Farkında değilsiniz ama sağlığınızı Kadıköy’e yeni Merial Türkiye’de koruyorlar petshop Hayvan sevgisinin insan sağlığı üzerinde inanılmaz olumlu etkileri var. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Adnan Bağnaçık, özellikle köpeklerin insan sağlığına ne gibi pozitif etkileri olduğunu konusunda bilgiler verdi. Bağdat caddesinin yeni petshopu açıldı. Biggie Petshop’un sahibi Sercan Varol ile sohbetimiz Devamı Sayfa 10’da Hayvan sağlığı için yenilikçi ilaçlar ve aşılar geliştiren dünya lideri Merial, Sanofi Grubu bünyesinde Türkiye pazarına adım attı. Devamı Sayfa 2’de Devamı Sayfa 3’de Mart 2014 / SAYI 10 En büyük Köpek Bakımı sıkıntımız sokağa atılan canlar Hakkında Yedikule hayvan barınağının kurucusu ve gönüllü yöneticisi Sayın Meral Olcay ile bu sayımız için kısa bir söyleşi gerçekleştirdik. Bilmeniz Gerekenler Köpek bakımı için ilk adım, köpeğinizin ev ortamında rahat ve güvende hissetmesini sağlamaktır. Böyle bir ortamı köpeğinize sağlamanız için ona sıcak, kuru ve rahat bir yatak, taze su ve oynayabileceği birkaç oyuncak gerekir. Devamı Sayfa 20’de Şiddet Her Canlının Sahipsiz Hayvanları Koruma Derneği başkanı sayın Murat Pekan ile kısa bir röportaj gerçekleştirdik. Devamı Sayfa 22’de Kedi gözlerinde çapak ve akıntı Kedilerde göz problemleri köpeklere göre daha az görülür. Bu kısmen kedilerin yüzyıllar boyudur yaygın olarak anatomik değişikliklere uğramamasından kaynaklanıyor olabilir. İçinde Var Devamı Sayfa 9’da Petekspres’ten fotoğraf yarışması online Petekspres.com ve Pet Haber Gazetesi işbirliğiyle online olarak düzenlenen Teknopet fotoğraf yarışması başladı. Devamı Sayfa 19’da PET-DER Başkanı yeniden Selim Kınsun Profesyonel Evcil Hayvan Ticaretiyle Uğraşanlar Derneği’nin yeni dönem başkanlık ve yönetim kurulu seçimleri geçtiğimiz Pazar günü Güngören Belediyesi konferans salonunda gerçekleştirildi. Devamı Sayfa 2’de Pet İstanbul Fuarı 2014 Ana Sponsoru Nestlé Purina Pet İstanbul Fuarı’nın bu yilki sponsoru Nestle Purina oldu. Nestle’nin yetkililerinden Banu Hanım ile yaptığımız röportaj Devamı Sayfa 14’de Tiyatro ve sinema oyuncusu Egzotik ve Yabani Hayvan Sağlığı Konusunda Uzman Yusuf Ekşi ile Profesör ve Bilim Adamları 2 Mayıs’ta İstanbul’da… “Barınak” filmi ve Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilecek olan Egzohayvan sevgisi Devamı Sayfa 21’de Köpek Eğitimi İçin Uzmanlık Gerek İstanbul’un en ünlü ve bir o kadar da başarılı köpek eğitim kulübü yetkilileri ile röportajımızı Devamı Sayfa 4’de tik ve Yabani Hayvan Hekimliği Kongresi İstanbul Veteriner Hekimler Odası tarafından 2-3 Mayıs 2014 tarihleri arasında düzenlenecek. Devamı Sayfa 10’da Ünlü oyuncu ile Barınak filmi ve hayvan sevgisi üzerine sohbet ettik. Devamı Sayfa 17’de www.petgazete.com PET HABER GAZETESİ 2 PET-DER Başkanı yeniden Selim Kınsun Profesyonel Evcil Hayvan Ticaretiyle Uğraşanlar Derneği’nin yeni dönem başkanlık ve yönetim kurulu seçimleri geçtiğimiz Pazar günü Güngören Belediyesi konferans salonunda gerçekleştirildi. Pet –Der Başkanı Selim KINSUN Derneğin aktif üyelerinin katıldığı toplantının ana konusu gelecek yeni yönetim, Pet-Der’in sektörde daha aktif olması ve derneğin önceki dönemlerden kalan borçlarının ödenmesiydi. Dernek başkanı Sayın Selim Kınsun ve başkan yardımcısı Sayın Mustafa Can üyelerle görüş alışverişinde bulundu. Aktif olmayan üyelerin aidatlarını ödemediğinden bahsedilen toplantıdan bu konuda da yeni kararlar alındı. Toplantıya katılan aktif üyelerinde onayıyla avukat aracılığıyla aidatların tahsil edilmesine kararı verildi. Derneğin sorunlarının konuşulmasının ve çözümlenmesinin ardından başkanlık seçimine geçildi ve derneğin başkanı yeniden Sayın Selim Kınsun oldu. Ayrıca yönetim kurulunda sektör firmalarından Pelagos ve Thermo Akvaryum da bulunuyor. Pet Haber Gazetesi olarak Pet-Der’e yeni döneminde başarılar diliyoruz. Hayvan Sağlığında Dünyanın Öncü Şirketlerinden Merial Türkiye’de Hayvan sağlığı için yenilikçi ilaçlar ve aşılar geliştiren dünya lideri Merial, Sanofi Grubu bünyesinde Türkiye pazarına adım attı. Hayvan sağlığı için yenilikçi ilaçlar ve aşılar geliştiren dünya lideri Merial, Sanofi Grubu bünyesinde Türkiye pazarına adım attı. Kökleri 19. yüzyılın sonlarına ve büyük bilim adamı Louis Pasteur’e uzanan Merial’in en güçlü olduğu uzmanlık dalını ev hayvanları ve çiftlik hayvanları için geliştirdiği veteriner ilaçlar ve aşılar oluşturuyor. Dünya çapında 13 Ar-Ge merkezi bulunan Merial, Türkiye’deki üreticilerin verimliliğini ve Türkiye’de evcil hayvan sahiplerinin refahını artırmayı ve öncelikli olarak Türkiye’deki mevcut aşılama oranını arttırmayı hedefliyor. Dünya çapında hayvan sağlığı ve refahının iyileştirilmesi için ürünler geliştiren Merial, reçeteli ilaçlar, aşı ve tüketici sağlığına yönelik ürünler dahil, sağlığın çeşitli alanlarında çözümler sunan Sanofi Grubu çatısı altında Ocak 2014 itibariyle Türkiye’de faaliyet göstermeye başladı. Kökleri 19. yüzyılın sonlarına ve büyük bilimadamı Louis Pasteur’e uzanan Merial, çeşitli hayvan türlerinin sağlığını, refahını ve performansını geliştirmek için kapsamlı bir ürün portföyü sunan, dünya lideri ve inovasyon odaklı önde gelen bir hayvan sağlığı şirketi olarak hizmet veriyor. Merial hayvan sağlığı pazarının, ruminantlar, kanatlılar, ev hayvanları, atlar ve yabani hayvanlar dahil, bütün segmentlerine yönelik farmasötik ürünler ve aşılar üretiyor. Merial, Türkiye’nin lider hayvan sağlığı şirketleri arasında yer almayı hedefliyor www.petgazete.com Markanın en güçlü olduğu uzmanlık dalını ev hayvanları ve çiftlik hayvanları için geliştirdiği veteriner ilaçlar ve aşılar oluşturuyor. Merial’in müşteri portföyünde veteriner hekimler, yetiştiriciler, evcil hayvan sahipleri ve hayvan gıdası üreticileri bulunuyor. Merial, çiftlik ve ev hayvanlarının sağlığını, refahını ve performansını iyileştirmek, Türkiye’deki üreticilerin verimliliğini ve Türkiye’de evcil hayvan sahiplerinin refahını artırmak üzere şirketin kapsamlı ve yenilikçi portföyünden yararlanarak Türkiye’deki mevcut ürün çeşidini geliştirmeyi hedefliyor. Merial’in Türkiye’deki öncelikli hedefleri arasında mevcut aşılama oranını arttırmak da yer alıyor. Merial Türkiye Genel Müdürü Herbert Pohle, hayvan sağlığının insan sağlığıyla yakından ilişkili olduğunu ve dolayısıyla veteriner hekimlerin ve hayvan sağlığı sektörünün toplumda önemli bir rol oynadığını belirtti. Öncelikli hedeflerinin Türkiye’nin önde gelen hayvan sağlığı şirketlerinden biri olmak olduğunu belirten Pohle şunları kaydetti: “Bizim sektörümüzde yenilikçilik, müşterilerimizin gelişen ihtiyaçlarını karşılamak ve endüstrimizin genel anlamda değerini artırmak için büyük bir önem taşıyor. Merial’de faaliyetlerimizin merkezinde yenilikçilik yer alıyor. Türkiye’de hayvan sağlığı alanında en önemli ve öncelikli konulardan biri aşılama. Bu konudaki çalışmaları yaygınlaştırmak için Türkiye’de üniversiteler ve veteriner fakülteleriyle işbirlikleri yapmayı planlıyoruz. Ar-Ge’ye çok önem veriyoruz ve hayvan sağlığı konusunda ciddi araştırma ve buluşlara imza atacak geleceğin veteriner hekimleri ve bilim insanlarının yetiştirilmesine destek oluyoruz. 1998’den beri “Merial Veteriner Burs Programı” kapsamında veteriner fakültesi öğrencilerinin biyo-medikal araştırmalar yapmalarına katkı sunuyoruz. Hem akademik ortamda hem de sahada hayvan sağlığı alanında her türlü desteği vermeye devam edeceğiz. Bütün yenilikçi sağlık çözümlerimiz ve hizmetlerimiz ile paydaşlarımız için tercih edilen ortak haline gelmeyi hedefliyoruz.” Merial’in 2013’teki satış rakamlarıyla dünyada 3. sırada yer alıyor Merkezi (Fransa) Lyon’da bulunan ve dünya genelinde yaklaşık 6.000 çalışanı olan Merial 150’den fazla ülkede faaliyet gösteriyor. 2013’teki satışları 2 mil- yar Euro’ya yaklaşan Merial dünyada 3. sırada yer alıyor. Yenilikçiliğe odaklı olan ve dünya çapında 13 Ar-Ge merkezi bulunan Merial, araştırma ve geliştirmeye büyük yatırımlar yapıyor. Merial, 17 üretim tesisinden oluşan geniş ağıyla en yüksek kalite, güvenlik ve etkinlik düzeylerine sahip ilaçları ve aşıları geliştirmeye odaklanıyor. Satışlarının %7,5’ini Ar-Ge’ye ayıran Merial, Ar-Ge merkezlerinde yeni aşılar ve tedavi amaçlı yeni moleküller geliştiriyor. Merial’ın dünyada en güçlü olarak faaliyette bulunduğu ülkeler arasında ABD, Fransa, Brezilya, İtalya, İngiltere, Almanya, Japonya, İspanya ve Avustralya yer alıyor. PET HABER GAZETESİ Profesyonel Pet Haber Gazetesi Aylık Ticari Gazete, İmtiyaz Sahibi: Profesyonel Evcil Hayvan Ticareti ile Uğraşanlar Derneği (Pet-Der) Adına Misak Kehyeoğlu Sorumlu Yazı İşleri Misak Kehyeoğlu Reklam Pazarlama; Ulusal Fuarcılık Org. Tic. Ltd. Şti. Genel Koordinatör; Selçuk Çetin Reklam Pazarlama; Dilek Şahingöz Soner Çetin Haber, Röportaj; Ali Tağ Grafik Tasarım; Morde Creative Yönetim Adresi; Haznedar Mah. Ergen Sok. 24/B Güngören / İstanbul Tel: 0 212 644 59 48 Faks: 0 212 507 07 34 www.petgazete.com Basım Yeri; Dergah Ofset İnş. Oto. San. Tic.Ltd. Şti. Göztepe Mh.Namik Kemal Cd. Şehit Mehmet Erol Sk No:8 Mahmutbey / Bağci Tel : 0212 489 33 33 Fax : 0212 489 33 34 Ticari, Yerel, Süreli 3 PET HABER GAZETESİ Farkında değilsiniz ama sağlığınızı koruyor Hayvan sevgisinin insan sağlığı üzerinde inanılmaz olumlu etkileri var. