayında enerji fiyatları yüzde 0,16 oranında geriledi. Bu gelişmede, uluslararası petrol fiyatlarına bağlı olarak akaryakıt ve tüp gaz fiyatlarında kaydedilen azalışlar belirleyici oldu. Bu dönemde yıllık enerji enflasyonu yüzde 1,38'e gerileyerek ılımlı seyrini korudu. Raporda, ekim ayından itibaren geçerli olmak üzere elektrik ve doğalgaz fiyatları için belirlenen yüzde 9'ar oranındaki artışın gelecek ay tüketici enflasyonuna doğrudan katkısının yaklaşık 0,4 puan olması beklendiği bildirildi. (AA) Azerbaycan devleşiyor BAKÜ - Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, "Dünyada yaşanan ekonomik krize rağmen gayrisafi yurt içi hasılamız yüzde 2,5, petrol dışı sanayimiz yüzde 6 arttı" dedi. Aliyev, Bakanlar Kurulu toplantısında yaptığı konuşmada, 2014'ün dokuz aylık döneminde ülkesinde yaşanan ekonomik gelişmeleri değerlendirdi. Son dokuz ayda sosyo ekonomik kalkınma açısından başarılı bir dönem geçirdiklerini söyleyen Aliyev, "Dünyada yaşanan ekonomik krize rağmen gayrisafi yurt içi hasılamız yüzde 2,5, petrol dışı sanayimiz yüzde 6 arttı. Enflasyon yüzde 1,5 olurken, halkın para gelirinde yüzde 5,4 artış yaşandı" dedi. Bütçe harcamalarının yeteri kadar büyük olduğunu ifade eden Aliyev, yılın dokuz aylık döneminde ülkeye 19 milyar dolar yatırım yapıldığını, bunun 11 milyar dolarını iç yatırımların oluşturduğunu kaydederek, "Ülkenin döviz rezervi de 53 milyar dolara ulaştı" diye konuştu. Ülkesinin Dünya Ekonomik Forumu'nun yayımladığı ekonomik rekabet reyting sıralamasında 38. sırada olduğunu belirten Aliyev, son dokuz ayda 100 binden fazla yeni iş yerlerinin açıldığını, son 10 yılda Azerbaycan'da açılan iş yerlerinin 1 milyon 300 bine ulaştığını kaydetti. Azerbaycan'ın artık ekonomik bağımsızlığını elde ettiğini söyleyen Aliyev, bunun da bağımsız dış politika yürütmeye büyük olanak sağladığını vurguladı. Geçen ay temeli atılan ve Azerbaycan doğalgazını Avrupa'ya taşıyacak "Güney Doğalgaz Koridoru"nu da değerlendiren Cumhurbaşkanı, şöyle konuştu: "Bu tarihi bir olaydır. Bu projede esas rolü Azerbaycan üstlendi ve herkes bunu biliyor. Biz komşu ülkelerle, ortaklarımızla birlikte bu projeyi gerçekleştireceğiz. Bu proje önümüzdeki 10 yıllarda ülkemizin ekonomik kalkınmasını sağlayacak. Siyasi nüfuzumuz artacak, ekonomik alanda yeni olanaklar yaranacak. Boru hattının inşaatında on binlerce Azerbaycan vatandaşı çalışacak. Böyle tarihi bir projeyi gerçekleştirdiğimiz için gurur duyuyoruz." (AA) Türkiye’nin brüt dış borç stoku ne kadar? ANKARA- Türkiye'nin brüt dış borç stoku, yılın ilk yarısı itibarıyla 401,7 milyar dolar, net dış borç stoku ise 237,8 milyar dolar olarak gerçekleşti. Hazine Müsteşarlığı, 2014 yılı ikinci çeyreğine ilişkin brüt dış borç stoku ve net dış borç stoku verilerini açıkladı. Türkiye'nin brüt dış borç stoku, 30 Haziran 2014 itibarıyla 401,7 milyar dolar oldu. Özel sektör borçlarının toplam dış borç stoku içindeki payı 278 milyar doları ile yüzde 69,2'ye, kamu kesimi borçlarının payı 119,5 milyar dolar ile yüzde 29,7'ye karşılık geldi. Merkez Bankası borçlarının toplam dış borç stoku içindeki payı ise 4,3 milyar dolar ile yüzde 1,1 olarak gerçekleşti. Merkezi yönetim dış borç stoku, aynı dönemde 87,3 milyar dolar oldu. Bu miktarın 57,9 milyar doları uluslararası finansal piyasalarda gerçekleştirilen tahvil ihraçları stokundan oluştu. Merkezi yönetim dışında kalan mahalli idareler, fonlar, kamu bankaları, KİT'ler ve diğer finansal olmayan kamu kuruluşlarının toplam dış borçları, 32,2 milyar dolar tutarında gerçekleşti. Yılın ikinci çeyreği sonunda kısa vadeli özel sektör dış borcu 111,8 milyar dolar oldu. Bu tutar içinde bankacılık sektörünün payı 75,4 milyar doları buldu. Özel sektörün uzun vadeli dış borçları 166,1 milyar dolar olarak gerçekleşti. Finansal olmayan kuruluşlar 87,6 milyar dolar ile uzun vadeli özel sektör dış borç stoku içinde en büyük paya sahip oldu. Merkez Bankası uzun vadeli dış borçları, aynı dönemde 3,6 milyar dolar, kısa vadeli dış borçları ise 661 milyon dolar olarak gerçekleşti. Dış borç istatistiklerinde uluslararası standart, büyüklüklerin ABD doları cinsinden ifade edilmesine dayanıyor. Bu durum, yayınlanan istatistiklerdeki dış borç büyüklüklerinin çapraz kurlarda gerçekleşen hareketlerden etkilenmesine yol açıyor. Bu çerçevede, 2014 Mart-2014 Haziran döneminde dış borç stoku, döviz kuru değişikliklerinden dolayı yaklaşık 280 milyon dolar azaldı. Türkiye net dış borç stoku ise 2014 yılı Haziran sonu itibarıyla 237,8 milyar dolar olarak gerçekleşti. Kamu net borç stoku 186,5 milyar lira, AB tanımlı genel yönetim borç stoku ise 571 milyar lira oldu. (AA) KAYIP Nüfus Cüzdanımı Kaybettim. Hükümsüzdür. Süleyman IŞIK EKONOMİ 11 Ekim 2014 Cumartesi Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings Direktörü Gergely Kiss, Türkiye'nin yatırım yapılabilir notunun korunması kararına ilişkin, "Türkiye'nin güçlü bir mali pozisyonu olduğunu görmek önemli" dedi. Türkiye’nin mali pozisyonu güçlü LONDRA - GÖKHAN KURTARAN Fitch Ratings'in Londra'daki merkezinde AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Kiss, Türkiye'nin reytingini "BBB-" ve not görünümünü "durağan" olarak teyit ettiklerini anımsatarak, not ve görünümü teyit etme kararı almalarının sebebinin Türkiye'nin kredi profiline ilişkin güçlü ve zayıf yanları ele alan değerlendirmeleri olduğunu kaydetti. Kiss, "Türkiye'nin güçlü bir mali pozisyonu olduğunu görmek önemli, Türkiye'nin bütçe açığı ise yüzde 3 seviyesinin altında... Ayrıca Türkiye'nin bankacılık sektörü de son derece sağlıklı" diye konuştu. Kiss, IŞİD ve Ortadoğu'daki gelişmelerin yansımalarına ilişkin olarak da, "Bizim temel tahminiz (Türkiye'de) politik risk alanında ani bir risk artışının olmayacağı yönünde" dedi. Türkiye'nin bölgedeki olumsuz değişimlere birçok ülkeden daha fazla maruz kaldığına dikkati çeken Kiss, son 2 yıl içinde Irak'ın Türkiye'nin en büyük ihracat pazarı haline geldiğini, bu pazardaki olumsuz gelişmelerin Türkiye'nin ihracat performansını da etkileyebileceği uyarısında bulundu. Türkiye'nin kredi notunun artırılması ya da not görünümünün durağandan, pozitife çıkarılabilmesi için "daha uyumlu bir politika bütünü" gerektiğini belirten Kiss, şöyle dedi: "Örneğin daha düşük enflasyon ortamının oluşması reytingler için olumlu olabilir. Büyüme hızının azalmadan yeniden dengelenmesinin devam etmesi, daha düşük cari açık ve dış finansman olan ihtiyacın azalması (reyting için) olumu olacaktır." Avrupa Merkez Bankası'nın 2 yıl sürecek varlık ve menkul kıymet alımlarına ilişkin değerlendirmede bulunan Kiss, "Bu Türkiye için önemli. Konuştuğumuz üzere, Türkiye'nin ticaret ilişkilerinin büyük çoğunluğu Avro Bölgesi'yle... Avro Bölgesi'ndeki değişimler bu açıdan önemli. Türk Lirası'nın dolar karşısında değer kaybını görmemize rağmen, Avro karşısında oldukça istikrarlı seyretti. Ticaret görünümü açısından bunun önemli sonuçları olacaktır" diye konuştu. Gergely Kiss, Fitch Ratings'in Türkiye ekonomisine ilişkin büyüme tahminleriyle ilgili "Türkiye ekonomisinin bu yıl yüzde 2,7 oranında büyümesini bekliyoruz. Büyümenin bu yıl dip yapmasını, önümüzdeki yıl ise ekonomik büyümenin hızlanmasını bekliyoruz" ifadelerini kullandı. Türkiye'nin önündeki zorluklara da değinen Kiss, şöyle devam etti: "Ekonomide kırılganlıklar olduğunu biliyoruz. Ayrıca raporumuzda Türkiye'nin politika kredibilitesinin ve politika uyumunun aynı reytinge sahip ülkelere oranla daha zayıf olduğunu da belirttik. Diğer bir konu da dış kırılganlıklar. Türkiye'nin dış borcu son yıllarda artış gösterdi. Dış borcun Gayri Safi Yurtiçi Hasıla'ya oranı 2008'de yüzde 15 seviyesindeyken, şimdi yaklaşık yüzde 30 seviyesinde... Türkiye'de açıkça bazı kırılganlıklar var. Fakat hepsini toplamda değerlendirince sonuç olarak Türkiye'nin 'BBB-' olan kredi notunu ve not görümünü teyit ettik." Türkiye'nin kırılganlıklara karşı finansal tamponlarını artırabileceğini dile getiren Kiss, "Türkiye'de dış kırılganlıklar yüksek. Türkiye'ni cari açık seviyesi gelişmekte olan ekonomiler içerisinde en yüksek olanlardan biri. Yüksek cari açık dış borcun kademeli olarak artması anlamına gelir" diye konuştu. Gergely Kiss, Türkiye'nin mevcut finansal kırılganlıklarını azaltması için ekonominin yeniden dengelenmesinin devam etmesi, cari açığını azalması ve döviz rezervlerinin artırılmasının önemli olduğunu vurguladı. Türkiye'nin enflasyon performansını da değerlendiren Kiss, enflasyon hedefi yüzde 5 olmasına karşın açık bir şekilde Türkiye'nin enflasyonunun bu hedefin dikkate değer şekilde üzerinde olduğunu anlattı. Ülke ekonomisi için düşük enflasyon ortamının yararları, avantajları olacağını aktaran Kiss, Türkiye'nin enflasyon oranını yüzde 5 seviyesine çekmesinin, ekonominin önündeki yerel zorlukların azaltılması açısından olumlu olacağını Elde kalan kurbanlıkları Et ve Süt Kurumu alacak İHALE İPTAL İLANI ÇOCUK OYUN GRUPLARl, FİTNESS ALETLERİ VE FİTNESS ALETLERİ YEDEK PARÇALARI SATIN ALINACAKTIR ETİMESGUT BELEDİYESİ PARK VE BAHÇELER MÜDÜRLÜĞÜ ÇOCUK OYUN GRUPLARI, FİTNESS ALETLERİ VE FİTNESS ALETLERİ YEDEK PARÇALARI SATIN ALINACAKTIR ihalesi, 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 16 ncı maddesine göre iptal edilmiştir. İhale Kayıt Numarası : 2014/122140 1- İdarenin a) Adresi: 30 AĞUSTOS MAH. ŞEHİT HASAN ÖZTÜRK CAD. NO:5 06790 ETİMESGUT/ANKARA b) Telefon ve faks numarası : 312344l000- 3122449250 c) Elektronik posta adresi: 2- İptal edilen İhalenin İlanının yayımlandığı a) Kamu İhale Bülteninin tarih ve sayısı : 25.09.2014 - 2694 b) Gazetenin adı ve tarihi (yayımlanmış ise): YEDİGÜN- 26.09.2014 3- İhale İptal Tarihi : 08.10.2014 4- İptal nedeni veya nedenleri: İdari Şartnamenin 7.5.3.2. maddesinde istenen standartlar hatalı olduğundan iptal kararı alınmıştır. Basın - 13119 (www.bik.gov.tr) Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de BOLU GEREDE İLÇESİ ÇALIŞLAR KÖYÜ GÜZELLEŞTİRME, KALKINDIRMA VE YARDIMLAŞMA DERNEĞİ 12. Olağan Genel Kurul Toplantısı 26 Ekim 2014 Pazar günü saat 14:00’de Hacılar Mah. 884/7 Sokak No: 7/5 06360 Altındağ/Ankara adresinde yapılacaktır. Yeterli çoğunluk sağlanamadığı takdirde 02 Kasım 2014 Pazar günü saat: 14:00 de aynı adreste yapılacaktır. Duyurulur. GÜNDEM: 1- Açılış ve saygı duruşu, 2- Divan Başkanı ve Divan Katibi seçimi 3- Yönetim ve Denetim Kurulu faaliyet raporu okunması 4- Yönetim ve Denetim Kurulunun aklanması 5- Yeni Yönetim ve Denetim Kurulu seçimi 6- Dernek tüzüğü değişikliklerinin yapılması 7- Dilek ve temenniler 8- Kapanış. YediGün- 6 ANKARA- Yetiştiricilerin ellerinde kalan kurbanlıkları Et ve Süt Kurumunun (ESK) satın alacağı bildirildi. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, başta batı bölgelerindeki iller olmak üzere Türkiye genelinde kurban pazarlarına getirilen ancak yetiştiricilerin ellerinde kalan hayvanların, değerlerinin altında satılmasını, geri dönüş sürecindeki mali giderler konusunda sıkıntı yaşanmasını engellemek amacı ile Et ve Süt Kurumu tarafından satın alınacağı belirtildi. Canlı hayvan alımının kesim zorunluluğu olmadan yapılacağı ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi: "2013 yılı içeresinde pilot uygulaması yapılan ve yetiştiricilerimiz tarafından ilgi gören canlı kurbanlık alım metodu ile kombina müdürlükleri tarafından 8 Ekim 2014 tarihinden itibaren, hayvanların fiziksel ve hayvan hastalıkları yönünden muayeneleri yapılarak kombina müdürlüğünün bulunduğu illerde (Adana, Ağrı, Bingöl, Diyarbakır, Denizli, Erzurum, Sakarya, Sincan, Van ve Yozgat) işletmelerimiz bünyesinde gerçekleştirilecektir." Açıklamada, canlı kasaplık sığırlardan asgari 400 kilogram ve üzeri canlı ağırlıktaki besi kondisyonu yüksek erkek canlı kasaplık sığırın canlı kantar tartımlarından yüzde 8 tokluk firesi düşülmesi sonucu elde edilen ağırlığına 10,50 TL/ canlı kilogram üzerinden yüzde 50'si peşin, kalanının 30 gün vade ile alımlarının yapılacağı ifade edildi. Gıdada ithalat üreticiyi vurur ANKARA - Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, gıdada enflasyonun sebebinin aracılar olduğunu belirterek, "Gıdada yapılacak ithalat üreticiyi vurur. Önemli olan üretici-market arasındaki makası daraltacak tedbirleri almaktır" ifadelerini kullandı. Bayraktar, yazılı açıklamasında, çiftçinin ürettiği ürünün fiyatının markete gelene kadar 3-4'e katlandığını ifade etti. Tarlada 14 kuruş olan maydanozun markette 79 kuruşa, 55 kuruş olan marulun 2 lira 28 kuruşa, 1 lira 1 kuruş olan sivri biberin 3 lira 58 kuruşa satıldığına dikkati çeken Bayraktar, şunları kaydetti: "Son günlerde bazı yorumlarda, tarımın, çiftçinin enflasyonun sorumlusu gibi gösteriliyor. Rakamlar ortada. Tarımda üretici fiyatlarındaki artış, hemen her zaman gıda ve alkolsüz içeceklerin, yani tüketici fiyatlarının altında kalıyor. Yine tarımdaki üretici fiyatları çoğunlukla genel enflasyonun da altında seyrediyor. Hal böyleyken, enflasyonun sorumlusu olarak tarımın gösterilmesini anlamak mümkün değildir." (AA) 7 Güneş, elektriğin ana kaynağı olacak ANKARA - Uluslararası Enerji Ajansına göre (IEA), 2050 yılına kadar küresel elektrik üretiminde güneş, en büyük enerji kaynağı olacak. IEA'nın yayımladığı "Güneş Enerjisi Teknoloji Yol Haritası Raporu'na göre, 2050'ye kadar güneş enerjisi; elektrik üretiminde fosil, rüzgar, hidro ve nükleer enerji kaynaklarını geride bırakacak. Sistem kurulum maliyetlerindeki düşüş de elektrik üretiminde güneşin payını artıracak. 2050'deelektriğin yüzde 16'sı fotovoltaik hücrelerden (güneşten, elektrik elde etme yöntemi), yüzde 12'si de diğer güneş enerjisi sistemlerinden üretilecek. Güneş, uzun dönemde enerjide kaynak çeşitliliğini arttırarak özellikle fosil yakıtlardaki fiyat dalgalanmalarına karşı arz güvenliğine katkıda bulunacak. Sera gazı salınımı olmayan güneş enerjisi sayesinde 2050'de yıllık 6 milyar ton karbon emisyonu da engellenecek. Dünya genelinde 2014 itibarıyla güneş enerjisindeki toplam kurulu güç 150 gigavata ulaştı. 2050 yılında bu kapasitenin 4 bin 600 gigavata çıkacağı öngörülüyor. Bu arada, yeni güneş enerji sistemlerinden elde edilen elektriğin maliyeti, kullanılan teknolojiler ve elektrik üretilen bölgeye bağlı olarak megavat saat başına 90 dolar ile 300 dolar seviyelerinde bulunuyor. (AA) Enerji için servet harcadık ANKARA- GÖKSEL YILDIRIM - Enerjide ithalatın Türkiye'ye faturası son 5 yılda 238 milyar 551 milyon doları buldu. Enerji ithalatının bu yılın 8 ayındaki bilançosu 36 milyar 998 milyon dolar olarak gerçekleşti. