08-12-2014 - GÜL

KAYA
Alüminyum
Demir Doğrama
Kapı - Pencere - Panjur - Daraba Ahmet KAYA
Sineklik - Çatı - Korkuluk ve Ferforje
İşleriniz İsteğinize Göre
İtina ile Yapılır
Gsm: 0535 845 42 41
Küçük Sanayi Sitesi / GÜLNAR
Gülnar
Aydıncık
Gül-Ay
“HAFTALIK TARAFSIZ SİYASİ GAZETE”
YIL: 15
SAYI: 758 08 ARALIK 2014 Fiyatı: 25 Krş
GÜLNAR YAPI
ISI YALITIM MONTALAMA SİSTEMLERİ
Çetin Usta
Weber - İzocam
ve Yalıtım Teknolojisi
ile Halkımızın Hizmetindeyiz
Gsm: 0532 796 5539
Aydıncık Yolu Üzeri Akım Elektrik Yanı / GÜLNAR
Yeni okul müdürleri görevlerine başladı
Hükümetin çıkardığı yasa ile okullarda
görev yapan bütün müdürler ve
yardımcılarının görevlerine son verilmişti.
Yeniden yapılan sınavlar ve mülâkatlarla
yeni müdürler belirlendi.
Mersin İl Milli Eğitim Müdürlüğünde bulunan
234 okulun müdürü değişti. Milli Eğitim
Müdürlüğünün Web sayfasında ayrıntılarını
görebilirsiniz. Gülnar'da görev yapanların eski ve
yeni görev yerlerini sizler için araştırdık. Bazı isimler
geçici görevle kurumların idareciliğini yapıyorlardı.
Örneğin Fatih Burgut İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü
yapıyor. Eski kadrosu Öğretmenevi Müdür
Yardımcısıydı. Milli Eğitim ve şube müdür ataması
önce yapıldığı için şimdi atama yapılmadı. Gülnar'da
bu görevler vekâleten yapılıyor. Yeni atanan
müdürlerin eski ve yeni görevleri il milli eğitim
müdürlüğünün web sayfasından alınarak haber
yapılmıştır.
Yeni göreve başlayan müdürler, okullarındaki
bütün müdür yardımcılarını istediği gibi
değiştirebilecek. Kısacası her müdür okullarında
kendi ekibini kurabilecekler. Bazı müdürler atandığı
okula başlar başlamaz görevlendirme ile başka
okullara müdür olarak görevlendirilecekler. Örneğin
Hüseyin Kadim, Gülnar Mesleki ve Teknik Anadolu
Lisesi Müdürlüğü görevinden tekrar Milli Eğitim
Şube müdürlüğüne vekâleten atandı ve onun yerine
Cumhuriyet Ortaokulu Müdürü Veysel Özkan
vekâlet edecek. Bazı okullarda bu tür değişikliğe
gidilecek. Eğitim camiasındaki idarecilerin tam
sisteme oturmasının bir kaç hafta alması bekleniyor.
Mersin Milli Eğitim Müdürlüğünün web sayfasında
yayınlanan atanan müdürlerin eski ve yeni görev
yerleri: Fatih Burgut, Gülnar Öğretmenevi Müdür
Yardımcılığından Gülnar Halk Eğitim Merkezi Müdürü
oldu. Ahmet Elmas, Gülnar İmam Hatip Lisesi beden
eğitimi öğretmenliğinden Gülnar Hatun Mesleki ve
Teknik Anadolu Lisesi Müdürü oldu. Metin Turhan,
100.Yıl İlkokulu öğretmenliğinden aynı okulun
müdürü oldu.
Ahmet Şimşek, Gülnar Anadolu Lisesi
öğretmenliğinden Tekmen Mesleki ve Teknik
Anadolu Lisesi Müdürü oldu. Ali Sungur Ateş, Atatürk
Ortaokulu Müdürlüğünden Gülnar Anadolu İmam
Hatip Lisesi Müdürlüğüne atandı. Durdane Cingöz,
görev yaptığı Samiye Naim Eğitim Vakfı Mürüvvet
Kandemir Anaokulu öğretmenliğinden Müdürlüğüne
atandı. Emine Bal, Gülnar Ortaokulu Müdür
yardımcılığından Gülnar 100. Yıl Ortaokulu
Müdürlüğüne atandı. Eyüp Ferhan Gökter, Gezende
Ortaokulundan İshaklar Ortaokul Müdürlüğüne
atandı. Hayri Toker, görev yaptığı Büyükeceli
Ortaokuluna müdür olarak atandı. Hüseyin Kadim,
İshaklar Ortaokulu Müdür yardımcılığından Gülnar
Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdürlüğüne atandı.
Mustafa Denk, 100. Yıl İlk Okulu Müdür
yardımcılığından Kayrak İlkokulu Müdürlüğüne
atandı. Nazmi Özen, Atatürk Ortaokulu Beden Eğitimi
öğretmenliğinden Zeyne Ortaokulu Müdürlüğüne
atandı. Osman Özkan, Gezende İlkokulundan Gülnar
İlkokulu Müdürlüğüne atandı. Sadık Güleryüz,
Büyükeceli İlkokulu Müdürlüğünden Bereket İlkokulu
Müdürlüğüne atandı. Sait Kara, Gülnar Hatun Mesleki
ve Teknik Anadolu Lisesi Müdür yardımcılığından
Erdemli Kocahasanlı Anadolu Lisesine müdür olarak
atandı. Veysel Özkan, Gülnar Mesleki ve Teknik
Anadolu Lisesi Müdür yardımcılığından Cumhuriyet
YİBO Ortaokulu Müdürlüğüne atandı. Mustafa Çetin,
Silifke Uluğ Bey Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinden
Aydıncık Çok Programlı Lisesine Müdür olarak atandı.
Turgut Önge, Gülnar Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi
Müdürlüğünden Zeyne Çok Programlı Lisesine Müdür
olarak atandı. Mehmet Cingöz, Mezitli Kız Anadolu
İmam Hatip Lisesinden Gülnar Öğretmenevi ASO
Müdürlüğüne atandı.
Haber / Yalçın TAŞLIALAN
Kar, zeytin ağaçlarını kırdı Baş Danışman Çiftçi,
İpek yolunda
Gülnar’ı ziyaret etti çalışma devam ediyor
Ilısu Köyüne 25 ve 26 Kasım tarihlerinde
yağan kar, en çok zeytin bahçesi olan
üreticileri vurdu. Yağan karlar yaklaşık
25 cm’yi bulunca zeytin ağaçlarına
büyük darbe vurdu. Zeytin ağaçları dallarından ve
gövdelerinden kırıldı.
Konu ile ilgili gazetemize açıklama yapan Ilısu
Köyü sakinlerinden Ali Ataş: “ Yağan karlar zeytin
ağaçlarını ikiye ayırdı. Bahçelerimizde büyük zarar
var. Biz zeytin üreticileri büyük mağduriyet
yaşıyoruz. Yetkilerin gelip zarar tespiti yapmasını
istiyoruz. Sesimizi yetkilerin duymasını istiyoruz”
dedi.
Haber / Yalçın TAŞLIALAN
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı
Burhanettin Kocamaz’ın Baş Danışmanı
Mehmet Akif Çiftçi, Gülnar Belediye
Başkanı Ahmet Günel'i makamında
ziyaret etti.
Belediye Başkanı Ahmet Günel, yaptığı
konuşmada: “Büyükşehir Belediye Başkanımız
Burhanettin Bey, bütün ilçelere özverili hizmet
veriyor. Hem kendisi hem de danışmanları ve daire
başkanları ile hizmetleri yerinde inceliyor” dedi.
Çiftçi, Başkan Günel'den Gülnar Belediyesi'nin
yapmış olduğu çalışmalar hakkında bilgi aldı.
Mersin Büyükşehir Belediyesi Baş Danışmanı
Mehmet Akif Çiftçi ayrıca, Gülnar Koordinasyon
Dairesini, Mezbahaneyi ve İpek Yolundaki
çalışmaları yerince inceledi.
Haber / Yalçın TAŞLIALAN
Gülnar merkez Akdeniz Mahallesi'ni Akça
Yayla'ya bağlayan tarihi İpek Yolu
faaliyete geçiyor. Daha önce GülnarAydıncık yolu olarak kullanılan fakat uzun
yıllardır bakımsız olduğu için
kullanılmayan tarihi İpek Yolu'nda Mersin
Büyükşehir Belediyesi Gülnar-Mut Koordinasyon
Dairesi Başkanlığına bağlı ekipler çalışma başlattı.
Yaklaşık 1 km olan yolun altyapısı tamamlandı. Su
şebekesi döşendi. Ekipler yolun genişletilmesi ve
mıcır serme ve sıkıştırma işlemini yapıyor.
Haber / Yalçın TAŞLIALAN
08 ARALIK 2014
Gül-Ay - Sayfa 2
HABERLER
Mersin Üniversitesi’nde
Rektörlük Devir Teslim Töreni Yapıldı
Mersin Üniversitesinde rektörlük devir
teslim töreni gerçekleşti. Üniversite
rektörlüğüne yeni atanan Prof. Dr. Ahmet
Çamsarı, rektörlük binişini Prof. Dr. Suha
Aydın'ın elinden giyerek görevine başladı.