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Adnan Bağnaçık, özellikle köpeklerin insan sağlığına ne gibi pozitif etkileri olduğu konusunda bilgiler verdi. tırmada; köpek sahiplerinin hayvanlarıyla yürüdükleri için, köpekleri olmayanlara göre fiziksel olarak daha aktif oldukları görüldü. 35 yıl önce Dünya Sağlık Örgütü (WHO); özenle bakılan yoldaş hayvanların sahiplerine ve topluma büyük yarar sağladığını ve kimse için tehlike oluşturmadıklarını açıkladı. Üzerinden geçen bunca yıla rağmen, toplum olarak bunu kavrayabildiğimizi söylemek maalesef zor. Avustralya Monash Üniversitesi’nden Dr. Warwich Anderson köpek sahiplerinin köpekleri olmayanlara göre daha düşük kalp krizi risklerinin olduğunu keşfetmiştir. Aynı şekilde Amerikan Kalp Derneği 2013 yılında yayınladığı bilimsel açıklamasında; evcil hayvan sahibi olma, kalp hastalığına yakalanma riskini azaltmaya yardımcı olabilir. 5200den fazla kişinin katıldığı araş- Araştırma; ayrıca evcil hayvanların stresi uzaklaştırdığı, obezite ve kolesterol seviyesi gibi rahatsızlıklarda önemli faydaları olduğunu gösterdi. Houston Baylar Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr. Glenn N.Levine, özellikle köpek sahibi olmakla kalp riskinin düşmesi arasında bağ olduğunu söyledi. Amerikan Kültür Antropoloğu Constance Perin; köpekleri tansiyonunuzun düştüğü gibi ilginç gözlemler konusunda hipotez ortaya atan ilk kişidir. Perin; bir köpeği okşamakla aldığınız psikolojik ödülün annelerimizle bebekken olan temasımız bedenimizde uyardığı aynı kimyasal yolları izliyor. Bir köpekle yakın temasın stres düzeyini düşürdüğü birçok çalışmayla ispatlanmıştır. Pennsylvania Üniversitesi’nden Dr.James Seppel, köpek sahiplerinin boyun - bel ağrıları ve uykusuzluk gibi sağlık sorunlarından köpekleri olamayanlara göre daha az şikâyetçi olma eğiliminde olduklarını bulmuştur. Engelliler için köpekler bir asistan görevi yapabilirler. Engelli kişinin yere düşürdüğü şeyleri almak, tekerlekli sandalyeyle birlikte yürümek, buzdolabını açmak, ışıkları açıp kapatmak,”eğitilmiş köpeklerin” kolayca yapabilecekleri aktivitelerdir. Otistik, Down sendromlu, zeka geriliği olan çocuklarda veya hiperaktivite - dikkat eksikliği,süper zekalı çocukların rehabilitasyonunda; bir köpekle dostlukları kadar etkili bir ilaç tedavisi yoktur. Fiziksel engelliler için bir numaralı tercih Golden, Retriever cinsi köpeklerdir. Körler için; Labrodor, Golden Retriever ve Alman Çoban köpeği önerilmektedir. Yine otörler; sağırlar için cocker spanyel türü köpekleri önermektedir. Deprem gibi afetler sonrası arama kurtarma çalışmalarında, kaybolan insanların veya uyuşturucunun bulunmasında onların muazzam koku alma yeteneklerini takdir etmemek elde mi? ‘Süs için’ 3 milyon $’lık hayvan aldık KAFES ve akvaryum hayvanları it- halatı geçen yıl sonu itibarıyla 3 milyon doları aştı. TÜİK verilerine göre 2013’te 951 bin dolar olarak gerçekleşen “papağanımsı kuşlar makao ve kakadır ithalatının yaklaşık yüzde 40’ına karşılık gelen 753 bin dolarlık kısmı Pakistan’dan yapıldı. Akvaryum hayvanları ithalatına bakıldığında Türkiye 2 milyon dolarlık süs balığı aldı... www.petgazete.com PET HABER GAZETESİ Röportaj 4 Köpek Eğitimi İçin Uzmanlık Gerek Dog Sports İstanbul’da Cenk Koparan ve Kemal Mete Sözeri ile kısa bir sohbet gerçekleştirdik. “Kendi köpeklerimiz vardı, bir müddet sonra onlarla yarışmalara girdik, eğitimli köpekleri gördük, merak ettik nasıl öğrenebiliriz biz de diye. Sonra fark ettik ki bu konuda yeteneğimiz var. Seminerleri takip etmeye başladık, seminerlere katıldıkça geliştik, ilk önce kendi köpeğimizi eğittik. Bilgilerimizi zaman içinde katıldığımız seminerlerden edindik, yurtdışı seminerlere katıldık. Son 3-5 yılda Türkiye’ye, bu işin sınav yönetmeliğini yazan adam geldi ve seminer verdi. Bunlarında çok faydası oldu tabi bilgilenmemizde. Mitica Moldovan ile çalışma imkânımız oldu mesela. Kendisi kulübümüzde 18-20 Nisan tarihleri arasında seminer verecektir. Dedik ki bir kulüp ihtiyacımız var, bu boşluğu değerlendirelim ve bu şekilde kurduk. Burası hafta sonu köpeği olan herkese açık. Bütün köpek sahipleri buraya gelip köpeklerini gezdirebilirler. Burası sosyal bir yer, lokali de buraya kurduk. İstanbul’da alan anlamında, köpeğinizi gezdirebileceğiniz, onu eğitebileceğiniz ve faydalı aktiviteler yapabileceğiniz tek yer burası aslında. Alanımızın yaklaşık 7 dönümü sadece spora ayrılmış durumda. Köpekli sporlara dair tüm imkanlar kulübümüzde bulunmaktadır. Bu meslek çok kolay para kazanılabilecek bir meslek olarak görülüyor. Aslında çok zor bir meslek. Çok bilgi gerekiyor. İnsanlar eğitimsiz bir şekilde yerini açıyor. Alıyor köpeği tasmasıyla gezdiriyor sonra da eğittim diyor. Bu kadar kolay değil. Eğitim için herhangi bir ırk ayırımı yapmıyoruz. Tüm ırklar eğitilebilir. Burada köpek sporları yapıyoruz, bu spora dair her şeyin hakkını tam verebilmek adına eğitim alanını maksimum seviyede tuttuk ve kafes sayısını da minimuma indirdik bu yüzden pansiyon hizmetimiz sınırlı. Ruhsata tabi olduğumuz için, burada beton yoktur, tamamen ahşap. Zaten başka www.petgazete.com şekilde Tarım Bakanlığı ruhsat vermez. Ayrıca hijyen konusu çok önemli. Çalıştığınız bir veteriner hekim olmalı, o gelip köpekleri kontrol etmeli. Buraya gelen tüm köpekler kayıt altında oluyor. Bunun gibi şartları sağlamak gerekiyor ki çalışabilesiniz. Türkiye’de hayvan dediğimiz zaman eskiden, büyükbaş küçükbaş denetlenirdi, ama artık öyle değil. Böylede olması gerekiyor. İnsanlar artık çocuklarını köpeklerle büyütüyor. Son olarak, biz bu işe hobi olarak girdik, sonra meslek olarak gelişti. Para kazanma amacı hiç olmadı. Buraya 100 tane köpek doldurayım para kazanıyım derdimiz yok. Bir köpeği eğitmek hoşumuza gidiyor. Onunla eğleniyoruz. Onu eğitiyoruz.” www.petgazete.com PET HABER GAZETESİ 6 YALNIZ BIRAKILAN EVCİL HAYVANLAR DEPRESYONA GİRİYOR vana hizmet verdiklerini söyledi. Küçük hayvan kliniğinde iki farklı alt bölümün bulunduğunu belirten Şentürk, bunlardan birinin “Egzotik Hayvan Kliniği”, diğerinin “Davranış Bozukluğu Kliniği” olduğunu ifade etti. Son zamanlar- Yalnız bırakılan evcil hayvanlar depresyona giriyor Evde kapalı kalan köpeklerde davranış bozukluğu oluyor Uludağ Üniversitesi (UÜ) Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sezgin Şentürk, kedi, köpek gibi evcil hayvanların yalnız bırakılmasının depresyon, davranış bozukluğu gibi rahatsızlıklara neden olabileceği uyarısında bulundu. Fakülteye bağlı hayvan hastanesinin başhekimi de olan Şentürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık 5 bin metrekare alandaki hastanede 2008 yılında bu yana 3 klinikte yılda ortalama 10 bin hay- www.petgazete.com da, evde bakılan kedi ve köpeklerde davranış bozukluklarının çok sık olduğunun görüldüğünü dile getiren Şentürk, hastaneye getirilen hayvanların bu tür sorunlarını gidermeye çalıştıklarını aktardı. Şentürk, insanların sosyal hayattan koptukça kendisine ait dar bir alan oluşturmaya çalıştığını ve bunu yaparken elinin altındaki hayvanları da bu alana dahil ettiklerini bildirerek, “Sosyal hayattan kopan insanlar, özellikle kedi ve köpeklere evinde bakmaya çalışıyor. Bunlarla diyalog kurup sosyal hayatta yaşadıkları ve diğer insanlarla paylaşamadıkları sorunlarını, sıkıntılarını ve streslerini onlarla ilgilenerek gidermeye çalışıyor. Bu durum sonucunda evde gün boyu kapalı kalan kedi ve köpeklerde davranış bozukluklarının çok sık olduğunu görüyoruz” dedi. YANLIŞ BESLEMEDEN KAYNAKLANAN HAYVAN HASTALIKLARI Evlerde bakılan kedi, köpek gibi hayvanların yaşam sürelerinin arttığını vurgulayan Şentürk, buna bağlı olarak onlarda mikrobik hastalıkların yerini psikolojik veya kronik rahatsızlıkların aldığını belirtti. Bu hayvanlarda, “ayrılık kaygısı” olarak bilinen anksiyete bozukluklarının çok sık oluştuğunu ifade eden Şentürk, şöyle konuştu: “Yine insanlarda görülen depresyonun, köpek ve kedilerde de meydana geldiğini söyleyebilirim. Özellikle sürekli evde kalan köpekler, sahibi akşam eve gelene kadar tuvaletini tutmak zorunda kalıyor. Bu durum köpeklerde sadece davranış bozukluğu değil aynı zamanda hastalıklara yol açabiliyor. Bunun sonucunda köpekler, idrar kesesi ve böbrek yetmezliği gibi hastalıklara yakalanabiliyor. Evde kalan ve yoğun stres yaşayan kedi ve köpeklerde kanser olgularında da artış meydana geliyor.” Şentürk, evcil hayvanların bakımı ve beslenmesinde bazı hatalar yapıldığına dikkati çekti. Kedi ve köpeklerin genetik olarak etçil hayvanlar olduğunu hatırlatan Şentürk, “Bu hayvanları, pişirdiğimiz ve damak tadımıza uygun yemeklerle beslemeye çalışıyoruz” ifadesini kullandı. Söz konusu hayvanları, genetik yapılarına uygun olmayan gıdalar ya da hazır mamalarla beslemenin, onlarda birçok organ hastalığının yanında geri dönüşü olmayan bazı kanser türlerinin ortaya çıkmasına neden olabileceği uyarısında bulunan Şentürk, köpeklerde meme ve karaciğer tümörleri, kedilerde de akciğer ve karaciğer tümörlerini çok sık görmeye başladıklarını sözlerine ekledi. 