SINIRLARI KALDIRDIK MUHASEBE & FİNANS YÖNETİMİNDE FULL MODÜL HarmonyERP MUHASEBE & FİNANS YÖNETİMİ PROGRAMI 0 5 7 V + KD Muhasebe & Finans Yönetiminde .. . . . . .. Aradığınız Herşey Tek Bir Programda Sınırsız Kullanıcı Kullanıcı Yetkilendirme Tüm Ekranları Excel’e Aktarma Sınırsız Terminal Tanımlama Geniş - Detaylı Raporlama - MUHASEBE & FİNANS YÖNETİMİ - Muhasebe - Fatura - İrsaliye - Cari - Stok - Kasa - Banka - Çek & Senet - SATINALMA - Satıcı (Tedarikçi) Kartları - Teklifler / Birim Fiyat Listesi - Bağımsız Satınalma Talepleri - Satınalma Sipariş Açma - Satınalma Kabul - İrsaliye İşlemleri - Raporlar KURUMSAL YAZILIM Duaçınar Mahallesi Ören Sok No: 9 Yıldırım/BURSA Tel : (0224) 327 37 54 | GSM : (0555) 615 30 17 www.harmonyerp.net | [email protected] SQL veritabanı Sınırsız Döviz Cinsi Kısayol tuşları -SATIŞ - Müşteri Firma Kartları - Müşteri Teklifleri - Müşteri Siparişleri - Sevk Emri - Sevk İşlemleri - Satış İadeleri - Raporlar -STOK KONTROL - Stok Kartı - Stok Hareketleri - Stok Transferleri - Raporlar - ERP MAIL - ERP Mail - ERP Mail Uyarı Sistemi www.kurumsalyazilim.com için d e k i l e r İÇİNDE KİLE R 9 Türkiye’de madencilik gerçeği ve SOMA 12 Mesleki sorunlar ve yeni torba yasa 14 ‘Sanat’a 13 ‘İngilizce’ zamanı! mali müşavir imzası 14 ‘Sanat’a mali müşavir imzası 16 SGK’dan ‘Bugün git yarın gel’ mantığına projeli çözüm! 18 9. Türkiye Muhasebe Forumu’nun ardından 20 Kurum Kazancı, Gelir Vergisi’nin konusuna giren gelir unsurlarından oluşur 22 “Koşullar aynı ise uygulanan fiyatlar farklı olmamalı” 24 BSMMMO’dan performans değerlendirmesi 18 9. Türkiye Muhasebe 25 Akademik Odalar’dan Kızılay’a destek Forumu’nun ardından 26 Muhasebe ve finansman camiası Bursa’da buluştu HABER 27 Sınav stresinden uzak keyifli bir gün 28 Yalan beyanda bulunmuş sayılırsınız! 30 Myrleia Antik Kenti’ne sahip çıkıyoruz 31 TÜİK personeline ‘form’ bilgilendirmesi 32 Sigortalı bildirimi tek işlemde yapılsın 33 KOSGEB teşviklerine mesleki alanımız da dahil edilmeli 20 Kurum Kazancı, Gelir 34 Bu mesleği nasıl öğrenirim’in hesabını yapın! Vergisi’nin konusuna giren gelir unsurlarından oluşur 36 BSMMMO’da Teknoloji Günleri 38 STK’ların belediye faaliyet raporlarından beklentileri 39 Finansal tablolar analizi 40 ‘1 Mayıs’ta alanlardaydık 42 Doğu ve Güneydoğu SMMM Odaları platform toplantısında buluştu 44 Nakit akış tablosu kafa yapısını gösterir 45 Huzurevinde sanat dolu bir gün 25 Akademik Odalar’dan BURSA SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI YAYINIDIR. Kızılay’a destek 4 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço HABER 46 Şarkılar SOMA için 50 Voleybolda şampiyon TTK 52 Keyifli bir Kapadokya molası 54 İdrar yolu enfeksiyonları böbrek sağlığını tehdit ediyor 56 Akademik Odaların ‘bowling’ yarışı 57 KÜLTÜR & SANAT 58 Emek ve Dayanışma Günü 1 Mayıs İşçi Bayramı 26 Muhasebe ve finansman camiası Bursa’da buluştu 60 Kurallar ders olmalı 62 Soma Ağlıyor... 64 Malullük aylığı bağlananların tekrar çalışıp ME VZUAT çalışamayacağı 66 Temel Haklar ve Özgürlükler Bağlamında İşçi Haklarından Çalışma Hayatına İlişkin Gelişmeler - 2 71 Stajyer olmak demek 72 Fazla çalışma ve genel tatil 74 KDV Genel Uygulama Tebliği İle 34 Bu mesleği nasıl öğrenirim’in hesabını yapın! Getirilen Yenilikler 78 Sahte ve Muhteviyat İtibariyle mevzuat Yanıltıcı Belge Düzenleme ve Kullanma Fiilinde İspat Yükü - 1 YENİ ÜYELER MEVZUAT DEĞİŞİKLİKLERİ İDARE KARARLARI YARGI KARARLARI SORU CEVAP PRATİK BİLGİLER VEFATLAR MAKALELERİN SORUMLULUĞU YAZARINA AİTTİR 40 ‘1 Mayıs’ta alanlardaydık 46 Şarkılar SOMA için başkan’dan Unutursak kalbimiz kurusun “Bir ülkede vakitsiz ölümler kanıksanmaya başladığında, yaşamın hiçbir değeri kalmaz. Yaşamın değerinin kalmadığı bir yer ise asla ülke olmaz…” Ahmet Ümit Soma’da maden ocağında meydana gelen facia, bir iş kazası değildir. Orada göz göre göre bir katliam yaşanmıştır. Artık Türkiye’de çalışma şartlarının yeniden sorgulanması ve yapılanması gerekiyor. Sorumlular mutlaka hukuk önünde ağır bir şekilde cezalandırılmalı ve artık kimse kâr hırsı uğruna insan hayatını hiçe sayamayacağını anlamalıdır. İSMMMO’nun, “6311 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun Uygulanmasına Yönelik Sorunlar ve Çözüm Önerileri” adlı raporunda, yasanın daha sosyal ve uygulanabilir olması için yasal düzenlemede 4, uygulamada ise 7 önemli soruna vurgu yapıldığı görülmüştür. Smmm. Ahmet Hikmet SÖNMEZ Bursa SMMMO Başkanı Rapor kanun yapıcı ve uygulayıcılara sunuldu. Bugün, Türkiye’de tablo çok kötü. Sosyal Güvenlik Kurumu’nun son istatistiklerine göre; Türkiye’de yılda 69 bin 227 iş kazası yaşanıyor ve 697 meslek hastalığı tespit edilmiş. İş kazalarının bin 700’ü, meslek hastalıklarının ise 10’u ölümle sonuçlanıyor. Bir önceki yıla göre meydana gelen iş kazalarında yüzde 10, meslek hastalığı sayısında ise yüzde 31 artış var. İş kazası kavramı, yasalarda var diyerek iş kazasını normalleştirmeye çalışmak, sıradan bir şeymiş gibi sunmak çok tehlikeli. Hele hele ölüm bu mesleğin kaderinde var demek, insan hayatını [email protected] 6 BBilanço paraya tahvil etmekte bir beis görmeyen patronların ekmeğine yağ sürmektir. Böyle bir anlayış kabul edilemez. İnsan hayatı her şeyden ama her şeyden değerlidir. Bugüne kadar yaşanan ve Soma’daki dramatik ölümlerle zirve yapan iş kazalarının temelinde özelleştirme ve taşeronlaştırma politikalarının da önemli etkisi olduğu bir gerçektir. Bu zihniyetin artık değişmesi gerekir. Soma’daki maden ocakları hakkında bundan birkaç ay önce araştırma yapılması için TBMM’de soru önergesi verildiğine dikkat çekmek isterim. Buna duyarsız kalınmasının ise kabul edilebilir bir yaklaşım olamayacağı bir gerçektir. YIL 16 SAYI 151 Bursa SMMM Odası Adına Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni AHMET HİKMET SÖNMEZ Sorumlu Yazı İşleri Müdürü SABİHA IŞIK Yürütme Kurulu Ahmet Hikmet SÖNMEZ Ömer İŞÇİ Sabiha IŞIK Ali ÇEVDİR Failler bellidir. Tüm Türkiye gibi, sorumluların açıklanmasını, cezalandırılmasını ve hızla, tüm ciddiyetiyle istifa mekanizmaları dâhil kamuoyunu rahatlatacak sorumlu adımların hayata geçirilmesini istiyoruz, bekliyoruz. Editör Berhan SONER Mevzuat Yazı Kurulu Prof. Dr. Mehmet YÜCE, Prof. Dr. Sait KAYGUSUZ Prof Dr. Adnan GERÇEK, Yrd. Doç. Dr. Şükrü DOKUR, Öğr. Gör. Adem YILDIRIM Soma utancımızdır. Yeni Türkiye düzeninin bir sonucu, insan hayatının hiçe sayıldığının bir kanıtıdır. Armutçuk’ta, Kozlu’da, Bartın’ın Amasra ilçesinde, Amasya Yeni Çeltik’te, Yozgat’ın Sorgun ilçesinde, Karaman’ın Ermenek ilçesinde, Kastamonu Küre’de, Balıkesir Dursunbey’de, Bursa Mustafakemalpaşa’da… Son olarak da ‘Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en çok can kaybı ile sonuçlanan iş ve madencilik kazası’ olarak kayıtlara geçen 301 madencinin hayatını kaybettiği Soma’yı, madencilerimizin hazin sonunu, ailelerinin çaresizliğini unutursak kalbimiz kurusun… Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Komisyonu Smmm.Mustafa AKINCI, Smmm.Özer TURAN, Smmm.Pınar KAP Smmm.Recep YILMAZ, Smmm.Aylin KARAKUŞ, Smmm.Ahmet YAŞAR Sm.Ali ERDOĞAN, Smmm.Ayşenur Güngör MUTLU, Smmm.Emir ES, Smmm.Ersel GÖNÜL, Smmm.Fatih USLU, Smmm.Hakan YALVAN, Smmm.Hamdi LİMAN, Smmm.Hızır BUDAK, Smmm.Hüseyin BURHAN, Sm.İsmet KAYNAK, Smmm.Mesut Serhat YURDAOR, Smmm.Metin TAŞTEKİN, Smmm.Muhammed Metin UYGUR Smmm.Murat YEŞİLKIR, Smmm.Nalan YILDIZ BAYSAL, Smmm.Nuay KAYA, Smmm.Recep GÜLEÇYÜZ, Smmm.Samet DEMİRTAŞ, Smmm.Tülin DEMİRCİ, Smmm.Ümmügül KÜÇÜKGÜL, Smmm.Zeki AYTEKİN Basın ve Halkla İlişkiler Sorumlusu Sinem ATASEVER Tasarım ve Yayın Sorumlusu Nazlı ÖZCAN Matbaa SALMAT BASIM / 0 312 341 10 20 Dağıtım SEÇ KURYE / 0 224 225 61 42 İKİ AYDA BİR YAYINLANIR. YÖNETİM YERİ VE YAZIŞMA ADRESİ BURSA SMMM ODASI BAOB Yerleşkesi Odunluk Mh. Akademi Cd. No: 8 (Carrefour Arkası) Nilüfer / BURSA TEL : 444 16 44 FAKS : (0 224) 451 19 19 www.bursa-smmmo.org.tr e-mail: [email protected] Basım Tarihi: 23/06/2014 7 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 BURSA SMMM ODASI ÜYELERİNE ÖZEL İNDİRİMLİ FİYATLARLA... Türkiye’de madencilik gerçeği ve SOMA Berhan SONER 13 Mayıs 2014 Türkiye Cumhuriyeti tarihine kara bir leke olarak geçti. Öğle saatlerinde Manisa’nın Soma ilçesinden gelen haber yüzlerce eve ateş düşürürken, milyonların da yüreğini yaktı. 800 METREDE MAHSUR KALDILAR Kömür madeninde vardiya değişimi sırasında, 787 işçinin bulunduğu maden giriş kısmının 400 metre altında, saat 15:10 civarında elektrik panosundan kaynaklandığı düşünülen bir yangın çıktı. Kömür madeninin 2 kilometrelik galerisinde çıkış kısmına yakın olan işçiler dışarı çıkmayı başardılar. Ancak yaklaşık 300 işçi, çıkan yangın sebebiyle 800 metre derinlikte mahsur kaldı. Yangının etkisiyle maden ocağı zehirli dumanla doldu. Elektriklerin kesik olması sebebiyle madende bulunan asansörler çalışmadı. Olayın vehametinin anlaşılmasıyla başta TKİ kurtarma ekipleri olmak üzere bölgeye çok sayıda kurtarma ekibi ve ambulans sevk edildi. Saatler ilerledikçe Soma’dan gelen haberlerle acı bilanço katlanarak büyüdü. Hastane morgları cenazeleri almaya yeterli olmayınca, kavun deposu olarak kullanılan soğuk hava 301 işçinin yaşamını yitirmesine sebep olan olay, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en çok can kaybı ile sonuçlanan iş ve madencilik kazası olarak kayıtlara geçti. Soma Holding şirketlerinden Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. tarafından işletilen maden ocağında yaşanan patlamaya ilk olarak elektrikli ekipmanların sebep olduğu iddia edildi. 9 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 ha b e r depolarına madenci naaşları taşındı. Otopsi çalışmaları da Türkiye’de alışık olunmayan bir hızla tamamlanarak madenciler apar topar toprağa verildi. isteyen gruba, polis Galatasaray Meydanı’nda müdahale etti. Bursa’daki protestolara ise polis sert bir şekilde müdahale etti. ACILI SOMALILARA POLİS ŞİDDETİ BAKAN “ÖRNEK BİR İŞLETME” DEMİŞTİ Madende kocasını, oğlunu, akrabasını yitiren Somalılar öfkeyle sokağa döküldü. Polisin şiddet kullanarak bastırmaya çalıştığı olaylarda çok sayıda kişi yaralandı ve gözaltına alındı. Bölgeye giden siyasiler de tepkilerden nasibini aldı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, halkın öfkesi üzerine bir markete sığınmak zorunda kalırken, burada kendisini protesto eden bir vatandaşa attığı yumruk ve dışarıda kendisini yuhalayanlardan birisine attığı tokatla tepki topladı. Başbakanlık Müşaviri Yusuf Yerkel de, protesto için konvoydaki bir araca tekme atan ve özel tim tarafından yere yatırılarak etkisiz hale getirilen bir yurttaşa yerde yatarken attığı tekme nedeniyle eleştiri oklarına hedef oldu. Yerkel daha sonra görevden alındı. Soma Eynez bölgesindeki maden, Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. tarafından Eylül 2009’da Ciner Grubu’ndan devir alındı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından açıklanan bilgilere göre Soma Kömür İşletmeleri AŞ, 2012 yılında 2 kez, 2013 yılında 2 kez, 2014 yılında ise 13, 14, 17 ve 18 Mart’ta iş sağlığı ve iş güvenliği yönünden teftiş edilmiş, mevzuata aykırı bir durum olmadığı belirlenmişti. İşyerinde 25 Temmuz 2013’ten bu yana 9 iş güvenliği uzmanı ve 3 işyeri hekimi çalıştığı belirtildi. Enerji Bakanı Taner Yıldız, Temmuz 2013’te aynı işletmenin farklı bir ocağının açılışını yapmış, örnek bir işletme olduğunu belirtmişti. 3 GÜNLÜK ULUSAL YAS ‘SORUN YOK’ DİYEN RAPORA SORUŞTURMA Olayın ardından Türkiye’de, 13 Mayıs’tan itibaren 3 günlük ulusal yas ilan edildi. Ulusal yas nedeniyle ülke genelinde ve dış temsilciliklerde bayraklar yarıya indirildi ve 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kutlamalarının yapılmaması kararlaştırıldı. Facianın ertesi gününde Soma Cumhuriyet Başsavcılığı, olayda çıkan yangın ile ilgili soruşturma başlattı. Bu arada facianın meydana geldiği tesiste 13, 14, 17 ve 18 Mart 2014 tarihlerinde yapılan denetimlerde hiçbir soruna rastlanmadığına dair rapor hazırlanmış olması da dikkat çekti. İzmir İş Teftiş Kurulu tarafından düzenlenen raporda Soma Kömür İşletmeleri AŞ’de 2.944 erkek ve 4 kadının istihdam edildiği gözüküyor. Madende kadınların çalışmasının yasak olmasına rağmen yapılan teftişin sonucunda, “noksan yok” diye rapor düzenlenmiş! Ankara’nın Kızılay semtinde, Soma’da yaşanan maden faciasını protesto eden ve TBMM’ye yürümek isteyen eylemcilere polis müdahale etti. İstanbul’un Tünel semtinde, sloganlar ve pankartlar eşliğinde Soma’daki faciayı protesto etmek amacıyla Taksim Meydanı’na yürümek Denetimde risk değerlendirme raporu, elektrik tesisatı periyodik kontrolü, topraklama tesisatı kontrolü, ölçümler, gürültü, toz ve gaz kontrolleri, çalışanların ifadesi gibi çok önemli hususlara ise hiç değinilmemiş. Denetim raporunun sonuç bölümü ise “iş yerinde 13, 14, 17, 18 Mart 2014 tarihlerinde yapılan İş Sağlığı ve Güvenliği Programlı Teftişte, TESPİT EDİLEN NOKSAN HUSUS OLMAMASI nedeniyle, yapılacak bir işlem yoktur.” şeklinde düzenlenmiş. Bu raporun ortaya çıkmasının ardından raporu hazırlayan müfettişler hakkında soruşturma başlatıldığı açıklandı. Eleştirilerin odağındaki isimlerden Soma Holding Yönetim Kurulu Başkanı Alp Gürkan ise 16 Mayıs tarihinde düzenlediği basın toplantısında kazanın oluş sebebinin trafo patlaması olmadığını, asıl sebebinin 140 kodunda dördüncü bantta tespit edilmesi mümkün olmayan kızışmanın ve buna bağlı olarak hızlı havanın etkisiyle tutuşan kömür korlarının sebep olduğu yangının kazayı meydana 10 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço getirdiği yönünde tahminlerinin olduğunu söyledi. Ayrıca kazanın meydana geldiği yer ile trafo arasında 400 metrelik mesafenin olduğunu belirtti. Ayrıca Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na bağlı müfettişlerin madende incelemelere başladığını açıkladı. SORU ÖNERGESİ REDDEDİLMİŞTİ Türkiye’de madenciler, 2013 yılı sonunda ülkedeki tehlikeli çalışma koşullarını protesto etti ve Türkiye Büyük Millet Meclisi, ilgili madenin güvenliğinin araştırılması teklifini facianın gerçekleşmesinden yalnızca yirmi gün önce reddetti. Ekim 2013’te CHP’li milletvekillerinin hazırladığı ve MHP ile BDP milletvekilleri tarafından desteklenen, 60 vekilin imzaladığı Soma’daki maden ocaklarına meydana gelen iş kazalarını araştırma amacıyla bir meclis araştırma Komisyonu kurulmasını öneren soru önergesi, 29 Nisan’da TBMM gündemine getirilmiş ancak AKP milletvekillerinin oylarıyla reddedilmişti. Facianın gerçekleşmesinden sonra Türkiye’de üç günlük ulusal yas ilan edildi. Ayrıca, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde iki gün ve Pakistan’da bir gün ulusal yas ilan edildi. 73 YILDA 3 BİNDEN FAZLA ÖLÜM 1941’den bugüne kadar Türkiye’nin birçok bölgesinde yer alan kömür ve diğer maden ocaklarında yaşanan, pek çoğu grizu patlaması, göçük ve yangından kaynaklı olmak üzere iş kazalarında 3 binden fazla işçi hayatını kaybetti. Bu kazalarda 100 bini aşkın kişi ise yaralandı. Ülkede en büyük maden faciası, 1992’de Zonguldak’ın Kozlu ilçesinde yer alan Türkiye Taş Kömürü İşletmesine bağlı kömür ocağında meydana geldi. Buradaki grizu patlamasında 263 işçi hayatını kaybetmişti. İŞ KAZALARININ EN FAZLA YAŞANDIĞI SEKTÖR, “MADEN VE TAŞ OCAKÇILIĞI” Türkiye İstatistik Kurumunca geçen mart ayında yayınlanan ve iş kazalarının sektörel dağılımının yer aldığı rapora göre, Türkiye’de iş kazalarının en fazla yaşandığı sektör, “maden ve taş ocakçılığı” olarak belirlendi. Geçen yıl iş kazalarının yüzde 10,4’ünün madencilik ve taş ocağı sektöründe görüldüğü tespit edildi. Elektrik, gaz, buhar, su ve kanalizasyon sektöründe iş kazası geçirenlerin oranı yüzde 5,2; inşaat sektöründe iş kazası geçirenlerin oranı ise yüzde 4,3 olarak gerçekleşti. Türkiye’de şimdiye kadar yaşanan bazı maden ocağı kazaları şöyle: 7 Mart 1983 - (103 ölü) Armutçuk’ta grizu patlaması 10 Nisan 1983 - (10 ölü) Kozlu’da grizu patlaması. 31 Ocak 1987 - (8 ölü) Kozlu’da göçük. 31 Ocak 1990 - (5 ölü) Bartın’ın Amasra ilçesinde grizu patlaması. 7 Şubat 1990 - (68 ölü) Amasya Yeni Çeltik’te grizu patlaması. 3 Mart 1992 - (263 ölü) Kozlu’da grizu patlaması. 26 Mart 1995 - (37 ölü) Yozgat’ın Sorgun ilçesinde grizu patlaması. 22 Kasım 2003 - (10 ölü) Karaman’ın Ermenek ilçesinde grizu patlaması. 8 Eylül 2004 - (19 ölü) Kastamonu’nun Küre ilçesinde yangın. 2 Haziran 2006 - (17 ölü) Balıkesir’in Dursunbey ilçesinde grizu patlaması. 10 Aralık 2009 - (19 ölü) Bursa’nın Mustafakemalpaşa ilçesinde grizu patlaması 17 Mayıs 2010 - (30 ölü) Zonguldak’ta grizu patlaması. 8 Ocak 2013 - (8 ölü) Kozlu’da grizu patlaması. 11 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 ha b e r Mesleki sorunlar ve yeni torba yasa BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez, Line TV’de Özgür Erdursun’un sunduğu ‘Uzman’ programına konuk oldu. Katıldığı televizyon programında, mesleki sorunlar hakkında konuşan BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez, yeni torba yasaya ilişkin de görüşlerini paylaşarak, yasada yer almasını talep ettikleri konu başlıklarını sıraladı. kreş yardımı yapılmalı. Ev temizliğine ve apartmanların merdiven temizliğine ayın belli günlerinde giden çalışanların sigortalılığının sağlanması için ev sahiplerini ve apartman yöneticilerini darda bırakmayacak şekilde, bürokratik engellerden uzak, yasal bir çözüm getirilmeli. Emekli olup da işine devam eden ve maaşından sosyal güvenlik destek primi kesilen BAĞKUR’lular, iş yerlerinde sigortalı istihdam ettikleri takdirde, maaşlarından yüzde 15 sosyal güvenlik destek primi kesilmeme teşviki getirilmeli.” B ursa Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (BSMMMO) Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez, Line TV’de Özgür Erdursun’un sunduğu ‘Uzman’ programına konuk oldu. Hazırlık çalışmaları devam eden yeni torba yasaya ilişkin bilgi veren BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez, mesleki sorunlar hakkında da konuştu. Sigortalılık süresi ve prim ödeme gün süresini doldurup, yaşını bekleyen sigortalıların emekliliği için uygun bir düzenleme çalışması yapılması gerektiğinin de altını çizen Ahmet Hikmet Sönmez, “İdari para cezaları ile birlikte tüm vergi borç, ceza ve gecikme faizlerine de torba yasada yer verilmeli. Ayrıca, kadın sigortalıların 2 çocuk dışında, geri doğru ilk doğumunun dikkate alınarak, sigortalılığının geriye çekilmesi gerekir” dedi. Özgür Erdursun’un yeni torba yasaya ilişkin sorularını yanıtlayan BSMMMO Başkanı Sönmez, torba yasada kesinlikle olması gerektiğini düşündüğü konulara ilişkin şunları söyledi: BAĞKUR’lulara ve Genel Sağlık Sigortalıları’na prim affı getirilmeli. İşverenlere prim borçları için yeniden yapılandırma çıkarılmalı. Sigortalı çalışan kadınlara MESLEKİ TALEPLERİ SIRALADI Yeni torba yasaya ilişkin görüşlerinin ardından, mesleki sorunlara da değinen BSMMMO Başkanı Sönmez, başta 5/4 olmak üzere, meslek yasasındaki antidemokratik tüm 12 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço ‘İngilizce’ zamanı! maddelerin kaldırılması gerektiğini belirtti. Mükellef Bilgileri Bildirimi ve Ba-Bs Formları gibi bilgi amaçlı bildirimlerden alınan özel usulsüzlük cezalarının kaldırılması gerektiğinin de altını çizen BSMMMO Başkanı Sönmez, “Kendiliğinden düzeltilen hiçbir beyanname ve bildirim için özel usulsüzlük cezası kesilmemelidir. Kesin mizan formları basitleştirilerek, yıllık beyanname eki olarak alınmalı, KDV1 ve KDV2 Beyannameleri birleştirilerek ceza riski azaltılmalıdır. Angarya niteliğindeki tüm uygulamalara son verilmelidir. Beyannameleri imzalanan müşteri listeleri ile müşteri bildirim formları kaldırılmalıdır. Maliye Bakanlığı’nda mevcut olan bu bilgiler, Odalarımızla paylaşılmalıdır” şeklinde konuştu. BSMMMO tarafından, meslek mensuplarına yönelik düzenlenen İngilizce Kursu, BAOB Yerleşkesi’ndeki Oda Hizmet Binası’nda devam ediyor. Bursa Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası’nca (BSMMMO) meslek mensuplarına yönelik düzenlenen İngilizce kursunun açılışı BAOB Yerleşkesi’ndeki Oda Hizmet Binası’nda yapıldı. B SMMMO ile American Life Language Institute Dil Okulları arasında yapılan anlaşma çerçevesinde düzenlenen kursun açılış dersinde, BSMMMO Genel İdare Müdürü Osman Yıldırım da hazır bulundu. American Life Language Institute Dil Okulları İngilizce Öğretmeni Barış Başçı’nın sunumunda gerçekleşen ilk derse katılan meslek mensuplarına, kursta gerekli materyaller dağıtılırken, kurs başlangıcında American Life Language Institute Dil Okulları yetkilileri de hazır bulundu. BSMMMO’nun BAOB Yerleşkesi’ndeki hizmet binasında haftanın üç günü, iki grup halinde gerçekleşen İngilizce kursu, toplam 150 saat sürecek. Kurs, 27 Haziran tarihinde sona erecek. ‘BANKACILIK SİSTEMİ UYGULANMALI’ “E-beyanname şifresi mükelleflere değil, meslek mensuplarına verilmelidir” diyen Sönmez, sözlerini şöyle sürdürdü: “Meslek mensubunun KDV yükü azaltılmalı, Damga Vergisi yükü kaldırılmalıdır. Serbest meslek uygulamasında Gelir Vergisi/KDV çelişkisi giderilmelidir. Meslek mensupları tahsilat yapmamasına rağmen serbest meslek makbuzu veya fatura düzenlemek zorunda olduğu için tahsil etmediği ’geliri’ ve KDV’sini beyan ederek mağdur edilmemelidir. Kira ve ücretlerde olduğu gibi meslek mensubunun tahsilat sorununun giderilmesi için bankacılık sistemi kullanımı zorunlu hale getirilmelidir. Denetim sürecinde; yetki belgeleri ve ruhsat harçları bedelleri kaldırılmalıdır. Ülkemizde yüzbinlerce KOBİ’ye bağımsız denetim hizmeti vermeye hazır olan meslektaşlarımızın önü kesilmemelidir. Kamu Gözetimi Kurumu TÜRMOB’la mutlaka işbirliği yapmalı, unvanlara eşit davranmalı, denetim yapacak meslek mensupları için mükerrer sınavlar getirmemelidir.” 13 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 ha b e r ‘Sanat’a mali müşavir imzası Fotoğraftan ebruya, yağlıboya resimden şiire kadar sanat ve edebiyatın çeşitli dallarıyla ilgilenen mali müşavirlerin eserleri, BAOB Yerleşkesi’nde sanatseverlerin beğenisine sunuldu. B ursa Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası’nca (BSMMMO) düzenlenen BSMMMO 1. Kültür & Sanat Günleri’nin açılışı, geçtiğimiz günlerde BAOB Yerleşkesi’nde düzenlenen törenle gerçekleşti. Fotoğraftan ebruya, yağlıboya resimden şiire kadar sanat ve edebiyatın çeşitli dallarıyla ilgilenen mali müşavirlerin eserlerinin sergilendiği açılışta, imza günü ve şiir dinletileri de gerçekleştirildi. BSMMMO Yönetim Kurulu Üyeleri’nin ev sahipliğinde gerçekleşen ve meslek mensuplarının da aileleriyle birlikte yoğun katılım gösterdiği açılış töreninde, TÜRMOB eski Genel Başkanı Masum Türker de hazır bulundu. Bursa’da yaşayan ve sanatla yakından ilgilenen mali müşavirlerin çalışmalarının bir araya getirildiği ve 10 Mayıs tarihine kadar açık kalan sergi hakkında bilgi veren BSMMMO Yönetim Kurulu Sekreteri Sabiha Işık, “Bu yıl, ilkine imza attığımız etkinliğimizi iki aylık yoğun bir Masum TÜRKER TÜRMOB eski Genel Başkanı çalışma döneminden sonra gerçekleştirdik. Sadece rakamlarla değil bilim, sanat ve edebiyatla da ilgilenen ve kendilerini bu alanlarda geliştiren meslektaşlarımız var. Bu meslektaşlarımızın eserlerini, etkinliğimiz aracılığıyla kamuoyu ile paylaşma imkanı bulduk” dedi. Etkinliğin önümüzdeki yıllarda da devam edeceğini duyuran Sabiha 14 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço Sanatın çeşitli dallarında başarılı olmuş, pek çok ünlü yazarın, ressamın aslında başka mesleklerin mensubu olduğunun da altını çizen Masum Türker, “Hayatımızda pek çok işle yoğun bir şekilde uğraşabiliriz ama arada bir, kendimizi bulmak için rutin yaptığımız işin dışına çıkmamız lazım” dedi. BAOB Yerleşkesi’nde gerçekleşen etkinlik, açılış kokteylinin ardından BSMMMO Konferans Salonu’nda, kitabı bulunan meslek mensuplarının söyleşileri ile devam etti. Söyleşilerin ardından, şiir dinletisi ile devam eden etkinlik, Mali Müşavir Kenan Taner’in bağlamasıyla katılımcılara müzik ziyafeti sunmasıyla sona erdi. Işık, tüm meslektaşlarını ve Bursalıları sergilerini ziyaret etmeye davet etti. 10 MAYIS’A KADAR ZİYARET EDİLEBİLECEK Sosyal Yardımlaşma ve Kültürel Etkinlikler Komisyonu Başkan Yardımcısı Songül Gül Deniz’in sunumunda gerçekleşen etkinlikte söz alan TÜRMOB eski Genel Başkanı Masum Türker ise BSMMMO’nun farklı bir etkinliğe imza attığını ve bundan büyük bir gurur duyduğunu dile getirerek, “Bu etkinliğe eserleriyle katkı koyan meslektaşlarım başta olmak üzere, etkinliğin düzenlenmesini sağlayan ve bu özel güne katılım sağlayan tüm meslektaşlarımı tebrik ediyorum” diye konuştu. BSMMMO Kültür & Sanat Günleri’nin açılışı, geçtiğimiz günlerde BAOB Yerleşkesi’nde düzenlenen törenle gerçekleşti. Fotoğraf: Smmm. Ali AYHAN Fotoğraf: Smmm. Güler ÇELİK Fotoğraf: Smmm. İlkay MUTLUAY Fotoğraf: Smmm. İnci KOYUNCU Fotoğraf: Smmm. Mehmet GÜLER Fotoğraf: Smmm. Mehmet YEDİLER Fotoğraf: Smmm. Necla ÖZSUŞEHİRLİ Fotoğraf: Smmm. Nurettin ŞANLI BBilanço 15 Fotoğraf: Smmm. Serpil SAVAŞ MAYIS / HAZİRAN 2014 Yağlıboya Sergisi Smmm. Fikret TESTERECİ Ebru Çalışması: Smmm. Adem CAN Fotoğraf: Smmm. Yasemin GÖKSU ha b e r SGK’dan ‘Bugün git yarın gel’ mantığına projeli çözüm! SGK Bursa İl Müdürlüğü olarak, ‘Talep-Takip-Sonuç Projesi’ sayesinde vatandaşa ‘Bugün git, yarın gel’ diyen personelin tespit edildiğini ve ilgili birim sorumlusuna iletildiğini söyleyen İl Müdürü Ahmet Metin, “Talebinin sonuçlanmadığını söyleyen vatandaşa, 10 dakika içinde geri dönerek, işlemini gerçekleştiriyoruz. ‘Beyaz Zarf Projesi’ sayesinde de emekli olmadan 6 ay önce, vatandaşa emekli olacağını bildiren bir mektup gönderiyoruz” dedi. Oda Başkanı Smmm. Ahmet Hikmet SÖNMEZ SGK İl Müdürü Ahmet METİN’e plaketini verirken. İl Müdürlüğü olarak ‘E-Mevzuat Yazılımı’, ‘Beyaz Zarf’, ‘Talep-Takip-Sonuç’, ‘Dış Paydaş Toplantıları’, ‘Akıllı Sıramatik’, ‘Çalışma Grupları’ ve ‘Renkli Adımlar’ projeleri üzerinde çalıştıklarını kaydetti. Bu projelerden bazılarını hayata geçirdiklerini dile getiren SGK Bursa İl Müdürü Ahmet Metin, e-mevzuat yazılımı projelerine ilişkin şunları söyledi: “Bursa İl Müdürlüğü olarak geliştirdiğimiz e-mevzuat yazılımı uygulamamızı, kurum başkanlığımız geçtiğimiz günlerde Türkiye genelindeki sayısı 27 bin 100’ü bulan tüm sosyal güvenlik kurumu personelinin kullanımına açtı. Bunu İl Müdürlüğümüzün bir başarısı olarak görüyoruz. Usta-çırak ilişkisiyle mevzuat yönetmiyoruz. Yazılı mevzuata ve kaynağa ulaşarak, uygulamalarımızı bu yönde geliştiriyoruz. İleriki günlerde hedefim, kurum başkanının da onayıyla, bu uygulamayı mali müşavirlerin de hizmetine açmaktır.” B ursa Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası’nca (BSMMMO) SGK Bursa İl Müdürü Ahmet Metin ve SGK İl Müdür Yardımcısı Eran Karaca’nın sunumunda, ‘Sosyal Güvenlik Sisteminde İstihdam Teşvikleri’ konulu seminer düzenlendi. BSMMMO’nun BAOB Yerleşkesi’ndeki hizmet binasında meslek mensuplarının katılımıyla gerçekleşen seminerin açılış konuşmasını yapan BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez, “Çalışma hayatında, işverene sağlanan teşviklere şöyle bir baktığımızda, bunların; malulluk, yaşlılık ve ölüm sigortaları prim oranlarının işveren hissesinden 5 puanlık indirimi, özürlü sigortalıların istihdamına ilişkin işveren hissesi prim teşviki, 5921 Sayılı Kanun’a işsizlik sigortasından sağlanan prim teşviki, AR-GE yatırımları için teşvik, 6111 Sayılı Kanun ile birlikte genç, kadın, vasıflı teşviki, 10 ve üzeri işçi çalıştıran işyerleri için teşvik ile yurt dışına gönderilen işçiler için uygulanan teşvikler olduğunu görüyoruz” diyerek, sözü sunumunu yapmak üzere SGK Bursa İl Müdürü Ahmet Metin’e bıraktı. 6 AY SONRA EMEKLİSİNİZ MEKTUBU Konuşmasında, ‘Beyaz Zarf Projesi’ hakkında da bilgi veren SGK İl Müdürü Metin, “Bu projemizin bir diğer adı da beklemeden emeklilik projesi. Emekli olmadan insanlara 6 ay öncesinden 4B sigortalılarına emekli olacaklarını bildiren bir mektup gönderiyoruz. Gürsu ilçemizde pilot uygulamamızı başlattık. Diğer ilçelerimizde de uygulamaya başlayacağız. İnsanlar, emekli olacaklarını 6 ay öncesinden evine gelen mektupla öğrenecekler” dedi. Bir diğer projelerinin de ‘Talep-Takip-Sonuç Projesi’ olduğunu ifade eden Metin, şöyle konuştu: USTA-ÇIRAK İLİŞKİSİYLE MEVZUAT YÖNETMİYORUZ Konuşmasına, il müdürlüğü olarak yürüttükleri faaliyetler ve hayata geçirmeyi planladıkları projeler hakkında bilgi vererek başlayan SGK Bursa İl Müdürü Ahmet Metin, MAYIS / HAZİRAN 2014 16 BBilanço Karaca ise sunumuna, ‘Malullük, Yaşlılık ve Ölüm Sigortaları Primleri’nin işveren hissesinden beş puanlık indirimi konusunda bilgi vererek başladı. Eran Karaca teşviğin kapsamı, teşvikten yararlanma şartları, teşvik kapsamına girmeyen sigortalılar ve işyerlerinden bahsederken, malullük, yaşlılık, ölüm sigortası primi işveren hissesinin 5 puanlık kısmına isabet eden tutarı, prime esas kazancın alt ve üst sınırı arasında olmak kaydıyla Hazine tarafından karşılandığını kaydetti. Konuşmasının devamında, 6111 Sayılı Kanun’da yer alan ‘Kadın, Genç ve Mesleki Yeterliliğe Sahip Sigortalı İstihdam Teşviki’nden de bahseden Karaca, destekten yararlanabilmek için sigortalı ve işyeri yönünden gerekli olan şartları sıraladı. “Destekten yararlanma süresi içinde aynı işverenin başka bir işyerinde naklen ve hizmet akdi sona ermeden çalışmaya başlaması halinde, söz konusu destekten kalan süre içinde yeniden yararlanılması mümkün bulunmamaktadır” diyen Eran Karaca, konuşmasını ‘Engelli Sigortalıları İstihdam Teşviki’, ‘İşsizlik Ödeneği Alanları İstihdam Teşviki’ ve ‘Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinde Sigorta Prim Desteği’ hakkında bilgi vererek sürdürdü. BSMMMO’nun BAOB Yerleşkesi’ndeki hizmet binasında gerçekleşen etkinlik, SGK Bursa İl Müdürü Ahmet Metin ve SGK İl Müdür Yardımcısı Eran Karaca’ya günün anısına plaket takdim edilmesi ile sona erdi. Smmm. Nazan ÖZSOY Bursa TESMER Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi “Devlet ve özel sektörde olmayan bir proje bu. Resmi internet sitemize girildiğinde, ‘Talebiniz sonuçlandı mı?’ diye bir buton çıkıyor karşınıza. Ve ‘Hayır’ı tıkladığınızda telefon numarası açılıyor. Telefonunuzu giriyorsunuz. Ve 10 dakika içinde sizi arıyoruz. ‘Size kim bugün git, yarın gel dedi? Talebiniz neydi de sonuçlanmadı?’ bunları soruyoruz. Sizden gelen sözlü ifadeleri yazılı hale getirerek, işi aksatan personele, ilgili şefine ve bağlı olduğu birim yöneticisine aynı anda mail gönderiyoruz. Ve tüm bu verilerimiz arşivleniyor. Dedikoduyla değil, verilerle idarecilik yapmaya çalışıyoruz.” Metin, bugüne kadar sisteme giren yaklaşık 4 bin kişiden 500’ünün talebinin olumsuz sonuçlandığını da sözlerine ekledi. SGK’DAN RESMİ ZİYARET Öte yandan, SGK Bursa İl Müdürü Ahmet Metin, BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez’i makamında ziyaret etti. BSMMMO’nun BAOB Yerleşkesi’ndeki hizmet binasında gerçekleşen ziyarette, Oda Başkan Yardımcısı Ömer İşci, Yönetim Kurulu Üyeleri Hasan Uçar, Ali Nazım Tekelioğlu ve Hüseyin Kahraman da hazır bulundu. Ziyarette, karşılıklı işbirliği içerisinde yürütülecek olan projelere vurgu yapıldı. TEŞVİKLERDEN BAHSETTİ SGK İl Müdürü Ahmet Metin’in ardından ‘Sosyal Güvenlik Sisteminde İstihdam Teşvikleri’ konulu semineri gerçekleştirmek üzere söz alan SGK İl Müdür Yardımcısı Eran Bursa Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası’nca, SGK Bursa İl Müdürü Ahmet Metin ve SGK İl Müdür Yardımcısı Eran Karaca’nın sunumunda, ‘Sosyal Güvenlik Sisteminde İstihdam Teşvikleri’ konulu seminer düzenlendi. 17 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 ha b e r 9. Türkiye Muhasebe Forumu’nun ardından Smmm. Selma ÇALIŞIR BSMMMO Etik Komisyonu Üyesi Üst birliğimiz olan TÜRMOB’un organize ettiği, 3-5 Nisan 2014 tarihleri arasında Aydın’ın Kuşadası ilçesinde Efes Kongre Merkezi’nde Aydın SMMMO’nun ev sahipliğinde gerçekleşen 9.Muhasebe Forumu’nda, “Mesleki gelişmelerde yaşanan sorunlar, çözüm yolları ve hizmet planlamasının önemi”, “5. Türkiye Haksız Rekabet Kongresi”, “5.Türkiye Etik Kongresi” konuları ele alındı. Ymm. Nail SANLI TÜRMOB Genel Başkanı Kızılot’un moderatörlüğünde, Adalet Ve Kalkınma Partisi Genel Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Hüseyin Çelik, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Nihat Matkap, Milliyetçi Hareket Partisi Manisa Milletvekili Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi Erkan Akçay ile Barış ve Demokrasi Partisi Parti Meclisi Üyesi Ali Rıza Yurtsever konu ile ilgili görüş ve önerilerini bizlerle paylaştılar. Ancak en öne çıkan, en yetkili ağızdan Adalet Ve Kalkınma Partisi Genel Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Hüseyin Çelik’in yaptığı açıklamalardı. T ürkiye genelinden hemen hemen bütün illerden YMM ve SMMM meslektaşlarımızın yoğun katılımı ile gerçekleştirilen forum için öncelikle üst birliğimiz olan TÜRMOB’ a ve ev sahipliğini üstlenen Aydın SMMMO’ya teşekkür eder, şükranlarımızı sunarız. Oldukça yoğun geçen mesleki iş yüklü günlerimizde 3 günlük tarih dolu bir mola verdik 9.Muhasebe Forumu sayesinde. Önemli olduğu kadar aciliyet de taşıyan konular enine boyuna değerlendirildi, tartışıldı, çözüm önerileri sunuldu. TÜRMOB Genel Başkanı Nail Sanlı’nın konuşmasında hükümete tenkitlerde bulunduğunu, “bıçak kemiği dayandı, sabrın sonuna geldik” şeklindeki ifadelerinin çok sıkıntılı olunduğunu gösterdiğini anlatan Çelik, “Kendisi birçok şikayette bulunduktan sonra ‘lütfen bunları şikayet olarak kabul etmeyin’ diyor. Şikayetse, sitemse, tenkitse baş üstüne. Bu üslupla, nezaketle dile getirdiğiniz şikayetlerinizi asla yadırgamayız. Eğer biz sizin hükümetinizsek siteminizi de şikayetinizi de tenkitinizi de oraya yapacaksınız; gidip Putin’e, Merkel’e şikayet edecek Seçilen konular, konulara ilişkin davet edilen konuşmacılar çok yerinde ve başarılıydı. Siyasi partilerin temsilcileri ‘’Mesleki gelişmelerde yaşanan sorunlar, çözüm yolları, hizmet pazarlamasının önemi’’ konulu panelde alt başlık olarak ‘’Politikacı gözü ile mesleki gelişmelerde yaşanan sorunlar ve çözüm önerileri’’ konusunda Prof. Dr. Şükrü 18 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço Ak Parti hükümetleri döneminde meslek mensuplarının birçok hakkı elde ettiğine dikkati çeken Çelik, getirdikleri nispi temsil sisteminin birlik yönetimleri tarafından olumsuz karşılansa da çoğunluğun temsili açısından daha faydalı sonuçlar getirdiğini söyledi. haliniz yok. Sitemse eyvallah, sitem de sevgiden doğar, sevdiğiniz için sitem ediyorsunuz” dedi. Ak Parti hükümetleri döneminde meslek mensuplarının birçok hakkı elde ettiğine dikkati çeken Çelik, getirdikleri nispi temsil sisteminin birlik yönetimleri tarafından olumsuz karşılansa da çoğunluğun temsili açısından daha faydalı sonuçlar getirdiğini söyledi. KDV ve muhtasar beyannamelerin birleştirilmesi önerilerine Maliye Bakanlığı’nın da sıcak baktığını anımsatan Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: Kamu Gözetimi Kurumu’nun AB ile yürütülen üyelik müzakerelerinde “Şirketler Hukuku” faslının açılmasının bir şartı olarak gündeme geldiğini hatırlatan Çelik, yetki aşmaları varsa bunların oturulup konuşulabileceğini, kendisinin bu alanda moderatörlük yapma görevini üstlenebileceğini belirtti. Maliye Bakanlığı’nın tüm tebliğlerini tek çatı altında toplamayla ilgili çalışma yürüttüğünü, muhasebe ve m müşavirlik meslek grubuna yönelik yayınlanmamış yönetmeliklerin en kısa zamanda yayınlanması yönünde talimat verildiğini aktaran Çelik, TÜRMOB’un sürekli eğitim merkezi kurma talebini desteklediğine değindi. Meslek mensuplarına yönelik bazı vergi istisnalarıyla ilgili düzenlemelerin Gelir Vergisi içinde değerlendirileceğini, bu yasanın sürüncemede bırakıldığı görüşlerinin doğru olmadığını anlatan Çelik, “Egzersiz olsun diye kanun çalışması yapmıyoruz, yeni gelir vergisi kanunu çıkacak, canınızı sıkmayın” ifadelerini kullandı. “Usulüne uygun, size yakışan nezaketle, tenkit edin, şikayette bulunun. Ama tahkir ve tezyife dönüştüğü zaman kimse muhatap almaz, kimse ciddiye almaz. Bizim birlikte halledemeyeceğimiz hiçbir problem yok.” Sözleri en çok aklımda kalanlardı pür dikkat dinledim gerekli notlarımı aldım, bundan sonraki süreçte sorumlu bir meslek mensubu olarak takipçisi olacağım. Tüm iyi niyetim ve samimiyetimle Sayın Hüseyin Çelik’in sözlerini yerine getirmesini temenni ederim. Forum sonunda, 9.Muhasebe Forumu’nda mesleğin son 10 yılda yaşadığı sorunların çözümüne yönelik önemli adımlar atılmakta olduğu müjdesi verildi. Forumda konuşan Maliye Bakanlığı D.U.Y.Daire Başkanı F. Gözübüyük, TÜRMOB, YMM ve SMMM Odaları ile yapılan üç günlük çalıştayda aşağıda yazılı konularda mutabakata vardıklarını ve yapılacak eski yeni tüm düzenlemelerin tek bir tebliğde toplanacağını belirtti; TÜRMOB ile ilgili “CHP’nin arka bahçesiymiş” gibi bir algının bulunduğunu, kurumun hiçbir partinin arka bahçesi olmaması ve hiçbir partiyle özdeşleşmemesi gerektiğine işaret eden Çelik, isminin başında “Türkiye” yazan bu kurumun tüm ülke ile özdeşlemesi gerektiğini kaydetti. 1 2 3 TÜRMOB Başkanı Sanlı’nın bazı sorunlarını defalarca dile getirmelerine rağmen çözüm bulamadıklarını söylediğine dikkati çeken Çelik, “Bizim memlekette bir, iki kere söyleyerek kolay kolay problem çözemiyoruz. Her sondajdan petrol çıkmıyor, petrol çıkıncaya kadar sondaja devam. Eğer haklı olduğunuza inanıyorsanız ısrar edin” diye konuştu. 4 5 6 Hüseyin Çelik, kendisinin mali müşavirlikten, muhasebe işlemlerinden anlamadığını ancak gözlemlediği kadarıyla TÜRMOB ile kamudaki paydaş kurumlar arasında diyalog eksiği olduğuna inandığını bildirdi. Kamu Gözetimi Kurumu Başkanı Ahmet Baş ile bu toplantı öncesi görüştüğünü, bugünkü toplantının ardından TÜRMOB Başkanı Sanlı ile kendisini görüştüreceğini, bu toplantıda kendisinin de hakemlik yapacağını ve bu meseleleri çözeceklerine inandığını anlatan Çelik, “Hiç kimse yüzde 100 haklı ya da haksız değil, mesele ‘hep bana’cı olmamakta. ‘Olma keser gibi hep bana bana, ol testere gibi bir sana bir bana’ demişler. Bu testereyi çalıştırmamız lazım. İlgili merciler nezdinde sizin sözcülüğünüzü yapmak bizim boynumuzun borcudur” şeklinde konuştu. BBilanço 7 8 9 10 11 12 13 19 YMM tam tasdik sözleşmeleri kapsamı yeniden düzenlenecek. Karşıt incelemelerin daha az sayıda mükellef bazında yapılabilmesi hususunda düzenleme yapılacak. KDV tasdik işlemlerinin hızlandırılması yönünde düzenleme yapılacak. SMMM Sözleşmeleri yıllık yapılacak ve sisteme girilecek; müşteri değişiklikleri Maliye Bakanlığı tarafından izlenecek. Defter tutmada üst sınırlar kaldırılacak; tüm mükelleflerin beyannameleri SMMM’ler tarafından verilecek. Beyanname düzenlemede alt sınır basit usul hadlerine indirilecek. Meslek mensuplarının yapacağı işlerde ilgili kapasite sınırlandırılması aktif büyüklüğü hasılat ve işçi sayısı kriterlerine getirilmesi planlanıyor. KDV/Muhtasar Beyannameleri’nin birleştirilmesi planlanıyor. Ba-Bs Bildirimleri ile ilgili 10 günlük süre içinde tutarsızlıklar meslek mensubuna bildirilecek ve düzeltme istenecek. Süresi içinde yapılacak bu düzeltmeye ceza uygulanmayacaktır. Danışmalık sözleşmesi ile YMM’ler beyanname gönderemeyecektir. Şirketlere e-Beyanname artık verilmeyecek. Meslek mensubunun mücbir sebep hallerinde mükellefe beyanname vermeme cezası uygulanmayacak. Zamana dayalı ücret uygulamasının da Maliye Bakanlığı’nca tekliflere açık olduğu Maliye Bakanlığı temsilcisince ifade edildi. MAYIS / HAZİRAN 2014 ha b e r Kurum Kazancı, Gelir Vergisi’nin konusuna giren gelir unsurlarından oluşur Y BSMMMO tarafından düzenlenen seminerde, vergiden muaf olan kurumlar hariç tüm kurumların yıllık beyanname vermek zorunda olduklarını ifade eden Yeminli Mali Müşavir Mustafa Dündar, indirilemeyecek giderler, dar mükellef kurumlarda ve kâr payında vergi kesintisi, kâr payı tevkifatının yapılacağı dönem, avans kâr payı dağıtımı, AB kaynaklı fonlardan sağlanan hibeler konularını anlattı. eminli Mali Müşavir Mustafa Dündar, Bursa Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası’nın (BSMMMO) BAOB Yerleşkesi’ndeki hizmet binasında, Kurumlar Vergisi Beyanname Düzenleme konulu seminer düzenledi. Aydın SMMM Odası Başkanı Fettah Açan ile TESMER Başkan Yardımcısı Adem Çataloğlu’nun da katılımıyla gerçekleşen seminere meslek mensupları büyük ilgi gösterdi. Seminerin açılış konuşmasını yapan BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez, 3-4-5 Nisan 2014 tarihlerinde, Aydın-Kuşadası Efes Kongre Merkezi’nde düzenlenen ‘9. Türkiye Muhasebe Forumu ile 5. Türkiye Haksız Rekabet Kongresi ve 5. Türkiye Etik Kongresi’, hakkında meslektaşlarını bilgilendirdi. Türkiye genelinde faaliyet gösteren meslek mensuplarını bir araya getiren organizasyonda mesleki gelişmelerle yaşanan sorunlar, çözüm yolları ve hizmet pazarlamasının öneminin vurgulandığının altını çizen BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez, “Mesleğimizde haksız rekabetle mücadelede yeni yaklaşımlar ile muhasebe etiğinde temel ilkeler konuları işlendi” dedi. BSMMMO bünyesinde, önümüzdeki süreçte düzenlenecek seminerler hakkında da bilgi veren Ahmet Hikmet Sönmez, sözü sunumunu yapmak üzere Yeminli Mali Müşavir Mustafa Dündar’a bıraktı. ‘MUAFİYETTEN YARARLANDIRILMALI’ Sunumuna, verginin konusu hakkında bilgi vererek başlayan Mustafa Dündar, “Kurumların kazançları, Kurumlar Vergisi’ne tabiidir. Kurum kazancı, Gelir Vergisi’nin konusuna giren gelir unsurlarından oluşur” diye konuştu. Vergiden muaf olan kurumlar hariç tüm kurumların yıllık beyanname vermek zorunda olduklarını ifade eden Mustafa Dündar, özellik arz eden muafiyetlerden kooperatif muafiyeti hususunda şu bilgileri paylaştı: “Kooperatiflerin Kurumlar Vergisi muafiyetinden yararlanabilmeleri için ana sözleşmelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmamasına, yönetim kurulu başkan ve üyeMustafa DÜNDAR Yeminli Mali Müşavir 20 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço lerine kazanç üzerinden pay verilmemesine, yedek akçelerinin ortaklara dağıtılmamasına, sadece ortaklarla iş görüşülmesine dair hükümlerin bulunması, bu kayıt ve şartlara da fiilen uyulması gerekmektedir.” Sunumunda, yapı kooperatifleri hakkında da konuşan Dündar, şarta bağlı muafiyetlerden bahsetti. Dündar, şöyle konuştu: “Kurumlar Vergisi’nden belirli şartlara bağlı olarak muaf tutulan bir kurum veya kuruluşun muafiyet şartlarını ihlal etmesi halinde, bu şartların ihlal edildiği tarihten itibaren kurumlar vergisine tabi tutulması, muafiyet şartlarının tekrar kazanılması halinde ise izleyen hesap dönemi başından itibaren muafiyetten yararlandırılması gerekmektedir.” Smmm. Ahmet Hikmet SÖNMEZ Oda Başkanı nın işletmeden çekildiğinin kabul edilmesi gerekmektedir. BKK ile ÖTV Kanunu’nda yapılan oran yükseltilmesi sonucu vergi dairesi müdürlüğü tarafından yapılan ek tarhiyat sonucu ödenen ÖTV farkının kurum kazancının tespitinde gider olarak indirilmesi mümkündür. Yatırım teşvik belgesi kapsamında yapılan harcamalara ilişkin indirimli kurumlar vergisi uygulamasından yararlanmak üzere YMM raporu ibraz edilmeyecektir.” ‘GİDER OLARAK İNDİRİLEBİLİR’ Sunumunda indirilemeyecek giderler ve dar mükellef kurumlarda vergi kesintilerinden de bahseden Dündar, kâr payında vergi kesintisi, kâr payı tevkifatının yapılacağı dönem, avans kâr payı dağıtımı, AB kaynaklı fonlardan sağlanan hibeler hakkında da bilgi verdi. Dündar, sunumunun sonunda şu hususlara dikkat çekti: Soru-cevap bölümü ile devam eden seminer, BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez’in Yeminli Mali Müşavir Mustafa Dündar’a günün anısına plaket takdim etmesi ile sona erdi. “Yapılacak olan sermaye azaltımında öncelikle yeniden değerleme değer artış fonu, maliyet artış fonu, pasif kalemlere ait enflasyon fark hesapları ve geçmiş yıl karları- Yeminli Mali Müşavir Mustafa Dündar, BSMMMO’nun BAOB Yerleşkesi’ndeki hizmet binasında, Kurumlar Vergisi Beyanname Düzenleme konulu seminer düzenledi. 