2 t - ITO

İSTANBUL TİCARET
ODASI
YAYIN NO. 1991-14
SEÇİLMİŞ BAZI TÜRK GIDA MADDELERİ AÇISINDAN
DUBAİ, KUVEYT, SİNGAPUR, HONG-KONG, MALEZYA,
PAZARLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ
Bu çalışma Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinin, Birleşmiş Milletler Geliştir­
me Programı çerçevesinde TUR/88/031 numaralı projesi olup, Uluslararası
Ticaret Merkezi'nden gelen bir uzman ile birlikte İstanbul Ticaret Odası ele­
manlarınca hazırlanmıştır.
Hazırlayanlar:
David Jones
Selçuk Tayfun Ok
Özlenen Sezer
ÖNSÖZ
Odamız, ihracatçılarımızın uluslararası pazarlara ait bilgi gereksinimlerini
karşılamak amacıyla çeşitli ihracat pazar araştırmaları gerçekleştirmektedir.
Ticari ilişkilerimizi artırma konusunda potansiyeli olan ülkeler ve ürünler be­
lirlenerek yapılan bu araştırmaların amacı, incelenen ülkedeki piyasa şartlannı, dağıtım kanallannı, dış ticaret mevzuatını ve diğer faydalı bilgileri topla­
yıp değerlendirmektir.
Birleşmiş Miletler Geliştirme Programı çerçevesinde, gerçekleştirilen bu
çalışma, çeşitli uzakdoğu ve Ortadoğu ülkelerine yapılan seçilmiş gıda mad­
delerimizin ihracat şanslarını ve pazar durumlarını belirlemektedir.
Araştırmamızın üyelerimize ve ilgililere faydalı olmasını diler, çalışmayı
gerçekleştiren Uluslararası Ticaret Merkezi uzmanlarından David Jones ile
Odamız elemanlarından Selçuk Tayfun Ok ve Özlenen Sezer'e teşekkür
ederim.
Genel Sekreter
Prof. Dr. İsmail Özaslan
İÇİNDEKİLER
GİRİŞ
ÖZET ve SONUÇLAR
I. DUBAİ
A. Genel
B. Dağıtım
C. Seçilen Ürünler Açısından Pazar Eğilimleri
1. Nohut ve Mercimek
2. Bisküviler
3. Domates Salçası
4. Şekerlemeler
5. Bitkisel Yağlar
1
2
14
14
15
18
18
19
21
22
25
D. Seçilen Ürünlerle ilgili Ticari Pazar Bilgileri
1. Nohut ve Mercimek
2. Bisküviler
3. Domates Salçası
4. Şekerlemeler
5. Bitkisel Yağlar
28
28
20
32
34
36
E. Sonuç
37
II KUVEYT
A. Genel
B. Dağıtım
39
39
.41
C. Seçilmiş Ürünler İtibariyle İthalat
1. Baliyat Ürünleri (Nohut-Mercimek)
2. Bisküviler
:
3. Domates Salçası
4. Şekerlemeler
5. Bitkisel yağlar
45
46
51
53
55
61
D-Seçilen Ürünlerle İlgili Ticari Pazar Bilgileri
1. Nohut ve Mercimek
2. Bisküviler
65
65
66
3. Domates Salçası
4. Şekerli Ürünler
5. Bitkisel Yağlar
E. Sonuç
68
69
70
•
•
III. SİNGAPUR
A. Genel
B. Dağıtım
C. Seçilen Ürünler Açısından Pazar Eğilimleri
•
1. Nohut ve Mercimek
2. Bisküviler
3. Domates Salçası
4. Şekerlemeler
5. Bitkisel Yağlar
D. Seçilen Ürünler Açısından Ticari Pazar Bilgileri
1. Nohut ve Mercimek
2. Bisküviler
3. Domates Salçası
4. Şekerlemeler
5. Bitkisel Yağlar
— 71
73
73
75
78
78
81
83
85
89
:
92
•
92
92
93
96
97
E. Sonuç
99
IV. HONGKONG
103
A. Genel
B. Dağıtım
C. Seçilen Ürünler Açısından Pazar Eğilimleri
1. Nohut ve Mercimek
2. Bisküviler
3. Domates Salçası
4. Şekerlemeler
103
104
106
106
108
110
111
5. Bitkisel Yağlar
115
D. Seçilen Ürünlerle ilgili Ticari Pazar Bilgileri
118
1. Nohut ve Mercimek
2. Bisküviler
3. Domates Salçası
4. Şekerlemeler
5. Bitkisel Yağlar
118
119
120
122
122
E. Sonuç
125
V. MALEZYA
129
A. Genel
B. Dağıtım
C. Seçilen Ürünler Açısından Pazar Eğilimleri
129
133
135
1. Domates Salçası
2. Bisküviler
3. Şekerlemeler
4. Bitkisel Yağlar
5. Nohut ve Mercimek
136
144
148
152
157
D. Seçilen Ürünlerle ilgili Ticari Pazar Bilgileri
1. Bitkisel Yağlar
2. Bisküviler
3. Domates Salçası
4. Şekerlemeler
5. Nohut ve Mercimek
160
161
162
163
163
163
•
•
E. SONUÇ.
164
EKLER
EK 1 Gıda, İthalat ve ve Sıhhi Yönetmelikler
EK 2 İlgili Kuruluşlann Adresleri
167
167
239
GİRİŞ
Uluslararası Ticaret Merkezi UNGTAD/ GATT (ITC), İstanbul Ticaret Oda­
sı ile teknik bir işbirliği projesini uygulamaya koymuş bulunmaktadır. Bu pro­
jenin ana hedeflerinden birisi, belirli ürünlerin seçilen pazarlara sokulması
için pazar araştırmalan yapılarak, Türk ürünlerinin yabancı pazarlara etkin
bir biçimde girebilmesine yönelik zemini hazırlamaktır. Bu amaçla, tanıtma
faaliyetlerine konu olarak seçilen ürün gruplanndan birini işlenmiş gıda
maddeleri oluşturmaktadır.
Bu rapor, orta doğu ve uzak doğu ülkelerinde 1990 yılının Mart ve Nisan
aylannda yürütülen bir pazar geliştirme araştırmasının notlannı içermektedir.
Projeye dahil edilmek üzere seçilen ürünler şunlardır: nohut ve mercimek,
bisküviler, domates salçası, şekerlemeler ve yemeklik bitkisel yağlardan
zeytin yağı, ayçiçeği yağı ve mısırözü yağı.
Bu amaçla, proje danışmanı olan David R. Jones, 26 Mart 1990 Tarihin­
den başlayarak Türkiye'yi ziyaret etmiş ve yukarıda belirtilen ürünleri üreten
ve İstanbul ve civarında bulunan şirketlere ziyaretlerde bulunmuştur. Ziyaret
edilen bu şirketlerin adları Ek ll'de verilmiş bulunmaktadır, Seçilen ürünlerin
imalatçısı ve ihracatçısı olan Türkfirmalan ile yapılan görüşmelerden sonra,
adı geçen Danışman ve Projenin Türk Tarafındaki iki meslekdaşı hedefle­
nen pazarlardaki araştırmalanna başlamışlardır.
Aşağıdaki rapor, seçilen ürünler açısından inceleme konusu olan Dubai,
Kuveyt Singapur Hong Kong, Malezya piyasalarındaki pazar olanaklarını
yansıtmaktadır. Her bölüm, ilgili ürünler için pazardaki eğilimlere ilişkin ista­
tistiksel detayları içermekte ve bu pazarda faaliyette bulunan İhracatçı ve İthalatçılann görüşleri hakkında ticari bilgiler ihtiva etmektedir.
Araştırmamız 26 Mart-23 Nisan 1990 tarihleri arasında gerçekleştirilmiş
olup, bu tarihten sonraki ekonomik ve siyasi gelişmeleri içermemektedir.
ÖZET ve SONUÇLAR
DUBAİ
Emirliklerde gıda ithalatına ayrılan ihracat geliri yüzdesinin yüksekliği üze­
rinde bir endişe sözkonusu olmakla birlikte, Dubai yine de gıda maddeleri
için hala canlı bir pazar olma niteliğini korumaktadır. Bu durum yalnızca
Emirliğin gelişmesini değil, aynı zamanda onun Orta Doğu/ Körfez bölgesi­
nin büyük bir antreposu olma pozisyonunu da yansıtmaktadır. Bu sebeple,
Dubai kesinlikle Türk ihracatçılannın dikkatlerini üzerinde yoğunlaştırmaları
gereken bir pazar olmalıdır.
Türkiye aslında bu pazar geliştirme projesi kapsamında bulunan bazı gıda
ürünlerinde bir başarı unsuru elde etmiş bulunmaktadır.
Bisküvi, kırmızı mercimek, nohut ve şekerleme ürünleri hem Dubai ve
hem de Umman, Irak, Kuveyt, Doha ve Suudi Arabistan 'm reeksport pa­
zarlarında nisbeten iyi tanınmaktadır. Bazı ürünler ise, İran'a kadar girme
başarısını göstermişlerdir.
Genelde, Türk ürünleri orta ile iyi kalite arasında değerlendirilmekte ve
ambalajlaması da makul düzeyde kabul edilmekte olup, fiyatları da geçen
yıla kadar makul kabul edilmekteydi. Türk ihratçılarının karşılaştıklan ve ih­
raç ürünlerine yansıtmak zorunda kaldıktan önemli fiyat artışları, Dubai'ye
yapılmakta olan ihracatın hızla azalmasına sebep olmuştur. İhracatçılann bu
fiyat artışları için gösterdikleri sebepler, devletin ihracata sağladığı desteğin
kaldın İması ve Türkiye'nin son yıllarda yaşamakta olduğu son derece yük­
sek enflasyon hızıdır. Bu sebeple, sorun talep veya pazar kullanım eksikliği
değil, Türkiye'nin iç ekonomisinin yönetimi sorunudur.
Halen mevcut bir pazan elinde tutan ihracatçılar bakımından, fiyat yüksel­
melerini kontrol altına alamadıklan takdirde, Dubai'den gelecek talepteki
azalmayı durdurmak için yapacaklan hiçbir şey yoktur. Dubai'deki ihracatçı­
lar için sözkonusu ürünleri daha yüksek fiyattan ithal edebilecek re-eksprort
pazarları bulmak kolay bir iş olmakla beraber, Dubai re-eksport firmaları
doğal olarak başta orta doğu ülkeleri olmak üzere, Türkiye'den daha ucuz
olan kaynakları kullanmak isteyecektir.
Bu araştırma çalışmasının kapsamı içine giren bazı ürünlerle ilgili geçmiş
tecrübeler bir pazarın mevcudiyetini göstermekle beraber, bu pazarların ta­
mamen yitirilmemesi için belki de devletin bir şeyler yapması gerekmekte­
dir. Ancak, yemeklik bitkisel yağlar için Dubai iyi bir hedef pazar olarak gö­
rülmemektedir. Bu bakımdan, Türk ihracatçılarının zaten yapmakta oldukları
gibi, faaliyetlerini Kuzey Afrika ve Avrupa pazarları üzerinde yoğunlaştırmalan daha iyi sonuç verecektir.
Dubai'de bir pazar geliştirmek isteyen yeni bir ihracatçının bu Emirlikte fa­
aliyet gösteren bir veya iki büyük ithalatçı ile iş yapması tavsiye edilir. Bu tür
ithalatçılar, ilgilendikleri ürünlere göre Ek ll'de gösterilmiştir. Ayrıca, önemli
bir husus da gıda maddeleri ithalatıyla ilgili olarak Dubai belediyesinin koy­
muş olduğu sıkı rejimdir. Bu sebeple, aradıkları şartlann detayları da Ek l'de
verilmiştir. Dubai'ye ürün şevkinde hem deniz ve hem de karayolu kullanıl­
makta ve bu yolların her ikisi de Dubai'li ithalatçıların şikayetine sebep ol­
maktadır. Sınırlardaki gecikmeler, çalmalar, ürün bozulması ve nisbeten
yüksek maliyetler gibi faktörlerin hepsi de Türk ürünlerinin varış yerindeki fiyatlannın yüksek olmasına katkıda bulunan sorunlar olarak dile getirilmekte­
dir. Ancak, bugün artık ulaşım sorunları Dubai ve diğer Körfez ülkeleri ile ile­
ride yapılacak ticaretin tayininde kilit değişkenleri teşkil etmemektedir. Ülke
içi enflasyonist baskıların sonucu olarak ortaya çıkan önemli fiyat artışları,
daha önce sahip olunan pazar payının tekrar kazanılabilmesi için çözümlen­
miş olmalıdır.
KUVEYT (X)
Kişi başına düşen ithalat açısından dünyanın en önde gelen ülkelerinden
birisi olan Kuveyt'te, gıda gereksinimi hemen hemen tümüyle ithalat yoluyla
karşılanmakatdır. Toplam ithalatın yaklaşık % 20'sini gıda maddeleri oluştur­
maktadır. Kendi gereksiniminin yanısıra komşu ülkelere reexport amacıyla
da ithalat yapan Kuveyt'in bu fonksiyonu, Iran-Irak savaşı nedeniyle asgari
düzeye inmiş bulunmaktadır.
Ulusal geliri yüksek bir ülke olan Kuveyt'te ithalatı, yapılan gıda maddele­
rinde ürün kalitesi ve ambalaj standartlan yüksektir. Ancak, nüfusun yarısın­
dan çoğunu oluşturan yabancıların tüketim eğilimi daha çok ucuz ve orta
kalite mallara yönelmektedir.
Türkiye, Kuveyt'in en çok ithalat yaptığı 5-6 ülkeden birisi durumundadır.
Kuveyt pazannda, Türk malları bilinmekte ve tanınmaktadır. Ancak, Türk
mallarının yıllar önce Kuveyt pazanna ilk girişlerindeki kalitesinin vasat, fiya­
tının da ucuz olması nedeniyle "Made in Turkey veya Produce of Turkey"
etiketinin imajı henüz hakettiği seviyeye ulaşamamış görünmektedir. Ülke­
miz malları, gelişmiş ülkelerin fiyatlanyla değil, gelişmekte olan ülkelerin fi­
yatlarıyla karşılaştırıldığından, çoğu zaman kalite gözardı edilerek, pahalı bir
izlenim bırakmaktadır. Türk ürünleri, genel olarak, orta kaliteli, nisbeten yük­
sek fiyatlandınimış ve yeterli ambalaja sahip ürünler olarak değerlendiril­
mektedir.
Kuveyt'e mal ihraç etmek isteyen firmalarımız için en iyi yol, piyasaya ha­
kim, belli bir satış hacmi bulunan ve oturmuş bir Kuveytli firmayı "yetkili satı­
cı" olarak tayin edip çalışmaktır.
Kuveyt'te ithalat ve ihracat yapmak yetkisi yalnızca Kuveyt Ticaret ve Sa­
nayi Odası'na mensup firmalara verilmektedir.
Kuveyt'e yönelik ihracatta, ürünün ve ambalajının çok sıcak ve yüksek
nemli iklime dayanacak özelliklere sahip olması, ürün spesifikasyonlarına
özen gösterilmesi, etiketlemenin tercihen Arapça (veya en azından İngiliz­
ce) yapılması, reklam ve tanıtım faaliyetleri için ithalatçı ile işbirliği içerisinde
ortak bir fon oluşturulması, ödemelerin akreditifle yapılmasının sağlaması
öncelikle önerilmektedir.
Kuveyt pazarında kaydadeğer bir paya sahip Türk mallarının 1989 yılndan başlayarak, hızlı ve dengesiz bir fiyat artışıyla beraber, piyasadaki fiyat
rekabetini yitirmekte olduğu, bu nedenle gerekli önlemlerin alınması gerekti­
ği, hatta bu konuda biraz geç bile kalınmış olduğu belirlenmiş bulunmakta­
dır.
ülkemiz ihraç ürünleri açısmdan, büyük bir potansiyel arzeden bu ülkeler­
deki payımızm arttırılabilmesi ulusal ekonomimizdeki ihracatı zorlaştıran so­
runlara çözüm getirilmesi ve ihracatçı firmalanmızın uzun vadeli düşünmesiyle mümkün görülmektedir.
(X) Söz konusu çalışma 25 Mart - 23 Nisan 1990 tarihleri arasında ger­
çekleştirilmiş olup, Kuveyt'in ilhak edilmesinden önceki durumu göstermek­
tedir. Araştırmamız Birleşmiş Milletler Geliştirme programı çerçevesinde bir
devlet projesi olduğundan herhangi bir değişiklik yapılması mümkün olma­
mış ve araştırma aynen sunulmuştur.
Okuyuculann bu hususa dikkat etmeleri gerekmektedir.
SİNGAPUR
Bu projenin kapsadığı ürünler için Singapur, Türkiye bakımından doğal bir
hedef pazar oluşturmamaktadır. Coğrafyadan kaynaklanan mesafeler çok
uzun ve karmaşık, ulaşım maliyetleri yüksek, teslim süreleri uzun ve sonuç
olarakda malın rekabet edici fiyatlarla Singapur'a ulaştıniması bir problem
teşkil etmektedir.
Singapur'un iç pazan oldukça küçük olmakta birlikte, rekabet çok yoğun
olup tüketimle ilgili karann verilmesinde fiyat ana faktörü oluşturmaktadır.
Bununla beraber, Singapur'un dünya çapında büyük bir antrepo olarak
rolü ve gerçekleştirdiği büyük miktardaki re-eksport hacmi onu önemli bir ti­
caret merkezi haline getirmekte olup, bu sebeple de Türkiye'den gelecek
bazı ürünler için gözardı edilemez. Ancak, bu araştırma kapsamındaki
ürünlere ilişkin hedef pazarlar coğrafi olarak ya Singapur'la Türkiye arasın­
da veya Türkiye'nin batısında yer almaktadır. Araştırmanın kapsamına giren
bazı diğer ürünler için ise, Singapur'da ya hiç ya da çok az talep mevcut bu­
lunmakta ve bu da ya sözkonusu ürünün rekabet kabileyeti olmamasından
veya bu yöredeki tüketim zevklerine uygun bulunmamasından kaynaklan­
maktadır.
örneğin, nohut ve mercimek açısmdan ana talep merkezlerini Hindistan,
Sri Lanka, Bangladeş ve Pakistan oluşturmaktadır. Çoğu durumlarda Türki­
ye bu ülkelere ya direkt olarak ihracat yapmakta ya da bunu Dubai'de faa­
liyet gösteren komisyoncular aracılığı ile yapmaktadır. Singnapur'da merci­
mek ve nohutla ilgilenen bir kaç ithalatçı, Türkiye'nin CİF Chittangong,
Calcutta, Colombo veya Delh olarak fiyat vermesini talep ettiler. Türkiye'nin
bu talep merkezleri ile ilgili olarak Singapur kanalını kullanmak yerine direkt
temas imkanları araması doğal olarak daha kârlı olacaktır. Elbette, uluslara­
rası ticaretin karmaşık yapısı gözönüne alındığında, bazı hallerde Singa­
pur'dan alınacak bir teklifin talep merkezlerinden gelen tekliflerden daha ca­
zip olabilmesi de mümkündür. Böyle durumlarda eğer Türkiye'nin net
kazancı daha yüksek olacak ise, bu durumda Türk ihracatçılannın Singapur
kanalı ile iş yapmamaları için hiç bir sebep yoktur. İlgilenen Singapur şirket­
lerinin adlan Ek ll'de verilmiştir.
Singapur'daki bisküvi pazan imkanı ise ya Avrupa ürünü pahalı ve en üst
kalite bisküviler ya da düşükten orta kaliteye kadar son derece ucuz ve
özellikle Malezya ve Çin Halk Cumhuriyeti olmak üzere çevre ülkelerin ürü­
nü bisküviler ile karakterize edilir. Bu sebeple, Türk ürünü bisküviler aşırı öl­
çüde lüks Batı Avrupa ürünleri ile rekabet edemez durumda (gerçekte ede­
bilir kabileyette olmasın rağmen) görülmekte ve ürünün vans yerindeki
teslim fiyatı da çevre ülkelerde üretilen bisküvilerle rekabet edebilmek için
çok yüksek bulunmaktadır. Bir diğer güçlük ise, ülke içi şartlann Türk ihra­
catçılarına yüklediği son fiyat artışlandır.
Singapur'da Türk malı bisküviler pazarlayan bir veya iki ithalatçı bu gibi fi­
yat artışlannm hem ülke içi ve hem de reeksport pazarlannı ciddi şekilde
olumsuz yönde etkileyeceğini açıkça belirttiler. Bu sebeple, Türkiye'nin bis­
küvi ürünlerini Singapur pazannda tanıtmayla ilgili teşebbüslerinde çok gay­
ret ve dikkat sarfetmesi tavsiye edilmektedir.
Türkiye, Singapur'a yapmakta olduğu domates salçası ihracatını 1988 ve
1989yılları arasında iki katına ve 1989 ihracat tutarını da 105.000 ABD Dolanna çıkarmış olmasına rağmen, bu rakam yine de toplam pazar yönünden
nispeten önemsiz kalmaktadır. Singapur'un domates salçasına olan ana
talebi bunların Endonezya ve Filipinler'deki balık konservesi fabrikaları için
re-eksport maddesi olarak kullanılmasından kaynaklandığı için, Türk ürünü
domates salçasının kalitesi iyi ve belki de " çok iyi" bulunmaktadır. Sözkonusu bu fabrikaların ana işi sardalya konservesi üretmek olduğundan, bu iş­
lem için oldukça kaba ve düşük kaliteli domates salçası gerekmektedir. Bu
durumda burada önemli olan husus kalite değil fiyat olmaktadır. Singa­
pur'daki halen Türk ürünü salça ithal eden firmalar, kaliteden kaynaklanan
herhangi bir sorun olmamakla birlikte, fiyatın ticari ilişkilerin gelişmesinde gi­
derek ciddi bir engel olmaya başladığını belirttiler. Nitekim, Şili ve Çin'den it­
hal edilen mallar Türk ürünlerine göre Singapur'a önemli ölçüde daha dü­
şük fiyatla gelmektedir.
Bu sebeple, Türkiye'nin domates salçası için Singapur'u önemli bir hedef
pazar olarak görmemesi gerekir. Türkiye, Endonezya ve Filipinler'deki sar­
dalya konserve fabrikalarınca talep edilen daha kaba grenli domates salçası
ürününün üretecek olsa bile, bu pazarlara Singapurlu bir komisyoncu kana­
lını kullanmak yerine doğrudan mal arzetmesi çok daha iyi olacaktır. Bu se­
beple, bu projenin doğal bir uzantısı olarak, adı geçen iki ülke için de bir pa­
zar araştırması yapılması tavsiye edilir. Nitekim Türk domates salçası
üretcilerinin halen Malezya'da bir temas noktalan bulunmakta birlikte, bilin­
diği kadarı ile Endonezya ve Filipinler'de direkt temas noktaları ya hiç yoktur
veya varsa da çok azdır. Bu konunun araştınimasında yarar vardır.
Singapur Türk şekerleme ürünleri bakımından bir pazar olarak bir telakki
edilemez. Bisküvi sevkiyatlannın bir bölümü olarak bir kaç tür ürün satılmış
ise de, bu pazarın hiç bir zaman önemli bir şekilde geliştirilmesi şansı mev­
cut bulunmamaktadır. Batı Avrupa ve Kuzey Amerika'dan ithal edilen " ünü
büyük" ürünlerin bu pazarın üst bölümlerini işgal ettikleri ve Çin, Tayvan ve
Kore Cumhuriyetinden ithal edilen çok ucuz şekerleme ve çikolatalann da
pazarın alt ve kitle tüketimi bölümünü tutmuş olduğu çok açık şekilde görü­
lebilmektedir. Bu sebeple bu konuda tek gerçek satış imkanı bir markanın
tanıtımı amacıyla, geniş kapamlı çeşitlerin konulduğu bir bisküvi sevkiyatı içcersine şekerleme ürünlerini de katmak yolu olabilir. Yukarıda belirtildiği
üzere, bu pazann nisbi boyutlan yeni bir marka adının tanıtımına yönelik bir
harcama yapılmasını haklı göstermektedir.
Zeytinyağı ve ayçiçeği yağı bakımından ise Singapur'da gerçek bir pazar
imkanı mevcut değildir. Zira zeytinyağı Çinlilerin yemek rejimlerinde yer al­
mamaktadır. Muhtemelen gelecek bir kaçyıl içinde, bölgede yaşayan halkın
gittikçe artan sağlık bilinci, halen kullanılmakta olan daha ağır yağlara bir al­
ternatif olmak üzere zeytinyağına karşı yeni bir ilgi doğmasına yolaçabilir.
Büyük çapta yağ imalatı ve ticareti yapan firmalardan birisi bu konu ile ilgi­
lenmekte olup, Türk üreticilerinin bu pazann daha fazla incelenmesine teş­
vik edici bir yaklaşımla bu kişilerle temas etmeleri düşünülebilir. Şayet bu
bölgede büyük bir pazar geliştirilirse, Türkiye'nin Yunanistan, İspanya ve
İtalya ile rekabet açısından bu pazarda makul ölçüde bir şansı olabilir.
Ayçiçeği yağı ise, Malezya, Hollanda ve Breziya"dan dökme olarak ithal
edilmektedir. Bu yağ genellikle uluslararası yağ ve tahıl tüccarları kanalı ile
rekabet edebilecek bir fiyatla Singapur'a sevkedebilmeleri imkansız gibi gö­
rünmektedir. Yukarıda söylenenlerin çoğu, rekabet kabileyeti çok yüksek fi­
yatlarla Güney Amerika ile Birleşik Amerika'dan tankerli gemilerle ithal edi­
len mısrözü yağı için de geçerlidir.
Bu sebeple, tüm ürünler birlikte ele alınacak olursa, önemli bir pazarın
geliştirilmesi için ancak az bir fırsat olduğu gözlenmektedir. Sonuç olarak,
Singapur, Türkiye açısından ancak manjinal bir pazar olup, kontrolü daha
kolay ve coğrafi bakımdan daha yakın pazarların mevcudiyeti halinde, Tür­
kiye daha etkin ihracat geliştirme faaliyetlerini bu pazarlara yöneltmelidir.
^ Ancak, Singapur pazarının durumu da daima gözlenmeli ve Ek ll'de verilen
büyük ürün ithalatçılarının ad ve adresleri de Türk ihracatçıları tarafında kay­
da geçirilmelidir. Bu projenin kapsamına giren ürünlerden en fazla domates
salçasının Singapur'da ve Singapur'dan yapılan re-eksport piyasalarında bir
pazar tutmak için şansı bulunmaktadır. Ancak, yukarıda da belirtildiği üzere,
re-eksport pazarları Türkiye tarafından ülke yönünden net geliri azamiye çı­
karacak şekilde doğrudan doğruya incelenmeli ve hedeflenmelidir.
HONGKONG
Singapur gibi Hong Kong'ada Türk ihracatçılarının dikkatlerini pek fazla
yöneltecekleri bir ihracat pazarı gözü ile bakılmamalıdır. Coğrafi bakımdan,
Türkiye'ye çok uzak olup, ulaşım yolları da dolaşık ve pahalıdır. Ayrıca, ken­
di iç pazarı da küçük çaplı olup, Türkiye'nin daha karlı bir şekilde direkt ihra­
cat bağlantıları kurabileceği Hindistan ve çevre ülkelere re-eksport yapan
bir antrepo niteliğindedir. Ancak, Hong Kong'lu tacirlerin becerikli oluşları
dolayısıyla doğal olarak, bu ülke yoluyla Türk ihracatçılarının başka bir şekil­
de dikkatini çekmeyebilecek fırsatlara da sahip olunabilir. İlgili Hong Kong'lu
ithalatçı ve tüccarlann ad ve adresleri Ek ll'de verilmiş olup, bunlar Türk şir­
ketleri tarafından kaydedilmelidir.
Hong Kong pazanndaki rekabet son derece şiddetlidir. Gıda maddesi it­
halatında kısıtlama ve gümrük vergisi olmayıp, yerli ve yabancı üreticiler
arasında serbest rekabet ortamı sağlanmış bulunmaktadır. Bu da gene, ci­
varda benzer ürünleri üreten bir çok ülkenin olması ve bu ürünleri Hong
Kong pazanna nisbeten çok ucuz fiyatlarla ulaştırabilmeleri bakımından,
Türkiye'nin işini zorlaştırmaktadır.
Şayet Türkiye'nin coğrafi olarak daha yakın ve yönlendirilmesi daha kolay
pazarları mevcut ve bu pazarlarda tercih edilir bir avantajı da varsa, Türki­
ye'nin dış pazarlama faaliyetlerini bu gibi pazarlara yöneltmesinin daha iyi
olacağı hususu burada yeniden vurgulanabilir.
Mercimek ve nohut yönünden Hong Kong pazan nisbeten önemsiz bir
pazardır. Çoğunlukla Çin'den gelen bir miktar mercimek ülke içinde satıl­
makta ve dünya ülkelerine de gönderilmektedir. Mevcut mercimek ticareti
ya Hong Kong'lu büyük tüccarlarla Çin'deki satıcılar arasında doğrudan te­
mas yoluyla ya da uluslararası komisyoncular vasıtasıyla yapılmaktadır. No­
hut ise, Hong Kong pazannda mevcudiyeti olmayan bir ürün olup, pazarda
faaliyet gösteren tüccarlardan çoğunun bu ürün hakkında gerçek bilgilerinin
bulunmadığı görülmektedir.
Bununla beraber, Hong Kong bisküvi ürünleri açısından hem iç pazar ve
hem de re-eksport yönünden çok canlı bir pazardır. Son bir kaç yıl içinde
Türkiye'den bu pazara bir miktar bisküvi ihraç edilmiş olmasına rağmen,
Hong Kong'daki büyük bisküvi tüccarlannın ifadelerine göre bunlardan hiç
biri ülkedeki perakendeci mağazalann raflanna ulaşamamıştır. Buradaki gö-
rüş, bunların Çin'e ihraç edilmiş olduğu yönündedir. Hong Kong pazannda
rekabet son derece yoğun olup, bu pazar Batı Avrupa'dan ve Kuzey Ameri­
ka'dan gelen çok kaliteli ürünlerin yer aldığı üst bölümle, çevre ülkelerden
gelen ve Hong Kong'da bulunan "Garden" adlı büyük bir bisküvi imalatçısı
şirket tarafından üretilen düşük fiyatlı ürünlerin yer aldığı bir alt bölümden
oluşmaktadır. Bu sebeple, Türk bisküvilerinin Hong Kong pazannda bir yer
tutması pek mümkün değildir ve böyle bir durumda bu pazardan pay almak
için yapılacak tanıtıma para harcamanın geçerli bir sebebi de yoktur. Büyük
ithalatçılann çoğu tanınan markalarla sadece bunlara münhasır (tekelci)
bağlantılar yapmış olmakla beraber, Türkiye'de bazı şirketlerin imal etmekte
olduklan ürün çeşitlerini gösteren broşürlere az da olsa ilgi gösterildiği göz­
lenmiştir. İlgi gösteren ithalat firmalan Ek ll'de belirtilmiş olup, Türk firmaları
bunlarla temas etmeye çalışmalıdır.
Ülkede yaşayan tüketiciler, pizza ve makarna tipi ürünler de dahil olmak
üzere, Batı tipi yemek yeme alışkanlığını benimsemekte olup, bu da ülke
içindeki müesseseleşmiş tipteki şirketlerce domates salçasına yavaş da ol­
sa artan bir talebin oluşmakta oluduğu anlamına gelmektedir. Aynca, çevre
ülkelerdeki balık konservesi fabrikalanna re-eksport yapmak için de doma­
tes salçasına büyük talep mevcut bulunmaktadır.
Yukanda Singapur ile ilgili bölümde de belirtildiği üzere, Türk domates
salçasının kalitesi balık konservesi işi için çok yüksek olup, bunun sonucu
olarak da fiyat konusu engelleyici bir faktör olmaktadır. Türk domates salça­
sının bu yüksek kalitesi Hong Kong'daki messeseleşmiş şirketlerin ihtiyaçlan için daha uygundur ve belki de izlenmesi gereken yol da budur. Çok yönlü
bir ticaret şirketi Türk ürünü domates salçasının bu tür talepleri karşılaması
konusunda bir takım başanlı tanıtım faaliyetlerinde bulunmuş ise de , ürün
sağlanamaması sonucu başansızlığa uğramıştır. Komşu ülkelerdeki pazar­
lar için ise, Türkiye örneğin Filipinler ve Endonezya bir pazar araştırması ile
işe başlamak suretiyle, bu ülkelerle doğrudan temas yoluyla konuya yaklaş­
malıdır.
Nisbeten geniş hacimli ve canlı bir pazar olmasına rağmen, şekerleme
ürünleri yönünden ülkenin iç pazan Türk şekerleme ürünleri açısından fazla
bir çekicilik arzetmemektedir. Kitlesel tüketim ihtiyaçları Çin'den ithal edilen
nisbeten ucuz ürünlerle karşılanmaktadır. Pazann üst bölümü için ise Avru­
pa ve Kuzey Amerika'dan lüks marka ürünler ithal edilmetedir. Bir Türk bis­
küvi ürünleri ithalatçısı bir miktar Türk ürünü şekerlemeyi başarı ile pazarla­
dığını ifade etmişse de, pazardan alınan bilgilere göre bu ürünler Hong
Kong'da değil Çin'de satılmıştır. Türkiye'den şekerleme ürünleri satışının tek
yolu, az miktarda da olsa, bunlann bisküvi ile karışık ambalajlar içinde muh­
temelen Çin'e re-eksport edilmek üzere pazarlanması olabilir. Bir diğer im­
kan da, bisküvi ticareti gelişecek olursa, ithalatçı şirketlerin, bisküvi amba­
lajları içersine bir miktar şekerleme ürününün konulmasını sağlaması yolu
olabilir.
Hong Kong'da faaliyet gösteren büyük yağ tüccarlan ile ambalajlama şir­
ketleri zeytinyağının ve onun sağlık kavramı ile ilişkilerinin farkında'olmakla
beraber, bunların hiç birisi bu ürünün Hong Kong pazanna takdim zamanı­
nın geldiğine henüz İnanmamaktadır. Bu sebeple, durum bir ölçüde Singa­
pur pazarındaki duruma benzemektedir.
İtalya'dan getirtilmiş çok az miktarda zeytinyağı supermarket raflannda
görülebilmekte ise de, satış çok yavaş gitmektedir. Ancak, kentsel kesimler­
de yaşayan Hong Kong'lular ile bazı çevre ülkelerdeki kentsel kesimlerde
yaşayan nüfusun ilerki yıllarda diyetlerinde sağlık yönünden daha bilinçli ol­
ma ihtiyacını duyacakları beklenir. Şimdiki halde, bu nüfus halen kullandıklan normal yağlara kıyasla daha pahalı olan zeytinyağına daha yüksek bir fi­
yat ödemeye hazır değildir. Ticari çevrelerdeki genel kanı, sağlık bilincinin
fiyata olan duyarlığa galebe çalması için en az beş yılın geçeceği yönünde­
dir.
Ayçiçeği yağı yönünden ise durum benzer olmakla beraber, bu ürün ithal
edilmekte ve ülke içinde ambalajlanmaktadır. Ayçiçeği ticaretinde karşılaşı­
lan problem, bu yağın Kanada ve AET ülkelerinden CİF Hong Kong olarak
ton başına 500 ABD doları civannda bir fiyatla ithal edilmekte olan kolza to­
humu yağının rekabeti ile karşılaşılmasıdır. Bu sebeple, ayçiçeği yağı pahalı
bir yemeklik yağ olarak görülmemektedir.
Mısırözü yağı ticareti ise, hacim ve değer açısında çok daha fazla önem
taşımakta olup, ülke içinde ambalajlanmak üzere tankerli gemilerle ithal
edilmektedir. Bu yağın büyük ihraçatçılan Amerika Birleşik Devletleri ile Gü­
ney Amerika'dır. 1990 yılında yapılmış olan bu saha araştırması sırasında
verilerle yapılacak sevkiyat kabule şeyan olmakla beraber, Türkiye'nin sevkiyatı mümkün olan hallerde tankerli gemilerle ve yukarıda belirtilen ülkeleriden gelecek ürünlerle rekabet edebilecek bir fiyatla yapması gerekir.
Kısaca özetlemek gerekirse, bu projenin kapsamına giren ürünler içinde
Hong Kong pazarında gerçekten önemli bir pay kapmak şansına sahip olan,
eğer varsa sadece bir kaç kalem, ürün mevcuttur. Hong Kong'lu tüccarlann
Türk ihracatçılarını, zaman zaman başka şekilde ellerine geçmeyecek fırsat­
lar verdiği durumlar olacaktır. Bu araştırmanın sonucu olarak, Türk ihracat­
çılarının elinde şu anda ürün bazında olmak üzere ilgili taraflara ait tam aynntılar mevcut olup, Türk ihracatçıları bunlarla temasa geçmeli ve mümkün
olan hallerde, bu gibi fırsatlar değerlendirilmelidir. Ancak, yine de Hong
Kong Türk ürünleri için marjinal bir pazar olmaya devam edecek olup, bu
sebeple Türk ihracatçılarının Filipinler, Endonezya ve muhtemelen de Çin
Halk Cumhuriyeti gibi daha geniş iç pazarlara sahip çevre ülkelerin pazar
potansiyellerini doğrudan doğruya araştırmalan daha iyi olacaktır.
MALEZYA
Ülkemizin ihracat gelirlerinde gözüken artışın sürekli olması için hem tica­
ri ilişkide bulunduğumuz ülkelerin sayıları hem de ihraç ürünlerimizin çeşitle­
rini arttırmamız gerekmektedir. Malezya'da ülkemizin ticari ilişkilerini arttıra­
bileceği ülkelerden biridir.
Malezya, hızlı ekonomik gelişme gösteren, müslüman bir Uzakdoğu ülke­
sidir. İki ülke arasındaki ekonomik ve kültürel ilişkiler sonucunda Malez­
ya'da Türk ürünleri tanınmaya başlanmış ancak bu yeterli seviyede gerçek­
leşmemiştir.
Malezya farklı etnik gruplardan oluşan bir ülkedir. Bu durum ülkenin eko­
nomik yapısını ve halkın kültürel alışkanlıklarını etkilemektedir. Malezya'ya
gıda ürünleri ihracatında, bu etnik gruplann beslenme alışkanlıklarını dikkat­
le incelemek gerekmektedir. Aynca çeşitli bayram ve yılbaşı dönemlerininde
satışlarda sağlayacağı artış açısından yakından takip edilmesi gerekmekte­
dir.
Malezya'nın farklı sosyo-ekonomik yapısı itibariyle bu ülkeye ihracatta,
yerli bir acente ile anlaşılması ihracatçılanmızın lehine olacaktır. Aynca tek
bir acenteyle bütün ülke sathına yayılmak yerine, her eyalette ayrı bir acentayla anlaşılması daha verimli sonuç verecektir.
Malezya'ya yönelik gıda ürünleri ihracatında ambalaj önemli bir konudur.
Ülke ikliminin aşın nemli olması ambalajda bu hususa özellikle dikkat edil­
mesini zorunlu kılmaktadır.
Malezya piyasasındaki Türk ihraç ürünleri hakkında, ithalatçılann önemle
üstünde durduklan konu fiyat artışlandır. Ürünlerimizin fiyatlannın çok sık ve
yüksek oranlarda artması piyasada şanslarını kaybetmelerine yol açmakta­
dır. Oysa çeşitli üllkelerden ithal edilen yüksek kaliteli ve yüksek fiyatlı ürün­
ler arasında bir pazar payı elde edebilmek için istikrarlı bir fiyat izlemek ge­
rekmektedir.
İki ülke arasındaki coğrafi uzaklık ulaşım sorununda gündeme getirmekte­
dir. Ülkemizle Malezya arasındaki ihracat potansiyeli incelendiğinde daha
etkin bu ulaşım ağı kurulması zorunluluğu kendini hissettirmektedir.
I. DUBAİ
A. GENEL
Orta Doğu ülkelerinde petrol gelirlerinin düşmesi sonucu gıda maddeleri­
ne olan talep artışı oranında belirgin bir duraklama olmasına rağmen, 1987/
88 yıllanndaki toplam pazar tutarı yine de 30 milyar ABD dolannın üzerinde
bulunmaktadır. Bu miktar 1988 yılındaki 100 milyar ABD dolan civanındaki
toplam ihracat gelirlerinin yaklaşık yüzde 30'unu temsil ettiği için, bu durum
bazı endişelerin doğmasına neden olmuştur. 1981 yılındaki 225 milyar ABD
dolan tutanndaki ihracat geliri seviyeleriyle bir kıyaslama yapılırsa, bu ülke­
lerin ekonomik durumlarında, petrol piyasalanndaki büyük canlılığın kaybol­
masının süregelmesinden dolayı nispi bir bozulma olduğu görülmektedir. Bu
durum 1990'ların başında da hemen hemen aynı şekilde kalmıştır.
Birleşik Arap Emirlikleri toplam olarak 1988 yılında yaklaşık 1 milyar ABD
dolan değerinde yiyecek maddesi ithal etmiş olup, bu miktar 1985/88 yıllanna ait toplam miktardan azdır. Ancak, Dubai Emirliğinde, diğer ülkelere reeksport yapmak için üstlendiği antrepoluk görevinin büyük ölçüde artmasına
bağlı olarak, son üç yıl içersinde gıda maddeleri ve canlı hayvan ihracatında
sürekli bir artış görülmektedir. Yerli üretim, bunun geliştirilmesi için teşvikle­
rin arttınimasına rağmen, yine de ürün arzının nisbeten az bir yüzdesini
oluşturmaktadır. Dubai'nin temel gıda maddelerinin büyük bölümü yakın ül­
kelerden, özellikle Iran (savaşın sona ermesinden sonra), Pakistan, Hindis­
tan, Lübnan, Ürdün, Suriye ve Yunanistan'dan gelmektedir. Gıda maddeleri
ayrıca dünyanın her tarafındaki kaynaklardan uçak veya gemi yoluyla da it­
hal edilmektedir.
Türkiye, Dubai'ye özellikle taze meyve ve sebze ihracatı yapan bir ülke
olarak ortaya çıkmaktadır. Türkiye'den gelen kamyonlar, her gün Dubai ve
çevresindeki toptan satış pazarlanna mal arzetmektedir.
Bölgedeki ülkelerden gelen (Türkiye dahil) ürün pazarındaki canlılık sade­
ce Dubai Emirliğindeki hızlı gelişmeyi değil, aynı zamanda onun Körfez ve
Orta Doğunun her tarafına dağıtım yapmak üzere üstlendiği re-eksport mer­
kezi rolünü de yansıtmaktadır. Başlıca re-eksport pazarları Kuveyt, Umman,
Bahreyn, İran ve Suudi Arabistan'ın doğu bölgeleridir. Hindistan ve çevre­
sindeki ülkelerde bu pazar yönünden önemlidir.
Böylece, Orta Doğunun tümünde bu ürünlere olan talep artışı oranındaki
düşüşe rağmen, Türk gıda ürünleri için bir ihracat hedefi olarak Dubai üze­
rinde ciddi olarak durulması çok yerinde olur.
B. DAĞITIM
Dubai pazanndaki gıda ürünlerinin dağıtım çok yolludur. Başlıca dağıtiım
hattı ithalatçılar/toptancılar vasıtasıyla olup, bu alanda 4-5 büyük faal firma
vardır. Bu ithalatçı/toptancılar ya Dubai pazan için ürünü satın alıp, malı tes­
lim aldıktan sonra kendi depolannda stoklarlar, ya da bazen malın kendisini
teslim almadan re-eksport firması görevini yaparlar.
Diğer dağıtım hatlan supermarket zincirleri olup, bunlann bazılan malı di­
rekt olarak satın alırlar. Bu tür direkt alımlann sadece ana hattaki çok mik­
tardaki alımlar için yapıldığı söylenebilir. Bunlar genellikle mahalli tüccarlar­
la, az miktardaki ürünler için, ihtiyaca göre spot/stok esası üzerinden
çalışmayı tercih ederler.
Bazı imalatçılar da direkt olarak satın almayı tercih etmekte ise de, bunlar
malın daha sonraki işlenmesi kendileri tarafından yapılmak üzere esas itiba­
riyle dökme haldeki ve işlenmemiş ürünü almaktadırlar. Bu tür ürünler bu in­
celeme yazısının kapsamı dahilinde değildir.
Dubai pazan aynca, pazann ve re-eksport pazannın belli kısımlarının ihti­
yacını sağlayan, çok fazla sayıdaki çok küçük tüccarlar/komisyon şirketleri
ile de karakterize edilir. Bu tür ithalatçıların genellikle yeterli finansmanları
olmayıp, o andaki şartlara uyum sağlama kabileyetlerine göre varlık göste­
rirler ve ödemelerini düzenli olarak yapan daimi müşteriler olarak güven
sağlamazlar. Tabii bunlann istisnalan da vardır.
Bu nedenle, dağıtım hatları ya satıcı firmadan ithalatçıya/ toptancıya ve
süpermarkete şeklinde, tek bir bağlantı yoluyla sağlanan nispeten direkt ya­
ni satıcı firmadan süpermarkete şeklindedir, ya da satıcı firmadan küçük it­
halatçıya, büyük ithalatçıya, toptancıya, ambalajcıya ve parekende satış pa­
zanna şeklinde bir çok alt bölümden oluşur.
Türkiye'nin izleyeceği en uygun ve en verimli dağıtım sistemleri, direkt
satın alıcılar veya komisyon şirketleri olarak hareket eden büyük ithalatçı/
toptancılar vasıtasıyla olanlardır. Bu tür ithalatçılann sözkonusu ürün alanın­
daki büyük isimlerle onların ürünlerine münhasır anlaşmaları bulunduğun­
dan, genellikle bunlarla ilişki tesis etmek kolay değildir. Ancak, tek satıcılık
sekilinde bir bağlantıyı gerekli gören böyle bir ithalatçıyla bir kere ortaklık
sağlandıktan sonra, Türk ihracatçısı Dubai pazannda ve yakınındaki diğer
pazarlarda makul ölçüde yaygın bir pazara sahip olacağından emin olacak­
tır. Genellikle bu gibi ithalatçılann hem dondurulmuş yiyecekler, kurutulmuş
yiyecekler, konserve yapılmış yiyecekler, meyve sulan vb. gibi çeşitli ürün­
ler üzerinde, hem de aynca müesseselere, perakende satış süpermarketlere, imalatçılara ve ambalajcılara vb. yerlere ürün temin etmek gibi çeşitli fa­
aliyetler üzşrinde yoğunlaşmış olan birtakım bölümleri bulunacaktır. Bunlar
nisbeten büyük, iyi yerleşmiş şirketler olduklan için ödemede gerçek bir so­
runla karşılaşılması sözkonusu olmamaktadır. Bunların müşterileriyle, gayrikabili rücu akreditiften, doküman karşılığında peşin ödemeye, ibrazında
ödenecek poliçeye, hesap ve kredi açma şartlarına kadar derecelenen çe­
şitli ilişkileri vardır. Pekçoğu Türkiye ile yapılacak yeni bir ticaret için bir ak­
reditif açmaya hazır olacaktır.
Dubai'ye gıda maddelerinin ithalatı ile ilgili olarak yürürlükte olan hiçbir
gümrük resmi ve ithalat vergisi yoktur. Fakat gıda sağlık ve hijyen şartna­
mesi ziyadesiyle sıkıdır. Bununla ilgili tam aynntılar ek l'de verilmiştir.
ili ithalatçılann isim ve adresleri de Ek II 'ye dahil edilmiştir.
3 s OT ^
CL
O
T-
CO
^
CO
s s
CO
CO
CD
T-
CO
LO
lO
T-
o
^
=5
<
o
<
C/)
LLİ
û
LLİ
X
ısı
O
o
ü
<
ü
C/)
o
>
o
m
<
<
O
h-
cc
3
z
o
o
o
s
h-
LÜ
(T
<
O
'h-
CO
uo
uo
CO
ü
CO
CO
to
10
CO
uo
<
LÜ
-J
ID
o
1
<
<
C/)
<
a
IS
3
o
m
CO
CO
C. SEÇİLEN ÜRÜNLER AÇISINDAN PAZAR EĞİLİMLERİ
1. Nohut ve Mercimek
Bu ürünler Dubai Ticaret Odası tarafından çıkartılan ithalat istatistiklerin­
de özel olarak belirtilmemiş olmalanna rağmen, "kuru, kabuğu çıkanimış, kınk veya kabuğu soyulmuş baklagil sebzeler" alt başlığı kapsamına dahil
edilmişlerdir. Aşağıdaki tabloda verilen 1989 yılına ait toplamlar, bu ürün
grubuna ait ithalatın 1989 yılında 53 milyon Dh üzerinde olduğunu göster­
mektedir. Türkiye'nin bu toplama katkısı 12 milyon Dh'nın üzerinde olup, satıcfülke olarak Hindistan'dan sonra ikinci bir ülke olduğundan, bu ürünlerin
Birleşik Arap Emirlikleri pazanndaki en büyük satıcısının Türkiye olup, Hin­
distan'ın yukanda belirtilen kategori dahilindeki diğer ürünlerin satışını yaptı­
ğı anlaşılmaktadır, (dhal ve gram gibi). Dubai pazanndaki kırmızı mercimek­
lerin ve nohutlannın büyük bir yüzdesi re-eksport edilmektedir (daha fazla
aynntı aşağıda verilecektir).
TABLO - BAKLAGİL SEBZELERİN İTHALATI KURU,
KABUĞU ÇIKARILMIŞ, KIRIK (YARILMIŞ) VEYA
KABUĞU SOYULMUŞ, 1989
Toplam
Hindistan
Türkiye
Avustralya
Tayland
ABD
Kaynak: Dubai Ticaret Odası
Miktar
Kilo
24.618.972
4.679.161
5.789.807
5.341.848
3.933.956
879.346
Değer
Dh
53.736.156
14.107.545
12.022.644
8.159.496
7.983.846
3.181.817
2. Bisküviler
Aşağıdaki tablodan da görülebileceği gibi, 1989 yılındaki bisküvi ithalatının
toplam değeri hemen hemen 30 milyon Dh'dir. Bu, 1987'deki 37 milyon Dh
ve 1988'deki 31 milyon Dh'nın üzerindeki rakamlara göre bir düşüşü temsil
etmekterdir. Üç yılın her birindeki değerler, uzun zamandan beri en büyük
satıcının, 1987 yılındaki yaklaşık 10 milyon Dh ve 1988 yılındaki 5 milyar
Dh'nin biraz üzerinde olan rakamlaria biriikte, 1989 yılındaki 8 milyon
DH'nin üzerinde olan rakam gözönüne alındığına, İngiltere olduğu göster­
mektedir. Türkiye'nin 1989 yılındaki katkısı 778,349 Dh olup, bu değer 1988
yılındaki 2 milyon Dh üzerindeki bisküvi satışına göre belirgin bir düşüş gös­
termektedir. 1988 rakamı, 1987'deki 253,351 Dh'lik toplama göre önemli bir
artışı temsil etmekteydi. Bu nisbi, düşüşün nedeni Türk bisküvilerinin fiyatlanna bağlı olup, tüm aynntılar aşağıda verilecektir.
TABLO-BİSKÜVİ İTHALATI, 1989
Toplam
İngiltere
Almanya Federal Cum.
Singapur
Yunanistan
Danimarka
Türkiye
Miktar
Kilo
3.804.689
618.691
245.024
492.151
308.927
235.850
123.404
Değer
Dh
29.953.474
8.157.742
2.452.620
3.096.163
2.064.498
1.745.795
778.349
TABLO - BÜSKİVİ İTHALATI, 1988 VE 1987
Miktar
Kilo
Toplam
ingiltere
Hindistan
Almanya Federal Cum.
Fransa
Iran
Singapur
isviçre
Belçika
Pakistan
Malezya
Danimarka
Yunanistan
Türkiye
Endonezya
4.932.105
473.379
850.184
175.810
64.926
583.650
432.602
37.251
209.006
241.594
62.677
238.892
343.080
393.838
32.655
Kaynak: Dubai Ticaret Odası
1988
Değer
Dh
31.501.232
5.375.490
2.513.773
1.857.248
755.169
2.016.141
2.605.900
802.447
2.263.863
1.153.459
439.861
1.780.603
2.164.533
2.463.501
572.879
Miktar
Kilo
5.601.539
815.209
525.023
152.844
117.941
834.100
496.811
17.200
193.576
236.121
166.638
614.901
476.749
42.900
20.787
1987
Değer
Dh
37.841.787
9.958.511
1.490.251
1.851.745
1.400.699
1.788.971
3.215??0
333.490
2.172.197
1.004.674
1.021.764
4.210.618
2.796.344
253.351
136.991
3. Domates Salçası
Dubai Emirliği 1989 yılında 37 milyon Dh değeri üzerinde domates salça­
sı ithal etmiştir. Diğerlerine göre, büyük bir fark gösteren başlıca satıcı, 21
milyon Dh üzerindeki bir değerle İtalya olmuştur. Türkiye'nin katkısı 289,891
Dh olup, 1988 yılındaki 230.000 Dhcivannda olan rakama nazaran hafif bir
artışı göstermektedir. Bu ürün için, 1987 yılında Türkiye'den hiçbir ithalat
kaydı görülmemektedir. Ayrıca, 1987 ve 1988 yıllanndaki ithalatlar arasında
önemli bir artış görülmesine rağmen, pazar şimdilik 37/38 milyon Dh rakamı
civannda duraklama göstermiştir. İstatistiklere göre, 1987 ve 1988 yılları
arasında pazardaki başlıca büyümenin bilhassa İtalya tarafından sağlanmış
olduğu dikkat çekçi olup, bu ülke ihracatını, 9 milyon Dh'yi aşan bir miktar­
dan 21 milyon Dh'yi aşan bir miktara yükseltmiştir.
Türk domates salçalan kalitelerinin iyi oluşlan nedeniyle beğenilmekte ise
de, fiyat konusu yine bir sorun olarak görünmekte olup, daha fazla ayrıntı
aşağıda verilmiştir.
TABLO - DOMATES SALÇASI İTHALATI, 1989
Toplam
İtalya
Çin
Yunanistan
Türkiye
Kaynak: Dubai Ticaret Odası
Miktar
Kilo
11.829.691
6.411.202
2.696.524
1.264.851
76.016
Değer
Dh
37.188.968
21.115.072
6.317.155
5.999.341
289.891
TABLO- DOMATES SALÇASI İTHALATI, 1988 VE 1987
Mil<tar
1987
1988
Miktar
Değer Dh
Kilo
Kilo Değer Dh
Toplam
13.058.076 38.332.330 9.539.503 20.558.288
İngiltere
104.550
553.228
8.587
1.098
Hindistan
307.420
547.368
iran
7.415.511 21.726.626 4.556.830 9.638.176
italya
2.571.896
5.786.238 2.823.693 5.691.314
İspanya
101.985
271.791
124.320 ' 217.560
Yunanistan
2.339.654
8.798.833 1.911.013 4.675.181
IVlacaristan
56.700
171.204
160.136
74.161
Türkiye
77.489
230.016
Kaynak: Dubai Ticaret Odası
4.Şekerlemeler
1989 yılındaki bu ürün grubuna ait toplam ithalat 51 milyon Dh'nin üzerin­
deki bir meblağ tutmuştur. Diğerlerine göre, büyük bir fark göseren başlıca
satıcı, 23 milyon Dh 'yi aşan miktarla İngiltere olmuş, onu Hollanda, Malez­
ya ve Belçika izlemiştir. Türkiye'nin katkısı 192.107 Dh olmuştur. Bu değer,
1987 rakamına göre ufak bir düşüşe karşılıksa da, Türkiye'nin Dubai'ye
550.817 Dh değerinde çikolata şekerlemesi verdiği 1988 yılına göre pazar­
da önemli bir düşüş göstermektedir. Emirliğe yapılmış olan toplam ithalatın
değeri 1987 ve 1988 yıllan arasında artmışsa da, ancak 1988 ve 1989 yıllaında 51 milyon Dh civannda istikrar kazanmış gibi görünmektedir. Türki­
ye'den yapılan satışlardaki önemli düşüşlerin bir nedeni yine fiyat olup, bu
konu aşağıda tartışılacaktır.
TABLO- ÇİKOLATA VE KAKAO İÇERİKLİ OLARAK HAZIRLANMIŞ
DİĞER YİYECEKLERİN İTHALATI, 1989
Miktar
Değer
Kilo
Dh
Toplam
3.748.234
51.942.467
İngiltere
1.397.538
23.341.744
Hollanda
465.655
7.147.312
Malezya
240.137
2.015.609
Belçika
143.654
2.038.609
Türkiye
24.118
192.107
Kaynak: Dubai Ticaret Odası
TABLO-ÇİKOLATA VE KAKAO İÇERİKLİ OLARAK HAZIRLANMIŞ
DİĞER YİYECEKLERİN İTHALATI. 1988 VE 1987
1988
1987
Miktar
Değer
Miktar
Değer
Dh
Dh
Kilo
Kilo
3.615.867 51.432.748
3.397.00 43.229.197
Toplam
1.159.978 17.163.374
1.041.043 17..196.694
İngiltere
1.287.934
7.332
1.306.009
102.830
Federal Alm.Cum.
480.929
6.686.481
645.268 9.400.096
Hollanda
1.730.159
1.991.661
147.615
130.998
Fransa
1.119.644
261.286
128.109
30.900
İran
889.441
48.382
136.406 2.695.651
İtalya
76.378
626.881
1.842.746
Singapur
136.855
839.512
64.238
772.198
54.776
Avustralya
1.597.156
67.274
1.799.610
54.316
İsviçre
1.083.453
1.333.616
43.365
54.435
Belçika
1.522.887
145.630
1.849.348
195.669
Malezya
1.234.897
115.497
284.469 2.917.274
Yunanistan
1.046.645
188.492 1.394.806
207.755
Yugoslavya
191.152
176.207
1.242.886
22.086
Brazilya
198.536
550.817
22.060
36.821
Türkiye
Kaynak: Dubai Ticaret Odası
Kakao içermeyen şekerlemeler için 1989 yılındaki toplam ithalat 52 mil­
yon Dh'nın üzerinde bir meblağ tutmuştur. Yine başlıca satıcı İngiltere olup
onu Kore Cumhuriyeti (çiklet), Federal Almanya Cumhuriyeti ve Japonya iz­
lemiştir. Bu ürün alanındaki ticaret, toplam ihracatın 69 milyon Dh'nin üze­
rinde olduğu 1987'den beri sürekli olarak düşiT"'ştür.
1989 yılında Türkiye'nin katkısı sadece 80.511 Dh olup, 1987'deki
120.000 Dh üzerindeki ve 1988 yılındaki 74.000 Dh üzerindeki rakamlara
göre bir düşme göstermiştir. Yine, görünürde olan neden Türk ürünlerinin fi­
yat seviyesidir.
TABLO - KAKO İÇERMEYEN ŞEKERLİ MAMULLERİN İTHALATI, 1989
Miktar
ueğer
Kilo
Dh
Toplam
6.935.011
52.625.727
İngiltere
880.871
9.850.325
Kore Cum.
964-.894
6.910.667
Fejderal Alm.Cum. 1.115.268
3.707.100
Japonya
196.933
1.990.425
Türkiye
5.775
80.511
Kaynak: Dubai Ticaret Odası
TABLO-KAKO İÇERMEYEN ŞEKERLİ MAMULLERİN İTHALATI,
1988 ve 1987
1987
1988
Miktar
Değer
Miktar
Dh
Kilo
Kilo
Toplam
7.376.280 55.957.091 13.231.185
158.294 1.872.254
269.034
Japonya
975.285 10.423.918
1.201.804
İngiltere
ABD
933.321
95.935
22.830
Almanya Fed. Cum. 250.803 2.343.501
1.058.166
Hollanda
301.979 2.626.166 3.681.064
416.871
Fransa
34.935
334.976
İtalya
131.935
1.939.335
156.244
Singapur
1.301.104
176.360
136.636
Avustralya
108.052
118.793 2.136.270
32.114
İsviçre
533.138
36.907
Pakistan
372.551
1.446.045
346.949
Malezya
57.937
767.488
212.503
KoreCum.
1.509.890 8.657.665 3.018.682
Danimarka
, 84.696 1.111.187
66.449
İspanya
353.695 3.540.273
372.492
Yunanistan
423.160 2.746.362
544.397
1.989.177
Yugoslavya
346.118
61.244
Brezilya
346.468
1.816.170
365.527
74.711
Türkiye
9.128.
20.388
Kaynak: Dubai Ticaret Odası
Değer
Dh
69.447.914
2.334.062
11.406.380
339.770
4.025.612
7.806.936
1.533.171
1.577.739
924.153
1.507.471
1.222.086
1.398.756
2.182.072
16.229.761
798.138
3.638.607
2.906.808
354.154
1.562.202
127.501
5. Bitkisel Yağlar
Aşağıdaki zeytinyağı, ayçiçeği yağı ve mısır yağı ile ilgili tablolardan görü­
lebildiği gibi, Türkiye, istatistiklere dahil edilebilmek için yeterli önemi haiz
bir satıcı olarak kayıtlara geçirilmemiştir.
Dubai'deki zeytinyağı pazan, 1989 yılında 2 milyon Dh'nin biraz üzerinde
olan toplam ithalat değeri ile küçük bir pazardır. Bu, 1987 yılı için 5.5 milyon
Dh'nin üzerindeki ve 1988 yılı için 4.6 milyon Dh'nin üzerindeki rakamlara
göre önemli bir düşüşü göstermektedir.
1988 yılı için 4.6 milyon Dh'nin üzerindeki rakamlara göre önemli bir dü­
şüşü göstermektedir. 1989'daki başta gelen satıcı ülke, 1.859 milyon Dh ile
İspanya olmuştur.
1989 yılında ayçiçeği yağına ait toplam ithalat 11 milyon Dh'nin üzerinde
olup, her ikisi de 1 milyon Dh'nin altında olan 1987 ve 1988 yıllanna ait top­
lamlar nazaran belirgin bir artış göstermektedir. Diğıerlerine göre büyük bir
fark göstererek başta gelen satıcı ülke Hollanda'dır.
Mısırözü yağı için 1989 yılındaki toplam ithalat 107 milyon Dh'nin üzerin­
de olup, bu konudaki başta gelen satıcı ülkeler Singapur (re-eksport firmalan), Hollanda ve Birleşik Amerika Devletleri'dir. Yine 1989 yılına ait ithalat ra­
kamları, 1987 ve 1988 yıllannın her ikisi için 45 milyon Dh civarında olan
seviyelere nazaran belirgin bir artış göstermektedir. Bu yıllann her ikisinde
de, Singapur ve Hollanda'nın pazardaki payları nisbeten eşittir.
1989 yıllındaki ayçiçeği yağı ve mısırözü ithalatındaki artışlar, muhteme­
len diğer Körfez devletlerine yapılan re-eksport pazanndaki önemli bir geliş­
meyi göstermektedir.
TABLO - ZEYTİNYAĞI, AYÇİÇEĞİ YAĞI VE MISIRÖZÜ
YAĞI İTHALATI, 1989
Zeytinyağı
Toplam
İspanya
Fransa
Miktar
Kilo
Değer
Dh
375.645
308.792
30.269
2.305.516
1.859.321
201.986
3.498.705
2.947.733
264.468
179.901
11.060.738
9.004.736
815.446
811.767
31.225.968
20.077.766
6.064.236
4.578.032
107.102.824
66.672.433
25.529.440
12.863.042
Ayçiçeği yağı
Toplam
Hollanda
Singapur
Fransa
Mısırözü yağı
Toplam
Singapur
Hollanda
ABD
Kaynak: Dubai Ticaret Odası
ZEYTİNYAĞI, AYÇİÇEĞİ YAĞI VE MISIRÖZÜ YAĞI İTHALATI,
1988 VE 1987
(a) Zeytinyağı
Toplam
İngiltere
l=ransa
İtalya
İspanya
Miktar
Kilo
1988
Değer
Dh
Miktar
Kilo
1987
Değer
Dh
828.875
3.342
13.734
26.766
626.451
4.687.648
33.422
100.098
171.630
3.571.013
942.415
29.660
40.490
25.274
844.594
5.537.542
224.342
266.192
147.463
4.887.419
198.730
102
731
46.311
119.376
13.512
18.638
60
999.076
400
4.879
208.283
599.940
54.778
130.281
515
220.737
570
2.480
101.755
115.932
794.335
3.174
8.789
305.860
476.512
b) Ayçiçeği yağı
Toplam
İngiltere
ABD
Hollanda
Fransa
Belçika
İspanya
Fas
(o) Mısırözü yağı
Toplam
İngiltere
ABD
Federal Almanya Cum.