7 PET HABER GAZETESİ Evcil hayvanlara dijital çözümler Gelişen teknoloji ile birlikte büyüyen evcil hayvan sektörü, dünya çapındaki girişimcileri dijital çözümler bulmaya yönlendiriyor. Yosundan akvaryum balıklarına yem RÜŞTÜ Tok bayiler kanalıyla iç pazara Egert markasıyla akvaryum balık yemi satışına hazırlanıyor.Türkiye’de ilk defa mavi-yeşil algler grubuna ait mikroskobik yosun türü olan Spirulina’nın üretimini Ege Üniversitesi Bilim Teknoloji ve Uygulama ve Araştırma Merkezi (EBİLTEM) ile birlikte gerçekleştiren Rüştü Tok şimdi de akvaryum balıkları için yem üretimine başladı.Türkiye’nin ilk spin off şirketi olan Egert Doğal Ürünler Limited Şirketi’ni kuran ve bugüne kadar Egert Spirulina markasıyla bitkisel protein gıda takviyesi üretimi yapan Rüştü Tok 4 milyon TL yaptığı yatırımla kurduğu Turgutlu’daki fabrikada yeni ürünü için ambalajlama çalışmalarını tamamladı.Bir yandan bayiler kanalıyla iç pazara Egert markasıyla akvaryum balık yemi satışına hazırlanan Tok bir yandan daihracat için Suudi Arabistan ile Kore’ye numune gönderdi. Spirulina’dan katma değer yaratmak ama- cıyla akvaryum balıkları için yem ürettiğini belirten Tok “İç pazarda iyi bir yere geldikten sonra başta Avrupa ve Güney Kore olmak üzere ihracata da başlayacağız. Suudi Arabistan ve Kore’ye numune gönderdik” dedi. Türkiye’de akvaryum balık yemi üreten fabrika olmadığını belirten Tok içerisinde alg üretimini yapan tek firma olduklarını dile getirdi. Spirulina’nın yem hammaddesi olarak kullanımının yaygınlaştığına ve taleplerin arttığına işaret eden Tok “Hammaddesini de biz ürettiğimiz için akvaryum balıkları için yem üretimini kendimiz yapmaya karar verdik.Turgutlu’da 4 milyon TL yatırımla 2 bin metrekare kapalı alana sahip fabrika kurduk. Yem konusunda Ar-Ge çalışmalarımız başarıyla sonuçlandı. Ambalajlama çalışmalarımızı da tamamladık. Önümüzdeki günlerde Egert markasıyla pazara gireceğiz” dedi. Bu çerçevede, evcil hayvanlara yönelik geliştirilen akıllı telefon uygulamaları ve hizmetler, hayvan sahiplerine hem uzaktan kontrol imkanı veriyor hem de büyük kolaylık sağlıyor. İngiltere merkezli yayın kuruluşu BBC de bu alanda yaşanan gelişmeleri ve evcil hayvanlar için sunulan çözümleri mercek altına aldı. İşte sadık dostlar için geliştirilmiş dokuz dijital çözüm: 1. 2. 3. 4. 5. Whistle: Köpeklerin hareketi, hastalık belirtileri tasmaya takılan bir dijital veri alıcıyla kontrol ediliyor. Elde edilen veriler şirket sunucularına gönderiliyor ve tam analizi yapılıyor. Pintofeed: Akıllı telefon tarafından uzaktan kontrol imkanı sağlayan bir beslenme sistemi uygulaması. Swifto: İnternet üzerinden hayvan bakıcısı bulmaya yardımcı oluyor. Evcil hayvanın hareketleri de navigasyon vasıtasıyla takip ediliyor. iPet Companion: İnternet üzerinden barınaklarda yaşayan terk edilmiş kedilerle oyun oynama imkanı sağlıyor. Snapcat: Kedilerin kendi fotoğraflarını çekmelerini sağlıyor. 6. Petcube: Evcil hayvanlarla uzaktan oyun ve konuşma olanağı veriyor. Bununla birlite uygulamada, evcil hayvanların sahibi evde yokken ne yaptığı da görülebiliyor. 7. Pethub: Evcil hayvanların kaybolmasını engellemek için QR kodlu, adres bilgili tasma etiketleri üretiliyor. Kayıp olma durumunda ise yakın alan teknolojisi (NFC) devreye giriyor. 8. Rover.com: Seattle merkezli site, internet üzerinden hayvan bakıcısı bulmaya yardımcı oluyor. 9. DogVacay: Rover.com’un rakibi olan internet sitesinde hayvan bakıcıları için rezervasyon sistemi bulunuyor. Sistemlerin bir çoğu henüz ülkemizde kullanılmıyor ama gelişen sektörü düşündüğümüzde kısa süre içerisinde kullanımının yaygınlaşacağını söylemek zor olmasa gerek. www.petgazete.com www.petgazete.com 9 PET HABER GAZETESİ Röportaj Şiddet Her Canlının İçinde Var Sahipsiz Hayvanları Koruma Derneği başkanı sayın Murat Pekan ile kısa bir röportaj gerçekleştirdik. İsmim Murat Pekan. 1996 İstanbul Veteriner Fakültesi mezunuyum. 1992 de bu klinikte işe başladım ve devam ediyorum. Sahipsiz Hayvanları Koruma Derneği 1998 yılının Temmuz ayında faaliyete başladı. Ben de askerlik dönemim hariç 98 yılının temmuzundan beri bu dernekteyim. Dernek olarak Hasdal Hayvan Barınağı’ndaki yaklaşık 2000 tane hayvanın doğal ortamda bakılmasını sağlıyoruz. Derneğimizin birincil amacı ‘Kısırlaştır, Aşılat, Yaşat’. 2005 yılının nisan ayında çıkan yönetmelikle bu tüm belediyelerde yasal hale geldi ve insanlar artık bunun doğru olduğunu kabul etmeye başladılar. Yeni çıkacak hayvan hakları yasasıyla birlikte yeni güzel düzeltmeler olacak. Derneğimizin ikinci amacı ise sokağa bırakılamayacak hayvanların; kör, sakat ve benzeri durumlardaki hayvanlar için barınabilecekleri bir yer temin etmek. Bu amacımız içinde orman barınakları kurduk. Orman barınaklarının en belirgin özelliği hayvanların tamamen serbest olmaları. Orman barınaklarında hiçbir şekilde çit yok. Yani hayvanlar istedikleri zaman gidebilirler. Derneğimize dileyen herkes katılabilir. Şuan bünyemizde veteriner arkadaşlarımız, farklı meslek guruplarından arkadaşlarımız var. Derneğimizin hiç ön koşulu bulunmamaktadır. Gönüllü olup istediği günlerde isteyen herkes derneğimize girebilir bir aidat ya da herhangi bir talebimiz söz konusu değildir. Dernek olarak öncelikli ihtiyacımız insan gücü. Hayvanların bakımı beslenmesi belirli bir insan gücü gerektiriyor elbette. Bunun dışında veteriner hekim arkadaşlarımız kliniklerinde sağlık hizmeti verebilir. Derneğe ayni ve nakdi yardımlarda bulunabilirler. Bunların dışında sahiplendirilecek hayvanlar için geçici aile olunabilir. kontrol altına alabilmenin en güçlü ve doğru şekli eğitim. Aileden başlayarak devam eden eğitim süreciyle şiddeti en aza indirmek mümkün. En çok sıkıntı yaratan durumlardan bir tanesi ise insanların hayvan sahiplendikten sonra o ya da bu sebepten onları sokağa bırakmaları. Bunun için de bence kesinlikle çocuklarının istekleri üzerine hayvan sahiplenmemeliler. Bu ağır bir sorumluluk bence. Eğer sahiplenecek kişiler çok uzun süre iş yerinde vakit geçiriyorlarsa ve eve geldiklerinde sahip oldukları hayvana vakit ayıramayacaklarsa hayvan edinmemeliler. Bir hayvan edinirken tatil alışkanlıklarınızı, iş seyahatlerinizi, ona ayırabileceğiniz zamanı tam olarak hesaplamalısınız ki daha sonra bu gibi durumlarla karşılaşılmasın. Son olarak kapımız herkese açık. Arzu eden herkes gelebilir. gösterdiğiniz ilgiye teşekkür ederim . Çünkü bazı hayvanlarımız sahiplendirilecek kadar genç ve sağlıklı olmalarına rağmen insanla yaşamaya alışkın olmadıkları için bir alışkanlık edinmelerini sağlayabilir bu geçici aileler. Böylelikle ilk defa hayvan sahiplenmek isteyen kişiler içinde daha tercih edici olur. Hayvanlara şiddet konusunu da dernek olarak çok ciddiye alıyoruz. Şiddet her canlının içinde var. Ama bunu kontrol altına alabiliriz. Özellikle akıllı bir varlık olan insan için bu çok daha kolay. Bana kalırsa şiddeti www.petgazete.com PET HABER GAZETESİ 10 Egzotik ve Yabani Hayvan Sağlığı Konusunda Uzman Profesör ve Bilim Adamları 2 Mayıs’ta İstanbul’da… Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilecek olan Egzotik ve Yabani Hayvan Hekimliği Kongresi İstanbul Veteriner Hekimler Odası tarafından 2-3 Mayıs 2014 tarihleri arasında düzenlenecek. İ.Ü. Veteriner Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı ve İ.Ü. Vahşi Yaşamı Araştırma ve Koruma Kulübü’nün de desteklediği kongre Ulusal Fuarcılık tarafından organize ediliyor. Yapılan imza töreninde İstanbul Veteriner Hekimler Odası Başkanı Sn. Prof. Dr. Murat ARSLAN kongre hakkında “Son yıllarda Dünyada yaban hayata yönelik tehditlerin artmasına paralel olarak Ülkemizde de tehditler artmıştır. Tarım ve orman alanlarının yapılaşması ve insan elinin daha fazla buralara değmesiyle çok sayıda türün yaşam alanı bozulmuştur. Bu olumsuzlukların medya ve basına ulaşmasıyla beraber insanların konuya olan duyarlılığı ve ilgisi de artmaktadır. Ülkemizde bulunan Veteriner fakülteleri ve muayenehanelere çok sayıda egzotik ve yabani hayvan tedavi için getirilmektedir. Ancak bu türlerin tutulması, taşınması ve zaptı-raptı genellikle diğer türlere göre ayrı bir eğitim gerektirmektedir. Birçok hayvanın bu tutma ve taşıma sırasında zarar gör- Son yıllarda ülkemizde yaban hayata yönelik tehditlerin artmasına paralel olarak insanların konuya olan duyarlılığı ve ilgisi de artmaktadır. Bu kapsamda her geçen gün hem veteriner fakültelerine, hem de veteriner kliniklerine daha fazla egzotik ve yabani hayvan tedavi için getirilmektedir. Yurtiçi ve yurtdışından konusunda uzman birçok profesör ve bilim adamının katılacağı kongrede veteriner hekimlere egzotik ve yabani hayvanların, tutulması, taşınması ve tedavi yöntemleriyle ilgili oturumlar düzenlenecek. düğü rapor edilmiştir. Başta nesli tükenme tehlikesi altında olan türler olmak üzere insan elinin uzandığı ve kendisine direkt ya da dolaylı olarak zarar verdiği hayvanların her biri çok değerlidir. Bu nedenle doğaya geri döndürülmek üzere tedavisi ve rehabilitasyonunun yapılması son derece gereklidir. 