ISSN 1307-6124 www.milasmedya.com Sayı: 10352 28.11.2014 Cuma sayfa 2’de Yıl: 65 İl il orman yangınlarının haritası sayfa 5’te Türkiye’de geçtiğimiz yıl çıkan 3 bin 755 orman yangınında 11 bin 456 hektar ormanlık alan kül oldu. En fazla orman yangını Antalya, Muğla ve İstanbul’da çıkarken, Balıkesir, Hatay ve Antalya ise en fazla orman alanı yanan iller oldu. 4 ilde ise orman yangını çıkmadı. Gıda teröristlerine dikkat Yiyecek Maddeleri Yapanlar ve Satanlar Esnaf Odası Başkanı Güven Akarken, esnafı gıda teröristlerine karşı dikkatli olmaları yönünde uyardı. Fiyatı: 75 Krş. (KDV Dahil) Kurucusu: Turgut Dizdar Sessiz katile dikkat! Baca gazı kaynaklı karbonmonoksit zehirlenmelerine dikkat çeken Milas Toplum Sağlığı Merkezi Sorumlu Hekimi İlyas Türk, ‘sessiz katil’ olarak nitelendirilen karbonmonoksitin yarattığı tehlikelere karşı uyarılarda bulundu. Özellikle kış aylarında artan soba ve şofben kullanımı, güneybatıdan esen lodos ve tedbirsizlikle birleşince ölümlere sebep oluyor. Her kış yaşanılan ölümcül tehlikeye dikkat çeken Milas Toplum Sağlığı Merkezi Sorumlu Hekimi İlyas Türk; sessiz katil olarak isimlendirilen karbonmonoksit zehirlenme- leri konusunda açıklamalarda bulundu. Ülkemizde her yıl onlarca kişinin karbonmonoksit gazı ile zehirlendiğine vurgu yapan Doktor Türk; “Karbonmonoksit renksiz, tatsız, kokusuz, yanıcı zehirli bir gazdır. Bu yüzden de fark edilmesi zor olup 'sessiz katil' olarak da adlandırılabilir. Bu nedenle, zehirlenmeleri de çok ağır ve öldürücü olur. Havagazı, kömür vb. ısıtma amacıyla kullanılan her tür soba ve ocakta yanma sırasında oluşur. Karbonmonoksit zehirlenmeleri sıklıkla; kapalı ortamlarda açık ocaklar, bacası çekmeyen soba, şofben, bacasız gaz sobalarında yakıtın iyi yanmaması nedeni ile meydana gelir. Kapalı bir ortamda 15-20 dakika çalıştırılan bir aracın egzozundan çı- kan karbonmonoksit de öldürücü düzeylere ulaşabilir. Karbonmonoksit, vücutta her yere kolayca geçebilir, kanda bulunan ve oksijen taşıyan hemoglobinlere kolayca bağlanarak, oksijen alımını engeller, zehirlenme ve ölüme neden olur. Bu nedenle bu gazla zehirlenme çok kolaydır.” dedi. “KARBONMONOKSİT ZEHİRLENMESİNİ GRİPLE KARIŞTIRMAYIN!” Vücuda solunum yoluyla alınan karbonmonoksitin hücrelerde oksijen açığı oluşturarak, kalp ve beyin gibi hayati organlarda ciddi hasarlara yol açtığını anlatan Türk, zehirdevamı 3’te lenme... sayfa 8’de Fotoğraf sanatına ilgi büyüyor Milas Halk Eğitimi Merkezi, ‘Temel Fotoğraf Eğitimi’ kurslarına ara vermeden devam ediyor. Fotoğraf kursiyerleri, açılan iki ayrı kurs ile yeni dönem eğitimlerine başladı. 3’te BBP’li Akın, Yatağan işçisine destek çıktı Büyük Birlik Partisi Muğla İl Başkanı Harun Akın, Yatağan Termik Santrali kömür işletmelerinin özelleştirilmesine ilişkin yaptığı basın açıklamasında hükümetin özelleştirme politikalarını sert bir dille eleştirdi. Çalışanın maaşına devlet garantisi İŞKUR bünyesindeki fon, maaşını alamayan işçilerin 3 aylık ücretini ödeyerek, şirketi zora düşen ya da iflas eden çalışanların maaşını devlet garantisi altına alıyor. 3’te www.mentesegazetesi.comwww.milasmedya.com www.mentesegazetesi.comwww.milasmedya.com www.mentesegazetesi.comwww.milasmedya.com 2 28.11.2014 En Yüksek: En Düşük: İsmet Paşa Mh. Atatürk Bulvarı No:38/A Milas 0 252 513 55 05 19o 6o Türkiye’de geçtiğimiz yıl çıkan 3 bin 755 orman yangınında 11 bin 456 hektar ormanlık alan kül oldu. En fazla orman yangını Antalya, Muğla ve İstanbul’da çıkarken, Balıkesir, Hatay ve Antalya ise en fazla orman alanı yanan iller oldu. 4 ilde ise orman yangını çıkmadı. Orman Genel Müdürlüğü verilerine göre, Türkiye’de 2013 yılında 3 bin 755 orman yangını meydana geldi. Orman yangınlarında 11 bin 456 hektar orman yandı. Diğer bir deyişle 114 milyon 560 bin metre kare orman kül oldu. EN FAZLA YANGIN ANTALYA'DA Yangın sayısına göre en fazla orman yangını 322 ile Antalya’da gerçekleşti. Antalya’yı 305 ile Muğla, 243 ile İstanbul izledi. Diğer iller ise şöyle; İzmir 208, İçel 155, Ankara 152, Manisa 137, Kahramanmaraş 118, Adana 116, Kastamonu 113, Hatay 100, Denizli 95, Kütahya 90, Aydın 89, Bursa 89, Karabük 68, Balıkesir 64, Osmaniye 59, Burdur 57, Uşak 51, Tokat 50, Bolu 50, Eskişehir 48, Isparta 47, Afyon 46, Konya 45, ÖNEMLİ TELEFONLAR NAMAZ VAKİTLERİ Karadeniz Eczanesi GÜNEŞ ÖĞLE 06:50 12:02 İKİNDİ AKŞAM YATSI 14:39 18:22 17:03 İl il orman yangınlarının haritası Kocaeli 44, Çorum 41, Karaman 39, Adıyaman 36, Gaziantep 36, Sakarya 34, Çanakkale 33, Samsun 33, Sinop 33, Kırıkkale 31, Bingöl 29, Yozgat 27, Trabzon 24, Bilecik 21, Ordu 21, Çankırı 21, Amasya 20, Mardin 19, Kırşehir 17, Kayseri 17, Giresun 16, Ş.Urfa 16, Zonguldak 16, Diyarbakır 15, Malatya 15, Sivas, 13, Elazığ 13, Rize 12, Niğde 12, Bartın 11, Kırklareli 10, Düzce 9, Edirne 9, Tekirdağ 9, Ak- saray 8, Şırnak 7, Siirt 7, Artvin 7, Yalova 7, Erzurum 7, Kars 6, Hakkari 6, Kilis 6, Ardahan 5, Gümüşhane 5, Tunceli 4, Erzincan 3, Bitlis 3, Batman 2, Nevşehir 2, Muş 1. EN FAZLA YANAN ALAN BALIKESİR'DE Verilere göre en fazla alanın yandığı yer ise Balıkesir oldu. En fazla alanın yandığı iller sıralama- sında Balıkesir bin 812,26 hektar, Hatay bin 471,10 hektar, Antalya bin 312,20 hektar, Muğla 640,76 hektar, Osmaniye 605,42 hektar, Manisa 559,42 hektar, Çanakkale 538,07 hektar, İçel 509,17 hektar, Aydın 330,47 hektar, İzmir 303,13 hektar, Adana 295,5 hektar, Bursa 282,18 hektar, Bilecik 235,52 hektar, Adıyaman 123,02 hektar, Konya 120,9 hektar, Trabzon 119,87 hektar, Çorum 97,12 hektar, Eski- şehir 93,16 hektar, Diyarbakır 89,9 hektar, Tokat 84,65 hektar, Afyon 82,76 hektar, Denizli 82,01 hektar, Yozgat 80,5 hektar, Ankara 78,44 hektar, Kocaeli 77,24 hektar, Mardin 72,1 hektar, Kütahya 71,58 hektar, Bolu 63,88 hektar, Kahramanmaraş 58,76 hektar, Amasya 53,3 hektar, Kırşehir 53,11 hektar, Karaman 52,29 hektar, Burdur 51,64 hektar, İstanbul 50,46 hektar, Karabük 48,06 hektar, Samsun 44,45 hektar, Rize 40,99 hektar, Uşak 40,07 hektar, Sinop 39,84 hektar, Ordu 39,84 