Hollanda
Fransa
İtalya
Singapur
Malezya
İspanya
13.108.163
72
2.908.499
440.420
3.749.889
14.376
14.421
5.724.043
106.520
130.223
Kaynak: Dubai Ticaret Odası
45.936.865 13.103.331 45.037.447
404.684
576
108.149
10.012.444 2.049.000 7.290.026
1.204.672
628.819 1.804.760
16.732.039 3.950.531 16.449.778
54.740
28.563
123.455
67.586
17.120.810 5.897.935 17.644.593
257.291
398.647
433.334 1.285.151
D. SEÇİLEN ÜRÜNLERLE İLGİLİ TİCARİ PAZAR BİLGİLERİ
1. Nohut ve Mercimek
Gulf General Trading Company (Körfez Genel Ticaret Şirketi)'den (Duba­
i'deki en büyük şirketlerden biri) elde edilen tahminlere göre. 1989 yılmda
Türkiye'den Birleşik Arap Emirlikleri'ne yapılmış olan kırmızı mercimek itha­
latı 10.000 metrik ton hacminde olup, ortalama fiyatı CİF esasına göre ton
başına 700 ABD dolarıdır. Yine Türkiye'den yapılan nohut ithali ile ilgili tah­
minler 20.000 ton olup; ortalama fiyatı ise yine CİF esasına göre ton başına
600 ABD dolarıdır. Bu istatistikler resmi istatistiklerle kontrol edilememekte­
dir. Çünkü daha önce de işaret edildiği gibi mercimek ve nohut Dubai Tica­
ret ODası tarafından yapılmış olan istitastiklerde ayn kalemler olarak belirtil­
memiştir. Resmi istatistiklerde görülebilen husus Türkiye'nin 1989'da
Dubai'ye ithal edilen işlenmiş baklagiller türü sebzelerin en büyük ikinci satı­
cısı olduğudur. İhracatlar 50 kg'lık polipropilen torbalar içinde yapılmakta
olup, dane büyüklüğü kalibrasyonu 26 ve 28 (7 mm çapında) arasında de­
ğişmektedir. Pek çok hallerde mercimek ve nohut bilhassa Hindistan'a ayncı Pakistan, Bangladeş, Sri Lanka, Suudi Arabistan ve Doha'ya re-eksport
edilmektedir.
I^endileriye mülakat yapılan ithalatçılar genellikle Türkiye'den gelen ürü­
nün kalitesinin uygun olduğunu söylemişlerdir. Ancak, fiyat seviyeleri ve
kontratlann ihlaliyle ilgili bir takım şikayetlerle karşılaşılmıştır. Dubai'deki en
büyük bakliyat ithalatçılarından birisi Türk ihracatçılannın taahhütlerine ve
özel şartlan ihtiva etmeyen akreditiflere uymadıklarını yani, şayet 1000 ton
'için ton başına sabit bir fiyat üzerinden bir sözleşme üzerinde anlaşmaya
vanimış ve sözleşmeyi takip eden ara süre içersinde fiyatlarda bir artış ol­
muşsa, ihracatçılann taahütlerini yerine getirmediklerini belirtmiştir. Belki de
bu hususun Türkiye'deki ilgili taraflarca gözden geçirilmesi gerekir.
Bütün ithalatçılara göre, Türk ürünlerinin fiyatı talebi etkileyen en önemli
değişkendir. Mercimek için 400 ABD dolarının biraz üstünde olan teklif fiyatlannın her iki ürün için de 600-700 ABD Dolanna yükseltilmesi ile, Türk
ürünlerine 1990 yılında yapılacak talepte önemli bir düşüş olması beklen­
mektedir. Hindistan, Bangladeş, Sri Lanka ve Pakistan gibi başta gelen it-
halatçı ülkeler bu yüksek fiyatları ödeyememekte ve Türk ürünleri yerine
Doğu Avrupa ve Avustralya'dan ortalama fiyatı CİF esasına göre ton başına
250-300 ABD doları olan ucuz baklagilleri almaktadırlar. Güvercin bezelyesi
ve "Yellowgram" da, CİF Hindistan esasına göre ton başına 300-350 ABD
dolarlık fiyatlarla nohut ve mercimeğin yerini almaktadır.
Türkiye'nin karşısına çıkan ikilem, ürününü nisbeten kârlı Avrupa pazanndan çok daha komplike olmasına karşılık emin de olmayan Orta/ Uzak Doğu
pazanna yöneltmek zahmetine girip girmeyeceği hususudur. Türk ihracatçılan şayet ikinci olarak belirtilen bölgelerdeki pazarlannı güçlendirmeyi isti­
yorlarsa, Dubai'deki büyük ithalatçılar nezdindeki ünlerini arttırmalı, fiyatları­
nı düşürmen ve sözleşmeyle ilgili taahhütlerine sadık kalmalıdırlar. Buna
karşılık, şayet Avrupa pazarında kâr etmek, fiyatları yüksek tutmak ve dağı­
tımı organize etmek daha kolaysa, faaliyetlerini orada yoğunlaştırmalan on­
lar için daha iyi olur.
Dubai'yi antrepo olarak kullanmaktan ziyade, Hindistan yanmadası ve
onun çevresindeki ülkelerle direkt olarak iş yapma hususu da dikkate alınailir. 1991 yılının ikinci yarısında bir"baklagiler yeniden paketleme" tesisi ku­
rulacak gibi görünmesine rağmen, Dubai pazannın kendisi çok küçüktür. Bu
tesis
Körfez pazannın ve Emirliklerin her tarafına paketlenmiş ürünlerin
dağıtılması için kullanılacaktır. İlgili şirket olan The Gulf General Trading
Company'nin, Türkiye'de de kendisine ait bürosu ve arazileri bulunmaktadır.
Bu itibarlı şirketle olan temaslann daha fazla geliştirilnesinde yarar vardır.
Baklagillerin Dubai'den re-eksport mahalline ihracı ile ilgili bir başka prob­
lem ise nakliyenin maliyetidir. The Gulf General Trading Caopany, Duba­
i'den antrepo teslimi olarak Singapur limanına kadar her 20 feed'lik konteyner için 380 ABD doları yani ton başına 20" ABD dolara ihracat
yapabileceklerini söylemişlerdir. Ancak, Türkiye'den Türkiye - Hnidistan için
ton başına 50 ABD doları tutannda bir fiyat teklif etmekte ve malın Dubai'de
bölünerek hedeflenen pazarlara yeniden ihracatı yapılmak üzere Türki­
ye'den Dubai'ye nakli için de aynı fiyatı teklif etmektedirler. Bu CİF maiyetle­
rini aşın derecede yükseltmektedir.
1988 yılındaki nohutla ilgili olan resmi Türk ihracat rakamları (I.T.O tara­
fından yayınlanan), Hindistan'a yapılan ihracatın 65 milyon ABD dolannın
üzerinde olduğunu göstermektedir. Hindistan, büyük bir farkla en fazla ihra­
cat yapılan ülke olup, ikinci yüksek rakam 19 milyon ABD dolan olarak Ce­
zayir'e aittir. Pakistan 12 milyon ABD dolannın biraz üzerindeki bir rakamla
üçüncü büyük pazardır. Bu yazının hazırlandığı sırada bu ihracatların Hin­
distan ve Pakistan'a Türkiye tarafından direkt olarak mı yoksa diğer ülkeler­
deki üçüncü taraflar vasıtasıyla mı yapıldığı bilinmiyordu.
Kırmızı mercimek için 1988 yılına ait Türkiye'nin ihracat rakamlan yine,
Hindistan'ın hemen hemen 37 milyon ABD dolan olan toplam ihracat değeri
ile en büyük ihracat pazarı olduğunu, onu Mısır, Sri Lanka ve Pakistan'ın iz­
lediğini göstermektedir. Dubai'ye yapılan ihracat 888.000 ABD dolan değe­
rinde olup, 2.624 tonluk bir miktan temsil etmektedir. Yine Hindistan, Sri
Lanka ve Pakistan'a yapılan ihracatların Türkiye'den direk olarak mı yapıldı­
ğı yoksa bir komisyoncu vasıtasıyla mı olduğu kesin olarak bilinmemektedir.
İhracat gelirinin azamiye çıkartılması için bu tür ihracatların direk olarak ya­
pılmış olması umulmaktadır.
2. Bisküviler
Belli Türk imalatçılan tarafından üretilen bisküviler Dubai pazannda halen
bilinmektedir. Bir Türk imalatçısının Dubai'de iki temsilcisi bulunmakta olup,
bunlardan birisi toptan satış ticareti diğeri ise perakende satış ticareti üze­
rinde faaliyetlerini yoğunlaştırmıştır. 1989 yılına ait ithalat istatistikleri, Türki­
ye'den Emirliğe 778.349 Dh değerindeki bisküvinin gelmiş olduğunu göster­
mektedir. Ancak, 1989 yılında pazann nisbeten büyük ve faal olduğunu
göstermektedir. Aynı yıllarda sadece 160.000 Dh'lik bisküvi esas itibariyle
bilhassa Bahreyn'e olmak üzere re-eksport edilmiştir. Bütün belli başlı ulus­
lararası bisküvi markaları Dubai pazannda temsil edilmekte olup, büyük it­
halatçılann pek çoğu üst kalite markalı ürünlerin tek satıcısı olarak temsilcili­
ğini yapmaktadırlar.
İthalatçılar, bir ticari anlaşmaya karşı ancak tek satıclıık verilmesi ve satıcı
firmanın çok çeşitli ürününün mevcut olması durumunda ilgi göstermekte-
dirler. Bunun anlamı mutelmelen "pasta bisküvileri"pötibörler" ve "kremalı
bisküviler" gibi başta gelen kalemler dahil olmak üzere en az 20 çeşit biskü­
vi demektir. Satıcı firmanın aynca şekerleme çeşitleri de sağlaması ideal bir
durumdur. Gıda ithalatı tüzüğü ile ilgili aynntılar Ek l'de verilmiş olup, görüle­
ceği gibi, şart koşulan ortalama raf ömrü 12 aydır.
Büyük ithalatçılara göre Türk bisküvilerinin ithalatıyla ilgi olarak ortaya çı­
kan ciddi bir problem, 1989'un başlanndan itibaren başlayan yaklaşık yüzde
20 oranındaki fiyat artışıdır. Belirtilere göre, 1990'da fiyatlarda yeni bir yüz­
de 20'lik artış görülecektir. Türk satıcı firmalannın ithalatçılara gösterdikleri
nedenler, Türkiye'de ihracat için hükümet sübvansiyonunun kaldınimış ol­
ması ve buna ilaveten, ülke içindeki enflasyon oranının da çok yüksek olma­
sıdır. Eğer hal böyle ise, bu fiyat artışlannın Türk bisküvilerini Dubai pazann­
daki rekabet alanından uzaklaştınlacağı ithalatçılar tarafından öne sü­
rülmektedir.
Daha önce istatistik bölümünde de belirtildiği gibi, Türk bisküvilerinin Du­
bai pazarında hızlı bir gelişme göstermesi 1987 ve 1988 arasında olmuş ve
ithalat 253.000 Dh'den yaklaşık 2.5 milyon Dh'ye çıkmışsada, fiyat artışlan
ithalatı 1989 yılında 770.000 Dh'nin hemen üzerine düşürerek, etkisini gös­
termiştir. Ticari yorumlara göre, fiyat indirilmedikçe, 1990 yılına ait ithalat
toplamları muhtemelen daha da düşük olacaktır.
Hem İngiltere, Danimarka, Almanya Federal Cumhuriyeti ve İsviçre'den
gelen üst kalitedeki ürünlerde, hem de Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan,
Kuveyt ve Umman'da yerli olarak üretilen ürünlerde bisküvi pazarındaki re­
kabet yoğundur. Bundan başka Endonezya, Malezya, Tayland ve Mısır'dan
da nisbeten ucut bisküviler gelmektedir.
Bu gerçekler Türkiye'deki büyük ihracatçılar tarafından muhtemelen ga­
yet iyi bir şekilde bilinmektedir, ancak Dubai ile ticaretini geliştirmeyi umanlann bunlan dikkate alması gerekir. Tüketicinin gözünde, Türk ürünleri Fran­
sa, İngiltere, Almanya Federal Cumhuriyeti vb. gibi ülkelerden gelen üst
düzeydeki marka isimlerinin görünürdeki kalitesiyle eş değerde olmadığın­
dan, yukarıda sözü edilmiş olan alternatif kaynaklara ait daha düşük kalite­
deki çok ucuz ürünlerle rekabet etmesi gerekmektedir.
Türkiye'deki halen mevcut enflasyon oranı, ihracat teşviklerinin/
sübvansiyonunun olmaması ve rakip ihracatçı ülkelere kıyasla nisbeten da­
ha yüksek olan işçilik maliyeti gözönünde bulundurulduğunda, yeni bir ihra­
catçının Körfez ülkelerinde ürünleri için,önemli bir pazar bulabilmesi pek
muhtemel değildir. Fiyatlar 1989'daki seviyelerine indirilmedikçe, pazar cid­
di bir gerilemeye maruz kalabilir. Bu değerlendirmenin ispatlanabilmesi için
1990 yılına ait veriler beklenmesi gerekecektir.
Dubai'ye ihracat yapacak olan muhtemel bir ihracatçının, çok fazla çeşit­
teki bisküviyi karma bir konteyner içerisinde arzederek ürünü uygun broşür­
ler, pahalı ambalajlar ve reklam malzemesi ile destekleyebilmesi gerekir.
Türk ürünleri için çok hızlı bir gelişme göstermiş olan ve Türk bisküvilerinin
iyi bir isim yaptığı Dubai pazarının şimdi yavaş yavaş kaybolmakta oluşu
çok esef edilecek bir durumdur. Problemin talep yaratmak değil, fakat Türki­
ye'deki maliyetlerin kontrol altına alınması hususu olduğu açıktır.
Domates Salçası
İstatistiklerden görülebileceği gibi, Dubai pazarı domates salçası bakımın­
dan oldukça büyük olup, 1987 yılındaki 21 milyon Dh'den 1988/1989 yılında
38-39 milyon Dh'lik bir seviyeye çıkmıştır. Dubai'ye yapılan Türk ihracatı
1988 ve 1989 yıllan arasında 60.000 Dh kadar artmıştır. 1987 yılı için bir ra­
kam mevcut değildir.
Dubai pazannın en önemli satıcı ülkesi İtalya olup, 1989 yılında en yakın
rakibi olan Çin'e ait miktann üç katının üzerinde satış yapmıştır. 1988 yılında
ikinci büyük satıcı olan Yunanistan'ın 1989 yılında pazardaki payı bir düşüş
göstermiştir. Aynı yıl içerisinde, 5 milyon Dh değeri üzerindeki domates sal­
çası, çoğunlukla Irak, Bahreyn ve Cibuti'ye olmak üzere re-eksport edilmiş­
tir.
Dubai ve onun re-eksport hedefleri olan Körfez ülkelerinde en çok talep,
küçük 70 gr ve 140 gr'lık teneke kutulara olmaktadır. Saha araştırması es­
nasında, bu tür ürün için çok büyük bir pazann mevcut olduğu ithalatçılar ta­
rafından ısrarla belirtilmiştir. Türk domates salçası, İtalya ve Yunanistan'dan
alınanlara kıyasla daha iyi kaliteli olarak telakki edilmektedir. İtalyan ürünü­
nün konsantrasyon oranı 18 ve 20 brix arasında olup, Türkiye'den gelen 2830 brix olan ürünlere göre elverişsiz durumdadır. Ancak, maalesef pazar fi­
yata çok önem vermekte olup, ülkenin her tarafındaki pek çok küçük toptan
ve perakende satış mağazalannda ve diğer Körfez ülkelerinde malın kalitesi
fiyatı kadar önem taşımamaktadır.
Türkiye'nin konsantrasyonu daha yüksek olan daha iyi kaliteli ürün temin
etmesine rağmen, vans limanı fiyatının İtalya ve Çin'den alınan alt kalitedeki
üründen yüzde 50 kadar daha yüksek olduğu görülmüştür. Örneğin, İtal­
ya'dan gelen 70 gr'lık 100 adet teneke kutu içeren bir karton domates salça­
sının CİF fiyatı 7.85 ABD dolandır. Çin'den gelen benzeri bir ürüne ait 100
teneke kutuluk bir kartonun varış limanı fiyatı ise 6.75 ABD dolandır. Herbiri
198 gr olan 48 teneke kutu içeren bir karton 18-20 konsantrasyonlu ürün
için varış limanı fiyatı karton başına 8.00 ABD dolandır. Bu fiyatlarla karşılaştınldığındaTürk imalatçılarından birisi tarafından verilen 70 g'lık 100 kutu­
lu bir karton için 11.00 ABD dolan CİF vans limanı fiyatı teklifi pek elverişli
olmamaktadır.
Bu nedenle sorunun teşhisi yine nisbeten çok açık bir şekilde yapılabil­
mektedir. Türkiye, iyi kalitede domates salçası yapması ile ilgili bir üne sa­
hip olmasına rağmen, İtalya ve Çin gibi satıcı ülkelerle rekabet edememek­
tedir. Pazarın bir potansiyel olarak büyüklüğü İtalya'nın yapmış olduğu
yukanda belirtilen ihracat miktan ve değeri vasıtasıyla ortaya konulmuş
olup, Türkiye'nin de bundan bir pay elde edebilmesi, vans limanı fiyatlannda
önemli bir indirimin yapılmasını gerektirmektedir.
Kalite, tüketicinin seçiminde rol oynayan en önemli değişken olmayıp,
Türk ürünlerinin daha yüksek konsantrasyon oranı, tüketicinin zihninde
mevcut olan fiyatın belirgin şekilde yüksek oluşu imajını telafi edememekte­
dir. Problemin çözümü yine esas itibariyle Türkiye'nin kendi içinde bulun­
maktadır.
4. Şekerlemeler
Çikolata esaslı ve çikolata esaslı olmayan Türk şekerlemeleri halen Dubai
pazannda yerleşmiş bir isim yapmıştır. En çok tanınan markalar Ülker ve
Balin'dir En çok itibar gören ürünler, üçlü çikolatalı gofretler, çeşitli çubuk çi­
kolatalar, kurabiyeler ve çocuk şekerleridir. Ayrıca karamela ve çiklete de
talep vardır. 1989 yılında esas itibariyle Kuveyt, Katar, Yemen Demokratik
Halk Cumhuriyeti ve Bahreyn'e yapılmış olan reeksportlar 11 milyon Dh de­
ğerindedir.
İstatistiklerden görülebileceği gibi, Dubai pazan şekerleme ürünleri için
çok büyük ise de, aynen bisküvilerle ilgili durumda olduğu gibi bu pazarda
da aşırı bir rekabet bulunmaktadır. Şekerleme için iki talep grubu mevcuttur;
bunlardan birincisi, sadece Fransa, İsviçre, İngiltere ve diğer Avrupa ülkele­
rinden gelen üst kalitedeki markalarla ilgilenen üst gelir grubu ve diğeri de,
esas olarak çok düşük fiyatlı şeker çeşitleri ve çikletle ilgili olan düşük gelirli
kitle tüketim grubudur. Türkiye'den gelen ürünler, gerçekte onlar kadar iyi
de olabildikleri halde, üst kalitedeki Avrupa çikolatalanna rakip olarak görül­
memektedir. Gerçek rekabet, makul kalitede ve çok düşük fiyatlı ürünler sa­
tan Endonezya, Mısır, Malezya, Kore Cumhuriyeti ve Tayvan gibi ülkelerin
satıcıları ile olmaktadır.
1980'li yıllarda Türkiye kendisini orta kalitede şekerlemeyi makul fiyatlarla
satan bir satıcı olarak tanıtmıştı. Fiileij, Dubai pazanna satış yapan ülkeler
arasında bazı Doğu Avrupa ülkelerinin, özellikle Yugoslavya'nın yerini alma­
yı başarmış olup, geleceği umutluydu. Ancak, bu proje ile ilgili saha araştır­
ması, Türkiye'den gelen şekerleme ürünlerine ait son fiyat artışlan ile ilgili
olarak, halen Dubai'de önemli endişeler olduğunu göstermektedir. Bazı itha­
latçılar, son 18 ay içerisinde fiyatlara göre yüzde 20 oranında bir artış oldu­
ğunu belirtmişlerdir. Bütün ithalatçılara göre, şayet fiyatlar yükselmeye de­
vam ederse, yakın ve uzak doğudaki yeni satıcılarla olan rekabet açısından,
Türkiye'den gelen şekerleme ürünlerine olan talep yavaş yavaş kaybolacak­
tır. Aslında, fiyatlarda şu anda mevcut olan yüzde 20'lik artışa, bile, pazann
kaldırabileceğinden çok daha fazla bir artış olarak bakılmaktadır.
Mülakat yapılan bir veya iki ithalatçı, Türkiye'den fiyat teklifi ve örnekler
almak istediklerini belirtmişlerdir. Bisküvi pazannda olduğu gibi, satıcılann
tam bir şeker ve çabuk çikolata çeşidine sahip olmalan, iyi bir ambalajlama
yapmaları ve reklamla satışa yardımcı olabilmeleri lazımdır. Dubai pazann­
da malın reklamı çok önemli bir pazarlama vasıtası olup, televizyon, gazete­
ler, satış mahallindeki reklamlar, hediyeler, yanşrpalar, ilanlar vb. vasıtalann
hepsi ürünlerin reklamında büyük ölçüde kullanılmakta ve bu amaç için bü­
yük miktarlarda paralar harcanmaktadır. Dubai pazarında kendisi için bir
isim yapmak isteyen herhangi bir Türk ihracatçısının bir ithalatçı ile ortak
reklam yapılmasını sağlayacak bazı düzenlemeler yapması gerekecektir.
İşini ilerletmeyi isteyen bir ihracatçının çeşitli "depozitolar", muhayyer satış
şartı, tekrar siparişlerde indirim vb. gibi hususlar isteyen süpermarketlerle
direkt olarak çalışmaktansa, bir ithalatçı ile doğrudan iş yapması daha iyidir.
Ancak, öyle görünüyorki, fiyat artışlarında etkili olduğu anlaşılan şu sıra­
daki Türkiye'nin mevcut ekonomik durumunda, Türk şekerlemesinin körfez
pazarlarındaki diğer şekerleme ürünleriyle rekabet edebilme durumu olama­
yacaktır. İthalatçılar şu anda, tanınmış Türk markalarının yerine, 1987/88 yıllanndaki Türk ürünlerinin fiyatlanyla aynı fiyat seviyesinde olan makul ürün
alternatiflerine yönelmiş bulunmaktadırlar. Türk şekerlemesinin kendisini bu
pazarda yeniden kabul ettirebilmesi için ki, halen bunun için çok geç bile
kalınmış olabilir, Türk ürünlerinin fiyatlannın, çok daha normal olan yaklaşık
yüzde 6-7'lik enflasyon oranına müsaade edileceği, 1987/88 yıllanndakine
yakın olan bir düzeye indirilmesi gerekir.
Elbette ithalatçılar fiyatlann çok yüksek olduğundan daima şikayet eder­
ler, fakat bu saha araştırması ile anlaşıldığına göre Türkiye'den gelen mal­
lardaki fiyat seviyelerinin yükselmesi hususu "genel" bir şikayet konusudur.
Bu husus aslında mal arzıyla ilgili olarak Türkiye'de yapılan inceleme sıra­
sında da,ihraçatçıların kendilerine tarafından ifade edilen, fiyatları önemli
oranda arttırmaktan başka çareleri olmadığı yolundaki şikayetleriyle de teş­
his edilmiştir.
İstatistiklerden de görülebileceği gibi, Türkiye 1987 çve 1988 yılları ara­
sında çikolata ve diğer gıda çeşitleri ihracatını
200.000 Dh civanndan
550.000 Dh'ye çıkartmıştır. Ancak bu toplam, fiyat artışlan ve rekabet sonu­
cunda 1989yılında sadece 192.000 Dh'ye de kalmıştır.
S.Bitkisel Yağlar
Yukarıdaki istatistiklerden görülebildiği gibi, Dubai pazan zeytinyağı ve
ayçiçeği yağı için nisbeten küçük bir pazardır. Başta gelen zeytinyağı satıcı­
sı İspanya ve ayçiçeği yağı satıcısı ise Hollanda'dır. Zeytinyağı pazan
1987'den beri iki yılda yandan daha fazla düşmüş olup, 5 milyon Dh'nin
üzerinde iken 2 milyon Dh civahırna inmiştir. Ancak ayçiçeği yağı pazan be­
lirgin bir şekilde yükselmiş olup, 1987 yılında 800.000 Dh civarında iken,
1989 yılında 11 milyon Dh'nin üzerine çıkmıştır. İthalattaki bu artışlann he­
men hepsi Hollanda tarafından gerçekleştirilmiştir. 1989 yılındaki ayçiçeği
yağı re-eksport (İran'a) 3 milyon Dh'dir.
Pazar markaya özelikle önem vermekte olup, en çok talep Hollanda'dan
gelen "corona" markalı ürüne olmaktadır. Türkiye, ne zeytinyağı ne de çiçek
yağı için ithalat istatistiklerinde yer almamış olup, Türkiye'deki ihracatçılarla
yapılan görüşmelerden. Körfez ülkelerine ürün ihracatı için bu konuda siste­
matik bir çaba harcanmamış olduğu ortaya çıkmıştır. Aslında şu sıralarda,
piyasada zeytinyağı darlığı olup. Kuzey Afrika pazarlan Türk ihracatçısı için
birinci derecede öncelikli pazarlardır.
, Zeytinyağı, Dubai'deki yerli halk tarafından fazla kullanılan bir ürün olma­
makla birlikte, bazı Lübnanlı ve Kuzey Afrialı göçmenler tarafından kullanıl­
maktadır. Teneke kutular ve şişeler içinde satılmaktadır. Ayçiçeği yağı bil­
hassa Corona ve Flora markalan adı altında satılmakta olup, ithalatçılar
sadece marka ismine ilgi göstermektedirler. Şayet Türkiye kendi bitkisel
yağ ürünleri için Dubai ve diğer Körfez ülkelerinde bir pazar geliştirmek isti­
yorsa, reklam kampanyalanna büyük ölçüde katılması gereklidir. Ancak is­
tatistikler, nisbeten küçük boyutta olan bu pazara bu kadar harcama yapıl­
masının doğru olmadığını göstermektedir. Ayrıca, Türkiye'nin halen
Hollandalı satıcıların ellerinde tutmakta olduklan güçlü ayçiçeği yağı pazarı
ile rekabet edebilmesi de pek olası görünmemekitedir.
Mısırözü yağı pazannın 1987 ve 1988'den beri iki kattan daha fazla artmış
olmasına rağmen, durum aşağı yukarı aynıdır. 6 milyon Dh üzerindeki de­
ğerde mısırözü yağı büyük kısmını İran'a ollmak üzere re-eksport edilmiştir.
Başta gelen satıcı Singapur olup, onu Hollanda ve Amerika Birleşik Devlet-
leri izlemektedir. Singapur tarafmdan uygulanan sistem, esas itibariyle bir
komisyoncu gibi hareket edilmesidir. Rafine edilmemiş ham mısırözü yağı
Singapurlu komisyoncular tarafından satın alınmakta ve genellikle Malezya
olmak üzere, herhangi uygun bir ülkedeki rafine tesisine gönderilmektedir.
Daha sonra ürün, örneğin Dubai pazanna, ya rafine edilmiş dökme halde
veya perakende teneke kutular içinde ihraç edilmektedir. Daha sonra da,
yeniden ambalajlanarak, hem Dubai pazanna hem de diğer Körfez ülkeleri­
ne dağıtılmaktadır.
Bu karmaşık bir işlem olup, bu konuda Singapur'un üstünlüğü vardır. Tür­
kiye'nin bu alanda rekabete teşebbüs etmesi, özellikle Singapur ve Hollan­
da'nın halen kendilerini kabul ettirmiş durumda olmaları karşısında tavsiye
olunmaz.
E. SONUÇ
Giriş bölümünde sözü edildiıği gibi, gıda ithalatına, aynlan ihracat gelirle­
rindeki payının yüksek bir yüzde oluşturmasından dolayı emirliklerde bazı
endişeler olmasına rağmen, Dubai gıda maddeleri bakımından yine de canlı
bir pazardır. Bu, sadece Emirliğin kendi gelişmesini değil, aynı zamanda Or­
ta Doğu/Körfez Bölgesinde çok büyük bir antrepo olarak işlev yapma^onun
pozisyonunun da yansıtmaktadır. Dubai mutlaka, Türk ihracatçılarının ilgile­
rini direkt olarak yönetmeleri gereken bir pazar olmalıdır.
Türkiye, bu pazar geliştirme projesine dahil olan gıda maddelerinin bazılannda halen başanlı olmuş durumdadır. Bisküvi, kırmızı mercimek, nohut
ve şekerleme mamulleri hem Dubai'de hem de Umman, Irak, Kuveyt, Doha
ve Suudi Arabistan gibi re-eksport pazarlarında oldukça iyi tanınmaktadır.
Bazı ürünler İran'a da pazarlanmıştır.
Türk ürünleri genellikle orta ile iyi kalite, arasında, makul ölçüler içerisin­
de ambalajlanmış ve geçen yıla kadar da uygun fiyattaki ürünler olarak ka­
bul edilmektedir. Türk İhracatçılannın ihraç mallan üzerine koymak zorunda
olduklarını hissettikleri belirgin fiyat artışları, Dubai'ye yapılan ihracatlarda
hızlı bir düşüye neden olmuştur. Bu fiyat artışlan ile ilgili olarak ihracatçılann
öne sürmekte olduklan nedenler, ihracat için devlet desteğinin kaldınimış ol­
ması ile birlikte, son zamanlarda Türkiye'de yaşanmakta olan yüksek enf­
lasyon oranıdır. Bu nedenle, problem talep yaratılması veya talepten faydalınılması hususundan değil, Türkiye'nin kendi iç ekonomisinin idaresinden
kaynaklanmaktadır.
Pazar tesis etmiş olan ihracatçılann, fiyat artışlannı kontrol altına alama­
dıklan sürece, Dubai'den gelecek taleplerdeki azalmayı önlemek için yapa­
bilecekleri hiçbir şey yoktur. İhracatçılann Dubai'de ürünü daha yüksek fi­
yattan alabilecek olan re-eksport pazarlan bulmalan mümkünse de, doğal
olarak Dubai'deki re-eksport firmalan da , bilhassa Yakın ve Uzak Doğu gibi
Türkiye'ninkinden daha uzun fiyatlan olan satıcılann bulunduğu pazarlara
yönelmek istemektedirler.
Bu araştırma raporuna dahil olan bazı ürünlerle ilgili olarak bir pazann
mevcut olduğu geçmişteki deneyimlerle ispatlanmış olup, bu pazann tama­
men kaybolmaması için belki de hükümet tarafından birşeyler yapılması ge­
rekmektedir. Ancak, yemeklik bitkisel yağlar için, Dubai piyasası iyi bir he­
def pazar olarak görünmemektedir. Türk ihracatçılannın halen yapmakta
oldukları gibi, faaliyetlerini Kuzey Afrika ve Avrupa'daki pazarlara yoğunlaştırmalan daha iyi olur.
Dubai'de bir pazar oluşturmak isteyen yeni bir ihracatçıya, Emirlikteki bir
veya iki büyük ithalatçı ile birlikte iş yapması tavsiye olunur. Bunlar ilgili
ürünlere göre Ek ll'de açıklanmıştır. Önemli olan bir başka husus da, Dubai
belediyesinin gıda ithalatıyla ilgili olarak koyduğu katı kurallardır. Uyulması
gereken şartlann tam ayrıntılan Ek l'e dahil edilmiştir. Ürünün Dubai'ye nak­
liyesi için hem deniz hem kara yolu kullanılmakta olup, her ikisi de Emirlikte­
ki ithalatçılar tarafından tenkit konusu yapılmaktadır.
Sınırlardaki gecikmeler, hırsızlıklar, ürünün bozulması ve nisbeten yüksek
olan maliyetler, Türk ürününün yüksek olan vans yeri fiyatını etkileyen prob­
lemler olarak belirtilmektedir. Ancak nakliye ile ilgili konular, şu anda Dubai
ve diğer Körfez ülkeleriyle olan ticaretin geleceğini tesbit edecek olan kilit
değişkenler değildir.
iç enflasyonist baskılar sonucu olarak ortaya çıkan önemli fiyat artışlan,
en azından geçmişteki pazar payının yeniden kazanılabilmesi için, bir an
önce çözümlenmeyi gerektiren bir problem oluşturmaktadır.
il KUVEYT
A. GENEL
Daha öneceki Dubai bölümünde de belirtildiği gibi, Ortadoğu ülkelirenin
ithalatlannda ve buna bağlı olarak gıda ürünleri talebinde, özellikle 1982 yı­
lından sonra petrol fiyatlanndaki düşüşler nedeniyle önemli gerilemeler gö­
rülmüştür.
Ortadoğu ve Körfez bölgesindeki ülkelerin en küçüklerinden birisi olan;
ancak, petrol rezevleri ve gelirleri bakımından da en büyüklerinden birisi
durumunda olan Kuveyt'te, petrol 1938 yılında bulunmuş ve 1946 yılında
üretime başlanmış olup günlük üretim yıllara göre değişmekle birlikte 1-2
milyon varil (1 varil=158,76 litre) civarındadır. Kuveyt 1988 yılı itibariyle varlı­
ğı kesinleştirilmiş 95 milyar varil petrol rezerviyle Petrol İhraç Eden Ülkeler
Örgütü (OPEC) içerisinde dördüncü büyük rezeve sahip bulunmaktadır.
1985 yılı sayımlanna göre 1.7 milyon, 1989 yılı tahminlerine göre ise 2.1
milyon nüfusa sahip olan Kuveyt'te, nüfus artış hızı ortalama % 4 dolayında
seyretmektedir. Küvet vatandaşlarının azalmakta olduğu bu körfez ülkesin­
de, soyu Kuveyt'te 1920 yılı öncesine dayananlar Kuveytli sayılmaktadır.
Toplam nüfusun yaklaşık % 40'ını Kuveyt vatandaşları, kalanı da Ürdünlüler
ve Filistinliler (% 20); Mısırlılar (% 5); ve diğer Araplar (% 15); Hintliler, Pa­
kistanlılar, İranlılar ve Uzakdoğulular (Filipinliler, Vietnamlılar) (% 20) oluş­
turmaktadır.
Kuveyt, dört büyük bölgeden oluşmaktadır. Bunlar, Başkent Kuveyt şehri
(200 bin kişi), Havalli (1.2 milyon kişi), Ahmedi (375 bin kişi) ve Jahra (350
bin kişi)'dir. Kuveyt ve Irak sınırları arasında kalan bir vaha olan Jahra, Ku­
veytli nüfusun % 30'unun yaşadığı bir bölgedir. Kuveyt nüfusunun yaklaşık
% 60'ı 25 yaşın altında olup şehirleşme oranı da %92 , dolayındadır.
Petrol gelirlerine bağlı olarak yıllık 20-30 milyar dolar civannda bir ulusal
gelire sahip bulunan Kuveyt'in ithalatı da yıllık olarak 6 milyar dolar civarın­
da seyretmektedir. Herşeyin yolunda olduğu 1982 yılında 7.8 milyar dolar
ile en üst seviyesine çıkan ithalat, 1987 yılında da 4.8 milyar dolar iken en
düşük seviyeye inmiştir. Ülkenin 1989 yılı itibariyle ithalatı 6.3 milyar dolar
olup, 1987 yılına göre % 30 dolayında bir artışı ifade etmektedir. Toplam it­
halatın değer olarak yaklaşık beşte birini gıda ithalatı oluşturmaktadır. Ku­
veyt, ulusal üretimini önemli ölçüde teşvik etmesine rağmen, gıda ihtiyacının
hemen hemen tamamını ithalat yoluyla karşılamaktadır. Ülkenin acil güven­
liği için 1985 yılından beri altı aylık stratejik mal ve gıda rezervi bulundurul­
maktadır. Sözkonusu mal ve gıda stokunun niteliğini ve niceliğini gizlemek
için olsa gerek, Kuveyt'in 1985 yılı ithalat istatistikleri yayınlanmaktadır.
Ödemeler dengesindeki büyük gücü sayesinde, Kuveyt, oldukça liberal
bir ticaret politikası izlemektedir. Kuveyt pazan, gümrük vergilerinin genel
olarak CİF değerinin % 4'ü olduğu gerçek bir ticaret vakadır. Sebze ve mey­
ve, canlı hayvan ve bazı mallann ithalatı da gümrük vergisinden muaftır. Ül­
kemizi etkileyebilecek herhangi bir ithalat kısıtlaması bulunmamaktadır.
Kambiyo konusunda da herhangi bir yasaklama ve kontrol uygulanmamak­
la birlikte; israil ve Güney Afrika Cumhuriyeti ile her türlü ticaret yasak olup,
bu ülkelerle ticaret yapan veya hissedarlar arasında anılan ülkelerin vatandaşlan bulunan firma ve kuruluşlarla ilişki de yasaklanmıştır.
Kuveyt'in, kişi başına düşen ulusal gelirinin 20000 ABD dolannın üzerinde
seyretmesi sayesinde yüksek bir alım gücüne sahip olduğu ; bu nedenle,
pazarda kaliteli ve dayanıklı ürünlerin, ünlü markalann tam bir rekabet için­
de bulunduğu hemen kaydedilmelidir. Gerçekten Kuveyt, kişi başına ithalat
bakımından, dünyanın en düşük seviyesine indiği 1987 yılında bile, kişi ba­
şına 2800 ABD dolan (1 Kuyevyt Dinan - KD= 3.40 ABD Dolan) ithalat ya­
pılmış olup, 1989 yılı itibariyle bu rakamın 3050 ABD dolan civarında oludğu
tahmin edilmektedir. Bu rakamın ülkemizde 270 ABD dolan, ABD'de 1750
dolar kadar olduğu görülmektedir.
Kuveyt'in dış ticaret faaliyetleri içerisinde, özellikle 1980'li yılların başına
kadar, büyük önemi bulunan reexport ticareti, İran-Irak savaşı nedeniyle
İran pazarını kaybetmesi ve komşu limanlar Damman, Jubail ve Dubai'nin
giderek Kuveyt'in yerini alması yüzünden bu önemini yitirmiş durumdadır.
1982 yılı itibariyle 1.5 milyar dolar civannda reexport yapan Kuyevt, 1987 yı­
lında 400 milyon dolara, 1989 yılında da 500 milyon dolara ulaşabilmiştir.
İthalatta herhangi bir yasaklama ve kısıtlamanm bulunmaması nedeniyle
(İsrail ve G. Afrika boykotu haricinde) yoğun bir rekabete sahne olan Kuveyt
pazannda, kaliteli ve rekabet gücü yüksek mallar bulunur. Fiyat/ Kalite ilişki­
si, bir malın pazarlanabilmesinde kuşkusuz en belirleyici etkendir. Fiyat/ ka­
lite ilişkisindeki olumsuzluk, sözkonusu malın pazardaki şansını ve payını kı­
sa sürede düşürecek, pazarlanmasında önemli sorunlara neden olacaktır.
Kuveyt'te, yalnızca, Kuveyt Ticaret ve Sanayi Odası'na üye firmalann it­
halat ve ihracat yapabilmesine izin verilmektedir. Kuveytli ithalatçılann ve
kontrolör konumundaki resmi kuruluşların ithal mallannda en çok dikkat etti­
ği hususların başında, Kuveyt'in sıcak ve yüksek nemli iklimine uygun pa­
ketleme ve ambalajlama yapılıp yapılmadığı gelmektedir. Bozulabilir gıda
maddelerinin kalite kontrolyapılmakta olup, sözkonusu muayene ve kontrol­
lerin sıkı ve ciddi bir şekilde yapıldığı belrlenmiştir.
İthal mallannın etiketleri tercihen Arapça hazırlanmalıdır. İngilizce, öneri­
lebilecek ikinci dildir. Diğer dillerin popülaritesi bulunmamaktadır.
Kuveyt'e mal gönderecek ihracatçıların ölçü birimi olarak metrik sistemi
kullanmalan, ağırlık ve diğer gerekli ölçüleri kaydetmeleri gereklidir.
Basın ve reklamcılık bir malın Kuveyt pazanndaki pazarlamasında önemli
bir rol oynamaktadır. Bu nedenle, ihracatçı firmalann bu konuda belli bir fon
ayırarak tanıtım ve promosyon çalışmalanna ağırlık vermesi önerilir.
B.DAĞITIM
Malını Kuveyt'te satmak isteyen ihracatçılanmızn, pazarlama yöntemi ola­
rak tercih edebileceği altrenatif dağıtım kanallan bulunmaktadır. Bunlar sı­
rasıyla;
1. İhracatçı firmayla ülke veya bölge bazında "yetkili satıcı "anlaşması ya­
parak malı doğrudoan ithal eden Kuveytli acente firma;
2. Belirlenen koşullar çerçevesinde, akreditifle ithalat yapan Kuveytli tüc­
car;
3. Komisyoncu niteliğine sahip bir Kuveytli aracı firma;
4. Körfez bölgesindeki başka bir ülkede daha önce belirlenen bir yetkili
satıcı (temsilci) firma kanalıyla yapılan satışlardır.
Tükettiği ürünlerin hemen hemen tamamını ithalat yoluyla karşılayan Ku­
veyt'in iç pazannın kendine has özelliklerinde birisi de, bizdeki "üreticiden
tüketiciye" sloganını çağnştıran "ithalatçıdan (veya yabancı ihracatçıdan) tü­
keticiye sloganı ile çalışan ve supermarket özelliklerine sahip olan tüketim
kooperatifleri bulunmaktadır.
Aynı Birliğe (Union of Cosumer Co-Operative Society) bağlı 400 tüketim
kooperatifinin parekende piyasadaki payı %70'dir. Bunlann yıllık 1 milyar
dolarlık toplam cirolannın % 80'ini ithal mallan oluşturmaktadır. Daha çok
imalatçı-ihracatçılan tercih eden kooperatifin 1989 yılı itibariyle ithalatı 4 mil­
yon dolar civarında olup, daha çok dökme mal ithal edip kendi tesislerinde
paketleme yapmaktadır.
Türkiye'den mercimek ve nohut ithalatı yapan bu birliğin, makul fiyatta ol­
ması durumunda, Türk gıda mallarını tercih edeceği belirtilmiştir.
Perakende piyasanın yaklaşık üçte birine sahip diğer iki büyük perakende
grubu da "Safeway" ve "Sultan Market" isimli büyük şirketler olup bunlann
da büyük ölçüde ithalat yaptıklan öğrenilmiştir.
o ,
isi
CO L_ ,
o
O
>
i?-
z
• i l
.|>l
oj
<
5S
53
o:
LU
Û.
O
fısil
o
O
I
O
O
2t
- UJi l± 1
h-
(D
>5
O
O
<
LLİ
CL
O
CO
o
o
<
X
Ancak, Kuveyt pazannın yoğun rekabet ortamı, ithal mallannın üçüncü fir­
malar veya komisyoncular vasıtasıyla dağıtımını büyük ölçüde engellemek­
tedir. Pazarlamada malın fiyatı hayati önem taşımaktadır; bu nedenle, fiyatı
gereksiz yere arttırabilecek herhangi bir prosedür, Kuveytli ithalatçının mali­
yetini arttıracak, malın fiyat rekabetini azaltacaktır. Tam rekabetin sürdüğü
her ortamda olduğu gibi, Kuveyt pazannda da, tüketici ile üretici arasında
mümkün olduğunca az unsur olmalı, komisyoncu acente veya benzeri
üçüncü bir taraf gibi " olmasa olur" unsurlann Kuveytli ithalatçılarca tercih
edilmediği ve onlann doğrudan imalatçı firma veya onun yetkili ihracatçısı ile
iş yapmayı arzu ettiği dikkate alınmalıdır.
Yine benzer mantıkla, Kuveytli ithalatçıya malı firmanın bölge yetkilisi bir
başka yetkili satıcıdan almasını söylemek veya bir başka ülkedeki genel
acenteye bağlı yetkili satıcılık alması söylemek veya bir başka ülkedeki ge­
nel acenteye bağlı yetkili satıcılık önermek gibi maliyet arttıncı yollarda kabuil edilmesi mümkün görülmeyen alternatiflerdir.
İkinci alternatifde değinilen, akreditifle belirlenen koşullar çerçevesinde
mal ithal eden Kuveytli tüccar kanalıyla Kuvyet pazanna ihracat yöntemi
ise, istikrarlı ve güvenli bir pazarlama yöntemi olarak kabul edilmemelidir.
Daha çok küçük ölçekli firmalann yer aldığı bu dağıtım unsurunda, istisnalar
olmakla birlikte, firmalann finans gücünün zayıf olduğu, sürekli müşteriye
sahip olmadığı ödemelerde sorunlannın bulunduğu öğrenilmiştir.
Bu itibarla, bu ülkeye mal satmak isteyen firmalanmız için, en güvenli, en
uygun ve en etkin dağıtımın bir Kuveytli firmayı" yetkili satıcı" olarak belirle­
mekle mümkün olabileceği belirtilmelidir. Bu tür bir firmanın bulunabilmesi,
performansının moralitesinin öğrenilebilmesi çok kolay olmamakla birlikte,
bü tür istihbaratın, sırasıyla Kuveyt Ticaret ve Sanayi Odası, ticari bankalar
ve resmi temsilciliklerimiz nezdinde yapılabileceğini söyleyebiliriz. Başlan­
gıçtan iki - üç firma ile çalışarak, belli bir süre sonra birisini seçmek en sık
rastlanılan yöntemdir.
Kuvet'in Ticaret Yasası'nagöre, yabancı firmalann Kuveyt'teki temsilciliği­
ni yapabilme hakkı yalnızca Kuveyt vatandaşlanna verilmiş olup, önceki bö-
İlimlerde de belirtildiği üzere, "Kuveytli " olabilmenin zorunlu koşullan bu­
lunmaktadır. Aynca, herhangi bir durumda, firmanın hakkını ve çıkarlannı en
iyi koruyabilecek kişilerin "gerçek Kuveytlilerin" olabileceği bildirilmektedir.
Kuveyt'e ihracat yapan firmalann, mallarının karşılığını aşağıdaki yöntem­
lerden birisini izleyerek tahsil edebilirler:
1. Akreditif: Malın yükleme işlemleri tamamlanır tamamlanmaz ödemenin
yapıldığı akreditifle;
2. Kredili Satış: Satılan kısmın bedelinin ihracatçıya hamen transfer edildi­
ği kredi satışlarla;
3. Komisyon: Daha çok konsinye olarak gelen ve belirlenen satış fiyatı
üzerinden ihracatçı adına satılan ve komisyon payı alınarak kalan kısmın
havalesi yoluyla;
4. Vadeli Satış: Geleneksel olarak 30-180 gün vadeli poliçelerle; ihracat
hesaplan kapatılır.
Ancak, yine de, ihracatçı ile ithalatçı arasında belli bir uyum ve güven
sağlanana kadar akreditif sisteminin kullanılması tavsiye edilmektedir.
C.SEÇİLEN ÜRÜNLER İTİBARİYLE İTHALAT
Kuveyt'teki saha araştırmalan sırasında, ülkenin ithalat istatistikleri ilgili
yayınlanan en son bilgiler 1987 yılına ait olup, Kuveyt dinan bazında hazır­
lanmış verilerdir. Ülkenin 1985 yılı ile ilgili ithalat verileri de açıklanmamıştır.
Ancak, temas ve araştırmalanmız sırasında, ithalatın 1987 yılında en düşük
performansını kaydettiği, 1988 ve özellikle 1989 yılında toplam ithalatın ve
bu bağlamda gıda maddeleri ithalatmnı kaydadeğer artışlar gösterdiği şek­
lindedir. Bir fikir verebilmesi bakımından 1988 ve 1989 yıllannda ülkemizden
Kuveyt'e yapılan sözkonusu malların ihracatı konusundaki verileri de takipeden bölümlerde sunacağız. Tablolann anlaşılabilir olması bakımından da
ABD dolan /Kuyvet dinan kurlan yıllar itibariyle aşağıdaki tabloda verilmek­
tedir.
ABD Dolan Dviz Kurları
(1 Kuveyt Dinarı = ABD Doları)
1983 1984
2.431 3.379
1985
3.326
1986
1987
3.426 3.590
1988
3.585
1989 1990
3.401 3.460
Kuveyt'in ithalatına baktığımızda, toplam ithalatının yaklaşık % 57'sinin sa­
nayi ürünlerinden, % 24'ünün sınai hammadelerden ve % 19'unun da gıda
maddelerinden oluştuğu görülmekte; ithalatın yansından fazlasının Japon­
ya'dan (%12.9) ABD'nden (% 12.2), İNgiltere'den (% 7.5), B. Almanya'dan
( % 7.2), Güney Kore'den (% 6.0), İtalya'dan (% 5.7) ve Türkiye'den (% 5.4)
sağlandığı dikkatleri çekmektedir.
Bakliyat ürünleri (Nohut, Mercimek)
Kuveyt'in tihalat istatistiklerinde ayrı ayn gösterilen bakliyat ürünleri içerisnde, gerek Türkiye'nin ihracatı gerekse Kuveyt'in ithalat potansiyeli açı­
sından önemli iki ürün olan nohut ve mercimek ile ilgili veriler aşağıdaki tab­
lolardan incelenebilir.
a) Nohut
Tablo'dan da görülebileceği üzere, Kuveyt ortalama olarak her yıl yakla­
şık 3500 ton nohut almakta ve fiyata bağlı olarak da 500 bin ile 650 bin Kuvveyt dinan civannda fatura ödemektedir. İstatistiki verilerden de anlaşılabile­
ceği üzere, Kuveyt'in nohut ithalatı, büyük ölçüde nüfus artışına paralel
olarak, artmaktadır. Sözkonusu ithalatın 1986 ve 1987 yıllarında, değer ola­
rak sırasıyla % 75'i ve % 65 'i Türkiye'den gerçekleştirilmiştir. Daha sonraki
sıralan da, açık ara ile Hindistan ve Avustralya almaktadır. Yine tablodan
görülebileceği üzere, bu malın reexportu da önemsenecek düzeylerde bu­
lunmaktadır.
Yıllar
1975
1976
1977
1978
1979
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
(X)
Tablo- NOHUT (KURU, BÜTÜN VEYA PARÇALANMIŞ)
İHRACAT
İTHALAT
Miktar (Kg)
Değer (Dinar)
9.733
113.890
1.042.758
97.663
24.279
194.230
1.556.473
212.014
55.817
310.620
2.121.732
389.945
19.053
80.779
1.471.609
321.387
18.432
86.792
2.165.892
493.098
10.236
42.957
2.405.035
400.954
6.371
33.100
2.443.855
425.920
16.145
49.840
2.496.132
512.305
5.558
23.080
2.446.383
461.519
5.542
24.055
2.905.414
554.245
11.537
52.565
3.543.570
654.425
10.124
71.364
3.205.173
497.978
Tablo-1983 - 1987 YILLARI İTİBARİYLE BAŞLICA
İHRACATÇI ÜLKELER
(Kuveyt Dinarı Değeriyle)
Ülkeler
1983
Suriye
1.383
Türkiye
348.023
Kenya
8.489
İran
31
İtalya
6.716
Hindistan
10.642
Avustralya
21.543
Pakistan
Amerika B.D.
5.132
İngiltere
Lübnan
_
1984
-
324.913
7.647
-
53.809
16.809
766
23.208
1985(x)
1986
489.877
1.440
1.384
43.737
65.859
-
1987
325.369
10.110
12.361
73.849
28.273
3.443
10.306
_
-
-
-
19.247
4.961
(x) Kuveyt'in 1985 yılı istatistikleri gizli tutulduğundan yayınlanmamıştır.
Türkiye'nin resmi istatistiklerine göre de Kuveyt'e 1988 yılmda 3510 ton
(yaklaşık 275 bin dinar), 1989 yılmda da 2321 ton (yaklaşık 327 bin dinar)
kadar nohut ihracatı gerçekleştirmiştir.
b) Mercimek
İstatistiklerde yeşil mercimek ve kırmızı mercimek diye iki bölümde değer­
lendirilen bu üründe de yine Türkiye en önemli ithalat kaynaklanndan birisi
durumundadır. Yıllar itibariyle oldukça farklı miktarlarda ithalat yapan Kuvyet'in her halükarda yılda yaklaşık 4000 ton mercimek ithal ettiğini söyleye­
biliriz. Sözkonusu ithalatın değer itibariyle de 1 milyon Kuveyt dinanna yaklaşıtığını tesbit edebiliyoruz.
Kırmızı mercimek konusunda, başlıca ihracatçı ülkelerin Hindistan, Türki­
ye olduğunu; oysa yeşil mercimekte ise Tayland ve Avustralya'nın pazara
hakim bulunduğunu kaydedebiliriz. Ancak, burada hemen Hindistan'ın mer­
cimek ve nohutun önemli bir ithalatçısı ve tüketicisi olduğuna dikkat çeke­
rek, bu ülkenin Türkiye'den veya bir başka ülkeden tedarik ettiği ürünleri
Kuveyt'e reexport yoluyla satabileceği olasılığının bulunduğu belirtilmelidir.
Türkiye'nin resmi verilerine göre Kuveyf'e 1988 ve 1989 yıllannda sırasıy­
la, toplam 1800 ton (155 bin dinar) ve 2387 ton (308 bin dinar) muhtelif
mercimek ihraç edilmiştir.
Yıllar
1975
1976
1977
1978
1979
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
(X)
Tablo- MERCİMEK (KIRMIZI, BÜTÜN VEYA KIRIK)
İHRACAT
İTHALAT
Değer (Dinar)
Değer (Dinar)
Miktar (Kg)
32.009
1.341.579
316:027
6.178
1.807.557
345.387
25.048
2.501.064
417.536
21.807
2.300.828
355.586
13.920
3.137.133
495.704
•1.386
3.171.761
571.676
1.9774.672.631
736.154
42.308
3.281.293
618.878
7.108
1.755.191
329.342
7.889
2.287.819
443.838
32.787
3.794.397
905.065
26.211
2.751.589
540.025
Miktar (Kg)
142.650
32.070
168.020
108.800
88.773
77.465
9.898
183.955
30.910
36.400
120.218
132.661
Tablo-1983 - 1987 YILLARI İTİBARİYLE BAŞLICA
İHRACATÇI ÜLKELER
(Kuveyt Dinarı Değeriyle)
Ülkeler
1983
212.054
Türkiye
Hindistan
55.394
Amerika B.D. 26.316
Lübnan
Kenya
Pakistan
225
Tayland
15.557
Avustralya
Tunus
Belçika
Fas
1984
324.913
53.809
23.208
7.647
766
13.802
16.949
1985
1986
657.614
175.548
27.388
185
5.842
1987
239.039
262.678
23.328
3.700
2.761
30.953
5.017
3.139
2.344
(x) Kuveyt'in 1985 yılı istatistikleri gizli tutulduğundan yayınlanmamıştır.
Yıllar
1975
1976
1977
1978
1979
1980
1981
1982
1983
1984
1985 ( X )
1986
1987
Tablo-YEŞİL MERCİMEK (Bütün veya kırık)
İTHALAT
İHRACAT
Değer (Dinar)
Miktar (Kg)
Değer (Dinar)
78.053
381.450
31.391
198.067
164
60.152
380.696
2.500
62.781
468.792
38.977
273.275
50.295
332.208
98.204
557.868
58.647
355.439
81.985
539.238
900
159.642
904.110
3.136
-
-
135.296
122.341
879.111
792.140
8.544
5.919
Miktar (Kg)
_
820
12.500
_
-
7.200
14.685
45.127
31.515
Tablo-1983 -1987 YILLARI İTİBARİYLE BAŞLICA
İHRACATÇI ÜLKELER
(Kuveyt Dinarı Değeriyle)
Ülkeler
1983
Tayland
67.867
Çin Halk Cum.
Singapur
2.057
Avustralya
5.884
Hindistan
Irak
-
1984
127.969
1985fx^
-
1986
97.323
1.195
1987
53.227
2.502
-
-
15.333
16.320
-
-
16.123
20.134
30.953
20.666
14.430
(x) Kuveyt'in 1985 yılı istatistikleri gizli tutulduğundan yayınlanmamıştır.
2. Bisküviler
Kuveyt'in bisküvi ithalatının değer olarak 2:5 milyon Kuveyt dinarı, miktar
olarak da 4000 ton civarında olduğunu görüyoruz. Ancak, ithalatı yapılan
bisküvinin tümüyle dahili piyasada tüketilmediğini, 100 ton kadannın, ki bu
yaklaşık 500 bin dinar tutannda bir değere ulaşmakta, yeniden ihracatının
(reexport) yapıldığını söyleyebiliriz. Kuveyt'e bisküvi ihracatında önde gelen
ülkeler İngiltere, Türkiye, Polonya, Belçika, Danimarka ve Batı Almanya'dır.
Türkiye'nin bu ülkeye her yıl 350 bin dinar değerinde bisküvi ihracatı ger­
çekleştirdiği ve nispeten istikrarlı bir paya sahip olduğu dikkati çekmektedir.
Yine, Türkiye'nin resmi istatistiklerinde, Kuveyt'e bisküvi ihracatının 1988
yılında, 288 bin dinar değerinde 929 ton bisküvi ihracatı yapıldığı; 1989 yılın­
da ise bunun 1460 ton ve 567 bin dinara ulaştığı görülmektedir.
Yıllar
1975
1976
1977
1978
1979
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
(X)
Tablo - BİSKÜVİ
İTHALAT
Değer (Dinar)
Miktar (Kg)
888.266
1.996.631
1.479.794
3.239.900
2.310.490
4.807.070
2.682.053
5.087.298
2.150.037
3.434.889
2.715.579
3.877.914
3.400.854
4.575.562
2.804.230
3.470.149
3.017.527
5.706.884
2.876.527
4.079.019
2.386.198
3.628.769
2.144.021
3.492.651
İHRACAT
Değer (Dinar)
Miktar (Kg)
270.508
1.138.899
517.885
1.783.252
660.283
1.884.354
704.867
1.623.639
537.359
1.420.976
615.324
1.411.553
746.758
1.755.588
585.121
1.368.983
437.389
1.043.863
342.464
816.741
323.990
802.145
578.015
1.185.839
Tablo-1983 -1987 YILLARI İTİBARÎYLE BAŞLICA İHRACATÇI ÜLKELER
(Kuveyt Dinarı Değeriyle)
Ülkeler
1983
İngiltere
631.477
Çin Halk Cum. 139.464
Belçik.-Lüks. 390.224
Çekoslovakya 54.862
Danimarka
148.629
A.B.D.
71.011
Türkiye
346.844
Yunanistan
65
Lübnan
368
Batı Almanya 16.618
Fransa
160.740
Polonya
136.529
İtalya
Suudi Arabistan
1984
707.762
31.336
425.280
8.676
137.529
123.512
339.590
37.543
1985(x)
185.851
96.352
62.384
-
-
1986
508.302
32.447
192.849
13.471
125.384
77.664
318.851
91.313
64
176.480
90.865
288.706
1987
201.959
244.298
156.395
137.626
367.649
_
120.868
303.717
89.207
79.456
(x) Kuveyt'in 1985 yılı is'tatistikleri gizli tutulduğundan yayınlanmamıştır.
52
3. Domates Salçası
Her yıl yaklaşık 7000 ton kadar domates salçası ithal eden Kuveyt'in bu
ürünün yine bir kısımını son yıllarda giderek azalmakla birlikte reexport yo­
luyla çevre ülkelere sattığı belirlenmiştir. Dünyanın önde gleen domates sal­
çası ihracatçısı ülkelerinden birisi olan Türkiye'nin bu pazardaki payının çok
önemsiz olduğunu görüyoruz. Kuveyt'in domates salçası piyasasında İtal­
ya'nın büyük bir payla (% 67) hakimiyeti bulunmaktadır. Yunanistan, Çin
Halk Cumhuriyeti ve Portekiz'in de diğer önemli ihracatçılar olduğu bilirlenmektedir.
Türkiye'nin 1988 yılı itibariyle Kuveyt'e 2.175 Kuveyt dinan tutannda 8280
kg. domates salçası ihracatı bulunmakta olup, 1989 yılında da 48.515 dinar
değerinde 178 ton salça ihracatı gerçekleştirilmiştir.
Yıllar
1975
1976
1977
1978
1979
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
Değer (Dinar)
1.313.210
1.245.515
1.859.701
1.435.980
1.687.508
2.169.440
1.596.963
2.300.850
1.637.177
2.703.265
(X)
Miktar (Kg)
4.867.078
5.268.457
7.338.855
5.893.032
7.477.395
9.964.745
6.897.247
9.360.108
6.828.578
10.324.765
Değer (Dinar)
85.596
83.177
282.881
55.976
94.699
60.209
203.525
281.093
255.287
33.741
-
-
-
1.686.008
1.766.324
7.039.633
7.327.284
46.049
101.780
Miktar (Kg)
399.240
400.807
1.250.981
213.643
467.045
256.829
911.052
1.311.165
1.214.460
1.455.585
176.420
376.383
Tablo-1983 -1987 YILLARI İTİBARİYLE BAŞLICA İHRACATÇI ÜLKELER
(Kuveyt Dinarı Değeriyle)
Ülkeler
1983
Yunanistan
421.143
İtalya
1.066.829
Çin Halk Cum. 100.247
Macaristan
A.B.D.
5.557
Bulgaristan
25.133
İspanya
Türkiye
1.050
Portekiz
İngiltere
-
1984
1985(x) 1986
652.453
235.100
1.715.685
1.080.464
157.066
263.294
141.041
1.051
1.168
4.607
14.813
560
12.496
3.975
6.532
-
-
1987
1.186.465
214.654
22.121
11.630
23.653
272.002
10.114
(x) Kuveyt'in 1985 yılı istatistikleri gizli tutulduğundan yayınlanmamıştır.
4. ŞEKERLEMELER
Kakao içeren ve içermeyen şekerli ürünler ithalatı 12 milyon dinan bulan
Kuveyt pazannda, Dubai'de de görüldüğü üzere, çikletin önemli bir ithalat
potansiyeli bulunmaktadır.
a) Çikolata ve Kakao İçeren Diğer Ürünler
Bu ürün grubunda, yıllık ithalat tutannın 8 milyon dinann üzerinde bulun­
duğu görülmektedir. 1982 yılına kadar kaydadeğer artışlarla 9.5 milyon di­
nar seviyesine ulaşan ithalat, 1986 yılı dışında, hep bu seviyede gerçekleş­
miştir. Sözkonusu ürünlerin reexportunun eski yıllardaki kadar önemli
olmadığını tablodan görebiliyoruz.
Çikolota ve benzeri ürünlerin en önde gelen ihracatçısı olarak, büyük bir
fark ile, İngiltere görünmektedir. Diğer önemli ve istikrarlı paya sahip ihra­
catçı ülkeler olarak Hollanda, İsviçre, İtalya ve Yugoslavya'yı görebiliyoruz.
Önceki yıllarda kaydadeğer bir ihracat gerçekleştiremeyen Türkiye, 1987 yılılnda 193.449 dinar, 1988 yılında 284.782 dinar ve 1989 yılında ise 281.565
dinar değerinde ihracat yaparak pazarda önemli bir yer edinmişse de, bu
payın 1989 yılı ortalarnıdan itibaren gerileme sürecine girdiği belirlenmiştir.
Araştırmamızın konusunu oluşturan diğer ürünlerde de görülen bu gerile­
menin Türk ihraç mallannın birim fiyatlanndaki asgari % 20 oranındaki artış­
lardan kaynaklandığı ithalatçılarca belirtilmiş olup, ileriki bölümlerde bu hu­
susa aynntılı olarak değinilecektir.
