DEM TRİO Hatırlamak ve Hayâl Etmek… Dr. Murat Salim Tokaç : tanbur, ney Derya Türkan: Klasik Kemençe Cenk Güray : Divan sazı DEM Trio’nun, Anadolu Geleneksel Müziği’nden köklenip, doğaçlamalarla bir meçhule doğru giden müzikleri; aynı kültürün çalgıları olan tanbur ve bağlama arasında süreç içinde oluşan yapay ayrılığı ve uzaklığı ortadan kaldırma adına ilk adımlardan biri olarak göze çarparken, geleneksel çalgılardan oluşan bir topluluktan çıkabilecek makamsal tabanlı tını arayışları adına da olgun fikirler ortaya koymaktadır. DEM Trio; şu anda topluluğun özgün tını paleti içine başka geleneksel çalgı ve sesleri yerleştirmeye çalışırken, Anadolu müzik kültürünün değişik yöresel tınılarına dair kuramsal ve pratik çalışmalarını yurtiçi ve yurtdışı konserlerinde yansıtmaktadır. Topluluğun ilk albümü 2008 yılında Serçeşme (The Fountain) ismiyle İtalyan Felmay Müzik firması tarafından tüm dünyada dinleyicilere sunulmuştur. Topluluğun ikinci albümü “Erguvan” ise 2014 yılı başlarında aynı firma tarafından tüm dünyada yayımlanmıştır. Topluluk şu an üçüncü albümünün hazırlıkları içindedir. Avrupa basınından topluluğun müziğine dair notlar: Osmanlı Kültürüne, Türk müziğinin komşu coğrafyalarla ilişkisinin altını çizen, modern ifadeli bir oda müziği yaklaşımı… CD roots Virtüözce işlenmiş, girift bir müzik. Aynı zamanda dolaysız ve şaşırtcı, sadece doğaçlamaya dayanmayan, bütünleşik bir oda müziği… The Weekend Planet, Australia Müziği dinleyen kişi sunulan bilgi ve irfanın derinliğinden etkileniyor, fakat müzik kalıpsal bir anlayışın dışında bir doğallıkla dışarı yansıyor. Duck Baker, Dirty Linen, December 2008, England ZEYBEK HAVALARI Ali Fuat Aydın-İlay Çelik-Celal Sezer-Mustafa Göçer-Cenk Güray "Talip Özkan'ın anısına..." “Şüphesiz ki bu kayıt, bağlama ve Ege’deki Türk ve Yunan müzik kültürleri için bir dönüm noktasını işaret etmektedir”Chris Potts-Folk Roots Dergisi “Duyduğunuz kayıt karmaşık ritmik ve müzikal kalıpların, iki müzisyen tarafından zarif ve son derece profesyonel bir şekilde icrası ile oluşmuş. Müzisyenler hem solo hem de ikili icralarında muhteşem bir atmosfer yaratarak yüksek kalitelerini gösteriyorlar.” Eelco Schilder-Folkworld Ali Fuat Aydın ve Cenk Güray’ın 20 yıllık müzikal birliktelikleri kapsamında, İlay Çelik, Celal Sezer ve Mustafa Göçer’in de destekleriyle gerçekleştirdikleri konser, araştırma ve kayıt çalışmaları Anadolu’nun önemli manevi örgütlenmelerinden olan “Zeybeklik” geleneğini ve bu geleneğin müzikal yansımalarını keşfetmek isteyenler için tutarlı bir ezgisel ve metinsel dağarcık sunmaktadır. Bu dağarcık içinde Ege’nin pek çok bölgesinde özellikle ağır zeybek ezgileri ile ilgili yapılan derleme çalışmalarını, bu çalışmaların konu edildiği makale, CD kayıtları, radyo ve TV programlarını ve dünyanın pek çok yerinde yapılan konserleri barındırmaktadır. Aydın ve Güray’ın değerli Üstad Talip Özkan’ın anısına adadıkları ve tüm dünyaya İtalyan Felmay Müzik etiketi ile sunulan ilk albüm çalışmaları olan “Bir” ise, zeybek müziğinin geleneksel danslar ile ilgisi üzerinde yoğunlaşmaktadır. Ege’nin iki yakasına sinmiş “Zeybeklik” geleneğinin keşfi belki de Anadolu kültürünü özgün kılan felsefe, inanç ve yaşam geleneklerinin de keşfi anlamına gelmektedir…Bir de Ege’nin diğer yanındaki dostları hatırlamak anlamına…Hani hep gelecekmiş gibi sofradaki yeri boş tutulan, gönül yarası, gönlün yarısı dostları… Ali Fuat Aydın-Bağlama İlay Çelik-Ses Celal Sezer-Ses Mustafa Göçer-Vurmalı çalgılar Cenk Güray-Divan sazı NEFES Nida Ateş-Ali Fuat Aydın-Cenk Güray “Nefes”, hem aynı müzik anlayışını paylaşan hem de, bunca sanatsal ıssızlığın ortasında müziklerini paylaşarak “nefes” alabileceği mekânların ve oradaki dostların hasretini çeken Nida Ateş, Ali Fuat Aydın ve Cenk Güray’ın ortak projesidir. Müziğin başlangıcını ve sonunun “nefes’e” dayandığına inanan bu müzisyenler, bu nefes’lerin sohbetle birleşmesinin seslerin ve yankıların gücünü arttıracağına inanırlar… Bu yüzden dostları ararlar yanı başlarında ve onların nefeslerini… Böylece nefesleri, fısıltı, fısıltıları çığlık yapacaklarına inanırlar sessizce… Tabii onların fısıltıları yıllardır anlamaya çalıştıkları ve geçmişlerine dair izleri saklayan Ege Müziği üzerinedir… Nida Ateş-Bağlama, Ses Ali Fuat Aydın-Bağlama, lavta, buzuki Cenk Güray-Divan sazı, cura, ses AKDENİZ ORKESTRASI VE MUAMMER KETENCOĞLU İki Yakayı Birleştiren Sesler: Zeybekler'den Rebetiko'ya... Ege’nin ortak müzik kültürü mirasını simgeleyen “Zeybek ve Rebetiko” müzikleri, aynı