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, Türkiye'nin ithalat harcamasında ilk sırada makine ve ulaştırma araçları geliyor. Bu kapsamda yapılan ithalatı enerji izliyor. Enerji ihtiyacını yerli kaynaklarıyla karşılayamayan Türkiye, her yıl arz güvenliğini sağlamak için enerji alanında ithalata yöneliyor. Türkiye, enerji talebini karşılayabilmek için kömür, petrol, doğalgaz ve elektrik enerjisi ithal ediyor. Enerjide dışa bağımlılık oranı yüzde 70 seviyesinde bulunuyor. Türkiye, 2009'da enerji açığını kapatabilmek için 29 milyar 905 milyon dolarlık ithalat gerçekleştirdi. Bu miktar 2010'da 38 milyar 497 milyon dolara yükseldi. Enerji ithalatı 2011'de de artmaya devam etti ve 54 milyar 117 milyon dolara ulaştı. Enerji ithalatı açısından 2012, rekor yılı oldu. Türkiye'nin enerji ithalatının parasal büyüklüğü 2012'de 60 milyar dolar sınırını aşarak 60 milyar 116 milyon doları buldu. Geçen yılki enerji ithalatı miktarı ise 55 milyar 916 dolar seviyesinde gerçekleşti. Türkiye'nin 2009-2013 yıllarını kapsayan 5 yıllık dönemde enerji ithalatı için yaptığı harcama 238 milyar 551 milyon doları buldu. Bu yılın 8 aylık dönemindeki enerji ithalatı faturası 36 milyar 998 milyon dolar oldu. En önemli cari açık kalemlerinden olan enerji ithalatının Türkiye'ye maliyeti, kurdaki dalgalanmalara bağlı olarak ağırlaşıyor. (AA) Savunma sanayi ihracatta gaza bastı ANKARA - İBRAHİM YILMAZ - Türkiye'de savunma sektöründe yılın 9 ayında 1 milyar 211 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirildi. Sektörde, en çok ihracat 433 milyon dolarla Amerika'ya yapıldı. AA muhabirinin Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerinden derlediği bilgilere göre, ihtiyaçlarının yarısından fazlasını kendi imkanlarıyla karşılayan Türk savunma sanayisinin ihracat atağı hız kesmeden devam ediyor. Geçen yıl eylül ayında 114 milyon 505 bin dolarlık ihracat yapan sektör, bu yılın aynı ayında ihracatını yüzde 40'tan fazla artırarak 160 milyon 587 bin dolara yükseltti. Geçen yıl ocak-eylül dönemi itibariyle 986,3 milyon dolarlık ihracat yapılan sektörde, bu yılın aynı döneminde bu rakam 1 milyar 211 milyon 824 bin dolara yükseldi. Söz konusu dönemde, savunma sanayi ihracatındaki artış yaklaşık yüzde 23 olarak hesaplandı. - İhracatta ilk sıra değişmedi Söz konusu dönemde en çok savunma ve havacılık ihracatı yine ABD'ye yapıldı. Bu ülkeye yapılan ihracat 433 milyon doları aştı. Sektörde en çok ihracat yapılan ülkeler sıralamasında ABD'yi 86,4 milyon dolarla Malezya, 65,6 milyon dolarla İspanya, 64,6 milyon dolarla İtalya ve 59,9 milyon dolarla Birleşik Arap Emirlikleri takip etti. Türk savunma ve havacılık sanayisi böylece ocak-eylül döneminde yaklaşık 150 ülke ve serbest bölgeye toplam 1 milyar 200 milyon dolardan fazla ihracat yapma başarısına imza attı. (AA) 8 KÜLTÜR-SANAT 11 Ekim 2014 Cumartesi SIRASI GELDİKÇE Prof. Dr. İSA KAYACAN [email protected] Aysel Al’dan son grupda gelenler Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Merkez Kütüphanesine bağış olarak gönderdiğim kitap ve dergilerin bana ulaşmasında katkıları olan isim ve imzalardan biri de, şair-yazar, araştırmacı ve editör Aysel Al. Ondan, son grupta gelen ve Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesine bağış olarak gönderdiğim kitaplar, hazırladığım demirbaş listesinin 4044 ve 4083 numaralara (bu numaralar arasına) kaydedildiler. Anılan kitaplardan bazıları hakkındaki bilgiler şöyle sıralanıyor efendim: Bir gönül savaşı sonrası (Sevim Erdoğan Tezel), Aşıklar Bayramından bir demet şiir antolojisi (Çoban Hüseyin Çemrek), Gümüş sandık (Eda Şimşek), Gözlerin vuslatımdır (Alptekin Yazar), Bir yudum sevgi (Kadir Yaralı), Bir delikanlı padişah, bir delikanlı şair Ahmet Sevgi), Bitsin bi hasret (Yaşar Gürlek) Gönül kervanı (Emine Genç), Türk Edebiyatında günümüz kadın şairleri (Hüseyin Yurdabak), Güneş benim için doğacak (Figen Şimşek), Sonsuza giden yol (Hasan Belek), Zekagörsel matematik soruları (Mehmet Can Yılmaz), Aşk yıllara yenilmez (Güzide G.Taranoğlu), Sükuta öfke (Cengiz Özel), Aşk yeşilsiz bir bahar (Talat Ülker), Tutsak aşk (Ahmet Çaşka), Son sığınak Reşat Nuri Güntekin), Çalıkuşu (Reşat Nuri Güntekin), Eskici dükkanı (Orhan Kemal), İstanbul ve şiir (Halil Temel), Sefiller (Victor Hugo), Montaıgne-denemeler (Çev: SabahattinEyüpoğlu), Hışır Osman (Talat Ülker), Bir güz yangını (Sevgi Yücebaş), Sonsuza Doğru (İbrahim Agah Çubukçu), Sevdalıyım (Muharrem Yazıcıoğlu), Mavidir aşkın adı (Kasım Alper Özdemir), Güvenç Abdaldan güvendeye (Talat Ülker), Dolunay mevsimi (Çiğdem Çakır), Mum (Ceyla Ceylan), Çağlara inen nur (Ferit Battal), Ankara nerede biter? (Ogün Deli) Gülendenin beşiği (Muharrem Yazıcıoğlu) İBB Şehir Tiyatroları 30 oyun sahneleyecek İSTANBUL - İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, 2014-2015 sezonunda 8 sahnede, 5'i yeni 30 oyunla seyirci karşısına çıkacak. Şehir Tiyatroları'ndan yapılan açıklamaya göre, Darülbedayi'nin sahnelediği ilk oyun olan "Çürük Temel", 8-18 Ekim tarihleri arasında Üsküdar Musahipzade Celal Sahnesi'nde, oyuncu Aliye Uzunatağan'ın yorumlayacağı "Lillian" 9-18 Ekim tarihleri arasında Üsküdar Kerem Yılmazer Sahnesi'nde, 30 Ekim-1 Kasım'da ise Gaziosmanpaşa Sahnesi'nde izleyici ile buluşacak. Türk Tiyatrosu'nun başyapıtlarından Muammer Karaca'nın "Cibali Karakolu" 818 Ekim'de Kadıköy Haldun Taner Sahnesi'nde, 30 Ekim-1 Kasım tarihleri arasında Ümraniye Sahnesi'nde oynanacak. Beş yıldır Devlet Tiyatroları sahnelerinde Ankara seyircisinin beğenisini kazanan "Kerbela", 29 Ekim-1 Kasım tarihleri arasında Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi'nde, "On İki Öfkeli Adam" ise 22 Ekim-1 Kasım tarihleri arasında Üsküdar Musahipzade Celal Sahnesi'nde izlenebilecek. Churchill’in müzelerde sergilenen ve özel koleksiyonlarda bulunan 500’den fazla tablosu var. (AA) Altın Portakal için yarışacak filmler tanıtıldı Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel başkanlığında, Elif Dağdeviren'in direktörlüğünde bu yıl 51'incisi düzenlenecek Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde yarışacak filmler tanıtıldı. ANTALYA - Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel başkanlığında, Elif Dağdeviren'in direktörlüğünde bu yıl 51'incisi düzenlenecek Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde yarışacak filmler tanıtıldı. Festival komitesinden yapılan açıklamaya göre, genç fikirlerin hayata geçmesi, kadınların sosyal hayatta artan başarıları, çocuklar ve çevre konularının gündemde yer edinmesi gibi gelişmelerin izdüşümünü bu sene festivalde birebir izlemek mümkün. Altın Portakal'da yarışacak 12 adaydan 5'inin yönetmeninin ilk filmi olacak. Ayşim Türkmen Keskin "Çekmeköy Underground"la, Osman Levent Soyarslan "Oflu Hoca'yı aramak O.H.A." ile Erol Mintaş "Annemin şarkısı"yla, Melisa Önel "Kumun tadı"yla ve Kaan Müjdeci "Sivas"la Altın Portakal yarışında usta isimlerle yan yana yarışacak. "Guruldayan kalpler"le Ömer Uğur, "Balık"la Derviş Zaim, "Kuzu"yla Kutluğ Ataman ve "İtirazım Var"la Onur Ünlü'nün dahil olduğu bu manzara, festivalin, "Gelenekten geleceğe" temasını yansıtıyor. Ulusal Yarışma'daki 3 filmin yönetmen koltuğunda da kadınlar yer alıyor. İlk uzun metrajı "Çekmeköy Underground"la Ayşim Türkmen Keskin, 48. Altın Portakal'da En İyi Yönetmen ödülü kazanan "Fakat Müzeyyen bu derin bir tutku"nun yönetmeni Çiğdem Vitrinel ve "Kumun tadı" ile Melisa Önel festivalde yer alıyor. - Çocuklar ve gençlerin öyküleri 51. Altın Portakal'da, günden güne seslerini - Çevreye duyarlı filmler Festivalde çevre sorunlarının işlendiği filmler de yer alıyor. Usta yönetmen Derviş Zaim, "Balık" filmiyle çevre felaketini işliyor. "Oflu hocayı aramak O.H.A" filmi de betonlaşma hırsıyla Karadeniz sahillerinin inşaata açılmasına dikkati çekiyor. - Sanatçıların dünyası Altın Portakal'ın iki adayı, filmlerinde kendi dünyalarına ayna tutuyor. Murat Düzgünoğlu'nun yönettiği "Neden Tarkovski olamıyorum" filmi, Tarkovski'yi örnek alan bir yönetmenin hikayesini anlatıyor. Ömer Uğur imzalı "Guruldayan kalpler" ise heykeltıraş ve ressam Hülya'nın atölyesine beyaz perdeye taşıyor. 2001'de çıkışını Derviş Zaim'in "Filler ve çimen"iyle yapan Sanem Çelik, "Balık"la 13 yıl sonra bir kez daha Derviş Zaim'le çalıştı. Televizyon dizisi "Behzat Ç."de birlikte rol alan Erdal Beşikçioğlu ve Sezin Akbaşoğulları ise bu kez beyazperdede, "Fakat Müzeyyen bu derin bir tutku"da bir araya geldi. (AA) Nobel Edebiyat Ödülü, Fransız yazar Modiano'ya verildi STOCKHOLM Fransız yazar Patrick Modiano, 2014 Nobel Edebiyat Ödülü'nü kazandı. Patrick Modiano'ya 1,1 milyon dolarlık ödül verilecek. (CHA) Diyarbakır ve Van Devlet Tiyatroları oyunları ertelendi ANKARA - Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü, Diyarbakır ve Van’da ilan edilen sokağa çıkma yasağı nedeniyle, ‘İntiharın Genel Provası’ ile ‘Murtaza’ oyunlarında zorunlu program değişikliğine gitti. Diyarbakır ile Van Devlet Tiyatroları'nın 910-11 Ekim programları için bilet alan seyirciler oyunları bir sonraki hafta izleyebilecek. Prömiyerlerinin 9 Ekim’de yapılacağı daha önce ilan edilen iki oyunun seyircisiyle buluşacağı yeni tarih ise 16 Ekim olacak. Seyircilerinin söz konusu değişiklikten dolayı mağdur olmaması için harekete geçen Genel Müdürlük belirtilen tarihlerdeki bu oyunlara yönelik [email protected] adresine iletilecek bilet iptalleri ya da tehir istemlerini ivedilikle gerçekleştirecek. (CHA) Avrupa Birliği Edebiyat Yarışması sonuçları açıklandı FRANKFURT - 2014 Avrupa Birliği Edebiyat Yarışması'nı kazanan yazarlar, Frankfurt Kitap Fuarı Agora'da düzenlenen törenle açıklandı. Avrupa'daki yeni ve ortaya çıkmakta olan yazarları ödüllendiren yarışmada Türkiye'den yazar Birgül Oğuz, "Aha" isimli öykü kitabıyla ödüle layık görüldü. İstanbul Bilgi Üniversitesi Karşılaştırmalı Edebiyat Bölümü mezunu Oğuz, "Fasulyenin Bildiği" adlı öykü kitabı ile 2007 Yaşar Nabi Nayır Ödülü'nü kazanmıştı. Othello, Arap of Vlora isimli kitabıyla Ben Blushi (Arnavutluk), Sumit isimli kitabıyla Milen Ruskov (Bulgaristan), A History of Light isimli kitabıyla Jan Nemec (Çek Cumhuriyeti), God is my witness isimli kitabıyla Makis Tsitas (Yunanistan), Land of Love, Plan of Ruins isimli kitabıyla Oddny Eir (İzlanda), 94. Mansards isimli kitabıyla Janis Jonevs (Letonya), The Dark Muse isimli kitabıyla Armin Öhri (Lihtenştayn), What the Night Lets You Say isimli kitabıyla Pierre J. Mejlak (Malta), Head full of joy isimli kitabıyla Ognjen Spahić (Karadağ), The Duch Maiden isimli kitabıyla Marente de Moor (Hollanda), Quite Modest Gifts isimli kitabıyla Uglješa Šajtinac (Sırbistan) ve All the Birds, Singing isimli kitabıyla Evie Wyld (Birleşik Krallık) ödülü kazanan diğer yazarlar olarak açıklandı. MEHMET NURİ PARMAKSIZ BENCİLEYİN SÖZLER ONA DAİR… Bir rayiha duyuyorum her dem, hiç kesilmeyen, uzayıp mahşere doğru giden ve kâlu belâdan esen; ne yaparsam yapayım kurtulamıyorum o daha gür ve özgür duyuran çocuklar ve gençlerin hikayeleri de 3 film ile festivalde temsil edilecek. Kaan Müjdeci, "Sivas"ta 11 yaşındaki Aslan'ın ilk aşk uğruna göze aldıklarını ve yaralı dövüş köpeği Sivas'la dostluğunu anlatıyor. Kutluğ Ataman'ın "Kuzu"su ise sünnet tedirginliği yaşayan Mert'in öyküsünü işliyor. Ayşim Türkmen Keskin de "Çekmeköy Underground"la sıkıştıkları dünyadan çıkışı "arabesk rap"te bulan gençleri beyazperdeye taşıyor. efsunlu hâlden… Ciğerlerime çekmişim o kokuyu nefes gibi ve her telinde ayrı bir nağme… Bir muammaya düştüm belirsiz; renksiz… çıkışı yok ki düştüğüm dipsiz kuyunun. Çözülmeyen bir sır oluyor düşlerimde; özlemiyle çıldıracak oluyorum, susuyor ve sükûta teslim oluyorum sessizce… Ne diye sormayın, o bir gizem… O özlemim benim bir defa görebildiğim… O aşk; o iştiyak öylesine anlatılamayan… Bir sarmaşığa sarılırsınız ve sevdalanırsınız ya öylesine… Benimki de öyle bir aşk işte… Hani nerde gizli olduğunu bilirsiniz de cevherin, kıyamazsınız onu çıkarmaya, benimki de öylesine bir hâl işte… Beni benden alan ve de bilmediğim diyarlara uçuran o işte… Susmak ve beklemek sevdaya yakışıyor biliyorum; ama insan bazen ne susmak, ne de bekle- Kazanan her bir yazar 5 bin Avro ödül, ekstra tanıtım ve uluslararası görünürlük fırsatından yararlanacak. Yeni pazarlara ulaşabilmek amacıyla, yayıncıların da kazanan kitapları diğer dillere tercüme ettirebilmek için AB finansmanına başvurmaları teşvik ediliyor. Ödül 2009'da verilmeye başladı. AB, EUPL ödülünü kazanan (59 kişiden) 56'sının kitaplarının 20 farklı Avrupa diline tercüme edilmesine ilişkin finansman sağlandığı ve ödül kazanan kişilerin Frankfurt, Londra, Göteborg ve Brüksel'deki Passaporta Festival da dâhil olmak üzere Avrupa'nın en önemli kitap fuarlarında ekstra görünürlük fırsatından yararlandıkları bildirildi. mek istiyor. Rüzgâr esince o geliyor aklına; yağmur yağınca o… Gülünce bir göz onu arıyor gönül; her şey yarım kalmış oluyor onsuz ve bir deryaya düşen gönlüm, deryada bile kalıyor susuz… Çok şey anlatılabilirim üstüne, çok şey yazılabilir ama hangi söz, hangi nağme; hangi şiir onun kadar güzeldir ki… Hangi renk; hangi koku; hangi efsun çözülse de onun kadar çekici ve onun kadar cazip ki… Dedim ya, bir defa görmek nasip oldu ve ben benden geçtim onunla… Bir daha görmesem de olur lakin gönül sevda âteşine bir kez düştü mü hep yanmak istiyor işte… Nedir demeyin anlatamam; Avrupa Komisyonu'nun Eğitim, Kültür, Çok Dillilik ve Gençlikten Sorumlu Üyesi Androulla Vassiliou, ödül kazananlarla ilgili şu ifadeleri kullandı: "Avrupa Birliği Edebiyat Yarışmasını kazananlara en içten tebriklerimi sunuyorum. Hangi ülkeden geldiklerine veya dillerinin ne olduğuna bakılmaksızın, Avrupa'daki yeni yazarlara ve yeni ortaya çıkmakta olan yazarlara ödül verilecektir. Amaç, Avrupa'nın en iyi modern edebiyatını vitrine çıkarmak, sınır ötesi satışları teşvik etmek ve diğer ülkelerden gelen edebiyatın tercüme edilmesini, yayınlanmasını ve okunmasını teşvik etmek ve artırmaktır. AB'nin yeni yaratıcı Avrupa programı, tercümelere hibe sunmakta ve bu şekilde yazarların ülke ve dil engellerini aşarak başka ülke ve dillerden de okuyucu çekebilmesine yardımcı olmaktadır." Avrupa Kitapçılar Federasyonu, Avrupa Yazarlar Konseyi ve Avrupa Yayıncılar Federasyonu ile işbirliği içerisinde Avrupa Komisyonu tarafından organize edilen EUPL ödülünü kazan 13 yazarın, Avrupa Komisyonu'nun Eğitim ve Kültürden sorumlu üyesinin, Avrupa Parlamentosu