Yıllar
1975
1976
1977
1978
1979
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
Tablo-ÇİKOLATA VE KAKAO İÇEREN BENZERİ ÜRÜNLER
İTHALAT
İHRACAT
Değer (Dinar)
Miktar (Kg)
Değer (Dinar)
Miktar (Kg)
2.558.981
23.269
27.838
2.208.650
3.319.221
4.064.208
69.109
104.880
64.967
5.422.225
5.126.053
74.580
99.894
4.632.593
89.852
4.965.198
4.700.732
4.034.790
120.030
139.303
127.171
6.551.090
5.265.391
127.449
5.818.768
100.181
7.111.079
120.456
8.757.384
254.539
6.542.809
301.780
211.671
8.296.371
6.881.463
213.257
7.077.814
317.147
368.011
8.638.435
(X)
-
-
6.748.761
8.378.524
5.217.569
6.442.834
-
-
165.620
146.607
213.933
262.688
Tablo-1983 -1987 YILLARI İTİBARİYLE BAŞLICA İHRACATÇI ÜLKELER
(Kuveyt Dinan Değeriyle)
Ülkeler
İngiltere
Yunanistan
Lübnan
İtalya
İsviçre
Hollanda
Singapur
Batı Almanya
Japonya
İspanya
Yugoslavya
Polonya
Belçika
Fransa
Ürdün
Türkiye
1983
4.73.0.962
198.217
21.094
403.497
304.085
252.316
109.470
660.870
398.738
42.244
219.528
22.738
1984
1985fx) 1986
4.807.543
- 3.538.331
166.564
230.395
8.690
57.443
277.239
- 243.098
381.692
- 371.536
592.075
- 743.180
243.046
54.902
473.834
- 382.317
367.359
81.298
22.028
21.170
241.142
- 243.670
128.394
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
1987
4.042.039
-
363.744
547.346
940.720
-
193.717
-
209.477
308.676
236.614
229.996
193.449
b) Kakao İçermeyen Şekerlemeler
Şekerli ürünlerin ithalatı ile ilgili istatistikleri kapsayan tablodan, 1986 yılı­
na kıyasla 1987 yılında büyük bir düşüş olduğu görünüyorsa da, bu düşü­
şün bir kısımının gümrük tarife istatistik pozisyon numaralarındaki değişiklik­
ten kaynaklandığı, 1986 yılına kadar şekerlemeler ve diğer şekerli ürünler
olarak istatistik yayınlanırken, 1987 yılından itibaren bu kapsamdan tahin
helvası ve aromalı şeker türleri çıkanlarak ayrı başlık altında sınıflandırılmış­
tır. Sözkonusu bu ürünlerin 1987 yılı ithalat verileri, sırasıyla, 85.537 dinar
ve 468.842 dinardır.
Daha önceki bölümlerde de kaydedildiği üzere, 1987 yılında Kuveyt'in it­
halatında genel bir düşüşle karşılaşılmış; ancak, 1988 ve 1989 yıllannda yi­
ne yükselme trendi sürmüştür.
Şekerli ürünlerin ithalat istatistiklerine bakıldığında, bu ürün grubunda reexportun oldukça önemli miktarlara ulaştığı, toplam ithalatın yaklaşık beşte
ikisini oluşturduğu görülmektedir. Saha araştırmaları sırasında, özellikle,
1985 yılından itibaren reexportun gerilediği, bu nedenle ithalatın düştüğü,
Kuveyt pazannın gerçek tüketim büyüklüğünün 2.5 milyon dinar civannda
olduğu belirlenmiştir.
Şekerleme ürünleri piyasasında en büyük paya yine İngiltere sahip bulun­
maktadır. İngiltere'nin bu pazara ihracatı 630 bin dinar civanndadır. ABD,
Hollanda ve Polonya'da diğer önemli pay sahibi ülkeler olarak görülmekte­
dir.
Türkiye'nin Kuveyt istatistiklerine göre şekerleme konusunda kaydadeğer
bir ihracatı bulunmamaktadır. Türkiye'nin resmi verilerine göre de Kuveyt'e
ihracatımız yıllar itibariyle 45 bin dinann altında kalmaktadır.
Yıllar
1975
1976
1977
1978
1979
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
(X)
Tablo-ŞEKERLEMELER VE DİĞER
İTHALAT
Değer (Dinar)
Mil<tar (Kg)
2.313.152
1.147.516
2.081.087
4.343.864
2.467.635
4.883.418
3.254.560
5.945.830
7.824.752
4.303.889
4.084.442
6.953.290
6.146.071
4.357.328
7.049.672
5.139.995
4.266.186
6.252.818
4.583.153
6.960.680
3.296.231
5.081.450
1.946.293
2.670.715
ŞEKERLİ ÜRÜNLER
İHRACAT
Değer (Dinar)
IVliktar (Kg)
217.050
627.917
663.995
1.764.668
1.013.001
2.223.047
948.225
1.900.217
994.258
2.173.511
1.167.304
2.502.881
1.608.507
2.944.327
1.765.496
3.657.297
1.402.443
2.629.310
1.963.217
3.572.355
524.994
1.036.410
288.886
664.989
TablO-1983 -1987 YILLARI İTİBARİYLE BAŞLICA İHRACATÇI ÜLKELER
(Kuveyt Dinan Değeriyle)
Ülkeler
İngiltere
Amerika
Çin Halk Cum.
Hong Kong
Batı Almanya
Hollanda
Lübnan
İtalya
Fransa
Japonya
Polonya
Tayvan
İspanya
İrlanda
Tunus
Avustralya
1983
616.724
737.554
145.860
114.318
103.569
236.426
60.615
53.510
46.564
611.468
608.633
-
1984
1985(x) 1986
928.571
631.857
735.615
508.467
166.194
71.389
92.399
117.408
166.474
120.714
460.650
173.575
98.396
563.641
58.964
49.804
103.729
45.053
372.307
108.329
493.729
115.999
1^4.034
-
-
-
-
•
-
-
-
-
-
-
-
1987
630.108
58.435
-
88.643
125.668
-
-
58.578
74.277
92.961
80.417
75.660
50.863
Çiklet de, bir şekerli mamul olarak, özellikle Ortadoğu piyasasmda ve bu­
na parelel olarak Kuveyt'te de önemli bir talebe sahip bulunmaktadır. Tablo­
dan da izlenebileceği gibi, her yıl ortalama 1.5 milyon dinarlık çiklet ithal
edilmekte ve bunun bir kısmı (% 15) reexport yoluyla çevre ülkelere gönde­
rilmektedir.
En önemli ihracatçı ülkeler, İngiltere, Japonya, Güney Kore, İspanya ve
B. Almanya'dır.
Türkiye ise, Kuveyt'e 1989 yılına kadar, 10 bin dinar dolayında bir çiklet
ihracatı gerçcekleştiribilirken, anılan yılda, 131.114 dinarlık bir değere ulaş­
mıştır.
Yıllaf
1975
1976
1977
1978
1979
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
Değer (Dinar)
622.185
1.066.105
1.292.005
983.581
1.343.185
1.238.227
1.615.492
1.222.420
1.422.765
1.538.645
Miktar (Kg)
947.896
1.656.319
1.796.974
1.229.101
1.694.907
1.492.533
1.758.693
1.379.843
1.461.558
1.781.831
-
(X)
1.126.993
1.406.909
İHRACAT
Değer (Dinar)
93.964
280.606
288.044
169.944
182.565
176.267
223.418
183.446
197.124
464.227
-
-
1.317.276
1.574.915
Miktar (Kg)
282.507
587.325
516.383
302.494
373.089
334.488
406.707
296.605
235.336
532.174
-
249.179
171.568
333.349
241.642
Tablo-1983 -1987 YILLARI İTİBARİYLE BAŞLICA İHRACATÇI ÜLKELER
(Kuveyt Dinarı Değeriyle)
Ülkeler
1983
Brezilya
Japonya
173.463
Hollanda
38.120
8.124
Danimarka
Lübnan
71.696
Batı Almanya 110.103
İran
13.290
İngiltere
557.496
Güney Kore 122.679
75.964
İspanya
Yunanistan
19.722
İtalya
Suudi Arabistan
1984
11.686
1986
32.644
128.734
9.381
20.903
37.704
80.099
11.992
391.133
187.924
112.627
51.522
7.240
-
-
315.265
79.250
7.273
92.780
87.247
10.802
481.895
172.732
110.937
-
1985fx)
1987
575.255
34.890
32.134
36.050
106.525
-
132.433
107.709
54.837
-
33.602
(x) Kuveyt'in 1985 yılı istatistikleri gizli tutulduğundan yayınlanmamıştır.
5. BİTKİSEL YAĞLAR
Bu ürün grubu içerisinde, Türl<iye'in ilıracat potansiyeli bulunan zeytinya­
ğı, ayçiçek yağı ve mısır yağının Kuveyt'teki pazar potaniyeli ele alınmış
olup, zeytinyağının ve mısır yağının önemli ölçüde tüketildiği; ancak, ayçiçek
yağının piyasada yetirince talep görmediği saptanmıştır.
a) Zeytinyağı
Kuveyt'in yıllar itibariyle zeytinyağı ithalatı değer olarak 2 milyon di,nar,
miktar olarak da 3300 ton dolayındadır.
Pazara hakim ülkeler İspanya, Türkiye, Ürdün ve İtalya'dır. İspanya'nın
yıllardır başı çektiği Kuveyt zeytinyağı pazan tümüyle Akdeniz ülkelerinin re­
kabetine sahne olmaktadır.
Kuveyt'in komşulanna reexportunun bu üründe ithalatının % 5'inin altında
kaldığı tablodan görülebilrnektedir.
Ülkemizin Kuveyt'e 1988 yılı zeytinyağı ihracatının 475.019 dinar, 1989 yı­
lında ise 161.127 dinar olduğunu, yine Türkiye'nin resmi istatistiklerinden
belirlemiş bulunuyoruz.
b) Mısır Yağı
Kuveyt'lilerin en çok tükettikleri likit yağ çeşidi, mısır yağıdır..Ülkenin her
yıl giderek artmakta olan toplam tüketiminin 8500 ton dolayında olduğu bil­
dirilmektedir.
Pazara, önemli bir pay ile Singapur hakimdir. Diğer önemli pay sahibi ül­
keler, tablodan da görülebileceği üzere ABD ve Hollanda'dır. Türkiye'nin
Kuveyt'e mısır yağı ihracatı bulunmamaktadır.
Yıllar
1975
1976
1977
1978
1979
1980
1981
1982
1983
1984
1985 (x)
1986
1987
İTHALAT
Değer (Dinar)
Miktar (Kg)
502.862
981.181
1.490.067
2.491.552
865.935
1.673.111
1.571.987
2.583.992
1.069.065
1.717.319
2.266.627
3.278.655
2.290.557
3.331.781
2.958.064
1.881.154
2.084.304
3.432.393
2.010.643
3.379.788
1.886.301
3.104.428.
1.754.205
3.375.052
İHRACAT
Değer (Dinar)
31.730
42.360
32.212
29.269
20.092
109.002
127.540
112.311
70.570
130.271
65.094
29.973
Miktar (Kg)
57.005
74.063
52.570
46.839
38.556
205.764
195.934
207.203
104.018
230.051
102.610
45.067
TablO-1983 -1987 YILLARI İTİBARİYLE BAŞLICA İHRACATÇI ÜLKELER
(Kuveyt Dinarı Değeriyle)
Ülkeler
İspanya
Ürdün
Lübnan
Türkiye
İtalya
Yunanistan
Suriye
Tunus
1983
516.784
994.984
28.698
451.112
51.881
18.020
5.346
9.398
1984
783.740
595.126
21.226
403.964
156738
15.488
2.778
7.919
1985(x)
1986
534.237
645.903
40.501
435.995
196.561
13.969
7.463
1987
690.650
283.896
27.753
479.292
227.965
29.127
15.490
(x) Kuveyt'in 1985 yılı istatistikleri gizli tutulduğundan yayınlanmamıştır.
Yıllar
1975
1976
1977
1978
1979
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
Tablo-MISIR YAĞI
İTHALAT
İHRACAT
Değer (Dinar)
Miktar (Kg)
Değer (Dinar)
10.891
1.815.238
949.119
6.299
479.322
1.175.905
9.386
819.390
319.680
6.277
1.477.233
614.502
18.025
1.260.928
515.219
505.089
5.337.613
1.862.167
472.045
3.436.249
1.366.343
1.764.751
3.692.432
1.493.209
54.293
5.257.923
1.796.383
86.265
7.101.580
2.612.988
-
(X)
2.256.647
2.230.098
7.630.288
8.477.401
Miktar (Kg)
26.045
14.060
28.535
14.051
68.750
1.109.237
1.224.360
5.332.541
157.487
275.881
-
-
190.266
22.532
715.879
56.361
Tablo-1983 -1987 YILLARI İTİBARİYLE BAŞLICA İHRACATÇI ÜLKELER
(Kuveyt Dinarı Değeriyle)
Ülkeler
1983
Amerika
638.832
Hollanda
316.816
Fransa
31.779
Singapur
656.005
İspanya
Brezilya
İngiltere
Kıbrıs
55.310
Batı Almanya
Botswana
Mozambik
Belçika
Bir. Arap Em.
Suudi Arabistan
-
1984
1985(x) 1986
1.291.476
750.179
351.560
378.613
44.927
43.139
760.958
991.354
55.120
15.836
12.958
12.006
17.860
19.964
-
1987
542.679
294.468
28.384
1.174.838
14.724
47.351
39.930
30.710
23.118
21.956
(x) Kuveyt'in 1985 yılı istatistikleri gizli tutulduğundan yayınlanmamıştır.
Kuveyt'te pek bilinmeyen ve dolayısıyla kullanımı çok kısıtlı düzeyde bulu­
nan ayçiçek yağı 1987 iyılına kadar, soya yağı, fıstık yağı, palm yağı ve ben­
zeri diğer yağlarla aynı kategoride toplanarak istatistikleri tutulduğundan o
yılara ait ithalat rakamları konusunda ayrıntılı veriler bulunmamaktadır. 1987
yılı verilerine göre de, tablodada görüldüğü üzere, toplam ithalat miktar ola­
rak 105 ton, değer olarak da 33.814 dinar kadardır. Sözkonusu ithalatın üç­
te ikisi Fransa tarafından karşılanmaktadır. Hollanda, Türkiye ve Belçika da
pazarda tanınan ve pay sahibi olan diğer ülkelerdir.
Türkiye'den 1988 ve 1989 yıllarında Kuveyt'e yapılan ayçiçek yağı ihraca­
tı, 1987 yılındaki düzeyini de bulamayarak çok önemsiz bir düzeyde kalmış­
tır.
Yıllar
1987
Tablo-AYÇİÇEK YAĞI
İTHALAT
İHRACAT
Değer (Dinar)
Miktar (Kg)
Değer (Dinar)
33.814
105.806
36
TablO-1987 YILI İTİBARİYLE
BAŞLICA İHRACATÇI ÜLKELER
(Kuveyt Dinarı değeriyle)
Ülkeler .
Fransa
Hollanda
Türkiye
Belçika
Amerika
1987
21.558
4.347
4.163
3.028
702
Miktar (Kg)
15
D. SEÇİLEN ÜRÜNLERLE İLGİLİ TİCARİ PAZAR
BİLGİLERİ
1. Nohut ve Mercimek
Kuveyt nohut ve mercimek piyasasmda en büyük pay sahibi ülke Türki­
ye'dir. Yılda 3500 ton dolayında nohut ve 4000 ton dolayında mercimek ithal
eden bu pazarda bakliyat ithalatı yapan 30 kadar firma bulunmaktadır. Top­
lam 7500 ton civanndaki nohut-mercimek ithalatının yaklaşık 2000 tonunu
gerçekleştiren Kuveytli firma, Türkiye'nin ucuz mal tedarik eden ve ürün ka­
litesi de tatminkar bir ülke olması nedeniyle hemen hemen rakipsiz bir ko­
numda olduğunu belirtmiştir.
Kuveyt piyasasının ürün kalibrasyonu nohut'ta 8-9 mm., mercimekte (kır­
mızı ve yeşil) ise bütün için 9 mm., kırık için 0.1 mm'dir. İhracatın sevkıyatı­
nın genellikle 40 kg.'lık jüt (veya polipropilen) çuvallarda yapılmasının istenil­
diği, bu ülkede 1990 yılı itibariyle ithal birim fiyatlarının (CİF) Kuveyt teslimi
olarak her iki ürün için 750-800 ABD doları civannda bulunduğu oysa bu fi­
yatın geçen yıl mercimeki çin 450 dolar, nohut için de 500 dolar kadar oldu­
ğu belirlenmiştir.
Ancak, 1990 yılı içerisinde Türk nohut ve mercimeğine olan talebin artan
fiyat yüzünden gerileyeceği, bu arada Hindistan, Pakistan, Bangladeş gibi
ülkelerin, Doğu Bloku ve Avustralya gibi ülkelerden daha ucuz nohut ve
mercimek ithalat etmek, (CİF) teslim 300-350 ABD dolan civarındaki fiyat­
larla ikame değer bakliyat ürünlerini Körfez piyasasına sürmek suretiyle pa­
zardaki rekabeti yeni bir boyut kattıkları görülmüştür.
Kuveyt'li ithalatçılann, istisnalar olmakla birlikte, genelde, ihracat fiyatları­
nın (CİF) Kuveyt olarak verilmesini tercih ettikleri, ödemelerini de akreditif
yöntemiyle yaptıkalrı belirtilmiştir.
Konuya ilişkin görüşüleni Igililerin tümü, ürün kalitesini iyi ve kabul edile­
bilir bulduklarını; ancak, bazı Türk firmalannın uygulamalanndan ve kısa va­
deli politikalanndan dert yanmışlardır. Bu tür firmalann, iyi niyetli ve dürüst
diğer Türk firmalarının ve Türk mallarının pazardaki imajını ciddi şekilde ze­
delediği bildirilmiştir. Teslimatın belirtilen zamanda gerçekleştirilememesi;
ihracatçının daha önceden anlaşılan fiyattan (piyasada fiyatların yükselmesi
gerekçesiyle) taahhütünü yerine getirmemesi; gönderilen malın spesifikasyonlara uymaması; çuvallann belirtilen ağırlıklarda olmaması Kuveytli ithalatçılarca dile getirilen belli başlı sorunlardır. Türk ihracatçı firmalannın, kuş­
kusuz kendilerince mazeretleri ve karşı iddialan bulunmakla birlikte, bu tür
şikayetleri ortadan kaldıniması için daha fazla çaba göstermeleri gerekmekterdir.
1990 yılı ve onu izleyecek yıllarda, nohut ve mercimekte (ve diğer Türk ih­
raç ürünlerinde de) karşılaşılan ve karşılaşılacağı belli olan ve özellikle fiyat
artışlanndan kaynaklanan talep gerilemelerinin, ulusal ekonomi politikalarıy­
la bir an önce önüne geçilmesi zorunludur. Büyük ölçüde Dubai ve Kuveyt
pazarlarındaki ithalatçılarca dile getirilen ve 1989 yılı Mayıs ayından itibaren
görülen % 20 fiyat artışlannın ülkemizdeki doğrudan teşviklerin (vergi iade­
lerinin) kaldınimasıyla ortaya çıktığı herkesin malumudur. Aynca, rekoltedeki
düşüşlerin, ülkemizdeki yüksek enflasyon ve kambiyo politikasının da ihra­
cat birim fiyatlannın, uluslararası piyasalardaki fiyat rekabet gücümüzü bü­
yük ölçüde zayıflattığı, bu arada, belirtilmelidir. Bu gibi sorunlann, bir ölçüde
çözüme kavuşturulması durumunda, bakliyat ihracatında (ve elbette diğer
mallanmızın ihracatında da) kaydadeğer mesafeler alınacağı, mevcut pazar
paylanmızın, kaybedilmesi bir yana, daha da arttırılabileceği kesindir.
2. Bisküviler
Mevcut tüketim potansiyelinin çok az bir kısmını karşılamaya yeten yerli
bisküvi üretimi de bulunan Kuveyt'te Türk malı misküviler oldukça tanınmak­
ta ve yüksek bir talebi bulunmaktadır.
Ortalama pazar büyüklüğü 2-2.5 milyon dinar civarında bulunmakta ve
bisküvi ticareti, reexport faaliyetleri ile birlikte oldukça canlı bir görünüm arzetmektedir. Bisküvi ihracatının yaklaşık 500 bin dinar dolayında bulunduğu
ve tahmin edilebileceği gibi, yine körfezdeki komşu ülkelere yönlendiği belir­
lenmiştir.
Kuveyt'teki ithalatçılar da, aynen Dubaili meslektaşlan gibi, "tek yetkili sa­
tıcı" olarak ithalat yapmayı tercih etmekte, bu nedenle birçok ülkeden deği­
şik birçok ünlü marka bisküvi, pazar da yoğun bir rekabet içerisinde pazarlanmaya çalışılmaktadır.
Pazarda hakim olan ülkelerin hemen hemen eşit paylara sahip İngiltere,
Belçika, Türkiye, Danimarka, Polonya, F. Almanya ve ABD olduğu görül­
mektedir. Türkiye'nin özellikle 1989 yılında pazarda önemli ölçüde payını
arttırdığı, ancak anılan yıl ortasından itibaren fiyatlardaki anormal artışlar ne­
deniyle Türk bisküvilerine olan talebin gerilemeye başladığı bildirilmiştir.
Kuveytli ithalatçılar, yetkili temsilcilik dışında, ihracatçıdan talep ettiği ve
büyük önem verdiği diğer bir husus ise ihracatçının (genellikle imalatçıihracatçının) çok geniş bir bisküvi çeşidine sahip olmasıdır. Tercih edilen
bisküvi türünün başında tatlı bisküviler gelmektedir. Bu tür bisküvilerin ol­
dukça popüler olduğu piyasada, ambalajların şeffaf olması ve çok canlı
renklerden'oluşması tercih edilmektedir. Piyasada 1/2 kg. ve 1 kg.lık amba­
lajlarda da görülse bile, 200 gr. Iık paketlerin daha çok ilgi gördüğü özellikle
belirtilmektedir. Kiloca büyük paketlerin ve teneke kutularında ilgi çektiği de
kaydedilmelidir. İhracat sevkıyatlarının ise poiietilenli, katkılı kartın kutularda
gerçekleştirilmesi zorunludur.
Birçok ülkenin değişik kalite ve fiyat seviyelerindeki bisküvilerinin ithal
edildiği bu pazarda, promosyonun ve reklamlann büyük önemi bulunduğu
kaydedilerek TV ve gazetelerdeki reklamların, perakende mağazalarında ta­
dım olanaklan sağlanmasının. Lotarya ve hediyelik eşya kampanyaların gibi
kampanyaların en etkili araçlar olduğu görülmektedir.
Türk bisküvisinin, gerek ithalatçılann ve gerekse tüketicilerin gözündeki
kalite imajı, İngiltere, Danimarka, Belçika gibi ülkelerin bisküvilerinin kalitesi
ayannda bulunmadığı; ancak, S. Arabistan, Lübnan, Çin, Doğu Bloku ülke­
leri ve yerli bisküvilerden daha iyi olduğu belirtilmekle birlikte, fiyat karşılaş­
tırmasında ikinci grupta yeralan ucuz bisküvi ihraç eden ülkelerle kıyaslandı­
ğı dikkati çekmektedir.
Ancak, daha önce, Dubai bölümünde ve bakliyat konusunda belirtilen fi­
yat artışları sorunu Kuveyt bisküvi piyasası için de, maalesef aynen geçerli
bulunmaktadır.
3. Domates Salçası
Diğer Körfez ülkelerinde olduğu gibi, Kuveyt pazarının domates salçası
talebini büyük ölçüde İtalyan firmalar karşılamaktadır. İtalyan salçasının bu
bölgede gerek kalite ve fiyat bakımından gerekse ambalajlama ve sevkiyat
açısından çok önemli ve olumlu bir imajı bulunduğu görülmektedir. İTalya'ya
kıyasla daha düşük kaliteli fakat daha ucuz salça ihraç eden Çin Halk Cum­
huriyeti, Doğu Bloku (Polonya, Macaristan), Yunanistan ve İran da diğer ön­
de gelen ihracatçı ülkelerdir.
Türk domates salçasının özellikle son yıllarda ürün ve ambalajlama kalite­
sinde kaydettiği aşamanın farkında olduklannı belirten Kuveytli ithalatçılar,
tüketicilerin birix (katı madde) aranmın bilincinde olmadıklannı, özelikle fiya­
ta karşı hassas oldukalnnı ve aynı ağırlıktaki ambalajlarda birix oranının ter­
cih edildiğini kaydederek Türk ihracatçılarının bu hususa dikkat etmelerini
tavsiye etmişlerdir.
Kuveyt ikliminin çok sıcak ve nemli olması nedeniyle büyük ambalajlann
ev tüketimine uygun olmadığı; bu nedenle, 70 gr.'lık küçük teneke ambalaj­
lann (bir kere kullanımlık olması avantajıyla) popüler olduğu bu pazarda pa­
zarlamakta olan 1/2 kg. ve 1 kg.'lık ambalajlar ise lokanta, otel ve benzeri
tüketim kuruluşlarca talep edilmektedir. 70 gr.4lık ambalajlann katı madde
oranının % 22/24; diğer büyük kıtaların ise % 28/30 yoğunlukta tercih edildi­
ği belirlenmiştir.
Kuveytli ithalatçılann, aşağı yukarı her konuda olduğu gibi, domates sal­
çası ticaretinde de "yetkili temsilci" olarak tek ithalatçı olmayı arzu ettikleri
bazı ithalatçılann ise kendi markalanyla mal talep ettikleri ve bu koşullarda
ithalat yaptıklan görülmektedir. Domates salçası ithalatı ile uğraşan belli
başlı ithalatçı sayısının 12-15 kadar olduğu pazarda, sözkonusu salça itha-
latçıları yine c/f Kuveyt bazmdal^i teklifleri tercih etmekte ve ödemeleri akre­
ditifle yapmakta, kredili satış yapan ihracatçıların daha avantajlı olduğu be­
lirtilmektedir.
1990 yılının ilk çeyreği itibariyel, domates salçası fiyatlannın kıyaslanamsında, İtalyan ve Türk salçalarının Kuveyt teslim fiyatının hemen hemen aynı
seviyede olduğu kaydedilirken, kaliteli ürünlerde ortalama fiyatlann % 28/30
yoğunluktaki, 70 gr'lık teneke kutulardan 1000 parçalık kartonlar için cif Ku­
veyt teslimi 8.5 ABD dolan; yine benzer ambalajdaki % 22/24 yoğunluktaki
salçanın ise 8 ABD dolan olduğu bildirilirken; % 28/30 yoğunluktaki 3 kg.'lık
altılı kartonlann ise 20 ABD dolan civarında bir fiyatla ithalatının yapıldığı be­
lirtilmiştir.
4. Şekerli Ürünler
İthalatçı firmalarca 12 milyon dinar (40 - 45 milyon ABD dolan) olarak tah­
min edilen çikolata ve şekerleme ürünleri piyasasına sahip olan Kuveyt pa­
zannda, çikolata ve diğer benzeri kakolu ürünlerin daha popüler olduğu,
toplam ithalatın hemen hemen üçte ikisini olşuturduğu görülmektedir.
Türkiye'nin 1987 yılından başlayarak önemli bir pay almaya başladığı bu
pazann yansına ingiltere hakimdir. Hollanda, İsviçre, İtalya, Belçika ve
Fransa'da diğer önemli ihracatçı ülkelerdir. Ayrıca, düşük kaliteli ve ucuz
ürünlerin ihracatçısı olarak da Ürdün, Yugoslavya, Tunus ve Tayvan sayıla­
bilir.
Bu ürün grubundaki Türk malları da, piyasada oldukça tanınmakla birlikte,
kalite açısından henüz İngilizlerin ya da İsviçreli veya Fransızlann ünlü markalanyla bir tutulmamaktadır.
Özellikle, bisküvi piyasasında kaydedildiği üzere, şeker mamulleri ithalatçılan da, ürün çeşidi geniş ihracatçılarla uzun dönemli anlaşmalar çerçeve­
sinde, "tek yetkili" olarak işbirliği kurmak arzusundadır.
1987 yılından itibaren kaliteli ürünler ve makul fiyatlarla Kuveyt piyasasın-
da adını duyuran ve tatminkar bir pay olan Türk ilıracatçılan kendilerinin de
farkında olduklan zorunlu ve hızlı fiyat artışlan nedeniyle bu paylannı kay­
betme tehlikesiyel karşı karşıyadır. Tüketicilerin ve ithalatçıların kaldırama­
yacağı kadar hızlı ve yüksek oranda fiyat artışlan kaydeden Türk şekerleme
ve çikolatalı ürünlerinin özellikle Uzakdoğunun ucuz fiyatla makul kaliteli
ürünlerinin rekabeti karşısında pazardan tümüyle çekilme dudurmunda ka­
labileceği Kuveytli ithalatçılarca önemli kaydedilmektedir.
Çikolatıla gofretlerin tablet çikolataların, çocuk şekeremelerinin ve çiklet­
lerin en fazla talep gördüğü Kuveyt pazannda, ithalatçılann iş bağlantılar,
koşullan ve standartlan konusundaki tercihleri bisküvi sektöründekilerin ay­
nısıdır.
5. Bitkisel Yağlar
İthalat ile ilgili istatistiki verilerin yeraldığı bölümde de belirtildiği üzere, ay­
çiçek yağı Kuveyt'te pek bilinmemekte ve o nedenle kullanımı çok kısıtlı bu­
lunmaktadır.
Öte yandan, zeytinyağına ve özellikle mısır yağına olan talep çok yüksek­
tir. Zeytinyağı pazan ve ithalatı yıllardır belli bir hacimde ve çizgide istikrarlı
bir seyir izlerken, fiyatı daha ucuz olan mısır yağının ithalatı 1982 yılından
başlayarak çok hızlı bir şekilde gelişmiş ve tüketim iki mislinden fazla bir ar­
tış göstermiştir.
Zeytinyağı pazannda Akdenizli ülkelerin ve özellikle İspanya ve İtalya'nın
hakim oludğu görülmektedir.
Mısır yağında ise, ucuz fiyatlı makul kaliteli ürün gönderen Singapur (Ma­
lezya orijinli) ile kalitesi yüksek örenler ve tanınmış markalar ihraç eden Hol­
landa ve ABD en önemli pay sahipleri durumundadır.
Mısır yağının en çok tercih edilen ambalajlan 3 kg.'lık teneke kutularla 2
kg.'lık pet şişelerdir. Uzakdoğu ülkelerinden ithal edilen mısır yağının genel­
likle Kuveytli ithalatçıların kendi markalanyla etiketlenerek pazarlandığı be-
lirlenmiştir. Ancak, özellikle Hollanda ve ABD kaynaklı ürünlerin orjinal markalanyla pazarlandığı ve bunun ünül markalan tercih eden üst kademe tüke­
ticilere yönelik olduğu kaydedilmiştir.
1990 yılı başı itibariyle, Malezya menşeli Singapur ihracatı 6x3 kg. tene­
ke kutulann koli fiyatının 16 ABD dolan; 6x2 kg. pet şişe koli fiyatının da 22
ABD dolan civarnıda olduğu belirdilmiştir.
Zeytinyağında ise genelde ambalaj olarak teneke kutular tercih edilmek­
te; 1/2 kg., 1 kg., 2.5 kg. ve 5kg.'lık ambalaj ile gibi değişik ağırlıklarda pa­
zarlama yapılmakta ve en çok 5 kg.'Iık ambalaj görülmektedir. Zeytinyağı fiyatlan ünlü markalarda (özellikle İtalyan markaları) ortalamanın bir hayli
üzerinde bulunmaktadır.
Pazar hacmi çok küçük ve Fransa ile Hollanda'nın hakim olduğu, kısmen
Türkiye'nin de pay sahibi bulunduğu ayçiçek yağı piyasasında ünlü marka­
lar, 3kg.'lık tenekeler ve 1 kg.'lık pet şişeler tercih edilmektedir. Ayçiçek fiyatlan da mısır yağına kıyasla kolide (6x3 kg. teneke kutu) 2$ kadar daha
ucuz olduğu görülmüştür.
Bitkisel yağ piyasası içinde sürekli reklam ve promosyonun hayati bir zo­
runluluk olduğu görülmektedir. Marka imajının önemli olduğu, bu ürün gru­
bunda, çok ucuz fiyatlı ürünler dışında, ürünün etiketi tercihleri etkileyen en
önemli unsurlann başında gelmektedir.
Bitkisel yağ ithalatı yapan Kuveytli ithalatçılann da, ihracatçılardan önce­
likle talep ettiği husus, "tek yetkili satıcı" unvanıdır. Bunun dışındaki konular
da pazann yine diğer ürün gruplarındaki özelliklerine ve uygulamalanna pa­
ralel özellikler göstermektedir.
E. SONUÇ
Gerek masabaşı çalışmalarda gerekse saha araştırmalannda ortaya çı­
kan en önemli sonuç, Kuveyt ve diğer Körfez ülkelerinin Türk gıda malları
için çok önemli potansiyel pazarlar olduklarıdır. Alım gücü ve tüketim eğilimi
oldukça yüksek olan bu pazarlardaki ürün kalitesi ambalaj standartlan ve di­
ğer uygulamalar Türk firmalarınm ve ürünlerinin sahip olduğu veya en azmdan kolaylıkla adapte olabileceği türden koşullardır.
Zaten büyük ölçüde pazarda kendine belli bir yer edinen Türkiye, araştır­
mamızın konusunu oluşturan ürünlerden nohut, mercimek, bisküvi, şekerle­
me ve çikolata ile zeytinyağı konusunda önemli bir ihracatçı ülke olarak ta­
nınmaktadır. Kuveytli tüketicilerin Türk ürünlerine alıştığı ve aradığı
bildirilmektedir.
Türk ürünlerinin kalitesi genel olarak vasat ile iyi arasında, ambalajlan ye­
terli, fiyat düzeyleri de 1990 yılı Mayıs ayına kadar makul, o tarihten bu yana
da pahalı olarak değerlendirilmektedir.
Türk firmalarının Kuveyt pazanndaki imajı, maalesef, pek tatminkar görül­
memektedir. Kimi zaman, iyi niyetli fakat uluslararası ticareti bilmeyen firmalann hatalannda, kimi zamanda kısa vadeli çıkarlannı düşünen ve aslında
gerçek bir tüccar (veya firma) olmayan kişilerce yapılan yanlışlıklardan kay­
naklanan nedenlerle, Türk firmalanna büyük ölçüde güvensizlik duyan Ku­
veytli ithalatçılar, spesifikasyona uymayan ürünler, sevkiyattaki gecikmeler,
sık sık fiyat değişiklikleri, sevkiyat belgelerindeki eksiklikler gibi konularda
yoğunlaşan sorunlan dile getirmektedirler.
Sorunlan objektif bir açıdan değerlendiren kimi ithalatçılar ve resmi kuru­
luş yetkilileri de (Ticaret Odası, Tüketim Kooperatifleri) her iki tarafın da za­
man zaman çeşitli hataları bulunduğunu; ancak, asıl önemli olan hususların
art niyetli davranışlarla sorunların çözümsüz kalması olduğunu belirtmekte­
dir.
Kuveytli ithalatçılann, iş yöntemlerinin en belirgin özelliği, ülke veya bölge
bazında "tek yetkili satıcı" olarak çalışmayı tercih etmeleridir. Bu talebin, iyi
bir firma seçilebildiği takdirde, ihracatçılann da kısmı acentelik sistemiyle
gerçekleştirilmektedir. Kuveytli firmalar, İthalat bağlantılannda, fiyat teklifleri­
nin c/f Kuveyt teslimi olarak verilmesini, belli bir işbirliği seviyesine gelene
kadar akreditifle ödeme yapılmasını (ki biz de ihracatçılanmızın mutlaka
gayri kabili rücu akreditifle ambalajlarındaki etiket bilgilerinin tercihen Arap­
ça veya en azından İngilizce olması gereklidir.
Kuveyt'e ithal edilecek gıda ürünlerinin sağlık ve hijyen kontrolleri Kuveyt
Beldiyesi Sağlık İşleri Müdürlüğü'nce yapılmakta, ve konuya ilişkin onay bel­
gesi düzenlenmeden malın girişine izin verilmemektedir. Kimi durumlarda,
örneğin çabuk bozulabilir niteliği nedeniyle hemen dağıtımı gereken ürünler
ve ciddiyetini yıllardır yaptığı sevkıyatlarla kanıtlamış firmalara bazı ayncalıklar tanınarak işlemler hızlandınimaktadır. Bu konuya ilişkin zorunlu koşullara
ilişkin bilgilere "Ekler" bölümünde yer verilmektedir.
Önceki bölümlerde de çeşitli vesilelerle belirtildiği üzere, ihracatçılanmızın
ve daha da önemlisi ihracattan sorumlu yetkili ve ilgili makamlann Türk ih­
raç ürünlerinin 1989 yılından itibaren girdiği istikrarsız ve yüksek fiyat handikapından kurtanİması gerekmektedir. Binbir güçlüklerle elde edilen ve yo­
ğun bir rekabet ortamında korunmaya çalışılan pazar paylannın,
ülkemizdeki ulusal ekonomi politikalanndan kaynaklanan nedenlerle tümüy­
le kaybedilmesine, ihracatın ve ihracat gelirlerinin hayati önem taşıdığı bir
dönemde, fırsat verilmemelidir. 1990 yılı Nisan ayı itibariyle yürürlükten bü­
yük ölçüde kalkan direkt teşviklerin ikame önlemlerle sürdürülmemesi nede­
niyle Türk ihraç mallannın bir anda % 20'lere varan oranlarda pahalandığı,
yanısıra yüksek enflasyon ve son iki yıldır uygulanmakta olan "aşırı değer­
lenmiş TL" ve düşük kambiyo politikalarıyla ek fiyat artışlan yaşandığı, Türk
mallannı ithal eden Kuveyt ve Dubaili ithalatçıların da zorlandığı araştırmalanmız sırasında doğrulanan hususlardır.
Özet olarak bir kere daha belirtmek gerekirse, Kuveyt pazarı Türkiye'nin
belli yer edindiği, mallannın tanındığı ve talep edildiği, bazı hususlara özen
gösterildiği takdirde daha da fazla pay alabilmenin mümkün olduğu bir piya­
sadır. Ancak, yukarda sözünü ettiğimiz sorunların biran önce çözüme ka­
vuşturulması ve özellikle bazı ürün çeşitlerinde, Kuveytli ithalatçı larca işbirli­
ği içinde yeni organizasyonlara, ortak yatınmlara girişilmesi ve yanısıra
reklam ve promosyonun ihmal edilmemesi gereklidir.
III. SİNGAPUR
A. GENEL
Gerçek gayn safi iç hasıla bakımından Singapur'un ekonomik büyümesi
1986'clan 1988 yılına kadar yıllık olarak ortalama yüzde 7.2 olmuştur. 1988
yılına ait gayrısafi iç hasıla nisbeti ise son 15 yılın en yüksek değerine ulaş­
mış olup, bunun sebebi de, Singapur'un büyük ihraç pazan olan Ekonomik
İşbirliği ve Kalkınma Örgütü'nün (OECD) canlı ekonomilerinden gelen kuv­
vetli dış talep oluşmuştur. Singapur'un dış ticaret değeri 1988 yılında 167
milyar Singapur dolanna ulaşmıştır ki, bu değer bir önceki yıla nazaran %
30'luk bir artışı temsil etmektedir. 1988 yılında toplam ithalat harcaması da
88.2 milyar Singapur dolanna ulaşarak, bir önceki yıla nazaran % 29'luk bir
artış meydana getirmiştir. Bu ithalat artışı ödemeler dengesinde bir bozulma
ve ticaret dengesinde de bir açık meydana getirmektedir. 1988 yılında tica­
ret konusu olan başlıca dört kalem petrol ve petrol ürünleri, makine ve ulaş­
tırma teçhizatı, elektronik ürünler ve kauçuk ile kereste gibi ana mallar ol­
muştur. Bu ticaret mallan, toplam ticaretin üçte ikisini oluşturmuştur.
Re-eksport işleri, 1987 yılındaki % 25'lik kuvvetli bir toparlanmadan sonra
1988 yılında da % 39 oranında bir artışla önemli ölçüde artmaya devam et­
miştir. Bu büyüme, ana mal fiyatlannda görülen aşırı artışlar ve denizaşırı ül­
kelerden ham kauçuk ile alüminyum ve bakır gibi demir dışındaki madenler
için gelen yüksek taleplerle kamçılanmıştır. Bilgisayar teçhizatı ve elektronik
aksam ile, tüketim ürünlerinin re-eksport işlemlerindeki önemli artış, Singa­
pur'un re-eksport ticaretine ilave bir canlılık sağlamıştır.
Bu itibarla, Singapur'un gerek iç ve gerekse de bir er-eksport antreposu
olarak ekonomisinin esas itibariyle petrol, elektronik malzeme ve bilhassa
kauçuk ve demir dışı madenler olmak üzere, petrol dışı ana mallar ile ilgili
olduğu görülebilir. Gıda madde ithalatı ile re-eksport işlemleri ekonominin
önemli bir itici gücünü oluşturmamakla beraber değer bakımından önemli
bir miktan temsil etmektedir. Yiyecek ürünleri er-eksportu, Singapur'un
önemli ticaret ortaklan olan Birleşik Amerika Devletleri, Malezya, Japonya
ve Avrupa Ekonomik Topluluğuna yönelik olmayıp, daha ziyade özellikle
Endonezya ve Filipinler gibi uzak Doğunun az gelişmiş bölgelerini içine al­
maktadır. Bundan başka, diğer ülkelerde yeniden işlenip daha sonra da nis­
peten işlenmiş ürünler olarak hedef pazarlara yeniden ihraç edilen tahıl ve
yağlar gibi dökme haldeki ürünler için de önemli ölçüde bir ticaret mevcut­
tur. Bu ticari faaliyetlerin çoğunda malın kendisi gerçekte Singapur toprağın­
dan geçmemektedir.
Ticaret sektörü (toptan ticaret, perakende ticaret, lokantalar ve otelleri içi­
ne alan), 1986 yılında meydana gelen yüzde 0.6'lık bir düşüşten, 1987 ve
1988 yıllarında yüzde 10'un üstünde hatın sayılır bir büyüme göstererek, bir
dönüş yapmıştır. Ticaret sektöründeki kuruluşlann sayısı 1987 yılında
38.119 olarak tahmin edilmiştir. Bu kuruluşlar 227.000'e yakın miktarda ve­
ya toplam işçi mevcudunun dörtte birini istihdam etmişlerdir. Toptan ticaret,
bu sektörde çalışan tüm şahıslann takriben yüzde 46'sını istihdam ederek,
en büyük işçi mevcuduna sahip olmuştur. Bunun arkasından gelen en bü­
yük işveren, bu sektördeki toplam istihdamın yüzde 29'una sahip olan pera­
kende ticaret olmuştur. Lokantalar ve oteller, sırasıyla % 14 ve % 11 olarak
işçilerin geri kalan kısmını istihdam etmiştir. 1987 yılında ticaret sektöründe­
ki ciro 92.870 milyon Singapur dolanna baliğ olarak, 1987 yılına nazaran %
25'in üstünde önemli bir yükselme kaydetmiştir. En büyük artış, cironun %
27.1 oranında büyüdüğü toptan ticaret sektöründe meydana gelmiştir. Bu­
nun sebebi esas itibariyle, emtia fiyatlanndaki yükselme ve komşu ülkelerin
ekonomilerindeki genel iyileşmeden faydalanan canlı antrepo ticareti olmuş­
tur. Perakende ticaretteki ciro da, tüketici harcamaları ve daha yüksek turist
akımı sonucu % 19.3 oranında önemli ölçüde yükselmiştir. Otellerin iş hac­
mi, 1986 yılı cirosundaki % 2'lik düşüşü, 1987 ve 1988 yıllannda takriben %
20'lik bir artışa çevirerek ani bir toparlanma göstermiştir. Lokantalarla ilgili
faaliyetlerde ve bu iki yıl esnasındaki ciroda % 9.5'luk bir büyüme ile de­
vamlı bir gelişme sağlanmıştır. Aşağıdaki tablo, bu projeye dahil olan ürün­
lere atıf yapılarak ticaret dünyası hakkında bir fikir vermektedir.
B. DAĞITIM
Dubai'yle benzer ilişkiler içerisinde olması ve bir antrepo rolü oynaması
sebebiyle, Singapur'un çok çeşitli değişik dağıtım sistemleri vardır. Bütün
dünyaya dağıtım yapmak üzere, esas olarak büyük hacimde emtia üzerinde
çalışan ticaret şirketleri (sömürge yıllannda kurulan) buranın büyük önem
taşıyan kuruluşlandır. Sime Darby, Intraco, Jardine's ve Yeo's gibi şirketler,
yiyecek maddeleri dahil, çok geniş sayıdaki ürün çeşidinin ithalatı üzerinde
çalışmaktadırlar. Bu kuruluşlann hepsi saygın ve kuruluşlan eskilere daya­
nan şirketler olup, esas itibariyle ve tek satıcılık esasına göre isim yapmış
markalar üzerinde ticaret yapmaktadırlar. Mamafih bu şirketler, daima yeni
ürünlere ilgi duymakta olup, bu ürünlerin iyi olması halinde her zaman bun-
lann piyasada tutulması için geniş dağıtım sistemlerini bu ürünlerin emrine
amade kılabilecek durumdadırlar. Her ne kadar bu kuruluşlann müşterileri
nezdindeki saygınlığı ve uzun zamana dayalı ilişkileri, birçoğu uzun kredi
sürelerini içine alan çok değişik türde ödeme ilişkilerine yol açmakta ise de,
bu şirketlerin hepsinin kredi itibarlan olup, akreditif yolu ile ödemede güçlük­
leri yoktur.
Büyük ticaret şirketlerinden başka şüphesiz büyük sayıda bir veya iki kişi­
lik küçük ticaret işletmeler de vardır..Bu işletmeler ithalatçı veya komisyon­
cu olarak çalışırlar. Bu kişiler, daima biraz para kazanabilecekleri yeni bir iş
ve yeni bir ürünü ararlar. Bu kişiler her ne kadar bazı durumlarda Singa­
pur'a yeni giren bir Türk ihracatçı ile nisbeten küçük hacimde bir iş için uy­
gun iseler de, daima ödemede ve sözleşme şartlarını yerine getirmede bazı
riskler mevcuttur.
Bazı süpermarketler ve oteller her ne kadar doğrudan doğruya mal alışı
yapmakta iseler de, bunlar daha ziyade çok miktarda alımı yapılan ürünler
ve isim yapmış markalı mallar ile ilgilenmektedirler. Bunlar genellikle önde
gelen ithalatçılar ve ihtisaslaşmış (kurumlaşmış) toptancılardan mal satın
alırlar. Burada da, gene, özellikle süpermarketler tarafından ortaya konulan
şartlar sebebiyle, işlerini genişletmek isteyen Türk ihracatçılarının, peraken­
deci veya kurumlaşmış alıcılar ile doğrudan ticari ilişkilere girmeye çalışmalan pek uygun değildir. Gönderilen mallann kabule uygun bulunmama halin­
de, alternatif bir dağıtım ve satış sisteminin bulunmayışı, Türk ihracatçılan
için ciddi kayıplara yol açabilir. Her halükarda, yukanda bahsedildiği gibi,
perakende ticaret ve kurumlaşmış ticaret işletmeleri ufak çapta işler için
mahalli toptancılardan yerinde mal satın almayı tercih ederler. Bu etüde da­
hil edilen ürünlerle ilgili olarak, perakendeci ve kurumlaşmış şirketlerin hiç
biri Türkiye ile doğrudan iş görmek için özel bir ilgi göstermemiştir. Aşağıda­
ki tablo, bu projeye dahil ürün sahalan ile ilgili olarak Singapur ticaret sektö­
rünün aynntılı bir dökümünü vermektedir.
C\J
iti
-t
q
8
S
^
^
^
§
T-
2
^
E
CO
îo
C\l
5
^ 5. §
^
^
CO
^
g ^ s
8İ
' E . I
İli
I
.8-
ü
E
1-
ri
r
«o
f^'
^
o
s
o
^
C:^
§
ş
S
?î
°
lO
LO
CO
(O
I s s§
o
8
s
8
s
05
m
CD
^
8
s
T-
CNJ
T-
•.-
CVJ
-r-
5
S
8
ırj
CÖ
CO
CD
°
evi
00
5;^^
CO
§ g I
° s «•
a s ^ -
o
evi
8
8
s
CÖ
evi
5
g
^
t
m
il
5
S i
ö
5
1'^
a.
LU
1
LU
İJ
CO 5 s
W
S
Ö
1. Nohut ve Mercimek
Singapur Ticaret Odasmca tanzim edilen mevcut resmi istatistikler 1988
ve 1989 yıllan arasında bazı değişiklikler göstermekte olduğundan yapıla­
cak kıyaslamayı güçleştirmektedir. 1989 yılında kuru nohut istatistiğe ayn
olarak dahil edilmiş, halbuki 1988 yılında nohut, gram (Hindistan'a ait bir çe­
şit nohut) ile birlikte olarak dahil edilmiştir. Bu üründeki toplam ticaretin de­
ğeri bu iki yıl arasında 1988 yılında 2.602.000 Singapur dolanndan 1989 yı­
lındaki 1.916.000 Singapur dolanna düşmüştür. Bu düşüş, kuru gramın
1989 yılı rakamlarından çıkanimasından ileri gelmiş olabilir. Belki de bu ko­
nuyla ilgili olan bir diğer faktör de, Türkiye'den yapılan nohut ithalatının
1988 yılındaki 2.300.000 Singapur dolan seviyesinden 1989 yılındaki 1.5
milyon Singapur dolanna düşmüş olmasıdır.
Mercimekle ilgili olarak da, .1988 yılında kuru "dhaH"ın (güvercin bezelye­
si) mercimekle birlikte dahil edilmesi ve 1989 yılında çıkanimasından ötürü,
bu ilki yıl arasındaki kıyaslama biraz gölgelenmektedir. Mercimek ürünü
grubundaki toplam ticaret 1988 yılındaki 3.5 milyon Singapur dolarının üs­
tündeki seviyesinden 1989 yılında 1.5 milyon Singapur dolannın altına ola­
rak önemli ölçüde düşmüştür. Bu örnekte de sebep, göründüğü kadanyla
kuru "dhair'ın 1989 yılı rakamlanndan çıkarılmış olmasından ileri gelebilir.
Bunda etkili olması daha muhtemel bir faktör ise, Türkiye'den yapılan itha­
latta da, 1988 yılındaki 285.000 Singapur dolan seviyesinden 1989 yılında
195.000 Singapur dolan seviyesinde bir azalmanın olmasıdır.
Nohut ve mercimek üzerindeki ticaret, kısmen büyük pazarlann Singa­
pur'un batısındaki Hindistan, Sri Lanka, Pakistan ve Bangladeş gibi ülkeler­
de bulunması sebebiyle Singapur'da büyük önem taşımaktadır. Tabiatıyla,
Singapur'daki komisyoncular aracılığı ile daha iyi bir iş imkanı mevcut olma­
dıkça, Türkiye'nin esas satış kaynağına coğrafi yönden daha yakın olan ül­
kelere Singapur yoluyla bakliyat satmaya çalışması oldukça anlamsız olur.
Ancak, uluslararası ticarette her şey mümkündür.
Toplam
Avustralya
Bulgaristan
Okyanus Asyası
Tayland
Türkiye
Diğer ülkeler
Ton olarak
miktar
Değer
$ S , 000
1.806
111
240
63
61
1.308
23
1.916
119
170
49
42
1.507
30
TABLO - OCAK- ARALIK 1988 DÖNEMİNDE MENŞE ÜLKEYE GÖRE
NOHUT VE GRAM (HİND) NOHUDU (KURU) İTHALATI
Toplam
Avustralya (Noel adi. dahil)
Cebelitarık
Hindistan
Malezya
Tayland
Türkiye
Ton olarak
miktar
Değer
$ S , 000
3.241
46
80
65
37
45
2.939
2.602
46
68
96
45
28
2.301
Toplam
Avustralya
Bulgaristan
Yunanistan
Nepal
Okyanus Afrikası
Tayland
Türkiye
ABD
Ton olarak
miktar
Değer
$ S , 000
1.681
107
297
293
440
195
100
228
17
1.488
103
182
186
453
249
78
195
33
TABLO - OCAK-ARALIK 1988 DÖNEMİNDE MENŞE ÜLKEYE GÖRE
MERCİMEK VE "DHALL" (GÜVERCİN BEZELYESİ) (KURU) İTHALATI
Toplam
Avustralya (Noel adi. dahil)
Myanmar
Hindistan
Kenya
Lesoto
IVIalawi
Malezya
Tayland
Türkiye
Kaynak : Singapur Ticaret Odası
Ton olarak
miktar
Değer
$ S , 000
3.183
633
50
58
40
36
764
438
835
320
3.545
490
30
124
84
51
1.386
493
590
285
2. Bisküviler
Singapur'a ait resmi ithalat istatistiklerinde, 1988 veya 1989 yıllannda
Türkiye'den her hapgi bir cins bisküvi ihracatı yapıldığını gösteren bir bilgi
mevcut değildir. İstatistikler, toplam değer olarak 1988 ve 1989 yıllarında 18
milyon Singapur dolannın biraz üstünde kalmak üzere, "kakaosuz tatlılandırılmış" bisküvilerle ilgili ticarette az bir değişiklik olduğunu göstermektedir.
Bu iki yıl zarfında, toplam ithalat 4.8 milyon Singapur dolan seviyesinden
5.6 milyon Singapur dolanna artmak suretiyle, "kakao ile tatlılandınimış" bis­
küvilerde bir miktar artış olmuştur. Mamafih Türkiye'den alınan resmi ticaret
istatistikleri, 1989 yılında Singapur'a 9000 ABD dolan değerindeki "kakao­
suz tatlılandınimış" bisküvi ihracatını göstermektedir. Bu rakamın, muhteme­
len nisbeten önemsiz bir değer olması bakımından, Singapur'un resmi ista­
tistiklerine geçmediği anlaşılmaktadır.
TABLO - OCAK-ARALIK 1989 DÖNEMİNDE MENŞE ÜLKEYE GÖRE,
KAKAO İLE TATLANDIRILMIŞ BİSKÜVİ İTHALATI
Toplam
Avustralya
Danimarka
İrlanda
Jamaika
Japonya
Malezya
Hollanda
Yeni Zelanda
Tayland
İngiltere
ABD
kilo olarak
miktar
Değer
$ S , 000
954.141
305.824
36.456
57.889
25.146
94.542
149.084
32.782
24.031
43.767
109.405
43.178
6.601
2.302
229
457
130
1.049
466
137
174
427
853
197
Toplam
Avustralya (Noel adi. dahil)
Danimarka
Jamaika
Japonya
Malezya
Hollanda
Yeni Zelanda
Tayland
ABD
İngiltere
Kilo olarak
miktar
Değer
$ S , 000
847.108
226.863
16.936
25.146
31.115
264.294
37.664
27.209
46.794
29.499
110.226
4.831
1.500
106
139
403
738
150
198
491
114
829
TABLO - OCAK-ARALIK 1989 DÖNEMİNDE MENŞE ÜLKE/EYALETE
GÖRE KAKAOSUZ , TATLANDIRILMIŞ BİSKÜVİ İTHALATI
Toplam
Avustralya
Çin
Danimarka
Fransa
Almanya Federal Cum.
Hong Kong
İtalya
Japonya
Malezya
Hollanda
Yeni Zelanda
Norveç
Filipinler
Tayvan
Tayland
İngiltere
ABD
Ton olarak
miktar
Değer
$ S , 000
4.903.385
274.176
281.973
348.924
15.856
16.546
62.953
10.913
248.001
2.757.592
110.957
43.965
15.144
19.072
56.427
122.795
428.034
47.537
18.293
1.285
436
2.551
109
108
263
84
2.273
6.610
554
250
79
102
355
545
2.102
386
Toplam
Avustralya (Noel adi. dahil)
Çin
Danimarka
Fransa
Almanya Federal Cum.
Hong Kong
İtalya
Japonya
Malezya
Hollanda
Yeni Zelanda
Norveç
Filipinler
Tayvan
Tayland
ABD
İngiltere
kilo olarak
miktar
Değer
$ S , 000
4.976.702
266.460
352.663
301.295
16.449
21.859
30.789
8.929
208.300
3.067.017
70.504
25.018
56.991
12.500
36.687
74.423
46.291
346.189
18.243
1.194
499
2.263
118
214
164
72
2.229
7.257
352
157
431
70
302
545
336
1.779
Kaynak: Singapur Ticaret Odası
3. Domates Salçası
Resmi Singapur istatistiklerinde, domates sosu ile domates salçası ara­
sında bir fark yapılmamakta ise de, domates sosu kategorisinin domates
salçasını da içine aldığı sonucu çıkanlabilir, çünkü Türkiye bu ikinci adla pazarlanan ürünün kaynağı olarak gösterilmiştir. Bu konuda diğer bir dayanak
da resmi Türk istatistikleri olup, bu istatistikler konserve halinde ve çözüle­
bilir katı madde konsantrasyonu % 30 briks olan domates salçasının Singa-
pur'a ihraç edildiğini göstermektedir. Ancak, iki istatistik rakamlan arasında
bazı farklar vardır: şöyle ki mesela, 1988 resmi Türk rakamları 1988 yılında
Singapur'a 117.000 Singapur dolannın üstünde domates salçası ihraç edil­
diği göstermekte ise de, resmi Singapur ithalatında sadece 67.000 Singa­
pur dolan seviyesinde bir değer görülmektedir ki, bu da yaklaşık 13.500
ABD dolanna eşit olmaktadır.
Bu fark, sözkonusu ürünün gerçekte Singapur'a boşaltılmayarak, başka
bir yere sevkedildiği veya değişik zamanlarda değişik istatistiklerin kaydedil­
diği ve rapor edildiği hususu ile izah edilebilir.
Sebep ne olursa olsun, resmi Singapur istatistikleri 1988 ve 1989 yılan
arasında Türkiye'den yapılan domates sosu/salçası ithalatında bir artış gös­
termekte, fakat bunun yanısıra bu ürünün toplam ticaret değerinin 1989 yı­
lındaki 6.79 milyon Singapur dolanndan 6.38 milyon Singapur dolarına düş­
müş olduğunu da göstermektedir. Bu ürün Singapur pazan için fazla önem
taşımaktadır.
TABLO - OCAK-ARALIK 1989 DÖNEMİNDE MENŞE ÜLKEYE GÖRE
"DOMATES SOSU" İTHALATI
Toplam
Avustralya
Çin
İtalya
Malezya
Tayvan
Tayland
Türkiye
İngiltere
ABD
Diğer ülkeler
kilo olarak
miktar
Değer
$ S , 000
3.825.173
12.531
102.187
153.744
2.518.048
682.480
34.411
42.680
11.159
262.335
5.599
6.386
41
185
428
3.855
1.131
96
105
42
475
28
Toplam
Avustralya (Noel adi. dahil)
Çin
İtalya
Malezya
Portekiz
Tayvan
Türkiye
ABD
Diğer Ülkeler
kilo olarak
miktar
Değer
$ S , 000
3.751.639
58.607
77.002
79.030
2.281.396
40.858
675.047
36.180
491.888
11.632
6.790
125
131
208
4.200
84
1.034
67
889
51
Kaynak: Singapur Ticaret Odası
4. Şekerlemeler
Resmi Singapur ithalat istatistikleri şekerlemeleri "kakao içermeyen diğer
şeker mamulleri", dilim, tablet, kalıp, çabuk, pastil halinde çikolata", ve "di­
ğer çikolatalar" olarak sınıflandınimaktadır. Birinci kategoriye giren "kakao
içermeyen "diğer şeker mamulleri"nde Singapur'a yapılan toplam ithalat
1988 yılında 35.39 Singapur dolanndan, 1989 yılında 30.5 Singapur doları­
na düşmüştür.
İlgi çeken bir husus şu olmuştur ki, Türkiye her ne kadar 1988 istatistikle­
rinde görülmekte ise de, 1989 yılında 125.000 Singapur dolan değerinde it­
halat malı satışını sağladığı şeklinde kayıtlara geçmiştir. Resmi Türk istatis­
tikleri, 1989 yılında Singapur'a 6000. Singapur dolannın üstünde bir
değerde çiklet ve yine aynı yıl içinde 35.750 Singapur dolan değerinde jela­
tini! şekerlemeler ihraç ettiğini göstermektedir.
Singapur'a bu l<ategoride şel<erieme satan başiica ülkeler: ingiltere, Ja­
ponya, Tayland, Hollanda ve Çin Halk Cumhuriyeti'dir.
TABLO - OCAK-ARALIK 1989 DÖNEMİNDE MENŞE ÜLKE/EYALETE
GÖRE "KAKAO İÇERMEYEN DİĞER ŞEKER MAMULLERİ" İTHALATI
Toplam
Avustralya
Çin
Almanya Federal Cum.
Hong Kong
Japonya
Kore Cumhuriyeti
Malezya
Hollanda
Filipinler
İspanya
isviçre
Tayvan
Tayland
Türkiye
İngiltere
ABD
kilo olarak
miktar
Değer
$ S , 000
5.752.0.19
72.233
1.033.563
82.341
78.923
413.658
423.437
1.016.221
471.666
339.580
92.441
97.544
40.741
748.440
23.354
470.570
168.252
30.566
1.062
2.428
585
540
3.950
2.466
3.602
2.927
1.627
656
1.054
210
2.993
125
3.308
1.547
TABLO- OCAK-ARALIK 1988 DÖNEMİNDE MENŞE ÜLKEYE/EYALETE
GÖRE "KAKAO İÇERMEYEN DİĞER ŞEKER MAMULLERİ" İTHALATI
Toplam
Avustralya (Noel adi. dahil)
Çin
Almanya Federal Cum.
Hong Kong
Japonya
Kore Cumhuriyeti
Malezya
Hollanda
Filipinler
İspanya
İsviçre
Tayvan
Tayland
ABD
İngiltere
ABD
kilo olarak
miktar
Değer
$ S , 000
6.902.068
42.123
1.365.163
66.255
62.235
930.819
364.740
1.419.454
322.795
328.353
81.384
119.481
129.800
503.986
368.196
562.467
35.296
646
3.111
521
321
5.994
1.968
5.557
2.234
1.569
620
1.523
718
1.932
2.471
4.597
Kaynak: Singapur Ticaret Odası
Çikolata malulleri ile ilgili olarak Singapur'un "çubuk, tablet, dilim, pastil"
kategorisi çikolata ithalatı toplamı 1988 yılındaki 39.4 milyon Singapur dola­
rından, 1989 yılındaki, 41.78 Singapur dolarına yükselmiştir. Aynı süre için­
de "diğer" çikolata ithalatı toplamı 7.4 milyon Singapur dolanndan 5 milyon
Singapur doları civanna düşmüştür. Singapur'un ithalat istatistiklerinde Tür­
kiye'den yapılan ihracat görülmemektedir.
Toplam
Avustralya
Belçika
Çin
Fransa
Almanya Federal Cum.
İtalya
Japonya
Malezya
Hollanda
sviçre
ngiltere
ABD
kilo olarak
miktar
Değer
$ S , 000
3.699.194
570.433
112.445
139.441
90.528
205.479
183.411
57.023
735.333
65.323
358.472
820.643
183.451
41.788
5.294
1.576
854
956
2.074
4.988
457
4.614
732
8.231
9.283
3.160
TABLO-OCAK-ARALIK 1988 DÖNEMİNDE MENŞE ÜLKEYE GÖRE
DİLİM, TABLET, ÇUBUK VEYA, PASTİL ŞEKLİNDE" ÇİKOLATA İTHALATI
Toıplam
Avustralya (Noel Adi. dahil)
Belçika
Çin
Fransa
Almanya Federal Cum.
Hong Kong
talya
Japonya
Malezya
Hollanda
sviçre
ABD
İngiltere
Kaynak: Singapur Ticaret Odası
kilo olarak
miktar
Değer
$ S , 000
3.524.535
423.650
118.845
221.404
57.815
158.764
5.438
171.497
74.188
694.797
101.955
417.904
200.244
710.827
39.295
4.018
1.745
1.474
651
1.400
94
4.094
668
4.540
926
6.797
3.207
8.015
5. Bitkisel Yağlar
(a) Zeytinyağı
Her ne kadar 1989 yılında ayn kalem altında gösterilmiş ise de, 1988 yı­
lında Singapur'a yapılmış zeytinyağı ithalatına dair ayn istatistikler yoktur.