hektar, Sakarya 39,28 hektar, Aksaray 39,1 hektar, Giresun 38,15 hektar, Kastamonu 36,99 hektar, Niğde 36,55 hektar, Kayseri 34,47 hektar, Ardahan 33,5 hektar, Şırnak 31,5 hektar, Şanlıurfa 30,5 hektar, Siirt 30,37 hektar, Sivas 30 hektar, Bingöl 24,9 hektar, Isparta 24,75 hektar, Gaziantep 21,61 hektar, Kırıkkale 20,1 hektar, Artvin 19,5 hektar, Çankırı 17,4 hektar, Düzce 14,78 hektar, Yalova 14,7 hektar, Kırklareli 13,81 hektar, Batman 11 hektar, Elazığ 10,9 hektar, Malatya 9,7 hektar, Erzurum 8,1 hektar, Kars 8,1 hektar, Zonguldak 8,06 hektar, Edirne 6,7 hektar, Bartın 6,54 hektar, Erzincan 5,7 hektar, Tekirdağ 5,63 hektar, Gümüşhane 5,55 hektar, Nevşehir 5 hektar, Hakkari 2,9 hektar, Bitlis 2,2 hektar, Kilis 2 hektar, Tunceli 1 hektar, Muş 0,3 hektar. HİÇ YANGIN ÇIKMAYAN İLLER Türkiye’nin her tarafı cayır cayır yanarken, 4 il ormanlarını korumayı başardı. Van, Ağrı, Iğdır ve Bayburt geçtiğimiz yıl orman yangını çıkmayan iller oldu. Özelleştirme İdaresi Başkanlığından Bodrum'da dev satış! T.C. Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı, Yalıkavak Gökçebel'de bulunan denize sıfır konumdaki toplam 396 dönümlük, Yat limanı, turizm tesisi ve konut imarlı 6 ayrı parseldeki Maliye Hazinesine ait araziyi satışa çıkardı. Başbakanlık Özelleştirme İhalesi Başkanlığının web sitesinden yapılan ihale duyurusunda, 5 Milyon lira geçici teminat bedeliyle ihale edilecek ara- zinin, 4046 sayılı Kanun hükümleri kapsamında "satış" ve "işletme hakkı verilmesi" yöntemleriyle özelleştirileceği açıklandı. İhaleyle, Gökçebel köyü sınırları içerisinde bulunan 940, 941, 943, 947 ve 948 parsel numaralı toplam 332.127,93 m2 yüzölçümlü arsanın satışı, Yat Limanı imarlı 942 parsel numaralı 63.404,96 m2 yüzölçümlü arsa ile ön kısmında bulunan Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki deniz yüzeyi, kıyı, dolgu ve mendirek alanının işletme hakkının verileceği açıklandı. Yapılan açıklamada pazarlık usulü ile gerçekleştirilecek ihalenin, ihale komisyonunun gerekli görüldüğü takdir- de, pazarlık görüşmesine devam edilen teklif sahiplerinin katılımı ile açık artırma suretiyle sonuçlandırılabileceği belirtiliyor. Satış duyurusunda ihaleye katılabilmek için ihale konusu varlık için İhale Dokümanı alınması ve tekliflerin İdarenin Ziya Gökalp Caddesi No: 80 Kurtuluş/ Ankara adresine son teklif verme günü olan 22 Aralık 2014, saat 17:00’ye kadar elden teslim edilmesinin zorunlu olduğu bildiriliyor. Özelleştirme İdaresine ait http://www.oib.gov. tr/ internet adresinde yayınlanan duyuruda araziye ait tüm detayların yer aldığı bilgiler verilirken, 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar planları bulunan 6 ayrı parsel üzerinde 235,915.10 metrekare alanda konut, 96,212.83 metrekare alanda turizm tesisi, 63,404.96 metrekarelik alanda ise Yat Limanı yapılabileceği belirtiliyor. İlanda Özelleştirme işlemlerinin her türlü vergi, resim, harç ve KDV’den muaf olduğuna dikkat çekilirken ilgililerin 0 312 585 84 52/0312 585 84 54 numaralı telefonlardan ve www.oib.gov.tr adresinden ihaleye ilişkin bilgi alabilecekleri belirtiliyor. İsteklilerin 5 Milyon lira geçici teminat bedeliyle katılabilecekleri ihale sonrasında arazi satış bedelinin 250-300 Milyon Lira arasında olması bekleniyor. MİLAS’TA HALİ HAZIRDA İŞLEYEN, KOMPLE HAZIR MUTFAK VE MARANGOZ İMALATHANESİ DEVREN SATILIKTIR. SHOWROOM TEŞHİR ÜRÜNLERİDE VERİLECEKTİR. 4 YAŞINDAKİ OĞLUMA EVİMDE BAKACAK 35-50 YAŞLARINDA BAYAN BAKICI ARANMAKTADIR Tel : 0 533 398 08 06 Tel : 0 539 651 85 92 Kaymakamlık Cumhuriyet Savcılığı 512 10 01 512 14 67 Garnizon Komutanlığı Jandarma Komutanlığı Emniyet Müdürlüğü Askerlik Şubesi Milas Belediye Başkanlığı 523 03 02 512 68 28 512 10 05 512 10 52 512 10 25 Ören Belediyesi Güllük Belediyesi Selimiye Belediyesi Bafa Belediyesi Beçin Belediyesi 532 26 47 522 21 00 542 21 53 543 61 71 515 04 01 Milas Bld. Zabıta Amirliği Bölge Trafik D.İ. Amirliği 512 12 81 515 07 77 Toplum Sağlığı Merkezi Milas Devlet Hastanesi 1 No’lu Aile Sağlığı Merkezi 2 No’lu Aile Sağlığı Merkezi 512 50 27 512 10 07 512 13 00 513 36 43 Basın ve Hakla İlişkiler 513 26 00 Elektrik Arıza Su Arıza Telefon Arıza 444 41 86 512 10 53 121 155 156 110 177 Polis İmdat Jandarma İmdat İtfaiye Orman Yangın Milas Hava Limanı Vergi Dairesi İlçe Tarım Müdürlüğü Muğla Barosu 523 01 01 512 12 005 512 11 80 214 13 47 Metro Otobüs İşletmesi Pamukkale Otobüs İşletmesi Kamil Koç 512 10 71 512 48 35 513 58 86 Bilinmeyen Numaralar 11811 Kemerköy 532 36 00 532 26 67 532 26 55 522 26 56 TKİ Yeniköy 558 02 93 Yeniköy Elektrik Ahmet Gazi Öğrenci Yurdu 558 02 90 515 01 97 0 505 443 90 92 Yerel Süreli Yayın Günlük Siyasi Gazete Yıl: 65 Sayı: 10352 28.11.2014 KURULUŞ 1949 İmtiyaz Sahibi : N&D Yayıncılık Reklam Organizasyon Basın Tanıtım Hizmetleri Paz. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Nazmi DOĞRU Sorumlu Yazı İşleri Müdürü : Gülçin SARIKAYA Sayfa Editörü : Yunus Emre DEMİRTAŞ Genel Yayın Yönetmeniİnternet Editörü : Nil AZAKLI Muhabirler : Mustafa EMRE, Bülent AKMAN İdare Adresi : Hacıilyas Mahallesi Kadıağa Cad. No: 15 (Türk Hava Kurumu Üstü) MİLAS Telefon: 513 13 13 e-mail: [email protected] Baskı: MİLBASSAN - Milas Basım Sanayi Tel: 513 25 25 - 513 35 35 İlan Tarifesi : Resmi İlan Sütun Santimi: 8.90 TL.dir. KDV oranları gazete aboneligi için %1, diğer ilanlar için %18’dir. Abone Ücretleri: Yıllık: 200.00 TL. - 6 Aylık: 125.00 TL - Posta Gideri Dahil Abone ücretleri: Yıllık: 300.00 TL - 6 Aylık: 200.00 TL - ISNN 1307- 6124 Gazetemiz Basın Yayın Meslek İlkelerine Uymaya Söz Vermiştir. Gazetemiz ve Eklerinde Yayınlanan Yazılar, Haber ve Fotoğraf Kaynak Gösterilerek Kullanılabilir. Yazıların Sorumluluğu Yazarlarına Aittir. 28.11.2014 3 Sessiz katile dikkat! 