21 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 ha b e r “Koşullar aynı ise uygulanan fiyatlar farklı olmamalı” BSMMMO üyesi mali müşavirlere, transfer fiyatlaması yoluyla örtülü kazanç dağıtımı ve transfer fiyatlaması raporu hakkında sunum yapan Yeminli Mali Müşavir Çağatay Yüce, örtülü kazanç dağıtımına konu olabilecek işlemler, karşılaştırılabilirlik analizinde dikkate alınması gereken unsurlar ve kâr dağıtımı konularında meslek mensuplarını bilgilendirdi. B ursa Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası’nın (BSMMMO) BAOB Yerleşkesi’ndeki hizmet binasında, E. Hesap Uzmanı Yeminli Mali Müşavir Çağatay Yüce’nin sunumunda, ‘Transfer Fiyatlaması Yoluyla Örtülü Kazanç Dağıtımı ve Transfer Fiyatlaması Raporu’ konulu seminer düzenlendi. Meslek mensuplarının yoğun katılımıyla gerçekleşen seminerin açılış konuşmasını yapan Oda Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez, transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç müessesesinin, KVK’nın 13’ncü maddesinde kurumlar ve gelir vergilerine tabi kazancın aşındırılmasını engellemeye yönelik hükümler içeren bir tür vergi güvenlik müessesesi olduğunu kaydetti. BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez, sistemin daha iyi ve amacına uygun şekilde çalışabilmesi için şu önerileri sıraladı: “’Her türlü vergi’ kavramına açıklık kazandırılmalıdır. Grup şirketleri için konsolide beyanname verme imkanı düşünülmelidir. İlişkili kişi kavramı, TMS 24’e uygun olarak netleştirilmeli, ilişkilerde açık ve gizli faaliyetleri yönetme gücü ve kontrol edebilme esas alınmalıdır. Hazine zararının bulunup bulunmadığına, işlemin yapıldığı vergileme döneminin dikkate alınacağı konusuna açıklık kazandırılmalıdır. Yasal olarak vergi matrahından düşülen geçmiş yıl zararı ve istisna kazançlar nedeniyle vergi matrahının oluşmaması halinde hazine zararından bahsedilmemelidir. Aksi halde yasal indirimlerden yararlanmama riski oluşabilecektir. Yurt içi işlemlerde belirli ciro ve aktif toplamı kapsam dışında tutulabilir veya bu Çağatay Yüce Yeminli Mali Müşavir kurumlarla ilgili basit inceleme yeterli kabul edilebilir. Bu konuda muhasebenin önemlilik kavramı göz önünde bulundurulabilir. Ancak, bu konu yasal düzenleme gerektirmektedir. Transfer fiyatlandırması müessesesi, amacına ve evrensel uygulamalara uygun şekilde bir vergi güvenlik müessesesi olarak kurumlar vergisi ile sınırlı olarak uygulanmalıdır.” “İŞ STRATEJİLERİ DİKKATE ALINMALI” BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez’in açılış konuşmasının ardından ise sözü sunumunu yapmak üzere E. Hesap Uzmanı Yeminli Mali Müşavir Çağatay Yüce aldı. “Transfer fiyatlandırması, bir işletmenin kendi birimleri arasında uygulayacağı fiyattır” diyen Yeminli Mali Müşavir Çağatay Yüce, transfer fiyatlandırmasının ülkeler açısından önemine değindi. Transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımının unsurlarından bahseden Çağatay Yüce, şunları söyledi: “Mal veya hizmet 22 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço tespit yöntemleri kullanılarak belirlenebilir” diyen Çağatay Yüce, karşılaştırılabilir fiyat yöntemi, maliyet artı yöntemi ve yeniden satış fiyatı yönteminin geleneksel işlem yöntemleri arasında olduğunu kaydetti. Yüce, sunumunun devamında kârın paylaştırılması hususunda ise şu bilgileri paylaştı: “Kâr, iki aşamada paylaştırılır. Birincisi, rutin fonksiyonlardan elde edilen kârın dağıtımı. İlişkisiz şirketlerin benzer kontrol dışı işlemlerden elde ettiği kâr marjı dikkate alınarak, her bir ilişkili şirketin rutin fonksiyonlarına atfedilen kâr miktarı belirlenir ve dağıtılır. İkincisi ise bakiye karın paylaştırılmasıdır. Bakiye kâr üstlendikleri rutin olmayan işlevler ve yüklendikleri riskler nispetinde ilişkili şirketler arasında tekrar dağıtılır. Tüm paylaşımlar yapıldıktan sonra, ilişkili kişilerin kontrol altındaki işlemlerde uygulayacağı emsallare uygun fiyat tespit edilir.” Konuşmasında, işleme dayalı net kâr marjı yönteminden de bahseden Çağatay Yüce, sunumunda örnek olaylara da yer verdi. Seminer, soru-cevap bölümü ile devam ederken, BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez, Yeminli Mali Müşavir Çağatay Yüce’ye günün anısına plaket takdim etti. alım-satım işlemi olmalıdır. İşlem ilişkili kişilerle yapılmalıdır. İşlem, emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak tespit edilen fiyat üzerinden yapılmalıdır.” Türkiye’deki tam ve dar mükellef kurumların tamamının, bu düzenlemenin kapsamı içinde olduğunun altını çizen Yüce, Gelir Vergisi mükelleflerinden teşebbüs sahiplerinin de kapsam dahilinde olduğunu bildirdi. Yüce sunumunda, örtülü kazanç dağıtımına konu olabilecek işlemleri ise şöyle sıraladı: “Alım-satım, imalat ve inşaat, kiralama ve kiraya verme, ödünç para alınması ve verilmesi, ikramiye, ücret ve benzeri ödemeleri gerektiren işlemler.” Karşılaştırılabilirlik analizinde dikkate alınması gereken unsurları sıralayan Yüce, “Yapılan analizde, mal ve hizmetlerin nitelikleri, tarafların üstlendikleri işlevler ve riskler, işlemlerin gerçekleştiği pazarın yapısı ve pazardaki ekonomik koşullar ile kurumların iş stratejilerinin dikkate alınması gerekir” dedi. “KÂR İKİ TÜRLÜ PAYLAŞTIRILIYOR” “Transfer fiyatlandırması açısından yapılan bir karşılaştırmada, koşullar aynı ya da benzer, uygulanan fiyatlar farklı ise işlemin emsallere aykırı olduğu söylenebilir ve emsallere uygun fiyat, kanunda belirlenmiş emsal fiyat Yeminli Mali Müşavir Çağatay Yüce BSMMMO’nun BAOB Yerleşkesi’ndeki hizmet binasında ‘Transfer Fiyatlaması Yoluyla Örtülü Kazanç Dağıtımı ve Transfer Fiyatlaması Raporu’ konulu seminer düzenledi. 23 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 ha b e r BSMMMO’dan performans değerlendirmesi BSMMMO Koordinasyon Toplantısı, Sümbüllü Bahçe Konağı’nda yapıldı. BSMMMO çatısı altındaki tüm kurul, komisyon ve ilçe temsilcilerinin katılımıyla gerçekleşen koordinasyon toplantısında, Oda çatısı altında yürütülen faaliyetler masaya yatırılırken, önümüzdeki süreçte hayata geçirilecek projeler tartışılarak, performans değerlendirmesi yapıldı. Sönmez, toplantıya katılan meslektaşlarını yürütülen faaliyetler hakkında ayrıntılı bir şekilde bilgilendirdi. Slayt eşliğinde faaliyetleri tek tek anlatan BSMMMO Başkanı Sönmez, önümüzdeki süreçte düzenlenmesi planlanan etkinlikler hakkında da bilgi verdi. Sönmez konuşmasını, etkinliklere katılımın sağlanması konusunda meslektaşlarına çağrıda bulunarak sonlandırdı. GÖRÜŞ VE ÖNERİLER PAYLAŞILDI Ahmet Hikmet Sönmez’in ardından ise Oda’nın yeni resmi internet sitesinin tasarımı hakkında bilgi vermek üzere, BSMMMO Teknoloji İzleme Komisyonu Başkanı Feramuzşah Sarı söz aldı. Yeni web sitesi ve kullanımı hakkında meslektaşlarını bilgilendiren Feramuzşah Sarı, Palmiye Yazılım, Mevzuat ve İçtihat Programı hakkında da kısaca bilgi verdi. Sarı, Oda üyelerine özel hazırlanan mevzuat ve içtihat programı lisans ve kurulum CD’sinin uygun fiyatla Oda veznesinden temin edilebileceğini de duyurdu. Toplantının devamında ise BSMMMO Kurul Üyeleri, Oda Meclis Divanı Üyeleri, ilçe temsilcileri ve çalışma komisyonlarının başkanları da tek tek söz alarak, görüş ve önerilerini paylaştılar. B ursa Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (BSMMMO) Koordinasyon Toplantısı, Sümbüllü Bahçe Konağı’nda gerçekleşti. BSMMMO Yönetim Kurulu Üyeleri’nin yanı sıra kurul üyeleri, Oda Meclis Divanı, ilçe temsilcileri ve çalışma komisyonlarının başkanlarının da katılımıyla gerçekleşen koordinasyon toplantısı, Oda Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez’in açılış konuşmasıyla başladı. BSMMMO çatısı altındaki çalışma gruplarını bir araya getiren ve belirli periyotlarla düzenlenen koordinasyon toplantılarının önem taşıdığını vurgulayarak konuşmasına başlayan Ahmet Hikmet 24 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço Akademik Odalar’dan Kızılay’a destek di. Bursa Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası’nın da (BSMMMO) destek verdiği organizasyon, BAOB Yerleşkesi’nde gerçekleşti. BSMMMO Sosyal Yardımlaşma ve Kültürel Etkinlikler Komisyonu ile Çevre, Sağlık ve Spor Komisyonu’nun katkılarıyla düzenlenen etkinlikte 45 ünite kan toplandı. BSMMMO Başkan Yardımcısı Ömer İşci ve Oda Yönetim Kurulu Sekreteri Sabiha Işık’ın da hazır bulunduğu etkinlikte konuşan BSMMMO Sosyal Yardımlaşma ve Kültürel Etkinlikler Komisyonu Başkanı Ayhan Karaşin ve Çevre, Sağlık ve Spor Komisyonu Başkanı Şafak Karakaş, geleneksel hale getirilen kan bağışı etkinliğinin, bu yıl BAOB çatısı altındaki akademik odalarla da ortaklaştırılarak yapıldığını dile getirerek, etkinliğe destek veren tüm kan bağışçılarına teşekkür ettiler. Etkinlikte konuşan Kızılay yetkilileri de, kanın üretilemeyen bir doku olduğunu ve tek kaynağının sağlıklı bağışçılar olduğunu bildirerek, “Kan bağışı, hem toplumsal hem kişisel açıdan çok önemlidir. Eğer kan verirsek vücut yeni kan üretir ve bu vücut için yararlıdır. Her yıl binlerce insan, bir kaza ya da hastalık sonucunda kan bulamadığı için hayatını kaybediyor. Her bir ünite kan bağışı, kan bekleyen binlerce insanın hayatını kurtarmamızı sağlıyor. Bu yüzden herkesi kan bağışlamaya davet ediyoruz” dediler. Kızılay Kan Merkezi’nce yürütülen kan bağışı kampanyasına destek veren akademik odaların temsilci ve üyeleri, kanın acil değil sürekli ihtiyaç olduğunu belirterek, kan bağışı konusunda herkesi duyarlı olmaya davet ettiler. BAOB Yerleşkesi çatısı altındaki akademik odalar, sosyal sorumluluk çerçevesinde, Kızılay’ın yürüttüğü kan bağışı kampanyasına destek ver- BAOB Yerleşkesi çatısı altındaki akademik odalar, sosyal sorumluluk çerçevesinde, Kızılay’ın yürüttüğü kan bağışı kampanyasına destek verdi. 25 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 ha b e r Muhasebe ve finansman camiası Bursa’da buluştu ‘II. Uluslararası Muhasebe ve Finans Sempozyumu’, ‘Denetim ve Finansal Raporlamada Yeni Etkileşimler’ ana temasıyla, Bursa Büyükşehir Belediyesi, Uludağ Üniversitesi, Muhasebe ve Finansman Öğretim Üyeleri Bilim ve Araştırma Derneği (MUFAD) işbirliği ile Bursa’da gerçekleştirildi. B ursa Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası’nın da (BSMMMO) destek verdiği sempozyumun açılışında, TÜRMOB Genel Başkanı Nail Sanlı da hazır bulunarak, açılış konuşması yaptı. Yurt içi ve yurt dışındaki 47 üniversiteden, kamu kurumlarından ve meslek odalarından geniş katılımın olduğu sempozyumda, muhasebe ve finans alanındaki güncel konular ve sorunlar tartışılarak, muhasebe ve finans alanındaki teorik ve ampirik çalışmalara yer verildi. İki gün boyunca ana salon ve paralel oturumlarda hakem sürecinden geçen 69 bildiri sunuldu. Akademisyenler, Maliye Bakanlığı ile özel sektör kurumlarındaki yazarlar tarafından hazırlanan bildirilerden bazıları Tunus’tan, İtalya’dan, ABD’den, İran’dan ve Mısır’dan gönderildi. Bilim kurulu üyeleri arasında yer alan Prof. Lez Rayman Bacchus (Londra Metropolitan Üniversitesi) ve ABD’den Prof. Belverd E.Needles (Depaul Üniversitesi) de sempozyuma bizzat gelenler arasında yer aldı. Resmi dili Türkçe ve İngilizce olan sempozyumda İngilizce olarak hazırlanan 18 bildiri, birinci gün Uludağ Üniversitesi Mete Cengiz Kültür Merkezi ve ikinci gün Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde ana salonlarda simultane tercüme ile sunuldu. TÜRKİYE’DE FİNANSAL RAPORLAMA Sempozyum programının ikinci gününde, Prof. Dr. Nalan Akdoğan’ın başkanlığında gerçekleşen ‘Türkiye’de Finansal Raporlama ve Bağımsız Muhasebe Denetimi Uygulamalarında Yaşanan Sorunlar’ konulu panelde, Yeminli Mali Müşavir Sedat Atkın, BSMMMO Başkanı Ahmet ‘II. Uluslararası Muhasebe ve Finans Sempozyumu’, ‘Denetim ve Finansal Raporlamada Yeni Etkileşimler’ ana temasıyla, Bursa’da yapıldı. Hikmet Sönmez ve BSMMMO eski Başkanı Mesut Topcu sunum yaptı. Yeminli Mali Müşavir Sedat Atkın’ın sunumu ile başlayan panelin devamında, BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez söz aldı. “Uluslararası gelişmeler ile küresel ekonomi ve küresel şirketler, muhasebe mesleğinin ve muhasebe uygulamalarının uluslararası bir niteliğe kavuşmasını gerektirmiştir” diyerek konuşmasına başlayan BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez, “Uluslararası muhasebe ve finansal raporlama standartları, muhasebe uygulamalarının dayandığı muhasebe kültürünü oluşturmuştur. Muhasebenin gelişimi, içinde bulunduğu ortam, ülkenin ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel çevresinin etkileri altındadır” diye konuştu. BASİT BİR UZMANLIK DEĞİLDİR “Mesleğimiz hakkında bugün verilecek kararlar, sadece mesleğin geleceği açısından önemli değildir, aynı zamanda yaşadığımız ve çalıştığımız toplumların geleceği için sorumluluklarımızın bir parçası olarak da önemlidir” diyen BSMMMO Başkanı Sönmez, sözlerini şöyle sürdürdü: “Muhasebe mesleğinin ortak değeri artık sadece basit bir teknik uzmanlık değildir; kamu çıkarına hizmete yönelmiş değerlerin bütünüdür. Bugün mesleğin günlük sorunlarının yanı sıra, mesleğin yarınlarının en iyi şekilde oluşturulmasına yönelik planlamalar ve çalışmalar yapılmalıdır. 3568 Sayılı Yasa’ya göre muhasebe meslek mensupları; SMMM ve YMM olmak üzere iki unvan altında çalışmaktadır. SMMM’ler ve YMM’ler muhasebe mes- 26 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço lek yasasına göre denetçi sayılmaktalar ve bazı koşulları yerine getirerek, bağımsız denetçi olarak çalışabilmektedirler. Bugün ruhsat sahibi meslek mensuplarının, ayrıca sınav zorunluluğu olmaksızın bağımsız denetim yapabilmeleri sağlanmalıdır. Muhasebenin ürettiği finansal tabloların, muhasebe standartlarına uygunluğunu, yine denetim standartlarına göre inceleyerek, muhasebe bilgilerinin güvenilirliğini artıran ‘muhasebe denetimi’, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde ekonomik sistemin önemli bir parçasıdır. Muhasebe denetçisinin ürettiği raporlar, başta yatırımcıları olmak üzere, ilgili tarafları, güvenilir bilgiye ihtiyaç duyan bütün kesimleri ilgilendirir.” Sınav stresinden uzak keyifli bir gün İl genelinde stajı devam eden meslek mensubu adayları, BSMMMO tarafından Fatih Sultan Mehmet Bulvarı’ndaki Cafeperest’te düzenlenen kahvaltıda buluştu. HEDEFTE BÜYÜK SAPMA Denetçi ve profesyonel muhasebeci arasındaki ayrımın, denetimin evrensel üç kuralından kaynaklandığını savunan Ahmet Hikmet Sönmez, üç kuralı şöyle sıraladı: “Denetçi, kendi yaptığı işi denetleyemez. Denetim esasen başkasının yaptığı işin kontrolü, revizyonu içindir. Denetçi denetlediği firmayla bir çıkar ilişkisi içerisinde olamaz. Ve denetçi denetim tekniklerini kullanarak yaptığı denetim faaliyetini bir rapora bağlar.” Bütün bu şartlar açısından değerlendirildiğinde, 3568 sayılı meslek yasasında düzenlemeler yapılması gerektiğinin de altını çizen Sönmez, şöyle konuştu: “Meslek yasamıza göre muhasebeci aynı zamanda denetçidir. Denetçi olabilmek için SMMM ya da YMM olmak şarttır. Denetçi, denetlediği firmaya denetim hizmeti dışında hizmet sunamayacağı gibi, herhangi bir menfaat ilişkisi içerisinde de olamaz. Yaklaşık 500 bin işletme, 100 bin mali müşavir başta olmak üzere tüm ekonominin geleceğini de ilgilendiren ‘Bağımsız Denetim’de ise; Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu’nun (KGK) yayınladığı ‘Bağımsız Denetim Yönetmeliği’ hedeflerde büyük sapmaya yol açacak bir görüntüyü ortaya çıkarmıştır.” HEDEFTEN HIZLA UZAKLAŞILIYOR Sunumunun sonunda, Ticaret Kanunu’nun özünü oluşturan sürdürülebilir, şeffaf ve hesap veren işletme yapılarının oluşturulabilmesinde, finansal raporlama ve bağımsız denetimden beklenen faydanın sağlanabilmesi için geç kalınmış olmadığını söyleyen Sönmez, konuşmasını şöyle sonlandırdı: “Her alanda uluslararası uygulamaların esas alındığı söylenen bu ortamda, bağımsız denetimin, kamu gözetiminde de uluslararasında genel kabul gören uygulamalar esas alınmalıdır. Kaynaklarımızın etkin kullanımı ancak, meslek örgütümüzün ve meslektaşlarımızın birikimlerinin dikkate alınarak, yapılması gereken işbirliği ile mümkün olabilir. Bu sağlanamadığı takdirde, en büyük zararı ülkemiz görecektir. Türkiye ekonomisinin bütününü kapsayan, 500 bin işletme ve 100 bin mali müşaviri yakından ilgilendiren, kayıt dışı ekonomiye en büyük darbenin vurulacağı bağımsız denetim ve finansal raporlama uygulamalarında özlenilen hedeften ne yazık ki hızla uzaklaşılmaktadır. Meslek örgütü olarak, en başından beri dile getirdiğimiz gibi, denetim işini TÜRMOB, gözetim işini ise Kamu Gözetim Kurumu üstlenmelidir.” Sönmez’in ardından ise BSMMMO eski Başkanı Mesut Topcu söz alırken, panelin sonunda oturum başkanı Prof. Dr. Nalan Akdoğan değerlendirme yaptı. Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleşen panel, konuşmacılara plaket takdim edilmesi ile sona erdi. İl genelinde stajı devam eden meslek mensubu adayları, Bursa Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası’nca (BSMMMO) düzenlenen kahvaltıda bir araya gelerek, çalışma ve sınav temposundan uzakta, keyifli bir Pazar günü geçirdi. B SMMMO Stajyer Eğitimi ve Denetimi Komisyonu’nun katkılarıyla düzenlenen kahvaltıda, BSMMMO kurul üyelerinin yanı sıra, eski dönem Oda başkanları da hazır bulundu. Fatih Sultan Mehmet Bulvarı’nda bulunan Kafeperest’te gerçekleşen kahvaltı programında konuşan BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez, “Odamıza bağlı stajı devam eden meslek mensubu adaylarımızla yoğun iş temposunun vermiş olduğu stresi biraz olsun kenara atmak ve birlikte güzel bir hafta sonu geçirmek için düzenlemiş olduğumuz bu organizasyona katılan kurul üyelerimiz ve geçmiş dönem Oda başkanlarımız başta olmak üzere tüm meslektaşlarıma teşekkür ediyorum” dedi. ‘FAALİYETLER SÜRECEK’ “BSMMMO Yönetimi olarak; göreve geldiğimiz günden bu yana meslek mensubu adaylarımızı, meslektaşlarımızdan ayırmadık” diyen BSMMMO Başkanı Sönmez, staj sürecini başlatan her meslek mensubu adayını, ruhsatlı bir meslek mensubu olarak gördüklerini, Oda’nın etkinlik ve eğitimlerinden faydalanmaları için ellerinden gelen gayreti gösterdiklerini kaydetti. Ahmet Hikmet Sönmez konuşmasının sonunda, organizasyonun gerçekleşmesine katkı sağlayan BSMMMO Stajyer Eğitimi ve Denetimi Komisyonu’na da teşekkür ederek, meslek mensubu adaylarına yönelik düzenlemiş oldukları faaliyetlere devam edeceklerini de vurguladı. 27 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 ha b e r Yalan beyanda bulunmuş sayılırsınız! B Yıllık faaliyet raporu olmadan, genel kurul toplantı tutanağının müzakere edildiğini yazmanın doğru olmadığını söyleyen Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı Başmüfettişi Soner Altaş, “Yıllık faaliyet raporu olmadan genel kurul toplantı tutanağının müzakere edildiğini yazarsanız, Ticaret Sicil’e yalan beyanda bulunmuş sayılırsınız” dedi. ursa Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası’nca (BSMMMO) Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı Başmüfettişi Soner Altaş’ın sunumunda, ‘Türk Ticaret Kanunu’na Göre Sermaye Şirketlerinde Yönetim Organı ve Genel Kurul Toplantıları’ konulu seminer düzenlendi. BAOB Yerleşkesi’ndeki hizmet binasında meslek mensuplarının da yoğun katılımıyla gerçekleşen seminerin açılış konuşmasını BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez yaptı. Açılış konuşmasının ardından söz alan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı Başmüfettişi Soner Altaş, anonim şirketlerde BSMMMO tarafından, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı Başmüfettişi Soner Altaş’ın sunumunda, ‘Türk Ticaret Kanunu’na Göre Sermaye Şirketlerinde Yönetim Organı ve Genel Kurul Toplantıları’ konulu seminer düzenlendi. 28 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço elektronik genel kurul ve yönetim kurulu toplantıları, limited şirketlerde elektronik genel kurul ve müdürler kurulu toplantıları, anonim şirketlerde 2014 yılı olağan genel kurul ile imtiyazlı pay sahipleri ve limited şirketlerde 2014 yılı olağan genel kurul toplantılarında nelere dikkat edilmesi gerektiği konularında bilgi verdi. GENEL KURUL TOPLANTILARI Başmüfettiş Altaş, sunumunun devamında elektronik genel kurul toplantıları hakkında şunları söyledi: “Şirketin genel kurul toplantılarına katılma hakkı bulunan hak sahipleri bu toplantılara, Türk Ticaret Kanunu’nun 1527’nci maddesi uyarınca elektronik ortamda da katılabilir. Şirket, anonim şirketlerde elektronik ortamda yapılacak genel kurullara ilişkin yönetmelik hükümleri uyarınca hak sahiplerinin genel kurul toplantılarına elektronik ortamda katılmalarına, görüş açıklamalarına, öneride bulunmalarına ve oy kullanmalarına imkân tanıyacak elektronik genel kurul sistemini kurabileceği gibi bu amaç için oluşturulmuş sistemlerden de hizmet satın alabilir. Yapılacak tüm genel kurul toplantılarında esas sözleşmenin bu hükmü uyarınca, kurulmuş olan sistem üzerinden hak sahiplerinin ve temsilcilerinin, anılan yönetmelik hükümlerinde belirtilen haklarını kullanabilmesi sağlanır.” Oda Başkanı Smmm. Ahmet Hikmet SÖNMEZ, Başmüfettiş Soner ALTAŞ’a plaketini verirken HUZUR HAKKI BİLGİSİ Yeni TTK ile yönetim kurullarında pek çok değişikliğin yapıldığını da sözlerine ekleyen Soner Altaş, yönetim kurulu kararı alınırken, hazır bulunması gerekenler ve yönetim kurulu üyelerinin vekâleten birbirlerinin yerine toplantıya katılma ve karar verebilme yetkileri hakkında da bilgi verdi. Olağan genel kurullar yapılırken neler üzerinde durulması gerektiğinin de altını çizen Altaş, huzur hakkını hak etme durumu ve koşulları hakkında konuştu. Huzur hakkının toplantı başına verilen bir hak olduğunu bildiren Soner Altaş, “Huzur hakkı için yönetim kurulunun toplantı yapması, yönetim kurulu üyesinin de yapılan toplantıya katılmış olması gerekir” dedi. KAMU GÖREVLİSİ SAYILIYOR Sunum esnasında, meslek mensuplarına önemli uyarılarda da bulunan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı Başmüfettişi Altaş, “Yıllık faaliyet raporu olmadan, genel kurul toplantı tutanağının müzakere edildiğini yazmak doğru değil. Çünkü o belge, şirket tarafından Ticaret Sicil’e veriliyor. Ticaret Sicil Müdürlükleri de kamu görevlisi sayılıyor. Yıllık faaliyet raporu olmadan, genel kurul toplantı tutanağının müzakere edildiğini yazarsanız, yalan beyanda bulunmuş sayılırsınız. Bu yüzden, yıllık faaliyet raporunuzun olması, bilanço ile gelir tablonuzu da ibraz etmeniz gerekiyor. Ayrıca, yönetim kurulu üyelerini de ibra etmeniz gerekiyor.” 29 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 ha b e r Myrleia Antik Kenti’ne sahip çıkıyoruz Myrleia Antik Kent Platformu, son gelişmeler üzerine BAOB Yerleşkesi’nde bir araya gelerek konuyla ilgili olarak bir basın açıklaması yaptı. Mudanya’da, yargı kararları hiçe sayılarak üzerine alışveriş merkezi yapılan Myrleia Antik Kenti’nin bulunduğu arkeolojik SİT bölgesinin tamamen imara açılması için plan değişikliği yapıldı. Myrleia Antik Kent Platformu’nun korunması için yoğun mücadele verdiği tarihi kent kalıntısı üzerine yapılan AVM ile ilgili hukuksal süreç devam ederken, bölgeyi tamamen imara açan plan değişikliği önce Mudanya Belediye Meclisi’nde daha sonra da Büyükşehir Belediye Meclisi’nde kabul edildi. mücadele yürüttüklerini belirterek, yapılan onca mücadeleye, açılan davaya rağmen, alınan hukuksuz kararlarla AVM’nin yapıldığını bildirdi. YARGI KARARI HİÇE SAYILIYOR Tarihi miras üzerinde inşaatın devamını sağlayan Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu kararının mahkeme tarafından durdurulduğunu hatırlatan Düşünceli, “Geçen hafta bilirkişi incelemesinin gerçekleştiği davada; hepimiz umutla yanlıştan dönülmesini, rant uğruna tarihi değerlerimizin yok olmasının önlenmesini beklerken, önce Mudanya Belediye Meclisi’nde, sonra da Büyükşehir Belediye Meclisi’nde onaylanan, buradan da Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu’nun onayına gönderilen imar planı değişikliği, antik kentin tamamını çok katlı yapılaşmaya açacak ve hukuki süreci boşa çıkaracak bu girişimi şaşkınlıkla izlemekteyiz” dedi. M HUKUKA ÇALIM ATMAYA ÇALIŞIYORLAR yrleia Antik Kent Platformu, son gelişmeler üzerine BAOB Yerleşkesi’nde bir araya gelerek konuyla ilgili olarak bir basın açıklaması yaptı. BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez’in de hazır bulunduğu basın açıklamasında; TMMOB Bursa İl Koordinasyon Kurulu, Bursa Barosu, Bursa Kent Konseyi Arkeoloji Çalışma Grubu, Bursa Tabip Odası, Çağdaş Gazeteciler Derneği Bursa Şubesi, Çağdaş Hukukçular Derneği Bursa Şubesi, DOĞADER, DİSK Güney Marmara Bölge Temsilciliği, KESK Bursa Şubeler Platformu, Nilüfer Kent Konseyi ve Mudanya Tarihine ve Geleceğine Sahip Çıkanlar Platformu adına hazırlanan basın açıklamasını okuyan TMMOB Bursa İKK Sekreteri Fikri Düşünceli, Mudanya’da tarihi mirası inşaat ve AVM sevdasına terk etmemek için yaklaşık 2 yıldır Bursa Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından 1992 yılında arkeolojik SİT alanı ilan edilen antik kentin önce AVM inşaatı ile tahribata uğratıldığını, şimdi ise 5 kata kadar varan imar hakları ile tamamen yapılaşmaya, betonlaşmaya açıldığına dikkat çeken Fikri Düşünceli, “Mudanya Belediye Meclisi ve Büyükşehir Belediye Meclisi’nde onaylanan plan değişikliği, ülkemizde inşaat sermayesinin ne kadar aç gözlü ve hukuk tanımaz olduğunu bir kez daha gözler önüne sermektedir. Gerek AVM inşaatının bulunduğu alanı gerekse güneyinde yer alan ‘Myrleia Antik Kenti’nin tamamını kapsayan imar planı değişikliği ile rantın, tarihi değerlerimizin önüne geçtiğini bizlere göstermektedir” ifadelerini kullandı. 30 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço TÜİK personeline ‘form’ bilgilendirmesi Daha önce AVM yapılmasına ilişkin aldığı kararın yürütmesi durdurulan Bursa Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu’nu şimdi daha büyük bir sorumluluğun beklediğini kaydeden Düşünceli, şöyle devam etti: “Uygun bulunması için Kurul’a gönderilen imar planı 2 açıdan büyük önem taşımaktadır. Bunlardan birincisi, hala hukuksal süreci devam eden AVM inşaatının, bu plan onaylanırsa hukuka çalım atmak suretiyle temize çıkacağı gerçeğidir. Daha önce AVM inşaatına ilişkin aldıkları kararın mahkemece yürütmesinin durdurulması karşısında Kurul’un bu konuda nasıl bir yol izleyeceğini merakla beklemekteyiz. Koruma Kurulu kararında diretip AVM inşaatını aklayacak mıdır, yoksa en azından mahkeme sürecinin bitmesini bekleyip hukuk devleti olmanın gereklerini yerine getirecek midir?” Bursa Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (BSMMMO) Yönetim Kurulu Sekreteri Sabiha Işık, Yrd. Doç. Dr. Şükrü Dokur ve Öğr. Gör. Adem Yıldırım’ın katılımıyla, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) personellerine yönelik bilgilendirme semineri düzenlendi. T ürkiye İstatistik Kurumu Yıllık İş İstatistikleri, Sanayi ve Hizmet Soru Formu hakkında kurum personellerini bilgilendiren Yrd. Doç. Dr. Şükrü Dokur ve Öğr. Gör. Adem Yıldırım, personellerin sorularını da yanıtladı. Türkiye İstatistik Kurumu Yıllık İş İstatistikleri, Sanayi ve Hizmet Soru Formu’nun doldurulması ile ilgili püf noktaları TÜİK çalışanları ile paylaşan Dokur ve Yıldırım, formda muhasebe verilerinden bilginin nasıl çekileceğini, çapraz kontrollerde bilginin doğruluğunun nasıl test edileceğini anlattı. MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ “Diğer bir önemli husus Mudanya yolunun güneyinde bulunan arkeolojik alanın imara açılması ile ilgilidir. 20 yıldır kazı çalışması yapılmayı ve bunun için bütçe tahsisini bekleyen bu alan, bilimsel araştırma ve veriler olmadan, antik kentte oluşabilecek tahribatlar göz önünde bulundurulmadan, sermaye çevrelerinin baskısına terkedilecek midir? Myrliea Antik Kent Platformu olarak; Bursa Kültür Varlıkları Koruma Kurulu’nu sorumlu davranmaya ve yapılmak istenen plan değişikliğini reddetmeye çağırıyoruz. Bizler Myrliea Antik Kent Platformu olarak bir kez daha söylüyoruz; Antik Kent ve çevresindeki tarihi değerler ortaya çıkarılıp açık hava müzesi olarak, başta Bursa olmak üzere tüm dünyanın hizmetine sunulması için mücadele devam edeceğiz.” Fikri Düşünceli’den sonra söz alan Çağdaş Hukukçular Derneği Bursa Şubesi Başkanı Aslı Evke Yetkin de, hukukun arkasından dolaşılmaya çalışıldığını belirterek, Mudanya’daki tarihi mirasın korunması için hukuki mücadeleye devam edeceklerini bildirdi. BSMMMO Yönetim Kurulu Sekreteri Sabiha Işık, Doç. Dr. Şükrü Dokur ve Öğr. Gör. Adem Yıldırım, TÜİK personellerine yönelik düzenlenen bilgilendirme seminerine katıldı. 31 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 ha b e r Sigortalı bildirimi tek işlemde yapılsın BSMMMO Yönetimi, Bursa İl Emniyet Müdürü Sabri Durmuşlar’ı makamında ziyaret etti. İl Emniyet Müdürü Sabri Durmuşlar’ı makamında ziyaret eden BSMMMO Yönetimi, sigortalı işçi giriş bildirimlerinin sosyal güvenlik ve emniyetin sitesine ayrı ayrı girilmesi hususunu gündeme getirerek, çözüm yolu aradı. nuyu ilgili platformlarda pek çok kez dile getirdik” diyerek, neler yapılabileceği konusunu gündeme getirdiler. ‘TEKNİK OLARAK MÜMKÜN’ Meslek mensuplarının Sosyal Güvenlik sistemine bilgi girişlerini yaptığı esnada bir link verilmesi halinde aynı bilgilerin otomatik olarak Emniyet’in sistemine de düşebileceğini vurgulayan BSMMMO Yönetimi, böylelikle meslek mensuplarının angarya niteliğinde olan bir iş yükünden daha kurtulacağını kaydetti. B ursa Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (BSMMMO) Yönetim Kurulu Üyeleri, Bursa İl Emniyet Müdürü Sabri Durmuşlar’ı makamında ziyaret etti. Ziyarette, BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez, Oda Başkan Yardımcısı Ömer İşci, Oda Saymanı Ali Çevdir ve Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Kahraman da hazır bulundu. Makamına gerçekleşen ziyaretten memnun kaldığını dile getiren Bursa İl Emniyet Müdürü Sabri Durmuşlar ise işbirliğine her zaman açık olduklarını vurguladı. Durmuşlar, meslek mensupları tarafından Sosyal Güvenlik sistemine girilen bilgilerin otomatik olarak Emniyet’in sistemine düşmesi işleminin teknik olarak mümkün olduğunu belirterek, konu hakkında ilgili birimlere bilgi vereceğini söyledi. Ocak ayında göreve gelen Bursa İl Emniyet Müdürü Sabri Durmuşlar’a başarılar dileyen BSMMMO Yönetimi, meslek mensupları ve Emniyet Müdürlüğü arasındaki iletişimin güçlü olması gerektiğine vurgu yaptılar. Meslek mensupları olarak, adeta bir kamu görevi yaptıklarının altını çizen BSMMMO Yönetimi, sigorta girişlerinin bildirimi konusuna değinerek, “Sosyal Güvenlik Kurumu’nun yanı sıra Emniyet Müdürlüğü’nün sistemine de işçi sigorta girişlerini yapmamız gerekiyor ve bu girişlerin süresinde yapılmaması halinde meslek mensupları olarak para cezası ile karşı karşıya kalıyoruz. Mükellefe verilen bu cezadan, meslek mensupları sorumlu tutuluyor. Ko- 32 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço KOSGEB teşviklerine mesleki alanımız da dahil edilmeli Farklı üretim alanlarındaki teşviklerin, sanayinin gelişmesine ve yerli markaların artmasına katkı sağladığını söyleyen BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez, özellikle KOSGEB teşviklerinin meslek mensuplarını ve SMMM stajyerlerini de kapsaması gerektiğini dile getirdi. B ursa Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (BSMMMO) Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) tarafından düzenlenen ‘Sınai Mülkiyet Haklarında Devlet Teşvikleri, Vergi İstisnaları ve Yeni Patent Kanun Tasarısı’nın Ekonomiye Muhtemel Etkileri’ konulu panele katıldı. Yeminli Mali Müşavir Muzaffer Koyuncu’nun moderatörlüğünde gerçekleşen panelin açılışında söz alan BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez, “Sınai mülkiyet haklarında devlet teşvikleri, vergi istisnaları ve yeni patent kanun tasarısı ile ilgili düzenlenen panelin reel sektöre ve iş dünyasına katkı sağlayacağını umuyorum. Farklı üretim alanlarındaki teşvikler, sanayinin gelişmesini ve yerli markaların artmasını sağlayacaktır. Dolayısıyla, Türkiye ekonomisi de bu durumdan olumlu etkilenecektir” dedi. ‘SMMM STAJYERLERİNİ DE KAPSAMALI’ KOSGEB teşviklerinin mesleki alanlarına da dahil edilme- Smmm. Ahmet Hikmet SÖNMEZ Oda Başkanı si gerektiğinin altını çizen BSMMMO Başkanı Sönmez, “KOSGEB teşviklerinin gerek meslek mensuplarımızı, gerekse meslek mensubu adaylarımız olan SMMM stajyerlerimizi de kapsaması faydalı olacaktır” diye konuştu. BTSO üyelerinin katılımıyla gerçekleşen program, açılış konuşmalarının ardından panel ile devam etti. Yeminli Mali Müşavir Muzaffer Koyuncu’nun moderatörlüğünde gerçekleşen panelde Türk Patent Enstitüsü’nden Nurşat Sözer, TÜBİTAK’tan Murat Baybalı, KOSGEB Bursa Şube Müdürü Ahmet Akdağ, Uluslararası Patent Birliği’nden Canan Sönmez ve Dr. Jur. Mevci Ergün sırasıyla konuşma yaptılar. BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez, BTSO tarafından düzenlenen ‘Sınai Mülkiyet Haklarında Devlet Teşvikleri, Vergi İstisnaları ve Yeni Patent Kanun Tasarısı’nın Ekonomiye Muhtemel Etkileri’ konulu panele katıldı. 33 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 ha b e r Bu mesleği nasıl öğrenirim’in hesabını yapın! SMMM stajyerlerinin, staj yerlerinde işi ve mesleği öğrenmekten ziyade, yüksek not almayı ve sınavlardan geçmeyi ön planda tuttuğunu söyleyen TÜRMOB TESMER Yönetim Kurulu Üyesi Mesut Topcu, “Sınav stresinden kurtulun ve mesleğin içinde olun. ‘Bu mesleği nasıl öğrenirim’in hesabını yapın” dedi. larımızda ayrıca, staj süresi boyunca yaşanılan sorunlara da kulak vereceğiz ve bu sorunların çözümü hususunda neler yapılabileceğini tartışacağız. Bu konuda, karşılaştığınız sorunları bizlere iletmeniz önem arz ediyor” dedi. ‘SINAV HEYECANINA ORTAK OLUYORUZ’ BSMMMO Yönetimi olarak, göreve geldikleri günden bu yana meslek mensubu adaylarını meslek mensuplarından ayırmadıklarını dile getiren BSMMMO Başkanı Sönmez, “Staj sürecini başlatan her meslek mensubu adayını, ruhsatlı bir meslek mensubu olarak görüyor; Odamız etkinlik ve eğitimlerinden faydalanmaları için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. B ursa Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası’nca (BSMMMO), SMMM stajyerlerine yönelik, ‘Staj ve Sınavlara İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Uygulama Yönergesi’ndeki Değişiklikler ve Stajyerlerin Sorunları’ konulu bilgilendirme toplantıları düzenlendi. Dört grup halinde düzenlenen bilgilendirme toplantıları, TÜRMOB TESMER Yönetim Kurulu Üyesi Mesut Topcu, TESMER Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Sekreteri İsmail Özdemir ve TESMER Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Endercan Genç’in sunumunda gerçekleşti. Gerek staja başlama gerekse SMMM yeterlilik sınavlarına katılan meslek mensubu adaylarımızı İstanbul’da gerçekleşen sınav organizasyonlarında yalnız bırakmayarak, onlarla birlikte sınav heyecanlarına ortak oluyoruz” diye konuştu. ‘SORUNLARI VE TALEPLERİ İLETİYORUZ’ SMMM stajyerlerine yönelik sorunları ve talepleri, ilgili platformlarda dile getirdiklerinin de altını çizen Ahmet Hikmet Sönmez, şöyle konuştu: SMMM stajyerlerine yönelik düzenlenen bilgilendirme toplantılarının açılışında konuşan BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez, “Katılımı zorunlu kıldığımız ve dört grupta gerçekleştirdiğimiz toplantılarımızın, SMMM stajyerlerinin yönergedeki değişikliklere ilişkin bilgilendirilmeleri açısından faydalı olacağı kanaatindeyiz. Toplantı- “Aday meslek mensuplarımız olan stajyerlerimize, avukatlarda olduğu gibi kısa vadeli sigorta kollarının uygulanması gerektiğini, stajyer yeterlilik sınavlarının 34 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço Stajyer Eğitimi ve Denetimi Komisyonu’ndan sorumlu kurul üyesi olduğunu bildirerek, komisyonun faaliyetleri hakkında kısaca bilgilendirme yapan Endercan Genç, “Oda’daki kursların daha sağlıklı yürüyebilmesi için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Sizler bize yaşadığınız sorunları ne kadar iletirseniz, karşılaştığınız sorunların çözümü noktasında da sizlere o derece yardımcı olabiliriz” dedi. Bursa’da da yapılması gerektiğini, stajı sona erip büro açacak yeni meslek mensuplarına hedeflenen büro standartlarının da yerine getirilebilmesi için KOSGEB veya başka bir kurumdan kredi imkanı sağlanması gerektiğini, stajyerlerin staj süresi içerisinde uyması gereken kuralları ve stajdan sayılan halleri, staj süresini, stajı durduran halleri gibi konuları içeren stajyer el kitabının tekrar düzenlenmesi gerektiğini ilgili platformlarda tartışmaya açıyor, gündeme getiriyoruz.” ‘SINAV STRESİNDEN KURTULUN’ ‘YENİLİK İSTEYEN BİR MESLEK’ Toplantının son konuşmasını ise TÜRMOB TESMER Yönetim Kurulu Üyesi Mesut Topcu yaptı. Meslek mensubu adaylarına önemli tavsiyelerde bulunan Mesut Topcu, “Öğrenciler genellikle staj yerlerinde işi ve mesleği öğrenmekten ziyade, yüksek not almayı ve sınavlardan geçmeyi ön planda tutuyorlar. Öncelikle sınav stresinden kurtulun ve mesleğin içinde olun. Meslek odasının etkinliklerine katılın. Düzenlenen seminerleri ve kursları takip edin. Bazı mevzuat yayınlarını edinin. Bunları yaptığınızda zaten sınavda başarı kendiliğinden gelecektir. Sizler, ‘Bu mesleği nasıl öğrenirim’in hesabını yapın” dedi. Açılış konuşmasının ardından toplantı, TESMER Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Sekreteri İsmail Özdemir’in sunumu ile devam etti. “Bizim mesleğimiz sadece sınav ve stajla eğitimi tamamlanan bir meslek değil” diyen TESMER Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Sekreteri İsmail Özdemir, “Mesleğimiz sürekli eğitim ve yenilik isteyen bir meslek. Onun için bu mesleki toplantıda staj ve sınav uygulamaları ile sizinle hem iletişim kurmuş hem de karşılıklı meslekle ilgili bilgilerimizi paylaşmış ve sorunlarınızı dinlemiş olacağız” şeklinde konuştu. Mesleğe giriş süreçleri hakkında da bilgi veren İsmail Özdemir, sınav ve staj hakkında konuştu. Konuşmasında mali müşavirlik mesleğinin gençlerin mesleği olduğunu da vurgulayan Topcu, mevcut staj uygulamasından çok da memnun olmadığını kaydetti. Toplantının sonunda, stajyerlerin soruları yanıtlandı. Bilgilendirme toplantısı TESMER Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Endercan Genç’in konuşması ile devam etti. BSMMMO tarafından SMMM stajyerlerine yönelik, ‘Staj ve Sınavlara İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Uygulama Yönergesi’ndeki Değişiklikler ve Stajyerlerin Sorunları’ konulu bilgilendirme toplantıları düzenlendi. 35 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 ha b e r BSMMMO’da teknoloji günleri Bursa Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (BSMMMO) Bilgi Teknolojileri İzleme Komisyonu’nun katkılarıyla ‘Teknoloji Günleri’ başlığı altında, ‘Elektronik Doküman Yönetimi ve Arşivleme’, ‘İnternette Güvenlik’ ve ‘Palmiye Mevzuat ve İçtihat Programı Kullanımı’ konularında bilgilendirme içerikli seminer düzenlendi. nıtımını yaptı. Slayt aracılığıyla, yeni web sitesini bölüm bölüm meslektaşlarına anlatan Hamit Mestan, sunumunda internette güvenlik konusuna da değindi. ‘KAĞITSIZ OFİSLERE DOĞRU GİDİLİYOR’ Mestan’ın ardından ise sözü, ‘Palmiye Mevzuat ve İçtihat Programı Kullanımı’ konusunda bilgi vermek üzere, Palmiye Kurucu Ortağı Kenan Keleş aldı. Teknoloji devrinde yaşandığını ve herkesin zamanla yarıştığını söyleyen Palmiye Kurucu Ortağı Kenan Keleş, “İşlerimizi kolaylaştıracak programlar, bizlere zaman kazandırıyor. Palmiye Mevzuat ve İçtihat Programı ile sürekli güncellenen mevzuata, en hızlı doğru ve güncel hali ve detayları ile ulaşabilmenizi sağlamayı hedefledik” diyerek, program hakkında ayrıntılı bilgi aktardı. Seminerin devamında ise sözü, BSMMMO Bilgi Teknolojileri İzleme Komisyonu Başkanı Feramuzşah Sarı aldı. ‘Elektronik Doküman Yönetimi ve Arşivleme’ konusunda meslektaşlarını bilgilendiren Feramuzşah Sarı, belgelerin elektronik ortamda nasıl arşivleneceği, bu elektronik belgelerden nasıl etkin bir şekilde faydalanılacağı konularında da bilgi verdi. Teknolojinin çok hızlı ilerlediğinin de altını çizen BSMMMO Bilgi Teknolojileri İzleme Komisyonu Başkanı Sarı, yakın gelecekte kağıtsız ofislere doğru gidileceğini de sözlerine ekledi. B ilgi Teknolojileri İzleme Komisyonu Başkanı Feramuzşah Sarı, Palmiye Kurucu Ortağı Kenan Keleş ve Odamızın Bilgi-İşlem Danışmanı Hamit Mestan’ın sunumunda gerçekleşen seminer programlarının açılış konuşmasını yapan BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez, önümüzdeki süreçte Oda çatısı altında düzenlenecek seminer programları hakkında bilgi verdi. BSMMMO Bilgi Teknolojileri İzleme Komisyonu Başkanı Feramuzşah Sarı’nın yönetiminde gerçekleşen seminerde ilk olarak söz alan BSMMMO Bilgi-İşlem Danışmanı Hamit Mestan, Oda’nın yeni resmi internet sitesinin ta- Smmm. Selma TOPPAMUK BSMMMO Bilgi Teknolojileri İzleme Komisyonu Sekreteri 36 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço BSMMMO Bilgi Teknolojileri İzleme Komisyonu’nun katkılarıyla ‘Teknoloji Günleri’ başlığı altında, ‘Elektronik Doküman Yönetimi ve Arşivleme’, ‘İnternette Güvenlik’ ve ‘Palmiye Mevzuat ve İçtihat Programı Kullanımı’ konularında bilgilendirme içerikli seminer düzenlendi. ‘EXCEL’DE FİNANSAL HESAPLAMALAR’ Sarı, sunumunun sonunda, basit faiz, basit iskonto, basit iç iskonto, basit dış iskonto, alacak ve borç senetlerinin reeskontu ve ortalama vade konularında da bilgi aktardı. ‘Teknoloji Günleri’ çerçevesinde, BSMMMO Bilgi Teknolojileri İzleme Komisyonu Başkanı Feramuzşah Sarı, ‘Excel’de Finansal Hesaplamalar’ konulu seminere de imza attı. Sunumunda, basit faiz hesapları, iskontolar ve reeskontlar hakkında bilgi veren BSMMMO Bilgi Teknolojileri İzleme Komisyonu Başkanı Sarı, “Finansal değerlendirmelerin tutarlı ve karşılaştırmalı olabilmesinin yanı sıra kullanılan kaynakların maliyet, yapılan yatırımların alternatif getiri analizlerini yapabilmek amacıyla, finansal matematik, paranın zaman değeri ve faiz hesaplamalarının bilinmesi önem kazanmaktadır. Ayrıca mesleki olarak, finansal işlemlerin yanı sıra muhasebe/finansal raporlama standartlarının uygulamalarında da sık sık finansal hesaplamalarla karşı karşıya kalmaktayız” dedi. ‘FİNANSAL HESAPLAMALARIN CAN DAMARI’ Finansal hesaplamaların can damarının ve var oluş nedeninin aslında paranın zaman değerine dayandığını söyleyen Feramuzşah Sarı, sunumuna faizin tanımını yaparak devam etti. Sarı, şöyle konuştu: “Nominal faiz oranı, işleme konu olan veya finansal varlığın üzerinde yazılı olan faiz oranıdır. Reel faiz oranı ise elde edilen kazancın enflasyon oranı göz önüne alınarak düzeltilmesiyle bulunur. Efektif faiz oranı ise vade uzunluklarının bir yıldan kısa olması durumunda bileşik faiz kullanılarak hesaplanan faiz yönetimidir.” Smmm. Feramuzşah SARI BSMMMO Bilgi Teknolojileri İzleme Komisyonu Başkanı 37 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 ha b e r STK’ların belediye faaliyet raporlarından beklentileri BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez, UÜ İİBF Maliye Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Tolga Demirbaş ve Arş. Gör. Erdal Eroğlu’nu makamında ağırlayarak, yürüttükleri bilimsel araştırma çalışması kapsamındaki sorularını yanıtladı. Uludağ Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Tolga Demirbaş ve Arş. Gör. Erdal Eroğlu yürüttükleri ‘Sivil Toplum Kuruluşlarının Belediye Faaliyet Raporlarına Olan İlgisi ve Beklentileri’ konulu bilimsel araştırma çalışması ile ilgili görüşlerini almak üzere, BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez’i makamında ziyaret etti. hakkındaki genel bilgilere, kullanılan kaynaklara, bütçe hedef ve gerçekleşmelerine, meydana gelen sapmalara ve nedenlerine, varlıkları ile yükümlülüklerine, yardım yapılan birlik, kurum ve kuruluşların faaliyetlerine, idarenin hizmet performansına ilişkin bilgilere yer verilmesinin hüküm altına alındığını kaydeden Doç. Dr. Tolga Demirbaş, şunları söyledi: “Böylece, idarenin genelinden başlayarak performansına kadar çeşitli bilgilere vatandaşların ve paydaşların ulaşabilmeleri ve idare ile yöneticilerinin bir bütün olarak toplum tarafından değerlendirilebilmesi hedeflenmiştir. Kanun koyucu, bu değerlendirmenin daha büyük kitleler tarafından yapılmasını sağlamak için faaliyet raporlarının idarelerin internet sitelerinden yayınlanmasını da zorunlu tutmuştur” diye konuştu. B SMMMO’nun BAOB Yerleşkesi’ndeki hizmet binasında gerçekleşen ziyarette bilimsel araştırma çalışmaları hakkında bilgi veren UÜ İİBF Maliye Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Tolga Demirbaş, “Günümüzde sivil toplum kuruluşları ve bu bağlamda akademik odalar, belediyelerin önemli paydaşlarından biri olarak kabul edilmektedir. Bu nedenle, sivil toplum kuruluşlarının belediye tarafından alınan kararlarda görüşlerine başvurulması ve taleplerinin dikkate alınması büyük önem taşımaktadır. Son yıllarda çıkarılan çeşitli kanunlar sivil toplum kuruluşlarının karar alma mekanizmalarına daha fazla dikkate alınmaları gerektiğini ifade etmektedir. Diğer yandan 5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu, kamu idarelerinin, paydaşlarına karşı saydam olmaları ve hesap vermeleri gerektiğini belirtmekte ve bunun için faaliyet raporu hazırlayarak kamuoyuna açıklamalarını şart koşmaktadır” dedi. Yürüttükleri bilimsel araştırma ile belediyeler tarafından hazırlanan faaliyet raporlarının sivil toplum kuruluşlarının beklentilerine cevap verip vermediğini ortaya çıkarmayı amaçladıklarını dile getiren Arş. Gör. Erdal Eroğlu ise “Bu bağlamda, Bursa’daki akademik odaların ve diğer sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile görüşmeler yapılmakta ve Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından yayımlanan faaliyet raporlarına olan ilgi ve beklentiler öğrenilmeye çalışılmaktadır” dedi. NE DANIŞIYOR NE DE DİKKATE ALIYORLAR Makamına gerçekleşen ziyaretten memnuniyet duyduğunu ifade eden BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez ise kendisine yöneltilen soruları yanıtladı. “Yerel yönetimler, yürütülen projelerle ilgili; ne bize danışıyor ne de söylediklerimizi dikkate alıyor” diyen BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez, BAOB bünyesindeki akademik odalar olarak yerel seçimler öncesinde tüm taleplerini BEKLENTİLERE CEVAP VERİYOR MU? Bazı ülkelerde ‘hesap verme sorumluluğu (accountability) raporu’ olarak da ifade edilen raporun ilgili idare 38 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço Finansal tablolar analizi BSMMMO tarafından, Prof. Dr. Oktay Taş’ın sunumunda, ‘Finansal Tablolar Analizi’ konulu seminer düzenlendi. Bursa Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası’nca Prof. Dr. Oktay Taş’ın sunumunda, ‘Finansal Tablolar Analizi’ konulu seminer düzenlendi. maya yarayan bir ikinci aşama etkinlik kriteridir. İşletmelerin sosyal sorumluluk bilinciyle hareket etmeleri arzu edilir. Ancak bu bilinç, bütün işletmelerde aynı düzeyde olmaz. O nedenle temel sosyal sorumlulukların yasalarla belirlenmesi uygun olur. Finansal kararlar alınırken şirketin kader ortaklarının ekonomik durumunun kötüleşmemesine de büyük özen gösterilmesi gerekir. Ayrıca, finansal kararların iş ahlakı bilinciyle alınması gerekir. İş ahlakı, her işletmede kurum kültürünün en önemli öğesi haline getirilmelidir.” B SMMMO’nun BAOB Yerleşkesi’ndeki hizmet binasında gerçekleşen seminerin açılış konuşmasını yapan Oda Başkan Yardımcısı Ömer İşci, önümüzdeki süreçte düzenlenecek olan etkinlikler hakkında bilgi verdi. BSMMMO Başkan Yardımcısı Ömer İşci’nin açılış konuşmasının ardından ise sunum yapmak üzere sözü, Prof. Dr. Oktay Taş aldı. İşletmelerde nakit akışı konusunda bilgi vererek konuşmasına başlayan Prof. Dr. Oktay Taş, “İşletmelerin kaynak kullanım kararları, kâr maksimizasyonu kriterine göre verilir. İşletmeler kârlarını arttıracak her işe girer; kârlarını azaltacak işlerden ise kaçınırlar. Bir işletmenin maksimum kâr elde edebilmesi için, belirli bir girdi miktarı ile maksimum miktarda üretim yapması ya da belirli bir üretimi minimum miktarda girdi kullanarak gerçekleştirmesi gerekir. Bunun adı etkinliktir (prodüktivite). Ve ürün/girdi oranıyla gösterilir” dedi. FİNANSAL ANALİZ VE PLANLAMA Meslek mensuplarının ilgiyle dinlediği seminerde, finans yöneticilerinin temel faaliyet alanları hakkında da konuşan Taş, “Finans yöneticilerinin temel faaliyet alanları, finansal analiz ve planlama ile yatırım ve finanslama kararlarıdır. Finansal analiz ve planlama şirket bilançosunda yer alan tüm aktif ve pasif kalemlerle ilgilidir. Yatırım kararları bilançonun varlık kalemlerine, finanslama kararı ise pasif kalemlerine yöneliktir.” Taş, işletme sermayesi yönetimine ilişkin ise şunları söyledi: “İşletme sermayesi yönetimi şirketin piyasa değerinin artmasında kritik bir role sahiptir. İşletme sermayesinin en önemli unsuru, sermaye maliyeti ve kredi riskidir.” BAOB Yerleşkesi’nde gerçekleşen seminerin sonunda, BSMMMO Başkan Yardımcısı Ömer İşci, günü anısına Prof. Dr. Oktay Taş’a plaket takdim etti. KURUM KÜLTÜRÜNÜN ÖNEMLİ ÖGESİ Sunumunda, paranın zaman değeri ve risk hakkında da bilgi veren Prof. Dr. Taş, şöyle konuştu: “Finans yöneticileri, uzun dönemde kâr maksimizasyonu ile aynı şey demek olan net para girişinin maksimizasyonunu amaçlamakla birlikte, bunu yaparken para giriş ve çıkışlarının zamanını ve riskini de gözetirler.” Her ciddi işletmenin bir misyonu ve vizyonu olduğunu, stratejik hedefleri ve politikaları bulunduğunu da sözlerine ekleyen Prof. Dr. Taş, şöyle konuştu: “Pazar değerinin maksimizasyonu, misyon, strateji ve politika süzgeçlerinden geçmiş karar seçeneklerinin hangisinin şirket hissedarları için en uygun olduğunu sapta- BBilanço Oda Başkan Yardımcısı Smmm. Ömer İŞÇİ, Prof. Dr. Oktay Taş’a plaketini verirken 39 MAYIS / HAZİRAN 2014 ha b e r ‘1 Mayıs’ta alanlardaydık ‘1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’ dolayısıyla Atatürk Stadyumu önünde toplanan BSMMMO üyeleri, ‘Bağımsız denetim Dünya Bankası’na bağımlı’, ‘Bağımsız TÜRMOB, vesayetsiz meslek’, ‘Cezalar mali müşavire, keyfiyet Maliye’ye’ yazılı pankartlarla Kent Meydanı’nda düzenlenen etkinliklere katıldı. zenlenen kutlamalarda çeşitli sivil toplum örgütü üyeleri ve siyasi partiler de katıldı. Yoğun katılımın gerçekleştiği etkinlikte, polis de geniş güvenlik tedbiri aldı. Atatürk Stadyumu önünde toplanan kortej Darmstad Caddesi üzerinden, Kent Meydanı’na kadar yürüdü. B ursa Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası’nın (BSMMMO) yanı sıra Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş), Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) ile Türk Tabipleri Birliği’nin öncülüğünde dü- 40 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço YAĞMUR ALTINDA 1 MAYIS COŞKUSU Sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ve üyeleri arasında, pankartlarla yerini alan BSMMMO üyeleri, kortej eşliğinde Kent Meydanı’na kadar yürüdü. Yürüyüş sırasında çeşitli sloganlar atan meslek mensupları, ‘Bağımsız denetim Dünya Bankası’na bağımlı’, ‘Bağımsız TÜRMOB, vesayetsiz meslek’, ‘Cezalar mali müşavire, keyfiyet Maliye’ye’, ‘Bağımsız denetim küresel tekellere bağımlı olmasın’, ‘Ekonomide tekelleşmeye hayır’, ‘Angaryalara hayır’, ‘Evrak hamallığına hayır’, ‘Karanlık hesapları biz aydınlatacağız’, ‘Hesap emekçileri’, ‘Hesap emekçileri olarak alanlardayız’, ‘Kırtasiye israfına son’ yazılı pankartları taşıdı. Kadın-erkek, genç-yaşlı binlerce kişi, sağanak yağmura rağmen Kent Meydanı’nı doldururken, polisler, Kent Meydanı’na ulaşan grupları karanfillerle karşıladı. Kalabalık, şarkılar eşliğinde 1 Mayıs İşçi Bayramı’nı kutladı. Kutlama programı, Kent Meydanı’nda Moğollar konseriyle sona erdi. ‘1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’ dolayısıyla Altıparmak Stadyumu önünde toplanan BSMMMO üyeleri, Darmstad Caddesi üzerinden, Kent Meydanı’na kadar yürüyerek, kutlamalara katıldı. 