2-3 Mayıs 2014 tarihleri arasında İstanbul` da gerçekleştirilecek 1.Uluslararası Katılımlı 1. Egzotik ve Yabani Hayvan Hekimliği Kongresi’inde gerek dünyanın dört bir yanından gelecek gerekse ülkemizde konusunda uzman konuşmacılarla, egzotik ve yabani hayvanların ülkemiz için önemini ortaya konacaktır. Kongremize Klinisyen Veteriner Hekimler, Belediyeler, Orman ve su işleri bakanlığı, Gıda tarım ve hayvancılık bakanlığı, hayvanat bahçeleri ile diğer ilgili alanlarda çalışan veteriner hekimler ve araştırma yapan bilim insanları katılabilmektedir. Kongre Radisson Blu Conference & Airport Hotel’de 2-3 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirilecek. Ülkemiz için bir ilk olan bu kongreye ilgi göstermenizi umar, teşekkür ederim.” şeklinde düşüncelerini belirtti. Detaylı bilgi “www.egzotikvetkongre.com” adresinden edinilebilir. Moda’ya yeni Petshop Kadıköy Moda Caddesi üzerinde geçtiğimiz hafta açılışı gerçekleştirilen Biggie PetShop’un sahibi Sercan Varol ile bir röportaj gerçekleştirdik. İşyerimizi moda’da açmamızın nedeni de bu civardaki insanların evcil hayvanlara bakış açısının İstanbul’un birçok semtine göre daha önyargısız ve hatta daha istekli olmasıdır. Kendimizi burada çok daha iyi ifade edeceğimizi düşündük. Bu civarda evcil hayvana verilen değerin kanıtı da Göztepe ve Özgürlük Parkıdır. … Ben Sercan Varol. Bugün Biggie Petshop’umuzun açılışını yapıyoruz. İlk önce bir Petshop açma fikrinin nereden çıktığını açıklamak i,sterim. Hepimizin çocukluğundan başlaya içinde bir hayvan besleme isteği vardır. Bugüne kadar köpeklerim kaplumbağalarım oldu. Evlendikten sonra eşimin çok fazla kedi sevmesi nedeniyle British shorthair cinsi bir kedimiz oldu. Bu sayede kedi sevgisi de kazanmış oldum. Babamın uzun yıllaradır profesyonel olarak kanarya yetiştiriciliğinin de etkisiyle beraber bu işin ticaretini yapmayı düşündük. Bu düşüncemizi bugün gerçekleştiriyoruz. İşyerimize ismini veren kedimiz Biggie’dir. www.petgazete.com Firmamızda ağırlıklı olarak kedi ve köpek aksesuarları ve mama satışı yapmaktayız .Bağdat caddesindeyiz diye yanlış bir algı oluşmasın. Getirdiğimiz ürünlerin fiyat aralığı konusunda her kesime hitap etmeyi hedefliyoruz. Buraya gelen misafirlerimiz bilsinler ki her mamayı yerinde kendimiz görrek seçiyoruz. Kesinlikle bir güvensizlik söz konusu olmamasını amaçlıyoruz. Açılış dolayısıyla 2 ay boyunca tüm ürünlerimizde %10 indirim uyguluyoruz. Şu an için bir internet adresimiz yok. Açılış sürecimiz geçtikten sonra ilk işlerimizden bir tanesi kesinlikle bir internet sitesi açmak olacak. Bu dükkânda ne varsa aynı şekilde internet sitesinde de var olacak ve insanlar evlerinde çıkmadan alışveriş yapacaklar. Kurye vasıtasıyla ürünlerimizi ulaştırmayı hedefliyoruz. Bir çok sektörde olduğu gibi bizim işimizde de internetin alışverişinin çok gerekli olduğu kanısındayım ve bu konuya önem veriyoruz. www.petgazete.com PET HABER GAZETESİ Sokak Röportajları Dadaş Pirana 12 Feneryolu Pet Shop Dünyanın en yaşlı piranasının sahibi Abdurrahman Yaşar ile piranası ve Erzurum’da evcil hayvan sektörü üzerine kısa bir söyleşi. Son yıllarda daha çok kedi maması üzerine birçok farklı firmayla çalışmaktayım. İnternet sitesinden satış yapmıyorum. Firmamızın ismi Yaşar Akvaryum benle aynı yaşta. Adım Abdurrahman 1971 doğumluyum. Babamla birlikte çalışıyoruz bizleri bu camiada hemen herkes tanır. Sektörün bir çok firmasıyla birlikte çalıoşıyoruz, Biyoteknik, Anadolu Pet, Şadanlar, Fatihpet, Petgarden, Orijin, Yalçın Akvaryum, Tropikal, Galeri (Has) v.s. 1990 ile 94 yılları arasında Ankara’da Tuğrul Akvaryum vardı o tarihte sektörde en iyilerdendi, biz Tuğrul Akvaryum’da ayda yaklaşık 500 -700 civarında akvaryum yapıp malla takas yapardık o zaman işler çok hızlıydı, malı yetiştirmede zorluk çekiyorduk Ankara’da Çakmak Kafes vardı çok zor kafes alırdık. Şu anda Erzurum’da 2 işyerimiz var akvaryumun yanında da aynı zamanda çerçeve, ayna yağlı boya baskı resim işleriyle de uğraşıyoruz, ikinci iş 1977’lerde akvaryum işleri vasat ek iş olarak yanına koy- Çünkü nihayetinde gıda işi ve insanların görmediği bir şeyi almasını onaylamıyorum. Telefondan sipariş alıyorum ve böylelikle mama ile ilgili bilgiyi müşteriye veriyorum. www.petgazete.com muş o gün bugün devam ediyor resim işinde de Erzurum’da tek gibiyiz 4 çalışanla 5 kişiyiz yanımızda ki arkadaşlar 20 yıldır bizimle. Erzurum’da evcil hayvan satışı, kedi köpek alanında yetersiz. Balık, kuş satışı eskiye nazaran düşük bunda insanlarımızın tembelleşmesinin etkisi de var. Eskiden insanları bu kadar meşgul edecek uğraş yoktu (bilgisayar,tv,avmler gibi). 25 yıldır beslediğimiz bir pirana var. Balık siparişi verirken on adet pirana yazdık 1991’de. Ben askere giderken babamdan ikisini satmamasını istedim. Biri öldü o günden bugüne geldi. Bakımına çok önemle dikkat ediyoruz aileden biri gibi. Normal şartlarda 8, 10 yıl yaşar, araştırılsa yaşı nasıl tespit edilir bilmiyorum, ama dünyada o yaşta bir pirananın olduğunu sanmıyorum Guinness’e nasıl başvurulur bilmiyorum belki sizin sayenizde başvurabiliriz. Adım Recep Er, bu işe kuş aksesuarları ve yemleri satarak başladım yaklaşık 20 yıl önce. Daha sonra kedi ve köpek mama ve aksesuarları işlerine girdim. İki şubem var. Anadolu yakasında bu işi yapan en eski firmalardan birisiyim. Bizim sektörümüzde pet shop işini bilinçli bilinçsiz birçok kişi yaptığı için pet shoplarda hayvan satışını şahsen onaylamıyorum. Çünkü belirli bir uzmanlık gerektirdiğini düşünüyorum. İnsanlar hayvan sahiplenmek istediklerinde barınaklara gidebilirler. 13 PET HABER GAZETESİ Röportaj Yosun Pet’ten Sayın Hamit KAYA ile pet sektörü ile ilgili görüşlerini iletti Son yıllarda sektörümüzde gerek ürün açısından gerek kalite açısından daralmalar başlamıştır. Bunun sonucu doğal olarak ekonomiye yansımıştır. PET SEKTÖRÜNDEKİ HEDEFLERİMİZ Hedefimiz bundan sonra ki zamanlarda sektöre ivme kazandıracak kaliteli ve yeni ürünler piyasaya sunmaktır. Tüm piyasa aynı ürünler üzerinde yoğunlaştığından artı bir gelir söz konusu olmamaktadır. Ayrıca ürünlerdeki kalitenin de sektörün kalitesini arttırdığına inandığımızdan piyasaya yenilikçi ve sağlıklı ürünler sunmayı planlıyoruz. Sağlıklı ürünlerdeki amacımız özellikle gıda ürünlerinde gerekli önemi göstermektir. Bunun içinde ürün içeriğini titizlikle inceleyip ürünü seçmekteyiz. Örneğin ithal ettiğimiz, gerek balık yemlerinde, gerek kuşyemlerinde GDO’suz ürünleri tercih ediyoruz. Çünkü hobiciler besledikleri petlerde gerekli verimi almak için kullandıkları besinler- de kimyasal katkı olmamasına ve GDO’lu ürünlerin bulunmamasına çok dikkat ederler. Çünkü bu şekilde verim artmaktadır ve bu tür ürünlerle besledikleri petlerde genetik deformasyon önlenmektedir. Bunu göz önüne alarak tropikal balığın merkezi Uzak Doğu’da balık çiftliklerinin kullandığı yem olan OF (Ocean Free)’u tercih ettik. Bunun Türkiye’ye yansıması da hobicilerin ürettikleri balıklarda doğurganlık ve renkte kalite kaybı olmayacağından şevki de kırılmayacaktır. Bu yüzden yakın gelecekte getireceğimiz kedi, köpek mamalarında bu kriterlere önem veriyoruz ve seçici davranıyoruz. Gıda dışı ürünlerde de raflardaki çeşitliliği attıracak ürünleri tercih ediyoruz. Bunun satıcıya, pet shopa fazladan gelir getireceğine inanıyoruz. Çünkü hayvan severler bulamadıkları ürünleri internet aracılığıyla yurt dışından getirterek sektöre ekonomik katkı da bulunmamaktadır. Dünyanın köpekleri Moskova’da buluştu Moskova’da düzenlenen köpek fuarına 20 ülkeden 255’in üzerinde farklı cinsten 12 bin köpek katıldı Rusya’nın başkenti Moskova’daki “Crocus-Expo” fuar alanında düzenlenen organizasyonda dünyanın 20 ülkesinden gelen nadir köpek cinslerini görmek mümkün. 255’İn üzerinde farklı cinsten 12 bin köpeğin katıldığı fuarda “köpek güzellik yarışması” “en iyi saç tasarımı” gibi çeşitli yarışmalar da düzenlendi. Köpeklerin saçlarının şekillendirilmesi için gerçek modelistlerin görev yaptığı fuarda Slovak çoban köpeği Komeranya köpeği Golden Retriever, Peru tüysüz köpeği gibi nadir cinsler hayvan severlerle buluştu. Fuarda sıradışı saç şekli ve duruşuyla en çok ilgiyi çeken köpek ise anavatanı Çin olan bir tür “Şitsu” oldu. Yetkililer “Şitsu” cinsi köpeklerin yarışmaya hazırlanmasının oldukça zor olduğuna dikkati çekerek tüylerinin taranması ve saç şekli için 3 saat hazırladıklarını ifade etti. Cumartesi ve pazar günleri açık kalacak “Avrasya2014” köpek fuarına Moskovalılar yoğun ilgi gösterdi. www.petgazete.com PET HABER GAZETESİ 14 Pet İstanbul Fuarı 2014 Ana Sponsoru Nestlé Purina” Bu yıl üçüncüsü gerçekleştirilecek olan Pet İstanbul Fuarı yine evcil hayvan sahiplerini, veteriner hekimleri, pet shop mağaza sahiplerini ve sektör firmalarını buluşturmaya hazırlanıyor. Bize biraz Nestle PURINA’dan bahseder misiniz? Nestlé 2002 senesinde PURINA markasını satın aldıktan sonra, 2003 senesinde Türkiye’de ilk olarak market kanalında premium grubu kedi-köpek mamaları satışlarına başladı. 