tarihsel köklere dayanan, benzer kültürel ortamlarda şekillenmiş, benzer müzikal yapılara dayalı olarak icra edilen; Anadolu’daki kaynaklarından çıkıp, iki yakanın dağlarından fısıldaşarak Ege’ye akan nehirlerdir. Bu sesler; biri zarafetle bezenmiş bir görkemi ifade ederken, diğeri de gizli gizli ayrılıklardan bahseden, aynı sohbetin soruları, cevapları, cevapsız soruları veya ortak tebessümleri gibidir… Zeybekler ve Rebetiko aynı zamanda sırları tarihte saklı sebeplerle ayrılan, ancak birbirlerini “her zaman sofrada tabağı saklı” eski bir dostmuşçasına özleyen iki toplumun da ortak hikâyesidir. Zeybekler ve Rebetiko, Türkiye ve Yunanistan için, ayrılıkların değil de ortaklıkların altını çizmek, aynı türküleri söyleyebilen iki halk olabilmenin tüyler ürperten görkemini dünyaya haykırabilmek için bulunmaz şanslardır. Orkestranın açıklamalı konserleri, icracı, araştırmacı olan ve bu konularda uzmanlaşmaya çalışan veya sadece müziği, Ege’yi seven, binlerce yılın bu ses mirasını tanımaya paylaşmaya hevesli herkesin bir ses, bir fikir veya bir his edinebileceği şekilde tasarlanmaktadır. Anadolu kökenli kadim Akdeniz mirasının izini geleneksel ezgiler ve özgün besteler aracılığıyla süren Akdeniz Orkestrası, konserlerinde Ege’nin iki yakasından zeybek havaları, türküler ve sirto ve kasap havalarına yer vermektedir. AKDENİZ ORKESTRASI Muammer Ketencoğlu-Akordeon, ses Dr. Murat Salim Tokaç-Tanbur, ney Derya Türkan-Klasik kemençe Ali Fuat Aydın-Bağlama İlay Çelik-Ses Yusuf Koçak-Ud Volkan Orhan-Keman Miase Örümlü-Ney Ömür Eren-Kanun Ahmet Gökhan Coşkun, Erdem Şimşek, Sinan Şimşek-Bağlama ailesi çalgıları İsmet Karadeniz-Gitar, perdesiz gitar, yaylı tanbur Nevin Şahin, Mustafa Göçer-Vurmalı çalgılar Cenk Güray-Divan sazı Akdeniz kıyılarının ortak kültürel köklere sahip müzik üsluplarını araştırmak ve icra etmek amacını güden “Akdeniz Orkestrası” 2005 yılında kurulmuştur. Topluluk için “Akdenizlilik”, “Anadolulu” olma bilincinin ayrılmaz bir parçasıdır. Bu yüzden Akdeniz Orkestrası, kadim Doğu-Batı kültürlerinin ortak temellerini bünyesinde barındıran “Akdeniz’in”, kültürler arası bütünleştirici özelliğini hatırlamaya ve hatırlatmaya çalışmaktadır. 2005 yılında Ankara Devlet Tiyatrosu’nun sahneye koyduğu “Sevgili Hayat” adlı oyunun müziklerini Muammer Ketencoğlu ile birlikte hazırlayan topluluk elemanları, bugüne kadar Akdeniz ve Ege müzik kültürü ile ilgili yurtiçi ve yurtdışında pek çok konser ve seminer vermiş, Akdenizli başka müzik topluluklarıyla kültürler arası ortak projelerde yer almıştır. Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuarı Müzik Topluluğu “Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Türk Musikisi Konservatuarı” 2011 yılında, Cumhuriyet tarihinin Ankara merkezli ilk iki Türk Müziği Konservatuarından biri olarak kurulmuştur. Konservatuar bu tarihten itibaren fiziki ve akademik yapılanma çalışmalarını; ülkemiz topraklarındaki tarihsel müzik geleneklerinin inceliklerini kavramış, bu incelikleri Türk Müziğinin geçmişten geleceğe tutarlı bir şekilde aktarılması sürecinde kullanabilecek nitelikli icracı, araştırmacı, ve akademisyenlerin yetiştirilmesini hedefleyen bir anlayış ile sürdürmektedir. Bünyesinde “Türk Müziği”, “Müzikoloji” ve “Türk Halk Oyunları” olmak üzere üç bölümü barındıran kurum, lisans düzeyindeki ilk öğrencilerini 2013-2014 EğitimÖğretim yılı içinde “Türk Din Musikisi Lisans Programı’na” kabul etmiş, aynı eğitim-öğretim yılı içinde “Türk Din Musikisi Tarihi Yüksek Lisans Programı’nı” da açmış ve “doktora” eğitiminin temellerini de atmaya başlamıştır. Eğitim çalışmalarının yanında düzenlenecek bilimsel ve sanatsal etkinlikler ile üretilecek bilimsel yayınlarla “Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Türk Musikisi Konservatuarı” yakın bir gelecekte ülkemiz ve dünya kültürüne alanında etkin ve üretken bir kurum olarak hizmet etmeyi amaçlamaktadır. Konservatuarın çatısı altında kurulan müzik topluluğu ise Konservatuarın kuruluş hassasiyetlerini hayata geçirmek üzere kurulmuş olup, Anadolu’nun tarihsel müzik çeşitliliğini kucaklayıp titizlikle icra etmeyi prensip olarak benimsemiştir. Üyeler Y.Doç.Dr.Arif Demir -Ses Y.Doç.Dr.Burcu Avcı-Viyolonsel Öğr. Gör. Emre Düzenli-Bağlama Öğr. Gör. Alper Akdeniz-Ud Öğr. Gör. Çağlar Toptaş-Klasik kemençe Arş.Gör. Esra Kalınsaz-Keman Öğr. Gör. Miase Örümlü-Ney Arş.Gör.Nevin Şahin -Vurmalı Çalgılar Konuk icracı: Dr. Murat Salim Tokaç Tanbur Konuk icracı: Tahir Aydoğdu-Kanun Doç.Dr.Cenk Güray-Divan