41 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 ha b e r Doğu ve Güneydoğu SMMM Odaları platform toplantısında buluştu Van-Ağrı-Hakkari Bölge SMMMO Başkanı İbrahim Şahin, ‘barış ve çözüm’ kelimelerinin bölge insanı ve kendileri için çok şey ifade ettiğini belirterek, “30 yıldır bölgemizde yaşanan çatışmalı ortam, yaşamımızın her alanını felç etmiştir” dedi. Oda Yönetim Kurulu Saymanı Ali Çevdir ve Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Uçar’ın da katılımıyla gerçekleşen platform toplantısında, bölgedeki mali müşavirlik mesleği sorunları ve çözüm yolları hakkında konuşuldu. Panelin açılış konuşmasını yapan Van-Ağrı-Hakkari Bölge SMMMO Başkanı İbrahim Şahin, ‘barış ve çözüm’ kelimelerinin bölge insanı ve kendileri için çok şey ifade ettiğini belirtti. Şahin, “Neredeyse çeyrek yüzyıldan fazla bir zamandır sıkıyönetim, olağanüstü hal durumları ile yönetildik. Ömrümüzün en güzel çağları, gençliğimiz böyle bir yönetim şekli altında geçmiştir. Bir sivil toplum kurumunun başkanı kimliği ile sizlerle bu düşüncelerimi paylaşmak istiyorum. Aslında meslek kimliğimizin yanında birden fazla başka kimliklerimizde mevcut. Örnek olarak; esnaf kimliğimiz, tüketici, baba, kardeş, amca, dayı ve birçok kimliğimizle olan biten olumsuzluklardan etkilenmemek mümkün görünmemektedir. 30 yıldır bölgemizde yaşanan çatışmalı ortam, yaşamımızın her alanını felç etmiştir” dedi. D oğu ve Güneydoğu Anadolu Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler (SMMM) Odaları 36. Platform Toplantısı, Diyarbakır’da yapıldı. BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez, ÇATIŞMA ORTAMI BÖLGEYİ OLUMSUZ ETKİLİYOR Smmm. Ahmet Hikmet SÖNMEZ Oda Başkanı 42 MAYIS / HAZİRAN 2014 Çatışmalı ortamın, bölgenin ekonomik ve sosyal durumunu olumsuz etkilediğini savunan Van-Ağrı-Hakkari Bölge SMMMO Başkanı İbrahim Şahin, beraberinde ülkenin de bu durumdan olumsuz etkilendiğini kaydetti. İbrahim Şahin, “Çatışmalardan dolayı milyarlarca dolar tutarında kaynağımız heba edilmiş, insan hak ve hukuku yok sayılmıştır. Binlerce yaşam alanları boşatılmış, boşaltılan her köy, belde insanı, gittiği yerlerde yıkım, iflas, problemli yaşamlar oluşturmuştur. Göçle gelen insanlar, şehir yaşamına alışamamış, adeta şehir yaşamını kırsal yaşam alanına dönüştürülen hale getirilmiştir. Bölgemizin temel ekonomik can damarı olan hayvancılık yok edilmiş, yaylalar yasaklanmıştır. Tarım iflas etmiş, tarımla uğraşacak ortamlar ortadan kaldırılmıştır. Turizm etkilenmiş, seyahat yapma hakkımız risk almıştır. Bunun gibi çok sayıda örneklerle olanı biteni çoğaltabiliriz. Bu BBilanço hissettiren çatışmalı dönemden kurtulmak ve başta Kürt sorunu merkezli sorunlarını karşılıklı diyalog çerçevesinde çözümlemek hususunda çok önemli bir süreçten geçmektedir. Oluşturulan barış ortamı bütün kesimlerce de kabul gördüğü anlaşılmıştır. Bir yıldır bölgede hiç bir insanımızın burnu dahi kanamadığı istenilen tablo olduğu bilinmelidir. O nedenle bu süreç küçük hesaplarla heba edilmemelidir. Bunun için; çatışmasızlık ortamı devam etmeli, güven ortamının oluşturulmasına özen gösterilmeli, demokratik ve hukuki adımların atılması, anayasal düzenlemelerin yapılması, ekonomik kalkınmanın bölgeden başlatılması, köye dönüşlerin özendirilmesi gibi konu başlıklarında çalışmalar yapılarak oluşacak ve çözülecek bütün sorunlarımız, ülkemizi ve bölgemizi gerek uluslar arası gerekse ulusal düzeyde halkımızın mutluluğu ve refahı için olumlu sonuçlar oluşturacağı gibi hepimizi mutlu edeceği düşüncesindeyim” şeklinde konuştu. Şahin’den sonra Diyarbakır SMMMO Başkanı Mehmet Erkan Azizoğlu, Mardin-Şırnak SMMMO Başkanı Nurullah Budak, Şanlıurfa SMMMO Başkanı Nihat Taş, Gaziantep -Kilis SMMMO Başkanı Hüseyin Özbay da birer sunum yaptılar. sonuçtan her kesimin etkilendiği kadar biz meslektaşlarda etkilendik, ailelerimiz etkilenmiş, müşterilerimiz etkilenmiştir. Özelikle Hakkari’de her gün kepenklerin kapatılması nedeniyle hem esnaf hem de meslektaşlarımız ciddi sıkıntılarla karşı karşıya kalmışlardır. Böyle bir yapı içerisinde büyük küçük esnaflar bir bütün olarak, iş dünyası insanlarının çalışabileceği yeterince iş imkanı ve yeteneklerini icra edebilecekleri meslek ortaya çıkaramamıştır. Ekonomik yatırımlar yapılmamış veya güvenlik sebebiyle yatırımlar ertelenmiştir” diye konuştu. BARIŞ VE ÇÖZÜM SÜRECİ KESİNTİYE UĞRAMASIN Konuşmasında, barış sürecine de değinen İbrahim Şahin, “Bu çatışmalı ortam binlerce insanımızın canına mal olmuş, gencecik bedenler ömürlerinin baharında yaşama veda edilmiş durumuna gelmiştir. İşte bu nedenle barış ve çözüm sürecinin bölgemiz ve ülkemiz için ne kadar önemli olduğunu, barış ve çözüm sürecinin kesintiye uğramaması için her kesin her kesimin buna destek vermesi gerektiğine inanmaktayız. Özelikle son bir yıldır olumsuz etkilerini uzun zamandan beri en ağır şekilde Doğu ve Güneydoğu Anadolu Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler (SMMM) Odaları 36. Platform Toplantısı, Diyarbakır’da yapıldı. 43 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 ha b e r Nakit akış tablosu kafa yapısını gösterir İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Göksel Yücel’in sunumunda, ‘Nakit Akış Tabloları’ konulu seminer düzenlendi. Nakit Akış Tablosu’nun işletmeler açısından çok önemli bir tablo olduğunu ifade eden Prof. Dr. Göksel Yücel, “Bu tablo, para giriş-çıkış tablosudur. Nakit akış tablosu, bir işletmenin kafa yapısını, para yönetme, parayı idare edebilme yapısını gösterir” dedi. doğru bakarız. İyi kar elde ediyor mu? İyi kar elde etmek de yetmez. Nakdi de iyi yönetebilmesi gerekir. Bu yüzden, bir şirketi iyi şekilde tanıyabilmek ve değerlendirebilmek için üç tablo sacayağı gibidir. Bunlar, Bilanço, Kar-Zarar ve Nakit Akış tablolarıdır. Bu tabloları destekleyici notların da olması gerekir.” Nakit Akış Tablosu’nun çok önemli bir tablo olduğunu ifade eden Prof. Dr. Göksel Yücel, “Bu tablo, para girişçıkış tablosudur. Nakit akış tablosu, bir işletmenin kafa yapısını, para yönetme, parayı idare edebilme yapısını gösterir” dedi. İ stanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Göksel Yücel’in sunumunda, ‘Nakit Akış Tabloları’ konulu seminer düzenlendi. BSMMMO’nun BAOB Yerleşkesi’ndeki hizmet binasında meslek mensuplarının yoğun katılımıyla gerçekleşen seminerdeki sunumuna finansal tablolar hakkında bilgi vererek başlayan Prof. Dr. Göksel Yücel, finansal tabloların Bilanço, Kar-Zarar, Nakit-Akış ve Özkaynak Değişim tablolarından oluştuğunu söyledi. Prof. Dr. Göksel Yücel, Nakit Akışları Tablosu’na ilişkin şu bilgileri paylaştı: Nakit akış tablolarının işletmeler için gerekliliğini ve nakit akış tablosu düzenlemenin yöntemlerini örnekler vererek anlatan İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yücel, salonu dolduran meslek mensuplarına önemli bilgiler verdi. Meslek mensuplarının ilgiyle dinlediği seminer, soru-cevap bölümü ile devam etti. Seminerin sonunda kürsüye çıkan BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez, günün anısına Prof. Dr. Göksel Yücel’e teşekkür plaketi takdim etti. “Eğer bir şirketi analiz ediyorsanız, bugünü gösteren bilanço önemlidir. Bugününü anladıktan sonra geçmişine 44 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço Huzurevinde sanat dolu bir gün BSMMMO Sosyal Yardımlaşma ve Kültürel Etkinlikler Komisyonu’nca Ali Osman Sönmez Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi’nde Türk Sanat Müziği konseri gerçekleştirildi. Ali Osman Sönmez Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi’ni ziyaret ederek, huzurevi sakinlerine Türk Sanat Müziği dinletisi gerçekleştiren mali müşavirler, sosyal sorumluluk etkinlikleri çerçevesinde sanat dolu ve eğlenceli bir güne imza attı. B ursa Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (BSMMMO) Sosyal Yardımlaşma ve Kültürel Etkinlikler Komisyonu’nca Ali Osman Sönmez Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi’nde Türk Sanat Müziği konseri gerçekleştirildi. Meslek mensuplarının katılımıyla gerçekleşen konserde, mali müşavirlerden oluşan Türk Sanat Müziği Korosu, seslendirdikleri eserlerle huzurevi sakinlerine unutulmaz bir gün yaşattı. Meslek mensuplarından oluşan koronun seslendirdiği Türk Sanat Müziği eserlerine eşlik eden huzurevi sakinleri ise hareketli şarkılarda tempo tutarak eğlenceli görüntülere imza attı. Türk Sanat Müziği dinletisinin ardından ise meslek mensupları huzurevi sakin- leri ile tek tek ilgilenerek sohbet etmek imkanı buldular. BSMMMO Sosyal Yardımlaşma ve Kültürel Etkinlikler Komisyonu’nca düzenlenen etkinlik hakkında bilgi veren Komisyon Başkanı Ayhan Karaşin ise ziyarete katılan tüm meslek mensuplarına teşekkürlerini iletirken, sosyal sorumluluk çerçevesinde ziyaret ve etkinliklerinin devam edeceğini vurguladı. 45 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 ha b e r Şarkılar SOMA için Soma yararına Tayyare Kültür Merkezi’nde konser veren BSMMMO Türk Sanat ve Halk Müziği Korolarına, meslek mensuplarından büyük destek geldi. Bilet satışlarından elde edilen gelirin Soma’ya bağışlandığı konserde mali müşavirlerden oluşan koro ve halk oyunları ekibi, izleyenlere eşsiz bir müzik ziyafeti sundu. B ursa Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (BSMMMO) Türk Sanat ve Halk Müziği Koroları ile Gösteri Sanatları Topluluğu Halk Oyunları Ekibi, Tayyare Kültür Merkezi’nde sahne aldı. Sosyal Yardımlaşma ve Kültürel Etkinlikler Komisyonu’nun katkılarıyla düzenlenen ve bilet satışlarından elde edilen gelirin Soma’ya bağışlandığı konsere, BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez, Oda Başkan Yardımcısı Ömer Oda Başkanı Ahmet Hikmet SÖNMEZ ve Oda Başkan Yardımcısı Ömer İŞÇİ, Şef Salih BERKMEN’e plaketini verirken. 46 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço BSMMMO Sosyal Yardımlaşma ve Kültürel Etkinlikler Komisyonu Başkanı Ayhan Karaşin’in sunumunda gerçekleşen organizasyonun ilk bölümünde koro, Hicaz, Hüzzam, Kürdi’li Hicazkar ve Muhayyer Kürdi makamlarından oluşan sanat müziği eserlerini seslendirdi. İşci, Oda Sekreteri Sabiha Işık, Oda Saymanı Ali Çevdir, Yönetim Kurulu Üyeleri Hasan Uçar, Ali Nazım Tekelioğlu ve Hüseyin Kahraman da katıldı. Meslek mensuplarının da aileleriyle birlikte yoğun katılım gösterdiği etkinliklerin ilki BSMMMO Türk Sanat Müziği Korosu Konseri’ydi. KURUL ÜYELERİ DE SAHNEYE ÇIKTI Salih Berkmen’in şefliğinde gerçekleşen BSMMMO Türk Sanat Müziği Korosu Konseri’nin ikinci bölümüne ise meslek mensuplarından oluşan koro, ‘Al goncayı deremedim, yar yüksekte eremedim’ eseriyle başladı. Programın devamında meslek mensuplarından oluşan koro, farklı makamlarda sanat müziği eserlerini seslendirdi. Programın sonunda sahneye çıkan BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez ve Başkan Yardımcısı Ömer İşci, günün anısına Şef Salih Berkmen’e plaket verirken, BSMMMO Yönetim Kurulu Üyeleri de koroda yer alan meslektaşlarına karanfil ve teşekkür belgesi takdim etti. Tayyare Kültür Merkezi’nde gerçekleşen konser programı, BSMMMO Kurul Üyeleri’nin meslektaşlarıyla birlikte söylediği şarkı ile sona erdi. HALK MÜZİĞİ VE HALK OYUNLARI GECESİ Oda Yönetim Kurulu Sekreteri Sabiha IŞIK BSMMMO Sosyal Yardımlaşma ve Kültürel Etkilnlikler Komisyonu Başkanı Ayhan Karaşin’e çiçek verirken. Soma yararına, Sosyal Yardımlaşma ve Kültürel Etkin- Bilet satışlarından elde edilen gelirin Soma’ya bağışlandığı konserde mali müşavirlerden oluşan koro, sanat müziğinin eşsiz parçalarını alkışlar eşliğinde seslendirdi. 47 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 ha b e r BSMMMO Türk Halk Müziği Korosu ve Gösteri Sanatları Topluluğu Halk Oyunları Ekibi, Tayyare Kültür Merkezi’nde, bilet satışlarından elde edilen gelirin Soma’ya bağışlandığı etkinliğe imza attı. gece, BSMMMO Gösteri Sanatları Topluluğu Halk Oyunları Ekibi’nin gösterisi ile devam etti. Yöresel dansların sahnelendiği programın ilerleyen saatlerinde ise kılıç kalkan gösterisi, semazen gösterisi, aşuk ve maşuk dansı izleyenler tarafından büyük ilgi gördü. Etkinlik sonunda sahneye çıkan BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez ve yönetim kurulu üyeleri ise gecede emeği geçenlere teşekkür plaketi ve çiçek takdim etti. likler Komisyonu’nun katkılarıyla düzenlenen etkinliklerin ikincisi ise BSMMMO Türk Halk Müziği Korosu ile Gösteri Sanatları Topluluğu Halk Oyunları Ekibi’nin Tayyare Kültür Merkezi’nde gerçekleştirdiği gece oldu. BSMMMO Yönetim Kurulu’nun yanı sıra meslek mensupları ve ailelerinin yoğun katılım gösterdiği Soma yararına düzenlenen gecenin sunumunu ise Nurcan Dükancılar ile Hacı Bektaş Aykut üstlendi. Kemal Kamalı’nın şefliğinde, meslek mensuplarından oluşan koronun, sevilen halk müziği eserlerini seslendirdiği 48 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço Bilet satışlarından elde edilen gelirin Soma’ya bağışlandığı konserde mali müşavirlerden oluşan koro, sanat müziğinin eşsiz parçalarını alkışlar eşliğinde seslendirdi. 49 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 ha b e r Voleybolda şampiyon TTK BSMMMO Çevre, Sağlık ve Sportif Faaliyetler Komisyonu’nca organize edilen ‘3’üncü Voleybol Turnuvası’nın şampiyonu TTK takımı oldu. B BSMMMO 3. Geleneksel Voleybol Turnuvası, Koç Ortaokulu Kapalı Spor Salonu’nda oynanan üçüncülük ve final maçları ile sona erdi. Jetspor ile karşı karşıya gelen Mali Yıldızlar takımı 3-1’lik skorla üçüncü olurken, Atletik Müşavir takımı ile karşılaşan TTK, 3-1’lik skorla turnuvanın şampiyonu oldu. Turnuvanın ‘En İyi Oyuncu’ kupası ödülünü Mali Yıldızlar takımından Erdem Aydın’a BSMMMO Çevre, Sağlık ve Sportif Faaliyetler Komisyonu Başkanı Şafak Karakaş verdi. ursa Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (BSMMMO) Çevre, Sağlık ve Sportif Faaliyetler Komisyonu’nca organize edilen ‘3’üncü Voleybol Turnuvası’, Nilüfer’de bulunan Koç Ortaokulu Kapalı Spor Salonu’nda oynanan final maçı ve ardından gerçekleşen ödül töreni ile sona erdi. BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez’in yanı sıra Oda yönetim kurulu üyelerinin de hazır bulunduğu turnuvada ilk olarak, üçüncülük maçı için Jetspor ve Mali Yıldızlar takımları karşı karşıya geldi. Heyecanlı geçen Hakemlere ise BSMMMO Çevre, Sağlık ve Sportif Faaliyetler Komisyon Başkan Yardımcısı Murat Tarık Koşal plaketlerini takdim etti. 50 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço Okul Müdürü Ömer Faruk Dizer’e BSMMMO Çevre, Sağlık ve Sportif Faaliyetler Komisyonu Sekreteri Sertaç Konya plaketini verirken. Müsabakalar sonucunda üçüncülüğü elde eden Mali Yıldızlar’a ödülünü BSMMMO Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Uçar verdi Turnuvada dördüncü olan Jetspor takımına ödülünü TÜRMOB Disiplin Kurulu Üyesi Zeki Turan takdim etti. Konya, hakemlere ise komisyon başkan yardımcısı Murat Tarık Koşal plaketlerini takdim etti. Turnuvanın ikincisi olan Atletik Müşavir takımı ödülünü BSMMMO Başkan Yardımcısı Ömer İşci’nin elinden aldı. karşılaşmanın galibi 3-1’lik skorla Mali Yıldızlar olurken, Jetspor takımı turnuvayı dördüncü olarak tamamladı. Üçüncülük maçının ardından ise turnuvanın final maçı için TTK ve Atletik Müşavir takımları alkışlar eşliğinde sahaya çıktı. Çekişmeli geçen final müsabakasını aileleriyle birlikte izlemeye gelen meslek mensupları, turnuvaya renk katarken, finalde ipi 3-1’lik skorla TTK göğüsledi. ÖDÜL TÖRENİ Meslek mensuplarından oluşan takımların kıyasıya mücadele ettiği BSMMMO 3’üncü Voleybol Turnuvası’nda final müsabakasının ardından ise ödül töreni gerçekleştirildi. Okul Müdürü Ömer Faruk Dizer’e BSMMMO Çevre, Sağlık ve Sportif Faaliyetler Komisyonu Sekreteri Sertaç Turnuvanın ‘En İyi Oyuncu’ kupası, Mali Yıldızlar takımından Erdem Aydın’a verilirken, ödülü BSMMMO Çevre, Sağlık ve Sportif Faaliyetler Komisyonu Başkanı Şafak Karakaş takdim etti. Turnuvada dördüncü olan Jetspor takımına ödülünü TÜRMOB Disiplin Kurulu Üyesi Zeki Turan takdim ederken, müsabakalar sonucunda üçüncülüğü elde eden Mali Yıldızlar’a ödülünü BSMMMO Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Uçar verdi. Turnuvanın ikincisi olan Atletik Müşavir takımı ödülünü BSMMMO Başkan Yardımcısı Ömer İşci’nin elinden alırken, turnuvanın şampiyonu olan TTK takımına ise ödülünü BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez takdim etti. 51 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 ha b e r Keyifli bir Kapadokya molası Bursa Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (BSMMMO) üyeleri, yorucu iş temposunun stresini, Sosyal Yardımlaşma ve Kültürel Etkinlikler Komisyonu’nca Kapadokya’ya düzenlenen gezi ile attı. B olmanın keyfini çıkardı. İki gece üç gün süren gezi programı hakkında bilgi veren BSMMMO Sosyal Yardımlaşma ve Kültürel Etkinlikler Komisyonu Başkanı Ayhan Karaşin, komisyon olarak, meslek mensuplarını yorucu iş temposundan biraz olsun uzaklaştırabilmek adına, belirli aralıklarda etkinlik ve geziler düzenlediklerini kaydetti. Gezi programına, Aksaray’da kahvaltı yaparak başlayan meslek mensupları, kahvaltının ardından bölgeye hareket ederek, sırasıyla Ihlara Vadisi, Derinkuyu Yer Altı Şehri ve Güvercinlik Vadisi’ni ziyaret etti. Aynı gün otele yerleşen mali müşavirler, akşam yemeğinde bir araya geldi. SMMMO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ömer İşci’nin de katılımıyla gerçekleşen geziye aileleriyle birlikte katılan meslek mensupları, yorucu iş temposundan uzak, doğayla baş başa 52 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço Gezi programının ikinci günü, otelde yapılan sabah kahvaltısının ardından Göreme Açık Hava Müzesi’ne hareket eden meslek mensupları, şarap imalathanesi ile hayvanlar vadisini ve Paşabağ’ı ziyaret etti. Program, öğle yemeğinin ardından ise çanak çömlek yapım atölyesi ve Aşıklar Vadisi ziyaretleri ile devam etti. Bölgenin en yüksek yeri olan Uçhisar’da çay molası veren meslek mensuplarından oluşan gezi grubu, son gün ise Konya’ya ulaştı. Konya’da Mevlana Müzesi’ni gezen meslek mensuplarının Kapadokya gezisi programı, Bursa’ya dönüş ile sona erdi. 53 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 sağlık İdrar yolu enfeksiyonları böbrek sağlığını tehdit ediyor İdrar yolu enfeksiyonları, çoğunlukla idrar yoluna mikrop girmesi ile oluşan ve çocuklarla yaşlılarda daha sık görülen bir enfeksiyon. enfeksiyonları kontrol altına alınmadığında ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Özellikle enfeksiyonun böbreğe sıçradığı durumlarda böbrekte de iltihap gözleniyor ve bu sorun ilerleyen dönemlerde kronik böbrek yetmezliğine kadar ilerleyebiliyor. enel sağlık problemleri arasında önemli bir yeri olan bu hastalığın kontrol altına alınmadığında ciddi böbrek hastalıklarının habercisi olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Bülent Oktay, “Mikroplar idrar yoluna 4 farklı yoldan girebiliyor. Çoğunlukla görülen giriş yolu, dış idrar yolu çevresinde yer alıyor. Mikroplar önce mesaneye, oradan da böbreğe ulaşarak böbrek iltihabına neden olabiliyor. Kadınlarda idrar yolu daha kısa olduğu için iltihaplanmalar da daha çok gözleniyor. Tedavi edilmediği durumlarda kalıcı böbrek yetmezliğine yol açabiliyor” diyor. Nasıl bulaşıyor? G İdrar yolu iltihaplanmalarına sebep olan mikroplar arasında en sık rastlananı, yüzde 80’inden sorumlu olan ‘EscherichiaColi’. Bunun dışında; Klebsiella, Proteus, Enterobacter ve Enterokok da idrar yolu iltihaplanmalarına yol açan mikroplar arasında yer alıyor. Mikropların idrar yoluna 4 farklı yerden girebildiğini belirten Prof. Dr. Oktay, en sık görülen giriş yolunun, dış idrar yolu çevresi olduğunu, ayrıca kan, lenf ve komşu organlarda oluşan enfeksiyonun idrar yoluna ulaşmasıyla bu sorunun görüldüğünü belirtiyor. İdrar yolu enfeksiyonları, idrar yolunun daha kısa olması sebebiyle çoğunlukla kadınlarda gözlenen bir hastalık. Çoğu zaman hastaların kendi kendilerine teşhis koyduğu ve kulaktan dolma tedavilerin benimsendiği idrar yolu 5 yaş altı çocuklara dikkat! İdrar yolu enfeksiyonlarının basit bir iltihap şikayetinden şiddetli böbrek enfeksiyonlarına kadar geniş bir yelpazede kendini gösterdiğine dikkat çeken Prof. Dr. Bülent Oktay, “Bu enfeksiyonlar sıklıkla çocukluk ve yaşlılık dönemlerinde gözleniyor. Gençlik dönemlerinde ise çoğunlukla cinsel ilişki sırasından mikrop kapılmasıyla oluştuğu biliniyor. 5 yaş altı çocuklarda görülen iltihapların temelinde ise genellikle doğumsal idrar yolu bozuklukları yer alıyor“ diyor. İdrar yolu enfeksiyonları sık tekrarlıyorsa… İdrar tıkanıklığı, idrarın geri kaçması ve mesanenin kendini boşaltmasındaki bozukluklar idrar yolu enfeksiyonlarına sebep olabiliyor. Tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonu hastalığı olan çocuklarda bu sorunun var olup olmadığının mutlaka araştırılması gerekiyor. Bununla dışında; şeker hastalığı, nörolojik hastalıklar, gebelik gibi durumlar da idrar yolu iltihaplanmalarını kolaylaştırıyor. 54 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço Prof. Dr. Bülent Oktay, kontrol altına alınmadığı durumlarda böbrek yetmezliği gözlenebileceğinin altını çizerek, şunları söylüyor: “Eğer hastalık zamanında tespit edilip tedavisi kuralına uygun olarak yapılırsa, bu hastalarda hiçbir zaman idrar kaçağına bağlı olarak böbrek yetmezliği sorunu ortaya çıkmıyor”. Bol su içmek iyileşme sürecini hızlandırıyor İdrar yolu enfeksiyonlarında tanı, idrar tahlili ve idrar kültürü ile konuluyor. Tanı sonrasında yapılan kültürün verilerine göre en uygun antibiyotik seçiliyor ve 3-5 günlük bir antibiyotik tedavisi uygulanıyor. Bununla birlikte enfeksiyona sebep olabilecek altta yatan farklı bir sebep olup olmadığının da incelenmesinin önemini vurgulayan Prof. Dr. Bülent Oktay, “Altta yatan başka bir hastalık yok ise sadece antibiyotik tedavisi yeterli oluyor. Ateş ve idrar yaparken yanma şikâyetlerine karşı da semptomatik tedavi uygulanabiliyor. Bununla birlikte idrar yolu enfeksiyonlarında uyulması gereken ilk şartlardan biri bol su içmek. Su, tedaviyi hızlandırmanın yanında hastanın şikâyetlerinin de daha kısa sürede azalmasını sağlıyor” diyor. lenen enfeksiyon sayısı artarsa, enfeksiyonun sürekli tekrarlaması sebebiyle böbrek yetmezliğine varabilen böbrek hasarı oluşabiliyor. Çocukluk çağında idrar yolu iltihaplanmaların en sık görülme sebebi, mesaneden böbreklere doğru meydana gelen idrar kaçağı. Kolaylıkla tedavi edilebilen bu durum, tedavi edilmediği durumda yine böbrek yetmezliğine neden olabiliyor. İdrar yolu enfeksiyonundan korunmak için bunlara dikkat: • Gün içinde bol sıvı, özellikle su tüketmeye dikkat edin. • Tuvalete gitmeyi ihmal etmeyin. Eğer idrarınızı uzun süre tutarsanız, mesane kası uzun süre gerili olarak kalır. Bu durum sık olarak tekrarlanırsa, mesanenin kas yapısı zayıflayacak ve bir miktar artık idrar mesanenizde kalacaktır. Bu da enfeksiyon riskini artırır. • Tuvalet temizliğinizi önden arkaya doğru yapın. Böylece idrar çıkış yerini temiz tutmuş olursunuz. • Pamuklu iç çamaşırlarını tercih edin. Pamuklular bakteri üremesine neden olan nemi önler. • Vajinal temizliğinizde sabun kullanmayın. • Cinsel bölge hijyenine önem verin. Yılda 2 kereden sık görülüyorsa radyolojik kontrol gerekli İdrar yolu enfeksiyonu bir yılda 2’den fazla tekrarlamışsa, altta yatan başka bir sebep olup olmadığının radyolojik inceleme ile aranması gerekiyor. İltihaplanmaya sebep olan hastalık saptanamaması sonucunda yıl içinde göz- 55 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 haber Akademik Odaların ‘bowling’ yarışı Carrefour AVM’de gerçekleştirilen ve BAOB’da bulunan 12 akademik odanın katılım sağladığı turnuva, heyecanlı ve çekişmeli maçlara sahne oldu. Bursa Akademik Odalar Birliği (BAOB) bünyesindeki akademik odaların temsilcilerinin katılımıyla, ‘Akademik Odalar Bowling Turnuvası’ düzenlendi. Turnuvanın finalinde, BSMMMO adına yarışan ekip üçüncülük elde etti. Bursa Şubesi’nden Serkan Durmuş, üçüncülüğü ise Mimarlar Odası Bursa Şubesi’nden Abdullah Kamalı elde etti. Kadınlarda ise en skorer oyuncu ödülünü İMO Bursa Şubesi’nden Nurten Topaloğlu kazanırken, ikinciliği Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi’nden Günsu Barışık, üçüncülüğü ise Elektrik Mühendisleri Odası Bursa Şubesi’nden Eda Yenigil kazandı. C arrefour AVM’de gerçekleştirilen ve BAOB’da bulunan 12 akademik odanın katılım sağladığı turnuva, heyecanlı ve çekişmeli maçlara sahne oldu. Turnuvanın sonunda Özgür Yaşar Özbey, Ünsal Eser, İnan Keser, Ender Vapur ve Aykut Çatar’dan oluşan İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi’nin takımı turnuvanın şampiyonu olurken, ikincilik mücadelesini Atakan Çetinkaya, İlke Çalışkan, Rahmi Dede, Cenk Yoldaş ve Abdullah Kamalı’ dan oluşan Mimarlar Odası Bursa Şubesi elde etti. BSMMMO ÜÇÜNCÜ OLDU Turnuvada üçüncülüğü ise Mustafa Akıncı, Basri Açıkgöz, Recep Güleçyüz, Güray Tunalı ve Ömer İşçi’den oluşan Bursa Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası kazandı. Erkeklerde en skorer oyuncu İMO Bursa Şubesi’nden Ender Vapur olurken, ikinciliği Gıda Mühendisleri Odası BAOB Bünyesinde düzenlenen Bowing turnuvasında BSMMMO adına yarışan ekip 3. oldu. 56 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço Kitap kültür & s anat Beyoğlunun En Güzel Abisi Denizler’den Terzi Fikri’ye Türkiye Yazar: Ahmet ÜMİT Yazar: Tuncay Çelen Yayın Evi: İmge Kitabevi Yayınları Deniz’lerden Terzi Fikri’ye Türkiye; 68 kuşağının önderlerine kurulan hain tuzakları, Kahramanmaraş’ta, Malatya’da, Çorum’da tezgâhlanan kanlı katliamları ve Fatsa’da sahnelenen kirli oyunları, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarından Terzi Fikri’ye uzanan mücadelenin ekseni etrafında incelerken, 12 Mart ile 12 Eylül’e uzanan yolun üzerindeki sisi sonsuza dek kaldırıyor. Böylece ortaya; zafer ve hüznün, devrimin ve karşıdevrimin unutulmaz bir panoraması çıkıyor. Bin Muhteşem Güneş Yazar: Khaled Hosseini Yayın Evi: Everest Yayınları Nereye giderseniz gidin, ülkeniz peşinizden gelir. Artık siz orada yaşamasanız da o içinizde yaşar. Afganistan’ın Khaled Hosseini’de yaşadığı gibi… Bin Muhteşem Güneş, ilk romanı Uçurtma Avcısı’yla tüm dünyada inanılmaz bir başarı yakalayan Hosseini’nin ikinci romanı. Yazar bu romanında da yine doğduğu toprakları anlatıyor. Bu kez iki kadının kesişen yaşamları ve dostlukları üzerinden… Küçük yaşta evlendirilen kızlar, çocuğu olmayan kadınlar, babaya ya da çocukluk arkadaşına duyulan, geçmişe gömülmüş aşklar… Ustam ve Ben Yazar: Elif Şafak Yayın Evi: Doğan Kitap Öğrenme aşkıyla geçti ömrümüz, aşkı öğrenemesek de… Tarihimizin en önemli ve çalkantılı dönemlerinden biri olan 16. Yüzyıl’da İstanbul… Hindistan’dan gelen beyaz bir fil ve onun sırlarla dolu bakıcısı: Çota ile Cihan. Filbaz aynı zamanda bir üstadın çırağı. Ustası ise Sinan. Bu toprakların yetiştirdiği en büyük mimar. Hazırlayanlar; Smmm. Pınar KAP Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Komisyonu Başkan Yardımcısı Smmm. Aylin KARAKUŞ Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Komisyonu Sekreteri Smmm. Nalan BAYSAL Smmm. Gülsüm IŞILDAR Değerli meslektaşlarım merhaba. Mesleki sorunlardan, yasa değişikliklerinden, uygulamadan doğan aksaklıklardan bunaldınız mı? İşte size hem dinlendiren hem de eğlendiren bir kitap. Ahmet Ümit’in bütün kitaplarını okumuş biri olarak, sizlere onun tarzını anlatacak değilim. Bir polisiye romandan neler beklersiniz? Sizi önüne geçilmez bir heyecan, kuşku ve merak girdabında soluksuz bırakmasını mı? Bu kitapta, kendinizi birden fazla maceranın içinde oradan oraya sürüklenirken buluyorsunuz. Buluyorsunuz da; Kitabı asıl okunur kılan, bütün polisiyelerde rastlanan bu özellik değil. Onun kitapları ailecek okunabilecek özelliklere sahiptir. Çocuklarınızın hem eğlenmesini, hem de öğrenmesini istiyorsanız, rahatlıkla önerebileceğim bir kitap. Ahmet Ümit bütün kitaplarında olduğu gibi bu romanında da bir İstanbul sevdalısı olarak, içinde yaşadığı mega kentin, insan portreleriyle birlikte, tarihi, sosyal, kültürel ve doğal, bütün güzelliklerini ve çirkinliklerini tek tek gözler önüne seriyor. Bizi biz yapan değerlerimize sahip çıkmamanın, 6-7 Eylül’de yaşanan olayları, azınlıkları sürmenin, öldürmenin, onlara yaşatılan acılarla birlikte, bizim de nasıl küçüldüğümüzü, çoraklaştığımızı, yoksullaştığımızı çarpıcı bir biçimde anlatıyor. Yılbaşı gecesi işlenen bir cinayetin izini sürerken, bir yandan Tarlabaşı ve Dolapdere’nin eski sokaklarında yaşananları, Beyoğlu’nu, İstiklal Caddesi’ni ve Gezi olaylarının düşündürdüklerini, sokak çocuklarının sarsıcı dramıyla birlikte ele alıyor… Tarlabaşı’ndaki kentsel dönüşüm rantına el koymak isteyen sabıkalı kabadayıların her türlü kirli işini, kentin kalbinde nasıl kotardıklarına şahit oluyoruz. Bu kabadayılardan biri olan Kara Nizam’ın adamı Engin’in yılbaşı gecesi Tarlabaşı’nda bulunan cesedi ile başlıyor roman. Bir kiralık katilin ölümü ile düğümleniyor. Aynı semtte yaşayan ve Gezi olaylarında öne çıkan genç bir kızın, Fidan’ın ölümü ile devam ediyor. Tarlabaşı’nın, sevimli ama iç burkan hayatlarıyla erken yaşlanmış sokak çocuklarını, Pirana, Keto, Musti’nin hazin sonları, bize asıl suçlunun, sorumluluklarını yerine getirmeyen ana babalar olduğunu düşündürüyor. Birbirinden belâlı ve rakip olan iki kabadayının; Barbut İhsan ve Kara Nizam’ın çevresinde gelişen olaylar örgüsüyle karmaşıklaşıyor. Bütün polisiye romanlara özgü finallerde olduğu gibi, katil hiç tahmin etmediğimiz bir şekilde çıkıyor karşımıza ve düğüm çözülüyor. Nasıl mı? Onu açıklamayacağım, okumanızı tavsiye ederim… 57 Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Komisyonu Üyesi BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 güncel Emek ve Dayanışma Günü 1 Mayıs İşçi Bayramı 1 Mayıs İşçi Bayramı (27.04.2009 tarih 27212 No’lu Resmi Gazete ile 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü olarak kabul edilmiştir) bir mücadele ile başlamış, işçi sınıfının bütün dünyaya yayılan dayanışması ile evrimini devam ettirmiş ve günümüzde bayram havası içinde kutlanarak dünyanın her yerinde milyonlarca işçinin, emekçinin, mazlumun, akademisyenin, aydının ve birçok zümrenin kucaklaşmasına ilham olmuştur. “Yaşasın 1 Mayıs” sloganları ile ciğerlerimiz kopana kadar haykırırız alanlarda Adalet, Eşitlik, Özgürlük. ..! Coşkudur 1 Mayıs… Akarız alanlara.. Yüzer yüzer, biner biner.. Vazgeçmeyiz, uslanmayız, çünkü bayramdır 1 Mayıs. Ve bu bayram kürsülerden bağışlanmamıştır emekçilere. Kurtuluş Savaşımız gibi direniş vardır kazanımında; Küba devrimi gibi kararlılık… Smmm. Özer TURAN Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Komisyonu Başkan Yardımcısı [email protected] Avusturyalı işçilerin 8 saatlik çalışma süresi için yürümesi ile başlayan mücadele günümüzde haftalık çalışma süresinin o ülkede 36 saate kadar düşürülmesinde ve çalışma şartlarının insana yakışır seviyelere gelmesinde çok büyük katkı sağlamıştır ve bu aşı tutmuştur ter düşen bütün topraklarda. Amerika’da siyah ve beyaz işçilerin bir bütün içinde uzun çalışma saatlerini omuz omuza boykot etmesi 1 Mayıs ruhunda kardeşliğin ırkçılığı dahi bertaraf etmesinin bir göstergesi olmuş ve diğer ülkelere de feyiz vermiştir. Bizde 1905’te İzmir’de kutlanmıştır ilk olarak… 1911’de Osmanlı’nın baskın tutumuna rağmen Selanik’te kutlanmış; İstanbul’da ise işçiler bu coşkuyu 1912 yılında yaşamıştır. O zamanlardan bu günlere kadar 1 Mayıs çeşitli zorluklara rağmen kutsal sayılmış ve coşkusundan hiçbir şey kaybetmeden kuşaktan kuşağa aktarılmıştır. Bir kamp ateşi gibi yayıldıkça yayılmıştır ve devrimin bin bir çeşidini halaylarla, türkülerle gerçekleşmiştir dünya emekçileri. Alanların coşkusu her sene tazelenerek artarken sanki tarihi yargılamıştır. İşçilerin ve bütün emekçilerin çalışma şartları bu coşku ile her dönem biraz daha iyileşirken onların örgütlü mücadelesinin ne kadar meşru ve kaçınılmaz olduğu gün yüzüne çıkmıştır. 58 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço Adaletsizliğe direnmektir… 1 Mayıs vurdumduymazlığa direnmektir… 1977’de Taksim yakınlarındaki bir otelin 6. katından kalabalığın üstüne açılan ateş ve bunun ardından kalabalığın Kazancı Yokuşu’na yönelmesi ile yaşanan arbedede yitirdiğimiz onlarca kardeşimiz uzun yıllar 1 Mayıs coşkusunun buruk yaşanmasına sebep olmuştur. İşte o nedenle Taksim kutsaldır emekçiler için ve o nedenledir ki vazgeçilmezdir. Onların ruhuyla buluşmak, selamlaşmak, omuz omuza halay çekmek için Taksim’den başka bir yer emekçileri tatmin etmemektedir. Soygunlara, emeğin sömürülmesine direnmektir 1 Mayıs… Kortej kortej alanlara akmaktır, Kortejlerden platformu selamlamak, Platformdan dünyaya haykırmaktır birliğin gücünü. Taksim’dir, Vazgeçmemektir, 1 Mayıs resmi tanımlaması 1 Mayıs Barış ve Dayanışma Günüdür; evrensel adı ise İşçi Bayramı. Kavramlar ne derse desin tek bir anlamı vardır… Kazancı Yokuşu’dur; orada bıraktığımız koca yüreklerdir. Unutmamaktır, Kucaklaşmaktır, 1 Mayıs Emek Bayramı’dır! Kutlu olsun dostlar…. Direniş ! Haksızlığa direnmektir… 59 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 gü n c e l Kurallar ders olmalı Ülkemizde iş sağlığı ve güvenliği son zamanlarda üzerinde tartışılan konuların başında gelmektedir. Aslında ülkemizde iş sağlığı ve güvenliği konusunda 20.06.2012 tarihine kadar bir kanun dahi yoktu. İş kazalarında maalesef Avrupa birincisi olan ülkemiz, dünyada üçüncü sırada. Buna rağmen ülkemizde 20.06.2012 tarihi öncesinde 4857 Sayılı İş Kanunu’nun bir maddesinde iş sağlığı ve güvenliği konusunda; (Madde 78 – (Değişik: 15/5/2008-5763/3 md.) iş güvenliği anlamında uyulması gereken yüzeysel birkaç öneri bulunmaktaydı. Uyulmaz ise bir yaptırımı da yoktu. Herkesi ilgilendiren, kesin kurallar koyan ve devamında bu kanuna uyulmaması sonucunda maddi müeyyidelerin uygulanacağı İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası 20/6/2012 tarihinde kabul edildi ve 30.06.2012 tarihinde 28339 sayı ile Resmi Gazete’de yayımlandı. Bizim İş Sağlığı ve Güvenliği Yasamız var fakat iş kazaları devam ediyor. İş kazaları sadece bizim ülkemizde olmuyor, gelişmiş ülkelerde de iş kazaları olmaktadır fakat gelişmiş ülkelerde iş kazaları bizim ülkemize oranla 7 kat daha az olmaktadır. Biz ülke olarak iş kazalarını minimum düzeye nasıl indirebiliriz konusunu tartışmalıyız. Smmm. Özgür ERDURSUN İş ve Sosyal Güvenlik Mevzuatı Komisyonu Üyesi [email protected] Gerçeği söylemek gerekirse biz toplum olarak kurallara uymayan bir toplumuz. İş kazalarında sadece devleti sorumlu tutmak, işvereni sorumlu tutmak ya da işçiyi sorumlu tutmak işin kolayıdır. Bazen işçi bazen işveren bir iş yapılırken o iş ile ilgili oluşabilecek riskleri bilmesine rağmen, uyması gereken kuralları da bilmesine rağmen kurallara uymaması sonucunda iş kazaları kaçınılmaz olmaktadır. İş kazaları sonucunda ölümlerin ya da kalıcı sakatlıkların önüne geçebilmek için bence öncelikle eğitim konusuna önem vermeliyiz. Eğitim derken göstermelik eğitimden değil gerçek eğitimden bahsediyorum. İş Sağlığı Güvenliği Yasası gereği ceza yememek için göstermelik 8 saat 10 saatlik eğitimden bahsetmiyorum. Hani bir çocuk ders çalışmaz da annesi ya da babası kızınca göstermelik çalışıyormuş gibi yapar, bu şekilde değil gerçekten özverili eğitim olmalı. İş sağlığı ve güvenliği sadece Çalışma Bakanlığı’nın konusu olmamalı, aynı zamanda Milli Eğitim Bakanlığı’nın da konusu olmalı. Hani derler ya ‘’ağaç yaşken eğilir’’ Biz de genç yaşta iş sağlığı ve güvenliği konularını da kapsayacak ‘Kurallar dersi’ni okullarımızda müfredata koyarak çocuklarımıza gençlere okullarda kurallara uyulması gerektiğini aşılamalıyız. Bugün ülkemizde en iyi üniversiteyi bitirmiş bir kişi dahi kurallara uymayabiliyor. Çocuklarımıza öncelikle kuralları ve devamında haklarını öğretmeliyiz. Bugünkü çocuklar ileride ya işçi olacak ya da işveren. Kuralları bilerek yetişecek yeni nesille birlikte birbirine saygılı bir top- 60 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço başlıca nedeni kuralsızlıktır. Kurallara uymayan bir toplumda istediğiniz kadar kanun çıkarın, istediğiniz kadar ceza uygulayın iş kazaları devam eder. lum olabiliriz. Bugün çok tehlikeli işte çalışıp o işe uygun giyinmesi gereken biri, o kıyafetle rahat edemediğini söyleyip güvenlik önlemini almayabiliyor, ya da 600 derece sıcaklıktaki kazanı açıp sigarasını yakmaya çalışabiliyor. Ülkemizde en iyi üniversiteyi bitirmiş biri arabasını park edilmez tabelasının altına park edebiliyor. İş kazalarının Ülkemizin en büyük sorunlarından biri sorunları bilip çözüm üretememektir. 61 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 gü n c e l Soma Ağlıyor... Yanıyorlar... Dumandan boğuluyorlar... Yananlardan biri... Muhammet... Muhammet 18 yaşına yeni girmiş... Beş günlük işçi ... Yeni evli ... “Sigortam olsun” diye madene girmiş... Yanmış... Ya annesi ?... Cemal Yıldız... 19 yaşında okulunu yeni bitirmiş bir delikanlı... Annesi ağlıyor… Ciğeri yanıyor… “Ben Cemal Yıldız’ın annesiyim... Oğlumla gurur duyuyorum... Herkesin de gurur duymasını isterim... Mekanı cennet olsun...” “Başka da soru sormayın!...” diyen bir anne…… Cemal’in annesi... Gözlerinde korku... Kimbilir mikrofon tutulmasaydı... Ne derdi... Smmm. Emir ES Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Kom. Üyesi Murat Yalçın... [email protected] 62 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço “Çizmeleri çıkartayım sedye kirlenmesin” diyen ince düşünceli insan... Türkiye’yi ağlatan adam... acısını bile hissetmiyor, ama sesini duyurmaya çalışıyor ... Madenci Bayram... Her şeyi ailesi... Tekrar girecek o madene... İçi sıkılıyor... Boğazı düğüm düğüm oluyor. Yutkunurken çocukları geliyor gözünün önüne... “Ekmek param... Yapacak bir şeyim yok... Kredim var... Girmek zorundayım...” O kalabalıktan bir ses yükseliyor... Cumhurbaşkanı’na... Somalı Kızgın... Kimi damadını bekliyor, kimi çocuğunu kimi de eşini bekliyor.. Ve polislere sürekli emirler geliyor. “O yakınları oradan kaldırın Cumhurbaşkanı geçecek” Bunlar yakışık olmadı... Hiç hoş olmadı... Soma’da yakınlarını kaybetmiş olanların içi bir daha yandı... Hem de ne yandı... Diğer polisten cevap geliyor. “Amirim gözaltına alamayız... Çocuğu hala içerideymiş... Gözaltına alırsam çok büyük tepki duyarlar bana”... “Taşeron istemiyoruz”... Duyurdular mı seslerini ? Engellendiler... Bir polis amiri telsizle anons yapıyor polise... “Öyle bağıranları göz altına al”... İşin acı tarafı bu konuşmalar içi yanmış ailelerin yanında yapılmış olması... Garip bir şekilde aileler susturulmaya çalışıldı... Oysa onların sadece tepkisi “Taşeronlara karşı çıkın !...” “Bizim için bir şey yapın !..” Yaklaşamadılar... Seslerini duyuramadılar... Ölüm sessizliğini içlerinde akıttıkları gözyaşlarına bıraktılar... O kalabalık güvenlik önlemleri içinde sesini duyurmak isteyen vatandaşlar var... Günlerdir bitkin, ağlamaktan sesi kısılmış, kendi canının 63 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 mevzuat Malullük aylığı bağlananların tekrar çalışıp çalışamayacağı I- GİRİŞ Sigortalıların malül sayılması 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasa’nın 25. Maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre “Sigortalının veya işverenin talebi üzerine Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurullarınca usulüne uygun düzenlenecek raporlar ve dayandığı tıbbi belgelerin incelenmesi sonucu, 4. Maddenin 1. Fıkrasının (a) ve (b) bentleri kapsamındaki sigortalılar için çalışma gücünün veya iş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünün en az % 60’ını, (c) bendi kapsamındaki sigortalılar için çalışma gücünün en az % 60’ını veya vazifelerini yapamayacak şekilde meslekte kazanma gücünü kaybettiği Kurum Sağlık Kurulları’nca tespit edilen sigortalı malül sayılır” denilmiştir. Bu oran 5510 sayılı Yasa’dan önce yürürlükte olan 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nda ve 1479 sayılı Bağ-Kur Kanunu’nda 2/3 oranında uygulanmaktaydı. Niyazi YAMAÇ Emekli SGK Başmüfettişi [email protected] Çalışma gücünü veya iş kazası veya meslek hastalığının sonucunda çalışma gücünün %60’ını kaybettiği tespit edilen sigortalının en az 10 yılda beri sigortalı olması, toplam 1800 gün veya başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malul olması halinde sigortalılık süresi aranmaksızın 1800 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalılığı primi bildirilmiş olması halinde malullük aylığı bağlanabilmektedir. Genel olarak malullük aylığı bağlanan sigortalının 5510 sayılı Kanun’a göre veya yabancı bir ülke mevzuatına göre çalışmaya başlaması veya kontrol muayenesine tabi tutulan sigortalının yapılan kontrol muayenesi sonucu maluliyet durumunun kalktığının tespit edilmiş olması halinde aylığı kesilir. 5510 sayılı Kanun’un yürürlüğe girmesinden önce sigortalı ve iştirakçilerin gelir ve aylıklarının bağlanması, kesilmesi, yeniden bağlanması mülga 506, 1479, 2925, 2926 ve 5434 sayılı Kanun hükümlerine göre yürütülmekteydi. 5510 sayılı Kanun’un geçici 14. Maddesinde bu yasa ile yürürlülükten kaldırılan Sosyal Güvenlik Kanunları gereğince işlem yapmaya devam edileceğinin hüküm altına alınmış olmasıyla bu yasalara göre malullük aylığı bağlanmış olanlar aylıkları kesilmeksizin Sosyal Güvenlik Destek Primi’ne tabi olarak çalışabilmektedirler. Aşağıda bu yasalara göre bağlanmış malullük maaşlarının tekrar çalışmaya başlanılması halinde kesilip kesilmeyeceği açıklanmıştır. 64 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço II- MALULÜYET MAAŞI BAĞLANDIKTAN SONRA TEKRAR ÇALIŞMASINA İZİN VERİLENLER VE VERİLMEYENLER A- Malullük aylığının 1 Ekim 2008 tarihinden önce bağlanması halinde 1 Ekim 2008 tarihinden sonra çalışmaya başlanılması hali; 1- 4/a sigortalısı; a- 4/a kapsamında çalışırsa aylığı kesilir. Sosyal Güvenlik Destek Primi’ne tabi çalışamaz. b- 4/b kapsamında çalışırsa aylığı kesilmez. Aylığından % 15 Sosyal Güvenlik Destek Primi kesilir. c- 4/c kapsamında çalışırsa aylığı kesilmez. 2- 4/b sigortalısı; a- 4/a kapsamında çalışırsa aylığı kesilmez. Sosyal Güvenlik Destek Primi öder. b- 4/b kapsamında çalışırsa malullük aylığı kesilmez. Herhangi bir prim ödemez. Ticari faaliyetlerine devam edebilir. c- 4/c kapsamında sigortalı olursa aylığı kesilmez. 3- 2925 sayılı Kanun kapsamında aylık alanlar a- 4/a kapsamında çalışırsa aylıkları kesilir. Sosyal Güvenlik Destek Primi’ne tabi çalışamazlar. b- 4/b sigortalısı olursa aylığı kesilmez. Aylığından % 15 Sosyal Güvenlik Destek Primi kesilir. c- 4/c kapsamında sigortalı olursa aylığı kesilir. 