Zeytinyağı çok az miktarda ithal edilen bir ürün olup 1989 yılındaki ticari de­
ğeri sadece 750.000 Singapur doları olmuştur. Bu ürünün ithalatını sağla­
yan başlıca ülkeler İtalya ve İspanya olmuştur. Resmi Türk istatistikleri de
1988 veya 1989 yıllannda Singapur'a ihracat yapılmadığını göstermektedir.
Zeytinyağı, Uzak Doğu'da talebi fazla olan bir ürün değildir.
TABLO - OCAK-ARALIK 1989 DÖNEMİNDE MENŞE ÜLKEYE GÖRE
ZEYTİNYAĞI İTHALATI
Toplam
Fransa
İtalya
İspanya
İngiltere
ABD
Diğer Ülkeler
kilo olarak
miktar
Değer
$ S , 000
143
6
47
69
4
3
12
750
40
301
293
29
40
47
Kaynak: Singapur Ticaret Odası
(b) Ayçiçeği Yağı
Bu ürün, 1989 yılında toplam 15 milyon Singapur dolan değerinde bir it­
halatla ayn olarak gösterilmiş ise de, 1988 yılına ait resmi istatistikler mev­
cut değildir. Bu ürünü 1989 yılında temin eden başlıca ülkeler Arjantin, Ma­
lezya ve Hollanda olmuştur. Resmi Türk istatistiklerinde 1988 veya 1989
yıllannda Singapur'a ihracat görülmemektedir. Türkiye'nin esas pazarlan
Libya ve Rusya olmuştur.
Toplam
Arjantin
Avustralya
Malezya
Hollanda
kilo olarak
miktar
Değer
$ S , 000
11.980
5.500
302
2.822
3.184
15.435
5.476
769
4.944
4.004
Kaynak: Singapur Ticaret Odası
(c) Mısırözü Yağı
Singapur'a yapılan mısırözü yağı ithalatı, 1988 ve 1989 yılları arasında
33.23 milyon Singapur dolanndan 60.3 milyon Singapur dolanna yüksele­
rek, bu iki yıl arasında hemen hemen iki katına ulaşkmıştır. Bu ürünü 1988
yılında temin eden başlıca ülkeler Botswana, "Diğer Afrika Ülkeleri" ve Ma­
lezya olmuştur. 1989 yılmda ise Amerika Birleşik Devletleri bu ürünü temin
eden başlıca ülke olarak ortaya çıkmış ve kendisini Malezya, "Okyanusya
Afrikası" ve Botswana izlemiştir.
Türkiye'den herhangi bir ithalat kaydedilmemiştir. Resmi Türk istatistikle­
rinde Singapur'a ihracat görülmemekte olup, bu Türk ürünün en büyük kıs­
mı Libya'ya gitmektedir.
Toplam
Arjantin
Botswana
Brezilya
Kanada
Çin
Japonya
Malezya
Hollanda
Okyanus Afrikası
Okyanus Amerikası
ABD
kilo olarak
miktar
Değer
$ S , 000
21.985
1.826
5.126
5.153
697
552
3.168
6.110
440
7.642
414
14.453
25.959
1.943
7.917
5.591
1.035
695
2.960
11.299
645
8.970
631
18.499
TABLO OCAK-ARALIK 1988 DÖNEMİNDE MENŞE ÜLKEYE GÖRE
MISIRÖZÜ YAĞI İTHALATI
Toplam
Botswana
Çin
Japonya
Malezya
Hollanda
Okyanus Afrikası
ABD
Kaynak: Singapur Ticaret Odası
kilo olarak
miktar
Değer
$ S , 000
23.855
7.143
2.008
17
3.743
743
8.741
918
33.233
11.246
2.354
56
6.703
1.062
9.791
1.514
1. Nohut ve Mercimek
Yukarıda verilen istatistiklerden görüldüğü gibi, bu iki ürüne dair Singapur
pazan 1989 ithalat değerleri,nohut için 2 milyon Singapur dolannın ve kuru
mercimek için de 1.5 milyon Singapur dolannın biraz altında olmak üzere,
nispeten küçük bir pazardır. Türkiye nohut temininde büyük bir farkla en
başta gelen ülke ise de, ihracatı 1988 yılındaki 2.3 milyon Singapur dolan
seviyesinden, 1989 yılındaki 1.5 milyon Singapur dolanna düşmüştür. Mer­
cimek ürününün temin eden başlıca ülkeler ise, bazı Afrika ülkeleri, Avust­
ralya, Malezya, Tayland ve Nepal'dir. Mamafih, resmi istatistiklerde gösteri­
len ihraç kaynaklannın gerçek ilk ihraç kaynağı olduklanndan emin olmak
mümkün değildir, çünkü mercimekle ilgili olarak çok ve geniş uluslararası iş
münasebetleri mevcut olup, ithalat fiilen gerçekleşinceye kadar bununla ilgi­
li sözleşmeler birçok komisyoncu tarafından işlem görmektedir.
Singapur'daki ticaretin genel manzarası, nohut ve mercimek için nispeten
küçük bir pazann olduğu şeklinde görülmüştür. Bu ürünler için fazla bir iç
talep olmayıp, bunlann çoğu daha sonra Hindistan, Pakistan, Sri Lanka ve
Bangladeş gibi daha büyük hedef pazarlara satılmak üzere satın alınmakta­
dır. Mercimek 1988 yılında ilk defa Nepal'den alınmış olup, bu mercimekler,
iyi kalitede ve 29-30 kalibre büyüklükteki taneleriyle normal 26-28 kalibre
mercimekten daha iri taneli olduklanndan piyasada iyi tutunmuştur. Merci­
mek ve nohutla ilgilenen az sayıdaki ithalatçı, CİF Singapur olarak değil de,
CİF Chittagong, Bombay vb. yerler olmak üzere, Türkiye'den fiyat teklifleri
istemişlerdir. Bu bölümde daha önce ifade edildiği gibi, Türk ihracatçılannın
Singapur'daki bir tüccara bakliyat satmalarının bir anlamı yoktur. Tabiatıyla,
eğer bir ihracatçı kendi pazannı bulamıyorsa ve Singapur'dan yapılan teklif­
le tatmin oluyorsa, bu takdirde bu işi kabul etmelidir. Ancak burada belirtil­
mek istenilen husus şudur ki, eğer Hindistan ve etrafındaki ülkeler ile daha
doğrudan ticaret bağlantılan kurulabilirse, o zaman Türkiye'nin net kazancı
şüphesiz çok daha büyük olacaktır.
2. Bisküviler
Piyasada mevcut değişik çeşit bisküvilerle ilgili olarak, istatistiklerden Sin­
gapur'daki başlıca pazarın "tatlılandınimış kakaosuz" bisküvilere ait olduğu-
nu görmek mümkün olup, 1988 ve 1989 yıllannda yaklaşık 18 milyon Singa­
pur dolan değerinde bir piyasa oluşmuştur. Ancak, bu pazardaki aşın reka­
betin bir göstergesi bu ürünü temin eden başlıca ülkeler olan Malezya ve
Çin Halk Cumhuriyetine ait değerlerin izlenmesinden görülebilir. Bu ülkeler,
düşük kaliteli bisküvi pazannın ucuz mallar tarafındaki satıcılandır. İstatistik­
ler, aynca İngiltere, Danimarka ve Japonya'dan da önemli miktarda bisküvi
geldiğini göstermektedir. Bunlar, piyasada isim yapmış markalara ait ve tü­
keticilerin zihinlerinde üstün kalite imajı yaratılmış olan bisküvilerdir.
Öyle anlaşılmaktadır ki, Türk bisküvileri Uzak Doğu'da imal edilen ve pa­
zann "ucuz tarafını" oluşturan düşük fiyatlı bisküviler ile. Batı Avrupa'dan it­
hal edilen üstün kalite/yüksek fiyatlı ünlü marka bisküvilerin oluşturduğu iki
kalite sınıfı arasında kalmaktadır. Singapur'da, Ülker, Eti ve Kent gibi Türl$
markalan için bazı .satış temsilcilikleri mevcuttur. Bu temsilciler, piyasada
Türk bisküvilerinin yerleşmesinde bazı sorunlarla karşılaştıklannı bildirmiş­
lerdir. Temsilciler tarafından verilen bilgilere göre, Türk bisküvileri tüketicinin
zihnindeki kalite imajı bakımından Batı Avrupa ürünleri ile (her ne kadar bel­
ki de bu ürünlerle aynı kalitede olsalar bile) rekabet edemezken. Uzak Doğu'dan gelen ucuz ürünlerle de fiyat bakımından rekabet edememektedir.
Dubai'de olduğu gibi, ithalatçılar Türkiye'de son zamanlarda yapılan fiyat artışlanndan şikayet etmekte olup, bu durum yüksek nakliye masraflan ile bir­
leşince, pazar geliştirme imkanını çok azaltmaktadır.
Singapur'la ilgili olarak, Türk bisküvi ihracatçılan için mevcut alternatifler
sadece şunlardır: Uzak Doğu bisküvi ihracatçılan ile rekabet edilmek için
ya fiyatı indirmek (kabil olmayan bir hareket), ya da Singapur'un toptan ve­
ya perakende satış yerlerinde bu bisküvilerin tanıtım ve reklamı için para
sarfetmek. Pazarın küçük çapı ve Singapur'ad tanıtım ve reklam yapmanın
yüksek bedeli karşısında, bu ikinci şık kayda değer görülmemektedir. İngil­
tere ve Danimarka'dan ithal edilen bisküviler ile rekabet etmek çok geniş bir
reklam kampanyasını gerektirecek olup, bunun için sarfedilecek para yerin­
de olmayacaktır.
3. Domates Salçası
Singapur'a yapılan domates sosu/salçası ithalatı, 1988 ve 1989 yıllan ara-
smda 6.0 milyon Singapur dolanndan 6.4 milyon Singapur dolanna doğru
hafif bir düşüş kaydetmiştir. Mamafih, Türkiye 1989 yılmda 67.000 Singapur
dolanndan 105.000 Singapur dolanna doğru yükselerek ihracatını hemen
hemen iki katına çıkarmıştır. Ancak, mutlak değerler bakımından, bu miktar
nisbi olarak önemsiz olup, Singapur, Türkiye'den domates salçası ihracatı
için gerçekten ciddi bir hedef pazar olarak mütalaa edilemez.
Bu ürünü temin eden başlıca ülkeler Malezya ve Tayvan Eyaleti (Çin) ol­
muştur ki, bu da piyasanın daha ziyade düşük kalitede/daha az konsantras­
yonda domates salça çeşitleri ile ilgilendiğine dair açık bir işarettir. Teker te­
ker sıralanan ihracatçı ülkelerin domates sosu mu (ketçap) yoksa, domates
salçası mı sattıklan istatistiklerde açıkça gösterilmemiştir.
1990 yılında, çok ucuz ve makul kalitede domates salçasının büyük ihra­
catçı ülkeleri arasında Çin'in de ortaya çıktığını görmekteyiz. Kalite ve am­
balaj sürekli iyileşmekte ve ithal eden ülkeler Çin ürününü gitgide daha ka­
bule uygun bulmaktadırlar. Şu hususu kaydetmek gerekir ki, Çin'in ürün
temin eden bir ülke olarak ortaya çıkması, sadece Uzak Doğu pazarlannda
değil, fakat hedeflenen tüm pazarlarda da Türkiye için ciddi bir tehdit oluş­
turmaktadır. Çin ürünü, 100x70 gr - 18 - 20 briks'lik bir kasa için CİF 6 ABD
dolan kadar düşük bir fiyatla Dubai piyasasında yer almaya başlamış bulun­
maktadır. Türkiye, günümüzdeki maliyet seviyeleri ile bu fiyatlarla rekabet
edemez.
Singapur'da değişik ebatlardaki teneke kutular içersine konan domates
salçası için talep mevcutsa da, esas talep 5 kg'lık ve buna ilaveten de 150 g
ve 70 g'lık teneke kutular içindir.
Singapur'daki büyük ithalat ve ticaret şirketlerinden biri olan Intraco Limi­
ted, Türk domates salçası ithalatında tecrübe sahibidir. Şirketin belirttiğine
göre, eğer herhangi bir problemle karşılaşılmışsa, aslında bu, bugüne kadar
hiçbir zaman kalite konusunda olmamıştır. Türk ürününün kalitesi gerçekte
"gerektiğinden daha iyi" bulunmuştur, çünkü şirketin pazarladığı salça ürü­
nünün çoğu gıda imalatında kullanılmak üzere sardalya balığı ile birlikte te­
neke kutulara konulmak için satılmaktadır. Şirketin ifadesine göre Türki-
ye'den ithal edilen domates salçası ile ilgili esas problem fiyat olmuştur.
Türkiye'nin fiyatı her ne kadar İspanya ve İtalya fiyatları ile rekabet edecek
durumda ise de, bu fiyat Çin, Malezya ve Şili ile kıyaslandığı zaman çok
yüksek bulunmuştur.
Şili, ton başına FOB Santiago 850 ABD dolan üzerinden fiyat vermiş ve
Çin de 6x5 kg'lık 5 karton için CİF Singapur 930 ABD dolan üzerinden fiyat
teklif etmiştir. Göründüğü kadanyla, Türkiye'nin teklif ettiği fiyat, ton başına
C&F 1.000 ABD dolannın çok üstünde olmuştur.
Bu sebepten ötürü, sözkonusu şirket Türkiye'den ürün satın almayı dur­
durmuş olup, gitgide daha başka kaynaklara yönelmektedir. Singapur yaza­
rında önemli olan kalite değil, fiyattır. Bilhassa Endonezya, Malezya ve Fili­
pinler'de olmak üzere, bu bölgede diğer ürünlerle birlikte konserve
imalatında kullanılacak domates salçası için çok büyük pazarlar mevcuttur.
Singapur'daki tüccarlann çoğu domates salçasını tamamen bu konserve
imalathanelerine yeniden ihraç etmek üzere satın almaktadırlar. Intraco şir­
ketinin en büyük alıcısı, Filipinler için yıllık 5000 tonun üzerinde, Endonezya
için yıllık 10000 ton, Singapur için yıllık 3000-4000 ton ve Malezya için de
yıllık 2000 tondan oluşan bir pazar potansiyeli tahmin etmiştir. Herşeyden
önce, Türk ihracatçılannın yukanda sözü edilen ülkelerin bazılarının her ta­
rafında dağıtım şebekeleri olan Singapur'daki büyük tüccarlar vasıtasıyla iş
kurmaları muhakkak ki daha kolay olacaktır. Ancak, işin ideal yönü, yukarı­
da ifade edildiği gibi, Türkiye'nin bu ülkelerde kendi ihracat pazarlannı aramasıdır. Bir veya iki Türk şirketi şimdiden Malezya'da ortaklıklar kurmuşlarsada, Endonezya ve Filipinler'de böyle bir durumun olmadığı sanılmaktadır.
Bu incelemenin faydalı bir devamı olarak, Endonezya, Filipinler ve muhte­
melen Kore Cumhuriyeti ve tayvan Eyaleti (Çin) her ne kadar Tayvan kendi
domates salçasını imal etmekte ise de gibi ülkeler üzerinde etraflı bir pazar
araştırmasının yapılması iyi olur. Ancak, her türlü durumda, Türkiye fiyatını
alternatif kaynaklardan (bilhassa Çin) ithal edilen domates salçası ile reka­
bet edecek seviyelere düşürmedikçe, bu pazara girmeyi başarması ihtimal
dahilinde görünmemektedir. Ürünü daha düşük bir briks seviyesinde (28-30
yerine 18-20 gibi) imal ederek bir miktar fiyat indirimi mümkün olabilir.
Bölge araştırması esnasında görüşülen bir diğer şirket de Maya Şirketler
Grubu olmuştur. Bu şirketler grubu zaten doğrudan doğruya Türkiye'deki
büyük bir ihracatçıdan alım yapmakta ve ürünü Endonezya'da Cakarta'ya
sevketmektedir. İfade ettiklerine göre, her ne kadar tonu yaklaşık 1000 ABD
dolan olan fiyat, sadece en üst kalite ürün için olmak üzere, zorlukla kabul
ettirilebilir ise de, Türkiye'den gelen ve 30-32 briks olan ürünün kalitesi çok
uygundur. İfade ettiklerine göre, Türk ürünü, Uzak Doğuda domates salçası
için en büyük pazar olan konserve sardalya imalmatı için gerçekte "gerekti­
ğinden fazla" iyidir. Bu imalatçılar konserve etmektedirler. Eğer bu husus ile
, birlikte daha düşük bir fiyat temin edilebilirse, bu imalatçılar önemli bir pazar
geliştirilebileceğinden emindirler. Fiyat problemine eklenen bir diğer konu
da, Endonezya'ya domates ithalinde % 301uk bir ithalat vergisinin uygulan­
masıdır.
Bir diğer şirket olan, Sumitomo Corporation bir Türk şirketini temsil et­
mekte ve ürünü Filipinler'e sevketmektedir. Bu şirket de aynı şekilde, Türk
kalitesinin istenildiğinden de yüksek olduğunu fakat fiyatlann ciddi bir prob­
lem oluşturduğunu ifade etmektedir. Şunu da kaydetmek gerekir ki, her iki
şirket de, pizza sosu, şili sosu ve ketçap için bir talep olduğunu belirtmişler­
dir. Türk ürünü, her ne kadar şimdiki durumuna göre, kalitesi nedeniyle ket­
çap imalatı için bilhassa uygun ise de, şurası bir gerçektir ki, bu bölgede
ketçapa nazaran sardalya konservesi imalatçılan sayı bakımından çok daha
fazladır.
4. Şekerlemeler
"Kakao içermeyen" diğer şekerli mamullere ait pazar, 1988 ve 1989 yıllan
arasında 6 milyon Singapur dolan değerinde bir düşüş göstermiştir. Bu
ürünleri temin eden önemli ülkeler Japonya, İngiltere, Malezya, Tayland,
Kore Cumhuriyeti ve Çin olmuştur. Türkiye de; az bir miktar ürün (125.000
Singapur Doları) temin eden ülke olarak 1989 istatistiklerinde yer almakta­
dır. Bu ürünün lokum olması muhtemeldir. Çikolata ürünlerindeki ithalat ti­
careti, ürünü temin eden başlıca ülkeler İngiltere, İsviçre, Malezya, Avustral­
ya ve İtalya olmak üzere 1988 ve 1989 yılları arasında 5 milyon Singapur
dolan kadar artmıştır.
Şekerleme pazarı bisküvi pazarına benzemektedir; her ikisinde de bir alt
ve bir de üst kalite tarafı mevcut olup, arada pek az satış olanağı vardır. Bu
konuda da, Türk şeker mamulleri Çin, Tayvan Kore Cumhuriyeti vb. ülkeler­
den gelen ucuz şeker ve çikolotalar ile Singapur'da etkin bir şekilde rekabet
edemezler. Aynı şekilde, Türk ürünlerinin Batı Avrupa ülkelerinden gelen
çok yüksek kaliteli, lüks ambalajlı ve üst derecede tanıtılan ürünlerle rekabet
etmesi beklenemez. Büyük ticaret şirketlerinin çoğu münhasıran üstün mar­
ka ürünlere bağlanmış olup, ürün çeşidi sınırlı olan yeni ürünleri pazarlama­
ya ilgi göstermemektedirler.
Türk şekerleme imalatçılannın, Singapur'da pazarlar arama üzerinde
enerjilerini fazla sarf etmemeleri tavsiye olunur.
5. Bitkisel Yağlar
(a) Zeytinyağı
istatistiklerden görülebileceği gibi, Singapur'da zeytinyağı pazan, 1989 yı­
lında toplam olarak sadece 750.000 Singapur doları değerinde olmak ve
1988 yılı istatistiklerinde ismi ayn olarak geçmemek suretiyle nispeten
önemsiz bir pazar durumundadır. İtalya ve İspanya ürünü temin eden başlı­
ca ülkelerdir. Zeytinyağı bu bölgedeki insanlann normal yiyecekleri arasında
yer alan bir madde olmayıp, buranın insanlan daha ucuz olan palmiye tercih
etmektedirler. Mamafih bazı ithalatçılar zeytinyağı fiyat teklifleri ile de ilgilen­
mişlerdir. Ancak, gene bu yağlar başka yere yeniden ihraç için düşünülmüş­
tür. Yapılan talepler 0.4 asitli ve 84.5 iyod değerinde saf zeytinyağı için ol­
muştur. Ürünün rengi açık ve iyi ve kuvvetli bir kokusu olmalıdır. Hem
perakende satış ambalajlan ve hem de 190 kg'lık variller içerisinde sevkiyat
istenmektedir. Halen piyasada mevcut olan ürün İspanya menşeli olup, 5 lit­
relik kaplar içerisinde satıldığı gözlenmiştir.
Singapur'da bulunan büyük yemeklik yağ imalatçısı şirketlerden birisi
olan Sime Darby, şirket için yeni bir iş alanı olarak zeytinyağı ticaretiyle de
iştigal etmeyi düşünmektedir. Bu temayül, bölgenin tüketicileri arasında git­
tikçe artan sağlık bilinci ve bunun zeytinyağı gibi ürünlerle olan ilişkisinin bir
sonucudur. Şirket, halen bazı pazar araştırmalan yapmış bulunmaktadır, fa-
kat bir ürün olarak zeytinyağını geliştirmek ve ticaretini arttırmak konusunda
bir çaba içersine girmekte hala biraz çekingen davranmaktadır. Şimdiki hal­
de raflarda çoğunlukla Yunanistan'dan ithal edilen küçük teneke kutular ve
şişeler içerisinde satılan zeytinyağı mevcuttur, fakat bu ürünlerin uzun bir
zaman yerlerinde kalacağı sanılmaktadır.
Bu şirketin Singapur'da büyük bir ambalajlama tesisi vardır ve Türki­
ye'den dökme mal satın alma konusuna ilgi duyacağı sanılır. Şirketin, ayrıca
günlük 200 ton kapasiteli kendi rafinerisi de vardır. Sime Darby, sadece
Singapur'da değil, fakat bilhassa Japonya olmak üzere, bölgenin diğer ül­
kelerinde de, pazarlar geliştirmeyi arzu edecektir. Şirket, halihazırda Yuna­
nistan ve İspanya ile temaslar yapmış olup, oldukça büyük miktarlarda dök­
me mal içinde tedarikçi bir firmayla sözleşme yapmayı düşünmektedir.
Mamafih, anılan şirket, ürünün satışını geliştirmeye ve Türk imalatçılanndan
fiyat teklifi istemeye karar verdikleri takdirde, İstanbul Ticaret Odası ile Te­
masa geçmeyi kabul etmiştir.
Ürünün satış için mevcut olması halinde, Türk üreticilerinin Sime Darby
ile doğrudan temasa geçerek bu konuda öne geçmeleri ve muhtemelen de,
Türkiye başlıca tedarik ülkesi olacak şekildi, zeytinyağını bir ürün olarak
Uzak Doğu'da lanse etmeleri için şirketi teşvik etmeleri tavsiye olunur.
(b) Ayçiçeği Yağı
Bu ürün dökme halde Singapur'a gelmekte ve bazı ambalajlama işletme­
leri tarafından iç ve bölgesel pazar için ambalajlanmaktadır. 1989 istatistik­
leri, ürünün büyük kısmı Arjantin, Malezya ve Hollanda'dan gelmek üzere,
15.4 milyon Singapur dolan değerinde toplam bir pazann mevcudiyetini
göstermektedir. Brezilya'dan da önemli miktarda ürün gelmekte olduğu bi­
linmektedir. Bu ürün genellikle, her seferinde 500, 1000, 1500 ton arasında
değişen miktarlarda olmak üzere, dökme mal taşıyan tankerli gemilerle sa­
tın alınır. Ürün doğrudan doğruya tedarik eden firmadan değil de, Avrupa ve
Singapur'da bulunan uluslararası yemeklik yağ ve tahıl tüccarları aracılığı ile
getirilir. Büyük ambalajlama işletmelerinden biri olan Sime Darby Türki-
ye'den fiyat teklifi almak istemektedir. Bu şirket tek başına, ayda 1000 tona
kadar ayçiçeği yağı ithal edebilir. c&F fiyatının, Türk ürününün ihracatçının
geliştirilmesinde büyük bir engel teşkil etmesi muhtemelcljr.
(c) Mısırözü Yağı
Ayçiçeği yağında olduğu gibi, bu ürün de tankerli gemilerle getirilir. 1989
yılında Amerika Birleşik Devletleri başlıca tedarik ülkesi olup, bunu Malezya
ve Brezilya izlemiştir. İlgi, esas itibariyle, uluslararası standartlara uygun
dökme rafine ürün üzerine olup. Sime Darby Ltd. tarafından Türkiye'den fi­
yat teklifleri istenmiştir.
Bir bütün olarak düşünüldüğünde, yemeklik yağlar konusunda Singapur
daha ziyede, içinde küçük bir potansiyelin bulunduğu bir yeniden ihraç pa­
zan olarak gözükmektedir. Türk üreticileri kendilerine şu soruyu sormalıdır:
dökme halde ürün ihraç etmeyi istiyorlar mı ve Uzak Doğu Ülkelerine ihraç
edilecek rafine ayçiçeği yağı ve mısırözü yağının tankerli gemilerle sevkiyatını düzenlemek mümkün müdür? Eğer bu uygun bir yol olacaksa, Türk şir­
ketleri Sime Darby Ltd. gibi şirketler ile temas etmelidir. Aynı şekilde, yukarı­
da bahsedildiği gibi, mevcut yağ ürünleri yerine sağlıklı bir ikame olarak
zeytinyağının kullanılmasının reklamını yapmasını teşvik etmek için de bu
şirketle temasa geçilmelidir.
E. SONUÇ
Bu projeye dahil olan ürünler bakımından Singapur, Türkiye için doğal bir
hedef ihracat pazarı değildir. Coğrafi mesafeler çok uzun ve karmaşık, nak­
liye masraflan yüksek, teslim süresi uzun ve mallann Singapur'a rekabet
edebilecek bir fiyatta gelmesi problemlidir. Her ne kadar iç pazar nispeten
küçük ise de, rekabet çok fazladır ve fiyat tüketimle ilgili kararın verilmesin­
de başlıca etkendir.
Singapur'un büyük bir dünya antreposu şeklindeki rolü ve yüksek düzey­
de yeniden ihraç faaliyetlerine sahne oluşu, bu şehri önemli bir ticaret mer­
kezi haline getirmekte olup, Türkiye'den ihraç edilecek bazı ürünler için de
bu şehrin gözardı edilmemesi gerekir. Ancak, bu incelemeye dahil edilen
ürünlerle ilgili başlıca hedef pazarlar, coğrafi olarak Singapur ile Türkiye
arasında yer almakta ve Türkiye'nin batısında bulunmaktadır. İncelemeye
giren diğer bazı ürünler için ise, ürünün rekabet imkanı olmadığından veya
bu bölgedeki tüketim zevklerine uygun olmadığından Singapur'da çok az bir
talep vardır.
Nohut ve mercimek için büyük talep merkezleri Hindistan, Sri Lanka,
Bangladeş ve Pakistan'dır. Çoğu durumda, Türkiye doğrudan doğruya veya
Dubai'deki komisyoncular aracılığı ile bu ülkelere satış yapılabilir. Singa­
pur'da mercimek ve nohut ile ilgilenen birkaç ithalatçı Türkiye'nin Çitagong,
Kalküta, Kolombo veya Delhi'ye CİF fiyat teklifinde bulunmasını istemişler­
dir. Şüphesiz, Singapur aracılığı yerine bu talep merkezleri ile doğrudan te­
maslar yapılması Türkiye için daha karlı olacaktır. Elbette, uluslararası tica­
retin karmaşık yapısı gözönünde bulundurulursa, Singapur'dan gelen teklifin
talep merkezlerinden gelene nazaran daha çekici olduğu durumlar da olabi­
lecektir. Bu gibi hallerde, eğer Türkiye'nin net kazancı daha yüksek ise,
Türk ihracatçılannın Singapur aracılığı ile iş görmemeleri için hiç bir sebep
yoktur. Singapur'daki ilgilenen şirketlerin isimleri Ek 11' ye dahil edilmiştir.
Singapur'daki bisküvi yazan, ya Avrupa'dan gelen pahalı ve üstün kaliteli
bisküviler ya da, bilhassa Malezya ve Çin Halk Cumhuriyetinden olmak
üzere, mahalli kaynaklardan gelen düşük ile orta arası kalitede ve gayet
ucuz bisküviler ile tanımlanabilir. Türk ürünü. Batı Avrupa'nın üstün kaliteli
ürünler ile rekabet edebilecek (gerçekte pekala rekabet edebilirse de) du­
rumda görülmemekte olup, varış yeri fiyatı bu bölgede üretilen bisküvilerle
rekabet edemeyecek kadar yüksektir. Bir başka komplikasyon da, Türki­
ye'nin iç şartlannın Türk ihracatçılan üzerine yüklediği son fiyat artışlarıdır.
Türk bisküvilerinin satışıyla iştigal eden Singapur'daki bir iki ithalatçı, bu g-ibi
fiyat artışlannın gerek iç ve gerekse de yeniden ihraç pazarlanndaki satışla­
ra ciddi ölçüde tesir yapacağını açıkça belirtmişlerdir. Türkiye'nin kendi bis­
küvilerini Singapur pazarında tanıtma ve satması için fazla bir gayret ve ilgi
sarfetmesi tavsiye olunmamaktadır.
Türkiye her ne kadar 1988 ve 1989 yıllan arasında Singapur'a yaptığı do-
mates salçası ihracatını iki katına çıkarmış ise de, 105.000 Singapur dolann­
dan ibaret olan 1989 yılı toplam ihracatı, genel ölçülere göre hala nispeten
önemsiz sayılır. Türk ürünü, salça için Singapur'daki başlıca talep, Endo­
nezya ve Filipinler'deki konserve fabrikalarına yeniden ihraç amacıyla ilgili
olduğundan, eğer "gereğinden fazla iyi" değilse, iyi kalitede sayılmaktadır.
Bu fabrikalann esas faaliyeti sardalya konservesi imalatıdır ve bunun için
gerekli olan ürün de daha ziyade kaba yapıdaki ve düşük kaliteli domates
salçasıdır. Bu gibi durumlarda önemli olan kaliteden ziyade fiyattır. Halen
Türk ürünü ithal etmekte olan Singapur'daki temsilciler, kalite geliştirilmesin­
de gittikçe daha ciddi bir engel teşkil etmekte olduğunu ifade etmişlerdir. Şili
ve Çin ürünleri, Türk ürünlerine nazaran oldukça önemli indirimlerle Singa­
pur'a gelmektedir.
Türkiye Singapur'u domates salçası için ciddi bir hedef pazar olarak mü­
talaa etmemelidir. Eğer Türkiye, Endonezya ve Filipinler'deki konserve fabrikalannın ihtiyaç duyduğu kaba yapıdaki domates salçasını üretecek olsa
bile, Türkiye'nin bu salçayı Singapur'daki bir aracı vasıtasıyla iş görmekten­
se, doğrudan doğruya bu pazarlara sevketmesi çok daha iyi olur. Bu itibar­
la, bu projenin doğal bir uzantısı olarak, bu iki ülke üzerinde etraflı bir pazar
incelemesi yapılması tavsiye olunur. Türk domates salçası üreticileri halen
Malezya'da bazı firmalarla temas kurmuş durumdadırlar. Ancak bilindiği ka­
darıyla, Endonezya ve Filipinler'de, eğer varsa, çok az sayıda doğrudan te­
masta bulunduklan kuruluşlar vardır. Bu konu araştınimalıdır.
Singapur, gerçekte Türkiye'den gelecek şekerleme mamulleri için bir pa­
zar olarak görülemez. Her ne kadar, birkaç mamul bisküvi sevkiyatının bir
parçası olarak satılmış ise de, bu pazann her hangi önemli bir ölçüde gelişti­
rilmesi için gerçekten şansı bulunmamaktadır. Batı Avrupa ve Amerika'dan
gelen "büyük isimli" ürünler, pazarın üst kaliteli mallan arasında belirgin bir
yer almakta ve Çin, Tayvan ve Kore Cumhuriyetinden gelen çok ucuz şe­
ker ve çikolatalar da pazarın alt seviyelerinde toplu tüketim ürünleri olarak
mevcut bulunmaktadır. Gerçekte yegane ticaret ihtimali, markanın pazarda
daha fazla tanıtılması için, geniş çeşitleri içeren bir sevkiyatın bir kısmı ola­
rak bir konteynerin içine bisküvi çeşitleriyle karışık olarak şekerlemelerin
konmasıdır. Yukanda bahsedildiği gibi, pazarın nispeten küçük olan boyutu.
Zeytinyağı ve ayçiçeği yağı için Singapur'da gerçek bir pazar mevcut de­
ğildir. Zeytinyağı Çin tüketicilerinin yemek alışkanlıklan arasına giren bir
ürün değildir. Belki de ileriki birkaç yıl içinde, bölgedeki halkın artan sağlık
bilinci halen tüketilmekte olan daha ağır yağlann yerine bir alternatif olarak
zeytinyağın kullanılmasına karşı yeni bir ilgi uyandırabilir. Büyük yağ amba­
lajcı ve imalatçılarından biri bu konu üzerinde durmakta olup, Türk imalatçı­
lan, pazar üzerinde aynca araştırma yapmalan hususunda bu kişileri teşvik
etmek üzere bunlarla temas edebilirler. Bölgede bir pazar geliştirilecek olur­
sa, Türkiye, Yunanistan, İspanya ve İtalya ile rekabet bakımından makul bir
şansa sahip olacaktır.
Ayçiçeği yağı dökme halinde Malezya, Hollanda ve Brazilya'dan ithal edil­
mektedir. Bu yağ, genel olarak uluslararası yemeklik yağ ve hububat tüc­
carlar vasıtasıyla satın alınır. Her ne kadar Türkiye'den fiyat teklifleri alınma­
sı yönünde biraz ilgi mevcutsa da, Türk ihracatçılarının bu ürünü. Güney
Amerika ve Malezya ile rekabet edebilecek bir fiyatla Singapur pazanna
sokmalan çok az ihtimal dahilinde görülmektedir. Gemi tankerleri içerisinde
ve çok iyi rekabet edebilecek bir fiyatla Güney Amerika ve Amerika Birleşik
Devletlerinden ithal edilen mısırözü yağı için de durum aynıdır.
Bütün bu ürünler birlikte mütalaa edilecek olursa, önemli bir pazarın geliş­
tirilmesi için çok az bir şansın mevcut olduğu görülebilir. Bütün faktörler gözönünde bulundurulduğunda, Singapur Türkiye için marjinal bir pazar olup,
daha iyi iş yapılabilecek ve coğrafi yönden daha yakın pazarlar bulunabildiği
takdirde, Türkiye daha faal ihracat geliştirme çalışmalannı bu pazarlara yö­
neltmelidir. Singapur'daki durum daima yakından izlenmeli ve Ek ll'de veri­
len başlıca ürün ithalatçılarının isim ve adresleri Türk ihracatçılannın kayıtla­
rına geçirilmelidir. Bu projeye dahıı edilen ürünler arasında, Singapur'da ve
onun konusunda en çok ümit vadeden domates salçasıdır. Ancak, yukanda
belirtildiği gibi, ülke kazancını azamiye çıkarmak için, sözkonusu yeniden ih­
raç pazarlan Türkiye tarafından incelenmeli ve bu pazarlarla doğrudan te­
mas kurulması amaçlanmalıdır, yapılmalıdır.
Yüzde 10'dan fazla büyüme hızı gösteren iki yıllık bir devreden sonra
Hong Kong ekonomisi, 1988 ve 1989 yıllarıda daha sınırlı bir ilerleme kay­
dederek yavaşlamıştır. Gerçek değerlerle ifade edildiğinde, yüzde 7.4 ora­
nında artan gayri safi iç hasıla, kapasitesinin tam olarak kullanılması nede­
niyle ülke ihracatındaki bir yavaşlamayı ve ikmal maddeleri alanındaki
sıkıntıyı yansıtmaktadır, buna rağmen, Hong Kong'un ticaret performansı
hala hatın sayılır bir durumda olup, toplam ticari büyüme hızı yüzde 31 ve
ülke ihracatı büyüme hızı ise yüzde 11'dir. Diğer taraftan, re-eksport faali­
yetleri de, fevkalade bir hızla büyümeye devam ederek 1988 yılında re­
export değerleri yüzde 51'lik bir artış göstermiştir. Bunun bir sonucu olarak,
re-eksport faaliyetleri, ülke ihracatını aşarak Hong Kong'un toplam ihracatı­
nın yüzde 56'sına ulaşmıştır. Bu oran, 1989 yılında yüzde 61'e çıkmış olup,
bu basan özellikle İnci Nehri Deltası (Pearl River Delta) olmak üzere, Hong
Kong firmaları tarafından Çin'de kurulan üretim bağlantıları sayesinde ol­
muştur. Bu gelişmeler, Çin'de meydana gelen son siyasi olaylardan bir öl­
çüde fazla etkilenmemiş olup, Çin menşeli mallann re-eksportunun büyü­
meye devam etmesi, Çin'in oldukça düşük fiyatlı imalatı ile Hong Kong'un
dizayn pazarlama ve işletmeciliğinin kombine edilmesinin sağladığı nisbi
avantajı teyit etmektedir. Yılın ilk üç aylık devresinde ekonomik gelişmenin
ciddi bir şekilde yavaşlayarak ithalatın ve enflasyonun azalması ile bu du­
rum bir dereceye kadar 1990 yılında tersine dönmüştür. Çin hükümeti, 19
aylık bir kemer sıkma programı uygulamaya başlamış ve bunun Çin'in dış ti­
caret açığını daha iyi hale getireceği umulmuştur. Ocak ayına ait gümrük is­
tatistikleri. Ocak 1989'la mukayese edildiğinde Ocak 1990'da ithalatın yüz­
de 20.2 oranında azaldığını ortaya koymuştur. Bu durumun Hong Kong üze­
rinde oldukça ciddi etkileri olmuştur, zira, Hong Kong'un re-eksport ticareti­
nin yüzde 80'den daha fazlası ikmal kaynağı veya pazar olarak Çin'e bağlıdır.
Hong Kong'a, gıda maddeleri bakımından bir pazar olarak bakıldığında,
esas potansiyel, Hong Kong'un çok küçük bir tarım arazisine sahip olup,
toplam arazinin sadece, yaklaşık yüzde 9'unun tanmsal üretime ayrılmış ol­
ması ve iş gücünün de sadece yaklaşık yüzde 2'sinin tanmsal üretim ve ba-
Iıkçılıkta çalışmakta olmasından kaynaklanmaktadır. Bununla beraber, Bir­
leşmiş Milletler Gıda ve Tanm Teşkilatına göre, Hong Kong kişi başına tüke­
tilen protein bakımından dünyada proteini en çok tüketen ülkeler arasında­
dır. Ülkedeki başlıca yerli üreticiler, bilhassa taze ve bozulabilir gıda
maddeleri olmak üzere, gıda maddelerine olan talebin küçük bir kısmının
karşılanmasına yardımcı olmakla beraber, Hong Kong'un gıda tüketiminin
büyük kısmı, çok değişik gıda maddeleri olmak üzere ithalat ile karşılanmak­
tadır. Mevcut istatistiklere göre, yumurta, canlı domuz, füme veya salamura
balık, kabuklu deniz hayvanlan ve kabuklu yemişi en çok ithal edenler ara­
sında bulunmaktadır. 1988 yılındaki toplam gıda maddesi ithalatı 32 milyon
Hong Kong dolan olup, bu miktar 1977 yılına nazaran yüzde 20Tık bir artışı
ifade etmektedir. Mamafih, bu miktann 11 milyon Hong Kong dolarından da­
ha fazla bir (HKD) kısmını re-eksport teşkil etmektedir.
Hong Kong'daki diğer endüstrilere gelince, gıda üretimi sektörü küçük
olup, 17.000 işçi çalıştıran yaklaşık 930 tesis vardır. Sektör üretimindeki bü­
yüme değeri, 1987'de 6 milyon HKD'ına ulaşmış olup, bunun takriben yüzde
20'si ihraç edilmiştir.
Hong Kong'da üretilen önemli gıda maddeleri, anında çözünen (instant)
şehriye, makarna, spagetti, ekmek, bisküvi, pasta ve keki ihtiva etmektedir.
Diğer mamul gıda maddeleri ise süt, krema, yoğurt ile, konserve ve diğer
yollarla muhafazası sağlanan gıda maddeleridir.
Hong Kong'daki gıda maddeleri piyasası takriben 25 milyon HK dolan ola­
rak tahmin edilmekte ve bunun yüzde sekseni ithalat ve yüzde 20'si de yerli
üretimle sağlanmaktadır.
B. DAĞITIM
Toptan, perakende ve ithalat/ihracat ticareti ile uğraşan firmalar ile lokan­
ta ve otellere ait 1987 yılı inceleme sonuçlanna göre, çok büyük ve geniş
kapsamlı müesseseler bu işin çeşitli seviyelerdeki dağıtım ticareti ile iştigal
etmektedir.
Satış İçin Mubayaa
Edilen Mallar
Toptan
Perakende
İthalat/İhracat
Oteller
25.9
19.3
40 4
0.8
Satışlar Ve Diğer
Hasılat
27.8
24.6
46.1
7.8
Gıda maddelerinin ithalatı, re-eksportu ve dağıtımı ile alakalı şirketler,
uzun yıllar önce kurulmuş büyük ticarethanelerden, lüks supermarket zincir­
leri ve aracı acenteler ile, küçük ithalatçı ve toptancılara kadar değişmekte­
dir. Çoğu hallerde, büyük ticari şirketler ve süpermarketler, sadece büyük
miktardaki ürünlerin veya çok tanınmış ve kaliteli markaların doğrudan ve
tek satcılık şeklinde ticareti ile ilgilenirler. Büyük ticari şirketler, süpermarket­
ler ve müesseselere mal tedarik eden tüccarlar az miktardaki münferit ürün­
leri ise ithalatçılar ile tüccarlann stoklarından almayı tercih ederler. Son gru­
bu teşkil eden orta büyüklükteki tüccarlar, bu projeye dahil edilmiş bulunan
ürünlerin büyük kısmı için belki de ilişki kurulacak en doğru kişilerdir. Doma­
tes salçası, yemeklik yağlar ve bakliyatın, büyük ticari şirketlerden birisinin
aracılığı ile dökme halinde ticaretinin yapılabilmesi olanağı vardır (Aşağıda
daha teferruatlı bilgi verilecektir). Türkiye'nin büyük süpermarketlerle doğru­
dan doğruya iş ilişkisine girmeyi tavsiye edilmemektedir. Yeni bir markanın
kabulü ve bunlann bu müesseselerde satışlannın artınimasına dair şartlar
çok kısıtlayıcıdır. Mesela, yeni bir ürünün tanıtılması için bu müesseseler ta­
nıtma ve satışı artırma masraflan için götürü bir meblağ para isterler. Öde­
me şartlan ise açık hesap şeklinde olup, normal olarak ödeme malın vans
ve kabulünden 45 gün sonra yapılır. Hasarlı mallar için karşılık ayniması ar­
diye masrafları karşılığı ve şayet malı kendilerine ait yeni mağazalarda teş­
hir edecek iseler, "yeni mağaza" destekleme ücreti de isterler.
1/ Bu serideki istatistiklerde
gıda maddelerine
ait ayrı değerler mevcut
değildir.
Ayrıca ilk yılda, başlangıçta sipariş ettiklerinin yüzde 10 daha fazlasını sat­
tıkları takdirde, aldıklan mal için bir iade ödemesi yapılmasını da isterler. Bu
iade ödemesi onlann nazarlarında bir sonraki yıl daha fazla sipariş yapılma­
sını teşvik edici bir unsurdur. Aşağıda detaylı olarak verilecek olan bu paza­
rın potansiyeli açısından, Türk ihracatçılannın bu şekildeki düzenlemelere
girmesi kendileri için aşın ölçüde bir çılgınlık olur.
C. SEÇİLEN ÜRÜNLER AÇISINDAN PAZAR EĞİLİMLERİ
1. Mercimek ve Nohut
Nohut, Hong Kong tüccarlarınca pek bilinmediğinden bunlann resmi ticari
istatistiklerine de girmemiştir. Aynı şekilde, mercimek de benzer ürün adde­
dildiğinden, ayn bir ürün olarak ayrılmayarak nohutla aynı kalem altında da­
hil edilmiştir. Aşağıdaki tablolarda görüleceği gibi Hong Kong'a ithal mal
olarak giren nohut/mercimeklerde 1987 ve 1989'da, 1987'de hemen hemen
35 milyon Hong Kong doları olan değerden 1989 yılından yaklaşık 33.5 mil­
yon Hong Kong dolarına inme şeklinde küçük bir düşüş olmuştur.
1989'da bu ürünlerin başlıca satıcısı Çin olup, yaklaşık 30 milyon Hong
Kong dolan değerindeki ithalatı içermektedir. Bunlar esas itibariyle sarı mer­
cimek olmakla beraber, kırmızı ve yeşil mercimeği de ihtiva etmektedir. Di­
ğer tek kayda değer kaynak ise ABD olup, bu ülkede, yaklaşık 2 milyon
Hong Kong dolan değerinde ürün ithal edilmiş olup, bunlar muhtemelen no­
huttur.
Resmi Türk istatistikleri, 1986 ile 1988 yıllan arasında Hong Kong'a nohut
ihraç edildiğine dair bir kaydı göstermemektedir. Yine aynı tarihlerde merci­
mek ihraç edildiğine dair bir kayıt ta yoktur. Bu ürünlerden hiçbirinin Hong
Kong pazan için çok önemli veya popüler olmadığı açıktır. Hong Kong tüccarlan, Hong Kong'a Çin'den gelen büyük miktarlardaki mercimek için esas
pazar hedefi olarak Hindistan ve civarındaki ülkeleri seçmiş bulunmaktadır­
lar. Yine, Hong Kong tüccarları, sadece komisyoncu gibi hareket ederek ge­
len ürünün Hindistan, Bangladeş, Sri Lanka ve Pakistan'a yeniden ihracını
sağlamaktadırlar. Çin'den ithal edilen başlıca ürünler beyaz bezelye, parla­
tılmış fasulye ile sarı ve kırmızı mercimektir. Ayrıca Çin mercimeği reeksport yolu ile Avrupa ülkelerine de satılmaktadır. Hong Kong'da fiilen tü­
ketilen çok cüz'i miktardaki mercimek hayvan yemi olarak kullanılmaktadır.
TABLO - 1989 YILINDAKİ NOHUT VE MERCİMEK İTHALATI
Toplam
ABD
Kanada
Tayvan
Çin
Singapur
Avustralya
Miktar
kg
Tutarı
$ HK
18.551.589
435.723
74.390
104.738
17.747.761
79.359
40.939
33.428.723
1.942.369
232.650
314.196
29.849.123
250.055
304.223
TABLO-1987 VE 1988 YILLARINDAKİ NOHUT VE MERCİMEK THALATI
Miktar
1988
kg Değer $ HK
21.064.201 34.457.379
Toplam
484.457
1.685.428
ABD
Almanya Federal Cum.
206.294
14.768
Tayvan
231.199
43.260
Tayland
20.237.189 31.141.024
Çin
Hindistan
99.777
42.640
Vietnam
101.407
8.370
Malezya (Batı)
134.644
55.162
Singapur
141.550
702.498
Yeni Zelanda
Kaynak : Hong Kong Ticareti Geliştirme Konseyi
Miktar
1987
kg Değer $ HK
27.664.756
334.966
66.085
130.794
93.760
26.459.396
232.515
34.997.939
1.199.889
363.202
720.311
288.442
30.355.252
460.680
-
-
-
-
27.005
221.815
188.121
1.099.339
Hong Kong pazarı hem ülke ve hem de re-eksport bakımından bisküvi
için oldukça büyük bir pazardır. Pazann toplam ticareti 1987'deki 100 mil­
yon Hong Kong Dolarının biraz üzerindeki değerden 1988'deki hemen he­
men 150 milyon Hong Kong dolan olan seviyeye ulaşmıştır. 1989 yılındaki
379 milyon Hong Kong dolarlık toplam değer, bisküvi ticaretindeki artışı
doğru olarak yansıtmayabilir, zira, daha önceki istatistiklerde bu kategoride
sadece bisküvi varken, daha sonra istatistiki kategori "ekmek, pastalar, kek­
ler, bisküviler, gofretler ve kağıt helva" olarak değiştirilmiştir. Buna ait kate­
gori numarası gene 048421 olarak bırakılmıştır. 1989'daki 379 Hong Kong
dolarlık miktann 1988 ve 1987'deki aynı ürünleri ihtiva etmesi pek ihtimal
dahilinde değildir.
1987 ve 1988'de piyasaya bisküvi temin eden en büyük satıcı, büyük bir
farkla ve 45 milyon Hong Kong dolarlık değer ile İngiltere'dir. 1988'de ikinci
büyük saha Çin olup, bunu takiben Japonya ve Danimarka gelmektedir. Bu­
rada yine Hong Kong bisküvi pazannın, Batı Avrupa'dan gelen kaliteli mar­
kalara ait ürünlerin oluşturduğu bir üst pazar bölümü ile, topluca tüketilen
oldukça ucuz, vasat derecede kaliteli ve Çin'den ithal edilen bisküvilerin
oluşturduğu bir alt bölüm şeklinde bulunduğuna dair bir işaret vardır. 1987
ve 1988 istatistiklerinin, Türkiye'yi bisküvi satan bir ülke olarak gösterme­
mesi ilgi çekici olmakla beraber, 1989 yılına ait daha geniş bir kategoride
Türkiye az miktarda bisküvi satan bir ülke olarak gösterilmekte olup, toplam
satış değeri 288.000 Hong Kong dolarıdır. 1989 yılına ait resmi Türk istatis­
tikleri, Hong Kong'a, 7.700 ABD dolarlık "gofret", 6000 ABD dolarlık kakaolu
tatlı bisküvi ve 24.000 ABD dolarlık kakaosuz çeşitli tatlı bisküvi ihraç edildi­
ğini göstermektedir. Bu ihracatlar, esas itibariyle Hong Kong'daki bir ithalat
acentesi vasıtasıyla Türkiye'deki en büyük ve ünlü bisküvi imalatçılanndan
biri tarafından yapılmıştır.
TABLO - EKMEK, PASTA, KEK, BİSKÜVİ, GOFRET VE
KÂĞIT HELVA İTHALATLARI, 1989
Toplam
ABD
Danimarka
Almanya Federal Cum.
Türkiye
İngiltere
Japonya
Çin
Singapur
Avustralya
Miktar
kg
Tutar
$ HK
22.096.676
1.087.311
2.542.120
893.895
19.923
4.182.559
600.971
6.057.672
1.180.440
1.611.092
379.585.370
16.532.189
71.995.260
27.471.253
288.167
73.712.546
17.876.891
51.529.518
17.945.253
38.766.093
TABLO - 1 9 8 8 VE 1987 YILLARINDAKİ BİSKÜVİ İTHALATI
Miktar
1988
Miktar
$ HK
kg Değer $ HK
9.386.751 148.667.723 7.149.857
Toplam
41.857
2.028.979
114.589
ABD
53.290
466.422 12.017.168
Danimarka
1.024.601
24.354
İsviçre
1.773.873
48.541
Almanya Federal Cum.
167.203
3.159.483
167.899
Hollanda
102.486
2.973.862
85.914
Fransa
234.209
6.449.099
255.196
İtalya
2.540.249 45.028.354 2.596.171
İngiltere
6.506.047 415.872
472.447
Tayvan
104.268
4.592.201
434.661
Endonezya
408.715
536.207 17.753.923
Japonya
2.699.611 22.094.333 1.792.968
Çin
110.305
2.093.974
172.322
Malezya (Batı)
272.960
4.857.101
422.385
Singapur
644.137
703.260 12.289.543
Avustralya
Kaynak: Hong Kong Ticareti Geliştirme Konseyi
1987
Değer $ HK
106.586.742
754.951
1.466.410
-
2.755.250
2.961.617
5.374.809
42.257.002
4.975.635
1.053.910
11.960.156
14.507.533
1.222.785
3.498.105
10.555.633
Resmi Hong Kong istatistil^lerinde domates salçası ayn kalem olarak
gösterilmeyip, "NES Soslan" kategorisinde gruplandınimıştır. 1987'deki top­
lam ithalatı 120 milyon Hong Kong dolannın biraz üzerindedir. Bu miktar
1988 yılında 156 milyon Hong Kong dolanna ve 1989 yılında ise 200 milyo­
nu Hong Kong dolannın biraz altındaki bir değere ulaşmıştır, bu kategoride
çok değişik soslar bulunmakla beraber, her üç yılda da Türkiye satıcı olarak
yer almıştır. Türkiye 1987 yılında takriben 30.000 Hong Kong dolan, bunu
takiben 1988 yılında 35.500 Hog Kong doları ve daha sonra da 1989 yılında
göze çarpan bir artışla 682.000 Hong Kong doları değerinde mal satmıştır.
Başlıca sos satıcılan Amerika Birleşik Devletleri ve bunu takiben İsviçre ve
İngiltere'dir. Bu ürünlerin bazılannın perakende satılmaya uygun ambalajlar­
da olduğu ve ürün çeşidi olarak da bazılannın ketçap halinde olduğu sanıl­
maktadır. Resmi Türk istatistikleri, Hong Kong'a 1988 yılında 3600 Hong
Kong dolarlık ve 1987 yılında ise bundan da daha az miktarda ürün ihraç
edildiğini göstermektedir. Hong Kong'un ithal ettiği domates salçasının reeksport kanalıyla Filipinler'e gönderildiğine dair kanaat mevcuttur. Türki­
ye'deki bazı büyük imalatçıların halen Filipinler'de doğrudan doğruya ticari
ilişki kurduklan bilinmektedir.
TABLO -1989 YILINDAKİ NES SOSLARI İTHALATI
Toplam
ABD
İsviçre
İtalya
Türkiye
İngiltere
Tayvan
Tayland
Japonya
Çin
Malezya
Avustralya
Miktar
kg
Tutar
$HK
22.463.777
8.880.859
637.915
385.971
92.100
798.708
303.280
2.250.111
349.817
6.917.756
628.954
361.728
197.013.532
91.564.143
13.066.260
4.001.959
682.853
12.076.211
3.426.934
13.092.871
10.277.469
30.454.605
4.184.495
3.029.727
Miktar
kg
Toplam
ABD
İsviçre
İtalya
Türkiye
İngiltere
Tayvan
Tayland
Japonya
Çin
Singapur
1988
$ HK
Miktar
kg
1987
$HK
18.997.435156.262.876 15.023.635 120.722.138
7.794.350 72.190.287 5.463.600 48.163.568
566.985 10.854.322
599.841 10.371.587
319.805 2.854.585
263.785 2.195.447
5.400
35.500
2.625
29.996
721.587 9.481.731
575.364 7.816.553
444.516 3.953.331
842.326 7.037.636
1.187.017 7.698.283
1.824.783 13.703.975
355.256 9.844.992
331.658 7.333.003
5.493.618 20.270.436 4.464.226 18.734.233
225.595 2.457.649
-
Kaynak: Hong Kong Ticaret Geliştirme Konseyi
4- Şekerlemeler
Aşağıdaki tablolarda görülebileceği gibi, Hong Kong çikolata ve diğer şe­
kerlemeler için çok geniş bir pazardır. Bu iki kalem birlikte olarak 1988 yılın­
da 750 milyon Hong Kong dolarını aşmış ve 1988 yılında ise hemen hemen
900 milyon Hong Kong dolanna ulaşmıştır. Şekerli çikletler de Hong Kong
pazannda önemli bir kalemi oluşturmakta olup, 1987 yılında 38.5 milyon
Hong Kong dolarına ve 1989 yılında ise 85 milyon Hong Kong dolan üzerine
ulaşmıştır. "Diğer Şekerlemeleri" veren en büyük satıcılar 1989 yılında Ja­
ponya, İngiltere, Amerika Birleşik Devletleri ise İngiltere ve bunu takiben
İtalya, Amerika Birleşik Devletleri, İsviçre ve Avustralya'dır. Çikletin en bü­
yük satcılan ise Filipinler ile Kore Cumhuriyeti'dir. Bisküvilerde olduğu gibi,
şekelerlemeler de ya Uzak Doğu kaynaklarından gelen ucuz ve dar gelirli
gruplara topluca tüketilen markalar ya da Batı Avrupa'dan gelen çok lüks ve
süslü ambalajlardaki üstün kaliteli markalar sınıfına girmektedir. Orta sevi­
yeli Türk stili şekerleme ürününü koyacak gerçekte uygun bir yer yoktur.
Resmi Türk istatistikleri, 2000 ABD dolan değerindeki "diğer şekerlemeler"den küçük bir partinin 1989 yılında Hong Kong'a ihraç edildiğini göster­
mektedir
Toplam
ABD
Tayvan
Endonezya
Filipinler
Kore Cumhuriyeti
Tayland
Japonya
Çin
Singapur
Miktar
kg
Tutarı
$HK
4.539.267
117.951
62.065
397.096
1.493.280
1.416.493
554.641
35.611
138.582
97.927
85.521.246
3.715.522
1.961.649
6.158.833
33.414.303
21.941.313
8.621.590
1.007.459
2.608.269
1.388.893
TABLO - 1988 VE 1987 YILLARINDAKİ ŞEKERLİ ÇİKLET İTHALATI
Miktar
kg
Toplam
ABD
Tayvan
Filipinler
Kore Cumhıuriyeti
Tayland
Çin
Japonya
1988
Tutar
$ HK
2.817.261 58.319.635
288.761 5.587.139
81.170 2.429.798
1.553.216 34.459.138
264.465 3.720.057
279.419 4.372.522
97.084 2.167.038
-
-
Miktar
kg
1987
Tutar
$HK
1.812.874 38.586.420
236.449 4.630.952
43.786 1.261.368
1.246.340 27.651.727
113.826 1.445.767
-
31.916
-
792.091
Toplam
ABD
İsviçre
Almanya Federal Cum.
Hollanda
İngiltere
Tayvan
Tayland
Japonya
Çin
Malezya
Singapur
Avustralya
Miktar
kg
Tutarı
kg
20.554.862
1.954.416
892.753
1.561.338
732.831
2.177.076
312.341
1.591.834
3.063.233
4.095.653
1.618.309
530.770
201.428
429.919.185
60.883.713
27.380.239
30.161.366
22.311.209
62.506.280
8.206.415
19.445.028
78.703.001
46.410.216
21.306.993
9.036.802
8.388.635
TABLO - 1988 VE 1987 YILLARINDAKİ DİĞER ŞEKERLEME İTHALATI
Miktar
kg
1988
$ HK
Miktar
kg
1987
$HK
16.973.114 331.578.087 12.511.953 251.832.906
Toplam
1.070.012 28.192.272
568.439 21.070.225
ABD
1.151.845 34.519.956 1.625.735 44.923.592
İsviçre
Almanya Federal Cum. 1.337.724 28.300.147
475.910
13.664.162
Hollanda
1.639.028 43.401.539 1.888.149 44.597.445
İngiltere
6.116.974
Tayvan
299.600
Tayland
1.042.745 12.646.782
2.752.369 68.679.384 2.298.520 50.267.067
Japonya
3.609.618 33.404.066 2.572.769 21.465.957
Çin
1.589.627 17.923.328
Malezya (Batı)
Toplam
ABD
İsviçre
Avusturya
Hollanda
Belçike/Lüksemburg
Fransa
İtalya
İngiltere
Çin
Singapur
Avustralya
Miktar
kg
Tutarı
kg
10.715.354
1.307.901
1.109.930
308.620
504.140
195.455
411.712
856.642
2.402.447
486.875
701.190
1.507.284
469.879.262
59.600.863
58.079.971
13.675.522
14.652.463
14.957.422
23.075.178
76.626.148
98.871.267
10.416.105
24.360.030
49.619.676
TABLO - 1988 VE 1987 YILLARINDAKİ ÇİKOLATA İTHALATI
Miktar
kg
1988
$HK
Miktar
kg
1987
$HK
Toplam
10.081.036 410.442.358 7 .627.538 319.181.495
ABD
1.022.119 47.721.380
İsviçre
874.708
56.989.592
409.621
11.519.841
Hollanda
406.473
10.829.250
Belçika/Lüksemburg
131.761
10.058.905
Fransa
193.905
11.395.410
182.519
9.806.383
56.302.684
İtalya
700.333
427.128 31.955.308
2.992.357 114.374.498 2 .396.903 88.967.559
İngiltere
Çin
9.109.727
442.340
Singapur
734.425 22.257.736
497.140
15.855.657
Avustralya
1.361.660 39.003.383
954.501 28.057.829
Kaynak: Hong Kong Ticareti Geliştirme Konseyi
5. Bitkisel Yağlar
(a) Zeytinyağı
Bu ürün, Hong Kong'un yıllık ticaretinde çok küçük bir yer işgal eden bir
ürün olup, 1989 yılında sadece 3.2 milyon Hong Kong dolarlık bir değere
sahip olmuştur. 1987 ve 1988 yıllarına ait rakamlar da 2 milyon Hong Kong
dolannın biraz üzerindedir. Hong Kong'a zeytinyağı veren en büyük satıcılar
İtalya ve Japonya'dır. Bu ürünün bir kısmı Hong Kong'da ve bir kısmı da Macao'da tüketilmekte olup, bir kısmı da tekrar ihraç edilmektedir. Ne Hong
Kong resmi ithalat istatistikleri, ne de Türk ihracat istatistikleri bu iki ülke
arasında 1987'den 1989'a kadar zeytinyağı ticareti yapıldığını göstermemek­
tedir. Zeytinyağı, Çin mutfağında fazlasıyla aranan bir ürün çeşidi değildir.
TABLO -1989 YILINDAKİ ZEYTİNYAĞI İTHALATI
Toplam
Hollanda
Fransa
İtalya
İspanya
Avustralya
Miktar
kg
Tutarı
kg
197.753
1.830
2.197
112.724
80.030
785
3.216.317
34.070
52.043
1.669.554
1.117.141
38.088
TABLO - 1988 VE 1S87 YILINDAKİ ZEYTİNYAĞI İTHALATI
Miktar
1988
kg Tutar $ HK
140.339 2.439.641
2.707
46.353
43.971
1.986
80.208 1.545.802
54.761
785.560
Toplam
Hollanda
Fransa
İtalya
İspanya
Singapur
Avustralya
180
10.599
Kaynak: Hong Kong Ticareti Geliştirme Konseyi
Miktar
kg
172.994
1987
Tutar $ HK
2.380.836
-
2.817
59.833
54.199
55.860
-
-
72.049
1.339.216
763.133
196.068
-
(b) Ayçiçeği Yağı
Bu ürün zeytinyağına nazaran daha az miktarlarda ithal edilmektedir, me­
sela 1989 yılındaki ithalat 1.68 milyon Hong Kong dolandır. Bu değer, 1988
yılındaki 8.1 milyon Hong Kong dolan ve 1987 yılındaki ise 3.7 milyon Hong
Kong doları ile karşılaştınidığında, pazarda büyük bir düşüşün olduğunu
göstermektedir. Ayçiçeği yağını veren başlıca satıcılar 1987 ve 1988 yıllann­
da Tayvan Singapur ve Hollanda olmuştur. Ancak, 1989 yılında büyük satı­
cılar olan Tayvan ve Hollanda piyasadan çekilince, yerlerini Avustralya ve
Japonya almıştır. Singapur'a ait toplam miktarlarda da önemli ölçüde azal­
ma olmuştur.