2003 Nisan ayından itibaren özel kanal olarak adlandırdığımız veteriner klinikleri, pet shoplar, köpek oteli ve eğitim çiftlikleri ile çalışmaya başladı. Nestlé Purina PetCare ekibimizin %75’i veteriner hekimlerinden oluşuyor. Çalışmalarımızda sektörün ihtiyaçlarına ve gelişimine odaklı bir tavır takınmaya özen gösteriyoruz. Bu anlamda ticari paydaşlarımız olan, veteriner klinikleri ve pet shoplar ile diyalog kurarken aynı dili kullanmanın önemli olduğunu düşünüyoruz. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, PetDer, İstanbul Veteriner Hekimler Odası aynı zamanda birçok dernek ve federasyonun bulunacağı organizasyonun ana sponsoru Nestlé Purina fuarda Proplan, Gourmet, Friskies ve Felix markalarını öne çıkarmaya hazırlanıyor. Aynı zamanda fuar açılışında gerçekleşecek pet balosunu da üstlenmiş. Fuara evcil hayvanıyla gelen herkese, bir adet papyon hediye edecek ve ürünlerinden ikram edecek. Sektörün birçok firmasının yer alacağı ve evcil hayvan sahiplerinin de ziyaret edebileceği fuar 09-12 Ekim 2014 tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleştirilecek. Ücretsiz davetiyelerinizi petfuari.com adresinden online olarak temin edebilirsiniz. Nestle Purina’nın yetkilisi Sayın Banu Aytekin ile bu konu hakkında kısa bir söyleşi gerçekleştirdik. Evcil hayvanlar ve sahipleri arasındaki yakın ilişkiyi anlayan bir şirket olarak Nestlé® Purina® PetCare, onların birlikte sağlıklı ve uzun bir hayatıpaylaşmalarını sağlamayı kendine görev edinmiştir. Evcil hayvanları hayat boyunca yanımızda olacak bir dost olarak gören Nestlé® Purina® PetCare, 80 yıldan uzun süredir evcil hayvanların beslenmesinde dünya çapında öncü konumda bulunmakta ve kendini evcil hayvanların sağlıklı beslenmesine adamış çok sayıda gıda mühendisini, kimyageri, hayvan davranışları bilimcisini, veteriner hekimi, evcil hayvan beslenme uzmanını ve teknisyeni bünyesinde bulundurmaktadır. Sahip olduğu bu uzmanlıklar ile Nestlé Purina, evcil hayvanlara sağlıklı bir hayat sunmak için çok çeşitli diyetler geliştirmekte ve en yakın dostlarımızın sağlıklı koşullarda beslenerek yaşamasını sağlamaktadır. Nestlé® Purina® PetCare araştırma ve geliştirme merkezlerinde kedi ve köpek beslenmesinde çığır açan buluşları sayesinde yeni ürünler geliştirilmekte ve evcil hayvan sağlığında önemli ilerlemeler kaydedilmektedir. 200 kediden 1’inin şeker hastası olduğu veteriner hekimler tarafından fark edilmektedir. Nestlé Purina beslenme uzmanları, yüksek protein ve düşük karbonhidrat içeren ve şeker hastası kedilerin glikoz seviyelerinin düzenlenmesine yardımcı olan özel bir diyet geliştirmiş olup “Purina Veterinary Diets® – Diabetes Mellitus (PVDDM®)” bu alanda sektörde geliştirilen ilk diyet olma özelliği kazanmıştır. Nestle Purina evcil hayvanlar ve sahipleri açısından en büyük sorunlardan bir diğeri olan obezite (aşırı kilo) problemlerine çözüm bulabilmek amacıyla da çalışmalar gerçekleştirmiştir. Araştırma 14 yıl süresince PURINA PetCare Missouri Araştırma Merkezi’nde 48 Labrador Retriever ile ve tamamıyla köpeklerin beslenmesi ve onların yaşam standartları üzerine olan sonuçları değerlendirilecek şekilde gerçekleştirilmiştir.Böylece köpeği ideal vücut kondisyonunda tutacak şekilde beslemenin hem yaşlılık belirtilerini geciktirdiği gözlenmiş, hem de yaşam süresini yaklaşık 2 yıla kadar %15 uzattığı ispatlanmıştır. www.petgazete.com Amerika’da düzenlenen en büyük köpek ırk yarışması Westminster Köpek yarışmasında, SON 8 yılda 8 ırk şampiyonası birincisi PRO PLAN ile beslendiği teyid edilmiştir. Bu da bize ürün içinde GERÇEK Etten gelen, sağlıklı, yüksek sindirilebilir, tam ve dengeli içeriklerimizin sağlığa sunduğu faydaları gözle görülür bir şekilde aldığımızın ispatıdır. Şampiyon köpeklerin seçimi PRO PLAN ile sizde sağlıklı sonuçları gözle görülür bir şekilde elde edebilirsiniz. Kedi ve köpeklerin değişen hayat evreleri (yavru, yetişkin, ileri yaş) ve hayat koşulları da onların beslenme ihtiyaçlarını değiştirmektedir. Bu nedenle Nestlé Purina markası her evreye ve hayat stiline hitap eden farklı seçenekler içermekte, evcil hayvan sahiplerine, bütçelerine ve kedilerinin / köpeklerinin ihtiyaçlarına göre seçebilecekleri alternatifler sunmaktadır. Nestlé Purina, seçkin, yenilikçi, besleyici, sağlıklı evcil hayvan ürünlerigeliştirmekte dünya lideri konumundadır. Türkiye’de gelişen evcil hayvan sahipliği hakkındaki görüşlerinizi öğrenebilir miyiz? Bu konuda net rakamlar olmasa da Euromonitor gibi bilinen araştırma kurumlarının sonuçlarına göre evcil hayvan sayısı yıllık bazda %10-15aralığında artış göstermektedir. Evcil hayvan sahiplerinin bu seviyede daha bilinçli olduğunu düşünüyorum. Elbette bunda artış gösteren kategorideki büyümenin de etkisini göz ardı etmemek gerekir. Bu anlamda her geçen gün gelişmeye açık olan veteriner klinikleri ve pet shopların sunduğu servislerdeki katkıları da göz önünde tutulmalıdır. . Profesyonel evcil hayvan gıdası satışları bundan 10 sene öncesine göre yaklaşık 10 kat artış gösterdi, bu da evcil hayvan sahiplerinin daha bilinçli olarak kedi-köpeklerine baktıkları ve sağlıklı beslenmelerine önem verdiklerini göstermektedir. Nestle’nin Türkiye pazarındaki konumu nedir? . Bir mama firmasının sektör içerisinde birtakım görev ve sorumlulukları vardır. Nestlé PURINA olarak bir Pet Food (evcil maması) firması değil de Pet Care (evcil hayvan bakımı) firması olma yönünde ilerlemeye çalışıyoruz. İstanbul Üniversitesi Veteriner Fakültesi’ndeki “Kan Bankası Projesi” bunun bir adımı. Keza Dahiliye ve İmmunoloji Anabilim Dalları’nda yaptığımız çalışmalar da bunlarla alakalı. Tüm Cerrahi Kürsü’ndeki muayenehane ve bölümlerindeki restorasyon işlemlerini de tamamladık. Bu çalışma kliniğin içi, dışı ve genel alanlarınıntamamıyla restorasyonunu kapsıyordu. “Kan Bankası” biraz daha insanlara yönelik. Hayvan sahipleri hayvanlarını getirip hem kan bağışında bulunup hem kan grubunu öğreniyorlar. Amaç insanları bir şekilde köpeklerinin kan bağışına teşvik etmeye vesile olup, diğer evcil hayvanların kan gereksinimi olması durumunda bir kan bankası oluşturmak. 15 PET HABER GAZETESİ Böylelikle herhangi bir kan ihtiyacı oluştuğunda çok fazla gecikmeden ihtiyaç duyulan kan temin edilmiş olup, diğer hayvanlarında hayatının kurtulmasında katkıda bulunmak bizleri oldukça mutlu etmekte. Diğer taraftan profesyonel anlamda da her zaman sektör içerisindeki çalışmalara önem verdik. Bilimsel yatırımlara yaptığımız destek, kongre ve organizasyonlarda her zaman en büyük desteği vererek organizasyonların oluşumunda çıtanın yükselmesine destek sağlamak önceliklerimiz arasında olmuştur. Bu şekilde yapılan yatırımlar sayesinde manevi olarak da sektörün güvenini ve desteğini kazandığımızı yaptığımız araştırma sonuçlarına da desteklemektedir. Özetle biz her zaman sektörü destekleyen öncü firmalar arasında yer aldık ve buradan aldığımız güç ile de kategori içerisinde de iş ortaklarımızın da desteğini fazlasıyla aldığımıza inanıyoruz. Bu sayede ise bugün güçlü, ayakları sağlam bir şekilde yere basan ve her zaman yeniliklere ve daha da büyümeye emin adımlar ile ulaşmayı hedefleyen bir firma konumunda yer almaktayız. Pet İstanbul Fuarı 2014’ün anasponsoru oldunuz, bu konudaki düşüncelerinizi alabilir miyiz? Geçmiş yıllarda profesyonel katılım çok yüksek değildi ve fuarlar esnasında can- lı hayvan satışı olması açıkçası katılım anlamında görüşümüzü negatif etkiledi şeklinde yorum yapabilirim. Ancak seneler geçtikçe beklentinin hem katılımcılar hem de firmalar açısından daha farklı olduğunu fark edilmesi ve bu doğrultuda organizasyonların da daha profesyonel bir şekilde fuara daha farklı bakmamıza neden oldu. Biz de bu organizasyonun içinde, yine her zaman olduğu gibi sektörü destekleyebilmek, kategorinin büyümesine katkı sağlamak amacıyla yer almalıyız şeklinde düşünüp hatta daha da önemli bir adım da atarak Pet İstanbul Fuarı 2014’ün Ana Sponsoru olma kararını aldık. Bu şekilde verdiğimiz destek sayesinde eminim ki bu sene çıtayı biraz daha yükselterek daha başarılı sonuçlar elde edebileceğimize inanıyor, evcil hayvan sahiplerinin bilinçlenme konusunda ve bizlerinde sektörel paydaşlarımız ile buluşma noktasında çok daha yüksek beklentiler ile hedefimize ulaşacağımıza düşünüyoruz. Fuarın sektör için önemi nedir? En başında fuara katılan evcil hayvan dostlarının bilinçlenmesine destek sağlayarak bu konuda farkındalık yaratacağını düşünüyorum. Bunun yanı sıra, aynı zamanda bu fuar aracılığı ile de evcil hayvan sahipliğine teşvik söz konusu olup, bu da yine dolaylı olarak içinde bulunduğumuz kategorinin büyümesine katkı sağlayacaktır. Bunun yanı sıra