2- 4/b sigortalısı; a- 4/a kapsamında çalışırsa aylıkları kesilmez. Sosyal Güvenlik Destek Primi öder. b- 4/b kapsamında çalışırsa aylığı kesilir. c- 4/c kapsamında çalışırsa aylığı kesilir. C- 1 Ekim 2008 tarihinden sonra sigortalı olanlar malülen emekli olmaları halinde, 4/a, 4/b, 4/c kapsamında çalışamazlar. Çalışırlarsa maaşları kesilir. SONUÇ 5510 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği 1 Ekim 2008 tarihinden sonra sigortalı olanların malulen emekli olmaları halinde 4/a, 4/b, 4/c kapsamında çalışamayacakları çalıştıkları takdirde malullük aylıklarının kesileceği esası getirilmiştir. Ancak, 5510 sayılı Kanun’un yürürlüğe girmesinden önde sigortalı ve iştirakçilerin gelir ve aylıklarının bağlanması, kesilmesi, yeniden bağlanması mülga 506, 1479, 2925, 2926 ve 5434 sayılı kanun hükümlerine göre yürütüldüğünden, 5510 sayılı Kanun’un geçici 14. maddesiyle de yürürlükten kaldırılan Sosyal Güvenlik Kanunları gereğince işlem yapılmaya devam edileceği hüküm altına alındığından, malullük aylığı bağlanmış olanlar yukarıda izah edildiği şekilde aylıkları kesilmeksizin Sosyal Güvenlik Destek Primi’ne tabi olarak çalışabilecektir. b- 4/b kapsamında çalışırlarsa maaşlarından Sosyal Güvenlik Destek Primi kesilir. c- 4/c kapsamında çalışırlarsa aylıkları kesilmez. 4- 2926 sayılı Kanun kapsamında aylık alanlar a- 4/a kapsamında çalışırlarsa Sosyal Güvenlik Destek Primi öderler. Maaşları kesilmez. b- 4/b kapsamında çalışırlarsa aylıkları kesilmez. Maaşlarından % 15 Sosyal Güvenlik Destek Primi kesilir. c- 4/c kapsamında çalışanların aylıkları kesilmez. B- 1 Ekim 2008 tarihinden önce sigortalı olup da malullük aylığının 1 Ekim 2008 tarihinden sonra bağlanması hali 1- 4/a sigortalısı; a- 4/a sigortalısı olursa aylığı kesilir. Sosyal Güvenlik Destek Primi’ne tabi çalışamaz. 65 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 mevzuat Temel Haklar ve Özgürlükler Bağlamında İşçi Haklarından Çalışma Hayatına İlişkin Gelişmeler - 2 - 4773 Sayılı İş Kanunu, Sendikalar Kanunu ile Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun’da Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun (2002) (1) 1475 sayılı kanunun katı kurallarının esnekleştirilmesi ve bu bağlamda 158 sayılı ILO sözleşmesine uyum amaçlı çıkarılmıştır. - 4857 Sayılı İş Kanunu (2003) (2) Uzun süre yürürlükte bulunan 1475 sayılı kanun uygulamaları sonucu yüksek yargı organlarında oluşan içtihatlar ile kabul edilen ve benimsenen ILO sözleşme hükümleri/normları ve ülke şartları dikkate alınarak hazırlanmış ve kabul edilmiştir. - 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu (2012) (3) Bu kanun ile iş sağlığı ve güvenliğine ilişkin iş kanunu ve diğer düzenlemelerde yer alan hükümler bir araya getirilmiş ILO normları da dikkate alınmıştır. 4857 sayılı İş Kanunu’nda konu ile ilgili olarak yer alan hükümler çıkartılmıştır. - 6356 Sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu (2012) (4) 07.10.2012 tarihinde yürürlüğe girerek; 2821 Sayılı Sendikalar Kanunu ve 2822 Sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu ile yapılan hükümleri yeniden düzenlenmiştir. Yukarıda sıralanan düzenlemeler kronolojik olarak incelendiğinde temel hak ve hürriyetler bazlı işçi haklarında (çalışma ilişkileri ve koşullarına vb.), arada bazı kesintiler dikkate alınmaz ise, sürekli bir iyileşmenin olduğu görülmektedir. 2.5. Türkiye İLO ilişkileri: Smmm. Kazim TEFENLİ Vergi Mevzuatı Danışma ve Eğitim Komisyonu Başkanı [email protected] Türkiye’nin Onayladığı ILO Sözleşmeleri (5) 2 No’lu İşsizlik Sözleşmesi 11 No’lu Örgütlenme Özgürlüğü (Tarım) Sözleşmesi 14 No’lu Haftalık Dinlenme (Sanayi) Sözleşmesi 15 Nol’lu Asgari Yaş (Trimciler ve Ateşçiler) Sözleşmesi 26 No’lu Asgari Ücret Belirleme Yöntemi Sözleşmesi 29 No’lu Zorla Çalıştırma Sözleşmesi 34 No’lu Ücretli İş Bulma Büroları Sözleşmesi 42 No’lu İşçinin Tazmini (Meslek Hastalıkları) Sözleşmesi (Revize) 45 No’lu Yeraltı İşleri (Kadınlar) Sözleşmesi 53 No’lu Ticaret Gemilerinde Çalışan Kaptanlar Ve Gemi Zabitlerinin Meslekî Yeterliliklerinin Asgari İcaplarına İlişkin Sözleşme 55 No’lu Gemiadamlarının Hastalanması, Yaralanması ya da Ölümü Halinde Armatörün Sorumluluğuna İlişkin Sözleşme 58 No’lu Asgari Yaş (Deniz) Sözleşmesi (Revize) 59 No’lu Asgari Yaş (Sanayi) Sözleşmesi (Revize) 68 No’lu Gemilerde Mürettebat İçin İaşe ve Yemek Hizmetlerine İlişkin Sözleşme 1- Resmi Gazete 15/08/2002 tarih ve 24847 sayı 2- Resmi Gazete 10/06/2003 tarih ve 25134 sayı 3- Resmi Gazete 30/06/2012 tarih ve 28339 sayı 4- Resmi Gazete 07/11/2012 tarih ve 28460 sayı 5- http://www.ilo.org/public/turkish/region/eurpro/ankara/about/sozlesmeler.htm ERİŞİM: 11/12/2013 66 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço 164 No’lu Gemiadamlarının Sağlığının Korunması ve Tıbbi Bakımına İlişkin Sözleşme 166 No’lu Gemiadamlarının Ülkelerine Geri Gönderilmesine İlişkin Sözleşme 182 No’lu En Kötü Biçimlerdeki Çocuk İşçiliğinin Yasaklanması ve Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Acil Eylem Sözleşmesi 69 No’lu Gemi Aşçılarının Mesleki Ehliyet Diplomalarına İlişkin Sözleşme 73 No’lu Gemiadamlarının Sağlık Muayenesine İlişkin Sözleşme 77 No’lu Gençlerin Tıbbi Muayenesi (Sanayi) Sözleşmesi 80 No’lu Son Maddelerin Revizyonu Sözleşmesi 81 No’lu İş Teftişi Sözleşmesi 87 No’lu Sendika Özgürlüğü ve Sendikalaşma Hakkının Korunması Sözleşmesi 88 No’lu İş ve İşçi Bulma Servisi Kurulması Sözleşmesi 92 No’lu Mürettebatin Gemide Barınmasına İlişkin Sözleşme 94 No’lu Çalışma Şartları (Kamu Sözleşmeleri) Sözleşmesi 95 No’lu Ücretlerin Korunması Sözleşmesi 96 No’lu Ücretli İş Bulma Büroları Sözleşmesi (Revize) 98 No’lu Örgütlenme ve Toplu Pazarlık Hakkı Sözleşmesi 99 No’lu Asgari Ücret Tespit Mekanizması (Tarım) Sözleşmesi 100 No’lu Eşit Ücret Sözleşmesi 102 No’lu Sosyal Güvenlik (Asgari Standartlar) Sözleşmesi 105 No’lu Zorla Çalıştırmanın Kaldırılması Sözleşmesi 108 No’lu Gemiadamları Ulusal Kimlik Katlarına İlişkin Sözleşme 111 No’lu Ayırımcılık (İş ve Meslek) Sözleşmesi 115 No’lu Radyasyondan Korunma Sözleşmesi 116 No’lu Son Maddelerin Revizyonu Sözleşmesi 118 No’lu Muamele Eşitliği (Sosyal Güvenlik) Sözleşmesi 119 No’lu Makinaların Korunma Tertibatı ile Techizi Sözleşmesi 122 No’lu İstihdam Politikası Sözleşmesi 123 No’lu Asgari Yaş (Yeraltı İşleri) Sözleşmesi 127 No’lu Azami Ağırlık Sözleşmesi 133 No’lu Mürettebatın Gemide Barındırılmasına İlişkin Sözleşme (İlave Hükümler) 134 No’lu İş Kazalarının Önlenmesine (Gemiadamları) İlişkin Sözleşme 135 No’lu İşçi Temsilcileri Sözleşmesi 138 No’lu Asgari Yaş Sözleşmesi 142 No’lu İnsan Kaynaklarının Geliştirilmesi Sözleşmesi 144 No’lu Üçlü Danışma (Uluslararası Çalışma Standartları) Sözleşmesi 146 No’lu Gemiadamlarının Yıllık Ücretli İznine İlişkin Sözleşme 151 No’lu Çalışma İlişkileri (Kamu Hizmeti) Sözleşmesi 152 No’lu Liman İşlerinde Sağlık ve Güvenliğe İlişkin Sözleşme 153 No’lu Karayolları Taşımacılığında Çalışma Saatleri ve Dinlenme Sürelerine İlişkin Sözleşme 155 No’lu İş Sağliği ve Güvenliği ve Çalışma Ortamına İlişkin Sözleşme 158 No’lu Hizmet İlişkisine Son Verilmesi Sözleşmesi 159 No’lu Mesleki Rehabilitasyon ve İstihdam (Sakatlar) Sözleşmesi 161 No’lu Sağlık Hizmetlerine İlişkin Sözleşme 6- http://www.csgb.gov.tr/csgbPortal/diyih.portal?page=disiliskiler&id=2.1 ERİŞİM: 11/12/2013 BBilanço “Türkiye’nin ILO ile ilişkileri 1927 yılına kadar dayanmaktadır. Ülkemiz Milletler Cemiyeti’nin üyesi olmadığı için o yıllarda ILO çalışmalarına gözlemci statüsüyle katılmış, 1932 yılında Milletler Cemiyeti’ne üye olduğunda ILO’nun da üyeliğini kazanmıştır. Ülkemiz, o tarihten bugüne kadar ILO çalışmalarına üye ülke sıfatıyla katılmıştır Ülkemiz, ILO Yönetim Kurulu’nda ; 1948-51, 1954-57 ve 1996-99 dönemlerinde Asil Üye, 1975-78, 1987-90 ve 2002-05 dönemlerinde “Yardımcı Üye” sıfatıyla yer almış, en son 1996-99 döneminde ise yine “Asil Üye” Sıfatıyla Kurul çalışmalarına etkin bir şekilde katılmıştır. ... Türkiye, aralarında temel çalışma haklarına ilişkin sekiz sözleşmenin de bulunduğu uluslararası çalışma sözleşmelerinden 56’sını onaylayarak ulusal mevzuatına katmıştır.” (6) 3. ÜCRET VE ÜCRET HAKKI 3.1.Genel Olarak: Bilim ve teknolojideki baş döndürücü gelişmeler, işgücüne olan talebi sanıldığı kadar azaltmamaktadır. Çalışanları niteliksiz hale getirmektedir. Öte yandan bu alanlarda işgücüne ihtiyaç doğmaktadır. 3.2.Ücret Hakkı : Ücret, bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutardır (İş K./m.32/1). Geniş anlamda ücret ya da giydirilmiş ücret, işçiye para olarak ödenen ve para ile ölçülmesi mümkün yardımları (yiyecek, giyecek yardımı vb. sosyal yardımlar) kapsayan ücrettir. Örneğin, kıdem tazminatına esas alınacak ücretin hesabında çıplak (temel) ücrete ilaveten işçiye sağlanmış olan para ve para ile ölçülmesi mümkün akdi ve kanundan doğan menfaatler de göz önünde tutulur. Ücretin, kural olarak, Türk parası ile ödenmesi gerekmektedir (İş K./m.32). 67 Ücret yabancı para olarak kararlaştırılmış ise ödeme günündeki rayice göre Türk parası ile ödenebilir. Bunun yanında senetle veya diğer herhangi bir şekilde ücret ödemesi yapılamaz. İşyerleri ve işletmelerinde İş Kanunu hükümlerinin uygulandığı işverenler ile üçüncü kişiler, Türkiye genelinde çalıştırdıkları işçi sayısının en az 10 olması halinde, çalıştırdıkları işçiye o ay içinde yapacakları her türlü ödemenin kanuni kesintiler düşüldükten sonra kalan net tutarını, bankalar aracılığıyla ödemekle yükümlüdür. Bu nitelikteki her çeşit istihkaklarını (alacaklarını) MAYIS / HAZİRAN 2014 mev z u a t İşçinin onayı olmadan, ücretinde bir indirim yapılırsa, bu durum işçiye haklı olarak iş sözleşmesini fesh etme hakkı verir ve kıdem tazminatına hak kazanır. İşveren toplu sözleşme veya hizmet sözleşmelerinde gösterilmiş olan sebepler dışında işçiye ücret kesintisi cezası veremez. İşçi ücretlerinden ceza olarak yapılacak kesintilerin işçiye hemen sebepleriyle birlikte bildirilmesi gerekir. İşçi ücretlerinden bu yolda yapılacak kesintiler bir ayda 2 gündelikten veya parça başına yahut yapılan iş miktarına göre verilen ücretlerde işçinin 2 günlük kazancından fazla olamaz (İş K./m.38). özel olarak açılan banka hesapları dışında ödeyemezler (İş K./m.32). Asgari ücret, devlet, işçi ve işveren kuruluşları temsilcilerinin yer aldığı bir komisyonca en geç iki yılda bir belirlenir. Süreksiz işlerde çalışanlar ile İş Kanunu kapsamında olmayan işlerde İş Kanunu 4. maddesinde sayılan ve Kanun’un uygulamasından istisna tutulan işlerde çalışanlar da, işçi statüsünde çalışmak koşuluyla asgari ücretten yararlanacaklardır. İşverenin ödeme güçlüğüne düştüğü hallere (konkordato ilan etmesi, işveren için aciz vesikası alınması, iflası veya iflasın ertelenmesi) özgü olarak işçilerin iş ilişkisinden kaynaklanan üç aylık ödenmeyen ücret alacaklarını karşılamak amacı ile İşsizlik Sigortası Fonu kapsamında ayrı bir Ücret Garanti Fonu oluşturulmuştur (4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu/Ek Madde-1). Ücret alacağı bulunan işçi tarafından, son üç aylık ücret alacaklarının ödenmediğini gösteren sair belge ile birlikte Türkiye İş Kurumu’na başvurması gerekir. Buna göre; deniz ve hava taşıma işlerinde çalışanlara ilişkin ayrı iş kanunları olsa da, genel olarak bu tür işlerde çalışan işçiler, 50’den az işçi çalıştıran tarım ve orman işlerinde çalışan işçiler, üç kişinin çalıştığı esnaf ve sanatkarlık işlerinde çalışan işçiler, evlerde ve el sanatlarının yapıldığı işlerde çalışan işçiler, ev hizmetlerinde çalışan işçiler, sporcular da asgari ücretten yararlanacaklardır. Asgari ücretten, bütün işkollarında çalışanlar, ayrım olmaksızın yararlanır ve bütün işkolları ve işler için tek bir asgari ücret düzeyi belirlenir. Kamu makamlarının ve alt işveren çalıştıran asıl işverenlerin, iş verdikleri müteahhit veya taşeron firmaların işçi ücretlerini ödeyip ödemediklerini kontrol etmekle ve ücreti ödenmeyen işçilerin başvurusu üzerine, bu ücretleri müteahhit veya taşeronlara öde yecekleri hakedişlerden doğrudan işçilere ödemekle yükümlü tutulmuşlardır. Bu yükümlülük, ücret alacaklarının üç aylık tutarı ile sınırlıdır. Asgari ücrette farklılık, sadece yaşa göre getirilmiştir (Asgari Ücret Yönetmeliği/m.7). Buna göre; asgari ücret işçilerin 16 yaşını doldurmuş olup olmadıklarına göre ayrı ayrı belirlenir. 16 yaşından küçük işçiler için (genç işçi); yetişkin işçilerden daha düşük ücret geçerlidir. İş Kanunu gereği bir iş sözleşmesine bağlı olarak çalışan bir işçiye, asgari ücretin altında olmamak koşulu ile ücret ödenmesi zorunludur. Asgari ücret brüt olarak belirlenir. İşçi ücretleri üzerinden kesilecek gelir vergisinin bir kısmının, asgari geçim indirimi olarak işçilere iade edilmesi gerektiğinden, asgari ücretli işçinin eline geçecek net ücret, asgari ücretin net tutarına asgari geçim indiriminin eklenmesiyle bulunacaktır. İşverenin ücret borcu, beş yılda zaman aşımına uğrar. Fazla çalışma ücretleri ile hafta tatili, ulusal bayram, genel tatil ve yıllık izin ücretleri de, beş yıllık zaman aşımı süresine tabidir (İş K./m.32 son fıkra). Ücret ödenmemesi durumunda ; 1. İş görme borcundan kaçınması: Ücret ödeme borcunu yerine getirmeyen işveren karşısında, işçi de işverene karşı iş görme borcunu yerine getirmekten kaçınabilir. Ücreti ödeme gününden itibaren yirmi gün içinde zorunlu bir neden dışında ödenmeyen işçi, iş görme borcunu yerine getirmekten kaçınabilir. İşçilerin bu nedenle çalışmadıkları için iş sözleşmeleri feshedilemeyecek ve yerine yeni işçi alınamayacak veya bu işler başkalarına yaptırılamayacaktır. Böylelikle işveren ücret ödeme borcunu yerine getirmeye zorlanmakta ve ücret ödeme borcunu yerine getirene kadar aynı işi başkalarına yaptırması da engellenmektedir. İşçi ücreti en geç ayda bir ödenir. Bu süre, iş sözleşmeleri ve ya toplu iş sözleşmeleri ile bir haftaya kadar indirilebilir (İş K./m.32/4). İş sözleşmelerinin sona ermesinde, işçinin ücreti ile sözleşme ve yasadan doğan para ve parayla ölçülmesi olanaklı hakların tam olarak ödenmesi zorunludur. İşveren tarafından tek taraflı olarak işçinin çalışma süresinin azaltılması veya işverenin herhangi bir yasal yükümlülüğü nedeniyle ücretten indirim yapılması mümkün değildir. İşveren tarafından ücretleri aşağı indirmek istendiği takdirde, ücrette indirim çalışma koşullarında değişiklik anlamına gelir ve işçinin onayı olmadan, ücretinden herhangi bir indirim yapılamaz. 2. “Ücretin ödenmesindeki gecikme zamanına” faiz işletilmesini isteme hakkı: Gününde ödenmeyen ücretler için mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanır. 68 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço 3-Hafta tatilleri: İşçi haftada da altı günden fazla çalıştırılamaz. Altı gün çalışan işçi yirmi dört saat dinlenmelidir. Nüfusu on bini geçen tüm işyerlerinde zorunludur. (394 Hafta Tatilleri Hakkında Kanun Madde 1) Nüfusu on binden az olan yerlerde ise mahalli belediye meclisi kararı ve duyurulması ile mümkündür. 3. İş sözleşmesini derhal fesih hakkı: İşçi ücretini almadığı veyahut ücretini eksik ve geç aldığı takdirde, işçinin “iş sözleşmesini bildirimsiz feshetme” hakkı bulunmaktadır (İş K./m.24/2 e) 4. ÇALIŞMA SÜRELERİ 20.yy’ın başında dünyanın birçok uygar ülkesinde işçiler, çalışma süresini günde 8 saat ile sınırlandırılmasını elde etmişlerdir. 1980’lerde birçok gelişmiş ülkede olduğu gibi, ülkemizde de çalışma süresi günlük 7.5 saat ve haftalık 45 saat olarak sınırlandırılmıştır. Bu günlerde çalışılmaz; çalışıldığı takdirde zamlı ücret ödenir. Tatil günlerinin ücreti çalışılmış gibi ödenir. 5.2.Yıllık İzin Anayasa’da (madde 50/3 )“...Ücretli hafta ve bayram tatili ile ücretli yıllık izin hakları ve şartları kanunla düzenlenir.” denilmiştir. Ne zaman verileceğine ilişkin olarak 4857 sayılı İş Kanunu’nda ise (madde 53/1) “- İşyerinde işe başladığı günden itibaren, deneme süresi de içinde olmak üzere, en az bir yıl çalışmış olan işçilere yıllık ücretli izin” verileceği belirtilmiştir. Öte yandan yıllık ücretli izin hakkından vazgeçilemez. Ancak üretim biçimlerindeki esnekleşmeye paralel olarak günlük çalışma sürelerinin esnekleşmesiyle, çalışma süresinin günlük değil haftalık olarak düzenlenmesi öngörülmüştür. Nitekim 2003 tarihli 4857 sayılı İş Kanunu ile azami çalışma süresi günlük değil, haftalık olarak belirlenmiştir. Haftalık çalışma süresi azami 45 saattir. Fazla çalışma, haftalık çalışma süresi tamamlandıktan sonra söz konusu olmaktadır. Fazla çalışma yapıldığı takdirde bunun karşılığı ücret olarak alınabileceği gibi işçi isterse fazla çalışma yaptığı süre yerine serbest zaman da kullanabilecektir. Niteliklerinden ötürü bir yıldan az süren mevsimlik veya kampanya işlerinde çalışanlara iş kanunun yıllık ücretli izinlere ilişkin hükümleri uygulanmaz. İşçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi, hizmet süresi; a) Bir yıldan beş yıla kadar (beş yıl dahil) olanlara ondört günden, 5. DİNLENME Dinlenme hakkı, temel bir insan hakkı olup; Anayasa’da da vazgeçilmez bir hak olarak vurgulanmıştır. Bu çerçevede İş Kanunu’nda yıllık ücretli izin hakkı vazgeçilmez bir hak olarak ele alınmıştır (İş K./m.53/2). Bu nedenle, ücretinin ödenmesi suretiyle işçinin yıllık iznini işyerinde çalışarak geçirmesi söz konusu olamaz. b) Beş yıldan fazla onbeş yıldan az olanlara yirmi günden, c) Onbeş yıl (dahil) ve daha fazla olanlara yirmialtı günden az olamaz. Ancak onsekiz ve daha küçük yaştaki işçilerle elli ve daha yukarı yaştaki işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi yirmi günden az olamaz. Yıllık izin süreleri iş sözleşmeleri ve toplu iş sözleşmeleri ile artırılabilir. 5.1.Ücretli Tatiller İşçinin iş ilişkisinin devamı sırasında belirli sürelerde dinlenmesi gerekmektedir. Ücretli tatil, işçiye ücretini kaybetmeksizin tatil gününde dinlenme hakkı veren işverene karşı talep hakkı doğurucu ve işverenin de bundan imtina edemeyeceği. dinlenmenin zorunlu olarak öngörüldüğü bir haktır. (7) Yıllık ücretli izine hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında işçilerin, aynı işverenin bir veya çeşitli işyerlerinde çalıştıkları süreler birleştirilerek göz önüne alınır. Şu kadar ki, bir işverenin kanun kapsamına giren işyerinde çalışmakta olan işçilerin aynı işverenin işyerlerinde bu kanun kapsamına girmeksizin geçirmiş bulundukları süreler de hesaba katılır. 1-Dini Bayram Günleri a)Ramazan Bayramı üçbuçuk gün b)Kurban bayramı dörtbuçuk gün. Tatiller arife günü saat 13:00’ten itibaren başlar. 2-Genel Tatil Günleri. a)Yılbaşı. Her yıl bir ocak tatildir. b)Ulusal egemenlik ve Çocuk bayramı. 23 Nisan günüdür. Ulusal bir bayram değildir. (8) c)Atatürk’ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı 19 Mayıs günüdür. d) Zafer Bayramı. 30 Ağustos günüdür. e) Cumhuriyet Bayramı. 28 Ekim öğleden sonra başlar ve bir buçuk gündür. Milli bayramdır. 7- Narmanlıoğlu, age, sh.674 8 Narmanlıoğlu, age, sh.675 İşçi hesaplanacak her hizmet yılına karşılık, yıllık iznini gelecek hizmet yılı içinde kullanır. (4857 sk.madde 54) 5.3.Mazeret İzni İş Kanunu ile verilen tatil ve yıllık izinlerin yanı sıra çalışanların işe devamlarına engel olabilecek durumlarda işverenlerin kaçınamayacakları izinler de söz konusudur. 69 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 mevzuat 6. SONUÇ Bu izinlerin bir kısmını aşağıdaki sıralamak mümkündür. Sanayi devrimine kadar çok da farkında olunmayan işçinin çalışma hayatına ilişkin uygulamalara ait düzenlemeler, liberal düşüncenin zamanın ekonomik yapı üzerine etkileri nedeni ile işçiyi/zayıf olanı, koruyucu mahiyette olmamıştır. Bunda ülkelerin adeta süreklilik arzeden savaş halinde bulunmaları ve/veya bu yapının gereği olarak teyakkuzda bulunmaları zarureti, işçiyi, koruyucusuz/mülksüz yapılanma içinde bırakmıştır. Ülkemizde de işçiler payını almıştır. 1950’li yıllara kadar Kurtuluş Savaşı’nın yaralarını saramamış olan ülkemizde, yetmemiş gibi ilaveten 2. Dünya Savaşı’nın ekonomik yapı üzerine etkisi ile koruyucu düzenlemeler yapılamamıştır. Zonguldak maden ocaklarında da “münaveleli” mecburi çalışma yaptırılmıştır. Yukarıda anlatıldığı üzere temel hak ve özgürlüklere ilişkin uluslararası çapta düzenlemeler (ILO kurulması, İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin kabulü, ardından Avrupa İnsan Kakları Sözleşmesi’nin kabulü vb.) zamanla ülkemizi de etkilemiştir. 1961 Anayasası’ndan başlamak üzere; ILO sözleşmeleri ve buna bağlı olarak oluşan yargı içtihatları da dikkate alınarak koruyucu düzenlemeler yapılmıştır. Halen de yapılmaya devam etmektedir. Süreç devamlılık arz etmektedir. 1- İşçilerin evlenmelerinde üç güne kadar verilen izinler, ana veya babalarının, eşlerinin, kardeş veya çocuklarının ölümünde üç güne kadar verilen izinler. (İş K./m.46,55). Bu izinler hafta tatili ile yıllık izin hesabında dikkate alınır. 2- Kadın işçilerin doğumdan önce sekiz ve doğumdan sonra sekiz hafta olmak üzere toplam onaltı haftalık süre için çalıştırılmamaları esastır. Çoğul gebelik halinde doğumdan önce çalıştırılmayacak sekiz haftalık süreye iki hafta süre eklenir. Ancak, sağlık durumu uygun olduğu takdirde, doktorun onayı ile kadın işçi isterse doğumdan önceki üç haftaya kadar işyerinde çalışabilir. Bu durumda, kadın işçinin çalıştığı süreler doğum sonrası sürelere eklenir. Kadın işçinin erken doğum yapması halinde ise doğumdan önce kullanamadığı çalıştırılmayacak süreler, doğum sonrası sürelere eklenmek suretiyle kullandırılır. Yukarıda öngörülen süreler işçinin sağlık durumuna ve işin özelliğine göre doğumdan önce ve sonra gerekirse artırılabilir. Bu süreler hekim raporu ile belirtilir. 3- Hamilelik süresince kadın işçiye periyodik kontroller için ücretli izin verilir. 2. Cem Eroğlu, Anatüzeye giriş, Ankara 2010, İmaj Yayınevi, 3. Münci Kapani, Kamu Hürriyetleri, Ankara 2013,Yetkin Yayınları 4. Nuri Çelik, İş Hukuku Dersleri, İstanbul 2013, Beta AŞ 5. Orhan Tuna / Nevzat Yalçıntaş, sosyal Siyaset, İstanbul 1985, Filiz Kitabevi SÜRELİ YAYINLAR: 1. Resmi Gazete 22/09/1971 tarih ve 13964 sayılı 2. Resmi Gazete 12/09/1980 tarih ve 17103 mükerrer sayı 3. Resmi Gazete 12/09/1980 tarih ve 17103 mükerrer sayı 7 numaralı bildiri 4. Resmi Gazete 14/09/1980 tarih ve 17105 15 numaralı bildiri 5. Resmi Gazete 09/11/1982 tarih ve 17863 mükerrer sayı 6. Resmi Gazete 07/05/1983 tarih ve 18040 sayı 7. Resmi Gazete 07/05/1983 tarih ve 18040 sayı 8. Resmi Gazete 18/06/1994 tarih ve 21964 sayı 9. Resmi Gazete 15/08/2002 tarih ve 24847 sayı 10. Resmi Gazete 10/06/2003 tarih ve 25134 sayı 11. Resmi Gazete 30/06/2012 tarih ve 28339 sayı 12. Resmi Gazete 07/11/2012 tarih ve 28460 sayı DİĞER YAYINLAR : 1. Nurettin ÖZTÜRK, http://sbe.dumlupinar.edu.tr/7/43.pdf Erişim :11/12/2013 2. http://tr.wikipedia.org/wiki/Ahilik, Erişim : 11/12/2013 3. http://felsefelogos.blogcu.com/homo-homini-lupus-insan- insanin-kurdudurmu/1853520 Erişim : 11/12/2013 4. http://www.ilo.org/public/turkish/region/eurpro/ankara/about/sozlesmeler.htm ERİŞİM: 11/12/2013 5.http://www.csgb.gov.tr/csgbPortal/diyih.portal?page=disiliskiler&id=2.1 ERİŞİM: 11/12/2013 6. http://www.ilo.org/public/turkish/region/eurpro/ankara/areas/cyhelkitabi.pdf ERİŞİM: 11/12/2013 Hekim raporu ile gerekli görüldüğü takdirde, hamile kadın işçi sağlığına uygun daha hafif işlerde çalıştırılır. Bu halde işçinin ücretinde bir indirim yapılmaz. İsteği halinde kadın işçiye, onaltı haftalık sürenin tamamlanmasından veya çoğul gebelik halinde onsekiz haftalık süreden sonra altı aya kadar ücretsiz izin verilir. Bu süre, yıllık ücretli izin hakkının hesabında dikkate alınmaz. (İş K./m.74) Ücretsiz izin tarafların karşılıklı anlaşmasına bağlı olarak uygulanabilmektedir. (9) 4-Hastalık izni, hekim raporuyla olur. (İş K./m.46) 5-İşveren, tek taraflı olarak iş akdini feshetmesi, yasal ihbar önelini peşin ödememesi durumunda ihbar önelinin bitimine değin günlük iki saatten az olmamak kaydı ile ücretli iş arama izni vermek zorundadır. (4857 sk. Md.17) (10) 6-Son olarak işçinin ihtiyacı halinde karşılıklı anlaşma ile veya toplu iş sözleşmelerinde yer almak kaydı ile münasip süre izin verilir. Yasal olarak ücret ödeme zorunluluğu bulunmamaktadır KAYNAKÇA KİTAPLAR: 1. Ünal Narmanlıoğlu, İş hukuku Ferdi İş İlişkileri, İstanbul 2012, Beta AŞ 9- http://www.ilo.org/public/turkish/region/eurpro/ankara/areas/cyhelkitabi.pdf ERİŞİM: 11/12/2013 10- Çalışması;altı aya kadar olanlara iki hafta, altı aydan birbuçuk yıla kadar olanlara dört hafta, birbuçuk yıldan üç yıla kadar olanlara altı hafta, üçyıldan fazla olanlara sekiz haftalık ihbar süresi bulunmaktadır. bildirim şartına uymayan taraf bildirim süresine ilişkin ücret tutarında tazminat ödemek zorundadır. (4857 sk. md.17) 70 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço Stajyer olmak demek Öncelikle şunu belirtmek isterim ki, biz stajyerlere, mesleğimizle ilgili olan bu faydalı dergide yazma fırsatı veren Odamıza ne kadar teşekkür etsek azdır. Bizim mesleğimiz aslında altın bileziktir. Kullanmasını bilene. Her yerde hep bunu savunurum. Örneğin iş imkanı çok fazladır. Hemen hemen her işyeri mutlaka kenarından köşesinden de olsa, muhasebe bilgisine sahip bir personele ihtiyaç duyar. Meslekte öyle aman aman uzmanlaşmış olmasına da pek gerek yoktur. “Toplasın, çarpsın, Excel bilsin, fatura kessin yeter” diyenleri eminim sizler de duyuyorsunuzdur. Ee bizlerde mesleğe ilk başladığımız zamanlarda bunları öğrenelim istemiyor muyduk? Sonra tabi öğrenmenin sonunun olmadığını, yalnızca bilmenin yetmediğini, bir belge alıp tescillendirmenin de bilmek kadar önemli olduğunu anladık. Şahsen ben böyle karar verdim meslek mensubu olmaya. O sancılı staj başlatma sınav sürecini, akabindeki 3 yıllık staj eğitimini ve sonundaki yeterlilik sınavını göze alarak. Bilerek, isteyerek, ümit ederek, azmederek. Ben, bizlerin birçok kişiden bir farkımız olduğunu düşünüyorum. Stajyer arkadaşlarımı, çok saygı duyduğum mali müşavir büyüklerimi önemsediğim kadar önemsiyorum. Çünkü bizler geleceğin mali müşavirleriyiz. Hepimiz bu zorlu süreçlerden geçiyoruz ve nasıl emek vererek geldiğimizi çok iyi biliyoruz. Ülkü KAYABAŞ Stajyer [email protected] Kimimiz büroculukta döküyoruz alın terimizi. Kimimiz firmalarda. Büroculukta çalışan firmadaki arkadaşının işinin rahatlığını dillendirir. Firmada çalışan da bürodaki arkadaşının rahatlığını. Aslında her ikisinin de kendine göre zorlukları vardır. Bürodaki farklı farklı bir sürü mükellefin işlerini halletmekten yorulmuştur. Firmadaki arkadaşım da bir firmanın büyük büyük sorunlu işlerini halletmekten şikayet eder. “Sen orda bir taneyle uğraşıyorsun oh ne güzel” der bürocu arkadaşım. “Öyle deme. Firma da zor! Faturasını irsaliyesini takip ediyorum, günlük kayıt tutuyorum kolay değil” der firmadaki arkadaşım da. Bu gibi kıyaslar uzar gider böyle. Her ikisinin de aslında şikayetlerinin ortak noktası kafa yorgunluğudur. Hesaplar, akılda tutulması gereken konular, beyanname son günleri, bildirim son günleri…vb. Her şeyin bir son günü vardır ya bizim meslekte. Hani unuttuğunda da hepsinin bir cezası vardır. Eve gittiğinde bile aklından gitmez kimi zaman. On yere not almışsındır belki ama yine de aklında sürekli tutarsın onu. Hal böyle de olsa mesleğimizin sosyal hayatımızı etkileyen yanlarını bile seviyorum. Çünkü sevmezsen bu işi yapamazsın. Hep mesleğimiz diye bahsediyorum farkındaysanız. Çünkü böyle bir şey muhasebeci olmak. Adım attığın andan itibaren benimseyiveriyorsun, özümsüyorsun. Hayatının her anında lazım oluyor öğrendiklerin. Avukatlar bile hukukun bir dalında uzmanlaşıyorken, sen ticaret hukukundan tut da Sosyal Güvenlik Mevzuatı’na kadar her şeyi bilmekle karşı karşıya kalıyorsun. Tebessüm ettiğinizi biliyorum. Olsun bunlar bile güzel. Son olarak şunu da söylemeden geçemeyeceğim. Mesleğimizin saygınlığı bizim elimizdedir. Biz stajyerler olarak bunu idame ettirmek istiyorsak eğer, birbirimize daha çok ihtiyacımız olacak. Hem şimdi hem de gelecekte. Hayatımızın her anında tarafsız ve etik olmamız dileğiyle; Sevgiler… 71 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 mevzuat Fazla çalışma ve genel tatil Bana en çok sorulardan biri şu: “Fazla çalışma ücretinin %50; genel tatil çalışmasının %100 olarak mı ödenmesi gerekiyor?” Hemen ifade etmeliyim ki bu ifadelerin ikisi de eksik. Konuyu kanun maddelerinden yola çıkarak açıklayalım. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 63.maddesinde “Genel bakımdan çalışma süresi haftada en çok kırkbeş saattir. Aksi kararlaştırılmamışsa bu süre, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine eşit ölçüde bölünerek uygulanır. Tarafların anlaşması ile haftalık normal çalışma süresi, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine, günde onbir saati aşmamak koşulu ile farklı şekilde dağıtılabilir.” hususu hüküm altına alınmıştır. O halde haftalık çalışma süresi azami 45 saati geçemeyecektir. 4857 sayılı Kanun’un 41.maddesinde ise “Ülkenin genel yararları yahut işin niteliği veya üretimin artırılması gibi nedenlerle fazla çalışma yapılabilir. Fazla çalışma, Kanun’da yazılı koşullar çerçevesinde, haftalık kırkbeş saati aşan çalışmalardır. Her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde elli yükseltilmesi suretiyle ödenir.” Görüldüğü gibi fazla çalışma Kanun’da haftalık 45 saati geçen çalışmalar olarak tarif edilmiştir. Fazla çalışma yapılması durumunda ücretinin nasıl hesaplanacağı konusunda ise yapılan her bir saatlik fazla çalışma için, normal ücretin saat başına düşen miktarının %50 yükseltilmesi suretiyle hesaplama yapılacağı belirtilmektedir. Örnek vermek gerekirse, bir işçinin günlük ücretinin 75 TL olduğunu düşünürsek bu ücreti günlük çalışma süresi olan 7,5 saate böldüğümüzde normal saatlik çalışma ücretinin 10 TL olduğunu görürüz. Eğer işçi haftalık iki saat fazla çalışma yapmış ise, normal saatlik çalışma ücretini %50 yükseltmek suretiyle bir saatlik fazla çalışma ücretini yani 15 TL yi elde ediyoruz. İşçi iki saat fazla çalışma yaptığından 30 TL fazla çalışma ücreti ödememiz gerekmektedir. Hayrettin SALDI Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Başmüfettişi Gelelim ulusal bayram ve genel tatil günü çalışması ücretinin hesaplanmasına: 4857 sayılı Kanun’un 47.maddesinde, “Bu Kanun kapsamına giren işyerlerinde çalışan işçilere, kanunlarda ulusal bayram ve genel tatil günü olarak kabul edilen günlerde çalışmazlarsa, bir iş karşılığı olmaksızın o günün ücretleri tam olarak, tatil yapmayarak çalışırlarsa ayrıca çalışılan her gün için bir günlük ücreti ödenir” hususu hüküm altına alınmıştır. Burada görüleceği gibi herhangi bir yüzde ifadesi kullanılmamıştır. İşçinin genel tatil günü çalışması durumunda 1 günlük ek ücret daha alacağı anlatılmak istenmiştir. Başka bir ifade ile 19 Mayıs genel tatil günü işçinin çalışması durumunda, çalışmadan alacağı bir yevmiye ile çalıştığı için alacağı 1 yevmiye ile toplam 2 yevmiyedir. [email protected] Uygulamada fazla çalışma için %50, genel tatil çalışması için %100 ifadeleri kullanıldığından kavram kargaşasına yol açılmaktadır. Bu ifadeler kullanıldığında sanki genel tatil çalışması ücretinin hesabının daha yüksek olduğu gibi 72 MART / NİSAN 2014 BBilanço da ücreti fazla çalışma hükümlerine uygun olarak saat ücretinin %50 yükseltilmesi suretiyle hesaplanacaktır. Çok genel bir örnek vermek gerekirse günlük ücreti 75 TL olan işçiye hafta tatilinde çalıştığı için 112,5 TL daha ücret almış olacaktır. bir anlam çıkmaktadır. Halbuki kanuni ifadelere dikkat ettiğimizde, yüksek olan hesaplamanın fazla çalışmaya ilişkin olduğu görülecektir. 4857 sayılı Kanun’un 46.maddesinde, “Bu Kanun kapsamına giren işyerlerinde, işçilere tatil gününden önce 63’üncü maddeye göre belirlenen iş günlerinde çalışmış olmaları koşulu ile yedi günlük bir zaman dilimi içinde kesintisiz en az yirmidört saat dinlenme (hafta tatili) verilir. Çalışılmayan hafta tatili günü için işveren tarafından bir iş karşılığı olmaksızın o günün ücreti tam olarak ödenir” hususu hüküm altına alınmıştır. Kabaca haftada 6 gün çalışan işçiye 1 gün hafta tatili izni verilmesi gerekmektedir. Peki işçi hafta tatili kullandırılmaksızın 7 gün çalıştırılmaya devam edilirse ne olacaktır. İlk olarak haftalık çalışma süresini belirleyen 4857 sayılı Kanun’un 63. maddesine muhalefet eden işveren hakkında idari para cezası uygulanacaktır. Diğer taraftan işçi hafta tatilinde de çalıştığı için, bu güne ait çalışmasının ücretinin hesaplanmasında fazla çalışma hükümleri uygulanacaktır. Başka bir ifade ile hafta tatili günü çalışılması durumun- Peki hafta tatili günü aynı zamanda genel tatil günü ise ve bu günde işçi çalışmış ise ücreti nasıl hesaplanacak? Elbette her iki ücretin birden hesaplanması söz konusu değil. Hangi hesaplama türü yüksek ise o hesaplama yöntemini uygulanması gerekmektedir. Yukarıda da açıkladığımız üzere mevzuatımızda yüksek olan hesaplama fazla çalışmaya ilişkin olandır. Bu durumda çalışa işçinin ücretinin hesaplanmasında fazla çalışma hükümleri geçerli olacaktır. Not: Soma’da meydana gelen maden faciasında hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı ve sabır diliyorum. Başımız sağolsun. 73 BBilanço MART / NİSAN 2014 mevzuat KDV Genel Uygulama Tebliği İle Getirilen Yenilikler GİRİŞ 26.04.2014 tarih ve28983 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan KDV Genel Uygulama Tebliği ile daha önce yayımlanmış olan 1 ile 123 seri numaralı KDV Genel Tebliğlerini yürürlükten kaldırılmış ve 1 Mayıs 2014 tarihi itibariyle uygulamaya girmiştir. Tebliğde kullanılan ifadeler güncellenmiş, konular, verilen özelgeler de dikkate alınarak örneklerle daha açık ve anlaşılabilir hale getirilmiştir. Ancak bugüne kadar yayımlanan KDV sirkülerleri, iç genelgeleri ve özelgelerden yeni Tebliğde yapılan düzenleme ve açıklamalara aykırı olmayanlar uygulanmaya devam edecektir. Prof. Dr. Adnan GERÇEK U.Ü.İ.İ.B.F Maliye Bölümü Öğretim Üyesi [email protected] Tebliğde yapılan önemli değişiklikler esas olarak, KDV iadelerinin yerine getirilmesindeki usul ve esaslara ilişkindir. KDV iadelerinde incelemesiz ve teminatsız iade yapılması ile ilgili limitler artırılırken, bugüne kadar sadece belirli şartları taşıyan ihracatçıların yararlandığı indirimli teminat uygulamasından, Tebliğde açıklanan şartları taşıyan tüm mükelleflerin yararlanması sağlanmaktadır. Ayrıca sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenleme, kullanma, hakkında vergisel yönden olumsuzluk tespit edilme gibi nedenlerle KDV iadeleri özel usullere göre yerine getirilen mükelleflerle ilgili kriterlerin ve genel esaslara dönüşün şartlarının somut olarak belirlenmesi olumlu gelişmeler olarak göze çarpmaktadır. KDV Uygulama Genel Tebliği ile getirilen yenilikleri, iadelere ilişkin alt limitler, indirimli teminat uygulaması, hızlandırılmış iade uygulaması, iadelerin özel esaslara göre yapılması ve diğer yenilikler olmak üzere beş başlık altında toplamak mümkündür. A. KDV İADELERİNE İLİŞKİN ALT LİMİTLER İade hakkı doğuran işlemlerde mahsuben ve nakden iadelere ilişkin alt limitlerde artışlar yapılmıştır. Buna göre mal ve hizmet ihracatı; Yolcu beraberi eşya, Bavul ticareti, Roaming, Serbest bölgeye fason hizmetler; İhraç kaydıyla teslim, DİİB kapsamında teslim; Deniz, hava, demiryolu araçları teslimi; Petrol arama, Boru hattıyla taşıma, Teşvik belgeli yatırım malları teslimi; Ulusal güvenlik kuruluşlarına teslim; Uluslararası taşımacılık; Yurt dışına çıkan kamyon ve TIR’lara motorin teslimi; İndirimli orana tabi teslim ve hizmetlerde yıllık mahsuplar incelemesiz nakden iade işlemlerinde alt limit 5.000 TL’ye çıkarılmıştır. Diğer taraftan Hizmet ihracatı; Deniz, hava, demiryolu araçları tadil, bakım, onarım, imal ve inşaatı; Liman ve hava meydanı hizmetleri; Limanların ve hava meydanlarının inşası, yenilenmesi; Altın, gümüş, platin arama ve işletme, zenginleştirme; Uluslararası taşımacılık; İndirimli orana tabi teslim ve hizmetler; Etüd, plan, proje; Temizlik, çevre bakım, makine, araç tamir, bakım, yemek servisi, organizasyon, fason konfeksiyon, yapı denetimi, servis taşımacılığı, baskı basım, işgücü temini; yapım işleri, 5018 sayılı 74 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço mini, KDV iadesi alan tüm mükelleflerin gerekli şartları sağlaması kaydıyla yararlanabileceği şekle dönüştürülmüştür. İndirimli teminat uygulaması sistemiyle gerekli koşulları sağlayan mükellefler, KDV iadelerini yüzde 100 teminat yerine sadece yüzde 4 veya yüzde 8 teminat göstererek alabilmektedir. Teminatlar düşürülerek, bu şartları sağlayan bütün mükellefler açısından vergi ve finansman yükünde önemli bir hafifleme sağlanmıştır. Kanun kapsamındaki kurumların hizmet alımları, profesyonel spor kulüplerine reklam işlerinde ise incelemesiz mahsuben iadeler açısından da alt limit 5.000 TL olarak belirlenmiştir. B. İNDİRİMLİ TEMİNAT UYGULAMASI KDV Uygulama Genel Tebliği ile ihracatçıların yanı sıra diğer iade hakkı doğuran işlem yapan mükelleflerin de indirimli teminattan yararlanmaları sağlanmıştır. Tebliğde belirlenen genel ve özel şartları haiz mükelleflerden DTSŞ ve SDTŞ’ler %4, diğerleri %8 oranında teminat vererek KDV iadelerini alabileceklerdir. C. HIZLANDIRILMIŞ İADE UYGULAMASI Halen uygulamada olan hızlandırılmış iade sisteminden yaralanma koşulları hafifletilmiştir. Bilanço büyüklükleri yani aktif, maddi durağan varlıklar, özsermaye ve satış tutarıyla ilgili 4 kriterden 3’nü sağlamış olması yeterli sayılmıştır. Ayrıca çalıştırılması gereken asgari işçi sayısı da 350’den 250’ye düşürülmüştür. Bu uygulama büyük hacimli mükelleflerin KDV iadelerini herhangi bir inceleme olmaksızın ve 5 iş günü içinde iadelerini almalarına imkân sağlarken, tebliğ çalışmasıyla bu uygulamadan daha fazla mükellefin yararlanmasına imkân sağlanmıştır. Tebliğ ile getirilen genel şartlar şu şekilde belirlenmiştir: a) Başvuru tarihinden önceki son üç takvim yılı içinde; Vergi mükellefiyetinin bulunması, Mücbir sebep sayılan haller dışındaki nedenlerle, defter ve belgelerin ibrazından imtina edilmemiş olması, Gelir veya kurumlar vergisi, geçici vergi, gelir vergisi stopajı, ÖTV ve KDV (tevkifat hariç) uygulamalarından her birine ait beyanname verme ödevinin her bir vergi türü itibarıyla ikiden fazla aksatılmamış olması (süresinden sonra kendiliğinden verilen beyannameler hariç), Kendilerine Hızlandırılmış İade Sertifikası verilen mükelleflerle ilgili olarak, Tebliğde belirtilen hususlardan herhangi birisinin gerçekleşmesi halinde sertifikası iptal edilir. Sertifikanın iptal edildiği, gerekçesiyle birlikte mükellefe bildirilir. Mükellefin, bu durumun bildirildiği tarihi içine alan ve sonraki dönemlere ait olan veya önceki dönemlere ait olup bu tarihe kadar henüz sonuçlandırılmamış iadelerinde hızlandırılmış iade hükümleri uygulanmaz. Sahte belge veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenleme veya kullanma fiili nedeniyle özel esaslara tabi tutulmamış veya tutulmuşsa genel esaslara dönülmüş olması, D. KDV İADELERİNİN ÖZEL ESASLARA GÖRE YERİNE GETİRİLMESİ Cari takvim yılı da dahil olmak üzere son iki takvim yılına ilişkin tam tasdik sözleşmesi bulunması. b) Başvuru tarihi itibariyle; KDV Uygulama Tebliği ile iade edilecek KDV tutarının gerçek olup olmadığının tespit edilmesi, böylece Hazine’ye intikal etmemiş veya gerçek bir yüklenime dayanmayan tutarların KDV iadesi çatısı altında yolsuz olarak iadesini önlemek amacıyla KDV iadelerinin özel esaslara göre yapılmasının öngörüldüğü açıklanmıştır. KDV iade taleplerinde özel esaslara tabi olmayı gerektiren bir durumunun bulunmaması, Ödenmesi gereken vergi borcunun bulunmaması (vergilerin tecil edilmiş olması bu şartın ihlali sayılmaz). Tebliğin ilgili bölümlerinde belirtilen “belge” deyimi (YMM raporu ve vergi inceleme raporu hariç) üzerinde KDV gösterilen fatura ve benzeri belgeler ile iade hakkı doğuran işlemin niteliğine göre (gümrük beyannamesi, istisna belgesi, yatırım teşvik belgesi, kıymetli maden arama ruhsatı gibi) iadeye esas teşkil eden belgelerdir. Haklarında, düzenledikleri veya kullandıkları belgelerin gerçek duruma aykırı olduğuna ilişkin delil ve karineleri c) Sertifika başvurusundan önceki, iade talebinin bulunduğu birbirini izleyen son beş vergilendirme dönemi itibarıyla haklarında yazılmış YMM ve/veya vergi inceleme raporlarının olumlu olması. Daha önce sadece imalat ya da ihracat yapan mükelleflerin yararlanabildiği indirimli teminat uygulaması siste- 75 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 mevzuat teslimleri, bakır, çinko, kurşun, alüminyum teslimleri, metal, plastik, lastik, kauçuk, kağıt, cam, hurda ve atıkları ile bunlardan mamul hammadde teslimi, pamuk tiftik, yün, yapağı ve ham post ve deri teslimi, ağaç ve orman ürünleri teslimlerinden doğan mahsuben KDV iade taleplerinin vergi inceleme raporu ya da YMM raporu aranılmadan yerine getirilmesine imkan tanınmıştır. içeren rapor veya tespit bulunan aşağıdaki mükellefler iade taleplerinin yerine getirilmesi bakımından özel esaslara tabidir. Yukarıda sayılan “özel esaslara tabi mükellefler” ile kendileri hakkında herhangi bir olumsuzluk bulunmasa dahi bunlardan mal ve/veya hizmet satın alanların iade taleplerinde özel esaslar uygulanır. Hizmet ihracından kaynaklanan iadelerde; mahsuben iadeler için bundan böyle vergi inceleme raporu ya da YMM raporu aranırken, nakden iade talepleri münhasıran vergi incelemesi sonucuna göre yerine getirilecek. Haklarında sahte belge veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenlediği konusunda olumsuz rapor bulunanların raporun vergi dairesine intikal ettiği tarih itibarıyla henüz sonuçlandırılmamış iade talepleri dahil, bu tarihten sonraki iade talepleri, İade talebi olmasa dahi, istisnaları tevsik edici belgelerin, beyannamelerle birlikte vergi dairesine sunulması gerekiyor. Sahte belge düzenleyenler için 5 kat, Tecil ve terkin uygulamasından yararlanacak imalatçıların kapsamı tarımsal üretimi de kapsayacak bir şeklide genişletilmiştir. İlk defa tarımsal üretim yapanlar da tecil ve terkin kapsamına alınmıştır. İhraç kayıtlı teslimlerden, tarım üreticileri de yararlanabilecek. Bunun için Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’ndan alınan “çiftçi kayıt belgesi”, “gıda işletmesi kayıt belgesi” veya “işletme onay belgesi” sahibi olunması gerekiyor. Muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenleyenler için ise 4 kat, teminat karşılığında yerine getirilir. Teminat gösterilmemesi halinde iade talepleri, münhasıran vergi inceleme raporu sonucuna göre yerine getirilir. Raporun intikal ettiği tarihten önceki dönemler için alınan teminatlar da dâhil olmak üzere iade için alınan tüm teminatlar vergi inceleme raporu sonucuna göre çözülür. Haklarında sahte belge veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullanımına ilişkin olumsuz rapor veya tespit bulunan mükelleflerin, raporun vergi dairesi kayıtlarına intikal ettiği tarihe kadar henüz sonuçlandırılmamış iade talepleri dâhil, bu tarihten sonraki iade talepleri; DİİB kapsamında tecil terkin uygulayarak teslim yapabilmek için imalatçı olma şartı aranmayacak. Satıcıların KDV mükellefi olmaları yeterlidir. DİİB sahibi mükelleflerin, DİİB sahibi diğer alıcılara geçici 17’nci madde kapsamında tecil terkin uygulayarak teslimde bulunabilecekleri açıklığa kavuşturulmuş. DİİB kapsamındaki teslimlerde “eş değer eşya”nın tecil terkin kapsamında teslimi mümkün kılınıyor. Sahte belge kullanımında 4 kat, Muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullanımında ise 3 kat, teminat karşılığında, teminat gösterilmemesi halinde münhasıran vergi inceleme raporu sonucuna göre yerine getirilir. Raporun intikal ettiği tarihten önceki dönemler için alınan teminatlar da dâhil olmak üzere iade için alınan tüm teminatlar vergi inceleme raporu ile çözülür. E. DİĞER ÖNEMLİ YENİLİKLER KDV Kanunu’nun 13’üncü maddesi kapsamındaki istisnaların uygulanmasında “Proje Esası” getirilerek, vergi dairelerinden alınacak “istisna belgelerinin” her bir projeye dayalı mal ve hizmet listeleri esas alınarak düzenlenmesi, satıcıların söz konusu listelere göre istisna uygulaması ve proje bitiminde istisna belgelerinin vergi dairelerince kapatılması, şeklinde istisna uygulamalarına yön verilecek. Projelerdeki değişikliklere göre, istisna belgeleri de revize edilebilecek. Bu kapsamda yapılacak iade ve istisnalara çok daha kolay bir şekilde takip edilip, mükellef açısından kolaylık sağlanacaktır. KDV Tevkifat sistemindeki tevkifata konu işlemler ve tevkifat oranları aynen korunmakla birlikte; Külçe metal Altın, gümüş, platin arama, işletme ve zenginleştirme işlemlerinde verginin önce ödenip sonra iade alınması uygulaması terk edilerek, satıcıların istisna belgelerine istinaden KDV uygulamaması ve daha sonra yüklendikle- “Geçiş Hükümleri” başlığı altında, halen özel esaslara tabi olanların, yeni düzenlemelerden yararlanarak genel esaslara dönmesi yolu açılmaktadır. KDV Uygulama Genel Tebliğinde yer alan diğer yeni uygulamalar kısaca şu şekilde belirtilebilir: 76 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço mükelleflerin iade talepleri online olarak sistem üzerinden takip edilecektir. Bir mükellef talepte bulunduğu bir iadenin en son durumu hakkında, örneğin hangi memurun önünde, hangi aşamada olduğu hakkında bilgi sahibi olabilecektir. İade dosyasının o ana kadar hangi aşamalardan geçtiği ve sonuçlanması için hangi aşamalardan geçmesi gerektiği öğrenilecektir. Elektronik ortamda KDVİRA sayesinde iadeyi gerçekleştiren vergi dairesinin performansı da ölçülerek otokontrol mekanizmasının işlerliği artıracaktır. İade türlerine göre sonuçlandırma süreleri için standartlar getirilecektir. ri vergileri iade alması uygulamasına geçiliyor. Kanun’un 13’üncü maddesindeki bazı istisna işlerden kaynaklanan nakden iade taleplerinin münhasıran vergi inceleme sonucuna göre yerine getirileceği düzenlenmiş. Mevcut uygulamada YMM raporu kabul edilen bu tür nakden iadelerde, bundan böyle sadece vergi inceleme raporuna göre işlem yapılabilecek. Uluslararası Taşımacılık faaliyetlerinden kaynaklanan iadelerde (md.14), mahsuben iade talepleri için de vergi inceleme raporu ya da YMM raporu istenecek. Bu tebliğ ile haksız KDV iadesinin engellenmesi yönünde önemli bir adım atılmış ve mükelleflerin KDV iade süreçlerinin kolaylaştırılması ve hızlandırılması imkânı sağlanmıştır. Ancak mükellefe verilmesinde sakınca olmayan KDVİRA sisteminin tespit ettiği olumsuzlukları gösteren Özet Raporun, KDV İadesi Tasdik Raporunun vergi dairesine teslim edilmeden önce sistem tarafından mükellefe verilmesinde yarar vardır. Böylece KDVİRA sisteminin tespit ettiği olumsuzluklar, daha iade raporu teslim edilmeden önce belirlenebilecek ve eksiklikler giderildikten sonra iade raporu hazırlanarak vergi dairesine teslim edilecektir. İade talebinin işlem bedelinin %18’ini aşması durumunda aşan kısım vergi incelemesi sonucuna göre iade edilecek. V.