üyesinin ve AB İtalya Başkanlığından temsilcilerin huzurunda, 18 Kasım'da Brüksel'de düzenlenecek gala töreninde ödüllerini alacakları bildirildi. (AA) neye benziyor demeyin tarif edemem… Rüyalar anlatılır mı hiç? Hem anlatsam da inanmazsınız ki… Ona karşı dudaklarımdaki iştiyak bitmez tükenmez hazzı bir defa tattı ya; ruhum, nefesim onla bir defa buluştu ya; mutluluk ve huzurum ona bir defa karıştı ya; onunla avunuyorum işte… Ben onun, hasreti ve özlemiyle sarhoş bir halde beklerim de; acep o bensiz nasıl duruyor onu merak ederim hep? Korkuyorum evet, çok korkuyorum onun hasretin aleviyle tutuşmasından ve onsuz kalmaktan… Bu iştiyak, bu arzu; bu özlem beni ona ram etti; yaktı kül etti lakin Aslı’yı da Kerem’e kavuşturan o değil miydi? Onun yoluna canım feda… GÜNÜN DÖRTLÜĞÜ Aşkın büyüklüğünü eritiriz cezbede, İkimizin şükrü de yankılanır kubbede. Öyle çok âşığım ki şükrüm yetersiz kalır Aşkta isyana düşen kulun adı debdebe. YAŞAM-ÇEVRE BULMACA 11 Ekim 2014 Cumartesi Şehirlerde ve sanayide artan rekabet, su için önemli bir tehdit MANİSA - Manisa Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdür Vekili Gürsel Doğan, şehirlerde ve sanayide artan rekabetin, su için önemli bir tehdit oluşturduğunu söyledi. Müdürlük, Ege Üniversitesi (EÜ) ve Florida Üniversitesi işbirliğiyle Manisa Ziraat Odası toplantı salonunda, "2014 Su Kullanımı" paneli düzenlendi. Panelde konuşan İl Müdür Vekili Doğan, Türkiye’de suyun öneminin giderek arttığını bildirdi. Sürdürebilir su yönetimi için su kullanıcılarının ve kaynaklara tehdit oluşturan faktörlerin kontrol altına alınmasının önem arz ettiğine değinen Doğan, Türkiye’de yağış rejimindeki düzensizlikler, şehirlerde ve sanayide artan rekabet, tarım, sanayi ve şehir atıklarıyla oluşan kirliliğin önemli bir tehdit oluşturduğunu kaydetti. Artan şehir nüfusunun içme ve kullanma suyunu hızla tükettiği gibi evsel atıklarla da kirlilik için tehdit oluştur- duğunu belirten Doğan, “Artan nüfus, artmayan tarım sahalarında birim alanda verim artışını tetiklemektedir. Bu ise tarımda daha çok suyun kullanılmasını gerektirmektedir.” dedi. Kontrollü bir sulama yapmak ve birim alandan daha çok verim alabilmek için basınçlı sulama yöntemlerine geçilmesi gerektiğini vurgulayan Doğan, “Çiftçilerimizin bilincini arttırmak için il müdürlüğümüzce eğitimler yapıyoruz. 2015 yılı yayın programına, 3 bin çiftçi eğitim hedefi konuldu. Suyun kalitesini ölçmek, topraklarımızı daha yakından tanımak ve doğru gübreleme yapmak için tarımsal analiz laboratuvarımız bulunuyor. Laboratuvarımızda beş teknik ve iki yardımcı personel çalışıyor. Yıllık ortalama 4 bin toprak, 100 su, 70 yaprak ve 59 kimyevi gübre analizi yapılıyor.” diye konuştu. (CHA) Zeytin sineğiyle mücadelede 882 bin dekar alan ilaçlandı Manisa'nın biyolojik çeşitliliği kayıt altına alındı Balıkesir Büyükşehir Belediyesi tarafından zeytin sineğiyle mücadele kapsamında geçen ağustos ayında başlatılan ve 26 Eylül 2014 tarihine kadar devam eden uçakla ilaçlama çalışmaları kapsamında, toplam 822 bin 500 dekar alan ilaçlandı. Sekiz ilçede yürütülen mücadelede 16 bin 450 litre ilaç ve 68 bin 500 litre ziray (zeytin sineği cezbedicisi) kullanıldı. MANİSA - Manisa Doğa ve Milli Parklar Bölge Müdürü Rahmi Bayrak, il genelinde tespit edilen bin 875 tohumlu ve 28 tohumsuz bitkiyle 276 omurgalı ve 155 omurgasız türün kayıt alına alındığını bildirdi. "Karasal ve İç Su Ekosistemleri Biyolojik Çeşitlilik Envanteri ve İzleme" projesi kapsamında, Manisa 4. Bölge Doğa ve Milli Parklar Müdürlüğü tarafından Öğretmenevi’nde düzenlenen iki günlük çalıştayın açılışında konuşan Bayrak, bir yıl önce hayata geçirilen projenin amacının, il genelindeki biyolojik çeşitliğinin envanterini çıkarmak , izlemek ve korumak olduğunu söyledi. Projenin Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından, Doğa ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü koordinesinde Türkiye'deki 15 bölge müdürlüğünde yürütüldüğünü aktaran Bayrak, “Yani bütün illerin biyolojik çeşitliliği envantere dökülüyor, izleniyor ve koruma altına alınıyor. Ayrıca proje kapsamında yeni türler keşfediliyor.” dedi. Proje sonunda ortaya çıkan bütün biyolojik çeşitliliğin envanterinin, Orman ve Su İşleri Bakanlığı'nın, Nuh'un Gemisi Ulusal Biyolojik Çeşitlilik Veri Tabanı'na kaydedileceğini ifade etti. (CHA) BALIKESİR - Balıkesir Büyükşehir Belediyesi tarafından zeytin sineğiyle mücadele kapsamında geçen ağustos ayında başlatılan ve 26 Eylül 2014 tarihine kadar devam eden uçakla ilaçlama çalışmaları kapsamında, toplam 822 bin 500 dekar alan ilaçlandı. Sekiz ilçede yürütülen mücadelede 16 bin 450 litre ilaç ve 68 bin 500 litre ziray (zeytin sineği cezbedicisi) kullanıldı. Büyükşehir Belediyesi tarafından Balıkesir'in en önemli tarım ürünlerinden zeytinin kalitesini arttırmak amacıyla ağustos ayında Ayvalık'ın Cunda Adası'nda başlatıldıktan sonra Edremit Körfezi ve Erdek Körfezi'ndeki zeytinlik alanlarda sürdürülen zeytin sineğiyle mücadelede 882 bin 500 dekar alan ilaçlandı. Cunda, Erdek, Bandırma, Marmara, Edremit, Burhaniye, Havran ve Gömeç ilçelerindeki ilaçlamada, 16 bin 450 litre ilaç ve 68 bin 500 litre ziray kullanıldı. Dünyanın en kaliteli zeytini ve zeytinyağının üretildiği Edremit Körfezi ve Erdek Körfezi'nde zeytin sineğiyle mücadelede önemli yol aldıklarını ifade eden Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Edip Uğur, zeytin ve zeytinyağının kalitesinin artmasının Balıkesir ve Türkiye ekonomisine olumlu katkılar yapacağını kaydetti. Zeytin sineğiyle mücadele çalışmaları hakkında bilgi veren Başkan Uğur, "Balıkesir genelinde 810 bin 290 dekar alanda zeytin 1 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 2 3 4 5 6 7 8 9 10 üretimi yapılmakta. Edremit ve Erdek körfezleri olarak iki farklı bölgede zeytin üretimi gerçekleşmekte. Edremit Körfezi'ndeki zeytin yağlık, Erdek Körfezi'ndeki zeytin ise sofralık olarak değerlendirilmektedir. Dünyanın en kaliteli zeytin ve zeytinyağını üretmemize rağmen maalesef bu ürünlerin en büyük düşmanı olan zeytin sineğiyle mücadelede istenen seviyede değildik. Zeytin sineği, zeytin ve zeytinyağının kalitesini düşüren ve çiftçilerin en çok şikayet ettiği konuların başında geliyor." dedi. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi olarak 15 Haziran 2014 tarihi itibarıyla sekiz ilçede zeytin sineği tuzakları asarak mücadeleye başladıklarını belirterek, "Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'yla yaptığımız girişimler sonucunda zeytin sineğiyle mücadelenin uçakla havadan yapılmasını sağladık. 11 Ağustos tarihi itibarıyla Cunda Adası'ndan uçakla ilaçlama başlatıldı. Sonra da Erdek, Bandırma, Marmara, Edremit, Havran, Burhaniye ve Gömeç'te zeytin sineği ilaçlaması yapıldı. Zeytin sineğiyle mücadele sonucunda çiftçilerimizin ürettiği zeytin ve zeytinyağları daha kaliteli olacak. Daha önce organize olunmuyordu, para toplayamıyorlar, uçak kiralarını ödeyemiyorlardı. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi olarak bu soruna eğildik. Şu an çiftçilerimiz, kaliteli zeytin ve zeytinyağı üretecek olmaktan dolayı mutlular." diye konuştu. (AA) 9 TÜRKÇE BAKIŞ Prof. Dr. Nurullah Çetin [email protected] SİBEL UNUR ÖZDEMİR’İN “SEVDALIYIM SANA TÜRKİYE’M” ADLI ŞİİRİNİN BENDEKİ ÇAĞRIŞIMLARI -1 düzeyde ve çok derin bir estetik yapı Vatan sevgisi, Türk edebiyatında içinde bütün dünyanın gıpta ettiği yoğunluklu olarak üzerinde durulan büyük bir Türk-İslam medeniyeti bir konudur. Yüzlerce şairimiz, Türk inşa ettik. Bütün dünya bu medeniyet vatanına dair sevgi ve bağlılık birikimine yüzyıllarca gıpta ile baktı. duygularını değişik boyutlarda dile Hatta Avrupa’da saraylarda, yüksek getirmişlerdir. Fakat vatan şairlerimzümrelerde uzun yıllar Türk modası izin çoğu Türk vatanının bir ya da yaşandı. birkaç boyutu üzerinde durmuştur. Şair, “ney”, Mevlana”, “Yunus Sibel Unur ise bu şiirinde bütünlüklü Emre” ve “Veli”ye özellikle vurgu bir vatan sevgisi ortaya koyuyor. yapıyor. Bu arada “Veli” kelimesiyle Yani Türk vatanının sadece coğrafî, tabiî güzelliklerini değil, aynı zaman- ustaca iki önemli Türk büyüğüne gönderme yapıyor. Bunlar Hacı da sosyal ve kültürel güzelliklerine Bektaş Veli ve Hacı Bayram Veli’dir. de temas ediyor. Her iki Türk büyüğünü de karşılaTürk vatanı, Allah’ın Türk milmak üzere “Veli” unvanını zikretletine bahşettiği eşsiz güzellikle coğrafî ve tabiî zenginliklere sahiptir. mekle yetiniyor. Dünya çapında destansı bir niteliğe sahip Türk-İslam Bu güzellik hem bizim, hem bütün dünyanın takdir ettiği gibi destanî bir medeniyetinin temelini insanlık medeniyeti oluşturur. Yani her ne yapıya sahiptir. Denizle karanın bu kadar millî bir kaynağa ve zemine kadar ahenkli bir birliktelik dayansa da Türk-İslam medeniyeti sergilediği, her türlü meyve ve sebzenin yetiştiği, yedi bölgesinin de aslında bütün insanlığa hitap eden evrensel bir medeniyettir. Nitekim hem tabiî imkânları, hem kültürel, Batılılar bunu keşfettikleri için toplumsal imkânları ortaklaşa payMevlana, Yunus Emre ve iki velimlaştığı başka bir ülke zor bulunur. Dört mevsimin bir arada yaşandığı izde yüksek insan severlik değerlerini bulmuşlar ve önemle üzerlerinde bu Türk vatanının doğal olarak durup bunları işlemişlerdir. barındırdığı bütün tabiî ve coğrafî Hem biyolojik varlığımıza, hem imkân ve güzellikleri yeterince ruhumuza ve gönlümüze hitap eden koruyup değerlendirmemiz, milletimize azamî ölçülerde faydalandır- bu güzel Türk vatanı, elbette mamız, bütün millet olarak üzerimize özlemiyle acıktıracak, varlığıyla doyuracaktır. Türk milleti olarak biz düşen temel bir borçtur. de son nefesimizi verinceye kadar Türklerde vatan sevgisinin çok köklü olmasının, bu sevginin dualar- sadece bu vatanda yaşama arzusunla anılmasının bir sebebi vardır. O da dan başka bir istek taşımayacağız. Bu vatan toprakları Türk’ün gönTürk milleti olarak bizim millünde büyük bir sevda doğurmuş, liyetimizin, kişiliğimizin, kimnazlı sevgilisi olan vatanına bir baba, liğimizin, kendimize ait olan bütün tasarruf haklarının bize ait olduğu bu bir anne şefkatiyle eğilmiştir. Şairin Türkiye’yi herkesten kıskandığını vatan topraklarında oluşması, meyifade etmesi özellikle bugünlerde çok dana gelmesidir. Bizim için vatan anlamlı. Zira vatanın kıymetini “ana vatan”dır. Vatan anadır. Çünkü bilmeyen, vatan sevgisinin kültürel, Türk’ü yetiştiren, besleyip büyüten, ruhanî, dinî temellerine vakıf ona Türk şahsiyetini veren kendi olmayan yöneticiler vatan toprakvatanıdır. Yani kendi bağımsız larını hoyratça yabancılara peşkeş vatanında özgürce yaşaması, kendi çekmekteler, bu vatanın bütün nimetmillî kültürünü, dilini, dinini, lerini yabancılara sunmaktalar. geleneğini, göreneğini, törenlerini, Kahrını çeken vatan evlatları yerine bayramını, seyranını yaşaması ve düşmanca gözlerle bakan yabancılara yaşatması, ancak bağımsız vatanı teslim etmektedirler. Bu bakımdan sayesindedir. Sibel Unur’un: Türk vatanı hem tabiî, coğrafî “Kıskanırım seni ben, ‘ben’ güzellikleri, hem kültürel değerleri olmayan her şeyden.” bakımından hakikaten dünyanın Mısraı çok anlamlı ve güncel gıpta; hatta haset ettiği eşsiz bir ülkedir. Bu vatanın bizim hayatımıza boyutuyla da çok işlevsel bir öneme sahiptir. kattığı anlam ve değer, duygularımıSibel Unur’un bu şiirinde üzerinde zla en derinden hissedeceğimiz yoğunlaştığı bir başka husus, vatanın ölçüde yüksek bir kıymete sahiptir. millî ve dinî kültürel değerlerle bir Kına” ve “mahya”, Türk millî anlam kazanacağıdır. Bizim olan kültürünü temsil eden iki önemli değerlerimizin yaşandığı, yaşatıldığı nesnedir. Kına, Türk’ün geleneğini, göreneğini, âdetini, düğününü, töresi- coğrafya ancak kutsal olabilir. Vatan bizim için sadece karnımızı ni temsil eden millî kültür değerdoyurduğumuz, yeyip içtiğimiz, lerinin simgesidir. “Mahya” da dinî kültür değerlerin simgesi olarak alın- gezip tozduğumuz, yatıp uyuduğumuz bir kuru toprak parçası değildir. mış. Böylelikle Sibel Unur, Bizim için vatan, siyasi, ekonomik, “Elimdeki kınaya, sinemdeki kültürel ve askerî istiklâlimizin semmahyaya” mısraıyla Türk-İslam bolü olan bayrağımızın özgürce kültür yapısını çok çarpıcı ve veciz semalarımızda dalgalandığı, dinibir ifade içinde sunmaktadır. mizin sembolü olan ezanımızın gürce Dünyaya nakşettiği Türkiye’nin yankılandığı bir kutsal yuvadır. kudreti, bu iki temel değerdeki tılsımdadır. Yani biz yüzyıllar boyunca (Devam Edecek) bu vatanda, bize ait çok yüksek BULMACA Soldan sağa: 1. Bir erkeğin nikâhsız olarak aldığı kadın. – Yarı, yarım. 2. Kalsiyumun simgesi. – Özerklik, muhtariyet. 3. Bir tür küçük zurna. 4. Kesin yargı. – On altı taşla oynanan bir zekâ oyunu. 5. Tatlı bir besin. – Sonbaharda kuruyup dökülen ağaç yaprağı. 6. İnsanın kendi varlığı, özü. – Bademden yapılan şerbet. 7. Genişlik. – Boy, endam. 8. Güvey. 9. Dağ kırlangıcı. – Bir renk. 10. Bir nota. – Cemaate namaz kıldıran kimse. – Kuzu sesi. 11. İyiden iyiye, iyice. 12. Hayli, epey, oldukça. – Kuzey Atlantik Paktı Örgütünün kısaltması. 13. Telefon sözü. – Bezginlik ve sızlanma anlatan sözcük. 14. Sermaye, anamal. – Olumsuzluk anlatan önek. 15. Bayrak. – Mitolojik bir çalgı. 16. Soru sözü. – Seyrek olarak, zaman zaman. 17. İşçi, emekçi. – Öğütücü dişler. 18. Alana, meydan. – Üye. 19. Gözde ağ tabaka. – Şarkı, türkü. 20. Bir yağış türü. – Geçinme parası. Yukarıdan aşağıya: 1. Aylardan biri. – Başkasının yaptığı bir zararı ödeme. – Irmak ya da dere suyunun hızlı aktığı yer. 2. Kalp için atma, vurma, vuruş. – Bizmutun simgesi. – Herkes, el gün, yabancılar. – Arjantin’in plaka işareti. 3. Tütün sergisi. – Rusçada evet. – Destan. – Yapıt. 4. Yerel, mahalli, mevzi. – Bakanlar Kurulu. – Yapım işleri. 5. Güzel koku. – İçtenlik. – Tutu, ipotek. 6. Küçük körfez. – Alkolde eriyen bir tür hayvansal reçine. – Şehzadelerin özel eğitmenleri. – Çocuk sahibi olmuş kadın. 7. Pişmanlık. – Leonardo da Vinci’nin ünlü bir eseri. – Suçu bağışlama. 8. Japon lirik ÇÖZÜMÜ dramı. – Serbest bırakma. – Ad, san, şan. – Razı BUGÜN olma, isteme. 9. İmamlık. – Kumandan. – Tanrının 11. SAYFADA bütün yarattıklarına verdiği nimet. 