Sazı ABİS Ve Sessizlik Sonrası… Değişik oluşumlar halinde beraber müzikle geçen yılları hafızalarında saklayan ABİS üyeleri zihinlerinin loş derinliklerinde unuttukları, belki de kaybettikleri bir “sesi” arıyorlar…O ses zaman içinde yitirilen pek çok şeyi anlatıyor, içlerinde ve dışlarında… O sesi bulamayacaklarını biliyorlar ama arayış ve yolculuklar devam ediyor…Bu umutsuz uğraştaki hikayeler anlattıkları, iç burksa da gerçek hikayler…ABİS’in tek iddiası “kendi” olmak, kendini anlatmak…Halkların hafızasında ne varsa caz doğası gereği hepsini hatırlar, o yüzden geleneğin içinden gelen sesler caza yabancı değildir, olmamalıdır, ortak bir ağızdan söylenmesi şartıyla…O yüzden kendi gibi ve bütün…ABİS… Sarp Maden-Elektrik Gitar Kaan Bıyıkoğlu-Piyano Derya Türkan-Klasik Kemençe Miase Örümlü-Ney İsmet Karadeniz-Yaylı tanbur, Rebap Volkan Orhan-Keman Erdem Şimşek-Bağlama Ömür Eren-Kanun Roberto Bonati-Kontrbas Yinon Muallem, Mustafa Göçer, Nevin Şahin, Canan Aykent-Vurmal Çalgılar Konuk icracı: Erkan Oğur-Perdesiz gitar, Kopuz Konuk icracı: Dr. Murat Salim Tokaç-Tanbur Cenk Güray-Divan Sazı, Perdesiz Bağlama PERDELERE VURAN SESLER… Geleneksel Müziklerin en önemli aktarım unsuru olan hafıza kültürü, hatırlamak adına iki ana unsurdan destek almaktadır. Bu unsurlar, müzikal yapıları oluşturan ses malzemesini aktaran “çalgılar” ile bu malzemenin nasıl organize edildiğine dair detayları içinde saklayan makam ve usullerdir. Müzik kültürü ile sözün birleşimi ise bu temellere dayanan müzik kültürünün doğrudan halkı anlatan kısmına temas etmekte adeta binlerce yıllık hatıraları dillendirmektedir. Bundan dolayı bir çalgının ve sesin müzik kültürüne dair sohbeti aslında bir coğrafyanın ve toplumun müziğinin tüm inceliklerini içinde barındırabilmektedir. İlay Çelik ve Cenk Güray bu konserde bir çalgı ve bir sesin birleşiminde Anadolu Müzik Kültürü’ne dair incelikleri hatırlamak ve bunları paylaşmayı hedeflemektedir. İlay Çelik-Ses Cenk Güray-Divan Sazı, perdesiz bağlama Konuk icracılar: Dr. Murat Salim Tokaç-Tanbur, ney Miyase Bayramoğlu-Ney İsmet Karadeniz: Perdesiz gitar, bağlama SÜLEYMAN ERGUNER ‘HARPUT MUSİKİSİ’ Süleyman Erguner, bu konserinde, ney ve sesiyle’ Harput Musikisi’ni icra ediyor. Gerek repertuardaki, gerek icradaki farklılıklarıyla, Elazığ ‘Harput Musikisi’ , bu anlamda ilk defa sunuluyor. Harput musikisi; kendine özgü çalgıları, makamları ve icra sırasındaki kuralları ile musiki kültürümüzde yer alan çok özel bir bölge musikisidir. Elazığ ve Harput’ta oluşmuş, bugüne kadar gelmiş bu yüce musikinin en önemli özelliklerinden biri; çok zengin form çeşidine sahip olmasıdır. Divanlar, Hoyratlar gazeller, türküler, müstezadlar gibi formlardaki eşsiz eserler ve ‘Harput Ağz’ı denilen ses ve saz icra farklılıkları, Harput Musikisi’ni meydana getirmiştir. Harput müziği; köy ve kentin ortak müzik kültürüdür. Celal Sezer, Adem Tay, Cenk Güray gibi ses ve saz sanatçılarından oluşan Süleyman Erguner Topluluğu, ‘Harput Musikisi’ üzerindeki araştırma ve icra çalışmalarını devam ettiriyor DOĞUNUN BATISINDA BATININ DOĞUSUNDA Tanini Trio-Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı Tarihsel derinlik açısından bakıldığı zaman Anadolu coğrafyası hem batı hem de doğu dünyalarının müzik geleneklerinin köklerini içinde barındırmaktadır. Bu kökler sonraki dönemlerde de bu müzik kültürünün gelişimini yönlendirmiş, Anadolu kah batıdan doğuya kah da doğudan batıya doğru akan kültür nehirlerinin yatağı olarak, bu nehirlerin bıraktığı kalıntıların miraslarını özümseme fırsatı bulmuştur. Binlerce yıllık bu köklü ve çok yönlü mirasa sahip çıkmak Türkiye'nin dünya adına taşıdığı bir sorumluluk olmalıdır. Bu mirasa dair bilincin öncelikle ülke içinde sonrada ülke dışında bu amacı taşıyan yayın, seminer ve konserlerle güçlendirilebilmesi bu sorumluluğun gerçekleşmesini kolaylaştıracaktır. "Doğunun Batısında, Batının Doğusunda" adlı projenin amacı Anadolu'ya dair bu kültür misyonunu geleceğe taşıma gücüne sahip genç kuşak ile buluşabilme adına üniversitelerden başlaması planlanan seminer ve konser dizileri ile bu amaca hizmet edebilmektir. Söz konusu konserlerde Anadolu’ya ve çevre coğrafyalara dair geleneksel müzik örnekleri, sistematik bir tarihsel ve müzikolojik çerçeve içinde dinleyicilere sunularak, Anadolu’nun doğu-batı çelişkisi içindeki uzlaştırıcı yönüne dikkat çekilecek, bu yolla dinleyicilere Anadolu’nun dünya kültüründeki önemi ve bireysel kültürel kimliklerin oluşumundaki etkisi hatırlatılacaktır. Türkiye