Prof. Dr. Uğur Oral Kültür Merkezi'nde
gerçekleşen Rektörlük Devir Teslim Töreni'ne Prof.
Dr. Suha Aydın ve Yeni Rektör Prof. Dr. Ahmet
Çamsarı'nın yanı sıra Mersin milletvekilleri Ahmet
Tevfik Uzun, Prof. Dr. Aytuğ Atıcı, İsa Gök, Akdeniz
Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Nejat Atilla
Demirhan, il protokolü, üniversitemizin akademik
ve idari personeli ile öğrencileri katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunuşuyla
başlayan törende katılımcılara 2006 yılından bu
yana üniversitemizde gerçekleştirilen projeler,
akademik ve fiziki gelişimi içeren bir slayt ile Prof.
Dr. Suha Aydın için hazırlanan kısa film gösterildi.
Prof. Dr. Aydın'ın çocukluk yıllarından bu güne değin
pek çok görselin bulunduğu filmde, Prof. Dr. Aydın
ile ilgili ailesi ve çalışma arkadaşlarıyla gerçekleştirilen röportajlar yer aldı. Film gösteriminin
ardından sahne alan Devlet Konservatuvarı üyeleri
ise gerçekleştirdikleri mini konserle salondakilere
müzik dolu anlar yaşattı.
Tören Prof. Dr. Aydın'ın konuşmasıyla sürdü.
Günün kendisi için önemine değinen Prof. Dr. Aydın,
rektörlük görevinin sona erdiği ve aynı zamanda
öğretim üyeliğinden emekli olduğu günde kendisini
yalnız bırakmayanlara teşekkür etti. 2006 yılından
bu yana gerçekleşen akademik ve fiziki
gelişmelerin, akademik ve idari personelin
çalışmalarının bir yansıması olduğunu aktaran Prof.
Dr. Aydın, üniversitemizin rektörlüğünü yapmaktan
gurur duyduğunu belirtti. Yaşamı boyunca "ben"
değil "biz" dediğini ifade eden Prof. Dr. Aydın,
bunun ailesinden gelen bir geleneğin yanı sıra
rektörlüğü öncesinde görev yaptığı Türk Silahlı
Kuvvetleri'nde ve üniversitemizdeki görevi
sırasında edindiği bir öğrenim olduğunu kaydetti.
"Biz" olarak çok şey başardıklarını dile getiren Prof.
Dr. Aydın, 1998 yılında Gülhane Askerî Tıp
Akademisi'ndeki görevinden çok güzel şeyler
başarmış ve mutlu olarak ayrıldığını ve daha sonra
Mersin Üniversitesi'ne geldiğini söyledi. Prof. Dr.
Aydın, "Metropol binasında iki elin parmaklarını
geçmeyen sayıda Tıp Fakültesi kadrosuyla başladık.
Şimdi 200'ün üstünde Tıp Fakültesi öğretim üyesi, 2
binin üzerinde de üniversitemiz öğretim üyesi var"
dedi ve bu başarıda herkesin payı olduğunun altını
çizdi.
Rektörün görevinin, organizasyonu yapmak,
misyonu vizyonu sağlamak ve onu muhafaza etmek
olduğunu söyleyen Prof. Dr. Aydın, geri kalan
şeylerin daire başkanları ve onların ekibi aracılığıyla
hayat bulduğunu belirtti.
Prof. Dr. Aydın, üniversitemizin çok iyi bir
akademik ve idari yapılanmaya sahip olduğunu
aktardı ve tüm çalışma ekibine teşekkür etti.
Konuşması sırasında duygulu anlar yaşayan
Prof. Dr. Aydın, kendisi için çok güzel bir gün
olduğunu belirterek Atatürk ilke ve devrimlerine
bağlı, görkemli bir Mersin Üniversitesi'nin
rektörlüğünü yapmaktan gurur duyduğunu
söyledi. Prof. Dr. Aydın, konuşmasının sonunda
ailesine ve kendisini yetiştiren tüm hocalarına
teşekkür etti.
Konuşmasının ardından Prof. Dr. Suha Aydın
rektör yardımcıları Prof. Dr. Gürol Emekdaş, Prof.
Dr. Yüksel Özdemir ve Prof. Dr. Mustafa Aksan ile
Genel Sekreterler Prof. Dr. Burak Çimen ve Durmuş Ali
Çıtak'a birer plaket verdi. Törende daha sonra
rektörlük devir teslimine geçildi.
Yeni Rektör Prof. Dr. Çamsarı: "Mersin Üniversitesi
Rektörlüğünü, kurumun içinden yetişmiş bir
akademisyen olarak gururla devralıyorum.”
Rektörlük binişini yeni Rektör Prof. Dr. Ahmet
Çamsarı'ya giydiren Prof. Dr. Suha Aydın, kendisine
yeni görevinde başarılar diledi. Görevi devralan Prof.
Dr. Çamsarı da Prof. Dr. Aydın'a Mersin Üniversitesi'ne
yapmış olduğu katkılar anısına bir plaket takdim etti.
Binişini giydikten sonra salondakilere hitaben bir
konuşma yapan Prof. Dr. Çamsarı ise Mersin
Üniversitesi rektörlüğünü kurumun içinden yetişmiş
bir akademisyen olarak gururla devraldığını ve bu
makamın sadece yönetim ve temsil makamı
anlayışıyla sınırlandırılmaması gerektiğinin bilincinde
olduğunu belirtti. Prof. Dr. Çamsarı "Bu sorumluluk
duygusuyla Mersin Üniversitesi rektörlüğünü
üstlendiğim bu yeni dönemde kurumumuzun tüm
çalışanlarının emek ve katkılarıyla şekillenecek
yeniden yapılanma ve yükseliş sürecinin ancak bir
nefer gibi çalışmakla mümkün olacağı kanaatindeyim.
14 yıldır mensubu olduğum Mersin Üniversitesi'nin
potansiyelinin farkında olarak, bu yeni dönemde
hedeflerimize ulaşacağımıza dair inanç ve güvenim
tamdır" diye konuştu.
1992 yılında kurulan üniversitemizin bu günlere
çok sayıda kişinin emeğiyle geldiğini belirten Prof. Dr.
Çamsarı üniversitemize emeği geçenlere Prof. Dr.
Suha Aydın ve üniversitemizin kurucu rektörü Prof. Dr.
Vural Ülkü sahsında teşekkür etti.
Yönetim anlayışının temel ilke ve değerlerinden
bahseden Prof. Dr. Çamsarı, "Üniversitenin tüm
paydaşlarına akademik ve idari personel ile
öğrencilerimize hak ettiği değeri vereceğim.
Demokratik, barışçıl ve huzurlu bir çalışma ortamı
sağlayacağım. Eşitlik ve adaletten ödün vermeden
istikrarlı gelişim ve ilerlemeye açık, şehirle iletişim
halinde olarak, işbirliği, katılım ve paylaşımı
önemseyerek şeffaf, açık ve hesap verici bir yönetim
anlayışı sergileyeceğim" ifadelerini kullandı.
Üniversitemizin kendi alanında çok
değerli öğretim üyelerini bünyesinde
barındıran yüksek başarı
potansiyeline sahip bir üniversite
olduğunu aktaran Prof. Dr. Çamsarı,
bu potansiyel ile üniversitemizin
gerekli atılımı gerçekleştirerek ulusal
ve u lu s la ra ra s ı b a ş a r ıla r ıy la
gündeme gelen bir üniversite olma
yolunda yürümesi gerektiğini
belirtti. "Amacım; bilimde,
teknolojide ve sanatta sınır
tanımayan, şehrimizle bütünleşerek
topluma önderlik eden, paydaşlarını
önemseyen ve ilişkilerini geliştiren,
sahip olduğu kaynakları en iyi
şekilde kullanan, çeşitlendiren, evrensel bir
üniversite kültürü oluşturmayı hedefleyen,
gelenekleri olan, fikirlerin özgürce ifade edildiği,
verilen sözlerin tutulduğu bir üniversite anlayışını
geliştirmektir" diyen Prof. Dr. Çamsarı, bu hedefe
ulaşmak için atılacak her adımın destekçisi
olacaklarını söyledi.
Yanlış ve eksiklerini tam bir objektivite içinde
özeleştiriyle kabullenip gerekli idari ve akademik
önlemleri bir an önce alacaklarını aktaran Prof. Dr.
Çamsarı, ortak beklenti ve düşüncelerin, aktif
projelere dönüşmesi için çalışacaklarını belirtti.
Herkesi kucaklayan ve hiç kimsenin
ötekileştirilmediği barış ve huzur ortamında,
başarılı ve güzel işlerin yapılabildiği, verimli ve
gurur duyacakları bir üniversite ortamını
gerçekleştirmek istediklerini dile getiren Prof. Dr.
Çamsarı, kuruma katkısı olacak her projenin
destekçisi olacaklarını ifade etti.