10. Eski dilde albay. – Bir nota. – Uygun bulma, tasvip etme. – Mesafe. Hazırlayan: Ercan BOSTANCIOĞLU Tarım alanlarında en önemli mücadele biyolojik mücadeledir MERSİN - Mersin Orman ve Su İşleri Bakanlığı 7. Bölge Müdürlüğü 2014 yılı doğaya yaban hayvanı yerleştirme programı çerçevesinde Mut ilçesinde 350 adet kınalı keklik doğaya bırakıldı. İzmir Çeşme Keklik Üretme İstasyonu'ndan getirilen keklikler, Mut ilçesine bağlı Yeşilkköy, Güzelköy, Kavaklı ve Yukarı Köselerli mahalleleri sınırlarında bulunan ve 2014–2015 Merkez Av Komisyon Kararı ile ava kapatılmış olan bin 500 hektarlık bölgesindeki Soyağı Burnu Tepesi keklik yerleştirme sahasında doğaya 350 kınalı keklik salındı. Kekliklerin bırakıldığı sahada 3 yıl süreyle her türlü avlanmak, köpek ve tüfekle dolaşmak yasaklandı. Orman ve Su İşleri Bakanlığı 7. Bölge Müdürlüğü, Mersin Şube Müdürü Ahmet Çörtük, bıraktığımız keklikler ürünlere zarar veren böcekleri, keneleri yiyerek hem de doğa dengesinin sağlanacağını söyledi. Biyoçeşitliliği açısından kekliklerin bırakılmasını gerektiğini anlatan Çörtük, "Mersin ili zaten biyoçeşitlilik anlamında çok zengin bir il. Kekliklerin 200 adeti İzmir Çeşme keklik üretme istasyonundan geldi. 150 adeti ise işadamı Kemal Boru tarafından karşılandı. 2014 yılı içerisinde Mut ilçesine toplam 950 adet kınalı keklik doğaya bırakılmıştır. Şu an keklikleri saldığımız alan 1500 hektarlık bir sahadır." diye konuştu. (CHA) 10 SAĞLIK 11 Ekim 2014 Cumartesi Meme kanseri görülme sıklığı artıyor KAYSERİ - Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Can Küçük, meme kanserinde erken teşhisin önemli olduğunu belirterek, “Meme kanseri görülme sıklığı artmakla birlikte, erken teşhis imkanlarındaki gelişime paralel olarak meme kanserinden ölümler azalmakta ve memeyi almadan yapılan cerrahi işlemlerin oranı artmaktadır.” dedi. 01-31 Ekim Meme Kanseri Farkındalık Ayı dolayısıyla açıklama yapan Acıbadem Kayseri Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Can Küçük, süt bezleri ve kanalları döşeyen hücrelerin kontrol dışı olarak çoğalmaları ve vücudun çeşitli yerlerine giderek çoğalmaya devam etmelerine meme kanseri denildiğini belirtti. Meme kanserinin dünyada en sık görülen kanser türü olduğunu aktaran Prof. Dr. Küçük, “Günümüzde sekiz kadından birisinde meme kanseri görülmektedir. Kadınlara kıyasla daha az görülmekle birlikte, erkeklerde de meme kanseri görülebilir. Her 100 meme kanserinden birisi erkeklerde görülür. Erkeklerde oluşan meme kanserleri çok daha hızlı yayılır." diye konuştu. Prof. Dr. Can Küçük, meme kanserinde önemli risk faktörleri olduğunu ifade ederek, bunları şöyle sıraladı: "İleri yaş önemli bir risk faktörüdür. Meme kanseri tanısı konan hastaların yüzde 70’i 50 yaş üzerindedir. Daha önce meme kanseri geçirmiş ve tedavi olmuş kadın- Ev hemodiyalizi yaşam kalitesini artırıyor EDİRNE - Ev hemodiyalizinin, hastaların sosyal yaşamını daha az etkileyip sınırlamaları en aza indirirken yaşam süresi ve kalitesini artırdığı bildirildi. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ercan Ok, AA muhabirine yaptığı açıklamada, böbrek hastalarının artık tatsız tuzsuz bir yaşama mahkum olmadığını söyledi. Ev hemodiyalizi tedavisi gören hastaların, yaşamın her alanında sağlıklı bireyler kadar özgür davranabildiğini belirten Ok, "Beslenme, spor, iş yaşamı ve cinsel yaşam konularında kısıtlamalarla karşılaşan diyaliz hastaları, ev hemodiyalizine geçmeleri halinde daha özgür ve kaliteli bir yaşama sahip oluyor" dedi. Diyaliz merkezlerindeki hemodiyaliz tedavisinin 3 gün 4 saat yapıldığını anlatan Ok, şöyle devam etti: "Bu süre en düşük diyaliz miktarı olarak kabul edilmektedir. Dolayısıyla, vücutta biriken fazla sıvı ve atık maddeler tam olarak temizlenememektedir. Yetersiz hemodiyaliz tedavisi çeşitli sorunlara, şikayetlere, hayat kalitesinin düşmesine yol açar. Oysa en ideal tedavi türü, gün aşırı olacak şekilde gece uykuda iken yapılan 7-8 saat- lik diyalizlerdir. Bu durumu mümkün kılan ev hemodiyalizi sayesinde hastaların yaşam süresi ve yaşam kalitesi artmakta ve diyalize bağlı şikayetler de azalmaktadır." Ok, ev hemodiyalizinin, klinik diyalizine göre beslenme açısından hastaya özgürlük tanıdığını, hastaların istediği besinleri tüketebildiğini ifade etti. Ev hemodiyalizi hastalarının sağlıklı bireyler için bile zor olan ağır işleri, yorucu sporları yapabildiğini dile getiren Ok, şöyle devam etti: "Genelde böbrek yetmezliği nedeniyle diyaliz tedavisi gören hastalar, dörder saatten haftada üç gün süren tedavileri nedeniyle sosyal yaşamın bir parçası olamıyor ve diyaliz sonrasında yaşadıkları tansiyon düşmesi, kramplar ve halsizlik gibi birçok sorunla karşı karşıya kalıyorlar. Bu nedenle böbrek yetmezliği yaşayan hastalar için yürümek dahi yorucu olabiliyor. Ev hemodiyalizi tedavisini tercih eden hastalar aslında bir nevi kaliteli yaşam ve özgürlüğü tercih ediyor. Ev hemodiyalizi tedavisi gören hastalar, kendi evlerinde uyku esnasında daha uzun süre diyalize girebilme imkanı buldukları için vücuttaki tüm değerlerde olumlu değişimler meydana geliyor." (AA) GENEL MÜDÜRLÜĞÜMÜZ EK HİZMET BİNASININ İHTİYACI OLAN 30000 KG DÖKME LİKİT PETROL GAZININ (PROPAN) ETİ MADEN İŞLETMELERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ GENEL MÜDÜRLÜĞÜMÜZ EK HİZMET BİNASININ İHTİYACI OLAN 30000 KG DÖKME LİKİT PETROL GAZININ (PROPAN) alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır: İhale Kayıt Numarası : 2014/124113 1-İdarenin a) Adresi: Ayvalı Mah. Halil Sezai Erkut Cad. Afra Sok. 06010 ETLİK KEÇİÖREN/ANKARA b) Telefon ve faks numarası : 3122942221 - 3122292132 c) Elektronik Posta Adresi : [email protected] ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi (varsa) : https://ekap.kik.gov.tr/EKAP/ 2-İhale konusu malın a) Niteliği, türü ve miktarı : 30.000 KG DÖKME LİKİT PETROL GAZI (PROPAN) Ayrıntılı bilgiye EKAP’ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir. b) Teslim yeri : Bahçekapı Mah. Fatih Sultan Mehmet Bulvarı No:179 Etimesgut / ANKARA c) Teslim tarihi : LPG‘nin tanktaki stok durumu azaldıkça İdare tarafından yapılacak taleplerle peyderpey getirilerek stok tankına yüklenici tarafından boşaltılacaktır. 3- İhalenin a) Yapılacağı yer : Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü Ayvalı Mah. Halil Sezai Erkut Cad. Afra Sok. No:1/A 06010 KEÇİÖREN/ANKARA b) Tarihi ve saati : 30.10.2014 - 14:30 4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: 4.1.1. Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odası belgesi; 4.1.1.1. Gerçek kişi olması halinde, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, ilgisine göre Ticaret ve/veya Sanayi Odasına ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odasına kayıtlı olduğunu gösterir belge, 4.1.1.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, 4.1.1.3. İhale konusu malın satış faaliyetinin yerine getirilebilmesi için ilgili mevzuat gereğince alınması zorunlu izin, ruhsat veya faaliyet belgesi veya belgeler: EPDK’dan alınmış ihale tarihi itibariyle geçerlilik süresi dolmamış LPG dağıtıcı lisansı belgesi veya bayilik lisans belegelerinden birinin aslı veya noter tasdikli suretini, 4.1.2. Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren imza beyannamesi veya imza sirküleri; 4.1.2.1. Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, 4.1.2.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, 4.1.3. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu. 4.1.4. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat. 4.1.5 İhale konusu alımın tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz. 4.2. Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir. 4.3. Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından mesleki ve teknik yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir. 5. Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6. İhaleye sadece yerli istekliler katılabilecektir. 7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 100 TRY (Türk Lirası)karşılığı Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü Satın Alma Dairesi Başkanlığı Kat:12 Oda No : 1217 Ayvalı Mah. Halil Sezai Erkut Cad. Afra Sok. No:1/A 06010 KEÇİÖREN/ANKARA Tel : 0 312 294 22 21 adresinden satın alınabilir. İhale dokümanının posta yoluyla da satın alınması mümkündür. Posta yoluyla ihale dokümanı almak isteyenler, posta masrafı dahil 110 TRY (Türk Lirası)doküman bedelini Ziraat Bankası A.Ş. Ankara Kurumsal Bankacılık Şubesindeki (Hesap No: 37712245-5001, IBAN No: TR080001001745377122455001) Eti Maden İşletmeleri Müdürlüğü hesabına yatırmak zorundadır. Posta yoluyla ihale dokümanı satın almak isteyenler, ihale doküman bedeline ilişkin ödeme dekontu ile ihale dokümanının gönderileceği adresin de belirtildiği ihale dokümanı talep başvurularını yukarıda yer alan faks numarasına veya yazılı olarak idareye ihale tarihinden en az beş gün önce göndermek zorundadır. İhale dokümanı iki iş günü içinde bildirilen adrese posta yoluyla gönderilecektir. İhale dokümanının posta yoluyla gönderilmesi halinde, postanın ulaşmamasından veya geç ulaşmasından ya da dokümanın eksik olmasından dolayı idaremiz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Dokümanın postaya verildiği tarih, dokümanın satın alma tarihi olarak kabul edilecektir. 7.2. İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü Gelen Evrak Servisi-Ayvalı Mah. Halil Sezai Erkut Cad. Afra Sok. No:1/A 06010 KEÇİÖREN/ANKARA adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9. İstekliler tekliflerini, mal kalem-kalemleri için teklif birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu, üzerine ihale yapılan istekliyle her bir mal kalemi miktarı ile bu mal kalemleri için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, işin tamamı için teklif verilecektir. 10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3’ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 100 (yüz) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. Basın - 13153 (www.bik.gov.tr) Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de larda, diğer memede kanser gelişme olasılığı normal kadınlara göre 3-4 kat daha fazladır. Aile yakınları arasında meme kanserine yakalanmış kadınların, meme kanserine yakalanma olasılığı, diğer kadınlara göre daha fazladır. Erken adet gören (12 yaş altı) ve/veya geç adetten kesilen (55 yaş üstü) kadınlarda meme kanserine yakalanma riski 2-3 kat artar. Hiç doğum yapmamış kadınlarda meme kanseri riski artmaktadır. Bazı çalışmalarda obezitenin özellikle 50 yaş üzerindeki kadınlarda meme kanserine yakalanma riskini artırdığı gözlenmiştir. Uzun süre östrojen tedavisi (10 yıldan fazla) gören kadınlarda, meme kanseri riski artmaktadır." “Meme kanserinde, hastalık hiçbir belirti vermeyebilir” diyen Prof. Dr. Küçük, “Bu nedenle meme kanserini erken teşhis etmek için 20-40 yaş arasında 3 yılda bir doktor kontrolünden geçmelidir. 40-50 yaş arasında yılda 1 doktor kontrolünden geçmeli ve 2 yılda bir mamografi çektirmelidir. 50 yaşından sonra her yıl doktor kontrolü ve mamografi yaptırmalıdır. Ayrıca 20 yaşından büyük her kadın ayda bir kez kendi kendine meme muayenesi yapmalıdır. Meme kanserini kesin önleyen bir yöntem henüz yok; fakat erken tanı sayesinde, meme kanserinin getirdiği sorunlar büyük oranda çözülebilmektedir.” ifadelerini kullandı. (CHA) Göz sağlığını korumak için 8 öneri BURSA - Göz sağlığına dikkat edilmediğinde çok ufak dikkatsizlikler bile ciddi sağlık sorunlarını beraberinde getirebiliyor. Acıbadem Bursa Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Dr. Jale Aydınlı, göz sağlığına bebeklikten başlayarak her yaşta dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Özellikle bebeklerde, sürekli bilgisayar başında çalışanlarda ve şeker hastalarında göz sağlığına daha çok dikkat edilmesi gerektiğinin altını çizen Dr. Jale Aydınlı, göz sağlığını korumak için alınabilecek önlemleri anlattı. Göz sağlığını korumak bebeklikten başlayarak yaşlılık dönemine kadar dikkat gerektiren bir süreç olduğunu belirten Aydınlı, sürekli bilgisayar başında çalışanlarda ve şeker hastalarında önemi artan önlemlerin, göz sağlığının uzun süre korunmasında yardımcı olduğunu kaydetti. Dr. Aydınlı, göz sağlığını korumada etkili 8 önemli uyarıyı şöyle anlattı: “Yakınması olmasa da, yeni doğan bebeğinizin göz muayenesini 1 yaşına kadar yaptırmayı unutmayın. Farkında olmadan gelişen bir katarakt veya tek taraflı yüksek görme kusuru olasılığı bu muayenede ortaya çıkabiliyor. Böylece bebeğiniz göz tembelliğinden korunmuş oluyor. Bilgisayar karşısında geçirilen uzun saatler göz kuruluğu ve alerji gibi yakınmalara neden olabiliyor. Erken yaşlarda görülen kırpıştırma şikayetleri, sadece göz kuru- luğu ya da alerji gibi sorunlardan kaynaklanabiliyor. Ayrıca büyüme çağında olanlarda uzağı görmede soruna da neden olabiliyor. Aralıklı dinlenmeler ve gözleri kırpmak şikayetlerin azalmasına yardımcı oluyor. Sulanma, kaşıntı, okurken zorlanma, yakını ve uzağı görürken zorlanma, baş ağrısı, başı eğik tutarak okuma, kısarak bakma ve odaklanamama; göz hastalıklarının şikayetleri arasında yer aldığı için bu şikayetlerden bir veya bir kaçının gözlenmesi durumunda doktora görünmek gerekiyor. Şeker hastalığınız varsa muhakkak yılda bir kere göz dibi muayenesi yaptırın. Kendimizi güneşin UVA ya da B gibi güneşin zararlı ışınlarından (UVA/B) korumak için polaroidözelliğini taşıyan gözlükleri tercih etmek gerekiyor. Takılmadığı sürece ileri yaşlarda katarakt ve görme noktasında hassasiyet neden olabiliyor. Özellikle gözle direk temas eden rimel, göz kalemi gibi makyaj malzemelerini ortak kullanmayın. Gözdeki kızarıklık, sulanma, kapak şişliği bulaşıcı olabiliyor. Temas halinde mutlaka ellerinizi iyice sabunlu suyla yıkayın. Göze gelen ani bir darbe ya da yabancı cisim kaçması halinde ovalanmadan sadece bol suyla yıkanıp hemen doktora başvurun.” (CHA) DONANIM VE SANALLAŞTIRMA YAZILIM LİSANS YENİLENMESİ SATIN ALINACAKTIR DESTEK HİZMETLERİ DAİRE BAŞKANLIĞI DİĞER ÖZEL BÜTÇELİ KURULUŞLAR KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ İŞLETMELERİ GELİŞTİRME VE DESTEKLEME İDARESİ BAŞKANLIĞI Muhtelif Donanım Alımı ve Sanallaştırma Yazılım Lisans Yenilenmesi alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır: İhale Kayıt Numarası : 2014/127075 1-İdarenin a) Adresi: Abdülhak Hamit Cad. No:66 06260 MAMAK/ANKARA b) Telefon ve faks numarası : 3125952800 - 3123680715 c) Elektronik Posta Adresi : [email protected] ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi (varsa) : https://ekap.kik.gov.tr/EKAP/ 2-İhale konusu malın a) Niteliği, türü ve miktarı : Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı tarafından ihtiyaç duyulan Muhtelif Donanım (3 Adet Sunucu,1 Adet Teyp Ünitesi, 50 Adet Teyp Kartuşu,1 Adet Taşınabilir Disk) 1 Adet Sanallaştırma Yazılım Lisans Yenilenmesi Ayrıntılı bilgiye EKAP’ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir. b) Teslim yeri : KOSGEB Başkanlık Binası Sistem Odası c) Teslim tarihi : -Sunucular, teyp ünitesi ve diğer tüm ürünler çalışır vaziyette eksiksiz olarak Kurumun Abdülhak Hamit Cad. No: 866 06470 Altmışevler Mamak/ANKARA adresindeki Başkanlık Binası Sistem Odası’nda teslim edilecektir. Bu şartnamede istenen ürünler ihalenin yüklenici firmaya kalmasından itibaren en fazla 42 takvim günü içinde teslim edilecektir. Bu şartname kapsamında, teslimat süresi için belirtilen takvim gününün sonu hafta sonu veya resmi tatile denk gelirse sürenin son günü, bir sonraki ilk çalışma günü olarak alınacaktır. 