İ.R ya da YMM Raporu aranmayan mahsuben iadelerde iade dilekçesi ve gerekli belgelerin verilmiş olması kaydıyla, KDVİRA sisteminden alınan kontrol raporunda olumsuzluk bulunmayan tutarın mahsuben iadesi hemen yapılacaktır. Teminat verilen durumlarda YMM raporlarının 6 ay içinde teslimi gerekiyor. Haklı nedene dayanan durumlarda 6 aylık ek süre verilebilecek. Bu durumda “Özel Amaçlı Rapor”un ayrıca istenmesine gerek kalmadan, olumsuz tespit bulunan mal/hizmet satın alınan mükellefe yapılan ödemelerin bankalar aracılığıyla yapıldığına ilişkin tespitler, ayrı bir bölümde belirtilerek KDV İadesi Tasdik Raporu düzenlenerek vergi dairesine teslim edilmesi sağlanacaktır. Dolayısıyla Vergi Daireleri tarafından zaten mükellefe verilen KDVİRA sisteminin tespit ettiği olumsuzlukları gösteren Özet Raporunun sistem üzerinden mükellefe açılması ile birçok bürokratik işlem azaltılacak ve iade süreci hızlanacaktır. Teminat verilen durumlarda KDVİRA raporu ve gerekli teyitler (gümrük beyannamesi vb.) alındıktan sonra 10 gün içinde yapılacak. SONUÇ KDV Uygulama Genel Tebliği ile KDV iadelerine ilişkin önemli bir sistem değişikliği yapılarak, mükelleflerin KDV iade taleplerini daha hızlı ve şeffaf şekilde yerine getirilmesine yönelik sisteme geçilmiştir. Bu kapsamda KAYNAK: KDV Genel Uygulama Tebliği 77 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 mev z u a t Sahte ve Muhteviyat İtibariyle Yanıltıcı Belge Düzenleme ve Kullanma Fiilinde İspat Yükü - 1 1. GİRİŞ Mükelleflerin ticari hayata yoğun bir şekilde karşılaştıkları bir kavram olan “sahte belge” ve “muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge” kavramı giderek günlük hayatın bir parçası haline gelmekte ve bu fiil dolayısıyla mükellefler bir takım idari cezalara maruz kaldıkları gibi hürriyeti bağlayıcı ceza ile de karşı karşıya kalmaktadır. Bu cezalarla birlikte mükellefler hakkında tatbik edilen “özel esaslara alınma” uygulaması mükellefin ticari hayatı açısından önemli risk teşkil etmektedir. Bununla birlikte sahte ya da muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge konusunda gerek mevzuat gerekse yargı içtihatlarında ciddi boşluklar bulunmakta, bu durum doğal olarak kanun önünde eşitlik ilkesine aykırı düşecek birçok uygulamaya neden olmaktadır. Bu çalışmada sahte ya da muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenleme ya da kullanma fiiline ilişkin ispat yükü hususu ele alınacaktır. 2. SAHTE VE MUHTEVİYATI İTİBARİYLE YANILTICI BELGE KAVRAMI Prof. Dr. Mehmet YÜCE U.Ü.İ.İ.B.F Maliye Bölümü Öğretim Üyesi [email protected] Vergi Usul Kanunu’nun 359. maddesine göre sahte belge, gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgedir. Bir belgenin sahte olup olmadığı belgeden hareketle yapılacak tespitlere bağlıdır. Buna göre; İnceleme dönemi veya incelemeye konu dönemlere ilişkin yoklamalar yapılmak suretiyle mükellefin gerçek bir faaliyetinin bulunup bulunmadığı (ilgili dönem mahalle muhtarı, site yöneticisi ve/veya çevredekilerin mükellefin eylem tarihindeki durumuna ilişkin ifadeleri vb.), Belgeye konu mal hareketinin gerçekte olup olmadığının fiili veya kaydi envanter ya da randıman incelemesi, karşıt inceleme ve tespit, nakliye, ödeme/ tahsilat vb. kanıtlarla tespiti, Ticari ilişkisinin olup olmadığı hususu ve ticari ilişkide bulunduğu firmalar, Ortaklık yapısı ve ortaklara ilişkin analizler, Muhasebecisine yönelik tespitler, Maliye Bakanlığı bünyesinde yer alan, hakkında inceleme yapılanlara ve ticari ilişkide bulundukları mükelleflere ilişkin bilgiler, 78 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço - Sahte belge ticareti varsa komisyon geliri elde edilip edilmediği, rumun iddia olunmuşsa bu durumda ispat külfeti bunu iddia eden tarafa aittir. - Mükellefiyetle ilgili ödevlerin yerine getirilip getirilmediği, Sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenlendiği ya da kullanıldığına ilişkin iddia idarede geldiği ve bu iddialara dayanılarak ek tarhiyat yapıldığı için bu iddianın ispatı da doğal olarak idareye düşmektedir. Nitekim bu konuda düzenlenen vergi teknik raporlarında sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenlendiğine kanıt olarak, herhangi bir nakliye, işçilik, elektrik, su ve telefon giderinin olmadığı, işi terk sırasında belgeleri vergi dairesine ibraz etmediği, defter ve belgeleri inceleme elamanına ibraz etmediği, bütün aramalara rağmen adreslerinde bulunamadığı, adreslerinde komşuları tarafından tanınıp bilinmediği, verilen beyannamelere göre tarh edilen ödemediği, mali polis tarafından başka mükelleflere ait işyerlerinde yapılan aramalarda bu kişiye ait kullanılmamış faturaların ele geçirildiği, emtia alış belgelerinin sahte olduğu, ele geçirilen faturaların işlem hacmini aşan yüksek tutarlarda düzenlendiği (1) gibi hususlar gösterilmektedir. İdare tarafından sahte ya da muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenlediğine karine olarak gösterilen bu hususlar Yargı tarafından ihtiyatla karşılandığı söylemek mümkündür. Nitekim Danıştay kararlarına bakıldığında bu isnat için “derinlemesine bir araştırma” yapılması gerektiğinin konusunda yerleşmiş bir içtihat bulunmaktadır. Yargıtay’ın da bu konuda Danıştay ile paralel bir görüş içinde olduğu söylenebilir. (2) gibi hususlar rapora bağlanmaksızın ya da tespit edilmeksizin bir belgenin sahte olduğu gerekçesiyle mükellef hakkında özel esaslar uygulanmaz. Başkaca bir tespit bulunmamak kaydıyla, haklarında sadece ihbar veya şikâyet bulunan mükellefler özel esaslara tabi tutulmazlar. Muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge ise, gerçek bir muamele veya duruma dayanmakla birlikte bu muamele veya durumu mahiyet veya miktar itibarıyla gerçeğe aykırı şekilde yansıtan belgedir. Buna göre; Belgenin mahiyet veya miktar itibarıyla gerçeğe aykırı olup olmadığı, Belgede yer alan bilgilerin gerçeğe aykırı olduğunun (ödeme bilgileri, mal hareketleri ve alıcı bilgileri gibi) deliller ile tespiti, Belgede yer alması zorunlu bilgilerde tahrifat yapılıp yapılmadığı, Konuya ilişkin bazı yargı kararları şöyledir; “…Sahte ve kapsamı itibariyle yanıltıcı belge kullanıldığına, bu belgeyi veren hakkında düzenlenen inceleme raporuna dayanılarak hükmolunması hatalıdır. Belgeyi alanın da defter ve belgelerinin incelenmesi ve bu faturanın gerçek bir ticari ilişkiye dayalı olup olmadığının saptanması gerekir” (Danıştay. 4. Daire., T: 18.12.1998, E : 1997/5110, K : 1998/5386). Belgede bulunması zorunlu bilgilerin (vatandaşlık numarası, vergi kimlik numarası ve adres gibi) gerçeği yansıtıp yansıtmadığı, Gerçekte satılan mal veya verilen hizmet yerine başka bir mal satıldığı veya hizmetin ifa edildiği, gibi hususlar rapora bağlanmaksızın ya da tespit edilmeksizin bir belgenin muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı olduğu gerekçesiyle mükellef hakkında özel esaslar uygulanmaz (KDV Tebliği). “… düzenlenen fatura veya diğer vesikaların yanıltıcı olduklarının her zaman iddia ve ispat olunabileceği, … 3. SMİYB İSPAT YÜKÜ, ARAÇLAR VE YÖNTEMLERİ sanığın faturalar ödendiğine dair ticari teamüle uygun kanıtlamaya yeterli banka hesapları veya kasa mevcudu ile uyumlu geçerli hiçbir belge sunmamış olması, soyut elden ödeme savunmasının kabulünün mümkün bulunmaması..10 milyon lira sermayeli şirketin düzenlediği faturaların toplamının 1.954.478.750 lira …ciroya erişmesinin mümkün olmaması, şirketin adresinde olmayıp, KDV beyanında bulunmadığı, ayrıca hayali indirilecek KDV beyanında bulunması hususları ve dosyadaki diğer belgeler ve bilgiler karşısında suçun sübutunun kabulü ile mahkumiyet kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden…beraat kararı verilmesi yolsuzdur”. (Yargıtay. 11. CD., E: 2001/7140, K: 2001/7627, T:04.07.2001). 3.1. İSPAT YÜKÜ Vergi Usul Kanunu’nun 3. maddesinin (B) bendinde; vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin işlemlerin gerçek mahiyeti esas olduğu, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin işlemlerin gerçek mahiyetinin yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği hükmü yer almaktadır. Bu nedenle, idare ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırırken vergiyi doğuran olayın gerçek mahiyetini yemin hariç her türlü delille ispatlayabilir. Ancak eğer iktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre normal ve mutad olmayan bir du- 1- Bkz. Mehmet Nalbant, VUK ve TCK Açısından Sahte ve Muhteviyatı İtibariyle Yanıltıcı Belge Kullanımında Bilerek ya da Bilmeyerek Ayrımı, http://www.muhasebenet.net/makale_mehmet-nalbant (Erişim: 12.12.2013), s.18-19, 2- Mehmet Yüce, Örnek Uygulamalarla Vergi Dava Rehberi, Ekin Yayınevi, Bursa, 2014, s. 660. 79 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 mevzuat “…Faturaların gerçek bir hizmet karşılığı düzenlenip düzenlenmediklerinin belirlenmesi için, bedellerinin ödendiğine ve düzenleyenin hesabına girdiğine dair, ticari teamüle uygun kanıtlama yeterliliği olan, banka ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgeler de araştırıldıktan sonra sonucuna göre hüküm kurulması gerekir” (Yargıtay 11. CD., E: 2001/4883,K:2001/5847, T: 28.05.2001). “…Bir mükellefin alışlarının bir kısmının veya tamamının sahte olmasından hareketle satışlarının da sahte olduğu sonucuna ulaşılmak suretiyle yapılacak yorumun, ticari yaşamın gerçekleriyle örtüşmediği gibi iyi niyetli mükellefleri de zor durumda bırakacağı; bir mükellefin vergi ile ilgili sorumluluklarını yerine getirmeyerek yasal olmayan fiillerden doğan mali sonuçlardan iyi niyetli ve olayla irtibatlı olup olmadığı somut olarak ortaya konulmadan bir başka mükellefi sorumlu tutmanın hukukun temel ilkeleriyle bağdaşmayacağı; düzenlenen faturaların sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı olduğu hususunun açık ve somut şekilde ortaya konulması gerektiği” (Danıştay. 9.Daire, E:2008/7281, K: 2012/2865, T: 23.05.2012). “…Sahte olduğu ileri sürülen faturalardan dolayı tarhiyat yapılabilmesi için fatura içeriği emtianın gerçekte alınıp alınmadığının, yapılan işte kullanılıp kullanılmadığının ve söz konusu giderlerin işin niteliği ve büyüklüğüyle orantılı olup olmadığının Vergi Usul Kanununun 134 üncü maddesine uygun bir incelemeyle ortaya konulması gerekmektedir.” (Danıştay 4.Daire E: 2000/1327, K:2001/1962, Karar Tarihi: 09.05.2001). “…Ö... Ltd. Şti.’den yapılan alışlarla ilgili tespitlere gelince; 3065 sayılı Katma De-ğer Vergisi Kanunu’nun 29. maddesinin 1. fıkrasının ( a ) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri hükmüne yer verilmiş, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3/B maddesinde de; vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, aynı Kanun’un 134. maddesinin 1. fıkrasında ise, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmıştır. “…Defter ve belgeleri üzerinde mal hareketine yönelik olarak hiçbir araştırma ve inceleme yapılmadan, sadece mal alım taraflarını düzenleyen firma ve şahıslar hakkında sahte ve muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenlediklerine dair rapor bulunmasını esas alarak tarhiyat yapılamaz. (Danıştay 4.Daire, E:2000/42 K: 2000/4381, Karar Tarihi: 25.10.2000). İncelenen dosyada, davacının katma değer vergisi indiriminde kullandığı faturaları düzenleyen Ö... Ltd. Şti. hakkında bilinen adreslerinde bulunamadığı, alışlarının büyük bölümünün sahte faturalarla belgelendirildiği, dolayısıyla bu şirketin düzenlediği faturaların gerçek bir alım satıma dayanmadığı yolundaki rapora dayanılarak yapılan tarhiyata karşı açılan dava rapordaki tespitler yeterli görülerek reddedilmiştir. Ancak, bu firma ile ilgili tespitlerin alışlarına dayandırılması ve davacı tarafından ödemelerin büyük bölümünün müşteri çekleriyle veya in- “ Sahte olduğu kabul edilen faturalar konusunda yeterli araştırma yapılmadan, satıcı firmalar nezdinde karşıt incelemeye gidilmeden sadece şirket yetkililerinin satıcı firmaları tanımadığı ve ödemelerin nakit olduğu yönündeki ifadelerine dayanılarak faturaların sahte olduğu sonucuna varılamaz...” (Danıştay. 4. Daire, E:199/183, K: 1999/3989, T: 11/11/1999). 80 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço mut delillere dayalı yeterli tespit bulunması gerektiği…” (VDD, E. 2004/235 K. 2005/162 T. 17.06.2005). ternet üzerinden banka havalesi yoluyla yapılmış olması hususları da dikkate alındığında, davacının katma değer vergisi indiriminde kullandığı faturaların gerçek mal alışlarına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. “… Faturaların biçimsel kurallara uygun olması, borsada tescil yapılması, çek düzenlenmesi gibi işlemler faturalarda gösterilen emtianın gerçekte faturanın düzenleyicisi görünen kimselerden alındığını kanıtlamaya yeterlidir. Yükümlünün fatura aldığı kişi ve firmalar hakkında yapılan tespitlerde bunların gerçekte tacir olmadığı, ihtiyaç duyanların belli bir bedel karşılığı fatura verdikleri sonucuna ulaşıldığından yükümlü adına yapılan tarhiyatın kaldırılması yolundaki direnme kararında Yasa’ya uygunluk görülmemiştir.” (VDD, E: 1999/377, K : 2000/118, T: 24.03.2000). Dolayısıyla, davacıya fatura düzenleyen firma hakkındaki raporun vergilendirme açısından yeterli bulunarak tarhiyata karşı açılan davayı reddeden mahkeme kararında hukuka uyarlık görülmemiştir” (Danıştay., 4. Daire., T:15.4.2009, E: 2008/6038, K : 2009/1973). “…Mal alışlarının gerçek olmadığı yolunda yeterli inceleme ve somut saptama yapılmayan yükümlünün adlarına fatura düzenlediği vergi mükellefi olan kişi ve kuruluşlar nezdinde inceleme yapılıp, davacı ile söz konusu şahıslar arasındaki mal alışverişinin gerçek olmadığı yolunda herhangi bir tespitte de bulunulmadığından varsayıma ve eksiki incelemeye dayalı olduğu açık olan tarhiyatın kaldırılması gerekir.” (Danıştay. 4. Daire., E : 1997/2818, K : 1998/45, T : 26.10.1998). “…Vergi mahkemesi kararının (ÜE) ve (YÖ)’den alınan faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyat ile özel usulsüzlük cezasına ilişkin hüküm fıkraları dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle Dairemizce de uygun bulunduğundan taraflarca ileri sürülen iddialar temyize konu kararın bu kısımlarını kusurlandıracak nitelikte görülmemiştir. Temyiz konusu kararın (U) Ltd. Şti ve (M) Ltd. Şti.’ye ilişkin hüküm fıkrasına gelince; “…Faturanın; içeriği itibariyle yanıltıcı belge olduğu sonucuna varılabilmesi için, vergi inceleme raporuna dayalı olarak, faturayı düzenleyen hakkında komisyon geliri elde etmekten dolayı tarhiyat yapılıp, yapılmadığı, yapılmışsa sonucunun ne olduğu, raporlara ilişkin yargı kararının olup, olmadığı, faturayı düzenleyenin mükellefiyetinin terkin edilip, edilmediğinin, terkin edilmişse dava konusu yapılıp yapılmadığının, fatura düzenlenen dönemde KDV beyannamelerinin verilip verilmediğinin, KDV tarhiyatı yapılmışsa, yargı kararı bulunup, bulunmadığı hususlarının araştırılması gerekmektedir.(Danıştay. 4.Daire., E: 2006/1742, K:2007/1408 Karar tarihi: 26.04.2007). “ 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29. maddesinde, mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri belirtilmiş olup, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3/B maddesinde de, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olacağı açıklanmıştır. Bu kuralın gereği olarak yükümlülerin Katma Değer Vergisi Kanunu’nun yukarıda sözü edilen 29. madde hükmünden yararlanabilmelerinin ön şartı fatura ve benzeri vesikaların gerçeği yansıtmasıdır. Bu madde hükümlerine göre mal alışları nedeniyle yüklenilen katma değer vergilerinin indirim ve iade konusu yapılabilmesi için faturaların gerçek bir mal alım satımı karşılığı düzenlenmesi gerekmektedir. “…Davacının işlemleri ile ilgili olarak ayrıntılı tespitler yapılmayıp, sadece mal alı-mında bulunduğu firmalar hakkında düzenlenen vergi tekniği raporundan hareketle, bu firmalardan yapılan tüm alımların gerçeği yansıtmadığı sonucuna varılmıştır. Vergi incelemesinin amacı, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğuna göre, davacı adına yapılan tarhiyatta, sadece faturaları düzenleyen firmanın adresinde bulunmaması gibi nedenlerle o firmanın düzenlediği tüm faturaların gerçeği yansıtmadığı sonucuna varılması mümkün değildir.” (Danıştay 4. Daire E. 2006/4226 K. 2007/224 T. 6.2.2007). Gerçekleşmemiş teslim ve hizmetler dolayısıyla katma değer vergisi ödenmesi ve bunun sonucu olarak da vergi indirimi söz konusu olamayacağından, vergi indirimine dayanak teşkil eden faturaların gerçeği yansıtıp yansıtmadığının ortaya konulması gerekir. “…Vergiya tabi ve mükellefiyet kaydı bukunan bir kişinin düzenlediği faturanın gerçeği yansıtmadığı sonucuna ulaşılabilmesi için faturada içeriğinde yer alan mal veya hizmetin gerçekten yerine getirilmediği konsunda so- 81 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 ye n i ü y e l e r Aramıza Smmm. Pınar ÖZBERAK Smmm. Yasemin DURMAZ Şubat 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. Şubat 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. 4992 Şubat 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. 4991 4990 Smmm. Naci ESEN Smmm. Yasemin TEKİN Smmm. Gürdal MUKUL Şubat 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. Şubat 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. 4995 Şubat 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. 4994 4993 Smmm. Ebru NEBİPAŞALIGİL Smmm. Özcan ŞENARYA Smmm. Melike AKYILDIRIM Şubat 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. Şubat 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. 4998 Şubat 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. 4997 4996 Smmm. Sedat CAN Smmm. Ahmet Refik AKBABA Smmm. Özkan DOĞAN Şubat 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. Şubat 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. 5001 Şubat 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. 5000 4999 Smmm. Salim UYSAL Smmm. Halide TOPLU Smmm. Zekeriya ÇALIŞKAN Şubat 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. Mart 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. 5004 5003 5002 Smmm. Öznur ALTINAY Şubat 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. Smmm. Mustafa Sadık ÖNEL Sm. Cavit YILDIZ Mart 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. Mart 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. 5007 Mart 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. 5006 5005 Smmm. Hacı Bektaş AYKUT Smmm. Selda ERCAN KÜÇÜKKALEM Smmm. Gökhan ÇOBANOĞLU Mart 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. Mart 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. 82 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço 5010 Mart 2014te Odamıza kaydını yaptırdı. 5009 5008 Smmm. Alper YILMAZ Hoş Geldiniz Smmm. Halil KAHRAMAN Smmm. Oğuz DEMİR Mart 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. Mart 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. 5012 5011 5013 Smmm. Taci GÜL Mart 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. Smmm. Nilgün YILMAZ Smmm. Züleyha BÜYÜK Mart 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. Mart 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. 5016 Mart 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. 5015 5014 Smmm. Akın KARABULUT Smmm. Hilal ÇAĞLAYAN Smmm. Bahadır DİLEK Nisan 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. Mart 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. 5019 Mart 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. 5018 5017 Smmm. Polat KAYABAŞI Smmm. Narin ŞEN Smmm. Burcu TEKİN Nisan 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. Nisan 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. 5022 Nisan 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. 5021 5020 Smmm. Samet ÖZDEMİR Smmm. Merve KESKİN Smmm. Abdülkadir ÖZTÜRK Nisan 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. Nisan 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. 5025 5024 5023 Smmm. Neslihan ÇAKIROĞLU Nisan 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. Smmm. Ahmet İlhan TARHAN Smmm. Derya AKLAN EL Mayıs 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. Mayıs 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. 5028 Mayıs 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. 5027 5026 Smmm. Rüveyde TOSUN Smmm. Yüksel KONYALI Smmm. Muharrem BİLMEZ Mayıs 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. Mayıs 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. 5031 Mayıs 2014’te Odamıza kaydını yaptırdı. 5030 5029 Smmm. Dinçer YASA 83 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 73 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 mevzuat değişiklikleri mevzuat değişiklikleri Mevzuat Değişiklikleri 27.03.2014 tarih ve 28954 Sayılı Resmi Gazete’de Muhasebe Meslek Mensuplarının Etik Eğitimi ve Etik Sözleşme Yapılması Hakkında Tebliğ yayınlanmıştır. Bu Tebliğin amacı; etik öğrenme yönünde isteklilik yaratarak, etik eğitimi ve etik davranış gelişimini sağlamak üzere, muhasebe meslek mensupları ile bunların bağlı oldukları meslek odası arasında yapılacak etik sözleşmenin ve sözleşme yapılması öncesinde meslek mensubunun tabi olacağı etik eğitiminin usul ve esaslarını belirlemektir. 01.04.2014 tarihinde Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından eFatura Uygulamasında Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar yayımlanmıştır. Bu duyuruda, Karşılıklı e-Fatura Düzenleme Zorunluluğu, Muhafaza ve İbraz Yükümlülüğü, Arşivleme, Temel ve Ticari fatura Senaryosu / eFaturanın Reddi, Unvan Değişikliği, Nevi Değişikliği, Durum Kodları, e-Fatura Uygulamasını Gelir İdaresi Başkanlığının Portal Yöntemi ile Kullanacak Mükellefler hakkında açıklamalara yer verilmiştir. 03.04.2014 tarih ve 28961 Sayılı Resmi Gazete’de 435 Sıra No'lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği yayımlanmıştır. Bu Tebliğde; Bankacılık kartları kullanılmak suretiyle gerçekleştirilen perakende teslim ve hizmet ifalarına ilişkin yeni nesil ödeme kaydedici cihaz fişlerine dair usul ve esaslar ile Türkiye’de kurulu finansman şirketlerine BSMV tâbi işlemleri nedeniyle fatura yerine geçmek üzere dekont düzenleme zorunluluğu getirilmesi açıklanmıştır. 04.04.2014 tarih ve 28962 Sayılı Resmi Gazete’de Vergi Usul Kanunu Uyarınca Vergi Mükellefleri Tarafından Kullanılan Belgelerin Basım ve Dağıtımı Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik yayımlanmıştır. Bu Yönetmelik ile, söz konusu yönetmeliğin bazı maddelerinde değişiklikler yapılmıştır. 04.04.2014 tarihinde Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından Harçlar Kanunu Sirküleri/13 yayımlanmıştır. Bu sirkülerde, hidrolik kaynaklara dayalı elektrik üretim faaliyetinde bulunan lisans sahibi firmalarca ödenecek elektrik üretimi lisans harçlarına ilişkin açıklamalara yer verilmiştir. 08.04.2014 tarih ve 28966 Sayılı Resmi Gazete’de Motorlu Taşıtlar Vergisi Genel Tebliği (Seri No: 44) yayımlanmıştır. Bu Tebliğ ile, büyükşehir belediyelerinin bulunduğu illerde model yılı 1990 ve daha eski olan taşıtların hurdaya çıkartılmasında yapılacak işlemler açıklanmıştır. 10.04.2014 tarih ve 28968 Sayılı Resmi Gazete’de 2014/1 Sıra No'lu Değerli Kağıtlar Kanunu Genel Tebliği yayımlanmıştır. Bu Tebliğ ile; Yabancılar 84 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço için ikamet tezkerelerinin bedeli 50 TL olarak belirlenmiştir. 11.04.2014 tarihinde Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından Özel Tüketim Vergisi Sirküleri/20 yayımlanmıştır. Bu sirkülerde, ÖTV Kanununa ekli (I) sayılı listedeki malların ithalinde alınan teminatların çözümü talebi için verilmesi gereken dilekçeye yönelik açıklamalara yer verilmiştir. 11.04.2014 tarihinde Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından Özel Tüketim Vergisi Sirküleri/21 yayımlanmıştır. Bu sirkülerde, 2012/3792 sayılı Kararname kapsamındaki ÖTV iade taleplerine ilişkin verilmesi gereken tabloya yönelik açıklamalara yer verilmiştir. 11.04.2014 tarihinde Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından Mükelleflerin Hakları ve Ödevleri Rehberi yayımlanmıştır. Bu rehberde; mükellefiyetin tesis edilmesinden sona erdirilmesine kadar geçen süreçte mükelleflerin var olan hakları ile yerine getirmek zorunda oldukları yükümlülüklere yer verilmiştir. 11.04.2014 tarihinde Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından Mirasçıların Vergisel Yükümlülükleri Rehberi yayımlanmıştır. Bu rehberde; ölüm halinde mirasçıların yapması gereken işlemlere yönelik hazırlanan rehberde; veraset ve İntikal vergisi açısından yapılması gerekenler, gelir vergisi açısından yapılması ge- mevzuat değişiklikleri rekenler, katma değer vergisi ve özel tüketim vergisi açısından yapılması gerekenlere ilişkin konulara yer verilmiştir. 17.04.2014 tarih ve 28975 Sayılı Resmi Gazete’de 44 Seri No.lu Belediye Gelirleri Kanunu Genel Tebliği yayımlanmıştır. Bu Tebliğde; Belediye Gelirleri Kanunu’nun uygulanması ile ilgili olarak yayımlanan, ancak zamanla güncelliğini kaybeden veya belirli sürelerde uygulanmak üzere çıkarılan tebliğlerin kaldırılmasına yönelik açıklamalara yer verilmiştir. 17.04.2014 tarih ve 28975 Sayılı Resmi Gazete’de 63 Seri No.lu Emlak Vergisi Kanunu Genel Tebliği yayımlanmıştır. Bu Tebliğde; Emlak Vergisi Kanunu’nun uygulanması ile ilgili olarak yayımlanan, ancak zamanla güncelliğini kaybeden veya belirli sürelerde uygulanmak üzere çıkarılan tebliğlerin kaldırılmasına yönelik açıklamalara yer verilmiştir. 18.04.2014 tarihinde Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından Gayrimenkullerin Elden Çıkarılmasında Vergisel Yükümlülükleri Rehberi yayımlanmıştır. Bu rehberde; gelir vergisinin konusu ve unsurları, gayrimenkul alımsatım işlerinde 'ticari kazanç değer artış kazancı' ayrımı, gayrimenkul olarak tanımlanan mal ve hakların neler olduğu ve bu mal ve hakların elden çıkarılması sırasında elde edilen kazancın niteliği, safi değer artışının tespiti ve kazancın hangi hallerde beyan edileceğine dair açıklamalara ve gayrimenkul alım- satımında KDV, gayrimenkul alımsatımında tapu harcı yükümlülüğü ve emlak vergisi yükümlülüğü konularına yer verilmiştir. 19.04.2014 tarih ve 28977 Sayılı Resmi Gazete’de Özel Tüketim Vergisi Genel Tebliği Seri No: 34 yayımlanmıştır. Bu Tebliğde, ÖTV Kanununun 4. mad- desinin 2 numaralı fıkrasının Maliye Bakanlığına verdiği yetkiye istinaden, adı geçen Kanuna ekli (I) sayılı liste uygulamasına ilişkin olarak bu Tebliğin (1.) bölümünde belirtilen mallarla sınırlı olmak üzere tevkifat uygulamasına geçilmesine yönelik açıklamalara yer verilmiştir. 22.04.2014 tarih ve 28980 Sayılı Resmi Gazete’de Özet Finansal Tablolara İlişkin Rapor Vermek Üzere Yapılan Denetimler (BDS 810) Hakkında Tebliğ Türkiye Denetim Standartları Tebliği No: 37 yayımlanmıştır. Bu Tebliğin amacı; bu Tebliğin ekinde yer alan Özet Finansal Tablolara İlişkin Rapor Vermek Üzere Yapılan Denetimler Standardının yürürlüğe konulmasıdır. 22.04.2014 tarihinde Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu Sirküleri /31 yayımlanmıştır. Bu sirküler ile, 2014 yılı birinci geçici vergi döneminde uygulanacak yeniden değerleme oranı %3,25 (yüzde üç virgül yirmi beş) olarak tespit edilmiştir. 24.04.2014 tarih ve 28981 Sayılı Resmi Gazete’de Özel Hususlar-Tek Bir Finansal Tablonun Bağımsız Denetimi İle Finansal Tablolardaki Belirli Unsurların, Hesapların Veya Kalemlerin Bağımsız Denetimi (BDS 805) Hakkında Tebliğ Türkiye Denetim Standartları Tebliği (No: 36) yayımlanmıştır. Bu Tebliğin amacı; bu Tebliğin ekinde yer alan Özel Hususlar-Tek Bir Finansal Tablonun Bağımsız Denetimi ile Finansal Tablolardaki Belirli Unsurların, Hesapların veya Kalemlerin Bağımsız Denetimi Standardının yürürlüğe konulmasıdır. 24.04.2014 tarihinde Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu Sirküleri /32 yayımlanmıştır. Bu sirküler ile, 25 Nisan 2014 günü akşamına kadar verilmesi 85 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 gereken Kurumlar Vergisi Beyannamesinin verilme süresi 29 Nisan 2014 Salı günü sonuna kadar uzatılmıştır. 26.04.2014 tarih ve 28983 Sayılı Resmi Gazete’de Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliği yayımlanmıştır. Bu Tebliğin konusunu, Katma Değer Vergisi Kanununun ilgili maddeleri ile 13/2/2011 tarihli ve 6111 sayılı Kanunun geçici 16 ncı ve 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 120 nci maddelerinin Maliye Bakanlığına verdiği yetkiler çerçevesinde bu ve diğer Kanunlarda yapılan düzenlemeler ile 3065 sayılı Kanunun uygulanmasına ilişkin açıklamalar oluşturmaktadır. 30.04.2014 tarihinde Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından 2013 Yılına Ait “Faaliyet Raporu” yayımlanmıştır. Gelir İdaresi Başkanlığınca, ilgili tarafların ve kamuoyunun bilgi sahibi olmasını sağlamak üzere, mali saydamlık ve hesap verme sorumluluğunun gereği olarak 2013 yılına ilişkin olarak hazırlanan “Faaliyet Raporu” yayınlanmıştır. 08.05.2014 tarihinde Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından Vergilendirme / Taxatıon Bülteni’nin Mayıs 2014 Özel Sayısı yayımlanmıştır. Bu Bülten, başta Avrupa Birliği olmak üzere tüm dünyada vergilendirme alanındaki uygulama ve gelişmelerin düzenli olarak takip edilerek değerlendirilmesi ve paylaşılması amacıyla yayınlanmıştır. 08.05.2014 tarih ve 28994 Sayılı Resmi Gazete’de Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Kararın Uygulanmasına İlişkin Tebliğde (Tebliğ No: 2012/1) Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ yayımlanmıştır. Bu Tebliğ ile, söz konusu Tebliğin bazı maddelerinde değişiklikler yapılmıştır. 09.05.2014 tarih ve 28995 Sayılı Resmi Gazete’de Yatırım- mevzuat değişiklikleri mevzuat değişiklikleri larda Devlet Yardımları Hakkında Kararda Değişiklik Yapılmasına Dair BKK No: 2014/6058 yayımlanmıştır. Bu Karar ile, söz konusu kararın bazı maddelerinde değişiklikler yapılmıştır. 14.05.2014 tarihinde Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından Gelir Vergisi Kanunu Sirküleri/97 yayımlanmıştır. Bu sirküler ile, Manisa ilinin Soma ve Kırkağaç ilçeleri ile Balıkesir ilimizin Savaştepe ilçesinde bulunan gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin Geçici Vergi Beyanname verme süreleri uzatılmıştır. 21.05.2014 tarih ve 29006 Sayılı Resmi Gazete’de Gümrük Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik yayımlanmıştır. Bu yönetmelik ile, söz konusu yönetmeliğin bazı maddelerinde değişiklikler yapılmıştır. 21.05.2014 tarih ve 29006 Sayılı Resmi Gazete’de Gümrük İşlemlerinin Kolaylaştırılması Yönetmeliği yayımlanmıştır. Bu Yönetmeliğin amacı; yetkilendirilmiş yükümlü statüsü için gerekli açıklamalar, ithalatta yerinde gümrükleme, onaylanmış ihracatçı, kısmi teminat, götürü teminat uygulamaları, gümrükle- me işlemlerine yönelik kolaylaştırmalar ile gümrük mevzuatından kaynaklanan diğer basitleştirilmiş uygulamalara ilişkin usul ve esasları belirlemektir. 23.05.2014 tarihinde Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından 2014 Yılında Uygulanacak Asgari Ölçüde Arsa ve Arazi Metrekare Birim Değerleri yayımlanmıştır. Bina, arsa ve araziler için 2014 yılına ait uygulanacak emlak vergi değerinin tespiti ile ilgili asgari ölçüde arsa ve arazi metrekare birim değerleri 2013 yılında arsa-arazi takdir komisyonlarınca takdir edilmiştir. MUHASEBE MESLEK MENSUPLARININ ETİK EĞİTİMİ VE ETİK SÖZLEŞME YAPILMASI HAKKINDA TEBLİĞ 27.03.2014 Tarih ve 28954 Sayılı Resmi Gazete BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Kısaltmalar Amaç MADDE 1– (1) Bu Tebliğin amacı; etik öğrenme yönünde isteklilik yaratarak, etik eğitimi ve etik davranış gelişimini sağlamak üzere, muhasebe meslek mensupları ile bunların bağlı oldukları meslek odası arasında yapılacak etik sözleşmenin ve sözleşme yapılması öncesinde meslek mensubunun tabi olacağı etik eğitiminin usul ve esaslarını belirlemektir. Kapsam MADDE 2– (1) 1/6/1989 tarihli ve 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu kapsamında serbest muhasebeci mali müşavir ya da yeminli mali müşavir ruhsatı almış meslek mensuplarını kapsar. Dayanak MADDE 3– (1) Bu Tebliğ; 19/10/2007 tarihli ve 26675 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirlerin Mesleki Faaliyetlerinde Uyacakları Etik İlkeler Hakkında Yönetmeliğin 7 nci maddesi, 11/6/1990 tarihli ve 20545 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği Yönetmeliğinin 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (a), (b), (e), (k) ve (m) bentleri ile 23 üncü maddesinin birinci fıkrasının (j), (k) ve (m) bentlerine dayanılarak hazırlanmıştır. Tanımlar ve kısaltmalar MADDE 4– (1) Bu Tebliğde geçen; a) Birlik: Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliğini (TÜRMOB), b) Etik eğitim: Bağlı olduğu Oda ile etik sözleşme imzalama isteğinde olan muhasebe meslek mensubunun, sözleşme 86 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço yapma öncesinde katılacağı, uzaktan eğitim ve yüz yüze eğitim yöntemleri ile yürütülen eğitim faaliyetlerini, c) Etik eğitim internet sitesi: Uzaktan eğitim faaliyetlerinin yürütülmesi amacı ile TÜRMOB tarafından oluşturulmuş internet sitesini, ç) Meslek mensubu: Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ile Yeminli Mali Müşavirleri, d) Odalar: Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odaları ile Yeminli Mali Müşavirler Odalarını, e) TESMER: Birlik Temel Eğitim ve Staj Merkezini, f) TÜRMOB Etik Komitesi: Serbest Muhasebeci Mali Müşavir ve Yeminli Mali Müşavirlerin Mesleki Faaliyetlerinde Uyacakları Etik İlkeler Hakkında Yönetmeliğin 5 inci maddesi gereği Birlik bünyesinde oluşturulmuş komiteyi, ifade eder. idare kararları İKİNCİ BÖLÜM Etik Eğitim Eğitim yöntemi MADDE 5– (1) Etik eğitim; Başbakanlık Kamu Görevlileri Etik Kurulu tarafından belirlenen eğitim modülü ve eğitim programına uygun olarak; a) Teorik eğitim konuları için uzaktan eğitim yöntemi ile Birlik tarafından oluşturulacak etik eğitim internet sitesi üzerinden, b) Uygulamalı eğitim konuları için Odalarda yüz yüze eğitim yöntemi ile, yürütülür. Eğitim konuları MADDE 6– (1) Uzaktan eğitim ve yüz yüze eğitim yöntemleri ile yürütülen etik eğitim aşağıdaki eğitim konularını kapsar: a) Etik bilgisi; 1) Muhasebede etik beklentiler ve tehditler, 2) Muhasebe skandalları ve itibar ile güvenin yeniden kurulmasının önemi, 3) Etik Teoriler, 4) Ahlaki Gelişim Teorisi, 5) Muhasebede ahlaki düşünce geliştirme. b) Etik duyarlık; 1) Mesleki nitelikler, 2) Muhasebede Etik Standartlar ve ahlaki davranış kuralları, 3) Meslek Mensubunun mesleğe olan sorumluluğu, 4) Meslek Mensubunun müşteriye olan sorumluluğu, 5) Meslek Mensubunun kamuya olan sorumluluğu, 6) Disiplin suçları. c) Etik karar verme; 1) Etik karar verme modelleri, 2) Muhasebede etik sorunlar, 3) İlke bazlı yaklaşım ve mesleki yargı, 4) Denetçinin bağımsızlığı, 5) Gerçeğe uygun finansal raporlamanın önemi ve kazançların yönetimi, 6) İşletmelerde sosyal sorumluluk muhasebesi ve sosyal raporlama, 7) İşyeri etiği, 8) Kültürlerarası etik, 9) İşletmelerde etik ortam ve kurumsal yönetişimin önemi, 10) Muhbirlik politikası. ç) Etik Davranış; 1) Muhasebede etik ile ilgili örnek olay çalışmaları: Gerçek yaşamdan olaylar ele alınarak etik problemlerin ortaya konması, ihlal edilen etik standartların belirlenmesi, ahlaki düşünce süreci ve karar verme modellerinin tartışılması. Etik eğitim başvurusu, süresi ve eğitimin tamamlanması MADDE 7– (1) Serbest ya da bir işyerine bağlı olarak mesleki faaliyete başlayacak olan meslek mensuplarından veya Tebliğin yayımından önce serbest ya da bir işyerine bağlı olarak çalışmakta olanlardan, bağlı oldukları Oda ile etik sözleşmesi yapmak isteyenler etik eğitimi almak üzere Birlik tarafından oluşturulan etik eğitimi internet sitesi üzerinden eğitim kaydını yaptırır ve odaya bildirir. (2) Eğitim katılımcısı, uzaktan eğitimde, eğitim konularını; yirmi saat ve iki haftalık süreç içerisinde tamamlar ve derslere devam Birlik tarafından izlenir. Eğitim sürecinde etik bilgisi, etik duyarlık, etik karar verme ve etik davranış konu başlıkları için eğitim değerlendirmeleri yapılır. Başarılı olanlara uzaktan etik eğitimi tamamlama belgesi verilir. (3) Uzaktan etik eğitimi tamamlama belgesi yüz yüze eğitim faaliyetlerinin planlanabilmesi ve programının yapıla- 87 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 bilmesi için bağlı olunan Odaya verilir. Odalar, bu belgenin alınmasından itibaren en geç bir ay içerisinde yüz yüze eğitim faaliyetlerini gerçekleştirirler. (4) Odalarda yürütülecek yüz yüze eğitim faaliyetleri, her bir eğitim grubu için altı saat ve iki günlük süreç içerisinde tamamlanır ve derslere devam durumu Odalar tarafından izlenir. Yüz yüze eğitim faaliyeti eğitimin değerlendirmesi ile tamamlanır. Başarılı olanlara etik eğitimi tamamlama belgesi verilir. (5) Bu Tebliğ ile düzenlenen etik eğitimi, 3568 sayılı Kanunun 44 üncü maddesinde belirtilen mesleki geliştirme eğitimi konuları arasında yer alan etik eğitiminden ayrı olarak değerlendirilir. Bu eğitimler, bir diğeri için muafiyet sağlamaz. Etik eğitim sorumluları MADDE 8– (1) Etik eğitim; a) Uzaktan eğitim faaliyetleri, TÜRMOB Etik Komitesi ile Birlik Temel Eğitim ve Staj Merkezinin (TÜRMOB - TESMER), b) Yüz yüze eğitim faaliyetleri, katılımcıların kayıtlı olduğu Odaların, sorumluluğunda yürütülür. Etik eğitim bedeli MADDE 9– (1) Uzaktan eğitim ve yüz yüze eğitim yöntemleri ile yürütülen etik eğitim için bir bütün olarak etik eğitim bedeli Birlik tarafından belirlenebilir. Ancak, belirlenen bedel, memur maaş taban aylığı katsayısının elli sayısı ile çarpımı sonucu bulunan tutardan çok olamaz. Etik eğitiminin bedelinin belirlenmesi durumunda bu bedel, eğitime kayıt öncesinde Birlik tarafından belirlenerek duyurulan banka hesaplarına katılımcı tarafından yatırılır. Belirlenmiş eğitim bedelinin ödenmemesi durumunda eğitim kaydı yapılmaz. mevzuat değişiklikleri mevzuat değişiklikleri ÜÇÜNCÜ BÖLÜM Muhasebe Meslek Etiği Sözleşmesi Muhasebe meslek etiği sözleşmesi MADDE 10– (1) Serbest ya da bir işyerine bağlı olarak mesleki faaliyete başlayan veya Tebliğin yayımından önce serbest ya da bir işyerine bağlı olarak çalışmakta olan meslek mensuplarından, etik eğitimi tamamlayarak etik eğitimi tamamlama belgesi almış meslek mensupları ile bağlı oldukları Oda arasında Ek-1’de örneği yer alan Muhasebe Meslek Etiği Sözleşmesi iki örnek olarak imzalanır. (2) İmzalanan sözleşmenin bir örneği meslek mensubuna verilir. Sözleşmenin diğer örneği, meslek mensubunun özlük dosyasına konulur. (3) Muhasebe Meslek Etiği Sözleşmesi, sadece etik eğitimi tamamlama belgesi almış olan meslek mensupları ile imzalanır. Muhasebe meslek etiği taahhütnamesi MADDE 11– (1) Bağlı olduğu Oda ile muhasebe mesleği etik sözleşmesini imzalayan meslek mensubuna, Oda tarafından işyerinin görünür bir yerine asabileceği şekilde düzenlenmiş, Ek-2’de örneği yer alan Muhasebe Meslek Etiği Taahhütnamesi verilir. Muhasebe meslek etiği sözleşmesi imzalayan meslek mensuplarının ilanı MADDE 12– (1) Muhasebe Meslek Etiği Sözleşmesi imzalayan meslek mensuplarının listesi, takip eden ayın ilk haftasından başlayarak düzenli olarak bağlı oldukları odanın internet sitesi üzerinden ilan edilir. DÖRDÜNCÜ BÖLÜM Çeşitli ve Son Hükümler Muhasebe meslek etiği sözleşmesinin feshi linde oda yönetim kurulunca tek taraflı olarak, b) Meslek mensubunun mesleki faaliyetini terk etmesi veya meslek ruhsatını Birliğe iade etmesi halinde oda yönetim kurulu kararına istinaden tek taraflı olarak, c) İsteği ve Odaya bildirimde bulunması halinde meslek mensubu tarafından, feshedilebilir. (2) Sözleşmesi fesih olanlar, Oda internet sitesinde; a) Uygun olmayan davranışlar nedeniyle, b) Ruhsatın iadesi veya nakil nedeniyle, ibarelerinden birisi ile ilan edilir. Yürürlük MADDE 13– (1) Muhasebe Meslek Etiği Sözleşmesi; MADDE 14– (1) Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer. a) Meslek mensubunun, 3568 sayılı Kanuna, bu Kanun ile ilgili yönetmelik, tebliğ, genelge ve mecburi meslek kararlarına uyumsuz tutum ve davranışta bulunduğu disiplin kurullarınca tespit edilmesi ha- MADDE 15– (1) Bu Tebliğ hükümlerini Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği Yönetim Kurulu yürütür. Yürütme GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI e-Fatura Uygulamasında Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar Tarih: 01.04.2014 Bilindiği üzere; 05.03.2010 tarihinde yayımlanan 397 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile elektronik fatura (e-fatura) uygulaması vergi mevzuatımıza dahil edilmiş bulunmaktadır. Öncelikli olarak söz konusu genel tebliğde belirtilen koşulları sağlayan mükelleflerin kendi istekleri ile seçebileceği bir uygulama olarak başlayan efatura uygulaması, ekonomik hayattaki gelişmeler ve vergi gelirleri yönünden kritik öneme sahip bazı sektörlerde faaliyet gösteren mükellefler ile bu mükelleflerden mal ve hizmet alışverişinde bulunan ve brüt satış hasılatı yönünden belli ölçüleri aşan mükellefler için 421 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile e-fatura uygulaması belirtilen mükellef grupları için zorunlu hale getirilmiştir. 433 seri nolu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile e-fatura uygulamasına kayıtlı olan mükelleflerin birbirlerinden aldıkları mallar ve sağladıkları hiz- 88 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço metler için elektronik fatura gönderme ve alma zorunluluğu 01.04.2014 tarihi olarak belirlenmiştir. Uygulamanın mükelleflerimiz açısından sorunsuz ve sağlıklı yürütülebilmesi bakımından, http://www.efatura.gov.tr/ana sayfa.html web adresinde de yayımlanan ilgili genel tebliğlerde ve teknik kılavuzlarda detaylı açıklamalar yapılmış bulunmakla birlikte, aşağıda maddeler halinde belirlenen idare kararları hususlarda hatırlatmalarda bulunulmasına gerek duyulmuştur. 1. Karşılıklı e-Fatura Düzenleme Zorunluluğu; 421 Sıra Numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile 397 Sıra Numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğ uyarınca; elektronik fatura uygulamasına kayıtlı mükelleflerin birbirlerine sattıkları mallar ve ifa ettikleri hizmetler için düzenledikleri faturaları 01/04/2014 tarihinden itibaren elektronik fatura olarak göndermeleri ve almaları zorunludur. Bu nedenle, e-fatura uygulamasına kayıtlı kullanıcıların 01.04.2014 tarihinden itibaren birbirlerine kağıt ortamda fatura düzenleme imkanları bulunmamaktadır. E-fatura düzenleme zorunluluğu olan mükelleflerce e-fatura yerine kağıt ortamda fatura düzenlenmiş olması vergi mevzuatı açısından faturanın hiç düzenlenmemiş olduğu sonucuna yol açacağından, sisteme kayıtlı kullanıcıların e-fatura düzenleme ve alma hususuna özenle uymaları gerekmektedir. Elektronik fatura uygulamasına kayıtlı olan mükellefler kayıtlı olmayan mükelleflere yaptıkları mal teslimi ve hizmet ifası için genel hükümler çerçevesinde kağıt fatura düzenlemeye devam edeceklerdir. Bir kullanıcının (gönderici veya alıcının) e-fatura uygulamasına kayıtlı olup olmadığının sistemde yayımlanan listelerden kontrol edilebileceği, sistemde kayıtlı olmayanların efatura düzenleyemeyeceği ve alamayacağı tabiidir. 2. Muhafaza ve İbraz Yükümlülüğü; 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu ve 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun ilgili hükümlerine göre mükellefler, gerek düzenledikleri, gerekse adlarına düzenlenen faturaları, yasal süreler dahilinde muhafaza ve istendiğinde ibraz etmekle yükümlü- dürler. e-Faturanın veri bütünlüğünün sağlanması ile kaynağının inkar edilemezliği Mali Mühürle garanti altına alınmaktadır. Mührün doğruluk ve geçerlilik kontrolünün ancak elektronik ortamda yapılabilmesi nedeniyle e-Faturanın kağıda basılarak saklanması söz konusu değildir. Bu nedenle mükellefler, düzenledikleri ve aldıkları e-Faturaları, üzerindeki Mali Mührü de içerecek şekilde kanuni süreler dahilinde kendi bünyelerindeki elektronik, manyetik veya optik ortamlarda muhafaza ve istendiğinde elektronik, manyetik veya optik araçlar vasıtasıyla ibraz edeceklerdir. 3. Arşivleme; Elektronik fatura uygulamasında düzenlenen ve alınan faturalara ilişkin olarak Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından saklama hizmeti verilmemektedir. Portal üzerinden düzenlenen ve alınan faturalar, mükellefler tarafından arşivlenerek kendi bilgi işlem sistemlerinde veya Başkanlığımızdan saklama hizmeti konusunda yetki almış kuruluşların bünyesinde saklanmalıdır. Portalda bulunan arşivleme bölümü sadece gelen ve gönderilen faturaların pasife çekilerek posta kutusunda ve gönderilenler kutusunda yer alan fatura trafiğinin rahatlatılmasına yönelik olarak hazırlanmış bir ekran olup bu ekrandaki faturaların kullanıcı tarafından kendi bilgisayarlarına indirilerek, bünyelerinde veya saklamacı kuruluşlar nezdinde muhafaza edilmesi gerekmektedir. 4. Temel ve Ticari fatura Senaryosu / e-Faturanın Reddi “Temel fatura” ile “ticari fatura” arasında sadece faturaya sistem üzerinden itiraz imkanı açısından farklılık bulunmaktadır. Her iki fatura da sistemler tarafından alınmak zorundadır. 