Yeni üniversite hastanesinde var olan
sorunları, ildeki kurumların da desteğini alarak bir
an önce çözerek Mersin'de, ülkede ve hatta
dünyada güvenilir hale getirmeyi amaç
edindiklerini belirten Prof. Dr. Çamsarı,
konuşmasına Mersin'in potansiyeline ve bu
potansiyelin açığa çıkmasında üniversitenin rolüne
değinerek devam etti. Prof. Dr. Çamsarı "Böylesi
ayrıcalıklı ve eşine az rastlanır bir ilde sahip olunan
potansiyelin ortaya çıkmasında ve ülkenin
lokomotifi konumuna gelmesinde en büyük rol
üniversitenindir. Özverili bir biçimde çalışan Mersin
Üniversitesi Mersin'imizin dinamikleriyle
bütünleşmede başarılı olacak ve ilimizin gelişme ve
kalkınmasında kendinden beklenen katkıyı
gerçekleştirecektir" dedi.
Konuşmasının devamında öğrencilere hitap
eden Prof. Dr. Çamsarı, öğrencilerin günün
koşullarına uygun, donanımlı bireyler olarak
mezun olmaları için eğitim-öğretim faaliyetlerinde
gerekli imkan ve teknolojiye en üst düzeyde
ulaşmalarını sağlamaya çalışacaklarını aktardı. İl
içi ve il dışı sanayi kuruluşlarıyla işbirliği içinde
öğrenciler için staj ve mezuniyet sonrası iş bulma
konusunda mümkün olan her yolun açılmaya
çalışılacağını sözlerine ekleyen Prof. Dr. Çamsarı,
mezun olduktan sonra da daima öğrencilerin
yanında olacaklarını aktardı. Son olarak çalışma
temposuna gösterdikleri sabır ve hoşgörü için
ailesine teşekkür eden Prof. Dr. Çamsarı, törene
katılanlara teşekkür etti.
Devir teslim töreninin ardından, Prof. Dr. Suha
Aydın ile yeni Rektör Prof. Dr. Ahmet Çamsarı
Rektörlük makamında bir araya geldi. Daha sonra
Prof. Dr. Suha Aydın makamdan uğurlandı. Alkışlar
eşliğinde gerçekleşen uğurlamaya çok sayıda
akademik ve idari personel katıldı.
Haber / Yalçın TAŞLIALAN
08 ARALIK 2014
İHALE İLANI
ORMAN İŞLETME MÜDÜRLÜĞÜ
GÜLNAR DİĞER ÖZEL BÜTÇELİ KURULUŞLAR ORMAN GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
Gülnar Orman İşletme Müdürlüğü Gülnar Merkez ve Sahil son satış depoları ile Gülnar, Kuskan, Zeyne,
Aydıncık, Büyükeceli, Pembecik İşletme Şeflikleri muhtelif orman içi rampalarında istifleme işi hizmet
alımı 4734 sayılı Kamu ihale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir.
ihaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır:
İhale Kayıt Numarası
:2014/165619
1-İdarenin
a) Adresi
:Akdeniz Mahallesi Muhammet Kaya Sokak No:2 33700 GÜLNAR/MERSİN
b)Telefon ve faks numarası : 3247517043 - 3247517044
c) Elektronik Posta Adresi :[email protected]
ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi: https://ekap.kik.gov.tr/EKAP/
2-ihale konusu hizmetin
a) Niteliği, türü ve miktarı 1-Gülnar Orman işletme Şefliği Merkez Depo, Gülnar, Kuskan Zeyne
Orman işletme Şeflikleri 6.250 m3, 250 Ster 2-Aydıncık Orman İşletme
Şefliği Sahil Deposu, Aydıncık, Büyükeceli, Pembecik Orman işletme
Şeflikleri 6.750 m3, 250 Ster
Ayrıntılı bilgiye EKAP'ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari
şartnameden ulaşılabilir.
b)Yapılacağı yer
:Gülnar Orman İşletme Müdürlüğü Tüm Şeflikleri
c) Süresi
:İşe başlama tarihi 05.01.2015, işin bitiş tarihi 31.12.2015
3-İhalenin
a) Yapılacağı yer
:Gülnar Orman İşletme Müdürlüğü Satış Salonu
b) Tarihi ve saati
:16.12.2014 - 10:00
4.İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler:
4.1. ihaleye katılma şartları ve istenilen belgeler:
4.1.1. Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası veya Meslek Odası Belgesi;
4.1.1.1. Gerçek kişi olması halinde, kayıtlı olduğu ticaret ve/veya sanayi odasından ya da ilgili meslek
odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, odaya kayıtlı olduğunu gösterir
belge,
4.1.1.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu ticaret ve/veya sanayi
odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğinin odaya kayıtlı
olduğunu gösterir belge,
4.1.2. Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren İmza Beyannamesi veya İmza Sirküleri;
4.1.2.1. Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi,
4.1.2.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğinin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel
kişiliğin yönetimdeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin
tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili
Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri,
4.1.3. Şekli ve içeriği idari Şartnamede belirlenen teklif mektubu.
4.1.4. Şekli ve içeriği idari Şartnamede belirlenen geçici teminat.
4.1.5.İhale konusu işin tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz.
4.2. Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare
tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir.
4.3. Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler:
4.3.1. Makine, teçhizat ve diğer ekipmana ait belgeler ve kapasite raporu:
İşi alan yüklenici her kısım için ayrı olmak üzere donanım ve teçhizatları ile birlikte orman emvali istifleme
makinesi'ne ilişkin belgeler(ruhsat, sigorta vs...) üzerinde ihale kalan Yüklenici tarafından sözleşme
aşamasında idareye teslim edilecektir. Aracın kendi malı olma şartı aranmayacaktır. Kendi malı olan
araçlar için bunları belgeleyen fatura, ruhsat gibi vb belgeleri, Kiralanan araçlar için en az sözleşme
süresini de kapsayan noter tasdikli kira sözleşmesini ve operatörün kimlik bilgileri ile sigorta yapıldığına
dair bildirgeleri sözleşme imzalanmadan önce idareye ibraz etmek zorundadır.
5. Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir.
6. İhaleye sadece yerli istekliler katılabilecektir.
7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması:
7.1.İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 100 TRY (Türk Lirası) karşılığı Gülnar Orman
İşletme Müdürlüğü Muhasebe Servisi adresinden satın alınabilir.
7.2.İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza
kullanarak indirmeleri zorunludur.
8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar Gülnar Orman İşletme Müdürlüğü Muhasebe Servisine adresine
elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir.
9. İstekliler tekliflerini, Birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. ihale sonucu üzerine ihale yapılan istekliyle,
her bir iş kaleminin miktarı ile bu kalemler için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam
bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, kısmı teklif verilebilir.
10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3'ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici
teminat vereceklerdir.
11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 75 (Yetmiş Beş) takvim günüdür.
12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez.
13.Diğer hususlar:
İhale, Kanunun 38 inci maddesinde öngörülen açıklama istenmeksizin ekonomik açıdan en avantajlı
teklif üzerinde bırakılacaktır.
BASIN-MRS: 3265
Resmi İlanlar www.bik.gov.tr’de
ww
ga
ay
ul
g
w.
c
si .
te
ze
Gül-Ay - Sayfa 3
HABERLER
HABERLER
om
İnternetinizin giriş sayfasını www.gulaygazetesi.com yapın
Gülnar’da olanı biteni anında öğrenin!...
w
om
i.c
tes
ze
a
g
l ay
.gu
w
w
GÜL'e Doğru
Ahmet SARI
Eğitim Uzmanı
Karakış kararıp durmaz;
Gül açacak, yaz gelecek
Gidenlere rahmet olsun.
Yaşayan bunu görecek.
ENGELLİ MİYİM
Takvimin sayfasını çevirince "3 Aralık
Dünya Engelliler Günü" yazısını gördüm.
Engel ne, engelli kim diye düşünürken
"ben engelli miyim değilmiyim" dedim
kendi kendime… Zihnimden geçenleri
sizlerle paylaşayım da engelli olup olmadığıma siz
karar verin..Gözlerim görüyor, ellerim tutuyor,
ayaklarım yürüyor, beynim düşünüyor, dilim söylüyor.
Hiç bir organ eksikliğim yok hamdolsun. Ancak; gören
gözlerimle("gözlerinizi haramdan koruyunuz" emrine
rağmen) harama bakıyorum GÖRME ENGELLİYİM.
Tutan ellerimle (İlahi emre rağmen) harama
uzanıyorum. ELLERİMDEN ENGELLİYİM. Yürüyen
ayaklarımla (Yine İlahi emre rağmen) harama
gidiyorum. YÜRÜME ENGELLİYİM. Konuşan dilimle
("gıybet; ölü kardeşinizin etini yemek gibidir" emrine
rağmen) gıybet ediyorum. KONUŞMA ENGELLİYİM.
Gönlümde bir süsrü meleyani sevgi var.
ZİHİN ENGELLİYİM. Daha ne diyeyim ki; verirken
elim titriyor engelliyim.Menfaatime
düşkünüm
engelliyim. Arkadaş değil köle arıyorum
engelliyim.Sevdiklerinizden infak edin denmesine
rağmen sevmedikllerimi bile verirken üzülüyorum
engelliyim. Her yanım engel….