3- İhalenin a) Yapılacağı yer : Abdülhak Hamit Cad. No:66 Mamak/ANKARA b) Tarihi ve saati : 27.10.2014 - 10:00 4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: 4.1.1. Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odası belgesi; 4.1.1.1. Gerçek kişi olması halinde, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, ilgisine göre Ticaret ve/veya Sanayi Odasına ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odasına kayıtlı olduğunu gösterir belge, 4.1.1.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, 4.1.2. Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren imza beyannamesi veya imza sirküleri; 4.1.2.1. Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, 4.1.2.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, 4.1.3. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu. 4.1.4. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat. 4.1.5. İhale konusu alımın tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz. 4.2. Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir. 4.3. Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından mesleki ve teknik yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir. 5.Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6. İhaleye sadece yerli istekliler katılabilecektir. 7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 50 TRY (Türk Lirası) karşılığı KOSGEB İdaresi Başkanlığı Satınalma Müdürlüğü adresinden satın alınabilir. 7.2. İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar KOSGEB İdaresi Başkanlığı Evrak Servisi adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9. İstekliler tekliflerini, mal kalem-kalemleri için teklif birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu, üzerine ihale yapılan istekliyle her bir mal kalemi miktarı ile bu mal kalemleri için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, kısmı teklif verilebilir. 10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3’ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 60 (altmış) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. Basın - 13139 (www.bik.gov.tr) Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de 11 dış dünya 11 Ekim 2014 Cumartesi BOT VE KORUYUCU TEÇHİZAT SATIN ALINACAKTIR TÜRKİYE PETROLLERİ ANONİM ORTAKLIĞI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ (TPAO) MAKİNE_İKMAL VE İNŞAAT DAİRE BAŞKANLIĞI 22-14İGÇ55177 BOT VE KORUYUCU TEÇHİZAT alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır: İhale Kayıt Numarası : 2014/126866 1-İdarenin a) Adresi : Söğütözü Mah. 2180.Cad. No.86 06100 Söğütözü ÇANKAYA/ANKARA b) Telefon ve faks numarası : 3122072707 - 3122869073 c) Elektronik Posta Adresi : [email protected] ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi (varsa) : https://ekap.kik.gov.tr/EKAP/ 2-İhale konusu malın a) Niteliği, türü ve miktarı : 10 KALEM BOT VE KORUYUCU TEÇHİZAT Ayrıntılı bilgiye EKAP’ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir. b) Teslim yeri : TÜRKİYE PETROLLERİ ANONİM ORTAKLIĞI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ c) Teslim tarihi : Sözleşmenin imzalanmasını takip eden 120 (yüzyirmi) takvim günü içinde T.P.A.O.GENEL MÜDÜRLÜĞÜ'ne teslim edilecektir. 3- İhalenin a) Yapılacağı yer : T.P.A.O. GENEL MÜDÜRLÜĞÜ / Makina İkmal ve İnşaat Daire Başkanlığı 6. Kat Toplantı Salonu b) Tarihi ve saati : 05.11.2014 - 14:30 4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: 4.1.1. Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odası belgesi; 4.1.1.1. Gerçek kişi olması halinde, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, ilgisine göre Ticaret ve/veya Sanayi Odasına ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odasına kayıtlı olduğunu gösterir belge, 4.1.1.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, 4.1.2. Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren imza beyannamesi veya imza sirküleri; 4.1.2.1. Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, 4.1.2.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, 4.1.3. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu. 4.1.4. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat. 4.1.5. İhale konusu alımın tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz. 4.2. Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir. 4.3. Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından mesleki ve teknik yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir. 5. Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6. Bu ihaleye sadece yerli istekliler katılabilecek olup yerli malı teklif eden yerli istekliye ihalenin tamamında % 15 (onbeş) oranında fiyat avantajı uygulanacaktır. 7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 100 TRY (Türk Lirası) karşılığı T.P.A.O. GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Makina İkmal ve İnşaat Daire Başkanlığı 6. Kat Oda No: 603 Söğütözü Mah. 2180.Cad. No: 86 06100 Çankaya / ANKARA Tel: 0312 207 27 07 Faks : 0312 286 90 73 adresinden satın alınabilir. 7.2. İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar T.P.A.O. GENEL MÜDÜRLÜĞÜ / GELEN EVRAK SERVİSİ adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9. İstekliler tekliflerini, mal kalem-kalemleri için teklif birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu, üzerine ihale yapılan istekliyle her bir mal kalemi miktarı ile bu mal kalemleri için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, kısmı teklif verilebilir. 10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3’ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 90 (doksan) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. Basın - 13146 (www.bik.gov.tr) Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de CNC TORNA TEZGAHI SATIN ALINACAKTIR ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI DEVLET SU İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ MAKİNA İMALAT VE DONATIM DAİRESİ BAŞKANLIĞI CNC TORNA TEZGAHI alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır: İhale Kayıt Numarası : 2014/121520 1-İdarenin a) Adresi: VARLIK MAHALLESİ ETLİK CADDESI NO: 47 06170 VARLIK YENİMAHALLE/ANKARA b) Telefon ve faks numarası : 3123412160 - 3123412255 c) Elektronik Posta Adresi : [email protected] ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi (varsa) : https://ekap.kik.gov.tr/EKAP/ 2-İhale konusu malın a) Niteliği, türü ve miktarı : CNC TORNA TEZGAHI (1 kalem) Ayrıntılı bilgiye EKAP’ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir. b) Teslim yeri : DSİ Merkez Atölyeleri Şube Müdürlüğü (Etlik/ANKARA) c) Teslim tarihi : CNC Torna Tezgahı alımı işinin tamamı, sözleşmenin imzalanmasına müteakip işe başlama talimatının yükleniciye tebliğ tarihinden itibaren 60 (altmış) takvim günü içinde, 1 (bir) partide teslim edilecektir. Teslimatla ilgili diğer hususlar Teknik Şartnamenin 4. Maddesinde belirtilmiştir 3- İhalenin a) Yapılacağı yer : DSİ Genel Müdürlüğü Makina, İmalat ve Donatım Dairesi Başkanlığı Zemin Kat Z10 no.lu İhale Odası Varlık Mahallesi Etlik Caddesi No:47 06170 Varlık Yenimahalle/ANKARA b) Tarihi ve saati : 28.10.2014 - 11:00 4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: 4.1.1. Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odası belgesi; 4.1.1.1. Gerçek kişi olması halinde, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, ilgisine göre Ticaret ve/veya Sanayi Odasına ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odasına kayıtlı olduğunu gösterir belge, 4.1.1.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, 4.1.2. Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren imza beyannamesi veya imza sirküleri; 4.1.2.1. Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, 4.1.2.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, 4.1.3. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu. 4.1.4. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat. 4.1.5. İhale konusu alımın tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz. 4.2. Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir. 4.3. Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: 4.3.1. Satış sonrası servis, bakım ve onarıma ilişkin belgeler: İstekliler; teklif ettikleri tezgahın tamirini, bakımını veya onarımını yapabilecek, gerektiğinde yedek parçalarının kolay ve hızlı bir şekilde teminini sağlayabilecek özelliklere haiz, yeterince yedek parça stoku bulunan, ilan tarihinden önce faaliyette olan, en az 1 adet Teknik Servise sahip olduklarını gösterir BELGE’yi vereceklerdir. Söz konusu Belgede, Teknik Servisin/Servislerinin adres, telefon, faks, vb. iletişim bilgileri yer alacak olup, idare gerektiğinde bu Belgede yer alan bilgilerin doğruluğunu teyit etmek maksadıyla bu Teknik Servis/Servislerin faaliyetleri ile ilgili yasal belgeleri isteyebilecektir. Söz konusu Teknik Servise sahip olduklarını gösterir BELGE’nin her sayfası yetkili kişi veya kişilerce ad soyad ve unvanı yazılarak imzalanmış ve kaşelenmiş olacaktır. 4.3.2. Tedarik edilecek malların numuneleri, katalogları, fotoğrafları ile teknik şartnameye cevapları ve açıklamaları içeren doküman: a-) İstekli, Teknik Şartname ekindeki “SUAL FORMU” nu doldurup verecektir. Bu form, yetkili kişi/kişilerce ad soyad/unvan yazılarak imzalanmış ve kaşelenmiş olacaktır. b-) İstekli, teklif ettiği tezgahın teknik özelliklerini gösteren, matbu katalog, prospektüs vb. matbu dokümanları teklifi ile birlikte verecektir. Bu dokümanlar Türkçe veya İngilizce olacaktır. Verilen bu dokümanlar, teklif edilen tezgahın şartnameye uygunluğunu kanıtlayıcı nitelikte olacak ve cihazın şartnamede istenilen hususlara uygunluğunu kontrol etmek için gerekli teknik bilgileri kapsayacaktır. Kataloglarda görülemeyen, teknik şartnameye ait hususlar yazı ile ayrıca belirtilecektir. Verilecek olan broşür, katalog, veya teknik bilgilerin her sayfası yetkili kişi/kişilerce imzalanmış ve kaşelenmiş olacaktır. 5. Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6. İhaleye sadece yerli istekliler katılabilecektir. 7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 50 TRY (Türk Lirası)karşılığı DSİ Genel Müdürlüğü Makina, İmalat ve Donatım Dairesi Başkanlığı Zemin Kat Z06 no.lu Şartname Satış Odası Varlık Mahallesi Etlik Caddesi No:47 06170 Varlık Yenimahalle/ANKARA [T.C. Ziraat Bankası Ankara Kamu Kurumsal Şube (Doğanbey Mahallesi Atatürk Bulvarı No: 6 Ulus/Altındağ/ANKARA) TR88 0001 0017 4548 9305 8550 25 IBAN numarası hesabına doküman bedeli yatırıldıktan sonra mezkûr ihaleye ait ilgili bankadan alınan dekont karşılığında] adresinden satın alınabilir. 7.2. İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar DSİ Genel Müdürlüğü Makina, İmalat ve Donatım Dairesi Başkanlığı Zemin Kat Z06 no.lu Şartname Satış Odası Varlık Mahallesi Etlik Caddesi No:47 06170 Varlık Yenimahalle/ANKARA adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9. İstekliler tekliflerini, mal kalem-kalemleri için teklif birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu, üzerine ihale yapılan istekliyle her bir mal kalemi miktarı ile bu mal kalemleri için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, işin tamamı için teklif verilecektir. 10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3’ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 90 (doksan) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. Basın - 13092 (www.bik.gov.tr) Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de Merkel: Bir NATO ülkesinden önceliklerini iyi belirlemesi beklenir BERLİN - Almanya Başbakanı Angela Merkel, Türkiye’nin terör örgütü IŞİD ile mücadele ve Kobani’ye saldırı konusunda sessiz kaldığını öne sürdü. Federal Parlamento Dışişleri Komisyonu’nda konuşan Merkel, "Aslında bir NATO ülkesinden önceliklerini iyi belirlemesi ve ona göre hareket etmesi beklenir. IŞİD ile mücadele de Ankara için öncelikli bir konudur." ifadelerini kullandı. Almanya’da meydana gelen gösteriler hakkındaki görüşlerini de paylaşan Merkel, Ankara’nın tutumunun Almanya’yı da etkilediğini ileri sürdü. Merkel, Hamburg’da Selefiler ile Kürt gruplar arasında yaşanan gerginliği 'Durum karışık' diye değerlendirdi. Almanya’daki karışıklıklara müsaade etmeyeceklerini söyleyen Birlik Partileri (CDU/CSU) Grubu Başkanvekili Thomas Stobl ise “Orta Doğu’daki dini motifli çatışmanın şehirlerimize taşınmasına müsaade etmeyeceğiz. Bu şiddete Almanya şehirlerinde yer yok. Ceza hukuku hızlı şekilde işlemelidir." ifadelerini kullandı. Polise saldırının da kabul edilemeyeceğini söyleyen Strobl, polise yapılan saldırının herkese yapılmış gibi olacağını ve gerekli yasal çalışmanın yapılması gerektiğini ifade etti. (CHA) Mısır’dan, Libya halkının iradesine destek... KAHİRE - Libya Dışişleri Bakanı Muhammed Aldayri, Mısır temasları çerçevesinde mevkidaşı Samih Şükri ile bir araya geldi. Şükri, Libya halkının iradesini desteklediklerini, ülke için her türlü desteğe hazır olduklarını belirtti. Başkent Kahire'de yapılan Aldayri ve Şükri toplantısında, Libya’nın son durumu ve ülkedeki güvenlik konuları ele alındı. Mısır'ın Libya halkının iradesini desteklediğini belirten Şükri, Libya hükümetine ve Halk Meclisi’ne inandığını kaydetti. Libya’ya her türlü desteği verebileceğini belirten Şükri şöyle konuştu: “Devlet kurumlarını inşa etmek için her türlü destek ve gerekli eğitimleri sağlayarak Libya halkının isteklerini gerçekleştirmesine yardımcı olabiliriz.” Ayrıca Şükri, bölgedeki terör örgütlerine karşı iki ülkenin işbirliği içerisinde olması gerektiğini vurguladı: “Libya topraklarının birliğini korumak için terör örgütlerinin karşısında iki ülke arasındaki işbirliğini güçlendirmemiz gerekiyor.” (AA) BULMACANIN ÇÖZÜMÜ 1 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 2 3 4 5 6 7 8 9 10 12 haber 11 Ekim 2014 Cumartesi KARA’CA İsmail KARA [email protected] RUH SAĞLIĞI ÜSTÜNE Sağlık, hayatımız için elbette önemlidir. Fakat ruh sağlığı, insan hayatı açısından çok daha büyük önem taşır. Ruh sağlığımız bizi her türlü hareket ve davranışlarımızda dengeli tutar. Bu yüzden kamu sağlığı ile ilgili kurumlar da konu hakkında yeterince ilgilenmek zorundadır. Çünkü devlet, kendi insanlarının her yönden sağlık durumundan sorumludur. Onların sağlıklı, üretken, verimli olmasını ister. “Sağlam kafa, sağlam vücutta bulunur” demiş atalarımız. Millet olarak bize, hem sağlam vücut, hem de sağlam kafalar lâzım. Bugün kamu kurum ve kuruluşları ile özel sektörde yaklaşık 1650 ruh sağlığı ve hastalıkları uzmanı görev yapıyor. Sağlık Bakanlığınca 2011-2013 yıllarında bazı ruh sağlığı araştırmaları yapılmış/yaptırılmıştır.Buna göre nüfusun %18’i yaşam boyu bir ruhsal hastalık geçiriyor. Çocuk ve yetişkinlerde klinik düzeyde sorunlu davranış oranı ise %11 olarak tespit edilmiş. İnsanlar, kendi ruhsal sağlığının yerinde olmadığı kanaatinde bulun-salar bile; tedavi için çareler arama yoluna kolay kolay gitmezler, gitseler bile başkaları tarafından bilinsin istemezler. Ruhsal hastalığı olan kişilerin ancak 6 da 1’inin yardım aradığı belirtiliyor. 