1. sayfadan devam ...belirtilerinin grip belirtileri ile karıştırılabileceğinin altını çizerek şunları aktardı; “Oksijen yetersizliği nedeniyle deride kırmızılaşma, kısa soluk alma, göğüste sıkışma, halsizlik, baş ağrısı, baş dönmesi, mide bulantısı ve kusma, rehavet çökmesi, göğüs ağrısı, kaslarda halsizlik ve genel halsizlik, bilinç kaybı oluşur. Ancak karbonmonoksit zehirlenmesi ile grip belirtileri arasında bazı farklılıklar bulunmaktadır. Hayatımızı korumak için bu farklılığı bilmeniz çok önemlidir. Gripten farklı olarak korbonmonoksit zehirlenmesinde ateş görülmemektedir. Genel bir halsizlik hissetmenize rağmen, bu halsizlik, gripteki gibi kaslarda ağrılı şekilde olmamaktadır. Karbonbomonoksit zehirlenmesinin belirtileri bazen görülür bazen kaybolur, bazı zamanlarda ve yerlerde diğer zamanlara nazaran daha şiddetli olabilir. Grip belirtileri ise hastalık geçene kadar devam eder. Karbonmonoksit zehirlenmesinin belirtilerine karşı uyanık olmak önemlidir. Özellikle karbon içeren yakıt veya ekipmanları kullanan kişilerin çok uyanık olması gerekmektedir. Eğer ailenin bütün üyelerinde benzer belirtiler görülürse, bu durum hayatidir ve acilen yardım istemek gereklidir.” “KÜÇÜK ÖNLEMLER HAYAT KURTARIR” Korbonmonoksit zehirlenmesinden korunmak için, evin içinde ve civarında alınması gereken birçok önlem bulunduğunu aktaran Türk, küçük önlemlerin hayat kurtardığını ifade ederek şunları kaydetti; “Kullandığınız soba, ocak, gazlı ısıtıcılar, fırın, şömine gibi bütün yanmalı aletleri sertifikalı ve eğitimli profesyonellere düzenli olarak kontrol ettirin. Düzenli olarak baca deliğini kontrol edin ve havalandırmanın yeterli olduğundan ve yanan gazın rahat bir şekilde dışarı verildiğinden emin olun. Dumanını dışarı veren araç gereç Fotoğraf sanatına ilgi büyüyor seçin. Bu aletleri daima kullanım kılavuzlarına göre kullanın. Yanma esnasında gerekli olduğu durumlarda kapı ve pencereleri açarak havalandırın. Kontrol edilmemiş ve havalandırması olmayan ısıtıcıların bulunduğu odalarda uyumayın. Dumanın hızlıca birikeceği kapalı yerlerde herhangi bir yakıtla yanan araç gereç kullanmayın. Oturduğunuz ve uyuduğunuz yere yüksek standartlarda Karbonmonoksit (CO) detektörü monte ettirin. Bu detektör yüksekte veya tavanda olmalı, çünkü CO hızla yükselir. Karbonmonoksit zehirlemesinin belirtileri ve yapılması gerekenler hakkında bilgi sahibi olun. Arabanızı motoru çalışırken garajda bırakmayın.” Milas Halk Eğitimi Merkezi, ‘Temel Fotoğraf Eğitimi’ kurslarına ara vermeden devam ediyor. Fotoğraf kursiyerleri, açılan iki ayrı kurs ile yeni dönem eğitimlerine başladı. Fotoğraf eğitimi konusunda açtığı kurslarla fotoğrafa meraklılarına hizmet veren Milas Halk Eğitimi Merkezi, yeni dönem kurslarının açılışını yaptı. 96 saatlik teori ve uygulama eğitimini kapsayan kursa gösterilen büyük ilgi dikkat çekti. Kurs eğitmeni ve gazeteci Volkan Yıldız, fotoğraf sanatına olan ilginin günden güne arttığına dikkat çekerek; “Günümüzde her çeşit bütçeye uygun fotoğraf makinelerine ulaşılabilmesi ve artan sosyal medya kullanımı fotoğraf sanatına olan ilgiyi de do- laylı yoldan arttırdı. Milyonlarca kişi cep telefonu ya da fotoğraf makineleriyle çektikleri görüntüleri sosyal medya aracılığı ya da organize edilen sergilerde paylaşıyor ve bu paylaşımlarında artık estetik kaygılar taşımaya başladılar. Bu kaygılar doğal olarak fotoğraf eğitimi ihtiyacını doğurdu. Kurslarımıza artan ilgi dikkat çekiyor.” dedi. “FOTOĞRAF; DÜNYAYA BAKIŞINIZI DEĞİŞTİRİYOR” Temel Fotoğraf Eğitimi alan kursiyerlerin öncelikle yaşadıkları çevreye sonra da dünyaya olan bakışlarının değiştiğini belirten Yıldız; “Fotoğraf insana farklı bakış açıları kazandırıyor. Gerek teknik gerekse kompozisyon bilgisi kazanan kursiyerlerimizde de bu değişimi gözleyebiliyoruz. Algıda seçicilik yaşamaya başlayan kursiyerlerin fotoğraf sanatıyla birlikte, modern yaşamın stresinden de uzaklaşmaları kurslarımıza olan ilgiyi artırıyor.” diye konuştu. Çalışanın maaşına devlet garantisi İŞKUR bünyesindeki fon, maaşını alamayan işçilerin 3 aylık ücretini ödeyerek, şirketi zora düşen ya da iflas eden çalışanların maaşını devlet garantisi altına alıyor. İşyerlerinin mali anlamda sıkıntıya düşmesi, çalışanlarını da doğrudan etkiliyor. Çalışanlar maaş alamama durumuyla karşı karşıya kalabiliyor. Ancak çalışanlar çaresiz değil. Şirketi zora düşen ya da iflas eden çalışanların imdadına devlet yetişiyor, Ücret Garanti Fonu devreye giriyor. Çalışanlar için, görev yaptığı şirket iflas eder ve kapanma durumuna gelirse, belirsizlik ortaya çıkıyor. Şirketin çalışanının alacağını ödeme imkânı ve ihtimali ortadan kalkıyor. İşverenin ücretleri ödeyemeyecek duruma düşmesi, iflas etmesi ya da iflas ertelemesi istemesi gibi hallerde çalışanın imdadına Ücret Garan- ti Fonu yetişiyor. SON 1 YIL ŞARTI Zordaki işyerinde son 1 yıldır çalışıyor olanlar, İŞKUR bünyesindeki Fon'a başvuru yaparak, 3 aylık maaşlarını kesinti olmadan alabiliyor. Geriye doğru ücretler verildiği için de çalışanın o firmayla iş sözleşmesinin sürüp sürmediğine bakılmıyor. Yani işten ayrılmış olunsa da, alınamayan ücretleri devlet ödüyor. İşverenin düştüğü durumla ilgili belgeleri (haciz tutanağı, iflas kararı, mahkemenin verdiği iflas erteleme kararı ve alacak belgeniz gibi) İŞKUR'un ilgili birimine götüren çalışanlar, başvurduğu ayın sonuna kadar net ücretini alıyor. ÜST SINIRA DİKKAT! Yüksek ücret alanlar için bu fonda bir sınır da var. 5510 sayılı Kanun'un 82. Maddesi gereğince, asgari ücretin 6.5 katından fazla olamıyor. Asgari ücret düşünüldüğünde de bu rakam brüt 7 bin 371 liradır. Yani günlük kazanç üst sınırı 245.7 lira. 4 28.11.2014 SİNANSAL Sinan KIYANÇ Milas Türküleri Türküler bu toprağın sesidir; nefesidir. Onlar olmasa sanki bizlerde olmayacakmışız gibi gelir bana. Onlarla var olmuşsuz. Her türkü başka diyarlardan olsa da ortak duygulara seslenir. Gönül teline dokununca başka diyarlara götürür. İşte tüm bunlar Türkülerin ne kadar güçlü olduğunu, ne kadar bizden olduğunu gösteriyor. Kimine göre modern zaman türküler için bir tehlike olarak görünse de biz var oldukça türküler, türküler var oldukça bizlerinde var olacağını düşünüyorum. Bir yeri tanımak istiyorsanız oranın türkülerine bakın. Onlar size bu topraklardaki sırları