firmalar adına da ilk günlerde sadece profesyonel katılımcıya açık olması sayesinde ise sektör olarak iş ortaklarımız ile buluşma fırsatı sağlamakta ve böylece yeni projeler, fırsatlar yakalanmasına imkan sağlamaktadır. Nestle’nin 2014 çalışmaları arasında neler var biraz bahsedebilir misiniz? Her zaman olduğu gibi bu sene de profesyonel organizasyonlarda en büyük yatırımı yaparak yine sektörü destekleyen firmaların başında gelmek hedeflerimiz arasında yer almakta. Bu sayede kategorinin daha da bilinçlenerek büyümesine katkı sağlayacağımıza yürekten inanıyoruz. Bunun haricinde firmamız tarafından verilen sponsorluklar yanında aynı amaçla eğitim programları, bilimsel organizasyonları da yine yıl içinde plana almış bulunuyoruz. Evcil hayvan maması ve bakımı konularında her zaman sağlık odaklı olmamızın yanında elbette bu amaca yönelik yenilikçi ürünlerimiz, lansman planlarımızın da oldukça yoğun olduğunu belirtebilirim. Türkiye’nin bu kategorideki ilklerinden birini de yine bu yıl içerisinde yapmanın gururu içerisinde olacağız ancak henüz gerçekleşmediğinden ötürü özellikle burada da yazamadım, ancak eminim ki önümüzdeki aylarda sizlerde bu etkiyi hali hazırda kategori içerisinde fark ediyor olacaksınız. Bu sayede her zaman yenilikçi, yaratıcı ve pozitif bakış açısı ile gelen/ gelebilecek her profesyonel ve sektörün gelişimine katkıda bulunacak teklifi firmam adına öncelikli olarak olumlu yönde değerlendirme gayesi içerisinde olacağımızı, 2014 yılı içinde de bu sayede kategoriyi hep birlikte daha da ileriye taşıma inancımıza yürekten inandığımızı belirtmekten büyük memnuniyet duyarım. www.petgazete.com www.petgazete.com 17 PET HABER GAZETESİ Röportaj Tiyatro ve sinema oyuncusu Yusuf Ekşi ile “Barınak” filmi ve hayvan sevgisi Biraz kendinizden bahseder misiniz? Aslen Doğu karadenizliyim Ailem 1953 yılında Zonguldak’a göç etmiş. 1957 yılında ben doğmuşum, ikisi kız olmak üzere altı kardeşin en ufaklarıyım ve işçi bir babanın çocuğuyum. Dokuz yaşına kadar Zonguldak’ta yaşadık, en büyük abim bağlama üstadıydı. İşleri nedeniyle 1967 de İzmir’e göç ettik. Burada üç yıl kaldıktan sonra 1969 da İstanbul’a göç ettik, eğitimimi burada devam ederken müzikle alakadar olmaya başladım. Liseye geldiğimde bize yakın olan Kadıköy Halk Eğitim Merkezi’nde tiyatroya başladım. Çok seviyordum, mutluydum. Uzunca bir zaman burada eğitim aldım, sonra halk evinde oyunlar hazırlayıp oynamaya başladık para kazanmıyorduk ama mutluyduk. Yaşımı büyütüp askere gittim, bitirip döndüm. Artık para kazanma zamanıydı eski arkadaşları bulup Gençler Tiyatrosu’nu kurduk, zor şartlarlada olsa uzunca bir dönem çalışmalarımız oldu, turnelere gittik. Şehir tiyatrosunda bir ara çalıştım özgürlüğü seven biriydim burada yapamadım. Daha sonra Birlik, Çalışkanlar, Arkadaş gibi farklı tiyatro ekipleriyle çalıştım ve uzunca bir dönem ara vermek zorunda kaldım. Şimdik Alternatif Sanat Tiyatro ekibiyle oyunculuğuma devam ediyorum. Hiç evcil hayvanınız oldu mu? Önceleri köpek kedi muhabbet kuşu en son papağan baktım, çocuklarımın evliliğinden sonra bakımı zor olduğu için başkasına verdim ve artık evimde hayvan bakamayacağımı anladım, tabi işlerim nedeniyle. Yoksa hayvanlar insanların dostudur. Ben her tür hayvanı seviyorum. Hayvanlara kötü muamelenin temel nedeni bence insanların sevgiden uzak yaşamasıdır, bu ailede başlıyor çocukların ailelerinden yeteri ilgiyi ve sevgiyi almamaları özellikle gençlerin ekonomi yaşamlarının dengelerinin bozuk olması onların sosyal ve psikolojik yapısını da etkilemekte. Yani bu sorun tek başına değil bir bütündür. Hayvanların korunması için örgütlerin ve bireylerin köpek barınaklarını sık sık ziyaret edip ilgililerin onlarla ilgilenildiğinin farkına vardırılmalı, hatta sık sık bakım evlerinin bakımsızlığı hakkında şikayet edilmeli ve kamu oyu oluşturulmalı. (Güneş çarığı sıkacak çarıkta ayağı) Maalesef bu işler böyle yürüyor. Dediğim gibi belediyeler yine hayvan seven halkımızın dayatmaları ve istekleriyle, onların daha iyi hizmet vermeleri sağlanabilir, en önemlisi bunu gündemde tutmaktır. Yeni filminiz Barınak’tan biraz bahseder misiniz? BARINAK Filminin hikayesi aslında Türkiye’de olmayan bir projeydi, belediye barınaklar için şehrin belirli yerlerine Mama konteynırları yerleştirmiş, halk yemek artıklarını bu konteynıra bırakıyor, bizim kahramanlarda kendi geçimlerini sağlamak için bu mamaları toplayıp köpek barınağına satıyorlar. Aslında belediyelerin rahatlıkla yapabileceği çok güzel bir proje. Filmimiz 30 Ağustos 2014’te vizyona girecek. İnsanlar hayvan almadan önce kendi sosyal yapılarına göre hareket etmeliler. Bir hevesle alıp kendinize alıştırılıp sokağa terk etmek bir cinayettir, siz yavrunuzu sokağa terk eder misiniz, hayvan sevmek için evinize almanıza gerek yok sokakta da sevebilirsiniz bu yüzden tekrar düşünmeleri doğru olur. Şunu aklımızdan çıkarmayalım, hayvanların sevgiye ilgiye ihtiyacı var aynı zamanda verdiğiniz bu sevginin size vereceği rahatlığı huzuru düşünün sevgisiz yaşanmaz. Sevgisizlik aile içi ve çevreyle olan geçimsizliğin ana kaynağıdır. Hayvanları sevmeyenler bir kere olsun hayvan sevmeye çalışın hayvan sevmeyenler insanları da sevemiyor ne yazık ki. www.petgazete.com www.petgazete.com 19 PET HABER GAZETESİ Kedilerde Göz Akıntısı, Çapaklanma Nedenleri ve Tedavisi Kedilerde göz problemleri köpeklere göre daha az görülür. Bu kısmen kedilerin yüzyıllar boyudur yaygın olarak anatomik değişikliklere uğramamasından kaynaklanıyor olabilir. Birçok kedi en iyi özellikleri koruyan ve istenmeyenleri elimine eden doğal seleksiyonun sonucudur. En yaygın olarak gözkapaklarını ve konjunktivayı (göz kapaklarının iç yüzeyini saran ince zar) etkileyen durumlara ve kavgalar ve kazalar sonucu oluşan travmatik yaralanmalara rastlanır. Koruma refleksi iyi gelişmiş olduğundan ve göz çukuru göz küresini iyi koruduğundan diğer yaralanmalar seyrek görülür. Kedilerin Göz Anatomisi: Kedi gözünün farklı özelliklerinden biri niktitan zarının (gözü temiz tutmaya yarayan ve gözü yanlardan kapatan ince zar) hareketliliği ve büyüklüğüdür. Göz küresinin derin bir ön bölümü vardır ve göz çukuru ve çevre dokular tarafından iyi korunur. Göz hareketleri kısıtlıdır ve başın hareketi daha önemlidir. Göz açıp kapama hareketi de seyrektir ve niktitan zarının hareketi korneanın (saydam tabaka) temizliğinde, gözyaşının dağılımında ve korumada daha önemlidir. İrisin renkleri değişir, sarı ve yeşil en sık görülen renklerdir. Aynı kedinin gözlerinde farklı renklere de rastlanır (Van kedisi), genel kombinasyon bir gözde mavi diğerinde sarı veya yeşildir. Lens büyüktür ve uyum derecesi sınırlıdır.* Derinlik, göz bebeği hareketleri ve göz bebeğinin en küçük boyuta indirilmesiyle kontrol edilir. Bir av hayvanı olarak iyi ve doğru görme kediler için önemlidir. Buna göz kürelerinin öne doğru bir yapıda olması ve büyüklüğü de yardımcıdır. Büyük kornea (göz küresinin en dış saydam tabakası), göz bebeğinin geniş diletasyon yeteneği, büyük lens ve iyi adapte olmuş lukidum zar tabakası gündüz ve gece görmenin mükemmelliğini pekiştirir. Kedilerde Göz Akıntıları: Sulu göz akıntısı birçok kedi sahibinin ortak sıkıntısıdır. Çok fazla gözyaşı hayvanın yüzüne akar ve zamanla kronik olarak neme maruz kalmaya, derinin tahriş olmasına, enfeksiyona ve kokuya sebep olur. Tüyler, gözyaşı pikmentlerinden dolayı kızıl kahve renge dönüşür, özellikle beyaz tüylülerde bu daha belirgindir. Bu fazla gözyaşı akıntısının medikal adı “epiphora”dır ve çözülmesi zor bir problemdir.*Kedilerde Epiphoranın iki sebebi vardır: a)Gözün Tahriş Edilmesi ve b)Normal Gözyaşı Mekanizmasının Bozulması. Tedavi: Sıradan kornea ülserleri ve aşınmalari çabuk iyileşir. Hasarlı kornealar enfekte olma riski taşıdığı için (hatta irinli akıntı ile kendini belli edeceği gibi halehazırda enfekte bile olabilir), bölgesel antibiyotik uygulaması gereklidir ve ideal olarak günde dört defa ilaç uygulanmalıdır. Hasta sahipleri genelde dört uygulamada zorluk çekdiği için uygulamayı iki veya üçe indirebilirler fakat gözün tam sterlizasyonu için dört uygulama gereklidir. Göz damlası veya “göz pomadı” kullanılabilir.