1996-1997 yıllarında yapılan bir araştırma sonucu, halkın %17’sinin ruh sağlığı bozuk diye bir açıklama yapılmıştı. O yıllar ile şu zaman arasında sorunlar ve yarattığı stresler açısından dağlar kadar fark var ki, bugünler için yapılan %18 oranını samimi bulmadığımı belirtmeliyim. Prof.Dr.Sirel Karakaş, “Her sıkıntıyı hastalık diye nitelerseniz tabii 5’te 1 olur” diyor. Fakat, öte yandan Prof.Dr.Nevzat Tarhan da diyor ki; “Üç kişiden birinin ruh sağlığı bozuk daha da artacak”. Her zaman ruh sağlığımızı mahveden şey, “stres” dir. Mümkün olduğunca stresten uzak durmak gerekiyor. Ama bu da kolay olmuyor. Günümüzde hayat şartları o kadar zor ki, ister istemez insanı stresin ta ortasına sürüklüyor. Bir şiirimin ilk dörtlüğü ile yazımı sonlandırıyorum. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bu milletin, birliğini, beraberliğini, kardeşliğini, kimse bozamayacaktır. Bundan hiç endişeniz olmasın" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Trabzon'da konuştu: ‘Birliğimizi kimse bozamayacaktır’ TRABZON- Çeşitli ziyaretlerde bulunmak üzere Trabzon'a gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, havalimanı çıkışında otobüsten kendisini bekleyen halka hitap etti. Erdoğan, vatandaşlara gösterdikleri ilgi ve alakadan dolayı çok teşekkür ettiğini belirterek, "Geçmiş Kurban Bayramı'nızı tebrik ediyorum. Rabbim nice bayramlara, bayram sevincini aynen yaşayacak şekilde bizleri kavuştursun" diye konuştu. "Özellikle bölgemizde meydana gelen bu son hadiseler tabii ki bu bayramımıza gölge düşürdü" diyen Erdoğan, şunları kaydetti: "Bunları aşacağız inşallah. Trabzon'a her zaman inandık, onlar da bize inandı. İnşallah bundan sonra da aynı şekilde, kararlı bir şekilde, birlik, NİYET NETLEŞTİ sokaktan ÇEKİLİN Kobani, mobani bahane; amaç; Türkiye’yi yeniden anarşi ve terör kaosunun içine çekmek. Hem içeride hem de dışarıda… Birkaç gün içinde 40’a yakın insanın hayatını kaybetmesi, bazı kentlerde sokağa çıkma yasağı ilan edilmesi ne yazık ki kötü niyetlilerin sonuç almaya başladığını gösteriyor. Aman dikkat! DERİN PKK DA DEVREDE… Aklı başında hiçbir Kürt kardeşimizin katılmadığı ve destek vermediği sokak hareketlerinin Kobani’de yaşananlara ve IŞİD belasına nasıl bir katkı sağlayacağı tartışılırken, asıl korkulan oldu ve PKK yeniden kanlı eylemlere imza atmaya başlarken vatandaşlar arasında da husumet oluşmaya, tartışma ve kavgalar yaşanmaya başladı. Barış ve kardeşliği istemeyen derin PKK sokakları ateşe vererek, Hüda-Par mensupları ile çatışarak ve kent merkezinde olaylar nedeniyle tahrip edilen işyerlerinde inceleme yapan Bingöl Emniyet Müdürü Atalay Ürker ve beraberindekilere silahlı saldırı düzenleyerek asıl amacın ne olduğunu açık-seçik koydu ortaya. TERÖRİSTLER ÖLDÜRÜLDÜ GAZİANTEP ACI İÇİNDE… Bingöl Emniyet Müdürü Atalay Ürker’e yönelik silahlı saldırıda bulunduktan sonra 2 otomobille kaçan saldırganlardan 4 tanesinin çatışmada öldürülmesi ve ikisinin yaralı ele geçirilmesi yüreklere su serpse de Gaziantep’ten gelen acı haber büyük endişe yarattı. Bilindiği gibi, IŞİD’in Kobani'ye yönelik saldırılarını protesto etme bahanesiyle toplanan grup ile karşıt görüşlü kişiler arasında silahlı çatışma çıktı. Birçok noktada tabanca ile tüfeklerin de kullanıldığı olaylarda 4 kişi öldü, 1’i polis 20’nin üzerinde kişi de yaralandı. SOKAK ‘ÇARE’ DEĞİLDİR… Sokağın çare olmadığı görülmeli ve açık olan diyalog yolları kullanılmalı. Kürtlerin bu eylemlerle bir şey kazanamayacağını, aksine kazanımlarını da kaybedebileceğini düşünmesi, Türklerin ve herkesin sokaktaki hesaplaşmanın birilerince 40 yıldır sahnelenmek istenen senaryo olduğunu hatırlaması gerekir. Sokak çare değil kaostur. Türkiye bunu çok iyi bilir… Zorlu Grand Otel'e gelen Erdoğan, burada da kendisini bekleyen vatandaşlara hitaben yaptığı konuşmada, geçmiş Kurban Bayramlarını kutlayarak, "Rabbim nice bayramlar nasip eylesin. İnşallah sizlerle belediye meydanında bir araya geleceğiz. Toplu açılış töreni gerçekleştireceğiz" dedi. Cumhurbaşkanı olduktan, sonra halkın oylarıyla göreve geldikten sonra Trabzon'a bu ilk seyahatinde farklı bir coşkuyu yarın beraber yaşayacaklarını anlatan Erdoğan, "Bu vesileyle sizlere kalbi şükranlarımı sunuyorum. Gününüz, geceniz mübarek olsun, geleceğiniz aydınlık olsun. Hepinize hayırlı akşamlar diliyorum" şeklinde konuştu. (AA) Hisarcıklıoğlu’ndan 77 MİLYON ADINA belirten Hisarcıklıoğlu, 'Son günlerde ülkemizde yaşanan olayları değerlendirmek üzere TESK, TÜRK-İŞ, Türkiye KAMU-SEN, MEMUR-SEN, HAK-İŞ, TİSK, TZOB ve TOBB olarak bir araya geldik. Bizler Türkiye'nin işçileri, memurları, esnafları, çiftçileri ve girişimcileriyiz' dedi. Hisarcıklıoğlu, huzur içinde yaşamak, üretmek ve Türkiye'nin büyümesine katkıda bulunmak için çalıştıklarını vurguladı. Şu dünyanın derdi çoktur çekilmez, Her olur olmaza takma kafanı… Çok şeyden geçilir, candan geçilmez, Her olur olmaza takma kafanı.. Bingöl’deki hain pusu ve Gaziantep’teki çatışma ile… beraberlik, dayanışma içerisinde yolumuza devam edeceğiz. Bu milletin, birliğini, beraberliğini, kardeşliğini, Allah'ın izniyle, kimse bozamayacaktır. Bundan hiç endişeniz olmasın. Allah yar, yardımcınız olsun." Elinde "A.Akif" yazılı bordo-mavili forma olan bir çocuk, Erdoğan'ın bulunduğu otobüse binerek kendisine formayı verdi. Daha sonra bir vatandaş, otobüse binerek Erdoğan'a bordo-mavi atkı hediye etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan da atkıyı boynuna astı. Bu sırada vatandaşlardan bazıları "Cumhurbaşkanım emret, yoluna kurban olalım" şeklinde slogan attı. Havalimanından otobüsle konaklayacağı ANKARA- AB-Türkiye Karma İstişare Komitesi (KİK) Türkiye Kanadı Üyesi Sivil Toplum Kuruluşları (STK), son günlerde IŞİD'in Kobani'ye yönelik saldırılar bahane edilerek ülke genelinde yapılan saldırılarla ilgili bir araya geldi. STK'lar adına açıklama yapan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, sınırların dışında yaşanan olaylar bahane edilerek bazı şehirlerde sergilenen şiddet eylemlerinin açık bir şekilde lanetlediklerini belirtti. STK'lar adına açıklama yapan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, sınırların dışında yaşanan olaylar bahane edilerek bazı şehirlerde sergilenen şiddet eylemlerinin açık bir şekilde lanetlediklerini belirterek, 'Şuarası çok açık ki, bugün de birileri ülkemizde kardeş kavgası başlatmak, birlik ve bütünlüğümüzü bozmak istiyor, kirli bir oyun tezgahlanıyor. Çok net ifade ediyoruz: millet olarak bu oyunu bozmak zorundayız' dedi. TOBB İkiz Kuleler'de bir araya gelen AB-Türkiye Karma İstişare Komitesi Türkiye Kanadı Sivil Toplum Kuruluşları, toplantının ardından basın açıklaması yaptı. STK'lar adına açıklama yapan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, dün hain bir saldırı sonucu Bingöl'de şehit düşen iki emniyet mensubuna Allahtan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar dileklerinde bulunduklarını ifade etti. Bu hain saldırıyı şiddetle lanetlediklerini 'BÖLGE HALKI ZARAR GÖRÜR' Her görüşten, her inançtan, her etnik gruptan üyelerinin bulunduğunun altını çizen TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, 'Hepimizin ortak hayali, çocuklarımıza daha güçlü, daha müreffeh bir Türkiye bırakmaktır. Bizler; devletimize, milletimize ve demokratik, laik, sosyal hukuk devlet yapımıza karşı girişilen her türlü hukuksuz ve şiddet içeren eylemin karşısındayız. Sınırlarımız dışında yaşanan olaylar bahane edilerek bazı şehirlerimizde sergilenen şiddet eylemlerini açık bir şekilde lanetliyoruz. Vandalizm ve eşkıyalık, hiçbir şekilde mazur gösterilemez, meşru kabul edilemez; hak arama metodu olamaz. Sıkıntılar ve talepler, sokak barbarlığıyla değil, demokratik usullere göre ifade edilmelidir. Sokak terörü, sadece ülkemizdeki istikrara ve huzura zarar vermekle kalmaz, ekonomiyi de olumsuz etkiler. Özellikle de Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerimizde son yıllarda canlanan yatırımlar zarar görür. Bundan da en büyük zararı bölge insanımız ve ülkemiz görür. Huzur ve istikrar, herkesin kendi işine odaklanabilmesinin ön koşuludur. Milletimizin daha müreffeh ve huzurlu olmasının yolu da buradan geçer' şeklinde konuştu. (AA) BBP Genel Başkanı Destici: ‘Saldırı polislerimize değil topyekun Türk milletinin birliğinedir’ ANKARA - Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Bingöl'de emniyet müdürüne yönelik silahlı saldırıyla ilgili, "Bu saldırı polislerimize değil topyekun Türk milletinin birliğine beraberliğine ve kardeşliğine yapılmış bir saldırıdır" değerlendirmesinde bulundu. Destici, yazılı açıklamasında, Bingöl'de İl Emniyet Müdürü Atalay Ürker, Emniyet Müdür Yardımcısı Atıf Şahin ve Başkomiser Hüseyin Hatipoğlu'nun izinsiz gösteri sırasında hasar gören iş yerlerini gezdikleri sırada uzun namlulu silahla saldırıya uğramalarını şiddetle ve nefretle kınadığını bildirdi. Destici, "Bingöl başta olmak üzere diğer illerde polise karşı yapılan saldırıları şiddetle ve nefretle kınıyoruz. Özellikle Bingöl'de emniyet müdürüne karşı yapılan kalleşçe saldırı büyük bir provokasyondur. Bu saldırı polislerimize değil topyekun Türk milletinin birliğine beraberliğine ve kardeşliğine yapılmış bir saldırıdır" ifadesini kullandı. Destici, şöyle devam etti: "Saldırıda hayatını kaybeden Emniyet Müdür Yardımcısı Atıf Şahin ve komiser Hüseyin Hatipoğlu'na Allah'tan rahmet diliyorum. Başta ailesi olmak üzere milletimizin ve emniyet camiasının başı sağolsun. Saldırıda yaralanan İl Emniyet Müdürümüz Atalay Ürker ve koruması Oğur Atlı'ya da Allah'tan acil şifalar diliyorum. İnşallah bu saldırıları gerçekleştirenler en kısa zamanda yakalanır. Bu saldırının arkasında kimlerin olduğu net bir şekilde ortaya çıkarılır. Bu saldırıların bir daha yaşanmaması en büyük temennimizdir." (AA) HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş: ‘Şiddete başvurmayın’ DİYARBAKIR - HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Bütün halkımızdan özellikle de genç arkadaşlarımızdan ricamız şudur, hiçbir yerde asla şiddete başvurulmamalıdır, şiddet kullanılmamalıdır" dedi. Demokratik Toplum Kongresi (DTK) binasında düzenlediği basın toplantısının ardından bina önünde toplanan kalabalığa hitap eden Demirtaş, son günlerde yaşanan olaylarda 23 kişinin yaşamını yitirdiğini söyledi. Demirtaş, bütün bu yaşanan gelişmelerin altında yatan toplumsal öfkeyi ve kırılmayı herkesin doğru anlamasını isteyerek, Kobani direnişinin bütün Türkiye halkını ilgilendirdiğini kaydetti. Kobani direnişine Hopa'dan Denizli'ye, Antalya'dan İstanbul'a kadar sahiplenme olduğunu dile getiren Demirtaş, şöyle konuştu: "Bütün halkımızdan özellikle de genç arkadaşlarımızdan ricamız şudur, hiçbir yerde asla şiddete başvurulmamalıdır, şiddet kullanılmamalıdır. Şiddet kullanan kim varsa kesinlikle durdurmalıdır. Güvenlik güçleri olur, başka partiden olur, halkımızdan insanlar olur. Gösterilerimiz şiddet içermeden Kobani'yi sahiplenme temelinde olmalıdır." "Toplum içinde yaşanan çatışmaları, provokasyonları ve bu katliamı büyütmek isteyenleri de diyalogla boşa çıkaracağız" diyen Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kürdü, Kürde düşürmelerine izin vermeyeceğiz, Kobani'nin düşmesine de izin vermeyeceğiz. Türkiye'de halklar arasında savaşa da izin vermeyeceğiz. Sizinle paylaştığım bu düşünceler bize dün akşam acil mesaj gönderen sayın Öcalan'ın da görüşleridir. Genç arkadaşlarım, bu provokasyon zeminini ortadan kaldırmak için katliam tehdit ve girişimlerine yol vermemek için sorumlu davranacağız. Sayın Öcalan'ın bu önerisine hepimiz daha sorumlu yaklaşacağız, üzerimize düşeni yapacağız." (AA) NATO, Türkiye'yi savunmaya hazır ANKARA - IŞİD’e karşı verilen mücadelede Türkiye’nin de yer alması için yapılan görüşmeler çerçevesinde Türkiye’ye gelen NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, NATO'nun her zaman Türkiye'yi savunmaya hazır olduğunu söyledi. Başbakan Ahmet Davutoğlu ise, Stoltenberg'i kabulünde, "Başta Patriot'lar olmak üzere NATO'nun bu süreçte yaptığı katkılar önemli" ifadesini kullandı. Davutoğlu görüşmede, bölgenin zor bir dönemden geçtiğine işaret ederek, NATO'nun ilgilenmesi gereken hemen hemen tüm sorunların Türkiye'yi ya da komşularını doğrudan ilgilendirdiğini kaydetti. (AA) 13 TURİZM 11 Ekim 2014 Cumartesi Körfez ülkelerinin Trabzon’a ilgisi artıyor Kültürel varlıkları, tarihi yapıları ve doğal güzellikleriyle dört mevsim turistlerin ilgisini çeken Trabzon'u geçen yıl 200 bini aşkın Arap turistin ziyaret ettiği bildirildi. TRABZON - MELTEM YILMAZ- Manastırları, tarihi surları, camileri, bedestenleri, limanı ve daha birçok tarihi ve doğal güzelliğiyle bölge turizmine önemli katkısı bulunan Trabzon'u ziyaret eden turist sayısı her yıl artıyor. Doğaseverlerin tercihinde son yıllarda ilk sırayı alan Trabzon, geçen yıl 2 milyon 700 bin yerli ve yabancı turisti ağırladı. Trabzon Kültür ve Turizm Müdürü İsmail Kansız, Aa muhabirine yaptığı açıklamada, Trabzon'un turizm anlamında son yıllarda önemli gelişmeler yaşadığını söyledi. Trabzon'un turizm anlamında sadece Türkiye'de değil dünyada da ön plana çıktığını belirten Kansız, "Trabzon sadece tek çeşitli bir turizm yerine doğa, tatil, kültür, deniz, sağlık, tarih turizmi gibi bütün turizm çeşitlerini içerisinde barındıran bir kenttir. Son zamanlarda kongre turizmine de ev sahipliği yaptığı için dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen turistleri ağırlamaktadır" diye konuştu. Kansız, Trabzon'u özellikle Körfez ülkelerden gelen turistlerin tercih ettiğini vurgulayarak, Trabzon'u geçen yıl 200 bini aşkın ziyaret eden Arap turist sayısının bu yıl yüzde elli artış gösterdiğini ifade etti. Tatil sezonunun sona ermesine rağmen Trabzon'da turizm hareketliliğinin devam ettiğini anlatan Kansız, "Otellerimizde yüzde yüzlük bir oranda doluluk var. Ölü geçen turizm sezonunda da her bölgede olduğu gibi düşüş gösteren turizmi, kongre turizmi ve kültür turizmi gibi diğer alternatif turizm imkanlarıyla canlandırma noktasında çalışmalar yapıyoruz. Amacımız turizminden aldığımız payı her geçen yıl artırmaktır" diye konuştu. (AA) Tahtalı Cami’ye yapılan betonarme eklenti orjinalliği bozdu ISSN 1308-7622 GİRESUN - GÜLTEKİN YETGİN Giresun'da yaklaşık 250 yıl önce inşa edildiği bilinen ve günümüzde alt ile son cemaat kısmına betonarme yapı eklenen tarihi Tahtalı Cami, orijinalliğinin bozulması nedeniyle farklı bir görünüme bürünmüş durumda. Çaldağ beldesi Melikli Mahallesi'nde mezarlık içerisinde bulunan tarihi cami, kentin ahşaptan yapılmış tek camisi durumunda. 