anlatır derler. Ben de bu söz üzerine bu hafta sizlere belki bildiğiniz; belki de ilk kez duyacağınız Milas Türkülerinden birkaçını yazacağım. Bu türküler birçok akademik araştırmada da yer bulmuş türkülerdir. Muğla bu bakımdan Anadolu’nun diğer köşeleri gibi zengindir. Bu nedenle tüm Muğla Türküleri ya da tüm Milas türkülerini burada yazmak imkânsız bu nedenle bu türlülerden örnekler seçtim. İlki hüzünlü bir aşk hikayesini konu edinen “Hayıtlı’dan çıktım da imanım” türküsüdür. Hayıtlı’dan çıktım da imanım Vardım Oluklu yanına Oluklu’da üç cana kıydım Hemen döndüm ardıma Aldım tüfeği elime a canım Çıktım keklik avına Keklik avı değil a canım Çıktım İnsan avına… Bir başka türkü de; 1946 yılında Milas’ın en güzel kızlarından olan Yüksel’in başına gelen amansız olayı konu alan “Şu Milas’ın İçinde” türküsüdür. İbrahim aşkına cevap bulamadığı Yüksel’i öldürür ardından intihar eder. Bu iki gencin başından geçen bu elem olayın üzerine yakılmış bir türküdür. Şu Milas’ın içinde bir tek ben güldüm Goncalarım açmadan soldum büküldüm Gençliğime doymadan yar için öldüm Hazan yaprağı gibi birden döküldüm Gönül verdiğim kızın adı Yüksel’di. Can verirken feryadı arşa yükseldi Kabahat ne ondaydı ne bendeydi Alnımıza yazılmış bu bir eceldi. Düğünlerde seslendirilen Türküler Anadolu’da önemli bir yer tutar. Bu türkülerden en içten olanı ise Kına gecesinde seslendirilen türkülerdir. Bu türkülerde Gelin Anasını ağlatmak adettir. Gelin ve Anasının ağlamalarına neden olan bu türkülerden birisi ise Yatağan ve Milas çevresinde söylenen “Kına Havası”dır. Kınasını kardım tasta Oğlan evi pek havasta Kızın evi kara kara yasta Her anam, hey anam, hey anam, Kızınız gidiyor nazınız gidiyor Bu gün akşam son, yarın akşama… Bir başka türkünün maalesef adı bilinmiyor. TRT kaynaklarında Milas türküsü olarak yer bulan bu türkünün satırları şöyle: Bir tepeden bir tepeye ün olur kadın ün olur Herkes sevdiğine yanar kül olur kadınım kül olur Bir tepeden bir tepeye atıldım kadınım atıldım Atıldım da aman aman alaylara katıldım kadınım katıldım. Milas türküleri diye başladığımız bu yazıda “Bodrum Hâkimi”, “Deniz Üstü Köpürür” ve “Ormancı” türkülerini de anmadan edemeyeceğim. Bu türkülerin sadece Muğla için değil tüm memleket için son derece önemli bir yeri vardır. Son türkümüz ise bir “Ağıt” Milas’a ait olan bu ağıt aşağıda verilmiştir. Susuz derelerde kavak mı biter Oğlansız evlerde duman mı tüter Testilerimi susuz bıraktın Evimi öksüz bıraktın Bahçelerde kerdime Kimlere dökeyim derdimi Assı bostan ektim bitmedi Benim başım küçükten gülmedi Bu türkülerin tamamının bir hikâyesi var. Bazı türkülerin birden fazla hikâyesi bulunmaktadır. Bu nedenler her türkünün ardından o türküyü var eden kocaman yürekler bulunmaktadır. Türküler bize sadece dünü değil, bugünü ve yarını anlatır. Bize bizi anlatır. İnsanı anlatır. Yukarıda verdiğim bir avuç türkünün devamını okumak isteyenler Ümral Deveci’nin “Deniz Üstü Köpürür” kitabını mutlaka edinmeli. Kütüphanenizde mutlaka bulunması gereken kitaplardan biri olduğu düşüncesindeyim. Bence şimdi en sevdiğiniz türküyü bir kez daha dinleyin. Bakın size mutlaka yeni bir şeyler söyleyecektir. Söyleyecekleri hiç bitmesin türkülerimizin. AK Parti Yatağan İlçe Başkanlığı’nın 17 Aralık 2014 tarihinde yapılacak olan genel kurulu için başkanlığına aday olduğunu açıklayan Mustafa Şahbaz, İl Başkanlığı’ndan gelen “Partiye almayın” talimatı nedeniyle adaylığını parti binasının önünde açıkladı. 2003-2008 yılları arasında 2 dönem AK Parti Yatağan İlçe Başkanlığı görevini yürüten Mustafa Şahbaz, parti binası önünde yaptığı basın açıklamasıyla, partinin 17 Aralık 2014 tarihinde düzenleyeceği ilçe kongresinde başkanlığa aday olduğunu açıkladı. Kendisinin görevde olduğu 2004 yılında partinin Yatağan’da 3 bin üyesi olduğunu ifade eden Şahbaz, buna karşılık 2004 seçimlerinde 3 belde belediye başkanlığı, 2 il genel meclisi üyeliği ve 10 bin 600 oy kazandıklarını söyledi. Parti binasına almadılar, adaylığını kapının önünde açıkladı Elde ettiği başarıyı “Ben değil, biz” anlayışıyla bağdaştıran Şahbaz, “Bu başarıda, başta yönetim kurulu üyeleri, belediye başkanları, yönetimleri, köy temsilcileri, belde temsilcileri, köy delegeleri velhasıl tüm üyelerimizin katkısı büyüktür.Bunun bilincindeyiz” şeklinde konuştu. 2004 yılında alınan oy sayısıyla bugün alınan oy sayısının arasında herhangi bir artış yaşanmadığını belirten Şahbaz, yaptığı konuşmada, şöyle konuştu: “2014 seçimlerine baktığımızda hala oyumuz 10 bin 500’lerde. Oysa üyemiz 7 bin civarında. Bir üye bir kişiyi getirse bu 14 bin oy demektir. Teşkilat çalışmış ama netice alamamıştır. Teşkilatta bir eksiklik var bu da, iletişim eksikliği olsa gerek. Aday olmam konusunda birçok arkadaş ısrarcı oldu ve beni ikna ettiler. Bugün itibariyle 14 Aralık 2014 ilçe kongresinde tekrar AK Parti Yatağan İlçe Başkanlığı’na adayım. Tüm delegelerimizin desteklerini bekliyorum.” İl Başkanı Öztürk’ün talimatıyla içeri alınmadı! AK Parti Yatağan İlçe Başkanlığı’nın 17 Aralık 2014 tarihinde yapılacak olan genel kurulu için aday tanıtım toplantısına katılan AK Parti Muğla İl Başkanı Nihat Öztürk, Mustafa Toksöz ismi üzerinde uzlaşı sağlandığını ve tek adayla gidilecek olan seçimde, Toksöz’ü desteklediklerini açıklamıştı. Edinilen bilgilere göre, Toksöz’ün adaylığının açıklanmasının ardından Mustafa Şahbaz’ın da adaylığını açıklamak üzere ilçe başkanlığına geldiği, fakat parti kapısının kitli olması nedeniyle açıklamasını kapının önünde yaptı. Yatağan ilçe kongresi de dahil olmak üzere tüm kongrelere tek adayla gideceklerini tüm konuşmalarında vurgulayan AK Parti İl Başkanı Nihat Öztürk’ün, İl Yönetim Kurulu Yatağan Koordinatörü Ertuğrul Gümüş’e talimat vererek Yatağan’a gönderdiği ve Şahbaz’ın parti binasında açıklama yapmasını engellediği öğrenildi. ruz Fethiye de halkımızın organ bağışı konusunda biraz daha duyarlı olmalarını istiyoruz.”dedi. Fethiye İlçe Sağlık Müdürü Uğur Çomak da yapılan davranışın örek teşkil edeceğini