sınırlarının içinde ve dışında benzer zamanlarda başlayacak etkinliğin öncelikle tarihsel ilişki içinde bulunan Balkan, Ön Asya coğrafyaları ve Ortadoğu ülkeleri ile Türki Cumhuriyetlere taşınması Anadolu'nun komşu coğrafyaları da etkileyen kültürel birikiminin tekrar gündeme getirilmesini ve hatırlanmasını sağlayacaktır. Uzun vadede projenin bu kültüre dair ortak hafızayı güçlendirmek adına Avrupa, Asya ve Afrika'nın diğer köşelerine de taşınması planlanmaktadır. Projenin müzikal ve akademik yönlerini uzun yıllardır bu alanda çalışan Tanini Trio ve Cenk Güray yönlendirecek, danışma kurulunda "Arkeoloji'den Sosyoloji'ye, Tarih'ten Müzikoloji'ye" kadar projenin ilişki kurduğu disiplinlerden uzmanlar yer alacaktır. Projenin akademik kısmı Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı tarafından desteklenecektir. Açıklamalı Konser için Örnek Repertuar R. Aysu - Kürdihicazkar Saz semaisi W.A. Mozart - Türk Marşı Irak+Türkmen türküsü: Altın hızma P. I. Çaykovsky - Arap Dansı İsmail Dede Efendi. - Yine bir Gülnihal Calisto Guatelli-Osmanlı Sergi Marşı Calisto Guatelli-Marş-ı Nadi Bach/Gounod - Ave Maria + Refik Talat Alpman Mahur Saz Semaisi Koca Ümmet Zeybeği-Geragotikos Sirtosu Kafkas-Orta Asya-İran-Türk etkileşimleri ile ilgili bir potpori Makedonsko Devojce Bulgar Ruchenitsa Karagöz Kasabı-İstanbul Kasabı Turna Semahı Proje Kadrosu Proje Tanini Trio ve Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı’nın eğitim ve sanat kadrosu tarafından gerçekleştirilecektir. Tanini Trio Tahir Aydoğdu Hakan Ali Toker Bilgin Canaz Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı Y.Doç.Dr.Arif Demir Y.Doç.Dr.Burcu Avcı Öğr. Gör. Emre Düzenli Öğr. Gör. Alper Akdeniz Öğr. Gör. Çağlar Toptaş Arş.Gör. Esra Kalınsaz Doç.Dr.Cenk Güray-Proje Danışmanı ÜMMÜŞEN… 70’li 80’li yılların “efsanevi” ozanı sesi ve türküleriyle “sosyal katkı” ortaya çıkarabilecek özel konserlerde sahne alıyor. Kendisini sahnede Serhan Kelleözü, Cenk Güray gibi müzisyen öğrenci ve dostları yalnız bırakmıyor… Birlikte hatırlamak adına… İstanbul Solistleri’ne Dâir... Kaplumbağa terbiyecisi tablosuna baktığımızda gördüğümüz gerçeklik ve antiklik düzeyinde müziğin de antika değerinde olacak kadar eski ve doğal hâlini sizlere sunmak istiyoruz. Eğer bunu başarırsak Türk Müziği imajının geliştirilmesi, yanlış kanaatlerin düzeltilmesinin yanısıra temsil, tanıtım ve teşvik edilmesini de sağlamış olacağız. M üzik bir ilimdir. Bize hissettirdiği hazzın altında pek çok detay barındıran bir ilim. Nazari ve ameli kuralların sanatçı bünyesinde toplanması ve bunlara icrâcının eklediği kompozisyon hassasiyeti, v.s. gibi pek çok aşamayı, o kişinin saniyeler içerisinde harmanlaması ve muhataplarına aktarması, takdir edersiniz ki hiçte kolay ve azımsanacak bir şey değildir. Bu aktarım aşamasında pek çok psikolojik ve fizyolojik mekanizmanın devreye girdiğini -hem dinleyici hem de sanatçı açısından- biliyor ya da en azından hissediyoruz. Kısaca izâh edilen tüm bu serüven, artık İstanbul Solistleri’nin seslerinde, nefeslerinde ve parmaklarının ucunda... DE /R İT • • A T OK AK Lİ M AN G SA G ÜN RA T /K ÖR ASİK KEMENÇE • MU ANUN • FAHRETTİ / KL NY AN AR RK KI N TÜ AÇ /T AN BU R VE NEY • YURDAL TO KCA N / UD • H Misyonlarını, “...vârisi olduğumuz kültür mirasının değerini fark ettirmek, kültürel yozlaşmaya meydan vermeden Türk Müziği’nin tüm değerleri ile, dünyada itibar görmesini sağlamak...” olarak açıklayan İstanbul Solistleri, geçmişe ait tarihi değer ifâde eden melodilerin, gericilik ve avamla özdeşleştirilmesinin ve bu konudaki algılama yanlışlığının değiştirilmesi hususlarına yönelik çalışmaları kendilerine düstûr edinmişlerdir. İM RY Kâdim sesler, ancak ve ancak kadîm bir medeniyetin başkentinden duyurulur tüm dünyaya... Doğu’dan Batı’ya binlerce yılık mirâs, üstâd vârislerin hünerli ellerinden akar geleceğe... Bu iki cümle, İstanbul Solistleri’nin bir araya gelmelerinin en büyük sebebi belki de. Yıllarca virtüozitelerini, dünyanın her köşesinde verdikleri konserlerle sergileyen Derya Türkân, Yurdal Tokcan, Hakan Güngör, Murat Sâlim Tokaç ve Fahreddin Yarkın, tarihler 2013 yılını gösterdiğinde sanatseverlerin karşısına bu kez İstanbul Solistleri ismini verdikleri gruplarıyla çıktılar. Hiç bir tür ayırmadan, bizim müziğimizi bir bütün olarak ele alan ve repertuvarlarını bu ilmî fikir çerçevesinde oluşturan grup, zaman zaman bünyelerine kattıkları misafir sanatçılarla bu geniş yelpazenin tüm renklerini sizlere aktarmaya