TABLO -1989 YİLİNDA AYÇİÇEĞİ YAĞI İTHALATI
Miktar kg
Toplam
Japonya
Singapur
Avustralya
119.523
23.900
31.490
64.133
Değer
$ HK
1.687.417
644.280
180.397
862.740
TABLO - 1988 VE 1987 YILLARINDAKİ AYÇİÇEĞİ YAĞİ İTHALATI
Toplam
İsviçre
Hollanda
Tayvan
Japonya
Singapur
Güney Afrika
Avustralya
Miktar
1988
kg Tutar $ HK
1.347.525 8.183.583
897.998
159.900
639.600 3.652.832
365.820
12.450
484.500 2.891.011
79.572
15.040
289.119
35.618
Miktar
kg
656.830
1.144
31.600
580.800
4.830
-
1987
Tutar $ HK
3.740.827
25.872
165.978
131.573
120.120
-
Kaynak: Hong Kong Ticareti Geliştirme Konseyi
(c) Mısırözü Yağı
1989 yılmda 55.5 milyonluk Hong Kong dolanna bağlı olan mısırözü yağının
toplam ithalatı, 1987 yılına nazaran biraz artmış olan 1988 ithalatına naza­
ran gene küçük bir artış göstermiştir. Mısırözü yağının Hong Kong'a başlıca
satıcılan Güney Afrika ve Amerika Birleşik Devletleridir. Bu ürünün büyük
bölümü dökme halinde ithal edilmekte ve Hong Kong'daki bir kaç büyük şirkettarafından perakende satış ambalajlanna konulmaktadır. Bu ürünün, Tür­
kiye'den Hong Kong'a ihraç edildiğine dair hiç bir kayıt yoktur.
TABLO -1989 MISIRÖZÜ YAĞI İTHALATI
Toplam
ABD
Hollanda
Singapur
Mozambik
Güney Afrika
Miktar
kg
Tutar
$ HK
9.299.992
2.275.430
44.505
329.616
501.600
6.141.400
55.571.643
17.952.859
414.302
2.682.350
2.578.766
31.863.028
Toplam
ABD
Hollanda
Çin
Singapur
Mozambik
Güney Afrika
Miktar
1988
Miktar
kg
$HK
kg
9.218.540 53.674.431
2.682.243 19.361.242 4.110.003
843.401 4.374.649
45.444
23.472
150.533
149.428 1.176.209
65.184
934.040 4.726.719 969.380
4.583.336 23.856.725 3.436.190
1987
$ HK
28.042.100
382.579
494.775
4.617.262
16.891.821
Kaynak : Hong Kong Ticareti Geliştirme Konseyi
D. SEÇİLEN ÜRÜNLERLE İLGİLİ TİCARİ PAZAR BİLGİLERİ
1. Nohut ve Mercimek
Yukanda Pazar Eğilimleri bölümünde tanımlandığı gibi, bu ürünlerden hiç
birisinin Hong Kong pazarında büyük önemi yoktur. Hong Kong pazanndaki
ürünün büyük bölümü Çin'den gelmekte olup, bunun da çoğu Hindistan ve
civanndaki ülkelere re-eksport yolu ile satılır. Gene burada da, Türkiye'nin,
ürününü doğrudan doğruya bu hedef ülkelere veya örneğin Dubai gibi coğrufi olarak bu iki ülke arasında bulunan bir yerdeki bir antrepo ülke vasıta­
sıyla satmasının Türkiye için daha mantıki olacağı durumu sözkonusudur.
Hong Kong bölgesindeki büyük ticari şirketlerden birisi olan "Dah Chong
Hong", Çin'den gelen mercimeklerin satın alınması ve tekrar ihracatı ile faal
olarak iştigal etmektedir. Malın çoğu Avrupa ülkelerine ve bir çoğu Avrupa
ülkelerine ve bir çoğu da Hindistan ve komşularına satılmaktadır.
Bu şirket, Türkiye'nin büyük bir kırmızı mercimek ihracatçısı olduğunu bil­
mekle beraber, Türkiye ile henüz hiçbir alışverişe girmemişlerdir. Hong
Kong'daki bu şirketler ve bunlara benzer diğer şirketler, mercimeklerini ya
sözleşme yoluyla Çin'den veya uluslararası hububat ve bakliyat satıcılan ka­
nalıyla satın alırlar. Keza, AET ülkelerine satışlar da çoğunlukla doğrudan
doğruya son kullanıcıya değil de, ticari şirketler kanalıyla yapılır. Sözkonusu
şirketler Türkiye'den fiyat teklifi almayla ilgilenmiş olup, fiyatın Avrupa'daki
büyük bir liman için CİF olarak verilmesini istemektedirler. Tabiatıyla, Türki­
ye'nin Hong Kong'dan geçen karmaşık bir ticari yol yerine bu işi kendisinin
direkt olarak yapması şayanı tavsiyedir.
Nohut, Hong Kong piyasasında herhangi bir yeri olan bir ürün olmayıp,
görüşülen şirketlerin çoğu bu ürünle ilgili herhangi bir ticaretin yapıldığına
dair bilgileri olmadığını söylemişlerdir. Ne Türkiye'nin resmi ihracat istatistik­
lerinde ne de Hong Kong'un resmi ithalat istatistiklerinde bu ürünle ilgili her­
hangi bir kayıda rastlanılmamış olup, Hong Kong bu ürün için uygun bir pa­
zar olarak düşünülemez.
2. Bisküviler
Hong Kong'un hem iç hem de re-eksport pazan oldukça büyük olmakla
beraber, bu pazarda haddinden fazla rekabet vardır. Bu pazarda. Batı Avru­
pa ve Kuzey Amerika'dan gelen yüksek kaliteli müstesna markalara ait
ürünlerin oluşturduğu kısım ile, civardaki ülkelerden ithal olunan veya Hong
Kong'daki "Garden" şirketinin imal ettiği ucut ve vasat kalitedeki bisküvile­
rin oluşturduğu kısım birbirinden kesin bir şekilde ayrılmıştır. Muhtemel satı­
cılann, kanşık bir konteyner yükünde çok değişik çeşit bisküvi bulundurma­
sına ve Hong Kong'daki fazla rutubet nedeniyle ambalajların çok muhkem
olmasına dikkat etmesi lazımdır. Ambalajlann içini gösteren şeffaf tipte değil
de, daha donuk malzemeden yapılması da tercih edilmektedir. Bisküvilerin
üstün kaliteli olmaması halinde, fiyat, satışı etkileyen en önemli değişken ol­
maktadır. Hong Kong pazan, belli ürünler üzerinde ihtisaslaşmış ve genel­
likle pahalı mallann satıldığı mağazalar dışarda tutulduğunda, genel olarak
hemen hemen her türiü mal için bir fiyat pazarı olarak kabul edilebilir.
Türkiye'deki büyük şirketlerden birisinin Hong Kong'da hala bir ithalatçısı
olup, 1989 yılında birkaç konteyner içersinde bisküvi ithal edilmişti. İthalatçı,
daha sonra bisküvilerin tanıtılmasının zor bir iş olduğunu ve satışın artınlması için fazlasıyla masraf yaptığını iddia etti. Ancak, bisküvi ticaretiyle de ilgili
olarak yapılan araştırmalarda, elde edilen delillerin çoğu Türk bisküvilerinin
gerçekte Hong Kong bölgesinde, satış raflara konulmadığını göstermiştir.
Genel olarak, bunların tekrar Çin'e ihraç edildiğine inanılmaktadır. İthalatçı,
tek satıcılık itenekte ise de, bu isabetli bir kararla Türk ihracatçısı tarafından
kabul edilmemiştir. İthalatçı ile yapılan görüşme kendisinin tek kişilik bir şir­
ket ve çok genç olduğunu ve tavırlarının da inandıncı olmadığını ortaya koy­
muştur. İthalatçının yorumlanndan bazıları aşağıdadır: "Ürün iyi, hizmet iyi,
teslimat süresi yaklaşık bir ay, ve fiyatı Hong Kong'taki yerli imalatçılann
ürününden daha pahalı olmakla beraber, kalite ve ambalaj daha iyi".
Bisküvi alanında en çok tutulan ürünler kuru pastalar ile karışık çeşitli ku­
tulardır.
Türkiye bisküvilerinin Hong Kong pazarında özel bir yere sahip olacağı
fikri pek ihtimal dahilinde değildir. Türk bisküvileri, mahalli ucuz bisküvilerle
rekabet edemeyecek durumda olup, açıkça belli olan üstün kalitesi ve am­
balajı bunların oldukça daha yüksek olan fiyatı telafi etmeye yetmeyecektir.
Batı Avrupa ve Kuzey Amerika'dan gelen üstün markalarla rekabet edebil­
mek için ise çok büyük masraflann yapılması gerekecektir. Pazann boyutu
bunu haklı çıkaracak gibi görülmemektedir.
Bisküvilerin dağıtım yollan, ya yukanda sözü edilen küçük ithalatçılar ya
da büyük ithalatçılar/toptancılar kanalı ile doğrudan doğruya süpermarketlere olacaktır. Yeni bir bisküvi çeşidi için, önemli ölçüde satış artırma ve pazar
geliştirme olanağı bakımından pek fazla fırsat yoktur. Bütün büyük ithalatçı­
lar/toptancı lan n gelişmiş ülkelerdeki büyük şirketlerle tek satıcılık şeklinde
anlaşmalan olup, supermarket zincirlerinin de benzer tipte anlaşmalan var­
dır veya bunlar yeni bir ürünün piyasaya sürülmesi için yaptıkları anlaşmala­
ra bir hayli kısıtlayıcı hükümler koyduklanndan bu şekilde bir yol izlenmesi
pek doğru olmaz. (Dağıtım başlıklı kısma bakınız).
3. Domates Salçası
Normal beslenme adetlerine uymadığından domates salçası Hong Kong
mahalli tüketiminde büyük bir yer tutmamakla beraber, batı yemek tarzı alış­
kanlığı arttıkça salçada giderek önem kazanmaktadır. Aynı şekilde domates
salçası bir re-eksport malı olarak da önemlidir. Bu ürün, kendi perakende
satış dükkanları olan büyük ithalatçıları/toptancılan, supermarket zincirleri,
alelade ticaret şirketleri ve küçük ithalatçı/komisyoncu acenteleri dahil ol­
mak üzere, değişik türdeki şirketler tarafından ithal edilmektedir. Domates
Otel ve lokantalann talebi artmakta olup, Hong Kong'daki bir kaç şirket
özellikle bu amaca yönelik tedarik işiyle meşguldürler. Bu mal, 28-30 briksteki ürünü içeren 7 librelik 6 teneke kutu alan karton kutular içinde sevkedilir. Hong Kong CİF teslim olmak üzere beher kartonun bedeli 150-180
Hong Kong dolarıdır.
Türkiye salçası Hong Kong piyasasında pek iyi bilinmemekle beraber,
çok yönlü bir büyük ticari şirket bu pazan geliştirmek için 1989'da gayret
sarfetmiş bulunmaktadır. Numune kutu salçalar ithal edilerek ve büyük bir
satıcı tarafından denenmek üzere çeşitli müesseselere verilmiştir. Kalitesi­
nin, Hong Kong gıda ithalatı yönetmeliğine (Ek l'e bakınız) ve müessesenin
kendi aradığı şartlara göre mukayese edilip onaylanmasından sonra siparişi
yapılmıştır. Ancak, maalesef sipariş Türkiye'ye gönderildiği zaman elde gön­
derilecek salça kalmamış bulunmaktaydı. Bu malın bir kartonda 5 kiloluk 6
teneke kutu şeklinde sevkedilmesi gerekiyordu. İlk sipariş, bir (1) konteynerlik maldı. Maalesef, Türkiye'deki üreticinin malı Hong Kong'a gönderememesi, müesseseye ürünü sağlayan şirketin 1990 sonuna kadar daha ön­
ceki mal verenle sözleşme yapmasına neden olmuştur. Burada belirtilmesi
önemli olan husus, daha önceki mal verenin Del Monte olması ve Hong
Kong'daki müşterinin ise Türkiye'den gelen malı tercih etmiş olmasıdır.
Teneke kutulardaki 7 onsluk Del Monte malları süpermarketlerin raflannda da görülmüş olup, bazı supermarket sahipleri CİF Hong Kong esasına
göre fiyat teklifinin Türkiye'den de istenmesine ilgilerini ifade etmişlerdir. Sü­
permarketlerin sözleşmeyle ilgili istekleri ile ilgili olarak yukanda belirtilen
nedenlerle Türk ihracatçılarının bu yolu takip etmeleri tavsiye edilmemekte­
dir. Hong Kong'da bir pazar oluşturulmasını arzu edenlerin ve ellerinde sa­
tılacak malı olanlann, müesseselere mal verenler ile toptancılarla irtibatı
olan ticaret şirketleri kanalıyla satış yapmaları daha iyi olur. Eğer oluşacak
vans yeri fiyatı makul ise, Türk ihracatçılarının takip etmesi gereken yol bu­
dur. Singapur durumunda olduğu gibi domates salçasına bu bölgede olan
başlıca talep, sardalya balığının konserve haline getirilmesi içindir. Konser­
ve imalatının büyük kısmının Filipinler, Endonezya ve Malezya gibi ülkelerde
yapılmakta oluşu nedeniyle, bunlann Türkiye için hedef ülke olması gerekir.
bu araştırmayı takiben Filipinler ve Endonezya'da yapılacak detaylı pazar
araştırmalarının büyük yaran olabilecektir.
4. Şekerlemeler
Hong Kong pazannın 1989 yılındaki ihracatı 85 milyon Hong Kong dola­
rından fazla olmuştur. Bu, çoğunlukla çikolatalı mamuller, çeşitli şekerler, ve
şekerli çikletlerden oluşuyordu. Gerek Hong Kong'da tüketilen ve gerekse
de buradan Çin'e giden ürünlere olan talep göze çarpacak şekilde artmış
bulunmaktadır. Bunun karşılığında, Hong Kong Çin'den oldukça ucuz ma­
mulleri ithal etmektedir. Çeşitli şekerlere olan talep, parlak renkli ambalajlar
içinde satılan küçük ve tatlı çeşitler içindir. Bu talebin çoğu okullara satış
içindir. Buna karşılık çikolata için esas talep. Batı Avrupa ve Kuzey Amerikadan gelen üstün kaliteli markalar içindir, bir ithalatçı, Hong Kong'a az mik­
tarda Türk şekerleri ithal etmeyi başarmışsa da, ithalatçının malı Hong
Kong'da mı yoksa Çin'de mi sattığı kat'i olarak bilinmemektedir. Bu ürünler,
çubuk çikolata, draje ve çok karışık karamela çeşitlerini ihtiva etmekteydi.
Keza, tüpler içinde şekerlemeli tatlılar da ithal, olunmuştu.
Çin, Filipinler ve Kore Cumhuriyetinden gelen çok düşük fiyatlı, vasat kali­
teli şekerlemenin mevcudiyeti karşısında Türkiye'den gelecek bu çeşit ma­
muller için Hong Kong'un ciddi bir pzar olacağı pek ihtimal dahilinde değil­
dir. Gelişmiş ülkelerdeki kaynaklardan gelen üstün kaliteli mamullere ait tek
satıcılık anlaşmalan mevcudiyeti nedeniyle, çubuk çikolata ve diğer mamul­
ler için Türkiye'nin önemli bir pazar payı elde etmesi pek mümkün görünme­
mekte olup, ürünün tanıtılması için büyük masraflar yapılsa bile, bu konuda
ancak kısmi bir basan sağlanabilir. Bu nedenle, bu gibi bir masrafın yapıl­
ması tavsiye olunmamaktadır.
5. Bitkisel Yağlar
(a) Zeytinyağı
Singapur'da olduğu gibi bir kere daha ithalat istatistikleri, Hong Kong'un
toplam ithalat rakamlan içinde zeytinyağının çok küçük bir rakam olduğunu
ortaya koymaktadır. Çin halkı bu ürünü tüketmemekte ve yemek pişirmede
kullanmamaktadır, bu ürüne ait küçük miktarlar supermarket raflarında gö-
rüldüyse de, supermarket ilgilileri araştırma ekibine bunlann uzun zamandanberi raflarda durduğunu söylemişlerdir. Hiçbir ithalatçı faal olarak zeytin­
yağını aramamakta ve vasat bir supermarket zincirinin satışlan ayda 100
kartonun altındadır. Tezgahlarda görijlen ürün ise Monini İtalyan markası
(Beltoni) olup, zeytinyağı 500 ml'lik cam şişeler içinde satılmaktaydı. Bu
ürün, saf zeytinyağı idi.
Hong Kong'da saf yemeklik bitkisel yağlann en geniş ithalatçısı olan "Dah
Chong Hong", müşterilerinden zeytinyağı ile ilgili herhangi bir taleple karşı­
laşmadığını belirtmiştir. Bu firma, palmiye ve yer fıstığı yağı ile mukayese
edildiğinde zeytinyağının sağlık bakımından daha iyi olduğunu bildirdiğinden
müşterilerine bu ürünü tanıtmaya çalışmışlardır. Müşterilere numuneler gönderdilerse de, ilgi taşıyan bir cevap alamamışlardır. Şu andaki genel tavır,
anane haline gelmiş yağ mamulleri ile karşılaştırıldığında, zeytinyağının va­
ns yeri fiyatının bu yağın olduğu şeklindeki imajıyla telafi edilemeyecek ka­
dar yüksek olduğu şeklindedir.
Yukandaki ismi geçen büyük ithalat şirketi gibi, Hong Kong'da büyük ye­
meklik yağ imalatçısı ve ambalajlama şirketi olan "Lam Soon" da, zeytinya­
ğının Hong Kong pazan için henüz uygun bir ürün olacağı kanaatinde değil­
dir. Turizm geliştikçe otellerden salatada kullanılmak üzere yapılan
zeytinyağı talebinde küçük bir artış olduğu gözlenmişse de, bunun yerine
daha ucuz ikame yağlann kullanılması normal olup, bunlann salataya kona­
cak karışım içerisinde kolayca gizlenebilmesi mümkün görülmektedir. Hong
Kong'da sağlık bilinci, henüz yağ mamulleri için prim ödeyecek bir seviyeye
ulaşmamıştır.
Bu sebeple, Hong Kong, Türk zeytinyağı için bir hedef pazar olarak müta­
laa edilmemelidir.
(b) Ayçiçeği Yağı
1989 yılındaki yıllık ayçiçeği yağı ithalatı, zeytinyağı ithalatından toplam
değer bakımından daha düşük olmakla beraber, ticari görüşmeler esnasın­
da bu ürüne karşı daha fazla ilgi gösterilmiştir. Büyük bir yağ imalatçısı ve
ambalajcısı tarafından Amerika Birleşik Devletlerinden rafine ayçiçeği yağı
ithal edilmektedir. Bu ürün, 20 fiflik konteyner içinde 200 kiloluk variller ha-
linde gelmektedir. Ancak, sonuçta bu konteynerlerin Singapur kanalıyla Av­
rupa'ya satıldığı öğrenilmiştir. 1989 yılında Amerika Birleşik Devletlerinden
gelen ayçiçeği yağının beher tonunun Hong Kong CİF fiyatı 800 ABD dolan
olmuştur. Bu mal, uluslararası hububat ve yemeklik yağ aracılan kanalıyla
ithal edilmiştir. Büyük bir yemeklik yağ ithalatçısı, fiyatın kolza tohumu yağı
ile rekabet edecek seviyede olduğu takdirde, Hong Kong'da ayçiçeği yağı
için muhtemelen bir pazar oluşabileceğini beyan etmiştir. Bu ithalatçının gö­
rüşüne göre, mahalli piyasada ayçiçeği yağının rekabet edememesinin ana
sebebi, piyasada oldukça ucuz kolza tohumu yağının mevcut oluşudur. Kol­
za tohumu yağı Kanada ve AET ülkelerinden Hong Kong CİF teslimi olarak
ton başına 500 ABD dolan civarında fiyatla ithal edilmektedir. Bu yağ dök­
me olarak tankerli gemilerle taşınmaktadır. Bahis konusu büyük ithalatçı,
sadece tanker yükü şeklinde sevkiyatla ilgilenmekte olup, yılda halen 60 ila
80 bin ton kolza tohumu yağı ithal etmektedir.
Ayçiçeği yağı Hong Kong'un perakende pazarında gerçek bir yer tutma­
makta olup, bu yağın çok az miktardaki örnekleri supermarket raflannda
gözlenmiştir. Gene, supermarket ilgilileri kendi supermarket zincirlerinde
bu yağdan ayda 100 kartondan daha az satılmakta olduğunu söylemişlerdir.
Toptancı ve perakendecilerden hiç birisi bu malın daha fazla tanıtılması için
bir isteğe sahip görünmemişlerdir.
Büyük dökme yağ ithalatçıları, sadece çok ucuz ürünün büyük miktarlan
ile ilgilenmektedir. Türkiye'nin Hong Kong pazarına kolza tohumu yağı fiyatı
ile rekabet edebilecek fiyatla dökme ayçiçeği yağı gönderebilmesi imkan
dahilinde görünmemektedir.
(c) Mısırözü Yağı
Mısırözü yağı ticareti, her ne kadar hem zeytinyağı hem de ayçiçeği ya­
ğından çok daha geniş çapta ise de, gene de, Hong Kong'da tüketilen başlı­
ca yemeklik yağlara göre azdır. Mısırözü yağının çok büyük kısmı Amerika
Birleşik Devletleri ile Güney Afrika'dan ya tankerleri gemilerle ya da 200 ki­
loluk variller içerisinde ithal edilmektedir. Bu ticaret, Hong Kong'daki büyük
yağ imalatçılan / ambalajcılan ile yukanda bahsi geçen iki ülkedeki mal ye­
renler esnasında uzun zaman evvel kurulmuş olup devam etmektedir. Ör­
neğin, Hong Kong'daki mısırözü yağı ambalajcısı olan büyük bir firma bu
üründen her ay 300 ila 500 ton ithal etmektedir. Halen mısırözü yağının or­
talama CİF fiyatı beher ton için yaklaşık 700 ABD dolandır. Normal satış bo­
yutu perakende olarak 2.91 olup, bu da dükkanlarda takriben 35 Hong
Kong dolan fiyatla satılmaktadır. Hong Kong'daki büyük bir yağ ithalatçısı
yağı Güney Afrika Brezilya'dan satın almaktadır. Yağ ya tankerle ya da 190
kiloluk variller içinde gelmektedir. Fiyat, Hong Kong CİF olarak beher ton
için 700-730 ABD dolandır.
Dükkanlarda görülen ambalajlı mısırözü yağlan Hong Kong'da ambalaj­
lanmış yağ olmakla beraber, Hollanda'dan gelen Corona marka yağlar da
vardır.
Türkiye'de yedek mısırözü yağı stoku mevcut ise, ve Lam Soon ve Dah
Chong Hong gibi şirketlerin istediği miktardaki yağı dökme olarak temin
edebilecek ise, bu şirketlerle temasa geçilmeli, numune gönderilmeli ve CİF
fiyat teklifi verilmelidir. Bu fiyat teklifleri, yağa ait uluslararası spesifikasyonlan da ihtiva etmelidir. Daha fazla aynntı için, gıda maddesi ithalat yönetme­
liği başlıklı Ek l'e bakınız.
E. SONUÇ
Singapur için olduğu gibi Hong Kong da, Türk ihracatçılannın dikkatlerinin
büyük kısmını tevcih edeceği bir ihracat pazan olarak görülmemektedir.
Coğrafi bakımdan Türkiye'den çok uzaktadır ve nakliye yolları karmaşık ve
navlunu pahalıdır. Bundan başka, mahalli piyasası küçüktür ve esas itibariy­
le bir antrepo işlevi yapan bir yer olup, ithal ettiği mallan Türkiye'nin doğru­
dan doğruya daha kazançlı ticaret yapabileceği diğer ülkelere tekrar ihraç
etmektedir. Tabiatıyla, Hong Kong'daki tüccarların becerileri sebebiyle Türk
ihracatçılannın dikkatine daha başka şekilde çarpmayabilecek olan, bazı fır­
satlar çıkabilecektir. Hong Kong'daki ilgili ithalatçı ve tüccarlann isim ve ad­
resleri Ek ll'de olup, bunlar Türk şirketlerince kayda alınmalıdır.
Hong Kong pazannda çok büyük bir rekabet vardır. Gıda maddesi ithalatı­
na tahditler ve gümrük vergisi konulmamış olup, yerli ve yabancı üreticiler
arasındaki serbest rekabet teminat altına alınmıştır. Ancak, bu husus, bu
pazarda yaşamı Türkiye için zorlaştırmaktadır, zira bu bölgede aynı malı
üreten bir çok ülke olup, bunlar malı Hong Kong'a nispeten çok düşük fiyat-
larla gönderebilmektedir. Şu hususu tekrar belirtmekte yarar vardır. Şayet
Türkiye coğrafi bakımdan daha yakın ve yönetimi daha kolay pazarlar bulabiliyorsa ve buralarda bazı tercih edilir avantajlara sahip ise, ihracat pazar­
lama fâaliyetlerini bu bölgelere yöneltmesi daha doğru olur.
Hong Kong pazanndaki mercimek ve nohut ticareti oldukça önemsiz bir
yer işgal etmektedir. Çoğunlukla Çin'den olmak üzere, Hong Kong'a ithal
edilen bir miktar mercimek tekrar Hindistan ve civanndaki ülkeler ile Avru­
pa'ya gönderilmektedir. Mercimek üzerinde yapılan ticaret ise ya Hong
Kong'daki büyük tüccarlar ile Çin'deki satıcılar arasındaki direkt sözleşmeler
veyahut da uluslararası komisyoncular vasıtasıyla alıp satma esasına göre
yürütülmektedir. Nohut, Hong Kong piyasasında mevcut olmayıp, tüccarla­
nn çoğu nohut hakkında gerçek bilgiye sahip değildir.
Hong Kong, hem iç pazar, hem de re-eksport bakımından bisküvi için
zengin bir pazardır. Son birkaç yıl zarfında Türk mamulü bisküvi ithalatı ya­
pılmış ve fakat Hong Kong'daki büyük bisküvi tüccarlanna göre, bu bisküvi­
lerden hiç birisi Hong Kong'daki perakende satış yapan dükkanlann rafları­
na ulaşmamıştır. Görüş şudur ki, bu bisküviler Çin'e tekrar ihraç (re-eksport)
edilmiştir. Hong Kong pazan haddinden fazla rekabete dayalı bir pazar
olup, bu pazar. Batı Avrupa ve Kuzey Amerika'dan gelen üstün kaliteli bis­
küvi bölümü ve komşu ülkeler ile Hong Kong'daki ucuz bisküvi bölümü ola­
rak ikiye aynimıştır. Türkiye mamulü bisküvilerin Hong Kong pazannda bir
yere sahip olacağı pek ihtimal dahilinde olmayıp, böyle bir yere sahip olabil­
mek için ürünün tanıtılması amacıyla para zarfı için de şüphesiz bir gerekçe
yoktur. Büyük ihracatçıların çoğu tanınmış marka bisküviler için tek satıcılık
şeklindeki anlaşmalarla bağlı iseler de, bazı Türk şirketlerinde mevcut olan
bisküvi çeşitlerini gösteren broşürlere ilgi gösterilmiştir. İlgi gösteren ithalat­
çı şirketler Ek ll'de belirtilmiş olup, Türk şirketleri bunlarla teması nazan dik­
kate almalıdır.
Hong Kong'daki tüketiciler, pizza ve makarna tipi ürünler dahil olmak üze­
re, bazı Batılı yemek adetlerini kazanmaktadırlar. Bu ise, Hong Kong dahi­
lindeki müesseselere ürün sağlayan şirketlerin domates salçasına olan ta­
leplerinin yavaş yavaş arttığı anlamına gelmektedir. Bundan başka
bölgedeki balık konserve fabrikalanna tekrar ihraç edilecek domates salçası
için büyük bir talep vardır. Yukanda Singapur'a ait bölümde bahis konusu
edildiği gibi, Türk domates salçasının kalitesi bu maksat için gereğinden
fazla yüksek olduğundan, bunun bir sonucu olarak da fiyatları engelleyici ol­
maktadır. Türk domates salçasının kalitesi, Hong Kong'daki yemek sağlama
işiyle uğraşan sektör için daha uygun olduğundan, bu yolun takibi muhte­
melen daha uygun olacaktır. Çok yönlü bir ticaret şirketi, Türk ürününü ta­
lebi olan bu söktöre sokmak için makul ve başarılı gayretler sarfetmiş, fakat
mal temin edilmemesi nedeniyle başarısızlığa uğramıştır.
Hong Kong'a komşu ülkelerin pazarlannda yer alınması için, daha önce
bir pazar araştırması yapılması suretiyle (örneğin Filipinler ve Endonezya
için) Türkiye'nin bu pazarlara doğrudan yaklaşması düşünülmelidir.
Oldukça geniş ve zengin bir pazar olmakla beraber, Hong Kong'daki iç
şekerleme pazarı Türk mamullerine karşı bir isteğe sahip değildir. Toplu tü­
ketim ihtiyaçlan Çin'den gelen oldukça ucuz mamullerle karşılanmaktadır.
Pazann üst kısmındaki isimleri ün yapmış markalara ait ürünler ise, Avrupa
ve kuzey Amerika'dan ithal edilmektedir. Türk bisküvisi ithalatçılannın birisi,
bir miktar Türk şekerini başanyla sattığını söylemekle beraber, pazardan el­
de edilen bilgiler bu mallann Hong Kong'da değil Çin'e satılmış olduğunu
belirtir gözükmektedir. Türkiye'den şekerleme ihracı için gerçekleşebilecek
tek ihtimal ise, her ne kadar çok küçük miktarlarda olacak ise de, bunlann
bisküvi konteynerinin bir parçası olarak gönderilmesidir- belki de Çin'e tek­
rar ihraç edilmek üzere. Diğer bir ihtimal ise, eğer bisküvi ticareti sağlana­
cak olursa, bazı ithalatçı/toptancı şirketlerin bisküvi konteynerlerine bir mik­
tar şekerleme konulmasıdır. Her ne kadar, Hong Kong'daki büyük yağ
tüccarlan ve ambalajcıları zeytinyağını ve bu yağın sağlıkla olan ilgisini bil­
mekte iseler de, zeytinyağını Hong Kong pazarına sürmek teşebbüsü için
vaktin henüz gelmediği kanaatindedirler. Bu bir dereceye kadar Singa­
pur'daki duruma benzemektedir. Çok küçük miktarlardaki İtalyan zeytinyağlan supermarket raflarında görülmekte ise de, satışı çok ağırdır. Hong
Kong'daki kentlerde yaşayan halk ile, bölgedeki ülkelerde kentlerde yaşa­
yan halkın, sonunda beslenmelerinde sağlık bakımından daha bilinçli olma
ihtiyacına cevap verecekleri ihtimal dahilinde görülmektedir. Şu anda, tü­
kettikleri yağlardan farklı olan zeytinyağına oldukça yüksek fiyat ödemeye
hazır değillerdir. Sağlık bilincinin fiyata karşı olan hassasiyete üstün gelmesi
için en az beş yıl beklenilmesinin gerekeceği bu sektördekilerin genel kanı­
şıdır.
Her ne kadar ayçiçeği yağı itlıai edilip Hong Kong'da ambalajlanıyorsada,
durum bu yağ için de aynıdır. Ayçiçeği yağının ticarette karşılaştığı büyük
problem, Kanada ve AET ülkelerinden Hong Kong CİF teslimi olarak tonu
yaklaşık 500 ABD dolan fiyatla gelen Kolza tohumu yağıyla direkt rekabet
içersinde olmasıdır. Ayçiçeği yağı pahalı bir yemeklik yağ olarak görülmekte
olup. Kolza yağının fiyatı ile rekabet edebilecek bir seviyeye gelmedikçe,
Hong Kong pazannda gerçekte önemli bir pay kapamayacaktır. Mısırözü
yağının miktar ve değer bakımından pazardaki payı daha fazla olup, Hong
Kong'da ambalajlanmak üzere tankerli gemilerle ithal edilmektedir. Başlıca
satıcılar, Amerika Birleşik Devletleri ve Güney Afrika'dadır. 1990'da yapılan
pazar araştırmasında bu yaz için ortalama fiyatın ton başına yaklaşık 700
ABD doları olduğu belirlenmiştir. Ülkedeki büyük yağ ithalatçılan ve amba­
lajcıları Türkiye'den fiyat, numune ve spesifikasyonlar istemişlerdir. Bu ma­
lın mümkün olan hallerde tankerli gemilerle gönderilmesi, istenmekte ise
de, 200 kiloluk varillerde kabul edilebilir. Fiyatının da yukarıdaki ülkelerce
verilen yağın fiyatı ile rekabete girecek bir seviyede olması Türkiye için ge­
reklidir.
Kısaca özetleyecek olursak, bu projede adı geçen ürünlerden ancak bir
kaçının gerçekte Hong Kong pazannda önemli bir pay kapma şansı vardır.
Hong Kong'daki tüccarların Türk ihracatçılara, aksi halde elde edemeyecek­
leri bazı fırsatlan teklif edebileceği durumlar daima mevcut olacaktır. Bu
araştırmanın bir sonucu olarak, Türk ihracatçılan şimdi mal esasına göre il­
gilenilecek büyük firmalar hakkında tam ve detaylı bilgiye sahip olmuşlardır.
Bu firmalarla temasa geçilmeli ve mümkün olan hallerde fırsatlardan yarar­
lanmalıdır. Ancak, Hong Kong Türk mallan için daima bir marjinal pazar ola­
rak kalacaktır. Türk ihracatçılarının, örneğin, Filipinler, Endonezya ve muh­
temelen Çin Halk Cumhuriyeti gibi daha büyük iç pazara sahip Hong
Kong'a komşu ülkelerin pazar potansiyelini direkt olarak araştırmalan kendi­
leri için çok daha yararlı olacaktır.
A- GENEL BİLGİLER
Malezya Güneydoğu Asya'da 330.434 km2 yüzölçümüne sahip bir ülke­
dir. Ülke fiziki olarak iki bölgeye aynimıştır. Nüfusunun çoğunluğunun bulun­
duğu yarımada bölgesi ve Sabah ve Sarawak eyaletlerinin bulunduğu ada
bölgesi. Ülkeyi 530 km uzunluğundaki güney Çin denizi ikiye bölmektedir.
Malezya'nın yanmada bölümünün kuzeyinde Tayland, güneyinde Singapur
bulunmakta ve Endonezya'dan Malacca boğazıyla aynimaktadır. Ülkenin
Sabah ve Sarawak eyaletlerinin bulunduğu kesiminin Borneo ve Brunei ile
sınınvardır.
Malezya'nın başkenti, yanmada tarafından bulunan Kuala Lumpur'dur. Bu
bölgedeki önemli şehirler Georgetown, Ipoh ve Johore-Bahro'dur. Diğer
önemli şehirleri ise Kona Kınabalu (Sabah) ve Kuchıng (Sarawak) şehirleri­
dir.
Son yapılan tahminlerde ülke nüfusu yaklaşık 14.7 milyon olarak belirlen­
miştir. Bunun 12.2 milyonu yanmadada; 2.5 milyonu Sabah ve Sarawak
bölgelerinde yaşamaktadır.
Malezya farklı bir etnik yapıya sahiptir. Ülkede Malaylar % 50, Çinliler %
33, Hintliler % 10, Diğerleri % 7 paya sahiptir.
Nüfusun % 40 en az 100 kişinin yaşadığı yerleşim merkezlerinde toplan­
mıştır. Nüfus artış hızı % 2.5, yoğunluğu ise km2'ye 46.4 kişidir. Malezya'nın
yanmada bölümünde nüfusun % 40'ı 0-14 yaş arasında, % 57'si ise 15-64
yaş arasındadır.
Ülkenin resmi dili Malaycadır. Ancak İngilce'de ikinci dil olarak kullanıl­
maktadır. Özellikle ticari görüşmelerde İngilizce tercih edilmekte, Çincede
yaygın olarak kullanılmaktadır.
Malezya müslüman bir ülkedir. Ancak inanç özgürlüğü vardır. Malaylar
genellikle müslümanlığı kabul etmişlerdir. Aynca Budizm ve Taoizm de ül­
kede rastlanan dinlerdendir.
Malezya Güney Doğu Asya'nın doğal kaynaklar açısından en zengin ülke­
lerindendir. Dünyanın önde gelen kalay, kauçuk ve palm yağı ihracatçı lan ndan olan Malezya'nın aynı zamanda büyük miktarlarda petrol ve doğal gaz
kaynaklan bulunmaktadır.
Malezya'nın sabit fiyatlarla milli gelir artış oranı 1961 -76 yıllan arasında %
8.5 olmuştur. Ülke 80'li yıllarda tüm ekonomileri etkisi altına alan durgunluk­
tan etkilenmiş ve büyüme oranında bir gerileme görülmüştür. Kalkınmasını
bir plan dahilinde yürüten Malezya'da 5. plan çerçevesinde 1990 yılının eko­
nomik perspektifleri belirlenmiştir.
Malezya'da kişi başına düşen gelir 1987 yılında 1914 ABD dolan; 1988 yı­
lında 2049 ABD dolan ve 1989 yılında 2164 ABD dolan olarak gerçekleş­
miştir. 1990 yılında ise kişi başına gelirin 2297 ABD dolan olarak gerçekleş­
mesi tahmin edilmektedir.
Malezya bir tanm ülkesidir. 1970 yılından itibaren hızlı bir şehirleşme ya­
şanan ülkede gelir dağılımında eşitsizlikler görülmektedir. Bunun en büyük
sebebi ekonominin temel istihdam kaynağı olan tarımın yapısındaki farklılık­
lardır. Oldukça geniş tanmsal alanlara sahip Malezya'da genellikle katma
değeri ve getirişi düşük ürünler ekilmektedir. Tanm kesimindeki bu zıtlık ül­
kenin demografik yapısındada görülmektedir, malezya'da yaşayan en bü­
yük etnik grup olan Malaylar tanm sektöründe geleneksel yöntemlerle faali­
yette bulunmakta; dolayısıyla düşük gelir seviyesinde kalmaktadırlar. Buna
karşılık Çinliler ve Hintliler ticaret madencilik ve imalat sanayi gibi sektörler­
de faaliyet göstermektedirler.
Ekonomik faaliyet konuları arasında en etkin sektör olan tarım ihracattada
büyük yer tutmaktadır.
Ülke ekonomisi doğal kaynaklara bağlı olarak gelişme göstermektedir.
Malezya'nın ekonomisinde etkili olan ürünler şu şekilde sıralanmaktadır.
KAUÇUK: Dünya üretiminin % 38'i Malezya tarafından karşılanmaktadır.
Çok eski dönemlerden itibaren kauçuk ülke ekonomisinin birinci gelir kay­
nağı olmuş, dönem dönem üretimde düşmeler görülmüşsede kauçuk yine
önemli bir ürün olmaya devam etmiştir. Genellikle küçük firmalann üretimde
bulunduğu sektörde üretimin % 84.5'i yarımadada yapılmaktadır.
PALM YAĞI: Dünyadaki tüm üretim ve ihracatın % 59'u Malezya'ya aittir.
Palm yağı ürünlerinin % 88.2'si yanmadada elde edilmektedir. 1975 yılından
sonra hükümet bu gelir kaynağını arttırmak için palm yağının üretimini, iş­
lenmesini ve çeşitli yan ürünlerinin geliştirilmesini teşvik etmiştir. 1987 yılın­
da palm yağı ihracatında bir artış olmuşsada bu daha çok fiyatların yüksel­
mesinden kaynaklanmıştır. Hindistan palm yağının en önemli alıcısı,
Singapur ise birinci derecede re-export merkezidir.
KERESTE: Tüm ülkenin, özelliklede Sabah eyaletinin ormancılık sektö­
ründen sağladığı en önemli gelir kaynağı kereste üretimidir. Ülkede ulusal
ormancılık politikası çerçevesinde orman alanları daha prodüktiv şekilde
kalkınma amacına uygun olarak kullanılmaktadır. Ayrıca ağaçlandırma ve
bozuk orman alanlannın ıslahıda bir devlet politikası olarak uygulanmakta­
dır.
KALAY: Malezya ekonomisinin ikinci büyük döviz kaynağı olma özelliğini
yıllarca sürdüren kalayın ihracatı son yıllarda dü;şme göstermiştir. Kalay
üretiminin büyük bir bölümü Perak ve Salangor eyaletlerinde yapılmaktadır.
PETROL-DOĞAL GAZ: Malezya dünya petrol üretiminde küçük bir paya
sahip olmasına karşın, bu ürün ülkenin ihracatında önemli bir rol oynamak­
tadır. Ham petrol, ihracat gelirleri arasında tek başına en fazla döviz getiren
kalem olmaktadır. Singapur ve Japonya Malezya'nın bir ve iki numaralı ham
petrol müşterileridir.
Malezya'nın ihracatının yöneldiği ülkeler Japonya, ABD, Güney Asya ül­
keleri ve A.T. ülkeleridir. Bu ülkeler ihracatın % 74.6'sını oluşturmaktadırlar.
Japonya Malezya'nın en önemli ticari partöneri olma özelliğini taşımaktadır.
Singapur ve ABD ikinci ve üçüncü sıralarda gelmektedir. Singapur özellikle,
petrol, makine aksamı, kauçuk gibi maddeleri ABD ise genellikle elektrikli
aletler ve tekstil ürünlerini ithal etmektedir.
Malezya'nın ithalatında ülkedeki büyüme hamlesine paralel olarak, ara
mallan ithalatı büyük yer tutmaktadır. Tüketim ve yatırım maddeleri ithalatı
ikinci ve üçüncü sıralarda gelmektedir. Malezya'nın ithalatının kaynaklandığı
ülkeler ise Japonya, ABD, Güneydoğu Asya ülkeleri ve AT ülkeleridir.
Dış Ticaret Ve Mevzuatı Ve Standartlar
Malezya'da ithnalat ve ihracat 1967 yılında yürürlüğe giren Gümrük Yasa­
sı çerçevesinde yürütülmektedir. Yasa ithalat ve İhracatla ilgili kararlar al­
maya Maliye Bakanlığı'nı yetkili kılmıştır. Maliye Bakanlığı sözkonusu yasa­
nın verdiği yetkiye dayanarak kararlar almakta, Ticaret ve Sanayi Bakanlığı
ise bu kararları uygulamaktadır.
Malezya'da ithalat birkaç kısıtlama dışında serbest olup genel açık lisans­
la yapılmaktadır. Genel açık lisansla ithalatçı sağlık, güvenlik veya hükümet
politikası gibi nedenlerle veya menşeylerine göre ithalatı yasaklanan veya
kısıtlanan mallar dışında her yerden her türlü malı ithal edebilmektedir. Li­
sanslar Ticaret Bakanlığı veya ülkenin belirli yerlerinde bulunan büroları ta­
rafından verilmektedir.
İthalattan Alınan Gümrük Vergileri
Araştırmamıza konu olan ürünlerin bazılarının ithalatında üretimin korun­
ması amacıyla çeşitli vergiler alınmaktadır. Bu ürünler ve vergi oranlan aşa­
ğıda belirtilmektedir.
Bisküvi
Wafer
Şekerleme
Çikolatalı Şekerleme
Domates Salçası
Gümrük Vergisi
%30
%30
%30
% 20
%2
Ek Vergi
%5
%5
%5
-
Satış Vergisi
%5
%10
%10
%5
Bu hesaplama sistemine göre 60 M$'lık bisküvi'nin gümrük vergisi ile fiya­
tı 78 M$'na yükselmekte ek vergi de dahil olunca fiyatı 81.90 M$ olmaktadır.
Standartlar
Malezya'da standartlar. Ulusal Standartlar ve Sınai Araştırmalar Enstitüsü
tarafından belirlenmektedir, ürünlerde ve reklamlarda Enstitü'nün işaretini
(SIM) kullanma hakkı yalnız sürekli olarak Malezya standartlanna uygun
üretim yapan ve üretimde gerekli kalite kontrol işlemlerini yerine getiren
üreticilere verilmektedir. İşaretin kötü niyetli kullanımına izin vermemek için
çeşitli kontroller düzenlenmektedir.
Standartlar listesinde sürekli olarak yeni ürünler eklenmekte, işaretin
ürünlerin pazarlamasında olumlu etkisi olmaktadır. Bu nedenle Malezya dı­
şında üretilen ürünlerde sözkonusu işareti taşıyan ürünlerle rekabet edebil­
mek için en az onlar kadar kaliteli olmalıdır.
Perakente ambalajların markalanması ve etiketlenmesi konusunda belli
koşullar bulunmaktadır. Genel mallarda herhangi bir menşe işareti koşulu
bulunmamaktadır. Ancak gıda maddelerinde, menşe işaretinin bulunması
gerekmektedir.
Gıda etiketlerinin üzerinde menşe ülkenin adı, muhteva, metrik birim ola­
rak minimum ağırlık, minimum miktar veya ölçü veya ihracatçının adı ve ad­
resi yeralmalıdır.
Etikette kullanılan resimli tasvirler gıdanın niteliği veya menşei hakkında
yanıltıcı nitelikte olmamalıdır. Standardı belirlenmiş gıdaların etiketleri stan­
dartlara uygun olmalı ve içinde yabancı katkı maddeleri olmamalıdır. Zen­
ginleştirilmiş, kuvvetlendirilmiş, vitaminli, v.b gibi ibarelerle vitamin veya mi­
neral içerdiği belirtilen gıda maddelerinin ambalajında birim başına düşen
vitamin veya mineral miktan gösterilmelidir.
Etiketlerdeki yazılarda harf boyunun, türünün nasıl olması gerektiğine iliş­
kin de özel koşullar bulunmaktadır.
B. DAĞITIM
Daha öncede belirtildiği gibi ülkenin coğrafi yapısı iki ayn bölgeden oluş­
muştur. Yanmada ve Sabah ile Sarawak eyaletleri. Toplam onbir eyaletten
oluşan Malezya'da tüm ekonomik faaliyetlerin merkezi Kuala Lumpur'dur.
ülkenin iktisadi yapısı bu bölünmeye uygun bir farklılık göstermektedir. Tica­
ri faaliyetler ve halkın tüketim gücü Malezya'nın yanmada bölümünde daha
etkindir. Ülkenin yarımada bölümünde çok reyonlu mağazalar (department
store) oldukça etkindir. Parkson, Gana Group, Cold Stroge bu tür mağaza­
lardandır. Bu firmalann gıda ile ilgili ayrı bölümleri bulunmakta ve büyük bir
tüketici kitlesine hitap etmektedirler.
Malezya'da araştırdığımız gıda maddeleri için dağıtım sisteminin ilk ayağı­
nı ithalatçı/toptancılar oluşturmaktadır. İkinci etap, perakende satış mağazalan ve tüketiciler veya oteller ve konserve gıda sanayiidir. Ülkedeki çok reyonlu mağazalar ithalatlannı genellikle doğrudan kendileri yapmaktadırlar.
Ancak bazı ürünlerde ithalatçı/toptancı lann aracılığına da başvurmaktadırlar.
Doğrudan ithalat yapan bu mağazalar araştırmamıza konu olan ürünlerden
yılda 10-13 konteyner (20 tonluk) ithal etmektedirler. Bu tür marketlerde tüm
dünyada bulunan markalar bütün çeşitleriyle bulunmaktadır. Özellikle Ame­
rikan, İngiliz, Hollanda ve Avustralya ürünleri doğrudan ithal edilebildiği gibi
bazılan Malezya'da da üretilmektedir.
Ülkedeki farklı etnik gruplann tüketim alışkanlıklanna göre çeşitli gıda
ürünlerinin satıldığı ufak dükkanlar bulunmaktadır. Bunlar daha çok o toplu­
mun tüketim alışkanlıklan olan bazı geleneksel ürünleri satmaktadır. Bu tür
satış yerlerinde Malezya'da üretilen ürünler daha fazla oranda satılırken it­
hal ürünlerinin genellikle komşu ülkelerden kaynaklandığı görülmektedir. Bu
tür ithalat yapan firmalar nispeten küçük ölçekli firmalar olup, küçük partiler
halinde ithalat yapmaktadırlar.
İncelenen ürünler içinde özellikle bisküvi, şekerleme ve mısır yağında Ma­
lezya'da etkin bir üretim bulunmaktadır.
Piyasadaki ithal ürünler genellikle yüksek fiyatlı olup buna paralel olarak
tüketiciye yüksek kaliteyi sunmaktadır. Yerli üretim nispeten daha düşük fi­
yattan satılmaktadır. Devlet bisküvi, şekerleme ve domates salçası gibi
ürünlerde yerli üretimi korumak amacıyla ithalattan gümrük vergileri almak­
tadır.
Malezya'ya ithalatta genel olarak Klang Limanı kullanılmakta aynca, Sin­
gapur'da teslim yeri olarak tercih edilmekte, ithalat genellikle akreditif karşılığındayapılmaktadır.
Malezya piyasasına ürünlerimizin girişi, acentalar aracılığıyla gerçekleş­
melidir. Bu acentaların büyük firmalar veya Bumiputra (yerli halk) lar arasın­
dan seçilmesi gerekmektedir. Bu tür firmalar ürünleri ithal etmekte ve tüm
ülkedeki şubelerine dağıtmaktadırlar. Bu konuda dikkat edilecek husus Ma­
lezya'nın coğrafi ve demografik yapısının çeşitliliğidir. Ülkenin Sabah ve Sa­
rawak eyaletleri için ayn bir acenta; yarımada bölümü içinde farklı bir acenta
ile anlaşılması Malezya piyasasında daha etkili olunmasına yardımcı olacak­
tır.
Reklam, piyasada oldukça önemli bir faktördür. Firmalara bu yönde hiz­
met veren çeşitli ajanslar ve halkla ilişkiler şirketleri bulunmaktadır.
Ülkede İngilizce, Malayca, Çince olmak üzere birçok dilde gazete çıkmak­
tadır. Okur-yazarlık oranı yüksek olduğundan gazetelerde reklam verme et­
kin bir yöntem olarak görülmektedir. Ayrıca radyo ve televizyonda da çeşitli
reklam medyaları yer almaktadır. Ülkede oldukça yaygın bir eğlence aracı
olan sinemalardaki reklamlar da piyasada etkin olmaktadır.
Malezya'da kullanılan reklam medyaları Reklamcılık Faaliyetleri Yasasın­
da belirtilen koşullara uymalıdır. Bu yasaya göre reklamda kullanılan bütün
tanımlar, iddialar ve karşılaştırmalar reklamı yapılan ürün ve diğer ürünler
hakkında yanlış bilgi vermemelidir. Reklamda çeşitli rakamsal veriler yanıltı­
cı biçimde kullanılmamalıdır.
Bu Yasada yanlış ticari beyanat, yanlış verilen bilgi; boyutlan, ölçüsü, üre­
tim, işleme, yenileme metodu, yeri veya tarihi; bileşimi; kullanım amacı ve
performansı; herhangi biri tarafından test edilmesi ve alınan sonuçları, her­
hangi biri tarafından onaylanmış olması veya onaylanan türe uygun olması,
üreticisi, işleyicisi, vb. hakkında yanıltıcı bilgi verilmesi olarak tanımlanmıştır.
Miktar ise uygunluk, genişlik, yükseklik, alan, hacim, kapasite, ağırlık ve sa­
yı anlamında kullanılmaktadır.
Mallarla ilgili ticari beyanatın yanlış veya yanıltıcı olmasının (reklamlar da
dahil) cezai müeyyidesi 5000 Malezya dolanna kadar para cezası ve/veya 2
yıla kadar hapis cezasıdır. (1990 itibariyle)
TABLO DOMATES PÜRESİ; VEYA DOMATES SALÇASI HAVASI
ALINMAMIŞ KUTULARDA İTHALAT 1988 11 AYLIK:
KG
M$
Avustralya
Bulgaristan
Çin Halk Cumhuriyeti
Yunanistan
Hong Kong
Macaristan
İtalya
Yeni Zelanda
Portekiz
Singapur
Tayvan
Türkiye
İngiltere
A.B.D.
639.28
3840.00
45100.30
23.179.00
29800.00
32420.00
48988.17
7.00
196202.40
2326.40
66400.00
77260.00
221.16
21443.42
2409
9600
81.979
51.096
56104
71441
174850
26
436028
2573
141438
174324
628
38985
TOPLAM:
547827.13
1.241481
Kaynak :Department of Statistic K.L
TABLO: DOMATES, VEYA DOMATES SALÇASI, HAVASI ALINMIŞ
KUTULARDA İTHALAT 1988 11 AYLIK :
KG
Avustralya
Belçika
Bulgaristan
Çin Halk Cumhuriyeti
Yunanistan
Hong Kong
Hindistan
İtalya
Portekiz
Singapur
ispanya
Tayvan
Tayland
Türkiye
İngiltere
A.B.D.
Yugoslavya
TOPLAM :
Kaynak: Department of Statistics K.L
M$
24544.71
140.00
5360.00
296624.00
714.16
171702.00
28.00
41903.14
723545.54
63.84
17600.00
400199.60
53181.02
1989722.92
5113.75
197261.67
15000.00
82922
478
10880
504515
2891
296139
94
165335
1734978
708
39254
786848
35172
4.401728
20.457
511253
23629
3942704.35
8617281
KG
M$
Avustralya
Belçika
Bulgaristan
Çin Halk Cumhuriyeti
Yunanistan
Hong Kong
İtalya
Yeni Zelanda
Norveç
Portekiz
Tayvan
Tayland
Türkiye
İngiltere
A.B.D.
19.563.60
798.80
7545.60
167763.00
456.20
120690.00
98013.69
102.00
18090.00
97722.00
148704.00
11211.40
3912136.05
127074.50
201413.98
79619
2553
14786
401118
1794
376.200
414.278
230
51587
307.839
336.913
22145
10000406
341598
620004
TOPLAM :
4931284.82
12971072
Kaynak: Department of Statistics K.L
TABLO DOMATES PÜRESİ VEYA SALÇASI HAVASI ALINMAMIŞ
KUTULARDA İTHALAT 1989 YILLIK:
KG
Çin Halk Cumlnuriyeti
F. Almanya
İtalya
Malezya (Sabah)
Portekiz
İspanya
İsviçre
Tayvan
Tayland
Türkiye
A.B.D.
TOPLAM
Kaynak : Department of Statistics K.L
M$
118800.00
24.00
22133.74
223.30
21000.00
84000.00
4332.00
300.04
373828.00
707.70
317609
297
84517
754
64118
122964
205428
14102
162
959648
2196
667348.78
1771795
Domates salçası Türkiye'den Malezya'ya yapılan ihracatın en önemli
maddelerinden birisidir. Aslında ülkemizin önde gelen ihracat ürünlerinden
olan domates salçası iki ülke arasındaki gıda sisteminin farklılığına rağmen
bu ülkede de giderek artan bir pazar payına sahiptir. DİE kaynaklı istatistik­
lere göre son iki yıl içinde ülkemizden Malezya'ya domates salçası ihracatı
şu şekilde gelişmiştir.
- Domates Salçası
- Domates Konserve
%12<KM<%30
- Domates Konserve
KM>%30
1988
1989
1927.145 ABD $
1999.137 ABD $
1989
1085.363 ABD $
Kaynak :DİE
Bu rakamlara göre 1988 yılında Malezya'ya tüm ihracatımızın % 51.7'sini,
1989 yılında ise % 43.4'ünü domates salçası oluşturmuştur.
Malezya kaynaklı istatistiklere göre Domates Salçası "Domates püresi ve
salçası havası alınmış/alınmamış kutularda" tanımı altında sınıflanmıştır. Bu
ürün« itibariyle Malezya 1988 yılı 11 aylık döneminde toplam 9.857.962 M$
tutannda ithalat yapmıştır. Toplam ithalatın % 46.4'ü Türkiye'den yapılmıştır.
1989 yılı rakamlarına göre bu ürünün toplam ithalatı 14.742.867 M$ olmuş
bu miktann % 74.3'ü Türkiye'den sağlanmıştır.
Domates Salçası konusunda Malezya'da hem yerli üretim hem de çeşitli
ithal markalar bulunmaktadır. Gittikçe büyüyen bir piyasa olan domates sal­
çası konusunda çeşitli ülkelerin pazar payları şöyledir:
Domates püresi veya salçası, havası alınmamış kutularda 1989;
Çin Halk Cumhuriyeti % 17.9, İspanya % 6.9, sviçre % 11.6 Türkiye %
54.2, İtalya % 4.8, Portekiz % 3.6'dır.
Domates püresi veya domates salçası havası alınmış kutularda saklanan
ürünlerde ise çeşitli ithal ürünlerin pazar paylan şu şekildedir: İtalya % 3.2,
Portekiz % 2.4, İngiltere % 2.6, ABD % 4.8, Türkiye % 77.1'dir.
Her iki türdede Türkiye'nin pazardaki payı oldukça büyüktür. Yerli üreti­
minde bulunduğu domates salçası piyasasında tüketici birimler, halk, kon­
serve balık üreten sanayiciler, oteller ve büyük restoranlardır.
Domates salçası, ketçap ve diğer ürünlerde en büyük yerli üretici Cheong
Chan (Hup Kee) Sdn Bhd. İsimli firmadır. Başta Singapur olmak üzere çe­
şitli uzak doğu ülkelerine ihracatta bulunan bu firmanın ürünleri piyasada
nispeten daha ucuz fiyata satılmaktadır. Bu firmadan başka yaklaşık 10
adet yerli üretici bulunmaktadır.
İç piyasada en çok kullanılan markalar Kımball, Maggi, Del Monte, Heinz,
Campbell'dir. Tüketici tarafından tercih edilen tür 28-30 bnx değerinde 200800 gr'lık teneke kutularda satılan ürünlerdir. Genellikle çok sıcak bir iklimi
olan Malezya'da küçük miktarlarda paketlenmiş ürünleri satın almak tercih
edilmektedir. 1-5 kg'lık ambalajlar otellerde kullanılmaktadır. Konserve balık
imalatçılan genellikle 200 kg'lık ambalajlarda ithal etmektedirler.
Domates salçası ithalatında büyük marketler kendileri ithalat yapmakta,
oteller ve restoranlar ise ithalatçı/toptancıları tercih etmektedirler.
Malezya domates salçası piyasasında, Türkiye menşeili ürünler tüketici
tarafından bilinmekte ve kullanılmaktadır. Çeşitli İthalatçı firmalar Türki­
ye'den bu ürünü ithal etmişler ve doğrudan halka ve konserve balık üretici­
lerine satmışlardır. Büyük oteller ve restoranlar genellikle diğer tanınmış
markaları kullanmaktadırlar.
Malezya domates salçası piyasası genellikle fiyatın etkin olduğu bir piya­
sadır. Tüketiciler piyasada bulunduklan tüm ürünlerde kaliteyi ön planda tut­
makta, ancak fiyat, karar verme aşamasında oldukça etkili olmaktadır, piya­
sadaki Çin kökenli ürünler düşük fiyat ve düşük kaliteli ürünlerdir.
Piyasadaki çeşitli domates salçalannın ithal edildikleri ülke ve fiyatlan Ni­
san 1990 itibariyle aşağıda verilmiştir:
italya
İtalya
İtalya
İtalya
Avustralya
(1kg
(800 gr
(200 gr
(140 gr
(240 gr
x
x
x
x
x
12)
12)
48)
48)
24)
karton
karton
karton
karton
karton
23.400
12.121
42.24
57.60
45.60
İtalyan Lireti
İtalyan Lireti
ABD Doları
ABD Dolan
ABD Doları
Domates salçası piyasasında tüketici tarafından talep edilen şartlar 28-30
brix olması, renginin parlak olması ve herhangi bir katkı maddesinin bulun­
mamasıdır.
Malezya piyasasında domates salçası Türkiye'nin en çok tanındığı ürün­
lerden biridir. İstatistiki rakamlar ülkemizin pazar payının büyüklüğünü orta­
ya çıkarmaktadır. Ancak piyasada sürekliliği sağlamak ve rekabet ortamına
uyabilmek için bazı noktalara dikkat etmek gerekir. Türkiye'den ithalat yap­
mış olan ülkelerin dikkatle üstünde durduklan konu fiyat konusudur. İthalat­
çılar türkiye'den ithal edilen salçanın kalitesinin iyi olduğunu ancak fiyatın pi­
yasa ortalamasının üstünde olduğunu belirtmekte, fiyat olarak Türk
ürünlerinden daha pahalıya satılan ürünlerin ise çok tanınmış markalar oldu­
ğunu ifade etmektedirler.
Bu konudaki diğer bir önemli nokta ise sürekli fiyat değişikliğidir. Firmalar
ihracatçılann çok kısa süreler içinde talep ettiği fiyat artışlannı parakende
satış fiyatına yansıtamamakta bu durumdada ithalattan vazgeçmektedir. Bu
tür fiyat artışlannın nedenleri gerek bizim dış ticaret rejimimizdeki değişiklik­
lerden, gereksede iç piyasada üreticilerin satış fiyatlannı arttırmalanndan
kaynaklanmaktadır.
İthalatçı firmaların tercih ettikleri ödeme şekli akreditif karşılığı ödemek tü­
rüdür. Genellikle 30-60 gün arası kredi talep edilmekte ancak bu konu gö­
rüşmeyle belirlenmektedir.
Diğer ürünlerde olduğu gibi domates salçasında ambalajın üzerindeki bil­
gilerin İngilizce olması tüketiciye kolaylık sağlamaktadır. Domates salçası/
püresi ketçap gibi ürünlerde ambalajda hakim renk kırmızıdır.
Nisan 1990 itibariyle piyasada perakende satışa sunulmuş bazı domates
salçası ve sosunun ambalajının üzerindeki bilgiler ve fiyatlan aşağıda veril­
mektedir.
• Domates sosu
• Maggi
National Pruduct Sdn. Bhd.
1.45 M$ - 325 gr. cam şişe sarı kapak
Domates salçası
• Premum tomato Pase
Sew Fine goods ıncorp USA
H.L Yong Co. (İthalatçı firma)
1.40 M$ -170 gr Teneke kutu
• Delmonte tomato paste
Delmonte corporation USA
Nabisco (İthalatçı firma)
1,30 M$- 170gr
• Leggo's tomato paste
HM Heggo & Co PTY LTD
Cold Stroge (İthalatçı firma)
3.60 M$ 500 gr
• HUNTS tomato paste
Beatrice Hunt-wesson
F&N Dairies (İthalatçı firma)
3.00 M$ - 340 gr
1.55 M$ - 170 GR
Ketçap
Delmont ketchup
Delmont (M) Sdn Bhd
1.40 M$ - 3.40 gr cam şişe
• Kimball Tomato ketchup
3.80 M$ - 3.40 gr 5 (iki şişe yapışık ambalajda ayrıca
155 gr'lık konserve sardalya veriliyor)
DİE Kaynaklı istatistikler 1988 yılında Türkiye'den Malezya'ya bisküvi İh­
racatının yapılmadığını göstermektedir.
a) Malezya kaynaklı istatistiklere göre "tatlı olmayan bisküviler" başlığı al­
tında 1988 yılında 281.724 M$'lık ithalat gerçekleşmiştir.
TABLO -TATLI OLMAYAN BİSKÜVİLER OCAK-ARALIK 1988 İTHALAT:
KG
Avustralya
Çin
Danimarka
Fransa
F. Almanya
Hong Kong
Hindistan
Endonezya
italya
Japonya
Malezya (Yarımada)
Filipinler
Singapur
İsviçre
Tayvan
Tayland
İngiltere
A.B.D.
Yugoslavya
TOPLAM
5847.64
503.74
46.31
2137.50
120.00
4392.24
100.00
343.27
24.00
612.49
218.90
3.60
26143.47
100.00
902.20
3283.20
1438.87
13963.86
4320.00
64501.29
M$
33293
994
149
14889
188
13557
150
1030
589
2335
864
7
66356
537
2873
25130
6786
90036
21961
281724
Kaynak : Department of Statistics K.L
b) "Tatlı bisküviler" başlığı altındaki ürünlerden 1988 yılında Malezya'nın it­
halatı 4.214.895.- M$ tutarında olmuştur.
KG
M$
Avustralya
Avusturya
Belçika
Çin Halk Cumhuriyeti
Danimarka
Fransa
F. Almanya
Yunanistan
Hong Kong
Endonezya
Japonya
Kore
Makao
Hollanda
Filipinler
Singapur
İsviçre
Tayvan
Tayland
İngiltere
A.B.D.