belirterek, “AKUT birimini ben her zaman bizim sağlık kuruluşumuza yardımcı olan bir dernek olarak görüyorum. Yapmış oldukları bu anlamlı davranış toplumlara da örnek olacak bir davranış. İl Sağlık Müdürlüğümüzün bünyesinde bu senenin 9. ayları gibi organ bağışı kampanyasına el attık. Hakikaten konu ile ilgili çok ciddi oranda bir cevap aldık. Elimizdeki verilere göre iller bazında Türkiye genelinde 3. durumdayız. İllerin nüfus ortalamalarına bakıldığı zaman ise Muğla Türkiye 1. konumunda. Biz Sağlık Müdürlüğü olarak bu konuda bu işe el attığımızı düşünüyoruz. Fakat bu kadarla yetinmeyeceğiz. Organ bağışı sıralamasında İstanbul 15 Bin civarlarında organ bağışı, İzmir ‘de 11 Bin kişinin bağış yaptığı ve ilimiz Muğla’da ise yaklaşık 8 Bin kişinin bağış yaptığını görüyoruz. Diğer illerdeki yüzdelik oranına bakılacak olunursa hakikaten Muğla çok güzel rakamlara ulaşmış durumda. Fethiye İlçemizde ise bu sayı Muğla’nın dörtte biri olan Bin 800 civarlarında organ bağışı yapılmış.” dedi. Fethiye organ bağışında birinci Birçok operasyonlara imza atan Akut ekipleri bu kez sosyal bir etkinlik daha gerçekleştirerek herkesi organ bağışı yapmaya davet etti. Akut ekipleri İlçe Sağlık Müdürü Dr. Uğur Çomak’ı ziyaret ederek organ bağışında bulundular, ekiplerin organ bağışı yapmalarının ardından ortaya çıkan rakam ise Fethiye adına sevindirici. Organ Bağışı sıralamasında Muğla Türkiye genelinde 3. sırada Fethiye ise ilçeler sıralamasında birinci durumda. Fethiye de bugüne kadar Bin 800 organ bağışında bulunulduğu öğrenildi. Ziyarette konuşan AKUT Fethiye birimi ekip lideri Sadi Çidem, “organ bağışı ençok duyarlılık gösterilmesi gereken konuların başında geliyor bizlerde Akut ekibi olarak 17 kişiyle birlikte ilçe sağlık müdürlüğüne gelerek organ bağışını gerçekleştirdik. Öteden beri süre gelen bu örnek davranışa biz AKUT Fethiye olarak yeni giriyoruz. Bu duyarlılığı tüm derneklerin üyelerinin göstermesini bekliyoruz. Bu şekilde yapılan davranışlar topluma da örnek olur diye düşünüyo- Eleman ilanı Eleman ilanı NECİPOĞLU odun kömür ofisinde, her türlü işi yapabilecek olan B ve E sınıfı ehliyetli bay elemanlar aranıyor MİLBASSAN’da çalıştırılmak üzere Tabela ve Kaynakçı elemanlar alınacaktır Tel: 0 533 495 15 00 Tel: 0 533 495 15 00 28.11.2014 5 Bodrum'da mahalle toplantıları Gümüşlük'te devam etti Bodrum Belediyesi Basın-Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü tarafından düzenlenen 2014 Kasım ayının son mahalle toplantısı, Gümüşlük'te yapıldı. Bodrum Belediyesi Basın-Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü tarafından düzenlenen 2014 Kasım ayının son mahalle toplantısı, Gümüşlük’te yapıldı. Basın - Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürü Ummahan Yurt, toplantıya katılan vatandaşlara "Hoş geldiniz" diyerek, "Bugün burada; sizlerin görüşlerinizi, taleplerinizi ve sıkıntılarınızı tekrar dinleyip cevaplandırılmak üzere gerekli müdürlüklere ileteceğiz." dedi. Gümüşlük merkezdeki Celeb Ali'nin Kahvesi'nde düzenlenen toplantıya Basın - Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürü Ummahan Yurt başta olmak üzere Fen İşleri Müdürü Cafer Onur Çandar, Hukuk İşleri Müdürü Naciye Berrak Anter Ballı, İmar ve Şehircilik Müdürü Gamze Esedoğlu, Emlak ve İstimlak Müdürü Hamit Kocaman, Destek Hizmetleri Müdürü Serdar Kaya, Kültür ve Sosyal İşleri Müdürü Gülizar Akbay, 3. Bölgeden Zabıta Müdürlüğü, Temizlik İşleri Müdürlüğü ve Park Bahçeler Müdürlüğü Sorumluları ile İmar ve Şehircilik Müdürlüğü personeli ve vatandaşlar katıldı. Gıda teröristlerine dikkat Yiyecek Maddeleri Yapanlar ve Satanlar Esnaf Odası Başkanı Güven Akarken, esnafı gıda teröristlerine karşı dikkatli olmaları yönünde uyardı. Toplantıya katılan vatandaşlar tek tek söz alarak belediye yetkililerine mahalle genelinde yaşadıkları sorunlarını, istek ve taleplerini aktardı. Yetkililer de vatandaşları dinleyip notlarını alarak sordukları sorulara da cevap verdi. Halkla İlişkiler Birimi ekibi de toplantı boyunca söz alan vatandaşların sorunlarını ilgili müdürlüklere iletmek ve cevaplandırılması üzere notlarını aldı. Ekip ayrıca Basın - Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü tarafından aylık periyotlarla yayınlanan belediyenin "Halikarnas" adlı bültenini ve belediye hizmet noktaları ile iletişim ve adres bilgilerini içeren broşürleri de vatandaşlara dağıttı. Muğla Yiyecek Maddeleri Yapanlar ve Satanlar Esnaf Odası Başkanı Güven Akarken, son günlerde bazı kişilerin alışveriş yaptıkları ya da yapmadıkları işyeri sahiplerinin adı, soyadı ve telefonlarını elde etmek suretiyle para talep ettikleri yönünde duyumlar aldıklarını belirterek, bu konuda esnafa uyarıda bulundu. Başkan Akarken konuya ilişkin yaptığı açıklamada şu görüşlere yer verdi: “Son günlerde aldığımız duyumlar, esnafın helal kazancına göz dikmiş bazı kişilerin alışveriş ettikleri ya da etmedikleri bazı dükkan sahiplerinin adı-soyadı, işletme adı ve telefonlarını elde ederek, daha sonra dükkan sahibini arayarak yaptıkları alışveriş neticesinde kendilerine tarihi geçmiş mal sattıkları iddiası ile zehirlendiklerini ve ellerinde hastane raporları olduğu ve dükkandan aldıkları fiş ile bunu kanıtlayacaklarını, Tarım İl Müdürlüğü ve Valilik nezdinde şikayetçi olarak işletmelerin 10 bin lirayı aşkın para ve kapatma cezası alabileceklerini, ancak kendileri ile görüşülür ve istedikleri parayı öderlerse şikayetten vazgeçebileceklerini beyanla para talep etmektedirler. Esnafımızın helal kazancına, çoluk çocuğunun rızkına göz diken bu gıda teröristlerine karşı dikkatli olunması ve böyle bir durumla karşı karşıya kalınması halinde, hem devletimizin güvenlik güçlerine, hem de bizlere haberdar edilmesini rica ediyorum. Herkes bilmelidir ki, Muğla esnafı bu küçük oyunlara gelmez ve gereken neyse yapılır. Muğla esnafı sahipsiz değildir.” 