çalışmaktadır. Misafir diyoruz ama onlar bu mirasın önemli ev sahiplerinden, İstanbul Solistleri’ne konserlerinde başta Ahmet Şahin, Mehmet Kemiksiz ve Hâfız Ömer Faruk Belviranlı gibi medeniyetimizin en önde gelen ses sanatkârları ile Cenk Güray gibi önemli saz üstâdları eşlik etmektedir. Onların sesleriyle, Ud’un, Kanun’un, Kemençe’nin, Tanbur’un, Ney’in, Bendir’in, Def’in sadâsı, müziğin sınır tanımayan yolculuğunu anlatır bizlere... Derya Türkan • 1973 yılında İstanbul’da doğdu. • 1984 yılında Istanbul Teknik Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuari çalgı eğitimi bölümüne girdi.On yıl süren konservatuar eğitimi boyunca İhsan Özgen’le kemençe çalıştı ve 1994 yılında mezun oldu. 1990 yılında girdiği ve genel sanat yönetmenliğini devlet sanatçısı Prof. Dr. Necdet Yaşar’ın yaptığı Kültür Bakanlığı İstanbul Devlet Klasik Türk Müziği Topluluğu’na davet edildi ve yedi yıl süreyle misafir sanatçı olarak görev yaptı. • • Kudsi Erguner’le Fransa’da kayıtları yapılan ve yayınlanan “Chemıns”(yollar) adlı bir albüm yaptı. • 1996 yılında Fransa Cumhurbaşkanı tarafından Paris Sorbonne Üniversitesinde düzenlenen ünlü keman sanatçısı Sir Yehudi Menuhin ‘in 80. yaş günü konserine Kudsi Erguner’le beraber katıldı. • • 1991 yılında TRT İstanbul Radyosu’na girdi ve 2000 yılında bu kurumda kadrolu sanatçı oldu. 1992 yılından bu yana Kudsi Erguner grubu ile Avrupa’nın birçok ülkesi başta olmak üzere, Sudan, İsrail, Fas ve Lübnan gibi pek çok ülkede konserlere katıldı. • • Amerika’da birçok üniversitede özellikle San Francisco, Santa Cruse, Şehvar Beşiroğlu ve Feridun Özgören ile beraber Harvard, M.I. T üniversitelerinde ve New England konservatuarında açıklamalı konserlere, seminerlere ve derslere katıldı. 1997 yılında Yunanlı kemence sanatçısı Sokrates Sinepoulos ile beraber İstanbul’dan Mektup albümü, Amerika ‘da Golden Horn plak şirketinden yayınlandı. • • • • Tanburi Murat Aydemir ile birlikte yaptıkları klasik saz eserlerinden oluşan Ahenk Volüm/1 (1997) ve Ahenk Volüm/2 (2006), ABD’de Golden Horn, Türkiye’de Kalan Müzik tarafından yayınlandı. İkili, 2003’te Almanya’da ve 2005’de ABD’nin California eyaletinde sekiz konserden oluşan iki turne yaptı. Ayrıca 2001 yılında Ermeni Duduk sanatçısı Civan Gasparyan ve Erkan Oğur’ la beraber yaptıkları “Fuad” isimli albüm Kalan Müzik’den yayınlandı. Cengiz Onural ve Murat Aydemir’le beraber kurdukları “İncesaz”grubu ile çalışmalarını 1997’den beri sürdüren sanatçının bu grupla 8 albüm ve 1 DVD çalışması yapmistir. 2006 yılında Renaud Garcia Fons ve Uğur Işık’ın misafir olarak katıldıkları “Minstrels Era“ isimli albümü Kalan Müzik’den yayınlandı. Ayrica kurdğu bu trio ile Berlin Filarmoni, Essen Filarmoni, Utrecht Vredenburg, Amsterdam Concert Gebouw, Ljubliana Druga godba festivali, Madrid’de ve Zaragoza da konserler yaptı. • 2004 yılından bu yana Ross Daly’nin Grit’deki “Labyrinth Musical Workshop” adlı okulunda Kemençe semineri vermektedir. • Jordi Savall’in “Orient - Occident, La Sublime Port ve Mare Nostrum isimli albümlerine katıldı. Hesperion grubu ile bircok konser yaptı. • Yönetmenliğini Cem Yılmaz’ın yaptığı “Yahşi batı” isimli filmin Türk müziği direktörlüğünü yaptı. • 2012 yılında Ben Afleck’in yönetmenliğini yaptıgı Alexandre Desplat’in özgün müzklerini yaptığı “Argo” isimli filmin müziklerini icra etti. • Jordi Savall, Bojan Zulfikarpasic, Renaud Garcia Fons, Vincent Segal, Ross Daly, Enver İzmailov, Alim Kasimov, Erkan Ogur, gibi muzisyenlerle projeler ve konserler yapmaktadır. Dr. Murat Sâlim Tokaç Günümüzün önde gelen ney ve tanbûr icrâcılarından olan Dr. Murat Sâlim Tokaç, 1969 yılında Kırıkkale’de doğdu. 1992 yılında Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun oldu ve aynı fakültede Mikrobiyoloji doktorası yaptı. 1991 yılında Kültür Bakanlığı Samsun Devlet Klâsik Türk Müziği Korosu’na ney ve tanbur sanatçısı olarak atandı. 2004 yılında aynı koronun şefliğine getirildi. 2007 yılında İstanbul’da kurulmuş olan İstanbul Devlet Türk Müziği Araştırma ve Uygulama Topluluğu’na atandı. Yurt içinde koroyla katıldığı konserlerin yanısıra solo resitaller verdi ve TV programlarına katıldı. Değişik topluluklarla ve ferdî olarak Avrupa’nın bütün ülkeleri, A.B.D., Japonya, G. Kore, Malezya, Azerbeycan, Ermenistan, Avustralya ve Rusya’da konserler, ney ve tanbur seminerleri verdi. 1998’de Samsun ilinde KASİAD (Karadeniz Sanayici ve İşadamları Derneği) öncülüğünde yapılan değerlendirmede yılın “Müzik Adamı” seçildi ve ödül aldı. 1995 yılında Le Chant du Monde tarafından Fransa’da yayımlanan “FASIL” adlı CD’de Cinuçen Tanrıkorur ve Fahrettin Yarkın’la birlikte solo ney ve tanbur çaldı. 