250 yıl önce tamamen ahşaptan yapıldığı belirlenen Tahtalı Cami'ye 1935'li yıllarda son cemaat kısmı ve alt kısım eklendiği, alt betonarme kısmının ise caminin yukarıya kaldırılarak yapıldığı belirtiliyor. Giresun Müze Müdürü Hulusi Güleç, AA muhabirine, Tahtalı Cami'nin tamamen ahşaptan yapılmış Giresun'daki tek cami olduğunu söyledi. Caminin görünüş itibarıyla 250-300 yıllık bir yapı olduğunu belirten Güleç, şöyle konuştu: "Daha sonraki yıllarda bazı onarımYıl: 44 Sayı: 14997 11 Ekim 2014 Cumartesi GÜNLÜK SİYASİ GAZETE Yayın Sahibi İmaj İç ve Dış Tic. A.Ş. Genel Yayın Yönetmeni Ahmet TEKEŞ Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Abdülmecit KOYUNSAĞAN Haber Koordinatörü Dursun ERKILIÇ Yazı İşleri Müdürü Ayşegül BALDEMİR İstihbarat Şefleri Şenol GÜNÜÇ - Kenan ERGEN Görsel Yönetmen Şebnem ÜNAL Sayfa Editörleri Yasemin AYDOĞDU - Emine ÖZCAN İnternet Editörü Alparslan OĞUZ Haber Merkezi İsmail Yıldız, Hakkı Murat SÖBÜTAY, Tülay CANPOLAT, Gazi BOZKURT, Burcu KERİM, Betül SÜSLEN İdari Merkez Macun Mah. 195. Cadde No: 2 Yenimahalle/ANKARA Yazı İşleri Tel: 397 91 40 (PBX) Fax: 397 41 54 [email protected] Yayın Sahibi Temsilcisi: Yiğit YİĞİT İstanbul Temsilciliği Ankara Temsilciliği Tevfik Bey Mah. Tahsin Tekoğlu Cad. Rüzgarlı Cd. Plevne Sk. No: 14 No: 2 K.1 Sefaköy/Küçükçekmece/İSTANBUL Ulus/ANKARA Tel: (0212) 540 40 45 Tel: (0312) 310 35 53 Dağıtım: TURKUVAZ DAĞITIM SAN. VE TİC. A.Ş. Yayın Türü: Yaygın Süreli (Pazar hariç) Basıldığı Yer: Dorukkaya Mat. Yay. Rek. Mağ. Enerji ve İnş. A.Ş. - İstanbul Yolu 6. km Macun Mh. 3. Cd. No: 2/1 Yenimahalle/ANKARA Tel: 397 11 97 Resmi ilanlarımızı internet sitemizden de görebilirsiniz. www.yedigungazetesi.com.tr Sözleşmesiz yazarlara ücret ödenmez YediGün Basın Meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir lar geçirdiğinden cami orijinal özelliğini yitirmiş, bugünkü haliyle betonarme ve ahşap cami haline dönüşmüştür. Caminin 250 yıl önce tamamen ahşaptan yapıldığı biliniyor ancak 1872 yılında esaslı bir onarım geçirdiğini cami içerisindeki tahtaya oyulmuş bir kitabeden anlıyoruz. 1872 yılında tamamen yeniden ele alınmış, günümüze kadar gelen bazı orijinal öğelerinin bu yıllardan kaldığını biliyoruz." Güleç, Tahtalı Cami'nin 1935'li yıllarda betonarme kısımlar eklenerek orijinalliğini büyük ölçüde yitirdiğini vurgulayarak, "Betonarme güzel bir görüntü değil. Tahtadan yapılmış bir eserin son cemaat kısmının olduğu yere betondan bir eklenti yapmak, camiyi o zamanki orijinal halinden biraz yukarı kaldırarak altına da betondan bir ekleme yapmak çok doğru değil, güzel bir görüntü vermiyor" dedi. (AA) Gürleyik Şelalesi, keşfedilmeyi bekliyor KASTAMONU - Hanönü ilçesinde 15 metre yükseklikten akan Gürleyik Şelalesi, keşfedilmeyi bekliyor. Belediye Başkanı Serkan Uçar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Bağdere köyü Göynük mevkisindeki şelalenin eşsiz güzelliğiyle göz kamaştırdığını söyledi. İlçe merkezine 3 kilometre uzaklıkta bulunan şelalenin el değmemiş güzelliğiyle ziyarete gelenlerin ilgisini çektiğini kaydeden Uçar, şelalenin tanıtımına her türlü katkıyı sağlamaya hazır olduklarını vurguladı. Bölgenin bitki örtüsüyle birleşen şelalede, görsel şölenin ortaya çıktığını belirten Uçar, şunları dile getirdi: "Birkaç yıla kadar ulaşımı zor olduğu için en yakın köylülerin bile bilmediği ve görmediği şelale, doğal güzelliğiyle görenleri büyülüyor. Ulaşılması zor olan bölgeye yol yapılarak, şelalenin tanıtımı için çalışmaları sürdürüyoruz. Şelale, pek bilinmediği ve ulaşımı zor olduğundan dolayı ziyaretçi sayısı az. Şimdi yol yapıldığı için ulaşımı kolay. Yerli ve yabancı ziyaretçileri Gürleyik Şelalesi'ne bekliyoruz." Bağdere köyünün muhtarı Hüseyin Tuncal da şelalenin köye bir kilometre uzaklıkta olduğunu anlatarak, "Çok yakın zamana kadar ulaşımı olmadığı için sadece su sesini duyduğumuz bu doğal güzelliğin keşfedilip, ziyaret edilmesi gerekiyor" dedi. (AA) "Yenikent'in kapıları Beşiktaş'a açık" 11 Ekim 2014 Cumartesi ANKARA - Osmanlıspor Genel Menajeri Ender Yurtgüven, Beşiktaş yönetiminin Sivasspor maçını Ankara'daki Yenikent ASAŞ Stadı'nda oynamak için talepte bulunduğunu bildirdi. Yurtgüven, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Beşiktaş yönetiminin, Osmanlıspor Kulübü'nün kurucularından Ahmet Gökçek'e ulaştığını belirterek, "Ahmet Bey de Osmanlıspor Kulübü'nün kapılarının Beşiktaş'a açık olduğunu iletti" dedi. Almedia geçmişe sünger çekti ANKARA - İtalya Birinci Futbol Ligi (Serie A) takımlarından Cesena'ya transfer olan Portekizli forvet oyuncusu Hugo Almeida, geçmişi unuttuğunu ve artık yalnızca geleceğe baktığını söyledi. Beşiktaş ile sözleşmesinin geçen sezon sona ermesinin ardından serbest kalan 30 yaşındaki Portekizli golcü, yeni takımı Cesena ile ilk kez basının karşısına çıktı. Almeida, kulübün internet sitesinde yer alan açıklamasında, Cesena'nın bir parçası olduğu için büyük mutluluk duyduğunu belirterek, "Geçmiş geçmişte kaldı, artık yalnızca geleceğe bakıyorum. Bu benim için Cesena ile adım attığım serüvenin başlangıcı. Ufak bir sakatlık yaşadım. Maç formuna ulaşabilmek için çalışıyorum. İki hafta içinde formuma dönmeyi amaçlıyorum" ifadelerini kullandı. Porto ve Werder Bremen takımlarında da forma giyen Almeida, yeni kulübünün Milan ve Udinese'ye karşı oynadığı maçlardaki performansından etkilendiğini de dile getirerek, "Küçüklüğümden beri hep İtalya'da oynamanın hayalini kurardım. İdolüm ise Christian Vieri'ydi" diye konuştu. Anlaşmanın ayrıntılarına dair herhangi bir açıklama yapılmasa da Serie A'nın 6. haftası sonunda 13. sırada yer alan Cesena'nın Trabzonspor hissesi bağış haberiyle yükseldi İSTANBUL - Borsa İstanbul'da işlem gören Trabzonspor Sportif AŞ pay fiyatı, hakim ortağının 46,9 milyon lira tutarında kira bedelini şirkete bağışlamasının ardından dünkü kapanışa göre yüzde 8 yükseldi. Güne Borsa İstanbul'un genel yükselişine paralel artışla başlayan Trabzonspor hisseleri, şirketin Kamuyu Aydınlatma Platformu'nda (KAP) yayımlanan açıklamasının ardından finansal durumunun düzeleceği beklentileri ile yaklaşık yüzde 8 değer kazandı. Trabzonspor Sportif AŞ'den yapılan açıklamada, şunlar kaydedildi: "Şirketimizin mevcut mali yapısını göz önünde bulunduran hakim hissedarımız Trabzonspor Futbol İşletmeciliği Ticaret AŞ, şirketimizin mali yapısının güçlendirilmesi, uymak zorunda olduğumuz ilgili yasal ve sportif kriterlere uyumumuzun kolaylaştırılması ve geçmiş yıllarda oluşmuş olan zararlarımızın belli ölçüde azaltılarak öz kaynak durumumuzun güçlü kılınabilmesini teminen, yapmış olduğumuz kiralama dolayısıyla peşin olarak ödemek zorunda olduğumuz katma değer vergisi hariç toplam 46 milyon 924 bin 504 lira tutarındaki alacağından, herhangi bir takyidat olmaksızın vazgeçerek defaten şirketimize bağışlanmıştır." Almedia'ya sezon başına 400 bin avro ödeyeceği öne sürüldü. Portekizli milli futbolcunun, 2013-2014 sezonu sonunda Beşiktaş'ın yaptığı senelik 2,5 milyon avroluk teklifi reddettiği ayrıca Galatasaray ile de görüştüğü iddia edilmişti. (AA) Çalımbay’dan hakemlere tepki Cristiano Ronaldo'dan sakatlık itirafı Real Madrid'in Portekizli yıldızı Cristiano Ronaldo, geçen sezon UEFA Şampiyonlar Ligi finali ve FIFA Dünya Kupası'nda oynayarak kariyerini riske attığını söyledi. ANKARA - World Soccer dergisine konuşan Ronaldo, geçen sezon sakat olduğu halde maçlara çıktığını itiraf ederek, "Hayatta, fedakarlık yapmadan kazanamazsınız ve riskler almak zorundasınız. Çok büyük organizasyonlarda yer aldım ve zorlandım ama işler yolunda gitti, Şampiyonlar Ligi'nde gol rekoru kırdım. Tatillerde dinlendim ve kendime baktım. Bazen vücudumu maksimumda tutarak en iyi sporcuların yaptığı gibi performansımı iyileştirdim" ifadelerini kullandı. Sakatlığı devam ettiği dönemlerde Real Madrid formasıyla UEFA Şampiyonlar Ligi finalinde ve Portekiz Milli Takımı ile FIFA Dünya Kupası'nda oynayarak büyük risk Beşiktaşlı yetkililerin bugün Yenikent ASAŞ Stadı'nda incelemelerde bulunduğunu vurgulayan Yurtgüven, "Yetkililer stattan memnun ayrıldı. Ancak son kararı Beşiktaş Yönetim Kurulu verecek" ifadesini kullandı. Ligin 6. haftasındaki BeşiktaşSivasspor maçı, 19 Ekim Pazar günü saat 19.00'da oynanacak. Sezon öncesinde yenilenen ve tribünleri tamamen kapatılan Yenikent ASAŞ Stadı, 20 bin seyirci kapasitesine sahip. (AA) MERSİN- Mersin İdmanyurdu Teknik Direktörü Rıza Çalımbay, hakemlere tepki gösterdi. Çalımbay, kulüp binasında düzenlediği basın toplantısında, Mersin İdmanyurdu'nun iyi noktada bulunduğunu söyledi. İstikrarın önemine dikkati çeken Çalımbay, "Önemli olan bunu sonuna kadar götürmek. Ligi, iyi bir istikrarla iyi bir yerde bitirmek istiyoruz. Son oynadığımız maç belki Türkiye'de en çok taraftarın geldiği maçtır veya ilk 3'e girecek bir maçtır. Ben bütün maçlarımızın böyle olacağına inanıyorum" dedi. (AA) Nadal, yıl sonunda ameliyat olacak aldığını vurgulayan Ronaldo, "O maçlarda oynamasaydım sağlık durumum daha iyi olurdu. Tam hazır olmamama rağmen bu maçlara çıkma zorunluluğunu hissettim çünkü kaçırmak istemiyordum. Kulüp seviyesinde her şey yolunda gitti golümü attım ve takımım 10. kez şampiyon oldu. Portekiz maçlarında ise istediğim gibi gitmedi" diye konuştu. Geçen sezon ligde 31 gol atarak Altın Ayakkabı ödülünü, geçen sezon Liverpool forması giyen Luis Suarez ile paylaştığını hatırlatan Portekizli golcü, "Bireysel başarılar kolektif uyumun sağlanmasıyla gelir. Fantastik bir sezon geçirerek Şampiyonlar Ligi'ni, İspanya Kral Kupası'nı (Copa del Rey) ve UEFA Süper Kupası'nı kazandık. Altın Ayakkabı, takım olarak iyi oynamamızın karşılığıydı. Yalan söylemeyeceğim. Kazanmayı çok istedim" değerlendirmesinde bulundu. Lionel Messi ile arasında yaşanan rekabete de değinen Ronaldo, şu ifadeleri kullandı: "Bu artık hayatımın bir parçası. İnsanların bizi kıyaslaması normal. United'ta oynadığım dönemde de aynı kıyaslama vardı ve artık bu duruma alıştım. Onun meslektaşız. Futbolun dışında Messi ile özel bir ilişkimiz yok ama diğer futbolcularla da yok. Rekabetimiz dostluk çerçevesinde.” (AA) LONDRA - Teniste dünya klasmanında ikinci sırada yer alan İspanyol raket Rafael Nadal, yıl sonunda apandisit ameliyatı olacak. Şanghay Masters'da dün oynadığı ikinci tur maçına ağrıları nedeniyle antibiyotik tedavisiyle çıkan ve vatandaşı Feliciano Lopez'e 6-3 ve 76'lık setlerle 2-0 yenilerek turnuvaya veda eden Nadal, pazar günü de midesindeki ağrı nedeniyle sıkıntı yaşadı. Nadal, maçtan sonra yaptığı açıklamada, Lopez'in kendisinden daha iyi oynadığını belirterek, "Daha önce de yaşamıştım, şimdiki biraz daha sersemletti. Endişeye gerek yok. Sağlığımla ilgili tekrar konuşma ihtiyacı duymuyorum. Basel, Paris ve Londra'da üç turnuvam daha kaldı" diye konuştu. 15 SPOR 11 Ekim 2014 Cumartesi Ataman'ın hedefi TBL şampiyonluğu Konyaspor'un deplasmanda 3 puan hasreti devam ediyor İSTANBULGalatasaray Liv Hospital Başantrenörü Ergin Ataman, bu sezon için bütçelerinde daralmaya gitmelerine rağmen çok güçlü bir kadro oluşturduklarını belirterek, hedeflerinin Türkiye Basketbol Ligi'ni (TBL) şampiyon bitirmek olduğunu söyledi. AA muhabirine açıklamalarda bulunan Ataman, sarı-kırmızılı ekip ve A Milli Basketbol Takımı'nın 2014 FIBA Dünya Kupası'nda gösterdiği performans hakkında değerlendirmeler yaptı. Galatasaray camiası ve taraftarlarıyla son iki sezonda basketbol adına güzel hikayelere alıştıklarını dile getiren deneyimli başantrenör, şunları kaydetti: "İki sezondur Galatasaray'da basketbolu yeniden dirilttik. Camianın beğeniyle izlediği, Abdi İpekçi Spor Salonu'na gelen taraftarın coşkulu bir şekilde destek verdiği bir takım oluşturduk. İlk sezonu- KONYA - Spor Toto Süper Lig'in 5. haftasında Fenerbahçe'ye 2-1 yenilen Torku Konyaspor, geçen sezon 4, bu sezon da 3 maç olmak üzere 7 maçtır deplasmanda 3 puan kazanamadı. Süper Lig'e geçen yıl çıkan ve ligde kalmayı başaran Torku Konyaspor, bu sezon "UEFA" hedefiyle lige başladı. Geçen seneki kadrosundan yıldız oyuncuları bünyesinde tutan yeşil-beyazlılar, önemli oyuncuları da takıma kazandırdı. Alexander Hleb, Ciprian Marica ve Gabriel Torje gibi "yıldız" futbolcularla iç sahada 42 bin kişilik Konya Büyükşehir Stadyumu'nda taraftarın önüne çıkan Konya ekibi, sahasında bu sezon oynadığı maçlarda yenilmedi. Torku Konyaspor, kendi evinde gösterdiği başarıyı ise deplasmanlara yansıtamadı. Süper Lig'de deplasmanda en son galibiyetini geçen sezonun 26. haftasında Bursaspor karşısında elde eden yeşil-beyazlılar, bu maçın ardından oynadığı 7 karşılaşmada 3 puana ulaşamadı. Torku Konyaspor, deplasmanda 4 beraberlik, 3 yenilgiyle 4 puan elde etti. (AA) muzda şampiyon olduk. İkinci sezonda Avrupa Ligi'nde en iyi 8 takım arasına kaldık. Türkiye Ligi'nde final serisinde son maça kadar geldik. Oynamadık ama seriyi 7. maça kadar götürdük. Bu sezon da bu coşkunun ve heyecanın aynı şekilde devam edeceğini düşünüyorum." Ergin Ataman, yaz döneminde yaşanan sıkıntılı süreci kulüp başkanı Ünal Aysal ve yönetim kurulunun desteğiyle aştıklarını belirterek, "Buradayız. Bizim olduğumuz yerde geri adım atmak olmaz. Yazın transfer döneminde sıkıntılı sürecimiz