6 28.11.2014 NUR PENCERESİ İbrahim KUL Güzel manalı yazılar ...Sağır sükunetle: “Afiyet olsun.” dedi. Bunun üzerine hasta iyice sinirlendi, fakat sesini çıkarmadı, sağır devam etti. “Tedavi için hekimlerden kim geliyor?” dedi. Artık dayanamayan hasta: “Başımdan defolup git be adam, kim gelecek Azrail geliyor!” diye bağırdı. Bunun üzerine sağır: “Ha o mu, onun ayağı çok uğurludur, artık üzüntüyü bırak sevin, neşelen.” dedi. Artık hastanın üzüntüsünün sınırı yoktu, adeta kahrolmuştu. Sağır, komşuluk hakkını ödedim, hasta komşumun halini hatırını sordum diye sevinerek dışarı çıktı. Hasta bu sırada:”Bu adam benim düşmanımmış, kötülüğümü istiyormuş, bugüne kadar anlayamamışım.” diye düşünüyordu. Ölüm Olmasaydı Ne Olurdu Can televizyonda sık- sık ölüm haberlerini duyuyor, insanların niçin öldüğünü merak ediyordu.İnsanlar niye ölüyordu? Hem ölüm niye vardı? Madem öleceklerdi insanlar niçin yaratılıyorlar? İnsanlar ölünce sevdikleri onsuz yaşamak zorunda kalıyordu. Keşke insanlar hiç ölmese, diye düşünüyor ama elinden bir şey gelmiyordu. Bir gün sınıf arkadaşı Özgür ona: Bugün bize gelebilir misin Can? Hem ders çalışır hem de biraz oynarız, dedi. Bu teklif Can’ın hoşuna gitmişti. Zaten eve gidince canı sıkılıyor ne yapacağına karar veremiyordu. Can öğle arası annesinden izin aldı ve okul çıkış Özgürlerin evine gitti. can bu eve ilk defa geliyordu. Özgür onu önce kendi odasına götürdü, orada biraz oturup ders çalıştıktan sonra arkadaşına : Bak seni kiminle tanıştıracağım, dedi. Gittikleri odada hiç görmediği kadar yaşlı, zayıf, hareket edemeyecek kadar güçsüz ve bitkin bir adam vardı. Can arkadaşına meraklı gözlerle baktı. Arkadaşı : Büyük babamın babası ve o 110 yaşında, dedi. Ne güzel! Bak işte bu dede ölmemiş ve hala yaşıyor, diye çığlık attı Can. Özgür, onun böyle sevinmesine bir anlam verememişti. Biliyor musun büyük dedem yaşlı ve çok hasta olduğu için ayağa kalkamıyor, hareket edemiyor. Zorunlu ihtiyaçlarını yerine getiremiyor. Hatta tuvalet ihtiyacını bile bezine yapmak zorunda kalıyor. Yemeğini yiyemiyor, kaşık tutamıyor, hepsinde biz yardımcı oluyoruz. Bazen yüzüne sinek konduğunda onu kovabilecek kadar bile hareket edemiyor. Bu yüzden devamlı olarak birisinin mutlaka onunla ilgilenmesi gerekiyor. Hepsinden daha kötüsü onun hastalığının şiddetinden yüzünde hep acı ve ıstırap okunuyor, bu da hepimizi çok üzüyor. Bütün bu işittikleri Can’ın düşüncelerinde büyük değişmelere yol açtı. Demek ölmemek, uzun süre yaşamak da her şey demek değildi. Onun da zorlukları vardı. Onu çok güzel gelen ölümsüzlüğün bile çok zor tarafları vardı. Can üzgün bir şekilde konuşmaya başladı : Ben de insanlar hiç ölmese diye düşünürdüm. Ama bu şekilde düşününce senin deden, babası, onun da babası bu şekilde bütün geçmişimiz sağ olsaydı hepsine biz bakmak zorunda kalsaydık, ne kadar zor bir durum olurdu. Hem onlar da bundan pek memnun olmuyorlarmış. Birden Can’ın gözleri tek bir noktaya takıldı. Evet, arkadaşının büyük dedesi işaret parmağını kaldırmış bir şeyler söylemeye çalışıyordu. Eşhedü en la. Ama o da neydi. Evet evet büyük dedesi gülümsüyor, tebessüm ediyordu. Arkadaşı da bu duruma çok şaşırdı. Hemen anne babasını çağırdılar. Ama geç kalmışlardı. O artık vefat etmiş, ruhunu teslim etmişti. Anneciğim sen yorulma İçeri girer girmez neşeyle bağırdı: Anne biliyor musun bugün yuvada ne oldu? Görmüyor musun? Telefonla konuşuyorum. Herkesin sevdiği şey birbirine benzemiyordu. Annesi telefonu, babası arabayı seviyordu. Her şey erteleniyordu, telefon ve araba söz konusu olduğunda. Bir de eve misafir gelecek oldu mu kendisine hiç yer kalmıyordu. Nerelere gitseydi? Annesi kapattı telefonu. Mutfaktan tencere sesleri geliyordu. Koşarak yanına gitti: Sana yardım edeyim mi ? dedi, en sevimli halini takınarak. Annesi manalı manalı baktı: Hayırdır? Bir yaramazlık mı var? Bak bir de seninle uğraşmayayım. Çok yorgunum zaten. Yorgunluk nasıl bir şeydi ? Bazen elinde oyuncağıyla uykuya daldığında anneannesi oyuncağı yavaşça elinden alır: ‘Nasıl yorulmuş yavrucak. Uykunun gül kokulu kolları sarsın seni’ diyerek alnına bir öpücük konduruverirdi.Yorgunluk gül kokulu bir uykuya dalmaksa eğer, neden annesi kendisiyle böyle kızgın kızgın konuşuyordu. Anneciğim yorulduğun zaman gül kokulu uykulara dalarsın. Anneannem öyle söylüyor. Uykuya dalayım da, gül kokuları kusur kalsın. Yorgunluktan ölüyorum. Bu kelimeden nefret ediyordu.’Yorgunum, yorgun olduğumdan, böyle yorgunken’.Anneciğim sen yorulma, diye. Yemekte konuşuruz çocuğum. Bankada işler yetişmedi. Baban gelene kadar bunları bitirmem lazım. Hadi sen oyna biraz. Hani siz yoruluyorsunuz ya... Eeee.... Ben de oynamaktan yoruluyorum. Ne yapayım bilmem? Yapılmaması gerekenleri biliyordu da büyükler, yapılması gerekenleri hiç bilmiyorlardı. Işıklar söndü birden. Annesi öfkeyle söylenmeye başladı. Mum da yok! diye diye karıştırdı dolapları el yordamıyla. Çocuk sırtüstü yatıp, anneannesinin köyünü düşündü. Gaz lambasının ışığında deli tavşan masalını anlatışını. Deli tavsanın duvardaki aksini getirdi gözlerinin önüne. Anneannesi gibi iki ellerini birleştirip işaret parmaklarını yukarı kaldırarak tavşan kafası yaptı. ‘’Bak deli tavşan’’ diyerek parmaklarını oynattı. Yoldan geçen arabaların farları duvardaki tavşana yol açtı. Tavşan alabildiğine hür dolaştı sağda solda. ...devam edecek Federasyon Başkanından Kocadon'a ziyaret Türkiye Yelken Federasyonu (TYF) Başkanı Serhat Belli, Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon'u makamında ziyaret ederek Bodrum hakkında bilgi aldı. Başkan Mehmet Kocadon'u makamında ziyaret eden Türkiye Yelken Federasyonu Başkanı Serhat Belli, federasyonun Bodrum'da gerçekleştireceği kamplar için kullanılabilecek ilçedeki tesisler hakkında Başkan Kocadon'dan bilgi aldı. Karşılıklı fikir alışverişinde bulunulan ziyarette Başkan Kocadon, yelken sporunun Bodrum için çok önemli bir spor organizasyonu olduğu- nu belirterek yelken sporunun gelişmesi, özellikle çocukların ve gençlerin bu spora ilgi göstermeleri için çalışmaları, profesyonel düzeyde sürdürdüklerini söyledi. Ziyarette TYF Başkanı Ser- hat Belli'ye Bodrum Belediyesi Bodrumspor Kulübü Başkanı Rıza Karakaya ile