Bugün toplumda engelli olarak görülen, herhangi
bir organı eksik kardeşimizin, olmayan organı, (sabır
ve şükrüne göre), baki alemde cennetine kefalet
olurken, ben var olan organlarımla cehenneme doğru
gidiyorum. Yüce Allah "ümidinizi kesmeyin, siz af
dileyin ben affedeyim." buyurduğu için, içimde bir
ümit var.
Engellerimizden kurtulabilmek için birbirimize dua
edip Yüce Allah'tan af dileyelim. Selam ve dua ile….
Kısa Not: Kaldırımlarında engelsiz görünenlerin
bile yürüyemediği bir şehirde yaşıyorum.
Kadınlar hak ettiği yere gelmeli
Gülnar Belediye Meclis Üyesi Melek Yıldız,
kadınlara seçme ve seçilme hakkının
verilişin yıl dönümünde yaptığı açıklamada;
"5 Aralık1934 de 191 Milletvekilinin
imzasıyla TBMM ye önerilen kadınların seçme seçilme
ve haklarının kabul edilişinin 80. Yıl dönümü.Türkiye
Cumhuriyeti
kadınlara siyasi
haklarının
v e r i l m e s i
konusunda öncü
ülkelerden
birisidir. ne yazık
ki Cumhuriyetle
elde ettiğimiz bu
kazanımı yıllar
içersinde tam
o l a r a k
kullanamadık.
b u g ü n
geldiğimiz
noktada ülkemiz
ve Gülnarımızın
Nüfusunun
yarısını oluşturan kadınlar siyasi yaşamda yeterince
temsil edilememektedir.
Türk töresinde önemli bir yeri olan kadının daha
fazla karar mekanizmalarında yer alması,siyasal
yaşamda daha fazla yer almaları,önüne çıkan
ekonomik,sosyal ve kültürel engellerin kaldırılması
diliyorum."dedi.
Haber / Ayşe AY
08 ARALIK 2014
Gül-Ay - Sayfa 4
HABERLER
HABERLER
Mersin plansız büyümenin sıkıntısını yaşıyor
Mersin'in hızla büyüyor olmasına paralel,
yıllardır tartışılan ulaşım sorunu bir kez
daha masaya yatırıldı. Geçmişte
yapılmayan ya da yanlış yapılan planlar
nedeniyle, "Monoray mı, hafif raylı sistem
mi yoksa tramvay mı uygun olur" tartışmalarıyla
yine zaman kaybediyoruz.
Mersin'in ulaşım ve toplu taşıma sorunu,
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin
Kocamaz tarafından yeniden tartışmaya açıldı. Bir
önceki başkan Macit Özcan döneminde de
gündemde olan ve "DPT'ye takılıyoruz" denilerek bir
türlü hayata geçirilemeyen hafif raylı sistem de
dahil, monoray ve tramvay da Kocamaz'ın
tartışmaya açtığı projeler arasında yer alıyor.
Mersin'e hangi sistemin uygun olacağı konusunda
karar verilememesinin nedeni ise geçmişte
yapılmayan ya da yanlış yapılan planlamalar olarak
gösteriliyor. Mersin Üniversitesi Mimarlık Fakültesi
Şehir ve Bölge Planlama Ana Bilim Dalı Öğretim
Görevlisi Doç. Dr. Tolga Ünlü, Mersin'in kentsel
anlamda bir büyüme gösterdiğini ama gelişmediğini
söyledi. Sosyal ve ekonomik anlamda bir
büyümeden söz edilemeyeceğine vurgu yapan
Ünlü, kentin niteliksel olarak değil niceliksel olarak
büyüdüğünü, düzensizliklerin hat safhada
olduğunu ve plana uygun olmayan yapılaşmalar
olduğunu anlattı. Mersin'in geçmişten bu güne üç
aşamalı sıçrama gerçekleştirdiğini belirten Doç. Dr.
Ünlü, bu sıçramalar sonrasındaki büyümenin
planları getirdiğini, yani planın büyümeyi takip
ettiğini, büyümeyi yönlendirmediğini dile getirdi.
Ünlü, ulaşım planlarının özel taşıtlara göre
yapıldığını, özel taşıta dayalı kentsel büyümeyi
özendirici yaklaşımın ulaşım altyapısını da yetersiz
hale getirdiğini sözlerine ekledi. Mersin kentsel
anlamda büyüyor. Ama bir gelişme söz konusu
değil. Niceliksel olarak büyüyor ama niteliksel
olarak büyümüyor. Sosyal ve ekonomik anlamda bir
büyüme yok. Düzensizlik var. Plana uygun olmayan
yapılaşmalar var. Mersin'in planlama tarihinde
haddinden fazla plan var ama o planlar işe yaramış
mı, o tartışılır. Şehir büyümüş, bir plan ihtiyacı olmuş
ve üretilmiş. Bir aşama sonra şehir tekrar büyümüş,
yine plana ihtiyaç olmuş yeniden bir plan yapmışlar.
Plan büyümeyi takip ederek gelmiş. Yani büyümeyi
yönlendirmemiş.
Mersin üç büyük planlama gerektirecek
aşamadan geçti. Baktığımızda ilki Çamlıbel'de,
ikincisi pozcuda üçüncüsü de kuzey Mersin'de
ortaya çıktı. Kentin bu gelişme, büyüme
dönemlerine baktığımızda bunları görüyoruz.
Bunların her biri de aslında kendi içinde ulaşım
olanaklarını beraberinde getiriyor. Çamlıbel yoğun
bir ulaşım planlaması gerektirmiyordu. Ama ikinci
büyüme aşamasında pozcuda plansız üretilen
yaşam biçimi olmasına karşın, kendiliğinde bir
ulaşım biçimi üredi.
: 751 7034
Kaymakamlık
: 751 7110
Belediye
: 751 7667
C. Başsavcı
: 751 7877
Emniyet
: 751 7011
Jandarma
Askerlik Şubesi : 751 7273
: 751 7013
Malmüdürlüğü
Nüfus Müdürlüğü : 751 7191
: 751 7411
Hastane
: 751 7009
Sağlık Ocağı
: 751 7870
Milli Eğitim
: 751 7014
Halk Eğitim
: 751 7041
İlçe Tarım
: 751 7001
PTT
: 751 3220
Orman İşlt.
Tarım Kredi Koop. : 751 7167
: 751 2772
Ziraat Odası
: 751 3989
Noter
Esnaf ve San. Od. : 751 3252
Esnaf San. Kredi ve Kef. Koop. : 751 7365
Mersin şu günlerde dolmuşlara bağımlı
durumunda. Bunu çözmenin bir yolu da yaşam
alanlarıyla çalışma alanlarını birbirinden bu kadar
ayırmamak. Şimdi bakıyoruz kuzey Mersin, Mezitli
gibi alanlarda çalışma alanı yok, yerleşim alanları,
kapalı siteler var. Dolayısıyla trafik yoğunluğu
yaşanıyor. Bu olmuyorsa da ulaşım planlamaların
büyümeyle birlikte yapılması şarttır.
Biz büyümeyi sadece konut yapma anlamında
düşünüyoruz. Konut yaparken, çevresini
düşünmüyoruz. Konut yapmak kentin ekonomisine
katkı sunar belki ama uzun vadede baktığınızda, bu
kentin yaşamına olumsuz etkileri oluyor. Bu durum
moda haline geliyor. Çamlıbel'de de böyleydi,
pozcuda da şimdi de kuzey Mersin'de böyle. Belki
bir süre sonra otobanın üst kısımlarında daha az
yoğunluklu bir sıçrama daha olacak. GMK
Bulvarında kaldırım genişletildi ama o yolun
karakteri nedir belli değil. Yani bir gezinti bulvarı
mıdır? Kaldırım genişletildi ama o kaldırımlarda
gezinti alanıyla ticaret aynı anda işliyor.
GMK Bulvarı düzenlenirken, belediyenin elinde
bir tramvay projesi vardı. Şimdi de benzer projeler
üzerinde duruluyor. Taşıma şekli monoray ya da
tramvay olsun yine GMK kullanılmak zorunda.
Geçmiş dönemdeki belediye o kaldırımları
yapmadan önce tramvay projesi olduğunu
kamuoyuna duyurmuştu. GMK'nın sonraki
tasarımında o proje yokmuş gibi hareket edildi.
Demek ki toplu taşıma projesini hayata geçirmek
istemediler. Yani dostlar alışverişte görsün yaklaşımı
sergilediler.
Bizim temel sorunlarımızdan biri budur: Biz
yolu tasarlamıyor, yapıyoruz. Yol taşıt için yapılıyor.
Kent planlaması yapılırken sadece konut anlamında
yapılmış, ulaşım ve yaşam alanı oluşturma geri
planda kalmış. Sonrasında koşullar ortaya çıkarmış
ulaşım ve yaşam planlarını. Dolayısıyla şimdilerde
balık baştan kokmuş diye düşünüyoruz. İşin içinden
nasıl çıkarız; monoray mı olsun, tramvay mı? Yoksa
hafif raylı sistem mi? Diye tartışıyoruz. Oysa en
başında büyümeyle paralel bu planlamalar
yapılsaydı şimdi bu sorunlar konuşulmaz,
tartışılmazdı.