Malezya (Yarımada)
Yeni Zelanda
Norveç
Yugoslavya
39283.03
300.00
8719.00
117480.54
177742.23
295.90
186.06
3988.00
36754.87
8477.25
26729.19
3006.80
2353.26
21918.45
6119.62
95564.05
1619.00
16344.22
15355.75
126212.47
12258.07
22251.03
317.20
250.00
104.60
210899
1846
72200
136341
1686622
3621
1349
5747
143116+
50642
83174
7688
2786
124721
13382
404712
24197
30291
74959
984088
72622
77883
350
708
951
TOPLAM :
743630.59
4214895
Kaynak: Department of Statistics K.L
Malezya'da bisküvi piyasası büyük ölçüde yerli üreticilerin elindedir. Piya­
sada bulunan ürünlerin yaklaşık % 80; yerli, % 20'si ise ithal ürünlerden
oluşmaktadır. Malezya'da toplam ithal bisküvilerin % 93.7'si "tatlı bisküviler-
den" % 6.3 ise; "tatlı olmayan bisküvilerden" oluşmaktadır. İthal ürünlerde
çeşitli ülkelerin pazar paylan şöyledir:
Tatlı olmayan bisküviler: % 32.0 ABD, % 23.6 Singapur, % 11.5 Avust­
ralya, % 8.9 Tayland; % 7.8 Yugoslavya; % 5.3 Fransa, % 4.8 Hong Kong,
% 2.4 İngiltere.
Piyasanın neredeyse tamamını oluşturan "Tatlı bisküviler" İthalatında ise
ülkelerin pazar paylan şöyledir % 40.0 Danimarka, % 23.3 İngiltere, % 5.0
Avustralya, % 9.6 Singapur, % 3.2 Çin Halk Cumhuriyeti, % 3.0 Hollanda,
% 3.4 Hong Kong, % 1.8 Tayland.
Ülkeye ithal edilen tatlı bisküvilerin % 66'sı Avrupa menşeli ürünlerdir. Bu
ürünler genellikle yüksek fiyat, yüksek kalite politikası ile piyasaya sürülüp,
süpermarketlerde tüketiciye sunulmakta; ve yüksek gelir grubuna ait tüketi­
ciler tarafından tercih edilmektedir.
Piyasada büyük oranda yerli ürünler bulunmaktadır. Bazı sektörlerde ol­
duğu gibi bu sektördede, ithalatta uygulanan vergiler ile yerli sanayi daha
avantajlı hale gelmiştir. Yerli ürünler oldukça ucuz fiyattan piyasaya veril­
mektedir. Dolayısıyla ithal bisküvilerin talep edilmesi için mutlaka çok yük­
sek kaliteli bir ürün olması gerekmektedir.
Malezya'da bisküvi sanayiinde yerli üretim miktarları aşağıdadır:
Yıllar
Üretim / Ton
1984
1985
1986
1987
1988
53.0
46.6
52.3
57.2
60.8
Kaynak: Department o Statistics K.L
Malezya ithal bisküvilerin dağıtımında piyasaya giriş ithalatçı/toptancılar
kanalıyla olmaktadır, ithalatda en önemli unsurlardan biri ambalajın kalitesi-
dir. İthalatın deniz yoluyla yapılması ambalajın özellikle rutubete karşı daha
dayanıklı olmasını gerektirmektedir. Piyasadaki ithalatçı/toptancılar ortalama
ayda bir, veya üç ayda bir (20 tonluk konteyner) yeni ürün ithal etmektedir­
ler.
Piyasadaki bazı büyük marketler ithalatlannı kendileri gerçekleştirmekte­
dirler.
Piyasadaki bisküvi ithalatçıları mümessilik şeklinde çalışmayı tercih et­
mektedirler. Ancak çok çeşitli ürün imkanı bulunan bu sektörde, mümesillik
sadece bir markanın belirli ürünleriylede sınırlanabilmektedir. Bisküvi piya­
sasına girişte temel faktör fiyattır. Ucuz fiyat ve yüksek kalite politikası ile
çeşitli ithal bisküviler arasında ülkemiz ürünlerinin de pay sahibi olma şansı
vardır. Ancak buk politikanın uzun dönemde istikrarlı şekilde uygulanması
gerekmektedir:
Piyasada en çok satılan ürünler Arnott's ve Nabisco markalannın 200-250
gr'lık paketlerdeki kremalı bisküvilerdir. Rahatça satılan diğer bir üründe 1
kğ teneke kutulardaki bisküvilerdir.
Piyasaya girişte fiyattan sonraki en etkili faktör ise reklamdır. Gerek gaze­
telerde, gerek televizyonda bu tür ürünlerin reklamları çok fazla yeralmaktadır. ayrıca en etkili tanıtım şekillerinden biri de satış yerlerinde ürünü tattır­
maktır.
Piyasada satılan çeşitli bisküvilere ait bilgiler Nisan 1990 itibariyle aşağı­
dadır.
- Butter Cookies (Kjeldsens - Danimarka)
5.80 M$ - 227 gr Karton kutu
(lacivert, sarı renkler hakim)
- Almond Ginger Cookies (Kjeldsens - Danimarka)
13.90 M$ - 400 gr Teneke kutu
(eflatun, san renkler hakim)
- Butter Cookies Assorted (Bluebell - Malaysia)
7.50 M$ - 454 gr Teneke kutu (mavi, san renkler hakim)
- Disney Character Cookies
17.8 M$ - 900 gr Teneke kutu (mavi renkli)
- American Shortbread Cookies A.B.D)
9.50 M$ - 453 gr Teneke kutu, plastik kapak
(mavi, lacivert, san renkler hakim)
- Arnott's - Jatz Craker Biscuit (Avustralya)
5.10 M$ - 250 gr. Karton kutu
(Beyaz renkte)
- Nabisco Social Tea Biscuit (Malezya)
5.30 M$ 312 gr. Karton kutu
(Çok renkli)
- Digestive Biscuits. MC vıtıes (İngiltere)
4.25 M$ - 400 gr
(Kırmızı selafon kağıda sanimış)
- Ganbaldi Biscuits. MC cities (İngiltere)
2.50 M$-100 gr
(Beyaz selafon kağıda sanimış)
- Petit Buerre (Fransa)
4.70 M$ 200 gr
(Renkli selafon kağıda sanimış)
3. ŞEKERLEMELER
Dünyanın tanımmış markalanna Malezya piyasasında rastlanmasına rağ­
men, ülkemizden Malezya'ya sadece 1989 yılında "kakao içermeyen diğer
şekerli mamuller" başlığı altında 689 ABD Dolan tutannda ihracat yapılmış­
tır.
Bu ürün dalında elde edilen uluslararası istatistiklere göre Malezya'yı
1987 yılında "Çikolatalı olmayan şekerlemeler" adlı altında 3.299.000 ABD
Dolarlık ithalat yapılmıştır. Çikolata ve diğer çikolatalı ürünlerde ise
1.987.000 ABD dolarlık ithalat yapılmıştır.
Yukarda bahsedilen her iki tür şekerlemeninde ithalatında yıllar itibariyle
hafif bir düşüş görülmüştür.
TABLO ÇİKOLATA VE DİĞER ÇİKOLATALI ÜRÜNLER
İTHALAT 1987 YILLIK:
A.B.D.
Singapur
İtalya
İngiltere
İsviçre
Avustralya
Diğer
Toplam :
Kaynak : U.N.
Ton
39
54
39
110
25
116
61
444
1000 ABD$
160
368
102
499
197
462
199
1987
TABLO ÇİKOLATALI OLMAYAN ŞEKERLEMELER
İTHALAT 1987 YILLIK:
1000 ABD$
Ton
397
x431
Japonya
70
139
Endonezya
260
221
Kore
121
138
Filipinler
448
574
Tayland
424
330
Çin
103
42
İspanya
Avustralya
80
411
Toplam
Kaynak
: U.N
X - tahmin
1893
2296
Malezya'da şekerleme piyasası oldukça geniş bir ürün yelpazesine sahip­
tir. Temel olarak çikolatalı olan ve olmayan ürünler şeklinde gruplanan şe­
kerleme piyasasında, % 90 oranında yerli ürünlere, % 10 oranında ise ithal
ürünlere rastlanmaktadır. Söz konusu ithal şekerlemeler tüm dünyada yük­
sek kaliteli ve yüksek fiyatlı ürünlerdir. Çeşitli ülkelerin Malezya piyasasın­
daki paylan şu şekildedir.
Çikolata ve diğer çikolatalı ürünler: İngiltere % 25 Avustralya % 23, Singa­
pur % 18.5,
Çikolatalı olmayan şekerlemeler: Taylanda % 25 Japonya % 17.2 Çin
Halk Cumhuriyeti % 14.4 Avustralya % 17.9
Farklı etnik gruplann bulunduğu ülkede çeşitli bayramlann ve kutlamalann
yapıldığı dönemlerde şekerleme piyasasının oldukça canlandığı ve ithalatın
arttığı görülmektedir.
Piyasa büyük ölçüde yerli üreticilerin elindedir. Çikolata ve çikolatalı ürün­
lerin ithalatından alınan gümrük vergileri yerli sanayii korumayı amaçlamak­
tadır. Aynca zor iklim şartlan yüzünden özellikle çikolatalı ürünlerin ithalatı
güçleşmekte, uçakla yapılan sevkiyat ise maliyeti arttırmaktadır. Bütün bu
etkenler Malezya'da şekerleme piyasasında yerli üretimin payını oldukça
arttırmıştır. Piyasadaki ithal ve yerli ürünler iki farklı tüketici tipine hitap et­
mektedirler. Yüksek kalite isteyen ve bunun karşılığı olan yüksek fiyatı öde­
meye hazır gelir seviyesindekiler ile, daha düşük fiyatlı ürünlere yönelen tü­
ketici kesimi.
Özellikle şekerleme konusunda ambalajın son derece renkli ve çekici ol­
ması gerekmektedir. Genellikle bol renkli içini göstermeyen ambalajlar ter­
cih edilmektedir.
İthal mallann piyasaya girişi ithalatçı/toptancı aracılığıyla olmaktadır. Bu
tür firmalar tüketici yapısını gayet iyi tanımakta, aynca tüketimin ne zaman
artacağını da bilmektedirler. İthalat akreditif karşılığı ve 30-60 gün kredili
olarak yapılmaktadır. İthal mallar ülkedeki büyük süpermarketlerde satıl­
makta ve yine satış sırasında çeşitli reklam faaliyetleri sunmaktadır. Televiz­
yon ve basındaki reklamlarda hedef kitle küçük yaştaki tüketicilerdir.
Çikolatalı şekerlemelerde Malezya piyasasında en fazla satılan ürünlerin
perakende fiyatları ve çeşitleri aşağıda verilmektedir. (Nisan 1990 itibariyle)
Cadbury (Malezya)
25 gr Bar
50 gr Bar
100 gr Bar
80 gr fındıklı çikolata (Paket)
115 gr "
teneke kutu
500 gr "
teneke kutu
200 gr Dilim çikolata
Kandos (Malezya)
20 gr Dilim çikolata
0.45
70 gr Fındıklı çikolata
2.10
200 gr Fındıklı çikolata (teneke kutu) 6.20 - 6.50
400 gr Fındıklı çikolata (teneke kutu)i5.9o -16.50
M$
M$
M$
M$
Vanhouten (Malezya)
25 gr Bar
50 gr Bar
100 gr Dilim çikolata
400 gr Fındıklı çikolata
0.55 - 0.65
1.10
2.10
12.90-14.00
M$
M$
M$
M$
inmolen (Malezya)
Delfi (İsviçre)
50 gr Bar
0.70
80 gr Fındıklı çikolata (paket)
1.90 - 2.OO
227 gr Fındıklı çikolata (teneke kutu) 6.60 - 7.40
400 gr Fındıklı çikolata (teneke kutu) 12.90-14.00
M$
M$
M$
M$
Nestle (İsviçre)
200 gr Dilim çikolata
4.70 M $
12grBar
200 gr Dilim Çikolata
0.50 M $
4.00 M $
0.55 M$
0.75 M$
1.90-2.00 M $
2.10-2.30 M $
6.80 M $
16.90-18.90 M $
3.95 M $
4. BİTKİSEL YAĞLAR
a) Ayçiçek Yağı
Ayçiçek yağı uzak doğu mutfak alışkanlıkları arasında yeni yeni giren bir
yağdır. Kullanım alanı dar olan bu yağın ithalatıda dijşijk miktarlarda yapıl­
maktadır. DİE kaynaklı istatistikler ülkemizden Malezya'ya 1988 yılında bu
yağın ihracatının yapılmadığını göstermektedir. Malezya kaynaklı istatistikle­
re göre 1988 yılında toplam ayçiçek yağı ithalatı 318498 M$ olmuştur. Piya­
sada yeni yeni tüketilen bir yağ olduğu için geçmiş yıllar ait rakam bulmak
mümkün olmamıştır.
TABLO AYÇİÇEK YAĞI HAM. (OCAK - ARALIK) İTHALAT 1988
F.Almanya
Ton
82.83
M$
162730
TABLO AYÇİÇEK YAĞI VE ALT BÖLÜMLER (OCAK - ARALIK)
İTHALAT 1988
Avustralya
F. Almanya
Singapur
İngiltere
ABD
Ton
55.69
0.26
1.46
0.85
0.01
M$
1411777
2076
4303
7547
65
Toplam
:
58.25
155768
Kaynak
: Department of Statistics K.L.
Uzak doğu pazanna yeni giren bir yağ türüdür. Malezya'nın toplam ayçi
çek yağı ithalatı 318498 M$ tutanndadır.
Malezya 1988 yılında ham ayçiçek yağı ithalatını F.Almanya'dan yapmış­
tır. Ancak ayçiçek yağı ve alt bölümleri başlığı altında yapılan ithalatta
Tüketimi oldukça kısıtlı olan ayçiçek yağı, genel olarak otellerde ve resto­
ranlarda özellikle salatada kullanılmaktadır. İthalat ufak ambalajlarda yapıla­
rak, piyasaya sunulmaktadır. Perakende satışa sunulan ürünler 500 gr ve 1
kg'lık cam veya plastik şişelerde ithal edilmektedir. Ayrıca 100 - 200 - 300
gr'lık şişelerdede piyasaya sunulmaktadır.
Bu yağın ithalatı Malezya'da ithalatçı / toptancı şirketler tarafından yapıl­
makta ve özellikle oteller ve restoranlarda kullanacaklan yağın markasını ve
neredene ithal edileceğini kendileri belirlemektedir.
b) Zeytinyağı
Bu üründe Malezya için oldukça farklık bir lezzet oluşturmakta, doğal ola­
rak kullanım sahası kısıtlı kalmaktadır. En büyük tüketim sahası oteller olan
zeytinyağının toplam ithalatı 583.727 M$ olmuştur. Bu ürünün ithalatına ait
istatistiklere geçmiş yıllarda rastlanmamıştır.
TABLO - ZEYTİNYAĞI (NATUREL) (OCAK - ARALIK) İTHALAT 1988
Fransa
F.Almanya
İtalya
Singapur
İspanya
Toplam :
Ton
0.03
10.00
20.62
0.16
3.91
34.72
M$
225
51419
212161
370
20948
285123
Avustralya
Fransa
F. Almanya
Hong Kong
Endonezya
İtalya
Singapur
İspanya
İngiltere
ABD
İsveç
Toplam :
Ton
3.88
1.36
3.00
0.02
0.39
12.79
0.24
15.01
0.59
2.02
0.16
39.71
M$
25522
11928
14658
117
893
143074
1766
83445
• 4571
110096
648
293604
Naturel zeytinyağı ithalatında İtalya, pazarda en büyük paya sahiptir.
Toplam ithalatın % 74.4'ü bu ülkeden yapılmaktadır. F.Almanya pazann %
18'ine; İspanya % 7.3'üne sahiptir.
"Zeytinyağı ve diğer bölümlerin" ithal edildiği ülkeler ise daha çeşitlidir. Bu
türdede İtalya en büyük pazar payına sahiptir. % 47.9. İspanya'nın payı ise
% 27.9, Avustralya'nın % 8.5, Fransa'nın % 4.0; ABD'nin % 3.7'dir.
Zeytinyağı, Maletya piyasasında yeni tanınan bir ürün olduğundan halen
bu ürüne olan perakende talep oldukça yetersizdir. Aslında bu ürünün yete­
rince bilinmemesinden kaynaklanmaktadır. Beslenme alışkanlıklarının ol­
dukça farklı olduğu bu ülkede zeytinyağını günlük tüketime sokmanın olduk­
ça yoğun bir tanıtım kampanyası ile gerçekleşmesi mümkündür.
Şu anda zeytinyağına olan talep otellerden ve büyük restoranlardan kay­
naklanmaktadır. Uluslararası standartlarda hizmet sunan bu kuruluşlar zey­
tinyağını kullanmaktadırlar.
Zeytinyağının ithalatı ithalatçı/toptancı şirketler tarafından gerçekleştiril­
mekte, ve ürün seçimi talep sahiplerinin istekleri doğrultusunda olmaktadır.
Perakende satışlarda 250 gr'lık cam şişeler tercih edilmektedir. Buna karşı­
lık restoran ve oteller 1-5 litrelik ambalajlan tercih etmektedirler.
Yukanda bahsedilen sebeplerden dolayı sabit bir tüketim trendi olan zey­
tinyağının Malezya'dan herhangi bir yere re-exportu da yapılmamaktadır.
Nisan 1990 itibariyle Zeytinyağının ithalatına ait bazı fiyatlar aşağıda veril­
mektedir.
İtalya :
21.500
4.400
İtalyan lireti
İtalyan lireti
(4x5 İt)
(12x1 İt)
cam şişe
cam şişe
Genellikle büyük marketlerde satılan zeytinyağının perakende satış fiyatı­
na ait örnekler ise aşağıdadır. (Nisan 1990 itibariyle)
Sertoli
(İtalyan)
(cam şişe)
8,85 M$
1/2 İt
5,60 M$
250 ml
13.25 M$
100 ml
c) Mısır özü yağı
Diğer bitkisel yağlara oranla piyasada en çok bulunan ve araştırmamıza
da konu olan bir yağ da mısır özü yağıdır. Ancak ülkemizden Malezya'ya bu
malın ihracatının yapıldığına dair bir istatistik bulunamamıştır. Aynca tüketim
oranı çok yüksek olmadığından geçmiş yıllara ait rakamlarda bulunamamış­
tır. Bir başka deyişle yukarıda bahsedilen yağların (Ayçiçek yağı, zeytinyağı,
mısır özü yağı), Malezya'ya ithalat rakamları uluslararası istatistiklere yete­
rince yansı mamaktadı r.
TABLO MISIR ÖZÜ YAĞI (OCAK - ARALIK) İTHALAT 1988
Ton
M$
Arjantin
1130.68
1559288
Avustralya
0.23
499
Japonya
300.00
529868
Singapur
449.69
1115269
ABD
3325.82
4872367
Toplam :
5106.42
8077291
TABLO MISIR ÖZÜ YAĞI VE ALT BÖLÜMLERİ
(OCAK - ARALIK) İTHALAT 1988
Litre
M$
Avustralya
20.00
232
Çin Halk Cumhuriyeti
3600.00
10198
Hong Kong
1560.61
3543
Japonya
16.00
180
Hollanda
17.00
210
Singapur
2.481.655.59
4967160
İngiltere
200.024.90
30450
ABD
24173.43
82545
Toplam :
2531107.53
5094518
Kaynak: Department of Statistics K.L
156
Mısır özü yağı Malezya'da diğer bitkisel yağlara oranla daha geniş bir tü­
ketici kitlesine hitap etmektedir. Mısır özü yağı ithali 8077291 M$, Mısır özü
yağı ve alt bölümlerinin ithali ise 5094518 M$ tutanndadır.
Mısır özü yağının ithalatının % 60'ı ABD'den, % 19'u Arjantin'den % 13'de
Singapur'dan yapılmaktadır.
Mısır özü yağlan ve alt bölümlerinin ithalatında ise Singapur'un payı %
97.5, ABD'nin payı % 1.6, İngiltere'nin payı ise % 0,6'dır.
Mısır özü yağı genel olarak Malezya'ya ham olarak ithal edilmekte ve iki
kere rafine edilerek piyasaya sürülmektedir. Genellikle sıcak yemeklerde tü­
ketilen bu yağ 500 gr'lık, 1 kg'lık ve 2 kg'lık plastik şişelerde satışa sunul­
maktadır.
5. Nohut - Mercimek
- Nohut
Bu ürünün ithalatı ile ilgili veriler çeşitli farklılıklar göstermektedir. Türkiye
ve Malezya kaynaklı istatistikler arasında tutarsızlık bulunmaktadır. DİE kay­
naklı istatistiklere göre 1988 yılında ülkemizden Malezya'ya 622.198.US$'lık nohut ihraç edilmiştir. Buna karşılık Malezya'dan alınan istatistiklere
göre 1988 yılında Malezya 2781644 M$ tutannda ithalat yapmış ve bunun
% 83.6'sı, Türkiye'den gerçekleşmiştir.
TABLO - NOHUT (OCAK ••ARALIK 1988 İTHALAT)
Ton
M$
Avustralya
91.70
90632
Myanmur
0.10
128
Kanada
4.60
4519
Çin Halk Cumhuriyeti
83.38
70217
Mısır
36.44
31067
Fransa
16.25
8731
Hindistan
11.80
12153
Endonezya
0.02
24
İtalya
0.10
80
Fas
Yeni Zelanda
Norveç
Tayvan
Tayland
Türkiye
ABD
Vietnam
0.65
85.50
20
34.07
20.55
2666.83
28.11
80.26
475
99130
17473
24420
23153
2325518
20372
53552
Toplam:
3190.36
2781644
Kaynak : Department of Statistics K.L
- iVlercimek
Ülkemizden sağlanan istatistiklere göre Türkiye'nin Malezya'ya mercimek
ihracatı 1988 yılında sadece "Kırmızı mercimek - kabuklan ayıklanmış" tür­
den olmuş ve 20.100 ABD dolan değerinde gerçekleşmiştir. Bu miktar aynı
yıl Türkiye'den Malezya'ya yapılan ihracatın % 0,5'ini karşılamaktadır.
Mercimek piyasası oldukça kısıtlı bir piyasa olup, Türkiye'nin payı fazla
değildir. Malezya'dan sağlanan istatistiklere göre 1988 yılı itibariyle Malez­
ya'nın mercimek ithalatı aşağıda verilmiştir:
ARALIK) 1988 İTHALAT
Yıllar
Avustralya
Myanmar
Malavi
Tayvan
Tanzanya
Tayland
Türkiye
ABD
Toplam
Kaynak : Department of Statistics
Ton
43.00
1.00
9.35
0.05
0.75
2.31
6.25
0.63
63.34
M$
33362
566
28833
45
1356
1842
8200
977
75181
Gıda maddeleri ihracatı tüm ülkelerde olduğu gibi Malezya'da da büyük
ölçüde o ülkenin beslenme alışkanlıklanna sosyo-ekonomik durumuna bağlı
olarak farklılık göstermektedir. Bakliyat sınıfı ürünlerinden olan nohut ve
mercimek tüketimi Malezya'da çok fazla değildir. Farklı etnik gruplann bu­
lunduğu ülkede genellikle Hintliler ve Çinliler bu türün tüketiminde etkili ol­
maktadırlar. Özellikle bu gruplann dini bayramlarının olduğu dönemlerde tü­
ketimin arttığı görülmektedir. Malezya'da nohut-mercimek piyasası iç
piyasayla kısıtlanmış olup bu ürünlerin re-exportu yapılmamaktadır.
Toplam nohut ithalatının % 3,3'ü Avustralya'dan, % 2,5'i Çin Halk Cumhuriyeti'nden, % 1,1'i Mısır'dan, % 0,4'ü Hindistan'dan, % 3,6'sı Yeni Zelan­
da'dan, % 0,8'i Tayvan'dan, % 1,9 Vietnam'dan, % 83,6'sı ise Türkiye'den
sağlanmaktadır. Görüldüğü gibi Türkiye'nin bu piyasadaki payı oldukça bü­
yüktür. Bunun haricinde genellikle coğrafi yakınlık göz önüne alınarak itha­
latın tercihen güneydoğu asya ülkeleri ve Avustralya'dan karşılandığı görül­
mektedir.
Mercimek ithalatında ülkelerin payları şöyledir. % 44,3 Avustralya; % 38,4
Malavi, % 1,8 Tanzanya, % 2,5 Tayland, % 1,3, ABD, % 10,9 Türkiye. Ülke­
miz bu pazardaki üçüncü büyük ülkedir.
Genellikle Hindistan'da büyük oranda tüketilen nohut ve mercimek gibi
ürünlerin Malezya'da tüketiminde konserve gıda maddesi üretenlerin payı
oldukça büyüktür. Bu sektör tarafından tüketilen nohut-mercimek peraken­
de satışa sunulan miktardan daha fazladır. Malezya'da nohut-mercimek
üretimi çok kısıtlı miktarda yapılmaktadır.
İthalat deniz yoluyla gerçekleşmekte ve teslimat Klang limanı olarak belir­
lenmektedir. İthalatçı/toptancılar tarafından ithal edilen nohut-mercimek 50
kg'lık jüt torbalarda alınıp daha sonra 400-500 gr'lık paketler şeklinde ambalajlanmaktadır.
Genellikle 26-28 kalibre nohut'un tercih edildiği piyasada ithalat küçük
miktarlar halinde yapılmakta bu da Türkiye'deki ihracatçılann talep ettikleri
ilk sevkiyat limitine (minimum order) ulaşamamaktadır.
Bu ürünün piyasasının ufak olmasına rağmen ithalatçılar tarafından ara­
nan en büyük özellik mallann daha önce gönderilen örnekler ile aynı olması,
ve içinde yabancı madde olmamasıdır.
SEÇİLEN ÜRÜNLERLE İLGİLİ TİCARİ PAZAR BİLGİLERİ
Malezya ile Türkiye arasındaki ticaret hacmi istenilen düzeye ulaşmamış­
tır. İki ülke arasında oldukça fazla oranlarda ihraç potansiyeline sahip ürün­
ler bulunmaktadır. Araştırmamız çerçevesinde incelenen ürünler bunlardan
bir gruptur.
Malezya coğrafi konum itibariyle Türkiye'den oldukça uzak bir ülkedir. An­
cak geçmiş yıllar itibariyle ekonomik gelişmesi, uzak doğu ülkeleri içindeki
ekonomik ve politik durumu; ve müslüman bir ülke oluşu değerlendirilirse
Malezya'nın Türkiye'nin uzak doğudaki güçlü ticari partönerlerin den biri ol­
ması kaçınılmazdır.
Malezya'da yapılan görüşmelerde ticari kesimin Türkiye'ye ilgisinin yük­
sek olduğu gözlenmiştir. Türkiye'nin teknolojik seviyesi ekonomik durumu
tanınmaktadır. Ancak piyasada kendini hissettirecek düzeyde Türkiye men­
şeli ürün bulunmamaktadır.
Türkiye'den mal ithal etmiş olan firmalar sorunlannı şu noktalarda topla­
maktadırlar.
Ulaşımda Yetersizlik: İki ülke arasındaki mesafenin uzaklığı deniz ulaşı­
mını ön plana çıkarmaktadır. Türkiye ile Malezya arasında gemi seferleri ye­
terli sıklıkta değildir. Ulaşımdaki bu güçlük diğer ülkelerin şanslannı arttır­
maktadır. Özel sektörün gemileriyle yapılan ulaşımda arzu edilen sıklıkta
değildir. İstanbul'dan Kuala Lumpur'a gidiş süresi yaklaşık 4 haftadır.
Fiyat İstikrarsızlıkları: Malezya fiyat etkin bir pazardır. Pazara ilk girişte
sunulan ürünün kalitesi yanında, fiyatıda oldukça önemlidir. Malezya gibi ol­
dukça bol ürün çeşidi olan pazarda dünyaca tanınan markalann arasında
yer edinebilmek tamamıyla fiyat sayesinde olacaktır. Oysa ürünlerimizin fi-
Bu konuda ortaya çıkan diğer bir sorun da ani fiyat değişiklikleridir. Çok
sayıda yapılan fiyat artışlan ithalatçı üzerinde olumsuz etki yapmaktadır. Bu
durumda uzun vadeli bir fiyat politikasının belirlenerek uygulanmasının ihra­
catımız için faydalı olacağı kesindir.
Ambalajın ikilim şartlanna uygun olarak düzenlenmesi gerekmektedir.
Özellikle Domates Salçasının ambalajında bazı dayanıksızlıklara rastlanmış­
tır.
Aynca bazı çikolatalı şekerlemelerin ambaljlanmasında aynı sorunlarla
karşılaşılmaktadır. Deniz yoluyla nakliyatının yaklaşık dört hafta sürdüğü
göz önüne alınırsa rutubeti önleyecek nitelikteki ambalajın zorunlu olduğu
ortaya çıkmaktadır.
Malezya müslüman bir ülkedir. Piyasadaki bir çok ürünün üzerinde "helal
gıda" amblemi bulunmaktadır. Böyle bir amblem tüketici üzerinde olumlu et­
ki bırakmakta, hatta tüketimi arttırmaktadır.
4. Bitkisel Yağlar
Gıda ürünleri araştırmasında incelenen tüm faktörlerin yanında önemli bir
konuda gıda alışkanlıklan ve damak zevkidir. Bisküvi, şekerleme, gibi ürün­
ler temel gıda ürünleri değil, bilakis çeşitli kesimler tarafından farklı zaman­
larda zevk için tüketilen ürünlerdir. Yağlar ise doğrudan doğruya beslenme
alışkanlıklannı etkileyen, sürekli tüketilen, gerek sıcak yemeklerde, gereksede soğuk yemeklerde kullanılan ürünlerdir. Dolayısıyle bir toplumun beslen­
me alışkanlıkları, ne çeşit yemek yedikleri doğrudan doğruya yağ tüketimini
etkileyen konulardır. Ülkemizdeki beslenme sisteminde yağ önemli bir yer
tutmaktadır. Oysa incelemeye tabi tuttuğumuz Malezya'da araştırmamıza
konu olan yağların tüketimi düşüktür. Ancak piyasa bu tür tüketime tama­
mıyla kapalı değildir.
Ayçiçek yağıda Malezya için yeni bir yağ türüdür. Tüketim oranı düşüktür.
Avustralya kökenli ürünler hemen hemen bütün pazan kaplamışlardır. Türki­
ye'nin düşük miktarlardaki ayçiçek ithalatında fiyat açısından bu ürünlerle
rekabet edebilmesi zor görünmektedir.
Mısır özü yağı yukanda adı geçen yağlara oranla Malezya'da en çok kul­
lanılan yağdır. Ancak yerli üretimin bulunması piyasadaki talebini iç piyasa­
dan karşılanmasına olanak sağlanmaktadır. Kalite olarak uygun gözüken
ürünlerimiz fiyat açısından zorlu bir rekabetle karşılaşmaktadır. Halihazırda
tüketim alışkanlığı bulunan bu yağın pyiyasasında pay sahibi olmak mükkündür. Ancak bu durumda yağın satılacağı merkezlerin (dükkan/
supermarket v.s) büyük bir titizlikle belirlenmesi, kuvvetli bir reklam kam­
panyası desteğiyle piyasaya sürülmesi gerekmektedir.
Mısır özü yağının piyasada perakende satış şekli 500 gr'lık 1 kg'lık ve 2
kg'lık plastik şişeler halindedir. Aynca Malezya'ya ham olarak ithal edilip,,
rafine edilen mısır özü yağı Singapur'a da ihraç edilmektedir.
2. Bisküviler
Malezya'da bisküvi piyasasında yüksek kaliteli ithal ürünler ile düşük fi­
yatlı Çin menşeili ürünler bulunaktadır. Aynca Malezya piyasasında bisküvi
konusunda yerli üretimde oldukça büyük bir pay sahibidir. Ürünlerimiz kalite
açısından hiç bir sorunla karşılaşmamakta ancak fiyat açısından diğer ürün­
lerle rekabet edememektedir. Ayrıca geçmiş dönemlerde bisküvide yapılan
fiyat artışlannın üst üste gelmesi ürün hakkında kötü intiba bırakmıştır. Uy­
gulanan yüksek fiyatlar ve sık fiyat artışları ile bisküvi piyasasnda pay sahi­
bi olunması mümkün değildir.
Bisküvelerin ambalajının çekçi olması, canlı renklerin kullanılması daya­
nıklı olması ve küçük paketler halinde satışa sunulması gerekmektedir. Şe­
kerleme, çikolata gibi ürünlerde olduğu gibi, ambalajda iklim şartlanınm ve
yüksek rutubetin göz önüne alınması zorunludur.
3. Domates Salçası
Türkiye'den Malezya'ya domates salçası ihracatında hedef kitle belirlen­
melidir. Yani ihracatçılanmızın hedefi oteller-restorantar, konserve sanayi ve
halk arasından seçilmeli ve bu hedefe göre hareket edilmelidir. Oteller ve
restoranlar genellikle Avrupa'nın tanınmış yüksek kaliteli ürünlerini tercih et­
mektedirler. Türk ihracatçılannın domates salçası konusundaki hedefi kon­
serve sanayii olmalıdır. Bu sektörde halen Türkiye'den salça ithal eden fir­
malar bulunmakta; ve ürünlerimizin kalitesinin tatminkar olduğu ancak
fiyatın yüksek olduğunu belirtmektedirler. Piyasada aynı özelliklere sahip
yabancı markalar daha düşük fiyatla satılmaktadır.
Malezya'ya yakın diğer iki ülke, Endonezya ve Filipinlere domates salçası
ihracatımız, o ülkelere toplam ihracatımız içinde yüksek bir orana sahiptir.
Dolayısıyla Malezya bu ülkelere ulaşmak için bir basamak şeklinde kullanı­
labilir:
4. Şekerlemeler
Malezya'da şekerleme piyasası gittikçe büyüyen fakat, artan talebi büyük
ölçüde iç piyasadan karşılayan bir görüntü arzetmektedir. Piyasada çok çe­
şitli uluslararası markalar ile; nispeten düşük fiyatlı yerli markalar bulunmak­
tadır. Aynca yine özellikle Çin'den ithal edilen düşük fiyatlı ürünler piyasada
bol miktarda yer almaktadır.
Yüksek fiyat politikası ile bu şekilde, alternatifin çok fazla olduğu bir piya­
sada söz sahibi olmak mümkün değildir. Gerek çikolatalı, gereksede çikolatasız şekerlemelerin lezzet olarak tüketici zevklerine uygun olduğu ancak
diğer ürünlerde olduğu gibi bu üründe de fiyat artışlannın tüketimi engelleyi­
ci unsur olduğu görülmektedir. Malezya piyasasında şekerleme konusunda
rekabet oldukça güç görünmektedir.
5. Nohut-Mercimek
Piyasa çok büyük olmamakla beraber özellikle bazı etnik gruplar tarafıh-
dan büyük ölçüde tüketilen ürünlerdir: İç piyasada gerek marketlerde satışa
sunulan, gereksede, konserve ve sanayiinde kullanılan üründe kalite önemli
bir unsur olmaktadır. Bu hususa dikkat edilmesi durumunda Malezya'ya nohut-mercimek ihracatımız artma gösterebilir.
Malezya çeşitli sosyo-ekonomik farklılaşmalar sonucunda zor bir piyasa
olarak görülebilir. Aynca Singapur gibi büyük bir ticari merkezin yakınında
olması Malezya'nın alternatif bir liman ollarak önemini arttırmaktadır. Malez­
ya'ya yapılan ihracatta, vans limanı Singapur olarakda belirtilebilir. Aynca
Malezya potansiyel bir pazar olarak değerlendirilirken, Endonezya, Filipinler
gibi komşu ülkelere yakınlığıda göz önüne alınmalıdır. Bu bölgede müslümanlığın yaygın oluşu Türkiye'nin şansını arttırmaktadır.
E.SONUÇ
İhracatta bir fiyat istikran sağlanmalıdır. Türkiye'nin ekonomik yapısından
kaynaklanan bazı sorunlar inracatı menfi yönde etkilemektedir. Üretimde
sürekli maliyetlerin artması, enflasyon oranındaki artış, fiyatlara yansımakta
ürünlerimizin dış pazarlarda rekabet şansını azaltmaktadır. Özellikle fiyatın
etkin olduğu Malezya gibi bir pazarda ürünlerimizin bir talep yaratması için
emsallerinden düşük fiyat uygulaması gerekmektedir. Ancak temelinde iç
piyasadaki maliyet artışlannın bulunduğu bu sorunun çözülmesi kısa vadeded pek mümkün görülmemektedir. Bu sorunun bir an önce bir devlet politi­
kası olarak incelenmesi gerekmektedir.
Ulaştırma konusu da, ihractamız açısından yeniden incelenmelidir. Deniz
taşımacılığında Denizcilik Bankası gerek taşıma kapasitesi, gereksede sefer
sıklığı açısından isteklere cevap verememektedir. Seferlerin istenilen sıklıkta
olmaması taşımacılıkta yabancı gemilerin kullanılmasını gerektirmekte bu da
döviz kaybına yol açmaktadır. Hava yolu ile ulaşımın maliyeti arttırması de­
niz yolu ile ulaşımın daha etkin hale getirilmesini zorunlu kılmaktadır.
Malezya'ya ihracatımızın arttırılmasında önemli bir noktada ülkedeki de­
neyimli acentalann kullanılmasının sağladığı büyük faydadır. Özellikle farklı
etnik gruplann yaşaığı ülkede toplumun talebindeki değişikliklerin yakından
izlenmesi gerekmektedir.
Malezya'ya ihracat konusu işlenirken piyasadaki yüksek rekabet ortamı
daima göz önüne alınmalıdır. Ürünlerimizin rakipleri tüm dünya piyasalannın
tanınmış markalandır. Bu durum karşısında kalite ve fiyat unsurunun sürekli
aynı seviyede tutulması önemlidir.
İhraç edilecek ürünler piyasadaki cari talebe uygun olarak hazırlamalıdır.
Örneğin bisküvilerde küçük ve rutubete dayanıklı paketler, ambalajlannda
canlı renkler, kiloluk ambalajlarda ise teneke kutular tercih edilmektedir.
Dini bayramların yoğun oludğu Malezya'da bu günlerde şekerleme satış­
lan artmaktadır. Şekerlemede ambalajın bol renkli ve içini göstermeyen , ru­
tubete dayanıklı şekilde düzenlenmesi gerekir.
Domates salçasında oteller ve konserve balık sanayi 1-5 kiloluk ambalaj­
lan ; parakende tüketici ise 200-400 gr'lık teneke kutuları tercih etmektedir.
Bitkisel yağlardan ayçiçek yağı 500 gr'lık cam ve plastik şişelerde zeytin­
yağı 150 gr'lık cam şişelerde; mısır özü yağıda 500 gr, lık ve 2 kg'lık plastik
şişelerde pazarlanmalıdır.
Nohut-Mercimek gibi ürünler belirli etnik gruplara hitap etmekte (Hintlilere
Ve Çinlilere), özellikle bayram günlerinde tüketimi artmaktadır. Bu dönem­
lerde toptancılar tarafından 50 kg'lık ambalajlarda ithal edilen ürünler pera­
kende satışa 400-500 gr'lık paketler halinde sunulmaktadır.
Piyasada ürünlerimiz için reklam faaliyetlerine girilmesi zorunludur. Gerek
yazılı basında; gerekse televizyon radyo gibi araçlarla sürdürülecek tanıtım
faaliyetelrinin tüketici üstünde olumlu etkisi olacağı kesindir. Bu tür faaliyet­
lerin gerçekleşmesinde yerli ve pofesyonel firmaların tercih edilmesi piyasa­
yı tanımalan açısından gereklidir. Malezya piyasasında tanıtım faaliyetleri
hem bu ülkede Türkiyeyi tanıtıcı "haftalar" düzenleyerek, hem de çeşitli fuar­
lara iştirak edilerek gerçekleştirilebilir. Ülkemiz hakkında düzenlenecek haf­
talar 7-8 gün süreyle ülkede yaygın olan çok reyonlu zincir mağazalann bi­
rinde açılabilir. Mağazanın özel bir bölümünde hazırlanacak bu haftanın
süresinin uzunluğu tanıtımın daha etkin'olmasını sağlayacaktır. Aynca sergi-
lenecek ürünlerin seçinrıinde dikkatli olunmalı hem Türkiye'nin ihraç potan­
siyeli olan ürünler he de Malezya'da cari tüketimi olan ürünler tercih edilme­
lidir.
Malezya'da organize edilen fuarlara hem yerli halk, hem de komşu ülke­
lerden gelen talep oldukça yoğundur. Malezya'nın Singapur, Endonezya, Fi­
lipinler gibi ülkelerle olan coğrafi ve kültürel yakınlığı bu ülkede iştirak edile­
cek fuarlann etkisinin sadece Malezya'da sınırlı kalmayacağını
göstermektedir.
-Döviz Kurları
Üçer Aylık Dönemler İtibariyle Ortalama Döviz Kurlan Aşağıda Belirtilmiştir.
Döviz Kurları
(M $ / ABD$)
1. üç ay
2. Üç ay
S.ÜçaY
4. Üç ay
1987
2.5478
2.4899
2.5329
2.5Ö79
1988
2.5630
2.5814
2.647Ö
2.6838
1989
2.7353
2.7114
2.6875
2.7Ö12
GIDA İTHALAT VE SIHHİ YÖNETMELİKLER
A. BİRLEŞİK ARAP EMİRLİKLERİ
GIDA MADDELERİNİN RAF ÖMÜRLERİ LİSTESİ
Uygun
Sıcaklık
Geçerlilik Notlar
Süresi
-18^0
Normal
Normal
Normal
Normal
12 ay
24 ay
18 ay
18 ay
12 ay
Normal
12 ay
Normal
6 ay
Normal
9 ay
Konserveler (reçel/marmelat)
Normal
Normal
18 ay
12 ay
Turşular
Normal
12 ay
Tip
Sebze ve Meyveler
Dondurulmuş sebze ve meyveler
Konserve sebzeler
Konserve meyveler
Domates salçası/ketçap/soslar
Kurutulmuş meyveler
Çerez, patates cipsi,
gevrekler vbg.
Cam muhafaza
Herhangi diğer
ambalaj
Plastik/kağıt
ambalaj
Metal/folyo mu­
hafaza ya da
vakumlu amba­
laj
Cam muhafaza
Konserve kutu­
su gibi diğer
ambalajlar
Plastik muhafa"7
Normal
167
18 ay
a
Cam muhafaza
Uygun
Sıcaklık
Geçerlilik Notlar
Süresi
Meşrubatlar
Meyve suyu
Normal
6 ay
Meyve suyu
Normal
12 ay
-180C
'12 ay
Metal/cam mu­
hafaza
-180C
12 ay
Meyve suyu konsantresi
Normal
12 ay
Suni içecekler
Normal
6 ay
Suni içecekler
Normal
12 ay
Karbonatlı alkolsüz içecekler
Normal
6 ay
Karbonatlı alkolsüz içecekler
Normal
3 ay
Suni içecek tozlan
Normal
24 ay
Metal/cam/
plastik
Metal/cam mu­
hafaza
Plastik/kağıt
muhafaza
Metal/cam mu­
hafaza
Metal/cam/
plastik kağıt
muhafaza
2 litrelik PET
muhafazalarda
Plastik/metal/
cam
Sıvı ve Katı Yağlar
Nebati yağ
Nebati yağ
Normal
Normal
18 ay
12 ay
Tip
Dondurulmuş meyve
suyu konsatresi
Dondurulmuş meyve suyu
konsantresi (pastörize)
Normal sıcaklık
: 25°C
Soğutma sıcaklığı :1-40C
Donma sıcaklığı :-18°C
Plastik/kağıt
muhafaza
Metal/cam mu­
hafaza
Cam/melat
Plastik
Uygun
Sıcaklık
Geçerlilik Notlar
Süresi
Soğuk
6 ay
Çikolata
Süt, çikolata ve
fındık ihtiva eden
şekerlemeler
Süt ihtiva eden
şekerlemeler
Kavrulmuş
fındık-fıstık
Normal
12 ay
Normal
12 ay
Normal
24 ay
Normal
6 ay
"Her çeşit" bisküvi
Normal
12 ay
"Her çeşit" bisküvi
Jöle tozu
Yerfıstığı yağı
Konserve et ve sebzeler
Normal sıcaklık : 25^0
Soğutma sıcaklığı: ^-4^C
Donma sıckalığı : -IS^C
Normal
Normal
Normal
Normal
12 ay
18 ay
12 ay
24 ay
Tip
Çeşitli Gıdalar
Çikolata
Ürün etiketi
üzerinde de
belirtildiği üze­
re soğuk hava
deposunda
stoklanacaktır.
Plastik amba­
lajda
Alüminyum
folyodan va­
kumlu amba­
lajda
GIDA İTHALAT YÖNETMELİĞİ
Dubai Belediye İdaresi - PO Box 67, Dubai
Birleşik Arap Emirlikelri Etiketleme Spesifikasyonu
Önceden Ambalajlanmış Gıda Kalemlerinin Etiketleri
1.Uygulamanın Kapsamı ve Alanı
Bu standart spesifikasyon, aşağıda verilenlerle ilgili olarak, önceden am­
balajlanmış gıda kalemelrin etiketleri üzerinde bulunması gereken açıklamalan ve genel şartları belirtmektedir:
Gıda kaleminin adı, muhteviyat listesi, net muhtevalan, üreticinin ismi ve
adresiyle ilgili gerekli veriler, üretim ve son kullanma tarihi, menşe ülke ve
etiket üzerindeki verilerin yazılmasında kullanılan lisan.
2.Tanımlama
2.1. Etiket: Önceden ambalajlanmış olan gıda kaleminin üzerine basılmış
yapıştınimış, kazınmış ya da sıkıca tutturulmuş, resimli ya da yazılı her türlü
beyan, açıklama, işaret ya da tanımlayıcı malzeme.
2.2. Etiketleme: Önceden ambalajlanmış olan gıda kalemiyle birlikte veri­
len ya da üzerine iliştirilmiş her türlü yazılı, baskılı ya da resimli malzeme.
2.3. Ambalaj: Perakende satış için hazırlandığında ambalaj kağıdı ve pa­
ketler dahil olmak üzere, tamamen ya da kısmen gıda mamullerini içeren ve
gıda kalemlerinin önceden ambalajlanmasında kullanılan herhangi tip ya da
şekilde kap.
2.4. Önceden Ambalajlama: Gıda kalemlerinin satılmak üzere ilgili onay­
lanmış standart şartnamelere uygun şekilde konservelenmiş, sarmalanmış
ya da diğer başka bir önceden ambalajlama şekliyle hazırlanmış olarak mu­
hafaza edilmeleri durumunun tanımlanması.
2.5. Muhteva: Katkı maddeleri de dahil olmak üzere, herhangi bir mal ka­
leminin imal edilmesinde ya da hazırlanmasında kullanılan ve nihai mamulü
ihtiva eden maddeler.
2.6. Komponentler: Bir muhtevanın parçalannı oluşturan maddeler.
3. Genel Şartlar
3.1. Önceden ambalajlanmış gıda kalemleri, gerçek olmayan, aldatıcı ya
da yanıltıcı veya gıda kaleminin doğası ve özellikleriyle ilgili olarak herhangi
bir şekilde yanlış izlenim verebilecek etiketlerle tanımlanmayacak ya da su­
nulmayacaktır.
3.2.Önceden ambalajlanmış gıda kalemleri, yaziilı ya da resimli veya do­
laylı va da dolaysız olarak bir başka gıda kaleminin özelliklerini vercek ya da
alıcının veya tüketicinin bu mamulü bir başka gıda mamulüyle karıştırmasına
yo açacak etiketlerle tanımlanmayacak ya da sunulmayacaktır.
3.3. Önceden ambalajlanmış gıda kalemlerinin etiketleri üzerinde bulunan
ya da bu mamullerle birlikte verilen bilgiler, tüketicinin normal satınalma ve
kullanma şartlannda kolaylıkla okuyabileceği şekilde görünür ve açık olmalı­
dır. Bu bilgilerin, resmedilmiş, yazılmış ya da basılmış olmalan farketmeksizin hiç bir şekilde üzerleri kapanmayacaktır ve iteket zemininden farklı bir
renkte olmalıdır.
3.4. İçersine mamullerin yerleştirildiği koli, bir dış ambalaj katmanı ile sar­
malandığı takdirde, bu katman mamul ambalajı üzerindeki bilgilerin üzerine
kapatmamalı ve bu bilgilerin sözkonusu dış ambalaj katmanının üzerinden
okunabilmelidir. Her türlü durumda, tüketiciye satışı esnasında gerekli tüm
bilgilerin gösterilmesi amacıyla kullanılan etiketler üzerindeki , mamulün
ADI, AĞIRLIĞI ve EBATLARI görünür durumda olmalıdır.
3.5. Gıda kalemlerinin özel amaçlarla hazırlanmış olması ve tanımlanan
gıdalann vitamin, mineral veya diğer maddeleri içermesi durunmlannda, ge­
rekli tüm bilgiler etiket üzerinde verilmeli ve bu gıda kaleminin verilen tanım-
lamaya ve söylenen amaca ve hazırlanış biçimine uygun olduğu belirtilmeli­
dir.
3.6. Gıda kalemlerinin iyenize radyasyon ile işlenmiş olmalan halinde, bu
durum etiket üzerinde belirtilmelidir.
4. Gıda Maddelerinin İsimleri
4.1. Ambalajlanmış bir gıda kalemi, başka bir gıda kaleminin değil, kendi
doğasını belitmeli ve o gıda kalemine ait olmalıdır.
4.2 Önceden ambalajlanmış gıda kaleminin bir ya da birden fazla ismi
varsa, onaylanmış Körfez ülkeleri, standart spesifikasyonuna uygun olarak,
daha önceden belirtilmiş olan ismin dışında en az bir isim daha kullanılmalı,
genel ismi kullanılmalı ya da var ise alışılagelmiş ismi kullanılmalıdır.
4.3. Önceden ambalajlanmış gıda kaleminin genel bir ismi yoksa, tanım­
layıcı uygun bir isim kullanılmalıdır.
4.4. Yanıltıcı olmaması ve tanımlayıcı uygun bir isimle birlikte kullanılması
kaydıyla önceden ambalajlanmış bir gıda kaleminin kısaltılmış ismi kullanıla­
bilecektir.
4.5. Aşağıda verilenlere uygun olarak önceden ambalajlanmış gıda ka­
lemleri isimleri olarak tanımlayaıcı ülke isimleri ya da coğrafi bölgelre kulla­
nılabilecektir:
i. Tanımlayıcı isimler gıda kalemiyle uygun olmalıdır ya da aynı coğrafi
bölgeye ait olmalıdır.
ii. Kullanılan isim, ticari çevrelerde bilinmeli ya da tescilli bir ticari marka
olmalıdır ve kamuflaj anlamına gelmemelidir.
İÜ. onaylanmış körfez ülkeleri standart spesifikasyonlannda verilen ülkele­
rin tanımlayıcı isimleri ya da o ülkelerdeki coğrafi bölgeler için kullanılabile-
cek isimlere uygun olmalıdır.
5. Muhteviyat Listesi
5.1. Aşağıda verilen durumlar haricinde, etiketler kullanılma oranlarına
göre fazladan aza doğru sıralanacak şekilde, önceden ambalajlanmış gıda
kaleminin muhtevasını oluşturan maddelerin tam bir listesini içerecektir.
i. Herhangi bir SPESİFİK KÖRFEZ ÜLKELERİ STANDART SPESİFİKASYONU aksini belirtmediği takdirde,
ii. Su katılarak hazırlanan kurutulmuş gıda kalemleri sözkonusu olduğun­
da, muhteviyat, gıda kaleminin su katılarak hazırlanmasından sonraki oranlanna göre fazladan aza doğru " Hazırlama sonrası muhteviyat" başlığı altın­
da yazılabilecktir.
İÜ. Sözkonusu gıda kaleminin muhteviatının verilmesi konusunda herhan­
gi bir spesifek Körfez ülkeleri satandart spesifikasyonu bulunmadığı takdir­
de. Bu istisna, sözkonusu gıda kaleminin bilinen bir bileşimi olması ve muh­
teviyatının verilmemesinin tüketiciyi yanıltmaması ve bu tür bir etiketlemenin
tüketicinin bu gıda kaleminin doğasını anlamasına yetirli olduğu durumlarda
geçerlidir.
5.2. Bir muhtevanın birçok kompenent içermesi durumunda, böyle bir
muhtevanın komponentlerinin tedariğini gerektirmeyen onaylı bir KÖRFEZ
ÜLKELERİ STANDART SPESİFİKASYONU düzenlenmiş olduğu durumlar
haricinde, iliği! muhteviyat lisetisnde bu komponentlerin isimleri belirtilmeli­
dir.
5.3 Bileşken gıdalarda kullanılan tuzlu su şurubu gibi suyun muhtevanın
bir parçasını oluşturduğu durumlar haricinde, ilgili açıklama mamulün terki­
binin anlaşılmasına yardımcı olacaksa, su eklenmiş olduğu muhteviyat liste­
sinde belirtilmelidir.
5.4. Önceden ambalajlanmış gıda kaleminin, koruyucu maddeler, renk
açıcı ya da renklendirici amiller veya benzerleri gibi kullanılmalannda sakın­
ca bulunmayan katkı maddeleri içermesi durumunda bunlar muhteviyat lis­
tesinde belirtilmelidir.
5.5. Bu standart spesifikasyon ya da onaylanmış diğer bir Körfez ülkeleri
standart spesifikasyonunun koşullanyla ters düşmeyecek ilave bilgiler ve
resimler etiket üzerinde gösterilebilirler.
5.6. Ambalaj içersindeki gıdanın muhtevasının belirli sayıda kişi için yetirli
olduğu veriliyorsa, kişi başına düşen miktar belirtilmelidir.
5.7. Süt mamulleri, konserve et ve benzerleri gibi dondurulmuş ya da so­
ğutulmuş gıda kalemlerinin depolama ve taşıma koşullan ve kullanım şekil­
leri etiket üzerinde belirtilmelidir. Bu durum bu konuda onaylanmış bir Kör­
fez ülkeleri satandart spesifikasyonunda belirtilen diğer genel şartlannın bir
ekidir.
5.8. Gıda kalemi paketlerinin bir kaç tanesi, tek bir dış ambalaj içersine
yerleştirildikleri durumlarda, her bir paketin, ambalaj toplam miktarına oranı
belirtilmelidir.
6. Net Muhteviyata ilişkin Bilgiler
6.1. Net muhteviyata ilişkin bilgiler ilgili etiketler üzerinde, açık, ayırt edile­
bilir ve ambalajın taban kısmına paralel olacak şekilde ayn bir biçimde met­
rik birim cinsinden belirtilmelidir. Bu işlem her bir duruma göre aşağıdaki şe­
kilde yapılacaktır.
i. Sıvı gıda kalemleri için net muhteviyat hacmi belirtilmelidir.
ii. Katı gıda kalemleri ün net muhteviyat ağırlığı belirtilmelidir.,
İÜ. Kıvamlı ve yarı katı gıda kalemleri içi net muhteviyat ebatları ya da hac­
mi belirtilmelidir.
6.2. Sıvı içersinden ambalajlanan ve kullanımından önce suyunun akıtıl­
ması gereken gıda kalemleri için net ambalaj ağırlığı ve akıtılacak maddenin
ağırlığı belirtilmelidir.
6.3. Aşağıdaki durumlar haricinde, ambalaj muhteviyatının net ağırlığı ya
da hacmi, kullanılan ambalajın normal kapasitesinin % 90'ına eşit olmalıdır:
a) Üretim güvenliği için gerekli olduğu durumlarda
b) Konserve haldeki muhteva için yeterli ölçüde koruma sağlamak için,
c) Onaylanmış bir körfez ülkeleri satandart spesifikasyonu tarafından is­
tendiği durumlar.
6.4 Ambalaj muhtevasının net ağırlığı ya da hacmi, aşağıda belirtildiği gibi
duruma bağlı olarak, önceden ambalajlanmış gıda kaleminin hazırlandığı sı­
radaki ağırlığına ya da hacmine eşit olmalıdır:
i. Dondurulmuş bir gıda kaleminin donma noktasındaki net hacmi ya da
ağırlığı belirtilecektir.
ii. Soğutulmuş bir gıda keliminin
cektir.
40C'deki net hacmi ya da ağırlığı belirtile­
8. Menşe Ülke
8,1. Önceden ambalajlanmış gıda kalemine ilişkin menşe ülke, ambalaj
etiketi üzerine yazılmış olmalıdır.
8.2 Önceden ambalajlanmış bir gıda kaleminin bir diğer ülkede esas do­
ğasını değiştirecek şekilde bir hazırlama işlemine tabi tutulduğu durumlarda
etiket üzerine ve ilgili diğer etiketlerde menşe ülke, bu işlemlerin yapıldığı ül­
ke olarak belirtilmelidir.
S.Etiketleme
9.1 Yerel üretimin sözkonusu oludğu durumlarda, etiket üzerindeki ve ilgi­
li diğer etiketlerdeki tüm bilgiler Arapça lisanında yazılmalıdır.
9.2. Arap ülkelerinden ya da yabancı ülkelerden mamul madde ithali du­
rumunda, etiket üzerindeki ve ilgili diğer etiketlerdeki tüm bilgiler Arapça li­
sanında yazılmalıdır.
9.2. Arap ülkelerinden ya da yabancı ülkelerden mamul madde ithali du­
rumunda, etiket üzerinde ve ilgili diğer etiketlered kullanlan lisanlann-arasında Arapça da bulunmalıdır.
9.3. Arapçaya ek olarak bir ya da birden fazla diğer bir lisanın kullanılma­
sı durumunda, diğer lisanlardaki bilgilerin tümü birbirinin aynı olmalıdır.
KUVEYETTE GIDA MADDELERİNİN
SATIŞI VE DEPOLANMASI İLE İLGİLİ KOŞULLAR
MADDE 1- Gıda maddelerinden, insanlar tarafından kullanılan bütün yiye­
cek ve içecek maddeleri (eczacılık müstahsalları hariç) anlaşılır.
MADDE 2- Katkı maddeleri, gıda madedsi veya herhangi bir gıda maddesi­
nin tabii bir unsuru olup olmadığına bakılmaksızın, renklendirmek, tat çeşni
vermek, muhafaza etmek veya konserve etmek amacıyla gıda maddelerine
ilave edilmiş maddelerdir.
MADDE 3- Gıda maddeleri,
a) Besleyici,
b) İnsan gıdası olarak kullanılmaya uygun,
c) Sağlığa zatrarsız,
d) Kanunen müsaade edilmiş,
e) Belediye, Ticaret ve Sanayi Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı-tarafından
tespit edilen sağlık koşullanna ve spesifikasyonlara uygun olmalıdır.
MADDE 4- Gıda meddeleri aşağıdaki hallerde sağlığa zararlı kabul edile­
cektir.
a) Zehirli maddeler veya hastalığa yol açan parazit ve mikroplar ihtiva et­
mesi,
b) Kullanılması sağlık yönünden yasaklanmış maddeler ihtiva etmesi,
c) Hasta veya ölmüş hayvandan elde edilmesi,
d) Toz, toprak veya diğer pis maddeler ihtiva etmesi,
e) Bulaşıcı hastalığa yakalanmış biri tarafından satılması,
f) Larva, kurt, haşarat (canlı veya ölü) veya colonis bakterileri ihtiva etme­
si,
g) Kap veya ambalajların sıhhate zararlı maddeler ihtiva etmesi,
MADDE 5- Katkı maddelerinin sağlığa zararlı olmamalan ve Belediye, Tica­
ret ve Sanayi Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı tarafından tespit edilen teknik ve
sağlık koşullarına uygun olmalan şarttır.
MADDE 6- Her gıda maddesinin konserve kutusu, kabı veya ambalajı üzeri­
ne Arapça dilinde bir etiket yapıştırılmalı ve bu etiket üzerinde ticari tarif,
muhteviyatta bulunan maddeler, imal tarihi ve belirli sürede kullanılan gıda
maddeleri için, son kullanma tarihi belirtilmelidir. Gıda maddeleri üzerinde
reklamlar, muhteviyat ve spesifikasyonlara uygun olmayan bilgi içermemeli­
dir.
MADDE 7- Gıda maddelerinin dağıtım aşağıdaki hallerde yasaktır:
a) 3'ncü maddede belirtilen şartlara uygun olmaması,
b) Muhteviyatta bulunan maddelerden herhangi birinin, etiket üzerinde
belirtilmeden kısmen veya tamemen muhteviyattan çıkarılması,
c) Ticari tarife uygun olmaması,
d) Muhteviyatta buluna maddelerden herhangi biri yerine kısmen veya ta­
mamen başka bir maddenin konması,
e) Kap üzerinde belirtilen son kullanma tarihinin geçmesi,
f) Sağlık Bakanlığı tarafından yasaklanan sınai tat verici maddeler veya
yasaklanmış maddelerden herhangi birini ihtiva etmesi,
g) Alkolik maddeler, madeni yağlar, veya domuz eti veya yağı ihtiva et­
mesi,
h) Bozulma emaresi göstermesi.
MADDE 8- Gıda maddesi imal eden, yapan, hazırlayan veya satan mağza,
atelye, fabrika, otel ve kahvehanelerin sahipleri, Belediye, Ticaret ve Sanayi
Bakanlığı tarafından gıda maddelerine ilişkin olarak tesbit edilen teknik ve
sıhhi spesifikasyonlara riayet etmeli, kullanılan eşya, alet ve maddelerin te­
mizliği temizliğine dikkat etmelidir.
MADDE 9- Gıda maddesi satan mağazalann sahipleri, kendilerinde bulu­
nan kullanma müddeti geçmiş gıda maddelerinin imhası için Belediye'ye ha­
ber vermek zorundadır. Bozulması şüpheli görülen gıda maddeleri de Bele­
diyeye bildirilmelidir. Bozulacağı anlaşılan gıda maddeleri ilgililerin
muvafakati ile Belediye tarafından imha edilecek, aksi halde bir karar alının­
caya kadar nezaret altında muhafaza edilecektir.
MADDE 10- İthal edilen gıda maddeleri üçüncü maddede belirtilen şartlara
uygun oludğu Belediye tarafından incelendikten ve sözkonusu malın dağıtı­
mının onaylandığı ilgiliye bildirildikten sonra satılacak veya satışa çıkanlacaktır. İthalatçılar, üçüncü maddeye uymayan ve dağıtımı için izin alınama­
yan gıda mallannı Belediyenin bu mallar hakkındaki bilidirisinin alınmasını
müteakip bir ay içinde yazılı olarak bildirilmek suretiyle, imha veya re-export
edebilirler. Belediye yukarıda belirtilen bir aylık süreyi, en çok iki aya kadar
uzatabilir. Bu müddet zarfında ilgiler arzulannı belirtemzlerse. Belediye,
malları konu halledilinceye kadar geçici olarak nezaret altında bulundurur.
MADDE 11 - İthalatçılar veya tacirler, taze sebze, meyva ve yumurtalan, in­
san gıdası olarak kullanılmaya elverişli olduklan Belediyece tasdik edilme­
den ve kutuları özel olarak damgalanmadan satamazlar veya satışa çıkara­
mazlar. İthalatçı ve tacirler satın aldıkları ve sattıklan mal miktannı
Belediyenin sebze ve meyve pazarlanndaki kayıt bürosuna bildireceklerdir.
MADDE 12 - Belediye, Ticaret ve Sanayi Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı tara­
fından tesbit edilen teknik ve sıhhi spesifikasyon ve şartlar, ithal edilen veya
üretilen donmuş, soğutulmuş veya işlenmiş et, kümes hayvanlan veya balı­
ğa da uygulanır. Mahalli fabrikalar, insan gıdası olarak kullanılmaya elverişli
olduklan incelemeden ve tasdik edilmeden bu mallan işleyemezler.
MADDE 13- Donmuş, soğutulmuş veya havası alınmış paketlerdeki et, kü­
mes hayvanlan ve balığın taze imiş gibi satılmalan veya satışa çıkanimaları
yasaktır.
Donmuş et Belerdiyenin müsaadesi olmadan kasap dükkanlannda satıla­
maz.
MADDE 14-İslami kurallara uygun olarak kesilmemiş hayvanlar ile kümes
hayvanlarının donmuş veya soğutulmuş etlerinin satılması veya satışa çıkanİması yasaktır.
MADDE 15-Amme, Asayiş ve Gayri sıhhi yerlerle ilgili karann hükümleri, bu
kararda aksine bir hüküm bulunmadıkça, gıda maddesiyle ilgili yerlere de
aynen uygulanır.