* Tedavinin ikinci bölümü ise ağrıyı ortadan kaldırmaktır. Göz bebeğinin daralma özelliğini paraliz eden bir damla uygulanabilir (ülserli gözde göz bebeğinin daralıp açılması ağrının en büyük sebebidir.). böyle bir ilaçlama yapıldığında göz bebeği genişler ve hayvanlar tedavi boyunca parlak günışığından rahatsız olabilirler, ilacın tadından dolayı kedinin ağzında köpürme de olabilir bu da normal bir tepkidir. Tedavi süresince kedinin gözüne zarar vermemesi için yakalık takılabilir. Kedi ve Köpeklerde Göz Bakımı ve İlaç Uygulaması: Hayvanınızın gözleri parlak ve ışıltılı olmalı ve göz bebeğinin etrafındaki bölge beyaz olmalıdır. Eğer kırmızı noktalar , aşırı gözyaşı akıntısı, kızarıklık, gözünü sürekli kapalı tutma veya diğer normal dışı durumlar varsa onu derhal Veteriner Hekiminize götürünüz. Göz akıntıları ve çapaklar, ıslak bir pamuk ile kolayca temizlenebilir. Gözlerin çapaklanmasına izin vermeyin, düzenli olarak temizleyiniz. Temizleme işlemi sırasında göze aşırı basınç uygulamayın, hafif maniplasyonlarla temizleyiniz. Kedinizin gözlerini herhangi bir akıntı açısından kontrol etmelisiniz. Erken yaşlarda birçok üst solunum yolu enfeksiyonu gözleri de etkilemektedir. Eğer birden fazla kediniz var ise veya kediniz ev dışına çıkıyor ise gözde yaralanmalar olabilir. Göz hastalıkları, enfeksiyonları, travmaları çok rastlanan olaylardır. Veteriner Hekim muayenesinden sonra hayvanınızın gözüne ilaç uygulamanızı isteyebilir. Bu uygulamaları yapmak zor olabilir,özellikle gözde bir enfeksiyon varken ağrı da vardır ve dokunmaya karşı hassastır. Göze ilaç uygulaması nasıl yapılmalıdır? • Bu tip bir uygulama için bir yardımcıya ihtiyacınız olacaktır. Yardımcı hayvanınızın ön ayaklarını göğüs ve kafasını tutturun ( gerekirse onu büyük bir havluya sarabilirsiniz.), • Siz baş ve işaret parmağınızla ilacı uygulayacağınız gözün alt göz kapağını tutup hafifçe dışa doğru çekiniz ve orada göreceğiniz cep şeklindeki boşluğa ilacı damlatınız veya pomadı içine sıkınız . • Damlalığın ucunun göze temas etmemesi için dikkat edin .Çünkü ani bir refleks ile başını hareket ettirdiğinde göze ciddi zarar verebilirsiniz. • Daha sonra göz kapağını serbest bırakıp alt ve üst göz kapağını baş ve işaret parmağınızı kullanarak 2-3 kez açıp kapatınız hafif masaj yapın böylece uyguladığınız ilaç gözün her tarafına yayılmış olacaktır. Bazı Tedavi Önerileri: • Kedilerin gözleri, çapaklı bölgeler her gün ıslak pamuğa ılık(sıcak olmamalı) çay ya da bitki çayı(papatya çayı da olur) ile hafifçe siliniz. • Petshoplarda kedi ve köpekler için özel damla ve solüsyonlar satılıyor. Onlar kullanılabilir. • Eczanelerde insanlar için kullanılan göz damlası “gentagut” var. Onu da kullanabiliriz. • Bazı veterinerler, kedilerin sert çapaklarını temizlemek için borik asit de önerebilir. www.petgazete.com PET HABER GAZETESİ Röportaj 20 En büyük sıkıntımız sokağa atılan canlar Yedikule hayvan barınağının kurucusu ve gönüllü yöneticisi Sayın Meral Olcay ile bu sayımız için kısa bir söyleşi gerçekleştirdik. “Meral Olcay İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi mezunuyum. Halen Fatih Belediyesi’nde kontrol Mühendisi olarak görev almaktayım. 13 yıldır Yedikule Hayvan Barınağı’nda gönüllü yöneticilik yapmaktayım aynı zamanda da barınağın kurucusuyum. Üç sene önce belediyedeki görevime giderken Yedikule sahil yolunda trafik sıkıştı ana cadde yerine Surdibi’ne girdim ve kaderim değişti. Boş çayır, çimen arazide yaşlı bir amca 20-30 adet köpeğe kuru ekmek veriyordu. Arabamı durdurdum amca ne yapıyorsun dedim. O da bu zavallıları buraya atıyorlar bende doyurmaya çalışıyorum dedi. Ben “amca ekmekle bunlar doymaz ben Yedikule’de belediyede çalışıyorum her gün düzenli olarak yemek getiririm besleriz üzülme” dedim. Her gün evimde www.petgazete.com ailece et pişirip, ekmekle papara yapıp kovalara koyuyoruz. Sabah erkenden yemekleri dağıtıp işe gidiyorum, ama her şey benim isteğim dışında gelişti. Nasılsa bakan var diye köpek atmaya başladılar. Hepsini aşılatıp kısırlaştırdım,fakat atılan köpeklerle sayı 100-200-300lere ulaştı yemek yetiştiremez oldum. Belediye Başkan Yardımcımız Nurettin Ertemel ilk destek veren insan oldu. Belediye Başkanımız Mimar Eşref Albayrak‘ında olumlu yaklaşımı sayesinde barınak projesinin ilk adımlarını attık. Şuan 3000 köpek 150’ye yakın engelli kedi ile birlikte yaşamaktayız. Barınağımızda kısırlaştırma ve ilk müdahaleyi yapabiliyoruz. Bunun dışındaki durumlar için anlaşma yapmış olduğumuz özel veteriner kliniğine her türlü tetkik ve tedavi için hayvanlarımızı yolluyoruz. Her tür kırık ameliyatı cerrahi operasyonlar ve kemoterapi tedavilerini özel klinikte oluyorlar. Barınağımızdaki bütün çocuklarımız sahiplendirme sistemi üzerinden yeni ömürlük yuvalarına kavuşabiliyorlar. Sahiplendirme sistemimizden kısaca bahsedecek olursak; Barınağımızın sahiplendirme sistemi çocuk esirgeme kurumu gibidir. Sitemizdeki sahiplendirme formunu doldurduktan sonra yaşayacağı yerin fotoğrafları ile beraber e-posta atmanız gereklidir. Köpeklerimiz terk edilen hayvanlardan oluşuyor. Bir kere bu travmayı yaşamış bir hayvana ğış makbuzu karşılığı bağış yapabiliyor ya da internet sitemiz üzerinde yayınlanan ihtiyaç listemizden ihtiyacımız olan ürünleri imkanları dahilinde getirebiliyorlar. Bunun dışında bizimde gerçekleştirmiş olduğumuz projelerimiz ile bakmakla yükümlü olduğumuz canlarımıza destek sağlamaya çalışıyoruz. tekrar böyle büyük bir acı yaşatmak istemediğimiz için, sizi tanımamız ve sohbet edip emin olmamız gerekiyor. Barınağımıza gelirken getirmeniz gereken evraklar; Ev için sahiplenecekseniz isminize kayıtlı adresi gösteren ikametgah, su, telefon, elektrik faturası vb. ve sizin hakkınızda bilgi verebilecek en az iki referans gerekmektedir. İş yeri için ise vergi levhası. Barınağımıza sahiplenmek için saat 12 gibi bekliyoruz, çünkü saat 15.00’te hayvanlarımızın yemek saatidir. 12.00’de geldiğinizde size köpeklerimizi göstermek ve bizim sizi daha iyi tanımamız için zaman kalır, daha geç geldiğinizde sizinle yeteri kadar ilgilenemeyiz ve doğru karar veremeyiz. Fatih Belediyesi’nin lojistik desteği altında Fatih Belediyesi’ne ait bir kurumuz. Gönüllü yöneticiliğini de ben sağlıyorum. Onun dışındaki herhangi bir kurumdan almış olduğumuz bir destek bulunmamakta. Kişiler bireysel olarak arzu ederlerse resmi ba- Projelerimizin bir kısmı: Her yıl düzenli olarak çıkarmış olduğumuz barınağımıza ait takvim ve ajandalarımız. Buna ek olarak köpeklerimizin fotoğraflarının bulunduğu kupalar, t-shirtler, magnetler, yastıklar yaptırarak bunları küçük karlar dahilinde satışa sunmak. 21 PET HABER GAZETESİ Petekspres’ten online fotoğraf yarışması Petekspres.com ve Pet Haber Gazetesi işbirliğiyle online olarak düzenlenen Teknopet fotoğraf yarışması başladı. Yarışmaya kedi ve köpek sahibi olan herkes; tablet, telefon ve bilgisayar gibi akıllı cihazıyla kedi veya köpeğinin fotoğrafını Petekspres veya Pet Haber Gazetesi Facebook sayfasına Petekspres.com için belirlediği bir sloganla birlikte göndererek katılabilir. Yarışmanın kazananları en çok beğeni alan fotoğraflar olacak. Ödüller ise kazananların istediği markalarda mamalar olacak. Birincilik ödülü, 1 adet büyük boy mama İkincilik ödülü, 1 adet orta boy mama Üçüncülük ödülü, 1 adet küçük boy mama olarak belirlendi. Dereceye giren herkese mama kabı, pet yatağı ve besin takviyesi hediye. Ayrıca yarışmaya katılan herkese 10 TL değerindeki Pet İstanbul Fuarı 2014 giriş bileti hediye. Detaylı bilgi ve katılım “facebook.com/petekspres ve facebook.com/Pethabergazetesi” adreslerinde. www.petgazete.com PET HABER GAZETESİ 22 Köpek Bakımı Hakkında Bilmeniz Gerekenler • • Köpek bakımı için ilk adım, köpeğinizin ev ortamında rahat ve güvende hissetmesini sağlamaktır. Böyle bir ortamı köpeğinize sağlamanız için ona sıcak, kuru ve rahat bir yatak, taze su ve oynayabileceği birkaç oyuncak gerekir. Ayrıca önemli bir nokta daha var; köpeğinize evin içinde rahatlayabileceği, güvende hissedebileceği, ondan başka kimsenin giremeyeceği bir yer ayırmanız gerekir. Başka önemli bir nokta ise evinizin yavru köpeğiniz için mükemmel bir şekilde ayarlanmış olmasıdır. Kastettiğim şey, evin içinde köpeğinize zarar verecek ve onu rahatsız edecek her şeyden kurtulmalısınız. Köpeklerde Beslenme – Yavru Köpeğinizi Neyle Beslemelisiniz? Köpeğinizin iyi beslenmesi, onun sağlıklı, uzun ömürlü, refah bir şekilde yaşamasında en önemli etkenlerdendir. Ona verdiğiniz besinler, yavru köpeğinizin yaşamının her açıdan etkiler. Peki köpeğinizi nasıl sağlıklı bir şekilde besleyeceğiz? Köpek besinleri daha fazla bilgi için bu yazıyı okuyabilirsiniz. – En iyi köpek maması hangisidir? Köpek Yıkama ve Tımarlama Düzenli yıkama ve tam anlamıyla tımar (tarama) işlemi, köpek sağlığı için çok önemlidir. Köpeğinizi özel ilaçlı sabunlarla yıkamanız köpeğiniz için oldukça yararlıdır. Ayrıca bu tarz özel sabunlar köpeğinizi bitlerden, pirelerden korumanın yanında köpeğinizin tüylerinin güzel görünmesini de sağlar. Köpeğinizin birkaç günde bir taranması (tımarlanması), onun sağlığı açısından çok önemlidir. Bu tarama işlemi köpeğinizin derisindeki kan dolaşımını hızlandırır ve dolayısıyla köpeğinizi egzema tarzı deri prob- lemlerinden korumuş olur. Ayrıca tabi ki tarama, köpeğinizin tüylerinin karışmasını da engellediği için köpeğinizin güzel ve sevimli olmasına yardımcı olur. Köpeğinizin Muayeneleri – Köpeğini Düzenli Olarak Kontrol Edin Birkaç günde bir köpeğimi baştan sona, dikkatli bir şekilde kontrol ederim. Bunu ellerinizle derisinde bir problem arayarak yapabilirsiniz. Tabi ki köpeğiniz bu sırada ona masaj yaptığınızı zannedecek. İşte köpeğinizi kendiniz muayene etmeniz için bilmeniz gerekenler • Köpeğinizin vücudundaki bütün kesikleri, topakları, kızarmış noktaları kontrol edin. Bu tarz problemlerle karşılaştığınızda ne yapmanız gerektiğini öğrenin. • Elinizi köpeğinizin vücudunda gezdirirken, köpeğinizin verdiği tepkileri dikkatli bir şekilde takip edin. Eğer köpeğinizin canın acıyorsa bu dikkat edilmesi gereken bir şeyler olduğu anlamına gelir. • Düzenli olarak köpeğinizin dişlerini ve diş etlerini kontrol edin.