Haber / Yalçın TAŞLIALAN
Gülnar
Aydıncık
Önemli Telefonlar
Taşeli Sürücü Kursu
: 751 7430
Müftülük
: 751 7063
Gülnar MYO
: 751 7744
Gülnar Lisesi
: 751 7025
Gülnar ÇPL
: 751 7881
Gülnar İHL
: 751 7245
Cumhuriyet PİO
: 751 7077
: 751 7019
Atatürk İlköğretim
: 751 7871
100. Yıl İlköğretim
: 110
İtfaiye
: 155
Polis İmdat
: 156
Jandarma
: 186
Elektrik Arıza
:
112
Acil Yardım
:
751
7593
Gül-Ay
Ramazan SARITAŞ: 0532 375 6088
İnternetinizin gir
iş sayfasını
www.gulaygazet
esi.com yapın
Gülnar’da olanı b
iteni anında öğre
nin!. .
GÜLNAR
İlk toplu taşıma güzergahı pozcuda oldu.
Pozcu 1950-60 döneminde bu hareketliliği
yaşadı. O yıllarla bu yıllara baktığımızda 50 yıllık
bir zaman dilimi var. Özellikler 70'lerden sonra
özel araç sahipliliği çok arttı. Üçüncü sıçrama
aşamasına geldiğimizde Kuzey Mersin'i
g ö r ü yo r u z ve o ra d a k i ya p ı l a ş m a n ı n ,
planlamanın özel araç sahipliliğine uygun
olduğu ortada. Belirli saatlerdeki trafikte bunu
rahatlıkla görebiliyoruz.
1938 yılında Jansen Planı var. O plan bir
geleceğe yönelik bir yaşam biçimi ortaya
koyuyor aslında. Ondan sonra yapılan imar
planları bir yaşam planı oluşturmaktan çok; araziyi
bölme planları şeklinde olmuş. Araziyi bölmeye
geldiğiniz zaman piyasa bu işi plandan daha iyi
yapıyor. Arazi sahipleri, mülk sahipleri kenti
büyüttüler sonrasında planlar geldi. Mesela Kuzey
Mersin planındaki örnekte böyle bir şeydir. Kuzey
Mersin bir proje olarak sunuldu ama orada kendi
içine kapalı site yapılaşmaları oldu. Bu konut siteleri
planla mı öngörüldü? Hayır. Orada öngörülen pozcu
benzeri bir dokuydu. Oranın daha sağlıklı ve düzenli
haliydi. Piyasa bunu kabul etmedi. Çünkü Çamlıbel
gibi pozcu gibi çeşitli parsel dokularından
kaynaklanan bir ihtiyaç hasıl oldu. Piyasa da bunun
üzerine bu kapalı konut sitelerini üretti. Sonradan
plan değişiklikleri yapıldı kuzey mersin'de ama yeterli
olmadı. Kent kuzeye doğru büyüdü ama bir
gelişmeden söz etmek mümkün değil.
Bu özel taşıta dayalı kentsel büyümeyi özendirici
yaklaşım ulaşım altyapısını da yetersiz hale getirdi.
1960'lardan bu yana bu kentin taşıyıcısı GMK Bulvarı,
oradan kuzeye doğru giden ulaşım kanalları açıldı
ama GMK ana damar konumunda. Yerleşim ile sosyal
yaşam ve iş hayatının döndüğü merkezlerin trafik
yoğunluğu haliyle yine GMK'dan gerçekleşiyor. İkinci
ve üçüncü çevreyolu biraz rahatlatır ama mecburi
güzergah GMK olduğu için yine yoğunluk yaşanıyor.
Demek ki, yeni yollar yapmak ulaşımı rahatlatmak
adına işe yaramıyor. Bunun çaresi nedir? Etkin bir
toplu taşıma sistemi olması gerekiyor. Bazı Avrupa
ülkeleri ve Amerika'daki sistemlere baktığınızda;
oradaki ulaşım planlamaları büyümeyle paralel
yürüyor. Amerika'da özel araç sahipliliği çok daha
fazla belki ama durumunda kaldı ve eksik ve
yanlışlıklarla yapıldı. Mersin şu günlerde dolmuşlara
bağımlı durumunda. Bunu çözmenin bir yolu da
yaşam alanlarıyla çalışma alanlarını birbirinden bu
kadar ayırmamak. Şimdi bakıyoruz kuzey Mersin,
Mezitli gibi alanlarda çalışma alanı yok, yerleşim
alanları, kapalı siteler var. Dolayısıyla trafik
yoğunluğu yaşanıyor. Bu olmuyorsa da ulaşım
planlamaların büyümeyle birlikte yapılması şarttır.
toplu taşımayı da iyi planlamışlar. Türkiye'de bu
böyle yapılmadı. Büyümeyle birlikte o planlamaları
piyasa kendisi üretmek durumunda kaldı ve eksik ve
yanlışlıklarla yapıldı.
z siyasi gazete”
“Haftalık tarafsı
HAFTALIK TARAFSIZ SİYASÎ GAZETE
Kuruluş Tarihi: 01/06/2000
Yayın Türü
Yerel Süreli Yayın
Yıl:15 Sayı:758
İmtiyaz Sahibi
Ramazan SARITAŞ
Yazı İşleri Müdürü
Yalçın TAŞLIALAN
(
(0555
0555 837 45 25)
Haber / Yalçın TAŞLIALAN
Editör
Güldane SARITAŞ
Resmi İlan cm’si: 8.90 TL + KDV
Zayii : 20.00 TL + KDV
Teşekkür - Taziye İlanı: 60.00 TL + KDV
Kongre İlanı cm’si: 8.90 TL + KDV
Dizgi, Montaj, Ofset Hazırlık: Sarıtaş Ofset Matbaa
Baskı
Sarıtaş Ofset Matbaa
TELEFONLARIMIZ
(0324) 751 75 93 GSM: 0532 375 60 88
İdari Yönetim Adresi: Hacıpınar Mah. Atatürk Cad. No:5/A GÜLNAR
Fiyatı: 25 Krş
GÜL-AY Basın-Meslek İlkelerine Uyar. Yazı ve ilanlar imza sahiplerine aittir.
Köşe yazılarına ücret ödenmez. Makalelerinden kendileri sorumludur.
08 ARALIK 2014
HABER
Gül-Ay - Sayfa 5
Devamı sayfa 6’da...
08 ARALIK 2014
HABERLER
HABERLER
Gül-Ay - Sayfa 6
İşçiler pes etmiyor! Soba zehirlenmesine
Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı taşeron
firmalarda çalışan ancak sözleşmeleri
bittiği gerekçesiyle işten çıkarılan işçiler
seslerini duyurabilmek amacıyla imza
kampanyası başlattı.
İşlerine dönebilmek amacıyla aylardır çeşitli
eylemler yapan işçiler bu seferde imza
kampanyası başlattı. Özgür Çocuk Parkı önünde
stant açıp imza kampanyası başlatan işçiler
Mersinlilerden destek istedi. Burada işçiler adına
konuşan DİSK Mersin Şube Başkanı Kemal
Göksoy, işçilerin işten çıkarılan işçilerin geri
alınıncaya kadar yanında olduklarını
belirterek, bu durumun taşeron sisteminden
kaynaklandığını vurguladı. Göksoy, şöyle
konuştu: "Mersinli işçilerin kıyımına olanak
veren taşeronlaştırma ülkeyi yoksul işçe
mezarlığına çevirmiştir. Mersin halkı,
Mersinli emekçiler bu sömürü çarkına karşı
omuz omuza olmak ve bu sömürü çarkını
kırmak için mücadele etmek durumundadır.
Mersinli işçiler saray istemiyor, gemi
istemiyor, ayakkabı kutularında paraları yok,
sadece kendi işlerini yapmak istiyorlar. İşten
atılan işçiler mücadelelerini işlerini geri
alana kadar sürdüreceklerdir.
Mersinli emekçileri işçi kardeşleriyle
dayanışmaya ve ortak mücadele etmeye
çağırıyoruz. Mersin halkını işçiler üzerinden
sürdürülmeye çalışılan köle düzenine itiraz
etmeye çağırıyoruz." GÖksoy, ayrıca, işten
çıkarılan işçilerin durumunu görüşmek için Mersin
Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin
Kocamaz'dan randevu almak istediklerini ancak
bugüne kadar olumlu bir yanıt alamadıklarını
savundu. Göksoy, son olarak topladıkları binlerce
imzayı Mersin Büyükşehir Belediyesi'ne
sunacaklarını sözlerine ekledi.
Daha sonra söz alan DİSK Genel İş Sendikası
Mali İşler Daire Başkanı Cafer Konca ise
taşeronlaştırmadan öncelikle hükümetin sorumlu
olduğuna dikkat çekerek, "12 yıl içerisinde
taşeronlaştırma ve özelleştirme sonucunda on
binlerce emekçiyi katleden bu yasaları çıkaran bu
hükümet sorumludur. Ve bugünkü gelinen
aşamada özelleştirme ve taşeronlaştırmayla
birlikte ucuz işgücünü yaratarak oluşturulan
pastayı paylaşmak için taşeronlaştırmayı ve
özelleştirmeyi torba yasayla yasal ve yaygın hale
getirdiler" dedi. Taşeronlaştırmanın sömürüyle,
zulümle, ölümle eşit olduğunu ifade eden Konca,
sözlerini şöyle sürdürdü:
“ Taş e ro n l a ş t ı r m a n ı n m u t l a k s u re tt e
yasaklanması gerektiğini bir daha söylüyoruz.