MADDE 16- Gıda maddesiyle ilgili yerler bu kararda belirtilen özel şartlar ile
Belediye ve Sağlık Bakanlığı tarafından tayin edilen diğer şarlara uymalıdır­
lar. Belediye muayyen bir sürede uyulması gereken şartları ilgililere bildirir.
Belediye Başkanı yukanda belirtilen şartlara uygun olarak işletilmeyen yer­
lerin kapatılması yetkisine sahiptir.
MADDE 17- Gıda nakliyatı ilgili vasıtalar. Belediye ve Sağlık Bakanlığı tara­
fından tesbit edilen teknik ve sıhhi şartlara ve spesifikasyonlara uygun ol­
malıdır. Gıda maddesi taşımaya mahsus vasıtalarla başka maddeler taşın­
ması yasaktır.
MADDE 18- Gıda maddelerinin pişirilmesi, nakliyesi, dağıtımı, satışı, imali
gibi işlerde çalışanlar Sağlık Bakanlığı'ndan muayyen tarihlerde sağlık şa­
hadetnamesi almalıdır. İşveren sağlık şahadetnamesi bulunmayan işçileri
çalıştıramaz ve Sağlık Bakanlığ tarafından tesbit edilen bulaşıcı hastalıklar­
dan herhangi birine yakalanan işçiye muvakkaten derhal uzaklaştırır.
MADDE 19- İşveren, Belediye ve Sağlık Bakanlığı taraından tesbit edilen iş
elbiselerini işçilere sağlamak ve işçilerin başka elbiselerle çalışmalarına masüüde etmemelidir.
MADDE 20-Bu karann hükümlerini ihlal edenleri yakalamakla görevli me­
murlar, gıda maddelerinin yukanda belirtilen hükümlere uygun olup olmadıklannı incelemek için bahsekonu gıda maddesinden asgari üç numune al-
mall, bu numunelerin herbiri ilgili tarafın veya onun temsilcisinin nezaretinde
kırmızı mühürle mühürlenmelidir. Bu numunelerden biri ilgili tarafa numune­
lerinin incelenmesi sırasında Sağlık Bakanlığından bir temsilci hazır bulu­
nur. Bu durumda etsbit edilecek usul, Sağlık Bakanlığı'nın görüşü alınarak
Belediye Başkanının karan ile tesbit olunur.
MADDE 21- Daha ağır ceza hükümleri mahfuz kalmak kaydıyla, işbu karann 3, 5, 6 (parag 1), 7,8 (parag 1) 9, 10, 11 (parag 1) 12, 13, 14 ve 16'ıncı
madde hükümelrini ihlal eden 50 dinardan az olmamak kaydıyla para ceza­
sına çarptınlır ve mallar müsadere edilir, aynca, i seyri 6 ayı aşmamak üze­
re, muayyen bir müddet kapatılabilir.
MADDE 22- Daha ağır ceza hükümleri mahfuz kalmak kaydıyla, işbu karann 6 (parag 2), 11 (parag2), 17,18 (parg 2)'inci maddelerini ihlal edenler 20
dinardan az olmamak, ve 100 dinardan fazla olmamak üzere para cezasına
çarptırılır.
MADDE 23- Daha ağır ceza hükümleri mahfuz kalmak kaydıyla, işbu karann 8 (parag 2), 18 (parag 1) ve 19'uncu maddelerini ihlal edenler 5 dinar­
dan az olmamak ve 25 dinrı aşmamak üzere para cezasına çarptınlır.
MADDE 24- Bakanlar, Resmi Gazete yayımlandığı tarihte yürürlüğe girecek
olan işbi karan görev ve yetkileri dahilinde tatbik edeceklerdir. Altıncı mad­
denin Vinci fıkans yayım tarihinden 30günden sonra yürürlüğe girecektir.
C. SİNGAPUR GIDA YÖNETMELİĞİ
YÖNETMELİKLERİN DÜZENLENMESİ (Singapur Resmi Gazetesi'nin Gı­
da Yönetmelikleri ile ilgili bölümünden alınmıştır).
KISIM lll-GENEL KOŞULLAR
Yönetmelik
5. İşlemeye ilişkin genel gereksinimler
6. Yönetmelik no. 5'ten muafiyetler
7. Etiketlenecek konteynerler/kaplar
8. Etiketlenecek sabze-meyve kasaları
9. Yanlış yönlendirmeye nedeni olabilecek bildirimler
lO.Tarih belirten işaretler
11. Vitamin ve minerallerin mevcudiyetine ilişkin iddialar
12. Reklam konusunda yanlış yönlendirmeye neden olabilecek bildirimler
13. İkramiye olarak sunulan gıda ve cihazlar
14. Tescilsiz gıdalann ithaline ilişkin yasaklamalar
GIDA KATKI MADDELERİ
15. Gıda katkı maddeleri
16. Yapışmayı önleyici maddeler
17. Oksitlenmeyi öncleyici maddeler
18. Yapay tatlandıncılar
19. Kimyasal koruyucu maddeler
20. Renklendirme konusu
21. Emülsiyonlayıcı ve dengeleyici maddeler
22. Koku verici maddeler
23. Koku arttıncı maddeler
24. Nemlendiriciler
25.Besleyici katkı maddeleri
26. Sekuistren (şelat) maddeler
27. Gazlı ambalajlama maddeleri
28. Genel amaçlı gıda katkı maddeleri
GIDA İÇERSİNDEKİ ARIZİ BİLEŞKENLER
29. Gıda içersindeki arızi bileşenler
30. Tanm ilaçlan kalmtılan
31. Ağır madenler, arsenik, kurşun ve bakır
32. Antibiyotik kalmtılan
33. Östrojen kalmtılan
34. Mikotoksinler
35. Mikrobiyolojik kirlenme
MİNERAL KARBONHİDRATLAR
36. Mineral karbon hidratlann kullanımı
GIDA KONTEYNERLERİ
37. Gıda konteynerleri
IŞINLAMAYA TABİ TUTULMUŞ GIDALAR
38. Işınlamaya tabi tutulmuş gıdalar
KISIM IV-GIDALARA İLİŞKİN STANDARTLAR VE ETİKETLEME ŞART­
LARI UNLU, KIZARTILMIŞ VE TAHIL ÜRÜNLERİ
47.
53.
54.
55.
56.
Kızartılmış tahıl ürünleri
Kızartılmış mamullerin etiketlenmesi
Unlu şekerlemeler
Hamurlu mamuller
Hamurlu mamullerin etiketlenmesi
YEMEKLİK KATI VE SIVI YAĞLAR
78. Yemeklik katı ve sıvı yağlar
79. Yemeklik katı ve sıvı yağlann etiketlenmesi
81. Mısırözü yağı
82. Zeytinyağı
83. Ayçiçek yağı
SOS, SİRKE VE ÇEREZLER
130. Sos
133. Domates Salçası
152. Şekerlemeler
ÇAY, KAHVE VE KAKAO
168. Çikolata
169. Sütlü çikolata
170. Çikolatalı şekerlemeler
Singapor Resmi Gazetisinden alınmış olan Gıda Yönetmeliği
GENEL HÜKÜMLER
Etiketleme İçin Genel Şartlar
(1) Hiç kimse, bu Yönetmelik hükümlerine göre gerekli bilgileri ihtiva eden
bir etiketi taşımayan, paketlenmiş yiyecek maddesini ithal edemez, reklamı­
nı yapamaz, imal edemez, satamaz, gönderemez veya sevkedemez.
(2) Paketlenmiş yiyeceklerin her paketinde, bu Yönetmelikte aksine hü­
küm bulunmadıkça, Yasa'da ve Yönetmelikte belirtilmiş olan özellikleri, beyanlan, bilgi ve sözcükleri, İngilizce olarak, ihtiva eden bir etiket bulunması
zorunludur, bu etiket paket üzerine işaretlenebileceği gibi paketin kolaylıkla
görünür bir yerine sıkıca yapıştınimış da olabilir.
(3) Paragraf (2)'de atıf yapılan özellikler, beyanlar, bilgi ve sözcükler eti­
ket üzerinde rahatlıkla görülebilir bir pozisyonda yer alacak ve açıkça oku­
nabilecektir.
(4) Paragraf (3)'de atıf yapılan özellikler aşağıdaki hususları kapsar.
a) İsmi, (uygun bir isim bulunmadığı takdirde) veya yiyecek maddesinin
gerçek niteliğini belirtecek türden bir açıklama;
b) İki veya daha fazla bileşik (ingredient) ihtiva eden yiyecek maddelerin­
de bir bileşik madde belirtilir bileşik maddelerin miktan veya oranı gösteril­
memiş ise, bunlar ağırlıklarına göre çok'dan az'a doğru sıralanır.
Bu tali-paragraf açısından
i) "uygun şekilde belirtilmesi" jenerik bir isim veya tanımlama değil, spesi­
fik bir isim veya tanımlama anlamına değil, spesifik bir isim veya tanımlama
anlamına gelir. Bu isim ve tanımlamanın, muhtemel alıcıya, bileşik madde­
nin, veya bunun kullanıldığı ürün'ün, gerçek niteliğini gösterecek mahiyette
olması gerekir. İkinci Liste de belirtilen hususlar bunun dışındadır:
İkinci Liste
ii) Yiyeceğin su ihtiva ettiğini belirtmeye gerek yoktur; ve
iii)Yiyecekte, iki veya daha fazla maddeden oluşan bir bileşik madde ing­
redient) kullanıldığı takdirde, bu maddeler de o şekilde tanımlanacaktır ki, o
(ingredient) muhtevanın aynca tanımını yapmaya gerek kalmayacaktır.
c) Sentetik renklendirme maddesi, tartrezine ihtiva eden bir gıda madde­
sindeki muhtevalar (ingredient) belirtilirken aşağıdaki beyanlardan ibri kulla­
nılmalıdır:
i) tartrazine;
ii) renk (102); boya (102);
iii) boya (FDC San No. 5) veya diğer muadil koşullar;
d) Ambalaj kağıdı veya konteyner (kap) içindeki yiyecek maddesinin met­
re küp, net ağırlık veya bir başka ölçüye göre belirtilecek minimum miktan.
Ağırlık belirtilirken "net" gibi uygun bir sözcük kullanılmalıdır.
e) Yerel menşeli gıdalarda imalatçının, ambalaj firmasının veya yerel satı­
cının ismi ve adresi; ithal mallarda yerel ithalatçının, distribütör veya acente­
nin ve menşe ülkenin ismi ve adresi.
Bu tali-paragraf açısından
i) Telgraf adresi veya kod'lu bir adres veya postahane adresi veya postahane adresi yeterli değildir;
ii)Etikette yer alan adresin, aksi ıspatlanana kadar, imalatçının , ambalaj-
cinin, yerel tasıcının veya ithalatçının ismi olduğu varsayılır. Birden fazla
isim gösterilmişse bu isimlerin, aksi ispatlanana kadar, imalatçının veya am­
balajcının yerel satıcının veya ithalatçının ismi olduğu kabul edilir; ve
f) Belirli yiyecekler için bu Yönetmelik gereğince istenilen diğer özellikler.
(5) Paragraf (2)'de yer alan hüküm, paketin içindekilere ait bir başka dilde
ek açıklamalar yapılmasını engellemez, ancak, ek açıklamaların, bu Yönet­
melik gereğince yapılan beyanlara aykırı veya bunlan tadil edici nitelikte ol­
maması gerekir.
(6) Paragraf (4) (a), (b), (c) ve (d)'de yer alan hususlar, 1.5 mm'den kısa
olmayan harflerle basılacaktır.
(7) Bu yönetmelikte yer alan hükümler saklı kalmak üzere, satışa çıkanlan yiyecek paketi, belirtilen büyüklükteki hafleri alamayacak kadar küçük
ise, açıkça okunabilir olmak koşuluyla, daha küçük harafler kullanılabilir.
Yönetmelik 5'den muafiyet
6. (1) Madde 5 aşağıdaki durumlarda uygulanmayacaktır.
a) Alıcının önünde tartılan, sayılan veya ölçülen gıda maddeleri; veya
b) Parakendecinin tesislerinde, gevşek biçimde paketlenen gıda madde­
leri.
2) Paragraf (4) (c) ve (e) dışnda Madde 5, şekerlemeler, çikolata ve çiko­
latalı şekerlere uygulanmaz.
3) Paragraf (4) (c), (d) dışında, madde 5, perakendecinin tesislerinde,
gevşek biçimde paketlenen ekmeğe uygulanmaz. Etiketlenecek Kutular.
7. Madde 5'de belirtiler şekilde etiketlenmesi mümkün olmayan bir şekil­
de satılan gıda maddelerinde, söz konusu maddeyi satan kişi, bu maddenin
içine konduğu kaplann hepsinin üstüne, rahatlıkla görülebilecek şekilde, sa­
tıştan hemen önce. Madde 5 (4) (a), (b), (d) ve (e)'de yer alan hususlan içe­
ren bir beyan veya etiket yapıştırır.
(8). Hiç kimse, bir paketin veya konteyner'in bir kısmını oluşturan veya bir
paket konteyner içinde yer alıp ayrı bir kalem olarak satılacak, paketlenmiş
yiyecek maddelerini, paketlemeyi ve konteyner'i yapan firmanın İngilizce is­
mini ve iş adresini gösteren işaret veya etiket sıkıca yapıştınimış olmadıkça
satamaz.
(9). - (1) Herhangi bir gıda maddesine yapıştınimış, onunla birlikte verilen
veya sergilenen yazılı veya resimli açıklamalar yiyeceğin niteliği, dayanıklığı, miktan, gücü, sağlığı, kompozisyonu, ağırlığı, menşei, yaşı, etkileri veya
bileşiklerinin (ingredient) oranı konusunda, yanlış ya da yanıltıcı beyan, söz­
cük, marka, resim veya işaret ihtiva edemez.
2) Herhangi bir gıda maddesine yapıştırılmış, onunla birlikte verilen veya
sergilenen yazılı veya resimli açıklamalar, herhangi bir gıda katkı maddesin­
den annmış değilse veya bu Yönetmeliğin öngördüğü kompozisyon, güç ve
kalitede olmadıkça saf (Pure) sözcüğünü taşıyamaz.
3) Bu Yönetmeliğe göre belirli şekilde izin verilmiş olan durumlar dışında,
gıdalann üzerine tedavi edici ya da profilaktik özellikler taşıdığını gösteren,
veya benzer anlama gelen, sözcükler yazılamaz.
4) Etiketler üzerinde açık veya zımni şekilde herhangi bir kişinin tabbi ni­
telikli sözcükleri, dizaynları veya işaretleri yer alamaz.
5) Yiyecek maddesinin herhangi bir hastalığı veya insan vücudunu etkile­
yen herhangi bir durumu önleyeceğini, hafifleteceğini ya da tedavi edeceği­
ni ima eden sözcüklere etiketlerde yer verilemez.
6) Etiketler üzerinde, herhangi bir yiyecek maddesini tüketerek sağlığın
veya fiziksel durumun iyileştirileceğini ima eden sözcük veya sözcükler kul­
lanılamaz.
7) Bu Yönetmelikte aksine hüküm bulunmayan durumlarda, aşağıdaki
noktalara uygun hareket edilmediği takdirde, bir yiyeceğin enerji kaynağı ol­
duğu iddia edilemez a) günde alınacak gıda miktan belirtilmelidir;
c) etikette enerji vermesi için bir günde yenilmesi gerektiği belirtilen mik­
tann, en az 300 kcal. sağlaması gerekir.
8) Bu Yönetmelikte aksine hüküm bulunmayan durumlarda, aşağıdaki
koşullarla uyulmadıkça, bir gıdanın protein kaynağı olduğu iddia edilemez a) günde alınacak gıda miktarı belirtilmelidir;
b) etiket üzerinde şu ifadeye yer verilmelidir:
c) etikette enerji vermesi için bir günde yenilmesi gerektiği belirtilen mik­
tann, en az 300 kcal. sağlaması gerekir.
8) Bu yönetmelikte aksine hüküm bulunmayan durumlarda, aşağıdaki ko­
şullarla uyulmadıkça, bir gıdanın protein kaynağı olduğu iddia edilemez a) bir günde bu gıda maddesinden ne kadar yenilmesi gerektiği belirtilme­
lidir;
b) etikette aşağıdaki ifade yer almalıdır:
" bu yiyeceğin (burada miktar belirtilecek)'de (burada miktar belirtilecek)
protein bulunur;
c) yiyecek maddesinin verdiği kalorinin en az % 20'si protein'den sağlan­
malıdır;
d) etikette bir günde yenilmesi gerektiği belirtilen miktar en az 10 g prote­
in ihtiva etmelidir.
9) Gıda maddesinin ne şekilde kullanılacağını veya hazırlanacağını göste­
ren bir tarifname, açıklama veya resim bundan önce veya hemen sonra ve­
ya bir başka şekilde buna yakından bağlı olarak, "Tarifname" veya "tavsiye­
ler" deyimi kullanılmadıkça, etiket üzerinde yer alamaz, bu sözcüklerin en
az 1.5 mm boyunda harflerle basılması gerekir.
(10). Hayvan gıdalanna ait etiketler üzerinde, bunlann aynı zamanda in­
sanlar tarafından da tüketilebileceğini gösteren herhangi bir ifadeyle yer ve­
rilemez.
Tarih İşareti Üçüncü Liste
10. - (1) üçüncü Listede belirtilen paketlenmiş gıdalar pargraf (2)'de belir­
tilen şekilde veya Direktör tarafından onaylanan bir başka şekilde, etiket ve­
ya paketin bir başka yerine basılmış bir tarih ihtiva edecektir.
2) Paketlenmiş yiyecek maddelerinin son kullanma tarihi aşağıdaki şekil­
lerden birine göre gösterilecektir:
a) (buraya tarih yazılacaktır) ne kadar KULLANILABİLİR;
b) (buraya tarih yazılacaktır)'ne kadar SATILABİLİR; veya
c) SON KULLANMA TARİHÎ, (buraya tarih yazılacaktır).
3) Bu Yönetmeliğe tabi paketlenmiş yiyeceklerin son kullanma tarihi, sak­
lama koşullanna bağlı ise, saklama talimatının da etikette veya ambalajda
yer alması zorunludur.
4) Tarih işaretinin tamamının bir yere konması mümkün değilse "ŞU TA­
RİHE KADAR SATILIR" veya "SON KULLANMA TARİHİ" ibareleri veya Di­
rektör tarafından kabul edilen, aynı anlamdaki bir başka ifadenin hemen ar­
kasından, tarihin paketin neresinde yazılı olduğu belirtilir.
5) Tarih işareti açık bir şekilde konacak ve harflerin boyu 3 milimetreden
kısa olmayacaktır.
6) Paragraf (2)'de kısa atıf yapılan tarih aşağıdaki şekilde ifade edilecek­
tir:
a) ay'ın günü sayı ile gösterilecek, tek rakamlı sayılann önüne bir sıfır ko­
nacaktır;
c) yıl sayı ile tam olarak veya son iki sayısı yazılmak suretiyle gösterilebi­
lir.
7. Hiç kimse a) paketlenmiş yiyecek maddeleri üzerindeki tarih işaretini çıkaramaz, si­
lemez, değiştiremez, okunmaz hale getiremez, üstüne başka tarih yazamaz
veya herhangi bir şekilde bozamaz;
b) iş günü geçmiş tarih işaretli paketlenmiş yiyecek maddesini ithal ede­
mez, satamaz, gönderemez, sevkedemez; veya
c) ambalajın üzerinde veya etikette belirtilmiş olan saklama koşullanna
aykırı biçimde muhafaza edilen, paketlenmiş yiyecek maddelerini ithal ede­
mez, satamaz, veya sevkedemez.
8) Bu yönetmelik hükümlerine aykın olmaksızın,
a) Üçüncü Liste'de yer alan madde (1) ve (6)'nın tarih işaretinde yıl'ın
gösterilmesine gerek yoktur; ve
b) Üçüncü Liste'deki madde (7) ve (16)'nın tarih işaretinde gün'ün belirtil­
mesi gerekli değildir.
Vitamin ve Mineral İhtiva Eden Yiyecekler
(11). -(1) Bir yiyecek maddesinin etiketinde, içinde vitamin veya mineral
bulunduğunu iddia edebilmek için, söz konusu madde için Tablo ll'de veri­
len referans miktarımın, söz konusu vitamin veya mineralden alınması gere­
ken günlük miktann altıda birini ihtiva etmesi gerekir (alınması gerekli gün­
lük miktar Tablo l'de gösterilmiştir).
2) Etiket üzerinde, bir yiyecek maddesinin zenginleştirildiğini, takviye edil­
diğini, vitaminize edildiğini veya herhangi bir şekilde bir veya daha fazla vi-
tamin veya mineral kaynağı olduğunu iddia edebilmek için, Tablo ll'de bu
madde için verilmiş olan referans miktannın, söz konusu vitamin veya mine­
ralden, alınması gereken günlük miktarın (Tablo 1'de gösterilen miktar) en
az yansını ihtiva etmesi gerekir.
TABLO I
VİTAMİNLER VE MİNERALLER
Maddeler
Nasıl Hesaplanacağı
Günlük Miktar
A Vitamini,
A Vitamini alkol ve
esterleri, karoten
Retinol aktivitesinin
mikrogramı olarak
750 mcg
81 Vitamini,
aneurine, tiamin,
tiamin hidroklorid
tiamin'in miligramı
olarak
1 mg
B2 Vitamini, riboflavin
riboflavin'in miligramı
olarak
1.5 mg
86 Vitamini, pyridoxine Pyridoxamine miligramı
pyridoxal, pyridoxamine olarak
2.0 mg
Niasin, niasinamid,
nikotinik asit,
nikotinamid
Niasin'in miligramı
olarak
16mg
C Vitamini, asorbik
asit
Asorbik asit
olarak
30 mg
D Vitamini, D2 Vitamini, Cholecalciferol
D3 Vitamini
mikrogramı olarak
2.5 mg
Kalsiyum
Kalsiyum miligramı
500 mg
İodin
Jodin mikrogramı
100 mcg
Demir
Demir miligramı
lOmg
Fosfor
Fosfor miligramı
800 mg
Yiyecek Maddeleri
Referans
Miktan
Ekmek
240 g
Kahvaltılık hububat
Et, sebze veya maya usaresi (değiştirilmiş veya
değiştirilmemiş)
60 g
Meyva ve sebze suları
200 g
10 g
Meyva suyu konsantreleri
(etiketteki talimata göre sulandırılacak)
200 g
Meyva suyu "cordials"
(etiketteki talimata göre sulandırılacak)
200 g
"Malted" süt tozu
30 g
Kondansesüt
180g
Süt tozu (tam yağlı veya yağı alınmış)
ve en az % 51 süt tozu içeren yiyecekler
60 gr
Diğer konsantre sıvı yiyecekler, yukarda belirtilmeyen toz
halindeki içecekler (etiketteki talimata göre sulandırılacak) 200 ml
Yukarda yer almayan sıvı yiyecekler
200 ml
Yukarda yer almayan katı yiyecekler
120 g.
3) Aksine bir kayıt olmadıkça, yiyecek maddesinin miktarı Tablo l'de veri­
len günlük miktann yansından az ise ve vitamin veya mineralin bir günde
alınması tavsiye edilen miktarının yansından azını ihtiva ediyorsa ve bu tav­
siyeler etikette yer almıyorsa, bu yiyecek maddesinin bir veya birkaç vita­
min veya mineral kaynağı olduğunu iddia eden veya bu anlama gelen her­
hangi bir beyan yer verilemez.
4) Bir yiyecek maddesine A veya D vitamini veya bir mineral ilave edildi­
ğinde, ihtiva ettiği A vitamini miktan, söz konusu yiyecek aktivitesini 750
mcg'nin üstüne çıkaracak oranda arttınimamalıdır, aynı şekilde D vitamini
miktan da 10 mcg "cholecalciferol" üstüne çıkmamalı konusu yiyecek mad­
desi için verilen referans miktan itibariyle, bu mineralden alınması gerekli
günlük miktann (Tablo l'de gösterilen miktar) üç katına geçmemelidir.
5) Paragraf (1), (2) ve (3) açısından, her iddia etikette aşağıdaki tarzlar­
dan birine uygun şekilde yer almalıdır:
a) bu yiyecek maddesinin (burada miktarı belirtiniz)'i (
şu kadar
(
vitamin veya mineralin ismi yazılacak) ihtiva eder.
)
b) (i) Her seferde alınacak miktar: (burada her seferde)'ı yiyecek madde­
sinden ne kadar alınacağı belirtilir ve
(ii) bu yiyecek maddesinin her servisinde şu maddeler
vardır:
Vitaminin
Mineral'in adı
Günlük tavsiye edilen
yüzde
(burada vitaminin /
mineralin
ismi
yazılacak)
(burada vitaminin / minelin
günlük tavsiye edilen yüzde­
si yazılacak).
6) Paragraf (1) ve (2)'de yer alan hiçbir husus, yiyecek maddesinde mev­
cut vitaminlerin veya minerallerin, günlük olarak aimması tavsiye edilen mik­
tar içindeki yüzdesini gösteren, beslenme değerine ilişkin bilgilerin açıklanmasma engel teşkil etmez.
7) Paragraf (1), (2), (3) ve (4) bu yönetmelik'den istisna edilmiş olan veya
çocuklar ile sakatlara verilen yiyecek maddelerine uygulanmaz.
Reklamlarda yanıltıcı beyanlar
(12) Reklamlarda, Yönetmeliğe göre yasaklanmış olan yanıltıcı beyanlara
yer verilemez.
Ödül olarak verilen yiyecekler ve aletler
(13) -(1) Bir ücret karşılığı girilen, halka açık bir eğlence yerinde ödül ola­
rak verilen insanlar tarafından tüketilmek üzere hazırlanan yiyecek madde­
leri ile yiyeceklerin hazırlanmasında kullanılan aletler, söz konusu eğlenceyi
düzenleyen kişiler tarafından satışa arzedilmiş gibi, bu yönetmelik hükümle­
rine tabidir.
2) Bir ödül olarak veya reklam veya ticari amaçlarla verilen, insanlar tara­
fından tüketilmek üzere hazırlanmış yiyecek maddeleri ile yiyeceklerin hazır­
lanmasında kullanılan aletler de, bunlan veren kişiler tarafından satışa arze­
dilmiş gibi, bu Yönetmelik hükümlerine tabidir.
3) Paragraf (1) ve (2)'de öngörülen şekilde başkalanna verilmek üzere
sergilenen veya depolanan, tüketilmek üzere hazırlanmış yiyecekler ile alet­
ler, tesisleri elinde bulunduran kişiler tarafından satışa arzedilmiş gibi, bu
Yönetmelik hükümlerine tabidir.
(14) Hiç Kimse Direktör nezdinde tescil edilmeyen önceden paketlenmiş
gıda maddeleri ithal edemez.
GIDA KATKI MADDELERİ
Gıda Katkı Maddeleri
(15) -(1) Hiç kimse paragraf (2) ve (3)'e tabi olarak, bu Yönetmelik tarafmdan kabul edilmeyen gıda katkı maddelerinden herhangi birini ihtiva eden
hiçibr yiyecek maddesini ithal edemez, satmak için üretemez veya sata­
maz.
2) Paragraf (1) hükmü saklı kalmak üzere, bu Yönetmelik hükümlerine
göre müsaade edilen tanım ve miktardaki katkı maddeleri, yiyecek madde­
sinin içine veya üzerine konabilir.
3) Paragraf (1) hükmü saklı kalmak üzere, ilave ingredient olarak herhan­
gi bir gıda maddesi ihtiva eden yiyecekler, bu Yönetmelik hükümlerine göre
izin verilen türden ve söz konusu yiyecek maddesinin miktarına uygun
oranda katkı maddesi ihtiva edebilir.
4) Hiç kimse, müsaade edilmiş olmakla birlikte, saflığı, bu bölümde veril­
miş olan spesifikasyonlara uymayan katkı maddelerini ithal edemez, sata­
maz, reklamını yapamaz, imal edemez veya sevkedemez. Spesifikasyonun
burada belirtilmemiş olmasıl durumunda, müsaade edilen gıda katkı mad­
desinin saflığı (purity). Birleşmiş Milletler Gıda ve Tanm Teşkilatı ile Dünya
Sağlık Teşkilatının gıda katkı maddeleri hakkındaki Birleşik Eksperler Komi­
tesi (FAO/WHO) tarafından tavsiye edilen spesifikasyonlara uygun olmalı­
dır.
Topraklanmayı önleyici maddeler
(16) - (1) Bu Yönetmeliğe göre, "topraklanmayı-önleyici-maddeler", toz
halindeki gıda maddelerine katılınca yiyeceğin topraklanmasını önleyen
maddeler anlamına geJir.
2) Paragraf (3)'de belirtilen tanım ve oranda olmayan, bir topraklanmayı
önleyici madde ihtiva eden yiyecek maddelerini hiç kimse ithal edemez, sa­
tamaz, reklamını yapamaz, imal edemez, başkasına gönderemez, sevkıya­
tını yapamaz.
3) Aşağıda yer alan, topraklanmayı önleyici maddeler, kuru olarak, en
a) kalsiyum veya magnezyum karbonat;
b) kalsiyum hidroksifosfat;
c) yenebilir kemik fosfatı;
d) magnezyum stearat;
e) magnezyum trisilikat;
f) kalsiyum, sodyum, alüminyum, sodyum kalsiyum alüminyum veya kal­
siyum alüminyum silikatlar; veya
g) silikon dioksit)
Anti-oksîdantlar
(17). -(1) Bu yönetmelikte "anti-oksidant" deyimi, yiyecekteki ekşimeyi ve­
ya oksidasyon nedeniyle yiyeceğin tadında meydana gelen bozulmayı, ge­
ciktirici veya önleyici maddeler için kullanılır.
2) Paragraf (3)'e tabi olarak, asorbik asit, eritorbik asit, sitrik asit, fosforik
asit, lecithin ve tocopherols dışında başka bir anti-oksidant katkı maddesi
ihtiva eden yiyecekleri hiç kimse ithal edemez, satamaz, reklamını yapa­
maz, imal edemez, başkasına gönderemez, sevkedemez.
3) Aşağıdaki durumlara paragraf (2) uygulanmaz Dördüncü Liste
a) Dördüncü Liste'de tanımlanan ve oranlan belirtilen bir başka antioksidant katkı maddesi ihtiva eden yiyecekler,
b) Dördüncü Listede belirtilen şekilde, içinde spesifik anti-oksidant bulu­
nan bir veya birden fazla yiyecekten oluşan ve bu karma yiyeceğin hazırlan­
masında kullanılan yiyeceklerde bulunmasına müsaade edilen oranda antioksidant kanşımı ihtiva eden kanşık yiyecekler.
4) Üzerinde, aşağıdaki şekilde bir ifade bulunan bir etiketin yer aldığı bir
teneke veya bir başka kap içinde olmayan ve insanlar tarafından tüketilmek
üzere hazırlanan gıdalarda kullanılacak anti-oksidant katkı maddelerini hiç
kimse ithal edemez, satamaz, reklamını yapamaz, imal edemez, başkasına
gönderemez veya sevkedemez:
BU ANTİ-OKSİDANT YÜZDE (X)
ORANINDA (Y)
(Z)
İHTİVA EDER
Yukardaki ifade şu şekilde doldurulacaktır a) (X) yerine, kap içindeki maddede bulunan her antioksidant'ın yazı ile
ve rakamla yüzdesi (örnek "elli (50)"), ağırlığı itibariyle, (Y) içine anti­
oksidant'ın doğru tanımlaması yazılacaktır;
b) (Z) içine kap içindeki preparat'da bulunan diğer maddelerin doğru tan I m lam as I y az I lacakt I r.
Yapay tatlandırıcılar
(18). -(1) Bu Yönetmelikte "yapay tatlandıncı" deyimi, yiyeceği tatlandır­
mak için kullanılan kimyasal (madde) kompound'lar anlamına gelir, ancak,
şekeri ve diğer karbonhidratlan veya polihidrik alkolleri içine almaz.
2) Direktör tarafından verilmiş bir müsaadeyi haiz olmaksızın, hiç kimse
yapay tatlandırma maddesi aspartame veya sakarin içeren gıda maddeleri­
ni, gıdalarda kullanamaz, ithal edemez, satamaz, reklamını yapamaz, imal
edemez, başkasına gönderemez veya sevkedemez. Söz konusu lisans
(izin), Direktörün uygun göreceği süre için ve Direktör tarafından uygun gö­
rülecek koşullarla verilebilir.
3) Paragraf (2)'de belirtilen durum dışında, hiç kimse yapay tatlandıncı ve­
ya yapay tatlandıncı ihtiva eden yiyecek maddelerini yiyeceklerde kullana­
maz, ithal edemez, satamaz, reklamını yapamaz, imal edemez, başkasına
gönderemez veya sevkedemez.
4) a) Aspartame veya sakarin içeren yiyecek maddelerinin içinde satıldığı
"Bu (buraya yiyecek maddesinin adı yazılır) yapay tatlandırıcı olarak (bu­
raya tatlandıncının adı yazılır) ihtiva eder)".
b) Aspartame ihtiva eden yiyeceklere ve tatlandırıcılara aşağıdaki ifadeyi
kapsayan bir etiket yapıştınlır:
"PHENYLKETONURICS: PHENYLALANINI İHTİVA EDER".
(19). -(1) Bu Yönetmelikte "kimyasal koruyucu (prezervatif) yiyeceklerde
mikro-organizmalann neden olduğu fermentasyon, asidifikasyon veya diğer
bozulma süreçlerini engelleyici, geciktirici veya durdurucu maddeler anla­
mında kullanılır.
2) Kimyasal koruyucular aşağıdaki sınıflara aynlır:
a) Sınıf I kimyasal koruyucular i) adi tuz;
ii) Şekerler;
İÜ) sirke veya asetik asit, laktik asit, asorbik asit, eritorbik asit, sitrik asit,
malik asit, fosforik asit, veya tartarik asit veya bu tali-paragrafta belirtilen
asitlerin kalsiyum, potasyum veya sodyum tuzları; ve iv) etil alkol veya içile­
bilir alkollü içkiler ve
a) Sınıf II kimyasal koruyucular aşağıdaki maddeleri içerir 3) (a) Sınıf l'de yer alan kimyasal koruyucuların yiyeceklerde her oranda
kullanılmasBinırlandınImamıştır.
b) Aşağıdaki durumlar dışında Sınıf ll'de yer alan kimyasal koruyuculan
ihtiva eden yiyecek maddelerini, hiç kimse ithal edemez, satamaz, reklamını
yapamaz, imal edemez, başkasına gönderemez veya sevkedemez -
Madde
Tanımlayıcı adı
(i) sülfür dioksit, sülfürik
asit veya onun sodyum,
potasyum veya kalsiyum
tuzlan
Sülfür dioksit
Tanımlayıcı No.su
1
(ii) Benzonik asit ve onun Benzonik asit
sodyum ve potasyum
tuzlan
(İÜ) Metil veya propyl para-hidroksi-benzonat ve
onlann sodyum tuzlan
Metil Prahidroksi benzonat veya Propyl parahidroksi benzonat
3
(IV) Sorbik asit ve onun
sodyum, potasyum veya
kalsiyum tuzları
Sorbik asit asit
4
(V) Propionik asit ve
Propionik
onun sodyum veya kalsi­ asit
yum tuzlan
(VI) Sodyum veya potasyum nitritleri
Nitritler
(VII) Sodyum veya potasyum nitrat
Nitratlar
b) Aşağıdaki durumlar dışında Sınıf ll'de yer alan kimyasal koruyucuları
ihtiva eden yiyecek maddelerini, hiç kimse ithal edemez, satamaz, reklamı­
nı yapamaz, imal edemez, başkasına gönderemez veya sevkedemezBeşinci Liste
1) Beşinci Liste'de belirtilen oranlarda Sınıf II kimyasal koruyuculardan bi­
rini içeren yiyecekler, paragraf (ii)'de belirtilenler hariç;
ii) Beşinci Liste'de belirtilen Sınıf II türünden iki veya daha fazla kimyasal
koruyucu ile ilgili olarak, bu koruyuculann bir karışımını ihtiva eden yiyecek­
ler bu koruyuculardan her birinin miktan, adı geçen Liste'ye göre o yiyecek
içinde bulunabilecek kimyasal koruyucunun maksimum miktannın bir yüz­
desi olarak ifade edilen ve bu yüzdelerin toplamı yüz'ü aşmayan yiyecekler.
Boyama maddeleri
(20). -(1) B Yönetmelikte "boyama maddesi", içine konduğunu yiyeceğe
renk katan maddeleri ifade eder.
2) Aşağıdaki şeklide boyalı madde içeren yiyecekleri hiç kimse ithal ede­
mez, satamaz, reklamını yapamaz, imal edemez, başkasına gönderemez
veya sevkedemez a) İzin verilmiş olanlar dışında bir boyama maddesi içeren ve insanlar ta­
rafından tüketilmek üzere hazırlanmış olan yiyecekler; veya
b) Altıncı Listede yer alan ve izin verilmiş olanlar dışında kalan, boyama
maddelerinin kullanıldığı, insanlar tarafından tüketilmek üzere hazırlanmış
olan, yiyecek maddeleri; veya
Altmcı madde
c) Altıncı Liste'nin I. Bölümü'nde izin verilmiş olan sentetik organik boya-
lardan şu maddeleri içerenler; alpha naptilamin,
beta-naptilamin, benzidine, paraaminodifenil (xenylamine) veya bunlann tü­
revleri ve polycyclic aromatik hidrokarbonlar.
(3) Aşağıdaki ifadenin açıkça görünebilir ve okunabilir bir şekilde ambalaj
üzerinde yer almadığı, herhangi bir boyama maddesi veya tatlandırıcı ihtiva
eden, izin verilmiş bir boyama maddesini hiç kimse ithal edemez, satamaz,
reklamını yapamaz, imal edemez, başkasına gönderemez veya sevkiyatını
yapamaz:
"KULLANILMASINA İZlN VERİLMİŞ OLAN BOYAMA MADDESİ İHTİVA
EDER SİNGAPUR"
Buraya yukardaki İngilizce ifadenin Malay, Çince ve Tamil dilindeki karşılıklannı yazın.
4) (İşaretlerde kullanılanlar dışında) üzerinde herhangi bir boyama mad­
desi bulunan çiğ veya işlenmemiş (proses edilmemiş) et, tavuk, kümes hay­
vanlan, balık, meyva veya sebze, dışında) hiç kimse satamaz, sergileye­
mez, satışa arzedemez, başkasına gönderemez, sevkedemez veya ithal
edemez.
Emülslfiye ve Stabilize Ediciler
(21). -(1) Bu Yönetmelikte "emülsifiye edici" veya "stabilize edici" deyim­
leri, birbiriyle karışmayan türden iki veya daha fazla maddenin formasyonu­
na yardım eden (emülsifiye edici, sübyeleştirici) ve bu maddelerin yeknasak
bir şekilde dağılmasını sağlayan (stabilize ediciler - pekiştiriciler) maddeler
için kullanılır.
Yedinci üste
(2) Aksine hüküm bulunmayan durumlarda, Yedinci Liste'de belirtilen şe­
kilde, müsaade edilen bir emülsifiye veya stabilize edici olmayan bir emülsi­
fiye veya stabilize edici içeren, yiyecek maddelerini hiç kimse ithal edemez,
satmak için imal edemez, veya satamaz.
(3) Hiç kimse, insanlar tarafmdan tüketilmek üzere hazırlanan yiyecek
maddelerinde kullanılmak üzere izin verilmiş olanlar dışında, bir emülsifiye
veya stabilize edici'nin satışını veya reklamını yapamaz.
(4) Hiç kimse ambalaj paketi üzerinde, emülsifiye veya stabilize edicinin
gerçek kimyasal niteliği yazılı bir etiket bulunmayan, izin verilmiş türden hiç­
bir emülsifiye veya stabilize edici maddenin insanlar tarafından tüketilecek
yiyeceklerin hazırlanmasında kullanılmak üzere, satışını yapamaz.
Lezzet Vericiler
(22). -(1) Bu Yönetmelikte lezzet-verici" deyimi, yiyecek maddesine kon­
duğu zaman yiyeceğe bir tat veya koku veya her ikisin birlikte veren tek-bir
madde anlamına gelir.
2) Hiç kimse aşağıda belirtilen solvenfler içinde bulunmayan doğal ya da
sentetik lezzetlendirici esansını (essence) veya hülasasını (extract) ithal
edemez, satamaz, reklamını yapamaz, imal edemez, başkasına göndere­
mez veya sevkedemez: dietil eter, eter asetat, etil alkol, gliserol, isopropyl,
propylene glycol ve su. Su dışındaki izin verilmiş olan sölventler British
Pharmacopoeia standardına uygun olacaktır. İzin verilmiş olan lezzet verici
kompoundlar madde 21'e göre izin veMmiş bir emülsifiye edici ile burada
yer alan bir solvent'den oluşan bir kanşım içinde de taşınabilir.
3) Doğal lezzet-vericiler içinde, doğal lezzet-verici esanslan ile baharat ve
"condiments ...." bulunur.
4) Doğal lezzet-verici esansı ya da hülasası, buna ismini veren bitkiden
çıkanlan ,izin verilmiş bir solvent veya izin verilmiş sölventler kombinasyonu
içnideki, içinde lezzet-verici, izin verilmiş boya veya kimyasal koruyucu bu­
lunan veya bulunmayan tadsız (sapid) ya da kokulu bir preparattır.
5) Lezzet-verici olarak, coumarin, tonka, bean (fasulye), safrole, sassaf­
ras yağı, dihidrosafrole, isosafrole, agaric asit, nitrobenzer, dulcamar, penn­
yroyal yağı, tansy yağı, rue yağı, birch tar yağı, hidrosiyanik asit içeren uçu­
cu acı badem yağı ve male fern kullanılması yasaklanmıştır.
7) Sentetik lezzet-verici esanslan veya hülasalan aromatik bir bitkinin
,meyva veya sebzenin veya bir başka yiyecek maddesinin tad'sız veya ko­
kulu esaslanna (principles) benzeyen yapay veya taklit bir tat içerebilri, an­
cak, bu lezzet-verici esasmı (principles) tamammm veya bir kısmmın kimya­
sal bir sentezden veya aromatik bir bitki, meyva, sebze veya bir başka
yiyecekte bulunan tadsız veya kokulu maddelerden (principles) çıkanimış öz
içermeyen bir kaynaktan elde edilmiş olması şartı aranır.
8) Hiç kimse, insanlar tarafından tüketilmek üzere hazırlanan yiyecek
maddelerine ilişkin olarak, paragraf (5)'de belirtilen yasaklanmış maddeleri
içeren lezzet-verici esaslannın veya hülasalannın (extracts) ithalatını yapa­
maz, bunları satamaz, reklam edemez, imal edemez, sergileyemez veya
satşıa sunamaz, başkalarına gönderemez veya sevkedemez.
Lezzet Arttırıcılar
(23)- (1) Bu Yönetmelikte "lezzet arttıncılar" yiyeceklerin tadını kuvvetlen­
diren veya geliştiren maddeler anlamında kullanılır, ancak, soslar, salçalar,
salça karışımlan, çorba karşıımlan, baharat veya "condiment..." buna dahil
değildir.
(2) Hiç kimse, aşağıda yer alan maddeler dışındaki lezzet arttıncılan, in­
sanlar tarafından tüketilmek üzere hazırlanan yiyeceklerde kullanılmak üze­
re, ithal edemez, satamaz, reklamını yapamaz, imal edemez, başkasına
gönderemez veya sevkedemez:
a) etil maltol;
b) L-qlutamic asit mono-sodyum tuzu;
c) Guanlyic ve inosinic asidlerin sodyum ve kalsiyum tuzlan;
d) L-cysteine.
3) Madde 246'da belirtilen standardlara uygunr olmayan L-hlutamic asit
mono-sodyum tuzu lezzet kuvvetlendiriciyi hiç kimse ithal edemez, sata-
4) Guanylic veya inosinic asit sodyum veya kalsiyum tuzu içeren, insanlar
tarafından tüketilmek üzere hazırlanmış yiyecek maddelerinde, yukanda be­
lirtilen kompound'lann miktan, birlikte ya da tek başına kullanıldığında, yemeğe-hazır durumdaki nihai üründe 500 ppm'i aşmamalıdır. İçinde bundan
fazla bu maddelerden ihtiva eden yiyecekleri hiç kimse ithal edemez, sata­
maz, reklamını yapamaz, imal edemez, başkasına gönderemez veya sev­
kedemez.
5) Hiç kimse, paragraf (2)'de belirtilen veya izin verilmiş olan lezzet kuv­
vetlendiriciler dışındaki bir lezzet kuvvetlendirici içeren, insanlar tarafından
tüketilmek üzere hazırlanmış, bir yiyecek maddesini ithal edemez, satamaz,
reklamını yapamaz, imal edemez, başkasına gönderemez veya sevkede­
mez.
(Humectants) Nemlendiriciler
(24) - (1) Bu Yönetmelikte "humectant-nemlendirici" yiyeceklere konduğu
zaman nemi absorbe eden ve yiyecekteki su içeriğini muhafaza eden mad­
deleri ifade eder.
2) Kullanılmasına belirgin şekilde bu Yönetmelikte izin verilmedikçe, hiç
kimse gliserin içeren yiyecek maddelerini ithal edemez, satamaz, reklamını
yapamaz, imal edemez, başkasına gönderemez ve sevkedemez.
Besleyici Ek Maddeler
(25 )- (1) Bu Yönetmelikte "besleyici ek maddeler" tek başına veya kom­
bine bir şekilde yiyeceğe katıldığında yiyeceğin besleme muhtevasını gelişti­
ren veya zenginleştiren amino asitleri, mineralleri veya vitaminleri ifade
eder.
Sekizinci Liste
2) insanlar tarafından tüketilecek gıdalara. Sekizinci Liste'de belirtilenler-
den başka bir besleyici ek madde katılması yasaklanmıştır.
3) Paragraf (2) hükmü saklı kalmak üzere, özel amaçlı yiyecek maddeleri­
ne, 247 ve 253 sayılı maddelere uygun olmak koşuluyla, izin verilenlerden
başka bir besleyici ek madde konabilir.
Sequestrants
(26) - (1) Bu Yönetmelikte "sequestrant" yiyecek maddesine katıldığı za­
man, yiyecekteki metal ion ile birleşerek metal ion'ü etkisiz duruma getiren
ve renk, tat, doku dahil, yiyeceğin belirli bazı özelliklerini stabilize eden
maddeler anlamına gelir.
2) Paragraf (3) ve (4)'de kullanılmasına izin verildiği belirtilen sequestant
maddeler dışındaki sequestrant'lan, hiç kimse, insanlar tarafından tüketil­
mek üzere hazırlanmış yiyeceklerde kullanılmak amacıyla, satamaz veya
satışının reklamını yapamaz.
3) Sequestrant olarak, yiyeceklere sitrik asit, fosforik asit ve tartarik asit
veya bu asitlerin kalsiyum tuzlan ve glycine katılabilir.
4) Kalsiyum disodyum etilendiaminetetraasetat sadece aşağıdaki şekilde
kullanılabilira) crustaceans'ler (okyanus kabukları) dahil konserve balık,
250 ppm'yi aşmamak üzere, ve
b) mayonez, salata soslan, French dressing ve margarin,
75 ppm'yi aşmamak üzere.
Gaseous-gazlı Ambalaj Maddesi
(27) - (1) Bu Yönetmelikte "gaseous-gazlı ambalaj maddesi" aşağıdaki
şekillerde kullanılan maddeleri ifade edera) Sulu (fluid) yiyeceklerin depolanmasında veya paketlenmesinde hava­
landırma (aerating) maddesi veya propellant olarak; veya
b) yiyeceklerin sızdırmaz şekilde bir mabalaj içinde veya depoda saklan­
ması veya paketlenmesi sırasında havasını almak için.
2) Yiyeceklerin depolanmasında veya paketlensinde, aşağıda belirtilmiş
olanlar dışındaki gazlı-gaseous ambalaj maddeleri kullanılamaza) karbon dioksit
b) nitrojen; ve
c) helyum
Genel Amaçlı katkı maddeleri
(28). - (1) Bu talimatlardaki "Genel amaçlı gıda katkısı yiyeceğin işleme
veya ambalajlama esnasında kullanılan spesifiik faydalı madde anlamına
gelir.
Dokuzuncu Liste
2) Dokuzuncu Liste'de belirtilmeyen genel amaçlı yiyecek katkı maddeleri
hiç kimse tarafından kullanılamaz.
3) İzin verilmiş genel amaçlı yiyecek katkı maddelirini katıldığı yiyecekler
temiz, güvenilir ve insanlar tarafından tüketime elverişli değilse, bunlan kim­
se ithal edemez, satamaz, reklamını yapamaz, imal edemez, başkasına
gönderemez veya sevkedemez.
YİYECEKLER İÇİNDE ARIZİ OLARAK BULUNAN MADDELER
Arızi maddeler
(29). -(1) Bu Yönetmelikte "anzi maddeler (constituent)" yiyecek maddesi
içine veya üstüne, herhangi bir şekilde girmiş olan yabancı maddeler, toksik
maddeler, pestisid'ler, ağır metaller, antibiotikler, ostrojen veya mikotoksin
anlamında kullanılır, ancak, topaklanmayı önleyiciler, anti-oksidant'lar, ya­
pay tatlandıncılar, kimyasal koruyucular, boya maddeleri, emülsifiye veya
stabilize ediciler, lezzet vericiler, lezzet arttıncılar, nemlendiriciler, besleyici
katkı maddeleri, sequestrant'lar veya (gazlı) gaseous ambalaj maddeleri bu
tanıma girmez.
2) Bu Yönetmelikte başka şekilde izin verilmemiş olan anzi-yabancı mad­
de ihtiva eden yiyecek maddelerini, hiç kimse ithal edemez, satamaz, rekla-
mini yapamaz, imal edemez, başkasına gönderemez veya sevkedemez.
Pestisid kalıntısı
(30). - (1) Bu Yönetmelikte kullanılan "pestisid" terimi, tarımsal, pastoral,
hortikültürel, domestik veya endüstriyel amaçlarla fungus, bakteri, virüs, bö­
cek kurt, solucan (molluse), nematode, bitki veyşa hayvanlann kontrol edil­
mesi, yokedilmesi veya büyüme ve gelişmelerinin engellenmesi amacıyla
veya başka bir amaçla kullanılan maddeleri veya kompoundlan ifade eder.
Onuncu Liste
2) Onuncu Liste'nin 3. sütununda belirtilen maddelere ilişkin olarak, sütun
1'de yer alan ve sütun 2'de belirtilen oranlardakiler dışında, herhangi bir
pestisit kalıntısı içeren yiyecek maddelerini hiç kimse ithal edemez, sata­
maz, reklamını yapamaz, imal edemez, başkasına gönderemez veya sev­
kedemez.
Bu Yönetmelikte hüküm bulunmayan durumlarda, yiyeceklerde bulunan
pestisit kalıntısı miktarı Codex Alimentarius Commission (Gıda Kodeksi Ko­
misyonu) tarafından tavsiye edilen limitleri aşamaz.
3) içinde pestisid kalıntısı bulunmasına müsaade edilen bir veya daha
fazla yiyecekten yapılmış veya kanık (mixed) yiyecekler, imal edilen veya
kanşık yiyeceğin hazırlanmasında kullanılan ve içinde kalıntı bulunan yiye­
ceklerin miktarı için kabul edilmiş olan miktardan fazla kalıntı ihtiva edemez.
4) Onuncu Liste'de belirtilen iki veya daha fazla pestisit ihtiva eden yiye­
cekleri, bu pertisisitlerin her ikisinde bulunan maksimum miktann bölünme­
siyle ortaya çıkan miktar tek başına uygun olmadıkça, hiç kimse ithal ede­
mez, satamaz, reklamını yapamaz, imal edemez, başkasına gönderemez,
sevkedemez.
OnbIrIncI Liste Ağır Metaller, Arsenik, Kurşun ve Bakır
(31). - (1) Hiç kimse, Onbirinci Liste'de belirtilmiş olan miktarlardan fazla
miktarda arsenik, kurşun ve bakır içeren yiyecek maddelerini ithal edemez,
Mercury
2) Hiç kimse, 0.5 ppm'den fazla mercury ihtiva eden balık veya balık ürü­
nü veya 0.05 ppm'den fazla mercury ihtiva eden yiyecek maddesi ithal
edemez, satamaz, reklamını yapamaz, imal edemez, başkasına göndere­
mez veya sevkedemez.
Tin-kalay
3) Hiç kimse, 250 ppm'den fazla tin-kalay içeren yiyecek ithal edemez,
satamaz, reklamını yapamaz, imal edemez, başkasına gönderemez, sevke­
demez.
Kadmiyum
4) Hiç kimse içinde 1 ppm'den fazla kadmiyum bulunan molluscs... veya
0.2'den fazla kadmiyum bulunan yiyecek maddesi ithal edemez, satamaz,
reklamını yapamaz, imal edemez, başkasına gönderemez veya sevkede­
mez.
Antimuan
5) Hiç kimse 1 ppm'den fazla antimuan içeren yiyecekleri ithal edemez,
satamaz, reklamını yapamaz, imal edemez, başkasına gönderemez veya
sevkedemez.
Selenium
6) Hiç kimse içinde 1 ppm'den fazla selenium bulunan yiyecekleri ithal
edemez, satamaz, reklamını yapamaz, imal edemez, başkasına göndere­
mez veya sevkedemez.
Antibiyotik kalıntısı
(32) - (1) Bu Yönetmelikte "antibiyotik", kimyasal sentez veya düşük kon207
santrasyonda bakterilerin ve diğer mikro organizmaların büyümesini engel­
leme kabiliyeti olan mikrod organizmalarla üretilen kimyasal maddeleri ifa­
de eder.
2) Paragraf (3)'de yer alan hükme bağlı olarak, hiç kimse, anlaşılabilir an­
tibiyotik kalıntısı veya bunlann degrade ürünlerini içeren süt, et ve et ürünle­
ri veya insanlar tarafından tüketilmek üzere hazırlanmış yiyecek maddeleri
ithal edemez, satamaz, reklamını yapamaz, imal edemez, başkasını gönde­
remez, sevkedemez.
3) Paragraf (2) hükmü saklı kalmak üzere, Clostriduim botulinum sporlannı yok edecek kadar sıcak işleme tabi tutulan konserve yiyecekler ile peynir­
lerin muhafazasında nişin kullanılabilir.
Ostrofjen Kalıntıları
(33). Aşağıdaki (kompound) maddelerin kalmtılannı ihtiva eden et veya
etden yapılmış yiyecekleri hiç kimse ithal edemez, satamaz, reklamını yapa­
maz, imal edemez, başkasına gönderemez, sevkedemez:
a) dietilstibestrol (3,4-bis (p-hidroksipenil-3-hexene);
b) hexoestrol /3,4-bis (p-hidroksipenil)-n-hexane);
c) dienoestrol (3,4-bis (p-hidroksipenil)-2,4-hexadiene)
MİNERAL KARBONHİDRATLAR
Minöral Hidrokarbonların Kullanılması
(34). - (1) Bu Yönetmelikte, "mineral hidrokarbon" petrolden çıkanlan ve­
ya petrol gazlanndan sentetik olarak yapılan sentezli (synthesized) ve için­
de kokusuz, hafif petrol hidrokarbonlan bulunan, sıvı, yarı-sıvı veya katı, be­
yaz mineral yağlar, halojene edilmiş hidrokarbonlar, petrol jelleri, sert
parafin ve mikro-kristalin vaks bulunan hidrokarbon ürünleri demektir.
2) Bu Yönetmelikde istisna edilmedikçe, mineral hidrokarbonlar, insanlar
tarafından tüketilmek üzere hazırlanan yiyeceklerin kompozisyonunda veya
hazırlanmasında kullanılamaz, ve içinde mineral hidrokarbon bulunan hiçbir
yiyecek maddesi insanların tüketimi amacıyla satışa çıkanlamaz.
208
3) Aşağıdaki durumlarda paragraf (2)'de yer alan hüküm uygulanmaza) kurutulmuş meyvanın ağırlığı itibariyle 100 part (ölçü) başına, mineral
hidrokarbon ağırlığına göre 0.5 part (ölçü)'dan fazla mineral hidrokarbon ih­
tiva etmeyen kurutulmuş meyva;
b) içinde narenciyenin (citrus meyva) ağırlığına göre 0.1 part (ölçü)'dan
fazla mineral hidrokarbon bulunmayan narenciye;
Mikotoksinler
(35). Hiçbir yiyecek maddesinde anlaşılabilir miktarda aflatoksin veya di­
ğer mikotoksinler bulunamaz.
Mikrobiyolojik Kontaminasyon
(36). - (1) Tüketilmeye hazır olan hiçbir yiyecek maddesi, 20 per gm'yi
aşan veya sıvı yiyeceklerde per ml'i aşan Escherichia koli veya herhangi bir
patojenik mikro-organizma ihtiva edemez.
2) Onikinci Liste'nin 1. sütununda yer alan yiyecekler aynı listenin 2. ve 3.
sütunlannda belirtilen bakteriyolojik standardlara uygun olmalıdır.
3) Domates ürünlerinin mould count'u
, positive fields
yüzdesi
domates suyu için % 20'den ve ketçup, salça ve püre dahil, diğer ezilmiş
domates ürünleri için % 40'dan fazla olamaz. Mikroskopik field'lerin ..... yüz­
desi, A.B.D. "Association of official Agricultural Chemists - Resmi Tanmsal
Kimyagerler Derneği" tarafından konmuş olan metoda göre incelenir.
c) İçinde, parlatma veya sır maddesi olarak hidrokarbon bulunan şekerle­
meler, bu amaçla kullanılan hidrokarbon miktannın şekerleme ağırlığı itiba­
riyle 100 parts (ölçü) içinde hidro karbon ağırlığı itibariyle 0.2 part (ölçü'yü
aşmaması koşuluyla;
d) 100 ölçü çiğneme maddesi (compound) içinde fazla 60 ölçü katı mine­
ral hidrokarbon içeren ve içinde bundan başka şekilde mineral hidrokarbon
bulunma, çiğneme maddeleri;
e) üzerindeki kabukda mineral hidrokarbon kullanılması nedeniyle tümün­
de veya bir kısmında mineral hidrokarbon bulunan prese edilmiş peynirler;
f) evcil kümes hayvanı veya evcil ördek tarafından yumurtlanan ve içinde,
muhafaza (preserve) edilmek amacıyla, mineral hidrokarbon'a batınima,
püskürtülme veya başa şekilde mineral hidrokarbon ile işleme tabi tutulma
nedeniyle, mineral hidrokarbon ile işleme tabi tutulma nedeniyle, mineral
hidrokarbon bulunan ve kabuğunda "SEALED-DAMGALANMIŞ" diye işaret
bulunan yumurtalar;
g) aşağıdaki nedenlerle içinde mineral hidrokarbon bulunan yiyecekleri) içinde tali-paragraf (a), (b), (c)'de belirtilen miktarlan aşmayan, mineral
hidrokarbon bulunan kurutulmuş meyva, narenciye veya şekerleme veya di­
ğer mineral hidrokarbon içeren şeyler (commoditie) bulunan yiyecekler;
ii) hazırlama sırasında, yiyecek maddesinin zorunlu olarak temas ettiği
yüzeylerde, lubrikant veya yağlama maddesi olarak mineral hidrokarbon
kullanılan yiyecekler, yiyecek maddesinin 100 ölçüsü içinde bulunan mine­
ral hidrokarbon miktannın 0.2 ölçüyü aşmaması koşuluyla;
h) imalat sırasında solvent olarak mineral hidrokarbon kalıntısı içeren yi­
yecekler, belirli yiyecekler için aşağıda gösterilen tolerans limitlerini aşma­
mak koşuluyla:
Tolerans (ppm)
Mineral Hidrokarbon
Yiyecek Maddesinin adı
trikloretilen
kafeini alınmış çekilmiş kahve
25
kafeini alınmış suda eriyen (ins­
tant) kahve özü
10
baharat oleoresinleri
30
yemekli nebati yağ
10
kafeini alınmış çekilmiş kahve
10
metilen klorid
Mineral Hidrokarbon
etilen diklorid hexane
Yiyecek Maddesinin adı
Tolerans (ppm)
kafeini alınmış suda eriyen (ins­
tant) kahve özü
10
baharat oleoresinleri
30
baharat oleoresinleri
baharat oleoresinleri
yenebilir nebati yağ
30
25
10
Yiyecek Kapları:
(37). - (1) Aşağıda açıklanan kapları veya ambalajı, hiç kimse ithal ede­
mez, satamaz, başkasına gönderemez veya sevkedemez, satışa arzedilen
yiyeceklerin hazırlanmasında, paketlenmesinde, depolanmasında veya sev­
kıyatında kullanamaz veya kullanılmasına izin veremeza) içindeki maddelere, anlaşılabilir miktarda vinly klorid bulaştıran veya
bulaştırma olasılığı bulunan ambalaj veya kaplar (konteynerler); veya
b) içindeki maddelere aşağıdaki kompoundlan (maddeleri) bulaştıran ve­
ya bulaştırma olasılığı bulunan ambalaj veya kaplar: carcinogenic, mutage­
nic, teratogenic olarak bilinen maddeler veya başka zehirli ya da yaralayıcı
maddeler.
2) Hiç kimse, içinde depolanan, hazırlanan ya da pişirilen yiyecek madde­
lerine kurşun, antimuan, arsenik, kadmiyum veya diğer toksik maddeler bu­
laştırma olasılığı bulunan aletleri, kapları veya tekneleri (vessel) ithal ede­
mez, satamaz, başkasına gönderemez veya sevkedemez, kullanamaz veya
kullanılmasına müsaade edemez.
3) Hiç kimse, bira, elma suyu (cider) veya diğer içecekleri ve sıvı yiyecek
maddelerini kurşunlu borularla taşıyamaz.
Radyasyonlu yiyecekler
(38). (1) İyenize edici radyasona nrıaruz kalmış olan yiyeceklerin ithalatı
ve satışı, özellikle söz konusu sevkiyat için verilmiş olan ve Direktörün ge­
rekli göreceği şekilde düzenlenmiş ve Direktörün uygun göreceği amaç, ko­
şullar ve kısıtlamalara göre çıkanimış bir lisans/ izin belgesi bulunmayan
durumarda, yasaklanmıştır, aşağıda belirtilen durumlar bunu dışındadı.
a) söz konusu iyenize edici radyasyonun. Codex Recommended Interna­
tional Code of Pratice for the Operation of Radiation Facilities Used For
Treatment of Foods-Gidalann İşlenmesinde Kullanılan Radyasyon Tesisleri­
nin Çalıştırılmasına İlişkin Kodeks tarafından tavsiye edilen Uluslararası ko­
da uygun şekilde yapılmış olması durumunda; ve
b) söz konusu radyasyonlu yiyeceklerin "Radyasyonlu Yiyecekler Kodeks
Genel Standardlan'na uygun olması halinde
2) Verilen lisans burada yer alan miktar ithal edildikten veya verildiği ta­
rihten itibaren 6 ay geçtikten sonra (hangi taih önce ise o tarihte) sona erer.
3) (a) ionize edici radyasyon ile işlenmiş olan yiyecek ihtiva eden paketin
üzerindeki etikette, en az 3 mm boyundaki harflerle aşağıdaki beyanın yer
alması zorunludur:
İYONİZE EDİCİ RADYASYONİ EL İŞLENMİŞTİR!
veya
"RADYASYONLANMIŞTIR-IRRADİATED (buraya yiyecğin adı yazılır)".
BÖLÜM IV.
YİYECEKLER İÇİN ÖZEL ETİKETLEME KOŞULLARI VE
SATANDARDLAR UN, UNLU YİYECEKLER VE HUBUBAT ÜRÜNLERİ
Un veya Beyaz Buğday Unu
(39). (1) Un veya buğday unu, sağlıklı ve temiz buğday tanesinin ticari
olarak öğütülmesinden elde edilen, ince, temiz ve sağlıklı üründür ve aşağı­
daki özelliklere sahip olmalıdır.
a) içerdiği nem oranı çok % 15;
b) % 14 nem bazına göre hesaplandığında en az % 6 oranında protein
içeren (toplam nitrojen x 5.7); ve
o) % 14 nem bazına göre hesaplandığında en çok % 0.6 oranırda kül ve­
ren.