Özellikle diş eti problemlerine daha ciddi bir şekilde dikkat edin. • Köpeğinizin patilerini ve tırnaklarını düzenli olarak kontrol edin. Patisine batacak herhangi bir şey köpeğinizi ciddi bir şekilde rahatsız edecektir. • Kulak kontrolü de çok önemlidir. Köpeğinizin kulaklarını nemlenme ya da iltihaplanmadan korumak için düzenli bir şekilde kontrol etmeniz gerekmektedir. • Bu kontroller esnasında ya da başka bir zaman köpeğinizin hareketlerindeki bir değişikliklere dikkat edin. Köpe- KÖPEK GEZDİRİRKEN ABD’NİN HAZİNESİNİ BULDU Köpek gezdirirken ABD’nin hazinesini buldu ABD’NİN California eyaletinde yaşayan John ve Mary çifti, köpekleriyle yürüyüşe çıktıkları sırada, toprağa gömülü altın tenekeleri buldu. İlk etapta yerde bir metal fark eden çift, toprağı kazmaya başladı ve içinde bin 500’e yakın altın olan 8 teneke buldu. Eski altın paralar üzerine çalışan Kagin şirketinin sahibi Donald Kagin, çiftin bulduğu altınların en eskisinin 19. yüzyıla ait olduğunu belirtti. Uzmanwww.petgazete.com lar 10 milyon dolar değerindeki altınların şimdiye kadar ABD’de bulunan en büyük hazine olduğunu söylüyor. ğiniz sizinle konuşamayacağı için sorunlarını size anlatamaz hatta bazen köpekler bu sıkıntılarını saklamak isterler. Bu yüzden köpeğinizin davranışlarını yakından takip edin. Köpeğinizi düzenli bir şekilde kontrol etmek, sağlık sorununu daha ilerlemeden tedavi edebilmeniz sağlar. Bu da köpeğinizin boşu boşuna acı çekmesini engeller. Bu düzenli kontroller sırasında köpeğinizin ihtiyaç duyabileceği ilaçlar olup olmadığını da anlamış olursunuz. Köpeklerde Egzersiz Egzersiz köpek sağlığı için kesinlikle çok önemli bir unsurdur. Egzersiz yapmak, köpekler için eğlencenin yanında, enerjilerini atmaları için mükemmel bir yoldur. Ayrıca köpeğinizi fit tutup, obeziteden korur. Obezite köpekler için çok acı verici ve ölümcül bir hastalık olabilir. Obezite köpeklerde eklem iltihabına, kalp krizine ve diabete neden olabilir. Egzersiz olarak köpeğinizle yürüyüşe çıkabilirsiniz, top oynayabilirsiniz ve aklınıza gelebilecek eğlenceli her şeyi yapabilirsiniz. Egzersiz yapmanın bir sınırlaması yoktur. Ben genelde köpeğimle yalaka getir diye adlandırdığım oyunu oynarım. Her hangi bir şeyi uzağa fırlatırım o da bana geri getirir ve bunu yaparken bende o da çok eğleniyoruz. Özellikle denize gittiğimizde terliğimi suya fırlatırım o da yüzerek gider getirir. Köpek Eğitimi Köpek bakımı ile eğitiminin ne alakası var diyebilirsiniz. Bunun birçok cevabı var aslında… Eğitilmiş bir köpek, eğitilmemiş bir köpeğe göre daha güvendedir. Eğitilmiş bir köpek aile ile birlikte daha fazla aktiviteye katılabilir. Bu da onun sağlığı açısından iyi bir şeydir. Köpekler İçin İlk Yardım – İlk Yardım Hayat Kurtarır. Tamam köpek hastalıklarının belirtilerini biliyorsunuz. Peki köpeğiniz gerçekten bu hastalıklardan birine yakalanır ya da yaralanırsa ne yapacağınızı biliyor musunuz? Mesela çok sık rastlanan göz iltihaplanması ile karşılaşabilirsiniz. Bu gibi durumlara hazırlıklı olmanız için evdeki imkanlarla ne yapabilirsiniz yani ilk yardım olarak neler yapabilirsiniz bunları öğrenmeniz gerekir. İlk yardım olarak siz elinizden geleni yapmalısınız ve daha sonra köpeğinizi bir veterinere göstermelisiniz. Veterinere Danışmanız Gereken Köpek Sağlık Problemleri Kendimize dürüst olmalıyız. Biz bütün köpek sağlık problemleri ile başa çıkamayız bazı hastalıklar için profesyonel yardım almak gerekir. İşte burada veteriner devreye giriyor. Veteriner köpeğinizin sağlığı için hayati bir önem taşır. Bu yüzden veteriner seçiminize önem vermenizi tavsiye ederim. Veterinere danışmamız gereken durumlar Köpek Aşıları Köpek aşıları, köpeğinizi kanlı ishal, kuduz, hepatit gibi hastalıklardan korunmasını sağlar. Yaşadığınız bölgedeki saygın bir veterinerden bu hastalıklara karşı paha biçilemez tavsiyeler alabilirsiniz. Benim veterinerim bana 1 yaşına kadar bütün aşıları yaptırmam gerektiğini ve daha sonra 3 yılda bir yenilememi söyledi. Bazı veterinerler yıllık olarak tavsiye ediyor. Ancak siz yinede kendi veterinerinize danışın… Köpeklerde Kısırlaştırma Lütfen köpeğinizi kısırlaştırınız. Köpek kısırlaştırma, köpeğinizi karşısına çıkabilecek bir çok sağlık probleminden korur. Pire Kontrolü Pirelenme, köpek sahiplerinin karşılaşabileceği en büyük sorunlardan biridir. Bu yüzden bu zararlı parazitlerden korunmak için veterinerinize kesinlikle danışmanız ve onlara güvenmeniz gerekir. Veterineriniz size pirelenmeyi önlemeniz için uygun bir program verecektir. Eğer sizde bu programa bağlı kalırsanız korkmanız gereken bir şey kalmaz. Ayrıca pirelenme sadece köpeğiniz açısından tehlikeli değil, sizin ve evdeki herkes içinde tehlikeli bir durumdur. Bu yüzden bu konuya dikkat edin. Yıllık Muayene Köpek bakımı için köpeğinizi yıllık olarak muayene ettirmeniz gerekir. Veterinerinizin bir çok test yapıp, köpeğinizin sağlık problemi olup olmadığını incelemesi gerekir. Ayrıca veterinerin, köpeğinizin ırkına özel hastalık işaretlerini incelemesi gerekir. Acil Durum! Eğer köpeğiniz talihsiz bir şekilde herhangi ciddi bir hastalığa yakalanır ya da yaralanırsa veterinerinize güvenmeniz gerekir. Bu yüzden veteriner seçerken, veterinerin uzun saatler açık olmasına ve ameliyat yapabilmesine dikkat ediniz. Sürekli aynı veterinere götürmeniz köpeğiniz açısından iyi olacaktır. Çünkü, hem veteriner köpeğinizi tanıyacak hem de köpeğiniz veterineri tanıyacak… Bu da veterinerinizin daha rahat bir şekilde çalışmasını sağlar. KÖPEK TERCÜMANI GELİYOR Köpek tercümanı geliyor Dünyanın ilk köpek tercümanı, yakında piyasada olacak. İskandinavya İcat ve Keşif Birliği tarafından geliştirilen bir sistem, köpek düşüncelerini istenilen dile çevirmeyi amaçlıyor. Projenin internet sitesinde yayınlanan açıklamada, “İnsanlarla köpeklerin iletişiminde yeni dönem başlıyor” ifadeleri kullanıldı. 23 PET HABER GAZETESİ ‘Evcil hayvan oteli’ Maymun kedinin masörü oldu ENDONEZYA’da hayvan sever bir amatör fotoğrafçı arkadaşının bahçesinde bir maymunun evcil bir kediye masaj yaptığı anlara ait ilginç kareler yakaladı.Fotoğraflarda maymunun kendine yaklaşan kediye profesyonel bir masör gibi masaj yaptığı görülüyor. Masajdan memnun kalan kedi dostane bakışlarla maymuna bakıyor. Kedinin sahibi zamanının çoğunu bahçede birlikte oyun oynayarak geçiren iki hayvan arasında uzun süredir bir dostluk yaşandığını belirtiyor. Beşiktaş Belediye Başkan Adayı Murat Hazinedar’dan Evcil Hayvan Oteli vaadi. Beşiktaş’ın, hayvansever bir ilçe olduğunu kaydeden Hazinedar, “Burada canlılara değer veren bir toplum yaşıyor. Biz de onların beklentilerini boşa çıkarmayacak yatırımları yapacağız. Bu kapsamda hayvan hastanesini, hayvan rehabilitasyon merkezini ve evcil hayvan otelini hayata geçireceğiz” dedi. Hazinedar, şöyle konuştu: “Bu noktada çok hızlı hareket edeceğiz. Bu yatırımları, Beşiktaş halkının kalitesine uygun, beklentilerine uygun, çok nezih mekanlar haline getireceğiz. Hayvansever bir Beşiktaş ortaya çıkaracağız. Büyükşehir başkan adayımızın da sokak hayvanlarıyla ilgili, yaşam köyleri kurma projesi var. Bir tanesi Avrupa, diğeri Anadolu yakasında. Bir anlaşma yapabilirsek, Milli Savunma Bakanlığı’nın sahip olduğu arazilerinden birinde küçük bir yaşam köyünü de Beşiktaş’ta kurmak istiyoruz.” Kafes gereksinimleri Muhabbet kuşları küçük, fakat aktif, enerjik ve canlı kuşlardır. Bir ya da iki muhabbet kuşu için en küçük kafesin en ve boyu 46 cm kadar olmalıdır. Ancak daha büyük kafesler bu küçük evcil kuşlar için daha da avantajlıdır. Bunun yanında kafes seçiminde boy değil, ene bakılarak karar verilmelidir. Muhabbet kuşları helikopterden ziyade uçaklar gibi yatay olarak uçtuklarından dolayı, yatay olarak geniş kafesler her zaman tercih edilmelidir. Ayrıca kafes telleri arası boşluk 1,25 cm değerinin üzerine çıkmamalıdır. Bunun yanında birden fazla dişiyi aynı kafese koyarken önlem alınması gerekir. Çünkü anlaşamayan dişi kuşlar birbirlerine ciddi zararlar verebilirler. Dünyanın en pahalı köpeği Çin’in Zhejiang eyaletinde düzenlenen ‘Lüks Köpek Fuarı’nda rekor satış gerçekleşti. Bir iş adamı 2 Tibet Mastifi cinsi köpeğe yaklaşık 282 milyon dolar ödedi. Köpeklerden altın rengi olan yaklaşık 1 milyon 99 bin dolarda, diğeri ise 967 bin dolardan satıldı. Kanguru’dan mama yapacaklar Avustralya’nın Victoria eyalet hükümeti yaban hayatını koruma kapsamında vurularak öldürülen kanguruların gömülmesi yerine etlerinin işlenerek evcil hayvan yiyeceklerinde kullanılmasına iki yıl süre ile onay verdi. İki yıl boyunca denenecek uygulamanın devam edip etmeyeceğine ise yine eyalet hükümeti karar verecek. www.petgazete.com www.petgazete.com