Onun içindir ki Mersin Büyükşehir Belediye
Başkanı Sayın Burhanettin Kocamaz'ın keyfi
uygulamasına mutlak surette son vermesi
gerekiyor. Hiçbir haklı gerekçesi yokken işçileri,
emekçileri işinden aşından etmek bir cinayettir.
Bu devirde keyfi olarak bir işçinin ekmeğiyle
oynamak o işçinin hayatıyla oynamaktır. Bu keyfi
uygulamadan mutlak surette vazgeçip bir an
evvel işten çıkarılan emekçiler işbaşı yapılmalıdır.
Aksi taktirde bu mücadele yeni başladı. Bundan
sonra mücadelenin çıtası yükseltilerek bu
mücadelenin devam ettirileceği bilinmelidir. Bizim
derdimiz, evimize ekmek götürmektir. Taşeronun
derdi ise parasına para katmaktır. İşte aramızdaki
fark budur."
Haber / Yalçın TAŞLIALAN
Organik Narenciye İhracatı
Masaya Yatırıldı
Ekolojik Tarım Organizasyonu
Derneği tarafından, Alman Türk
İşbirliği ile Organik Tarım Projesi
kapsamında organik tarım
ürünlerinin üretiminin ve
pazarlanması konulu toplantı Akdeniz
İhracatçılar Birliği'nde gerçekleştirildi.
Toplantıya Mersin Ticaret ve Sanayi Odası
Yönetim Kurulu Üyesi Enis Gürbüz Hekimoğlu,
Alata Bahçe Kültürleri Araştırma İstasyonu
Müdürlüğü'nden Dr. Güçer Kafa, Ekolojik Tarım
Organizasyonu Derneği Yönetim Kurulu Başkanı
Atilla Ertem, Proje Koordinatörü Elisabeth Rüegg
ile organik narenciye üreticileri, akademisyenler,
ihracatçılar ve sektör temsilcileri katıldı.
Daha sonra Türkiye'nin narenciye üretimi ve
ihracatındaki durumunu anlatan Alata Bahçe
Kültürleri Araştırma İstasyonu Müdürlüğü'nden
Dr. Güçer Kafa, "Hızla artan narenciye üretimi ve
son 50 yılda yapılan hamleler ile Türkiye
narenciye pazarında iyi noktalara gelmiştir.
Organik üretiminde öncelik portakal, mandalina
ve limonda, üretim merkezi ise Adana ve Mersin
ve İzmir bölgesidir. Narenciye için en uygun iklim
Akdeniz iklimidir. Biz de ülke olarak bunu iyi
değerlendirmeliyiz. Dünya'nın en iyi limonu bu
topraklarda yetişiyor ancak üretimden ve
tanıtımdan kaynaklı sıkıntılardan dolayı hak
ettiği değeri görmüyor" dedi.
Toplantıda narenciye ihracatında gelinen
noktayla ilgili bir sunum gerçekleştiren MTSO
Yönetim Kurulu Üyesi Enis Gürbüz Hekimoğlu
şunları söyledi; "Turunçgil üretiminde Türkiye
çok elverişli iklim koşullarına sahip. FA
araştırmasına göre en iyi 10 mikro klima
bölgesinden biri Mezitli-Lemas Vadisi arasındaki
bölgedir. Bunu iyi değerlendirip narenciye
üretimini ve ihracatını arttırmamız lazım.
Türkiye'de narenciye ihracatının yüzde 40'ı
Mersin'den yapılıyor. Ürettiğimiz narenciyenin
üçte birini ihraç ediyoruz. Bu durum göz önüne
alındığında dünyada rağbet gören türlere
yönelmemiz rekabet anlamına, ülke olarak
elimizi güçlendirecektir.”
Haber / Ayşe AY
dikkat edin
Erdemli İlçe Sağlık Müdürü Dr. Selim Mirza
Loğlaroğlu: “Karbonmonoksit zehirlen
zehirlen-meleri kışın karbon içeren yakıtlar
kullanıldığı için en yüksek seviyesine ulaşır"
dedi.
Erdemli İlçe Sağlık Müdürü Dr. Selim Mirza
Loğlaroğlu, etkili olan olumsuz hava koşulları
nedeniyle vatandaşları karbonmonoksit zehirlen
zehirlen-melerine karşı uyardı.
Dr. Loğlaroğlu, kış mevsiminin gelmesiyle soba,
baca, ocak ve şöminelerden sızan karbonmonoksit
gazının birçok kişinin hayatını kaybetmesine sebep
olduğunu belirtti.
Zehirli gazın gaz yağı, odun, kömür, ev içinde
mangal yakılması ve şofben yanması sırasında açığa
çıkabildiğine dikkat çeken Dr. Loğlaroğlu, "Şofben ya
da sobaların iyi yanması durumunda dahi
karbonmonoksit çıkarabilmektedir. Bunun için soba ve
şofben yakılan yerlerin geniş ve havalandırmasının iyi
olması şarttır" dedi. Oksijeni az olan yerlerde
yanmaların karbonmonoksit oluşumunu
kolaylaştırdığını anlatan Loğlaroğlu, "Halk arasında
kömür çalığı olarak bilinen mangalda yanan kömüre
bağlı zehirlenmelerde bu kapsamda
değerlendirilmektedir. Bu zehirli madde, sobaya atılan
kömürlerin tam olarak tutuşmaması durumunda
ortaya çıkmaktadır. Gazın renksiz ve kokusuz olması
fark edilmesini engellediği için ölüm çoğu zaman
kaçınılmaz olmaktadır. Bu nedenle yatmadan önce
sobaya kömür atılmaması ve baca temizliğinin ihmal
edilmemesi önemlidir. Karbonmonoksit öldürme
potansiyeli olan, renksiz, kokusuz, tatsız, bu nedenle
fark edilmesi zor bir gazdır" diye konuştu.
"İnsanlar zehirlendiğinin farkına bile varmadan bir
daha uyanamayacakları bir uykuya dalmaktadırlar"
diyen Dr. Loğlaroğlu, "Genellikle ölümler, doğal gaz ve
karbon içeren kömür, odun, gaz yağı, propan gazı gibi
yakıtların tam yanmaması; soba, şofben ve diğer araç
gereçlerinin hatalı kullanılması ve havalandırmanın
ye t e r l i o l m a m a s ı n d a n k ay n a k l a n m a k t a d ı r.
Karbonmonoksit zehirlenmeleri kışın karbon içeren
yakıtlar kullanıldığı için en yüksek seviyesine ulaşır. Bu
durum kış mevsimini yılın diğer zamanlarına nazaran
daha riskli hale getirir" şeklinde konuştu.
Karbonmonoksit zehirlenmesinin belirtilerinin çok
ayırt edici olmayabileceğini de hatırlatan Dr.
Loğlaroğlu, konuşmasında şunları da kaydetti: "Bu
nedenle grip ve yiyecek zehirlenmeleriyle
karıştırılabilmektedir. Kişiden kişiye değişen belirtiler
gösterebilmesine rağmen genel bazı belirtileri şu
şekilde sıralayabiliriz; oksijen yetersizliği nedeniyle
deride kırmızılaşma, kısa soluk alma, göğüste sıkışma,
halsizlik, baş ağrısı, baş dönmesi, mide bulantısı ve
kusma, rehavet çökmesi, göğüs ağrısı, kaslarda
halsizlik ve genel halsizlik, bilinç kaybıdır." Baca
temizliğinin düzenli olarak yapılması ve soba yakma
tekniklerinin iyi bilinmesi gerektiğine işaret eden
Loğlaroğlu, ekonomik nedenlerden ötürü kalitesiz
kömür kullanımı ve fırtınalı havalarda ek önlemlerin
alınmaması gibi faktörlerin zehirlenmelerde etkili olan
faktörler olduğunu da belirtti.
Karbonmonoksit zehirlenmelerinden özellikle
kansızlık, kronik bronşit, kalp ve damar rahatsızlığı
olan hastalar ile yeni doğanlar ve hamile kadınların
daha çok etkilendiğini dile getiren Loğlaroğlu, bu
gruplara dahil kişilerin bu konuda daha duyarlı olması
gerektiği ve karbonmonoksitin kapalı alanlara 1520
dakika içinde öldürücü seviyede zehirlenmeye yol
açabildiğini söyledi. Dr. Loğlaroğlu, zehirlenmeye
maruz kalan kişilere uygulanacak ilk yardımda,
öncelikle ortamın havalandırılması ve oksijen alımının
sağlanmasını ve daha sonra da vakit kaybetmeden
112 Hızır Acil Servis ile irtibata geçilmesi gerektiğini
sözlerine ekledi.