89 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 Alınan ticari faturaya e-fatura uygulaması üzerinden Red veya Kabul mesajı gönderilmesi imkanı vardır. Temel faturaya itiraz ise e-fatura uygulaması üzerinden değil harici yollarla yapılabilmektedir. e-Fatura uygulamasına kayıtlı kullanıcılar, uygulama kapsamında, uygulamadan yararlanma yöntemine ve gönderilen e-Faturanın senaryo tipine (temel/ticari) bakılmaksızın, gelen e-faturaları almaktan imtina edemezler ve Başkanlığın yayımladığı şema/şematron kontrolleri ile imza doğrulaması hatası dışında reddedemezler. Entegrasyon ve özel entegratör yöntemini kullanan mükellefler, Başkanlığın belirlediği şema ve şematron dışında kurallar belirleyemez ve kullanamazlar. Aksi yönde hareket eden entegratör ve özel entegratörlerin, entegrasyon izinleri Başkanlık tarafından iptal edilebilir. e-Fatura uygulamasına kayıtlı kullanıcıların, e-Faturalara itiraz yöntemleri teknik kılavuzlarda düzenlenmiş olup, temel fatura kapsamında düzenlenen faturalara mükellefler, mevzuat hükümleri çerçevesinde muhasebe kayıtlarına alıp iade faturası düzenleyerek ya da muhasebe kayıtlarına almadan harici yollar ile sistem dışından itiraz edebilirler. Ticari fatura senaryosu kapsamında düzenlenen faturalarda ise uygulama yanıtı ile faturalar kabul ya da red edilebilmektedir. 5. Unvan Değişikliği e-Fatura uygulamasına kayıtlı bir kullanıcı, unvanının değişmesi halinde 15 gün içinde unvan değişikliğine ait Ticaret Sicil Gazetesinin fotokopisi ve durumu izah eden bir dilekçe ile Gelir İdaresi Başkanlığı’na posta yoluyla, yeni unvana ait mali mühür temini için Kamu Sertifikasyon Merkezine elektronik ortamda başvurması ge- mevzuat değişiklikleri mevzuat değişiklikleri rekmektedir. Unvan değişikliğine giden mükellefin e-Fatura sistemindeki unvanı, dilekçesine istinaden güncellenecek olup, mükellefler yeni mali mühürlerini temin edene kadar, eski unvana ait mali mühürleri ile işlem yapmaya devam edebileceklerdir. 6. Nevi Değişikliği e-Fatura uygulamasına kayıtlı bir kullanıcı, nevi değişikliğine gitmesi halinde 15 gün içerisinde, nevi değişikliğine ilişkin ticaret sicil gazetesinin fotokopisi ve durumu izah eden bir dilekçe ile Gelir İdaresi Başkanlığı’na posta yoluyla, yeni unvana ait mali mühür temini için Kamu Sertifikasyon Merkezine elektronik ortamda başvurması gerekmektedir. Nevi değişikliğine giden mükellefler yeni mali mühürlerini temin edene kadar, e-Fatura Uygulamasından eski Vergi Kimlik Numarasına ait unvan ve mali mühür ile yararlanmaya devam edeceklerdir. Bu süre zarfında, eski unvanlarına düzenlenen faturaları muhasebeleştirebilecekler, düzenleyecekleri e-Faturalarda, yeni unvan ve Vergi Kimlik Numarası bilgilerine faturanın açıklama alanında yer vereceklerdir. Yeni unvanlarına ait mali mührün üretim/teslim bilgisi Kamu Sertifikasyon Merkezi tarafından Başkanlığa iletildikten sonra, Başkanlık tarafından eski hesapları kapatılarak, yeni hesapları aktive edilecektir. Bu tarihten sonra yeni VKN, yeni unvan ve yeni mali mühür kullanılarak e-fatura düzenlenecektir. 7. Durum Kodları; e-Fatura gönderiminde ve alımında sıklıkla ortaya çıkan aşağıda belirtilen hata durum kodu türlerine göre işlem yapılacaktır. a) 1220 “HEDEFTEN SISTEM YANITI GELMEDI” DURUM KODU; Bu durum kodunun alınma- sı faturanın alıcının posta kutusuna iletildiğini ancak alıcı tarafından sisteme cevap dönülmediği anlamına gelmektedir. Bu durumdaki fatura başarılı kabul edilmelidir, aynı faturanın tekrar gönderilmemesi gereklidir. Gönderilmeye çalışılması ise mükerrerliğe sebep olacağından sistem tarafından kabul edilmeyecektir. Alıcı taraf ise sistemine düşen faturayı Gelir İdaresinin belirlediği şema /şematron ve imza kontrollerinden geçirerek, fatura başarılı ise 1200 “ZARF BASARIYLA ISLENDI” sistem yanıtını dönerek, hata tespit edilmiş ise ilgili hata kodunu dönerek fatura değişim sürecini tamamlamaları gerekmektedir. Hedeften sistem yanıtının 1200 “ZARF BASARIYLA ISLENDI” durum kodu ile gelmesi halinde Merkezde 1220 durum koduyla bekleyen zarfın yeni durumu 1300 “BASARIYLA TAMAMLANDI” olur. Hedef sistemden 1200 durum kodu dışında zarfın başarısız işlendiğine dair bir kod dönülmesi halinde Merkezde 1220 durum koduyla bekleyen zarfın yeni durumu 1230 “HEDEFTEN SISTEM YANITI BASARISIZ GELDI” olur. b) 1210 “DOKUMAN BULUNAN ADRESE GONDERILEMEDI” DURUM KODU; Bu durum kodunun alınması alıcının sistemine erişilemediği anlamına gelmektedir. Alıcıyı hata ayrıntısını bildirerek sistemini düzeltmesi yönünde uyarınız. 1210 durum kodu 48 saatlik tekrar gönderme süreci sonunda alıcının posta kutusuna erişilememesi durumunda 1215 “DOKUMAN GONDERIMI BASARISIZ. TERKAR GONDERME SONLANDI” durum kodunu alır. 48 saat içinde fatura alıcının sistemine iletilmişse ve başarılı olarak sonuçlanmışsa 1300 “BASARIYLA TAMAMLANDI”, hata almış ise 1230 “HEDEFTEN SISTEM YANITI BASARISIZ GELDI” durum koduna güncellenir. 1210 durum kodu MAYIS / HAZİRAN 2014 90 BBilanço 1215,1230 ve 1300 durum koduna dönüşene kadar hiçbir işlem yapmayınız. c) 1230 “HEDEFTEN SISTEM YANITI BASARISIZ GELDI” ve 1215 “DOKUMAN GONDERIMI BASARISIZ. TERKAR GONDERME SONLANDI” DURUM KODU; Bu durum kodlarının alınmasının ardından ilgili zarftaki faturalar göndericinin entegrasyon ya da özel entegrasyon kullanıcıları olması durumunda aynı Fatura ID’siyle tekrar gönderilebilir. Göndericinin portal kullanıcısı olması durumunda ise yeni fatura ID'si ile yeniden fatura oluşturulması ve bu hatalı faturaların gelen/gönderilen faturalarla birlikte saklanması gerekmektedir. Yeniden oluşturulan faturalarda daha önce hata alınan fatura numarasına ve hata sebebine ilişkin bilginin faturanın not alanına yazılması uygun olacaktır. Elektronik fatura yeni bir belge türü olmayıp kağıt faturanın elektronik halidir. İlgili Genel tebliğ ve teknik kılavuzlarda düzenlenmemiş hükümlerde Başta Vergi usul kanunu olmak üzere mevzuat hükümleri geçerlidir. e-Fatura uygulamasındaki diğer durum kodlarına e-Fatura Uygulaması Entegrasyon Kılavuzunun eki olan e-Fatura Uygulaması Sistem Yapısı Şema Yapısı Kılavuzundan ulaşılabilir. 8. e-Fatura Uygulamasını Gelir İdaresi Başkanlığının Portal Yöntemi ile Kullanacak Mükellefler; e-fatura uygulamasını GİB Portal yöntemiyle kullanacak mükelleflerin e-fatura gönderip alabilmeleri için www.efatura.gov.tr internet adresinde yayımlanan eFatura Uygulaması Portal kılavuzunda belirtilen şekilde ilgili programları yüklemeleri kılavuzda gösterilen yönergelere uymaları gerekmektedir. idare kararları GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu Sirküleri /31 Tarih: 22.04.2014 Konusu: Geçici Vergi Dönemlerinde Yeniden Değerleme Oranı İlgili olduğu maddeler: Vergi Usul Kanunu Mükerrer Madde 298 Gelir Vergisi Kanunu Geçici Madde 69 İlgili olduğu kazanç türleri: Ticari Kazanç, Zirai Kazanç Sayı: KVK-31/2014-1 / Yatırım İndirimi - 22 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 298 inci maddesinin (B) fıkrasına istinaden yıllık olarak hesaplanan ve Bakanlığımızca ilan edilen yeniden değerleme oranına, vergi kanunlarından kaynaklanan nedenlerden dolayı geçici vergi dönemlerinde de ihtiyaç duyulmaktadır. 2014 yılı birinci geçici vergi döneminde uygulanacak yeniden değerleme oranı % 3,25 (yüzde üç virgül yirmi beş) olarak tespit edilmiştir. Duyurulur. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu Sirküleri /32 Tarih: 24.04.2014 Konusu: Kurumlar Vergisi Beyannamesinin Verilme Süresinin Uzatılması 1. Giriş 25 Nisan 2014 günü akşamına kadar verilmesi gereken Kurumlar Vergisi Beyannamesinin verilme süresinin uzatılması bu Sirkülerin konusunu oluşturmaktadır. 2. Kurumlar Vergisi Beyannamesinin Verilme Süresinin Uzatılması verilme süresi 29 Nisan 2014 Salı günü sonuna kadar uzatılmıştır. Yoğun iş yükü ile ilgili olarak Bakanlığımıza iletilen sorunlar nedeniyle, Vergi Usul Kanununun Mükerrer 28 inci maddesindeki yetkiye dayanılarak; Beyanname verme süresinin uzatılması ödeme süresini etkilememektedir. Bu nedenle, mükelleflerin beyan ettikleri vergileri kanuni süresinde ödeyecekleri tabiidir. 25 Nisan 2014 günü akşamına kadar verilmesi gereken Kurumlar Vergisi Beyannamesinin Tarih: 14.05.2014 Konusu: Ocak-Şubat-Mart 2014 Dönemine Ait Birinci Üç Aylık Geçici Vergi Beyannamesinin Verilme Süresinin Uzatılması 1. Giriş Ocak-Mart/2014 dönemine ilişkin birinci üç aylık geçici vergi beyannamesinin verilme süresinin uzatılması, bu Sirkülerin konusunu oluşturmaktadır. Sayı: KVK-32/2014-2 Duyurulur. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI Gelir Vergisi Kanunu Sirküleri/97 Sayı: GVK-97/2014-4/Beyan Verme Sürelerinin Uzatılması 2. Gelir ve Kurum Geçici Vergi Beyannamelerinin Verilme Süresinin Uzatılması Manisa ilimizin Soma ve Kırkağaç ilçeleri ile Balıkesir ilimizin Savaştepe ilçesinde bulunan gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerine münhasır olmak üzere, Vergi Usul Kanununun Mükerrer 28 inci maddesindeki yetkiye dayanılarak; 91 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 14 Mayıs 2014 günü sonuna kadar verilmesi gereken gelir ve kurum geçici vergi beyannamelerinin verilme ve ödeme süresi 23 Mayıs 2014 günü sonuna kadar uzatılmıştır. Duyurulur. mevzuat değişiklikleri idare kararları İdare Kararları GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI Harçlar Kanunu Sirküleri/13 Tarih: 04.04.2014 Konusu: Elektrik Üretimi Lisans Harçları İlgili Kanunlar: 492 sayılı Kanu- nun 113 üncü maddesi ve 492 sayılı Kanuna bağlı (8) sayılı tarifenin "XV-Elektrik üretimi lisans harçları" başlıklı bölümü 1-Giriş: Bu Sirkülerin konusunu, 18/04/2013 tarih ve 28622 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanun İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile 492 sayılı Harçlar Kanununa eklenen Elektrik Üretimi Lisans Harçları oluşturmaktadır. 2-Yasal Düzenleme: 6456 sayılı Kanunun 17 nci maddesi ile 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı (8) sayılı tarifenin sonuna 1/1/2014 tarihinden itibaren yürürlüğe girmek üzere "XVElektrik üretimi lisans harçları" bölümü eklenmiştir. Söz konusu düzenleme aşağıdaki gibidir. "XV- Elektrik üretimi lisans harçları: Hidrolik kaynaklara dayalı elektrik üretim lisansı (Her yıl için): Elektrik Piyasası Kanunu kapsamında, özelleştirme bedeli, lisans ihale bedeli ve su kullanım bedeli ödemeksizin hidrolik kaynaklara dayalı elektrik üretim faaliyetinde bulunanların (Kamu Kuruluşları hariç) bu faaliyetlerden elde ettikleri bir önceki yıl gayrisafi iş hasılatı üzerinden Binde 15 Üreticilerin kendi ihtiyaçları için kullandıkları elektriğin bedeli gayrisafi iş hasılatına dâhil edilmez." Sayı: HK-13/2014-1 Bu düzenleme ile bağlantılı olarak, 6456 sayılı Kanunun 16 ncı maddesi ile 492 sayılı Harçlar Kanununun 113 üncü maddesinin sonuna 1/1/2014 tarihinden itibaren yürürlüğe girmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir: "Elektrik üretimi lisans harçları her yıl kurumlar vergisi beyannamesi verme süresi içerisinde verilen bildirim üzerine, elektrik üretim faaliyetlerinden elde edilen gayrisafi iş hasılatı esas alınarak tahakkuk ettirilir, tahakkuk ettirilen harçlar ayrıca mükellefe tebliğ edilmez ve mayıs ayı içerisinde ödenir. Genel bütçe geliri olarak kaydedilen elektrik üretimi lisans harçlarından hidrolik kaynaklara dayalı elektrik üretim lisans harçlarının %90'ı, haziran ayının sonuna kadar, hidrolik kaynaklara dayalı elektrik üretimi yapan tesisin bulunduğu yerin il özel idaresine, il özel idaresi bulunmayan yerlerde büyükşehir belediyesine aktarılır. Hesaplanarak aktarılan bu tutarlar, 2/7/2008 tarihli ve 5779 sayılı Kanuna göre belediyelere ve il özel idarelerine ayrılacak payların hesabında matraha dâhil edilmez." 3-Sonuç: Yapılan söz konusu düzenlemeye göre, Elektrik Piyasası Kanunu kapsamında, özelleştirme bedeli, lisans ihale bedeli ve su kullanım bedeli ödenmeksizin hidrolik kaynaklara dayalı elektrik üretim faaliyetinde bulunan lisans sahibi firmalarca (Kamu Kuruluşları hariç) bu faaliyetlerden elde edilen bir önceki yıl gayrisafi iş hasılatı üzerinden aşağıda açıklandığı şekilde Elektrik Üretimi Lisans Harcı ödenmesi gerekmektedir. MAYIS / HAZİRAN 2014 92 BBilanço Buna göre; Elektrik üretim lisansına sahip firmalarca her yıl kurumlar vergisi beyannamesi verme süresi içerisinde verilecek Harç Bildirimi ile bir önceki yılda elektrik üretim faaliyetinden elde edilmiş olan gayrisafi iş hasılatı bildirilerek, bu değer üzerinden hesaplanacak elektrik üretim lisans harcının Mayıs ayı içerisinde ödenmesi gerekmektedir. Harç bildirimi, hidrolik kaynaklara dayalı elektrik üretiminin farklı illerde yapılması halinde her bir il için ayrı ayrı düzenlenecektir. Aynı ilde birden fazla hidrolik kaynaklara dayalı elektrik üretimi yapılması halinde ise, bir adet düzenlenecek ancak, her bir üretim tesisine ait gayrisafi iş hasılatı ayrı satırlarda bildirilecektir. Bir örneği ekte yer alan elektrik üretimi lisans harcı bildirimi, elektrik üretimi yapılan tesisin bulunduğu yer vergi dairesine elektronik ortamda da verilebilecektir. Elektrik üretim tesisinin bulunduğu yer vergi dairesinde kurumlar vergisi mükellefiyetinin bulunması halinde, Harç Bildirimi bu vergi dairesine, kurumlar vergisi mükellefiyetinin farklı bir ildeki vergi dairesinde bulunması halinde ise Harç Bildirimi elektrik üretim tesisinin bulunduğu yerdeki harç tahsiline yetkili vergi dairesine verilecektir. Harç bildiriminin süresi içinde verilmemesi ve tahakkuk eden harcın süresinde ödenmemesi halinde 213 sayılı Vergi Usul Kanunu ve 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre işlem yapılacağı tabiidir. Duyurulur. idare kararları GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI Özel Tüketim Vergisi Sirküleri/20 Tarih: 11.04.2014 Konusu: ÖTV Kanununa Ekli (I) Sayılı Listedeki Malların İthalinde Alınan Teminatların Çözümü Talebi İçin Verilmesi Gereken Dilekçe İlgili Olduğu Maddeler: ÖTV Kanunu Madde 16/4 Özel Tüketim Vergisi Kanununa ekli (I) sayılı listedeki mallar için gümrükte alınacak teminata ilişkin olarak 30 Seri No.lu ÖTV Genel Tebliği ile 1 Seri No.lu ÖTV Genel Tebliğinin ilgili bölümünde değişiklikler yapılmıştır. Bu kapsamda, ÖTV Kanununun 16/4. maddesindeki yetkiye istinaden (I) sayılı listedeki mallar için teminatın alınması, gönderilmesi ve çözümüne yönelik işlemler yeniden belirlenmiş olup, Sayı: ÖTV-1/2014-1 bu işlemlere ilişkin kullanılan (EK:11) ve (EK:12) Bilgi Formları 1/4/2014 tarihinden itibaren elektronik ortama taşınmıştır. Ayrıca sözü edilen Tebliğdeki düzenlemeler uyarınca bahse konu teminatın çözümü işlemleri, (A) cetvelindeki mallar için mükellefin talebi üzerine Tebliğ ekinde (EK:12) olarak yer alan "Bilgi Formu"nun ilgili vergi dairesince elektronik ortamda oluşturularak gümrük idaresine gönderilmesi üzerine, (B) cetvelindeki mallar için ise ilgili vergi dairelerince GİB sistemi kullanılmak suretiyle gerçekleştirilecektir. Buna göre, teminat çözümü talebinde bulunacak mükelleflerin, (A) ve (B) cetvelindeki mallar için ayrı ayrı düzenlenmiş bir ör- neği ekte yer alan dilekçeyi vermeleri uygun görülmüştür. Bu dilekçenin bir örneğine "http://www.gib.gov.tr/" internet adresinden ulaşılması mümkün olup dilekçe formatında Başkanlığımızca gerekli görülmesi halinde değişiklik yapılabilecektir. Bununla birlikte söz konusu dilekçenin ilgili vergi dairesine 1/6/2014 tarihine kadar kağıt ortamında düzenlenerek verilmesi, bu tarihten itibaren ise elektronik ortamda doldurulmak suretiyle "www.gib.gov.tr" internet adresinde hizmet veren internet vergi dairesi üzerinden gönderilmesi gerekmektedir. Duyurulur. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI Özel Tüketim Vergisi Sirküleri/21 Tarih: 11.04.2014 Konusu: 2012/3792 sayılı Kararname kapsamındaki ÖTV iade taleplerine ilişkin verilmesi gereken tablo İlgili Olduğu Madde: ÖTV Kanunu Madde 12/4 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununa ekli (I) sayılı listenin (B) cetvelindeki vergi tutarları uygulanarak teslim edilen malların, imalatçılar tarafından imalatta kullanılmaları halinde vergi tutarlarının indirimli uygulanmasına yönelik 8/10/2012 tarihli ve 2012/3792 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı 9/10/2012 tarihli ve 28436 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Söz konusu Kararnamede düzenlenen indirimli vergi uygulamalarından kaynaklanan vergi farklılaştırmalarının alıcı imalatçı- Sayı: ÖTV-1/2014-2 lara iade yöntemi ile uygulanması, ÖTV Kanununun 12 nci maddesinin 4 numaralı fıkrasında Maliye Bakanlığına verilen yetkiye istinaden 26 ve 33 Seri No.lu ÖTV Genel Tebliğleri ile değişik 25 Seri No.lu ÖTV Genel Tebliği ile uygun görülmüştür. Bahsi geçen Tebliğin 4 üncü bölümünde ÖTV iade taleplerinin imalatçılar tarafından internet vergi dairesi üzerinden ilgili vergi dairesine verilecek dilekçeler ile elektronik ortamda yapılacağı belirtilmiştir. Ayrıca yine bu bölümde yer alan yetki uyarınca, söz konusu dilekçelerin ekine eklenmesi gereken ve Tebliğin (4.1.2.) bölümünde belirtilen liste ve tablolar ile Gelir İdaresi Başkanlığınca istenebilecek diğer liste ve tablolar için gerekli görülmesi halinde 93 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 internet vergi dairesi üzerinden gönderilme zorunluluğu getirilebilecektir. Yukarıda belirtilen yetkiye istinaden, bir örneği ekte yer alan "2012/3792 sayılı BKK Kapsamındaki İmalatçılar İçin İmalatta Kullanılan Mal Bilgileri Tablosu"nun da ÖTV iade talep dilekçelerinin ekine Tebliğin (4.1.2.) bölümünde belirtilen liste ve tablolarla birlikte eklenmesi uygun görülmüştür. Bu tablonun bir örneğine "http://www.gib.gov.tr/" internet adresinden ulaşılması mümkün olup tablo formatında Başkanlığımızca gerekli görülmesi halinde değişiklik yapılabilecektir. Bununla birlikte söz konusu tablonun ilgili vergi dairesine 1/6/2014 tarihine kadar kağıt ortamında düzenlenerek verilmesi, bu tarihten itibaren ise elektronik idare kararları idare kararları ortamda doldurulmak suretiyle "www.gib.gov.tr" internet adresinde hizmet veren internet vergi dairesi üzerinden gönderilmesi gerekmektedir. Bu zorunluluğa uymayanların iade talepleri karşılanmayacaktır. Duyurulur. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı Özelgesi Tarih: 11.04.2014 Konu: Tahsil edilemeyen hasılata nasıl karşılık ayrılacağı ve söz konusu tutarın nasıl giderleştirileceği. İlgide kayıtlı özelge talep formunda, ... Vergi Dairesi Müdürlüğünün ... vergi kimlik numaralı mükellefi olduğunuz, firmanızın alkollü içecek dağıtım işi ile iştigal ettiği, kurum çalışanlarından ... gerçekte olmadığı halde satış yapılmış gibi müşteriler adına faturalar düzenlediği, satış konusu malları sahte kaşe vasıtasıyla müşteriler tarafından teslim alınmış gibi gösterdiği, kurumun muhasebe kayıtlarının da bu bilgilere göre tutulduğu ancak müşterilerle hesap mutabakatı yapıldığında malların müşterilere teslim edilmediği, adı geçen personelin bu malları faturasız olarak başka firmalara sattığı ve kurumu 387.305,67 TL zarara uğrattığının anlaşıldığı, bunun üzerine şirket müdürü ... tarafından ... hakkında ... Emniyet Müdürlüğüne şikayette bulunulduğu ve söz konusu tutarın kurum kayıtlarına gelir kaydedilip tahakkuk eden vergilerinin ödendiği belirtilerek; bahse konu tutara karşılık ayrılıp ayrılmayacağı ile gider yazılıp yazılmayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır KVK’nın 6. maddesinde; kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı, safi kurum kazancının tespitinde, GVK’nın ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı belirtilmektedir. GVK’nın 38. maddesinde, bilanço esasına göre ticari kazan- Sayı: 62030549-125[6-2012/56]-864 cın teşebbüsdeki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müsbet fark olduğu, bu dönem zarfında sahip veya sahiplerce, işletmeye ilave olunan değerlerin bu farktan indirileceği, işletmeden çekilen değerlerin ise farka ilave olunacağı, ticari kazancın bu suretle tespit edilmesi sırasında, VUK’un değerlemeye ait hükümleri ile bu Kanunun 40 ve 41 inci maddeleri hükümlerine uyulacağı belirtilmiştir. Gelirin elde edilmesinde tahakkuk ilkesi, gelirin mahiyet ve tutar itibariyle kesinleşmesi yani geliri doğuran işlemin eksiksiz tekemmül etmesi olup, ticari kazancın elde edilmesinde tahakkuk esası benimsenerek gelirin mahiyet ve tutar itibariyle kesinlik kazanması aranmıştır. Öte yandan, Vergi Usul Kanununun 323 üncü maddesinde; "Ticari ve zirai kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili olmak şartıyla; 1. Dava veya icra safhasında bulunan alacaklar; 2. Yapılan protestoya veya yazı ile bir defadan fazla istenilmesine rağmen borçlu tarafından ödenmemiş bulunan dava ve icra takibine değmeyecek derecede küçük alacaklar; Şüpheli alacak sayılır. Yukarıda yazılı şüpheli alacaklar için değerleme gününün tasarruf değerine göre pasifte karşılık ayrılabilir. Bu karşılığın hangi alacaklara ait olduğu karşılık hesabında gösterilir. Teminatlı alacaklarda bu 94 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço karşılık teminattan geri kalan miktara inhisar eder. Şüpheli alacakların sonradan tahsil edilen miktarları tahsil edildikleri dönemde kar-zarar hesabına intikal ettirilir." hükmüne yer verilmiştir. Buna göre, ticari ve zirai kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili olmak şartıyla; dava veya icra safhasında bulunan alacaklarla, yapılan protestoya veya yazı ile bir defadan fazla istenilmesine rağmen borçlu tarafından ödenmemiş olan dava ve icra takibine değmeyecek derecede küçük alacaklar şüpheli alacak sayılmakta, bu şartlardan herhangi birinin mevcut olmaması durumunda ise şüpheli alacak kaydına imkan bulunmamaktadır. Bu hüküm ve açıklamalara göre, özelge talep formunuzda şirketinizin, personeliniz ... tarafından dolandırılması olarak ifade edilen olayda, gerçek mahiyet itibarıyla şirketiniz açısından gerçekleştirilmiş bir satış işleminden dolayısıyla da ticari kazancın elde edilmesi ve idamesinden kaynaklanan bir alacaktan söz edilemeyeceğinden şüpheli alacak karşılığı ayrılması ve gider yazılması mümkün bulunmamaktadır. Ayrıca, personeliniz ... tarafından sahte kaşe vb. yollarla şirketinizden çekilen mallara ilişkin olarak daha önce şirketinizce kurum kazancına dahil edilen satış bedeli ile KDV'nin "Personelden alacaklar" hesabında kaydedilmek suretiyle anılan şahıstan tahsili yoluna gidilmesi gerekmektedir. Bilgi edinilmesini rica ederim. idare kararları GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı Özelgesi Tarih: 11.04.2014 Konu: Yıllara sari inşaat ve onarım işinde işin başlangıç ve bitim tarihi. İlgide kayıtlı özelge talep formunda, ... ve ... Bölgelerinde Yapılacak Olan Spor Salonu ve Yüzme Havuzu İnşaatı İşinin yüklenici olarak tarafınızca üstlenildiği, söz konusu işle ilgili sözleşmenin 11.10.2012 tarihinde düzenlendiği, 22.10.2012 tarihinde yer teslim tutanağı düzenlenerek fiili yer tesliminin de 03.01.2013 tarihinde düzenlenen işe başlama tutanağı ile yapıldığı, sözleşme gereği 300 gün içinde işin bitirileceği belirtilerek; söz konusu işin yıllara sari iş kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği ve hakediş ödemeleri üzerinden kesinti yapılıp yapılmayacağı hususlarında görüş talep edilmektedir. 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 15 inci maddesinin birinci fıkrasında vergi kesintisi yapmak zorunda olanlarca kurumlara avanslarda dahil olmak üzere nakden veya hesaben yapılan ödemeler üzerinden vergi kesintisi yapılacağı; aynı fıkranın (a) bendinde de Gelir Vergisi Kanununda belirtilen esaslara göre birden fazla takvim yılına yaygın inşaat ve onarım işleri ile uğraşan kurumlara bu işleri ile ilgili olarak yapılan hakediş ödemelerinden vergi kesintisi yapılacağı hükme bağlanmıştır. Anılan maddenin verdiği yetkiye dayanılarak çıkarılan 2009/ 14594 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile de bahse konu vergi kesintisi oranı % 3 olarak belirlenmiştir. 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununun 42 nci maddesinde; "Birden fazla takvim yılına sirayet eden inşaat ve onarma işlerinde kar veya zarar işin bittiği yıl kati olarak tespit edilir ve tamamı o yılın geliri sayılarak, mezkur yıl beyannamesin- Sayı: 38418978-120[42-13/15]-368 de gösterilir." hükmüne yer verilmiştir. Bir işin Gelir Vergisi Kanununun 42 nci maddesi kapsamında değerlendirilebilmesi için; -Faaliyet konusunun inşaat ve onarma işi olması, -İnşaat ve onarma işinin birden fazla takvim yılına sirayet etmesi, -İnşaat ve onarma işinin taahhüde bağlı olarak yapılması şartlarının bir arada aranılması gerekmektedir. Madde kapsamına giren işlerde işin başlangıç tarihi olarak; -Yapılan sözleşmede yapılacak işin yer teslim tarihi öngörülmüş ise, yer teslim edildiği tarih, -Sözleşmede yer teslim tarihi belirtilmemiş ise sözleşmede belirtilen işin başlangıç tarihi, -Sözleşmede bunların hiçbiri belirtilmemiş ise sözleşmenin imzalandığı tarih olarak kabul edilmesi gerekir. Aynı Kanunun "İnşaat ve onarma işlerinde işin bitimi" başlıklı 44 üncü maddesinde, inşaat ve onarma işlerinde geçici ve kesin kabul usulüne tabi olan hallerde geçici kabulün yapıldığını gösteren tutanağın idarece onaylandığı tarihin; diğer hallerde işin fiilen tamamlandığı veya fiilen bırakıldığı tarihin bitim tarihi olarak kabul edileceği ve bitim tarihinden sonra bu işlerle ilgili olarak yapılan giderler ve her ne nam ile olursa olsun elde edilen hasılat, bu giderlerin yapıldığı veya hasılatın elde edildiği yılın kâr veya zararının tespitinde dikkate alınacağı belirtilmiştir. İlgide kayıtlı özelge talep formu ekinde, ... ve ... Bölgelerinde Yapılacak Olan Spor Salonu ve Yüzme Havuzu İnşaatı İşine Ait 95 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 Sözleşmenin 11.10.2012 tarihinde imzalandığı, sözleşmenin "İşe başlama ve bitirme tarihi" başlıklı 9 uncu maddesinde, sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren 10 (on) gün içinde yer teslimi yapılarak işe başlanacağı, yüklenici ve idare yetkilisi/yetkilileri arasında düzenlenen yer teslim tutanağının imzalanmasıyla yer teslimin yapılmış olacağı, taahhüdün tümünü işyeri teslim tarihinden itibaren 300 gün içinde tamamlanarak geçici kabule hazır hale getirileceği belirtilmiş olup, söz konusu yer teslim tutanağı İhale Makamınca 22.10.2012 tarihinde onaylanmış ancak, yine İhale Makamının 29.11.2012 tarihli oluruna istinaden, yapılacak olan söz konusu işin kazı çalışmalarının ... Belediyesi Başkanlığı Fen İşleri Müdürlüğü tarafından yapılarak, bu işlerin tamamlanmasından sonra 03.01. 2013 tarihli İşe Başlama Tutanağı ile şirketinizin fiilen işe başladığı anlaşılmıştır. İnşaat sözleşmeleri her iki tarafa borç yükleyen bir sözleşme türü olması nedeniyle anılan sözleşmenin 9 uncu maddesinde hüküm altına alınan işe başlama süresinin tutanakla değiştirilmesi mümkün değildir. Buna göre, 22.10.2012 tarihinde yapılan yer teslimi ile başladığının kabul edilmesi gereken taahhüt konusu işin, sözleşmeye göre 300 takvim günü içinde bitirileceğinin öngörülmesi nedeniyle, Gelir Vergisi Kanununun 42 nci maddesi gereğince yıllara sari inşaat ve onarma işi kapsamında değerlendirilmesi şirketinize yapılan hakediş ödemelerinden, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 15/1-a maddesine göre tevkifat yapılması gerekmektedir. Bilgi edinilmesini rica ederim. idare kararları yargı kararları Yargı Kararları Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu Tarih: 13.11.2013 KANUNİ TEMSİLCİLERİN TÜZEL KİŞİLERİN VERGİ VE BUNA BAĞLI ALACAKLARDAN DOLAYI SORUMLULUKLARI, KANUNİ TEMSİLCİ OLDUKLARI SÜRE İLE SINIRLIDIR Kanuni temsilcilerin, tüzel kişilerin vergi ve buna bağlı alacaklardan dolayı sorumlu tutularak takip edilebilmeleri için bu kişilerin borcun ait olduğu dönemde kanuni temsilci olmaları gerekmekte olup, sorumlulukları kanuni temsilci oldukları süre ile sınırlıdır. İstemin Özeti: (…) A.Ş.’nin vadesinde ödenmeyen ve şirketten tahsil olanağı kalmayan (…) ila (…) yıllarına ilişkin katma değer vergisi, geçici vergi, gelir (stopaj) vergisi ve damga vergisinden oluşan kamu alacağının tahsili amacıyla davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen (…) tarih ve (…) ila (…) takip numaralı ödeme emirlerinin iptali istemiyle dava açılmıştır. Davayı inceleyen Vergi Mahkemesi kararıyla; asıl borçlu anonim şirket hakkında borcun kesinleştiği ve yapılan takibat sonucunda, kamu alacağının şirketten tahsil imkanı kalmadığı anlaşıldığından kanuni temsilcilerin sorumluluğuna gidilebileceği, dava konusu ödeme emirleri içeriğinde yer alan borçların davacının şirketi temsile yetkili kılındığı dönemlere ait olduğu gerekçesiyle davayı reddetmiştir. Davacının temyiz istemini inceleyen Danıştay 9. Dairesi’nin kararıyla; TTK hükümlerine göre, bir şahsın anonim şirketi kanuni temsil yetkisinden bahsedebilmek için söz konusu kişinin yönetim kurulu üyesi olması veya yönetim kurulunca müdür olarak Esas Sayısı : 2012/353 Karar Sayısı : 2013/546 görevlendirilmiş yönetim kurulu üyesi olması ya da yönetim kurulu üyesi olmamakla birlikte yönetim kurulunca müdür olarak görevlendirilmiş olması gerektiği, borçlu anonim şirketin (…) ila (…) dönemlerine ait vergi borçlarının şirketten tahsilinin mümkün olmaması nedeniyle kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına ödeme emri düzenlenmiş ise de (…) Noterliği’nin (…) tarih ve (…) sayı ile onayladığı sirkülerden, davacının (…) döneminde şirketin yönetim kurulu üyesi olmadığı, genel müdür yardımcısı olarak ikinci derece imza yetkisine sahip olduğu, (…) tarihinde yönetim kurulu üyeliğine seçildiği ancak yine ikinci derece imza yetkisine sahip olduğu, (…) tarihinde yönetim kurulu üyeliğinden ayrıldığı, (…) tarihinde ise genel müdür yardımcısı olarak ikinci derece imza yetkisine sahip olduğu, davacıya verilen genel müdür yardımcılığı unvanı ile ikinci derece imza yetkisinin, kanuni temsilci sıfatını kazandırması mümkün bulunmadığından, dosya içeriğindeki belgelerin mahkeme kararında değerlendirilerek, gerekli görülecek tüm belgeler davacı ve davalı idare ile Ticaret Sicil Memurluğundan temin edilmek ve davacının, anılan şirketin temsilcisi olup olmadığı, ihtilafın bulunduğu dönemler de dikkate alınmak suretiyle araştırma yapılarak ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle verilen kararda hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle kararı bozmuştur. Bozma kararına uymayan Vergi Mahkemesi kararıyla; ilk kararında yer alan hukuksal neden- MAYIS / HAZİRAN 2014 96 BBilanço ler ve gerekçeye ek olarak, davacının, dava konusu ödeme emirleri içeriğinde yer alan borçların ilgili bulunduğu dönemlerin bir bölümünde imzaya yetkili yönetim kurulu üyesi olduğu, bir bölümünde ise yönetim kurulu üyesi olmamakla birlikte şirketi temsil ve ilzama yetkili kılındığı gerekçesiyle ilk kararında ısrar etmiştir. Israr kararı davacı tarafından temyiz edilmiş ve ikinci derece imza yetkisi kanuni temsilcilik sıfatı doğurmadığından, bu nedenle şirketin ödenmemiş vergi borçlarından sorumlu olmadığı ileri sürülerek bozulması istenmiştir. Karar: VUK’un 10. maddesinde, tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin mükellef veya vergi sorumlusu olmaları halinde bunlara düşen ödevlerin kanuni temsilcileri, tüzel kişiliği olmayan teşekkülleri idare edenler ve varsa bunların temsilcileri tarafından yerine getirileceği, yukarıda yazılı olanların bu ödevleri yerine getirmemeleri yüzünden mükelleflerin veya vergi sorumlularının varlığından tamamen veya kısmen alınamayan vergi ve buna bağlı alacakların kanuni ödevlerini yerine getirmeyenlerin varlıklarından alınacağı hükme bağlanmıştır. Belirtilen yasal düzenleme gereğince, anonim şirketin genel olarak yönetim kurulu tarafından temsil ve idare edileceği ancak esas sözleşmede yer almak şartıyla genel kurul veya yönetim kurulu tarafından temsil ve idare yetkisinin tamamının ya da bir kısmının yönetim kurulu üyesi olan murahhaslara veya pay sa- idare kararları hibi olmayan müdürlere devredilebilmesi mümkündür. Dosyadaki belgelerden, (…) tarihli noter senedinde yer alan aynı tarihli yönetim kurulu kararıyla, şirketin, en az birisi 1. derece imzaya yetkili olmak üzere iki kişinin imzasıyla temsil ve ilzam edileceğinin kararlaştırıldığı ve davacının genel müdür yardımcısı sıfatıyla 2. derece imzaya yetkili kılındığı; (…) tarihli noter senedinde yer alan (…) tarihli yönetim kurulu kararıyla, şirketin, en az birisi 1. grup imzaya yetkili olmak üzere iki kişinin imzasıyla temsil ve ilzam edileceğinin kararlaştırıldığı ve davacının yönetim kurulu üyesi ve genel müdür yardımcısı sıfatıyla 2. grup imzaya yetkili kılındığı; (…) tarihinde tescil edilerek (…) tarihinde Ticaret Sicili Gazetesinde yayımlanan (…) tarihli Tarih: 16.05.2013 ARSA KARŞILIĞI EDİNİLEN BAĞIMSIZ BÖLÜMLERİN SATIŞININ KDV’YE TABİ OLMADIĞI Sahip olunan arsaların kat karşılığı inşaat ve satış vaadi sözleşmesi ile müteahhide verilmesi sonucu elde edilen bağımsız bölümlerin satışının, ticari amaç dışında sahip olunan servetin değerlendirilmesine yönelik olduğunun, diğer bir ifade ile servetin nitelik değiştirmesinden ibaret olduğunun kabulü gerektiği ve gayrimenkullerin satışından elde edilen kazanç ticari kazanç olarak nitelendirilerek davanın reddedilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı hk. İstemin Özeti: 2006 ila 2009 takvim yılları arasında gayrimenkul satışlarının ticari amaçlarla devamlılık gösterecek şekilde yapıldığı, KDV mükellefiyetinin tesis edilmediği ve beyannamelerinin verilmediği ileri sürülerek takdir komisyonunca belirlenen matrah üzerinden davacı adına 2006/2. dönemi için re’sen salınan KDV yönetim kurulu kararında, şirketin, yine en az birisi 1. grup imzaya yetkili olmak üzere iki kişinin imzasıyla temsil ve ilzam edileceğinin kararlaştırıldığı ve davacının üç yıl süre ile yönetim kurulu üyesi olarak 2. derece imzaya yetkili kılındığı; (…) tarihinde davacının yönetim kurulu üyeliğinden istifasının yönetim kurulunca kabul edildiği; (…) tarihli yönetim kurulu kararıyla yeniden seçilen yönetim kurulu üyeleri arasında bulunmayan davacının 2. grup imzaya yetkili kılındığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, davacının bazı dönemlerde yönetim kurulu üyesi olarak şirketi temsil ve ilzama yetkili kılındığı açık olmakla birlikte, yönetim kurulu üyeliği sıfatının bulunmadığı dönemlerde genel müdür yardımcılığı unvanı ile kendisine tanınan 2. derece ve 2. grup imza yetkisinin davacıya kanuni temsilcilik sıfatı kazandırması mümkün olmadığından, kamu alacağının ilgili olduğu dönemler dikkate alınarak, Ticaret Sicili Memurluğundan ve Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinden edinilecek bilgiler doğrultusunda şirketin vergi borçlarından sorumlu olunan tarihler saptanmak suretiyle hangi vergi ödevinin ne şekilde yerine getirilmediği araştırılarak ulaşılacak sonuca göre karar verilmesi gerektiğinden yazılı gerekçeyle davanın reddi yolunda verilen ısrar kararında hukuka uygunluk görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına, oyçokluğu ile karar verildi. Danıştay 4. Dairesi Esas No: 2012/3743 Karar No: 2013/3494 ile kesilen vergi ziyaı cezasının kaldırılması istemiyle dava açılmıştır. Vergi Mahkemesinin kararıyla; 2006 ila 2009 yılları arasında birden fazla taşınmaz satışı yaptığı hususunun tespiti üzerine adına mükellefiyet kaydı yapılan davacının, faaliyette bulunduğu yıllar için beyanname vermemesi nedeniyle KDV matrahının tespiti için takdir komisyonuna sevk edilmesinin yerinde olduğu, takdir komisyonu tarafından taşınmazların satış tutarı esas alınmak suretiyle belirlenen matrah üzerinden yapılan cezalı tarhiyatta yasal isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı, kararın hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek bozulmasını istemektedir. Karar: 2006 ila 2009 takvim yılları arasında gayrimenkul satışlarının ticari amaçlarla devamlılık gösterecek şekilde yapıldığı, KDV mükellefiyetinin tesis edilmediği ve beyannamelerinin verilmediği ileri sürülerek takdir komisyonun- 97 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 ca belirlenen matrah üzerinden davacı adına 2006/2. dönemi için re’sen salınan KDV ile kesilen vergi ziyaı cezasının kaldırılması istemiyle açılan davayı reddeden Vergi Mahkemesi kararı davacı tarafından temyiz edilmiştir. KDV Kanunu’nun “Verginin Konusunu Teşkil Eden İşlemler” başlıklı 1. maddesinin 1. bendinde; Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV’ye tabi olduğu, aynı maddenin 2. fıkrasında ise; ticari, sınai, zirai faaliyet ile serbest meslek faaliyetinin devamlılığı, kapsamı ve niteliği GVK hükümlerine göre; GVK’da açıklık bulunmadığı hallerde, TTK ve diğer ilgili mevzuat hükümlerine göre tayin ve tespit edileceği hükme bağlanmıştır. GVK’nın 37. maddesinde ticari kazanç, her türlü ticari ve sınai faaliyetten doğan kazanç olarak tanımlanmıştır. Bu tanıma ek olarak bazı faaliyetlerden do- yargı kararları yargı kararları ğan kazançlarında ticari faaliyet sayılacağı belirtilmiş, 4 numaralı bendinde gayrimenkullerin alım, satım ve inşa işleriyle devamlı olarak uğraşanların bu işlerden elde ettikleri kazancın ticari kazanç sayılacağı öngörülmüştür. Bu düzenlemeye göre gayrimenkul alım satım faaliyetinin ticari faaliyet sayılabilmesi için bir organizasyon içinde devamlı olarak yapılması gereklidir. Dosyanın incelenmesinden, davacının değişik tarihlerdeki taşınmaz satışlarının değerlendirilmesi amacıyla Vergi Dairesi Müdürlüğüne gelmesi sağlandıktan sonra Haziran 2010 tarihli tutanak düzenlenmiştir. Tutanak ile yıllar itibariyle davacının taşınmaz alım ve satış tarihleri belirlenmiştir. Takiben davacının 2006 ila 2009 yılları arasında ticari bir organizasyon ile taşınmaz alım ve satışı ile uğraşarak ticari faaliyette bulunup taşınmaz teslimleri yapmasına rağmen KDV mükellefiyetini tesis ettirmediği ve beyannamelerini vermediği açıklanarak mükellefiyetinin tesis edildiği ve re’sen takdir yoluyla belirlenen matrah üzerinden 2006/2. dönemi için re’sen KDV salındığı ve vergi ziyaı cezasının kesildiği, vergi ve cezanın kaldırılması amacıyla açılan davanın ise reddedildiği anlaşılmaktadır. Ancak, davacının satışını yaptığı taşınmazların büyük bir çoğunluğu 746/14 ve 2052/4 ada parselde yer alan taşınmazlara ilişkindir. Bu taşınmazların ise davacının sahip olduğu arsaların kat karşılığı inşaat ve satış vaadi sözleşmesi ile müteahhide verilmesi sonucu elde ettiği bağımsız bölümler ve arsa sahibi olması nedeniyle yaptığı devirler olduğu görülmektedir. Dolayısıyla, alım ve satışların ticari amaç dışında sahip olduğu servetin değerlendirilmesine yönelik olduğu ve diğer bir ifade ile servetin nitelik değiştirmesinden ibaret olduğu sonucuna ulaşılmaktadır. Esasen davacının ticari amaç ile taşınmaz alım satımı yaptığına yönelik bir inceleme ve tespitte yapılmamıştır. Bu durumda, davacının gayrimenkullerin satışından elde edilen kazanç ticari kazanç olarak nitelendirilerek davanın reddedilmesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüyle, Vergi Mahkemesinin kararının bozulmasına, oybirliğiyle karar verildi. Danıştay 9. Dairesi Tarih: 08.11.2012 DEFTER VE BELGELERİN ÇALINMASI NEDENİYLE İBRAZ EDİLEMEMESİ HALİNDE CEZA UYGULAMASI Defter ve belgelerin araçtan çalınması nedeniyle mahkemeden zayi belgesi alınması halinde, defter ve belgelerin mücbir sebep nedeniyle ibraz edilemediğinin kabulü ile kesilen vergi ziyaı cezası ile özel usulsüzlük cezasının terkini gerektiği hk. İstemin Özeti: Davacının 2004 yılı defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmediğinden bahisle 2004/Ocak-Ekim, Aralık ile 2005/Ocak dönemleri için re’sen salınan 3 kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ile 2006 yılı için 213 sayılı Kanunun mükerrer 355. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemiyle açılan davayı, katma değer vergisi ile özel usulsüzlük cezası yönünden reddeden, vergi ziyaı cezası yönünden ise anılan cezayı tek kata indir- Esas Sayısı : 2009/7114 Karar Sayısı : 2012/6565 mek suretiyle kısmen kabul eden, kısmen reddeden Vergi Mahkemesinin kararının taraflarca aleyhe olan hüküm fıkralarının dilekçelerde ileri sürülen nedenlerle bozulması istenilmektedir. Karar: Uyuşmazlıkta; defter ve belgelerini aracından çalınması nedeniyle zayi olduğundan bahisle incelemeye ibraz etmeyen davacı adına katma değer vergisi indirimleri reddedilerek re’sen tarhedilen vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ile kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemiyle açılan davayı kısmen kabul eden, kısmen reddeden Vergi Mahkemesi kararının taraflarca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. Davacının indirim konusu yaptığı belgelerin birer suretinin, iş ilişkisinde bulunduğu firmalardan temin edilerek ibrazının Vergi Mahkemesince vekiline tebliğ edilen ara kararı ile istenilmesine MAYIS / HAZİRAN 2014 98 BBilanço rağmen ibraz edilmemesi ve temyiz dilekçesinde de ibraz edilebileceğine ilişkin açık bir ifadenin bulunmaması karşısında davacının katma değer vergisine ilişkin olarak ileri sürdüğü iddialar ile davalı idarenin vergi ziyaı cezasına ilişkin olarak ileri sürdüğü iddialar usule ve hukuka uygun Vergi Mahkemesi kararının bu hüküm fıkralarının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. Davacının vergi ziyaı cezası ile özel usulsüzlük cezasına ilişkin temyiz istemine gelince; Vergi Usul Kanununun 373. maddesinde yer alan “Bu Kanunda yazılı mücbir sebeplerden herhangi birinin vukua geldiği malum ise veya tevsik ve ispat olunursa vergi cezası kesilemeyeceği” hükme bağlanmıştır. Dava dosyasının incelenmesinden, davacının 2003 ve 2004 yıllarına ilişkin defter ve belgeleri- yargı kararları nin aracından çalındığını ileri sürerek başvurduğu Kadıköy 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce söz konusu defter ve belgelerin zayi olduğunun davacı tarafından kanıtlandığı gerekçesiyle zayi belgesi verilmesine karar verildiği anlaşılmıştır. Bu durumda, yukarıda anılan 213 sayılı Yasa’nın 373. maddesi hükmü uyarınca, davacının defter ve belgelerini mücbir sebep nedeniyle ibraz edemediğinin kabulü gerektiği sonucuna varıldığından, kesilen vergi ziyaı cezası ile özel usulsüzlük cezasının terkini icap etmektedir. Açıklanan nedenlerle davalı idare temyiz isteminin reddine, davacı temyiz isteminin ise vergi aslına ilişkin kısmının reddine, vergi ziyaı cezası ile özel usulsüzlük cezasına ilişkin kısmının kabulüne, Vergi Mahkemesinin kararının, vergi aslına ilişkin hüküm fıkrasının onanmasına, vergi ziyaı cezası ile özel usulsüzlük cezasına ilişkin hüküm fıkrasının bozulmasına, oybirliği ile karar verildi. Yargıtay 21. Hukuk Dairesi Tarih: 14.01.2013 İŞ MAHKEMELERİNDE AÇILACAK DAVALARDA YETKİLİ MAHKEME İş mahkemelerinde açılacak her dava, açıldığı tarihte dava olunanın yerleşim yeri mahkemesinde bakılabileceği gibi, işçinin işini yaptığı işyerinin bulunduğu yer mahkemesinde de bakılabilir. İstemin Özeti: Davacı, geçirmiş olduğu kazanın iş kazası olduğunun tespitiyle aksi yöndeki Kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Karar: Dava, davacının eşi (S)’nin 05.04.2006 tarihinde geçirmiş olduğu kazanın iş kazası olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davacının eşi 34000… sigorta sicil numaralı (S)’nin 05.04.2006 tarihinde maruz kaldığı olayın iş kazası olduğunun tespitine karar verilmiş olup dava yetkisiz mahkeme tarafından görülmüştür. Mahkeme kararı davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının eşi 34000… sigorta sicil numaralı (S)’nin davalı (K) Esas No: 2011/6517 Karar No: 2013/84 Türk Denizcilik Ltd. Şti.’ne ait (H) gemisinde güverte Lostromosu olarak çalışırken UkraynaMairupol Limanında 05.04.2006 tarihinde geçirdiği kaza sonucunda malul kaldığı, 02.01.2008 tarihli soruşturma raporunda davacının eşinin 05.04.2006 günü liman dışında çarşı izninde gaspa yönelik uğradığı saldırı olayının 506 sayılı Yasa’nın 11. maddesine göre iş kazası olmadığı sonuç ve kanaatine varıldığının bildirildiği, Trabzon Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 24.05.2007 tarihli raporunda (S)’nin vücut fonksiyon kaybının % 70 olduğunun bildirildiği anlaşılmaktadır. 