2000 yılında “Gençlik Hülyâları” isimli solo albümü Beyza Müzik tarafından yayımlandı. 2000 yılında Lâlezar Topluluğu ile beraber, Türkiye ve A. B.D.’de yayımlanan “Osmanlı Türk Müziği Antolojisi” adlı dört CD’lik albümde ney ve tanbur çaldı. 2004 yılında “DEM” isimli solo Ney albümü Akustik Müzik tarafından yayımlandı. 2008 yılında Dem Trio (Cenk Güray, O. Murat Öztürk) ile beraber “The Fountain (Serçeşme)” isimli albümü Felmay şirketi tarafından İtalya’da yayımlanarak Avrupa ve A.B.D.’de dağıtımı yapıldı. 2009 yılında Karnatic records lab. şirketince Hollanda’da yayımlanan “Med Cezir(Ebb and Flow)” adlı CD’de Axyz Ensemble ile beraber ney ve tanbur çaldı. 2010 yılında Alia Vox şirketince İspanya’da yayımlanan Jordi Savall’ın sanat yönetmenliğindeki “İstanbul” adlı CD’de tanbur çaldı. 2011 yılında Jordi Savall’ın sanat yönetmenliğindeki “İstanbul-2” adlı CD’de tanbur çaldı. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın katkılarıyla; 2009 yılında hazırlanan “Bin Yılın Mirâsı Türk Müziği” isimli üç CD ve bir kitapçık, 2010 yılında “Anadolu’da İnanç ve Müzik İlişkisi (Bir Sonsuz Devir)” konulu üç CD ve kitapçık, 2011 yılında “40 Makam 40 Anlam” üç CD ve kitaptan oluşan çalışmaların sanat yönetmenliğini üstlenmiş ve bu çalışmalarda sazlarıyla icrâda bulunmuştur. Sanat yönetmeni olarak görev aldığı, T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Devlet Türk Müziği Araştırma ve Uygulama Topluluğu ile beraber 2009 yılından bu yana; Lâle Devri’nde Türk Müziği (2009), Meşk Zincirinin Devamında Önemli Bir Durak (Zeki Ârif Ataergin) (2009), Saz Müziği Örnekleri (2009), Sirto’dan Longa’ya (2010), Mehmet Âkif Şiirinden Besteler (Dili Yok Kalbimin) (2011), Prof. Dr. Alâeddin Yavaşca Kitap DVD’si (Hisar Takım) (2011), Neyzen M. Sadreddin Özçimi ile beraber (Ney ve Tanbur İkilisi) (2012) Farklı Diller Farklı Renkler (2012) Vefatının 300. Yılı Anısına Buhûrizâde Mustafa Efendi (Itri) 4 CD + Kitap (Merkez Bankası Yayınları - 2012) Büyük Itri 4 CD + Kitapçık (2013) isimli CD çalışmalarına da imza atmıştır. Pek çok dergide yayımlanmış makaleleri de bulunan Dr. Murat Sâlim Tokaç, hâlen T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Güzel Sanatlar Genel Müdür Yardımcılığı görevinin yanında, İstanbul Devlet Türk Müziği Araştırma ve Uygulama Topluluğu Sanat Yönetmenliği görevini yürütmektedir. Osman Yurdal Tokcan 1966 Ordu doğumlu olan O. Yurdal Tokcan, 1988 yılında İTÜ Türk Musikisi Devlet Konservatuarı Temel Bilimler Bölümü’nden mezun oldu. Aynı üniversitede master yaparken 89-97 yılları arasında ud sazı öğretim görevlisi olarak çalıştı. 1990 yılında, sanat yönetmenliğini Tanburi Necdet Yaşar’ın yaptığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Devlet Türk Müziği Topluluğu’na UD sanatçısı olarak atandı. Otoriteler tarafından günümüzün en önde gelen ud sanatçıları arasında yer alan Tokcan, ud sazının geleneksel icrasını günümüz tınılarıyla birleştirerek kendi özgün tekniğini geliştirdi. Bu tekniğin yansımalarını Perdesiz Gitar(Fretless Guitar) üzerinde de uygulayan Tokcan’ın, geleneksel melodi zenginliğini teknik ve çoksesli tınılarla birleştirdiği birçok saz eseri de bulunmaktadır. İstanbul Devlet Türk Müziği Topluluğu’ndaki asli görevinin yanısıra, İstanbul Fasıl Grubu, İstanbul Tasavvuf Müziği Topluluğu ve özellikle Entrumantal Türk Müziği’ni geniş kitlelere duyurmak adına kurdukları İstanbul Sazendeleri ile birlikte sanat çalışmalarına devam etmektedir. Tokcan konser ve albüm çalışmalarına katıldığı bu ekiplerle birlikte Türk Müziğini temsilen bir çok ülkede (Almanya, Fransa, Belçika ,Hollanda, İspanya, Hindistan, Gürcistan, Yunanistan, Girit, Estonya, Suriye, İsveç, İsviçre, Japonya, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Türkmenistan, İsrail, Slovakya, Çin, Tunus, Lübnan, Bosna, İspanya, Fas) konserler vermiştir. Bu çeşitli aktivitelerinin arasında, Nisan 2001’de Amsterdam perküsyon grubu ve oda orkestrası ile birlikte katıldığı ‘Ud Sazı Etrafında Avrupa Müziği’(Europen Music Around Ud) konulu konserde solist sanatçı olarak yer almış; Mercan Dede Ensemble ile 2000 ve 2001 yıllarında Akbank Uluslararası Caz Festivali katılmıştır. Almanya Dresten’de düzenlenen 3. Uluslararası Ud-Lavta Festivaline davet edilmiş ve burada Türk Sanatçı olarak yer almıştır. Kudsi Erguner’in (ney) çeşitli müzik projelerinde de yer alan Tokcan, Erguner ile birlikte yurtiçinde ve yurtdışında birçok konsere katılmıştır. 