Haber / Ayşe AY
08 ARALIK 2014
Gül-Ay - Sayfa 7
HABERLER
Bağımsız Denetim Modern Ekonominin Gerçeği Engelleri Kaldırdık
Kamu Gözetimi Muhasebe ve
Denetim Standartları Kurumu-KGK,
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası ile
Mersin Bağımsız Denetçiler DerneğiMEBADEN tarafından düzenlenen “Bağımsız
Denetimdeki Gelişmeler ve Beklentiler” konulu
konferans Mersin Ticaret ve Sanayi Odası'nda
gerçekleştirildi. Toplantıya Mersin Ticaret ve
Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı
Nuh Yükselgüngör, Kamu Gözetimi Muhasebe
ve Denetim Standartları Kurumu Başkanı Ahmet
Seyit Baş, Mersin Bağımsız Denetçiler Derneği
Yönetim Kurulu Başkanı Harun Dumlu ile çok
sayıda davetli katıldı.
Toplantının açılış konuşmasını yapan Mersin
Bağımsız Denetçiler Derneği Yönetim Kurulu
Başkanı Harun Dumlu, “Derneğimiz 23 Ocak
2014 tarihinde faaliyete geçti. Derneğimizin
kuruluş amacı öncelikle kendi üyelerinden
başlamak üzere meslek mensuplarını ve
kamuoyunu bağımsız denetim konusunda
bilgilendirmektir. Bağımsız denetime zorunlu
olarak tabi olunması bazı kriterlere bağlıdır. Bu
kriterleri belirleme yetkisi de Kamu Gözetim
Kurumu'nun hazırladığı taslak ile Bakanlar
Kurulu'na verilmiştir. Bu çerçevede üç kriter
belirlenmiştir. Bunlar; aktif toplam, net satış
hasılatı ve çalışan sayısıdır. Üç kriterden ikisini
taşıyan şirketler zorunlu olarak bağımsız
denetime tabidirler. 2014 yılı için belirlenen
kriterler ise 75 milyon aktif toplam, 150 milyon
net satış hasılatı ve 250 çalışan sayısıdır” dedi.
MTSO olarak Bağımsız Denetimi
ekonominin gerekliliği olarak görüyoruz
Toplantıda konuşan Mersin Ticaret ve
Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı
Nuh Yükselgüngör, “Bildiğiniz gibi yeni Türk
Ticaret Kanunu ile şirketlerimizin dünya
rekabetinde rekabet gücünü arttıracak; Küresel
bir firma olmasının önünü açacak; Dünyaya
entegre olmasını sağlayacak yeni düzenlemeler
gelmiştir. Bunlarda birisi de Bağımsız Denetim
konusudur. Bu konu ile ilgili düzenlemeleri
yapması için önemli bir kurumumuz olan Kamu
Gözetimi Kurumu; bu sistemin daha düzgün
çalışması adına önemli ve gerekli bir görevi ifa
etmektedir. Dünya değişiyor, küresel ticaret
dönüşüyor. Eğer şirketlerimiz küresel
ekonominin kaliteli, prestijli ve güvenilir bir
parçası olmak istiyorlarsa; Ortaklarına ve
paydaşlarına hesap verebilmeliler, şeffaf
olabilmeliler…
Tüm bunlar için; kurumsallaşmanın ve
yönetişim felsefesinin bir gereği olarak,
Bağımsız Denetimleri önemsiyor ve MTSO
olarak modern ekonominin bir gerekliliği olarak
görüyoruz. Bu anlamda bu toplantının paydaşı
olan tüm kurum ve kuruluşlara Mersin Ticaret ve
3 Aralık Dünya Engelliler günü dolayısıyla
Mersin Orman Bölge Müdürlüğü çalışanları
ve Türkiye Sakatlar Derneği Mersin Şubesi
üyeleri tarafından fidan dikildi.
Yenişehir İlçesi Emirler Köyü Kent Ormanı
Civarında yapılan dikim törenine, Mersin Orman Bölge
Müdürü Abit Baca, Bölge Müdür Yardımcısı Mehmet
Çelik, Ağaçlandırma Şube Müdürü Erdoğan Üstüner,
İşletme Müdürü Hüseyin Çakıcıoğlu, Ağaçlandırma
Şefi Harun Günay, Türkiye Sakatlar Derneği Başkanı
Mürsel Çiftçi ve üyeleri katıldılar.
Sanayi Odası adına teşekkür ediyorum. Yeni
kurulan Mersin Bağımsız Denetçiler Derneği'nin,
sistemin daha iyi işlemesi, kamuoyuna doğru
anlatılması ve denetçilerin görevlerini daha
etkin ve doğru yapmaları adına önemli görevler
üstleneceğine inanıyoruz” diye konuştu.
Denetim işi ekip işidir
KGK'nın uluslararası gelişmeleri yakından
takip ettiğini belirten Kamu Gözetimi Muhasebe
ve Denetim Standartları Kurumu Başkanı Seyit
Ahmet Baş, “AB ve uluslararası düzenlemeleri
takip etmeye devam edeceğiz. Bunları takip
ederek, gerçekleştirmek zorundayız. Bunlar
mesleğin kalitesini yukarı taşıyacaktır. Avrupa
Birliği (AB) ülkeleri bağımsız denetimde belirli
bir kriterdir. Bakanlar Kurulu'nun belirlediği
kriterler de esasında AB kriterlerinin bir
yansımasıdır. Belli büyüklüğü aşan işletmeler
bağımsız denetime tabi tutulur. Daha küçük
işletmelerle ilgili olarak AB de bir arayış içinde.
Bununla ilgili olarak Uluslararası Denetim
Standartları Kurulu'nun ortaya koyduğu sınırlı
bağımsız denetim standardı var. Bağımsız
denetim kadar ağır değil, çok fazla süreç
gerektirmiyor ve bağımsız denetim kadar
maliyetli olmayan bir süreç. Bazı ülkeler bunu
bağımsız denetim dışında kalan işletmelerde
uyguluyor. Bu bize örnek teşkil edebilir. Bağımsız
Denetim Yönetmeliğine 3 yıllık bir geçiş süreci
koyduk. Bu süreç içerisinde meslek
mensuplarının eğitim için üniversitelerle
işbirliğine gittik. 12 bin meslek mensubu eğitim
aldı. Denetim işi ekip işidir. Bu şekilde bakarak
şirketlerinizi kurun” ifadesinde bulundu.
Bağımsız denetimin ekonomi için çok
önemli olduğunu vurgulayan Mersin Bağımsız
Denetçiler Derneği Eğitim Danışmanı Mehmet
Özbilecikli, “Özellikle ekonomi üzerinde etkisi
olan her işletmenin denetime tabi olması
gerekiyor. Bağımsız denetimin; Denetlenen
şirket, bağımsız denetçi ve çıkar grupları olarak
üç tarafı vardır. Başarı için denetlenen firmanın
doğru bilgi vermesi, denetçinin bu bilgileri
raporlayarak çıkar gruplarına sunması gerekiyor.
Bağımsız denetim,
ekonominin şeffaf, adil ve
hesap verilebilir olması için
bir fırsattır” dedi.
Toplantıda daha sonra
Kamu Gözetimi Muhasebe
ve Denetim Standartları
Kurumu Daire Başkanları
Rafet Dilmen ve Salih Ağa
da konuyla ilgili birer
sunum gerçekleştirerek,
katılımcıların sorularını
cevapladılar.
Haber / Ayşe AY
www.gulaygazetesi.com
Konuyla ilgili kısa bir açıklama yapan Mersin
Orman Bölge Müdürü Abit Baca; "Fidan dikmek için
hiçbir engelin kalmadığını ifade ederek;
"unutulmamalıdır ki her insan bir engelli adayıdır,
bugün buraya gelip bizimle beraber fidan diken
kardeşlerimize teşekkür ediyoruz" dedi.
Türkiye Sakatlar Derneği Mersin Şubesi Başkanı
Mürsel Çiftçide; "Bugün, bize bu imkanı sağlayan
Orman Bölge Müdürümüz Abit Baca Beye çok
teşekkür ederiz" dedi.
Daha sonra dikim çalışması yapılarak, tören
tamamlandı.
Haber / Ayşe AY
Öğrenciler Ödüllendirildi
Uluslararası olarak gerçekleştirilen "Altın
Kepçe" yarışmasından madalyalarla dönen
Yenişehir Evliya Çelebi Mesleki ve Teknik
Anadolu Lisesi öğrencileri, İlçe Milli Eğitim
Müdürü Kamil Çelebiyılmaz, Okul Müdürü Hanifi Çirkin
ve Mutfak Öğretmeni Cevriye Özer ile birlikte
Yenişehir Kaymakamı Dr. Mustafa Özarslan'ı
makamında ziyaret ettiler
ettiler..
Uluslararası katılımcılarla beraber yaklaşık 1000
kişinin yarıştığı yarışmaya Yenişehir Evliya Çelebi
Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ekibi, Uzakdoğu
Asya Rama Tatlı Tabağı, Yılın Altın Öğrencisi, Yöresel
Yemekler dallarında katıldılar.
Yılın altın öğrencisi alanında birincilik ve altın
madalya, Uzak Doğu Asya mutfağında üçüncülük ve
bronz madalya, Rama tatlı tabağında üçüncülük ve
bronz madalya, yöresel yemek alanında Merit
Ödülünü kazandılar.
Ödül alan öğrencilere Yenişehir Kaymakamı Dr.
Mustafa Özarslan hediyeler verdi.