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 5. maddesinde “İş Mahkemelerinde açılacak her dava, açıldığı tarihte dava olunanın Türk Medeni Kanunu gereğince ikametgâhı sayılan yer mahkemesinde bakılabileceği gibi işçinin işini yaptığı işyeri için yetkili mahkemede de bakılabilir. Bunlara aykırı sözleşmeler muteber sayılmaz” hükmü öngörülmüştür. Görülüyor ki madde de önce davalının yerleşim yeri mahkemesinde açılacağına ilişkin Usul Kanununda öngörülen genel kural tekrarlanmış, bununla yetinilmeyerek davanın işçinin işini yaptığı işyerinin bulunduğu yer İş Mahkemesinin de yetkili olduğu hükme bağlanmıştır. İşçiyi korumak ve kolaylık sağlamak amacıyla düzenlenen bu özel yetki kuralı uyarınca sigortalı işçi 99 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 (veya işveren) seçimlik hakka sahip bulunmakta, davayı dilerse davalının yerleşim yerinde, dilerse işini yaptığı işyerinin bulunduğu yer mahkemesinde açabilmektedir. Somut olayda; davacının eşinin işini yaptığı işyeri kazanın meydana geldiği yer olan Ukrayna’dır. Davalı (K) Ltd. Şti.’nin ikametgahı Kıbrıs ve davalı SGK Başkanlığı’nın ikametgahı ise Ankara olup Kurumun şubeleri bulunmaktadır. Ancak Kurum şubelerinin bulunduğu yer mahkemesinin yetkili sayılabilmesi için Kurum şubesinin yaptığı bir işlemin bulunması gerekir. Davaya konu olayda Kurumun Trabzon şubesi tarafından yapılan bir işlem bulunmamaktadır. Bu nedenle, Trabzon SGK İl Müdürlüğü tarafından yapılan bir işlem bulunmadığından, davacının işini yaptığı işyeri Trabzon’da olmadığı gibi davalıların ikametgahı da Trabzon’da bulunmadığından yetkisiz mahkemece davaya bakılması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle bozulmasına, oybirliğiyle karar verildi. Not: Danıştay kararları Yaklaşım Dergisinden alınmıştır. idare kararları soru-cevap Soru - Cevap İnternet üzerinden yapılan satışlarda belge düzeni SORU: İnternet üzerinden ya- pılan satışlarda belge düzeni nasıl olmalıdır? CEVAP: VUK'un 229. maddesinde, faturanın, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika olduğu, 230. maddesinde faturada en az; 1. Faturanın düzenlenme tarihi, seri ve sıra numarası, 2. Faturayı düzenleyenin adı, varsa ticaret unvanı, iş adresi, bağlı olduğu vergi dairesi ve hesap numarası, 3. Müşterinin adı, ticaret unvanı, adresi, varsa vergi dairesi ve hesap numarası, 4. Malın veya işin nevi, miktarı, fiyatı ve tutarı, 5. Satılan malların teslim tarihi ve irsaliye numarası, bilgilerinin bulunacağı, 231'inci maddesinin 5'inci bendinde de faturanın malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenleneceği, bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturaların hiç düzenlenmemiş sayılacağı belirtilmektedir. Aynı Kanun'un 232'nci maddesi hükmüne göre de tüccarların, sattıkları emtia veya yaptıkları işler için fatura verme ve aldıkları emtia veya hizmetler için de fatura isteme ve alma mecburiyetleri bulunmaktadır. Yine, Katma Değer Vergisi Mükelleflerinin Ödeme Kaydedi- ci Cihazları Kullanmaları Mecburiyeti Hakkında 3100 sayılı Kanunun 1/1. maddesinde "Satışı yapılan malları aynen veya işlendikten sonra satışını yapanlar dışındaki kimselere satan veya aynı kimselere hizmet veren birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, bu Kanuna göre ödeme kaydedici cihaz kullanmak mecburiyetindedirler." hükmü yer almaktadır. Buna göre, yurt dışındaki nihai tüketicilere ve vergi mükelleflerine gümrük hattından değil de kargo aracılığı ile yapılan ve Vergi Usul Kanununa göre fatura ile belgelendirilen teslimlerde ödeme kaydedici cihaz kullanma mecburiyeti yoktur. Yurt içindeki müşterilere internet (web siteniz) üzerinden sanal ortamda gerçekleştirilen satışlarda ise satış bedellerinin ofiste tahsil edilmemesi, tahsilatların banka aracılığıyla veya elektronik yollarla alınması ve Vergi Usul Kanununa göre fatura düzenlenmesi şartıyla, ödeme kaydedici cihaz kullanma mecburiyeti bulunmamaktadır. İnternet üzerinden vergi mükellefiyeti olmayan müşterilere yapılan teslimlere ilişkin olarak düzenlenecek faturalarda, vergi kimlik numarası/TC Kimlik numarası/yabancı kimlik numarası bilgisine yer verilme zorunluluğu bulunmamakla birlikte, bu numaraların müşterilerden temin edilmesi halinde düzenlenecek faturalara yazılması mümkün bulunmaktadır. Yurt dışında faaliyet gösteren ve Türkiye'de vergi mükellefiyeti bulunmayan firmalara ait vergi dairesi ve vergi kimlik numarası bilgilerinin bulunmaması halinde de bu müşteriler için düzenlenen faturalarda, mezkûr maddede belirtilen diğer bilgilerin bulunma- 100 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço sı kaydıyla vergi kimlik numarası ve vergi dairesi bilgilerine yer verilmeyebilecektir. Ayrıca, gerek iş yerinden, gerekse internet üzerinden vergi mükelleflerine yapılan satışlarda kurumca fatura düzenleneceği ve söz konusu faturalarda Vergi Usul Kanunu'nun 230'uncu maddesinde belirtilen tüm bilgilerin yer alacağı unutulmamalıdır. Unvan değişikliğinde eski defter ve belgelerin kullanılması SORU: Unvan değişikliğinde eski defter ve belgeler ile ödeme kaydedici cihaz levhası kullanılabilir mi? CEVAP: VUK’un "Tasdike tabi defterler" başlıklı 220 nci maddesinde tasdike tabi defterler belirtilmiş, "Tasdik zamanı" başlıklı 221 inci maddesinde "Bu kanunda yazılı defterleri kullanacak olanlar, bunları aşağıda yazılı zamanlarda tasdik ettirmeye mecburdurlar: 1. Öteden beri işe devam etmekte olanlar defterin kullanılacağı yıldan önce gelen son ayda; 2. Hesap dönemleri Maliye Bakanlığı tarafından tespit edilenler, defterin kullanılacağı hesap döneminden önce gelen son ayda; 3. Yeniden işe başlayanlar, sınıf değiştirenler ve yeni bir mükellefiyete girenler işe başlama, sınıf değiştirme ve yeni mükellefiyete girme tarihinden önce; vergi muafiyeti kalkanlar, muaflıktan çıkma tarihinden başlayarak on gün içinde; idare kararları 4. Tasdike tabi defterlerin dolması dolayısıyla veya sair sebeplerle yıl içinde yeni defter kullanmaya mecbur olanlar bunları kullanmaya başlamadan önce." hükmüne yer verilmiştir. devam edecekleri, eski levhalarını vergi dairesine iade etme ve yeni levha alma gibi bir işlem yapmayacakları hususunda açıklama yapılmıştır. Yine, aynı Kanunun "Süre" başlıklı 168 inci maddesinin 1 inci fıkrasında; "...değişiklik bildirimleri, bildirilecek olayın vukuu tarihinden itibaren bir ay içerisinde mükellef tarafından vergi dairesine yapılır." hükmü yer almaktadır. - Şirketin unvan değişikliği; işe başlama, sınıf değiştirme, yeni mükellefiyete girme, şekil değiştirme gibi unsurlar olarak değerlendirilemeyeceğinden, örneğin 2013 hesap dönemi için Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre tasdik ettirilmiş olan defterlerin ara tasdik yapılmaksızın unvan değişikliğini kapsayan hesap dönemi sonuna kadar eski unvan ile kullanılması mümkündür. Ancak, defterlerin ertesi yılda da kullanmak istenilmesi durumunda Ocak ayı içinde tasdiki yenilenmesi gerektiği unutulmamalıdır. Bununla beraber, 240 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin A/2 bölümünde; mükelleflerin nüfus bilgilerinde meydana gelen değişikliklerin yanısıra, mükellefiyetlerini tesis ettirdikleri anda beyan edilen ve yoklama ile tespit edilen adres, işyeri türü, faaliyet türü ve benzeri bilgilerde meydana gelen değişiklikler ile tüzel kişiler de unvan, merkezin bulunduğu yer, kuruluş yılı, işyeri türü, şube adı ve bunlarla ilgili adres bilgilerinde meydana gelen değişikliklerin en geç bir aylık süre içerisinde bağlı bulundukları vergi dairelerine bildirecekleri, mükelleflerce halen kullanılmakta olan ve Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre düzenlenmesi ve kullanılması zorunlu belgeler üzerinde yer alan eski sicil numaralarının ise, okunaklı bir şekilde çizilerek bu belgelere yeni vergi numarasının elle yazılmak veya kaşeyle yada bilgisayarla basılmak suretiyle kullanılmaya devam edileceği belirtilmiştir. Ayrıca, Katma Değer Vergisi Mükelleflerinin Ödeme Kaydedici Cihazları Kullanmaları Mecburiyeti Hakkında 1996/1 sayılı İç Genelgenin "1-Ödeme Kaydedici Cihaz Levhalarının Düzeltilerek Kullanılması" başlıklı bölümünde; ödeme kaydedici cihaz kullanan mükelleflerin 240 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde belirtilen değişikliklerin olması hallerinde, ödeme kaydedici cihazlara ait levhalarını, değişen bu bilgilere ( yeni vergi numarası, vergi dairesi vb.) göre düzeltmek suretiyle kullanmaya Buna göre; - Şirketin unvan değişikliğinden önce bastırıp halen kullanmakta olduğu Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre düzenlenmesi ve kullanılması zorunlu belgeleri üzerinde yer alan eski unvanın okunaklı bir şekilde çizilerek bu belgelere; yeni unvanın elle yazılmak veya kaşeyle yada bilgisayarla basılmak suretiyle mevcut belgelerin tükeninceye kadar kullanılmaya devam edilmesi mümkün bulunmaktadır. - Ödeme kaydedici cihazların, fiş üzerine yeni unvanı yazacak şekilde programlanması gerekmekte olup bu cihazlara ait levhaların değişen bu bilgilere göre düzeltilmek suretiyle kullanılması mümkündür. İrsaliyeli fatura düzenlenerek yapılan mal teslimlerinde imza SORU: İrsaliyeli fatura düzenlenerek yapılan mal teslimlerinde müşterinin bu faturayı imza karşılığı teslim alması zorunlu mudur? CEVAP: 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 2/1 inci maddesinde teslim, bir mal üze- 101 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 rindeki tasarruf hakkının malik veya onun adına hareket edenlerce, alıcıya veya adına hareket edenlere devredilmesi olarak tanımlanmıştır. Ayrıca bir malın alıcı veya onun adına hareket edenlerin gösterdiği yere veya kişilere tevdii de teslim hükmünde olup, malın alıcıya veya onun adına hareket edenlere gönderilmesi halinde, malın nakliyesinin başlatılması veya nakliyeciye veya sürücüye tevdi edilmesi de mal teslimi sayılmaktadır. Konu ile ilgili olarak yayımlanan 1 seri no.lu KDV Genel Tebliğinin II-Teslim ve Teslim sayılan haller başlıklı A-2 Teslim bölümünde açıklandığı üzere, teslim fiilinin tamamlanması için malın gönderildiği yere mutlaka varması veya bu gönderme veya tevdi etmenin alıcının ıttılaına ulaşması da şart değildir. Alıcının bilgisi dışında dahi olsa, malın alıcı adına hareket eden bir kişiye mesela alıcının memuru veya vekiline veya gönderilmek üzere nakliyeciye veya sürücüye tevdii halinde de teslim gerçekleşmiş sayılacaktır. Yine, 211 sıra no. lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile fatura ve sevk irsaliyesinin ayrı belgeler olarak değil, isteyen mükellefler açısından "irsaliyeli fatura" adı altında tek belge olarak düzenlenmesi ve kullanılması esası getirilmiştir. Söz konusu Genel Tebliğin (e) bölümünde, irsaliyeli faturada; faturayı düzenleyenin adı, ticari ünvanı, iş adresi, bağlı olduğu vergi dairesi ve hesap numarası, malın nev'i, miktarı, fiyatı ve tutarı ile nereye ve kime gönderildiği, müşterinin adı, ticari unvanı, adresi, varsa vergi dairesi ve hesap numarası, faturanın seri ve müteselsil sıra numarası, düzenleme tarihi ve saati ile anlaşmalı matbaa ile ilgili bilgilere yer verilmesi gerektiği ve bu bilgilerin eksik olması halinde irsaliyeli faturanın hiç düzenlenmemiş sayılacağı açıklanmıştır. idare kararları soru-cevap Buna göre, işletmelerce satılan ürünler ve hizmetin ifasına ilişkin olarak düzenlenen irsaliyeli faturalar alıcının ikametgah adresine teslim edildiğinden KATMA DEĞER VERGİSİ açısından teslim gerçekleşmiş olacağından malın alıcıya değil de ikametgah adresinde bulunan kişiye teslim edilmesi durumu değiştirmemektedir. Malın kaybolması halinde ödenen tazminatın giderleştirilmesi SORU: Malın çalınması veya kaybolması halinde ödenen tazminat gider yazılır mı? CEVAP: Kurumlar Vergisi Kanununun "Safi kurum kazancı" başlıklı 6 ncı maddesiyle, kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı, safi kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hüküm altına alınmıştır. Safi kurum kazancının tespiti için atıfta bulunulan GVK’nın 37. maddesinde ticari kazancın tarifi yapılmış, safi kazancın tespit edilmesi için indirilebilecek giderlere Kanunun 40 ıncı maddesinin bentlerinde, safi kazancın tespitinde gider olarak indirilmesi kabul edilmeyen ödemelere de Kanunun 41 inci maddesinin bentlerinde yer verilmiştir. Yine, KVK’nın 8 inci maddesiyle, ticari kazanç gibi hesaplanan kurum kazancının tespitinde, mükelleflerin maddede yazılı giderleri hasılattan ayrıca indirmelerine olanak sağlanmış, Kanunun 11 inci maddesiyle de kurum kazancının tespitinde hangi indirimlerin yapılmasının kabul edilmeyeceği belirlenmiştir. Kurumlar Vergisi Kanununun 11 inci maddesinin birinci fıkrası- nın (g) bendinde yer alan hüküm gereğince de sözleşmelerde ceza şartı olarak konulan tazminatlar hariç olmak üzere kurumun kendisinin, ortaklarının yöneticilerinin ve çalışanlarının suçlarından doğan maddi ve manevi zarar tazminat giderlerinin kurum kazancının tespitinde indirilmesi mümkün değildir. yayımlanmıştır. Söz konusu Tebliğin “3. Bildirim verme zorunluluğu getirilen mükellefler” başlıklı bölümünde; Yine, Vergi Usul Kanununun 330 uncu maddesinde, emtia ve zirai mahsul ve hayvan kıymetlerinde vukua gelen zayiat dolayısıyla alınan sigorta tazminatlarının bunların değerlerinden fazla olursa bu fazlalığın kara alınacağı, işletme hesabı esasında tutulan defterde bu tazminatın hasılat kaydedileceği hükmü bulunmaktadır. Bu açıklamalara göre, kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunmayan adi ortaklığınızın kesin mizan bildirimi verme yükümlülüğü bulunmamaktadır. Sonuç itibariyle, çalınan veya kaybolan kıymetlerin gider yazılması mümkün olmadığı gibi para taşımacılığı ve dağıtım hizmetlerinde kaybolan veya çalınan kıymetlere ilişkin tutarların karşı tarafa tazmin edilmesi nedeniyle yapılan ödemelerin de kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün bulunmamaktadır. Bununla birlikte, çalınan kıymetler ile ilgili olarak sigortadan alınan tazminatların emtianın değerini aşan kısmının gelir olarak dikkate alınması gerekmektedir. Adi ortaklığın kesin mizan bildirimi SORU: Kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunmayan adi ortaklığın, kesin mizan bildirimi verme yükümlülüğü var mıdır? CEVAP: VUK’un 148, 149 ve mükerrer 257. maddeleri ile Bakanlığımıza verilen yetkiye dayanılarak, bilanço esasına göre defter tutan mükellefler tarafından 2010 yılı ve izleyen dönemler için kesin mizan bildiriminin elektronik ortamdan verilmesine ilişkin 403 Sıra No.lu VUK Genel Tebliği 102 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço “3.1. Bilanço esasına göre defter tutan gelir vergisi mükellefleri ile kurumlar vergisi mükellefleri elektronik ortamda kesin mizan bildirimi vermek zorundadırlar...” hükmü mevcuttur. Özel üniversitede eğitim gören çocuk için yapılan ödemelerin indirilmesi SORU: Özel üniversitede eğitim gören çocuklarım için yapılan harcamaların gelir vergisi beyannamesinde indirim konusu yapılmasının mümkün? CEVAP: GVK’nın "Diğer indirimler" başlıklı 89. maddesinde, gelir vergisi matrahının tespitinde, gelir vergisi beyannamesinde bildirilecek gelirlerden yapılabilecek indirimler bentler halinde sayılmış olup, bunlardan birisi de mükellefin kendisi, eşi ve küçük çocuklarına ilişkin olarak yapılan eğitim ve sağlık harcamalarıdır. Konuyla ilgili sirkülerinde, "çocuk" veya "küçük çocuk" tabirinden, mükellefle birlikte oturan veya mükellef tarafından bakılan 18 yaşını veya tahsilde olup 25 yaşını doldurmamış çocukların anlaşılması gerektiği belirtilmiştir. Ancak, vakıflar tarafından kurulan üniversiteler kurumlar vergisinden muaf olduklarından, anılan kurumlara çocuğunuz için ödemiş olduğunuz tutarların gelir vergisi beyannamenizde indirim konusu yapılması mümkün bulunmamaktadır. Not: Soru-Cevaplar muhasebetr. com’dan alınmıştır. pratik bilgiler Pratik bilgiler MALİ TAKVİM (HAZİRAN 2014) 16-31 Mayıs 2014 Dönemi (I) Sayılı Listedeki malların ÖTV beyanı ve ödemesi Mayıs 2014 Dönemi BSMV ve Özel İletişim Vergisi beyan ve ödemesi Mayıs 2014 Dönemi II (Tescili olmayan), III ve IV S.L. ÖTV beyanı ve ödemesi Mayıs 2014 Dönemi KKDF kesintisi bildirimi ve ödenmesi Mayıs 2014 İlan ve Reklam ile Şans Oyunları Vergisi beyanı ve ödemesi Mayıs 2014 Dönemine ait Stopajların ve Damga Vergisinin beyanı Mayıs 2014 Dönemi SGK Aylık Prim ve Hizmet Belgelerinin verilmesi Mayıs 2014 Dönemine ait Katma Değer Vergisinin beyanı 1-15 Haziran 2014 Dönemi (I) Sayılı Listedeki malların ÖTV beyanı ve ödemesi Yıllık Kurumlar Vergisi Beyanı Mayıs 2014 Dönemi Stopajların ve Damga Vergisinin ödemesi Mayıs 2014 Dönemine ait Katma Değer Vergisinin ödemesi Mayıs 2014 Dönemi SGK ve İşsizlik Sigortası Prim Borçlarının ödemesi Mayıs 2014 Dönemi Ba ve Bs Formlarını verme süresi Basit Usulde Vergilendirilen Mükelleflerin Gelir Vergisi 2. Taksit Ödemesi 10 Haziran 16 Haziran 16 Haziran 16 Haziran 20 Haziran 23 Haziran 23 Haziran 24 Haziran 25 Haziran 25 Haziran 26 Haziran 26 Haziran 30 Haziran 30 Haziran 30 Haziran ÜCRETLERLE İLGİLİ BİLGİLER (01.01.2014 – 30.06.2014) 16 yaşından büyükler için asgari ücret – 1.071,00 SGK Primine Esas Taban ve Tavan Sınırları 16 yaşından küçükler için asgari ücret – 1.071,00 Aylık Taban Sınırı: – 1.071,00 Aylık Tavan Sınırı: – 6.961,50 Asgari ücretten kesintiler Asgari ücrete göre işçilik maliyeti Brüt Ücret Asgari Ücret 1.071,00 1.071,00 Sigorta Primi İşçi Payı (%14) Sigorta Primi İşveren Payı (%20.5) 219,56 149,94 İşsizlik Sigortası Primi (%1) İşsizlik Sigortası İşveren Payı (%2) 21,42 10,71 Toplam Maliyet 1.311,98 Gelir Vergisi Matrahı 910,35 Gelir Vergisi Vergiden Müstesna Yemek Bedeli 12,00 136,55 Damga Vergisi 8,13 Vergiden istisna yurtiçi harcırah tavanı 48,50 AGİ Tutarı (Bekarlar için) (-) 80,33 Kıdem Tazminatı Tavanı 3.438,22 Kesintiler Toplamı 225,00 Çocuk Yardımı (AÜ x %2) 21,42 Net Ücret 846,00 İşs. Sig. Kes.: İşçi - % 1; İşv. - % 2; Devlet - % 1 Aile Yardımı (AÜ x %10) 107,10 KONUT KAPICI ÜCRETİ VE KESİNTİLER 01.01-30.06.2014 Brüt Ücret (Asgari Ücret) 1.071,00 TL Sigorta Primi İşçi Payı (% 14) 149,94 TL İşsizlik Sigortası İşçi Payı (% 1) 10,71 TL Damga Vergisi (% 0,759) --Kesintiler Toplamı 160,65 TL Net Ücret 910,35 TL 01.07-31.12.2014 1.134,00 TL 158,76 TL 11,34 TL --170,10 TL 963,90 TL 50 VE DAHA FAZLA İŞÇİ ÇALIŞTIRAN İŞYERLERİNDE ÇALIŞTIRMA ZORUNLULUĞU ORANLARI VE CEZALARI Kamu işyeri Özel Sektör işyeri Çalıştırmama Cezaları Özürlü İşçi Çalıştırma Oranı %4 %3 1.903,00 Eski Hükümlü Çalıştırma Oranı %2 1.903,00 103 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 pratik bilgiler pratik bilgiler 4/a (SSK) KAPSAMINDA SİGORTALILARIN PRİM ORANLARI (19.01.2013’den itibaren) Sigorta Kolu İşçi Payı (%) İşveren Payı (%) Toplam (%) Kısa Vadeli Sigorta Kolları Prim Oranı 2 2 (İş Kazası ve Meslek Hastalıkları Primi) 9 11 20 Malullük, Yaşlılık ve Ölüm Sigortaları Prim Oranı Malullük, Yaşlılık ve Ölüm Sigortaları Prim Oranı 9 12 - 14 21 - 23 (Fiili Hizmet Süresi Zammı Uygulanan İşyerleri İçin) 5 7,5 12,5 Genel Sağlık Sigortası Prim Oranı Toplam 14 21,5–23,5 35,5–37,5 4/b (Bağ-Kur) KAPSAMINDA SİGORTALILARIN PRİM ORANLARI (19.01.2013’den itibaren) Sigorta Kolu Toplam (%) Kısa Vadeli Sigorta Kolları Prim Oranı 2 (İş Kazası ve Meslek Hastalıkları Primi) Malullük, Yaşlılık ve Ölüm Sigortaları Prim Oranı 20 Genel Sağlık Sigortası Prim Oranı 12,5 Toplam 34,5 4/c (Devlet Memurları) KAPSAMINDA SİGORTALILARIN PRİM ORANLARI (01.10.2008’den itibaren) Sigorta Kolu İşçi Payı (%) İşveren Payı (%) Toplam (%) Malullük, Yaşlılık ve Ölüm Sigortaları Prim Oranı 9 11 20 Malullük, Yaşlılık ve Ölüm Sigortaları Prim Oranı 9 14,33 - 21 23,33 – 30 (Fiili Hizmet Süresi Zammı Uygulanan İşyerleri İçin) Genel Sağlık Sigortası Prim Oranı 5 7,5 12,5 Toplam 14 18,5 – 28,5 32,5 – 42,5 İSTEĞE BAĞLI SİGORTALILARIN PRİM ORANLARI (01.10.2008’den itibaren) Sigorta Kolu Toplam (%) Malullük, Yaşlılık ve Ölüm Sigortaları Prim Oranı 20 Genel Sağlık Sigortası Prim Oranı 12 Toplam 32 4/a (SSK) KAPSAMINDA ÇALIŞAN EMEKLİLERİN SGDP ORANLARI (19.01.2013’den itibaren) İşçi Payı (%) İşveren Payı (%) Toplam (%) Sosyal Güvenlik Destek Primi 7,5 22,5 30 Kısa Vadeli Sigorta Kolları Primi 2 2 Toplam 7,5 24,5 32 4/b (Bağ-Kur) KAPSAMINDA ÇALIŞAN EMEKLİLERİN SGDP ORANLARI (01.10.2008’den itibaren) 2008 Yı2009 Yı2010 Yı2011’den SGDP Kesintisine Tabi Emekli Aylığı lında (%) lında (%) lında (%) İtibaren (%) 4/b Sigortalılarına ilgili yılı Ocak ayında ödenen en yüksek yaşlılık aylığını geçmemek üzere, emekli aylığı üzerinden 12 13 14 15 SİGORTA PRİMİNE TABİ OLMAYAN YEMEK PARASI, ÇOCUK VE AİLE ZAMMI İLE SİGORTA TUTARLARI 01.01-30.06.2014 01.07-31.12.2014 2,14 TL 2,27 TL Yemek Parası (Günlük) (Günlük AÜ x %6) 21,42 TL 22,68 TL Çocuk Yardımı (Aylık) 2 çocuk (Aylık AÜ x %2) 107,10 TL 113,40 TL Aile Yardımı (Aylık) (Aylık AÜ x %10) 321,30 TL 340,20 TL Özel sigorta/BES Ödemeleri (Aylık AÜ x %30) YILLIK ASGARİ ÜCRETLİ İZİN SÜRELERİ Hizmet Süresi 1 yıldan 5 yıla kadar olanlara (5 yıl dahil) 5 yıldan fazla 15 yıldan az olanlara 15 yıl (dahil) ve daha fazla olanlara 18 yaşından küçük ve 50 yaşından büyük işçilere 104 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço Asgari İzin Süresi 14 iş günü 20 iş günü 26 iş günü en az 20 iş günü pratik bilgiler SS ve GSS KANUNU’NA GÖRE UYGULANACAK İDARİ PARA CEZALARI (TL) (01.01.2014 – 30.06.2014) Sigortalı işe giriş bildirgesi ile genel sağlık sigortası giriş bildirgesinin verilmemesi yada e-Sigorta ortamında bildirilmesi gerektiği halde bildirilmemesi, her bir sigortalı için aylık AÜ tutarında Sigortalı işe giriş bildirgesinin verilmediğinin Kurumca tespit edilmesi, her bir sigortalı için aylık AÜ x 2 katı tutarında Sigortalı işe giriş bildirgesinin verilmemesinin Kurumca tespit edildiği yada kamu kurum ve kuruluşlarından alınan belgelerden tespit edilmesi halinde ilgili idarenin yazısının Kuruma intikal ettiği tarihi takip eden bir yıl içerisinde tekrarlanması, her bir sigortalı için aylık AÜ x 5 beş katı tutarında İşyeri bildirgesinin verilmemesi yada e-Sigorta üzerinden göndermekle yükümlü oldukları halde gönderilmemesi - Kamu idareleri ile bilanço esasına göre defter tutan işyerleri için aylık AÜ x 3 katı tutarında - Diğer defterleri tutan işyerleri için aylık AÜ x 2 katı tutarında - Defter tutmakla yükümlü olmayan işyerleri için AÜ tutarında Asıl veya ek nitelikteki aylık prim ve hizmet belgelerinin, Kurumca belirlenen şekil ve usulde süresi içinde Kuruma verilmemesi yada e-Sigorta yoluyla gönderilmemesi (Her bir fiil için); - Belgenin asıl olması halinde aylık AÜ x 2 katını (2.142,00 TL’yi) geçmemek üzere, belgede kayıtlı sigortalı sayısı başına aylık asgari ücretin beşte biri tutarında - Belgenin ek olması halinde aylık AÜ x 2 katını (2.142,00 TL’yi) geçmemek üzere, her bir ek belgede kayıtlı sigortalı sayısı başına aylık asgari ücretin sekizde biri tutarında Sigortalıların 30 günden az çalıştığını gösteren bilgi ve belgelerin aylık prim ve hizmet belgesinin verilmesi gereken süre içinde Kuruma verilmemesi veya verilen bilgi ve belgelerin Kurumca geçerli sayılmaması nedeniyle ek belgenin Kurumca re’sen düzenlenmesi; A.Ü. x 2′yi geçmemek üzere belgede kayıtlı sigortalı sayısı başına aylık asgari ücretin yarısı tutarında Aylık Prim ve Hizmet Belgelerinin Kuruma bildirilmediğinin yada eksik bildirildiğinin mahkeme kararı, Kamu kurum ve kuruluşlarından alınan bilgilerden veya Kurumun denetim ve kontrolle görevli memurlarınca tespit edilmesi; (Belgenin asıl yada ek nitelikte olup olmadığı ile işverence düzenlenip düzenlenmediğine bakılmaksızın, aylık AÜ x 2 katı) Kurumun defter ve belge incelemeye yetkili denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurları tarafından veya SMMM ile YMM’lerce düzenlenen raporlara istinaden Kuruma bildirilmediği tespit edilen eksik işçilik tutarının mal edildiği her bir ay için, aylık A.Ü. x 2 katı tutarında İşyerine ait defter, kayıt ve belgelerin ibraz edilmesine ilişkin Kurumca gönderilen yazının alındığı tarihten itibaren 15 gün içinde mücbir sebep olmaksızın Kuruma ibraz edilmemesi: - Bilanço esasına göre defter tutmakla yükümlü olanlar için aylık AÜ x 12 katı tutarında - Diğer defterleri tutmakla yükümlü olanlar için aylık AÜ x 6 katı tutarında - Defter tutmakla yükümlü olmayanlar için aylık AÜ x 3 katı tutarında Defter ve belgelerin tümünü verilen süre içinde ibraz etmekle birlikte, defter kayıtlarının geçersiz sayılması halinde, geçersizlik hallerinin gerçekleştiği her bir takvim ayı için: - Bilanço esasına göre defter tutmakla yükümlü olanlar için, A.Ü. x 12 aşmamak üzere aylık AÜ yarısı tutarında - Diğer defterleri tutmakla yükümlü olanlar için, A.Ü. x 6 aşmamak üzere AÜ ücretin yarısı tutarında - Defter tutmakla yükümlü olmayanlar için, A.Ü. x 3 aşmamak üzere aylık AÜ yarısı tutarında Bilanço esasına göre defter tutulması gerekirken işletme hesabı esasına göre defter tutulması halinde, A.Ü. x 12 katı tutarında Geçersiz sayılan her bir ücret tediye bordosu için aylık asgari ücretin yarısı tutarında İbraz süresi geçirildikten sonra incelemeye sunulan ve tümünün veya bir bölümünün geçersiz olduğu tespit edilen defter ve belgeler yönünden geçersizlik fiilleri için ayrıca idari para cezası uygulanmaksızın: - Bilanço esasına göre defter tutmakla yükümlü olanlar için, aylık A.Ü. x 12 katı tutarında - Diğer defterleri tutmakla yükümlü olanlar için, aylık A.Ü. x 6 katı tutarında - Defter tutmakla yükümlü olmayanlar için, aylık A.Ü. x 3 katı tutarında Asgari işçilik uygulaması ile ilgili olarak Kurumca istenilecek bilgileri ve belgeleri yazılı olarak en geç bir ay içinde vermeyen kamu idareleri, döner sermayeli kuruluşlar, kanunla kurulan kurum ve kuruluşlar ile bankalara, A.Ü x 2 katı tutarında Kendi mevzuatlarına göre kayıt ve tescilini yaptıkları 4/b (Bağ-Kur) kapsamındaki sigortalılar için sigortalı işe giriş bildirgesi düzenleyerek Kuruma vermeyen kurum ve kuruluşlar ile tüzel kişilere aylık asgari ücret tutarında(*) Faaliyetinin sona erdiğini bildiren 4/b sigortalılarını Kuruma bildirmeyen kuruluşlar ve vergi daireleri ile kendilerine, aylık asgari ücret tutarında(*) Vazife malûllüğüne sebep olan olayı süresi içinde Kuruma bildirmeyen kamu idarelerine, aylık asgari ücret tutarında(*) İhale yolu ile yaptırdıkları her türlü işleri üstlenenleri ve bunların adreslerini süresi içinde Kuruma bildirmeyen kamu idareleri ile döner sermayeli kuruluşlara ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu kapsamındaki kuruluşlara, kanunla kurulan kurum ve kuruluşlara, aylık asgari ücret tutarında(*) 105 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 1.071,00 2.142,00 5.355,00 3.213,00 2.142,00 1.071,00 214,20 133,88 535,50 2.142,00 2.142,00 12.852,00 6.426,00 3.213,00 535,50 535,50 535,50 12.852,00 535,50 12.852,00 6.426,00 3.213,00 2.142,00 1.071,00 1.071,00 1.071,00 1.071,00 pratik bilgiler pratik bilgiler Kurumca belirlenecek işlemlerde, işlem yaptığı kişilerin sigortalılık bakımından tescilli olup olmadığını kontrol edip, sigortasız olduğunu tespit ettiği kişileri Kuruma bildirmeyen kamu idareleri ile bankalara, sigortalı başına aylık asgari ücretin onda biri tutarında(*) Şirket kuruluşu aşamasında, çalıştıracağı sigortalı sayısını ve bunların işe başlama tarihini ticaret sicili memurluklarına bildiren işverenlerin, bu bildirimlerini süresinde Kuruma bildirmeyen Ticaret sicili memurluklarına, her bir bildirim yükümlülüğü için aylık asgari ücret tutarında(*) Yapı ruhsatı ve diğer tüm ruhsat veya ruhsat niteliği taşıyan işlemlerine ilişkin bilgi ve belgeler ile varsa bunların verilmesine esas olan istihdama ilişkin bilgileri, süresinde Kuruma bildirmeyen valilikler, belediyeler ve ruhsat vermeye yetkili diğer kamu ve özel hukuk tüzel kişilerine, her bir bildirim yükümlülüğü için aylık asgari ücret tutarında(*) Kurumun denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurlarının 5510 sayılı Kanun’dan doğan inceleme ve soruşturma görevlerini yerine getirmeleri sırasında görevlerini yapmasına engel olan işverenler, sigortalılar, işyeri sahipleri ve bu işle ilgili diğer kişilere, A.Ü. x 5 katı tutarında Kurumun denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurlarının görevlerini yapmasını engellemek amacıyla cebir ve tehdit kullanan işverenler, sigortalılar, işyeri sahipleri ve bu işle ilgili diğer kişilere, A.Ü. x 10 katı tutarında 5510 sayılı SS ve GSS Kanunu’nun 100. maddesi kapsamında Kurum tarafından istenen bilgi ve belgeleri belirlenen süre içinde mücbir sebep olmaksızın vermeyen kamu idareleri, bankalar, döner sermayeli kuruluşlar, kanunla kurulmuş kurum ve kuruluşlar ile diğer gerçek ve tüzel kişiler hakkında, A.Ü. x 5 katı tutarında 5510 sayılı SS ve GSS Kanunu’nun 100. maddesi kapsamında Kurum tarafından istenen bilgi ve belgeleri geç veren kamu idareleri, bankalar, döner sermayeli kuruluşlar, kanunla kurulmuş kurum ve kuruluşlar ile diğer gerçek ve tüzel kişiler hakkında, A.Ü. x 2 katı tutarında 4/a kapsamındaki sigortalılara geçici iş göremezlik ödeneği ödemelerinde 100. maddeye istinaden Kurumca işverenlerden istenilen bildirimlerin belirlenen süre içerisinde ve elektronik ortamda yapılmaması halinde sigortalı başına aylık asgari ücretin onda biri tutarında 4/a kapsamındaki sigortalılara geçici iş göremezlik ödeneği ödemelerinde 100. maddeye istinaden Kurumca işverenlerden istenilen bildirimlerin hiç yapılmaması halinde sigortalı başına aylık asgari ücretin yarısı tutarında 4/a kapsamındaki sigortalılığı sona erenlere ilişkin bildirim ile 506 sayılı Kanunun geçici 20. maddesinde yer alan sandıklara ilişkin bildirimi, süresi içinde ya da Kurumca belirlenen şekle ve usule uygun olarak yapmayanlar veya Kurumca internet, elektronik veya benzeri ortamda göndermekle zorunlu tutulduğu halde anılan ortamda göndermeyenler hakkında, bir takvim ayında işlenen bu fiillerden dolayı tutmakla yükümlü bulunulan defter ve belgelerin ibraz edilmemesi nedeniyle verilmesi gereken ceza tutarını aşmamak kaydıyla her bir sigortalı veya sandık iştirakçisi için asgari ücretin onda biri tutarında (*) 5510 sayılı SS ve GSS Kanunu’nun 100. maddesinin altıncı fıkrasına göre genel sağlık sigortalılarının bakmakla yükümlü oldukları kişilere ait bilgi girişlerini süresinde yapmayanlar ile bakmakla yükümlü olunan kişi olmayanlara ait bilgi girişi yapanlara aylık asgari ücretin yarısı tutarında 5510 sayılı SS ve GSS Kanunu’nun Ek 6. maddesine göre yapılması gereken bildirim veya kontrol yükümlülüğünün yerine getirilmemesi halinde, her bir fiil için aylık asgari ücret tutarında 107,10 1.071,00 1.071,00 5.355,00 10.710,00 5.355,00 2.142,00 107,10 535,50 107,10 535,50 1.071,00 (*) Mahkeme kararına, Kurumun denetim ve kontrol ile görevli memurlarınca yapılan tespitler veya diğer kamu idarelerinin denetim elemanlarınca kendi mevzuatları gereğince yapacakları soruşturma, denetim ve incelemelere ya da kamu idarelerinden alınan belgelere istinaden düzenlenenler hariç olmak üzere, bildirgenin veya belgenin yasal süresinden sonra ilgililerce kendiliğinden 30 gün içinde verilmesi ve söz konusu cezaların tebliğ tarihini takip eden günden itibaren 15 gün içinde ödenmesi halinde, öngörülen cezalar dörtte bir oranında uygulanır. 4857 SAYILI İŞ KANUNU’NA GÖRE UYGULANACAK PARA CEZALARI (01.01.2014’ten İtibaren) Kanun Ceza Ceza MikCezayı Gerektiren Fiil Mad. Mad. tarı (TL) 3/1-2 98 İşyeri bildirim yükümlülüğüne aykırı davranış (çalıştırılan her işçi için) 149 İş Kanunu’nun 3. maddesinin ikinci fıkrasında tanımlanan işyerinin muvazaalı 3/2 98 15.226 olarak bildirilmesi (asıl işveren ile alt işveren için ayrı ayrı) Ağır ve tehlikeli iş kapsamındaki işyerinin bildirim yükümlülüğüne aykırı dav3, 85 98 1.520 ranmak (çalıştırılan her işçi için) 5 99/a İşçilere eşit davranma ilkesine uyulmayan her işçi için 122 7 99/a Geçici iş ilişkisi hükümlerine aykırı davranılan her işçi için 122 8 99/b Çalışma koşullarına ilişkin belge verilmeyen her işçi için 122 14 99/b Çağrı üzerine çalışma usulüne ilişkin hükümlere uyulmayan her işçi için 122 28 99/c Çalışma belgesi verilmeyen veya belgesine yanlış bilgi yazılan her işçi için 122 29 100 Toplu işten çıkarma hüküm. aykırı davranarak işten çıkarılan her bir işçi için 504 30 101 Çalıştırılmayan her özürlü ve çalıştırılmayan her ay için 1.903 30 101 Çalıştırılmayan her eski hükümlü ve çalıştırılmayan her ay için 1.903 Ücret ile Kanundan veya TİS’den veya iş sözleşmesinden doğan ücretin kas32 102/a 139 ten ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde her işçi ve her ay için Ücret, prim, ikramiye vb. her çeşit istihkakın zorunlu tutulduğu halde özel ola32 102/a 139 rak açılan banka hesabına ödenmemesi halinde her işçi ve har ay için 106 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço pratik bilgiler 39 37 38 102/a 102/b 102/b Asgari ücret ödenmeyen veya eksik ödenen her işçi ve her ay için Ücret hesap pusulası düzenlememek Yasaya aykırı olarak ücret kesme cezası vermek Yüzde usulü uygulanan işyerlerinde, her hesap pusulasının genel toplamını 52 102/b gösteren belgeyi işçilerin seçtiği temsilciye vermemek Fazla çalışma ücreti ödenmeyen, hak ettiği serbest zamanı altı ay içinde kul41 102/c landırılmayan, onayı alınmadan fazla çalıştırılan her bir işçi için 56 103 Yıllık ücretli izni yasaya aykırı olarak bölünen her işçi için 57 103 Yıllık izin ücretini yasaya aykırı şekilde veya eksik ödenen her işçi için İş sözleşmesinin sona ermesinde kullanılmadığı iznin ücreti ödenmeyen her 59 103 bir işçi için İzin yönetmeliğine aykırı olarak izin kullandırılmayan veya eksik kullandırılan 60 103 her işçi için 63 104 Çalışma sürelerine ve buna ilişkin yönetmelik hükümlerine uymamak 64 104 Telafi çalışmasına ilişkin yasa hüküm. uyulmadan çalıştırılan her işçi için 68 104 Ara dinlenmelerini yasa hükmüne göre uygulamamak İşçileri geceleri 7,5 saatten fazla çalıştırmak, gece ve gündüz postalarını de69 104 ğiştirmemek 71 104 Çalıştırma yaşı ve çocukları çalıştırma yasağı hüküm. aykırı davranmak 18 yaşını doldurmamış erkek ve her yaştaki kadınları yer ve su altında çalış72 104 tırmak Gece çalıştırma yasağına ilişkin kanun ve yönetmelik hükümlerine aykırı dav73 104 ranmak Doğum öncesi ve sonrası sürelerde kadınları çalıştırmak veya ücretsiz izin 74 104 vermemek 75 104 İşçi özlük dosyalarını düzenlememek 76 104 Çalışma sürelerine ilişkin yönetmelik hükümlerine uymamak 77 105/c İş sağlığı ve iş güvenliğinin gerektirdiği koşullara uymamak İş sağlık ve güvenliği yönetmelik hüküm. göre alınmayan her iş sağlığı ve gü78 105/a venliği önlemi için (alınmayan önlemler için izleyen her ay aynı miktarda) İşletme belgesi almadan işyeri açmak veya belgelendirilmesi gereken işler ve78 105/c ya ürünler için belge almamak Faaliyeti durdurulan işi izin almadan devam ettirmek veya kapatılan işyerini 79 105/c izinsiz açmak İş sağlığı ve iş güvenliği kurullarının kurulması ve çalıştırması ile ilgili hükümle80 105/c re aykırı davranmak, iş sağlığı ve iş güvenliği kurullarınca alınan kararları uygulamamak İşyeri sağlık ve güvenlik birimi oluşturma, işyeri hekimi ile diğer sağlık perso81 105/c neli görevlendirme, iş güvenliği uzmanı olan mühendis veya teknik eleman görevlendirme yükümlülüğünü yerine getirmemek Ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılan 16 yaşından küçük her işçi ve yönetmelikte 85 105/d gösterilen yaş kayıtlarına aykırı çalıştırılan her işçi için Ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılan çalıştığı işle ilgili mesleki eğitim almamış her 85 105/d işçi için 86 105/b Sağlık raporu alınmadan ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılan her bir işçi için 87 105/b Sağlık raporu alınmayan 18 yaşından küçük her bir işçi için 88 105/c Gebe veya çocuk emziren kadınlar hakkındaki yönetmeliğe uymamak 89 105/c İş Kanununa göre çıkarılan çeşitli yönetmeliklere aykırı davranmak 90 106 İş-kur’dan izin almaksızın iş ve işçi bulma aracılık faaliyetinde bulunmak İş müfettişlerinin davetine gelmemek, ifade ve bilgi vermemek, gerekli belge ve 92/2 107/1-a delilleri göstermemek, kendilerine gerekli kolaylığı göstermemek İş müfettişleri tarafından ifade ve bilgilerine başvurulan işçilere telkinde bulun96/1 107/1-b mak, işçileri gerçeği saklamaya sevk etmek veya zorlamak İşçilerin gerçeğe aykırı haberler vererek işvereni gereksiz işlemlerle uğraştır96/2 107/1-b maları veya haksız yere kötü duruma düşürmeleri, denetim ve teftişin yapılmasını güçleştirmeleri, kötü niyetli davranışlarda bulunmaları İş müfettişlerinin teftiş ve denetim görevlerini yapmalarını ve sonuçlandırmala107/2 107/2 rını engellemek 107 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 139 504 504 504 246 246 246 246 246 1.343 246 1.343 1.343 1.343 1.343 1.343 1.343 1.343 1.343 1.399 279 1.399 1.399 1.399 1.399 1.399 615 279 279 1.399 1.399 15.226 12.181 12.181 12.181 12.181 pratik bilgiler pratik bilgiler BİRİNCİ SINIF TÜCCAR OLMA HADLERİ (01.01.2014’ten itibaren) 1. Mal alım satım işiyle uğraşanlar için, alımların 150.000.TL ve satışların 200.000 TL’yi aşanlar 2. Hizmet işiyle uğraşanlar için, elde ettikleri gayrisafi iş hasılatı 80.000 TL’yi aşanlar 1. ve 2.’deki işlerle uğraşanlar için, iş hasılatının 5 katı ile satışların toplamı 150.000 TL’yi aşanlar BAZI ÖNEMLİ ORAN VE MAKTU HADLER Reeskont işlemlerinde iskonto oranı (27.12.2013’den itibaren) ...... % 10,25 Avans işlemlerinde faiz oranı (27.12.2013’den itibaren) ..................... % 11,75 2013 yılı için uygulanacak Yeniden Değerleme Oranı ...................... % 3,93 2014 yılı 1. geçici vergi dönemi Yeniden Değerleme Oranı ……..… % 3,25 2013 yılında uygulanacak Enflasyon İndirimi Oranı ............................. % 53,11 Fatura kullanma mecburiyetinin alt sınırı ............................................... 800 TL Amortismana tabi iktisadi kıymetleri gider yazabilme sınırı .................. 800 TL Konut istisnası tutarı (2013 yılı için) ...................................................... 3.200 TL Konut istisnası tutarı (2014 yılı için) ................................................. 3.300 TL Bankalar aracılığıyla yapılması zorunlu tahsilat ve tediye sınırı …… 8.000 TL Zam ve Faiz Oranları Aylık % 1,40 Gecikme zammı % 1,40 Pişmanlık zammı % 1,40 Gecikme faizi % 1,00 Tecil faizi oranı Ay kesirlerine isabet eden Gecikme Zammı günlük olarak hesaplanır GEÇİCİ VERGİ ORANLARI % 15 Gelir vergisi % 20 Kurumlar vergisi 2014 GELİRLERİNE UYGULANACAK GELİR VERGİSİ TARİFESİ 11.000 Türk Lirasına kadar ........................................................................................................ % 15 27.000 TL’nin 11.000 Türk Lirası için 1.650 TL, fazlası için ....................................................... % 20 60.000 TL’nin 27.000 Türk Lirası için 4.850 TL, fazlası için ....................................................... % 27 60.000 TL’den fazlasının 60.000 TL için 13.760 TL, fazlası için................................................. % 35 2014 ÜCRET GELİRLERİNE UYGULANACAK GELİR VERGİSİ TARİFESİ 11.000 Türk Lirasına kadar ....................................................................................................... % 15 27.000 TL’nin 11.000 Türk Lirası için 1.650 TL, fazlası için ...................................................... % 20 97.000 TL'nin 27.000 TL'si için 4.850 TL, fazlası için ............................................................... % 27 97.000 TL’den fazlasının 97.000 TL’si için 23.750 TL, fazlası için............................................ % 35 2013 GELİRLERİNE UYGULANACAK GELİR VERGİSİ TARİFESİ 10.700 Türk Lirasına kadar ...................................................................................................... % 15 26.000 TL’nin 10.700 Türk Lirası için 1.605 TL, fazlası için ..................................................... % 20 60.000 TL’nin 26.000 Türk Lirası için 4.665 TL, (ücret gelirlerinde 94.000 TL'nin 26.000 TL'si için 4.465 TL), fazlası için ............................................................. % 27 60.000 TL’den fazlasının 60.000 TL için 13.845 TL, (ücret gelirlerinde 94.000 TL’den fazlasının 94.000 TL’si için 23.025 TL), fazlası için.......................................... % 35 GELİR VERGİSİ STOPAJ ORANLARI Ödemenin Türü TİCARİ KAZANÇLAR Yıllara yaygın inşaat ve onarım işi yapanlara ödenen istihkak bedellerinden ..................................... Malları kapı kapı dolaşarak tüketiciye satanlara bu faaliyetleriyle ilgili olarak yapılan komisyon, prim ve benzeri ödemelerden …………………………………………………………………………... Başbayiler hariç olmak üzere Milli Piyango İdaresince çıkarılan biletleri satanlara yapılan komisyon, prim ve benzeri ödemelerden ........................................................................................... PTT acenteliği yapanlara, bu faaliyetleri nedeniyle ödenen komisyon bedeli üzerinden............. Vergiden muaf esnafa yapılan ödemelerden - Havlu, çarşaf, çorap, halı, kilim, dokuma mamulleri, örgü, dantel, her nevi nakış işleri ve her nevi turistik eşya, hasır, sepet, süpürge, paspas, fırça, yapma çiçek ve benzeri emtia bedelleri veya bu emtianın imalinde ödenen hizmet bedelleri üzerinden ............................................... - Hurda alımları için ........................................................................................................................ - Diğer mal alımları için .................................................................................................................. - Diğer hizmet alımları (mal ve hizmet karışık) için ……………………….………………..……..… 108 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço Oran %3 % 20 % 15 % 20 %2 %2 %5 % 10 pratik bilgiler ZİRAİ KAZANÇLAR Ticaret borsalarına tescil edilmeden %4 - Çiftçilerden alınan bitkisel ürün satış bedellerinden …………………….……………….………… - Çiftçilerden alınan hayvan ve hayvan ürünleri satış bedellerinden ............................................. %2 Ticaret borsalarına tescil ettirilerek - Çiftçilerden alınan bitkisel ürün satış bedellerinden ……………………………………………….. %2 - Çiftçilerden alınan hayvan ve hayvan ürünleri satış bedellerinden ............................................. %1 Zirai faaliyet kapsamında Orman İdaresine karşı sunulan hizmetler ………………..……………… %2 %4 Zirai faaliyet kapsamında diğer hizmetler için .................................................................................. %0 Çiftçilere yapılan doğrudan gelir desteği ve alternatif ürün ödemeleri için ..................................... ÜCRETLER Ücretlerden (istisnadan faydalananlar hariç) ................................................................................... GVK, md. 103 TJK’ca organize edilen yarışmalara katılan atların jokey, jokey yamakları ve antrenörlerine öde% 20 nen ücretlerden ……………………………………………………………………………………..….… Sporculara ücret olarak yapılan ödemelerden; % 15 - En üst ligdekiler için …………………………………………………………………………….….……. % 10 - En üst altı ligdekiler için ………………..………………………………………………………………... %5 - Diğer liglerdekiler için ………………….………………………………………………………………… %5 - Milli sporculara uluslararası müsabakalara katılmaları karşılığında yapılan ödemelerden ……….. SERBEST MESLEK KAZANÇLARI Telif niteliğindeki ödemelerden ........................................................................................................ % 17 Telif niteliğinde olmayan ödemelerden (noterlere yapılan ödemeler hariç) .................................... % 20 % 20 Dar mükellefiyete tabi olanlara telif ve patent haklarının satış dolayısıyla yapılan ödemelerden ... GAYRİMENKUL SERMAYE İRATLARI Normal kira ödemelerinden ............................................................................................................. % 20 Vakıf ve derneklere ait gayrimenkullerin kiralanması karşılığı bunlara yapılan kira ödemelerinden... % 20 % 20 Kooperatiflere ait gayrimenkullerin kiralanması karşılığında bunlara yapılan kira ödemelerinden MENKUL SERMAYE İRATLARI Tam mükellef kurumlar tarafından tam veya dar mükellef gerçek kişiler ile GV ve KV’den muaf % 15 mükelleflere dağıtılan kâr paylarından (kârın sermayeye eklenmesi kâr dağıtımı sayılmaz) ..... Dağıtılsın veya dağıtılmasın 01.01.2006 tarihinden önce ihraç edilen Devlet tahvili ve Hazine bono%0 su faizleri ile TOKİ, KOİ, Öİ tarafından çıkarılan menkul kıymetlerden sağlanan gelirlerden ………. Tam mükellef kurumlar ve varlık kiralama şirketleri tarafından yurt dışında ihraç edilen tahvillerin; % 10 - Vadesi 1 yıla kadar olanlardan elde edilen faizlerinden……………………………………………… %7 - Vadesi 1 yıl ile 3 yıl arası olanlardan elde edilen faizlerinden……………………………………….. %3 - Vadesi 3 yıl ile 5 yıl arası olanlardan elde edilen faizlerinden……………………………………….. %0 - Vadesi 5 yıl ve daha uzun olanlardan elde edilen faizlerinden……………………………………… % 10 - Yukarıda belirtilenler dışında kalanlar için ……………………………………………………………. 01.01.2006 tarihinden itibaren ihraç edilen Devlet tahvili ve Hazine bonosu (eorobondlar hariç) faizlerinden; - Sermaye şirketleri, SPK Denetimine tabi fonlar ile 2499 sayılı SPK’ya göre kurulan yatırım fon%0 ları ve ortaklıklarıyla benzer nitelikte olduğu Maliye Bakanlığınca belirlenenler için …………… % 10 - Tam ve dar mükellef gerçek kişiler ile yukarıda sayılanlar dışında kalan kurumlar için …..………. Bankalar arası piyasadaki paralara yürütülen faizler hariç; 1) Döviz tevdiat hesaplarına yürütülen faizlerden ve katılım bankalarınca döviz katılma hesapları kâr paylarından: % 18 - Vadesiz ve ihbarlı hesaplar ile 6 aya kadar vadeli hesaplarda…………………………………..… % 15 - 1 yıla kadar vadeli hesaplarda……………………………………………………………………..…. % 13 - 1 yıldan uzun vadeli hesaplarda………………………………………………………………..…….. 2) Mevduat faizlerinden ve Katılım bankaları kâr paylarından; - Vadesiz ve ihbarlı hesaplar ile 6 aya kadar vadeli hesaplarda…………………………………….. % 15 - 1 yıla kadar vadeli hesaplarda…………………………………………………………………..……. % 12 - 1 yıldan uzun vadeli hesaplarda…………………………………………………………………..….. % 10 3) Repo Gelirlerinden…………………………………………………………………………………..….. % 15 Sermaye Piyasası Kanununa göre kurulan menkul kıymet yatırım fonları ile menkul kıymet yatırım ortaklıklarının portföy işletmeciği ve diğer kazançları üzerinden ……………………………. %0 109 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 pratik bilgiler pratik bilgiler Bireysel emeklilik sisteminden; - 10 yıldan az süreyle katkı payı ödeyerek ayrılanlar ile bu süre içinde kısmen ödeme alanlara yapılan ödemelerin içerdiği irat tutarlarından....................................................................... - 10 yıl süreyle katkı payı ödemiş olmakla birlikte emeklilik hakkı kazanmadan ayrılanlar ile bu süre içinde kısmen ödeme alanlara yapılan ödemelerin içerdiği irat tutarından................. - Emeklilik hakkı kazananlar ile bu sistemden vefat, maluliyet veya tasfiye gibi zorunlu nedenlerle ayrılanlara yapılan ödemelerin içerdiği irat tutarından..................................................... DİĞER KAZANÇ VE İRATLAR İMKB’de işlem gören hisse senetlerine (Menkul kıymetler yatırım ortaklıkları hisse senetleri hariç) ilişkin olarak elde edilen kazançlardan tam ve dar mükellef gerçek kişi ve kurumlar için …. Hisse senetlerine ve hisse senedi endekslerine dayalı olarak yapılan vadeli işlem ve opsiyon sözleşmelerinden elde edilen kazançlardan tam ve dar mükellef gerçek kişi ve kurumlar için… Hisse senetlerine ve hisse senedi endekslerine dayalı olup İMKB’de işlem gören aracı kuruluş varatlarından elde edilen kazançlardan tam ve dar mükellef gerçek kişi ve kurumlar için……… Menkul kıymet yatırım fonu katılma belgelerinin ilgili fona iadesinden sağlanan gelirlerden (A Tipi yatırım fonlarının 1 yıldan fazla süreyle elde tutulan katılma belgeleri hariç); - Sermaye şirketleri, SPK Denetimine tabi fonlar ile 2499 sayılı SPK’ya göre kurulan yatırım fonları ve ortaklıklarıyla benzer nitelikte olduğu Maliye Bakanlığınca belirlenenler için …………… - Tam ve dar mükellef gerçek kişiler ile yukarıda sayılanlar dışında kalan kurumlar için …..………. 01.01.2006 tarihinden itibaren Devlet tahvili ve Hazine bonoları (eorobondlar hariç) ile TOKİ, KOİ ve Öİ tarafından çıkarılan menkul kıymetlerin elden çıkarılmasından sağlanan kazançlardan; - Sermaye şirketleri, SPK Denetimine tabi fonlar ile 2499 sayılı SPK’ya göre kurulan yatırım fonları ve ortaklıklarıyla benzer nitelikte olduğu Maliye Bakanlığınca belirlenenler için …………… - Tam ve dar mükellef gerçek kişiler ile yukarıda sayılanlar dışında kalan kurumlar için …..