1997’de Fransa’da, Burhan Öçal (perküsyonist), Göksel Baktagir (kanun) Selim Güler (kemençe), Arif Erdebil (ney)’den oluşan ekiple yaptıkları konser aynı zamanda album olarak piyasaya sürülmüş ve 1998’te Fransız otoriteleri tarafından en iyi etnik album olarak ödüllendirilmiştir. 2002 Aralık ayında Selanik’te düzenlenen Ara Dinkjian, Simon Shaheen, Haig Yazdjian, Omer Beshir gibi sanatçıların da yer aldığı Internationale Oud Meeting’de yer alan sanatçı burada masterclass ve konser yapmış, diğeri de Kudüs’te düzenlenen ve Akdeniz ülkelerinin müziklerinin sergilendiği, aralarında Selim Güler, Ross Daly, Zohar Fresko ve Yinon Muallem’in de bulunduğu ve birçok sanatçının katılımıyla gerçekleştirilen etkinlikte yer almıştır. Yine Ağustos 2003’de Ürdün’de düzenlenen Ud Festivaline davet edilmiş, Aralık 2003’de de Mısır’da düzenlenen Arap Müziği festivaline katılarak Kahire Opera Hall’da iki konser vermiştir. Mart 2006’da California-Santa Cruz’da solo bir konser veren Sanatçı, Aralık 2006’da da Umman’da düzenlenen Uluslararası Ud Festivalinde yer almış ve buralarda başarılı konserler gerçekleştirmiştir. Suriye, Ürdün, Fas, Tunus, İsrail’de solo ud resitalleri yapmıştır. Yirmi üç ülkenin önde gelen sanatçılarından oluşan Tekfen Filarmoni Orkestrası’nda da solist sanatçı olarak yer alan Tokcan, bu orkestra ile birlikte yurtiçinde ve yurt dışında (İngiltere, Belçika, Fransa, Almanya) birçok konserler vermiş ve Japonya’da gerçekleştirilen Türk Yılı etkinliklerinde yer almıştır. Ayrıca Tokcan, Djaffer Youssef, Karl Berder Octet, Trilok Gurtu, Mısırlı Ahmet, Ömer Faruk ve Hacı Faruk Tekbilek gibi isimlerle aynı sahneyi paylaşmıştır. Sanatçı, Nisan 2008’de Atina’da solo bir konser vermiş, Kasım 2008’de Ross Daly ve Zohar Fresko ile birlikte “International Jerusalem Oud Festival” inde aynı sahneyi paylaşmıştır. 2009 Kasım ayında Uluslararası Kudüs Ud Festivali’nde Ara Dinkjian ve Taiseer Elias ile birlikte oluşturdukları ‘Top Oud Trio’ projesiyle konser yaptı. Ross Daly ile birlikte oluşturdukları ‘Seyir’ isimli proje ile Berlin Flarmoni’de ve birçok ülkede konserler yaptı. İsrail’li Ladino şarkıcısı Hadass Pal Yarden’in Yahudice adlı cd çalışmasının müzik yönetmenliğini yapan Tokcan sanatçı ile birlikte birçok konserde de yer aldı. Perküsyon sanatçısı Yinon Muallem ile birlikte ikili olarak Türkiye, İsrail ve İspanya’da konserler vermiştir. Göksel Baktagir İle birlikte yorumladıkları Azeri isimli eser Passion of Christ (Hz. İsa’nın son 12 saati) filminin müzikleri arasına giren sanatçı, Cennetin Krallığı (Kingdom of Heaven) adlı Hollywood filminin müziklerinde de icracı olarak yer almıştır. Tokcan, dünyaca ünlü İspanyol müzisyen Jordi Savall’in ‘İstanbul, Dimitrie Cantemir’ ve ‘La Sublim Porta’ isimli projeleri kapsamında cd çalışmaları yapmış ve birçok konserde (Portekiz, Romanya, Fransa, İspanya, Türkiye, Hırvatistan, Finlandiya, Almanya, İtalya) yer almıştır. Hafız Halil Necipoğlu’nun Camideki Adam, Semâvi Duyuşlar ve Cevşen adlı albümlerinin müzik yönetmenliğini ve aranjmanlarını yapmıştır. Bosnalı ses sanatçısı Amira Medunjanin’in 2012 Londra Olimpiyatları için düzenlediği ve on Balkan ülkesinin sanatçılarının yer aldığı projede Türk sanatçı olarak katılmaktadır. Ross Daly tarafından Girit adasında yaz ve kış dönemi birer haftalığına düzenlenen uluslararası seminerlere 2005 yılından beri ud sazı eğitmeni olarak katılmakta, bilgi ve birikimlerini masterclass düzeyinde öğrencileriyle paylaşmaktadır. Yunan perküsyon sanatçısı Katerina Papodopoulou’nun ‘Kıyı-Aktes’ isimli cd çalışmasının müzik yönetmenliğini ve aranjmanlarını yapmıştır. Sanatçının HİSLENİŞ-SARAY (DEEP EMOTION) Ud solo ve BENDE CAN (INNER SOUL) isimli kendi bestelerinden oluşan albüm çalışmaları vardır.Hisleniş-Saray albümü Amerika Birleşik Devletleri’nde PASSION adıyla yeniden yayınlanmıştır. Hakan Güngör 1973 yılında Ankara’da doğan kanun sanatçısı Ha- Nail Yavuzoğlu’ndan armoni, yüksek solfej ve kontr- İSTANBUL kan Güngör ilk müzik eğitimini Ankara Radyosu’nda puan, Prof. Dr. Emin Sabitoğlu’ndan orkestrasyon ve GİBİ BİRÇOK FİLM,DİZİ VE BELGESEL MÜZİKLERİN- ud sanatçısı olan babası Ali Osman Gün- Batı müziği kompozisyonu, Prof. Dr. Mutlu Torun ve DE İCRACI OLARAK YERALMIŞTIR.. gör’den, ilk kanun derslerini de Öz- Prof. Dr. Selahattin İçli’den Türk musikisi kompozis- Kanun icrasında kendine özgü bir teknik ve anlayış yonu dersleri aldı. Prof. Dr. Ruhi Ayangil ile kanun yaratan Güngör hocaları tarafından virtüöz olarak tekniği, Prof. Dr. Erol Deran ile Türk musikisi klasik kabul edildi. 