2) Un'da aşağıdaki maddeler bulunabilir:
a) maltlı 5malted) buğday unu;
b) maltlı arpa unu, unun ağırlığının % 0.75'ini aşmayan oranda;
c) Aspergillus oryzae'den elde edilen, zararsız şekilde hazırlanmış enzim­
ler;
d) ekmeği geliştirici olarak asorbik asit;
e) 50 pppm4yi aşmayan (ağırlığa göre hesaplanmış) miktarda potasyum
bromat
f) 250 ppm'i aşmayan miktarda (ağırlığa göre hesaplanan amonyum veya
potasyum persulfat;
g) (ağırlık itibariyle hesaplanmış) % 0.2 oranını aşmayan amonyum klorid;
h) % 0.7 oranını aşmayan asit kalsiyum fosfat [CaH44 ( P 0 4 4 ) 2 olarak he­
saplanmış].
3) Un, içinde sadece ozon veya nitrojen oksitleri üretilen bir elektrikli pro­
sesin meydana getirdiği oksitleme değişiklikleri veya klorin veya klorin dioksit veya benzol peroksit dışında, yapay olarak beyazlatılmayacaktır. Un için­
deki klorin dioksit ve benzol peroksit kalıntılan (ağırlığa göre hesaplanarak)
50 ppm'yi geçmeyecektir.
4) Bisküvi imalatı için hazırlanan un, (ağırlığına göre hesaplanan) 200
ppm4yi aşmayan sülfür dioksit ihtiva edebilir.
5) Satışa arzedilen hiçbir un'da emülsifiye veya stabilize edici bulunamaz.
Has Buğday Unu Saf Buğday veya Saf Buğday unu
(40). (1) Has buğday unu, has buğday veya saf buğday unu temiz ve
sağlıklı buğdayın öğütülmesinden elde edilen temiz ve sağlıklı, kaba veya
ince üründür ve içinde bu tür buğdayın bütün bileşikleri bulunur. Bu tür buğ­
dayın içinde şu maddeler vardır.
a) en fazla % 15 nem;
b) en az /8 oranmda pratein (toplam nitrojen x 5.7 ) % 14 nem ihtiva eden
ıslaklık bazma göre hesaplanmış;
o) en az % 1.8 oranında ham elyaf (crude fibre) % 14 nem ihtiva eden ıs­
laklık bazına göre hesaplanmış. Un ve kepek kanşımları saf buğday unu
olarak kabul edilmez.
2) Has buğday unu, has buğday veya saf buğday unu. Yönetmelik, Mad­
de 39 (2)'de izin verilenler dışında, hiçbir ek madde ihtiva etmez.
Vîtal-Gluten Unu
(41). Vital/hayati gluten veya gluten unu, beyaz buğdaydaki nişastanın
büyük ölçüde çıkaniması ile elde edilen üründür. İçinde en çok% 10 oranın­
da nem ve nemden annmış olarak hesaplandığında, en az % 12.7 oranında
nitrojen bulunur ve başka bir ilave madde içermez.
Kendi Kendine Kabaran Un
(42). Kendi -kendine-kabaran un, içinde kabartma tozu konmuş olan be­
yaz buğday unudur. Nemlendirildiği ve ısıtıldığı zaman ağırlığının en az %
0.5'i oranında karbon dioksit çıkanr ve en çok % 0.6 oranında, kalsiyum sül­
fat olarak hesaplanan, sülfat içerir. Bunun dışında başka ilave madde ihtiva
etmez.
Proteini Arttırılmış Un
(43). Proteini -arttırılmı un içerdiği protein dışında her bakımdan beyaz
buğday unu standardına uygundur. Nemden annmış olarak hesaplandığın­
da, en az % 2.5 nitrojen ihtiva eder, ayrıca içinde ilave edilmiş glüten bulu­
nabilir.
Mısır Unu
(44). Mısır unu veya mısır nişastası, her çeşit mısırdan elde edilen nişasta
tozudur. % 0.8'den fazla kül bırakmamalıdır.
Pirinç unu
(45). Pirinç unu veya öğütülmüş pirinç, kabuklu pirinç öğütülerek elde edi­
lir. % 1.5'den fazla kül bırakmamalı ve parlatılmış pirinçten elde edilen dext­
rose veya talk dışında, başka yabancı madde içermemelidir.
Tapiyoka unu
(46). Tapiyoka unu, cassava bitkisinin (Manihot utilissima) kökünden el­
de edilen nişasta tozudur. % 0.2'den fazla kül bırakmamalıdır.
Unlu Maddeler
(47). Bu Yönetmelikte "unlu maddeler". Madde 48.52'de standardı belirtil­
miş olan yiyecekleri ifade eder.
Ekmek
(48). Ekmek un ve su ile hazırlanan mayii hamurdan pişirilerek yapılır ve
içinde şunlar bulunabilir.
a) tuz;
b) yemeklik yağlar;
c) süt veya süt ürünleri;
d) yumurta;
e)tatlandıncılar;
f) malt şerbeti, malt hülassai veya malt unu;
g) sirke;
h) soya fasulyesi veya diğer unlar;
i) izin verilen emülsiifiye ve stabilize ediciler;
j) İzin verilen Sınıf II kimyasal koruyuculari; ve
k)izin verilen boya maddeleri.
Has Buğday Ekmeği
(49). Has buğday ekmeği, has buğday unundan veya has buğday unu ile
diğer unların kanşımından yapılan ekmektir. Ekmeğin kuru ağırlığına göre
hesaplandığında, en az % 0.6 oranında alyaf (fibre) ihtiva etmeli ve içinde
renklendirici molas veya karamel bulunmamalıdır.
Mey vah Ekmek
50. Meyvalı ekmek (fruit bread), baharatlı veya baharatsız, aşağıdaki
maddelerle mayalı hamurun pişirilmesinden elde edilen ekmektir.
a) un ve su;
b) has buğday unu ve su; vyea
c) un ve has buğday unu ile su kanşımı,
ve içinde üzüm, kuş üzümü, sultana, veya kurutulmuş meyva bulunur,
oran, 100 kg un veya has buğday unu veya her ikisinin kanşımı (hangisi
kullanılıyorsa) içinde tek bir meyvadan veya hepsinin kanşımından 10 kg,
şeklindedir.
Çavdar Ekmeği
(51). Çavdar ekmeği, çavdar unundan bir hamura en fazla % 70 oranında
un katılmak suretiyle pişirilen ekmektir.
Sütlü ekmek
(52). Sütlü ekmek nemden annmış olarak en az % 4 oranında katı haled,
yağsız - süt ihtiva eden ekmektedir.
Unlu Maddelerin Etiketlenmesi
(53). (1) İçinde buğday-unundan başka un bulunan, unlu maddeler, hazır­
lanmasında kulanılan unların isimlerini ve çok'dan az'a doğru, yüzdelerini
gösteren bir beyan bulunmadığı takdirde, ekmek olarak etiketlenemez.
(54). (1) Pasta, kek ve bisküviler dahil, unlu tatlılar, hububat veya diğer yi­
yecek maddelerininin kanşımından yapılan, pişirilmiş veya pişirilmemiş
ürünler olup, unlu maddeler bu gruba girmez.
2) Unlu tatlılarda, izin verilen boyalar veya izin verilen koruyucular bulu­
nabilir.
3) "Çikolata" olarak adlandırılan bisküvi kaplamalan, en az % 12 oranın­
da, sudan-annmış ve yağdan - annmış kakao pastası (paste) ihtiva etmeli
veya madde 168'de belirtilen çikolata satandardına uymalıdır.
Pasta
(55).(1) Bu Yönetmelikte"pasta" kalıptan çekilmiş veya kalıplı hamur par­
çaları kurutularak veya kurutmalı veya kurutmasız, dilimlenmiş (slitted) ha­
mur buhara tabi tutularak (steaming) hazırlanan ürünler anlamına gelir.
2) Pasta, esas itibariyle bir hububat yemeğidir ve aşağıdaki maddeleri
içerir:
a) adi tuz;
b) yumurta;
c) çeşitli türden nişasta
d) yenebilir katı veya sıvı yağlar;
e) izin verilmiş lezzet verici ve izin verilmiş boya maddeleri; ve
f) diğer yiyecek maddeleri.
3) (a) Çeşitli türden eriştelere, genel olarak, "mee" ("mian") denilen ürün­
ler ve diğer "mee" ürünlerine, % 20'den az nem ihtiva eden erişteler dışın­
da, pasta denir ve en az % 50 oranında un ihtiva eder;
b) "spagetti", "macaroni" ve genel olarak "mee sua" (mianxian) olarak bi­
linen ürünler dahil, % 20'den az nem içeren eriştelerde en az % 70 oranın­
da buğday unu bulunmalıdır.
Pirinç Erişteleri
4) (a) Çeşitli türden pirinç erişteleri, genel olarak "kuay teow" (guo tiao),
"bee tai mak" 5mi shai mu) ve "hor fun" 5he fen) olarak bilinen ürünler da­
hil, % 20'den az nem ihtiva eden erişteler dışında kalanlar, en az % 50 ora-
b) % 20'den az nem ihtiva eden pirinç erişteleri, genel olarak "bee hoon"
(mi fen) denilen ürün dahil, en az % 80 oranında pirinç unu ihtiva etmelidir.
(56). Kuru muhteva esasına göre hesaplanmak üzere hamurdaki katı yu­
murta muhtevası % 4'ten az hiçbir pastanın üzerine yumurtalı 5egg) ibaresi
veya benzeri işaret konulamaz.
HAVALANDIRILMIŞ MUHTEVİYATLAR
Cream Of Tartar
(57). Cream of tartar en az potasyum hidrojen tartrate olarak hesaplanan,
% 99 oranında asit tartrate ihtiva etmelidir.
Kabartma Tozu
(58). (1) Kabartma tozu, içindeki nişastalı hafifletici diluent) bir madde bu­
lunan veya bulunmayan, nemlendirildiği veya ısıtıldığ ı zaman karbon dioksit
çıkaran ve yiyeceklerin hazırlanmasında kimyasal bir maya olarak kullanılan
bir tuz veya tuz kanşımıdır. İçinde, kalsiyum sülfat olarak hesaplanan, en
fazla 9 1.5 oranında sülfat bulunur. Su ile ısıtıldığında en az % 8 oranında
karbon dioksit çıkarır.
2) Boyalı kabartma tozu veya altın şansı (golden) kabartma tuzu kabart­
ma tozu için konmuş olan standartlara uygun olmalıdır, ancak, su ile ısıtıldı­
ğında çıkanğı karbon dioksit miktan en az % 6 oranında olmalıdır.
ET VE ET ÜRÜNLERİ
(59). Et, sağlıklı durumda kesimi yapılan havanların veya kuşlann iskeleti­
nin (carcass) yenilebilen ve insanlar tarafından taze olarak veya derin don­
durularak, soğutularak, konserve edilerek, tuzlanarak veya bir başka şekil­
de işlenerek, yiyecek olarak kullanılılan, kısımlannı ifade eder.
Taze, Pişmemiş veya Soğutulmuş Et
(60). Taze et, Pişmemiş et, veya soğutulmuş et, hiçbir parçası dondurul­
madan, sağlıklı bir şekilde saklanan et demektir.
Dondurulmuş Et
(61). Dondurulmuş et, özellikle, ürünün sağılıklı yapısını ve kalitesini mu­
hafaza etmek amacıyla, bir dondurma prosesine tabi tutulmuş ve dondurul­
muş depolardaki defrost dönemleri ile sevkiyat aracından, donmuş et satan
dükkandaki sergileme yerine transfer olurken geçen süre dışında, sağlıklı
koşullarda - 15°C'de muhafaza edilen ettir. Donmuş etin ısısı, hiçbir zaman
-12°C'nin üstüne çıkamaz.
Salamura Pişmiş (Pickled) Veya Tuzlanmış Et
(62). (1) Ham/Jambon ve bacon domuz eti dahil, salamura et, pişmiş et,
pickled et veya tuzlanmış et, pişirilmiş veya pişirilmemiş, tuz, şeker, sirke
veya baharatla - bunlann sadece biri veya bileşimi ile - işleme tabi tutularak
hazırlanan etdir.
2) Salamura et, pişirilmiş et, veya tuzlanmış et % 0.3 fosfor pentoksit,
O5 mudalini aşmayan oranda, suda eriyen inorganik fosfat ihtiva edebilir.
Dondurulmuş Balık
(73). Dondurulmuş balık, özellikle ürünün sağlıklı yapısını ve kalitesini mu­
hafaza etmek amacıyla, bir dondurma prosesine tabi tutulmuş ve dondurul­
muş depolardaki defrost dönemleri ile sevkiyat aracından,donmuş balık sa­
tan dükkandaki sergileme yerine transfer olurken geçen süre dışında,
sağlıklı koşullarda ISC'de muhafaza edilen balıktır. Donmuş balığın ısısı,
hiçbir zaman -12C'nin üstüne çıkmaz.
Tütsülenmiş (Smoked) Balık
(74). Tütsülenmiş balık, sağlıklı bir durumda muhafaza edilen ve boyasız
ve kereste-koyucu maddelerden arınmış odundan elde edilen dumanın etki219
sine bırakılan veya doğal duman solüsyonu, hülasası (exatract) ve bunlann
sentetik muadili ile işlenenbalıktır. Annto ile renklendirilebilir veya 5 ppm'i
aşmayan oranda, işlenirken anzi olarak absorbe ettiği, formaldeyit ihtiva
edebilir.
Tuzlu Balık
(75). Tuzlu balık, sağlıklı durumda muhafaza edilen ve tuz ile işlenen ba­
lıktır. Kurutulmuş veya tütsülenmiş olabilir veya annate ile renklendirilebilir.
Balık Hamuru
(76). Balık hamuru bir veya daha fazla balık çeşidinden hazırlanır diğer gı­
da maddeleri ve izin verilmiş boyama maddeleri bulunabilir. En % 70 ora­
nında balık ihtiva etmelidir.
Balık Pastası
(77). Balık keki ve balık köftesi bir veya daha fazla balık çeşidinden hazır­
lanır, içinde nişasta, kondiments veya izin verilmiş olan boyama maddeleri
bulunabilir. En az % 40 oranında balık ihtiva etmelidir.
YENEBİLİR KATI VE SIVI YAĞLAR
Yenebilir Katı ve Sıvı Yağlar
(78). (1) Yenebilir katı ve sıvı yağlar modifiye edilmiş veya edilmemiş ve
genellikle sağlıklı yiyecekler olarak kabul edilen katı ve sıvı yağlar demektir.
Aksine hüküm bulunmadıkça, yenebilir katı ve sıvı yağlarda bulunan perok­
sit miktan, yağın beher kilosunda, peroksit oksijenin 10 milimuadilinden faz­
la olamaz. İzin verilmiş olan anti oksidan madde içerebilirler.
2) Yenebilir katı ve sıvı yağlann rahatsız-edici koku ve tatdan arınmış ol­
ması gerekir.
Yenebilir Katı ve Sıvı Yağların Etiketlenmesi
(79). Yenebilir katı veya sıvı yağ ambalajının etiketinde, cis-meliten durdu­
rulmuş (rnterrupted) polidoyurulmamış (polyunsaturated) yağ asitleri oranı,
toplam yağın % 40 (w/w)ından fazla ve doyurulmuş (saturated) yağ asitleri
oranı, toplam yağın % 20'sini aşmadığı takdirde, "polyunsaturated" sözcüğü
yer alamaz.
Coconut-Hindistan Cevizi Yağı
(80). Hindistan cevizi yağ olup aşağıdaki özellikleri taşıyacaktır.
a)speslfikgravite (SO^C
en az 0.913.ve en çok 0.918;
b) refraktif indeks (40^0) en az 1.448 ve ençok 1.450;
c) iyod değeri en az 7 ve en çok 11;
d) sabunlaşma değeri en az 250 ve en çok 264;
e) lauric asit olarak hesaplanan, serbest yağ asiti (free fatty acid) içeriği,
en az % 0.1 (w/w) yağ rafine edilmiş ise, ve % 3.5 (w/w) rafine edilmemiş
ise
f) Reichert-Meisel değeri en az 6 ve en çok 78; ve
g) Polenske değeri en az 12 ve en çok 18.
/ 2 0 ^ C )
Mısır Yağı
(81). Mısır yağı (maize yağı) Zea mayys tohumundan (germ) elde edile­
cek ve aşağıdaki özellikleri bulunacaktır.
a) spesifik gravite (20000/20^0) en az 0.918 ve en çok 0.924;
b) refraktif indeks (20^0) en az 1.473 ve en çok 1.475;
c) İyod değeri en az 103 ve ençok 128;ve
d) sabunlaşma değeri en az 187 ve en çok 193.
Pamuk Tohumu Yağı
(82). Pamuk tohumu, kültive edilmiş Gossyium tohumundan (çekirdeğin­
den ) elde edilecek ve aşağıdaki özellikler taşıyacaktır.
a) spesifik gravite, (2000/20^0) en az 0.915 ve en çok 0.928;
b) refraktif indeks
en az 1.472 ve en çok 1.474;
c) iyot değeri en az 100 ve en çok 116;
d) sabunlaşma değeri en az 190 ve en çok 198.
{ 2 0 ^ C )
Yer Fıstığı Yağı (aspur-yalancı safran)
(83). Yer fıstığı yağı (peanut oil), arachis hypogaea çekirdiğinden (tohu­
mundan) elde edilecek ve aşağıdaki özellikleri taşıyacaktır.
a) spesifik gravite (200C/200C) en az 0.911 ve en çok 0.920
b) refraktif indeks 520^07 en az 1.468 ve en çok 1.472;
c) iyod değeri en az 84 ve en çok 105;
d) sabunlaşma değeri en az 188 ve en çok 195; ve
e) oleik asit olarak hesaplanan serbest yağ asiti (free fatty acid) içeriği en
çok%1 (w/w).
Zeytin Yağı
(84). Zeytin yağı, Olea curopea (zeytin ağacı) dan çıkarılmış olacak ve:
a) Spesifik gravite (200C/200C) en az 0.910 ve ençok 0.918
b) refraktif indeks 520^0) en düşük 1.468, en yüksek 1.471
c) îyod değeri, en düşük 77 ve en yüksek 94;
d) sabunlaşma değeri en az 185 ve en yüksek 195; ve
e) oleik asit olarak hesaplanan serbest yağ asidi içeriği
% 1.5 (w/w) de fazya değil.
Safflower Yağı
(85).Safflower yağı (Carthamus yağı veya Kurdee yağı) safflower (Carthamus tinctorius L) çekirdeğinden (tohumundan) elde edilen yağ olup aşa­
ğıdaki özellikleri atışayacaktır.
a) spesifik gravite (20oc/20oC)en az 0.922 ve en çok 0.927;
b) refraktif indeks (20^0 en düşük 1.472 ve en yüksek 1.476
cjiyod değeri en düşük 135 ve en yüksek 150;
d) sabunlaşma değeri, en düşük 186 ve en yüksek 198.
Susam Yağı
(86). Susam yağı, Sesamun indicum tohumundan (çekirdeğinden ) elde
edilir ve aşağıdaki Özellikleri taşır.
a) spesifik gravite (20^0/2000) en dıjşük 0.916 ve en yüksek 0.921 ;
b) refraktif indeks (20^0) en düşük 1.472 ve en yüksek 1.476;
o) iyod değeri en düşük 103 ve en yüksek 116;
d) sabunlaşma değeri en düşük 188 ve en yüksek 195; ve
e) oleik asit olarak hesaplanan serbest yağ asidi içeriği en fazla % 3.5 (w/
w)
Soya Fasulyesi Yağı
(87). Soya yağı Soja max tohumundan (çekirdeğinden) elde edilen yağ
olup aşağıdaki özellikleri taşıyacaktır.
a) spesifik gravite (20°C/20°C) en az 0.921 ve en yüksek 0.925;
b) refraktif indeks (20^0) en düşük 1.472 ve en yüksek 1.476;
c) iyod değeri en düşük 120 ve en yüksek 141
d) sabunlaşma değeri en düşük 189 ve en yüksek 195
e)oleik asit olarak hesaplanan serbest yağ asidi içeriği en fazla % 0.1 (w/
w)
Ayçiçek Yağı
(88). Ayçiçek yağı Helianthus annuus tohumundan (Çekirdeğinden) elde
edilir ve aşağıdaki özelliklerde olmalıdır.
a) spesifik gravite (20o/C/20o C) en az 0.918 ve en çok 0.923;
b) refraktif indeks (20^0) en az 1.474 ve en çok 1.477;
c) İyod değeri en düşük 125 ve en çok 141;
d) sabunlaşma değeri en düşük 185 ve en yüksek 195.
İç yağı
(89). İçyağı (yenebilir donyağı (tallow) koyun, inek veya mandanın yağın­
dan veya kemiklerinden elde edilen, temiz, katı yağ olup aşağıdaki özellikle­
ri taşımalıdır.
a) oleyik asit olarak hisaplanan serbest yağ asiti miktarı en çok % 2 ( w/
w) oranında;
b) tuz dahil, hazırlanırken içine geçmesi engellenemiyen yabancı madde
en çok % 1 (w/w) oranında;
c) su, en çok % 2 5w/w) oranında; ve
d) peroksit değeri, 1 kg katı yağda, en çok 16 mili eşdeğer peroksit.
Lard Domuz Yağı
(90). Lard domuz etinden alınmış teriıiz katı yağ olup aşağıdaki özellikler
taşıyacaktır.
a) oleyik asit olarak hesaplanan serbest yağ asiti en çok % 2 (w/w) ora­
nında;
b) tuz dahil, hazırlanırken içine geçmesi engellenemeyen yabancı madde,
ençok % 2 5w/w) oranında;
c) su, en çok % 1 (w/w) oranında.
Margarin
(91). (1) Margarin, hayvanlardan veya bitkilerden elde edilen, yenebilir
katı veya sıvı yağlar su veya süt rnülerinin^veya her ikisinin bir emülsüyonu
olan ve tereyağ ile aynı amaçla kullanılabilen bir gıda maddesidir. Margarin­
de, % 16 (w/w) dan fazla nem bulunmamalı ve yenebilir katı ve sıvı yağlar
hakkındaki bu Bölüm'de yer alan genel standardlara uygun olmalıdır. İçinde,
tuz, izin verilen boya maddesi, anti oksidan madde, emülsifiyeedici, lezzetverici ve Madde 26 (4) de öngörülen, sequestrant dışında başka madde bu­
lunmamalıdır.
(130). Başka şekilde tanımlananlar dışında, sos, likit veya yan-likit, baha­
ratlı veya baharatsız yiyeceklerden hazırlanan lezzetli (savory) üründür.
Soya Sos
(131). Soya sos, sağlıklı soya fasulyesinden yapılmış, içinde diğer saf gı­
da maddeleri katılmış veya katılmamış, temiz/açık, tuçlu, kahverenkli sıvı
olup, enzim reaksiyonu veya asit hidroliz metodu veya her iki metod birlikte
kullanılarak yapılır. Lezzetli ve rahatsız-edici kokudan arınmış olmalı, içinde,
eser halinde, flavus-oryzac grubundan, zararsız Aspergillus dışında hiçbir
küf bulunmamalı. Şeker, karamel ve izin verilmiş kimyasal koruyucu ihtiva
edebilir. Total nitrojen içeriği % 0.6 (w/v)'den az olmamalı.
Oyster Istîrdye Sosu
(132). İstiridye sosu, istiridye hülasası (extract), tuz, yenebilir nişasta ile
yapılır, içine sirke, sitrik asit, tartarik asit, monosodyum glutamat, izin veril­
miş koyucular ve renklendiriciler konabilir. İçinde en az % 2.5 (w / w) ora­
nında protein (N x 6.25) bulunmalıdır.
Domates Sosu
(133). Domates sosu, ketçap ve catchup ve relish aşağıdaki standrtlara
uygun olmalıdır:
a) içinde, en az % 4 (w / w) oranında temiz ve sağlıklı domatesden elde
edilmiş katı domates parçalan bulunacak;
b) ısıtılarak veya ısıtılmadan, içindeki tohumların ve diğer kaba ve sert kısımlann çıkaniması için süzülecek;
c) lezzet vermek amacıyla konulan soğan, sanmsak, baharat ve kondimertler dışında içinde domates'den başka meyva veya sebze bulunmaya­
cak;
ŞEKER VE ŞEKERLİ ÜRÜNLER
Şekerlemeler
(152). - (1) "Şekerleme", katı veya kan-katı, kendi içinde tam ve başkaca
hazırlanmaya veya işlenmeye gerek olmaksızın tüketilmeye hazır ve karak­
teristik maddesi (ingredient) karbonhidrat tatlandıncı madde olan, içine ye­
nebilir katı yağ, süt ürünleri, jelatin, yenebilir sakız, fındık, fıstık veya meyva
şekerlemesi konmuş veya konmamış tatlandırılmış likoris (liquorice) ve çiğ­
neme sakızı ihtiva eden fakat içinde çikolatalı şekerleme (chocolate confec­
tionery) bulunmayan, şekerli unlu tatlılar, şekerleme, dondurma, buzlu İdi­
ler, sofra jeleleri, sofra ilek preparatlan, alkolsüz içki kristalleri, alkolsüz içki
preparatlan, slab (dilimli) meringe veya ecza (pharmaceutical) ürünleri ha­
riç.
Çikolata
(168). Çikolata (çikolata pastası, şekerci çikolatası, çikolata kaplama veya
çikolata tozu) içinde kakao yağı, şeker, baharat, katı süt, izin verilmiş emülsifiye-edici ve izin verilmiş lezzet-verici bulunan veya bulunmayan, kakao
pastası, kakao tereyağı veya süt yağından başka yabancı katı veya sıvı yağ
ihtiva edemez.
Sütlü Çikolata
(169). -(1) Sütlü çikolata, içinde katı halde süt bulunan çikolatadır. İçinde,
kuru maddeye göre hesaplanmış, en az % 2 (w / w) oranda süt yağı ve %
10.5 (w / w) oranında yağsız, katı süt bulunmalıdır.
Çikolatalı Şekerleme
(170). -(1) "Çikolatalı şekerleme", katı veya yan-katı, kendi içinde tam ve
başkaca hazırlanmaya veya işlenmeye gerek olmaksızın tüketilmeye hazır
ve karakteristik maddesi (ingredient) çikolata veya kakao olan, içinde fındık-
fıstık veya meyva bulunan veya bulunmayan, etrafı şeker kaplamalı ürünler
ve çikolatadaki diğer ingredient'ler ihtiva eden fakat çikolata ihtiva etmeyen,
çikolata kaplı, doldurulmuş veya tatlandınimış bisküviler ile her-türlü dondur­
ma veya ecza (pharmaceutical) ürünleri.
2) Çikolatalı şekerlemelerin çikolata kısmı, bu Yönetmelikte çikolata için
konmuş olan standartlara uygun olmalıdır.
D. HONG KONG'A GIDA İTHALATI REHBERİ
Giriş
Bu rehberi hazırlayan ve yayımlayan:
Hygiene Division
Municipal Serices Branch
Government Secretariat,
Harbour Centre,
10 th Floor,
25 Harbour Road,
Wan Chai,
HONG KONG
Kanunda yapılacak değişiklikleri bu bilgileri de değiştirir. Bilgi almak için, ça­
lışma saatleri içinde 5-741455 numaralı telefondan dahili hat 39'dan kıdemli
şefi arayabilirsiniz.
Mayıs 1989
Hong Kong'a Gıda İthali Rehberi
Hong Kong'a satılması amaçlanan her türlü gıda, ister ithal ister yerel ola­
rak yetiştirilmiş olsun, aşağıda verilen yerel gıda yasalanna uygun olmalıdır:
a) Bölüm V - Halk sağlığı ve Belediye Hizmetleri Gıda ve İlaç Yasası,
Başlık
132;
b) Gıdalardaki renklendirme maddeleri tüzüğü
c) Süttozu tüzüğü
d) Gıda tahsisi (yapay tatlandırıcılar) tüzüğü
e) Gıda tahsisi (metal bulaşması) tüzüğü
f) Gıda ve ilaçlar (bileşimi ve etiketlenmesi) tüzüğü
g) Gıda ticareti (şehir meclisi) talimatnamesi ve (bölge meclisi) talimatna­
mesi
h) Dondurulmuş tatlılar (şehir meclisi) talimatnamesi ve (bölge meclisi) ta­
limatnamesi
i) İthal av hayvanları, et ve kümes hayvanlan tüzüğü
j) Süt (şehir meclisi) talimatnamesi ve (bölge meclisi) talimatnamesi
k) Gıdalardaki madeni yağ tüzüğü
I) Gıdalardaki koruyucular tüzüğü
m) Gıdalardaki zararlı maddeler tüzüğü, 1983
n) Dumansız tütün ürünleri (yasağı) ürünleri tüzüğü, 1987
Hong Kong'a gıda ürünleri, tanm ürünleri ve benzeri ürünler ihraç eden
ülkeler ürünlerini, duruma göre. Birleşmiş Milletler'e bağlı Gıda ve Tanm Ör­
gütü ile Dünya Sağlık Örgütü ortak komisyonu Codex Alimentarius'un öner­
diği Sağlık Uygulama Koduna ya da diğer uygunluğu kabul görmüş iyi ima­
lat ve tanmsal uygulama standartlanna göre yetiştirmeli, toplamalı ve
işlemelidirler.
Gıdanın kaliteli ve sağlıklı olduğunu temin etmek için, Hong Kong'a ihraç
yapacak ülkelerden yetkili mercilerinin EK A da belirtildiği biçimde ihraç edi­
lecek gıda maddeleri için sağlık belgesi çıkarmalan istenmektedir. Hong
Kong'a et ve kümes hayvanlarının ithali, Hong Kong Yasalan, 1876, İthal Et
ve Kümes Hayvanları Tüzüğü'nün kontrolü altındadır. Adı geçen tüzüğün ta­
rifesinde belirtilen yasaklanan etlerin dışında, listede yer alan ülkeler aynı
listede yer alan et ve kümes hayvanlannı menşe ülkenin kabul edilen yetkili
mercii tarafından ürünün kalitesi ve sağlığa uygunluğunu onaylayan resmi
bir belgeyi ürünlerin refakatinde göndermeleri şartıyla hiç bir kısıtlama olma­
dan ihraç edebilirler. Hong Kong'a et ve kümes hayvanı ihraç etmek iste­
yen diğer ülkelerin ise, yazılı müracaatta bulunmaları zorunludur.
Ek A - Genel Olarak Gıdalar İçin Sağlık Belgesi
A. menşe ülkenin yetkili mercii tarafından hazırlanacak olan
Sağlık Belgesi.
B. sağlık Belgesi:
i.
Adı geçen
(ithal edilen gıda ürünün adı)
sağlık koşullanna uygun olarak işlenmiş ve paketlenmiştir.
ii.
Adı geçen
(ithal edilen gıda ürünün adı)
zehirli, zararlı olacak ya da sağlığa dokunacak miktarda madde
ya da maddeler içermektedir.
iii.
Adı geçen
(ithal edilen gıda ürünün adı)
insanlar tarafından tüketilmeğe uygundur ve
(menşe ülkenin adı) da insanlar tarafından tüketilecek bir gıda
olarak satılmasına izin verilmiştir.
Meyveler ve Sebzeler İçin
i.
Bu meyveler ve sebzeler
yerin adı) menşelidir.
(üretildiği ülkenin /
ii.
iii.
Bu meyveler / sebzeler haşerat parasitlerinden anndırılmıştır.
Adı geçen
(ithal edilen gıda
ürünün adı) insanlar tarafından tüketilmeğe uygundur ve
(menşe ülkenin adı) da insanlar tarafından
tüketilecek bir gıda olarak satılmasına izin verilmiştir.
Meyveler ve Sebzeler için
i.
Bu meyveler ve sebzeler
yerin adı) menşelidir.
(üretildiği ülkenin /
ii.
Bu meyveler/sebzeler haşerat parazitlerden anndınimıştır.
İÜ.
Bu meyveler / sebzeler zehirli, zararlı olacak ya sağlığa
dokunacak oranlarda tanm ilaçlan, eser madenler, vb. bir
madde ya da maddeler içermemektedir.
IV.
Bu meyveler / sebzeler insanlar tarafından yenmeye uygun
olup,
(menşe ülkenin adı) da insanlar
tarafından tüketilmek üzere satılmasına izin verilmiştir.
Ambalajlı Gıdalann İşaretlenmesi ve Etiketlenmesine
İlişkin Genel Şartlar
Adı veya Unvanı
1. Ambalajlı gıda maddelerin üzerine adı veya unvanı işaretlenmiş veya
etiketlenmiş olmalıdır.
2. Adı ya da unvanı, gıdanın mahiyeti bakımından, yanlış, yanıltıcı veya al­
datıcı mahiyette olmamalıdır.
3. Eğer gösterişli adlar veya herhangi bir ticari marka da dahil, marka adı,
alıcıyı gıdanın mahiyeti konusunda herhangi bir şekilde yanıltması ihtimali
varsa, böyle bir ad ya da markanın hemen ardından duruma göre "Brand"
ya da "TM" harfleri okunabilir harfler ya da karakterlerle ve yüksekliği 3
mm'den daha az olmayacak bir biçimde yazılmalıdır.
4. 9 Ağustos 1987'den önce Hong Kong'da kullanılmakta olan geleneksel
ya da alışagelmiş ve belirli bir gıdayı tanımlayan bir ad. Belediye Hizmetleri
Sekreterliği tarafından Resmi Gazetede bir duyuru ile yasaklanmış olmadığı
veya yasaklanıncaya kadar, o gıdanın adı olarak kullanılabilir.
5. Eğer ambalajın üzerinde;
(a) Gıda maddesinin herhangi bir biçimde toz halinde veya başka fiziksel
bir durumda bulunduğunun, veya
(b) Gıda maddesinin kurutulmuş, dondurularak kurutulmuş, dondurulmuş,
konsantre, tütsülenmiş veya başka bir işleme tabi tutulmuş olduğunun bir
işaretle belirtilmemiş olmasının.
Satın alanı yanıltması ihtimali varsa, gıda maddesinin adı bu işareti içere­
cek şekilde ve bu işaretle birlikte belirtilecektir.
Muhteviyat Listesi
6. Önceden ambalajlanmış gıda maddeleri başında veya öncesinde,
"İçindekiler" kelimesinden ibaret olan veya bu kelimeyi içeren uygun
bir başlık bulunan bir liste ile etiketlendirilecek veya işaretlendirilecektir.
7. İçindekiler, gıda maddesinin ambalajlandığı zaman kullanılmalan
sırasında, saptanan ağırlık ya da hacim miktarına göre büyükten
küçüğe doğru liste halinde verilmemelidirler.
8. Gıda maddesinin içinde eğer bir katkı maddesi varsa, bu madde
özgün adı ile ya da uygun kategorisiyle ya da adı ve kategorisiyle
listelenmelidir.
9. Yukandaki 8. paragrafın amaçlan bakımından katkı maddelerinin
kategorileri şunlardır:
Asit
Asit düzenleyici
Katılaşmayı önleyici madde
Köpüklenmeyi önleyici madde
Oksitlenmeyi önleyici madde
Sunitatlandıncılar
Renklendirme maddeleri
Sübyeleştirici
Sübyeleştiren tuz
Lezzet arttırıcı madde
Lezzetlendirici madde
Un geliştirici
Pelteleştirme maddesi
Sırlayıcı maddeler
Değiştirilmiş nişasta
Bozulmayıcı önleyici madde
Kabartma maddesi
Dengeleyici
Koyulaştıncı
Minimum Dayanıl<lılığm Belirtilmesi
10. Ambalajlı gıda maddelerinin üstünde minimum dayanıklılık süresi işa­
retlenmeli veya etiketlenmelidir.
11. Minimum dayanıklılık şu şekillerde belirtilmelidir:
(a) Son kullanma tarihi, "best before" (
den önce en iyi), "seli by"
(
kadar astınız), "seli before" (
den önce satınız),
"consume by" (
kadar kullanınız), "consume before" (
den
önce kullanınınz) kelimelerle İngilizce ve Çince olarak verilmeli,
bunun, gıda maddesinin iyi bir şekilde saklandığı takdirde
özelliklerini koruyabileceği tarih izlemelidir.
b) Verilen tarihe kadar o gıda maddesinin özelliklerini
koruyabilmesi için gerekli olan herhangi özel bir saklama
durumu varsa bu da belirtilmelidir.
12. Minimum dayanıklılığın belirtilmesinde kullanılan tarih ya Arap rakamlanyla belirtilmeli ya da hem Çince hem de İngilizce dillerinde, gün, ay ve yıl
olarak ve bu sıra içinde belirtilmelidir; Ancak,
(a) Özelliklerini üç aydan fazla koruması beklenmeyen gıda maddele­
rinde tarih, gün ve ay olarak ve bu sıra ile belirtilebilir.
(b) Özelliklerini 3 aydan fazla koruması beklenen fakat 18 aydan daha
fazla koruması beklenmeyen gıda maddeleri için tarih, ay ve yıl olarak ve bu
sıra içinde ve sonunda "end" (son) kelimesi ile belirtilebilir.
Depolama İçin Özel Şartların ve Kullanma Talimatlarının Belirtilmesi
13. Depolama özel şartlan veya kullanma talimatlan gıda maddesinin am­
balajında okunaklı bir şekilde yazılmalı veya etiketlenmelidir.
İmalatçı ya da Ambalajlayıcınm Adı ve Adresi
14. Önceden ambalajlanmış gıda maddelerinde, imalatçının ya da amba­
lajlayıcınm tam adı ya da ticari adı ve tam adresi ya da sicile kayıtlı ya da
merkez büronun tam adı ve ayrıntılan okunaklık şekilde işaretlenmeli veya
etiketlenmelidir.
15. Aşağıda belirtilen durumlarda, paragraf 14, önceden ambalajlanmış
gıdalara uygulanmaz.
(a) Üstünde ya da etiketinde;
(i) Menşe ülke tanıtıcı işareti,
(ii) Hong Kong'daki dağıtıcısının veya marka sahibinin adı, ve
(iii) Hong Kong'daki dağıtıcısının ya da marka sahibinin sicile kayıtlı
ya da merkez bürosunun adresi varsa; ve
(b) Gıda maddesinin menşe ülkesindeki imalatçısının ya da ambalajlayıcısının tam adresi Hong Kong'daki dağıtıcısı ya da marka sahibi tarafından
yazılı olarak belediye Hizmetleri Sekreterliğine bildirilmişse,
16. Aşağıda belirtilen durumlarda, paragraf 14 önceden gıdalara uygulan­
maz:
(a) (i) Ambalajı menşe ülkeyi belirtecek şekilde ve ülkedeki imalatçıyı
ya da ambalajlayıcıyı tanımlayan bir kodla işaretlenmiş veya
etiketlenmişse,
(ii) Kod işaretlerinin ve bunun ait olduğu imalatçının veya ambalajla
yıcının aynntılan, imalatçı, ambalajcı ya da Hong Kong'daki dağıtı
cısı veya marka sahibi tarafından yazılı olarak Belediye Hizmetleri
Sekreterliğine bildirilmişse; veya
(b) Gıda maddesinin imal edildiği ya da ambalajlandığı fabrika ya da yer,
menşe ülke hükümetine aitse veya o hükümet tarafından işletiliyor ve ya
yönetiliyorsa ve gıda maddesinin o hükümetin ürün olduğunu belirten bir
biçimde işaretlenmiş ya da etiketlenmişse.
Sayı, ağırlık veya hacim
17. Önceden ambalajlanmış gıda maddesi içeriğinin sayısal olarak mikta­
rı veya net ağıriiğı ya da hacmi açık bir şekilde işaretlenecek ya da etiketlenecektir.
18. Net ağıriık veya net hacim, mümkün olduğu oranda, ağırlıklar ve ölçü­
ler nizamnamesine veya metrik sisteme dönüştürme nizamnamesinin birin­
ci bölümünde belirtilen uluslararası birimler sistemine göre gösterilecektir.
Uygulanan Dil
19. Özel bir dil kullanılmasının gerektiği minimum dayanıklılığın belirtilme­
si hariç, önceden ambalajlanmış gıda maddelerinin işaretlenmesi veya eti­
ketlenmesinde İngilizce veya Çince ya da her iki dil birden kullanılacaktır.
20. Eğer önceden paketlenmiş gıda maddesinin işaretlenmesi veya eti­
ketlenmesinde hem İngilizce hem de Çince kullanılmışsa, gıdanın adı ve
içindekiler listesi de her iki dilde olacaktır.
(Yukanda belirtilen şartların aynntılan ve istisnalan için, lütfen, 1985 tarih­
li Gıda ve İlaçlar Terkip ve Etiketleme (Değişiklik) Tüzüğü il el değiştirilmiş
olan Gıda ve İlaç Terkip ve Etiketleme Tüzüğünün (Bölüm 132) üçüncü ve
dördüncü bendlerine bakınız).
Bazı Gıda Maddelerinin İşaretlenmesi ve
Etiketlenmesi ile İlgili Özel Şartlar
Aşağıda birinci sütunda verilen gıda maddelerinin işaretlenmesi ve etiket­
lenmesi ile ilgili olarak ikinci sütunda gösterilen tüzükte bu maddelerle ilgili
olarak diğer ek şartlar ikinci sütunda gösterilmiştir.
Gıda Maddeleri
Tüzük
Kulanılmasına izin verilen renklendirme mad- Gıdalarda Renklendirme Maddesi
desi ilave edilmiş olan
Tüzüğü (132. Bölüm)
narenciye
Renklendirme maddesi
Renklendirici ve
lezzetlendirici bileşik
Yarı Yağlı süttozu
Yağı alınmış süttozu
Margarin
Ayrıştırılmışsüt
Yağsız süt
Yarı yağlı süt
Yağsız konsantre veya suyu
alınmış süt
Yarı yağlı konsantre veya
suyu alınmış süt
İçine su karıştırılmış süttozu
veya krema
Pastörize krema ve aşırı ısı
uygulanmış krema
Süt
Süt veya içine su karıştırılmış süttozu içeren
içecekler
Dondurulmuş şekerlemeler
Yumuşatılmış et
Süttozu tüzüğü (132. Bölüm)
Gıda ve İlaçlar (Bileşimi ve Etiketlenmesi)
Tüzüğü (132. Bölüm)
Gıda Maddeleri
Tüzük
At, katır veya eşek eti
Gıda Ticareti Bölge Meclisi Talimatna­
mesi ve Gıda Ticareti Şehir Meclisi Tali­
matnamesi (132. Bölüm)
Yumuşak dondurma
Dondurulmuş Şekerlemeler (Bölge Mec­
lisi Talimatnamesi ve Dondurulmuş Şe­
kerlemeler Şehir Meclisi Talimatnamesi
(132. Bölüm)
Müsaade edilen koruyucu maddelerden Gıdalarda Koruyucu Madde
herhangi birini ihtiva eden sosis, sosis eti, Yönetmeliği (132. Bölüm)
sıvı kahve ekstresi, sıvı çay ekstresi, tur­
şu ve soslar ve (benzoik asit oranının mil­
yonda 800 birimi aştığı hallerde) dini tö­
renlerde kullanılmak üzere mayalan­
mamış üzüm suyu ürünleri.
Adı geçen gıda maddelerinden müsaade
edilen oksitlenmeyi önleyicileri içerenler
Koruyucular (bozulmayı önleyici
maddeler)
Oksitlenmeyi önleyiciler
Yukanda adı geçen tüzükler Government Publication sales Centre, G / F.,
General Post Office Building, Connaught Place, Hong Kong adresinden sa­
tın alınabilir. Yukandaki şartlarla ilgili sorulannızı. Belediye Hizmetleri Şube­
sinden 5-732912'den Kıdemli Sağlık Müffettişine (Gıda/Etiketleme) yöneltebilirsiziniz.
RBDW AYÇİÇEĞİ YAĞINSN SPESİFİKASYONLARI
Maksimum % 0.05
FFA
186-194
SV
Maksimum % 1.5
Sabunlaşmayan madde
125-145
IV
Maksimum
% 0.1
M&l
Maksimum 1.0 meq/kg
PV
200C
1.47-1.476
Rl
Sarı maks. 14, kırmızı maks. 1.4
Renk (5 Hücre Lovibond)
OoC'de 24 saat sonra negatif
Soğuk testi
60-70
Linol asiti
170-200 PPM BHA/BHT
Oksitlenmeyi önleyici
Ilımlı
Lezzet/koku
Yok
Aflatoksinler
Yok
Erucic asit
Min. ISO^C'de ısıtıldığı zaman
Kızartma testi
rahatsız edici bir kokusu ve siyah kalıntı­
sı yok.
Metal
- Arsenic
- Kurşun
- Civa
Maks.
Maks.
Maks,
Maks.
0.14 PPM
1.0 PPM
0.5 PPM
230 PPM
- Kalay
Müessese adına veya temsilen
Teyit ve kabul edilmiştir.
Satıcının Yetkili İmzası
Yetkili imza(lar)
RBDX Mısır Yağının Spesifikasyonlan
FFA (Yağ asiti)
0.08
PV (Meq/kg)
Maks 1.0
İyot no. (WIJS)
103-128
Nem ve yabancı maddeler
Maks. % 0.65
sabunlaşma değeri
187-195
sabunlaşmayı önleme maddesi
Maks. % 2.8
Renk (5 hücre lovibond)
San maks. 30, kırmızı maks. 3
Erucic asit (%)
Yok
Aflatoksinler (ppb)
Yok
Oksitlenmeyi önleyiciler
(BHA/BHT)
170-220 PPM
Soğuk testi
Kızartma testi
5.5 saat süreyle O^C
Min. ISOoC'de ısıtıldığı zaman rahatsız
edici bir kokusu ve siyah kalıntısı yok.
Metal
- Arsenic (As)
- Kurşun (Pb)
- Civa (Hg)
- Kalay (Sn)
Maks.
Maks.
Maks.
Maks.
Teyit ve kabuledilmiştir.
Müessese adına veya temsilen
0.14 PPM
1.0 PPM
0.5 PPM
230 PPM
Satıcının Yetkili İmzası
Yetkili imza(lar)
Ürün
: Domates Salçası
Tlx : 24569 tatktr
Fax: 145 51 33
ilgili kişi
Ahmet Z. Toygar
: Genel Müdür Yardımcısı
Komili
Ürün
: Yemeklik Yağlar
İlgili Kişi
Ali Zallak
: İhracat Müdürü
Ürün
: Bisküvi ve şekerleme
Tlx : 22985 ugst tr
Fax : ( 1 ) 5 7 7 76 28
ilgili kişi
Hüseyin Güneş
: İhracat Müdürü ve
Dış Ticaret Koordinatörü
Balin
Ürün
: Şekerleme
Tat Konserve Sanayii A.Ş.
İstiklal Caddesi, 347
Beyoğlu - İstanbul
80050
Tel : 152 36 0 0 / 4 hat
Pazarlama ve Dış Ticaret A.Ş.
Setüstü, Haktan işhanı no. 45
Kabataş - İstanbul
Tel :(1) 152 52 73
(1) 143 40 89
Tlx : 24708 kmli tr
22007 nekotr
24839 komk tr
Fax :(1) 151 88 27
Ülker Gıda San. ve Tic. A.Ş.
davutpaşa Cad. No. 20
Topkapı, İstanbul
Tel : (1) 567 68 00 (20 hat)
Paşmakçı Çayırı caddesi, 54
Eyüp-lstanbul
Tel : (1) 567 57 16 (4 hat)
Tlx î 23445 bin tr
Fax : ( 1 ) 5 7 7 14 10
İlgili kişi : Zühtü Hacıoğlu
Genteks
Dış Ticaret Limited Şirketi
Kodaman sok. Erbora apt. 1 2 8 / 1 0
80220 Osmanbey, İstanbul
İlgili kişi : Sinan Çelik
Tel : 130 32 0 9 - 130 32 11
Tlx : 26674 gntxtr
Fax : 130 58 04
Baş Pazarlama A.Ş.
İhracat - İthalat
Fatih Cad. No. 48
34660 Halkalı - İstanbul
ürün
: Geniş kapsamlı ürünler
ticareti
Tel
İlgili kişi
: Levent Kıymaz
Ekonomist,
Genel Müdür
: (1)548 31 7 9 / 8 0
(1)548 30 19
Tlx : 21077 bpz tr
Fax : (1)548 30 32
DUBAİ'DE GÖRÜŞÜLEN KURULUŞLAR
Gulf Import & Export Co.
Management Office
P.O. Box 5326
Dubai
ürün
: Bakliyat
Tel : 215875
Tlx : 49638 GIEX EM
Fax : (009714) 223299
İlgili kişi
: Genel Müdür
Allied Foods and Trading Co.
P.O. Box 1579
Deira
Dubai
Ürün
: Domates salçası, biskü
yemeklik yağlar,
şekerleme, genel gıdala
Tel
İlgili kişi
: Behram J. Kapadia
Genel Müdür
: 225456/227246/
221708/2331865
Tlx : 45475 alent em
Fax :221609
Tel : 581177 (4 hat)
Tlx : 47405 pasta em
Fax -.582 831
ili kişi
lAbdurahim
İdare Bölümü
Al Mothana Trading Est.
P.O. Box 12985
Dubai
ürün
: Genel
Tel .-229768/230637
Tlx : 49638
Fax : 230639
İlgili kişi : Ateş Diktürk
Yönetici ortak
Aal Mir Trading Co.
Importers, Exporters &
P.O. Box 7851
Dubai
ürün
Tel : 2 1 6 2 4 2 / 2 2 6 4 3 8
Tlx : 48092 al mir em
F a x : ( 0 2 ) 782788
İlgili kişi : B.J. Foladi
Genel Müdür
Sumitomo Corporation
P.O. Box 11340
Dubai
Ürün Genel Ticaret
Tel -.225235/225235
Tlx : 46699 ssk em
Fax : (4) 282578
İlgili Kişi : HIroshi Kanda
Genel Müdür
Gulf Transatlantic Gen.
Trading Co.
P.O. Box 11137
Dubai
Ürün
Tel : 2 1 2 7 5 4 / 2 2 1 9 8 6
Tlx : 47363 getar em
Fax: 215126
İlgili kişi
: Şekerleme ve bisküvi
: Şekerleme, bakliyat
domates salçası,
yemeklik yağlar
: Jamil H.S. Abdel Baqi
idare Müdürü
Tel : Büro : 223646 / 237238
Ev
: 663079/691309
Tlx : 47037 kikha em
Fax : 212554
Lal's Trading Co. Ltd./
Almanya Trading Co. Ltd.
124/30 Riqa Road
P.O. Box 11096 Deira-Dubai
Tel : 2 3 2 0 2 0 / 2 1 1 1 9 2
Tlx : 47665 lals em
Ürün
jili kişi
: Bisküviler, şekerleme,
yemeklik yağlar
: D.T. Kalwani
Müdür
Dubai ticaret odası
P.O. Box 1457 Dubai
Tel : 221181
Tlx : 45997 em
Fax : 2 1 1 8 4 8 / 2 1 1 6 4 6
Maritime & Mercantile International
(Private) Ltd.
P.O. box 70 Dubai
Ürün
: Şekerleme, bisküviler
domates salçası
T e l : 228181 (Büro)
222410 (Direkt)
Tlx : 45425 gray em
Fax : 228070
ilgili kişi
: Barry I. Gray
Tüketim Ürünleri Müdürü
Dubai Trading & Confectionary Co.
Near Hotel Carlton Tower
Arab African Building
5th Floor, Flat No. 504
P.O. 4042 Deira-Dubai
Ürün
: Şekerleme
Tel : 226389 / 282564 / 223592
Tlx : 46345 kajoor em
Fax: 221147
İlgili kişi
: A.R. AbdullaSaeedi
Genel Müdür
KUVEYT'TE GÖRÜŞÜLEN KURULUŞLAR
Hamza A. Mukamis Est.
General Trading
P.O. Box 94, Safat
13001 Safat, KUWAIT
Tel
: 484 55 94
Teleks : Mukamis 22655 KT
Faks
:4845181
ürün
: Domates Salçası, sebze,
yağ, makarna, bisküvi, konserve, bal, reçel, şeker, şekerleme.
İlgili Kişiler:
- Hussain H. Al abdullah
Genel Müdür
- Aziz M. Kadouh
Satış Müdürü
- Abdel kameth
Satınalma Müdür
union of Consumer Co.
Operative Societies
Ürün
: Süpermarketlerde satılabilecek her türlü mal
P.O. Box 1836 Safat
13019 KUWAIT
Tel
: 254 30 22
Teleks : 22530 Taghmmu KT
Faks
:2540794
Jassım Mohammed Al-Ali
Al-Wazzan Trading Co.
P.O. Box 124 Safat
13002 Safat, KUWAIT
Tel
Telex
Faks
: 4815316
: 22077
:4836162
İlgili Kişi :
- T.G. Varghis
Satınalma Müdür
ürün
: Mercimek, nohut, kızarmış
patates, dondurulmuş tavuk, sebze, yağ,
bisküvi, domates salçası, şekerleme, kurutulmuş meyve,
Gulf Resources Trading Est.
P.O. Box 2000 Salmiyah
22020KUWAIT
Tel
Telex
Faks
Ürün
: Her çeşit gıda maddesi
Ürün
: Her çeşit mal.
:4833677
23664 gurertra KT
4845822
İlgili Kişi:
- Erol Güngör
Türk Gıda Mallan Bölümü Müdürü
Sumitomo Corporation
Kuwait Liaison Office
P.O. Box 5737 Safat
13058 Safat. KUWAIT
Tel
:2422257
Teleks : Sumitomo 22283 KT
Faks
:2456817
İlgili Kişi:
- Seiichi Hashimoto
Genel Müdürü
- Kyoshi Odagane
Genel Müdür Yardımcısı
Kuwait Chamber of Commerce & In­
dustry
P.O. Box 775 Safat
13008 Safat, KUWAIT
Tel
: 2433854
Teleks : 22198 Gurftigara KT
Faks
: 2404110
İlgili Kişi :
- Abdel Azim Hussni
Dış İlişkiler Şubesi Müdürü
Sinme Darby Edible Products Ltd.
255 Jalan Boon Lay
Jurong Town
Singapore 2261
Tel
Tlx
: 264 3733
: rs 240070 simtrad
rs 35622 ara
Fax : 265 5129
İlgili kişi : Tam Ngo Hock
İhracat Müdürü
Tüketici Bölümü
Lucky Dealers (PTE) Ltd.
101 Cecil Street # 2 3 - 1 2
Tong Eng Building
Singapore 0106
ürün
Tel : 2206611 (2 hat)
Tlx : rs 253373 godtil
Fax : (65) 2243859
İlgili kişi : L.G. Bhatia
Yönetici Müdür
Maya Manufacturing & Trading
Co. (PTE) Ltd.
No. 4. Hong Kong Street
Singapore 0105
Ürün
Tel : 535 1555 (10 hat)
Tlx : rs 22493 mayaco
Fax : 6 5 - 5 3 4 4508
İlgili kişi : Ong Kok Peng
Endonezya Ticaret Bölümü
Sumitomo Corporation
10 Collyer Quay
# 23 - 05 to 23 - 9
Ocean Building
Singapore 0104
Ürün
Tel : 530 0080
Tlx :rs 21309
Fax : 533 9693
İlgili kişi : Toyoo Kitai
Genel Müdür Vekili
Gıda ve Suni Gübre
bölümü Yöneticisi
Yeo Hiap Seng Limited
950 Dunearn Road
Singapore 2158
ürün
: Bakliyat, domates salçası
: Domates salçası
: Domates salçası
: Genel gıdalar
Tel
: 466 2266
Tlx
:rs 22143
Fax
:4664641
Direkt: 4607734
ilgili kişi : Carol H.L. Ong
Satış Müdürü
Gıda Servisi Bölümü
Aynca : Miss c.s. Yeo
Jardine Marketing Services
100 c Pasir Panjang Road
Singapore 0511
Genel Gıda mamulleri
Tel : 473 5722
Tlx : rs 21317 jamart
Fax : 479 4236
ilgili kişi
Intraco Limited
456 Alexandra Road
# 1 4 - 0 0 NOL Building
Singapore 0511
Ürün
Tel : 2780011
Tlx :rs 21413
Fax : 2789938 / 2732740
ilgili kişi : Tan Yam Tee
Kıdemli Pazarlama İdarec
Gıda Bölümü
: Terence Lau, Yönetici
otel ve kuruluşlara
gıdatedariği
: Domates salçası,
bisküviler
Singapore Trade Development Board
World Trade Centre
Telok Blangah Road
Singapore 0409
Tel : 2719388
Tlx :rs28617tradev
Fax : 2 7 4 0 7 7 0 / 2 7 8 2 5 1 8
Lindeteves Jacoberg (Far East) Pte. Ltd. Ürün
No. 1 Commonwealth Lane
Singapore 0314
Robinson Road
P.O. Box 1058
Singapore 9021
Tel :4747191
Tlx : Linjacrs 21421
Fax :(65) 4799166
: Domates salçası
ili kişi : Bn. Cynthia Erh
(nee Ho Guek Keow)
Yönetici, Kimyasal
Maddeler Bölümü
Dairy Farm
Sims Trading Company Ltd.
1-11 Au Pui Wann Street
Fo Tan Shatin, NT
İlgili kişi : Gleen Smith
Genel Müdür
Tel : 0 6996213
Tlx : 40863
Fax : 0 6917199
İlgili Kişi : Abmrose Lo, Yönetici
Gıda servisi ve
Gemilere Tedarik Bölümü
Park 'N Shop Limited
Watson House
1-5 Wo Liu Hang Road
Fo Tan
P.O. Box 25- Shatin P.O.
Shatin
New Territories
İlgili kişi : Blanco Wong
Pazarlama Müdürü
Tel : 0 6068833
Tlx : 45254 aswat hx
Fax : 852 0 6953664
Ürün
: Domates Salçası,
Yemeklik yağlar,
bisküvi, şekerleme
Agassia Company Ltd.
Black B 5 / F Flat 15
Veristrong Industrial Centre
34 -36 Au Pui Wan Street
Fo Tan
New Territories
Ürün
: Bütün supermarket
gıda mamulleri
Tel
Fax
İlgili kişi
: Stephen Chan
Ürün
: Domates salçası,
yemeklik yağlar
: 0 6012386
: 852 0 6013984
Supra Group of Companies
Room 1803-5 18 F West Tower
Shun Tak Centre
200 Cannaught Road Central
Tel : 5 590505 (8 hat)
Tlx : 72191 & 83564 Supra hk
Fax : 5 590078
Sumitomo Corporation (HK) Ltd.
24 th Floor
Units B & C, United Centre
95 Wueensway
3İIİ kişi : Chong Kok Keong
Grup Genel Md. Yard
Ürün
jili kişi
Tel : 529 4111 (11 lines)
Tlx : 73374 sumit nx
Fax : 529 9961 / 865 2750
: Domates salçası
: Toshihisa Nagura
Genel Müdür Ve Gid
Mamulleri ve Suni G
Bölümü Müdür Vekil
Hong Kong Trade Development Council
38 th Floor, Office Tower
Convention plaza, 1 Harbour Road
Wanchai
Tel
Dir
Tlx
Fax
.-833 4333
: 833 4466
: 54020 Lamso hx
:7861480
3İIİ kişi : C.S. Lee
Kıdemli Yönetici Veki
Lam Soon (HK) Ltd.
6 Chesung Yue Street
Cheung Sha Wan
Kowloon
Ürün
Tel
Dir
Tlx
Fax
İlgili kişi : Amy K.P. Chow
Satınalma Müdürü
: 743 2011
: 743 2361
: 540020 Lamso Hx
:7861480
Dah Chong Hong Ltd.
hang Seng Bank Building
4-7 / FLS
77 Des Voeux Road
Ürün
: Yemeklik Yağlar
: Bisküvi, domates salç
Tel
Dir
Tlx
Fax
: 846 81 11 (100 hat)
: 825 4357 - 846 5225
: 73738 dacho hx
: 8450222 - 8459092 - 8685000
Dah Chong Hong Ltd.
Hang Seng Bank Building
4 - 7 / FLS 77 Des Voeux Road
Tel : 846 8111 (100 hat)
Dir : 846 8159
Tlx : 73738 dacho hx
Fax : 845 0222 - 845 9092
ili kişi : Kevin S.L. Yu
Kıdemli Memur
Provizyon Bölümü
ürün
: Yemeklik Yağlar,
bakliyat
İlgili kişi : Talon K.W Lee
Müdür Yardımcısı
Gıda, Yağlar ve Çeşitli
Mamuller Bölümü
MALEZYA'DA GÖRÜŞÜLEN KURULUŞLAR
Türkiye Cumhuriyeti
Malezya Ekonomi ve Ticaret
Müşaviri
118 JalanUThant
55000 K.L
3İIİ kişi
: Orhan Saycı
Ekonomi ve Ticaret Müşaviri
Tel : 457 11 40
Telx : M A 3 1 2 4 5 T U R K B E
Fax :4575730
- POK Borthers Sdn. BHd.
12 Jalan Tukul 16/5
4000 Shah ALAM
SELAN gor Darul Ehsan
Malezya
Tel : 5505030 - 5505057
Tlx : MA 39481
Fax :5505680
ürün
: Domates Salçası
Nebati Yağlar
İlgili kişi
: Tony Pok
Harpers Trading Ma. Sdn. Bhd.
Bangunan Harpers
Lot 14 Jalan Bersatu 13/4
46200 Petaling Jaya
Malezya
ürün
: Domates Salçası
Tel : 03/7560011
Tlx : H a r k l M A 3 6 4 1 2
Fax : 03 7568553 7564184
İlgili kişi
: Jimmiy Lee Sing
- Coopers Lybrand
Jalan Kampar
O i l Jalan Tun Razak
50400 Kuala Lumpur
Malezya
ürün
: Şekerleme
Tel : 03 4411188
-Tlx : MA 31156
Fax .-03 4410880
İlgili Kişi
: Roslan Ismail
Müdür
- Yoohan (M) Sdn BHd
The Mall LG floor
Jalan tun Ismail
50480 Kuala Lumpur
Ürün
: Çeşitli gıda maddeleri
Tel : 2937255
Tlx : MA 33780 Yaohan
Fax :03 2937 4 9 i
İlgili Kişi :WongChiew
- Parkson Corporation
3ard floor Wisma SPS 32
Jalan Imbı 55100 K.L
Malezya
Ürün
Tel
Tlx
İlgili Kişi : Lee Fook Seng
satın Alma Sorumlusu
: 03 2481511
: WIRASM MA 33195
: Çeşitli gıda ürünleri
- Sumitomo Corporation
UBN Tower
10 Jalan P. Ramlee
P.O. Box 10297
50710 Kuala Lumpur
Malezya
Ürün
Tel : 2308133
Tlx : SOMIT MA 30308
Fax : (03) 2301260
İlgili Kişi : Ab. Raub Abdul
- Cold Storage
Komplek kewangan
No : 82 Jalan Raja Chulan
50200 Kuala Lumpur
Malezya
Ürün
Tel : 03 261 2177
Tlx : COLSTO MA 30724
Fax .-03-2619802
- Clouet Co (KL) Sdn BHD
Persıaran Pulav Pınang
Hıcom Industrial Area
40 000 Shah Alam
Selangor Malezya
: Şekerleme Bisküvi
: Çeşitli gıda maddeleri
İlgili Kişi : Lee Fok Kıong
Perakende Satış Bölümü
Satın Alma Uzmanı
Ürün
: Domates Salçası
İlgili Kişi : Francois Moullıac
Tel : 03 5111069
Tlx : MA 38585
Fax :60 3 5111988
- SHYAN Trading Company
Jalan SS 2/67 Petalmg Jaya
Selangor Malezya
Ürün
: Bisküvi Şekerleme
Tel : 7755789
Tlx : Beştim MA37548
Fax :037748842
İlgili Kişi : Freddie NG,
- Sıntraco Sdn Bhd
Wisma SPK Bax 22
23 Jalan Sultan İsmail
50250 Kuala Lumpur
Malezya
Ürün
: Bitkisel Yağlar
Tel : 03 241 8066
Tlx : STRACO MA 32275
Fax : 603 2437110
ilgili Kişi : LIM KOK PENG
Genel Müdür