………. Vadeli işlem ve opsiyon sözleşmelerinden elde edilen kazançlardan (Hisse senetlerine veya hisse senedi endekslerine dayalı olarak yapılanlar hariç); - Sermaye şirketleri, SPK Denetimine tabi fonlar ile 2499 sayılı SPK’ya göre kurulan yatırım fonları ve ortaklıklarıyla benzer nitelikte olduğu Maliye Bakanlığınca belirlenenler için …………… - Tam ve dar mükellef gerçek kişiler ile yukarıda sayılanlar dışında kalan kurumlar için …..………. % 15 % 10 %5 %0 %0 %0 %0 % 10 %0 % 10 %0 % 10 KVK Md. 15’E GÖRE STOPAJ ORANLARI (TAM MÜKELLEFLERLE İLGİLİ) Ödemenin Türü Birden fazla takvim yılına yaygın, taahhüde bağlı olarak yapılan inşaat ve onarım işleri ile uğraşan kurumlara bu işleri ile ilgili olarak yapılan hakediş ödemeleri üzerinden .......................... Kooperatiflere ait taşınmazların kiralanması karşılığında bunlara yapılan kira ödemelerinden .. Her nevi tahvil ve Hazine bonosu faizleri ile TOKİ ve Özelleştirme İdaresince çıkarılan menkul kıymetlerden (eurobondalar hariç) sağlanan gelirlerden ............................................................ Mevduat faizlerinden (TL ve döviz cinsinden) ve Repo gelirlerinden …….................................. Katılım bankaları tarafından katılma hesabı karşılığında ödenen kâr paylarından ..................... Kâr ve zarar ortaklığı belgesi karşılığı ödenen kâr paylarından .................................................. Vergiden muaf kurumlara dağıtılan (kârın sermayeye eklenmesi kâr dağıtımı sayılmaz) aşağıda belirtilen gelirlerden; - Her nevi hisse senedi kar payları ve İştirak hisselerinden doğan kazançlardan ...................... - Kurumların idare meclisi ve üyelerine verilen kar payları ………………………………………... Sermaye Piyasası Kanununa göre kurulan menkul kıymet yatırım fonları (borsa yatırım fonları ile konut finansman fonları ve varlık finansman fonları dahil) ile menkul kıymet yatırım ortaklıklarının portföy işletmeciliği kazançları ………………………………………………………………... Halka açık şirketlerin 1.1.2006 tarihinden sonra iktisap edilen ve 1 yıldan kısa süre elde tutulan hisse senetlerinin Türkiye’de bulunan banka ve aracı kurumlar aracılığıyla elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar ………………………………………………………………………….....… Menkul kıymetler yatırım fonu katılma belgelerinin kâr payları üzerinden …………………….. 1.1.2006 tarihinden sonra ihraç edilen her nevi tahvil ve Hazine bonosu faizlerinden (eurobondlar hariç) Türkiye'de faaliyette bulunan banka veya aracı kurumlar kanalıyla elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar ………………………………………………………………..….… Tam mükellef gerçek kişi ve kurumlar tarafından hisse senetlerine veya hisse senedi endekslerine dayalı olarak yapılan vadeli işlem ve opsiyon sözleşmeleri dahil olmak hisse senetlerine ilişkin olarak elde edilen kazançlar için ……………………………………………………………… 110 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço Oran %3 % 20 % 10 % 15 % 15 % 15 % 15 % 15 %0 % 10 % 10 % 10 %0 pratik bilgiler Sermaye şirketleri ile yatırım fonları ve yatırım ortaklıklarıyla benzer nitelikte olduğu Maliye Bakanlığınca belirlenenler tarafından elde edilenler hariç olmak üzere (1) numaralı alt bent dışında kalan kazançlar için ……………………………………………………………………….….… Hisse senetlerine veya hisse senedi endekslerine dayalı olarak yapılan vadeli işlem ve opsiyon sözleşmeleri dahil olmak hisse senetlerinden (menkul kıymet yatırım ortaklıkları hisse senetleri hariç) elde edilen kazançlar için ……………………………………………….…………... Diğer kazançlar için ………………………………………………………………………….…….…… SPK’ya tabi menkul kıymet yatırım fonları ile menkul kıymet yatırım ortaklıklarının GVK’nın geçici 67. maddesinin 1, 2, 3 ve 4 numaralı fıkralarda belirtilen gelirleri üzerinden ……………….. 24.04.2003 tarihinden önce yapılan müracaatlara istinaden düzenlenen yatırım teşvik belgeleri kapsamında yararlanılan yatırım indirimi tutarı üzerinden …………………………………..…….. KVK Md. 30’A GÖRE STOPAJ ORANLARI (DAR MÜKELLEFLERLE İLGİLİ) Ödemenin Türü Birden fazla takvim yılına yaygın, taahhüde bağlı olarak yapılan inşaat ve onarım işleri ile uğraşan kurumlara bu işleri ile ilgili olarak yapılan hakediş ödemeleri üzerinden …………….... Serbest Meslek Kazançlarından; - Petrol arama faaliyetleri dolayısıyla sağlanacak kazançlardan ............................................. - Diğerlerinden (Ücret ödemeleri dahil) .................................................................................... Gayrimenkul Sermaye İratlarından; - Finansal kiralama kapsamındaki faaliyetlerden ..................................................................... - Diğerlerinden ......................................................................................................................... Menkul Sermaye İratlarından; - 1.1.2006 tarihinden sonra ihraç edilen her nevi tahvil ve Hazine bonosu faizleri ile Toplu Konut İdaresi, Özelleştirme İdaresi çıkarılan menkul kıymetlerden sağlanan gelirler ………. - Mevduat faizleri (TL ve Döviz Cinsinden) ve Repo gelirleri …………………………………..... - Katılım bankaları tarafından katılma hesabı karşılığında ödenen kâr payları ……………..…. - Kâr-zarar ortaklığı belgeleri karşılığı ödenen kâr payları ……………………………………..... Her nevi alacak faizlerinden; - Yabancı devletler, uluslararası kurumlar veya yabancı banka ve kurumlardan alınan her türlü krediler için ödenecek faizlerden …………………..……………………………………….. - Bankaların uygun görülen ikincil sermaye benzeri kredileri ile akım veya varlık portföyüne dayalı olarak yurt dışında menkul kıymetleştirme yöntemiyle temin ettikleri kredileri için ödenecek faizlerden ……………………………………………………………………………….. - Katılım bankaları tarafından ödenen kâr payları hariç olmak üzere, mal tedarikinden kaynaklanan vade farkları üzerinden ……………………………………………..……………….….. - Diğerlerinden ………………………………………................................................................... Her çeşit senetlerin iskonto edilmesi karşılığından alınan iskonto bedelleri-yurtdışında factoring kuruluşlarına ödenen faizler …………...………………………………………………….. Diğer menkul sermaye iratlarından ………………………………………………………………….. Ticari veya zirai kazanca dahil olup olmadığına bakılmak-sızın telif, imtiyaz, ihtira, işletme, ticaret unvanı, alameti farika ve benzeri gayrimaddi hakların satışı, devri ve temliki karşılığı alınan bedeller üzerinden ………………………………………………………............................... Tam mükellef kurumlar tarafından Türkiye'de iş yeri veya daimî temsilci aracılıyla kâr payı elde edenler hariç olmak üzere dar mükellef kurumlara veya kurumlar vergisinden muaf olan dar mükelleflere dağıtılan kâr paylarından …………………………………………………..……... Türkiye'de iş yeri veya daimî temsilcisi bulunmayan mükelleflerin, yetkili makamların izniyle açılan sergi ve panayırlarda yaptıkları ticarî faaliyetlerden elde ettikleri kazançlar üzerinden .. Yıllık veya özel beyanname veren dar mükellef kurumların kurum kazancından, hesaplanan kurumlar vergisi düşüldükten sonra kalan kısımdan ana merkeze aktardıkları tutar üzerinden.. Halka açık şirketlerin 1.1.2006 tarihinden sonra iktisap edilen ve 1 yıldan kısa süre elde tutulan hisse senetlerinin Türkiye’de bulunan banka ve aracı kurumlar aracılığıyla elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar ……………………………………………..……………….………… Menkul kıymetler yatırım fonu katılma belgelerinin kâr payları üzerinden ..……………….….. 1.1.2006 tarihinden sonra ihraç edilen her nevi Tahvil ve Hazine bonolarının Türkiye’de faaliyette bulunan banka veya aracı kurumlarca elden çıkarılmasından sağlanan gelirler …… Vadeli işlem ve opsiyon sözleşmelerinden elde edilen gelirler …………………………………… Bakanlar Kurulunca “vergi cenneti” ilan edilen ülkelerde yerleşik olan veya faaliyette bulunan kurumlara nakden veya hesaben yapılan veya tahakkuk ettirilen her türlü ödeme üzerinden ... 111 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 % 10 %0 % 10 %0 %19,8 Oran %3 %5 % 20 %1 % 20 %0 % 15 % 15 % 15 %0 %1 %5 % 10 % 10 % 15 % 20 % 15 %0 % 15 %0 %0 %0 %0 % 30 pratik bilgiler pratik bilgiler KAÇAKÇILIK SUÇU VE CEZASI Suçun Çeşidi Hesap ve muhasebe hileleri yapmak, Gerçekte olmayan kişiler adına hesaplar açmak, Çift defter tutmak, Defter, kayıt ve belgeleri tahrif etmek veya gizlemek, Yanıltıcı belge düzenlemek veya kullanmak Defter, kayıt ve belgeleri yok etmek, Defter sayfalarını kopartarak yok etmek, Sahte belge düzenlemek veya kullanmak, Maliye Bakanlığı ile anlaşmalı olmayan matbaaların belge basması ve bu belgelerin bilerek kullanılması Cezası 18 aydan 3 yıla kadar Hapis 3 yıldan 5 yıla kadar Hapis 2 yıldan 5 yıla kadar Hapis VERGİ ZİYAI KABAHATİ VE CEZASI Vergi Ziyaı Kabahati Vergi ziyaı, mükellefin veya sorumlunun vergilendirme ile ilgili ödevlerini zamanında yerine getirmemesi veya eksik yerine getirmesi yüzünden verginin zamanında tahakkuk ettirilmemesini veya eksik tahakkuk ettirilmesini ifade eder. Şahsi, medeni haller veya aile durumu hakkında gerçeğe aykırı beyanlar ile veya sair suretlerle verginin noksan tahakkuk ettirilmesine veya haksız yere geri verilmesine sebebiyet vermek de vergi ziyaı hükmündedir. Vergi ziyaı, mükellef veya sorumlu tarafından md. 341 de yazılı hallerle vergi ziyaına sebebiyet verilmesidir. Vergi Ziyaı Cezası - Ziyaa uğratılan verginin (vergi aslının) bulunması: Vergi Ziyaı Cezası = Vergi Ziyaı Tutarı - Ceza tutarının bulunması: Vergi Ziyaı Cezası = Vergi Ziyaı x Katsayı Katsayı Ağır Nitelikli Fiil (md. 359) 3 kat Orta Nitelikli Fiil (Serbest) 1 kat) Hafif Nitelikli Fiil (md. 344/3) 1/2 kat) USULSÜZLÜK CEZALARINA AİT CETVEL I. Derecede Mükellef Grupları 2013 2014 Sermaye Şirketleri 110,00 TL 110,00 TL I. Sınıf Tüccar ve S.M. Erbabı 70,00 TL 70,00 TL II. Sınıf Tüccarlar 35,00 TL 36,00 TL Yukarıdakiler dışında Gelir Vergisi beyanında bulunanlar 17,00 TL 17,00 TL Basit Usule Tabi Olanlar 9,40 TL 9,70 TL Gelir Vergisinden Muaf Esnaf 4,30 TL 4,40 TL II. Derecede 2013 2014 60,00 TL 60,00 TL 35,00 TL 36,00 TL 17,00 TL 17,00 TL 9,40 TL 9,70 TL 4,30 TL 4,40 TL 2,40 TL 2,40 TL ÖZEL USULSÜZLÜK CEZALARININ MAKTU HADLERİ (01.01.2013 – 31.12.2013) Fatura, Gider Pusulası, Müstahsil Makbuzu, Serbest Meslek Makbuzu verilmemesi, alınmaması veya eksik düzenlenmesi halinde her bir belge için 190,00 TL’den az olmamak üzere, bu belgelerde yazılması gereken meblağ veya meblağ farkının Not: Bir takvim yılı içinde her bir belge nevine ilişkin kesilecek cezanın toplamı 97.000 TL’yi geçemez. Perakende satış fişi, ödeme kaydedici cihaz fişi, giriş ve yolcu taşıma bileti, sevk irsaliyesi, taşıma irsaliyesi, yolcu listesi, günlük müşteri listesi ile Maliye Bakanlığınca düzenleme zorunluluğu getirilen belgelerin düzenlenmemesi, kullanılmaması, bulundurulmaması veya gerçeğe aykırı düzenlenmesi halinde her bir belge için Not: Her bir belge nev'ine ilişkin olarak her bir tespit için toplam ceza 9.700 TL’yi, her bir belge nev'ine ilişkin bir takvim yılı içinde kesilecek toplam ceza tutarı ise 97.000 TL’yi aşamaz. (Nihai tüketicilere – 38,00 TL) Maliye Bakanlığınca tutulma ve günü gününe kayıt edilme mecburiyeti getirilen defterlerin, bulundurulmaması, günü gününe kayıt yapılmaması, yetkililere ibraz edilmemesi ile levha bulundurma ve asma mecburiyetine uyulmaması Belirlenen muhasebe standartlarına, tek düzen hesap planına ve mali tablolarına ilişkin usul ve esaslar ile muhasebeye yönelik bilgisayar programlarının üretilmesine ilişkin kural ve standartlara uyulmaması Kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişilerce yapılacak işlemlerde kullanılma zorunluluğu getirilen vergi numarasını kullanmaksızın işlem yapanlara (Her bir işlem için) 112 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço % 10 190,00 190,00 4.400,00 230,00 pratik bilgiler Belge basımı ile ilgili bildirim görevini yerine getirmeyen matbaa işletmecilerine Not: Bu bent uyarınca kesilecek özel usulsüzlük cezasının toplamı bir takvim yılı içinde 140.000 TL'yi aşamaz. Vergi kimlik numarası kullanma zorunluluğu getirilen kuruluşlardan yaptıkları işlemlere ilişkin bildirimleri belirlenen standartlarda ve zamanda yerine getirmeyenlere Maliye Bakanlığının özel işaretli görevlisinin ikazına rağmen durmayan aracın sahibi adına Tahsilat ve ödemelerini banka, benzeri finans kurumları veya posta idarelerince düzenlenen belgelerle tevsik etme zorunluluğuna uymayanlara Not: Bu bent uyarınca kesilecek özel usulsüzlük cezasının toplamı bir takvim yılı içinde 970.000 TL'yi aşamaz. Bilgi vermekten çekinenler ile 256, 257 ve mükerrer 257. Madde hükmüne uymayanlar için ceza - Birinci sınıf tüccarlar ile serbest meslek erbabı hakkında ............................................................. - İkinci sınıf tüccarlar, defter tutan çiftçiler ile kazancı sabit usulde tespit edilenler hakkında ......... - Yukarıdaki bentlerde yazılı bulunanlar dışında kalanlar hakkında ................................................ Elektronik ortamda Beyanname verme mecburiyetine uyulmaması halinde verilecek cezalar - Kanuni süresinin sonundan itibaren elektronik ortamda 30 gün içinde verilmesi ......................... - Kanuni süresinin sonundan itibaren elektronik ortamda ikinci 30 gün içinde verilmesi ................ - Yukarıdaki sürelerden sonra verilmesi veya Kağıt ortamında verilmesi ………………………...... E-bildirim veya E-formlara ilişkin olarak süresinden sonra düzeltme amacıyla verilmesi halinde - Kanuni sürelerin sonundan itibaren 10 gün içinde verilmesi halinde ......................................... - Takip eden 15 gün içinde verilmesi halinde ise kesilmesi gereken özel usulsüzlük cezasının Tahsilat ve Ödemeleri Banka, Benzeri Finans Kurumları veya Postane belgeleri ile tevsik zorunluluğu sınırı Not: Tevsik etme zorunluluğuna uymayanlara bir takvim yılı içinde kesilecek toplam özel usulsüzlük cezası 700,00 970,00 700,00 %5 1.200,00 60,00 300,00 Yukarıdaki cezaların 1/10’ü 1/5'i 1/1’i Ceza Yok 1/5'i – 8.000 TL – 970.000 TL TARHİYAT SONRASI UZLAŞMA KOMİSYONLARININ YETKİ SINIRLARI İl Merkezleri Dışında Yer Alan Vergi Dairesi Uzlaşma Komisyonu A) VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI KURULAN YERLERDE Uzlaşma Komisyonları Kurulma Bölgesi Yetki Sınırı (TL) Vergi Daireleri Koordinasyon Uzlaşma Komisyonu 3.000.000,00 İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı 900.000,00 I. Grup: Ankara ve İzmir 750.000,00 Vergi Dairesi II. Grup: Adana, Antalya, Bursa, Kocaeli, Mersin, Konya 600.000,00 Başkanlığı III. Grup: Aydın, Balıkesir, Denizli, Eskişehir, Hatay, Gaziantep, Kayseri, Uzlaşma 450.000,00 Manisa, Muğla, Samsun, Tekirdağ Komisyonu IV. Grup: Diyarbakır, Edirne, Erzurum, Malatya, Sakarya, Trabzon, 300.000,00 Kahramanmaraş, Şanlıurfa, Zonguldak İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı 35.000,00 İstanbul I. Grup Vergi Dairesi Başkanlıkları 12.500,00 Diğer İl Merkezlerindeki II. Grup Vergi Dairesi Başkanlıkları 7.500,00 Vergi Dairesi Bünyesinde III. Grup Vergi Dairesi Başkanlıkları 5.000,00 Kurulan IV. Grup Vergi Dairesi Başkanlıkları 3.000,00 I. Grup Vergi Dairesi Başkanlıkları 30.000,00 Vergi Dairesi II. Grup Vergi Dairesi Başkanlıkları 25.000,00 Bünyesinde III. Grup Vergi Dairesi Başkanlıkları 20.000,00 Kurulan IV. Grup Vergi Dairesi Başkanlıkları 15.000,00 I. Grup Vergi Dairesi Başkanlıkları 6.000,00 Mal Müdürlükleri II. Grup Vergi Dairesi Başkanlıkları 5.000,00 Bünyesinde III. Grup Vergi Dairesi Başkanlıkları 4.000,00 Kurulan IV. Grup Vergi Dairesi Başkanlıkları 3.000,00 B) VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI KURULMAYAN YERLERDE Uzlaşma Komisyonları Yetki Sınırı (TL) Vergi Daireleri Koordinasyon Uzlaşma Komisyonu 3.000.000,00 Defterdarlık Uzlaşma Komisyonu 50.000,00 İl merkezlerindeki 3.000,00 Vergi Dairesi Uzlaşma Vergi dairesi bünyesinde kurulan 15.000,00 Komisyonu İl merkezleri dışında Mal müdürlükleri bünyesinde kurulan 3.000,00 Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı Uzlaşma Komisyonu 2.000.000,00 Not: 3.000.000 TL'yi geçen uzlaşma talepleri Merkezi Uzlaşma Komisyonu tarafından sonuçlandırılır. 113 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 pratik bilgiler pratik bilgiler BAZI DAMGA VERGİSİ ORANLARI VE MAKTU TUTARLAR Belli parayı ihtiva eden kâğıtlar: 1. Mukavelenameler, taahhütnameler ve temliknameler ……………………………….…. 2. Kira mukavelenameleri (Mukavele süresine göre kira bedeli üzerinden)…………….... 3. Kefalet, teminat ve rehin senetleri……………………………………………………….… 4. Tahkimnameler ve sulhnameler…………………………………………………………… 5. Fesihnameler (Belli parayı ihtiva eden bir kâğıda taalluk edenler dahil)……………..… 6. Karayolları Trafik Kanunu uyarınca kayıt ve tescil edilmiş ikinci el araçların satış ve devrine ilişkin sözleşmeler …………………………………………………………..…. Maaş, ücret, gündelik, huzur hakkı, aidat, ihtisas zammı, ikramiye, yemek ve mesken bedeli, harcırah, tazminat ve benzeri her ne adla olursa olsun hizmet karşılığı alınan paralar (avans olarak ödenenler dahil) için verilen makbuzlar ve kâğıtlar Yıllık Gelir Vergisi Beyannamesi .......................................................................................... Kurumlar Vergisi Beyannamesi ........................................................................................... Katma Değer Vergisi Beyannamesi …………………………………………………….…….. Muhtasar Beyanname .......................................................................................................... Diğer Vergi Beyannameleri .................................................................................................. Gümrüklere verilen beyannameler ....................................................................................... Belediyelere verilen beyannameler ...................................................................................... SSK’ya verilen sigorta prim bildirgeleri……………………………………….……………….. Bilançolar .............................................................................................................................. Gelir Tabloları ....................................................................................................................... İşletme Hesabı Hülasası ...................................................................................................... Yıllar 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 Yıllar 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 Ocak 107,17 118,64 123,51 135,09 143,80 155,16 164,94 182,75 203,10 206,91 229,10 Ocak 104,81 114,49 123,57 135,84 146,94 160,90 174,07 182,60 201,98 216,74 233,54 Yıllar İade Sınırı Şubat 107,40 118,77 123,83 136,37 147,48 156,97 167,68 185,90 202,91 206,65 232,27 Şubat 105,35 114,51 123,84 136,42 148,84 160,35 176,59 183,93 203,12 217,39 234,54 2008 11.600 Binde 9,48 Binde 1,89 Binde 9,48 Binde 9,48 Binde 1,89 Binde 1,89 Binde 7,59 41,20 TL 55,00 TL 27,20 TL 27,20 TL 27,20 TL 55,00 TL 20,30 TL 20,30 TL 31,80 TL 15,40 TL 15,40 TL YURT İÇİ ÜRETİCİ FİYAT ENDEKSİ (YİÜFE) (2003 = 100) Aylar Mart Nisan Mayıs Haziran Temmuz Ağustos Eylül 108,03 110,49 115,50 116,43 115,56 116,69 117,53 120,27 121,72 121,96 121,38 120,48 121,73 122,68 124,14 126,54 130,05 135,28 136,45 135,43 135,11 137,70 138,80 139,34 139,19 139,28 140,47 141,90 152,16 159,00 162,37 162,90 164,93 161,07 159,63 157,43 158,45 158,37 159,86 158,74 159,40 160,38 170,94 174,96 172,95 172,08 171,81 173,79 174,67 188,17 189,32 189,61 189,62 189,57 192,91 195,89 203,64 203,81 204,89 201,83 201,20 201,71 203,79 208,33 207,27 209,34 212,39 214,50 214,59 216,48 Ekim 120,43 123,52 135,73 141,71 160,54 160,84 176,78 199,03 204,15 217,97 Kasım 120,43 122,35 135,33 142,98 160,49 162,92 176,23 200,32 207,54 219,31 Aralık 119,13 122,30 135,16 143,19 154,80 163,98 178,54 202,33 207,29 221,74 TÜKETİCİ FİYAT ENDEKSİ (TÜFE) (2003 = 100) Aylar Nisan Mayıs Haziran Temmuz Ağustos 106,89 107,35 107,21 107,72 108,54 115,63 116,69 116,81 116,14 117,13 125,84 128,20 128,63 129,72 129,15 139,33 140,03 139,69 138,67 138,70 152,79 155,07 154,51 155,40 155,02 162,15 163,19 163,37 163,78 163,29 178,68 178,04 177,04 176,19 176,90 186,30 190,81 188,08 187,31 188,67 207,05 206,61 204,76 204,29 205,43 219,75 220,07 221,75 222,44 222,21 Ekim 112,03 120,45 132,47 142,67 159,77 167,88 182,35 196,31 211,62 227,94 Kasım 113,50 122,14 134,18 145,45 161,10 170,01 182,40 199,70 212,42 227,96 Aralık 113,86 122,65 134,49 145,77 160,44 170,91 181,85 200,85 213,23 229,01 Mart 106,36 114,81 124,18 137,67 150,27 162,12 177,62 184,70 203,96 218,83 Eylül 109,57 118,33 130,81 140,13 155,72 163,93 179,07 190,09 207,55 223,91 İNDİRİMLİ ORANA TABİ İŞLEMLERDE KDV İADE SINIRI 2009 2010 2011 2012 13.000 13.300 14.300 15.800 114 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço 2013 17.000 2014 17.700 pratik bilgiler KDV GENEL UYGULAMA TEBLİĞİNE GÖRE KDV İADE VE MAHSUPLARINA İLİŞKİN TABLO(*) Teminatsız ve İnceleme Raporu Aranılmaksızın İade Hakkı Doğuran İşlem KDVK (Madde No) İadenin Mükellefin İadenin Şirket Ortaklarının Vergi Teminatsız ve İadenin Vergi DaireKendi SGK Prim Borç- Dairesince Talep Edilen Amme İncelemesiz sine Olan Kendi ları ile İthalat Sırasında Borçlarına, İthalat Sırasında UyNakit İade Sınırı Amme Borçlarına Uygulanan Vergilere gulanan Vergilere ve SGK Prim Mahsubu Mahsubu Borçlarına Mahsubu Mal İhracı, İhraç Kayıtlı Teslimler (KDVK Md. 11/1-a, c) Türkiye’de ikamet etmeyenlere özel fatura ile yapılan satışlar (Bavul Ticareti) (KDVK Md. 11/1-a) 5.000 TL Var-Sınırsız Hizmet ihracatı (KDVK Md. 11/1-a) Yok, nakit iade miktarına bakılmaksızın sadece VİR sonucuna göre (Teminat verilmesi halinde iade yapılır, teminat VİR sonucuna göre çözülür) Var, 5.000 TL’ye kadar VİR, YMM Raporu ve Teminat aranmaksızın, 5.000 TL’yi aşarsa aşan kısım VİR veya YMM Raporuna göre (Aşan kısım için teminat verilmesi halinde iade yapılır, Teminat VİR veya YMM Raporuna göre çözülür) Roaming hizmetleri (KDVK Md. 11/1-a) Serbest bölgelerdeki müşteriler için yapılan fason hizmetler (KDVK Md. 11/1-a, 12/3) Yolcu beraberi eşya (KDVK Md. 11/1-b) Türkiye’de ikamet etmeyen taşımacılar ile fuar, sergi, panayır katılımcılarına (KDVK Md. 11/1-b) Yabancı sinema yapımcılarına ilişkin istisna (KDVK Md. 11/1-b) Petrol arama faaliyetleri ile boru hattıyla taşımacılık yapanlara ilişkin teslim ve hizmetler (KDVK Md. 13/c) Yatırım Teşvik Belgesi kapsamında makine ve teçhizat teslimleri (KDVK Md. 13/d) Dahilde İşleme ve Geçici Kabul Rejimleri kapsamında girdilerin temininde tecil-terkin (KDVK Md. Geç. 17) Deniz, hava ve demiryolu taşıma araçları ile yüzer tesis ve araçların teslimi (KDVK Md. 13/a) Deniz, hava ve demiryolu taşıma araç ve tesislerinin imal ve inşasıyla ilgili teslim ve hizmetler (KDVK Md. 13/a) Liman ve hava meydanlarında yapılan hizmetler (Md. 13/b) Altın, gümüş, platin ile ilgili arama, işletme ve zenginleştirme faaliyetleri (KDVK Md. 13/c) Liman ve hava meydanlarına bağlantı sağlayan demiryolu hatları ile liman ve hava meydanlarının inşası, yenilenmesi ve genişletilmesi (Md. 13/e) Var-Sınırsız Var Sadece ortaklık payı ile orantılı olmak üzere adi, kollektif ve komandit şirketlerde ortakların (komandit şirketlerde komandite ortakların) Geçerli Var, 5.000 TL’ye kadar VİR, YMM Raporu ve Teminat aranmaksızın, 5.000 TL’yi aşarsa aşan kısım VİR veya YMM Raporuna göre (Aşan kısım için teminat verilmesi halinde iade yapılır, Teminat VİR veya YMM Raporuna göre çözülür) Sadece ortaklık payı ile orantılı olmak üzere adi, kollektif ve komandit şirketlerde ortaklar (komandit şirketlerde komandite ortaklar) için var, 5.000 TL’ye kadar VİR, YMM Raporu ve Teminat aranmaksızın, 5.000 TL’yi aşarsa aşan kısım VİR veya YMM Raporuna göre (Aşan kısım için teminat verilmesi halinde iade yapılır, Teminat VİR veya YMM Raporuna göre çözülür) Sadece mahsuben iadelerde geçerli Geçerli Geçersiz 5.000 TL Var-Sınırsız Var-Sınırsız Var Sadece ortaklık payı ile orantılı olmak üzere adi, kollektif ve komandit şirketlerde ortakların (komandit şirketlerde komandite ortakların) 1.000 TL - - - İade talepleri üst limit aranmaksızın YMM Tasdik Raporu karşılığı yerine getirilir. 5.000 TL Var-Sınırsız Geçerli Var-Sınırsız Var Sadece ortaklık payı ile orantılı olmak üzere adi, kollektif ve komandit şirketlerde ortakların (komandit şirketlerde komandite ortakların) Geçerli Geçerli Sadece mahsuben iadelerde geçerli 5.000 TL Var-Sınırsız Var-Sınırsız Var Sadece ortaklık payı ile orantılı olmak üzere adi, kollektif ve komandit şirketlerde ortakların (komandit şirketlerde komandite ortakların) Yok, nakit iade miktarına bakılmaksızın sadece VİR sonucuna göre (Teminat verilmesi halinde iade yapılır, teminat VİR sonucuna göre çözülür) Var, 5.000 TL’ye kadar VİR, YMM Raporu ve Teminat aranmaksızın, 5.000 TL’yi aşarsa aşan kısım VİR veya YMM Raporuna göre (Aşan kısım için teminat verilmesi halinde iade yapılır, Teminat VİR veya YMM Raporuna göre çözülür) Var, 5.000 TL’ye kadar VİR, YMM Raporu ve Teminat aranmaksızın, 5.000 TL’yi aşarsa aşan kısım VİR veya YMM Raporuna göre (Aşan kısım için teminat verilmesi halinde iade yapılır, Teminat VİR veya YMM Raporuna göre çözülür) Sadece ortaklık payı ile orantılı olmak üzere adi, kollektif ve komandit şirketlerde ortaklar (komandit şirketlerde komandite ortaklar) için var, 5.000 TL’ye kadar VİR, YMM Raporu ve Teminat aranmaksızın, 5.000 TL’yi aşarsa aşan kısım VİR veya YMM Raporuna göre (Aşan kısım için teminat verilmesi halinde iade yapılır, Teminat VİR veya YMM Raporuna göre çözülür) 115 BBilanço İadede YMM Tasdik Raporunun Geçerli Olup Olmadığı (1) MAYIS / HAZİRAN 2014 pratik bilgiler pratik bilgiler İhraç malı taşıyan araçlara motorin teslimleri (KDVK Md. 14/3) Diplomatik temsilcilik ve konsolosluklara yapılan teslim ve hizmetler (Md. 15/1-a) Uluslararası kuruluşlara yapılan teslim ve hizmetler (KDVK Md. 15/1-b) Engellilerin kullanımına mahsus araç ve gereçlerin teslimi (KDVK Md. 17/4-s) BM, NATO ve bunlara bağlı kuruluşları ile OECD’nin resmi kullanımları için yapılacak mal teslimi ve hizmet ifaları (KDVK Md. Geç. 26) Yap-İşlet-Devret veya Kiralama Karşılığı Yaptırılan Projelerde (KDVK Md. Geç. 29) Büyük ve stratejik yatırımlara (KDVK Md. Geç. 30) İSMEP kapsamında yapılacak teslim ve hizmetlerde (6111 s. Kanun Md. Geç. 16) Ulusal güvenlik amaçlı teslim ve hizmetler (KDVK Md. 13/f) Başbakanlık merkez teşkilatına yapılacak araç teslimleri (KDVK Md. 13/g) Ürün senetlerinin ihtisas/ticaret borsaları aracılığıyla ilk teslimi (KDVK Md. 13/ğ) Transit ve Türkiye ile yabancı ülkeler arasında yapılan taşımacılık (KDVK Md. 14/1) İndirimli Orana Tabi İşlemlerde İade (2) (KDVK Md. 29/2) İndirimli orana tabi fason tekstil ve konfeksiyon işlerinde iade (KDVK Md. 29/2) 5.000 TL 5.000 TL 5.000 TL 5.000 TL Yok, nakit iade miktarına bakılmaksızın münhasıran Teminat veya VİR karşılığında Var-Sınırsız Var-Sınırsız Var, 5.000 TL’ye kadar VİR, YMM Raporu ve Teminat aranmaksızın, 5.000 TL’yi aşarsa aşan kısım VİR veya YMM Raporuna göre (Aşan kısım için teminat verilmesi halinde iade yapılır, Teminat VİR veya YMM Raporuna göre çözülür) Var, 5.000 TL’ye kadar VİR, YMM Raporu ve Teminat aranmaksızın, 5.000 TL’yi aşarsa aşan kısım Teminat ve/veya VİR Raporuna göre (Aşan kısım için teminat verilmesi halinde iade yapılır, Teminat VİR Raporuna göre çözülür) Var-Sınırsız Var Sadece ortaklık payı ile orantılı olmak üzere adi, kollektif ve komandit şirketlerde ortakların (komandit şirketlerde komandite ortakların) Geçerli Var-Sınırsız Var Sadece ortaklık payı ile orantılı olmak üzere adi, kollektif ve komandit şirketlerde ortakların (komandit şirketlerde komandite ortakların) Geçerli Var, 5.000 TL’ye kadar VİR, YMM Raporu ve Teminat aranmaksızın, 5.000 TL’yi aşarsa aşan kısım VİR veya YMM Raporuna göre (Aşan kısım için teminat verilmesi halinde iade yapılır, Teminat VİR veya YMM Raporuna göre çözülür) Var, 5.000 TL’ye kadar VİR, YMM Raporu ve Teminat aranmaksızın, 5.000 TL’yi aşarsa aşan kısım Teminat ve/veya VİR Raporuna göre (Aşan kısım için teminat verilmesi halinde iade yapılır, Teminat VİR Raporuna göre çözülür) Sadece ortaklık payı ile orantılı olmak üzere adi, kollektif ve komandit şirketlerde ortaklar (komandit şirketlerde komandite ortaklar) için var, 5.000 TL’ye kadar VİR, YMM Raporu ve Teminat aranmaksızın, 5.000 TL’yi aşarsa aşan kısım VİR veya YMM Raporuna göre (Aşan kısım için teminat verilmesi halinde iade yapılır, Teminat VİR veya YMM Raporuna göre çözülür) Sadece ortaklık payı ile orantılı olmak üzere adi, kollektif ve komandit şirketlerde ortaklar (komandit şirketlerde komandite ortaklar) için var, 5.000 TL’ye kadar VİR, YMM Raporu ve Teminat aranmaksızın, 5.000 TL’yi aşarsa aşan kısım VİR Raporuna göre (Aşan kısım için teminat verilmesi halinde iade yapılır, Teminat VİR Raporuna göre çözülür) Geçerli Geçersiz (*) Hızlandırılmış KDV iade sisteminden yararlanan mükelleflerin iade ve mahsup talepleri, miktarına bakılmaksızın teminat, inceleme raporu veya YMM tasdik raporu aranılmadan yerine getirilecektir. (1) KDV iadelerinin YMM Tasdik Raporuna göre yapılmasında süresinde yapılmış tam tasdik sözleşmesi varsa üst iade sınırı bulunmamakta, süresinde yapılmış tam tasdik sözleşmesi yoksa üst sınır 407.000 TL’dir (01.01.2014 tarihinden itibaren). Kanunun 11/1-b maddesinden doğan iadelerde ise tam tasdik sözleşmesi olup olmadığına bakılmaksızın üst iade limiti (01.01.2014 tarihinden itibaren) 106.000 TL’dir. Süresinde düzenlenmiş tam tasdik sözleşmesi bulunan SDTŞ’lerin 61 No.lu Tebliğ kapsamındaki iade taleplerinde iade edilecek tutar, ortak bazında 106.000 TL’yi (01.01.2014 tarihinden itibaren) aşmamak kaydıyla iade talep edilen dönemde ortaklardan alınarak ihraç edilen mal bedellerine ilişkin KDV toplamı dikkate alınarak hesaplanacaktır. İndirimli orana tabi işlemlerden doğan iadelerde tam tasdik sözleşmesi yoksa, YMM Raporuna göre iade üst sınırı 01.01.2014’den itibaren 814.000 TL’dir (31 No.lu YMM Tebliği). (2) İndirimli orana tabi işlemlerden doğan KDV iade alacakları mükellefin kendisine ait ithalde alınanlar dahil vergi borçlarına, SGK prim borçlarına ve %51 veya daha fazla hissesi kamuya ait kuruluşlardan temin ettikleri elektrik ve doğalgaz borçlarına mahsup edilebilecektir. (3) İade alacağının, vergi dairelerine olan bütün borçlara (Devlete ait olup, vergi dairelerince takip edilen tüm amme alacaklarına) mahsubu yapılabilir. 116 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço pratik bilgiler Sıra No 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 KDV GENEL UYGULAMA TEBLİĞİNE GÖRE KDV TEVKİFATLARINA İLİŞKİN TABLO Kdv Tevkifatına Tabi Tevkifat Tevkifat Yapmak Zorunda Olanlar Mahsuben İade Nakden İade Teslim veya Hizmetler Oranı İkametgahı, İşyeri, Kanuni Merkezi ve İş KDV’nin Teslim ve Hizmet İfası İşlemlerine Muhatap YOK YOK Merkezi Türkiye’de Bulunmayanlar Tatamamı Olan Türkiye’deki Alıcılar rafından Yapılan İşlemler GVK’nın 18. Maddesi Kapsamına Giren Teslim ve Hizmetler (Bunlardan Sadece KDV’nin GVK’nın 94. Maddesinde Sayılan Kişi ve KuYOK YOK GVK'nın 94. maddesinde Sayılanlara tamamı ruluşlar Yapılanlar) 1- Gerçek Usulde KDV Mükellefleri, GVK’nın 70. Maddesinde Sayılan Mal 2- Gelir Vergisi Kanununa göre basit usulde ve Hakların Kiralanması İşlemleri vergilendirilenler, banka ve sigorta şirketleri (İktisadi İşletmelere Dahil Olmayan Tagibi faaliyetleri KDV’den istisna olan işletmeKDV’nin şınmazlar Hariç) (Kiraya verenin gerçek ler, sadece KDV’ye tabi işlemlerinin bulunduYOK YOK tamamı usulde KDV mükellefi Olmadığı, ancak ğu dönemlerde KDV mükellefiyeti tesis ettirekiracının gerçek usulde KDV mükellefi rek beyanname vermeleri uygun görülenler, olduğu hallerde) 5018 sayılı Kanuna ekli cetvellerde yer alan idare, kurum ve kuruluşlar Reklam Verme İşlemleri 1- Reklam Hizmeti Alanlar (KDV mükellefiyeti olmayan; amatör 2- Gelir Vergisi Kanununa göre basit usulde spor kulüplerine, oyuncularının formalavergilendirilenler, banka ve sigorta şirketleri rında gösterilmek, şahıslara veya kurugibi faaliyetleri KDV’den istisna olan işletmeKDV’nin luşlara ait bina, arsa, arazi gibi yerlerde ler, sadece KDV’ye tabi işlemlerinin bulunduYOK YOK tamamı duvarlara yazılmak, pano olarak yerleşğu dönemlerde KDV mükellefiyeti tesis ettiretirilmek, dergi, kitap gibi yazılı eserlerde rek beyanname vermeleri uygun görülenler, yayınlanmak ve benzeri şekillerde veri5018 sayılı Kanuna ekli cetvellerde yer alan len reklamlar) idare, kurum ve kuruluşlar 1- KDV Mükellefleri (sadece sorumlu sıfatıyla KDV’nin Temizlik, Çevre ve Bahçe Hizmetleri KDV ödeyenler bu kapsama dahil değildir.) 7/10 2- Belirlenmiş Alıcılar(1) Makine, Teçhizat, Demirbaş ve Taşıtla- KDV’nin Belirlenmiş Alıcılar ra Ait Tadil, Bakım ve Onarım Hizmetleri 5/10 Yemek Servis ve Organizasyon Hizmet- KDV’nin Belirlenmiş Alıcılar VAR leri 5/10 Miktarına bakEtüt, Plan-Proje, Danışmanlık, Denetim KDV’nin Belirlenmiş Alıcılar maksızın münve Benzeri Hizmetler 9/10 hasıran TemiFason Olarak Yaptırılan Tekstil ve Kon1- KDV mükellefleri (sadece sorumlu sıfatıyla KDV’nin nat ve/veya feksiyon İşleri, Çanta ve Ayakkabı Dikim KDV ödeyenler bu kapsama dahil değildir.) 5/10 VİR karşılığı VAR İşleri ve Bu İşlere Aracılık Hizmetleri 2- Belirlenmiş Alıcılar yapılır. İade 1- KDV mükellefleri (sadece sorumlu sıfatıyla - 5000 TL’ye katalebinin taKDV’nin dar VİR, YMM Yapı Denetim Hizmetleri KDV ödeyenler bu kapsama dahil değildir.) mamı kadar 9/10 Raporu ve Temi2- Belirlenmiş Alıcılar nat aranmaksızın, Teminat veril1- KDV mükellefleri (sadece sorumlu sıfatıyla - 5000 TL ve üzeri mesi halinde, KDV’nin Servis Taşımacılığı Hizmeti KDV ödeyenler bu kapsama dahil değildir.) talepler ise sade- Teminat, mün5/10 2- Belirlenmiş Alıcılar hasıran VİR ce Teminat KDV’nin ve/veya VİR so- sonucuna göre Her Türlü Baskı ve Basım Hizmetleri Belirlenmiş Alıcılar 5/10 çözülür. nucuna göre 1- KDV mükellefleri (sadece sorumlu sıfatıyla (5.000 TL’yi aşan KDV’nin İşgücü Temin Hizmetleri KDV ödeyenler bu kapsama dahil değildir.) kısım için Teminat 9/10 2- Belirlenmiş Alıcılar verilmesi halinde, KDV mükellefleri Teminat VİR ile Turistik Mağazalara Verilen Müşteri KDV’nin (sadece sorumlu sıfatıyla KDV ödeyenler bu çözülür.) Bulma/Götürme Hizmetleri 9/10 kapsama dahil değildir.) Yapım İşleri ve Bu İşlerle Birlikte İfa EdiKDV’nin Belirlenmiş Alıcılar len Mühendislik-Mimarlık ve Etüt-Proje 2/10 Hizmetleri VAR Spor Kulüplerinin (Şirketleşenler dahil) 1- KDV mükellefleri (sadece sorumlu sıfatıyla KDV’nin - 5.000 TL’ye Yayın, Reklam ve İsim Hakkı Gelirlerine KDV ödeyenler bu kapsama dahil değildir.) 9/10 kadar Teminat, Konu İşlemleri 2- Belirlenmiş Alıcılar VİR, YMM Ra5018 sayılı Kanuna Ekli Cetveller Kapporu aranmaksamındaki İdare Kurum ve Kuruluşlara KDV’nin 5018 sayılı Kanuna Ekli Cetveller Kapsamınsızın, 5/10 daki İdare, Kurum ve Kuruluşlar Yapılan ve Yukarıda Belirlenenler Dışındaki Hizmetler 117 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 pratik bilgiler pratik bilgiler 18 Külçe Metal Teslimleri (Bakır, Çinko, Alüminyum ve Kurşun) KDV’nin 7/10 19 Bakır, Çinko, Alüminyum ve Kurşun Ürünlerinin Teslimi KDV’nin 5/10 Metal, Plastik, Lastik, Kauçuk, Kağıt, 20 Cam Hurda ve Atıklarının Teslimleri (Sadece İstisnadan Vazgeçenlerde) Metal, Plastik, Lastik, Kauçuk, Kağıt ve 21 Cam Hurda ve Atıklardan Elde Edilen Hammadde Teslimi 22 Pamuk, Tiftik, Yün ve Yapağı ile Ham Post ve Deri Teslimleri KDV’nin 5/10 KDV’nin 9/10 KDV’nin 9/10 KDV’nin 5/10 23 Ağaç ve Orman ürünleri 1- KDV mükellefleri (sadece sorumlu sıfatıyla - 5.000 TL ve KDV ödeyenler bu kapsama dahil değildir.) üzeri talepler 2- Belirlenmiş Alıcılar ise VİR sonu1- KDV mükellefleri (sadece sorumlu sıfatıyla cuna göre veya KDV ödeyenler bu kapsama dahil değildir.) YMM Raporu 2- Belirlenmiş Alıcılar ile (5.000 TL’yi 1- KDV mükellefleri (sadece sorumlu sıfatıyla VAR KDV ödeyenler bu kapsama dahil değildir.) Miktarına bakıl- aşan kısım için Teminat veril2- Belirlenmiş Alıcılar maksızın VİR, 1- KDV mükellefleri (sadece sorumlu sıfatıyla YMM Raporu ve mesi halinde, Teminat VİR Teminat aranKDV ödeyenler bu kapsama dahil değildir.) veya YMM Ramaksızın 2- Belirlenmiş Alıcılar poru ile çözü1- KDV mükellefleri (sadece sorumlu sıfatıyla lür.) KDV ödeyenler bu kapsama dahil değildir.) 2- Belirlenmiş Alıcılar 1- KDV mükellefleri (sadece sorumlu sıfatıyla KDV ödeyenler bu kapsama dahil değildir.) 2- Belirlenmiş Alıcılar (1) Belirlenmiş Alıcılar (KDV mükellefi olsun olmasın): - 5018 sayılı Kanuna ekli cetvellerde yer alan idare, kurum ve kuruluşlar, il özel idareleri ve bunların teşkil ettikleri birlikler, belediyelerin teşkil ettikleri birlikler ile köylere hizmet götürme birlikleri, - Yukarıda sayılanlar dışındaki, kanunla kurulan kamu kurum ve kuruluşları, - Döner sermayeli kuruluşlar, - Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, - Kanunla kurulan veya tüzel kişiliği haiz emekli ve yardım sandıkları, - Bankalar, - Kamu iktisadi teşebbüsleri (Kamu İktisadi Kuruluşları, İktisadi Devlet Teşekkülleri), - Özelleştirme kapsamındaki kuruluşlar, - Organize sanayi bölgeleri ile menkul kıymetler, vadeli işlemler borsaları dahil bütün borsalar, - Yarıdan fazla hissesi doğrudan yukarıda sayılan idare, kurum ve kuruluşlara ait olan (tek başına ya da birlikte) kurum, kuruluş ve işletmeler, - Payları Borsa İstanbul (BİST) A.Ş.’de işlem gören şirketler. - Kalkınma ve yatırım ajansları (okul aile birlikleri ve Sağlık Bakanlığına bağlı aile hekimliği kurumları bu kapsamda değerlendirilmeyecektir. (2) Kısmi tevkifat uygulaması kapsamına giren her bir işlemin KDV dahil bedeli 1.000 TL’yi aşmadığı takdirde, hesaplanan KDV tevkifata tabi tutulmayacaktır. Sınırın aşılması halinde ise tutarın tamamı üzerinden tevkifat yapılacaktır. Tam tevkifat kapsamındaki işlemlerde ise tevkifat yapılması için bir limit söz konusu değildir. (3) İade olarak talep edilecek tutar, işlemin bünyesine giren KDV değil, tevkif edilen KDV esas alınarak belirlenecektir. İadesi istenilecek KDV, hiçbir surette tevkifata tabi tutulan KDV’den fazla olmayacaktır. YMM Tasdik Raporunun arandığı hallerde, YMM raporlarına ilişkin limitlerde gümrük beyannameli mal ihracından kaynaklanan iade talepleri için öngörülen tutarlar (süresinde yapılmış tam tasdik sözleşmesi varsa sınırsız, yoksa 1.1.2014 tarihinden itibaren aylık 407.000 TL) geçerlidir. (4) Tevkifat uygulamasından doğan KDV alacaklarının mükellefe iade edilebilmesi için, satıcının tevkifat uygulanmayan KDV tutarını 1 No.lu KDV Beyannamesi ile beyan etmiş olması, alıcının da yaptığı tevkifatla ilgili 2 No.lu KDV Beyannamesini vergi dairesine vermiş olması zorunlu olup, alıcı tarafından 2 No.lu beyanname ile beyan edilen ve tahakkuk ettirilen KDV’nin ödenmiş olma şartı aranmaz. Genel bütçe kapsamındaki idarelere yapılan işlemlerde hakedişin harcama yetkililerince onaylanmış olması yeterli olup, ayrıca beyan ve ödeme şartı aranamaz. (5) Kısmi tevkifat uygulamasından kaynaklanan iade alacaklarının mahsuben iadesi, mükellefin kendisinin, ortaklık payı ile orantılı olmak üzere adi, kollektif ve komandit şirketlerde ortakların (komandit şirketlerde sadece komandite ortakların) ithalat sırasında uygulananlar dahil vergi borçları ile sosyal sigortalar prim borçları ve ferileri için söz konusu olabilecektir. Mahsup kapsamına, tevkifatla ilgili olarak verilen 2 No.lu KDV Beyannamesine göre tahakkuk eden vergiler de dahildir. (6) Tevkifat uygulamasından kaynaklanan ve vergi inceleme raporuna göre sonuçlandırılan mahsuben iade taleplerinde, vergi inceleme raporu dışında diğer belgelerin tamamlanmış olması şartıyla standart iade talep dilekçesinin vergi dairesine verildiği tarih itibarıyla mahsup işlemi yapılır. Dava Konusu Vergi veya Ceza İhbarnamesine İhtirazi Kayıtla Verilen Beyannameye Ödeme Emrine Haciz Varakasına İhtiyati Hacze Temyiz Davası Mahkeme Vergi Mahkemesine Vergi Mahkemesine Vergi Mahkemesine Vergi Mahkemesine Vergi Mahkemesine Danıştay'a DAVA AÇMA SÜRELERİ Dava Açma Süresi Tebliğden İtibaren 30 Gün İçinde Tahakkuk Tarihinden İtibaren 30 Gün İçinde Tebliğden İtibaren 7 Gün İçinde Haciz Tarihinden İtibaren 7 Gün İçinde Haciz Tarihinden İtibaren 7 Gün İçinde Kararın Tebliğinden İtibaren 30 Gün 118 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço Dayanağı VUK, 2577 S.K. İşlem Yönergesi 2577 S.K. İşlem Yönergesi AATUHK, 2577 S.K. İşlem Yönergesi AATUHK, 2577 S.K. İşlem Yönergesi AATUHK, 2577 S.K. İşlem Yönergesi döviz kurları T ür k i ye C u m h ur i ye t M e r k e z B a nk a s ı Günlük Döviz Kurları ŞUBAT Tarih 01.02.2014 02.02.2014 03.02.2014 04.02.2014 05.02.2014 06.02.2014 07.02.2014 08.02.2014 09.02.2014 10.02.2014 11.02.2014 12.02.2014 13.02.2014 14.02.2014 15.02.2014 16.02.2014 17.02.2014 18.02.2014 19.02.2014 20.02.2014 21.02.2014 22.02.2014 23.02.2014 24.02.2014 25.02.2014 26.02.2014 27.02.2014 28.02.2014 ABD DOLARI Alış Satış 2.2696 2.2737 2.2634 2.2675 2.2560 2.2601 2.2393 2.2434 2.2249 2.2289 2.2169 2.2209 2.2247 2.2287 2.2024 2.2064 2.1923 2.1962 2.2003 2.2042 2.1845 2.1884 2.1810 2.1849 2.1790 2.1830 2.1881 2.1920 2.2081 2.2121 2.1972 2.2012 2.1806 2.1845 2.2046 2.2086 2.2081 2.2120 2.2342 2.2382 EURO Alış Satış 3.0726 3.0782 3.0557 3.0612 3.0492 3.0547 3.0271 3.0326 3.0078 3.0132 3.0094 3.0148 3.0340 3.0394 3.0111 3.0166 2.9857 2.9910 3.0062 3.0116 2.9920 2.9974 2.9891 2.9944 2.9905 2.9959 3.0090 3.0144 3.0249 3.0303 3.0120 3.0174 2.9967 3.0021 3.0319 3.0374 3.0326 3.0381 3.0508 3.0563 MART Tarih 01.03.2014 02.03.2014 03.03.2014 04.03.2014 05.03.2014 06.03.2014 07.03.2014 08.03.2014 09.03.2014 10.03.2014 11.03.2014 12.03.2014 13.03.2014 14.03.2014 15.03.2014 16.03.2014 17.03.2014 18.03.2014 19.03.2014 20.03.2014 21.03.2014 22.03.2014 23.03.2014 24.03.2014 25.03.2014 26.03.2014 27.03.2014 28.03.2014 29.03.2014 30.03.2014 31.03.2014 ABD DOLARI Alış Satış 2.2129 2.2168 2.2185 2.2225 2.2119 2.2159 2.2074 2.2114 2.1999 2.2039 2.1873 2.1912 2.2118 2.2158 2.2220 2.2260 2.2459 2.2499 2.2244 2.2284 2.2322 2.2362 2.2216 2.2256 2.2224 2.2265 2.2212 2.2252 2.2373 2.2413 2.2350 2.2390 2.2370 2.2410 2.2319 2.2359 2.2121 2.2161 2.1912 2.1951 2.1898 2.1938 EURO Alış Satış 3.0477 3.0532 3.0556 3.0611 3.0440 3.0495 3.0298 3.0353 3.0225 3.0279 3.0381 3.0436 3.0700 3.0755 3.0781 3.0836 3.1153 3.1209 3.1037 3.1093 3.0993 3.1049 3.0872 3.0928 3.0916 3.0972 3.0919 3.0975 3.0842 3.0898 3.0824 3.0880 3.0823 3.0878 3.0831 3.0887 3.0524 3.0579 3.0148 3.0202 3.0072 3.0126 NİSAN Tarih 01.04.2014 02.04.2014 03.04.2014 04.04.2014 05.04.2014 06.04.2014 07.04.2014 08.04.2014 09.04.2014 10.04.2014 11.04.2014 12.04.2014 13.04.2014 14.04.2014 15.04.2014 16.04.2014 17.04.2014 18.04.2014 19.04.2014 20.04.2014 21.04.2014 22.04.2014 23.04.2014 24.04.2014 25.04.2014 26.04.2014 27.04.2014 28.04.2014 29.04.2014 30.04.2014 ABD DOLARI Alış Satış 2.1557 2.1596 2.1492 2.1531 2.1311 2.1350 2.1355 2.1393 2.1354 2.1393 2.1183 2.1221 2.0941 2.0978 2.1046 2.1084 2.0993 2.1031 2.1177 2.1215 2.1268 2.1306 2.1263 2.1301 2.1322 2.1360 2.1302 2.1341 2.1284 2.1322 2.1330 2.1368 2.1372 2.1410 2.1387 2.1425 2.1339 2.1378 2.1313 2.1351 2.1180 2.1218 EURO Alış Satış 2.9699 2.9753 2.9643 2.9697 2.9392 2.9445 2.9390 2.9443 2.9264 2.9317 2.9068 2.9120 2.8838 2.8890 2.9036 2.9088 2.9105 2.9158 2.9406 2.9459 2.9419 2.9472 2.9342 2.9394 2.9507 2.9560 2.9505 2.9559 2.9411 2.9464 2.9481 2.9535 2.9516 2.9569 2.9568 2.9622 2.9533 2.9586 2.9558 2.9611 2.9350 2.9403 MAYIS Tarih 01.05.2014 02.05.2014 03.05.2014 04.05.2014 05.05.2014 06.05.2014 07.05.2014 08.05.2014 09.05.2014 10.05.2014 11.05.2014 12.05.2014 13.05.2014 14.05.2014 15.05.2014 16.05.2014 17.05.2014 18.05.2014 19.05.2014 20.05.2014 21.05.2014 22.05.2014 23.05.2014 24.05.2014 25.05.2014 26.05.2014 27.05.2014 28.05.2014 29.05.2014 30.05.2014 31.05.2014 ABD DOLARI Alış Satış 2.1154 2.1193 2.1073 2.1111 2.0966 2.1004 2.0932 2.0970 2.0923 2.0960 2.0746 2.0784 2.0766 2.0804 2.0755 2.0792 2.0712 2.0749 2.0711 2.0748 2.0770 2.0807 2.8387 2.8438 2.1046 2.1083 2.1072 2.1110 2.0921 2.0958 2.0845 2.0883 2.0848 2.0885 2.0973 2.1011 2.1045 2.1083 2.0922 2.0959 - EURO Alış Satış 2.9252 2.9305 2.9194 2.9246 2.9087 2.9139 2.9153 2.9206 2.9137 2.9189 2.8917 2.8969 2.8671 2.8722 2.8573 2.8624 2.8451 2.8502 2.8409 2.8460 2.8387 2.8438 2.8761 2.8813 2.8826 2.8878 2.8869 2.8921 2.8607 2.8659 2.8410 2.8461 2.8435 2.8487 2.8621 2.8672 2.8660 2.8712 2.8476 2.8527 - Not: Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından açıklanan döviz kurlarına geçerli oldukları tarihler itibariyle yer verilmiştir. 119 BBilanço MAYIS / HAZİRAN 2014 Başımız Sağ Olsun Odamız üyesi Smmm. Tevfik COŞKUNSERÇE’nin vefatını üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz. Merhuma Allah’tan rahmet, kederli ailesine ve yakınlarına başsağlığı dileriz. Odamız üyesi Sm. Recep GÜNDÜZ’ün vefatını üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz. Merhuma Allah’tan rahmet, kederli ailesine ve yakınlarına başsağlığı dileriz. Eski üyemiz Sm. Sabri ÖZTÜRK’ün vefatını üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz. Merhuma Allah’tan rahmet, kederli ailesine ve yakınlarına başsağlığı dileriz. Smmm. Emre ÜNLÜ’nün babası Aydın ÜNLÜ’nün vefatını üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz. Merhuma Allah’tan rahmet, kederli ailesine ve yakınlarına başsağlığı dileriz. Smmm. Sabri AKYOL’un annesi Zehra AKYOL’un vefatını üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz. Merhume’ye Allah’tan rahmet, kederli ailesine ve yakınlarına başsağlığı dileriz. Smmm. Yusuf BALKAN’ın babası eski üyemiz Smmm. Yakup BALKAN’ın vefatını üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz. Merhuma Allah’tan rahmet, kederli ailesine ve yakınlarına başsağlığı dileriz. Smmm. Nejat SEVİM’in annesi Hacer SEVİM’in vefatını üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz. Merhume’ye Allah’tan rahmet, kederli ailesine ve yakınlarına başsağlığı dileriz. Smmm. Gülden KOÇAK’ın babası Ali KOÇAK’ın vefatını üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz. Merhuma Allah’tan rahmet, kederli ailesine ve yakınlarına başsağlığı dileriz. Bursa SMMM Odası Yönetim Kurulu 120 MAYIS / HAZİRAN 2014 BBilanço
© Copyright 2024 Paperzz