kulüp Başkan Yardımcısı Hüseyin Gözütok ve B.B. Bodrumspor Yelken Kulübü Sorumlusu Buğra M. Çetin eşlik etti. Omurgasızların tek doğurganı Marmaris Körfezi’nde Deniz tavşanı, Marmaris kıyılarında gündüz vakti ilk defa görüntülendi. Marmaris'de omurgasız canlılar içinde tek doğurgan cins olan “Aplysia dactylomela” cinsi deniz tavşanı ilk defa gündüz vakti görüntülendi. Genelde gece şanslı dalgıçların görüntüleyebildiği deniz canlısının Akdeniz’de yakın zamanda tespit edilen istilacı bir tür olduğu belirtildi. İlçeye bağlı Turunç Mahallesi’nde yaşayan Ali Demir (30) kıyıda avlandığı sırada deniz tavşanına rastladı. Çok ağır hareket eden canlıyı ilk defa gören Demir, fotoğrafını çekip sosyal medyada paylaştı. Konuyla ilgili açıklama yapan eski Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Profesör Doktor Ahmet Nuri Tarkan, Marmaris kıyıla- Milli Eğitim Bakanlığının Açık öğretim ortaokul öğrencilerine yönelik aritmetik ortalama ile sınıf geçme sisteminin getirilmesi sayesinde mezun sayısı 55 bine ulaştı. Milli Eğitim Bakanlığının (MEB) açık öğretim ortaokulu öğrencilerine yönelik aritmetik ortalama ile sınıf geçme yöntemini getiren mevzuat düzenlemesi sayesinde 55 bin öğrenci mezun oldu. Resmi Gazete'de yayımlanan 14 Kasım 2014'te MEB Açık Öğretim Ortaokulu Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelikle ortalama ile sınıf geçme notu 50'den 45'e indirilerek aritmetik ortalama ile sınıf geçme yöntemi uygulamaya konulmuştu. Bu durumda sınıfının bütün derslerinin sınavlarına girmiş olmak, aralarında Türkçe dersi rında tespit edilen deniz tavşanının Asya’dan Akdeniz’e gelip yerleşen istilacı tür olduğunu belirtti. Tarkan, yaptığı açıklamada, ”Boyları 20 santimetre civarında olup, omurgasız canlıların yumuşakçalar grubuna ait bir canlıdır. Doğurarak üreyen bir canlıdır. Bu canlılar iyi kamuflaj özelliklerine sahip olduklarından genelde pek görülmez- ler. Ancak şanslı olan dalıcılar bunlara rastlayabilirler. Zehirli değildir fakat bazı türleri zehirlidir. Vücutlarında zehir hücreleri bulunur. Çok canlı renklere sahip olan türleri zehirli olabilir. Etçil organizmalardır. Büyüklükleri 4 milimetre ile 60 santimetre arasında değişebilir. Türkiye sularında 70 civarında farklı türde temsil edilirler” dedi. Deniz tavşanları dünyada çift cinsiyetli olan tek canlı türü olarak biliniyor. Bu canlılar çiftleşme sırasında ister erkek ister dişi olarak davranış gösterebiliyor. Bu sayede bir deniz tavşanı uzun çiftleşmeler sonunda binlerce yumurta bırakabiliyor. Çiftleşmek istemediği zaman da derisinin rengini değiştirip ve salgıladığı kokularla karşı tarafa bir uyarı da bulunuyor. Daha çok Kızıldeniz’de görülseler de Akdeniz’de sadece gece dalışlarında ender görülen canlılar arasında yer alıyor. Açık öğretimde sınıf geçme sistemi değişti mezun sayısı arttı bulunmamak ve derslerin başarı puanlarının aritmetik ortalaması en az 45 puan olmak kaydıyla en fazla 2 başarısız dersi olanlar için aritmetik ortalama ile ders geçme kolaylığı sağlanmıştı ve bu konuda oluşan mağduriyetler giderilmişti. Yönetmelik değişikliği ile yak- laşık 55 bin öğrencinin mezun olduğu bildirildi. 65 bin kayıt yeniledikten sonra mezun olacak öğrencinin bulunduğu kaydedilirken, ayrıca 220 bin öğrencinin de kayıt yeniledikten sonra bir üst sınıfa geçebilecek duruma geldiği ifade edildi. Açık Öğretim Okulları, çeşitli nedenlerle öğrenimini tamamlayamayarak örgün öğrenim çağının dışına çıkmış bireylere öğrenimlerini tamamlama imkanı veren kurumlar. Bu kumlardan biri olan Açık Öğretim Ortaokulu 1998 yılında kuruldu ve kurulduğu tarihten bugüne kadar 1 milyon 289 bin 201 vatandaş kayıt oldu ve kayıt olan bu öğrencilerden 517 bin 617'si öğrenci mezun edildi. 28.11.2014 7 -SPOR- -SPOR- -SPOR- -SPOR- -SPOR- -SPOR- -SPOR- -SPORMuğlaspor’da gözler bu hafta sonu Pazar günü deplasmanda yapılacak olan Sarayköyspor maçına çevrildi. Basın sözcüsü Eskihisarlı “ Bizi yalnız bırakmayan ve maçı centilmence izleyen tüm taraftarlarımıza teşekkür ediyoruz” dedi. Sarayköyspor ile hayati maç oynayacak olan Muğlaspor maçın hazırlıklarına dün başladı. Muğlaspor’un Şampiyonluk yolunda en zor dönemeçlerden birisi olan zorlu maçı kazanmak dışında düşüncesi bulunmuyor. Geçtiğimiz Pazar günü kendi evinde Muratpaşa Belediyespor karşında farklı bir galibiyet elde eden Muğlaspor’un bu başarısı taraftarlar arasında sevinçle karlandı. Her zaman olduğu gibi son maçta da bir saniye olsun susmadan takımlarını centilmence destekleyen 48 Gençlik taraftarları Sarayköyspor maçına gitmek için hazırlık yaparken futbolcularda dün Sarayköyspor ile yapacakları maçın hazırlıklarına başladı. Tam kadro halince maçın hazırlıklarına başlayan Muğlaspor’da Basın sözcüsü Abdullah Eskihisarlı Muratpaşa Bele- “Futbolcularımız yüreklerini ortaya koyuyor" diyespor maçından sonra yaptığı açıklamada özetle şunları söyledi “Artık her maçın bizim için ayrı bir final havası içinde geçtiğini söyleye söyleye taraftarımızı sıktık Ama gerçek bu. Her maçımız final havasında geçmeye devam ediyor. Geçtiğimiz hafta Zorlu deplasmandan bir puanla dönmüştük. Muratpaşa Belediyespor karşısında maç boyunca üstün bir futbol sergiledik. Farklı galibiyet kadar futbolcularımı- zın hırslı ve inançlı olmaları bir kez daha dikkatlerden kaçmadı. Tüm futbolcularımızı candan kutluyoruz. Muratpaşa Belediyespor karşısında ikinci yarının başlarında hiç ummadığımız bir anda gol yedik. Bu yediğimiz gol bizi kendimize getirdi. Futbolcu arkadaşlarım maçı kazanmak için yüreklerini ortaya koydu ve elinden geleni yaptı. Sonuçta farklı galip geldik ve bunun için mutluyuz. Bizim için artık bu maç geride kaldı. Biz her zaman önümüze bakan bir kulübüz” dedi. TARAFTARA TEŞEKKÜR Centilmence bir tutum sergileyen tüm taraftarlara teşekkür eden Muğlaspor Basın sözcüsü Eskihisarlı bu konuda da şunları söyledi “Biz şampiyon adayı bir takımız. Allah izin verirse bu işi bu sezon bitirmek istiyoruz. Bu yönde bugüne kadar yerel yöneticilerimizden ve halkımızdan gerekli desteği