de oldu. Önemli belirsizlikler vardı ama başkanımız Ünal Aysal ve yönetimin desteğiyle onu da aştık. Bütçemizde daraltmaya gittik ama daha radikal, mantıklı ve güçlü bir kadro oluşturduğumuzu düşünüyorum. İnşallah her şey iyi olacak" diye konuştu. (AA) Kenan Sipahi'den yabancı kuralına eleştiri "Es-Es" bir maçta 2 golden fazlasını göremiyor ESKİŞEHİR- Eskişehirspor, Spor Toto Süper Lig'de oynadığı son 30 müsabakanın her birinde rakip ağları 2'den fazla havalandıramadı. Ligde, 2013-2014 sezonuna Teknik Direktör Ertuğrul Sağlam ile başlayan siyah-kırmızılılar, ilk maçında sahasında Bursaspor'u 2-0 yendi. "Kırmızı Şimşekler" bunun ardından 7 karşılaşmasından her birinde rakip ağları en fazla 2 kez sarsabildi. Sezonun 9. haftasında Çaykur Rizespor'u 4-1 yenen "Es-Es"ler, bu maçın ardından gol sıkıntısı yaşamaya başladı. Geçen sezonun genelinde "gol atma" sıkıntısı çeken siyah-kırmızılı ekip, son 25 haftada hiçbir müsabakasında 2'den fazla gol kaydedemedi. Eskişehirspor, 2014-2015 sezonuna, forvet oyuncuları Necati Ateş ve Henri Bienvenu ile yollarını ayırarak başladı. Funes Mori, Mirkan Aydın, Ömer Şişmanoğlu ve Andaç Güleryüz gibi forvet oyuncularını transfer eden "Es-Es", gol sıkıntısını çözmeye çalıştı. "Kırmızı Şimşekler", bu sezona, 2-1 kazandığı Torku Konyaspor maçıyla moralli başladı. Sezonun 2. haftasındaki Galatasaray, 3. haftasındaki Gençlerbirliği maçlarında rakip fileleri sarsamayan siyah-kırmızılılar, Beşiktaş maçında attığı bir golle karşılaşmayı berabere bitirdi. Eskişehirspor, geçen hafta da sahasında Çaykur Rizespor'a 2-1 mağlup oldu. (AA) Ajax modeliyle A takıma 11 futbolcu kazandırdılar SAMSUN - PTT 1. Lig ekiplerinden Samsunspor'un altyapısı, bu yıl A takıma 16 ile 19 yaş arasında 11 futbolcu kazandırdı. Samsunspor Başkanvekili ve Altyapı Sorumlusu Mehmet Bank, AA muhabirine, 3 yıldır altyapıya büyük önem verdiklerini söyledi. Bu önemin meyvelerini almaya başladıklarını belirten Bank, "Daha ilk yılımızda 17 yaşındaki Canberk Aydın'ı takıma kazandırdık. Ardından 18 yaşındaki kaleci Furkan Köse takıma kazandırıldı. Bu futbolcuların ardından bu yıl altyapıdan 11 futbolcuyu A takıma gönderdik" dedi. (AA) Türk basketbolunun "ilk"leri, rekorları Fenerbahçe Ülker'in genç basketbolcusu Kenan Sipahi, bu sezon Türkiye Basketbol Ligi'nde uygulanacak 5+1 yabancı kuralını eleştirdi. İSTANBUL- Kenan Sipahi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, uygulanan yabancı kuralının genç Türk basketbolcular için dezavantaj olduğunu savundu. Başantrenörlerin başarı için genç oyuncular yerine yabancıları tercih edebileceğini aktaran Kenan, öyle konuştu: "Türkiye Basketbol Ligi'nde uygulanacak 5+1 yabancı sınırlaması, genç Türk basketbolcular için dezavantaj. Kaç antrenör bizim antrenörümüz gibi genç oyunculara fazla şans verecek? Herkes maç kazanmayı ön plana çıkaracak. Bu konuda yorum yapmak bana Türkiye Basketbol Ligi (TBL) hafta sonu 49. yaşına girerken, Türk basketbolunda birçok "ilk" ve ilginç rekorlar bulunuyor. düşer mi bilmem ama bu uygulamanın yanlış olduğunu düşünüyorum. İnşallah bu uygulama alttan gelen oyunculara dokunmaz ve aradan sıyrılırız. Çünkü milli takım bizim gibi genç oyuncuları bekliyor." Altyapı milli takımlarının son yıllarda büyük başarılar kazandığını hatırlatan 19 yaşındaki sarı-lacivertli basketbolcu, A Milli Basketbol Takımı'nın genç basketbolculara ihtiyacı olduğunu kaydetti. İspanya'da düzenlenen FIBA 2014 Dünya Kupası'nda sakatlığından dolayı yer alamadığı için büyük üzüntü yaşadığını belirten Kenan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Dünya Kupası'nda ağabeylerimiz çok iyi mücadele etti. THY Avrupa Ligi'nde ve Türkiye'de genç oyuncular fazla süre bulursa önümüzdeki şampiyonalarda, milli takıma tecrübesiz gençler gitmeyecek. Birçok iyi oyuncu var. Takımlarımızda süre alıp milli takıma tecrübeli gitmemiz lazım. 1994, 1995 ve 1996 yaş grupları birbirleriyle çok iyi anlaşıyor. Bu yaş gruplarında oynadım ve birlikte sahada yer almaktan çok zevk alıyoruz. İleri ki seneler için heyecanlıyım milli takımımız adına." (AA) NBA oyuncusu Diaw'ın Türkiye heyecanı İSTANBUL - Fenerbahçe Ülker'in "NBA Global Games" kapsamında bugün konuk edeceği Amerikan Ulusal Basketbol Ligi (NBA) takımlarından San Antonio Spurs'ün Fransız oyuncusu Boris Diaw, Türkiye'de yeniden basketbolseverlerin karşısına çıkmanın heyecanını yaşadığını söyledi. NBA'in son şampiyon ekibi San Antonio Spurs'ün oyuncusu Diaw, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçmiş yıllarda milli takım formasıyla Türkiye'de basketbol oynadığını hatırlatarak, "Türkler çok tutkulu basketbol hayranı ve orada büyüleyici bir atmosfer var. Dünya Kupası'nda Türkiye'ye karşı oynadım ve muhteşemlerdi" dedi. Yeniden bir organizasyon kapsamında Avrupa'da olmanın mutluluğunu yaşadığını kaydeden Fransız oyuncu, "Milli maçların ardından San Antonio'ya gitmedim ve takımımın buraya gelmesini bekledim. Bu yüzden neredeyse tüm yazı Avrupa'da geçirdiğim için aslında tekrar Avrupa'da olduğum söylenemez. Avrupa'da bulunmaktan dolayı çok mutluyuz. Birkaç yıldır burayı ziyaret ediyoruz ve tekrar burada olmaktan memnuniyet duyuyoruz" diye konuştu. NBA Global Games kapsamında karşılaşacakları Fenerbahçe Ülker'e karşı da oynadığını kaydeden Diaw, şunları söyledi. "Türkiye'de Dünya Kupası maçları da oynadım. Çok iyi vakit geçirdim. İstanbul'u çok fazla gezemesem de çok iyi şehir olduğunu söyleyebilirim. Fenerbahçe'yi çok iyi bilmiyorum. Onlarla en son 13 yıl önce oynadım, bu yüzden muhtemelen tanıdığım oyuncuların tümü şimdi emekli olmuştur ve onlardan herhangi birinin önümüzdeki maçta oynayacağını zannetmiyorum, ama Fenerbahçe Ülker iyi bir takım." (AA) İSTANBUL - Türkiye Basketbol Ligi (TBL) hafta sonu 49. yaşına girerken, Türk basketbolunda birçok "ilk" ve ilginç rekorlar bulunuyor. Galatasaray Liv Hospital ve A Milli Basketbol Takımı'nın başantrenörü Ergin Ataman, Türk basketbol tarihinde birçok ilke imza attı. Efes Pilsen (Anadolu Efes), Beşiktaş Milangaz ve Galatasaray Medical Park ile şampiyonluk yaşayan Ataman, lig tarihinde 3 farklı takımla lig şampiyonluğu yaşayan ilk ve tek teknik antrenör oldu. Avrupa'da profesyonel liglerde bir takım çalıştıran ilk antrenör olan Ergin Ataman, TBL'de "Üç Büyükler"den ikisiyle (Beşiktaş ve Galatasaray) şampiyonluk kazanan ilk teknik adam olarak da tarihe geçti. 2001-2002 sezonunda İtalya'nın Montepaschi Siena takımını çalıştıran ve takımına ilk sezonunda Avrupa Raimundo Saporta Kupası'nı kazandıran başarılı çalıştırıcı ,bu kupayı kaldıran ilk ve tek Türk antrenör olarak tarihte yerini aldı. Efes Pilsen'e 1999-2000 sezonunda Avrupa Ligi'nde dörtlü final oynatan Ataman, bir Türk takımını bu kupada ilk kez Avrupa üçüncüsü yaptı. Montepaschi Siena'ya da 2002-2003 sezonunda Avrupa Ligi'nde dörtlü final oynatıp, Avrupa üçüncülüğünü kazanan Ataman, bu kupada yabancı bir takımla üçüncülük kazanan ilk Türk antrenör olarak da bir ilke imza attı. Türk basketbol tarihinin en önemli yıldızlarından Erman Kunter, 153 sayıyla, bir maçta en fazla sayı atan oyuncu oldu. Fenerbahçe'de forma giyen Kunter, 1988'de sarı-lacivertlilerin Hilalspor'u 175-101 yendiği maçta 153 sayı atarak rekor kırarken, ilk yarıda attığı 81 sayıyla da, bir devrede en fazla sayı üreten basketbolcu olarak tarihe geçti. Kunter, 2009-2010 sezonunda Cholet'i Fransa Birinci Basketbol Ligi şampiyonu yaparak, antrenör olarak da bir ilke imza attı. Kunter, yabancı bir takımın başında lig şampiyonluğu yaşayan ilk ve tek Türk antrenör oldu. 11 Ekim 2014 Cumartesi En eski Kur'an-ı Kerim yaprakları YILDIZ HOLDİNG'İN OLDU İSTANBUL - Bilinen en eski Kur'an-ı Kerim yapraklarından 5 parça, Yıldız Holding Sanat Koleksiyonu'na katıldı. Yıldız Holding'den yapılan açıklamaya göre, 5 farklı parçadan oluşan Kur'an-ı Kerim yaprakları, Londra Sotheby's Müzayede Evi'nde düzenlenen açık artırmadan alındı. Hicri takvimin başlangıcına, miladi takvimin de 7. ve 8. yüzyıllarına denk gelen sayfaların her birinde 6 ila 14 satır yer alıyor. Kahverengi mürekkep ile nakşedilmiş yapraklar, İslam tarihinin ilk yazılı eserlerinden kabul ediliyor. Arap Yarımadası ve Hicaz bölgesinden olduğu belirtilen yapraklar, Araf, Enfal ve Tevbe surelerinden bölümler içeriyor. (AA) ''Zaman kapsülü'' açıldı belirtti. Konuşmaların ardından açılan bronz kaplı zaman kapsülünden çıkan ve Wall Streetli işadamları tarafından hazırlanan 26 mektup, çeşitli ticari belgeler, madalyonlar ve kitaplar basın mensuplarına gösterildi. 23 Mayıs 1914 tarihli New York Valisi Martin Glynn'in iyi dilek telgrafının da yer aldığı kapsülden aynı yıla ait bir de New York Times gazetesi çıktı. ABD'nin New York kentinde, 100 yıl önce kapatılan ve içinde gelecekte okunması amacıyla saklanan mektup ve ticari belgelerin bulunduğu bir kapsül, düzenlenen törenle açıldı. 2114 yılında açılmak üzere hazırlanan kapsüle ise ünlü sanatçı Layd Gaga'nın konser biletiyle lise öğrencilerinin mektupları yerleştirildi NEW YORK - ABD'nin New York kentinde, 100 yıl önce kapatılan ve içinde gelecekte okunması amacıyla saklanan mektup ve ticari belgelerin bulunduğu bir kapsül, düzenlenen törenle açıldı. New York'ta faaliyet gösteren Aşağı Wall Street İşadamları Derneği tarafından 1914 yılında hazırlanan ''zaman kapsülü'', New York Toplum Tarihi Müzesi'nde düzenlenen törenle açıldı. Özel bir ekip tarafından yaklaşık 15 dakika süren çalışmada, sandık şeklindeki kapsülün 250 yıllık başörtüsü alıcısını bekliyor TOKAT - Tarihi Taşhan'da el baskısı yazma yapan iş yerinde sergilenen 250 yıllık başörtüsü, vatandaşların ilgisini çekiyor. Taşhan'da el baskısı yazmacılık işi ile uğraşan Yasemin Ertaştan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık 250 yıllık geçmişe sahip olduğu belirtilen ve bölgede namaz örtüsü olarak da adlandırılan örtünün 8 ay önce yaşlı bir kadın tarafından kendilerine getirildiğini söyledi. Namaz örtüsünün gümüş işlemeli olduğuna dikkat çeken Ertaştan, şunları söyledi: "Biz namaz örtüsü üzerine el baskısı yapıyoruz. Fakat bunun üzerine yapılan işleme çok farklı. Yaşlı bir teyze bunu bize getirdiğinde, kendisine babaannesinden kaldığını söyledi. Teyze maddi yönden sıkıntı yaşıyormuş. Onun için 250 yıllık namaz örtüsünü satmamızı istedi. Biz de bunu ilimizdeki antikacılara ve bu işten anlayanlara gösterdik. Bu namaz örtüsünün 250 yıllık olduğunu bize bildirdiler. Namaz örtüsündeki gümüş tel kırmaların Osmanlı döneminde örtülerin üzerine işlendiğini öğrendik. Teyzemiz bunu 4 ila 5 bin lira arasında bir fiyata satmamızı istedi." Yaklaşık 8 aydır namaz örtüsünü dükkanında sergilediğini anlatan Ertaştan, örtü için henüz istedikleri fiyattan alıcı bulamadıklarını belirtti. Ertaştan, vatandaşların ilgisini çeken örtünün kendine has el dokuması kumaşı bulunduğunu, müşteri bulamamaları durumunda örtünün sahibinden fiyatı düşürmesini isteyeceklerini kaydetti. (AA) 26 vidadan oluşan kapağı söküldü. Tören sırasında kapsülle ilgili bilgi veren tarihçi Nick Yablon, kapsülün aslında 1974 yılında açılmak üzere saklandığını fakat derneğin 1974 yılında yaşanan mali kriz sonrası kapanmasıyla, zaman kapsülünün de kaybolduğunu anlattı. 90'lı yıllarda bir küratör tarafından Manhattan'ın Chelsea semtindeki bir depoda bulunan kapsülün, zamanın tarihçileri tarafından alınan ortak kararla, 2014 yılında açılmasına karar verildiğini Dünyada yaşanacak en iyi yer CANBERRA ANKARA - Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'na (AGİT) göre, dünyada yaşanacak en iyi yer Avustralya'nın başkenti Canberra. AGİT'in, üyesi olan 34 ülkenin 362 bölgesini kapsayan raporunda, en yaşanılası yerler sıralamasında zirveye Canberra otururken, yine Avustralya'dan Sydney, Melbourne ve Perth kentleri ilk 10'a girmeyi başardı. Değerlendirmede, gelir, eğitim, iş olanağı, güvenlik, sağlık ve çevre dahil olmak üzere saadeti artıran dokuz faktör göz önünde bulunduruldu. Bölge bazında yaşanılacak en iyi yerlere, ABD'nin New Hampshire ve Minnesota eyaletleri Patanili kadınların vazgeçilmez aracı MOTOSİKLET PATANİ- ERDİNÇ AKSOY - Tayland'ın ağırlıklı olarak Müslüman Malayların yaşadığı Patani bölgesinde sosyal yaşamının içinde aktif şekilde yer alan kadınlardan genci yaşlısı ulaşımını ağırlıklı olarak motosikletle sağlıyor. Düz bir coğrafyada kurulu Patani'de, soldan akan trafikte en yaygın ulaşım aracı olarak motosikletler dikkati çekiyor. Motosikletler, genellikle kadınlar tarafından tercih ediliyor. Pazar ve alışveriş merkezleri çevresinde park edilmiş onlarca motosikletin yol kenarlarını kapladığı Patani'de, birkaç dakika içerisinde karayolundan onlarca kadının -Yeni kapsüle Lady Gaga bileti koydularProgramda ayrıca, 2114 yılında açılmak üzere yeni bir zaman kapsülü hazırlandığı duyuruldu. Lise öğrencileri tarafından hazırlanan kapsülde, çeşitli mektuplar, doküman ve günümüze ait kişisel eşyaların yanı sıra geçmiş tarihli Lady Gaga biletinin de yer aldığı öğrenildi. 10. sınıf öğrencilerinden Yusuf Abdelzaher, gazetecilere yaptığı açıklamada, ''Özel bir şeyler koymak istedik. Bu zaman diliminde neler giyiyoruz, neler yiyoruz, nasıl yaşıyoruz, gelecekteki insanlara anlatmak istedik'' dedi. (AA) motosikletiyle geçtiği görülüyor. Motosikletleri ehliyetsiz kullanmak yasak ancak genellikle kask takmayan sürücülere herhangi bir yaptırım uygulanmıyor. Kadınlar çoğu zaman küçük çocuklarını önlerine ve arkalarına oturtuyor hatta aracı, bebeklerini kucaklarına alarak kullanıyor. Böylece iki kişilik motosiklete 5-6 kişinin bindiği oluyor. Kadın motosiklet sürücülerinden 43 yaşındaki üç çocuk annesi Azize İsmail, AA muhabirine, 12 yaşından beri bu aracı kullandığını, bugüne kadar hiç kaza yapmadığını söyledi. (AA) dahil olurken, Meksika'nın eyaletleri bu sıralamada son 10'a girdi. AGİT'in ülke bazındaki sıralamasında birinciliğe yine Avustralya oturdu. Meksika, Türkiye, Macaristan, Polonya ve Slovakya ise yaşanılacak en zor ülkeler arasında yer aldı. Sıralamadan, Avustralya basının bir bölümünde gururla söz edilirken, bazıları sıralamayı hayretle karşıladı. Sydney Morning Herald, "Canberra, dünyanın en iyi ülkesinde, en yaşanılacak yer", Herald Sun ise "Canberra gerçekten dünyanın en iyi şehri midir? Daha çok idam cezası gibi" manşetlerini attı. (AA) Tayland'ın olarak M ağırlıklı Malaylarıüslüman yaşadığı n bölgesin Patani yaşamın de sosyal ın aktif şek içinde alan kad ilde yer genci ya ınlardan ulaşımın şlısı ı olarak m ağırlıklı tle sağlıy otosikleor.
© Copyright 2024 Paperzz