Haber / Ayşe AY
MANOLYA PASTANESİ
İrfan OTURMUŞ
0535 821 6493
BAYRAMOĞLU
Gülnar
Aydıncık
PASTANESİ
Baklava
Tereyağlı ve Antep
Fıstıklı Kadayıf
Özel
Dondurma
Günlerinizde
Yaş Pasta
Hizmetinizdeyiz
Kuru Pasta
Osman KARA
Mustafa OTURMUŞ
0535 889 4124
Yaş Pasta
Kuru Pasta
Baklava
Tereyağlı ve Antep
Fıstıklı Kadayıf
Dondurma
ne
leri
yer pılır
ş
İ
ve y a
Ev ervsi
s
Salonumuz Klimalıdır
Tel: 0324 751 34 40 Öğretmenevi Karşısı / GÜLNAR
te”
sız siyasi gaze
“Haftalık taraf
YIL: 15
SAYI: 758 08 ARALIK 2014
Tel : 0324 751 7100 Gsm: 0553 235 89 35
Atatürk Caddesi Öğretmenevi Yanı - GÜLNAR
Akkuyu NGS Projesi ÇED Raporu Onaylandı
Akkuyu Nükleer A.Ş tarafından hazırlanan
ve İnceleme-Değerlendirme Komisyonu
üyelerinden (kamu kurum ve kuruluşları
ile üniversiteler) gelen görüşler
doğrultusunda nihai hale getirilerek Çevre ve
Şehircilik Bakanlığı'na sunulan Akkuyu Nükleer
Santral Projesi'nin Çevresel Etki Değerlendirme
(ÇED) Raporu onaylandı.
Akkuyu Nükleer A.Ş. tarafından, Büyükeceli
Beldesi'nde yapılması planlanan “Akkuyu Nükleer
Güç Santrali Projesi”ne ilişkin Çevresel Etki
Değerlendirmesi (ÇED) Raporu Çevre ve Şehircilik
Bakanlığı tarafından onaylandı.
ÇED Raporu'na ilişkin olarak Ekim 2013 ve
Temmuz 2014'de İnceleme Değerlendirme
Komisyon (İDK) Toplantıları gerçekleştirilmişti.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nda yapılan
toplantılara, komisyon üyesi kamu kurum ve
kuruluşları ile üniversitelerin yanı sıra sivil toplum
kuruluşları ve halktan da katılım olmuştu. Komisyon
üyeleri, Akkuyu NGS Projesi'ne ilişkin ÇED Raporu
ile ilgili görüşlerini sözlü ve yazılı olarak ifade
etmişlerdi. Ayrıca, Türkiye Erozyonla Mücadele,
Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı
(TEMA), Yeşil Barış Derneği, Greenpeace, Ekolojik
Kolektif Derneği, Türk Tabipleri Birliği gibi sivil
toplum kuruluşlarının temsilcileri de ÇED Raporu
hakkındaki değerlendirmelerini hem sözlü hem de
yazılı olarak komisyona iletmişti. Daha sonra
kamuoyu görüşüne açılan rapor, gelen tüm soruların
cevapları ile birlikte görüşler doğrultusunda revize
edilmiş ve karar için Çevre Bakanlığı'na sunulmuştu.
İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu üyesi 56
kurum, kuruluş ve üniversitenin yanı sıra birçok sivil
toplum kuruluşu da İDK Toplantıları'na bizzat
katılarak görüşlerini ve sorularını iletmişti.
Toplantılardan sonra kurum ve kuruluşlarından gelen
görüşler, Akkuyu Nükleer A.Ş tarafından titizlikle
incelenerek ÇED Raporu son haline getirilmişti.
Hazırlık sürecinde birçok alanda ilklerin yaşandığı ve
ilgili konuların projeye özgü bilimsel çalışmalarla
desteklendiği ÇED Raporu tüm ekleriyle birlikte
toplam 5.500 sayfanın üzerinde olup, oldukça
detaylı ve geniş kapsamlı bir çalışmadır.
Akkuyu Nükleer Santral Projesi için yürütülen
ÇED çalışmaları kapsamında, ÇED Başvuru Dosyası
2 Aralık 2011 tarihinde Çevre ve Şehircilik
Bakanlığı'na sunulmuş ve daha sonra 29 Mart 2012
tarihinde santralin yapılacağı sahaya 2,5 km
mesafede Büyükeceli
Beldesi'nde 'Halkın Katılımı
Toplantısı' gerçekleştirilmişti.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nda yapılan toplantı sonrası
Komisyonca belirlenen ÇED
Raporu Özel Formatı ise 21
Mayıs 2012 tarihinde verildi.
Türkiye'nin ilk nükleer
santral projesi olan Akkuyu
Nükleer Santrali'nin 'Çevresel
Etki Değerlendirme Raporu' 3
yıllık bir sürecin ardından 1
Aralık 2014 tarihinde Çevre ve
Şehircilik Bakanlığı tarafından
onaylandı.
Haber / Yalçın TAŞLIALAN
İstanbul’da Gülnar tanıtıldı Her an engelli olabiliriz
MERSİN Valiliği'nin himayesinde ve
Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin
katkılarıyla, Mersin İşadamı Yönetici
Sanatçı ve Akademisyenler Derneği
(MİYSAD) tarafından düzenlenen
"İstanbul Feshane Mersin Tanıtım Günleri"
yapıldı. Etkinlikler, Yusuf Güney ve Eda-Metin
Özülkü konserleri ile tamamlandı.
Mersin'in kültürel, tarihi, ticari ve sanatsal
marka değerini tüm Türkiye'ye tanıtmak
amacıyla ilk kez düzenlenen İstanbul Feshane
Mersin Tanıtım Günleri gerçekleştirildi.
Feshane Mersin Tanıtım Günleri'ne katılan
kurumlar: Mersin Valiliği, Mersin Büyük Şehir
Belediye Başkanlığı, Toroslar, Çamlıyayla,
Erdemli, Silifke, Mut, Gülnar, Aydıncık
Belediyeleri, Bozyazı Kaymakamlığı, Mersin
Sanayi ve Ticaret Odası, Mersin Deniz Ticaret
Odası, Mersin Ticaret Borsası, Mersin, Toros ve
Çağ Üniversiteleri, Erdemli Alata Araştırma ve
Arbella ile İstanbul Mutlular Derneği, İstanbul
Mersin Liseliler Derneği, İstanbul Tarsus
Derneği ile İstanbul Gülnar Derneği.
Mersin İşadamı, Yönetici, Sanatçı ve
Akademisyenler Derneği (MİYSAD) tarafından
düzenlenen Mersin Tanıtım Günleri'nin açılışı Vali
Özdemir Çakacak ve protokol üyeleri tarafından
kurdela kesilerek gerçekleştirildi. Mehteran takımı ile
Silifke Halk oyunları ekibi sergiledikleri gösterilerle
izleyenlere keyifli anlar yaşatırken törenin ardından
Vali beraberindekiler ile stantları
gezerek, Silifke yoğurdu, Mersin
kerebici, cezeryesi ve tantunisinden
tattı.
Gülnar Belediyesi bir ekiple bu
programa katıldı. Şaban-Ayşe ve
Mahmut Kurşun ailesi stand da
Gülnar'ın ürünlerini tanıttılar ve satışını
yaptılar. Belediye Başkanı Ahmet
Günel, İşadamlarımız Mustafa Baysan
ve İlhan Ulu katılanlar arasındaydı.
Haber / Yalçın TAŞLIALAN
Özürlü insanlarımızın sorunlarına istenilen
çözüm üretilemiyor. Gülnar İnsan Hakları
Komisyon üyesi Ramazan Sarıtaş, 3 Aralık
Dünya engelliler günü dolaysıyla bir mesaj
yayınladı. Sarıtaş mesajında: "Dünya üzerinde en az
1 milyar kişi, ülkemizde ise yaklaşık 8.5 milyon,
Gülnar ilçesinde yaklaşık 2 bin özürlü insan yaşıyor.
Engelli vatandaşlarımızın hayatın her alanında
yer alabilmeleri ve toplumsal hayata katılımlarının
önündeki engelleri kaldırmak ve bunun için "hak
temelli" bakış açısıyla yapılacak çalışmalar çok
önemlidir. Ülkemizde ve ilçemizde engelli
insanlarımız için bir çok iyileştirme ve topluma
kazandırma için çalışmalar var. Bu çalışmalar
istenilen düzeyde değil. Bu konuda her şey devletten
beklenmemelidir. Toplumumuz da çok duyarlı
olmalıdır. Yarın başımıza ne geleceği belli değil. Her
sağlıklı birey birer engelli adayıdır. Buna göre duyarlı
ve engelli vatandaşlarımıza yardımcı olalım" dedi
dedi..
Haber / Yalçın TAŞLIALAN
“Ürünün parasına değil, damak tadına bakın”
IŞIK PASTANESİ
Yeni Yüzüyle Hizmetinizde
Sabahları
Halil Karani ELMALI
Kahvaltı Verilir
Tereyağlı
Baklava
Kadayıf
Şöbiyet
Sarma
Özel
Tulumba
Poaça
Simiç
Açma
Pizza
Salçalı
Simit
+
Tuluk Ayranı
Tel: 0324 751 40 00 Gsm: 0531 553 93 26
Hacıpınar Mah. Ankara Cad. Lise Arkası / GÜLNAR