görüyoruz. Sayın valimize, Belediye başkanlarımıza ve protokole mensup diğer isimlere ve tüm halkımıza çok teşekkür ediyoruz. Bizim her zaman halkımızın ve büyüklerimizin desteğine ihtiyacı var. Bilindiği gibi TFF geçtiğimiz günlerde bir karar aldı. Bu kararla hakemlerin yetkileri daha da genişletildi. Amaç küfür ve diğer ağır sözleri ortadan kaldırmak. Bizim taraftarımız ve halkımız daha ilk maçta bu karara uydu. Centilmence maç oldu. Bunu sağlayan, TFF’nin kararını yerine getiren tüm taraftarlarımıza çok teşekkür ediyoruz. Ancak temennimiz Muğla’da yaşanan bu güzelliğin tüm sahalarımızda ve tribünlerde yaşanmasıdır. Bundan sonraki maçlarımızda da tüm halkımızı ve yerel yöneticilerimizi daha kalabalık halinde maçlarımıza bekliyoruz” dedi. Muğlaspor taraftarı yasağa uydu Futbol sahalarında yaşanan olumsuz gelişmelerden sonra geçtiğimiz günlerde TFF yönetim kurulu bir dizi kararlar alırken Muğlaspor’lu taraftarlar bu karara uydu ve son maçta hakemleri, güvenlik güçlerini ve takımları üzecek olumsuzluk yaşanmadı. Muğlaspor’lu taraftarlardan TFF’nin son kararına olumlu cevap. Son zamanlarda sportif tesislerde yaşanan ve özellikle küfürlü olumsuz gelişmelerin önüne geçilmesi için TFF Yönetim kurulu tarafından hakemlere verilen geniş yetki geçtiğimiz hafta sonu uygulamaya konuldu. Özellikle centilmenlik dışı tezürahatların giderek arttığı ve bu sebeple yaşanan olumsuz gelişmeler kamuoyunda büyük yankılar uyandırmıştı. TFF Yönetim kurulu geçtiğimiz hafta içinde aldığı kararla maçlarda tribünlerden muhtemelen gelebilecek küfür ve aleyhte ağır sözlü tezahüratlar için maçların hakemlerine maçı tatil etme yetkisi vermişti. TFF’ce maçın hakemlerine verilen geniş yetkiye Muğlaspor’lu taraftarlar geçtiğimiz pazar günü oynanan Muratpaşa Belediyespor maçında olumlu davranışlarla aynen uydu. Maçı centilmence tutum içinde izleyen Muğlaspor taraftarları böylece istenildiği zaman olumsuz gelişmelerin önüne geçileceğini kanıtlamış oldu. -SPOR- -SPOR- -SPOR- -SPOR- -SPOR- -SPOR- -SPOR- -SPOR- Yıl: 65 Sayı: 10352 28.11.2014 Cuma Fiyatı: 75 Krş. (KDV Dahil) Kurucusu: Turgut Dizdar BBP'li Akın, Yatağan işçisine destek çıktı Büyük Birlik Partisi Muğla İl Başkanı Harun Akın, Yatağan Termik Santrali kömür işletmelerinin özelleştirilmesine ilişkin yaptığı basın açıklamasında Hükümetin özelleştirme politikalarını sert bir dille eleştirdi. Büyük Birlik Partisi İl Başkanı Harun Akın, Yatağan ve Milas’taki kömür işletmelerinin özelleştirilmesini eleştirerek, işçilerin haklı mücadelesine destek verdiklerini söyledi. BBP il Başkanı Akın, Hükümete seslenerek “Muğla’nın değerlerini Muğla’ya teslim edin yoksa bu kadar insanın ahı sizleri tarih önünde asla affetmeyecektir” diye konuştu. Akın, Muğla’nın tüm enerji tüketiminin ‘kaymağını yiyen’ AYDEM firmasını örnek göstererek, “AYDEM’in bugün ilimize hiçbir katma değeri yoktur. Tüm alımlarını ve taşeron firmalarını dışarıdan getirmekte, Muğla esnafıyla hiçbir alışverişi olmadan Muğla’nın parasını alıp gitmektedir” dedi. Akın, Muğla’ya minnet borcu olan bu firmanın, yöreye katkı sağlamak zorunda iken böyle bir sorumluluk taşımadığını kaydederek, “Hal böyle iken biz Muğla’da yaşayanlar olarak bizlere ekmek,iş,aş sağlayan bu kurumlarımızın satılmasını ve bu katma değerlerimizin başka yerlere taşınmasını istemiyoruz, Bu bizlerin en doğal hakkıdır,bugün bu kurumlarımızdan yöre esnafımız, halkımız geçimini sağlamaktadır,bu özelleştirmeler hem işçisini, hem tüm çalışanını, hemde yöre esnafını,halkını topyekün mağdur edecektir.Bu nedenle buradan sorumlulara bir kez daha seslenmek istiyorum.B u insafsız ve acımasız tavırlarınızdan vazgeçin, Muğla'nın değerlerini Muğla’ya teslim edin” dedi. BBP Muğla İl Başkanı Harun Akın, Milas ve Yatağan’da ekmeği, aşı, işi için aylarca canı pahasına mücadele veren işçilerin haklı mücadelesi karşısında susmanın hiçbir zihniyet ve düşünceye sığmayacağını söyledi. Muğla’nın her yıl vergi rekortmeni olan bu kuruluşlarını ve çalışanlarını görmezlikten gelmemek gerektiğine işaret eden Akın, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Hükümetin yangından mal kaçırırcasına tabiri caizse Devletin altın yumurtlayan tavuklarını haraç mezat satmasına itirazımız var.Bunlardan bir tanesi de ilimizde Yatağan, Kemerköy, Yeniköy termik santralleri ile yatağan kömür işletmeleridir. Burada yıllarca emek vermiş adeta bu kurumlarımızla etle tırnak olmuş çalışanlarımızı ne duyan ne dinleyen var,sosyal devlet anlayışı bumudur.Ülke genelinde zarar ediyor, bunlar devletin sırtına yük diyerek sattığınız kurumlar bugün milyarlarca lira kar ediyor, kuruma baktığınızda başındaki kişi aynı,çalışan sayısı düşmüş üretim artmış peki bu kişilere sormak gerekmez mi neden devlet memuru iken milyarlarca zarara uğrattın bugün ise kar ediyorsun,bunun hesabı çalışanlardan,emekçilerden değil başında ki yetkililerden sorulmalıdır. Siz ahbap çavuş ilişkisiyle değil şerefli,haysiyetli ve ehil kişilere bu kurumları devlet olarak emanet ederseniz zaten zarar etmesi gibi bir durum asla söz konusu olamaz. Söz konusu kurumları özelleştiriyorsunuz ne takip neden kontrol var. Adeta terör estiriyor, cirit atıyorlar, gözleri doymamış hemen bütün işleri kendi firmalarına taşeron olarak veriyorlar,bu firmalarda başka firmalara veriyor,arada milyonlarca parayı ceplerine indirdikleri gibi iş verdikleri firmalara da can çekiştiriyorlar. Özellikle son dönemlerde enerji sektöründe intihar eden müteahhit ve atan firma sayılarına baktınız mı? Bu ülkenin manevi değerlerini üç beş holdinge verip namusu ve şerefiyle para kazanmaya çalışan insanların batmasına çanak tutuyorsunuz. Bugün yapmış olduğunuz özelleştirmelerle bu ülkenin bankasından tutun,tüm milli ve manevi değerleri yabancıların eline geçmiş durumda,biz yaptık oldu bitti mantığı ile hareket edemezsiniz,bizim kültürümüzde,devlet anlayışımızda sokaktaki Ahmet beyi de,dağdaki çoban Mehmet beyi de dikkate almak onların fikir ve düşüncelerine de önem vermek asil görevimizdir.”
© Copyright 2024 Paperzz