1993 yılından günümüze kadar dünya- Müzik Bölümü’nü kazanıp üslup çalıştı. ca ünlü müzisyenlerin konser ve albüm çalışmaların- iki yıl eğitim gördükten son- YOYO-MA..KUDSİ ERGUNER...JORDİ SAVAL..FAZIL da kanun sanatçısı olarak görev aldı. Halen Haliç Üni- ra, buradaki eğitimini yarım SAY..GORAN BREGOVİC...OKAY TEMİZ..RENAUD versitesi’nde öğretim görevlisi, İstanbul Radyosu’nda bırakarak 1992 yılında İTÜ GARCİA FONS..CAROLİN CARLSON..ROBERT WİL- da kanun sanatçısı olarak görev yapan sanatçı, TRT Türk Musikisi Devlet Konser- SON..BUTCH MORRİS gibi dünyaca ünlü isimlerin müzik kanalı için “Müzik Deyince ve fantastik adlı vatuvarı Kompozisyon Bölü- projelerinde yer almaktadır.. BERLİN FLARMONİ... programların yapımcısı, hazırlayanı ve sunucusudur. LONDON FLARMONİ..NDR SENFONİ..WDR SENFO- Hakan Güngör, Fazıl Say’ın İstanbul Senfonisi’nin Buradaki altı yıllık eğitimi boyunca Nİ..BELGRAD SENFONİ..MOSCOW SENFONİ..BORU- dünyada ilk seslendirilişinde Dortmund Almanya’da Demirhan Altuğ’dan ölçü vuruş tekniği ve pi- SAN SENFONİ,BİLKENT SENFONİ..gibi orkestralara ve Türkiye’deki BİFO eşliğindeki ilk seslendirilişinde solist olarak davet edilmiştir.. solist olarak yer almıştır.Evli ve bir çocuk babasıdır. kan Kayhan’dan aldı. 1990 yılında Gazi Üniversitesi mü’ne girdi. yano, Yavuz Özüstün’den Türk musikisi nazariyatı, KANATLARIMIN ALTINDA..MUSTAFA Fahrettin Yarkın 1960 da İstanbulda doğdu. Lise eğitiminden sonra , 1979 yılında İ.T.Ü.Devlet Konservatuarına girdi ve 1983 yılında mezun oldu. 1981 yılında T.R.T İstanbul Radyosunun açtığı sınavı kazanarak 1983 yılında kadrolu sanatçı olarak göreve başladı. Devrin en önemli müzisyenleri ile çalışma fırsatı buldu. Bekir Sıtkı Sezgin, Alaaddin Yavaşça,Cinuçen Tanrıkorur, Kani Karaca, Yıldırım Gürses bunlardan bazılarıdır. İlk olarak İstanbul’da Galata Mevlevihanesinde Sikke’si Tekbirlenip Mevlevi olmuş 80 li ve90 lı yıllarda her Şeb-i aruzda Konyada İstanbul Mevlevi grubu ile (Nezih Uzel başkanlığında) Ayin icra etmiştir. Gerek devlet görevlisi olarak gerekse özel konserler için gittiği yurt içi ve yurt dışında; birçok projeye imza attı. Amerika,Japonya,Ortadoğu ülkeleri, İsrail, Ermenistan Tüm Avrupa ülkeleri, Fas,Tunus,Cezayir,Kazakistan, Tataristan,Türkmenistan,Katar....gibi ülkelerde Konserler, Dersler,Seminerler, CD Çalışmaları yaptı. Fahrettin Yarkın’ın grubu ile yaptığı projelerden bazıları şöyledir: Kendi isteği ile TRT İstanbul Radyosundan 2010 yılında emekli olmuştur. Etnoritmixgibi… Fahrettin Yarkın evli ve 2 çocuk babasıdır. 1992 yılında Cinuçen Tanrıkorur ve Murat Salim Tokaç ile Belçikada Fasıl isimli albüm çıkartmıştır. Yurt içinde ve yurt dışında birçok açılış konseri ve tanıtım şovları hazırlayan YARKIN 2005 yılında Dünya Liderleri Toplantısında Topkapı Sarayında Lirik Tarih gösterisinde grubu ile çalmış ve büyük ilgi toplamıştır. Bir çok vesile ile gittiği yurtdışı çalışmalarında tanıştığı müzik insanları ile birlikte birçok projeler yaptı. Haris Aleksiyo, Teo Leovendi,Panaiodis , Hollandalı grup Axes ansable gibi.. Yurt içinde Sezen Aksu, Sertap Erener, Fatih Erkoç gibi popiler sanatçıların konser ve CD lerinde birlikte çalıştı.İstanbul Caz Festivalinde J. Jonet ve Rova saksafon dörtlüsü ile konserler yaptı. 1994 yılında kardeşi Ferruh Yarkın la beraber YARKIN RİTM GRUBU nu kurdu .Bugüne kadar 4 CD yaptılar.Grubu ile Yurt dışında birçok ünlü müzisyene CD lerinde eşlik ettiler ve birlikte sayısız konserler verdiler. Ritmolatino-Kervansaray-Birlikte Yaşamak CRR ve İŞ sanat Konser salonlarında bu projelerini gerçekleştirdi. Şevval Sam ın TürkMüziği albümünlerinde, Avusturyalı bir grup olan Saltier Ensable CD lerinde Müzik Yönetmeni olarak çalışmıştır, İspanyol sanatçı Jordi Savall ile 2 CD yapmış ve bu CD lerin Konserlerini vermeye devam etmektedir. Son olarak yeni bir oluşum olan İstanbul Solistleri grubu’nu 4 kıymetli müzisyen arkadaşı ile birlikte kurdular ve çalışmalara başladılar. Türk Müziğinde Ritm Kavramını anlatan bir kitap çalışması devam etmektedir. DE A /R İT • • RY İM OK AÇ /T AN BU R VE NEY • YURDAL TO KCA N /U D • H n Grafik Tasarım: Tekin Öztürk / [email protected] T AK M AN AL İ G TS ÜN RA R GÖ ÇE • M U / KAN ASİK KEMEN UN • FAHRETT / KL İN Y AN AR RK KI N TÜ n Proje Koordinatörü: Yüce Gümüş / [email protected] www.istanbulsolistleri.org /istanbulsolistleri /istanbulsolistleri
© Copyright 2024 Paperzz